Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Transkript
Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Tek yanlý karar alma tehdidi Dürüstlüðün, barýþýn ve baþarýnýn simgesi: Kurmay Albay Kahraman Güneþ Albay Güneþ’e “Süleyman Brina Balkanlar Türk Kültürü Hizmet Ödülü” Verildi. er yýl geleneksel olarak düzenlenen ve Türklüðe hizmet edenlere daðýtýlan “10. Süleyman Brina Balkanlar Türk Kültürü Hizmet Ödülü” bu yýl 2001-2002 yýllarý arasýnda Kosova’da KFOR barýþ gücünde Kosova Türk Taburu Görev Kuvvet Komutalýðý Komutaný olarak görev yapan Kurmay Albay Kahraman Güneþ’e verildi. “Doðru Yol” Türk Kültür Sanat Derneði salonunda düzenlenen törene; KDTP Genel Baþkaný Mahir Yaðcýlar, ESNAF Ýþadamlarý Derneði Baþkaný Cemil Luma, Kosova Türk Taburu Görev Kuvvet Komutaný Kurmay Binbaþý Kerim Acar, Yeni Dönem KTM Sahibi Mehmet Bütüç, Prizren Belediyesi Baþkan Vekili Ercan Þpat yaný sýra çok sayýda temsilci katýldý. H Brüksel ziyareti dönüþü gazetecilerin sorularýný yanýtlayan Seydiu ve Çeku’nun eskiye nazaran daha sert mesajlar vermeleri gözlerden kaçmadý. Seydiu, baðýmsýzlýk için diðer alternatiflerin varlýðýna dikkat çekerken, Çeku uluslararasý toplumun tutumunu eleþtirerek, Kosova’nýn tek taraflý olarak ilan edeceði baðýmsýzlýðý tanýmaya çaðýrdý. rüksel ziyaretini tamamlayan Baþkan Seydiu ve Baþbakan Çeku, Priþtine’ye döndüler. Priþtine hava limanýnda gazetecilerin sorularýný cevaplayan iki lider eskiye nazaran daha sert mesajlar verdiler. Baþkan Seydiu, konuþmasýnda baðýmsýzlýk için diðer alternatiflere deðinirken, Baþbakan Çeku Brüksel’de uluslararasý toplumu eleþtiren mesajlarýný tekrarladý. B devamý sayfa 7’de devamý sayfa 7’de KOSOVA TÜRKLERÝ`NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ SAYI: 386 YIL: 9 Perþembe, 19 Temmuz 2007 Fiyatý: 0.50 Rusya yine beðenmedi Güvenlik Konseyi çerçevesinde Kosova sorununa çözüm bulmak amacýyla Batýlý ülkeler tarafýndan hazýrlanan beþinci karar tasarýsý Rusya’nýn engeline takýldý. Amerikan Büyükelçisi, Rusya’nýn bu uzalaþmaz tutumunu eleþtirken, Rusyasýz soruna çözüm bulabileceklerinin mesajýný verdi. Fransýz Büyükelçi ise bu karar tasarýsýnýn son þans olduðununa dikkat çekerken, Rus Büyükelçi ise Sýrbistan’ýn kabul etmeyeceði hiçbir kararý kabul etmeyecekleri tutumunu yineledi. BD ve AB ülkeleri tarafýndan Kosova ile ilgili beþinci karar tasarýsý G ü v e n l i k Konseyi’nde Rusya engeline takýlmaktan kurtulamadý. Kapalý kapýlara ardýnda yap-ýlan toplantýda Kosova sorununa yine çözüm bulunamadý. Bu karar tasarýsý Kosova’da se-kiz yýldan beri yönetimi elinde bulunduran UN-MIK’in yetki ve yükümlülüklerini AB’ye devretmesini öngörüyordu. Beþinci defa Batýlý ülkeler tarafýndan Kosova ile ilgili hazýrlanan karar tasarýsý sonuçsuz kalmýþ oldu. Rusya’nýn bu uzlaþmaz tavrý konseyin diðer daimi üyeleri tarafýndan eleþtirildi. ABD BM Büyüklelçisi Büyükelçisi Temsilcisi Zalmay Halilzad, Rusya’yý sergilemekte olduðu tutumlar yüzünden eleþtiri yaðmuruna tutarken, artýk çözüm zamaný olduðunu ve Rusya’nýn da bunu anlamasý gerektiðini ifade etti. Rusya’nýn bu uzlaþmaz tutumunu sürdürmesi halinde Kosova konusunun BM gündeminden çýkarýlýp diðer yollara baþ A vurma tehdidinde bulunan Halilzad, ama BM çatýsý içinde bir çözümün gerekliliðine iþaret etti. Fransa BM Büyükelçisi Jean-Marc de La Sabliere, Güvenlik Konseyi üyeler arasýnda Kosova konusunda bir anlaþmaya varýlmasý için son þans olduðuna dikkat çekerken, “Biz metinde düzeltmeler yapabiliriz, ancak metnin esasýný deðiþtiremeyiz” dedi. Rusya’nýn BM Büyükelçisi Vitaliy Çurkin ise yaptýðý açýklamada karar tasarýsýnýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný öngördüðünden dolayý kabul etmeyeceklerini ifade ederken, Sýrbistan’ýn kabul etmeyeceði hiçbir kararý da kabul etmeyeceklerini tekrarladý. Bu yeni karar tasarýsýnýn Rusya engeline takýlmasýndan sonra bu karar tasarýsýnýn BM Güvenlik Konseyi toplantýsýnda oylanýp oylanmayacaðý hafta sonuna kadar belli olmasý bekleniyor. Rusya’nýn karar tasarýsýný veto edeceðini hazýrlýk aþamasýnda bildiren Rusya’nýn karar tasarýsýný kabul etmesi uzak bir ihtimal olarak görülmektedir. Rusya eðer bu uzlaþmaz tutumuna sürdürürse Kosova sorununa artýk BM çatýsý dýþýnda bir çözüm bulunacaðý fikri de tartýþýlmaya baþlandý. Önümüzdeki günlerde Temas Artý Gurubunun Kosova sorununa çözümbulmak için Almanya’da toplanmasý da bekleniyor. Bu toplantýda alýnacak olan karar Batýlý ülkelerin bundan sonraki Kosova ile ilgili hareket planý da belirlenmiþ olacak. KINAMA osova Türk Gazeteciler Derneði Ýskeçe’de Türk gazeteciye yapýlan saldýrýyý þiddetle kýnamakta, saldýrýya maruz kalan deðerli meslektaþýmýz sayýn Cengiz Ömer ve ebeveyinlerine acil þifalar dilemektedir... Bu saldýrý, aþýrý milliyetçiliðin insanlarý bu hususta Yunan polisini nasýl saldýrgan hale getirdiðini, kanun bekçisi olsa bile ayný ülkede yaþayan fakat onun soyundan olmayan insanlara karþý kin ve nefretin nasýl kalplerini esir ettiðinin açýk bir örneðidir. Hepimizi derinden üzen bu olay, hasta ebeveyinlerinin yardýmýna koþarak bir evladýn ana babasýna olan þefkatli görevini yerine getirmeyi engelemekle birlikte bir gazeteciye fiziki saldýrýda bulunan Yunan polisinin hakaret etmekten ve ºiddet uygulamaktan çekinmediðini göstermektedir. Yaºana bu olay, Avrupa Birliði’ne üye olan bir ülkede bu hususta Yunanistan’da bu olaylarýn sýkça yaþanmasý, “standartlar” olarak adlandýrýlan deðerlerin yerine vahþet, hoþgörüsüzlük ve uygarsýzlýðýn hakim olduðunun bir göstergesidir. Yunan Hükümeti’nin acilen kanunlar çerçevesinde, yetkilerini aþarak, aþýrý milliyetçi duygulara teslim olan saldýrgan polis memurunu cezalandýrmasý, Avrupa Birliði’nin de bu olaylar karþýsýnda duyarsýz kalmamasýný temenni ederiz. Zira, inkârcý politiklasýyla, kanun bekçilerini de kullanarak, Türklere sýkça yapýlan saldýrý ve tehditlere göz yuman Yunanistan’ýn, Avrupa’da uygarlýðýn beþiði deðil, ýrkçýlýðýn yuvasý olduðunu hiç kimse artýk inkâr edemez. Kosova Türk Gazeteciler Derneði, Yunanistan’da Türk meslektaþlarýna yapýlan saldýrýlara son verileceði ve suçlularýn cezalandýrýlacaðýný umut etmektedir. K Kosova Türk Gazeteciler Derneði Yönetim Kurulu Yeni Dönem Kosova Türk Medyasý çalýþanlarý olarak, Yunanistan’da soydaþ meslektaþýmýza Yunanistan Devleti tarafýnca uygulanan bu þiddet ve medeniyetsizlik, anti demokratik ve ýrkçý hareketi Biz de kýnýyoruz. Avrupa Birliði üyesi olan Yunanistan’da yaþayan Türkler ve diðer Müslüman halkýna uygulanan bu tür olaylar karþýsýnda, Avrupa Birliði’nin susmasý, daha önce de Türk Ulusu söz konusu olunca, çifte standart uyguladýðý açýkça ortadadýr. KINIYORUZ. Yeni Dönem Kosova Türk Medyasý çalýþanlarý Kosova Destek talep ziyaretleri Liderler, Solana ile görüþtü rüksel ziyaretinde bulunan Baþkan Fatmir Seydiu ziyareti çerçevesinde BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun ile bir araya geldi. Kosova statüsünün belirlenmesi konusunun ele alýndýðý toplantý sonra açýklamalarda bulunan Genel Sekreter, “Kosova statüsünün ertelenmesi barýþa olumsuz etki edeceðine dikkat çekti. Mun, “Kosova gibi önem arz eden bir sorunun devamlý ertelemeye tabi tutulmasý sadece Kosova ve Balkanlarda deðil, tüm Avrupa barýþýný saðlanmasýna olumsuz etki edecektir” dedi. Rusya ve Batý devletleri arasýnda Kosova ile ilgili var olan fikir ayrýlýklarýnýn kaldýrýlmasý gerekliliðine iþaret eden Mun, Güvenlik Konseyi çerçevesinde dört aylýk süre içinde taraflarýn kabul edeceði bir yasa tasarýsýnýn en iyi çözüm olacaðýný belirtti. Kosova statüsü ile ilgili açýklama da yapan Mun, BM “ölü bir nokta” ile karþý karþýya býraklýldýðýný ifade ederken, “Bu sorunun beklediðimiz þekilde çözüme kavuþturulamadýðý için büyük bir üzüntü duyuyorum. Kosova sürecinin bir an önce çözüme kavuþturulmasý için elimizden gelen bütün çabayý sarf ediyoruz. Bundan sonra da çaba sarf etmeye devam edeceðiz” dedi. Baþkanlýk tarafýndan görüþüme ile ilgili yapýlan açýklamada Seydiu’nun görüþmede Kosova statüsünün bir karar tasarýsý çözüme kavuþturulmasýný dile getirdiði bildirildi. Seydiu’nun BM Genel Sekreteri Mun’un Kosova statüsünün baðýmsýzlýkla sonuçlanmasýnda göstermiþ olduðu katkýlardan dolayý duyduðu memnuniyetinidile getirirken Marthi Ahtisari’nin Kosova paket önerisi çerçevesinde yeni bir kararýn kabul edilmesini dile getirdi. Seydiu, “Konsey kararý ile çözüm en iy seçeneklerin baþýnda bulunmaktadýr. Ama eðer Rusya Güvenlik Konseyi kararlarýný engellemeye devam ederse, Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için alternatif yollar aramaya baþlayacaðýz” dedi. Brüksel ziyareti sýrasýnda Baþkan Seydiu, Belçika Dýþiþleri Bakaný Karel De Guht ile de bir araya geldi. Görüþmede Sey-diu’nun, Guht’an Ahtisari’nin Kosova paket önerisi için destek istediði bildirildi. B Brüksel ziyaretleri çerçevesinde Baþkan Fatmir Seydiu ve Baþbakan Agim Çeku, Avrupa Birliði Dýþ Siyaset ile Güvenlik Yüksek yetkilisi Havier Solana ile bir araya geldiler. Kosova iki üst düzey yetkilisi, Solana ile gerçekleþtirdikleri görüþmede Kosova statüsünün bir an önce çözülmesi için yardým isteklerini dile getirdiler. Kosova statüsünün Güvenlik Konseyi tarafýndan çözülmesi gerekliliðini kabul ettiklerini belirtirken, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný ne zaman kazanacaðý ile ilgili bir plan ve programýn artýk kabul edilmesi gerektiðini dile getirdiler. Solana, konuklarýnýn onuruna verdiði öðle yemeði ardýndan Kosovalý liderler ile ortak bir basýn toplantýsý ile medya mensuplarýnýn önüne çýktýlar. Basýn toplantýsýnda gazetecilerde açýklamalarda bulunan Kosova Baþkaný Fatmir Seydiu, Kosova statüsünün bir an önce çözülmesi gerekliliðine iþaret ederken, Kosova statüsünün belirlenmesi Kosovalý vatandaþlarý yakýndan ilgilendir-diðine dikkat çekerken “Kosovalýlar baðýmsýzlýk ile sonuçlanacak olan bir karardan yanadýr” dedi. Solana ile gerçekleþtirdikleri görüþmeyi Kosova statüsü için yapýcý olarak deðerlendiren Seydiu, AB’nin þimdiye dek Kosova için sunmuþ olduðu desteklerden dolayý Solana’ya teþekkürlerini iletti. Priþtine’nin Belgrat ile yeni görüþmelerin yapýlmasýný kabul edip etmeyeceði sorusuna Seydiu, bu konuda çeþitli söylentiler olduðunu belirtirken, kendilerinin bu konu ile ilgili hiçbir öneri almadýklarý gibi bu konuda kendilerine biþey de danýþýlmadýðýný ifade ederken, “Kosova statüsü baðýmsýzlýk ile sonuç-lanacaðýný söyleyebilirim” dedi. AB’den BM Güvenlik Konseyi çerçevesinde yeni bir kararýn alýnmasý fikrinden vazgeçmesi gerektiðini ifade eden Baþbakan Çeku, AB’den Kosova’nýn baðýmsýzlýðý tanýmasý isteminde bulundu. Çeku, “Artýk BM Güvenlik Konseyi’nde Kosova ile ilgili bir olumlu kararýn alýnmayacaðýnýn farkýndayýz. Bizim için artýk uluslararasý toplum tarafýndan Kosova ile ilgili yeni bir kararýn kabul edilmesi yeterli deðildir. Güvenlik Konseyi’nin her soruna çözüm bulma tekelini elinden almamýz gerekiyor. Avrupa ile ilgili kararlarýn artýk Avrupa tarafýndan alýnma zamaný gelmiþtir” dedi. Baþbakan Çeku’nun bu açýklamasýna katýlmadýðýný ifade eden Solana, “Güvenlik Konseyi ile sýký iþbirliðimizi sürdürmeye kararlýyýz. Çünkü, BM uluslararasý sistemin kalbini oluþtur- Önce görüþme, sonra karar olana, taraflar arasýnda yeni görüþmelerin yapýlmasýný desteklediklerini belirtirken, görüþme sonrasý yeni kararýn alýnacaðýna inancýný dile getirdi. Solana, görüþmelerin ne kadar süreceðinin önemli olmadýðýný ifade ederken, taraflarýn bu görüþmelerde bir sonuca varmasýnýn önemine deðindi. S Brüksel ziyaretleri çerçevesinde BM Genel sekreteri Ban Ki Mun, Avrupa Birliði Dýþ Siyaset ile Güvenlik Yüksek yetkilisi Haviyer Solana ile bir araya geldi. Kosova statüsünü belirlenmesi konusu ele alýnan görüþme ardýndan ikili ortak bir basýn toplantýsý düzenlendiler. Solana yaptýðý açýklamada Batýlý ülkeler tarafýndan Priþtine ile Belgrat arasýnda planlanan yeni görüþmeler ardýndan Güvenlik Konseyi’nde Kosova ile ilgili yeni bir karar tasarýsý kabul edeceðini söyledi. Solana, “Ýki taraf arasýnda görüþmeler ile yeni bir dönem açýlacaktýr. Bunu takiben de yeni bir karar tasarýsý kabul edilecektir” dedi. New York’ta görüþülmekte olan Kosova ile ilgili yeni karar tasarýsýna da deðinen Solana, bu karar tasarýsýnýn taraflar arasýna görüþmelerin 120 gün içinde yapýlmasýný öngördüðünü belirtirken, “Görüþmelerin Perþembe, 19 Temmuz 2007 2 Kosova statüsünün ertelenme kararý ardýndan Kosova’nýn geleceði ile kaygýlar da artýþ bulunuyor. Bu kaygýlarýn giderilmesi için Kosovalý liderler destek bulma ziyaretlerine start verdiler. Cumhurbaþkaný ile Baþbakan, destek ziyaretleri çerçevesinde Brüksel’de BM Genel Sekreteri baþta olmak üzere diðer önemli liderler ile bir araya gelerek, Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için destek istediler. maktadýr. Örgütün fonksiyonel çalýþmasý herkesin çýkarýndadýr” dedi. AB olarak BM Kosova baþ müzakerecisi Marthi Ahtisari’nin Kosova çözüm öneri paketini desteklediðini hatýlatan Solana, Güvenlik Konseyi’nde bu günlerde Kosova liderlerini memnun edecek bir karar tasarýsýný kabul edeceðini ifade etti. Kosova liderleri ile yaptýðý görüþmeyinin sýradan bir görüþme olmadýðýný belirten Solana, Kosova’nýn geleceði ile ilgili bir çok þeyi açýklýða kavuþturduklarýný belirtti. Solana, “Kosova geleceði ile ilgili sorununa artýk çözüm bulmak kaçýnýlmazdýr. Güvenlik Konseyi’nin bu konuda kabul edeceði karar tasarýsý bizim için önem arz etmektedir. Kosova liderlerini memnun edecek bir karar tasarýsý kýsa bir zaman içinde kabul edilecektir” dedi. Kosova’nýn baðýmszýlýðý ile herkesle çalýþmaya hazýr olduklarýný ifade eden Çeku, “BM, AB, ABD ve diðer uluslararasý toplum üyeleri ile Kosova ile ilgili gerçek bir uluslararasý çözüm bulmak için iþbirliði içine girmeye hazýrýz. Arnavutlar, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýyacak, gerçek ve güvenli bir planýn kabul edilmesini istemektedir” dedi. Sýrbistan ile yeni görüþmeler ilgili soruya Çeku, “Arnavutlar her zaman Belgrat ile görüþmeye hazýrdýr. Kosova statüsü ardýndan komþumuz ile her þeyi açýkça görüþebiliriz. Biz bütün komþularýmýz ile iyi iliþkiler gütme taraftarýyýz. Bunu gerçekleþtirmeye de hazýr olduðumuz belirtmek istiyorum. Ama Belgrat ile statü ile ilgili konuþacaðýmýz biþey yoktur. Bizim için görüþmeler miladýný tamamlamýþtýr. Kosova statü süreci Ahtisari’nin paket önerisi ile sona ermiþtir. Bununla ilgili baþka her hangi konuþacak bir þey yoktur”dedi. Baþkan Seydiu ve Baþbakan Çeku, Brüksel ziyaretleri çerçeves-inde Avrupa Komisyonu Baþkaný Hoze Manuel Baroso ile bir araya geldiler. ne kadar süreceði þu an birinci önceliðimiz deðildir. Görüþmelerin dört yada altý ay sürmesi pek önemli deðildir. Önemli olan bir sonuca varmaktýr” dedi. Solana, AB’nin Kosova’da yasalarýn üstünlüðünü saðlamasý ve denetlemesi için Güvenlik Konseyi kararýnýn gerekliliðine iþaret etti. Ýki taraf arasýnda yapýlacak görüþmeler sýrasýnda Güvenlik Konseyi’nin AB’nin Kosova’da sivil misyonu üstelenmesine yeþil ýþýk yakýp yakmayacaðý sorusuna “Olaylarýn nasýl geliþeceðini önceden kestirmek zordur. Ama AB’nin UNMIK’ten görevi devralmasý için Güvenlik Konseyi kararýna gereksinim duyulmaktadýr” dedi. BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun, Kosova sorununun önlerinde bulunan en ciddi sorunlardan biri olduðunu söyledi. Taraflarýn tek yanlý karar almamalarý gerektiðinin altýný çizen Mun, “ Bu güne dek bileþik olan durum, daha da bileþik olacaktýr” dedi. 3 Perþembe, 19 Temmuz 2007 Kosova Kosova parçalanýyor mu? Güzel sözler Bîçare hakikatler kýymetsiz ellerde kýymetsiz olur. Belgrat ziyareti çerçevesinde Sýrp liderlere Kosova’nýn parçalanmasýný önerdiði iddia edilen Kouchner’in bu önerisi Kosova’da bomba etkisi yarattý. Kouchner, bu söylentileri sert bir dille eleþtirirken böyle bir öneriyi kimse ile paylaþmadýðýný ifade etmesine raðmen Kosova’da bu öneri soru iþaretlerini de beraberinde getirdi. (BEDÝÜZZAMAN) elgrat ve Priþtine ziyaretinde bulunan eski Kosova UNMIK yönetici þimdiki Fransa Dýþiþleri Bakaný Bernard Kouchner, Kosova statüsünün belirlenmesi ile ilgili yeni bir öneri ortaya attýðý ileri sürüldü. Kouchner, Belgrat ziyareti sýrasýnda ezeli dostlarý Sýrplara Kosova’nýn parçalanma önerisini dile getirdiði iddia edildi. Kouchner, Sýrbistan üst düzey yetkilileri ile yaptýðý görüþmeler ardýndan yaptýðý açýklamada “Fransa’dan Kosova ile ilgili bir deðiþim yada yeni bir oluþuma öncü olmasýný beklemeyin. Belgrat ve Priþtine en sonunda Kosova’nýn parçalanmasý için anlaþmalýdýrlar. Fransa parçalanmanýn önlenme olasýlýðýný düþük olarak görmektedir” dediði iddia edildi. Belgrat ziyareti sonrasý Priþtine’ye gelen Kouchner, Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili konuþmasýnýn kendi konuþmasý olmadýðýný iddia etti. B Bu açýklaya benzer bir açýklama geçen hafta Büyük Britanya’nýn Belgrat Büyükelçisi Steven Worldsworth’dan da geldi. Büyükelçi Worldsworth, Beta ajansýna verdiði demeçte “Birkaç sebepten dolayý, Kosova’nýn parçalanmasý iyi bir fikre tekabül etmemektedir. Görüþmeler esnasýnda iki taraf parçalanma ile ilgili anlaþmalarý durumunda, o zaman bu çok þeyi deðiþtirir” dedi. Bu iki açýklama bu güne dek uluslararasý toplum tarafýndan Kosova statüsü ile ilgili ortaya atýlan önerilerden çok büyük farklýlýk içermektedir. Viyana’da taraflar arasýnda on altý ay süren görüþmeler esnasýnda bile Kosova’nýn parçalanmasý gündeme getirmediler. Görüþmelerde Kosova müzakere heyeti Kosova’nýn baðýmsýzlýðýndan yana olduðunu dile getirirken, Sýrp tarafý ise Kosova’ya özerklik tezini savundular. Arnavutlar, Kosova’nýn parçalanmasýna þiddetle karþý çýkýyorlar. Çünkü parçalanma ekonomik geliþmeye olumsuz etki edeceðinden endiþelenmektedirler. Sýrplar ise Kuzey Kosova’nýn parçalanmasýna karþý çýkmaktadýrlar. Çünkü olasý parçalanmada Sýrplarýn çoðunluk olarak yaþadýðý yerler niceki Þtrpçe, Graçaniça ve Morava boyu Arnavut tarafýnda kalacak olmasýndan parçalanmaya karþý çýkmaktadýrlar. Sýrbistan milli ideologu Dobriça Çosiç ise birkaç defa Kosova’nýn parçalanma tezini ortaya atmýþtýr. Washington’da bir araya gelen Temas Artý gurubu Kosova ile ilgili kabul ettiði üç ilkeden birini Kosova’nýn parçalanmamasý oluþturmaktadýr. Temas Artý gurubu tarafýndan kabul edilen üç ilke Viyana’da yapýlan görüþmelerin temellini oluþturdu. Viyana görüþmeler sýrasýnda bu üç ilkeye karþý gelmemeye özen gösterildi. Viyana görüþmeleri baþarýsýz sonuçlanmasýna raðmen o günden sonra bile Kosova’nýn parçalanmasýný gündeme gelmedi. NATO müdahalesi, Miloþeviç rejiminin Kosova’da gerçekleþtirdiði þiddete son vermek ve Kosova’da çok uluslu bir toplumun kurulmasý göz önünde bulundurarak yapýldý. Þimdi bu noktada asýl önemli kazanan nokta Priþtine ile Belgrat arasýnda yeni görüþmelerin yapýlýp yapýlmayacaðý. Çünkü, iki taraf ararsýnda on altý ay süren görüþmeler sýrasýnda hiçbir ileriye dönük adým atýlmazken taraflar bildiðini çalkmakta direttiler. Yeniden bir araya geleceði tartýþýlan taraflar ve 120 günlük süreç içinde yeni öneriler ile görüþmelere katýlýmlarý gerekmektedir. Kosova tarafý yeni görüþmeler için gereksinim olmadýðýný belirtirken, Ahtisari’nin planýný desteklemeye devam edecekleri mesajýný veriyorlar. Sýrbistan ise Rusya ile görüþmelerin yapýlma taraftarý olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Ahtisari, geçenlerde yaptýðý bir açýklmada iki tarafýn Kosova ile ilgili hiçbir zaman bir anlaþmaya varamayacaklarýný dile getirdi. Ama iki taraf arasýnda olasý yeni görüþmelerde herhangi bir anlaþma saðlanmasý uzak bir ihtimal olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Haziri’den mekik diplomasisi Haziri, Kosova statü sürecinin çözümünün en önemli iki temsilcisi ile bir araya geldi. Haziri ilk ziyaretini Rusya’nýn BM Büyükelçisi Çurkin’e yaparken, almayý beklediði desteði alamadý. ABD Büyükelçisi ile gerçekleþtirdiði görüþmeden baðýmsýzlýk sözü aldý. osova Baþbakan yardýmcýsý ve Kosova Yerel yönetim Bakaný Lütfi Haziri bir haftalýk ABD ziyaretini tamamlandýktan sonra Priþtine’ye döndü. Bir hafta süren ABD ziyareti esnasýnda Haziri, ABD ve Rusya BM Büyükelçileri Zalmay Kalilzad ve Vitaliy Çurkin ile bir araya geldi. Haziri, Priþtine hava limanýnda gazetecilere gerçekleþtirdiði görüþmeler ile ilgili açýklamalarda bulundu. Haziri, Çurkin ile gerçekleþtirdiði görüþmede Priþtine’nin Ahtisari’nin Kosova çözüm öneri planýnýn hayata geçirilmesi ile tüm olanaklarýn tükenmesi durumunda bu planýn kabul edilmesi gerekliliðini dile getirdiðini ifade etti. Haziri, “Rusya BM Büyükelçisi ile yaptýðým görüþmede anlayabildiðim kadarý ile Rusya’nýn UNMIK yetkilerini AB devredilmesine karþý olmadýðý izlenimi edindim. Rusya, taraflara bir anlaþmaya varmalarý için az zaman verildiðinden süreci týkamaktadýr” dedi. Haziri, Çurkin’in ile yaptýðý görüþme sonrasý elde ettiði izlenimlerden yola çýkarak Rusya’nýn Güvenlik Konseyi’nde yeni yasa tasarýsýnýn kabulünün çok zor olduðunu ifade etti. Haziri, Rusya’nýn süreci yeniden engelleme yönünde yeni bir adým atmasý durumunda, Batýlý devletleri bu karmaþaya son vermek için yeni yollar arayýþýna gireceðini belirtti. Kosova Baþbakan yardýmcýsý ve Yerel Yönetim Bakaný Lütfi Haziri, ABD BM Büyükelçisi Zalmay Kalilzad ile yaptýðý görüþmeyi olumlu olarak deðerlendirirken, görüþmede BM Güvenlik Konseyi’nde AB ve ABD tarafýndan hazýrlanan yeni yasa tasarýsýný masaya yatýrdýklarýný söyledi. Haziri, Kalilzad’ýn K kendisine AB ile hazýrladýklarý yeni yasa tasarýsýnýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný garanti edeceðini ifade ettiðini belirtti. Haziri, taraflar arasýnda yapýlacak olan görüþmelerde Ahtisari’nin Kosova çözüm önerisinde deðiþmeler yapýlmayacaðýný belirtirken, görüþmelerde Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn tartýþýlmayacaðýný söyledi. Haziri, “Ruslar ve Sýrplara yeni karar tasarýsýný kabul etmeleri için yeni bir süre tanýnacak. Ahtisari tarafýndan hazýrlanan çözüm öneri paketi Kosova ile ilgili hiçbir yeni karar kabul edilmeyecek” dedi. Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili bir soruya Haziri, Belgrat’ýn Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili bir önerisi olduðunu belirtirken, Priþtine’nin bunu hiçbir zaman kabul etmeyeceðini ifade etti. Haziri, “Ahtisari ile Kosova’nýn parçalanmamasý için çalýþmalarda bulunduk. Parçalanma çok tehlikeli bir þey olabilir. Sýnýrlarýn bir bölümünün deðiþmesi kabul edilemez bir olguya tekabül etmektedir. Eðer deðiþmeler yapýlýrsa o zaman Balkanlarda sýnýrlarýn yeniden çizilmesi gerekebilir. Sýrbistan’ýn Kosova’yý istikrarsýzlýða sevk etmesine izin vermeyeceðiz” dedi. Kosova Surroi: “Kosova kendi baðýmsýzlýðýný ilan etmelidir” Perþembe, 19 Temmuz 2007 Ahtisari’den Rusya’ya nasihat ORA Parti Baþkaný Surroi, Kosova’ya artýk konsey çerçevesinde bir çözüme bulma devrinin kapandýðýný belirtirken, Kosova’nýn tek taraflý olarak kendi baðýmsýzlýðýný ilan etmesinden baþka yol bulunmadýðýný ifade etti. osova sorununun çözümü için bu güne dek atýlan bütün adýmlar olumlu sonuç vermekten uzak kaldý. Viyana’da on altý ay süren taraflarýn görüþmelerinde ileriye dönük hiçbir adým atýlmadý. ABD ve AB tarafýndan hazýrlanan Kosova ile ilgili beþinci karar tasarýsý da diðer tasarýlar gibi Rusya ve Sýrbistan tarafýndan tepki ile karþýlandý. Rusya ve Sýrbistan yetkilileri beþinci karar tasarýsýný da Kosova’yý baðýmsýzlýða taþýyacaðýndan dolayý kabul edilemez olarak nitelendirdiler. Batýlý devletleri tarafýndan hazýrlanan yeni karar tasarýsý ile taraflara yeni görüþmlerde bulunmalarý için 120 günlük bir süre tanýyor. Bir buçuk yýl gibi bir zaman diliminde hiçbir nokta üzerinde anlaþma saðlayamayan taraflarýn bu 120 günlük sürede bir sonuca varýp varmayacaklarý merak konusu. Kosova tarafý haziran ayýnýn sonunda Konsey kararý ile baðýmsýz olmayý beklerken, Rusya engeli ile baðýmsýzlýðý erteleme durumunda kaldýlar. Kosova tarafý bu yeni durum ile karþý karþýya kalmýþken Priþtine’nin bu süreç ile ilgili düþüncesinin ne olacaðý merak edilmeye baþlandý. ORA Baþkaný Veton Surroi parti merkezinde düzenlediði basýn toplantýsýnda Kosova sürecinde artýk B planýnýn uygulanmasý gerekliliðine vurgu yaptý. B planý Kosova’nýn Güvenlik Konseyi kararý olmadan baðýmsýz olmasý anlamýna geliyor. Kosova Baþ Müzakere heyetinin de bir üyesi olan ORA Baþkaný Veton Suroi, BM Güvenlik Konseyi tarafýndan Kosova’ya uluslararasý denetim altýnda baðýmsýzlýk verilmesi planýnýn baþarýsýzlýkla sonuçlandýðýný belirtirken, bu sürecin de artýk tamamlandýðýný ifade etti. Surroi, Güvenlik Konseyi’nde Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile ilgili yapýlacak tüm oylamalarýn Rusya engeline takýlacaðýnýn altýný çizerken, “Rusya tarafýndan bugüne kadar yapýlan engellemelerle Kosova için görüþme süreci sona ermiþtir. Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn bir kararla tanýmak için olanaklar ortadan kalkmýþtýr. BM çerçevesindeki sürecin sona erdiðini söyleyebilirim” dedi. Suroi, müzakere heyeti üyelerini kýsa bir zaman içinde bir araya gelmeye davet ederken, sürecin bundan sonrasý için yeni bir strateji hazýrlanma zamanýn geldiðini ifade etti. Surroi, “Kosova ile ilgili her karar tasarýsý öncesi Rusya’nýn veto tehtidi ile karþý karþýya kalýyoruz. Bundan dolayý, uluslararasý toplum ile beraber Rusya’yý dýþarda býrakacak diðer yollara baþ vurmalýyýz. Somut bir tarih için beraber karar alma zamaný gelmiþtir” dedi. Rusya’nýn Kosova sorununun belirlenmesinde yapýcý bir partner olmadýðýný belirten Surroi, Kosova tarafýnýn Rusyasýz yoluna devam etmesi gerektiðini ifade etti. Surroi, “Kosova’nýn baðýmsýz olmasý için artýk B planýný uygulanma zamaný gelmiþtir. Bu güne dek yapýlan bütün görüþmelerde sürecin Rusya’nýn da çýkarlarýna uygun olmasý için çaba harcandý. Rusya, Kosova’nýn baðýmsýzlýðý yönünde atýlacak her bir adýmý engelleyeceðini duyurdu. Bu yüzden Kosova ile ilgili B planýmýz hayata K :386 ý y a S KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ Haftalýk gazete Sahibi ve Genel Müdürü: Mehmet BÜTÜÇ Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO Kültür: Ýskender MUZBEG geçirmenin tam zamanýdýr” dedi. Rusya’nýn veto tehditlerinin B planýný doðurduðuna dikkat çeken Surroi, Rusya’nýn Kosova’yý AB ile tutsak durumuna düþürdüðünü söyledi. Surroi, bizim Rusya’ya tutsak olduðumuz kadar AB’nin de tutsak olduðunu görebiliyoruz. Eðer, AB, Rusya’nýn rýzasý olmadan hiçbir düþüncesini hayata geçiremiyor ise o zaman AB de Rusya’nýn rýzasý olmadan hiçbir karar alamaz” dedi. Kosova tarafýnýn atabileceði yeni adýmlara da deðinen ORA Baþkaný Suroi, “Þimdi B planýn baþlatýlmasý dönemi içindeyiz. Bu planýn hayata geçirilmesi için nasýl bir yol izlanmasinin saptanmasý gerekiyor. Ýlk olarak dinamik süresini saptamalýyýz. Kosova liderleri olarak uluslararasý toplum ile amacýmýza varmak için ortak çalýþmalarýmýzý sürdürmeliyiz” dedi. Kosova tarafýnýn bu güne dek güttüðü siyasete sadýk kalmasýnýn beklenmemesi gerekliliðine vurgu yapan Surroi, kontrol edemediðimiz geliþmelerin tutsaðý olmayacaklarýný ifade etti. Suroi, “Ýki üç ay sonra uluslararasý toplumda Batý ile Rusya arasýnda bir kriz yaþanma ihtimali yüksek gibi görülmektedir. Yaþam durmamalýdýr. Biz üzerimize düþen görevimizi yerine getirdik. Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için artýk beklenmemelidir” dedi. ABD Dýþiþleri Bakaný Condelisa Rice ile Kosova müzakere heyetinin yapacaðý görüþmeye de deðinen Surroi, görüþmede bazý çerçeve zamanlamasýnýn saptanacaðýný ve bu çerçeveye göre Kosova Meclisi’nin bazý kararlarý ki bunlar arasýnda baðýmsýzlýk kararýný da alacaðýný söyledi. Surroi, “Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný ilan etme zamaný gelecektir. Rusya’nýn engellemesi olmadan uluslararasý toplumun iþbirliði sayesinde Kosova baðýmsýzlýðýna kavuþacaktýr” dedi. Kosova’nýn parçalanmasýný gündeme getirilmesinin yeni bir olaya tekabül etmediðini ifade eden Suroi, bu senaryonun 1999 yýlýndan yani dönemin siyasi etkenleri ile uluslararasý toplumun yanlýþlýðýndan kaynaklandýðýný söyledi. Kosova’nýn bölünmesi ile ilgili hiçbir opsiyon olmadýðýný dile getiren Surroi, Kosova’nýn parçalanmasý yalýnýz Kosova’yý deðil bölge istikrarýný da etkileyeceðini ifade etti. Yayýn Koordinatörü: Taner GÜÇLÜTÜRK Balkan ve Ankara Muhabiri: Erhan TÜRBEDAR Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK Kadýn: Sezen HASKUKA Gençlik: Sinem ÞÝÞKO Çocuk Sayfasý: Eda BÜTÜÇ Spor: Ýsmail MAKASÇÝ Luan MORÝNA Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ Yazýlarda ortaya atýlan fikirler, yazarlara aittir. Gazetemizin resmi görüþü deðildir. Yazýlarýn sorumluluðu yazarlara aittir. e-mail: yenidonem@hotmail.com yenidonem_kosova@yahoo.com Adres: Adem Yaþari No: 8, Prizren/Kosova Tel. 029 623 503 Fax: + 381 (0)29 623 503 4 Kosova statü sürecinin baþ mimarý Marthi Ahtisari, Ruslarýn Kosova konusunda takýnmýþ olduðu tavrýn Rusya’ya bir þey kazandýrmaktan çok, bir þeyler kaybettirdiðini ve kaybettirmeye de devam edeceðini vurgu yaptý. Kosova baþ müzakerecisi Marthi Ahtisari Finlandiya medyasýna Kosova ile ilgili önemli açýklamalarda bulundu. Ahtisari, Ruslarýn, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý gelmesinin onlarýn lehine deðil de alehine olduðunu ifade ederken “Rusya takýndýklarý bu tavýr ile kendi pozisyonunu güçlendirdiðini sanýyor ama bunu düþünmekle BM büyük ahata yapýyorlar. Çünkü, bu tavýr onlarýn pozisyonlarýný zayýflatýyor” dedi. Rusya’nýn Güvenlik Konseyi’nde kendi kendisine problemler yaratýðýnýn altýný çizen Ahtisari, “Rusya, Güvenlik Konseyi’nde bir konu üzere sorunlar yaratmakla BM çalýþmalarýnda da sorunlar yaratmaktadýr” dedi. Görüþmeler süresine de deðinen Ahtisari, “Ýki taraf arasýnda yapýlacak görüþmelerin uzatýlmasý gözle görülür sorunlar yaratacaktýr. Bu olumsuz ortamda þiddet olaylarý artabilir. Kosova’nýn baðýmsýzlýðý görünürde olmadýðý zaman, Kosova yöneticilerine yönelik eleþtiriler de artasý muhtemel ihtimaller arasýnda yer almaktadýr” dedi. A bahçemiz kurudu, zaman kaybetmeden B’ye geçelim... Banka: Raiffeisen Bank Yeni Dönem Hesap No: 1502001000171635 Baský: “SIPRINT” basýmevi Prizren “Yeni Dönem” Kosova Türk Medyasý yayýnýdýr. Yeni Dönem KTM Þirketi Danýþma Kurulu: Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý) Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk Uzmaný) Cemil Luma (Esnaf ÝE Derneði Baþkaný) Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi Sahibi) Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu Avukatý) Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný) Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni) 5 Perþembe, 19 Temmuz 2007 Kouchner, Kosova’da Kosova’nýn eski UNMIK Yöneticisi Bernard Kouchner, yýllar sonra Fransa Dýþiþleri Bakaný olarak Kosova’ya iþ ziyaretinde bulundu. Belgrat’ta Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili yaptýðý konuþmanýn yanlýþ anlaþýldýðýný ifade ederken, ne Fransa’nýn ne de Temas Artý Grubunun Kosova’nýn parçalanmasýný fikrinin karþýsýnda olduðunu ifade etti. ransa Dýþiþleri Bakaný Bernard Kouchner cuma günü bir günlük Priþtine ziyareti çerçevesinde Kosova UNMIK Yöneticisi Yoakim Rüker, KFOR Komutaný General Ronald Kater, Baþkan Fatmir Seydiu, Baþbakan Agim Çeku ile Kosova Baþ müzakere heyeti ile ayrý ayrý görüþmelerde bulundu. Görüþmeler ardýndan gazetecilere açýklamalarda bulunan Kouchner, Belgrat’ta Rusya tarafýndan Kosova ile ilgili yeni yasa tasarýlarýn kabul edilmemesi ile Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili yaptýðý açýklamlarýnýn yanlýþ yorumlandýðýný söyledi. Kouchner, Kosova’nýn parçalanmasý tutumunun ne Fransa ne de Temas Artý Gurubun tutumunu yansýtmadýðýný söyledi. Kouchner, “Ne ben ne de herhengi bir Temas Artý Gurubu yetkilisi Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili herhangi bir açýklama yapmadýk. Temas Artý Gurubun son günlerde Kosova ile ilgili takýnmýþ olduðu tavrýn altýnda Rusya’nýn yeni karar tasarýsýný kabul ettirmek için zaman tanýmaktýr” dedi. Uluslararasý toplumun Rusya’nýn olumsuz tavrý yüzünden Kosova statüsünün belirlenmesi ile ilgili tutum deðiþtirdiði yöneünde yaopýlan açýklamalarýn gerçeði yansýtömadýðýný belirten Kouchner, uluslararasý toplum Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile ilgili olan tutumunda hiçbir deðiþikliðin olmadýðýný dile getirdi. Kouchner, “Þimdiye dek Rusya ile iyi bir iþbirliði içinde bulunduk. Þimdi ise bu iþbirliðinin var olduðunu söyleyemeyiz. Rusya’nýn BM Güvenlik Konseyi’nin daimi bir üyesi olduðunu unutmamýz gerekir. Biz BM’de çok taraflý iliþkilerin kurulmasý taraftarýyýz” dedi. Kosova’da son sekiz yýl içinde büyük deðiþmelere imza atýldýðýný ifade eden Kouchner, Kosova statüsünün belirsizliði yüzünden Kosovalýlarýn tedirginliklerini anlayýþla karþýladýðýný ifade etti. Kouchner, BM Güvenlik Konseyi’nin Kosova ile ilgili baðýmsýzlýk kararý alamasa dahi Kosovalýlarýn tek taraflý olarak baðýsýzlýðýný ilan etmesine karþý olduðunu dile getirdi. Kouchner, AB’nin 120 gün süre zarfýnda yapýlacak görüþme ardýndan Kosova statüsü ile ilgili ortak bir tavýr takýnmasýnýn zor olduðunu dikkat çekti. Görüþme sonrasý Kouchner’in Kosova’ya getirdiði mesajlarý deðerlendiren Baþkan Seydiu, Kosovalýlar için Güvenlik Konseyi çerçevesinde çözümün hayati önem taþýdýðýný söyledi. Seydiu, “Biz uluslararasý toplum ile danýþmaya devam edeceðiz. Güvenlik Konseyi’ne sunulacak olan yeni karar tasarýsý hakkýnda bilgi sahibi deðilim. Fransa ve diðer ülkelerle iþbirliðinin devam edilmesi gerektiði bilinci içinde olduðumu sizlerle paylaþmak istiyorum” dedi. Kosova Baþ Müzakere heyetinin geçerliliðini yitirmesi için daha zamaný bulunduðunu belirten Seydiu, “Uluslararasý toplum ile bazý anlaþmazlýklarýn varolmasýna raðmen, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný için yapýlacak olan ek görüþmeler sýrasýnda bunu ortadan kaldýrabileceðimizi düþünüyorum” dedi. Kouchner ile gerçekleþtirdiði görüþme ardýndan gazetecilere açýklamalarda bulunan Kosova UNMIK Yöneticisi Joachim Rücker, “Uluslararasý toplumun Kosova’ya verdiði sözü yerine getiremedi diyemeyiz. Beklediklerimizi yerine getirmediðini söyleyebiliriz” dedi. Kouchner, Kosova üst düzey yetkilileri ile yaptýðý görüþme ardýndan öðle yemeðinde Kosova Baþ müzakere üyeleri ile bir araya geldi. Görüþmeden sonra konuk Dýþiþleri Bakaný Prekazi’de bulunan Adem Yaþarý anýr mezarýný ziyaret ederek, aile üyeleri ile bir araya geldi. Kouchner, ardýndan Deçan manastýrýný ziyaret ederek piskopos Teodosiye ile bir araya geldi. F Kosova Görüþmelere katýlýn çaðrýsý Statünün erteleme kararýndan sonra görüþmelerin yapýlýp yapýlmayacaðý tartýþýlmaya baþlanmýþtý. Kosova ziyaretinde bulunan Fried, Kosova tarafýnýn Sýrbistan ile yapýlacak olan yeni görüþmelere katýlmasý gerekliliðine iþaret ederken, görüþmelerin sonucunda Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna kavuþacaðýný ifade etti. osova ziyaretinde bulunan ABD Dýþiþleri Bakaný Avrupa ve Avrasya yardýmcýsý Daniel Fried Kosova baþ müzakere heyeti ile bir araya gelerek Priþtine ile Belgrat arasýnda yeni görüþmelerin yapýlmasý gerekliliðine iþaret etti. Fried, Kosova baþ müzakere heyeti ile yaptýðý görüþme ardýndan Baþkan Fatmir Seydiu ile düzenlediði ortak basýn toplantýsýnda Sýrp tarafý ile yapýlacak görüþmelerin belli bir zaman diliminde yapýlacaðýný ifade ederken, görüþmelerin baðýmsýzlýk ile sonuçlanacaðýný belirtti. Kosovalýlar’dan Baþkan Bush’un Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile yaptýðý açýklamalarýnýn samimi olduðuna inamalarý gerektiðini ifade eden Fried, görüþmelerin Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile tamamlanacaðý sözünü verdi. Fried, Kosovalýlar’dan sabýr ve destek istediklerini ifade ederken, tek taraflý kararlardan uzak durma çaðrýsýnda bulundu. K Bu safhada görüþmelerin devamý ile ilgili detaylý bilgi sahibi olmadýðýný belirten Fried, “Her ihtimale göre bir dönem daha görüþmeler yapýlacak. Bu görüþmeler zamanla sýnýrlandýrýlacak. Süreç Baþkan Bush’un belirttiði gibi baðýmsýzlýkla sonuçlanacaktýr” dedi. Kosova halkýnýn süreç hakkýnda bilgi sahibi olma hakký olduðunu kabul eden Fried, “Bu yüzden yeni görüþmler sýnýrlý olacaktýr. Kosova statüsünün baðýmsýzlýkla sonuçlanmasý için önümüzde birkaç yol bulunmaktadýr. Belgrat’ýn tartýþýlmasýný istediði bazý ilginç noktalar bulunmaktadýr” dedi. Kosova tarafýnýn baðýmsýzlýðýn tartýþýlmaz olduðu tavýrlarýna saygý ile karþýladýklarýný ifade eden Fried, Bush’un da Arnavutluk’ta bu yönde yaptýðý konuþmasýný hatýrlattý. Fried yaptýðý konuþmasýnda Kosovalýlar’dan görüþme süreci çerçevesinde güvenlerini yitirmemeleri ve kendi baþlarýna adým atmamalarý isteminde bulundu. Fried, “Korkuyu temel alacan, tek taraflý tehtitkar açýklamalarýn Kosova’nýn baðýmsýzlýk sürecine olumlu etki edeceðine inanmýyorum. Baþkan Bush, bizim Kosova ile ilgili tutumumuzu açýk bir þekilde bütün dünya ile paylaþtý. Baþkan, bu açýklamayý yaparken Kosovalýlar’dan yani sizlerden Amerika’ya güvenmenizi istedi. Ben de burada sizden þunu istiyorum; Bize güvenin” dedi. Fried, Kosova müzakere heyeti üyelerine Kosova siyasi sürecinin belirlenmesinde yaptýklarý iþbirliði için teþekkürlerini iletmeyi unutmadý. Baþkan Fatmir Seydiu, Güvenlik Konseyi’nde Kosova sürecine yardýmda bulunan tüm üyelerin sorunlar ile boðuþtuðunu hatýrlatýrken, Priþtine’nin Marthi Ahtisari’nin planýnýn arkasýnda olmaya devam edeceðini ifade etti. Seydiu, Kosova tarafýnýn yeni görüþmelere katýlacaðýný açýklarken, “Son günlerde Kosova ile ilgili yeni bir karar tasarýsýnýn kabulü için giriþimlere hýz verilmiþtir. Yeni görüþmelerin yapýlmasý için düþünceler bulunmaktadýr. Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn tartýþýlmaz olduðunu devamlý dile getirdik. Þimdi de ayný düþüncelerin r-arkasýnda olduðumuzu ifade etmek istiyorum. Bu dönemde destekçilerimiz ile birlikte sürecin kýsa bir zaman içinde sonuca kavuþturulmasý için çalýþma kararý almýþ bulunuyoruz” dedi. Fried’den Sýrbistan ziyareti ABD Dýþiþleri Bakaný Avrupa ve Avrasya yardýmcýsý Daniel Fried, Kosova ziyareti sonrasý Belgrat’tý da ziayret etti. Belgrat ziyareti çerçevesinde Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris Tadiç ve Baþbakan Koþtuniça ile bir araya geldi. Görüþme ardýndan gazetecilere açýklamada bulunan Fried, iki taraf arasýnda yeni görüþmelerin baþlanacaðýný ve görüþmelerin Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile sonuçlanacaðýný dile getirdi. Fried, bu konuda kararlý olduklarýný ifade ederken, “ABD’nin bu konuda tutumu, Kosova sorununun çözülmesidir. Final görüþmelerin çözüm için en iyi fýrsat olacaðýný düþünüyoruz. Hükümetimizin bu konudaki tutumu açýktýr. Biz, Kosova’nýn baðýmsýz olmasý taraftarý olduðumuzu sürekli dile getiriyoruz. Gayemiz, Sýrp topluluðunu korumak, sorunu sakin ve istikrarlý bir þekilde çözmektir” dedi. ABD’nin Priþtine ile Belgrat arasýnda görüþmelerin yeniden yapýlmasýndan yana olduðunu dile getiren Fried, görüþmelerin bir zaman ile sýnýrlandýrýlmasý gerekliliðine vurgu yaparken, Kosova’ya uluslararasý toplum denetimi altýnda baðýmsýzlýðýn tanýnmasýnýn Kosova’nýn geleceði için en önemli çözüm olduðuna duyduðu güveni dile getirdi. Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris Tadiç görüþme sonrasý yaptýðý açýklamada Sýrbistan olarak Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý olduklarý tezini tekrarlayarak, sonucu önceden belli olmayan görüþmelerden yana olduklarýný ifade etti. Kosova’ya kalýcý bir çözüm bulunmasýndan yana olduklarýný vurgulayan Tadiç, kabul edilecek olan çözümün iki tarafý kucaklamasý gerektiðini belirtti. Kosova’nýn tek taraflý tanýmalar yoluyla baðýmsýz olmasýný kabul edilemez olarak deðerlendiren Tadiç, Kosova’nýn Sýrbistan sýnýrlarý içinde kalmasý için her tür diplomatik, hukuki ve barýþçýl yollarla mücadelelerine devam edeceklerini söyledi. Tadiç, BM Güvenlik Konseyi kararý olamadan kimi bazý devletlerin Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýmasýnýn çok büyük olumsuzluklarý beraberinde getireceðini ifade etti. Baþbakan Koþtuniça ise yaptýðý açýklamada Sýrbistan’ýn yeni görüþmelerin yapýlmasýný aylardýr dile getirdiðini hatýrlatýrken, “BM Güvenlik Konseyi iki taraf arasýnda yapýlacak görüþmelerin baþlamadan önce sonucunun belli olmasý kabul edilemez bit olguya denk düþmektedir. Bu yüzden sonucu önceden belli olan görüþmenin hiçbir önemi olmayacaktýr. Biz taraflar arasýnda görüþmelerin BM 1244 sayýlý kararýn esaslarýna göre yapýlmasý gerektiðini düþünüyoruz” dedi. Koþtuniça, ABD’den Sýrbistan’ýn egemenliðini ve toprak bütünlüðü ile sýnýrlarýný garanti altýna alan BM Beyannamesini saygýlý davranma çaðrýsýnda bulundu. Koþtuniça, Avrupa’da baðýmsýz bir Kosova devletinin kurulmasýný yýlkýcý ve uluslararasý düzene karþý en tehlikeli bir proje olarak nitelendirdi. Güncel Schefer, statükonun bitirilmesini istedi NATO Genel Sekreteri Schefer, Kosova’daki mevcut statükonun artýk çökme aþamasýna geldiðine dikkat çekerken, Kosova ve bölge istikrarý için Kosova sorunun artýk çözüme kavuþturulma zamaný geldiðinin altýný çizdi. ATO Genel sekreteri Jap De Hoop Schefer, Belgrat’ta Barýþ ve Ýþbirliði çerçevesinde Sýrbistan üst düzey yetkilileri ile bir araya geldi. Görüþme ardýndan gazetecilere açýklamada bulunan Schefer, Kosova’da statükonun artýk kabul edilemez bir hal aldýðýna dikkat çekerken erteleme için gereksinim olmadýðýný söyledi. Schefer, “Güvenlik Konseyi’ne sunulan son karar tasarýsýnýn her iki taraf için son þans olduðuna inanýyorum. NATO çözüm sürecinde baþ rol oynamamaktadýr. Kosova statüsünün belirlenmesi NATO’nun elinde deðildir. NATO dolaylý yollardan sürece katýlmaktadýr. Sorunun Güvenlik Konseyi çerçevesinde çözülmesi gereken bir süreç olduðunu düþünüyorum” dedi. N Taraflara bilinçli ve esnek olmalarý çaðrýsýnda bulunan Schefer, Kosova statüsünün sonucunun uluslararasý denetim altýnda baðýmsýzlýk olmasý gerektiðini vurgu yaparken, “NATO olarak Ahtisari tarafýndan hazýrlanan Kosova çözüm öneri paketinin sorunun çözümü için yeterli olduðu fikrini paylaþmaktayýz. Þu anda Güvenlik Konseyi gündeminde görüþmelerin devamýný öngören yeni bir yasa tasarýsý bulunmaktadýr. Bu güne dek Güvenlik Konseyi’ne sunulan yasa tasarýlarý engelleyenlerden bu karar tasarýsý ile ilgili daha esnek olmalarýný istiyorum” dedi. Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris Tadiç, NATO Genel Sekreteri Schefer’den Kosova nihai statü görüþmelerin sürmesine raðmen Kosovalý Sýrplarýn güvenliklerini saðlamalarý ricasýnda bulundu. Tadiç, Sýrbistan’ýn hukuki ve siyasi yöntemlerle Kosova’yý korumaya devam edeceklerini ifade etti. Sýrbistan Baþbakaný Voyislav Koþtuniça, Schefer ile görüþme sonrasý yaptýðý açýklamada Kosova için hazýrlanan yeni karar tasarýsýnýn Sýrbistan topraklarýnýn % 15’de yeni bir Arnavut devletinin kurulmasý için zemin hazýrladýðýný söyledi. Taraflar arasýnda saðlanacak olan bir anlaþmanýn Güvenlik Konseyi’nde Kosova ile ilgili yeni bir kararýn kabulü için temel oluþturacaðýný ifade eden Koþtuniça, olasý yeni görüþmelerin BM 1244 sayýlý kararý, BM Beyannamesi ve Sýrbistan yeni anayasasýnýn esas alacaðýný söyledi. Sýrbistan Dýþiþleri Bakaný Vuk Yeremiç, NATO Genel sekreteri ile yaptýðý görüþmeyi olumlu olarak deðerlendirirken, Kosova’da barýþ ve istikrarýn saðlanmasý için fikir birliðine vardýklarýný söyledi. Huzurlarýnýzda Slovenya Telekom Savaþtan sonra yedi yýla yakýn bir zaman diliminde Kosova’da cep telefonu pazarýnda tekeli elinde bulunduran “Vala 900” þebekesine Kosova’da ikinci ihalesini kazanan Slovenya Telekom rakip olmaya hazýrlanýyor. Kosova genelinde alt yapý çalýþmalarýna baþlayan þirket, yýl sonunda piyasaya girmeye hazýrlanýyor. osova’da ikinci cep telefon þebekesi ihalesini kazanan Slovenya Telekom, Kosova’da hizmet vermek için çalýþmalarýný hýzlandýrdý. Kosova’da cep telefonu ihalesi ile ilgili anlaþmazlýklar giderildikten sonra yýlýn sonunda Slovenya Telekom da hizmet vermeye baþlayacak. Monakolu bir firmanýn sahibi olduðu “Vala 900” Kosova’da uzun zaman sürdürdüðü tekelini Slovenya Telekom firmesý ile paylaþmak zorunda kaldý. Þimdiki Fransa Dýþiþleri Bakaný ama eski UNMIK Yöneticisi Bernard Kouchner bu tekelin oynamasýnda baþ rol oynayanlar arasýonda yer aldý. Bu tekel yüzaünden Kosovalýlar uzun zaman dünyanýn en pahalý cep telefonu olan “Vala 900” kullanmak zorunda kaldýlar. Kosova’da ikinci cep telefonu ihalesini kazanan Slovenya Telekom bugünlerde Kosova’nýn farklý yerlerinde antenler kurarak alt K Perþembe, 19 Temmuz 2007 Kouchner’den Sýrbistan’a mesaj Kouchner, Sýrbistan’ýn AB’ye üye olmasý için Kosova sorununu çözüme kavuþturmasý gerektiðini ifade ederken, Sýrbistan’a AB yolunda her tür yardýmý sunmaya hazýr olduklarýný dile getirdi. ransa Dýþiþleri Bakaný Bernard Kouchner, statü süreci ile ilgili nabýz yoklamak için Belgrat’tý ziyaret etti. Belgrat ziyareti sýrasýnda Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris Tadiç, Baþbakan Voyislav Koþtuniça ve Sýrbistan Dýþiþleri Bakaný Vuk Yeremiç ile bir araya geldi. Konuk Dýþiþleri Bakaný, Sýrbistan üst düzey yetkilileri ile yaptýðý görüþmelerin ana maddesini Kosova statü süreci ile Sýrbistan’ýn AB üyeliði oluþturdu. Kouchner, Sýrp yetkililerine AB üyeliði ile mesajlar verirken, “AB’ye üye olmak isterseniz Fransa sizin en yakýn müttefikiniz olarak yanýnýzda bulunmaya hazýrdýr. Ama bunu gerçekleþtirmek için Kosova sorununu çözüme kavuþturmalýsýnýz. Çözülmemiþ bir etnik soruna sahip olan bir ülkenin birliðe girmesi çok zordur. Kosova Avrupa’nýn bir sorunudur. Bu sorun yüzünden “Avrupa içi çatýþmalar” yaþanabilir” dedi. Görüþme sonrasý gazetecilere açýklamama yapan Kouchner, BM Güvenlik Konseyi’ne sunulacak yeni karar tasarýsýna deðinirken, iki taraf arasýnda baþlayacak olan görüþmelerin baþarýsýzlýkla sonuçlanmasý durumunda Ahtisari’nin Kosova çözüm öneri paketi otomatik olarak yürürlüðe girmeyeceðini söyledi. Diðer taraftan Sýrp yöneticileri ise Kosova için yeni karar tasarýsý ile Ahtisari’nin Kosova çözüm öneri paketinin kabul edilmezliðine dikkat çekerken, Sýrbistan ile Kosova arasýnda varolacak bir anlaþma ile çözümü kabul edebileceklerini dile getirdiler. F Yangýnlar kül etmeye devam ediyor Yaz aylarýnda dünya genelinde artýþ gösteren orman yangýnlarý Kosova’da da görülmeye baþlandý. Tarým bakanlýðý tarafýndan yapýlan açýklamada bir hafta içinde Kosova’da 200 hektarlýk ormanlýk alanýn kül olduðu bildirilirken, bakanlýk vatandaþlarý biraz bilinçli davranmaya davet etti. ünyanýn bir çok yerlerinde olduðu gibi Kosova da son günlerde orman yangýnlarý ile karþý karþýya kalmaya baþladý. Son günlerde Kosova’nýn farklý bölgelerinde yangýlar sonucu yüzlerce hektar orman alan kül olmaktan kurtulamadý. Kosova kurumlarý orman yangýnlarýnýn kontrol altýna alýnmasý için alarma geçmiþ durumdalar. Yetkililer yaz boyu sürmesi beklenen yüksek hava sýcaklýklarý yüzünden Kosova’daki ormanlýk alanlarýn tehdit altýnda olabileceðini belirtirken, herkesi orman yangýnlarýnýn önüne geçilmesi için göreve çaðýrdý. D yapý çalýþmalarýna baþladý. Alt yapý çalýþmalarýna daha çok Kosova’nýn büyük kentlerinde start verildi. Slovenya Telekomun Kosova yetkilisi Tina Cipot, konu ile ilgili yaptýðý açýklamada Kosova’da cep telefonu ile ilgili altyapý çalýþmalarýnýn bu yýlýn sonuna kadar tamamlayacaklarýný ve bu süre zarfýnda da hizmet vermeye baþlayacaklarýný ifade etti. Kosova’da diðer cep telefonu firmalarý ile rekabete hazýr olduklarýný belirten Cipot, hizmeti tüketicilere ucuz ve kaliteli bir þekilde sunmaya kararlý olduklarýný ifade etti. Slovenya Telekom yetkilileri ihale sonrasý yaptýklarý açýklamada önümüzdeki beþ yýl içinde piyasanýn %90’ýna ulaþmayý planladýklarýný açýkladýlar. Slovenya Telekom cep telefonu þirketi Kosova’da ikinci tur ihalesine katýlým için Kosova bütçesine 75 milyon avroluk bir ödenek yatýrdý. Firma yetkilikleri ayrýca Kosova’da 200 milyon avro deðerinde de yatýrým sözü verdiler. Slovenya Telekom firmasý Kosova’da cep telefonu ile ilgili alt yapý çalýþmalarýný ihale ile Hýrvatistan’ýn “Ericson Nikola Tesla” firmasýna 37 milyon avro ile ihale edildi. 6 Kosova Tarým Bakaný yardýmcýsý Tom Haydari, çiftçilerin ovalarda bundan böyle hiçbir ürünü yakmamasýný önleyen anlaþmayý imzaladý. Kosova’nýn son günlerde karþýlaþtýðý bu yangýnlarýn bu sebepten çýktýðý tahmin ediliyor. Kosova Tarýmcýlýk Bakanlýðý tarafýndan konu ile ilgili yapýlan açýklamada son yangýnlar ile 200 hektarlýk ormanlýk alanaýn yandýðý belirtilirken itfaiyecilerin özverili çalýþmalarý sayesinde yangýnlarýn kýsa bir zaman içinde kontrol altýna alýndýðý ifade edildi. Bakanlýk tarafýndan yapýlan açýlamada bilinçsiz vatandaþlarýn piknikte yaktýklarý ateþlerin de yangýnlara sebebiyet verdiðinin altý çizilirken bu konularda vatan- daþlardan daha dikkatli olmalarý isteniyor. Gilan belediyesi son günlerde çýkan yangýnlardan en çok etkilenen belediyelerin baþýnda bulundu. Gilan Belediyesi’nde Nasle ve Lovce köylerinde yangýnlarý kül etti. Viti Belediyesine baðlý Budrik köyünün ormaný da yangýndan nasibi aldý Vuçitýrýn belediyesi’ne baðlý Novolan, Reznik, Aþaðý Dumnic ve Reznik köylerinde ormanlýk alanlar büyük zararlar görürken, Leposaviç Belediyesi’ne Plakonica köyünde bir ev ve ahýrýn yandýðý bildirildi. Mitroviça belediyesinde çýkan yangýnda 100 hektar orman da kül olmaktan kurtulamadý. Prizren polis birlikleri tarafýndan yapýlan son açýklamada belediye bünyesinde 8 yangýn olayýnýn olduðu bildirildi. Polis Birlikleri Basýn Sözcüsü Hazir Beriþa yaptýðý açýklamada Prizren belediyesinde yangýnýn büyük bir alana sýçradýðýný belirtirken, Gorojup köyünde 5-6 hektarlýk ormanlýk alanýn kül olduðunu bildirdi. Rahovça Belediyesi’nin Paskidol bölgesinde 10 hektarlýk orman alanýnýn yandýðýný ifade eden Beriþa, Koriþa köyünde de 4 hektar, ormanlýk alanýn yangýnlara teslim olduðunu ifade etti. Prizren itfaiyecileri, polis birlikleri ile KFOR birliklerinin iþbirliði ile yangýnlar kontrol altýna alýndý. 7 Perþembe, 19 Temmuz 2007 Güncel Tek yanlý karar alma tehdidi Meclis, statü için toplanýyor Kosovalý liderler Kosova Meclisi’nin 30 Temmuz’da Kosova statüsünün geleceðini ele alýnmasý kararýný oy birliði ile aldý. Kosova Müzakere heyetinin ABD dönüþü gerçekleþmesi beklenen toplantýda Kosova’nýn geleceði ilgili önemli kararlarýn alýnmasý bekleniyor. osova müzakere heyeti salý günü Kosova Baþkanlýk divaný üyeleri ile bir araya geldi. Kosova statüsünün çözümünün ele alýndýðý toplantýda Kosova Meclisi 30 Temmuz’da ki yapýlacak toplantýsýnda Kosova statüsü ile ilgili atýlacak adýmlarýn saptanmasý kararýný aldý. Toplantýnýn Kosova müzakere heyetinin ABD’ye yapacaðý ziyaretin ardýndan toplanmasý kararlaþtýrýldý. Kosova müzakere heyeti 23 Temmuz’da ABD Dýþiþleri Bakaný Condelizza Rice ile Kosova statüsü ile ilgili atýlmasý gereken adýmlarý görüþecek. Kosova Meclis Baþkaný Kol Beriþa toplantý ardýndan Kosova Meclisi Baþkanlýk divaný ile Kosova müzakere heyeti tarafýndan alýnan ortak kararý basýn mensuplarý ile paylaþtý. Beriþa, yaptýðý açýklamada iki kurulun kararý oy birliði ile aldýðýný ifade etti. Beriþa, Kosova müzakere heyetinin Rice ile 23 Temmuz günü yapacaðý görüþme ardýndan Kosova Meclisi’nin toplanacaðýný dile getirdi. Kosova Baþkaný Fatmir Seydiu toplantý sonrasý yaptýðý açýklamada Kosova Meclisi’nin ne zaman bir araya geleceðinin pek de önem taþýmadýðýný belirtirken, asýl önemli olanýn Rice ile yapacaklarý görüþme öncesi hazýrlýk aþamasýnýn önem arz ettiðini ifade etti. Seydiu, “Toplantýda oy birliði ile karar aldýk. Meclis bu konuda karar almalýdýr. Þu an bizim için önemli olan Washington ziyareti ile ilgili bütün hazýrlýklarýmýzý tamamlamaktýr. ABD ve AB’nin bu güne dek Kosova’nýn baðýmsýz olmasý için sunduklarý desteðin süreceðine inanýyorum” dedi. PDK Baþkaný Haþim Thaçi, meclisin toplanmasý ile ilgili alýnan kararýn büyüm önem taþýdýðýna dikkat çekerken, “Toplantýnýn ne zaman yapýlmasý ile ilgili hiçbir önerim yok. Ben, Kosova müzakere heyetinin birlik ve beraberlik içinde çalýþmasýndan yanayým. Kosova statüsünün ele alýnacaðý her toplantýya katýlmaya hazýrým” dedi. ORA Baþkaný Veton Suroi ise konu ile ilgili yaptýðý açýklamada kendisi tarafýndan ortaya atýlan önerinin kabul edilmediðini ifade ederken, diðer önerinin yani meclis toplantýsýnýn 30 Temmuz’da yapýlmasýnýn kabul edildiðini belirtti. PDK meclis gurubu geçen hafta Kosova Meclisi’nin Kosova statüsü ile atýlacak adýmlar ile ilgili bu hafta meclisin bir araya gelmesi önerisinde bulundu. PDK Meclis Gurubu ayrýca Kosova müzakere heyetinin Kosova Baþkanlýk divaný üyeleri ile konuyu bir arada görüþmesini teklif etmiþti. K Lavrov, beðenmedi Rusya, Kosova’nýn baðýmsýzlýðý önünde en büyük engel olmaya devam ediyor. Kosova ile ilgili hazýrlanan beþinci karar tasarýsýný da eleþtiren Lavrov, baðýmsýzlýðýn artýk gündemden düþmesi gerektiðini ifade etti. usya, diðer Güvenlik Konseyi üyelerinin hazýrladýðý Kosova ile ilgili beþinci karar tasarýsýný da eleþtirdi. Rusya Dýþiþleri Bakaný Sergey Lavrov, Moskova ziyaretinde bulunan Gana Dýþiþleri Bakaný ile yaptýðý görüþme ardýndan Kosova ile ilgili hazýrlanan beþinci karar tasarýsýný eleþtirdi. Lavrov, Kosova için hazýrlanan beþinci karar tasarýsýnýn eski tasarýlarýn baþka bir dille maskelenmiþ bir diðer versiyonu olarak nitelendiriken, bu karar tasarýsýnýn da Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný desteklediðini ifade etti. Lavrov, “Kosova’nýn baðýmsýzlýðý artýk gündemden düþmelidir. Diplomatik bir dille yazýlan bu karar tasarýsý görüþmelerin sonucunda Ahtisari tarafýndan hazýrlanan Kosova çözüm R önerisinin hayata geçirilmesini içermektedir” dedi. Rus Ýnterfax ajansýnýn haberine göre Lavrov’un, Belgrat ile Priþtine’ye Kosova statüsüne çözüm bulmak için tekarar masaya oturmalarý çaðrýsýnda bulunduðunu iddia edildi. Lavrov, “Görüþmeler bir þarta baðlanmadan görüþmeler yapýlmalýdýr. Rusya, Belgrat ile Priþtine arasýnda varýlacak ortak bir çözümden yanadýr. Ama bu þu anda mümkün gibi görünmemektedir” dedi. Rusya Dýþiþleri bakanlýðý tarafýndan yapýlan açýklamada Rusya’nýn BM misyonuna iletilen Kosova ile ilgili yeni karar tasarýsýný aldýðýný ve bunun etüt edildiðini duyurdu. Brüksel ziyareti dönüþü gazetecilerin sorularýný yanýtlayan Seydiu ve Çeku’nun eskiye nazaran daha sert mesajlar vermeleri gözlerden kaçmadý. Seydiu, baðýmsýzlýk için diðer alternatiflerin varlýðýna dikkat çekerken, Çeku uluslararasý toplumun tutumunu eleþtirerek, Kosova’nýn tek taraflý olarak ilan edeceði baðýmsýzlýðý tanýmaya çaðýrdý. osova sürekli ertelemeler ile esir edilemeyeceðini ifade eden Seydiu, Marthi Ahtisari tarafýndan hazýrlanan Kosova çözüm öneri paketinin Kosova statüsünün belirlenmesinde esas olmasý gerektiðini söyledi. Seydiu, “Ahtisari’nin Güvenlik Konseyi’ne uluslararasý toplumun desteði ile hazýrladýðý dokümaný sunmakla önemli bir çalýþma yaptý. Bu süreci yeni bir karar tasarýsý kabul etmekle noktalamak istiyoruz” dedi. Batý ülkeleri tarafýndan hazýrlanan beþinci karar tasarýsý içeriliði hakkýnda açýklama yapmaktan kaçýnan Baþkan Seydiu, “Bizim için önemli olan þey Kosova’nýn baðýmsýzlýðýdýr” dedi. Kosova baþ müzakere ekibi çalýþmalarýna da deðinen Seydiu, çalýþmalarýn birlik ve beraberlik içinde devam edeceðini ifade etti. Baþbakan Çeku, Havier Solana ile yaptýðý görüþme sonrasý yaptýðý açýklamaya benzer bir açýklamada bulundu. Çeku, “Biz kýsa bir zaman içinde Kosova statüsünün çözüme kavuþturulmasýný istiyoruz. AB’den Kosova ile ilgili daha kararlý adýmlar atmasýný istiyoruz. AB’nin Güvenlik Konseyi ile Kosova sorununun çözümü yönünde çalýþmalarýný yetersiz buluyoruz. BM, Kosova statüsünün çözümünü sürekli erteleyerek, sorunun nasýl ve ne zaman çözüleceðini anlamsýz kýlýyor” dedi. Rusya’nýn karþý tutumundan dolayý Güvenlik Konseyi’nde Kosova sorununun çözülemeyeceðini gördüðümüzü belirten Çeku, “Tek çözüm baðýmsýzlýk olduðunu tekrarlamak istiyorum” dedi. K Monk, ziyaretlerde NMIK Kosova Baþ Komiseri Richard Monk, Fer-izovik belediyesi ile Kaçanik, Þtimle ve Elezhan belediyelerini ziyaret ederek belediye yetkilileri ile bir araya geldi. Monk, Ferizovik belediye yetkilileri ile yaptýðý görüþ-mede beklediyedeki mevcut durum ile güvenlik durumu hakkýnda bilgi aldý. Monk, çalýþma arkadaþlarý ile beraber ayný gün Þtrpçe belediyesini ziyaret ederek belediye yetkilileri ile belediyenin güveliðini ele aldý. Monk, Ferizovik’te belediye yetkilileri ile yaptýðý görüþmede Kosova’nýn zor bir dönemden geçtiðini kabu ederek, kurumlarýn bu süreçte benliklerini korumasýnýn önemine deðindi. Kosova’da güvensizlik için hiçbir örneðin bulumadýðýný belirten Monk, bireylerin kurumlar ile iþbirliðinin büyük önem taþýdýðýna vurgu yaptý. Kosova’da güvenliðin saðlanmasý konusuna da deðinen Monk, güvenliðin herkese ait olduðuna dikkat çekerken güvenlik organlarý ile vatandaþlar arasýnda yapýlacak olan iþ birlik sayesinde her zaman güvenliðin saðlanabileceðini belirtti. Kimi çevrelerin Kosova’da durumu istikrarsýzlýða sevk edip etmediði sorusuna Monk, “Bu tür güçler ile ara sýra karþý karþýya kaldýðýmýz bir gerçek. Ama onlar da birkaç kývýlcým dýþýnda Kosova’da istikararý bozamayacaðýnýn farkýndadýrlar. Bireylerin kendi memnuniyetsizliklerini dile getirme hakkýna sahip olduðunu ifade eden Monk, ama kimsenin þiddet olaylarýna baþ vurarak menuniyetini dile getime hakký bulunmadýðýna dikkat çekerken, “Bu Kosova’nýn geleceði için çok zararlý bir eylemdir” dedi. Ferizovik Polis Birlikleri Komutaný Albay Ýsa Hüseni ve Elezhan Belediye Baþkaný Mazlum Çeyani, UNMIK Polis komiserinden sýnýr bölgelerinde polis istasyonlarýn açýlmasý için destek istediler. Kosova UNMIK Polis Komiseri Riçard Monk, Ferzovik belediye ziyareti sonrasý geçenlerde Sýrplarýn evlerine döndükleri Babuþ köyünü de ziyaret etti. Babuþ köyü sakinlerinin sorunlarýný dinleyen Monk, iþsizlik, aðýr ekonomik sorun ve sosyal durumun düzeleceði sözünü verdi. U To p l u m REGÂÝB KANDÝLÝ 19 u fabrika, ilk büyük bir fýrýn olarak 1955/56 yýlýnda Yeni Mahalle’de birkaç dükkâný birleþtirerek çalýþmaya baþlamýþtýr. Çok kaliteli ekmek ürettiðinden dolayý, çalýþanlarýn isteði üzere daha büyük bir arazide ekmek fabrikasý inþaa olunmasýný belediyeye baþvururlar. Prizren Belediyesi çok çabuk bir þekilde bu baþvuruyu gerçekleþtirir. Dört hektarlik bir arazide yeni bir ekmek fabrikasýnýn inþaa edilmesine izin verir. Yeni fýrýn 1970/71 yýlýnda inþaa edilmiþtir. O zamanki “Jitopromet” þirketine ait bu ekmek fabrikasýnda yýllar boyunca 70 iþçi çalýþýrdý. Üretilen ekmekler diðer özel fýrýnlardan çok daha kaliteli olduðundan dolayý, gittikçe ekmeðin üretimi artmýþtýr. Adý geçen fabrikada üretilen ekmeklere halkýmýz ‘hükümet ekmeði’ derdi. Prizren’de çeþit mahallelerde sekiz dükkânda ekmeðin satýlýþý olurdu. Bu dükkânlarda 30 iþçi çalýþýrdý. Üretim sezona göre ekmeðin sayýsý belirlerdi. Yaz mevsiminde günde 18.000 ekmek, kýþ mevsiminde de günde 10.000 ekmek piþirilirdi. B tyucesoy@mynet.com tyucesoy@hotmail.com Temmuz Perþembe gününü 20 Temmuz Cuma gününe baðlayan gece Regâib Kandilidir. Yüce Mevla, kullarýna bol bol rahmet ve baðýþta bulunduðundan bu geceye “Regâib” adý verilmiþtir. Regaip gecesinin, içinde bulunduðu Recep ayý, rahmeti, bereketi ve maðfireti bol olan bir aydýr. Hz. Peygamber: “Allah’ým! Recep ve Þaban aylarýný bize mübarek kýl ve bizi Ramazan’a kavuþtur”[1] diye dua etmiþtir. Sevgili Dostlar! Hayat su gibi akýp gitmektedir. Dün, hatasý ve sevabý ile geçmiþtir. Geçen günleri geri getirmek mümkün deðildir. Gelecek günleri yaþayacaðýmýza dair hiçbir garantimiz de yoktur. Bugünün deðerlendirilmesi ise bizim elimizdedir. Mübarek gün ve gecelerin manevi ikliminden yararlanarak içinde bulunduðumuz zamanýn kýymetini bilip, üzerimize düþen kulluk görevlerini hakkýyla yerine getirmeye çalýþmalýyýz. Bu mübarek gün ve geceler, kendimizi toparlamak, sorgulamak, davranýþlarýmýza çeki düzen vermek için bulunmaz fýrsatlar sunmaktadýr. Bir kere daha, bu mübarek gün ve gecelerde geçmiþimizin muhasebesini yapýp geleceðe hazýrlýklý olmanýn tedbirlerini almalýyýz. Ahiretin tarlasý olan dünya hayatýný çok iyi deðerlendirmeli, fýrsat elimizde iken Cenâb-ý Allah’a yönelip O’na karþý kulluk görevlerimizi yerine getirmeliyiz. Kaybedecek zamanýmýz yoktur. Hedefimize ulaþmak için zamanýnda gereken yüküm- 8 “Prizreni” Ekmek Fabrikasý Din ve Toplum M. Tevfik Yücesoy Perþembe, 19 Temmuz 2007 lülüklerimizi yerine getirmeli ve Yüce Rabbimize yönelerek dua ve niyazda bulunmalýyýz. Kur’an-ý Kerîm’de “Öyleyse, bir iþi bitirince diðerine koyul. Ancak Rabbine yönel ve yalvar”[2] buyurulmuþtur. Yüce Allah’ý sevmek, O’na karþý kulluk görevini yapmamýzý; Hz. Peygamberi sevmek O’nun sünnetini yaþamamýzý gerektirir. Kur’an-ý Kerîm’in Allah kelamý olduðuna inanmak, onun emirlerini tutup yasaklarýndan sakýnmamýzý, Yüce Allah’ýn verdiði nimetlere þükretmemizi; ahiret için hazýrlýk yapmamýzý ön görür. Geçen yýl bizimle birlikte olan eþ, dost, akraba ve arkadaþlarýmýzdan bu geceye ulaþamayanlar var. Bu kandilin bizim için de son kandil olabileceðini düþünmeli, görevlerimizi Yüce Allah’ýn istediði þekilde yerine getirmeye gayret göstermeliyiz. Aziz Dostalar! Mübarek gün ve geceler, geçmiþi deðerlendirmek, geleceðimize yön vermek için bulunmaz fýrsatlardýr. Yapýlan dualarýn kabul edildiði, günahlarýn baðýþlandýðý ve manen yeni bir sayfanýn açýldýðý bereketli zaman dilimleridir. Hepinizin kandilini tebrik ederim. 1- Tirimizi C.4.S-55 2- Ýnþirâh, 94/7,8 NOT: 19/07/2007 PERÞEMBE AKÞAM NAMAZINI MÜTEAKÝP SÝNAN PAÞ CAMÝÝNDE KANDÝL PROÐRAMI ÝCRA EDÝLECEKTÝR. CÜMLE MÜMÝNLER DAVETLÝDÝR Neden yaz mevsiminde daha çok ekmek üretilirdi diye soulursa, cevabý da bu mevsimde köylerin çoðunda düðünler olurdu. Düðün yapan köyün muhtarý aracýlýðýyla, 3-4 gün önce fýrýna baþvururdu, 300-400 ekmek ýsmarlardý, aynýca alacaðý günü de belli ettirirdi. Fýrýndan aranýlan ekmek sayýsý istenilen günde gönderilirdi. Kýþ yýl çaðýnda neden daha az ekmeðin sayýsý olurdu? Çünkü birçok köylerde köy halký kendileri ekmek yoðururlardý ve evlerindeki sýcak sobalarýnda yoðurulan ekmekleri piþirirlerdi. Üretilen ekmeklerin sayýsýný: Prizren’in, Suvareka’nýn, Rahovça’nýn, Dragaþ’ýn, Has Nayesi’nin, Reçana’nýn etraftaki tüm köylere götürülürdü ve oralarda satýlýrdý. Bu fýrýnda Zýrza’yla bir arada 450 iþçi çalýþýrdý. Zýrza’daki fabrikanýn müdürü olan Ýsmet Bakali idi ve onun yönetiminde iþçilerin aylýk kazancý o zamanki yaklaþýk 1000 Alman markýna ya da bugün 500 avroya denk gelirdi. Bu müdür iþçilerin hakkýný asla yemezdi, çok kere 13’üncü aylýðý bile iþçilere verirdi. Bu ekmek fabrikasý da özelleþtirildi. Zýrza fabrikasý ayrý satýldý, Prizrenin ekmek üreten fabrikasý ise iki bölümden satýldý. - Birinci bölüm ekmek üreten fabrika 1 milyon 200 bin avro satýlmýþtýr. - Ýkinci bölüm ayný arazide olan büyük bir benzin pompasý 1 milyon 100 bin avro deðerinde satýlmýþtýr. Sýrbistan’dan, Hýrvatistan’dan ve Bosna’dan fýrýncýlarýn Prizren’e gelmeleriyle ve onlarýn Prizren’de çok sayýda özel fýrýnlarýn açýlmasýyla, Prizren’in ekmek fabrikasýnda ekmeðin üretim sayýsý da azalmýþtýr. Fabrikada üretilen ekmeklerin kalitesi eskisi gibi aynýdýr. Halkýmýz hala bu fabrikada üretilen ekmeklere ‘hüçümet ekmegi” der. Zahit VOLKAN Ölümünün yedinci gününde, eþim, babamýz, kardeþimiz, amcaoðlumuz Merhum TAHÝR VIRMÝÇA’yý VEHÝBE (GÜRCEHALO) CÝN ANA anýyoruz. Vefatý tüm aile üyelerimizde büyük üzüntü yarattý. Aradan yedi gün geçmesine raðmen içimizdeki özlemi ve hatýralarý hala hayatta gibi capcanlý. Konuþtuðumuz her kelimemizde onu yanýmýzda hissediyoruz. Ona olan sevgilerimizi dile getirerek onu anarak yaþýyoruz. Þimdiye kadar olduðu gibi þimdiden sonra da kalbimizin en deðerlisi olarak kalmaya devam edecektir. Seni hiçbir zaman unutmayacaðýz. Ruhun þad, mekânýn cennet olsun. VIRMÝÇA AÝLESÝ Tam bir yýl sensiz Acýyanlar; Firdes, Nedret, Minire, Zeynel, Ýbrahim Balkan 9 Bulgaristan Baþbakaný kabineyi deðiþtiriyor Perþembe, 19 Temmuz 2007 aþbakan Sergey Staniþev, üçlü iktidar koalisyonu üyeleriyle yaptýðý sonrasýnda 13 Temmuz Cuma günü kabinede sýnýrlý bir deðiþikliðe gideceðini duyurdu. Ulusal Meclis’in Bütçe Komisyonu baþkaný Peter Dimitrov ekonomi ve enerji bakanlýðý görevinde Rumen Ovcharov’un yerini alacak. Ovcharov, yolsuzluk skandalýna karýþmasý üzerine geçen ay istifa etmiþti. Miglena Tacheva ise Georgi Petkanov’un yerine savunma bakaný görevini üstlenecek. Petkanov, görevde geçirdiði altý yýl sonrasýnda saðlýk nedenlerinden ötürü istifa etmiþti. Parlamentonun deðiþiklikleri Çarþamba günü onaylamasý bekleniyor. Son 30 gün içinde istifa eden çok sayýda bakan yardýmcýsýnýn yerleri Meclis oylamasý sonrasýnda doldurulacak. ERHAN TÜRBEDAR B Del Ponte’den iþbirliði çaðrýsý mahkemesi baþsavcýsý Carla del Ponte 13 Temmuz Cuma günü Brijuni’de düzenlenen bölgesel bir toplantýda yaptýðý konuþmada, savaþ suçu davalarýnýn görülmesinin önünde geri kalan bütün engellerin kaldýrýlmasý için mahkemeler arasýnda daha fazla iþbirliði yapýlmasý yönünde çaðrýda bulundu. Toplantýya Bosna-Hersek, Hýrvatistan ve Sýrbistan’dan savaþ suçu savcýlarý katýldý. Del Ponte’nin sözcüsü Olga Kavran’a göre, katýlýmcýlarýn tümü de cezalandýrýlmamýþ hiçbir suç kalmamasý gerektiði ve bölge yargý makamlarýnýn Lahey mahkemesinin kapanmasý yönündeki planlar dahilinde bekleyen davalarla ilgili daha fazla sorumluluk üstlenmek zorunda kalacaklarý konusunda anlaþtýlar. Kavran, Lahey savcýlarýnýn mahkemede yargýlanmayý bekleyen zanlý Hýrvat Generali Ante Gotovina’nýn herhangi bir þekilde þartlý tahliyesine karþý olduklarýný da kaydetti. Konu, del Ponte’nin Hýrvatistan Baþbakaný Ivo Sanader ve Cumhurbaþkaný Stipe Mesiç ile Cuma günü yaptýðý ayrý bir görüþmede de ele alýndý. BM Bulgar saðlýkçýlarýn hayatlarý satýn alýnabilir IV bulaþan 438 çocuðun ailelerinin tazminat konusunda Libya hükümetiyle anlaþmaya varmalarýyla, beþ Bulgar hemþire ve Bulgar vatandaþlýðý verilen bir Filistinli doktorun serbest býrakýlmasýnýn önü potansiyel olarak açýlmýþ oldu. Altý saðlýk görevlisi, yerel bir mahkemenin çocuklara kasýtlý olarak hastalýk bulaþtýrdýklarý yönünde karar vermesi sonrasýnda idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. Libya Yüksek Mahkemesi cezalarý geçen hafta onayladý. Resmi olmayan haberlere göre, aileler çocuk baþýna aþaðý yukarý 1 milyon dolar olmak üzere 400 milyon dolarýn üzerinde bir tazminat paketini kabul ettiler. Ailelerin avukatlarýndan biri, yeni anlaþmayla saðlýk çalýþanlarýnýn idam edilmelerini artýk talep etmeyerek Libya Yüksek Yargý Konseyi’nin cezalarý deðiþ tokuþ etmesine olanak saðlayacaklarýný söyledi. Bu yapýldýðýnda, saðlýk çalýþanlarý mevcut ikili iade anlaþmasý uyarýnca Bulgaristan’a gönderilecek. H Ankara Mektubu E-posta:eturbedar@gmail.com Türkiye’deki Siyasi Partilerin Balkanlar’a Bakýþý urtta barýþ, dünyada barýþ ilkesi çerçevesinde hem batýsýnda hem de doðusunda kararlý bir barýþ ortamýnýn saðlanmasý için çaba harcayan Türkiye, Türk-Yunan sorunlarý karþýsýnda zaman zaman yaþanan hareketlilikler dýþýnda, Balkan coðrafyasýnda yer alan bütün ülkelerle dostane iliþkiler sürdürüyor. Yunanistan dýþýndaki Balkan ülkeleriyle çözüm bekleyen açýk sorunlarý bulunmazken, Türkiye’nin dýþ politika alanýnda, dünyanýn diðer bölgeleriyle ilgili ciddi tehdit ve fýrsat algýlamalarý vardýr. Bu yüzden, Türkiye’deki siyasi partilerin Balkanlar’a özel önem sarf etmeleri beklenemez. Nitekim, 22 Temmuz 2007 tarihli meclis seçimleri için hazýrlanan seçim beyannamelerinde, Balkanlarla ilgili ifadelerin, ayrýntý ile çözüm önerileri içermeyen genel ifadeler olduðu anlaþýlýyor. Türk siyasi partilerinin seçim beyannamelerinde Balkanlar hakkýnda geçen cümlelerin önemli bir özelliði, Türkiye’nin bu bölgeye yönelik resmi politikasýnýn temel parametrelerinden en az birine dayanýyor olmasýdýr. Nitekim, Türkiye’de iktidara kim gelirse gelsin, ülkenin Balkan politikasýnýn ayný kalacaðý söylenebilir. Türkiye’nin Balkan politikasýnýn temel parametrelerini, tarih, coðrafya ve insan faktörleri oluþturuyort. Tarih faktörü, Türkiye’nin Balkan ülkeleriyle olan ortak tarih deneyimidir. Bu deneyim ise baþlý baþýna Türkiye’yi, bütün bölge ülkeleriyle iyi iliþkiler geliþtirmeye teþvik ediyor. Seçim beyannamelerinde Türkiye’ye “bölgesel güç” gözüyle bakan Adalet ve Kalkýnma Partisi (AK Parti), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Demokrat Parti’nin (DP), Balkanlar’ý Türkiye’nin bir etki alaný olarak algýladýklarý söylenebilir. Etki alanýnýn geliþtirilmesi için ise, AK Parti Balkan ülkeleriyle ekonomik, kültürel ve siyasi iliþkilerin ilerletilmesini öneriyor, MHP bölgesel iþbirliðine ve ortak ekonomik projelere önem atfediyor, DP ise Balkanlar dahil, komþu ülkelerle ekonomik iliþkilerin geliþtirilmesinin altýný çiziyor. Türkiye için “Bölgesel güç” kavramýný kullanmayan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ise, Balkan ülkeleriyle karþýlýklý güven ve saygýya dayalý iliþkiler sürdüreceðini belirterek, bu ülkelerle karþýlýklý menfaat gözeten ortak iþbirliði projeleri geliþtireceðini vaat ediyor. Tarih faktörünün bir uzantýsý olarak, günümüzde Balkan dillerinde önemli miktarda Türkçe kelimeler hâlâ kullanýlýyor ve Osmanlýnýn en güzel mimari eselerinin çoðu Balkan þehirlerini süslüyor. AK Parti’nin seçim beyannamesinden, bu siyasi partinin Balkanlar’daki Türk tarih ve kültür mirasýnýn korunmasýný arzuladýðý da anlaþýlýyor. Coðrafya faktörü açýsýndan deðerlendirildiðinde, Balkanlar Türkiye’nin Avrupa’ya açýlan bir köprüsü olduðu ortadadýr. Bu yüzden, bölgedeki bütün Y geliþmeler Türkiye’yi de yakýndan ilgilendiriyor. MHP seçim beyannamesinde bunu açýk belirtmektedir. Bunun dýþýnda, tarihin de gösterdiði gibi, Balkanlar bazý koþullarda Türkiye’ye bir savunma kalkanýný teþkil edebiliyor. Neticede, Balkanlar’daki gerilimin düþürülmesi ve barýþ ortamýnýn kalýcý kýlýnmasý, Türkiye’nin bölgedeki temel çýkarýdýr. AK Parti bunu “Türkiye çevresinde güvenlik ve refah halkasý oluþturmak istemektedir” yönündeki ifadede belirtiyor. Benzer ifade, Türkiye’nin etrafýnda “istikrar ve güvenlik kuþaðýnýn” oluþturulmasýndan bahseden MHP’nin seçim beyannamesinde de yer alýyor. Türkiye’nin Balkan politikasýna yönelik insan faktörü, bölgede yaþayan Türkler ve akraba topluluklar ile ilgilidir. Resmi verilere göre, günümüzde Balkanlar’da 1 milyon 100 bin civarýnda Türk yaþamaktadýr. Ancak, bölgede yaþayan Türklerin liderlerinin ileri sürdüðü rakamlar dikkate alýndýðý zaman, Balkanlar’daki Türklerin sayýsý yaklaþýk iki milyonu bulmaktadýr. Türkler dýþýnda, Balkanlar’da, Türkler ile ayný tarihi, kültürü ve benzer kaderi paylaþan azýmsanmayacak sayýda diðer Müslüman topluluklar da yaþamaktadýr. Resmi rakamlara göre günümüzde Balkanlar’daki toplam Müslüman nüfusun sayýsý yaklaþýk 8 milyon 250 bin (bölgenin toplam nüfusunun yüzde 12’si) civarýndadýr. Türk insanýnýn Balkanlarla mevcut olan aile ve duygusal baðlarý, kriz dönemlerinde bölgedeki soydaþlarýn ve diðer akraba topluluklarýn acýlarýyla özdeþleþmekte, Türk siyasi partilerinin ise Balkanlar’daki bazý geliþmelere karþý daha duyarlý olmalarýný saðlamaktadýr. Bir tek MHP, genel anlamda Türkiye dýþýndaki Türk ve akraba topluluklarla ilgileneceðini açýk olarak belirtiyor, Türk dünyasýna dýþ politikasýnda önemli bir yer ayýracaðýný söylüyor. AK Parti Balkanlar’daki insan faktörüyle ilgili açýk ifadelere yer vermemiþ ise de, bölgedeki Türk tarih ve kültür mirasýnýn korunmasýný arzuladýðýný belirttiði ifadede, soydaþ ve akraba topluluklarý da kastettiði söylenebilir. Çünkü, Türk kültürünü bütün canlýlýðýyla hayatta tutan, Osmanlý Devleti’nin bölgedeki en önemli mirasý olan Balkan Türkleri ve diðer akraba topluluklarýdýr. Genel bir deðerlendirme yapmak gerekirse, 22 Temmuz 2007 tarihli seçimlerin ardýndan Türkiye’de iþbaþýna hangi hükümet gelirse gelsin, görev süresi içinde Balkan devletleriyle güven tazelemeyi hedefleyen ekonomik, siyasi ve askeri nitelikli anlaþmalar yapacak. Diðer taraftan, Batý Balkan ülkelerinin Avrupa Birliði (AB) ile gelecekteki iliþkileri, bölgeyi Türkiye açýsýndan daha önemli kýlacak. Türkiye ve Batý Balkan ülkeleri, farklý yollar üzerinden olsa dahi, AB üyeliðine doðru birlikte adým atýyor. Ýþte bu sebeplerden dolayý Türkiye’nin Balkan ülkeleriyle iliþkilerini daha yüksek seviyeye çýkarmasý bekleniyor. Dünya eyaz Saray, yeni Irak stratejisini belirlemek için Eylül ayýnda Irak’taki Amerikan güçlerinin komutaný David Petreaus’un hazýrlayacaðý raporu bekliyor. Ancak Amerika’da artýk en büyük savaþ destekçileri bile bu rapordan umudunu kesmiþ durumda. ABD Senatosu’na Irak’tan çekilme yasa tasarýsý da ulaþtý. Planlar askerlerin nasýl çekileceði üzerine yapýlýyor. Newsweek dergisine göre Genelkurmay Baþkaný Peter Pace kurmaylarýna 150 bine yakýn askeri Irak’tan çýkarma B planlarý üzerinde çalýþma emrini verdi. Bu planlardan en hýzlýsý 9 ay içinde bölgeyi terk etmeyi öngörüyor. En yavaþ çekilme süresi ise 2 yýl. Uzmanlar çekilme planýnýn akýllýca yapýlmamasý durumunda en az þimdiki kadar büyük bir kâbusla karþýlaþýlacaðýný belirtiyor. Önceki hafta ABD Baþkaný Bush’a “Eve dönüþ zamaný” adlý baþyazýyla çekilme çaðrýsý yapan New York Times uzmanlara alternatifleri sordu. Buna göre Amerika’nýn Türkiye üzerinden çekilmek dýþýnda seçeneði yok gibi... Güneyde Þii milisler Kuveyt’ten, batýda Sünni direniþçiler S.Arabistan’dan Irak’ý terk etmenin yolunu kapatýyor. ABD askerleri bu ülkelere ulaþabilmek için çetin operasyonlar düzenlemek zorunda. Geriye tek alternatif kalýyor: Türkiye. Çoðu Baðdat çevresinde konuþlanan askerlerin Kürt bölgesine, oradan da Türkiye’ye gelmesi planlanýyor. New York Times’ýn baþyazýsýnda, Irak Savaþý’nýn baþýnda ABD ile tezkere krizi yaþayan Türkiye’ye, “Bu kez hava ve deniz limanlarýný açmanýz yararýnýza” çaðrýsý yapýlmýþtý. Kuzey Kutbu’nda 18 dakika yüzdü Ý merikan yönetimi, Küba’daki Guantanamo üssünden 16 tutukluyu serbest býraktý. Serbest býrakýlan 16 Suudi Arabistan vatandaþý, ülkelerine iade edildi. Suudi Arabistan Ýçiþleri Bakanlýðý, Amerikan hükümetinin Guantanamo üssünde tuttuðu vatandaþlarýndan 16’sýný serbest býraktýðýný açýkladý. Bakanlýk, üste kalan 53 Suudi Arabistan vatandaþýnýn da serbest býrakýlmasýna çalýþýldýðýný bildirdi. Üs’te daha önce 3 Suudi Arabistanlý tutuklu ölmüþ, Amerikan yönetimi, bu kiþilerin intihar ettiðini öne sürmüþtü. Amerikan yönetimi, 11 Eylül saldýrýlarýndan sonra Afganistan ve Pakistan’da baþlattýðý “terörle A aponya, son 10 yýlýn en büyük depremini yaþadý. 6, 8 büyüklüðündeki depremde ölenlerin sayýsýný, Japon televizyonu 5 olarak duyurdu. Bir nükleer santralde yangýna yolaçan depremde 500 kiþi de yaralandý. Depremin merkez üssünün, Japonya’nýn kuzeybatýsýndaki Niigata bölgesi sahili olduðu bildirildi. 20 saniye süren sarsýntý, baþkent Tokyo’dan da hissedildi. Depremde 300 kadar ahþap ev yýkýldý, yol ve köprülerde çatlaklar meydana geldi, yüksekliði yarým metreye varan küçük tsunamiler yaþandý, bir nükleer santralde yangýn çýktý. Santralin deprem sýrasýnda otomatik olarak kendini kapattýðý, radyasyon sýzýntýsý olmadýðý bildirildi. Japon televizyonu, depremde 5 yaþlýnýn öldüðünü duyurdu. Haber, polis kaynaklarý tarafýndan doðrulanmadý. Ajanslar, depremde ölü sayýsýný üç olarak vermiþti. Evleri hasar gören iki bin kadar kiþi de tahliye edildi. Deprem sýrasýnda tavaný yýkýlan binalar arasýnda, bir turnuvanýn yapýldýðý spor salonu da bulunuyor. 200 kiþinin bulunduðu salonda, sadece bir kiþi hafif yaralandý. Demiryolunda duran bir tren de sarsýntý sýrasýnda raydan çýkarak devrildi, yaralanan olmadý, tren seferleri ertelendi. Japonya’da 1995 yýlýnda meydana gelen Kobe depreminde altý bin 500 kiþi hayatýný kaybetmiþti. J K.Kore Nükleer Reaktör Kapattý ngiliz Lewis Gordon Pugh (37) adlý bir kaþif ve yüzücü, küresel ýsýnma ve buzullarýn erimesine karþý dikkat çekmek amacýyla Kuzey Kutbu’nda yüzdü. Ýngiliz kaþif ve yüzücü Pugh yayýmladýðý bildiride, eksi 1.8 derece sýcaklýktaki sularda bir kilometre yüzdüðünü, bu mesafeyi 18 dakika 50 saniyede katettiðini belirtti. Pugh bildirisinde, bu eyleminin dünya liderlerini iklim deðiþikliklerini dikkate almaya iteceðini ümit ettiðini kaydederek, liderlerin önümüzdeki yýllarda Guantanoma’dan 16 Tutuklu Serbest 10 Japonya’da Deprem: 5 Ölü, 500 Yaralý Perþembe, 19 Temmuz 2007 alacaklarý kararlarýn dünyanýn biyolojik çeþitliliðini ortaya koyacaðýný belirtti. Pugh, ‘’Benim çocuklarým ve onlarýn çocuklarýnýn, kutup ayýlarýnýn hala yaþadýklarýný bilmelerini istiyorum’’ dedi. Pugh, bu eyleminin ‘’hem zafer, hem de trajedi’’ olduðunu vurgulayarak, ‘’son derece zor þartlarda yüzebildiði için zafer olduðunu, ancak bunun Kuzey Kutbu’nda mümkün olabilmesinin ise trajedi olduðunu, bunun küresel ýsýnma yüzünden gerçekleþebildiðine’’ dikkat çekti. mücadele” operasyonlarýnda ele geçirdiði 800 kiþiyi Guantanamo’ya götürmüþtü. Halen kampta bulunan 350 kadar tutuklu, uluslararasý kamuoyunun tepkisine raðmen, mahkemeye çýkarýlmýyor. Ýsrail Baskýnlarýný Azaltacak srail, Batý Þeria’da Filistinlilere yönelik baskýnlarý azaltma kararý aldý. Ýsrail güvenlik yetkilileri, kararýn Filistin Devlet Baþkaný Mahmud Abbas’a destek amacý taþýdýðýný açýkladý. Ýsrail askerleri, Batý Þeria’da hemen her gece, baskýnlar düzenleyerek Filistinlileri gözaltýna alýyor. Geçen hafta yürürlüðe giren yeni uygulamaya göre, her operasyon Ý luslararasý Atom Enerjisi Kurumu (UAEK), Kuzey Kore’nin, bir nükleer reaktörünü kapattýðýný doðruladý. UAEK müfettiþleri, Kuzey Kore’de Sovyetler Birliði döneminden kalan Yongbyon santralindeki reaktörün kapatýldýðýný teyid etti. Güney Kore de santralin kapatýlmasý karþýlýðýnda daha önce söz verdiði 6 bin 200 tonluk petrol yardýmýný Kuzey Kore’ye iletti, 7.5 ton petrol yardýmýný daha yola çýkardý. UAEK müfettiþleri, Yongbyon’daki dört nükleer tesiste daha incelemelerde bulunacak, kapatýldýklarý yolundaki açýklamalarýn doðruluðunu denetleyecek. UAEK, kapatýlan tesislere kamera yerleþtirerek, tekrar açýlýp açýlmadýklarýný da denetim altýnda tutacak. U öncesi Ýsrail komuta merkezinden onay alýnacak ve bu tür operasyonlarýn sayýsý azaltýlacak. Söz konusu uygulama, Ýsrail’in cezaevlerinde tuttuðu 200 El-Fetih üyesinin, silah býrakma karþýlýðýnda serbest kalmasýna yönelik anlaþmanýn ardýndan baþlatýldý. Böylece Ýsrail ordusunun, Ýslami Cihat ile Hamas’a yönelik operasyonlar üzerinde yoðunlaþacaðý belirtiliyor. Ýsrail, Batý Þeria’daki ElFetih yanlýsý güvenlik güçlerine Ürdün’den silah sevkiyatý yapýlmasýný da kabul etti. Kiliseye Taciz Ýçin Rekor Ceza merika Birleþik Devletleri’nin Los Angeles kentindeki Roma Katolik Baþpiskoposluðu’ndan A Dünya Turu cinsel taciz davacýlarýna rekor tazminat ödeyecek. Baþpiskoposluk, papazlarýn karýþtýðý cinsel taciz suçlamalarýyla ilgili olarak 500 davacýya 660 milyon dolar tazminat ödemeyi kabul etti. Davacýlarýn avukatý, Los Angeles’taki Roma Katolik Baþpiskoposluðuyla tazminat konusunda uzlaþmaya varýldýðýný ve Baþpiskoposluðun davacýlara toplam 660 milyon dolar ödemeyi kabul ettiðini bildirdi. Davacýlarýn her birine 1 milyon 300 bin dolarýn üzerinde tazminat ödenmesini öngören anlaþmanýn, hakim tarafýndan onaylanmasý gerekiyor. Söz konusu anlaþmanýn onaylanmasý halinde, davacýlara, Amerika Birleþik Devletleri’nde cinsel taciz skandalýnýn ortaya çýktýðý 2002 yýlýndan bu yana en yüksek miktarda tazminat ödenecek. 11 Perþembe, 19 Temmuz 2007 Türkiye Ýþte PKK’ya silah satan o ülkeler! enelkurmay, PKK’ya silah satan ülkeleri tespit etmek için harekete geçti. Ýþte bölücü örgüte silah sattýðý tespit edilen ülkeler. Kuzey Irak’ta PKK’nýn Kandil Daðý’ndaki kampýna ABD askerlerince silah taþýndýðý iddialarýnýn ardýndan Genelkurmay Baþkanlýðý ele geçirilen teröristlerin silah kaynaklarýný belirlemek için çalýþmalarýný sürdürüyor. Askeri yetkililer, ele geçirilen silahlarýn bir kýsmýna ait bilgilerin ya silah üreticileri ya da kaçakçýlar tarafýndan özellikle silindiðini söylediler. Yakalanan silahlardan menþei tam olarak belirlenenlerin önceki yýllarda elde edilen sonuçlarla da benzerlik gösterdiðini kaydeden askeri yetkililer þunlarý söyledi: “Hafif silahlarýn çoðunluðunun baþta Rusya olmak üzere eski doðu bloðu ülkeleri ve Çin menþeli olduðu belirlendi. Bir kýsým silahlar ise Almanya, Ýtalya, Ýngiltere, Ýspanya, ABD gibi ülkeler tarafýndan üretildikten sonra, doðrudan veya dolaylý yollarla terör örgütlerine aktarýlýyor. Arazide yeri tespit edilen ve emniyet gerekçesiyle yerinde imha edilen mayýnlardan büyük çoðunluðununun ise Ýtalyan menþeili olduðu anlaþýlýyor.” G Göç yasasý ýrkçý deðil l m a n y a Cumhurbaþkaný Horst Köhler, Cumhurbaþkaný Ahmet Necdet Sezer’in de BM Ýnsan Haklarý Sözleþmesi ile baðdaþmadýðýna dikkat çektiði, tartýþmalý Göç Yasasý’ný imzalayacaðý sinyali verdi. Köhler, Alman ZDF kanalýnda yayýnlanan “Yaz Söyleþisi”nde, baþta Türk çatý örgütleri olmak üzere aralarýnda muhalefet ve hükümet partili bazý politikacýlarýn, tasarýnýn ayrýmcýlýk içerdiði görüþüne katýlmadýðýný söyledi. Köhler, Almanya hükümetine Göç Yasasý nedeniyle ýrkçýlýk suçlamasýnda bulunulmasýna da karþý çýktý. Alman Cumhurbaþkaný “Bize dönük ýrkçýlýk iddialarý var. Buna çok þaþýyorum, hayret ediyorum” dedi. Köhler’in bu sözleri Berlin’deki siyasi gözlemciler tarafýndan Göç Yasa Tasarýsý’ný imzalayacaðýnýn bir sinyali olarak deðerlendirildi. Köhler, “Tasarý önüme gelir gelmez titiz bir biçimde inceleyeceðim. Burada ölçü Anayasa’dýr” diye konuþtu. A Atalay’dan Kömür Yardýmý Açýklamasý evlet Bakaný Beþir Atalay, kömür destek programýnýn seçime yönelik bir faaliyet olduðu yönündeki eleþtirilerin gerçeði yansýtmadýðýný, bu faaliyetin 5 yýldýr düzenli olarak devam ettiðini belirtti. Beþir Atalay, “5 yýldýr yürüttüðümüz programý bu yýl seçim olduðu için kesemezdik.” diye konuþtu. Beþir Atalay her yýl yaklaþýk 1.4 milyon ton kömürün atýl durumdaki ocaklardan çýkarýlarak Türkiye’nin her köþesine ulaþtýrýldýðýný ifade etti. Atalay þunlarý söyledi: “Þu eleþtirilerden dolayý doðrusu üzülüyoruz, iþte seçim ortamýnda sanki vatandaþa seçim öncesi böyle bir kömür desteði yapýlýyor gibi asla böyle deðil, bu 5 yýldýr yürütülen bir programdýr, Nisan ayýndan Ekim ayýnýn sonuna kadar bu çalýþma devam eder, ülkemizin biraz daha kýþý erken gelen bölgelerine öncelik verilir, bu sene seçim olduðu için biz bu programý kesemezdik, 5 yýldýr uyguladýðýmýz programý devam ettiriyoruz.” Beþir Atalay kömür daðýtýmýnýn bir belediye faaliyeti olmadýðýný ve hazine tarafýndan finanse edildiðini vurguladý. D Kim demiþ Almanlara ‘Irkçýdýr’ diye... tarihi enayiliðimiz ah, bir türlü aklýmýz baþýmýza gelmez. Oysa geçen hafta ne kadar þendik “Merkel Teyze”miz gittiði bir yerde “ekmek için döner” yemiþ beðenmiþ, belki de eve paket göndertmiþtir. Hep böyle olur, adam Ýstanbul’a gelir; yedirir, içiririz, ayrýlýrken “Ah güzel Ýstanbul!” diye bir nutuk atar, “Ah raký, ah kavun, ah peynir!”der, bir de “þiþ kebabý” övdü mü, sanýrýz ki artýk o adam bizim baþ dostumuz... AH *** ARADAN bir zaman geçer, aaa o da ne? Adam zehir zemberek, Ermeni soykýrýmý, Güneydoðu da insan haklarý, Ege denizi, Kýbrýs iþgali, say sayabildiðin kadar... Yahu bu adamý Ýstanbul’da ne güzel aðýrlamýþtýk, raký, þiþ kebabý, kavun, peynir yedirmiþ, Boðaz’da ziyafet çekmiþtik, ne oldu buna? *** ONA olan bir þey yok, sen enayiliðine doyma! Adamýn bin yýllýk Haçlý kafasýný nasýl deðiþtireceksin? Hem niye deðiþtirsin? Çýkarý bunda... *** “TANTE Merkel”in “ekmek içi döneri” de ayný hikâye... Döneri pek beðenir ama, arkadan “Göç Yasasý”ný da geçiriverir. Nedir bu yasa? Biliyorsunuz, çeþitli nedenlerle Alman vatandaþlýðýna geçmiþ Türkler var... Diyelim, bunlardan “Ahmet oðlumuz” Türkiye’den “Fatma kýzýmýz”a gönlünü kaptýrdý, kýzý alýp Almanya’ya getirecek... Kolay mý? “Fatma”nýn, Ahmet’le evlendikten sonra Almanya’ya gelebilmesi için “dil sýnavý”na girmesi gerekecek, yani Yozgatlý, Çorumlu, Trabzonlu, Þýrnaklý, Urfalý Fatma Almanca biliyorsa, kocasýnýn yanýna gelebilir. *** PEKÝ, ya Ahmet oðlumuz, Japonla, Hintliyle, Ýsrailli ile evlenirse? “Yengemiz”e Almanya’nýn bütün kapýlarý açýk, Almanca tek kelime bilmese bile... *** BÝR baþka örnek... Bir Alman Türkiye’ye gezmeye geldi, Fatma kýzla tanýþtý, aldý Almanya’ya getirdi. Fatma kýzýn Almanca bilip bilmemesi önemli deðil, yeter ki kocasý Türk olmasýn... *** MADEM devletler arasýnda mütekabiliyet vardýr, o halde benzer bir kanunu Türkiye de çýkarsýn, Alman gelinler Türkçeden sýnava sokulsun... Mümkün mü? Dünyayý yýkarlar baþýmýza, ne insan haklarý kalýr, ne evrensel beyanname, ne Avrupa uyum yasalarý... *** ADAM ne diyor? “En iyi Türk ölü Türktür!” diyor. Yok, yok, yok tarih kitaplarý yanlýþ yazýyor. Irkçý Hitler’in Almanlarla bir ilgisi yoktur. Hem kim demiþ “Almanlar ýrkçýdýr!” diye... (Hasan Pulur’un yazýsý Milliyet’ten alýnmýþtýr) Kültür Perþembe, 19 Temmuz 2007 12 Gelenek ve Göreneklerimiz Tefrika (11) Bahar Tören ve Geleneklerinden - HIDIR NEBÝ -2 smanlý döneminin ilk ve geliþme dönemlerinde Osmanlý akýncýlarý olarak da gösterilen romlarýn katýlmýþ olduklarý savaþlar esnasýnda göstermiþ olduklarý yiðitlik ve vermiþ olduklarý çok sayýda þehitler nedeniyle, o O zamanda akýncý baþýndan veya Osmanlý Devleti tarafýndan bir sancaðýn hediye edildiði ve savaþlara bu sancakla katýlmalarý saðlanmýþtýr diye rivayet edilmektedir. Bugün Terzi mahalle semtindeki Rom mahallesinde faal gösteren Rufai Tarikatý þeyhi, Þeyh Nevruz’un her yýl kutladýklarý Hýdýr nebi törenleriyle ilgili vermiþ malumatlarýn içeriðinde yer alan bu bilgilerin devamýnda þunlar da denilmektedir: Uzun zaman geçmesine raðmen bu sanacak gün bugün halkýmýz tarafýndan kutsal bir sembol olarak korunmaktadýr ve bütün yýl saklý olurken her yýl 22 veya 23 Mayýsta Hýdýr Nebi denilen gününde çýkarýlarak Rom halkýnýn mevcudiyetini belirtme anlamýnda yapýlan törende dalgalandýrýlmaktadýr. Rom halký 22 Mayýsýn sabah saatlerinde Lez Baba Türbesine kalabalýk bir þekilde giderler ve o günü ve geceyi Lez köyünde yani Lez baba türbesi etrafýnda buraya gelen diðer Müslümanlarla birlikte kalarak o günü muhtelif þenliklerle bir bahar bayramý olarak kutlarlar. O günde Lez Baba türbesi etrafýnda Hýdýr Nebi günü þerefine büyük þenlikler düzenlenir. Pilavlar piþirilir, kuzu veya koyun kýzartýlýr, ateþ üzerinden gelenek halini almýþ atlamalar yapýlýr.. Ömer Baba türbesine adak için girilir ve asýrlardan beri korutulan ve kutsal bilinen yeþil sancak türbedeki Ömer Baba sandukasý üzerine serilir. O gün bazý kiþiler Lez köyünden yaya olarak 2-3 saat uzaklýkta bulunan Cerman Kuyusuna giderler ve onun da etrafýnda oyunlar, þarký ve diðer þenlikler yaparak adaklarýný kuyu civarýndaki Kesik Baþ türbesinde yaptýktan sonra muratlarý olmalarý için kuyuya taþ atar, muratlarýn ve adaklarýnýn kabullenmesi için de kuyudan kuþlarýn çýkmasýný bekler ve kuyudan kuþ çýkarsa, adaðýn yerine geldiðine inanýr. Lez Baba Türbesinde bütün gece hiç uyumaksýzýn þenlikler yapýlýr, Þarký türküler, maniler ve diðer oyunlar oynanýlýr, çeþitli yemekler yenilir. Ertesi gün sancak türbeden çýkarýlýr kafile bir araya gelince geri dönmeye baþlarlar. Sancaðý taþýyan kafile baþýna geçer ve onu diðerleri takip eder. Dönüþ esnasýnda müzik hiç durmaz ve bütün yolculuk þenliklere geçer. Herkes þarký söyler, oyunlar oynar ve gülüp eðlenir. Kafile Prizren’e gelir ve Rom mahallesine kadar bu þenlikler devam eder. Bu þenlikler Rom mahallesinde gece yarýsýna kadar sürer ve ondan sonra Sancak törenle kalýplanarak özel bohçaya atýlýr. Korunacaðý evin sahibine yani bayraktara teslim edilir ve böylelikle Hýdýr Nebi töreni akþamýn bu geç saatlerinde sona erer. Hýdýr Nebi gününde genelde küçükbaþ havyalar da kurban olarak kesilir, Lez köyünden dönerken Toçila çeþmesinden geçilir ve bu çeþmeden de su alýnýr ve bütün Rom mahallesi sakinlerine daðýtýlýr. 1999 Kosova olaylarýndan sonra Romlar tarafýndan Hýdýr Nebi bahar bayramý hala kutlandýðýný beyan ederken, eskisi gibi Lez Baba türbesinde deðil sadece Rom mahallesinde kutlandýðýný da söylemek gerekir. 22 Mayýsta yine sabahýn erken saatlerinde Sancak çýkarýlarak büyük törenlerle mahallenin çeþitli sokaklarýndan geçirilerek Lez köyünden dönmüþ gibi benzeri yapýlmaktadýr ve önceleri gibi bütün gün ve gece deðil sadece o günde birkaç saat süren törenle kutlanmaktadýr. Bugünde de gelenek halini almýþ bütün adet ve gelenekler yapýlmaktadýr, fakat daha sýnýrlý bir biçimde. Tören bittikten sonra Sancak yine kalýplanarak ertesi yýla kadar korunmaktadýr. Prizren halký da Hýdýr Nebi bahar bayramý için önceden hazýrlýklar yaparlar. Evler temizlenir, çeþitli yemekler piþirilir. 23 Mayýsta yukarýda belirttiðimiz gibi, Prizren halkýnýn büyük bir çoðunluðu Lez köyündeki Ömer Baba türbesine gider ve orada kendi adaklarýný kurban kesmekle, türbe içinde mum yakmakla, para ve eþya vermekle, dua ve Lez Baba kabri üzerinde yaslanma ile diðer adaklarýný yaparlar. Gelenler türbe etrafýnda yapýlan muhtelif eðlencelerde þarký, türkü ve müzik eþliðinde Prizren oyunlarýný oynarlar. Akþamleyin yine büyük þenliklerle ve bütün yol boyunca þarký ve türkülerle Prizren’e dönerler. Naksali yaný sýra Prizren halkýnýn büyük bir bölümü Hýdýrlezin ikinci haftasýnýn Salý gününde ki bugün 15 Mayýsa rastlamaktadýr, Prizren’den 8 Km. uzaklýkta bulunan Naþeç köyünün yakýlýðýndaki Grajdanik denilen yerde bulunan Suzi yerine gider. Orada da Hýdýr Nebi þerefine büyük þenlikler düzenlerler. Suzi’nin “Delikli Taþý”, Suzi Türbesi, Suzi Çeþmesi ve Kurban Taþý etrafýnda insanlar büyük eðlence tertip ederler. Ýnsanlar gruplar halinde zamanýnda Suzi deðirmenin bulunduðu açýklýk yerde veya çeþme ve delikli taþ yanýndaki boþ yerlerde öbek öbek oturur, yemekler piþirir, þarký türkü söylerler. Adaklar mum yakmakla, kurban kesmekle ve dualar okumakla gerçekleþir. Bu adaklarý daha fazla çocuðu olmayan yeni evliler, evlenme çaðýna gelmiþ ve bahtýnýn açýlmasýný bekleyen kýzlar, Suzi Türbesinde çeþitli dileklerde bulunarak yaparlar. En önemlisi ise Delikli Taþtan geçmenin düzenlenmesidir. Efsaneye göre bu taþtan üç defa geçen kiþinin kötü ruhlardan arýndýðý, günah iþleyenlerin ise delikli taþ içinde sýkýþýk kalacaðýna inanýlmaktadýr. Ona giren kolaylýkla çýkarsa, muradýna ermiþ sayýlýr, aksine sýkýþýk kalýrsa muradýna ermez olur. Suzi mekânlarýný bakan türbedar, adak için gelen kimselere sýrma tastan Suzi Çeþmesinin suyunu içirir. Bu suyun þifalý ve insanlara umut verici olduðuna inanýlýr. Suzi vakýfnamesinde Grajdanik denilen bu yer Suzi’ye, Yavuz Sultan Selim tarafýndan 1512-1520 tarihli “Temlik name” ile bir Çiftlik olarak, Prizren’de bulunan mescid ile dershanenin idaresi için vakf edildiði tefhim edilmektedir. Geçmiþten günümüze kadar kalan bu çiftlik Prizren halkýnda “Suzi’nin yeri veya çiftliði” olarak malumdur. Bu yerde ayný zamanda: Suzi’nin Prizren’den getirdiði su kanalý veya halkta bilinen “Suzi Deresi”, sol tarafta “Suzi Çeþmesi” onun üzerinde “Delikli Taþ” ve Kurban Taþý” bulunmaktadýr. Derenin sað tarafýnda ise “Suzi Türbesi” denilen bir maðara ve zamanýnda dere üzerinde “Suzi Deðirmeni bulunmaktaydý. . Prizren ve yöre halký uzun yýllardan beri bir gelenek olarak bu yerde her yýl sadece iki gün olmak üzere, iki bahar bayramýný kutlamaktadýrlar. Her yýl 15 Mayýsta yöre halký buraya gelip baharýn geldiðini büyük þenliklerle kutlamaktadýrlar. Aynýca 2 Aðustosta “Ali Günü”nü de törenli bir þekilde kutlanmaktadýr. Geçmiþ yýllarda bu kutlamalar büyük bir çoðunluk ve kalabalýkla gerçekleþirken, bugüne dek devam eden bu kutlamalar artýk çok az sayýda gelen kiþilerle gerçekleþmektedir. Zamanýnda buraya sadece bu belli günlerde deðil hafta sonunda da piknik için çoðu kiþi ve ailelerin geldiði malumdur. “Hýdýr Nebi” ve “Ali Günü” olarak belli edilmiþ bu günlerde buraya gelen aileler veya kiþiler, burada bütün gün kalýrlar, adaklarýný-nezirlerini, mum yakmakla, para ve eþya vermekle, kurban kesmekle yerine getirirler. Burada gün boyunca yer içer, akþamleyin evlerine dönerler. Burada adak edenler okunan duadan sonra özel bir sýrma tasýyla “Sozi Çeþmesi” suyundan da su içerler ve tas içinde yazýlan duayý okurlar o günde bu tas Suzi Çeþmesi yanýnda durmaktadýr. O RAÝF VIRMÝÇA günde bu çeþmeden içen suyun þifalý olduðuna inanýlmaktadýr. Suzi Çeþmesi, çok basit bir çeþmedir ve her zaman suyu boldur. Yaz günlerinde buralardan geçen köy sakinlerine ve çobanlara temiz ve soðuk suyuyla hizmet vermektedir. Çeþmenin dere taþlarýndan yapýlan duvar halinde bir ana gövdesi vardýr. Gövdenin üst kýsmý yerle hem yüzey olup, zeminden 100 cm yüksekliktedir ve tek muslukludur. Kurnasý yoktur. Kenarlarýnda iki büyük taþ bulunmaktadýr. Çeþme, dere kýyýsýndan dört metre uzaklýktadýr. Suzi Çeþmesinin hemen üstünde yer alan “Kutsal Delikli Taþ” halk arasýnda “Sozi’nin Taþý” olarak da malumdur. Delikli Taþ yanýnda mumlarýn yakýldýðýný ve kurbanlarýn kesildiði görülmektedir. Delikli Taþ aslýnda kare biçiminde bir yarýktan ibarettir. Bir tarafý daha dar, diðer tarafý daha geniþtir. Bu delik ise kaya içinde kendiliðinden oluþturulmuþ bir boþluktur. Bu yerin diðer kutsal yerlerinin gibi beyaz kireç ile badanalandýðýna tanýk oluyoruz. Kutsal “Delikli Taþ”ýn tam karþýsýnda, yani Suzi deresinin sað kýyýsýnda ve halkta, “Sozi Baba Türbesi” denilen bir maðara vardýr. Ziyaret esnasýnda burada erimiþ mumlarýn yakýldýðýný görüyoruz. Bu yerin de beyaz kireç ile badanalandýðý görülmektedir. Türbeye Suzi Deresi üzerinde yapýlan basit ahþap köprüden geçilir. Bu yarýklýk 56 metre yükseklikte olmakla alt kýsmýn 50 cm, üst kýsýmlarýnýn da 60-70 cm geniþliðinde olduðu görülmektedir. Sozi Baba Türbesi için iþittiðimiz efsanede, “bu taþýn ya da daðýn, Hz. Ali tarafýndan yarýldýðý bildirilmektedir. Burayý zamanýnda Hz. Ali düþmanlardan kaçarken, kýlýcýyla yarmýþ ve içine girip saklanmýþtýr” diye rivayet edilmektedir. Biz bu rivayeti Cerman Kuyusi Efsanesi belgeselinde ayrýntýlarýyla bildirdiðimizden dolayý burada bir daha anmaya hacet görmüyoruz. Bu yerden biraz daha uzaklýkta 1980 yýllarýna kadar küçük bir deðirmenin de var olduðunu ve halka hizmet verdiði vakýfnameden malumdur. Halkta “Sozi’nin Deðirmeni” olarak bilinen deðirmenden, bu yerde bugün sadece kimi taþ kalýntýlarý kaldýðý görülmektedir. Grajdanik’te Suzi’nin vakfý olarak bilinen Suzi Deresi de yer almaktadýr. Yaz aylarýnda az ve temiz suyuyla anýlan derenin kýþ aylarýnda karlarýn erimesiyle kimi zaman coþtuðu da vurgulanmaktadýr. Ocak ayýnda yapmýþ olduðumuz ziyaret esnasýnda derenin büyük olduðu nedeniyle karþý tarafa köprüden geçtik. Bu derenin iki büyük bayýrýn vadisinden geçtiðini, zamanýnda Suzi’nin Prizren’de yaptýrmýþ olduðu su kanalýndan meydana geldiði malumdur. 13 Perþembe, 19 Temmuz 2007 Kültür ÝZLENÝMLER ÝSKENDER MUZBEG Bir Þiirli Selam Ýstanbul’dan Burgazada’dan ize bir þiirli selam yollamak istiyorum Ýstanbul’dan, Burgazada’dan. Ýstanbul… Her geliþimde giderek artan yeþiline, denizine, surlarýna, tarihi anýtlarýna yeniden hayran kaldýðým Ýstanbul…Baþkentlerin baþkenti, kültürlerin baþkenti Ýstanbul. Bugünlerde, bir yandan her zamandan daha çok Mevlana kokan, diðer yandan da her zamandan daha büyük bir hýzla milletvekili seçimlerine giden, seçimlere giderken kýzýþan, yine de gelene geçene mütevazý bir biçimde baðrýný açan, tek sözle anlatýlmasý zor Ýstanbul. Þairin “Bu bir þehri Sitanbul ki” dizesi bu koþuyu, kýzýþmayý, cömertliði, alçakgönüllülüðü ve anlatýlamazlýðý en iyi bir biçimde dile getirmektedir. Bugünlerde ben Ýstanbul’dayken Türkiye’nin kimi yayýnlarýnda Rumeli insanýna, dolayýsýyla Rumeli Türk’üne, Türkiye sýnýrlarý dýþýnda kalanlara, Balkan Türkleri - Batý Trakya Türkleri, Rodoplar, Kosova diye daha yakýn bir ilginin gösterildiðini görebildim. Bunu özellikle TRT yayýnlarýnda “Gurur veren Türkler”, “Gönül Baðý” gibi S programlarda görmek mümkün. Örneðin, beþ altý gün önce Mehmet Özbek bir müzik yayýnýnda “Þimdi Prizren’den, Agim Gürses’ten derlediðim bir türküyü okuyacaðým” diyerek “Bir evler yaptýrdým be Ramizem” türküsünü okudu; 14 Temmuz 2007’de yayýnlanan “Gönül Baðý” programýnda da, yine Mehmet Özbek’in derlediði “Kýzým Be Kýzým, Naciye Kýzým” türküsü Türk Dünyasý Müzik Topluluðu tarafýndan söylendi. Doðruyu söylemek gerekirse, buna sevindim, duygulandým çünkü bizim öteden beri istediðimiz buydu, yarýn da istediðimiz bu olacaktýr – Türkiye’nin çeþitli kurum ve kuruluþlarýnýn bize daha büyük bir önem vermesi, bizim ezelden arzu ettiðimiz bir þeydir. Bu bizim hem bireysel hem de toplumsal varlýðýmýzýn güzel yarýnlarý için çok gereklidir. Çünkü biz bir bütünüz. Böyle düþünce ve duygular eþliðinde not defterime yazdýklarýmý aþaðýda sizinle paylaþmak istiyorum. Bir Þiirli Selam Ýstanbul’dan Burgazada’dan Ben duygulardan kaçacaðým bugün Ve duygulara sýðýnacaðým, Þiire… Gerçeklerden kaçmayacaðým Gerçeküstücülük neyime Akýlcýlýk Simgecilik… Þu anda duyduklarýmýn tümü Bir ney sesinin gizli enginlerine koþuyor Ney sesiyle coþuyorum Gülhane’nin g’si coþuyor Ýstanbul’un i’si… Dalga dalga yayýlýyor ney sesi Sahilyolu’ndan Tepelere doðru, Yeþile, umuda… Geçmiþ yüzyýllarýn kaybolan anýlarýndan koparak Bir deðer daha katýyor birlikteliðimize Beraber yaþanan anlara, Yine de ben Duygulardan kaçacaðým bugün Gerçeklerden kaçmayacaðým Þu “bir göz açýp yummuþ gibi” ömürde Yeni bir sayfa açacaðým Can yeniden nasýl katýlýrsa cana Öyle bir yeni sayfa açacaðým Tarlada buðdaya Uðurböceðine dalda Denizde allý pullu mercana Sen de biliyorsun, Ömür direðim, bütünümün yarýsý. Adalardan bir ses gel diyor bize Adalara kanat açacaðým Yeni bir kapý düþlerimdeDuygulardan kaçacaðým Yanýp söneceðim Sönüp yanacaðým hayallerimde. Biliyorum sen derdimden anlarsýn Ve bilirsin ki Ve eminsin ki Anka Kuþu’nun tüylerindeki küller gibi yeniden yanmaya hazýr Ve yakamozlar gibi denizde Duygularýmýn korunda sen varsýn Yollarýmda sen, ve sen, ve sen parýldarsýn. Not. Bu bir þiir mi yoksa daðýnýklýk mýdýr, bilinmez. Bu þiir yarýda kaldý þimdi. Gecenin gelmesiyle yarýda kalan gündüzler gibi; sel nedeniyle yarýda kalan beraberlikler gibi yarýda kaldý. Bu þiiri bitirmek için aradan nice yýllarýn geçmesi gerekecek. Bir Þiirli Selam Ýstanbul’dan Burgazada’dan demiþtim yazýmýn baþýnda. Burgazada’dan size gelecek hafta seslenmeye çalýþacaðým. Dürüstlüðün, barýþýn ve baþarýnýn simgesi: Kurmay Albay Kahraman Güneþ Albay Güneþ’e “Süleyman Brina Balkanlar Türk Kültürü Hizmet Ödülü” Verildi. eçtiðimiz yýl verilen ödülü yoðun iþ temposu nedeniyle Kosova’ya gelip alamayan Güneþ, ailesiyle birlikte bu sefer geldiði Kosova’da, ödülü merhum Süleyman Brina’nýn eþi öðretmenimiz Meseret Brina Haný-mýn elinden aldý. Süleyman Brina Balkanlar Türk Kültürü Hizmet Ödülü Seçici Kurulu Baþkaný Zeynel Beksaç, Kahraman Güneþ’e ödülün KTTGK Komutaný görevini yaparken baþarýlý çalýþmalarý ve her yanlý desteði için verildiðini söyledi. Albay Kahraman Güneþ’in biyo- G grafisinden notlarla devam edilen törende, “Doðru Yol” Derneði Baþkaný Ýrfan Þekerci de yaptýðý konuþmasýnda ödülün 11 yýldýr daðýtýldýðýný hatýrlattý. KDTP Genel Baþkaný Mahir Yaðcýlar ise yaptýðý konuþmasýnda, Kosova için 2001 yýlýnýn önemli bir yýl olduðunu, Kahraman Güneþ’in de bu yýllar arasýnda Kosova’ya büyük katkýsýnýn geçtiðini belirtti. Yaðcýlar; o dönemki çalýþmalarý “Þanlý Türk ordusunun en güzel örneklerinden biridir” dedi. Baþkim Çabrat, Kurmay Albay Kahraman Güneþ’in san-atçýlara verdiði öneme iþaret etti ve yayýnlanan kita- plarýndan birer örnek hediye etti. “Esnaf” Ýþadamlarý ve Es-naflar Derneði Baþkaný Cemil Luma, Süleyman Brina’nýn kiþiliðinden söz etti ve yokluðunun hala bugünlerde bile arandýðýný söyledi. Luma, 2001 yýllarýnda KTTGKK’nýn Drenica Bölgesi’ndeki sünnet törenlerinin iki toplum arasýnda dostluðun pekiþtirilmesinin önemine de iþaret etti ve o sünnet törenlerinin bugün de ayný þekilde devam ettiðini dile gettirdi. Yeni Dönem KTM Sahibi Mehmet Bütüç de kendi konuþmasýnda, Kurmay Albay Kahraman Güneþ’in kiþiliði hakkýnda konuþurken, “Komu-tanýmýz tek taraflý yorum, tek taraflý karar hiçbir zaman almamýþtýr. Her sorun hakkýnda her iki tarafý dinledikten sonra, çözüm kararý alýrdý. Baþarýlý olmasýnýn nedenlerinden biri de bundan kaynaklanmaktadýr. Kendi dürüstlüðüyle, barýþseverliðiyle sadece Kosova Türk-lerinde deðil, diðer topluluklarda da taht kurdu” dedi. Albay Kahraman Güneþ ise, çok sevdiði Kosova’yý ailesine tanýtmak için Kosova’ya gel-diðini söyledi. Görevini tamamladýktan 4 yýl sonra ödüle layýk olmanýn gururunu yaþadýðýný söyleyen Kahraman Güneþ, o dönemde verilen imkanlarla Kosovalýlara hizmet edildiðini ve bu konuda diðer ülkelerin silahlý kuvvetlerine kýyasýn son derece baþarýlý olunduðunu belirtti. Baþarýlarýn kiþisel deðil ekip iþi sonucu geldiðini hatýrlatan Güneþ, ödülü o dönem Kosova’da görev yapmýþ Türk Silahlý Kuvvetleri Mensuplarý adýna da aldýðýný vurguladý. Ödül törenine katýlan tüm konuklarla ayrý ayrý ilgilenerek, Alhambra Restoran sahibi Süleyman Brina’nýn en yakýn dostlarýndan olan Sülo Abi’ye kahve ziyaretine katýldýlar. Gençlik Perþembe, 19 Temmuz 2007 Kendinize Sormanýz Gereken Hayati 21 Mart - 20 Nisan endinizi hayatýn akýþýna býrakmak ve bulunduðunuz yolun doðru olup olmadýðýný düþünmemek kolay, ancak asýl önemli olan bu yolda ilerlerken zaman zaman durup yön kontrolü yapmaktýr. Zararýn neresinden dönerseniz kâr, bunu unutmayýn. Tavsiyemiz her þey yolunda gibi gözükse de, ara sýra durup yaptýklarýnýzýn geleceðiniz için en uygun seçenek olup olmadýðýný etmeniz. Ýþte kendinize sormanýz gereken 4 önemli soru... K 1. Gerçek Arkadaþlarýnýz Kimler? Arkadaþ olarak gördüðünüz bazý kiþilerin sizi geriye doðru çekmekten baþka bir iþle uðraþmadýklarýný göreceksiniz. Onun için gerçekten sizi düþünen kiþilerle arkadaþ olmalýsýnýz. Baþarýlarýnýzla sevinen, üzüntülerinizi yürekten paylaþan insanlarla çevrilmelisiniz. Sizi kontrol altýna almaya çalýþan, sizi kýskanan veya çok alýngan insanlar, kendi sorunlarýný size yansýtarak (sizinkileri dinlemeden) size olumsuz enerji verirler. Bu tür insanlarla vaktinizi harcamaya deðmez. Eðer bun insanlarý kesin olarak hayatýnýzdan silemezseniz, en azýndan araya mesafe koymayý deneyin. Telefonlarýna ara ara cevap verin, e-postalarýna gecikmeli cevap gönderin. Onlarý gördüðünüzde sevinmek yerine mesafeli ve resmi bir davranýþ sergileyin, sorularýna kýsa ve net cevaplar verin. Bu þekilde davranýrsanýz, açýk açýk tartýþmadan onlara mesajýnýzý vermeyi baþarýrsýnýz. 2. Sinirlerinizi Bozan Þeyler Neler? Bazý günlerde moraliniz bozuk, kýrýlgan ve sinirlisiniz ve bunu fark etmek kolay oluyor. Peki bunun sebebi ne? Sinirliliðinizin kaynaðýný bulmak için gece gibi, kafanýzýn karýþýk olmadýðý, rahat ve sakin olduðunuz bir zamaný seçin. Sizi yiyip bitiren olayý tespit ettikten sonra ne yapacaðýnýza dair bir karara varýn. Bir arkadaþýnýzla mý tartýþacaksýnýz? Ýþinize mi son vereceksiniz? Sonra da yapacaðýnýz hareketlerin olaðan sonuçlarýný düþünün. Eðer sonuçlara katlanamazsanýz, baþka bir çözüm yolu düþünün. Kendinize birçok alternatif tanýyýn. Sonuçlarla barýþýk olduðunuzda, iþte o yol doðru çözümdür. Hayat denen dikenli yolun baþýnda mutlu mesut ilerleyen bir insan mýsýnýz, yoksa hep engellere mi takýlýyorsunuz? Bu sorunun cevabýný bulabilmek için aþaðýdaki sorularý kendinize sormalýsýnýz. 21 Mayýs - 21 Haziran 22 Haziran - 22 Temmuz Yeni maddi imkanlar ortaya çýkabilir veya emeklerinizin ya da bir emeðinizin karþýlýðýný alabilirsiniz. Bulunduðunuz ve yaþadýðýnýz ortamdan uzak kalmamaya çalýþýn. Dönemsel maddi sýkýntýlar yaþayabilirsiniz. Harcamalarda ölçüyü aþmamanýz gerekiyor. Alýþveriþlerde dengeli ve kararlý davranýn. Ýhmal ettiðiniz dostlarýnýzý aramaya gayret edin. 21 Aralýk - 19 Ocak Ýhtiyaçlarýnýzý karþýlamak için yapacaðýnýz harcamalarda aþýrýya kaçmamalýsýnýz. Elinizden geldiðince yeni bir þeyler almamaya özen göstermelisiniz. 20 Ocak - 18 Þubat Onlarý ihmal etmeyin korkunç ateþ yaðmuru altýnda arkadaþýna ulaþtý. Onu sýrtýna aldý ve koþa koþa döndü. Birlikte siperin içine yuvarlandýlar. Teðmen, kanlar içindeki askeri muayene etti. Sonra onu sipere taþýyan arkadaþýna döndü: - Sana deðmez, hayatýný tehlikeye atmana deðmez, demiþtim. Bu zaten ölmüþ. - Deðdi teðmenim, dedi asker. - Nasýl deðdi? dedi teðmen. Bu adam ölmüþ görmüyor musun?. - Gene de deðdi komutaným. Çünkü yanýna ulaþtýðýmda henüz saðdý. Onun son sözlerini duymak, dünyaya bedeldi benim Nuh peygamber tufandan sonra hayvanlarý ile Aðrý daðý eteklerinde yaþamaya baþlar. Karýnlarýný doyurmak için civarda dolaþan hayvanlardan keçinin bir gün olaðanüstü neþeli döndüðünü görür. Bu günlerce devam edince Nuh peygamber keçinin peþinden giderek bu durumun keçinin yediði bir meyveden kaynaklandýðýný keþfeder. Kendisi de bu meyveyi tadar ve hayatý pespembe gösteren üzüm suyunun müptelasý olur. Nuh peygamberi mutlu gören þeytan onun neþesini kýskanarak alevli nefesi ile asmalarý Hangi saðlýk sorununuz ön planda ise veya kronik bir sorununuz varsa ona dikkat edin. Bunlar yoksa soðuk algýnlýklarýna, alerjilere veya küçük kazalara karþý dikkatli olun. zaman geçirmek, beraber yaþamak veya evlenmekle ilgili düþünceleriniz uyuyor mu? Eðer yukarýdaki sorulara cevabýnýz “Evet” deðilse, ondan vazgeçseniz iyi olur. Kimse kolay olacaðýný söylemiyor 23 Temmuz - 22 Aðustos ama ideal bir çift oluþturup oluþturmadýðýnýzý ne kadar Sevdiðiniz kimseye karþý beslediðiniz çabuk anlarsanýz, ikiniz için de o kadar iyi. duygularý ortaya çýkartýn. Birisi ardýnýzdan iþler çeviriyor. Sizin ilerlemenizi istemeyen, 4. Kendi Kendinizi Engelliyor musunuz? sizde gözü olan ve duygusal iliþkilerinizi Kendinize ait bir eve sahip olmak, kariyerinizin yönünü kýskanan biri var. 23 Aðustos - 22 Eylül deðiþtirmek veya sporla uðraþmaya baþlamak sizi daha mutlu edecekse, bunlarý yapmak için henüz harekete Sosyal yöndeki hýrslarýnýz bu dönem öne geçmediyseniz, büyük ihtimalle yanlýþ yapma korkusu çýkacaktýr. Bu hýrslarýnýzý kontrol etmyaþýyorsunuz. Hedefinize ulaþmak için adým adým uygulayenizde yarar var. Çünkü elinizdeki kozlarý acaðýnýz bir plan seçin. Hedefinize ulaþtýran yolu ufak kullanabilir ya da yanlýþ bir zamanlama ile adýmlarla bölerseniz, hedefiniz daha yakýn görünecek, gereksiz yere riske girebilirsiniz. 23 Eylül - 22 Ekim küçük hedeflere tek tek ulaþarak özgüven kazanacaksýnýz. Hedefinize ulaþmak için zaman zaman fedakarlýklar yapAile iliþkilerinizde bazý terslikler geliþebilir. mak zorunda kalacaksýnýz. Kafanýzýn karýþmamasý için Büyüklerinizle ilgili bir þikayetiniz olmayahedefinize ulaþmak için nelerden vazgeçmeniz gerektiðini not edin ve caktýr. Ancak varsa kardeþleriniz ya da bunlarý gerçekten vazgeçip geçmediðinize karar verin. Ödediðiniz yakýn akrabalarýnýzla ilgili bazý sorunlar bedelin sizin için fazla yüksek olmadýðýndan emin olun. Her ne için yaþayabilirsiniz. 23 Ekim - 21 Kasým uðraþýyorsunuz, onu gerçekten istediðinize kesin karar verin. Gerçek Karþýt cins iliþkilerinde engelleyici etkiler baþarý, istediðinize tek baþýnýza ulaþmaktýr. altýnda olacaksýnýz. Olaylarýn gerçek nedenlerini iyice araþtýrýn, anlayýn ve hatta çözüm yollarýný öngörün. Her þeyden önce 22 Kasým - 20 Aralýk samimi ve açýk olun. Partnerinizle iyi anlaþsanýz da, ruh eþiniz o olmayabilir. Birbiriniz için yaratýlýp yaratýlmadýðýnýzý nasýl mý anlayacaksýnýz? Ona ve kendinize doðruyu söyleyerek. Ýkiniz de ortak sorunlarý çözmeye hazýr mýsýnýz, yoksa onlarý görmezden gelmeyi mi tercih ediyorsunuz? Birlikte Garip Bir Efsane 21 Nisan - 20 Mayýs Kendinizi hem fiziksel hem düþünsel olarak son derece dinamik hissedeceksiniz. Cinsiyetiniz ne olursa olsun üzerinizde otoritesi olan biri sizi yönlendirebilir. 3. Birlikte Olduðunuz Kiþi Sizin Ýçin Ýdeal Mi? Savaþýn en kanlý günlerinden biriydi. Asker, en iyi arkadaþýnýn az ileride kanlar içinde yere düþtüðünü gördü. Ýnsanýn baþýný bir saniye bile siperin üzerinde tutamayacaðý ateþ yaðmuru altýndaydýlar. Asker teðmene koþtu ve: Teðmenim, fýrlayýp arkadaþýmý alýp gelebilir miyim? dedi. Delirdin mi? der gibi baktý teðmen... Gitmeye deðer mi?. Arkadaþýn delik deþik olmuþ... Büyük olasýlýkla ölmüþtür bile. Kendi hayatýný da tehlikeye atma sakýn. Asker ýsrar etti ve teðmen “Peki” dedi. “Git o zaman.” Ýnanýlmasý güç bir mucize. Asker o Maddi yönden biraz zorlanýyorsunuz. Fakat hýrsýnýz bu zorlu devreyi atlatmanýza yardýmcý olacaktýr. Kendi baþýnýza yapacaðýnýz bir þey bir dostunuzla aranýzý bozabilir. Uzun bir yolculuk görünüyor. Ýþlerinizi halletmeye gayret gösterin. Bu yolculuk sýrasýnda geride býraktýðýnýz ve önemsemediðiniz bir arkadaþýnýzýn kýymetini daha iyi anlayacaksýnýz. Soru 14 için. Ve arkadaþýnýn son sözlerini hýçkýrarak tekrarladý: “Geleceðini biliyordum!. demiþti arkadaþý...” Geleceðini biliyordum!.. Kalbimizde “Arkadaþlýk” adýnda bir mucize var. Nasýl olduðunu veya nasýl baþladýðýný anlamazsýnýz. Ama bu özel armaðaný bilirsiniz ve arkadaþlýðýn Allah’ýn en büyük armaðaný olduðunu anlarsýnýz. Gerçekten de arkadaþlar çok nadide mücevherlerdir. Sizi gülümsetip baþarmanýz için cesaret verirler. Sizi dinlerler ve kalplerini size açmak isterler. Arkadaþlarýnýzý ihmal etmeyin. Gelin bugün arkadaþlarýnýza onlarla ne kadar ilgilendiðinizi gösterin. kurutur. Nuh peygamber üzüntüsünden yataklara düþünce, þeytan insafa gelip bu meyveyi yeniden canlandýrmak için ne yapýlmasý gerektiðini söyler. Eðer meyvenin kökü açýlýr ve 7 hayvanýn kaný ile sulanýrsa asma canlanacaktýr. Aslan, kaplan, köpek, ayý, horoz, saksaðan ve tilkiden oluþan kurbanlar seçilip, asmanýn kökü kanlarý ile sulanýr ve 1 yýl sonra bitki tekrar canlanýr; yaprak ve meyve vermeye baþlar. Þarapla sarhoþ olan insanlarýn davranýþlarý incelendiðinde bu 7 hayvan karakterini taþýyan tavýrlar görülür. Aslan gibi cesur, kaplan gibi yýrtýcý, ayý gibi kuvvetli, köpek kadar kavgacý, horoz gibi gürültücü, tilki gibi kurnaz, saksaðan gibi geveze olurlar... Her konuda rakiplerinize üstünlük saðlayacak, size meydan okuyan kimselere ya da olaylarýn üstüne korkusuzca, gözünü budaktan sakýnmadan gideceksiniz. 19 Þubat - 20 Mart Duvar yazýlarý Virüsünü temizlemeyen diskini temizler. *** DOS iþler Windows övünür. *** Ak antivirüs karagün içindir. *** Elime aldým salladým salladým tam fýþkýracaktý ki hemen aðzýma aldým, “Coca cola” hayatýn tadý... *** Karanlýktý, gözleri parlýyordu eðildim bacaklarýný ayýrdým, memelerini avuçladým. Çok zevk alýyordum... Çünkü hayatýmda ilk kez inek saðýyordum. *** Dün gece seni o kadar aradým ki, soðuk vücuduma dokunmaný o kadar istedim ki, yataða sensiz ve çýrýlçýplak girmek zorunda kaldým! Neredeydin benim caným pijamalarým... 15 Güncel Perþembe, 19 Temmuz 2007 Türkçenin Kosova’sý Mu Uygarlýðý ve Türkler eçmiþ, günümüzden uzaklaþtýkça üstü gizemli perde ve örtülerle örtülen bir hâl alýr. Bulanýklýk gitgide artar. Tarih dediðimiz þey çok geniþtir. Ben de bir tarih meraklýsý olarak bu tür konulara ilgiyle yaklaþagelmiþimdir. Oradan beslenmenin ve tarihi bilmenin önemini hep ortaya atmýþýmdýr. Zaten satýrlarýmda tarihe rastlamanýz büyük bir ihtimaldir; bilirsiniz. Bu sefer de size tarihten söz edeceðim ama bir farkla… Bu fark kabul edilebilirliði belirleyen bir fark. Tarih konularda kabul ettiðim en büyük kýstas kaynaktýr, bilimselliðin gereði olarak. Her konuya kaynaklarýnýn durumuna bakarak yaklaþmaya çalýþýrým. Asýl kaynaða inilemeyen iddialara karþý mesafeli olmamýn gerektiðini düþünürüm. Elbette bilim “merak”tan doðar ve “merak”la beslenir. Çünkü merak, görülemeyeni görmemizi saðlar. Bilimsel araþtýrmalarýn kapýsýný açar, gerisi kanýt peþinde koþmaya kalýr. Birazdan bahsedeceðim konuda merak unsuru oldukça önde. Çevremden ve basýlý kaynaklardan duyduðum Mu uygarlýðýna biraz eðilmek istedim. Okumalarýmda vardýðým bazý bilgileri sunacaðým ama bu Mu uygarlýðý konusunun zor bir konu olduðu muhakkak. O nedenle aþaðýdaki bilgilerin deðiþebilme ihtimalinin olduðunu unutmayalým. Batýk kýta Mu’nun araþtýrýlmasýyla birlikte insanlýðýn tarihine daha farklý bir gözle bakmak durumunda kalabiliyoruz. Geçmiþte yaþamýþ olan uygarlýklarýn, bilinenden çok daha eski olduðunu ve bu uygarlýklarýn; geliþmiþlik düzeyi, kullandýðý eþyalar gibi birtakým arkeolojik bulgulardan çok daha önemli gizemli bilgilere sahip olduðunu görebilmekteyiz. Üstünde yaþadýðýmýz Balkanlar ve Anadolu topraklarý birçok uygarlýðýn beþiði olmuþtur. Ayrýca, Anadolu’nun güneydoðusundaki Mezopotamya bölgesinde kurulan Sümer, Babil, Asur gibi önemli uygarlýklarla da sürekli bir etkileþim içinde bulunmuþtur. Ancak bilinen tarihin biraz daha derinlerine inip baktýðýmýzda (özellikle Anadolu’da) bugüne kadar pek dikkate alýnmamýþ batýk uygarlýklarla Anadolu arasýndaki baðlantý oldukça dikkate deðerdir. Bilgilere göre Doðu ve Batý uygarlýklarýnýn iki ana kay- G Hazýrlayan: Abdülhadi Taduþka naðý vardýr. Bunlardan biri “Atlantis” diðeri de “Mu Uygarlýðý”dýr. Batýk Mu uygarlýðý konusunda elde mevcut belgelerin çok fazla biriktiði ve bu belgelere dayanarak dünya insan tarihinin geçmiþi yeniden yazýlsa, kuþkusuz pek çok þeyin deðiþeceði dahi bazý araþtýrmacýlarca söylenmektedir. Bu büyük kýtanýn varlýðýný kanýtlayan belgelere genel olarak baktýðýmýzda þunlara rastlarýz: Hindistan, Çin, Burma, Tibet ve Kamboçya’da bulunan çeþitli yazýlar, kitaplar; Naakal tabletleri, kitabeler ve efsaneler; Yukatan ve Orta Amerika’da bulunan eski Maya yazýtlarý, tabletler, semboller ve efsaneler; Pasifik adalarýnda özellikle Tahiti, Samoa, Tonga, Cook gibi adalarda bulunan arkeolojik kalýntýlar; Meksika ve Mexico City yakýnlarýnda bulunan taþ tabletler; Kuzey Amerika’da bulunan ilkel Amerikalýlarýn yazýlarý ve kitabeleri; eski Yunan filozoflarýnýn kitaplarý. Bu belgelerden en önemlileri arkeologlarýn da bilimsel belge olarak gördükleri piþmiþ topraktan yapýlmýþ tabletlerdir. Bu tabletlerdeki bilgilere göre; Mu Uygarlýðý, Pasifik Okyanusu’nda var olan on binlerce yýl önce yeþermiþ ve yaklaþýk 12.000 yýl önce çeþitli depremler ve volkan patlamalarýyla birlikte sulara gömülmüþ olan bir uygarlýktýr. Atlantis kýtasýyla Mu kýtasý hemen hemen ayný dönemde batmýþ olmasýna raðmen Atlantis daha çok tanýnýr. Oysa bugünkü bilimsel bulgularýn ýþýðýnda, Mu kýtasýnýn Atlantis’ten çok daha yaþlý bir kýta olduðunu, üzerinde yüz binlerce yýl pek çok kültürün oluþtuðunu, bu kültürlerin ana kýtadan Atlantis ve diðer bölgelere yayýldýðýný ve dünya tarihinde en az Atlantis kültürü kadar önemli bir yeri olduðunu öðrenmiþ bulunmaktayýz. Mu konusuyla Atatürk de ilgilenmiþ, o dönemde birçok tarihçimizi bu konuda araþtýrmalar yapmak için görevlendirmiþ ve New York’tan getirttiði Churchward’ýn eserlerini bölümlere ayýrtarak resmî ve özel kurumlarýn 60 kadar çevirmenine kýsa sürede tercüme ettirmiþti. Atatürk bu çeviriler üzerinde önemle durup pek çok not alarak bu konudaki çalýþmalarýný sürdürdü. Ayrýca, o dönemdeki tarihçilerimizden Tahsin Mayatepek’in Mu uygarlýðý ile ilgili Meksika’da yapmýþ olduðu Alpay ÝÐCÝ araþtýrmalarýnýn raporlarýný da incelemiþ ve konudan çok etkilenmiþti. Atatürk, özellikle insanýn yaratýlýþý, Mu’nun insanlýðýn anayurdu olduðu, ilk insanýn orada yaratýldýðý, Mu’nun batýþ nedenleri, göçleri, kolonileri; Orta Asya, Uygurlar ve Anadolu ile ilgili kýsýmlarýn altlarýný çizerek okumuþ ve notlar almýþtýr. Bu þekilde Atatürk, Türklerin kökenini araþtýrmaya yönelik daha pek çok çalýþmalar yapmýþ, Türklerin Maya ve Ýnkalarla olan benzerliklerini bulmuþtur. Atatürk’ün o dönemde dilimize çevirttiði J.Churchward’ýn kitaplarý bugün Anýtkabir’de Atatürk’ün kitaplarýnýn bulunduðu bölümdedir. Mu Uygarlýðýný tanýmamýzý saðlayan ilk araþtýrmacý, Ýngiliz Albay James Churchward’dýr. J.Churchward Mu ile ilgili ilk araþtýrmalarýna Hindistan’da bulunduðu sýrada baþlamýþ ve elli yýlý aþkýn bir zaman içerisinde tüm dünyayý dolaþarak Mu ile ilgili pek çok belge elde etmiþtir. Aslýnda pek çok kutsal kitapta ve pek çok kültürün mitolojisinde Pasifik Okyanusu’nda bir kýtanýn yer aldýðýna, bu kýtanýn üzerinde on binlerce yýl hüküm süren ileri bir uygarlýðýn yeþermiþ olduðuna ve bu uygarlýðýn yozlaþarak yok olduðuna dair atýflar yer almaktaydý. Örneðin Hintlilerin Ramayana destanýnda, Maya kutsal metinlerinde ve Mýsýr’ýn Ölüler Kitabý’nda kýsmen ya da açýkça Mu uygarlýðýndan söz edildiði belirtilmektedir. Fakat Mu uygarlýðýný dinî ve mitolojik kimliðinden sýyýrýp, konuyu bilimsel bir temele oturtan ilk kiþi J.Churchward’dýr. Hindistan’da görevli bulunduðu sýrada bir tapýnaða konuk olan J.Churchward batýk Mu uygarlýðý hakkýnda ilk bilgilerini bu tapýnaktaki arþivlerden edinir. Naga-Maya dili denilen, çeþitli þekillerden, sembollerden oluþan çok eski ve ölü bir dilde yazýlmýþ olan bu tabletler Mu kutsal metinlerinden kopya edilmiþtir. Naga-Maya dili Hindistan’daki arkaik Sanskritçe olarak bilinen en ilkel Hint dilinden daha eskidir. J.Churchward Naga-Maya dilini bilen baþrahipten bu ölü dili 2 yýllýk bir çalýþma sonunda öðrenir. Ve rahibin de yardýmýyla bu tabletlerde yazýlanlarý çözer. Burada yazýlanlara göre, bu yazýlar 15.000 yýl önce yazýlmýþ olup Hindistan’a Mu’nun Soldan Saða 1. Priþtine’deki Türk bayan þarkýcý 2. ABD’li aktör ... Marfi 3. Evet Almanca – Senegal National Republic Army – Arsen 4. Dinar – Bayan Þarkýcý ... Sayan – Alfabenin 23. ve 15. harfi 5. Ortodokslarda din resimlerine verilen isim – Tren, Tranway demir yolu 6. Ustalaþmak durumu, usta durumuna gelmek. Yukarýdan Aþaðýya 1. Kosova Baþkaný Fatmir ... 2. Davranýþ, Tavýr, Naz – Kosova araba plakasý bilim rahipleri dedikleri “Naakaller” tarafýndan getirilmiþ tabletlerdir. J.Churchward bundan sonra Güney Pasifik adalarýna, Orta Asya’ya, Mýsýr’a, Sibirya’ya, Birmanya’ya, Avustralya’ya, Orta Amerika gibi daha birçok yerlere giderek Mu’nun varlýðýna iliþkin pek çok kanýt elde eder. J.Churchward’dan baþka Amerikalý bir jeolog-arkeolog olan William Niven da 1921-1923 yýllarý arasýnda yaptýðý Meksika kazýlarý sýrasýnda bulduðu 2600’ü aþkýn tabletlerde Mu uygarlýðýnýn varlýðýna iliþkin geçerli kanýtlar elde etmiþtir. Tabletleri inceleyen Carneige Enstitüsü uzmanlarý bunlarýn gerçek tabletler olduðunu ve þimdiye dek bilinen hiçbir uygarlýða ait olmadýklarýný açýklamýþtýr. Niven’in araþtýrmalarýný duyan Churchward Meksika’ya gelerek bu tabletleri inceler ve bunlarýn Hindistan’da gördüðü tabletlerdeki NagaMaya diline çok benzeyen bir dilde yazýlmýþ olduðunu görür. Bu tabletler bugün Meksika Müzesi’nde bulunmaktadýr ve 12.000 yýl önce yazýldýðý düþünülmektedir. Niven ve Churchward’ýn bulduðu tabletler dýþýnda Mu’ya iliþkin diðer bilimsel belgeler ise þunlardýr: - Yukatan’da hazýrlanmýþ eski bir Maya kitabý olan “Troano El Yazmasý”. Bugün British Museum’da bulunmaktadýr. - Troano el yazmasýyla ayný yaþta olan bir baþka Maya kitabý “Cortesianus Kodeksi”dir. Bugün Madrid Ulusal Müze’de bulunmaktadýr. - Paul Schlieman tarafýndan Tibet’te bir Budist tapýnaðýnda bulunan “Lhasan Belgesi” - Yukatan’da Mu kýtasý anýsýna inþa edilmiþ Uxmal Tapýnaðý’ndaki yazýtlar yaklaþýk 12.000 yýllýktýr. Bu tapýnakta “Geldiðimiz yer olan Batý ülkelerinin anýsýný korumak için inþa edilmiþtir” diye kabartma yazýlar bulunmaktaymýþr. - Meksiko þehrinin 96 km güneybatýsýnda yer alan “Xochicalo Piramiti Yazýtlarý”. Bu piramit üzerindeki kabartma yazýlara göre “Batý ülkelerinin yýkýmýnýn anýsýna” inþa edilmiþtir. -Dr. Niven’in Alaska’da bulduðu Mu kýtasý sembolleriyle iþlenmiþ bir totempol. -Platon’un “Timeus ve Critias” adlý eserinde batýk kýtaya dair þu sözler geçer: “Mu ülkesinde on halk vardý.” Mu uygarlýðýnýn Türklere dair kýsmýna da kýsmetse önümüzdeki yazýmda deðineceðim. Çok eskiye ait bu bilgileri kabul etmek çok da kolay olmamakla beraber düþünmekte sakýnca yok. 3. Boþnakça siz – Arnavutça bugün 4. Ýridyum – Övme, Fransa’da bir nehir 5. Ýpe serilen Çamaþýrý tutturmak için kullanýlan yaylý kýskaç 6. Alkollü bir içki – Alfabenin ilk harfi 7. Her tarafý su ile çevrilmiþ kara parçasý – Radyo Þkodra 8. Arnavutça var – Süriye’nin Baþkenti 9. Güney Avrupa’da bir ülke Bulmacanýn çözümü NO. 10 Türk, halk, asa, tablo, rt, kola, s, k, lote, No, adamd, lev, nova, lama Kadýn Perþembe, 19 Temmuz 2007 16 Annelik becerisi Peki ya iþ yaþamý? Anne olduktan sonra yeniden iþ yaþamýna döndüklerinde keder, sýkýntý, suçluluk hissi, kafa karýþýklýðý ya da kimlik bunalýmýndan muzdarip olmayan anneler parmakla sayýlacak kadar azdýr. Annelik ve kariyeri ayný potada eritmek isteyen kadýnlar çoðu zaman çevrelerindeki insanlarýn kendilerine iliþkin kaygýlarýyla yüzleþmek zorunda kalýrlar. Sosyal açýdan baþarýlý, dengeli bir çocuk büyütemeyen kadýnlarýn annelikte baþarýsýz olduðu düþünülür. En iyi anne nnelik insan olmanýn getirdiði en fazla zahmet gerektiren, çetin, zaman zaman yýldýrýcý ama en derin doyuma ulaþtýran mesleklerden biri. Sizi yapýlandýran, dönüþtüren ve kendinize baþka bir açýdan görmenizi saðlayan annelik ayný zamanda baþkalarýnýn da size farklý bir gözle bakmasýný beraberinde getiriyor. Peki hayatýnýzýn iþi için kendinizi hazýr hissediyor musunuz? A Her annede, anneliðe iliþkin yetilerin ve deneyimlerin benzersiz bir bileþimine tanýk oluruz. Kusursuz anne diye bir þey yoktur. Anne olmayý öðrenme bitmeyen bir süreçtir. Neyse ki, hangi duygularý hissetmeniz gerektiðini anlatan kitaplarý devirmek zorunda kalmadan anne olmak elinizde. Dahasý, anne olmanýn verdiði benzersiz duygu kelimelerle ifade edilemez. Anne olmak iþte böyle bir þey, onu yaþamak da size kalmýþ! Anne-Kýz iliþkileri Ýnsanýn canýný en çok, en sevdikleri yakabiliyor. Üstelik sevgi ne kadar yoðunsa o kadar... Anne-kýz iliþkisi. Bir baðlýlýk ve baðýmlýlýk iliþkisi. Baðýmlýlýðý büyüttükçe baðýmsýzlýðý yitiriþin öyküsü. Bir anne doðuyor Bir kadýn ilk kez çocuk doðurduðunda, ayný zamanda bir anne de dünyaya getirmiþ oluyor. Aslýnda, kiþiliðinde de köklü bir deðiþim meydana geliyor. Anne olmaya hazýrlanýrken baþka hiçbir þeye benzemeyen bir deneyime adým atacaðýnýzý aklýnýzdan çýkarmayýn. Ne mutlu ki, bu fikre alýþmanýz için önünüzde dokuz aylýk bir zaman var. Tamamen size baðýmlý olan, küçük bir insan yavrusuyla yüklü olduðunuzu bilmek kendinizi zifiri karanlýk sularda bir dalgýç gibi hissetmenize yol açabilir. Dünyaya geldiðinde onun bütün sorumluluðu da günün yirmi dört saati sizin üzerinizde olacak. “Dünyaya yeni gelen” anne olarak çevrenize çocuðunuzun gözleriyle bakmaya baþlayacaksýnýz. Ne yaparsanýz yapýn, aklýnýzdan geçen her düþünce bir þekilde onunla ilgili olacak. Ayrýlmak deðil ayrýþmak Yaþam boyu sürecek bir uðraþ Annelik bütün yaþamýnýz boyunca sürecek olan bir iliþkiyi hayatýnýza sokar. Bu fikir gözünüzü korkutsa da, bir kadýnýn anne olmasý, hayatta ne kadar derin bir dönüþüm yaratan sonuçlarý olduðuna bakýlmaksýzýn, herkes tarafýndan normal kabul edilmekte. Doðum yapmak insaný her açýdan büyük bir doyuma ulaþtýran bir olay olsa da, anne olma gerçeði çok sayýda kadýnda buna tam olarak hazýr olmadýklarý hissini uyandýrýr. Genç annelerin büyük çoðunluðu için en korkunç olan yaný ise, aniden baþka bir insanýn yaþamýnýn tüm sorumluluðunu üzerine almýþ olmanýn yarattýðý vicdan azabý. Annelik için gereken özgüven bebeðinizin geliþip sergilediðine kendi gözlerinizle þahit olunca yavaþ yavaþ artacaktýr. Bu baþarý sizde sakin ve derin bir güven ve çocuðunuza ihtiyaç duyduðu her þeyi verebilme duygusu yaratacak, böylece gerçekten anne olacaksýnýz. Yeni bir kimlik Dünyaya bir çocuk getirmekle toplumsal alanda da kendinize yeni bir konum edineceksiniz. Çocuðunuz olduktan sonra, artýk kadýn olmaktan çok bir anne olarak görüleceksiniz. Aile içindeki durumunuz deðiþecek. Annenizle aranýzdaki iliþki daha farklý olacak. Sizi anneliðe götüren bütün süreçler boyunca, daha önceki düþünme þeklinizden tamamen farklý bir yöne sapacaksýnýz. Ayrýca, çocuðu olmayan kadýnlarýn tanýmadýðý yeni bir dünyaya gözlerinizi açacaksýnýz. Destek ihtiyacý içinde olduðunuz için, baþka annelerin deneyimlerine kulak verecek, böylece kendinizi yeniden keþfetmeye baþlayacaksýnýz. Anne kimliðinin oluþturulmasýnda temel etkenlerden biri budur. Zihinsel ya da duygusal anlamda neler yaþadýðýnýza bakmaksýzýn, anne olmak son derece heyecan verici, olgunlaþtýrýcý ve biraz da yorucudur. artýyor. “Neden baþkasýnýn kýzý öyle de benimki deðil” noktasýndan baþlayan yakýnmalar, kýzda “annesine layýk bir evlat” olamadýðý duygusunu geliþtiriyor. Hele annenin onaylamadýðý bir yaþam yolu izlenirse çatýþmalar, vicdan azaplarý, gözyaþlarý, korkular birbirinin içine giriyor. Ama aslýnda “layýk olmak” diye bir þey yok. Kýzýn dilediði bir yaþamý seçmesi, ona verilen çabalarýn ve yatýrýmlarýn kaybolduðu anlamýna gelmez. Herkesin yaþamý kendinindir. Kýz, kendi deneme yanýlmalarýyla yaþayacaktýr. Zaten þöyle bir þey var; anne ne kadar benim yolumda git derse kýz o kadar ayrý yolda gidecektir. Ne kadar baský yaparsanýz eþ oranda bir tepki alýrsýnýz. Hele kiþilikli bir çocuk varsa... Oysa genelde baský yapýlmayan durumlarda meyveler aðacýn gölgesine düþer. Anne ve kýz arasýndaki çatýþmalarýn önemli bir bölümü kýzýn belli bir yaþtan sonra sürdürdüðü cinsel yaþama ait. Anneler bu durumun saðlýklý olduðunu kabul etmeli. Suçlamalar, tamamen çevrenin koymuþ olduðu kalýplarla ilgili. Kendini anne olmanýn yanýnda bir kadýn olarak da kabul edebilmeli. Toplumun hangi kesimine, hangi evin içine baksak, anne ve kýzlarýn birbirlerini az ya da çok rahat býrakmadýklarýný görebiliyoruz. Uzmanlar, anne-kýz çatýþmasýnýn temelinde annenin kýzýna bir “yaþam modeli” oluþturmasý ve onu “kendi devamlýlýðý hatta ölümsüzlüðü” olarak görmesi olduðunu söylüyor: “Anneler kýzýný kendi istediði gibi görmeyi arzuluyor. Kendi modelini sorgulamadan model oluþturuyor. Kýz anneye karþý gelmemek adýna kendi baðýmsýzlýðýný kilitliyor. Annenin yaþamýndaki yoksunluklarý, kýzýn yaþayabiliyor olmasý kýzda suçluluk duygusu yaratýyor. Anneden farklý olmayý seçmek, kýza bir bakýma anneye ve annenin yaþam seçimlerine ihanet gibi geliyor. Bilinçaltýnda gerçekleþen bu durumla, kýzlar sadakat ve sevgi duygularý adýna kiþisel geliþimlerini durduruyor.” Yýkýlan düþ kaleleri Anneler, kýzlarýyla ilgili düþler kurdukça bu düþlerin gerçeðe dönüþmemesiyle ortaya çýkan üzüntü daha çok Anne olmak, bizim ülkemizde pek kiþiye býrakýlan bir tercih deðil. Anneliðe fiziksel ve ruhsal açýdan ne kadar hazýr olunduðunun hesabý yapýlmýyor. Annelik çok zevkli, çok yýpratýcý ve kutsallýkla taçlandýrýlan bir kavram. Bu konuda çok önemli bir noktayý “ayrýþmak” oluþturuyor. Anne-kýz iliþkisinde de, bireylerin kendi yaþamlarýný saygý ve sevgi çerçevesini bozmadan kendi doðrultusunda yaþayabilmesi anlamýna geliyor. Anne de çocuðun yaþamýna saygý duymalý. Annelik kimliðinin sorgulanmasý bile çoðu insana acýmasýzca geliyor. Kalp kýrmak, hele bir annenin kalbini kýrmak son derece kötü. Ancak unutmayalým ki bilinçlenmek, sorgulamakla baþlýyor. Tüm annelere sevgiyle... 17 Perþembe, 19 Temmuz 2007 Galileio Galilei Yaþamý Ýtalya’nýn Pisa kentinde 1564’de dünyaya geldi. Öðrenimini bu kentte tamamladý. Çok erken yaþlardan itibaren matematikte baþarýlýydý. Ýtalya’nýn önde gelen matematikçilerinden biri oldu. Hayatý boyunca mekanik bilimi, mercekler ve astronomiyle ilgilendi, birçok icatlar yaptý. Dünyanýn ve diðer gezegenlerin güneþin etrafýnda döndüðünü savunduðu için baþý Kilise’yle derde girdi. Sonunda Kilise yetkilileri, Galilei’yi yargýladý. Ünlü bilim adamý suçlu bulundu. Görüþlerinin yanlýþ olduðunu açýklayarak canýný zor kurtardý. Ancak tarih Galilei’nin yanýndaydý. Dünyanýn Güneþ’in etrafýnda döndüðünü bugün artýk herkes biliyor. Bir zamanlar Galilei’yi yargýlayan Kilise bile bu gerçeði kabul etmiþ durumda. Teleskop Aslýnda mercekleri kullanarak uzaðý gören aletler Galilei’den daha önce yapýlmýþtý. Ancak bu aletleri, yýldýzlarý ve gezegenleri inceleyecek kadar güçlü hale getiren o oldu. Silindirin göz dayanan kýsmýna ve diðer ucuna mercekler yerleþtiren Galilei teleskopu bulmuþ oldu. 1609 yýlýnda yaptýðý teleskopla birçok astronomik gözlem gerçekleþtirdi. Bunlarýn arasýnda Ay’ýn yüzeyindeki kraterlerin ilk kez tespit edilmesi de vardý. Jüpiter’in Uydularýný Nasýl Keþfetti? Galilei 7 Ocak 1610 akþamý, kendi yaptýðý teleskobuyla Jüpiter’i incelerken, gezegenin yakýnýnda 3 küçük ve parlak yýldýz gördü. Böyle birþey beklemediði için bir hayli þaþýrmýþtý. Onlarýn, diðerleri gibi birer yýldýz olduðunu düþündü. Ertesi akþam yine Jüpiter’i gözlemledi. 3 küçük yýldýz bu kez Jüpiter’in batýsýna geçmiþ ve gezegene daha fazla yaklaþmýþtý. O zaman bunlarýn yýldýz deðil, Jüpiter’in etrafýnda dönen gezegenler olduðunu anladý. Sonra bu gezegenlerin bir dördüncüsünü daha keþfetti. Böylece Jüpiter’in ilk 4 uydusu keþfedilmiþ oldu. Dönemin öndegelen astronomlarýndan Simon Marius, Kasým 1609’da, yani Galilei’den enaz 5 hafta önce 4 uyduyu keþfettiðini öne sürdü. Ama daha önce hiçbir açýklama yapmadýðý için bunu kanýtlayamadý. Bilim dünyasý, Jüpiter’in 4 uydusunu Galilei’nin keþfettiðini kabul eder. Ancak bu uydulara isimlerini 1614 yýlýnda Simon Marius verdi. Uydulara mitolojiden alýnan, Io, Europa,Ganymede ve Callisto adlarý verildi. Mikroskop Galilei teleskoptan daha küçük ölçülerde bir silindire yine mercekler yerleþtirerek “occhialino” adýný verdiði mikroskopu yaptý. 1619 - 1624 yýllarý arasýnda bu aletten çok sayýda üretti. Termoskop Galilei, 1597 yýlýnda sýcaðý ve soðuðu ölçmek için bir alet yaptý. Termoskop adýný verdiði bu alet, ince ve uzun bir tüp þeklinde boynu olan, yumurta büyüklüðünde cam bir þiþeydi. Þiþenin tüp þeklindeki boynu , içinde sývý olan baþka bir kaba konuluyordu. Yumurta þeklindeki kýsmý da elle ovuþturarak ýsýtýlýyordu. Eller çekildiðinde kaptaki sývý, tüpün içinde belli bir yüksekliðe ulaþýyordu. Sarkaçlar ve Saatler Galilei’nin sarkaçlar üzerinde yaptýðý incelemeler modern saatin ortaya çýkmasýna katkýda bulundu. Bunun ilginç bir öyküsü vardýr. Galilei çocukluðunda bir gün kiliseye gider. Ayin sýrasýnda uzun boylu bir adamýn baþý bir kandile çarpar ve kandil ileri geri sallanmaya baþlar. Kilisede caný sýkýlan ve ayinle fazla ilgilenmeyen küçük Galilei kandilin, yavaþlasa bile hep ayný süre içinde ileri ve geri gittiðine dikkat eder. Ünlü bilim adamý hayatýnýn daha ilerki dönemlerinde de, sarkaçlarýn, yani ipe baðlý aðýrlýklarýn sallanmasý üzerine incelemeler yaptý. Ýplerin uzunluðu ayný olduðu zaman, bütün aðýrlýklarýn sallantýlarýný ayný zamanda tamamladýklarýný tespit etti. Eskiden saat yapýmýnda en büyük sorun kendini yineleyen ve hep ayný uzunlukta olan bir hareket bulmaktý. Galilei’nin sarkaçlarla ilgili tespiti saatlere uygulanýrsa bu sorun aþýlacaktý. Bunu daha sonraki yýllarda Hollandalý bilim adamý Christian Guhens baþardý ve “tik - tak, tik - tak” diye çalýþan, bildiðimiz modern saati yaptý. Su Pompalama Makinasý Galilei, Padua kentinde 1594 yýlýnda bir su makinasý için patent hakký almýþtý. Ne yazýk ki bu aletin nasýl çalýþtýðýna dair ayrýntýlý bir bilgi elimizde yok. Kayýtlarda makina için þu ifade kullanýlýyor: “Suyu almak ve topraðý sulamak için, kullanmasý kolay ve çok ucuz bir alet. Pompalarý sadece bir atýn yardýmýyla çalýþtýrýyor ve topraðý sürekli olarak suluyor.” Resim çizmeyi öðreniyoruz Küçük Deniz Kýzý ir zamanlar denizin derinliklerinde, garip bitkiler, yosunlar, irili ufaklý balýklarla birlikte altý deniz kýzý yaþarmýþ. Ýçlerinden en küçüðü ve en güzeli olan deniz kýzýnýn en büyük dileði suyun üstüne çýkabilmekmiþ. Ama, bunun için on beþ yaþýna gelmesi gerekiyormuþ. iþte o zaman mercan kayalarýn üstüne oturup, gemileri, ormanlarý, þehirleri görebilecekmiþ. Yaþýný dolduran ablasý, suyun üzerine çýkýyormuþ. Ama hiçbiri yeryüzünü görmek için onun kadar sabýrsýzlanmýyormuþ. Küçük deniz kýzýnýn dünyayý görmesi için daha beþ yýlý varmýþ. Ama yeryüzü hakkýnda söylenenler onun aklýndan hiç çýkmýyormuþ. On beþ yaþýna giren ablalarý suyun yüzünde rahatça dolaþabiliyorlarmýþ. Gördüklerini küçük deniz kýzýna anlatýyorlarmýþ. Ah ! Küçük kýz kardeþ nasýl da onlarý dinliyormuþ. Büyük þehirleri, ormanlarý, þatolarý, gemileri gözünde canlandýrmaya çalýþýyormuþ. Kardeþlerden biri, bir gün suda oynayan çocuklara rastlamýþ. Onlarla oynamak istemiþ. Ama çocuklar korkup, kaçmýþlar. Sonunda beklenen gün gelmiþ! Küçük deniz kýzý, ‘’Hoþça kalýn!’’ demiþ ve su yüzüne çýkmýþ. Hava serin ama deniz sakinmiþ. Büyük bir yelkenli de hemen oracýktaymýþ. Denizciler þarkýlar söylüyormuþ. Rengarenk ýþýklar gemiyi süslüyormuþ. Küçük kýz, gemiye yaklaþmýþ. Dalgalar onu yükseltince de yuvarlak pencerelerden içerisini görebilmiþ. Ýçeride güzel giyimli bir sürü insan varmýþ. Ama içlerinden en güzeli genç bir prensmiþ. Prens, gülen gözleriyle herkesin elini sýkýyormuþ. Vakit iyice geç olmuþ. Küçük deniz kýzý hala prensi seyrediyormuþ. Birden uzaklarda þimþekler çakmaya baþlamýþ. Gemiciler baðrýþýyormuþ: -Fýrtýna çýktý! Fýrtýna!.. Gemi dalgalý sularda batýp çýkmaya baþlamýþ. Küçük deniz kýzý tehlikeyi sezmiþ. O anda da gemi batmýþ. Prens dalgalarda kaybolmuþ. Hayýr ! Prens ölmemeli denizin derinliklerine dalmýþ. Prensi bulunca suyun yüzüne çýkarmýþ. Gemiden kopan kalaslar ve direkler azgýn dalgalara karýþýyor küçük deniz kýzýna zor anlar yaþatýyormuþ. Tahtalar çarpabilir hatta ezilebilirmiþ. Ama bunlarýn hiç birini düþünecek durumda deðilmiþ. Tek düþüncesi prensi azgýn dalgalardan kurtarmakmýþ. Prensin yavaþ yavaþ bütün gücü tükeniyormuþ. Kollarý ve bacaklarý cansýz gözleri kapalýymýþ. Eðer küçük deniz kýzý onu kurtarmasa azgýn sularda kaybolup gidecekmiþ. Prensin baþýný devamlý suyun üstünde tutmaya çalýþmýþ. Kendini onunla birlikte suyun akýþýna býrakmýþ. Epeyce bu þekilde gitmiþler. Nihayet kara görünmüþ. Gecenin bir vaktinde karaya çýkmýþlar. Küçük deniz kýzý geceyi prensin baþýndan ayrýlmadan geçirmiþ. Sonunda hava aydýnlanmýþ. Yemyeþil kýyýlarýn önünde büyük bir bina yükseliyormuþ. Burasý eski bir þatoymuþ. Bahçesinde portakal aðaçlarýyla palmiyeler varmýþ. Deniz, küçük bir koydan içerilere uzanýyormuþ. Su sanki ama derinmiþ. Ýþte küçük deniz kýzý azgýn dalgalarla boðuþtuðu gecenin, sonunda prensi böyle bir yere getirmeyi baþarmýþ. Deniz kýzý, prensi kýyýya yatýrmýþ. Prens biraz kendine gelir gibi olmuþ. Ama gözleri hala kapalý, yüzü ise solgunmuþ. Küçük kýz onun güzel ve geniþ alnýný öpmüþ. Birden, bir gong sesiyle birçok genç kýz bahçeye çýkmýþ. Küçük deniz kýzý, hemen kayanýn arkasýna saklanmýþ. Genç kýzlar prense yaklaþmýþlar. Prens etrafýndaki kýzlara gülümsüyor, kendisini azgýn dalgalardan onlarýn kurtardýðýný sanýyormuþ. Onlara teþekkür etmiþ. Deniz kýzý, üzüntü içinde denizin derinliklerine geri dönmüþ. Andersen B Spor Baptista kararýný verdi ! alatasaray’ýn haftalardýr peþinde olduðu Baptista kararýný verdi. Galatasaray’ýn transfer etmek için uðraþtýðý Brezilyalý yýldýz Julio Baptista’nýn, sarý kýrmýzýlý yöneticilere olumsuz yanýt verdiði bildirildi. Yýldýz futbolcu, þimdilik Türkiye’de futbol oynamak istemediðini, futbol hayatýna Ýngiltere ya da Ýspanya’da devam etmeyi düþündüðünü belirtti. Ýspanyol spor gazetesi AS, Galatasaray’ýn Real Madrid’in yýldýz futbolcularýndan birini alarak yapmak istediði ‘’flaþ transferin’’ yapýlmayacaðýný yazarak, Baptista’nýn þimdilik Türkiye’de futbol oynamak istemediðini, futbol hayatýna Ýngiltere ya da Ýspanya’da devam etmeyi düþündüðünü belirtti. Baptista ise basýna verdiði demeçte, yeni teknik direktör Schuster ile Real Madrid’de kendini göstermek istediðinin altýný çizerek, ‘’Real Madrid’de oynamak ve deðerimi göstermek için yeni bir fýrsat verilmesini istiyorum’’ dedi. Öte yandan Ýspanyol vatandaþlýðýna hak kazanan ve bunu elde etmek için sadece G anayasal yemin etmesi gereken Baptista’nýn AB statüsünde oyuncu olacaðýný hatýrlatan AS, Brezilyalý futbolcunun gerek yeni statüsünden, gerekse Amerika Kupasý’nda sergilediði futboldan dolayý bonservis bedelinin Real Madrid tarafýndan 20 milyon Avro’ya yükseltildiðini kaydetti. Ribery yine gündemde Saray’dan ayrýlýþý olay oldu. Transfer rekoru kýrdý. Þimdi de ismini deðiþtirdi. Galatasaray’a transfer G. olduktan sonra yýldýzý parlayan ve Sarý Kýrmýzýlý kulüpten parasýný alamadýðý gerekçesiyle ayrýlarak Marsilya’ya imza atan Franck Ribery, burada gösterdiði performansla transfer rekoru kýrarak Bayern Münih’le anlaþtý.. Bu transferin ardýndan Ribery yine basýnýn gündemine oturdu.. Bu kez onu gündeme getiren konu futbolu deðil özel hayatý oldu.. Genç yýldýz, Müslümanlýðý seçtiðini açýkladý.. Eþi Vahiba ve 2 yaþýndaki kýzý Ýziza’da müslüman olan Ribery, Kur’an-ý Kerim’i defalarca okuduðunu ve Kur’an-ý Kerim’den çok etkilendiðini belirtti. Ribery, bir dönem Fenerbahçe’de de forma giyen Fransýz yýldýz Nicolas Anelka gibi Bilal adýný tercih etti. Perþembe, 19 Temmuz 2007 18 (19.07) Sürprizi Adriano’mu? Fenerbahçe’nin kuruluþ tarihini simgeleyen 19 Temmuz’da (19.07) Sarý-Lacivertliler’in Brezilyalý yýldýzý renklerine baðlayacaðý öne sürüldü. Taraftara armaðan Dünyaca ünlü bir yýldýz golcüyü kadrosuna katarak transferi bitirmesi beklenen Fenerbahçe’nin Ýnter’den Adriano’yu iki gün sonra Ýstanbul’a getireceði iddia edildi. Sarý-Lacivertli yönetimin, kulübün kuruluþ yýlýný simgeleyen ve her yýl taraftarlarca kutlanan 19.07 tarihinde Brezilyalý süperstarýn transferini resmen açýklayarak, bombayý patlatacaðý kaydedildi. Kanarya’nýn Ýtalyan ekibiyle transfer konusunda anlaþtýðý bildirildi. Ýtalyanlar da yazdý Uzun süredir peþinde koþtuðu Sambacý golcü ile prensipte anlaþtýðý belirtilen Fenerbahçe’nin kulüp için böylesine önemli bir günde transferi resmiyete kavuþturup, gövde gösterisi yapmayý hedeflediði bildirildi. Ýtalya’nýn transfer haberleri veren futbol sitelerinin de Adriano’nun Sarý-Lacivertli formaya iyice yaklaþtýðýný öne sürmesi iddialarý güçlendirdi. Kanarya’nýn kadroda bulunan Souza’yý göndereceði, Appiah ya da Deivid’den vazgeçmesi bekleniyor. Kupa Brezilya’nýn: 3-0 0 enezuella’nýn evsahipliði yaptýðý Copa America’da; Arjantin’i finalde 3-0 maðlup eden Brezilya, kupanýn sahibi olurken, Brezilya’ya kupayý FIFA Baþkaný Sepp Blater verdi. Copa America’yý Brezilya’ya getiren goller; V 4.dakikada Baptista, 40.dakikada Ayala (kk) ve 65.dakikada Daniel Alves’den geldi. Copa America’ya tam kadro gelen ve grup maçlarýnýn hepsini kazanan Arjantin, yýldýz oyuncularýndan yoksun Brezilya karþýsýnda henüz maçta 4. dakika geride kalýrken, Baptista’nýn golüyle 1-0 yenik duruma düþtü. Atýlan uzun pasla cezasahasýnda topla buluþan Baptista, kaleyi çaprazdan gören bir noktadan önünde Roberto Ayala olmasýna raðmen yaptýðý vuruþla, kaleci Roberto Abbondanzieri’nin bakýþlarý arasýnda topu filelerle buluþturdu. Arjantin, kalesinde golü görmesinin kýsa bir süre ardýndan, beraberliði yakalamaya çok yaklaþtý. Karþýlaþmanýn henüz baþýnda 1-0 yenik duruma düþmesine raðmen mücadeleden kopmayan ve rakip kalede gol arayan Arjantin, ilk yarýnýn tamamlanmasýna 5 dakika kala Ayala’nýn kendi kalesine attýðý golle 2-0 yenik duruma düþtü. Daniel Alves’in sað kanattan ortasýnda kaleci Abbondanzieri topu almak için penaltý noktasýna doðru yönelirken, kayarak topu kesmek isteyen Ayala, topu boþ kaleye yollayýp, Brezilya adýna farký 2’ye çýkarttý ve ilk yarý Brezilya’nýn 2-0 üstünlüðü ile tamamlandý. Ýkinci yarýda Brezilya kontrollü bir oyun sergilerken, 20’ýn avantajýyla Arjantin kalesini zorlamadý ama bitime 25 dakika kala ani geliþen bir atakla farký 3’e taþýdý. Kontra atakla çýkan Brezilya’da Vagner Love, Arjantin savunmasýný hazýrlýksýz yakaladý ve ara pasla Daniel Alves’i topla buluþturdu. Sað çaprazdan cezasahasýna giren Alves güzel bir vuruþla topu filelerle buluþturdu. Brezilyalý oyuncu Robinho 6 golle, Venezuella’da “Gol Kralý” oldu. Ýkincilik kupasý, Brezilya’nýn 2. golünü kaydeden Ayala’nýn ellerinde yükseldi. Beþiktaþ, yeni sezondaki maçlarýna turuncu formayla çýkmanýn hesaplarýný yapýyor.17 Temmuz 2007 10:19Beþiktaþ yeni sezonda büyük bir deðiþikliðe gitmeye hazýrlanýyor. Kara Kartallar deplasman maçlarýna turuncu formalarla çýkmanýn hesaplarýný yapýyor. Þampiyonlar Ligi 2. ön eleme karþýlaþmasýna sayýlý günler kala hâlâ yeni sezon formalarýný görücüye çýkarmayan Beþiktaþ’ta ilginç geliþmeler yaþanýyor... Umbro firmasýyla sponsorluk anlaþmasý bulunan Kara Kartallar’ýn yeni sezondaki deplasman karþýlaþmalarýnda turuncu forma giymeyi planladýðý öðrenildi. Ancak yetkililerin, “Erkek adam renkli takým tutmaz” pankartýný benimseyen taraftarlarýn tepkisini de gözönüne alacaðý bildirildi. Ayrýca 2000-2001 sezonunda Beþiktaþ’ýn giydiði parlak kýrmýzý forma taraftarlarýn tepkisini çekmiþ ve Kara Kartallar kulübü telefon ve faks yaðmuruna tutmuþlardý. Ayný durumun tekrarlanmamasý için harekete geçen yöneticilerin önce tribünlerin nabzýný tutacaðý, daha sonra formalarý piyasaya süreceði ifade edildi. Týpký Beþiktaþ gibi Siyah-Beyazlý Valencia da bir dönem turuncu forma giyerken, bu sezon Bordo-Mavili Barcelona da ayný renk formalarla boy göstermiþti. 19 Spor Perþembe, 19 Temmuz 2007 Turkcell Süper Lig’de fikstürü çekildi ! 1. HAFTA Ýstanbul B. B. - Fenerbahçe Gençlerbirliði - G.birliði OF. Galatasaray - Rizespor Trabzonspor - Sivasspor Denizlispor - Bursaspor Ankaraspor - Ankaragücü Kayserispor - Vestel Manisaspor Beþiktaþ - Konyaspor Gaziantepspor - Kasýmpaþa 2. HAFTA Gençlerbirliði OF.- Trabzonspor Konyaspor - Kayserispor Vestel Manisaspor - Ankaraspor Ankaragücü - Denizlispor Rizespor - Gençlerbirliði Sivasspor - Ýstanbul B. Belediye Fenerbahçe - Gaziantepspor Bursaspor - Galatasaray Kasýmpaþa - Beþiktaþ 3. HAFTA Gaziantepspor - Beþiktaþ Trabzonspor - Rizespor Denizlispor - Vestel Manisaspor Ýstanbul B. B. - G.birliði OF. Gençlerbirliði - Bursaspor Galatasaray - Ankaragücü Kayserispor - Kasýmpaþa Fenerbahçe - Sivasspor Ankaraspor - Konyaspor 4. HAFTA Ankaragücü - Gençlerbirliði Rizespor - Ýstanbul B. Belediye. Beþiktaþ - Kayserispor Vestel Manisaspor - Galatasaray Bursaspor - Trabzonspor Gençlerbirliði OF.- Fenerbahçe. Sivasspor - Gaziantepspor Konyaspor - Denizlispor Kasýmpaþa - Ankaraspor 5. HAFTA Ýstanbul B. Belediye - Bursaspor Sivasspor - Gençlerbirliði OF. Fenerbahçe - Rizespor Gaziantepspor - Kayserispor Trabzonspor - Ankaragücü G.birliði - Vestel Manisaspor Galatasaray - Konyaspor Denizlispor - Kasýmpaþa Ankaraspor - Beþiktaþ 6. HAFTA Rizespor - Sivasspor Gençlerbirliði OF.- Gaziantepspor Kasýmpaþa - Galatasaray Vestel Manisaspor - Trabzonspor Ankaragücü - Ýstanbul B. B. Bursaspor - Fenerbahçe. Kayserispor - Ankaraspor Beþiktaþ - Denizlispor Konyaspor - Gençlerbirliði 7. HAFTA Ýstanbul B. B. - V. Manisaspor Galatasaray - Beþiktaþ Gençlerbirliði OF.- Rizespor Trabzonspor - Konyaspor Gençlerbirliði - Kasýmpaþa Denizlispor - Kayserispor Sivasspor - Bursaspor Fenerbahçe - Ankaragücü Gaziantepspor - Ankaraspor 8. HAFTA Kasýmpaþa - Trabzonspor Ankaragücü - Sivasspor Beþiktaþ - Gençlerbirliði Vestel Manisaspor - Fenerbahçe. Bursaspor - Gençlerbirliði OF. Rizespor - Gaziantepspor Ankaraspor - Denizlispor Kayserispor - Galatasaray Konyaspor - Ýstanbul B. B. 9. HAFTA Gençlerbirliði - Kayserispor Rizespor - Bursaspor Fenerbahçe - Konyaspor Ýstanbul B. Belediye - Kasýmpaþa Trabzonspor - Beþiktaþ Galatasaray - Ankaraspor Gençlerbirliði OF.- Ankaragücü Sivasspor - Vestel Manisaspor Gaziantepspor - Denizlispor 10. HAFTA Kayserispor - Trabzonspor Konyaspor - Sivasspor Kasýmpaþa - Fenerbahçe. V.Manisaspor - G.birliði OF. Ankaragücü - Rizespor Bursaspor - Gaziantepspor Denizlispor - Galatasaray Ankaraspor - Gençlerbirliði Beþiktaþ - Ýstanbul B. B. 11. HAFTA Rizespor - Vestel Manisaspor Gençlerbirliði OF.- Konyaspor Gaziantepspor - Galatasaray Ýstanbul B.B. - Kayserispor Trabzonspor - Ankaraspor Gençlerbirliði -Denizlispor Bursaspor - Ankaragücü Sivasspor - Kasýmpaþa Fenerbahçe - Beþiktaþ 12. HAFTA Denizlispor - Trabzonspor Kayserispor - Fenerbahçe. Konyaspor - Rizespor Kasýmpaþa - Gençlerbirliði OF. Vestel Manisaspor - Bursaspor Ankaragücü - Gaziantepspor Galatasaray - Gençlerbirliði Ankaraspor - Ýstanbul B. B. Beþiktaþ - Sivasspor 13. HAFTA Ýstanbul B. Belediye - Denizlispor Gençlerbirliði OF.- Beþiktaþ Sivasspor - Kayserispor Trabzonspor - Galatasaray Ankaragücü - V.Manisaspor Bursaspor - Konyaspor Rizespor - Kasýmpaþa Fenerbahçe - Ankaraspor Gaziantepspor - Gençlerbirliði Turkcell Süper Lig’de 2007-2008 sezonunun fikstürü bugün belli oldu. Turkcell Süper Lig’de sezonun 11-12-13 Aðustos’ta baþlayacaðý, 23 Aralýk’ta oynanacak 17. hafta maçlarýnýn ardýndan ilk yarýnýn sona ereceði bildirildi. Ligin ikinci yarýsýnýn 11-12-13 Ocak’ta baþlayacak ve 2007-08 sezonu 11 Mayýs 2008’de bitecek. Süper Lig’de sezonun ilk derbisi 7. haftada Galatasaray’la Beþiktaþ arasýnda olacak. Bu derbi maçý Sarý-Kýrmýzýlý takýmýn cezasý nedeniyle seyircisiz olarak oynacak. 14.HAFTA Gençlerbirliði - Trabzonspor Galatasaray - Ýstanbul B. B. Konyaspor - Ankaragücü Kasýmpaþa - Bursaspor V.Manisaspor - Gaziantepspor Denizlispor - Fenerbahçe. Ankaraspor - Sivasspor Kayserispor - Gençlerbirliði OF. Beþiktaþ - Rizespor 15. HAFTA Ýstanbul B.B. - Gençlerbirliði Bursaspor - Beþiktaþ Sivasspor - Denizlispor Trabzonspor - Gaziantepspor Ankaragücü - Kasýmpaþa Rizespor - Kayserispor Gençlerbirliði OF.- Ankaraspor Fenerbahçe - Galatasaray Konyaspor - Vestel Manisaspor 16.HAFTA Galatasaray - Sivasspor Kayserispor - Bursaspor Gaziantepspor - Konyaspor Kasýmpaþa - Vestel Manisaspor Trabzonspor - Ýstanbul B. B. Gençlerbirliði - Fenerbahçe Denizlispor - Gençlerbirliði OF. Ankaraspor - Rizespor Beþiktaþ - Ankaragücü 17.HAFTA Ýstanbul B. B. - Gaziantepspor Rizespor - Denizlispor Fenerbahçe - Trabzonspor Vestel Manisaspor - Beþiktaþ Ankaragücü - Kayserispor Bursaspor - Ankaraspor Gençlerbirliði OF.- Galatasaray Sivasspor - Gençlerbirliði Konyaspor - Kasýmpaþa Reklam Perþembe, 19 Temmuz 2007