Sürdürülebilir büyümenin yolu üretimden ve sanayiden
Transkript
Sürdürülebilir büyümenin yolu üretimden ve sanayiden
TAŞIT ARAÇLARI YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ ASSOCIATION OF AUTOMOTIVE PARTS & COMPONENTS MANUFACTURERS YILYEAR: 17 SAYIISSUE: 79 EYLÜLSEPTEMBER- EKİMOCTOBER 2014 Sürdürülebilir büyümenin yolu üretimden ve sanayiden geçiyor Otomotiv Sanayi Otomotiv Sektörü ve İnsanlar TAYSAD’dan Haberler MAN Otobüs Satınalma Grup Başkanı Barbaros Oktay: “Ürün ve hizmet Sismak A.Ş.Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Özge Özen Kural: “Zorlu maçta Ekonomi Bakanlığı en iyi projeyi seçti: tedarikçisi değil çözüm ortakları arıyoruz” iyi bir takıma mensup olduğumu biliyor ve her kademesinde çalışmaktan müthiş keyif alıyorum” Kapasite geliştirme alanında en iyi uygulama TAYSAD’dan TAYSAD DERGİ’DEN FROM TAYSAD MAGAZINE TAŞIT ARAÇLARI YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ URGE projeleri geliştiren TAYSAD, üyelerini geleceğe hazırlıyor SEVGİ ÖZÇELİK TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı Corporate Communication Specialist T AYSAD’ın üretimde katma değeri artırabilmek için başlattığı ‘Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm’ projesi Ekonomi Bakanlığı tarafından “Kapasite Geliştirme Alanında İyi Uygulama Örneği” seçildi. Proje kapsamında eğitim alan firmalar ciroda, ihracatta ve istihdamda artış sağlayarak başarıya ulaşırken, Ekonomi Bakanlığı da bu projeyi ‘Kapasite Geliştirme Alanında İyi Uygulama Örneği’ seçerek başarımızı taçlandırmış oldu. Bu sayımızda konuk ettiğimiz MAN Otobüs Satınalma Grup Başkanı Barbaros Oktay, otomotiv sektörü ve tedarik sanayimizin ilişkisini kendi penceresinden çarpıcı bir şekilde değerlendirdi. Barbaros Oktay, Avrupa otomotiv sanayinin mevcut kapasitelerinin yakın bir gelecek için çok fazla genişlemeye ihtiyaç duymayacağını aktardığı söyleşisinde, ülkemize gelecek yatırımların yakın gelecekte çok fazla olmayacağı kanaatini taşıdığını aktardı. Bu açıdan ülkemize yeni bir yatırım gelmeyeceğinden hareket ederek, Avrupa’daki mevcut yatırımlara nasıl daha fazla ihracat yapılabilir sorusunu çözümlemek gerektiğinin önemli olduğunu belirtti. TAYSAD prepares its members for the future developing Improving International Competitiveness (URGE) Projects TAYSAD has launched ‘Corporate Transformation Towards Global Competitiveness’ project in order to increase added value in production and it’s been elected as “The Best Application in Capacity Building” by the Ministry of Economy. The companies, which received training within the scope of the project, have been successful by increasing their turnover, exports and employment. The project has been graced by the Ministry of Economy with the award. In this issue, one of our guests, MAN Bus Purchasing Vice President Barbaros Oktay evaluated the relationship between our automotive main and supply industry from his own point of view. Barbaros Oktay stated that our country will not receive many investments in the near future due to the fact that the European automotive industry doesn’t have the need to expand the current capacities. Therefore, we need to analyse how we can perform more exports to the current investments in Europe. Bu sayımızın bir başka konuğu Sismak A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Özge Özen Kural, aile şirketlerinde ikinci kuşakların işlerine odaklanarak kendilerini geliştirmeleri konusunda tavsiyelerde bulundu. Aile şirketlerinde başarının kurumsallaşma ve operasyonu büyütmekten geçtiğini de dile getirmeyi ihmal etmedi. Another guest of us in this issue is SISMAK Inc. Vice President of the Board of Directors, Ozge Ozen Kural. She advised the second and third generations to focus on their job and improve themselves. She also stated that a family business can be successful by institutionalisation and enlarging the operations. Üyemiz Figes A.Ş., havacılık ve uzay sanayinde ilk Ar-Ge ihracatını gerçekleştirerek önemli bir uluslararası anlaşmaya imza attı. Figes A.Ş.’nin başarısını gönülden kutluyoruz. Our member Figes Inc. has signed an international agreement performing the first R&D exports in the aerospace industry. We sincerely congratulate Figes Inc. for their success. Keyifli okumalar dileğimizle... We wish you a pleasant reading... 4 Eylül September - Ekim October 2014 ASSOCIATION OF AUTOMOTIVE PARTS & COMPONENTS MANUFACTURERS Sahibi Publisher: TAYSAD adına Yönetim Kurulu Başkanı For TAYSAD, Chairman of the Board of Directors Dr. Mehmet Dudaroğlu Yazı İşleri Müdürü Editor in Chief: Sevgi Özçelik Yayın Kurulu Editorial Board: Dr. Mehmet Dudaroğlu Alper Kanca Süheyl Baybalı Sevgi Özçelik Editörler Editorial: Burçin Yeşiltepe Burçin Orce Bekar editor@mavitanitim.com.tr Yayın Yönetmeni Publishing: Sevgi Özçelik sevgi@taysad.org.tr Görsel Yönetmen Art Director: İlter Çıtak grafik@mavitanitim.com.tr Reklam Advertising: Fırtına Arısoy firtina@mavitanitim.com.tr Yönetim Yeri Management Centre: TOSB - TAYSAD Organize Sanayi Bölgesi 1. Cad. No: 10/1 Şekerpınar - Çayırova 41480 Kocaeli - Türkiye Tel: +90 262 658 98 18 Faks: +90 262 658 98 39 www.taysad.org.tr info@taysad.org.tr Yapım Production: Mavi Tanıtım ve İletişim Ayrılık Çeşme Sok. No: 122 Yeldeğirmeni 34500 Kadıköy - İstanbul Tel: +90 216 418 59 31 Faks: +90 216 348 95 22 www.mavitanitim.com.tr Baskı Printed by: Özgün Ofset Tic. Ltd. Şti. Yeşilce Mah. Aytekin Sok. No: 21 Otosanayi 4. Levent-İstanbul Tel: +90 212 280 00 09 Yerel - Türkçe - İngilizce - İlmi İki Ayda Bir Yayımlanır Tüm yayın hakkı TAYSAD’a ait olup kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. Tüm reklamların sorumluluğu reklam veren firmalara, yazılardaki görüşler yazarlarına aittir. TAYSAD Dergi parayla satılmaz. All publishing rights reserved by TAYSAD and the content may be quoted by indicating source. Advertisements are the liability of advertising firms. Opinions are the liability of writer. TAYSAD Magazine is distributed free of charge. CLEPA Avrupa Otomotiv Yan Sanayicileri Derneği TAYSAD CLEPA üyesidir TAYSAD is a Member of CLEPA www.taysad.org.tr İÇİNDEKİLER CONTENT 76 Feka Otomotiv, 25. Yılda 25 Milyon TL Yatırım Yaptı TOSB'DAN HABERLER OTOMOTİV SANAYİ NEWS FROM TOSB AUTOMOTIVE INDUSTRY 30 “Ürün ve hizmet tedarikçisi değil çözüm ortakları arıyoruz” “Ürün ve hizmet tedarikçisi değil çözüm ortakları arıyoruz” TAYSAD DERGİ’DEN FROM TAYSAD MAGAZINE 04 URGE projeleri geliştiren TAYSAD, üyelerini geleceğe hazırlıyor TAYSAD prepares its members for the future developing Improving International Competitiveness (URGE) Projects Sevgi ÖZÇELİK TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı Corporate Communication Specialist TAYSAD'DAN MESAJ MESSAGE FROM TAYSAD 08 Sürdürülebilir büyümenin yolu üretimden ve sanayiden geçiyor Production and industry hold the key for sustainable growth Süheyl BAYBALI TAYSAD Genel Koordinatörü 52 TAYSAD Başkanı Dr. Dudaroğlu: Kalıpçılıkta Marka Olmalıyız OTOMOTİV SEKTÖRÜ VE İNSANLAR AUTOMOTIVE SECTOR AND PEOPLE Barbaros OKTAY MAN Otobüs Satınalma Grup Başkanı MAN Bus Purchasing Vice President TAYSAD ALMANYA TEMSİLCİLİĞİ TAYSAD GERMANY LIAISON OFFICE 40 Tedarikçiye İş + Yük To The Supplier Business + load 44 “Zorlu maçta iyi bir takıma mensup olduğumu biliyor ve her kademesinde çalışmaktan müthiş keyif alıyorum” “I'm aware of the fact that I belong to a good team in a tough game and I'm delighted to be working at all levels of it” Özge ÖZEN KURAL Ahmet YILMAZ TAYSAD Almanya Temsilcisi, exTim GmbH Yönetim Kurulu Başkanı TAYSAD Germany Representative, Chairman of the Board of exTim GmbH Sismak A.Ş.Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı SISMAK Inc. Vice President of the Board of Directors TAYSAD'DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD 50 Kapasite geliştirme alanında en iyi uygulama TAYSAD’dan AMERİKA'DAN HABERLER NEWS FROM USA 42 Kanada otomotiv endüstrisi Canadian automotive industry FEKA Automotive invests 25 million TL in their 25th year TAYSAD President Dudaroglu: "We need to brand in moldmaking" 54 AUTOMECHANIKA 2014, tedarik sektörünün yine ilgi odağı oldu 64 Araç ve aksam parçaları dayanım, ömür, performans test laboratuvarı için imzalar atıldı Protocol signing ceremony for vehicle and components endurance, lifetime and performance test laboratory MAKİNELERİN EVRİMİ AUTOMECHANIKA 2014 is once again the focus of the supply industry EVOLUTION OF MACHINES 56 IAA Ticari Araç 2014 Fuarı’na Türkiye damgasını vurdu The networked factory: “Industry 4.0” Turkey marks on the IAA Commercial Vehicle Fair 2014 62 Otomotiv yan sanayi '4. sanayi devrimi'ne hazırlanıyor The automotive supply industry is getting prepared for the 4th industrial revolution 66 Ağ tabanlı fabrika: “Endüstri 4.0” ÜYELERDEN HABERLER 82 Bodycote Istaş'dan Dilovası'na 12 milyon liralık yatırım Bodycote Istas invests 12 million TL in Dilovasi 84 Figes A.Ş.'den Güney Kore’ye Ar-Ge ihracı Figes Inc. to design and analyse helicopter engines DÜNYADAN HABERLER NEWS FROM WORLD 92 Dünya otomotiv üretimi yüzde 3,5 arttı World automotive production increases by 3,5 percent NEWS FROM MEMBERS 74 Coşkunöz Alabuga Fabrikası üretime başladı Coskunoz Alabuga Factory begins manufacturing The Best Application on capacity building from TAYSAD Varol KARSLIOĞLU Executive Officer 08 6 Eylül September - Ekim October 2014 30 44 54 70 92 www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN MESAJ MESSAGE FROM TAYSAD Sürdürülebilir büyümenin yolu üretimden ve sanayiden geçiyor Orta Vadeli Program ile 2017 yılına kadar hedefler belirlenmiştir. Ancak 2017 yılı için konulan ve kendi içinde gerçekçi olarak değerlendirebileceğimiz hedefler, Türkiye’nin 2023 yılı hedeflerinden uzaklaşılmakta olduğunu göstermektedir. Bu nedenle 2023 yılı hedefleri için orta vadeli programdaki yapısal reformların uygulanması büyük önem taşımaktadır. Değerli Okuyucularımız, K alkınma Bakanlığı tarafından hazırlanan Türkiye ekonomisinin 3 yıllık dönemde izleyeceği yolu ve ulaşmak istediği hedefleri kapsayan Orta Vadeli Program geçtiğimiz günlerde açıklandı. Programda, makroekonomik politika tedbirleri çerçevesinde maliye politikasının; ekonomik istikrarın desteklenmesine, yurt içi tasarrufların artırılarak cari açığın kontrol altında tutulmasına, enflasyonla mücadele edilmesine ve büyüme potansiyelinin yukarı çekilmesine yardımcı olacak şekilde uygulanacağına vurgu yapılıyor. Bir yandan sıkı para politikası sürdürülürken, diğer yandan da yapısal reformlara ağırlık verileceği açıklanıyor. Bu çerçevede 2014 yılı için 2014-2016 OVP ile konulan hedeflerin altında kalınacağı görülmektedir. 2014 yılı büyüme tahmini yüzde 4’ten yüzde 3,3’e düşürülürken, enflasyon tahmini ise yüzde 5,5’ten yüzde 9,4’e yükseltildi. Aynı şekilde Uluslararası Para Fonu IMF de dünya ekonomisine dair büyüme tahminlerini aşağı çekerek 2014 büyüme tahmini yüzde 3,3’e indirdi. Küresel büyüme tahmini Nisan ayında yüzde 3,8 ve Temmuz’da ise yüzde 3,4 idi. Yüzde 4 olan 2015 büyüme tahminini de yüzde 3,8’e çeken IMF, Euro Bölgesi’nin 2008 krizi sonrasında üçüncü kez durgunluğa girme ihtimalinin artığına da dikkat çekti. 8 Eylül September - Ekim October 2014 Bu durum aynı zamanda, büyüme modelimizi gözden geçirme ihtiyacını açıkça ortaya koymaktadır. SÜHEYL BAYBALI TAYSAD Genel Koordinatörü Executive Officer Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) küresel ekonomideki dengesiz iyileşmeye işaret ettiği ve küresel büyüme beklentisini bu yıl için yüzde 3,3’e çektiği Dünya Ekonomik Görünümü Raporu'nun ardından açıklanan Orta Vadeli Program da Türkiye ekonomisi için küçülmeye işaret ediyor. Tüm bu gelişmelere karşılık, otomotiv sektörümüz yılın ilk 9 ayında yüzde 9’luk bir artış ile 17,3 milyar dolarlık ihracatı ile ihracat şampiyonluğunu sürdürmeyi başardı. Yıl sonunda bu rakamın 22 milyar doları aşması beklenmektedir. Toplam üretimde ise yüzde 1’lik bir daralmaya karşılık, otomobil üretiminde yüzde 14’lük artış sağlandı. Sürdürülebilir büyüme için ihracata dayalı, yenilikçi ve katma değeri yüksek ürünler üretilmesi gerekmektedir. Ülkemizin kısıtlı kaynakları, bir an önce üretim ve yatırım ortamını iyileştirecek ve sanayileşmenin önünü açacak büyük bir dönüşüm için kullanılmalıdır.n www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN MESAJ MESSAGE FROM TAYSAD Production and industry hold the key for sustainable growth Turkey’s economy within the Medium Term Program which was revealed following the World Economic Outlook Program, wherein International Monetary Fund (IMF) points out the unstable recovery and lowers the global growth expectancy to 3,3 percent, point out downsizing. IMF – lowering the growing estimation ed as realistic within, showing that Turkey to 3,8 percent from 4 percent for 2015, is moving away from its 2013 objectives. pointed out the increase in potentiality for Therefore application of structural re- Euro Zone entering recession for the third forms, within medium term plan for 2023 time after crisis in 2008 . objectives, is of great importance. Targets until 2017, set out with Medium Term Program 2017 and which can be rat- view our growth model. Against all these developments automotive industry achieved to maintain its leadership in exportation valued at 17,3 billion $, thanks to 9 percent increase in the first nine months of the year. By the end of Esteemed Readers, M This also clearly exposes the need to re- the year this figure is expected to exceed 22 billion $. edium Term Program issued by the Ministry of Development including In contrast to 1% shrinkage in total pro- the track that is to be followed during duction, 14% increase in passenger car 3-year term by the Turkish economy as production has been achieved. well as the targets that are aimed for, has For sustainable growth export based, in- been revealed recently. novative and value-added products are In the program it is underlined that within required to be manufactured. Limited re- the macroeconomic policy measures fis- sources of our country must be deployed cal policy shall be practiced in such man- ASAP for a grand transformation that shall ner that will support economic stabili- improve production and investment cli- sation; keeping current deficient under mate and smooth the way for industriali- control by increasing the domestic sav- sation. n ings; tackling inflation and raising growth potential. It is announced that while following tight monetary policy at the same time it shall be concentrated on structural Orta Vadeli Plan Karşılaştırma Medium Term Plan Comparison 2014 2015 2016 2017 Enflasyon - % Inflation - % 2015-2017 9,40 6,30 5,00 5,00 2014-2016 5,30 5,00 5,00 Enflasyon - % Inflation - % 2015-2017 3,30 4,00 5,00 2014-2016 4,00 5,00 5,00 2015-2017 9,60 9,50 9,20 reform. In this context, it is being predicted that 2014 targets set by 2014-2016 medium term program shall not be achieved. Whereas 2014 growth estimation decreased to 3,3 percent from 4 percent, projection for inflation has been increased to 9,4 percent from 5,5 percent. Similarly International Monetary Fund IMF, also by lowering growth estimations for global economy, has decreased 2014 growth estimation to 3,3 percent. In April global growth estimation was 3,8 percent and 3,4 percent in July. 10 Eylül September - Ekim October 2014 İşsizlik - % Unemployment - % İhracat - milyar $ Exportation - billion $ İthalat - milyar $ Importation - billion$ 2014-2016 9,40 9,20 8,90 2015-2017 160,50 173,00 187,40 2014-2016 166,50 184,00 202,50 2015-2017 244,00 258,00 276,80 2014-2016 262,00 282,00 305,00 Dış Ticaret Dengesi - milyar $ Balance of Foreign Trade – billion $ 2015-2017 -83,50 -85,00 -89,40 2014-2016 -95,50 -98,00 -102,50 Cari İşlemler Dengesi - milyar $ Current Account Balance - billion $ 2015-2017 -46,00 -46,00 -49,20 2014-2016 -55,50 -55,00 -55,00 5,00 9,10 203,40 297,50 -94,10 -50,70 www.taysad.org.tr SEKTÖR ANALİZİ SECTOR ANALYSIS 2.118 A.I.O.S. Ford Otosan 6.830 88 1 5.436 28 1.676 1 133.647 54 77 2 1.394 23.073 9.295 2 Hyundai Assan 96 168.986 148.297 28 13.832 72 Man Türkiye 300 225.384 12 234 0 43 1 2.750 56 778 16 311 6 933 19 1.056 4 73 2 42.387 8 Toyota 778 11 0 1.585 38 1.138 27 2.441 225.384 99.299 19 113.816 100 2.071 46 156.203 99.299 Türk Traktör 531.492 1.181 16.852 42 Temsa Global Tofaş 2.100 148.297 M. Benz Türk Otokar 6 9.295 Karsan Toplam 5.265 2.100 Honda Türkiye Toplam Totals 33 Hattat Tarım Oyak Renault % Traktör F. Tractor % Midibüs Midi-Bus % Minibüs Mini-Bus % Otobüs Bus % Kamyonet Pick Up % B. Kamyon M. Truck % K. Kamyon L. Truck % Otomobil Pass. Car Firmalar Companies Otomotiv sanayi firmalarının 2014 yılı 9 aylık üretimleri Production of Automotive Manufacturers 9 Months of 2014 2.418 100 19.268 100 249.382 100 4.892 100 24.140 100 4.190 100 34.549 94 34.549 36.649 100 872.431 Kaynak: OSD K. Kamyon: AYA 3.5-1.2 Ton, L. Truck: GVW: 3.5-12 Ton, B. Kamyon: AYA 12 Ton’dan Büyük, M. Truck: GVW 12 Ton And Up Otomotiv üretimi Eylül’de yüzde 4 arttı Otomotiv üretimi ağırlıklı olarak Avrupa pazarına yönelik otomobil ihracatındaki artışın etkisiyle Eylül ayında yüzde 4 yükselişle 116 bin 281 adet olarak gerçekleşirken, otomobil üretimi yüzde 11 arttı. O tomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre, otomotiv üretimi OcakEylül döneminde yüzde 1 düşüşle 835,782 adet olarak gerçekleşti. Otomobil üretimi ise dokuz aylık dönemde yüzde 14 artarak 531,492 adet oldu ve toplam üretimin yüzde 63.6'sını oluşturdu. Otomobil üretimi Eylül ayında yüzde 11 artışla 72,120 adete yükselirken, bu segmentin ihracatı yüzde 18 yükselişle 54,221 adet oldu. Hyundai Assan ve Toyota Türkiye'nin devreye aldıkları yeni modeller ile kapasite artışları, otomobil üretimini yıllık bazda yukarı çekiyor. Sanayinin toplam ihracatı ise Eylül ayında yüzde 8 14 Eylül September - Ekim October 2014 433 Bin THOUSAND Yılın ilk dokuz ayında da 433 bin 314 adet otomobil ihraç edildi. artışla 83,111 adet olurken, dokuz aylık dönemde yüzde 6 yükselişle 653,084 adete ulaştı. Otomotiv sanayi üretimi, 2013 yılında 1.13 milyon adet olurken, OSD üretimin bu yıl 1.25 milyon adete kadar çıkabileceği öngörüsünde bulunuyor. Bu tahmin yıllık bazda yüzde 11'lik artışa işaret ediyor. Oyak Renault Eylül ayında 31,412 adet, Ford Otosan 25,649 adet, Tofaş 22,929 adet üretim gerçekleştirdi. Oyak Renault dokuz aylık dönemde 187,691 adet, Ford Otosan 135,151 adet, Hyundai Assan 132,170 adet, Tofaş 105,305 adet, Toyota Türkiye 87,264 adet ihracat gerçekleştirdi. Otomotiv pazarı Eylül ayında yüzde 1 düşüşle 70,143 adete inerken, pazar ilk dokuz aylık dönemde yüzde 19 daralarak 500,301 adete geriledi. Araç fiyatlarını belirleyen Euro kurundaki artış, kredi faizlerindeki yükseliş, Automotive production increased by4 percent in September Car production increased by 11 percent while automotive production increased by 4 percent to 116.281 units in September due to the raise in automotive exports mainly to the European market. According the the data by Automotive Manufacturers' Association (OSD), automotive production amounted to 835.782 units with a decline of 1 percent in January-September period. BDDK'nın kredi tedbirleri ve yılbaşında ÖTV oranlarının artırılması Türkiye'de 2014 yılında iç pazarın zayıf kalmasına neden oluyor. Otomobil pazarında ithalatın pazar payı Eylül ayında yüzde 69 düzeyinde gerçekleşti. OSD verilerine göre, son 10 yıllık ortalamalara göre, toplam pazar yüzde 1.1 azalırken, otomobil pazarı yüzde 13 arttı; hafif ticari araçlar pazarı yüzde 30.9 azaldı. n Car production on the other hand reached 531.492 units with a raise of 14 percent in this nine-month period and accounted for 63,6 percent of the total production. Car production reached 72.120 units with a raise of 11 percent in September while the exports of this segment was 54.221 units with an increase of 18 percent. The total production of the industry in September was 83.111 units with an increase of 8 percent and reached 653.084 units with a raise of 6 percent in this nine-month period. www.taysad.org.tr SEKTÖR ANALİZİ SECTOR ANALYSIS Parite, otomotivin ihracat şampiyonluğunu kesemeyecek Otomotiv endüstrisi 18 aydır devam eden ihracat artışına Ekim ayında mola verdi. Ancak bu gelişme otomotiv endüstrisinin sektörel bazda ihracat şampiyonluğuna yıl sonunda ulaşmasına engel olamayacak. T ürk otomotiv endüstrisi 18 aydır devam eden başarılı ihracat artışı serüvenine Ekim ayında ara verdi. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB) Ekim ayı ihracat verilerine göre endüstrinin dış satışlarında geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 2 azalma oldu. Buna göre Eylül ayında 1 milyar 713 milyon dolarlık ihracata imza atan otomotiv endüstrisi, yılın 10 aylık döneminde de yüzde 7 büyüme ile 18,6 milyar dolarlık dış satışa ulaştı. Otomotiv endüstrisi, elde ettiği bu dış satış rakamı ile sektörel bazda da dokuzuncu kez ihracat şampiyonluğuna koşuyor. 1 Milyar 773 Milyon İhracat verilerini değerlendiren Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği Başkanı (OİB) Orhan Sabuncu, “İhracatın yüzde 85’ini Euro ile yapan endüstrimizin, Ekimde Euro/Dolar paritesi kaynaklı 96 milyon dolarlık bir ihracat kaybı oluştu” dedi. Rusya Federasyonu’nda düşüş Ekim 2014’te otomotiv endüstrisi 1 milyar 773 milyon dolarlık ihracata imza attı. Türkiye’nin genel ihracatının yüzde 6,7 artışla 12 milyar 599 milyon dolar olduğu Ekim ayında otomotiv endüstrisi uzun bir dönemden sonra ilk kez aylık bazda ülke artış hızının gerisinde kaldı. OİB Başkanı Orhan Sabuncu, Ekim ayı ihracat verilerinde az da olsa gerileme olmasına rağmen, 2014’te sektörel bazda 22 milyar doları aşarak yeni bir ihracat şampiyonluğuna ulaşmalarına iki adım kaldığına dikkat çekti. Sabuncu, en fazla ihracat yapılan AB bölgesine yüzde 2, önemli alternatif pazarlardan Birleşik Devletler’e ise yüzde 175 gibi büyük oranda artış olmasına rağmen otomotiv endüstrisinin Türkiye Otomotiv Sektörü Ekim 2014 Aylık Mal Grubu İhracatı Ürün Grubu 2013 2014 14/13 2014 FOB USD FOB USD DEĞ. % PAY % Otomotiv Yan Sanayi 768.319.493 746.414.639 -3 44 Binek Otomobiller 504.547.343 562.592.362 11,5 33 Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar 346.671.021 305.288.423 -12 18 Otobüs, Minibüs, Midibüs 97.351.153 75.660.701 -22 4 Diğer 32.455.869 23.273.095 -28 1 1.749.344.880 1.713.229.220 -2 100 Toplam 16 Eylül September - Ekim October 2014 Ekim ayı ihracatını olumsuz yönde etkileyen iki unsurun bulunduğunu kaydetti. Sabuncu, “Bu iki unsurdan biri Rusya Federasyonu ve Eski Doğu Bloğu ülkelerine yönelik yüksek oranlı düşüş yaşamamız. Bir diğer önemli unsur da; Ekim ayında Euro/ Dolar paritesi kaynaklı 96 milyon dolarlık bir ihracat kaybı oluştu. Parite geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre eşdeğer seviyede bulunsaydı, ekim ayını yüzde 2 düşüşle değil, yüzde 3,4 oranında artışla kapatacaktık” diye konuştu. Ürün bazında artış binek otomobilde Ürün bazlı ihracat verileri incelendiğinde, Ekim ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre binek otomobiller hariç diğer ürünlerin tümünde gerileme olduğu gözlendi. Buna göre yan sanayide yüzde 3 gerilemeyle 746 milyon, binek otomobillerde yüzde 12 büyümeyle 563 milyon, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ürün grubunda yüzde 12 azalışla 305 milyon, otobüs-minibüsmidibüs ürün grubunda ise yüzde 22 gerilemeyle 76 milyon dolarlık ihracat gerçekleşti. Diğer başlığı altındaki ürünlerde de yüzde 23 düşüşle 28 milyon dolarlık dış satışa imza atıldı. 10 aylık dönemde ürün gruplarında artış Yılın 10 aylık süreci 2013’ün aynı dönemine göre incelendiğinde, otomotiv endüstrisi yüzde 7 oranında 746 Milyon Dolar Otomotiv tedarik sanayi ihracatı Ekim 2014’te % 3 azalarak 746 milyon dolar olarak gerçekleşti. %6 Otomotiv tedarik sanayi ihracatı yılın ilk on ayında geçen yılın aynı dönemine göre % 6 artarak 7 milyar 976 milyon dolar olarak gerçekleştirdi. artışla 18,6 milyar dolarlık dış satış gerçekleştirdi. Aynı dönemde ürün bazlı olarak yan sanayi yüzde 6 büyümeyle 8 milyar, binek otomobiller yüzde 7 artışla 6,1 milyar, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar yüzde 11 yükselişle 3,4 milyar, otobüsminibüs-midibüs ürün grubu ise yüzde 5 gelişme ile 888 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Diğer başlığı altında da yüzde 16 azalışla 259 milyon dolarlık dış satışa yapıldı. Almanya rakipsiz lider Ülke bazlı ihracat verilerinde ise Ekimde Almanya liderliğini korudu. Buna göre Almanya’ya yüzde 4 artışla 282 milyon, Birleşik Krallık’a yüzde 8 azalışla 183 milyon, Fransa’ya yüzde 12 gerilemeyle 169 milyon dolar dış satış yapıldı. Bu arada Birleşik Devletler’e yüzde 175 gibi büyük bir artış oranıyla 49 milyon dolarlık dış satış gerçekleşirken, Rusya Federasyonu’na da yüzde 53 gerilemeyle 55 milyon dolarlık ihracat dikkat çekti. Yılın 10 aylık döneminde de Almanya’ya yüzde 25 büyümeyle 3,1 milyar, Birleşik Krallık’a yüzde 18 yükselişle 2,1 milyar, Fransa’ya ise yüzde 0,4 gelişmeyle 2 milyar dolarlık dış satış yapıldı.n www.taysad.org.tr SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR Logo Hakkında… TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a logoyu oluşturan 8 farklı sembolün seramik üzerine işlenmiş halini hediye etti. Türkiye’nin yeni sloganı: “Potansiyeli Keşfet...” Türk sanayiini yurt dışında üst düzeyde temsil etmek ve ‘Türk Malı’ algısını yükseltmek amacıyla Ekonomi Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) koordinasyonu ile başlatılan ‘Türkiye Markası’ çalışmaları tamamlandı ve Türkiye’nin yeni logosu ve sloganı tanıtıldı. T 18 “TURKEY Discover the Potential… tanıtmak noktasında yeni bir değer kazanıyor. Bugün, bir kez daha, hikayemizi dünyaya anlatmak için yeni bir atağa odaklanıyoruz” dedi. Türkiye’nin tüm ihraç mallarında ve tanıtım materyallerinde kullanacağı ürk sanayiini yurt dışında üst düzeyde temsil etmek ve ‘Türk Malı’ algısını yükseltmek amacıyla Ekonomi Bakanlığı ve TİM) koordinasyonu ile başlatılan, yaklaşık bir buçuk yıldır süren 'Türkiye Markası' çalışmaları tamamlandı ve Türkiye’nin yeni logo ve sloganı tanıtıldı. İşadamlarından reklamcılara, tasarımcılardan sanatçılara ve akademisyenlere kadar yaklaşık 150 kişilik ekibin ortak görüş alışverişleri ile şekillenen ve kreatif yüzünü Saffron Brand Consultant danışmanlık firmasının tasarladığı yeni slogan ve logo; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra Ekonomi Bakanı Eylül September - Ekim October 2014 Nihat Zeybekci ve Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in katıldığı lansman ile tanıtıldı. “Turkey Discover the potential” sloganı ve yeni logo, bugünden itibaren Türkiye’nin yurtdışındaki yeni yüzünü temsil edecek. Logo, tarihte Türklerin kilim, mimari, el sanatları gibi alanlarda kullandığı 8 ayrı motiften esinlenerek geliştirildi. “Bu tüm dünyaya yapılmış bir tekliftir” Lansmanın açılışında konuşan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, bir dağınıklık ve karmaşayı sona erdirmek için yola çıktıklarını belirterek, “Bugün, tüm paydaşları ile, Türkiye kendisini dünyaya Saffron Brand Consultant tarafından tasarlanan logoda, Türklerin tarihte kilim, halı, el sanatları, mimari gibi alanlarda kullandıkları kültürel motiflerden esinlenildi ve onlara çağdaş anlamlar yüklendi. Buna göre logoyu oluşturan 8 motif; yükselişi, sinerjiyi, dünyayı, buluşmayı, doğu ve batıyı, inovasyonu, birlikteliği ve harmoniyi simgeliyor. yeni logosunu tanıttıklarını vurgulayan Büyükekşi şöyle devam etti: Turkey's new slogan: "Turkey, Discover the potential" The Ministry of Economy and Turkey Exporters' Assembly (TIM) have completed the 'Brand of Turkey' studies in order to represent the Turkish industry abroad at high levels and improve the perception of 'Made in Turkey' and introduced the new logo and slogan of Turkey. Turkey's new slogan is 'Turkey, Discover the potential". Bu bir marka değildir. Marka olan Türkiye’nin kendisidir. TURKEY Discover the Potential bir tekliftir. TURKEY Discover the Potential’la tüm dünyaya bir teklif yapıyoruz. Gel, bu potansiyeli keşfet. Keşfet ve kendine değer kat. Keşfet ve kendini tamamla. Keşfet ki kendini keşfetmiş ol. Keşfet ve zenginleş. Keşfet ki hepimiz kazanalım Keşfet ki insan medeniyeti zenginleşsin. Keşfet ki hep birlikte mutlu olalım” “Bu logo ve slogan tüm dünyaya yayılacak” Lansmanın onur konuğu olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise “Slogan Türkçeye çevrilirken ‘gücünü keşfet’ olarak çevrilmeli diye konuşan Erdoğan, “Bugünden itibaren bu logo tüm dünyaya yayılacak ve tüm dünya bu logoyu tanıyacak. Türkiye’de üretilen tüm ürünlerin üzerinde bu logo bulunacak. Dünyaca tanınan markalarımız bu logoyu kullanacak. Türkiye gücüne güç, itibarına itibar ve güvenine güven katacak”n www.taysad.org.tr SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan Anadolu Motor, yeni üretim tesisini hizmete açtı “Gücünüze güç katar” sloganıyla üretim faaliyetine başladığı 1972 yılından beri Türkiye’ye hizmetini sürdüren Anadolu Motor, 44 milyon TL’lik yatırımla hayata geçirdiği Çayırova’daki yeni üretim tesisinin açılışını gerçekleştirdi. Y aklaşık yarım asırdır ülke sanayisine ve kalkınmasına katkı veren Anadolu Motor; Antor marka dizel motor, Antrac marka çapa makinesi ve portatif jeneratör üretiminin yanı sıra tarım makineleri ve motopomp montaj faaliyetleri ile üretici fonksiyonunu hakkıyla yerine getirirken, tarım makine ve mekanizasyonunda gerçekleştirdiği distribütörlük bazlı gelişimiyle de, büyüyen bir şirket yapısına sahip. Toplamda 44 milyon TL’ye mal olan yeni tesisin 25 milyon TL’lik bölümü, Yeni 20 Eylül September - Ekim October 2014 Teşvik Yasası kapsamında desteklendi. Açılışta konuşan Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, yeni üretim tesisinin hem Anadolu Grubu hem de Anadolu Motor ailesi için çok önemli olduğunu belirterek şunları söyledi: “Anadolu Motor, Türk tarımının mekanizasyonlaşmasına ve modernleşmesine hizmet ediyor. Bugün eğer Türk çiftçisi kara sabanı bırakıp, modern makinelere kavuşmuşsa bunda Anadolu Motor’un rolü büyüktür. Anadolu Motor, şu anda motorun her parçasını kendi üretebiliyor. Bu anlamda gerçek bir sanayici olmamız göğsümüzü kabartıyor… Anadolu Motor yeni tesisi ile kapasitesini %40 artırıyor Çayırova’da 44 milyon TL yatırım ile hayata geçirdiğimiz yeni üretim tesisimiz, hedeflerimize ulaşmamız için büyük bir önem taşıyor. Yeni tesisimizde hesaplanan %40 kapasite artışı ile mevcut ürünlerin daha yüksek verim ve kalite ile üretilmesi ile beraber yeni ürünlerin de devreye alınabilmesine imkan sağlayacağız.” Yeni üretim tesisi, yüzde 50 emsal oranıyla 29.500 m2 arsa alanına gerçekleştirilirken, toplam kapalı alan 21.000 m2, binalar ise 12.750 m2 alanda yer aldı. Üretim binasında yapı yüksekliği 9 metre ve depo binasının yüksekliği 12 metre olarak tasarlanan üretim tesisinde, üretim holleri içerisinde dökümhane ve ısıl işlem, talaşlı imalat, boyahane, montaj ve motor test atölyeleri bulunuyor. Anadolu Motor opens new production facility Since 1972, when it began its manufacturing activity with the slogan "Adds to your power", Anadolu Motor continues to serve Turkey and has launched its new production facility in Cayirova with an investment of 44 million TL. Speaking at the opening ceremony, Anadolu Group Chairman Mr. Tuncay Ozilhan stated that Anadolu Group is the one and only domestic manafacturer in its own field in Turkey and the new plant will increase the production capacity by 40 percent. Tesisin elektrik enerjisi kurulu gücü, 4MW olurken, bu enerjinin yüzde 50’si yedeklemeli şeklinde inşa edildi. Yeni üretim tesisinde, Anadolu Motor’un teknoloji seviyesinin artırılması hedeflenerek yeni tezgah – makine ve tesis yatırımları da gerçekleştirildi. Anadolu Motor’un Kartal tesisinden getirilen 220 adet işleme, ölçme ve test tezgahına ek olarak, 15 adet yeni işleme tezgahı ve 10 adet yeni ölçme ve test tezgahı yatırımı yapıldı. Aynı zamanda boya, yıkama, montaj bantları, depolama ve benzeri 15 adet yeni tesis yatırımlarının yanı sıra, modern bir “Motor Test Ar-Ge Laboratuvarı” da kuruldu.n www.taysad.org.tr SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR Tofaş, SAGE Çalıştayı'na ev sahipliği yaptı Tofaş, AB’nin sürdürülebilir büyüme stratejisi Europe 2020 doğrultusunda güvenli ve çevreci araçların geliştirilmesine yönelik çalışmaların yürütüldüğü Güvenli ve Yeşil Yol Araçları Platformu (SAGE) Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı. T ofaş, AB’nin sürdürülebilir büyüme stratejisi Europe 2020 doğrultusunda, güvenli ve çevreci araçların geliştirilmesine yönelik çalışmaların yürütüldüğü SAGE (Safe and Green Road Vehicles - Güvenli ve Yeşil Yol Araçları Platformu) Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı. 11 Eylül 2014 tarihinde, Tofaş Genel Müdürlük binasında gerçekleşen çalıştaya, Tofaş ve Fiat yetkililerinin yanı sıra SAGE, CRF (Fiat Research Center), İsveç Lindholmen Bilim Parkı, Regensburg Bölgesel Yönetimi, Torino Politeknik Üniversitesi, TÜBİTAK ve çeşitli üniversitelerden temsilciler ile otomotiv yan sanayi ve Ar Ge yetkililerinin bulunduğu 60 kişi katıldı. Tofaş Ar-Ge Direktörü Flippo Sesia, SAGE Çalıştayı’nın açılışında yaptığı konuşmada; “SAGE proje platformunun, Türkiye’nin de dahil olduğu Avrupa otomotiv pazarında, Tofaş Ar-Ge Direktörü Flippo Sesia, dünyada karayoluyla ulaşımda 700 milyondan fazla aracın kullanıldığı ve 2050'de araç sayısının 3 milyara çıkacağının tahmin edildiğini aktararak, karayolu taşımacılığı ve yarattığı etkilerin, sürdürülebilir büyüme gündemindeki en önemli konulardan biri olduğunu ifade etti. daha çevreci, güvenli ve akıllı araçlara dikkat çekmek, Sanayi, üniversite ve yerel yönetimlerin katılımıyla Ar-Ge projelerinin başlatılmasına imkân tanıyan SAGE Proje Platformu, AB 7. Çerçeve Programı kapsamında 5 bölgede ulaşımda güvenliği iyileştirmek için, aktif güvenlik sistemleri geliştirmek ve sera gazı salınımını azaltmak amacıyla alternatif yakıtlar üzerinde 15 farklı projeyi içeriyor. bölgelerin rekabet gücünü artırmaya yönelik araştırma ve yenilikleri yakından incelemek adına önemli bir girişim olduğu inancındayız” şeklinde devam etti. Üniversitelerle bugüne kadar 100’ün üzerinde ortak proje hayata geçirdiklerine dikkat çeken Tofaş İnovasyon ve Teknoloji Geliştirme Müdürü Erhan Küçüksüleymanoğlu, 22 Eylül September - Ekim October 2014 “TOFAŞ Ar - Ge olarak bugün bir yandan yeni bir binek araç platformunun ülkemizde ilk kez geliştirilmesi üzerinde çalışırken bir yandan da Doblo modelinin ABD pazarı için geliştirilmesi çalışmalarında sona gelmiş durumdayız. Ayrıca yine Türkiye’de geliştirilen ilk tam elektrikli araç projesi üzerindeki çalışmalarımızı da sürdürmekteyiz. Bu çalışmaların paralelinde geleceğe yönelik otomotiv teknolojilerinin ürünlerimize yansıtılabilmesi amacıyla TÜBİTAK ve bakanlık destekleri ve Avrupa Birliği desteğiyle yürüttüğümüz çok sayıda araştırma projemiz bulunuyor. Bu projelerin 41’i tamamlanırken 12’si halen devam etmekte, 12’si ise onay sürecinde bulunuyor” dedi. SAGE platformu temsilcilerinden, Torino Politeknik Üniversitesi Makine Mühendisliği öğretim üyesi Ezio Spessa ise çalıştayda yaptığı konuşmasında, taşımacılık sektöründe 2050 yılına kadar, 1990 yılına göre Avrupa’daki emisyonları, yüzde 60 oranında azaltmanın hedeflendiğini aktardı. Spessa, “12 ila 14 milyon kişinin istihdam edildiği Avrupa otomotiv endüstrisinde Ar-Ge, sürdürülebilirlik açısından önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. SAGE projesine dahil şehirlerin sayısını artırmak, Türkiye’yi de bu çalışmaların bir parçası haline getirmek istiyoruz” şeklinde konuştu. Sanayi, üniversite ve yerel yönetimlerin katılımıyla Ar-Ge projelerinin başlatılmasına imkân tanıyan SAGE Proje Platformu, AB 7. Çerçeve Programı kapsamında 5 bölgede ulaşımda güvenliği iyileştirmek için, aktif güvenlik sistemleri geliştirmek ve sera gazı salınımını azaltmak amacıyla alternatif yakıtlar üzerinde 15 farklı projeyi içeriyor. n Tofas hosts SAGE Workshop Tofas has hosted SAGE (Safe and Green Road Vehicles Europe) Workshop where studies on development of safe and environmentally friendly vehicles are performed in line with the EU's sustainable growth strategy, Europe 2020. The workshop took place at Tofas Directorate General on September 11, 2014, where 60 individuals attended by representing CRF (Fiat Research Center), Sweden Lindholmen Science Park, Regensburg Regional Administration, Torino Polytechnic University, TUBITAK, various universities and automotive supply industry and R&D institutes. www.taysad.org.tr SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR desteklemek istiyoruz" diye konuştu. Toyota Türkiye Fabrikası'nda üretilen Verso ve Corolla modellerinin yanında bir üçüncü model üretimi yapılıp yapılmayacağı konusunda konuşan Leroy, şunları söyledi: "Mevcut bir modeli burada üretiriz, belki yeni bir model üretiriz. Türkiye çok geniş bir bölgeye ihracat yapabilir lokasyonda. Yeni bir model burada üretebilecek seviyede ama kararı aldığımızda, karar netleşince paylaşacağız. Ya mevcut aracın hacmini artırırız ya da yeni bir model üretiriz. Üçüncü model için atılmış herhangi bir adım yok. Bunun için çok ciddi kararlar vermemiz gerekiyor. Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, üretimde 20. yılını kutladı Leroy, Hibrit otomobil konusunda ise Türkiye'de de bu araçlara talep artması halinde burada da üretimi düşünebileceklerini vurguladı. Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye A.Ş., halen Corolla ve Verso modellerini üretiyor. 2014 yılsonunda 135 bin adet otomobil üretmeyi ve bunun yüzde 85’i ihraç etmeyi planlayan Toyota Otomotiv Sanayi, yıl sonunda 2 Milyar Dolar’lık ihracat hedefine ulaşmayı planlıyor. Bugüne kadar yapılan toplam yatırımın 1.9 milyar dolara ulaştığı Toyota Otomotiv Sanayi, 2002 yılında ihracata başladı ve kümülatif ihracat tutarı 20 milyar doları geçti.n T oyota Otomotiv Sanayi Türkiye A.Ş üretimde 20. yıla ulaşmasının coşkusunu yaptığı törenle 3 bin 500 çalışanıyla birlikte kutladı. Türkiye'nin ihracat liderleri arasında yer alan Toyota Otomotiv Sanayi, halen Corolla ve Verso modellerini üretiyor. 2014 yılı sonunda 135 bin otomobil üretmeyi ve bunun yüzde 85'ini ihraç etmeyi planlayan Toyota Otomotiv Sanayi, yıl sonunda iki milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmayı planlıyor. 1994 yılından bu yana Sakarya'daki tesisinde üretim ve ihracat faaliyetlerini yürüten Toyota Otomotiv Sanayi, yakın gelecekteki 24 Eylül September - Ekim October 2014 üretim ve yatırım artışı için hazırlıklarını sürdürüyor. 20. yıla özel yapılan kutlamalar kapsamında fabrikanın çalışmaları ve faaliyetleri hakkında bilgilendirme toplantısında konuşan Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye A.Ş. Ceo'su Orhan Özer, "Tesisimiz, başarılı performansı sayesinde üretim ve yatırım artışına layık görüldü. Tüm ekip arkadaşlarım, her bir çalışanımız bugünkü başarımızda pay sahibidir. Her zaman uyumlu işbirliği içinde olduğumuz ve katkılarını bundan sonra da sürdüreceklerinden emin olduğum yan sanayimize de çok güveniyoruz. Destekleri için tüm iş ortaklarımıza teşekkür ediyorum" dedi. 20. üretim yılı için gerçekleştirilen kutlamalara katılmak üzere Sakarya'ya gelen Toyota Motor Avrupa Başkan ve Ceo'su Didier Leroy, "En büyük gücümüz ürün kalitesi. Japonya'da neyse Türkiye'de de onu görüyor ve gurur duyuyoruz. Türk ekonomisinin gücüne güveniyoruz. Türkiye fabrikamızdaki üretimi artırmayı hedefliyoruz. Mevcut modelin Türkiye'de üretilmesi de olabilir, yeni model de düşünülebilir. Türkiye'yi ana ihraç merkezi yapmak, dünya çapında Toyota Manufacturing Turkey celebrates 20th year in production Toyota Motor Manufacturing Turkey Inc. celebrated its 20th year in production, sharing the enthusiasm with its 3500 employees in the ceremony. Being one of the leading exporters of Turkey, Toyota Motor Manufacturing produces the Corolla and Verso models. Toyota Motor Manufacturing plans to reach its 2 billion dollar exports target by the end of 2014, producing 135.000 units and exporting 85 percent of them. www.taysad.org.tr SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık: “Yerli otomobilin 2020 yılından önce olmasını hedefliyoruz” Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yerli otomobil markasının 2020'den önce yollarda olmasını hedeflediklerini belirterek, "Bu markanın da daha çok içten yanmalı motor değil, menzili uzatılmış elektrikli araç şeklinde olmasını hedefliyoruz. Buna yönelik de sektörle güçlü iş birliği hedefliyoruz" dedi. Dünyanın en iddiali test merkezlerinden birini kuracağız Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık B ilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye'de otomotiv sektörüne yönelik test ve muayene kapasitesini hızla iyileştirmek için çalışmaları sürdürdüklerini kaydederek, "Bursa Yenişehir'de kuracağımız test merkezinin şu anda çalışmaları devam ediyor. Belki şöyle bir müjdeyi de sizinle paylaşmakta fayda var. Bursa Yenişehir'de kuracağımız test merkezinde vites büyüttük. Dünyanın en iddialı test merkezlerinden birini kuracağız. Yerini değiştirdik. Testlerin çok daha iyi yapılabilmesiyle ilgili bir alanı belirledik. Şimdi o alanla ilgili bütün çalışmaları yürütüyoruz" ifadesini kullandı. Gelecek 10-15 yılda dünyadaki üretimin yarısının BRIC ülkeleri tarafından yapılacağını, küresel ısınmayla dünyada çevresel faktörler konusundaki bilinç ve beklentinin arttığına dikkati çeken Işık, buna bağlı olarak, otomotiv sanayisinde araç hafifletme, çevre ve tüketici dostu araç, yeni malzemeler ve yeni teknolojiler konusunda çalışmaların da her geçen gün artığını vurguladı. Işık, 2020'ye kadar, Avrupa'da her 5 araçtan birinin elektrikli olacağının 26 Eylül September - Ekim October 2014 Gelecek 10-15 yılda dünyadaki üretimin yarısının BRIC ülkeleri tarafından yapılacağını, küresel ısınmayla dünyada çevresel faktörler konusundaki bilinç ve beklentinin arttığına dikkati çeken Işık, buna bağlı olarak, otomotiv sanayisinde araç hafifletme, çevre ve tüketici dostu araç, yeni malzemeler ve yeni teknolojiler konusunda çalışmaların da her geçen gün artığını vurguladı. tahmin edildiğini vurgulayan Işık, şunları söyledi: "Gelişmiş ekonomilerde tüketici tercihleri daha esnek hale geliyor, tercihler de bireyselleşiyor. Seri üretimlerde çeşitlilik ve esneklik artacak gibi görünüyor. Yeni nesil araçlarda, sürücü ve yolcu konforu, araç eğlence kiti, akıllı sensörler, akıllı güvenlik kitleri ve düşük yakıt konuları daha etkin hale gelecek. Otomotiv teknolojisinde ortaya çıkan birçok yenilik, artık yazılım teknolojileri kullanılarak gerçekleşiyor. Yazılım teknolojileri konusuna ayrı önem vermemiz gerekiyor. Bugün gelinen noktada, araçlardaki elektronik ve gömülü yazılım payı yüzde 40'lardayken, önümüzdeki 10 yıl içinde bu payın yüzde 70'lere çıkacağı tahmin ediliyor. Bu açıdan Gebze'de faaliyete geçecek olan Bilişim Vadisi'nin otomotiv sektörüne yeni ivme kazandıracağına inanıyorum." "Yerli markanın, 2020 yılından önce yollarımızda olmasını hedefliyoruz" Otomotiv sanayisinin 2023 gelecek vizyonu ve hedeflerini anlatan Işık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yoğun rekabet nedeniyle motorlu taşıt aracı üreticileri arasında yaşanan birleşmeler artarak devam edecek. Üreticiler, üretim alanlarını gelişmekte olan ülkelere daha fazla kaydırarak, bunun yerine tasarım, Ar-Ge, teknoloji ve satış sonrası hizmet alanları gibi daha yüksek katma değerli alanlara yoğunlaşacak. Aksam parça üretiminde de benzer oluşumlarla firma sayısı azalacak. Pazarlarda etkinlik daha çok Ar-Ge ile sağlanacak. Yeni ürün geliştirmek amacıyla Türkiye'deki şirketlere daha fazla görev düşecek ve ülkemizde otomotiv alanındaki inovasyon yetkinliği artacak. Mekatronik, yeni malzemeler, emisyonlar, elektronik kontrol, yeni yakıtlar ve tahrik sistemleri, ortak araç platformu geliştirme, müşteri odaklı tasarım ve araç ağırlığını azaltma başlıca Ar-Ge alanlarını oluşturacak."n We aim to manufacture a domestic car before 2020 The Minister of Science, Industry and Technology Fikri Isik stated that they aim to have a domestic automobile brand on the roads before 2020 and said, "We prefer the car to be an electric vehicle with extended range rather than an internal combustion engine. We expect a strong cooperation with the industry." Mr. Isik pointed out that among their priorities is to establish an automotive test center which will contribute to the development of the industry and informed that they continue to work for our country to gain one of the leading test and innovation centers of the world, which will technically reduce Turkey's dependence to Europe. www.taysad.org.tr SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR OYDER “Otomobil Alıcıları Takibi Araştırması Raporu” açıklandı Türkiye’de ortalama 4 yılda bir otomobil değiştiriliyor GfK’nın OYDER için Türkiye’de otomobil satın alan kişiler ile düzenli olarak yaptığı araştırmada, 0 kilometre olarak satın alınan otomobillerin ilk sahipleri tarafından kullanılma süresi 4 yıl olarak belirlenmiş. nitelerken, kadın sürücülerin 4’te 3’ü erkek sürücüleri otomobil kullanımında başarılı buluyorlar. Dört Yılda Bir Otomobil Değişiyor O tomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) adına GfK’nın Mart-Temmuz 2014 tarihleri arasında sıfır otomobil alan toplam 2 bin 546 kişi ile gerçekleştirdiği “Otomobil Alıcıları Takibi Araştırması’nın sonuçları açıklandı. Rapora göre Türkiye’de araç değiştirme süresinin ortalama 4 yıl olduğu ortaya çıkarken, otomobil satın almaya karar verme ile otomobili satın alma arasında geçen süre 4 ayı buluyor. GfK’nın OYDER için yaptığı araştırmada erkek sürücüler araç kullanma konusunda kadınları “iyi araç kullanamıyorlar” şeklinde 28 Eylül September - Ekim October 2014 GfK’nın OYDER için Türkiye’de otomobil satın kişiler ile düzenli olarak yaptığı araştırmada, 0 kilometre olarak satın alınan otomobillerin ilk sahipleri tarafından kullanılma süresi 4 yıl olarak belirlenmiş. 4’ncü yıldan sonra otomobillerini değiştirerek 2’nci otomobillerini alanların oranı yüzde 37 olarak araştırmaya yansımış. Araştırmada; 3’ncü otomobilini alanlar yüzde 9, 4’ncü otomobilini alanlar yüzde 9 ve 5’nci kez otomobil alanlar da yüzde 8 olarak sıralanırken yüzde 24’lük oranlık bir kesim de ilk kez otomobil satın almış. Araştırmada ayrıca; otomobil satın almaya karar verenlerin bu kararlarını ortalama olarak 4 ayda hayata geçirdikleri de ortaya çıktı. Erkeklere Göre Kadın Sürücüler “Başarısız” Türkiye çapında 58 yetkili bayiden “0” km. otomobil satın alan 2 bin 546 kişinin katıldığı araştırmada ortaya çıkan bir başka ilginç sonuç da trafikte hiç bitmeyen bir taştırma konusu olan “erkekler mi kadınlar mı daha iyi otomobil kullanır” sorusuna verilen cevaplar oldu. OYDER-GfK araştırmasına katılan her 10 erkek sürücüden 6’sı kadın sürücüleri trafikte başarısız bulup “hiç iyi araç kullanamıyorlar” derken, kadın sürücüler tam tersi erkek sürücüleri yüzde 75 oranında başarılı buluyorlar. Ankette sorulan “sürücü olarak kendinizi nasıl buluyorsunuz” sorusuna erkekler yüzde 84 oranında “kendimi başarılı buluyorum” derken, kadın sürücülerin kendilerini başarılı bulmalarının oranı ise yüzde 52’de kalıyor. Otomobil Sosyal Statü Simgesi GfK tarafından müşterilerin araç seçimindeki kriterlerini ortaya koymak amacıyla yapılan araştırmada, otomobil yüzde 51 ile sosyal statü simgesi olarak görülürken, premium marka satışlarda bu oran yüzde 81’e kadar yükseliyor. Araştırmaya göre otomobil satın alan her iki kişiden biri kredi kullanırken, yeni araç alımında karar vermedeki ana motivasyon “mevcut işine olan güven” olarak belirlenmiş. Otomobilin dizaynı ve teknolojik özellikleri otomobil seçiminde ilk sıraya yerleşirken yakıt tasarrufu, güvenlik özellikleri ve emisyon değerleri son sıralarda yer alıyor.n In Turkey people change cars every 4 years in average The results of "Car Buyers Tracking Survey" have been announced. The research was done by GfK on behalf of Authorised Automotive Dealers' Association (OYDER) between March-July 2014 among a total of 2546 individuals. According to the report, the average time a car is changed in Turkey is 4 years and the duration between the decision to purchase a car and the purchase is about 4 months. In the survey, male drivers describe female drivers as "they don't drive well" and three fourth of female drivers find the male drivers successful. www.taysad.org.tr OTOMOTİV SANAYİ AUTOMOTIVE INDUSTRY MAN Otobüs Satınalma Grup Başkanı Barbaros Oktay: “Ürün ve hizmet tedarikçisi değil çözüm ortakları arıyoruz” Türk otomotiv ve otomotiv yan sanayisini nasıl değerlendiriyorsunuz? T ürk otomotiv ana ve tedarik sanayi ülkemizin lokomotif sektörü olma konumunu hep koruyor. Bu nedenle sektördeki büyümenin ülkemizin büyümesine paralel veya daha hızlı olması durumunda ülke gelişimine katkısı tartışılamaz bir gerçektir. Geçen son 10 yılda olduğu gibi önümüzdeki yıllarda da Türkiye’nin otomotiv ana ve tedarik sanayisi dünya liginde önemli bir aktör olma çabasını devam ettirmesi şart. Ancak bunun için sürdürülebilir olarak büyümek ve önümüzdeki fırsatları ve riskleri iyi değerlendirmek önem arz ediyor. Benim bulunduğum noktadan baktığımızda; ülkemize gelecek üretim amaçlı yatırımlara verilen desteğin yanı sıra otomotiv tedarik sanayinin ihracatını artırması için yapılacak çalışmalara öncelik verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Otomotiv sanayimizin büyümesi sadece ülkemizdeki yatırım ve montaj hatlarının artması ile değil, tedarik sanayinin küre- 30 Eylül September - Ekim October 2014 Türk tedarikçilerin mühendislik çalışmalarına daha fazla önem vermesine değinen Barbaros Oktay; Süreç analizleri, alt tedarikçi yönetimleri, üretimde verimlilik hedefleri ve yalın üretim çalışmaları ile süreçlerin sürekli iyileştirilmesi ve parça bazında seri üretim yapılmasının artık önemli bir şart olduğunu dile getirdi. sel otomotiv imalatçılarına daha çok ihracat yapması ile gelişecektir. ne verilecek destekler giderek çok önemli bir konu haline geliyor. Avrupa’daki otomotiv ana sanayilerinin mevcut kapasitelerinin yakın bir gelecek için çok fazla genişlemeye ihtiyaç duymayacağı görülüyor. Bu nedenle ülkemize gelecek yatırımların yakın gelecekte çok fazla olmayacağı kanaatini taşımaktayım. Yeni bir yatırım gelemeyecekse Avrupa’daki mevcut yatırımlara nasıl daha fazla ihracat yapılabilir sorusunu çözümlemek gerekiyor. Ayrıca ülkemizdeki mevcut yatırımların yerlilik oranlarının yükseltilmesi de bilindiği gibi çok önemli bir konu. Genel olarak yüzde 55 seviyesinde olan bu rakamın doğru çalışmalar ile yüzde 80’lere çıkarılmasının hedeflenmesi gerekiyor. Bunlardan dolayı Türk otomotiv tedarik sanayisi- OSD, TAYSAD, OYDER, ODD gibi çok önemli derneklerimiz ve bu konuda bilgi ve deneyim sahibi insanlarımız var. Genel olarak rekabet gücümüzü artırmamız için gereken çalışmalara öncelik verilmesi durumunda artan bir ivme ile sektörün büyümeye devam edeceğini düşünüyorum. Ancak bizimle beraber Orta Avrupa ve Kuzey Afrika ülkelerinin de uygun maliyetli iş gücü ile rekabetten her geçen gün daha fazla pay almaya çalışacağından, ülkemizdeki milli gelir düzeyinin artması ve bizim rekabet düzeyimizin etkileneceğinden de bahsetmek gerekir. www.taysad.org.tr Ancak bu noktada yakınmak yerine nasıl mücadele edilebileceği üzerine çalışmalar yapmak gerekiyor. Ülkemizde bunu çok iyi başaran tedarik sanayicilerimiz mevcut. Otomotiv üreticileri ile tedarik sanayinin ilişkisini 3 aşamada ele alarak konuyu özetlemek istiyorum. Bu üç aşama; tanıma ve teklif verme, proje süreci ve seri tedarik ve servis hizmetidir. Seri Tedarik ve Servis Çok açık yüreklilikle söylemek isterim, şu ana kadar sektörde rastladığı bir iki şanssız vaka dışında Avrupa’da Türk tedarikçilerin seri tedarik ve servis sürecindeki performansına ait olumsuz bir duruma rastlamadım. Bilakis, ülkemiz insanının sorun çözmedeki hız ve pratikliğiyle başarılı olmadaki gurur ve isteği buraya çok iyi motivasyon olarak yansıyor. Bunun sonucunda ise uzun vadeli ilişkiler kuruluyor. Buradaki temel eksiklik modern verimlilik geliştirme çalışmalarının devreye alınıp uzun vadede maliyetlere olan yansımasının tedarikçilerimiz tarafından tam anlamıyla tatbik edilememesidir. hususundaki gelişim ihtiyacı ana sanayi ile ülkemizdeki tedarik sanayicilerinin arasındaki ilişkilere de maalesef yansıyor. Her bir parça nominasyon kararına bir proje olarak bakmak, bir proje organizasyonu ve lideri oluşturmak ve projenin istenilen kalite, maliyet ve termin süresinde tamamlanmasını amaçlamak gerekiyor. Bunun için şüphesiz, iyi yabancı dil bilen ve proje yönetimi hususunda deneyimli insanlara ihtiyaç var. Yurt dışındaki tedarikçiler ile Türk tedarikçileri karşılaştırdığımda gördüğüm ilk fark bizim tedarikçilerimizin çoğunun mühendislik ya da satış bürolarını bu projelerin yönetiminden sorumlu tutmaya çalışması. Hâlbuki yurt dışındaki tedarikçiler bunun için bünyelerinde özel proje yönetim ofisleri bulundurmaktadırlar. Böylelikle esas işi proje yönetimi olan bu insanlar, daha konsantre ve profesyonelce proje yürütüyorlar. Bunu ülkemizde de başaran tedarikçilerimiz mevcut olduğunu biliyoruz. Bu tedarikçiler farklarını iş süreçlerinde hemen belli ediyor. Bu zihniyetin tüm tedarikçilerimize yayılması gerekir. BARBAROS OKTAY: MAN; belirli bir süre önce NEOPLAN markasının ürünlerinin tamamını Ankara’daki fabrikasında üretilmesine başlama kararı alarak Türkiye’deki üretim portfoyünü ve kapasitesini artırdı. Bu karar sonrası Ankara’daki fabrikamız da sadece bir üretim tesisi olmaktan çıkarılarak mühendislik ve ürün geliştirme faaliyetlerinde Alman meslektaşları ile ortak çalışmalar yapan bir Ar-Ge merkezi haline getirildi. Tecrübelerinize dayanarak Türk tedarikçilerin performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? Hem kişisel olarak hem de görevim gereği Türk tedarikçilerin yurt dışındaki çalışmalarını yakından takip ediyorum. Türk tedarik sanayicileri özellikle son 10 yılda çok önemli gelişmelere imza attılar. Bunu göz ardı edemeyiz. Şirketler kurumsallaşma yolunda çok ilerlediler. Fakat firmalar ihracat yapmaya başladıkları ilk yıllarda belki de tecrübesizliklerinden kaynaklanan yaptıklarını yanlışlar yüzünden bir takım ön yargıların oluşmasına neden oldular. Bu durum, Türk tedarikçilerin aşması gereken önemli bir bariyer olarak karşılarına çıkmaktadır. www.taysad.org.tr Ana sanayi şirketleri uzun vadeli güvenilir ilişkiler kurarak bu ilişkilerde iyi hizmet ve yıllar içinde azalan maliyet performansı bekliyorlar. Hizmetin iyi sunulması konusunda bir sorun yok. Fakat maliyetleri azaltmaya yönelik çalışmalar ve bunların ürüne yansıması gibi mühendislik çalışmalarına önem verilmesi gerekiyor. Süreç analizleri, alt tedarikçi yönetimleri, üretimde verimlilik hedefleri ve yalın üretim çalışmaları ile süreçlerin sürekli iyileştirilmesi ve parça bazında seri üretim olarak çalışılması şart. Proje Yönetimi İkinci konu ise nominasyon kararı ile başlayan proje yönetimi. Çok iyi örnekleri olmakla beraber, ülkemizdeki proje yönetimi Tanıma ve Teklif Verme Tanıma ve teklif verme sürecinde dünyadaki ana sanayiler her geçen gün yenilikler üzerinde çalışıyorlar. MAN bildiğiniz üzere bir VW grup şirketidir. VW’de tüm tedarikçilerimiz ile iletişim kurduğumuz bir online portal bulunmaktadır. Bu portal üzerinden ihtiyaç duyduğumuz tüm parçalar için tedarik çağrısında bulunuyoruz. Her şey sistem üzerinden yürüyor. Bunun için ana sanayi bazında sistemleri çok iyi tanıyan ve kullanılabilen uzman personele sahip olmak çok önemli. Ana sanayiciler bu sistemlerin kurulumu ve eğitimleri için başvurulması durumunda her zaman destek veriyorlar. Bu sistemlerde malzeme gruplarına göre Eylül September - Ekim October 2014 31 OTOMOTİV SANAYİ AUTOMOTIVE INDUSTRY tanımlı ve onaylı tedarikçi olmak işin en önemli temeli. Bu sistemler üzerinden tedarik ihtiyaçlarını takip etmek gerekir. Gelecekte Satın Alma Ofisleri ile tedarikçiler arasındaki ilişkiler bu sistemler üzerinden daha farklı şekillenecek. Artık eskisi gibi ‘Proje için beni nasıl olsa ararlar’ mantığından kurtulmak gerekiyor. Bunun yerine sistem üzerinden ‘Şirketimi ilgilendiren hangi projeler mevcut’ diyerek proaktif araştırma yapmalıdır. Bu açıdan sistemi tanıyabilen ve gerekli projeleri belirleyebilen eğitimli personele sahip olmak çok önemli. Ben, kişisel olarak her hafta katıldığım grubumuz bünyesindeki tedarik komitelerinde ülke- ları ekleniyor. Ancak daha öncede de belirttiğim gibi süreçlerini sistemler üzerinden yürüten, ana sanayicilerle pazarlık yapılmadan ya da teklif veren en iyi iki tedarikçi ile pazarlık yapılarak dosyalar kapanıyor. Bu da baştan pazarlık payı ekleyen Türk tedarikçilerini zaman zaman sürecin dışına itiyor. Diğer bir noktayı ise lojistik maliyetleri oluşturuyor. Orta Avrupa her geçen gün iş süreçlerindeki kalitesini ve imkânlarını artırıyor. Bu da merkezi Avrupa’da bulunan tesislere coğrafi yakınlıklardan dolayı daha iyi lojistik maliyet olarak yansıyor. Bu bugün için hissedilen ve yakın gelecek için etkisini artıracak bir gerçek. Geçmiş yıllarda İstanbul’da faaliyet gösteren ve Volkswagen bünyesindeki 12 şirkete hizmet veren VW Bölgesel Tedarik Ofisi (RSO) Man’ın Ankara’daki tesislerine 2014 yılı başında taşınarak Man Türkiye A.Ş. bünyesindeki satın alma ofisimiz ile birleşti. Böylece VW Bölgesel Tedarik Ofisi’nin Türk imalatçılardan daha fazla tedarik imkân sağlanması amaçlanmıştır. Ayrıca Bölgesel Tedarik Ofisi çalışmaları MAN’ın yıllarca Türk tedarikçileri ile kurduğu sağlam temelli ilişkiler üzerinden desteklenmektir. mizde konu ile ilgili tedarikçi olmasına rağmen teklif verilmeyen ve sonrasında ilgili şirketlerin genel müdürlerinin ‘iş alamıyoruz’ diye şikâyet edilen çok vaka gördüm. Dolayısıyla, bu sistemlerin aktif olarak kullanılması bir başka şart. Bu konudaki diğer önemli nokta teklif paketlerinin ve sunumlarının ana sanayilerdeki karar verme süreçlerinde ne kadar önemli araçlar olduğunun anlaşılmasıdır. Yine çok iyi örnekleri olmasına rağmen maalesef tedarikçi şirketlerden çok profesyonelce hazırlanmamış teklif paket ve sunumları ile karşılaşıyoruz. Bu tekliflerinin uygun olmasına rağmen nominasyonlariın başka ülke kaynaklı tedarikçilere gittiğini görüyoruz. Teklif paketi ve sunumu teknik şartnameler çok iyi incelenerek hazırlanmalıdır. Sunum mutlaka proje yönetimi hususunda bilgileri içermelidir. Herkesin zamanla yarıştığını unutmamak gerekiyor. Maliyet ne kadar uygun olursa olsun hiçbir ana sanayi, projesini parça tedariği için riske atmak istemeyecektir. Ürün ya da hizmet tedariği yapan sanayiciler değil, çözüm ortağı olan tedarikçiler arıyoruz. Bu nedenle tedarikçilerin şimdiye kadar tüm TAYSAD başkanlarımızın altını çizdiği Ar-Ge faaliyetlerine önem vermeleri çok ama çok önemlidir. İhracat yapan Türk tedarikçilerinin lojistik verimliliklerini artırmaya yönelik dernek çatıları altında çözüm bulmaları ve güçlerini birleştirmeleri gerekmektedir. Ayrıca ihracat yapan şirketlerin lojistik maliyetlerinin devlet tarafından desteklenmesi de diğer bir katkı olabilir. Hepsinden önemlisi, artık ürün ya da hizmet tedariği yapan sanayiciler değil, çözüm ortağı olan tedarikçiler arıyoruz. Bu nedenle tedarikçilerin şimdiye kadar tüm TAYSAD başkanlarımızın altını çizdiği ArGe faaliyetlerine önem vermeleri çok ama çok önemlidir. Elbette tüm bu iyi ve iyileşmeye açık olan yönleri vurgularken ihracat yapan yerli tedarikçilerimizin ülke adına çok önemli işler yaptıklarının altını çizmek gerekiyor. Bunu yaparken, bugünden çok daha fazla devlet desteğini hak ettiklerini vurgulamadan da konuyu kapatmak istemiyorum. En basit örnek olarak, bir konsept sunumu için yurt dışına giderecek şirket yetkilerinin vize problemi ile karşılaştığı durumları yaşanıyor. Bu yüzden fırsat eşitsizliklerine tanık oluyoruz. Tüm bunlara rağmen ülkemiz Diğer önemli bir konuyu ise teklif rakamları oluşturuyor. Ne yazık ki hala geleneksel olarak, ‘Nasıl olsa fiyatta pazarlık yapılacaktır’ öngörüsü taşınıyor. Bu nedenle ilk verilen tekliflerdeki maliyete pazarlık pay- 32 Eylül September - Ekim October 2014 www.taysad.org.tr OTOMOTİV SANAYİ AUTOMOTIVE INDUSTRY tan çıkarılmış, mühendislik ve ürün geliştirme faaliyetlerinde Alman meslektaşları Bilinmeyen Yönleriyle Barbaros Oktay ile ortak çalışmalar yapan bir Ar-Ge merkezi haline getirilmiştir. Geçmiş yıllarda İstanbul’da faaliyet gösteren ve Volkswagen bünyesindeki 12 şirkete hizmet veren VW Bölgesel Tedarik Ofisi (RSO) Man’ın Ankara’daki tesislerine 2014 yılı başında taşınarak Man Türkiye A.Ş. bünyesindeki satın alma ofisimiz ile birleşti. Böylece VW Bölgesel Tedarik Ofisi’nin Türk imalatçılardan daha fazla tedarik imkân sağlanması amaçlanmıştır. Ayrıca Bölgesel Tedarik Ofisi çalışmaları MAN’ın yıllarca Türk tedarikçileri ile kurduğu sağlam temelli ilişkiler üzerinden desteklenmektir. Daha önce grup bünyesinde Budapeşte’ye raporlayan ofis, bu birleşme kararı ile merkezi fonksiyonların bulunduğu Wolfsburg’a raporlama yapmaktadır. Bu da karar verme tedarikçileri çok başarılı işlere imza atıyorlar. Bir kez daha hepsine başarılar dilemek isterim. kabiliyetlerimizi şüphesiz Türk tedarikçiler lehine artırmıştır. Ankara’daki fabrikamızda üretilen ürünle- MAN’ın Türkiye’deki operasyonlarından ve Türk tedarikçileri ile olan ilişkilerinden bahseder misiniz ? rin yerlilik oranlarını da her geçen gün ar- Dünyanın önde gelen kamyon, otobüs şase ve motor üreticilerinden Man, bir Volkswagen grup şirketidir. MAN, merkezi olan Almanya dışındaki ilk yatırımını 48 yıl önce Türkiye’de yapmıştır. Bu nedenleMAN ve Türkiye’nin temellerini çok uzun tarihsel geçmişten alan sağlam ilişkileri mevcuttur. grubunuz bünyesindeki her yeni parça te- 2009 yılında MAN Türkiye AŞ’nin CEO’su Münür Yavuz ve yönetim ekibinin aramıza katılmasıyla Ankara işletmemiz MAN ticari araçlar şirketler grubunda en iyiler arasında yerini almıştır. Otobüslerin uzun yıllara karşı korozyon dayanımını sağlayan ön işlem ve tüm gövde daldırılabilme imkânı bulunan kataforez kaplama tam otomatik tesisi yatırımı gerçekleştirilmiştir. Kablo tesisat üretim kapasitesi artırılmıştır. Böylece Man’ın dünya üzerindeki tüm otobüs ve yürüyen şaselerine hizmet verilmeye başlanmıştır. Man belirli bir süre önce NEOPLAN markasının ürünlerinin tamamını Ankara’daki fabrikasında üretilmesine başlama kararı aldı. Böylece Türkiye’deki üretim portfoyünü ve kapasitesini artırmış oldu. Bunun devamında Ankara’daki fabrikamız da sadece bir üretim tesisi olmak- 34 Eylül September - Ekim October 2014 tırmak gibi bir politikamız mevcuttur. Bunun yanı sıra Avrupa merkezli şirketimiz ve dariğinde RSO ofisinin Türkiye’deki tedarikçilere yer vermesi gibi önemli bir görevi bulunmaktadır.n Güne Nasıl Başlar? Çok erken Hangi Sporları Yapar? Her hafta Çarşamba günü akşam yüzmek, Cumartesi günü ormanda yürüyüş Düzenli Takip Ettiği Yayınlar? TAYSAD Dergi, Focus, National Geographic ve bazen Der Spiegel En Sevdiği Yemek? Yurt dışındaki bir insan olarak tüm Türk yemekleri En Sevdiği Şehir? Şüphesiz İstanbul Sevdiği 3 Özelliği? Hızlı ve atak olma, ikna etme kabiliyeti, mücadelecilik İş Hayatında En Çok Kızdığı Durum? Sorulara çok uzun cevap verilmesi ve cevap dışında her konuya değinilmesi, ileri görüşsüzlük Hangi Tür Müzikleri Dinler? Arabeskten tutun da, sabahları işe gelirken dinlediğim klasik müzik CD’lerime kadar geniş bir yelpazem var. Ama daha çok eski şarkılar diyelim Son Okuduğu Kitap? Kesin İnançlılar - Eric Hoffer Son İzlediği Film? Budapeşte Oteli Ailesiyle/Arkadaşlarıyla Yapmaktan Hoşlandığı Şeyler? Yeni yerler keşfetmek BARBAROS OKTAY: 35 yaşında olan Barbaros Oktay İstanbul doğumludur. Babasının mesleği nedeniyle Türkiye’nin değişik bölgelerinde tahsilini tamamladı. Kendisine nereli olduğu sorulduğunda “Türkiyeli” demeyi sevdiğini söyleyen Oktay, üniversite eğitimini Hacettepe Üniversitesi Kim- Tatillerini Nerede Geçirir? Muhakkak bir hafta deniz kenarı Antalya, geri kalanında muhakkak yeni bir şehir En Sevdiği Söz Barışta ter dökmeyen savaşta kan döker ya Mühendisliği bölümünde tamamladı. Mesleki görevlerini sürdürürken Bilkent Üniversitesi’nde Executive MBA eğitimi aldı. 10 yılı aşkın bir süredir çalışma hayatına mühendis olarak başladığı MAN ticari araçlar bünyesinde devam eden Barbaros Oktay, şu anda otobüs satınalma süreçlerinin tamamından sorumlu olarak hizmet vermektedir. Polonya, Türkiye, Almanya, Güney Afrika ve Hindistan’a kadar dünyanın tüm bölgelerinde faaliyetlerini MAN Truck & Bus AG’nin merkezi olan Munih’ten yürütüyor. Yaklaşık 2 senedir Münih’te yaşıyan Barbaros Oktay, bu görev için Münih’e davet edildiğinde Almanya’daki bu pozisyon da MAN Türkiye çıkışlı ilk Türk olmanın verdiği gurur ve sorumluluk bilinciyle göreve başladığını ifade ediyor. Oktay, 7 yaşında bir kız babasıdır. www.taysad.org.tr OTOMOTİV SANAYİ AUTOMOTIVE INDUSTRY MAN Bus Purchasing Vice President Barbaros Oktay: “We are looking for solution partners, not product and service suppliers” Barbaros Oktay pointed out the importance of engineering studies of the Turkish suppliers, process analysis, sub-supplier management, production efficiency targets, lean manufacturing studies, continuous improvement of processes and part-based mass production. How do you evaluate Turkish automotive and automotive supply industry? T urkish automotive main and supply industry maintain their position as the leading industry of our country. Therefore, it’s an indisputable fact that the growth of the industry will be a contribution to the development of the country as far as it’s parallel to (or even faster than) the growth of the country. In the coming years, it’s essential for the Turkish automotive main and supply industry to continue the effort to become 36 Eylül September - Ekim October 2014 an important player in the global league as the past 10 years. However, to achieve this, it’s necessary to grow sustainably and use the opportunities and risks ideally. From my point of view, investments with productional purpose should be supported as well as the studies performed should be given priority in order to increase the exports of the automotive supply industry. The automotive industry will grow not only with the increase of investments and assembly lines, but also with more ex- BARBAROS OKTAY: Some time ago, MAN decided to manufacture all the products of NEOPLAN in Ankara plant. So, it increased both its product portfolio and capacity in Turkey. Following this, our plant in Ankara is no longer just a production facility but has become an R&D center where all engineering and product development operations are performed in cooperation with German colleagues. www.taysad.org.tr OTOMOTİV SANAYİ AUTOMOTIVE INDUSTRY VW Regional Supply Office (RSO) has moved to Ankara and merged with the Purchasing Office at the beginning of 2014 after servingr 12 companies in Istanbul for the past years, so that VW Regional Supply Office is intended to provide more from Turkish manufacturers. Also, the operations of the RSO has been supported by the strong relationship with Turkish suppliers which was wellestablished by MAN throughout the years. and expericence. I believe that the industry will continue to grow with an increasing momentum as far as we give priority to necessary studies in order to increase our competitiveness in general. However, we should mention the fact that with each passing day, Central European and Northern African countries will try to take a share in the competition with their affordable labor force and our competitive level and national income will be affected. Could you tell us about the operations of MAN in Turkey and its relationship with the Turkish suppliers? As a Volkswagen Group company, MAN is one of the world’s leading truck, bus chassis and engine manufacturers. MAN matic plant where the vehicles have pretreatment and are submerged entirely, which is for cataphoresis coating in order to provide corrosion resistance of buses for long years. We increased the production capacity of cable installation. Thus, MAN started to provide service to all buses and moving chassis in the world. Some time ago, MAN decided to manufacture all the products of NEOPLAN in Ankara plant. So, it increased both its product portfolio and capacity in Turkey. Following this, our plant in Ankara is no longer just a production facility but has become an R&D center where all engineering and product development operations are performed in cooperation with German colleagues. VW Regional Supply Office (RSO) has moved to Ankara and merged with the Purchasing Office at the beginning of 2014 after servingr 12 companies in Istanbul for the past years, so that VW Regional Supply Office is intended to provide more from Turkish manufacturers. Also, the operations of the RSO has been supported by the strong relationship with Turkish suppliers which was well-established by MAN throughout the years. ports of the supply industry to the global automotive manufacturers. made its first investment out of their It’s predicted that the European automotive industry manufacturers will not be in the need of expanding their current capacities in the near future. Therefore, I don’t expect many investments to our country in the foreseeable future. If there’s no new investment, then we need to find an answer to the question on how to export to the current investments in Europe more than usual. Also, as known, another important subject is increasing the rate of the indigenousness of the current investments in our country. We need to increase the rate from 55 percent upto 80 percent by performing proper studies. Because of all these, the support to the Turkish automotive supply industry becomes a very substantial subject. In this regard, we have significant people and organisations such as OSD (Automotive Industrialists’ Association), TAYSAD, OYDER (Authorised Automotive Dealers’ Association) and ODD (Automotive Distributors’ Association) with great knowledge That’s why MAN has a long historical past 38 Eylül September - Ekim October 2014 center, Germany, 48 years ago in Turkey. and strong relationship with Turkey. In 2009, when MAN Turkey Inc. CEO Munur Yavuz and his administration team joined us, our Ankara unit took place among the best of MAN commercial vehicles group of companies. We made an investment and established a fully auto- The office used to report to Budapest in the group and following the merge now it reports to Wolfsburg where the central functions are and this has increased our ability to decide in favor of Turkish suppliers.We also have the policy to raise the indigenousness of the products that we manufacture in our plant in Ankara with each passing day. In addition, the RSO has the important task that it includes the Turkish suppliers in each new supply under our group and European based company.n BARBAROS OKTAY: He’s 35 years old and was born in Istanbul. Due to his father’s profession, he completed his education in different regions of Turkey. When asked where he’s from, he prefers to say he’s “from Turkey”. He has graduated from Hacettepe University Chemical Engineering and has also received Executive MBA from Bilkent University while working. Currently, Purchasing Vice President responsible from Bus Business and RSO Turkey where he started work as an engineer more than 10 years ago. He operates all the activities in Poland, Turkey, Germany, South Africa, India and other several regions of the world from the center of MAN Truck & Bus AG in Munich where he’s been living for the past 2 years. He states that he’s honoured by being selected for this position in Germany as the first Turkish citizen from MAN Turkey and he’s well awared of his responsibilities. www.taysad.org.tr KALIP TAŞIMA ROBOTU BÜYÜK YENİLİK! ü5 - 50 ton taşıyabilen model seçenekleri ü Sınırsız manevra kabiliyeti ü Bulunduğu konumda yön değiştirme ü Kullanımı özel eğitim, ehliyet ve beceri gerektirmez! ü Çevreye duyarlı, %100 elektrikle çalışır, 8 saat şarj süresi - tam yüklü kesintisiz 3 saat çalışma ü Yüksek iş güvenliği / Lazer mesafe sensörleri ü Çok düşük bakım ve işletme maliyeti TOSB 1. Cadde 14. Sokak No:5 Çayırova / KOCAELİ Tel: +90 262 658 0404. info@tekiskalip.com.tr www.tekiskalip.com.tr TAYSAD ALMANYA TEMSİLCİLİĞİ TAYSAD GERMANY LIAISON OFFICE Tedarikçiye İş + Yük G sinin olacağını belirtmiştik, tabii ki bu sürecin getirdiği yükler de oldukça fazla, ancak aşılabilir. Kısaca tedarikçiler küreselleşmek zorunda. Bir ana sanayinin sadece Avrupa fabrikalarına mal vereceğim diğer kıtalar, fabrikalar benim için ilginç değil dönemi kapanmak üzere. Küreselleşmenin maliyeti iyi hesap edilmeli ve küreselleşmenin gerektirdiği “know how”ları iyi içselleştirebilen yapılara bir an evvel geçilmelidir. ünümüz otomotiv sanayisine şekil veren “mega trend”ler çoktankendisini göstermiş, bir çok ana ve yan sanayi bu trendlere göre pozisyon almaya başlamıştı. Kısaca bu mega trendleri; elektrikli araç ve bunun üretim/modül/parçalara etkisi, araç başı CO2 emisyonun azaltılmasının etkileri (alternatif motor/şanzıman teknikleri) enformasyon teknolojilerinin ve akıllı sistemlerin araçlara adaptasyonu ve hafif/yeni malzemeler vb. olarak belirtebiliriz. Küresel rekabet baskısı da bu trendlerin yanı sıra hissedilmeye devam ediyor. Ayrıca, yaklaşık 3 yıldır otomotiv ana sanayilerin üretim yapılarını modernize etmeye, yeni teknolojik gelişmeleri daha fazla entegre etmeye ve verimliliklerini artırmaya yönelik çalışmalarını izlemekteyiz. Milyar Avro’lar tutarındaki yatırımlar ile süreç hızlı bir şekilde ilerlerken ana sanayinin merkez Avrupa ülkelerindeki araç katma değer oranı yüzde 25 seviyelerine kadar indi. Ana sanayiler tarafından bir başka mesaj ise; masrafları azaltma ve satın alma süreçlerinde optimizasyon aracılığıyla milyarlarla ifade edilen bir tasarruf programının uygulamaya konulacağı yönünde… Bir taraftan yeni teknolojik gelişmelere ayak uydurmak zorunda olan ve yatırım yapan tedarikçiler, diğer taraftan da milyar avro mertebelerindeki tasarruf programlarına uymak zorunda bırakılmaktalar. Bu tür çok taraflı sorunlarla baş etmek durumunda kalan tedarikçiler aslında geçmişte de bu gibi durumlarla karşı karşıya kaldılar. Fırsatlar Mega trendler ve ana sanayide üretim/ modüler yapıdan kaynaklı satınalma stratejileri tedarikçilere önemli iş fırsatları da doğurmaktadır. Bu fırsatları iki kalemde belirtmek gerekirse; birincisi üretim/modüler sistemden kaynaklı olarak ana sanayiler küresel çapta belirledikleri tedarikçiler ile daha fazla iş sözleşmesi yapmak istiyorlar. İkincisi, ana sanayilerin katma değer oranından daha fazla çekilmesi ile olu- 40 Eylül September - Ekim October 2014 AHMET YILMAZ TAYSAD Almanya Temsilcisi, exTim GmbH Yönetim Kurulu Başkanı TAYSAD Germany Representative, Chairman of the Board of exTim GmbH şan/oluşacak alanlarda iş taleplerinin artması. Bu klasik anlamda sadece outsource edilen ürün/ürün gruplarını kapsamıyor (klasik anlamda bilindiği üzere, ana sanayilerin yetkinlik sahibi oldukları alanları/ürünleri, daha ucuza satın alabildikleri anda dışarıya verdiler), teknolojik gelişmelerden dolayı, artık ana sanayiler yetkinlik geliştiremedikleri ‘teknolojik ürünler’i daha fazla satın almak zorunda kalıyor. Audi firmasının satın almadan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Bernd Martens, bu durumu satın alma için yeni bir fenomen olarak yorumlamakta ve bu alanda inovatif küçük tedarikçi firmalar ile de çalışmak istediklerini belirtmektedir. Bu alanın bir diğer özelliği, bu yeni teknolojik ürünlerin piyasa fiyatı henüz oluşmadığı için, ana sanayiler bilindik satın alma strateji metotlarına buna uygulayamamaktalar. Yükler Ana sanayilerin küresel çapta belirlenen tedarikçilerle çalışmak istediğini (yani değişik coğrafyalar için değişik tedarikçilerle değil aynı tedarikçilerle tüm üretim ağına hizmet) ve bunun kapasite artırıcı bir etki- Küreselleşmenin ve bir o kadar da mega trendlerin etkisi ile bir çok büyük dev yan sanayi firmasının da zorlandığı bilinmektedir. Organik olarak büyümede (hem ürün hem de coğrafya açısından) zorlanan firmalar satınalmalar aracılığı ile bu açığı kapatmaya çalışmaktadırlar. ZF Friedrichshafen firmasının TRW’yi satınalma operasyonu bu gözle de irdelenebilir. Delphi ile BorgWarner’in birleşmesini, FederalMogul’un Honeywell fren diskleri bölümünü devir almasını, Mahle’nin Letrika’yı, Bosch’un ZF-Lenksysteme almasını da bu kıstaslarla değerlendirmek yerinde olur. Diğer taraftan bu örneklerin yakın tarihte hızla çoğalacağını belirtmek isterim. Küreselleşme becerisi gösteren ve teknolojik alanda inovatif çözümler/ürünler geliştirebilen tedarikçiler önümüzdeki dönem daha şanslı olacak.n To The Supplier Business + Load M ega trends, shaping Today’s Automotive Industry had already shown; and a lot of main industries and sub-industries had started to get position according to these trends. In short, we can remark these mega trends as electrical vehicle and its effect on production/module/parts, and the effects of the reduction of CO2 emissions per vehicle (alternative engine/ transmission techniques), adaptation of information technologies and smart systems to the vehicles, and the light/new materials, etc. www.taysad.org.tr Increased global competition pressure is felt together with these trends. Furthermore, for about 3 years, we have been watching the works of main industries oriented to modernize their production structures, to integrate much more new technological developments and increase their productivities. The value-added ratio of main industries in central European countries has dropped down to 25 per cent levels whilst the operation is progressing rapidly with the investments of worth billions of Euros. Another message from the main industries is in the direction of the fact that an austerity program denoted with billions will be put into practice through the optimization within the purchasing processes and cost reduction... The suppliers who invest and who have to comply with new technological developments on one hand are obliged to the austerity programs with billions of Euros, on the other hand. The suppliers who have to overcome this kind of multilateral problems, in fact, had also been faced with such situations in the past. Opportunities The mega trends and procurement strategies arising from production/modular structure in the main industry create significant business opportunities for the suppliers. If we remark these opportunities in two items, the first is the fact that the main industries , as arising from production/modular system, want to make more business agreements with the suppliers they determined in global size. The second is the demands increase in the areas that was/to be arisen as a result of the fact that drawing from value-added ratio much more. This does not cover the products/product groups ‘outsourced‘ only (as known in the classical sense, OEM’s mainly sourced the areas/products within their competence only that as they can purchase with cheaper prices), but also the ‘technological products’, where OEM’s do not have competence anymore. Bernd Martens, Member of www.taysad.org.tr the Board of Directors of Audi Company who is responsible for purchasing interpret this situation as a new phenomenon; and remarks that they want to make business with also innovative small suppliers. Another characteristic of this area is the main industries cannot apply their known procurement strategies to this because of the market price has not yet been formed. Burdens We had already stated that the main industries want to make business with suppliers determined in global size (that is, it is not with different suppliers for different geographies but the service together with same suppliers for all of production network), and this will have a capacity booster effect however the burdens created by this process are pretty much. In short, the suppliers have to be global. Period in which a main industry envisages that it will sell goods for European factories only but other continents, factories are not interesting for it is about to be closed. The cost of globalization must be calculated carefully; and the structures that can endogenize the “know how”s perfectly that globalization requires. It is known that a lot of giant sub-industry companies also slogged under the effects of the globalization as well as the mega trends. The companies slogged in organically growth (both products and geography) endeavors to close this gap through procurements. ZF Friedrichshafen Company’s operation for purchasing TRW can be probed from this point of view. Likewise, Delphi and BorgWarner merger; Federal-Mogul’s acquisition of Honeywell’s brake discs section; Mahle’s acquisition of Letrika; Bosch’s acquisition of ZF-Lenksysteme are additional examples. It is possible to augment the samples; stating that these samples will increase in on near future. The suppliers that can demonstrate the skill of globalization, and that can develop innovate solutions/products will be more fortunate in the next season.n Eylül September - Ekim October 2013 41 AMERİKA’DAN HABERLER NEWS FROM USA Kanada otomotiv endüstrisi K sanayiinde son yıllarda büyüyemeyen bir ülke için önemli bir başarı. Pazar çeşitlendirmesi açısından da görünüm umut verici. Meksika’ya olan ihracat yüzde 30 artarken ABD’ye yapılan ihracat, 10 yıl öncesine göre yüzde 20 azalmış bulunuyor. uzey Amerika dediğimizde, üç ülkeyi kasdediyoruz: Amerika Birleşik Devletleri, Meksika ve Kanada. Dünya otomotiv üretiminde önemli paya sahip olan bu üç ülkeden Kanada’ya biraz daha yakından bakmaya çalışacağız. Özellikle Ontario Eyaleti’nin, otomotiv sanayi açısından Türkiye ile benzerlikler göstermesi nedeniyle okuyucularımız açısından ilginç olacağını düşünüyorum. Birinci Dünya Savaşı’nı takip eden bir kaç yıl boyunca ABD’den sonra dünyanın ikinci büyük otomotiv üreticisi olan Kanada, o günlerinden çok uzak olsa da bugün iki milyon adedi aşan üretimiyle dünyada hala ilk on içinde yer alıyor. 600 milyar doları aşan GSMH ile Kanada’nın ekonomik değerinin neredeyse üçte birini üreten Ontario, bir zamanlar dünya otomobil üretiminin merkezi olan Detroit’e yakınlığı ve Michigan’a komşu olması nedeniyle Kanada otomotiv sanayinin kalbi sayılabilir. Bu eyalette General Motors, Ford, Chrysler, Toyota ve Honda’nın üretim tesisleri var. Örneğin Ford, Kuzey Amerika’daki araç üretiminin yüzde 10’unu Kanada’da gerçekleştiriyor ve aynı zamanda bu bölgedeki satışlarının yüzde 10’u Kanada’da. Mavi oval logolu firmanın her yıl Kanadalı tedarikçilerden satın aldığı parça tutarı 3.6 milyar doları buluyor. Kanada otomotiv yan sanayi hızlı bir toparlanma sürecinde. Bunu sağlayan en önemli iki faktör, ABD’de son on yılın en parlak döneminin yaşanması ve Kanada dolarının, Amerikan doları karşısında son bir buçuk yıldaki değer kaybı. Otomotiv yan sanayii satışları Temmuz ayı itibariyle yıllık yüzde 14 arttı. ABD dışındaki pazarlara yapılan ihracatın yıllık artış oranı ise yüzde 19’u buldu. Bu, özellikle ABD’nin yanıbaşında olan bir ülke için, risk dağılımı açısından doğru yönde atılmış bir adım. Ontario’daki otomobil ve ticari araç üretimi, yeni modellere geçiş ve kalıp değişimleri nedeniyle duraklasa da, yan sanayideki bu artış oranı, sanayi üretimindeki genel artışın neredeyse üç katı. Kuzey Amerika’da üretilen her bir araçta or- 42 Eylül September - Ekim October 2014 VAROL KARSLIOĞLU talama 1.600 dolarlık, Kanada üretimi parça var. Bu nedenle ABD üretimindeki artışın sürmesi, 2014 yazında satışlarda beklenen durgunluğun yaşanmaması ve 2015 için tahmin edilen 17.8 milyonluk adet tahmini, ABD, Meksika ve Kanada’daki yan sanayi firmalarının en azından yakın geleceğe güvenle bakmasını sağlıyor. Ancak bir de madalyonun öbür yüzü var: Otomotiv yan sanayi açısından Kanada açık veren bir ülke. Yukarıda değindiğim geçiş süreci nedeniyle 18.1 milyar dolara inmiş olan açığın 2015’te 19.5 milyar seviyesine yükselmesi bekleniyor. Kanada’da üretilen her bir araçtaki ortalama ithal girdi tutarı 16 bin dolar seviyesinde. Bu oran dünya ortalamasının neredeyse iki katı ve ABD ve Meksika’da üretilen araçlardaki ihtal girdi oranından da yüzde 25 daha fazla. Kanada’nın ABD’ye olan ihracatında, eyaletler arası kaymalara da bakmakta yarar var: Michigan ve Ohio gibi eski endüstriyel merkezler dışındaki destinasyonlara yapılan ihracatın artış oranı yüzde 20’yi buldu. Missouri ve Tennessee gibi Orta Batı eyaletleri ABD’deki araç üretiminin yüzde 30’unu gerçekleştiriyor. Gerek ABD’li gerekse Japon üreticiler, sendikal ilişkilerin daha az sorun yarattığı ve maliyetlerin daha düşük olduğu bu eyaletlere doğru kayıyor. Ancak Kuzey Amerika otomotiv sanayisine daha geniş bir perspektiften baktığımızda Kanada açısından endişe duymak için hala nedenler var: Kanada otomotiv endüstrisinin Kuzey Amerika içindeki üretim payı, 2010’da yüzde 17 iken, 2013’te yüzde 15.6’ya düştü. Buna karşılık son dönemde tüm küresel üreticilerin gözdesi olan Meksika’nın payı yüzde 19’a yükseldi. Dünyanın yükselen yıldızlarından Meksika’yı önümüzdeki sayılarda daha geniş şekilde ele alacağım.n Canadian automotive industry W Kanada yan sanayi üretiminde lokomotif unsur, motor ihracatı. Bu alandaki ihracat artışı 2014’te yüzde 32’ye ulaşıyor. Ford’un Windsor Ontario’daki fabrikasında, Ontario ve Kanada hükümetlerinin sağladığı teşviklerle yeni kuşak ecoboost motorları üretimi sayesinde bin kişilik istihdam yaratılması bekleniyor. hen we say “North America”, we refer the three countries: The United States of America, Mexico, and Canada. Kanada otomotiv yan sanayii son bir yılda yüzde 5’lik istihdam artışı sağladı. Krizden bu yana kaydedilen kümülatif artış ise yüzde 22’yi buldu. Bu oran Kanada gibi imalat Canada, world’s second-largest automotive manufacturer the United States during a few years next to The World War I, today, although very far from its those days, still takes place amongst the world’s top ten We are going to look at a little more closely to Canada one of this three countries that have significant shares in World automotive production. In particular, I think that Ontario State will be interesting for our readers because of its similarities to Turkey. www.taysad.org.tr with its manufacturing of over two million units. Ontario, which manufactures almost one-third of Canada’s economic value with its more than USD600 billion Gross National Product, can be deemed as heart of Canada’s automotive industry, because of it is neighbor to Detroit and Michigan which were once world automobile production centers. General Motors, Ford, Chrysler, Toyota and Honda’ have manufacturing facilities in this state. For example, Ford produces 10 per cent of its vehicle production in North America; and, at the same time, 10 per cent of its sales in this region are in Canada. The amount of parts that the company with blue oval logo purchases from the Canadian suppliers reaches to $3.6 billion every year. Canadian automotive industry is in a rapid recovery period. The most important two factors that providing this are that the most brightest period of last ten years is lived in US, and value loss of Canadian Dollar against US dollar within the last one and half year. Automotive sub-industry sales increased 14 per cent per annual as of month July. Annual rate of increase in exports to markets outside the United States reached to 19 per cent per annual. This is a step in the right direction in respect of risk distribution for a country which is next to the United States, in particular. Although automobile and commercial vehicle production in Ontario pauses because of passing to new models and mold changes, this ratio of increase in the subindustry is almost three times of general increasing in the industrial increasing. In each of the vehicles that produced in North America, there are average parts with $1,600 that was made of Canada. For that reason, that maintaining of increasing in the production of USA, and recession of sales expected in summer 2014 was not experienced, and estimation of 17.8 million items for 2015 ensure that subindustry companies in USA, Mexico and Canada look to near future, at least, with confidence. However, there is also the other side of the medallion: In respect of automotive sub-industry, Canada is a country which has a deficit. Because of the transition period that I mentioned in above, the deficit that has dropped down to $18.1 billion is expected to increase up to $19.5 billion level. The average import input amount in each of www.taysad.org.tr vehicle produced in Canada is 16 thousand dollars level. This ratio is almost twice of world average and 25 per cent more than the import input ratio in the vehicles produced in Mexico. The locomotive element in Canadian sub-industry production is engine exportation. Increase in exports of this area in 2014 is reaching to 32 per cent. It is expected that employment for thousands of employee is created thanks to Ford’s production of new generation ecoboost engines in its plant in Windsor Ontario, thanks to the incentives provided by Canadian governments. Canadian automotive side-industry ensured 5 per cent increase in employment within last one year. As for the cumulative increase recorded since the crisis reached to 22 per cent. The ratio is a great success for the country such as Canada that could not grow in the manufacturing industry within the last years. The view in respect of market diversification is also promising. While the exportation to Mexico is increasing 30 per cent, the exportation to USA has reduced by 20 per cent comparing to the exportation of 10 years ago. It had also better to look at the interstate variations in the Canada’s exports to the United States. The ratio of increase in exports to the destinations other the industrial centers such as such as Michigan and Ohio reached to 20 per cent. Central Western states such as Missouri and Tennessee produce 30 per cent of the vehicle production in the United States. The producers from both the United States and Japan are sliding towards these states where the trade-union relations create lesser problems; and also the labor costs are lesser. However, when we looked at North American automotive industry from a wider perspective, there are still reasons not to be concerned about Canada. The production share of Canadian automotive industry within the production in North America dropped to 15.6 per cent in 2013 as well as it was 17 per cent in 2010. In return, the share of Mexico which is favorite of all global manufacturers within the last period rose to 19 per cent. I will deal with Mexico which is one of the World’s rising stars in more detail in my future articles. Eylül September - Ekim October 2014 43 OTOMOTİV SEKTÖRÜ VE İNSANLAR AUTOMOTIVE SECTOR AND PEOPLE Sismak A.Ş.Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Özge Özen Kural: “Zorlu maçta iyi bir takıma mensup olduğumu biliyor ve her kademesinde çalışmaktan müthiş keyif alıyorum” Sismak A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Özge Özen Kural, aile şirketlerinde başarının kurumsallaşma ve operasyonu büyütmekten geçtiğini dile getirdi. Kural, ikinci kuşak yöneticilere işlerine odaklanmalarını ve her fırsatta kendilerini geliştirmelerini tavsiye etti. İki kuşak bir arada... Özge Özen Kural ve Sismak A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Özen Sismak’ın 1982’den bugüne gelen öyküsünü kısaca aktarabilir misiniz? S ismak, bir çok başarılı sanayi kuruluşu gibi çekirdekten büyümüş bir şirket.Aslına bakacak olursanız azmin, istikrarın ve çok iyi kurgulanmış bir stratejinin başarılı sonucu. Sonuç SİSMAK için virgül çünkü; Yönetim Kurulu Başkanımız Orhan Özen’in liderliğinde sürekli iyileşme, gelişme, büyüme ve sürdürülebilinirlik konusunda çalışmalarına devam ediyor… Kuruluşunun hemen ardından otomotiv yedek parça piyasasına odaklanan SİSMAK, geride kalan 30 yılı aşkın sürede bugün bu pazarın önemli üreticilerinden biri haline geldi ve özellikle direksiyon kutusu üretiminde lider bir konuma ulaştı. Sismak’ın üretim yapısı, ürünleri ve gelecek projeleri ile ilgili bilgi alabilir miyiz? Biraz klişe gibi gelebilir ama Sismak’ta herşey kalite kavramı ile başlar, üretimin ve yönetimin her aşamasında kalite yönetimi odaklı bir anlayışı benimsiyoruz. Sürekli ürün geliştiren ve iyileştiren deneyimli bir mühendislik ekibimiz var. Tüm marka ve modellere uygun yenileme pazarında mekanik, eps, hidrolik direksiyon kutuları ve rot mili, rot başı, körükten oluşan servis kitleri üretiyoruz. Sismak olarak biz direksiyon kutularımızın tamamını rot başlı olarak müşterilerimize sunuyoruz. Bu noktayı özellikle belirtmek istedim zira fiyat karşılaştırmalarında bu çoğu zaman atlanan bir nokta oluyor maalesef. Önümüzdeki dönemde bu konuda pazarda yerleşmiş yanlış bir algıyı ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Öncelikli bir diğer konu da ihracat. Özellikle yurt dışı fuarlarında yeni pazarlardan yoğun ilgi görüyoruz. Bu konudaki çalışma- 44 Eylül September - Ekim October 2014 www.taysad.org.tr larımıza hızlanarak devam etmeyi planlıyoruz. Önümüzdeki yıllarda direksiyon sistemleri üretiminde otomotiv sanayisinin güçlü ortağı bir dünya şirketi olmak istiyoruz. Siz, Sismak’ta çalışma hayatına nasıl başladınız? Ben Sismak’taki çalışma hayatıma 2002 yılında üniversitede okurken başladım. Yaklaşık 12 yıldır çeşitli kademelerde görev yaptım. Şimdi ise finansman direktörü olarak görev yapıyorum ayrıca Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısıyım. Otomotiv sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Otomotiv her dönem cazibesi olan potansiyeli çok yüksek bir sektör. Tabi aynı ölçüde rekabetin oldukça yoğun yaşandığına tanık oluyoruz. Bu nedenle artık eskisinden biraz daha fazla fark yaratmanız gerekiyor. Yakın geçmişe kadar uzak doğulu üreticilerin haksız rekabetine maruz kaldık. Biz bu anlamda hiç bir zaman müşteri kaybetmemek adına kaliteden vazgeçmedik. Kadın, işte disiplinli bir yönetici, eşitlik sağlayan bir idareci ve ciddi bir denetçidir. Kadın evde, iyi bir eş, iyi bir anne ya da arkadaştır. Kadın yerine göre güçlü, kararlı ve aynı zamanda şefkatlidir. Tüm bunlar kadını her koşula uyumlu hale getiriyor. Bu anlamda iş dünyasında daha fazla yer ve söz sahibi olmalılar. Erkek egemen otomotiv sektöründe kadın yönetici olmakla ilgili görüşlerinizi alabilir miyiz? Türkiye’de bir çok şirketin temelinde aile şirketi olmak yatıyor. Aile şirketleri konusunda neler düşünüyorsunuz? Aslına bakarsanız erkeklerin egemen olması durumu hemen her sektör için geçerli. Tabi otomotivde bu durum biraz daha belirgin. Kadınların pek anlamadığı bir konu olduğu düşünülür.Ben prensip olarak bu ayrımı çok doğru bulmuyorum. Bir konuda yetkin olup olmadığınız cinsiyetinizle değil, bilgi birikiminizle ilintilidir. Günümüzde işlerin doğru, hızlı ve verimli yapılması önemli; artık “yetenek savaşlarının” yaşandığı bir dönemdeyiz. Bu bir yönüyle iyi bir yönüyle zor bir durum. İyi; çünkü aile şirketlerinin ortakları birbirlerine yanlızca ekonomik nedenlerle bağlanmadıkları için uzun süreli oluyor. Zor; çünkü işin içine duygusal parametreler giriyor.Türkiye’de birçok aile şirketinde özellikle kız evlatlar yönetim kurulunun doğal üyesi oluyor, ancak pratikte çok etkili olamayabiliyorlar. Ancak artık bir çok müşterimiz tek kriterin fiyat olmadığını anlamış durumda. Otomotiv ve özellikle yedek parça güvenlikten ve kaliteden asla ödün veremeyeceğiniz alanlar. Ben işimi severek yapıyorum ‘özen’le üretmek benim genlerimde var, iyi bir yönetici olamaya çalışıyorum ve bu sektörde olduğum için çok mutluyum. Ünvanımın önüne kadın ifadesini eklemiyorum veya cinsiyetim yüzünden pozitif ayrımcılık da beklemiyorum. Çevremdeki bir çok hemcinsim de böyle. www.taysad.org.tr Ben bu anlamda kendimi oldukça şanslı buluyorum. Babam yıllar içinde bütün deneyimini benimle paylaştı ve önemli aşamalar kaydettiği şirketinde bana da bir yer verdi. Ben de elimden geldiğince şirketimizin geleceğe hazırlanmasına katkı vermeye çalışıyorum. Tabi aile şirketlerinin yaşayabilmesi ve büyümesi için alanında başarılı profesyonellerle birlikte hareket etmek gerektiğini de belirtmem gerekir. ÖZGE ÖZEN KURAL: “1982, İzmir doğumluyum. İki erkek çocuk annesiyim,yaşları küçük olduğu için vaktimin çoğunu onlarla birlikte geçirmeye özen gösteriyorum. Çocukları ve onların eğitimlerini çok önemsiyorum ‘’içimdeki Çocuk’’ derneği üyesiyim, dernek aracılığı ile birçok sosyal sorumluluk projesine katkıda bulunmaya çalışıyorum. Arta kalan zamanımda ise sanatla ilgilenmekten hoşlanıyorum. Özetleyecek olursak; otomotiv sektöründe, işini severek yapan bir yönetici, evimde çocuklarım ile keyifli sevgi dolu bir anne, sosyal hayatta hep üreten ve paylaşan bir bireyim”. Bir ikinci kuşak olarak, siz mevcut ikinci kuşaklara ve gelmekte olan üçüncü kuşaklara neler öneriyorsunuz? Sanılanın aksine aileden olmak size herşeyin altın tepside sunulduğu anlamına gelmiyor. Aksine sıradan bir çalışandan daha fazla sorumluluk yükleniyorsunuz ve sizden beklentiler artıyor. Türkiye’de gözlemlediğim en belirgin konu şirketlerin belli büyüklüklere ulaştıktan sonra bölünmeye başladıkları. Cirolar artınca, biraz da kar edilince herkes kendi gemisinin kaptanı olmaya soyunuyor. Halbuki başarı kurumsallaştıkça ve operasyonunuzu büyüttükçe geliyor. Benim ikinci kuşaklara ve geriden gelenlere tavsiyem işlerine odaklanmaları ve her zaman kendilerini geliştirmeye çalışmaları. n Eylül September - Ekim October 2014 45 OTOMOTİV SEKTÖRÜ VE İNSANLAR AUTOMOTIVE SECTOR AND PEOPLE SISMAK Inc. Vice President of the Board of Directors Ozge Ozen Kural: “I'm aware of the fact that I belong to a good team in a tough game and I'm delighted to be working at all levels of it” SISMAK Inc. Vice President of the Board of Directors Ozge Ozen Kural stated that a family business can be successful through institutionalisation and enlarging the operations. She also advised the second generation managers to focus on their job and improve themselves at every opportunity. Could you briefly tell us the story of SISMAK since 1982 until today? L ike many other successful industrial enterprises, SISMAK is a company which has grown from the core. As a matter of fact, it’s a successful result of determination, stability and a well-built strategy. SISMAK continues to work on development, improvement, growth and sustainability under the leadership of our Chairman, Orhan Ozen. Shortly after its establishment, SISMAK focused on the automotive spare parts market and has become one of the most important manufacturers of this market and a leader in steering box manufacturing in the past 30 years. Could you inform us about the products, production structure and future projects of SISMAK? It may sound like cliche, but everything starts with the quality concept in SISMAK, we adopt a perception that focuses on quality management at every stage and level of manufacturing and execution. We manufacture mechanical,hydrolic and eps steering boxes and service kits that include tie rod, tie rod end and bellows that are suitable for all brands and models. We offer our customers all the steering boxes with tie rod end. I wanted to mention this especially, because it’s often ignored during price comparison. We aim to eliminate this false perception in the market in the following term. Another prior subject is exports. We at- 46 Eylül September - Ekim October 2014 tract great attention from new market in foreign exhibitions. We plan to continue to accelerate our efforts in this matter. In the coming years,we want to become a strong partner of the automotive industry as a global company which manufactures steering systems. How did you begin our professional life in SISMAK? I began working for SISMAK in 2002 while studying in the university. I’ve worked in several positions for about 12 years. Currently, I’m the Financial Director and the Vice President of the Board of Directors. Could you tell us your opinion about being a female director in the maledominant automotive industry? As a matter of fact, all industries are maledominant and of course it’s more noticable in the automotive industry. People think that it’s not for women. In principle, I don’t find this distinction very accurate. Your knowledge matters whether you’re capable of a subject, not your gender. Nowadays, we’re in a period of “talent wars” in order to perform correctly, fast and efficiently. I do love my job and it’s in my genes to produce with “care”, I’m trying to be a good director and I’m happy to be in this industry. I don’t add a feminen title to my name and I don’t expect positive discrimination because of my gender, just like many other female colleagues. A woman at work is a disciplined manager who provides equality and a serious auditor. A woman at home is a good partner, mother or friend. A woman is strong, determined and compassinate at the same, according to the situation. All these make a woman adaptable to all types of conditions. In this sense, the women should have more place and rights in professional life. As a second generation individual, what do you suggest to the second and third generations to come? Contrary to popular belief, being in the family doesn’t mean that you’ll be served everything in a golden plate. You are loaded with more responsibility than an ordinary employee and the expectations are high. What I’ve observed in Turkey is that when a company reaches a certain size, it starts to be divided. As the turnover and profit raise, everyone wants to be the captain of their own ship. However, success comes as you are institutionalised and you enlarge your operations. My advice to the second and third generations is that they should focus on their job and always improve themselves. n www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD Ekonomi Bakanlığı tarafından %75 destek ile yürütülmekte olan URGE projeleri arasından seçilen iyi uygulama örnekleri Kapasite Geliştirme Alanında İyi Uygulama Örnekleri •Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği- Otomotiv Yan Sanayi Sektörü Projesi •Bursa Organize Sanayi BölgesiTekstil Sektörü Projesi 2. Uluslararası Rekabetçilik ve İşbirliği Konferansı 1 6 Ekim 2014 tarihinde Ankara’da gerçekleştirilen “2. Uluslararası Rekabetçilik ve İşbirliği Konferansı”nda, UR-GE Projesi yürüten işbirliği kuruluşların temsilcileri başta olmak üzere, Türkiye’de faaliyet gösteren tüm işbirliği kuruluşlarının temsilcileri, proje yürütücüleri ve ilgili kamu kurumlarının temsilcileri yer aldı. da detaylı bilgi vererek, projenin sonunda elde edilen başarılı sonuçları aktardı. Ekonomi Bakanlığı Müsteşarı İbrahim Şenel’in açılış konuşması ile başlayan konferansa 200 kişinin üzerinde katılım sağlandı. UR-GE Projeleri başarılı uygulama örneklerinin paylaşımı vizyonu ile gerçekleştirilen konferansın ilk bölümünde, başarılı UR-GE Projeleri sahibi işbirliği kuruluşlarının başkanları projelerini ve kazanımlarını değerlendirdi. Günün son paneli olan “Bütüncül Anlayış ve Yenilikçi İş Modeli Geliştirme Alanında İyi Uygulama Örnekleri” paneli ise Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Özgür Volkan Ağar moderatörlüğünde gerçekleştirildi.n Konferansın ikinci panelinde ise Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Veysel Parlak moderatörlüğünde “Uluslararasılaşma Alanında İyi Uygulama Örnekleri”ne yer verildi. 48 Eylül September - Ekim October 2014 •Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği - Mobilya Sektörü Projesi •Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği- Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektörü Projesi Uluslararasılaşma Alanında İyi Uygulama Örnekleri •Çelik İhracatçıları Birliği- Çelik Sektörü Projesi •İstanbul Maden Metaller İhracatçı Birlikleri- Ev Mutfak Eşyaları SektörüProjesi •İstanbul Maden Metaller İhracatçı Birlikleri- Kablo ve İletken Sektörü Projesi •İnegöl Mobilya Sanayicileri DerneğiMobilya Sektörü Projesi •OSTİM Organize Sanayi BölgesiMedikal Sektörü Projesi Bütüncül Anlayış ve Yenilikçi İş Modeli Geliştirme Alanında İyi Uygulama Örnekleri Konferansın öğleden sonraki bölümünde Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Vekili Tarık Sönmez’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen panel kapsamında “Kapasite Geliştirme Alanında İyi Uygulama Örnekleri” alanında başarılı bulunan projeler kapsamındaki faaliyetler proje uzmanları tarafından değerlendirildi. TAYSAD adına sunum yapan Kurumsal İletişim Uzmanı ve URGE Proje Koordinatörü Sevgi Özçelik, iyi uygulama örneği seçilen “Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm Projesi” kapsamında gerçekleştirilen ihtiyaç analizi, eğitim-danışmanlık ve yurtdışı pazarlama programları hakkın- •İzmir Ticaret Odası- Plasik SektörüAyakkabıcılık Sektörü- Kuyumculuk Sektörü Projeleri •İstanbul İhracatçı Birlikleri- Gemi ve Yat Sektörü Projesi •İstanbul Maden Metaller İhracatçı Birlikleri- Beyaz Eşya Sektörü Projesi •Ege Soğutma Sanayicileri ve İşadamları Derneği- Makina ve Aksamları Sektörü Projesi TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı ve URGE Proje Koordinatörü Sevgi Özçelik •Ostim Savunma ve Havacılık Kümelenmesi Derneği- ElektrikElektronik Sektörü Projesi •ODTÜ Teknokent- Yazılım Sektörü Projesi www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD Ekonomi Bakanlığı en iyi projeyi seçti: Kapasite geliştirme alanında en iyi uygulama TAYSAD’dan O tomotiv endüstrisinde katma değeri artırmak ve 2023 vizyonu ile ortaya konan hedefleri yakalayabilmek için projeler geliştiren Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD) ‘Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm’ projesinde hedefe ulaşıldı. Proje kapsamında eğitim alan firmalar ciroda, ihracatta ve istihdamda artış sağlayarak başarıya ulaşırken, Ekonomi Bakanlığı da bu projeyi ‘Kapasite Geliştirme Alanında En İyi Uygulama’ seçti. 10 firma hedefe ulaştı Otomotiv yan sanayide rekabet gücünü artırmada kilit nokta olarak öne çıkan kalite, maliyet ve teslimat performanslarını geliştirmeye yönelik ihtiyaçtan yola çıkılarak URGE projeleri geliştiren TAYSAD, üyelerini geleceğe hazırlıyor. Bu çerçevede ‘Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm’ başlıklı bir proje geliştiren TAYSAD’ın burada eğitime tabi tuttuğu 10 firmanın cirolarında yüzde 32, ihracatların- TAYSAD üretimde katma değeri artırabilmek için başlattığı ‘Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm’ projesi Ekonomi Bakanlığı tarafından “Kapasite Geliştirme Alanında En İyi Uygulama” seçildi. da yüzde 17 ve istihdamlarında ise yüzde 36’lık gelişme sağladıkları görüldü. Projede 12K Üretim Sistemi Mükemmellik rın hayata geçirileceği proje başlıkları belirlenerek 5 yıllık zaman çizelgesi hazırlandı. Modeli kapsamında eğitim ve danışmanlık Yeni URGE projeleri devam ediyor alan TAYSAD üyesi firmaların durum ana- URGE teşviklerinden daha çok firmanın yararlanabilmesi için eş zamanlı çalışmalar yürüten TAYSAD, ilkini tamamladığı ‘Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm’ projesinde şu an 10 firmadan oluşan ikinci grubun eğitimini sürdürüyor. TAYSAD’ın yine Ekonomi Bakanlığı’nın %75 desteği ile yürüttüğü 3. URGE Projesi olan ‘İş Mükemmelliği’ çalışmasında ise 13 üye firmanın eğitim ve danışmanlık çalışmaları da devam ediyor.n lizi ve güçlü yönleriyle gelişime açık alanları tespit edildi. Buna göre firma vizyonlarının oluşturulması sonrasında kurumların stratejik hedefleri, bu hedefleri başarmak için ihtiyaç duydukları stratejiler ve bunla- The Best Application on capacity building from TAYSAD TAYSAD has reached its goal with its project "Corporate Transformation in Global Competitiveness" which has been developed for increasing the added value in the automotive industry and achieving the 2023 goals. The Ministry of Economy has elected the project as "The Best Application on capacity building" as the companies which received training under this project, have increased their turnovers, exports and employment with success. URGE teşviklerinden daha çok firmanın yararlanabilmesi için eş zamanlı çalışmalar yürüten TAYSAD, ilkini tamamladığı ‘Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm’ projesinde şu an 10 firmadan oluşan ikinci grubun eğitimini sürdürüyor. 50 Eylül September - Ekim October 2014 www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD Ulusal Kalıp Semineri'nin 4'ncüsü düzenlendi TAYSAD Başkanı Dr. Dudaroğlu: Kalıpçılıkta Marka Olmalıyız TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu, “Türkiye, eğer ilk 10 ekonomi arasına girmek istiyorsa kalıpçılık konusunda marka olmak zorundadır.” dedi. U lusal Kalıp Üreticileri Birliği’nce (UKUB) bu yıl 4’ncüsü düzenlenen Ulusal Kalıp Semineri, otomotiv ana sanayi temsilcileri ile tedarikçilerini biraya getirdi. Kalıpçılık sektörünün genel durumunun ele alındığı toplantının açılış konuşmasını yapan UKUB Başkanı Şamil Özoğul, önemli küresel markalara doğrudan kalıp ihraç eden birçok kalıpçının bulunduğunu belirterek, “Buna rağmen maalesef bu kalıpçılarımız dahi iç piyasadan yeterli kalıp siparişi alamamaktadır” dedi. Özoğul, 4 yıl önce “kalıp tedarikinde yurt dışına bağımlılığın azaltılması” başlığı altında geniş kapsamlı bir çalışma yaptıklarını anımsattı.Bu çalışma kapsamında kalıpçıların bilgi ve tecrübe eksikliklerinin ele alındığını vurgulayan Özoğlu, şunları söyledi: “Önemli küresel markalara doğrudan kalıp ihraç eden birçok kalıpçımız var. Buna rağmen maalesef bu kalıpçılarımız dahi iç piyasadan yeterli kalıp siparişi alamamaktadır. Bu raporun yayınlanmasının üzerinden 4 yıl geçti. Bu süre içinde faaliyetlerimize finansman sağlamak amacıyla UKUB İktisadi İşletmesini kurduk ve faaliyete geçirdik. UKUB Eğitim Merkezi UKEM’i kurduk. Tersine Mühendislik Birimi, Analiz-Simülasyon ve Optimizasyon Birimi, Metroloji Birimi gibi alt birimlerini kurduk ve faaliyete geçirdik. Yalova’da, Kalıp İmalatı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin kuruluş çalışmaları devam etmektedir. Yani biz kalıpçılar olarak ödevlerimizi yerine getirdik, getirmeye devam ediyoruz.” tirileri de değerlendirerek kendimize yeni görevler çıkarıyoruz” dedi. Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Genel Sekreteri Prof. Dr. Ercan Tezer ise kalıp sanayisini otomotiv sektörü için çok önemli gördüklerini belirterek, kalıbın yerel işletmelerden sağlanmasının Türk sanayisi için büyük önem taşıdığını dile getirdi. Prof. Dr. Tezer, “Sadece döviz açısından değil sürdürülebilirlik açısından da bu gereklidir. İthal kalıbın tedariki, tamiri ve yenilenmesi çok zor. Kalıpçılıkta geleneksel teknoloji artık yetmiyor. Artık sacı ve kalıbı şekillendirmeyle ilgili teknolojimizi güncellemeliyiz. Bünyemizdeki Ar-Ge merkezi teknolojik yenilenme için hazır bekliyor. Hazır değillerse hep birlikte zorlayacağız” diye konuştu, TAYSAD Başkanı Mehmet Dudaroğlu ise üyeleri için kalıpçıların tedarik zincirinde çok önemli yeri bulunduğunu ifade etti. Dr. Dudaroğlu, özellikle iyileştirme sürecinde kalıpçılığın çok önemli yer tuttuğunu kaydederek, şöyle konuştu: “Türkiye kalıpçılık konusunda marka olmak zorundadır. Eğer ilk 10 ekonomi arasına girmek istiyorsak bunu yapmalıyız. UKUB’un yaptığı çalışmaların çok anlamlı olduğunu düşünüyoruz. UKUB’un çalışmalarını bizler de bir yerlere taşımalıyız. Sektörün başarılarını ve sorunlarını, UKUB’un çalışmalarını daha çok duyurmalıyız. Dünyada kalıp sektörü yüzde 70 oranında otomotiv sektörüne çalışıyor. Bizde ise oran sadece yüzde 30’dur. Bu durumu el birliğiyle dünya ölçeğine taşımak zorundayız. Yenilikle, sağlam mallarla ve de rekabetçi fiyatlarla bunu sağlamak zorundayız. Türkiye’nin sanayi stratejisinde kalıpçılık da yer almalıdır. Bu konuda devlet desteği çok önemlidir. Bunu alabilecek miyiz, almalıyız.” n TAYSAD President Dudaroglu: "We need to brand in moldmaking" Association of Automotive Parts & Components Manufacturers (TAYSAD) President Mehmet Dudaroglu said, "If Turkey wants to be among top 10 economies in the world, it needs to be a brand in moldmaking." Tool Manufacturers' Association of Turkey (UKUB) has organised the 4th National Mold Seminar and hosted the automotive main and supply industry representatives. UKUB Başkanı Şamil Özoğul, OSD Genel Sekreteri Prof. Dr. Ercan Tezer, TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu Özoğlu, kalıp sektörünün Türkiye’deki üretim tedarik zincirine oldukça geç eklenen halka olduğunu belirterek, “Türk sanayisinin ihtiyacı olan kalıpları elimizden geldiğince tedarik etmeye çalışıyoruz. Bu anlamda yapılan olumlu, olumsuz tüm eleş- 52 Eylül September - Ekim October 2014 www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD Automechanika 2014 Fuarı'nı 173 ülkeden 140 bin ziyaretçi fuarı ziyaret etti. TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu, fuarla ilgili Anadolu Ajansı'na açıklamada bulundu. Automechanika 2014, tedarik sektörünün yine ilgi odağı oldu Frankfurt’ta yapılan Automechanika fuarının 23’üncüsü bu yıl 1620 Ekim 2014 tarihlerinde gerçekleştirildi. Sektörün lider fuarı olarak gösterilen organizasyon, bu yıl da ilgi odağı oldu. M esse Frankfurt’tan aktarılan bilgiye göre, 173 ülkeden 140 bin ziyaretçi fuarı ziyaret etti. 71 ülkeden 4.631 firmanın katıldığı fuarda ziyaretçilerin, alternatif aktarma organları, tam otomatik dijital veri aktarımları, enerji verimliliği, araç hafifletme konuları en çok ilgiyi gördü. Fuar yetkilileri, 2012 yılına göre sektörün daha canlı ve umut veren bir görünüş çizdiğini dile getirdiler. Fuara Türkiye’den katılan 261 katılımcı arasında, 43 TAYSAD üyesi firma bulunuyordu. Firmaların, farklı sektör gruplarında ziyaretçi etkileşimleri yaşadıkları gözlemlenirken, Frankfurt dışındaki Automechanika fuarlarının, ziyaretçi sayısını etkilediği anlaşılıyordu. Katılımcı firmalar ziyaretçilerin seçici davrandığını, müşterilerle farklı Automechanika fuarlarında yine buluştuklarını, bu sürecin de Frankfurt’taki fuara etkisi olduğunu belirttiler. 12 ayrı bölümden oluşan fuarda farklı ülkeler için ayrılan hollerin yanında, basılı yayınların, ülke yatırım ajanslarının, 3 boyutlu yazıcıların ve dış alanda araçlar için bazı örnek uygulamaların da yapıldığı alanlarda ziyaretçiler, firmalarla buluşma imkanı yakaladı. 54 Eylül September - Ekim October 2014 TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu, fuarda Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada; fuara ilk olarak yaklaşık 30 yıl önce katıldıklarını ve Türk firmalarının bu süreçte kendilerini çok geliştirdiğini söyledi. 30 yıl öncesine kıyasla sektördeki Türk firmalarının giderek profesyonelleştiğini ifade eden Dudaroğlu, “Türkiye’nin ihracatında Almanya’nın önemi çok büyük. Burası bizim için vazgeçilmez bir fuar. Aynı zamanda bu fuarın eşdeğeri de İstanbul’da yapılıyor” diye konuştu. TAYSAD’ın da standının bulunduğu fuara, otomotiv tedarik sektörünün farklı ülkelerinden muadil dernekler de katıldı. Bu derneklerin Brezilya, Hindistan ve Fas’takileriyle ortak çalışma yürüten TAYSAD, fuardaki görüşmeler sonunda Güney Afrika, Birleşik Krallık, Çek Cumhuriyeti, İspanya ve Güney Kore’de faaliyet yürüten muadil derneklerle de görüşmelerde bulundu. Fuarın Türk otomotiv tedarik sanayisi için bir önemli başlığı Amerika Pazarı oldu. ABD’nin tüm eyaletlerini kapsayan yapıda faaliyet gösteren Select USA açtığı stantta firmalarla görüşmeler yaptı. TAYSAD’ın da bir süredir ABD otomotiv pazarı hususunda sürdürdüğü çalışmalar için bilgiler alan ve destek vereceğini açıklayan kuruluş, federal düzeyde bağları olan ve tüm eyaletlerle doğrudan ilişki kurabilecek önemli bir konumda bulunuyor. n Yazan: Sercan DUYGAN AUTOMECHANIKA 2014 is once again the focus of the supply industry Fuara Türkiye’den katılan 261 katılımcı arasında, 43 TAYSAD üyesi yer aldı. According to the information reported from Messe Frankfurt, 140.000 visitors from 173 countries visited the fair. 4.631 companies from 71 countries participated the fair where subjects such as alternative drivelines, fully automatic digital data transmissions, energy efficiency and vehicle weight reduction received the most attention by the visitors. The fair officials stated that the industry has a more promising appearance in comparison to 2012. www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD IAA Ticari Araç 2014 Fuarı’na Türkiye damgasını vurdu 24 Eylül - 02 Ekim 2014 tarihleri arasında Almanya’nın Hannover şehrinde 65’incisi düzenlenen IAA Ticari Araçlar Fuarı bu yıl 54 ülkeden 2 bin 66 firma ve 322 dünya premieri ile başarılı bir fuar gerçekleştirdi. IAA Hannover 2014’te; Ford, Fiat, MAN, Mercedes, Hyundai, Otokar, Temsa, Karsan, Anadolu Isuzu, Bozankaya gibi markalar Türkiye’de ürettikleri modellerle gövde gösterisi yaptı. Fuar kapsamında, Alman Otomotiv Sanayi Derneği (VDA), TAYSAD ve OİB işbirliği ile 29 Eylül 2014 tarihinde IAA Türk Günü Konferansı gerçekleştirildi. 56 Eylül September - Ekim October 2014 T ürk Otomotiv Endüstrisi, 113 firma ile Çin ve Almanya’nın ardından fuara en fazla firma ile iştirak eden ülke oldu. Fuar, uluslararası niteliğini katılımcılarının yüzde 59’unun uluslararası kimliğe sahip olması ile bir kere daha kanıtlamış oldu. Tedarik sanayi, toplam katılımcı profili içerisinde yüzde 70’lik bir sayıyla fuarda gücünü sergiledi. Fuarda 300’ü aşkın yeni ürün sergilenerek müşterisiyle buluştu. Toplamda 113 firma ile fuara katılan Türk tedarikçilerin 28’i TAYSAD üyesi idi. Bu yıl fuarın seçilen “Driving Future” sloganını bütünüyle yansıttığını ifade eden Alman Otomotiv Sanayi Birliği (VDA) Başkanı Matthias Wissmann, fuarın mobilite, www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD ulaşım ve lojistik alanlarında kendini dünyanın en önemli ticaret fuarlarından biri olarak kanıtladığını belirtti. Bağlanırlık, verimlilik ve fleksibilite konularının bu yılki IAA’nın teknik odağını oluşturduğunu ileten Matthias Wissmann, fuarın katılımcılara sektördeki en son yenilikleri bir arada görmelerini sağlayan bir teknoloji platformu oluşturduğunu, yenilikçi çözümleri katılımcılarıyla buluşturduğunu ifade etti. Alman Otomotiv Sanayi Derneği (VDA) Başkanı Klaus Bräunig Dünyanın en büyük ticari araç fuarları arasında yer alan ve 2 yılda bir gerçekleştirilen IAA Ticari Araçlar Fuarı, bu yıl da birçok yerli markanın yeni modelini sergilediği bir sahne oldu. Fuara sergiledikleri yeni modeller ile Ford Otosan, Otokar, Tofaş, Karsan, Temsa ve Bozankaya gibi üreticiler damgasını vurdu. TAYSAD da tanıtım standıyla yer aldığı fuarda, otomotiv tedarik sektörünün farklı ülkelerinden muadil dernekler ve yatırım ajansları ile görüşmelerde bulundu ve Alman Otomotiv Sanayi Birliği (VDA) bünyesinde yer alan çeşitli departmanlar ile ilgili konularda toplantılar gerçekleştirdi. Beşinci IAA Türkiye Günü Etkinliği Fuar kapsamında, Alman Otomotiv Sanayi Derneği (VDA), Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) ve Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) işbirliği ile 29 Eylül 2014 tarihinde IAA Türk Günü Konferansı gerçekleştirildi. Bu yıl 5’incisi düzenlenen etkinliğe ana sanayiden FORD ve AUDI olmak üzere birçok sektör temsilcisi katılım gösterdi. Almanya’da yerleşik Ticaret ve Sanayi Odaları başta olmak üzere Kalkınma Ajansları ve İşadamları Derneklerinin de ilgi gös- terdiği etkinliğe, Türkiye Hannover Başkonsolosu Mehmet Günay ve Hannover Ticaret Ateşesi M. Kudret Ceran da katılımları ile destek verdi. IAA Ticari Araç fuarında, her dönem periyodik olarak gerçekleştirilen etkinlik, içinde bulunduğumuz yılın 2014 Türk-Alman Araştırma, Eğitim ve İnovasyon yılı olması sebebiyle de ayrıca ilgi gördü. Fuar, İşbirliği Platformu… Etkinliğin açılış konuşmasını yapan TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu, otomotiv endüstrisinde Türkiye ile Almanya’nın üretim ve ticari işbirliği anlamında önemli iki ülke olduğunu vurgulayarak, fırsatların altını çizdi. Dr. Mehmet Dudaroğlu, 113 Türk firması ile katıldıkları fuarın önemine değinirken Türkiye ve Almanya’nın, ortak bilim yılı süresince “Science Bridging Nations” sloganı altın- da araştırma, eğitim ve inovasyon alanlarındaki hedeflerine dikkat çekti. Alman Otomotiv Sanayi Derneği (VDA) Başkanı Klaus Bräunig ise konuşmasında küresel zorluklara göğüs gerebilmek amacıyla iki ülkenin Ar-Ge işbirliğini çok daha ileri boyutlara getirmesi gerektiğini ve bunun iki ülke işbirliğinde büyük potansiyel teşkil ettiğini ifade etti. Etkinlikte sırasıyla Ford Otosan Satın alma Direktörü Murat Senir, Fraunhofer Enstitüsü IAO Ar-Ge Yönetimi Başkanı Mehmet Kürümlüoğlu, HEXAGON STUDIO Direktörü Tolga Kaan Doğancıoğlu sunumları ile yer aldı.n Turkey marks on the IAA Commercial Vehicle Fair 2014 Fuarda 300’ü aşkın yeni ürün sergilenerek müşterisiyle buluştu. 58 Eylül September - Ekim October 2014 The 65th IAA Commercial Vehicles Fair took place between September 24 – October 2, 2014 in Hannover, Germany with the attendance of 2066 companies from 54 countries and 322 world premieres. At IAA Hannover 2014, the brands such as Ford, Fiat, MAN, Mercedes, Hyundai, Otokar, Temsa, Karsan, Anadolu Isuzu and Bozankaya had a show of strength with their models that they produce in Turkey. www.taysad.org.tr TAYSAD’ın Temmuz 2014 Otomotiv Raporuna göre, ilk 6 ayda Almanya’nın Otomotiv Sektörünün Toplam Cirosunun ancak %1’i oranında Almanya’ya ihracat yapmışız ! Alman Otomotiv Endüstrisi yıllık 260 milyar doların üstünde bir ciro elde etmektedir. Aynı zamanda da Almanya’nın en büyük eğitim kurumlarından biridir. Endüstri Ar-Ge için yılda 20 milyar dolar ayırmakta, günlük olarak da 10 patent başvurusunda bulunmaktalar. VDA QMC, bu bilgi ve tecrübeyi kendi eğitimlerinde uluslararası alanda üreticilere aktarma misyonunu üstlenmiştir. Otomotiv sektörünün gerek ana sanayi ve gerekse yan sanayi uzmanları tarafından özel olarak VDA QMC eğitimleri hazırlanmıştır. TAYSAD Temmuz 2014 Sektör Raporuna göre ise Türk Otomotiv Endüstrisi tarafından Ocak-Temmuz 2014 döneminde toplam 13.8 milyar dolar ihracat yapılmış ve bunun 2,26 milyar doları da Almanya’ya ihraç edilmiştir. Oysa yukarıda belirtilen toplam ciro ile bu ciro karşılaştırıldığında, cironun ancak yüzde 1’i kadar bir rakamı ilk altı ayda karşılayabildiğimizi kolayca anlayabiliriz. Bu ciroyu daha fazla artırabilmemiz için Alman Otomotiv Endüstrisinin Standartlarını ürün gerçekleştirme süreçlerimize dahil etmek zorundayız. Bu amaç doğrultusunda VDA QMC eğitimleri, bu zorlukların üstesinden gelmek için en iyi ve hedef odaklı çözümlerdir. VDA QMC eğitimleri onaylı lisanslı firmalar tarafından üreticilere verilmektedir. MBT Danışmanlık olarak lisanslı VDA QMC eğitimlerimiz ile sizlere Türkiye’de yardımcı olmak isteriz. www.mbtdanismanlik.com Saygılarımızla, TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD AB HORIZON 2020 Programı Bilgilendirme Günü TAYSAD ve TÜBİTAK işbirliği ile düzenlenen AB HORIZON 2020 Programı Akıllı, Temiz ve Entegre Ulaşım Alanı Eğitim ve Bilgilendirme Günü 23 Eylül 2014 tarihinde, TAYSAD’da yapıldı. A vrupa Birliği Komisyonu’nun bilim ve teknoloji alanındaki çalışmaları desteklediği 30 yıllık Çerçeve Programları, Horizon 2020 ile devam ediyor. Türkiye, ilk kez 2002-2006 yıllarında TÜBİTAK koordinatörlüğünde 6. Çerçeve Programı’na üye oldu. Şimdi ise 7. Çerçeve Programı’nın (2007-2013) devamı olan Horizon 2020 Programı’nda yer alacak. 2014-2020 yılları arasında yürütülecek program, Avrupa çapında araştırmacılar ve araştırma kuruluşları arasındaki işbirliği faaliyetlerini destekleyecek. Geleceğin tek- TAYSAD’da düzenlenen bilgilendirme gününde AB HORIZON 2020 Ulaşım Ulusal İrtibat Noktası Serhat Melik, program hakkında katılımcılara bilgiler verdi. Bilimsel mükemmeliyet, endüstriyel liderlik ve toplumsal sorunlara çözümler başlıklı 3 öncelikli alanda yaklaşık 80 milyar Euro destek bütçesi bulunduğunu ve programlarda koordinatör, katılımcı ve son kullanıcı rolleri almanın mümkün olduğunu ifade etti. HORIZON 2020 ile ilgili detaylı bilgilere www.h2020.org.tr adresinden erişilebilmektedir. n nolojilerine uluslararası ortaklıklar yoluyla yön verecek. Fraunhofer Türk-Alman Günleri 2014 Türk-Alman Bilim Yılı etkinlikleri kapsamında Fraunhofer tarafından düzenlenen “Fraunhofer Türk-Alman Günleri” Açılış Konferansı, Türk bilim ve sanayi çevresinden 300’den fazla katılımcı ile 25 Eylül 2014 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirildi. Dipl.-Ing. Mehmet Kürümlüoğlu, Fraunhofer-Institut für Arbeitswirtschaft und Organisation IAO E tkinlik, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, Alman Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı (BMBF) Müdürü Peter Webers, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Dr. Mehmet Toptaş, Fraunhofer Gesellschaft Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Alexander Verl ve İstanbul Alman Başkonsolosluğu Konsolosu Harald Schindler’in açılış konuşmaları ile başladı. Açılış konuşmalarını takiben, 4 ana başlık altında paralel uzman oturumlar gerçekleştiridi. Bu oturumlar esnasında katılımcılar, Fraunhofer Enstitülerinden gelen toplam 30’un üzerinde uzman ile görüş paylaşımında bulundular. Etkinliğin son oturumunda, ilgili Türk araştırma 60 Eylül September - Ekim October 2014 enstitüleri, üniversiteler ve firmalar, “Fraunhofer Türk-Alman Günleri” kapsamında Almanya’da düzenlenecek olan uzman çalıştaylara davet edildi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu “Fraunhofer Türk-Alman Günleri”nin bir sonraki etkinliği, Almanya’da farklı Fraunhofer Enstitülerinde “4 Uzman Çalıştay” şeklinde düzenlenecektir. Uzman çalıştaylar “İnovatif Malzemeler”, “Dijital Hayat, Nesnelerin İnterneti, Haberleşme ve Gömülü Sistemler”, “Geleceğin Şehri”, “Ar-Ge - Üretim - Endüstri 4.0” konularında olacak.n www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD Otomotiv yan sanayi '4. sanayi devrimi'ne hazırlanıyor TAYSAD, İzmir’de bir araya geldiği üyelerini bilgilendirerek geleceğe hazırlanmalarını istedi. T AYSAD, otomotiv endüstrisinin gelişimiyle ilgili üyelerini bilgilendirmek, global olarak son trendleri ve beklentileri üyeleriyle paylaşmak ve yeni stratejiler oluşturmak için düzenlediği üye bilgilendirme toplantılarına İzmir’de devam etti. Ege bölgesinde faaliyette bulunan üyeleriyle İzmir’de buluşan TAYSAD, üretim ve pazar verilerindeki negatif gelişmelere rağmen sektörün önünü ihracatın açtığına dikkat çekti. TAYSAD Başkanvekili Alper Kanca, bu yıl ihracatta hedefin üzerine çıkılarak 23 milyar dolarlık dış satış beklendiğini vurguladı. Fraunhofer Enstitüleri işbirliği Küresel anlamda araç üretiminde 2017 sonunda 100 milyon adedin aşılacağının öngörüldüğüne işaret eden Kanca, “Çağımızın yeni endüstriyel vizyonu olan dördüncü sanayi devrimi gerçekleşmektedir. Endüstri 4.0 olarak ifade edilen bu çalışmada Almanya yönlendirilen değil, yönlendiren konumda olmak için yoğun çaba göstermektedir. Bildiğiniz üzere bu alanda da çalışmalarda bulunan Alman Fraunhofer Enstitüleri ile uzun bir süredir işbirliği içindeyiz. Bu işbirliğiyle birlikte gelişmeleri hepinizin yakından takip etmesi gerektiğine inanıyorum” dedi. Kanca, rekabet gücüne göre 2014 yılında 144 ülke arasında bir basamak gerileyerek 45. sırada yer alan Türkiye’nin buna göre ‘Verimlilikten, İnovasyon Odağına Geçiş Ülkeleri’ arasındaki konumunu koruduğunu ve bu nedenle Ar-Ge ve inovasyondan vazgeçmemesi gerektiğinin üzerinde durdu. TAYSAD’ın İzmir üye toplantısına TÜBİTAK AB Çerçeve Programları Ulusal Koordinasyon Ofisi Temsilcisi Serhat Melik ile Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Üyesi Semra Sevinç konuk konuşmacı olarak yer aldı. TAYSAD Başkanvekili Alper Kanca Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Üyesi Semra Sevinç sanayide sürdürülebilirlik üzerine tüyolar verdi. Semra Sevinç, hızla değişen ve büyüyen, sorunları artan dünyanın gündeme getirdi- Melik, TAYSAD üyelerini ‘HORIZON 2020’ programıyla ilgili bilgilendirdi. ği en önemli konulardan birinin, değiştiri- Serhat Melik yaptığı sunumunda, AB Çerçeve programlarının, Avrupa’nın bilim, teknoloji ve politika uygulamalarının birbirine yakınlaştırılması için oluşturulan çok yıllı programlar olduğunu belirterek, bu programların faaliyetleriyle ilgili bilgiler verdi. Serhat Melik, sunumunda AB çerçeve programlarına daha önce Türkiye’den katılmış projelerin başarı hikâyelerini anlattı. Üniversitelerin bu alanda başarı sağlamaları için de mutlaka bünyelerinde “proje ofisleri” oluşturmaları gerektiğinin altını çizdi. ği olduğunu dile getirdi. Sevinç, “İş dün- lemeyen değişikliklerin nasıl yönetileceyasının gittiği bir yön var, akıntının tersine kürek çekerek bir yere gelemiyor, belli bir değişimi yönetmek durumunda kalıyorsunuz. Acaba bu değişik koşullar nasıl kullanılabilir? Dünyamız çok ciddi sorunlarla karşı karşıya. Doğa ve çevre değerleri açısından bakıldığında, dünya son yıllarda baş döndürücü hızla çevre sorunlarını artırarak devam ediyor. Sürdürülebilirlik için yapılan çalışmalarla bugünden yavaş yavaş bütün alışkanlıklar, üretim tüketim kalıpları yeniden gözden geçirilerek, sürdürülebilirlik esas alınmalı” değerlendirmesini yaptı.n The automotive supply industry is getting prepared for the 4th industrial revolution TAYSAD had a meeting with its members in Izmir and asked them prepare for the future. TAYSAD Vice President Alper Kanca said, "The new vision of our era, the fourth industrial revolution has been coming true. I believe you should all continue to follow the developments closely." 62 Eylül September - Ekim October 2014 www.taysad.org.tr TOSB’DAN HABERLER NEWS FROM TOSB Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, TOSB Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Çiftçi protokolü imzaladılar. Araç ve aksam parçaları dayanım, ömür, performans test laboratuvarı için imzalar atıldı TOSB Otomotiv Yan Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi ile MARKA arasında Araç ve Aksam Parçaları Dayanım, Ömür, Performans Test Merkezi protokolü imzalandı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın da yer aldığı törende verilen bilgilerin ardından iş birliği protokolü Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ile TOSB Yönetim B ilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan’ın katılımları ile yapılan protokol imza törenine, Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Kocaeli Milletvekilleri Zeki Aygün, İlyas Şeker, Mehmet Ali Okur, Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı, MARKA Ajansı Genel Sekreteri Dr. Fatih Akbulut, TOSB Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Çiftçi, Sanayi Genel Müdürü Prof. Dr. İbrahim Kılıçaslan, OTAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ali Göktan, OSD Genel Sekreteri Prof. Dr. Ercan Tezer, Otomotiv Sanayi üst düzey yöneticileri ile Bakanlık ve Marka Ajansı mensupları katıldı. Türk Otomotiv Ana ve Yan Sanayiine önemli test ve doğrulama hizmeti verecek olan laboratuvarda Hidromekanik test- 64 Eylül September - Ekim October 2014 ler, Elektromekanik testler, İklimlendirilmiş testler, Motor dinamometresi, Araç üstü emisyon ve yakıt testleri yapılabilecek. Kapsam ve hizmet alanında bir ilki gerçekleştirecek laboratuvar Otomotiv, Savunma, Deniz ve demiryolu araç sanayinin yanı sıra bilimsel çalışmalara da katkı sunacak. Türkiye’deki Ar-Ge merkezlerinin üçte birinden fazlasına sahip olan Otomotiv Sanayinin geliştirdiği yeni ürünlerin test ve doğrulama hizmetleri de bu laboratuvarda yapılacak. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) ve TOSB Otomotiv Yan Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi tarafından eş güdümlü proje olarak hayata geçirilecek laboratuvarın işletmesini bu konuda yılların deneyim ve altyapısına sahip OTAM yapacak. Kurulu Başkanı Yunus Çiftçi tarafından imzalandı.n Protocol signing ceremony for vehicle and components endurance, lifetime and performance test laboratory Turkey Automotive Supply Industry Expertise Organised Industrial Zone (TOSB) and East Marmara Development Agency (MARKA) signed a protocol on vehicle and components endurance, lifetime and performance test center. The laboratory will be serving the Turkish automotive main and supply industry with hydromechanical, electromechanical, air-conditioned, vehicle emission and fuel tests and engine dynamometer. The laboratory will break new ground in coverage and service fields and contribute to scientific studies as well as the automotive, defence, naval and railway vehicles. www.taysad.org.tr MAKİNELERİN EVRİMİ EVOLUTION OF MACHINES Ağ tabanlı fabrika: “Endüstri 4.0” Fraunhofer Institut für Arbeitswirtschaft und Organisation (IAO) Mehmet Kürümlüoğlu (Dipl.-Ing.) DEP Head of Competence Centre R&DManagement, Head of PLM Consultancy Center Erdem Geleç (Dipl.-Ing.) Project Manager and Researcher at the Competence Centre R&D-Management Siber Fiziksel Sistemler (CPS) şirketler içinde entegrasyona, değiştirilebilir üretim koşullarına ve üretimde ve lojistikte artan esnekliğe yolaçabilir. Siber Fiziksel Sistemlerin işlemler (prosesler), iş organizasyonları, iş modelleri ve servisler üzerinde güçlü bir etkisi olacaktır. “Endüstri 4.0”, Almanya için mevcut olan Yüksek Teknoloji Stratejisinin parçasıdır ve amacı, Siber Fiziksel Sistemler için hem önde gelen bir pazar ve hem de önde gelen bir tedarikçi haline gelerek, Alman endüstrisini güçlendirmektir. Şirketler, “Endüstri 4.0”a uygun olarak kendi mevcut üretim tesislerini akıllı ağ tabanlı fabrikalara doğru nasıl geliştirebilirler? İnsanların ve makinelerin akıllı sistemler üzerinden iletişim kurdukları ağ tabanlı fabrika, “Endüstri 4.0” olarak adlandırılır. E ndüstri 4.0, Ar-Ge ve üretimden başlayan servisler dahil olmak üzere ürün ömrü döngüsüne kadar uzanan tüm değer zinciri kapsayacak şekilde yeni bir organizasyonu ve kontrolü temsil etmektedir. ‘Endüstri 4.0’da, işletmelerin tüm bölümlerinden ve değer zinciri elemanlarından ulaşan gerçek zamanlı bilgilerin varlığı ve optimum değer akışı türetme yeteneği altyapı olarak hizmet etmektedir. İnsanların, nesnelerin ve sistemlerin ağ tabanlı bağlantısı sonucunda; maliyet, elde edilebilirlik ve kaynak tüketimi gibi çeşitli kriterler ile optimize edilebilen; dinamik, kendi kendine organize olan, gerçek zamanlı değer ağlarının şirketler arasında oluşmasına yol açar. Bir diğer deyişle, modern üretim teknolojilerinin (Cyber Physical Systems - Siber Fiziksel Sistemler) üretime entegrasyonu ve nesneler interneti (Internet of Things) ile servisler internetinin (Internet of Services) üretim süreçlerinde kullanımı sonucunda gerçekleşir. 66 Eylül September - Ekim October 2014 Fraunhofer Endüstri Mühendisliği Enstitüsü, yeni çözümler bulmak için endüstriyel ve bilimsel ortakları ile birlikte çalışmalar yapmaktadır. “Endüstri 4.0”a geçiş bir gecede başarılamaz, çünkü insanlar, makineler, ürünler ve bilişim sistemleri gibi tüm katılımcı varlıkların değişime entegre edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, şirketlerin “Endüstri 4.0”a doğru değişimi için, entegrasyon içinde hazırlanmaları önemlidir. Diğer taraftan sadece, güvenilirlik ve kârlılık noktalarında yaşanabilecek karışıklıklardan kaçınarak, stratejilerini oluşturacak şirketlerin akıllı (smart) bir üreticiye doğru dönüşebileceği de inkar edemeyiz. örnek olarak uygulanacaktır. Endüstri ve araştırmadan seçilen toplam sekiz iş ortağı, “MetamoFAB”’ı başarılı bir yöntemle uygulamaya koymak için işbirliği içinde çalışmaktadır. Bu proje, Federal Alman Eğitim ve Araştırma Bakanlığı (BMBF) tarafından finanse edilmektedir. n Referanslar [VDMA 2014] cf. Dr. Bernhard Diegner, Gesamtüberblick Stand 2014, PlattformIndustrie 4.0, Web sayfası.http://ost.vdma.org/documents/106133/4697460/Plattform%20 Industrie%204.0/780d7772-9489-4f8a-8b3fe4b9f416ed81, 02.10.2014tarihinde girildi. [MetamoFAB, 2014] MetamorphosezurintelligentenundvernetztenFabrik, Web sayfası. http://metamofab.de, 02.10.2014 tarihinde girildi. [FU/Acatech, 2013] Forschungsunion, acatech: Alman imalat sanayisini güvenceye almak için, INDUSTRIE 4.0 stratejik girişimini uygulamaya yönelik öneriler. Industrie 4.0 Çalışma Grubunun nihai raporu,Nisan 2013. http://www. acatech.de/fileadmin/user_upload/Baumstruktur_nach_Website/ Acatech/root/de/Materi- al_fuer_Sonderseiten/Industrie_4.0/Final_report__Industrie_4.0_accessible.pdf, 02.10.2014 tarihinde girildi. İmalatçı şirketlerin akıllı ve ağ tabanlı fabrikalara dönüşümüne olanak sağlamak için, “Akıllı ve ağ tabanlı fabrikaya dönüşüm olan MetamoFAB” projesi içinde, modeller, metotlar ve araçlar geliştirilmektedir. Böylece, Siber Fiziksel Sistemler kullanılarak mevcut fabrikaların performansları artırılacaktır. “Üretim otomasyon ekipmanları”, “Yarı iletkenler” ve “Elektronik elemanların ve parçaların üretimi “ alanlarında, dönüşümün altyapısı olarak Siber Fiziksel Sistemleri kullanacak, ağ tabanlı fabrikalar oluşturmak için vizyonlar geliştirilmektedir. Çözümler, endüstriyel ortakların gerçek zamanlı üretim ortamlarında www.taysad.org.tr MAKİNELERİN EVRİMİ EVOLUTION OF MACHINES The networked factory: “Industry 4.0” The networked factory where humans and machines are communicating via smart systems is named “Industry 4.0” – the fourth industrial revolution. I ndustry 4.0 stands for a new level of organization and control along the whole value chain, starting from R&D and production to product life cycle including services .The availability of all relevant real-time information from all entities and elements of the value chain and the ability to derive optimum value stream at any time serve as the basis. The networked connection of humans, objects and systems result in dynamic, self-organizing real-time optimized value networks across companies which can be optimized with various criteria such as costs, availability and resource consumption. That is mainly realized by integrating modern manufacturing technologies (Cyber Physical Systems) in the production and the use of Internet of Things (IoT) and Internet of services (IoS) in the production processes. The integration of Cyber Physical Systems (CPS) in companies can lead to interchangeable production conditions and rising flexibility in manufacturing and logistics. This will have strong effects on process, work organization, business models, services, etc. “Industry 4.0” is part of the current High-Tech Strategy for Germany. The aim is to strengthen Germany’s manufacturing equipment industry by becoming both a leading market and a leading supplier for Cyber Physical Systems. How can companies evolve their existing production facilities towards intelligent networked factories according to “Industry 4.0”? Fraunhofer IAO is working together with industrial and scientific partners to find new solutions. The transition to “Industry 4.0” cannot be achieved overnight but all participating entities like humans, machines, products and IT systems have to be integrated in the change. Therefore it is necessary to 68 Eylül September - Ekim October 2014 "Industry 4.0" stands for a new level of organization and control along the whole value chain, starting from R&D and production to product life cycle including services . prepare companies with an integration process for the change of paradigms towards »Industry 4.0«. Besides, we cannot deny the fact that, only with a clear strategy implementation, companies can evolve towards a smart manufacturing company, while avoiding operative disturbances in reliability and profitability. Within the project “MetamoFAB - Metamorphosis to intelligent and networked factory”, models, methods and tools are developed to enable the transition of manufacturing companies to intelligent and networked factories. Thus the performances of existing factories will be enhanced by the utilization of CPS. As a basis for the transition, dedicated visions for networked factories with CPS are developed for each of the three demonstration cases, namely “Manufacturing of automation equipment”, »Production of semiconductors« and »Manufacturing of electrical components and parts«. Solutions will be demonstrated in real time production environments of the industrial partners. In total, eight selected partners from research and industry are working collaboratively to put “MetamoFAB” into action in a successful way. The project is funded by the German Federal Ministry of Education and Research (BMBF).n References [VDMA 2014] cf. Dr. Bernhard Diegner, Gesamtüberblick Stand 2014, Plattform Industrie 4.0, WWW page. http://ost.vdma.org/ documents/106133/4697460/Plattform%20 Industrie%204.0/780d7772-9489-4f8a-8b3fe4b9f416ed81, accessed 02.10.2014. [MetamoFAB, 2014] Metamorphose zur intelligenten und vernetzten Fabrik, WWW page. http://metamofab.de, accessed 02.10.2014. [FU/Acatech, 2013] Forschungsunion, acatech: Securing the future of German manufacturing industry - Recommendations for implementing the strategic initiative INDUSTRIE 4.0, Final report of the Industrie 4.0 Working Group, April 2013, http://www.acatech.de/fileadmin/ user_upload/Baumstruktur_nach_Website/ Acatech/root/de/Material_fuer_Sonderseiten/ Industrie_4.0/Final_report__Industrie_4.0_accessible.pdf, accessed 02.10.2014. www.taysad.org.tr MAKİNELERİN EVRİMİ EVOLUTION OF MACHINES Bosch Sanayi, 4.0’ın öncü şirketleri arasında gi şekilde üretilmesi gerektiği söyleniyor, makineler de bunu algılayarak üretimlerini bu şekilde gerçekleştiriyor. Yani eskiden bir hatta bir ürün ailesi işlemden geçerken, artık 8 ürün ailesi aynı hatta işlem görebiliyor. A lmanya, özellikle üretimde geleneksel yapıda varlığını sürdüren sektörleri bilgisayarlaşma ve ileri teknoloji kullanımı yönünde teşvik etmek amacıyla Sanayi 4.0 stratejisini hayata geçiriyor. Su ve buhar gücüyle gerçekleşen ilk, elektrik enerjisi kullanılan ikinci ve dijitalleşme tabanlı olarak gerçekleşen üçüncü sanayi devriminin ardından, dördüncü sanayi devrimi olarak tanımlanan Sanayi 4.0, nesnelerin birbirine bağlanması prensibi üzerine kurulu. İnternet bazlı servisler sayesinde yeni iş modelleri üretiliyor İnternet bazlı servislerle yeni iş modelleri geliştiren Bosch’un 2025 vizyonunda, günlük hayatta, yaşamın bir parçası olan tüm nesnelerin birbirleriyle iletişim halinde olarak hayatımıza daha fazla kolaylık ve kalite katması bulunuyor. Sanayi 4.0 ise, bu vizyonun endüstriyel hayata yansıması olarak görülüyor. Konuyla ilgili bilgi veren Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young “Yapılan araştırmalara göre, günümüzde 200 milyar adet internete bağlanabilen cihaz, 14 milyar da hâlihazırda internete bağlı cihaz bulunuyor. 2020 yılında internete bağlı cihaz sayısının 32 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor. İnternetin hayatın her alanına olduğu gibi iş yaşamına da farklılık getirmesi kaçınılmaz” dedi. Young sözlerine şöyle devam etti “Bosch, yazılım ve sistem entegrasyonundaki tecrübesini nesneler ve hizmetlerin internetine taşıyor. Bosch’ta her dört Ar-Ge çalışanında biri yazılım uzmanı. Sistem ve cihazların üreticisi olmayı sürdü- 70 Eylül September - Ekim October 2014 rürken bu sistem ve cihazların hassas ve iletişime açık olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Sanayi 4.0 devrimine hazır nadir şirketlerden birisiyiz.” Bosch’ta Sanayi 4.0’la ilgili 50’nin üzerinde pilot proje bulunuyor Şu an Bosch’ta Sanayi 4.0 ile ilgili 50’den fazla pilot proje son hızla devam ediyor. Homburg’ta bulunan Bosch Rexroth Fabrikası’nda uygulanan pilot proje buna çok güzel bir örnek oluşturuyor. Bu fabrikada insanlar, makineler ve ürünler birbirlerine bağlı olarak çalışarak yarının üretiminin nasıl olacağının en canlı örneğini sergiliyorlar. Birinci sınıf üretim yapmak amacıyla, aynı hatta birçok farklı ürün üretilebiliyor. Makinelere sıradaki ürünün yuvarlak mı, köşeli mi ne şekilde olduğu, han- RFID teknolojisiyle gerçekleşen otomatik algılama sayesinde ürünlerin ve taşıma kaplarının durumu her an için görülebiliyor. Çalışanlar yardımcı cihazlar sayesinde iş yapış şekillerini kolaylaştırıyorlar. Örneğin, siparişler depo çalışanlarının gözlük camlarına geliyor ya da teknisyenler kullanma kılavuzlarını gözlüklerinde görerek elleri serbest bir şekilde çalışabiliyorlar. Robotlar çalışanları tehlikeli, zorlu ya da tek düze işlerden kurtarırken, akıllı üretim hatları kendi performanslarını kendileri test ediyor, arızalandıkları durumda kendi arızalarını servise kendileri bildiriyor. Tüm bu teknoloji ürün testleri esnasında da kullanılabiliyor. Amaç uluslararası üretim ağını birbirine bağlamak Bosch’un amaçlarından biri, ileride uluslararası üretim ağının tamamını birbirine bağlamak. Aynı zamanda ürünlerin birer “hafızası” olacak, yani ürünler, temel özelliklerini her zaman yanlarında taşıyacaklar.n Bosch is among the leading companies of Industry 4.0 Developing new business models with internet. In 2020, the internet-connected internet-based services, in vision 2025 of devices are expected to reach 32 billion. Bosch is the contribution of all the objects It’s inevitable that the internet brings di- in communication with each other for versity in business life as well as it does convenience and quality of life. Industry in every area of life. Bosch brings its ex- 4.0 on the other hand, seems like the ref- perience in software and system integ- lection of this vision on industrial life. Gi- ration to the internet. One in every four ving information about the subject, Bosch of R&D employee of Bosch is a software Turkey Representative Steven Young specialist. We produce systems and de- said, “According to the researches, today vices and try to ensure that they are sen- there are 200 billion devices that can be sitive and open to communication. We’re connected to the internet and 14 billion one of the few companies which are re- devices that are already connected to the ady for Industry 4.0 revolution. www.taysad.org.tr BENİM YOLUM, BENİM KİTABIM MY WAY, MY BOOK En iyi hayat derslerini size hiç benzemeyen insanlardan öğrenebilirsiniz Yaşadığımız hayatın güzel noktalarına değinip, yaptıklarımız ve yapmadıklarımız konusunda dünyaca meşhur insanların sözleriyle en güzel şekilde ifade edilişlerini gördüğüm bir kitap, okuması rahat, Avrupa’ya uçan herkes uçuş sırasında kitabı bitirebilir. TAMER TAŞKIN Petrofer Yönetim Kurulu Başkanı Petrofer Turkiye Chairman Şu Hayatı Nasıl Yaşamalı? B u kitap hayata bakış açınıza bakma davetidir. Einstein’ın deyişiyle, ‘’bir so- runu yaratan zihni aynı şekilde çalıştırarak o sorunu çözemezsiniz.’’ Hayata dair mevcut düşünce ve kanaatleriniz sizi şu anda bulunduğunuz yere getirdi. Daha farklı ve Dünyadaki her yüz insandan sadece biri Türkçe düşünüyor. İngilizce gibi yaygın bir dili kullananlar üç milyardan fazla insanın ortak akıl havuzuna erişebiliyorlar. Bilmeyenler ise bu bilgi hazinelerinden habersizce yaşıyor. Neler kaçırdığımızı bile bilmiyoruz! Sonuçta dilimizin sınırı dünyamızı sınırlıyor. Bu kitapta insanlığın ortak akıl okyanusundan Türkiye’nin ‘’milli’’ kültür havuzuna bilgi aktarımı amaçlandığından, Türk büyüklerine değil, dünya büyüklerine odaklanılmıştır. iyi bir yerde olmak istiyorsanız, yeni bir akla Zirvedekilerin düştüğü notlar... ve çoklu bakış açılarına ihtiyacınız var. Yeni Oprah Winfrey: “Çukura düştüğünde, bunun başarısızlık olduğunu düşünebilirsin. Bazen kısa süre için bile olsa kendini kötü hissetmek iyidir. Elinden kaçırmış olduklarına üzülmek için kendine izin ver. Seni çukurdan çıkaracak olan şey ise hatalarından ders almak.” bir hayat da yeni(lenmiş) bir akılla gelir. Beyin sosyal bir organdır. Gelişmesi için kendisinden büyük beyinlerle sosyalleştirilmesi gerekir. Bir düşünün, çevrenizde sizden daha akıllı kaç kişi var? Yakın çevreniz beyninizi aşağı mı çekiyor, yukarı mı? Bu kitap size çevrenizdeki akıl ortalamasının ötesine geçme imkanı veriyor. 72 Eylül September - Ekim October 2014 Henry Ford: “Her şey ters gidiyorsa unutma: Uçak, rüzgârı karşısına alarak yükselir, Hayat Bilgesi Şu Hayatı Nasıl Yaşamalı? Alfa Yayıncılık Mümin Sekman Sayfa Sayısı: 208 Baskı Yılı: 2014 Ne ilginç bir oyun şu hayat! Tek bir hakkınız var. Kuralları oynarken öğreniyorsunuz. Zaman hızla akıyor. Başa çıkmak kolay değil. Sağ çıkmak ise imkânsız! Hepimiz büyük bir sorunun peşindeyiz: Şu hayatı en iyi şekil de nasıl yaşamalı? Bu kitap 'özdeyiş derlemesi' değil, sistematik bir düşünce taraması. Alanında ilk. Hayat Bilgesi Dizisi hayatın bin bir halini karşılayan bir 'akıl açacağı' oluşturma çabası. Akıl verme kitabı değil, zihin açma kitabı! Mantıklı ve motive edici cevaplar, kışkırtıcı sorularla bir arada. Karışık kafaları toplamak, kapalı akılları açmak için. Hem kâşiflik hem kılavuzluk! Hayata bakış açınıza bir daha bakın! Bildikleriniz sizi şuan da bulunduğunuz yere getirdi, daha iyi bir yer de olmak istiyorsanız, size yeni(lenmiş) bir akıl gerek! arkasına alarak değil. Çalışanlarımdan hiçbiri ‘uzman’ değildir. Kendini ‘uzman’ olarak gören çalışanlarla yolumuzu ayırıyoruz. Çünkü bir işi gerçekten bilen kimse, kendini ‘uzman’ sanmaz. Her zaman çok daha fazlasını yapması gerektiğini bilir, ne kadar iyi ve verimli olduğunu düşünmez. Hep ileriyi düşünür, “İmkânsız” diye bir şey olmadığına inanır.” Woody Allen: Bir yerde hata olacaktır “Bir sahneyi defalarca tekrar tekrar çekeriz. Buna rağmen hiçbiri mükemmel olmaz. Ne kadar çekerseniz çekin, bir yerde hata olacaktır.”n www.taysad.org.tr ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Coşkunöz Alabuga Fabrikası üretime başladı Rusya Federasyonu’na bağlı Tataristan Cumhuriyeti’nin ilk büyük presli parça üretim tesisine sahip Coşkunöz Alabuga Fabrikası faaliyete geçti. C oşkunöz Holding’in yurt dışındaki ilk yatırımı olan Coşkunöz Alabuga Fabrikası, Tataristan Cumhurbaşkanı Rustam Minnihanov, çok sayıda üst düzey devlet yetkilisi ve çeşitli ülkelerden konukların katıldığı resmi açılış töreni ile 29 Ağustos 2014 tarihinde fiilen üretime geçti. Tataristan Cumhurbaşkanı Minnihanov açılış konuşmasında geçtiğimiz yıl Türkiye’deki Coşkunöz Metal Form fabrikasına yaptığı ziyarete değinerek Coşkunöz Holding’den beklediği gibi yüksek teknolojili bir fabrika ile karşılaşmaktan duyduğu memnuniyetini dile getirdi. Coşkunöz Holding Genel Koordinatörü Cenk Yöney ise gerçekleştirdikleri yatırımla Rusya Federasyonu otomotiv yan sanayi sektörünün gelişimine sürekli katkıda bulunmayı ve bu konuda öncülük etmeyi amaçladıklarını vurguladı. Törende yapılan konuşmaların ardından Minnikhanov, Ford Sollers ve Coşkunöz Holding üst yönetimi tarafından hat çalıştırıldı ve ilk presli parça üretimi gerçekleştirildi. Coşkunöz Alabuga Fabrikası; 60 yıllık köklü üretim geçmişi ile 6 farklı sektörde 12 firması, 2500 çalışanı ile faaliyet gösteren ve Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Coşkunöz Holding çatısı altında yer alıyor. Yıllık 50.000 ton sac işleme kapasitesine sahip olan fabrika, binek 74 Eylül September - Ekim October 2014 araçlarda kullanılacak parçalar için ful robotik otomasyonlu pres hatlarında üretim yapacak. Coşkunöz Holding’in dışa açılma politikasının ilk adımı olan Coşkunöz Alabuga Fabrikası, sınırların ötesine taşıdığı Ar-Ge ve know-how’ı Tataristan Cumhuriyeti’ndeki eğitimli iş gücü, alanında uzman markalar ve enerji olanakları ile buluşturuyor. TS-16949-2002, ISO 14001, OHSAS 18001 standartlarına göre üretim yapacak olan fabrika; “Yalın Üretim” ve otomotive özgü pek çok sistem transferi ile alanındaki en son teknolojileri bölgeye kazandırarak, önemli bir model olma amacını taşıyor. Rus Otomotiv Forumu’ndan Gelen “Yılın Yatırımı” Ödülü Coşkunöz Alabuga Fabrikası’nın ilk etabı 15.000 m²’si kapalı olmak üzere, 78.000 m² açık alan üzerinde kuruldu. Coşkunöz Alabuga; şirket kuruluşu, yasal prosedürlerin yerine getirilmesi, fabrika inşaatı, makinelerin montajı ve Coşkunöz Alabuga Fabrikası, Tataristan Cumhurbaşkanı Rustam Minnihanov, çok sayıda üst düzey devlet yetkilisi katıldığı resmi açılış töreni ile üretime geçti. Coskunoz Alabuga Factory begins manufacturing The first investment of Coskunoz Holding abroad, Coskunoz Alabuga Factory was launched for production on 29 August 2014 with the official opening ceremony with the attendance of Tatarstan President Rustam Minnihanov and many senior officials of the state. devreye alınması süreçlerinin 1,5 yıl gibi rekor bir sürede tamamlanmasıyla örnek gösterilen bir proje oldu. Bu başarı, Rus Otomotiv Forumu tarafından “2013 Yılının En İyi Yatırım Projesi Ödülü” ile taçlandırıldı. Coşkunöz Alabuga Projesi’nin doğuşu ve gelişimi Coşkunöz Holding, otomotiv sektörünün dünya çapında hızla değişen dinamikleri ve sürdürülebilir başarı stratejileri kapsamında yurt dışı yatırım alternatifleri konusunda geniş çaplı çalışmalar yaptı. Bu çalışmalar sonucunda Ford Motor Company ve Sollers ortak girişimi olan Ford Sollers’ın Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti’ndeki iştirakinin büyük ve orta ölçekli presli parçaları ve kalıp üretimi için tek tedarikçi olarak belirlendi. Coşkunöz, böylece yurt içinde elde ettiği başarıları yurt dışına da taşıyarak önemli bir yatırım projesi başlatmış oldu. Coşkunöz’ün 2012 yılında Yelabuga kentinde yatırım yapma kararı almasının ardından, her kulvarda gerekli tüm girişimler başlatıldı. Bölgede kurulacak fabrikanın alt ve üst yapı çalışmalarının yanı sıra, gerekli tüm bürokratik işlemler de hızla tamamlandı. Fabrikada ful robotik otomasyonlu pres hatlarının montajının yapılmasının ardından Mayıs 2014’te ilk deneme üretimi başarıyla gerçekleştirildi.n www.taysad.org.tr ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS sürdürülebilirliği yakaladık. Her daim yaptığımız işin üzerine bir şeyler katmaya çalıştık. Tedarikçilerimizin, müşterilerimizin, üniversitelerin ve daha birçok paydaşımızın ne dediğine önem verdik. Hayat anlayışımızda mütevazılığımızı koruduk ama iş yapış biçimimizde en iyisi için mücadele ettik” dedi. “Bu Tür Yatırımlar Ülkemiz Adına Kazanç” Feka Otomotiv, 25. Yılda 25 Milyon TL Yatırım Yaptı Tüm fabrikalarını tek çatı altında toplayarak toplamda 25 milyon TL tutarında yatırım ile yeni fabrikasını oluşturan Feka Otomotiv, aynı zamanda 25.yılını da bu etkinlikle birlikte kutladı. M üşteri odaklı yaklaşım ilkesi, yüksek seviyeli teknolojisi, üretimde esnek yapısı, tecrübeli kadrosu ve teknik uzmanlarıyla, misyonu doğrultusunda çalışmalarını yürüten Feka’da bu yıl farklı bir heyecan yaşanıyor. Tüm fabrikalarını tek çatı altında toplayarak toplamda 25 Milyon TL tutarında yatırım ile yeni fabrikasını oluşturan Feka, aynı zamanda 25.yılını da bu etkinlikle birlikte kutladı. Feka Otomotiv’in yeni fabrika binası açılış törenine, Vali Yardımcısı Mustafa Karslıoğlu ve Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra, iş dünyasının yurt içi ve yurt dışından önemli temsilcilerinin yer aldığı, çok sayıda davetli katılım gösterdi. “Gelecek Adına Büyük Umutlar Besliyoruz” Fabrika binasının açılış töreninde ilk sözü, Feka Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Karslıoğlu aldı. 76 Eylül September - Ekim October 2014 Otomotiv sektöründe dolu dolu 25 yılı geride bırakmanın gururunu yaşadıklarını kaydeden Karslıoğlu, gelecek adına büyük umutlar beslediklerini söyleyerek, sektöre değer katmayı sürdüreceklerini ifade etti. “Sektörün Babayiğidi Olduk” Çeyrek asırlık bir zaman dilimine acısı ve tatlısı ile birçok olayı sığdırdıklarını aktaran Karslıoğlu, “Her şeyden önce ülke menfaatlerimizi önceledik. Başarılarımızı birlikte kutladık. Üzüntülerimizi birlikte yaşadık. Memleket menfaatlerini hiç unutmadık. Kimi zaman Anadolu Kaplanı olduk. Kimi zaman sektörümüzün babayiğidi... Ama hiç vazgeçmedik. Paydaşlarımızın isteklerine göre kendimizi geliştirdik. Yabancı iş ortaklarımızdan yeni şeyler öğrendik. Onların katkıları ile büyüdük. Yerli iş ortaklarımızın sayesinde FEKA Automotive invests 25 million TL in their 25th year FEKA Automotive has established its new factory gathering all its factories under one roof with an investment of 25 million TL for its 25th anniversary. FEKA continues to operate with its customer-oriented approach principle, high technology, flexible structure in production, experienced staff and technical experts and mission. Geleceğe yönelik böylesine büyük bir yatırımı hayata geçirdikleri için Feka Otomotiv’i kutlayan Mustafa Bozbey’de, 25. kuruluş yılında açılış töreninde yer almaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Bursa’nın sanayi sektöründe ülkemizin adeta kalbi olduğunu anımsatan Bozbey, çok sayıda insana iş imkânı sağlayan bu tür yatırımlara, yerel yöneticiler olarak da desteklerinin süreceğini ifade etti. “Bursa Türkiye’nin En Önemli Sanayi Kenti” Bozbey’in ardından sözü Bursa Vali Yardımcısı Mustafa Karslıoğlu aldı. Feka Otomotiv’de inovasyon, ileri teknoloji ve girişimci ruhun ne olduğunu çok yakından gördüklerini aktaran Karslıoğlu, bu tür değerli yatırımların ülkemiz adına büyük önem teşkil ettiğini vurguladı.n www.taysad.org.tr ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Uluslararası Soğuk Dövme Grubu 47. Olağan Toplantısı'nı Ankara’da yaptı Taner Makas Kanca A.Ş. Ar-Ge Müdürü R&D Manager 1 960’lı yıllarda soğuk dövme teknolojisinin teknik ve ekonomik anlamda gelişmesini teşvik etmek amacıyla bir grup Avrupalı akademisyen tarafından başlatılan bir proje kapsamında kurulan Uluslararası Soğuk Dövme Grubu (ICFG - International Cold Forging Group) aynı amaç çerçevesinde günümüzde de hala başarılı bir şekilde faaliyetlerini devam ettiriyor. Her yıl Eylül ayı içinde bir üye ülkenin ev sahipliğinde toplanan grup bu yıl 47. olağan toplantısını Atılım Üniversitesi Metal Şekillendirme Mükemmeliyet Merkezi (MŞMM) ev sahipliğinde gerçekleştirdi. Bundan önceki ilk Türkiye toplantısı 10 yıl önce 2004 yılında İstanbul’da düzenlenmişti. İlk gün ICFG içinde oluşturulmuş çalışma grupları faaliyetlerini tamamlıyor. Kalıp teknolojisi, yağlama teknolojisi gibi başlıklar altında toplanan alt grup üyeleri gün boyu yapılan sunum ve tartışmalarda yıl boyunca yaptıkları faaliyetleri paylaşıyorlar, kendileri arasında kıyaslamalar yapıyorlar. alınması gereken bir faaliyet, üstelik bunu neredeyse yarım yüzyıla yakın bir süredir devam ettirmeleri de üzerinde düşünmemiz gereken ayrı bir nokta. Bazı çalışma grupları 10 yılı aşkın süredir faaliyette ve sadece yılda bir değil, yıl içinde de ara toplantılar, çalıştaylar yapıyorlar. Grubun faaliyetinin devamına yine grup üyeleri karar veriyor. Her grup yaptığı çalışmalar sonrasında bir kılavuz kitapçık veya yayın çıkararak üyelere bilgilendirme yapıyor. ICFG yıllık olağan toplantısının ikinci günü ise ortak bir oturum ile soğuk dövme teknolojisi hakkında teknik bildiri sunumları yapılıyor. Bu yılki yapılan sunumlar arasında Türkiye"de soğuk dövme konusunda faaliyet gösteren az sayıdaki firmanın arasında 3 tane de TAYSAD üyesi vardı. Üyelerimizden Kanca A.Ş., Norm Civata ve ORS uluslararası dinleyici kitlesine Türkiye’de soğuk dövmenin geldiği seviyeyi gösterir beğeni toplayan sunumlar yaptılar. Değişik ülkelerden akademisyenlerin ve hatta birbirine rakip firmaların bir araya gelerek ortak bir araştırma projesi yürütmeleri ve sonuçlarını grup içinde paylaşmaları TAYSAD içinde yaşatılmaya çalışılan bir çok grup çalışması için örnek Uluslararası Soğuk Dövme Grubunun bir önceki dönem başkanlığını yapmış ve uzun yıllardan beri grupta aktif olarak rol alan Prof. Dr. Erman Tekkaya halen Dortmund Üniversitesinde Makina Mühendisliği Fakülte Dekanı olarak bu alanda çalışmalarına devam ediyor. Grubun diğer daimi Türk üyeleri olarak Kanca A.Ş. Ar-Ge Müdürü Taner Makas, Norm Civata Ar-Ge Müdürü Umut İnce ve Atılım Üniversitesinden Yrd. Prof. Dr. Celalettin Karadoğan bulunmakta. Soğuk Dövme Teknolojisi Nedir? Soğuk dövme genel olarak sanayide çeliğin kalıplar içinde plastik olarak şekillendirilmesi olarak anılır. Soğuk dövme teknolojisinde çelik oda sıcaklığında veya mikroyapı değişimine uğramayacak seviyede sıcaklıklarda şekillendirilir. İkinci dünya savaşı yıllarında silah sanayisi için geliştirilen soğuk dövme teknolojisi günümüzde en yaygın olarak otomotiv sanayisinde yüksek mukavemete dayanımlı hassas parçaların üretiminde kullanılır. Halen dünya genelinde dövme parçaların yüzde 6-8 civarı soğuk dövme ile üretilmektedir. Sağladığı düşük enerji maliyetleri ve yüksek ölçüsel hassasiyet nedeniyle soğuk dövmeye rağbet günden güne artmaktadır. Birçok imalat türüne görece genç bir teknoloji olan soğuk dövme gelişmiş ülkelerde çok az sayıda firma tarafından yapılabilmektedir.n Yaklaşık 20 değişik ülkeden soğuk dövme konusunda faaliyet gösteren firma temsilcisi teknik uzman ve akademisyenlerden oluşan 120 civarında bir katılımcı ile gerçekleştirilen toplantı 22-23 Eylül tarihleri arasında Ankara’da gerçekleştirildi. Hemen hemen eşit sayıda katılan sanayi temsilcisi ve akademisyenlerin tamamı uzun yıllar bu alanda çalışmış, profesör, doktor, Ar-Ge müdürleri ve üst düzey yöneticilerden oluşuyor. 78 Eylül September - Ekim October 2014 www.taysad.org.tr ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Açılır-Kapanır Sistem (Temizlenebilir) Soğutma Modülü Uygulaması tek veya iki kademede açılma ilave piston ve mekanizma ile sağlanmaktadır. Birinci kademede, ön grupta yer alan ürünler, ikinci kademede ise diğer soğutucular uygun açı ile pistonlar vasıtasıyla açılarak sabit pozisyon alır. Bu durumda ürünler gerek basınçlı hava gerekse basınçlı B. Akın Kurt Kale Oto Radyatör San.ve Tic.AŞ. Ar-Ge Yurtdışı Projeler Şefi R&D Overseas Projects Chief S ektöründe teknolojik gelişmelerde öncü olan firmamız, Kale Oto Radyatör AŞ, otomobil, hafif ve ağır ticari araç, endüstriyel uygulamalarla beraber, tarımsal araç sektöründe traktörler, biçerdöverler, teleskopik yükleyiciler gibi araçlar için hem yurt içi hem yurtdışı OEM, OES ve IAM müşterilerine radyatör, intercooler, hidrolik yağ soğutucusu, transmisyon yağ soğutucusu, kalorifer ve kondenser ürünleri ve komple soğutma modülleri geliştirmektedir. Tarımsal araçların kullanım alanlarından kaynaklanan toz, toprak, ot saman gibi maddelerin radyatör peteklerini tıkaması nedeniyle ürünlerin temizlenebilir olması ihtiyacı doğmuştur. Bu sebeple komple soğutma modüllerinde açılır kapanır sistemler geliştirilmiştir. Bu tasarımların başlıca avantajı kullanıcıya soğutma modülünün pistonlar vasıtası ile açılarak temizlenmesi ve yine kolaylıkla kapanmasıdır. Böylece her bir ürünün araç üstünden tek tek demonte edilmesi ve temizlenmesi ve tekrar montaj yapılması işlemine gerek kalmamaktadır. Soğutma modülünün açılıp kapanması çalışma prensibi şu şekildedir. Soğutma modülü kullanım esnasında kilit mekanizmaları ile kapalıdır. Soğutma modülünün kapsamına göre yıkama sıvısı ile yıkanır. Yıkama sıvısı ile yıkanan ürünler kuruma sonrasında soğutma modülü yine pistonlar vasıtasıyla kademeli olarak tekrar kapatılır ve kilit mekanizmaları kilitlenerek işlem sona erer.Burada dikkat edilecek husus temizleme havasının yada suyunun sisteme giren soğutma havasının akış yönüne ters yönde tutulmasıdır.Aksi halde daha fazla tıkanmaya sebebiyet verir. Firmamız bünyesinde müşterilerimizin taleplerine göre araç üstünde soğutma ürünlerinin yerleşimi ve açılabilme pozisyonlarına göre farklı tasarım çalışmaları yapılmaktadır.n Açılır kapanır sistem soğutma modülü tasarım ve resimlerinden birkaç örnek Komple sistem çözüm ortağı olma hedefimiz doğrultusunda ve müşteri odaklılık prensibimizle, müşterilerimizin talepleri ve pazarın beklentileri doğrultusunda ArGe faaliyetlerine yön vermektedir. Özellikle sahadan gelen geri bildirimler, detaylı bir şekilde incelenmekte, ürün geliştirmeye ve ürün tasarımlarına bu bildirimler yansıtılmakta, Ar-Ge faaliyetleri, ilgili alanlarda bilgisayar simülasyon programları, prototip üretimi ve laboratuar validasyon testleri ile doğrulanmaktadır. 80 Eylül September - Ekim October 2014 KAPALI I. KADAME II KADAME www.taysad.org.tr Open-Close System (Cleanable) Cooling Module Application B eing the automotive sector leader in technology, Kale Oto Radyatör A.Ş. develops radiators, intercoolers, hydraulic oilcoolers, transmission oilcoolers, heaters, condensers, and complete cooling modules for automobiles, light and heavy commercial vehicles, together with industrial applications agricultural industry applications like tractors, harvesters, teloscopic loaders for OEM, OES and IAM clients in domestic and foreign markets. With the objective of complete system solution partner and customer-oriented principle, customer demands and market expectancies direct our R&D activities. The feedback received from the field in particular are evaluated in detail, and reflected on product design and development, and verified with R&D activities, relevant simulation programmes, prototype development, and laboratuary validation tests. Substances like dust, earth, grass, hay clogging the radiator cores in the operational fields of agricultural vehicles have reasoned the need for a cleanable products. For this reason an open-close system was developed for complete cooling modules. The primary advantage of this design is to enable the user to open and clean the module via the means of pistons and close it again with ease. In effect, it is no longer necessary to dismantle the module from the vehicle for cleaning. The cooling module openclose operational principle is illustrated as follows. In operation, the cooling module is securely closed with the lock mechanisms. Depending on the extension of the module, unlocking is performed in either 1 or 2 steps with the additional pistons and mechanism. In the first step, the products at the front group, and in the second step other coolers are exposed at the desired angles in their fixed positions. Thus, all parts of the module can be cleaned either with compressed air or liquid. The cooling module can be closed in steps with the use of pistons again only after parts cleaned with liquid are dried, and the operation will be complete after lock mechanisms are securely closed. It is important here to make sure that cleaning operation is done in the opposite direction to the operational cooling flow of the module. Otherwise, there will be more clogging problems. Within our company structure, different designs can be built in compliance to our clients’ requirements for cooling modules depending on the position of the module and its extension limits in the vehicle. n ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Bodycote Istaş'dan Dilovası'na 12 milyon liralık yatırım 4 milyon Euro yatırım maliyeti ile 3 bin metrekare açık, 4 bin metrekare kapalı alan üzerine kurulan Bodycote Istaş Dilovası Tesisleri, düzenlenen bir törenle açıldı. yüzde 80 BODYCOTE, yüzde 20 ise Istaş ortaklığı ile faaliyetlerini sürdürmektedir. Isıl işlem konusunda en üst segmente uygulama gerçekleştiren firmamızın Türkiye genelindeki pazar payı ise yüzde 20-25'lerde seyretmektedir" diye konuştu. B ursa'da 1990 yılından itibaren faaliyetlerini sürdüren Bodycote Istaş, 12 milyon liralık yatırımla Dilovası'ndaki yeni fabrikasını hizmete açtı. Isıl işlem konusunda uyguladıkları teknoloji açısından dünyanın en ileri ülkeleri ile rekabet edebilecek seviyede olduklarının altını çizen BODYCOTE Genel Müdürü Barış Telseren, "Dünya ölçeğinde 26 82 Eylül September - Ekim October 2014 değişik ülkede yaklaşık 190 işletmesiyle ile faaliyet gösteren BODYCOTE firması bilindiği üzere, ısıl işlem konusunda sektörünün adeta deyim yerinde ise dünya devi olarak adlandırılmaktadır. Sektörde önemli bir pazar payına sahip olan BODYCOTE'un yıllık toplam cirosu 1 milyar Euro'nun üzerinde seyretmekte. 2006 yılında ortaklık kuran işletmemiz, Merkezi İzmir'de kurulu bulunan firmanın Bursa, İzmir ve Gebze Dilovası OSB'deki tesislerinde başta otomotiv sektörü olmak üzere; makine imalat, havacılık ve savunma sanayi, tarım, inşaat, demiryolu, iş makineleri, medikal, gıda, elektronik ve mekanik iş koluna yönelik ısıl işlem konularında A' dan Z' ye hizmet vermekte olduğunu ifade eden Telseren, "1990 yılına kadar tuz banyoları, 1990-2000 yılları arasında atmosfer kontrollü kamaralı tip fırınlar, daha sonraki yıllarda ise vakum sertleştirme fırınlarında gerçekleştirilen ısıl işlem uygulamaları, özellikle kalite bilincinin oluşması ile birlikte 2000'li yıllardan sonra, dünya genelinde uygulanan sistemin aynısı uygulanmakta olduğunu söyleyebiliriz. Bilindiği gibi, her sektörde olduğu gibi, bizim iş kolumuzda da makine ve teknolojiye yapılan yatırımlar son derece önemlidir. Yeniden birleşme, iş güvenliği, kalite, kapasite artıştı ve yeni sistemin Türkiye'ye getirilmesinde hep öncü olduk ve olmaya da devam edeceğiz" diye konuştu. Tesisin açılış törenine Dilovası Belediye Başkanı Ali Toltar, BODYCOTE Kuzey Ve Güney Avrupa Başkanı Paul Clough, BODYCOTE IŞTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Telseren, Genel Müdür Barış Telseren ve fabrika yöneticileri katıldı. n Bodycote Istas invests 12 million TL in Dilovasi Bodycote Istas, which has over 190 factories all over the world, held an opening ceremony at Dilovasi IMES Industrial Zone for its new factory. The new production plant occupies a total of 4000 square meters (3000 square metres indoors) and costed 4 million Euros. www.taysad.org.tr Otomotiv ihracatında 'aslan payı' dört ilin Bursa yüzde 33,67'lik payla toplam otomotiv ihracatının üçte birinden fazlasını tek başına sağlarken, İstanbul yüzde 22,34'lük payla ikinci, Kocaeli yüzde 19,21 ile üçüncü, Sakarya da yüzde 10,21 ile dördüncü sıralarda yer aldı. Ü lke ihracatının lokomotifi konumundaki otomotiv sektörünün başarısına en büyük katkı Marmara Bölgesi'ndeki Bursa, İstanbul, Kocaeli ve Sakarya illerinden geldi. 33,78'lik artışla 3 milyar 782 milyon 97 bin dolara taşıdı. İstanbul, böylece Ocak-Eylül dönemindeki otomotiv ihracatından yüzde 22,34 pay alarak ikinci sıradaki yerini korudu. Bu dört ilin 9 aylık dönemdeki sektör dış satımı 14 milyar 464 milyon 433 bin dolara ulaştı. Böylece, otomotiv sektörünün Ocak-Eylül döneminde toplam 16 milyar 930 milyon 625 bin dolar olan ihracatının yüzde 85,43'ünü de bu iller sırtladı. Kocaeli'nin sektör ihracatı ise Ocak-Eylül 2013'teki 3 milyar 445 milyon 501 bin dolardan yüzde 5,61'lik düşüşle bu yılın aynı döneminde 3 milyar 252 milyon 44 bin dolara geriledi. Kocaeli, bu dönemdeki sektör ihracatından yüzde 19,21 pay aldı. Bursa, otomotiv ihracatındaki düşüşe rağmen açık ara önde Yılın 9 aylık döneminde sektör ihracatını en fazla artıran il ise yine Sakarya oldu. Sakarya, OcakEylül 2013'te 1 milyar 287 milyon 573 bin dolar olan sektör ihracatını yüzde 34,23'lük artışla bu senenin aynı döneminde 1 milyar 728 milyon 422 bin dolara çıkardı. Sakarya, bu rakamla ülkenin sektör ihracatından aldığı yüzde 10,21'lik payla dördüncü oldu. Ev sahipliği yaptığı ana ve yan sanayi firmalarıyla sektöre yön veren kentlerin başında bulunan Bursa'nın, geçen yılın ocak-eylül döneminde 6 milyar 13 milyon 79 bin dolar olan sektör ihracatı, yüzde 5,17'lik düşüşle 5 milyar 701 milyon 870 bin dolara geriledi. Buna rağmen Bursa, yüzde 33,67'lik payla toplam otomotiv ihracatının üçte birinden fazlasına tek başına imza attı. Bursa'nın en yakın takipçisi İstanbul ise geçen yılın ilk 9 ayında 2 milyar 826 milyon 936 bin dolar olan sektör ihracatını yüzde Milyar doların üzerinde ihracat başarısını gösteren bu illeri, Ankara, İzmir ve Manisa izledi. Bu dönemde, Ankara 589 milyon 443 bin, İzmir 512 milyon 949 bin, Manisa da 325 milyon 131 bin dolar ihracat gerçekleştirdi.n ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Figes A.Ş.'den Güney Kore’ye Ar-Ge ihracı helikopterin motor bölümü tasarım ve analizlerini yapacak. 3 milyon dolar tutarındaki bu antlaşma; bir Türk KOBİ şirketinin Havacılık Figes A.Ş. havacılık ve uzay sanayiinde ilk ArGe ihracatını gerçekleştirecek uluslararası bir antlaşma imzaladı. ve Uzay Sanayiinde ilk Ar-Ge ihracatı olması açısından önem taşıyor. FİGES; KAI ile yapacağı “Sivil F İGES A.Ş., havacılık ve uzay sanayiinde ilk Ar-Ge ihracatını gerçekleştirecek uluslararası bir antlaşma imzaladı. Savunma başta olmak üzere bir çok sektörde önemli projeler gerçekleştiren, Ankara’da OSTİM ve ODTÜ Teknokentte ayrıca İstanbul, Bursa ve İzmir illerinde faaliyetlerini sürdüren Figes Inc. to design and analyse helicopter engines FIGES ENGINEERING INC. has signed an international agreement under the scope of ICDDA Ankara Aerospace and Defence Industry – Industrial Cooperation Days on October 14,2014. Figes Engineering operates in Istanbul, Bursa,Izmir and Ankara OSTIM and METU Technopolis in several industries including defence industry. 84 Eylül September - Ekim October 2014 FİGES MÜHENDİSLİK A.Ş.; ICDDA Ankara Havacılık ve Savunma Sanayii Endüstriyel İşbirliği Günleri kapsamında uluslararası bir anlaşmaya imza attı. İleri mühendislik hizmetleri, Ar-Ge çalışmaları, danışmanlık, mühendislik eğitim hizmetleri ve yazılımdonanım satışı faaliyetlerini başarılı bir şekilde sürdüren FİGES MÜHENDİSLİK A.Ş; Güney Koreli KAI şirketi ile imzalanacak anlaşmayla Hafif Helikopter (LCH - Light İleri mühendislik hizmetleri, Ar-Ge çalışmaları, danışmanlık, mühendislik eğitim hizmetleri ve yazılım-donanım satışı faaliyetlerini başarılı bir şekilde sürdüren Figes Mühendislik A.Ş; Güney Kore’nin en büyük havacılık şirketi KAI ile imzaladığı "Sivil Hafif Helikopter (LCH - Light Commercial Helikopter) Ortak Geliştirme Projesi” antlaşması ile helikopterin motor bölümü tasarım ve analizlerini yapacak. Commercial Helikopter) Ortak Geliştirme Projesi’nin imza töreninde konuşan FİGES Genel Müdürü Koray Gökalp, bu imzanın gerek firmaları gerekse Türkiye için büyük önem taşıdığını söyledi. Gökalp, anlaşma kapsamında iki yıl boyunca KAI firmasına destek vereceklerini ifade ederek, “Sonrasında titreşim analizleri konusunda da bu anlaşmanın devamını yapmayı hedefliyoruz. Bu imza sektörümüzde bir ilk olma özelliğini taşıyor” diye konuştu. KAI yetkilileri de imza töreninde “FİGES’in kendine özgün kabiliyetleri var. Bu nedenle onlarla yol almayı tercih ettik. Bu imza bir başlangıç niteliği taşıyor. Önümüzdeki günlerde ortak yeni çalışmalara da birlikte imza atmayı hedefliyoruz” dediler.n FİGES MÜHENDİSLİK A.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANI TARIK ÖGÜT: "Genel olarak bu gibi projeler, SSM’nin de teşvikleriyle birlikte büyük ölçekli firmalarca kazanılırdı. Bu sefer bir KOBİ'nin kazanmasıyla FİGES, bir ilke de imza atmış oldu. Bu başarının altında, son 10 yılda MİLGEM gibi başarıyla tamamladığımız prestijli projelerle SSM nezdinde rüştümüzü ispat etmemiz ve SSM tarafından referans gösterilmemiz yatıyor. Bu gibi projelerde KOBİ’lerin yer alması, “offset” statüsünden dolayı ayrı bir tercih nedeni de oluyor. Offset çarpanı bizim için bu projede 4’tür; ancak eğer bu projeyi büyük ölçekli bir firma kazanmış olsaydı, çarpan 2 olacaktı. Yabancı firma, FİGES gibi hem KOBİ hem de Ar-Ge hizmeti veren bir şirketle çalışmakla offset borcunu iki kat daha fazla veya daha hızlı kapatmış oluyor. Projenin offset yönünün SSM tarafından mutlaka onaylanması gerekiyor. Bu onay, iki hafta önce SSM tarafından verilmişti. Projemiz KAI, Sikorski veya Airbus şirketlerinden birisiyle ortak yürütülecek ve bir ay içinde Kore Hükümeti bu konudaki kararını açıklayacak. Biz de doğal olarak Sikorski veya Airbus ile yakın çalışacağız. Bizim iş paketimizi yapacak grubun içinde 11 FİGES mühendisi ve 2 KAİ mühendisi yer alacak ve Ankara ofisimizde 2 sene birlikte çalışacağız.” www.taysad.org.tr Ermetal Otomotiv'e Renault ve Nexteer'den iki ayrı Kalite Ödülü önemli başarılara imza atmıştı. Daha sonra bu direksiyon mili yerlileştirme çalışmaları yine Tofaş'ın Palio ve Albea modelleri için Ermetal Otomotiv, 1 Ekim 2014 tarihinde Fransa’da gerçekleştirilen Renault Grubu Tedarikçi Ödül Töreni’nde ve 15 Ekim 2014’de Polonya’da gerçekleştirilen Nexteer Ödül Töreni’nde Kalite Ödülü almaya hak kazandı. başarıyla gerçekleştirildi. Yıllar içinde gelişen teknoloji ve müşteri beklentilerinin artmasıyla Bursa'da üretilen Renault Kalite Ödülü B ursa sanayinin köklü kuruluşlarından Ermetal Şirketler Grubu iştiraki Ermetal Otomotiv, bir büyük ödülü daha kucaklayarak başarı çizgisini yükseltti. Geçtiğimiz günlerde Fransanın Paris kentinde düzenlenen Renault Ödül Töreninde Kalite Ödülü, RNPO Yönetim Kurulu Başkanı ve Renault Satınalma Sorumlu Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Christian Vandenhende tarafından Ermetal Otomotiv Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Alper Gülenere verildi. www.taysad.org.tr Fiat Doblo'nun direksiyon Ermetal Otomotiv Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Alper Gülener konuya ilişkin olarak şu açıklamalarda bulundu: “Bu başarı otomotiv sektöründe önemli bir bilgi birikimine sahip olan Ermetal Otomotiv ve Erkalıp çalışanlarının uzun yıllardırsürdürdükleri özverili, müşteri odaklı ve her aşamada uygulanmaya özen gösterilen üretim ve kalite sistemlerinin şirket bilinci olması sonucu gelmiştir. Nexteer Kalite Ödülü 15 Ekim 2014 günü Krakow Polonya'da gerçekleştirilen Nexteer Ödül Töreni'nde Ermetal Otomotiv Kalite Ödülü'nü aldı. Ermetal Otomotiv, Nexteer'in toplantıya katılan 55 tedarikçisinin performanslarının değerlendirilmesi sonuvu istenilen kalite değerlerini yakaladığı için bu ödüle layık görüldü. kapsamında Nexteer ile Bu gelişimin bizler adına en az ödül kadar değerli olduğuna inanıyor ve başarılarından dolayı tüm çalışanlarımızı kutluyoruz." Ermetal Otomotiv, Tofaş'ın 1980'li yılların başında M131 Şahin, Kartal, Doğan ve Kuş Serici araçlarında kullanılan ithal millerini yerlileştirererek Ermetal Otomotiv üretime millerini ortak bir proje gerçekleştirmeye başladı. Nexteer ve Ertemal Otomotiv arasında yapılan anlaşmaya göre milin ürün geliştirmesi, teknik sorumluluğu Nexteer tarafından gerçekleştiriliyor. Ürünün imalatı, milin komple hale getirilmesini ve ürün kalitesinin sorumluluğunu ise Ertemal Otomotiv üstlenmiş durumdadır. başladığı 2008 yılının Kasım ayından bu yana 420 bin adet mil üretimini başarıyla gerçekleştirmiş durumdadır.n Eylül September - Ekim October 2014 85 ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Alper Kanca, üçüncü kez EUROFORGE Başkan Yardımcılığı Koltuğunda NSK Group, ROTA ile Automechanika Frankfurt’ta ve IAA Hannover'de yer aldı NSK Group, Almanya’da düzenlenen 'Automechanika Frankfurt 2014' fuarında ROTA markası ile geliştirdiği son patentli ürünlerinin tanıtımlarını yaptı. Almanya Hannover’de düzenlenen 'IAA 2014' fuarında ise ROTA markası ile dünyanın önde gelen OEM ve OES firmaları ile ilişkiler kurdu. D ünyanın dört bir yanından gelen sektör temsilcilerinin yeni ürünlerini sergilediği Automechanika Frankfurt 2014 fuarı 173 ülkeden yaklaşık 140 bin ziyaretçi katıldı. ROTA standı fuarda ile mevcut ve potansiyel müşteriler ile birçok iş görüşmesine ev sahipliği yaptı. NSK Group, ROTA markası ile rot, rotbaşı, rotil, komple rot, rot kolu, rot mili, V kol, bugi kolu gibi 6 binden fazla ürünü 5 kıtadaki 100 ülkeye ihraç etmektedir. Türk mallarına bakıyor olmasının bile kendilerini gururlandırdığını anlattı. Kazangil, artık bu dönemim kapandığını ve Türk mallarının gururla Avrupa pazarlarına girdiğini dile getirdi.n NSK Group takes place with ROTA in Automechanika Frankfurt and IAA Hannover NSK Group presented the Rot Grubunda Türkiye'de İthalatın Ayağını Kestik latest patented products Fuarda AA’ya verdiği röportajda NSK Group İcra Kurulu Başkanı Ömer Kazangil, 5 kıtada ihracat yaptıklarını hatırlatarak, 20 yıl önce fuara tuvalet kenarında 9 metrekarelik bir stantla katıldıklarını, o dönemde yabancı bir ziyaretçinin together with ROTA, in 86 Eylül September - Ekim October 2014 which they developed Automechanika Frankurt 2014. They also built relationships with the world's leading OEM and OEM companies in IAA 2014 held in Hannover, Germany. Avrupa Dövmeciler Birliğinin bu yıl Stockholm’de yapılan Genel Kurulu'nda, Kanca Dövme Çelik AŞ nin Genel Müdürü Alper Kanca, Avrupa Dövmeciler Birliği (EUROFORGE)'nin Başkan Yardımcılığı görevini üçüncü kez üstlendi. Böylece Euroforge tarihinde ilk kez aynı yönetim kurulu üç kez üst üste göreve seçilmiş oldu. A vrupa Dövmeciler Birliği (EUROFORGE), dünyanın önde gelen otomotiv markaları başta olmak üzere makine, savunma, enerji sektörlerinin üretimlerinde vazgeçilmez ve büyük önem taşıyan dövme parçaları üreticilerini aynı çatı altında toplayan Avrupa”nın tanınmış ve etkin bir meslek örgütüdür. Türkiye, 2000 yılından sonra gözlemci olarak faaliyetlerine katıldığı Avrupa Dövmeciler Birliği (EUROFORGE)'ne 2006 senesinde Dövme Sanayicileri Derneği (DÖVSADER) ile resmen üye oldu. 2010 yılına gelindiğinde ise, Türk dövme sanayisi, iş hacmi, bilgi birikimi, teknolojisi ve Avrupa'ya olan ihracatı sayesinde EUROFORGE derneği içinde saygın bir yer edindi. Bunun bir göstergesi olarak da, 2010 yılında Brüksel'de yapılan Genel Kurulunda Alper Kanca, Avrupa Dövmeciler Birliği (EUROFORGE)'nin Başkan Yardımcılığı görevine seçilen ilk Türk olmuştu. 2012 Ekim ayında ikinci defa bu göreve layık görüldü. Alper Kanca to be the Vice President of EUROFORGE for the third time Kanca Forged Steel Inc. General Manager Alper Kanca has been elected as the Vice President of EUROFORGE for the third time at the General Assembly held in Stockholm. Thus, for the first time in history of EUROFORGE, the same board is elected for 3 consecutive years. başkenti stockholm'de yapılan genel kurulda üçüncü kez aynı göreve seçildi. Bu başarı Türk otomotiv tedarikçiklerinin, Türk yan sanayicilerinin geldiği konumu ve uluslararası arenada gördüğü kabulü vurgulaması açısından oldukça önemlidir. Otomotiv sektörünün önemli bir tedarikçisi olan dövme sektörünün Avrupa'ya olan entegrasyonu bu sayede ivme kazanacak ve dövme sektörü dış ülkelerde daha da tanınır hale gelecektir.n Alper Kanca, 2 yıllık görev süresinin dolması sonrası, bu sürede yaptığı başarılı çalışmalara gösterilen güvenin bir karşılığı olarak 26 Eylül 2014 tarihinde İsveç'in www.taysad.org.tr FUAR FAIR TEKİŞ, Ar-Ge ürünlerini sergiledi TEKİŞ, özel amaçlı makine ve ekipman üretim gamı ile 14-19 Ekim 2014 tarihleri arasında Istanbul'da düzenlenen makine ve imalat sektöründeki tüm gelişme ve yeniliklerin bir arada görülme fırsatının yakalandığı MAKTEK Fuarı'na katıldı. 2 009 yılında ilk Ar-Ge projesini başarı ile tamamlayan TEKİŞ, o günden beri TUBİTAK-TEYDEB başta olmak üzere KOSGEB ve Marmara Kalkınma Ajansı ile 10'un üzerinde Ar-Ge projesi gerçekleştirdi. MAKTEK fuarında sergilenen Kalıp Taşıma Robotu, CNC Portal Freze ve Derin Delik tezgahı da bu Ar-Ge çalışmalarının sonuçlarıdır. Kalıp taşıma robotu, 5- 50 ton arası değişen kapasitede, dar ve yoğun makina yerleşimi Junker Türkiye'nin büyüme potansiyelinden etkilendi MAKTEK Fuarı'nda gösterilen büyük ilgi taşlama makineleri üreticisi Junker'in İstanbul'da bir şube açma kararını güçlendirdi. M AKTEK Fuarı'na katılan Junker Grubu'nun standına en son taşlama teknolojileri hakkında bilgi almak amacıyla pek çok ziyaretçi uğradı. Junker bu yoğunluğa karşı kendini iyi hazırlamıştı ve özel 88 Eylül September - Ekim October 2014 olarak fuar standına Lean Selection allround tipi bir dış ve iç çap taşlama makinesi kurmuştu. Böylece alanın uzmanı ziyaretçiler silindirik ve konik dış ve iç çapların, radüslerin ve omuzların nasıl taşlandığını bizzat canlı olarak olan alanlarda özellikle yüksek tonajlı kalıpların taşınması (raftan almak/vermek ve prese yüklemek/boşaltmak) için forklifte alternatif, manevra alanı gereksinimi olmayan, bulunduğu noktada manevra yapmadan yön değiştirebilen, az yer kaplayan, %100 elektrikle çalışan, ekonomik ve çevre dostu bir çözüm. 1972 yılında İstanbul’da kurulan TEKİŞ, başta otomotiv sanayi olmak üzere, beyaz eşya, ısıtma – soğutma, elektrik ve havacılık sektörlerine yönelik üretim yapmaktadır. TOSB içerisinde 5 bin metrekaresi kapalı, toplam 15 bin metrekare alan üzerine görebilme imkanını buldu. Junker taşlama makinelerini dünyanın her yerinde pazarlayan ve taşlamanın neredeyse tüm alanlarında yüksek hızıyla teknoloji lideri olarak kabul edilmektedir. Global şube ağına doğru giden yolda bir sonraki kilometre taşımız Türkiye'de bir açılacak şube olacaktır diye vurgulayan Junker Genel Müdürü Rochus Mayer ayrıca şunları da ekledi: "MAKTEK Fuarı önümüzdeki yıl İstanbul'da kendimize ait bir satış ve servis şubesi açma kararını teyit etti." En kurulu olan firma, modern üretim tesislerinde kalıp setleri, progresif sac kalıpları, ısıtma-soğutma, otomotiv sektörüne yönelik bakır, alüminyum ve paslanmaz çelik boru mamulleri üretimi yapmaktadır. TEKİŞ, deneyimli mühendis kadrosu ve makina parkı ile özel amaçlı makina ve ekipman tasarım ve imalatını da üretim gamına katmıştır. CNC yatay freze, CNC dikey freze tezgahlarını ve CNC yatay freze ile derin delik delme tezgahlarının özelliklerini tek tezgahta birleştiren çok fonksiyonlu CNC Derin Delik DelmeYatay Frezeleme-Diş Açma Tezgahını geliştirmiştir.n nihayetinde ülkenin kendisi zaten uzun süredir bölgenin tamamı için ekonomi motoru rolünü üstlenmiş. Kendi ifadelerine göre Junker daha şimdiden Türkiye'de çok iyi konumlanmış durumda: Bugüne kadar 70 taşlama makinesi kurulmuş. Ayrıca firma 2014'ün son çeyreğinde Türkiye'den yine çok sayıda sipariş almış. Böyle olunca müşterilere daha iyi hizmet verebilmek amacıyla gelecekte devamlı olarak yakında bulunmak anlamlı olacaktır.n www.taysad.org.tr KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY “EML’miz Geleceğin Yıldızı“ Projesi ile 23 okula tam donanımlı laboratuvar kuruluyor Mercedes-Benz Türk’ten meslek liselerine teknolojik destek Mercedes-Benz Türk, yeni sosyal sorumluluk projesi “EML’miz Geleceğin Yıldızı” çerçevesinde bayileri ile birlikte 23 farklı endüstriyel teknik eğitim, okul ve kurumlarının motor bölümlerinin geliştirilmesi amacıyla laboratuvarlarını yeniliyor. M ercedes-Benz Türk, yeni sosyal sorumluluk projesi “EML’miz Geleceğin Yıldızı” kapsamında, endüstriyel teknik eğitim, okul ve kurumlarının motor bölümlerinin geliştirilmesi amacıyla laboratuvarlarını yeniliyor ve gerekli ekipmanlarla donatıyor. Mercedes-Benz Türk’ün Mercedes-Benz Bayileri ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın işbirliğinde gerçekleştirdiği proje kapsamında yenilenen ilk laboratuvardan biri Kartal Atalar Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nde öğrencilerin hizmetine sunuldu. Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Rainer Genes ve Kartal Kaymakamı Cemil Aksak Sektöre kalifiye eleman yetiştirilecek Düzenlenen basın toplantısında eğitimin toplumun temel direklerinden birini oluşturduğuna dikkat çeken Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Rainer Genes, “Bu nedenle eğitim, şirketimizin sosyal sorumluluk projelerinde öncelikli olarak projeler gerçekleştirdiği alandır.“ dedi. Projeyi tanıtan MercedesBenz Türk Pazarlama ve Satış Direktörü Süer Sülün, “EML’imiz Geleceğin Yıldızı” adıyla yürüttüğümüz projemizde, 2015 yılı sonuna kadar Türkiye’de toplam 23 okula, yer aldıkları ilde bulunan bayilerimiz ile birlikte destek vereceğiz, MercedesBenz Türk ve bayileri olarak toplam yatırım tutarımız yaklaşık 10 Milyon TL olacak.“ dedi. Her laboratuvara birer kamyon bağışlanacak Proje kapsamında, meslek liselerinde laboratuvar koşullarının iyileştirilmesi ve yeniden yapılandırılmasının yanı sıra, teknik ve mesleki eğitim alan öğrencilerin sanayinin beklentilerine cevap verecek nitelik ve donanıma ulaşmaları amacıyla eğitimlerin düzenlenmesine de önemli bir katkı sağlanıyor. Mercedes-Benz Laboratuvarları, teknolojik eğitim için özel ekipmanlar ile donatılıyor ve her okula üzerinde uygulamalı eğitim gerçekleştirilecek birer 90 Eylül September - Ekim October 2014 adet kamyon bağışlanıyor. Ayrıca, okul yöneticileri ve alan öğretmenleri, Mercedes-Benz Türk A.Ş.‘nin yüksek teknoloji ile üretilen modelleri, girişimcilik ruhu ve kalite sistemleri konusunda bilgilendirilecekler. Bugüne kadar toplam 15 okulun laboratuvarı yenilenen “EML’miz Geleceğin Yıldızı” projesi kapsamında toplam 23 farklı laboratuvar yeniden yapılandırılacak. “Her İşin Başı Eğitim” “Her işin başı eğitim” prensibini benimseyen Mercedes-Benz Türk, sürdürdüğü sosyal sorumluluk çalışmaları ile uzun yıllardır Türkiye’nin çağdaş geleceğine katkıda bulunuyor. Hem şirket içinde hem dışında eğitim ve kişisel gelişimin desteklenmesi, Mercedes-Benz Türk’ün sosyal sorumluluk felsefesinin temelini oluşturuyor.n Technological support to vocational schools from Mercedes-Benz Mercedes-Benz Turk renews its laboratories in order to develop the engine departments of the 23 different industrial technical training, school and institutes along with its dealers under the scope of their social responsibility project "Our IVS is the star of the future". www.taysad.org.tr DÜNYADAN HABERLER WORLD NEWS Dünya otomotiv üretimi yüzde 3,5 arttı Uluslararası Motorlu Taşıt Üreticileri Derneği (OICA) verilerine göre, geçen yılın Ocak-Haziran döneminde 43 milyon 668 bin 678 olan dünya motorlu araç üretimi, bu yılın aynı periyodunda yüzde 3,5 artışla 45 milyon 212 bin 661’e çıktı. Y ılın ilk yarısında dünya motorlu taşıt üretimi, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 3,5 artarak 45 milyon 212 bin 661’e ulaştı. Uluslararası Motorlu Taşıt Üreticileri Derneği (OICA) verilerine göre üretimi en fazla artan araç, yüzde 3,9 ile otomobiller oldu. Otomobil grubu, 33 milyon 895 bin 253 adetle toplam üretimin yüzde 75’ini oluşturdu. Hafif ticari araç üretimindeki artış da yüzde 2,9 olarak gerçekleşti. Bu dönemde otomotiv fabrikaları 9 milyon 217 bin 629 hafif ticari araç üretti. Üretim miktarı yüzde 1,5 artan ağır ticari araçlar, 1 milyon 958 bin 113’le üçüncü sırada yer aldı. Son sıradaki otobüs grubunun üretim miktarı ise yüzde 12’lik düşüş gösterdi. Bu dönemde üretilen otobüs ve minibüs adedi 141 bin 666 olarak kayıtlara geçti. Her 80 araçtan biri Türkiye’den Türkiye'de banttan indirilen araç sayısı geçen yıla göre yüzde 0,9 azalarak, 569 bin 347’den 564 bin 78’e geriledi. Bunun 357 bin 47'sini otomobiller, 207 bin 31’ini de ticari araçlar oluşturdu. Bu dönemde, Türkiye’nin otomobil üretimi yüzde 17,5 artarken, hafif ticari araç üretimi ise yüzde 23,4, ağır ticari araç üretimi yüzde 4,8, otobüs ve minibüs üretimi yüzde 10,6 düştü. 92 Eylül September - Ekim October 2014 % 75 2,9 % 1,5 % OTOMOBİL HAFİF TİCARİ ARAÇ AĞIR TİCARİ ARAÇ 33 milyon 895 bin 253 9 milyon 217 bin 629 1 milyon 958 bin 113 Dünya otomotiv üretiminde 17'nci sırada yer alan Türkiye, yılın ilk yarısında üretilen araçlarda yüzde 1,2'lik paya sahip oldu. Ocak-Haziran periyodunda her 80 araçtan 1'i Türkiye'de üretildi. En fazla büyüme, üretimini geçen yıla göre yüzde 39,7 artıran İran'da gözlendi. Bu ülkede yılın ilk 6 ayında 488 bin 69 motorlu taşıt üretildi. Araç üretim performansı en fazla düşüş gösteren ülke ise yüzde 30,9'la Mısır oldu. Çin’den en yakın rakibe 2 kat fark Son 5 yıldır dünyanın en büyük motorlu taşıt üreticisi unvanını elinde bulunduran Çin’in, yılın ilk 6 ayındaki üretim performansı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,6 artış gösterdi. Sektörün lokomotif ülkesi Çin, yılın ilk yarısında 11 milyon 783 bin 335 motorlu araç üretti. İkinciliği 5 milyon 943 bin 329 adetlik üretimle ABD alırken, bunu 5 milyon 66 bin 178'le Japonya, 3 milyon 67 bin 749'la Almanya ve 2 milyon 342 bin 542'yle Güney Kore takip etti. Sektördeki en fazla büyüme, üretimini geçen yıla göre yüzde 39,7 arttıran İran'da gözlendi. Bu ülkede yılın ilk 6 ayında 488 bin 69 motorlu taşıt üretildi.n World automotive production increases by 3,5 percent According to the data taken from the International Organisation of Motor Vehicle Manufacturers (OICA), this year the world motor vehicle production was 45.212.661 units in January-June period with an increase of 3,5 percent in comparison to last year's production of 43.668.678 in the same period. The report also shows that the passenger car production had the highest increase with a rate of 3,9 percent. Passenger car group covered 75 percent of the total production with 33.895.253 units. Light commercial production also increased by 2,9 percent with 9.217.629 units. www.taysad.org.tr