İskele Nedir? - İş Makinaları Mühendisleri Birliği
Transkript
İskele Nedir? - İş Makinaları Mühendisleri Birliği
İş Makinaları Mühendisleri Birliği Dergisi Mayıs 2016 Sayı 54 ISSN 1306-6943 www.ismakinalari.org.tr İMM B Sta Salo n nd No 7 . A7 04 i Motorlarında Enerji Verimliliğ İskelede Güvenlik • Elektrik ve mıdır? ele alı İsk li rılm ven ıştı Gü Kar • ? ine ılır bir deni Yağlar Bir Ma ile lar Yağ İskele Nedir? Nerelerde Kullan ik tet Sen • r Faaliyetleri • Tersine İşle tler (Toolbox Talks) Mesleki Yeterlilik Kurumu ve • İşbaşı İSG Konuşmaları/Bare ı tlar ışı ima Tal ım Bak rde çle • Bir İnsan Mucizesi: Kan Bağ Elektrikli Vin j Teknolojisi • Anadolu OSB şar bo Tur ılan llan Ku a lard Dizel Motor nın Neresindeyiz? İş Yapma Konusunda Dünya Konu üretkenliği artırmak ise daha derine inen yok. Yenilikçi ürünlerimiz ve hizmetlerimiz, size üretkenlik, güvenlik ve çevre koruma artışlarında yardımcı olur. Dünyanın en ileri h i d ro l i k , h a v a , y a k ı t v e y a ğ fi l t re l e r i ü re t i c i s i P a r k e r R a c o r ' u n Ankara’daki tek distribütörü olan ALPEM, 20 t a m 2 0 y ı l d ı r i ş m a k i n e l e r i n i n g ü c ü n e g ü ç k a t ı y o r. Mobil markalı endüstriyel yağlar ve hizmetler hakkında daha fazla bilgi için mobilindustrial.com.tr adresini ziyaret edin veya 0216 468 96 96 numaralı ExxonMobil Teknik Destek hattını arayın. www.alpemfiltre.net Alpem İș Makinaları ve Yedekleri İth. İhr. San. Tic. Ltd. Ști Abdulkadir Geylani Caddesi No : 1/2 Ostim – ANKARA Telefon: + 90 312 385 97 30 Faks: + 90 312 385 97 32 İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERGİSİ içindekiler 4 6 İş Makinaları Mühendisleri Birliği Derneği yayın organıdır. Üç ayda bir yayınlanır. ISSN 1306-6943 8 2016 Mayıs Sayı: 54 İMMB Adına Sahibi 12 Duran KARAÇAY Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ÖNSÖZ İskele Nedir? Nerelerde Kullanılır? Güvenli İskele ve İskelede Güvenlik Elektrik Motorlarında Enerji Verimliliği Bayramali KÖSA Yayın Komisyonu Duran KARAÇAY Mustafa SİLPAĞAR Bayramali KÖSA Murtaza BURGAZ Halil OLKAN Halide RASİM Selami ÇALIŞKAN Tuğba DEMİRBAĞ Turgay KARGIN C. Cem DORKEN Gülderen ÖÇMEN Yazışma Adresi Uzayçağı Caddesi No: 62/7 Ostim / ANKARA Tel: 0.312 385 78 94 • Faks: 0.312 385 78 95 www.ismakinalari.org.tr e-posta: bilgi@ismakinalari.org.tr Grup-e-posta: ismakinalari@yahoogroups.com Grup e-posta üyelik adresi: ismakinalari-subscribe@yahoogroups.com Tasarım ve Baskı Salmat Basım Yayıncılık Ambalaj San. ve Tic. Ltd. Şti. Sebzebahçeleri Cad. No. 95/1 İskitler / Ankara Tel: 0.312 341 10 24 • Faks: 0.312 341 30 50 e-posta: salmatbasim@gmail.com www.salmat.com.tr 22 Mesleki Yeterlilik Kurumu ve Faaliyetleri 30 Tersine İşler Reklam İndeksi 34 Sentetik Yağlar ile Madeni Yağlar Birbirine Karıştırılmalı mıdır? ALPEM Ön Kapak İçi Karșısı 36 Elektrikli Vinçlerde Bakım Talimatları ANİŞMAK Önsöz Karșısı ANİŞMAK 69 48 İşbaşı İSG Konuşmaları/Baretler (Toolbox Talks) ANKOMAK 94 ASSAN 28 50 Dizel Motorlarda Kullanılan Turboşarj Teknolojisi ASSAN 29 CARRARO 63 ECE ELEKTRİK 47 56 İş Yapma Konusunda Dünyanın Neresindeyiz? ECE ELEKTRİK 53 60 66 70 84 88 Bir İnsan Mucizesi: Kan Bağışı Anadolu OSB Etkinliklerimiz ALPEM 27 ANADOLU FLYGT 55 E-MAK Arka Kapak HAKMAK 91 HİDROMEK Ön Kapak İçi İMMB OPERATÖRLÜK 87 İNS MAK. 59 KASTAŞ 19 KENTSEL MAK. 89 MOBİL Arka Kapak İçi Fıkra Köşesi ÖZBEKOĞLU 15 ÖZÇELİKLER HİDROLİK 79 Eğitimlerimiz ÖZÇELİKLER HİDROLİK 93 PİMMAKSAN 33 Yayının Türü: Yerel Basım Tarihi: 27.05.2016 PMS 35 PROFİMAK 86 Bu dergi üyelerine ilgili kurum ve kuruluşlara ücretsiz olarak dağıtılır. Yayınlanan yazılardaki sorumluluk yazarlarına, ilanlardaki sorumluluk ilan veren kurum ve kişilere aittir. Yayınlanan yazılara ücret ödenmez. Yayınlanmayan yazılar geri iade edilmez. ROLEDA 65 ROSEN 39 GrafikTasarım Can ÖZÇİÇEK TİTAN MAK. Arka Kapak İçi Karșısı TSM GLOBAL İçindekiler Karșısı Önsöz Duran KARAÇAY İMMB Yönetim Kurulu Başkanı Değerli Okurlar; 7 Mayıs 2016’da Derneğimizin 10. Genel Kurulu’nu yapmış bulunmaktayız. Yönetim olarak değişiklik olmamış, arkadaşlarımıza tekrar yönetim yetkisi verilmiştir. Tüm üyelerimize ve sektör temsilcilerimize teşekkür ederiz. Bu yeni dönemde Derneğimiz, sektörümüz ve gençlerimiz için iyi şeyler yapmaya çalışacağız. Çalışmalarımızda üyelerimizin ve sektörümüzün desteklerini esirgemeyeceğine güvencimiz tamdır. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın 97. Yılını kutladığımız bu tarihte Nobel Ödülü kazanan Prof. Dr. Aziz Sancar’ın ödülünü Atatürk’e armağan etmek üzere Anıtkabir Komutanlığı’na teslim etmesi çok anlamlı bir davranış olmuştur. Sayın Prof. Dr. Aziz Sancar’ı bu vefalı davranışından dolayı bir kez daha tebrik ediyoruz. İMMB Nedir? İMMB; İş makinaları konusunda uzmanlaşmış makina mühendisleri tarafından 1998 yılı Ağustos ayında kuruldu. Farklı sektörlerden (inşaat firmaları, maden firmaları, iş makinası üreticileri, iş makinası temsilcileri ve servisler) gelen profesyonellerin ortak amaçla toplandığı bir dernektir. İMMB’nin Amacı Nedir? İMMB’nin amacı; çoğunluğu ithal ürünler olan iş makinalarının tanınmasını, ulusal servetimiz olan bu üretim makinalarının iyi işletilmesini ve ekonomik ömürlerinin verimli bir şekilde sürdürülmesini sağlamaktır. Amacımız; verimliliği sağlayacak bilgi kaynaklarına en kısa sürede ulaşmak, bu kaynaklara ihtiyaç duyacak nitelikli insan potansiyelinin güç birliğini oluşturmaktır. Bu bilgilerin teknik alt kadrolara ulaştırılmasıyla da en yaygın şekilde paylaşımını sağlamaktır. İMMB; Üyelerine her yıl düzenli seminerler vermek suretiyle, üyelerinin bilgi düzeyinin yükseltilmesini sağlamaktadır. Bu seminerler aynı zamanda sektördeki insanların bir araya gelerek tanışmalarını sağlamaktadır ki bu da gelişimi ivmelendirmektedir. İMMB’nin internet ortamındaki grup mailinde üyeler ihtiyaçlarını gruba duyurmak suretiyle yardımlaşmayı sürdürmektedir. Derneğin her üç ayda yayınladığı İMMB dergisi ilgili kurumlar, şirketler ve bireylere ücretsiz olarak gönderilmektedir. Gelecekte gençlerimizden benzer başarılar beklemekteyiz. Öyleyse gençlerin önünü açacak bireysel ve bilimsel özgürlükleri daha da güçlendirmek ve eğitimin her seviyede kalitesini artırmaktan başka seçeneğimiz bulunmamaktadır. 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basan Gazi Mustafa Kemal, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyeti Türk halkıyla birlikte kurarak gençlere emanet etmiştir. Onun için 19 Mayıs gençlik bayramı olarak kutlanmaktadır. Gençlerimiz böyle bir bayramı haketmektedir. Onları eğitimde, bilimde ve sanatta özgüvenli yetiştirmeliyiz ki Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkarak uluslararası alanda yeni ödüller kazanmaya devam etsinler. Sektörümüzün önemli fuarlarından biri olan ANKOMAK, 1-5 Haziran 2016 tarihinde İstanbul’da gerçekleşecektir. Derneğimiz İMMB de bu fuara katılmaktadır. Fuarda katılımcı sektör temsilcilerine ve ziyaretçilerine başarılar dileriz. Saygılarımızla. İskele Nedir? Nerelerde Kullanılır? TSE Standart Ekonomik ve Teknik Dergisi Aralık 2015 Sadık Ersan YAŞAKURT TSE Yapı Malzemeleri Sektörü Müdürlüğü Binaların, köprülerin ve aklınıza gelebilecek her türlü yapının bakımı, tamiri, restorasyonu veya inşası sırasında yerden yüksek katlarda çalışanları ve malzemeleri desteklemek için kurulan geçici bir yapıdır. İskeleler ayrıca beton kalıplarının desteklenmesinde, konser sahnelerinin yapımında, geçici tribün yapımında, geçici merdiven kulelerinde, kayak rampalarında ve çeşitli sanat projelerinde kullanılmaktadır. 6 İskele Tipleri ▶ Çelik ya da alüminyum boru ve platformların kullanılarak uzun kullanım ömrü sağlanması. ▶ Ön yapımlı bileşenlerden oluşan iskeleler (Flanşlı, Fincan tipi, H tipi) ▶ İskelelerde kullanılan döküm parçalar için TS EN 1562-TS EN 1563 Standartlarına uygunluğunun aranması ve iskelelerde homojen dayanımın sağlanması. ▶ Boru – kelepçe iskeleler ▶ Ahşap/Bambu İskeleler İskelelerin Tarihçesi İskelelerin kullanımı insanlık tarihi kadar eskidir, uzmanlar eski taş çağından kalan mağara resimlerinin yapımında kullanıldığını belirtmektedirler. Antik Yunan tarihçisi Heredot, Mısır piramitleriyle ilgili yazılarında eski Mısırlıların piramitleri inşa ederken ahşap iskelelerden yararlandıklarından bahsetmektedir. Antik Yunan, Mısır, Nubiya ve Antik Çin medeniyetlerinde iskele kullanımının MÖ 5. yy’a dayandığı bilinmektedir. Tarihsel süreçte kullanılan iskele çeşitlerine bakarsak; ▶ Ahşap iskeleler MÖ-1900 ▶ Boru&Kelepçe İskeleler 1900-1960 ▶ Modüler İskeleler 1960-… Günümüz İskelelerinin Teknolojisi İskele sanayisi gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki önemli ve gelişen sanayi kollarından biridir. Geçmişten bugüne gelen bilgi birikimleri ve malzeme biliminin de gelişmesiyle birlikte iskele sanayisi de sürekli inovasyonlarla kendini çağın gereklerine göre şekillendirmektedir. İskele teknolojisindeki belli başlı noktalar; ▶ Taşıyıcı borularında 48,3 mm çapında ve 3 mm anma et kalınlığında boruların kullanılması. ▶ İmalatta gazaltı kaynağı kullanımı. ▶ İskele kaynaklarının TS EN ISO 3834 Standardına göre belgelendirilmesi. ▶ Korozyona karşı korumada TS EN ISO 1461 Standardına göre sıcak daldırma galvaniz kaplamanın kullanılması. ▶ İskele bileşenleri için TS EN 74-1, TS EN 74-2 ve TS EN 74-3 standartlarına uygunluğun aranması. Ülkemizde İskeleler Ülkemizde ön yapımlı bileşenlerden oluşan dış cephe iskelelerinin kullanımı 1970’li yıllarda başlamıştır ve günümüze kadar gelişerek devam etmektedir. Avrupa Birliği müktesebatına uyum yasaları çerçevesinde 1 Temmuz 2014 tarihinden itibaren kullanılacak iskelelerin TS EN 12810-1 Standardına uygun olarak üretilmiş ve belgelendirilmiş olması yasal zorunluluk olmuştur. Bu çerçevede Enstitümüz 2015 yılı itibariyle TS EN 12810-1 ön yapımlı bileşenlerden oluşan cephe iskeleleri - Bölüm 1: Mamul özellikleri standardından belgelendirme yapmaya başlamıştır. 7 Güvenli İskele ve İskelede Güvenlik Projesinin Gelişimi TSE Standart Ekonomik ve Teknik Dergisi Aralık 2015 Resul CERAN TSE Yapı Malzemeleri Sektörü Müdürlüğü TS EN 12810-1 Ön Yapımlı Cephe İskeleleri Belgelendirmesinde bir iskelenin kimliğine ilişkin tüm veriler kayıt altına alınmaktadır. Ülkemizde inşaat sektörünün, gerek mali büyüklüğü gerekse de iş istihdamı açısından lokomotif bir rolü olduğu bir gerçektir. Tam da bu sebepten dolayı, söz konusu sektör üzerinde devlet yapısında birçok bakanlığın görev ve sorumluğu bulunmaktadır. geçmesiydi. Bu noktada TSE söz konusu projeye dâhil olmuş ve projenin gerçekleşebilmesi adına büyük bir katkıda bulunmuştur. Bu bakanlıkların başında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (ÇŞB) ve Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) gelmektedir. Görev paylaşımı olarak ÇŞB, sorumluluğu bakımından yapılan işin kalitesini ön plana çıkarırken, ÇSGB ise iş/işçi güvenliğini sıkı takip altına almaya çalışmaktadır. ÇSGB, iş ve işçi güvenliğini güvence altına almak amacıyla 2013 yılında Alman Sosyal Kaza Sigortası Kurumu (DGUV) ile İskelede Güvenlik ve Güvenli İskele Projesi’ni başlattı. ÇŞB ise buna entegre olarak dış cephe iskelelerine ilişkin bir tebliğ hazırlayarak, devlette bu bütünlüğü sağlamak adına çok önemli bir adım attı. Tüm bu çalışmaların gerçekleştirilebilmesi için en önemli ihtiyaç ise güvenli iskele ve bu güvenli iskelenin doğru bir ürün denetiminden Yazının başlangıcında da bahsedildiği üzere ülkemizde en önemli sektörlerin başında gelen inşaat sektöründeki büyük bir ihtiyaç ÇSGB, ÇŞB ve TSE’nin mükemmel bir uyum içerisinde gerçekleştirdiği bir proje ile karşılanmıştır. Yapılan çalışmanın ülkemizde çalışma güvenliği adına bir kilometre taşı olacağına dair inancım gün geçtikçe artmaktadır. Unutulmamalıdır ki; bir işçi demek, bir baba, bir eş, bir evlat demektir. İşte bu proje ile binlerce baba, eş ve evlat çok daha güvenli ortamlarda çalışma imkanı elde edecektir. Tüm bu sebeplerden dolayı bu projenin içerisinde bulunduğum için kendimi şanslı hissediyor, projenin içerisinde emeği olan tüm paydaşlarımıza ve TSE yetkililerine çok teşekkür ediyorum. Bir İşçi Demek… 9 TSE Belgelendirme Çalışmaları Öncelikle ilgili standardın incelenerek dokümantasyon çalışmalarının tamamlanması ve standart içeriğinde bulunan deneylere ait imkânların sağlanması gerekmekteydi. İlk inceleme yapıldığında karşımıza büyük bir sürpriz çıktı. Söz konusu belgelendirmenin eksiksiz olarak yapılabilmesi için atıf yapılan standartlar ile beraber tam 11 standart kullanılmaktaydı. Tüm bu standartlar incelenerek dokümantasyon çalışmaları tamamlandı. Bununla birlikte TSE Gebze Makine Laboratuvarı ile koordinasyon yapılarak ilgili deneyler hususunda altyapı tamamlanmış oldu. Belgelendirme adına yapılan altyapı çalışmalarından sonra ilk iş olarak sektörün ne durumda olduğunun tetkik edilmesi gerekmekteydi. Sektör temsilcileriyle Ankara’daki TSE binasında toplantı yapılarak belgelendirmeye ilişkin bilgilendirme yapıldı. Aslında söz konusu üreticiler uluslararası platformlarda satış adına büyük bir mücadele içerisinde olduklarından, yapılacak belgelendirme konusunda kendilerinin de çok büyük beklentileri olduğunu ifade ettiler. Bu toplantıdan sonra TSE ile temasa geçip bilgi almak isteyen 47 firmamıza birebirde 1 buçuk saatlik bilgilendirme toplantıları yapıldı. Tüm bu çalışmaların sonunda üreticilerimiz ile bu zor ama zevkli belgelendirme konusunda ortak dil geliştirerek belgelendirme faaliyetlerine başladık. Neden TSE Belgeli Ürün? Ön yapımlı cephe iskeleleri aslında bir çelik yapıdır. Bir ‘yapı’ statüsünde olan her çelik yapı gibi statik olarak değerlendirilmesi ve buna göre dizayn edilmesi gerekmektedir. Bir inşaat mühendisinin statik hesap yapabilmesi için; 1. Yükler (Ölü/Hareketli/Dinamik) 2. Taşıyıcı sistemin kapasitesi 3. Olabilecek dış etkenlerin bilinmesi olmazsa olmaz diyebileceğimiz verilerdir. TS EN 12810-1 Belgelendirme çalışmalarında bir iskelenin adeta kimliğine ilişkin tüm veriler kayıt altına alınmaktadır. İsminden de anlaşılacağı üzere iskele parçalarının tümü ön yapımlı olup, bu parçaların hesap işleminde doğru tanımlanabilmesi adına yapılan deneylerin kayıt altına alınarak doğru verinin elde edilmesi ve bunun kullanıcıya sunulması hayati öneme sahiptir. Ancak bu bilgileri elde eden bir inşaat mühendisi doğru hesap ve tasarım yapabilecektir. Aksi takdirde hiç de istemeyeceğimiz sonuçlarla karşılaşılması kaçınılmaz olacaktır. TS EN 12810-1 BELGELENDİRME SÜRECİ 1.Online Başvuru a. www.tse.org.tr sitemizden b. E-Hizmetler sekmesinden c. Online başvuru kısmından ilk başvuru yapılabilir. 10 2. Üretim Yeri İncelemesi 3. Alt Belgelendirme İncelemesi ▶ TS EN ISO 3834-3: Kaynak sistem belgelendirmesi ▶ TS EN 74-1: Kullanılan kelepçeler için ▶ TS 8481 EN 39: Ankraj sistemleri için 4.1. Laboratuvarda Yapılacak Deneyler 1. İskele ve bileşenlerinin imalatında kullanılan her boyutta boru, profil, kutu profil, levha, sac ve diğer metalik malzemeler için 12811-2 Ek-A’da belirtilen Çekme Deneyi ve Kimyasal Analiz (Spektral) deneyleri ile malzeme doğrulamaları yapılacaktır. 2. Titreşim deneyi (Flanşlı iskeleler için) 3. TS EN 74-1 4. TS EN 74-3 5. TS 8481 EN 39 4.2. Üretim Yerinde Yapılacak Deneyler Platform Deneyleri 1. Düşme Deneyi 2. Tekil Yük Deneyi (Sehim Ölçümü) 3. Düzgün Yayılı Yük Deneyi 4. Yük Sınıfı 4-5 ve 6 İçin Kısmi Alan Yükü Deneyi Merdiven Deneyleri 1. Tekil Yük Deneyi 2. Düzgün Yayılı Yük Deneyi 3. Alüminyum Merdiven İçin Dayanıklılık Deneyi Sehim Deneyleri 1. Yan Koruma Sehim Deneyi 2. Topuk Tahtası Sehim Deneyi Boyut Muayenesi İskele sisteminde kullanılacak bileşenlere ait muayene ölçümü; üretim yerinde kurulu iskele üzerinden yapılmakta olup iskelenin tüm parçalarının belirtilen boyutlarda olup olmadığı kontrol edilmektedir. 5. Statik Hesapların İncelenmesi Belgelendirme işlemi kapsamında olan iskele konfigürasyonuna ait hesaplar firma tarafından hazırlanarak ilgili tasarım kurallarına göre hesapları kontrol edilmektedir. 6. El Kitabı Konfigürasyon sisteminde kullanılan tüm parçaların; ▶ Teknik çizimleri ▶ Boyutları ▶ Mekanik mukavemetlerini içeren teknik bilgiler bulunmaktadır. Tüm bu faaliyetlerin ardında belgelendirme komisyonu elde edilen bulguları esas alarak belgelendirme işlemini gerçekleştirmektedir. TS EN 12810-1 Ön Cephe İskeleleri Belgelendirmesi 1 2 3 www.tse.org.tr 2 1. 2 9 3 2 FO! UT! 4 standard ƒ 5 6 Elektrik Motorlarında Enerji Verimliliği T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğü 1. ELEKTRİK MOTORU NEDİR? Elektrik enerjisini mekanik enerjiye çeviren aygıttır. Her elektrik motoru biri sabit (stator) ve diğeri kendi çevresinde dönen (rotor) iki ana parçadan oluşur. Bu ana parçalar, elektrik akımını ileten (sargılar vb.), manyetik akıyı ileten parçalar ve konstrüksiyon parçaları (yataklar vb.) olmak üzere tekrar kısımlara ayrılır. %36 ELEKTRİK MOTORLARININ SINIFLANDIRILMASI ELEKTRİK MOTORU DOĞRU AKIM (DC) MOTOR %70 ALTERNATİF AKIM (AC) MOTOR SENKRON MOTOR ASENKRON MOTOR 3 FAZLI ASENKRON MOTOR TEK FAZLI ASENKRONMOTOR ▶ Uygulamaların %80’inde asenkron motorlar kullanılmaktadır. ▶ Senkron motorlar genellikle yüksek performanslı uygulamalar için geliştirilmiştir. Ancak artan verim değerleri sebebiyle standart uygulamalarda da yaygınlaşmaktadır. ▶ Doğru Akım (DC) motorların kullanımı gitgide azalmaktadır. 2. ELEKTRİK MOTORLARINDA VERİMİN ÖNEMİ Elektrik motorlarının dünyadaki kullanımına bakarsak; ELEKTRİK MOTORLARI DÜNYADA NE KADAR YAYGIN? ▶ Asenkron elektrik motorları ülkemizin toplam elektrik tüketiminin yaklaşık %36’sını oluşturmaktadır. ▶ Hatta sanayide sektörel bazda bu oran %80’lere kadar çıkmaktadır. ▶ Bu sebeple elektrik motorlarında verimi arttırıcı önlemler ülkemizin elektrik tüketimi konusundaki tasarruf planlarına büyük katkı sağlayacaktır. ELEKTRİK MOTORLARININ KULLANIM ÖMRÜ MALİYETİ ▶ Binalarda kullanılan elektriğin %36’sı ▶ Satın alma maliyeti, ortalama motor ömrü boyunca toplam maliyetin % 2’lik kısmına denk gelmektedir. ▶ Endüstri ve altyapıda ise %70’i elektrik motorları tarafından tüketilmektedir. ▶ Tek bir motor sarımının maliyeti toplam tutarın % 1’ini oluşturmaktadır . 12 ▶ Elektrik motorunun kullanım ömrü boyunca tükettiği elektrik enerjisinin maliyeti ise toplam maliyetin %97’sine tekabül etmektedir. 3. ELEKTRİK MOTORLARINDA VERİM SINIFLARI VE TASARRUF POTANSİYELİ Elektrik Motorları 1998 Yılında CEMEP (Avrupa Elektrik Makineleri ve Elektroniği İmalatçıları Komitesi) tarafından hazırlanan dokümana göre 1.1 kW ile 90 kW arasında 3 temel verimlilik sınıfında üretilmekte ve değerlendirilmekteydi. EFF1 sınıfı = En verimli EFF2 sınıfı = Orta verimli EFF3 sınıfı = En verimsiz Yeni hazırlanan IEC 60034-30:2008 standardına göre elektrik motorları için verimlilik sınıfları 0.75 kW ile 375 kW arasına genişletilmiş olup tanımlamaları şöyle olmuştur. IE1 Sınıfı = Standart Motorlar IE2 Sınıfı = Yüksek Verimli Motorlar IE3 Sınıfı = Premium Verimli Motorlar IE4 Sınıfı = Süper Premium Verimli Motorlar IE 3 Motor IE 1 Motor 22 kW/1500d/dk. lık bir AC Motoru hem IE2/IE3 hem de IE1 sınıfları için verim açısından kıyaslayacak olursak; IE 1 –▶ % 89,9 IE 2 –▶ % 91,6 IE 3 –▶ % 93,0 değerlerini görürüz. CEMEP (1998) * YÜKSEK VERİMLİ MOTOR İLE SÜREKLİ KAZANÇ Birbirinden farklı güç değerlerinde 3 adet yüksek verimli motorun vardiya tiplerine göre ömür boyu sağladıkları tasarruf miktarları grafikte verilmiştir. IE4 Süper Premium Verimli IE3 Premium Verimli Yüksek verimli motor fiyatları; 7,5 kW –▶ 600 TL 22 kW –▶ 1.500 TL 55 kW –▶ 3.400 TL Yüksek Verimli EFF1 IE2 Yüksek Verimli Verimi Arttırılmış EFF2 IE1 Standart Verimli Düşük Verimli EFF3 IEC60034-30 (2008) Üstte yazan verim değerleri ideal şartlarda geçerlidir. Motorun kullanım yeri ve şekli, yeniden sardırılması, bakımı vb. etkenler sonucu verim değeri yıldan yıla düşmektedir. NEDEN YÜKSEK VERİMLİ MOTOR Düşük verimli ve 90 kW güce sahip bir motorun satın alma maliyeti için verilen her 1 TL karşılığında oluşan kullanım ömrü maliyeti 575 TL değerindedir. Yüksek verimli (IE3) motorda ise bu maliyet 426 TL’ye düşmektedir. Burdan da görüldüğü üzere 1000 TL’lik bir satın alma maliyeti söz konusu olduğunda enerji verimli motor tercih edilerek kullanım ömrü boyunca 150.000 TL’ye varan tasarruf sağlanabilir. Üstelik bu rakamlar sadece tek bir motor için geçerlidir. * Ortalama motor ömrü 12 yıl, enerji fiyatlarındaki yıllık artış oranı ise %10 olarak hesaplanmıştır. 13 YÜKSEK VERİMLİ MOTORLAR İLE TASARRUF HESABI Mevcut motorların yüksek verimli motorlar ile değiştirilmesi konusunda, enerji tasarrufu hesabı yapabilmek için şu bilgilerin bilinmesi gerekir; İYİ UYGULAMA : ELEKTRİK MOTORLARININ DEĞİŞTİRİLMESİ Bir işletmede bulunan verimsiz elektrik motorlarının verimli olanlarıyla değiştirilmesi sonucu elde edilen tasarruf miktarı, yatırım maliyeti ve geri dönüş süreleri: ▶ Mevcut motorun anma gücü ve devri (etiket bilgilerinden elde edilebilir) Güç (kW) ▶ Yüklenme oranı (bilinmediği durumlarda yüklenme %80 olarak düşünülebilir ) 37 55 MOTOR GÜCÜNE BAĞLI OLARAK GERİ ÖDEME SÜRELERİ ▶ Yıllık toplam çalışma saati * Devir sayısı ilgili tablolardan motorun verim değerini belirlemek için kullanılır. 4. ELEKTRİK MOTORLARININ KULLANILDIĞI SİSTEMLERDE ENERJİ VERİMLİLİĞİ ODAKLARI Elektrik motor sistemlerinde enerji verimliliğini artırmak için şu hususlara dikkat etmek gerekir: ▶ ▶ ▶ ▶ ▶ ▶ ▶ ▶ Motor Seçimi Güç Kalitesi Motor Kontrol Sistemleri (değişken hız sürücüsü) Güç İletim Sistemleri Ekipmanlar (fan, pompa, kompresör vb.) Sistem ve Tasarım Proses Tipi Bakım MOTOR SEÇİMİ ▶ Yüksek verimli motor kullanımı ile %10 oranında enerji verimliliği sağlanabilir. ▶ İhtiyaca göre doğru ölçümlendirme yapılmalıdır, %7580 yükte motor verimi azami seviyeye ulaşır. ▶ 11 kW altı uygulamalarda senkron motor kullanımı %30’a varan tasarruf sağlar. ▶ Motorun düşük yükte çalışması, aşırı ısınmaya sebep olur. Motor ömrünü kısaltır. ▶ Motor değişiminde, güç ile kullanım süresi birlikte değerlendirilmelidir. Yıllık kullanım süresi 800 saatten az olan motorların değişimi anlamsız olabilir. ▶ Tüm bunların yanısıra motorun verimi tek başına yeterli olmamaktadır. Kullanılacağı sistem ile birlikte toplam sistemin verimliliği gözönünde bulundurulmalıdır. 14 Yıllık Tasarruf (kWh) Yıllık Tasarruf (TL) Önerilen Motorun Birim Fiyatı (TL) Geri Ödeme Süresi (Ay) 8.066 2.016 2.200 14 10.678 2.669 3.200 15 75 13.320 3.330 4.680 17 90 15.612 3.903 5.250 17 110 17.818 4.454 7.100 20 160 24.708 6.177 9.500 19 200 30.468 7.617 14.825 24 400 60.936 15.234 30.625 25 TOPLAM 181.606 45.401 77.380 19 Söz konusu hesaplama elektriğin birim maliyeti 0,25 TL/kWh, motorların yıllık çalışma süresi 6000 saat ve yüklenme oranı % 80 alınarak yapılmıştır. İYİ UYGULAMA : ELEKTRİK MOTORLARININ DEĞİŞTİRİLMESİ - 2 Bir başka işletmede bulunan verimsiz elektrik motorlarının verimli olanlarıyla değiştirilmesi sonucu elde edilen tasarruf miktarı, yatırım maliyeti ve geri dönüş süreleri: MOTOR GÜCÜNE BAĞLI OLARAK GERİ ÖDEME SÜRELERİ Güç (kW) Adet Devir Sayısı (d/dk) Toplam Motor Maliyeti (TL) Geri Ödeme Süresi (Ay) 7.5 7 3.000 Yıllık Tasarruf Yıllık Tasarruf Önerilen Motorun (kWh) (TL) Birim Fiyatı (TL) 21.898 5.474 700 4.900 11 15 1 3.000 6.536 1.634 1.500 1.500 11 15 12 1.500 84.624 21.156 1.500 18.000 10 18 8 1.500 57.748 14.437 1.800 14.400 12 22 23 1.500 190.727 47.682 2.000 46.000 12 22 20 1.000 144.605 36.151 2.000 40.000 13 30 6 1.000 53.431 13.358 2.600 15.600 14 45 3 1.500 42.451 10.613 3.600 10.800 12 75 4 1.500 98.490 24.623 6.600 26.400 13 Söz konusu hesaplama elektriğin birim maliyeti 0,25 TL/kWh, motorların yıllık çalışma süresi 6.900 saat ve yüklenme oranı % 80 alınarak yapılmıştır. İYİ UYGULAMA: ELEKTRİK MOTORLARI ARIZA ERKEN UYARI SİSTEMİ Bir işletmede uygulanan arıza erken uyarı sistemi sonucunda elektrik motorlarında yaşanan verim kayıpları tespit edilmiştir. Motorun Gücü (kW) Mevcut Durumda Tespit Edilen Problem Mevcut Durumda Kayıplar % kWh TL 15 Akım Gerilim Dengesizliği 3 3.024 574 22 Akım Gerilim Dengesizliği 3 4.435 842 22 Akım Gerilim Dengesizliği Rulman Arızası, Aktarma Organı Arızası 9 12.566 2.387 30 Akım Gerilim Dengesizliği Rulman Arızası, Aktarma Organı Arızası 9 11.088 2.106 160 Akım Gerilim Dengesizliği Stator Arızası 5 53.760 10.214 160 Akım Gerilim Dengesizliği Stator Arızası 5 53.760 10.214 138.633 26.340 TOPLAM YÜKSEK VERİMLİ MOTORLARIN TASARIMI Yüksek Verimli Motorların Tasarım Farklılıkları ▶ Sargıda %20 – 60 daha fazla bakır ▶ Gövdede %35 daha fazla çelik ▶ Daha ince çelik laminentler ▶ Yüksek kalitede elektriksel çelik ▶ Daha verimli rotor tasarımı ▶ Düşürülmüş sargı ve sürtünme kayıpları ve ek kayıplar ▶ Daha uzun gövdeden dolayı düşürülmüş direnç (I2R) kayıpları ▶ Rotor ve stator arasında optimum hava boşluğu ▶ Daha az mekanik tolerans GÜÇ KALİTESİ ▶ Elektrik motorunun verimli çalışması için ihtiyaç duyulan gerilim değeri sağlanmalıdır. ▶ Elektrik tesisatı gereken yeterlilikte olmalıdır (uzun hatlar, motor yük değişiminden gerilim dalgalanması, yanlış hat kesiti vb. durumlardan kaçınılmalıdır). ▶ Elektrik sisteminde oluşan yüksek harmonikler motorda %2 - 5 arasında verim kaybı yaşanmasına neden olur. ▶ Besleme gerilimindeki ve şebekelerden çekilen akımdaki dengesizlikler %1 - 4 arasında fazla enerji tüketimine sebep olur. DEĞİŞKEN HIZ SÜRÜCÜSÜ (Frekans Konvertörü) ▶ Yüküne göre alternatif akımın frekansını ve dolayısıyla motorun dönüş hızını ve elektrik gücünü kontrol ederek motoru uygun devirde tutan değişken hız sürücüleri %50’yi aşan tasarruf fırsatı sunabilir. ▶ Daha az mekanik baskı ile daha uzun ürün ömrü sağlayan bu sürücüler ayrıca, prosesin ihtiyacına göre tork sağlar ve başlangıç anındaki demaraj akımını engeller. ▶ Kendini sağladığı tasarruflarla 2 yıldan daha az süre içerisinde ödeyebilen bu sürücüler; ▶ Yerleşim bölgelerinin su şebekesinde kullanıldığında %50, 40 beygir gücünde motor kullanan bir yürüyen merdivende %36 tasarruf sağlayabilir. İYİ UYGULAMA: DÜŞÜK VERİMLİ MOTORLARDA DEĞİŞKEN HIZ SÜRÜCÜSÜ KULLANIMI ▶ Bir imalathanede bulunan fan sistemine entegre edilmiş, yıllık çalışma saati 3.000 olan 4 kW güç değerine sahip bir elektrik motorunun elektrik tüketimi 12.000 kWh/yıl olarak hesaplanmıştır. 16 ▶ Söz konusu fan sisteminde regülatör kullanılmadığı için motor yüklenme oranı %100 olarak gözlemlenmiştir. ▶ Hava akış hızını talebe göre ayarlayan Değişken Hız Sürücüsü sisteme entegre edildikten sonra elektrik tüketiminin %40 oranında düştüğü görülmüştür. ▶ Değişken Hız Sürücüsü için yapılan yatırım kendisini 6 aydan kısa bir sürede geri ödemiştir. GÜÇ İLETİM SİSTEMLERİ ▶ Elektrik motoru şaftı ve güç aktarma elemanları doğru seçilmeli ve düzenli bakımı yapılmalıdır. ▶ Kayış gerginliğinin doğru ayarlanamaması %5’e varan oranda enerji kaybına neden olur. ▶ Senkron ya da dişli-tırtıllı kayışlar kullanılarak verim artırılabilir. ▶ Motor ile sürülen ekipman arasındaki eksenel kaçıklık ya da balanssızlık %1 - 5 arasında enerji kaybına neden olur. ▶ Motor yükündeki dinamik balans bozukluklarından kaynaklanan titreşim sonucu enerji kaybı yaşanır. ▶ Rulmanlarda meydana gelen arızalar motordaki sürtünme kayıplarını artıracağından verimi %0,5’e varan oranda azaltır. EKİPMANLAR (Fan, Pompa, Kompresör vb.) Elektrik motor sistemlerinin ekipmanlarında yapılan iyileştirmeler sistem verimini doğrudan etkiler. Havalandırma projelerinde salyangoz, radyal fanlar yerine aksiyel fanlara yönelerek motor gücünü azaltmaya yönelmelidir. Sistem için uygun ekipmanlar seçilirse kullanılacak motor kapasitesi düşebilir ve böylece ilk yatırım maliyeti azaltılmış olur. Mevcut motor ve pompaların verimlileriyle değiştirilmesi sonucu elde edilen tasarruf, maliyet ve geri dönüş süresi; Yüksek verimli elektrik motorlarının kullanım yerlerine bağlı olarak tasarruf potansiyeli değişmektedir: Basınçlı Hava Sistemleri % 33 Soğutma Sistemleri % 20 Fan % 22 Pompa % 20 Diğer Motor Sistemleri % 10 Kaynak: UNIDO, Energy efficiency in electric motor systems: Technology, saving potentials and policy options for developing countries, Working Paper 11/2011 İYİ UYGULAMA : DÜŞÜK KAPASİTELİ KOMPRESÖR SOĞUTMA POMPALARININ KULLANIMI Kompresörlerin soğutulması için sürücüsüz, yüksek kapasiteli pompalar kullanılmaktadır. Ayrıca, mevcut durumda aktif olarak bir kompresör çalışırken, çalışmayan diğer iki kompresörden de soğutma suyu dolaştırılmaktadır. Düşük kapasiteli sürücülü pompa ve 5 adet pnömatik aktüatörlü pistonlu küresel vana ile enerji tasarrufu mümkündür. KAZANÇ: Kazanılan Enerji: 204.049 kWh/yıl Maddi Kazanç: 36.586 TL/yıl Yatırım Maliyeti: 53.268 TL Geri Ödeme Süresi: 1,5 yıl İYİ UYGULAMA: SOĞUTMA KULESİ POMPALARININ DÜŞÜK KAPASİTELİ OLANLARIYLA DEĞİŞTİRİLMESİ Bir soğutma kulesinde yer alan pompaların çıkışındaki hat basıncının vana ile kısılarak düşürüldüğü ve bu işlemin enerji sarfiyatına neden olduğu gözlemlenmiştir. Proses soğutma pompalarından üçünün düşük kapasiteli pompa ile değiştirilmesi önerilmektedir. Pompaların değiştirilmesi ve pompa giriş hatlarının ye- 17 niden dizayn edilmesiyle birlikte önemli miktarda tasarruf sağlanmıştır. Tasarruf miktarı: 1.841.479 kW Tasarrufun mali değeri: 288.007 TL Yatırım maliyeti: 77.111 TL Geri ödeme süresi: 7,5 ay SİSTEM VE TASARIM Elektrik motorları tek başına değil, belli bir sisteme entegre şekilde çalışan aygıtlardır. Bu sebeple sistem tasarımı yapılırken yalnızca motor verimine değil tüm sistemin verimliliğine dikkat etmek gerekir. Bu işlem sonucunda bazı motorların rulmanları, statorları ve kayışları (aktarma elemanları) yüksek seviyelerde arıza uyarısı vermiştir. Motor ya da sürülen ekipman rulmanında gelişmeye başlayan arızalar tespit edilmiştir. Motorda üretilen güç, yüke kayış ile aktarılıyorsa enerji kaybı oluşabilir. Sistem veriminde %5’e varan azalma yaratabilir. KAZANÇ: Kazanılan Enerji: 483.534 kWh Maddi Kazanç: 86.697 TL/yıl Yatırım Maliyeti: 174.892 TL Geri Dönüş Süresi: 2 yıl Motorun kullanıldığı projeler enerji verimliliği odaklı bir tasarım prensibine göre oluşturulmalıdır. Elektrik motoru kullanımının sıkça görüldüğü akış sistemlerindeki boru ve kanallarda köşe ve dirsek minimum tutulmalı, keskin köşelerden kaçınılmalıdır. Hava ve akışkan filtreleri yüzeylerinin daha büyük seçilmesi, motorun verimliliği açısından faydalı olabilmektedir. BAKIM Elektrik motorları yıllık çalışma saati bakımından aktif çalışan aygıtlardır. Bu sebeple mekanik, elektriksel vb. arızaların meydana gelme olasılığı çok yüksektir. Söz konusu arızalar sistemin verimini büyük oranda düşürür. Bu sebeple elektrik motorlarında bakım, enerji verimliliği açısından kritik öneme sahiptir. Yanan motorların tekrar sardırılması ile motor veriminin %4’e kadar düşebileceği unutulmamalıdır. Bunun yerine gerekli fizibiliteler yapılarak yanan motor yerine yüksek verimli motor alınması konusunda çalışma yapılması önerilmektedir. Elektrik motorlarında yaşanabilecek arızaları önceden önleyerek yaşanacak enerji sarfiyatının önüne geçilebilir. Bunun için motorlarda KESTİRİMCİ BAKIM uygulamaları yapılmalıdır. * 10 adet fan motoru ve kule sirkülasyon pompaları için arıza erken uyarı sistemi kurulmuştur. 5. ENERJİ VERİMLİLİĞİ DESTEKLERİ KOSGEB Eğitim ve Danışmanlık Destekleri ▶ Enerji Verimliliği Etütleri için KOSGEB tarafından sunulan destekler mevcuttur. ▶ Destek üst limiti Ön Enerji Etüdü için 2.000 TL, Detaylı Enerji Etüdü için ise 20.000 TL olarak belirlenmiştir*. ▶ Bununla birlikte Verimlilik Arttırıcı Projelerin (VAP) hazırlanması, gerçekleştirilmesi ve/veya işletilmesinin en fazla ilk iki yılı boyunca alınacak danışmanlık hizmet bedelleri desteklenir. ▶ İşletmelerce YEGM’den, yetkilendirilmiş eğitim kurumlarından veya yetkilendirilmiş EVD şirketlerinden alınacak, “Enerji Yöneticisi Eğitimleri” üst limiti 3.000 TL olacak şekilde desteklenmektedir. İYİ UYGULAMA : KESTİRİMCİ BAKIM VE ERKEN UYARI SİSİTEMİ Bir boyahanede bulunan fanlara ait elektrik motorlarının arızalarını önceden tespit etmek amacıyla Arıza Erken Uyarı Sistemi* kullanılmıştır. 18 ▶ Sanayi kuruluşlarının Enerji Verimliliği Etüt çalışmaları için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü (YEGM) tarafından yetkilendirilmiş Enerji Verimliliği Danışmanlık (EVD) şirketleri mevcuttur. EVD şirketleri ile ilgili ayrıntılı ve güncel bilgilere YEGM resmi internet sitesinden ulaşılabilir. (http:// www.yegm.gov.tr) * Kasım 2015 itibarıyla, güncel destek miktarları için KOSGEB internet sitesine başvurunuz.(http://www.kosgeb.gov.tr) ▶ Erenco - Erdemir Mühendislik Yönetim ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş. ▶ Escon Enerji Sistemleri ve Cihazları San. ve Tic. Ltd. Şti. ▶ Schneider Elektrik San. ve Tic. A.Ş. ▶ Setaş Enerji San. ve Tic. Ltd. Şti. ▶ Siemens San. ve Tic. A.Ş. ▶ Som Akademi Eğitim ve Yönetim Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. ▶ Şems Enerji Elektrik Enerjisi Toptan Satış İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti. * Kasım 2015 itibarıyla sanayi sektöründe yetkilendirilmiş EVD’ler, güncel liste için YEGM internet sitesine başvurunuz (http:// www. yegm.gov.tr) 6. ELEKTRİK MOTORU TEST İMKANLARI ENERJİ VERİMLİLİĞİ DESTEKLERİ Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Uygulama Destekleri ▶ Sanayi firmalarında enerji etüt çalışması ile belirlenen önlemlerin uygulanması ve enerji tasarrufu sağlanması için hazırlanan projeler Verimlilik Artırıcı Proje (VAP) olarak ifade edilmektedir. ▶ VAP endüstriyel işletmelerde enerji atıklarının, kayıpların ve verimsizliklerin giderilmesi için gerekli önlemlerin uygulanması amacıyla hazırlanmaktadır. ▶ Yıllık toplam enerji tüketimi 1000 TEP ve üzeri olan ticaret ve sanayi odası, ticaret odası veya sanayi odasına bağlı olarak faaliyet gösteren ve her türlü mal üretimi yapan işletmeler VAP desteklerinden faydalanabilmektedir. ▶ “Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik” kapsamında Endüstriyel İşletmelerde Verimlilik Artırıcı Projelerin (VAP) uygulanmasına yönelik Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü tarafından destekler verilmektedir. ▶ Başvuru koşulları ile ilgili detaylı bilgilere http://www. yegm.gov.tr adresinden ulaşılabilir. YEGM TARAFINDAN YETKİLENDİRİLMİŞ EVD ŞİRKETLERİ* ▶ Borusan Makine Güç Sistemleri San. ve Tic. A.Ş. ▶ Efektif Endüstriyel Enerji Dış Ticaret Eğitim Etüt Proje Uygulama Arge Yazılım ve Danışmanlık Hizmetleri İnş. Taah. Tic. ve San. A. Ş. ▶ Emar Satış Sonrası Müşteri Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş. ▶ Endüstriyel Enerji San. ve Tic. Ltd. Şti. ▶ Enervis Enerji Servis San. ve Tic. A.Ş. 20 Elektrik motorlarının enerji verimliliğini uluslararası standartlara (TS EN 60034-2-1 ve TS EN 60034-1) uygun olarak tespitine yönelik Türk Standartları Enstitüsü’nün bünyesinde Elektrik Motorları Test Laboratuvarı kurulmuştur. TSE Gebze Kalite Kampüsündeki Elektrik Motorları Test Laboratuvarı, Türkiye’de üretilen ya da ithal edilen elektrik motorlarının AB ve Ulusal mevzuata uygunluğunu test edecek kabiliyete sahip ülkemizdeki ilk ve tek tarafsız laboratuvar olarak Nisan 2015 tarihi itibarıyla hizmete girmiştir. ELEKTRİK MOTORU TEST İMKANLARI ▶ TSE’nin uluslararası akreditasyona sahip laboratuvarında, sanayide kullanılacak elektrik motorlarının piyasa gözetim ve denetimi kapsamında enerji verimlilik sınıfının tespiti ve uygunluğuna ilişkin rapor hazırlanmaktadır. Ayrıca bu laboratuvarda işletmecilerimizden gelecek özel deney veya ar-ge amaçlı deney başvuruları da değerlendirilmektedir. ▶ Bünyesindeki elektrik motorlarının verimi hakkında bilgi edinmek isteyen işletmeciler ve enerji yöneticileri, elektrik motorlarına test yaptırmak için TSE Elektrik Motorları Test Laboratuvarına başvuruda bulunabilirler. ▶ Çok kısa sürede motor test sonuçlarının elde edilebileceği bu sürecin adımları şu şekildedir: ▷ ▷ ▷ ▷ TSE’ye başvuru (internet formu) Ücretin yatırılması Motorların laboratuvara teslimi Sonuç raporu ▶ Elde edilen sonuçlarla işletmeci, elinde bulunan elektrik motorlarının verim seviyesini öğrenerek yüksek verimli motorlara geçtiği takdirde yatırımının geri dönüş süresini hesaplayabilecektir. ▶ Elektrik motorlarının enerji verimliğinin tespit edilmesi ciddi bir deney ortamı gerektirir. TSE Elektrik Motorları Test Laboratuvarı bu konuda Türkiye’de akredite, onaylanmış laboratuvar olması nedeniyle tek bağımsız otorite olarak öne çıkmaktadır. İletişim; Tel: 0262 723 1506 Faks: 0262 723 1620 elkmotorlab@tse.org.tr www.tse.org.tr 8. İLAVE BİLGİ KAYNAKLARI VE REFERANSLAR Elektrik Motor Sistemlerinde Enerji Verimliliği http://www.eie.gov.tr/verimlilik/document/Elektrik_Motorlari.pdf 7. ELEKTRİK MOTORLARI PİYASA GÖZETİM VE DENETİM FAALİYETLERİ ▶ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen “Sanayide Kullanılan Düşük Verimli Elektrik Motorlarının Dönüşümü Programı”nın en önemli bileşenlerinden birisi enerji verimli elektrik motorlarına ilişkin mevzuatın ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesidir. Elektrik motoru denetim sürecinin iç piyasa denetimleri ve ithalat denetimleri olmak üzere iki aşamada yürütülmesi planlanmıştır. ▶ “Elektrik Motorları ile ilgili Çevreye Duyarlı Tasarım Gereklerine Dair Tebliğ”e göre 1/1/2015 tarihinden itibaren, anma çıkış gücü 7,5 kW ile 375 kW arasında piyasa sunulan motorların verimi, IE3 verim seviyesinden düşük olmayacaktır veya IE2 verim seviyesini karşılayacak ve değişken hızlı tahrikle teçhiz edilmesi zorunludur. 2017 yılından itibaren ise piyasaya sürülecek elektrik motorlarının verim sınıfı IE3 ya da üzerinde olmak zorundadır. ▶ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Ürünleri Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü (SÜGDGM) bu tebliğ hükümleri doğrultusunda piyasa gözetim ve denetim faaliyetlerini yürütmekten sorumludur. Bu kapsamda, SÜGDGM tarafından periyodik iç piyasa denetimleri başlatılmıştır. Güvensiz ürünlere ilişkin ihbar ve şikayetler, Bakanlığımızın internet sitesinde yer alan ihbar ve şikayet formunu (http://bim.sanayi.gov. tr/temp/ webform1) doldurarak ya Hattını arayarak bildirilebilir. IE2 Yüksek Verimli & IE3 Süper Yüksek Verimlilik Sınıfı AC Motorları siemens.com.tr/agmotor Yüksek Verimli Motorlar http://www.tcma.org.tr/images/file/Haluk%20Guner%20Batisoke.pdf Elektrik Motorlarında ve Uygulamalarında Enerji Verimliliği http://www.emo.org.tr/ekler/8064e39c9540f7e_ek.pdf https://anahtar.sanayi.gov.tr/tr/news/imalat-sanayinde-kullanilan-elektrik-motorlarininenvanterinin-cikarilmasi-egitimi-ankarada-gerceklestirildi/2062 Doğru Seçim: Yüksek Verimli Motorlar http://www.eie.gov.tr/eie-web/turkce/en_tasarrufu/uetm/Motor_Verimliligi_Brosuru.pdf Energy-Efficiency Policy Opportunities for Electric Motor-Driven Systems https://www.iea.org/publications/freepublications/publication/ energy-efficiency-policyopportunities-for-electric-motor-driven-systems.html (Elektrik Motoru ve Sürücü Sistemlerinde Enerji Verimli Politikalara İlişkin Fırsatlar) Energy Rating Products: Electric Motors http://www.energyrating.gov.au/products-themes/industrial-equipment/motors/ (Enerji Verimli Ürünler: Elektrik Motorları) Oweview on China Motor EE Standarts and Policies http://motorsummit.ch/data/files/MS_2010/ms_int_10/11_xin.pdf (Çindeki Enerji-Verimli Motor Standartları ve Politikalarına Genel Bakış) National Electrical Manufacturers Association www.nema.org (Ulusal Elektrikli Teçhizat Üreticileri Derneği) Office of Energy Efficiency & Renewable Energy http://energy.gov/eere/office-energy-efficiency-renewable-energy (Enerji Verimliliği ve Yenilenebilir Enerji Ofisi) 21 Mesleki Yeterlilik Kurumu ve Faaliyetleri Mehmet ORDUKAYA Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) Sınav ve Belgelendirme Dairesi Başkanı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının; 25.05.2015 tarihinde yayımlamış olduğu ilk tebliğ ile 40 meslekte, 24 Mart 2016 tarihinde yayımlamış olduğu ikinci tebliğ ile de 8 meslekte belge zorunluluğu başlatılmıştır. Bu kapsamda söz konusu tebliğler ekindeki listelerde belirtilen mesleklerde MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunlu hale getirilmiştir. Tebliğlerin yayım tarihinden itibaren on iki ay sonra MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi olmayan kişiler bu mesleklerde çalıştırılamayacaktır. Bir başka deyişle 26 Mayıs 2016 tarihinden itibaren ilk tebliğde yer alan 40 meslekte belgesiz kişiler çalıştırılamayacaktır. 22 Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK), Ulusal Yeterlilik Sisteminin (UYS) kurulması ve işletilmesi amacıyla 5544 Sayılı Kanun ile kurulmuştur. UYS eğitim ile istihdam arasında doğru ilişkinin kurulmasını sağlayan, bireylerin bilgi ve becerilerinin; güvenilir, şeffaf ve uluslararası kıyaslanabilir bir altyapı içinde değerlendirilmesine ve belgelendirilmesine imkân veren faaliyetler bütünüdür. UYS kapsamındaki tüm faaliyetler ilgili sosyal tarafların, sivil toplum örgütlerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının ortak çalışmaları ile gerçekleştirilmektedir, MYK bu çalışmaları koordine etmektedir. MYK’nın temel vizyonu eğitimin istihdamla uyumunu güvence altına alarak nitelikli insan kaynağının oluşmasına öncülük etmek, uluslararası ölçekte tanınan, etkin ve saygın bir kurum olmaktır. Kalite güvencesi sağlanmış ulusal yeterlilik sistemini oluşturmak ve sürdürmek, MYK Mesleki Yeterlilik Belgelerine uluslararası ölçekte itibar sağlamak ve böylece işgücünün hareketliliğini kolaylaştırmak Kurumun stratejik hedefleri arasında bulunmaktadır. Kurumumuz bünyesinde yürütülen çalışmalar sonucunda şu ana kadar 819 taslak meslek standardı hazırlanmış ve bunlardan 633’ü Resmi Gazete’de yayımlanarak Ulusal Meslek Standardı (UMS) niteliği kazanmıştır. UMS’lerin hazırlanmasını takiben 327 adet ulusal yeterlilik yayınlanmıştır. Belgelendirme faaliyetleri 43 Yetkilendirilmiş Belgelendirme Kuruluşu (YBK) tarafından 171 ulusal yeterlilikte (UY) devam etmektedir. Şu ana kadar verilen belge sayısı 47.536’ya ulaşmıştır. UYS kapsamında yürütülen tüm faaliyetler sektörlerin ve ülkemizin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak hızla yaygınlaşmakta ihtiyaç duyulan tüm alanlarda belgeli iş gücünün sağlanabilmesi için gereken çalışmalar yoğun bir şekilde sürdürülmektedir. UMS’lerin hazırlanması UYS’nin ilk aşamasını oluşturmaktadır. UMS bir mesleğin başarı ile icra edilebilmesi için MYK tarafından kabul edilen gerekli bilgi, beceri, tavır ve tutumların neler olduğunu gösteren normlardır. UMS’leri takiben bu normlar esas alınarak bireyin mesleki niteliklerinin değerlendirilmesinde kullanılan, bireyin sahip olması gereken bilgi, beceri ve yetkinlik ile ölçme ve değerlendirme kriterlerini içeren ve belgelendirme faaliyetlerine girdi teşkil eden UY’ler hazırlanmaktadır. 5544 sayılı Kanun, meslekî ve teknik eğitim ve öğretime ilişkin orta ve yükseköğretim programlarının Millî Eğitim Bakanlığı ve üniversiteler tarafından bir yıl içinde ilgili ulusal meslek standartlarıyla uyumlu hâle getirileceğini ve eğitim öğretimin bu programlara uygun olarak verileceğini hüküm altına almıştır. Bu yönüyle MYK gerçekleştirdiği faaliyetlerle eğitim ve istihdam arasında daha güçlü bir bağ kurulmasında önemli bir rol oynamaktadır. Yeterliliklerin yürürlüğe konulmasından sonra ilgili UY’de ortamda gerçekleştirmektedir. Bu sayede, gerçekleştirilen sınav ve belgelendirme yapmak isteyen kuruluşlar Kuru- sınavlar, sınava katılan kişiler, sınavlarda görev alan YBK mumuza ön yetkilendirme başvurusunda bulunmaktadır. temsilcileri, sınav başarı oranları, MYK Mesleki Yeterlilik Başvuruya ilişkin tüm süreçler MYK Web Portalı üzerinden Belgesi almaya hak kazanan kişiler, sınav sonuçları, sınav elektronik platformda yürütülmektedir. Ön yetkilendirme iş- başarı oranları gibi tüm bilgiler elektronik platformda izlenlemlerini tamamlayan kuruluşlar Kurumumuz tarafından iki mekte ve takip edilmektedir. Tüm bu veriler ile MYK Web günlük sınav ve belgelendirme seminerine alınarak UYS, Portalı nitelikli ve belgeli işgücüne ait bilgilerin tutulduğu yetkilendirme kriterleri, MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi ve ulusal bir veritabanı haline dönüşmüştür. YBK’lar gerçekMYK mevzuatı hakkında teknik bir eğitime tabi tutulmaktadır. Kuruluşlar seminer sonrasında ilgili yeterliliklerde TS EN ISO/IEC 17024 Standardına göre akredite olmaları için Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) ya da Avrupa Akreditasyon Birliği bünyesinde çok taraflı tanıma anlaşması imzalamış başka akreditasyon kurumlarına yönlendirilmektedir. Akreditasyon süreçlerini tamamlayarak yetki almak istedikleri ulusal yeterliliklerde TS EN ISO/ IEC 17024 standardına göre akredite olan kuruluşlar nihai yetkilendirme için Kurumumuza yetkilendirme başvurusunda bulunmaktadır. MYK tarafından yapılan inceleme değerlendirme ve denetim sonrasında yetkilendirilmeleri uygun bulunan kuruluşlar ile yetkilendirme sözleşmesi imzalanmaktadır. Sözleşme imzalanan ve yetki belgesi düzenlenen tüm YBK’lar Kurum internet sitesinden ilan edilmekte ve yetki kapsamlarındaki ulusal yeterliliklerdeki tüm faaliyetlerini MYK Resim-1 MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi ve Kimlik Kartı Ön ve Arka Yüzleri Web Portalı üzerinden elektronik 23 leştirdikleri tüm teorik ve performans sınavlarını başından sonuna kadar MYK Teorik ve Performans Sınavları İçin Kamera Kayıt Rehberine uygun şekilde görüntülü olarak kayıt altına almaktadır. Kuruluşlar bu kayıtları Mesleki Yeterlilik Kurumu Sınav, Ölçme, Değerlendirme ve Belgelendirme Yönetmeliği uyarınca en az bir yıl saklamakla yükümlüdür. YBK’lar yılda birer kez TÜRKAK ve MYK tarafından programlı gözetim denetimlerine tabi tutulmaktadır. Ayrıca MYK Web Portalı üzerinden yapılan sınav bildirimleri doğrultusunda MYK tarafından habersiz/programsız denetimler gerçekleştirilerek sınavların güvenirliği ve şeffaflığının kalite güvencesi kapsamında doğrulanması yapılmaktadır. YBK’lar tarafından gerçekleştirilen teorik ve performans sınavları sonucunda başarılı olan adaylara Kurum tarafından belirlenmiş formatta MYK Mesleki Yeterlilik Belgeleri verilmektedir. MYK Mesleki Yeterlilik Belgeleri sahteciliğin önlenmesi adına kare barkod ve hologram gibi güvenlik önlemlerini içeren, MYK ve TÜRKAK Markaları ile ilgili YBK logosunun yer aldığı kalite güvencesi sağlanmış akredite belgelerdir. Vatandaşlarımızın Resim-1’de örneği sunulan MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi formatına uygun olmayan belgeleri MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi olarak sunan kişi veya kuruluşlara itibar etmemeleri gerekmektedir. Bu hususta teredüde düşüldüğünde Kurumumuz ile irtibata geçilmesi ya da belgenin arka yüzünde bulunan kare barkottan barkot okuyucu programları ile cep telefonlarından sorgulanıp MYK Web Portalından belgede adı yazan kişinin bilgilerinin doğrulanması gerekmektedir. Uluslararası akreditasyona sahip kuruluşlarca yapılan sınavlar sonucunda verilen MYK Mesleki Yeterlilik Belgeleri bireylerin sahip oldukları bilgi ve becerileri kalite güvencesi sağlanmış bir sistem içerisinde ispatlamasını, işverenlerin de istihdam edeceği bireylerin sahip olduğu bilgi ve becerileri önceden bilmesini sağlamaktadır. MYK Mesleki Yeterlilik Belgeleri ifade ettiği değer ve teşvik unsurlarıyla hem bireylerin hem de işverenlerin tercih ettiği, ulusal ve uluslararası düzeyde geçerli ve güvenilir belgelerdir. MYK belgelerinin yaygınlaşması ve belgeli bireylerin istihdamının artmasıyla birlikte ülkemizde nitelikli ve belgeli işgücünün artacağı öngörülmektedir. Resim-2 Belge Zorunluluğuna İlişkin Bröşür 24 MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi Zorunluluğu İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı 4 Nisan 2015 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda kabul edilerek 6645 sayılı kanun numarası ile yasalaşmıştır. Kanun 5544 sayılı Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanununda da önemli değişiklikler yapmıştır. Bu değişikliklerin en önemlilerinden biri çalışma ve iş dünyasını yakından ilgilendiren MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirilen meslekler olmuştur. Kanuna göre; “Tehlikeli ve çok tehlikeli işlerden olup, Mesleki Yeterlilik Kurumu tarafından standardı yayımlanan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak tebliğlerde belirtilen mesleklerde, tebliğlerin yayım tarihinden itibaren on iki ay sonra Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanununda düzenlenen esaslara göre Mesleki Yeterlilik Belgesine sahip olmayan kişiler çalıştırılamayacaktır. 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanuna göre ustalık belgesi almış olanlar ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı mesleki ve teknik eğitim okullarından ve üniversitelerin mesleki ve teknik eğitim veren okul ve bölümlerinden mezun olup diplomalarında veya ustalık belgelerinde belirtilen bölüm, alan ve dallarda çalıştırılanlar için mesleki yeterlilik belgesi şartı aranmayacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının; 25.05.2015 tarihinde yayımlamış olduğu ilk tebliğ ile 40 meslekte, 24 Mart 2016 tarihinde yayımlamış olduğu ikinci tebliğ ile de 8 meslekte belge zorunluluğu başlatılmıştır. Bu kapsamda söz konusu tebliğler ekindeki listelerde belirtilen mesleklerde MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunlu hale getirilmiştir. Tebliğlerin yayım tarihinden itibaren on iki ay sonra MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi olmayan kişiler bu mesleklerde çalıştırılamayacaktır. Bir başka deyişle 26 Mayıs 2016 tarihinden itibaren ilk tebliğde yer alan 40 meslekte belgesiz kişiler çalıştırılamayacaktır. Belge zorunluluğu kapsamının, Bakanlık Tebliğlerinde yer alan 48 mesleğin uygulama sürecinin değerlendirilmesiyle elde edilen geri bildirimler ve sınav ve belgelendirme kapasite göz önünde bulundurularak genişletilmesi planlanmaktadır. Bakanlıkça yayınlanan tebliğlerde yer alan mesleklerde MYK tarafından yetkilendirilen kuruluşlar tarafından yapılan sınavların sınav ve belgelendirme ücretleri Bakanlar Kurulunun yayımladığı tarife kapsamında İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmaktadır. Uygulamada zorunlu mesleklerde sınavlardan başarılı olan kişilerden belge ücreti talep edilmemekte, sınav ücreti ise Bakanlar Kurulunun belirlediği üst limitler dâhilinde kişilerin ilgili YBK’ya bildirdiği kendisine ait IBAN numarasına SMS bilgilendirilmesi ile yapılmaktadır. Uygulamada, vatandaşlarımızdan sınav başvurusu esnasında alınan bilgi ve belgelere ek olarak herhangi bir doküman istenmemektedir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın belge zorunluluğuna dair 25 Mayıs 2015 tarihinde yayımlamış olduğu ilk tebliğden itibaren bugüne kadar teşvikten yararlananların sayısı dokuz bini geçmiş ve vatandaşlarımıza başarılı oldukları sınavlara ilişkin yaklaşık beş milyon TL sınav ücreti iade edilmiştir. MYK Mesleki Yeterlilik Belgesine ilişkin daha ayrıntılı bilgi için internet sitemizde yer alan “http://www.myk.gov. tr/belgezorunlulugu” sayfası incelenebilir. Diğer taraftan işçi ve işverene yönelik belgeli personel çalıştırmayı teşvik anlamında, 6111 Sayılı Kanun ile somut teşvikler getirilmiş MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi sahibi bireyleri istihdam edenler için sigorta primi işveren payının, 54 aya kadar İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanmasına imkân sağlanmıştır. Böylelikle MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi sahipleri sigorta prim teşvikleri yoluyla işverenine istihdam maliyetinde önemli avantajlar sağlamaktadır. Söz konusu teşvikin geçerlilik süresi 21.12.2015 tarih ve 2015/8321 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 31.12.2020 tarihine kadar uzatılmıştır. MYK belgelerinin yaygınlaşmasıyla sağlanacak nitelikli işgücü istihdamı ile iş sağlığı ve güvenliği açısından ciddi iyileşmeler gerçekleşecek orta ve uzun vadede tüketiciye 25 daha kaliteli mal ve hizmet sunulacak ve işsizliğin azalmasına katkı sağlanacaktır.* Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi (TYÇ) ve uluslararası tanınırlık 5544 Sayılı MYK Kanununun 23/A maddesi ile Türkiye Yeterlilikler Çerçevesinin (TYÇ) oluşturulmasına, geliştirilmesine ve güncelliğinin korunmasına ilişkin işlemlerin MYK tarafından yürütüleceği hükme bağlanmış ve aynı Kanunun 2/d maddesinde TYÇ; “Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi ile uyumlu olacak şekilde tasarlanan; ilk, orta ve yüksek öğretim dahil, mesleki, genel ve akademik eğitim ve öğretim programları ve diğer öğrenme yolları ile kazanılan tüm yeterlilik esaslarını ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır. MYK’ya verilen görevler doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu başta olmak üzere kamu kurum ve kuruluşları, işçi ve işveren sendikaları, meslek örgütleri ve ilgili sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği içerisinde, ulusal ve uluslararası konu uzmanları ve akademisyenlerin katkılarıyla hazırlanan “Türkiye Yeterlilikler Çerçevesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” Bakanlar Kurulunun 2015/8213 sayılı Kararıyla 19 Kasım 2015 tarihli ve 29537 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu Yönetmelik gereğince hazırlanan Türkiye Yeterlilikler Çerçevesine Dair Tebliğ ve eki Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi, 2/1/2016 tarih ve 29581 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. “Türkiye Yeterlilikler Çerçevesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” yükseköğretim dâhil tüm eğitim ve öğretim programları ile diğer öğrenme yollarıyla kazanılan yeterliliklerin Türkiye Yeterlilikler Çerçevesine dâhil edilme esasları, kalite güvencelerinin sağlanması, kalite güvencesinden sorumlu kurum ve kuruluşların belirlenmesi, Türkiye Yeterlilikler Çerçevesinin oluşumu ve yürütülmesi için danışma, karar ve uygulama birimlerinin oluşturulması ve işletilmesi ile Yönetmelik kapsamında yer alan çalışmalarla ilgili görev, yetki ve sorumlulukların belirlenmesine ilişkin usul ve esasları kapsamaktadır. TYÇ, Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi (AYÇ) ile uyumlu olarak tasarlanmaktadır. AYÇ Avrupa’daki farklı ülkeler ve sistemler arasında yeterliliklerin daha anlaşılır ve açık olmasını sağlamak için bir karşılaştırma aracı gibi çalışan ve ülkelerin yeterlilik sistemlerinin birbirleriyle bağlantısını sağlayan ortak dokümandır. AYÇ’nin oluşturulmasına ilişkin karar Avrupa Komisyonunun 2008/C 111/01 sayılı tavsiye kararı ile 23 Nisan 2008’de onaylanmıştır. Söz konusu tavsiye kararıyla ülkelerin ulusal yeterlilik çerçevelerini oluş* 26 Teşvik ile ilgili detaylı bilgi için 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 74.maddesi. turmaları ve AYÇ ile ilişkilendirmeleri (referanslandırmaları) istenmektedir. Türkiye Yeterlilikler Çerçevesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik gereğince TYÇ’nin AYÇ ile referanslanması çalışmalarının 2016 yılı sonuna kadar tamamlanması gerekmektedir. Bu kapsamda MYK koordinasyonunda paydaşlar, sosyal taraflar ve uluslararası uzmanların yer aldığı Referanslama Komitesinin gözetimi ve yönlendirmesi altında Referanslama Raporu Yazım ekibi tarafından oluşturulan “Türkiye Referanslama Raporu Taslağı” 2015 yılı içinde düzenlenen toplantılarla güncel gelişmeler ve mevzuat değişiklikleri ışığında gözden geçirilmiş ve güncellenmiştir. Türkiye Referanslama Raporu taslağına yönelik ulusal istişare süreci 2016 yılı içerisinde yürütülecek ve Türkiye Referanslama Raporu, onaylandıktan sonra Avrupa Komisyonunca oluşturulan AYÇ Danışma Grubuna 2016 yılının son çeyreğinde sunulacaktır. TYÇ’nin AYÇ ile referanslandırılması sonucunda, MYK belgeleri Avrupa Birliği ülkeleri başta olmak üzere yurtdışında da kıyaslanabilir ve tanınabilir belgeler olacaktır. Tersine İşler Mustafa SİLPAĞAR Makina Yük. Müh. Limak İnş. San. Ve Tic. Aş Şantiyelerde işleyişten, aciliyetten ya da bilgisizlikten kaynaklanan makina veya yardımcı sistemlerin verimsiz kullanılmasına sebep olacak bazı yanlış şantiye pratiklerine ısrarla müracaat edilir. Bilerek veya kestirme çözüm olarak şantiyede icat edilen ve mühendislik uygulamalarına ters olmasına rağmen bu alışkanlıklardan yani TERSİNE İŞLER’den maalesef vaz geçilemez. Yapılan ikaz ve takip neticesinde biraz düzelme görülür ise de sonrasında bu alışkanlıklar tekrar dirilirler. Su tahliye ve basma pompalarındaki yanlışlar, bunlarla ilgili prensipler farklı seviyelerdeki teknik bilgiye göre bilinmesine rağmen devam eder. Şantiyelerde dalgıç pompa veya çamur pompası olarak adlandırılan drenaj (boşaltma) pompaları basma yüksekliklerine göre markalara ve kapasitelerine göre farklılık gösterse de 3 grupta değerlendirilir. bu farklılık dışarıdan bakışta basitçe pompa çıkış flanşının büyüklüğü ile kolayca anlaşılır. Az debi verecek yükseğe basacak pompalarda flanş çapları küçük, çok debi verecek ve düşük basma yüksekliğe sahip pompalarda ise çıkış flanşı büyük çaplıdır. Dalgıç pompalarda imalat kolaylığı açısından aynı güce sahip pompalarda yukarıda bahsedilen karakteristiğe sahip üç pompada da tek bir gövde kullanıldığı için flanşın gövdeye bağlandığı kısımdaki çap aynı, hortuma geçen kısım ise farklıdır. Akışkan kayıplarını azaltmak için çıkış flanşının gövdeye bağlı kısmı ile hortuma bağlanan kısmındaki geçiş direnç meydana getirmeyecek bir yuvarlanma ile temin edilir. Genelde en çok kullanılan tarz pompa orta basma yüksekliğine sahip pompalardır. Bu pompalara şantiyelerde daha düşük çaplı hortum kullanmak için yükseğe basacak pompa flanşının takılması hele keskin köşeli tarz şantiye imali flanşlar kullanılması hem fazla gelen debinin önünü kapadığı için pompa emişini bozacak aşırı sürtünme kayıplarından dolayı basma yüksekliğini düşürecek ve gereksiz enerji kayıplarına sebep olacaktır. Basma hortumunu ucuza mal etme yaklaşımı işletme esnasında gereksiz fazla elektrik gücü kullanılmasına sebep olacağı için nerede ise pompa satın alma bedeli kadar bir fazla harcamaya sebep olacaktır. ▶ Düşük basma yükseklikli pompalar (Resimde LT eğrisi) ▶ Orta basma yükseklikli pompalar (Resimde MT eğrisi) ▶ Yükseğe basma özellikli pompalar (Resimde HT eğrisi) Belirli bir pompa gücünün sabitliği esası ve bununda pompa debisi x pompa yüksekliği olması itibarı ile yükseklik arttıkça basılan pompa debisi azalacaktır. Bu durumu ifade eden güç eğrileri yukarıda görülmektedir. Aynı güç değeri için farklı debi değerlerinin basılmasını sağlayan pompada 30 Aşağıda şantiyeden tamire gönderilmiş bir pompanın tamir servisinde çekilen fotoğrafında yukarıda bahis edilen yanlışlık görülmektedir. Kademeli bir pompanın emişindeki temizlik bezi pompanın su basmasına engel teşkil etmiştir. Emiş süzgeci arızalı olan durumlarda pompa sahipleri bu kadar şanslı olmayabilir. Emişten giren çakıl ve kumlar dalgıç pompalarda fanlarda ve emiş kapaklarında (suction cover); kırılma, kopma ve aşınmalara sebep olurlar. Bu tarz arıza resimleri aşağıda gösterilmektedir. Bilinen yanlışlardan biri de emiş süzgeçinin olmayışı yada vazifesini görmeyecek durumda olması, montaj öncesi pompanın içine bir şeyler girmesin diye emiş hattına konulan bez veya benzeri malzemelerin unutulmasıdır. Takip eden fotoğraflarda pompanın çalışmasına mani olan bezler görülecektir. Şantiyeden çalışmadığı şikayeti ile gönderilen bir pompada emişten giren temizlik bezi görülmektedir. Kademeli bir pompada çakıl ve kum tanelerinin meydana getirdiği hasarlar ise aşağıda verilmiştir. Hasar gören çark, doğrultucu kademe (difüzör) ve kademe gövdesinin hasarlı ve yenisi yan yanadır. Fan 31 Doğrultucu kademe Kademe gövdesi Kademe gövdesine ve fana sıkışan çakılların resimleri aşağıdadır. olduğu yerde kablo damarlarının açıldığı kısımda protolin uygulaması yapılırsa her hangi bir yerden kablo içine su girmesi halinde bile elektrik motorunun bulunduğu kısma suyun girmesi engellenmiş olur. Şantiyelerde dalgıç pompalarda kolaycılığa gidilen bir konuda elektrik kablo hasarlarıdır. Kablolarda meydana gelen yırtılma veya delinmelerin uygun tamir usulünün uygulanmaması ila pompa elektrik motorunun içine su girmesi neticesinde elektrik motoru yanmaları gözlenir. Elektrik kablosundaki yırtılmalara şantiyelerde elektrik izolasyon kablosu haricen sarılır. Sıcaklık değişimleri ve kullanım şartlarından dolayı izolasyonlar zamanla yıpranır ve bahis edilen elektrik motoru yanmaları görülür. Elektrik kablolarının yırtıldığı yerler reçineli ek mufu (protolin) ile tamir edilmelidirler. Bu tamir pratiğinin bir ileri adımı ise elektrik kablosunun dalgıç pompa gövdesine girdiği kablo başlığının 32 Ek mufu (protolin) tamiri Kablo başlığı protolin uygulaması 6HQWHWLN<DùODULOH0DGHQL<DùODU %LUELUOHULQH.DU×üW×U×OPDO×P×G×U" Noria Corporation Tercüme: Mustafa SİLPAĞAR / Makina Yüksek Mühendisi / Limak İnşaat, Sanayi ve Tic. A.Ş Sentetik dişli yağı ile madeni dişli yağının karıştırılmasının etkileri nelerdir? Karışımın etkisi, kullanılan sentetik ve madeni yağların baz yapılarına bağlıdır. Polialfaolefin ve diester esaslı sentetik yağlar, madeni esaslı yağlar ile karışım ürününü teşkil etmek üzere her daim kullanılabilir.. Özel bariyer sıvıları uyumsuzluğu en aza indirmek için kullanılmadığı sürece polialkilen glikol (PAG) bazlı sentetik yağlar başkaları ile herhangi bir şekilde karıştırılmamalıdır. PAG’lar diğer yağlarla karıştırılır ise, tipik olarak kuvvetli negatif reaksiyonlar neticesinde oluşan çamurlu ve yapışkan kalıntının yıkanması, temizlenmesi ve arıtılması çok çaba gerektirir. Karışımda kullanılacak baz yağlar uyumlu olsa bile, gerekli performans özelliklerini oluşturmak için kullanılan katkı maddeleri tesirlerini kaybetmiş olurlar ki bunun neticesin de yağlama yağının tesiri azalacaktır. Yağları karıştırmadan önce; filtrelenme, oksidasyon kararlılığı, hava bırakma ve birbirlerine tam dengeli karışma (emülsiyon teşkil etme) deneylerinin öncelikle yapılmasını tavsiye ederiz. Unutmayın, modern yağlar modern ekipman zorlu yağlama ihtiyaçlarını karşılamak için formüle edilmiş geliştirilmiş ürünlerdir. Yağ yağdır denilen eski deyişin geçerliği kalmamıştır. Yağlayıcıların kontrolsüz karışımda makinanıza, işinize ve en nihayetinde maddi kayıplara sebep olma tehlikesi vardır. Şüphe duyduğunuz da farklı yağları karıştırmayınız. Yanlışlıkla karıştırma gerçekleştirilirse problemi çözmek için acilen harekete geçiniz. Şantiyenize yağ üreticisinden, katkı tedarikçisinden veya bağımsız denetleme firmalarından uzman bir kişiyi getirmekte tereddüt etmeyin. Farklı yağlayıcıların karıştırılıp kullanılması noktasında olan sorumluluğunuz; karışımdaki ürünlere, son kullanım yerinin seçimine, karışımda kullanılan ürünlerin birbirlerine olan nispi oranlarına ve toplam hacimle ilişkilidir. 34 Farklı yağları karıştırarak kullanılmasının en hafif formunda bile yağ performansında bozulmaya gidiş gözlemlenebilir. Aynı API sınıflama değerine haiz bir sentetik motor yağı ile madeni esaslı bir motor yağı karışımı motora zarar vermez, ama sentetik yağdan beklediğiniz performans özellikleri kaybedersiniz. Yelpazenin diğer ucunda, bir hidrolik pompa sistemine ait aşınmaya dirençli hidrolik yağına tipik türbin yağının eklenmesi felaket anlamına gelebilir. Oluşan birikintiler aşınmaları arttırabilir ve filtrelerin tıkanmasına sebep olur. Hatta resmi bir yağlayıcı laboratuara müracaat etmeden bir yağ karıştırma sorununu kontrol etmek için bazı basit testler gerçekleştirebilirsiniz. Bir yağ karışımının veya iki yağın uyumlulukları test etmek ve netliği görmek için yağları ısıtın. Karışım bulutlu ise, yağlar birbirine uyumlu değildir. Daha ileri bir kontrol için az miktarda suyu ilave edin ve iyice karıştırdıktan sonra ısıtmaya devam edin. Karışımın oda sıcaklığına kadar düşmesi için bir kaç saat bekleyin. Yağ içinde katı bakiyeler görülür ise karıştırılan yağlar birbirine uyumsuzdur. Elektrikli Vinçlerde Bakım Talimatları Kaynak: TEVİD Elektrikli Vinç İmalatçıları Derneği Bakım Kullanım ve servis şartlarına uygun olarak, belirlenmiş düzenli aralıklarla uzman bir bakımcı tarafından vincin kontrol edilmesi ve koruyucu bakımlarının yapılması zorunludur. Bu kontrollerin ve periyodik olarak üç ayda bir defa bakımların yapılması, iş güvenlik yönetmelik gereğidir. Bütün kontrol sonuçlarının kaydedilmesi şarttır. Vincin kontrol edildiği ve hangi sıklıkta bakımının yapıldığı görülmelidir. İş kazalarına karşı, öneri ve yönergeler dikkatle okunmuş olmalıdır. Vardiyalı çalışmaya göre hem bakım hem de kontrol aralıkları düzenlenmelidir. Vinç kullanım talimatlarına göre vinç bakımlarının yapılması şarttır. Aşırı yıpranmış veya arızalı parçaların bakım esnasında değiştirilmesi zorunludur. Her hangi bir parça grubunu değiştirirken emniyetli ve güvenilir bir kullanım için sadece orijinal parçaları kullanmak esastır. Bakım planı vincin tamamı için geçerlidir. Bakım aralıkları FEM 2m grubu ile DIN 15020’ye uygun olarak tek vardiya çalışmaya göre verilmiştir. Daha ağır şartlarda daha sık bakım yapmak gerekecektir. Vinç yolları için geçerli standart olan DIN 4132’ nin 1. bölümüne göre vinç kullanan bir kuruluşun, vinç kullanım 36 kapsamını göz önüne alarak belirlemesi şart olan düzenli aralıklarla, mesnetler ve bağlantılar dahil vinç yollarında, çatlama başlangıcı kontrolü yapması zorunludur. Vincin kaldırma ve yük sınıfını göz önüne alarak vincin taşıyıcı yapısının teorik hizmet ömrü yaklaşık 10 yıl olarak kabul edilebilir. Bu süre içinde sadece vincin, kendi çalışma sınıfındaki şartlar içinde kullanılması halinde güvenli çalışma mümkündür. Vincin çalışma sınıfı ve yük sınıfı vinçle birlikte verilen fabrika test raporlarında belirtilir. Teorik hizmet ömrü bittiği zaman vincin çalışmasını devam ettirmek için yapılması gerekenler üzerinde vinç üreticisi ile uzlaşılmalıdır. TEVİD üyesi firmaların, vinç bakım uzmanları, bakım işinizi üstlenmekten memnun olacaklardır. Uzmanlarımız bakım konusunda deneyimlidir ve yanlarında uygun takımlar vardır. Aşınmış her hangi bir parça derhal ya da çok kısa bir süre içinde temin edilir. Lütfen arayın hızlı güvenilir servis farkını yaşayın. Periyodik Bakım Garanti konusunda belirtildiği gibi, vincin bir yetkili bir bakımcı tarafından periyodik olarak kontrol edilmesi zorunludur, (azami yük kapasitesinin kullanımı, çalışma sıklığı ve çevre koşulları bakımından) her hangi bir düzeyde, vincin yılda en az dört defa kontrol edilmesi şarttır. Periyodik bakımların vinç imalatçısı firma tarafından yapılması daha uygundur. İŞ GÜVENLİĞİ TÜZÜĞÜ MADDE 378- Kaldırma makinaları ve araçları, her gün çalışmaya başlamadan önce, çelik halatlar, zincirler, kancalar, sapanlar, kasnaklar, frenler ve otomatik durdurucular operatörleri tarafından kontrol edilecek, ayrıca yetkili teknik bir eleman tarafından üç ayda bir bütünüyle kontrol edilecek ve bir kontrol belgesi düzenlenerek işyerindeki özel dosyasında saklanacaktır. ▶ Parça grupları ve sistemlerin durumlarının kontrol edilmesi ve her hangi bir hasar, aşıntı, korozyon ve diğer bozulma kontrolünün yapılması ▶ İş güvenliği sistemlerinin ve frenlerin bütünlük ve etkinliklerinin kontrol edilmesi ▶ Bağlantı ve mesnetler dahil vinç şasisinin kontrol edilmesi ▶ Kaldırma Grupları için: Teorik hizmet ömrünün kullanılmış kısmının belirlenmesi ▶ İş güvenliği ile ilgili her hangi bir arıza giderildikten sonra kontrolün tekrar edilmesi. Çoğu zaman tam yükte kullanılan yüksek çalışma saatli vinçlerin, sadece montaj işinde kullanılan vinçlerden daha sık kontrol edilmeleri gerekecektir. Ara sıra kullanım halinde yılda bir/iki defa kontrol yeterli olacaktır. Tozlu ve çürütücü ortamlarda kontrol aralığını kısaltmak da gerekebilir. Bu sebeple vinç çalıştıran kuruluşların çalışma koşullarını göz önünde bulundurarak daha sık kontrol aralıklarını belirlemeleri zorunludur. Şüphe halinde vinci çalıştıran kuruluşun kontrol aralıkları üzerinde vinç üreticisi ile uzlaşması şarttır. Bu kontrollerin sonuçları kaydedilmelidir. Planlanmış kontrollerin kapsaması gereken ana maddeler aşağıdaki gibidir: ▶ Vincin künyesinin kontrol edilmesi (Fabrika test raporundaki verilerle karşılaştırma] 37 BAKIM NOKTALARI Limit Şalterler Çalışması ve denenmesi: Limit şalteri ayarlarının tam yapılması ve ayarların önerilen zamanda kontrol edilmesi önemlidir. Bir çalışma kuralı olarak kanca sürekli azami yüksekliğe çıkarılıyorsa, o zaman ikinci bir emniyet limit şalterinin devreye alınması önerilir. Kanca en alt konumunda durdurulduğu zaman halat tamburunda en az 2,5 sıra halat sargısı kalacak şekilde limit ayarı yapılmalıdır. Normal şartlarda kancanın üst limit konumu kanca bloğundaki makaranın ekseni projede ve broşürlerde verilen ölçülere getirilerek ayarlanır. Limit şalteri bir iş güvenliği cihazıdır. Hiç bir zaman otomatik bir yukarıda ve aşağıda durdurma mekanizması olarak kabul edilmemeli ve yeterli yükselme ya da alçalma sağlandığı zaman düğme bırakılmalıdır. Yük her zaman çıplak gözle izlenmelidir. Kaldırma limit şalteri dışında, araba ve köprü yürütme limit şalterlerinin çalışıp çalışmadığı kontrol edilmelidir. Çelik Halat ve Halat Kılavuzu Çelik halat bağlama uçlarının kontrol edilmesi ve tutan elemandaki gevşek cıvataların tork tablosuna göre sıkılması gereklidir. Halatta kopma veya bükülme, düğüm ya da ezik olup olmadığını her 50 saatte bir kontrol etmelisiniz. Eğer bağlardan bir tanesi tamamen kopmuş ise ya da çok sayıda büküm veya çok sivri, yıpranmış, kopuk ya da ince teller var ise halat değiştirilmelidir. Her 200 saatten sonra halat parafinle temizlenmeli ve ince bir özel halat gresi tabakası ile kaplanmalıdır. Yenilerken doğru tip ve ölçüde halat kullanılmalıdır. 38 Halatın Yenilenmesi Bir çelik tel halat, gözle görülebilen kopmuş tel sayısı belli bir değere ulaştığında servisten alınmalı, kullanılmamalıdır. Ayrıca, korozyon tehlikesinde bulunan halatların iç yapıları da dikkate alınmalıdır. Bir tel halatı servisten almayı gerektirecek kopmuş tellerin sınır sayıları tabloda verilmiştir. Kanca bloğunu yere paralel duracak şekilde bir sehpaya bırakınız. Halat tamburunun yan koruma plakasını çıkarınız ve halatın halat tamburundaki ucu ile arabadaki uçları tespit uçlarından çıkarınız. Halat boştadır; makaralardan geçirerek çıkarınız. Yeni halatın önceki halat ile aynı çap ve kalitede olup olmadığını tekrar kontrol ediniz. Yedek parça katalogundaki resimde gösterilen yola benzer bir yolu izleyerek halatın serbest ucunu makaraların üzerinden geçiriniz ve sonunda göbeğe yerleştiriniz. Halatın sargısını açarken sargıyı temiz bir yere yuvarlamak veya kalın bir boru ile iki sehpa arasına almak ve altından çekerek düğümlenmeye veya dolaşmaya neden olmayacak bir şekilde açılması gereklidir. Halatı yüksüz sarınız. Halat gresi ile hafifçe gresleyiniz. Halat tamburunu halatın bir ucuna getiriniz. Halatı açık konumda halat tamburuna 5-10 defa sarınız. Halat kılavuzunu temizleyiniz ve gresledikten sonra dikkatle yerine geçirip bastırınız (halatın ucu kılavuz tutma elemanından hariç olmalıdır). 40 Limit şalteri bir iş güvenliği cihazıdır. Hiç bir zaman otomatik bir yukarıda ve aşağıda durdurma mekanizması olarak kabul edilmemeli ve yeterli yükselme ya da alçalma sağlandığı zaman düğme bırakılmalıdır. Yük her zaman çıplak gözle izlenmelidir. Elektrik Donanımı Elektrik donanımı iyi tip malzemelerden güvenle seçilmiştir. Kontakları kontrol ediniz ve gevşek bağlantıları ihmal etmeyiniz. Gerektiği zaman onları değiştiriniz (yanık bobin, yanık kontak uçları, vb.) Özürlü kablolar çok tehlikelidir; bunları değiştirin. Esnek olmayan yerlere NYY or NYM kablolar ve esnek yerlere BDLD-vg kablolar önerilmektedir. Besleme uzunluğu arttıkça kesitler arttırılmalıdır. Vincin ana beslemesinin özellikle alt ana şalterden (güvenli ayar) yapılmasını öneririz. Cıvatalar-Tampon Cıvatalar ve somunlar titreşime maruzdurlar. Gevşeyebilirler. Sıkılmalıdırlar ve gerektiği zaman değiştirilmelidirler. Hasarlı lastik tamponlar değiştirilmelidir. Kanca ve Kanca Bloğu Kanca bloğu yılda bir dağıtılarak deformasyon ve kırılma kontrolü yapılmalıdır. Arızalı kanca değiştirilmelidir. Kanca somunu rulmanı yıkanıp greslenmeli ve yerine monte edilmelidir. Arızalı kanca tespiti için aşağıdaki noktalara mutlaka bakılmalıdır. ▶ Kanca ağız açıklığı ▶ Kanca ağzının iç çapı ▶ Kanca sapının çapı ▶ Kanca güvenlik mandalı 41 DİN 15401 Tek Ağızlı Kanca Ölçüleri DİN 15402 Çift Ağızlı Kanca Ölçüleri Kancada deformasyon olup olmadığı, örneğin kanca ağzı vs. periyodik olarak kontrol edilmelidir. Fren Ayarı ElektroManyetik Fren Normal konumda balata diski bir tarafa eğildiği zaman diğer tarafında 0,35-0,50 mm’lik bir boşluk kalmalıdır. Yük motorunun arkasına doğru akımla çalışan diskli bir manyetik fren yerleştirilmiştir. Kapasite bakımından % 100 fazla yüklemeyi güvenle kaldırabilir. Besleme 220 V veya 380 V’tur (nötr faz arası ya da fazlar arası) ve bu bir redresör grubunda düzeltilir ve fren bobinine verilir. Frenin arkasındaki somunu sıkarak veya gevşeterek ayar yapılır. Normal yükle denenir. Eğer ayar olmamışsa işlem tekrarlanır. Fren eksenel hareketi sağlayan orta disk, balata, dönen disk ve göbeği taşıyan sabit gövdeden meydana gelir. Hiç akım olmadığı zaman frenleme yay ile sağlanır. Motora akım verildiği zaman fren bırakılır. Balata kalınlığı 3 mm’ye indikten sonra balata kesinlikle değiştirilmelidir. Aksi halde perçinler diski çizecektir. Böyle bir durumda balatanın değiştirilmesi ile birlikte diskteki derin çizikler de giderilmelidir. 42 Normal balata kalınlığı 4 mm’dir. En fazla 3 mm kalınlığa ininceye kadar kullanılabilir. Motor çalışmadığı zaman fren yavaşça gevşetilerek yükün indirilmesi sağlanabilir. 1. Baskı yayı 8. Baskı ayar pimi 2. Fren bobini 9. Gövde bağlantı civatası 3. Baskı ayar somunu 10. Balata boşluğu ayar çemberi 4. Fren balatası 11. Fren bağlantı civatası 5. Kapak baskı balata pulu 12. Fren klemens kutusu 7. Fren dişlisi 13. Fren gövdesi 43 Eldro Fren Kaldırma makinalarında diğer makinalardan farklı olarak frenler her zaman devrededir. Tahrik motoru harekete geçtiğinde fren açılır ve hareket başlar. Tahrik motorunun elektriği istenmeden kesildiğinde fren sistemi kendiliğinden devreye gireceğinden kazalara karşı da emniyet sağlanmış olur Eldro frenler büyük ölçüde bakım gerektirmez. Frenlerin çalışma durumları ve balata aşınmaları sık sık kontrol edilmelidir. Kullanma süresine bağlı olarak balatalar aşındıkça somunla yapılacak ayarlama ile fren normal görevine devam eder. Fren balataları pabuçlara alüminyum perçinlerle tespit edilmiştir. Balata değiştirmek için perçin başlarının aşınarak fren kasnağına değinceye kadar zaman geçmesi beklenmemelidir. Âksi durum kasnak yüzeyinin bozulmasına yol açar. Yeni takılan balataların kalınlıklarının orijinal balata kalınlığında olmasına dikkat edilmelidir Çalışma sıvısının yeniden dolum esnasında açıcı dik konumda, açıcının türüne göre taşma vidasına veya doldurma bağlantısının dolum sınırına kadar yağla doldurulmalıdır. Hava odacıkları kalmasını engellemek için, cihazı birkaç açma-kapama çevriminden geçirin. Bundan sonra yağ seviyesini kontrol edin ve gerekirse yağı ekleyin. Son olarak, dolum bağlantısını ve taşma vidasını sıkıştırın. Motor çalışmadığı zaman fren yavaşça gevşetilerek yükün indirilmesi sağlanabilir. Redüktörler Yağ, normal işletim şartları altında genel revizyon uygulanıncaya kadar değiştirilmemelidir. Kaldırma redüktörü yağı, özel işletim şartları altında örneğin çevre sıcaklıkları arttığında, mevcut işletim şartlarına uygun olan özel bir yağ ile değiştirilmelidir. Yağ seviyesi Redüktörlerde yağ seviyesi; vinç işletmeye alınırken, her 3 aylık ve her 12 aylık periyodik bakımlarda kontrol edilmelidir. Seviye kontrolü, yağ seviyesi kontrol tapalarından yapılmalıdır. Gerektiğinde yağ ilavesi yapılmalıdır. Yağ değişimi Her 8-10 yıllık bir çalışma periyodundan sonra, her genel revizyon esnasında ve işletime koyulduktan sonraki 12 aylık ilk bakımda kaldırma redüktörü yağı değiştirilmelidir. İşletim sıcaklığında eski yağ boşaltılmalıdır. Bu işlem için ilk 44 olarak redüktörün üst tarafında bulunan hava alma tapası ve daha sonra redüktörün altında bulunan yağ boşaltma tapası sökülüp çıkarılır. Böylelikle yağ dışarı boşalacaktır. Redüktördeki kalan eski yağın tümü boşaltıldıktan sonra yağ boşaltma tapası yerine takılıp sıkılmalıdır. Yağ seviye kontrol tapası sökülüp, yeni yağın doldurulması sağlanır. Doldurulacak yağ miktarı aşağıdaki tabloda açıkça gösterilmiştir. Gereken miktarda yeni yağ doldurulduktan sonra tapalar takılıp sıkılmalıdır. Yağ değişimi için aynı tipteki bir yağ kullanılması tavsiye edilmektedir. Tekerlekler Her 3 aylık bakım periyodunda tekerlek flanşları ve basma yüzeyleri kontrol edilmelidir.Tekerleklerin flanşları arasındaki mesafe, raylarının genişliğinden 5 mm daha geniş olmalıdır. Tekerlek flanşları aşırı inceldiği ya da tekerleğin çap kesitinde aşırı yıpranmanın olduğu durumlarda tekerlekler değiştirilmelidir. Rulmanlı yataklar Rulmanlı yataklar (redüktörler ve halat/denge makaralarının tüm parçalarında kullanılan rulmanlı yataklar, motor rulmanları, tambur rulmanları ve tekerlek rulmanları) normal işletim şartları altında gerekli gres miktarı ile yağlanmalıdır. Gres değişimi, özel durumlar erken bir değiştirmeyi gerektirmedikçe, genel bakım uygulandığında yapılmalıdır. Mekanik Aksamların Kontrol Edilmesi Kaplinler, kavramalar, ve diğer mekanik aksamlar gözle kontrol edilmeli, eğiklik, çatlak, deformasyon olup olmadığı gözlenmelidir. Kontrollerinizde pimleri, aksları (dingilleri) ve varsa açık dişlileri kontrol edin. Genel Yağlama Vincin çalıştığı süre boyunca uzun ömürlü ve verimli olması için üzerindeki gresörlükler önerilen yağlarla önerilen zamanlarda kontrol edilmelidir ve yağlanmalıdır. Yağlamaya başlamadan önce eski yağların dikkatle temizlenmesi önemlidir. Gres yağı yüksek basınç bulunan daha sıvı yağların yeterli olmadığı dönen makina parçaları ve en çok da rulmanlı yataklarda ve açık dişlilerde kullanılır. Gresleme yapılacak noktalar vinç projelerinden tespit edilebilir. Tüm vinçlerde ortak noktalar kanca bloğu, yürütme teker grupları, rulman yatakları, açık dişliler, denge makarası veya travers vs vinç komponenetleridir. Sıvı yağlar kaldırma ve yürütme redüktörlerinde kullanılır. Kaldırma ve Yürütme Redüktörleri yağlama tabloları ve noktalarını hazır ekipman kataloğundan ve/veya redüktör üzerindeki etiketten bulabilirsiniz. Vinçlerde Gresörlüklerin <D÷ODQPDVÕQGD.XOODQÕODELOHFHN<D÷ODU 3(752/2)ø6ø 6XSHU*UHV 02%,/ 0RELOX[ 9LQoOHULQ+DODW<D÷ODQPDVÕQGD .XOODQÕODELOHFHN<D÷ODU ROCOL RD 105 9LQoOHULQGH6ÕYÕ<D÷ODQPDVÕQGD .XOODQÕODELOHFHN<D÷ODU 3(752/2)ø6ø :* Gres ve Sıvı Yağları kullanmadan önce alınması gereken güvenlik tedbirlerini almalısınız! 45 Kullanım Çalışmaya madan Önce Başla- Genel olarak bakım cetvelinde belirtilen noktaların, operatör tarafından vinci kullanmaya başlamadan önce ve her vardiyanın başlangıcında yeni bir vinç operatörü vardiyada çalışmaya başladığı zaman da kontrol edilmesi şarttır. Vincin çalışması esnasında, duyulan anormal sesler veya karşılaşılan olağan dışı tepkiler gibi bütün anormallikler daha ciddi arızaların oluşmasını önlemek için derhal sorumlu personele bildirilmelidir. Eğer yeterince erken ilgilenilirse arızaların nedenleri basit yollardan az masrafla giderilebilir. Güç (elektrik] kesilmesi halinde her hangi bir riski önlemek için vincin bütün hareketleri kendiliğinden devreye giren yay yüklemeli frenler tarafından güvenle durdurulur. Yine de vinç operatörü bütün düğmeleri kapalı konumuna getirmeye mecburdur. Tehlikeli durumlarda vincin bütün hareketlerini derhal durdurmak için kırmızı Acil Stop düğmesine operatör tarafından basılmalı ve ilgililere haber verimelidir. Standart gezer vinçler, normal ortamlarda ve -50C ile +400C arasındaki normal sıcaklıklarda çalışmak üzere tasarlanmıştır. Kısa dönemde sıcaklıklar +500C’a çıkabilir. Eğer başka koşullara uygun bir vinç gerekiyor ise vincin öyle şartlar altında çalışmak için hazırlanabilmesi ve uygun işlem yapılabilmesi için bunun belirtilmesi şarttır. Genel Öneriler 1. Kumanda kablosunun sönmesine veya burularak dolaşmasına izin vermeyin. Aksi takdirde içerdeki kablolar kopabilir. Kumanda bulunduğu taraftan kontrol edilmelidir, aksi halde kablo çeliğe temas ederek yıpranabilir. 2. Kumanda butonuna gereksiz ve sık-sert dokunuşlar 46 motorda durumsal ve anormal ısınmaya neden olabilir. 3. Arabaya akım alırken esnek kablo ayarı tercih edilmeli ve kablo kesiti yeterli değerde olmalıdır. 4. Kablo ve şebeke bağlantısı yenilendikten sonra limit şalteri yönlerinin kontrol edilmesi kesinlikle gereklidir. 5. 5000 saat veya 3 yıldan sonra kaldırma grubu dağıtılmalı, parçaları temizlenmeli, toplanıp ayarlanmalı, tamamen yağlanmalı ve bundan sonra kaldırma grubu hizmete alınmalıdır. 6. Dışarıda çalışan kaldırma grubu çalışması bittikten sonra içeri alınmalı ve dış etkilere karşı örtülmelidir. 7. Kaldırma grubunu uç tamponlara azami hızda çarpmak doğru değildir; bu hasar ve kazalara neden olabilir. 8. Kazalara neden olan diğer bir yanlış kullanım biçimi açılı çekme yapmaktır. Benzer biçimde bir kaldırma grubuyla itmek, çekmek ve sürüklemek kesinlikle yasaktır. Bu şekildeki hareketler, hatalı kullanım olup, halat kılavuzunun kırılmasına neden olabilir ve oluşacak hasarlar garanti kapsamına girmez. İŞBAŞI İSG KONUŞMALARI (TOOLBOX TALKS) Tercüme: Cuma BAZ Ortalama bir baretin ağırlığı yaklaşık 400 gramdır. Ortalama bir insanın kafa ağırlığı ise yaklaşık 6.5 kg’dır. Demek ki doğru kullanıldığı ve bakıldığı zaman her 1 gram güvenlik, kafanın yaklaşık 16 gram ağırlığına denk gelir. Beyin vücudun kontrol merkezidir. Beyinin herhangi bir bölgesinde oluşacak hafif bir hasar vücudun bazı bölgelerinin işlevsiz kalmasına neden olur. Kafatası normal şartlarda beyni korur. Fakat düşme veya düşen cisimlerden kaynaklanan bir yaralanma olasılığı varsa ilave bir koruma gerekir. Baret sadece düşen cisimlerden kaynaklanan yaralanma olasılığını düşürmez aynı zamanda kafanızı makine, havalandırma kanalı, tavan bağı teli gibi şeylere çarpmalara karşı korur. İletken olmayan baretler elektrik şokları ve yanıklara karşı koruyucudur. Asla elektrik işleri yakınında metal baret kullanmayın. Baretlerimizi Nasıl Kullanmalıyız? Siz baretinize daha iyi bakarsanız o da size daha iyi bakacaktır. Size bazı öneriler verelim; 1. Başınız ile baretin dış kabuğu arasında açıklık yaratmak için süspansiyon (askı) sistemini düzgünce ayarlayın. 2. Havalandırma için delik açmayın, ısıtmayın veya bükmeyin. 3. Sertleştirilmiş şapkalarla değiştirmeyin çünkü onlar yeteri kadar güçlü değillerdir. Bazı Genel Şikayetler ve Bunların Aslı (İçyüzü) Bazen baretlerle ilgili aşağıdaki şikayetleri duyarız. Ama bunların gerçek bir dayanağı var mıdır? “Çok ağır” Baretler normal şapkalardan 100 gram kadar daha ağırdır, fakat sağladığınız ekstra koruma ağırlıktan daha değerlidir. “Çok sıcak” Ölçümler sıcak havada baretin içinin dışarıdan daha serin olduğunu göstermektedir. “Baş ağrısı yapıyor” İki kat yükseklikten kafanıza yumruk gibi düşen bir cisim daha fazla baş ağrısı verir. Üstelik doğru bir şekilde ayarlanan bir baretin baş ağrısı yapması için hiçbir tıbbi neden yoktur. Süspansiyon (askı) sistemini değiştirmeyin çünkü tasarlanmış korumayı sağlamaz. “Başımda durmuyor “Haklısınız aşırı rüzgarlı havada başınızda durmaz. Çene bağı bu sorunu çözecektir. Baretiniz doğru ayarlanmışsa, ne kadar eğilmek ve bükülmek zorunda kalsanız bile yerinden kımıldamadığını göreceksiniz. “Gürültülü” Bu sizin hayalinizdir. Aslında düzgün kullanılan baretlerin bazı mesafelerde kulağınızı gürültüden koruyacağını testler göstermektedir. Kullanmadıkça Faydası Olmaz 4. Baretinizi boyamayın. Baret faydalı bir güvenlik elemanıdır. Diğerleri gibi maksimum koruma sağlamak için düzgün ayarlanması, giyilmesi ve iyi koşullarda saklanması zorunludur. 5. Baretin içine kafanız haricinde başka bir şey koymayın. Baretin içine sigara ve not defteri gibi hiçbir şey koymayın. Sabit fikirli olmayın, baret takmayı alışkanlık haline getirin. 6. Baretinizi siperlik kısmı arkaya gelecek şekilde ters giymeyin. Kaynak: http://www.toolboxtopics.com/Construction/Generic/ Hard%20Hats.htm 48 Baret Renkleri ve Anlamları Beyaz Baret: Beyaz baretler; yöneticiler, ziyaretçiler ya da teknik personelleri ifade eder. Mimar, mühendis, tekniker gibi personeller, çalışma alanı içerisinde beyaz baret kullanır. Aynı şekilde yöneticiler ve ziyaretçiler de, çalışma alanına girdiklerinde beyaz baret takar. Sarı Baret: Sarı renge sahip olanlar, işçiler tarafından kullanılır. İnşaat işçileri, maden işçileri ya da sanayide çalışan işçiler, sarı renkteki bu güvenlik kasklarını kullanır. İnşaat gibi alanlarda çalışan işçilerin bu güvenlik ekipmanını kullanması zorunludur. Mavi Baret: Mavi renge sahip olanlar, bakımdan sorumlu olan ekipler ve formenler tarafından kullanılır. En az kullanılan güvenlik ekipmanlarının renkleri arasında mavi renkteki bu koruyucu kasklar yer alır. Kırmızı Baret: Kırmızı renge sahip olanlar, iş güvenliği personelleri, savunma personelleri ya da kalite kontrol ekipleri tarafından kullanılır. Kırmızı renkte ki bu güvenlik ekipmanlarının kullanımı da ilgili personellerin sayısı çok fazla olmadığı için yaygın değildir. Yeşil Baret: Yeşil renge sahip olanlar; sağlık personelleri tarafından kullanılır. Doktor, hemşire, acil müdahale ekipleri gibi sağlık personelleri, tehlikenin bulunduğu bir alanda hastaya müdahale ederken, yeşil baret kullanır. Özellikle doğal afet ya da acil durumlarda yeşil renge sahip olan bu ekipmanlar, sağlık personellerinde sıklıkla rastlanır. Turuncu Baret: Ustabaşı ya da teknisyenler turuncu renkli kask kullanır. Kaynak: İnternet 49 Dizel Motorlarda Kullanılan Turboşarj Teknolojisi Ahmet ÖZCAN Makina Eğt. Müh. Teknik Elemanı/Karayolları Akköprü Atölye Müd. Dizel motor, ısı enerjisini mekanik enerjiye dönüştüren mekanizmadır. Petrol türevi olan yakıt, doğrudan silindirler içerisinde kontrollü olarak yakılmaktadır. Yanma sonucu ise ısı enerjisi açığa çıkmaktadır. Çıkan ısı enerjisi, piston, biyel mekanizması ve krank milinde mekanik harekete dönüştürülmektedir. a) Turboşarj nedir, nasıl çalışır, motor verimine katkıları nelerdir? Dizel motorlar, kamyon, otobüs, otomobil gibi araçlarda, traktör ve iş makinelerinde, deniz araçlarında, lokomotiflerde, sabit güç makinelerinde ve jeneratörlerde de olmak üzere çok çeşitli alanlarda kullanılmaktadır. Teknolojinin gelişmesine paralel olarak daha sessiz ve daha verimli dizel motorlar geliştirilerek, binek araçlarında da sayısal olarak kullanımı artırılmıştır. Dizel Motorlar; Tabi emişli sistemlerde emme zamanında üst ölü noktadan (Ü.Ö.N) alt ölü noktaya (A.Ö.N) doğru hareket ederken silindir içerisinde hacim büyümesi olacağından piston üzerinde alçak basınç meydana gelir. Açık hava basıncının, yaklaşık 1 bar olması nedeniyle hava silindire dolar. Dizel motorlarının kullanım alanının genişlemesi rekabeti de beraberinde getirmektedir. En az yakıtla en çok işi yapabilmek temel hedef haline gelmiştir. Bu temel hedefin yanı sıra Uluslararası sözleşmelerle bağlayıcı olan düşük egzoz emisyonları gibi egzoz salınımları da önem kazanmıştır. Bu açıdan bakıldığında motorların daha güçlü, işletme masraflarının daha az, bununla birlikte, karbon ayak izinin de küçülme eğilimde olabilmesi için, bir takım teknolojik donanımlar zorunlu hale gelmektedir. Bu teknolojik donanımlardan bir tanesi de çok yeni olmamakla birlikte sürekli gelişim halinde olan turboşarjdır. 50 Turboşarj, atmosfere atılan egzoz gazlarının enerjisiyle çalışmaktadır. Hareketini egzoz gazının hızı ve basıncından almaktadır. Boşa atılan bu enerjiden faydalanılmış olup, yaygın olarak da kullanılmaktadır. Sıkıştırma Zamanında; Piston alt ölü noktadan üst ölü noktaya doğru ilerlerken piston, önündeki havayı sıkıştırmaya başlar. Havanın sıkıştırılması neticesinde basınç ve sıcaklık artar. Sıkıştırma zamanı sonunda silindir içeresindeki havanın basıncı sıkıştırma oranı gibi değişkenlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. İş Zamanında; piston Ü.Ö.N’ya yaklaşırken basıncı ve sıcaklığı artmış olan havanın içerisine enjektörden yakıt püskürtülür ve püskürtme sonucu yanma başlar. Yanma sonucu açığa çıkan basınç kuvveti, üst ölü noktayı derece farkıyla geçmiş olan pistonun üzerine etkiyerek, pistonu hızla aşağıya doğru iter. Çevrimin devam etmesi için silindir içerisinde bulunan yanmış gazların dışarıya atılması gerekmektedir. İş zamanı sonunda A.Ö.N’ya gelen piston, egzoz zamanında A.Ö.N’dan Ü.Ö.N’ya doğru hareket ederek silindir içerisindeki atıl gazları atmosfere atar. Turboşarj motorun eksoz manifoldunun ortak çıkış noktasına montaj edilmiştir. Eksoz manifoldundan belli hız, basınç ve sıcaklıkta çıkan atıl gazlar turboşarjın türbin çarkını çevirmektedir. Türbin çarkı ise aynı mile bağlı bulunan kompresör çarkını çevirir. Bir vantilatör gibi görev yapan kompresör çarkı motorun emme manifolduna daha fazla hava basar. Motor silindirine giren havanın daha yüksek yoğunlukta gönderilmesi, ideal sıcaklıkta sıkıştırılması, yakıtın, tam olarak ve yüksek verimde yanmasını sağlar. Bu sistem dizel motorlarda oldukça olumlu sonuçlar vermektedir. Bu şekilde; güç artışı, düşük yakıt tüketimi, düşük salımlar, daha iyi tork karakteristikleri, daha küçük motor paketi ve daha düşük motor sesi yakalanabilmektedir. Ayrıca; turboşarj, rakımın olumsuz etkilerini de ortadan kaldırmıştır. b) Turboşarj teknolojisindeki bazı gelişmeler Zaman içerisinde her şeyde olduğu gibi turboşarjlarda da gelişmeler yaşandı. Bu gelişmelere bağlı olarak çeşitli tipleri de ortaya çıktı. Örnek olarak; turboşarjın egzoz türbinine yerleştirilen bir valf aracılığıyla, turboşarjın maksimum devrini sınırlayan Wastegate sistemi yoğun olarak kullanılmaktadır. Bir başka örneği VGT (Variable Geometry Turbocharger - Dinamik Değişken Geometrili Turbo Akış Kontrolü) sisteminden verecek olursak; bu sistem bazı tiplerde, belirli bir hıza, basınca ve sıcaklığa sahip akış halindeki egzoz gazının motor şartlarına göre akış hızını değiştirmektedir. Bazı tiplerde ise egzoz gazının etkilediği türbin çarkı alanını değiştirerek, turboşarj devrini değiştirmektedir. Akış hızında değişiklik yapılan sistemde, gazın yolunda kesit daralması meydana getirilerek akışkanın kinetik enerjisi artmakta ve türbin çarkı daha hızlı çevrilmektedir. Egzoz gazının etkilediği türbin çarkı alanının değiştirilmesi de türbin çarkı hızını değiştirmektedir. Elektro-pnömatik kontrollü bu yapıda farklı hava basıncının olduğu ortamlarda veya düşük motor devirlerinde de yüksek tork elde edilebilmektedir. Bunun sonucu olarak kesintisiz bir performans alınabilmektedir. c) Turboşarjın ömrüne etki eden faktörler Motorlarda kullanılan turboşarjların ömrünü etkileyen faktörlerin başında, Kullanma- bakım hataları, bilgisizlik, dikkatsizlik, acelecilik ve uygun olmayan yedek parçaların kullanılması sayılabilir. Emme manifoldu ve hava bağlantılarının iyi durumda ve herhangi bir yerinde çatlak vb. hasar olup olmadığı kontrol edilmelidir. 51 İmalatçılar tarafından, usul, yöntem ve teknoloji açısından, turboşarjın yüksek sıcaklıklara, sıcak kapatmalara, yağdaki kuruma, pisliklere, yağ katkı maddelerine, kuru çalışmalara karşı dayanıklı olarak imal edildikleri deklere edilmektedir. İşletmeye alındıktan sonra meydana gelen arızalar arasında; yağ kaçağı, gaz kaçağı, düşük güç, gürültü, yüksek yağ tüketimi, kırık mil, egzozda duman vb. sayılabilir. Yukarıda sayılan muhtemel arızalara baktığımızda kaçaklar ve yüksek yağ tüketimi, sızdırmazlık elemanları ile bağlantı elemanlarının hatalarından kaynaklandığı söylenebilir. Diğer arızaların da bu hatalarla bağlantısını kurmak mümkündür. Örneğin; yüksek yağ tüketimi, yağ kaçağının bir sonucudur. Yüzer yataklarda yetersiz yağlama emareleri ve miller üzerindeki kurum birikintileri de bunlarla bağlantılı ve yetersiz yağlamanın fonksiyonudur. Motorun rölanti devrinde uzun süre çalıştırılması da yüksek yağ tüketimine neden olabilmektedir. Kimi makinelerde, işe göre mod, kimi makinelerde tork devrine uygun vites seçilmemesi arıza oranını artırmaktadır. 52 Turboşarjın ömründe etkili diğer dolanımlardan bir tanesi de hava sistemidir. Sistem elemanlarından hava filtresi motora girebilecek toz, partikül ve diğer yabancı maddeleri tutmaktadır. Filtrelemenin gereği gibi olmaması durumunda motora, hava emiş hattından giren yabancı maddeler, öncelikle turboşarjın ve diğer motor parçalarının çabuk arıza yapmasına neden olur. Yandaki resimde görülen arıza, motor yağının zamanında değiştirilmemesinden, servis ve bakım esnasında temizlik kurallarına dikkat edilmemesinden kaynaklanabilir. Ayrıca aynı arıza uygun kalitede yağ ve yağ filtresi kullanılmaması sonucunda da olabilir. Hava filtresinin tıkanması, emme manifoldunda vakumun artması sonucu turboşarj üzerinden yağın motora geçmesine sebep olmaktadır. Silindir içerisinde yanan yağın bakiyeleri ise yüksek hızla dönen türbin kanatçıklarında büyük hasarlara neden olmaktadır. Motor soğukken yüksek gazda çalıştırılması ve Motorun sıcakken bekletilmeden stop edilmesi de son derece sakıncalıdır. Yağ basıncının yetersizliği yağ filtresinin zamanında değiştirilmemesi de turboşarjda arızalara neden olmaktadır. Düşük kaliteli yağ ve düşük kaliteli filtreler de bu arızaların birim zamanda tekrarlanmasını artırmaktadır. Bakım, servis, yedek parça vb. olumsuzluklara ilave olarak, kullanma hataları da turboşarj ünitelerinde karbon birikintilerine de sebep olmaktadır. Ayrıca, Turboşarjın tamiri esnasında silikon kullanılmamalıdır. Hava filtresinin doğru zamanlama ile bakımının yapılması motora tozun vereceği hasarın önüne geçecektir. Doğru bakım zaman ve para tasarrufu demektir. Gereğinden sık yapılan bakım, filtre elemanının zedelenmesi, yanlış takılması, maliyetin artması sonuçlarını doğurabilir. Kaynaklar 1) MEGEP Motorlu Araçlar Teknolojisi Dizel Yakıt Sistemleri-2006 2) ANKARA 2006Cummıns Education Development-2004 3) Ürün & Teknoloji- Cummins Turbo Technologies 4) holsetaftermarket.com 5) İMMB Dergisi Nisan - 2002 sayısı 54 1 - 5 Haziran 2016 ANKOMAK Fuarında Açık Alan O802 Standımıza Davetlisiniz! 69 yılı aşan deneyimi ile dünyadaki en zorlu çalışma alanları için drenaj pompaları tedarik eden Xylem’in en sert koşullar ile başa çıkabilecek güce sahip Flygt 2600 seri drenaj pompaları, inşaat alanında her koşulda en zoru başarır. Bu pompaların tasarımının tüm dünyadaki drenaj uygulamaları için drenaj dünyasına yüksek düzeyde güvenirlik ve sağlamlık getiren bir tasarım olduğunu söylemek bize gurur veriyor. Geleneksel pompalara göre çok daha dayanıklı ve uzun ömürlü olan bu pompalar rakipsiz aşınma dayanımı ve sürekli performansı ile en zorlu koşullarda günlerce durmaksızın 7/24 çalışabilir. Daha fazla bilgi için, flygt@anadoluflygt.com.tr +90 262 677 1677 +90 312 447 6041 www.anadoluflygt.com.tr “İş Yapma” Konusunda Dünyanın Neresindeyiz?... Prof. Dr. Nevzat SAYGILIOĞLU nevzatsaygilioglu@hotmail.com Dünya Bankası Grubu (IBRD, IDA, IFC, MIGA ve ICSID), dünyadaki ekonomilerin firmalarının iş yapma konularını inceliyor ve sonuçları her yıl rapora bağlanıyor. 2016 yılı raporu da Ekim 2015 sonunda yayımlanmış 13. Rapor. Dünya Bankası; iş yapma konusunda ölçülebilir göstergelerden hareketle dünyanın iş yapma “Doing Business” haritasını çıkarıyor. “İş yapma” genel başlığı altında 11 alt konu inceleniyor: 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11. İşe başlama, İnşaat ruhsatı alma, Elektrik bağlama, Gayrimenkul tescili, Kredi tedariki, Küçük yatırımcıyı koruma, Vergi ödeme, Sözleşme yapma, Sınırda ticaret (gümrük) konuları, İcra takipleri, Emek piyasası düzenlemeleri. Türkiye, geçen yıl da olduğu gibi 189 ekonomi arasında 55. sırada. Aslında daha önceki yıllarda sergilenen performansın daha iyi olduğu anlaşılıyor. Şimdi patinajda… 189 ekonomiye baktığımızda Türkiye’nin yeri çok da iç açıcı görünmüyor. Bizim dünyanın ilk 20 ekonomisi arasında olmamıza göre, iş yapmada 55. sırada yer almamız izah edilir bir durum değil. Her şeyden önce ilk 10’u parsellemiş ülkeler var. Bu ülkeler yıllardan beri hemen hiç değişmiyor: Singapur, Yeni Zelanda, Danimarka, Güney Kore, Hong Kong, İngiltere, ABD, İsveç, Norveç, Finlandiya. Bunları izleyen Tayvan ve hatta Makedonya var. Hatta bazı ülkelere bakınca bizden daha iyi sıralarda olması hiç hazmedilir değil. Örneğin; Letonya, Portekiz, Gürcistan, Polonya, Ermenistan, Romanya, Bulgaristan, Kazakistan, Rusya, Moldova bizden daha üst sıralarda yerini almış. Komşularımız da bizi vurup geçmiş. Şimdi alt başlıklar itibariyle 2016 yılı ve öncesi performansa kısa bir göz atalım. Bu başlıklar altında; her bir işlemin prosedür sayısı, işlem süresi, işlem maliyeti, mevzuat değişiklikleri gibi konular ele alınıyor. 1. İşe başlama: Türkiye’nin 2016 sırası 94. Yani dünyanın tam yarısının gerisinde. Oysa geçen yıl 79. sırada iken 15 sıra birden gerilemiş. Son yayımlanan 2016 raporuna göre dünyada 189 ekonomideki firmalar inceleme konusu yapılmış. Sonuçlar itibariyle ülkeler sıraya konulmuş. 2. İnşaat ruhsatı alma: Olumlu bir performansla geçen yılın 136. sırasından sonra 2016 yılında 98. sıraya yükselmiş. Ancak dünya liginin çok gerisinde. 56 3. Elektrik bağlama: Geçen yıla göre 2 basamak geriye giderek bu yıl 36. sıraya düşmüş. 4. Gayrimenkul tescili: Bu başlık altında da 2 basamak geriye düşmüşüz ve 2016 yılında 52. sıraya gerilemişiz. 5. Kredi tedariki: 2016 sıralaması 79. 2015 sıralaması 89. 10 basamak iyileşme. 6. Küçük yatırımcıyı koruma: Sıralamamız genelde iyi ancak gidişatımız kötü. 2015 yılında 13. sıradan bu yıl 20. sıraya gerilemişiz. 7. Vergi ödeme: 2016 sıralamamız 61. 2015 sıralaması 56. Gidişat iyi değil. 8. Sözleşme yapma: 2015 yılında 38. sıradan 2016 yılında 36. sıraya yükselme var. 9. Sınırda ticaret (gümrük) konuları: Geçen yıl yaklaşık dünyanın ilk yarısından sonra gelirken 2016 yılında ilk üçte bire girmiş ve 62. sıraya yerleşmiş. 10. İcra takipleri: Ortalama 4-5 yıla uzanan icra takiplerinde 2016 yılında 124. sırada bir Türkiye. “İşe başlama” konusunda; 11. Emek piyasası düzenlemeleri: Yeni başlatılan bir alt başlık ve henüz sıralama yok ▶ Dünyadaki 189 ülke arasında sıralamamız 94 Tabloya nereden bakarsanız bakın nasıl bakarsanız bakın, Türkiye’nin karnesinin iyi olmadığı görülür. ▶ İşlem sayısı 8 Gelişmişlik dediğimiz işte bu. Toplumsal ve bireysel yaşamın diğer tüm yanlarına dokunan başlıklar önemli. Yoksa etrafta gördüğümüz binalar, yollar ve köprüler ile top yekun büyüme sağlanmış olmuyor. Bizim dünya liginde üst sıralarda yerimizi alabilmemiz, cumhuriyetin 100. yılına isabet eden 2023 yılını ıskalamamamız adına herhalde uğraşacağımız konular bunlar olmalı. AB’nin sosyal, siyasal, kültürel, hukuksal, bireysel konulara ilişkin kavramlar, kurallar, kurumlar yürürlüğe konulmalı. Oysa televizyon ekranları, radyo kanalları, gazete sayfaları ayrı ve çirkin bir dünyayı sergiliyor. Anlayacağınız işimiz zor ve çok!... Aşağıda vereceğimiz bilgiler arasında rakamlar biraz fazla ama konuyu başka türlü de izah etmek kolay değil. Hele bir de bu karşılaştırmada bazı ülkelerin çok öne geçmiş olmasını hazmetmek hiç kolay değil. Dünyanın ilk 20 ülkesinin 18 tanesi hemen değişmiyor. Bunlar, genelde Kuzey Avrupa, Kuzey Amerika ve uzak doğu ülkeleri. Ama içlerinde Litvanya ve Makedonya gibi ülkeler var ki ister istemez insanın içini sızlatıyor. Aynı şekilde Gürcistan da ilk yirmilerde yerini almaya devam ediyor. Dilerseniz bu alt başlıklara bir göz atalım… ▶ 100 üzerinden skor puanımız 85.18 ▶ Gerekli gün sayısı 7.5 ▶ Maliyeti kişi başına gelirin yüzde 16.6’sı ▶ Asgari sermaye tutarı kişi başına gelirin yüzde 11’i “İnşaat ruhsatı alma” işlerinde; ▶ Dünyadaki 189 ülke arasında sıralamamız 98 ▶ 100 üzerinden skor puanımız 67.82 ▶ İşlem sayısı 18 ▶ Gerekli gün sayısı 103 ▶ Maliyeti inşaat değerinin yüzde 3.6’sı ▶ Bina kalite kontrol endeksinde (15 puan üzerinden) 9.5 “Elektrik bağlama” kriterinde; ▶ Dünyadaki 189 ülke içerisinde sıralamamız 36 ▶ 100 üzerinden skor puanımız 82.84 ▶ İşlem sayısı 4 ▶ Gerekli gün sayısı 63 ▶ Maliyeti kişi başına gelirin yüzde 599.6’sı ▶ Tarife şeffaflık endeksinde (8 üzerinden) 6 “Gayrimenkul tescili” ile ilgili tapu kayıtlarında; ▶ Dünyadaki 189 ülke arasında sıralamamız 52 ▶ Skor puanımız (100 üzerinden) 73.01 57 ▶ İşlem sayısı 7 ▶ Gerekli gün sayısı 7 ▶ Maliyeti mülk değerinin yüzde 4’ü ▶ Tapu İdaresi Kalite Endeksinde (30 üzerinden) 21.5 “Kredi tedariki” konusunda; ▶ Dünya sıralamamız 189 ülke arasında 79 ▶ Skor puanımız (100 üzerinden) 50 “Küçük yatırımcıyı koruma” işlemlerinde; ▶ Dünya sıralamamız (189 ülke arasında) 20 ▶ Skor puanımız (100 üzerinden) 68.33 “Vergi ödeme” süreçlerinde; ▶ Dünyanın 189 ülkesi arasında sıramız 61 ▶ Skor puanımız (100 üzerinden) 79.44 ▶ Yılda vergi ödeme sayısı 11 ▶ Yılda vergi ödeme süresi 226 saat ▶ Yılda toplam vergi ödeme oranı kazancın yüzde 40.9’u “Sözleşme yapma” konusunda; ▶ Maliyeti ihtilafın yüzde 24.9’u ▶ Yargı süreci kalite endeksi (18 üzerinden) 13 “Sınırda ticaret ve gümrük” işlemlerinde; ▶ Dünyanın 189 ülkesi arasında sıralamamız 62 ▶ Skor puanımız (100 üzerinden) 81 ▶ Belge işlemleri konusunda ihracatta 2 saat ve ithalatta 11 saat ▶ Sınır işlemleri konusunda ihracatta 8 saat ve ithalatta 36 saat ▶ İç taşıma konusunda ihracatta ve ithalatta 3 saat ▶ Belge maliyetleri ihracatta 87 $ ve ithalatta 142 $ ▶ Sınır işlemleri maliyetleri ihracatta 356 $ ve ithalatta 655 $ ▶ İç taşıma maliyetleri ihracatta 550 $ ve ithalatta 263 $ “İcra takipleri” konusunda; ▶ Dünyanın 189 ülkesi arasında yerimiz 124 ▶ Skor puanımız (100 üzerinden) 35.09 ▶ Süre 4.5 yıl ▶ Dünyadaki 189 ülke arasında sıralamamız 36 ▶ Maliyeti ilgili varlığın yüzde 15’i ▶ Skor puanımız (100 üzerinden) 68.87 Anlaşılan o ki daha çok alacağımız yol, yapacağımız iş var!... ▶ Gün sayısı 580 58 Bir İnsan Mucizesi Kan Bağışı Uzm. Dr. Deniz ARICA Hematoloji BD Sağlıkta Adres Başkent Dergisi / Sayı 21 Kan, yapılamayan tek ilaçtır. Hayat bizim için akıp gider… Biz, sıcak ve huzurlu evimize doğru yol alırız… Bir hastanenin önünden geçer yolumuz… Aklımızda başka şeyler vardır o an; hastane yolun sağında büyük bir binadır yalnız, belki birazdan sağa döneceğimiz kavşağın habercisidir, belki de o kadar bile önemi yoktur o an… Trafik de vardır zaten, aklımız evimiz ile aramızda kalan mesafeye takılı kalır… Evimizde olmak isteriz, ve huzur dolu bir akşama başlamak... Hayat, akmayıp durur bazıları için… Yolumuzun üzerindeki hastanenin penceresinde yeni doğan çocuğu için dua eden annenin ömründen; daha doyamadığı babası baypas ameliyatına alınan 12 yaşındaki kız çocuğunun ömründen; trafik kazası geçiren ailenin kazadan şans eseri kurtulan 23 yaşındaki oğlunun ömründen; 57 yıllık hayat arkadaşının karnında aort damarı patlayan 80 yaşındaki gözü yaşlı dedenin ömründen… ömür gider, canı yanar, hayat durur akmaz o an… Acil kana ihtiyaç vardır… 60 Kana İhtiyaç Duyulan Tıbbi Durumlar Nelerdir? Kana ihtiyaç duyulan durumların başında akla ilk gelen kazalardır. Özellikle de trafik kazalarında her ameliyatın öncesi veya sonrasında hastaya kan vermek gerekebilir, ancak omurga ve kalça ameliyatları, açık kalp ameliyatları, organ nakilleri daha çok kan gerektiren ameliyatlardır. Mide veya barsak kanamaları sık görülen durumlardır ve çoğunlukla ani bir kan kaybından kaynaklı olarak hastada çarpıntı, soğuk terleme, tansiyonda ciddi derecede düşme ile kendilerini belli ederler ve bu tablonun düzeltilmesi ancak hastaya kan verilmesi ile mümkün olur. Yenidoğan kan uyuşmazlığında bebeğin kanını değiştirmek için 1-2 ünite kadar kana ihtiyaç vardır. Lösemi, aplastik anemi gibi bazı kan hastalıklarında kanın üretilememesine bağlı olarak hasta iyileşene ve kemik iliği tekrar çalışıp sağlıklı kan üretmeye başlayana kadar hastaya dışarıdan belli aralıklarla kan veya kan ürünü vermek gerekir. Akdeniz anemisi (talasemi) hastaları çoğunlukla ayda bir ya da iki kez kan almak zorundadırlar. Tanısı çocuklukta konan bu genetik hastalığa bağlı olarak bu hastalar doğumdan sonraki 1-2 yıl içinde yaşamak için kana bağımlı hale gelirler ve hayatlarının sonuna kadar bu bağımlılıkları devam eder. Bunların dışında, çok tercih edilen bir durum olmamakla birlikte bazen kansızlığı olan yaşlı hastalara kan vermek gerekebilir. “Kan ve Kan Ürünleri” Ne Demektir? ‘Kan’ denildiği zaman kastedilen aslında içerisinde yalnızca alyuvarları içeren ve kanda ‘hemoglobin’ dediğimiz kanın oksijen taşımasını sağlayan molekülü artırmak amacıyla hastaya verdiğimiz kan ürünüdür. Tıbbi adı ‘eritrosit süspansiyonu’dur. Rengi kırmızıdır. Yukarıda saydığımız durumların çoğunda kullanılması gereken ürün budur. ‘Kan ürünleri’ denildiği zaman kastedilen ürünlerden biri olan ‘trombosit süspansiyonu’, kanda pıhtılaşmayı sağlayan hücreler olan trombositlerin sayıca azaldığı ya da fonksiyonlarının kaybolduğu durumlarda kullanılır. Sarı renklidir. Diğer bir kan ürünü olan ‘taze donmuş plazma’ ise içinde pıhtılaşmayı sağlayan faktörleri ve bazı özel proteinleri içeren zengin içerikli bir üründür. Bu da sarı renklidir. Kan Vermeye Gittiğimiz Zaman Bizden Alınan Kandan Hangi Ürün Elde Edilir? Verdiğimiz kan yukarıda sayılan her üç ürünü de içeren tam kandır. Bu kan, farklı ihtiyaçları olan üç değişik hastaya birden fayda sağlayabilecek şekilde her üç ürüne de ayrıştırılır. Böylece, verdiğimiz kandan her biri birer ünite olmak üzere eritrosit süspansiyonu, trombosit süspansiyonu ve taze donmuş plazma elde edilir. Verdiğimiz kandan elde edilen 1 ünite eritrosit süspansiyonu hastanın kan ihtiyacının derecesine göre bazen tek başına bir hastaya yetebilir. Taze donmuş plazma için de durum benzerdir. Ancak, yine verdiğimiz kandan elde edilen trombosit süspansiyonunun hastanın ihtiyacını karşılayabilmesi için başka hastalardan alınan başka trombosit süspansiyonları ile birleştirilerek ünite sayısının arttırılması gereklidir. Alınan Kan Ne Kadardır? Bizi Kansız Bırakır mı? Alınan kan yaklaşık 450 ml’dir. Bu miktar neredeyse bir küçük şişe suya eşdeğerdir. Vücudumuzda ortalama 5 litre kan olduğu düşünülürse bu kadar küçük bir miktarın bizi kansız bırakması mümkün değildir. Sağlıklı bir bireyin bu kanı yerine koyması için geçecek süre çok uzun değildir. Ama kansızlığı olan kişiler kan veremezler. Bu nedenle kural olarak siz kan vermeden önce mutlaka kansız olup olmadığınız tespit edilir yani ‘hemoglobin’ değeriniz ölçülür. 61 Ne Zaman Tekrar Kan Bağışlayabiliriz? Sağlıklı bir erkek 3 ayda bir kan bağışlayabilirken kadınlarda 4 ay gibi bir süre tercih edilir. Ancak yılda bir kereyi geçmemek şartıyla zorunlu durumlarda iki bağış arası 2 ay olabilir. Düzenli olarak kan bağışı yapan bir kişi iseniz 65 yaşından sonrası yılda bir kereyi geçmemek şartı ile 70 yaşına kadar kan bağışlamaya devam edebilirsiniz. Bu süreler tam kan bağışı için geçerlidir. Öte yandan ‘aferez’ denilen özel bir yöntemle sizden yalnızca ‘trombosit’ alındıysa 3 gün geçtikten sonra tekrar trombosit verebilmeniz mümkün olur ve bu durum defalarca tekrarlanabilir. Bu yöntem trombosit süspansiyonu ihtiyacı çok fazla olan bazı hematolojik hastalıklar ve kök hücre nakillerinde tercih edilen bir yöntemdir. 62 Kan Bağışçısı Olmak İçin Yaş Sınırı Var mı? Çocuk ve yaşlılar kan bağışı için uygun vericiler değildirler. Bu nedenle yalnızca 18-65 yaş aralığındaki sağlıklı bireyler kan verebilir. Hayatında ilk kez kan verecek bir bireyin ise 60 yaşını doldurmamış olması gerekir. Ayrıca vücut ağırlığı 50 kg altında olan kişilerden de kan bağışı kabul edilmez. Kan Bağışı İçin Kullanılan ‘Sağlıklı Birey’ Tanımlaması Ne Anlama Gelir? Herhangi bir kan hastalığı olan, kanser tedavisi almış ya da almakta olan, kalp hastalığı ya da astım-bronşit gibi kronik akciğer hastalıkları olan, kontrolsüz yüksek ya da düşük tansiyonu olan, kronik böbrek hastalığı olan, B ya da C tipi sarılık veya AİDS geçirmiş olan, epilepsi (sara) hastalığı olan, doku veya organ nakli yapılmış olan, kronik karaciğer yetmezliği (siroz) hastası olan kişiler ve insulin kullanan şeker hastaları hiçbir zaman kan bağışçısı olamazlar. Kalıcı Bir Hastalığımız Olmasa da Geçici Olarak Kan Vermemize Engel Teşkil Eden Durumlar Nelerdir? Sağlıklı bir birey olsak da alkol aldıktan sonraki 12 saat içinde, antibiyotik kullandıktan sonraki 48 saat içinde, aspirin kullandıktan sonraki 5 gün içinde, grip geçirdikten sonraki 2 hafta içinde kan veremeyiz. Bunların dışında; akupunktur tedavisi alıyorsak tedavi bittikten sonra 12 ay, dövme yaptırdıysak 12 ay, canlı atenüe aşı denilen bazı aşılardan sonra 4 hafta, endoskopi ya da kolonoskopi yaptırdıysak 12 ay beklemek gerekir. Diş tedavisi, tedavinin özelliğine göre değişecek şekilde 1-7 gün beklemeyi gerektirir. Kansızlık için tedavi almış olan hastaların eğer kansızlık nedeni demir ya da vitamin eksikliğine bağlanmış ise tedavi bittikten 6 ay sonra kan verebilirler. Kan Bağışçısı Olma Talebimizle Kullandığımız İlaçlar Arasındaki İlişki Nedir? Aslında kullandığımız ilaçlar ve o ilacı kullanmayı gerektiren durumun ciddiyeti kan bağışçısı olmak yönünden paralel bir sonuç doğurur. Örneğin; kanser ilaçları ya da organ nakli sonrası kullanılan bazı ilaçların kan hücreleri üzerine olumsuz etkileri olabilir. Ancak zaten bu hastalar kan bağışçısı olmak için uygun olmayan grupta yer alırlar. Bunun dışında bir de teratojenik kabul edilen, yani kullanımlarının gebelerde anomalili çocuk doğurma riski yarattığı ilaçlar grubu vardır. Bu ilaçları kullanmış olan kişilerden de ilacın vücuttan temizlenme süreleri boyunca kan bağışı kabul edilmez. dir. Çünkü verdiğimiz kandan elde edilen ürünün kimin için kullanılacağı; diğer bir deyişle kimin hayatına umut ışığı olacağı belli değildir. Bu kan ürünü bağışıklık sistemi henüz yerleşmemiş bir bebek ya da aldığı tedavilere bağlı kan hücreleri zayıflamış ya da bağışıklık sistemi çökmüş bir kişiye verilebilir. Özellikle bulaşıcı bir hastalık mikrobunun kan yoluyla aktarımı; hayatını aydınlatmak istediğimiz bir bireyin ömür boyu hayatını karartacak bir durum doğurabilir. Kimse bildiği bir bulaşıcı hastalığı varken bu mikrobu başkasıyla paylaşmaya çalışmaz… Ancak zaten bu formlarda aranan ayrıntılar bildiğimiz değil bilmediğimiz tehlikelere yöneliktir. 1 yıl içinde yaptırdığımız dövme ya da kan almamızı gerektiren büyük bir ameliyat, uyuşturucu kullanımı, ya da bilmeden girilen bir cinsel ilişki bizim vücudumuzda henüz bağışıklık sistemi hücrelerini harekete geçirmemiş ve bu nedenle kan testleri ile tanınabilme potansiyeline erişmemiş olabilir. Unutmamak gerekir; hastalığımızı başkalarına bulaştırmak bizim acımızı hafifletmez… Aynı şekilde, kan bağışçısı olma kararı sorumluluk gerektiren bir durumdur; vücudumuza bir hastalık bulaşıp bulaşmadığını test etmenin yolu olarak görülemez… Kendimizle ilgili en ufak bir şüphenin varlığında dahi kan bağışçısı olmamayı tercih etmek en doğru karardır. Form doldurmanızı isterken yapılan şey aslında özel hayatınıza müdahale etmek ya da yaşam tercihlerinizi sorgulamak değil; sorulara cevap verirken taşıyor olabileceğiniz olası riskleri sizin gözden geçirmenizi ve bu yolla aslında kendi kendinizin kontrolörü olmanızı sağlamaktır. Kan Bağışçısı Olma Durumu Mesleklere Göre Değişebilir mi? Pilotlar ve hava kontrolörleri, ambulans, otobüs, tren ya da petrol tankeri sürücüleri, madenciler ya da inşaat işçileri, itfaiyeci ve dalgıçlar gibi yaptıkları işte meydana gelecek bir dalgınlık ya da baygınlığın hem kendi bedenleri hem de çevredeki halkın sağlığına ciddi zarar verebilme potansiyeli olan işlerde çalışanlar kan verdikten sonra en az 12 saat dinlenmelidirler. Aynı nedenden ötürü dağcılık, dalış, planör, paraşüt ya da motor sporları gibi uğraşıları olan kişilerin de aynı süre boyunca bu uğraşılarına ara vermeleri gerekir. Kan Bağışı Formu Detayları; Neden Hepsine Cevap Vermek Gerekli? Şu ana kadar sözünü ettiğimiz tüm bu detaylar kan bağışçısı olmak açısından önem taşır. Yani; kullandığımız ilaçlardan, geçirmiş olduğumuz hastalık ya da ameliyatlara, bulaşıcı bir hastalığa yakalanmış olabilme ihtimalimize kadar her ayrıntı kan bağışçısı olmak açısından önemli- 64 Unutmamamız gerekir ki; kan bağışçısı olma kararı bir hayatı yeşertme ve umut olma fikrinden yola çıkar. Bağışçı formundaki sorulara verdiğimiz cevaplarla gerçek arasındaki uyumsuzluk bizi bağışçı olmanın huzurlu dünyasından çok uzaklara sürükler. Hayallerin dünyaya açıldığı kapı RÖPORTAJ Anadolu OSB Ankara ve Türkiye’de ekonomi konjonktürünün önemli bir bileşeni olan Anadolu Organize Sanayi Bölgesi’nin kuruluş hikayesini Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, İş Makinaları Mühendisleri Birliği Dergisi ile paylaştı. Anadolu Organize Sanayi Bölgesi’ nin hedefleri yolunda ilk adımını 1997’de OSİAD Üyesi işletmeci arkadaşlarıyla beraber attıklarını ifade ederek sözlerine başlayan Başkan Tuncay, orta ve büyük ölçekli firma olabilmeleri ve daha iyi fiziki şartlarda üretim yapabilmeleri için OSİAD Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi’nin kurduklarını söyledi. Tuncay, “Kooperatif, 50 yıllık kalkınma planı çerçevesinde Temelli Alcı-Malıköy mevkilerinde arazi satın aldı. Ardından Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na başvurarak, organize sanayi bölgesi kurmak için ilk girişimini yaptı ve ilgili Bakanlık ile görüşmeler sürerken, OSİAD OSB Müteşebbis Heyeti oluşturuldu. 1998 tarihine gelindiğinde ise 98 ortağın toplam 178 bin TL sermayesi ile bir ‘güç birliği’ şirketi olan OSİAD AŞ. kuruldu” dedi. 66 Güç Birliği ile Kazanılan İvme OSB’ye Dönüştü! Tuncay, söz konusu güç birliğinin ardından Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan Temelli-Malıköy mevkiinde 4500 hektarlık sanayi havzasının tam kalbine organize sanayi bölgesi kurma yetkisi aldıklarını belirtti ve ekledi: Bugün burası Anadolu OSB’nin ana alanıdır. Kuruluşunun ardından arsa tahsisleri, kamulaştırma, altyapı çalışmaları, üstyapı çalışmaları gibi temellerini oluşturan Anadolu OSB, 2012 itibariyle üretime geçen firmalarıyla hızla yükselmeye devam etmektedir. Dünyanın Dört Bir Yanına Ticaret Taarruzu! Tuncay, sözlerine şöyle devam etti: Gelinen noktada alanında uzman ve marka olmuş ulusal çapta firmaları bünyesinde bulunduran Anadolu OSB ülke ekonomisine azami düzeyde katkı sağlamaktadır. İşletmelerimiz ile Dünya’nın dört bir yanında ticaret yapmaktayız. Öte yandan Bölge’ye özellikle enerji, bilişim ve bilgi saklama merkezlerinin ilgisi yüksektir. Öyle ki; şuan sadece bir firmanın Bölge’ye yatırımı, toplam kuruluş maliyetinin üstündedir. Anadolu OSB olarak bugüne kadar hiç kamu kaynağı kullanmadık. Tamamen öz kaynaklarımızdan temin ettiğimiz gelir ile Bölge’yi tamamladık. Anadolu OSB’nin gü+ven, kararlılık ve inanç en büyük sermayedir. Konuşmasının devamında Anadolu OSB’nin altyapı zenginliğinden bahseden Tuncay, Bölge’ nin elektrik, su, doğalgaz ve kanalizasyon altyapısı, her sanayi parselinde bağlanmaya hazır halde olduğunu vurguladı. Tuncay, “Bölge’ nin bütün altyapısı kaldırımların altındadır. Sorun çıktığında onarım çalışmaları, yolları etkilemeyecek biçimde tasarlanmıştır. Herhangi bir sorun çıktığında işletmelerimiz ve çevre etkilenmeden gerekli tadilat işleri yapılabilmektedir” dedi. Fabrikalarından Önce Yeşil Alanlar Doğaya uyumlu tasarımları ile dikkat çeken Anadolu OSB’nin çevreci yaklaşımlarına ilişkin bilgilendirmede bulunan Başkan Tuncay, şu ifadeleri kullandı: 67 Çanakkale Şehitleri Anıtı’nda ölümsüzleştirilmiştir. Bu anıt, Çanakkale dışında kurulan ilk şehitler anıtıdır. 1764 şehidimiz anısına ise 1764 badem ağacı diktik. Bu badem ağaçlarından elde edilecek gelir ile mesleki ve teknik eğitime destek olacağız” diye konuştu. Modern Saneyileşmede Örnek Atılım: Üniversite İşbirliği Başkent Üniversitesi ile işbirliğine giden Anadolu OSB, ortak projelerin tamamlanmasının ardından turizm ve yaşam merkezi olacak. Üniversite ile sanayi işbirliklerinin ülke geleceği için önemine değinen Başkan Tuncay, yetişmiş beyin gücü ile üretim merkezlerinin bir araya gelmesi gerektiğine işaret etti. Anadolu OSB, fabrikalarından önce yeşil alanlarını kurmuş ve caddelerini, sokaklarını, ağaçlarla donatmış bir organize sanayi bölgesidir. Önce yağmur sularını değerlendirerek, kaybolmak üzere olan Uyuz Gölü’ne can suyu vermiş ve etrafını 10’dan fazla türden 7 bin 500 ağaçla korumaya almıştır. Yine fabrikalarından önce gerilim hatları boyunca badem ağaçları dikerek, geliriyle eğitime destek olmayı planlamaktayız. Anadolu OSB Tarihsel Kimliğine Sahip Çıkıyor Kurtuluş Savaşı’nda Malıköy’ün hayati öneme sahip görev üstlendiğine işaret eden Tuncay, Bölge’ nin 1921 Sakarya Meydan Savaşı sırasında havaalanı, hastane, asker ve teçhizat aktarma noktası olarak kullanıldığını söyledi. Tuncay, “Kurtuluş mücadelesinin dönüm noktası tarihler, Anadolu OSB cadde ve sokaklarındaki isimlerde yaşatılmaktadır. Ayrıca 1915’de Çanakkale Savaşı’nda Ankara’nın her yanından kaybedilen 1764 şehidin isimleri, 68 Tuncay, “Günümüzde rekabet edebilirliğin temel koşulunun; bünyesinde AR-GE çalışmaları geliştirebilen ve inovasyon yapabilme yetkisine sahip üretim alanlarından geçtiğinin farkındayız. Gerek bu ihtiyaçtan dolayı gerekse Bölgemizin sanayi organizasyonundan öte bir cazibe merkezi haline gelebilmesi için Başkent Üniversitesi ile protokol imzaladık. Bu güç birliğimiz çerçevesinde ‘Anadolu Kentsel Tasarım Projesi’ tamamlandı. Bu proje ile idari ve sosyal tesis alanlarımızda; kreş, otel, restoran, ticaret alanları, meslek yüksekokulu, meslek lisesi, sanayi müzesi, poliklinik, mescid ve spor ve kültür merkezleri ile pek çok işletmeyi bünyesinde barındırarak, modern bir yaşam alanına dönüşebilmesi için ilk adımlar atıldı. Yine aynı işbirliği çerçevesinde projelendirilen Bilgi İnovasyon Teknoloji Transfer Ofisi (BİTTO) ile Bölgemiz teknoloji üretebilme ve bunu ticarileştirebilme imkânını yakalayacaktır. Başkent Üniversitesi gittiğimiz bu anlaşma çerçevesinde bir de ‘Sağlık Protokolü’ imzaladık. Yönetim Binamızda faaliyetlerine devam eden Başkent Üniversitesi Anadolu OSB Polikliniği hem çalışanlara hem de Bölge halkına sağlık hizmeti vermektedir” şeklinde konuşmasını sonlandırdı. Etkinliklerimiz “İş Makinaları Mühendisleri Birliği (İMMB) Bilgi Paylaşımı İçin Değişik Seminer Organizasyonları ile Üyelerini ve Sektör Temsilcilerini Biraraya Getirmeye Devam Ediyor” Mart 2016 - 1. Etkinliğimiz TSM GLOBAL Turkey Makina San. ve Tic. A.Ş. Semineri ve Yemek Daveti Derneğimizin Mart 2016 ilk etkinliğini TSM GLOBAL Turkey Makina San. ve Tic. A.Ş. ile birlikte 1 Mart Salı Günü Holiday Inn Ankara’da gerçekleştirdik. Başta Japon Sumitomo İş makinaları, Amerikan Hyster forkliftleri, İsviçre menşeili Amman yol ve asfalt silindirleri, Japon Yanmar mini ekskavatörleri ve yükleyicileri olmak üzere iş ve istifleme makinaları alanında dünyanın en değerli markalarını tek çatı altında toplayan ve bölgesel üs haline gelen TSM GLOBAL’in satış pazarlama ve satış sonrası hizmetler ekibinin yanı sıra Türkiye distribütörü olduğu İspanyol MTG tırnaklarından da temsilcilerin hazır bulunduğu “Madencilik ve Ağır İş Makinaları Kovaları, Kazıcı ve Koruyucu Malzemeleri Hakkında, Verimlilik, Yenilikler ve İdeal Ürün Seçimi” konulu seminer büyük ilgi gördü. İspanyol METALOGENIA (MTG) SA firması Teknik Hizmetler ve Güvenilirlik Mühendisi Francesc Picon’un sunumu ile başlayan seminerde, katılımcılar MTG’nin teknolojisi ve ürün geliştirmedeki çalışmalarına dair bilgiler aldılar. TSM GLOBAL Tedarik Zinciri Müdürü Süreyya İnan’ın sunumuyla devam eden seminerde Süreyya İnan kullanılan teknoloji, yapılan AR-GE çalışmaları, dünyadaki uygulama örnekleri gibi konulara değinerek tırnak seçiminin önemi üzerinde durdu. Tırnak seçiminin makinelerin verimliliği üzerinde çok büyük etkileri olduğunun altını çizen İnan, dünyadan ve Türkiye’den örnekler vererek MTG tırnaklarının değişik ihtiyaçlar için ürettiği patentli çözümlerini anlattı. Süreyya İnan tırnak tercihinin başta makineni yakıt sarfiyatından üretim miktarına, kova, arm-bom gibi ana parçalar ve hidrolik pompa gibi ana komponentlerin işletme ömrünün uzamasından, arıza oranının azalmasına kadar pek çok konuda etkilerinin olduğunun üzerinde durdu. Büyük katılımın gerçekleştiği seminerde yapılan sunumların ardından soru-cevap kısmına geçilirken toplu hatıra fotoğrafı çekimi de unutulmadı. Sektördeki önemli konuların tartışıldığı, oldukça yoğun bir katılımla ve ilgiyle izlenen seminer bitiminde TSM GLOBAL yetkilileri katılımcılarla birlikte gala yemeğinde bir araya gelerek sektörün ihtiyaçları konusunda fikir alışverişinde bulundular. 70 71 Mart 2016 - 2. Etkinliğimiz ASSAN & ASP İş Makinaları Yedek Parça İmalat Fabrikası Teknik Gezisi 12 Mart Cumartesi günü üyelerimizle birlikte 1. O.S.B Sincan/Ankara’da bulunan ASSAN &ASP İş Makinaları Yedek Parça İmalat Fabrikası’nı gezmeye gittik. İş Makinaları Parça İmalatında faaliyet gösteren Assan& Asp bu alanda toplam 213 kişiye istihdam sağlamaktadır. 1986 yılında kurulmuş olan Assan şirketinin serüveni 2003 yılında Asp markasının oluşturulmasıyla 5 kıtaya doğrudan ihracat yapan bir firma olma niteliği kazandırmıştır. Assan 38 yıllık tecrübesi ve öncelikli en iyi kalite ilkesiyle Assan & Asp olarak günümüze kadar, alanında iş makinaları yedek parça üretimi, ekipman üretimi ve pazarlamasında başarı ile faaliyet göstermektedir. ASSAN & ASP İş Makinaları Yedek Parça İmalat Fabrikası, mevcut konumu 26.000m2 kapalı alana ilave olarak yapılan ek inşaatı ve yapımı devam etmekte olan döküm fabrikasının tamamlanması ile toplamda 46.000 m2 kapalı alana ulaşacaktır. ASSAN & ASP Fabrikası; 114 adet son teknoloji CNC tezgah parkı, 213 tecrübeli ve uzman kadrosu ile Caterpillar®, Kamatsu®, Kawasaki®, Hitachi®, Atlas Copco® vb. markalar için üretilen toplamda 14.070 çeşit ürün yelpazesini bünyesinde bulundurmaktadır. ASSAN &ASP markası için kalite ve müşteri memnuniyeti büyük önem taşımaktadır. ASP ürünlerinin tamamı ISO 9001:2000 kalite belgesi ile ASSAN & ASP bünyesinde üretilmektedir. ASP ürünlerindeki kalitenin bir garantisi olarak üretimde her daim son teknoloji kullanılmaktadır. Yedek parça üretim sürecinde birçok işlemin yanı sıra özellikli olarak; ısıl işlem, indüksiyon, taşlama, diş açma, ve en önemli son işlem olarak ta ürün testleri yer almaktadır. Üretilen ve tedarik edilen tüm yedek parçalar satış öncesi test serisine tabii tutulmaktadır. Tüm testler ve kontroller ASSAN &ASP bünyesinde yapılmakta olup bunlar; ham madde analizi, lazer ölçümü, sertlik testleri, bitmiş ürün çalıştırma testleri ve kalite kontrolleridir. Teknik gezimiz sabah 09.30’da Assan firmasının Derneğimiz üyeleri için gönderdiği servis aracında buluşmamızla başladı. Dernek binamız önünden otobüsle hareket ettik. Assan & Asp fabrikasına ulaştığımızda Fabrika yönetici ekibi tarafından karşılanan grubumuz kısa bir çay molasından sonra fabrika turuna başladı. Fabrika turunun daha verimli olması için üç gruba ayrılan üyelerimize Assan & Asp yönetim kurulu üyeleri Emin ÖNER, Sadullah ÖNER, Murat ÖNER eşlik etti. Fabrika turunun ardından Assan & Asp şirketleri Genel Müdürü Sayın Emin ÖNER “Fabrika Üretimi” ve Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Sadık ÖNER’ in “Bugünlere Nasıl Gelindi?”konulu sunumu oldukça etkileyiciydii. Tanıtım sunumları sonrasında, üyelerimizin soruları konunun ilgili uzmanları ve yöneticileri tarafından yanıtlandı. Assan & Asp şirketleri Sincan/Ankara fabrikasındaki öğle yemeğinin ardından Ankara’ ya hareket edildi. Teknik açıdan çok faydalı olan bu güzel gezi için Assan & Asp Sincan/Ankara fabrikasının tüm yönetici ekibine ve çalışanlarına teşekkür ederiz. 72 73 Mart 2016 - 3. Etkinliğimiz Shell & Turcas Petrol AŞ. Semineri ve Yemek Daveti Derneğimizin Mart Ayı’ndaki 3. Etkinliği Ankara The Greenpark Hotel’de, 29 Mart 2016 Tarihinde Shell & Turcas Petrol AŞ. firmasının semineri ve yemek daveti programı ile gerçekleşti. “GTL Teknolojisi ile Yenilenen Shell Rimula Ürün Portföyü” konulu semineri Shell Madeni Yağlar Teknik Servisler Müdürü Güven YÜCEL sundu. Üyelerimiz ve sektörden ilgili misafirlerimizin yoğun ilgisi ve katılımıyla gerçekleşen seminer bitiminde Shell Madeni Yağlar yetkilileri katılımcılarla birlikte gala yemeğinde bir araya geldiler. 74 75 İMMB’den Anadolu OSB’ye ziyaret İş Makinaları Mühendisleri Birliği Derneği (İMMB) Yönetim Kurulu Başkanı Duran Karaçay ve Üyeleri, 2 Nisan 2016 tarihinde Anadolu Organize Sanayi Bölgesi’ni (Anadolu OSB) ziyaret etti. İMMB’DEN MESLEKİ EĞİTİM KONUSUNDA DESTEK! Ziyarete kabulü teşekkür ederek sözlerine başlayan Başkan Duran Karaçay, Anadolu OSB’ nin kısa sürede büyük gelişimini takdirle takip ettiklerini belirtti. Karaçay, “Türkiye’ nin örnekle işaret edilecek bir organize sanayi bölgesi haline geldiniz. Bu nedenle Anadolu OSB Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay ve Yönetim Kurulu Üyelerini tebrik ediyoruz. Modern ve çevreci bir yapılanmaya giderek hem doğa tahribatı yapmıyor hem de modern koşullarda üretim yapıyorsunuz. Anadolu Göleti, Çanakkale Şehitler Anıtı, rekreasyon alanlarınız ve fabrikalarınızla burası adeta bir yaşam merkezi ve yenilikçi bir düşünce biçiminin ürünü. Mesleki ve teknik eğitime vermiş olduğunuz önem ve destekten dolayı da ayrıca teşekkür ediyoruz. Anadolu OSB ile mesleki eğitim konusunda bir işbirliğine giderek, bu anlamda yaptığınız çalışmalara destek olmayı istiyoruz” dedi. BAŞKAN TUNCAY: MESLEKİ EĞİTİM ÜLKE GELECEĞİNİN BELİRLEYİCİ NOKTASIDIR Anadolu OSB Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay ise Anadolu OSB’ nin önümüzdeki döneme ilişkin projelerinden söz etti ve mesleki eğitim konusunda yapılacak bir işbirliğine sıcak bakacaklarını söyledi. Tuncay, “Anadolu OSB’ yi kamu kaynağı kullanmadan, tamamen yatırımcılarımız ile oluşturduğumuz öz kaynaklarımızı kullanarak bugünlere getirdik. Modern, bilimsel ve çevreci bir organize sanayi bölgesinde üretim hayali ile çıktığımız bu yolda temel hedefimiz her zaman ülke menfaati oldu. Mustafa Kemal Atatürk’ün ifade ettiği gibi; ‘bağımsızlık ancak ekonomik bağımsızlıkla olabilir’ ve biz, ülkemize bir vefa borcumuzun olduğunu düşünüyoruz. Mesleki ve teknik eğitim ise ülke geleceğinin önemli bir belirleyici noktasıdır. Mesleki eğitime verilecek desteklere yönelik kapımız açıktır. Bu anlamda İMMB ile bir işbirliğine gitmek, bizleri oldukça mutlu edecektir” diye konuştu. Görüşmelerin ardından Bölge gezilerek, ziyaret sonlandırıldı. 76 77 Anadolu OSB ile İMMB arasında ilk adım atıldı! Anadolu Organize Sanayi Bölgesi (Anadolu OSB) ve İş Makinaları Mühendisleri Birliği Derneği (İMMB) mesleki ve teknik eğitim için işbirliğine gidiyor. İMMB Derneği ile Anadolu OSB 19 Nisan 2016 tarihinde mesleki ve teknik eğitimde güç birliği sağlamak amacıyla Derneğimizin merkez ofisinde bir araya geldi. Görüşmede; Anadolu OSB’de bulunan firma çalışanlarına yönelik tavan vinci, mobil vinç, forklift vb. iş makinalarının eğitimler düzenlenebileceği ve bu makinaların kullanıcılarına Milli Eğitim Bakanlığı onaylı operatörlük belgeleri verilebileceği, ayrıca, İMMB’nin “İçten Yanmalı Motorların Temel Prensipleri ve Revizyon İlkeleri” ile “ Temel-Mobil Hidrolik ” gibi teknik konularda da OSB çalışanlarına eğitim verebileceği konuşuldu. Anadolu OSB’ nin konu üzerinden ihtiyaçlarının tespit edilmesinin ardından tekrar bir toplantıya gidilmesine karar verilerek görüşme sonlandırıldı. 78 Derneğimizin Nisan 2016 etkinliğini TEREX Makina Satış A.Ş. ile birlikte 26 Nisan Salı Günü Ankara Wyndham Hotel’de gerçekleştirdik… Terex MPS’in (Minerals Processing Systems-Cevher Hazırlama Sistemleri) satış ve pazarlama ekibinin üst düzey yöneticilerinin yurtdışından katılımları ile gerçekleşen seminerde ; Terex MPS Dünya Direktörü Simon Croker Terex ve Terex MPS in genel tanıtımını yaparken, Terex MPS K.Afrika, Orta Asya ve Türkiye Direktörü Özkan Günel “Eleme” konulu ve Terex MPS K.Afrika, Orta Asya ve Türkiye Satış ve Pazarlama Müdürü Cengiz Tahmiscioğlu’da “Kırma” konulu sunumları ile bu seminerde yeraldılar. Sunumlarda, Terex’in ABD menşeli yaklaşık 100 yıldan fazla başarılı geçmişi ile Terex Vinç, Aerial Work Platforms, Terex Çevre Ekipmanları, İnşaat ve Malzeme İşleme alanında bir çok markayı bünyesinde bulunduran global bir şirket olarak tüm dünya’da kendi fabrikalarında imal edilen ürünlerini müşterilerine çözüm odaklı projeler ile sunduğundan bahsedildi. Terex MPS’inde Kırma/Eleme ekipmanları konusunda K.Afrika, Orta Asya ve Türkiye Pazarı için bölgede bir merkez olarak 3 yıl önce Ankara’da tamamen yabancı sermaye ile kurulduğu bildirildi. Kırma/Eleme sistemlerinde yer alan Kırma konusu, genel olarak kırıcılar ve hangi uygulamalarda nasıl bir kırıcı tercihi yapılırsa tesislerde optimum çözüm sağlanacağı ile ilgili bilgiler paylaşıldı. Sunumda ayrıca Terex MPS in ürün gamında bulunan Canica Dik Milli kırıcıların farklı malzeme ve uygulamalara yönelik üc farklı konfigürasyonda üretilebilen 11 farklı model ve 1200 ton/saat kapasiteye kadar çıkabilen modellerin avantajlarından bahsedildi. Kırma ve eleme teisilerinda Eleklerin tesis in kapasitesini belirlemesindeki rolü ve önemi ve Eleme teorisi ile ilgili bilgi paylaşımı ile eleklerde kullanlınaılan hreket tipleri anlatıldı. Cedaraips TSh model lekn modellerine işlave olarak 2015 yılı sonunda kullanıma sunulan 0-10 derec arsınd a eğimlerde çalıştırma imaknı veren yeni model TSV eleklerden ve oval eliptik hareket üreten bu eleklerin değişik uygulamalardaki avantajlarından bahsedildi. Terex MPS in Kırma/Eleme ekipmanlarının sağladıkları avantajların, Türkiye ve Bölge Ülkelerinde inşaat ve maden sektöründe önemli bir yere sahip olan firmalar ile ortaklaşa yürütülen uygulamalar ile kanıtlandığı vurgulanmıştır.” Oldukça yoğun bir katılımla ve ilgiyle izlenen seminer bitiminde verilen gala yemeğinde katılımcılar Terex MPS firmasının konuğu oldular. 80 81 10. Olağan Genel Kurul’umuzu Gerçekleştirdik İş Makinaları Mühendisleri Birliği Derneği 10. Olağan Genel Kurul’u 7 Mayıs 2016 tarihinde saat 14.00 da Ostim Lale Restoran’da gerçekleşti. Genel Kurul, Dernek Başkanı Duran KARAÇAY’ın üyeler ve konuklarımıza hoşgeldiniz konuşması ile başladı. Başkan KARAÇAY genel kurulun başarıyla tamamlanması temennisinde bulundu. Divan Başkanlığı seçimi ile başlayan Olağan Genel Kurul’da, Dernek Üyemiz ve Onursal Başkan’ımız Kaya GÜRSOY Divan Başkanı, Rıza BAKIR Başkan Yardımcısı, Erhan ERKEN Yazman Üye seçildi. Daha sonra saygı duruşu yapıldı, İstiklal Marşımız okundu. Divan Başkanı Kaya Gürsoy gündemi okudu, gündeme ilave edilmek istenen ilave madde olup olmadığını sordu, gündem oy birliği ile kabul edildi. Daha sonra, misafir konuklara selamlama için söz verildi, Anadolu Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı, Dernek Üyemiz Hüseyin Kutsi Tuncay sanayi bölgeleri ile ilgili bir başarı öyküsü anlattı ve Dernekler arası dayanışmanın önemini vurguladı. Başkan Duran KARAÇAY ve Denetim Kurulu Başkanı Tuğba DEMİRBAĞ sırasıyla İMMB Derneği ve İMMB-İŞ İktisadi İşletmesi’ne ait faaliyet ve denetim kurulu raporlarını okudu. Üyelerin oy birliği ile Dernek ve İktisadi İşletme Yönetim ve Denetim Kurul’ları sırasıyla ibra edildi. Daha sonra 10. Dönem Yönetim Kurulu Asıl ve Yedek Adaylarının ve Denetim Kurulu Asıl ve Yedek Adaylarının aşağıdaki üyelerden oluşan listesi oylandı ve oy birliği ile kabul edildi. Yönetim Kurulu Asıl Adayları DURAN KARAÇAY MUSTAFA SİLPAĞAR BAYRAMALİ KÖSA MURTAZA BURGAZ SELAMİ ÇALIŞKAN HALİL OLKAN HALİDE RASİM Yönetim Kurulu Yedek Adayları KENAN SARAÇOĞLU ERHAN ERKEN RIZA BAKIR KARACA KARAKAŞ MEHMET AKİF IRKILATA CENK ÖZFİDAN ALTAN YÜKSEL Denetim Kurulu Asıl Adayları TUĞBA DEMİRBAĞ TURGAY KARGIN CÜNEYT CEM DORKEN Denetim Kurulu Yedek Adayları SEBAHATTİN AKIN MURAT COŞGUN YILMAZ YÜCE Genel Kurul’dan sonra yapılan ilk yönetim kurulu toplantısında görev dağılımı aşağıdaki şekilde kabul edilmiştir. 10. Dönem Yönetim Kurulu DURAN KARAÇAY MUSTAFA SİLPAĞAR HALİDE RASİM BAYRAMALİ KÖSA SELAMİ ÇALIŞKAN MURTAZA BURGAZ HALİL OLKAN - Yön. Kurl. Başk. - Yön. Kurl. Başk. Yrd. - Yön. Kurl. Başk. Yrd. - Sayman Üye - Yazman Üye - Üye - Üye 10. Dönem Denetim Kurulu TUĞBA DEMİRBAĞ - Başkan TURGAY KARGIN - Üye CÜNEYT CEM DORKEN - Üye Derneğimizin bugüne taşınmasında emeği geçen, desteklerini esirgemeyen sektör temsilcilerimize, firmalarımıza ve tüm üyelerimize teşekkürlerimizi sunarız. 82 83 Fıkra Köşesi (ùOHQFH=DPDQÖ Ayakta Uyutmak .LEDUOÖNPÖ'UVWONP" $GDPÖQELULX\NXX\X\DPD]ROPXüYHoDUH\L X\NXWHUDSLVL\DSDQELUPHUNH]GHEXOPXü *LGLSGHUGLQLDQODWPÖüYHRQDX\NXX\XWDELOHFHNOHULQLV|\OHPLüOHU *QOHUVRQUDDGDP\LQHX\XPDPD\DGHYDP HWWLùLLoLQPHUNH]LEDVPÖü %LWRQSDUDDOGÖQÖ]DPDKDODELGDNLNDELOH X\XWDPDGÖQÖ] $\DNWDX\XWWXNVL]L 0HUWDUNDGDüÖQDQDVÖONLEDUROXQDFDùÖQÖDQODWÖ\RUGX 'L\HOLPNLHOPDGROXELUSRüHWYDU%HQVDQD HOPDODUGDQKDQJLVLQLLVWHGLùLQLVRUVDPVHQ QHGL\HFHNVLQ" (QE\ùGHULPQHGL\HFHùLP 0HUWNDüODUÖQÖoDWWÖ 2OPDGÖÖÖ.LEDUROPDNLoLQHQNoùQLVWH\HFHNVLQ $UNDGDüÖVHU]HQLüWHEXOXQGX ú\LGHNLEDUROXFDPGL\H\DODQFÖROPDPGRùUXPX" <DQOÖüODU*|UQPHVLQ'L\H 7HPHO\D]ÖOÖNDùÖWODUÖQÖRNDGDUNoN\D]Ö\RUGXNLRNXPDNPPNQROPX\RUGX %LUJQ|ùUHWPHQL\LFHPHUDNHGLSVRUGX 2ùOXPQHGHQ\D]ÖODUÖKHPNoNKHPGHVÖN \D]Ö\RUVXQ" <DQOLüODUXPJ|UQPHVXQGL\H|ùUHWPHQXP dDOÖüNDQYH7HPEHO 6ÖQÖIÖQELULQGH|ùUHWPHQV|]O\DSPDNWDGÖU 6ÖQÖIÖQHQWHPEHOYHHQoDOÖüNDQ|ùUHQFLOHULQL WDKWD\DNDOGÖUÖU gQFHoDOÖüNDQ|ùUHQFL\HVRUDU 6|\OHEDND\ÖPRùOXPúVWDQEXONDo\ÖOÖQGD IHWKHGLOGL" KRFDP $IHULQSHNLV|\OHEDNDOÖP6OH\PDQL\H&DPLL·QLNLP\DSWÖ" 0LPDU6LQDQHIHQGLP $IHULQRùOXP3HNLX]D\GDKD\DWYDUPÖ" <RNDPDDUDüWÖUÖOPD\DGHYDPHGLOL\RU 3HNLRWXUGHUKRFD 2WXUXUNHQWHPEHORODQÖQNXODùÖQDIÖVÖOGDU %HQLPGHGLNOHULPLWHNUDUHW gùUHWPHQVRUDU 6|\OHEDND\ÖPRùOXPNDo\DüÖQGDVÖQ" KRFDP %DEDQÖQDGÖQH" 0LPDU6LQDQHIHQGLP 2ùOXPVHQLQDNOÖQGDYDUPÖ" <RNDPDDUDüWÖUÖOPD\DGHYDPHGLOL\RU 84 7HPHO6ÖQDYGD 7HPHOQLYHUVLWHVÖQDYÖQDJLUPLü+HUVRUXGD \D]ÖWXUDDWDUDNFHYDSODUÖYHUPLüúNLVDDW VRQUD|ùUHQFLOHULQoRùXVÖQDYNDùÖGÖQÖYHULS VDORQXWHUNHWPLü7HPHOLVHKDOD\D]ÖWXUD DWÖ\RUPXü6ÖQDYGDQÖüPDQÖQH\DSWÖùÖQÖDQODPDNLoLQ7HPHO·LQ\DQÖQDJHOPLü %WQVRUXODULoLQ\D]ÖWXUDDWÖ\RUVXQKDOD ELWLUHPHGLQPL" +RFDPVDDW|QFHELWLUGLPûLPGLFHYDSODUÖPÖNRQWUROHGHULP .ÖUÖOPD.DQXQX (U]XUXP/LVHVLQLQQOÀ]LNFLVL)L]R%DED oRNWHPEHOELUWDOHEHVLQLWDKWD\DNDOGÖUÖU ´2ùOXPNÖUÖOPDNDQXQXQXDQODWEDNDOÖPµ GHU 7DOHEHNHPNPHWPH\HEDüODU)L]R%DED \DUGÖPFÖROPDNLoLQ ´<DYUXPüXUDGDELUNRYDROVDLoLQH\LUPLEHüNXUXüDWVDNQHJ|UUVQ"µ 7DOHEHKHPHQDWÖOÖU ´(OOLNXUXüKRFDPµ %XFHYDEDVLQLUOHQHQ)L]R%DED ´(YODGÖPPDGHQNLE|\OHKQHULQYDUGÖVHQ GDKDQH\HRNXGXQ*LWHYLQHDO|QQHELU NRYDVXDW\LUPLEHüNXUXüDOHOOLNXUXüDW \LUPLEHüNXUXüDOHOOLNXUXüµ Eğitimlerimiz Operatörlük Eğitimleri 20.03.2016 Tarihli Operatörlük Sınavı 88 17.04.2016 Tarihli Operatörlük Sınavı 90 91 22.05.2016 Tarihli Operatörlük Sınavı 92 Konu üretkenliği artırmak ise daha derine inen yok. Yenilikçi ürünlerimiz ve hizmetlerimiz, size üretkenlik, güvenlik ve çevre koruma artışlarında yardımcı olur. Mobil markalı endüstriyel yağlar ve hizmetler hakkında daha fazla bilgi için mobilindustrial.com.tr adresini ziyaret edin veya 0216 468 96 96 numaralı ExxonMobil Teknik Destek hattını arayın.