Ana Menu - Tustime
Transkript
Ana Menu - Tustime
AĞUSTOS 2015 TUS’A HAZIRLIK DENEME SINAVI 45 TEMEL BİLİMLER TESTİ ADAYIN ADI:..................................................................................................... SOYADI:..................................................................................................... T.C. KİMLİK NO :..................................................................................................... SINAV SALONU :..................................................................................................... GENEL AÇIKLAMA 1. Bu kitapçıkta Temel Bilimler Testi bulunmaktadır. Soru kitapçığınızın kapağındaki ilgili yerlere adınızı, soyadınızı, T.C. Kimlik numaranızı ve sınav salonunuzu yazmayı unutmayınız. 2. Bu kitapçıktaki test toplam 120 sorudan oluşmaktadır. 3. Bu test için verilen toplam cevaplama süresi 150 dakikadır (2,5 saat). 4. Bu kitapçıktaki testte yer alan her sorunun sadece bir doğru cevabı vardır. Bir soru için birden çok cevap yeri işaretlenmişse o soru yanlış cevaplanmış sayılacaktır. 5. İşaretlediğiniz bir cevabı değiştirmek istediğinizde, silme işlemini çok iyi yapmanız gerektiğini unutmayınız. 6. Bu test puanlanırken doğru cevaplarınızın sayısından yanlış cevaplarınızın sayısının dörtte biri düşülecek ve kalan sayı ham puanınız olacaktır. Bu nedenle, hakkında hiçbir fikriniz olmayan soruları boş bırakınız. Ancak, soruda verilen seçeneklerden birkaçını eleyebiliyorsanız kalanlar arasında doğru cevabı kestirmeniz yararınıza olabilir. 7. Cevaplamaya istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz. Bir soru ile ilgili cevabınızı, cevap kâğıdında o soru için ayrılmış olan yere işaretlemeyi unutmayınız. 8. Cevap kağıdında T.C. Kimlik numaranızın eksik olması halinde sınavınız değerlendirmeye alınmayacaktır. Bu testin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının Tustime’ın yazılı izni olmadan kopya edilmesi, fotoğrafının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması, yayımlanması ya da kullanılması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar gerekli cezai sorumluluğu ve testlerin hazırlanmasındaki külfeti peşinen kabullenmiş sayılır. Bu kitapçık basıldıktan sonra ortaya çıkacak baskı hataları ve düzeltmeleri “www.tustime.com” adresinden takip edebilirsiniz. TEMEL BİLİMLER 01. 14. (14 Soru) : Anatomi 15. 22. (8 Soru) : Histoloji, Embriyoloji 23. 32. (10 Soru) : Fizyoloji 33. 54. (22 Soru) : Biyokimya 55. 76. (22 Soru) : Mikrobiyoloji 77. 98. (22 Soru) : Patoloji 99. 120. (22 Soru) : Farmakoloji İSTANBUL–MERKEZ Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. No: 59 Haseki-Fatih / İSTANBUL Tel: 0212 521 77 85 Faks: 0212 521 77 65 TUSTIME–PENDİK (OFFLINE) Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9 Pendik/İSTANBUL TUSTIME–MANİSA (OFFLINE) Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA TUSTIME / KADIKÖY İbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız Bölüm No: 3 Koşuyolu - Kadıköy / İSTANBUL Tel: 0216 336 24 29 Faks: 0216 336 24 82 TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE) Poyraz Sok.No: 4/A Balçova – İZMİR ANKARA Mamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Dikimevi–Mamak / ANKARA Tel: 0312 417 23 45 Faks: 0312 425 14 09 TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE) Yenişehir Mah. Fevzi Çakmak Cad.No:47/3 Yahşihan/KIRIKKALE İZMİR Cumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2 M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü) Pasaport / İZMİR Tel: 0232 425 11 55 Faks: 0232 425 11 57 ISPARTA Gazi Kemal Mah. 1317 Sok. Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTA Tel: 0246 232 66 00 Faks: 0246 232 77 00 Gsm: 0507 408 01 51 AYDIN Hasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34 Merkez - AYDIN Gsm: 0530 047 00 58 TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE) Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A Bornova – İZMİR 2015 AĞUSTOS TUS 45. DENEME SINAVI TEMEL BİLİMLER TESTİ SORULARI Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji, Patoloji, Farmakoloji soruları bulunmaktadır. 1. Düşme hikâyesi ile gelen bir hastanın yapılan fizik muayenesinde fovea radialis’te hassasiyet ve çekilen el-bilek yüzeyelinde bulunur? grafisinde de radius’un hemen distalindeki karpal kemikte de A) M. sternocleidomastoideus kırık tespit edilmiştir. 4. Trigonum occipitale’de seyreden n. accessorius hangi kasın Kırığı görülen bu karpal kemik aşağıdaki seçeneklerden hangisi olabilir? A) Os pisiforme B) Os lunatum B) M. trapezius C) M. levator scapula D) M. digastricus, venter posterior E) M. rhomboideus minor C) Os trapezium D) Os capitatum E) Os scaphoideum 2. Fossa pterygopalatina’daki n. maxillaris’in n. palatinus 5. Aşağıdaki kaslardan hangisi uyluğa dış rotasyon yaptırmaz? major ve n. palatinus minor dalları bu fossayı aşağıda A) M. gluteus maximus tarafta ağız boşluğuna bağlayan hangi delik/kanal/ B) M. gluteus medius yarık’dan geçerek damağa ulaşırlar? A) Canalis pterygopalatinus B) Fissura pterygomaxillaris C) Canalis pterygoideus C) M. sartorius D) M. iliopsoas E) M. quadratus femoris D) Foramen sphenopalatinum E) Fissura orbitalis inferior 3. Başın fleksiyon-ekstensiyon hareketlerinin gerçekleştiği 6. Aşağıdaki kaslardan hangisi canalis inguinalis’in yapısına art. atlantooccipitalis ne tip bir hareketli eklemdir? katılmaz? A) Sferoid A) M. rectus abdominus B) Elipsoid B) Fascia transversalis C) Trokoid C) Falx inguinalis D) Troklear D) M. obliquus externus abdominus E) Sellar E) M. transversus abdominus DENEME SINAVI – 45 3 7. Aşağıdakilerden hangisi burun boşluğunda bulunmaz? 11. Karaciğeri yukarıda diyaframa bağlayan periton uzantısı A) Concha nasalis superior aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmiştir? B) A. sphenopalatina A) Area nuda C) Ostium pharyngeum tuba auditivae B) Lig. phrenicocolicum D) Meatus nasi inferior C) Omentum minus E) A. ethmidalis posterior D) Lig. coronarium hepatis E) Lig. falciforme hepatis 8. Trigonum fibrosum dextrum’u delerek geçen yapı aşağıdakilerden hangisidir? aşağıdakilerden hangisinin görülmesi olasıdır? A) Chorda tendinea A) Sağ taraf göz kaslarında felç B) Trabecula septomarginalis B) Sağ taraf çiğneme kaslarında felç C) Fasciculus atrioventricularis C) Sağ taraf mimik kaslarında felç D) Conus arteriosus D) Sol taraf çiğneme kaslarında felç E) A. interventricularis anterior E) Sol taraf mimik kaslarında felç 9. Aşağıdakilerden hangisi a. carotis externa’nın bir dalıdır? 13. Aşağıdakilerden hangisi bir bazal çekirdek değildir? A) A. thyroidea inferior A) Corpus striatum B) A. sublingualis B) Corpus amygdaloideum C) A. palatina ascendens C) Putamen D) A. laryngea superior D) Substantia nigra E) A. temporalis superficialis E) Nucleus caudatus 10. Tonsilla palatina’nın efferent lenf damarları esas olarak 14. Aşağıdakilerden hangisi ductus cochlearis’te bulunmaz? aşağıdaki lenf düğümlerinden hangisine dökülür? A) Membrana tectoria A) Nodus occipitalis B) Organum corti B) Nodus submandibulares C) Membrana basilaris C) Nodus juguloomohyoideus D) Processus ciliaris D) Nodus jugulodigastricus E) Stria vascularis E) Nodi partidei 4 12. Mesencephalon’un sol crus cerebri’sini tutan bir lezyonda TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 15. İskelet kaslarının sarkomer yapısında aktin filamanlarına 19. Aşağıdaki hücrelerden hangisi Howship lakunalarında desteklik yapan protein aşağıdakilerden hangisidir? yerleşmiştir? A) Myozin A) Osteoblast B) Titin B) Osteosit C) Desmin C) Kondroblast D) Vinkulin D) Osteoklast E) Nebulin E) Fibroblast 16. Optik siniri aşağıdaki hücrelerden hangisi yapar? 20. Aşağıdakilerden hangisi dalakta beyaz pulpada izlenir? A) Müller hücresi A) Kabuklu arteriol B) Amakrin hücresi B) Peninsilar arteriyol C) Gangliyon hücresi C) Sentral arter D) Bipolar hücre D) Dalak sinüzoidleri E) Horizontal hücresi E) Bilroth kordonları 17. Hücre içinde bir kargo molekülünü mikrotübülün statik 21. Aşağıdaki verilen işlevlerden hangisi testisin Sertoli olan (eksi) ucuna (retrograd olarak) taşıyan motor kargo hücrelerine ait değildir? proteini aşağıdakilerden hangisidir? A) Spermiyasyonda görev almak A) Aktin B) Androjen–binding protein salgılamak B) Dynein C) Kan–testis bariyerini oluşturmak C) Kinezin D) Sperm artıklarını fagosite etmek D) Myomezin E) Testosteron salgılamak E) Transferrin 18. Aşağıdaki hücrelerden hangisinin bazal yüzünde katlantılar ve bunların arasında yoğun olarak yerleşmiş mitokondriyonlar izlenir? A) Tuba uterina – Peg hücresi B) Trakea – Goblet hücresi C) Duodenum – Goblet hücresi 22. Aşağıdaki yapılardan hangisi ürogenital sinüsten gelişir? A) Bowman kapsülü B) Proksimal tübül C) Distal tübül D) Üreter E) Mesane D) Böbrek – Proksimal tübül epitel hücresi E) Jejenum – Enterosit DENEME SINAVI – 45 5 23. Normal sağlıklı bir insanda hücre hacminin kontrolünde 26. primer rol oynayan mekanizma aşağıdakilerden hangisidir? A) Osmoz B) Basit difüzyon C) Kolaylaştırılmış difüzyon D) Na+–K+ ATPaz pompası E) Sarkoplazmik retikulum Ca– ATPaz (SERCA) pompası Yukarıdaki şekilde çeşitli durumlarda bir iskelet kasının motor son plak potansiyel kayıtları verilmiştir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) I numaralı bölgede; motor son plakta hiperpolarizasyon olmuştur. B) I numaralı bölgede; dihidropridin reseptörleri aktiflenmiştir. C) II numaralı bölgede; kürar veya benzeri bir ilaç kullanılmış olabilir. D) II numaralı bölgede; oluşan uyarı transvers tübüllere kadar iletilebilir. E) III numaralı bölgede; riyanodin kanal mutasyonu olabilir. 24.Çeşitli çizgili kas spazmlarını çözmek için kullanılan ve 5–6 27.Bir maraton koşucusunun yapılan sağlık kontrolünde ay süreyle ilgili kas grubunda flaks paraliziye neden olan istirahat kalp atımı 45/dk olarak tespit ediliyor. Başka botulinum toksini bu etkisini aşağıdaki hangi mekanizma hiçbir problemi olmayan bu sporcu ile ilgili olarak hangisi aracılığı ile gerçekleştirir? doğrudur? A) Medulla spinalis ön boynuzundaki motor nöronları inhibe ederek B) Medulla spinalis ön boynuzundaki Renshaw hücrelerini aktive ederek C) Possinaptik nikotinik reseptörleri bloke ederek D) Sinir kas kavşağındaki asetilkolin esterazı aktive ederek A) Sinüs taşikardi B) Sinüsal bradikardi C) Atrial fibrilasyon D) Birinci derece AV Blok E) Hasta sinüs sendromu E) Sinir kas kavşağında asetilkolin serbeslenmesini bloke ederek 25.İşitilen seslerin frekans ayrımları aşağıdaki yapılardan hangisinin tonotopik titreşim özelliklerine göre yapılır? A) Helikotrema B) Timpanik zar C) Baziller membran D) Reissner membranı E) Tektoryal membran 6 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 28. Aşağıdakilerden hangisi nabız basıncını azaltır? A) Periferik dirençte artma B) Vasküler tonusta azalma C) Arteryal kompliyansta azalma D) Kalp atım volümünde artma E) Kalp kontraktilitesinde artma 29. Aşağıdakilerden hangisi fibrinojene etki ederek fibrinojeni 32. Serbestçe filtre edilen bir maddenin klirensi inülin fibrine dönüştürür? klirensinden daha düşük ise bu madde için aşağıdakilerin A) Trombin hangisinde doğrudur? B) Protrombin A) Bu madde tübüllerde proteinlere bağlanmıştır. C) Tromboplastin B) Bu maddenin tübüllerde net geriemilim olmuştur. D) Protrombin aktivatörü C) Bu maddenin tübüllerde net sekresyonu olmuştur. E) von Willebrand faktör D) Bu maddenin tübüllerde geriemilimi ve sekresyonu olmamıştır. E) Bu madde proksimal tübülden distal tübüle göre daha fazla sekrete edilmiştir. 30. Aşağıdaki tabloda alveol, aort kanı ve doku (interstisyel) sıvısına ait oksijen ve karbondioksitin parsiyel basınç değerleri reaksiyonlarında aşağıdakilerden hangisi yer almaz? verilmiştir. A) Na+ –I– simporter Oksijen parsiyel basıncı (mmHg) 33.Tiroid hormonları sentezinin tiroid bezinde geçen Karbondioksit parsiyel basıncı (mmHg) X 40 45 Y 104 40 Z 95 40 B) H2O2 C) ATP D) NADPH E) 5’–deiyodinaz Buna göre, X, Y ve Z ile gösterilen alveol, aort kanı ve doku sıvısı aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak verilmiştir? X Y Z A) Alveol Aort kanı Doku sıvısı B) Alveol Doku sıvısı Aort kanı C) Doku sıvısı Alveol Aort kanı koenzimlerden hangisinin rolü yoktur? D) Aort kanı Alveol Doku sıvısı A) Pantotenik Asit E) Aort kanı Doku sıvısı Alveol B) Tiamin pirofosfat 34.Sitrik asit döngüsünde α–ketoglutarat dehidrogenaz tepkimesinin oluşabilmesinde aşağıdaki vitamin/ C) Pridoksal fosfat D) Niyasin Adenin Dinükleotit E) Flavin Adenin Dinükleotit 31. Aşağıdaki dönemlerden hangisinde ovaryumda oosit 35.Aşağıdakilerden hangisi, bir enzim eksikliğine bağlı olarak sayısındaki artış en fazladır? meydana gelmez? A) Erken fetal dönem A) İzovalerik asidemi B) Geç fetal dönem B) Akçaağaç şurubu idrar hastalığı C) Doğum sonrası ilk iki yıl C) Ürokanik asidüri D) Puberte dönemi D) Hartnup hastalığı E) Puberte sonrası dönem E) Alkaptonüri DENEME SINAVI – 45 7 36.Aşağıdaki enzimlerden hangisi liyaz grubunda yer alır? 40.Aşağıdaki basamakların hangisi urokinaz tarafından aktive A) Aldolaz edilir? B) Hekzokinaz A) Faktör I aktivasyonu C) Laktat dehidrogenaz B) Faktör V aktivasyonu D) Fosfofruktokinaz C) Faktör VIII’in faktör VIIIa’ya dönüşümü E) Sitrat sentaz D) Plazminojenin plazmine dönüşümü E) Faktör X aktivasyonu 37. Total demir bağlama kapasitesi testi aşağıdakilerden 41.Aşağıdakilerden hangisi, ksenobiyotik metabolizmasında hangisinin fonksiyonel özelliği hakkında bilgi verir? faz II reaksiyonlarında yer almaz? A) Hemoglobin A) Glukuronik asit B) Transferrin B) Asetil KoA C) Ferritin C) Hidroksilasyon D) Hemopeksin D) PAPS E) Laktoferrin E) S–Adenozil Metionin 38.Düz kasların kasılmasında aşağıdakilerden hangisi yer alır? A) Troponin I B) Troponin C C) Miyozin hafif zincir kinaz D) Miyozin fosfataz E) Hafif zincir ATP az 42.Kan şekerinin uzun süre yüksek olması durumunda glukozun, hemoglobin enzimatik olmayan şekilde bağlanmasına ne ad verilir? A) N– Glikozilasyon B) O–Glikozilasyon C) Karamelizasyon D) Mutasyon E) Glikasyon 39.Proteinlerin tersiyer yapısındaki kovalent bağların yerleşir? birlikte verilmiştir? A) Tiroksin A) Aspartat – Lizin B) Leptin B) Serin – Glutamat C) Östradiol C) Valin – Lösin D) Progesteron D) Tirozin – Aspartat E) Retinoik asit E) Sistein – sistein 8 43.Aşağıdaki hormonlardan hangisinin reseptörü membranda oluşumuna katılan aminoasitler aşağıdakilerin hangisinde TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 44. Porfirin sentezinin mitokondiyal reaksiyonlarında aşağıdakilerden hangisi yer almaz? A) Glisin B) Pridoksal fosfat C) Ferroşelataz 48. Krebs siklusu için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Siklusun hız kısıtlayıcı enzimleri insülin tarafından kovalent modifikasyon ile aktive edilir. B) Siklusun hız kısıtlayıcı enzimleri; sitrat sentaz, izositrat dehidrogenaz ve a–ketoglutarat dehidrogenaz’dır. D) ALA dehidrataz C) Floroasetat, akonitaz enzimini inhibe eder. E) Protoforfirin D) a–ketoglutarat dehidrogenaz kofaktör olarak, tiamin pirofosfat (B1), FAD (B2), NAD (B3), coA, lipoik asit kullanır. E) Siklusun mitokondri iç membrana bağlı olan tek enzimi olan süksinat dehidrogenaz’dır. 45. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi post translasyonel modifikasyon mekanizmasında meydana gelen bir bozukluktan dolayı oluşur? A) Akondroplazi B) Pompe Hastalığı C) I cell Hastalığı D) Fenilketonüri 49. Glikolipid yapısında hangisi bulunmaz? A) Serin B) Palmitoil coA C) Seramid D) NANA E) Fruktoz E) Duchenne Muskuler Distrofi 46. Membrandan madde taşınması ile ilgili aşağıdakilerden 50. Karbonhidrattan zengin beslenme sonucunda aşağıdaki hangisi yanlıştır? lipoproteinlerden hangisinin sentezi artar? A) Primer aktif transportta enerji harcanır A) Şilomikron B) Difüzyonda moleküller çok yoğun ortamdan az yoğun B) VLDL ortama geçer C) Lizozom içi asidik pH sağlayan V sınıfı primer aktif transporttur C) LDL D) HDL E) Lipoprotein a D) Reseptör aracılı endositozda vezikül hacmi lamin proteinleri ile belirlenir E) Membran geçiş kat sayısı en yüksek molekül sudur. 47. Glikolizin substrat düzeyinde fosforilasyon ile ATP 51. Aşağıdakilerden hangisi konjuge bir safra asididir? sentezlenen basamağı aşağıdakilerden hangisidir? A) Kolik asit A) Glukokinaz B) Kenodeoksikolik asit B) Fosfofruktokinaz C) Litokolik asit C) Gliseraldehit 3 fosfodehidrogenaz D) Deoksikolik asit D) Fosfogliserat kinaz E) Glikokolik asit E) Aldolaz B DENEME SINAVI – 45 9 52. Aşağıdaki enzimlerden hangisi pürin sentezinde görev 56. Aşağıdaki komponentlerinden hangisi, mast hücre almaz? degranülasyonuna neden olur? A) PRPP sentaz A) C4a B) Karbamoil fosfat sentetaz II B) C4b C) Glutamin PRPP amidotransferaz C) C5b D) Formilglisinamid sentaz D) C7 E) Aminoimidazol ribotid sentaz E) C9 53. Hücrenin hayat döngüsünün hangi fazında DNA 57. Larinks kanseri nedeniyle kemoterapi gören bir hastanın replikasyonu meydana gelir? boyun etrafındaki püyden yapılan Gram boyamada gram A) G0 (+) dallanan basiller saptanan bir hastanın balgam kültürü B) G1 C) S D) G2 E) M yapılmıştır. Kanlı agar ortamda aerop basiller üremiştir. Modifiye kinyon boyama ile asid fast (aside dirençli) olduğu belirlenen bu bakteri aşağıdakilerden hangisidir? A) Nocardia asteroides B) Actinomyces israeli C) Coxiella burnetti D) Bacillus anthracis E) Mycobacterium avium – intracellulare 54. DNA sentezinin başladığı DNA bölgesine ne ad verilir? 58. Corynebacterium diphteriae taşıyıcılarının tedavisinde A) Ekzon aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi ilk seçenektir? B) İntron A) Eritromisin C) Poli A B) Amoksisilin klavulonik asid D) Promotor C) Doksisiklin E) Ori D) Sefuroksim E) Siprofloksasin 55. MHC sınıf I ve CD8 reseptörü aracılığıyla virüsle enfekte hücreyi tanıyan ve perforinle hücre ölümüne yol açan katalaz enzimleri yoktur? aşağıdakilerden hangisidir? A) Nocardia asteroides A) Bazofil B) Streptococcus pyogenes B) CD4 T lenfosit C) Mycobacterium tuberculosis C) Sitotoksik T lenfosit D) Clostridium perfringens D) NK hücre E) Corynebacterium diphteriae E) Makrofaj 10 59. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin süperoksid dismutaz ve TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 60. Bir gün önce ıstakoz yiyen ve bulantı, kusma ile gelen 40 yaşındaki erkek hastanın gaita kültüründe oksidaz (+) gram negatif hareketli bir bakteri üremiştir. Muhtemel etken aşağıdakilerden hangisidir? A) Escherichia coli B) Campylobacter jejuni C) Vibrio parahemolyticus 64. Bir bakteriyofaj ile genetik madde aktarımına ne denir? A) Konjugasyon B) Plazmid değişimi C) HFR D) Transdüksiyon E) Transformasyon D) Shigella E) Clostridium botulinum 61. PPD pozitifliği tüberküloz bakterisinin hangi komponentine karşı gelişir? A) Hücre duvar polisakkaridi B) Hücre zarı lipidleri C) Fosfolipidler D) Hücre duvarı proteinleri E) Mikolik asit 65. Sol alt abdomenden bıçaklanarak acil servise getirilen 25 yaşında erkek hastaya hangisinin başlanması uygun değildir? A) Seftriakson +Metronidazol B) Piperasilin tazobaktam C) Moksifloksasin D) Aztreonam E) Ampisilin sulbaktam 62. Aşağıdaki yapılardan hangisi A grubu streptokokların 66. Patolojik Prion (PrPsc) ile ilgili aşağıdaki ifadelerden yapısında bulunmaz? hangisi doğru değildir? A) Hyalüronik asit A) Beyin doku örneğinde yapılan Polimerize zincir reaksiyonu B) M proteini (PCR) ile tanı konur. C) Lipoteikoik asit B) İmmun cevaba neden olmaz D) Grup spesifik kapsül C) Protein yapısındadır. E) Peri plazmik aralık D) Amino asit dizilimi hücresel PrPc den farklılık göstermez. E) Kalıtsal geçişli hastalığa neden olan tipler vardır 63. B lenfositlerde latent enfeksiyon yapan tipik virus 67. Guanozin analoğu olan, kronik Hepatit C enfeksiyonlarında aşağıdakilerden hangisidir? kullanılan, teratojenik etkileri olan ilaç aşağıdakilerden A) HIV hangisidir? B) İnfluenza virus A) Lamivudin C) Sitomegalovirus B) Foskarnet D) Epstein–Barr virus C) Entekavir E) Rubella virus D) Ribavirin E) İndinavir DENEME SINAVI – 45 11 68. Aşağıdaki etkenlerden hangisi çocukta viral pnömoninin en 72. Vivax sıtmasında relapsa neden olan form hangisidir? sık nedenidir? A) Hipnozoit A) Parainfluenza virüsü B) Bradizoid B) Respiratuvar sinsisyal virüs C) Sporozoid C) İnfluenza virüsü D) Trofozoid D) Sitomegalovirüs E) Merozoid E) Varisella zoster virüsü 69. Filovirüslerin en sık temel rezervuarı olan hayvan 73. Erişkin formu akciğere yerleşen helmint aşağıdakilerden aşağıdakilerden hangisidir? hangisidir? A) Maymun A) Necator americanus B) Kaplumbağa B) Enterobius vermicularis C) Geyik C) Schistosoma japonicum D) Tavşan D) Trichinella spiralis E) Sivri sinek E) Paragonimus westermani 70. Kemik iliği transplant alıcısı hastada post transplant 74. Kutanöz larva migransa eden olan etken aşağıdakilerden 45. günde viral pnömoni varsa bu tabloya en sık neden hangisidir? olabilecek etken aşağıdakilerden hangisidir? A) Enterobius vermicularis A) RSV B) Ancylostoma duodenale B) CMV C) Ancylostoma brazisilense C) Adenovirüs D) Trichinella spiralis D) Poks virüs E) Trichuris trichiura E) Herpes simpleks tip 1 71. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinin miyokardit yapma 75. Makrofajların içinde tomurcuklanarak akciğerde tüberküloz olasılığı en fazladır? benzeri enfeksiyon meydana getiren intraselüler fungus A) ECHO virüs aşağıdakilerden hangisidir? B) Poliyomiyelit virüs A) Trichopyton rubrum C) Adenovirüs B) Microsporum canis D) Parvovirüs C) Sporotix schenkii E) Coxcackie B virüsü D) Fonsecaea pedrosoi E) Histoplasma capsulatum 12 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 76. Aşağıdakilerden hangisi opportunistik mantarlardan biri değildir? 80. Diabetes mellitus aşağıdaki böbrek hastalıklarından hangisiyle ilişkili değildir? A) Paracoccidioides brasiliensis A) Diffüz glomeruloskleroz B) Candida glabrata B) Nodüler glomeruloskleroz C) Candida parapsilosis C) Benign nefroskleroz D) Aspergillosis fumigatus D) Ürat nefropatisi E) Pneumonia jeruvecii E) Akut pyelonefrit 77. Aşağıdaki tiroid nodüllerinden hangisinin malign olma riski diğerlerine göre daha düşüktür? A) Genç hastalardaki nodüller B) Baş–boyun bölgesine radyasyon alan kişilerdeki nodüller C) Radyoaktif iyot tutan nodüller D) Soliter nodüller E) Erkeklerdeki nodüller 81.Otuziki yaşındaki erkek hastanın büyümüş testisinde 4 cm çapında kitle olup serum AFP ve HCG düzeyi yüksek bulunuyor. Testis tümörü olan bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Yolk sac (kese) tümörü B) Leydig hücreli tümör C) Seminom D) Mikst tümör E) Embriyonal karsinom 78. Aşağıdakilerden hangisinin MEN 1’de bulunması beklenmez? A) RET onkogen pozitifliği A) Jinekomasti B) Hipofiz adenomu B) 70’in üzerindeki yaş C) Pankreas adenomu C) BRCA 1 mutasyonu D) Paratiroid hiperplazisi D) BRCA 2 mutasyonu E) Paratiroid adenomu E) BRAF mutasyonu 79. Otuzdört yaşında bir erkekte ağır proteinüri, yaygın ödem, hiperlipidemi, glomerüler bazal membranda diffüz kalınlaşma ve epitel altında immunglobulin birikimi vardır. 82. Erkeklerde aşağıdakilerden hangisi meme kanseri riskini artırmaz? 83. Mikroskobik olarak tek sıra halinde hücre infiltrasyonu (indian file) aşağıdaki meme kanserlerinden hangisinde görülür? Hematürinin görülmediği bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Papiller karsinom A) Lipoid nefroz C) Kolloid karsinom B) Fokal sklerozan glomerülonefrit D) Tübüler karsinom C) Membranöz glomerülonefrit E) Invaziv lobüler karsinom B) Medüller karsinom D) Membranoproliferatif GN E) Diabetes mellitus DENEME SINAVI – 45 13 84. Von Hippel–Lindau Sendromu’nda aşağıdaki SSS tümörlerinden hangisi daha sık izlenir? 88. Apopitoza giden bir hücrede görülen ilk ışık mikroskobik değişiklik aşağıdakilerden hangisidir? A) Koroid pleksus papillomu A) Karyopiknozis B) Medulloblastom B) Hücre büzülmesi C) Hemangioblastom C) Hücre şişmesi D) Glioblastom D) Sitoplazmik blepler E) Nöroblastom E) Karyoreksis 85. Aşağıdaki ifadelerden hangisi progresif multifokal lökoensefalopati için yanlıştır? 89. Hücre membranında apopitotik sinyali başlatarak hücreyi apopitoza götüren molekül aşağıdakilerden hangisidir? A) Etken bir polyoma virüs olan JC virüstür. A) TNF reseptör B) Oligodendrositleri etkiler B) p53 C) Beynin tamamında beyaz cevher demyelinizasyonuna C) bax neden olur D) Sıklıkla immün baskılanmış kişilerde görülür D) bad E) Bcl E) Önce bazal gangliyonlar, sonra kortex ve tüm nöronlar etkilenir. 86. Benign ancak lokal agresiflik gösteren, özellikle matür iskelet epifizini tutan çok sayıda uniform dağılımlı dev hücreler ve zeminde epiteloid, iğsi özellikte mononükleer hücrelerden oluşan tümör aşağıdakilerden hangisidir? A) Osteosarkom B) Osteoblastom C) Dev hücreli tümör D) Enkondrom 90. Aşağıdaki hematolojik malignitelerin hangisinde neoplastik hücrelerde tartarata dirençli asit fosfataz (TRAP) pozitifliği saptanır? A) Hairy cell lösemi B) Hodgkin lenfoma, mikst sellüler tip C) Mikozis fungoides D) Multiple myelom E) Burkitt Lenfoma E) Osteoid osteom 87. Aşağıdakilerden hangisinde adenokarsinom gelişme riski artmıştır? 14 91. Aşağıdaki neoplazilerden hangisinin gelişiminde bir tümör supresör gen olan p16 mutasyonu önemli rol oynar? A) Servikal displazi A) Retinoblastom B) Aktinik keratoz B) Hemanjioblastom C) Lökoplaki C) Nöroblastom D) Otoimmün gastrit D) Ailesel mide karsinomu E) Marjolin ülseri E) Malign melanom TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 92. Aşağıdakilerden hangisi metastatik kalsifikasyonun izlendiği durumlardan biri değildir? 96. Sarkoidozlu hastadan alınan hiler lenf nodu biyopsisinde izlenen dev hücrelerin içinde aşağıdakilerden hangisi A) Sarkoidoz saptanır? B) Paratiroid adenomu A) Asteroid cisimler C) Psammom cisimleri B) Gohn kompleksi D) Multipl miyelom C) Schaumann body E) Paget hastalığı D) Kulchitsky hücresi E) Dutcher body 93. Sistemik sklerodermada GIS’de en sık etkilenen organ 97. Reaktif sistemik amiloidoz nedeni olmayan hastalık aşağıdakilerden hangisidir? aşağıdakilerden hangisidir? A) Özofagus A) Tüberküloz B) Mide B) Yaşlılık C) Duodenum C) Romatoid artrit D) Kolon D) Bronşiektazi E) Rektum E) Kronik osteomyelit 94. Akciğerde tüberküloz gelişim riskinde belirgin artışa neden olan pnömokonyoz aşağıdakilerden hangisidir? A) Silikozis B) Berilyozis C) Asbestozis D) Antrakozis E) Siderozis 98. Lökositlerde fagolizozom oluşumunun geciktiği ve azaldığı, bu nedenle bakterilerin fagositozunun bozulduğu hastalık aşağıdakilerden hangisidir? A) Kronik granulamatöz hastalık B) Job’s sendromu C) Chediak Higashi sendromu D) Nezeloff sendromu E) Myeloperoksidaz defisiti 95. Myokard infarktüsünü takiben sol ventrikül serbest duvar 99. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Klonidinin antihipertansif ruptürü en sık ne zaman gelişir? etkisini engeller? A) 4–6 saat A) Propranolol B) 12–24 saat B) Yohimbin C) 2–3 gün C) Terazosin D) 4–7 gün D) Fentolamin E) 2–4 hafta E) Esmolol DENEME SINAVI – 45 15 100. Dopaminle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? 104. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi hipertroidi tedavisinde A) D2 reseptörünün uyarılması ile adenilatsiklaz inhibe olur kullanılmaz? B) D3 emezis ile ilişkili reseptörüdür A) Radyoaktif İyot C) Bromokriptin D2 agonistidir. B) Metimazol D) L – dopa’ dan sentezlenir. C) Liyotironin E) Prolaktin salınımını azaltır. D) Propil tiyourasil E) Tiyosiyonat 101. Aşağıdaki ilaç uygulama şekillerinden hangisinde ilaçlar karaciğerde en çok presistemik eliminasyona uğrar? 105. Aşağıdaki antidiyabetik ilaçlardan hangisi aldoz redüktaz enzimini inhibe ederek etki gösterir? A) İntravenöz uygulama A) Metformin B) Oral uygulama B) Rosiglitazon C) Rektal uygulama C) Akarboz D) Göze damla uygulamaları D) Sorbinil E) Transdermal uygulama E) Liraglutid 102. Aşağıdaki G–proteinlerinden hangisi gözde bulunur? A) Gt B) Go C) Gq D) Gs E) Gi 106. Bipolar affektif bozukluk nedeniyle 1 yıldır lityum kullanan 35 yaşında ki bayan hastaya aşağıdaki ilaçlardan hangisi verildiğinde lityum düzeyinin yükselmesi beklenmez? A) Kaptopril B) Teofilin C) İndometazin D) Tiazid E) Piroksikam 103. SSS’inde öğrenme ve bellekle ilgili M1 reseptörleri selektif olarak uyararak Alzheimer tedavisinde kullanılan ilaç aşağıdakilerden hangisidir? 16 107. Aşağıdaki antidepresan ilaçlardan hangisi insomnia tedavisinde kullanılan postsinaptik 5HT2 reseptörü blokörüdür? A) Karbakol A) Sitalopram B) Oksotremorin B) Maprotilin C) Pilokarpin C) Fluvoksamin D) Betanekol D) Bupropion E) Arekolin E) Trazodon TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 108. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi opioid bağımlılarının tedavisinde narkotik analjeziktir? A) Metadon A) Hidralazin B) Lofeksidin B) Metildopa C) Klonidin C) İndapamid D) Naltrekson D) Na nitroprusiyat E) Nalokson E) Diazoksit 109. Şizofreni nedeniyle bir aydır Klorpromazin kullanan 47 yaşıda ki erkek hastada ortastatik hipotansiyona bağlı senkop gelişiyor. 112. Aşağıdaki antihipertansiflerden hangisi siyanür intoksikasyonuna yol açabilir? 113. Aşağıdaki HMG–KOA redüktaz inhibitörlerinden hangisinin biyoyararlanımı en yüksektir? A) Rosuvastatin Bu tabloya neden olan reseptör aşağıdakilerden hangisidir? B) Atorvastatin A) Alfa–2 Adrenerjik blokajı C) Pitavastatin B) Dopamin D2 blokajı D) Pravastatin C) Histamin H1 blokajı E) Fluvastatin D) Alfa–1 Adrenerjik blokajı E) Muskarinik M3 blokajı 110. Aşağıdakilerden hangisi migren tedavisi için geliştirilmiş kalsitonin gene–related peptid(CGRP) reseptör antagonistidir? 114. Derin bacak ven trombozu tanısı konulan , gebe ve obez olan 27 yaşındaki bayan hastaya Enoksaparin tedavisi başlanıyor Bu hastanın takibinde aşağıdaki parametrelerden hangisi A) Olcegepant kullanılır? B) Palosuran A) Protrombin zamanı C) Fosforamidon B) Kanama zamanı D) Aliskiren C) Koagülasyon zamanı E) Kapsazepin D) Anti Xa aktivite testi E) Aktive parsiyel tromboplastin zamanı 111. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Romatoid artrit tedavisinde 115. Aşağıdaki sefalosproin türevlerinden hangisinin santral kullanılan janus kinase (JAK) inhibitörüdür? sinir sistemine geçiş oranı en yüksektir? A) Gefitinib A) Sefazolin B) Erlotinib B) Sefotaksim C) İmatinib C) Seftabiprol D) Bortezomib D) Seftazidim E) Tofacitinib E) Seftriakson DENEME SINAVI – 45 17 116. Aşağıdaki aminoglikozit türevlerinden hangisinin renal toksisitesi minimaldir? A) Amikasin B) Gentamisin C) Streptomisin D) Tobramisin E) Neomisin 120. Gebenin aşağıdakilerden hangisini kronik olarak kullanması neonatal serebral infarktlara ve abruptio plasentaya yol açabilir? A) Rosuvastatin B) Varfarin C) Metotreksat D) Kokain E) Etanol 117. Aşağıdaki sülfonamid türevlerinden hangisi özellikle dermatidis herpetimorfis tedavisinde kullanılır? A) Sülfodiazin B) Sülfasalazin C) Sülfometoksazol D) Sülfapiridin E) Sülfadoksin 118. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kistik fibrozis tedavisinde kullanılan kistik fibrozis transmembran ileti regülatör (CFTR) membran proteinin aktivatörüdür? A) Riociguat B) Vernekalant C) Aliskiren D) Talidomid E) İvacaftor 119. Aşağıdaki antineoplastiklerden hangisi belirgin hiperürisemiye neden olur? A) Sitarabin B) Metotreksat C) Fluorourasil D) Merkaptoprin E) Hidroksiüre 18 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES TEMMUZ 2015 TUS’A HAZIRLIK DENEME SINAVI 44 KLİNİK BİLİMLER TESTİ ADAYIN ADI:..................................................................................................... SOYADI:..................................................................................................... T.C. KİMLİK NO :..................................................................................................... SINAV SALONU :..................................................................................................... GENEL AÇIKLAMA 1. Bu kitapçıkta Klinik Bilimler Testi bulunmaktadır. Soru kitapçığınızın kapağındaki ilgili yerlere adınızı, soyadınızı, T.C. Kimlik numaranızı ve sınav salonunuzu yazmayı unutmayınız. 2. Bu kitapçıktaki test toplam 120 sorudan oluşmaktadır. 3. Bu test için verilen toplam cevaplama süresi 150 dakikadır (2,5 saat). 4. Bu kitapçıktaki testte yer alan her sorunun sadece bir doğru cevabı vardır. Bir soru için birden çok cevap yeri işaretlenmişse o soru yanlış cevaplanmış sayılacaktır. 5. İşaretlediğiniz bir cevabı değiştirmek istediğinizde, silme işlemini çok iyi yapmanız gerektiğini unutmayınız. 6. Bu test puanlanırken doğru cevaplarınızın sayısından yanlış cevaplarınızın sayısının dörtte biri düşülecek ve kalan sayı ham puanınız olacaktır. Bu nedenle, hakkında hiçbir fikriniz olmayan soruları boş bırakınız. Ancak, soruda verilen seçeneklerden birkaçını eleyebiliyorsanız kalanlar arasında doğru cevabı kestirmeniz yararınıza olabilir. 7. Cevaplamaya istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz. Bir soru ile ilgili cevabınızı, cevap kâğıdında o soru için ayrılmış olan yere işaretlemeyi unutmayınız. 8. Cevap kağıdında T.C. Kimlik numaranızın eksik olması halinde sınavınız değerlendirmeye alınmayacaktır. Bu testin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının Tustime’ın yazılı izni olmadan kopya edilmesi, fotoğrafının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması, yayımlanması ya da kullanılması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar gerekli cezai sorumluluğu ve testlerin hazırlanmasındaki külfeti peşinen kabullenmiş sayılır. Bu kitapçık basıldıktan sonra ortaya çıkacak baskı hataları ve düzeltmeleri “www.tustime.com” adresinden takip edebilirsiniz. KLİNİK BİLİMLER 01. 42. (42 Soru) : Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar) 43. 72. (30 Soru) : Pediatri 73. 108. (36 Soru) : Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar) 109. 120. (12 Soru) : İSTANBUL–MERKEZ Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. No: 59 Haseki-Fatih / İSTANBUL Tel: 0212 521 77 85 Faks: 0212 521 77 65 Kadın Hastalıkları ve Doğum TUSTIME–PENDİK (OFFLINE) Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9 Pendik/İSTANBUL TUSTIME–MANİSA (OFFLINE) Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA TUSTIME / KADIKÖY İbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız Bölüm No: 3 Koşuyolu - Kadıköy / İSTANBUL Tel: 0216 336 24 29 Faks: 0216 336 24 82 TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE) Poyraz Sok.No: 4/A Balçova – İZMİR ANKARA Mamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Dikimevi–Mamak / ANKARA Tel: 0312 417 23 45 Faks: 0312 425 14 09 TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE) Yenişehir Mah. Fevzi Çakmak Cad.No:47/3 Yahşihan/KIRIKKALE İZMİR Cumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2 M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü) Pasaport / İZMİR Tel: 0232 425 11 55 Faks: 0232 425 11 57 ISPARTA Gazi Kemal Mah. 1317 Sok. Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTA Tel: 0246 232 66 00 Faks: 0246 232 77 00 Gsm: 0507 408 01 51 AYDIN Hasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34 Merkez - AYDIN Gsm: 0530 047 00 58 TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE) Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A Bornova – İZMİR 2015 AĞUSTOS TUS 45. DENEME SINAVI KLİNİK BİLİMLER TESTİ SORULARI Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisi soruları bulunmaktadır. 1. Diffüz büyük B hücreli lenfoma tanısıyla takip edilen ve 4. Hairy cell lösemi tanısı almış hastanın tedavisinde ilk tercih kemoterapi sonrası tümör lizis sendromu gelişen hastada farmakolojik ajan aşağıdakilerden hangisidir? aşağıdaki biyokimyasal bozukluklardan hangisi beklenmez? A) Klorambusil A) Hiperkalemi B) İmatinib B) Hiperkalsemi C) Rituximab C) Hiperürisemi D) Bortezomib D) Hiperfosfatemi E) Klordeoksiadenozin E) Metabolik asidoz 2. Aşağıdakilerden hangisi immünolojik kan transfüzyonu reaksiyonlarından biri değildir? ajanlardan hangisinin tedavide yeri yoktur? A) Non–hemolitik transfüzyona bağlı ateş A) Lamivudin B) Post–tranfüzyon purpura B) Tenofovir C) Transfüzyonel hemosiderozis C) Ribavirin D) Tranfüzyon ilişkili akut akciğer hasarı D) Entekavir E) Graft–versus–host hastalığı E) Adefovir 3. 70 yaşında erkek hasta halsizlik şikayeti ile hematoloji 6. Aşağıdakilerden hangisi ekstrahepatik kolestaz polikliniğine başvuran hastanın yapılan laboratuar nedenlerinden biri değildir? incelemelerinde anemi saptanıyor. Anemi etyolojisi araştırılan A) Primer biliyer siroz hastanın anamnezinde ara sıra ve özellikle sabahları idrar renginde koyulaşma olduğu ayrıca son bir yıl içinde iki kez derin ven trombozu öyküsü olduğu öğreniliyor. 5. Kronik hepatit B tanısı ile takip edilen hastada aşağıdaki Paroksismal nokturnal hemoglobinüri düşünülen hastada aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? B) Primer sklerozan kolanjit C) Kolanjiokarsinom D) Mirizzi sendromu E) Koledokolitiazis A) Serum hemopeksini azalmıştır B) İdrar hemosiderini artmıştır C) İdrar bilirubini artmıştır D) Serum bilirubini artmıştır E) Serum haptoglobulini azalmıştır DENEME SINAVI – 45 21 7. Aşağıdaki verilen polipozis sendromlarından hangisinde 11. Liddle sendromu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? gastrointestinal malignite gelişme riski diğerlerinden daha A) Serum potasyum düzeyi düşüktür yüksektir? B) Dital nefron hiperfonksiyonu mevcuttur A) Peutz–jegher sendromu C) Serum aldosteron düzeyi artmıştır B) Cowden sendromu D) Metabolik alkaloz izlenir C) Cronkite–canada sendromu E) Tedavide triamteren kullanılabilir D) Turcot sendromu E) Jüvenil polipozis 8. Çölyak tanısı ile takip edilemekte olan hasta kaşıntı şikayeti 12. Yaygın boyun ağrısı şikayeti ile başvuran kırk iki yaşında erkek ile başvuruyor. Yapılan fizik muayenesinde bilateral büllöz hastanın fizik muayenesinde tiroid bezinın aşırı hassas ve lezyonlar izleniyor. Mevcut lezyonlara yönelik yapılan ağrılı olduğu saptanıyor. Bir haftadır üst yolunum enfeksiyonu biyopsisinde Ig A birikimi saptanan bu hastada en olası nedeniyle tedavi almakta olduğu öğrenilen hastanın tanınız aşağıdakilerden hangisidir? laboratuar tetkiklerinde sT4 yüksek TSh düşük ve eritrosit sedmentasyon hızı 80 mm/h olarak saptanıyor. A) Pemfigus vulgaris B) Dermatitis herpetiformis C) Acrodermatitis enteropatica D) Eritema marginatum E) Akantozis nigrikans Bu hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? A) Subakut granülomatöz tiroidit B) Subakut lenfositik tiroidit C) Hashimoto tiroidit D) Toksik multinodüler guatr E) Graves hastalığı 9. Diyabetes mellitus tedavisinde aşağıdaki ajanlardan hangisi 13. Üç aydır devam eden istirahatla artan sırt ağrısı ile polikiniğe insülin sekresyonunu uyaran bir tedavidir? başvuran yirmi altı yaşındaki erkek hastanın çekilen direkt A) Rapeglinid grafilerinde sakroiliak eklemde ankiloz ve vertebralarda B) Pioglitazon C) Miglitol D) Akarboz E) Metformin bambu kamışı görünümü saptanıyor.Ankilozan spondilit tanısı konulan hastanın ayrıca fizik muayenesinde kardiyak üfürüm saptanıyor. Hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? A) Aort yetmezliği B) Aort stenozu C) Aort koarktasyonu 10.Akromegali tanısıyla takipli hastada aşağıdakilerden hangisi izlenmez? A) Prognatizm B) Konjestif kalp yetmezliği C) Hipertansiyon D) Artropati E) Terlemede azalma 22 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES D) Mitral yetmezlik E) Mitral stenoz 14. Altmış dört yaşında kadın hasta boyun ve omuz ağrıları beklenmez? anemnezinde ağrılarının sabahları daha şiddetli olduğu, A) Akut gastroenterit hareketlerinin kısıtlandığı ve bir saatten uzun sürdüğü öğreniliyor. Fizik muayenesinde anlamlı bulgu saptanmayan hastanın laboratuar tetkiklerinde normositir normokromik 17. Aşağıdaki durumların hangisinde hipovolemik hiponatremi şikayeti ile romatoloji polikliniğine başvuruyor.Hastanın B) Diüretik kullanımı C) Mineralokortikoid yetmezliği anemi ve sedimentasyon hızı 80mm/h olarak saptanıyor. D) Tuz kaybettiren nefropati Bu hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? E) Hipotiroidi A) Polimyozit B) Skleroderma C) Polimyaljia romatika D) Osteoartrit E) Romatoid artrit 15. Hiperkalsemi tedavisinde aşağıdaki seçeneklerden hangisinin yeri yoktur? A) İntravenöz hidrasyon 18.İntrasellüler ve ekstrasellüler sıvının içeriğinde en fazla bulunan anyon sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir? İntrasellüler sıvı Ekstrasellüler sıvı B) Tiazid diüretikleri A) Potasyum Sodyum C) Pamidronat B) Bikarbonat Klor D) Kalsitonin C) Fosfat Bikarbonat E) Glukokortikoid D) Bikarbonat Fosfat E) Fosfat Klor 16. Burkitt lenfomalarda izlenen translokasyon 19.Aşağıdakilerden hangisi böbreklerde AA tipi amiloidoz aşağıdakilerden hangisidir? birikimine neden olmaz? A) t(8;14) A) Tüberküloz B) t(9;22) B) Multipl myelom C) t(11;22) C) Romatoid artrit D) t(14;18) D) Lenfoma E) t(11;14) E) Behçet hastalığı DENEME SINAVI – 45 23 20. Altmış üç yaşında renal hücreli karsinom tanısı konulan 23. Kalp yetmezliği tedavisinde kullanılan aşağıdaki ajanlardan erkek hastada aşağıdaki hormonlardan hangisinin aşırı hangisi mortaliteyi azaltıcı etkisi bulunmamaktadır? salınımı renal hücreli karsinom ile ilişkili olma ihtimali en A) Ramipril düşüktür? A) ACTH B) Eritropoetin C) Renin B) Metoprolol C) Losartan D) Furosemid E) Spirinolakton D) Büyüme hormonu E) Parathormon 21. Aort yetmezliği nedeniyle takip edilen bir hastada fizik 24.Aşağıdaki kalp yetmezliği tanısında kullanılan Framingham muayenede aşağıdaki bulgulardan hangisinin saptanması kriterlerinden hangisi major kriterlerden biri değildir? beklenmez? A) Pretibial ödem A) Graham–steel üfürümü B) Paroksismal nokturnal dispne B) Austin–Flint üfürümü C) Kardiyomegali C) Corrigan nabzı D) Hepatojuguler reflü varlığı D) Durozies işareti E) S3 galo duyulması E) Hill işareti 22.Göğüs ağrısı şikayeti ile acil servise başvuran hastanın 25. Elli altı yaşında halsizlik şikayeti ile iç hastalıkları takipleri sırasında senkop gelişmesi üzerine çekilen polikliniğine başvuran erkek hasta hastanın yapılan fizik EKG’si aşağıdaki gibidir. Yapılan fizik muayenesinde muayenesinde sol el başparmakta çomaklaşma saptanıyor. tansiyonu 70/50 mmHg olan hastanın tedavisinde ilk tercih Mevcut muayene bulgusu aşağıdaki hastalıkların hanisinde aşağıdakilerden hangisidir? beklenmez? A) Bronşektazi B) Ülseratif kolit C) Pulmoner malign neoplazm A) Lidokain B) Amiodaron C) Digoksin D) Elektriksel kardiyoversiyon E) Kalıcı pace–maker takılması 24 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES D) Pulmoner apse E) Pulmoner amfizem 26.Yirmi yaşında erkek hasta öksürük, ateş, eklem ve baş ağrısı hangisi tedavide kullanılmaz? infiltrasyon ve laboratuar tetkiklerinde soğuk aglütinin testi A) Trimetoprim–sulfametoksazol pozitif saptanan hastaya mycoplasma pnömonisi tanısı konuluyor. 29. Bruselloz tanısı konulan hastada aşağıdaki ajanlardan şikayeti ile başvuruyor. Akciğer grafisinde yama tarzında Tedavide aşağıdaki ajanlardan hangisinin yeri yoktur? A) Tetrasiklin B) Penisilin B) Gentamisin C) Rifampin D) Ampisilin E) Doksisiklin C) Klaritromisin D) Moksifloksasin E) Eritromisin 27.Elli yedi yaşında erkek hasta kilo kaybı ve hemoptizi şikayetiyle polikliniğe başvuruyor. Fizik muayenesinde aşağıdakilerden hangisidir? parmaklarda çomaklaşma ve görüntülemelerinde sağda A) Rinovirüs plevral efüzyon ile kaviter lezyonlar saptanıyor.laboratuar B) Rubulavirüs incelemelerinde Ca:12,8 mg/dl saptanan hastanın kemik taraması normal izleniyor. 30. SARS (severe acute respiratory syndrome) etkeni Akciğer malignitesi düşünülen hastada aşağıdaki histolojik tiplerden hangisinin görülmesi en olasıdır? C) Coronavirüs D) Respiratuar sinsisyal virüs E) Adenovirüs A) Adenokarsinom B) Epidermoid karsinom C) Küçük hücreli karsinom D) Büyük hücreli karsinom E) Karsinoid tümör 28. Nefes darlığı şikayetiyle acil servise başvuran elli beş yaşında erkek hastanın görüntülemelerinde sol hemitoraksın tamamına yakınını kaplayan plevral efüzyon saptanıyor.Tüp 31. Özellikle ekstremitelerde simetrik dağılan deri lezyonları ile oral lezyonların bulunduğu hastanın deri biopsisinde testere dişi görünümü ve Civatte body’ler ile bant tarzında torakostomi yardımı ile yarım saat içinde 5 litre sıvı drenajı infiltrasyon görülmekte ise; en olası tanı hangisidir? yapılan hastada işlem sonrası ilerleyici solunum yetmezliği A) Psoriazis gelişerek hasta 4 saat içinde ölüyor. B) Skleroderma Bu hastada en olası ölüm nedeni aşağıdakilerden C) Lupus eritematozus hangisidir? A) İntraplevral kanama D) Akne vulgaris E) Lichen planus B) Pnömotoraks C)Akciğer ödemi D) Kardiyak tamponad E) Havayolu ostrüksiyonu DENEME SINAVI – 45 25 32. Aşağıdakilerden hangisinin oluşumunda streptekoklar rol 35.Altı aylık kız bebek doğumundan itibaren hareketlerinin almaz? az olması ve baş tutamama yakınması ile getiriliyor. Fizik A) Impetigo muayenede gülümseme (+) ve çevreyi ilgi ile izliyor. Hipotoni testlerinde jeneralize hipotonisite saptanıyor. Baş kontrolü B) Ektima olmayan bebekte derin tendon refleksleri alınamıyor. EMG’de C) Eritrazma D) Erezipel yaygın ön boynuz tutulumu bulguları izleniyor. Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? E) Selülit A) Konjenital muskuler distrofi B) Spinal muskuler atrofi C) ALS D) Raşitizm E) Konjenital miyopati 33. Aşağıdakilerden hangisi mamografi tetkiki için yanlıştır? 36. Altmış iki yaşında bir erkek hasta 20 yıldan bu yana yılda birkaç kez gelen baş ağrılarından yakınıyor. Ağrıyı yaklaşık A) Meme kanseri şüphesinde ilk kullanılacak tetkiktir. 30 dakika süreyle sağ göz içerisinde, göz arkasında ve sağ B) Kontrast madde kullanılmaksızın yapılır. şakakta hissediyor. Gün içerisinde 4 kez ve geceleride bir kez C) X–ray ışınları kullanılır. D) Makrokalsifikasyonların incelenmesinde tek yöntemdir. aynı şekilde ağrı olduğunu belirtiyor. Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? E) Süt bezi ve yağ dokuları kolaylıkla değerlendirilir. A) Küme baş ağrısı B) Oftalmoplejik migren C) Trigeminal nevralji D) Beyin tümörü E) Ağrılı oftalmopleji 34.Sağ elini kullandığı bilinen yetmiş yaşında bir hasta ani başlangıçlı sol tarafta güçsüzlük yakınmasıyla hastaneye 37. Yirmi yaşında genç bayan hasta el sırtında skarlar, büyümüş parotis bezleri ve dişetlerinde kanama ile doktora getiriliyor. Nörolojik muayenede sol hemipleji ve solda başvurmuştur. Hasta yemek yeme sonrası aşırı laksatif babinki refleksi pozitif bulunuyor. Hasta hemiplejisinin kullanmakta ve sık sık kusmaktadır. Hastanın yapılan farkında değildir ve sol taraftan verilen görsel uyaranları muayenesinde vücut kitle indeksinin normal olduğu ve hafif ihmal etmektedir. Bu hastada tıkanan en olası vaskuler yapı aşağıdakilerden hangisidir? A) Sağ orta serebral arter B) Sağ anterior serebral arter C) Sol internal karotis arter D) Sol posterior serebral arter E) Sol posterior inferior serebellar arter 26 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES sıvı elektrolit bozukluğu belirlenmiştir. Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Anoreksia nervoza B) Duygudurum bozukluğu C) Depresyon D) Bulimia nervoza E) Yaygın anksiyete bozukluğu 38. Çömez bir göz hastalıkları asistanına kongrede sözlü sunum 41. Lastik fabrikasında çalışan işçilerden bazı hastalıkların yapması için iş kitleniyor. Asistan toplum karşısında sunum incelenmesi amacıyla araştırma yapılması planlanıyor. yapacağı esnada çok heyecenlandığını, sıkıntı ve endişe Çalışma 1975’de yapılıyor. Fabrikada 1940-1970 yılları yaşadığını, hatta geçmişte çok yoğun mide bulantısı, kusma arasında çalışmış işçilerin sağlık kayıtları ileriye doğru ve bayılma nedeniyle sunum yapamadığı durumlar olduğunu taranıyor. hocasına belirtmektedir. Bu çalışma ne tür bir araştırmadır? Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Vaka kontrol A) Yaygın anksiyete bozukluğu B) Kesitsel B) Panik bozukluk C) Tanımlayıcı C) İşten kaçma mania D) Morbidite D) Sosyal fobi E) Retrospektif kohort E) Somatizasyon bozukluğu 39. Mesleği tornavidacı olan 40 yaşındaki erkek hasta dirsek 42. Yıl ortası nüfusu 10 763, toplam kadın nüfusu 5233, 15-49 yaş lokalizasyonunda başlayan önkol arka yüzüne yayılan ağrıdan grubu kadın nüfusu 5051, canlı doğum sayısı 308, gebeliğin yakınmaktadır. Ağrı özellikle bileğin dorsifleksiyonunda 28. haftasını tamamladıktan sonra ölü doğan bebek sayısı artmaktadır. 10 olan bir ilçede aynı yılki bebek ölümleri ile ilgili bilgiler şöyledir: Dirseğinin lateralinde de şişlik bulunan hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? 0-7 günlükken ölen bebek sayısı: 8 A) Tenisçi dirseği 8-28 günlükken ölen bebek sayısı: 15 B) Olekranon bursiti 29-365 günlükken ölen bebek sayısı: 56 C) Golfçu dirseği Bu bilgilere göre, ilçedeki perinatal ölüm hızı aşağıdaki D) Medial epikondilit E) Karpal tünel sendromu işlemlerden hangisiyle hesaplanır? A) 10 + 8 10 + 308 B) 10 10 + 308 C) 10 + 8 40. Aşağıdakilerden hangisi belirli bir bölgede belirli bir zaman için gelişen vaka sayısının bölgedeki risk altındaki kişi sayısına oranı olarak tanımlanır? A) İnsidans 308 D) 8 + 15 + 56 308 E) 10 + 8 + 15 308 B) Prevelans C) Fatalite hızı D) Atfedilen risk E) Rölatif risk DENEME SINAVI – 45 27 43.On altı aylık erkek yürümeye başladıktan sonra bacaklarının 46. On bir yaşındaki erkek çocuk boy kısalığı nedeniyle getiriliyor. eğri olduğunu ailesi tarafından fark ediliyor. Öyküsünde Özgeçmişinde doğum boyu ve kilosu ve baş çevresinin huzursuz bir bebek olduğu ve başının arka kısmının çok normal olduğu öğreniliyor. Şimdiye kadar ciddi bir hastalık terlediği öğreniliyor. Doğumdan sonra doktoru tarafından geçirmediği, aşılamalarının sağlık bakanlığı aşılama önerilen D vitamini damlasını annesi sadece 2 ay verdiğini takvimine uygun yapıldığı ifade öğreniliyor. Soygeçmişinde; ve sonrasında vermediğini ifade ediyor. Fizik muayenesinde dayısının çocukluğunda boy kısalığı şikayeti olduğu, geç ön fontanelin açık ve yaşına göre biraz geniş olduğu, göğüste ergenliğe girdiği ve sonrasında birden boy attığı öğreniliyor. kostokondral bileşkelerde şişlikler olduğu, el ve ayak Fizik muayenesinde tartı 25–50. persantilde, boyu <3. bileklerinde şişlikler olduğu ve bacaklarının içe doğru eğik perantilde olduğu, puberte bulgularının başlamadığı ve olduğu görülüyor. Tetkiklerinde kalsiyum 9,6 mg/dL (normal), sistem muayeneleri doğal saptanıyor. Laboratuvarında fosfor 4,5 mg/dl (normal), alkalen fosfataz 1200 U/L (artmış), hemogram, kısa biyokimyasal tetkikleri, tam idrar analizi, parathormon: 80 U/L (artmış), 25–OH D vitamini: 9 nmol/L tam dışkı analizi, çölyak tarama testlerinde ve tiroid (düşük) saptanıyor. hormonlarında bir özellik olmadığı saptanıyor. Kemik yaşının Bu çocukta en olası tanınız nedir? ise 9 yaş ile uyumlu olduğu görülüyor. A) Vitamin D bağımlı Tip 1 raşitizm Bu çocukta boy kısalığı için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? B) Vitamin D bağımlı Tip 2 raşitizm A) Büyüme hormonu eksikliği C) Hipofosfatazya B) Ailesel boy kısalığı sendromu D) Nutrisyonel raşitizm C) Konstitüsyonel boy kısalığı E) Hiperaratiroidi D) Sevgi yoksunluğu sendromu E) Akondroplazi 44. Riboflavin (vitamin B2) eksikliği düşünülen bir çocukta 47. Daha önce aşılamaları tam olan beş yaşında erkek çocuk, 3 aşağıdaki klinik bulgulardan hangisi görülmesi beklenmez? gün önce ateş, boğaz ağrısı şikayetiyle hekime başvuruyor. A) Gözlerde kuruluk, göz yaşlarında azalma Fizik muaynesinde Ateşi 38,9 °C, boğazı hiperemik, tonsiller hipertrofik, hiperemik ve yaygın kriptalar saptanmış. Servikal B) Fotofobi bölgede bilateral en büyüğü 3X1,5 cm çapında lenfadenopati C) Keliozis saptanıyor. İlk değerlendiren hekim kriptik tonsillit olarak D) Seboreik dermatit değerlendiriyor ve ampisilin reçete ediyor. Antibiyotik E) Glossit tedavisinden 24 saat sonrasında tüm vücutta yaygın makülopapüler döküntüler görülüyor. Döküntüleri olması üzerine panikleyen aile tarafınıza başvuruyor. Hemogramında lenfosit hakimiyetinde hafif lökositoz, CRP negatif, periferik 45. Çocukluk çağı aşı uygulamaları için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? A) Humural immun yetersizliği olan çocuklara canlı virüs aşıları yapılmaz. B) Kompleman C5 eksikliği olan çocuklara canlı bakteriyel aşılar yapılmaz. C) Aynı yolla uygulanan iki canlı virüs aşısı aynı gün farklı bölgelere yapılabilir. D) Aşılama takvim yaşına göre yapılır, tek istisna aşı ise hepatit aşısıdır. Hepatit B aşısının ilk dozu bebek 2000 gr üzerine çıkınca yapılması önerilir. E) Son aşıdan sonraki 2 hafta içinde immunglobulin uygulanan çocuğa son aşı dozu tekrarlanması önerilir. 28 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES yaymada artmış monosit ve atipik lenfositler saptanıyor. Bu çocukta en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? A) Streptokoksik tonsillofarenjit B) Difteri C) Enfeksiyöz mononükleozis D) İlaç döküntüsü E) Kızamık 48. Yukarıdaki olguda tanı da en değerli test aşağıdakilerden 51. Bir yaşındaki orak hücreli anemi tanılı erkek çocuk, ani ortaya hangisidir? çıkan solukluk, hipotansiyon ve hepatosplenomegali şikayeti A) Boğaz kültürü ile başvuruyor. B) Difteri kültürü C) EBV–VCA IgM D) Allerjik deri testi E) Kızamık Ig M Bu çocukta bu duruma neden olabilecek en muhtemel klinik tablo aşağıdakilerden hangisidir? A) Hiperhemolitik kriz B) Megaloblastik kriz C) Vazo–okluziv kriz D) Aplastik kriz E) Sekestrasyon krizi 49. On yaşında erkek çocuk 5 gündür var olan ateş şikayeti ile aşağıdakilerden hangisi kötü prognositik özelliklerden birisi ağız çevresi soluk görünümde, tonsilleri bilateral hipertrofik değildir? ve kirli beyaz renkli lezyonları mevcuttu. Vücutta yaygın A) Matür B hücreliler ve sitolojik olarak L3 olması makülopapüler lezyonlar ve kıvrım yerlerinde koyu renkli lekeleri mevcuttu. 52. Çocukluk çağı akut lenfoblastik lösemi (ALL) için başvuruyor. Fizik muayenesinde yanakları kırmızı renkli olup, Bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Kawasaki hastalığı B) Stafilokoksik toksik şok sendromu B) <1 yaş ve >10 yaş üzerinde olma C) Lökosit sayısı >50000/mm3 D) Hipodiploidi, t(9;22), t(4;11) olması E) TEL/AML 1 gen yeniden düzenlenmesi C) Kızamık D) Kızamıkçık E) Kızıl 50. On iki yaşında kız çocuğu dışkıda kan görülmesi nedeniyle annesi tarafından hekime getiriliyor. Öyküsünde daha diğerlerinden daha olasıdır? önce bir soru olmadığı, kabızlık sorunu yaşamadığı ve son A) Astım 3 aydır zaman zaman dışkılama yaparken, dışkıya bulaşık B) Atopik dermatit kan görüldüğü ve bu esnada bir ağrısı olmadığı ifade ediliyor. Büyüme gelişmesi yaşına uygun olan çocuğun 53. Aşağıdakilerden hangisine alerjik rinitin eşlik etmesi C) Akut ürtiker fizik muayenesinde anal muayenede direk bakıda bir özellik D) Kronik ürtiker saptanmıyor. E) Gıda allerjisi Bu çocukta en olası tanı nedir? A) Anal fissür B) İnvajinasyon C) Malrotasyon D) Juvenil polip E) Meckel divertikülü DENEME SINAVI – 45 29 54. Ağır atopik dermatitli bazı çocuklarda aşağıdaki 58. Aşağıdakilerden hangisi neonatal lupus sendromunda proteinlerden hangisinde mutasyon vardır? görülmez? A) NGAL A) Nefrit B) Ovoalbumin B) Cilt lezyonu C) Filaggrin C) Aritmi D) Leptin D) Trombositopeni E) Polisistin E) Hepatit 55. B lenfosit defekti düşünülen 2 yaşındaki bir hastada 59. 4 yaşındaki kız çocuk sağ diz ve el bilekte ağrı yakınmasıyla aşağıdaki laboratuar testlerinden hangisi tanıya yardımcı getiriliyor. Fizik değerlendirmesinde el bilek ve dizde değildir? hassasiyet ve şişliğin tespit ediliyor. Gözde üveit saptanan A) Serum IgG hastanın anti–nükleer antikoru pozitif saptanıyor. B) Aşılara antikor yanıtı Bu hastada olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? C) İzohemaglutinin titresi A) Sistemik juvenil idiopatik artrit D) Periferik kanda CD19 sayısı B) Oligoartiküler juvenil idiopatik artrit E) Total lenfosit sayısı C) Poliartiküler juvenil idiopatik artrit D) Entezit ilişkili juvenil idiopatik artrit E) Psöriatik artrit 56. Aşağıdakilerden hangisi büyüme hormonu tedavisine bağlı 60. 16 yaşındaki erkek çocuk, rekürren hematüri yakınmasıyla oluşan yan etkilerden biridir? inceleniyor. Tam idrar tetkikinde büyük büyütmede 30–35 A) Malignite eritrosit ve eritrosit silendirleri ve hyalen membranlar görülüyor. Biyokimyasal incelemede BUN ve kreatinin B) Hipoglisemi C) Graves hastalığı D) Femur epifiz kayması E) Kronik ürtiker düzeylerinde artış saptanıyor. Ailesinde erken yaşta böbrek yetmezliği ve diyaliz öyküsü olan bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) FSGS B) Good pasture sendromu C) İnce glomerüler bazal membran hastalığı D) Alport sendromu 57. Aşağıdakilerdan hangisi en sık görülen MODY (maturity– onset diabetes of the young) sendromudur? A) MODY1 B) MODY2 C) MODY3 D) MODY5 E) MODY6 30 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES E) MPGN 61. Çocukluk çağında transplantasyon sonrası en sık 64. Aşağıdakilerden hangisi APGAR skorlaması greft kaybına neden olan primer böbrek hastalığı parametrelerinden biri değildir? aşağıdakilerden hangisidir? A) Cilt rengi A) Good pasture hastalığı B) Kalp hızı B) Membranoproliferatif glomerülonefrit tip II C) Refleks yanıt C) Fokal segmental glomerülonefrit D) Tonus D) Alport sendromu E) Moro refleksi E) IgA nefropatisi 62. 5 gündür ateş ve boğaz ağrısı olan 15 yaşındaki erkek çocuk, 65. 34 haftalık 1700 gr olarak doğan erkek bebek, postnatal 8. fizik muayanede bilateral tonsiller hiperemik, sağ tonsilde günde gelişen takipne nedeniyle değerlendiriliyor. Serum büyüme ve uvulada karşıya kayma saptanıyor. brain natriüretik peptit (BNP) düzeyi yüksek saptanıyor. Bu hastadaki olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? Aşağıdakilerden hangisi bu hastanın öncellikli solunum A) Enfeksiyöz mononükleaz sıkıntısı nedeni olarak düşünülmelidir? B) Retrofaringeal abse A) Respiratuvar distres C) Peritonsiller abse B) Patent duktus arteriozus D) Bakteriyal trakeit C) Sepsis E) Akut laringotrakeobronşit D) İntraventriküler kanama E) Pnömotoraks 63. Yabancı cisim aspirasyonu düşünülen bir hastada göğüs 66. 36 hafta 3 günlük 2200 gram ağırlığında sezaryen ile doğan grafisi hangi pozisyonda çekilmelidir? bebek, ilk saatlerde solunum sıkıntısı, takipne, ve interkostal A) İnspiryum retraksiyon geliştiriyor. Akciğer grafisinde havalanma azlığı, hava bronkogramları ve retikülogranüler görünümü B) Ekspiryum C) Sağ yan D) Sol yan E) Dekübit saptanıyor. Arteriyel kan gazında pH düşük, pCO2 yüksek saptanıyor. Bebeğin olası tanısı ağıdakilerden hangisidir? A) Konjenital pnömoni B) RDS C) Yenidoğan geçici takipnesi D) Sepsis E) Pnömotoraks DENEME SINAVI – 45 31 67. Aşağıkilerden hangisi Fallot tetralojisinin hipoksik atak 70. Kilo alamama ve karın şişliği getirilen 9 aylık çocuğun kusma, tedavisinde kullanılmaz? beslenme güçlüğü ve letarji yakınmalarının da olduğu A) Oksijen öğreniliyor. Bu yakınmalarının ek gıda başlandıktan sonra başladığı ifade ediliyor. Fizik muayenede karaciğer büyüklüğü B) İV sıvı C) Digoksin D) Propanolol E) Morfin saptanıyor. Hipofosfatemi, glikozüri, metabolik asidoz, transaminaz yüksekliği ve PT uzaması olan hastada en olası aşağıdakilerden hangisidir? A) Hartnup hastalığı B) Tirozinemi tip 2 C) Tirozinemi tip 1 D) Herediter fruktoz intoleransı E) Galaktozemi 68. Daha önceden sağlıklı olarak bilinen 8 yaşındaki erkek çocuk, ateş ve sık nefes alma yakınması ile getiriliyor. Solunum sayısı: 45/dk, kalp tepe atımı: 160/dk, galo ritmi ve ciddi solunum sıkıntısı mevcut olan hastanın göğüs grafisinde kardiyomegali saptanıyor. ASO düzeyi 450 IU ve CRP düzeyi 71. Aşağıdakilerden hangisi nöronal migrasyon kusurlarından biridir? A) Holoprozonsefali B) Meningosel 80 mg/dL ölçülüyor. C) Siringomiyeli Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? D) Spina bifida okülta A) Miyokardit E) Diastometamiyeli B) ASD C) Ventriküler septal defekt D) Aort darlığı E) Akut romatizmal ateş 69. Aşağıdaki glikojen depo hastalıklardan (GDH) hangisinde 32 72. Aşağıdakilerden hangisi basit febril konvülziyon immün yetmezlik–nötropeni görülür? bulgularından biri değildir? A) von Gierke hastalığı A) Generalize nöbet B) GDH Tip Ib B) Kısa posttiktal dönem C) GDH Tip III C) Aynı günde tekrarlayabilmesi D) GDH Tip IV D) 15 dakikadan kısa sürmesi E) GDH Tip V E) Normal nörolojik gelişim TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 73. Nonkutanöz melonomlarla ilgili olarak aşağıdaki 76. Prognozu en kötü ve en az görülen batın içi apse tipi ifadelerden hangisi yanlıştır? aşağıdakilerden hangisidir? A) Oküler melonom gözde en sık görülen malignitedir. A) Sağ subfrenik apseler B) Oküler melonom en sık kemiğe metaztaz yapar. B) Sol subfrenik apseler C) Nonkutanöz melonomlar kutonöz melonomlara göre daha C) Bursa omentalis apseleri nadir görülür. D) Mukoza melonomlarının prognozu kutonöz melonomlara D) İnterloop apseler E) Pelvik apseler göre daha kötüdür. E) Oküler melonomlar nadiren lenf nodu metaztazı yaparlar. 74. Organizmadaki lenfatik sistem ile ilgili olarak 77. İnkarserasyon riski en yüksek ve en düşük batın ön aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? duvarı fıtıkları aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak A) Sekonder lenf ödem primer lenf ödeme göre daha sık sıralanmıştır? görülür. A) Direkt inguinal herni–obturator herni B) Lenf ödem uzun dönemde lenfanjiosarkom riskini arttırır. B) Spiegel hernisi–litre hernisi C) Milroy hastalığı konjenital lenf ödemin familyal tipidir. C) Femoral herni–indirekt inguinal herni D) Gebeliğin 8. Haftasında lenfatik sistem ve sisterna şili D) Femoral herni–direkt inguinal herni oluşur. E) Femoral herni–umlikal herni E) 1 yaş altında görülen lenf ödeme prekoks lenf ödem denir. 75. Post operatif kanamaya neden olan hipofibrinojenemiler 78. Splenektominin en sık endike olduğu durum, hemolotik arasında en sık görülen aşağıdakilerden hangisidir? anemilerden mutlak splenektomi endikasyonu olan A) Primer fibrinoliz hastalık, spontan dalak rüptörünün en sık görüldüğü B) DİK C) Malign tümörlere sekonder gelişen fibrinoliz D) Faktör 5 ve faktör 8 eksikliği ile giden fibrinoliz E) Şok ve hipoksideki plazminojen aktivatörlerinin aşırı çoğalması ile giden fibrinoliz hastalık, elektif splenektominin en sık yapıldığı hastalık aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru olarak sıralanmıştır? A) Splenik rüptür–herediter sferositoz–enfeksiyoz mononükleoz–ITP B) Splenik rüptür–herediter ovalositoz–polisitemia vera–ITP C) ITP–herediter sferositoz–enfeksiyoz mononükleoz–TTP D) Splenik rüptür–herediter sferositoz–enfeksiyoz mononükleoz–TTP E) ITP–orak hücreli anemi–enfeksiyoz mononükleoz–TTP DENEME SINAVI – 45 33 79. 55 yaşında erkek hasta 1 yıldan beri devam eden karın 82. Karsinoid tümörlerin karaciğer metaztazlarının ağrısı şikayeti ile polikliniğe başvuruyor.Karın ağrısı etiyoloji gösterilmesinde en spesifik görüntüleme yöntemi, akut araştırması için yapılan BT’de pankreas kuyruğuna yerleşen 7 pankreatit tanısında en spesifik görüntüleme yöntemi, cm çapında birçok kistten oluşan ve ortasında yıldız vari skar kronik pankreatit tanısında en spesifik tetkik yöntemi, dokusu içeren kistiklezyon tespit ediliyor. akut kolesistit tanısında en spesifik ve en sensitif tanı Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir ve bu yöntemi, sarılığı olan hastada ilk istenecek tetkik yöntemi, hastanın tedavisi için en doğru yaklaşım hangi şıkta doğru karaciğerde yer kaplayıcı lezyonların tespitinde en olarak sıralanmıştır? spesifik tetkik yöntemi, rektum ve özefagus tümörlerinin inoperabl kararının verilmesinde en spesifik tetkik yöntemi, A) Müsinöz kistadenom–cerrahi özefagus perforasyonunun tanısı için ilk yapılması gereken B) Pankreas pseude kisti–izlem görüntüleme yöntemi aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru C) Seröz kistadenom–izlem olarak sıralanmıştır? D) İntraduktal papiler müsinöz neoplazm–cerrahi A) MR–BT–ERCP–Hida sintigrafisi–USG–Endosonografi–Endo USG–Suda eriyen kontrast madde ile çekilen grafi E) Solid pseudo papiler neoplazm–cerrahi B) MR–BT–ERCP–İ123 sintigrafisi–USG–Endosonografi–Endo USG–BT C) Anjiografi–BT–ERCP–İ123 sintigrafisi–USG–Endosonografi– Endo USG–Suda eriyen kontrast madde ile çekilen grafi D) Anjiografi–BT–ERCP–İ131 sintigrafisi–USG–Endosonografi– Endo USG–Direkt grafi E) Anjiografi–BT–ERCP–Hida sintigrafisi–USG–Endosonografi– Endo USG–Direkt grafi 80. En sık görülen kronik pankreatit tipi aşağıdakilerden 83. 25 yaşındaki kadın hastada sol memede tek, solid, 6 cm çaplı hangidir? A) Asemptomatik pankreatik fibrozis ağnsız ve mobil bir kitle saptanıyor. En uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir? B) Kronik kalsifik pankreatit A) Yalnızca fizik muayene C) Kronik inflamatuar pankreatit B) Belirli aralıklarla ultrasonografi D) Kronik otoimün pankreatit C) İnce iğne aspirasyon biyopsisi E) Kronik obstriktif pankreatit D) Belirli aralıklarla mamografi E) Cerrahi eksizyonel biyopsi 81. Koledok kistleri ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) Erkeklerde kadınlara göre 6 kat daha fazla görülür. B) Asemptomatik vakalarda tedaviye gerek yoktur. C) Genellikle kendini kolanjit ataklarıyla gösterirler. D) En sık görülen koledok kisti tipi tip 5’dir. E) Tip 4a–Caroli hastalığı olarak ifade edilir. 34 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 84. Hepatosellüler karsinomu olan 64 yaşında erkek hastaya 87. Aşağıdaki sendrom ve genetik mutasyon eşleştirmelerinden cerrahi tedavi planlanmaktadır. Bu hastanın tedavisi hangisi yalıştır? esnasında aşağıdakilerden hangisinin prognoz üzerine A) Herediter non polipozis koli sendromu–mLH–1, mSH–2 negatif etkisi yoktur? mutasyonu A) Tümörün birden fazla odakta yer alması. B) Li–Fraumeni sendromu–p53 B) Tümörün lenfatik ve vasküler invazyonunun olması. C) Peutz–Jeghers sendromu–LKB1 C) Cerrahi sınırın en yakın olan noktada 3 cm olması. D) Cowden sendromu–PTEN mutasyonu D) Hastaya sirozun eşlik etmesi. E) Muir–Torre sendromu–TRIM E) Hastaya hepatik ensefalopatinin eşlik etmesi 85. 35 yaşında 8 haftalık gebe, karın ağrısı ve şişkinlik nedeniyle 88. Aşağıdakilerden hangisi anüsün epidermoid acil servise başvuruyor. Hastanın yapılan fizik muayenesinde karsinomlarından biri değildir? distansiyon tespit ediliyor ve intestinal obstrüksiyon tanısı A) Skuamöz hücreli karsinom konuluyor. B) Kloajenik karsinom Bu hasta için intestinal obstrüksiyona neden olan en olası C) Transizyonel karsinom sebep aşağıdakilerden hangisidir? D) Bazaloid karsinom A) Malign tümörler E) Bowen hastalığı B) Benign tümörler C) Herniler D) Uterus basısı E) Volvulus 86. Aşağıdakilerden hangisi gastrointestinal sistem 89. 75 yaşındaki erkek hasta karın ağrısı şikayetiyle acil servise kanamalarında cerrahi endikasyonu değildir? başvuruyor. Akut batın bulguları tespit edilen hasta acil A) Günlük 8 ünite transfüzyona rağmen hemodinamik ameliyata alınıyor ve çekal volvulus tespit ediliyor. stabilitenin sağlanamaması. B) Aynı yatışta iki başarılı endoskopik girişime rağmen kanamanın tekrarlaması. C) Tekrarlayan kanama ataklarının şok tablosu ile birlikte olması. D) Endoskopik girişimlerle kanamanın yerinin saptanamaması. E) Hastanın yaşının >70 olması. Bu hastanın tedavisi için aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) Devolvüle edilip diren konularak ameliyat sonlandırılmalıdır. B) Çekum eksize edilmelidir. C) Sağ hemikolektomi ve primer anostomoz yapılmalıdır. D) Sağ hemikolektomi ve kolostomi uygulanmalıdır. E) Devolvüle edilip çekum anotomik pozisyonunda çevre dokuya tespit edilmelidir. DENEME SINAVI – 45 35 90. Aşağıdakilerden hangisi restriktif morbid obezite 93. Mide karsinoid tümörleri ile ilişkili olarak aşağıdaki ameliyatlarından değildir? ifadelerden hangisi doğrudur? A) Gastrik by–pass A) En sık görülen tip 3’dür. B) Biliopankreatik diversiyon B) Tip 1 zolinger Ellison sendromu ile ilişkilidir. C) Gastroplasti C) Tip 2 tümörler büyük ve tekdirler. D) Laparoskopik gastrik bant D) Tip 2 tümörler hipergastrinemi ile ilişkilidir. E) Açık gastrik bant E) Tip 3 tümörler sporadiktir ve prognozu en kötü olan tipdir. 91. Peptik ülser tedavisinde kullanılan medikal tedavi 94. Aşağıdakilerden hangileri klasik akalazya triadını oluşturan seçeneklerinden hangisinin h. Pilori’yi eradike edici etkisi semptomlardır? vardır? A) Disfaji, retrosternal ağrı, safrasız kusma A) Proton pompa inhibitörleri B) Disfalji, regürjitasyon, kilo kaybı B) Sukralfat C) Disfaji, retrpsternal ağrı , kilo kaybı C) Anti asitler D) Disfaji, regürjitasyon, safrasız kusma D) Bizmut E) Disfaji, kilo kaybı, safrasız kusma E) Prostoglandinler 92. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinin helikobakter pilori ile 95. Gastroözefagial reflü hastalarında özefagus hasarını ilişkisi diğerlerine göre daha düşüktür? değerlendirmek için Miller skorlaması yapılır. Miller A) Mide adeno karsinomu skorlamasına göre lineer ülserasyon hangi derecedir? B) Duodenum ülseri A) I C) Mide ülseri B) II D) Mide lenfoması C) III E) Gastroözefagial reflü D) IV E) V 36 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 96. Karaciğer transplantasyonu için en sık endikasyon olan 98. Omuz çıkıklarında en sık yaralanan sinir aşağıdakilerden hastalık, karaciğer transplantasyonunun en sık yapıldığı hangisidir? hastalık, karaciğer transplantasyonundan en fazla yarar A) Aksiller gören hastalık, karaciğer transplantasyonundan en az B) Ulnar yarar gören hastalık, karaciğer transplantasyonunun en C) Radial ciddi komplikasyonu, karaciğer transplantasyonunun en sık komplikasyonu, karaciğer transplantasyonundan sonra D) Median en sık görülen rejeksiyon tipi, karaciğer transplantasyonu E) Muskulokutaneus için bekleme listesindeki hastaların prognozunu belirlemek için kullanılan MELD skoru parametreleri ve çocuklarda karaciğer transplantasyonu için en sık endikasyon aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak sıralanmıştır? A) Siroz–HBV–Primer bilier siroz ve primer siklerozan kolanjit–HCV–Primer non fonksiyon–Safra kaçakları–Akut 99. Ektopik böbrek en sık aşağıdakilerden hangisinde yerleşir? rejeksiyon– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi–Bilier atrezi A) Retroperitoneal B) HCV–Primer non fonksiyon– Primer bilier siroz ve primer B) Abdominal siklerozan kolanjit– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi– C) Subaortik Bilier atrezi–Safra kaçakları–Siroz–HBV–Akut rejeksiyon D) Pelvik C) HBV–Akut rejeksiyon–Bilier atrezi–HCV–Primer non E) Umbilikal fonksiyon– Primer bilier siroz ve primer siklerozan kolanjit– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi–Siroz–Safra kaçakları D) HBV–Siroz–Primer bilier siroz ve primer siklerozan kolanjit–Primer non fonksiyon–HCV–Safra kaçakları–Akut rejeksiyon– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi–Bilier atrezi 100. 68 yaşında erkek hasta skrotumda ele gelen damarlanma E) HBV–Siroz–Primer bilier siroz ve primer siklerozan kolanjit– artışı nedeniyle başvuruyor. Yapılan fizik muayenede sağ Primer non fonksiyon–Akut rejeksiyon–Safra kaçakları– Bilier atrezi–Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi–HCV skrotumda varikosel tanısı konuluyor. Bu hastada etyolojiyi belirlemeye yönelik yapılması gerekn ilk yöntem aşağıdakilerden hangisidir? A) Doppler Ultrasonografi B) Abdominal Bilgisayarlı Tomografi (BT) C) Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) D) Biyopsi E) Positron Emisyon Tomografisi (PET) 97. Dirseğinin üzerine düşen ve distal humerustan kolu kırılan çocuğa alçı uygulanıyor sonra elinde ağrı, solukluk gelişen ve nabız alınamayan bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Radial arter kesisi B) Volkman iskemisi 101. Solunum stresi, mediastinal şift, skafoid karın ve göğüs ön–arka çapında artma olan çocukta aşağıdakilerden hangisi düşünülmelidir? C) Raynoud hastalığı A) Bochdalek hernisi D) Vaskülit B) Amfizem E) Sinir basısı C) Kronik bronşit D) Kistik fibrozis E) Pnömoni DENEME SINAVI – 45 37 102. İnguinal herni tanısı konulan 3 aylık bir bebek ne zaman 105. Unilateral seröz otitis media, boyunda kitle, çeşitli kranial ameliyat edilmelidir? nöropatiler ve tinnitus saptanan 60 yaşında bir hastada A) Tanı konulur konulmaz öncelikle aşağıdaki yapıların hangisinde malign tümör olduğu düşünülmelidir? B) Prosesus vaginalis spontan olarak kapanabileceğinden 2–3 A) Nazofarenks yıl bekledikten sonra C) Ilkokula başlamadan önce B) Larenks D) Uygun ameliyat koşulları sağlamak şartıyla en kısa C) Hipofarenks zamanda D) Dil E) Piriform sinüs E) Fıtık bağı tatbiki ile sonuç alınamazsa 103. Otuzbeş yaşında obez bayan hastada bir aydır başağrısı 106. Yirmi sekiz yaşında bayan hasta, baş dönmesi şikayeti ile bulantı kusma ve çift görme yakınmaları olmaktadır. Göz başvuruyor. Hasta özellikle, baş hareketleri ile beraber kısa dibi muayenesinde bilateral papillödem saptanan hastanın süreli baş dönmesi ve bulantı kusmadan şikayetçi olduğunu çekilen kranial BT sinde herhangi bir patoloji saptanmamıştır. ifade ediyor. Nörolojik muayenesinde özellik bulunmayan Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? hastanın, bilateral timpanik membranları normal olarak tesbit ediliyor. Spontan nistagmusu olmayan ve odyometrik A) Beyin tümörü incelemeleri normal sınırlar içinde olan hastanın Dix-Hallpike B) Unkal herniasyon C) Siringomyeli D) Psödotümör serebri E) Normal basınçlı hidrosefali testi (+) bulunuyor. Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir ? A) Vestibüler nörit B) Benign paroksismal pozisyonel vertigo C) Meniere hastalığı D) Vertebrobaziler yetersizlik E) Akut serebrovasküler oklüzyon 104. Kırk yaşında erkek hasta birkaç yıldır ara sıra olan kolda, bacakta kasılmalar şeklinde seyreden nöbetleri olduğunu belirtiyor. Çekilen direkt grafi de intrakranial kalsifikasyon saptanıyor. MRI’da frontal lopta düzgün sınırlı kitle tespit keratokonjonktivit etkenidir? A) Herpes simplex tip I ediliyor. B) Adenovirus tip 3 Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? C) Adeno virüs Tip 8 A) Oligodendrogliom D) CMV B) Medulloblastom E) VZV C) Glioblastome multiforme D) Epandimom E) Akustik nörinom 38 107. Aşağıdakilerden hangisi insanlarda akut epidemik TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 108. Yumuşak doku tümörlerin tanısında standart morfolojik 111. Düzensiz vajinal kanama yakınması ile başvuran 48 incelemeye ek olarak kullanılan aşağıdaki yöntemlerden yaşında, multipar kadının muayenesinde uterus yaklaşık hangisi diğerlerine daha spesifiktir? 8 haftalık gebelik büyüklüğünde ve sert olarak bulunmuş, A) Sitogenetik analiz yapılan transvajinal ultrasonografide uterin kaviteye doğru protrüzyon gösteren 3x2 cm boyutlarında myom odağı B) Piloidi analizi saptanmıştır. Hastaya ait sonohisterografi görüntüsü yanda C) Radyolojik inceleme verilmiştir. D) Morfometrik inceleme E) Enzimatik histokimyasal inceleme 109.Aşağıdakilerden hangisi ektopik gebelikte artışa neden Bu hastada öncelikle yapılması gereken aşağıdakilerden hangisidir? olmaz? A) Endometrial biyopsi A) Pelvik inflamatuvar hastalık B) Progestin ile tıbbi tedavi B) Ektopik gebelik hikayesi C) Histeroskopik myomektomi C) Kondom D) Total abdominal histerektomi D) Rahim içi araç E) Menopoz yaşı yakın olduğu için tedavisiz izlem E) Geçirilmiş tubal cerrahi 110. Vulvada ortaya çıkan lezyon yakınmasıyla başvuran 23 yaşındaki kadının yapılan muayenesinde pembe renkli, 1–3 milimetre çaplı, ortası çökük, içi sıvı dolu hissi veren birkaç adet ciltten kabarık lezyon saptanmıştır. Hastanın öyküsünden 112. Aşağıdaki enzimlerden hangisi overde bulunmaz? A) 5–α redüktaz B) 17–α hidroksilaz lezyonların bir hafta önce belirdiği, ağrısız olduğu ancak C) 21–hidroksilaz bazen kaşındığı öğrenilmiştir. Ayrıca hastanın cinsel olarak D) 3–β hidroksisteroid dehidrogenaz aktif olduğu ve kombine oral kontraseptif ile korunduğu bilgisi E) Aromataz alınmıştır. Lezyona ait görüntü aşağıda verilmiştir. En olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? 113. 28 günlük bir menstruel siklusta blastokist implantasyonu en sık siklusun kaçıncı günlerinde gerçekleşir? A) Herpes genitalis A) <14 B) Şankroid B) 14–16 C) Kondüloma akuminatum C) 17–20 D) Molluskum kontagiozum D) 21–24 E) Koldüloma lata E) 25–28 DENEME SINAVI – 45 39 114. Aşağıdakilerden hangisi bakırlı rahim içi araca bağlı 118. Perinatal mortalite aşağıdaki ikiz gebeliklerin hangisinde komplikasyonlardan biri değildir? en düşüktür? A) Uterus perforasyonu A) Dizigotik B) Pelvik inflamatuvar hastalık B) Diamniyotik–dikoryonik monozigot C) Hipermenore C) Diamniyotik–monokoryonik monozigot D) Ektopik gebelik D) Monoamniyotik–monokoryonik monozigot E) Derin ven trombozu E) Yapışık 115. Aşağıdakilerden hangisi gebelikte uterus rüptürünün en 119. Aşağıdakilerden hangisi uterus sarkomları için risk faktörü sık nedenidir? değildir? A) Polihidramnios A) İleri yaş B) Geçirilmiş sezaryen B) Yüksek parite C) Çoğul gebelik C) Tamoksifen kullanımı D) Eylem indüksiyonu D) Pelvik radyasyon E) Trafik kazaları E) Herediter leiomyomatozis ve renal hücreli kanser sendromu 116. Fetal kromozomal anomali taramasında kullanılan aşağıdaki testlerden hangisi trizomi 21 için en yüksek A) Lenfoma belirleme oranına sahiptir? B) Meme kanseri A) 1. trimester taraması (ikili test) C) Akciğer kanseri B) 2. trimester taraması (üçlü test) D) Kemik sarkomu C) 2. trimester taraması (dörtlü test) E) Malign melanom D) Kombine test (1. ve 2. trimester taraması) E) Maternal kanda fetal hücre tayini 117. Aşağıdakilerden hangisi preeklampsi için bir risk faktörü değildir? A) Sigara B) Obezite C) Çoğul gebelik D) Gebelikte diyabet E) Kronik hipertansiyon 40 120. Aşağıdakilerden hangisi plasentaya en sık metastaz yapar? TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES TEMEL BİLİMLER 01. 14. (14 Soru) 15. 22. (8 Soru) 23. 32. (10 Soru) 33. 54. (22 Soru) 55. 76. (22 Soru) 77. 98. (22 Soru) 99. 120. (22 Soru) : Anatomi : Histoloji, Embriyoloji : Fizyoloji : Biyokimya : Mikrobiyoloji : Patoloji : Farmakoloji KLİNİK BİLİMLER 01. 42. (42 Soru) 43. 72. (30 Soru) 73. 108. (36 Soru) 109. 120. (12 Soru) : Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar) : Pediatri : Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar) : Kadın Hastalıkları ve Doğum TEMEL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI 1– E 31– A KLİNİK BİLİMLER CEVAP ANAHTARI 61– D 91– E 1– B 31– E 61– C 91– D 2– A 32– B 62– E 92– C 2– C 32– C 62– C 92– E 3– B 33– E 63– D 93– A 3– C 33– D 63– B 93– E 4– C 34– C 64– D 94– A 4– E 34– A 64– E 94– B 5– B 35– D 65– D 95– D 5– C 35– B 65– B 95– B 6– A 36– A 66– A 96– A 6– A 36– A 66– B 96– A 7– C 37– B 67– D 97– B 7– D 37– D 67– C 97– B 8– C 38– C 68– B 98– C 8– B 38– D 68– E 98– A 9– E 39– E 69– A 99– B 9– A 39– A 69– B 99– D 10– D 40– D 70– B 100– B 10– E 40– A 70– D 100– B 11– D 41– C 71– E 101– B 11– C 41– E 71– A 101– A 12– C 42– E 72– A 102– A 12– A 42– A 72– C 102– D 13– B 43– B 73– E 103– E 13– A 43– D 73– B 103– D 14– D 44– D 74– C 104– C 14– C 44– A 74– E 104– A 15– E 45– C 75– E 105– D 15– B 45– B 75– B 105– A 16– C 46– D 76– A 106– B 16– A 46– C 76– C 106– B 17– B 47– D 77– C 107– E 17– E 47– C 77– E 107– C 18– D 48– A 78– A 108– A 18– E 48– C 78– A 108– A 19– D 49– E 79– C 109– D 19– B 49– E 79– C 109– C 20– C 50– B 80– D 110– A 20– D 50– D 80– B 110– D 21– E 51– E 81– D 111– E 21– A 51– E 81– C 111– A 22– E 52– B 82– E 112– D 22– D 52– E 82– E 112– C 23– D 53– C 83– E 113– C 23– D 53– A 83– E 113– D 24– E 54– D 84– C 114– D 24– A 54– C 84– C 114– E 25– C 55– C 85– E 115– B 25– E 55– E 85– E 115– B 26– D 56– A 86– C 116– C 26– B 56– D 86– E 116– E 27– B 57– A 87– D 117– D 27– B 57– C 87– E 117– A 28– A 58– A 88– B 118– E 28– C 58– A 88– E 118– A 29– A 59– D 89– A 119– D 29– D 59– B 89– C 119– B 30– C 60– C 90– A 120– D 30– C 60– D 90– B 120– E TUSTIME YAYINCILIK LTD. ŞTİ. www.tustime.com İSTANBUL–MERKEZ Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. No: 59 Haseki-Fatih / İSTANBUL Tel: 0212 521 77 85 Faks: 0212 521 77 65 TUSTIME / KADIKÖY İbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız Bölüm No: 3 Koşuyolu - Kadıköy / İSTANBUL Tel: 0216 336 24 29 Faks: 0216 336 24 82 ANKARA Mamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Dikimevi– Mamak / ANKARA Tel: 0312 417 23 45 Faks: 0312 425 14 09 İZMİR Cumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2 M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü) Pasaport / İZMİR Tel: 0232 425 11 55 Faks: 0232 425 11 57 ISPARTA Gazi Kemal Mah. 1317 Sok. Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTA Tel: 0246 232 66 00 Faks: 0246 232 77 00 Gsm: 0507 408 01 51 AYDIN Hasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34 Merkez AYDIN Gsm: 0530 047 00 58 TUSTIME–PENDİK (OFFLINE) Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9 Pendik/ İSTANBUL TUSTIME–MANİSA (OFFLINE) Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE) Poyraz Sok.No: 4/A Balçova – İZMİR TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE) Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A Bornova – İZMİR TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE) Yenişehir Mah. Fevzi Çakmak Cad.No:47/3 Yahşihan/KIRIKKALE 2015 AĞUSTOS TUS 45. DENEME SINAVI TEMEL BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji, Patoloji, Farmakoloji soruları ve açıklamaları bulunmaktadır. 1. Düşme hikâyesi ile gelen bir hastanın yapılan fizik Fossa pterygopalatina’yı aşağı tarafta ağız boşluğuna muayenesinde fovea radialis’te hassasiyet ve çekilen el-bilek bağlayan yapı canalis pterygopalatinus’tur. Damağın ön grafisinde de radius’un hemen distalindeki karpal kemikte de tarafından genel duyuyu alan n. palatinus major ile damağın kırık tespit edilmiştir. arka tarafından tat ve genel duyuyu alan n. palatinus minor’un Kırığı görülen bu karpal kemik aşağıdaki seçeneklerden damağa ulaşması bu şekildedir. hangisi olabilir? Fissura pterygomaxillaris fossa pterygopalatina’yı fossa infratemporalis’e, A) Os pisiforme Canalis pterygoideus fossa pterygopalatina’yı arkada for. B) Os lunatum lacerum’un ön duvarına, C) Os trapezium Foramen sphenopalatinum fossa pterygopalatina’yı medial D) Os capitatum tarafta burun boşluğuna, E) Os scaphoideum Cevap E Fissura orbitalis inferior fossa pterygopalatina’yı ön tarafta orbita’ya bağlayan yapılardır. El bilek eklemini (art. radiocarpalis) radius, distalde os scaphoideum ve os lunatum ile yapar. Bu tip yaralanmalarda en sık os scaphoideum kırığı görülebilir. 2. Fossa pterygopalatina’daki n. maxillaris’in n. palatinus major ve n. palatinus minor dalları bu fossayı aşağıda tarafta ağız boşluğuna bağlayan hangi delik/kanal/ yarık’dan geçerek damağa ulaşırlar? A) Canalis pterygopalatinus B) Fissura pterygomaxillaris C) Canalis pterygoideus D) Foramen sphenopalatinum E) Fissura orbitalis inferior Cevap A DENEME SINAVI – 45 43 3. Başın fleksiyon-ekstensiyon hareketlerinin gerçekleştiği 4. Trigonum occipitale’de seyreden n. accessorius hangi kasın art. atlantooccipitalis ne tip bir hareketli eklemdir? yüzeyelinde bulunur? A) Sferoid A) M. sternocleidomastoideus B) Elipsoid B) M. trapezius C) Trokoid C) M. levator scapula D) Troklear D) M. digastricus, venter posterior E) Sellar E) M. rhomboideus minor Cevap B Cevap C Art. atlantooccipitalis oksipital kemiğin kondilleri ile atlas’ın For. jugulare’den kranyum’u terk eden n. accessorius aşağı massa lateralis’lerinin üst yüzleri arasında kurulu elipsoid tipte doğru inerken kısa bir mesafe trigonum caroticum’a uğrar. M. bir hareketli eklemdir. Bu eklemde baş fleksiyon-ekstensiyon ve sternocleidomastoideus’un derininden geçen sinir, m. levator abdüksiyon adduksiyon hareketleri yapar. scapulae’nın yüzeyelinde seyrederek m. trapezius’a ulaşır. N. accessorius burada m. levator scapulae’nın yüzeyelinde olacak şekilde trigonum occipitale’de yer alır. M. levator scapulae, servikal vertebraların (C1-4) yan taraflarındaki çıkıntıları olan proc. transversus’lardan başlar ve skapula’nın angulus superior’una yakın margo medialis’inde sonlanır. 44 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 6. Aşağıdaki kaslardan hangisi canalis inguinalis’in yapısına katılmaz? A) M. rectus abdominus B) Fascia transversalis 5. Aşağıdaki kaslardan hangisi uyluğa dış rotasyon yaptırmaz? C) Falx inguinalis A) M. gluteus maximus D) M. obliquus externus abdominus B) M. gluteus medius E) M. transversus abdominus C) M. sartorius Cevap A D) M. iliopsoas E) M. quadratus femoris M. rectus abdominus canalis inguinalis’in medialinde yer Cevap B alan bir kastır, kanalın duvar yapısına katılmaz. M. gluteus medius ve m. gluteus minimus kasları uyluğa iç rotasyon yaptıran iki kastır. Seçeneklerdeki diğer kaslar uyluğa dış rotasyon yaptırırlar. DENEME SINAVI – 45 45 7. Aşağıdakilerden hangisi burun boşluğunda bulunmaz? A) Concha nasalis superior B) A. sphenopalatina C) Ostium pharyngeum tuba auditivae D) Meatus nasi inferior E) A. ethmidalis posterior Cevap C Ostium pharyngeum tuba auditivae nazofarinks’in dış duvarında yer alan östaki borusunun açıklığıdır. Seçeneklerdeki diğer yapılar burun boşluğunun dış duvarında yer alan yapılardır. 8. Trigonum fibrosum dextrum’u delerek geçen yapı aşağıdakilerden hangisidir? A) Chorda tendinea B) Trabecula septomarginalis C) Fasciculus atrioventricularis D) Conus arteriosus E) A. interventricularis anterior Cevap C 9. Aşağıdakilerden hangisi a. carotis externa’nın bir dalıdır? Trigonum fibrosum dextrum; aort, triküspid ve mitral kapaklar arasında bulunan kalbin fibröz iskeletine ait üçgen şekilde bir yapıdır. Septum interatriale’de bulunan nodus atrioventricularis’ten çıkan uyarılar fasciculus atrioventricularis (his demeti) vasıtasıyla trigonum fibrosum dextrum’dan geçerek aşağıda septum interventriculare’nin membranöz parçasına ulaşır. 46 A) A. thyroidea inferior B) A. sublingualis C) A. palatina ascendens D) A. laryngea superior E) A. temporalis superficialis Cevap E TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES A. temporalis superficialis, a. carotis externa’nın parotis bezi içerisinde verdiği iki uç dalından biridir. Seçeneklerde verilen a. thyroidea inferior truncus thyrocervicalis’in, a. sublingualis a. lingualis’in, a. palatina ascendens a. facialis’in ve a. laryngea superior ise a. thyroidea superior’un dalıdırlar. 11. Karaciğeri yukarıda diyaframa bağlayan periton uzantısı aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmiştir? A) Area nuda B) Lig. phrenicocolicum C) Omentum minus D) Lig. coronarium hepatis E) Lig. falciforme hepatis Cevap D Karaciğerin ön ve arka yüzünü örten periton karaciğerin yukarısına ulaşınca buradan diyaframa atlar. Buradaki bu periton lig. coronarium hepatis adını alır ve karaciğeri yukarıya diyaframa bağlar. 10. Tonsilla palatina’nın efferent lenf damarları esas olarak aşağıdaki lenf düğümlerinden hangisine dökülür? A) Nodus occipitalis B) Nodus submandibulares C) Nodus juguloomohyoideus D) Nodus jugulodigastricus E) Nodi partidei Cevap D Tonsilla palatina afferent lenf damarı olmayan bir yapıdır. Bu yapının efferentleri ise dil kökünün efferentleri ile birlikte nodus jugulodigastricus’a açılır. DENEME SINAVI – 45 47 12. Mesencephalon’un sol crus cerebri’sini tutan bir lezyonda 13. Aşağıdakilerden hangisi bir bazal çekirdek değildir? aşağıdakilerden hangisinin görülmesi olasıdır? A) Corpus striatum A) Sağ taraf göz kaslarında felç B) Corpus amygdaloideum B) Sağ taraf çiğneme kaslarında felç C) Putamen C) Sağ taraf mimik kaslarında felç D) Substantia nigra D) Sol taraf çiğneme kaslarında felç E) Nucleus caudatus E) Sol taraf mimik kaslarında felç Cevap B Cevap C Corpus amygdaloideum temporal lobun derinlerinde Mesencephalon’un crus cerebri’lerinden tr. corticospinalis yerleşmiş olan ve limbik sistem ile ilgili bir çekirdektir. Duygusal ve tr. corticonuclearis’e ait lifler geçer. Colliculus hafıza ve duygusal tepkilerin oluşmasında rol oynayan en önemli superior seviyesinde ise iki crus cerebri arasından (fossa yapıdır. interpeduncularis’ten) n. oculomotorius’lar çıkar. Crus cerebri’yi tutan lezyonlarda eğer n. oculomotorius da etkilenmiş ise Seçeneklerdeki yapılardan corpus striatum; globus pallidus, putamen ve nucleus caudatus’un 3’üne birlikte verilen isimdir. ipsilateral pitoz ve kontralateral hemipleji gözlenir. Diğer bir taraftan kranyal sinirlerden sadece n. facialis ve n. hypoglossus’un supranükleer (üst MN) felci söz konusudur. Diğer kranyal sinir çekirdekleri (3, 4, 5, 6, 9, 10, 11) bilateral kortikonükleer inervasyona sahip oldukları için onlarda supranükleer lezyon bir bulgu oluşturmaz. Dolayısıyla sorudaki gibi bir lezyonda hastada kontralateral santral tip fasyal paralizi görülebilir. 14. Aşağıdakilerden hangisi ductus cochlearis’te bulunmaz? A) Membrana tectoria B) Organum corti C) Membrana basilaris D) Processus ciliaris E) Stria vascularis Cevap D 48 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Processus ciliaris, gözdeki corpus ciliare’nin lense doğru 15. İskelet kaslarının sarkomer yapısında aktin filamanlarına yaptığı uzantıdır ve hümör aköz’ü salgılar. Seçeneklerdeki diğer desteklik yapan protein aşağıdakilerden hangisidir? yapılar kulaktaki zar labirentin kısımlarından olan ductus A) Myozin cochlearis’in içerisinde bulunur. B) Titin C) Desmin D) Vinkulin E) Nebulin Cevap E Titin (connectin) dev bir protein molekülü olup myozini M çizgisinden Z diskine bağlar. Kasılma sırasında bir yay gibi büzülür ve sonrasında kası eski boyutuna, iterek, getirir. Z diskinde desmin proteini bulunur. Titin proteini Z diskinde bir Z disk proteini olan alfa–aktinin proteiniyle aktin ile çapraz bağlantı kurar böylece aktin ve myozine tutunmuş olur. İki Z diski (band ya da çizgisi de denir) arasına sarkomer adı verilir ve çizgili kasın işlevsel birimidir (kontraktil ünit). Bir Z diskine tutunan aktin filamanı A bandına kadar uzanır, bu esnada nebulin proteini ona eşlik ederek bir şablon görevi görür. DENEME SINAVI – 45 49 16. Optik siniri aşağıdaki hücrelerden hangisi yapar? Hücre içinde taşınım mikrotübüller üzerinden gerçekleştirilir. Mikrotübüllerin dinamik instabilite adı verilen dinamik ucunda A) Müller hücresi (+ uç) sürekli bir polimerizasyon – depolimerizasyon izlenirken B) Amakrin hücresi statik uç (– uç) daha kararlıdır. Mikrotübüllerde kargo taşınımı C) Gangliyon hücresi + ya da – uca doğru motor proteinler aracılığıyla yapılır. Dynein D) Bipolar hücre mikrotübülün eksi, kinezinse artı ucuna taşımada görevli kargo E) Horizontal hücresi proteinleridir. Cevap C Gözün retina tabakası hücreleri Fotoreseptör nöronlar koni ve basil İletim nöronları Bipolar ve gangliyon İlişkili nöronlar Horizontal ve amakrin Destek gliya Müller hücreleridir. Koni ve basil hücrelerinin çekirdekleri, dış nükleer tabakada olup aksonları, çekirdekleri iç nükleer tabakada olan bipolar ve horizontal hücrelerin dentritleriyle dış pleksiform tabakada sinaps yapar. Gangliyon hücre tabakasındaki gangliyon hücrelerinin aksonları optik siniri yapar. Müller hücrelerinin bazal membranı iç sınırlayıcı membranda olup bu hücreler tüm retinayı geçer. Çekirdekleriyse iç nükleer tabakadadır. Amakrin hücreler bipolar ve gangliyon hücrelerle snaps yapar. 18. Aşağıdaki hücrelerden hangisinin bazal yüzünde katlantılar ve bunların arasında yoğun olarak yerleşmiş mitokondriyonlar izlenir? A) Tuba uterina – Peg hücresi B) Trakea – Goblet hücresi C) Duodenum – Goblet hücresi D) Böbrek – Proksimal tübül epitel hücresi E) Jejenum – Enterosit Cevap D Proksimal tübül , Bowman kapsülünün parietal yaprağının devamı şeklindedir (visseral yaprak glomerül kapillerini sararak filtrasyon membranının yapısına katılır). Böbrek tübüllerinden en fazla geri emilim proksimal tübüllerde olmaktadır. Bu nedenle apikal yüzü yoğun mikrovillus içerir, özellikle bazal bölgesinde katlantılar ve çok sayıda bulunan mitokondriyonlar nedeniyle yoğun asidofilik olarak izlenir. 17. Hücre içinde bir kargo molekülünü mikrotübülün statik olan (eksi) ucuna (retrograd olarak) taşıyan motor kargo proteini aşağıdakilerden hangisidir? B) Osteosit B) Dynein C) Kondroblast C) Kinezin D) Osteoklast D) Myomezin E) Fibroblast E) Transferrin Cevap B TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES yerleşmiştir? A) Osteoblast A) Aktin 50 19. Aşağıdaki hücrelerden hangisi Howship lakunalarında Cevap D Osteoklastlar, kemik yıkımında görev alan monosit kaynaklı çok nükleuslu hücrelerdir. Kemik yıkımı olan bölgelerde, enzimatik aktivite ile açılmış Howship lakünası adı verilen boşluklarda bulunur. Kemik yıkımda etkili asit fosfataz, kollajenaz ve diğer proteolitik enzimleri salgılarlar. Osteoklast aktivitesini parathormon artırır, kalsitonin azaltır. TRAP (tartarat rezistan asit fosfataz) aktivite ve diferansiyasyon markeridır. 20. Aşağıdakilerden hangisi dalakta beyaz pulpada izlenir? A) Kabuklu arteriol B) Peninsilar arteriyol C) Sentral arter D) Dalak sinüzoidleri E) Bilroth kordonları Cevap C 22. Aşağıdaki yapılardan hangisi ürogenital sinüsten gelişir? A) Bowman kapsülü B) Proksimal tübül Kırmızı Pulpada Bulunan Yapılar C) Distal tübül Peninsilar arteriyol D) Üreter Makrofajla çevrili kapiller (kabuklu arteriol) E) Mesane Dalak sinuzoidleri Cevap E Dalak kordonları Plazma hücresi, makrofaj, retiküler hücreler, kan hücreleri Üriner sisteme arka vücut duvarı mezenkiminden (intermediate –ara– mezodermden) gelişen ürogenital kabartıdan nefrojenik kordonların belirmesiyle gelişmeye başlar. Beyaz Pulpada Bulunan Yapılar Pronefroz; 4. haftada görülen sonra fonksiyon görmeyen Korona (B hücreleri) yapıdır. Sentral arter Mezonefroz; 4. hf. sonu–12. hf. arasında izlenir. Rudimenter pronefronu yapar. PALS (T hücreleri) Metanefroz; 5. hf. başında izlenir, 9. hf.da işlev kazanır. Germinal merkez (B hücreleri) Metanefrojenik blastem (mezoderm) yapısından Bowman kapsülü, proksimal tüpler, Henle kulpu ve distal tüpler gelişirken; 21. Aşağıdaki verilen işlevlerden hangisi testisin Sertoli Metanefrik divertikül (üreter tomurcuğu) yapısından toplayıcı hücrelerine ait değildir? kanallar, kaliks renalis, renal pelvis, üreter, mesanenin trigonumu A) Spermiyasyonda görev almak meydana gelir. B) Androjen–binding protein salgılamak Ürogenital sinus’ten ise mesane ve üretra gelişir. C) Kan–testis bariyerini oluşturmak D) Sperm artıklarını fagosite etmek E) Testosteron salgılamak Cevap E Sertoli hücreleri testosteron salgılamaz. Testosteron Leydig hücreleri tarafından salınır. Seçeneklerdeki diğerleri Sertoli hücrelerinin görevleri arasındadır. DENEME SINAVI – 45 51 23. Normal sağlıklı bir insanda hücre hacminin kontrolünde KİMYASAL SINAPSLARDAN NÖROTRANSMİTTER SALINIMI primer rol oynayan mekanizma aşağıdakilerden hangisidir? A) Osmoz B) Basit difüzyon C) Kolaylaştırılmış difüzyon D) Na+–K+ ATPaz pompası E) Sarkoplazmik retikulum Ca– ATPaz (SERCA) pompası Cevap D Normal koşullarda hücre hacmini kontrol eden primer mekanizma Na+–K+ ATPaz pompasıdır. Hücre hacmini etkileyen en önemli olay hücre içerisine suyun girişidir (osmoz). Ancak suyun hareketi özellikle ekstraselüler ortamda fazla bulunup hücre içine difüzyonla giren Na+ iyonlarına bağlı olarak gerçekleşmektedir. İçeriye giren Na+ iyonlarını elektrokimyasal gradiente zıt yönde ATP harcayarak dışarı çıkaran ve böylece hücre hacmini kontrol eden primer mekanizma ise Na+–K+ ATPaz pompasıdır. Bu pompanın hipoksi veya başka nedenlerle inhibe olması ise hücresel ödeme neden olur. Kimyasal sinapstan nörotransmitter salınımı. Tetanoz ve botulinum toksinleri MSS’de ve sinir–kas kavşağında nörotrasmitter salınmasını engeller. Botulinum toksin tip A ve E (BOTOKS); SNAP–25’i bloke eder. Botulinum toksin tip B; sinaptobrevini bloke ederek etki gösterir. Bu etkiler sinaptik aralığa nörotrasmitter ekzositozunu önler ve sinir kas kavşağına uygulandığında flaks paraliziye neden olur. Kas spazmlarında ve akalazya’da tedavi için kullanılır. Tetanoz toksini ise sinir kas kavşağında presinaptik veziküllere tutunarak retrograd olarak motor nöronların somasına kadar taşınır ve burada glisin ve GABA salgılayan inhibitör aranöronları inhibe eder. Bunun sonucunda, motor nöronların aktivitesi çok artar ve spastik paralizi olur. Na+–K+ ATPaz pompası. Lambert Eaton Miyastenik Sendrom: Küçük hücreli akciğer 24.Çeşitli çizgili kas spazmlarını çözmek için kullanılan ve 5–6 ay süreyle ilgili kas grubunda flaks paraliziye neden olan botulinum toksini bu etkisini aşağıdaki hangi mekanizma kanserinde görülen bir paraneoplastik sendromdur. Voltaj bağımlı Ca++ kanallarına karşı antikor gelişmiştir. Sinir–kas kavşağına ACh boşalamayacağı için kas güçsüzlüğü oluşturur. aracılığı ile gerçekleştirir? A) Medulla spinalis ön boynuzundaki motor nöronları inhibe ederek hangisinin tonotopik titreşim özelliklerine göre yapılır? B) Medulla spinalis ön boynuzundaki Renshaw hücrelerini A) Helikotrema aktive ederek B) Timpanik zar C) Possinaptik nikotinik reseptörleri bloke ederek C) Baziller membran D) Sinir kas kavşağındaki asetilkolin esterazı aktive ederek D) Reissner membranı E) Sinir kas kavşağında asetilkolin serbeslenmesini bloke E) Tektoryal membran ederek Cevap C Cevap E 52 25.İşitilen seslerin frekans ayrımları aşağıdaki yapılardan TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 26. İç Kulak Yukarıdaki şekilde çeşitli durumlarda bir iskelet kasının motor son plak potansiyel kayıtları verilmiştir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) I numaralı bölgede; motor son plakta hiperpolarizasyon olmuştur. B) I numaralı bölgede; dihidropridin reseptörleri aktiflenmiştir. C) II numaralı bölgede; kürar veya benzeri bir ilaç kullanılmış olabilir. D) II numaralı bölgede; oluşan uyarı transvers tübüllere kadar iletilebilir. Kohlea ve korti organının yapısı E) III numaralı bölgede; riyanodin kanal mutasyonu olabilir. Cevap D Kokleada, skala timpaniyi skala mediadan ayıran zar, bazilar Bu soruda iskelet kas hücresinin uyarılmasında temel rol membran olarak adlandırılmıştır. Ses sinyallerin dönüşümünü alan motor son plak potansiyelini etkileyen çeşitli olayların sağlayan işitme reseptör hücrelerinin bulunduğu Korti organı da yorumlanması istenmektedir. Burada öncelikle motor son plak bazilar membranın üzerine yerleşmiştir. potansiyel nedir onu bilmek gerekiyor. Sinir–kas kavşağında kas Ses dalgalarının kokleada iletimi (ilerleyen dalga): Ses dalgasının yaptığı ilk etki; baziler zarda bir çıkıntı yapmaktır. Böylece, baziler lifler de bükülür ve esnek gerim sebebiyle, helikotremaya doğru ilerleyen bir dalga başlar. Seslerin frekans ayrımları Baziler membranın farklı ses membranındaki kıvrıntılarla yüzeyinin genişletildiği (şekile bakınız) ve nikotinik asetilkolin reseptörlerinin bulunduğu yere motor son plak bölgesi diyoruz. Dolaysıyla buradan elde edilen potansiyel de motor son plak potansiyeli olarak isimlendirilir. Nikotinik asetilkolin reseptörü aynı zamanda bir katyon kanalı olup kanaldan sodyum hücre içine geçerek motor son plak potansiyeli oluşmaktadır (TUS sorusu). frekansları için titreşim kalıbı (tonotopik titreşim özellik) içermesi sayesinde yapılabilir. •• Baziler zarda dalga önce zayıf başlar, sonra, zarın kendi doğal rezonans frekansa sahip olduğu bölgeye ulaştığında daha güçlü hal alır. Bu noktada dalga ileri–geri titreşim gösterir ve sonuçta söner. •• Oval pencereye yakın baziler liflerin esneme katsayıları yüksek olduğundan, dalga bu bölgelerde hızlı yayılır, sonuçta; yüksek frekanslı sesler, çok az ilerler (ince, tiz sesler). •• Orta frekanslı sesler, yolun yarısına kadar ilerler. •• Çok düşük frekanslı ses dalgası ise, zarı boylu boyunca kat ederek helikotremaya kadar ulaşır (kalın, bas sesler). İskelet kasında uyarılma–kasılma ilişkisi DENEME SINAVI – 45 53 Soruda verilen her üç uyarıda motor son plakta bir potansiyel oluşturmuştur. Ancak II numaralı bölgede oluşan potansiyel eşik değere ulaşmış ve kas hücre membranında aksiyon potaniyeli oluşturarak uyarının transvers tübüllere (T tübülleri) kadar iletilmesini sağlamıştır. A. I numaralı bölgede; motor son plakta hiperpol değil 28. Aşağıdakilerden hangisi nabız basıncını azaltır? A) Periferik dirençte artma B) Vasküler tonusta azalma C) Arteryal kompliyansta azalma D) Kalp atım volümünde artma E) Kalp kontraktilitesinde artma depolarizasyon olmuştur. Cevap A B. I numaralı bölgede; dihidropridin reseptörleri aktiflenemez. Çünkü aksiyon potaniyeli olmadan DHP reseptörleri aktifleşmez. Sistolik basıncın normal değeri 120 mmHg; diyastolik basınç ise 80 mmHg’dır. Sistolik basınç ile diyastolik basıncın farkına nabız basıncı denir. İki önemli faktör nabız basıncını etkiler: (1) C. II numaralı bölgede; kürar veya benzeri bir ilaç kullanılmış olamaz. Çünkü kürar gibi ilaçlar potansiyelin kalbin vurum hacmi (stroke volüm) (2) arter ağacının kompliyansı eşik değer altında kalmasına neden olur (I. ve III. bölgede (toplam gerilebilme yeteneği). Daha az olmakla birlikte üçüncü olduğu gibi). Böylece bu maddelerin kas gevşetici etkileri bir faktörde sistolde kanın kalpten fırlatılma tarzıdır. ortaya çıkar. Periferik dirençte artma temel olarak diyastolik basıncı D. II numaralı bölgede; oluşan uyarı transvers tübüllere kadar iletilebilir. artıracağı için bu durumda nabız basıncını azalır. B ve C seçenekleri, damar kopliyansı azaldığı için belirli bir vurum hacmiyle arterlere pompalanan kanın basıncıda o oranda E. III numaralı bölgede; aksiyon potaniyeli olmadan riyanodin kanal mutasyonu hakkında yorum yapmak artar ve nabız basıncı artar. Yaşlılık ve aterosklerozda uyumun mümkün değil. azalması nabız basıncını yaklaşık iki katına çıkarır. D ve E seçenekleri; sistol ile diyastol arasında farkı artırır ve 27.Bir maraton koşucusunun yapılan sağlık kontrolünde nabız basıncı artar. istirahat kalp atımı 45/dk olarak tespit ediliyor. Başka hiçbir problemi olmayan bu sporcu ile ilgili olarak hangisi 29. Aşağıdakilerden hangisi fibrinojene etki ederek fibrinojeni doğrudur? fibrine dönüştürür? A) Sinüs taşikardi A) Trombin B) Sinüsal bradikardi B) Protrombin C) Atrial fibrilasyon C) Tromboplastin D) Birinci derece AV Blok D) Protrombin aktivatörü E) Hasta sinüs sendromu E) von Willebrand faktör Cevap B Kalbin pompalama etkinliği sporcu olmayan bir kişiye göre sporcularda % 40– 50 daha fazladır. Bu durum istirahat kalp hızında bir azalmaya neden olur (Sinüsal bradikardi). İstirahat halinde nabız sayısının düşük olması sporcu kalbinin karakteristik özelliklerindendir. Bu durumdan artmış parasempatik sinir sistemi aktivitesi kadar azalmış sempatik sistem aktivitesi sorumludur. Özellikle aşırı yoğun dayanıklılık gerektiren sporları yapan sporcularda bu durum daha belirgindir. Cevap A KOAGÜLASYON Kanın pıhtılaşması ardı ardına gelen ve sonuçta dolaşımdaki fibrinojenin erimeyen fibrine dönüşmesiyle tamamlanan reaksiyonların toplamından ibarettir. Pıhtı oluşumunda rol alan mekanizmalar şunlardır: 1. Vazokonstriksiyon, 2. Trombositlerin adezyonu ve agregasyonu, 3. Fibrin oluşumu. Stroke volüm (ml) Dinlenim Atlet olmayan Maratoncu Maksimum Atlet olmayan Maratoncu 54 Kalp hızı (atım/dk) Ekstrinsik ve intrinsik yolaklar aracılığı ile aktive olan Faktör X (protrombin aktivatörü) protrombini aktive edip trombin yapar. 75 100 75 50 110 162 195 185 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Bu aktivasyona yardımcı faktör, Faktör V’tir. Trombin ise fibrinojeni fibrine dönüştürür. Oksijen parsiyel basıncı (mmHg) Karbondioksit parsiyel basıncı (mmHg) X (Doku sıvısı) 40 45 Y (Alveol) 104 40 Z (Aort kanı) 95 40 31. Aşağıdaki dönemlerden hangisinde ovaryumda oosit sayısındaki artış en fazladır? A) Erken fetal dönem B) Geç fetal dönem C) Doğum sonrası ilk iki yıl D) Puberte dönemi E) Puberte sonrası dönem Pıhtılaşmanın intrinsik ve ekstrinsik yolları Cevap A 30. Aşağıdaki tabloda alveol, aort kanı ve doku (interstisyel) sıvısına ait oksijen ve karbondioksitin parsiyel basınç değerleri verilmiştir. Oksijen parsiyel basıncı (mmHg) Karbondioksit parsiyel basıncı (mmHg) X 40 45 Y 104 40 Z 95 40 OVUMUN GELİŞİMİ Anne karnında oogonialar 6–7. gebelik haftasına kadar mitozla çoğalıp 20. haftada maksimum sayıya ulaşırlar. Bundan sonra oogonium sayısı azalır. Doğumda 2 milyon adettir. Oogonia doğum öncesi mayoza girer. 1. mayozun profazında durur. Buna primer oosit denir. Puperteye kadar bu fazda kalırlar. Buna göre, X, Y ve Z ile gösterilen alveol, aort kanı ve doku sıvısı aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak verilmiştir? X Y Z A) Alveol Aort kanı Doku sıvısı B) Alveol Doku sıvısı Aort kanı C) Doku sıvısı Alveol Aort kanı D) Aort kanı Alveol Doku sıvısı E) Aort kanı Doku sıvısı Alveol Pubetede ovulasyon başlaması ile primer oositlerin 1. mayozu biter. Yumurtlanan ovum 2. mayoz metafazında duraklar. Buna sekonder oosit denir. Spermin ovuma girmesi 2. mayozun tamamlanmasına neden olur. Ovumun mayozu döllenme ile tamamlanır. 32. Serbestçe filtre edilen bir maddenin klirensi inülin klirensinden daha düşük ise bu madde için aşağıdakilerin hangisinde doğrudur? Cevap C Özellikle arteriyel kan gazı değerleri olan PO2: 95 mmHg, PCO2: 40 mmHg değerlerinin bilinmesi soruyu Cevaplamak için yeterlidir. Oksijenin parsiyel basıncı (mmHg) alveollerde en yüksek (104 mmHg), bronşiyal venlerdeki kanın karışması ile (kanın venöz harmanlaması) sol atriyum ve aorta gelen kanda bir miktar düşme olur (95 mmHg), doku (interstisyel) sıvısında ise daha da düşmüştür (40 mmHg), en düşük ise hücre içindedir (20 A) Bu madde tübüllerde proteinlere bağlanmıştır. B) Bu maddenin tübüllerde net geriemilim olmuştur. C) Bu maddenin tübüllerde net sekresyonu olmuştur. D) Bu maddenin tübüllerde geriemilimi ve sekresyonu olmamıştır. E) Bu madde proksimal tübülden distal tübüle göre daha fazla sekrete edilmiştir. Cevap B mmHg). Karbondioksitin parsiyel basıncı (mmHg) hücre içinde en Bir boya maddesi olan inülin barsaklardan emilmediği için i.v. yüksek (46 mmHg), sonra doku sıvısında 45 mmHg, alveollerde olarak uygulanması gerekir. Fakat vücuda toksik değildir, vücutta ve aortada ise 40 mmHg’dır. metabolize olmaz, proteinlere ya da başka yapılara bağlanmaz. Glomerüler filtrasyonla serbestçe ultrafiltrasyona uğradığı halde, DENEME SINAVI – 45 55 tirozin ve serbest iyodür Deiyodinaz etkisi ile oluşur. NADPH tübüler işleme (reabsorbsiyon ve sekresyon) uğramaz. bağımlı olan bu enzimin aktivitesi Bu özelliklerinden dolayı inülin klirensi, glomerüler filtrasyon hızına eşittir (İnülin klirensi = GFR = 125 ml/dk). Bir maddenin klirensi inülin klirensinden daha düşük ise bu madde tübüllerde net geriemilime uğramıştır. için ferrodoksin, ferrodoksin redüktaz ve FMN gereklidir. Enzim hipofiz, karaciğer ve böbrekte bulunur. T4’ün %80 ni periferik dokularda 5’– deiyodinaz ile T3’e Bir maddenin klirensi inülin klirensinden daha fazla ise bu dönüşür. Açlık, malnütrisyon, hepatik ve renal yetmezlik, sistemik hastalıklar, travma, postoperativ dönem, ilaçlar (propiltiourasil, madde tübüllerde net sekresyona uğramıştır. Bir maddenin klirensi inülin klirensine eşit ise bu maddenin tübüllerde net geriemilimi ve sekresyonu olmamıştır. glikokortikoidler, propronol) T4’ün T3’e dönüşümünü bozar. Dolaşımdaki T4 ‘dün bir kısmı rT3’e (3, 3’, 5’ triiyodotironin) dönüşür. Bu inaktif form olup kronik hastalıklarda, açlıkta ve diyabette r T3’e dönüşüm oranı artar. T3’ün reseptör affinitesi 33.Tiroid hormonları sentezinin tiroid bezinde geçen T4’den 10 kat daha büyüktür. Tiroid hormonları idrarla reaksiyonlarında aşağıdakilerden hangisi yer almaz? glukuronid konjugatları olarak atılır. A) Na+ –I– simporter B) H2O2 34.Sitrik asit döngüsünde α–ketoglutarat dehidrogenaz C) ATP tepkimesinin oluşabilmesinde aşağıdaki vitamin/ D) NADPH koenzimlerden hangisinin rolü yoktur? E) 5’–deiyodinaz A) Pantotenik Asit Cevap E B) Tiamin pirofosfat C) Pridoksal fosfat Tiroid’de İyod Metabolizması D) Niyasin Adenin Dinükleotit İyodürün tiroid hücrelerine girişi: Tiroid, meme bezleri, E) Flavin Adenin Dinükleotit Cevap C tükrük bezleri ve mideye ait epitel dokuları iyodu konsantre eden dokulardır. İyot, ATP kullanılan aktif tiroidal iyod taşıyıcısı; Na+K+ ATP az pompası ile tiroid hücresine alınır. Bu basamak hız kısıtlayıcı basamaktır. Thioüre sınıfı antitiroidal maddeler pompa inhibisyonu yapar. Perklorat, perrhenat, sulfasiyanür, rhadamin ve thiosiyanat iyodla yarışmalı inhibisyona neden olur. Alfa–ketoglutarat dehidrogenaz, oksidatif dekarboksilasyon reaksiyonudur. Koenzim olarak; Tiamin pirofosfat, lipoik asit, FAD, NAD, KoA (pantotenik asit) gerektirir Thiosiyanat dışındakiler tiroid dokusu içine yerleşerek toksik etki gösterirler. İyodun oksidasyonu: Tiroid dokusu iyodürü okside olan tek 35.Aşağıdakilerden hangisi, bir enzim eksikliğine bağlı olarak dokudur. Hem içeren enzim olan tiroperoksidaz ile folliküler meydana gelmez? hücrelerin luminal kısmında oksidasyon olur. Okside edici ajan A) İzovalerik asidemi olarak H2O2 kullanılır. Bu sentez için NADPH’a ihtiyaç vardır. B) Akçaağaç şurubu idrar hastalığı Tirozinin iyodinasyonu: Okside iyod tiroglobulinde bulunan tirozil kalıntılarına tiroperoksidaz tarafından katılır. Önce 3– monoiyodo tirozin (MIT) daha sonra 3, 5–diiyodotirozin (DIT) oluşur. Coupling reaksiyonları ile T4 ( Tiroksin; 3, 5, 3’, 5’– C) Ürokanik asidüri D) Hartnup hastalığı E) Alkaptonüri Cevap D tetraiyodotironin) ve T3 (3, 5, 3’–triiyodotironin) oluşur. Normalde %70 MIT ve DIT ve %30 T3 ve T4 oluşur. İyod düzeyi yeterli ise T4:T3 oranı 10:1’dir. İyot eksikliğinde bu oran azalır. Organizmada iyodur eksikliği var ise T3 düzeyi artar. İyodlanmış tiroglobulin fagositoz ile hücre içine alınır ve İzovalerik asidemi : İsovaleryl–KoA dehidrogenaz eksikliğine bağlıdır. Nefeste terli ayak kokusu bulunur. Maple syrup urine hastalığı (Akça ağaç şurubu hastalığı): lizozomlarla birleşerek sekonder lizozomları oluşturur. Sekonder a keto asit dehidrojenaz’ın karboksilaz fonksiyonu eksiktir. lizozomların bazolateral yüzeyde hidrolizi ile tiroid hormonları Kusma nöbetleri, zeka geriliği ve ketoasidoz ile karakterizedir. ve MIT ve DIT serbestleşir. Tiroglobulin hidrolizi, TSH tarafından Karakteristik koku “çemen”, “yanmış şeker” kokusudur. uyarılır, iyodür tara fından inhibe edilir. MIT ve DIT’ten tekrar 56 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Ürokanik asidüri; Ürokanaz eksikliğine bağlı histidine demir düzeyi düşük olduğundan satürasyonu azalır. Eğer anemi metabolizma bozukluğudur. demirin eritrosit içine girişindeki bir defekten kaynaklanıyorsa Alkaptonüri; Homogentisik asit oksidaz eksiktir. Otozomal TRF normal veya düşük olabilir ve yüzde satürasyon artmıştır. resesiv’dir. İdrarla Homogentisik asidin atılımı artar (normalde Demir yüklenmesi durumunda da TRF normal ancak satürasyonu kan ve idrarda saptanmaz). Okronosis ve artrit (geç bulgu, 20 yaş) %90’ları bulabilir. Gebelik ve östrojen alınımı plazma seviyesini kötü prognoz göstergesidir. Homogentisattın polifenol oksidaz ile arttırır. oksidasyonu sonucu oluşan benzokinonasetatın polimerizasyonu TRF (mg/dl): 0.7 x TDBK (mg/dl) ile oluşur. Alkali idrarın rengi beklemekle koyu kahverengi–siyah TDBK: 1.43 x Transferrin renge dönüşür. Yüksek doz C vitamini artrit bulgularını geciktirir. Hartnup hastalığı: Triptofanı içeren nötral amino asitlerin (alanin, serin, treonin, idsin, isolosin, histidin, fenil alanin, trozin) intestinal emilim ve renal transport bozukluğudur. Otozomal 38.Düz kasların kasılmasında aşağıdakilerden hangisi yer alır? A) Troponin I resesiv olup idrarda indol türevlerinin atılımı artmıştır. Triptofanın B) Troponin C emilimi bozulduğundan buna bağlı niasin eksiklikleri görülür. C) Miyozin hafif zincir kinaz D) Miyozin fosfataz 36.Aşağıdaki enzimlerden hangisi liyaz grubunda yer alır? E) Hafif zincir ATP az A) Aldolaz Cevap C B) Hekzokinaz C) Laktat dehidrogenaz DÜZ KAS KONTRAKSiYONLARI D) Fosfofruktokinaz Sarkoplazmada artan kalsiyum konsantrasyonu sonucu kalsiyum iyonlar› kalmoduline ba¤lan›r. Ca+2–kalmodulin E) Sitrat sentaz Cevap A LİYAZLAR: Substrattan grupları ayıran /ancak hidroliz kompleksi ile inaktif olan miyozin hafif zincir kinaz aktiflenir. Miyozinin hafif zincirinin fosforilasyonu ile aktin – miyozin etkileşimi sağlanır ve kontraksiyon gerçekleflir. Miyozin hafif zincirinin defosforilasyonu ile gevşeme meydana gelir.Düz etmeyen) ve ayrılan grubu başka bir substrata aktaran kaslarda troponin sistem bulunmaz. Düz kas kontraksiyonunu enzimlerdir. Genellikle çift bağ oluştururlar. C–C, C–O, C–N, C–S kontrol eden üç protein bulunur; miyozin hafif zincir kinaz, bağlarına etkilidir. kaldesmon ve kalponin’dir. Aldolaz, glikolizde yer alan çinko bağımlı liyaz grubu Kaldesmon ince filamentte lokalizedir. Kaldesmon enzimdir. Fruktoz 1,6 fifosfat aldolaz ile gliseraldehit 3 fosfat ve ayn› zamanda düz kas kontraktil elemanlarının yap›sal dihidroksiaseton fosfatı oluşturur. düzenlenmesinde de yer alır. Kalponin aktin tarafından aktive edilen miyozin ATP az aktivitesini inhibe eden bir proteindir. 37. Total demir bağlama kapasitesi testi aşağıdakilerden hangisinin fonksiyonel özelliği hakkında bilgi verir? 39.Proteinlerin tersiyer yapısındaki kovalent bağların A) Hemoglobin oluşumuna katılan aminoasitler aşağıdakilerin hangisinde B) Transferrin birlikte verilmiştir? C) Ferritin A) Aspartat – Lizin D) Hemopeksin B) Serin – Glutamat E) Laktoferrin C) Valin – Lösin Cevap B D) Tirozin – Aspartat E) Sistein – sistein Transferrin (TRF; Siderofilin): Plazmada demir ve ayrıca Cevap E Cu, Zn, Co, ve Ca ‘taşınmasında da rol oynar. Normal koşullarda transferinin 1/3 kadarı demir ile doymuş durumdadır. Transferrin Üçüncül (Tersiyer) yapı: Proteinin üç boyutlu ve biyolojik (TRF) anemi ve anemi tedavisinin izlenmesinde yararlıdır. aktivitesinin kazandığı yapıdır. a–Heliks / b–kırmalı tabaka Demir eksikliği ve hipokromik anemilerde artar, ancak plazma yapıları, üstüste katlanarak, sarılarak veya kendi etrafında DENEME SINAVI – 45 57 kıvrılarak üçüncül yapıyı oluşturur. Üç boyutlu yapıyı stabilize 41.Aşağıdakilerden hangisi, ksenobiyotik metabolizmasında faz II reaksiyonlarında yer almaz? eden bağlar; – Disülfit bağları: Yapıyı stabilize eden ve sisteinlerin oluşturduğu ditio bağları en dayanıklı kovalent bağlardır. – Hidrofobik bağlar: Proteinlerin iç kısmında yer alan zayıf non kovalent bağlardır. A) Glukuronik asit B) Asetil KoA C) Hidroksilasyon D) PAPS – Hidrojen bağları: Serin ve treoninin OH gruplarının katıldığı zayıf non kovalent bağlardır. E) S–Adenozil Metionin Cevap C – İyonik bağlar: Aspartat / glutamat gibi negatif yüklü amino asitler ile; lizin gibi pozitif yüklü amino asitler arasındaki non kovalent etkileşimlerdir. Tuz bağları da Faz 1 tepkimeleri : Ksenobiyotiğin yapısında kimyasal değişiklik meydana gelir. Ksenobiyotiğin biyolojik etkileri değişir. denir. Çoğunlukla bir madde detoksifiye edilir veya etkisi sonlandırılır. – Wan der Walls (London) bağları: Proteinlerin iç bölgelerindeki etkileşimlerde önem taşımaktadır. En zayıf non kovalent bağlardır. 2 hidrojen atomu ile tetrahidral iki karbon atomu arasında oluşur. Bu fazın başlıca reaksiyonu hidroksilasyon reaksiyonlarıdır. Hidroksilasyon reaksiyonlarında monooksijenazlar veya sitokrom P450 yer alır. Bu enzimler ayrıca deaminasyon, dehalojenasyon, desülfürasyon, epoksidasyon, peroksidasyon ve redüksiyon reaksiyonlarınıda katalize edebilir. Bazı ksenobiyotikler 40.Aşağıdaki basamakların hangisi urokinaz tarafından aktive edilir? reaksiyonlar sonucunda biyolojik olarak aktif formlar oluşturabilir (pro drug veya prokarsinogen) A) Faktör I aktivasyonu Faz 1 reaksiyonları B) Faktör V aktivasyonu • C) Faktör VIII’in faktör VIIIa’ya dönüşümü Hidroksilasyon, Deaminasyon, Desülfürasyon, Dehalojenasyon, D) Plazminojenin plazmine dönüşümü • Peroksijenasyon, Redüksiyon, Hidroliz (esterazlar), Epoksidasyon E) Faktör X aktivasyonu Cevap D 42.Kan şekerinin uzun süre yüksek olması durumunda Urokinaz Fibrinolitik sistemde yer alır. Fibrinolitik sistemde oluşan pıhtı plazmin tarafından parçalanır.Plazmin, glukozun, hemoglobin enzimatik olmayan şekilde bağlanmasına ne ad verilir? plazminojenden sentezlenir ve plazminojen; plazmin dönüşümü A) N– Glikozilasyon aktive veya inhibe edilebilir. Fibrinolitik sistemde yer alan B) O–Glikozilasyon moleküller. C) Karamelizasyon 1– Plazmin: Plazminojen şeklinde inaktif olarak bulunur. Serin proteazdır. Fizyolojik olarak a–2 antiplazmin, a–2 –makroglobulin ve a–1 antitripsin taraf›ndan serumda inaktive olarak tutulur. D) Mutasyon E) Glikasyon Cevap E Plazminojen aktivatörleri plazminojendeki Arg–Val bağına etkilidir. 2– Doku plazminojen aktivatörü (T–PA) 3– Plazminojen aktivatör inhibitör tip I ve II Proteinlerin glukoz tarafından nonenzimatik modifikasyonuna glikasyon denir. Proteinlerin ( Hb, albumin, kollagen, LDL, böbrek glomerular proteinler, sinir proteinleri, lens, barsak proteinleri gibi) glukoz tarafından modifikasyonu: (Maillard reaksiyonu) 4– Prourokinaz Glukoz + protein reaksiyonu Shiff baz oluşturarak (valin a–amino 5– Urokinaz: Plazminojenden plazmin oluşumunu aktifler. terminal grubu ile lizinin e–amino gruplar arasında) Amodori Kanser, şok gibi durumlarda plazminojen aktivasyonu ürünleri meydana gelir. Glikasyon proteinin elektriksel yükünü artar. değiştirir, membrane fonksiyonlarını bozar. Amodori ürünlerinin proteinler ile çapraz bağlanması sonucunda ileri glikasyon ürünlerini (AGE) meydana gelir. Hemoglobinin non enzimatik glikasyonu sonucunda HbA1c oluşur. Normal değeri %4–5.7 ‘dir. 58 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 43.Aşağıdaki hormonlardan hangisinin reseptörü membranda Bu hızla d–aminolevulinik asid (ALA) a çevrilir. Enzim δ– yerleşir? aminolevulinik asid sentaz (ALA sentaz) olup pridoksal fosfat A) Tiroksin içerir. Sonraki reaksiyonlar koproporfirinojen III sentezine kadar sitozolde gerçekleşir. Sitozolde sentezlenen koproporfirinojen III, B) Leptin mitokondriye girer. 2 propionat rezidüvü dekarboksile olur ve 2 C) Östradiol pirol halkası üzerine vinil rezidüleri oluşur. Koproporfirinojen D) Progesteron IX oksidaz etkisi ile meydana gelen metabolit renksiz E) Retinoik asit Protoporfirinojen IX’dur. – Protoporfirinojen oksidaz IX ile Cevap B Protoporfirin IX oluşur. Bu oksidaz reaksiyonu konjige halka sistemi tamamlanır. Bu hem’in karakteristik kırmızı rengini kazandığı reaksiyondur. Mitokondrial bir enzim olan Hem sentaz/ Membran reseptörlerinin yapısı ferroselataz‘ın katalizlediği reaksiyon ile Hem sentezlenir. 1– Enzimatik aktivite gösteren reseptörler Halkaya demir atomlarının sokulduğu reaksiyondur. Tirozin kinaz aktiviteli reseptörler: İnsulin, IGF–I, NGF, FGF, PDGF, EGF 45. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi post translasyonel Serin–treonin kinaz aktiviteli reseptör: TGF–β bu grupta yer alır. İntrinsik katalitik aktivite olarak serin–treonin kinaz aktivitesi gösterirler. Regülatör molekül yoktur. yer alır. İntrinsik aktivite olarak guanilat siklaz etkisi ile cGMP oluşur. • Büyüme hormonu • Prolaktin • Leptin • Hemopoietin • Sitokin reseptörleri B) Pompe Hastalığı C) I cell Hastalığı D) Fenilketonüri 2– Tirozin kinaz–bağlı Reseptörler Antijen reseptörleri bozukluktan dolayı oluşur? A) Akondroplazi Guanilat siklaz reseptörleri: Atrial natriüretik peptid bu grupta • modifikasyon mekanizmasında meydana gelen bir E) Duchenne Muskuler Distrofi Cevap C Zor bir soru. TUS’ta bu bilgi sorgulandı, tekrar gelebilir. Golgiden lizozoma gönderilmesi gereken lizozomal enzimler için vezikül oluşturulur ve enzimler mannoz 6 fosfat ile işaretlenir. Böylece vezikül lizozoma yönlendirilmis olur. Eğer golgide sentezlenen proteinlere post translasyonel olarak mannoz eklenemezse sentezlenen lizozomal enzimler hedefine 3– G protein bağımlı reseptörler: β– ve α–adrenerjik reseptörler, muskarinik reseptörler, kemokinler, rodopsin ulaşamaz ve I–cell hastalığı oluşur. Hastalık, golgide başlar reseptörleri ve prostaglandin reseptörleri. lizozomun etkilenmesiyle devam eder. Klinikte ağır iskelet anomalileri, eklemlerde hareket kısıtlılığı, kaba yüz görünümü gözlenir. 44. Porfirin sentezinin mitokondiyal reaksiyonlarında aşağıdakilerden hangisi yer almaz? 46. Membrandan madde taşınması ile ilgili aşağıdakilerden A) Glisin hangisi yanlıştır? B) Pridoksal fosfat A) Primer aktif transportta enerji harcanır C) Ferroşelataz B) Difüzyonda moleküller çok yoğun ortamdan az yoğun D) ALA dehidrataz ortama geçer E) Protoforfirin Cevap D Hem Sentez Reaksiyonları 1. reaksiyon Mitokondride gerçekleşen ilk reaksiyonda 1 molekül glisin C) Lizozom içi asidik pH sağlayan V sınıfı primer aktif transporttur D) Reseptör aracılı endositozda vezikül hacmi lamin proteinleri ile belirlenir E) Membran geçiş kat sayısı en yüksek molekül sudur. ile 1 molekül Süksinil KoA’nın kondensasyon reaksiyonlarını içerir. Önce ara bileşik α–amino–beta–ketoadipik asid oluşur. Cevap D DENEME SINAVI – 45 59 Kolay soru. TCA hız kısıtlayıcı basamakları; sitrat sentaz, izositrat Reseptör aracılı endositozda vezikül hacmi lamin proteinleri dehidrogenaz ve a–ketoglutarat dehidrogenaz (tiamin pirofosfat (B1), FAD (B2), NAD (B3), coA, lipoik asit). ile değil klatrin proteinleri ile belirlenir. Siklus’ta bulunan enzimlerde akonitaz, floroasetat tarafından süksinat dehidrogenaz ise malonat tarafından inhibe edilir. 47. Glikolizin substrat düzeyinde fosforilasyon ile ATP sentezlenen basamağı aşağıdakilerden hangisidir? 49. Glikolipid yapısında hangisi bulunmaz? A) Glukokinaz B) Fosfofruktokinaz A) Serin C) Gliseraldehit 3 fosfodehidrogenaz B) Palmitoil coA D) Fosfogliserat kinaz C) Seramid E) Aldolaz B D) NANA Cevap D E) Fruktoz Cevap E Glikolizin substrat düzeyinde fosforilasyon ile ATP sentezlenen Fruktoz, glikoprotein, GAG ve glikoprotein yapıya katılmaz. basamağı fosfogliserat kinaz’dır. 50. Karbonhidrattan zengin beslenme sonucunda aşağıdaki A ve B şıkkı; glikolizin hız kısıtlayıcı ve ATP harcanan lipoproteinlerden hangisinin sentezi artar? basamaklarıdır. C şıkkı; Glikolizde NADH sentezlenen basamağıdır. A) Şilomikron B) VLDL 48. Krebs siklusu için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Siklusun hız kısıtlayıcı enzimleri insülin tarafından kovalent modifikasyon ile aktive edilir. C) LDL D) HDL E) Lipoprotein a B) Siklusun hız kısıtlayıcı enzimleri; sitrat sentaz, izositrat Cevap B dehidrogenaz ve a–ketoglutarat dehidrogenaz’dır. C) Floroasetat, akonitaz enzimini inhibe eder. Toklukta karaciğerde karbonhidratların fazlasından yağ D) a–ketoglutarat dehidrogenaz kofaktör olarak, tiamin pirofosfat (B1), FAD (B2), NAD (B3), coA, lipoik asit kullanır. E) Siklusun mitokondri iç membrana bağlı olan tek enzimi olan süksinat dehidrogenaz’dır. asitleri, triaçilgliserol ve kolesterol sentezlenir. Karaciğer endojen sentezlediği bu lipidleri VLDL şeklinde paketler, ve yüzeyine granüllü endoplazmik retikulumda sentezlenen Apo B100 yerleştirilir. Kana verilen VLDL, triaçilgliserolleri karaciğerden Cevap A periferik dokulara özellikle yağ dokusuna taşır. Dolaşıma çıkan VLDL henüz olgulaşmamıştır. VLDL dolaşımda Trikarboksilik asit siklusuna ayrıca krebs siklusu veya sitrik asit siklusu da denir. Mitokondri matriksinde gerçekleşen Asetil coA’nın CO2 ve H2O’ya oksidasyonudur. Asetil coA; glikoliz son ürünü piruvattan, aminoasitlerden, yağ asitlerinin ve keton cisimlerinin oksidasyonundan kaynaklanır. TCA siklüsunde, elektronlarını ETS’ye aktarmak üzere NADH ve FADH üretimi gerçekleştirilir ve substrat düzeyinde fosforilasyonla (süksinat tiokinaz) 1 GTP sentezlenir. Siklusun bütün enzimleri mitokondri matriksindeyken sadece süksinat dehidrogenaz enzimi mitokondri iç membranında lokalizedir. TCA siklusu, hormonal düzenlenme (kovalent modifikasyon) ile kontrol edilmez. Ortamda substrat varlığı ile aktive olurken, ürünlerin birikimi ile inhibe olur. ilerlerken, HDL’den Apo C II, Apo E alır ve olgun VLDL oluşur. Olgun VLDL yapısındaki triaçilglisroller, damar endotelinde heparan sülfata bağlı lipoprotein lipaz tarafından hidrolize edilir. Açığa çıkan serbest yağ asitlerinin bir kısmı hücreler tarafından alınır, diğer kısmı ise kanda albumine bağlanarak yağ dokusuna taşınır. Damar endoteline bağlı lipoprotein lipaz aktivite göstermek için Apo C II ‘ye gereksinim duyar. Her hidroliz sonunda VLDL küçülür ve yoğunlaşır. VLDL yapısındaki Apo C II’yi tekrar HDL’ye geri verirken Apo E kendisinde kalır ve IDL oluşur. IDL’nin yapısında Apo B100 ve Apo E bulunur. Meydana gelen IDL iki farklı yola yönlenebilir. • IDL kalıntıları Apo B100 veya Apo E reseptörleri araclığıyla karaciğer tarafından tutulur ve reseptör 60 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES • aracılı endositoz ile dolaşımdan alınır. Basit soru. IDL, hepatik lipaz tarafından LDL’ye dönüştürülür. Ökaryotik hücre döngüsü G1,S,G2,M evrelerinden oluşur. Mitozdan hemen sonra hücre bölünebilen bir hücreyse, G1 adı verilen DNA sentezinin olmadığı evreye girer. G1’i DNA’nın 51. Aşağıdakilerden hangisi konjuge bir safra asididir? sentezlendiği S fazı izler. Ökaryotlarda replikasyon aynı anda A) Kolik asit bir çok noktadan başlar. S fazının sonunda, hücrenin DNA B) Kenodeoksikolik asit içeriği 2 katına çıkar ve hücre G2 fazına girer. G2 fazında DNA C) Litokolik asit tamiri gerçekleşir, bu fazda RNA ve protein sentezi devam eder D) Deoksikolik asit fakat DNA sentezi olmaz. G2 her kromozomun kondanse olup mikroskop altında görünebilir hale geldiği mitoz (M) ile sonlanır. E) Glikokolik asit Cevap E 54. DNA sentezinin başladığı DNA bölgesine ne ad verilir? A) Ekzon Primer safra asitleri : Kolik asit, Kenodeoksikolik asit B) İntron Safra safra asitleri : Deoksikolik asit, Litokolik asit Safra tuzları (konjuge) : Glikokolik asit, glikokenodeoksikolik C) Poli A D) Promotor asit, taurokolik asit, taurokenodeoksikolik asit E) Ori Cevap D 52. Aşağıdaki enzimlerden hangisi pürin sentezinde görev almaz? A) PRPP sentaz DNA sentezi, ori adı verilen bölgeden başlar. B) Karbamoil fosfat sentetaz II RNA sentezi DNA’nın herhangi bir yerinden başlayamaz. Aksine, RNA polimeraz enzimi transkripsiyonu yönlendiren C) Glutamin PRPP amidotransferaz promotor denilen bölgeye bağlanır. D) Formilglisinamid sentaz Promotor bölgeler, genin başlama bölgesinin önünde veya E) Aminoimidazol ribotid sentaz Cevap B arkasında bulunabilen özel dizilerdir. RNA polimeraz bu dizileri (promotor) tanıyarak bağlanır. DNA sentezinde olduğu gibi kalıp 3’–5’ yönünde okunur ve sentez 5’–3’ yönünde gerçekleşir. Zor gibi görünen ama düzenleyici enzimlerin bilinmesiyle yapılabilecek soru. 55. MHC sınıf I ve CD8 reseptörü aracılığıyla virüsle enfekte Pürin sentezinin düzenleyici enzimi; Glutamin PRPP hücreyi tanıyan ve perforinle hücre ölümüne yol açan amidotransferaz aşağıdakilerden hangisidir? Pirimidin sentezinin düzenleyici enzimi; Karbamoil fosfat sentetaz II A) Bazofil B) CD4 T lenfosit Dolayısıyla pirimidin sentezinin ana enzimi pürin sentezinde görev almaz. C) Sitotoksik T lenfosit D) NK hücre E) Makrofaj 53. Hücrenin hayat döngüsünün hangi fazında DNA Cevap C replikasyonu meydana gelir? A) G0 Öldürme mekanizmaları bakımından Tc hücreler ve NK B) G1 hücreler birbirlerine benzemektedir. Perforinler hedef hücre C) S membranında delikler açmakta, granzimler intrinsik apoptozisi D) G2 tetiklemekte, Fas – FasL etkileşimi ise ekstrinsik apotozisi E) M uyarmaktadır. Aralarındaki tek fark Tc hücreler hedefi spesifik Cevap C olarak öldürmekte (yani tanımakta), NK hücreler ise hedefi non spesifik olarak (tanımadan) öldürmektedir. DENEME SINAVI – 45 61 56. Aşağıdaki komponentlerinden hangisi, mast hücre 59. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin süperoksid dismutaz ve degranülasyonuna neden olur? katalaz enzimleri yoktur? A) C4a A) Nocardia asteroides B) C4b B) Streptococcus pyogenes C) C5b C) Mycobacterium tuberculosis D) C7 D) Clostridium perfringens E) C9 E) Corynebacterium diphteriae Cevap A C3a, C4a ve C5a, anafilotoksinler olarak adlandırılan Cevap D Sorunun diğer anlamı hangisi zorunlu anaeroptur. Zorunlu kompleman ürünleridir. anaeroblar, SOD ve katalaz enzimi içermezler. Bu nedenle oksijeni tolere edemezler. Actinomyces, Bacteroides, Clostridium , 57. Larinks kanseri nedeniyle kemoterapi gören bir hastanın Peptostreptokoklar önemli anaeroblardır. boyun etrafındaki püyden yapılan Gram boyamada gram (+) dallanan basiller saptanan bir hastanın balgam kültürü 60. Bir gün önce ıstakoz yiyen ve bulantı, kusma ile gelen 40 yapılmıştır. Kanlı agar ortamda aerop basiller üremiştir. yaşındaki erkek hastanın gaita kültüründe oksidaz (+) gram Modifiye kinyon boyama ile asid fast (aside dirençli) olduğu negatif hareketli bir bakteri üremiştir. Muhtemel etken belirlenen bu bakteri aşağıdakilerden hangisidir? aşağıdakilerden hangisidir? A) Nocardia asteroides A) Escherichia coli B) Actinomyces israeli B) Campylobacter jejuni C) Coxiella burnetti C) Vibrio parahemolyticus D) Bacillus anthracis D) Shigella E) Mycobacterium avium – intracellulare E) Clostridium botulinum Cevap A Gram pozitif sporsuz dallanan basil denildiğinde akla iki etken gelmeli : Nocardia, Actinomyces. Cevap C Kolera dışı vibriolar, tuzu sevdikleri için, öncesinde midye gibi deniz ürünleri yeme öyküsü bulunmaktadır. Nocardia: Aside ve penisiline dirençli, immun supresif hastada enfeksiyon, zorunlu aerob Vibriolar Oksidaz (+)’tir. • V.cholerae Actinomyces: Aside ve penisiline duyarlı, travma sonrası •• Sinek, ok hareketi (çok hızlı hareket eder) hastalık, zorunlu anaerob •• cAMP’yi artırarak barsağa sıvı sekresyonuna, sulu ishale neden olur. 58. Corynebacterium diphteriae taşıyıcılarının tedavisinde •• İnvazyon yapmaz, toksiniyle hastalık yapar. Dışkıda aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi ilk seçenektir? lökosit, eritrosit bulunmaz. A) Eritromisin •• Ortamda tuz olmasa dahi üreyebilir (diğer vibriolardan farkı) B) Amoksisilin klavulonik asid • V.parahaemolyticus C) Doksisiklin •• Midye gibi deniz ürünlerinin yenmesi sonucunda D) Sefuroksim gastroenterite neden olur. E) Siprofloksasin Cevap A • V.vulnificus •• Deniz ürünleriyle temas sonrası ağrılı büllere ya Difteride aşı, taşıyıcılığı önlemez. Taşıyıcılığı önlemek için eritromisin verilir. Tedavide temel prensip antitoksin verilmesidir. Yerleşim yeri ve kliniğine göre toksinin dozu ayarlanır. 62 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES da sepsise neden olabilir. Liman vibriosu olarak da adlandırılır. 61. PPD pozitifliği tüberküloz bakterisinin hangi komponentine Herpesvirüsler: HSV dışında sadece insan hücresinde karşı gelişir? replikasyon; zarftan tomurcuklanma; HSV–VZV nöronda, CMV A) Hücre duvar polisakkaridi ve HHV–8 mononükleer lökositte, EBV B lenfositte, HHV–6 ve 7 T lenfositte latent kalır. B) Hücre zarı lipidleri EBV ayrıca orofarinks ve nazofarinks epitel hücrelerinde ve B C) Fosfolipidler lenfositlerde bulunan glikoprotein reseptörlere (CD21) bağlanır; D) Hücre duvarı proteinleri EMN, Burkitt lenfoması, nazofarinks Ca yapar. E) Mikolik asit Cevap D 64. Bir bakteriyofaj ile genetik madde aktarımına ne denir? A) Konjugasyon Mycobacterium tuberculosis İçerdiği mikolik asidi sayesinde aside dirençli boyanır. Hücre duvarı lipidden zengin olduğu için gram boyama ile boyanmaz. Kord faktörü, granülom oluşumundan sorumludur, ana B) Plazmid değişimi C) HFR D) Transdüksiyon E) Transformasyon Cevap D virülans faktörüdür. Hücre duvar proteinleri, tip 4 aşırı duyarlılık reaksiyonundan (hücresel immüniteden) sorumludur. PPD testinde kullanılır. Bir bakteri virüsü aracılığıyla genetik madde aktarımına Transdüksiyon denir. Başlıca fajla kodlanan toksinler: Difteri 62. Aşağıdaki yapılardan hangisi A grubu streptokokların yapısında bulunmaz? toksini, EHEC toksini, Streptekok Kızıl toksini, Kolera toksini, Botulinum toksinidir. A) Hyalüronik asit 65. Sol alt abdomenden bıçaklanarak acil servise getirilen B) M proteini 25 yaşında erkek hastaya hangisinin başlanması uygun C) Lipoteikoik asit değildir? D) Grup spesifik kapsül A) Seftriakson +Metronidazol E) Peri plazmik aralık B) Piperasilin tazobaktam Cevap E A grubu streptokoklar, basitrasine duyarlı, ko–trimoksazole dirençli iken, B grubu hem basitrasine hem de ko–trimoksazole dirençlidir. Sorudaki sıkıntı şuradan kaynaklanmaktadır. B grubu C) Moksifloksasin D) Aztreonam E) Ampisilin sulbaktam Cevap D streptokokların ayırıcı tanı testi CAMP testinin pozitif olması ve hippuratı hidrolize etmesidir. Bakterinin yapısında hyalüronik asit M proteini, Lipoteikoik Aztreonam monobaktamdır. Sadece gram negatif etkinliği asit ve hyaluronik asit yapılı kapsül vardır ama periplazmik aralık vardır. PBP3’ e bağlanır. Gram pozitif bakterilere ve anaeroplara bulunmaz. karşı etkinliği yoktur. Pseudomonas kökenlerine oldukça etkindir. Anaerop etkinliği yoktur bu nedenle intraabdominal enfeksiyonlarda monoterapide kullanılmaz. 63. B lenfositlerde latent enfeksiyon yapan tipik virus aşağıdakilerden hangisidir? A) HIV B) İnfluenza virus C) Sitomegalovirus D) Epstein–Barr virus E) Rubella virus Cevap D DENEME SINAVI – 45 63 66. Patolojik Prion (PrPsc) ile ilgili aşağıdaki ifadelerden 69. Filovirüslerin en sık temel rezervuarı olan hayvan hangisi doğru değildir? aşağıdakilerden hangisidir? A) Beyin doku örneğinde yapılan Polimerize zincir reaksiyonu A) Maymun (PCR) ile tanı konur. B) Kaplumbağa B) İmmun cevaba neden olmaz C) Geyik C) Protein yapısındadır. D) Tavşan D) Amino asit dizilimi hücresel PrPc den farklılık göstermez. E) Sivri sinek E) Kalıtsal geçişli hastalığa neden olan tipler vardır Cevap A Cevap A Filovirüsler, zarflı, RNA virüsüdür ve bu ailede başlıca Prionlar sadece protein bir kılıftan ibarettir ve içlerinde DNA bulunan virüsler ebolavirus, Marburg, Reston virüsleridir. Etken ya da RNA bulunmaz. Bu nedenle nükleik asit testlerinin tanıda Maymunlardan bulaşır İnsanlardan vücut salgıları ile diğer faydası olmaz. insanlara bulaşabilirler. Hemorajik ateş oluştururlar. 67. Guanozin analoğu olan, kronik Hepatit C enfeksiyonlarında 70. Kemik iliği transplant alıcısı hastada post transplant kullanılan, teratojenik etkileri olan ilaç aşağıdakilerden 45. günde viral pnömoni varsa bu tabloya en sık neden hangisidir? olabilecek etken aşağıdakilerden hangisidir? A) Lamivudin A) RSV B) Foskarnet B) CMV C) Entekavir C) Adenovirüs D) Ribavirin D) Poks virüs E) İndinavir E) Herpes simpleks tip 1 Cevap D Ribavirin Guanozin analoğudur. Kronik HCV enfeksiyonlarında Cevap B CMV organ nakillerinden sonra 30–70. günlerde pnömoninin interferonlarla (Pegile interferonlarla) birlikte kullanılır. en sık nedenidir. CMV enfeksiyonlarının tedavisinde gansiklovir RSV enfeksiyonlarında inhale formda kullanılır. Lassa ateşi kullanılır. Yine AIDS’lilerde retinite en sık neden olan etkendir. tedavisinde kullanılır. En önemli yan etkisi hemolitik anemidir. Teratojendir. 71. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinin miyokardit yapma olasılığı en fazladır? 68. Aşağıdaki etkenlerden hangisi çocukta viral pnömoninin en sık nedenidir? A) ECHO virüs B) Poliyomiyelit virüs A) Parainfluenza virüsü C) Adenovirüs B) Respiratuvar sinsisyal virüs D) Parvovirüs C) İnfluenza virüsü E) Coxcackie B virüsü D) Sitomegalovirüs Cevap E E) Varisella zoster virüsü Cevap B Koksaki virüsler özxellikle de Coxackie B virüsü miyokarditin en sık nedenidir. İnfluenza A ve B virüsleri, erişkinlerdeki en sık viral pnömoni etkenidir. Çocuklarda ise en sık viral pnömoni etkeni RSV’dir. 64 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 72. Vivax sıtmasında relapsa neden olan form hangisidir? 75. Makrofajların içinde tomurcuklanarak akciğerde tüberküloz benzeri enfeksiyon meydana getiren intraselüler fungus A) Hipnozoit aşağıdakilerden hangisidir? B) Bradizoid A) Trichopyton rubrum C) Sporozoid B) Microsporum canis D) Trofozoid C) Sporotix schenkii E) Merozoid Cevap A D) Fonsecaea pedrosoi E) Histoplasma capsulatum Cevap E Vivax sıtmasında karaciğerdeki merozoidlerin bir kısmı hipnozoide dönüşür. Bu hipnozoitler enfeksiyon bittikten sonra tekrar aktifleşerek tekrarlamaya neden olurlar. P. falciparum ve Histoplasma capsulatum kuş (sığırcık, tavuk) gübresi P. malaria’da hipnozoit yoktur. Hipnozoitler sadece P. vivax ve P. ile kirlenmiş toprakta ve yarasaların yaşadığı mağaralarda ovale’de görülür. bulunur. Yarasa dışkısında da bulunabilir. Toprakta küf, dokuda maya şeklinde bulunan dimorfik bir mantardır. Tüberküler 73. Erişkin formu akciğere yerleşen helmint aşağıdakilerden hangisidir? makrokonidia ve mikrokonidia’sı vardır. Histoplasmozun en önemli özelliği intrasellüler yaşama özelliğidir. Hücre içi parazitliğe neden olan tek mantar H.capsulatum’dur. A) Necator americanus Makrofajların içine yerleşir ve makrofajların içinde tomurcuklanır. B) Enterobius vermicularis Klinik: Vakaların %95’i asemptomatiktir. Yaklaşık %4 vakada grip C) Schistosoma japonicum benzeri tablo gelişir. Yoğun konidi solunumu olursa pnömoni D) Trichinella spiralis oluşur. Akciğerlerde granülom ve kalsifikasyonlar yapabilir. Bu özellikleri nedeniyle tüberküloza benzer. Karaciğer ve dalağı E) Paragonimus westermani Cevap E tutabilir. AIDS’lilerde ise yaygın histoplazmoza ve ağız içinde ve dilde ülserler saptanır. Tanı: Doku ve kemik iliği biyopsisinde makrofajlar içinde kapsüllüymüş gibi görülen mayalar aranır. Erişkin şekli akciğere yerleşen tek helmint Paragonymus Gerçek kapsülü yoktur. westermani’dir. Hastalarda hemoptizi, öksürük pnömonik infiltrasyon olur. Eozinofili görülür ve tedavisinde praziquantel kullanılır. 76. Aşağıdakilerden hangisi opportunistik mantarlardan biri değildir? A) Paracoccidioides brasiliensis 74. Kutanöz larva migransa eden olan etken aşağıdakilerden hangisidir? B) Candida glabrata C) Candida parapsilosis A) Enterobius vermicularis D) Aspergillosis fumigatus B) Ancylostoma duodenale E) Pneumonia jeruvecii C) Ancylostoma brazisilense Cevap A D) Trichinella spiralis E) Trichuris trichiura Cevap C Paracoccidioides brasiliensis, sistemik mikoz etkenlerinden biridir. Amerika kıtasında bulunur. Diğerleri opportunistik patojendir. Ancylostoma brazisilense ve Ancylostoma caninnum’um doğal konağı kedi ve köpeklerdir. İnsanda erişkin şekle gelişemez ve cilt altında kütanöz larva migransa neden olur. Şaşkın parazit de denir. Flariform larvaların cildi delmesiyle bulaşır. Akciğerlerde eozinofilik pnömoni yapabilir. DENEME SINAVI – 45 65 77. Aşağıdaki tiroid nodüllerinden hangisinin malign olma riski diğerlerine göre daha düşüktür? A) Genç hastalardaki nodüller B) Baş–boyun bölgesine radyasyon alan kişilerdeki nodüller C) Radyoaktif iyot tutan nodüller 79. Otuzdört yaşında bir erkekte ağır proteinüri, yaygın ödem, hiperlipidemi, glomerüler bazal membranda diffüz kalınlaşma ve epitel altında immunglobulin birikimi vardır. Hematürinin görülmediği bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Lipoid nefroz D) Soliter nodüller B) Fokal sklerozan glomerülonefrit E) Erkeklerdeki nodüller Cevap C Tiroid nodülleri, tümör olabilme ihtimalleri nedeniyle önemlidir. Şu özellikleri içeren nodüllerin tümör olma ihtimali daha fazladır: • Tek ve solid nodüller • Radyoaktif iyot tutulumu düşük olan ( soğuk) nodüller • Genç hastaların nodülleri • Erkek hastalardaki nodüller Bu kriterler içerisinde soğuk nodül olması en önemli kriterdir. 78. Aşağıdakilerden hangisinin MEN 1’de bulunması beklenmez? A) RET onkogen pozitifliği B) Hipofiz adenomu C) Pankreas adenomu D) Paratiroid hiperplazisi E) Paratiroid adenomu Cevap A MEN I (Werner Sendromu): 11. kromozomdaki bir tümör süpresör genin defektine bağlıdır. C) Membranöz glomerülonefrit D) Membranoproliferatif GN E) Diabetes mellitus Cevap C Nefrotik sendrom ağır proteinüri, idrarda günde 3, 5 gr’dan fazla protein kaybı, yaygın ödem, hipoalbüminemi, hiperlipidemi ve lipidüri ile karakterizedir. Hastalığın başlangıcında azotemi, hematüri ve hipertansiyon çok azdır veya hiç yoktur. Ödem anazarka boyutuna varabilir. Sekonder (sistemik) hastalıklar çocuklarda %5 yetişkinde ise %40 oranında görülür. Sistemik hastalıklar içinde en fazla görülenler diabet, SLE ve amiloidozdur. Membranöz glomerülonefrit erişkinde ikinci en sık görülen nefrotik sendrom sebebidir. Glomerüler bazal membranın diffüz kalınlaşması ve epitel altında granüler immünglobin birikimi vardır. “Diken ve kubbe” görünümü oluşur. Ayrıca podositler ayaksı çıkıntılarını kaybederler. Membranöz glomerülonefrit ayrıca malign epitelial tümörler özellikle akciğer ve kolon karsinomları, SLE, altın, civa, penisilamin, kaptopril, kronik B hepatit, sifiliz, shistozomiazis, malarya, diabet ve tiroiditte sekonder olarak görülebilir. Daha önceden bir hastalık olmaksızın nefrotik sendromun sinsi gelişimi ile karakterizedir. Proteinüri nonselektiftir. Steroide iyi Cevap vermez. Yavaş ilerleyen ciddi bir seyir gösterir. 3P tutulumu vardır. – Pankreas adacık hücreli tümörü – Paratroid hiperplazisi ya da adenomu ( en sık) – Hipofiz adenomu MEN IIa (Sipple Sendromu): ve MEN IIB (MEN III): RET protoonkogeninde mutasyonlar izlenir. – Feokromositoma – Tiroid meduller karsinomu – Paratroid hiperplazisi veya adenomu. MEN III’te farklı olarak deri ve mukozalarda (oral mukoza, solunum sistemi, GIS) multipl nöromlar ya da ganglionöromlarizlenir 66 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 80. Diabetes mellitus aşağıdaki böbrek hastalıklarından hangisiyle ilişkili değildir? A) Diffüz glomeruloskleroz B) Nodüler glomeruloskleroz C) Benign nefroskleroz D) Ürat nefropatisi E) Akut pyelonefrit Cevap D Diabetes mellitus çok değişik renal lezyonlara yol açabilen sistemik bir hastalıktır. Glomerüler, vasküler ve tubulointerstisyel tipte nefropatiye yol açabilir. Diabet glomerulosklerozu diffüz veya nodüllerdir ve nodüler tip Kimmelstiel–Wilson hastalığı olarak bilinir. Diabette gelişen mikroanjiopati böbrekte diğer organlara göre daha fazladır ve arterioskleroz ve benign nefroskleroza yol açar. Akut pyelonefrit diyabetik hastalarda daha sık oluşur ve nekrotizan papillit ile birlikte görülebilir. Ürat nefropatisi ürik asit kristallerinin hiperürisemili kişilerin böbreklerinde çökmesiyle oluşur. Hiperürisemi ve ürat nefropatisi asıl olarak, primer ve sekonder gut ile ilişkilidir ve diabet ile ilişkisi yoktur. A) Papiller karsinom B) Medüller karsinom C) Kolloid karsinom 81.Otuziki yaşındaki erkek hastanın büyümüş testisinde 4 cm çapında kitle olup serum AFP ve HCG düzeyi yüksek bulunuyor. 83. Mikroskobik olarak tek sıra halinde hücre infiltrasyonu (indian file) aşağıdaki meme kanserlerinden hangisinde görülür? Testis tümörü olan bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Yolk sac (kese) tümörü D) Tübüler karsinom E) Invaziv lobüler karsinom Cevap E Çıkmış tus sorusu!!!! İNVAZİV LOBULER KARSINOM Memenin terminal duktulilerinden kaynaklandığı düşünülür. Meme karsinomlarının %5–10’unu oluşurur. B) Leydig hücreli tümör C) Seminom D) Mikst tümör E) Embriyonal karsinom Cevap D ÇOK GÜZEL BİR SORU!!!!! Embriyonal karsinom hücreleri genellikle spesifik herhangi bir ürün oluşturmaz. Bununla beraber embriyonal karsinom hücreleri hem AFP hemde HCG salgılayabilir.Ancak bu olasılık çok düşüktür. Sorunun cevabı mikst tümör olmalıdır. 1. Duktusdan gelişen tümörlere göre daha sık bilateraldir (%20 karşı memede) 2. Aynı memede multisentrik olabilir. Genellikle lastik kıvamında, iyi sınırlanamayan bazende skiroz tiptedir. Genellikle tek sıra halinde malign hücre invazyonu (indian file) görülür. Hücreler küçük, uniform boyanır, pleomorfizmi hafiftir. Bazen solid kümeler, kitleler oluşturabilir. Normal duktuslar çevresinde konsantrik halkalar oluşturabilir. Bazı olgularda invaziv duktal karsinomla birlikte görülür. 84. Von Hippel–Lindau Sendromu’nda aşağıdaki SSS tümörlerinden hangisi daha sık izlenir? A) Koroid pleksus papillomu 82. Erkeklerde aşağıdakilerden hangisi meme kanseri riskini artırmaz? A) Jinekomasti B) Medulloblastom C) Hemangioblastom D) Glioblastom B) 70’in üzerindeki yaş E) Nöroblastom C) BRCA 1 mutasyonu Cevap C D) BRCA 2 mutasyonu E) BRAF mutasyonu Cevap E Erkekte meme kanseri gelişiminde yaş çok önemlidir. 2015 ROBBİNS’e göre jinekomasti ve BRCA 1’de erkekte minimalde olsa meme kanseri riskini artırır. BRAF mutasyonu ile ilgisi yoktur. Erkekte meme kanserinde %14 olasılıkla BRCA 2 mutasyonu izlenir. Von Hippel–Lindau Sendromu’nda serebellar hemangioblastomalar, retinal anjiyomalar, renal hücreli karsinomalar, feokromasitomalar, visseral kistler, epididimal tümörler bulunur. 85. Aşağıdaki ifadelerden hangisi progresif multifokal lökoensefalopati için yanlıştır? A) Etken bir polyoma virüs olan JC virüstür. B) Oligodendrositleri etkiler C) Beynin tamamında beyaz cevher demyelinizasyonuna neden olur D) Sıklıkla immün baskılanmış kişilerde görülür E) Önce bazal gangliyonlar, sonra kortex ve tüm nöronlar etkilenir. Cevap E DENEME SINAVI – 45 67 Hastalık tabiki aksonları tutar. Demyelinizasyon yapar. E seçeneği hantington hastalığının özelliğidir. 88. Apopitoza giden bir hücrede görülen ilk ışık mikroskobik değişiklik aşağıdakilerden hangisidir? A) Karyopiknozis 86. Benign ancak lokal agresiflik gösteren, özellikle matür iskelet epifizini tutan çok sayıda uniform dağılımlı dev hücreler ve zeminde epiteloid, iğsi özellikte mononükleer hücrelerden oluşan tümör aşağıdakilerden hangisidir? B) Hücre büzülmesi C) Hücre şişmesi D) Sitoplazmik blepler E) Karyoreksis A) Osteosarkom Cevap B B) Osteoblastom C) Dev hücreli tümör Hücre apopitozun başlangıcında büzüşür. Çekirdek D) Enkondrom kromatini koyulaşır, kondanse olur (Apopitozun karakteristik E) Osteoid osteom Cevap C Dev hücreler ve zeminde mononükleer hücrelerden oluşan tümör, dev hücreli tümördür. Osteosarkom, malign tümördür. Enkondrom, osteoblastom, osteoid osteom dev hücrelerden oluşmaz. 87. Aşağıdakilerden hangisinde adenokarsinom gelişme riski artmıştır? A) Servikal displazi morfolojik bulgusudur). Takiben nükleus fragmanlara ayrılır. Sitoplazmik tanecikler ve apopitotik cisimler (küçük, bazıları çekirdek parçaları içeren bazıları içermeyen sitoplazmik parçacıklar) oluşur. Oluşan apopitotik cisimcikler inflamasyon oluşturmadan, makrofajlar tarafından fagositoz ile temizlenirler. Apopitozu takiben iltihap gelişmez. 89. Hücre membranında apopitotik sinyali başlatarak hücreyi apopitoza götüren molekül aşağıdakilerden hangisidir? A) TNF reseptör B) Aktinik keratoz B) p53 C) Lökoplaki C) bax D) Otoimmün gastrit D) bad E) Marjolin ülseri Cevap D E) Bcl Cevap A APOPİTOZ MEKANİZMALARI PRENEOPLASTİK HASTALIKLAR İntrinsik (mitokondriyal) yol Hastalık Gelişen kanser Kronik hepatit Hepatosellüler karsinom Servikal displazi Yassı epitel hücreli karsinom Siroz Hepatosellüler karsinom Pernisiyöz anemi Mide adenokarsinom Atrofik gastrit Mide adenokarsinom Ülseratif kolit, Chron Kolon adenokarsinom Lökoplaki Yassı epitel hücreli karsinom Aktinik keratoz Yassı epitel hücreli karsinom Hashimoto ve Graves Papiller tiroid karsinomu çıkışına engel olur. Bu sistemde ölüm caspase 9 üzerinden Yanık skarı, Marjolin ülser Yassı epitel hücreli karsinom gerçekleşir. Villöz adenom Kolon adenokarsinom Tamir edilemeyen DNA hasarı, büyüme faktörlerinin azalması ile p53 geni tarafından induklenir. P53 induklenmesi mitokondri membran permeabilitesinde artma (bax–bad) ve mitokondriden proapopitotik moleküllerin sitoplazmaya geçişi (sitokrom c ve AIF) ile sonuçlanır. Sitokrom C sitoplazmaya çıkınca caspase 9 aktivasyonu oluşturur. Bcl–2 ve Bcl–XL proapopitotik maddelerin mitokondri dışına Ekstrensek yol Hücre membranında apopitotik sinyali başlatarak hücreyi ölüme sürükleyen iki reseptör; Tip 1 TNF reseptörü (TNFR1) ve Fas (CD95) reseptörüdür. 68 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 90. Aşağıdaki hematolojik malignitelerin hangisinde neoplastik hücrelerde tartarata dirençli asit fosfataz (TRAP) pozitifliği saptanır? 25’inde, pankeas kanserlerinin %75, glioblastomların % 40–70, özofagus kanserlerinin % 50 ve ALL olgularının % 20–70’inde p16 gen mutasyonu saptanır. A) Hairy cell lösemi 92. Aşağıdakilerden hangisi metastatik kalsifikasyonun B) Hodgkin lenfoma, mikst sellüler tip C) Mikozis fungoides izlendiği durumlardan biri değildir? D) Multiple myelom A) Sarkoidoz E) Burkitt Lenfoma B) Paratiroid adenomu Cevap A C) Psammom cisimleri D) Multipl miyelom E) Paget hastalığı Saçlı Hücreli (Hairy cell) Lösemi (HCL), KLL’nin kötü Cevap C prognozlu bir alt tipidir (düşük grade’li kronik B hücreli lösemi). Lösemik hücrelerin ince, saç benzeri sitoplazmik uzantıları bulunur. Bu nedenle saçak ya da saçsı hücreli lösemi olarak adladırılırlar. HCL olgularında kandaki neoplastik hücrelerde tartarata dirençli asit fosfatazın (TRAP) saptanması kolay ve oldukça karakteristiktir. Bu nedenle tanıda hemen daima TRAP pozitifliği kullanılır. Metastatik kalsifikasyon, normal dokulara, serum kalsiyum seviyesi artışı sonucunda kalsiyumun çökmesini tanımlar. Özellikle damar duvarlarında (metastatik kalsifikasyon da kalsiyumun en sık biriktiği doku), böbrekte (metastatik kalsifikasyonda kalsiyumun en sık biriktiği organ), akciğer ve Sıklıkla yaşlı erkeklerin hastalığıdır ve klinik bulgular neoplastik hücrelerin kemik iliği ve dalak infiltrasyonunun mide mukozasında interstisyel dokuda birikim izlenir. sonucudur. Splenomegali sıklıkla masiftir ve muayenede saptanan tek anormal bulgu olabilir (en sık fizik muayene Hiperkalsemi nedenleri bulgusu). Hipersplenizm bulguları olguların yarıdan fazlasında 1. Paratiroid hormon sekresyonunda artış saptanır, bu etki hastada zaman içinde gelişen pansitopeni – Hiperparatiroidi; en sık neden paratiroid adenomu tablosuna yardımcıdır. – Ektopik PTH salınımı; en sık neden akciğerin skuamöz HCL tipik olarak dalakta kırmızı pulpayı tutar. Neoplastik hücrelerin kemik iliği infiltrasyonu ve hastalarda genellikle tanı anında da saptanan kemik iliği fibrozisinin gelişmesinin sonucu olarak pansitopeni gelişir. Myelofibrozis nedeniyle kemik iliği aspirasyonu kurudur (Dry tap). Hepatomegali ve lenfadenomegali daha az sıklıkta izlenir. hücreli karsinomu. 2. Kemik dokunun destrüksiyonu – Kemiği tutan tümörler; multiple myelom – Yaygın kemik metastazı yapan tümörler; Meme karsinomu gibi – Kemikte turn–overın arttığı durumlar; Paget hastalığı, Survey yaklaşık tanı sonrası 4 yıldır. Pansitopeni ve immobilizasyon enfeksiyonlar major klinik problemlerdir. 3. Vitamin D ile ilişkili hastalıklar 91. Aşağıdaki neoplazilerden hangisinin gelişiminde bir tümör supresör gen olan p16 mutasyonu önemli rol oynar? – Vitamin D intoksikasyonu – Sarkoidoz; granülomlardaki makrofajların D vitamini benzeri madde üretmeleri nedeniyle. A) Retinoblastom 4. Böbrek yetersizliğinde, fosfat retansiyonu sonucu sekonder B) Hemanjioblastom hiperparatiroidi gelişimi izlenir. C) Nöroblastom Psammom cisimlerinde (özellikle papiller tiroid D) Ailesel mide karsinomu karsinomu, overin seröz tümörleri ve meningiomlarda), izlenen E) Malign melanom kalsifikasyonlar distrofik kalsifikasyona örnektir. Cevap E Bir CDK inhibitörü olan p16 geninin kalıtsal mutasyonu malign melanom gelişimine neden olur. Melanomu olanların % DENEME SINAVI – 45 69 93. Sistemik sklerodermada GIS’de en sık etkilenen organ Asbest • Diffuz interstisyel akciğer fibrozisi (asbestozis) • Plevrada lokalize veya diffuz fibröz plaklar • Kaplan sendromu • Mezotelyoma • Akciğer, larinks, kolon ve özofagus mide kanseri • Akut berilyozis • Akciğerde berilyum granülomatozisi • İnterstisyel akciğer fibrozisi aşağıdakilerden hangisidir? A) Özofagus B) Mide C) Duodenum D) Kolon E) Rektum Cevap A Sistemik sklerodermada GIS %90 olguda tutulur. Berilyum Sklerodermada en sık tutulan iç organ ise özofagustur. Özellikle özofagusun alt 2/3’ünde belirgin disfonksiyon ve bunun sonucu disfaji (hastaların %50’den fazlasında), ağır reflü özofajit ve Barrett metaplazisi gelişir. Bütün sindirim sisteminde mukoza incelir, ülserasyon ile mural kollajenizasyon izlenir ve sonuçta malabsorpsiyon gelişebilir. 94. Akciğerde tüberküloz gelişim riskinde belirgin artışa neden olan pnömokonyoz aşağıdakilerden hangisidir? A) Silikozis Demir oksit Baryum sülfat Tin oksit Maden işçiliği, izolasyon sanayi, taş değirmen işleri, gemi tersaneleri, boyası ve sıvası eski evler Nükleer Enerji, Havacılık ve Uzay Endüstrisi • Akciğer kanseri Siderozis Baritozis Metal kaplama Madencilik Stanozis Madencilik 95. Myokard infarktüsünü takiben sol ventrikül serbest duvar B) Berilyozis ruptürü en sık ne zaman gelişir? C) Asbestozis A) 4–6 saat D) Antrakozis B) 12–24 saat E) Siderozis C) 2–3 gün Cevap A D) 4–7 gün E) 2–4 hafta Tabloyu inceleyiniz! Cevap D Pnömokonyozlar Etken Kömür tozu Silika 70 Hastalık • Antrakozis Maruziyet Kömür madenleri ilk 2 hafta içinde her zaman olabilmekle birlikte en sık 4–7. • Basit K.İ.P • Komplike K.İ.P→ PMF • Kaplan sendromu • • Tüberküloza yatkınlık Akut– Kronik silikozis • Nodüler fibrozis’ PMF Maden, taş ocakları, taş kesme, seramik, kum, cam, mermer, • En sık meslek hastalığı döküm işçiliği • Hiler lenf nodlarında yumurta kabuğu kalsifikasyon • Kaplan sendromu • Tüberküloz riskinde artış TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Myokard infarktüsü sonrası gelişen ventrikül duvar rüptürü, günler arasında gerçekleşir. En sık sol ventrikül serbest duvar ruptürü görülür. En fatal komplikasyondur. 96. Sarkoidozlu hastadan alınan hiler lenf nodu biyopsisinde izlenen dev hücrelerin içinde aşağıdakilerden hangisi saptanır? A) Asteroid cisimler B) Gohn kompleksi C) Schaumann body D) Kulchitsky hücresi E) Dutcher body Cevap A Nonkazeifiye granülomlarla karakterize, etiyolojisi bilinmeyen sistemik bir hastalıktır. Olguların %90’ında bilateral akciğer hiler 98. Lökositlerde fagolizozom oluşumunun geciktiği ve azaldığı, bu nedenle bakterilerin fagositozunun bozulduğu hastalık LAP vardır. Hiler ve paratrakeal lenf nodlarında non–kazeifiye aşağıdakilerden hangisidir? granülomlar bulunur. A) Kronik granulamatöz hastalık Granülomlarda protein ve kalsiyumdan oluşan Schaumann cisimcikleri bulunur. Dev hücrelerin içinde yıldızsı asteroid cisimcikler bulunur. Charcot Leyden kristalleri bronşial astımda balgam ya da biyopside görülür. Gohn kompleksi primer tüberkülozun özelliğidir. Kulchitsky B) Job’s sendromu C) Chediak Higashi sendromu D) Nezeloff sendromu E) Myeloperoksidaz defisiti Cevap C hücresi akciğerlerdeki nöroendokrin hücredir. Dutcher body plazma hücresinde intranükleer Chediak–Higashi sendromu, mikrotubül fonksiyon immünglobulin birikimidir. bozukluğuna, yetersiz hücre hareketi ve defektif lizozom degranülasyonu ile karakterli bir lökosit fonksiyon bozukluğudur. 97. Reaktif sistemik amiloidoz nedeni olmayan hastalık OR geçişlidir. aşağıdakilerden hangisidir? Nötrofiller ve diğer lökositlerde sitoplazmada dev granüller A) Tüberküloz bulunur.Bu hastalıkta fagositik vakuollere lizozomal enzimlerin B) Yaşlılık transferi bozulur (fagolizozom defekti), enfeksiyonlara duyarlılık C) Romatoid artrit gelişir, melanositlerde azalma (albinizm), MSS hücrelerinde ve D) Bronşiektazi trombositlerde defekt (kanama bozukluğu) saptanır. E) Kronik osteomyelit Cevap B 99. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Klonidinin antihipertansif etkisini engeller? Reaktif sistemik amiloidoz, sekonder amiloidoz olarak da A) Propranolol adlandırılır. karaciğerde sentezlenen serum–amiloid–assosiated B) Yohimbin (SAA) olarak adlandırılan bir proteinden köken alır. SAA aynı C) Terazosin zamanda bir akut faz reaktanıdır. Karaciğerde SAA, diğer akut faz reaktanları gibi iltihabın sistemik etkisinden sorumlu olan IL–1, IL– 6’nın etkisi ile D) Fentolamin E) Esmolol Cevap B sentezlenir. Sekonder amiloidozun köken aldığı protein nedeniyle, AA amiloidoz olarak adlandırılır. Romatoid artrit (RA’lerin %3’ünde gelişir, USA’da en sık izlenen reaktif amiloidoz nedeni), skleroderma, dermatomyozit, tüberküloz, bronşiektazi, ülseratif kolit, crohn, kronik Soru aşağıdakilerden hangisi alfa –2 reseptör antagonistidir diye de sorulabilir di!... Klonidin, Alfa2 agonisti ancak santral etkili sempatolitik osteomyelit ve eroin kullanımı amiloidoz gelişimi için bir ilaçtır. Bu nedenle hipertansiyon tedavisinde kan basıncını predispozandır. düşürmek için kullanılır. AA amiloidozun tipik tutulum yerleri; böbrek (glomerül ve afferent arteriol duvarı) karaciğer, dalak, lenf nodu, adrenal ve tiroiddir. Böbreklerdeki birikim temelde küçük çaplı arter duvarındadır. Klonidinin antihipertansif etkisi alfa reseptörlerinin uyarılması üzerinden olduğundan alfa2 bloker ilaçlar bu etkiyi inhibe ederler. Alfa 2 bloke edici ilaçlar, yohimbin ve korinantindir. Bu ilaçlar, Alfa2 agonistlerinin tersine sempatik etkilerde artış oluştururlar. DENEME SINAVI – 45 71 100. Dopaminle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) D2 reseptörünün uyarılması ile adenilatsiklaz inhibe olur İlaç uygulamaları sonucunda, ilaçlar vücutta dağılmadan çeşitli organlarda presistemik eliminasyona uğrarlar. Bu B) D3 emezis ile ilişkili reseptörüdür organların başında karaciğer gelir. Karaciğerde en çok C) Bromokriptin D2 agonistidir. presistemik eliminasyona oral ve daha az oranda rektal yolla D) L – dopa’ dan sentezlenir. uygulanan ilaçlar uğrar E) Prolaktin salınımını azaltır. İntravenöz, sublinguinal ve inhalasyon yolla uygulanan Cevap B ilaçlar karaciğerde presistemik eliminasyona uğramaz. Önemli bir nörotransmitter DOPAMİN!... 102. Aşağıdaki G–proteinlerinden hangisi gözde bulunur? DOPAMİN A) Gt L – dopa’dan L – amino asit dekarboksilaz (kofaktör B) Go piridoksin) ile sentezlenir. Dopamin sentezinde hız kısıtlayıcı C) Gq basamak tirozin hidroksilazdır. En yoğun nigrostriatal yolakta bulunur. Bütün dopamin reseptörleri metabotropiktir (G D) Gs E) Gi Cevap A Proteini ile kenetli ) D1: Adenilat siklaz aktivasyonu Reseptör ve özellikle G proteinleri her zaman önemlidir !.. D2: Adenilat siklaz inhibisyonu, • G proteini ile çalışan reseptörler ve bazı G pro teinlerinin D3: Adenilat siklaz inhibisyonu bulundukları spesifik yapılar: D4: Adenilat siklaz inhibisyonu • Gs: beta –adrenerjik, D1–5, histamin gibi bazı ota koidler, D5: Adenilat siklaz aktivasyonu glukagon gibi bazı hormonlar. MAOb ile DOPAC’a (dihidroksifenilasetik asit) dönüşür. • Gi: alfa2–adrenerjik, D2–3–4, 5–HT1, opioidler,M2–4 DOPAC ise COMT (katekol O metiltransferaz) ile HVA’e • Gq: alfa 1–adrenerjik, 5–HT2, M1–3–5 (homovalinik asit) dönüşür. MAO inhibitörleri kullanan hastalarda ise dopamin 3– metoksitiramine dönüştürülür. Kotransmiter: Kolesistokinin • Go: Olfaktör epiteli • Gt: Gözdeki fotonlar 103. SSS’inde öğrenme ve bellekle ilgili M1 reseptörleri selektif olarak uyararak Alzheimer tedavisinde kullanılan ilaç aşağıdakilerden hangisidir? Dopaminerjik azalma: Parkinson Dopaminerjik artış: Hungtington Koresi ve şizofreni. Dopamin: PRL ↓ GnRH↓ GH↓ A) Karbakol Bulantı–kusmaya neden olur. Emezis ve ekstrapiramidal yan B) Oksotremorin etkilerden sorumlu resepör D2 ‘ dir ve soru değeri taşır! C) Pilokarpin D) Betanekol 101. Aşağıdaki ilaç uygulama şekillerinden hangisinde ilaçlar karaciğerde en çok presistemik eliminasyona uğrar? E) Arekolin Cevap E A) İntravenöz uygulama B) Oral uygulama Arekolin, muskarinik etkisi yanında belirgin nikotinik etkisi de C) Rektal uygulama olan ve SSS’ni eksite ederek öfori oluşturan bir ilaçtır, öğrenme D) Göze damla uygulamaları ve bellekle ilgili M1 reseptörlerini selektif olarak uyararak E) Transdermal uygulama bu fonksiyonları artırabilir. Alzheimer hastalığında belleği Cevap B düzeltebilir ancak vücutta hızla metabolize edildiği için bu etkisi kısa sürer. Alzheimer tedavisinde kullanılan diğer önemli ilaç ise 72 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Glutamat NMDA reseptör antagonisti olan Memantin dir •• Negatif feed back ile TSH sekresyonu baskılanamayacağı 104. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi hipertroidi tedavisinde kullanılmaz? için Guatrojendir. •• En sık görülen yan etkileri; ciltte yaptıkları makülopapüler döküntüdür. A) Radyoaktif İyot •• Agranülositoz önemli bir yan etkileridir. Agranülositozu en B) Metimazol fazla yapan antitiroid ilaç ise metimazoldür. C) Liyotironin D) Propil tiyourasil •• Karbimazol ise ön ilaçtır ve metimazole dönüşür. E) Tiyosiyonat İYODÜR Cevap C TİROİD PREPARATLARI LEVOTİROKSİN SODYUM •• T4(tiroksin) içerir •• Etkisi geç başlar ve uzun sürer. •• Rutin hipotirodi tedavisinde kullanılır LİYOTİRONİN SODYUM •• Yüksek doz verilen iyot ; tiroid hormon sentez ve salıverilmesini azaltır . Bu olaya Wolf Chaikoff etkisi denir. •• Tiroidin vaskülaritesini azaltır. Bu yüzden operasyon öncesi tirodin cerrahiye hazırlanmasında kullanılır. •• Tiroid hormon salınımını azalltığı için etkisi hızla ortaya çıkar. Bu yüzden tirotoksikozun acil tedavisinde de kullanılır. •• Fetusta tiroid gelişimini olumsuz etkilediği için gebede kullanılmaz •• T3 (triiyodotironin) içerir RADYOAKTİF İYOD(I131) •• Etkisi çabuk başlar ve eliminasyon yarı ömrü kısa olduğu •• Bilindiği gibi İyot vücutta sadece tiroid dokusunda birikir. için kısa etki sürelidir •• Miksödem koması gibi acil durumlarda kullanılır. •• I 131 , tiroid foliküllerini tahrip eder. Özellikle tiroid kanserlerinin tedavisinde kullanılır. LİYOTRİKS •• Kalıcı hipotiroidi yapabilir. Levotiroksin/ Liyotironin oranının aynen fizyolojik •• Parafoliküler C hücrelerinden köken alan ; Medüller tiroid sekresyon oranında olduğu gibi 4/1 oranında kombine edilmesi ile oluşan tiroid preparatıdır. kanserinde kullanılmaz. İYOD GİRİŞİNİ İNHİBE EDEN ANYONİK İLAÇLAR ANTİTİROİD İLAÇLAR PERKLORAT/PERTEKNATANT/TİYOSİYONAT 1) TİYOÜRE TÜREVLERİ; •• Iyodun tiroid bezine up take’ini bloke eden anyonik •• Propiltiyourasil ilaçlardır. •• Metimazol •• Rutin tedavide kullanılmaz. •• Karbimazol •• Nadir kullanılan endikasyonlarından biri amiodaron 2) İYODÜR 3) RADYOAKTİF İYOT 4) İYOD GİRİŞİNİ İNHİBE EDEN ANYONİK İLAÇLAR tirotoksikozudur. •• Perklorat en potentidir. •• Aplastik anemiye neden olmaları kullanımlarını sınırlar. PROPİLTİOURASİL/METİMAZOL/KARBİMAZOL •• Tirozin peroksidaz enzimini inhibe eder ve iyodun organifikasyonunu inhibe ederler. •• Etkisi çabuk başlar ve en kısa sürendir. •• Porpiltiyourasil plazma proteinlerine daha fazla bağlanır. •• Süte ve plasentaya az geçer bu yüzden gebelikte tercih edilir. •• Gebelerde metamizolün de güvenilir olduğu düşünülmektedir. 105. Aşağıdaki antidiyabetik ilaçlardan hangisi aldoz redüktaz enzimini inhibe ederek etki gösterir? A) Metformin B) Rosiglitazon C) Akarboz D) Sorbinil E) Liraglutid Cevap D •• Periferde T4, T3 dönüşümünü bloke eder. •• Etkileri latent bir peryottan sonra başlar. DENEME SINAVI – 45 73 Etki mekanizmalarından yola çıkılarak hazırlamış bir oral antidiyabetik sorusu !... ALDOZ REDÜKTAZ İNHİBİTÖRLERİ (SORBİNİL/TOLRESTAT/ 107. Aşağıdaki antidepresan ilaçlardan hangisi insomnia tedavisinde kullanılan postsinaptik 5HT2 reseptörü blokörüdür? A) Sitalopram ALRESTATİN) B) Maprotilin •• Diyabet hiperglisemik bir ortamdır. Fazla glukoz; aldoz redüktaz enzimi aracılığıyla bir alkol olan C) Fluvoksamin sorbitole dönüşür. Sorbitol ise ortamdan su çekerek D) Bupropion çeşitli dokuların yapılarının bozulmasına ve diyabetin mikrovasküler komplikasyonlarının gelişmesine katkıda E) Trazodon Cevap E bulunur. •• Mikrovasküler komplikasyonlar glisemik kontrol ile Trazodon Çok belirgin sedatiftir (H1 blokajı nedeniyle). Kısa etkilidir ve doğru orantılı olarak gelişir. Fakat makrovasküler komplikasyonların glisemik kontrol ile net bir ilişkisi yoktur. uyku bozukluğunda kulanılır Hipnotik amaçlı da kullanılır. •• Aldoz redüktaz inhibitörleri ; retinopati,nefropati ve nöropati gibi diyabetin mikrovasküler komplikasyonlarını azaltmak için kullanılırlar. serotonin geri alım inhibisyonu da yapar Ayrıca postsinaptik 5HT2 blokeridir. Priapizm yapabilir (alfa1 blokajı nedeniyle) 106. Bipolar affektif bozukluk nedeniyle 1 yıldır lityum kullanan 35 yaşında ki bayan hastaya aşağıdaki ilaçlardan hangisi verildiğinde lityum düzeyinin yükselmesi 108. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi opioid bağımlılarının tedavisinde narkotik analjeziktir? beklenmez? A) Metadon A) Kaptopril B) Lofeksidin B) Teofilin C) Klonidin C) İndometazin D) Naltrekson D) Tiazid E) Nalokson Cevap A E) Piroksikam Cevap B Metadan: Bağımlılık tedavisi Metadonun yoksunluk sendromu; uzun sürer, fakat hafif Lityumun plazma düzeyini artıranlar önemli ilaçlar Dehidratasyon, hiponatremi Tiazid grubu diüretikler ACE inhibitörleri NSAİI (aspirin ve sulindak hariç) (özellikle indometasin, naproksen, ibuprofen) Renal yetmezlik Lityumun plazma düzeyini azaltan önemli ilaçlar Teofilin ve aminofilin gibi metil ksantinler, Osmotik diüretikler, Gebelik seyreder bu yüzden bağımlılık tedavisinde kullanılan narkotik analjeziktir. Opioid bağımlılarının tıbbi bakımı konusunda farmakoloji bakımından iki ana yaklaşım vardır: Detoksifikasyon: İlaç birden kesilir ve ortaya çıkan yoksunluk sendromu belirtileri palyatif yöntemlerle hafifletilmeye çalışılır. Klonidin ya da lofeksidin (Alfa2 agonistler) 7–21 gün uygulanır. İlaç kesildikten sonra, onun yerine hemen eşdeğer dozda ağızdan opioid (metadon, buprenorfin) verilir. Bu yaklaşıma ikameli detoksifikasyon adı verilir. İdame: Detoksifikasyondan sonra tekrar ilaca başlama olasılığı fazla olan bağımlılarda uygulanır. Bu amaçla hastalara düzenli olarak metadon (opioid agonisti), buprenorfin (opioid parsiyel agonisti) ve opioid almadıkları dönemlerde naltrekson (oral opioid antagonisti) verilir. 74 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 109. Şizofreni nedeniyle bir aydır Klorpromazin kullanan 47 yaşıda ki erkek hastada ortastatik hipotansiyona bağlı senkop gelişiyor. Telcagepant ise oral kullanılır ve hepatotoksik ilaçtır. 111. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Romatoid artrit tedavisinde Bu tabloya neden olan reseptör aşağıdakilerden hangisidir? Olcegepantın biyoyararlanımı düşük olduğu için İV kullanılır.. A) Alfa–2 Adrenerjik blokajı kullanılan janus kinase (JAK) inhibitörüdür? B) Dopamin D2 blokajı A) Gefitinib C) Histamin H1 blokajı B) Erlotinib D) Alfa–1 Adrenerjik blokajı C) İmatinib E) Muskarinik M3 blokajı D) Bortezomib Cevap D E) Tofacitinib Cevap E Soru alfa –1 reseptör blokajına bağlı prazosin benzeri ortostatik hipotansiyon geliştiğini vurgulamak Bir Katzung 2015 Bombası daha ! Endikasyon çok spesifik!.. için sorulmuştur. Bu ara klorpromazin en hipontansif Tofacitinib; janus kinase (JAK) inhibitörüdür. Böylece antipsikotiktir. proinflamatuvar mediatörler olan interferon ve sitokinlerin etkisi engellenmiş olur.. Bilindiği gibi interferon ve sitokinler JAK–STAT Reseptör Üzerine Etki Ortaya Çıkan Yan Etki yoluyla etki gösterir. Dolayısıyla; Tofacitinib, Antiinflamatuvar Dopamin D–2 Reseptörünün Blokajı Antiemetik Etki Hiperprolaktinemi (Endokrin yan etkiler) özellik gösteren bir ilaçtır.. Alfa – 1, Adrenerjik Blokaj Ortostatik Hipotansiyon (Prazosin benzeri) Ejekülasyon İnhibisyonu inflamatuvar barsak hastalığı, Psöriazis ve transplantasyon Asetilkolin ,Muskarinik Blokaj Antikolinerjik Etkiler (Midriyazis, Ağız kuruluğu, Taşikardi, Konstipasyon, İdrar Retansiyonu) planlanıyor ve bu konuda çalışmaları devam ediyor.. Histamin H–1 Blokaj Sedasyon Kilo Alımı Antiemetik Etki Seratonerjik Blokaj Kilo Alımı Opiyat Reseptörlerinin Uyarılması Sedasyon Konstipasyon Hipotermi Endikasyonu çok spesifik ; Romatoid Artrit(RA).. sonrası rejeksiyon gelişiminin engellenmesi için kullanılması Tofacitinib; Renal eliminasyona uğruyor ve oral kullanılıyor 112. Aşağıdaki antihipertansiflerden hangisi siyanür intoksikasyonuna yol açabilir? A) Hidralazin B) Metildopa C) İndapamid D) Na nitroprusiyat 110. Aşağıdakilerden hangisi migren tedavisi için geliştirilmiş kalsitonin gene–related peptid(CGRP) reseptör E) Diazoksit Cevap D antagonistidir? A) Olcegepant Hipertansif krizin en baba ilacı Na nitroprusiyat; vücutta B) Palosuran siyanür salınımına yol açar. C) Fosforamidon Siyanür dokularda sitokrom oksidaz enzimini inhibe eder. Bu D) Aliskiren nedenle sitotoksik tipte hipoksi oluşturur. Ayrıca salınan siyanür, E) Kapsazepin hemoglobin ile birleşir ve siyanomethemoglo–bin oluşturur. Cevap A Siyanürün zehirlenmesinde; Na tiyosülfat I sodyum nitrit veya amilnitrit inhalasyonu tedavide kullanılır. Kaşla göz arasında bir de Katzung 2015 bilgisi öğrensek fena mı olur!... LCEGEPANT/ TELCAGEPANT; Migren tedavisi için geliştirilen calcitonin gene–related peptide (CGRP) reseptör antagonistidirler. DENEME SINAVI – 45 75 113. Aşağıdaki HMG–KOA redüktaz inhibitörlerinden hangisinin biyoyararlanımı en yüksektir? • Ancak protamin LMWH’in ancak %70 kadarını nötralize edebilir. A) Rosuvastatin • Klasik heparin gibi teratojen değildirler ve gebelere verilebilirler. B) Atorvastatin C) Pitavastatin 115. Aşağıdaki sefalosproin türevlerinden hangisinin santral D) Pravastatin sinir sistemine geçiş oranı en yüksektir? E) Fluvastatin Cevap C Pitavastatin; En son klinik kullanıma giren statindir ve biyoyararlanımı en yüksektir. A) Sefazolin B) Sefotaksim C) Seftabiprol D) Seftazidim E) Seftriakson Cevap B 114. Derin bacak ven trombozu tanısı konulan , gebe ve obez olan 27 yaşındaki bayan hastaya Enoksaparin tedavisi başlanıyor Bu hastanın takibinde aşağıdaki parametrelerden hangisi kullanılır? 1. KUŞAK SEFALOSPORİNLER SEFALOTİN A) Protrombin zamanı • En kısa etkilisidir B) Kanama zamanı • Staf.lara karşı en etkilisidir C) Koagülasyon zamanı • IV kullanılır D) Anti Xa aktivite testi SEFAZOLİN E) Aktive parsiyel tromboplastin zamanı • Temiz kontamine yaradan itibaren;Rutin cerrahi Cevap D profilaksisinde kullanılır • IV,IM kullanılır Düşük Molekül Ağırlıklı Heparinler (LMWH) Enoksiparin /Fraksiparin/Deltaparin/Tinzaparin Osteomyelitin en sık görülen etkeni; S. aereus ‘ tur. Bu • Direkt Faktör 10 inhibisyonu yaparak etki gösterirler. yüzden MRSA da etkili olan antibiyotikler; Vankomisin • Etkinliği Anti Faktör 10a aktivite testi ile kontrol edilir. Fakat bu test rutin uygulamada bakılmaz. ve teikoplanin gibi antibiyotikler osteomyelit tedavisinde kullanılır. Ancak protez kapağı olan, gebelik, obez hastalar gibi 2. KUŞAK SEFALOSPORİNLER antikoagülasyonun etkinliğinden emin olunması gereken SEFOKSİTİN bazı özel durumlarda bakılır. • B.fragilis’e en etkili beta laktamdır • Heparinden antikoagülan açıdan daha etkin değillerdir. • Batın içi cerrahi enfeksiyonda ve profilakside ilk tercihtir. • Heparine üstün yanı subkütan uygulama gibi kolay • Anaerob etkinliği olan diğer bir 2. kuşak sefalosporin ise kullanım şekli ve 12 saat gibi uzun doz intervallerinin olmasıdır. • Ayrıca heparine göre daha az trombositopeni, daha az HIT ve daha az osteoporaza yol açarlar. Yani heparine göre yan etkileri daha azdır. • Düşük moleküler ağırlıklı heparinler böbreklerden atılır. sefotetan’ dır. SEFAKLOR • Önemli bir yan etki olarak Serum hastalığı yapabilir • H.İnfluenzaya etkilidir 3. KUŞAK SEFALOSPORİNLER Bu yüzden renal yetmezlikte kesilmeli veya dozu belirgin SEFTRİAKSON azaltılmalıdır. • Eliminasyon yarı ömrü en uzun olan sefalosporin • Düşük moleküler ağırlıklı heparine bağlı gelişen 76 • Kemiğe geçişi iyi olduğu için osteomyelitte tercih edilir. türevidir. intoksikasyon durumunda Taze Donmuş Plazma ve • Safra çamuru yapabilir protamin kullanılır. • Menenjit profilaksisinde kullanılır. TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES • Ayrıca; Gonokok enfeksiyonlarında ilk tercihtir 117. Aşağıdaki sülfonamid türevlerinden hangisi özellikle SEFTAZİDİM dermatidis herpetimorfis tedavisinde kullanılır? Antipsödomonal etkinliği en güçlü olan sefalosporin A) Sülfodiazin türevidir. B) Sülfasalazin C) Sülfometoksazol SEFOPERAZON D) Sülfapiridin • Safra ile en çok atılan sefalosporin türevidir. E) Sülfadoksin • Bu yüzden kolesistit, kolanjit tedavisinde kullanılır. • Moksolaktam gibi Disülfiram benzeri reaksiyon yapar. Alkol ile birlikte verilmemelidir. Spesifik endikasyon her zaman önem taşır !... SÜLFODİAZİN SEFOTAKSİM Santral sinir sistemine en iyi geçen sülfonamid türevidir. • Santral sinir sistemine en iyi geçen sefalosporin türevidir. • Cevap D Dihidrofolat redüktaz inhibitörü olan primetamidin ile kombine edilerek toksoplazma tedavisinde kullanılır. Fakat gebelerde bir Menenjitte iyi bir seçenektir makrolid türevi olan spiramisin kullanılır. 4. KUŞAK SEFALOSPORİNLER GÜMÜŞ SÜLFODİAZİN SEFEPİM Yanık tedavisinde sepsis gelişimini engellemek için lokal • Beta laktamazlara en dayanıklı olan sefalosporin olarak kullanılır. türevidirler. MAFENİD (MARFANİL) • Enterkoklara karşı etkinliği 3. jenerasyon Yanık tedavisinde eskar dokusuna son derece iyi penetre olur. sefalosporinlerden daha iyidir. Absorbe edilip sistemik dolaşıma geçerse karbonik anhidraz 5. KUŞAK SEFALOSPORİNLER enzimini inhibe ederek asetazolamid benzeri diüretik etki ve SEFTABİPROL /SEFTAROLİN metabolik asidoz tablosu oluşturur. • Gram negatif etkinliği belirgin artmıştır SÜLFOSALAZİN • En önemli endikasyonları; MRSA‘dır. • 5 liipooksijenaz enzimini inhibe ederek; proinflamatuvar otakoidler olan lökotrienlerin sentezini engellerler. 116. Aşağıdaki aminoglikozit türevlerinden hangisinin renal toksisitesi minimaldir? Dolayısıyla antiinflamatuvar özellikleri vadır. İnflamatuvar barsak hastalıklarının tedavisinde kullanılır. A) Amikasin SÜLFAPİRİDİN B) Gentamisin Spesifik endikasyon olarak Dermatitis Herpetiformis tedavisinde kullanılır. C) Streptomisin SÜLFADOKSİN D) Tobramisin En Uzun etkili sülfonamid türevidir.Primetamin ile E) Neomisin Cevap C Şizoid Aminoglikozid; Streptomisin!.... STREPTOMİSİN • Diğer aminoglikozid türevlerinden farklı özellikleri vardır. • Safra ile itrah edilir, bu yüzden en az nefrotoksik olandır • Aynı zamanda tübeküloz ilacıdır. • Sadece 30S ribozomal üniteye bağlanır bu yüzden bakteriyostatiktir. • Tularemi, veba ve Brusella tedavisinde kullanılır. • Gözde skotoma neden olabilir. kombinasyonu ile fansidar denilen sıtma ilacı elde edilir. SÜLFİSOKSAZOL Eliminasyon yarı ömrü en kısa olan sülfonamid türevidir. KO–TRİMOKSAZOL • Trimetoprim ile Sülfometoksazolün ,1/5 oranında kombinasyonu ile bakterisit özelliği olan bir antibiyotik olan ko–trimoksazol elde edilir. • Endikasyonları; İmmün suprese hastalarda retikülonodüler fibrozis ve hipoksi ile karakterize olan Pnömosistis Carini (jiroveci) pnömosinin tedavisinde ilk tercihtir. • Kinolonların kontrendike olduğu ya da kinolonlara DENEME SINAVI – 45 77 dirençli olan alt idrar yolu enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılır 6–Merkaptopürin (6–MP); bir pürin antimeta–bolitidir ve Ön • Folik asit eksikliği nedeniyle megaloblastik anemi ilaçtır. Hücre içinde HGPRT enzimi tarafından aktif metabolitİ yaparlar. olan 6–thi–oinosinic asid’e (= thio–IMP) dönüştürülerek etki • Tetrasiklinler gibi Agurubu beta hemolitik streptokok tedavisinde bakteriyostatik oldukları için yani bakteriyi tam eradike edemedikleri için ARA insidansını gösterir. Bu aktif metabolit; ksantin oksi–daz tarafından tiyoürik asid’e yıkılır. Sonuçta belirgin hiperürisemi ve ürikozüri oluşur. artırabilirler. Bu yüzden kontrendikedirler. En önemli endikasyonu ALL’ dir • Teratojendir. Gebelerde kullanılmamalıdır. HGPRT enzimi eksik olduğu için Lesch–Nyhan sendromunda kontrendikedir… 118. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kistik fibrozis tedavisinde kullanılan kistik fibrozis transmembran ileti regülatör (CFTR) membran proteinin aktivatörüdür? A) Riociguat 120. Gebenin aşağıdakilerden hangisini kronik olarak kullanması neonatal serebral infarktlara ve abruptio plasentaya yol açabilir? B) Vernekalant A) Rosuvastatin C) Aliskiren B) Varfarin D) Talidomid C) Metotreksat E) İvacaftor D) Kokain Cevap E E) Etanol Pekçoğunuzun soruyu okuyunca kardiyojenik şok Cevap D geçirdiğinizin farkındayım.!.. Farmakoloji sürpriz yapmayı sever !.. Katzung 2015 de yer alan; Bir diğer flaş ilaç soru değeri taşıyan; İVACAFTOR!... Endikasyonu çok spesifik, Pediatri için de soru değeri taşır İvacaftor; Kistik fibrozis tedavisi için geliştirilmiş klor Fetusta toksik etkisi olan önemli ilaçlar : • Opioidlere ve barbituratlara bağlı yoksunluk sendromu • ACE inhibitörlere bağlı renal hasar transportunu sağlayan ; Cystic fibrosis transmembrane • Dietilstilbestrol (DES)’e bağlı vajinal adenokarsinom conductance regulator (CFTR) membran proteinin aktivatörüdür.. • Karbamazepine ve valproata bağlı nöral tüp defekti İvacaftor; 2 yaşından büyük ve klor kanalı genetik mutasyonu • Etanole bağlı fetal – alkol sendromu taşıyan kistik fibrozis hastalarının tedavisinde endikedir. İvacaftor’ un çalışmalarında aşağıdaki genetik mutasyonu taşıyan kistik fibrozis hastaları dahil edilmiştir. G551D, G1244E, G1349D, G178R, G551S, S1251N, S1255P, S549N, or S549R. • Lityuma bağlı Ebstein anomalisi • Penisillamine bağlı kutis laxa. Sigaraya bağlı IUGR. Thalidomide bağlı fokomeli Misoprostol’e bağlı Möbius sekansı. Aspirine bağlı persistan fetal sirkülasyon • Antineoplastiklere bağlı malformasyonlar, metotreksat’a İvacaftor; oral kullanılır. İvacaftor; Greyfurt suyu gibi CYP3A4 İnhibitörleri ile birlikte bağlı nöral tüp defekti • Tioüre türevi antitiroid ilaçlar ve iyodür’e bağlı guatr kullanılmamalıdır. • Varfarin’e bağlı varfarin sendromu (yarık damak dudak, nazal hipoplazi, mental retardasyon, hidrosefali) 119. Aşağıdaki antineoplastiklerden hangisi belirgin hiperürisemiye neden olur? • İzotretinoin ve yüksek doz A vitaminine bağlı yüz–kulak anomalileri A) Sitarabin • Tetrasiklinlere bağlı kemik–diş hasarı Streptomisine bağlı B) Metotreksat 8. sinir hasarı Fenitoine bağlı fetal hidantoin sendromu C) Fluorourasil • Kokain’e bağlı düşük, erken doğum, abruptio plasenta, D) Merkaptoprin neonatal serebral infarkt E) Hidroksiüre Cevap D 78 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 2015 AĞUSTOS TUS 45. DENEME SINAVI KLİNİK BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisi soruları ve açıklamaları bulunmaktadır. 1. Diffüz büyük B hücreli lenfoma tanısıyla takip edilen ve 2. Aşağıdakilerden hangisi immünolojik kan transfüzyonu kemoterapi sonrası tümör lizis sendromu gelişen hastada reaksiyonlarından biri değildir? aşağıdaki biyokimyasal bozukluklardan hangisi beklenmez? A) Non–hemolitik transfüzyona bağlı ateş A) Hiperkalemi B) Post–tranfüzyon purpura B) Hiperkalsemi C) Transfüzyonel hemosiderozis C) Hiperürisemi D) Tranfüzyon ilişkili akut akciğer hasarı D) Hiperfosfatemi E) Graft–versus–host hastalığı E) Metabolik asidoz Cevap C Cevap B Tümör Lizis Sendromu Genellikle yüksek dereceli lenfomalarda ve lösemilerde, nadiren solid tümörlerde görülen, tedavinin başlaması ile birlikte Transfüzyon reaksiyonları immünolojik, immünolojik olmayan ve enfeksiyon rekasiyonlar olarak 3 grube ayrılarlar. Bu gruplar; 1. 1–5 gün içinde aşırı miktarda tümör hücresinin ani yıkımına bağlı İmmünolojik reaksiyonlar • Hemoliz (Akut ve gecikmiş tip) oluşun ve hayatı tehdit edebilen biyokimyasal anormaliklerle • Akut akciğer hasarı (TRALI) giden klinik tabloya verilen isimdir. Tümör yükü ve turnoveri fazla olan tümörlerde sık görülür. Nadiren tümörün spontan yıkımı • Ürtiker sonrası da gelişebilir. • Anaflaksi Sık görülen tümörler; • Graft–versus–host hastalığı • Burkitt lenfoma (en sık) • Post–transfüzyon purpura • High grade Non–Hodgkin lenfoma, • Non–hemolitik transfüzyona bağlı ateş • Akut lösemi, • Akciğerin küçük hücre dışı kanseri • Sitrat toksisitesi • Kolorektal kanserler • Hiperkalemi 2. Biyokimyasal bozukluklar; İmmünolojik olmayan reaksiyonlar • Volüm yüklenmesi • Hiperpotasemi • Hipotermi • Hipokalsemi • Hemoliz • Hiperfosfatemi • Transfüzyonel hemosiderozis • Hiperürisemi 3. Bu biyokimyasal anomalilere bağlı hastalarda akut böbrek • Bakteriyel enfeksiyonlar yetmezliği gelişir. Hiperpotasemiye bağlı kardiyak aritmiler ve • Paraziter enfeksiyonlar hipokalsemiye bağlı bulgular ortaya çıkabilir. Ölüm nedeni akut • Viral enfeksiyonlar böbrek yetmezliği ve kardiyak aritmidir. Tedavisi: 1. Hastaların tedavi öncesi ve tedavi esnasında iyi bir Enfeksiyöz reaksiyonlar • Prionlar şekilde hidrate edilmesi gerekir. 2. Oral fosfat bağlayıcı antasitler 3. Ürik asit atılımını artırmak için allopurinol, alkali diürez, hemodiyaliz uygulanabilir. 4. Hiperpotasemi: glukoz–insulin, zorlu diürez, kayeksalate, hemodiyaliz yapılabilir 5. Hipokalsemi için kalsiyum replasmanı yapılır. DENEME SINAVI – 45 79 3. 70 yaşında erkek hasta halsizlik şikayeti ile hematoloji polikliniğine başvuran hastanın yapılan laboratuar test immunfenotiplendirmedir (CD55 ve CD59 eksikliğinin incelemelerinde anemi saptanıyor. Anemi etyolojisi araştırılan gösterilmesi). hastanın anamnezinde ara sıra ve özellikle sabahları idrar Tanı: Sukroz hemoliz testi ve HAM testi kullanılır. En duyarlı Tedavi: Steroid, androjen, demir replasmanı yapılır. renginde koyulaşma olduğu ayrıca son bir yıl içinde iki kez ECULİZİMAB, C5 ANTİKORU bu hastalarda tedavide kullanılmaya derin ven trombozu öyküsü olduğu öğreniliyor. başlanmıştır. AML veya aplastik anemiye dönüşebilir. Paroksismal nokturnal hemoglobinüri düşünülen hastada aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? 4. Hairy cell lösemi tanısı almış hastanın tedavisinde ilk tercih A) Serum hemopeksini azalmıştır farmakolojik ajan aşağıdakilerden hangisidir? B) İdrar hemosiderini artmıştır A) Klorambusil C) İdrar bilirubini artmıştır B) İmatinib D) Serum bilirubini artmıştır C) Rituximab E) Serum haptoglobulini azalmıştır D) Bortezomib Cevap C E) Klordeoksiadenozin Cevap E Paroksismal nokturnal hemoglobinürili hastada laboratuar değerlerinin sorgulandığı bir soru.Paroksismal nokturnal hemoglobinüri intravasküler hemoliz nedenidir. İntravasküler hemolizlerde serum indirekt bilirubin düzeyi artar. İndirekt bilirubinler albumine bağlı olarak taşındıkları için glomerüllerden geçemezler. İntravasküler ve ekstravasküler hemolizde idrar bilirubininde değişiklik izlenmez. İntravasküler ve ekstravasküler hemolizin laboratuar bulguları aşağıdaki tabloda özetlenmiştir. Hairy cell lösemide tedavide ilk tercih ajan klordeoksiadenozindir. HAİRY CELL LÖSEMİ Genellikle yaşlılarda ve erkeklerde sık olan; yorgunluk, anemi, ateş, kilo kaybı ve splenomegali ile seyreden nadir bir hastalıktır. Dalak çok büyük boyutlara ulaşabilir, hepatomegali olabilir, LAP beklenmez. Pansitopeni vardır. Kemik iliğinde fibrozis nedeni ile aspirasyon yapılamaz. Enfeksiyon sık ve major ölüm sebebidir. Absolü lenfositoz (B kökenli) ve bu lenfositlerin saçak tarzında Ekstravasküler intravasküler Retikülosit a (polikromazi) a (polikromazi) Kemik iliği Eritroid hiperplazi Eritroid hiperplazi Bilirübin a indirekt a indirekt Haptoglobin ve hemopeksin b bb (kalmamış) Plazmada serbest hemoglobin N–a aa Laktat dehidrogenaz (LDH) a aa Bilirübin 0 0 Hemosiderin 0 + A) Lamivudin Hemoglobin 0 + B) Tenofovir HEMATOLOJİK SERUM İDRAR uzantıları vardır. Bu hücrelerde asit fosfataz izoenzim 5 bulunur. Bu enzim %95 olguda bulunur ve tartarik asit ile inhibe olmaz. O yüzden hairy cell lösemi tanısında spesifik olmasa bile ayırıcı tanıda çok önemli olan pozitif tartarat resistans asit fosfataz (TRAP) varlığı önemlidir. Tedavide splenektomi, interferon, pentostatin ve klorodeoksiadenozin kullanılır.İlk tercih ajan klorodeoksiadenozindir. 5. Kronik hepatit B tanısı ile takip edilen hastada aşağıdaki ajanlardan hangisinin tedavide yeri yoktur? Paroksismal Noktürnal Hemoglobinüri C) Ribavirin Kazanılmış stem cell defektidir. Normal hematopoezde stem D) Entekavir cell yüzeyinde eritrositlerin komplemana bağlı yıkımını önleyen E) Adefovir glikoproteinler (GPI, glikozil fosfotidil inizitol) bulunur (DAF (CD55), MIRL (CD 59)). PNH’de bu glikoproteinler kaybolmuştur ve eritrositler hemolize duyarlı hale gelirler. Gece uykuda, hipoksi nedeniyle serum kompleman artışı hemolizi artırır. Klinik: Kronik intravasküler hemoliz, pansitopeni ve venookluzif olaylar (Budd– Chiari sendromu en sık ölüm nedeni) karekterizedir. Retikülosit düşüktür. Kronik hemoglobinüri demir eksikliğine yol açabilir. Lökosit alkalen fosfataz skoru düşüktür. 80 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Cevap C Kronik B hepatitinin tedavisinde interferon–alfa veya lamivudin, tenofovir, entekavir, adefovir gibi antiviraller kullanılır. Yanıt kadınlarda, HBV–DNA’sı düşük olanlarda, transaminazları yüksek olanlarda, kısa süreli ve hafif seyirli hastalarda, İmmün kompetan olanlarda daha iyidir. Delta hepatiti de varsa yanıt kötüdür. 6. Aşağıdakilerden hangisi ekstrahepatik kolestaz Sendrom Poliplerin dağılımı Histoloji Malignite İlişkili lezyon Familial adenomatöz poliposis Kolon Adenom Sık Yok Gardner’s sendrom Kolon ve İnce barsak Adenom Sık Osteom, fibrom, lipom, epidermoid kist, ampullar CA Turcot’s sendrom* Kolon Adenom Sık Beyin tumorleri Peutz–Jeghers sendrom İnce barsak, kolon ve mide Hamartom Nadir Mukokutanos pigm., over meme, endomet. ve pankreas tüm., Juvenile polyposis İnce barsak, kolon ve mide Hamartom Nadir Çeşitli konj. Anomaliler Cowden sendrom Kolon Hamartom Nadir El ve aykta keratoz, meme ve troid CA nedenlerinden biri değildir? A) Primer biliyer siroz B) Primer sklerozan kolanjit C) Kolanjiokarsinom D) Mirizzi sendromu E) Koledokolitiazis Cevap A İNTRAHEPATİK KOLESTAZ İntrahepatik kolestazın sık nedenleri ilaç–toksin, viral nedenlere ve alkole bağlı karaciğer hastalıkları, immunolojik karaciğer hastalıkları (otoimmun hepatit, primer biliyer siroz, primer sklerozan kolanjit), kistik karaciğer hastalıkları, malignensi ve gebelik kolestazı’dır. EKSTRAHEPATİK KOLESTAZ Ekstrahepatik kolestaz nedenleri biliyer hastalıklar (koledokolitiyazis yani koledok taşları, kolanjiokarsinom, benign biliyer striktur ve primer sklerozan kolanjit), pankreas hastalıkları (akut ve kronik pankreatitler ve pankreas kanseri), retroperitoneal ve duodenal hastalıklardır. Extrahepatik Nonpoliposis Kolon sendrom (Lynch sendromu) Adenom Sık kolestazın en sık nedeni koledokholithiasisdir. Endometrium ve over tumorleri 7. Aşağıdaki verilen polipozis sendromlarından hangisinde Cronkite Kanada sendrom** Hamartom Nadir Alopesi, tırnak distrofisi, deride pigmentasyon gastrointestinal malignite gelişme riski diğerlerinden daha Kolon yüksektir? A) Peutz–jegher sendromu *:OR geçiş de görülebilir. **: Ailevi değil B) Cowden sendromu C) Cronkite–canada sendromu 8. Çölyak tanısı ile takip edilemekte olan hasta kaşıntı şikayeti ile başvuruyor. Yapılan fizik muayenesinde bilateral büllöz D) Turcot sendromu lezyonlar izleniyor. Mevcut lezyonlara yönelik yapılan E) Jüvenil polipozis Cevap D biyopsisinde Ig A birikimi saptanan bu hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? A) Pemfigus vulgaris Turcot sendromu: SSS tümörleri + kolonda multipl adenomatöz polipler ile gider. Kolon CA riski yüksektir. OD veya OR geçer. Diğer polipozis sendromları aşağıdaki tabloda özetlenmiştir. B) Dermatitis herpetiformis C) Acrodermatitis enteropatica D) Eritema marginatum E) Akantozis nigrikans Cevap B Dermatitis herpetiformis tipik olarak granüler Ig A birikimi ile seyreden kaşıntılı vezikülobüllöz ürtiker benzeri plakların izlendiği cilt lezyonudur. Çölyak ile ilişkili cilt bulgusudur. Çölyak hastalığı notlar: • Çölyak tanısında en spesifik serolojik test: anti–doku transglutaminaz antikorlardır. DENEME SINAVI – 45 81 • Çölyak ile ilişkili cilt bulgusu: Dermatis herpetifotmis eşit oranda görülür. Sebebi hemen daima büyüme hormonu • İnce barsak biyopsisinde en önemli bulgu: subtotal villöz salgılayan hipofiz adenomudur. Puberta öncesi başlarsa, henüz seks steroidlerinin salınımı fazla olmadığı için epifiz hatları atrofi kapanmadığından uzun boylulukla karakterize bir klinik ön 9. Diyabetes mellitus tedavisinde aşağıdaki ajanlardan hangisi insülin sekresyonunu uyaran bir tedavidir? plandadır. Klinik: Erişkindeki bulgular şöyle sıralanabilir: Ayakkabı– eldiven–yüzük numarasında büyüme, yüz hatlarında zaman A) Rapeglinid içinde kabalaşma ve prognatizm, büyük burun, kalın dudaklar ve B) Pioglitazon frontal kıvrımların belirginleşmesi, visseromegali, dilde büyüme C) Miglitol ve diş izlerinin oluşması, eklem deformiteleri ve artropati, kısmen D) Akarboz hipertansiyon, kardiyomegali ve konjestif kalp yetersizliği, karpal tünel sendromu, empotans, yağlı kaba cilt, aşırı terleme, E) Metformin Cevap A başağrısı, eklem ağrıları. Tanı: Hiperfosfatemi, hiperfosfatüri ve hiperkalsiüri, büyüme hormonu ve somatomedin–C’de artış, glukoz süpresyon testinde Antidiyabetik tedavi etki mekanizmalarına göre 3 gruba ayrılır. büyüme hormonu düzeyinin baskılanmaması ile tanı konur. MRI ile sella değerlendirilir. Eğer akromegalik bir hastada sella büyük 1. İnsülin sekresyonunu uyaranlar (Oral hipoglisemik ilaçlar) a. Sulfonilüreler(gliburide, glipizid, glimepirid, veya pankreas tümörlerinde görülebilir) akla gelmelidir. Tedavi: Hipofizdeki kitlenin eksizyonu (seçkin tedavi gliklazid, glibornurid ve glibenklamid) b. Meglitinid analogları (repaglinid, nateglinid) c. ama kitle yoksa ektopik GH salgılayan tümör (bronşial karsinoid İnkretinler transnazal transsfenoidal hipofiz adenomektomisidir). Hipofizer radyoterapi (erken dönemde etkisi yoktur). Somatostatin analoglarının (ocreotid, landreotid) kullanılması gerekebilir. i. GLP–1 analoğu (exenatide, liraglutid): ii. DPP–4 inhibitörü (sitagliptin, vildagliptin, genellikle kardiyovasküler ve serebrovasküler olaylardan saxagliptin) kaybedilirler. Bunlar safra kesesi taş sıklığını arttırabilir. Akromegalili hastalar 2. İnsülin duyarlılığını arttıranlar a. Biguanidler AKROMEGALİ SEMPTOMLARI (metformin) b. Tiazolidindionlar (pioglitazon) 3. Glukoz absorbsiyonunu azaltanlar a. Alfa glukozidaz El ve ayaklarda büyüme Görme bozukluğu (en sık bitemporal hemianopsi) Oligomenore Ses değişikliği Yüz hatlarında kabalaşma Yorgunluk, Halsizlik Galaktore Kas güçsüzlüğü Baş ağrısı Kilo artışı İmpotans, Libido azalması Eklem ağrıları Aşırı terleme Amenore Prognatizm Parestezi inhibitörleri (acarbose, miglitol) 10.Akromegali tanısıyla takipli hastada aşağıdakilerden hangisi izlenmez? A) Prognatizm B) Konjestif kalp yetmezliği C) Hipertansiyon 11. Liddle sendromu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? D) Artropati A) Serum potasyum düzeyi düşüktür E) Terlemede azalma B) Dital nefron hiperfonksiyonu mevcuttur Cevap E C) Serum aldosteron düzeyi artmıştır D) Metabolik alkaloz izlenir Akromegali ve jigantizm: E) Tedavide triamteren kullanılabilir Büyüme hormonunun hipersekresyonu ve buna bağlı somatomedin C’nin aşırı üretiminden meydana gelen kronik, organ ve dokuların büyümesine neden olan bir hastalıktır. Klinik belirtiler kemik ve yumuşak dokuların aşırı büyümesi, metabolik anormallikler ve tümörün kitle etkileridir. Her iki cinste 82 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Cevap C Liddle sendromu (distal nefron hiperfonksiyonu): Hipokalemi, metabolik alkaloz ve hipertansiyonla karakterize tübüler bir hastalıktır, aldosteron düzeyi normaldir. Tedavide triamteren yararlı olabilir. 12. Yaygın boyun ağrısı şikayeti ile başvuran kırk iki yaşında erkek 13. Üç aydır devam eden istirahatla artan sırt ağrısı ile polikiniğe hastanın fizik muayenesinde tiroid bezinın aşırı hassas ve başvuran yirmi altı yaşındaki erkek hastanın çekilen direkt ağrılı olduğu saptanıyor. Bir haftadır üst yolunum enfeksiyonu grafilerinde sakroiliak eklemde ankiloz ve vertebralarda nedeniyle tedavi almakta olduğu öğrenilen hastanın bambu kamışı görünümü saptanıyor.Ankilozan spondilit tanısı laboratuar tetkiklerinde sT4 yüksek TSh düşük ve eritrosit konulan hastanın ayrıca fizik muayenesinde kardiyak üfürüm sedmentasyon hızı 80 mm/h olarak saptanıyor. saptanıyor. Bu hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? Hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? A) Subakut granülomatöz tiroidit A) Aort yetmezliği B) Subakut lenfositik tiroidit B) Aort stenozu C) Hashimoto tiroidit C) Aort koarktasyonu D) Toksik multinodüler guatr D) Mitral yetmezlik E) Graves hastalığı E) Mitral stenoz Cevap A Üsye sonrası ağrılı tiroidit+sedim yüksek akla ilk De–quervian tiroiditi gelmelidir. Cevap A Ankilozan spondilitte en sık izlenen kardiyak tutulum aort yetmezliğidir. Subakut granülomatöz tiroidit: (De–Quervain Tiroiditi) ANKİLOZAN SPONDİLİT: (GENÇ ERKEK VE BEL AĞRISI) En kolay atlanan hastalıklardandır. Genelde bir üst solunum Ankilozan spondilit kronik sistemik inflamasyonla giden, daha yolu infeksiyonunu takiben gelişir. Boğaz veya yaygın boyun çok genç erkekleri etkileyen, sakroiliak eklemleri, vertebraları ve ağrısı beklenir. Bazen yalnız yutkunma zorluğu da olabilir. Tanısı periferik eklemleri tutan bir hastalıktır. En sık etkilenen eklem kolaydır. Anamnez öncelikle tanıyı akla getirir. Beraberinde sakroiliak eklemdir. tirotoksikozun tüm klinik bulguları mevcuttur. Hastalık kendi Klinik: Hastalığın en sık tutulum şekli simetrik sakroileitdir. kendisini sınırlar ve genelde söner. Zira dekstruktif tiroiditlerden Bel ağrısı en sık semptom olmakla birlikte omurga olup tirositlerin parcalanması ve depodaki tiroid hormonlarının hareketlerinde kısıtlılık ve göğüs ekpansiyonunda azalma görülen perifere salınmasıyla gelişen bir durumdur. diğer semptomlarıdır. Lomber lordoz kaybolmuştur. Hastaların Yeni hormon sentezi yoktur. Aktif dönemde serbest tiroid hormonları artar, TSH düşer. Dekstruksiyon sona erince kısa süreli ötiroidizm ve bunu takiben hipotiroidi safhaları görülür. Bez tekrar yenilenince hastalık kürle sonuçlanır ve hasta tekrar ötiroid kalır. Vakaların %10’unda kalıcı hipotiroidi gelişebilir. Bu nedenle hastalar izlenmelidir. Tipik laboratuar bulgularından biri de yüksek sedimentasyon hızıdır. çoğunda 1 saatten fazla süren sabah tutukluğu vardır. Ağrı istirahatle artar ve egzersizle düzelir. Bel hareketlerindeki kısıtlılığı Schouber Testi gösterir. Ekstraspinal olarak aşil tendiniti, kostokondritisi ve plantar fasiit görülebilir. Ekstra spinal olarak en sık tutulan bölgeler kalça ve omuzdur. Ekstremiteler etkilenirse en sık alt ekstremiteler etkilenir ve asimetrik olarak etkilenir. Yorgunluk, Tiroid sintigrafisinde tiroid kelebeğinin gözlenmemesi ve kilo kaybı, düşük değerlerde ateş gibi non spesifik semptomlar ve düşük uptake dikkat çekicidir. Tedavisinde tirotoksikoz safhasında iritis görülebilir. İritis varlığı kuvvetli olarak spondiloartropatileri semptomatik tedavi amacıyla beta blokerler kullanılabilir. akla getirmelidir. Antitiroid tedavi endikasyonu yoktur. Ağrıyı gidermek icin ve inflamasyonu azaltmak için hastaya antiinflamatuar ilaclar (asetil salisilik asid 4–6 gr/gun) verilebilir. Ciddi vakalarda glukokortikoidler de kullanılabilir (60 mg/gun). Hipotiroid safhada geçici olarak hastaya L–T4 verilebilir. Radyografik bulgular: Sakroiliak eklemlerde erozyon, eklemin iki yüzeyinde de skleroz, eklem mesafesinde azalma, eklem yüzeylerinde yalancı genişlemeler, vertebralarda kareleşme, sindezmofitler (vertebra köşelerinde görülen destruktif lezyonlar) ve bambu kamışı manzarasıdır (sindezmofitlerin birleşek kalsifiye olmasıyla oluşan görünüm). Kronik hastalık anemisi, artmış sedimentasyon hızı ve HLA –B27 pozitifliği laboratuar bulgularıdır. Tedavi: Eklemin rehabilitasyonu ve bu sayede eklem hareketinin ve hareket mesafesinin korunması esas tedavidir. Mutlaka egzersiz yapılmalıdır. İlaç olarak NSAİD ve özellikle DENEME SINAVI – 45 83 bunlardan da indometasin tercih edilir. Periferik eklem tutulumu 15. Hiperkalsemi tedavisinde aşağıdaki seçeneklerden olanlarda metotreksat, kolşisin ve sülfasalazin kullanımı hangisinin yeri yoktur? faydalıdır. İleri vakalarda Anti–TNF tedaviler (etanarcept, A) İntravenöz hidrasyon adalimumab, infliximab) düşünülebilir. En sık cerrahi B) Tiazid diüretikleri endikasyonu kalça eklemi tutulumudur. C) Pamidronat 14. Altmış dört yaşında kadın hasta boyun ve omuz ağrıları şikayeti ile romatoloji polikliniğine başvuruyor.Hastanın D) Kalsitonin E) Glukokortikoid Cevap B anemnezinde ağrılarının sabahları daha şiddetli olduğu, hareketlerinin kısıtlandığı ve bir saatten uzun sürdüğü öğreniliyor. Fizik muayenesinde anlamlı bulgu saptanmayan hastanın laboratuar tetkiklerinde normositir normokromik anemi ve sedimentasyon hızı 80mm/h olarak saptanıyor. Bu hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? Hiperkalsemi En sık görülen metabolik paraneoplastik sendromdur. Tümörlerde farklı mekanizmalarla hiperkalsemi gelişebilir. En sık neden metastazlara bağlı kemik yıkımıdır. Bunun dışında A) Polimyozit tümör dokusundan salgılanan PTH benzeri maddeler (en sık B) Skleroderma yassı hücreli akciğer CA), immobilizasyon, dehidratasyon, tiazid grubu diüretikler, kemoterapatiklerin yan etkilerine bağlı olarak C) Polimyaljia romatika görülebilir. Kalsiyum düzeyinin 15mg’ın üstünde olması acil D) Osteoartrit bir sorun olarak ele alınmalı ve genel tedavi yöntemleri ile E) Romatoid artrit hiperkalsemi acil olarak tedavi edilmelidir. Cevap C İleri yaş kadın hasta proksimal kaslarda ağrı şikayeti ile Tedavi: Ciddi hiperkalsemi hemen herzaman dehidratasyon başvurmuş. Sabah tutukluğu tarifliyor. Fizik muayenesi normal ve ile beraberdir ve ilk olarak izotonik sıvılarla hidrasyon yapılır. Sıvı sedimentasyon hızı yüksek aklımıza gelecek ilk tanı Polimyaljia açığı kapatıldıktan sonra böbreklerden atılımını arttırmak için romatikadır. izotonik sıvılarla hidrasyona devam edilir. Gerektiğinde furosemid Polimyaljiya romatika ani ağrı ve proksimal bölgede sabah gibi loop diuretikleri ile diürez arttırılabilir. Kemikten kalsiyum tutukluğu ile karakterize bir sendromdur. RF negatiftir, ANA salınımının arttığı durumlarda (malignite veya hiperparatiroidi negatiftir, kompleman seviyeleri normaldir. Sedimentasyon gibi) salınım kalsitonin ve bifosfonatlar ile baskılanır. D hızındaki artış önemlidir. Polimyaljiya romatika diğer vitamin aracılı hiperkalsemilerde D vitamini üretimini inflamatuar hadiseler ekarte edildikten sonra konulacak bir baskılaması nedeniyle glukokortikoidler tedavide yer alır. Ayrıca tanıdır. Kadın prodominansı vardır. 50 yaşın altında asla ketokonazol,klorokin ve hidroklorokin gibi D vitamin sentezini görülmez. Düşük doz tedaviyle hastaların hem semptomlarında azaltan ajanlarda nadiren kullanılabilir. Medikal tedaviye direncli hem de akut faz reaktanlarında dramatik bir düzelme olur. ağır hiperkalsemi olgularında diyaliz yapılır. Tanı: Bu hastalarda sabah hareket kısıtlılığı ağrıdan daha rahatsız edicidir. Özellikle sabahları ve uzun süre oturma sonrası HİPERKALSEMİDE TEDAVİ SEÇENEKLERİ belirgin tutukluk olur. Kilo kaybı, ateş, terleme, iştahsızlık diğer İzotonik Sodyum Klorür ile Hidrasyon semptomlardır. Polimyaljiya romatika düşündüren semptomların Furosemid 70 yaşın üzerinde varlığı dev hücreli arterite (temporal arterit) Kalsitonin sıklıkla eşlik eder. Diz, omuz ve el bileğinde ödem ve sinovit Bifosfonatlar (zolendronik asit, pamidronat) görülebilir. Vaskülitin eşlik etmediği polimyaljiya romatikada Glukokortikoidler granülomatöz myokardit ve hepatit görülebilir. Bu hastaların Diyaliz Tip II kas liflerinde atrofi vardır. Poliartiküler küçük eklem artriti Diğer ilaçlar (ketokonazol, klorokin, hidroklorokin) beklenen bir bulgu değildir. Depresyon eşlik edebilir. Tedavi: Eğer dev hücreli arterit eşlik etmiyorsa düşük doz steroid yeterlidir. Düşük doz steroide 3–5 gün içerisinde çok iyi yanıt alınır. Eritrosit sedimentasyon hızı ve semptomlarla tedaviye ne zaman başlanacağına karar verilir. Polimyaljiya romatika relapslarla seyreder. 84 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 16. Burkitt lenfomalarda izlenen translokasyon 18.İntrasellüler ve ekstrasellüler sıvının içeriğinde en fazla aşağıdakilerden hangisidir? bulunan anyon sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir? A) t(8;14) İntrasellüler sıvı Ekstrasellüler sıvı B) t(9;22) A) Potasyum Sodyum C) t(11;22) B) Bikarbonat Klor D) t(14;18) C) Fosfat Bikarbonat E) t(11;14) D) Bikarbonat Fosfat E) Fosfat Klor Cevap A Cevap E Her sınavda bir soru bizden:) Sınav öncesi translokasyonları bir kez daha gözden geçirmekte fayda var. İntrasellüler ve ekstrasellüler sıvılar farklı miktarlarda t (8;14) Burkitt lenfoma elektrolit içerirler. İntrasellüler sıvının temel katyonu K+,anyonu t (9–22) KML fosfat iken; ekstrasellüler sıvının temel katyonu Na+, anyonu Cl– ve HCO3’ tır. Ekstrasellüler ve İntrasellüler sıvının elektrolit t (11–22) Ewing sarkomu içeriği aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. t (14–18) Follikuler lenfoma t (15–17) AML –M3 İNTRASELLÜLER (mEq/L) t (11;14) Mantle hucreli lenfoma SIVI EKSTRASELLÜLER (mEq/L) Na 25 140 K 150 4,5 beklenmez? Mg 15 1,2 A) Akut gastroenterit Ca 0,01 2,4 Cl 2 100 HCO3 6 25 Fosfat 50 1,2 17. Aşağıdaki durumların hangisinde hipovolemik hiponatremi B) Diüretik kullanımı C) Mineralokortikoid yetmezliği SIVI D) Tuz kaybettiren nefropati E) Hipotiroidi 19.Aşağıdakilerden hangisi böbreklerde AA tipi amiloidoz Cevap E Hipotiroidide övolemik hiponatremi izlenir.Diğer hiponatremi nedenleri ve volüm durumu aşağıdaki algoritmada özetlenmiştir. birikimine neden olmaz? A) Tüberküloz B) Multipl myelom C) Romatoid artrit D) Lenfoma E) Behçet hastalığı Cevap B Amiloidoz Ülkemizde sık görülen SDBY sebeplerinden biridir. Protein yapısında hiyalin madde ekstrasellüler olarak depolanır. Depolanma mezengiumdan başlar. Depolanma sistemiktir ve diğer dokularda da aynı depolanma tespit edilir. Biyopside kongo red ile boyanan preparatların polarize ışıkta yeşil refle vermesi tipiktir. Sınıflaması: Primer amiloidoz: AL (amiloid hafif zincir) tipi amiloidozdur.En sık nedeni DENEME SINAVI – 45 85 AORT YETMEZLİĞİ (AY) multipl myelomdur.AL birikimi tipiktir. Sekonder amiloidoz: Etyoloji ve patogenez: En sık RA’ya ikincil gelişir. Ayrıca kronik enfeksiyon (tbc, RKH (en sık altta yatan nedendir), bağ dokusu hastalıkları bronşektazi, osteomiyelit, lepra), kronik inflamasyon(çeşitli (ankilozan spondilit, romatoid artrit, Reiter sendromu), seronegatif artritler), neoplastik hastalıklar (lenfoma, renal hipertansiyon, ateroskleroz, sifilis (çıkan aorta kalsifikasyonu hücreli CA) ve diğer (Behçet, SLE, Chron vb) hastalıklara ikincil yapar), kistik medial nekroz, aort ektazisi (bu ikisinde kapak gelişebilir. AA tipi (amiloid A proteini) amiloid birikimi izlenir. yapısal olarak normaldir, çıkan aorta dilatasyonuna bağlı Tedavi alta yatan hastalığın tedavisidir. Kolşisinin amiloid gelişimini önlediği gösterilmiştir (özellikle FMF’de). Steroid amiloid birikimini artırır. sekonder kapak yetmezliği olur), miksomatoz dejenerasyon (Marfan) ve konjenital olabilir. Toraks travmalarından sonra AY gelişebilir. Lokal amilodoz, senil amiloidoz. Aort diseksiyonu, endokardit, protez kapak disfonksiyonu ve sinus valsalva rüptürü akut aort yetmezliğine yol acabilirler. Diyalize bağlı amiloidoz: beta–2–mikroglobulin birikir. İzole aort yetmezliği olan vakaların %75’i erkektir. Aort darlığının tersine esas olarak volüm yüklenmesi olduğundan, öncelikle BAZI AMİLOİDOZ TİPLERİ AL tipi Multipl myelom ilişkili primer amiloidoz AH tipi Multipl myelom ilişkili primer amiloidoz ATTR Senil sistemik amiloidoz AA tipi Sekonder amiloidoz (kronik inflamasyon) A β tipi Alzheimer hastalığı A β2M Diyaliz ilişkili amiloidoz dilatasyon olur. Bu nedenle esas problem kontraktilitenin bozulması ve konjestif yetersizliği gelişmesidir. Kalp yetersizliği semptomları mitral yetmezliğine benzer ancak FM bulguları daha zengindir. Kalbi en çok büyüten kapak hastalığıdır (cor – bovinium). Klinik: Aort yetmezliği çok uzun süre asemptomatik seyreder, çünkü 20. Altmış üç yaşında renal hücreli karsinom tanısı konulan erkek hastada aşağıdaki hormonlardan hangisinin aşırı salınımı renal hücreli karsinom ile ilişkili olma ihtimali en düşüktür? engellenir, semptomlar bu sebeple aort darlığından cok farklıdır. Efor diastol süresini kısalttığı dolayısı ile AY’yi azalttığı için iyi tolere edilir. Göğüs ağrısı çok nadirdir ve varsa çoğunlukla birlikteki koroner hastalığına bağlıdır. Akut aort yetmezliğinde A) ACTH göğüs ağrısı daha sıktır ve çoğunlukla yetmezliği yaratan aort B) Eritropoetin disseksiyonuna bağlıdır. Klasik semptomlar çarpıntı, aşırı terleme, C) Renin dispne, PND, ortopne, ödem ve aşırı yorgunluk gibi konjestif yetersizlik tablosudur. Aritmiler veya ileri derecede azalan D) Büyüme hormonu periferik arteriyel direnç nedeniyle beyin perfüzyonu bozularak E) Parathormon senkop görülebilir. Cevap D Renal hücreli karsinom ACTH, eritropoetin, renin ve Aort stenozunda en sık angina, aort yetmezliğinde en sık çarpıntı görülür. parathormon salgılayarak Cushing sendromuna, polisitemiye, hipertansiyona ve hiperkalsemiye neden olabilir. Fizik muayene: Dinleme bulguları: 21. Aort yetmezliği nedeniyle takip edilen bir hastada fizik muayenede aşağıdaki bulgulardan hangisinin saptanması beklenmez? • Erken diastolik çekici üfürüm tipik ve en önemli dinleme bulgusudur. • Artmış sol ventrikül volümüne bağlı sistolik ejeksiyon üfürümü (relatif darlık üfürümü) saptanabilir. A) Graham–steel üfürümü • Apekste relatif mitral darlık üfürümü (Austin flint B) Austin–Flint üfürümü üfürümü; geri kacan kanın anterior mitral kapakcığa C) Corrigan nabzı carpıp yaprağı kapanmaya zorlamasına bağlıdır), D) Durozies işareti • S3 galo gec donemde veya akut yetersizlikte alınabilir. E) Hill işareti • Diğer bulgular: Cevap A 86 dilatasyon sayesinde sol ventrikül doluş basıncının yükselmesi TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES • Apeks vurusunun sola yer değiştirmesi, • Nabız basıncı genişlemesi (sistolde kan miktarı artar, • Branham belirtisi: Arteriyo–venoz fistüllerde fistül periferik kan basıncı artar, diastolde geriye kaçak üzerine basılınca nabız hızının düştüğü ve tansiyonun nedeniyle basınç düşer) (periferik FM bulgularının ana yükseldiği durumdur. fizyopatolojik nedeni nabız basıncı artışıdır) • Carey–Coombs üfürümü: Akut Romatizmal Ateş’de mitral • Pistol shot veya Traube bulgusu (periferik arterlerde, valvulite bağlı kısa mid–diastolik üfürümdür. özellikle femoralde ele patlar gibi çarpan nabız) • Quincke’s nabzı (tırnaklarda kapiller pulsasyon) 22.Göğüs ağrısı şikayeti ile acil servise başvuran hastanın • Musset işareti (kalp atımı ile birlikte kafa sallama) takipleri sırasında senkop gelişmesi üzerine çekilen • Durozies işareti (femoral arter üzerinde sistolodiastolik EKG’si aşağıdaki gibidir. Yapılan fizik muayenesinde ufurum) • Hill işareti (alt ekstremitelerde kan basıncının daha tansiyonu 70/50 mmHg olan hastanın tedavisinde ilk tercih aşağıdakilerden hangisidir? yüksek olması) • Corrigan (pulsus altus et celer) nabız (vurup kaçan nabız) • Karotisde pulsus bisferiens (çift tepeli nabız) EKG: Sol ventrikül hipertrofisi bulguları, ST – T değişiklikleri (sol ventrikül diastolik yüklenme bulguları) görülebilir. Akut yetmezlikte EKG normal bulunabilir. Telegrafi: Çıkan aortada genişleme, aortik kapakta A) Lidokain B) Amiodaron C) Digoksin kalsifikasyon, pulmoner konjesyon ve pulmoner venlerde D) Elektriksel kardiyoversiyon genişleme, kardiomegali görülebilir. Akut yetmezlikte kalp E) Kalıcı pace–maker takılması boyutları normaldir. Cevap D EKO: Doppler EKO en iyi non – invazif tanı yöntemidir. Tedavi: Medikal tedavide vazodilatörlerden kalsiyum kanal Peşpeşe 3 adet VES’ten olusan vurular ventrikül taşikardisidir. blokerleri (amlodipin ve nifedipin) ve ACE inhibitörleri yararlıdır. Stabil olgularda medikal kardiyoversiyon yapılabilirken unstabil Aşikar kalp yetmezliği gelişirse diüretik ve dijital verilebilir. hastalarda ilk tercih tedavi acil elektriksel kardiyoversiyondur. Romotizmal kardit ve infektif endokardit proflaksisi verilmelidir. Kalıcı pace maker VT proflaksisinde kullanılabilir. Semptomatik hastalarda seçilecek tedavi cerrahidir. Sol ventrikül sistol sonu çapı 55 mm’yi geçmeden asemptomatik vakalarda da cerrahi önerilir. MS, TS, AY’nin en sık nedeni ARA’dır. ÖZEL ÜFÜRÜMLER • Graham–Steel üfürümü: Pulmoner HT’a bağlı PY’ye bağlı VENTRIKÜLER TASIKARDI Oldukça kötü prognozlu bir aritmi olup, hemen her zaman altta yatan ciddi bir kalp hastalıgı vardır. Ventriküler fibrilasyona dönüşebilir. Etyoloji: • Akut miyokard infarktüsü (en sık), • Miyokardit, • Kardiyomiyopati • Uzun QT sendromu (AY’de geri kaçan kan akımının mitral kapağı mid– • Hipopotasemi diastolik ve pre–sistolik dönemde erken kapatması sonucu • Antiaritmik ilaç kullanımı (proaritmi) oluşur) • Ventriküler anevrizma • Zayıf sol ventriküler fonksiyonlu kronik, iskemik kalp erken diastolik üfürümdür. (Not: MD’ın Graham Steel üfürümü pandiastoliktir) • Malodie de Roger üfürümü: Küçük VSD’ de duyulur. • Austin–Flint üfürümü: AY’de duyulan rölatif MD üfürümü • Carvello belirtisi: Triküspit yetmezliği üfürümünün inspirasyonda şiddetlenmesidir. • Rytand üfürümü: AV tam blokta duyalan diyastolik üfürümdür. • Dock üfürümü: Sol anterior desendan koroner arterin darlığına bağlı duyulan diyastolik üfürümdür. hastalığı sayılabilir. Klinik Çarpıntı veya düşük kalp debi belirtileri (yorgunluk, dispne ve bilinç kaybı) vardır. Tansiyon düşüktür. Nabız hızı 140–200 arasındadır. Genel durum kötüdür. DENEME SINAVI – 45 87 EKG bulguları: Kalp Yetersizliğinin Tedavisi 1. 1. Peş peşe gelen 3 VES presipite edici faktörlerin tedavisi. 2. QRS süresi > 0.12 sn 3. Kaçıs (capture) veya füzyon atımları vardır (Genis QRS’li 2. isimdir) 3. bir sonuç olduğu unutulmamalı ve öncelikle alttayatan 30 saniyeden uzun sürenlere sürekli (sustained), kısa nedene yönelik tedbirler alınmalıdır. Özellikle diastolik kalp sürenlere süreksiz (non–sustained) VT denilir. yetersizliklerinda farmakolojik tedavinin yararı sınırlıdır ve alttayatan nedenin düzeltilmesi gerekir. Günümüzde farmakolojik Stabil hastalarda; medikal tedavi yapılır. Bu amaçla lidokain, meksiletin, flekainid gibi ilaçlar kullanılır 2. Semptomatik hastalarda: Acil kardiyoversiyon,tedavide tedavide diüretikler ve vazodilatör olarak ACE inhibitörleri yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu iki grup ilaçtan herhangi biri ile tedaviye başlanabileceği gibi çoğu zaman kombine olarakda verilebilirler. ACE inhibitörleri hem preload hem afterload’u ilk seçenektir. Eger bu mümkün değilse veya aritmi azaltarak kalbin işini kolaylaştırırlar. Ayrıca düşük dozlarda pozitif iyi tolere ediliyorsa, IV lidokain bolus olarak verilir ve inotropik etkileri vardır. Kalp yetmezliğinde mortalite üzerinde infüzyon seklinde devam edilir. Meksiletin, flekainid, olumlu etkileri gösterilmiştir. Günümüzde kalp kası üzerindeki disopiramid ve amiodaron diğer alternatifler olabilir. olumlu etkileri nedeniyle ACE inhibitörleriyle asemptomatik 3. Hipokalemi, hipomagnezemi ve asidoz mutlaka evrede tedaviye başlanılması önerilmektedir. düzeltilmelidir. Kalp yetersizliğine basamaklı yaklaşım: VT profilaksisi: • Kalp yetersizliği tedavisinde yetersizliğin bir neden değil ayırt edilmesi zordur. Tedavi 1. Pompa fonksiyonunun iyileştirilmesi: Digoksin, sempatomimetikler, amrinon, milrinon. 4. EKG’de kalp atım hızı 150–220/dakikadır. Dal bloklu supraventriküler tasikardi veya WPW sendromundan Kalbin işinin azaltılması: İstirahat, zayıflama, su ve tuz retansiyonunun kontrolü,vazodilatasyon. VT’de arada gelen normal sinüs atımlarına verilen 5. Altta yatan nedenin (HT, KAH, kapak hastalığı, aritmi) ve 1. Ilaç tedavisi: Meksiletin, disopramid, amiodaron, Kalp yetersizliğinin evresine göre fizik aktivite kısıtlanır, şişmansa kilo vermesi önerilir. propafenon… 2. Tuz kısıtlaması, sıvı alımının kontrolü sağlanır. • Kalp pili 3. Diüretik (spiranolakton, tiazid, lup diüretiği, gerekirse • Cerrahi tedavi: Aritmojenik odak ortadan kaldırılır • Ablasyon tedavisi kombine). 4. Vazodilatator ilaclar (ACE inhibitorleri, nitratlar). 5. 23. Kalp yetmezliği tedavisinde kullanılan aşağıdaki ajanlardan hangisi mortaliteyi azaltıcı etkisi bulunmamaktadır? Dijital preperatları veya diğer pozitif inotropik ajanlar. (Levosimendan kalp yetmezliğinde kalsiyum duyarlaştırıcı etkisiyle yeni kullanıma girmiş bir + inotropik ajandır. ) A) Ramipril Bu tedavi ile semptomları kontrol edilemeyen hastaların B) Metoprolol hospitalizasyonu gerekir. Hospitalize edilen hastalara parenteral C) Losartan diüretik (furosemid), vazodilatör (nitrogliserin, hidralazin, D) Furosemid nitroprussit) ve pozitif inotropik ajanlar (dopamin, dobutamin, E) Spirinolakton amrinon, milrinon) uygulanır, gerekirse invazif girişimlere (aortik Cevap D KALP YETMEZLİĞİNDE MORTALİTEYİ AZALTANLAR balon pompası, kalp nakli) başvurulur. Son yıllarda, kalbi uzun süreli sempatik aktivasyonun getireceği olumsuz etkilerden korumak için, betablokerlerin düşük dozda hafif – orta kalp yetersizliğinin tedavisinde kullanılabileceği bildirilmektedir. • ACE inhibitörleri Bu tip hastalarda beta – blokerlerin mortalite üzerinde • ARB’ler, (Öksürtmeyen ACE inh.) olumlu etkileride gösterilmiştir. Ancak ileri yetersizliklerde • Spirinolakton verilmemelidir. Yine negatif inotropik etkisi olan verapamil ve • Beta Bloker (Hasta kompanse ise) diltiazem gibi kalsiyum kanal blokerlerinden kalp yetersizliğinde kaçınılmalıdır. Amlodipin ise pozitif inotropik etkisi olan bir kalsiyum kanal blokörüdür ve kalp yetersizliğinde kullanılabilir. 88 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Çomaklaşma: Parmakların distal ucunda büllöz genişleme ve Günümüzde ilk basamak olmamasına rağmen kalp yetersizliğinde dijital türevleri halen yaygın olarak kullanılan tırnak yatağı açısının genişlemesidir. Nedenleri cok ceşitlidir. ilaçlardır. Dijital türevleri içerisinde digoksin en yaygın C: Ciyanotik kalp hastalıkları kullanılmaktadır. Etkisi 15 – 30 dk. da başlar, 36 – 48 saatde L: Lung CA, Lung abse ve fibrozis yarılanır ve esas eliminasyonu böbrektendir. Dijitoksinin ise U: Ulseratif kolitis etkisi 25 – 120 dk. da başlar, 4 – 6 günde yarılanır, esas olarak B: Bronşektazi karaciğerden elimine edilir. Oral emilimi daha iyidir. B: Benign mezoteliyoma I: İnfektif endokardit 24.Aşağıdaki kalp yetmezliği tanısında kullanılan Framingham kriterlerinden hangisi major kriterlerden biri değildir? N: Nörojenik tümörler A) Pretibial ödem G: Gastrointestinal (siroz, rejyonel enterit) ve bunlara ek olarak çeşitli endokrin hastalıklarda (tiroid kanserleri, hipo ve B) Paroksismal nokturnal dispne hipertiroidi, hiperparatiroidi) görülür. C) Kardiyomegali ÇOMAK PARMAK YAPMAYANLAR!!!! D) Hepatojuguler reflü varlığı E) S3 galo duyulması Cevap A Semptomların tipik olduğu bir hastada altta yatan neden • ASTMA • NON KOMPLİKE TÜBERKÜLOZ • KRONİK BRONŞİT • AMFİZEM gösterilerek kalp yetersizliğinin kesin tanısı konulabilir. Tanıda en değerli yöntem ekokardiyografidir. Framingham kriterleri pratikte pek kullanılmamakla beraber bazı vakalarda tanıda yardımcı olabilir. 1 major, 2 minor kriter tanı koydurucudur. Majör kriterler Minör kriterler Paroksismal nokturnal dispne Pretibial ödem Boyunda venöz dolgunluk Gece öksürüğü Akciğerde raller Ekzersiz dispnesi Kardiyomegali Hepatomegali Akut pulmoner ödem Plevral sıvı S3 galo Vital kapasitede %33 azalma Venöz basınçda artma (>16cmH2O) Taşikardi (>120/dk) Hepatojuguler reflü Kilo kaybı 26.Yirmi yaşında erkek hasta öksürük, ateş, eklem ve baş ağrısı şikayeti ile başvuruyor. Akciğer grafisinde yama tarzında infiltrasyon ve laboratuar tetkiklerinde soğuk aglütinin testi pozitif saptanan hastaya mycoplasma pnömonisi tanısı konuluyor. Tedavide aşağıdaki ajanlardan hangisinin yeri yoktur? A) Tetrasiklin 25. Elli altı yaşında halsizlik şikayeti ile iç hastalıkları B) Penisilin polikliniğine başvuran erkek hasta hastanın yapılan fizik muayenesinde sol el başparmakta çomaklaşma saptanıyor. Mevcut muayene bulgusu aşağıdaki hastalıkların hanisinde beklenmez? C) Klaritromisin D) Moksifloksasin E) Eritromisin Cevap B A) Bronşektazi B) Ülseratif kolit Mikoplazma pneumonia hücre duvarı içermediği için C) Pulmoner malign neoplazm pensilinlere dirençlidir.Bu nedenle penisilinler mycoplasma D) Pulmoner apse tedavisinde kullanılmaz. Makrolidler (eritromisin,klaritromisin, E) Pulmoner amfizem azitromisin), florokinololar ve tetrasiklinler tedavide kullanılabilir. Cevap E DENEME SINAVI – 45 89 Mikoplazma pneumonia Bronkojenik Kanserlerin Özellikleri Atipik pnömonilerin en sık etkeni Mikoplazma 1. Küçük Hücreli pneumoniae’dır ve erişkinde S. pneumonia’dan sonra en sık Sentral lokalizasyon etyolojik ajandır. Sigara ile yakından ilişkili Damlacık yolu ile bulaşır. Özellikle toplu yaşanan yerlerde Paraneoplastik sendrom en sık (Cushing, Uygunsuz ADH, Eaton – Lambert) (okul, yurtlar, askerler) sıklıkla çocuklarda ve gençlerde endemi ve epidemilerle seyreder. Erken evrede metastaz Belirgin mediastinal LAP en sık Kliniği S. pneumonia kadar gürültülü olmayabilir ve bulgular daha atipik seyirlidir. En sık şikayet kuru öksürükdür. Ayrıca ateş, Vena kava superior sendromu en sık başağrısı, genel kırgınlık hali görülebilir. İnterstisiyal pnömoni ile 2. seyreder. Sentral lokalizasyon Akciğer grafisinde en sık görülen bulgu tek veya iki taraflı Hiperkalsemi sık yama tarzında infiltrasyondur. Hiler lenfadenopati olabilir. Kavitasyon sık Plevral sıvı daha nadir görülür. Superior sulkus tumoru Nörolojik komplikasyonlar, Gullian – Barre, aseptik menenjit, Pankoast sendromu (brakiyal pleksus tutulumu) hemolitik anemiye, eritema multiforme ve büllöz miringite neden Horner sendromu (servikal ganglion tutulumu) olabilir. Kalpte aritmiler, ileti defektleri, kalp yetmezliğine neden 3. olabilir. Karaciğer fonksiyon testleri bozulabilir. Adeno CA Periferik lokalizasyon Tanı soğuk aglutininler (tanıda en güvenilir), ELISA ile özgül Bronkoalveoler sigara ile ilişkisiz IgM antikorların pozitif bulunması, spesifik kompleman fiksasyon Skar kanseri testi ile konulur. Musin içerirler Tedavide hücre duvarı içermediği için pensilinlere dirençlidir, Hematolojik bulgular (tromboflebit, non – bakteriyal makrolidler,florokinolonlar veya tetrasiklinler tedavide endokardit, DİC) kullanılabilir. En iyi prognozlu En sık beyin metastazı yapan 27.Elli yedi yaşında erkek hasta kilo kaybı ve hemoptizi 4. şikayetiyle polikliniğe başvuruyor. Fizik muayenesinde Büyük Hücreli Periferik lokalizasyon parmaklarda çomaklaşma ve görüntülemelerinde sağda plevral efüzyon ile kaviter lezyonlar saptanıyor.laboratuar Noroendokrin farklılaşma gösterebilir incelemelerinde Ca:12,8 mg/dl saptanan hastanın kemik Lokositozla giden ve böbrek tümörlerine benzeyen (clear cell) alt tipleri var taraması normal izleniyor. Epidermoid Akciğer malignitesi düşünülen hastada aşağıdaki histolojik 28. Nefes darlığı şikayetiyle acil servise başvuran elli beş tiplerden hangisinin görülmesi en olasıdır? yaşında erkek hastanın görüntülemelerinde sol hemitoraksın A) Adenokarsinom tamamına yakınını kaplayan plevral efüzyon saptanıyor.Tüp B) Epidermoid karsinom torakostomi yardımı ile yarım saat içinde 5 litre sıvı drenajı C) Küçük hücreli karsinom yapılan hastada işlem sonrası ilerleyici solunum yetmezliği D) Büyük hücreli karsinom gelişerek hasta 4 saat içinde ölüyor. E) Karsinoid tümör Cevap B Bu hastada en olası ölüm nedeni aşağıdakilerden hangisidir? Akciğer karsinomlarının özelliklerinin sorgulandığı bir soru. A) İntraplevral kanama Malignitelere sekonder hiperkalseminin en sık nedeni B) Pnömotoraks metastazlara bağlı kemik yıkımıdır. Bunun dışında tümör C)Akciğer ödemi dokusundan salgılanan PTH benzeri maddelerde hiperkalsemiye neden olabilir ve en sık epidermoid karsinomda izlenir. Ayrıca soruda epidermoid karsinomda en sık izlenen kaviter lezyonlardanda bahsedilmiş. 90 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES D) Kardiyak tamponad E) Havayolu ostrüksiyonu Cevap C 1000 cc’yi geçen torasentez sonrası gelişen nefes darlıklarında 30. SARS (severe acute respiratory syndrome) etkeni akciğer ödemi akla gelmelidir. Torasentez sonrası gelişen akciğer aşağıdakilerden hangisidir? ödemine rekaspansiyon akciğer ödemi adı verilir. Reekspansiyon A) Rinovirüs pulmoner ödem plevral efüzyon, pnömotoraks veya atelektaziye sekonder uzun süre kollabe kalmış akciğerin tedavisi sonrasında gelişen nadir görülen bir komplikasyondur. Reekspansiyon B) Rubulavirüs C) Coronavirüs pulmoner ödem gelişiminin önlenebilmesi için her bir drenaj D) Respiratuar sinsisyal virüs uygulamasında 1000 cc’yi geçilmemesi önerilmektedir. E) Adenovirüs Cevap C 29. Bruselloz tanısı konulan hastada aşağıdaki ajanlardan hangisi tedavide kullanılmaz? SARS: Severe acute respiratory syndrome A) Trimetoprim–sulfametoksazol Etken coronavirüs B) Gentamisin Bulaş yolu: üst solunum yolu ve enfekte materyallerden C) Rifampin kontaminasyon ile D) Ampisilin Ateş >38. 0.C, titreme, başağrısı, miyalji E) Doksisiklin 2 – 10 gün sonra nonprodüktif öksürük Cevap D Tusa girmeden önce brusellayı kesinlikle bilmemiz lazım. Ampisilinin brusella tedavisinde yeri yoktur. Tedavide 6 hafta doksisiklin ve rifampisin birlikte verilir. En etkili rejim 6 hafta doksisiklin 20 gün streptomisin olmakla Solunum yetmezliği ve ardından mekanik ventilasyona ihtiyaç duyar (%10 – 20) Hastalarda ARDS gelişir Tanı: PCR – EIA Tedavi destek tedavisi, ribavirin tartışmalı beraber yan etkilerinden ve parenteral tedavi olmasından dolayı rutin vakalarda tercih edilmez. Fakat kemik komplikasyonlarında mutlaka streptomisin verilmelidir. Diğer bir tedavi seceneği ofloksazin ve rifampisindir. Relaps sık görüldüğü için bruselloz tek ilaçla tedavi edilmemelidir. Gebe brusellozunda 6 hafta kotrimoksazol + rifampisin veya 6 hafta seftriakson kullanılır. 8 yaşından küçük cocuklarda 21 gün kotrimoksazol ve ilk 5 gün gentamisin kombinasyonu verilir. 8 yaşından büyük 31. Özellikle ekstremitelerde simetrik dağılan deri lezyonları ile oral lezyonların bulunduğu hastanın deri biopsisinde testere dişi görünümü ve Civatte body’ler ile bant tarzında infiltrasyon görülmekte ise; en olası tanı hangisidir? A) Psoriazis B) Skleroderma C) Lupus eritematozus çocuklarda ise 21 gün doksisiklin ve ilk 5 gün gentamisin D) Akne vulgaris kombinasyonu verilir. E) Lichen planus Endokardit veya nörobruselloz geliştiğinde üç ay üçlü Cevap E tedavi (doksisiklin + rifampisin +gentamisin) verilir. Brucella endokarditinde mutlaka kapak değiştirilmelidir. (Pseudomonas ve mantar endokarditlerinde de kapak değiştirilir) Bunların haricinde kloramfenikol, imipenem–silastatin, tigesiklin ve florokinolonlar tedavide kullanılabilir. LİKEN PLANUS Derinin sebebi bilinmeyen yangısal hastalığıdır. Tepeleri düz, tipik leylak ve pembe renkte kaşıntılı papüllerden (TUS) oluşan döküntülerle karakterizedir. Liken planus deri, tırnak, mukoza, penis ve saçlı deriyi tutan bir hastalıktır (TUS). Klinik olarak el bilekleri (fleksör), lomber bölge, bacak ön yüzü, glans penis tutulumu belirgindir (TUS). Etyolojisi genellikle idiopatiktir. Otoimmün hastalıklarla birlikteliği sıktır. İlaclar (anti–malarial agents, D–penicillamine), altın ve civa gibi metaller ve HIV, HCV virüsleri liken planusa neden olabilir. Fotoğrafcılarda parafenilen diaminle temasa bağlı ön kol fleksör yüzlerde lezyonunun cıktığı tespit edilmiştir. DENEME SINAVI – 45 91 Patolojide; bazal tabaka ve membranda başlayan hücresel 33. Aşağıdakilerden hangisi mamografi tetkiki için yanlıştır? immun hadisedir. Keratinositlerde kolloid dejenerasyon A) Meme kanseri şüphesinde ilk kullanılacak tetkiktir. (civatte bodies), irregüler akantoz, granüler tabakada artış B) Kontrast madde kullanılmaksızın yapılır. (hipergranüloz) ve hiperkeratoz vardır. Üst dermisde lenfosit C) X–ray ışınları kullanılır. infiltrasyonu goÅNrülür. D) Makrokalsifikasyonların incelenmesinde tek yöntemdir. Klinik: E) Süt bezi ve yağ dokuları kolaylıkla değerlendirilir. Lezyonu; parlak, mor menekşe renkli, üzeri düz, poligonal ve aşırı kaşıntılı papüllerle karakterizedir. Cevap D “Planal (düz), poligonal, polished (parlak), purple (mor), pruritic (kaşıntılı), premalign olarak akılda tutulabilir. Papüllerin üzeri ksilol ile silindiğinde ince beyaz (wickham) çizgiler görülür bu patognomoniktir. Mamografi X–Ray ışınları kullanılarak uygulanan, özellikle meme dokusunda ele gelen kitlelerde malignite değerlendirmede Sadece deri tutulumu değil hastaların %70’inde mükoÅNz ilk başvurulacak yöntemdir.Kanser taramasında sensitiviesi % membran tutulumu (TUS) (dil– yanak mukozası, glans penis, 90 civarındadır. Ayrıca meme dokusunda mikrokalsifikasyonların vulva, vagen) da vardır. Bukkal mukozada ağrılı gri retiküler değerlendirilmesinde tek yöntemdir. plaklar premaligndir ve SCC gelişebilir (TUS). Kasıntı belirgindir. Kaşıdıkca da lezyon kaşıntıya uygun lineer şekilde yayılır, bu “Köbner 34.Sağ elini kullandığı bilinen yetmiş yaşında bir hasta ani başlangıçlı sol tarafta güçsüzlük yakınmasıyla hastaneye (+) ligine bağlıdır. İyileşirken bıraktıkları geçici pigmentasvon getiriliyor. Nörolojik muayenede sol hemipleji ve solda çok karakteristiktir, sonuçta iz kalmaz. babinki refleksi pozitif bulunuyor. Hasta hemiplejisinin farkında değildir ve sol taraftan verilen görsel uyaranları Tedavide; Emosyonel stresler için sedatifler, kaşıntı için ihmal etmektedir. antihistaminikler, hipertrofik vakalarda korti–kosteroidli pomadlar, PUVA ve Dapson kullanılır. Bu hastada tıkanan en olası vaskuler yapı aşağıdakilerden hangisidir? 32. Aşağıdakilerden hangisinin oluşumunda streptekoklar rol A) Sağ orta serebral arter almaz? B) Sağ anterior serebral arter A) Impetigo C) Sol internal karotis arter B) Ektima D) Sol posterior serebral arter C) Eritrazma E) Sol posterior inferior serebellar arter D) Erezipel Cevap A E) Selülit Cevap C Sol ihmal sağ parietal lob lezyonlarında görülür. Burayı besleyen arter ise sağ orta serebral arterdir.. Eritrazma: Corynebac. minitissinum etkendir. Koltuk altı, meme altı ve kasıkta görülür. Wood ışığında KİREMİT KIRMIZISI renk verir. Tedavi: Eritromisin. 92 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 35.Altı aylık kız bebek doğumundan itibaren hareketlerinin az olması ve baş tutamama yakınması ile getiriliyor. Fizik Karekteristik olarak kısa, çok ağır, zonklayıcı olmayan 2 saatden daha kısa zamanda sonlanan baş ağrısıdır. muayenede gülümseme (+) ve çevreyi ilgi ile izliyor. Hipotoni Haftanın ve ayın belirli günlerinde gece ve gün içinde testlerinde jeneralize hipotonisite saptanıyor. Baş kontrolü aynı saatlerde tekrar eder. Ataklar arasında hastalar tamamen olmayan bebekte derin tendon refleksleri alınamıyor. EMG’de normaldir. Gözün arkasında basınç, tek tarflı konjuktival yaygın ön boynuz tutulumu bulguları izleniyor. batmalar, lakrimasyon, nasal akıntı, horner sendromu atak Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? sırasında görülebilir. (TUS). Erkeklerde daha sık görülür. Ağrı başlangıcında sumatriptan ve % 100 oksijen A) Konjenital muskuler distrofi inhalasyonu verilir. Atak başlangıcında uygulanan steroide B) Spinal muskuler atrofi dramatik cevap vardır. Profilaksi ise migrenle aynıdır. C) ALS Profiklaside en çok tercih edilen verapamil dir (TUS). Opiatlar D) Raşitizm kontraendikedir. E) Konjenital miyopati Cevap B 37. Yirmi yaşında genç bayan hasta el sırtında skarlar, büyümüş parotis bezleri ve dişetlerinde kanama ile doktora SPİNAL MUSKULER ATROFİ başvurmuştur. Hasta yemek yeme sonrası aşırı laksatif Spinal kord ön boynuz dejenerasyonuna bağlı olarak kullanmakta ve sık sık kusmaktadır. Hastanın yapılan muayenesinde vücut kitle indeksinin normal olduğu ve hafif ekstremitelerde alt motor nöron defisiti oluşmasıdır. WERDNİG–HOFFMAN HASTALIĞI (KONJENİTAL TİP/TİP I SPİNOMUSCULER ATROFİ) Ön boynuz nöronları yok yada azdır. Fetal hareketler azdır. sıvı elektrolit bozukluğu belirlenmiştir. Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Anoreksia nervoza Doğduktan sonra kurbağa pozisyonu vardır. Emmede azalma, B) Duygudurum bozukluğu yutma bozukluğu, ventilasyon bozukluğu görülür. Dilde atrofi C) Depresyon ve fasikilasyonlar tipiktir. Duyu kusuru yoktur. Mental bozukluk yoktur. Kaslar ileri derecede atrofiktir. DTR alınmaz. Ekstremite hareketleri çok azdır. Genellikle solunum yetmezliği ve akciğer D) Bulimia nervoza E) Yaygın anksiyete bozukluğu Cevap D enfeksiyonlarıyla ölürler. PSİKOSOMATİK YEME BOZUKLUKLARI 36. Altmış iki yaşında bir erkek hasta 20 yıldan bu yana yılda birkaç kez gelen baş ağrılarından yakınıyor. Ağrıyı yaklaşık Tanı: 30 dakika süreyle sağ göz içerisinde, göz arkasında ve sağ • Yaşına göre normal kilonun %15 altında olması • Şişman olmak ve kilo almaktan korkma • Benlik yapısının vucut ağırlığından geçmesi (Tüm şakakta hissediyor. Gün içerisinde 4 kez ve geceleride bir kez aynı şekilde ağrı olduğunu belirtiyor. Anoreksia Nervoza Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? benlikleri kilo ile bağlantılı olduğundan, 50 gramlık A) Küme baş ağrısı kilo artışı bile benlik saygılarını çökertir.) B) Oftalmoplejik migren • C) Trigeminal nevralji Tedavi D) Beyin tümörü Fazla kilo almayacağına inandırılan diyet için anlaşma E) Ağrılı oftalmopleji Adetten kesilme (amenore) vardır. yapılır, depresyon varsa antidepresan verilir. Siproheptadin Cevap A kullanılabilir. Bulimia Nervoza Küme tipi Baş ağrısı (Cluster Tipi, Demet Tipi, Histaminerjik Tip) Daima tek taraflıdır ve genellikle aynı tarafda görülür. Tanı: • Belirli bir zaman dilimi içerisinde normal birinin yiyebileceğinden çok daha fazla yemek yeme ve yemeyi kontrol edememe duygularının eşlik etmesi. DENEME SINAVI – 45 93 • • Kilo almayı engellemek için kusma, laksatif kullanma Hastaların %50 sinde mitral valv prolapsusu görülür. veya aşırı egzersiz yapma Tedavi: Benliğin vucut ağırlığından geçmesi İmipramin (en etkili), SSRI lar kullanılır Fobi: Anoreksik hastalara göre daha sinirli ve dürtüseldir. Kusma olduğu için medikal komplikasyonlar daha sıktır. Özgül fobi: Bir nesne (köpek) veya durumdan (yükseklik) mantık dışı korku ve kaçınma ile karakterizedir. Ansiyete korkulan Tedavi şeyle karşılaşınca olur. (panik bozuklukta ise spontan olarak Psikoterapi anksiyete ortaya çıkar) Agorofobi (açık alanlarda bulunmaktan korkma) ve klostrofobi (kapalı alandan korkma) tipik örnekleridir. 38. Çömez bir göz hastalıkları asistanına kongrede sözlü sunum yapması için iş kitleniyor. Asistan toplum karşısında sunum yapacağı esnada çok heyecenlandığını, sıkıntı ve endişe yaşadığını, hatta geçmişte çok yoğun mide bulantısı, kusma ve bayılma nedeniyle sunum yapamadığı durumlar olduğunu Sosyal fobi: Sosyal ortamlardan ve insanlarla birarada bulunmaktan mantık dışı korku ve kaçınma ile karakterizedir. Fobide en etkili tedavi sistemik desensitizasyondur. İlaçlardan en etkili olanlar MAO inhibitörleri (maklobemide) ve propranaloldur. Posttravmatik stres bozukluğu: Şiddetli psikolojik veya hocasına belirtmektedir. Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Yaygın anksiyete bozukluğu fiziksel travmadan sonra gelişir. Olay düşüncelerde ve rüyalarda tekrar tekrar yaşantılanır. Olayla ilgili uyaranları içeren durumlar veya mekanlardan kaçınma gözlenir. Uyku bozuklukları ve eşlik B) Panik bozukluk eden depresyon sıktır. Semptomlar en az bir ay sürmelidir. Daha C) İşten kaçma mania az sürerse akut stress bozukluğudur. İçine kapanma görülebilir. Obsesif–konpulsif bozukluk: Obsesyon, yineyeleyici, ısrarlı, D) Sosyal fobi kişinin benliğini rahatsız edici, kişide anksiyete oluşturan, E) Somatizasyon bozukluğu Cevap D zihninden uzaklaştırılmaya çalışıldıkça daha çok zihine giren patolojik düşünce ya da dürtüdür. Kompulsion ise obsesyonun ANKSİYETE BOZUKLUKLARI oluşturduğu anksiyeteyi azaltmak için yapılan her türlü motor • Yaygın anksiyete bozukluğu ya da mental eylemdir. En sık karşılaşılan obsesion bulaşma • Panik atak •Fobi obsesionudur. En sık görülen ikinci sık obsesion kuşku obsesionudur. Obsesif–kompulsif bozukluk tedavisinde en etkili ilaç klomipramindir. • Posttravmatik stres bozukluğu • Obsesif–konpulsif bozukluk Yaygın anksiyete bozukluğu: Her zaman bir şey olacak 39. Mesleği tornavidacı olan 40 yaşındaki erkek hasta dirsek lokalizasyonunda başlayan önkol arka yüzüne yayılan ağrıdan korkusu vardır. En az bir ay süreli kronik yaygın anksiyete vardır. yakınmaktadır. Ağrı özellikle bileğin dorsifleksiyonunda Tedavide antidepresanlar ve benzodiazepinler kullanılır. Panik atak: 10 dakikada maksimuma ulaşan yoğun korku dönemidir, 20– 30 dakika sürer, ruhsal ve bedensel belirtiler vardır, ölüm korkusu vardır, yaşadıkları anksietenin farkında olan hastalardır. Dispne, palpitasyon, titreme, baş dönmesi gibi psikofizyolojik artmaktadır. Dirseğinin lateralinde de şişlik bulunan hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Tenisçi dirseği B) Olekranon bursiti şikayetlerin yanı sıra korku, endişe, kaygı şiddetlidir. Ölüm, C) Golfçu dirseği delirme, kontrolü yitirme korkusu vardır. ”Kalp krizi geçiriyorum”, D) Medial epikondilit “öleceğim”, “felç oluyorum”, “kontrolümü kaybedip intihar edeceğim, çıldıracağım” gibi ataklar yaşanır. Atak sonrası E) Karpal tünel sendromu Cevap A normaldir ancak atağın ne zaman geleceğine dair korkuları “beklenti anksietesi” vardır. Nöroanatomik olarak panik atakların locus ceruleus’un (beyinde nöradrenerjik nöronların en önemli merkezi) aşırı deşarjları sonucu oluştuğu düşünülmektedir. 94 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Medial Epikondilit (Golfçü Dirseği): El bileği fleksörlerinin tendoperiostitidir. İç epikondilde ağrı vardır. El bileği fleksionu ağrılıdır. Lateral Epikondilit (Tenisçi Dirseği): El bileği ekstansörlerinin 41. Lastik fabrikasında çalışan işçilerden bazı hastalıkların tendoperiostiti lateral epikondilde lokal ağrı vardır. Daha çok incelenmesi amacıyla araştırma yapılması planlanıyor. tenisçilerde, tornovida gibi aletleri sık kullanan mesleklerde Çalışma 1975’de yapılıyor. Fabrikada 1940-1970 yılları görülür. El bileği dorsifleksiona getirildiğinde artan ağrı vardır. arasında çalışmış işçilerin sağlık kayıtları ileriye doğru taranıyor. 40. Aşağıdakilerden hangisi belirli bir bölgede belirli bir zaman için gelişen vaka sayısının bölgedeki risk altındaki kişi Bu çalışma ne tür bir araştırmadır? A) Vaka kontrol sayısına oranı olarak tanımlanır? B) Kesitsel A) İnsidans C) Tanımlayıcı B) Prevelans D) Morbidite C) Fatalite hızı E) Retrospektif kohort Cevap E D) Atfedilen risk E) Rölatif risk Cevap A TANIMLAYICI (Yer–zaman–kişi özelliklerine göre) Bu araştırmalar hastalığın yer zaman ve kişi özelliklerine İnsidans: Sağlam kişilerin belirli bir hastalığa belli bir süre içinde (hafta, ay, yıl) yakalanma ihtimalidir. O halde insidans hesabında bir süreç (zaman dilimi) belirtilmelidir (1 yıllık insidans, 6 aylık insidans gibi). Belli bir zaman diliminde yeni vaka sayısı x k duyarlı (sağlam) toplum nüfusu Prevalans: toplumda bir hastalığın o anki görülme sıklığıdır. Hastalığın başlangıç tarihi bilinmez, yani bir süreç yoktur. göre dağılımını tespit eder, zira bazı hastalıklar bazı bölgelerde sıktır, yine bazı hastalıklar bazı mevsimlerde ve bazı kişilerde sıktır. Hastalık nedir? kimlerde görülmektedir? Nerede görülmektedir? Ne zaman görülmektedir? ile ilgilenir. Neden– sonuç araştırmalarına girmez. İstatistik analizde yapmaz, ancak bundan sonraki aşama olan neden–sonuç ilişkilerini açıklayacak analitik araştırmaların hipotezlerini kurmaya zemin hazırlar. Vaka–kontrol (sonuç => neden) Retrospektif Belirli bir hastalığı olanlar (vaka grubu) ile bu hastalık Belli bir zaman kesitinde eski ve yeni olmayanlarda (kontrol grubu) hastalığa neden olduğu şüphe tüm vaka sayısı X k Mortalite (nedene özel) hızı: edilen faktörün ne derece önemli olduğunun araştırılmasıdır. Belirli bir hastalıktan ölüm sayısı X k Araştırma yönü sonuçtan nedene doğru–Retrospektif dir. Tahmini Rölatif risk= odds ratio hesaplanır, Yıl ortası nüfus Fatalite hızı: Belirli bir hastalıktan ölüm sayısı X k ‘O’ hastalığa yakalananların sayısı Rölatif risk (risk ratio–oranı): KOHORT (NEDEN => SONUÇ) PROSPEKTİF Belirli bir zamanda ortak bir etkenle karşılaşan kişilerden oluşan bir grub (Kohort grubu) ile bu etkene maruz kalmamış kişilerin (kontrol grubu) prospektif (ileriye yönelik) izlenmesidir. Bu iki grup belirli bir süre izlenerek her bir grup için hastalıkların Etkenle karşılaşanların insidansı insidansları hesaplanır. Araştırma sonuçları (hastalık veya ölüm Etkenle karşılaşmayanların insidansı sıklığı) farklılık gösteriyorsa bu farklılık, istatistik yöntemleriyle incelenerek bu etkenle hastalık ya da ölüm arasında nedensel ilişki Atfedilen risk: [etken (+) insidans] – [etken (–) insidans] (yani etkenle karşılaşanların insidansından, etkenle karşılaşmayanların insidansının çıkarılması ile elde edilir). açığa konulur. Kohort grubu bellirli bir özelliği (yaş, iş, aynı etkenle karşılaşma, aynı hastalığı geçirme, aynı yöntemle tedavi edilme, aynı bölgede yaşama gibi) paylaşan kişilerden seçilir. Araştırma süresi araştırılacak hastalığın latent dönemi ile ilişkilidir. * Geçmişte kayıtlar çok düzenli tutulmuş ise kayıtlar üzerinden ancak yine nedenden (sağlıklı kişilerden) hastalığa DENEME SINAVI – 45 95 doğru bir izlem yapılabilir, retrospektif olarak insidans karnını ilgilendiren tek ölçüttür. Bu nedenle istisna olarak, hesaplanabilir ki bu “Retrospektif Kohort” araştırmasıdır. perinatal ölüm hızında anne karnında ölenler de hız hesabına katılır. “ Ölü doğum sayısı” paya da paydaya da yazılarak KESİTSEL: BELLİ BİR ZAMAN DİLİMİNDE (SONUÇ <=> hesaplanır. NEDEN) PREVALANS ÇALIŞMALARI Belirli bir zaman kesitinde yapılan bir toplumun taramasıdır. Bir toplumda bir yılda ölü doğan ve canlı doğup 0–7 günlük ölen bebek sayısı Araştırılan soru Şu anda durum nedir? dir. Genellikle hastalık Perinatal Ölüm Hızı= _____________________________________________x 1000 sıklığı (prevalans) araştırılır. Herhangi bir zamanda hem Toplam (ölü+canlı) doğum sayısı hastalık hem de neden olduğu düşünülen bir ya da birden fazla faktör birlikte değerlendirilir. Ana ölüm hızı ve Perinatal ölüm hızı ana sağlığının düzeyini gösteren en önemli ölçütlerdir. PNÖH; annenin doğum 42. Yıl ortası nüfusu 10 763, toplam kadın nüfusu 5233, 15-49 yaş grubu kadın nüfusu 5051, canlı doğum sayısı 308, gebeliğin öncesi bakımı, doğum koşullarının uygunluğunu ve obstetrik hizmetlerinin düzeyini yansıtır. 28. haftasını tamamladıktan sonra ölü doğan bebek sayısı 10 olan bir ilçede aynı yılki bebek ölümleri ile ilgili bilgiler şöyledir: 43.On altı aylık erkek yürümeye başladıktan sonra bacaklarının eğri olduğunu ailesi tarafından fark ediliyor. Öyküsünde 0-7 günlükken ölen bebek sayısı: 8 8-28 günlükken ölen bebek sayısı: 15 terlediği öğreniliyor. Doğumdan sonra doktoru tarafından 29-365 günlükken ölen bebek sayısı: 56 önerilen D vitamini damlasını annesi sadece 2 ay verdiğini Bu bilgilere göre, ilçedeki perinatal ölüm hızı aşağıdaki ve sonrasında vermediğini ifade ediyor. Fizik muayenesinde işlemlerden hangisiyle hesaplanır? ön fontanelin açık ve yaşına göre biraz geniş olduğu, göğüste huzursuz bir bebek olduğu ve başının arka kısmının çok kostokondral bileşkelerde şişlikler olduğu, el ve ayak A) 10 + 8 bileklerinde şişlikler olduğu ve bacaklarının içe doğru eğik 10 + 308 olduğu görülüyor. Tetkiklerinde kalsiyum 9,6 mg/dL (normal), B) 10 fosfor 4,5 mg/dl (normal), alkalen fosfataz 1200 U/L (artmış), parathormon: 80 U/L (artmış), 25–OH D vitamini: 9 nmol/L 10 + 308 (düşük) saptanıyor. C) 10 + 8 308 Bu çocukta en olası tanınız nedir? D) 8 + 15 + 56 A) Vitamin D bağımlı Tip 1 raşitizm B) Vitamin D bağımlı Tip 2 raşitizm 308 E) 10 + 8 + 15 C) Hipofosfatazya D) Nutrisyonel raşitizm 308 Cevap A E) Hiperaratiroidi Cevap D Doğumla ilgili mortaliteler: Neonatal–yenidoğan: 0–28 gün ölen a) Erken neonatal: 0–7 gün ölen b) Geç neonatal: 7–28 gün ölen Post neonatal: 29–365 gün ölen laboratuvarında 25–OH D vitamini düşük, PTH ve ALP yüksek olması olgumuzun nutrisyonel raşitizm olduğunu gösterir. Raşitizm bir klinik tanıdır. Laboratuvar ile ayırıcı tanısı ve tipi Bebek: 0–365 gün ölen belirlenir. TUS sınavı için aşağıda belirtilen tablo bu tip soruları Anne: Gebe + doğum + loğusa (doğum sonrası ilk 6 hafta) çözülmesinde çok kritik rol alır. dönemlerinde ölen Payda ise tamamında Canlı doğum sayısı dır. Perinatal dönem gebeliğin 28. haftasından itibaren doğumdan sonraki ilk 7 günü içerir. Yani perinatal dönem anne 96 Raşitizm kliniği ile başvuran bir bebek olgumuzun TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES HİPOFASFATAZYA ise; otozomal resesif geçen, kemikte primer mineralizasyon bozukluğudur. Doku nonspesifik alkalen fosfataz (TNSALP) enziminin (karaciğer, böbrek, kemik) aktivite kaybı sonucu görülür. Defektif iskelet mineralizasyonu sonucu; HİPERKALSEMİ ve HİPERKALSİÜRİ görülebilir. ALP düşüktür. AŞILAMA İLE İLGİLİ ÖZEL DURUMLAR • Humoral ve hücresel immün yetmezlikli ve immün sistemi baskılanmış hastalarda canlı virus aşıları (MMR, OPV) yapılmaz. – Fagositer sistem bozukluklaırnda canlı bakteriyel aşılar (BCG, Tifo) dışında herşey yapılır. – Kompleman eksikliğinde kontredikasyon yoktur. • Canlı virus aşıları tüberkülin deri testini bozar, mümkünse aynı gün veya 4–6 hafta ara ile yapılmalıdır. – Ancak bu kural Aynı yolla uygulanan iki canlı aşı için geçerlidir. • Hepatit B aşısı doğum kilosu 2000 gr üzerinde olan 44. Riboflavin (vitamin B2) eksikliği düşünülen bir çocukta aşağıdaki klinik bulgulardan hangisi görülmesi beklenmez? bebeklere yapılır, 2000 gr altında antikor cevabı oluşmaz. • İshalli çocuğa OPV yapılabilir fakat etkili olmayabilir, bu nedenle son aşıdan 1 ay sonra ek bir doz yapılmalıdır. A) Gözlerde kuruluk, göz yaşlarında azalma B) Fotofobi • Aşılar düzeltilmiş yaşa göre yapılmaz. C) Keliozis • Gebelikte canlı aşılar yapılmaz. D) Seboreik dermatit • Aşı programının geciktiği durumlarda kalınan yerden devam edilir E) Glossit Cevap A Riboflavin (vitamin B2) eksikliği; fototerapi alanlarda, • İmmunglobulin tedavisi almış çocukta canlı aşılar 3 ay ertelenir. • İmmunglobulin tedavisi son aşıdan sonraki 2 hafta içinde probenesid ve fenotiazin alımında, bilier atrezi ve hepatit uygulanmışsa son aşı dozu tekrarlanmalıdır. olanlarda görülebilir. Klinikk Bulguları; Korneada aşırı damarlanma, konjonktivit, keratit, göz yaşarması ve fotofobi, Keliozis, Glossit ve Seboreik dermatit görülür. Tanısında en iyi indikatör Eritrosit glutatyon redüktaz aktivitesinde azalmasıdır. • Embriyonlu yumurtadan hazırlanan kızamık*, kabakulak* ve influenza* aşılarının, yumurta allerjisi olanlara yapılırken dikkatli olunmalıdır. • HIV’de canlı aşılardan MMR ve suçiçeği ciddi yetersizlik yoksa yapılabilir. • Kemoterapi ve radyoterapi alanlara, tedavi esnasında ve 45. Çocukluk çağı aşı uygulamaları için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? A) Humural immun yetersizliği olan çocuklara canlı virüs aşıları yapılmaz. B) Kompleman C5 eksikliği olan çocuklara canlı bakteriyel aşılar yapılmaz. C) Aynı yolla uygulanan iki canlı virüs aşısı aynı gün farklı bölgelere yapılabilir. ilk 6 ayda canlı aşı yapılmaz. • Organ nakli olanlara ve immunsupresif tedavi görenlere canlı aşı yapılmaz. • 2 mg/kg/gün den 1 hafta, 1 mg/kg/gün den 1 ay prednizolon alanlara canlı aşı yapılmamalıdır. Tedaviden en az 3 ay sonra canlı aşı yapılır. • İnhalasyon ve topikal tedavide sorun olmaz. Fakat uzun süre inhalasyon alanlarda dikkat edilmesi gerekir ve ayrıntılı değerlendirilmesi gerekir. D) Aşılama takvim yaşına göre yapılır, tek istisna aşı ise hepatit aşısıdır. Hepatit B aşısının ilk dozu bebek 2000 gr üzerine çıkınca yapılması önerilir. E) Son aşıdan sonraki 2 hafta içinde immunglobulin uygulanan çocuğa son aşı dozu tekrarlanması önerilir. Cevap B DENEME SINAVI – 45 97 46. On bir yaşındaki erkek çocuk boy kısalığı nedeniyle getiriliyor. gün önce ateş, boğaz ağrısı şikayetiyle hekime başvuruyor. normal olduğu öğreniliyor. Şimdiye kadar ciddi bir hastalık Fizik muaynesinde Ateşi 38,9 °C, boğazı hiperemik, tonsiller geçirmediği, aşılamalarının sağlık bakanlığı aşılama hipertrofik, hiperemik ve yaygın kriptalar saptanmış. Servikal takvimine uygun yapıldığı ifade öğreniliyor. Soygeçmişinde; bölgede bilateral en büyüğü 3X1,5 cm çapında lenfadenopati dayısının çocukluğunda boy kısalığı şikayeti olduğu, geç saptanıyor. İlk değerlendiren hekim kriptik tonsillit olarak ergenliğe girdiği ve sonrasında birden boy attığı öğreniliyor. değerlendiriyor ve ampisilin reçete ediyor. Antibiyotik Fizik muayenesinde tartı 25–50. persantilde, boyu <3. tedavisinden 24 saat sonrasında tüm vücutta yaygın perantilde olduğu, puberte bulgularının başlamadığı ve makülopapüler döküntüler görülüyor. Döküntüleri olması sistem muayeneleri doğal saptanıyor. Laboratuvarında üzerine panikleyen aile tarafınıza başvuruyor. Hemogramında hemogram, kısa biyokimyasal tetkikleri, tam idrar analizi, lenfosit hakimiyetinde hafif lökositoz, CRP negatif, periferik tam dışkı analizi, çölyak tarama testlerinde ve tiroid yaymada artmış monosit ve atipik lenfositler saptanıyor. hormonlarında bir özellik olmadığı saptanıyor. Kemik yaşının ise 9 yaş ile uyumlu olduğu görülüyor. 47. Daha önce aşılamaları tam olan beş yaşında erkek çocuk, 3 Özgeçmişinde doğum boyu ve kilosu ve baş çevresinin Bu çocukta en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? A) Streptokoksik tonsillofarenjit Bu çocukta boy kısalığı için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? B) Difteri C) Enfeksiyöz mononükleozis A) Büyüme hormonu eksikliği D) İlaç döküntüsü B) Ailesel boy kısalığı sendromu E) Kızamık C) Konstitüsyonel boy kısalığı Cevap C D) Sevgi yoksunluğu sendromu E) Akondroplazi Cevap C Ateş, kriptik tonsillit, servikal lenfadenopati ve antibiyotik sonrası vücutta makulopapüler döküntülerin olması EBV ye bağlı enfeksiyöz mononükleozisin tipik klinik özelliğidir. Laboratuvar Olgumuz tipik bir konstitüsyonel boy kısalığı vakasıdır. bulgularıda viral enfeksiyonu desteklemektedir. Bu olguda Çocukluk çağı boy kısalıklarının % 80 ‘i patolojik olmayan kızamıkta ayırıcı tanıya girer ama kızamık için tipik prodromal nedenlere bağlıdır. Patolojik olmayan normali varyantları kabul dönem, ve döküntü özellikleri belirtilmemiştir. Olgumuz tam aşılı edilen boy kısalığı nedenleri; Genetik (Ailevi) boy kısalığı, olduğu için atipik kızamık olguları görülebilir. Vaka da ise tipik Konstitüsyonel (yapısal) boy kısalığı ve İdiopatik boy kısalığı dır. öykü ve laboratuvar ile en olası tanı enfeksiyözmononükleozistir. KONSTİTÜSYONEL (yapısal) büyüme gecikmesi •• Doğum boy ve kiloları normaldır. •• Büyüme temposu genellikle ilk aylarda, bazende ilk yıl sonuna kadar normal olup bundan sonra azalır. 48. Yukarıdaki olguda tanı da en değerli test aşağıdakilerden hangisidir? A) Boğaz kültürü •• Ailede benzer öykü vardır (%60–80). B) Difteri kültürü •• TY≥KY (Kemik yaşı geridir) C) EBV–VCA IgM •• Puberte gecikir. Ama ergenlik belirtileri ve puberte süresi D) Allerjik deri testi normaldir. •• Normal erişkin boylarına geçte olsa ulaşırlar. E) Kızamık Ig M Cevap C •• Tedavi gereksizdir (fizyolojik geçikmedir) Enfeksiyözmononükleozis en iyi tanı yöntemi EBV–VCA IgM’dir. 98 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 49. On yaşında erkek çocuk 5 gündür var olan ateş şikayeti ile başvuruyor. Fizik muayenesinde yanakları kırmızı renkli olup, Dışkıda kanama şikati ile gelen ve öyküsünde ağrısız, dışkıya bulaşık kan ifade edilen bir çocukta en olası tanı Juvenil polip tir. ağız çevresi soluk görünümde, tonsilleri bilateral hipertrofik Anal fissür ağrılıdır ve direk bakı ile görülebilir. ve kirli beyaz renkli lezyonları mevcuttu. Vücutta yaygın makülopapüler lezyonlar ve kıvrım yerlerinde koyu renkli lekeleri mevcuttu. İnvajinasyon akut bir tablo olup, karın ağrısı, kusma atağı ve sonrasında çilek jölesi kıvamında dışkılama önemli özelliğidir. Malrotasyonda asıl başvuru semptomu kusmadır, ve kusma Bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? etiyolojisi araştırılırken akılda bulundurulmalıdır. A) Kawasaki hastalığı Meckel divertikülü sıklıkla 2 yaş civarında semptomatik olup, B) Stafilokoksik toksik şok sendromu tipik klinik özelliği ağrısız, akut massif rektal kanamadır C) Kızamık D) Kızamıkçık 51. Bir yaşındaki orak hücreli anemi tanılı erkek çocuk, ani ortaya çıkan solukluk, hipotansiyon ve hepatosplenomegali şikayeti E) Kızıl ile başvuruyor. Cevap E Tariflenen olgu Kızıl vakasıdır. Bu çocukta bu duruma neden olabilecek en muhtemel klinik tablo aşağıdakilerden hangisidir? KIZIL A) Hiperhemolitik kriz Hastalık: Kızıl Etkeni: GABHS Bulaşma: Direkt temas, damlacık C) Vazo–okluziv kriz Kuluçka: 1–4 gün D) Aplastik kriz Prodrom: Ateş, kusma, baş ve boğaz ağrısı E) Sekestrasyon krizi Döküntü özelliği: Diffüz kaşıntılı eritem, circum oral palio, past a çizgisi B) Megaloblastik kriz Cevap E Orak hücreli anemi sınavlarda krizleri ile sorulan bir klinik tablodur. Krizleri ile meşhurdur. Enantem: Damakta peteşi, çilek dili Komplikasyon: Peritonsiller abse, ARA, AGN Orak hücreli anemilerde görülen krizler; Korunma: 10 gün penisilin •• Kronik hemolitik anemi (genelikle transfüzyon İhbar: Mecburi Bulaşıcılık süresi: 7 gün gerektirmez, retikülositoz vardır) •• Aplastik kriz; •• Parvo virus B19 ile ilgilidir, retikülosit sayısı belirgin 50. On iki yaşında kız çocuğu dışkıda kan görülmesi nedeniyle annesi tarafından hekime getiriliyor. Öyküsünde daha •• ORganomegali, hepatosplenomegali görülmez. önce bir soru olmadığı, kabızlık sorunu yaşamadığı ve son 3 aydır zaman zaman dışkılama yaparken, dışkıya bulaşık kan görüldüğü ve bu esnada bir ağrısı olmadığı ifade ediliyor. Büyüme gelişmesi yaşına uygun olan çocuğun fizik muayenesinde anal muayenede direk bakıda bir özellik düşer, transfüzyon gerekir. •• Sekestrasyon krizi; •• Yalnızca küçük çocuklarda görülür. •• Masif splenomegali–Hepatomegali ve şok tablosu, retikülosit artışı saptanmıyor. •• Hepatosplenomegali olması aplastik krizden ayırır. Bu çocukta en olası tanı nedir? •• Tedavi; Serum fizyolojik, transfüzyon, gerekirse splenektomi A) Anal fissür B) İnvajinasyon •• Hiperhemolitik kriz; çoğunlukla enfeksiyon sonucu gelişir. C) Malrotasyon •• Vazokluziv krizler; damar tıkanmasıyla ortaya çıkan klinik tablodur. D) Juvenil polip E) Meckel divertikülü Cevap D DENEME SINAVI – 45 99 52. Çocukluk çağı akut lenfoblastik lösemi (ALL) için seröz otit, tonsil–adenoid hipertrofisi, egzema ve astım aşağıdakilerden hangisi kötü prognositik özelliklerden birisi sık görülür. değildir? AR için risk faktörleri: A) Matür B hücreliler ve sitolojik olarak L3 olması • Ailede atopi öyküsü B) <1 yaş ve >10 yaş üzerinde olma • Serum Ig E > 100 IU/ml (ilk 6 yaşta) C) Lökosit sayısı >50000/mm3 • Maternal sigara maruziyeti (özellikle doğum öncesi ve < D) Hipodiploidi, t(9;22), t(4;11) olması 1 yaş) E) TEL/AML 1 gen yeniden düzenlenmesi • C/S ile doğum Cevap E • İlk 1 yaşta ≥3 rinore olması ALL de kötü prognositik özellikler Koruyucu faktörler: • Matür B hücreliler ve sitolojik olarak L3 • Uzun süre anne sütü alınması • <1 yaş ve >10 yaş üzerinde olma • Erken çocuklukta kedi, köpek ve endotoksin teması, • Lökosit sayısı >50000/mm3 • Ek gıdalara (buğday, çavdar, yulaf, yumurta, balık) erken başlama • Hipodiploidi • MSS lösemisi, HSM, LAP, mediastinel kitle Etiyoloji • t(9;22) yada bcr–abl füzyonu Allerjen tipi ve görülme zamanına göre sezonal ve perenial olarak 2’ye ayrılır. • t(4;11) olması • Sezonal (mevsimsel): Ev dışı alerjenler sorumludur. Çayır, • MLL gen rearrangment • Tedaviye erken yanıtı kötü (indüksiyona cevap vermeme yada indüksiyonun 22. veya 33. gününde KİA’da >%5 blast çimen, ağaç polenleri gibi. • Perenial: Yıl boyu semptomlar vardır. Ev tozları, hayvan tüyleri sorumludur. varlığı • Semptom süresine göre de persistan (> 4 gün/hafta veya 53. Aşağıdakilerden hangisine alerjik rinitin eşlik etmesi diğerlerinden daha olasıdır? olarak ayrılır. B) Atopik dermatit Fizik Muayene C) Akut ürtiker • Nazal mukoza mavi– mor, ödemli, açık renk akıntı, mukus D) Kronik ürtiker membranlar, konka hipertrofisi saptanır. Eritem çok az E) Gıda allerjisi veya hiç görülmez. Pürülan akıntı enfeksiyon lehinedir. Cevap A ALLERJİK RİNİT Allerjik Rinit (AR) Burun mukozasının allerjik aracılı inflamasyonudur. Gelişmiş toplumlarda %20–40 oranında görülür. Genellikle 6 yaşına doğru tanı konulur. Prevalansı geç çocuklukta pik yapar. Burunda kaşıntı, tıkanıklık, hapşırık, berrak burun akıntısı olur. Alerjik selam ve burun üstünde çizgi, tıkanıklığa 100 lehinedir. Komplikasyonlar • Astım (%38 oranında eşlik eder). Astımlılarda %78 AR eşlik eder. • Kronik rinosinüzit (sık komplikasyon) • Polip • Persistan öksürük görülür. Baş ağrısı, hışıltı, öksürük, tat/koku duyusunda • Adenotonsiller hipertrofi bozulma görülür. Burun kanaması, ağızdan nefes alma, • Otit (akut, seröz) Göz bulguları eşlik eder ise rinokonjonktivit olarak adlandırılır. Konjonktiva tutulur. Kornea tutulmaz. • • Nazal sitolojide eozinofili AR, nötrofili olması enfeksiyon bağlı ağız açık uyuma horlama, uyku bozuklukları horlama ve uyku problemleri olabilir. • günlük hayata olan etkisine göre (uyku düzeni, okul iş hayatı, semptomların ağırlığına göre) hafif ve orta– ağır A) Astım • > 4 hafta) ve intermittan olarak ayrılır. Semptomların Allerjik Rinitli hastalarda konjnktivit, sinüzit, otitis media, TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES • Uyku apne sendromu Ayırıcı Tanı • Rinitis medikamentoza: Uzun süre topikal vazokonstriktör kullanımına bağlı olarak ortaya çıkar. Nazal mukoza 55. B lenfosit defekti düşünülen 2 yaşındaki bir hastada aşağıdaki laboratuar testlerinden hangisi tanıya yardımcı parlak kırmızı ve kırılgandır. değildir? • Vazomotor rinit (perenial non–allerjik rinit): Nazal mukozanın fiziksel uyaranlara aşırı cevabı vardır. Bol A) Serum IgG berrak rinore vardır. Tıkanıklık sıklıkla bir taraftan B) Aşılara antikor yanıtı diğerine geçer C) İzohemaglutinin titresi • NARES (Nonallerjik rinit eozinofili sendromu): Nazal sekresyonlarda eozinofili var. Atopi ve Ig E yüksekliği yoktur. D) Periferik kanda CD19 sayısı E) Total lenfosit sayısı Cevap E • Gebelik ve hipotiroidiye bağlı hormonal rinit, tümörler, vaskülitler, granülomatöz hastalıklar ve enfeksiyonlar İmmün yetersizlikli çocuklarda yapılması gereken tarama darinit nedenidir. testleri Tedavi • Allerjenden kaçınılmalı, çevresel şartların düzenlenmesi • Antihistaminikler: Hapşırma, burun akıntı–kaşıntı ve göz semptomlarını azaltır. Genellikle oral, ancak göz ve intranazal olarak da kullanılabilir. • Nazal steroid: Eozinofilik inflamasyonlu AR’nin semptomlarını azaltır. AR’de en etkili tedavidir (konjonktivite de faydalı). Tarama testi İleri testler B hücre IgG, IgM, IgA düzeyi CD19 – CD20 Izohemagglutinin titresi IgG subgrup tayini, IgD ve IgE tayini Aşılara antikor yanıtı (tetanus, difteri, rubeola, Haemophilus influenzae) Lateral nazofarink grafisi (adenoidler için) T hücre: • Montelukast: Rinore ve burun tıkanıklığına etkili. Lenfosit sayısı morfolojisi T–cell subgrupları– CD3, CD4, CD8 • Antikolinerjik nazal sprey, intranazal dekonjestanlar Göğüs grafisi ( timus için) Lenfosit proliferasyonus Gecikmiş deri reaksiyonları (PPD, Candida, tetanus toxoid) HLA tipi (<5gün), nazal salin irrigasyonu, omalizumab (sc) • İmmünoterapi AR ve alerjik konjonktivite etkilidir. İmmunyetmezliklerde tarama testleri: • Kompleman bozukluğu; 54. Ağır atopik dermatitli bazı çocuklarda aşağıdaki proteinlerden hangisinde mutasyon vardır? • CH50 aktivitesi A) NGAL • C3 ve C4 düzeyi Fagosit fonksiyon bozukluğu: B) Ovoalbumin C) Filaggrin • Lökosit sayısı– morfolojisi D) Leptin • Nitroblue tetrazolyum (NBT) ve dihidrorodamin testi E) Polisistin Cevap C Yeni Bilgi: Filaggrin (deri bariyer fonksiyonunda kritik öneme sahip) mutasyonları şiddetli AD’de tespit edilmiştir. • IgE düzeyi • İleri incelemelerde enzim tayinleri ve mutasyon analizleri vardır. 56. Aşağıdakilerden hangisi büyüme hormonu tedavisine bağlı oluşan yan etkilerden biridir? A) Malignite B) Hipoglisemi C) Graves hastalığı D) Femur epifiz kayması E) Kronik ürtiker Cevap D DENEME SINAVI – 45 101 Growth Hormon (GH) eksikliğinde tedavi olarak rekombinant 58. Aşağıdakilerden hangisi neonatal lupus sendromunda görülmez? GH kullanılabilir. Yan etkileri: A) Nefrit • GH tedavisi hastalarda malignite riskini (lösemi ve beyin B) Cilt lezyonu tümörü) arttırmaz. (Önceden kraniyal radyasyon..vb C) Aritmi alanlarda gelişebilir) D) Trombositopeni • Glikoz toleransı bozulur. Tip 2 DM gelişir. Tip I DM E) Hepatit gelişmez Cevap A • Femoral epifiz kayması, skolyozda artma olur. • Jinekomasti olur. NEONATAL LUPUS SENDROMU (NLS) • Psödotümör serebri görülür. Baş ağrısı, kusma, görme İntrauterin IgG grubu Anti Ro (SS–A ), anti La (SS B) sorunu. 12–16 haftalar arası geçmesiyle oluşur. Az bir kısmında • Hipofiz ekstreleri verilirse Creutzfeldt Jakob hastalığı olur. olur. Genellikle tek organda tutulum olur. Multipl organ tutulumu daha azdır. 57. Aşağıdakilerdan hangisi en sık görülen MODY (maturity– Kongenital kalp blokları; Kalıcıdır, PM veya steroid verilir. onset diabetes of the young) sendromudur? Annelerin asemptomatik veya hafif PR uzamsı olur. A) MODY1 Kutanöz lezyonlar= eritem anulare; (güneşe maruz kalma B) MODY2 ile olur, 6 haftada olur, 3–4 ay sürer, yüzde ve başta skar C) MODY3 olabilir. D) MODY5 Hepatit E) MODY6 Trombositopeni Nötropeni Cevap C Pulmoner ve nörolojik hastalık Nadiren kardiyomyopati (ciddi transplant gerektiren). MODY (maturity–onset diabetes of the young) OD geçer, 25 yaşından önce başlar. En sık tip 3’dir. (Tip 2 ve 3 %80). Tanı Kriteri: En az üç kuşakta diyabet olması ve etkilenen 59. 4 yaşındaki kız çocuk sağ diz ve el bilekte ağrı yakınmasıyla bireylerden en az birinin 25 yaşından küçük olması MODY1 Mutasyon Fonksiyon Özellik hassasiyet ve şişliğin tespit ediliyor. Gözde üveit saptanan HNF4α Hepatik transkripsiyon faktörü Azalmış tirigliserid, apoAII ve apoCIII hastanın anti–nükleer antikoru pozitif saptanıyor. MODY2 Glukokinase (GCK) Glikoz sensörü Erken başlangıçlı, nonprogresif hafif hiperglisemi MODY3 HNF–1α Transcription factor Azalmış renal glikoz absorbsiyonu ve glikozüri Transcription faktorü Non–hiperglisemik renal hastalık, uterin anomaliler, hipospadias, eklem laskitesi ve öğrenme zorluğu MODY5 MODY6 102 getiriliyor. Fizik değerlendirmesinde el bilek ve dizde HNF–1β NEUROD1 Pankreas adacıklarının gelişimde rol oynar TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Bu hastada olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir? A) Sistemik juvenil idiopatik artrit B) Oligoartiküler juvenil idiopatik artrit C) Poliartiküler juvenil idiopatik artrit D) Entezit ilişkili juvenil idiopatik artrit E) Psöriatik artrit Cevap B ILAR’ın (INTERNATIONAL LEAGUE OF ASSOCIATIONS FOR RHEUMATOLOGY) JİA Sınıflaması Kategori Enthesitis–related arthritis Tanım Artrit ve entezit / artrit veya entezit birlikte en 2’si: ≥1 eklemde artrit, En az 2 hafta olan (haftada en az 3 gün) nöbet halinde ateşle birlikte; Sistemik başlangıçlı JIA 1. Kaybolan döküntü 2. Generalize lenfadenomegali 3. Hepatomegali ve/ veya splenomegali 4. Serozitis Dışlama Kategori Enthesitis–related arthritis a, d, e a. Psöriazis veya 1. Derece akrabalarda psöriazis öyküsü varlığı b. >6 yaş sonra başlayan HLA–B27 (+) artrit c. Ankilozan spondilit, entezit ilişkili atrit, inflamatuar barsak ilişkili sakroileit, Reiter sendromu, akut anterior üveit veya bu 1. Derece akrabalarda bu hastalıkların varlığı d . 3 ay arayla en az 2 defa IgM RF (+) Oligoartiküler JIA Dışlama a, d, e 1. Sakroiliak eklemde hassasiyet varlığı veya öykü (+) ve/ veya lumbosakral inflamasyon ağrısı 2. HLA–B27 antijen varlığı 3. Erkeklede artritin >6 yaş başlaması 4. Akut anterior üveit İlk 6 ayda 1–4 eklemde artrit. İkiye ayrılır: 1. Persistan: Hastalık seyrinde ≤4 eklemde. Tanım Artrit ve entezit / artrit veya entezit birlikte en 2’si: 5. Ankilozan spondilit, entezit ilişkili artrit sakroileit, Ankylosing spondylitis, enthesitis–related arthritis, İBH– sakrolielit ve Reiter sendromu öyküsünün olması veya 1.derece akrabada akut anteriot üveit olması a, b, c, d ve e 2. Extended (uzamış/ genişlemiş): İlk 6 Sistemik JİA varlığı aydan sonra >4 eklemde artrit. Poliartrit –RF (–) İlk 6 ayda ≥5 a, b, c, d, e eklemde artrit; RF(–) Polyarthritis (RF– positive) İlk 6 ayda ≥5 eklemde artrit; en az 3 ayda ≥2 testte RF (+) a, b, c,e Artrit ve psöriazis / artrit ve en az 2’si: b, c, d, e Sınıflandırılmamış artritler Herhangi bir kategoriye uymayan artritler 1. Daktilit Psoriatic arthritis 2. Tırnakta pitting ve onikoliz 60. 16 yaşındaki erkek çocuk, rekürren hematüri yakınmasıyla 3. 1.derece akrabada psöriazis eritrosit ve eritrosit silendirleri ve hyalen membranlar inceleniyor. Tam idrar tetkikinde büyük büyütmede 30–35 görülüyor. Biyokimyasal incelemede BUN ve kreatinin düzeylerinde artış saptanıyor. Ailesinde erken yaşta böbrek yetmezliği ve diyaliz öyküsü olan bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) FSGS B) Good pasture sendromu C) İnce glomerüler bazal membran hastalığı D) Alport sendromu E) MPGN Cevap D DENEME SINAVI – 45 103 Alport Sendromu Çocuklarda renal transplantasyon sonrası graft kaybına yol açma olasılığı en yüksek primer böbrek hastalığı XD kalıtım gösterir. OR veya OD geçiş de görülebilir. FSGS’dir. Erkeklerde daha ağır seyreder. Bazal mebranın ana komponenti olan tip IV kollajende defekti vardır. Çocuklarda renal transplantasyon sonrasında tekrarlama olasılığı en yüksek primer böbrek hastalığı MPGN tip II’dir. Hastalık ilerleyicidir. Erkek hastalarda 20–30 yaşlarında son dönem böbrek yetmezliği görülür. ÜSYE’den 1–2 gün sonra görülen asemptomatik mikroskopik 62. 5 gündür ateş ve boğaz ağrısı olan 15 yaşındaki erkek çocuk, fizik muayanede bilateral tonsiller hiperemik, sağ tonsilde hematüri en sık bulgudur. büyüme ve uvulada karşıya kayma saptanıyor. Alport sendromunda görülen ekstrarenal bulgular: Bilateral nörosensoryal işitme kaybı, asla konjenital Bu hastadaki olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Enfeksiyöz mononükleaz başlamaz, ilerleyicidir. Göz bulguları; lentikonus (lensin ön kısmının ön kamaraya bombeleşmesi) patognomonik bulgudur, makuler B) Retrofaringeal abse C) Peritonsiller abse çillenme ve korneal erozyon da görülebilir. D) Bakteriyal trakeit Diğer ekstrarenal bulgular leiomyomatozis ve trombosit anomalileridir. E) Akut laringotrakeobronşit Cevap C Tanısal yaklaşım: GABHS Enfeksiyonu Ailesel hematüri (en sık herediter nefrittir) Kuluçka dönemi 2– 5 gündür. Streptokokkal farenjit 2 yaş Sensorinöral işitme kaybı (İndeks olgu ya da altında nadirdir. Majör virulans faktörü M proteinidir. Fagositoza etkilenen akrabalardan birinde) direnç sağlar. (Eritrojenik toksin A, B, C üretenler kızıla neden Etkilenen akrabalardan en az birinde KBY gidiş olur). Göz bulguları ya da GBM değişikliklerinin gösterilmesi ile konur. Klinik bulgular: Boğaz ağrısı ve ateş ile başlar. Karın ağrısı ve kusma görülebilir. Eksüda, ağrılı servikal lenfadenopati, yumuşak damakta peteşiler saptanbilir. Böbrek biyopsisi bulguları: İlk dekadda ışk miroskobu bulguları minimaldir. Elektron mikroskopide bazal membranda Öksürük, burun akıntısı, ses kısıklığı, generalize lenfadenopati kalınlaşma, ayrışma ve laminasyon saptanır. Mesengiyal ve hepatosplenomegali olmaz. Bunların olması EBV’yi prolifeasyon ve kapiller kalınlaşma, progresif glomerülosklerozis düşündürür. görülebilir. Tübüler atrofi, interstisyel inflamasyon ve fibrozis hastalık ilerledikçe meydana gelir. İmmunopatolojik tetkikler negatiftir. Hastalığın prenatal tanısı konulabilir. romatizmal ateş gelişimini önlemektir. Tedavinin 9 gün içinde Prognoz: Tüm erkek hastalarda son dönem böbrek yetersizliği gelişir. Kadın hastalarda yavaş ilerleme olur, bazılarında son dönem böbrek yetersizliği gelişebilir. İşitme kaybı sıklıkla ilerleyicidir. Aynı zamanda, göz bulguları ilerleyicidir (özellikle erkek hastalarda) başlanması ile bu durum önlenir. Tedavinin hemen başlanılması gereken durumlar: Semptomatik hastada pozitif hızlı test Kızıl, dökümante edilmiş ev içi GABHS farenjit tanılı kişilerin varlığı Geçirilmiş ARA öyküsü veya ev içi ARA geçirme öyküsü 61. Çocukluk çağında transplantasyon sonrası en sık olanlar ile temas. greft kaybına neden olan primer böbrek hastalığı Tedavi: GABHS penisilin direnci yoktur. 10 gün oral penisilin aşağıdakilerden hangisidir? V, tek doz benzatin penislin (< 27 kg 600. 000 Ü, > 27 kg 1. 200. A) Good pasture hastalığı 000 Ü), amoksisilin ve penisiline alerjisi olanlarda eritromisin B) Membranoproliferatif glomerülonefrit tip II kullanılır. Taşıyıcılar da en etkili tedavi klindamisindir. C) Fokal segmental glomerülonefrit Trimetoprim sulfometoksazolün tedavide yeri yoktur. D) Alport sendromu Kronik tonsillit: Ağız kokusuna neden olur. GBS negatiftir. E) IgA nefropatisi Retrofaringeal Apse: Cevap C 104 Tanıda altın standart boğaz kültürüdür. Hızlı streptest pozitif ise kültrü alınmadan tedavi başlanır. Tedavinin amacı akut TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Dört yaş altındaki çocuklarda sıktır. Geçirilmiş üst solunum yolu enfeksiyonu bulgusu vardır. Ense sertliği, tortikollis, boğuk 64. Aşağıdakilerden hangisi APGAR skorlaması ses, stridor görülür. Muayenede retrofaringeal şişlik görülür. parametrelerinden biri değildir? Genellikle polimikrobiyaldir. GABHS, S. aureus ve anaeroblar A) Cilt rengi etken olur. Düz graide retrofaringeal aralıkta genişleme görülür. BT apseyi göstermede daha iyidir. Tedavide antibiyotik ve cerrahi kullanılır. B) Kalp hızı C) Refleks yanıt D) Tonus Peritonsiller Apse Enfeksiyonun tonsil kapsülünden yayılması sonucu oluşur. E) Moro refleksi Cevap E Daha sıktır ve adölesanlarda görülür. Boğaz ağrısı ve ateşle birlikte trismus ve disfaji görülür. Asimetrik tonsiller büyüme APGAR Skorlaması ve uvulanın itilmesi saptanır. GABHS ve oral anaeroblar en sık Kullanılan parametreler: etkenlerdir. • Cilt rengi (Appearence) 63. Yabancı cisim aspirasyonu düşünülen bir hastada göğüs grafisi hangi pozisyonda çekilmelidir? • Kalp hızı (Pulse) • Refleks yanıt (Grimace) • Tonus (Activity) A) İnspiryum • Solunum (Respiration) B) Ekspiryum Apgar skoru 7–10: normal bebek. Apgar skoru 4–6: riskli C) Sağ yan bebek. Apgar skoru< 4 şiddetli asfiksi. D) Sol yan E) Dekübit APGAR değerlendirilmesi Cevap B Yabancı Cisim Aspirasyonu Çoğu 3 yaş altındadır. En sık fındık, fıstık aspire edilir. En ciddi komplikasyonu hava yolu obstriksiyonudur. Çiğ havuç, elma, küçük oyuncak parçaları diğer sık cisimlerdir. Sosis aspirasyonu Parametre Kalp hızı Solunum Kas tonusu NG katerere cevap Renk 0 Yok Yok Hipotoni Yok Mavi– Soluk nadirdir. Ancak acil tedavi edilmezse asfiksiye neden olur. Tam hava yolu obstrüksiyonunu düşündüren bulgu: Ani gelişen solunum zorluğu, öksürme ve konuşamamadır. Üç evresi vardır: Başlangıç evresi: Öksürük, boğulma ve öğürme atağı Asemptomatik evre: Yabancı cisim hava yoluna 1 < 100 Düzensiz–yavaş Ekstremitelerde fleksiyon Yüz buruşturma Ekstremiteler mavi, vucüt pembe 2 >100 Düzenli, ağlıyor Aktif hareketli Öksürük hapşırık Tamamen pembe 65. 34 haftalık 1700 gr olarak doğan erkek bebek, postnatal 8. günde gelişen takipne nedeniyle değerlendiriliyor. Serum brain natriüretik peptit (BNP) düzeyi yüksek saptanıyor. yerleştikten sonra ciddi semptomlar kaybolur. Geç Aşağıdakilerden hangisi bu hastanın öncellikli solunum tanıların en sık nedeni olan evredir. sıkıntısı nedeni olarak düşünülmelidir? Komplikasyon evresi: Obstrüksiyon, erozyon ve enfeksiyon nedeni ile hastada ateş, öksürük, hemoptizi, hışıltı, pnömoni ve atelektaziler görülür. En sık sağ bronşta olur. Yabancı cisim aspirasyonu düşünülen hastalarda ilk olarak mutlaka posteroanterior ve lateral akciğer grafileri çekilmelidir. En iyi bilgi ekspiryumda çekilen PA grafi ile alınır. Tek taraflı A) Respiratuvar distres B) Patent duktus arteriozus C) Sepsis D) İntraventriküler kanama E) Pnömotoraks Cevap B havalanma artışı (hava hapsi nedeni ile) ve mediastinal şift en tipik bulgudur. Solunum seslerinde tek taraflı azalma görülür. Kesin tanı ve tedavi için rijit bronkoskopi yapılmalıdır. Serum BNP düzeyi kalp yetmezliğine bağlı olarak yükselir. Bronkoskopi endikasyonunu öykü ve muayene belirler. Tek başına Bu durumda doğru cevap için olguya uygun kalp yetmezliği radyoloji değil. yapabilen bir sebep aramalıyız. DENEME SINAVI – 45 105 66. 36 hafta 3 günlük 2200 gram ağırlığında sezaryen ile doğan bebek, ilk saatlerde solunum sıkıntısı, takipne, ve interkostal Klinik Bulgular • RDS belirtileri genellikle doğumdan sonraki dakikalarda retraksiyon geliştiriyor. Akciğer grafisinde havalanma başlar. Taşipne, inleme, çekilmeler ve giderek artan ve O2 azlığı, hava bronkogramları ve retikülogranüler görünümü kısmen cevapsız siyanoz görülür. Geç başlayan taşipne saptanıyor. başka durumları düşündürmelidir. Arteriyel kan gazında pH düşük, pCO2 yüksek saptanıyor. • Tedavi edilmeyen RDS’de giderek artan dispne ve siyanoz Bebeğin olası tanısı ağıdakilerden hangisidir? tipiktir. Belirti ve bulgular 3 günde en üst düzeye ulaşır A) Konjenital pnömoni ve takiben tedrici bir iyileşme başlar–bebeğin akciğerleri B) RDS sürfaktan yapmaya başlar–. Spontan diürez ve O2 ihtiyacının azalması iyileşmenin habercileridir. C) Yenidoğan geçici takipnesi • Ölüm genellikle 2–7.günlerde alveoler hava kaçağı, D) Sepsis pulmoner veya intraventriküler nedeni ile olur. E) Pnömotoraks Cevap B Radyolojik Bulgular: Diffüz, ince, retikülogranüler görünüm ve hava bronkogramları (ilk önce sol alt lobda) saptanır. Buzlu cam görüntüsü olarak adlandırılır. Tipik bulgular 6–12 saat içinde RESPİRATUAR DİSTRES SENDROMU (Hiyalen Membran Hastalığı) gelişir. Ayırıcı Tanı: Solunum sıkıntısı yapan tüm hastalıklar girer. • Sürfaktan eksikliği sonucu ortaya çıkar. Yaygın Radyolojik ve klinik olarak erken başlayan Grup B streptokok atelektaziler oluşur. Prematüre bebeklerin hastalığıdır. pnömonisi, ve siyanotik konjenital kalp hastalığı (total pulmoner Akciğer koyu morumsu kırmızı görünür, karaciğer venöz dönüş anomalisi) benzer. kıvamındadır. Alveoller plazma sızmasına bağlı asidofilik (hyalen mebran) membranlarla kaplıdır. • Surfaktan tip 2 pnömositlerde yapılır ve lameller Surfaktan protein B eksikliği (alveolar proteinoz) termde fatal ailevi respiratuar distres nedenidir. Korunma: Lesitin/ sfingomiyelin: 2/1 veya üzerinde ise RDS cisimciklerde depolanır. Lesitin (dipalmitoil fosfotidil riski düşüktür. Diyabetik anne bebeklerinde fosfotidil gliserol kolin) en çok bulunan lipittir. düzeyi daha güvenilirdir (Daha geç arttığından). Prenatal • RDS için en önemli risk prematüritedir. kortikosteroid (betametazon ) 24–34 gebelik haftasında olan annelere doğumdan 48 saat önce verilir ise RDS görülme sıklığı ve RDS’ye bağlı komplikasyonlar azaltır. Perinatal deksametazon Artmış Risk Azalmış Risk kullanılmamalıdır. Periventriküler lökomalazi gelişir, IVK, RDS ve •Prematürite (en önemlisi) •Kronik İU stres ölüm oranı betamatazondan daha fazladır. •Erkek cinsiyet •Kız cinsiyet •Sezaryen •NSD hemen sonra (profilaktik) veya ilk saatlerde içinde (erken •Aile öyküsü •Uzamış membran rüptür kurtarma) sürfaktan uygulaması ile hava kaçakları ve RDS’den •Asfiksi/soğuk stres zamanı Sürfaktan kullanımı: İntratrakeal uygulanır. Doğumdan ölüm azalır. Ancak BPD sıklığı değişmez. Tedavi komplikasyonları; •Annede diyabet •Annede hipertansiyon geçici hipoksi, bradikardi, tüp tıkanması, pulmoner kanama •Çoğul gebelik (2. Bebek) •Kokain/sigara kullanımı görülebilir. •Koryoamniyonit •İUBG/SGA •Hidrops fetalis •Steroid, troid hormonları, teofilin, tokolitikler Tedavinin amacı oksijenasyonun sağlanmasıdır. Sıvı kısıtlaması yapılır. GBS pnömonisinden ayrılamadığından ampisilin ve gentamisin başlanır. Tekrarlayan sürfaktan uygulaması (2– 4) kez yapılabilir. Mekanik ventilasyon ve destek Surfaktan yapımını azaltan hormonlar: Testosteron ve insülin Surfaktan yapımını arttıran hormonlar: Östrojen, kortizol, tiroid hormonları beta adrenarjikler. İnsülin glukokortikoidlerin etkisini antagonize ederek sürfaktan yapımını geciktirir. Bu denenle diyabetik anne bebeklerinde RDS daha sık görülür. 106 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES tedavisi yapılır (metabolik asidozun tedavisi, pozitif inotropikler). 67. Aşağıkilerden hangisi Fallot tetralojisinin hipoksik atak tedavisinde kullanılmaz? AKUT ROMATİZMAL ATEŞ (ARA) A grubu Beta hemolitik Streptokok (AGBHS) sonucu gelişen A) Oksijen üst solunum yolu enfeksiyonlarından (ÜSYE) 2–4 hafta sonra B) İV sıvı ortaya çıkan nonsuppuratif bir komplikasyondur. C) Digoksin En sık sebep olan suşlar M proteini tipleri 1–3–5–6–18’dir. D) Propanolol AGN’nin tersine deri enfeksiyonlarından sonra çıkmaz. İlk atak sonrası profilaksi başlanmaması durumunda E) Morfin Cevap C Fallot Tetralojisi/ Hipoksik atak tedavisinde: 1. Çocuk çömeltilir veya dizler karına–göğüse çekilir (sistemik venöz dönüşü azaltmak ve femoral arter tekrarlama riski %16–50 civarındadır ve tekrarlayan vakalar genellikle kardit şeklinde olmaktadır. Epidemiyoloji: • En sık edinilmiş kalp hastalığıdır . Kız ve erkeklerde eşit oranda görülür. Ancak MY ve Kore kızlarda, AY erkeklerde direncini (sonuçta SVR) artırmak için) 2. Oksijen verilir. 3. Morfin sülfat verilir (0.2 mg/kg geçmemeli) daha sıktır. • ARA gelişimi için riskler: • Kalabalık yerler (okul, kışla, yurt, kalabalık aile). 4. Asidoz tedavi edilir (NaHCO3 ile) 5. • HLA A10, DR7, DRw11, DRw53’a sahip bireyler daha Sistemik vasküler direnci arttıran ilaçlar vermek yatkındır. (ketamin, fenilefrin) • Ailede ARA hikayesi 6. IV sıvı desteği 7. IV propranolol vermek ( katekolaminlerin etkisini bloke ederek pulmoner çıkış yolunu rahatlatır) Hipoksik atağın profilaksisinde oral propanolol kullanılır. • Düşük sosyoekonomik durum • Çocuğun 5–15 yaş arasında (pik 8yaş). • Kış sonu– ilk bahar başı (ÜSYE fazla olduğu için) Patogenez: Soğuk, hipoglisemi kötüleştireceği için kontrol edilir. • AGBHS antijenleri ile doku antijenleri arasındaki benzerlik Digoksin ve diğer pozitif inotropik ajanlar pulmoner çıkış yolu darlığını artırarak durumu daha da kötüleştireceklerinden sonucu görülür. • Gelişen çapraz reaksiyonlar: kullanılmamalıdır. • Kapsül, hyalurinik asitàEklem hasarı Diüretikler hipovolemi yaparak, vazodilatatörler de • Hücre duvarı, M proetiniàMyokard vazodilatasyon yapıp sistemik direnci daha da azaltacağı için • Grup A karbonhidratàKalbin valvüler dokusu, myokardiyal kullanılmaması gereken diğer ilaçlardır. sarkolemma • Protoplazmik mebran àSubtalamus, Caudat nukleus 68. Daha önceden sağlıklı olarak bilinen 8 yaşındaki erkek çocuk, ateş ve sık nefes alma yakınması ile getiriliyor. Solunum sayısı: 45/dk, kalp tepe atımı: 160/dk, galo ritmi ve ciddi solunum sıkıntısı mevcut olan hastanın göğüs grafisinde Akut romatizmal ateş organ tutulumları: • Eklemler • Kalp (miyokard, endokard, perikard) kardiyomegali saptanıyor. ASO düzeyi 450 IU ve CRP düzeyi • Deri 80 mg/dL ölçülüyor. • Sinir sistemi Tutulan dokularda hem eksudatif hem de proliferatif Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? inflamatuar olaylar vardır. Eksudatif dönemde inflamasyon A) Miyokardit vardır, 2–3 hafta sürer ve sekel bırakmaz. Proliferatif dönemde ise B) ASD endokard ve myokard özellikle tutulur, aylar yıllar sürer ve sekel C) Ventriküler septal defekt bırakır. D) Aort darlığı Myokard tutulunumuyla Aschoof cisimcikleri görülür ve E) Akut romatizmal ateş patogonomiktir. Endokard tutulumu ile ileti sorunları ve kapak Cevap E hastalıkları olur, erken dönemde kapaklarda yetersizlik, uzun dönemde ise stenoz görülür. DENEME SINAVI – 45 107 En sık tutulan kapaklar sırasıyla mitral, aorta ve triküspiddir. Pulmoner kapak nadiren tutulur. • Akut ve iyleşme döneminde kapak yetersizliği şeklinde olurken kapak stenozları ataktan yıllar sonra veya erişkin Perikard tutulumu ile serofibrinöz perikardit olur. döneminde görülür. Kalp pankardit şeklinde tutulur. • Kardit bulguları; En sık görülen üfürüm de mitral yetmezliği üfürümüdür. • Üfürümler: (Endokardit>myokardit>perikardit). Apekste pansistolik– koltuk altına yayılan üfürüm= MY Klinik bulgular ve Tanı: Hiçbir kilink ve laboratuar bulgusu ARA üfürümü Apekste middiyastolik relatif MS üfürümü=Carey–Coombs, için patogonomik değildir. Bunun için Jone’s kriteleri kullanılır. Jone’s krierleri ARA ilk atak tanısını içindir tekrarlar için değildir. Mezokardiyak odakta erken diyastolik= AY üfürümü • Kalp yetersizliği; taşikardi, gallop, kardiyomegali, pulmoner ödem JONES KRİTERLERİ MAJOR MİNOR DESTEKLEYİCİ Kardit Ateş Pozitif boğaz kültürü veya hızlı test Poliartit Atralji ASO yüksekliği Eritema marginatum CRP, ESH artışı Subkutan nodüller PR uazması • Perikardit, perikardiyal efüzyon, frotman duyulması, kardiyak tamponata neden olmaz. • –Myokardit bulguları:PR uzaması, sinüzal taşikardi ( erkenden çıkar, uykuda olur, ateşle uygunsuz taşikardi myokardit için en önemli ip ucudur):myokardit en çok ölüme sebep olan tutulumdur. • **Dinlemekle üfürüm duyulmayan fakat EKO’da kapak Kore yetersizlikleri görüldüğün Kones kriterlerinden karditi karşılamaz!!!! TANI: 2 major+destekleyici Kore(Sydenham chorea): 1 major+2minor+destekleyici • Okul çağındaki kızlarda sıktır. Kore ve başka türlü açıklanamayna kronik kardit tek başına • En geç çıkar, 3 – 6 ay sonra çıkar ve çıkınca diğer bulgular tanı koydurur. Tekrarda tek major kriter tanıda yeterlidir. geçmiştir. Tek başına tanı koyduran bulgu. • Yüz ve üst ekstremitelerde istemsiz hareketler görülür. Majör kriterler: Uykuda kaybolur. Uzun bir latent perioddan sonra Gezici poliartrit: görülür. • ARA’nın en sık ve en erken belirtisidir. En sık diz, dirsek, el ve ayak bilekleri tutulur. • Gezici, asimetrik ve poliartiküler karakterdedir. • Salisilatlara çok iyi cevap verir, eğer yanıt yoksa ARA’dan uzaklaşılır. • Sekel bırakmaz. ASO’nun zirve titresiyle iyi korelasyon gösterirken kardit tutulumu ile ters korelasyon gösterir. • Emosyonel labilite, okulda başarısızlık, beceriksizlik, koordinasyon bozukluğu, yazı yazmada bozulma görülür. • nedenidir. • sorumludur. duygusal labilitedir. Stresle artar, uykuda kaybolur • Ani başlangıç görülebilmesine rağmen kore yavaş ilerler. Birkaç aydan – 2 yıla kadar sürer. • Hafif vakalarda stresten uzak durulur. • Ağır vakalarda diazepam, valproat, fenotiazin veya haloperidol kullanılır. Son ikisi de yan etki olarak • Pankardit şeklinde görülür ve sekel bırakır. • Tutulum ölümcül eksudatif pankarditten hafif ve geçici kalp tutulumu şeklinde olabilir. • Endokardit her zaman varken, myokardit ve perikardit değişkendir. • Tutulum izole mitral veya mitral+aortun birlikte tutulumu şeklindedir. Sydenham koresinin üç ana bulgusu kore, hipotoni ve • Kardit: • En ciddi bulgusu olup morbidite ve mortaliteden Sydenham koresi; çocukluk çağın en sık edinsel kore hareket bozukluğu tardiv diskinezi yapabilir. • Artmış kardit riski nedeni ile erişkin yaşa kadar penisilin profilaksisi yapılır Eritema marginatum: • % 3 vakada görülür. Karakteristiktiktir. En kısa süre olan bulgudur. • Öncelikle gövde ve ekstremitede görülen, yüzde asla 108 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES görülmeyen, ortası açık renkli, eritemli, kaşıntısız HEREDİTER FRUKTOZ İNTOLERANSI döküntüdür. Aldolaz B (furuktoz 1,6 bifosfat Aldolaz) eksikliği sonucu olur. Subkutan nodüller: Galaktozemiye benzer bulgular vardır. (E coli sepsisi, • Genellikle kemiklerin ekstansör çıkıntıları üstünde (diz, katarakt hariç). Diyete fruktoz– sukroz içeren madde girmesi ile dirsek gibi) yuvarlak, yaklaşık 1 cm çaplı, sert, ağrısız ve klinik bulgular çıkar. Meyve suyu veya mama kaynaklı olabilir. hareketli nodüllerdir. Yenidoğan döneminde dahi çıkar. • Ciddi karditle birliktedir. Tanısında; Minor kriterler; Ateş, Atralji (Artrit varsa minör bulgu olarak • Redüktan madde saptanması kabul edilmez), akut faz artışı, • Enzim tayini PR uzaması (Kardit varsa minor bulgu kabul edilmez )à <8 yaş 0.16, >8 yaş 0.18 sn’yi geçmesidir. • IV fruktoz yüklemesi: ilk önce şeker ve fosfor düşer, sonra Mg ve ürik asit artar. Kardit ve uzun dönem prognoz hakkında bilgi vermez. • Oral yükleme yapılmaz Destekleyici kriterler; Boğaz kültrü ve hızlı antijen testi ile Tedavi: Sükrozsuz, fruktozsuz ve sorbitolsüz diyet verilir. %15–20 hastada pozitif saptanır. Hastaların 1/3’ünde klinikte farenjit yoktur. Bu nedenle en sık kullanılan streptokokal antikor titrelerine bakmaktır (antistreptolizin O, anti DNase, anti hyalurinidaz). 71. Aşağıdakilerden hangisi nöronal migrasyon kusurlarından biridir? A) Holoprozonsefali 69. Aşağıdaki glikojen depo hastalıklardan (GDH) hangisinde B) Meningosel immün yetmezlik–nötropeni görülür? C) Siringomiyeli A) von Gierke hastalığı D) Spina bifida okülta B) GDH Tip Ib E) Diastometamiyeli Cevap A C) GDH Tip III D) GDH Tip IV E) GDH Tip V Cevap B GDH tip Ib’de nötropeni görülür. Tedavisi için G–CSFve GM– CSF kuanılır (granülosit– makrofaj koloni stimulan faktörler) 70. Kilo alamama ve karın şişliği getirilen 9 aylık çocuğun kusma, beslenme güçlüğü ve letarji yakınmalarının da olduğu öğreniliyor. Bu yakınmalarının ek gıda başlandıktan sonra başladığı ifade ediliyor. Fizik muayenede karaciğer büyüklüğü Nöral Tüp Defektleri Nöronal migrasyon kusurları Spina bifida okülta Meningosel Miyelomeningosel Ensefalosel Anensefali Dermal sinüs Tethered (Gerili) kord Siringomiyeli Diastometamiyeli Lipoma (Konus medullaris ve/veya filum terminaleyi içeren) İzole nöronal heterotopi Lizensefali Şizensefali Porensefali Holoprozonsefali saptanıyor. Hipofosfatemi, glikozüri, metabolik asidoz, transaminaz yüksekliği ve PT uzaması olan hastada en olası 72. Aşağıdakilerden hangisi basit febril konvülziyon bulgularından biri değildir? aşağıdakilerden hangisidir? A) Generalize nöbet A) Hartnup hastalığı B) Kısa posttiktal dönem B) Tirozinemi tip 2 C) Aynı günde tekrarlayabilmesi C) Tirozinemi tip 1 D) 15 dakikadan kısa sürmesi D) Herediter fruktoz intoleransı E) Normal nörolojik gelişim Cevap C E) Galaktozemi Cevap D DENEME SINAVI – 45 109 Basit FK Komplike (kompleks) FK Ateş ≥39 C Generalize tonik kloniktir Postiktal dönemi kısadır 15 dakikadan az sürer Aynı gün içinde tekrarlamaz o Fokal karakterde nöbet Postiktal fokal bulgu vardır 15 dakikadan fazla sürer Aynı gün içinde tekrarlar hastalığı denir ve OD kalıtılır. 1–35 yaşları arasında gelişen primer lenf ödeme lenf ödem prekoks denir. 35 yaşından sonra gelişen primer lenf ödeme lenf ödem tarda denir. Sekonder lenf ödem primer lenf ödemden daha sık görülür ancak pirmer lenf ödemin en sık tipi lenf ödem prekoksdur. Sekonder lenf ödemin en sık nedeni lenf düğümlerinin cerrahisi, radrasyon, enfeksiyon ve tümör invazyonudur.Lenfatik sistem gebeliğin 6. Haftasında oluşmaya başlar ve 8. Haftada sisterna şili oluşur.Prekoks lenf 73. Nonkutanöz melonomlarla ilgili olarak aşağıdaki ödemin familyal tipine Meige hastalığı denir. ifadelerden hangisi yanlıştır? A) Oküler melonom gözde en sık görülen malignitedir. 75. Post operatif kanamaya neden olan hipofibrinojenemiler B) Oküler melonom en sık kemiğe metaztaz yapar. C) Nonkutanöz melonomlar kutonöz melonomlara göre daha arasında en sık görülen aşağıdakilerden hangisidir? A) Primer fibrinoliz nadir görülür. D) Mukoza melonomlarının prognozu kutonöz melonomlara göre daha kötüdür. B) DİK C) Malign tümörlere sekonder gelişen fibrinoliz E) Oküler melonomlar nadiren lenf nodu metaztazı yaparlar. D) Faktör 5 ve faktör 8 eksikliği ile giden fibrinoliz E) Şok ve hipoksideki plazminojen aktivatörlerinin aşırı Cevap B çoğalması ile giden fibrinoliz Cevap B Malign melonom en sık deride 2. Sırada gözde ve 3. Sırada ise mukozal yüzeylerde görülür. Oküler melonom gözde en sık görülen malignitedir. Oküler melonomların lenf nodu metaztazı Cerrahi hastalarda en sık görülen hipofibrinojenemi defibrinasyon sendromu ya da DİK’tir. nadirdir. Çünkü oküler melonomlar en sık uveal traktı tutar ve uveal traktın lenfatik sistemi yoktur. Oküler melonomlar en sık karaciğere metaztaz yaparlar. Mukoza melonomları ise en sık baş–boyun bölgesinde (oral kavite, orofarinks, nazofarinks) 76. Prognozu en kötü ve en az görülen batın içi apse tipi aşağıdakilerden hangisidir? yerleşir. Mukozal melonomların prognozu kutanöz melonomlara A) Sağ subfrenik apseler daha kötüdür. B) Sol subfrenik apseler C) Bursa omentalis apseleri D) İnterloop apseler 74. Organizmadaki lenfatik sistem ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? E) Pelvik apseler A) Sekonder lenf ödem primer lenf ödeme göre daha sık Cevap C görülür. B) Lenf ödem uzun dönemde lenfanjiosarkom riskini arttırır. şeklidir. Bursa Omentalis apseleri en nadir görülen ve prognozu D) Gebeliğin 8. Haftasında lenfatik sistem ve sisterna şili en kötü karın içi apselerdir. Pelvik apselerin en sık sebebi kolon divertikülit perforasyonlarıdır. Sol subfrenik apselerin en sık oluşur. E) 1 yaş altında görülen lenf ödeme prekoks lenf ödem denir. Cevap E lenf ödem bir nedene bağlı gelişmiş ise sekonder eğer bir neden yokken gelişmiş ise buna primer lenf ödem denir. Primer lenf ödem yaşamın ilk yılında ortaya çıkıyor ise buna konjenital lenf ödem denir. Konjenital lenf ödemin ailesel tipine Milroy 110 Sol subfrenik apseler üst karın apselerin en sık görülen C) Milroy hastalığı konjenital lenf ödemin familyal tipidir. TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES sebebi pankreas apsesi ve pankreas pseudokistinin sekonder enfeksiyonudur. Tanısı en zor konulan batın içi apseler interloop apselerdir. 77. İnkarserasyon riski en yüksek ve en düşük batın ön 79. 55 yaşında erkek hasta 1 yıldan beri devam eden karın duvarı fıtıkları aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak ağrısı şikayeti ile polikliniğe başvuruyor.Karın ağrısı etiyoloji sıralanmıştır? araştırması için yapılan BT’de pankreas kuyruğuna yerleşen 7 A) Direkt inguinal herni–obturator herni cm çapında birçok kistten oluşan ve ortasında yıldız vari skar dokusu içeren kistiklezyon tespit ediliyor. B) Spiegel hernisi–litre hernisi C) Femoral herni–indirekt inguinal herni Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir ve bu hastanın tedavisi için en doğru yaklaşım hangi şıkta doğru D) Femoral herni–direkt inguinal herni olarak sıralanmıştır? E) Femoral herni–umlikal herni A) Müsinöz kistadenom–cerrahi Cevap E B) Pankreas pseude kisti–izlem C) Seröz kistadenom–izlem İnkarserasyon ihtimalinin en yüksek olduğu herni tipi femoral herni, inkarserasyon riskinin en düşük olduğu herni tipi umlikal hernidir. D) İntraduktal papiler müsinöz neoplazm–cerrahi E) Solid pseudo papiler neoplazm–cerrahi Cevap C 78. Splenektominin en sık endike olduğu durum, hemolotik Soruda tariflenen kistik kitle seröz kistadenom ile uyumludur anemilerden mutlak splenektomi endikasyonu olan hastalık, spontan dalak rüptörünün en sık görüldüğü ve seröz kistadenomun tedavisi izlemdir. Seröz kistadenomda hastalık, elektif splenektominin en sık yapıldığı hastalık hücreler müsin içermez, glikojen içerir. Seröz kistadenomun aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru olarak sıralanmıştır? malignite potansiyeli yoktur bu sebeple tedavisi izlemdir. Seröz kistadenomlar genellikle pankreasın gövde ve kuyruğunda A) Splenik rüptür–herediter sferositoz–enfeksiyoz yerleşirler. BT’de iç içe geçmiş çok sayıda kistik lezyonun varlığı mononükleoz–ITP B) Splenik rüptür–herediter ovalositoz–polisitemia vera–ITP ve kistlerin duvarlarının kalın olduğu, kistlerin pankreas kanalı ile bağlantılarının bulunmadığı şeklinde bir ifade akla müsinöz C) ITP–herediter sferositoz–enfeksiyoz mononükleoz–TTP kistadenomu getirmeli ve malignite potansiyelinden dolayı D) Splenik rüptür–herediter sferositoz–enfeksiyoz cerrahi eksizyon yapılmalıdır. Müsinöz kistadenomda kistler kolumnar,müsin üreten ve bazen papiler epitel ile döşelidir. mononükleoz–TTP E) ITP–orak hücreli anemi–enfeksiyoz mononükleoz–TTP Müsinöz kistadenoma sekonder geişen kanserler duktal adeno kanserlerden daha iyi prognozludur. Cevap A Splenektominin en sık endike olduğu durum splenik rüptür, hemolitik anemilerden mutlak splenektomi endikasyonu 80. En sık görülen kronik pankreatit tipi aşağıdakilerden hangidir? A) Asemptomatik pankreatik fibrozis olan hastalık herediter sferositoz, spontan dalak rüptürünün B) Kronik kalsifik pankreatit en sık görüldüğü hastalık enfeksiyoz mononükleoz elektif C) Kronik inflamatuar pankreatit splenektominin en sık yapıldığı hastalık ITP’dir. D) Kronik otoimün pankreatit E) Kronik obstriktif pankreatit Cevap B Kronik kalsifik pankreatit: Alkol, herediter, nütrisyonal, hiperlipidemi, hiperkalsemi, ilaç ilişkili. Kronik obstriktif pankreatit: Pankreas tümörleri,duktal darlıklar, safra taşı, pankreatik divisium. Kronik inflamatuar pankreatit: primer sklerozan kolanjit,sjögren sendromu ve otoimün sendromlarla ilişkili pankreatitler. DENEME SINAVI – 45 111 81. Koledok kistleri ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi 82. Karsinoid tümörlerin karaciğer metaztazlarının doğrudur? gösterilmesinde en spesifik görüntüleme yöntemi, akut A) Erkeklerde kadınlara göre 6 kat daha fazla görülür. pankreatit tanısında en spesifik görüntüleme yöntemi, kronik pankreatit tanısında en spesifik tetkik yöntemi, B) Asemptomatik vakalarda tedaviye gerek yoktur. akut kolesistit tanısında en spesifik ve en sensitif tanı C) Genellikle kendini kolanjit ataklarıyla gösterirler. yöntemi, sarılığı olan hastada ilk istenecek tetkik yöntemi, D) En sık görülen koledok kisti tipi tip 5’dir. karaciğerde yer kaplayıcı lezyonların tespitinde en E) Tip 4a–Caroli hastalığı olarak ifade edilir. spesifik tetkik yöntemi, rektum ve özefagus tümörlerinin inoperabl kararının verilmesinde en spesifik tetkik yöntemi, Cevap C özefagus perforasyonunun tanısı için ilk yapılması gereken görüntüleme yöntemi aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru En sık görülen tip 1’dir. Kadınlarda çok daha sık görülür. olarak sıralanmıştır? Koledok kistleri kolanjio karsinom için yüksek risk içerdiğinden A) MR–BT–ERCP–Hida sintigrafisi–USG–Endosonografi–Endo dolayı rutin olarak eksize edilmelidir. Tipik bulgusu sarılık USG–Suda eriyen kontrast madde ile çekilen grafi olmaksızın geçirilen kolanjittir. B) MR–BT–ERCP–İ123 sintigrafisi–USG–Endosonografi–Endo Alonzo–Lej’in önerdiği sınıflama USG–BT Koledok Kistleri C) Anjiografi–BT–ERCP–İ123 sintigrafisi–USG–Endosonografi– Tip I: En sık görülen tiptir. İntrahepatik genişleme olmadan Endo USG–Suda eriyen kontrast madde ile çekilen grafi koledok kanalının konjenital kistik dilatasyonudur. D) Anjiografi–BT–ERCP–İ131 sintigrafisi–USG–Endosonografi– Tip II: Koledoğun divertikül şeklinde genişlemesidir. En nadir Endo USG–Direkt grafi tiptir. E) Anjiografi–BT–ERCP–Hida sintigrafisi–USG–Endosonografi– Tip III: Ampulla vater obstruksiyonu ile birlikte intraduodenal Endo USG–Direkt grafi koledoğun kolodokosel şeklinde yerel genişlemesidir. Cevap E Sfinkterotomi ile tedavi edilen tek tiptir. Tip IV: a. Fusiform ekstra ve intra hepatik dilatasyonlar (Tx şart.) b. Multiple ekstrahepatik dilatasyonlar Tip V: İntrahepatik SY’larının da hastalığa dahil olduğu tiptir. (Caroli hastalığı). Bilateral intrahepatik safra yollarındaki kistik dilatasyonla seyreder. (Tx şart) Anjiografi–BT–ERCP–Hida sintigrafisi–USG–Endosonografi– Endo USG–Direkt grafi 83. 25 yaşındaki kadın hastada sol memede tek, solid, 6 cm çaplı ağnsız ve mobil bir kitle saptanıyor. En uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir? A) Yalnızca fizik muayene B) Belirli aralıklarla ultrasonografi C) İnce iğne aspirasyon biyopsisi D) Belirli aralıklarla mamografi E) Cerrahi eksizyonel biyopsi Cevap E Cerrahi eksizyonel biyopsi genç hastada memede kitlede yapılması gereken en uygun yaklaşımdır. Tusta çok benzeri soruldu, bu yüzden dikkat etmek gerekir. 112 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 84. Hepatosellüler karsinomu olan 64 yaşında erkek hastaya 86. Aşağıdakilerden hangisi gastrointestinal sistem cerrahi tedavi planlanmaktadır. Bu hastanın tedavisi kanamalarında cerrahi endikasyonu değildir? esnasında aşağıdakilerden hangisinin prognoz üzerine A) Günlük 8 ünite transfüzyona rağmen hemodinamik negatif etkisi yoktur? stabilitenin sağlanamaması. A) Tümörün birden fazla odakta yer alması. B) Aynı yatışta iki başarılı endoskopik girişime rağmen B) Tümörün lenfatik ve vasküler invazyonunun olması. C) Cerrahi sınırın en yakın olan noktada 3 cm olması. kanamanın tekrarlaması. C) Tekrarlayan kanama ataklarının şok tablosu ile birlikte olması. D) Hastaya sirozun eşlik etmesi. D) Endoskopik girişimlerle kanamanın yerinin E) Hastaya hepatik ensefalopatinin eşlik etmesi Cevap C saptanamaması. E) Hastanın yaşının >70 olması. Cevap E Hepatosellüler karsinomda kötü prognoz göstergeleri: a. Tümör boyutu b. Tümörün multifokal olması c. Tümörün lenfatik ve vasküler invazyon göstermesi d. Hastaya hepatik ensefalopatinin eşlik etmesi e. Ekstra ve intra hepatik metaztazların varlığı f. Cerrahi sınırın 1 cm’den az olması g. Hastaya sirozun eşlik etmesi Gastrointestinal sistem kanamalarında cerrahi endikasyonları: a. Endoskopik girişimlerle kanamanın yerinin saptanamaması b. Tekrarlayan kanama ataklarının şok tablosu ile birlikte olması c. Aynı yatışta iki başarılı endoskopik girişime rağmen kanamanın tekrarlaması. 85. 35 yaşında 8 haftalık gebe, karın ağrısı ve şişkinlik nedeniyle acil servise başvuruyor. Hastanın yapılan fizik muayenesinde distansiyon tespit ediliyor ve intestinal obstrüksiyon tanısı d. Günlük 3 ünite transfüzyona rağmen hemodinamik stabilitenin sağlanamaması e. Endoskopik girişimlerle kanamanın durdurulamaması. konuluyor. Bu hasta için intestinal obstrüksiyona neden olan en olası sebep aşağıdakilerden hangisidir? 87. Aşağıdaki sendrom ve genetik mutasyon eşleştirmelerinden hangisi yalıştır? A) Malign tümörler A) Herediter non polipozis koli sendromu–mLH–1, mSH–2 B) Benign tümörler mutasyonu C) Herniler B) Li–Fraumeni sendromu–p53 D) Uterus basısı C) Peutz–Jeghers sendromu–LKB1 E) Volvulus D) Cowden sendromu–PTEN mutasyonu Cevap E E) Muir–Torre sendromu–TRIM Cevap E İnstestinal obstrüksiyonların gebelerde görülme sıklığı 1/4000 şeklindedir. Gebelerde instestinal obstrüksiyonların en sık sebebi adezyonlar, 2. Sırada volvulus’tur.Verilen şıkların içerisinde en sık sebep volvulus’tur. Genel popülasyonda ince bağırsak obstrüksiyonlarının en sık nedeni adezyonlar, kolonik obstrüksiyonların en sık nedeni malignitelerdir. TRIM geni papiller tiroid kanserleri ile ilişkilendirilmiştir. a. Muir–Torre sendromu–mLH1, mSH2 b. Herediter non polipozis koli sendromu–mLH–1, mSH–2 mutasyonu c. Li–Fraumeni sendromu–p53 d. Peutz–Jeghers sendromu–LKB1 e. Cowden sendromu–PTEN mutasyonu f. Atenüe FAP–MYH geni (1. Kromozom) DENEME SINAVI – 45 113 88. Aşağıdakilerden hangisi anüsün epidermoid 90. Aşağıdakilerden hangisi restriktif morbid obezite karsinomlarından biri değildir? ameliyatlarından değildir? A) Skuamöz hücreli karsinom A) Gastrik by–pass B) Kloajenik karsinom B) Biliopankreatik diversiyon C) Transizyonel karsinom C) Gastroplasti D) Bazaloid karsinom D) Laparoskopik gastrik bant E) Bowen hastalığı E) Açık gastrik bant Cevap E Anüsün epidermoid karsinomları: Cevap B Restriktif girişimler: Gastrik baypas, gastroplasti, gastrik banding, (laparaskopik veya açık) a. Skuamöz hücreli karsinom b. Kloajenik karsinom Malabsorbtif girişimler: Biliopankreatik diversiyon c. Transizyonel karsinom • Obezite normal vücut ağırlığının %20 daha fazla olması veya VKİ’nin >30 olmasıdır. d. Bazaloid karsinom Bowen hastalığı: Anüsün skuamöz hücreli karsinomunun • Yüksek mortalitesi ve morbiditesi vardır. • Birçok kronik hastalık için majör risk faktörüdür. insutu formudur. Anüsün Paget hastalığı anüsün adeno karsinomunun insutu • Ülkelere göre değişmekle birlikte kadınlarda daha sıktır. formdur. Anal kanalda adeno kanser nadir görülür, genellikle aşağı rektal adeno karsinomların dışarıya doğru yayılımlarını VKİ (KG/M2) KATEGORİ ifade eder. Anüsün Paget hastalığı ile en çok karışan anüsün <18.5 DÜŞÜK KİLOLU Bowen hastalığıdır. Anüsün Paget hastalığı tespit edildiğinde 18.5–24.9 NORMAL ilk yapılması gereken hastaya full kolonoskopidir çünkü Paget 25–29.9 FAZLA KİLOLU hastalığı ile birlikte proksimal kolon tümörlerinin birlikteliği 30–34.9 SINIF 1 OBEZİTE sıktır. 35–39.9 SINIF 2 OBEZİTE >40 SINIF 3 OBEZİTE (MORBİD OBEZ) >50 SÜPER OBEZİTE 89. 75 yaşındaki erkek hasta karın ağrısı şikayetiyle acil servise başvuruyor. Akut batın bulguları tespit edilen hasta acil ameliyata alınıyor ve çekal volvulus tespit ediliyor. Bu hastanın tedavisi için aşağıdakilerden hangisi doğrudur? Morbid obezite ile birlikte görülen bozukluklar • HT • Tromboembolizm A) Devolvüle edilip diren konularak ameliyat • Pulmoner yetersizlik sonlandırılmalıdır. B) Çekum eksize edilmelidir. • Koroner kalp hastalığı C) Sağ hemikolektomi ve primer anostomoz yapılmalıdır. • Ani ölüm D) Sağ hemikolektomi ve kolostomi uygulanmalıdır. • DM E) Devolvüle edilip çekum anotomik pozisyonunda çevre • Hipertrofik kardiyomiyopati dokuya tespit edilmelidir. • Kanser (Kolon) Cevap C • Ödem • Osteoartrit Sağ hemikolektomi ve primer anostomoz yapılmalıdır.Sigmoid volvulusta ilk yapılacak işlem rijit sigmoideskopi ile devolvüle edilmelidir. Ancak çekum volvulusunda kolonoskopi perforasyon riskinden dolayı kontrendikedir ve ilk yapılması gereken işlem cerrahi, sağ hemikolektomi ve primer anastomozdur. 114 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES • Enfeksiyonlara yatkınlık • İnfertilite • Hiperlipidemi Morbid obezitenin cerrahi tedavisinde yöntem kilo kaybına en etkili, mortalitesi ve morbiditesi en düşük olmalıdır. Hasta seçimi Duodenal switch • VKİ>40 veya VKİ 35–40 + Metabolik sendrom (HT, HL, DM, Gastrik by–pass Dejeneratif artrit) • Cerrahi dışı yöntemlerle kilo verilememesi (>5 yıl süreyle) Ventrikal band + Duodenal switch • Diğer yöntemler • Santral obezite olmalı Gastrik balon • Obeziteye bağlı hastalıklar nedeniyle yüksek risk oluşması Diş telleri • Gebe olmaması ve kilo verme sürecinde gebelik Kuşak (waist cord) planlamaması • Hastaya her konuda yeterli bilginin verilmiş olması Kesin kontrendikasyonlar • GİS’in enflamatuar hastalıkları • Yüksek operatif risk • ÜST GİS kanaması oluşturabilecek nedenler (Varis vb..) • Hamilelik • Alkol veya ilaç bağımlılığı Mide sarmalanması (gastric wrapping) Mide klibi ile gastroplasti Fobi–poş ameliyatı Lateral hipotalamasun elektrokoagülasyonu Trunkal vagotomi En sık uygulanan cerrahi yöntem Roux en Y gastrik by–pass • Morbit obezite cerrahisinin en sık komplikayonu majör cerrahiye ait komplikasyonlar olup ikinci sırada • GİS anomalileri (atrezi, stenoz) pulmoner komplikasyonlar gelir. • Aktif enfeksiyon varlığı • Uyum sağlanamayacak hastalar • Kullanılan materyallere reaksiyon gelişebilecek hastalar 91. Peptik ülser tedavisinde kullanılan medikal tedavi seçeneklerinden hangisinin h. Pilori’yi eradike edici etkisi vardır? Relatif kontrendikasyonlar A) Proton pompa inhibitörleri • 18 yaşın altındaki hastalar B) Sukralfat • Kronik aspirin veya NSAID kullananlar C) Anti asitler • Alt Özefagus sfinkterinin disfonksiyonuna bağlı olarak D) Bizmut ileri derecede GÖRH varlığı E) Prostoglandinler Cevap D Cerrahi yöntemler • Emilim bozucu girişimler Tedavi Etki mekanizması Anti asitler Asiti nötrolize eder Antikolinerjikler Asit salgısını inhibe ederler – İlio–gastrostomi H2 reseptör antagonistleri Asit salgısını inhibe ederler – Bilio–intestinal by–pass Porton pompa inhibitörleri Asit salgısını inhibe ederler Prostoglandinler Mukus salgısını arttırıp mukozayı korurlar Sukralfat Mukoza üzerinde koruyucu örtü oluştururlar Bizmut Mukoza üzerinde koruyucu bir örtü oluştururlar ve h. Pilori’yi eradike ederler Antibiyotikler(metranidazol, amoksisilin, tetrasiklin) Helikobakter Pilori’yi eradike ederler – Jejuno–kolik by–pass – Jejuno–ileal by–pass – Duodeno–ileal by–pass • Peptik ülser tedavisinde kullanılan ilaçlar Hacim küçültücü ameliyatlar – Gastroplastiler • Horizontal • Anterior • Vertikal band – Mide bandı – Tüp (sleeve) gastrektomi • Kombine yöntemler Biliopankreatik diversiyon DENEME SINAVI – 45 115 92. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinin helikobakter pilori ile 94. Aşağıdakilerden hangileri klasik akalazya triadını oluşturan ilişkisi diğerlerine göre daha düşüktür? semptomlardır? A) Mide adeno karsinomu A) Disfaji, retrosternal ağrı, safrasız kusma B) Duodenum ülseri B) Disfalji, regürjitasyon, kilo kaybı C) Mide ülseri C) Disfaji, retrpsternal ağrı , kilo kaybı D) Mide lenfoması D) Disfaji, regürjitasyon, safrasız kusma E) Gastroözefagial reflü E) Disfaji, kilo kaybı, safrasız kusma Cevap B Cevap E Akalazya klinik prezentasyonu klasik olarak şu 3 bulgudan Helikobakter Pilori ile ilişkili hastalıklar Hastalık İlişkinin kuvveti oluşur ve buna akalazya triadı denir; disfalji, regürjitasyon, kilo Gastroözefagial reflü (–) kaybı. Non ülser dispepsi + Gastrik B hücreli lenfoma +++ şiddetli değildir. Ağrı akalazya hastası yutmaya çabaladığı zaman Gastrik kanser +++ özellikle yutmayı kolaylaştırmak için özefagusu suyla doldurunca Gastrik ülser ++++ AÖS gevşeyene kadar oluşur. AÖS gevşeyince ağrı hemen geçer. Duodonal ülser +++++ Ağrı diğer motilite bozukluklarında olduğu gibi belirgin ve 95. Gastroözefagial reflü hastalarında özefagus hasarını 93. Mide karsinoid tümörleri ile ilişkili olarak aşağıdaki değerlendirmek için Miller skorlaması yapılır. Miller ifadelerden hangisi doğrudur? skorlamasına göre lineer ülserasyon hangi derecedir? A) En sık görülen tip 3’dür. A) I B) Tip 1 zolinger Ellison sendromu ile ilişkilidir. B) II C) Tip 2 tümörler büyük ve tekdirler. C) III D) Tip 2 tümörler hipergastrinemi ile ilişkilidir. D) IV E) Tip 3 tümörler sporadiktir ve prognozu en kötü olan tipdir. E) V Cevap B Cevap E Gastroözefagial reflü hastalarının değerlendirilesinde Karsinoid tümörler enterokormafin benzeri hücrelerden gelişirler.3 tipi vardır; endoskopi altı standarttır. Endoskopik görüntülere göre yapılan Miller skorlamasına göre; Tip 1: kronik hipergastrinemi ile beraberdir ve en sık görülen i. Eritem tipdir. Tümör genellikle küçük ve multipldır. Prognozu en iyi olan ii. Lineer ülserasyon iii. Birleşmiş ülserasyon iv. Darlık (striktür) tiptir. Atrofik gastrit veya pernisiyoz anemi zemininden gelişir. Tip 2: MEN1 ve Zolinger Ellison sendorumu ile ilişkilidir. Tümörler multipl ve küçüktürler. Tip 3: Sporadik formdur. Leziyon genellikle tekdir ve >2 cm’dir. En kötü prognozlu tiptir. Mide karsinoid tümörlerinde plazma kromogranin A düzeyi yüksektir. 116 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES GÖR hastalığının tepe noktası barett özefagustur. 96. Karaciğer transplantasyonu için en sık endikasyon olan hastaların prognozunu belirlemek için kullanılan MELD hastalık, karaciğer transplantasyonunun en sık yapıldığı hastalık, karaciğer transplantasyonundan en fazla yarar skoru parametreleri– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi i) Çocuklarda karaciğer transplantasyonu için en sık gören hastalık, karaciğer transplantasyonundan en az endikasyon–Bilier atrezi yarar gören hastalık, karaciğer transplantasyonunun en ciddi komplikasyonu, karaciğer transplantasyonunun en sık komplikasyonu, karaciğer transplantasyonundan sonra en sık görülen rejeksiyon tipi, karaciğer transplantasyonu için bekleme listesindeki hastaların prognozunu belirlemek için kullanılan MELD skoru parametreleri ve çocuklarda 97. Dirseğinin üzerine düşen ve distal humerustan kolu kırılan çocuğa alçı uygulanıyor sonra elinde ağrı, solukluk gelişen ve nabız alınamayan bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? karaciğer transplantasyonu için en sık endikasyon A) Radial arter kesisi aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak sıralanmıştır? B) Volkman iskemisi A) Siroz–HBV–Primer bilier siroz ve primer siklerozan C) Raynoud hastalığı kolanjit–HCV–Primer non fonksiyon–Safra kaçakları–Akut rejeksiyon– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi–Bilier atrezi D) Vaskülit E) Sinir basısı B) HCV–Primer non fonksiyon– Primer bilier siroz ve primer Cevap B siklerozan kolanjit– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi– Bilier atrezi–Safra kaçakları–Siroz–HBV–Akut rejeksiyon C) HBV–Akut rejeksiyon–Bilier atrezi–HCV–Primer non VOLKMAN’IN İSKEMİK KONTRAKTÜRÜ • fonksiyon– Primer bilier siroz ve primer siklerozan gelişen bir deformitedir. kolanjit– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi–Siroz–Safra kaçakları D) HBV–Siroz–Primer bilier siroz ve primer siklerozan kolanjit–Primer non fonksiyon–HCV–Safra kaçakları–Akut rejeksiyon– Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi–Bilier atrezi E) HBV–Siroz–Primer bilier siroz ve primer siklerozan kolanjit– Primer non fonksiyon–Akut rejeksiyon–Safra kaçakları– Bilier atrezi–Kreatinin, bilirubin ve INR Düzeyi–HCV Ön kol volar yüzünün kompartman sendromu sonucu • Genellikle 10 yaşın altındaki çocuklarda görülür. • En sık yaralanan damar, A. brakiyalistir. Etyolojisi: • Kırık ve çıkıkda olan arteriel yaralanma: Özellikle suprakondiler humerus kırıklarında ortaya çıkar. • Ön kolda kan akımını engelleyen sıkı alçı ve sargılar, dirsek kırıklarında 90 derecenin üzerinde açıyla immobilizasyon uygulandığında Cevap A a) Karaciğer transplantasyonu için en sık endikasyon olan hastalık–siroz b) karaciğer transplantasyonunun en sık yapıldığı hastalık– HBV c) Karaciğer transplantasyonundan en fazla yarar gören hastalık–Primer bilier siroz ve primer siklerozan kolanjit d) Karaciğer transplantasyonundan en az yarar gören hastalık–HCV • Ön kol ezilmesi • Arteriel emboli • İlac ekstravazasyonu Klinik: • ağrıyla başlar. • f) Karaciğer transplantasyonunun en sık komplikasyonu– • rejeksiyon tipi–Akut rejeksiyon h) Karaciğer transplantasyonu için bekleme listesindeki Birkaç gün sonra fleksör kaslarda ve elin intrensek kasları paralize olur, radial ve ulnar sinir dermatomunda duyu azalır. • Ön kolun volar yüzü sertleşir ve 5P bulgusu ortaya çıkar. Pain (ağrı), Pulselesness (nabızsızlık), Pallor Safra kaçakları g) Karaciğer transplantasyonundan sonra en sık görülen Volar yüzde ısı atışı, şişlik, kızarıklık vardır. Parmakların ekstansiyonu ile ağrı artar. Ilk saatlerde Nabız alınır. e) Karaciğer transplantasyonunun en ciddi komplikasyonu– Primer non fonksiyon Travmadan birkaç saat sonra ön kolda derin şiddetli bir (solukluk), Parestezi, Paralizi. • Kontraktür döneminde MCP eklemler hiperekstansiyon PİP ve DİP eklemler fleksiyonda sabit deformite şeklinde kalır, elde atrofi olur. DENEME SINAVI – 45 117 Tedavi: 100. 68 yaşında erkek hasta skrotumda ele gelen damarlanma artışı nedeniyle başvuruyor. Yapılan fizik muayenede sağ Akut dönemde acil olarak cerrahi dekompresyon yapılır. Geç skrotumda varikosel tanısı konuluyor. dönemde kontraktür düzeltilmeye calışılır. 98. Omuz çıkıklarında en sık yaralanan sinir aşağıdakilerden Bu hastada etyolojiyi belirlemeye yönelik yapılması gerekn ilk yöntem aşağıdakilerden hangisidir? hangisidir? A) Doppler Ultrasonografi A) Aksiller B) Abdominal Bilgisayarlı Tomografi (BT) B) Ulnar C) Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) C) Radial D) Biyopsi D) Median E) Positron Emisyon Tomografisi (PET) Cevap B E) Muskulokutaneus Cevap A Dikkat size hastanın tanısına yönelik yapılacak tetkik sorulmuyor, etyolojiye yönelik yapılması gereken ilk tetkik OMUZ ÇIKIKLARI Epilepsi nöbeti sırasında omuz cıkığı oluşması hikayesiyle gelen hastadaki çıkık genelde posterior omuz cıkığıdır. • • eğer sağ skrotumda varikosel gözleniyor ise altta olabilecek böbrek kenseri ve retroperitoneal kanserler açısından BT ile alt ve ön kısmı yırtılmıştır. tarama yapılması gerekmektedir. Bazen glenoid kenarından kapsülle beraber kemik Humerus başında posterolateralinde çökme kırığı oluşur. (HİLL–SACHS lezyonu) • VARİKOSEL • Pampiniform plexus venlerinin kistik dilatasyonudur. • Erkek subfertilitesinin cerrahi yoldan en iyi düzeltilebilir bir nedenidir. Akromion’un yaptığı çıkıntı APOLET BELİRTİSİ olarak tariflenir. • çoğunlukla fizik muayene ve dopler USG ile konulmaktadır. Ancak En sık anterior çıkıklar goÅNrülür. Omuz kapsülünün ayrılmasıda bulunabilir (BANKART LEZYONU). • soruluyor!! Varikosel genellikle sol tarafta gözlenmekte ve tanısı • Varikosel pubertenin bir patolojisi olup 10 yaşından kücük erkek çocuklarda nadiren rastlanır. Aksiller sinir yaralanabilir. • Varikosel tanısı esas olarak doğru bir Fzik muayene sırasında konur. 99. Ektopik böbrek en sık aşağıdakilerden hangisinde yerleşir? • • B) Abdominal cerrahisinin temel endikasyonunu oluşturmaktadır. D) Pelvik • E) Umbilikal USG kullanılır (TUS). • Pelvik bölge ektopik böbreklerin en sık yerleşim yeridir. Genitoüriner anormallikler eşlik eder. Hidronefroz ve taş oluşumu TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Eğer yaşlılarda ve sağ tarafta görülürse tümörler yönünden araştırımalıdır. Varikosel Tanısında Doppler Cevap D 118 Varikoseller testi atrofisiyle birliktedir. İnfertil erkeklerde seminal anormalliklerin saptanması varikosel C) Subaortik sıktır. Ayırıcı tanıda; renal pitoz akla gelmelidir. Sol taraflı varikosele birkaç anatomik özellik katkıda bulunmaktadır. A) Retroperitoneal Tedavide: İnternal inguinal ring seviyesinde spermatik ven bağlanır. • Tedavi edilmezse, testiküler atrofi ve infertilite gelişebilir. 101. Solunum stresi, mediastinal şift, skafoid karın ve göğüs 103. Otuzbeş yaşında obez bayan hastada bir aydır başağrısı ön–arka çapında artma olan çocukta aşağıdakilerden bulantı kusma ve çift görme yakınmaları olmaktadır. Göz hangisi düşünülmelidir? dibi muayenesinde bilateral papillödem saptanan hastanın A) Bochdalek hernisi çekilen kranial BT sinde herhangi bir patoloji saptanmamıştır. B) Amfizem Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? C) Kronik bronşit A) Beyin tümörü D) Kistik fibrozis B) Unkal herniasyon E) Pnömoni C) Siringomyeli Cevap A D) Psödotümör serebri E) Normal basınçlı hidrosefali Cevap D Bochdalek hernisi, plöroperitoneal kapanmama sonucu gelişen diyafragmatik herniye verilen addır. Bağırsakların bir kısmının toraksa çıkmasına bağlı karında çökme, toraksı sıkıştırmasından dolayı solunum stresi, mediastinal şift ve göğüs ön–arka çapında artma olur. Tanı, göğüs filminde toraksta bağırsak ansları ve gazının görülmesi ile konur. İDİOPATİK / BENİGN İNTRAKRANİAL HİPERTANSİYON (PSÖDOTÜMÖR SEREBRİ) Genç obez kadınların hastalığıdır. Yer kaplayan lezyon, ventriküler dilatasyon veya bilinç kaybı olmaksızın kafa içi basıncı yükselir. 102. İnguinal herni tanısı konulan 3 aylık bir bebek ne zaman ameliyat edilmelidir? Kesinleşmiş nedenler A) Tanı konulur konulmaz 1. Obezite B) Prosesus vaginalis spontan olarak kapanabileceğinden 2–3 yıl bekledikten sonra 2. Yakın zamanda ciddi kilo alımı 3. Erişkin kadın hasta C) Ilkokula başlamadan önce D) Uygun ameliyat koşulları sağlamak şartıyla en kısa zamanda 4. Sistemik hipertansiyon Diğer nedenler 1. Servikal veya torasik venöz drenaj obstrüksiyonu E) Fıtık bağı tatbiki ile sonuç alınamazsa Cevap D Inguinal herni tanısı alan çocuklarda inkarserasyon ve strongulasyon riski yüksek olduğu için çocuk yenidoğan bile olsa uygun ameliyat şartları sağlandığında en kısa sürede ameliyat edilmelidir. Inguinal hernide testis dolaşımı bozulup testis atrofiye uğrayabilir. Fakat inguinal herninin ayırıcı tanısına giren hidrosel için iki yaşına kadar beklenir. Çoğu kendiliğinden düzelir, düzelmezse opere edilir. Etioloji: 2. İntrakranial venöz drenaj obstrüksiyonu 3. Endokrin disfonksiyon: Gebelik, menarş, oral kontraseptifler, obesite, addison hastalığı, hipoparatiroidizm 4. Hematolojik Bozukluklar: Demir eksikliği anemisi, pernisiyöz anemi, trombositopeni 5. Vitamin Metabolizması: Vitamin–A yüksekliği ve düşüklüğü, Vitamin–D fazlalığı 6. İlaç Reaksiyonu: Tetrasiklin, nalidixic asid, sulfamethoxazole, Klinik: Baş ağrısı, Bulantı–kusma, transient diplopi ve görme bulanıklığı karakteristik yakınmalardır. Muayenede papilödem haricinde patolojik bulgu saptanmaz. BT’de patolojik bulgu saptanmaz. LP ile yüksek basıncın demonstrasyonu tanısal, aynı zamanda da tedavinin bir parçasıdır. MR anjiografi veya serebral venografi ile olası venöz obstrüksiyonun ekarte edilir. Tedavi: Seri LP’larla BOS basıncının düşürülmesi semptomları yatıştırır. Tetikleyici medikasyonların kesilmesi ve DENEME SINAVI – 45 119 kilo verdirici diet relapsın engellenmesinde karbonik anhidraz 105. Unilateral seröz otitis media, boyunda kitle, çeşitli kranial inhibitörü asetazolamid kadar önemlidir. Tedaviye yanıt nöropatiler ve tinnitus saptanan 60 yaşında bir hastada vermeyen hastalarda lumboperitoneal shunt veya optik sinir kılıfı öncelikle aşağıdaki yapıların hangisinde malign tümör fenestrasyonu operasyonları endikedir. olduğu düşünülmelidir? A) Nazofarenks 104. Kırk yaşında erkek hasta birkaç yıldır ara sıra olan kolda, B) Larenks bacakta kasılmalar şeklinde seyreden nöbetleri olduğunu C) Hipofarenks belirtiyor. Çekilen direkt grafi de intrakranial kalsifikasyon D) Dil saptanıyor. MRI’da frontal lopta düzgün sınırlı kitle tespit E) Piriform sinüs ediliyor. Cevap A Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Oligodendrogliom Nazofarenks Ca: B) Medulloblastom En sık Epidermoid Ca tipindedir. EBV virüs ile ilişkilidir. Lokal C) Glioblastome multiforme olarak tuba östaki ve kafa tabanına yayılma özelliğindedir, üst D) Epandimom servikal lenf nodlarına erken metastaz yapar. E) Akustik nörinom Semptom ve bulgular (TUS): Cevap A 1. Posterior servikal üçgende ağrısız şişlik,bu LAP sıklıkla ilk bulgudur. (Boyunda kitle) Oligodendrogliom 2. Tek taraflı iletim tipi işitme kaybı. 30–50 li yaşlarda ortaya çıkar daha çok frontal loba yerleşir. 3. Nazofarenks CA, tuba östakinin fonksiyonunu bozarak, orta Yavaş büyür ve uzun süren fokal semptomlara yol açar (fokal kulakta ventilasyon bozukluğuna bağlı sıvı birikimi ve seröz otitis nöbet). % 90 ında kalsifikasyon vardır. Prognozları iyidir. mediaya neden olur. Nasofarinks CA ileri yaşta tek taraflı seröz Ependimom OM’da akla gelmelidir. İlk iki dekadda 4. ventrikülde sıktır. İleri yaşlarda en sık 4. Nasal obstrüksiyon ve epistaksis geç dönem semptomlardır. medullospinaliste görülür. Rozet ve psodörozet formasyonu 5. İleri dönemde; kranial sinirlerin tutulumu belirtileri görülür. BOS a ekim yolu ile yayılım olabilir. Hidrosefaliye yol Tanı için; MRI çekilir, nasofarenksten biyopsi alınır. açabilirler. Medulloblastom (TUS) Ana tedavi radyoterapidir. Radikal Boyun diseksiyonu tedaviye eklenebilir. Primitif nöroektodermal tümördür.İlk dekadda en sık malign intrakranial tümördür. Sıklıkla serebellar vermisden çıkar. BOS’a ekimle yayılım sıktır. Medulloblastom, en radyosensitif beyin 106. Yirmi sekiz yaşında bayan hasta, baş dönmesi şikayeti ile başvuruyor. Hasta özellikle, baş hareketleri ile beraber kısa tümördür. süreli baş dönmesi ve bulantı kusmadan şikayetçi olduğunu Menengiom ifade ediyor. Nörolojik muayenesinde özellik bulunmayan Araknoid granulasyondan çıkan ve yavaş büyüyen benign hastanın, bilateral timpanik membranları normal olarak tümördür. Orta yaş kadınlarda daha sık görülür. Venöz sinüslerin tesbit ediliyor. Spontan nistagmusu olmayan ve odyometrik etrafından çıkarlar ve en sık parasagittal yerleşirler. Hemen incelemeleri normal sınırlar içinde olan hastanın Dix-Hallpike üstündeki kemikte hiperostoz yapar. 22. kromozomdaki NF2 testi (+) bulunuyor. mutasyonu ile ilişkilidir. Histolojik olarak psammom cisimcikleri bulunur. *Menengiom östrojen ve progesteron reseptörü içerebilir. Bu nedenle hamilelik ve hormon tedavisi kontraendikedir. Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir ? A) Vestibüler nörit B) Benign paroksismal pozisyonel vertigo C) Meniere hastalığı D) Vertebrobaziler yetersizlik E) Akut serebrovasküler oklüzyon Cevap B 120 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES BENİNG POZİSYONEL PAROKSİSMAL VERTİGO (BPPV) 107. Aşağıdakilerden hangisi insanlarda akut epidemik Birçok vakada etyolojisi bilinmez. Patofizyolojisinde: keratokonjonktivit etkenidir? Kanalolitiazis: Utrikulden kopan otokonyalar semisurkuler A) Herpes simplex tip I kanal içinde toplanır. Baş hareketleri ile ortaya çıkan 10–20 sn’de sonlanan baş dönmeleri vardır. En sık posterior semisirkuler kanal BPPV görülür. Tanı Dix–Hallpike manevrası (modifiye barany testi) ile konulur. Dix–hallpike manevrasında B) Adenovirus tip 3 C) Adeno virüs Tip 8 D) CMV E) VZV Cevap C Vertigo Latent periyodu (2–3sn) olan nistagmus Horizontal rotatuar nistagmus 1 dakikadan az süren (yorulan) nistagmus Test tekrarladıkça nistagmus azalır. Tedavide epley manevrası uygulanır. Bir kaç ay içinde spontan iyileşme olur. VESTİBULER NÖRİT Öncesinde ÜSYE veya gastroenterit hikayesi sıklıkla vardır. Viral Konjuktivitler: Bakteriyel konjonktivitlerden klinik olarak bazı farklılıklar gösterirler. Bu farklar, sekresyonun ‘seröz’ karekterde ve fazla olması, kapak konjonktivasında foliküler yapıların görülmesidir. Faringokonjuktival ateş: Etken Adenovirüs tip 3 (en sık) tür. Klasik triadı yüksek ateş (38, 5–40°C), boğaz ağrısı ve bilateral konjonktivittir. Epidemik keratokonjuktivit: Nedeni adenovirüs tip 8, ve 19 Çok şiddetli baş dönmesi, bulantı, kusma olur. Spontan dur. Epidemik tipi çok bulaşıcıdır. İlk önce bir gözde başlar ancak nistagmus vardır. Nörolojik muayene ve işitme tamamen bilateral seyreder ve ilk tutulan gözün seyri daha ağırdır. normaldir. 1–3 hafta içinde semptomlar düzelir. İlk 48 saat içinde şikayetler belirgin düzelmede tanıyı doğrular. MENİERE HASTALIĞI Meniere hastalığı endolenfatik hidrops atakları ile seyreder. Patogenezde endolenf salınım fazlalığı veya emilim azlığı vardır. Kliniğinde sıklıkla 2–3 ayda tekrarlayan ataklar halinde gelen vertigo ile karakterizedir. Vertigonun hastayı uykudan uyandırması tipiktir. Vertigo ile beraber bulantı–kusma ve dengesizlik olabilir. Baş dönmesi ile beraber önceleri alçak frekansları tutan sensörinöral işitme kaybı vardır. Tekrarlayan ataklarla etkilenen kulakta flat tip (tüm frekansları tutan) sensörinöral işitme kaybına neden olur. Hastaların ses artışlarına hassasiyeti atmıştır. Buna recruitment pozitif denilir. Tanı kriterleri (TUS) Vertigo Kulakta dolgunluk Folliküler konjuktivit yaparlar. İleri vakalarda subkonjuktival kanamalar, kemozis ve pseudomembranlar oluşur. Kulak önünde büyük ve hassas–ağrılı LAP vardır. Tedavide steroidli damlalar kullanılır. HSV keratokonjonktiviti (Dentritik Keratokonjuktivit): Tekrarlayıcı keratokonjuktivit nedenidirGöz kapaklarında herpetik veziküller görülür. HSV Korneada dentritler oluşturan epitelial keratit ve “harita” benzeri ülserasyon (geografik ulser) yapar. Kornea tutulumu varsa asiklovir krem kullanılır, steroidler kontrendikedir. Akut hemorajik konjuktivit: Enterovirüs tip 70 (en sık) ve Coksaki A24 subkonjuktival kanama ile giden akut folliküler konjuktivit yaparlar. 108. Yumuşak doku tümörlerin tanısında standart morfolojik incelemeye ek olarak kullanılan aşağıdaki yöntemlerden İşitme kaybı hangisi diğerlerine daha spesifiktir? Tinnitus A) Sitogenetik analiz Dört kriterden ikisinin varlığı ile tanı konulur. B) Piloidi analizi C) Radyolojik inceleme D) Morfometrik inceleme E) Enzimatik histokimyasal inceleme Cevap A DENEME SINAVI – 45 121 110. Vulvada ortaya çıkan lezyon yakınmasıyla başvuran 23 Patoloji-cerrahi-k.stajlar karışımı bir soru. Yumuşak doku tümörleri için sorulmuştur ama diğer tümörler için yaşındaki kadının yapılan muayenesinde pembe renkli, 1–3 genellenebilir. Özellikle hematolojik malignitelerde sitogenetik milimetre çaplı, ortası çökük, içi sıvı dolu hissi veren birkaç analiz veya mutasyon analizi tipini belirlemeye çok yardımcıdır. adet ciltten kabarık lezyon saptanmıştır. Hastanın öyküsünden lezyonların bir hafta önce belirdiği, ağrısız olduğu ancak Sitogenetik analiz: Kromozomal translokasyonu belirler. Bazı yumuşak doku tümörlerinde bu translokasyonları görmek tipiktir. bazen kaşındığı öğrenilmiştir. Ayrıca hastanın cinsel olarak t (X;18): Sinoviyal sarkom, t( 12;16): Liposarkom gibi. aktif olduğu ve kombine oral kontraseptif ile korunduğu bilgisi alınmıştır. Lezyona ait görüntü aşağıda verilmiştir. Piloidi analizi: Tümörün DNA sayısını gösterir. Normalden çoksa anöploidi denir ve tümörün hızlı çoğalacağını belirtir. Sitolojik inceleme: Vücuttan sürüntü-aspirasyon ile alınan veya dökülen hücrelerin incelenmesidir. Morfometrik inceleme: Hücre nükleuslarının ve perinükleer alanın büyüklük açısından karşılaştırılmasıdır. Malign-bening ayrımında, gradelemede kullanılmaktadır. Enzimatik histokimyasal inceleme: Dokulardaki enzimlerin varlığını ve eksikliğini belirleyerek tanı koymada kullanılan bir incelemedir. En olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? A) Herpes genitalis B) Şankroid 109.Aşağıdakilerden hangisi ektopik gebelikte artışa neden C) Kondüloma akuminatum olmaz? D) Molluskum kontagiozum A) Pelvik inflamatuvar hastalık E) Koldüloma lata Cevap D B) Ektopik gebelik hikayesi C) Kondom Molluskum kontagiozum cilt ve daha nadir olarak mukozayı D) Rahim içi araç tutan viral bir infeksiyondur. İnfeksiyon kaynağı insanlardır E) Geçirilmiş tubal cerrahi Cevap C ve primer olarak insandan–insana geçiş gözlenir. Molloskum kontagiozum virüsünün 4 tipi vardır ve erişkinlerde daha sık olarak tip 2(MCV–2) ile infeksiyon gözlenir. Lezyonlar ciltten Ektopik gebelik risk faktörleri TUS’un sürekli sorguladığı kabarık, kubbe şeklinde, ortası çökük, pembe renklidir. Ağrısızdır alanlardan biridir. Bu soru daha önce TUS’da 4 kez benzer ancak nadiren kaşıntı yapabilir. Lezyonların koparılması şekilde sorulmuştur ve klasik olarak cevabı “kombine oral yayılmasına veya skar doku oluşmasına neden olabilir. kontraseptiftir”. Ancak kombine oral kontraseptiflerin yanı sıra Hatırlatma: Molluskum kontagiozum TUS’da daha önce bariyer yöntemler de (kondom, diyafram) ektopik gebelik riskinde sorulmuştu ancak uzunca bir süredir başka bir soru gelmedi. herhangi bir artış meydana getirmezler. Seksüel geçişli patojenler arasında sayılan bu virusun Hatırlatma: oluşturduğu lezyonların en önemli belirtisi “göbekli” yani orta • Ektopik gebeliğin EN SIK nedeni: Pelvik inflamatuvar kısmından içeri çökük kabartılar şeklinde olmasıdır. hastalıklardır. • Ektopik gebelik riskini EN ÇOK artıran: Tuba uterina cerrahisidir. Diğer şıklarda verilen patolojilerden nasıl ayırt ederiz? a. b. Şankroid: Ülserasyon yapar ve lezyon ciltten kabarık değil; ayrıca çok ağrılıdır. ***Yukardaki her iki özellik de önceki yıllarda TUS’da soru olmuştur. Herpes: Ağrılıdır ve tekrar edici özelliktedir. c. Kondiloma akuminatum: Karnabahar şeklinde lezyonlar vardır. d. Kondiloma lata: Sifilizin 2. dönem lezyonudur. Ağrısızdır ancak daha önce sifilizin primer lezyonu olan şankr gözlenir. Ayrıca lezyonların ortası çökük değildir. 122 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES 111. Düzensiz vajinal kanama yakınması ile başvuran 48 ve mineralokortikoid sentezinde görev alan 21–hidroksilaz ve yaşında, multipar kadının muayenesinde uterus yaklaşık 11–hidroksilaz enzimleri overde bulunmaz. Bununla birlikte 8 haftalık gebelik büyüklüğünde ve sert olarak bulunmuş, progesteron androjene çeviren 17–α hidroksilaz, pregnenolonu yapılan transvajinal ultrasonografide uterin kaviteye doğru progesterona çeviren 3–β hidroksisteroid dehidrogenaz, androjen protrüzyon gösteren 3x2 cm boyutlarında myom odağı ve östrojen metabolizmasında görev yapan 5–α redüktaz ve saptanmıştır. Hastaya ait sonohisterografi görüntüsü yanda androjenleri östrojene çeviren aromataz enzimleri over tarafından verilmiştir. sentezlenir. Hatırlatma: 5–α redüktaz, testosteron ¢ dihidrotestosteron dönüşümünü gerçekleştirir. 5–α redüktaz inhibitörü finasteriddir. 113. 28 günlük bir menstruel siklusta blastokist implantasyonu en sık siklusun kaçıncı günlerinde gerçekleşir? A) <14 B) 14–16 Bu hastada öncelikle yapılması gereken aşağıdakilerden C) 17–20 hangisidir? D) 21–24 A) Endometrial biyopsi E) 25–28 B) Progestin ile tıbbi tedavi Cevap D C) Histeroskopik myomektomi D) Total abdominal histerektomi ‘8 günlük bir menstruel siklusun ilk 14 günlük dönemi overde “folliküler faz”, endometriumda da “proliferatif faz” olarak E) Menopoz yaşı yakın olduğu için tedavisiz izlem Cevap A bilinir. 14. günde ovulasyon ile birlikte tuba uterina tarafından yakalanan oosit, sperm ile fertilize olduğunda zigot ve ardından morula haline 3–4 gün tuba uterina içinde kalır. Ardından uterus Verilen olguda uterus kavitesine uzanım gösteren ve hastada kavitesine ulaşan embriyo blastokist formunda iken gebelik için düzensiz kanamalara neden olabilen bir submuköz myom hazırlanmış olan endometriuma yani desidua içine implante izlenmektedir. Ancak burada kanamanın myom nedeniyle olur ve gebelik başlar. İmplantasyon penceresi tipik olarak olduğu konusunda kesin bir bilgi yoktur. Kanama endometrial siklusun 21–24. günlerinde açıktır ve blastokist halindeki embriyo herhangi bir patolojiye ve belki de bir endometrium kanserine fertilizasyonu takip eden 1. haftada uterin kaviteye implante de bağlı olabilir. Bu nedenle bu olguda ÖNCELİKLE yapılması olmaktadır. gereken endometrial biyopsi yapmak, eğer biyopsi sonucunda malignite ekarte edilirse daha sonra tamamlayıcı tedaviyi gerçekleştirmektir. Hastanın yakınması olduğu için izlem uygun bir yaklaşım olmayacaktır. Ovulasyondan sonra overde “luteal faz”, endometriumda ise “sekretuar faz” yaşanır. Midluteal dönemde (siklusun 21. gününde) progesteron sekresyonu maksimuma ulaşır ve endometrium implantasyon için ideal özelliklerine kavuşur. Siklusun 21. gününde serumda progesteron seviyesi ölçülerek 112. Aşağıdaki enzimlerden hangisi overde bulunmaz? ovulasyon olup olmadığı değerlendirilebilir. Hatırlatma: Ovulasyon LH pikinin başlamasından (veya A) 5–α redüktaz östradiol pikinden) 36 saat, LH pikine ulaşılmasından 12 saat B) 17–α hidroksilaz sonra gerçekleşir. C) 21–hidroksilaz D) 3–β hidroksisteroid dehidrogenaz E) Aromataz Cevap C Over adrenalden farklı olarak glukokortikoid ve mineralokortikoid sentezi yapmaz. Bu nedenle glukokortikoid DENEME SINAVI – 45 123 114. Aşağıdakilerden hangisi bakırlı rahim içi araca bağlı 116. Fetal kromozomal anomali taramasında kullanılan komplikasyonlardan biri değildir? aşağıdaki testlerden hangisi trizomi 21 için en yüksek A) Uterus perforasyonu belirleme oranına sahiptir? B) Pelvik inflamatuvar hastalık A) 1. trimester taraması (ikili test) C) Hipermenore B) 2. trimester taraması (üçlü test) D) Ektopik gebelik C) 2. trimester taraması (dörtlü test) E) Derin ven trombozu D) Kombine test (1. ve 2. trimester taraması) Cevap E E) Maternal kanda fetal hücre tayini Cevap E Rahim içi araçlar (RIA) intrauterin ortamda steril inflamatuvar reaksiyon oluşturarak, spermisidal etki gösterirler. RIA’lara bağlı birçok komplikasyon tanımlanmış olmakla birlikte Maternal kanda fetal hücrelerin tayini günümüzde Down en sık pelvik inflamatuvar hastalıklar (özellikle ilk uygulamayı sendromu için en yüksek belirleyicilik oranına sahip tarama takiben 3 hafta içinde ortaya çıkar), ektopik gebelik, uterus testidir. “Cell–free fetal DNA” olarak da ifade edilen bu tarama perforasyonu veya RIA migrasyonu, pelvik ağrı, anormal uterus testi ile maternal kanda bulunan fetusa ait DNA tespit edilerek kanaması (hipermenore, menometroraji), infertilite ve RIA kromozomal bir anomali olup olmadığı saptanabilmektedir. Bu atılması sayılabilir. Ancak RIA’lar ile derin ven trombozu (DVT) test ile konvansiyonel tarama testlerine oranla çok daha yüksek arasında nedensel bir ilişki yoktur. DVT tipik olarak kombine oranda (kimi serilerde >%99) trizomi 21 belirlenebilmektedir. oral kontraseptif kullanımına bağlı olarak ortaya çıkabilen bir Ayrıca bu test diğer testlerden farklı olarak çoğul gebeliklere de komplikasyondur. uygulanabilmektedir. 115. Aşağıdakilerden hangisi gebelikte uterus rüptürünün en için sadece örneklerin yurt dışına gönderilerek çalışılabilmesidir. Bu testin dezavantajı henüz oldukça pahalı olması ve şu an sık nedenidir? A) Polihidramnios 117. Aşağıdakilerden hangisi preeklampsi için bir risk faktörü B) Geçirilmiş sezaryen değildir? C) Çoğul gebelik A) Sigara D) Eylem indüksiyonu B) Obezite E) Trafik kazaları C) Çoğul gebelik Cevap B Uterus rüptürünün en sık nedeni geçirilmiş uterus cerrahisi D) Gebelikte diyabet E) Kronik hipertansiyon ve doğal olarak geçirilmiş sezaryenlerdir. Ancak %10–15 Cevap A oranında uterus cerrahisi geçirmeyen gebelerde de rüptür gelişebilmektedir. Sezaryen sonrası rüptürler daha çok gelişmiş ülkelerde gözlenirken, uterus cerrahisi geçirmeyen hastalarda gözlenen rüptürler ise daha sık olarak az gelişmiş ülkelerde gözlenmektedir. Uterus cerrahisi geçirmeyen gebelerde uterin rüptür nedenleri arasında: • Uterusun aşırı gerildiği durumlar (polihidramnios, çoğul gebelik) • Grandmultiparite (>5 doğum) • Uterusa ait anomaliler (uterus didelfis, bikornu uterus vb) • Trafik kazaları • Eylem indüksiyonu • Plasenta yapışma anomalileri (plasenta perkreta, inkreta ve akreta) sayılabilir. 124 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES Preeklampsi, gebeliğin ikinci yarısında ortaya çıkan ve proteinüri ya da organ yetmezliği tablosunun eşlik ettiği multisistemik bir hastalıktır. 2013 yılında proteinüri tanısal bir kriter olmaktan çıkarılmıştır. Ayrıca oligüri ve ciddi proteinüri (>5g/24 saat) de ciddi preeklampsi kriterleri arasından çıkarılmıştır. Preeklampsi risk faktörleri: • İlk gebelik (abortus veya ektopik gebelik hariç) • Yüksek tansiyon, böbrek hastalığı, lupus veya diyabet öyküsü • Gebelikte DM • Çoğul gebelik • Ailede (anne veya kız kardeşte) preeklampsi 119. Aşağıdakilerden hangisi uterus sarkomları için risk faktörü • Daha önceki gebelikte preeklampsi • 20 yaş altı veya 40 yaş üzeri gebelikler değildir? *** İlginç bir şekilde sigara içen kadınlarda, içmeyenlere A) İleri yaş oranla preeklampsi gelişme riski daha düşüktür. B) Yüksek parite C) Tamoksifen kullanımı 118. Perinatal mortalite aşağıdaki ikiz gebeliklerin hangisinde en düşüktür? D) Pelvik radyasyon E) Herediter leiomyomatozis ve renal hücreli kanser A) Dizigotik sendromu B) Diamniyotik–dikoryonik monozigot Cevap B C) Diamniyotik–monokoryonik monozigot D) Monoamniyotik–monokoryonik monozigot Parite, menarş veya menopoz yaşının uterin sarkom gelişimi üzerine etkisi yoktur. E) Yapışık Cevap A Hatırlatma: Kadınlarda en sık gözlenen uterin sarkom mikst mezodermal sarkom iken, en sık homolog sarkom Dizigotik ikizler her zaman ve diamniyotik–dikoryonik özelliktedir. Bu nedenle diamniyotik–dikoryonik monozigotik ikizlerde olduğu gibi perinatal mortalite diğer ikiz formlarına leiomyosarkomdur. Pelvik radyasyon aynı zamanda primer vajen kanseri için de risk faktörüdür. oranla daha düşüktür. Eğer monozigot ikizlik söz konusu ise, monokoryonik yapı morbidite ve mortaliteyi artırmaktadır. bununla birlikte en yüksek perinatal mortalite yapışık ikizlerde gözlenmektedir. 120. Aşağıdakilerden hangisi plasentaya en sık metastaz yapar? A) Lenfoma B) Meme kanseri C) Akciğer kanseri İkiz tipi Oran 80 20 6–7 IUGR Erken doğum 25 40 40 50 30 40 Vasküler Perinatal anastomoz mortalite 0 10–12 15–18 0 18–20 Dizigot Monozigot • Diamniyotik/ dikoryonik • Diamniyotik/ monokoryonik • Monoamniyotik/ monokoryonik Yapışık 13–14 50 60 100 30–40 <1 40 60–70 80–90 58–60 0.005 – 70–80 100 70–90 D) Kemik sarkomu E) Malign melanom Cevap E Bu eski bir TUS sorusudur ve 1995 ve 2003 yıllarında iki kez sorgulanmıştır. Maternal tümörlerin plasenta veya fetusa olan metastazları nadir olarak gelişir. Plasentaya en sık metastaz yapan tümör malign melanomdur; bunu hematolojik maligniteler (lösemi ve lenfoma) ve meme kanseri izler. Hatırlatma: En sık gözlenen monozigot ikiz formu diamniyotik/monokoryoniktir ve bölünme 4–7. günler arasında gerçekleşirse oluşmaktadır. Yapışık ikizler en nadir gözlenen ikiz formudur. Olguların büyük bölümünde tümöral hücreler intervillöz alanda bulunmalarına karşın fetus olguların ancak 1⁄4’de etkilenmiştir. Hatırlatma: Plasentanın en sık primer tümörü koryoanjiomdur ve sıklıkla polihidramnios ile birliktedir. DENEME SINAVI – 45 125 126 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES