OKU - Sultani
Transkript
OKU - Sultani
Gençler, bütün ümid-i vatan şimdi sizdedir. Her şey siz,in, vatan da sizin, her şeref sizin. Tevfik Fikret ı Gençle.r, bütün ümid-i vatan şimdi her şeref siz.in Tevfik Fikret ır l'i"t GAZ.ETENİN ADI:TA?.fBUR SAHiBi ve SORUMLU M0o0R0: GAJ.AT.ASAJV.Y Lisesi AOL"l.A. ı.lSE rı.ıOOOıl.0 MERAL MERCAN (1'0 GENEL YAYIN YONETMENI; ocuziıAN Ç/J(JR · YAZf iŞLER{: ENINCı\N FİDAN, SELiN O VAJJOCW TAŞ. EMRE ÇELİK, AStvE KURT, HAZAL "Galalasaray be11i1n için her şeydir. Götd iiğüın, yaşadığ ın1. evim, s ığ ın ağ 11 11 ve IJutadan llaş ka ttzı>IG. UAMN Ç/J(JR, MOGe oıı.onıv.ş, .eı.IF KOKSAL. OZ\.'i OZOV.ftR,. l!LİF CANSU OtU..IEN, BUSE ÇETİN. D.UtlA ÇAY, GIZ&.\l bir YURTMAN. YAPlt.t PfRA T~f FOTOORAFLAR: MeRT çaıx YÖNETİM YERİ : GAL\TASARAY LlsESI KAGITIL\N&ISTANSUL YAYfNIN TÜRÜ: YER.EL SQRf!ıJ YAYININ t.tAHIYETI: OKUL GA7.ETESt YAYJN SÜRESi; ALTI AVUK TeŞEKKÜR YAROIMLARINOAN DOi.AY/ GALATASARAY EGİTİM VAKFl'NA, LEVENT OôNMEZ'E, "MEKTEPLİ FONU" BAGIŞÇll.ARlf'!A ve GSLKSM'YE TEŞEKKUR EDERiZ. ve Galatasaray buraların adının Beyoğlu olmadığı adı Pera'ydı ve Yahudi ve Rum He nüz zamanlara. O zamanlar tüccırla nn çoğunlukm olduğu bir yerleşim mekanıydı. YOzyılllar geçcikçe Osmanlı'da ıicareı gelişti ve buna bağlı o larak Pera büyük bir hızla büyüdü. Yapılaşma daha çok Cadd e-i Kebir adı ve rilen günümüzün lsıiklal Caddesi merkezind e yoğunlaşmaya başladı. llir a nda istanbul'un kCiltü rel ve ekon omik merkezi konumuna geldi ve b una bağlı olarak b üyük bir imar hareketine sahne o ldu ve tüm bu değişimleri geçirirken Galatasaray Lisesi b ir an ıt bina o la rak hep oradaydı. Beyoğlu ve Galatasaray bir bütünün parças ı o larak vıırlıkla nnı günümüze kad ar sOrd ürcl(ller ve Galamsaray bu uzun süreç içerisinde kendi Beyoğlu'nu yanıuı ve Beyoğlu da Galatasaray'ı b ir kültür sanat ortamı olması yönüyle sonu na kadar etkiledi. Beyoğlu'nun yüzyıllardan bu yana inşa eııiği kültür merkezi özelliği bu o kula gele n he r b ireyin derinden etkilendiği bir nokta. Eğe r okulumuzd aki bu ka rd eşli k ve kaliteli eğitim. o kulumuz başka bir yerd e olsa het'halde kend ini hu kadar belli edemezdi. Zaten Galamsaray'ın kend isini ku~ıkmn kuşağa b u kadar hızlı ve o lumlu b ir şe kilde yenile)'ebilınesinde Beyoğlu'nun hiç d urmadan yaşadığı gelişim ve değiş im ortamının elkili ol l'rıadığını kiın savunabilir ki? Her gün yeni birisinin açdışının gerçe kleştiği kültür n1erkezleri ve ~:eşitli sanat ortamları biziın birey olarak evrimimizde çok öncın l i bir ye re sahiptir. Tabii Galatasarny d e nilince akla sadece killıUr ve sanatla ilgi lene n b ire)'ler ge lm eı. Tüm Galatasaraylıların bildiği ve ağızdan ağza aktarılan meka nlar d a vardır Galatasaray'da. Çoğu m u zu n Ust dev t'e l eı·iın izd eki Al>iler1111izden ve yerlerden b iri Kar<le.ş l eri m izi n Balı k Paza rı'nda de bizlerden bulunan d u-ycl uğtı turşu cudur örneğin. Ga latasaroy lıl al' kuşakta n kuşağa a kta rırlar bu yacJttığı ~'ağrışımlar günümüze denir }'ıllardır l)u mektebin güvencesiyıniş gibi <lur:.ln k:ıpı kast edilerek. Eski adı)'la Cıdde-i Keb i ı· bugünkü adıy l ıı istiklal Cad desi en önemli simgesid ir Beyoğlu'nun ve en Öı)eınli siı11gesidiı· Galatasaray İstiklal Caddesi"nin. Sontıç olac•k 1481 yılında inşa edildiği ilk günden beri bu <>kul çok şeyler katmıştır kendine Beyoğlu denilen bu hazinenin değerli m fı cev l) e rl<:ri n tl en ve kendilerininkini ele ödünç vern,i şt i r $0J)l1na kadaı- lliç: ~-e-kinınc..."<.len. Beyoğlu l)izinl Ort.'1k hazineınizin lerk edileınez yapı taşlarınc.laı,<hr. 13iz ona yeri geltliğincle sonuna kadar sal,ip çıkanı ve aynı ~kild e Beyoğl u da lliZi bağrıruı lxısı)t:ıya l1::ı1~J'dır hiç çekiı1n1eden. En l:>iiyük ve c.lairı1i lıı11udtııl)tıı..sa ülken1izin parlayan yıJd.ızlanndan ikisi arasın<laki l)u çift ta raflı etkil eşi m in sonsuza kaclar sürmesi yönlinde<lir. Uyuınla ve hiç ctskiıneden ... Eı11incaı' ı:iO,\N Emre ÇELiK altmış yıllı k öğretmen l i k hayatını n Bilmiyoru m, çok da ö nemli deği l. Ama ·10 yı l saat Galatasamy'da bazı şeyleri anlatmak için yeterlid ir d i)'e dO~O n Oyorunı. " Snyfa3 a rd ı n da n eğ it me öğre tı)ı e ols tın ::t şkı ve l) i raz eks i Jıneye n G-alatasaray Liscs i' ııi n emektar maccmatik Aynı Çatının Altında ))OC a s ı YO l)){ OV G arti'y le konuştuk . ile d eyen yaşı n a rağm e n bizi ka b u l ed en Mösyö Garti'ye Ga l atasaray'dak i yıllannı~ meslektaşlarını sordu k. O d a bizle l'i evlatları olarak gördü ve ilk g ünk ü heyecanı yla b izlere anılarını, kalb inde ve hafızasında büyük b ir yer edine n Galatasamy'ı anlattı. Sayfa2 Sııyfa4 Galatasaray Lisesi Kültür ve Sanat Festivali kadar bozulmadan gelebilmiştir Tabii Gal:ıms:ıc•y tek tac•Oı olarak etkilenen hu· kunım değildir Beyoğ lu 'ndan. Aynı zamanda o da etki l e mi ştir Beyoğl u' nu sonuna kadar. Çoğu ins;ının buluşma noktasıdır Vedat Tek tarafından inşa edilen görkemli kapının önü. "Galatasar&y'ın tarih, çarpı 24 Devasa bir kapın.ın ardındaki Galatasar-•y, mektebe adım altıktan sonra hemen hepimizin sorgula masından geçet', bizi onu anlamaya zorlar. Herkes "Biz farklıyız" diye nu tuk çekerken bu nu irdelemek isteriz. Kapının a rdındayken "Galatasaroyltlar birbil'ini tuıar"dan ibaret o lan bu anlayış gittikçe b izi çevrele r ve yaşa mımızın baş k öşes i ne kuru luverir. Kimi için bi r aşka dö nüş ü ve r irkcn, kimileri için modern b ir kul'u m o larok, kinıileri için •e n güzel )'ıllar" olarak tanımlanır Galatasaray. Aslında içinde heps ini barındıran evrensel ama sad ece "bu çatının altında olanlar"ın an l aya bileceği değerler o la ra k kal ır Galatasaraylılı k . y ıl ı dö rt devirmiş yaşayan bir olanlar<lan l>irisiyin). ve l>u sa}'ede. önl'ı n<l(!" ka l mış me kanı k ardeşlerine \ 'C ıurşu suyunuı1 daınaklarda bıraktığı ıat D o ksa n *Y bil med iğim bir yerdir. Belki de lisede en uzun sli re BASKl: OFSET Y~lEVt. YAHYA KfJ.lAL MAJf. $Al.R SOKAK t'~ göıUı·ebiliyoruz. Emektar Matematik Hocası Mösyö Garti YAZAAlAA: EMRE ).fERT. OZAN Yın<TA 2'/tceoGLU. vııı.t B.\ŞYICIT, 0,\!ER ERI<UIWl.l1T Ok ulu muzun tarihini 1481 'e kadar Galatasaray'ın Yıl: Galatasaray'da 41 Altan Altuğ YAYIN KURULU:SANOfl.A Sl.N&t KAYA. RAŞIT Haziran 2009 .,.._ Galatasaray Lisesi Yayın Organıdır. AORES: GAfA'l1&AAY LiSESi ISt1KW. CAI>. N0:263 aıYOCLU-ISTANllUL TELEFON: 02l2 2<49 ıı 00 Beyoğlu sizdedir. Her şey sizin, vatan da siı:in, Kulüplerimizde Son Gelişmeler Galatasaray Lisesi öğrencisi için okuldaki en önemli etkin likle rin başında öğrenci ku lüp leri gelir çü nkü bu kulüpler bir yanda n okulun öğrencileri ar-ds1ndaki kaynaşn1a ve dayar1ışıl1a rulıtıntın oluşmasını sağlal'ken ö te yandan da herkesin ayrı bir birey o lamk kendini geliştirınesine ola nak lanıyan l:>ir ortamın gel işınesini sağlar b u özgürlükçü oıtamın i~-erisinde. Bu sebep!<: b iz d e Yayın Ku lübü o larak diğer kardeşlerimizle oıtak o larak yürüttüğü müz k ulüp çalışmalarını n bu sene ne gibi projeler ve etk inlik le r i çe rdiği n i bi raı d aha ya kında n merce k a ltı na a ld ı k. Sayfa 15 24. GSL Kü ltür ve Sanat f estiva li, bu yıl 8-11 H azira n 2009 tarihleri arasında düıcnleneceklir. Sö)' leş ilerden gösterirı1leri ı,e, film tiyat ro oyunlarında n kadar birçok etkinliği herkesi bekliyoruz. kap&ıyan konserle re fı;,,~iv-;limi1.e, ilg ilenen GSL 142 Devresi DOSYA: ARAMIZDAKİ KUVVETLİ BAG ... ORTAK BELLEK ileıişim ve etkileşim o lmadan b ir toplumun, topluluğu n bire)'k:ri bir arada tutu namazdı. Anılar olnıasa)'dı geçmişin, umtıt ed iln,ese geleceğin ne anlaıl\J ka.lıl'(h? Tan)bı.ır ekibi olaı-ak, Galatasaray caı1ıias11)1n ter1)elleriniJ1 btı ilkede saklı olduğunu vurgu lamak istedik ve ·Ortak Hellek" IY•şlığı altında tüm Galatasaylıların ucu nd an bucağından <:tkilcndiği k imi konulan inceleıneı•e çıılıştık. Elbcne liseni n tal'ihinin dallı budaklı oluşu, başlıkları tüm ayrınularıyla b ulup, ınasaya yatırıt1aıl11ıı eı1gelle<li. isıeı11e<.len atladığıınız nt.>kıalar oln,tış olabilir. Snyflı 8 1 ~ 2 Haziran 2009 • GALATASARAY'IN EMEKTAR MATEMATiK HOCASI •• •• • MOSYO GARTI ..:. 15 (;,JAMRUR Qıl.'"""">' .. . . KULUPLERIMIZDE SON u..,,; ~ 9n, <ıkulcblô<n<ınemli-m ~ı öğM>d kul:Jploi ~ne~ ptt9elervc ~ ~ bil':lZ <bha y.ıkıocM ıneteek :\ltııu aktık. ~dc~.ıd@lıüyüknıi'""'"""'"'d'ığv)!ıoikı,ilı'i<üll<.')«""'bn 1~ '~bu...., g;ııı dıha nlre !}=oci\~ ;!!< >""" ol."1 "'5<l ~ı 1<.;şi)"' Kolu· lllW!r şqı k:ıybeancden y.ıyınolı~ ~ bir en nUaep ~ \'.lli@ru :ı:iltdi.1tn'!CklL'CUr. "''>" -r... pil:•b<I\ ~"' rb.,,. :ı<ln<Wô ru<i<~lcyııiş<ıl<ld-."""l*"m!<t> ob.o ku~ a)tx:a, goçcn ~ urunc-,;ı, bir ~ır.uhn sar.ı 72. ~ ~ıbn "'(",-.ıb;ı,.•;::u;·ıy Kı1lcilr 5'nll ~nin Maıt m)03s:ıyİ) \'C ı\L't)'IS~ ~ll<b ~.lk <lkti:.Wci y~ k~Cı.ı\ınOn <kv.ını. :ıçzsıOO:U\ Onem,li bir ~bm atıl'U,'-tU'. bizi kabul eden M~ö Gaıti'ye Galaıasaray'daki yıllaıını, meslektaşlannı sotduk. 'llYATRO K!ll'BO O da bizleri evlaılaıı olarak gördü ve ilk günkü heyecanıyla bizlere anılarını, kalbinde ve Ol<ub,.._, en ön<le gcl<n ,.,,,...ı kuKIJ""""1en bôi oL1n liy.lU<> k\dulJ() I» yol <h her ,ı1 cldui)\> g;ı,; ,..., h""'1 ;ç; 'e h•fıa sa... aomk Wıt:re oo ~t. 1>1"°""""" lxışl:ım.,.u. l<ulOp<e bu 5eOC ~kleş:o l~k le:ıı.ıbn kı.ıltıp l~nın y(l:4ın\1 glıklrunıU,~ır. Kı.ılOp bu sene de yine ~~"ği tiy.lllO gOnlcri '~ 9k:lrdel8J hafızasında büyük bir yer edinen Galaıasaray'ı <Y)unL'lri:ı d.~ yiiz akı olımy.ı a<by J.."\ıliifierindcndir. li~"lttO Kulülllrül. bu ) .. <l.1. l'WtJ: ç bdrosı,ll'U.ıo Wl'ı)~ l~mn "Üç Nokt'ı" '~ hafcı !ıOOl.I ~ııtb.ıırw: ıar.ıfındın h:ı:l.w1:ı.rı'ı.} .. SCıı.ıattın iyi 1.rcwıı~ ..u, 0}\11\1.1.0)t\ M.1.)'lS~yv'd.t on r«liıXi.~ ~ıniz ıiy.Jtı'O gOOJerird: sdwqe çıkn'UŞ ve her yıl cıktuğu g;1j bu yl dt anlattı. Galaıasaray'a nosıl başladınız? Galatasamy'a bir )"3tdımcı hoca olal".tk girelim. O zaın:uılar müdür Behçet Yüc:el'di. Onun ve OOşka bir arkadaşın delalcıi ylc asaleten Galatasaray'a Fizik ve Maten1atik hocası olarak tayin edildiJn. Galatasaray Lisesi'ndeki toplam hizmetim k ırk scnt•yi buldu. Diyebilirim ki hayatım dolu dolu geçıi . Şimdi yine o günleri anyorum. O yıllan nas~ lı.11ırlıyorsunuı? Biıe anlaıabileoeğlniı, hala aklını>b olan meslektaşJannlzla ilgili anılann ı.z var m)? Senelerce fizik ve matemati k okuttum. R:lŞit Erer diye bir hoca vardı. Sınıfa şemsiyesi ve pahosuy1a giterdi. F..şyalanı'lnl çalınmasından kol'kardı. 8il' de Zafer Bey diye l)it ki111ya hocası vardı. Ona diğer hocalar biraz sataşırlardı. Ders programını Coğrafya hocası Cihar Bey'le beraber yaty.rdık. Pt0gtamı hocalar1n istekJerine göre yazard.ık . ·re k bayan h<.X1l raıih hocası Seıver Bilge')·di. İkimiz ele Kaclıköy'de oruruyord uk. O zamanlar köprü yoktu. Sis olduğu zaman ben mo<om binip derslere yetişirdiın. Seıver Hanım ise geç kalırdı. Yine sisli bir gün Seıver Hanım okula st1at 11 gibi yetişebikli . Ralımclli müdür Macil Saner onu kapıda karşıladı . ..-HOC3 Haruın \1}1k1..ı y.t mı daldın?" diye sord\ı. Seıver Hanım "Hayır ?vlüd\ir I~ey sis vardı da• dedi. MUdOr Bey de "Mösyö Ga rıl de Kad.ı köy'dc oturuyor -ama derse geldi. .. diye Ostele<li. Tenefiiste Server !-lan.un beni buldu. Senden sisli günlerde nlOtoı-a binıne111e111i rica etti. O gündeıl sonra n1otora l>ino1eelin1. Peki ya öğrencilerini'<? 9. sı.nınardan b irine derse giriyordum. İdare <leınişti ki nluhakkak söz.Jü notu vermeniz lazın1. Bir l>aktun Şertali Burhan denilen şişmanca bir çocuğun notu yok. ~ı3urhan senin notun yok tahtaya buyur" dedim. "Ya is.teınem falan· dedi sonra kalktı geldi ıahraya. Üçgenlerle ilgili basiı bir problem verdim. Biziın Burhan dedi ki "Suppooons le problem resolu eı n'en parlons plus•. Ben daima espriye hayran kalrruşımdır. "Haydi Burhan çalış gel başka l)iı· gön kaldınnın seni" dediın. Meşhur kaleci Turgay Şeren de üç yıl beılin1 ıalebem oldu. 9. sınıfıa hep 10 alırdı. !O. Sınıfıa kulübe kaaldığı için notu 5'e indi. 11 . Su1ıfta Turgay otduğu için , h atır olduğu için ona not verdik. Savaş ve talebem o l<lu. Aralarında hala görüşıükleriniı Uarış Manço da mr mı? 1'ürkiye'nin tonclra elçisi eski öğrencin1 Ca ıl l)e ın il' J-forkun -ı-ıoc:;\ s<ın-.l sc~tr<.:rhane<.Je bir resepsiyon yapac.-ağıın.. dedi ve gerçekten de yap11. Uverpool Ünivel'Sitesi'n<lc de ınaceınacik hoc.1 l ığı yrıpan bir öğrCl'lCİO'I v:lr. 13ana dainl::ı ınes.1j göılderir. Pilavlarda da görüşü r()>. Bir gOn beni Lonclra'da eski Galat:.lsaraylılar ı>il::tva davet enilel'. Unucan1adığım günle rden l>iridir. Yine f>e11i111 eski l>ir calel>em Aıcila ı\şkar şiıneH K<>Ç Üniversite.s i rektöı'ii. 13ogaziçi'nde ınarenlatik J1oc.asıydı. J3oğaziçi Üoiversite'sine girınen1i de o sağlaelı . .Boğaz.içi'nde de ruj göre'' )'aptıruz? E\•et. Dctl iğiın gibi öğrcncinl Attila AŞkar aracıl ığıyla. Boğaziçi Üniversite'sine gir<iittl. Haftac1a (i\' sa3tten \iç sene, l967'ye kadar h<>t-;ı hk yaptım . Boğaziçi Temel Bilimler Fakültesi'nde bir der.:;l1anc vardı. Ben de orada d ers tınlaurdım . En y~şlı h0<.-:ı l.><:n<l iın . ~·ıatcrnatik lc ilgisi o lan l>Ot\in öğrenciler buraya g<.:lirdi. 1980.<I<: <.le 13-08'1Ziçi'nden eınekJi oldı..ı nl. Boga>.içi dışında başka yerlerde çalışhnız mı? l3eı1 uzun () il' süre Galata&'lray ve Sainl Joseı>ll'i bel"'.tbı!r götürdüm. llir de Daıne de Sioo'da görev yapum. Onun hikayesi şöyle: Uir giln D<u1le de Sion müdüresi arayıp maternatik h~ ihti y.tcı ol<.luğ1111u söyl<.'<.!i. lk>yle<.-e or.ı<la ça lışına}ıa başlac.l 111l . Dal1a sonJ1l bir gtin Mütlüre H.an1n1 fen şubesini aça<.1lğını söyle<.li. Bcniı11 iki kLzınl ela oı1tckı Ok\ıyor<lu . Gal atas.~J.ıy·<lan enıekli olup l>..une ele Si<>ı1·a <l(."V".tm ettim. GaJaUtSatay Lisesi' ne tek.raT rıası1 döndiinüı? 1980'de J3oğ;ıziçi'n<lcn c111ekl i o lduktan sonra bir silrc l><>ş kalelım. Haılu11~l lleı> eleteliıll ki ke*ke ulu tanrı l>ana l>ir inlkan verst:" <le tebeşirl e şu tal1tay-.t b ir elaire çizseın. 1992 yıl ı nd a <> zamanki müdür eski ıaJebem Er<l oğan ·reziç l>ir gün bana te lefon etti. "Hoca. okula yine gelir misin?" dedi, "Mcınnuniyet l c fa kat yaşınl ilerledi bir de kulağlm iyi bıkll:ltn ~ YC y;ınşn~ ok\ılluınu:.ı>.ın tıOO lılu~ıl ~psrurıc~ı <la <l\ıyum"'YI ..an kulüb:•nw. çı:....qıJi )'l.'irden.l(<o sc.~'ri ~un~ırtı. lxı r-' tb frianizin killı:ür )\:l~i renklaxllımeyi luşumışbr<br. eğio:ne ve öğremıe aşkı yaşına rağmen ve '~ d-lik bU' l<><lrojt.> p<.'I< <d< «l<lnliğ< koııbr.ık k<.rosITT<loo lıckknik.'OÇ>b.')1 f.ıms.)i.'1 ~'q;l<.1't."ll kuliipk.'riıuiid:!n biriclir. Sene iç\.'ri-<:if'IOC'l~t'!>'b w btanhııtd:1 °""" ~- s:ıl;J.'lt. ııu selıqıi< ""'de ">"oo Kulülıü ol:ı.rak ciğer k:ııdcılerimizlc <l<1>k <ıhr.ık yüıüııüğ(Wtıw. kulüp çdışn:>J:ım,n altmış yıllık öğreunenlik hayatının ardından Hocası Yomrov Gaıti'yle konuşnık. ilerleyen f()U(l.()R Klili'8li ~ lıo ö«g(lrlükçü ;o Galatasaray Lisesi'nin emektar Matematik GELiŞMELER Oklıll11\11.11Xb ur.un yıllatWr v.trlık gı!~'O ·nırk ~blk l).m-;bn'iU ~lt.'lk ''C )'Cri ~~!iklcr ()rtl)'3 koynl!tk ~ıl'l.ıCl)1L-ı her )ıl C<tılL'l l)IŞb ç.ı~ıo folkb' ~ın'ilZ bl.ı yıl ~ en kilkJO lwJOpl<:ri.-len oi:ırı y.ry111 kulüW >ıı. >jl<ın 8"9'1i,<bxle ~"tf'd)' Ounkt,g ~llÔt.' pek çok ilki llı,.'Wl~ bir k'*ipı.iW, (j_'ÔrJ En.:.-ç, Alxli biraz olsun eksilmeyen . ~ çiô.ii b.ı ~T, lir )'al'X'.bn okulun ~ ar.t'IUX~ıki k:ıynışıu \(' <~~)~Xl ıuhunun Qltşn'laSlllı SlA!-'trken (;ce yardın da hctkc:sin :t)'l'I t.* l.)iı\.:y ol:ıt:tlı: kendini YA\1N KIJl1lBll Doksan dört yılı devinniş yaşayan bir tarih, Haziran 2009 ;~, okk•kÇI obnlu ıepl<ôle< .ı.,_. l'IASl1KSINl.1LIR •1l111BO Mekıcbiırıi.i:in kOltiir sırtUb ilg1ıi kufil:p ynpıbnm:l..$1lXb tlnc.-nlU bir boşluğu doklur:ı.n -öğcuneyi s.ı..\'C<5ncmli ıı.r l<ulübO, "'"'' ~ """'~ ;,.,'\iı'ldo.'rini bW"'""""""'"' sın:ıtW Ciraim gcıçckkşiım.--yi pb.nlamakt.dır. Kulfıp Fikıt't Mu.1.1.1.1 ve fe)NtnAA Oı.ıt.\l'I ıf1ıi bO'y(lk ~ı.o )'ClİŞlı~l\İŞ hirob.l!da bı.ıl~ırunakb ne kıtchr b:i)ıUk lX sooımlub.ık tf.-.<:K~ faıi<ınd::ıda- 'ı: b.ı I~ vygı.ın ôbr.« h:m.--1«1 anıekı<dlr.Kuk'lp'adlilç;;;nıda51coiy!e~ıucnddc.ng<IŞU1nck.'li)Wıd:ı lıu )'! <h önemli · - '"''>Şlo'· l'O'fO<:Ml~llJK KtıUJBil J~,ıfobk ku)(ıl}(iOOn ~' bi)ıl)-esn:le h;lftll'OI\ ()ı:lli g0ıl~()l:ın k."lt:tn!tk cxh de>kri ve ıomel ıd<nik lbıoiir>liı'k &.....ı..ın lxoru><lumm."ı.. S..TC 1"'1'""3 l''l)<IM ve \":llıştn.1.bt, yaPJ}an O;:d SC(8ilcr, fotiv:ıller pil:ıvbn:h S(.'gilenn.:.i<ı(.'(!ir. J\)1U r.unaıxl.1 ~ i.i)deri Çn bü)Vk ~ ge't.iJer~-nnX'kwc~r. O{ııiin l).ı ı:ıtQSrJtnın """""'1<h kıol.nobm ~~ ol<tifrol ;;,,A<, "'°io:d(jl< hal<kwı<b p-.ıôk 1ıilı;ı1'ri e<liıurıderl ıMrQÇI;~. Kı.OOp b.ı yılki tırırtrı g;:ı~'R..'lfcrini is(: 8-11 1-lar.ir.tn ı:ırit._,ıi :ır.Mıfda~~~h.'\Zdıld:tnıtt )~~ın..-. ıxoı.QJI ınillıO L-:koloji ku)ü\)O; Of!1cıldk.ı'i.n, ~ y:ışxlıl<L'ln Ol1:13n ile ~ l)if ~~n iÇ'(ı~ dtl.okmru aııhm:tan. <q}ll <~'>' nNI lx>dd<J:.,,.. lıufL• örlaı'd< ;çin )\lf'ldıi<.o.i<bi döş."'inırıc.;-i '~ burm cdcin tü alarak 11)n :-aımncb cgk.'l"W:::fclc kc.ı'll:lilcriı~ ~'1'1i y.1ı:ıırr.tyı <'.lll'tl(b~. 8«ılc; K\ıl(b;i ().ı gi.incl'll~ d<ulı.ıırk4 FrN'«l("'.l \\,' ~ ~Wl~bl ~J:ırit: l'alıl Gc..'ttıic lidt.~ Ç(...""İl!i aı-.ı.bkhıtı toıbnnlitkı:• '°C )~•ıx~ r.ın*-k.ıic ~ ~ıli lqltınıılır y.ıı:nnktKLr. Kulilp bu yıl <.l:ı l<;&l.11f>ı.ıl CX\nya su f <.wrr•1 \\! l\lcc.-"'fıc ~~>n Ekdqi Koı~'ne btıl:ırak yJp:ıkl:ınnı Wı.lsl;tc rua~ :U\n'l(~ık.i buhmoJ;trl:ı <l.' puybş~ud.r. lliı.Gl$\YAR ı<llU'BIJ ıı. yüZ)*ı ıı\ııtkli <~ k.~ \-'C Y.#$Ml 1«:$dlannı tıkip oorıek ve W ~ıa'.'li obaul'llU.l ~ kıs:ı. ljr !'itoo:- acbpte cımck lı;in çılxıl:ıyan ~)'31 kı.ıliibi:Ul"kt.. ~ ~Jc.- aldığı (lrClG'cunhın.ı ''<!'''tb ı.wu:un <bı:;Jeri gibi ~i (.'(kinlildcı1c kı:.TI<~kfii w.~~l1t' obı\ilğı l:xılnı:ıktt vt yıl ~ «linclildtri bu (lm;ınıını 1'ÜUh:N< ve l:ıucv.ın ~,; ~ıll kı.ı!\lll~lM <l'tt.cıılcdği çeşitli ı"* y.ınşıro.IMll(lı kulL'IOOt'lk ~ bt}"'lı'll:ır.ı ~ <'ltı\'l:ılıtadırt:11. öte y.-ın::ı.m bi.l~Jt kulül:R.iı@,. okukıı'l'ıl.•"-•" i.nlenx't S1)f:.ısını <b )<ıilinck. ;çin bô1ıokun ç.ıhşrolır y.ıpmd<ıa ve 1""""1ıi 1.-lmoo<h ;nfonmtik dcsd< gtı\.~ıı'.lm kulOplcrinlla: yardımıo olnuk ~ hanr bckk.ırdc1.e<lir. N'ıtcldnl t).ı yıldı oi<ubrm All Pıl)jel(.'ri KAo}(\lıO\ıe &uuı:ıc@ Sdıool l'l<ıj<:$M<lc '00.'kleri <ıcru.k <le: bı.llMl bir k;ınıı nildiğnledr. A;ncıı b.ıliip ily(.biıxlc:n <ılı.ışın bic <.-kil'*1 kııtık1® roba ın~tı da ku!il~ Ö)dCri 1>ir birincl!lk de d:le cu1llşlctd:ir. FUlllOL l<Ut.İı'8li Qıl:ltl.W.l)' Jl5e:i( IUl)d Kut~ gı:çn~ Ali Srulll Yen'c k.'IC.hrw.ıı'l:tll k<lklö L"trihlyk: okı.ılutı,l•~.-ı en cl<.i ~ birisidir. 1'1~ bc.M gi.ink..-ıi GrJtıd Cour'<l:'ı antn.'lllll.'Ul )"l!Xlfl O:ıJ.ıııı:s:ar.ıy ll<oi fuıbôl tıkıını bir )ıl içt'risi"ıdc. y.Jlxıro dil <.'ğikin1 \ X.1 1;.>o okı.ılbt ligir'd:. lit'll'b.ıl 'ıc ~ı 1\ırr..rv.Wnı'll:L'I.. sene :;onı.ıntb lklnt'l·lc <l(i%Cflk"IX'l'l fu1lival ·rlıınu'a~ıl(b ve~ ~ul lt.mrv:\bn:l<ı oklıluı~ı ıcırc!il <:tn'(:ktc<Ur. Kulüp yaz tılilindc: ise is.-"CÇ'tc ~ cdk--rı Gcıhia Qıp':I k:ıtirmkı:Klr. l<lılOp bu yıl c.b QbS.tn rımgı~ıı"lllı trygulaı~\\"! ;ık~ p..-'k çQk İ)i ~ okt.b1•"'1ın 1,.~11'\Ü IQIX\ıtıı°")'-' <X.\''illl'I <.1.l'nŞir. 0 A'IU:ıfi>t •uıııı;J <ic.'(IYWş yıbd;ı: Ce't.ırıi 0r ~·ı\kk Alleıi%ın dOı'>~-. içirl çok <W:ınU l_jr .sp<X\\l)\ı )'t.~mll.)'İ h\wmtŞ Ja.ıniı. Ml<.W;n Kı.Mil)il ~-.ılışml:ırınt ~nüı1ıfı:dc c.bh:ı ~ bu sponul ~~ gO!lc :wrt't, ~'dit; :wna, suıkl1 ııılaırı.1 vı:: )'Ük.rd< a~:ınn <.hll:uındl )~q,ın~<kııtın'll:L'l, Kı.ılOp ~ ç.'dışn"'L'll'lfll b.ı )'il W J\ltı Cxır, Gr.ınd <lılf OOBil'(ScoıoJllillnıkr'ropJ~) cim.'>""_,"""' Son yıll:ııdJ y«<rirlre f.ıal bir ıopluluk v""'1cld ~"'"" sunuınlanr.t Slkla.<tımnk. l.:ıilimsct r.a.)'Oldik ve ~i proj(icrin ~'0Cik7 w.ıfnlan <bha ~ bir ~ ve dal\1 bO)'Uk lit liı:i.ıf.M:! hai-.uiıttwna.'ilnı sı(;l.'t}~r.ık oku!unn.ız. ~ 9JtWn3k \'C adn1aıı d'lht çd< şöz ettinnek otı;;lk $11".ıby..\bİl.irt'~ Kul,ibVn btı ~'lC )':lfXl(2~ ~wnl:ıım ar.m'lda n\Clacbititrlcki cüın kurucŞıı:ri:tw. ıadındın ilgi \Üôd lxol."""""' ~b><ll'oj\(;n('<•AMıet TMef K>ıbJ• '~ K<>ı""'1ı•, •lıtind •k....,ııiı<iln JOO.Yıb" \'C "68 K'-'~ \'C 40.Yılt git:ıi ilgi~ l<onub.r )U ~)'(lı. Slıı,~ım.bt.l gösterilen ilgi <k: ~ \'Cl'tiğİ; an.ttı'in l»sı gilllL~ ~(..111)(.i<l.(.'(Ur. s.\W KULi!8i) Sal<u KldUW okullıınu;dıki diğer p;:k çd< kı:'i:lü kulüple ~nW >\_-ııi ı. k\ıJfıı> S•)1':ıbilir. Çı!ışın:.üıru:tı henoz ~ı şeı'le l•yan ku!llp ilk etkinl~i Killı\lr Kokj: dwlS )~'n:ı h.'01bdığı l.Ndın:s ~ ğı:.1\'d;,k...,~~ &ı~ d':çılışı~blll\'l ~'tii bW şekilde d:v.ıın cdro kl.ıl(ip aırı:ıa111 çık~nl:ı &;lcsnini ikro yılııxb <hh:ı <~ı s:.ıgl.'l.l~'lk ve ~ldığı ~bin patfby\inO 8C-~ olar.ık :;:ımlanı:ıkı:l')ll(~ Ziı:;ı k::ıukiıJ:j) ~ y.vışt'W:n 'edfr/.Cnli Ç'lbşın:;ı pıı.:ıgr.ıınıyb kı.ı~ ~inün ~b.....-.ı::l:I lılll<re "2ruıhmşır. <*!ut""" . EDEBiYAT •ıııiJılil bl'-hOO kaw kı.~..nlt:n biri olan ~;.e Klılül>l; Vahı~) t)(.-ıgN"'ni ~tkt'l ve çc$Ji $if dinlctilcri dün.'TlkmekrodiıilT. Gc.'Ç'Cn S:."OC Uıhil 5ıtlo ·ı;ır.n'l. N.lil:ı. tıı'(lfl \'(: Me\•l:'ıru ~iirdinletileôi <l.-ııcnk-ycn F.dcbiy.ıı KutUb(ı'nün bu ~i<i görıri•nıirdc yW! p:k ~ şür <l.inletisi ve kcri:r..w <la.-ızeııbndc v.\tdı. Hc..>r ı'IC k:\Wr 1:)) :'lllY'(bı~ı,ın bit kı:ımm ul:ış'ım:ısal:ı.rda kulüp piLıv için I~ Yfüınl dt:.'Qli$i;t: yine~ :«.lux~ın OOl\."<.'U:innt:)'İ OOşıtıllıŞıf. ve ı<ocn.~oo Mcrkct.indc yııj'Xlğı çcşUi aımçl:ıl'.ı )'Önclik antn..,..ronlarl;ı ~... Okvbr..m.ı ~i Y,ltcŞıl'l:l ve tumuı,.~btdı ıeıl"NI t."Clcn k\ıl(}p ;ttleti'-'.'Jnle ilgilı..'f'ı:n ''-' -aı.lt1Vsre y.ıtkın OOn rrım bdcşlc.'rW'nizi kulübe k:MAA'l:ıy:ı <I:\,(.'{ e<Uyor. •'lltilBil 11)\t>BOI. Okı.dlUl'l..0.IJJ Öl'lt.'tnli ~ ~l dU'l \'ol)W la.ı.ICl>i.i. IX.fll ~l'lk.'ı(lc: C:ll.~tr.t)' Spor Kuli.ibtMlin bu konı.ıctı p.•\tltnliıdiğ:i :ı.rıR.1ü- <ink.ıiiğill(k; ~·cı:ı l>ı.ıllımı1 YO!e)1xıl $donı.ıı'dı y.ıı:xıldan ç:ılışml:ır '\: hlıııiık ımçl:ınytı l>ı.ı k<>cuıcl:ı spoR."'U )'-~'l'K."')'İ hOOelk:n)Ck.ı.edlr. A)'l"1ı :-.:.ım.tnı:b ktı!Cıı>ı. O::tbtl.'t)r.·ı>• Spol' Kı.ı!fı!Xi'ı'l(ln ~ llt:ıkınu ol:ır.ık burıl>ı.ıl USi'nc ve &1Uğlı İlçc'l\unı.w·.Nn:ı <~ı k:ılllı~. Ku1i4> bı.ı )ıl <b k:.1lıklıl;,ı ı~ıırıı.ı\':tlınb ko,tark.~<:kıdc IW ilc,"C c,b'dlndl~1 cklccımşir. ıxc11.ızcıı •1l111BO İılgili.ix.-e'ıWı ~k bit <lı:lny:l <lı.6 olô..@.ı gi.inüırıoı di.iny.ı.QılCJ.1 ~ kı.ıllllXl. t.itiin1 d.ili f-r.ltN'nl dW\ tlrd<lddı.1wıv.:aı kac$ın ?o«.tJ (Mı;x:W l.i'\k'tl N.c:iı:~~~lV.ıi.)ml:un~ı. ;~qı;ıı.ngllom ""''"""~'"""'"b pru!ık lnpjm~ Sf1icÇUJ10)<'.ll'. O\iny:U"ıın ~ ve Sİ'/A'ii ş:cıtlanyb ilgili çeşitli :tr.~ımtbr y.qxtr.:ık ~ıılL-ıtı l ıl;ili:.-.<'c tcrtışul klıUip l0.Jn )'lll;utlır)'ltrt i{i \(!)\in daşnlı ~l.'$Ui <ıfF;jUW.tı.)'Onl;ır,ı bı.Dn:00:.11.br. KuU*ı hedd'lc.mkn biri lxı )'ll kc.Tdokulun11.~h d:l ~fUN I ~ bir <~~'t:.l <~'ICktir ki bt.ı :.ınııı.i:ltln:ı <l3 )~ı ş&,kırıt.-k c.:ok <.b )'aı'llış()hlw. Q\nkü ku!ObWı ~kJad,ğı ıesıui ~ ~ ~\.lkııl'~ın <l\~bl~ ilk t-fUN 14 l·l~l",i.r.)n ""ijıJo.'li """"""' go.~<kk.,~ c. 14 - ( :ıJAMBUR PIBRRE DUBOIS Yaşımımn S7 yıllık u:wna bir böl\im(lnO Olkcmiıde geçirmiş olan ve bur:ıd:ı y:ış:ıdıgı >1lrc boyuna Noue Dame de Si<ın Uscsi ve ok\ılumu:ıd;ıkl ogreuncnllginln yanıııda, 'htiloın'dak; P:ıpcıl•ğın T(lrki)'I: cemsilcBiSinJ de o.cıcnmiş olan Piene Dubois Mekıel>i Sulcan1de l>lljilk bir iz bır.ıkıruş Oğrctınenle«len birisidir. Okul u muıda 30 yıl ll0y\u""1 ladnce ögrcunenli#,inin yanında fraos.ızca ve Felsefe öğ.rc::tnlcnllAI <.le yapmış Plerre Oubo&s llun:ırun ögrc.:nc..ileri.nce da ltı ~vk ı>erc f)ul:x>is vey.a t.iONC:nyör Dubois adıyla bilinirdi. Kendisİl\e verileıl lxı unvnnJar onu ı\ dln :adamı kiınliğindcn ileri gelmekteydi fakat blr di.n ada ını o!muına raAmen Pi~ Dul>Ois Gabtasaray l.iSC$i'ndc öğ1'1nlenlik y:ıp<ıgı clllııemde daha çok :ıkılo y:ıklaşuıuyla ""analitik d!lşOnmoodd Osdlnloıııyıe bilirutdi. Picrrc Dutıo;s y:>.,<:tdığı dönemde 8<'çcldeıen birçok ol>y:ı loırşı deAlıik dOşGnccler o-,;ş örıemli bfr <lüş(lnc:c adımıydı. Vırol~lukıan Marksizme, polltikadan insan hakbnna pek çok konuda olclıkçı ;Jg;nç düjüncdcrl ,...,ı,_ AWUrlro ol<Ucça iyi tanır,.. lcaıdisiııl TOılô)<!'nin ~ gelen "" ~; şey obr.ık ıarumlar '~ AtlıQılc"' lıOyülc bir S>)'8ı bes!etdi. Pi<rrc Oubcis S7 yıl boyuna yaşadığ1 şdıiı o bn i.ıantıurı. iJ8jli de önemli~ s:ılıipd. Oıaha sonrad:ıtı bir kelp obtak da y:ıyvnbnan nodanncb bıanbul'a ilk gddigi günlcıle ilgili ~ni büyilk bir ~ anlacmıııı. lıtuıtı.ırUıı ~ yOkselen miroreicri .... cımil<riyk: ne kadar bOyO!eyki bir şclıir olduğundan bolı$etmiş ""iV.eiiikie ı.ı.nbu!\uı şuyla obn bOyOk boğııu uaınc:ı bir ,;öre değinmijlL llojtr1.1n "< ""1nlıul':ı loııugı değerlerin aluru bitkaç kere ilsCOne 1>.ı:•ırıık ~i>ıen M. ~ıbols kendin<lcn Onc:c bir siirc istanbul'da yaşamış UnlOı~r:\n:).ıl şair l.am>rtiJ>c'in görilşlcrlnln de kendisiyle b(ly(ik ölçüde cer.; dOşrüıJt:lndeıı söz ediyordu. lst3nbu.l'lı •kasvetli ''e iç sık.cı• <>l.ır:ık uı.n.ımlay:ın L1mattlı1e°ln ~dı.Aı şcl1rin isıanbul olaın~y:•cığıJ1t.L'lıl söı edi)'Oldu, ı>errc Oubois. Yine ke.l'W.i notlaM(b belintiöi üıt::re GalataSar.ay'an Tükiye i~n ('C'lık önemli bir kuNm olduğ<ıııdan söz ediyor "e Türltiyc >)<iını.nı,,...n•n en önemli merke>:lcrlndcn birisi ~nu da eklemeden cd<.'flli)'On~" 1968 yılında 1- i n ıoo. yıl meıunlan ;ç;n y:ıpuğı konuşma mekı<'fllc ilgili pd< çek övg(lyO bomdanyordu. Galawor.ı)iılar :u:ısındiki bl8Jıhk .,. saygıdan u:wn uzun l>ıhsoclcn M. OuboU, Gabtasar:ıy'ın rcnkJ<rine de aııft:a bulun>rak bu n:nldcrin g\i\!ü, ayakbn yere bosan, s:oı\bm bir lcuı\ım için seçılebilecd< eıı gOııel renlder olmk nildendiriyor "' 100. yıl me:wnbnndan "Aslanbnm" dfye 56> edercl< konuım;ısını -yordu. TOm bu dipncıclaıdın da ~ Ül!C1<." Pic:m: llubcis Gobı:uany için lı&;ük lıir sevgi lıesleycn, lsı:ıntıuru ıuıkuyb - , her ıilr konuda lıilgisi olan; mekcebirruz ad= oldukça Onl.'lnlı lıir ş:ı.hsi\'CUI. Bu olruldan a~ \l2llfX'O lıir süre soor.ı olculumuz •dına ne lcıdar Oncmli bir şahsiy« olduğunu b~ kere d:ılY.1 herke,,c hatırlaçı hm istedik. Eınincan ~ll)AN GALATASARAY PİLAVI Galatasarayhlann ge.lcnckselleşmiş ritüellerinc.k;n lliri oJan C~ıl.ı uı....ar:ıy Pilavı'nuı bundan yıllar e.ıcc nasıl olduğunu hlç hayal cıtinlz rru1 Mcaı n abilerU1lJzde.n berinin ya,.dığı bir kitaptaki bu 07,cl anı tarihin twJu $3yf:ılan anısından çıkıp bug(lı>!ln Galacasarayhlanyl;ı p:ıyb.şılm• ı..ıc.Jadı. 22 hazir:ın 1947 carihinde ~ >'"""' y:ı> ptb"ından sııı cdi)'oruz. Abimiıln al1l$UV okumaya lıoşbckğımıı:ı; o yıl pilavın :ı...ıın<b doll>l cbnık gOnOınOıden pd< de faıtch ba,~ gOr(lyoruz. 1k.~ pibv gOnOndc ~ gılıi bu pölav da sabahın ilk s:uderiyle l>d•kıc y:l"'J y:l"'J &rklı neoilktdcn Gab-raylılar'ın okub gdmc<i)iı: bııh)'O< Yer)'Orlıirblriııl ı:ır.y:ın -~ ıns.n ldlmdtri g&il)'ONZ mdacı,;., ~ BiıÇ<lğU da melcıep anbnrıa •nlat~'OI' obcıldu kl •rada sır.oda kıılılcahabr do çınlıyor. lluıay:ı !Gıd:ır h<.T şeyiyle g0n0m01 PUavuı. ancLnyot ancok ıu an haymı olm:ıy:ın lıôrisi v.ınlı ld o gOn. şanı,orum günümiiıdelti pib"lad• ilgili eıı büyük förk da bununl• UgllJydl. llugün giriş k•pısmdan lıcınen önce yer :ol•n heykeli ol•n "°hakkında anlacd3fl birkııç Gabıasaray e(s:ıncsindcn Haziran 2009 l"'lk:o çok bôr bilwyc "'hiP olm:ıdığınuz Tambuıaı Ahm<t Ağ:• o gün ı.ııl'lıl'lltl'\ı nun S4.."!"iylc tün1 mck1<.ı:>lilcri 1<..'Vfik Fikret S:.ıbıu'na <bvt.i 4...1.m<:k Cf'n.·n.: onl.ı.)·th. (jıAMBUR 3 duymu)'O(" ck.'<lim. "Yaş haddini ben hallederim kulaAa gelince ~nciler seni dU}'liUn" dedi. Böyk.'Ce okula yeniden lxışladım. Ve dumıadan 2007 senesine kadar devam etıim. Genelde son sındlıın okuturdum. C<!ç\.'11 sene de ı ı. Smıfüırdan Oç öğrenciyi hafrada bir gün ç-arş.-ımba günleri çal*ıırırdım. c~ıl;ıt®r.ıylılar $,~Jona gcçı ikıcn Sônr<ı c.cmiy<.-'t l~cl~i'nl.n konuşıncısıru seneki Pll<ıv'ın g<.·~:lkmc.."li ılt.>dcni)'tc &-iır dilc.-ycrck IY.ı$!ıyor ve artlın<bln o dönenl<k: y.1ş;ı n;ın \ıf.ık l>ir gı.:fAi nliJ1c t.lc dcğincı\!k <l::ı h:a sonr:ı o giln or:ıd;ı <)l111~ık btcyiı') de y;l~nı g0s'G}'Ol\J%, Konu;;ılnsın:.1. o oı~nt:ı y.ınl:ı ıtl:ln gcl<.:n ıclgr:ıf ve mı.:kn.ı pl:'ı rı vkuyor. 1\nltı~ıl:u1 o gün <k' bOıll ıl Gal:.'1ıas:ır:ı)" ıo kalbi or~ı daydı. Konuşrn~su1ın <k:v:101ınd:t o c."Cıniy<.1 toplantL,..na ıll.."'tlcn ~ı)ilav• ad ı verildiAiı1i. Cal;ıı~r.ay nıhunu ;ı nl;;ıı:ı.n bir n1akal<...'ÔC."n llir dc:nK.--çle anlauıftı_nı ı;törOyoı\ıY.: *llil\'Ok )-~ınckJt"f, piştiku.~ıl sonı-.- h'<u\ian l)irt.>irinc lctnşırır. ı>nav ise! gynı k:ıp içinde her pirinç laOCSi kendi hüviye1 ve şal\Si)'<.'lini ın\11\:ilf.aza eder.• Anlından da son Pilav'<lan o güne kııdar vcf•ı <'llnlş ol>nla.r için Oç <i.lkıka duruı>ında bulunubrıı.k eski ""'7.Unlara ~ g<ırc:vler )'<'flllC geı irilfyoc. "'>11' En"°" oi>ı>k da. cıı; yıldan '"1.t:ıdw TOrkiyc cJııuıda ) - obn: ama o gu.> pibv.ı loıcılm:ık için ODy:ı gelen. <'n yaşlı mekıqıönin konu;ma y•pmık için küı>üyc do"-• cdild®ni ~ O ga.> °'"""" bulunanlar yakbşık altmış )ıl ıınoc.ıne ak •nobrını paybşıyor "'gd<.ııc:k.,;1 p;bV1nw. ycn:ldikı<'" "°""' 1947 p;bV> nq<ii lıor biçEıcJc '°"" <'ri)'Clt. llu ve h<a anloy<ll\12 ki Ozerind<'tl onlan... lıoı anıd:ın d:ı yıl ~'ÇŞC tlc pilavın t."0Şk\1$lı ve )'iircklerdc uy.-n<lıtdığı l'k.")'\X:'ttıxbn hllb ek.'#~ hiı· hir "'-'Y yok. l.Sar-Jn Çakır GAIATASERA Gttlatascr:.ı ~ı duı ı vı..'fdiği nliı y'Jpı , lxıc:ıniAin y.ın ııın;ı fı n<la btı lunan \"(' 2007.2(X)A (:ğitin1 -ôf,i;r.:..1İJl\ yıb !Ql\ı nc.1.- )'lk ıl~n ru:ıyuı1in )'elini .,ı.na~ı pl:.ı.nl:ınnlış iki k:ıılı llir y.-ıpıdır. 1956 yılı nlC't.tlıllan M:r;ı y;ı y.ıptlan ı.araful<.l:an Y,.lJXtfi.lan Gala1aSc..-"ta 2007 yılı Mhk pll;tvı ndl açılıru~ır. Yeni l>ı.r fu:ı~ yapnl<t fikri tik obr.ık iki sene~ 19S6 mcxuı\lannın 50. yıl yemeğinde OIU)"<ıl çıkıııı,qır. ~. yıJ ıne-Aınlan :abilc.'1'itniz okub kal>o bir amıoğ;ın hırakııbilnıek ;ç;n C$k; mOdilıümü• l'rof. Or. GQn Kuı'un önerisiyle ç;çck hohç<..'<indctO eı;ki ..,..n., y:ınına, 12. ani ~ "" &,'.o\.'uncnk.'M boıliktc kullan:ıbik.'<'Cld<.'11 bir bfüıay:ı ı·•ııc'""" kııı:an :ıkld:ır. 7.:nen •ym dlln<ındo: eski fuayenin <le lcaçalc hir yap1 oldujl\ı '" lstikbl c.ddc:>ı"'ndcn <*ulun pilnQjOnü txıo.duğu &<"'-i<ÇC<cyie )"kılma.•• - konusuı.Ju ve <Om lıu ,.,.,.,,.., b.nanın y;ptl~ını d:ıha d:ı Y"Upının n1iJrari gen.>k.li kdm:ıkıayd• pro;.-$ 1956 ITIC".t.unl:ınfl{bn of~ın ı>qtan Hm Al>inin kuruJo bra.şl<jnhijını yapc:ığı l las ~liın.ırhk tıır.1fınd<iln hgıart:uıdı. SCrtikUir ı>tW·lcri dt.: yine (",-Jl'Jt:ıs:ır-.ıylı al~lcrinll;.:dcn KıV"..ı.nç lpck~r l:tr.lru~ı n ı.as:ırladı, lk_ i kadı ve u-ıpl3ın 206 n~l ı'C'k:ırc olarak "ısaı1anar1 (;•ılatascı~ı'oın hcnl eski sctJ<lan, hC'lll de Ç<.'Vı'Cdcki gO;.:cl ıu:ınzar.tdan csiıll<:ncrck ~t.·n,."C:k l>ir &:r:ı giJ)i, her l:tmfı <.':ln\k1tl!\ kaplı ol :ı mk IJ\,~ OOllnlcsi pkııll<ındı . ı\·1ck:ının işl(.'V.'iClliAini ~u111'lll:lSt için, kiilcl k'ıı ııl Oft:t.~nd~ı l>ir seıvis lx-tn, :tlı kata ise 1)ir n1uüıık--c:lt·ı'X>, v..ı vıılt.:ık:tk:r ve lxı1l(i\ıan içiJ1 l>ir $l(kl)'O daire k<>nun1bn<.lınklı.. Ses y.a:lıtunlı <'• lalı ahşap k.'Vh:al:ar konuklu. l:ııallc,.'CS.inc h~zır t.lojµI çinl }'<.'1'k-şlrikB ve yaklaşık t>ic yıllık u.:.'ıt sün.."Ciıxk-n ~>nr.ı G:ılatıse~ nıltt)'Ct 'ıJXJ? )'ıh SOtlUnda yöı"M.tiın l:IO'l:lınb.ndı.. I~ m:d~ui cıbn 400.000 Yl1. obn .,,.,,..,.. f'"""""2nı 1956 nıczunu 38 alıl ı:ınfından ~. 1956 .,.,."""" :ılıilerimi% "" lnşo:lıb pkınc.bn ijjJ>k..,....., Rk"n.ınlannuz 'JIX17 JlÔla''1llU1 en gül'.Li yan..n olculwı gck.ııdc..,iqo~ p;bwu Gabıas:or.ıy'ın lıünyconcle loılıcı olmas.nı um<~kbn okulun <'ti """' mc.ic:ım obn G:ıbo>en'da )'C.'m<.ic oldui,'Ul1U Mlyk.'diler. ()nx., Erkuı llULlıT Eklemek i$1tdlğlniz lıir şeyler ıw nu ? Galaıasaroy'do çok gOzel zam:ınlar geç;rtlim. O yıllan hep çok iyi h3tırlonm. J<':ln Paul Sanre'ın şöyle b;r sözü vard" "'Le pa~ ese cc qul cst mon en no..ıs.... Bu lxı.na göce m.1ocvi bakımdan yonlışur. Haya< geçmiş olsa da haıım l ar hep ıil1n inliıdc t'::tnlı kı• hyor. lkızen gözlerün kapa lı <lli.şün (in1nl, l>azı anılar hiç un ululınay.tc:ık ~ylc r<lir. i\IÖS)'ÖGarll')'C teşekkür Röportajımız bicıiğindc bi,Jcr de mc kcd>im iıin geçir<liJli k ı rk yılı aşk ı n bir dörw:ıni l>irJZ ols..ı n anlaınış ve öğrenmiş ol<tuk. Mö.<yö Cartı sohbet ardSln<b bi>Jerc bir kaç maıemaıik sorusu çözmeyi de ihmal cııncdi. liaııa biılerc içinde moıcm.11ik problcmlc:rl ve fonnOllerin olduj;'IJ ders OOllan verdi. IS\40't:ı h•zufadoğı dokconsını "e Ôğreunenler GOnii'nde aldığı plaketi bizk.'lic paylajtı. Kendisine IJ;7Jeri kabul euljli, bi1Jcrc melcıebin ~ ancık hauralaıdan öj!ıenebileceAimiz bir dOnemini yansııııjiı ~ anlaııığı ;çin çok teşekkür ederiz. Yom ıo• C<ırti klnıdir? Yomıov Gani 1915 btanbul dojStımludur. Henüz çok kOçOk yaşt3yken bab3sını 1. OOnya Savaşı'nda kaybeder. LL....-yi S:ıint)oscph'dc okur ve bu yıllarcla Fransızca Oğrcnir. 1933· 1937 yıll~n ıınısınd:ı fstanbltl Üniversitesi'n<le n1atcır1acik ve fen lıilinılcr! 0>,.,ıirw dersler alır. 1940'a gelindiğinde O.ıkrnıs:ır.ıy lisesi'ne yard ı nıeı )\OCa o lar;,l k J<.;;ıl)ı,ıl Ct.lilir. fi1.ı yıll:l ı'(l ;t "Calt'llle De Pı'Ol>:ıl.>ilitC" Uıerine doktota.~1111 y;lp:-lı'. 194011:ın sonra uzun bir sOI'<: S:airll Joscph ve Gal:lta.-saray'cla fizik ve m:ııemacik oıırcımcnliğl yapor. Öğreuncnlik Y"I'"~' okullar• iki kmnın da okuduğu l)ame De Sio n'u da e kler. l)ame l)c Siôn'un m(tdOresinirl isteği Ozcrine oku!da ilk fen şul>esinin açılmasına k21kıda bulunur. 1979'cl:ı Galaıasarav Usesi'ndcn emekli olur. Bir .Ore boşıa kaldıktan sonra ~ziçi Onivcrsitesi'nden Kic.lif alır; lloğaziçi'nde Oç sene geçirdikıcn sonra 1980'1erin sonuna doğıu or.ıdan da emekli olur. 19')2 yılına gelındi#in<Je yıllardır hasretin; çekıijp Ok göz Gabtısır.ay Uocsi'ne geri ç:ılınbr. ıt:nre kadar Gabı:ıs3ray'cbki hizmetini SOrdOren Möşyö Gani ~ının da ilerlemesiyle okulda.n aynlır. MOoyö Gani halen eşiyle birtikce lsıanbul'da an« yaşamaktıdır. SandrJ Sine•n KAYA Müge ÖZLÜTIRAŞ Haziran 2009 Galatasaray'da 41 Altan Altuğ Yı l: ·caı.ı;ıs:ır.ıy benim için her şeydir. coroogonı, y.ışıdığım. cvlnl, s~ınağım ve bur.ıdan ba~k:ı l>ir şey bllın«liğim l>ir yerdir. Uelki de lisede en u>.un sorc kalmış olanlardan birisiyim. llilmiyorum, çok da önemli değil. ı\m:ı 40 yıl çarpı 24 saat G-alalasaray1d:l baıı şeyleri anlat ın~ık için ycı c C'l ldir diye düşiln(l yonun . • Alt•n Alcuğ Hayalla değer verdiğimiz iı"lsaolar VJrclır: onları kiırıi 1..ı:lnıaıl l>ir rastlanu eseri unmışızdır ve asla 1.ınuraınayıı. AJtan Altuğ bu kişilerden biridir benim için. Kimi ,..aman bir arkadaş yakınlığıyla, kimi zaman b;r aA;ıbcy korumacılığıyb, kimi ı:am:ın neden öksürdüğümO somc:ık derc«.'de bir şefkatle, kimi zaman da andannı anlaıırkcn duyduğu heyecanla gO<ürdüm onu. Okuldaki ayakkabı boyacısından, bcıbcrc: hamamdan, yazlı k sinemaya; okulun pencere sayısından. yemekhanelere; merdivenli odadan, küıOplıanclen: kadar Galoıas:ır:ıy'da ç-Jlıştığı kırk yıl boyunc:ı değişen hOyOk bir kurumun yakın larihine ı:ı.nı klı k c t nli Ş ve ortak bcllcği mi>.in bir parçası olmu~ bir i>im: /ilcan Alcuj!. Onunla l:.~ nışıll:lm ız. Alt.-:ın Ağabey'in bu engin bcllcAiıldcn l"li ıt.akı n1 ayrıılıılan bir röportaj olarak yayınlaırıa nkrlylc lllÜlllkün oldu. Saatle !' sllren ses kayıtlarınd;1n sonr::ı rnrk cttiğio1 en önentli nokta oı1tın keı"ldiıli GaJauı~ıl"'.ıy•;,1 ad~ınış ol<.luğudur. Ouo\ı, Ga1atasaı"ay'ı anlatırken duyduAu ltcye<.-andarl, odasuıuı gir~indeki eski tabelayı (Dahiliye Şcfı) lı.ı hina<bki truihi korumak anlaayla söktü~nden, ol<ulda herhangi bir yere verilen en küçük bir >.aran gördllğ(lndc duyduğu Orpeıtiden anlamak işen bile değildi. Altan f.8abcy GalatıSaray'da çalışmaya 1968'dc bclleticılık yapor:ık başlamıştır. Oaha sonr.ı oyniyaı meınurluğuna ondan d• O.hileye Şefüği'ne k•dar çeşiıli görevlerde çalışm~"· Okulun her köşesinde ondan bir iz bulmak mOmkOndOr. Zir.ı Galawar.ı)"ı en çok sahiplenenlerden biri de odur. Kırk bir yıl boyunca G•l3ıasamy'da yaşamış w her geçen gjln Galaıasar.ıy'a birJı daha bağlanmıştır. Ycınek menOsüne d:ıha sık G:ılaı:ısarJy pilavı koydurm:ıy-• çahşınas• hile o nun bu kun.ımo ne kadar baj!landığını ve ona ılc kadar öıle m verdiğini söylemek için yeterlidir. Onun 19 Nisaıl 2009 tarillin<le araırıız<lan ;ıynlı.şı llcıliJnizi OznlllŞ ve <lerin<len ctkilc:m~tir. Ca1:ııosamy canliasınııl Ah~ın Altt.ığ'a l)üyük bir ver:ı borcu vardı !'. oııu>.han Çakır 4 Ha>,jran 2009 13 (JA MB: U R Haziran 2009 AYNI ÇATININ ALTINDA "Okul ikinci ailedir. Sosya l kardeşlik, orada başlar• Abdurrahman Şeref Hey geniş ve güçlli bir ceıniyet oln-ıasın <la şüphesiz ilk ve en öneınli a<hındır. Ardırıdan ·revfık Fikret'iıl lise)1i l>aşı:a.n iılşa etn1esi ise temelleri g üçlendiren önemli adımlar ol m u ştur. Devasa bir kapının ardındaki Galatasaray. mektebe adım Halkan Savaşları ve ı. Dünya Savaşı'yla mektep öğrencileri attıktan sonra henıen hepiınizin sorgıılaın·asından ge~-er. zorunlu olmadığı halde savaşa katılmışlar ve Galatasamy, bizi onu anlamaya z.orlar. Herkes "Biz farklıyız" diye nutuk T(ltkiye Cumhuriyeti'nin kunıluşunda da kilit rol oynamışıır. çekerken bunu irdelemek isteriz. Kapının ardındayken Cumhu riyetin kaynağı hu ocak olmuş ve Mustafa Kemal ..·Galatasaraylılar birbirini tuta r'dan ibaret o lan bu an l ay ış liseye yaptığı ziyaretle rle Ga latas.~ray' ın varl ı ğına verdiği ginikçe bizi çevreler ve yaşarrun11zın baş köşesine kt.ınıluverir. önen1i göstern1iş ve kurum 1923'ten itibaren Galarasaray Kimi için bir aşka dönUşOverirken, kimileri için modem bir Lisesi o larak misyomınu devam ettiıınişıir. 1905)e Galatasaray kurum o larak, kimileri için "en güzel yıllar" olarak canımlanır Spor Kulübü"nün kuıulmasıyla spor alanında da ülkemizde Galatasaray. Aslında içinde hepsini barındıran evrensel anıa önemli ilklere imıa •tıl mışu r. 1930·50'1i yıllar mektebin sadece "bu çaunın altında olanlar"ın anl ayabile<.-eği değerler )'3.ralarLnın sanlmasıy l a ve kuruıntın ller aç ı cl an gelişmesiyle olarak kalır Galatasaraylılık. devam erJJ1iştiı·. ı965'e gelirıdiğinde ise liserıin kapıları kız Tarih 1481'e kadar uzanır. Rivayete göre Sultan il. Hayezit, öğrencilere de açılmış ve karına eği t i me geçi lerek Galata sııılannda avlamrken Gül S abayla tanışır ve onun n1odernleşn1~ )'Olunda örıeınli bir adım <.lalıa atılınıştır. isteğ i üzerine lisenin bugünkü yerinde Acemi oğlan lar 1970-lerdc (ilkenin içinde bul unduğu dunıın Ga l atasaray'ı Mekıebi'ru, Enderun'a öğrenci yetiştirmek amacıyla kurdu.r ur. da dOğal olarak etkileyerek sonu belli o lmayan bir uçuruma Aslında bugün Gül Baba hikayeleriyle korkullllan ah <l oğnı slirükle ınişti r. 1981'cle oku h.ı n et l>0rcunu ô<le ınek devre le rin bilmesi gereken önemli b ir detaydır bu. İşıe için LOplanan ınezunların inan Kıraç etrafında Galatasaray Galatasaray'ııı çekirdeği böyle oluşıurulurken bu kurumun Eğ.itiın Valdı'nı kunnalan, lisenirıı hal"'..tJ> çehresini tamamıyla misyonu da devleti yönetecek './.- .,., • değiştirmiş ve Galatasaray ilköğretim kadroların yetiştirilmesi üzerine 11..ı;f:f---<., ;.. · ~. · · · ·~ ' Okulu ve Calata.~.ray Ünivel'$itesi'niı1 kurulacaktır. Ancak zaman bize ._,li • ··-_. .-, kurulmasıyla bu ocak yeni baştan gösterecektir ki Ga latasaray he.r şekillendiriln1iş ve gliı1liınüzdek i a landa öncülük yapabilen yeni halini a lmıştır. değerler yetiştirdikçe toplumumuzu Bu lJZun ta rih paranreıinden sonr.t ayakta tutan bir temel taş haline ise glinli ıniize dönmek istiyorum . ·'fünı ))un la rı anlaın1am b iraz da geleceklir. Kurulan bu oca k 1830'larda ye rini Mekteb-i bugOne kadar mektebin na sıl Tıbbiye'ye bırakacak b u kurumla ~killen<Liğini göstemıek içindi. Sonuç olarak Ga latasaray. geçnıişteıl birlikte gelen yenilikçi ruh şüphesiz ki daha sonrasını da etkileyecektir. günümüze var olabi l111 i ş t) ir Bugün söz ettiğimiz Galamsaray'ın kurunıdt.ır. Ancak bıınt.ı ıopltımuı1 temelleri ise 1868'de bu kez üsı kademelerini yl-tiştinneye borçlu ~: . Mekteb-i Sultani o la.rak atılacaktır. ol duğu kadaı· kendi n i gü n ün Kunıınun yü kleneceği misyon ciddidir; Osmanlı'nın kötü k~t.ıllarına U}'dural>ilmesi \•e l\er zaman ilerici bir ku rum gidişaunı durdurabilecek, &u'yı ve o nun ilmini anlayabilen olınasına da borçludur. Galatasaray Ocağı'ııın kurulınası. ama benliğini unuonayan kadrolan yetiştiımek gerekmektedir. Mekteb-i Tibbiye ile başlayan yenilikçi ruh, Sultani'nin Müslim ve gayrimüslim ayrımı yaptlmayacak bu kurumla ktırt.ıluşundaki an1açlar. dışarıc.laki baskıya r.tğmen kapının imparatorluğun tüm alanlartnda yeni oluşt.ıınlara gidiln1iş diğer carafırıda öğ:reı1cilerin Fransız Devri11li'ni öğrenJneleri, olunacak ve aynı zamanda bu yenilikçi adı mlar bu oca k ~ın ç-Jğının ilerisindeki laboratuar ve kütüphaneler, Tevfik beslenebilecektir. Sonuç itibariyle Batı'nın iJn1iııi, kültüıi.inli Fikret'in konferans salonu, l1ocatarıınııın hiıe öğretıneye bilen ve Fransızca öğtenen Osmanlı ayd ınla rı yetiştirilmeye Ç'Jlışı1 ğı "sentez.. yapabi lınek, sorgulamak, pilava geleı1 başlanacaktır. ağabeyleriı11izle sohbetlerimizle kısaca her za111arı ..ortak Bizler tarihi iyi bildikçe aslında Ga4nasaray'ın bize yOklediği belleğimiz i n• var olmasıyla Galatasar-•y da var olmu ştur. sorumlulukların da bilincinde o lmak zorundayız. Çü11kli işte bizi l>iz yapan l>u uzun tarih süreci ve 1)\1 sürecin Galatasaray, 1481'den günümüze Mekıeb-i Su lıani'yle sentezidir. toplumu n önderliğini yapan ve yapabilecek kadro la rı Galatasaray kiıni zaman altın çağını yaşanıış, kimi zaman yetiştirmeye devam euni~tir. J1arabeye dönnıfış ama ne o lu rsa o lsun u nıııulınaı111şcır. Sultani'ye Abdurrahman Şeref, Tevfik Fikret gibi önemli Gerek t iğ i nde ağabey ve abla la rımız topla n m ış, borçkı şahsiyetlerinn müdürlük yapması ise bu kurumun yükseli.şini olc.ltı kları ıne k tep l e ri için ellerinden geleni yapn1 ışlarclı r. hızJandımııştır. Abdurrahman ŞerePin 1908 yılında kabul Son\ıç apaçık ortadai sağla n1 len1eller üzerine kur\ılmu.ş edile n Cemiyeder Kanunu'nun ardından 1910 ytluıda Mekteb- Galatasaray Eğitim Kt.ırun'IJ arı, liselerine aş ı k ınczıı n lar ve i Sul[ani Talebe· i Kadin1es i Cemiyet i adı altıncla ))izler ... Şu an ))U sı r"'.ılarda ocıu·an bizler de l)tı ocaktan Galatasaraylılar Derneği'ni kurması b u gOn Galatasaray'ın Ahmet Ağa. Bu okul yaşadıkça da belleklerin asla terk ctmeyc...'"<.'Cği bu okt.Lltın ruhuna harç kaıını.ş eşsiz şahsiyetlerdendir. Biz de yaşachkça onun aı1ısı l:>i.zden sonraki nesillere anlatmaya ve onu yaşatınaya devam ede<.-eğiz. l-:n başta da adını onun çaldığı çalgıdan alan ve Mektebimizin mektepte hala Giil llaba'nın ruhu, etkisi sünnektedir. Mektebin ilk sakini, mektebi bırakmak istemezcesine kendini hep hissettirmektedir. Okula yeni gelen öğrencilere onun hakkın<~• kimi zaman korkutucu hikayeler anlatı.lmakcadır. GOi Haoo, daha nice yıllar Galatasaray'ın e n büyOk babası olacaktır. en öneınli yayı n organla rında n olan "l'aml)ur/(lla ... Elif KÖKSAL & Gizem TAŞ Oıan ÖZOEMİR & Elif Cansu DiI,vIEN GtlL BABA EFSANESİ •Baba b ir k~ n·ı keren1 sullan<lı r Değil elbette te hi pür-ü geda Merıifondan gelerek ıuuu vatan Şah smeyman zama nı Gfıll(l Baba." Her büyük kururıı ve kuruluşun oııaya çıkışı çok defa kesin belgeye dayanmayan efsaneler anlatılır. Galata Sar;ıyı'nın başlangıcı hakkında da Gül llaba Efsanesi vardır... Enderun tarihindeki bilgileı·e göre Gül 8aba, Galata ve Tophane sıı1ındaki kıılübeıns-i inı,ivagahında yaşayan, Galata konıluklarında avlann1adan dönen genç padişal1 lt.Beyazn ile görüşen ve o na bugunkü Galatasar-dy Lisesi yerinde ilk mektebi kunnak fıkrini veren kişidir. ll.Heyazıt'ın Gül llaba'nın karda kışta gül satmasından etkilenip sorduğu "Gül Baba bir dileğiniz var mıdır?" sorlısuı1a "Pa<li.şahım şu ziıveciğe ))ir n1ekteb·i irfan humayununda istihdaın eyle. Vakten nlirıem evkat devletine lazım olur.11 cevabı7•la. Galata Sarayı'nın inşasına ö ncülük etmiştir. Gül Baba efsaneleşmi§ bir gerçektir. Merzifon'da doğmuştur. Adından da anlaşılacağı gibi o zaman halkın kötü dunımuna Çôzüm üretmek için oıtaya çıkan 'llektaşi" tarikatına mensup olmu§tur. (Gül, llektaşiler için özel, kutsal b ir çiçektir.) Galatasaray da Bektaşi felsefesinin etkisinde kalmıştır. Gül Baba, Fatih Sultan Mehmet, 11.Bayezid, Yavuz Sultan Selim, Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde yaşamış, Kanuni Sultan Süleyman~ın Budin'i fethin<le blılunup, fetihten sonra 1541'de Budin'de vefat etmiştir. (Doğum ve ölüm yılları net ol madığından ne kaç )'3Şuıda öldüğü ne de yaşan tısı hakk ında aynno bilinmemektedir. Gerçekten bu padişahlar döneminde yaşamışsa 90 yaşlarında ölmüş olması gerekmektedir.) iç organlan Budin'de tekkesi içinde toprağa verilerek türbesi yapıırılmış, vücudu İstanbul'a getirilerek Galatasaray'da ıaviyesi (tekke) yanında kabrine gömülmüş ve ikinc i türbesi böylece yapıınlnııştır. Mektebin arka bahçesindeki çiçekliğin aslı nda G(l) Baba ile ilgisi yoktur. Bu çiçekliğin güney tarafındaki mern1er levha, Abdlilhaınjı zan1anındaıı kalmadıt. 1903-1907 yangınından sonı"a tamiri takiben, mektebe konulan il.Abdülhamit tuğralı, Osmanlı devlet arması olup bir eşi halen Harbiye'deki askeri müzenin güneye, Cemal Reşit Rey Konser salonuna bakan yüzündedir. Bugün Galaıasaray'daki levhada tuğra silinmişti r. Galatasaray fikrinin ilk tohumlarını atan kişi ve ilk hoca Gül Baba 'dır. o, beş yoz yı l ayakta kalan özel bir o kulun beş yüz yıllık geleneklerini yaşatan öğrencilerin babasıdır. llug(in, RAMAZAN SAi:LA.M (AYI RM10 ) ııu okuldan mezun olmuş he r Galatasaraylının belleklerinde varclır o . il'iyarı, Orkütllcü atna yakınında olanlann çok iyi bildiği haliyle öğrencil eri n iyiliğinden ooşka bir şey dUşilnmeyen, y(lzü somuıtSa da kalbi gOlen insanı. Bu okulda 50 yılı devinniş koca bir çına r o lan Rama:wn Sağlam'dan namı diğer Ayı Ramo'dan bahsediyoıuz. Ayı Ramo 1947'de geldiği mektepteki görevine ondan sonraki 35 yıl bo)'\ınca da yürüteceği görev o lan sağlık ınemuıiuğuy~• başladı. Pek çok ki.şinin anlattığına göre, Ramo'nun çabuk sinirlenen bir mizacı vardı. Öğrenciler yacakhaıledeı1 "Ranıo" diye te1.ahürat yaptığında revirden çıkar, bunun üzerine tiim öğrenciler yataklanııa kaçar ve karşısında kinıseyi bulaınayan l~amo buntın üıeri_ne iyice sinirlen.i«li. Herkes onun fa natik bir Galatasaray taraftan olduğunu bilirdi. Haqa onunla ilgili b ir rivayete göre bir Fenerl>ahçe~Calatasarny maçı ön<x.>si İstiklal Caddesi'ne gelen Feneıbahçeli bir grupla lek başına kavga etmiş ve kendisine ''Ayı" lakabının veriln?e.şi de bu <>laydan sonra olm~1u bu yüzden bu lakap öğlt!nciler arasında sadece bir şaka malzemeslydi İşin aslı tiirn öğrerıciler onu baba l arıyınış gibi sever, o da tüm öğrenc il eri evladı gibi kollar, haua okula gece geç dönenleri yakınarak da olsa revirden yatakhaneye kaçırır ve onlarla Sürekli ilgilenirdi. Ramo sadece revirde değil, ön kapıda da hademelik y-•ptı. 1982'de resmen emekli olduktan sonraysa Dahiliye Şdliği'nde çılışmaya başladı. Uzun yı llar serhademelik (postabaşılı k) yapııkcan sonra 90'lı yıllarda sağlığı kötüye gitmeye başl adı. Aııık uzun ytllar boyu öğrencilerin yaun;ısına alış ık olduğu yataklardan birinde ke ndisi yauna kıayd ı . Hasta.lığı iyice kötüye gitmeye başlayınca ınektepıen ayrılması gerekti. 50 yı l dır mekt.epte o lan Ayı Ramo'ya buradan ayrı lmak 1,-ok koyuyordu. Bir arkadaşuıa "Ben buradan aynlırsam ölüriim." demişti. Nitekim 2000 yılında ve mektepte n ayrıldıktan 3 gün sonra vefat etti. Gençliğinde mektebe gelmiş, neredeyse t\lm hayatını borada geçirmiş ve buradan ayrıldıktan sadece birkaç g(ln sonra vefat eden bir insan o larak belki de l>ir insanın b ir yere ne kadar yürekten bağlanabi l eceğinin en güzel simgesidir Ayı Ramo. Her ne kadar ölmCış olsa da hatırasının o nun bu okultın koridorlannda yfüOdüğünO gömıüş olan her bellekte ilk günkü kadar canlı olduğundan hiçbir şüphemi z yoktur. Ömer Erkut BULUT 12 yapılan kazanlan temizlemek amacıy la kullanılan bir kum havuzu da eklenmişti. Ayrıca Gmnd Cour'daki Pembe Köşk'ün yerinde tuvaletler vardı . I900'lerin başında, Grand Cour'daki bo&anda öğrenciler için sebze yetiştiriliyo rdu. Bu dönemlerde, TOrkiye'deki toplamı yasağının delindiği yerlerden biri haline gelen Grand Cour'da öğrenciler, gizlice getirdikleri gazeteleri okurlar, gündemden konuşurlar ve fikir beyan ederlerdi. Kısacası birçok aydının ufuklarını gen~lettikleri yerdi Grand Cour. Okulumuzdaki futbol olgusunun gelişmesinde de önemli bir yeri vardı Gand Cour'un. Mektep tarihinde önemli bir yeri Haziran 2009 heykel yapıldığı günden heri küçük büyük her Galatasaraylının ilgisini çekmi~ir ve eğer kim olduğunu merak edip de altına lr•ka ı':>-anız bu heykelin Tamburcu Ahmet Ağa'nın heykeli olduğunu öğrenirsiniz. Tambuı'CU Ahmeı Ağa, günümüzde kullanılan zillerin yaptığı işi taınbuıuyla yapan, mektebin efsane çavuşlanndan biıisiy~. Kesin görev tarihi bilinmemekle birlikle, Suat Ar.ıy'ın yaZJSıJ"1a göre 1912'de Suaı Ağal>eyiınizin okula başladığı ilk sene Ahmet Ağa'nın orada oldugıı biliniyor. Ayrıca yıllar sonra, 1934'te zille!' takıldığında da hala pilavlarda sembolik olamk görevine devam euniş olduğu elimizde bulunan kaynaklardan elde ettiğimiz l:>ilgiler arasında. Aynca Vefa Semenderoğlu ve izzeııin Çalışlar'ın "Oruık Bellek" adlı kiıabıncla da Tamburcu Ahmet Ağa'clan Şöyle söz eniklerini göıilyoruz: "Ahmet Ağa, genç ihtiyar bütün Galatasaraylıların tanıdığı meşhur bir şahsiyeıtir. Galatasaraylı o lup da onu görüp l)ilı11eyen l''le11\en l1em.e n yoktur diyebiliriın. Hatta için1izderı l>elki .. Lizst"iıl adını işitınemiş o lanlar çıkar:,."a da Ahmet l\ğa'ılınkini duyınayanlarııl çıkacağına pek o kada.r ihtimal ve reınenl." bulunan hocalarıın.ızdan biri o lan Müslih Hoca'nın çabalan ile mektebimizde tırmanışa geçen futbol aşkı, Faruk Süren'in Grand Cou(a bir halı saha yaptırmasına kadar, kendini ancak okuldaki toprak sahalarda gösterebildi. O dönemde ışı_klandırına sisteminin olmaması da geceleri maçların yapılmasını engelliyordu. Hah saha yapdrnıı.dan önoe, buradaki ıoprak alanın tamarru saha olarak kullanılıyordu ve bu sayede Grand Cour, b ir alay konusu o larak "Tlirkiye'nin ilk beşgen futbol sahası' olarak anılmaktaydı. Sahanın eğimli olması ise, su deposunda kaçaklar olduğunda ve yağmur mevsiminde büyük su birikintilerinin oluşmasına sebep oluyordu. Grand Cour'un pek bilinmeyen bir diğer özelliği de 1972 yılına kadar yazlık sinema olarak kullanılmasıydı . Şu anki Pembe KôŞk binasında bulunan sinema dairesinden sahadaki bir perdeye yansıtılan filmler tüm Beyoğlu halkı ıarafından zevkle izlenirdi. Filmlerden önceyse öğrencilerin hazırladığı oyunlar oynanıyordu ve Sultani'den mezun bir çok saruııçı, bu oyunlarda görev almaktaydı. Günümüzdeyse Grand Cour halen öğrenci kulüplerinin bir kısmının yer aldığı, o eski beşgen sahanın aksine modern bir halı sahaya ev sahipliği yapan ve hala öğrencilerin okuldaki ortak buluşma mekanlaMdan birisi olma özelliğini korumaya devam eden ve Galatasaray'a özel bir ruh ıaşıyan mekanlardan birisi oltnaya devam etme.ktedir. Raşit EYICEOGı.u Baran ÇAKIR TAlllBURCU AHMET AGA Mektebimize girişte ona kapıdan hemen önce, e linde tamburuyla kambur bir adamın heykeli çıkar karşımıza. llu Ve yazı şöyle devam eder: "llelki bu yazım ı okuyanlardan be adam "Llzsı•ıe Ahmet Ağa'yı nasıl mukayc..-se edersin d jye SOraC"Jk ol:ınlar da bulLLnabilir. İşte onJara. cevabım: Lizst piyanosunu nasıl eşsiz bir maharetle ~..ımışsa Ahmet Ağa da ıamburunu işte o derC<.'C maharetle takırdatırdı . l.il.S{ pi)1anosuyla nası l b inlerce kallx: hitap ettiyse Ahınet Ağa da taınbunıyla tıpkı onun gibi binlerce genç kalbe hiıap etmiştir. Hem bizim ihtiyarcık sade kalplere değil midelere de hitap ederdi ki bu bak ı mdan Lizst'e bir noktadan üstünlük de sağlamıştır. Öğle yemeğini l1aber veren taml">tı r sesini duymak için kulaklanmızı tazı gibi dikerek bekleşciğimiz dakikaları düşünün bir kere ... O gök glirliltüs(inü andıran ses duyulunca adeıa iftar topu aıı l mış gibi herkes koridorlara döklllilr ve yemekhaneye deli gibi koşuşurd uk . Ya hele son dersten çıkına tamburu ... Bu sonuncu sesin ne demek olduğunu bütün arkadaşlardan dinleyebilirsiniz. Bizim vinilöz Ahmet Ağa'nın ne derece kıymetli b ir müzisyen olduğuna sizlerin de karuıat gctif(..aeeğ_jni%e eınin im ... Kısacık boY\ı, pos bıyığı ve k ı rınııı kırmızı yana klaıı ile oıu kapının mermer direıı;ne yaslanarak taılll)Uf"d sert serf Vlıruşu şu an l)ile göıleriınin öılünde. Bu öyJe bir çalış ki tı'clOlJ>et çalan izcileri bile kıskandır<lığını d(iş(ln(ln! Ne y-Jııl< ki ecel işte l>u canlı heykeli de yıktı .. . ı\.slın<.la laf araınız<la onun asıl yıkıhş1 ınektebe zillerin takıln1asıyla ollnu.ştu ya ... 60 k3fır icadı nesneler cıl'tlak sesleri ile baykuş gibi ötmeye başladıklan zaman Ahnıeı Ağa :1ııık cnlektaı· caınburuntııl öldüğünii anla111ı.ş ve onun güler ylizü o gürıden sonra l)ir kere bile gülümseınenlişti .. . Ahmet ı\ğa'ı1ın f>lümü iJe Galatasaray tarihi bir sayfasını daha kapamış oldlı. All~ıh ral1nlel eylesin ... Hakk ı nda söylenilenlerclen de anlayacağınız gibi Alımeı Ağa Mektep ta.rillinin en ()nc.!mli unsurlanndan \'C tı.1ekteptcki efsanelerden s"det-e lıiri ... Bu sebeple de her yeni Galatasaray neslinde ağızdan ağza aktarılan bir hazinedir Tamburcu ' AMBUR @ 5 nasibini alıp b ir gün Galatasaray Li$esi'ne döndüğümüzde belki de Ellinci Mezuniyeıimizde birçok şeyin değişmiş olduğunu göreceğiz diğerleri gibi; ama tek farklı yön o lacak. Kendi kOçOklüğOmüzü bir kardeşimizin bedeninde; koridorlarda, Tevfık Fikret'de, Grand Coun'da ya da botanikte ya da Tambur'u yayına hazırlamak için yazıları kontrol ederken göreceğiz. Galatasaray, bir yerden sonra hayat ımızda büyük bir sevgiye dönüşerek yaşamımızuı bir parçası o lur. Yatılı olduğumuzdan bina bizim büyük evinıiz olur. Ailemizin evine gittiğimizde, yllksek tavanları, )'anırnız<la uytıyan y.ı da uytımaya.n ve l>i.ıi de uyutmayan arkadaşlarınlızı, sınıfın pervazına kurulup Haliç'e ka ı·şı bir şey l eı· karalamayı ö>Jeriz. Galatasaray geçmi.şten günümü;r..e u7...anan <>ılemli bir klınun olmuş, ü lkemizde sanat, spor, edebiyat, eğitim, iş dünyası, ıı p, bilim gibi hemen hemen her alanda önemli şahsiyetler yeti.ştirnliş, ülkemizi ayakta lutan kadroları oluşturmuştur. Kendine has yapısı ise onun bu konudaki dayanağıdır. Sorgulayan, araştıran, laik bireyler yetiştil'en Calarasara)' L)lıglin de aynı şekilde görevini s ürdlirnlektcdir. Ancak Jise1 sadece bu zengin tal'ih.ten ibaret olanladığı gil>i bu tarihi.o devam enirilmesiyle yüküm!Od ür. Bu durum şu an lisede sıl'aları işgal edenlerin ayılı değerler çerçevesinde ve sonımluluk bilinciyle etrafıncla gerçekleşen olaylann farkında ve çok yönlü bireyler olmalarıy l a münlkündür. Bu ise kurunııın gelenekleı·i ve çağdaşlaşmayı bitleştiı·ınesiyle mümkündür. Bu konuda örneğin sadece birkaç yıl öncesine kadar hazırlık sınıflarında bile Multinıedya'd<ın çok fazla yararlanmayan ve buntın yanı s ı ra lisede hala ağı r Fransız edebiyatı dersleri yanında fransız,-a'yı çok iyi konuşamayan mezunlar verilmesi ve lngilizce eğilimine yeteri kadar ağırhk verilmemesi -örneğin ana dili İngili1.ce olan hiçbir öğı•etınenin ol ınası Haziran 2009 ve bil' ytl öncesine kadar hiç bir i.ş1evi o lmayan ve sadece tahtaya yazı yaıınak için ktıllaılılan laborat\ıvarları.n olma ınası, kullanı~nası b<ınlara sadece k(içük bir örnek ıeşkil eımektedir. yenileılınesi, revirin adeta Bununla birlikte labotaıuvarların yeni baştan inşa edilmesi bu· ~'kım harekeLlenınclerin olduğuna i_<areuir. Bu gelişmeler fiziki koşullan ilgilendiren konulaı'(!a oluştırken aynı zar11anda liselilerin aynı rlıh içerisinde yetiştirilmesi aç1sından ı,tiyiik öneın taşınıaktadar. Şüphesiz bu ruh Ö'1,görl(lk ve sorumlu luğu ayn ı noktada birk>şı i rebilen bir yaklaşımla mümkündür. Bu yaklaşım öv(inç kaynağımız olan liseınizin, sa<lc<.'e °'1lata~•rıtylının l>ir başka Galatasaraylıyı 01 poll~X>hl-anıasından" il>aret olmasın.ı önleyecekriı·. l~Lt sebeı>le blt yazını.n amacı yu karıda belirttiğim konlılartla olduğlı ü1..c...:.re büyütecin b izler üzerine tutulınasıyla mlinlklinc.lür. Oiğeı· yandan Galatasa ı-ay Kültür ve Sanaı Merkezi'nin kurulması önemli bir adınl olmakla birlikte lisenin llala önemli organizasyoıllara ev sallipliği yapamaın:ası vey;.:ı yapına_ması Ozeıinde durulması gereken bir diğer önemli konudur. Sonuç olarak öv(indüğümüı ve lisedeyken her y-•nıınızla bizi kuşatan GalacasarAy'ın aynı zamanda bizlerte var of<ltığtınu unutmamalı ve geı'ektiğincle uğnına mücadele eımemiz gereken komılarda eliıniZ<len geleni y-.ıpmalıy11_ Aksi takdirde Galatasaray Lisesi'ni Yiğit Okur'un yorumunda olduğu üzere "Diğer okulları Gabtasaray gibi yapmay:ı çalışınaktan çok GaL~tasaray'ı diğerleri gibi yapmak'" hatasına sürüklen miş olu nı z. Bize düşen Galatasaraylılık kültOrüne ve terbiyesine olabildiğince sahip olmak ve omuzlarını ızc.laki soıumluluğLın fa rkulda olırı.aktır. ller şey<.leıl öneınlisi ise Galaı.asal';ıy·'ın özglirlükÇü, t>şitlikçi, laik ve çağtlaş yapısının korunmasıyla ayakta kalınabileceği gerçeğidir. Anc-Jk böylelikle Galaıasar.ıy l>ir I~ yüz yıl daha var olabile<..~ktir ayılı çatırıın ahında . .. Oğuzhan ÇAKJR Okul Kantini Yenilendi Öğrencilerin teneffüslerinin çoğunu geçirdiği, en çok vakic Ağabey Ablalanmızla, Kardeşlerimizle kaynaştığımız harcadığı mekan değil; yer şüphesi z kantindir. Derslerin yoğunluğundan kurtulup nefes aldığıınız, en tatlı muhabbetlerimizi ge rçekleştirdiğimiz kanıininıiz belki de okulumuzun en önemli mek~nlarından biri. Bu mektepte dirsek çOrlltmüş Ağabeylerimiz de bizi anlamış o lacak ki; bu sene kanti nim izde uzun çalışmala ı' ''a ı·dı. Kantinimiz, Mektebiıniz'den 1939 yıl ında mezun olan Ağabeyimiz Fuat Diriker'in bağışl arıyla yenilend i. Monotonluktan kurtulup, yeıli l>ir göl'ünü ın kaıaılan kantinimizi yine Ağabeylerimizden 1956 mezunu Doğan tlasol t asarladı . Her adınlımız<.lan tarillin kokusunu duyabildiğimi z Mektel>imizin en yeni bölgesi kantinimiz ve eğlendiği ve ol<h.ı. Son derece yeni nıodenl olı1lasıııa rağınen yine de ıar-i hiıli, Galatasaraylılığ.ın farkıııı gözler önüne seriyor. Du\>arda yıllar ö nce mezlın olmuş Ağal>eylerimizi anlatan bir pano bultınu yo r. O ty.100<.la adı ya1..an Ağabe)rlerimiıin hepsi Türkiye ve dünya çapında büyük başarılam sahiptiler. Onları oku mak gururlanmamıza sebep olurken, belki çoğumuzun hayali oldu o panoda birgün bu lunmak. Artı k kantinimiz sa<le<:e eğlendiğiıniz ve mlll)ai'.>bet ettiğiıniz Galatasaraylılığı yıllar önce bu bir sıralarda okumuş Ağabeylerimizi de tarihimizi de tanıdığım ız bir yer haline geldi. Bize bu değerli imkanı sağlayan Ağabeyl erimize çok teşekkür ederiz . Asiye KURT 6 Ö AMRU.R Ha?iiran 2009 ENTRETIEN AVEC LE DIRECTEUR DES ETUDES FRANÇAISES: MARC FOURREAU Nous remeTt:io ns a noLre nouveau directeur des ~rudes françaises. Marc Fou.rrealı qui nous a don n~ l'occasion de cet enıret icoL A\'ftnt d'Etre le dirttleur des Crudes fraaçalses, \ 'OUS a\'e-.t travaillCau l)'Ue de Gataıas:aray. Esr..u que \'Ous pou,•ez parler de cette pC,riode-? Tout d'abord je vwdrais vous remercier de me donner l:ı parole et d'avoir pense a cet en ırelien. Cette atte.ntion ıne toı.ıche enonnement. Poor r~ndre a votre que.stion j'ai e(fecıive1nent tt.tvaill~ au lyree de Galatasaray de 1996 ıl 2002. De ces 6 anıl8es qui ont ete ıres riches je peux dire que fai d'excellents souvenirs.. )..: me SQ\ı vit:n.~ bien sOr de mes ~lC"\•es et de ceux ave<: lesquels j'ai tissC une particuliCrc, nocan1ment dans le cadre du t hC:iıre francophone que nO\ts avoos debute '1VCC m.'ld:ıme filosovof. )e me souviens t!galement de b p{:ri<>de oU j'~iS "qvaı1ier.. part.'lgeam le bureau avec Necati Bey et KJ.lıç Hoca, dis-panı n't'llheure1..ıscı rı<:n ı il y a queJqucs tempS, tO\lS deux figures hauıes en couleur eı avc<: qui nO\lS avons (Y.tssc.! de bons moınentS. reLı.tion Si on ' 't ut eoroparer la ~rlode oU ,·ous etiez au l)'tee ec aujourd'hui. que pourri~ \'OUS dlre? L'exercice de comparaison est coujours d~licat . toujours inco1nplet ou ıra hi par la ınenlOirei mais ;e dirais que vous ben(!fı<.·i ez <.!e meiUeurs ~qu ipements, plus modernes, et que elcs efforts ont l'f.C falts reguliereı11ent pour amel.iorer les lieux de vie C01l1mune. En 1996 il n'y avait pas ele salle ınuhimeclia, peu d'Cq1..ıipcments Jnfonnatiques, pas de saUe d'actuatice, pas de docun1entation. pas de rC:fectoire ~ l'ext6)eur Sİ lumineux (celui-ci euü ı dans les sallcs d'exantens actuelles), pas de joJie cantine et un vieux foyer enfume, sombre et humide. Sur le p1'3n de ı ·ern;eignernent cl1..ı français en revanche vos carnarack.~ b{!-.nefıcia ient de plus d'annCcs : 2 ans de preparaıoires ı>uis 6 a.nırees jusqu'a la 1l <!nle. La difficulıı!' esı done accrue pout vou.s qlıi devez aıteindte Je ıneııle niveau avec ınoins de temps. Vous a'"-ez aussi travauıe dans des pa)'S dlfferents, qu'esı ce que ''ous pensusur l'eoseignement ici et les tl~cs par rapport aux aUtl'(S pa)'S? Encore u.ne question di.fficile n1ais peninente. Qıaque pays po.c;.sede son sy&eme educatif qui a ses qualitC:s et ses d~fauts ınais le systeme bilingue et biculu.ırel de o.-ıacasaray est exceptionnel. C'eSl une cJl:ancc dont la plupart d'entre vo~ıs son1 cons<:j<:nt~. Les eteves de GıJcıtasaray ont ~galement ''" J)Oll-nıicl exlraonlin:ıire que j\'li raremenı vı.ı ailleurs. NC:anmoins je ne p<:ux pas voııs cacher que vocre g6'<!raıion se doiı de penser de façon gl ob:ıl<: et iotemationale et que dans ce conıexce vous clevrez vous confronter avee <les eıeves. des ~ıudiantS de ıous ıes pays. Jc Stıis en parriculier impressio nne par l'Asie et la volonı~ de re lıssiıe eı le travaHachame des eıeves de ces pays. Je vous in viıe done A ouvrif Jes yeux et ı\ meııre ıoutes les chances de v()(re côıe. J'ai dej:il indique que la maitrise de quac.re ou cinq la11gues vivantes est un minin1um pour votce ~n~ration coınnle la nlaiıri.se des nouvelles tec.hnologies. Mais oes nO\ıvelles te<:hnologies pr<.-ciSC::ın<.Tll ne doivent pas vous emp€chel" de po~der une <:u hı.ıı·e plus approfondie, solide, dassique pour touı dire, qui fem la djfr~reı'l<:e. il n'est en 'ıouc cas plus pensable dese coı1tenter de ses capacit~s et de $On potenıieL ..il faut le d~velopper d~ n1ai11ten.anı, ~ıre au tı:avail sans relache. L'exigence d'excellence doiı @ıre le maiı!'e· 11l0< ... l'hun1ilitC aussi J)ar rappon a totıt ce eı ui rcStc j faire. fı ~pprcn<.lre. Que pourrle:t ,·ous dire sur le rôlc de Gal3taSaray pour ı es rci aıions inten•ationales de L1 Turquie et de la France? il a ~ıe ı)aı· le ı)asse fonda ıllCntal et il le re.'Kera. ı>our eleııx rrıisons pri ı'K'ipale111ent. 1·001 d'al)()(ci parte quc Oal~tasaı<ıy C'$t pllıs <11..ı'un lycee, c'esı un rese.aıt et ele non)brcuses pcrsonnalitC-s fonnCes a Galatasaray ()(.'('tlf)l..!llt dc:s ı>lt•CCS İOlf)()rt~ıntes <hı n s tOVS lcs elon1aines ele la .so<.'iC'LC ıı.ı r<ıuc <.:t ~l l'intcrn ;ttjOn•ıl. Cc:la ı:.sı vı~ıi poı.ır le mondc des 3fT:liı'CS1 <.le r:ın. de l;ı pı'\."$.'IC, de la diploınatic. O'aı.urc part p;lrcc q1..ı c la ·r1..ırqui c, en Francc coınıne aillclırs, :souffrc <.l\ın <Mf-.ıu ı <.l 'inı:ıgc, et quc J'on n!d uiı ~ou vent ce pays si riC'he eı d iversif1C :l dcs c1ich<$ ouonıans ou rcligicux. Voıre devoir, vous qui t'(>n n•iİSSC"/. en princiı~ lcs <lcux cu l ıures ele ı·intCrieı.ır eı un peu plus profon<ICınenı. <!'Si <.le COflllxı.tıl'e ce.s clicll~.S et de r:~irc connaiıre dav:ınıage la richı."SSe. I~ clivcrsiıC cı la complexitCde voc!'c <·ulıu rc. Que reptt.sente par exe1nple la ''isite de l'ancien ~linistre de la CUlture et l'Ambassadeur frarıç.ais qui a eu lieu le 15 Octobre 20081 pour l'inıportance et le rôte de Galat.ısa.ray pour ı es rtlations de dcux pays? \;ot.ıs oubliez NI. l)e Roh;ın. t>r(-sidcnt de kt ComınisSion <.lu SCntıt. C'esı une vi.si t~ trCs in1pon<1 n ıe nota ın_n1en t <.1"1..ı n poinl ele v·uc syınbolique . qui ın0111re l 'i nıc!rCt <1es autorites fnın~~ises p01..ır une insı.ituıion tcll<.: que l<.: ly<.'Cc <le G;ıl~taSal".ı.y <.-ı l;ı solielitC <.les licns qui lı n issent nos <1et.ıx pays <.lans lcs projct.;; el<.: c:oop(:r::tli<>n n()(~unmen ı sur le ı>lan educatif. C'<.'St aussi rC~lffi rnlCr <lans kt oonıinvit~ c:c qoi av:ıit iı1iti~ en 1868 cı n n'cst pas frCqı.ıcnt de voir un tel pr()jet durcr :~usi h>ngtcınps. Etrutt le directeur des 6tudes fra.nçaises, \'O)'ez.,'Ous des probtenıes pour J'enseignemeoı en t'rançais. Par e.xenıple est-ce qu'on a as.se-6de ressonıus de multtnıe.dia ou d'activitts pour pra.riquer la langue française? C'<:.sf une bon ıl<! eıuesıi<>ıl puis<ıuc c'<..osı <.-elle que je Ole pose tous les jou ı'S poıır f:ı i re corrcctement 010n ırav<ı il. t3ien s(lr <.ı ue l'on n·a janl:ais assez ele rı.·ssot.ı rcc.--s, jaol~ti.s assez de Jivf<.'S . janıais asscz de OVD. Cela <.'Olne ı rCs dlCr. l\rlais au·delfl <.le <.-e prol>l&nle matCric:I La qocst.ion ~e pose pour moi de façon eliffCrcntc: c"<.ost .. celJc de la ınotiv;ııion d<.-s eıcvc.s ı><>u r rapprcntis~g<.: d1..ı /en fronçaiS eıtı_i ne elöit rx•s {!trc <.'ônSidCrC <."Om.ın<: unc l:.an$tuC~trJ ılgi'fC ffi'J İS bicn COtllOlC VOtfC 1:-ı nguc <.I<.: t r:ıvail. Si j'\!ı.:ıi~ (:ICvc jc ne J)(>orrais p~ls S\•PJX>l1Cr <.l'avoir aı.ıı:,nı c.k: t'(nırs en français şans ın;ıit riset p:.l r(aiıcn-.enı <:ene langue et jc fcrai done le n~ccs.~irc ı>oıır la p~lrlcr ı>arraiıemcnı <)U plus vitc. Vous posiez la qucstioıı <.lcs ı'CSS<>tırccs mais jc co11sıaıe quc !es CICvcs lisenı peıı les Ji,•res qui sonı il leur elisposition, frequcnıenı ıx:\ı le <.<>cnı re ele docu oıc nıaı ion, ptCf~tc au:< l<>gicicls c-ı l)VJ) c11 français lcs jeux d'orclinat<:uı'...Cl ''iennenı en classe san.s lcurs livres et sans le\ırs ı11anucls.. . C'esı p(>\ırquoi ;_tv~ını ele: rne poscr la quc~tion dcs ı\.'Ssotırc..x..~ ;c voodraL" ~t rc c;crt:lin qvc lcs ~l t;vc-s u ıilisen ı ;·ıu ınoin.s ccllcs <ıui $01'ıt 3 ICUJ' c.IİSp<>SİlİOO de façon OJ>Iİırıal<:. Quellcs sont les ra.tsons. selon \'Ous. d'Ctudier en français? l~n f:ı i t ce qui e.sı: İlllJ)Oıtan t ;\ n1es yeux c'est dans un ptcolicr -- 11 ( =flAMBUR Haziı'an 2009 J833'de Tophane ya ngın ı ile hem ahşap okul bi n ası heın de zengin kütüphane y-•nar. Sulıan İkinci Mahmut, y•ııgından )'eni<lcn yap ı lı r. K1..ı ıey-gü nC)' yönünde l>ir kanaı eklenir. Konfera ns salon1..ı, mescit , kimya lal>0ratuarı 1 'f'tirkçe ktitüı>hane ve ınUdiir lojn1anı ilave cclilit. kala nların IJ iı•iılci Oü n y;ı Savaşı l)ôı1e ırıi Tıp Mektebi Dönemi taına111111..1 yıktıı·ıı) ye11i bit' l)inaı1ı n inşasıı11 emreder• .8ir buçuk yılda tamamlanan yeni bina kagir yapıdndır. 1827 da y ılında, yeni oluştu rula n ordu nun doktor i h tiyacın ı karşılamak için İkinci Mahmut ıarafım~1n ASkeri Tıp Mcktel>i Ancak bu mektebin yer i htiyacının, öğrenci sayısın ı ka rşı l ayama ınas ı nedeniyle yerinin <.Jeğiştirilınesine kanlr verilir. isuınbul'daki n1evct.ıt binalar anısından, l>oş olan k1..ı nı lur. Galatasaray bi nas ı 11ygun görOlllr ve gerekli ek lemeler yapılar•k Tıp Mektebi buraya ıaşınır. 1838 yılımla Tıp Mekıebi Galarasaı'ay binasında faaliyete geçer. Mekteb-i Sulıani'nin Açılışı Osmanh Ba tdılaşrrnı sCırecine bağh olarak, Avıupa tarzı cğitiın ''eren ve ay<lın insaı1 yetiştiren okulların yapılmasına gereksinme d uyar. İlk önce, .. Mekteb·i Sullani" ktırulıır. Mekteb·i Sulıa n i'n in açılışıyla b irlikte Ga l :ıtasarJy'd;ı eği ti m gören ııp öğrencileri Beyoğlu 'nda n Gülhanc'yc ıaşınır. 1868'dc Sulıan AbdOlaziz döneminde b ir kez daha elden geçiri len bina, Ba ııdan DoJlu 'ya d oğnı iki k an a ı ile bu kanatları birleştire n k1..ızey-güı1ey isıikaınetiı1de \iç kollu şeklirıi alır. Mutfak ve bjr takıın idare binaları güneycled ir. Döşeme ·rüın Osınanlı g it>i ıne ktep <le Birinci Dünya Savaşı'ncla n etkilenir. Hu zor günlerde Mcktcb-i Su lı an i bir siirc için ha.1ane olarJk kullanılır. Ç;ınakl<ale Cephesi'nden gönderilen yaralı l ar için hastaneler yeterli ol ınad ığından. öğrenciler cvlc riı1c gönclerilir ve y-.ıralılar binaya yerl eştirilir. l3ir süre sonra öııce g(i nd01J(I olarak dersler boşlar, ardıocbn konferans salonu yatakhane olarak ku llanılarak ya ulı öğı·enciler ele ok\ıla alıı111·. işgal Dönemi 1918 yıl ın cla S.lvaşın bitmesi ve Mondros Mütarekesi'nin imzalanması Mekıelri Sultani için hiç de iyi olınam~ır. itilaf güçleri, kışla olınay-J müsait binaları ıeker teker işgal etnıcktedir. Önce ingjlizler. mektcl">in tahliye edilerek kcnclilerine verilmesini ister. Hemen ardın<lan İtalyaı1lar, Mektel>·i S1..ıhani'yc i.şg~d giıişbt1inde bc.ı11..ınu r. Neyse ki Mü<lür Salih Arif Bey ve MonsieLır J31anchong'nun gayretlerinin neticesinde Mekıeb·i Sultani yabancı k uvvetlerin işgali nden koron ur. 10 Ağustos 1920 tari hi nde Sevr Anılaşmas ı ·n ın iınza lann1asınc:ları soı1ra oı'taya çıkan )'eni dunun sonu c\ıncb iıalyanlar yeniden Mekıeb·i Sultani'yi işgal eımek ister. Yi.ne ve ıavanları ahşapı.ır.Yapıfan çılışmafann nihayetimle 1 Eylül 1868 gOnli Mekteb-i Sultani öğrencileri Beyoğlu dönemin Müd ürü Salih Arif Oey'in uğraşları, Mekıelri Sultani bi nıısında eğiıime başlar. işgalini eı1geller. 1874 yılında mektep biinyesinde Daı:illfünun·ı Sultani adıyla bir üniversi te açıl ır. Mühend islik, Hukuk ve Edebiyaı Fakölıelerinin bulunduğu Yüksek Ok ul aralıklı o larak 1881 Cumhuriyet Sonrası Dönem yılına Mekteb-i Stılro ni'nin kadal' eğitim vetir. Sultani'de Büyük Yangın Mekteb·i Sultani 1907 yılında büyük bir yangın felakcıi geçirir. 7 Mart 1907 ıaıihin<leki büyük yangın, soııraki günlerin yer bultır. Yangın, ikirıct mlidi.ir Monsic1..ır feuillet'nin dairesindeki hav-.tg-Jzı sobasının kazara partan1Hsı sonucu ç ıkar. Mektep tavan ların ı n yüksek ol ması, ~l teş i ıl g:_ızetelerin{IC geniş Milli Müc;ıd ele kawnılıp Cumhuriyet kurulduk tan sonra, adı Galatasa ı-ay Lisesi olarak <feğişti ri l ir ve o günden bu güne bina, Galatasaray Lisesi o larak v-ulığını sürdürür. 1987'de okul binası . Ga latasaray Eğiıim Vakfı ıarafından oruıııJnla r ve güntlıllÜZ<lc de devaın eden ilıti)'ll\'lara cev,ı p verebilecek fi1Jki iyileştirmelel'le koşu !Jara u laşıırtlınııya Ç'• lışılır. Damla ÇAY üzerine su döknlmc'Sini giiçlcyirdiğinden, söndürme ç;ıtxıları yetersi_ı k31ır ve ya ngın hızla !>inan ı n çatısıılı sara ı·. Ya ı1gının ıatil gününe denk gelmesi saye.sinde 950 öğre n cinin 240'1 daiıni yatılı olarak okulda bulunmakıadır. Hu sayede ı:ıhliyc kolaylaşır, hiçbir öğrenci zarar görmeden bi na lıoşalıılır. Binanın yapışı nedeniyle yangın durcltırulaıııaz, sac.lece nl1..ıllasebe dairesinden birkaç defter ve vezne odasın<laki pam.Jann bil' kısıllı kurtal'ıJabili.r. üç saat süren yangın sonua.11 atka taı'3fıaki hadcıne koğuşl.arı ve n1\ufak <.lı.şın<la tü n1 bi11a yanar. Oçüncli Naı">olyon'un hediyesi kütüp hane, için<le "'Nfamuı iskeleti• buluna.n müze, binan ı n bO ıOn ahŞ(lp kısınıyla birlikte kül olur. Öğrenciler geçici olarak Beyleı1ıeyi &u~yı'nın yanındaki hasıııne binasına yeı·leşıirilir, o dönemde Oeylcrbeyi Kaynakça: 1) Mek ıeb- i Sulıa ni ( ~ rof. Or. Vahdetıin Engi n) 2) Mckıelri Sulıani'den Galatasaray Llsesi'ne (Emel Engin) 3)0nak Bellek (Vefa Semenderoğlu • izıeddin Çal~lar) 4) İınpanıt<>rluğt.ın C1..unhuriyeı Kapısı (Necati Ay<.lın) GRANDCOUR llugiin, çeşitli kul(lplerin faaliı•etleri.ni St1rd0rd(lğ(i, Killtiir ve ~ı nat MetkC'lJ'nin yer aldığı ve lise f1..ubo1 takıınunızıo antre1lıanlarına <>lanak sağlayan Gı-aı1<l Coıır, 1997 yılında 50. Yıl Mezunları ıarafın<lan <.lüzenlen<li. fkı düzenleme y.ı.pıhn.'\c.lan önceki clöncınlertle, Gran<.I Cour'<la için t-aıni r etti rilir ve ba k ın1 1 ya ptı r ı lı r. Yangının sorumlusu Monsieur Fcuillet göre,•indcıl alın ır. Yangından sonra bina, İkinci Ai><IOJl1anlit cl<>nen1ini n su deposu, kalayl1anesi ve işHği burada bulunınaktay<lı. Okul<.laki k..ılorifer sistemine.le kullanılae:ak olan köınlirler <.le mimarbaşı olan Galaıa5'lray mezunu Vedat Bey ıar-Jfından buradaki depoda soklıınırdı . Daha S<1rayı öğrenc i ler olduk111 büyük değişiklikler olduğunu söyleyebiliri,. Okulun wnrtı buraya, yemek C! 10 €jAMBUR Ayrıca Türk sa ı1a,ına başarı l a rı ve nitelikJeriyle kackıda bulunmuş nice oyun<:u, oyun ~Z:.'l rı ve yönetmenirıin ilk adım atcıkla.ı·ı sahı1e Tevfik sahnesi olı11uşu.ır. Söylemeye gerek var Her biri ayrı bir yaz ı ını kOn lıSudur... Neredeyse bir asırl ık tarihi olan Tevfik Fikre t Salonu, içinde barındırdığı Galatasaraylılık ruhu gibi asla yaşlanmamış fökaı ınaddi d ünyanın bir parçası olarak ona rıma ihüyaç d uymuştur. Salonun ıeknik ve akustik problemlerini gidermek, balkonu izleyiciye daha elverişli kılm a k amacıyla 1999 yıl ında ıniınar Banu Çelebioğlu ve Ooç. Dr. C.n Binan işbirliğiyle bir proje ltaz.ıxlanmışıır. Galatasaray Lisesi Tevfik Fikret Salonu Rol<>ve ve Restorasyon projesi adı alıında salona ki.ima konu l ması dahi planlann1ış faka t tarihi ya pının koru nm as ı gerekçesiyle proje hayata geçirilmemişıir. Yine de öğretim yıhnıı1 l>aş ında bil' ay şüreyle salonun al'13p!an cilalanıp, yeni bir göıünüın kazandır~dı. Onarımın zamanlaması kulüplerin çalışına planlannda ufak bir aksamaya neden olmu.ş o lsa da Tevfik Fikret Salon1.ı ·n tl :ı ki olumlu değişimlerin ça lı şına la l'ı da olumllı etk i leyeceğ i umulduğundan bir sorun yaşanmaınışur. Simgesel bir mekan o lduğu için Galaıasaray Kulüi>ü ve divan toplant ıları ve 50. y ıl Mezunl:.lr 6\ıl \ışmasında l>ı..ı rada gerçe.kleştirilmektedir. Galatasaray can1iasının l>ir ucunda bulunmuş lterhangi bi r kjmse, Tevfik J~ikreı Salont.ı'nu ve önemini mutlaka biliyoıdur. Bu yüzden salon, ·Ortak Bell ek"ıc; yer almaktadır. GOnümUzde aytıca klasik mözik konserleri. dans geceleri, öğre nci konserleri, resmi kutlanı a l ar ve ıiy;uro günleri burada gerçekleşıiri lınekıed ir. Tevfik Fikret Salonu cıınlıdır. Sandalycleri, pencereleri, peıı;a>Jıırı, rejj odası, ıakip ışığı, balkonu, çıtırdayan parkeleri yaşamakmdır. Sahne, kulis, perde, ış ık }'3Şamakta ve öğrencilerin yeni ve yaraııcı fikirleriyle büyüyen ve genişleyen bir ruhu y.ışatmakmdır. Bu ruh; tutkudur, aşk tı r, gençliktir, ya rat ı c ı l ıktı r, a kıl <lır, fedakarlıkur, CalatasaraylLhktır... Tevfik Fikrl't Salonu; <lönüın noktamı zdır. Selin OVALJOCLU MÜDÜRODASl Tevfik Fikre(ıen bu yana, bütün ınezunlann oııak lufır.asında yer alan mekanlardan biri de nlüdür odası<lır. Bu 0<kı n1n ~iyn ı ıamanda mimarlık sanaıınul büyük bir aşığı olan Tevfik fikr«'in müdürlüğü sırasında !\ayara geçjrilen dekorasyonu gOnö ınOıe kadar deği.ştirilmeden gelmiştir. Odadaki eşyalar bire r antika eser değe ri raşunakJa birlikte, d uvarlar ıaş basnıa tekniHiylc süslenmişıir. Mekanda eskiden ıs ınmayı sağlayan salamandra soba ise günümüzde !ula sadece i>acası sök ül m üş olarak ilk günkü yeıinde bulunmaktadır. Çalışma masasının üstünde ise Tevfik Fik.rer'in kabartma resmi vardır. Edebiyat ıarillimizde önemli bir yeri olan Tevfik f ikret'in odaslnda çalışıyor olınanın müdürlerimize verdiği ~ref kuşkusuz tan1şı l maıdır. Recaizade Mallınut Ekreın'in önderli ğ i nde Servet~i Fünun toplu lu ğu na d ahil o lan ve yenilikç i ıa r~<.l a eserler onaya koyan Tevfik Fikreı, bu ıopluluğun dağılmasından sonra yazdığı şiirlerde toplumsal konulara yönehniştir. Ken(lisi ilk şiirini 1883 yılında, henüz öğrenciyken ya)'ınJan1ışl11'. l888 ydında mekıebi birincilikle bjtinniş ve 1892 ydında okullıınu ıda edebiyaı öğretmenliği yapmaya başlamışıır. 18<)4 yılında ise hüküm.etin maaşlarda kesinti ya pınastndan sonra. ınekcep<eki görevinden istifa edip, Aşiyan'daki evinin yakınında 1)\ılundan Haziran 2009 lloberı 1909 y ı lında 1\lxf\ıtrahın,ın Şeref Efeıldi•niı1 yaı'dımlarıyla mektebe ınüclür olarAk atanan ·revfık ı:ıkret, ınüd ürlüğ\ı esnasu1<bı o dônenx lcki Eğiıiıll Naıırı J~111nıllal1 Efendi ile anlaşınazlıklar y~ışayınc.".t okuldaki g.örevin<.lcn l>ir <.blha geri dönınen'\Ck (izere "ynlm ışur. Tevfik Fikret'irı okul<laı\ ayrılıl'ken geride i)ıı~kıığı en <>rıe111li katkıl ardan lliri ohı11 ınü<lür od as ı , d.. ha o <lön e ınlcrdc.: öğrencileriıl cı1 l>lly(ik merak kon\ılcıı·ından<h fakat döneıniııin en korkulan i.siınleriıxle-n biri o lan vı<ara H~san" l akaplı ıni.idür O<Jaçısından (IQl:ıyı öğrcncil<."'f oda>"" 1>ır.ıkın ginneyi, yaklaşnlayA bile cesaret t.'<-lcınC%1<.:r<li . Hau~ı okıılu biıir<:likıcn sonra gelif> de 1>1..ı odayı gôı'lnck iSlt-yt'lllcrin sayısı az değiJ<li. Bu Şthıslardan biri de <kı J)a sonnı kcn<.lisi <le okuluınuzda nlU<li.irlük yapıruş olan Salill ı\rif 13cy"dir. ·ıcvfik Fikreı t>tı ok\ıl(l(ln 3yrılın ış olsa da kendisinden $(.)n r;.ı gelen mildürlerin hepsi bu odada çalışma ;;erefıne erişmişlerdir. Bu müdürler sırasıyla: Salih Zek; Oeı'. Salih Arif Bey, ,\yni:ı.,dc Hasan Bey, l'aik Bey, Behçeı Bey, Feıhi İsmail Hey, Tevfik llehçeı Güçcr, Fethi lsfendiyaroğlu, lle$im Görmen. ~1 acit Saner, Ali 'fc<>n1an, Mul1iddin San<lıkç ıoğlu, !vlu7.affcr Kıışuloğhı, Osına.n G(iney, ŞOkr(I Sarı, Süreyya Gün•)'. Prof. Dr. Yıldtz.han Yayl~1 1 Prof. Dr. Er<.loğ'.ın Tc~iç, J>rof. Dr. Ethcn1 ·rolga, Prof. l)r. Gün Kuc ve ş i ındi ki mcı ,l üreıniz o lan Mera l ı\1en.1ın dır. Oktı1tıı11u~ l>öylcsinc gü ıel bir mekan kazaıxlı rdığı için, okııltın1uzun efsanevi n1ezu11larından 1'evfik Fikret'<? l>ir kere <l;ıl1a sa ygıların1ızı sunanz. liazal YURTMAN Koleji'ndc çalışmaya baş lam ıştır. A"''"'· 1 DÜNDEN BUGÜNE GALATASARAY LİSESİ BİNASI Bug ün he p imizin b ü yük bir sevgiyle bağlı olduğu ır1ektel>iıni7.iı1 aslında h eı· zan1an bir lise l>inası olar-Ak kullanıltrıadığını ve defalarca çeşitli onarınıl~trdan geçtikte n sonra l.>ug-üılk(i haline geldiğini l1eınen llerkes ıal1n1 in eclel>iliyor<l\11'. işte J)\ı yazı lise binasının l>ugli ı1e ka,ıar geçircliği dön enıleri kr<>ı1olojik i>ir sırayla inceleınekt<.-dir. Gala ta Sarayı: 13ir 'fari11iı1 Doğıışu Rivayt-1.e göre, Sultan İkinci l~yazu Galata sutlarına a\rlaı1n1<1)"3 gider ve av dönüşü Bcyoğlu'dan Tophane'ye doğru inerken g<>zi.i11e b ir kulübe ~-arpar. l) inle nmek için l>u kulübeye giden İkinci Beyazıt, i>urJda yaşayan Güllıoba'nın yeıişıirdij\i nadide güllerden, ik"'mıntfan ve sohbetinden çok h~lanır. Sohl>el sırasıı)<la Güll>aba 'ya kerıclisinden l' ir isteği oluı) olınadığını sor.ın ll .llcyazıı'a Gülbaba'nın cevabı, şu a nda lisenin lltılun<llığu yeri göstererek o raya l1ir ınektep yapılmasıdır. Padiş.1h, bu isteği kabul eder ve 30 dönllınden geniş l>ir a raziniJ"I duvarla çevrihnesini, içine bir cami ile lle:r biri iki yOzer kiş i y i alabilecek Uç koğuş, her koğuşa bir harnaın, 11ir .sulxLy <laire~'ii ve mutfak inşas1nı eınreder. Böyle<..'<! ıne kt ep, Ga la t.:} Sa ray ı o larak şu aıl k i yerine yap ılı r. Enderun ı\ılektebi Dönenıi Bina 1481 yılınteın 1826 yılına kadar Galaıa Sarayı Enderun ~·tcktebi olarak eğ iti m vernlektcdir. Kanun i döncınin<lcn sonra il1nlal edilen l>ina, 1715 yılında Üçi.incü Allmet döneminde ıaıni ı· edilip "Saray Mckıeb i " o la rak işlev i ni s(ird ürür. ilk küıüphanesi 1754'd e yaptırılırır. Tophane yangınında harap olan mekte p, 1819 yılında a hşap olaı-ak inş:ı edilir. 1826 yılında Yeniçeri Ocığı'nın kaldııılmasıyla işlevi S<>na erer. 7 (,} AMBUR t<!tılf>.-i ccıte cl1ancc que vous avC"t, notı pa.~ <l'aı>prendrc le fr:tnçaiS, M3i$ d'~ltıdier en fraOÇQİS, <l:t~ \IOC 3Llll'e langLıe <ı uc VOll'e Jangue maternelle. c•t."'Sl ıın avantage considl!r:d>lc e l une cl\ance c.ar ccla e.'i't tres forınatcur. Eılsuite le fr-.t ılçais v~llicule ur.e cuJture, une histoire <le la peıl.S<!e trCs jmpoı1a11te, t f~ ı>aniculi~re et r<...oconnue moıxlj ale11 1ent. je ne veııx sunoıll pas l'<>pposer aux autres langues et en paniculier ;l l'anglais que VO\IS deveı eg_aleınent ınaitfiser. Ntais ~ tCı'ıtle tout le nıonde 11\aitrisera l'anglais, <.'C n'<.-'St pa..i le cıs p<>tıt' le fmnçais. Que pensez..,·ous sur les ~-l~ınents qui font le lyc:Ce de Galaıasaray le plus prestigieux de la Turquie? L't 1X1.nicttlarit~ de cel ~tablisseıı1cnt e.~ d'<:tte ı>lact: entre unc ı rad iıio11, une hi.stoi ı-e de pltı.s de cinq cenı ans, un ııeritage historiquc fabtıleux, iınpfe.'i;S ionoant <lonı votı s sercz fl"-Sponsables, et tıne autre tr-Jdition C:g:1len1enı qtı i <.'Sl celi'-· <rette tourne vcrs l'avcnir et la nt<><l<.:mitC. Jc n·y vois ~·s <le <'Ontra<liction ına is :ıtı conır.ıire tıne dia lcctiqıı<: d i ffıcil c <.'1. tı~ enrichissantc. Je COftlprcn<ls ccpcnd;ın ı quc <.:cl:l soiı potır lcs CICves parfois coıtıplcxe et <liffı çilc . Je ı:>ensc :ı\ıssi qıl'il ne doi< pas suffire d'cntrer au lycec et f'inir ses C:ıudcs pour Cı rc 1.ın gal~t~sarayli. JI fatıt le nlCritcr to\ıl atı long de s::a scokırit(: , de ses C:ttı<les) <.le S3 vic prof'essionnelle et aussi peııı-Cıre <le sa vic personnelle ...Ce n'esı. done ı>as se1.ıl eılıcnt un ly~c ın.a is une &:ole de vie. Era.nt des Crudianıs au lyde, nous pensons que la libertC et la responsabllit~ sont deux instrwnenlS successifs q_ui font les tnıdianlS plus libres et aL"l fois plus responsables. Qu'esc ~ce que \'OUS. par exen1pJe \'OUS pourriez nous dire sur cela; est-ce que Yous {aites anention ac:e poloc? Cela me fail plaisit d'enıendre cJle'z vous le JllO( r<.....spoıl.Sabilite et de le voir associt! ala questjon <le la libertl'. je constate ccpen<lant une confusion MSez fr~quente stır l<ı qtı ~tjc>n <.le la <l&fıoj tion <.le oc-s temles. jc n<.: vou<lrai.s p(l.s vous fairc tı n cours de plıilosophie ınaiS vo\ıS <.1evc;1. savoir qu'il ne f:ıut p:ıs c.-onfondre !es (16sirs d'ôrdre individucl ec l ::ı. lil>en~ qui iını>lique effe<::ı i vement uoc re.sponsabiUtC cı le rCSJ)<.'1.1 dcs a uı rcs. AtıtrenlCnt dit L1 lif>enC: ser.-ıjt la capacitC a mai1 ıiser .~ ı>mı>res cJCsirs, voire aller conı re ses propres dCsirş, si la ı'Calisaıion <le ceux-ci devaie nc nuin: a aucn.ı i, ;) soi <>tı au l.>Otı fonctionneınenı d'une soci~ı~. d 'un groupc. Voila ı)()tır ınoi <.'C qu·est <!rrc libre, respoı\S3ble, cc qı.ıc Spinoza di.').ail lorsqu'il affimuiı: ·ı..a lil>etc~ c'eS4: la n&:essit~ l>ien con11>risc". ~'1ais JX>lır coınpl'endre et aı:>pliquer cette idee cela <lenınndc rxufois beaucoup de ce.ını:>.s cc de force de caracc~rc. On est stır qu'on est assez fort p<ıur la conıp rcndre et l'appliqucr oomme \ 'OUS disiez.. Est-ce que vons avez. 6nalen1ent des re.ınarqu~ aajouter? O\.ı i car je vieos de m·t."ntret<.!rUr :ıvt."C (ics (X-'fSOnnt.>s reı.,,oosab&cs de "'<l ~hane'\ inquiets etı x-au.s.,'ii pOur v0tre avenir. lls constatenı qıı e l':ın nl-e de ı·ex.aınen , {lnn<.!e <.liffcilc, vous avc\ıglc et qtıc VO\IS 0tıbliez ele rCfll"<:hir 3 " l'aprC:s ÖSS". brer quc: v0tre vision d<:vicnt ( n,!$ courte. il rauı pcnscr :\ un ı>lan d'avenir ec l)ien comprendre que ce que v<>tı,s aprene~ au Jyo.."e en detnil-rc annee esı <>ricnte vcrs cet avenil' et doit vous se ı'VİJ' da ılS VOS e tudes, q\t'il fauı en tirer profıı . 11.s oonsl:ltCnl aussi. co<rune n1oi1 quc ltı coı nı:>eti ıion sur le nl::ırchC <lu ıravail est de plus en plus nı <tc et q\ı'il faul lire , s'infonnc.:r. se cultiver loujours <lavantag<:... Oğ\ızJ1an Ç.r\KIR l~nlr<.: Mf.l{f Hazi ran 2009 Neden "Mekteb-i Sultani" ? Calat1$tr.1Y Ll.iesı, kuı\ıllışı.ırldan beri vetdiği cği1i111 ve yctişlil'<liği bireyle< S::l~siııde Olkcni ıl cl lkkaı lcrl Ozeriıt<lc loplayan c:ğithn kunlıttl atı ndao biti ol n1uştur. Du kuru ı\lun ~ıla n'tlYJ çahşıı.ğı özgür <lüşüılt.-.: orı~ını, ülke yöneı iınin<l.: etkili ve lvpluın<l:l öoeınli yerlere sahip ki~ilcriı1 yct i~me.'iin i :;~1ğla ınlŞ( ı r; ki ;o:atcn kunıluş am'10 <.la yalxı.ncı <lil l>ilco <l<."Vlet a<l:;ın1ı yetl,ştirn1ckıit. GOnllnl(i;.;de <le bu okula her yıl Gal<ıtasara>' llköğretiın Okulu'l'Ktan gelen 50 kişi ve SBS s-ı ıı:tvıyla ıl\Cktel>in ptı an ını ıun ur;ı n 100 k işi ile l'>i rlik ıc topl a ın l 50 kişi girmektedir. l\1cklcbin, Anadolu Liseleri o rası nda en yl\ksck po;ınlı okul <>ld\ığuntı cl :ı h;u ı rl~ı un:ık gcı-ekir. 'l'lirkiyc' oio gelt.'<..-eğiı)(Je gOnO ınlii:de de es.kisi gihi etkili <>lan iı\.Siınl:ann yc..1-işıiıildiği J)lı kunııll sii:~ <hş:ında1\ nasıl ~>ri.i l'lli)'<'ıf Kin ıi i::ıulnın clcşı iril sc <le, herkesin içinde bulunın:ık lstc<lifti l>ir <.>n.:ırn <ICğil fnidir (;:ı ku::ı.sa ray lıhı nn <>naı\lı? (i:ı z<.'tcl<!r<lcki halx-rlcrde, kişi nin ıllC';.un olduğt.ı \inivcr.sit(.:'nin, hı:ı u;.1 :t.<l ıtl:tn ;o::ıo1a n 1113karn1nın kullaılıl dığı hiç ycrir.e "Galatas::ır;ıy J.i..<>esi ıllC:tAınu • t<tbiriıtin ıni gö;o:Oınt1%e çarı')(ltı yor? Öğrcrıc:ilcrin hayalini slislcycn Mektel)-i Sultani•<le okuo1 uş <>lınnk, pek çoJ< kişiye göre k i şi n in g(.:' l eçcğ i ni ga r:ınt iye alına.s ı<IJ~ çün.kü bu okııl da b i~--yler gerçek h.ı y.ıu hcnOz lise ..;ır:ıların<l~ıyken l<lnttlttr. Ülkenin her yanınd:ın, rarklı sosyal s 111ıtl<t ı'<l:tn gcl c ıl öğı•c1lCileı· bur-.ı<la kayna.ş.ıp, k:ıt<.lcş olurlar. 'IOplumda yaşamanın ı\C <lcınck ol<lugunu öğrcni ı1cr. IJurada l >'JŞ,laynn kardeşlik <~ınfı r IX>yu sorer. Bir S-0% V'.\rdır ki hcpinliz l>iliri;o:.: -VJ latasaraylılar ))irt>irlcrini tutarlar.· Cerçckccn de ..;·ı r.l l :ır<.la l>a~l:ıy;u1 l>t• k~ıtd~li k ile ıllektcplilcr ilcriki yıll :tr<.I~ l>irl>irlcrini her ı:t l an<la desteklerler ve böylece l>aşarıla ı·ına l >:;)_§::tıı kal<ttlar. ''Galaıa.~ıtayl ı öğreıl cilcr sö:.r..c.lcidir- tabus-u da gününlüi'.dc yı k ı hn ış <luru1)1c.l:ıdır. Okul öğrc11cil crin in l.>üy(ı k (>r:lnı ş:ıyıs:ı l l.>ölünttind<: <.'>k\ıınakl:.t(lırlar. Sô;r,elçilcrin l>Oyük l>öl(in1ünün ise cer<:ihi hukuk vey<ı tı l1.ısl~r anısı i lişk i lerdir. Mckıcp. tj(.iıiılllcrinc Gal<ll~LS<l-'<lY Onivc~itesi'nde dt.-'\~01 ClılK'k istcyt.-ıl (~ı'encilcrc iç sı nav iotkanını S\JOO~k. başatılı olan (~rendlctin k<>lltcrıjanlar <loğrult USt.ıfKla G:1latas.1ray Onivcrsilesi'nc <lirek birlikte Cal<'IUil.S.11"J)' J.i.SCSi'ndcn SorlX>nn<: gibi pek Ç'(>k tanınnuş On i ver~iıe<lcn btı rs k:ı;o:nn ın :ı i nlkan ını <.la l>izlerc verir. ı'<lckıcb·i $\ıltani ça ı ısı a ltında h~ı k iıll olan özgür di.lşOncc <>ıt;tıılı hu okulclaı1 pek çok ~n;uçı yc t~"fl\Csini sağlaıllıştı r. Okulun her l>ir l>öl üınü ı\ün l>utan\ l>ur.tıll ıa rih kok ına.$1 , gcl<..'<:cğin s:tna tçılı-ınn-a adctı-ı ilham verir. Görkcınli ·rcvrik Fikret S:ıhncşi öğr<:nçilcri tiyaırc>y<ı teşvik t.:<lerkcn, hoğa;:ı gören bir sı nıfı n canl pcrv(lzın:ı <>tUrt.•ı> l>ir şeyl er y<ı;o:m:ın ın i11s;ın:ı vcl'(llAi rahatlama duygusu ve 1,evk paha bi çilıne%dit. Oktı lu ın uzun nlCIZik g.rupl:ı. rı da, okulun ve vakfın verdiği <lc.steklerlc yapılan ınli1ik yanşınalarında ))üylik başa rılar elde gt.'(iŞlcrin i sağl ar. Bununla ınc;o:ı.ın <>ln1::ı k ytııt<lışı n<.laki cımckH.'<lirl cr. ve .sanat m<!1kczi olan 13<.--yoğlu'nun göbcğin<.lc okul. yab:ıncı dil a~ırlıklı ögrctim şekliyle çağı <lOnya i nsa ı\latı )'Ct işıiril'. l~u i o.s.ın l ar yaşao ıl ao iSt::ınl)l.ıl'un külıi.ir ktıı\ıl n1\ış 1)1.ı )'<4ka l ;ıyao olayla ı'<l. <hıy;ırlı , Galaı~lsataylı olına.rıın verdiği s-orurnluluk l :ırı S,CtirC.n İl\.$3nlar (>!up, l)uhındukfarı h<:r Ç<!vre<lC klihür l>irikinllcri ve yaşa ın şekilleriy le koktycı :ıyırt c.'<Jilir ve <.liğer ins:ınlar:l örnek t<.~ki l <.-d<:-rtcr. Aı:uürk'lin ktı r<l tı ğu Çağdaş 1\ irkiye Ct.ım1luriyeti konıya n . Oll\ı n ilkelerinden ıav i7. vernwyı;.-'11 , llilinıin ve :;<1n:ıtın ıoplt.ıılt\ı h'Clişıi r<.'Cck y<.--ganc unsurlar oldugunon bilincin<:lc olan i'vlcklclr i Sult~lıli ög.rencilcıi alışık olduğtııllllZ gn>i her ı;.u11a.n ülkcoiı1 bı('k:ceğindc etkin l>ireylc-r olar.ık, ·rotkiyc'ye hüytik hii'Jtıctlc:.•ıtll" )'CritlC l >u l unacaklardır. lla:t_.al Y lJR'f'~'lAN Q @ AMB l!JJR 8 Haziran 2009 . . DOSYA: ARAMIZDAKI KUVVETLi BAG ... ORTAK BELLEK t:fıAMB:U R 9 olurou. Salonun yanındaki kap~ar yalnızca seyircinin salondan ıop lu ca ve kolayca çı kmasına yarard ı . Vedaı Tek b u düşüncelerle salonun arka tarafındıki sınıfı •fuaye" yapıp araya bir kapı açtı. Orta)"• şık ve gösteri,şli bir ıiyaıro salonu çıkmıştı. Ülkemizde okullarda yap ılm ış ilk salondu bu. Gti1.cl bir ôrnek. Y ı lla r sonra, 2005'ıe Galatasaray Lisesi'nin Paris'ıeki kardeş o kulu olan Lycle Victor D\ınıy'nin müclliıü l.stanbul'a liseyi ziyarete geldiğinde salona hayran o lacak ve iç çekerek "bizde böyle güzel bir salon, ne y-Jzık ki, yok• diyecekti. Oysa bu lise Paris' in önde gelen ve zengin okullarından biriydi. Öğrencilerin babaları ya büyük şirketlerin patronu, ya da belli başlı politikacılardı. (Ben o liseyi ge-<diğim zaman gördüğUm toplanıı salonu içine iğreti iskemlelerin d i zilmiş olduğu bir barakaydı adeıa.) Tevfik Fikret düşlediği ve umutlarını yüklediği salona kavuşmuşnı. Ancak bağnazlık derhal baş kaldırdı. •Mescidin Osıündeki salona tiya!fo yaptırdı, orada göbek anıracak" diye kamP<tnya ooş~mılar. Hana 31 Maıt şeriat ayaklarunasııxla o kulu basmayı bile düşündüler. Tevfik Fikret çapulcu siirüsü yürüyüşe geçtiği zaman okulun kapısını n ö nüne çıkıp .. l3uraya ancak benim cesediıni çiğneyerek girel)ilirler" d iyecekti. •Tevfik Fikret Salonu• onu yaptıran bu büyük şa i rin, bu ulu düŞ(inürün gele<.-ek kuşaklara bıraktığı bir armağandır. Onun <lüşlerini ve inancını taşıyan bir mesajdır. Başarılı olmu~ lJir 111iras. O rada yetişen. or.ının ~:ocuğu <>lan 400 kişi ileri yıllarda profesyonel olmuştur, ama binlerce genç de oradan feyiz a J mışl ır . Kendilerini orada bu lmu şla rdır. Orası }'aşamlarının dönüm noktası olmuştur. Kişilikleri orada TEVFİK FİKRET SALONU "Mekıel>-i Stılrani'nin her öğrencisi sahne [Ozunu y\ııın:l lı " diye düşündü günümüzden 100 sene önce ı 19 numaral ı ·rcvfik Fikret .. . Sahne tozunu yutnlalı ki, o ıoz genzini yaknlalı, gözlerini yaşa rı nı a lı . Ancak bu yolla öğren c iler; geleceği n diplO ıllatlal'ı. f>OIİtikac ıları, düşünürl el'i, medya ,ve gÖ.~ICl'İ dünyasının nitelikli 3d<tın l a rı olmak için gereken ol g\ı nluğa eri şeb ili r ve l>öylclikle l}aııya bir pence ı·e aç ıl abili r<l i . 1'cvfik Fikr<:l d e 1907 yangını n dan sonra Lisc'nin ınlidürli olduğunda akJıncla öğı't.'llcileri "'sultanlann ıncktcl)iılC" yaraşacak biçimde her yönüyle eğiı ınek içi.n gerekenleri yapmak vard ı. O s ı ralarda binanın yenideıl onarılması günden1dey<li. M iınar olar.ık, sonradan ser n1inla r· ı şeh ı·iya ri olan, Galatasaray Lisesi ve ı>aris l~oole <.le.o; Beaux Ans nlezunu, Galatasaray derneği kurucııları n d:an , Yeni ı>osıalıane bi ıla~ı ın i marı Vedat 'fek görevlendirildi. Salonun y.ı,pıllŞ arruı.cı öğrencilerin ~lışmalarını sunabileceği l>iı· ınekana sahip olmasını saA.laınaktı. l'cvfık Fikret &ılonu'nuna ek olarak kulis ve lobi oluşturrnak omocıyla , salonun sağ ve solundaki iki sınıf yıkıldı. özellikle lobinin varlığı salonun\ın profesyonel tiy.ıtro sahnelerinin kriterlerine uygun olnlak amacıyla hazurlan<tığının ka11ıtı<.hr. Oalla sonra lobi bugOnk(\ Abdurrahman Şeref Salonu'n:ı <JönOştUn11dO. ·revfık Fikret, kültürel faaliyetlerin gerçekl eşı irilebiJeceği bir salon fikrini sunnlak ve M i maı· Vedat 'fek'e ilhaııl vermekle Galatas:ıray Lisesi'nin 2. Gül B.1ba'sı oldu. (Bu nokt;ı<ia salonun ıasa.rıınını yalnız başına yap-tığı konusundaki yanlış inanışı dü%elunek gerekir.) Salon. Tevfik Fikret Kürüphancsi ve Al>durrahnlan Şe ref Salonu gilJi n1i ınar Vedat ·rek'in diğer rasa rıınlarıyla benzerlik göslerınekted i r. Bura<lan tasarı m ve inşayı onun yaptığı sonııc..ı.ınu çıkarsak <.la salonu <liğer tiy.ttro ve konferans salonlarında n faJ'klı kılan, tuh ve şevk katan 1·cvfik Fikret'tir. S:ı l onun mesci<lin üzerine yapı l ması. kimi gericileriı1 dikerıli oklarına maruz kalınasına neden o lsa da o yılmadan sal onuıl varlJğın ı , öğrencilerin h akları nı savundu. Baskılara boyun eğmektense istifa etmeyi ıercih etti Kendi sözleriyle ifade edersek "Hak bellediği bir yol:ı yalnız gitti ... Ama yanıhn ışt ı, yaln ız değildi. Ağabey l erine ve kendilerine yapılan bu haksııbğı kaldır.ıınayan öğrencUer bir hafta boyunca - Haziran 2009 ~ lletişim ve etkileşim o lmadan bir toplumun bireyleri bir arada rutunaınaz.. Anılar olmasaydı geçn1işi11, tımut edilınese geleceğin ne anlaım kalırdı' Tambur ekibi olarak, GalaıasarJy camiasının temellerinin bu ilkede saklı olduğunu vurgulamak istedik ve "Ortak Bellek" ~lığı altında tüm Galatasaylıların ucundan bucağından etkilendiği kimi konulan incelemeye çalışıtk. Elbene lisenin tarihinin dallı budaklı ol~u. başlıkları tüm ayrı.ncılarıyla bulup, masaya yat1rınan1Jz1 engelle<li. İstemede n atladığımız noktalar olmuş olabi l ir. Biraı da bu kavramın nereden geldiğinden baf1setn1ek gerekirse, 1989da 3.4 yıl süreyle "GSL GAZETE" adında bir gazete ve yanında Galatasaray Belgeliği adı ve "Müşterek Hafızamız • Ortak Bellegimiz" alt başlığında bir e k yayımla nmıştı. Gazetenin sahibi Yiğit Okur, genel yayın yönetmeni ise Atila Alpöge idi. O rtak Bellek kavrJmının ortaya çıkışı ~e buradadır. Bu kavram ve içerik, daha sonra 1998 yılında Vefa Semenderoğlu ve İzzeddin Çalışlar Abilerimizin yazdıkları Ortak Bellek-1948 Yılı Galatasaray Mezunlarına 50. Yıl Hatı rası kitabında da ku llanı lmı ştı r. Görüldüğü gibi Galatasaray ile ilgili herhangi bir araştı rmanın kökeni, bir adın orıaya çıkışı bile bir hikayeye dıyandınlabilir tıpkı kendisi gibi. Su okul gibi Tambur da geli,şmeye, ortak belleğımlzi yansıımaya devam edecektir. Selin OVALJOGLU duran insan malzeme.siyle ülkenin fa1.Ja yol alam~tyacağını biliyordu. Geleceğin yeni Türkiye'sinin tek umudl! gençlerdi. Zaten lisenin müdü rlüğünü bu 1.ın11.ıtJa ve b1.ı bilinç nedeniyle kabul etmişti. O sırada lise de zor günler yaşıyordu. !lir yıl önce çıkan feci yangın okulu l1antl)eye dönüştünnüştü . Bir yanclan ona rım <ievaın e<.liyor, öbiir yandan <la dersler yapılıyor<.!u. Lisede l>aşıhc)ztıklıı k l1iiküın s ü riiy<>rd1.ı. Yeni ınü dürlt n çevresindekiler "liseyi adam edebilmek için en az yüz <>ğrenciyi okuldan kovmalısın" diyorlar<.lı. Tevfik Fikret l'>tı <>neriyc güldü, geçti. ·rersintt öğrencilerine sevgiyle ~l t\ip çı k u ; onları dinlc}'Cn, onları anlayan ve 011lan kazanmaya çalışan bir ağabey gibi davra ndı. Kısa wmanda yarattığı güçlü sevgi ve saygı esintisiyle öğrenci leri derslere sıkı s ık ı bağlayan bir düzen geldi o kula. Ancak Tevfik Fikret için bu yeterli d el!ildi. Uzun yıllar l>oy1.ınc-.-t bas k ı, gan·ut'U\zl ık ve polis kontrolli alun<la ezilın iş olan toplunl.<..la kişiler su sk\ı n 1 ürkek ve çekingerı tavırlıydı. Tevfik Fikret gcleccğın insanı çok farklı bir profile sahip olmalı diyoıdu. Kendine g(iveni olan, düşüncesini ~-ekinmeden söyleyen, kendini etkili biçimde ifade eden ve kalalxılıklaı\n karşısına kori<madan çık:ın insanlar yeıişmeliydi. Bu, d'-rslcıfa sağlanamazd ı. Tevftk Fikret'i hep bir şair olarak biliriz. Ama o bir düşünce ·'-'·'~ ."~··~ - ~ ~ TEVFİK FİKRETİN ARMAGANI• 2010'da yüzüncü yılını dolduracak olan "Tevftk Fikret Salonu" değil yalnız Galatasaray cam ias ını n, bütün ülkenin eller üstünde tutulacak değerl erinden biridir. Dikkat ederseniz, "Galatasaray Llsesi'nin" deınedim de, "camiasının• dedim. Çünk ü b u seçkin salon lisenin d:ır ~ .~ -- ~ •ı· · '-~ . '' . oluşmuştur. Su b<ıkımdan '1'evfik Fikret Salonu• Galatasaray caıniasının en değerli v-Jrl ıklarınclan biridir. Yalnızca bu camianın değil , ülkenin de. Bu olguyu bizlerin, okul öğrencisinin , okul yönetiminin ve eski mezı..ı nların asla ı.ınutınaınas ı gerekil'. Atila Alpöge çerçevesini aşıp geçmiş, cım.ianın mınam.ı.na cbn1gasını vul'an bir varlık olmuştur. Giderek, etki alanını ülkenin büt\in\lne yaymış ve geliştirip yetişti,.diği değerli genç.lerle Türkiye'ye değiş ik alanlarda seçk in sanatçı l ar sunınuşl\l r . Birçok genç ilk tiyatro deneyimini burada yaşadı ve burada kıııandığı birikimle profesyonel tiyatroya yönelme cesaretini buldu. Gene sayısız genç (daha sonraki yıllarda ülkenin hayran olacağı) •müzik insanı• kimliğini burada edindi. Bazı değerli film yönetmenleri gerçek sinema d uygusunu ilk kez bu salonda yaşadılar. <Nitekim ı96Q·ıarda ülkenin en önemli sinema eleşıirmeı1i '"Türkiye'ni n ilk sinematek denen1esi Galatasaray Lisesi'nde yapılmıştır" demişti.) Bu bereketli salonun Tüıi<iye'ye armağan ettiği (ve her biri kendi alanında ülkenin yaralJCI gücünü birkaç adım öteye götürmüş olaı1) profesyonel tiyatrocuların. müzikçilerin ve sinemacıların sayısı 4-00'e varmaktadır. • • • • • • Tevfık Fikret, 1908'in son g(tnlerinde liseye müdür olduğu zaman ülke çalkaıııılı bir dönem yaşıyordu. Türkiye tarihinin önemli bir dönüm noktası o lan Meşrutiyet beş ay önce ilan edilınişti ve ülkenin ilk seçimleri yalnızca b ir ay ö nce yapılmıştı. İlk heyecan geçıi.kten sonra kişisel ihtiraslar gün ışığına çıkmış ve birbiriyle çatışan g1'ıplar belinn~ti. Tevfik Fikreı karşısındaki göı\inümden rahatsızdı. Onalıkıa dolaşıp bir ressaın ve amatör bir miınar<.IJ. Çeşitli dallaf"J ilgi duyan gerçek bir "1ruıtçı. llaşanlı bir tiyatroC\ı gibi, konuşurken etki yaratm;ı l>ece risi vard ı . Evinde ari<adaşlarıyl~ı birlikte tiyatro bile yaı>mışhıtdı . l3u ne<lenle, 'fevfik Fikret aradığı çözümı:ın tiyatroda olduğunu biliyordu. Gençler sahneye çıktnah ve l>e<lcnlcrine, seslerine, yüzlerine sallip olınayı a<lamı , öğrenmel iydile r. İlk kararfarırıdan biri tiy-Jıro salonu yaptınılak o lcl'u. OılaCııl)ı ylir\ltcn l>aşıniınaı· Vedaı 1'ek'i eski yıllardan tanı}'Ol'dtı; lis<.'<le ~'Cicbiyat öğreımenliği yaptığı sırada Vedat Tek okulda öğrenciy<li. Ona eskiden n1üze olarak kullan ılan, ama saklanan ınalzcmele ri n tama rnı yanmış Ol<lı..ığu için i şlev i k;ılnıaınış ol;ın geniş salonu gö:.1crdi. Yan(Jaki sınıfın duvarını yıkıp, o raya sahne yaptılar. Üst kattaki yatakhaneyi ortadan k;ıldırıp balkon ol uştu rdular. Ve<lat Tek l'aris'te gördüğü liyatro binalannd:1 seyircinin önce bir "fuaye'')1e gel<liğini 1 buradan salona g~-y1iğin i biliyordu. Tiyatro d~xliğiniz böyle 'Bu yazı yawnn Tevfik Fikret Salonu'nun yOzunc(\ yılını kutlamak ve Galatasar.ıy Lisesi'ndeki ıiyaıro çalışmalarının tarihini yazmak amacıyla hazırlamakta olduğu ve gelecek y ı l yayımlanacak ola n kit apta n özetlenmiştir. eğ itimi durdurdu zira Tevfik Fikret'in yoksun bir Galaıasaray anık eğitim anla yış ın dan Suluni" değildi. Salonun işte budur. Geçınişten günümüze o sahneye adım ı n ı at mış her öğren ci Tevfik f ikret'e minnettardır. Salon, birçok öneın l i öğrenci orga niıyonuna, konserlere, oyunlara ev sah ipliği yaptı. Onlarca öı-nekıen l)itini söylersek; Ahınet San'ın öğrencilik yıllannda, o ve arkadaşları Emel Sayın'ı daveı ettiler. Timtı r Selçı.ık 'un konserinde arkaya bir perde yerleştirilerek ilk def-.- görüntülü konser o rganiıe ettiler. "Mekıeb-i günümüule lınJa onun adıyla anıll'Tl3sın ın ana s<.--bc:bi Spoılsorlan öğrenciler keıldileri btıluyorlardı. Gi1nUıntizdckj festival ela bu wm3nlar<la, ·revfik Fikret Salonu'nun a hşapları üstüne kuJ'uldu. Salon. ınüzik faaliyeıJeri dışın<la folklor çalışmalarında da akıif bir biçimcJe kullanılıyordu. Yazın u l\ıslararJsı festiva lle r di.iıcnleniyor, çoğı..ınlukla Balkan ülkelerinden gelen yabancı fo!klör gnıpları okulda ağı rlanıyordu . Çok değil 30-40 sene ö ncesiydi. J>eki ya ıiyaıro? 1968 G.L'indc sa<lel-e erkek öğrenciler olduğundan tiyaıro oy\ınlarnıda kız oyuncı.ı ya ihtiyaç duyulduğunda Noıre Dame de Sion lisesindeki m3ntığ,1 k ız öğrencile rl e çalışılmıştı. ,.