Dergiyi indirmek için tıkla - Arı Kovanı
Transkript
Dergiyi indirmek için tıkla - Arı Kovanı
editor Genel Yayın Yönetmeni Cumhur Dinçer Editörler Didem Yeşim Pektok Hazırlayan Fazlı Gökhan Yıldız Kapak Görseli Fazlı Gökhan Yıldız ARI BİLGİ BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ AKADEMİSİ Caferağa Mahallesi Mühürdar Caddesi Dumlupınar Sokak No:27 Kadıköy | İstanbul (Merkez) Kadıköy Beşiktaş : 0 216 414 4 274 : 0 212 258 4 274 Pendik : 0 216 491 4 274 Şirinevler : 0 212 541 4 274 Mecidiyeköy : 0 212 267 4 274 www.aribilgi.com twitter.com/aribilgi facebook.com/aribilgi Arı Bilgi Bilişim Teknolojileri Akademisi öğrencilerine ücretsiz olarak dağıtılmaktadır. Dağıtım oranı baskı sayısıyla sınırlıdır. Sürekli üreten, değişime ve gelişime odaklı, doğru ve açık iletişime inanan, öğrencisine daha iyisini sunmayı hedefleyen, her günü bir önceki gününden bir adım önde, kendini aşma hedefiyle yoluna devam eden, tek rakibi yine kendisi, işi sadece eğitim olan Arılarız biz. Sloganımız ‘Önce Fayda’. İlk amacımız, öğrencilerimize aralarında ayırım gözetmeden, doğru müfredat, profesyonel eğitmen, ferah sınıf ortamlarında eğitim vermektir. Öğrenci Anayasasıyla, Türkiye’nin en iyi danışmanlık firmaları aracılığıyla iş imkanı sağlamasıyla, aylık düzenlediği ücretsiz kişisel gelişim ve mesleki gelişim seminerleriyle bilişim eğitim sektöründe ilklere sahibiz.Tüm bunlar Arı gibi çalışmakla ve işine inanmakla oluyor. Tüm şubelerimiz bir Arı Kovanı. Dergimize de bu isim yakışırdı. Öğrencilerimizde arı gibi çalışkan kısacası kocaman çalışkan bir ekibiz. Gelin bu sayımızda sizlerle “Java Android” ve diğer çarpıcı konuları inceleyelim. Bizim için güzel bir heyecan Arı Kovanı... Didem Yeşim PEKTOK Editör editor@aribilgi.com 06 ÖĞRENCİ İŞİ 08 TEKNOLOJİ -Dokunmatik Ekranlar 12 SAĞLIK -Diş Hassasiyeti 14 HOBİ -Fotoğrafçılık 17 AJANDA -Vizyondaki filmler-Konser-Tiyatro 18 KİTAP - Az - Hakan Günday 20 ASTROLOJİ 21 içindekiler GÜNCEL- SGHM drone talimatını yayınladı guncel SHGM drone talimatını yayınladı, Türkiye drone’larını kayıt ettirecek Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü drone uçuşları için taslak talimat yayınladı Havacılık konusunda ülkemizdeki düzenleyici devlet kurumu Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) web sitesi üzerinden drone’larla ilgili merakla beklenen talimatını yayınladı. SHGM, geçtiğimiz yılın Haziran ayında bir taslak talimat yayınlamış ve insansız hava araçlarını (drone) kayıt altına almaya başlayacağının sinyallerini vermişti. Yayınlanan talimatla birlikte ülkemizde de tıpkı ABD’deki düzenleyici FAA gibi drone kayıt ettirme şartı getirildi. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM), Türk hava sahasında işletilecek ve kullanılacak olan sivil İnsansız Hava Aracı (İHA) sistemlerine dair bir taslak talimat hazırladı. SHGM tarafından hazırlanan ve Türkiye’de uçurulacak olan drone’ları da kapsayan taslak talimat, insansız hava araçlarının tescili, operasyonları, seyrüsefer, bakım ve uçuşa elverişliliği ile verilecek hava trafik hizmetlerinin esaslarını belirliyor. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan taslak talimata göre, 500 gram ağırlığından fazla olan uçan oyuncaklar, yani pek çok drone modeli, sivil kullanım amaçlı insansız hava aracı olarak kabul görüyor. İHA’lar taslak sözleşmede azami kalkış 6 I www.aribilgi.com ağırlıklarına göre 4 farklı kategoride sınıflandırılmış. 500 gr – 25 kilogram arasında İHA0, 4 kilo gram – 25 kilogram arasında İHA1, 25 ile 150 kilogram arasında İHA2, 150 kilogram ve daha fazla ağırlık sınıfı ise İHA3 olarak belirlenmiş. SHGM’nin taslağıyla gelen önemli kurallardan bir tanesi, artık İHA ve sistemlerin işletici ya da sahiplerinin Türk hava sahasında uçuş yaptığı sürece sigorta yaptırma zorunluluğu. Taslak devreye girdikten sonra, sigortasız uçuş yasaklanacak. Bununla birlikte uçuş izni talep formunun taslağı da SHGM tarafından yayınlandı. Burada da drone ile gerçekleştirilecek uçuşların detay bilgileri verilecek. SHGM, taslakta uçuşa yasak bölgeleri de dile getirdi. Buna göre irtifadan bağımsız olarak havalimanlarının meydan referans noktası merkez alınarak 15 kilometre yarıçaptaki alanda ve her iki yönde uzunlamasına 22 kilometrelik alanda uçuşlar yasaklanacak. Bununla birlikte helikopter pistleri, askeri bölgeler ve cezaevlerinin üstünde de İHA uçurmak yasak. Yine NOTAM kararıyla belirli ya da belirsiz süreli uçuşa yasak ilan edilen bölgelerde uçaklar gibi İHA’ların da uçması yasak olacak. SHGM, yayınladığı taslak talimatla ilgili görüşleri de web sitesindeki Görüş Bildirme Formu aracılığıyla 10 Temmuz 2015 tarihine kadar kabul edecek. Böylelikle, İHA sahipleri, işleticiler veya pilotlar bu taslak sözleşme ile ilgili görüşlerini SHGM ile paylaşabilecek ve yakında yayınlanması beklenen talimata dair söz hakkı sahibi olabilecek. Eğer sahip olduğunuz drone’un azami kalkış ağırlığı 500 gram ile 25 kilogram arasında ise, SHGM tarafından web üzerinden açılan kayıt sistemine drone kayıt işlerini yapmanız zorunlu. Drone’ların ağırlığının 25 kilogramdan fazla olması halinde ise bu araçlarının tescili gerekiyor. Talimat çerçevesinde askeri amaçlı olarak kullanılan ya da sadece kapalı alanlarda kullanılan İHA’lar kapsam dışında bırakılmış. Yine yarım kilogram altında ufak bir drone’a sahip iseniz, bunu kaydetmenize gerek yok. SHGM tarafından yayınlanan talimat sadece drone kayıt işlemlerini değil, bu ürünlerim üretim ve ithalat, yetkinlik, sigorta ve drone pilotlarının eğitimi gibi konuları da kapsıyor. Ülkemiz hava sahası içerisinde uçuş yapmak isteyen drone sahiplerinin, SHGM üzerinden açılan web adresi üzerinden 1 Mayıs 2016 tarihine kadar drone kayıtlarını gerçekleştirmeleri zorunlu. Aksi takdirde ise uçuş izinsiz sayılacak ve talimatta da belirtilen cezai yaptırımlar uygulanacak. Bununla birlikte SHGM, NOTAM adıyla anılan uçuş yasağı getirilen bölgelerin, askeri ya da havalimanı bölgelerinde drone uçuşlarının yapılmasını da talimatla yasaklıyor. Havalimanlarının 9 kilometrelik yarı çapında uçuş yapmak artık yasa dışı sayılacak, yine çok kalabalık alanlar üzerinde uçuş yapmak da yasaklanmış. Örnek vermek gerekirse bir Cumartesi günü Taksim meydanı üzerinde irtifa ne olursa olsun drone ile uçuş gerçekleştirmek yasak olacak. Kayıt işlemi sırasında drone pilotları TCKN, drone’larının fotoğrafları gibi belgeleri de hazırlayacak. Kayıtlar, bugünden itibaren başlayacak. Kaynak:webrazzi.com 7 I www.aribilgi.com o renci isi Osman Gönen Grafik Tasarım Osman Gönen 3Dmax Öğrenci çalışmalarımızı sizlerle paylaşıyoruz... Melek TÜR 8 I www.aribilgi.com Web Tasarım 9 I www.aribilgi.com o renci isi FUAT TAVUKCUOĞLU 3Dmax Öğrenci çalışmalarımızı sizlerle paylaşıyoruz... İLKER OFLU Web Tasarım AHMET HAYDAR KAYA Autocad NAZLI EK Solidworks SİBEL IŞIKLAR Grafik Tasarım teknoloji Hayatımızın Parçası Dokunmatik Ekranlar Dokunmatik ekranların çalışma prensipleri, kullanım amaçlarına ve bulunacakları yere göre birkaç farklı çeşitte olabiliyor. Bu tür ekranlarda günümüzde kullanılan üç temel teknoloji mevcut: Dirençli (Rezistif) Teknoloji, Yüzey Dalgası (Surface Wave) Teknolojisi ve Kızılötesi (Infrared) teknolojisi. Dirençli Teknoloji Rezistif ve kapasitif teknolojiler, dokunmayı algılamak için bir nevi devre anahtarlama sistemiyle çalışırlar. İçi açılmış bir uzaktan kumanda veya hesap makinesi gördüyseniz, tuşların temasını sağlamak üzere basınç noktalarında birbirine çok yakın iki yüzey yerleştirildiğini ve bunların üzerine baskı uygulandığında temas ederek devreyi tamamladıklarını görmüşsünüzdür. İşte rezistif ve kapasitif dokunmatik ekran teknolojilerinin de dokunulan yeri algılamak için kullandıkları prensip aynıdır. Rezistif teknolojide önemli olan, öncelikle tüm ekranı basınçla çalışan bir anahtarlama sistemi haline dönüştürebilmek. Bunun için özel bir yapıya sahip kaplama ekran üzerine sıkı bir şekilde yerleştirilir. Bu kaplama iki katmandan oluşur: Üstte dış etkilere dayanıklı polyester panel, altta ise direnç özelliği gösteren panel. Üstteki panelin de ön ve arka yüzeyleri de farklı özelliklere sahiptir. Ön yüzey dış etkilere dayanıklı bir yapı sunarken, arka yüzey ise yarı iletkendir. Dokunma işleminin algılanması için, öncelikle üst kaplamadaki iletken yüzey ve alttaki dirençli kaplamanın bir şekilde birbiriyle temas etmesi gerekir. Ancak bunun bir dokunma etkisiyle olması gerektiğinden dolayı, her iki kaplama arasına yerleştir- 12 I www.aribilgi.com ilen yüzlerce şeffaf ayıraç sayesinde paneller arasından bir hava boşluğu oluşturarak iki kaplamanın durup dururken birbiriyle temas etmesini engellenir. Ekranı kocaman bir anahtar haline getirdikten sonra sıra dokunulan pozisyonun nasıl algılanacağını ayarlamaya gelir. Alttaki dirençli kaplama, dört adet tel tarafından sürekli olarak sırayla düşey ve yatay eksenler üzerinde hareket eden +5 volt gerilimle beslenmektedir ve kaplamanın direnç özelliği sayesinde bu voltaj bir taraftan diğer tarafa doğru azalan bir değerle ilerler. Yani dirençli kaplamaya voltajı verdiğinizde bir tarafta +5 volt ile yola çıkan voltaj, diğer tarafa doğru yol alırken giderek azalır ve diğer uçta topraklamayla sonlanor. Ancak X ve Y eksenlerinde dönüşümlü olarak verilen bu elektrik akımının voltajındaki azalma, dirençli kaplamanın özelliği sayesinde ekran üzerinde öyle düzenli bir dağılım oluşturur ki, örneğin X ekseni üzerinden akım verilirken +2.5 volt ölçüm yaptığınız bir noktanın ekranın X ekseni üzerinde tam olarak nereye denk geldiği konusunda tutarlı bir tahmin yapabilir hale gelirsiniz. Gelelim iletken kaplamaya. Herhangi bir dokunma olmadığı zaman iletken kaplama üzerindeki voltaj değeri doğal olarak sıfırdır ve bu değer bir kontrolcü tarafından sürekli olarak takip edilir. Ancak ekranın herhangi bir yerine dokunarak iletken ve dirençli kaplamalar arasındaki teması sağladığınızda, bir anda iletken yüzey üzerindeki voltaj değişir ve kontrolcü bunun farkına varır. Daha sonra kontrolcü, koordinatları belirlemek için sırayla şu işlemleri gerçekleştirir: 1- Öncelikle X ekseni üzerinde hareket eden bir elektrik akımı oluşturarak iletken yüzeye bağlı kontrolcüde beliren voltaj değerini okunur ve kontrol kartındaki işlemci tarafından X konumu belirlenir. 2- İkinci olarak aynı işlem bu kez Y ekseni üzerinde hareket eden bir elektrik akımı üzerinde gerçekleştirilir ve Y konumu belirlenir. Özetle elde edilen X ve Y konumlarına dair elde edilen voltaj ölçümleri kontrolcü tarafından ölçülüp yorumlandığında, iletken kaplamanın dirençli kaplamaya hangi noktada değdiği anlaşılır ve bu bilgi sayısal hale çevrilerek ilgili yazılıma gönderilip, ilgili işlemin yapılması sağlanır. Bu teknolojinin kullandığı kaplama görüntü kalitesini bir miktar etkilemekle birlikte, yine kaplamanın özelliklerinden ileri gelen ciddi avantajları mevcuttur. Örneğin kaplama olarak ullanılan polyester malzeme, dış ortam koşullarına ve ağır kirlilik şartlarına camdan daha fazla dayanıklılık gösterebilir. Ayrıca üzerine yapışan toz, kir gibi etkenler dokunma etkisi yaratmadığından dolayı ve eldiven, kalem gibi ekrana baskı uygulayabileceğiniz her türlü dokunma etkisiyle çalışabilirler. Bu özelliği nedeniyle açık alan uygulamalarında ve ağır kirlilik koşullarında çalışılması gereken durumlarda; örneğin endüstride, hastanelerde, sürekli yanınızda dere tepe gezdireceğiniz el bilgisayarlarının ekranlarında ve kamuya açık alanlarda kullanılan cihazlarda bu teknolojiden faydalanılır. Yüzey dalgası Teknolojisi Yüzey dalgası teknolojisi, dokunmayı algılamak için nispeten daha ilginç bir prensip kullanır: Ekran yüzeyini ultrasonik ses dalgalarından oluşan bir ızgarayla kaplamak ve olası bir dokunmanın ızgarada oluşturacağı kesintinin yerini tespit ederek konum belirlemek. Bu ilginç prensip, yine taşıdığı fikirle paralel olarak ilginç bir şekilde işler. Öncelikle ekran üzerine yüzey dalga sistemini oluşturmak üzere, özel bir şekilde üretilmiş cam bir plaka yerleştirilir. Bu cam plakanın her iki tarafında, X ve Y eksenleri üzerinde iki adet yaklaşık 5,53KHz’lik ultrasonik ses dalgaları oluşturan vericiler yerleştirilir. Cam kaplamanın dört bir yanına ise, gelen ultrasonik ses dalgasını direkt ekran üzerine yönlendirecek şekilde 45 derece açıyla yerleştirilmiş gümüş kabartma yansıtıcılar bulunur. Bu kabartma yansıtıcılar, aynı zamanda üzerlerine gelen ses dalgasının yaklaşık %99’unu geçirirken, geri kalan %1’lik bir kısmı ekranın üzerine yansıtma özelliğine sahiptirler. Böylece sıra sıra dizilmiş yansıtıcılardan, ilk sırada olanının sesin bütününü yansıtması engellenmiş olur. Vericiden çıkan ses dalgası, yansıtıcıya çarpıp ekranın üzerinde bir uçtan diğer uca geçerek karşı tarafa ulaştığında bu kez ters açıyla yerleştirilmiş diğer bir yansıtıcı grubuyla karşılaşır ve ekranın bir diğer ucundaki alıcıya yönlendirilir. Bu verici ve alıcı sisteminden hem X ekseni için, hem de Y ekseni için birer tane mevcuttur. Böylece ekran üzerinde ultrasonik seslerden bir ızgara oluşur. Yüzey dalgalarının X ekseninde nasıl dolaştığını gösteren şema. Aynısı Y ekseninde de tekrarlanır Gelelim algılamanın nasıl yapıldığına… Vericiden yansıtıcılara gönderilen tek bir ultrasonik ses dalgası, tek tek tüm yansıtıcılardan geçerek alıcıya ulaşır. Ancak her yansıtıcı, ultrasonik ses kaynağına olan uzaklığına bağlı olarak değişen sürelerde bu cevabı alıcıya ulaştırır. Örneğin ekran üzerinde toplam 10 adet yansıtıcı olduğunu düşünürseniz; vericiye en yakın yansıtıcıdan ekrana yönlendirilen ultrasonik ses dalgasının alıcıya ulaşması diğerlerine oranla en kısa zamanı alır ve en uzaktaki yansıtıcıdan gelen ses dalgası vericiye en uzun sürede ulaşır. Dolayısıyla alıcı, tek bir ultrasonik ses dalgasına karşılık birbirinden farklı zamanlarda kendisine ulaşan 10 farklı cevapla karşılaşır. Yani ses dalgasının vericiden çıktığı yerdeki ilk yansıtıcıdan ekranı dolaşıp alıcıya ulaşması 1 saniye sürse, 2. yansıtıcıdan gelen ses dalgası için 2 saniye ve 3. yansıtıcıdan gelen için 3 saniye sürer. kontrol etmeye başlar: A süresinde ulaşması gereken birinci yansıma yerine ulaştı mı? Ulaştı… B süresinde ulaşması gereken ikinci yansıma ulaştı mı? Ulaştı… C süresinde gelmesi gereken 3. yansıma yerine ulaştı mı? Ulaşmadı… Bu durumda alıcı, 3. yansıtıcının ekrana gönderdiği ses dalgasının bir engelle karşılaştığını düşünüp bu noktada bir dokunma gerçekleştiğini anlar. Aynı işlem Y eksenine de uygulanarak hangi yansıtıcıdan cevap gelmediği belirlendiğinde dokunmanın koordinatı belirlenmiş olur ve bu bilgi kontrol yongalarında işlenerek yazılıma gönderilir. Bu süreç, yani vericinin ses dalgaları göndermesi ve alıcı tarafından yansıtıcılardan gelen bütün cevapların kontrol edilmesi işlemi her saniye 25-50 kez tekrarlanır. Ekranda ultrasonik seslerden oluşan bir ızgara oluşturmak üzere yerleştirilen gümüş yansıtıcıları resimde görebilirsiniz. Bu teknoloji, dirençli teknolojiye oranla daha modern bir tekniğe sahiptir ve ekranın üzerinde polyester bir kaplama olmadığından dolayı bu teknolojiye sahip dokunmatik ekranlar kullanıcılarına daha canlı bir görüntü sunarlar. Bu nedenle sunumun ön plana çıktığı durumlarda,örneğin pazarlama, bilgi sağlama, oyun, elektronik katalog gibi uygulamalarda bu teknoloji tercih edilir. Ancak ses dalgalarının uzun mesafede giderek etkisini yitirmesi yüzünden, belli bir boyutun üzerindeki ekranlar için bu teknolojinin kullanılması uygun değildir. Alıcıya bağlı olan kontrol kartında, kullanılan cam kaplamanın boyutu gibi özelliklere bağlı olarak kaç yansıtıcı olduğu ve her yansıtıcıdan ekrana yönlendiren ses dalgasının alıcıya ne kadar sürece ulaşacağı baştan tanımlanmıştır. Dolayısıyla ultrasonik ses dalgası vericiden bir kez gönderildikten sonra alıcı bunun yansımalarını kaynak:bilgiustam.com 13 I www.aribilgi.com sa l k Diş Hassasiyeti Nedir, Kimlerde ve Neden Olur? Toplumda çok sık rastlanan bir problem olan diş hassasiyeti, yaşam içerisinde insanları oldukça rahatsız eden bir sorundur. Çeşitli sebepleri olsa da en önemli nedeni, diş yüzeyindeki minenin aşınmış olmasıdır. O halde, diş hassasiyeti nedir ve bu duruma neden olan etkenler nelerdir hemen yanıtlayalım. Diş hassasiyeti oluşmasındaki en önemli neden, kişinin dişlerini hatalı fırçalamasıdır. Özellikle, diş fırçasının çok sert ve yanlış yönlerde uzun süreli fırçalanmasıyla diş minesi üzerinde bir tahribat oluşmaktadır. Aynı zamanda ortadontik problem denilen dişlerin çarpık olması durumunda da diş yüzeyinde aşınma ve hassasiyetler oluşmaktadır. Hastanın yaşam kalitesini oldukça olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Aşırı dişlerini sıkan kişilerde de diş hassasiyetine rastlanabilmektir. Diş Sızlaması Nedenleri Diş sızlamasının birden fazla nedeni olabilmektedir. O halde, diş hassasiyeti neden olur ve diş hassasiyeti kimlerde olur hemen yanıtlayalım. Diş minesi yüzeyinde oluşan açıklıklar yani diş eti çekilmeleri, diş yüzeyindeki defektler de en önemli diş sızlaması nedenleri arasında yer almaktadır. Aynı zamanda, derin diş çürüklerinde sıcak soğuk hassasiyetlerde görülmektedir. Bu durumda hastaya uygulanacak tedavi ise, hangi aşamada olursa olsun hekime başvurarak açıkta kalan mine yüzeyininin tedavis 14 I www.aribilgi.com inin yapılması gerektiğidir. Aksi taktirde, bu dişlerde diş kayıpları söz konusu olabilmektedir. Eğer hasta dişlerini hatalı fırçalıyorsa diş yüzeyinde ciddi hassasiyetler meydana gelecektir. Sebep ne olursa olsun hassas bir dişte hekime derhal başvurulması gerekmektedir. Böylece hastaya, etkene yönelik bir tedavi uygulanmaktadır. Aksi takdirde diş bir sonraki tedavi aşamasına yönlendirilerek çürük söz konusu ise kanal tedavisine, sadece diş yüzeyinde aşınma ise çürüğe doğru ilerleyebilmektedir. Diş Hassasiyetinde Dikkat Edilmesi Gerekenler Diş hassasiyetinde ortadontik problemlerin yanı sıra, beslenmenin de oldukça ciddi bir önemi vardır. Sürekli asitli gıdalar tüketen kişilerde de dişlerde aşınmalar ve hassasiyetler oluşabilmektedir. Örneğin, çok yoğun bir şekilde asitli içecekler içme alışkanlığı ya da ısırarak limon yeme alışkanlığı olan kişilerin diş yüzeylerinde hassasiyetler meydana gelebilmektedir. Öncelikle asitsiz, doğru bir beslenme alışkanlığı kazanmak diş yüzeyi açısından son derece önemlidir. Doğru diş fırçalarının ve doğru diş fırçalama tekniklerinin yanı sıra doğru diş macunlarının da tercih edilmesi oldukça önemlidir. Dişte hassasiyet varsa, özellikle beyazlatıcı ajan içeren diş macunlarından kaçınmak gerekmektedir. Yoğun florür içeren ve hassas dişler ibaresi olan diş macunlarını kullanmak diş yüzeyleri açısından oldukça etkilidir. Aynı zamanda yine etkeni bulup ortadan kaldırmak için hekimle mutlaka bir diyalog kurulması ve tedavinin şekillenmesini sağlamak gerekmektedir. Diş hassasiyeti olan hastalarda sebep diş eti çekilmesi ve diş yüzeylerindeki açıklık sebebiyle oluşmuş ise, hekim tarafından birtakım diş bakımı önerileri uygulanmaktadır. Bilhassa hastaların ilk akut dönemde, içinde yoğun florür içeren sensitive teeth yazılı diş macunları hekimler tarafından önerilmektedir. Bu tedavinin uygulanması sırasında hastaya, akut 15 günlük dönemde macunun dişlere krem şeklinde sürülüp bekleterek fırçalanması tavsiye edilmektedir. Böylece macunun içeriğindeki florürlü ajanların hassasiyet yapan bölgeyi koruması sağlanmaktadır. www.bilgiustam.com 15 I www.aribilgi.com hobi Hobi olarak Fotoğrafçılık Günümüzde hem bir meslek dalı olması hem de çok popüler bir hobi olması sebebiyle fotoğrafçılık çok popülerdir. Fotoğrafçılığa hobi olarak başlamak isteyenlerin kafasında bir çok soru oluşur. Fotoğrafçılık dışarıdan bakanların düşündüğünün aksine derya denizdir. Fotoğrafçılığa başlarken vermeniz gereken kararlar: a. Ekipman Seçimi: En zor kısımlardan birisidir. Fotoğrafçılık pahalı bir hobidir. Gerek fotoğraf makineleri gerek ekipmanların fiyatları çok yüksektir bu nedenle bu adımda doğru kararı vermek önemlidir. O nedenle ilk aşama olarak bunu atlıyoruz ve diğer etmenlere geçiyoruz.En son buna geri döneceksiniz. b. Amaç : Fotoğrafçılığa niçin başlamak istiyorsunuz? Bunu net olarak belirtemesenizde kafanızda mutlaka ufak tefek bir şeyler vardır. Bunu kendinize itiraf edin. Neleri kadrajınıza yansıtmak istiyorsunuz? Bir kaç fotoğraf sitesinde dolaşın çekilen fotoğrafları inceleyin ve ne için fotoğrafçılığa başlayacağınızı belirleyin. Ör: Doğa , portre , makro çekim vb. c. Zaman: Ne kadar zamanınızı fotoğrafçılığa harcayacaksınız. Fotoğrafçılık çok zaman alan bir hobidir. Fotoğraf için gerekli ortamın sağlanması , çekim süreci , fotoğrafın işlenmesi gibi. Bir gece fotoğrafının çekimi tek kare için 40 dakikayı bulabilmektedir. Hazırlık süreci vs. hariçtir. d.Ekipman Seçimi: Tekrar döndük. Önce amaç maddesinde verdiğiniz karara uygun olarak ekipman seçmelisiniz. Eğer tam olarak karar vermediyseniz kit lens alarak fotoğrafçılığa başlayın daha sonra alanınız sizi yönlendirecektir. Kararınız portre ise prime lensleri tercih etmenizde fayda var veya f değeri düşük 17-70 28-50 gibi bir lens tercih edebilirsiniz. Kararınız makro ise 100 mm üzerinde f değeri düşük lensler tercih etmelisiniz. Ayrıca monopod almanızda da fayda var. Tercihiniz doğa fotoğrafı ise geniş açı lens , ND filtre ve tripod çekimlerinize renk katacaktır. Genel olarak almanız gerekecek ekipmanlar şunlardır: Gövde.(Makinenin kendisi , Nikon d5200 , Canon 1100d gibi…) Lens : Zamanla tek lensin yeterli olmadığını göreceksiniz. Lens alırken en önemli konu titreşim engelleyicisinin olduğundan emin olun. Çoğu büyük firma kampanyalara titreşim engelleyicisi olmayan lensleri koyuyorlar. Canon modellerde IS , nikonlarda ise VR yazan lenslerin titreşim engelleyicisi vardır. Tripod: Tripod seçimi kolay gibi gözükse de zordur. Tripod alırken lensinizin ve gövdenizin ağırlığını dikkate alın. Taşıma kapasitesi ve yüksekliği önemlidir. Çünkü iki büklüm fotoğraf çekmeye çalışırken tripodu oynatma riskini artar. Ayrıca lensin taşınabilirliği de sizin için önemli bir etken olmalı. Uzaktan Kumanda: Uzaktan kumandayı tripodlu çekimlerde titreşimi engellemek adına kullanacaksınız. Uzaktan kumanda da cimrilik yapabiliriz. Çin sitelerinde 3-4 $ a kumandalar bulunmakta gidipte 50-100 TL vermenin manası yok. Çanta: Çantamız önemlidir. Fotoğraf makinesinin taşınabilirliği , kolay çıkartılabilmesi , çantanın sağlamlığı su geçirip geçirmediği, içerisinde taşıyabileceğiniz diğer ekipmanlara yer olup olmaması birer etkendir. Sizlere iki adet çanta almanızı birisinin sırt çantası birisinin ise ufak askılı çanta olmasını tavsiye ederim. Kısa çekimler ve tripodsuz gezileriniz için ufak çantayı alabilir. Tripod ve bütün ekipmanlarınızı taşırken sırt çantanızı alabilirsiniz. Ortalama maliyeti 200300 TL arası olacaktır. Flaş: Flaş seçimini ilerleyen döneme bırakın. Çünkü fotoğraf demek ışık demektir. Flaş çok önemlidir. Bu nedenle yanlış flaş seçimi yapmanız ileride büyük miktarda zarara sebebiyet verir. Filtre: Filtrelerin bir çok maksadı olsa da genelde lensi koruması için herkes ucuz bir UV filtre kullanır. Her lensinizde mutlaka bir filtre olsun. Daha sonra özel ihtiyaçlarınız için daha kaliteli filtreler alabilirsiniz. Orta kalite bir ND filtre 500 TL civarlarındadır. Fotoğrafçılığa başlarken iyi düşünün. Bilgisayar bilgisine de ihtiyacınız olacak zamanla photoshop öğrenmek isteyeceksiniz. Bu kadar masrafı boşuna yapmayın. Eğer ki kendinizden emin değilseniz. Daha ucuz ikinci el ekipmanlarla başlamanızı tavsiye ederim. kaynak:egitimedeger.net 17 I www.aribilgi.com ajanda Konser Tiyatro Tolga Çevik - Müdür Ne’aptın? Bezirgan Vizyondaki filmler Batman v Superman: Adaletin Şafağı Film Konusu A Walk In The Woods Man of Steel’daki büyük mücadelenin ardından Metropolis tam bir enkaza dönmüştür. Bu yeni dünya düzeninde Superman de tartışılan bir figür haline gelmiştir. Bazıları için hala umudun simgesi olan kahraman, sayısı giderek artan bir kesim tarafından ise dünyanın varlığına en büyük tehdit olarak görülmektedir. Tolga Çevik, “Müdür Ne’aptın?” ile yeniden izleyici karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Vizyon Tarihi: 25 Mart 2016 Tür: Bilim Kurgu , Aksiyon , Fantastik , Macera Yönetmen: Zack Snyder Oyuncular: Henry Cavill , Ben Affleck , Jesse Eisenberg İstanbul Halk Tiyatrosu, Moliere’in baş yapıtı Tartuffe’ün yepyeni bir uyarlaması olan Bezirgan ile sahneye geliyor. Bu kez Tolga Çevik soruyor; Müdür Ne’aptın? Film Konusu Bill Bryson, İngiltere’de iki yıl geçirdikten sonra, eski arkadaşlarından biriyle irtibata geçer. Ülkesine yeniden dönüş yapan Bryson, Katz ile birlikte hem geçmişi yad edebileceği hem de içsel anlamda kendisiyle yüzleşebileceği bir yolculuğa çıkar. 18 I www.aribilgi.com Vizyon Tarihi: 25 Mart 2016 Tür: Komedi , Dram , Macera Yönetmen:Ken Kwapis Oyuncular: Robert Redford , Emma Thompson , Nick Nolte Tolga Çevik, 1 yıl aradan sonra sahneye geri dönüyor, arkadaşımın maceraları başlıyor! Yönetmenin mantık dışı istekleri, Minik’in kadife sesi ve Tolga Çevik’in performansıyla “Müdür Ne’aptın?” izleyicisiyle buluşuyor! 07 Mart 2016 İstanbul Caddebostan Kültür Merkezi Büyük Salon Bağdat Cad. Haldun Taner Sok. No: 11 CADDEBOSTAN / İstanbul “Tartuffe’ün kim olduğunu biliyorsunuz ama peki nereden çıktı bu Tartuffe? Nasıl oldu da girdi hayatlarımıza; talan etti her şeyi? İşte bu sorulara yanıt arayan oyunun sürprizleri var!” Hizmetçi kız rolünde Bahtiyar Engin ve evin büyükannesi rolünde Erkan Can... Ama sürprizlerin en büyüğü hem Orgon hem Tartuffe rollerini canlandıracak olan Cem Davran! Yıldıray Şahinler’in yönettiği Bezirgân ile İstanbul Halk Tiyatrosu, her zamanki gibi sözünü sakınmayacak. Ama Erkan Can’ın dediği gibi, “kırıp dökmeden” ve Brecht’in dediği gibi “çok eğlendirerek, her zamanki gibi.” Oyuncular: Cem Davran, Erkan Can, Faruk Akgören, Bahtiyar Engin, Selin Yeninci, Aytek Önal, Simge Defne Çelik, Selim Can Yalçın, Salih Kırlı, Ali İl 19 I www.aribilgi.com kitap astroloji Dune Mesihi Koç Bir edebiyat klasiği olan, dünyanın en çok satan bilimkurgu serisi muhteşem Dune efsanesi, ikinci kitabı Dune Mesihi’yle macerasına devam ediyor. Paul Muad’dib, gezegenlerin hakimi, kutsal savaşın görkemli galibi, prensken devrimci olan bir lider, fanatik bir dini kardeşliğin mesihi… Kitabın Adı: Dune Mesihi Kitap Yazarı: Frank Herbert Sayfa Sayısı: 304 Yayın Evi: İthaki Yayınları Fremenlerin başına geçip Dune adıyla bilinen Arrakis gezegenini kontrol etmeye başlamakla kalmayıp evrenin hükümdarı olan Paul, çağlar süren bir düzene son vermiş, bir halkın kurtuluşu olmuş ve bir gezegenin en büyük ütopyasını gerçekleştirmeye ant içmiştir. Ancak zaferinden on iki yıl sonra, tüm bu güçlere sahip olmasının sebebi olan etkenler onun için bir tehlikeye dönüşür. Paul ise öngörülerine rağmen, felaket getireceğini düşündüğü geleceği değiştirmeye kararlıdır. “İnanılmaz… Dune’a ait her şeye sahip, belki daha da fazlasına.” Boğa İkizler Yengeç Aslan Başak Hayatınızda bir dönemin sonlandığı, yeni bir döneme ruhsal ve manevi olarak hazırlanacağınız bir ay Mart ayı. Mart ayında tüm bu sürece müthiş bir spiritüel boyut kazandıracak olan iki tutulma gerçekleşiyor. İlki 9 Mart’ta gerçekleşecek olan Güneş tutulması. Yaşamınızda kontrolünüz dışında gelişen olayların, sizin müdahaleniz dışında yaşanacak gelişmelerin bir tür seyircisi veya mağduru olarak hissedebilirsiniz kendinizi. Baharın yaklaşmasıyla birlikte bir dönemin de sonuna ilerliyoruz. Gezegenlerin çoğu onikinci ve sonuncu burç olan Balık burcuna ilerlerken yaşamınızda bitişler, ayrılmalar, dağılmalar yaşayabilirsiniz. Mart ayının mistik bir havası var adeta ve bu tema tüm burçlar kadar sizi de ele geçirecek. Sezgiler, algılar, hisler yüksek, rüyalar çok daha anlamlı hale gelebilir. Oldukça mistik, anlamlarla yüklü, maddi boyuttan ziyade manevi boyuta yükleneceğimiz daha doğrusu yüklenmek zorunda kalabileceğimiz bir Mart ayı bizi bekliyor. Ruhunuzda bazı şeyleri sonlandıracağınız, yeni döneme, bahara hazırlanacağınız bir ay olacak Mart, doğal olarak da bazı sıkıntıları beraberinde getirebilir. 9 Mart’taki Güneş tutulması iş hayatınızla ilgili problemlere işaret edebilir. Mart ayı mevsimin Kış’tan Bahar’a ilerleyişiyle birlikte sonlanmaları da beraberinde getirirken genel tema bitişler, bırakışlar ve vazgeçişler üzerine kurulu. Astrolojik açıdan oldukça önemli bir ay, zira ilki Güneş diğeri Ay tutulması olmak üzere iki tutulma yaşayacağız. Mart ayı yaşamınızda dönüştürücü ve iz bırakıcı gelişmeleri beraberinde getiriyor. Gökyüzü astrolojik anlamda adeta kaynıyor. Yıldızlar burç değiştirirken, aynı ay içinde hem ciddi ve önemli bir Güneş tutulması, hem de Ay tutulmasını birlikte yaşayacağız. Bahara geçiş yaparken bir dönemin de sonuna yaklaşıyoruz. Mart ayının astrolojik olayları karşısında kendinizi bir hızlı trenden farksız bir ortamda bulabilirsiniz. Tıpkı bir hızlı trendeki gibi heyecana, hezeyana, çalkantıya hatta hızın ve gürültünün etkisiyle zaman zaman darmadağın olmaya hazırlanmalısınız. Karşıt burcunuzdaki hareketlilik olayı, gelişmeleri evlilik, yakın ilişki ve beraberlik ekseninde sürükleyecek. Terazi Tutulmaların belirleyici olduğu yoğun ve dopdolu bir aya hazır mısınız. 9 Mart’ta yılın ilk Güneş tutulması Balık burcunda gerçekleşiyor. Güney yönlü bu tutulmada sağlıkla ilgili konular oldukça zorlayıcı olabilir. Zor durumda kalmamak adına gereken tüm tedbirleri almalısınız. Akrep Mart ayının tutulmaları yoğun bir aya ve döneme işaret ediyor. 9 Mart’ta gerçekleşecek olan tutulmayla hayatta aslında gerçekten ne istediğinizle, hayattan ne beklediğinizle ilgili bir sınavdan geçebilirsiniz. Olayların kontrolünüz dışında gelişmesi, sizin onlara pek de müdahale edemiyor oluşunuz sizi gerçek yönünüzü belirleme konusunda epeyce zorlayacak gibi. Yay Önemli ruhsal değişimler içinde ve adeta ruhsal bir arınma sürecinde olabileceğiniz bir Mart ayı sizi bekliyor. Yılın iki Güneş tutulmasından biri 9 Mart’ta gerçekleşiyor. Ev ve aile hayatınızla ilgili önemli bir süreçten geçebilir, ailenizle veya evinizle ilgili bir karar verme durumunda olabilirsiniz. Oğlak Mart ayında hem Güneş hem de Ay tutulması meydana geliyor. 9 Mart’ta Balık burcunda meydana gelecek olan Güneş tutulması sizi zihinsel olarak oldukça yorabilir. Eğitim görüyor veya alıyorsanız zihinsel blokajlarınızı daha çok hissedebilir, konsantre olmakta zorlanabilirsiniz. Kova Bu yılın ilk Güneş tutulması Mart ayında gerçekleşiyor. 9 Mart’ta gerçekleşen tutulmayla birlikte para ve maddi kaynaklarınız, harcamalarınızla ilgili alanda bazı gelişmeler, sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Yaşadığınız belirsizlik ve karmaşa son raddeye varabilir, bazı maddi, parasal ve iş kayıpları söz konusu olabilir. Balık 2016 yılının ilk tutulması burcunuzda gerçekleşiyor. Sizin için gerçekten önemli bir kırılma ve başlangıç noktası olabilir. Hayatınızı etkileyecek önemli bir karar vermek durumunda olabilirsiniz. Bu karar sosyal çevrenizi, arkadaşlık ilişkilerinizi etkileyebilir, bu alanda bir dönüşüme sebep olabilir. Kaynak: elle.com.tr 20 I www.aribilgi.com 21 I www.aribilgi.com