Sayı 33 8.2 MB
Transkript
Sayı 33 8.2 MB
TÜDÖKSAD FUAR RÖPORTAJ ÜYELER YILSONU YEMEĞİNDE BULUŞTU GIFA 2015’E DOĞRU İÇİMİZDEN BİRİ: ÖZER DOĞANSOYSAL TÜRKDÖKÜM SAYI 33 EKİM - KASIM - ARALIK 2014 TÜRKİYE DÖKÜM SANAYİCİLERİ DERNEĞİ YAYIN ORGANIDIR TUDOKSAD.ORG.TR DÜNYA DÖKÜM ÜRETİMİ Döküm Üretimi İstikrarlı Büyümeye Devam Ediyor. Türkiye, 2013 Yılı Rakamlarına Göre Bir Basamak Daha Yükselerek 12. Sırada Yer Aldı. BAŞKANDAN Uğur KOCAOĞLU TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Başkanı Değerli Türkdöküm okurları, Ülkemizin çok hızla değişen gündemleri arasında 2014 yılının son sayısında sizlerle beraberiz. Bu yılın son çeyreği sektörümüz ve derneğimiz için oldukça yoğun geçti. 9 - 10 Eylül tarihleri arasında üyesi olduğumuz ve Yönetim Kurulunda Sn. Umur Denizci’nin görev aldığı WFO - Dünya Dökümcüler Birliği’nin Yönetim Kurulu toplantısını İstanbul’da TÜDÖKSAD ev sahipliğinde gerçekleştirdik. Dünyanın değişik ülkelerinden gelen meslektaşlarımızın toplantı sonrasında Ankiros / Annofer ve Turkcast fuar ziyaretlerinden de çok olumlu duygular ile ayrıldıklarını öğrendik. Fuarlarımız ve beraberinde derneğimizin 7. sini düzenlediği Uluslararası Döküm Kongremiz bugüne kadar ki en yüksek ilgi ve katılım ile gerçekleşti. Kongremizin bu başarısına çok değerli destekleriyle katkıda bulunan Sn. Yaylalı Günay ve Sn. Cahit Ensari’ye sizler adına şükranlarımızı iletiyorum. Turkcast Fuarı esnasında VDMA Alman Makine İmalatçıları Birliği ile yürütülen ortak organizasyon ile katılımcı dökümhanelerin Alman makine imalatçılarının satınalma yetkilileri ile eşleştirilmesi yapıldı. Aldığımız ilgi, gelecekte de bunun benzeri organizasyonları planlamamızın sektörümüze katkı sağlayacağını gösteriyor. Bu tür organizasyonlara devam edeceğiz. Kongremizin yan etkinliklerinden olan fabrika ziyaretlerinde bu sene iki farklı heyeti misafir ettik, Hindistan’dan gelen bir döküm kümesi ve İsveç Döküm Sanayicileri Derneği başkanı ve üyelerinden oluşan iki heyeti ile birlikte İstanbul ve çevresindeki üyelerimizi ziyaret ettik. Bu ziyaretlere kapılarını açarak Türk misafirperverliği sergileyen üyelerimize bu vesileyle teşekkür ediyoruz. Kongremizin teknik içeriği kadar sosyal ve sanatsal etkinlikleri de sektör temsilcileri tarafından çok beğeniyle karşılandı. Bu durum Türk döküm sanayinin küresel oyuncu olma hedefine bizi daha da yakınlaştırıyor. Yakaladığımız bu ivmeyi Sn. Niyazi Akdaş’ın CAEF - Avrupa Döküm Sanayicileri Derneği Başkanlığını yürüteceği 2015 yılında planladığımız diğer tanıtım etkinlikleriyle hızlandıracağız. Önümüzdeki yıl Hannover ve Newcast fuarlarında öncekilerden daha farklı ve Avrupa standartlarında TÜDÖKSAD grup katılımı planlıyoruz. HM International Hannover fuar katılımımızı, IMMIB ise Newcast katılımımızı milli katılım olarak organize edecek. Sekreterliğimiz bu organizasyonların çalışmaları yürütmekte olup, bu etkinliklerde tüm üyelerimizi yer almaya çağırıyoruz. Dergimizin ilerleyen sayfalarında AFS tarafından hazırlanan Dünya döküm üretimi istatistiklerini bulacaksınız, değerlendirmeler önümüzdeki 2-3 yıl içinde Türkiye’nin dünyanın ilk 10’u içine gireceği yönündedir, Avrupa’da ise tek rakibimiz Almanya’dır. Ankara’da gerçekleştirdiğimiz yıl sonu yemeğimizde bizimle beraber olan Alman Dökümcüler Derneği Başkanı Dr. Elwin Flender, Trakya Döküm ve Akdaş dökümhanelerini ziyareti esnasında, Türk döküm sanayinin gelişimini olumlu sözlerle değerlendirdi. İngiltere’de yayınlanarak tüm dünya döküm sektörüne ulaştırılan Foundry Trade Journal dergisinde yayınlanan Türkiye özel bölümünde ülkemizle ilgili yapılan değerlendirmede; sektörümüz için önümüzdeki yılların daha fazla yatırım, büyüme ve ortaklıkların yaşanacağıdır. Tüm meslektaşlarımın yeni yılını iyi dilek ve temennilerimle kutluyor, 2015 yılında CAEF Başkanlığını Türkiye adına yürütecek Niyazi AKDAŞ’a başarılar diliyorum. Aralık ayında zamansız bir şekilde aramızdan ayrılan değerli meslektaşımız Şahin Döküm Kurucusu Şahin Yavuz’a Allahtan rahmet diler, yönetim kurulumuz adına kederli ailesine ve sektörümüze başsağlığı diliyorum. Sevgi ve saygılarımla. İÇİNDEKİLER ARALIK’14 10 Dernekten Haberler TÜDÖKSAD Eğitimleri Devam Ediyor İsveçli Dökümcülerden Türkiye’ye Ziyaret TÜDÖKSAD Üyeleri 2014’ü Değerlendirdi Uğur Kocaoğlu: Hedefimiz Avrupa’da Zirveye Oturmak Almanya Lojistik Sektör Temsilcilerinden TÜDÖKSAD Ziyareti CAEF Çelik Grubu Toplantısı Ankara’da Yapıldı Ahde Vefa: Şahin Yavuz Ezber Dışı 46 Kapak Konusu Dünya Döküm Üretimi İstikrarlı Büyümeye Devam Ediyor Dünya döküm üretim rakamları açıklandı. Türkiye, 2013 yılı rakamlarına göre bir basamak daha yükselerek 12. Sırada yer aldı. Türkiye, demir çelik döküm üretiminde yerini koruyarak ilk 10 ülke arasında, demirdışı döküm üretiminde ise iki basamak yükselerek 14. sırada yer aldı. 24 Ezber Dışı Ezber Dışı: Aynur & Ayşin Ayhan kardeşler 28 Üyelerden Haberler Eku’ya 2014 Yılında İki Çevre Ödülü CAEF Akdaş Döküm’ü Ziyaret Etti Akmetal Metalurji En İyi Dökümhane Olma Yolunda Foseco’dan Dökümhaneler İçin Yeni Ar-Ge Merkezi 38 Metalürji Şöleni Ankiros-Annofer-Turkcast Fuarlarının Ardından 7.Döküm Kongresi Sektörün Vizyonunu Belirledi GÜNDEM TÜRKDÖKÜM TURKCAST DERGİSİ İMTİYAZ SAHİBİ: Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği adına Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Atik SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ: Kubilay Dal (Genel Sekreter) YAYIN KURULU: Umur Denizci, Mehmet Atik, Uğur Demirci, Prof. Dr. E. Sabri Kayalı, M. Erhan İşkol YÖNETİM YERİ: Ortaklar Cd. Bahçeler Sk. 18 Plaza No: 18 Kat: 4 Mecidiyeköy - İstanbul Tel: 0212 267 13 98 Faks: 0212 213 06 31 www.tudoksad.org.tr 56 IFF Forum YAYINA HAZIRLAYAN: Tematik Medya Yayıncılık ve Ajans Hiz. Ltd. Şti. www.tematik.com.tr Döküm Üreticileri ve Alıcıları Venedik’te Toplandı 62 Fuar RÖPORTAJ TÜDÖKSAD Hannover Messe ve GIFA 2015 Fuarlarına Hazırlanıyor Tam Entegre Endüstriyel Geleceğe Doğru Hannover Messe BASKI: Biltur Basım Yayın ve Hizmet A.Ş. Dudullu Org. San. Bölg. 1.Cad. No.16 Ümraniye / İst. Tel: 0 216 444 44 03 Baskı Tarihi: Aralık 2014 YAYIN TÜRÜ: Yerel - Süreli GIFA 2015’e Doğru 72 Haber TÜRKDÖKÜM - TURKCAST dergisi 3 ayda bir yayınlanır. VDMA’nın Almanya-Türkiye İşbirliğine Olan İnancı Tam Dergimizdeki yazılar kaynak gösterilerek kısmen veya tamamen yayınlanabilir. 74 Makale Maça Dolum ve Gazlama Simülasyonu – Dökümhanelere Ekonomik ve Çevreci Yaklaşım Sağlar Gaz Yakıtlı Alüminyum Ergitme Fırınlarında Bina Isıtma-Soğutma İhtiyaçlarının Karşılanması İçin Baca Gazı Ekonomizeri Kullanımı Büyük Demiryolu Çelik Dökümlerinin Kalitesini Arttırmak İçin Filtrasyonun Kullanılması 81 Haber Tezmaksan’a En İyi Temsilcilik Ödülü İ 62 İçimizden Biri İçimizden Biri köşemizin konuğu çelik döküm sanayimizin öncü mühendislerinden Özer Doğansoysal. 1960 yılında başlayan ve hala devam eden iş yaşamına bir çok başarı sığdırdı. Sektörün Duayenlerinden Özer Doğansoysal ile iş ve aile hayatı, Burçelik kuruluşunu ve sektörü konuştuk. 94 Üye Listesi TÜDÖKSAD Üye Listesi N D E X Ark Metalurji.....................................29 Avesk................................................. 23 Bes Mühendislik.............................. 19 Çeliktaş............................................... 5 Eges................................................... 45 Evren................................................... 13 Ferrotrade.....Arka Kapak İçi Karşısı Fetaş ................................................. 35 Foseco................................................ 21 Heraeus.............................................. 6 Inductotherm.................................... 31 Korkmaz .........................................7.37 LMA.................................................... 67 LMG ............................. Arka Kapak İçi Magma.........................................50.51 Marmara Metal............... Arka Kapak S&B Endüstriyel............................... 41 Siltaş ....................................................3 Tezmaksan........................................77 Tosçelik.......................... Ön Kapak İçi Zenmet.............................................. 27 EĞİTİM Tüdöksad eğitimleri devam ediyor Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği Eğitim Komitesi, eğitim ve seminer aktivitelerine devam ediyor. Kasım ve Aralık aylarında Risk Yönetimi ve yeni Torba Yasa içeriğindeki Döküm Sektörü için Yeni İş Yasaları ve Yargı Kararları eğitimi başlıklarında iki ayrı eğitim semineri yapıldı. T ÜDÖKSAD Eğitim Komitesi tarafından 20 Kasım 2014 tarihinde Dernek eğitim salonunda Nart Sigorta ve Reasürans Brokerliği A.Ş. yetkilisi Levent Nart ve hukuk profesörü Tekin Memiş’in sunumlarıyla; “Döküm Sanayi Risklerinin Yönetimi ve Risk Yönetim Sistemlerinin Kurulması ” konulu seminer düzenlendi. Genel müdürler, yönetim kurulu üyeleri, CFO, satın alma, ürün ve ihracat müdürleri ile 10 risk yönetim yöneticilerin katıldığı seminerde Levent Nart, döküm sanayi risklerinin yönetimi ve risk yönetim sistemlerinin kurulması ile global ve yerel üretim ve ticaret risklerinde mamul mesuliyeti sigortaları ve geri çağırma risklerinden sigorta yolu ile korunma alanlarında iki ayrı sunum yaptı. Prof. Dr. Tekin Memiş ise; Dünyada ve Türkiye’de üreticilere yüklenen sorumluluklar, hukuki çerçeve başlığıyla bir sunum gerçekleştirdi. Nart ve Memiş, sunumlarda; şirketin mevcudiyetini tehlikeye sokacak risklere genel bakış çizerek, öldürücü ağırlıktaki risklerin tanımını, alacak riskleri, iş durması riskleri ve mamul mesuliyeti risklerini anlattı. Risk yönetimi sistemlerinin kurulması ve nasıl yürütüleceğine dair bilgilerin ortaya konduğu sunumlarda, mamul sorumluluk kavramı, sigorta ile ilişkisi ve tarihi gelişimine de bir vizyon çizildi. Yeni Türk Ticaret Kanunu ile sorumluluk sigortaları alanında yaşanan önemli değişiklikleri ve getirdiği yeni sorumlulukların ortaya ı aralık 2014 konulduğu sunumlarda ayrıca; sorumluluğun kaynağı hukuki çerçeve Türkiye ve Avrupa Birliği’ne uyumu, risklerin gerçekleşme anının tespiti; Trigger problemi, ürün güvenliği kavramı, üreticilere yüklenen sorumluluklar, yeni ürün sorumluluk sigortası genel şartları ve ürün geri çağırma sigortaları hakkında detaylı bilgiler yer aldı. TÜDÖKSAD Eğitim Komitesi tarafından organize edilen diğer seminer ise 11 Aralık 2014 tarihinde yine Dernek eğitim salonunda “Döküm Sektörü İçin Yeni İş Yasaları ve Yargı Kararları” başlığıyla iş mahkemelerinde uzman bilirkişilik yapan ve iş hukuku danışmanlığını yürüten Doç. Dr. Erdem ÖZDEMİR tarafından verildi. İşverenler, yönetim ve icra kurulu üyeleri, insan kaynakları yöneticileri ile müdür ve direktörlerinin katıldığı eğitim seminerin içeriğini “Yeni Borçlar Kanunu, İş Sağlığı Güvenliği Kanunu, Sendikalar ve Toplu İş sözleşmesi Kanunu ve 6552 sayılı Torba Kanun ve Güncel Yargıtay Kararları” oluşturdu. Yürürlüğe giren yeni kanunların getirdiği yükümlüklerin anlatıldığı eğitim; İş Sağlığı ve Güvenliğinde İşverenin Temel Yükümlülükleri, Taşeron Yönetimi, Sendikalar ve Toplu Sözleşme Hukukunda Neler Değişti? Yeni Borçlar Kanununun ve Yargıtay Kararlarının Çalışma Hayatına Etkisi gibi dört ana başlıkta toplandı. İş Sağlığı ve Güvenliğinde İşverenin Temel Yükümlülükleri: • İş güvenliği organizasyonunun temel esasları: Kaza analizi ve cezai sorumluluğun kime ait olacağı (örnek vaka çalışması) • Sağlık raporlarında Torba Kanun neleri değiştirdi? • Mesleki eğitim ve eğitim • Bilgilendirme yükümlülüğü nasıl dokümante edilmeli? Taşeron Yönetimi • Döküm sektöründe alt işveren uygulamaları • Alt işveren ve Torba Kanun • Alt işveren ve İş güvenliğinde dikkate alınması gerekenler. Sendikalar ve Toplu Sözleşme Hukukunda Neler Değişti? • Sendikal örgütlenme ve tazminatlar Nart Sigorta ve Reasürans Brokerliği A.Ş. Yetkilisi Levent Nart ı aralık 2014 Yeni Borçlar Kanununun ve Yargıtay Kararlarının Çalışma Hayatına Etkisi • Ücret bordrosu ve fazla çalışmalar • Yıllık izin uygulamaları • Mazeret izinleri ve diğer izinler • İş sözleşmesinin feshinde dikkate alınacak hususlar • İşe iade davaları • İstifa dilekçeleri ve kıdem tazminatı • İbraname uygulamaları 11 DERNEKTEN MAKALE İsveçli Dökümcülerden Türkiye Ziyareti Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD) ev sahipliğinde İsveç Dökümcüler Derneği üyeleri, Trakya Döküm, Albaksan, Çelikel Alüminyum, Arpek ve Arfesan’ı ziyaret etti. A nkiros/Annofer/Turkcast 2014 fuarlarının ardından TÜDÖKSAD tarafından organize edilen İsveç Dökümcüler Derneği üyelerinin ziyareti 15 -16 Eylül 2014 tarihleri arasında gerçekleşti. Toplam 24 kişilik eşli bir grup ile Trakya Döküm, Albaksan, Çelikel Alüminyum, Arpek ve Arfesan’ı ziyaret edildi. İsveç Dökümcüler Derneği Başkanı Stefan Eldin (AGE Metall AB’nin sahibi), üyeleri arasında büyük dökümhaneler ve küçük dökümhaneler olarak iki ayrı grup olduğunu, kendi gruplarının yoğunlukla Alüminyum döküm yapan aile şirketleri olarak küçük dökümhaneler olduğunu belirterek İsveç döküm sektörü ve dökümhaneleri hakkında ziyaret ettikleri dökümhanelere bilgi verdi. Dökümhane gezilerinden sonra izlenimlerini paylaşan Stefan Eldin, organizasyondan çok memnun kaldıklarını, İsveçli dökümhanelere benzer bir organizasyon düzenlenmesi durumunda kapılarının açık 12 olduğunu belirterek davette bulundu. Trakya Döküm için oldukça modern ve büyük bir dökümhane yorumunda bulunan Eldin, dökümhane ve işleme merkezine hayran kaldıklarını belirtti. Çelikel Alüminyum’un çevreye gösterdiği önem ve en yeni teknolojiyle kurulmuş bir dökümhane olmasından fazlasıyla etkilendiklerini dile getiren Eldin, bu gelişmişlikte bir dökümhanenin İsveç’te bulunmadığını söyledi. İsveç Dökümcüler Derneği Direktörü Gert-Ove Ellström ise İsveç’te toplamda 100 civarında dökümhane olduğunu ve genel büyüklükleri kıyaslanacak olursa Türk dökümhanelerinin neredeyse 20 kat daha büyük olduğunun altını çizdi. Ellström de İsveç’e Türk delegasyonunun gelmesi durumunda dernek olarak organizasyon için hazır olduklarını belirtti. ı aralık 2014 DERNEKTEN TÜDÖKSAD 2014’ü değerlendirdi TÜDÖKSAD’ın 2014 yıl sonu toplantısı Ankara’da düzenlendi. Toplantıda Türkiye ekonomisinin son 15 yılını ve bugün gelinen noktayı değerlendiren Prof. Dr. Fatih Özatay ekonomideki yeni trendlerle birlikte yapılan uygulamaları akademik yönden ele aldı. T ürkiye’nin 2000’li yıllardan itibaren başarılı ekonomik politikalar sürdürdüğünü belirten TOBB (Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Özatay’a göre 1990’larla birlikte ve özellikle de 2001 krizinin ardından Türkiye ekonomide önemli bir mesafe kat etti. Maliye politikasının iyileştiğini gösteren temel göstergelerden bir tanesini kamu borcunun yerli ve yabancı para cinsinden milli gelire oranının Türkiye’de yüzde 35’lik bir orana sahip olması olarak gösteren Özatay, “Bu da başarılı bir rakam. Bu Avrupa’nın kritik ülkelerinde yüzde 120’nin üzerinde” ifadeleri ile Türkiye’nin kamu borç yükünde birçok Avrupa ülkesinden daha iyi durumda olduğuna değindi. 14 Türkiye’nin 2004 sonrası büyüme hızı etkileyici Türkiye’nin geçmişte borç stokunun çok fazla olduğu 2001 krizi öncesinde inanılmaz bir faiz kazancı sunulduğunu ama risklerin de çok olduğunu belirten Özatay, “Tüm bu göstergelerde 2007’den itibaren maliye politikası dışında pek bir değişiklik yok. Ancak 2004 sonrasında hem büyüme oranımız, hem de kişi başına düşen milli gelir oranımız artış gösterdi. Yüzde 6,8’lik büyüme dünya piyasalarında da Çin ve Hindistan’ı bir kenara bırakırsanız oldukça yüksek bir rakam” ifadeleriyle Türkiye’nin 2004 sonrası yakaladığı ekonomik ivmelenmeye dikkat çekiyor. Sunumunda Almanya ve Türkiye döküm sektörleri arasında benzerliklere değinen Özatay, küçük ve orta ölçekli, genellikle de aile şirketlerinde ikinci veya üçüncü jenerasyon aile bireylerinin başa geçtiğini ve bu şirketlerde artık değişim havasının esmeye başlamasının olumlu bir gelişme olduğunu belirtti. Türkiye’nin son dönemde yaşadığı belirsizliklerin ihtiyaç duyduğu yabancı net yatırımları çekmesinde bir dezavantaj yarattığını belirten Özatay, “Özel sektör yatırımları azalıyor. Türkiye bir hukuk devleti olma ilkesi açısından çok yara aldı ve hukukun üstünlüğü tartışılıyor. Bunlar özellikle kısa vadeli sermayeyi etkiı aralık 2014 lemese bile daha kaliteli sermayeyi etkiliyor” ifadelerini kullandı. Cari işlem açığı yüksek En son gelinen noktada cari işlemler açığının milli gelire oranının yüzde 8 ile çok yüksek oranda olduğunu ifade eden Özatay, buna rağmen bunun finanse edilebildiğini, ödenilen dış borcun yurtdışından net sermaye girişi ile karşılanabildiğini belirtti. Özatay, Türkiye’nin kamu borcunun halen düşük seviyelerde bulunduğunu, dış borç stokunun ise ortalama seviyelerde bulunduğunu da ekledi. Türkiye ekonomisinin son 15 yıldaki dönüşümünü 2000-2007 ve 2008-2014 arasındaki dönemler olarak ikiye ayıran Özatay, “2008-2014 dönemi 20002007 dönemi ile karşılaştırıldığında büyük farklılıklar içeriyor. 2000-2007’de çok yüksek bir büyüme oranı vardı. Bunun arkasındaki nedenlerin çoğu (başta mali disiplin ve bankacılık sektörünün sağlamlığı vb.) 2007 sonrasında da devam etmesine rağmen Türkiye ekonomisi 2009 yılında küresel kriz sırasında dünyada ekonomisi en çok küçülen 10 ülke arasına girdi. Bununla birlikte Türkiye’nin 2012-2014 yılları arasındaki büyüme oranı da tatmin edici olmaktan çok uzak” ifadeleri ile bu iki dönemde yaşananları özetledi. Özatay, Türkiye’nin sorunların üstesinden gelmek adına işsizlik oranını düşürmesi gerektiğini belirtirken ABD ile Türkiye arasındaki işsizlik oranına bakış farkını şu sözlerle ifade etti; “Bizim işsizlik oranımız yüzde 10’larda olmasına rağmen ABD yüzde 6’yı beğenmeyerek işsizlik oranını yüzde 5,5’a düşürmeye çalışıyor” Özatay’ın verdiği bilgilere göre 2015’te bu verilerin neden böyle kaldığını söylemek adına özellikle üzerinde durulması gereken nokta cari işlemler açığı ve tasarruflar ile ilgili. Ayrıca Özatay’a göre 2015’te Türkiye ekonomisinin nasıl şekilleneceğini yurtdışından ne kadar finansman bulunacağı, Haziran ayındaki genel seçimler, enerji fiyatlarındaki değişimler, ihracat yaptığımız pazarlardaki ekonomik değişimler belirleyecek. Ama Özatay’a göre bu etkenler haricinde ekonomi adına en belirleyicisi şimdiye kadar olduğu gibi yurtdışından gelen para miktarı olacak. Yatırım oranı gelişmekte olan ülkelerden az Türkiye’nin yatırım oranı yüzde 20 ile gelişmekte olan ülkelerin oldukça altında yer alıyor. Bu yatırımları yapmak için finansman, onun için de tasarruf gerekiyor. Eğer ülkede yeteri kadar tasarruf miktarı yoksa yurtdışından borçlanmak zorunda kalınıyor. Türkiye’nin tasarruf oranının son dönemde düştüğünü belirten Özatay, bu miktarın gelişmekte olan ülkelerin çok daha altında olduğunu belirtti. Türkiye ekonomisi iddialı olmayan bir ı aralık 2014 Fatih Özatay 2006 yılından beri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) Finans biriminde yöneticilik görevi yürüten Prof. Dr. Fatih Özatay Ekonomik krizler, para politikaları ve Türkiye ekonomisi üzerine çalışmalarını sürdürüyor. Fatih Özatay, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) İktisat Bölümü’nde Şubat 1995 Nisan 2001 yıllarında Yardımcı Doçent Doktor ve Doçent Doktor olarak çalıştı. 2001 yılında aynı kurumda Profesör oldu. SBF dışında, Bilkent ve ODTÜ İktisat Bölümlerinde dersler verdi. Nisan 2006 - Aralık 2007 tarihleri arasında TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi İİBF Dekanı olarak görev yaptı. Halen aynı üniversitenin öğretim üyesi olarak çalışan Özatay, aynı zamanda TEPAV’da Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Enstitüsü Direktörlüğü görevini yürütüyor. yatırım düzeyini tutturabilmek için bile yeterli tasarrufu yapamadığına değinen Özatay, “Yurtdışından borçlanılması ise yurtiçinde sağlam bir zemin olmasına ve yurtdışındaki faktörlerin risk alma iştahlarına bağlı. Kredilendirme adına ayrıca AB ve ABD Merkez Bankaları’nın duruşları da büyük önem taşıyor” sözleriyle dış etkenlerin ekonomideki belirleyiciliğe dikkat çekti. Finansman için yurtiçi riskler düşük olmalı Net dış finansman arttığında ise Türk Lirası değerleniyor, faizler düşüyor ve güven artıyor. 2014’ün başında ise bunun tam tersi oldu. Kur ve faiz arttı, bununla birlikte güven düştü. Sermayenin çok olduğu dönemlerde çok ciddi kredi hacim genişlemeleri görülebiliyor. Net sermaye çıkışı var ise de bunların tam tersi gerçekleşiyor. Türkiye’nin net dış finansman bulup da hızla yükseldiği dönemlerde kredi artışı da yüksek oluyor. Sermayeyi itici faktörler, AB Merkez Bankası’nın, ABD Merkez Bankası’nın ve Japonya’nın ne yapacağı, paranın orada mı kalıp bize mi geleceğini belirleyen unsurlardan bazıları. Bununla birlikte ekonominin sağlam ve yurtiçi risklerinin düşük olması gerekiyor. Şu günlerde ABD Merkez Bankası parasal genişlemeyi durdurup faiz artırmasının tartışıldığı bir ortam var. 2015’in hangi ayında faiz artışının yaşanacağı ise belirsizliğini koruyor. Türkiye için bu faiz artışının önemi ise ABD’deki 10 yıl vadeli tahvillerin faizlerinin yükselişini tetiklemesi ve bu yüzden sermayenin gelişmekte olan ülkelere daha az gelmesinden kaynaklanıyor. 15 DERNEKTEN Hedefimiz Avrupa’da zirveye oturmak TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kocaoğlu ve Alman Dökümcüler Birliği Başkanı Dr. Elwin Flender Türkiye’nin döküm sektöründe dünyada ve yakın çevresindeki konumunu değerlendirdi. T ÜDÖKSAD 2014 yıl sonu toplantısı ve yemeği, Ankara’da Magma sponsorluğunda düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu toplantı öncesi TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Üyeleri, Ankara merkezli yeni ve eski üyeleri ziyaret etme fırsatı buldu. Yıl sonu değerlendirme toplantısında konuşan TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kocaoğlu, “Dünyadaki döküm üretim miktarı 100 milyon ton civarında. Bunun 15 milyon tonu Avrupa kıtasında, 15 milyon tonu Amerika kıtasında, 45 milyon tonu ise Çin’de dökülüyor. Türkiye’nin ise 1,7 milyon tonluk döküm üretimini çok daha büyük oranda artırma potansiyeli bulunuyor” dedi. Geçtiğimiz 10 yılda Türkiye döküm sektörünün yaklaşık 1 milyon ton üretim ile Avrupa sıralamasında 5. ve 6. sıralarda gidip geldiğini belirten TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kocaoğlu, “Bu süreçte döküm sanayimiz yüzde 70 büyüdü. Der- 16 neğimizin başlattığı envanter çalışmalarında da bu büyümeyi görebiliyoruz. Döküm sanayimizin 1 milyon 700 bin tonluk kapasiteye ulaştığını tespit ettik. Böylece bu yıl için Avrupa Dökümcüler Birliği’ne bildirdiğimiz 1,5 milyon tonluk hedefin de üstüne çıkmış bulunuyoruz. 1,5 milyon ton üzerinden yapılan değerlendirmelerde Avrupa’da Almanya ve Fransa’dan sonra İspanya ve İtalya ile birlikte Türkiye 4. büyük dökümcü ülke olarak görülüyor” dedi. Almanya’nın en büyük rakibi Türkiye olacak Türkiye’nin Avrupa döküm sanayisinde Almanya’nın arkasından ikinci sıraya yükseleceğini belirten Kocaoğlu, şöyle devam etti: “Avrupa’nın 15 milyon ton döküm üretiminin 5,2 milyon tonunu, yani üçte birini Almanya karşılıyor. Türk döküm sanayi ise 1,7 milyon tonluk üretimini daha da artırarak Fransa’yı geçecek. Fransa, geçen yıl 1,8 milyon tonluk veri bildiriminde bulunmasına rağmen üretiminde bu yıl düşüş yaşıyor. Dolayısıyla Fransa’nın bu gerilemesiyle birlikte Türkiye artık Avrupa döküm üretiminde Almanya’dan sonra ikinci büyük ülke konumunda diyebiliriz. Aynı zamanda bu durum, Avrupa’da en önemli tedarikçilerinden biri olduğumuzu da gösteriyor.” Türkiye’nin Avrupa’da çok daha ciddi bir rakip ı aralık 2014 haline geldiğini vurgulayan Kocaoğlu, döküm sektörümüzün 20-25 yıl içinde Almanya’yı da geride bırakarak Avrupa’da zirveye oturacağını söyledi. Sektörümüz turbo görevi görüyor Akşam yemeği sonrasında TÜDÖKSAD üyelerine hitap eden Alman Dökümcüler Birliği Başkanı Dr. Elwin Flender öncelikle Ankara’da olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti ve TÜDÖKSAD’a bu güzel organizasyon için teşekkür etti. Türkiye’nin döküm sektöründe Avrupa’da ikinci sırada olduğunu ve 2 yıla kadar da Almanya’nın direkt olarak rakibi olmasının beklendiğini belirten Dr. Flender, “Türkiye’nin döküm sektörüne ilişkin verileri oldukça iyi. Sektörümüzü ülke için bir turbo niteliğinde görebilirsiniz” dedi. Döküm sektörünün Almanya’daki durumuna ilişkin de bilgiler veren Dr. Flender, Almanya’da sektörün şu an itibariyle çok iyi durumda olduğunu belirtirken bunun nedenini ise ülkede otomotiv sektörünün güçlü olmasına bağladı. Almanya’daki enflasyon oranı yüzde 0,3 ve AB ortalaması ise yüzde 2 düzeyinde. Yüzde 2’lik verinin Almanya için yüksek bir rakam olduğunu ve Almanya’nın bu konuda oldukça hassas davrandığını belirten Dr. Flender ülkesinde sektörün geleceği adına yapılması gerekenleri “Tüm aşamalarda tüketiciye daha iyi çözümler sunmalıyız. Yeni pazarlara baktığımızda çok hızlı değişimleri görüyoruz” sözleriyle özetledi. İnovasyon ve müşteri ihtiyaçlarına göre hareket etmenin tüm dökümcülerin ortak ilkesi olması gerektiğini belirten Dr. Flender, “Otomotiv sektörü bu konuda önemli bir paya sahip. Bir tesiste çalışan sistemi hiçbir şekilde değiştirmeme yaklaşımı bazı şirketlerde olabiliyor” ifadeleri ile değişime ayak uydurmanın döküm şirketleri için önemsenmesi gereken bir detay olduğunu vurguladı. Flender, değişim ve inovasyona ayak uydurmak adına yenilikçi ürünleri geliştirmek gerektiğini, “sistem çalışıyorsa değiştirmek yerine her zaman için değişen bir sistemi çalıştırma taraftarıyım” ifadeleri ile açıklıdı. Flender’a göre döküm işletmelerinin değişime direnmek yerine kendilerini geliştirebilecekleri yeni sahalar açmaları gerekiyor. Almanya ve Türkiye’deki sektörler arasında benzerliklere de dikkat çeken Dr. Flender, “İki ülke arasındaki benzerlik küçük ve orta ölçekli, ağırlıklı olarak aile şirketlerin sektörün merkezinde olmasına dayanıyor. Şimdi ailelerin ikinci veya 3. jenerasyon üyeleri bu şirketlerin başındayken değişim zamanı başlıyor ve buna ayak uydurmalıyız” dedi. Türkiye ekonomisi ile ilgili olarak da Türk Lirası’nda oluşan develüasyon nedeniyle oluşan kısa süreli git-geller görülebileceğini belirten Dr. Flender, bunun global bir durum olduğunu ifade eti ve herkes için 2015 yılının iyi geçmesini dileyerek sözlerini noktaladı. Yakın bir gelecekte Türkiye’nin Avrupa döküm sanayisinde ikinci sıraya geleceğini belirten Kocaoğlu, “Avrupa’daki 15 milyon ton üretimin 5,2 milyon tonunu, yan üçte birini Almanya karşılıyor. Türk döküm sanayi ise 1,7 milyon tonluk değer üretiyor” dedi. ı aralık 2014 17 DERNEKTEN Almanya Lojistik Sektör Temsilcilerinden TÜDÖKSAD’a Ziyaret Almanya lojistik sektöründen bir heyet Avrupa’nın parlayan yıldızı Türk döküm sanayinin temsilcisi Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD)’ni ziyaret etti. A lman Federal Ulaştırma ve Dijital Altyapı Bakanlığı ile Alman Lojistik Endüstrisi’nin de ortak olduğu özel bir kurum olan “Logistics Alliance Germany” temsilcileri, Bakanlık Müsteşarı Bayan Dorothee Bar başkanlığında 18 Kasım 2014 tarihinde Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD)’ni ziyaret etti. TÜDÖKSAD üyelerinin de katıldığı toplantıda Türk Döküm Sanayi hakkında bilgiler ziyaretçilere aktarıldı. Karşılıklı tanışma imkanı sağlanan toplantıda, Bakan Bar, Türkiye’nin Alman lojistik sanayi için önemli olduğunu bir çok Alman firmasının Türkiye’de ofisleri olduğunu ancak detaylı ve spesifik taleplere cevap verebilecek gelişmiş bir Alman lojistik sanayinin Avrupa çapında servis verdiğini anlattı. Avrupa lojistik sektörü için önemi her geçen gün artan Türkiye, üretim miktarı ile Avrupa’nın üçüncü büyük döküm üreticisi durumunda. Türkiye döküm sektörü, üretiminin yaklaşık yüzde 65-70’ini ihraç ediyor. Bu miktarın da büyük çoğunluğu Avrupa ülkelerine gidiyor. Bu ifadelerin rakamsal karşılığı 900 bin ton döküm ürününün 2014 yılında Avrupa’ya doğru 28 – 30 bin kamyon veya konteyner ile sevk edildiğidir. TÜDÖKSAD yeni dernek merkezinin bu kadar yüksek seviyedeki ilk bürokratik ziyaretin Alman Federal Bakanlık üst yöneticileri tarafından gerçekleşmesinin üye firmaların ilgili ihracat ve lojistik yöneticileri için ileriye yönelik bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Alman Lojistik Birliğiyle ilgili detaylara birliğin web sayfasından ulaşılabilir. http://www.logistics-alliance-germany.com 18 TÜDÖKSAD ziyaretine katılan Almanya heyeti Head of Delegation: Mrs. Dorothee Bär, Parlamentary State Secretary at the German Federal Ministry of Transport and Digital Infrastructure Members of Delegation: Mrs. Petra Bethge, German Federal Ministry of Transport and Digital Infrastructure, Head of Unit International Relations, Foreign Trade Mr. Peter Lüttjohann, German Federal Ministry of Transport and Digital Infrastructure, Head of Unit Freight Traffic and Logistics, Förderverein LAG e.V. (Supporters of Logistics Alliance Germany, German Logistics Industries): Mr. Heinrich Ahlers, Buss Group GmbH & Co. KG, Maritime Logistics Service Provider Mrs. Selda Gül, Buss Group GmbH & Co. KG, Maritime Logistics Service Provider Herr Rainer Mertel, KombiConsult GmbH, Logistics Consulting Herr Falk Ohlig, Fährhafen Sassnitz GmbH, Port Operator Herr Detlef Unger, Fährhafen Sassnitz GmbH, Port Operator Representatives Federal State: Mrs. Anna Derschang, gwSaar Gesellschaft für Wirtschaftsförderung Saar mbH, Business Development Agency oft he Federal State Saarland Mrs. Anja Petschauer, gwSaar Gesellschaft für Wirtschaftsförderung Saar mbH, Business Development Agency of the Federal State Saarland LogisticNetwork Consultants GmbH (LNC): Stefan Schröder, Managing Director Lars Günsel, Consultant ı aralık 2014 Sadece Foseco Yeter Foseco, gittikçe artarak karşınıza çıkan zorluklara, sonuçları açıkça görülen yenilikçi çözümler sunarak operasyonlarınızı kolaylaştırmaktadır. Seksen yılı aşkın bir süredir sektörde oyunun kurallarını değiştiren, fikirleriyle benzersiz bir ün sahibi olan şirketimiz, bütün işlerinize yeni değerler katmaktadır. Her zaman üstün kaliteli sonuçlar sağlayan Foseco, bugün artık dünyanın dört bir yanındaki dökümhaneler tarafından tercih edilen bir ortaktır. Gerçek potansiyelinizi ortaya çıkarmak için: Sadece Foseco Yeter. + Ortaklık + Küresel Teknoloji - Yerel Hizmet + Yaratıcı, Yenilikçi Çözümler + Uzman Tavsiyesi + Güvenilirlik + Bilgide Öncülük 0262 677 1050 foseco.turkiye@foseco.com www.foseco.com.tr AHDE VEFA Şahin Yavuz’u kaybettik Döküm camiasının sevilen isimlerinden Şahin Döküm kurucusu Şahin Yavuz’u kaybettik. 6 Aralık 2014 tarihinde aramızdan ayrılan Şahin Yavuz 54 yaşındaydı. 1 960 yılında Erzincan’ın Tercan ilçesinde doğan Şahin Yavuz, eğitimini Erzincan’da tamamladı. 1973 yılında İzmir’e gelerek dökümcülük mesleğine işçi olarak adım attı. 1980 yılına kadar sektörde işçi olarak çalıştıktan sonra askerlik görevini Bilecik ve İstanbul’da tamamladı. Askerlik sonrasında üç yıl bir firmada ortak olarak devam ettikten sonra 1986 yılında Şahin Döküm’ü kurarak kupol ocağında pik döküm üretimine başlayan Şahin Yavuz, 2004 yılında yaptığı yatırımla İzmir-Işıkkent’te 2500 ton / yıl üretim kapasitesine sahip pik ve sfero döküm imalatı yapan dökümhaneyi kurdu. Mesleğine olan aşkı onu kendi işi dışında sosyal projelere de yöneltti. 2002 yılında İzmir Dökümcüler Odası Başkanlığı’nı üstlenen Şahin Yavuz, kapanmakta olan Oda’yı ilk önce Dö- 22 kümcüler Sitesi’ne taşıdı ve 2009 yılında Oda binasında gerekli tadilat ve yatırımlar yaptırdı. Oda’nın merkezinde açtırdığı seminer salonuyla eğitim çalışmalarına ön ayak oldu. Küçük esnaf ve KOBİ’lerin iş güvenliği ve çevre konularında bilinçlenmelerine ayrıca önem verdi ve bu yönde birçok eğitim çalışmasını hayata geçirdi. Meslektaşlık kültürüne önem veren Şahin Yavuz, Oda başkanlığının yanında, Dökümcüler Sitesi Kooperatifi Başkanlığı, İzmir Dökümcüler Derneği Başkanlığı ve Ege Bölgesi Sanayi Odası Döküm Mesleği Komitesi Üyeliği devam etmekteydi. 1973 yılında dökümcülük mesleğine başlayan ve hiçbir sermayesi olmadan, doğru tabirle alnının teriyle kurduğu dökümhaneyi bugünlere taşıyan Şahin Yavuz, döküm camiasının sevilen ve saygı gösterilen bir ismiydi. 6 Aralık 2014 tarihinde kaybettiğimiz Şahin Yavuz, 2012 yılında Manisa’nın Muradiye Sanayi Bölgesi’nde 17 dönüm fabrika arsası satın alarak, 15000 ton / yıl kapasiteli dökümhane kurmayı planlıyordu. Şahin Yavuz, tüm plan ve projeleri hazır fabrikasını kurmak üzereyken zamansız bir şekilde aramızdan ayrıldı. SEKTÖRDE 20 YIL İmes Sanayi Sitesi C Blok 306 Sk. No. 4 Yukarı Dudullu, Ümraniye, İstanbul, 34775 T. +90 (216) 540 00 60 F. +90 (216) 540 00 61 Global Partneriniz. Eski Yapanlar Plaza No. 1/1 K. 6 S.M. Fatih Öngül Sk. Kozyatağı, İstanbul, 34742 T. +90 (216) 410 00 60 F. +90 (216) 410 00 90 E-5 Karayolu Üzeri Tavşanlı Mevkii Yolbulan Antrepo Yanı Gebze,Kocaeli T. +90 (262) 724 99 14-15 F. +90 (262) 724 99 12 EZBER DIŞI Ezber Dışı: Aynur Ayhan Uzun yıllardır baba mesleği dökümcülüğü başarıyla yapan iki kız kardeş Aynur ve Ayşin Ayhan, bu alandaki üretim deneyimlerinden yararlanarak Aniva markasıyla ev gereçleri üretimine başladı. Tost, hamsi, pankek için özel döküm tava ve mangal tasarlayan ikili, şimdiden ihracata da başladı. Design Turkey 2014 En İyi Tasarım Ödülü’ne de layık görülen Aniva markasının serüvenini Ayhan Metal Genel Müdürü Aynur Ayhan anlatıyor. A ynur ve Ayşin Ayhan kardeşler, babalarından devraldıkları Ayhan Metal’i bugün dünyaya ihracat yapan bir şirket haline getirdiler. Uzun yılların getirdiği üretim deneyimini kendi markalarını yaratmak için kullanmaya karar veren kardeşler şimdi de perakendeye adım atarak Aniva markasıyla ev gereçleri üretmeye başladı. Yurtdışına ihracata başlayan iki kardeşin hedefi ürün gamını geliştirerek Aniva’yı hem Türkiye’de, hem yurtdışında önemli bir ev gereçleri markası haline getirmek. Sanayinin en zorlu alanlarından biri olan döküm sektöründe uzun yıllardır mücadele eden Aynur ve Ayşin Ayhan kardeşlerin başarı hikayesi çocukluk yıllarına dayanıyor. Başarılı kadın girişimcilerin babası Mehmet Ayhan Türkiye’de ilk kez metal enjeksiyon makinesinin seri üretimini yapan isim. Aynur ve Ayşin Ayhan da çocukluklarından itibaren işin içinde büyüyor. İkisi de makine mühendisi Aynur Ayhan babasının hikayesini; “Babam tornacılıktan geliyor. İstanbul’a gelip bir akrabasının yanında kalıyor. Elinden iş geldiği için hızla yükseliyor. 24 ı aralık 2014 Sonra kendisi makine imalatı yapmaya başlıyor. Türkiye’de metal enjeksiyon makinesini seri olarak üretmeye başlayan ilk isim. O dönemde üretim yapan az sayıdaki kişiden biri olduğu için işini hızla büyütüyor” diyerek anlatıyor. Çocukluklarından itibaren babalarına yardımcı olan Aynur ve Ayşin Ayhan kardeşlerin bu ilgilisi üniversite döneminde bölüm seçimlerinde de etkili oluyor. Aynur Ayhan makine mühendisliği okumaya karar veriyor. “Ben üniversitede okurken babam bu işi yapacak mısın? diye sordu. Ben de yapacağımı söyledim. Böylece babam da işlere devam etme kararı aldı.” diyor Aynur Ayhan. 1988’de okuldan mezun olur olmaz aile şirketinde çalışmaya başlıyor. Döküm işine girdiler Kendisinden 19 ay küçük kız kardeşi Ayşin Ayhan ise işletme okumayı düşünürken ısrar üzerine yazdığı tek makine mühendisliği bölümünü kazanıyor. Ayşin Ayhan’ın okulu bitirmesi ise aile şirketi için yeni bir dönüm noktası oluyor. Zira Ayşin Ayhan makine imalatı yerine döküm işine girmek istiyor. Bunun üzerine babalarının desteğiyle döküm işine giriyor Ayhan kardeşler. Bir süre hem döküm işini hem makine imalatını birlikte yürütüyorlar. “Bu arada erkek kardeşimiz de makine mühendisliği okumaya başladı. Bizim işlerimiz büyümeye devam ediyordu. Yerimiz yetmemeye başladı ve Gebze’de organize sanayiye taşındık.” diyor Aynur Ayhan. Baba Mehmet Ayhan’ın zamansız ölümü ise yeni bir dönemin başlangıcı oluyor şirkette. Henüz 27 yaşında olan Aynur Ayhan ve kendisinden 19 ay küçük kardeşi Ayşin Ayhan işlerin başına geçiyor. Aralarında görev dağılımı yaparak şirketi birlikte yönetmeye başlıyor iki kardeş. Aynur Ayhan daha çok satış ve pazarlama gibi konularla ilgilenirken Ayşin Ayhan ağırlıklı olarak fabrikada kalıp üretimle ilgilenmeyi tercih ediyor. BABA MESLEĞİ DÖKÜMDEN FARKLI MARKA YARATTILAR Erkek kardeşleri mezun olduktan sonra makine işini ona bırakıp iki kız kardeş tamamen döküm işine odaklanıyor. “Ayhan Metal Döküm olarak iki kız kardeş yolumuza devam ettik. Kardeşimiz farklı işler yapmak istediği için tamamen bıraktı şirketi. Bu süreçte kalite belgemizi aldık, ihracat yapmaya başladık.” diyor Aynur Ayhan. Ayhan Metal, bu süreçte otomotivden beyaz eşyaya kadar farklı sektörlerde dünya devlerine hizmet vermeye başlıyor. “Ayhan Metal olarak üretimimizin yüzde 65’ini ihraç ediyoruz.” diyor Aynur Ayhan. ı aralık 2014 Sanayinin en zorlu alanlarından biri olan döküm sektöründe uzun yıllardır mücadele eden Aynur ve Ayşin Ayhan kardeşlerin başarı hikayesi çocukluk yıllarına dayanıyor. Başarılı kadın girişimcilerin babası Mehmet Ayhan Türkiye’de ilk kez metal enjeksiyon makinesinin seri üretimini yapan isim. 2008 krizinde ise yeni bir süreç başlıyor Ayhan Metal için. Kriz döneminde bir öz eleştiri yaptıklarını söylüyor Aynur Ayhan ve şöyle devam ediyor: “Şapkamızı önümüze koyup düşündük. Fason dökümcü olunca siparişe göre ne gelirse onu üretiyorsun. Her iş gibi onun da avantajları vardı. Krizden önce otomotiv ağırlıklı çalışıyorduk. Stratejimizi tekrar gözden geçirdik. Ayhan Metal farklı sektörlere girip orada segmentte üretim yapmaya ve avantajlarımızı ön plana çıkartacak yeni sektörlere girmeye çalıştık. Ve zaten müşteriye kalıp tasarımından üretime kadar her şeyiyle tam bir ürün verdiğimiz için kendimiz bir marka oluşturmaya karara verdik.” İlk ürünleri; Tosti ‘Ne üretelim?’ diye düşünürken Ayşin Ayhan’ın yemek merakı önlerine yeni bir kapı açıyor. “Kız kardeşim yemeği çok sever. Pazar günlerini şölen gibi kutlarız. Kardeşim Ayşin çocukları için geçmişte kullandığımız alüminyum döküm tost makinelerinden arıyordu. Piyasada istediği gibi bir ürün bulamayınca neden biz yapmıyoruz diye düşündük.” diyerek anlatıyor süreci Aynur Ayhan. Böylece tost makinesi yapmaya karar veren ikili yaklaşık bir yıl süren tasarım sürecinin ardından üç yıl önce Aniva markasıyla ilk ürünleri Tosti’yi piyasaya sürdü. Tavayı modernize ettiklerini söyleyen Aynur Ayhan 25 EZBER DIŞI Uzun yılların getirdiği üretim deneyimini kendi markalarını yaratmak için kullanan kardeşler Aniva markasıyla ev gereçleri üretmeye başladı. “Eski ürünlerde tavayı açınca kocaman açılıyordu ve yıkaması zordu. Biz nonstick kapladık. Ürüne çıkarılabilir kapak yaptık. Gıda standatlarına uygun zarif tasarımlı bir ürün geliştirdik.” diyor. Ardından da pankek yapılan Panki tava’yı geliştiren kardeşler piyasadaki alüminyum tavaların aksine, yanmaz ve yapışmaz kaplamaya sahip olan bu tavaların ardından çift taraflı kullanılabilen balık tavası ürettiler. Tasarımları özel olarak geliştirilen bu tavaları, özel tasarım bir mangal izledi. Mangal Keyfiniz Aniva’dan Mangal keyfi yapmayı sevenlere farklı bir mangal tasarımı sunuyor. Tamamen Türk tasarımlı olan ürün klasik mangal zevkine modern bir anlayış getiriyor. Taşımada kolaylık sağlamak için çanta şeklinde tasarlanan Mangal açıldığında ise her iki tarafında farklı iki ızgara yapılabiliyor. “Paslanmaya mukavvimli alüminyum döküm gövdesi ve paslanmaz kilidi sayesinde Aniva Mangal’ı uzun süre keyifle kullanabilmek mümkün. Ayrıca mangalın tel ızgaraları krom nikel kaplamalı ve her kullanımdan sonra kolaylıkla yıkanabiliyor” diyor Aynur Ayhan. Sadece 2,5 kilogramağırlığındaki mangal, pikniğe giderken araba bagajında fazla yer kaplamayacak şekilde ve istenildiğinde bisikletin arkasında da taşınabilecek ergonomik bir yapıyla tasarlanmış. 26 Bu yeni tasarım mangal, 4 ayrı renk seçeneğine sahip. Aniva Mangal’ı turuncu, kırmızı, yeşil ve siyah renkte www.aniva.com.tr den almak mümkün. Hediye olarak almayı düşünenler de unutulmamış; ürünün üzerine “En sevdiğime”, “Doğum Günün Kutlu Olsun”, “Sevgili Eşime”, “Sevgili Babama”, “Yeni Yılın Kutlu Olsun” rozetleri de mevcut. Geçen şubat ayında Almanya’nın Frankfurt kentinde düzenlenen Ambiante Fuarı’nda ilk kez görücüye çıkarttıkları ürünleri dünyada da ilgi toplamış. Belçika, Hollanda ve Almanya’ya ihracata başladıklarını söyleyen Aynur Ayhan, Güney Amerika’ya açılmak için çalışmaların sürdüğünü söylüyor. İç piyasada ise zincir mağazalarla anlaşma yapmak için çalışmalar sürüyor. Bu arada ürünler internet sitelerinde satılıyor. Ürünlerine kadın dokunuşu kattıklarını söyleyen Aynur Ayhan, “İnsan sağlığına uygun, kaliteli ve insanın hayatını kolaylaştıran ürünler yapmayı hedefledik.” diye konuşuyor. Ürünlerinde çevre duyarlılığı gibi konulara önem verdiklerini söyleyen Ayhan, yeni ürünler üzerinde çalıştıklarını söylüyor. İlk sırada ise gazlı mangal bulunuyor. Müşteriyi dinleyerek onların geri dönüşlerine göre ürünlerini geliştirdiklerini ve yeni ürünler üzerinde çalıştıklarını söyleyen Ayhan, “İhracata yönelik ürünlerde onların taleplerine uygun şekilde ürünlerimizi geliştiriyoruz. İç piyasada da müşteri beklentileri bizim için çok önemli.” diye konuşuyor. Belçİka, Hollanda ve Almanya’ya İhracata başlaYAN Ayhan METAL, Güney Amerİka’ya açılmak İçİn çalışmalarınI sürdüRüyor. ı aralık 2014 ÜYELERDEN Eku Fren bir yılda 2 çevre ödülü aldı Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD) üyesi Eku Fren Kampana, 2014 yılında iki ayrı çevre ödülüne layık görüldü. T ÜDOKSAD’ ın düzenlemiş olduğu çevre ödül organizasyonunda yaptığı iyileştirme projeleri ve temiz bir dökümhane olması nedeniyle ödüllendirilen Eku Fren Kampana ve Döküm Sanayi A.Ş. İstanbul Sanayi Odası tarafından da çevre ödülüne layık görüldü. İstanbul Sanayi Odasının bu yıl 14. sünü düzenlediği Çevre ve Enerji Ödüllerine dört proje ile başvuruda bulunan Eku başvuruda bulunduğu dört projesi ile finale kalarak Büyük Ölçekli Firmalar Çevre Dostu Uygulamalar Kategorisi’nde “Jüri Teşvik Ödülü’ne” layık görüldü. EKU’nun, Türkiye’ de bu yönde Çevre Ödülü alan ilk dökümhane olduğunu söyleyen Teknik 28 Genel Müdür Sami Şişman, “2014 yılında aldığımız iki çevre ödülü de bizim için büyük bir gurur vesilesidir” dedi. Yıllardır dünyanın her yerinden, gerek ziyaret gerekse denetleme amaçlı fabrikamıza gelen misafirlerimizin, ilk kez bu kadar temiz bir dökümhane ile karşılaştıklarını dile getirdiklerinin altını çizen Şişman, şöyle devam etti: “Yıllardır dile getirilen bu övgülerin TÜDÖKSAD’dan sonra İstanbul Sanayi Odası’nın ödülü ile de taçlandırılması bizleri çok mutlu etmiş ve gelecek için daha da yüreklendirmiştir. 50 yılı aşkın geçmişimizde hep en iyiyi yapmaya odaklandık. Bu ödüle layık olmak için var gücümüzle çalışmaya, çevreye ve insana duyarlı olmaya devam edeceğiz.” ı aralık 2014 ÜYELERDEN CAEF’ten Akdaş’a Ziyaret CAEF Çelik Döküm Grubu, Akdaş Döküm’ü ziyaret etti. Kalabalık bir grubu ağırlayan Akdaş, heyeti her noktada büyük bir misafirperverlikle ağırladı. Çeşitli etkinliklerin yapıldığı organizasyon üç gün sürdü. A vrupa Dökümcüler Birliği (CAEF) Çelik Döküm Grubu 29-31 Ekim 2014 tarihlerinde Türkiye’nin önde gelen çelik döküm üreticilerinden Akdaş Döküm’ü ziyaret etti. CAEF Çelik Grubu toplantısının da yapıldığı organizasyonda, CAEF’in 2015’te başkanlığını da yapacak olan Niyazi Akdaş, Türk döküm sektörü ve çelik döküm sanayi hakkında gruba genel bir değerlendirme yaptı. Sunumda genel olarak döküm sanayinin Türkiye’de kat ettiği aşamaları anlatan Akdaş, yatırımlar ve sektörün gelecek döneme ilişkin vizyonunu ortaya koydu. Türkiye döküm sanayisinin Dünya’da özellikle de Avrupa’da parlayan bir yıldız olduğunu, yatırımları ve teknolojik iyileştirmeleriyle bu ivmesini sürdüreceğini söyledi. Akdaş tanıtım film gösterimi ve Apak Aysal’ın “Akdaş’ın Dünü ve Bugünü” başlıklı sunumuyla devam eden toplantı, fabrika gezisiyle sona erdi. Çelik Grubu toplantısından önce Ankara Kalesi ve 30 Anadolu Medeniyetler Müzesi’ni gezen CAEF grubu akşam yemeğini Çengel Han’da yedi. Akdaş dökümhanelerine, işleme merkezlerine ve geri dönüşüm tesislerine hayran kalan CAEF grubu gösterilen misafirperverlikten duydukları memnuniyeti dile getirdi. Organizasyonun son gününde CAEF grubu, Çelik Döküm Grup toplantısının ardından 29-30 Mayıs 2015 tarihlerinde İstanbul’da yapılacak olan genel kurulda tekrar buluşma temennisiyle Ankara’dan ayrıldı. Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği’nin de üye olduğu CAEF başkanlığını 2015 yılında Niyazi Akdaş yürütecek. CAEF genel kurulu ise 29-30 Mayıs 2015 tarihinde İstanbul’da TÜDÖKSAD ev sahipliğinde yapılacak. Niyazi Akdaş, Türkiye döküm sektörü ve çelik döküm sanayisi hakkında bilgi verdi. Gruplara ayrılan ziyaretçiler Akdaş tesislerini gezerken ı aralık 2014 ÜYELERDEN Akmetal En İyi Dökümhane Olma Yolunda Akmetal Metalurji Endüstrisi A.Ş. “Avrupa’nın En İyi Dökümhanesi Olmak” vizyonu doğrultusunda, en önemli değerlerinden biri olan tüm çalışanlarına iş sağlığı ve güvenliği konularında sağladığı ortak bilinç ve kültür ile hareket ediyor. Buna yönelik başarılı uygulamalar gerçekleştiren firma bu alanlarda aldığı belgelerle birlikte iddiasını daha da güçlendirdi. A kmetal Metalurji Endüstrisi A.Ş. tüm iş kazalarının ve meslek hastalıklarının önlenebilir olduğu inancı ile yol alıyor. Firmanın geçmişten süregelen İSG ve Çevre konularındaki uygulamaların belgelendirmesi işlemine 2013 yılı sonunda başlandı. Belgelendirme çalışmaları 2014 yılının Mayıs ayında tamamlanan ve TUV Rheinland tarafından OHSAS 18001 ve ISO 14001 belgeleri ile gerçekleşti. Bu belgelendirmenin ötesinde Akmetal Metalurji belgelerin tüm çalışanlara ve çevreye etkin bir şekilde uygulanmasının doğuracağı olumlu sonuçlara inanıyor. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir ortam bırakmak için, çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi taahhüdüyle kendini sürekli iyileştirmek adına çalışan Akmetal Metalurji taahhütlerinin ancak bir sistem dahilinde gerçekleştirebilir olduğuna ve sürekliliğini sağlayabildiği ölçüde başarıya ulaşacağına inanıyor. İş güvenliği adına 13 kişilik kurul oluşturuldu Firmanın İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Temsilcisi Erhan Aydöner’in verdiği bilgilere göre Akmetal Metalurji Endüstrisi A.Ş.’nin organizasyon yapısında İSG Yönetim Temsilcisi ve buna bağlı olarak İş Güvenliği Uzmanı, İşyeri Hekimi, Çevre Danışmanı ve 13 kişiden oluşan İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu 32 oluşturuldu. Firmanın Genel Müdürünün başkanlık ettiği İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu, İş Güvenliği Uzmanı, İşyeri Hekimi, Üretim Müdürü, İnsan Kaynakları Yöneticisi, Bakım Onarım Yöneticisi, Formen Temsilcisi, Çalışan Temsilcileri ve her bölümden en az bir kişinin katıldığı üyelerden oluşuyor. Aydöner, “Firmanın işyeri hekimi haftada en az 2 gün, İş Güvenliği Uzmanı haftada en az 1 gün, Çevre Danışmanı ise ayda en az 1 gün görev yapıyor. Ayrıca firmanın şirketteki potansiyel tehlikeler belirlenen 152 adet risk değerlendirmesi yapıldı ve risklere karşı tedbirler altı ay içerisinde değerlendirmeler tamamlanarak performansın sürekli iyileştirilmesi sağlandı” ifadeleri ile iş güvenliğinde sürekli gelişim ilkesini benimsediklerini belirtiyor. Aydöner’e göre çalışanların da temsil edildiği İSG Kurullarında alınan kararlar, sorumlular ve temin tarihleri belirlenerek denetlemeleri de göz ardı edilmeden gerçekleştirildi. Bununla birlikte öneri sistemi ile tüm çalışanların Ramak Kala/Tehlike Bildirimi formları ile kurula katılımları sağlandı. Firmanın 2014 yılında 149 adet Ramak Kala/Tehlike bildirimi yapılmış olup bunların 129 adedinde iyileştirme yapıldı. Ergonomiye dönük olarak 31 adet öneride bulunuldu ve bunların 14 tanesi gerçekleştirildi. Diğer önerilerden 4 tanesi ise uygun bulunmadı ve 13 tanesinin de çalışmaları halen devam ediyor. Aydöner, firmanın güvenlik tedbirleri arasında önemli bir yere sahip olan Kaldırma Araçlarının periyodik kontrollerinin asgari kontrol sürelerine bağlı kalmadan daha sık olarak 3 ayda bir düzenli olarak yapılarak gerekli aksiyonların alındığını vurguluyor. ı aralık 2014 Ortam koşulları iyileştiriliyor Akmetal Metalurji’nin gürültü, gaz, toz, aydınlatma, termal, konfor vb. gibi gerekli ortam ölçümleri yetkili kurumlarca her yıl düzenli olarak yapılıyor. Aydöner’e göre modern ve yüksek teknolojiye sahip filtre sistemi yatırımı da devreye alınmak üzere olup, toz önleme adına ciddi mesafe alınması bekleniyor. Ayrıca termal konfor açısından ısıtma sistemi çalışmaları devam etmekte olup yılsonuna kadar tamamlanması planlanıyor. İş güvenliğinin sadece teknik yönünü değil insani yönünü de göz önünde bulunduran firmanın çalışanların işe girişte ve periyodik olarak en az yılda bir sağlık kontrolleri işyeri hekimi tarafından yapılıyor. Bugüne kadar sadece bir kişi meslek hastalıkları hastanesine sevk edilmiş olup, o kişide de herhangi bir meslek hastalığına rastlanılmadı. Firma çalışanlarının yaptıkları işe uygun Kişisel Koruyucu Donanımları kendilerine verilmekte olup bunların kullanımında yüzde 98’lere varan oranda başarı sağlandı. Bu bağlamda uzun yıllardır şirket çalışanları dahil meslek hastalığı görülen personel bulunmuyor. Aydöner, firmanın İş Güvenliği Uzmanı tarafından Acil Durum Planları hazırlanarak, acil durum ekipleri oluşturulduğunu ve tüm çalışanlara acil durumlarda yapılması gerekenlerin eğitimlerle düzenli olarak verildiğini belirtiyor. Tüm yapılması gerekenlerin denetlenmesi ise tatbikatların 3 ayda bir tekrarlanması ve acil durum senaryoları geliştirme çalışmaları ile devam ederken tatbikatların planlanması da ayrı bir süreç olarak yürütülüyor. Akmetal çevre yaklaşımında da öncü Çevresel koruma ile ilgili olarak ise, firmanın organizasyon yapısında Çevre Yönetim Temsilcisi ve Çevre Danışmanı bulunuyor. Firmanın Çevre Yönetim Temsilcisi Engin Uzun’un verdiği bilgilere göre tüm firma çalışanlarına çevre duyarlılaştırma eğitimi ve atık yönetimi eğitimi olmak üzere yılda 2 kez eğitim veriliyor. Bu şekilde 5S disiplinini çevre yönetim sistemine destek olarak kullanıp, çevre yönetim sistemi çerçevesinde verimlilik ve etkinliğin artırılması planlanıyor. Eğitimlerin odak noktasında ise doğal kaynak kullanımının azaltılması, toprağa, suya, havaya verilen zararların minimum düzeye indirilmesi yer alıyor. ı aralık 2014 Akmetal Metalurjİ organİzasyon yapısında İSG Yönetİm Temsİlcİsİ ve buna bağlı olarak İş Güvenlİğİ Uzmanı, İşyerİ Hekİmİ, Çevre Danışmanı ve 13 kİşİden oluşan İş Sağlığı ve Güvenlİğİ Kurulu oluşturuldu. Kurula Akmetal Metalurjİ Genel Müdürü başkanlık edİyor. İSG Kurullarında alınan kararlar, sorumlular ve temİn tarİhlerİ belİrlenerek denetlemelerİ de göz ardı edİlmeden gerçekleştİrİlİYOR. Çevre Boyutları Etkileri Uzun’un verdiği bilgiye göre firmanın, çevre üzerinde önemli etkilere sahip olan veya olabilecek etkilerini, kontrol altına alabildiği ve etkileyebileceği tüm çevre boyutlarını ele alınarak Çevre Boyutları ve Etkileri Değerlendirme Prosedürü hazırlandı. Bu prosedür kapsamında; • Süreçler ele alınarak süreçlerin çevreye verdikleri boyutlar ve bu boyutların etkileri Çevre Boyutları ve Etkileri Değerlendirme Formuna dolduruldu. 33 ÜYELERDEN • Formların prosedürüne ve standartlara uygunluğu kontrol edildi. Daha sonra Çevre Boyutları ve Etkileri Değerlendirme Tablo ’suna eklendi. • Tabloda bulunan 79 adet çevre boyutu risk değerlendirmeleri ve sorumluları belirlenerek gerekli faaliyetler başlatıldı. • Sürekliliği ve güncelliği 6 aylık periyotlarda kontrol ediliyor. Yasal Gereklilikler Listesi Çevre Mevzuatı kapsamındaki yasal ve diğer şartlarının takibi, güncelliğini sağlamak amacıyla yasal gereklilikler listesi oluşturuldu. Bu yasal gereklilikler listesinde; • Firmanın yerine getirmesi gereken yasal şartlarının neler olduğu ve şartları sağlayıp sağlamadığının görmek amacıyla değerlendirme alanı bulunuyor. • Yasal şartları ne derece sağlanıp sağlanmadığının bu alanlardan takibi yapılıyor. • Listenin güncelliği ve revizyonu 3 aylık periyotlarda elektronik ortamda üye olunan bilgi bankalarından yapılıyor. Atık Yönetimi Firma faaliyetleri sonucu oluşan atıkların, insan ve çevre sağlığına zarar vermeyecek bir biçimde mevzuatlara uygun olarak toplanması, depolanması, bertarafı ve geri kazanım işlemlerine tabi tutulmasının sağlanması için gerekli atık yönetimi esasları belirlendi. Bu esaslar kapsamında; • Tüm faaliyetlerden çıkan atıklar için atık plan tablosu oluşturuldu. Bu tablo tüm departmanlarda bilgi amaçlı asılı bulunuyor. • Tüm faaliyetlerden çıkan atıklar kaynağında ayrı toplanır, atık teslim formu düzenlenerek teslim alınıyor. • Teslim alınan atıklardan geri dönüşümü sağlananlar (döküm kumu, besleyiciler -yolluk, kaynak atıkları) tesis içerisinde tekrar kullanılıyor. • Teslim alınan atıklar analiz yapılarak sınıfına göre geçici depolama alanında toplanıyor. • Geçici depolama alanından depolanan atıklar mevzuata uygun olarak bertaraf edilmesi sağlanıyor. • Tüm atıklar Atık İzlenebilirlik Formuna kaydedilerek izlenebilirliği sağlanıyor. 34 2013 yılı sonunda başlanan belgelendirme çalışmaları 2014 yılının Mayıs ayında tamamlanan ve TUV Rheinland tarafından OHSAS 18001 ve ISO 14001 belgeleri ile gerçekleşti. • Doğal kaynak sarfiyatı aylık olarak üretim raporuna göre kayıt altına alınarak takibi sağlanıyor. • Atıklar üç yıllık dönemlerde planların uygulanabilirliği ve sürekliliği sağlanıyor. İzleme Ölçme Çevre ile ilgili yasal düzenlemelere uyumluluğunu sürekli izlemek ve ölçmek için çevre izleme ölçme formu oluşturuluyor. Bu form kapsamında ise; • Doğal kaynak sarfiyatı aylık olarak üretim raporuna göre kayıt altına alınarak takibi sağlanıyor. • TEP kapsamı çerçevesinde (yıllık enerji tüketimimiz: 1396 TEP) 1000 tep ’den fazla olması nedeniyle tesisimizde Enerji yöneticisi bulunuyor. • Atık su analizleri periyodik olarak yılda 2 defa yapılarak KOİ değerine bakılıyor. • Trafo yağı ölçümleri periyodik olarak yılda bir yapılarak yağın hangi aşamada olduğu kontrol ediliyor. • Jeneratör çalışma saati aylık olarak kontrol edilerek kayıt altına alınıyor. • Sera gazı emisyonlarının takibi hakkında yönetmelik çerçevesinde toplam anma ısıl gücümüzün 20MW’ın altında olmasından dolayı kapsam dışı kalınıyor. Tüm bu hazırlanan formlar ise yıllık ve aylık periyotlarda izleme ölçme yapılarak kayıt altına alınıyor. ı aralık 2014 ÜYELERDEN Foseco’dan Dökümhaneler İçin Özel Ar-Ge Tesisi Dökümhane performansını iyileştiren ürünler ve çözümler sunan Vesuvius plc’nin Dökümhane Bölümü olan Foseco, 4.5 milyon Sterlin yatırım ile yeni Ar-Ge tesisi açtı. V esuvius plc, Foseco Dökümhane Bölümü için yeni ve özel bir Araştırma-Geliştirme merkezinin kurulması için 4.5 milyon Sterlin yatırım yaptı. Hollanda / Enschede’de 4 bin 500 metrekarelik bir alana sahip tesis, son teknoloji ürünü analitik ekipman, kimya laboratuarı ve test dökümhane ile donatıldı. Küresel Dökümhane Ar-Ge Direktörü Mr.Pavel Holub, “Bu heyecan verici yeni merkez, yenilikçi çözümlerin, yeni ürünlerin ve döküm endüstrisi hizmetlerinin ileriye götürülmesinde bize yardımcı olacak en iyi yetenekleri etkileyecek birinci sınıf yenilikçi bir ortam sunmaktadır.” Vesuvius plc’nin Teknolojiden Sorumlu Başkanı Mr. George Coulston ise, “Bu adım, Vesuvius’un tüm ticari alanlarda teknoloji ve yenilikçi liderliğini sürdürme stratejisinde önemli bir adımdır ve dökümhane müşterilerimizin ihtiyaç duydukları en son yenilikleri onlara 36 sunma taahhüdümüzü ortaya koymaktadır “ dedi. Hollanda / Enschede’de kurulan tesis, Foseco’nun metal tretmanı, besleyiciler, filtrasyon, boya ve reçinelerin araştırma ve geliştirme faaliyetlerini tek çatı altında topluyor. Pota ve refrakter ürünler AR-GE çalışmaları ise, ABD / Pittsburgh’daki diğer tesiste devam ediyor. Foseco’nun Ticari Başkanı Glenn Cowie, “Foseco’nun endüstri standartlarının ötesine geçmiş metal filtrasyonu, besleyici sistemleri ve otomatik metal tretman prosesleri gibi teknolojilerin ortaya çıkarılması ve geliştirilmesine öncülük eden gururlu bir geçmişi vardır. Benzersiz teknoloji, uygulama uzmanlığı ve dökümhane prosesi alanlarındaki bilgi birikimi ve deneyimimizle, yarının demir, çelik ve demirdışı dökümhane teknolojilerini geliştirmek için müşterilerimizle daha yakın çalışmak üzere oldukça iyi bir pozisyondayız” diyor. ı aralık 2014 vetimec SAPP COSTAMP HAAG SCHAUFLER MECO ECKEL www korkmazcelik.com FUAR Metalurji şöleninin ardından Demir-çelik ve döküm teknolojileri firmalarını bir araya getiren ve bu yıl da 11-13 Eylül tarihleri arasında İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen ANKIROS/ ANNOFER/TURKCAST 2014 Fuarı’na 41 ülkeden 606’sı yabancı olmak üzere 975 firma katılım gösterdi. 2012’ye göre net stand alanı yüzde 6,3 artan fuara 16 binin üzerinde sektörel ziyaretçi katıldı. İ ki yılda bir düzenlenen ANKIROS 2014 “12. Uluslararası Demir Çelik ve Döküm Teknolojileri, Makina ve Ürünleri İhtisas Fuarı, ANNOFER “11. Uluslararası Demirdışı Metaller Teknolojileri, Makine ve Ürünleri İhtisas Fuarı” ve TURKCAST “6. Döküm Ürünleri İhtisas Fuarı” bu yıl da Tüyap İstanbul Fuar Merkezi’nde 16 bini aşkın ziyaretçinin katılımıyla düzenlendi. Hannover Messe Fuarcılık tarafından organize edilen ve TÜDÖKSAD’ın da desteklediği etkinlik Tüyap Kongre Merkezi’nin 2, 3, 5, 6, 7, 8 ve 9. hollerinde gerçekleştirildi. 38 11 Eylül 2014 tarihinde saat 10.30’daki fuarın açılış töreni ile birlikte sektörün lider isimleri açılış konuşmalarını gerçekleştirdi. Fuar açılışında konuşan Hannover Messe Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü İbrahim Anıl, Global Fairs-Deutsche Messe AG Başkan Yardımcısı Wolfgang Lenarz, CECOF / CEMAFON Genel Sekreteri ve United Metallurgy Direktörü Dr. Timo Würz, WFO-Dünya Dökümcüler Birliği Başkanı Vinod Kapur, 17. Uluslararası Metalurji ve Malzeme Kongresi Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Macit Özenbaş, TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Şulan, T.Ç.Ü.D. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Yüksek İstişare Konseyi Üyesi ve Erdemir Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pandır ve Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kocaoğlu ile birlikte ANKIROS 2014 Fuarı 3 gün boyunda ziyaretçilere açıldı. Fuarın ilk gününde Almanya Aşağı Saksonya Ekonomi, Çalışma ve Ulaştırma Bakanı Olaf Lies etkinliği ziyaret ederek çeşitli firmalarla istişarelerde bulundu. Son teknoloji ürünler tanıtıldı Fuar 2012 yılındakinin aksine 4 gün yerine 3 günlük ı aralık 2014 ı aralık 2014 39 FUAR de 8’lik oranı ile otomotiv sanayi ve yüzde 6’lık oranı ile ağır sanayi sektörleri oldu. Hizmet alanlarına göre değerlendirildiğinde ise fuar ziyaretçilerinin yüzde 28’inin dökümhane, yüzde 11’inin entegre tesisler ve yüzde 10’unun haddehane tesislerinde hizmet verdiği görüldü. Fuara Türkiye’nin 63 ilinden yerli ziyaretçi katılımlarında 7 bin 596 kişi ile İstanbul, bin 137 katılımcı ile Kocaeli ve 712 katılımcı ile Ankara başı çekti. Fuara yabancı ilgisi Fuarda global metalürji sektörünün önde gelen tedarikçilerinin bireysel katılımları oldu. Ayrıca Almanya, İtalya, İspanya, Çin, İngiltere ve İran gibi ülkelerin firmalarının standlarında sektörün yeni ürünleri ve yaklaşımları sergilendi. Fuara firma bazında en fazla yabancı katılım ise 163 firma ile Almanya’dan, 86 firma ile İtalya’dan ve 37 firma ile ABD’den oldu. Fuara organizatör firma tarafından koordine edilen delegasyon katılımları Almanya, Pakistan, Romanya, Rusya, Hindistan, İran, Çek Cumhuriyeti, Gana ve İsveç’ten olurken Ekonomi Bakanlığı tarafından organize edilen çeşitli iş görüşmeleri Yemen, Çek Cumhuriyeti, Özbekistan, İran, Bosna, Moldova, Sudan ve Tunus’ tan gelen alım heyetleri ile gerçekleştirildi. Fuara ülke bazında en çok yabancı ziyaretçi katılımı 466 kişi ile İran’dan, 209 kişi ile Almanya’dan ve 139 kişi ile İtalya’dan oldu. Ziyaretçilerin meşgul oldukları işlere göre sınıflandırılmasında en fazla katılım yüzde 50 ile üreticiler, yüzde 11 ile hizmet sektörü ve yüzde 9 ile ihracat/ithalatçılar tarafından oldu. olarak düzenlenmesine karşın katılımcı sayısında yüzde 2’lik artış görüldü. Bu seneki fuarda 41 ülkeden ziyaretçilerin yüzde 62’sine karşılık gelecek şekilde 606’sı yabancı olmak üzere 975 firma ve 77 ülkeden 2 bin 59’u yabancı olmak üzere 16 bin 15 sektör ilgilisi etkinliğe katılım gösterdi. Bu denli büyük bir buluşma ile birlikte global metalürji sektörünü bir araya getiren ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST 2014 Fuarı’nda metalürji sektörünün en son teknoloji ürünleri tanıtıldı, yeni iş bağlantıları geliştirildi ve yerli-yabancı birçok yeni pazar ile iş bağlantıları kuruldu. Ziyaretçilerin meşgul oldukları işlere göre sınıflandırılmasında en fazla katılım yüzde 50 ile üreticiler, yüzde 11 ile hizmet sektörü ve yüzde 9 ile ihracat/ithalatçılar tarafından oldu. Fuara en çok katılım gösteren sektörler ziyaretçiler yüzde 46’lık oranı ile döküm, yüz- 40 Fuar alanı her yıl artış gösteriyor ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST 2014 Fuarı’nın net stand alanı 1992’deki ilk organize edilen fuara göre 16 kat, 2001 yılından 2014 yılına ise 4 kat artış gösterdi. Fuarın net stand alanında ise bu yıl 21 bin 399 metrekareye düzeyine yükselerek 2012 yılındaki fuara göre yüzde 6,3’lük bir artış gösterdi. Fuar boyunca yapılan anketlere göre katılımcı firmaların yüzde 79’unun ihracat yaptığı ve yüzde 5’inin ise ihracat yapmayı planladığı, Türkiye üzerinden en çok ihracat yapılan bölgelerin ise Avrupa, Asya ve Ortadoğu olduğu belirlendi. Firmaların fuara öncelikli katılım amacına dair yapılan anket sonucunda ise firmaların yüzde 25’inin yeni iş bağlantıları oluşturabilmek, yüzde 21’inin mevcut iş bağlantılarını geliştirmek, yüzde 17’sinin ise fuarda temsil edilerek firma imajına katkı sağlamak amacıyla fuara katılım gösterdiği saptandı. Fuara katılan firmaların yüzde 97’si fuarda sergilenen ürün ve teknolojileri son derece nitelikli buldu ve yüzde 90’ı 2016’da düzenlenecek yeni fuara şimdiden katılacağını belirtti. Fuara katılan firmaların yüzde 89’u ise fuarı standlarına gelen ziyaretçi niteliği açısından memnuniyetini ifade etti ve yüzde 88’i ise genel olarak fuarın başarısını iyi veya çok iyi olarak değerlendirdi. ı aralık 2014 DÖKÜM KONGRESİ Döküm kongresi sektörün vizyonunu belirledi TÜDÖKSAD tarafından organize edilen 7. Uluslararası Döküm Kongresi 11-13 Eylül 2014 tarihleri arasında ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST 2014 Fuarı ile eşzamanlı olarak İstanbul Tüyap Kongre ve Fuar Merkezi’nin 7. holünde “Türk Döküm Sektöründe Risklerimiz ve Hedeflerimiz” teması ile gerçekleştirilerek sektörün gelecek dönemi adına planları ele alındı. Bu yıl ikinci kez fuar alanında ziyaretçilere açık şekilde gerçekleştirilen kongreye 275 delege üyesi katıldı. A NKIROS/ANNOFER/TURKCAST Fuarı ile birlikte düzenlenen ve bu yılki teması “Türk Döküm Sektöründe Risklerimiz ve Hedeflerimiz” olarak belirlenen 7. Uluslararası Döküm Kongresi’nde 48’i sözlü ve 14’i poster olmak üzere toplam 62 bildiri yayınlandı. Kongrede geçen yıla göre bildirilerde bir miktar artış yaşanırken ana oturum başlıkları sektörün ihtiyaçları doğrultusunda Döküm Sektöründe Rekabet Gücü, Döküm Teknolojileri Demir-Çelik, Döküm Teknolojileri Demir Dışı, Kalıp ve Maça Teknolojileri, Proses ve Kontrol, Çevre ve İş Güvenliği olarak şekillendirildi. Kongreye yabancı katılımcıların da yoğun ilgisi görülürken kongrede 17 farklı bildiri 8 farklı ülke temsilcisi firma tarafından sunuldu. Aktif sunuşta geri bildirimler değerlendirildi Kongrede ayrıca sektörün gelişen teknolojile- 42 ı aralık 2014 re uyumu hakkında verimli bir paylaşım ortamı oluşturuldu, çeşitli analizler yapıldı ve fuar alanı ile iç içe olması nedeniyle firma temsilcileri ve fuar ziyaretçileri de kongreye renk kattı. Fuar ve kongrenin bir arada düzenlenmesi etkinliklere katılımcı ilgisini ve katılımı ciddi oranda artırdı. Fuar ve kongredeki sektör hakkında yapılan bir diğer önemli çalışma ziyaretçilerden alınan geri dönüşlerin organizatör firma tarafından değerlendirilerek sözlü oturumların yanı sıra poster oturumları ile katılımcıların ilgisine sunulması oldu. Bu şekilde 48’i sözlü, 14’ü poster olmak üzere 10 oturumda toplam 62 bildiri sunuldu. Kongreye yoğun yabancı katılım oldu 7. Uluslararası Döküm Kongresi her yıl olduğu gibi bu yıl da birçok farklı ülkeden delegasyon ziyaretçilerine ev sahipliği yaptı. Etkinlik kapsamında İsveç Dökümcüler Derneği heyeti ile WFO ve Alman Dökümcüler Derneği, Çin Dökümcüler Derneği ve Hindistan Agra Demir Dökümcüleri Derneği’nden gelen heyetler kongreyi ziyaret etti ve Türk konukseverliğine yakışır bir şekilde ağırlandı. Kongreye etkinlikler ve yarışmalar damga vurdu Kongre kapsamında birtakım sanatsal faaliyetler de yapıldı. Kongrenin önemli bir sanat etkinliği ı aralık 2014 43 DÖKÜM KONGRESİ olarak “Bihrat Mavitan’ın Döküm Heykel sergisi”, “Zeynep Atik Miniscalco Resim ve Heykel Sergisi” ve “Haluk Perk Müzesi Anadolu İlk Çağ Toplu Buluntusu Koleksiyonu” olmak üzere sanat ve döküm temalı üç sergi açıldı. Fuar süresince bu üç sergi ziyaretçi akını ile karşılaşırken “Haluk Pers Müzesi Koleksiyonu” adlı kitap kongre delegelerine hediye olarak dağıtıldı. Kongre ile birlikte bu yıl 3.’sü düzenlenen “Döküm’ün Fotoğrafları Yarışması ” ise ilk kez Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu ile birlikte yapıldı. 119 katılımcının 1074 eser ile katılım gösterdiği yarışma kapsamında en iyi 3 döküm fotoğrafı seçildi. Yarışmada dereceye giren ilk 80 fotoğraf sergilenmeye layık görüldü ve ilk 3 eserin sahiplerine ödülleri kongre açılış töreninde takdim edildi. “3. Döküm’ün Fotoğrafları Sergisi” fuar süresince ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü ve 2016 yılında 4.’sü yapılacak serginin profesyonelleşerek gelenekselleşmesi adına önemli bir adım atılmış oldu. Kongrenin ikinci gününde teknik oturumlardan sonra Tosçelik Granül A.Ş. sponsorluğunda gerçekleştirilen Dökümcüler Gecesi ile birlikte fuar boyunca dökümcülerin paylaşımlarını teknik anlamda yüksek tutan programın sosyal anlamda da desteklenmesi amaçlandı. Bu yönüyle üyelerin yoğun katılımıyla gerçekleştirilen Dökümcüler Gecesi renkli ve neşeli anlara sahne oldu. Böylece gecede bir araya gelen sektör temsilcileri ve çalışanlarının hasret gidermelerini sağladı. 44 ı aralık 2014 KAPAK KONUSU 46 ı aralık 2014 Dünya Döküm Üretimi İstikrarlı Büyümeye Devam Ediyor Dünya döküm üretim rakamları açıklandı. Türkiye, 2013 yılı rakamlarına göre bir basamak daha yükselerek 12. sırada yer aldı. Türkiye, demir çelik döküm üretiminde yerini koruyarak ilk 10 ülke arasında, demirdışı döküm üretiminde ise iki basamak yükselerek 14. sırada yer aldı. ı aralık 2014 Amerikan Dökümcüler Derneği (AFS) tarafından hazırlanan ve her yıl Aralık ayında derneğin yayın organı Modern Casting’de yayınlanan Dünya Döküm Üretim Raporu’nun 2013 yılı sonuçlarını içeren araştırmanın 48. sayısı açıklandı. Söz konusu araştırmada kullanılan Türkiye’ye ilişkin sektörel veri ve bilgiler TÜDÖKSAD tarafından derlenerek AFS’ye iletiliyor. Araştırma www.moderncasting.com internet adresinden alınarak TÜDÖKSAD tarafından tercüme ediliyor. Araştırmanın tablo ve grafiklerine Türkiye döküm sanayine ilişkin bilgiler yine TÜDÖKSAD tarafından ekleniyor. Bu yılın Modern Casting Dünya döküm üretimi verilerine göre; 2013 yılında dünya döküm üretimi, 2012 yılı baz alındığında, yüzde 3,4 artışla 103 milyon tonun üzerine çıktı. Buna göre 2013 yılında 3,43 milyon ton artış ile 103,2 milyon ton metal döküm üretildi. Bu büyüme oranı 2012 yılının yüzde 2,4 ‘lük artışından sonra hafif bir yükselme olarak görülebilir. Araştırmada son iki yılda alınan verilere göre; 31 ülkeden 18’inde 2012 yılı ve 2013 yılı üretim hacmi değerleri karşılaştırıldığında tutarsızlık görüldü. Polonya, üretimini yüzde 18 oranında arttırarak tabloda tekrar yerini aldı. Diğer taraftan Pakistan, metal döküm sanayisindeki tutarsızlık ile üretiminde yüzde 23,2 oranında en büyük düşüşü gördü. En iyi on ülkenin üretimi arasında Brezilya yüzde 6,9 oranında artış ile en yüksek üretim artışını gösterdi. Güney Amerika ise geçen yıl raporladığı yüzde 16,9 oranındaki ilk ve tek düşüşünün ardından kaybını geri kazandı. Çin, 2 milyon tonluk artış ile toplam üretimini 44,5 milyon tona çıkardı. Bu artış dünya döküm üretimindeki artışın büyük kısmını ifade ediyor. Bu durum Çin’in dünya döküm üretimindeki oranının da artmaya devam ettiğini gösteriyor. Bu dönemde, Dünyanın ikinci büyük üreticisi olan ABD döküm üretim tonajındaki yüzde 3,9’luk artış ile 12.25 milyon tonları görmüş oldu. 2013 yılında dünyanın en iyi iki üretici ülkesi artış gösterirken, dünya döküm üretiminin başında gelen diğer ülkelerin üretimleri ise düşüş gösterdi. Fransa, Almanya ve Rusya yüzde 3 ila 5 arasında düşüş yaşadı. 3. sırada yer alan Hindistan’ın toplam üretimi 9,81 milyon tonlarda devam etti. Japonya 5,54 milyon ton; Almanya 5,19 milyon ton; Rusya 4,1 milyon ton; Brezilya 3,07 milyon ton; Kore 2,56 milyon ton; İtalya 1,97 milyon ton ve Fransa 47 KAPAK KONUSU Çalışan Dökümhane Sayısı Tesis Başı Üretim Ortalaması (ton/tesis) TÜRKİYE; 1.491 ÇİN; 1.483 İTALYA; 1.813 HİNDİSTAN; 2.133 BREZİLYA; 2.272 JAPONYA; 2.656 KORE; 2.815 RUSYA; 3.417 FRANSA; 4.085 ABD; 6.122 ALMANYA; 8.659 0 1.000 2.000 3.000 4.000 5.000 6.000 7.000 1,75 milyon ton döküm üretirken, dünya döküm üretimi sıralamasında 4 ile 10 arası yer alan ülkelerin sıralaması değişmedi. Sıralamanın ilk onunda yer alan ülkeler dünya döküm üretiminin yüzde 88’ini oluşturdu. 2012 yılında da aynı durum vardı. ABD, ortalama 6.122 ton üretim yapan 2001 adet dökümhanesi ile tesis başında üretiminde yüzde 4,4 oranında artış gördü. Tesis başına 8.659 ton üretimi ile dünya lideri olan Almanya, tesis başına 41 ton üretim artışı ile az da olsa artış gösterdi. Tesis sayısı en fazla olan Çin ve Hindistan, sırasıyla yüzde 4,73 ve 2,7 oranlarında artış bildirildi. Burada verimlilik toplam üretimin işletme sayısına bölümü ile hesaplanıyor. Toplam demir döküm üretiminde; pik döküm yüzde 4,6 ve sfero yüzde 1,3 artmakta iken, temper döküm yüzde 27,1 azaldı. Alüminyum döküm yüzde 9,9 oranında bir yükseliş gösterirken, Çelik döküm yüzde 0,1 oranında azaldı. Dünya Döküm Üretimi 48. Census’u oluşturan bilgiler katılan ülkelerde bulunan Döküm sanayicileri derneklerinden veya benzer kuruluşlardan alınıyor. Bu yıl araştırmada yer almayan ülkeler: Danimarka, Meksika, Sırbistan, Slovakya ve Güney Afrika oldu. Bu ülkeler en son yıla ait paylaştıkları bilgilere göre değerlendirildi. 2009 yılından beri veri göndermeyen Moğolistan ise listeden çıkartıldı. Tayland, uzun süren yokluğunun ardından 316.400 ton‘luk üretim raporladı. Meksika, Ukrayna ve Türkiye toplam üretimde ilk 10 ülkeyi takip ediyor. Önümüzdeki birkaç yıl içinde ekonomik koşullara bağlı olarak bu üç ülke, Fransa ve İtalya gibi ülkelerin ilk on sıralamasındaki yeri için tehdit yaratıyor. 48 8.000 9.000 10.000 Demirdışı Toplam 4 6 1.001 341 33 7 2.001 599 62 25 Ton/ tesis 6.122 8.659 5.110 2.882 7 4 4 15 1.530 500 86 17.000 9 14 89 148 34 5.000 5 36 704 63 8.000 11 16 303 1.352 183 30.000 20 35 428 2.272 2.231 1.483 4.197 2.223 4.085 63 26 91 180 2.083 26 5 27 58 221 48 34 18 149 817 41 525 27 175 7 1.500 185 31 40 30 13 4 25 75 29 146 19 167 3 40 48 7 39 205 52 77 50 913 1.193 110 239 97 339 6 100 255 30 55 12 12 8 280 603 285 8 7 2 40 66 305 18 32 5 260 366 310 426 130 124 72 1.087 2.085 180 910 143 681 16 1.640 488 68 134 1.200 38 51 15 580 1.035 900 1.362 4.600 1.136 8.554 2.276 960 1.813 2.656 3.917 2.815 1.258 2.425 3.735 134 23.745 6.703 15.313 51.561 Ülke Pik ABD Almanya Avusturya Belçika Bosna Hersek Brezilya Çek Cum. Çin Danimarka* Finlandiya Fransa Güney Afrika Hırvatistan Hindistan İngiltere İspanya İsveç İsviçre İtalya Japonya Kanada Kore Macaristan Meksika Norveç Pakistan Polonya Portekiz Romanya Rusya Sırbistan Slovakya Slovenya Tayland Türkiye Ukrayna 640 258A 25 12 360 TOPLAM * 2012 data Çelik ** 2011 data 2.043 769 3.417 2.276 1.392 16.371 1.491 1.517 A) Toplam demir grubu En Büyük Beş Ülke ve Türkiye Metallere Göre Dağılım MİLYON TON Pik 8 Sfero + Temper Çelik Demirdışı 7 6 5 4 3 2 1 0 ÇİN A.B.D. HİNDİSTAN JAPONYA ALMANYA TÜRKİYE ı aralık 2014 Dünya Döküm Üretim Miktarlarının Metallere ve Ülkelere Göre Dağılımı (ton) Çalışan Dökümhane Sayısı Ülke Sfero+ Temper Pik Bakır Alaşımları Çelik Alu. Mg Zamak Diğer Toplam A.B.D. 4.083.000 4.332.750 1.422.850 321.400 1.682.000 108.000 238.400 Almanya 2.381.462 1.571.980 207.585 68.523 885.661 16.371 55.142 40.751 116.966B 13.084 125.768 5.818 C 646 72.046 7.158 C 22.956 Avusturya Belçika 35.000 5.800 30.600 Bosna Hersek 9.738 1.675 4.385 1.825.000 746.300 232.500 17.700 241.700 169.564 56.807 76.380 6.609 87.744 20.550.000 12.200.000 5.500.000 750.000 5.200.000 Brezilya Çek Cumhuriyeti Çin 4.600 Danimarka** 31.800 47.400 1.273 3.172 Finlandiya 19.300 37.000 13.900 4.346 2.996 258 Fransa 635.414 703.141 80.688 17.618 290.721 17.765 Güney Afrika 161.000 59.000 118.000 14.300 21.000 Hırvatistan 33.900 8.700 200 16.400 19.781 Hindistan 3 5.186.727 14.408 316.795 3.071.400 1.072 408.358 300.000 44.500.000 290 83.935 2.819 1.748.166 77.800 1.400 375.000 30 79.011 C 6.700.000 1.060.000 1.100.000 121.000 175.650 64.000 İspanya 321.300 584.800 75.300 11.756 110.601 İsveç 163.000 44.900 20.400 10.300 İsviçre 15.900 29.600 1.800 1.207 İtalya 689.000 387.600 B 69.700 63.122 695.697 6.729 59.120 1.970.968 Japonya 2.135.794 1.728.251 181.679 76.611 1.382.015 27.293 6.394 5.538.037 91.983 14.536 220.729 711.100 164.100 26.400 560.900 13.100 2.562.000 İngiltere Kanada 377.789 Kore 1.086.400 950.000 12.250.000 3.600 10.182 300 61.600 9.200 9.810.000 101.600 3.400 7.900 8.288 1.112.045 35.700 1.400 6.500 282.200 15.646 4.960 705.037 30.900 39.413 5.000 2.333 97.960 331 3.798 Meksika** 771.700 58.947 78.746 140.701 600.469 109 1.007 13.613 37.183 2.493 Pakistan 150.000 15.000 35.000 10.000 10.000 700.000 157.100 55.000 6.000 340.000 Portekiz 33.140 67.641 7.557 9.502 20.014 Romanya 25.385 3.899 15.420 4.216 48.725 Rusya 2.800.000 37.251 25.490 9.050 Slovakya** 2.700 18.200 4.100 2.220 179.905 1.651.679 59.763 220.000 8.000 1.266.100 1.073 5.050 175 138.927 168 600.000C 700.000 Sırbistan* 170 6.474C Polonya 483.750 69.113 Macaristan Norveç 1.000 103.038 4.100.000 4.958 7.528 46.000 C 86.497 71.000 Slovenya 77.500 38.700 31.400 59.800 35.521 2.650 245.571 Tayland 72.400 58.300 29.800 26.100 105.400 24.400 316.400 Tayvan 560.989 190.941 B 75.872 42.429 280.571 Türkiye 600.000 508.000 135.000 14.000 270.000 16.000 1.543.000 Ukrayna 360.000 155.000 470.000 40.000 250.000 12.000 20.000 58.000 1.365.000 TOPLAM 47.821.690 25.983.234 11.123.572 1.788.602 15.357.327 169.087 460.590 525.672 103.229.774 2012 2011 2010 2009 2008 2007 2006 2005 46.076.817 45.870.050 43.258.296 37.615.831 42.958.542 44.917.143 42.539.286 40.797.563 26.442.695 25.889.001 23.451.711 20.979.786 25.346.221 23.978.423 23.218.895 28.824.814 11.299.044 10.617.738 10.215.376 9.032.549 10.538.385 10.183.295 9.938.806 9.002.724 1.743.817 1.754.294 1.652.401 1.379.467 1.808.580 1.596.834 1.672.068 1.511.270 14.051.924 13.242.181 10.879.515 10.237.431 10.932.434 12.727.106 12.282.534 11.651.525 226.673 181.931 196.685 152.774 268.675 278.496 357.892 239.227 587.947 490.986 528.978 473.170 664.136 939.394 941.461 936.661 486.764 546.941 1.193.449 472.056 916.997 165.294 151.330 195.848 100.915.681 98.593.122 91.673.839 80.343.064 93.449.270 94.919.007 92.515.626 85.159.732 * 2012 data** 2011 data ı aralık 2014 6.748 A) Magnezyum dahildir. 1.157.550 B) Temper dahildir C) Bütün demirdışı grubu 49 „Başarı tesadüf değildir.“ MAGMA Bilisim ve Teknoloji Hizmetleri Ltd. Sti. Tel: +90 (216) 557 64 00 info@magmasoft.com.tr www.magmasoft.com.tr Mutlu Yıllar KAPAK KONUSU Üretilen Metal Bazında Dünya Döküm Üretim Miktarları Sıralaması Sıralama Pik Sfero Temper Çelik Demirdışı Toplam 1 Çin Çin Çin Çin Çin Çin 2 Hindistan A.B.D. A.B.D. A.B.D. A.B.D. A.B.D. 3 A.B.D. Japonya Hindistan Hindistan Japonya Hindistan 4 Rusya Almanya Japonya Rusya Almanya Japonya 5 Almanya Hindistan Ukrayna Ukrayna Hindistan Almanya 6 Japonya Brezilya Almanya Brezilya İtalya Rusya 7 Brezilya Kore Tayland Almanya Meksika Brezilya 8 Kore Fransa Sırbistan Japonya Kore Kore 9 Meksika İspanya Çek Cum. Kore Rusya İtalya 10 Polonya Türkiye Türkiye Türkiye Ukrayna Fransa 11 İtalya İtalya Kore Güney Af. Polonya Meksika 12 Fransa Tayvan İspanya Kanada Tayvan Türkiye 13 Türkiye İngiltere Slovenya Fransa Fransa Ukrayna 14 Tayvan Polonya Polonya Meksika Türkiye Polonya 15 Kanada Ukrayna Romanya Çek Cum Brezilya Tayvan Dünya döküm üretiminde bir basamak daha ilerleyerek 12. sıraya yükselen Türkiye, demir çelik döküm üretiminde yerini koruyarak ilk 10 ülke arasında bulunurken; demirdışı döküm üretiminde iki basamak yükselerek 14. sırada yer aldı. Avrupa sıralamasına bakıldığında Türkiye Demir Grubunda 3. Demirdışı Grubunda ise 6. Sırada ilerlemeye devam ediyor. 52 Sıralama Dünya döküm üretiminde bir basamak daha ilerleyerek 12. sıraya yükselen Türkiye, demir çelik döküm üretiminde yerini koruyarak ilk 10 ülke arasında bulunurken; demirdışı döküm üretiminde iki basamak yükselerek 14. sırada yer aldı. Demir Grubu Demirdışı Grubu Ülke Üretim Miktarı Ülke Üretim Miktarı 1 Çin 38.250.000 Çin 6.250.000 2 A.B.D. 9.838.600 A.B.D. 2.411.400 3 Hindistan 8.860.000 Japonya 1.492.313 4 Almanya 4.161.027 Almanya 1.025.700 5 Japonya 4.045.724 Hindistan 950.000 6 Rusya 3.500.000 İtalya 824.668 7 Brezilya 2.803.800 Meksika 742.286 8 Kore 1.961.600 Kore 600.400 9 Fransa 1.419.243 Rusya 600.000 10 Türkiye 1.243.000 Ukrayna 380.000 11 İtalya 1.146.300 Polonya 354.000 12 Ukrayna 985.000 Tayvan 329.748 13 İspanya 981.400 Fransa 328.923 14 Polonya 912.100 Türkiye 300.000 15 Meksika 909.393 Brezilya 267.600 ı aralık 2014 Ekonomik Etkilenmeler mik dalgalanmalar bazı ülkelerde büyük kayıplar; bazılarında ise kazanç yarattı. Küçük üreticiler çift basamaklı kazanç ve kayıpları gösterse de; büyük üreticilerin çoğunluğu sadece istikrarlı büyüme ya da hafif daralma bildirdi. En büyük 10 ülkenin büyüme oranı yüzde 1,9 olup, bu durum küresel dalgalanmalardan küçük pazarların etkilendiğini gösteriyor. Global döküm üretimi 2013 yılında gelişme gösterdi, Çin’in artışı göz ardı edildiğinde toplam üretim miktarı yarım milyon tonun biraz altında artış gösterdi. 2012 yılındaki yüzde 15,1 oranındaki çarpıcı artıştan sonra, ABD daha az gelişme kaydetti. Ekonomik durgunluktan sonraki yıllarda global ekonomi istikrarlı devam ederken, ekono Toplam Üretim Hacmi Eğilimi (ton) Ülke 2013 A.B.D. Almanya 2012 Değişim (2012/2013) 2008 Değişim (2008/2013) 12.250.000 11.788.886 3,9% 10.783.829 13,6% 5.186.727 5.214.114 -0,5% 5.783.691 -10,3% Avusturya 316.795 292.381 8,4% 355.134 -10,8% Belçika 72.046 75.164 -4,1% 116.542 -38,2% Bosna Hersek 22.956 24.878 -7,7% Brezilya 3.071.400 2.859.898 7,4% 3.355.232 -8,5% Çek Cum 408.358 424.358 -3,8% 536.789 -23,9% 44.500.000 42.500.000 4,7% 33.500.000 32,8% Çin Danimarka 83.935** 87.604 -4,2% Finlandiya 77.800 85.507 -9,0% 152.888 -49,1% Fransa 1.748.166 1.800.156 -2,9% 2.388.038 -26,8% Güney Afrika 375.000* 368.700 1,7% Hırvatistan 79.011 53.797*** 46,9% 72.448 9,1% 9.810.000 9.344.400 5,0% 6.840.500 43,4% 483.750 520.300 -7,0% 618.200 -21,7% İspanya 1.112.045 1.124.684 -1,1% 1.359.113 -18,2% İsveç 282.200 283.400 -0,4% 368.700 -23,5% 69.113 69.452 -0,5% 106.151 -34,9% İtalya 1.970.968 1.959.680 0,6% 2.638.011 -25,3% Japonya 5.538.037 5.342.837 3,7% 5.653.798 -2,0% 705.037 734.414 -4,0% 856.316 -17,7% 2.562.000 2.435.800 5,2% 2.065.900 24,0% 179.905 186.099 -3,3% 149.772 20,1% 59.763 58.375 2,4% Pakistan 220.000 271.000 -18,8% Hindistan İngiltere İsviçre Kanada Kore Macaristan Meksika 1.651.679** Norveç 1.827.665 -9,6% 113.975 -47,6% Polonya 1.266.100 1.036.800 22,1% 936.600 35,2% Portekiz 138.927 146.082 -4,9% 119.249 16,5% Romanya 103.038 115.818 -11,0% 123.946 -16,9% 4.100.000 4.300.000** -4,7% 7.800.000 -47,4% Rusya Slovakya 71.000** - - 45.445 -36% Slovenya 245.571 192.367 27,7% 182.404 34,6% Tayland 316.400 304.100 4,0% Tayvan 1.157.550 -10,8% 1.487.010 -22,2% 1.298.149 Türkiye 1.543.000 1.445.000 6,8% 1.265.080 22,0% Ukrayna 1.365.000 1.532.000 -10,9% 974.170 40,1% 103.229.774 99.798.587 3,4% 93.449.270 10,5% TOPLAM * 2012 sonuçları ** 2011 sonuçları *** 2010 sonuçları Not: Toplam üretimin ülkelerin toplam değerinden farklı görünmesinin nedeni sadece bir defa değer bildiren ülkelerin değerlendirme dışında tutulmasıdır. ı aralık 2014 53 KAPAK KONUSU Döküm Satışlarının Değeri (1000 ABD $) Ülke Pik Demir ABD Sfero 5.300.000 Almanya Avusturya Brezilya Temper 6.735.000 7.548.875 Çelik Demirdışı Toplam 163.000 4.295.000 13.810.000 30.303.000 - 1.548.375 6.383.000 15.480.250 581.250A - - - 1.095.000 1.676.250 6.420.000 - - 1.430.000 3.750.000 11.600.000 Çin 89.700.000 Finlandiya 48.777 108.232 112.583 110.078 379.670 - 3.341.250 7.218.750 937.500 3.097.500 - - 4.937.500 8.062.500 4.197.000 177.000 1.166.000 10.002.000 19.366.000 235.000 A - - - 355.000 600.000 63.750 132.500 - 42.500 55.000 293.750 Portekiz 61.375 126.125 - 59.750 Tayland 105.096 51.096 52.822 57.677 374.000 640.691 Türkiye 887.500 875.000 40.000 437.500 1.775.000 4.015.000 Ukrayna 1.116.000 440.000 138.000 1.700.000 1.790.000 5.184.000 35.351.623 12.664.953 570.822 10.849.385 48.715.328 197.864.611 Fransa 3.877.500 A İspanya 2.160.000 A İtalya 3.125.000 A - Japonya 3.824.000 Macaristan Norveç TOPLAM - 247.250 Kıtalara Göre Döküm Üretimi Dağılımı K.AMERİKA 14,61 milyon ton RUSYA 4,1 milyon ton AVRUPA 15,43 milyon ton Türkiye, 2012 yılına göre üretim hacmini yaklaşık 7% artırarak, toplam üretimini 1.543.000 milyon tona çıkarmıştır. Türk Döküm Sektörünün, üretim hacmindeki genişlemenin en büyük nedeni Demirdışı grubundaki Alüminyum dökümdeki olağanüstü artış olmuştur. JAPONYA 5,54 milyon ton BREZİLYA 3,07 milyon ton ÇİN TÜRKİYE 1,54 milyon ton HİNDİSTAN 9,81 milyon ton 44,5 milyon ton Değişim (2013/2012) TÜRKİYE DÖKÜM SANAYİ 2013 2012 2011 Toplam Üretim Hacmi (ton) 1.543.000 1.445.000 1.433.700 7% Tesis Başına Üretim Ortalaması (Ton/tesis sayısı) 1.491 1.282 1.353 16% Dökümhane Sayısı* 1.035 1.127 1.060 -8% Pik Döküm Üretimi (ton) 600.000 610.000 625.000 -2% Sfero+Temper Döküm Üretimi (ton) 508.000 510.000 485.000 0% Çelik Döküm Üretimi (ton) 135.000 140.000 152.700 -4% Demirdışı Metal Döküm Üretimi (ton) 300.000 185.000 170.500 62% * Değerlendirmeye giren tesis sayısı 54 ı aralık 2014 En Büyük Döküm Üreticileri Sıralamasında Türkiye’nin Yeri 1. ÇİN 2. ABD 44,5 milyon ton Pik 20,55 m ton Sfero 11,60 m ton Çelik 5,50 m ton Demirdışı 6,25 m ton 5.ALMANYA 3. HİNDİSTAN 12,25 milyon ton Pik 4,08 m ton Sfero 4,25 m ton Çelik 1,42 m ton Demirdışı 2,4 m ton 9,81 milyon ton Pik 6,70 m ton Sfero 1,00 m ton Çelik 1,10 m ton Demirdışı 950,000 ton 6.RUSYA 5,19 milyon ton Pik 2,38 m ton Sfero 1,54 m ton Çelik 207,585 ton Demirdışı 1,03 m ton 9.İTALYA 7. BREZİLYA 4,1 milyon ton Pik + Sfero 2,80 m ton Çelik 700,000 ton Demirdışı 600,000 ton 2,56 milyon ton Pik 1,09 m ton Sfero 705.100 ton Çelik 164.100 ton Demirdışı 600.400 ton 12. TÜRKİYE 11. MEKSİKA 1,75 milyon ton Pik 635.414 ton Sfero 703.141 ton Çelik 80.688 ton Demirdışı 328.923 ton 5,54 milyon ton Pik 2,14 m ton Sfero 1,68 m ton Çelik 181,679 ton Demirdışı 1,49 m ton 8. KORE 3,07 milyon ton Pik 1,83 m ton Sfero 746.300 ton Çelik 232.500 ton Demirdışı 576.600 ton 10. FRANSA 1,97 milyon ton Pik 689.000 ton Sfero 387.600 ton Çelik 697.000 ton Demirdışı 824.668 ton 4. JAPONYA 1,65 milyon ton Pik 771.700 ton Sfero 58.947 ton Çelik 78.746 ton Demirdışı 742.286 ton 1,54 milyon ton Pik 600.000 ton Sfero 500.000 ton Çelik 135.000 ton Demirdışı 300.000 ton Yıllara Göre Dünya Döküm Üretimi Dünya Döküm Üretiminin Gelişimi 110 2008 (ton/tesis) %16 Milyon 2013 100 %18 90 %84 80 70 Demir Demirdışı 60 50 %82 40 30 20 2008 2009 2010 Diğer Demirdışı Döküm Aluminyum Alaşımları Dökümü Bakır Alaşımları Dökümü 100 2011 2012 Magnesium Döküm Temper Döküm Zamak Döküm 2013 Çelik Döküm Sfero Döküm Pik Döküm Toplam üretimdeki demirdışı döküm üretiminin payı 2008 yılında yüzde 16 iken, 2010 yılında yüzde 15’lere kadar düştükten sonra, maksimum orana erişerek 2013 yılında yüzde 18’lere çıktı. Demirdışı döküm sanayi 2013 yılında 2012 yılına göre yüzde 6 büyüyerek, döküm sanayi içerisindeki payını yüzde 17’den yüzde 18’e çıkardı. Dünya Demir ve Demirdışı Döküm Üretimi Milyon 80 Demir Demirdışı 60 40 20 0 2008 ı aralık 2014 2009 2010 2011 2012 2013 55 DERNEKTEN Döküm Üreticileri ve Alıcıları birarada International Foundry Forum(IFF) 2014 Eylül sonunda Venedik’te toplandı. Döküm üreticileri ve paydaşların katıldığı Forum’da katılımcılar, etkinlik süresince üretimin geleceği, rekabetçilik, küreselleşme, malzeme ve tasarım eğilimleri ile ürün yerleştirme imkanları konularında bilgi sahibi oldu. D ünya çapında Döküm ve kullanıcı sektörlerden gelen karar vericilerden oluşan 250’nin üzerinde katılımcı bu yılki International Foundry Forum (IFF) toplantısında bir araya gelerek metal döküm sektöründeki güncel bilgi ve gelişmeleri paydaşlar ile paylaştı. Katılımcıların yüzde 60’ını döküm sanayinin üretim ve yönetim temsilcileri oluşturdu. IFF iki yıl ara ile Avrupa’nın önemli iki derneği, CAEF ve CEMAFON ortaklığıyla dökümhanelerin ve döküm alıcısı sanayilerin CEO’larını bir araya getirerek döküm sanayinin uzun dönem beklentilerini tartışmalarını hedefliyor. CEMAFON üyeleri tarafından davet edilen Avrupa’nın önde gelen ve sektöre yön veren firmalarının en üst düzeyde yöneticilerin katıldığı International Foundry Forum (IFF) 2014 Venedik toplantısına Türkiye’den Niyazi Akdaş, Umur Denizci, Uğur Yavuz, Mehmet Atik, Kadir Efe, Hakan Yaşar ve Kubilay Dal katıldı. 56 CAEF 2015 Başkanı Niyazi Akdaş ı aralık 2014 Etkinlik süresince katılımcılar, üretimin geleceği, rekabetçilik, küreselleşme, malzeme ve tasarım eğilimleri ile ürün yerleştirme imkanları konularında bilgi sahibi oldu. Katılımcılar ayrıca, en son durum değerlendirmelerini önde gelen kıtalardan yani; Avrupa, Çin, Hindistan, Japonya, Rusya ile Güney ve Kuzey Amerika temsilcilerinden aldı. CAEF Başkanı Luis Filipe-Boas Eylül ayının son haftasında Venedik’te bir araya gelen delegelere zaman zaman endüstrinin geleceğini şekillendirebilmek için güncel olduğu kadar geçmiş istatistikleri ve eğilimleri beraber irdeledi. Luis Filipe-Boas, forumda yoğun bilgi paylaşımının olduğunu sözlerine ekledi. Boas konuşmasında “Döküm sanayinin geleceğinin sisli gözükmesine ragmen demirdışı metal dökümün daha iyi performans gösterdiğinin altını çizerek 2014 yılında genel makina sanayilerinde olumlu havanın, geleceği belirsiz jeopolitik gelişmeler nedeniyle bir çok alanda yatırım iştahının kaybolduğunu söyledi. Döküm sanayinin yeni gelişmeleri hayata geçirerek pazarın zorlu koşullarına hızlıca uyum sağlaması gerektiğini ve her zaman değişimin şart olduğunu hatırlatan Boas “kazanç, enerji, süreç kontrolu gibi önemli işletme maliyetlerimizin kapalı devre içinde kontrol altında tutmamız gerektiğini “ belirtti. Akıllı Ürünler için Akıllı Üretim (Smart Production for Smart Products) Araç ağırlıklarının düşürülmesinin döküm sanayisi için yeni fırsatlar yaratacağını söyleyen Boas, “ Döküm ile kompleks parçalar daha hafif üretilebilecek, akıllı ürünler için akıllı üretimi hedeflememiz gerekiyor. Son dönemin önemli gelişmesi olarak elektronik ağları da etkili kullanmak iş atmosferimizi daha verimli ve karlı hale getirecek” dedi. . CEMAFON Başkanı Gabriele Galante de CAEF başkanın söylediklerine katıldığını ifade ederek “Bugünkü koşullarda genel ekonomik eğilimlerin daha az belirleyici olabildiğini, ancak diğer ülkeler ve endüstrilerde neler olduğunun bilinmesinin gerekliliğini ifade etti. Karmakarışık Bir Dünya - A World in Turmoil Dünyada 50’nin üzerinde sorun ve ambargo olduğunu ve bunun da küresel ticareti ciddi etkilediğini belirten Galente, “Cevabı bilinemeyen sorular vardır, örneğin “ bugünkü durum Rusya’nın batı yerine iş yapmak için doğuya mı dönmesine sebep olacaktır?” Rusya dökümcülerinden Andrew Dibrov ise Rusya ile ilgili yaptığı sunumda bu soruya da cevap verdi: “Biz Rusya’da modern kalıplama sistemlerine ve orta frekanslı ocaklara ihtiyaç duyuyoruz. Ancak jeopolitik gelişmeler bizi batıdan doğuya doğru yönelmekte. Finansman imkanları da doğudan gelmekte. Kamu şirketleri için artık Avrupa ve ABD’den alınan ekipmanların bedelleri ancak ekipman Rusya ya geldikten sonra ödenebilmektedir. Rus bankaları Asyalı tedarikçilere ı aralık 2014 Luis Filipe Villas-Boas – CAEF Başkanı (2014) öncelik vermektedirler. Bu tercih aynı zamanda Rusya ve Asya’da yatırımı olan Avrupa şirketlerinin de lehine olmaktadır.” Galante konuşmasında, dünyadaki değişimin de resmini çizerken “Sanayinin sattığın yerde yap eğilimi tedarikçilerin de uyumunu zorunlu kılmaktadır. Bununla beraber eğer yenilikçi ürünler yapmak istiyorsak yenilikçi tedarikçilere ihtiyacımızın olduğu da açıktır. Gelişen pazarlar referans fiyatlarını belirlemekteler. Kendimizi açıkça bilgi paylaşımına açmamız gereklidir. Tecrübe ve bilgilerimiz firmalarımızın en önemli değeri olduğu kadar geniş pazarlara ait bilgilerimiz de önemli bir değer katacaktır” dedi. Avrupa’da Sanayinin Geleceği? Avrupa’nın küresel oyuncuları yakalayarak rekabeti sürdürmesi gereklidir” diyen Confindustria (Italya İşverenler Federasyonu) Endüstri İlişkileri Müdürü Marco Felisati, rekabetçilik ve büyüme çerçevesindeki konuşmasında “Networking (yayılım, ağ oluşturma)’nın rekabetin karşısındaki zorlukları aşmak için çok etkili olduğunu ayrıca dikey entegrasyonun da önemini ifade etti. Avrupa’da ABD ve Çin’in iki katı olan enerji bedellerinin ve Avrupa ortalamasının da üzerinde olan İtalya enerji fiyatlarının önemini tekrar ederek “ Ekonomiyi besleyecek kaynaklara ihtiyacımız var” dedi. “Kuvvetli Avrupa’nın ihracata faydası olmadığını ve büyümenin üzerinde engel olduğunun altını çizen Felisati, İtalyan firmalarının Rusya ambargosundan çok olumsuz etkilendiklerini ve geleceğe yönelik endişelerini dile getirdi. Felisati, bu sorunların çözülmesi için diplomatik adımların atılması gerektiğini de sözlerine ekledi. Küresel Avrupa Felisati “ Kanun ve kısıtlamalara ihtyacımız olduğu kadar Avrupa’nın sınırları dışında da bağlantıları 57 kuvvetlendirecek endüstri politikalarına ihtiyacı var. Avrupa’yı küresel hale getirmeliyiz.” Bazı sanayi sektörlerine yatırım yapmış sanayicilerin iş yapmalarını cezalandırarak engellemenin anlamı olmadığını belirten Felisati, sanayicilerin kuvvetli bir reforma ihtiyacı olduğunu ancak ekonomik bedellerin karşılanmasının zor gözüktüğünü, şirketlerin yurtdışında yatırım yapmak için kredi temininde zorlandığını söyledi. PriceWaterhouseCoopers’dan Dr Ralph Niederdrenk ise konuşmasında sınırlar ötesi ticaretin boyutlarını çizdi. Otomotiv sanayiinde küreselleşmenin rakamlarla ifadesinde 2001 yılında Almanya’da üretilen araçların yüzde 49’unun dünyaya satıldığını, 2013’te ise bu oranın yüzde 35’e düştüğünü söyledi. Alman otomotiv sanayinin önemli modelleri olan Audi A& ve Mercedes Benz C serisinin Almanya dışında üretim oranının arttığını söyledi. Audi ve Volks Wagen’nin gelişen pazarlarda yeni yatırım planları yaptıklarını, gelişen pazarların büyümekte olduğunu, Almanya’nın ise orta vadede durgunlaşacağını söyleyen Niederdrenk, tahminin ise “Gelecekte üretim kapasitesinde büyümeler Almanya’nın dışında özellikle ABD ve Çin’de kurulacak büyük üretim tesisleri trendi belirleyecek. Avrupa’da otomotiv değer zinciri de bu nedenle durgun kalacaktır” dedi. Niederdrenk konuşmasının devamında, “VW 2017’de dört yeni üretim üssünü gelişen pazarlarda hayata geçirmeyi planlıyor. Bu sayede navlun maliyetleri ile gümrük vergilerinden önemli oranda tasarruf ve düşük işgücü maliyetlerinden de fayda sağlayacaktır. Audi ise Çin’de yerel tedarikçi ağını oluşturmuş durumda, Çin pazarının bölgesel taleplerine uygun araçları üretime geçirdi. 2012 yılında Çin’de 16 milyon araç üretildi. Bu rakamın 2019 yılında 26,9 milyon olacağı söyleniyor, böylece Çin, toplam pazarın yüzde 25’ini kapsayacaktır.“ Niederdrenk, bu eğilimden fayda sağlamak isteyenlerin orada yer almaları gerektiğinin de altını çizdi. 58 Gabriele Galante – CEMAFON Başkanı Bu büyümede karşılaşılacak önemli zorluğun tedarik ağının değişikliği olacağını söyleyen Niederdrenk, “OEM’ler gittikleri bölgelerde uluslarası bağlantıları olan bölgesel tedarikçileri arıyorlar. Böylece tedarikçi sayılarını azaltarak kompleks navlun operasyonları ve lojistik maliyetlerini aşağıya çekiyorlar. Gayet açıktır ki eğer üretiminizi küresel taleplere uygun hale getiremezseniz karınızdan kaybedersiniz” dedi. Almanya ve Çin metal döküm miktarlarının son on yıllık eğilimi incelenmesiyle değişimin iyice belirginleştiğini söyleyen Niederdrenk, “2004 yılında Almanya 5 milyon ton üretim yaparken 2012’de bu miktar 5,2 milyon ton olarak gerçekleşti. Çin’de ise 2004’te üretim 22,4 milyon ton iken 2012’de 42,5 milyon ton olarak gerçekleşti” Niederdrenk, dökümhanelere müşterilerinin küreselleşmelerini yakın takip etmelerini ve gelişen pazarlardaki bölgesel yatırımların artacak önemini tekrar hatırlatarak yön gösterdi. CEMAFON Başkan Yardımcısı Ionnis Ionnadis konuşmacıya “Avrupa’nın hala yüksak kaliteli ve nitelikli ürün çerçevesinde dünyanın bir numaralı üreticileri olduğunun unutulmaması gereğini söyleyerek, 2017’den itibaren ABD’nin en büyük doğal gaz ve enerji ihracatçısı olacağını ve bunun etkilerinin de gözlenmesi gerektiğini söyledi. Otomobil devi Audi’nin araç gövdelerinin hafifletilmesinde yenilikçi hafif metal tasarımlarının aktarıldığı sunuşunda Christoper Thoma araç bileşenlerinin “geleceğini” paylaştı. Audi’nin araçlarında ağrılıkları düşürmek için iki temel yaklaşımı ise yeni malzemeler ve döküm parçaların geometrileri üzerindeki yenilikçi çalışmaları anlattı. Yeni malzemelere örnek olarak A8 arka çerçevesinde Aluminyum ektrüzyon yerine magnezyum yüksek basınçlı döküm parçanın kullanımı, geometrinin değişimine örnek ise A6’da 10 kaynaklı sac parçadan oluşan ön süspansiyon bağlantılarının, süspansiyon bileşenlerine entegre edilerek tasarlanan alüminyum yüksek basınçlı parça ile değiştirilmesini gösterdi. Verimli bir hafif tasarım için her iki metodun da birbirine bağlı kullanıldığını ve örnek olarak A8 in ASF®Space gövde kafesini gösterdi. Hafif malzemelerin tasarımında sorunların çözülmesi ve gövde yapı parçalarının tasarım ve üretilebilmesi için Audi kendi yüksek basınçlı dökümhanesini Munchmunster’de kurarak bu alanda rekabeti elinde tutuyor Tam otomatik Frech yüksek basınçlı döküm makine hücreleriyle donanan Audi, yüksek basınçlı alüminyum dökümhanesinin yanında yapı parçalarının mekanik işleme tesisi de yer alıyor. Dökümhane, Alı aralık 2014 Si10mg malzemeden 3.4 kg ağırlığında ön süspansiyon yuvasını, 7.8 kg ağırlığında ön süspansiyon yatağını, AlSi9Mn malzemeden ise kapı çerçevesini yüksek basınçlı döküm olarak üretiyor. Thoma, hafif tasarım ve yapısal parçaların yüksek basınç ile üretiminin Audi’nin hafif araç stratejisinde çok önemli bir yeri olduğunu söyledi. Buderus Guss / Bosch dökümhanesinden Dr Wolfgang Hiller ise “Döküm sanayine güncel bakış” başlıklı bir konuşma yaptı. Elektronik sektöründe uzun süre çalışan ve 2003 yılında Bosch’un Buderus’u satın almasıyla birlikte döküm sektörüyle tanışan Hiller, Buderus’un grup içinde bağımsız bir işletme olduğunu, yılda 300 bin ton fren diski ürettiğini ve yaklaşık 18 milyon döküm parçayı işlediğini söyledi. Konuşmasında elektronik iş dünyasından döküm sektörüne geçişin kültürel bir değişim olduğunu ifade eden Hiller, “Kabul etmemiz lazım ki döküm ürünler, seri üretilen ürünler gibi görülmemeli, bu ürünler çok kompleks, üretilebilmesi için tecrübe ve bilgiye ihtiyaç var” dedi. Döküm işinde hataların öngörülebilmesi ve düzeltirlbilmesi için çok yoğun çalışmaya ihtiyaç olduğunu ve elektronik sanayisi kadar hızlıca çözüme ulaşmanın mümkün olmadığını söyleyen Hiller, “Buderus dökümhanesi son beş yılda cirosunu ikiye katladı, üzerimizde her zaman fiyat / maliyet baskısı olduğunu açıkça ifade edebilirim” dedi. Üretim hatlarında otomasyon teknolojilerinin bir mecburiyet olduğunu, ağırlık ve malzemeden tasarruf edileceğini belirten Hiller. CO2 emisyonlarının azaltılmasının da mecburiyet olduğunu partikül emisyonun da kendileri için büyük bir sorun olduğunu söyledi. Pazarı gözlediklerini, elektrikli araçların yaygınlaşması ve frendiski işinde de değişim ı aralık 2014 olacağının altını çizen Hiller, küresel müşterilerin taleplerine de cevap vermek durumunda olduklarını ve sadece Avrupa ile sınırlı kalmalarının mümkün olmadığını söyledi. İLETİŞİM / BAĞLANABİLİRLİK... Hiller, konuşmasında Endüstri 4.0’ın endüstrinin ihtiyaç ve talepleri doğrultusunda bağlanabilir ve izlenebilirlik üzerine sunacağı imkanları da anlattı. “Kendi işletmeleriniz ve ürünlerinizi, tedarikçileriniz ve müşterilerinizin bilgi havuzlarına aktarmanız ve bağlı olmanızı gereklidir. Bu dev bilgi akışını anlamlı değerlendirerek önleyici bakım ve erken uyarı için kullanmalıyız. Yakın gelecekte döküm sanayiinin karşılaşacağı sorunlardan birisi de elektronik, yazılım, internet, ve yeni sensör teknolojilerinden oluşan değişik kültür ve yetkinklik ihtiyaçlarını bir araya getirebilmek olacaktır.” “Elektronik teknolojilerini döküm dünyasında etkili kullanmaya başlayarak akıllı döküm ürünler için inovasyon yolu yaratmalıyız. Herşeyin birbirine bağlanabildiği ve konuşabildiği bir DÖKÜM 4.0 ı hayat geçirmeliyiz.” Hiller konuşmasının sonunda; Bu gelişmelerin bir anda “hiç” ten “herşey”e ulaşamayacağını katmanlar ve fazlar halinde gelişmelerin uygulamaya alınacağını ifade etti. Foundries Telling it like it is Forum’un birinci günü öğleden sonra Dynacast’tan Josef Ungerhofer, Emirates Techno Casting’ten Radhakrishna Kasani ve CNH’den Dr Francesko Rondinelli otomotiv, vana ve pompa ile yatırım ekipmanları alanlarını inceleyen sunuşlar yaptılar. Dynacast’tan Josef Ungerhofer yatırımlarının 59 Roland Berger’den Dr. Thomas Schlick, bir çok dökümhanenin küreselleşme yönündeki çağrılarına karşılık küçük tedarikçilerin küresel olma yolunda yüksek bedeller ödediklerini söyledi. Temel noktanın hızla adapte edilebilecek yenilikçi ürünlere OEM’lerin daha yüksek bedel ödemeyi kabul edebildikleri olduğunu, araştırmaların ürün geliştiricilerin sürecin uzmanlarından daha iyi neticeler elde ettikleri olduğunu söyledi. Başarının beş önemli faktörü olarak ise; yüzde 80’ini alüminyum alanına yaparak firmanın bu alanda büyüme hedeflediğini söyledi. Küçük yüksek basınçlı döküm parça talebinin her yıl yüzde 20 arttığını, bunun nedeninin otomotiv sanayindeki emniyet ve elektronik sensör ce komponent kullanımın artışı olduğunu söyledi. Kesani ise konuşmasında dökümhanelerin rekabette avantaj yaratmaları gerektiğini söyledi. Pompa ve vana sektörüne çelik döküm üretmekteki sıkıntı ve baskıları paylaşan Kesani, dökümhanelerin 3D katmanlı yazıcılar gibi yeni teknolojileri hızlıca kullanmaya başlamalarını önerdi. Çelik dökümhaneleri için ahşap model yapımının uzun bir süreç olduğunu 3D yazıcılarda boyutsal sınırlarında 2 metreye kadar genişlediğini söyledi. Kesani, firmasının fiyata çok hassas bir pazarda müşteri bulduğunu, çelik dökümde hatasız üretimin çok zor olduğunu söyledi. Bugün tüm vana ve pompa üreticilerinin komple işlenmiş taleplerine teknlojiyi yakın takip ederek cevap verebildiklerini belirten Kasani, pazardaki eğilimlerin de sektörü yönlendirdiğini ifade ederken petrol endüstrisindeki kazaların üretim dinamiklerini değiştirdiğini, daha büyük ve yüksek basınca dayanıklı döküm talebinin arttığını söyledi. Bu parçaların üretiminde malzeme kalitesi ve artan kalite kontrol ve belgelendirme uygulamalarının devreye girdiğini vurgulayan Kasani sözlerinin bitirirken, “Şüphesiz ki dökümhanelerin gelecek hedefinin daha fazla otomasyon ile üretim verimliliğinin artırılması olmalıdır” dedi. Ziraat, inşaat ve ticari araçlar pazarları çerçevesinde Dr Francesco Rondinelli yaptığı konuşmasında maliyet hedeflerinin malzeme fiyatından tüm üretim maliyetine kaydığını söyleyerek “kendimizi satınalınacak en iyi yer yaklaşımına hazırlamamız gerekiyor” dedi. 60 • Emsalsiz yegane tedarikçi / teknik olarak fark yaratma • Ortalamanın üzerindeki büyüme oranlarındaki ürün segmentlerine tedarik • Verimlilikte iyileştirme çalışmaları • Triad (ABD, Japonya, Avrupa) dışında ürün ve mühendislik pazarlarına hedef, • Süreç ve yapılarda iyi organize bir küresel kurumsallık. Yatırım yapmamak hayatta kalmayı zorlaştırır Kapanış konuşmasında Gabriele Galante katılımcılara dünyanın artık daha da zor hale geldiği uyarısını yaptıktan sonra, ancak başarılı firma ve sanayilerin yeni koşullara adapte olabildiklerini söyledi. “Araştırma ve geliştirme çok önemli olmakla beraber üretim süreçlerinin geliştirilmesi için çok büyük yatırımlar gerektirmektedir. Bu işi yapabilmek için yeterli kaynaklara ihtiyacımız olacaktır, yatırım yapamazsak hayatta kalmamız zorlaşacaktır. Akıllı üretim gereklidir. Biz dökümcüler için akıllı döküm makinası değişen parametrelere uyum sağlayarak farklı şeyler üretebilen makinalar anlamına gelebilir. Genç insanları sektörün ihtiyaçları çerçevesinde eğitebilme imkanlarımız da sınırlıdır. Dökümhanelerde yeni teknolojileri hayata geçirebilmek için geleneksel tecrübe ve bilgilerin de beraberce değerlendirilmesi gerekecektir. Dökümhanelerin geleceği buradadır, bizim bunu yapabilecek insanlara ihtiyacımız vardır” dedi. BÖLGESEL GÖRÜNÜMLER International Foundry Forum’un ikinci günü Dünya döküm istatistiki bilgilerinin bölgesel temsilcilerin sunumlarının paylaşılmasıyla devam etti. Aktarılan bilgilerin kısa özetini takip eden paragraflarda paylaşıyoruz. Güney Amerika; Latin Amerika’da sadece 3 ülke; Arjantin, Brezilya ve Meksika döküm sanayileri ile boy gösteriyor. Brezilya, şu anda bir sanayi politikası oluşturamaması nedeniyle sıkıntılar yaşarken, başkanlık seçimleri beklentileri nedeniyle durgunluk yaşıyor. Toplam üretimi düşüş ı aralık 2014 gösteriyor. Fark yaratanlar ise Tupy - Dünyanın en büyük blok ve kafa üreticisi – yaptığı yeni yatırımı ile üretiminin yüzde 70’ini ihraç ediyor. Teksid’de yeni bir dökümhane kurdu. Brezilya döküm sanayi yüzde 58 otomotiv sanayi için üretim yapıyor. Sektörün 2016 yılından itibaren büyüme göstermesi bekleniyor. Meksika ve Arjantin de otomotive sıkı bağlı iki ülke. Arjantin’de yüzde 68 demir, yüzde 23 demirdışı ve yüzde 9 çelik döküm üretiliyor. Brezilya’da ise yüzde 83 demir, yüzde 9 demirdışı yüzde 8 ise çelik döküm üretiliyor. Meksika ise daha dengeli bir dağılım ile yüzde 50 demir, yüzde 45 demirdışı, yüzde 5 ise çelik döküm üretiliyor. Kuzey Amerika; Modern Casting editörü Al Spada Kuzey Amerika döküm sanayiinin “yeniden canlandığını” söyledi. Yüzde 80’inin 100’den az çalışanı olan KOBİ’lerden 1978 Amerikan dökümhanesinin şu an düşük enerji fiyatları ve yaratılan diğer imkanlar ile çok daha olumlu hale geldiklerini söyledi. Demir ve çelik dökümhanelerindeki durgunluğun otomotiv ve demiryolu sektörlerinin talepleri ile büyümeye başladığını, tarım ve madencilik sektörlerinde ise düşün gözlendiğini belirtti. Spada, bu dirilişe birçok faktörün yardımcı olduğunu, bunların önde gelenlerinin düşük enerji maliyetleri, düşük işçilik ücretine karşılık yüksek üretim verimi, navlun maliyetleri, küresel tedarik ve bölgesel küreselleşme ile uygulamaya konulan destek mekanizmalarının olduğunu söyledi. Amerika’nın kudretinin teknoloji geliştirme, kolaylıkla otomasyona geçme, yüksek teknolojiler ve yeni malzemeler olduğunun altını çizdi. Japonya; Hiroyoshi Kimura, Japon döküm sanayi hakkındaki değerlendirmesinde; kur sıkıntılarının sektörü derin etkilediğini, sermaye yatırımları ile mekanizasyona önem vermeleri gereğini anlattı. Döküm ürünleri zaman içinde daha yüksek katma değerliler ile yer değiştirecektir. Elektrik bedelleri ile termik santrallerin yakıt bedelleri yükselmekte, bu durum 2011 yılındaki deprem felaketinde kapatılan nükleer santrallardan doğan olumsuz etkiler olduğunu söyleyen Kimura, endüstrinin odaklandığı konunun ise ülke genelinde sektöre yeni giren veya yetişmiş insan gücünün ihtiyaçlar doğrultusunda eğitilmesi olduğunu vurguladı. Rusya; Rus Dökümcüler Birliği’nden Andrew Dibrov, merakla beklenen konuşmasında Rusya’nın gelişmeye ihtiyacı olduğunu, otomotiv sanayiinin GSYH içindeki payının ı aralık 2014 düşük olduğunu söyledi. “Döküm sanayiinin öncelikle çelik döküme yoğunlaştığını, ancak yeni eğilimin aluminyum ve magnezyum dökümde büyüme gözlendiğini ifade etti. Ancak faaliyetteki işletme sayısının her yıl yüzde 3-4 azaldığını ve ülkenin 2014 yılı GSYH’ında büyümenin beklenmediğini belirtti. Son yıllarda sadece iki yeni dökümhanenin devreye girdiğini, yaş kum dökümhanelerinde üretimin azaldığını, no-bake dökümhanelerine kayan işlerle üretimin devam ettiğinin altını çizdi. Hindistan; Kümelenme programları ile Hindistan’da bir çok bölgede dökümhanelerin geliştirildiği raporlara yansımakta olduğu, tahminlere göre sektörün 2014-2015 yıllarında yüzde 10-12 büyüyeceği ifade edildi. Hindistan Dökümcüler Enstitüsü’nün gelecek planlarında enerji verimliliği ile eğitimin yer aldığı ifade edildi. Çin; Ping Wen, Çin’in endüstriyel bir yenilenme tecrübe ettiğini söyledi. Mayıs 2013’te Sanayi ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı sanayinin standardize edilerek geliştirilmesi hedefiyle yeni bir proje başlattığını anlattı. Sektörün önündeki hedeflerin enerji tasarrufunu teşvik etmek, emisyonların azaltılması ile ülkede sürdürelebilir gelişiminin temin edilmesi olarak belirlendiğini söyledi. Şirketlerin uluslararası standartlarda kabul gören enerji yönetim sistemlerini uygulamaya koyduklarını, birçok küçük dökümhanenin yeni kurallar altında çalışmaya zorlanacağını, bununla beraber döküm sektörünün gelişimine destek olmak için birçok yeni ekipman yatırımı gerekeceğini belirtti. Wen, metal türlerine göre değerlendirildiğinde alüminyum döküm yüzde 16 pay ile en büyük büyümeyi, sfero döküm ise yüzde 6 büyüme oranıyla alüminyum dökümü takip ettiğini söyledi. Avrupa; 20 Avrupa ülkesi adına değerlendirmeyi yapan Heiko Lickfett, demirdışı döküm üretiminin 2009 krizinden önceki seviyelere ancak ulaşabildiğini söyledi. Pozitif büyüme oranlarının otomotiv sektörü sayesinde olduğunun altını çizen Lickfett, ihracat oranlarına bakıldığında Avrupa ülkeleri üretimlerinin yüzde 36’sını öncelikle kendi komşularına sevk ettiklerini, sadece yüzde 14’lük payın Avrupa dışına satıldığını söyledi. Eğilimlerin komponent ve yapı değişimleri olduğunu (örnek kapı çerçevesinin sac yerine yüksek basınçlı alüminyum döküm üretimi), katmanlı üç boyutlu yazıcıların kullanımının ve akıllı dökümhanelere doğru yönelimin olduğunu söyledi. 61 FUAR Avrupa fuarlarında atılım yılı Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD), 1999 yılında başlayan Avrupa yan sanayi fuarlarındaki Türk dökümhaneleri varlığını, 2015 yılında farklı bir platforma taşıyor. TÜDÖKSAD, Nisan ayında Hannover endüstri fuarına ve Haziran ayında ise GIFA ile birlikte organize edilen Newcast fuarına damga vurmaya hazırlanıyor. 62 H annover Messe’de 2000 yılından beri her yıl büyüyerek artan TÜDÖKSAD katılımı son üç yıldır Alman Dökümcüler Derneği’nin “Gegossene Technik” katılımından daha büyük alan ve firma sayısıyla fark yaratıyordu. 2015 yılı ise TÜDÖKSAD’ın Hannover Messe’de 15. Yılı olacak. Hannover Messe tüm eş fuarları ile beraber Avrupa’nın en büyük endüstri fuarı niteliğinde. Almanya Şansölyesi Angela Merkel tarafından bizzat açılışı yapılacak kadar Avrupa sanayisi için önemli bir fuar. Türkiye dökümhanelerinin yer aldığı ve 2010 yılından önce “Subcontracting – Yan Sanayi” olan fuarın adı “Industrial Supply – Endüstriyel Tedarik” olarak değiştirilmişti. Ana sanayiye mal sağlayan ı aralık 2014 tedarikçilerin ürün yelpazelerini sergiledikleri ve yeni iş bağlantıları kurma /geliştirme imkanı bulduğu bu fuar, endüstriyel malzemeler, teknolojik know-how ve gelişmeler, yeni dizaynlar ile üretilen komponent ve sistemlerin sergilendiği en önemli platform. 2010 yılından itibaren fuarın temalarından olan “Lightweight Technologies – Hafif Teknolojiler/Tasarımlar” olarak belirlenmiş ve artan ilgi ile karşılanmıştı. 2012 yılı Hannover Endüstri fuarında TÜDÖKSAD en yüksek katılımcı ve ziyaretçi katılımı ile parlamıştı. Döküm sektörünün en önemli hedef pazarı Avrupa’da, Avrupa ana sanayinin Türkiye’ye olan yoğun ilgisini ve TÜDÖKSAD üyelerinin bundan önceki fuarlarda kurduğu iş ilişkilerini ve bağlantıları göz önüne aldığında, bu yıl da söz konusu fuarda etkin ve sayıca üstün bir katılım sağlamanın önemi daha da belirginleşiyor. Bu amaçla Türkiye’nin döküm sanayindeki ağırlığını, teknolojik üstünlüğünü, lojistik avantajlarını ve mevcut kapasitesini gelişmiş Avrupa ana sanayisine ulaştırmak için TÜDÖKSAD stand konseptini üyelerinden gelen istekler doğrultusunda modern ve yüksek kaliteli donanımlar ile düzenleme kararı aldı. Nisan ayındaki Hannover fuarından sonra ise dört yılda bir GIFA ile yapılan Newcast fuarı için de ilk defa Milli katılım formatında TÜDÖKSAD katılımı gerçekleştirilecek. Dökümhaneler ve Döküm ürünlerinin sergilendiği fuar dördüncü kez düzenleniyor. 2007 ve 2011 yıllarında TÜDÖKSAD’ın info standı ve üyelerinin de münferit standları ile katıldıkları bu fuardan olumlu geri dönüşler alınmıştı. TÜDÖKSAD, Hannover’deki aynı konsepti kullanılacağı Newcast standında, fuarları ziyaret eden döküm alıcılarına Türk döküm sanayinin yükselen imajını yansıtacak. Newcast 2015 fuarı katılımı İstanbul Maden ve Metaller İhracatçıları Birlikleri’nin düzenleyeceği Milli Katılım şeklinde olacak. Alanın yerleşimi konusunda ise TÜDÖKSAD üyelerine öncelik tanınacak. Yurt Dışı Fuarlara Milli Katılım organizasyonu tebliğine göre düzenlenecek organizasyonda, fuara ilişkin yer kirası, özel stant konstrüksiyonu, stantta sergilenecek ürünlerin nakliyesi, genel tanıtım harcamaları, fuar alanında verilecek diğer hizmetleri (internet bağlantısı, catering, faks, kaı aralık 2014 Hannover Messe tüm eş fuarları ile beraber Avrupa’nın en büyük endüstri fuarı niteliğinde. Almanya Şansölyesi Angela Merkel tarafından bizzat açılışı yapılacak kadar Avrupa sanayisi için önemli bir fuar. tılımcı broşürü vb) içeren katılım bedelinin yüzde 50’si hazine desteği olarak geri alınabilecek. TÜDÖKSAD’a tahsis edilen stand alanında yapılan ön çalışma ile 22 firma ve TÜDÖKSAD Lounge alanının yerleştirildiği grup standı en son düzenlemeyle her firmaya eşit olarak 22 adet 27 metrekarelik standlardan oluşuyor. Newcast fuarında TÜDÖKSAD’ın Konya’da yerleşik üyelerinin yer alacağı Konya Döküm Kümesi’nin de ayrıca bir grup standı olacak. TÜDÖKSAD, 16-20 Haziran 2015 yapılacak olan GIFA ve Newcast fuarlarına üyelerinin ziyaretinde otel ve uçak ihtiyaçlarını ITF Tur firmasına aktararak, firmanın hazırladığı değişik otel ve tarih seçenekleriyle üyelerinin taleplerine cevap verebilecek. İsteyen üyeler ITF Tur ile irtibata geçebilir. ITFTUR Seyahat Hizmetleri Tel: 0212 266 10 10 Faks: 0212 217 60 62 Mobil: 0 532 314 32 18 www.itftur.com Yetkili kişi: Adnan Altınışık adnan.altinisik@itftur.com 63 FUAR Tam entegre endüstriyel geleceğe doğru Hannover Messe Türk firmaların yıllardır ilgi gösterdiği Hannover Messe 13-17 Nisan 2015 tarihleri arasında düzenlenecek. Hannover Messe fuarı bu yıl “Entegre Endüstri” temasına odaklanıyor. E ndüstri dünyasının her yıl sabırsızlıkla beklediği Hanoover Messe 2015’in ana teması Entegre Endüstri olacak. Türkiye’den de katılımın ve ziyaretin yoğun olduğu Hannover Endüstri Fuarı’na Türkiye döküm sanayi katılım organizasyonunu her yıl olduğu gibi bu yıl da Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği yapıyor. Her yıl Almanya Hannover’de düzenlenen endüstriyel teknolojide dünyanın önde gelen ticari fuarı Hannover Messe önümüzdeki yıl 13-17 Nisan 2015 tarihleri arasında düzenlenecek ve etkinliğin resmi Partner Ülkesi Hindistan. Hannover Messe organizatörü Deutsche Messe’nin Yönetim Kurulu üyesi Dr. Jochen Köckler, 2015 yılı fuarı için yaptığı basın toplantısında, ekonomiyi sürükleyen sayısallaşma yönündeki trendin dünya imalat sanayisindeki dönüşüm açısından etkili bir güç olduğunu belirterek, “Fabrikalar ve enerji sistemleri artık dijital olarak bağlılar. Ürün geliştirme ve sürüm döngüleri giderek daralmakta ve hiç olmadığı kadar hızlı bir tempoda yeni iş modelleri ortaya çıkmakta. Böyle bir piyasada işbirliğine arkasını dönmüş ve her işi kurum içinde yapmaya çalışan üreticiler nihayetinde kaybedeceklerdir. Ürünlerini en hızlı şekilde pazara sunan ve böylece rekabetin önüne geçen şirketler ise kendi üretim süreçlerindeki tüm paydaşlar ile entegre süreci kurabilecek olanlardır. Hannover Messe 2015’in ana teması olarak seçilen ‘’Entegre Sa- 64 “Entegre Sanayi - Ağa Katılın!” temasının arkasındaki mesaj, makinalar arasındaki iletişim için geniş kapsamlı bir standartın oluşturulması. nayi - Ağa Katılın!’’, bu eğilimi yansıtmakta ve ileriye doğru bir ivme oluşturmanıza yardım etmektedir” diyor. “Entegre Sanayi - Ağa Katılın!” temasının arkasındaki mesaj, makinalar arasındaki iletişim için geniş kapsamlı bir standartın oluşturulması, veri güvenliğinin korunması ve yeni iş modellerinin bulunması gibi dördüncü endüstriyel devrimin kilit zorluklarına ve bu zorlukların yalnızca ağ bağlantılarındaki kolektif çaba ile denetim altına alınabileceğine işaret ediyor. Köckler’e göre: “Mesele endüstriyel ya da BT şirketlerinin yönetimi üstlenmesi ya da üstlenmemesi değil. Mesele hep birlikte çalışıyor olmak. Şirketler yalnızca birlikte çalışarak dördüncü endüstriyel devrimin sunduğu fırsatlardan faydalanabilir. Bu da ağ ı aralık 2014 bağlantıları, makina mühendisliği, elektrik mühendisliği ve BT sektörleri arasında güçlü ağların kurulmasını gerektirir. Hannover Messe 2015, ürün ve çözümlerin iyileştirilmesine yönelik ortak hedef ile birlikte iletişim ağları ve işbirliği oluşturmak için tedarikçiler, üreticiler ve müşteriler bir araya geldiğinde tüm endüstri sektörlerinin katkıda bulunabileceği büyük bir yeniliği sergileyecektir.” Ağ iletişiminden elde edilecek teknolojik gelişmeler ise önümüzdeki Nisan ayında Hannover Messe’de somut olarak görülebilecek. Fuara gelen ziyaretçiler dijital ağ üretim tesislerine, ustaca hazırlanmış yeni üretim süreçlerine ve hareket halindeki gelecek nesil endüstriyel robotlara dijital açıdan tanıklık edecekler. İnsan emsalleriyle hiçbir engel olmadan çalışabilen ileri düzeyde geliştirilmiş algılayıcı sistemli işbirlikçi robotları görecekler. Ayrıca, fabrika örgütsel süreçlerine dahil her şeye köklü bir değişim getirecek olan BT bazlı otomasyon çözümlerini de görebilecekler. Hannover Fuar Merkezi’ndeki sergi salonları, mevcut en ileri üretim teknolojisine ev sahipliği yapacak. Fabrikanızı daha rekabetçi kılmanın arayışı içindeyseniz şüphesiz ki aradıklarınızı Hannover’da bulabileceksiniz. Hannover Messe 2015’e katılan ziyaretçiler 3D yazıcılar olarak bilinen ve bireyselleştirilmiş ürünler yapan ek üretim sistemlerini izleyebilecekler. Taşeronların bundan böyle bitmiş ürün- ı aralık 2014 leri doğrudan satışa yönelik üreticilere satmasına gerek olmayabileceğinin altını çizen Köckler, 3D baskının dördüncü endüstriyel devriminin önemli bir parçası olduğunu ve yeni iş modelleri kadar çapraz şirket işbirliği için de pek çok fırsat sunduğunu belirtiyor. Bunun yerine, 3D baskı veri setlerini download ederek kullanılabilir hale getirebilir ve üreticilere sadece gerekli hammadde kartuşlarını tedarik edebilirler. Üreticiler daha sonra kendi fabrikalarında bileşenlerin basımını yapabilir. SAP ve Dassault Systèmes gibi uzun zamandır katılımcı olan firmaların yanı sıra önümüzdeki yıl gerçekleştirilecek olan Hannover Messe’de Microsoft gibi yeni katılımcılar da yer alacak. Bunun nedeni Köckler’in belirttiği gibi: “Makina mühendisliğini bilgi teknolojisi ile birleştiren akıllı fabrikalardır. BT şirketleri entegre endüstriyel ağ bağlantısının temel bir parçasıdır ve bu nedenle üretim-endüstri alanındaki müşterilerle iletişime geçmek için Hannover Messe’den faydalanabilirsiniz. Microsoft dahil, büyük uluslararası BT şirketlerinin katılımı ‘Entegre Sanayi-Ağa Katılın!’ temasının endüstriyel sektör ile birlikte güçlü bir yankı uyandırdığını gösteriyor.’’ Ana tema, enerji sektörüyle de son derece ilgilidir. Köckler: “Enerjinin daha fazla sürdürülebilir formlarına geçişi ile birlikte Almanya geleceğe dönük bir enerji sistemi arayışında Hannover Fuar Merkezi’ndeki sergi salonları, mevcut en ileri üretim teknolojisine ev sahipliği yapacak. 65 FUAR Hannover Messe 2015, çatısı altında 10 öncü fuarı buluşturuyor. Industrial Automation (Endüstriyel Otomasyon) • Motion, Drive & Automation (MDA) (Hidrolik & Pnömatik Sistemler) • Energy (Enerji) • Wind (Rüzgar) • MobiliTec (Mobil Teknoloji) • Digital Factory (Digital Fabrika) • ComVac (Basınçlı Hava ve Vakum Teknolojisi) • Industrial Supply (Endüstriyel Tedarik) • Surface Technology (Yüzey İşleme Teknolojisi) • Research & Technology (Araştırma ve Teknoloji). Bir sonraki etkinlik Endüstriyel Otomasyon ve BT, Enerji İletimi ve Kontrolü, Enerji ve Çevre Teknolojileri, Endüstriyel Yan Sanayi, Üretim Mühendisliği ve Hizmetler ile Araştırma ve Geliştirme alanlarına odaklanacak. 66 dünyaya daha fazla öncülük etmektedir,” diye belirtiyor. Akıllı şebeke teknolojisi bu enerji geçisinde iki kat daha önemli bir role sahiptir. Her şeyden önce, yenilenebilir nitelikteki ve hem verimli hem de ticari açıdan uygulanabilir şekilde üretilen elektriğe artan ihtiyacı düzenli olarak karşılayabilmek için şebekelerin akıllı olması gerekmektedir. İkinci olarak ise akıllı şebeke teknolojisi kapasitenin dengeli olması ve tüm enerji sistemi üzerinde en uygun biçimde yayılması amacıyla birbirleri arasındaki iletişime yönelik olarak güç, gaz ve ısı ağları gibi tüm akıllı enerji şebekesi teknolojilerine imkan sağlamaktadır. Üretimden depolamaya, aktarımdan son tüketiciye kadar tüm enerji tedariği zincirini akıllı bir şekilde yöneten ve birleştiren BT temelli ağlarda yer almadığı sürece hiçbir ülke gerçekten sürdürülebilir, geleceğe dönük enerji sistemini elde edemez. Köckler: “ Hannover Messe ‘Entegre Sanayi- Ağa Katılın!’ ana teması ile birlikte enerji aktarımının sağlanmasında ihtiyaç duyulan teknolojinin halihazırda var olduğunu kanıtlayacaktır. Almanya için yapılması gereken tek şey, akıllı şebeke ağlarının hızlı ve kararlı bir şekilde piyasaya sürüldüğünden emin olmak için doğru düzenleyicileri ve siyasi ayarlamaları yürürlüğe koymaktır.” ı aralık 2014 The latest innovations in Foundry Technology DÖKÜMHANE TEKNOLOJİSİNDE SON YENİLİKLER Mold Rollover/Draw/Closers Automated Finishing Cells Kalip açma kapama ve rollover’lar Ful otomatik çapak alma unitesi Belt Grinders Bantli taşlama sistemleri Casting Positioners Taşlama döküm parçasi pozisyonlama manipülatörleri Stand Grinders Sabit Taşlama Makineleri Air Float Cut-Offs Yolluk ve besleyici kesme makineleri Impactor™ Riser Removal Pnömatik yolluk ve besleyici kiricilari Digital Series Manipulators Dökümhane manipülatörleri Swing Frame Cut-Offs Pandül tip taşlama USA One Vulcan Drive • P.O. Box 307 • Helena, AL 35080-0307, USA Ph: 205-663-0732 • Fx: 205-663-9103 sales@vulcangroup.com • www.vulcangroup.com UK & Europe Suites 2&3 Coalville Business Centre, Goliath Road, Coalville, Leicestershire, LE67 3FT, UK Ph: +44 (0)1952 457 461 • Fx:+44 (0)844 980 1012 sales@vulcangroup.com • www.vulcangroup.com TÜRKİYE TEMSİLCİSİ Mihrap ALBAYRAK LMA MOTIF AL. DOK SAN VE MUM LTD ŞTİ. Kimyacılar Organize Sanayi Bölgesi Melek Aras Bulvarı Tuna Caddesi No:2 34956 Tuzla \ İstanbul \ Türkiye Tel.:+90 216 / 593 13 61 pbx (ext: 1213) Gsm :+90 534 4429090 Web : www.lma.com.tr FUAR Gıfa 2015’e doğru Her dört yılda bir dünya Metalürji endüstrisinin tüm paydaşlarının buluşma noktası GIFA, METEC, THERMPROCESS ve NEWCAST fuarlarına geri sayım sayım başladı. Bu yıl 16 – 20 Haziran 2015 tarihleri arasında düzenlenecek olan fuar etkinliklerinin küresel pazarı yine eksiksiz şekilde yansıtması bekleniyor. F uarın organizatörü Messe Düsseldorf GmbH Türkiye temsilcisi Tezulaş Fuarcılık tarafından 20 kasım 2014 tarihinde yapılan basın toplantısına Joachim Schäfer katıldı. Fuara katılım başvurularının yoğun olduğunu belirten Schäfer, bazı firmaların birleşmiş olmasına rağmen fuarların dört yıl öncesine kıyasla benzer büyüklükte ve benzer kalite düzeyinde gerçekleşeceğini ön gördüklerini söyledi. Türkiye döküm sanayinin katılımını organize eden Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği, Newcast fuarında gövde gösterisi yapmaya hazırlanıyor. TÜDÖKSAD Genel Sekreteri Kubilay Dal, üyelerin fuara katılım isteklerinin kendilerini memnun ettiğini, GIFA fuar dörtlüsü gibi uluslararası organizasyonlarda döküm sanayimizin görücüye çıkmasının önemli olduğunu söyledi. Dal, kendilerine ayrılan alanın dolmak üzere olduğunu, katılmak isteyen üyelere yardımcı olacaklarını belirtti. Fuar dörtlüsünden herbir fuarın kendi sektöründe lider konumda bulunduğunu vurgulayan Schäfer, fuarların aynı zamanda yüksek düzeyde uluslararası nitelik taşıdığını belirtti. Fuarların odak noktasını metaller ve bu metallere ilişkin karmaşık ve yenilikçi işlem süreçleri oluşturuyor. Düsseldorf Fuar Merkezi’nin 12 salonunda yaklaşık 2.000 katılımcı firma en yeni teknolojileri ve geleceğe yön veren inovasyonlarını tanıtacak. Messe Düsseldorf’un “ecoMetals Kampanyası” çerçevesinde ise, enerji ve kaynak verimliliğine ilişkin gelişmelere ağırlık verilecek. Uluslararası düzeyde sektörlerinde öncü olan firmalar bu bölümde temsil edilecek. “Söz konusu konseptin ihtisas ziyaretçileri nezdinde beğeni kazanmış olduğunu bir önceki etkinlikte yapılan ziyaretçi anketleri de ortaya koyuyor” 68 diyen Schäfer, nitekim 80 bin dolayında ihtisas ziyaretçisi yüksek teknoloji fuarları için çok yüksek değerlendirmelerde bulundular. Aynı husus ihtisas ziyaretçilerinin yetkinlik düzeyi için de söz konusu oldu: İhtisas ziyaretçilerinin yüzde 80’i firmalarında satın alma kararlarında doğrudan etkin rol oynadıklarını ifade ettiler. „Bright World of Metals“ sloganı altında gerçekleşen fuarların uluslararası niteliği de büyük önem taşıyordu: Nitekim ziyaretçilerin yüzde 54’ünün Düsseldorf’a Avrupa ve denizaşırı ülkelerden gelmiş olması, fuarların küresel düzeyde sektörlerinin 1 numaralı fuarları olduğunu kanıtlıyordu” diyor. GIFA, METEC, THERMPROCESS ve NEWCAST fuarları sektörleri için vazgeçilmez nitelik taşıyor. Fuar katılımcı ve ziyaretçilerinin etkinlik esnasında ve sonrasında yaptıkları değerlendirmelerde; elde ettikleri hedeflerden çok memnun kaldıklarını ifade etmiş ve fuarlar için yüzde 97 gibi yüksek bir değerlendirme yapmış bulunuyorlar. Ziyaretçiler hem dört fuarın birlikte yaratmış olduğu olumlu sinerjiden, hem de her etkinliğin bağımsız niteliğinden memnun kaldıklarını ifade ediyor ve başarılı bir fuar ziyareti için gerekli olan koşulların mevcut olduğunu vurguluyorlar. „Bright World of Metals“ sloganı altında gerçekleşecek fuar dörtlüsü 16 – 20 Haziran 2015 tarihleri arasında Düsseldorf Fuar Merkezi’nin 3 ila 17. salonları arasında ziyaret edilebilecek ve böylelikle yılın en önemli yatırım fuarları etkinliğini oluşturacak. Fuar dörtlüsü içinde en önemli etkinliği geleneksel olarak GIFA oluşturuyor. GIFA 60 yıllık bir geçmişe sahip olmasına rağmen asla yaşlanma belirtisi göstermiyor. GIFA bu yıl fuar alanının 10 ila 13. salonları arasında ve 15’den 17’ye kadarki salonlarda yeni yönlendirme işaretleriyle daha da net bir yapıya sahip olacak. Ziyaretçiler daha rahat anlaşılan yeni sembollerle arzu ettikleri bölümlere (ki bunlar salon planının sol alt kenarında da yer alıyor) kolaylıkla ulaşabilecekler. GIFA Fuarı 11. salonda basınçlı döküm teknikleri ve periferik cihazlar olarak, 12. salonda ise kesim teknikleri ve besleme teknikleri olarak ikiye ayrılıyor. Döküm kimyasalları yine 12. salonda yer alırken, model, kalıp ve kalıp çekirdeği üretimi ile döküm makineleri ve tesisleri 15 ila 17. salonlar arasında sergileniyor. ı aralık 2014 ı aralık 2014 69 FUAR 1956: „Bright World of Metals“ için GIFA ile start alındı GIFA kapsamında sunulan ürün yelpazesi döküm makineleri ve tesisleri, basınçlı döküm makineleri ve eritme teknikleri de dahil olmak üzere sektörün tamamını kapsıyor. Bu teknolojilerin yanısıra elbette ölçüm ve kontrol teknikleri ve ayrıca çevre koruma ve atık imha yöntemleri de GIFA Fuarı’nın önemli bölümlerini oluşturuyor. Yaklaşık 60 yıllık bir geçmişe sahip bulunan GIFA Fuarı’nın katılımcı sayısının sürekli artmakta olduğunu gözleniyor. 1956 yılında Düsseldorf Fuar Programı’nın önemli bir unsuru olarak hayata geçirilen GIFA, aynı yıl 428 katılımcı firma, yaklaşık 18.400 metrekare sergi alanı ve 25.000 ihtisas ziyaretçisi ile başladı. Fuar zaman içinde gelişimini sürdürerek 90’lı yıllardan itibaren katılımcı firma sayısını 700 düzeyinin üzerine çıkarmayı başardı. Dört yıl önce düzenlenen son fuara ise –430’u yurtdışından olmak üzere – toplam 780 firma katıldı. GIFA için ulaşılan olağanüstü yüksek başvuru düzeyi aynı zamanda küresel pazarın lider firmalarının katılımına da yansıyor. Basınçlı döküm sektöründe birçok lider firmanın yanısıra Alman üreticileri Bühler ve Frech firmalarının, ayrıca İtalyan Italpresse firmasının, döküm ve kimyasallar sektöründen piyasa liderleri Alman Hüttenes-Albertus, Foseco ABB Automation, Künkel-Wagner, Heinrich-Wagner/Sinto, ASK 70 Chemicals, Avusturyalı Fill, İspanyol Loramendi veya Danimarkalı DISA firmasının da katılımcılar arasında bulunduğunu görüyoruz. GIFA ziyaretçileri ağırlıklı olarak – ve aynı zamanda da tamamen fuarın konusuna uygun olarak – döküm tesislerinden ve sanayi kuruluşlarından geliyorlar. Bunların yanısıra hizmet sektöründen, ticaret, araştırma ve eğitim sektörlerinden de gelecek olan ilgililer GIFA fuarında çok zengin bir ürün yelpazesi ile karşılaşacak ve katılımcıların sundukları bireysel çözüm önerilerini inceleme olanağı bulacaklar. Newcast Fuarı’nda döküm üreticileri ve alıcıları bir araya geliyor. NEWCAST: Döküm makinelerinden döküm ürünlerine NEWCAST Fuarı bir başarı konsepti olarak kabul ediliyor: „Bright World of Metals“ fuar dörtlüsüne 2003 yılında katılan en genç üye olan NEWCAST Fuarı gerek katılımcı gerekse ziyaretçi açısından dünya genelinde yankı uyandırmayı başardı. Kendini sürekli geliştirmeyi başaran fuara bugün katılmakta olan 370’i aşkın firmanın büyük bölümü – başta Asya ülkeleri olmak üzere – denizaşırı ülkelerden geliyor. NEWCAST Fuarı’nın 4.000’e yakın ihtisas ziyaretçisi içinde yabancı konukların oranı yüzde 50,4 düzeyinde bulunuyor. NEWCAST Fuarı döküm ürünlerini pratik bir şekilde sunmanın yanısıra, araştırma dünyasından da önemli bilgiler aktarıyor. Sektörel uzmanlarla yapılaı aralık 2014 cak doğrudan fikir alışverişinin ağırlıkta olduğu NEWCAST Forum kapsamında döküm teknolojileri alanındaki teknolojik-bilimsel gelişmeler üzerinde duruluyor. Ayrıca NEWCAST Award ile sektördeki en yenilikçi ve yaratıcı döküm ürünleri ödüllendiriliyor. Döküm makineleri ile neler üretilebileceğini görmek isteyenler için NEWCAST en doğru adresi oluşturuyor. Burada herşey demir döküm, demirdışı metallerin döküm işlemleri üzerinde yoğunlaşıyor. Aynı zamanda ticaret sektörü temsilcileri, lojistik firmaları ve hizmet sektörü kuruluşları da ürünlerini Düsseldorf Fuar Merkezi’nin 13 ve 14. salonlarında sergiliyorlar. NEWCAST kapsamında temsil edilen dünya lideri firmaların arasında Alman firmaları Georg Fischer Automotive, Claas Guss, KSM Castings, Giesserei Heunisch ve Finoba Automotive de yer alıyor. NEWCAST katılımcılarının müşterilerini ağırlıklı olarak değişik sanayi sektörlerinden gelen ihtisas ziyaretçileri oluşturuyor. Bu sektörlerin arasında otomotiv ve otomotiv yan sanayi, makine ve tesis üretimi, ama aynı zamanda da demir ve çelik sanayileri ilk sıraları alıyor. Yabancı ziyaretçi oranı yüzde 50 düzeyinde bulunan NEWCAST Fuarı Messe Düsseldorf’un en önemli etkinlikleri arasında yer alıyor. Artık piyasada sağlam bir konuma ulaşmış olan fuar, döküm ürünleri sektörünün lider fuarı olarak kabul ediliyor. Yurtdışından gelen ziyaretçilerin % yüzde 64’ü Avrupa ülkelerinden, yüzde 32’si Asya ülkelerinden ve yüzde 3’ü ise Afrika’dan geliyor. Böylelikle NEWCAST fuara katılan firmalara – dünya pazarlarını yakından tanıyabilmeleri açısından – çok zengin bir ziyaretçi profili sunuyor. Türkiye döküm sanayi Newcast Furarı’na ilgi gösteriyor. Yeni çığır açan ecoMetals – Kampanyası Yatırım malları fuarına gelecek ihtisas ziyaretçileri için nitelikli bir çerçeve programı çok önemli bir katkı sağlamakta ve işte “Bright World of Metals” etkinliği de bu denli zengin bir çerçeve programı sunmaktadır. Fuar dörtlüsü içinde yer alan tüm fuarlar konferans ve sempozyumlarla ziyaretçilere araştırma dünyasındaki son gelişmelerle bunların tesislerdeki uygulamaları arasında bağlantı kurabilme olanağı sunmakta veya geleceğin teknolojilerine yönelik aydınlatıcı bilgi aktarmaktadırlar. Enerji ve kaynak verimliliği GIFA, METEC, THERMPROCESS ve NEWCAST Fuarları’nın enerji yoğun branşlarının en önemli özelliğini oluşturuyor. Messe Düsseldorf bu amaçla 2011 yılında, enerji ve kaynak verimliliği alanında isim yapmış olan firmaların katılımıyla “ecoMetals Kampanyası”nı hayata geçirmiş bulunuyor. Üretim sürecinde enerji tasarrufuna özen gösteren, malzeme ve doğal kaynak verimliliğine öncelik veren, büyük oranda yenilenebilir enerjilerden yararlanan ve bunların iklim koşullarına uygun şekilde kullanımını sağlayan, optimize enerji denetimi uygulayan ve aynı zamanda da uyguladıkları teknolojileri enerji ve doğal kaynak tasarrufuna uygun olarak geliştiren tüm işletmeler söz konusu kampanyaya katılabiliyorlar. Messe Düsseldorf gelen ziyaretçileri Almanca ve İngilizce olarak organize edilen rehberli turlarla ecoMetals-katılımcılarıyla buluşturuyor. Metal sanayinin lider fuarı METEC Fuarı’nın en belirgin özelliğini büyük çaplı tesis üreticileri oluşturuyor. Özellikle işlenmemiş demir, çelik ve demirdışı metal üretim tesisleri, döküm ve şekillendirme tesisleri, izabe tesisleri ve haddehane üreten kuruluşlar fuarda kapsamlı bir şekilde temsil ediliyor. Uluslararası Metalürji İhtisas Fuarı aynı zamanda çevre koruma ve atık imhası alanlarında faaliyet gösteren tüm metalürji kuruluşları için de önemli bir platform niteliği taşıyor. THERMPROCESS: 40 yılı aşkın başarı öyküsü Teknolojik fuar dörtlüsünün dördüncü fuarı olan THERMPROCESS’in ağırlıklı konusunu sanayi fırınları, endüstriyel ısıl işlem tesisleri ve ısıl işlem yöntemleri oluşturuyor. Termik işlem teknolojileri sektörün dünyaca ünlü kuruluşları olan İngiliz Inductotherm, Alman LOI Thermprocess, ALD Vacuum Technologies, SMS Siemag, ABP Induction, Otto Junker ve Maerz Andritz gibi dünya liderleriyle temsil ediliyor. ı aralık 2014 71 HABER Vdma’nın Almanya-Türkiye işbirliğine inancı tam Türkiye’nin makine ve tesis ithalatının yüzde 25’i Almanya tarafından sağlanıyor. Ortak geliştirilen projelerin ticari boyutu ve geleceği itibariyle Alman Mühendislik Federasyonu (VDMA) Genel Müdürü Dr. Timo Würz iki ülke arasındaki metalurjik makine ve ekipman ticaretinin önümüzdeki dönemde daha da gelişeceğine inanıyor. S on yıllarda Almanya ile ticari ilişkileri giderek daha da güçlenen Türkiye’nin 2014-2015 yılları arasında GSYH’sini yıllık yüzde 3 artırması bekleniyor. VDMA Genel Müdürü Dr. Timo Würz Alman Mühendislik Federasyonu (VDMA) döküm sektöründeki inovatif yaklaşımların doğru uygulanması ile Türkiye ve Almanya’nın güç birliğinin önümüzdeki dönemde iki ülkeye de büyük yarar sağlayacağı görüşünde. Dünya pazarında 5 dev oyuncu var Global metalurjik ekipmanlar sektörü dünyada 2013 yılında 16 milyar Euro’luk, döküm makineleri sektörü ise 2,1 milyar Euro’luk bir büyüklüğe ulaştı. Metalurjik 72 Dr. Timo Würz, VDMA Genel Müdürü ekipman sektörünün başlıca tedarikçileri Japonya, Çin, İtalya, Almanya ve ABD dünyadaki toplam pazarın yüzde 65’ini karşıladı. Türkiye’ye 2013 yılında teslimatı yapılan metalürjik makinelerin toplam değeri ise 30 milyon Euro düzeyinde seyrederken bu ürünlerin tedariğin yüzde 83’ü 24,8 milyon Euro’luk değer ile ağırlıklı olarak İtalya, Avusturya, Çin, Almanya ve Birleşik Krallık’tan yapıldı. Dünyadaki metalurjik ısıl işlemler teknolojisi sektörü ise Dr. Würz’ün verdiği bilgilere göre 2013 yılında 8,4 milyar Euro’luk bir büyüklüğe ulaştı. Sektörün dünyadaki 5 lider ülkesi Almanya, İtalya, Çin, ABD ve Japonya dünyadaki toplam ihracatın yüzde 64’ünü gerçekleştirdi. Bu sektörden Türkiye’nin ı aralık 2014 gerçekleştirdiği ithalat ise 192 milyon Euro düzeyinde oldu. Sektörden gerçekleştirilen 192 milyon Euro’luk ithalatın yüzde 78’ine denk gelen 151 milyon Euro’luk kısmı Almanya, Çin, ABD ve Japonya’dan tedarik edildi. Dünyadaki dökümhane makineleri ve haddehane ekipmanları tedariği yüzde 63’lük oran ile ağırlıklı olarak Çin, İtalya, Almanya, Japonya ve ABD tarafından yapıldı. Türkiye’nin bu pazardan yaptığı ithalat ise 128 milyon Euro düzeyinde. Yapılan 128 milyon Euro’luk ithalatın yüzde 73’ünü kapsayan 73 milyon Euro’luk kısmı ise Çin, İtalya, Almanya, Belçika ve İsveç tarafından karşılandı. Döküm sektörü ticaretinde Almanya-Türkiye ilişkileri Türkiye ve Almanya’nın metalürjik malzemeler ve döküm sektörlerine bakıldığında birlikte birçok ortak proje yürüttüğü görülüyor. İki ülkenin yürüttüğü ortak projeler ile ilgili Dr. Würz, “2013 yılında Almanya’nın toplam ihracatının dörtte birini makineler oluşturdu ve ihracatı yapılan makinelerin değeri bir önceki yıla göre yüzde 10 artış ile 4 milyar Euro’yu aştı” diyor ve ekliyor, “Başta GIFA, METEC, THERMPROCESS ve NEWCAST olmak üzere birçok Alman ekipman üreticisi firma Türkiye’ye 2013 yılında 63 milyon Euro bedelinde dökümhane malzemeleri, izabe ve haddeleme tesisleri ve ısıl işlem teknik donanımları ihraç etti. Aynı dönemde Türkiye de aynı tür ekipman türünde Almanya’ya 32 milyon Euro’luk makine ihracı yaptı” Almanya’nın know-how’undan yararlanılabilir Dünyada ağırlıklı olarak ihracata yönelik ürünler geliştiren endüstriyel makineler sektörünün inovasyon ağırlıklı bir temele dayanması gerekiyor. Alman makine üreticileri ise sundukları kalite, üretkenlik, verimlilik, güvenilirlik ve bu alanda sahip oldukları know-how’ları ile üretim güçlerini ortaya koyuyor. Türkiye ekonomisinde de son yıllarda metal üretim ve işleme sanayisinde sürekli gelişim yaşanıyor. Bu gelişimin daha iyi değerlendirilmesine yönelik Dr. Würz, ”Son yıllarda en son teknoloji makine ve tesislere yapılan yatırımlarda da bunun göstergesi. Döküm alanında Almanya ile büyük çaplı ticari ilişkileri bulunan Türkiye de bu alanda Almanya’nın ı aralık 2014 Dünyada ağırlıklı olarak ihracata yönelik ürünler geliştirilen endüstriyel makineler sektörünün inovasyon ağırlıklı bir temele dayanması gerekiyor. güçlü know-how’dan ve danışmanlık hizmetlerden yararlanarak metalürjik malzemeler ve döküm sektöründeki ivmelenmesini hızlandırabilir” diyor. 16 Milyar Euro 2013 yılı Global metalurjik ekipmanlar sektörü büyüklüğü 4 Milyar Euro 2013 yılında Almanya’nın makine ihracatı Alman şirketler danışmanlık hizmeti veriyor Dünya imalat sektöründe kaynak ve enerji verimliliği en belirleyici faktörlerinin başında geliyor. Ayrıca azalan doğal kaynakların korunması ve zararlı atık salınımının azaltılmasına dünya genelinde giderek daha yoğun çaba gösteriliyor. Dr. Würz’e göre bu döngünün farkında olan ve imalat sanayinin önde gelen ülkelerinden Almanya’da dökümhane makineleri, izabe ve hammadde tesisleri, ısıl işlem teknikleri geliştiren kuruluşlar aynı zamanda doğal kaynakların korunması amacıyla da henüz değerlendirilmemiş potansiyel fikirleri müşterilerine sunarak bu anlamda danışmanlık yapıyor. Bu şekilde müşterilerin ihtiyaçlarının optimize edilebilmesi adına destek sağlanıyor, özel tasarlanmış makine ve tesisleri sunularak yetkin danışmanlık hizmeti veriliyor. Bu yönüyle üreticilerin müşterilere sunduğu çözümler ile oluşturulan çözüm ortaklığı tesisin kullanım ömrü süresince baştan sona servis verilmesine kadar uzanıyor. Isıl işlem teknolojilerinin imalat süreci ile daha güçlü bir uyum yakalaması halinde özellikle otomotiv sektörüne büyük katkı sağlayacağı biliniyor. 73 MAKALE Maça Dolum ve Gazlama Simülasyonu – Dökümhanelere Ekonomik ve Çevreci Yaklaşım Sağlar Yıllardır uluslararası pazarlarda başarılı bir şekilde tesis edilen tasarım hizmetlerinin bir parçası olarak ASK Chemicals yoğun olarak dökümhane simülasyon sistemleri üzerine odaklandı. Piyasada iyi tanınan, Magma, Flow-3D, Arena-Flow ve Novacast gibi yazılımlar ASK Chemicals tarafından tasarım hizmetlerinde yıllardır yaygın olarak kullanılıyor. Bu sayede ASK Chemicals döküm ve katılaşma ile maça imali simülasyonunlarında büyük deneyim kazandı. Bu makale, maça dolum ve gazlama simülasyonlarının dökümhanelere sağladığı avantaj ve potansiyelleri açıklıyor. Christof Nowaczyk, ASK Chemicals Avrupa ve Asya Tasarım Servis Müdürü, Hilden U luslararası rekabet, firmalardan yalnızca düşük maliyetli, kısa sürede ve sürekli gelişen kalite istemekle kalmayıp, dökümcülerden sürekli geliştirilen ve çeşitlenen, üretilmesi zor parça beklentilerini arttırmıştır. Bu şartlarda simülasyon ve benzeri bilgisayar yazılımları maliyet düşürmede, ürün geliştirme sürelerinin kısaltılmasında, dizayn optimasyonu ve stabil üretim şartlarının bulunmasında büyük yardımcıdır. Bu yeni bir anlayış olmayıp senelerdir döküm ve katılaşma alanında kullanılmaktadır. Geçmişte fikirden nihai ürün üretimine geçilmesi çizim tahtaları, model imali, deneme dökümleri çeşitli düzeltme ve değişiklikler şeklinde olurken, günümüzde, bilgisayar destekli tasarım (CAD), simülasyon, bilgisayar destekli 74 ŞEKİL 1: Dolum dinamiklerinin görünümü üretim (CAM) ve tek örnekleme yapılabilmektedir. Kısaca, bilgisayar destekli mühendislik (CAE) den bahsedebiliriz. Model imali ve özellikle döküm tasarımı son yıllarda bu şekilde yapılmaktadır. Günümüzde birçok firma simülasyon metodlarının olanaklarından yararlanmakta veya en azından avantajlarının bilincindedir. Maça dolum ve gazlama simülasyonu kullanımı günümüzde halen yaygın kullanılmayan ve yeni sayılabilecek bir yazılımdır. Böyle bir simülasyona ihtiyacımız var mı? Pek tabii ki hiç kimse tecrübeli maçacılar kadar maça üretimini bilemez. Ancak kendimize şu soruyu sormamız gerekir ; - bizler gerçekten maça imalatını en iyi bilen kişiler miyiz? Maça imalatı için gerekli bütün parametrelere hakim miyiz? Gerçekten ne olup bittiğini tam olarak biliyor muyuz? Maça imali için en uygun tasarımı yaptığımızdan emin miyiz? Bu soruların yanıtları, döküm prosesleri arasında son karanlık nokta olarak kalan maça imalatına ışık tutacak ve maça imalatını daha verimli hale getirmemize yardımcı olacaktır. Maça similasyonunda iki safha vardır. İlki, maça sandığı doldurma simülasyonu yani gerçek maça üfleme işlemi, ikincisi yahut olması gereken, gazlama yani sandıktaki maça boşluğundan gazın geçebilirliği ile ilgili olandır. ı aralık 2014 ŞEKİL 2: Çok değişik sıkıştırma bölgeleri Bu örnek doldurma dinamikleri yahut doldurma davranışnını havanın maça sandığı içerisindeki akış şartlarına bağlı olduğunu açıklıkla göstermektedir. Bu akış yönleri akış vektörleri ile görülebilir ve maça sandığının hangi bölgelerinde yetersiz sıkışma veya gazlama sorunu ile karşılaşılacağı anlaşılabilir. ŞEKİL 5: Maça Sandığında Hava Akışı Dolum dinamiklerinin görünümü (Şekil 1) bizlerin maça sandığının değişik bölgelerindeki kum sıkışmaları hakkında hassas bir şekilde bilgi verir (Şekil 2). Bu bilgiler doğrultusunda maça sandığında çabuk aşınacak bölgeler görülebilir, iyi sıkışmayan bölgelere tedbir alabilir, hatta kullanılması gereken reçine oranları hakkında karar verebiliriz. ŞEKİL 3: Sandık Aşınması – Kinetik Enerji x Çarpma Açısı Arena- Flow simulasyon yazılımı piyasadaki yegane partiküller ve ortam (Kum ve hava) arasındaki etkileşimi gerçekçi olarak gösteren yazılımdır. Yetersiz sıkışan bölgeleri gayet açık bir şekilde gösterebilir (şekil 4). Şekil 4’de gözüken yetersiz sıkışma, yetersiz hava tahliye ventleri kullanılması sonucu oluşmuştur. ŞEKİL 6: Gazlama Sonucu – En uygun duruma gelmeden önce (Solda) ve sonra (Sağda) Şekil 4: Motor Bloğu Su Ceketi Maçası 2 ve 3 nolu silindirler arası yetersiz sıkışma ı aralık 2014 Şekil 5’ de yetersiz hava akımı olan bölgeler koyu mavi ile gözükmektedir. Gazlama similasyonu, maça gazlama şeklinin homojen olup olmadığı konusunda bizlere önceden bilgi verir. Alt sandıkta yetersiz hava akımı görülecek olursa, bu kesinlikle gazlama problemleri oluşacağının ön habercisidir. Eğer seri üretimde aynı gazlama şekli kullanılırsa bu durum gereksiz uzun gazlama süreleri ve amin gazı tüketimine neden olacaktır. Buda verimsiz amin kullanımına neden olacaktır. Yukarıdaki örnek (Şekil 6) doğru ayarlama ve uygun duruma getirmenin maça kalitesini yükselttiğini ve aynı zamanda maça çevrim süresini yaklaşık yüzde 28 kısaldığını göstermektedir. Bu sonuca ulaşmak için sadece hava tahliye ventlerinin yerleri değiştirilmiştir. Takım olarak adlandırılan maça sandıkları mevcut maça makinalarına göre tasarlanmıştır. Bu durumda genellikle bir kısım maçalarda yahut bazı maçaların belli bölgelerinde sıkıştırma problemleri ortaya çıkabilmektedir. Buda, dökümlerde uzun taşlama süreleri hatta tamir gerektirebilir. Çoğunlukla bu durumun nedeni sabit olarak varsayılan makinenin üfleme kafa 75 MAKALE geometrisi ile maça sandığı ve üfleme nozullarının uyumsuzluğundan ortaya çıkmaktadır. Aşağıdaki şekilde açıklıkla görüleceği gibi mevcut geometri, maçanın arka sol kısmını tam dolduramayacaktır, sebebi ise kafa içindeki kumun üfleme süresinde, o bölgede yetersiz kalmasıdır. ŞEKİL 9: Gazlama Simülasyonu. Şekil 7: Üfleme kafası ile maça sandığı arasındaki etkileşim. Böyle bir durumun oluşması, kaçınılmaz olarak imalat maliyetlerini arttıracaktır. Önceden yapılacak bir simülasyon ile bu durum kolaylıkla düzeltilebilir. Üfleme kafasının uygun tasarlanması bu durumda yapılacak dökümlerden çok daha az maliyetlidir. En kötü ihtimali göz önüne alırsak böyle bir hata projede aksamalara ve proje sürelerinin uzamasına ve maliyet artışına neden olacaktır. ŞEKİL 8: Üfleme Nozul Dinamiği Diğer bir pratik örnek, AUDI AG, ön simülasyon sonucunda yağ kanalı maçasında yapmış olduğu tasarım değişikliliği ile maliyet ve kaynak tasarrufu sağlamıştır. Müşteriye ait bu projenin bir parçası olarak ASK Chemicals’dan beklenti maça sandıkları imal edilmeden önce mevcut tasarımların kontrol edilmesi ve gerekiyor ise iyileştirme yapılmasıydı. Bu yalnızca dökümhane değil aynı zamanda AUDI AG destekli bir projeydi. Bir OEM firması olarak AUDI AG, kendi dökümhanesi olmamasına rağmen güvenilir ve sürdürülebilir parça üretimi için her zaman dökümhanelerde simülasyon yazılımlarının kullanımını desteklemektedir. Özet Diğer tüm simülasyonlar gibi, maça üretim simülasyonu yahut maça üfleme ve gazlama simülasyonu, geliştirme ve üretim alanında kullanıcılara maça sandıklarının, gazlama ve üfleme kafalarının tasarımında çok büyük avantajlar sağlamaktadır. Maça takımları imalatında, maça sandıklarının en uygun ve en verimli olması yanında oldukça pahalı olan maça sandığı imali öncesi hataların tespiti ve önlenmesi ile büyük tasarruf sağlanacaktır. Simülasyon planlama, uygulamaya geçme ve stabil bir proses için büyük yardımcıdır. Bununla beraber, üfleme ve gazlama sürelerinin iyileşmesi ve dolayısı ile amin tüketiminin azalmasına, üretimin artmasına yardımcı olur. Yüksek rekabet ortamının olduğu uluslararası döküm pazarında maça similasyonu kullanıcılara rekabetçi olmaları konusunda ciddi faydalar sağlar. 76 ı aralık 2014 MAKALE Gaz Yakıtlı Alüminyum Ergitme Fırınlarında Bina Isıtma-Soğutma İhtiyaçlarının Karşılanması İçin Baca Gazı Ekonomizeri Kullanımı Alüminyum döküm tesislerinde kullanılan ve ergitme / bekletme yapılan gaz yakıtlı ergitme fırınlarının sıcaklıkları ortalama 680740 °C aralığındadır. Ergitme prosesinin aşamalarına göre ergitme ocağı baca gazı debileri oldukça değişken ve buna bağlı olarak baca gazı sıcaklıkları da 150 ila 450 °C aralığında oldukça hareketlidir. Bu durum ısı geri kazanım planlarken dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan bir tanesidir. Nizamettin KARACA - Makina Mühendisi ASK Tesisat İnşaat Proje Ltd. Şti. Özet Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de enerji ekonomisi gün geçtikçe önemini artırıyor. Ülkemizin neredeyse tamamında kış mevsiminde ısıtma ihtiyacı olduğunu düşünürsek, bünyesinde alüminyum ergitme fırınları bulunduran veya bulundurmayı planlayan her sanayi tesisinin en başta bina HVAC (Isıtma-Havalandırma-Klima) sistemleri ve kullanım sıcak suyu ısıtma sistemleri için, bunun yanı sıra prosesteki olası sıcak su ihtiyaçları için baca gazı ekonomizerinde üretilecek sıcak suya ihtiyaç duyacağı sonucunu rahatlıkla çıkarabiliriz. Diğer taraftan uygun sıcaklık rejiminde elde edilebilecek sıcak su absorbsiyonlu soğutma grubu va- 78 sıtasıyla soğuk su üretiminde de kullanılabilir. Absorbsiyonlu soğutma grubunda üretilecek soğuk suyun ise yine bina HVAC sistemlerinde ve olası proses ihtiyaçlarında kullanımı değerlendirilebilir. Bu makalede, konuya ilgi duyan sanayi tesisi yöneticilerine, yeni yatırımcılara ve saygıdeğer makina mühendisi meslektaşlarıma tecrübe aktararak ışık tutmak maksadıyla konunun teknik yönlerine ve kritik noktalarına değinilmiştir. Giriş Bilindiği üzere alüminyum döküm tesislerinde kullanılan ve ergitme / bekletme yapılan gaz yakıtlı ergitme fırınlarının sıcaklıkları ortalama 680-740 °C aralığındadır. Ergitme prosesinin aşamalarına göre ergitme ocağı baca gazı debileri oldukça değişken ve buna bağlı olarak baca gazı sıcaklıkları da 150 ila 450 °C aralığında oldukça hareketlidir. Bu durum ısı geri kazanım planlarken dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan bir tanesidir. Bir diğer nokta ise, su sıcaklık rejiminin ekonomizer sisteminden en yüksek verimi alabilecek şekilde ve amaca uygun olarak doğru belirlenmesi ve sistem cihaz ve ekipmanlarının da bu seçime uygun olarak doğru tesis edilmesi, üretilecek sıcak suyun kullanılacağı bina HVAC sistemlerinin ve kullanma sıcak suyu ısıtma sistemlerinin de aynı su rejimine uygun olarak dizayn edilmesidir. Başarılı bir sonucun yolu, yeterli ve dikkatli bir ön inceleme safhası, özenli ve iyi bir sistem tasarımı, çok iyi detaylandırılmış otomasyon senaryosu ve tekniğine uygun, doğru yapılmış bir uygulamadır. Tesisteki Baca Gazı Debileri Ve Sıcaklıkları, Atık Isı Kapasitelerinin Belirlenmesi Asıl enerji kaynağı olması itibarıyla tesisteki alüminyum ergitme fırınlarının baca gazı debileri ve sıcaklıkları, sürekliliği ve fırın kullanım kapasiteleri de dikkate alınarak özenle belirlenmeli, değişkenı aralık 2014 likler olabildiğince doğru ortaya konmalıdır. Bu noktada üretim mühendisi, dökümhane mühendisi, işveren ve ekonomizer sistemi tasarımcısı birlikte çalışmalıdır. Alüminyum ergitme fırınlarının günlük çalışma periyotları, kullanım kapasiteleri, üretim planlaması, planlı gelecekteki kapasite artışları vs. tüm etkenler doğru tahmin edilerek tesisteki atık ısı kapasitesi olabildiğince doğru olarak ortaya konmalı, bu aşamanın mümkün olduğunca sağlıklı olarak sonuçlandırılması sağlanmalıdır. Bu aşamada yapılacak hata, işin daha en başında yapılmış temel bir hata olacak ve tüm sistemin yanlış kurgulanmasına, sonucun başarısız veya verimsiz olmasına neden olabilecektir. Tesisteki Sıcak Su Kullanım Noktaları ve İhtiyaç Kapasitelerinin Belirlenmesi Tesiste sıcak suyun en kolay kullanılabileceği noktalar olarak belirlenen mevcut veya yeni tasarlanacak olan HVAC sistemleri ve kullanım sıcak suyu sistemlerindeki ihtiyaçlar, bunun yanı sıra olası proses ihtiyaçları doğru bir şekilde belirlenmelidir. Belirlenen toplam ısıtma ihtiyacının sonucu ilk olarak alüminyum ergitme fırınları baca gazındaki atık ısı kapasitesi ile karşılaştırılmalı, atık ısının ihtiyacı karşılama oranına bakılmalıdır. Atık ısının ihtiyacı karşılama oranına bağlı olarak tesis için ilave bir bağımsız ısı merkezinin kurulup kurulmayacağı, kurulacak ise ısı merkezi kapasitesinin ne olacağı ortaya çıkarılmalıdır. Bu noktada tercih edilmesi gereken yöntem tesisin birinci derecede önemli ısıtma ihtiyaç noktalarındaki kapasiteyi tam olarak karşılayabilecek ve/veya pik noktadaki ihtiyacını belli oranda karşılayabilecek ve ekonomizer sistemiyle birlikte koordineli olarak çalışabilecek, ekonomizer sistemi tarafından desteklenen ve aynı zamanda bağımsız da çalışabilecek bir ısı merkezi tesis etmektir. Ergitme fırını baca gazı debisi ve sıcaklıklarının düzensizliği sebebiyle, sistemde buffer tank kullanımı da ayrıca analiz edilmesi gereken noktalardan biridir. Tesisteki atık ısı kapasitesi incelenirken, eğer atık ısı kapasitesinde belli bir seviyenin üzerinde kararlılık saptanabilirse tesiste absorbsiyonlu soğutma grubu planlamak ayrıca faydalı olacaktır. Bu sayede yaz kış dört mevsim atık ısıdan faydalanma imkanı doğabilecektir. Bu durumda ekonomizer sisteminden elde edilecek sıcak su, tesisin soğutma ihtiyacını karşılamak için ebsorbsiyonlu soğutma grubuna yönlendirilecektir. Atık ısının tesis soğutma ihtiyacını karşılama oranına göre bağımsız çalışabilecek bir absorbsiyonlu soğutma ı aralık 2014 grubu ve bir mekanik soğutma grubu planlanabilir veya önceliğin absorbsiyonlu soğutma grubunda olduğu, mekanik soğutma grubunun ise ona destek verdiği seri bağlı bir işletme şekliyle bir absorbsiyonlu soğutma grubu ve bir mekanik soğutma grubu birlikte planlanabilir. Bu seçeneklerin değerlendirilmesi ve tesis için en doğrusunun seçilmesi tamamen tesisin karakterine göre belirlenmelidir. Ekonomizer Sistemi Tasarımında Temel Noktalar Konunun en başında, ekonomizer sistemini oluşturan temel ekipmanlar olan ekonomizer ünitesi, baca gazı aspiraörü, baca gazı kontrol damperleri, baca gazı bağlantı kanalları ve sistem üzerindeki tüm yardımcı ekipmanların ve otomatik kontrol ekipmanlarının ekonomizer sisteminde oluşacak yüksek sıcaklıklara dayanıklı olarak temin edilmesi gerektiğini belirtmek gerekir. Bu durum sistem tasarımında dikkat edilmesi gereken birinci nokta olacaktır. Yine sistemde oluşacak yüksek sıcaklıklar sebebiyle iş ve işçi sağlığı bakımından alınması gereken tedbirlere de azami ölçüde dikkat ve özen gösterilmelidir. Tesisin atık ısı kapasitesi ve tesisin ısıtma ihtiyacının karşılaştırılması neticesinde yapılacak mali analizlere bağlı olarak ekonomizer sisteminin tesis edilmesi için ön karar verilebilir. Tesis edilmesi uygun bulunan ekonomizer sistemlerinde ilk yapılması gereken şey ekonomizer sistemi sıcak su rejiminin belirlenmesidir. Bu aşamada ihtiyaç noktalarındaki talepler ön plana çıkmaktadır. İhtiyaç noktalarındaki talepler örneğin 95/80 °C, 90/70 °C gibi yüksek sıcaklık rejimleri olabileceği gibi 60/45 °C, 55/40 °C gibi düşük sıcaklık rejimleri de olabilir. Talep edilecek su sıcaklığını ve bu sıcaklıkta ihtiyaç duyulan sıcak su debisini elde ÇELİKEL ALÜMİNYUM A.Ş. TOSB Fabrikasında Yapılmış Uygulamadan Bir Görünüş 79 MAKALE etmek için, bir başka deyişle ekonomizer sisteminden ne mertebede ve hangi şartlarda enerji çekmek istenmesine bağlı olarak ekonomizer dizaynı düşük baca gazı çıkış sıcaklığı gerektirebilir. Ekonomizerde düşük baca gazı çıkış sıcaklığı ise baca gazındaki yoğuşma ve asit oluşumu sebebiyle ekonomizerin yapısını etkilemekte ve korozyona dayanıklı, paslanmaz yapıda yoğuşmalı tip ekonomizer kullanımını zorunlu hale getirmektedir. Bu durum yatırım içerisinde önemli bir kalem olan ekonomizer cihaz fiyatının yükselmesine sebep olacaktır. Doğalgaz yakıtlı bacada 110 °C’ de çiğlenme başlamaktadır ve baca gazı bu sıcaklığın altında kuru değildir. Baca gazı sıcaklığının 56 °C’ ye düşmesi neticesinde ise baca gazındaki su buharında tam yoğuşma gerçekleşir. Eğer yoğuşmalı bir ekonomizer tercih edilmeyecek ise, ekonomizer daha ucuz karbon-çelik malzemeden üretilebilir ve ekonomizer baca gazı çıkış sıcaklığının 120 °C’ nin altına düşmesi işletme esnasında by-pass damperi veya başka bir yöntemle ve gelişkin bir otomasyon sistemi kontrolünde önlenir. Yüksek baca gazı sıcaklığı ile ekonomizer işletme şekli bir bakışa göre baca gazı atık ısısından daha az faydalanmak anlamı taşımakla beraber, sistem tasarımının temel noktalarından biri olan bu konudaki karar tesisteki atık ısı kapasitesi, atık ısı kapasitesinden optimum yararlanma noktası tayini, kullanım noktalarındaki ihtiyaçlar, yatırım bütçesi ve yatırımın geri dönüş süresi gibi bir birini etkileyen bir çok noktanın birlikte değerlendirilmesi sonucunda verilebilecek bir karardır. Ekonomizer sistemi merkezi ısıtma sistemini destekler nitelikte tesis edilmeli fakat bir plakalı ısı eşanjörü sistemiyle de merkezi ısıtma sisteminden ayrılmış olmalıdır. Bu sayede merkezi ısıtma sistemi ekonomizer sisteminde olası arıza ve bakım durmalarından etkilenmeden binaya hizmet etmeye devam edebilecektir. Eşanjör sisteminin ekonomizer tarafındaki su hacmi, olası su kaçaklarında veya çeşitli sebeplerden dolayı ekonomizer su devresinden dışarı su çıkması hallerinde, ergitme bölgesindeki sıvı alüminyum ile su temasını mümkün olduğunca azaltmak için olabildiğince düşük tutulmalıdır. 80 ÇELİKEL ALÜMİNYUM A.Ş. TOSB Fabrikasında Yapılmış Uygulamanın Otomasyon Sistemi Ekran Görüntüsü Ekonomizer Sisteminde Otomatik Kontrol Ekonomizer sistemini etkili, yüksek verimli ve güvenli işletebilmek için dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri de, işletme senaryosu çok dikkatli detaylandırılmış, senaryoya göre özenle tasarlanmış ve yüksek kalitede endüstriyel tip otomatik kontrol ekipmanlarıyla donatılmış, ayrıca da çok iyi uygulanmış bir bina otomasyon sistemi tesis etmektir. Ekonomizerin bir tarafında her ne kadar sıcak su dolaştırılsa da diğer tarafında çok yüksek sıcaklıklarda baca gazı değerlerine ulaşılmaktadır. Suyun ergimiş metal ile istenmeyen olası teması da ayrı bir risk oluşturmaktadır. Yine en büyük risklerden biri de alüminyum ergitme fırını baca gazı hattı ile ilişkilendirilecek olan ekonomizer sisteminin, ergitme fırınını olumsuz etkileme, ergitme fırınında arızaya yol açarak üretim kaybına sebep olma veya ergitme fırını verimini olumsuz yönde etkileme halidir. Tüm bu noktaları birlikte değerlendiren, en üst düzeyde emniyet tertibatları ile donatılmış, tamamen otomatik çalışacak gerçekten üst düzey bir mühendislik hizmeti almış otomasyon tesisatı bu işin olmazsa olmazıdır. Çelikel Alüminyum A.Ş. TOSB Fabrikası’nda tesis edilmiş olan, binanın hem ısıtma ihtiyacını hem de soğutma ihtiyacını başarıyla karşılayan ekonomizer sistemi örnek bir uygulama olarak verilebilir. Sonuç Dikkatli ve doğru tasarlanıp doğru uygulandığında alüminyum ergitme fırınlarının baca gazından ekonomizer vasıtasıyla sıcak su elde ederek yüksek seviyelerde ısı geri kazanım yapmak ve bu noktadaki atık enerjiden emniyetli bir şekilde faydalanmak mümkündür. ı aralık 2014 HABER Tezmaksana’a en iyi temsilci ödülü CNC Yatay işleme merkezleri ve CNC silindirik taşlama tezgâhları konusunda Toyada Türkiye temsilcisi Tezmaksan Makina’ya, JTEKT Grup tarafından 2014 en iyi temsilci ödülü verildi. T oyota markasının da üreticisi olan JTEKT, Toyoda markasıyla imalatını yaptığı CNC Yatay işleme merkezleri ve CNC silindirik taşlama tezgâhları konusunda 2010 yılında Tezmaksan Makina’yı temsilcisi olarak seçmişti. Böylelikle de Türk sanayisine dünyanın en büyük firmalarından biri olan JTEKT Grubun en iyi işleme merkezi markası Toyoda kazandırılmıştı. Türkiye’de 100 ‘ün üzerinde referansı bulunan Toyoda, Ana Crowne Plaza otelinde düzenlenen, JTEKT Grup’un tüm üste düzey yöneticilerinin, Türkiye’deki Toyoda kullanıcılarının, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen diğer temsilci ve müşterilerin katıldığı organizasyonda Tezmaksan Makina’ya “2014 Yılının En İyi Temsilcisi” ödülü verildi. Ödül, Tezmaksan Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erol Mutlu’ya takdim edildi. Tezmak Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erol Mutlu, ödül takdiminin ardından yaptığı konuşmada makina sanayine ve Tezmaksan Makina müşterilerine yüksek hassasiyet, hız, verimlilik gibi konularda ve birçok üretim süreçlerinde çözümler getirebilmelerinden dolayı, Toyoda gibi bir dünya devi ile çalışmaktan duyduğu memnuniyeti, kullanıcılarından aldıkları tekrar eden siparişlerle de nedenli doğru bir iş yapıldığını kanıtladıklarını ifade etti. Bu yıl Tezmaksan Makina olarak, JTEKT Grubu ile ortaklaşa düzenlenen ve gelenekselleşen Jimtof Fuarı ve Toyoda gezisini başarıyla tamamladıklarını belirten Mutlu, ileriki tarihlerde, yine mükemmel organizasyonlarda birlikte olabilmek dileklerimizle tüm müşterilerine teşekkür etti. ı aralık 2014 Ödülü, JTEKT Yönetim Kurulu Başkanı Motohiko Yokoyama, Tezmak Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erol Mutlu’ya verdi. Tezmaksan Genel Müdürü Hakan Aydoğdu ve Toyoda Türkiye kullanıcıları. 81 MAKALE Büyük demiryolu çelik dökümlerinin kalitesini arttırmak için filtrasyonun kullanılması Bu makale demiryolları boji parçalarının dökümünde metaldeki türbülansı azaltarak, döküm kalitesini arttıran karbon bazlı seramik filtrelerin yolluk sistemine uygulanmasını göstermekte. Filtre kullanımı, döküm esnasında metali ikincil oksidasyondan koruyarak yolluk sistemi erozyonu ile oluşacak cürufları da engeller. E.O. Chertovskikh, Altai State Technical University, N. V. Svalov & V. A. Polenov, Foseco LLC, S. V. Kushakov, OJSC Altaivagon O JSC Altaivagon firmasının Rubtsovsk Şubesi, demiryolları için taşıyıcı tekerlek grubu dökümleri yapıyor. Yüksek kalite standartları gerektirdiğinden, tekerlek grubu yan çerçeve dökümleri en zor döküm parçalarından biridir. Kullanım esnasında tekerlek grubu çerçeveleri statik ve dinamik yüklerin yanısıra taşıyıcının dönmesi sebebi ile torsiyonal yüklere de maruz kalmakta. Doğal olarak dinamik yükler ilk başta döngüseldir. 82 Çerçeve komponentlerinin uluslarası pazarlarda bulunamaması sebebiyle, sıkı denetilen spesifikasyonlarla çerçeve dökümü yapan dökümhanelere teknoloji desteği gerekmektedir. Seramik köpük filtreler 1970’lerde ortaya çıktı ve ilk başlarda dökme demir ve demirdışı alaşımların filtrasyonunda kullanıldı. Filtreler 2000’li yılların başlarında Rusya’da da kullanılmaya başlandı. Her ne kadar filtrasyon uygulaması dökme demir ve demirdışı alaşımlar kadar kolay olsa da, çelik döküm filtrasyonu o dönemde maalasef geliştirilemedi. Pek çok firma deneme yapmasına rağmen, çıkan kötü sonuçlar sonrası pek çoğu ürünü kullanmayı reddetti. Ana problem eksik döküm ve filtre kırılması idi ve bunun sebebi dökme demirin aksine çelik dökümün yüksek miktarda oksit içermesi ve curuf akışkanlığının az olmasıydı. Bu zorluklar son on yılda filtre uygulamalarını kısıtladı. Bu süreçte filtreli yolluk sistemlerinin uygulamasında ve çeliğin temizlenmesi ile ilgili uygulamalarda büyük gelişimler kaydedildi. Dökümlerde metal saflığının sağlanmasının birinci adımı metaldışı inklüzyonların kaynağının ı aralık 2014 saptanmasıdır. Bu inklüzyonlar iç kaynaklı ve dış kaynaklı olarak iki temel grupta toplanabilir. Dış kaynaklı inklüzyonlar kum parçacıkları, kalıp ve astar malzemeleri ya da pota astarı gibi yabancı cisimlerdir. İç kaynaklı inklüzyonlar ise ergitme ve döküm esnasında oluşan kimyasal oksidasyon ürünleridir. İç kaynaklı inklüzyonlar; silikatlar, oksitler, nitritler, sülfitler ve bunların bileşikleridir [1]. Çelik dökümlerde kullanılan başlıca indirgeyici madde alüminyumdur, oksijene yüksek afinitesi vardır ve alüminyum oksit oluşturarak çeliğin oksijenini düşürür. Demir oksit çözünebilirlik diagramında (Şekil 1) görülebildiği gibi çeliğin içeriğindeki karbon oranı düştükçe demir oksit çözünebilirliği artmaktadır. Yüzde 0.8 karbonlu çeliğin temizlenmesi için 23 gr/ton alüminyum kullanılıp 45 gr alüminyum oksit oluşturulurken, yüzde 0.16 karbonlu çeliğin temizlenmesinde en az 200 gr/ton alüminyum kullanılarak 376 gr alüminyum oksit oluşturulmaktadır. Çeliğin karbon içeriği azaltıldıkça indirgeyici madde ihtiyacı ve oluşturulan oksit artmaktadır[2]. Dikkat edilmesi gereken husus, döküm esnasında ikincil oksitlenme süreci ile kalıp içinde oluşan inklüzyonlardır. Bu sürecin yoğunluğu kalıba metalin akışı ile bağlantılıdır. Bu akış yolluk sisteminin konfigürasyonu ve parçaya giriş noktaları ile kontrol edilmektedir. 1980’lerin sonunda ABD’de yapılan araştırmada, karbon ve düşük alaşımlı çelik dökümünde uzman 14 dökümhane parçadan kesilmiş 500 numuneyi test etmiştir. Test edilen numunelerin yüzde 83’ünde bulunan metaldışı makro inklüzyonların ikincil oksidasyon ürünü olduğu başka bir deyişle metalin kalıba dökümünde oluşmuş oksitler olduğu saptanmıştır. Bulunan inklüzyonların büyüklükleri 10 mm’ye kadardır. Sonuçlar göstermektedir ki metaldışı inklüzyonların oluşumunu engellemek için kalıp içinde ikincil oksidasyon süreci önlenmeli yada minimuma indirilmelidir. Filtreli yolluk sistemi doğru olarak uygulandığında filtre potadan gelen metaldışı inklüzyonların geçişini ve kalıp içinde oksit oluşumunu engelleyebilmektedir. ŞEKİL 2: STELEX PrO filtreler Filtrelerin uygulanması ve faydaları ŞEKİL 1 ŞEKİL 1: Karbon miktarına bağlı oksijen çözünebilirliğini gösteren diyagram (1620 C) ı aralık 2014 ŞEKİL 2 Foseco STELEX* PrO (Şekil 2) karbon-bazlı seramik-köpük serisi filtrelerden biridir. Bu filtreler özel fiziksel özelliklere sahiptir: Düşük ısı tutma kapasitesi, sıcaklığa karşı yüksek dayanıklılık, yüksek alev direnci, termal şoka karşı düşük ısıl genleşme ve tolerans. Bu özellikler bu filtrelerin düşük karbonlu çeliklerin dökümünde kullanılmasını uygun kılmaktadır. Filtreyi yolluk sistemlerinde kullanmak için Foseco uzmanları, sıvı metalin dökümü sırasında filtreye binen yükün optimize edilmesini garantileyen bir yolluk sistemi geliştirdi. Bu yolluk sistemi aynı zamanda akış türbülansını minimize eder ve dolayısıyla MAGMA* programının bulgularıyla da teyit edilen çeliğin kalıp boşluğu içindeki oksidasyonunu düşürür. Yapılan deneysel çalışmaların sonuçları dökümün kimyasal yapısının nasıl değiştiğini göstermektedir. Kimyasal içeriği belirlemek için dipten akıtmalı bir pota ile dökülen 3 eriyik üzerinde özel testler uygulandı. Döküm parçaların kimyasal 83 MAKALE ŞEKİL 4 ŞEKİL 4: Yolluk sistemindeki filtrenin kesiti ŞEKİL 3 analizi tekerlek taşıyıcı grubu oturduğu parçadan alınan numuneden belirlenerek ayarlanmıştır. Kimyasal analizlerin sonuçları karşılaştırıldığında, filtre kullanıldığı zaman karbonlaşmanın olmadığı ortaya çıkmaktadır (Tablo 1). Yapılan testler dökümün karbon içeriğinde yüzde 0.01-0.02’lik küçük bir düşme olduğunu göstermektedir. Erimiş metalin filtre içerisinden akmasının bir sonucu olarak, metalin kimyasal analizi ile karşılaştırıldığı zaman Ca içeriğinde 3 ila 9 kat arasında bir düşme gözlenir. Başka bir deyişle filtrasyon Tablo 1 ŞEKİL 3: Filtre tarafından tutulmuş kalıntılar (oksitler / curuf) işlemi sırasında, kalsiyum oksit inklüzyonları (deoksidayon ürünü) filtrenin üstünde tutulur (Şekil 3) ve sadece “aktif” kalsiyum kalıba doğru akar. Normal koşullar altında, eriyikte nadir rastlanan alümina-silikatlar oval şekilli ve köşeli karakterdedirler. Ancak filtrasyondan sonra bu inklüzyonlar küresel şekil alırlar (Şekil 7). Çok düşük kalsiyum içerikli dökümlerde metaldışı inklüzyonların şekillenmesindeki gelişim ortadadır. Filtrasyonun etkisi, akışdaki türbülansı azaltarak varolan inklüzyonları büyük ölçüde azaltması ve devamında da kalıp içerisindeki ikincil oksidasyonu azaltması ile açıklanabilir. Buradan şu sonuç çıkar ki aktif kalsiyum kalıp boşluğu içinde tekrar eden deoksidasyona uğramak yerine, solüsyon içinde kalır ve kürecik oluşumuna yardımcı olur. C Si Mn P S Cr Ni Al Cu V Ca Melt 0.2 0.49 1.11 0.015 0.015 0.08 0.09 0.03 0.12 0.08 0.0013 Casting 0.19 0.49 1.09 0.016 0.011 0.08 0.09 0.03 0.12 0.08 0.0003 Melt 0.22 0.34 1.17 0.014 0.014 0.15 0.1 0.03 0.14 0.07 0.0009 Casting 0.2 0.35 1.13 0.014 0.013 0.15 0.1 0.03 0.14 0.07 0.0001 Melt 0.2 0.3 1.04 0.016 0.014 0.13 0.1 0.04 0.16 0.07 0.0011 Casting 0.18 0.3 1.06 0.017 0.013 0.13 0.1 0.04 0.16 0.07 0.0003 Tablo 1: 20 GFL çeliğain döküm öncesi kimyasal analizi ile parçadan alınmış numunenin kimyasal analizinin karşılaştırılması 84 ı aralık 2014 Bu filtrenin kullanımı preslenmiş bir filtrenin (Şekil 5) kullanılmasıyla karşılaştırıldığında, yolluk sisteminden (Şekil 4 ve 6) geçen oksit ve kum inklüzyonların sayısında düşme meydana geldiğini doğrulamaktadır. Metalden gelen metaldışı inklüzyonların arıtılmasının filtrenin geniş yüzey alanı ile bağlantılı olması mümkündür. Uzamış sülfür inklüzyonlarına sadece bir test sırasında rastlandı (Şekil 8). Test dökümlerden alınan numunelerden çekilen 100 alan fotoğrafının incelenmesinde kürecik şeklinde metaldışı oksitlerin 15’inde dağılmış olduğu tespit edilmiştir (Figür 6). Metaldışı inklüzyonların sayısı ve dağılımının normal koşullar altındaki eriyik ile karşılaştırılmasına gelince, filtre kullanımının çeliğin kalitesini geliştirdiği görülmektedir. Daha önce normal koşullarda dökülmüş metallerin metalografik analizleri ile STELEX PrO filtre ile donatılmış yolluk sisteminde dökülen test metalleri karşılaştırıldığında, filtre kullanımının metaldışı inklüzyonların uzaklaştırılmasında %35’lik bir artış sağladığını gösterdi. ŞEKİL 5 Süzgeç filtre: Küçük parçacıklar filtreden geçerek parçada görünür. Seremik köpük filtre: Küçük parçacıklar filtretarafından tutulur. SONUÇ: ÖNCE ŞEKİL 6 Sonra 1. STELEX PrO filtre kullanılması yolluk sistemindeki turbulansı azaltma ve kalıp erezyonunu önlemede etkilidir. Bunun sonucu olarak, döküm parçada curuf ve kum inklüzyonları azalmaktadır. 2. Yolluk sisteminde filtre kullanımı, kalıp dolumunda ikincil oksidasyon sebebi ile oluşan metaldışı inklüzyonların azalmasını sağlar. Şekil 6: Damla şeklinde oksitler (x 100) ŞEKİL 7 3. STELEX PrO filtre ile dökülen çelik dökümlerin saflığı metaldışı sülfit, oksit ve alumina-silikatların arındırılması ile artar. 4. Çeliğin filtre edilmesi alumina-silikatların küre şeklinde oluşumunu sağlar, normal dökümde alumina silikatlar uzatılmış oval şekildedir. ŞEKİL 8 5. Filtrasyon uygulamasına başlamak çok aşamalı hazırlık gerektirmektedir. Filtreli yolluk sisteminin uygulanması birinci adımdır. Ergitme ve döküm süreçlerini geliştirilmesi de filtre performansını arttırmaktadır. Şekil 8: Sülfit kalıntıları (x 100) Referanslar: 1. Svoboda J.M. et al. Trans. AFS 95 187-202 (1987) 2. Svalov N.V. “The filtration of large steel castings”, report to “Foundry Concilium No.5”, 2011. 3. Brown Şekil 7: Küresel alumina-silikatlar (x 100) ı aralık 2014 85 İçimizden Biri İçimizden Biri: ÖZER DOĞANSOYSAL Türkdöküm’ün bu sayıdaki İçimizden Biri konuğu çelik döküm sanayimizin öncü mühendislerinden Özer Doğansoysal. 1960 yılında başlayan ve hala devam eden iş yaşamına bir çok başarı sığdırdı. Sektörün duayenlerinden Özer Doğansoysal ile iş ve aile hayatı, Burçelik kuruluşunu ve sektörü konuştuk. Türk çelik döküm sanayinin öncü mühendislerinden biri olarak mesleğe önemli katkılarınızın olduğunu biliyoruz. Hayatınızın ilk dönemlerinden başlayarak bugüne uzanan serüveninizi paylaşır mısınız? Ankara’da 1940 yılında doğmuşum. Babam eğitimci, annem ev kadını idi. Benden büyük 2 ablam vardı. Ankara’nın mütevazi bir mahallesinde orta halli bir ortamda büyüdük. Babamın eğitimci olması nedeniyle evde kütüphanemiz, radyomuz vardı. Eve her gün gazete girerdi. İlkokul, orta ve liseyi Ankara’da okudum. Kurtuluş Lisesi’nin 1956 yılı ilk mezunlarıyız. 1956/1957 ders yılında sırf ODTÜ’ye girebilmek için (o zaman hazırlık okulu yoktu) Dil Tarih Coğrafya Fakültesi İngiliz Filolojisi Bölümünde Ankara’nın en güzel kızları ile 1 yıl okudum. Sınıfta 55 tane kız 5 erkek öğrenci okuduk, İngilizceyi yeterli öğren- 86 dikten sonra ben de ODTÜ’ye girdim ve Makine Mühendisliğinde okudum. Tüm metalurji seçmeli derslerini almıştım. Benim mezun olduğum sene de Metalurji Bölümü eğitime başlamıştı. ODTÜ’de 1960 fabrika stajımı, Bursa Merinos Fabrikası döküm atölyesinde yaptım. O zamanlar yapılan büyük sanayi tesislerinde piyasada yan sanayi olmadığı için- dökümhane, demirhane, çarkhane, saç atölyesi ve marangozhane olurdu. Eski tarihlerde büyük fabrikalarda Merinos, Nazilli, Kayseri, Eskişehir bez fabrikalarının hepsinin dökümhanesi, çarkhanesi, saç atölyesi ve marangozhanesi vardı. Yani bir fabrikanın yanında bir de makine fabrikası oluşturulurdu. Merinos dökümhanesi 10 günde bir pik döküm yapan iyi bir atölye idi. Döküme olan aşkım orada başladı. Yıllar sonra 1968’de Burçelik’i Bursa’da kurduğum zaman Merinos’taki bazı ustalarım ile ı aralık 2014 beraber çalışma mutluluğuna eriştim. Mühendislik tahsil eden üniversite öğrencileri olarak kendi aramızda Türkiye’de buzdolabı yapılır mı, çamaşır makinası yapılır mı, çelik saç yapılır mı gibi konuları konuşurduk. Otomobil üretimi tabii ki hayalimizin çok çok ötesinde idi. 1964’de master diploması aldıktan 1 hafta sonra Dz.K.K. Gölcük Tersanesinde işe başladım. 1 yıl sivil mühendis 2 yıl yedek subay olarak çalıştım. Benim 2. Üniversitem, hayatımın dönüm noktası, ömrüm boyunca bilgi ve tecrübesinden istifade ettiğim dostlar edindiğim yerdir. Rütbem yetmediği için Döküm Fb. Md. Vekili olarak çalışmıştım. Gölcük tersanesi o zaman piyasanın çok önünde işler yapıyordu. Gölcük Döküm Fabrikası’nda; büyük bir kupol ocağı, 3 adet Ajax indüksiyon ocağı, 1 adet Birlec ark ocağı, 2 adet Detroit indirekt ark ocağı, 1 adet büyük reverber ocak ve çok sayıda grafit potalı devvar ocak vardı. Saçma püskürtme makinası, kum makinası ve mükemmel bir ısıl işlem atölyesi ile çok güzel ve önemli işleri dökebiliyorduk. Tabii bazı problemler ve zorluklarla da karşılaşıyorduk. O tarihte Türkiye’de çelik döküm yapabilen sayılı meslektaşlarımız ise; Elektrometal, rahmetli Enver Soysal (döner ocakla), rahmetli Haluk Akbaşoğlu (döner ocakla sonra ark ocağı ile), Şamanlar (Döner ocakla), Silvan Sanayi ve Karabük ve Kırıkkale Çelik Fabrikaları idi. 1964 / 1965’te ordu üzerinde Amerikan ambargosu olduğu için dökümhane malzemelerimiz gelmez oldu. Zaten ithalat yapacak döviz de yoktu. Ark ocağı bazik tuğlalarını Karabük’ten çıkma Siemens- Martin fırınlarının hurda tuğlalarını öğütüp ı aralık 2014 47 senelik bu fotoğraf 1967 de Gölcük döküm fabrikası müdürlüğünden ayrılırken mesai arkadaşlarımızla beraber çekildi. Gölcük’teki işçilerimle 87 İçimizden Biri Gölcük’te döktüğümüz bir gemi çapasının test esnasında kırıldığına şahit oldum. Bu çapalar 5 m yüksekten kalın çelik zemine düşürülerek test edilirdi. 1965 ten 1998 lere kadar Türkiye’deki bütün çapaları biz döktük, ondan sonra Çin’den gelmeye başladı. Biz Burçelik’te 12 ton ağırlığa kadar çapaları rahatlıkla dökebiliyorduk. 88 Sülfitablage ile karıştırıp preste basarak kendimiz ürettik. (Ta ki, Konya Krom Magnesit fabrikası açılana kadar) Endüksiyon ocağı astar malzemelerini Kütahya’daki çinicilerden temin ettik. Alyajlar Rusya’dan Kliringle geliyordu ve kalitesi çok kötü idi. O arada Kıbrıs’a çıkarma yapılacak elde bir tane bile çıkarma gemisi yoktu. Deniz Kuvvetleri, Denizcilik Bankası ve özel tersanelerde furya halinde çıkarma gemisi yapımına başlandı. Tabii Gölcük Tersanesi başı çekiyordu. Büyük bir heyecan ve hevesle çalıştık. Döküm fabrikasına da çok iş düştü. Bu üretilen çıkarma gemileri 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nda başarı ile görev yaptı. O tarihlerde ihracatımız klasik tarım ürünleri ve bazı maden cevherlerinden ibaretti. Peki bu işe kalkışırken ne yapmayı planlamıştınız, o zaman neler üretilirdi, nelere ihtiyaç oluyordu? Sanayinin görünüşü nasıldı? Bu yıllarda ithal ikamesi kararıyla Türkiye’de kamyon imalatı başladı. Ford (Otosan), BMC ve TOE (International) başı çekiyordu. Tabii biz de öğrencilik zamanımızda Kızılay’da epeyce “MONTAJ SANAYİİNE HAYIR” diye bağırdık. Ama daha sonraları kendi arasında değişebilir (interchangable) parça ve tolerans kavramının Türk sanayine otomotivle girdiğini anladık. 1960’lı yıllarda Bursa’da ilk orijinali 1900’lerde Almanya’da yapılmış Dornier marka dokuma tezgahları kopya edilerek üretilirdi. Her demir dökümcüde bu tezgahların modelleri hazır bulunur- du. Tekstilci gelip 5 takım tezgah dökümü sipariş ederdi. Dökümler Bursa’da 5-8 civarındaki işleme atölyelerinde işlenirdi. Ancak her parça diğeri ile eğe marifetiyle alıştırılırdı. Yani bir tezgahın parçasının diğer tezgahta kullanılması mümkün değildi. Şehirde çarşı içlerinde bir mengenesi ve eğe takımı olan tesviyeci dükkanları vardı. Hatta kırılan bir konik dişlinin bile eğe ile imal edildiğini hatırlıyorum. Kısaca benim mesleğe başladığım yıllarda mekanik işleme tezgah ve teknolojileri çok sınırlıydı. Şehirlerarası otobüsler, Bursa’da kamyondan bozularak yapılırdı. Önce motor alta şasenin arasında alınırdı. Sonra ahşap kasa, daha sonralarda sac kasa yapılırdı. Otobüs içindeki oturma yerleri 3+2 kişilik olup, ortada açılıp kapanan bir koltuk vardı. Bu koltuğun adı ne hikmetse istrapençe idi. Bursa’dan Yalova’ya giderken sarsıntıdan ve tozdan içiniz dışınıza çıkardı, özetle 1960’lı yıllarda sanayi – zenaat aşamasında idi. Tekstil fabrikaları haricinde Bursa’da bir tek rahmetli Kamil Tolon’un çamaşır makinası fabrikası vardı. O yıllarda yatırım yapanlara döviz imkanı yaratan iki müesseseden birisi, Sanayi Kalkınma Bankası, diğeri ise Odalar Birliğinin Yatırım Kotası vardı. Odalar Birliği her yıl kotaları duyurur, ancak hiçbir yatırımcıya yetmez, diğerlerinden kota satın alınırdı. 2-3 misli primlerle kota toplanılan bir sistem vardı. Sanayi Kalkınma Bankası ile de uzun seneler uğraşıldığını duyuyorduk. Ben Gölcük’te yedek subayken Sanayi Kalkınma Bankası’na gittim ve bankanın başvuru formlarına göre üç tane ayrı fabrika yatırımını projelendirdim. Birisi refrakter tuğla, yolluk besleyici ve ateş tuğlası fabrikası, diğeri savurma döküm merdane dökecek pik dökümhanesi, bir tanesi de üniversal çelik dökümhanesiydi. Bunlara göre fizibilite raporları hazırladım ve bu projelere yatırımcı aramaya başladım. Ateş tuğlası için Eskişehir’de bir ilgili buldum, gittik bir fabrika binasını alacak iken son anda vaz geçildi. Pik dökümhanesine hiç ilgili bulamadım. Çelik döküm için sağa sola sorarken sınıf arkadaşım Ragıp Serdaroğlu “gel benim eniştem müteahhit ona götürelim projeyi” dedi. Ragıp, Gölcük’ te benim yanımdaydı, beraber gittik Şevket Kömürcüoğlu‘na projemizi anlattık. Şevket Bey bize “çelik dökülür mü ?” diye sordu. O kadar konudan uzaktı. Şevket Bey yatırıma girmek için benim de elimi taşın altına koymamı istedi. Ben zaten memur aileden geliyorum, birikimlerimiz sınırlı, Ankara’da babamızın bir evi var ablamlarla yaşıyoruz. Beraber karar aldık ve evi sattılar parasını bana verdiler ancak sana düğün de yapamayız artık dediler. Parayı ı aralık 2014 Şevket Bey’in masasına koyduğumda Şevket Bey “sen bu parayı getirmeseydin ben de bu işten cayacaktım” dedi. 1967 / 68’ de rahmetli Şevket Kömürcüoğlu ve Mustafa Evirgen ile birlikte Burçelik’i kurduk. O zamanlarda ben fırsat buldukça subay üniformasıyla Bursa’daki tüm fabrikaları resmi kurumları kapı kapı dolaştım. Detaylı etüdler ve pazar araştırmaları yaptım. Sanayi Kalkınma Bankası tarihinde o zamana kadar en hızlı çıkan projedir benim oldu. Bursa’da sanayi bölgesi yeni kuruluyordu. Bursa Organize Sanayi’de 5. fabrika olarak kurulduk. SKT, İpekiş/İpeker, Karsan, Aygaz ve biz kurulduk ilk olarak. Uzun mücadeleler sonucu Türkiye Sanayi Kalkınma Bankası’ndan 50 bin dolar kredi alabilmiştik. dökümhanesine, Adapazarı tank palet fabrikasına, Silvan’a, Eskişehir lokomotif fabrikasına saçma püskürtme loop sistemi kurdum. Dökümhane çalışırken bazen her hafta Almanya’ya gittiğim oluyordu. Almanya’daki makine fabrikalarının dökümhanelerinin kapattıklarını fark ediyordum. Halka açık şirket olduğumuzdan her sene gelişme raporunu ortaklar için hazırladığımdan bu gelişmeyi de raporluyordum. Dökümhaneler kapanıyor, makine fabrikaları yaşıyor, bizim de makine fabrikası kurmamız lazım diye rapor sundum. Ve işleme fabrikamızı 25.000 merekare alan içinde kurduk, işçi permileri ile kullanılmış tezgahlar edindik. Bursa içindeki muhtelif atölyelerdeki tezgahlarımızı aynı çatı altında topladık. Zincir işinde çok iyi para kazandık uzun süre, başka yapan da çıkmadı, NATO işiydi, birim fiyat çok yüksekti. Sektörden abilerimizin telefon edip “Özer, o kıçı kırık dökümhaneyle bu kadar paraları nasıl kazanıyorsunuz?” diye sorduğunu hatırlıyo Burçelik ilk kurulduğunda nasıldı durum? İlk kurulduğumuzda kapasitemiz 500 kg ocakla sınırlıydı. 3.000 metrekare kapalı sahada 500 kilogramlık AEG indüksiyon ocağı, saçma püskürtme makinası, iki adet kalıplama makinası, bir adet kompresör ve 5 tonluk gezer köprülü vincimiz vardı. Burçelik sonraki 30 yıllık gelişimi içinde enteresan aşamalardan geçti. 1971 de Burçelik’te Avrupa’ya giden ilk tırı yüklediğimizde bazı işçilerimiz ağladı. Bir kısır döngü yavaş yavaş kırılıyordu. Burçelik tarihindeki önemli aşamaları özetlersem; • Ham döküm parça ihracatına başlanması, • İşleme atölyesi kurularak işlenmiş döküm parça ihracatı, • Makina fabrikasının kurulması – dizayn bürosunun açılması, • Ergitim kapasitesinin 30 ton’a çıkarılması, • Kırma eleme makinaları imali ve entegre kırma – eleme / tesisleri kurulması, • Türkiye’ye dar tip kelebek vananın getirilmesi ve büyük oranda ihracatına başlanması, • 2 parçalı küresel vana imalatı, • Fire safe küresel vana imalatı, • Seramik değirmenleri imalatı ve ihracatı. Burçelik’te misafir olarak ABD den gelen emekli uzman Jessy Baum ile çapa ve diğer kalıplar üzerinde yaptığımız değerlendirme esnasında. Türk döküm Sanayiinde basit tek parça müşteri siparişi ile başlayıp, dizayn bürosu, işleme atölyesi, dökümhanesi, kaynak ve montaj atölyesi ile birlikte entegre tesisler yapabilen başka bir örnek yoktur. Biz döküm tesislerimizi de hem kendimiz hem de diğer dökümhaneler için projelendirerek imalatını gerçekleştirdik. Erkunt’a kum kurutma sistemi kurduk, saçma püskürtme makinası yaptık. İlk pnomatik kum sevk sistemini biz yaptık. Türk Traktör ı aralık 2014 89 İçimizden Biri rum. Kazandığımızın neredeyse tamamını makine fabrikasına yatırdık. Bu zincir işi mükemmel bir iş oldu bizim için. 12 tonluk çapalar dökülecek ama bizim döküm kapasitemiz 2 ton, Kroman A.Ş. Genel Müdürü Fikret Kuzucu’yla anlaştım, döküm kumunu, modelleri, işçileri kamyonla götürüyorum, Kroman’da döküyoruz, brüt ağırlık üzerinden kütük fiyatından bana fatura ediyorlar, ben yollukları kesiyorum ona bırakıyorum, hurda fiyatından, çapayı da alıp geliyorum. Bizdeki de hakikaten ciddi cesaretti. Vana ile seri döküm ve imalat yapmaya başladık. Baştan GG25 gövdeleri Akdöküm’e döktürüyordum ve işletiyordum. onlarla çok güzel işler yaptık. Çamdibi’ndeki dökümhanelerinden beri tanırım, Nuri ağabeyin duvarındaki resmin olduğu döner ocağı ben bilirim. Akdöküm güzeldi ama fiyatlar yüksek gelmeye başlayınca Çin’e gittim, günlerce dolaştım. Gövdeleri dökülmüş ve işlenmiş olarak Çin’den getirmeye başladım. Kelebek vanayı ilk biz yaptık. Aslında çok da zor bir parça değil. Ama ilk ve tek biz olduğumuzdan satış fiyatlarını biraz yüksek tutmuşuz. Kısa sürede birçok rakibimiz oldu. Başından o kadar yüksek fiyat belirlemeseymişiz daha uzun süre tek üretici olabilirdik. Ama çapada öyle yapmadık, çapa bizim baz işimiz oldu ve kimse de girmedi o işe. Silvan ile beraber de güzel işler yaptık M48 tanklarının modernizasyonunda çok güzel bir işbirliğimiz oldu, grilleri, kapakları biz yaptık, zırh kapaklarını onlar yaptı ve memleket için çok önemli olan bu işi becerdik. Biz kırıcı işine başlamadan önce Türkiye’de NACE vardı ve bizim döküm müşterimizdi, sonra da biz girdik işe, büyük asfalt müteahhidi Makimsan bizi neredeyse zorlayarak 8 takım makine siparişi verdi. O zaman için oldukça yüksek bedelli işler idi, bir grubu 400 bin dolar civarındaydı. Bunları 90 Burçelik’te Türkiye’de ilk dökme demir zinciri biz yapmıştık. 4 inç çapında 104 mm 131 kg bir baklası ve 27.5 metresini 360 tonla proof test yapıyorduk. Zincir dökümleri sahada, artık bunlar da Çin’den geliyor. teslim ettikten sonra makinaları geliştirdik, ebadı büyüttük, Türkiye’de yapılmayan değişik modelleri ürettik. İsviçre’de bir firma ile anlaştım. Darbeli kırıcıları Türkiye’ye getirdim. Bizden görerek bunlar da Türkiye’deki meslektaşlarımız tarafından üretilmeye başlandı. Dar tip kelebek vanayı Türkiye’ye ilk biz getirdik. Bir İspanyol müşteri 5 bin adet istedi, bizdekinden farklı ve ince bir gövdesi vardı. İlk numunemizi gece gündüz yoğun bir çalışma ile 45 gün içinde yapıp kendimizi ispat ederek, o zamana kadar Türkiye’de üretilmeyen bu vanayı sürekli ihraç eder hale geldik. Ondan sonra vana konusunda bir Belçikalı ile çalıştık, bu işte de bazı döküm gövdeleri işlenmiş olarak maliyet avantajı olan yerlerden ithal ederek, boyayarak, monte ediyor ve Avrupa’ya satıyorduk. Bu yöntem ile müthiş ihracat yaptık. 1980’e kadar biz makine imalatına girmek istedik. Sonra dedik ki biz en iyi neyi biliyoruz? Dökümhane makinalarını kum mikseri, saçma püskürtme makinası kum kurutma sistemi, bunları projelendirdik. Birçoğunu komşunun bahçesinde topladık. Yönetim Kurulu üyelerimizden ve hocamız Mahmut Mucuoğlu “oğlum makine işinin derdi çok olur sen dökümcüsünün, çok risk almayalım” diye uyarmış idi. Ancak sonunda o da ikna oldu bu işin olacağına. Bugün Burçelik’te çok önemli bir makine tasarım arşivi vardır. Makine işinde tecrübelendikçe başka neler yapalım diye düşünürken Makimsan da üzerine geldi ve bir kırma eleme makinaları ile tanıştık. Kenan Erkmen bizi de biraz arkamızdan iteledi ve 140’lık bir kırıcı yaptık ancak bir süre satamadık. Patron homurdanmaya başladı. O sırada Bursa’da çalışan bir asfalt şantiyesine ben de bu makinayı oraya özel şartlarla vererek çalıştırmaya başladım. Bir Arap müşteri geldi o dönemlerde ı aralık 2014 ona makinayı göstermek için şantiyeye götürdüm. Üzerine çıkıp da çalışmasını görünce çok etkilendi ve üzerinde ezan okudu. O adama da 3 milyon dolarlık makine sattık. Bazen adam yedek parça almaya gelirdi ve makine alıp giderdi. Hosokowa Alpine diye bir alman firmanın tasarımlarını alarak seramik değirmenleri ve Ytong dizaynıyla iki tane sulu quatz değirmeni yaptık. Birisi Tekirdağ’da diğeri Yunanistan’da çalışıyor. Bu gün Burçelik’i düşündüğümüzde en önemli adımı hangi işin başlangıcı olarak görüyorsunuz? Burçelik’in rengi vana imalatı ve ürettiğimiz makinaların yedek parçalarını üretip satmaya başlayınca değişmiştir. Yedek parça stoğumuzda satmış olduğumuz 150 tesisin tüm yedekleri ve sarf malzemeleri hazır bulunurdu. Vanalarda da aynı şekilde ambarda stoklarımız olurdu. Bir mamulün birden fazla müşterisi olması da çok büyük bir avantajdır. Burçelik’te işe başlayan ve meslek sahibi olan birçok arkadaşımız sektörde iyi yerlere geldiler. Burçelik oldukça başarılı dönemler yaşadı, bankalarda ciddi sermaye birikimimiz olurdu. 1995 yılında da Burçelik borsada işlem görmeye başladı. Şevket Bey’in üç kızı vardı ve zaman içinde onlar da Burçelik bünyesine katıldılar. 1997 yılında Şevket bey rahmetli oldu. Burçelik’ten 2000’de ayrıldım. İlk 2 sene ve ayrıldığım son 2 sene hariç her sene ciddi miktarda kar dağıttım. Rahmetli Şevket Bey’in bu konuda da hassasiyeti vardı, bu gelire ihtiyacı olan ortakları düşünerek karı 3 bölüyor, birini kıdem ve diğer yedekler için, birini yatırımlar için, kalan 3’te birini de kar olarak hissedarlara dağıtalım demiştir. Şevket Bey ile 33 sene baba oğul gibi çalıştık, Şevket Bey diğer müteahhitlik işlerinin tamamını da tasfiye ederek tek iştigal konusu Burçelik oldu. koruma programları yapıyor. Sergileri oldu, yurt içinde ve yurt dışında tanınan başarılı bir fotoğraf sanatçısı oldu. Burçelik’ten ayrıldıktan sonra mesleğe nasıl devam ediyorsunuz? 2000 yılında Burçelik’ten ayrıldığımda büyük oranda ihracata çalışan ve 28 yıldır ortaklarına kar dağıtan bir şirket bıraktım. Halen Bilim Makina’da Koordinatör olarak görev yapmaktayım, 1.000 kişilik kadrosu ile Türkiye’de anahtar teslimi Çimento Fabrikası kuran 1-2 tesisten birisi ve en geniş üretim imkanları olanıdır. Bilim Makina olarak bugün yılda 1.000 – 1.500 ton döküm döktürüyoruz. Yani iyi bir döküm alıcısıyım. Şimdiye kadar yurtdışında 3, yurt içinde 4 anahtar teslimi fabrika bitirdik. Halen Türkiye’nin en büyük (10.000 t/gün ) kapasiteli çimento tesisini bitirmek üzereyiz. Tabii bu makine ve tesisi ima Türkiye’de o zaman üretilen en büyük fener dişlisi 42 modül, 6 metre çapında, işleyen de rahmetli Mehmet Susal. Mehmet usta bu parçayı bitirebilmek için 15 gün tezgahın yanında yatmıştı. Firuzağa mezarlığının yanından bir atölyesi vardı. Bizler için o yıllarda çok önemli bir sanatkardı. Aile hayatınız nasıl şekillendi, çocuklarınızın baba mesleğine ilgileri olmadı anladığımız kadarıyla? 1971 ‘de Evlendim iki oğlum oldu, büyük oğlum Murat 1972 doğumludur, İTÜ’den mezundur, Amerika’da master yaptı. Oldukça yüksek bir pozisyonda elektronik komponent konusunda faaliyet gösteren çokuluslu bir şirkette Orta ve Doğu Avrupa direktörü olarak Heidelberg’de çalışıyor ve yaşıyor. Küçük oğlum Burak ise 1978 doğumludur. O kendisine daha farklı bir yol çizdi, o da çok iyi eğitim aldı, Robert Koleji’nden sonra Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirdi. Macera ve fotoğrafa ilgisi ile profesyonel doğa ve yaban hayatı fotoğrafçılığı, belgesel yönetmenliği ve doğa ı aralık 2014 91 İçimizden Biri ricinde mümkün değil. Bu durumda Türk Döküm Sanayi daha uzun yıllar Avrupa ve diğer gelişmiş ülkelere hizmet verecektir. Türk Sanayinin de bazı eksikliklerini gözlüyorum. En önemli olanı Ar-Ge bölümlerinin verimli olarak çalışmamasıdır. Komple entegre tesisleri, planlayıp, dizayn edip, oluşturacak gelişmiş mühendislik kuruluşlarımız yoktur. Örneğin, bir çelik fabrikası, bir rafineri, bir kimya kompleksi gibi tesislerin proje ve imali henüz ülkemizde yapılmamaktadır. Bilim Makina 15 senelik yoğun çaba ve 47 mühendisle, anahtar teslimi çimento fabrikası yapımında büyük yol almıştır. 13 yıldır döküm sektöründen ayrı bir işte çalışıyorum. Döküm satıcısı iken, döküm alıcısı pozisyonuna girdim. Fakat zaman zaman çalıştığım dökümhanelere gidip, kumun kokusunu ve bana musiki gibi gelen dökümhanedeki sesleri dinlemeyi ihmal etmiyorum. Bizlerin çok sınırlı ekonomik atmosfer içinde sanayiciliğe başlayarak ülkenin hızlı gelişme dönemlerine şahit olduk. Yoğun çalıştığımız dönemlerde edindiğimiz tecrübe ve görgü ile bugünkü Türkiye’nin makro ekonomik görüntüsü için de bazı gözlemlerim ve eleştirilerim olacak; latı çok etkileyici olmakla beraber hendikapları da var. Mesela yaptığımız tesis 150 Milyon Dolar. Ama bunu bir kere yapabiliyoruz. Bir diğeri çok daha farklı bir proje oluyor. Ama seri imalatın raftan ürün satmanın avantajı çok fazladır. Döküm sanayiinin bugünü ile sizin başladığınız dönemi nasıl mukayese edersiniz? Döküm Sanayii bizim mesleğe başladığımız yıllardan tabii ki çok çok ilerde. En önemlisi her türlü gelişmiş ham madde ve yardımcı malzeme tedariki imkanı var. Yerli üreticiler de bu alanda yeterli yatırımları yapıyorlar. Ark ocakları, endüksiyon ocakları artık yerli yapılıyor. Döküm Sanayinde iyi yetişmiş bir yönetici kadrosu var. Modern kalite ve yönetim sistemleri uygulanıyor. Dünya çapında klasmana giren 250 ton tek parça dökebilen tesislerimiz oldu. Belli başlı fabrikaların hepsi ihracat yapabiliyor. Döküm sektöründe eksiklerimiz de var tabii ki. Duplex metod ergitimin yaygınlaştırılması gerektiğine inanıyorum. Özel döküm metodlarına girilmesi, özgün kompozit döküm, presizyon dökümün daha yaygınlaştırılması gerekir. Birçok dökümhanede göz gözü görmüyor. Kendimizi ve personelimizi çalışma koşularını iyileştirmek için tozsuzlaştırma sistemleri yaygınlaşmalıdır. Dökümcülük emek yoğun ve hava kirliliği yaratan bir iştir. Avrupalılar artık döküm yapmak istemiyor. Çin’den temin de cinsi az, adedi çok işler ha- • AVM ‘lerle körüklenen tüketim çılgınlığını doğru bulmuyorum ve ülkeye reel kazancı olmadığını söyleyebilirim. • Tasarruf etme alışkanlığının yitirilmesi de tüketim ekonomisinin neticesi olarak yaygınlaşmaktadır. • Eğitimin kalitesizleşmesi, geleceğimiz için ciddi bir tehdit olmaktadır, • Ara eleman ve kalifiye sanatkar yetiştirilememesi sanayicilerimize kısa gelecekte çıkmaza sokacaktır, Bunlar da Türkiye’de üretilen ilk Francis türbin çarkları.13Cr4Ni döktük. Enteresan ve zor bir iştir. İnce ve kalın kesitlerin birleştiği ara kesitlerin olduğu, çatlama riskinin yüksek olduğu zor bir parçadır. 92 İthalata dayalı bir ihracat, ithalata dayalı enerji üretimi, gittikçe büyüyen cari açık, gereksiz gösteriş yatırımları ülkemiz kazanımlarını eritmekte olup, gelecek için benim umudumu azaltmaktadır. Yani, ben durumu pek iç açıcı görmediğimi paylaşmak istiyorum. Benim gördüğüm ekonomiyi ayakta tutan, özel sektörün gayret ve dinamizmidir. Umuyor ve diliyorum ki bu heyecan ve gayret kaybolmaz. Son olarak dökümcü kardeşlerime bir tavsiyem olacak. “Her dökümhanenin bir mamulü olmalıdır. Birden fazla müşteriye hitap eden bu mamulleri geliştirmek çok önemlidir. Bunların stoktan satılması dökümhanenin durumunu çok değiştirecektir. ı aralık 2014 TÜRKİYE DÖKÜM SANAYİCİLERİ DERNEĞİ ÜYE FİRMALARI FİRMA ADI ADARAD DÖKÜM ÜRÜNLERİ SAN. TİC. A.Ş. AKDAŞ DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. AKMETAL METALURJİ ENDÜSTRİSİ A.Ş. AKPINAR DÖKÜM MAK. SAN. A.Ş. ALFA DÖKÜM MAK. SAN. TİC. İTH. İHR. LTD. ŞTİ. ALTAN MAKİNA İMALAT TİCARET LTD. ŞTİ. ANADOLU DÖKÜM SANAYİ A.Ş ARAL DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ARDEMİR DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. ARDÖKSAN SFERO KAL. PİK DÖK. SAN. LTD. ŞTİ ARPEK ARKAN PARÇA ALUM. ENJEK. KALIP SAN. TİC. AŞ ARTI DÖKÜM SAN.TİC.LTD.ŞTİ AS ÇELİK DÖKÜM İŞLEME SAN. TİC. A.Ş ASLAR PRES DÖKÜM SANAYİ VE TİCARET A.Ş. ATİK METAL SAN. TİC. A.Ş. AY DÖKÜM MAKİNA SAN. TIC. A.Ş. AYHAN METAL PRES DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. AYZER DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. BİLGE DÖKÜM MAKİNA SAN. TİC. A.Ş. BMC OTOMOTİV SAN. TİC. A.Ş. BORAN ÇELİK DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. BURDÖKSAN DÖKÜM MAD. NAK. TİC. SAN. LTD. ŞTİ. CANBİLENLER DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. CEVHER DÖKÜM SANAYİ A.Ş. CER DÖKÜM MAKİNE VE SANAYİ A.Ş. COMPONENTA DÖKÜMCÜLÜK TİC. SAN. A.Ş. ÇELİK GRANÜL SANAYİ A.Ş. ÇELİKEL ALÜM. DÖKÜM İMALAT SAN. TİC. A.Ş. ÇEMAŞ DÖKÜM SANAYİ A.Ş. ÇUKUROVA İNŞAAT MAK. SAN. TİC. A.Ş. DALOĞLU DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. DEMİSAŞ DÖKÜM EMAYE MAM. SAN. A.Ş. DENİZ DÖKÜM SANAYİ VE TİCARET A.Ş. DENİZCİLER DÖKÜMCÜLÜK SAN. TİC. A.Ş. DMS DENİZLİ DÖKÜM MAK.SAN.TİC.A.Ş DİRİNLER DÖKÜM SAN. TUR. LİMAN İŞL. TİC. A.Ş. DOĞRU DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. DOĞU DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. DÖKERLER DÖK. VE PLASTİK POLİETİLEN SAN.İTH.İHR.VE TİC.LTD.ŞTİ DÖKSAN BASINÇLI DÖKÜM SAN.TİC.LTD.ŞTİ DÖKÜMAŞ MALATYA METAL İŞLEME MERK. SAN.TİC.A.Ş. DUDUOĞLU ÇELİK DÖK SAN. TİC. A.Ş. DUYAR VANA MAKİNA SANAYİ TIC. A.Ş. EKİP METALURJİ DÖK.VE MAK.PARÇ.İMLT. SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ. EKSTRA METAL DÖKÜM İZABE MAK.SAN.İTH.İHR T.L. ŞTİ EKU FREN KAMPANA DÖKÜM SAN. A.Ş. ELBA BASINÇLI DÖKÜM SAN. AŞ ODÖKSAN OSMANELİ ŞB ELİT METALURJİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. EMİN YALDIZ METALURJİ MAK. GIDA OTOM. S.T.L. ŞTİ. ENTİL END. YAT. TICARET A.Ş. ER DÖKÜM MAK. SAN. TİC. A.Ş. ERGİN MAKİNA MODEL DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ERKON DÖKÜM İNŞ. TUR. TİC. VE SAN. LTD. ŞTİ. ERKUNT SANAYİ A.Ş. ERTUĞ METAL DÖKÜM MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. FERRO DÖKÜM SANAYİ DIŞ TİC. A.Ş. GEDİK DÖK. VANA SAN. TİC. A.Ş. GÜRMETAL HASSAS DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. GÜRSETAŞ DÖKÜM SAN.TİC.LTD.ŞTİ. GÜVEN PRES DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. HASTEKNİK MAK.MOD.DÖK.METAL.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ. HAYTAŞ DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. HEKİMOĞLU DÖKÜM SAN. NAK. TİC. A.Ş. HEMA OTOMOTİV SİSTEMLERİ A.Ş. HİSAR ÇELİK DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. İĞREK MAKİNA SAN. TİC. A.Ş. İMPRO METAL MET.DÖKÜM MAK.SAN.TİC.LTD.ŞTİ. İSTANBUL DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. KAĞAN DÖK. MOD. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. KALKANCI PRES DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. KARAMAN DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. KARDÖKMAK - KARDEMİR DÖKÜM MAK. A.Ş. KAYDÖKSAN - KAYSERİ DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. KIZILIRMAK DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. KOÇAK METALURJİ MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. KONDÖKSAN DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ŞEHİR BURSA ANKARA İSTANBUL ANKARA ANKARA ÇORUM KOCAELİ İSTANBUL KONYA KIRKLARELİ KOCAELİ ESKİŞEHİR SAMSUN İSTANBUL İZMİR ANKARA KOCAELİ İSTANBUL İSTANBUL İZMİR ANKARA BURSA KONYA İZMİR ANKARA BURSA İSTANBUL KOCAELİ KIRŞEHİR MERSİN ADAPAZARI KOCAELİ ESKİŞEHİR İZMİR DENİZLİ İZMİR BURSA ELAZIĞ ANKARA KOCAELİ MALATYA ÇORUM İSTANBUL ANKARA ANKARA KOCAELİ BİLECİK İZMİR KONYA ESKİŞEHİR İSTANBUL KAYSERİ KONYA ANKARA İSTANBUL KOCAELİ İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL ANKARA TRABZON TEKİRDAĞ İSTANBUL BURSA KOCAELİ KOCAELİ KONYA İSTANBUL DÜZCE KARABÜK KAYSERİ ÇORUM KONYA KONYA 0224 714 82 00 0312 267 18 80 0216 593 03 80 0312 267 04 50 0312 267 17 97 0364 254 93 93 0262 527 23 51 0212 771 45 45 0332 248 25 00 0288 263 43 20 0262 658 97 44 0222 236 20 70 0362 266 88 47 0216 593 25 60 0232 328 35 10 0312 267 04 57 0262 751 21 94 0212 771 51 00 0212 691 01 02 0232 477 18 00 0312 640 11 66 0224 493 26 06 0332 342 10 70 0232 478 10 00 0312 267 11 25 0224 573 42 63 0212 771 45 55 444 82 55 0386 234 80 80 0324 221 84 00 0264 275 48 07 0262 677 46 00 0222 236 00 58 0232 621 55 00 0258 267 10 33 0232 376 87 87 0224 482 29 35 0424 255 50 77 0312 280 95 01 0262 658 29 10 0422 237 50 62 0364 254 90 01 0212 668 18 08 0312 267 05 56 0312 267 05 56 0262 658 10 01 0228 461 58 30 0232 877 15 37 0332 239 22 80 0222 237 57 46 0216 377 01 42 0352 327 27 38 0332 239 16 50 0312 397 25 00 0212 691 02 72 0262 653 42 60 0216 307 12 62 0216 394 33 31 0262 658 30 01 0216 365 94 34 0216 365 10 56 0312 267 04 40 0462 325 00 25 0282 758 10 40 0216 464 70 00 0224 243 16 06 0262 646 76 98 0262 728 13 00 0332 239 17 36 0216 593 07 55 0380 537 52 67 0370 418 22 34 0352 321 12 57 0364 235 03 16 0332 239 21 11 0332 239 06 55 0224 714 87 49 0312 267 16 70 0216 593 03 82 0312 267 04 51 0312 267 05 63 0364 254 96 48 0262 527 28 76 0212 771 45 43 0332 249 40 40 0288 263 43 24 0262 658 97 49 0222 236 18 64 0362 266 67 16 0216 593 25 69 0232 328 35 18 0312 267 04 56 0262 751 21 98 0212 771 51 02 0212 691 03 85 0232 477 18 77 0312 640 11 77 0224 493 26 09 0332 342 09 98 0232 478 10 10 0312 267 06 79 0224 573 42 73 0212 771 20 57 0262 658 06 96 0386 234 83 49 0324 221 84 05 0264 275 14 11 0262 677 46 99 0222 236 06 04 0232 621 55 04 0258 267 18 88 0232 376 85 67 0224 482 29 39 0424 255 56 56 0312 280 95 00 0262 658 26 69 0422 237 50 47 0364 254 90 04 0212 594 73 42 0312 267 05 59 0312 267 05 59 0262 658 10 00 0228 461 58 36 0232 877 15 36 0332 239 22 81 0222 237 26 79 0216 377 01 47 0352 327 29 45 0332 239 16 54 0312 397 25 07 0212 691 02 97 0262 653 41 60 0216 307 28 68 0216 394 32 88 0262 658 30 05 0216 365 29 82 0216 314 19 80 0312 267 11 68 0462 325 00 72 0282 758 10 90 0216 464 70 20 0224 243 13 20 0262 646 70 30 0262 728 13 08 0332 239 15 99 0216 593 17 42 0380 537 54 58 0370 424 36 81 0352 321 11 94 0364 235 03 20 0332 239 22 11 0332 239 06 58 www.adarad.com.tr www.akdas.com.tr www.akmetal.com www.akpinardokum.com www.alfadokum.com.tr www.altanmakina.com www.anadoludokum.com.tr www.araldokum.com.tr www.ardemir.com www.ardoksan.com www.arpek.com.tr www.artidokum.com.tr www.ascelik.com www.aslarpres.com www.atikmetal.com.tr www.aydokum.com www.ayhanmetal.com.tr www.ayzerdokum.com www.bilgedokum.com www.bmc.com.tr www.borancelik.com.tr www.burdoksan.com www.canbilenler.com www.cevherdokum.com www.cerdokum.com www.componenta.com www.celikgranul.com www.celikel.com www.cemas.com.tr www.cimsatas.com www.daloglu.com www.demisas.com.tr www.denizdokum.com.tr www.denizcast.com www.denizlidokum.com www.dirinlerdokum.com www.dogrudokum.com www.dogudokum.com.tr www.dokerler.com www.doksandokum.com.tr www.dokumas.com.tr www.duduoglu.com.tr www.duyarvalve.com www.ekipmetalurji.com.tr www.ekstrametal.com.tr www.eku.com.tr www.odoksan.com.tr www.elitmetalurji.com.tr www.eminyaldiz.com.tr www.entil.com www.erdokum.com www.erginmodel.com www.erkondokum.com.tr www.erkunt.com.tr www.temsidokum.com www.ferrodokum.com.tr www.gedikdokum.com.tr www.gurmetal.com.tr www.gursetes.com www.gpdpress.com www.haytas.com.tr www.hasteknikdokum.com www.hekimogludokum.com www.hattatholding.com www.hisarcelik.com www.igrek.com.tr www.impro.com.tr www.istanbuldokum.com www.kagandokum.com www.kalkanci.com www.karamandokum.com www.kardokmak.com.tr www.kaydoksan.com.tr www.kizilirmakdokum.com www.kocakdokum.com www.kondoksan.com ŞEHİR FİRMA ADI KÖRFEZ DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. MAKİM MAKİNA TEKN.SAN.TİC.A.Ş. MEDAŞ METALURJİ DÖK. MAK. SAN. TİC. A.Ş. MENSAN OTOMOTİV MAK. AKS. SAN. TİC. A.Ş. MERT DÖKÜM İNŞAAT SAN. TİC. LTD. ŞTİ. MES ELEKTROMEKANİK DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. MESA MAKİNA DÖKÜM A.Ş. METKOM MET.MAK.MÜT.NAK.SAN.TİC.LTD.ŞTİ. MOTUS OTOMOTİV MAK. MET. SAN. TİC. A.Ş. NORMSAN TİCARET METAL İMALAT SAN. LTD. ŞTİ. ÖNMETAL DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ÖZGÜMÜŞ DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. ÖZGÜR DÖKÜM MAD. MAK. İNŞ. TAAH. MÜM. SAN. TİC. İTH. İHR. LTD. ŞTİ. ÖZGÜVEN DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. PARSAT PİSTON DAĞITIM TİC. VE SAN. A.Ş. PINAR DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. RUBA FERMUAR VE PRES DÖKÜM SAN. A.Ş. SAMSUN MAKİNA SANAYİ A.Ş. SEFER DÖKÜM MAK.SAN.LTD.ŞTİ. SERPA HASSAS DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. SİLVAN SANAYİ A.Ş. SÜPERPAR OTOMOTİV SAN. TİC. A.Ş. ŞAHİN DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ŞAHİN METAL İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş. ŞENKAYA CELIK DOKUM YEDEK PARÇA FABR. TAN ÇELİK DÖKÜM MAK. SANAYİ TİC. A.Ş. TOSÇELİK GRANÜL SANAYİ A.Ş. TRAKYA DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. UYAR DÖKÜM SAN. TİC. LTD .ŞTİ. ÜMİT DÖKÜM TİC. SAN. LTD. ŞTİ. ÜNİMETAL HASSAS DÖKÜM MAK. YED. PAR. A.Ş. YAZKAN MÜH. DÖKÜM MAK. SAN. LTD. ŞTİ. YILKAR DÖKÜM SA. TİC. LTD. ŞTİ. KOCAELİ ANKARA ANKARA MANİSA İSTANBUL TEKİRDAĞ KONYA HATAY KONYA İSTANBUL İSTANBUL ADANA ANKARA ANKARA İSTANBUL İZMİR MANİSA SAMSUN İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İZMİR İZMİR İSTANBUL İZMİR ELAZIĞ İSTANBUL İSTANBUL BURSA İSTANBUL İSTANBUL ANKARA KONYA 0262 754 51 77 0312 267 56 87 0312 267 45 75 0236 213 02 30 0216 364 32 12 0282 726 92 94 0332 239 18 72 0326 755 82 10 0332 239 12 41 0216 593 11 61 0212 485 48 74 0322 441 07 07 0312 267 12 10 0312 267 41 61 0212 591 01 41 0232 479 03 53 0236 213 08 86 0362 266 51 60 0212 441 09 77 0216 394 23 52 0216 399 15 55 0232 877 02 12 0232 437 01 83 0212 875 19 00 0232 877 21 23 0424 255 55 60 0216 544 36 00 0212 315 52 40 0224 411 09 77 0216 499 46 46 0216 591 08 70 0312 641 32 10 0332 239 04 47 0262 754 51 80 0312 267 56 99 0312 267 57 02 0236 213 02 29 0216 415 74 51 0282 726 90 42 0332 239 18 76 0326 755 76 84 0332 239 12 43 0216 593 05 15 0212 485 48 73 0322 441 14 14 0312 267 12 11 0312 267 51 61 0212 591 01 46 0232 479 05 16 0236 213 08 08 0362 266 51 62 0212 441 46 86 0216 394 23 55 0216 383 31 38 0232 877 02 17 0232 437 01 85 0212 875 11 07 0232 877 21 24 0424 255 55 63 0216 544 36 06 0212 274 01 12 0224 411 09 78 0216 499 46 50 0216 591 08 79 0312 641 31 82 0332 239 00 36 www.korfezdokum.com www.makim.com.tr www.me-das.com.tr www.mensanotomotiv.com.tr www.mertdokum.com.tr www.mesdokum.com.tr www.mesamakina.com.tr www.metkom.com.tr www.motusdokum.com www.normsan.com www.onmetal.com.tr www.ozgumus.com.tr www.ozgurdokum.com.tr www.ozguvendokum.com www.parsatpiston.com.tr www.pinardokum.com.tr www.rubapresdokum.com www.samsunmakina.com.tr www.seferdokum.com www.serpahassasdokum.com www.silvansanayi.com www.superpar.net www.sahindokum.com www.sahinmetal.com www.senkaya.com www.tancelik.com www.toscelikgranul.com.tr www.trakyadokum.com.tr www.uyardokum.com www.umitcasting.com www.unimetal.com.tr www.yazkan.com.tr www.yilkardokum.com.tr BÖLGESEL KURULUŞLAR İSTANBUL PİK DÖKÜMCÜLER ESNAF VE SANATKARLAR ODASI ANKARA MADENİ DÖKÜMCÜLER ESNAF VE SANATKARLAR ODASI İZMİR BİLİMUM DÖKÜMCÜ KÜÇÜK ESNAF VE SANATKARLAR ODASI İSTANBUL ANKARA İZMİR 0212 576 60 10 0312 267 13 93 0232 437 02 43 0212 576 80 75 0312 267 04 97 0232 437 01 46 www.ankaradokumculerodasi.org.tr KATILIMCI ÜYELER ACARER METAL SANAYİ TİC. A.Ş. AMCOL MİNERAL MADENCİLİK SAN. TİC. A.Ş. ASK CHEMİCALS TR TIC LTD.ŞTİ. AVEKS İÇ VE DIŞ TİC. A.Ş. BES MÜHENDİSLİK SAN. TİC. A.Ş. BİLGİNOĞLU ENDÜSTRİ MALZ. SAN. TİC. A.Ş. ÇELİKTAŞ SINAİ KUMU MADEN SAN. NAK. TİC. A.Ş. ÇUKUROVA KİMYA END. A.Ş. EGES ELEKTRİK & ELEKTRONİK GER. SAN. TİC. A.Ş. ERMETAL END. GERİ DÖN. TAŞ. SAN. A.Ş. EVREN İTHALAT İHRACAT PAZ. A.Ş. EXPERT MÜMESSİLLİK TURİZM TİC. LTD. ŞTİ. FERROMET MÜMESSİLLİK TİC. A.Ş. FETAŞ METALURJİ YÜZEY İŞLEM ÜRÜNLERİ SAN.TİC.LTD.ŞTİ. FOSTEMA METALURJİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. HANNOVER-MESSE ANKİROS FUARCILIK A.Ş. HERAEUS ELECTRO-NİTE TERMO TEKNİK SAN. TİC. A.Ş. INDUCTOTHERM İNDÜKSİYON SİST. SANAYİ A.Ş. KADIOĞLU MADENCİLİK SAN. TİC. A.Ş. KUMSAN DÖKÜM MALZEMELERİ SAN. TİC. A.Ş. LMA MOTİF ALÜM. DÖKÜM SAN. MÜM. LTD. ŞTİ. LMG ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER HAMMADDE SAN.TİC.A.Ş. MAGMA BİLİŞİM TEKN. HİZM. LTD. ŞTİ. MARMARA METAL MAM. TİC. A.Ş. META-MAK METALURJİ MAK. MÜM. LTD. ŞTİ. METKO-HÜTTENES ALBERTUS KİMYA SAN TİC. A.Ş. NEDERMAN MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. S&B ENDÜSTRİYEL MİNARELLER A.Ş. SİLTAŞ SİLİS KUMLARI SAN. TİC. A.Ş. SİLVAN DIŞ VE İÇ TİC. A.Ş. UNİKON METALURJİ VE KİMYA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. VESUVIUS İSTANBUL REFRAKTER SAN.TİC.A.Ş.FOSECO YILKAN MAÇA SUP. ÜRETİM PAZ. SAN. TİC. A.Ş. İSTANBUL İSTANBUL ANKARA İSTANBUL İSTANBUL İZMİR İSTANBUL MANİSA İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL ANKARA ANKARA ANKARA KOCAELİ KARABÜK İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL KOCAELİ BURSA 0212 280 50 50 0216 414 96 16 0312 212 72 91 0216 410 00 60 0216 420 89 09 0232 433 72 30 0212 275 57 13 0236 233 23 20 0212 446 41 21 0212 691 13 70 0212 325 96 60 0216 573 38 88 0212 211 33 00 0216 364 34 01 0312 440 82 28 0312 439 67 92 0312 267 08 88 0262 646 34 24 0370 424 10 50 0216 593 09 57 0216 593 13 61 0216 409 14 14 0216 557 64 00 0216 447 29 55 0212 270 07 08 0216 411 69 11 0212 438 07 78 0212 247 49 85 0216 335 70 09 0216 380 36 18 0216 399 98 68 0262 677 10 50 0224 573 88 72 0212 280 50 51 0216 414 96 20 0312 212 75 61 0216 410 00 90 0216 364 66 48 0232 457 37 69 0212 347 87 07 0236 233 23 23 0212 446 41 15 0212 672 95 92 0212 283 77 78 0216 573 06 28 0212 275 11 42 0216 364 90 47 0312 439 66 84 0312 439 67 66 0312 267 08 87 0262 646 29 62 0370 415 66 50 0216 593 09 59 0216 593 13 62 0216 409 14 18 0216 557 50 26 0216 447 29 69 0212 270 08 88 0216 369 64 59 0212 438 33 92 0212 247 49 91 0216 335 71 57 0216 416 91 59 0216 442 11 90 0262 677 10 60 0224 573 74 93 www.acarermetal.com www.amcol.com.tr www.ask-chemicals.com www.aveks.com.tr www.besmuhendislik.com www.bilginoglu-endustri.com.tr www.celiktassilis.com www.cukurovakimya.com.tr www.eges.com.tr www.ermetaldemir.com www.evren.ws www.expert.com.tr www.ferromet.com.tr www.fetasmetalurji.com www.fostema.com www.ankiros.com www.electro-nite.com www.inductotherm.com.tr www.kadioglumaden.com.tr www.kumsandokum.com.tr www.lma.com.tr www.lmg-global.com www.magmasoft.com.tr www.marmarametal.com www.metamak.com.tr www.metkoha.com www.nederman.com www.sandb.com www.siltas.com.tr www.silvanticaret.com www.unikon.com.tr www.foseco.com.tr www.yilkanchaplet.com İKİNCİ EL Yenilenmiş 2001 model CAT 236 Mini Yükleyici İrtibat Dirinler Döküm Sanayi Turizm Liman İşletmeciliği ve Ticaret A.Ş. A.O.S.B. M.Kemal Bulvarı No:57 Çiğli / İzmir Tel: 0 (533) 258 28 89 96 Ferrotrade Turkey Metal Alaşımları Tic. Ltd. Şti. Atatürk Mahallesi, Sedef Caddesi ATA2-1/ATSH Sitesi B 3 Ap. No: 3 D: 255 PK. 34758 Ataşehir, İstanbul Tel: +90 (216) 410 26 18 Fax: +90 (216) 410 24 38 www.ferrotrade.ch e-mail: ferrotrade@ferrotrade.ch