kamulaştırma, imar, orman, harita faaliyetleri hakkında özet
Transkript
kamulaştırma, imar, orman, harita faaliyetleri hakkında özet
TEİAŞ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ÇEVRE, EMLÂK ve KAMULAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI KAMULAŞTIRMA, İMAR, ORMAN, HARİTA FAALİYETLERİ HAKKINDA ÖZET BİLGİ (Bu notlarının her hakkı saklıdır;TEİAŞ Çevre, Emlâk ve Kamulaştırma Dairesi Başkanlığının izni olmadan kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz, değiştirilemez, kullanılamaz, kopyalanamaz.) A) KAMULAŞTIRMA İŞLERİ 1) KAMULAŞTIRMANIN AMACI ve KAPSAMI Kamu hizmetlerinin ifası ve kamu yararının gerektirdiği hallerde gerekli tesislerin kurulabilmesi amacıyla ihtiyaç duyulan gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazların, devlet ve kamu tüzel kişilerince kamulaştırılmasındaki usul ve yöntemler 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu ile düzenlenmiştir. 2) TANIMLAR Bu Kanunda geçen; İdare : Kamu hizmeti veren kamulaştırma hak ve yetkisi tanınan kamu tüzel kişilerini, kamu kurum ve kuruluşlarını, gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerini, Taşınmaz veya kaynağın bulunduğu yer : Taşınmazın tapuda kayıtlı olduğu, değilse tapu siciline kayıtlı olması gereken il veya ilçeyi, ifade eder. 3) KAMULAŞTIRMA ŞARTLARI Kamu hizmetlerinin yürütülmesi için kanunlarla yetkili kılınan idareler, yapmakla yükümlü oldukları hizmetleri gerçekleştirebilmek için ihtiyaç duydukları taşınmaz ve irtifak haklarını, bedellerini nakden ve peşin olarak ödemek suretiyle kamulaştırma yapabilirler. Ancak, Bakanlar Kurulunca kabul olunan büyük enerji ve sulama projeleri ile iskan projelerinin gerçekleştirilmesi, yeni ormanların yetiştirilmesi, kıyıların korunması ve turizm amacıyla yapılacak kamulaştırmalarda, taşınmaz malikine ödenecek kamulaştırma bedelinin o yıl genel bütçe kanununda gösterilen miktarı, nakden ve peşin olarak ödenmek suretiyle en fazla beş yıl içinde devlet borçları için ön görülen en yüksek faiz haddi uygulanmak suretiyle taksitle ödeme yapılarak kamulaştırma yapılabilir. Teşekkülümüzce yapılan kamulaştırmalarda bedelin peşin ödenmesi gerekmekte olup, taksitlendirme yapılmamaktadır. Danıştay 6.Hukuk Dairesinin E. 1989/378 K. 1990/1553 kararı ile Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin E. 1999/326 K. 1999/2608 kararında da belirtildiği üzere kamulaştırma bedeli hiçbir kısıtlamaya tabi olmadan peşin olarak malik adına yatırılması gerekir. Aksi takdirde kamulaştırma işleminin iptaline kadar varan süreçlerle karşı karşıya kalınabilir. 1 4) İRTİFAK HAKKI TESİSİ Enerji iletim hattı, doğal gaz boru güzergahı, su ishale hattı gibi yer altından ve üstünden geçmek suretiyle mülkiyet kullanımını tamamen ortadan kaldırmayan tesislerin yapımı için gerekli taşınmazların mülkiyetinin kamulaştırılması yerine irtifak hakkı şeklinde kamulaştırma yapılabileceği Kamulaştırma Kanununun 4’üncü maddesiyle hüküm altına alınmıştır. Nitekim, enerji iletim hatlarının direk yerleri dışında kalan hat geçişleri için mülkiyet kamulaştırması yapılmayıp, tellerin geçtiği alan ve bunların yatay/dikey salınım alanlarına karşılık gelen emniyet mesafeleri için TEİAŞ lehine irtifak hakkı tesis edilmektedir. 5) KAMU YARARI KARARI VERECEK MERCİLER Kamu yararı kararı veren ve onaylayan mercîler Kamulaştırma Kanununun 5 ve 6’ncı maddelerinde belirtilmiş olup, TEİAŞ tarafından yapılmakta olan kamulaştırmalarda kamu yararı kararını TEİAŞ Yönetim Kurulu vermekte; buna ilişkin kamu yararı kararı onayı ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanının onayı ile tamamlanmaktadır. Bakanlıklar veya Bakanlar Kurulu tarafından verilen kamu yararı kararlarının ayrıca onaylanması gerekmemektedir. Onaylı imar planına veya ilgili bakanlıklarca onaylı özel plan ve projesine göre yapılacak hizmetler için ayrıca kamu yararı kararı alınmasına ve onaylanmasına gerek yoktur. Bu durumlarda yetkili icra organınca kamulaştırma işlemine başlanıldığını gösteren bir karar alınmaktadır. Bu itibarla, yer seçimi yapılan iletim tesislerinin konumlanacağı güzergah ve/veya sahaların kamulaştırılması için gereken kamu yararı kararının alınmasından önce, bu sahaların imar planı içinde mi yoksa, dışında mı olduğunun tespit edilmesine müteakiben, imar planı dışında olan kısımları için Yönetim Kurulundan alınacak kamu yararı kararı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanına onaylatılmalıdır. Alınan bu kamu yararı kararı kapsamında; ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlükleri (İTİGM) tarafından yapılan çalışmalar sonucunda; gerekli tüm izinler (tarım dışı amaca tahsis, ormanlık saha izinleri, mera vasfının kaldırılarak Hazine adına tescili, sit varsa ilgili birimlerden alınması gereken izinler, gerekli olması halinde DSİ ve Karayolları ilgili ünitelerinin izinleri, Sağlık İl Müdürlüğü, İl Çevre Müdürlüğü v.b.izinleri) istihsal edilerek kamulaştırmaya başlama kararı alınmalıdır. İmar planı içerisinde yer alan kısımların kamulaştırılmasını teminen kamu yararı kararının doğması için ihtiyaç duyulan güzergah ve/veya sahanın imar planında kullanım amacına tahsisi ve tasdiki gerekmekte olup, imar planında yapılan tahsis zaten bir kamu yararı kararı olduğundan, bu sahaların kamulaştırılması için Yönetim Kurulundan sadece kamulaştırmaya başlama kararı alınması yeterli olmaktadır. 6) KAMULAŞTIRMADAN ÖNCE YAPILACAK İŞLEMLER TEİAŞ’ın kamulaştırmayı fiilen gerçekleştirecek ilgili ünitesi (İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlükleri), kamulaştırma veya kamulaştırma yolu ile üzerinde irtifak hakkı kurulacak taşınmazların veya kaynakların sınırını, yüzölçümünü ve cinsini gösterir ölçekli planını yaparak veya yaptırarak; kamulaştırılan taşınmazın sahiplerini, tapu kaydı yoksa zilyetlerini 2 ve bunların adreslerini, tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden veya ayrıca haricen yaptıracağı araştırma ile belgelere bağlamak suretiyle tespit ettirir. İlgili vergi dairesi TEİAŞ’ın isteği üzerine taşınmaz ve kaynakların vergi beyan ve değerlerini, vergi beyanı bulunmadığı hallerde beyan yerine geçecek takdir edilecek değeri en geç bir ay içerisinde verir. TEİAŞ, kamulaştırma kararı verdikten sonra Kamulaştırma Kanununun 7’nci maddesine göre, kamulaştırmanın tapu siciline şerh edilmesini kamulaştırmaya konu taşınmazın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildirir. Bildirim tarihinden itibaren malik değiştiği takdirde, mülkiyette veya mülkiyetten gayri ayni haklarda meydana gelecek değişiklikleri tapu idaresi TEİAŞ’a bildirmek zorundadır. TEİAŞ tarafından, şerh tarihinden itibaren altı ay içinde Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesine göre kamulaştırma bedelinin tespitiyle TEİAŞ adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak belge tapu idaresine ibraz edilmediği takdirde, bu şerh tapu idaresince resen sicilden silinir. Bu itibarla, TEİAŞ tarafından tesisine karar verilerek kamu yararı kararı veya kamulaştırmaya başlama kararı alınan tesis sahasına/güzergahına isabet eden taşınmazlardan kamulaştırılacak mülkiyet ve irtifak hakkının tespiti için öncelikle ilgili kadastro müdürlüğünün onayından geçirilmek suretiyle kamulaştırma planı hazırlanır ve bu plana göre kamulaştırma sahası içerisinde kalan taşınmazların tapu kayıt suretleri ilgili tapu sicil müdürlüğünden temin edilerek malik ve alakadarların adresleri ve ölü olup, olmadıkları harici araştırmalarla tespit edilir. Ölü oldukları tespit edilen taşınmaz maliklerinin mirasçılarını gösterir nüfus kayıtları ilgili nüfus müdürlüğünden çıkartılarak mirasçıların adresleri de tespit edilir. Haricen yapılan araştırmalarda adresleri tespit edilemeyen malik ve mirasçıların adresleri ilgili tapu sicil müdürlüğü, nüfus müdürlüğü, jandarma/karakol, vergi dairesi, belediye emlak servisi, sivil savunma teşkilatı ve il/ilçe seçim kurulu gibi adres tespit edilebilecek kurum ve kuruluşlardan yazılı olarak istenerek belgelendirilir. TEİAŞ, kamulaştırmasına başladığı ve tapu bilgilerini aldığı taşınmazın tapu kaydı üzerinde meydana gelebilecek değişikliklerden haberdar olabilmesi için kamulaştırmaya tabi tutulan taşınmazların tapu kayıtlarına 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun 7’nci maddesine göre kamulaştırma şerhi verilmesini ilgili tapu sicil müdürlüklerine bildirir. Kamulaştırma şerhi verilen taşınmazların kaydında herhangi bir değişikliğin vuku bulduğunun tapu sicil müdürlüğünce bildirilmesi halinde kamulaştırma işlemi değişikliğe göre ikmal edilir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7’nci maddesine göre verilen şerh, tescil işlemine başlanıldığı belgelenmediği takdirde altı ay sonra tapu müdürlüğünce resen terkin edileceğinden, kamulaştırma işleminin bu süreye dikkat edilmek suretiyle yürütülmesi gerekmektedir. Danıştay 6. Dairesinin E. 1993/3283 K. 1994/1221 kararına göre, kamu yararı kararı alınan taşınmazın tapusuna kamulaştırma şerhi, ancak kamulaştırma kararı alındıktan sonra konulabilir. Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin E. 2004/10816 K. 2005/723 kararına göre; “davacı idarenin, kamulaştırma bedelinin belirlenmesini ve kamulaştırmasına karar verilen taşınmazın tescilini isteme hakkının doğması için, anlaşarak satın alma teşebbüsünün sonuçsuz kalması gerekir. Bu itibarla, davalının adresinin, 2942 sayılı Yasanın 7. maddesinde belirtilen mercilerden usulüne uygun şekilde araştırılmadığı ve davalıya usulüne uygun olarak anlaşmaya varabilmek için tebligat da yapılmadığı durumlarda, davacı idarenin bedel tespiti ve tescil talep etme hakkı doğmadığı” gerekçesi karşısında bu duruma uymayacak şekilde TEİAŞ’ça açılan davalar da reddedilebilecektir. 3 Ayrıca, Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin E. 2003/5098 K. 2003/8386 kararı uyarınca da “Kamulaştırma Kanununun 7. maddesine göre adres araştırmaları yapılmışsa da Tapu Sicil Müdürlüğünün bildirdiği adrese tebligat yapılmadan ilanen tebligat yapılmıştır. Kaldı ki Belediye Emlak Vergi Dairesinde de davacının adresi vardır. Bu adreslere tebligat çıkarılmadan yapılan ilanen tebligat geçersiz sayılmakta olup, taşınmaz maliklerinin belirlenerek adreslerinin tespiti ile usulüne uygun bildirimde bulunmak, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun temelini oluşturmaktadır.” Buna göre, Teşekkülümüzce yapılacak tüm kamulaştırmalarda adres araştırmasına büyük önem vermek zorunluluğu olmakla birlikte, adresi ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından araştırıldığı halde tespit edilemeyenler için ilanen çağrı yoluna başvurulmalıdır. 7)SATIN ALMA USULÜ Kamulaştırma Kanununun 8’inci maddesindeki amir hüküm uyarınca idarelerin, bu Kanuna göre, tapuda kayıtlı olan taşınmazlar hakkında yapacağı kamulaştırmalarda satın alma usulünü öncelikle uygulamaları esastır. Kamulaştırma kararının alınmasından sonra TEİAŞ, Kamulaştırma Kanununun 11’inci maddesindeki esaslara göre ve konuyla ilgili uzman kişi, kurum veya kuruluşlardan da rapor alarak, gerektiğinde Sanayi ve Ticaret Odalarından ve mahallî emlak alım satım bürolarından alacağı bilgilerden de faydalanarak taşınmazın tahmini bedelini tespit etmek üzere kendi bünyesi içinden en az üç kişiden teşekkül eden bir veya birden fazla kıymet takdir komisyonunu görevlendirir. Ayrıca, TEİAŞ ilgili Grup Müdürlüğü, tahmin edilen bedel üzerinden pazarlıkla satın alma ve trampa işlemlerini yürütmek ve sonuçlandırmak üzere kendi bünyesi içinden en az üç kişiden teşekkül eden bir veya birden fazla uzlaşma komisyonunu da görevlendirir. Buna göre, kıymet takdir komisyonunca tespit edilen tahmini bedel belirtilmeksizin, taşınmaza ve kamulaştırmaya ilişkin (il,ilçe,köy,mevki,cins,yüzölçümü,kamulaştırma miktarı,irtifak hakkı miktarı gibi) bilgiler de belirtilmek üzere hazırlanacak bir pazarlığa çağrı bildirimi vasıtasıyla; kamulaştırması kararlaştırılan mülkiyet ve irtifak hakkı bedelinin peşin ödenmek suretiyle ve pazarlıkla satın alınmak istenildiği,malikin kamulaştırmaya konu taşınmazı pazarlıkla ve anlaşarak satmak istemesi halinde bildirimin kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren on beş gün içerisinde, kendisinin veya yasal temsilcisinin TEİAŞ ilgili ünitesine başvurması gerektiği taşınmaz malikine veya mirasçılarına taahhütlü olarak bildirilir. Kamulaştırma Kanununun 7’nci maddesi kapsamında yapılan adres araştırmaları sonucunda kuruluşlarca aynı malik için ayrı ayrı adresler bildirilmiş ise, bildirilen adreslerin tümüne pazarlığa çağrı bildirimi yapılması esastır. Pazarlığa çağrı bildirimi üzerine pazarlık yapmak üzere TEİAŞ’a müracaat eden taşınmaz malikleri ile pazarlık tarihi tespit edilir ve tespit edilen tarihte kıymet takdir komisyonunca belirlenen tahmini bedel üst sınır alınmak üzere, uzlaşma komisyonu tarafından pazarlık görüşmeleri yapılır. Yapılan pazarlık sonucunda anlaşmaya varılan taşınmaz malikleri veya yasal vekilleriyle TEİAŞ uzlaşma komisyonu arasında; taşınmazın vasıflarına, kamulaştırmaya ve bedeline ilişkin bilgileri içerecek şekilde hazırlanan bir anlaşma tutanağı imza altına alınır; anlaşma sağlanamayan taşınmaz malikleri veya vekilleriyle de anlaşmazlık tutanağı tutulur ve gerekli açıklama da yapılmak suretiyle uzlaşma komisyonu ile taşınmaz malikleri veya yetkili temsilcisi tarafından imzalanır. 4 TEİAŞ, anlaşma sağlanan taşınmazın kamulaştırma bedelini kırk beş gün içinde ödemeye hazır hale getirerek taşınmaz malikini veya yasal temsilcisini tapuda ferağ vermeye yazılı olarak davet eder. Tapuda devir işleminin yapılması halinde kamulaştırma bedeli malike veya yasal temsilcisine ödenir. Bu bedel kesin kamulaştırma bedeli olup,kamulaştırmaya veya bedele karşı itiraz davası açılamaz. Anlaşma sağlanamayan veya anlaşma sağlanmasına rağmen tapuda ferağ vermeyen ve adresi tespit edilemediğinden pazarlığa çağırılamayan malikler ile mülkiyeti davalı olan taşınmazlardaki kamulaştırmalar için Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesine göre işlem yapılarak bedel tespit ve tescil davası açılır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun E. 2004/18-92 K. 2004/107 kararında “ 4650 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonucu getirilen yeni sistemde; Anılan yasanın 5’inci maddesinde sayılan mercilerce verilecek kamu yararı kararlarının 6’ncı madde uyarınca onaylanmasından sonra, 8’inci maddede belirtilen esaslar çerçevesinde idarenin, kıymet takdir komisyonu ve uzlaşma komisyonu kurarak, tespit edilen tahmini bedeli belirtmeksizin, taşınmazı pazarlıkla ve anlaşarak satın alma iradesini malike bildirmesi; Kamulaştırmanın satın alma usulü ile yapılamaması halinde idarenin, 10’uncu maddeye göre kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmazın idare adına tescili istemiyle Asliye Hukuk Mahkemesince müracaat etmesi gerekir.Bu noktada, mahkemece adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespit edilip, taşınmazın idare adına tesciline ve kamulaştırma bedelinin hak sahibine ödenmesine karar vermek, Kamulaştırma Yasasının değişik 10’uncu maddesinin amir hükmü gereğidir” denilmekte olup, buna göre, 8.madde uygulanmadan ya da gerekli araştırma yapılmadan 10.madde kapsamında dava açılmamalıdır. 8) KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN MAHKEMECE TESPİTİ VE TAŞINMAZIN TEİAŞ ADINA TESCİLİ Kamulaştırmanın satın alma usulü ile yapılamaması halinde TEİAŞ’ın kamulaştırmayı fiilen yapan ilgili İTİGM, Kamulaştırma Kanununun 7’nci maddesine göre topladığı bilgi ve belgelerle Kanunun 8’inci maddesi uyarınca yaptırmış olduğu bedel tespiti ve bu husustaki diğer bilgi ve belgeleri bir dilekçeye ekleyerek taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine müracaat eder ve taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bu bedelin, peşin ödenmesi karşılığında, TEİAŞ adına tesciline karar verilmesini ister. Mahkeme, TEİAŞ’ın başvuru tarihinden itibaren en geç otuz gün sonrası için belirlediği duruşma gününü, dava dilekçesi ve TEİAŞ tarafından verilen belgelerin birer örneği de eklenerek taşınmazın malikine meşruhatlı davetiye ile veya idarece yapılan araştırmalar sonucunda adresleri bulunamayanlara, 11.2.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanununun 28 inci maddesi gereğince ilan yoluyla tebligat suretiyle bildirerek duruşmaya katılmaya çağırır. Duruşma günü TEİAŞ’a da tebliğ olunur. Ayrıca, mahkemece, kamulaştırılacak taşınmazın bulunduğu yerde mahalli gazete çıkıyor ise bu mahalli gazetelerden birisinde ve Türkiye genelinde yayımlanan gazetelerin birisinde kamulaştırmanın ve belgelerin özeti en az bir defa yayımlanır. Mahkemece belirlenen günde yapılacak duruşmada hakim, taşınmazın bedeli konusunda tarafları anlaşmaya davet eder. Tarafların bedelde anlaşması halinde hakim, taraflarca anlaşılan bu bedeli kamulaştırma bedeli olarak kabul eder ve sekizinci fıkranın ikinci ve devamı cümleleri uyarınca işlem yapar. Mahkemece yapılan duruşmada tarafların bedelde anlaşamamaları halinde hakim, en geç on gün içinde keşif ve otuz gün sonrası için de duruşma günü tayin ederek, Kamulaştırma 5 Kanununun 15’inci maddesinde sayılan bilirkişiler marifetiyle ve tüm ilgililerin huzurunda taşınmazın değerini tespit için mahallinde keşif yapar. Yapılacak keşifte, taşınmazın bulunduğu yerin bağlı olduğu köy veya mahalle muhtarının da hazır bulunması amacıyla, muhtara da davetiye çıkartılır ve keşifte hazır bulunması temin edilerek, muhtarın beyanı da alınır. Bilirkişiler, taraflar ve diğer ilgililerin beyanını da dikkate alarak, Kamulaştırma Kanununun 11’inci maddesindeki esaslar doğrultusunda taşınmazın değerini belirten raporlarını on beş gün içinde mahkemeye verirler. Mahkeme bu raporu, duruşma günü beklenmeksizin taraflara tebliğ eder. Yapılacak duruşmaya hakim, taraflar veya vekillerini ve bilirkişileri çağırır. Bu duruşmada tarafların bilirkişi raporlarına varsa itirazları dinlenir ve bilirkişilerin bu itirazlara karşı beyanları alınır. Tarafların bedelde anlaşamamaları halinde gerektiğinde hakim tarafından on beş gün içinde sonuçlandırılmak üzere yeni bir bilirkişi kurulu tayin edilir ve hakim, tarafların ve bilirkişilerin rapor veya raporları ile beyanlarından yararlanarak adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespit eder. Mahkemece tespit edilen bu bedel, taşınmaz, kaynak veya irtifak hakkının kamulaştırılma bedelidir. Tarafların anlaştığı veya tarafların anlaşamaması halinde hakim tarafından kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen miktarın, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, hak sahibi tespit edilememiş ise ileride ortaya çıkacak hak sahibine verilmek üzere Kanunun 10’uncu maddesine göre mahkemece yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılması ve yatırıldığına dair makbuzun ibraz edilmesi için TEİAŞ’a on beş gün süre verilir. Gereken hallerde bu süre bir defaya mahsus olmak üzere mahkemece uzatılabilir. TEİAŞ tarafından, kamulaştırma bedelinin hak sahibi adına yatırıldığına veya hak sahibinin tespit edilemediği durumlarda, ileride ortaya çıkacak hak sahibine verilmek üzere bloke edildiğine dair makbuzun ibrazı halinde mahkemece, taşınmazın idare adına tesciline ve kamulaştırma bedelinin hak sahibine ödenmesine karar verilir ve bu karar, tapu dairesine ve paranın yatırıldığı bankaya bildirilir. Tescil hükmü kesin olup tarafların bedele ilişkin temyiz hakları saklıdır. Bu maddede öngörülen işlemler, mahkemenin davetine uymayanlar olduğu takdirde ilgilinin yokluğunda yapılır. Hak sahibinin tespit edilemediği durumlarda mahkemece, kamulaştırma bedelinin üçer aylık vadeli hesaba dönüştürülerek nemalandırılması amacıyla gerekli tedbirler alınır. Kamulaştırma Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen süre içinde, kamulaştırma işlemine karşı hak sahipleri tarafından idarî yargıda iptal davası açılması ve idarî yargı mahkemelerince de yürütmenin durdurulması kararı verilmesi halinde mahkemece, idarî yargıda açılan dava bekletici mesele kabul edilerek bunun sonucuna göre işlem yapılır. Kamulaştırma işlemine karşı idarî yargıda iptal veya maddi hatalara karşı adli mahkemelerde açılacak düzeltim davalarında hangi idareye husumet yöneltileceğinin davetiye ve ilanda açıkça belirtilmemiş veya yanlış gösterilmiş olması nedeniyle davada husumet yanlış yöneltilmiş ise, gerçek hasma tebligat yapılmak suretiyle davaya devam olunur. Bu itibarla, Kamulaştırma Kanununun satın alma usulüne ilişkin 8’inci maddesine göre yapılan pazarlık sonucunda malikleri ile anlaşma sağlanamayan veya anlaşma sağlanmasına rağmen tapu ferağı verilmeyen taşınmazlara ilişkin mevcut tüm bilgi ve belgeler bir dilekçe ekinde ilgili asliye hukuk mahkemesine sunularak kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin peşin ödenmesi karşılığında TEİAŞ adına tescil edilmesi amacıyla dava açılmalıdır. Davanın açılmasından sonra taşınmazların kaydı üzerinde vuku bulabilecek değişikliklerin önlenmesi için dava açıldığına ilişkin mahkemeden alınacak belge ilgili tapu sicil müdürlüğüne aktarılarak 7’nci maddeye göre konulan şerhin, 31/b maddesindeki kesin şerhe dönüştürülmesi istenmelidir. 6 Yapılan adres araştırmaları sonucunda adresleri tespit edilemeyen taşınmaz malikleri için de hazırlık yapılmalı ve 7’nci madde kapsamında yapılan adres araştırmalarına ilişkin belgeler ile pazarlığa çağrı yazılarından iade gelenlerin de birer karine olarak eklenmesiyle birlikte bu hususun dava dilekçesinde belirtilmesi gerekmektedir. Dava sonucunda mahkemece yatırılması istenen kamulaştırma badeli mahkemenin ikinci bir işarında alacaklılarına ödenmek üzere belirtilen banka şubesine süresi içerisinde yatırılarak makbuzu mahkemeye ibraz edilmeli ve bunun sonucunda alınan tescil kararları ile tapu tescil işlemleri ikmal edilmelidir. Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin E. 2004/1686 K. 2004/2447 kararına göre; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası'nın 4650 sayılı yasa ile değişik 8. maddesi uyarınca taraflar bedelde anlaşmış olmalarına karşın taşınmaz sahibinin ferağ vermeye yanaşmaması üzerine açılan davada tarafların dava öncesinde anlaştıkları bedelin bir hükmü bulunmadığından, 10. maddede belirtilen esaslar doğrultusunda kamulaştırma bedelinin yöntemince tespit edilmesi ve buna hükmedilmesi gerekmektedir.8.maddede tarafların uzlaştıkları bedel usuli kazanılmış hak oluşturmamaktadır. 9) KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ ESASLARI Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesine göre mahkemelerde görülecek tespit ve tescil davaları sırasında aynı Kanunun 15’inci maddesi uyarınca oluşturulacak bilirkişi kurulu, kamulaştırılacak taşınmaz veya kaynağın bulunduğu yere mahkeme heyeti ile birlikte giderek, hazır bulunan ilgilileri de dinledikten sonra taşınmaz veya kaynağın; a) Cins ve nevini, b) Yüzölçümünü, c) Kıymetini etkileyebilecek bütün nitelik ve unsurlarını ve her unsurun ayrı ayrı değerini, d) Varsa vergi beyanını, e) Kamulaştırma tarihindeki resmî makamlarca yapılmış kıymet takdirlerini, f) Arazilerde, taşınmaz veya kaynağın kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini, g) Arsalarda, kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değerini, h) Yapılarda, resmî birim fiyatları ve yapı maliyet hesaplarını ve yıpranma payını, ı) Bedelin tespitinde etkili olacak diğer objektif ölçüleri, Esas tutarak düzenleyecekleri raporda bütün bu unsurların cevaplarını ayrı ayrı belirtmek suretiyle ve ilgililerin beyanını da dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmazın değerini tespit ederler. Taşınmazın değerinin tespitinde, kamulaştırmayı gerektiren imar ve hizmet teşebbüsünün sebep olacağı değer artışları ile ilerisi için düşünülen kullanma şekillerine göre getireceği kâr dikkate alınmaz. Kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı tesisinde, bu kamulaştırma sebebiyle taşınmaz veya kaynakta meydana gelecek kıymet düşüklüğü gerekçeleriyle belirtilir. Bu kıymet düşüklüğü kamulaştırma bedelidir. Bu itibarla TEİAŞ ilgili ünitelerince yapılacak kıymet takdirlerinde de bu maddede belirtilen tüm hususlara ait bilgi ve belgelerin edinilmesine özen gösterilmeli ve buna göre değer tespitinin yapılması gerekmektedir. 7 10) DAVA HAKKI Kamulaştırmaya konu taşınmazın maliki tarafından Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesi gereğince mahkemece yapılan tebligat gününden, kendilerine tebligat yapılamayanlara tebligat yerine geçmek üzere mahkemece gazete ile yapılan ilan tarihinden itibaren otuz gün içinde, kamulaştırma işlemine karşı idarî yargıda iptal ve maddî hatalara karşı da adlî yargıda düzeltim davası açılabileceği, İdarî yargıda açılan davaların öncelikle görüleceği, İştirak halinde veya müşterek mülkiyette, paydaşların tek başına dava haklarının bulunduğu, İdarelerin, kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği günden itibaren otuz gün içinde maddî hatalara karşı adlî yargıda düzeltim davası açabileceği, İdare tarafından, Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre tespit olunan malike ve zilyede karşı açılan davaların görülmesi sırasında, taşınmazın gerçek malikinin başka bir şahıs olduğu anlaşıldığı takdirde, davaya bu gerçek malik, tapu malikinin daha önce öldüğü sabit olursa mirasçıları da dahil edilmek suretiyle devam olunacağı ve açılan davaların sonuçlarının dava açmayanları etkilemeyeceği, Kamulaştırma Kanununun “Dava Hakkı” başlıklı 14’üncü maddesinde belirtilmektedir. Buna göre, kamulaştırma çalışmaları sırasında yapılan bir maddi hatanın söz konusu olması halinde; kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği günden itibaren otuz gün içinde maddi hataya karşı adli yargıda TEİAŞ’ça dava açılması gerekmektedir. 11) MÜLKİYETİ DAVALI OLAN TAŞINMAZLAR Kamulaştırma Kanununun 7’nci maddesi kapsamında tapu kayıtlarının çıkarılması sırasında mülkiyeti davalı olan taşınmazların bulunması halinde yapılacak işlemler aynı Kanunun 18’inci maddesinde açıklanmaktadır. Böyle bir durumda; TEİAŞ, kamulaştırılması kararlaştırılan taşınmazın mülkiyeti üzerinde ihtilaf olup olmadığını, taşınmazın bulunduğu yerdeki tapu idaresi, kadastro müdürlüğü ve hukuk mahkemelerinden sorarak ve mahallinde araştırma yaparak tespit etmelidir. Yapılan araştırmalar sonucunda, taşınmazın tapuda kayıtlı olmakla birlikte mahkemede mülkiyeti üzerinde ihtilaf olduğu veya kadastrosu yapılmasına rağmen kadastro mahkemesinde davalı olduğunun tespit edilmesi halinde idarece, Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesi uyarınca hazırlanan belgelerin tamamı, taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine verilerek, taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bu bedelin mülkiyet ihtilafıyla ilgili uyuşmazlığın sonucunda belli olacak hak sahibine peşin ödenmesi karşılığında TEİAŞ adına tesciline karar verilmesi istenir. Mahkemece, taşınmaz hakkındaki mülkiyet ihtilafı ile ilgili davanın tüm taraflarına, Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesi uyarınca tebligatların ve ilanların yapılması, taşınmazın kamulaştırma bedelinin yine bu maddedeki usule göre tespit edilmesi ve bu bedelin mülkiyet ihtilafıyla ilgili davanın sonucunda belli olacak hak sahibine ödenmek üzere TEİAŞ tarafından mahkemenin belirttiği bankaya 10’uncu madde uyarınca ve üçer aylık vadeli hesaba yatırılmasından sonra, bu bedelin ileride belli olacak hak sahibine ödenmesine ve taşınmazın idare adına tesciline karar verilir ve bu karar tapu dairesine ve paranın yatırıldığı bankaya bildirilir. Mülkiyet ihtilafı ile ilgili davanın sonucunda, hak sahibi olduğuna mahkemece karar verilen kişinin müracaatı üzerine kamulaştırma bedelini tespit eden mahkemenin, paranın bu hak sahibine ödenmesi için bankaya yazacağı talimat üzerine para hak sahibine ödenir. 8 Bu maddede öngörülen işlemler, mahkemenin davetine uymayanlar olduğu takdirde ilgilinin yokluğunda yapılır. Mahkemece tespit edilen bu bedel taşınmaz, kaynak veya irtifak hakkının kamulaştırma bedelidir. Kamulaştırma Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen süre içinde, kamulaştırma işlemine karşı hak sahipleri tarafından idarî yargıda iptal davası açılması ve idarî yargı mahkemelerince de yürütmenin durdurulması kararı verilmesi halinde mahkemece, idarî yargıda açılan dava bekletici mesele kabul edilerek bunun sonucuna göre işlem yapılır. Kamulaştırma işlemine karşı idarî yargıda iptal veya maddi hatalara karşı adli mahkemelerde açılacak düzeltim davalarında hangi idareye husumet yöneltileceğinin tebligat ve ilan belgelerinde açıkça belirtilmemiş veya yanlış gösterilmiş olması nedeniyle davada husumet yanlış yöneltilmiş ise, gerçek hasma tebligat yapılmak suretiyle davaya devam olunur. Dava sonucunda alınacak tescil kararıyla tapu tescil işlemleri ikmal edilir. Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin E. 2005/345 K. 2005/2793 kararına göre 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 18/3. maddesi uyarınca taşınmazın mülkiyeti üzerinde ihtilafın olması halinde, taşınmaz hakkındaki mülkiyet ihtilafı ile ilgili davanın tüm taraflarına aynı Kanunun 10. maddesi uyarınca tebligatların ve ilanların yapılması gerekmektedir. Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin E. 2002/5466, K. 2002/6720 kararına göre Kamulaştırma bedelinin tespiti, sadece zilyedin değil, sonradan ortaya çıkabilecek diğer hak sahiplerinin hukukunun korunması bakımından da zorunlu olup, idare ile tespit edilen zilyedin bedel konusunda uzlaşmaları, 2942 s. Kamulaştırma K. m. 18 ve 19 hükümlerinin uygulamasında söz konusu olamaz. Mahkemece kamulaştırılan taşınmazın değeri yöntemince tespit edilmeden, idarenin ve zilyedin kamulaştırma bedeli üzerinde anlaşmaları yeterli görülerek hüküm kurulması hatalıdır. 12) TAPUDA KAYITLI OLMAYAN TAŞINMAZLARIN TESCİLİ ve ZİLYEDİN HAKLARI TEİAŞ tarafından gerçekleştirilecek olan yapı ve tesislerin konumlanacağı sahaların henüz tapulaması veya kadastrosu yapılmayan yerlere isabet etmesi halinde ne şekilde uygulama yapılacağı ise Kamulaştırma Kanununun 19’uncu maddesinde belirtilmektedir. Bu itibarla TEİAŞ öncelikle, kamulaştırılması kararlaştırılan tapuda kayıtlı olmayan taşınmazın, 21.6.1987 tarihli ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16’ncı maddesinde sayılan kamu mallarından olup olmadığını ilgili yerlerden sormak suretiyle tespit etmelidir. TEİAŞ ilgili ünitesi tarafından yapılan bu araştırma sonucunda, kamulaştırılması kararlaştırılan tapuda kayıtlı olmayan taşınmazın, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16’ncı maddesinde sayılan kamu mallarından olmadığının, taşınmazın zilyedi mevcut olup da zilyetlikle iktisap iddiasında bulunulduğunun tespiti halinde TEİAŞ, Kamulaştırma Kanununun 9’uncu maddesi gereğince seçilen bilirkişiler marifetiyle mahallinde tahkikat yapar, delilleri toplar ve keyfiyeti bir tutanakla belirtir. Bu tutanakta, taşınmazın yüzölçümü, zilyedin kimliği, vergi kaydı, zilyetliğin başlangıç tarihi ve süresi, mülkiyeti kazanma şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirtilir. 9 TEİAŞ tarafından hazırlanan ve Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesi uyarınca toplanılan belgelerin tamamı, taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine verilerek, taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bu bedelin peşin ödenmesi karşılığında TEİAŞ adına tesciline karar verilmesi istenir. Mahkeme, taşınmazın kamulaştırma bedelini Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesinde belirtilen usulde ve sürede tespit eder. Mahkeme, TEİAŞ tarafından verilen bilgi ve belgelerden, zilyedin kamulaştırma tarihinde taşınmazı Türk Kanunu Medenisi hükümleri dairesinde ve zilyetlikle iktisap etmiş olduğunu belirtmeye yeterli gördüğü takdirde, kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin bilirkişi raporunu TEİAŞ’a, bu raporla birlikte TEİAŞ tarafından verilen diğer belgeleri tespit edilen zilyede tebliğ eder. Ayrıca taşınmazın durumu, o yerin en büyük mal memuruna bildirilmekle beraber, taşınmazın bulunduğu yerde çıkan mahalli gazetede ve Türkiye genelinde yayımlanan bir gazetede en az bir defa ilan edilir. İlanda; a) Taşınmazın bulunduğu yeri, mevkii, sınırı, miktarı, b) Zilyedin kimliği, c) Kamulaştırma bedelinin yatırılacağı banka, d) Konuya ve taşınmazın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerin, ilan tarihinden itibaren on gün içinde mahkemeye yazılı olarak bildirmeleri gerektiği, e) Hak sahiplerinin son ilandan itibaren bir ay içinde itiraz etmedikleri takdirde, kamulaştırma bedelinin zilyede ödeneceğine karar verileceği, belirtilir. Son ilandan itibaren otuz gün içinde Hazine veya üçüncü bir kimse tarafından itiraz edilmediği takdirde, mahkemece kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen miktarın, peşin ve nakit olarak zilyet adına ilanda belirtilen bankaya yatırılması ve yatırıldığına dair makbuzun ibraz edilmesi için TEİAŞ’a on beş gün süre verilir. Gereken hallerde bu süre bir defaya mahsus olmak üzere mahkemece uzatılabilir. TEİAŞ tarafından kamulaştırma bedelinin zilyet adına yatırıldığına dair makbuzun mahkemeye ibrazı halinde mahkemece, taşınmazın TEİAŞ adına tesciline ve kamulaştırma bedelinin zilyede ödenmesine karar verilir ve bu karar tapu dairesine ve paranın yatırıldığı bankaya bildirilir. Bu müddet içinde Hazine veya üçüncü şahıslar tarafından itiraz edilmesi halinde ise, mahkemece, tespit edilen kamulaştırma bedelinin ileride hak sahipliğini ispat edecek kişiye ödenmek üzere TEİAŞ tarafından ilanda belirtilen bankada açılacak üçer aylık vadeli hesaba yatırılmasından sonra, taşınmazın TEİAŞ adına tesciline karar verilir. Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin E:2006/5243, K:2006/7526 kararına göre; daha önce, davalı idare tarafından kamulaştırılarak kamulaştırma bedeli, o zaman belirlenen zilyetlerince açılan kamulaştırma bedelinin artırılması davası sonucunda o zamanki zilyetlerine ödenen taşınmazın, daha sonra, halen malik olan davacılara ait olduğu hükmen tespit edildiğinde ve bu yerin kamulaştırma sınırları içinde kaldığının belirlendiği durumda, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 19/4. maddesi uyarınca yeni malikin bedel artırım davasını açan zilyetlere karşı umumi hükümler dairesinde istihkak davası açması gerektiğinden, sorumluluğu bulunmayan idare aleyhinde yer bedelinin tahsiline ilişkin kabul kararı verilmemesi gerekmektedir. 10 13) İDARENİN TEK TARAFLI OLARAK KAMULAŞTIRMADAN VAZGEÇMESİ Kamulaştırma Kanununun dördüncü kısmının ikinci bölümü “Kamulaştırmadan Vazgeçme ve Geri Alma” başlığı altında üç maddeden ibaret olup,bunlardan 21’inci madde, idarenin kamulaştırmadan tek taraflı olarak vazgeçmesi halini açıklamaktadır. Buna göre, ihtiyaç doğurması halinde TEİAŞ, kamulaştırmanın her safhasında kamulaştırma kararı veren ve onaylayan yetkili merciin kararı ile kamulaştırmadan tek taraflı olarak kısmen veya tamamen vazgeçebilir. Şu kadar ki, dava sırasında vazgeçme halinde dava giderleri ile harç, harcanan emek ve işin önemi gözetilerek mahkemece maktu olarak takdir olunacak avukatlık ücreti TEİAŞ’a yükletilecektir. 14) TARAFLARIN ANLAŞMASIYLA VAZGEÇME VE DEVİR Kamulaştırmanın ve bedelinin kesinleşmesinden sonra taşınmazların kamulaştırma amacına veya kamu yararına yönelik herhangi bir ihtiyaca tahsisi lüzumu kalmaması halinde, keyfiyetin idarece mal sahibi veya mirasçılarına 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre duyurulmak suretiyle ve bu duyurma üzerine mal sahibi veya mirasçılarının, aldığı kamulaştırma bedelini üç ay içinde ödeyerek taşınmazını geri alabileceği;ancak, kamulaştırılan taşınmaza kamulaştırmayı yapan idare dışında başka bir idarenin, kamulaştırma yoluyla gerçekleştirebileceği bir kamu hizmeti amacıyla istekli olması halinde, yukarıdaki hükmün uygulanmayarak Kamulaştırma Kanununun 30’uncu veya 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununun 23 üncü maddesine göre işlem yapılacağı, Kamulaştırma Kanununun 22’nci maddesinde hüküm altına alınmıştır. 15) MAL SAHİBİNİN GERİ ALMA HAKKI Kamulaştırma bedelinin kesinleşmesi tarihinden itibaren beş yıl içinde, kamulaştırmayı yapan idarece veya Kamulaştırma Kanununun 22’nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca devir veya tahsis yapılan idarece kamulaştırma ve devir amacına uygun hiç bir işlem veya tesisat yapılmaz veya kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edilmeyerek taşınmaz olduğu gibi bırakılırsa, mal sahibi veya mirasçıları kamulaştırma bedelini aldıkları günden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte ödeyerek, taşınmazını geri alabilmekte,ancak,doğmasından itibaren bir yıl içinde kullanılmayan geri alma hakkı düşmektedir. Bir projenin gerçekleşmesi için birden fazla taşınmaz kamulaştırılmış ise,bu taşınmazların durumunun bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup,toplu yapılan kamulaştırmada bir parsele el atılmadığı iddiasıyla geri alma hakkının doğması mümkün bulunmamaktadır. 16) HAKLARIN SINIRLANDIRILMASI VE MÜLKİYETİN İDAREYE GEÇMESİ Hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi, mal sahibi için Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesi uyarınca mahkemece yapılan tebligatla başlamaktadır. Mülkiyetin idareye geçmesi ise mahkemece verilen tescil kararı ile olmaktadır. Mahkemece verilen tescil kararı tarihinden itibaren taşınmaz sahibinin, kamulaştırılması kararlaştırılan taşınmazda yeni inşaat veya ekim yapmak veya mevcut inşaatta esaslı değişiklikler meydana getirmek gibi kullanma hakları kalkmakta ve bundan sonra yapılanların değeri dikkate alınmamaktadır. 11 17) TRAMPA YOLU İLE KAMULAŞTIRMA Mal sahibinin kabul etmesi halinde kamulaştırma bedeli yerine, TEİAŞ’ın kamu hizmetine tahsis edilmemiş olan taşınmazlarından, bu bedeli kısmen veya tamamen karşılayacak miktarının verilmesi mümkün bulunmaktadır. Kamulaştırma bedeli yerine verilecek taşınmazın değeri, TEİAŞ’ın ihale komisyonunca, yoksa bu amaçla kuracağı bir komisyonca tespit edilir. Taşınmaz bedelleri arasındaki fark taraflarca nakit olarak karşılanır. Ancak, TEİAŞ’ın vereceği taşınmazın değeri, kamulaştırma bedelinin yüzde yüz yirmisini aşamaz. 18) ACELE KAMULAŞTIRMA Kamulaştırma Kanununda acele kamulaştırma yapılmasına imkan tanıyan koşullar arasında “aceleliğine Bakanlar Kurulunca karar alınacak haller” de yer almaktadır. Enerji tesisleri ile ilgili yatırımların acele işler kapsamında bulunduğuna dair Bakanlar Kurulu kararı uyarınca, TEİAŞ tarafından gerçekleştirilecek elektrik tesislerinin konumlanacağı alanların da Kamulaştırma Kanununun 27’nci maddesi çerçevesinde acele kamulaştırmaya tâbi tutulması mümkün bulunmaktadır. TEİAŞ Genel Müdürlük Makamınca verilmiş bulunan 27.05.2003 tarihli ve 1410 sayılı OLUR uyarınca, bir iletim tesisinin kamulaştırma işlemlerinin Kamulaştırma Kanununun 27’nci maddesi çerçevesinde acele kamulaştırmaya tâbi tutulup tutulmayacağına ilişkin kararın verilmesi, ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürünün yetkisinde bulunmaktadır. Kamulaştırma Kanununun 27’nci maddesi hükmünde, acele kamulaştırma uygulanacak durumlarda, gerekli olan taşınmazların kamulaştırılmasında kıymet takdiri dışındaki işlemler sonradan tamamlanmak üzere ilgili idarenin istemi ile mahkemece yedi gün içinde o taşınmazın, Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesi esasları dairesinde ve 15’inci maddesi uyarınca seçilecek bilirkişilerce tespit edilecek değerinin, idare tarafından mal sahibi adına 10’uncu maddeye göre yapılacak davetiye ve ilânda belirtilen bankaya yatırılarak o taşınmaza el konulabileceği belirtilmektedir. Madde metnindeki bu ifadelerin dışında herhangi bir açıklama yer almadığından, uygulamada yaşanan bazı sorunlarla karşılaşılmaması bakımından konunun genel hukuk kuralları çerçevesinde değerlendirilmesi ihtiyacı bulunmaktadır. Bu ise TEİAŞ ilgili ünitesi için görevli avukat tarafından her aşamada yapılacak takiple sağlanabilmektedir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca kamulaştırma işlemlerine başlanan ve mahkeme kanalıyla kıymetlendirmeleri yapılarak bedelleri bankaya yatırılan kamulaştırmalarda devamı işlemlerin hemen yapılmayarak, sürüncemede bırakılması halinde ileride, kamulaştırma bedeli olarak bankaya yatırılan bedelden daha yüksek maliyette bir bedelin ödenmesi gündeme gelebileceğinden, 27. madde uyarınca kamulaştırma yapılan durumlarda kamulaştırma işlemlerinin aşağıda belirtilen hususlar dikkate alınarak en kısa sürede sonuçlandırılması Teşekkülümüz yararına olacaktır. 27. maddeye göre bilirkişilerce belirlenen bedeller, 10. maddeye göre mahkemelerin belirlediği nitelikte bir “kamulaştırma bedeli” olmayıp, kamulaştırmayı yapan idarelerin kamulaştırmaya tabi tuttukları taşınmaza acele el koymalarının yasal gerekçesini oluşturan bir bedelden ibarettir. Bu maddeye göre açılan davalar, acele kamulaştırma nedeniyle değer tespiti ve taşınmaza el koyma istemine ilişkin olduklarından, mahkemelerce bedel konusunda verilen kararlar sadece değer tespiti niteliğinde olup, anlaşmazlığı çözümleyen nihai bir karar mahiyetinde bulunmadığı ve Kamulaştırma Kanununun 11 ve 12. maddelerine göre yapılan tespitler, kamulaştırma işlemleri tamamlanmadan yerine getirildiği için; mal sahiplerinin tüm haklarının tebligat üzerine kullanılabileceği cihetle, niteliği itibarıyla 27. madde aşamasında kararın temyiz edilmesi mümkün değildir. 12 Ancak, bu durum, hiçbir zaman temyiz edilemez anlamına gelmemektedir. Zira, 27. madde metninde de yer aldığı gibi, “Kıymet takdiri dışındaki işlemler sonradan tamamlanmak üzere…” denilmek ve devamında da Kanunun 10. maddesine atıfta bulunulmak suretiyle kıymet takdirinden sonraki uygulamaların varlığına işaret edilmektedir. Buna göre, yukarıda belirtildiği şekilde yapılan istem üzerine mahkemece seçilen bilirkişilerce belirlenen bedelin bankaya yatırılması sonrasında taşınmaza el konulmaktadır. Ancak, esas önemli konular bundan sonra başlamaktadır; 27. madde uyarınca bilirkişilerce tespit edilen bedel, Grup Müdürlüklerince yapılan değerlendirmeler sonucunda ( -ki burada, acele el koyma sonrasında yürütülmek üzere Teşekkülümüzün talep edeceği hukuki ve idari girişimler sırasında ihtiyaç duyulacak olan hızlı refleksi sağlamak amacıyla 27. maddeye göre gerçekleştirilecek kamulaştırma işlemleri sürecinde doğru maliklerle ilişkilendirilmiş çok sağlam ve eksiksiz bir adres tespiti ile gerçek ve geçerli değeri öngören bilimsel bir bedel tespitine ihtiyaç bulunduğu, bu itibarla, 27. madde uygulamalarında da bu hususların mutlaka yerine getirilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır) kabul edilebilir bulunuyorsa, Kanunun 8. maddesi uyarınca malike resmi taahhütlü bir yazıyla bildirimde bulunularak, taşınmazının anlaşma yoluyla satın alınmak istendiği belirtilir ve böylelikle, anlaşma sağlanması halinde anlaşma tutanağı tutulmak ve malikten rıza-i ferağ alınmak suretiyle tapu tescili gerçekleştirilir. Bu şekilde malike yapılan çağrı sonrasında malikle anlaşma sağlanamaması halinde anlaşmazlık tutanağı düzenlendikten sonra, veya anlaşma sağlandığı halde tapuda ferağa gelmemesi halinde en kısa sürede Kanunun 10. maddesindeki esaslara göre asliye hukuk mahkemesinde bedel tespit ve tapu tescil davası açılmalı; şayet kullanılacaksa, temyiz süreci de titizlikle takip edilerek, Teşekkülümüz lehine bir bedel farkının oluşması halinde bunun ilgilisinden tahsili konusuna ilişkin dava seyri hukuk servisi ile birlikte hareket edilmek suretiyle titizlikle takip edilmeli ve sonuçlandırılmalıdır. 27. madde uyarınca bilirkişilerce tespit edilen bedelin, Grup Müdürlüklerince (27. maddeye göre gerçekleştirilecek kamulaştırma işlemleri sürecinde yapılacak bilimsel bedel tespitine göre) yapılacak değerlendirmeler sonucunda uygun bulunmaması halinde ise; Kanunun 8. maddesi uyarınca malike resmi taahhütlü bir yazıyla bildirimde bulunularak, taşınmazının anlaşma yoluyla satın alınmak istendiği belirtilir ve Grup Müdürlüklerince belirlenen uygun bedel üzerinden pazarlık görüşmeleri yapılmalı; bunun sonucunda anlaşma sağlanması halinde anlaşma tutanağı tutulmak ve 27. madde uyarınca bilirkişilerce tespit edilerek bankaya yatırılan bedel ile anlaşma sağlanan bedel arasındaki farkın Teşekkülümüze iade edilmesi temin edildikten sonra malikten rıza-i ferağ alınmak suretiyle tapu tescili gerçekleştirilmelidir. Anlaşma sağlanamaması halinde ise anlaşmazlık tutanağı düzenlendikten sonra ve en kısa sürede yukarıda belirtilen sürece ilişkin bilgilerin yanı sıra, Grup Müdürlüklerince yapılan kıymetlendirmeye ilişkin bilgiler ve karşı görüşlerimizi gerekçeleriyle destekleyen raporun da yer aldığı dava dosyası ile asliye hukuk mahkemesinde Kanunun 10. maddesine göre bedel tespit ve tapu tescil davası açılmalı; temyiz süreci de titizlikle takip edilerek, Teşekkülümüz lehine bir bedel farkının oluşması halinde bunun ilgilisinden tahsili konusuna ilişkin dava seyri hukuk servisi ile birlikte hareket edilmek suretiyle titizlikle takip edilmeli ve sonuçlandırılmalıdır. Sonuç olarak; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesine göre yapılacak kamulaştırmaların, taşınmaza el koyma işleminden sonra, mutlaka ve mümkün olan en kısa 13 zamanda, doğru ve eksiksiz adresler ile gerçekçi kıymetlendirme bilgileriyle birlikte 8. ve 10. maddelere göre devam ettirilen bir pazarlık ve yargı süreciyle sonuçlandırılması esas olduğundan, bu yöndeki uygulamanın titizlikle yürütülmesi gerekmektedir. Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E. 2008/1494, K. 2008/3602 kararında: “2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti davasında mahkemece, mahallinde keşif yapılıp bilirkişi raporu alınmadan Kamulaştırma Kanunun 27. maddesi uyarınca (daha önce) yapılan değerlendirmede belirlenen bedele hükmedilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Mahkemece, Kamulaştırma Kanununun değişik 10. maddesi uyarınca inceleme ve işlem yapılmamıştır. (Buna göre) 2942 sayılı Kanununun 27. maddesi uyarınca tespit edilen bedel kamulaştırma bedeli değildir. Tarafların uzlaşmaması ve tapuda ferağ verilmemesi halinde, idarece aynı Kanunun 10. maddesine göre açılan tespit ve tescil davasında, aynı Kanunun 15/son maddesine göre dava tarihi itibarıyla taşınmazın değeri tespit edilmelidir. Bu nedenle; bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak taşınmazın niteliği tespit edilip arazi ise net gelirine, arsa ise emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden acele kamulaştırma dosyasındaki verilerle yetinilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir.” denilmektedir. Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin E. 2005/287 K. 2005/750 kararına göre; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 27. maddesine göre tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile tespit ve tescil davası sonunda saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye geri ödenmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece arta kalan kısım için davacının dava açmakta muhtariyetine şeklinde hüküm kurulmasına gerek olmamakla birlikte bu hususun özellikle Grup Müdürlüğü avukatlarınca Mahkeme nezdinde ifade edilmesi gerekmektedir. 19) GİDERLERİN ÖDENMESİ Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesi uyarınca kamulaştırma bedelini tespit edecek olan mahkeme heyetinin harcırahları, 15’inci maddesi uyarınca mahkemece oluşturulan bilirkişilerin ve keşifte dinlenilen muhtarın mahkemece takdir edilecek ücretleri ile, tapu harçları ve Kamulaştırma Kanununun gerektirdiği diğer giderler kamulaştırmayı yapan idare olması sebebiyle TEİAŞ tarafından ödenecektir. 20) BİR İDAREYE AİT TAŞINMAZIN DİĞER İDAREYE DEVRİ Kamu tüzel kişilerinin ve kurumlarının sahip oldukları taşınmaz,kaynak veya irtifak hakları diğer bir kamu tüzel kişisi veya kurumu tarafından kamulaştırılamamaktadır. Böyle durumlarda iki idare arasında yapılacak taşınmaz devrinde uyulacak hususlar Kamulaştırma Kanununun 30’uncu maddesiyle düzenlenmiştir. Taşınmaza, kaynak veya irtifak hakkına ihtiyacı olan idare, Kamulaştırma Kanununun 8’inci maddesi uyarınca bedelini tespit eder. Bu bedel esas alınarak ödeyeceği bedeli de belirterek mal sahibi idareye yazılı olarak başvurur. Mal sahibi idare devire muvafakat etmez veya altmış gün içinde cevap vermez ise anlaşmazlık, alıcı idarenin başvurusu üzerine Danıştay ilgili idarî dairesince incelenerek iki ay içinde kesin karara bağlanır. 14 Taraflar bedelde anlaşamadıkları takdirde; alıcı idare, devirde anlaşma tarihinden veya Danıştay kararının tebliği tarihinden itibaren otuz gün içinde, Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesinde yazılı usule göre mahkemeye başvurarak, kamulaştırma bedelinin tespitini ister. Bu durumda yapılacak yargılamada mahkemece, 29.6.1938 tarihli ve 3533 sayılı Kanun hükümleri uygulanmaz. Mahkemece, 10’uncu maddede öngörülen usule göre kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen miktarın, peşin ve nakit olarak mal sahibi idareye verilmek üzere belirleyeceği bir bankaya yatırılması ve yatırıldığına dair makbuzun ibraz edilmesi için alıcı idareye on beş gün süre verilir. Gereken hallerde bu süre bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilir. Alıcı idare tarafından kamulaştırma bedelinin mal sahibi idare adına bankaya yatırıldığına dair makbuzun ibrazı halinde mahkemece, taşınmazın alıcı idare adına tesciline ve kamulaştırma bedelinin mal sahibi idareye ödenmesine karar verilir ve bu karar, tapu dairesine ve paranın yatırıldığı bankaya bildirilir. Tescil hükmü kesin olup tarafların bedele ilişkin temyiz hakları saklıdır. Bu suretle devir alınan taşınmaz, kaynak veya irtifak hakkı, sahibinden kamulaştırma yolu ile alınmış sayılır ve devir amacı veya devreden idarenin izni dışında başkaca bir kamusal amaçla kullanılamaz. Aksi takdirde devreden idare, Kamulaştırma Kanununun 23’üncü maddesi uyarınca taşınmazı geri alabilir. Bu hususta tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerh verilir. Bu itibarla, TEİAŞ tarafından ihtiyaç duyulan sahaların herhangi bir kamu idaresine ait araziye isabet etmesi halinde yukarıda belirtilen yasal süreç dikkate alınmak koşuluyla uygulama yapılmalıdır. Aynı şekilde, başka bir kamu kurum veya kuruluşunun TEİAŞ mülkiyetindeki bir sahadan yer talep etmesi halinde de bu esaslara uyulacaktır. Ancak, talep edilen sahanın TEİAŞ’ın faaliyetlerini engelleyip engellemediği ve ilerisi için ihtiyaç duyulan bir saha olup olmadığı hususlarının eksiksiz ve isabetli bir şekilde değerlendirilmesi bakımından,TEİAŞ’ın ilgili yatırımcı ve/veya işletmeci ünitesinin konu hakkındaki görüşleri mutlaka alınmalı ve buna göre hazırlanacak takrir ile Yönetim Kurulu kararına bağlanmalıdır. Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin E. 1994/10830 K. 1994/13319 kararı uyarınca “Taşınmaz sahibi ile ihtiyaç sahibi tüzel kişi veya kurumlar taşınmazın devri hususunda anlaşamamış iseler, anlaşmazlık Danıştay ilgili dairesince kesin hükme bağlanır. Burada açıklanan Danıştay kararı, bir kamulaştırma kararı değil, taşınmazın kendisine devrini isteyen kamu tüzel kişisi veya kurumunun, o mala ihtiyacı olduğunun tespiti kararıdır. Yasal olarak bu karar Kamulaştırma Kanununun 5. maddesinde açıklanan "kamu yararı kararı" olmayıp, mahiyeti itibariyle, taşınmazın kamu yararına kullanılmasında ihtiyaç bulunduğunun tespitine ilişkin ve sonucu itibariyle mülkiyetin devrini içerir. O halde, tarafların bedelde anlaşamamaları halinde, değerlendirme tarihinin tespitinde Danıştay Kararının tarihi dikkate alınmalıdır.” Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun E. 2007/5-744 K. 2007/743 kararı uyarınca Taşınmazın, kamulaştırma işlemleri tamamlanıp tescil işlemi tamamlanmadan başka bir idarece kamulaştırılmak suretiyle idare adına tescili Kamulaştırma Kanunu'nun 30. maddesinin uygulanmasını gerektiren yeni bir olgu niteliğinde olup; görülmekte olan davanın, davalı mirasçılarına karşı devam edilmesine olanak bulunmadığından anılan taşınmaz için 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30.maddesinin uygulanması gerekmektedir. DANIŞTAY 1. DAİRE E. 2004/607 K. 2005/307 kararına göre; “Nazım imar planını yapmak, onaylayarak uygulamak, büyükşehir ulaşım ana planını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak, 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ile büyükşehir belediyesine verilmiş görevlerden olduğuna göre, 2942 sayılı Yasanın 30. maddesi uyarınca, taşınmaz, kaynak 15 veya irtifak hakkına ihtiyacı olan ve bu nedenle devir talebinde bulunmaya yetkili kamu tüzel kişisinin, ASKİ Genel Müdürlüğü değil, Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı olması gerekmektedir.” 21) YASAK İŞLER ve EYLEMLER, KESİN ŞERH Kamulaştırma Kanununun 31. maddesi yasak işler ve eylemleri belirlemektedir. Buna göre; a) Kamulaştırma Kanununun 15’inci maddesi uyarınca oluşturulan bilirkişilerin, kendilerine mahkemece takdir edilen ücret dışında herhangi bir suretle çıkar sağlamaları. b) Mahkemece Kamulaştırma Kanununun 10’uncu maddesi uyarınca yapılan tebligat, davet veya ilanen tebliğden sonra taşınmazın başkasına devir ve ferağ veya temliki. c) Dava giderlerinin avukat veya dava vekilleri veya onlar adına hareket edenler tarafından kabullenilmesi. d) Kamulaştırma bedelinin tamamının veya bir kısmının nakden veya başka bir şekilde, avukat veya dava vekili veya onlar adına hareket edenler tarafından mal sahibine önceden ödenmesi. e) Kamulaştırma bedelinin tamamının veya bir kısmının avukat veya dava vekili veya onlar adına hareket edenlere ait olacağının kararlaştırılması. f) Yukarıda yazılı bentlerde yasaklanan fiillerin avukat veya dava vekillerince bizzat veya aracı ile mal sahibine teklif edilmesi veya bunlara yardımcı olunması, yasak işler ve eylemler olarak belirlenmiştir. Yargıtay 18.Hukuk Dairesi E. 2005/5137 K. 2005/7277 kararına göre; Kamulaştırma Kanunu'nun amaç ve kapsamından açıkça idari yargının görev alanına girdiği belirtilmeyen hususlarla ilgili uyuşmazlıkların adli yargıda çözümlenmesi gerekeceği anlaşılmaktadır. Kamulaştırma şerhinin silinmesine ilişkin ihtilaflarda idari yargının görevli olduğuna dair anılan kanunda bir hüküm bulunmamaktadır. Buna rağmen yerel mahkemece idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir B) ORMAN İŞLERİ : 1) HUKUKİ DAYANAK: Genel Müdürlüğümüze ait tesislerin orman sayılan alanlara rastlaması halinde, işgal edilen ormanlık alanlar için 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre işlem yapılmayıp, 6831 sayılı Orman Kanununun 17’nci maddesi gereğince (özel durumlardan kaynaklanan özel süreler haricinde genellikle) 49 yıl müddetle izin ve irtifak hakkı alınmakta ve bedelleri de 05.04.1995 tarih ve 22249 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmeliğin ‘Tahsil Edilecek Bedeller’ bölümündeki maddeler uyarınca ve Orman Genel Müdürlüğü ile TEİAŞ arasında akdedilmiş bulunan 04.04.2002 tarihli Protokol kapsamında taahhütnamelerinde belirtilen hususlar dikkate alınarak ödenmektedir. 2) ÖDENEN BEDELLER: Bu yerler için izin başlangıcında ilçe esasına göre taahhüt senetleri düzenlenmekte olup, düzenlenen bu taahhüt senetlerine esas olmak üzere, tesis edilecek enerji iletim hatlarının ormanlık alanda kat edeceği mesafe ve güvenlik genişliği dikkate alınarak m² cinsinden ormanlık alana isabet eden miktarları belirlenmektedir. Belirlenen bu miktarlar dikkate alınarak tesis olunan enerji iletim hattının tamamına ait güncel proje maliyet bedeli dikkate alınıp ormanlık alana isabet eden kısmı üzerinden şu bedeller ödenmektedir: 16 a-Arazi tahsis bedeli: Ormanın değer kaybı ve arazi kullanma bedeli toplamından oluşup izne konu edilen sahaya ait olmak üzere ormanlık alana isabet eden proje maliyet bedelinin(%05 ) binde beşi oranında ödenen bedeldir. b-Ağaçlandırma bedeli: İzin verilen sahanın izin bitiminde ağaçlandırılması amacıyla ödenen bedel olup, izne konu edilen sahanın m²’si esas alınarak Orman Genel Müdürlüğü tarafından belirlenmektedir. c-Bakanlık fonu (ORKÖY fonu): 6831 sayılı Orman Kanununun 1744 sayılı Kanunla değişik ek 3.maddesine dayalı olarak kurulan Orman Köylülerini Kalkındırma Fonuna ödenen bedeldir. Anılan maddenin (c) bendi gereğince izne konu edilen sahada yapılacak tesisin ormanlık alana isabet eden proje bedelinin (% 3) yüzde üçü oranında ödenmektedir. d-Ağaçlandırma Fonu: 4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanununun 9. maddesi ( g ) bendine göre alınan bedel olup, izin verilen sahada kurulacak tesisin ormanlık alana isabet eden proje bedelinin (% 2 ) yüzde ikisi oranında ödenmektedir. Bu bedellerden yalnızca “arazi tahsis bedeli” izin süresince her yıl ödenmekte olup, diğer bedeller, sadece bir defaya mahsus olmak üzere izin başlangıcında ödenmektedir. Bu bedel her yıl, bir önceki yıl bedelinin deflatör katsayısı ile çarpımı suretiyle bulunan bedel üzerinden ödenmektedir. 3) ÖRNEK: ….. ili,…… ilçesi hudutları dahilindeki 33.644,62 m².lik ormanlık sahada izin-irtifak hakkı tesisi için; Hattın Toplam Proje Maliyeti : 250.000,00 YTL Ormanlık alana isabet eden kısmının Proje Maliyet Bedeli : 97.173,22.-YTL Ormanlık Alana isabet eden kısmın proje maliyet bedeli üzerinden hazırlanan taahhüt senedinin 04.04.2002 tarihli Protokol ve 22.03.2007 tarih ve 26470 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ORMAN SAYILAN ALANLARDA VERİLECEK İZİNLER HAKKINDA YÖNETMELİK hükümlerine uygun olarak hesaplanıp tanzim edilmesi gerekmektedir. Bu durumda; taahhüt senedine göre ödenmesi gereken bedeller aşağıda gösterilmiştir: a) Yıllık kullanma bedeli (%0,5) : 485,87.-YTL + KDV (Her yıl) b) %3 OR-Köy Özel ödenek gel. : 2.915,20.-YTL + KDV (Bir defa) c) %2 Ağaçlandırma özel öd. gel. : 1.943,46.-YTL + KDV (Bir defa) d) Ağaçlandırma bedeli (OGM) : 17.660,06.-YTL + KDV (Bir defa) Ayrıca, Yıllık kullanma bedelinin, izin süresi olan 49 ile çarpılması suretiyle belirlenen 23.807,63.-YTL ana para üzerinden %07,5 oranında Damga Vergisinin de (178,56.- YTL) başlangıçta ve defaten ödenmesi gerekmektedir. Netice olarak; ilgili Orman İdaresi tarafından hazırlanan taahhüt senedi örnekleri Grup Müdürlüklerince Genel Müdürlüğe imzalanmak üzere gönderilir. Genel Müdürlükçe kontrol edilerek imzalanan taahhüt senetleri sonucunda belirtilen bedeller ilgili Grup Müdürlüğünce ilgili Orman İdaresinin banka hesap numaralarına tesis ismi ile ana para ve kdv miktarları ayrı ayrı belirtilmek suretiyle ödenir; yapılan ödeme üzerine ormanlık sahanın Teşekkülümüz faaliyetinde kullanılması amacıyla orman idaresi ile grup müdürlüğü arasında teslim tesellüm tutanağı düzenlenir ve sahaya el atılır. Burada önemli olan ormanlık saha içinde tesis edilecek tesisin kapladığı gerçek alan ile yapılacak tesisin o yıl içindeki ormanlık alana isabet eden proje maliyet bedelidir. Çünkü bu kıstaslar olmadan yukarıda sıralanan bedellere ulaşmak imkansızdır. 17 Yukarıda belirlenen bedeller haricinde Teşekkülümüzce Orman İdaresine ayrıca bir teminat bedeli ödenmemektedir. C) İMAR İŞLERİ : 1) İMAR MEVZUATININ AMACI VE KAPSAMI İmar Kanunu, yerleşme yerleri ile bu yerlerdeki yapılaşmaların plan, fen, sağlık ve çevre şartlarına uygun teşekkülünü sağlamak amacıyla düzenlenmiş olduğu için TEİAŞ tesislerinin de bu Kanun kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu Kanunun yanı sıra çevre, sağlık, kıyı, orman, taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları, belediye, gecekondu, turizm, tarım-köy, afet, özel çevre, vakıflar ve GAP mevzuatının mekana ilişkin hükümleri de tesislerimizin bağımlı olduğu diğer mevzuatı belirlemektedir. Belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında kalan yerlerde yapılacak planlar ile inşa edilecek resmi ve özel bütün yapılar bu Kanun hükümlerine tâbi olduğundan dolayı TEİAŞ tarafından gerçekleştirilecek tüm yapıların İmar Kanunu ve ilgili yönetmeliklerine uygun olarak tesis edilmesi gerekmektedir. 2) PLAN-RUHSAT SÜRECİNDEKİ ANA AŞAMALAR TEİAŞ tarafından herhangi bir (bina ve tesis) yapı gerçekleştirilmeden önce imar mevzuatına uygunluğun sağlanması bakımından; 1. Yürürlükte bulunan bir imar planı içine isabet eden enerji iletim hatlarımız ile imar planı içinde veya dışında olsun tüm trafo merkezlerimizin yapılaşma amacına uygun bir alan tahsisinin ilgili imar planları vasıtasıyla yaptırılması ve bunun ilgili idareye (belediye ve mücavir alan sınırları içinde ilgili belediyelere/ belediye ve mücavir alan sınırları dışında ilgili valiliklere/ özel kanunları uyarınca plan onama merciinin başka idareler olması durumunda ise bu idarelere) onaylatılarak, yasal askı süresi sonunda kesinleştirilmesi, 2. Trafo Merkezleri için, İmar Kanununun 18’inci maddesinde belirtilen esaslara uygun (parselasyon planı) imar uygulamasının yaptırılıp, ilgili idaresine onaylatılarak,askı süresi sonunda kesinleştirilmesine müteakiben imar parseli üzerinden tapularının temin edilmesi, 3. İmar Kanununun 26’ncı maddesi uyarınca ruhsata tâbi yapılar için inşaat ruhsatı alındıktan sonra; ruhsata tâbi olmayan yapılar için ise inşaata başlanacağının ilgili idareye bildirilmesi suretiyle inşaata başlanması, gerekmektedir. Danıştay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun E. 1974/2 K. 1976/2 sayılı, 29.1.1976 tarihli kararına göre; (kamulaştırma) kanuna dayanılarak yapılacak kamulaştırmalarda, kamulaştırma konusu taşınmazlar imar planlarında belirtilmiş maksat dışında kamulaştırılamayacağından, ancak imar planları bu yolda usulü dairesinde değiştirildiği takdir de bu değişikliğe uygun kamulaştırma yapılabilecektir. 3) KAMUYA AİT YAPI VE TESİSLERDE İMAR PLANI ZORUNLULUĞU Kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılacak veya yaptırılacak yapılara, imar planlarında o maksada tahsis edilmiş olmak, plan ve mevzuata aykırı olmamak üzere mimari, statik, tesisat ve diğer her türlü fenni mesuliyetin bu kamu kurum ve kuruluşlarınca üstlenilmesi ve mülkiyetin belgelenmesi kaydıyla avan projeye göre ruhsat verileceği, İmar Kanununun 18 26.maddesiyle hüküm altına alınmış olup bu husus, “Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik” , “Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği” ve “Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği” kapsamında da hüküm altına alınmıştır. Burada genellikle karıştırılan bir durum vardır o da; bazı yapıların ruhsata tâbi olmamasının, tesislerimizin konumlandığı alanın imar planına tâbi olmadığı gibi algılanmasıdır. Oysa, diğer kamu kurum ve kuruluşlarınınkinde olduğu gibi, TEİAŞ tarafından gerçekleştirilecek olan yapı ve/veya tesislerin konumlanacağı alanların da yürürlükteki imar planlarında “kullanım amacımıza” tahsis edilmiş olması gerekmektedir. Yani, TEİAŞ tarafından inşa edilen yapı ve tesislerin inşaat ruhsatına tâbi olup olmaması, bu yapı ve tesislerin kurulu bulunduğu alan için imar planı tahsis şartını ortadan kaldırmamaktadır. Bu itibarla, TEİAŞ tarafından gerçekleştirilecek olan yapı ve tesislerin konumlanacağı alanların mutlaka, imar planında kullanım amacına uygun olarak tahsis ettirilmesi ve İmar Kanununda belirtilen esaslara uygun olarak ilgili idarelere onaylatılarak kesinleştirilmesi gerekmektedir. Yürürlükte mevcut bir imar planının bulunması ve bu plan içinde konumlanacak şekilde bir iletim tesisimiz (enerji iletim hattı ve/veya trafo merkezi) olması halinde, mevcut olan bu imar planında tadilat yaptırılmak ve ilgili idareye onaylatılmak suretiyle TEİAŞ kullanım amacına uygun bir tahsis ve onay sağlanmalıdır. Şayet TEİAŞ tarafından inşa edilecek tesis bir iletim hattı değil de, trafo merkezi/şalt sahası ya da sosyal tesis gibi bir yapı/tesis ise, bunların kurulacağı saha yürürlükte olan herhangi bir imar planının sınırları içerisine isabet etmese bile bu saha için, kullanım amacına uygun olarak bir mevzii imar planı yapılmalı ve bu öneri plan ilgili idareye onaylatılmalıdır. Mevcut bir imar planının sınırlarına bitişik olan sahalar için ise mevzii imar planı değil, ilave imar planı yapılması gerekmektedir. Ancak, burada dikkat edilmesi gereken husus, yapı/tesisin kurulacağı sahanın üst plan olarak herhangi bir çevre düzeni planı sınırları içerisinde yer alıp almadığının belirlenmesidir. Zira, çevre düzeni planı ilke, esas ve kararlarına aykırı imar planı yapılamadığı gibi, çevre düzeni planı sınırları içerisinde mevzii imar planı da yapılamamakta ve çevre düzeni planı ile yapılaşma kararı alınmış alanlar için yapılacak imar planları, mevzii imar planı olarak değerlendirilememektedir. Ayrıca, çevre düzeni planı ile yapılaşma kararı getirilen alanlarda, kentsel ve kırsal yerleşmelerde yapılacak imar planlarının; alan bütününde veya çevre düzeni planında belirlenen etaplara ve/veya çevre düzeni planı ilke ve kararlarına uygun önceliklere göre yapılması esastır. Çevre düzeni planında tarım alanı, meralık, makilik-fundalık vb. kullanım kararı getirilmiş alanlarda konut, sanayi, turizm, enerji, vb. yapılaşma amaçlı uygulama yapılamayacağından, yapı ve tesislerimiz için ihtiyaç duyulan alanlara ait imar planı tadilatlarının mutlaka ve varsa, her ölçekteki imar planında ve mevzuatta belirlenen sıralamaya göre yapılması ve ilgili idare/idarelere onaylatılması gerekmektedir. Bayındırlık ve İskan Bakanlığının plan yapım yetkisini devrettiği birden fazla idareyi kapsayan planlama çalışmalarında, koordinasyon bu Bakanlığa ait olduğundan ve planlama alanı içinde yer alan idarelerin planlama sürecine katılımı, görev, yetki ve sorumlulukları ve alt ölçek plan yapımı ile ilgili esaslar, gerektiğinde protokolle belirlendiğinden; TEİAŞ yapı/tesis yerlerine ilişkin imar planlarının yapım ve onay aşamalarındaki muhataplarının hangi idare ya da idareler olduğunun belirlenmesi konusunun ve zaman içindeki mevzuat değişikliklerinin titizlikle takip edilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. 19 D) TEŞEKKÜLÜMÜZCE TESİS EDİLECEK/ETTİRİLECEK OLAN ENERJİ İLETİM TESİSLERİ: TEİAŞ Genel Müdürlüğü-Çevre, Emlâk ve Kamulaştırma Dairesi Başkanlığı ile tüm İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlükleri bünyesinde faaliyetlerine devam eden Kamulaştırma Servislerinin çalışmalarının kapsamında; 1-) 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve TEİAŞ Ana Statüsü gereğince APK Dairesi Başkanlığınca hazırlanarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Devlet Planlama Teşkilatı’nca onaylanan Yatırım Programı kapsamında tesis edilecek olan enerji iletim hatları ile trafo merkezleri, 2-) Sistem kullanımı açısından kapasitenin yetersiz olması nedeniyle genişleme yatırımı veya yeni yatırım yapılmasının gerekli olduğu ve yeterli finansmanın mevcut olmadığı hallerde, bağlantı yapmak isteyen gerçek veya tüzel kişi tarafından ilgili mevzuat kapsamındaki teknik standartlar sağlanmak koşuluyla 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa göre Kullanıcılarla imzalanan Bağlantı ve Sistem Kullanım Anlaşmaları çerçevesinde TEİAŞ adına tesis edilecek olan enerji iletim hatları ile trafo merkezleri, 3-) İşletmede bulunan ancak, gerek kamu kurum ve kuruluşlarınca gerekse taşınmazından enerji iletim hattı geçen özel kişilerce Türk Medenî Kanunu çerçevesinde deplasman talebinde bulunulan enerji iletim hatlarından İletim Şebekeleri İşletme Bakım Dairesi Başkanlığınca da (İŞİB) kabul görerek Yönetim Kurulu Kararı alınarak protokol imzalanan enerji iletim hatları, bulunmaktadır. 1-) Yatırım Programı Kapsamında Tesis Edilecek Enerji İletim Tesisleri 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Ana Statüsü gereğince Teşekkülümüzce Yatırım Programına alınmak suretiyle tesis edilecek enerji iletim hatları için; APK Dairesi Başkanlığınca tüm İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüklerinden de görüş almak suretiyle oluşturulan Yatırım Programı Taslağı üzerinde görüşme yapmak üzere Genel Müdürlük ilgili birimleri ile tüm İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüklerinin katılımı sonucunda Haziran ayında Yatırım Programı toplantıları düzenlenir. Yapılan bu toplantılar ve Yönetim Kurulumuzca alınan karar sonrasında hangi iletim tesisinin nereye yapılacağı hususu Teşekkülümüz açısından kesinleştirilerek Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına onaya, oradan da Devlet Planlama Müsteşarlığına gönderilir. DPT’den onaydan çıkan bir sonraki yıl Yatırım Programı kesinleşmiş olarak takriben Ağustos ayında ilgili birimlere gönderilir. Kesinleşen Yatırım Programı kapsamındaki yeni enerji iletim tesisleri ve devam eden enerji iletim tesislerinin isabet ettiği mülkiyetlerin edinimi ile ilgili olarak 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 3.maddesinin son bendi uyarınca yeterli kamulaştırma ödeneğinin temini amacıyla her yıl ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüklerinden her bir enerji iletim tesisi için yatırım programına konu yıl içinde harcanabilecek kamulaştırma ödeneğinin bildirilmesi istenir. İlgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüklerinin, kendi kamulaştırma hizmeti bakımından sorumlu olduğu alanda kalan enerji iletim tesislerinden her biri için ayrı ayrı 20 olarak bildirmiş olduğu kamulaştırma ödenekleri, Çevre, Emlâk ve Kamulaştırma Dairesi Başkanlığı tarafından Mali İşler ve Finans Yönetimi Dairesi Başkanlığına bildirilmek suretiyle yeteri kadar kamulaştırma ödeneği İşletme Bütçesinde ayrılır. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus, o yıl Yatırım Programında olmayan enerji iletim tesisleri için herhangi bir harcama yapılamayacağı gibi kamu yararı kararı da alınamayacağıdır. Bu itibarla; Yatırım Programında olmayan ve dolayısıyla da kamulaştırma ödeneği ayrılmayan herhangi bir enerji iletim tesisi için kamulaştırma açısından işlem yapılamayacağından öncelikle o tesisin Teşekkülümüzce tesis edilebilecek hale getirilmesinin sağlanması, bunun için de Yatırım Programına ithal edilmesi ve sonrasında ise, ilgili Grup Müdürlüğü için ayrılan ve kamulaştırma bedeli harcanmayan bir projeden Yatırım Programına ithal edilen yeni projeye ödenek aktarımı yapılması gerekmektedir. Ayrıca, ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlükleri tarafından proje bazında istenilen kamulaştırma ödenekleri, Grup Müdürlüğü kamulaştırma servislerinin o yıl içinde yapabilecekleri kamulaştırma miktarı göz önünde tutularak ve bir önceki yılda yapılan kesin harcamalar açısından gerçekleşme oranları baz alınarak bir kestirim yapılmak suretiyle belirlenmelidir. Teşekkülümüz Yatırım Programına alınarak kamulaştırma ödeneği ayrılan enerji iletim tesislerinin kamulaştırma ve tesisine ilişkin projelerden bazıları Genel Müdürlük birimleri veya ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlükleri tarafından emaneten yapılmakta iken bazıları ise Genel Müdürlük veya ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüklerince ihale yoluyla tamamlatılmaktadır. Emaneten veya ihaleten yaptırılan projeler sonucunda Teşekkülümüzce tesis edilecek enerji iletim tesislerinin isabet ettiği taşınmazların mülkiyet edinimleri (gerek mülkiyet gerekse irtifak hakkı ) ile varsa her ölçekteki imar planlarındaki tadilat ve tahsisleri yukarıdaki kanunlar ve uygulamalar kapsamında yaptırılarak tesis ihalesinin yapılması için hazır hale getirilmektedir. 2-) Bağlantı Anlaşmaları Kapsamında Tesis Edilecek Enerji İletim Tesisleri 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu kapsamında; gerçek veya tüzel kişilerin (Kullanıcılar), iletim sistemine bağlantı ve sistem kullanım taleplerinin, ilgili mevzuat gereğince müstakil olarak iletim faaliyetini yürütmekle görevli TEİAŞ tarafından eşit taraflar arasında ayrım gözetilmeksizin karşılanması zorunludur. Bu kapsamda; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna (EPDK) lisans başvurusu yapan Kullanıcıların yapacakları üretim şirketi, otoprodüktör, otoprodüktör grubu, dağıtım şirketi ya da tüketicilerin iletim sistemine erişmelerini sağlamak için EPDK’nca, yapılacak tesisin bağlantısı için TEİAŞ görüşü alınır. Bu çerçevede; EPDK tarafından lisans verilen Kullanıcıların iletim sistemine bağlantı taleplerinin APK Dairesi Başkanlığınca uygun bulunması üzerine Teşekkülümüz ile Kullanıcılar arasında Bağlantı Anlaşmaları imzalanır. Bağlantı Anlaşmalarında(BA); Kullanıcıların almış oldukları lisanslar çerçevesinde üretilecek enerjinin enterkonekte sisteme bağlantısı için gerekli olan yeni trafo merkezi veya mevcut trafoda ilave fider ile yaklaşık olarak kaç km uzunluğunda ve hangi karakteristikte enerji iletim hattı yapılacağı tariflenmektedir. BA imzalandıktan sonra Kullanıcılar tarafından yapılacak olan tesislerin bedelinin %20’sine karşılık gelen miktarda öngörülen kamulaştırma bedelinin %20’sinin peşin 21 olarak yatırıldığı, geriye kalan %80’inin de her an nakde çevrilebilir banka teminatı olarak temin edildiğine dair makbuz ve evrakın Mali İşler ve Finans Yönetimi Dairesi Başkanlığına verilmesi üzerine, BA yürürlüğe girmekte olup, yürürlüğe giren tüm BA’ları APK Daire Başkanlığı tarafından kullanıcının yanı sıra, ilgili Daire Başkanlıkları, Çevre, Emlâk ve Kamulaştırma Dairesi Başkanlığı ile ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüklerine gönderilmektedir. Teşekkülümüz yetkilileri ile Kullanıcılar tarafından imzalanarak maddi yükümlülüklerin yerine getirilmesi üzerine yürürlüğe giren BA’ları kapsamında; genellikle enerji iletim hattı olacak şekilde ( bazen trafo merkezi de olabilmekte) tarif edilen işin özelliğine göre; Kullanıcılar tarafından yaptırılarak Enerji İletim Hatları Proje Tesis Daire Başkanlığı -Etüt Müdürlüğünce onaylanan güzergah planı ve direk tevzi listesinin (DTL) Çevre, Emlâk ve Kamulaştırma Dairesi Başkanlığına aktarılmasını müteakiben, kamu yararı kararı (KYK) alınabilmesi için öncelikle Yönetim Kurulu Kararı alınarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı onayına sunulur. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı tarafından onaylanarak kamu yararı oluşan güzergah boyunca; Bağlantı Anlaşmaları Ek-i kısmında tarif edilen kamulaştırma planlarının hazırlanması (ormanlık sahaya isabet eden kısımlar için orman haritalarının yapılması) ve onayı, imar planı varsa tadilatı ve onayı, gerekli tüm izinlerin alınması, kıymet takdirine esas oluşturacak verilerin toplanması, kamulaştırma işlemlerinin ikmali için gerekli formların doldurulması ve diğer bilgi-belgelerin temini, Kullanıcılar tarafından yapılmakta ya da yaptırılmak zorunda olup, ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlükleri bu esnada bu işlerin yapılıp/yapılmadığı hususunun kontrolü ile yukarıda ve Bağlantı Anlaşmaları Ek-i kısmında tarif edilen işlerin yapılması için koordinasyonunu sağlamalı, (gerekmesi halinde ilgili İdareler nezdinde girişimde de bulunmak suretiyle) destek yazılarını hazırlamalı ve çalışmaların seyrini dikkatle izlemelidir. “Elektrik Piyasası Şebeke Yönetmeliği” 7.Maddesinin 3.paragrafı, “Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği” 38.Maddesinin 6.paragrafı, ve “BAĞLANTI ANLAŞMASI” “Birinci Bölüm” “Madde-5 Karşılıklı Yükümlülükler” kısmının “A.İletim Sistemi Varlıklarının Kullanıcı Tarafından Tesis Edilmesi veya Ettirilmesi:” alt maddesinin 1.paragrafında da ifade edildiği üzere “Sisteme bağlantı yapılması halinde, sistem kullanımı açısından kapasitenin yetersiz olması nedeniyle genişleme yatırımı veya yeni yatırım yapılmasının gerekli olduğu ve yeterli finansmanın mevcut olmadığı hallerde, söz konusu yatırım TEİAŞ adına bağlantı yapmak isteyen gerçek veya tüzel kişi tarafından ilgili mevzuat kapsamındaki teknik standartlar sağlanarak yapılabilir veya finansman koşulları TEİAŞ tarafından uygun bulunması halinde gerçek veya tüzel kişi tarafından finanse edilebilir. Bu durumda; gerçekleşen yatırıma ait toplam harcama tutarı, sisteme bağlantı yapan gerçek veya tüzel kişi ile TEİAŞ arasında yapılacak bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması çerçevesinde kullanıcının sistem kullanım bedelinden düşülür.” hükmü çerçevesinde Bağlantı Anlaşması kapsamında tesis edilen/edilecek olan enerji iletim tesislerinin aidiyet bakımından Teşekkülümüz uhdesinde olduğu ve Teşekkülümüz Yatırım Programında olup da tesis ihalesine çıkılan Teşekkülümüze ait enerji iletim tesisleriyle aynı nitelikte olduğu, sadece yukarıdaki hükümde de açıkça belirtildiği üzere Teşekkülümüzce yeterli finansmanın bulunamamış olması sebebiyle Yatırım Programına ithal edilememiş olduğundan Bağlantı Anlaşması kapsamında tesis edildiği ve bu sebeple de Teşekkülümüze ait enerji iletim tesisleri kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Ayrıca; Bağlantı Anlaşması kapsamında, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinin de bir gerekçesini oluşturan ve Kullanıcı tarafından kamulaştırma harcamalarına ilişkin olarak Teşekkülümüze verilen avanstan, bunun yeterli gelmemesi halinde de bu hesaba mahsuben Kullanıcıdan istenecek ilave kamulaştırma bedelinden karşılanmak üzere yapılan tüm kamulaştırma harcamaları ve kamulaştırma ile ilgili diğer giderlerin tıpkı Teşekkülümüz 22 İşletme Bütçesinden çıkıyormuşçasına titizlikle takip edilmesi ve Bağlantı Anlaşmalarının birçok hükmünde de yer aldığı üzere, “Sistem Kullanım Bedeli”nin düşük olmasına yönelik ifadeler bağlamında asgari düzeyde tutulmasına özen gösterilmesi gerekmektedir. Zira; “EK-4 TESİS SÖZLEŞMESİ” başlıklı bölümünün“MADDE 3. KARŞILIKLI YÜKÜMLÜLÜKLER” kısmının “8) Kullanıcıya Borçlanılan Toplam Miktarın Ödenmesi” başlıklı alt maddesinde de belirtildiği üzere “Madde 2’de belirtilen ve Kullanıcı tarafından tesis edilecek varlıklar için Kullanıcıya borçlanılan toplam maliyeti,onaylı projeler baz alınarak kesinleştirildikten sonra ,YTL olarak sabitlenecek ve tesis edilen varlığın geçici kabul tarihinde, Kullanıcıdan peşin alınmış sistem kullanım ücreti olarak değerlendirilecektir.Geçici kabul tarihindeki sistem kullanım ücretleri varlık maliyeti karşılanana kadar değiştirilmeyecektir. Borcun tamamı ödeninceye kadar sistem kullanım ücreti alınmayacaktır.” hükmü uyarınca geçici kabul tarihinde “Sistem Kullanım Bedeli” ile eşitlenen harcanan toplam maliyet bedelinin, Teşekkülümüzün tek gelir kaynağı olan “Sistem Kullanım Bedeli”ni baskı altına alan bir unsur oluşturmadan geri ödenmesinin sağlanması için gerekli çabanın gösterilmesi gerekmektedir. Ayrıca, Orman Arazilerinin Tahsisi Hakkında Yönetmelik ve buna göre düzenlenecek taahhüt senedi hükümleri uyarınca ilgili orman idaresine yapılması gereken ve ilgili mevzuattan kaynaklanan ve kaynaklanabilecek (Ağaçlandırma Fonu, Orköy Fonu ve Ağaç Bedelleri ile taahhüt senetlerinin imzalanmasından sonra; ilk yıldan itibaren, iletim tesislerinin enerjilendirildiği tarihte içinde bulunulan yıl da dahil olmak üzere, orman idaresine ödenmesi gereken Yıllık Kullanım Bedelleri gibi) tüm bedel ödemelerinin de Kullanıcı tarafından karşılanmak üzere, Kullanıcı tarafından kamulaştırma harcamalarına ilişkin olarak Teşekkülümüze yatırılmış olan avanstan yapılması gerekmektedir. Tesisin enerjilendirildiği yıldan sonraki yıl ve takip eden yıllara ait yıllık kullanma bedelleri ise TEİAŞ tarafından ödeneceğinden, tesisin geçici kabul tarihlerinin grup müdürlükleri tarafından Çevre, Emlak ve Kamulaştırma Dairesi Başkanlığına geciktirilmeden bildirilmesi esastır. 3-) Deplasman Protokolleri Kapsamında Tesis Edilecek Enerji İletim Hatları İşletmede bulunan, ancak, gerek kamu kurum ve kuruluşlarınca gerekse taşınmazından enerji iletim hattı geçen özel kişilerce Medeni Kanun çerçevesinde deplasman talebinde bulunulan enerji iletim hatlarından İletim Şebekeleri İşletme Bakım Dairesi Başkanlığınca da kabul görerek Yönetim Kurulu Kararı alınarak protokol imzalanan enerji iletim hatları için; a-) Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Yapılacak Protokollerde; işletmede bulunan ancak, herhangi bir kamu kurum ve kuruluşunun Teşekkülümüze ait enerji iletim hattının geçtiği güzergaha Teşekkülümüzden daha fazla ihtiyaç duyması ve yapılacak bu projenin de başka bir yerde yapılmasının mümkün olmaması halinde ( baraj inşaatı, sulama kanalı, karayolları, devlet demir yolu, hastane v.b. gibi) oluşan kamu yararı kapsamında Teşekkülümüz İletim Şebekeleri İşletme Bakım Dairesi Başkanlığı ile ilgili kamu kurum ve kuruluşu arasında daha önceden hazırlanmış standart deplasman protokolleri imzalanmaktadır. Bu protokollerdeki hükümler doğrultusunda tarif edilen kamulaştırma planlarının hazırlanması (ormanlık sahaya isabet eden kısımlar için orman haritalarının yapılması) ve onayı, imar planı varsa tadilatı ve onayı, gerekli tüm izinlerin alınması, kıymet takdirine esas oluşturacak verilerin toplanması, kamulaştırma işlemlerinin ikmali için gerekli formların doldurulması ve diğer bilgi-belgelerin temini, Kullanıcılar tarafından yapılmakta 23 ya da yaptırılmak zorunda olup, ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlükleri bu esnada bu işlerin yapılıp/yapılmadığı hususunun kontrolü ile Protokollerde tarif edilen işlerin yapılması için koordinasyonunu sağlamalı, (gerekmesi halinde ilgili İdareler nezdinde girişimde de bulunmak suretiyle) destek yazılarını hazırlamalı ve çalışmaların seyrini dikkatle izlemelidir. Protokoldeki önemli hususlardan biri de eski güzergahın, deplasman talebi sahibi kamu kurum ve kuruluşunun mülkiyetinde bulunan sahalara isabet eden kısmındaki irtifak haklarının TEİAŞ tarafından bedelsiz olarak terkin edilecek olması; direk yerlerinin ise TEİAŞ ilgili Grup Müdürlüğünce belirlenecek rayiç değeri üzerinden o kamu kurum ve kuruluşuna tapuda devir edilecek olmasıdır. Ancak, yeni güzergahtaki direk yeri miktarının, eski güzergahtaki kamu kurum ve kuruluşu mülkiyetine isabet eden direk yeri miktarından az olması durumunda aradaki fark miktarın tapu devrine esas TEİAŞ ilgili Grup Müdürlüğünce belirlenen rayiç bedeli, tescil işlemini müteakiben o kamu kurum ve kuruluşu tarafından TEİAŞ'a ödenecektir. Yeni güzergahta dikilecek direk yerleri ve kurulacak irtifak haklarından orman sayılan yerlere, milli park, askeri bölge, sit vb. alanlara rastlayan kısımlarına ilişkin olarak ilgili idaresinden alınması gereken izin/irtifak hakkına yönelik yapılacak müracaatlar TEİAŞ ilgili Grup Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilecek olmakla birlikte, buna ilişkin işlemlerin takip ve sonuçlandırılması deplasman talebi sahibi kamu kurum ve kuruluşu tarafından yürütülecektir. Orman Arazilerinin Tahsisi Hakkında Yönetmelik ve buna göre düzenlenecek taahhüt senedi hükümleri uyarınca; 1).İlgili orman idaresine ödenmesi gereken ve ilgili mevzuattan kaynaklanan ve kaynaklanabilecek (Ağaçlandırma Fonu, Orköy Fonu, Ağaç Bedelleri ve yıllık kullanma bedeli gibi) ilk yıla ait tüm bedeller TEİAŞ ilgili Grup Müdürlüğünün yazılı isteminden itibaren protokolü imzalayan kamu kurum ve kuruluşu tarafından TEİAŞ ilgili Grup Müdürlüğünün ilgili hesaplarına ödenecektir. 2).İşin tamamlanma sürecinin 1 (bir) yılı aşarak devamı yıllara sarkması durumunda; tesisin enerjilendirildiği yıl da dahil olmak üzere enerjilendirilinceye kadar Orman İdaresine ödenecek yıllık kullanma bedelleri deplasman talebi sahibi kamu kurum ve kuruluşunun yükümlülüğünde olup, izin başlangıç tarihi dikkate alınarak o kamu kurum ve kuruluşu tarafından TEİAŞ ilgili Grup Müdürlüğünün ilgili hesaplarına ödenecek ve ödendiğine dair belgeler derhal TEİAŞ’a intikal ettirilecektir. 3).Tesisin enerjilendirildiği yıldan sonraki yıl ve takip eden yıllara ait yıllık kullanma bedelleri ise TEİAŞ ilgili Grup Müdürlüğü tarafından ödenecektir. b-) Gerçek Kişiler veya Özel Hukuk Tüzel Kişileri ile Yapılacak Protokollerde; işletmede bulunan, ancak, gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerinin arazisinde kalmakla birlikte 4721 sayılı Medeni Kanunun 791.maddesi uyarınca “İrtifak hakkı, yüklü taşınmazın yalnız bir kısmının kullanılması koşuluyla kurulmuşsa, bu taşınmazın maliki, menfaatini ispat etmek ve giderlerini üstlenmek kaydıyla; irtifakın, hakkın kullanılmasını güçleştirmeyecek biçimde taşınmazın başka bir yerine naklini isteyebilir.” hükmü kapsamında yapılacak deplasmana ilişkin direk yerlerinin mülkiyet kamulaştırma alanları ile hat güzergahının irtifak haklarına esas tel salınım gabari genişliklerinin tamamının bir bütün halinde, tapuda deplasman talebinde bulunan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetinde tescilli taşınmazlar içerisinde kalması hususu, bu protokolün temel şartıdır. 24 Kendi mülkiyeti içinde kalmayıp başkasının arazisine taşarak (irtifak hakkı dahi olsa) yapılacak herhangi bir projede kamu yararı oluşmayacağından uygulanması hukuki açıdan mümkün olmadığı gibi yapılan protokollere de aykırılık teşkil edecektir. Kaldı ki 24.07.2006 tarih ve 5043 sayılı Genel Müdürlük OLUR’unda da açıkça belirtildiği üzere; 1-) Tadilat talepleri İŞİB’e yapılacaktır. 2-) İŞİB’ce, gelen tadilat taleplerin yapılabilirliği İŞİB, EİHPTDB, ilgili İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüğü ve talep sahibinden oluşacak heyetçe incelenecektir. 3-) Heyet raporuna göre tadilat projelerinin hazırlanması talep sahibinden istenecektir. 4-) Tadilat projeleri İŞİB tarafından EİHPTDB’na aktarılarak incelenmesi istenecektir. 5-) EİHPTDB tarafından uygun bulunması halinde projeler İŞİB’ e geri gönderilecektir. 6-) Uygun bulunan projelere göre tadilat işinin yapılması için İŞİB’ce Yönetim Kurulu Kararı alınacaktır. 7-) Yönetim Kurulundan olumlu karar çıkması halinde protokol hazırlanarak onaylı projelerle birlikte talep sahibine gönderilerek kontrollük bedelinin yatırılması istenecektir. 8-) Kontrollük bedeli yatırılarak imzalanan protokol kapsamında işlemler ikmal edilecektir. Burada önemli olan, tadilat projelerinin onayı sırasında yeni dikilecek direk yerlerinin tamamı ile irtifak hakkı gabarilerinin tamamının talep sahibine ait taşınmazların içinde kalıp kalmadığının tespitidir. Bu tespit yapılıp,onaylı projeler kapsamında imzalanan protokoller çerçevesinde protokollerdeki hususlar ve kamu kurum ve kuruluşları protokollerinde açıklanan hususlar kapsamında kamulaştırma işlemleri ikmal edilmelidir. E) KAMULAŞTIRMA HARİTASI VE İMAR PLANI İŞLERİ: 1- GENEL ESASLAR : Kamulaştırma haritası ve imar planı işlerinin bir bağlantı anlaşması veya bir deplasman protokolü kapsamında kullanıcılar tarafından yapılması ya da TEİAŞ ilgili grup müdürlüğü tarafından ihale yoluyla bir yükleniciye yaptırılması durumunda kullanıcıların, yüklenicilerin ve TEİAŞ’ın dikkat etmesi ve uyması gereken teknik şartlar ile uygulama esasları aşağıda belirtilmiştir: a- Kullanıcı/Yüklenici, yapılacak olan kamulaştırma haritasının ve imar planı tadilatlarının ikmali için gerekli tüm araç, gereç, malzeme ve ekipmanı temin edecek; TEİAŞ ile akdedilen sözleşmedeki tüm işleri eksiksiz ve kusursuz olarak yerine getirecektir. b- Sözleşmede Kullanıcı/Yüklenici tarafından yapılması tanımlanan işlerin İŞ SAHİBİ olarak TEİAŞ adına kontrolü, onayları ve kabulleri ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğü tarafından gerçekleştirilecek ve işin yürütülmesi sırasında ihtiyaç duyulması halinde Kullanıcı/Yüklenici’nin talebi üzerine ilgili mercilere muhatap yazılması gereken destek yazıları da iletim tesis ve işletme grup müdürlüğü tarafından yazılacaktır. İşlerin ilgili idareler nezdindeki takibi ve sonuçlandırılması ise Kullanıcı/Yüklenici tarafından sağlanacaktır. 25 2- KAMULAŞTIRMA HARİTALARI: a- Kullanıcı/Yüklenici’nin yapacağı arazi ve büro çalışmalarına ilişkin olarak: -Arazi çalışmaları ve bu çalışmaların değerlendirilmesi Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği (B.Ö.H.H.B.Ü.Y) esaslarına uygun olarak ve kayıt üniteli elektronik ölçme aleti veya GPS cihazları kullanılarak yapılacaktır. -Kamulaştırma haritaları ve imar planları, ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğünün görüşleri doğrultusunda, yürürlükteki mevzuata uygun olarak hazırlanacaktır. -Kullanıcı/Yüklenici, işe başlarken öncelikle, TEİAŞ’ın (EİHPTDB-Etüt Müdürlüğü) onaylayacağı direk tevzi, profil ve güzergah planını esas alarak direk merkezlerinin zemine aplikasyonlarını yapacaktır (mevcut tesisler için gerekli olmayıp, yeni tesis edilecek projelerde yapılacaktır). Kamulaştırma haritaları da bu onaylı direk tevzi, profil ve güzergah planı esas alınarak hazırlanacaktır. Ancak, etüt-tevziat projesi ile arazideki fiilî durum arasında bir uyuşumsuzluk var ise TEİAŞ Enerji İletim Hatları Proje ve Tesis Dairesi Başkanlığının (EİHPTDB-Etüt Müdürlüğünün) uyuşumsuzluk ile ilgili görüşüne göre kamulaştırma haritası hazırlanacaktır. - Kullanıcı/Yüklenici tarafından hazırlanacak kamulaştırma haritaları ile bunlara ait teknik ve idari çalışmalar 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma, 3402 sayılı Kadastro, 3194 sayılı İmar kanunları çerçevesinde, B.Ö.H.H.B.Ü.Y, Tescile Konu Olan Harita ve Planlar Yönetmeliği (TE-KO) ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce (TKGM) ve ilgili kurum ve kuruluşlarca yayımlanan ve yayımlanacak olan yönetmeliklere uygun olarak yapılacaktır. Yapılan bu çalışmalar , ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğüne ve ilgili kadastro müdürlüklerine onaylatılacaktır. -Etüt-tevziat projesine göre aplikasyonu yapılacak olan direk yerleri ve someler, kamulaştırma haritasına esas poligon ve nirengi olarak kullanılmayacaktır. b- Kadastro gören yerlerde, kamulaştırma haritalarının hazırlanması için gerekli olan kadastro paftaları, tapu kayıtları ve diğer bilgi ve belgeler Kullanıcı/Yüklenici tarafından TKGM veya mahalli kuruluşlarından temin edilir ve yapılacak tüm çalışmalar yukarıda sayılan esaslar çerçevesinde yapılır. Paftaları grafik yöntemle yapılmış olan yerlerdeki işlemler, ilgili kadastro müdürlüklerinin görüşü doğrultusunda yapılır. Kadastro müdürlüklerinin talebi halinde kamulaştırma sınırlarının kadastro paftalarına geçirilmesi ve diğer fenni çalışmaları Kullanıcı/Yüklenici gerçekleştirecektir. c- Kadastro görmeyen yerlerde hazırlanacak kamulaştırma haritaları, öncelikle B.Ö.H.H.B.Ü.Y.’ne ve TKGM’nin TE-KO Sınırlandırma Haritaları Kontrol Yönergesine uygun olarak yapılır ve ilgili kadastro müdürlüklerinden onay alınır. Kadastrosu yapılmayan sahalarda güzergah; sağa ve sola 50’şer metre olmak üzere 100 m genişliğindeki bütün parseller dikkate alınarak, İŞ SAHİBİ sıfatıyla TEİAŞ adına ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğünün talebi ile 2942 Sayılı Yasanın 9.Maddesi uyarınca belirlenen ve yeminleri yaptırılmış (yemin zabıtları alınacak ) mahalli bilirkişilerin göstereceği sınırlara göre tamamı ölçülerek kapatılacaktır. Parsellerin hat ekseninden 200 metreden fazla uzaması halinde 200 m’den sonrası açık bırakılabilecektir. Parsellerin içinde veya sınırındaki bütün tabii ve suni tesisler alınacak, özel işaretleri planlarında gösterilecek, komşu parsel sınır çıkışları ve nüfus bilgilerine esas ad, soyadı ve baba adlarına göre zilyetleri belirtilecektir. Taşınmazların bulunduğu il, ilçe, köy mülkî sınırları, semt mevkî adları, yol, nehir, dere vb. isimleri tespit edilip planlarına işlenecektir. Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki boşluklar planlara dahil edilerek tabii sınırlara göre tahditleri yapılacaktır. Zilyetlik zaptı veya tapu uygulama tutanaklarının düzenlenmesi ve imzalanması aşamasında ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğünün görevlendirdiği elemanı 26 bulunacaktır. 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 9.maddesine göre görev yapan komisyona çalıştıkları günler için yapılacak ödemelerde TEİAŞ tarafından belirlenen ücretler esas alınacak ve araziye götürüp getirme giderleri ile sair masraflar Kullanıcı/Yüklenici tarafından karşılanacaktır. İş bitiminde bilirkişi ücretleri ödeme belgeleri ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğü’ne teslim edilecektir. Güzergah boyunca kadastro gören ve görmeyen tescil harici yerlerdeki direk ve irtifak kamulaştırması tescillerinin yapılabilmesi için ilgili kadastro müdürlüklerinin görüşleri doğrultusunda teknik belgeler düzenlenecektir. d- Kullanıcı/Yüklenici, onaylı direk tevziat çizelgesi ile hat karakteristiği ve buz yükü bölgesine göre gabari hesaplarını yaparak, direk tipi ve numaralarına göre kamulaştırma alanlarını hesaplayacaktır. -Kamulaştırma haritalarında pafta giriş ve çıkışlarındaki parseller kapalı olarak çizilecektir. Hat yönünde gabari altına isabet eden parsellere ilçe bazında 1’den başlayarak kurum dosya numarası verilecektir. -Mülkiyete esas olan parsellerin yanı sıra, güzergah boyunca yer alması halinde ormanlık sahalar, tescil harici vb. yerler de gözetilmek suretiyle her biri için kesintisiz dosya numarası verilerek bütünlük sağlanacaktır. -Kamulaştırma haritaları, kadastro paftası ölçeğinde olacak ve en az 30 cm genişliğindeki şeritvarî altlıklara ilçe ve köy sınırları da belirtilmek suretiyle çizilecek olup, aşağıdaki bilgileri içerecektir. 1- Harita ölçeği, 2- Direklere ilişkin ara mesafeleri, koordinat değerleri, tipleri, direk numaraları ve kamulaştırma alanları, 3- Karelaj ve buna ait koordinat yazısı, 4- Kadastro paftasında bulunup bulunmadığına bakılmaksızın ölçülen, kamulaştırma sınırlarındaki tüm yapılar, 5- Pafta bölüm çizgileri, pafta adları, ada ve parsel numaraları, daire içersine alınmış idari dosya numaraları, 6- Ormanlık alanlara ait kesintisiz, başlangıç ve bitim sınırlarını gösterir plan. Ormanlık sahada sahanın başlangıç ve bitim noktalarına planda ili, ilçesi, işletmesi, ormanlık sahada kat edilen km, ormanlık sahada tesis edilecek irtifak hakkı miktarı (direk yerleri dahil) yazılacaktır. 7- Planlar ilçe bazında rulo olarak yapılacaktır. Planların sonuna her köy bazında kamulaştırmaya tâbi parsellerle ilgili bilgiler (idari dosya no, ada no, parsel no, maliki, tapu alanı, hesaplanan alan, kamulaştırılacak alan ve irtifak hakkı alanı…vs.) tablo halinde yazılacaktır. Kamulaştırma planlarında TEİAŞ’ın istediği şekilde antet konulacaktır. e- Direk merkezlerine ait koordinat bilgileri (kartezyen ve coğrafi koordinatlar birlikte olacak şekilde) direk yüksekliklerini de belirtmek suretiyle (direğin zeminden olan yüksekliğini gösteren proje veya tesis değeri) ayrı bir dosya şeklinde TEİAŞ’ın istediği formatta hazırlanarak sunulacaktır. f- Parsel kayıtlarındaki malik ve ilgililerinin (davalı olması halinde itiraz eden ve edilenlerin de) açık adresleri Kullanıcı/Yüklenici tarafından temin edilecektir. Kadastro gören ve görmeyen yerler için TKGM yönetmeliklerine ve yönergelerine uygun olarak güzergah kamulaştırma sınırları içindeki taşınmazlara ait değişiklik tescil beyannameleri Kullanıcı/Yüklenici tarafından hazırlanacak olup; TEİAŞ’tan temin edilecek salınım diyagramlarına göre kamulaştırma ve irtifak alanları aşağıdaki esaslara uygun olarak hesaplanıp ve tersim edilecektir. 27 g- Gabari: Alttaki formüle ve şekle göre hesaplanarak TEİAŞ lehine kurulan irtifak hakkı alanıdır. Formül U=2x(b+c) U+2x(b+e) 1 S1= x 2 m a –( 4 ) 2 1 S2=U x a 2 TOPLAM İRTİFAK ALANI: S = 2 x S1+ S2 c S1 U e b S2 S1 m m 2b GÜZERGAH EKSENİ b e c 1/4a 1/4a 1/2a a m=İstimlak edilen direk alanı (direk tiplerine göre İŞ SAHİBİ tarafından verilir.) a= İki direk arasındaki mesafe b= Konsol boyu e= Emniyet mesafesi U= Sağ ve sol irtifak hakkı sınırı genişliği toplamı c= Maksimum Salınım ve+emniyet mesafesi S= Toplam irtifak alanı 28 h- Kamulaştırma ve irtifak hakkı sınırlarının parsel sınırlarını kestiği noktaların koordinatları hesaplanır. Alan hesapları Yönetmelik esaslarında yapılır. Tecviz dışı farklar için kadastro müdürlüğünün görüşü doğrultusunda gerekli düzeltmeler yapılır. i- Hazırlanacak sözleşme ve şartnamelerde, Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliğine (B.Ö.H.H.B.Ü.Y) aykırı olmayan hükümlerin uygulanacağı belirtilmelidir. 3- İMAR PLANLARININ HAZIRLANMASI : a- Tesisi yapılacak enerji iletim hattı (EİH) güzergahının isabet ettiği taşınmazlarda Kamulaştırma Kanunu hükümleri uyarınca yapılacak mülkiyet ve irtifak hakkı kamulaştırmalarına ait kamulaştırma kararlarına esas olmak üzere; güzergahın imar planı içerisinde olup olmadığı Kullanıcı/Yüklenici tarafından araştırılarak, ilgili idarelerden (Belediyelerden/Valiliklerden ve özel kanunlarında belirtilen diğer idarelerden) belgelendirilmek suretiyle TEİAŞ’ne yazılı olarak bildirilecektir. Bildirimin gerçeği yansıtmaması halinde doğabilecek tüm hukuki ve mali yükümlülükler ile sorumluluklar Kullanıcı/Yüklenici’ye ait olacaktır. Güzergahın imar planları dışında olması halinde, hangi idarenin sorumluluğunda olduğu (tarım arazisi, mera, orman vb.) Kullanıcı/Yüklenici tarafından araştırılıp belgesiyle birlikte ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğüne bildirilecektir. b- Kullanıcı/Yüklenici’nin bu kapsamda yapacağı bildirim üzerine güzergahın, yürürlükte bulunan herhangi bir ölçekteki onaylı imar planı olan sahadan geçmesi halinde; kamulaştırma planları kesinleştikten (ilgili kadastro müdürlüklerince onaylanması ve bunların İŞ SAHİBİ sıfatıyla TEİAŞ adına ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğü tarafından kabul edilmesinden) sonra, varsa her ölçekteki imar planlarına EİH güzergahının gabarileri esas alınarak işlenmesi ve direk (pilon) yerlerinin TEİAŞ amacına yönelik tahsis işlemleri için gereken “Tadilat İmar Planları” ilgili makamlara (Belediye /Valilik, varsa özel kanunlarında belirli diğer idarelere) onaylatılmak üzere meri mevzuattaki esas ve usullere uygun olarak Kullanıcı/Yüklenici tarafından hazırlanacaktır. c- Kullanıcı/Yüklenici, hazırlayacağı bu tadilat teklifini, tespit ve temin ettiği tasarruf belgeleri (tapu kaydı, malikler, ölü malikler, varisler, bunlara ait adresler vb.) ile birlikte ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğüne teslim edecektir. Kullanıcı/Yüklenici, ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğünün uygun bulması halinde söz konusu imar planlarını, iletim tesis ve işletme grup müdürlüğünün geç 15 gün içerisinde vereceği destek yazısı ile birlikte plan onama mercii ilgili idarelere sunacaktır. Plan tadilatlarının plan onama mercii ilgili idareler nezdinde usulüne uygun olarak onaylatılması işlerinin takibi Kullanıcı/Yüklenici tarafından yapılacak ve sonucunda onaylı tadilat imar planları ile buna esas onama kararlarını (Belediyelerde meclis kararlarını, diğer idarelerde ise ilgili mevzuatla tanımlanan kurul/meclis kararlarını) temin ederek ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğüne intikalini sağlayacaktır. d- Kullanıcı/Yüklenici tarafından, ilgili plan onama mercii idareye sunulmak üzere hazır hale getirilen ve İŞ SAHİBİ sıfatıyla TEİAŞ adına ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğü tarafından da uygun görülerek benimsenen ve ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğünün vereceği destek yazısı ekinde (Kullanıcı/Yüklenici tarafından sunulmak ve titizlikle takip edilmek suretiyle) ilgili plan onama mercilerine verilen tadilat imar planı tekliflerinin ilgili onama merci idareler tarafından onanmaması halinde; onama mercii idareler tarafından bildirilecek değişiklik teklifinin ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğü tarafından uygun bulunması koşuluyla yeni tadilatların hazırlanması da Kullanıcı/Yüklenici’nin yükümlülüğünde olup; bunun hazırlanarak onay merciine tekrar sunulması da Kullanıcı/Yüklenici’nin sorumluluğunda olacaktır. 29 4- TEİAŞ’a TESLİM EDİLECEK DOKÜMANLAR: a- Kadastro teşkilatının ve TEİAŞ’ın “uygun gördüğü sayıda ve nitelikte, ilgili kadastro müdürlüğünce onaylanmış kamulaştırma haritası (en az bir takımı TEİAŞ’ta bırakılacaktır.) b- Zemindeki nirengi, poligon, parsel ve direk ölçülerine ait hesap özetleri ve ciltleri. c- GPS ile ölçüşmüş ise RINEX formatında nirengi poligon ölçüleri. d- Sayısal ortamdaki ham ölçülere ait datalar.(disket ortamında) e- Kamulaştırma haritasının TKGM’nce onayından sonra, TKGM standartlarında hazırlanmış, TEİAŞ’ın ve Kadastro Müdürlüğü’nün uygun gördüğü sayıda ve nitelikte, değişiklik tescil beyannamesi . f- Tapu sicil müdürlüklerinden alınacak, kamulaştırılacak olan tüm parsellere ait en az iki adet tapu kayıt sureti (üzerindeki tüm kayıtlı bilgiler şerh, ipotek, haciz v.b. takyidat gösterilecektir) g- Senetsiz olan yerlere ait zilyet zabıtları veya tapu uygulama tutanakları. h- Kamulaştırma haritasının TKGM’nce onayından sonra, kamulaştırma sınırları içerisinde kalan tüm parsel maliklerine, ölü malikler varsa bunların mirasçılarına, takyidat sahibi alakadarlarına, parselin davalı olması halinde itiraz eden ve edilenlerine ait bilgiler ile bunların adres tespitleri ve bunlarla ilgili yapılan yazışmalar, bilgi-belge ve dokümanlar TEİAŞ’ın belirleyeceği formatta bilgisayar ortamında derlenerek teslim edilecektir. i- Kamulaştırılacak tüm taşınmazların parsel bilgileri ve malik bilgilerinin kaydedildiği 2 adet CD. (TEİAŞ’ın uygun gördüğü formatta) j- Kamulaştırma haritasının tüm teknik çalışmalarının kaydedildiği 2 adet CD. (TEİAŞ’ın uygun gördüğü formatta) k- Güzergahın imar planları dahilinde kalan kısımları için, ilgili onay mercii idare tarafından onaylanmış imar paftaları ile buna ilişkin onama kararları. 5- KAMULAŞTIRMA HARİTALARININ ve İMAR PLANLARININ ONAYLANMASI: Kullanıcı/Yüklenici ile TEİAŞ arasında akdedilmiş olan sözleşme ve şartnamelere uygun olarak hazırlanacak kamulaştırma haritaları ve imar planları, mevzuatta tanımlı ilgili onay mercii idarelere teslim edilmeden önce kontrol amacıyla Kullanıcı/Yüklenici tarafından İŞ SAHİBİ sıfatıyla TEİAŞ adına ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğüne sunulacaktır. İşe ait dokümanların sunuluş şekli şu sıra ile olacaktır. 1- Yukarıda “TEİAŞ’a TESLİM EDİLECEK DOKÜMANLAR” başlığı altındaki 4.maddede sayılan kamulaştırma dokümanlarından birer kopyanın verilmesi, 2- İlgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğünün kontrolünden ve uygun görmesinden sonra, kadastro kontrol ve onayına sunulacak miktarda kamulaştırma dokümanlarının verilmesi, 3- İmar planı onay mercii ilgili idarelerde imar planların onaylanmasına esas olacak şekilde ve ölçeklerde hazırlanan imar planlarının teslim edilmesi, 4- “TEİAŞ’a TESLİM EDİLECEK DOKÜMANLAR” başlığı altındaki 4.maddede sayılan dokümanlardan TEİAŞ dışındaki idarelerden alınması gereken onaylar tamamlandığında bu dokümanların teslim edilmesi. İlk üç sıradaki doküman, teslim edildiği tarihten itibaren 15 takvim günü içerisinde İŞ SAHİBİ sıfatıyla TEİAŞ adına ilgili iletim tesis ve işletme grup müdürlüğünde kontrol edilerek uygun bulunması halinde ilgili onay mercîlerine destek yazıları ekinde gönderilecektir. Kullanıcı/Yüklenici, kamulaştırma haritalarının ve imar planlarının ilgili mercilerdeki işlemlerini takip ederek onaylanmasını ve sonuçlandırılmasını sağlayacaktır. 30