tamam - Türkiye Sigorta Birliği
Transkript
tamam - Türkiye Sigorta Birliği
ISSN: 13057839 Temmuz - Eylül 2010 SAYI: 21 BIRLIK’ten TÜRK‹YE S‹GORTA VE REASÜRANS fi‹RKETLER‹ B‹RL‹⁄‹ YAYINIDIR Zorunlu sigortalarda tazminat ödemesi Sigorta flirketlerinin zorunlu sigortalarda tek ifllevi, prim toplayarak, fon oluflturmak ve bu fondan da tazminat ödemek midir? Yoksa riski asgariye indirip, zararı azaltmak mıdır? BIRLIK’ten Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i yay›n›d›r 3 ayda bir yay›nlan›r Para ile sat›lmaz ISSN: 13057839 ‹mtiyaz Sahibi Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i Ad›na Hulusi TAfiKIRAN Genel Yay›n Yönetmeni Erhan TUNÇAY Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü Gamze D‹LER Yay›n Kurulu Erhan TUNÇAY Zihni METEZADE Mehmet KALKAVAN Gamze D‹LER Yay›n Dan›flman› Noyan DO⁄AN Grafik Tasar›m ILGIN BALA Çizer Serdar GÜNB‹LEN Yönetim Yeri Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i Adres: Büyükdere Cad. Büyükdere Plaza No: 195/1–2 34394 Levent / ‹STANBUL Tel: 0212 324 19 50 Faks: 0212 325 61 08 E-posta: birlikten@tsrsb.org.tr B‹RL‹K’ten dergisinde yay›mlanan yaz› ve foto¤raflar›n tüm haklar› Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i’ne aittir. Kaynak gösterilerek kullan›labilir. Dergide yeralan köfle yaz›lar›ndan do¤abilecek hukuki sorumluluk, yazarlar›n kendisine aittir. Bask› Ömür Matbaac›l›k A.fi. Haramidere Beysan Sanayi Sitesi Birlik Cad. No: 20 34524 Büyükçekmece - ‹stanbul info@omur.com.tr ‹çin d e k i l e r GÖRÜfi Baflkan’dan ........................................................................................................................ 1 Bize Göre ............................................................................................................................2 Hazine Müsteflar› Sigorta Genel Müdürü .....................................................48 B‹RL‹K’TEN HABERLER Japonya Nippon Life ‹stanbul’da .......................................................................... 3 Zaman›nda Sigorta Yar›flmas› ................................................................................ 4 TSRfiB Kurumsal Web Sitesi Yenilendi ............................................................. 6 ‹TO “Sigorta Bilinci “ Semineri ..............................................................................7 ‹NCELEME - ARAfiTIRMA Sigortac›l›kta Kriz Yönetimi – 3- ...........................................................................9 Kapak Konusu: Sigortac› Sadece Tazminat m› Öder? ........................... 17 Mevzuat Sorunlar ve Yarg› Kararlar› .............................................................22 Sigorta ‹statistikleri ................................................................................................... 34 AB ve S‹GORTA Sigorta Teknik Karfl›l›klar› .................................................................................... 26 AB de Bankasürans ...................................................................................................30 Rotterdam Kurallar› .................................................................................................. 32 TSEV Hasar Riski ve Maliyet Azaltmaya Yönelik Workshop ...........................41 Kurumsal S›nav Hizmeti ........................................................................................43 Sigortac›l›kta Sat›fl Uzmanl›¤› E¤itim Program› ....................................... 45 Aktüerlere Yönelik ‹statistik ve Olas›l›k E¤itim Program› .................47 HABERLER SEGEM .............................................................................................................................. 50 GÜVENCE HESABI ..................................................................................................... 52 S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹ .....................................................................................54 TARS‹M ............................................................................................................................. 61 DIfi BASIN Avrupa Komisyonu QIS 5’i Tan›mlad› ............................................................ 67 Polonya’ya Sel Kontrolü Uyar›s› ........................................................................68 Rus Çiftçilerden Ürün Sigortas›na ‹lgi ........................................................... 69 Yenilenebilir Enerji Kullan›m›na Teflvik .......................................................70 BAfiKAN’dan De¤erli Meslektafllar›m, Birli¤imizin 2008 y›l›ndan bu yana haz›rlay›p üyeleri ile paylaflt›¤› Trafik Sigortas› Rehber tarifesi çal›flmas›, 2011 ilk alt› ayl›k dönemi için tamamlanm›flt›r. Bu çal›flmada yap›lan gözlemlere göre; 2009 y›l›nda yaz›lan portföyün 4. Y›l H/P oran›n›n yüzde 113 olaca¤› tahmin edilmektedir. Bu oran›n, 2008 için de yüzde 108 olaca¤› anlafl›lmaktad›r. Bu sonuçlar H/P oran›n›n y›llar itibariyle piyasada yaz›lan fiyatlarla artmaya devam etti¤ini göstermektedir. Bu art›fl trendi, artan hasar frekans› ve maliyetlerine karfl›l›k sigorta sektörü taraf›ndan yap›lan primlendirmenin yetersizli¤ine iflaret etmektedir. Yenilenen Rehber tarife çal›flmas›nda bir önceki rehber tarifeye göre ortalama yüzde 6.5 fiyat art›fl› gerçekleflmektedir. Rehber tarife çal›flmas›nda, günümüze en yak›n ve en fazla olgunlaflm›fl ifl yaz›m y›l› olan 2009 y›l›n›n verileri kullan›lm›fl, henüz tamamlanmam›fl dönemlere iliflkin gerekli tahminler yap›lm›flt›r. Bulunan bu de¤erler belli metotlarla tarifenin geçerli olaca¤› 2011 dönemine tafl›nm›fl ve chain- ladder yöntemi ile ileriye dönük hasar tahminleri yap›lm›flt›r. Bu tahminlerden yola ç›karak oluflturulan Rehber tarife tarife ile hedeflenen Hasar/Prim oran› yüzde 74,8 tir. Bunun anlam› Rehber Tarifenin, ya da ona uygun fiyat seviyelerinin yakaland›¤› bir pazar ortam›nda bileflik rasyonun yüzde yüz olarak gerçekleflece¤idir. Birli¤imiz bünyesinde çal›flmakta olan Kaza ‹nceleme ve Araflt›rma Komitesinin Rehber Tarife kapsam›nda yürüttü¤ü çal›flmalar; sigorta sektörümüzün Trafik Sigortalar›nda yapt›¤› fiyatlaman›n halen, kâr edecek seviyelerin çok uza¤›nda oldu¤unu, dolay›s›yla hasar maliyeti ortam›ndaki h›zl› de¤iflim ve belirsizlikleri dikkate alan bir fiyatlaman›n yap›lmas›n›n zorunlu hale geldi¤ini bir kere daha göstermektedir. Ayr›ca rehber tarifenin son birkaç dönemdir çok sa¤l›kl› bir öngörü oldu¤u memnuniyetle görülmekte, ayn› flekilde bu tarifenin alt›nda oluflan piyasa fiyat uygulamas›n›n da yukar›da ifade etti¤im zararlar› üretti¤i de üzüntüyle müflahede edilmektedir. Hasar frekans›n›n yüzde 8 lere oturdu¤u ve dolay›s›yla tüm tahakkuk eden primin bu hasar frekans›na yetmedi¤i dikkate al›nd›¤›nda, ayr›ca kötü niyetli kiflilerin KTT ile getirilen ça¤dafl uygulamay› istismar etmelerinin bir nebze de olsun önlenebilmesi amac›yla, özellikle bir dönem içinde birden fazla hasara sebep veren araç veya kullan›c›lar›n yenileme aflamas›nda yeterli seviyede cezaland›r›lmad›klar› görülmektedir. fiirketlerimizin, kötü kullan›m veya kötü niyetle havuzun sonuçlar›n› bozanlara, sigorta tekni¤inin gerektirdi¤i flekilde tepki göstermesi, flahsi kan›mca gerek hakkaniyet aç›s›ndan, gerek kamu görevi olarak bir gerekliliktir. fiirketlerimizin bu konuda daha rahat davranabilmelerini teminen, Birli¤imizce Hazine Müsteflarl›¤›ndan bugün itibar›yla uygulama hakk›m›z olan yüzde 300 lük fiyat art›fl tavan›n, yüzde 500’e yükseltilmesi talebinde bulunulmufltur. Sadece y›lda iki veya daha fazla hasar yapan plakalar›n birden fazla oluflan hasarlar›n›n sisteme yükü yüzde 15 civar›ndad›r ki, salt bu araçlar›n yeterli prim art›fl›na tabii tutulmas› halinde mevcut piyasa zarar›n›n bertaraf edilebilece¤i görülmektedir. Bu gerekli ciddiyeti hep beraber gösterebildi¤imiz takdirde, uzun vadede uygulanabilecek di¤er teknik kriterler ve daha cazip oranlarda uygulanabilecek hasars›zl›k indirimleri ile sigorta tekni¤inin gerektirdi¤i daha ça¤dafl fiyatland›rma modellerinin oluflabilece¤ine inanmaktay›m. Bu çerçevede sektörümüze dönük önemli bir hizmet oldu¤una inand›¤›m rehber tarife çal›flmas›n›n, Trafik Sigortalar›nda yürüttü¤ümüz faaliyetlerimize gereken katk›y› sa¤layaca¤›n› umuyor, bu çal›flma sonuçlar›n›n flirketlerimiz özelinde yap›lacak di¤er çal›flmalar için referans olmas› gerekti¤ine olan inanc›m› sizlerle bir kere daha paylaflmak isterim. Sevgilerimle, Hulusi TAfiKIRAN Baflkan B‹ZE GÖRE De¤erli Okurlar, 2010 y›l›n›n üçüncü çeyre¤ini de arkada b›rak›rken, sigorta sektöründe yaflanan olumlu geliflmeleri dergimiz arac›l›¤› ile sizlerle paylaflmak istiyoruz. Bu say›m›zda Ulusal platformda gerçekleflen yeni uygulamalar, yap›lanmalar, etkinlikler ile birlikte Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i olarak öncülü¤ümüzde gerçekleflen faaliyetleri okuyucular›m›za aktar›rken, dünyada sigorta sektöründe neler olmufl diyerek k›sa bir özeti de gözler önüne serece¤iz. Birlik olarak iki y›ld›r aktif olarak sürdürdü¤ümüz “sigorta bilinci” yayma misyonumuzun bir parças› olarak TV8 televizyon kanal›nda “ Zaman›nda Sigorta “ adl› yar›flma program› 3 yar›flmac›n›n büyük ödüle ulaflt›¤›, toplam 22 yar›flmac›n›n da çeflitli para ödülü ile birlikte ferdi kaza sigortas› sahibi olmas› ile son buldu. Sigortan›n önemine dikkat çekmek istedi¤imiz bu genel kültür ve bilgi yar›flmas›nda sigortal› olmak ile olmamak aras›ndaki fark› bizzat yar›flmac›lar ile gözler önüne sererek konuyu bir kez daha ifllemeyi tercih ettik. Yar›flmaya olan ilgi ise emeklerimizin bofla gitmedi¤inin bir göstergesi oldu. Di¤er taraftan ‹stanbul Ticaret Odas›n’da gerçeklefltirilen Sigorta Bilincini Art›rma Semineri ile bu alanda yap›lan çal›flmalar› kat›l›mc›larla paylaflarak bilgilendirme zincirimize bir halka daha ekledik. Bu arada Japon, Koreli, ve Azeri yat›r›mc›lar Birli¤imizi ziyaret ederek sektörümüz hakk›nda bilgi sahibi olurken, karfl›l›kl› fikir al›flveriflinde bulunduk.CEA taraf›ndan düzenlenen Solvency II QIS 5 Çal›fltay›na kat›lan Birli¤imizin ise benzer bir çal›fltaya ‹stanbul’da yine CEA Temsilcilerinin de kat›l›m›yla ev sahipli¤i yapmas› planlan›yor. Yaz dönemini genel seyrin aksine oldukça yo¤un geçiren sigorta sektörünün güz dönemine de h›z›n› art›rarak girdi¤ini rahatl›kla söyleyebiliriz. ‹stanbul’un Finans Merkezi olmas› için yap›lan çal›flmalara destek veren Birli¤imiz 275608 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan 2010/11 say›l› Baflbakanl›k Genelgesi çerçevesinde oluflturulan çal›flma grubu toplant›lar›na kat›larak ‹stanbul’un Finans Merkezi olmas› ile ilgili altyap›, finansal ürünler, vergi, hukuk, tan›t›m ve organizasyon ile insan kaynaklar› etkin kullan›m›, stratejik planlama ve eylemler oluflturma hususunda yürütülen çal›flmalara katk› sa¤l›yor. 02 Di¤er taraftan Sigorta Bilgi Merkezimiz arac›l›¤› ile Hazine Müsteflarl›¤› Sigortac›l›k Genel Müdürlü¤ü ortaklafla projesi olan Türkiye’nin Hayat ve Sa¤l›k Tablolar› çal›flmas› devam ediyor. SBM, SEGEM, Güvence Hesab›, TARS‹M, DASK, TSEV gibi sektörümüze katk› sa¤layan kurumlar›m›z›n faaliyetlerini ise detayl› bir flekilde sayfalar›m›zdan takip edebilirsiniz. Bu say›m›zda Dergimizin Kapak Konusunu “Sigortac› Sadece Tazminat M› Öder ?” diyerek çarp›c› bir bafll›kla belirledik ve asl›nda sigortal› kiflinin sorumluluklar› ile sigortac›n›n sorumluklar›n›n s›n›rlar›n› belirleyelim istedik. B‹RL‹KTEN’i keyifle okuyaca¤›n›za inan›yoruz. Sa¤l›k ve mutluluk dolu günler dile¤imiz ile... Erhan TUNÇAY Genel Sekreter B‹RL‹K’TEN HABERLER Azeri Yat›r›mc›lar›n Ziyareti Baflbakanl›k Yat›r›m Destek ve Tan›t›m Ajans› (TYDTA) yetkilileri liderli¤inde Azeri yat›r›mc› heyeti 6 Temmuz 2010 tarihinde Birli¤e bir ziyaret gerçeklefltirdi. Türk sigorta sektörü ve sektöre yönelik yat›r›m imkânlar›n›n de¤erlendirildi¤i toplant›da Birlik, Birlik Genel Sekreter Yard›mc›s› Mehmet Kalkavan, Uluslararas› ‹liflkiler Uzman Yard›mc›s› Müge Soysal ile T.C. Mali ve Finansal Düzenlemeler Sorumlusu Onur Acar taraf›ndan temsil edildi.Toplant› kapsam›nda Birlik taraf›ndan, Birli¤in gerçeklefltirdi¤i çal›flmalar, Türk sigorta sektörü ve sektörün temel göstergelerine iliflkin bir sunum gerçeklefltirildi. Sunumun ard›ndan ise Azeri heyet taraf›ndan Türk sigorta sektörüne iliflkin yöneltilen sorular cevapland›r›ld›. Japonya Nippon Life fiirketi ‹stanbul’da Baflbakanl›k Yat›r›m Destek ve Tan›t›m Ajans› (TYDTA) yetkilileri liderli¤inde Japonya merkezli Nippon Life flirketinden bir heyet 28 Temmuz 2010 tarihinde Birli¤e bir ziyaret gerçeklefltirdi. Türk sigorta sektöründeki hayat branfl›na yönelik yat›r›m imkânlar›n›n de¤erlendirildi¤i toplant›da Birlik, Birlik Baflkan› Hulusi Taflk›ran, Birlik Genel Sekreteri Erhan Tuncay, Birlik Genel Sekreter Yard›mc›s› Mehmet Kalkavan T.C. ve Uluslararas› ‹liflkiler Uzman Yard›mc›s› Müge Soysal taraf›ndan temsil edildi. Toplant›da Birlik taraf›ndan Birlik, Birli¤in gerçeklefltirdi¤i çal›flmalar, Türk sigorta sektörü ve sektörün temel göstergelerine iliflkin bir sunumun gerçeklefltirilmesinin ard›ndan Türk sigorta sektöründeki hayat branfl› hakk›nda kapsaml› de¤erlendirme yap›ld›. TSRfiB, ‹stanbul Uluslararas› Finans Merkezi Projesi ‹çin Çal›fl›yor irlik, Temmuz ay› içerisinde ‹stanbul Uluslararas› Finans Merkezi Projesi kapsam›nda Yüksek Planlama Kurulu taraf›ndan 2 Ekim 2009 tarihli ve 27364 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan ‹stanbul Uluslararas› Finans Merkezi Stratejisi ve Eylem Plan› dikkate al›narak 1 May›s 2010 tarihli ve 275608 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan 2010/11 say›l› Baflbakanl›k Genelgesi çerçevesinde oluflturulan çal›flma grubu toplant›lar›na kat›ld›. Hukuk, vergi, altyap›, tan›t›m, organizasyon, insan kaynaklar›, finansal ürün ve hizmet ile düzenleyici ve denetleyici çerçeveye iliflkin toplanan B çal›flma gruplar›, ‹stanbul Uluslararas› Finans Merkezi Projesi kapsam›nda altyap› sorunlar› çözülmüfl bir mekân inflaa edilmesi, uluslararas› standartta iflleyen bir hukuk alt yap›s› oluflturulmas›, çeflitlendirilmifl finansal ürünlerin sunulmas›, iyi kurgulanm›fl bir düzenleyici ortam yarat›lmas› ve etkin uygulanan bir vergi sisteminin oluflturulmas›, nitelikli insan kayna¤› ihtiyac›n› karfl›layacak bir e¤itim alt yap›s›n›n hayata geçirilmesi, dünya ölçe¤inde tan›t›m, iflletme ve izleme yapacak özel bir organizasyon yap›s›n›n oluflturulmas›na yönelik strateji ve eylemler üzerinde çal›flmalar yürütüyor. 03 B‹RL‹K’TEN HABERLER “Zaman›nda Sigorta” Yar›flmas› Ödülleri Verildi amazan süresince her akflam TV8 ekranlar›nda izleyicilerle buluflan ‘Zaman›nda Sigorta’ adl› yar›flma program› bayramla birlikte sona erdi. TSRfiB sponsorlu¤unda gerçeklefltirilen TV program›na kat›lan yar›flmac›lar kazand›klar› para ödüllerini ve ferdi kaza sigortas› arma¤anlar›n› TSRfiB yetkililerinden ald›. R 7’den 70’e her yafltan tüketiciye sigorta bilinci afl›lamak amac›yla farkl› alanlarda pek çok tan›t›m çal›flmas›n› hayata geçiren Birlik, bu kez bir yar›flma program›na sponsor oldu. 9 A¤ustos 2010’da TV8’de izleyicilerle buluflan ‘Zaman›nda Sigorta’ adl› yar›flma program› ramazan ay› boyunca ekranlara geldi. Tamam›yla özgün bir formata sahip olan yar›flma program›n› ünlü oyuncu Tunca Aydo¤an sundu. TSRfiB’ nin ‘sigorta’ fark›ndal›¤› ve bilincinin artt›r›lmas› yolundaki hedefleri do¤rultu- 04 sunda haz›rlanan program, sunum, içerik ve soru kalitesi aç›s›ndan da oldukça yüksek bir seyir keyfi sa¤lad›. A¤ustos, Eylül aylar›nda her akflam izleyicilerle buluflan ‘Zaman›nda Sigorta’ program› fieker Bayram› bitimindeki son bölümüyle ekranlara veda etti. Yar›flmaya kat›lan ve para ödülü almaya hak kazanan yar›flmac›lar›n ödülleri ise final sonras›nda kendilerine teslim edildi. TV8 stüdyolar›nda gerçeklefltirilen ödül törenine Birlik Genel Sekreteri Erhan Tunçay, Genel Sekreter Yard›mc›s› Mehmet Kalkavan, Bas›n, Reklam ve Halkla ‹liflkiler Yönetmeni Gamze Diler, Yar›flma program› yap›mc›l›¤›n› üstlenen Perfore TV Film ekibi ile bölüm sponsorlu¤u bulunan sigorta flirketleri yetkilileri kat›ld›. ‘Zaman›nda Sigorta’ya kat›lan tüm yar›flmac›lara ferdi kaza sigortas› ve kazand›klar› para ödülleri TSRfiB yetkilileri taraf›ndan teslim edildi. ‘Sigorta bilincinin afl›lanmas› için önemli bir ad›m’ Ödül töreninde k›sa bir konuflma yapan TSRfiB Genel Sekreteri Erhan Tunçay, Zaman›nda Sigorta’ya kat›lan tüm yar›flmac›lara teflekkür etti. Türkiye’de sigorta bilincinin henüz yerleflmedi¤ine dikkat çeken Tunçay, TSRfiB taraf›ndan gerçeklefltirilen farkl› projelerle bu bilincin oluflturulmaya çal›fl›ld›¤›n› ifade etti. ‹letiflim alan› yüksek bir a¤ olan televizyonda sigorta bilincinin izleyicilere aktar›lmas›n›n öneminin alt›n› çizen Tunçay, “Yar›flman›n konsepti dolay›s›yla s›k s›k sigortan›n önemini vurgulad›¤›m›z program›m›z tüketicilerin bilinçlenmesi anlam›nda önemli bir ad›m oldu. Program›m›za gösterdi¤iniz ilgi için hepinize çok teflekkür ederiz. Program›n yap›m›nda yo¤un çaba gösteren Perfore TV Film’e, TV8 yetkililerine ve programda eme¤i geçen herkese teflekkürlerimizi sunuyoruz” dedi. 05 B‹RL‹K’TEN HABERLER TSRfiB Kurumsal Web Sitesini Yeniledi ay›nlad›¤› sektörel veriler, duyuru ve araflt›rmalarla sigorta sektörü hakk›nda bilgi sahibi olmak isteyenler için referans bilgi kanal› haline gelen www.tsrsb.org.tr yenilendi. Y Yeni tasar›m› ve eklenen bölümleriyle daha kullan›fll› hale getirilen web sitesiyle birlikte hayata geçirilen www.guvenceliyasam.com ise tüketicileri TSRfiB’nin sosyal projeleri hakk›nda bilgilendirmeyi hedefliyor. ‹ki ay süren çal›flmalar sonucunda sigorta sektörüyle ilgili araflt›rma ve verilere ulaflma konusunda referans olan web sitesi, ziyaretçilerin siteyi daha kolay kullanmalar› için yepyeni bir görünüme kavufltu. Daha önceki tasar›ma göre daha fazla kullan›c› kolayl›¤› sa¤lamas›yla dikkat çeken www.tsrsb.org.tr, eklenen yeni sekmelerle pek çok yenili¤i de beraberinde getirdi. Sitenin yeniden yap›lanmas› ve tasar›m› sürecinde 3 proje yöneticisi, 1 tasar›m uzman› ve 2 gelifltirme uzman› görev ald›. Sitenin yeni yüzünde modern ve yenilikçi tasar›m, kurumsal renklerle bütünleflmifl zarif, sade ama dinamik bir yap› dikkat çekiyor. “KULLANICI DOSTU TASARIM” www.tsrsb.org.tr’ye eklenen kelime arama bölümüyle kullan›c›lar, istedikleri bilgilere konuyla ilgili bir kelimeyi girerek ulaflabiliyorlar. Daha önceki web sitesinden farkl› olarak eklenen ‘takvim’e t›klayan kullan›c›lar ise TSRfiB’nin yurtiçi ve yurtd›fl›ndaki etkinlikleri hakk›nda bilgi sahibi olabilecekler. Ayr›ca site ziyaretçileri ile çeflitli anketler yaparak yorum sahibi olmak isteyen Birli¤in iletiflime aç›k ve birçok projeyle farkl› çal›flmalar yaparak web sitesi arac›l›¤› ile sigorta sektörüne kolay eriflimi ve do¤ru bilgi için referans adres olma öncülü¤ünü devam etmesi hedefleniyor. “SOSYAL PROJELER www.guvenceliyasam.com’da” fi›k, sade ve fonksiyonel tasar›m›yla dikkat çeken web sitesine ek olarak ‘güvenceli yaflam’ adl› sosyal siteyi de hayata geçiren TSRfiB, bu web sitesinde ise imza att›¤› sosyal projelere yer veriyor. TSRfiB sponsorlu¤unda gerçeklefltirilen reklam ve tan›t›m kampanyalar›, sosyal sorumluluk projeleri ve yar›flmalara yer verilen www.guvenceliyasam.com’ u ziyaret eden tüketiciler bu sayede TSRfiB’nin yürüttü¤ü sigorta bilinci yaratma çal›flmalar› hakk›nda bilgi sahibi olabiliyorlar, yap›lacak çeflitli etkinlik ve organizasyonlara bu siteden ulaflabiliyorlar. Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i’nin hem kurumsal hem sosyal web sitesi Fusse taraf›ndan projelendirildi. 06 Koreli Heyetin TSRfiB Ziyareti ore merkezli Hanwha flirketinden bir heyet 31 A¤ustos 2010 tarihinde Birli¤e bir ziyaret gerçeklefltirdi. Türk sigorta sektöründeki hayat branfl›na yönelik yat›r›m imkânlar›n›n de¤erlendirildi¤i toplant›da Birlik, Teknik Birim Yöneticisi Atilla Oksay, Hukuk ve Mevzuat Uzman› Av. Hüseyin Arslan ile Ulus- K lararas› ‹liflkiler Uzman Yard›mc›s› Müge Soysal taraf›ndan temsil edildi. Toplant›da Birlik taraf›ndan Birlik, Birli¤in gerçeklefltirdi¤i çal›flmalar, Türk sigorta sektörü ve sektörün temel göstergelerine iliflkin bir sunumun gerçeklefltirilmesinin ard›ndan hayat branfl› hakk›nda kapsaml› de¤erlendirme yap›ld› Birlik, Solvency II QIS 5 Çal›fltay›na Kat›ld› irlik, 4 A¤ustos 2010 tarihinde üyesi oldu¤u Avrupa Sigorta ve Reasürans Federasyonu (CEA) taraf›ndan düzenlenen Solvency II Etki De¤erlendirme Analizi Çal›fltay›na kat›ld›. Avrupa Komisyonu ve Avrupa Sigorta ve Mesleki Emeklilik Denetçileri Komitesi (CEIOPS) temsilcilerinin Solvency II uygulama düzenlemeleri ve QIS 5 süreci hakk›nda genel bilgiler verdi¤i çal›fltayda, CEA temsilcileri taraf›ndan QIS 5’in bir önceki QIS 4’ten farklar› ile QIS 5’te yer alan de¤erleme ilkeleri, özsermaye kalemleri, SCR ve MCR hesaplamas›yla ilgili düzenlemeler hakk›nda sunumlar gerçeklefltirildi. B Avrupa Birli¤i’nde flirketlerin gönüllü kat›l›m› esas›na dayanan ve 2012 y›l› sonunda yürürlü¤e girecek olan Solvency düzenlemelerinin flirketler üzerindeki etkilerini tespit etmeyi amaçlayan QIS 5 hesaplama süreci 31 Ekim tarihine kadar devam edecek. QIS 5 çal›flmas›n›n Türk sigorta flirketleri taraf›ndan da yap›lmas› planlanmakta olup, Solvency II ‹htisas Komitesi bu çal›flmalara öncülük edecek. Bu çerçevede, Avrupa Sigorta ve Reasürans Federasyonu temsilcilerinin kat›laca¤› benzer bir çal›fltay›n Birlik organizasyonunda ‹stanbul’da da düzenlenmesi planlan›yor. ‹TO’da “Sigorta Bilinci Art›r›lmas›” Semineri igorta sektörünün temsilcileri 17 Eylül 2010 Cuma günü ‹stanbul Ticaret Odas›’nda gerçeklefltirilen ‘Sigorta Bilincinin Artt›r›lmas›’ konulu seminerde bir araya geldi. Aç›l›fl konuflmas›n› ‹TO Genel Sekreteri Ahmet Naci Helvac›’n›n yapt›¤› toplant›n›n oturum baflkan› ise ‹TO Meclis Üyesi 14 No’lu Meslek Komitesi S Baflkan› Levent Korkut oldu. Sigorta bilincinin artt›r›lmas› için yap›labilecek etkinliklerin masaya yat›r›ld›¤› seminerin son bölümünde ise acenteler yönetmeli¤i tasla¤› tart›fl›ld›. Oturum baflkan› Levent Korkut’un sigorta bilincinin önemini vurgulad›¤› aç›l›fl konuflmas›n›n ard›ndan bafllayan seminerde ilk olarak Maltepe 07 B‹RL‹K’TEN HABERLER Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Abdurrahman Savafl Özkan söz ald›. Özkan, sigorta bilincindeki eksikli¤i, inanç ve güven düzeyindeki düflüklü¤e ra¤men beklenti düzeyinin yüksek olmas›na ba¤lad›. Özkan, gelir düzeyi yükseldikçe güvenlik ihtiyac›n›n artaca¤›na ve sigortan›n önem kazanaca¤›na dikkat çekti. Seminerin ikinci konuflmac›s› ise Kadir Has Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Doç Dr. Tekin Memifl oldu. Sigorta bilincinin artt›r›lmas› için reklam kampanyalar›na a¤›rl›k verildi¤ini dile getiren Memifl,“Elde etmek istedi¤imiz sonuç birkaç poliçe daha fazla satmaksa bu reklamlar yeterlidir. Daha etkili bir sonuç almak içinse yar›flma programlar›, çizgi film çal›flmalar› ve tan›t›m programlar›na da a¤›rl›k vermek gerekir. Ancak sigorta bilinci için as›l gereken e¤itimdir. Bu konuda herkes üzerine düfleni yapmal›d›r” dedi. Reklamlar›n insanlara bir ürünün duyurulmas› aç›s›nda önemli bir araç oldu¤unu kaydeden Memifl, “Art›k her fleyin reklam›n›n yap›labildi¤i bir dönemdeyiz ve sigorta sektörü bu kanal› oldukça iyi kullan›yor. Ancak kanaatime göre sektörün yapt›¤› reklamlar sigorta bilinci oluflturmaktan ziyade sigorta fark›ndal›¤› yaratmaktad›r. Bu da tüketicilere sigorta seçene¤i oldu¤unu söylemek anlam›nda çok önemli bir ad›md›r” diye konufltu. reklam kampanyas› yapmak gibi bir flans›m›z yok. Ancak tan›t›m ve bilinçlendirme ad›na çal›flmalar yapabiliriz” dedi. 2001 krizi sonras›nda ortaya ç›kan olumsuz geliflmelerden sektörün yeni kurtuldu¤unu kaydeden Genç, “Kötü örnekleri ortadan kald›rmak önem arz ediyor. Sigorta flirketleriyle ilgili yans›yan flikâyet dilekçeleri tarihsel olarak minimum seviyede. Tahkim sistemi de tüketicilerin sigortaya olan güvenini artt›ran bir geliflme oldu” diye konufltu. TSRfiB’nin sigorta ihtiyac›na dikkat çeken tan›t›m çal›flmalar›na, flirketlerinse ürünlere ve kendi kurumsal kimliklerine yönelik çal›flmalara a¤›rl›k verdi¤ini ifade etti. “S‹GORTACILIK HAFTASI YOLDA” Seminerin ikinci oturumunun ilk konuflmac›s› TSRfiB Bas›n Reklam ve Halkla ‹liflkiler Yönetmeni Gamze Diler olurken, son konuflmac› T.C. Baflbakanl›k Hazine Müsteflarl›¤› Sigortac›l›k Genel Müdürü Dr. Ahmet Genç oldu. Barda¤›n her zaman bofl taraf›n› görmemek gerekti¤ini vurgulayan Genç, “Sektörün son senelerdeki performans›na bakt›¤›m›zda poliçe say›s›n›n artt›rd›¤›n› görüyoruz. Ayr›ca son dönemde gerçeklefltirilen tan›t›m kampanyalar›n›n da daha önce yap›lmad›¤›n› biliyoruz. Biz art›k AB ölçe¤inde ifller baflar›yoruz, onlardan geri kald›¤›m›z bir nokta yok. Bizim ihtiyac›m›z olan 70 milyon vatandafl›m›z›n da bize kat›larak sigorta bilincine sahip olmas›d›r” dedi. TSRfiB’nin de sigorta flirketlerinin de son dönemde baflar›l› tan›t›m çal›flmalar›na imza att›¤›n› belirten Genç, “Hazine olarak 08 Hazine Müsteflarl›¤›’ndan Sigortac›l›k Genel Müdürlü¤ü’ne bir tan›t›m ve bilinçlendirme stratejisi haz›rlama görevi verildi¤ini kaydeden Genç sözlerini flöyle sürdürdü: “Biz bir çal›flma grubu oluflturarak haz›rl›klara bafllad›k ve çal›flman›n son aflamas›na geldik. Burada önemli olan husus, TSRfiB ve sigorta flirketlerinin tan›t›m çal›flmalar›n› güçlendirecek çal›flmalar yap›lmas›. Sigorta bilinciyle ilgili akl›m›zda olan bir di¤er konu da sigortac›l›k günü veya haftas› gibi bir oluflum. Bu konuda farkl› kurumlardan farkl› tarih talepleri geldi. Biz en uygun zaman› bulmak ve herkesçe kabul edilmesini sa¤lamak için çal›flmalar›m›z› yürütüyoruz. Ben en uygun zaman›n ilkbahar oldu¤unu düflünüyorum. Nisan- May›s ay› gibi etkinli¤e uygun aylar üzerinde konufluyoruz.” ‹NCELEME ARAfiTIRMA Sigortac›l›kta Kriz Yönetimi -3Doç. Dr. M. Akif ÖZER Gazi Ün. ‹‹BF Kamu Yönetimi Böl. Ö¤retim Üyesi riz iletiflim yönetiminde temel amaç örgütsel iletiflimin kurulmas›d›r. Örgütsel aç›dan iletiflim; örgütü oluflturan birimler aras›nda bilgi iletiminin sa¤lanmas›n›n yan›nda, örgütte dikey, yatay, çapraz, kurmay veya kumandal› iliflkilerin kurulmas›, örgütlerin bir sistem olarak yürütülebilmesinin temel arac›d›r. Toplumsal aç›dan iletiflim ise, üç flekilde ortaya ç›kmaktad›r. Bunlar; çevreyi analiz ederek toplumla iliflkilerin gelifltirilmesi, ikinci olarak toplum bireyleri aras›nda etkileflimin sa¤lanmas› son olarak toplumsal de¤er ve geleneklerin sürdürülmesinin araçlar›n› gelifltirmektir (Tutar, 2004:175). K Kriz dönemleri, iyi yönetilebilirse ve de¤erlendirilebilirse örgütlerin güven tazeledikleri ve itibarlar›n› toplumun her kesimine etkili bir flekilde yans›tt›klar› dönemler de olabilir. Krizlerin üstesinden gelebilmek için krizi yönetmek, krizi yönetmek için de kriz yönetimini bilmek ve bunu iletiflim süreçlerine tafl›mak gerekir (Cener, 2007:10-12). Örgüt üst yönetimleri, kriz döneminde; emin olunmayan bir konuda aç›klama yapmamal›, her zaman için o anda mevcut olan bilgilere baflvurmal› ve nedensellik yerine kronolojik geliflimi takip etmelidirler (Tengilimo¤lu-Öztürk, 2004:190). Esas›nda halkla iliflkiler, kriz yönetimini planlamay› gerçeklefltiren bir çal›flmad›r. Amac› ve ifllevi muhtemel krizleri önceden görerek, bunlara karfl› haz›rl›k sa¤lamakt›r. Halkla iliflkiler kriz esnas›nda tüm yönetim görevinin önemli bir par- ças›n› oluflturur. Bu süreçte halkla iliflkiler kriz sonras›ndaki döneme yönelik olarak haz›rlan›c› çal›flmalarda bulunur (Çöklü, 2004:288). Bu kapsamda afla¤›da yer alan hususlar, kriz yönetimi ve iletiflimi sürecinde her örgütün kendi kültürüne göre uyarlayabilece¤i baz› faaliyetleri belirtmektedir. fiimdi k›saca bu faaliyetleri özetleyelim: ❖ Kriz komitesinin kurulmas›: Örgütün hiyerarflik yap›lanmas›ndaki farkl›l›klar› da dikkate alarak bir kriz komitesi kurulmal›d›r. Komite ne çok kalabal›k olmal› ne de krizi yönetmek için gerekli insan gücünden yoksun olmal›d›r. Tam yetki ile donat›lmal›, baflta para harcamak olmak üzere örgütün kriz dönemini aflmas›na yönelik tüm kararlar› baflkalar›na dan›flmadan verebilmelidir. Örgütün iç ve d›fl iletiflimine yönelik koordinasyon mutlaka kriz komitesinden yönlendirilmeli, dedikodu üretilmesine olanak tan›yacak iletiflim ortamlar› köreltilmelidir (Cener, 2007:10-12). Komite bu süreçte tam zamanl› olarak çal›fl›r. Çal›flmalar› sürerken kendi asli ifllerine zaman ay›rmas› belki de çok önemli bir ayr›nt›n›n atlanmas›na neden olabilir. Bu nedenle kriz komitesi baflkan›n›n komite çal›flmalar›n› tamamlad›¤›n› aç›klamas›na kadar, üyelerin kendi ifllerine dönmeleri do¤ru de¤ildir. Komite; mevcut durumu analiz etmek, mevcut durum ve örgütün gelecek beklentilerine paralel stratejik kararlar› almak, krize neden olan konuyu yönetmek, teknik koordinasyon yapmak ve bu kararlar› o örgütün tüm sosyal ortaklar› ile paylaflarak alg›lama yönetimi yapmak (Kad›beflegil, 2002:78) olarak s›ralayabilece¤imiz temel ifllevleri vard›r. ❖ Çal›flanlara kriz komitesinin kuruldu¤unun duyurulmas›: Öncelikle çal›flanlara bir kriz komitesinin kuruldu¤u duyurulmal›d›r. Bu duyuru 09 ‹NCELEME ARAfiTIRMA önce yaz›l› olarak yap›lmal› ve en k›sa zamanda kriz komitesi üyeleri ile ortak bir toplant› yap›laca¤› bu duyuru içinde belirtilmelidir. Bu duyuruda ayr›ca; kriz komitesinin kimlerden olufltu¤unu, örgütün hangi bölümünde faaliyet gösterece¤ini, mesai saatlerini, hangi yetki ve sorumluluklar ile donat›ld›¤›n›, komite üyelerine nas›l ulafl›labilece¤ini belirtmek yerinde olur. ❖ Kriz komitesi bilgi üretmelidir: Kriz komitesine seçilen üyeler ola¤anüstü dönemin kendine özgü koflullar›n› benimseyerek toplant› yapmal›d›rlar. Toplant›lar öncelikleri belirlenmifl en fazla üç maddeden oluflan gündemle olmal›d›r. ❖ Kriz dönemi sözcüleri ve sosyal paydafllar: Komite örgütte yaflanmakta olan beklenmedik durumu yönetmek üzere bir arada çal›flacak olan ekiptir. Kimlerden ve kaç kifliden oluflursa oluflsun, komitenin görevi krizin üstesinden gelmektir. Komitenin tamam›n›n mutlaka o örgütü temsil eden kiflilerden oluflmas› gerekmez. Yaflanmakta olan krizin özelli¤ine göre, kendi alan›nda uzman profesyoneller ve akademisyenler de bu komitenin do¤al üyeleri olabilirler (Kad›beflegil, 2002:77). Komitede; çal›flanlar, aileleri, tedarikçiler, müflteriler, yerel yönetimler, kamu bürokrasisi, medya, akademik çevreler, sivil toplum örgütleri gibi tüm aktörlerin lisan›na yabanc› olmayan kiflilerin temsil edilmesi gerekmektedir. ❖ Bilginin arflivlenmesi ve ön araflt›rma: Kriz komitesince üretilen bilgiler mutlaka yaz›l› olmal› ve taslak çal›flmalar da dahil her fley sistematik olarak arflivlenmelidir. Kriz komitesinin sekretaryas›na özellikle s›cak dönemde çok ifl düflmektedir. Bilgisayarlarla da yap›lsa tüm çal›flmalar yedeklenmelidir. Kriz komitesi ayr›ca ald›¤› kararlar›n gerçekçili¤i, inand›r›c›l›¤› ve yönetimin krizin üstesinden gelebilece¤ine iliflkin kanaatleri araflt›rmal›d›r. ❖ 7/24 iletiflim: Kriz komitesi, iletiflim hatlar›n› günün her saati ve haftan›n her günü, yak›n çevreden gelebilecek her türlü iletiflime aç›k tutmal›d›r. Özel bir telefon numaras›, web ad- 10 resi, elektronik postan›n yan› s›ra, ifle gelifl ve gidifller s›ras›nda ana kap›ya yerlefltirilecek iletiflim kutular› komite üyelerine çok de¤erli bilgiler tafl›yabilir. ❖ Gerçek bilgilerin önemi: Örgütün, kriz dönemini sosyal paydafllar› nezdindeki güvenini tazelemesi ve itibar›na katk› sa¤lamas› amac›na yönelik yönetebilmesi için tüm iletiflimini gerçek bilgi ve bulgular üzerine inflâ etmesi gerekmektedir. Kriz komitesi elindeki tüm bilgi ve bulguyu yal›n ç›plakl›k ile paylaflmal›d›r. Ald›¤› kararlar›n arkas›nda durmal›, fedakârl›k yap›l›yorsa bunu herkesin gözünde net olarak ortaya koymal›d›r. ❖ Kriz komitesinin iletiflim araçlar›: Kriz komitesi her sosyal paydafl› için ayr› ayr› iletiflim araçlar› gelifltirebilece¤i gibi baz› araçlar› ortak bir iletiflim platformu olarak da kullanabilir. Ancak kriz döneminde iletiflim araçlar›n›n etkin kullan›m› için baz› hususlara normal zamanlardan daha fazla dikkat edilmesi gerekebilir. ❖ Araflt›rmalara duyarl› olunmal›: Kriz komitesi, bafllang›çta hangi konuda, nas›l bir karar al›rsa als›n; kriz döneminin k›sa, orta ve uzun vadeli politikalarla yönetilece¤i, örgütün vizyon, misyon, strateji ve kültürünün bu politikalarla uyumlu olaca¤› ve ilgili sosyal paydafllar nezdinde küçük araflt›rmalar yap›lmas› ve sonuçlar›n›n yine ilgili kesimlerle paylafl›lmas› (Cener, 2007:10-12) hususlar›nda araflt›rmalar yapmal›d›r. Kriz iletiflim yönetiminde krizlerin, uluslararas›, ulusal, örgütler aras› ya da yerel boyutlar› olabilece¤i de unutulmamal›d›r. Kriz yönetimi teorisyenleri bu çeflitlilik karfl›s›nda ortak çözümler bulmaya çal›flmaktad›rlar (Rosenthal ve Kouizmin; 1997:3). Son y›llarda uluslararas› krizlerin yönetiminde uluslararas› kurulufllar önem kazanmaya bafllam›flt›r. Finlandiya'da kurulan ba¤›ms›z, kâr amac› gütmeyen, hükümet d›fl› bir sivil toplum kuruluflu olan Uluslararas› Kriz Yönetimi Merkezi, bu konuda ön plana ç›kan kurulufllardand›r. ‹NCELEME ARAfiTIRMA Kuruluflun amac›; uluslararas› toplumun dünyadaki çat›flmalar›n önlenmesi amac›yla kriz yönetimi kapasitelerinin gelifltirilmesidir. Ayr›ca dünyadaki global sorunlara çözüm bulabilmektir. Bu amaçla bir çok faaliyette bulunan Kriz Yönetimi Merkezi, özellikle kriz yönetimi alan›nda yapt›¤› toplant›larla ve düzenledi¤i konferanslarla soruna dikkat çekmeye çal›flmaktad›r (Uluslararas› Kriz Yönetimi için bkz. Bruno, 2007:1). Bu kapsamda krizlerin bir an önce kontrol alt›na al›nmas› ve krizin üstesinden gelebilmek için yeterli kayna¤› ay›rmalar› hususunda (Kad›beflegil, 2002:57) örgüt yönetimlerini uyarmaktad›r. STRATEJ‹K B‹LG‹ S‹STEM‹ VE KR‹ZLER Bugün birçok örgütte, d›fl çevre ile ilgili veri ve bilgilerin büyük boyutlara ulaflm›fl oldu¤u aç›kça gözlemlenebilmektedir. Ayn› flekilde, büyük boyutlu bu bilgilerin, genifl bir yelpazeye da¤›lm›fl olduklar› ve oldukça karmafl›k bir görünüm sergiledikleri de bilinmektedir. Çevresel veri ve bilgilerle ilgili bu tipik hacim art›fl›, alan genifllemesi ve karmafl›kl›k durumu, örgütlerde baz› yeni gereklilikleri gündeme getirmektedir. Bunlardan biri de, stratejik bilgi sisteminin oluflturulmas› zorunlulu¤udur. Bilgi sistemlerine yat›r›mla örgütsel baflar› aras›nda do¤rusal bir iliflki bulunmaktad›r. Çünkü örgütlerin rekabetinde en önemli silah, bilgi ve bilgiye dayal› örgütlenmedir. Örgütün yap›s› ve iletiflim yetene¤i, stratejik yönetimde baflar›n›n temeli ve önemli bir göstergesidir. Günümüzde, örgütün sürdürülebilir yüksek baflar›y› sa¤layabilmesinde, özellikle üst düzey yönetim aç›s›ndan artan bilgi ihtiyac›n› karfl›layacak bir sistem zorunluluk haline gelmifltir. Bu zorunluluk özellikle üst düzey yöneticilerin amaca uygun do¤ru ve zamanl› stratejik karar vermeleri ve bunlar› baflar› ile uygulayabilmeleri aç›s›ndan önemlidir. Stratejik kararlar›n etkinli¤i, büyük ölçüde örgütün çevresine ait bilgilerin, ilgili kaynaklardan istenen özelliklerde elde edil- mesine ve stratejik karalarda uyum içerisinde kullan›lmas›na ba¤l›d›r. Kriz s›ras›nda acil karar alma ve h›zl› hareket etme zorunlulu¤u oldu¤undan, üst düzey yönetim organlar›n›n, stratejik bilgi ihtiyaçlar› da artmaktad›r. Artan stratejik bilgi ihtiyac›n›n karfl›lanmas› örgütlerde stratejik bilgi sistemlerini gerektirir. Bugün birçok örgütün, stratejik bilgi sistemlerinin f›rsat ve yararlar›n› anlamaya yöneldi¤i ve bu sistemden gere¤i gibi yararlanabilmek için daha etkili bir sistem gelifltirme çabas› içine girdi¤i gözlemlenmektedir. Stratejik bilgi sistemi, örgüt ile ilgili mevcut ve muhtemel çevresel f›rsatlar ve tehditleri de¤erlemek ve örgütün üstün ve zay›f yönlerine göre, bunlara uygun tepkilerin ortaya ç›kar›lmas›na yönelik stratejik kararlarda, üst düzey yöneticilere gerekli iç ve d›fl bilgileri sa¤layan bilgisayar destekli sistemlerdir. Bilgisayar deste¤i sistemin bilgi ak›fl›n› sürekli, zamanl› ve etkin k›lmak aç›s›ndan gereklidir. Bu sistemin temel amac› üst düzey yönetime örgütün mevcut ve gelecekteki durumu hakk›nda sürekli bilgi sa¤lamak fleklinde özetlenebilir. Sistem mümkün oldu¤unca stratejik de¤erlemeye imkan verecek d›fl çevreye ait stratejik bilgileri, örgütteki her bir bölüm, ürün ve/veya stratejik ifl birimi ile iliflkili olarak sunmaya çal›fl›r. Stratejik kararlar, çok farkl› özelliklere sahip olduklar›ndan dolay›, belirli bir düzeni ve flekli olmayan bir yap›ya sahiptirler. Bununla birlikte, çevrede oluflan veya oluflabilecek uzun dönemli stratejik de¤ifliklikleri örgüt yarar›na de¤erlendirebilmek için, formel yap›da ve çok karmafl›k olmayan bir stratejik bilgi sisteminin oluflturulmas› oldukça yararl› olacakt›r. Ayr›ca stratejik bilgi sisteminin etken durumsal de¤iflkenlere kolay uyum sa¤layacak esneklikte olmas› da önemlidir. Örgütlerin amaçlar›na yönelik baflar›l› faaliyetlerde bulunabilmesi, öncelikle çevre ile ilgili belirsizliklerin azalt›lmas›na yani bilgi düzeyinin art›r›lmas›na ba¤l›d›r. Bilgi güçtür ancak kriz ortam›nda salt bilgi sahibi olmak yeterli olmaz. Bu aç›dan örgüt ve faaliyetleri ile ilgili bilginin 11 ‹NCELEME ARAfiTIRMA tan›mlanmas›, çevresel unsurlara ait verilerin elde edilmesi, ifllenerek bilgiye dönüfltürülmesi ve bu bilgilerin karar sürecinde kullan›lmas› yaflamsal öneme sahiptir. H›zl› de¤iflen çevre koflullar›nda yavafl iflleyen karar süreci uygun de¤ildir. Bu nedenle stratejik bilgi sistemi belirsiz çevre koflullar›nda, karar sürecinde h›z ve esnekli¤i sa¤layarak karar›n etkinli¤ini art›raca¤› için daha uygun olabilir. Yönetimin görevlerinden birisi de, iflletme faaliyetlerinde ortaya ç›kacak olumsuzluklar› önceden belirlemeye yönelik yöntemleri kurmak ve ifller hale getirmektir. Bu durum muhtemel krizleri önceden belirlemek için de çok yararl› olur. Bu amaçla, stratejik karar veren üst düzey yöneticiler, s›k s›k çevresel de¤iflkenlerin gelecekte nas›l ve ne yönde hareket edece¤ini tahmin etmeye çal›flmal›d›rlar. Bu çerçevede stratejik bilgi sisteminin örgüt üzerinde etkili olabilecek çevresel de¤ifliklikleri, çeflitli yöntemlerle saptayabilecek ve önceden haber verebilecek bir sorun belirleme ve uyar› sistemi ile desteklenmesi veya bütünlefltirilmesi daha yararl› olur. Böylece sistem sorun belirleme ve yöneticileri uyarma görevini de yerine getirebilecektir. Bu yönü ile stratejik bilgi sistemi, örgütlerin erken uyar› sistemi içinde önemli bir yere sahip olmaktad›r. ‹nsan-makine bileflimi bir sistem olan erken uyar› sistemleri, çevresel veri ve bilgileri toplar, ifller ve erken uyar› bilgileri olarak ilgili yöneticilere aktar›r. Bu sayede örgütün içinde bulundu¤u durum ve gelecekteki riskler nicelik olarak belirlenebilir. Erken uyar› sistemi ile zenginlefltirilmifl bir stratejik bilgi sistemi, yöneticilerin çevresel f›rsat ve tehditleri önceden görmelerini sa¤layaca¤› için, kriz yönetiminde etkinli¤in art›r›lmas›n› sa¤layacak önemli bir yönetim tekni¤idir. Üst düzey yöneticiler, stratejik bilgi sistemi ile, örgütü ilgilendiren geliflmelerin h›z›n› ve yönünü tahmin ederek, zamanlar›n›n büyük bir bölümünü gelece¤e yönelik etkin stratejik kararlar vermek için kullanabilme imkan›na kavuflurlar. Böylece rakiplerine göre daha güçlü duruma geçebilirler. Sistem, kriz yönetiminde; çevre analizi sürecinde bir çevre tarama sistemi olarak, stra- 12 tejik kararlar›n al›nmas›nda bir karar destek sistemi olarak kullan›labilir. Bu ifllevini yerine getirirken formel bilgi ak›fl› ile birlikte informel bilgi ak›fl›n› da kullanabilir. Stratejik bilgi sistemi kriz yönetimine yeni bir bak›fl aç›s› getirmekle birlikte, hiç bir zaman sihirli bir formül olarak da görülmemelidir. Sisteminin üst düzey yöneticilere çeflitli karmafl›k analizler sonucu bilgiler sa¤layaca¤› ve kriz yönetiminde onlara yard›mc› olaca¤›, ancak yöneticiler için düflünüp karar veremeyece¤i de unutulmamal›d›r. Yani stratejik bilgi sisteminin etkinli¤i ile birlikte yöneticinin kalitesi de önemlidir (Karakaya, 2007:4-5). KR‹Z VE YÖNET‹C‹LER Daha önce de belirtti¤imiz gibi kriz, örgütü ve yöneticiyi s›k›nt›ya sokan, do¤ru, tam ve güncel bilgilerin toplanamamas›, sa¤l›kl› iletiflim kurulamamas›, haberleflme engellerinin giderilememesi ve yönetsel/örgütsel faaliyetlerin yeterince yerine getirilememesi durumudur. Örgütsel faaliyetlerde bulunanlar, de¤iflen koflullar karfl›s›nda, gerekli etkinli¤i gösterememekten kaynaklanan ve farkl› beklentilere cevap verememe durumunda ortaya ç›kan problemler dizisi olarak adland›r›lmaktad›r (Tutar, 2004:14). Kriz yönetiminde öncelikle krizin nedenleri araflt›r›l›p ortaya ç›kar›lmal›d›r. Kriz nedenleri ya örgüt içinden ya da örgüt d›fl›ndan kaynaklan›yor olabilir (Öztekin, 2002:109). Krizin nedenlerinin etkin bir flekilde ortay ç›kar›labilmesi için örgüt üst yönetiminin devreye girmesi gerekir. Üst yönetim, kriz durumlar›nda otoritesini kullanarak hiyerarfliye uyulmas›n› sa¤lamal›d›r. Kriz zamanlar›nda tek çare, örgütteki herkesin hiyerarfliyi soru sormadan kabullenmesidir. Kriz zamanlar›nda biri mutlaka komutay› ele almal›d›r. Kayna¤› ne olursa olsun her yönetim bunal›m›nda bir insan etkeni vard›r. Acil sorunu çözümlemek, yönetim fonksiyonunun ancak bir bölümünü oluflturur. Yönetici krizi çözümlemeli, ilgili kiflilerde meydana gelen manevi zararlar› onarmal› ve mümkün oldu¤u ölçüde ayn› durumlar›n tekrarlanmamas› için önlem almaya çal›flmal›d›r. Kriz ortaya ç›kt›¤›nda yap›lmas› gereken ilk fley krizin boyutlar›n›n belirlenmesidir. Kriz ortaya ç›kt›¤›nda, yönetici önce durumun boyutlar›n› saptamak zorundad›r. Zaman›nda ve yerinde sorular sormak ço¤unlukla sorunun çözümünde kilit rol oynar. Yöneticiler aç›s›ndan bir kriz an›nda sorulabilecek sorular› flu flekilde s›ralayabiliriz (Cener, 2007:5): Durumun kritik seviyesi nedir? Olabilecek en kötü fley nedir? Bu karmaflan›n ana etkeni nedir? Alternatif çözüm yollar› nelerdir? En fazla kimin moralinin bozulmas› ihtimali var? ‹lgili kiflilerin en çok suçlayaca¤› kifli kim olacakt›r? Durumdan yararlanmaya kalkacak kifliler var m›d›r? Her fley bittikten sonra hangi gruplar birbirlerine güvensizlik duyabilirler? Sorunsuz bir ortamda, bir çok kural ve yönetmelik, ortalama zekâya ve yetene¤e sahip bir kifli taraf›ndan baflar›yla uygulanabilir. Kiflilerdeki yöneticilik becerisine en çok kriz anlar›nda gereksinim duyulur. ‹flte böyle anlarda baz› klasik yöneticilik kurallar› ve kuramlar› ifllevini yitirir veya bir süre için bir kenara b›rak›lmalar› ya da de¤ifltirilmeleri gerekir. Daha da önemlisi, her birinin, duruma ve kiflilere göre ayr› ayr› ele al›narak, özellikle huzursuz ve kritik dönemlerde ortaya ç›kan kiflilerin problemlerinin çözümünde kullan›lmalar› gerekir. Kriz zamanlar›, yöneticilerin en çok arand›¤› zamanlard›r. Yöneticilerin bu zamanlarda sergileyecekleri yönetsel beceriler, örgütü da¤›lmaktan kurtar›r ve krizin yaratt›¤› pani¤i gidererek kriz durumunun bir an önce giderilmesine yard›mc› olur. Bu süreçte yöneticilerin hedeflerine ulaflmalar› konusunda, kendileri için gerekli olan gücün kayna¤›, içinde bulunduklar› zamand›r. Kriz dönemlerinde üst yönetim önemli görevleri k›sa sürede yerine getirmek durumundad›r. ‹çinde bulunulan koflul ne olursa olsun, bütün dönemlerde ifllerin öncelik s›ralamas› vard›r. Yaflamsal öneme sahip ifllerin yan›nda ertelenebilir nitelikte ifller vard›r. Burada yöneticiden beklenen, özellikle kriz dönemlerinde ya- flamsal önemi olmayan ve zaman› eriten ifllerden s›yr›larak, yaflamsal önemi olan ifllere yönelmektir (Tutar, 2004:66). Kriz yönetimi sürecinde yöneticiler belirli yeteneklere sahip olmal›d›rlar. Kriz yönetiminde yöneticilerin sahip olmalar› gereken yeterlikler; kriz sinyallerini alabilme, krize haz›rlanma ve korunabilme, kriz yönetimi sürecinde etkili karar verebilme, otoriteyi kullanabilme, kriz yönetimi sürecini planlayabilme, örgütleyebilme, kriz yönetimi sürecinde iletiflim sa¤layabilme, eflgüdüm sa¤layabilme, kriz yönetimi sürecini denetim alt›na alabilme, normal duruma geçifli sa¤layabilme ve kriz yönetimi sürecinde ö¤renme ve de¤erlendirme (Cener, 2007:5) fleklinde belirtilebilir. Kariyerin her hangi bir aflamas›nda ço¤u yönetici bafl›nda bulundu¤u örgütün bir krizi atlatmas›na liderlik eder. Bu kriz bir küçülme, bir birleflme ya da yeni teknolojinin sektör genelinde yol açt›¤› bir altüst olufl olabilir (Hill-Wetlaufer, 2000:180). Kriz yönetimi sürecinde örgütlerde lider ve yönetici fark› aç›k olarak ortaya ç›kmaktad›r. Genelde yöneticiler örgütte neler olup bitti¤inden, konumlar, para ve koflullar yüzünden yal›t›lm›fl durumdad›rlar. Lider ise, bir yönetici olarak kendisini dünyaya yeniden tan›tabilen, baflkalar›n›n gözündeki imaj›n› araflt›rabilen ve liderlik etti¤i insanlara dokunabilen kiflidir (Tu¤cu, 2004:8). Krizi yönetirken bu özellikleri çok etkili olur. Kriz yönetimi hem örgütler hem de liderleri için çok kolay ulaflamayacaklar› ç›kt›lar sa¤lamaktad›r. Bu yönüyle liderin yetene¤ine do¤rudan ba¤l›d›r. Her ne kadar liderler krizi yönetirken do¤ufltan gelen yeteneklerini kullansalar da, krizi, kriz yönetimi tekniklerini ö¤renmeleri oldukça önemlidir (Suarez, 2007:1). Örgütlerde liderleri gruplar oluflturur. Liderlik, kiflili¤i de¤il, grup üyeleri aras›ndaki iliflkiyi yans›t›r. Bu vasf› ile liderlik de, örgütün veya grubun düzenini sa¤lama, problemlerini çözme ve yol 13 ‹NCELEME ARAfiTIRMA gösterme gibi ifllevleri yerine getirmektedir. Burada kiflinin özellikleri, lider olmas›n› sa¤lar. Zeka, kiflilik sa¤laml›¤› ve önsezi liderlik için gerekli özelliklerdir. Bunun yan›nda, lider olmak için verilen yetki yeterli de¤ildir. Lideri lider yapan sadece yetkiye sahip olmas› de¤il, o yetkiyi kullanabilmekte gösterece¤i beceridir. Lider, yönetici demek de¤ildir ve kriz durumlar›nda örgütlerin yöneticilerden çok, liderlere ihtiyac› vard›r. Yönetim kopyalama ve var olan› sürdürme üzerine yo¤unlafl›rken, liderlik yarat›c›l›k, uyum sa¤lama ve çeviklik üzerinde durur. Yönetici dönem sonu kâr-zarar tablosunun son toplam çizgisine bakarken, lider ufuk çizgisine de bakar. Yönetici sistemler, denetimler, süreçler, politikalar ve yap› üzerinde yo¤unlafl›rken, lider güven uyand›rma ve insan iliflkileri üzerinde çal›fl›r. Örgütlerde liderlere en çok ihtiyaç duyulan kriz durumlar›, örgütte bir kenetlenmeyi sa¤lar ve çal›flanlar aras›nda karfl›l›kl› güveni art›r›r. Bu, liderlerin normal zamanlarda da yaratmaya çal›flt›¤› bir ortak bilinçtir. Kriz ayn› zamanda hedefe ulaflmada iflbirli¤i sa¤lad›¤›ndan lidere otoriter biçimde kararlar› verme ve uygulatma özgürlü¤ü tan›r. Normal zamanlarda ise, liderler hedefe ulaflma yolunda çevresindekilerle tart›flarak ilerler ve ortak bir noktaya daha büyük zorluklarla, daha uzun zamanda ulafl›rlar Son y›llarda küresel anlamda yaflanan krizlerde örgütlerde lider ve yöneticiler aras›ndaki fark somut olarak görülmüfltür. 11 Eylül krizi bir kez daha lidere güven duygusunu beraberinde getirmifl, dönemin New York valisi Giuliani kriz dönemindeki uygulamalar› ile takdir toplam›flt›r. Giuliani, baflar›s›n›n arkas›nda kendi gelifltirdi¤i bir yönetim stratejisi bulundu¤unu belirtmektedir. Kriz an›nda liderlere; yetenekli insanlarla çal›flmalar›n›, günlük toplant›lar düzenleyerek çal›flanlar›n ilgisini canl› tutmay›, temel hedefi tan›mlayarak ona uygun stratejilerin gelifltirilmesini ve bunu sürekli denetlemelerini, kiflilerden sorumluluklar›n› yerine getirmelerini istemelerini, çal›flanlarda güven uyand›rmalar›n› ve yerine getirilen bütün ifllerle ilgili bil- 14 gi sahibi olmalar›n› (Tu¤cu, 2004:8-10) tavsiye etmektedir. Kriz yönetimini kamu yöneticileri aç›s›ndan de¤erlendirirsek, karfl›m›za ilk önce kamu yönetiminin statükocu yönü ç›kmaktad›r. Bu durum hemen hemen, bütün ülkelerin kamu yönetimlerinin ortak özelli¤inin bu oldu¤u söylenebilir. Elbette, bu statükoculu¤un boyutu, ülkelerin geliflmifllik düzeylerine, ülkenin siyasal sistemine, kurumsallaflma düzeyine, örgüt kültürüne, benimsenen yönetim felsefesine, tarihsel sürece ba¤l› olarak oluflan kamu bürokrasisine ve genel yönetim anlay›fl›na göre baz› de¤ifliklikler gösterebilir. Ancak, kamu yönetimlerinin, di¤er kesimlere nazaran, geliflmelere, de¤iflimlere, toplumsal taleplere, hedef kitlelerin de¤iflen e¤ilimlerine ve pazar koflullar›na duyarl›l›¤›; baflka bir ifadeyle, esnek yönetim düzeyi daha düflüktür. Geliflen koflullara uyum, çevresel de¤iflikliklere olumlu tepki verme ve de¤iflimi alg›layarak buna uyum sa¤lama, örgütlerin en çok zorland›klar› konular›n bafl›nda yer almaktad›r. Çevresel koflullar›n de¤iflimine uyum gösterme, kamu örgütleri için ayr› bir güçlük tafl›maktad›r. Bunun pek çok nedeninin oldu¤u bilinmekte ve uzun zamandan beri de tart›fl›lmaktad›r (Tortop-‹sbir vd, 2007:251). Bugüne kadar, dünyada kamu yönetimleri, ortaya ç›kan sorunlar karfl›s›nda yavafl hareket etmekle suçlanm›fllard›r. Gerçekten de, kamu yönetiminin kendisini mevzuatla s›n›rl› tutmas› yüzünden, ortaya ç›kan beklenmedik sorunlar karfl›s›nda, gerekti¤i ölçüde inisiyatif al›namamakta ve esnek yönetim modelinin gerektirdi¤i yönetim becerileri ortaya konulamamaktad›r. Son y›llarda beklenmedik sorunlar›n ortaya ç›kmas›n› önlemek, gerekli önlemleri almak ve uygulamak amac›yla kriz yönetimi uygulamalar› gündeme gelmifltir. Mevzuatla kendisini s›k› s›k›ya ba¤l› sayan ve rutin ifllerle kendisini s›n›rlayan kamu yönetimleri için kriz yönetimi modeli büyük önem tafl›maktad›r (Aykaç, 2001: 9). Kriz yönetimini kamu kurulufllar›nda çok önemli hale getiren di¤er bir unsur, kamu yöneticile- rinin afl›r› mevzuatç› olmalar›d›r. Yapt›klar› bütün eylem ve ifllemlerin yasalarda yaz›l› olmas›n› istemeleri, sürpriz geliflmeler karfl›s›nda h›zl› karar almalar›n› engellemektedir. Bu ise örgüt yönetimini olumsuz etkilemektedir. Kamu yöneticilerinin, yasalar›n izin verdikleri hususlar› bir görev olarak yerine getirme yükümlülükleri vard›r. Bunun ötesinde de, yasalar›n yasaklamad›klar› eylem ve ifllemleri, inisiyatif kullanarak, kamu yarar› gerekçesiyle yerine getirme sorumluluklar› vard›r. Bunun yan›nda kamu yönetiminin yeni geliflmelere karfl› yeterince duyarl› olmad›¤› da bilinmektedir. Toplam kalite yönetimi, ö¤renme yönetimi, kriz yönetimi, stres yönetimi, çat›flma yönetimi, de¤iflim yönetimi, yarat›c›l›k, k›yaslama, yenilikçilik, de¤iflim mühendisli¤i gibi yeni gelifltiren modellerin ve modern yönetim tekniklerinin uygulanmas› veya en az›ndan bu modellerden yararlan›lmas› konusunda isteksiz olmalar›, mal veya hizmet üretiminde özel kurulufllara nazaran, çok gerilerde kalmalar›na neden olmaktad›r. Böyle bir durumun ortaya ç›kmas›, kamu kurulufllar› olan güvenin giderek azalmas›na yol açacakt›r. Son y›llarda görülen, do¤al afetlerin, siyasi ve ekonomik krizlerin, kamu yönetimlerini olumsuz etkilemesi, geliflmelere ve de¤iflimlere h›zl› bir flekilde uyum sa¤lanamamas› sonucu, bu olumsuzlu¤un boyutlar›n›n artmas›, kriz dönemlerinde, baz› yeni uygulama biçimlerinin gelifltirilmesi gerekti¤ini ortaya koymufltur. Özellikle, baz› örgütlerde, kriz yönetimi için farkl› özellikler tafl›d›¤›, yap›lan baz› araflt›rmalar sonucu ortaya ç›km›flt›r. Farkl› örgütlerde farkl› uygulamalar›n yap›labilmesi, kriz dönemlerinde uygulanmak üzere; yönetim birimlerine daha çok yetki verilmesi, bürokratik engellerin kald›r›lmas›, kaynak kullan›m›n›n formalitelerden ar›nd›r›lmas›, yöneticilerine daha çok inisiyatif tan›nmas›, yetki devrinin yayg›nlaflt›r›lmas›, esnek bir yönetim anlay›fl›n›n yerlefltirilmesi, daha h›zl› karar al›nabilmesi ve bunlar›n uygulamaya konulabilmesi için baz› düzenlemelerin önceden yap›lmas› gerekmektedir (Aykaç, 2001:10). B‹T‹R‹RKEN….. Krizler örgütlerin ve toplumlar›n yaflam›nda karfl›lafl›labilecek kaotik durumlard›r ve karmafla yarat›rlar. ‹fl dünyas›nda s›k görülmeye bafllayan kriz dönemleri,örgütleri do¤rudan etkide bulunamad›klar› olaylarla karfl› karfl›ya b›rakmaktad›r. Bu nedenle, örgütler her geçen gün daha yo¤un olarak kriz yönetimi tekniklerine baflvurur hale gelmifllerdir. Örgütlerin istenmeyen bir durumla karfl›laflmalar› halinde yürürlü¤e girmesi beklenen uygulama olarak bilinen kriz yönetimi; örgütlerin zarar gören imajlar›n›n düzeltilmesi, örgütün kendi do¤as›ndan dolay› karfl›lafl›lmas› muhtemel olumsuzluklar›n önlenmesi ya da en az zararla atlat›labilmesini sa¤lama amac›n› tafl›maktad›r. Günümüzde artan rekabet ortam›nda operasyonel verimlilik çok önemli bir unsur olmakla birlikte, kriz zamanlar›nda olmazsa olmaz bir koflul haline gelmifltir. Verimlili¤i art›r›p tasarruf sa¤layacak önlemler derhal uygulamaya al›nmal›d›r. Kriz yönetiminde ifl süreçleri verimli hale getirilmeli ve teknolojinin daha etkin kullan›m› gündeme al›nmal›d›r. Kriz yönetimi sürecinde yöneticiler belirli yeteneklere sahip olmal›d›rlar. Baflar› için insan unsuru ve özellikle ekip çal›flmas› çok önemlidir. Örgütte motivasyon üst düzeyde tutulmal›, ekip çal›flmas› ve baflar› için herkes çaba harcamal›d›r (Cener, 2007:15). Kriz yönetiminde baflar›l› olmak için geçmifl uygulamalardan yararlanmak gerekmektedir. Ekonomi ve siyasette yap›lanlar›n do¤rular› ve yanl›fllar› belirlenmeli, geçmiflten dersler al›nmal›, baflar›l› örgütler, ülkeler örnek al›nmal›d›r (Bozgeyik, 2006:2). Krizlere karfl› en etkin çözüm tedavi edici de¤il koruyucu önlemlerdir. Hastal›klara karfl› hastal›¤›n ortaya ç›kmas›n› önleyecek tedbirler almak daha do¤rudur. Mükemmel organizasyon oluflturulmas› yönünde önceden yap›lacak çabalar kriz an›nda koruyucu ve krizin ilk etkilerini geciktirici etkiler gösterir (Aktan, 2007:1). 15 ‹NCELEME ARAfiTIRMA Günümüzde örgütler art›k kriz dönemlerinin bir yaflam tarz› olarak de¤erlendirilmesi gerekti¤ini anlam›fllard›r. Yönetim konusunun örgüt yöneticilerine anlat›lmas›, muhtemel krizlere haz›rl›kl› olunmas›, devletin ekonomik istikrar› sa¤lay›c› politikalar gelifltirmesi ve kriz dönemlerinde uygulanan stratejiler (Cener, 2007:15) oldukça önemli hale gelmifltir. Çal›flmam›z› örgütler için önemi inkar edilemeyen kriz yönetimi konusunda örgüt üst yönetimlerine tavsiyelerle bitirelim: ❖ Ürün/hizmet eskimesine dikkat edin. Sundu¤unuz ürün veya hizmet güncelli¤ini çabuk yitirebilir. Bu durumda ya baflka piyasalarda pazarlayabilece¤iniz ürün ve servisler gelifltirin ya da daha ucuz ürün veya hizmet için çaba harcay›n. ❖ Bölgesel istikrars›zl›k: Bölgenizi sarsabilecek felaketler üzerine tahminler yap›n. Bölgenin güçlü ve zay›f yönlerinin analizini yap›n. Sonra da tedbirler al›n. ❖ Piyasa bunal›m›: Olas› bir ekonomik kriz örgütünüzü fliddetli bir flekilde sarsabilir. Bundan dolay› ekonomik durgunluklar, enflasyon gibi sorunlara karfl› haz›rl›kl› olun. ❖ En büyük servetler zor zamanlarda yap›l›r. Tasarrufu unutmay›n. ❖ Krizi daha yüksek baflar›lara ulaflmak için bir atlama tahtas› olarak kullan›n. ❖ Krizin etkilerini önceden tahmin edin. Savafl arkadafllar›n›z› iyi seçin. ❖ Gerçek likidite yarat›n. Zaman kazan›n. Masraflar› k›s›n. ❖ Sokak kavgas› taktiklerini ö¤renin. Bir yenile ve ilerle plan› gelifltirin. ❖ Plan›n›z› uygulamaya koyun. (Giriflimci Güç Dergisi, 2007:1-3). ❖ Toplumunuzdan haberdar olun. Örgütünüz- 16 le ilgili her olas›l›¤a karfl› haz›rl›kl› olun. ❖ Bir kriz oldu¤unda kontrolü elinize al›n ve neye mal olursa olsun düzeltin. Kamuoyuna bildi¤iniz her fleyi tam ve do¤ru olarak söyleyin. ❖ Büyüklü¤ünüzü gösterin. Hatan›z oldu¤unda üstünüze al›n ve düzeltmek için söz verin. Gerekti¤inde halktan özür dilemeye haz›rl› olun. Hatalar›n›zdan ders al›n. ❖ Kendiniz dahil herkes için adil olan bir çözümü gelifltirmek için inisiyatifinizi kullan›n. Çözümü uygulamaya geçirin, problemleri düzeltin (Kad›beflegil, 2002:61). KAYNAKÇA AKTAN, C.Can; "Ekonomik Kriz", Yeni Türkiye Dergisi, http://www.canaktan.org/ yonetim/kriz-yonetim/kriz-yonetimi.htm (30-07-2007). ALDERSLADE, Richard; “Who Perspective and Experiences on Crisis Management”, Public and Private Crisis Management, 2. Int. Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004. ARSLAN, Mahmut; “Yönetim ve Organizasyonun Baz› Temel Kavramlar›”, Yönetim ve Organizasyon, Ed. Salih Güney, Nobel Yay., Ankara, 2001. AUGUSTINE, Norman; “Önlemeye Çal›flt›¤›n›z Krizi Yönetmek”, Kriz Yönetimi, Harward Business Review, Çev. Salim Atay, ‹stanbul, 2000. AYKAÇ, Burhan; "Kamu Yönetiminde Kriz Ve Kriz Yönetimi", GÜ. ‹‹BF Der., 3, 3, 2001. BOZGEY‹K, Abdullah; "Kriz Üzerine Sesli Düflünceler", http://www.bilgiyonetimi.org/ cm/yon/mkl_list.php?id=(20-05-2006). BOZKURT, Ömer-T.ERGUN-S. SEZEN; Kamu Yönetimi Sözlü¤ü, TODA‹E, 1998. CENER, P›nar; "Kriz Yönetimi", http://www.danismend.com/ (20-07-2007). ÇÖKLÜ, Ece Y.;“Halkla ‹liflkiler Mesle¤i Çerçevesinde Kriz Yönetimi ve Sa¤l›k ‹letiflimi”, Public and Private Crisis Management, 2. Int. Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004. FLIN, Rhona; "Capacity for Crisis Management: Identifying Core Skills of Crisis Managers", Discussion Paper Managing Crises in the European Union: A First Assessment ESF SCSS Exploratory Workshop, St Maxime, June 25-26, 2005. GÖRPE, Serra; “Krizi Aflmada Toplumsal Sorumlulu¤un ‹fllevi”, Public and Private Crisis Management, 2. International Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004. HILL, Linda and S.WETLAUFER; “Fikir Alacak Biri Olmad›¤›nda Liderlik”, Kriz Yönetimi, Harward Business Review, Çev. Salim Atay, ‹stanbul, 2000. KADIBEfiEG‹L, Salim; Kriz Geliyorum Der!, MediaCat, ‹stanbul, 2002. KARAKAYA, Abdullah; Stratejik Bilgi Sisteminin Kriz Yönetimine Etkisi, http://www. danismend.com. (20-09-2007). MUMCU, Cumhur; “Basic Principles of Crisis Management”, Public and Private Crisis Management, 2. International Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004. ÖZTEK‹N, Ali; Yönetim Bilimi, Siyasal Kitabevi, Ankara, 2002. ROSENTHAL, Uriel; KOUZMIN, Alexander; "Crises and Crisis Management: Toward Comprehensive Government Decision Making", Journal of Public Administration Research & Theory, Vol. 7, Issue 2, April 1997. SAVAfi, Serdar; “Dünya Sa¤l›k Örgütü’nün Kriz Yönetimine ‹liflkin Bak›fl Aç›s› ve Deneyimleri Üzerine Yorum”, Public and Private Crisis Management, 2. International Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004. SUÁREZ, Gerald; Beyond Crisis Management: Leading and Shaping the Corporate Future, www.gerald-suarez.com (20-04-2007). TENG‹L‹MO⁄LU, Dilaver-Y. ÖZTÜRK; ‹flletmelerde Halkla ‹liflkiler, Seçkin, Ank., 2004. TORTOP, N.; B. AYKAÇ; E.‹SB‹R; H. YAYMAN; A.ÖZER; Yönetim Bilimi, Nobel Yay›n›, Geniflletilmifl ve Gözden Geçirilmifl 7. Bask›, Ankara, 2007. TU⁄CU, fiule T.; “Kriz Yönetiminde Liderlik Kavram›n›n Önemi”, Selçuk Ün. ‹letiflim Fak. Dergisi, Ocak, 2004. TUTAR, Hasan; Kriz ve Stres Yönetimi, Seçkin Yay., Ankara, 2004. TÜZ, Melek V.; Kriz Yönetimi, Uygulama ‹çin Temel Ad›mlar, Alfa Yay., ‹stanbul, 2004. KAPAK KONUSU Sigortac› Sadece Tazminat m› Öder? Mehmet KALKAVAN TSRfiB Genel Sekreter Yard›mc›s› igortac›, belirli bir prim karfl›l›¤›nda, sigortal›n›n sahip oldu¤u k›ymetlere gelebilecek zararlar› veya sigortal›n›n kusurlu olarak üçüncü flah›slara verece¤i zararlar› tazmin etme ifllevini yerine getirir. Sigortac› tazminat› ödedikten sonra, tazminat›n dayana¤›n› oluflturan zarar›n oluflumunda kusuru bulunanlara rücu ederek yapm›fl oldu¤u giderleri kusur nispetinde tahsil eder. Trafik gibi baz› sorumluluk sigortalar›n›n ilgili oldu¤u alanlarda kusursuz sorumluluk geçerli oldu¤undan, sigortal›n›n baflka bir kifli veya kurumun kusuruyla zarara sebebiyet vermesi durumunda sigortac› zarar görene tazminat› ödeyerek kusurlu kifliye rücu eder. S Sigorta dendi¤inde ülkemizde yayg›nl›¤›ndan olsa gerek ilk akla gelen trafik sigortas›d›r. Menfi teknik sonuçlar nedeniyle en çok trafik sigortalar› konufluluyor olsa da zorunlu sigorta uygulamas›na geçifl y›l› olmas› sebebiyle 2010 y›l›nda gündemi oluflturan sorumluluk sigortalar› “T›bbi Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Mali Mesuliyet” ve “K›y› Tesisleri Deniz Kirlili¤i Zorunlu Mali Mesuliyet” sigortalar›d›r. Bu nedenle s›ras› geldikçe bu üç branfla da de¤inece¤im. Sorumluluk sigortalar› hangi ifllevi görürler diye soruldu¤unda, do¤al olarak birçok kiflinin akl›na, sigortal›n›n kusuru ile zarar gören kiflilerin zarar›n› giderme ifllevi görürler düflüncesi gelmektedir. Bir sorumluluk sigortas› neden zorunlu hale getirilir? Bunun nedeninin ilgili sigortan›n teminat sundu¤u alanda zarar görenlerin çoklu¤u ve de zarar verenlerin bu zarar› gidermede mali aç›dan yetersiz kalabilecek olmalar›n› öncelikli olarak sayabiliriz. Zarar görenlerin u¤rad›klar› kay›plar› zarara sebep olan kiflilerin mali gücünden ziyade sigorta gibi kurumsal bir enstrümanla alt›na almak art›k modern toplumlarda s›kça baflvurulan bir yöntemdir. Sorumluluk sigortalar›n› di¤er sigortalardan ay›ran en önemli fark tazminat ödemesinin sigortal›ya de¤il de sigortal› ad›na, sigortal›n›n veya sigortal›n›n fiillerinden sorumlu oldu¤u kiflilerin kusurlu olarak zarar verdi¤i kiflilere yap›lmas›d›r. Di¤er bir önemli fark ise sorumluluk sigortalar›nda, sigorta bedelinin primi ödenmek suretiyle istendi¤i gibi art›r›labilmesi veya eksiltilebilmesi, di¤er bir deyiflle herhangi bir s›n›rlamaya tabi tutulmamas›d›r. Örne¤in bir otomobilin bedeli 15.000 TL ise kasko sigorta bedeli de 15.000 TL olmal›d›r, ancak ayn› araç için zorunlu olan trafik sigortas› kaza bafl›na maddi zararlar için 35.000 TL, sakatl›k veya ölüm gibi bedeni zararlar ile tedavi giderleri için 875.000 TL teminat vermektedir. Ayr›ca bu zorunlu sigortan›n üzerine “motorlu kara tafl›tlar› ihtiyari mali sorumluluk sigortas›” ile istenildi¤i kadar ilave teminat al›nabilmektedir. K›sacas› sigortal› 15.000 TL tutar›ndaki bir araca sahip olabilir ancak o araçla sebep olabilece¤i zararlar› karfl›layabilecek mali güce sahip midir? Soruyu farkl› bir flekilde soracak olursak ülkemizdeki araç sürücülerinden acaba yüzde kaç› yukar›da verilmifl olan teminatlar› kendi özvarl›klar›yla karfl›lamay› taahhüt edebilir? Böylesine önemli bir teminat sa¤layan sigortan›n zorunlu olmas›na karfl›n tüm araçlarda bulunmay›fl›, ülkemiz insan›n›n tafl›makta ol- 17 KAPAK KONUSU du¤u riskleri do¤ru alg›layamamas›ndan ileri gelmektedir. Oysa geliflmifl ülkelerdeki sorumluluk branfl› prim üretiminin toplam prim üretimi içerisindeki pay› ülkemize k›yasla yaklafl›k dört kat fazlad›r. Bu ülkelerde nüfusun önemli bir k›sm› sorumluluk anlam›ndaki riskleri üzerinde tutmamakta, bunlar› sigorta flirketlerine devretmektedirler. Buraya kadar sorumluluk sigortalar› ile bunlar›n öneminden ve ifllevinden bahsettik. Bu noktada sorulmas› gereken soru fludur: sigorta flirketlerinin zorunlu sigortalarla korunmas› öngörülen alanlardaki tek ifllevi prim toplayarak fon oluflturmak ve bu fondan da tazminat ödemek midir? Yurt d›fl› uygulamalarda, sigorta flirketlerinin bu alandaki rolü tazminat ödeme ifllevi kadar, belki de bundan da önemli bir fonksiyonu daha içermektedir. Bu fonksiyon risklerin gerçekleflme ihtimalini azaltmak, di¤er bir deyiflle var olan risk düzeyini asgari seviyelere çekmektir. Bu nas›l olmaktad›r? Konuya en yayg›n olan zorunlu sigortam›zdan, Karayollar› Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortas›ndan (Trafik Sigortas›) bafllayal›m. TRAF‹K KAZALARI… Ülkemizin en önemli sorunlar›ndan bir tanesi olan, yerine konulmas› mümkün olmayan can kay›plar›n›n yan›s›ra sakatl›klara ve oldukça yüksek mebla¤larda zarara sebebiyet veren trafik kazalar›n›n, geliflmifl ülkelerle karfl›laflt›r›ld›¤›nda bir hayli yüksek seyretti¤i yetkili makamlarca ifade edilmektedir. Meydana gelen trafik kazalar›n›n arzu edilen seviyelere çekilmesi hedefine ulaflmak için en büyük katk›n›n, her alanda oldu¤u gibi e¤itim vas›tas›yla gelece¤i olaca¤› kuflkusuzdur. E¤itimi takiben, karayollar› kalitesinin yükseltilmesi, sinyalizasyon sisteminin düzgün kurgulanmas› ve denetim, kazalar›n azalt›lmas› yönünde akla gelen ilk tedbirlerdendir. Bunlara ilaveten edebilece¤imiz ve sigortac›lara düflen görev (örne¤in Amerika Birleflik Devletleri) trafik kurallar›na uymad›¤› tespit 18 edilen sürücülere ilave ekprim uygulamas›d›r. Bu flekilde sigorta flirketlerince sürücüler üzerinde bir bask› da kurulmaktad›r. Afl›r› sürat yapan, hatal› sollayan, trafik ›fl›klar›na riayet etmeyen sürücülerin di¤er flah›slara zarar verme ihtimali bu tür ihlalleri gerçeklefltirmeyen sürücülere k›yasla son derece yüksektir. Bu de¤erlendirme sonucunda kurallar› s›kça ihlal eden sürücüler zaman zaman sat›n alabilecekleri bir sigorta bulmakta oldukça zorlanmakta, trafi¤e ç›kamama riski ile karfl› karfl›ya kalmaktad›rlar. Bu noktada sigorta sektörü, sürücüleri trafik kurallar›na uymaya zorlamakta ve kazalar› önleyici bir misyonu baflar› ile yerine getirmektedir. Sigorta sektörü trafik de dahil olmak üzere di¤er tüm alanlarda düzenleme ve denetlemeden sorumlu otoritelere gerek duyuldu¤unda sorumluluklar›n› hat›rlatmal› ve bir kusur durumu varsa, ilgili merciler nezdinde gerekli ifllemler bafllatmal›d›r. Örne¤in, hatal› kurgulanarak hizmete sokulan bir kavfla¤›n veya hatal› bir sinyalizasyon sisteminin neden oldu¤u bir kazay› ele alal›m. Sigorta sektörü bu kazada araçlarda meydana gelen zarar› ve yaralananlar›n tedavi giderlerini tazmin etmekte veya araçta sürücü ve/veya yolculardan hayatlar›n› kaybeden var ise yak›nlar›na destekten mahrumiyet tazminat› ödemektedir. Do¤al olarak bu tazminatlar›n bir k›sm› trafik sigortas›ndan ödenirken, bir k›sm› da kasko flirketinden ödenecektir. Bu noktada, kazan›n oluflumunda yolda veya sinyalizasyondaki hatan›n da pay› varsa, sigortac› kusurlu kurum – kurulufllara kusurlar› oran›nda rücu ederek ödedi¤i tazminat›n tamam›n› veya bir k›sm›n› tahsil etmelidir. Nitekim baz› sigorta flirketleri bu yönde uygulamalara bafllam›flt›r ancak bir genelleme yap›labilecek hale bugün itibariyle gelinememifltir. Bu uygulama genele yay›ld›¤›nda, hatal› bir kavflak veya sinyalizasyon gibi nedenler nedeniyle birkaç kez zarar› tazmin etmek durumunda kalan kurum, bu kusurunu k›sa süre içerisinde düzeltecektir. Kusura ba¤l› takibat, ödenmifl olan tutarlar›n geri al›nabilmesinden ziyade, üstlenilmifl olan rizikolar›n asgari düzeye düflürülmesinin ve ayr›ca sosyal sorumlulu¤un bir gere¤i olmal›d›r. SELLER… Trafik kazalar›n yan› s›ra hatal› yap›lanma ve ifllemler nedeniyle meydana gelen sellerin sebep oldu¤u zararlar da herkesin malumudur ki durum çok yak›n bir geçmiflte gazete manfletlerine kadar tafl›nm›flt›r. 2009 y›l› Eylül ay›nda meydana gelen sel felaketini, konuya iliflkin yak›n zamanda gerçekleflmifl bir örnek olarak ele alabiliriz. Sorumlu kurumlar taraf›ndan prestij bölgesi olarak ilan edilerek müteflebbislerin davet edildi¤i bir bölge sel alt›nda kalm›fl ve çok önemli kay›plar meydana gelmifltir. Suyun do¤al ak›fl yolunun insan eliyle daralt›larak daha fliddetli ve kontrolsüz su ak›fl›na; dolay›s›yla zararlara sebebiyet verildi¤i konunun uzmanlar› taraf›ndan ifade edilmifl ise de, ilgili kurulufllar bölgedeki sorumlu kurumun kendileri olmad›¤›n› ifade ederek sorumluluk üstlenmeme yoluna gitmifllerdir. Neticede otuzdan fazla vatandafl›m›z› bu felakette kaybederken sadece sigorta sektörünün ödemifl oldu¤u tazminat 600 Milyon TL’nin üzerindedir. Ebetteki öngörülemeyen ölçüde gelen ya¤›fllar›n bir zarar ziyana sebebiyet verece¤i tart›flmas›zd›r ancak, gerekli alt yap› çal›flmalar› yap›lm›fl olsayd›, yap›laflma risk haritalar›na uygun olarak geliflseydi acaba zarar ziyan bu seviyede olur muydu? Sorumlu kurulufllar›n alaca¤› ek önlemlerle veya üzerine düflen görevleri tam olarak yerine getirmesiyle bu kay›plar›n oldukça afla¤›lara düflece¤i düflünülmekleredir. Sigortac›lar›n ödemifl olduklar› tazminatlar›, kusurlu olduklar› öne sürülen kurumlardan talep etmesi, bu yönde kusur tespit davalar›n› sonucu ne olursa olsun pefl pefle açmas›, acaba yetkili kurulufllar› biraz olsun tedirgin ederek bir sonraki sel veya benzeri felaketlere daha haz›rl›kl› olmak zorunda b›rakmaz m›yd›? Ancak bahse konu felakete iliflkin olarak sorumlu kurulufllar nezdinde hukuki ifllemleri bafllatm›fl olan sigorta flirketi say›s› sadece birdir. Bu yönde aksiyon alan tek bir sigorta flirketinin olmas› dahi son derece önemlidir. Gelecekte yaflanabilecek böylesi felaketlerde bu süreç örnek oluflturacak ve kusurlu oldu¤u düflünülen kurumlar aleyhine hukuki süreci bafllatan sigorta flirketi say›s›nda bir art›fl gözlemlenecektir. HEK‹M SORUMLULUK… 30 Temmuz 2010 tarihi itibariyle zorunlu hale getirilen hekim mesleki sorumluluk poliçesinde kanun koyucu, hatal› t›bbi uygulamadan kaynaklanan ma¤duriyetlerin kusurlu hekim yerine sigorta flirketleri taraf›ndan giderilmesi yönünde bir düzenlemeye gitmifltir. T›bbi müdahalelerdeki hatalardan kaynaklanan ma¤duriyetler, geliflmifl ülkelerde de sigorta flirketleri marifetiyle yerine giderilmektedir. Di¤er teknik esaslar› bir yana koyarsak, bahse konu ülkelerle aram›zdaki en önemli fark, bu ülkelerde prim flirketlerce serbestçe belirlenirken, ülkemizde kamu taraf›ndan belirlenmektedir. Bu alandaki risk düzeyinin azalt›lmas›nda da sigorta flirketleri rol alabilir, ancak bu rol ancak prim seviyesinin serbestçe belirlenmesiyle yerine getirilebilir. Uygulamada hekimlerimiz dört risk gurubuna ayr›lmakta, en düflük risk gurubunun 150 TL, en yüksek risk gurubunun ise 750 TL tutar›nda bir prim karfl›l›¤›nda, y›ll›k limitte herhangi bir s›n›r olmaks›z›n olay bafl›na 300.000 TL’ye kadar teminat alt›na al›nabilmektedir. Bir önceki y›l hasar› ne kadar yüksek olursa olsun, tatbik edilebilecek ilave primin %50 ile s›n›rl› olmas› sigortac›n›n bu alana müdahalesini yok denecek duruma indirgemektedir. Bu durumda, bir hekimin bir y›l boyunca hastalar›na vermifl oldu¤u zarar milyon liralara ulaflsa dahi, bir sonraki poliçesine sadece %50 zam uygulanabilmekte, dolay›s›yla ilave edilebilecek azami prim birinci grup için 75 TL, en riskli say›lan dördüncü grup için ise 375 TL olmaktad›r. Böylelikle prim seviyesi bir bask› arac› olmaktan ç›kmakta, s›n›rs›z bir limitle arzu edilenin tersine hekimlere bir karfl›l›ks›z bir güvence sunmaktad›r. Oysa yurt d›fl› uygulamalar›nda baz› hekimlerin y›ll›k gelirlerinin önemli bir k›sm›n›n bu sigortaya gitti¤i bilinmektedir. Böylelikle hekim ha- 19 KAPAK KONUSU ta yapmamak ad›na moral motivasyonundan fiziki flartlar›na kadar mesle¤ini ifa etmede menfi tesirde bulunabilecek tüm faktörlere dikkat etmektedir. Elbette sadece fazla prim ödememek için hekimlerimizin mesleklerini daha iyi icra edece¤i iddia etmek müm- 20 kün de¤ildir ancak, konuya az da olsa katk›da bulunabilecek olan sigortac›lar›n elinden primi belirleme yetkisinin al›nmas› do¤ru de¤ildir. Herhangi bir kusur ifllememifl olan hekimlerimiz için bir tarife yap›labilecekse de, kusur durumuna göre belirlenecek olan ilave prim art›r›m›nda %50 s›n›r›n›n kald›r›larak, sigortac›lar›n bu alana yapabilecekleri katk›n›n önü aç›lmal›d›r. DEN‹Z K‹RL‹L‹⁄‹… Son olarak yine zorunlu hale getirilmifl olan K›y› Tesisleri Deniz Kirlili¤i Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortas›n› ele alal›m. 5312 Say›l› Kanun ile bu kanun kapsam›ndaki zararlara karfl› k›y› tesislerine mali sorumluluk sigortas› yapt›rma zorunlulu¤u getirilmifl, zorunlu mali sorumluluk sigortas› genel flartlar›n›n da Hazine Müsteflarl›¤› taraf›ndan düzenlenece¤i hükme ba¤lanm›flt›r. Ancak, gerek çevre kirlili¤inin karmafl›k yap›s› ve gerek reasürans devrinde meydana gelecek imkans›zl›klar göz önünde bulundurularak kanunda belirtilen zararlar›n tamam›na genel flartlarda yer verilememifl, dolay›s›yla genel flartlarda yer alan teminatlarla, kanunda say›lan zararlar›n karfl›lanmas› mümkün olamam›flt›r. Bu noktada, Çevre Bakanl›¤› yetkilileri kanunu kucaklayan bir zorunlu sigortay› talep etmekte, sigorta flirketleri ise hakl› olarak standartlar› birbirinden son derece farkl› bu tesislere ayn› genel flartlarla teminat verebilmenin reasürans aç›s›ndan imkans›zl›¤›n› dile getirerek bunun mümkün olamayaca¤›n› ifade etmektedirler. Çevrenin gelecek nesillere mümkün oldu¤unca temiz devredilmesi hususunun, herkes kadar sigortac›lar için de önemli oldu¤u tart›flmas›zd›r. Ancak sigortay› sadece yap›lacak masraflar›n finansman kayna¤› olarak görmenin, sigortadan tam anlam›yla yararlanamamak anlam›na geldi¤ini rahatl›kla söyleyebiliriz. Kanun kapsam›nda Bakanl›¤›n as›l amac›n›n çevreyi korumak ve oluflan kirlili¤i temizlemek oldu¤u konusunda hiç bir kuflkumuz bulunmamaktad›r. Bakanl›¤›n sigorta anlam›ndaki endiflesi, denizi kirletme riski tafl›yan asgari standarttan yoksun tesislerin, ortaya ç›kacak temizleme masraflar›n› karfl›layamayacak mali güce sahip olmalar›ndan kaynaklanmaktad›r. Oysa Bakanl›k sigorta flirketlerini bir yandan finansman kayna¤› olarak kullan›rken di¤er taraftan da ya- paca¤› düzenlemeler ve uygulamalar vas›tas›yla üzerindeki yükü hafifletebilir. Kanunda k›y› tesislerinin sebep olduklar› hangi zararlar› karfl›lamak durumunda oldu¤u belirtilmektedir. Tesislerden önemli bir k›sm› bu denli yüksek bir risk karfl›s›nda do¤al olarak sigortalanma ihtiyac› hissedecektir. Bu ihtiyaç karfl›s›nda oluflturulacak ihtiyari bir ürün ile bu talep belirli standartlara sahip tesislerle s›n›rl› olmak üzere sigorta sektörü taraf›ndan karfl›lanacakt›r. Di¤er taraftan, sigorta flirketleri sigortay› sat›n almak isteyip te eksiklikleri olan flirketlere bunlar› gidermeleri halinde teminat alt›na al›nabileceklerini belirtecek ve birçok tesis bu eksikliklerini gidererek risklerini sigorta vas›tas›yla devredeceklerdir. Bu flekilde çevreye yönelik tehditler asgari düzeye düflürülürken, finansman belirsizli¤i de yurt içi - yurt d›fl› paylafl›m›na (reasürans) müsaade eden güçlü ve modern bir sigorta ile giderilmifl olacakt›r. Burada sa¤lanmas› gereken, k›y› tesislerinin faaliyet gösterirken karfl› karfl›ya olduklar› risklerin kendilerine iyi anlat›lmas› ve neticede bu denli yüksek sorumluluklar› sigorta arac›l›¤›yla üzerlerinden atabilmek için eksikliklerini gidererek sigortalanabilir hale gelmelerinin sa¤lanmas›d›r. Bu bilinç sa¤lanam›yorsa, k›y› tesislerinden bu zararlar› kapsayacak olan belirli limite haiz ihtiyari sigortay› almalar›; alamamalar› halinde bu limite denk veya önemli bir oran›n›n, Bakanl›k lehine nakit olarak bloke edilmesi flart› getirilebilir. Bu flekilde finansman kayna¤›na çözüm getirilirken, kirlili¤e yol açabilecek k›y› tesislerinin belli bir standarda sahip olmas› sa¤lanacakt›r. Yukar›da örnekleriyle verildi¤i üzere, sigortac›n›n üstlendi¤i veya üstlenmesi gereken tek ifllevin tazminat olmad›¤›, ayn› zamanda tüm sigorta branfllar›nda tazminata konu risklerin asgari seviyeye indirilerek kiflilerin ve çevrenin u¤rayaca¤› zararlar›n belirli bir band›n alt›nda tutulmas›n› sa¤lamakt›r. Yoksa sigortan›n geliflmifl oldu¤u ülkelerin tamam›na yak›n›n›n refah seviyesi yüksek, müreffeh ülkeler olmas› sadece tesadüf müdür? 21 MEVZUAT - SORUNLAR - YARGI KARARLARI T›bbi Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortas› MALPRACTIS Zihni METEZADE TSRfiB Yönetim Kurulu Müflaviri ünümüzde sa¤l›k hizmetlerinin çeflitlili¤i ve karmafl›kl›¤› yan›nda hasta haklar› konusundaki geliflmeler ve toplumun bilinçlenme seviyesinin yükselmesi, sa¤l›k hizmetleri ile ilgili zarar görme iddialar›n› ve buna ba¤l› tazminat taleplerini gittikçe art›rm›flt›r. ‹letiflimin geliflmesine ba¤l› olarak bu yöndeki iddialar›n, kitle iletiflim vas›talar› ile kamuoyu gündemine getirildi¤i; bu nedenle kamuoyunda sa¤l›k hizmetlerinin ve sa¤l›k personelinin yetersizli¤i ve hastalara Devlet taraf›ndan sahip ç›k›lmad›¤› fleklinde olumsuz bir kanaat olufltu¤u gözlenmifltir. G T›bb› kötü uygulama; sa¤l›k personelinin standart t›bbi uygulamay› yapmamas› neticesi oluflmaktad›r. T›bbi teknolojinin geliflimi, doktorlar›n geçmiflte yapamad›klar› baz› uygulamalar› yapmalar›na olanak sa¤lamakta ve ço¤unlukla a¤›r riskler içeren bu uygulamalar sonucu t›bbi kötü uygulama flikâyetleri ve davalar› da artmaktad›r. Anayasan›n 129 ncu maddesinin beflinci f›kras› memurlar ve di¤er kamu görevlilerinin yetkilerini kullan›rken iflledikleri kusurlardan do¤an tazminat davalar›n›n, kendilerine rücu edilmek kayd›yla ve kanunun gösterdi¤i flekil ve flartlara uygun olarak ancak idare aleyhinde aç›labilece¤i hükmündedir. Bu ana kural çerçevesinde kamuda görevli sa¤l›k personelinin fiilleriyle ortaya ç›kan za- 22 rarlardan dolay› tazminat talepli davalar ancak idare aleyhine aç›labilmektedir. Kamu d›fl›nda görev yapan sa¤l›k personelinin hizmet kusurlar› sebebiyle verdikleri zararlar›n tazmini içinse, borçlar hukukunun genel ilkeleri çerçevesinde adli yarg›da tazminat davas› aç›lmaktad›r. Ancak uygulamada hükmolunan tazminatlar›n ödenmesinde güçlükler ç›kmakta; tazminat miktar›n›n yüksek olmas› durumunda kusurlu kiflinin bu tazminat› ödemeye gücünün yetmedi¤i, zarar görenin zarar›n›n tazmininin sa¤lanamad›¤›, Tazminat› Devletin ödedi¤i hallerde rücuen tahsilin yap›lamad›¤› haller s›kça gündeme gelmektedir. Bu sebeple, bir sigorta sisteminin getirilmesi ile tazminat ödenmesinde yaflanan zorluklar›n ortadan kalkaca¤›, zarar görenlerin haklar›na daha çabuk ve tam olarak kavuflmalar›n›n sa¤lanabilece¤i, doktorlar ve Devlet bak›m›ndan bir güvence oluflaca¤› düflünülmüfltür. Konu dünya ölçe¤inde gittikçe artan bir önem kazanmaktad›r. Dünyadaki genel tema “zorunlu t›bbi kötü uygulama (malpraktis) sigorta sistemine” do¤rudur. Avrupa Birli¤i genelinde üye ülkeleri kapsayan özel bir düzenleme bulunmamakta ise de, hemen hemen bütün ülkelerde konunun üzerinde önemle durulmaktad›r. Örne¤in; ‹sveç’te t›bbi malpraktis, 1997 y›l›nda yay›nlanan hasta zararlar›n›n karfl›lanmas›na iliflkin düzenlemede yer alm›flt›r. Bu düzenlemeye göre, ülkedeki bütün sa¤l›k kurulufllar› ve sunucular›, malpraktis sigortas› yapt›rmak zorundad›r. Her sa¤l›k kuruluflu kendisine ba¤l› çal›flan sa¤l›k personelinin t›bbi müdahalesi sonucu oluflabilecek zarara karfl› sigorta yapt›rmakla zorunlu k›l›nm›flt›r. Finlandiya’da 1987 y›l›nda yay›mlanan konuya iliflkin düzenleme kapsam›nda tüm hastane, eczane ve sa¤l›k hizmeti sunan di¤er kurulufllar mesleki sorumluluk sigortas› yapmak zorundad›r. Bu sebeple sa¤l›k çal›flanlar›n›n kendi sigorta sözleflmelerini yapt›rmalar›na sa¤l›k ya da sigorta flirketlerine prim ödemelerine gerek yoktur. Fransa’da kamuda çal›flan doktorlar›n mesleki sorumluluk sigortas› primleri çal›flt›klar› kurum taraf›ndan; özel sektörde çal›flan doktorlar›n sigorta primleri kendileri taraf›ndan ödenmektedir. Özel sektörde çal›flanlar›n tümü kendi özel sigortalar›n› yapt›rmak zorundad›r. Macaristan’da tüm sa¤l›k çal›flanlar› t›bbi malpraktis sigortas› yapt›rmakla yükümlüdürler. ‹ngiltere’de t›bbi malpraktis sonucu tazminat› gerektiren bir zarar›n meydana gelmesi durumunda Ulusal Sa¤l›k Sistemi (NHS)çal›flanlar›n tüm sorumlulu¤unu üstlenmektedir. Serbest olarak çal›flanlar›n zararlar›n›n tazmini için sigorta yapt›rmalar› zorunludur. ‹rlanda’da 1 Temmuz 2002’de, uygulamalar›n çeflitli ve maliyetlerin yüksek olmas› sebebiyle Devlet taraf›ndan finanse edilen Klinik Tazminat Sistemi oluflturulmufltur. Sistemin yönetiminden Devlet Tazminat Ajans› sorumludur. Özel sigorta flirketleri t›bbi malpraktis sigortas› yapmamakta, tazminat talepleri Sa¤l›k Bakanl›¤› bütçesinden karfl›lanmaktad›r. Avusturya’da bu sigorta teminat› sosyal sigorta sistemi içinde yer almaktad›r. Sosyal sigorta primi içerisinde hasta bafl›na günlük 0,73 Avro kesinti yap›lmaktad›r, hastanenin do¤rudan veya aç›k kusurunun bulunmad›¤› vakalar için buradan ödeme yap›lmakta, aç›k kusur halinde hastane bütçesinden zarar ödenmektedir. Estonya’da, bu sigortan›n yap›lmas› yayg›nd›r. Avrupa Birli¤i üyelerindeki genel e¤ilim yan›nda ve yukar› da de¤inilen uygulama ve yap›lanma dikkate al›narak, 20 Ocak 2010 tarihli Resmi Gazetede münteflir 5947 say›l› kanunun 8nci maddesi ile 1219 say›l› kanuna bir madde eklenmifltir. Bu ek 12nci maddeye göre “Kamu sa¤l›k kurum ve kurulufllar›nda çal›flan tabipler, difl tabipleri ve t›pta uzmanl›k mevzuat›na göre uzman olanlar, t›bbi kötü uygulama nedeniyle kendilerinden talep edilebilecek zararlar ile kurumlar›nca kendilerine yap›lacak rüculara karfl› sigorta yapt›rmak zorundad›r. Bu sigorta priminin yar›s› kendileri taraf›ndan, di¤er yar›s› döner sermayesi bulunan kurumlarda döner sermayeden, döner sermayesi bulunmayan kurumlarda kurum bütçelerinden ödenir. Özel sa¤l›k kurum ve kurulufllar›nda çal›flan veya mesleklerini serbest olarak icra eden tabip, difl tabibi ve t›pta uzmanl›k mevzuat›na göre uzman olanlar, t›bbi kötü uygulama sebebi ile kiflilere verebilecekleri zararlar ile bu sebeple kendilerine yap›lacak rücular› karfl›lamak üzere mesleki malî sorumluluk sigortas› yapt›rmak zorundad›r. Zorunlu mesleki malî sorumluluk sigortas›, mesleklerini serbest olarak icra edenlerin kendileri, özel sa¤l›k kurum ve kurulufllar›nda çal›flanlar için ilgili özel sa¤l›k kurum ve kurulufllar› taraf›ndan yapt›r›l›r. Özel sa¤l›k kurum ve kurulufllar›nda çal›flanlar›n sigorta primlerinin yar›s› kendileri taraf›ndan, yar›s› istihdam edenlerce ödenir. ‹stihdam edenlerce ilgili sa¤l›k çal›flan› için ödenen sigorta primi, hiçbir isim alt›nda ve hiçbir flekilde çal›flan›n maafl ve sair malî haklar›ndan kesilemez, buna iliflkin hüküm ihtiva eden sözleflme yap›lamaz. Zorunlu sigortalara iliflkin teminat tutarlar› ile uygulama usul ve esaslar› Sa¤l›k Bakanl›¤›n›n gö- 23 MEVZUAT - SORUNLAR - YARGI KARARLARI rüflü al›narak Hazine Müsteflarl›¤›nca belirlenir. Bu maddedeki zorunlu sigortalar› yapt›rmayanlara, mülki idare amirince sigortas› yapt›r›lmayan her kifli için Beflbin Türk Liras› idari para cezas› verilir." Kanunun bu maddesi uyar›nca ç›kar›lan ve 21 Temmuz 2010 tarihli Resmi Gazetede yay›mlanan T›bbi Kötü Uygulamas›na iliflkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortas›nda Kurum Katk›s›na ‹liflkin Usül ve Esaslara Dair 2010/1 say›l› Tebli¤ ile bu sigortan›n primine yap›lacak Kurum katk›s›na iliflkin hususlar, Tarife ve Talimat› uygulama esaslar› saptanm›flt›r. Tarife göre her bir olay için azami teminat tutar› 300.000 TL.’dir. Teminat tutar› maddi, manevi tazminat ve yarg›lama giderleri için geçerlidir. Prim tutarlar›, doktorlar›n mesleki faaliyetlerine göre 4 risk grubuna göre 150 ila 750 TL aras›nda de¤iflmektedir. Prim indirimi ve prim art›r›m› bir önceki y›l ya da bir önceki sözleflme süresi içinde herhangi bir tazminat ödemesi yap›l›p yap›lmamas›na göre de¤iflmektedir. Tazminat ödenmiflse, sonraki sözleflme süresi içinde tazminat ödeme say›s› kadar yüzde 15-30 oranlar›nda zaml› tarife, tazminat ödenmemesi durumunda yüzde 20’ye kadar, kademeli indirimli prim uygulanacakt›r. Sigorta, serbest ya da kamu ve özel sa¤l›k kurulufllar›nda çal›flan doktorlar› (difl doktorlar› dâhil) ve t›pta uzman olanlar› kapsamakta ve bu kiflilerin poliçede belirtilen mesleki faaliyeti ifa ederken; ❖ Sözleflme süresi içinde meydana gelen olay sonucu do¤an ve sorumluluk hükümleri uyar›nca tazmini sözleflme süresi içinde ya da sonras›nda talep edilen zararlara ❖ Sözleflme yap›lmadan önce veya sözleflme yürürlükteyken meydana gelen bir olay nedeniyle sadece sözleflme süresi içinde sigortal›ya yap›lacak taleplere, karfl› teminat vermektedir. Sigortan›n bu hallerden birinci halde yap›l- 24 mas› durumunda, sigortal›n›n sözleflme süresi içinde yürüttü¤ü mesleki faaliyeti dolay›s›yla gerek sözleflme döneminde, gerekse sözleflmenin bitiminden itibaren iki y›l içinde baflkalar›n›n zarar u¤ramas› sonucunda, veya ‹kinci halde yap›lmas› durumunda, sözleflme yap›lmas›ndan önceki bir y›l içinde veya sözleflme yürürlükteyken meydana gelen olaya ba¤l› olarak; a)Sigortac›n›n bilgisi ve yaz›l› muvafakati dâhilinde olmak kofluluyla sigortal› taraf›ndan ödeme yap›lmas› veya b)Sigortal›ya karfl› yap›lan tebligat sonucu davran›m veya hukuki takibin ö¤renilmesi, c)Zarar›n gerçekleflti¤inin ve bu zarar›n sigortal›n›n sorumlulu¤undan kaynakland›¤›n›n mahkeme taraf›ndan karar alt›na al›nmas› hallerinde, riziko gerçekleflmifl olacakt›r. Rizikonun gerçekleflmesi halinde özel durumlar hariç olmak üzere, hangi belgelerin istenilece¤i poliçe ekinde aç›k ve anlafl›l›r flekilde yer almak zorundad›r. Sigortac› bu belgelerin eksiksiz olarak flirket merkezine iletildi¤i tarihten itibaren on befl iflgünü içinde gerekli incelemeleri tamamlay›p sözleflmeye ayk›r› olmayan tazminat› ödeyecektir. Sigortal›n›n poliçede belirlenmifl ve s›n›rlar› hukuk kurallar› veya etik kurallar ile tespit edilen mesleki faaliyeti d›fl›ndaki faaliyetlerinden kaynaklanan tazminat talepleri; mesleki faaliyetin ifas› s›ras›nda sigortal› taraf›ndan kasden sebep olunan her tür olay ile davran›fllar›; sigortal› veya çal›flt›rd›¤› kiflilerin poliçede belirtilen mesleki faaliyeti ifa ederken alkol, uyuflturucu ya da narkotik maddelerin tesiri alt›nda bulunmas› sonucunda meydana gelen olaylar; idari ve adli para cezalar› dâhil her tür cezai flartlar ve cezalar sigorta teminat› d›fl›ndad›r. Doktorun hukuki sorumlulu¤unun dayana¤›n›n hastas› ile aras›ndaki r›za iliflki oldu¤u ve bu iliflkinin sözleflme niteli¤i tafl›d›¤›na flüphe yoktur. Doktor ile hastas› aras›ndaki iliflkinin vekâlet akdi oldu¤u genelde kabul görmektedir. Bu sözleflme ile vekil (doktor) müvekkiline (hasta) karfl› bir ifl vermeyi taahhüt etmektedir. Ancak vekilin vekâleti iyi bir surette ifas›, özen göstermesi gerekir. Bu özende, kendisinden beklenen dikkat, ilgi, ihtimam yan›nda gerekli beceriye ve flartlara sahip olunmas› gere¤i de aç›kt›r. Yarg›tay›n doktorun sorumlulu¤una iliflkin kararlar›nda, doktorun mutad ihtimam› ve özeni göstermesi, mesle¤in gerektirdi¤i flartlara uymas› halleri sorumlulu¤unu gerektirir nitelikte bulunmufltur. Dünya Tabipler Birli¤ine göre, doktorun tedavi s›ras›nda standart uygulamay› yapmamas›, beceri eksikli¤i veya hastaya tedavi vermemesi sonucu oluflan zarar malpraktis kötü uygulamad›r. Hatal› tan›, hatal› tedavi, önlenebilir bir olumsuzlu¤u öngörmemek, önlememek, tan›yamamak, bu tür uygulamalar aras›ndad›r. Buna mukabil, baz› acil durumlarda doktorun yan etkileri ve olumsuz sonuçlar› göz önüne alarak giriflimlerde bulunmas›, doktorun hakl›l›¤› olarak da savunulabilecektir. Konu, son derece dikkatle ve sorumlulu¤un, gene t›p yetkililerinin bilirkiflilikleri ile çözümlenecek mahiyettedir. Bu sigorta uygulamas›nda baz› olumsuz hususlar üzerinde flimdiden önemle durulmas› sistemin baflar›yla iflleyifli için gerekli görülmektedir. ha tatminkâr ve hizmete uygun olarak oluflacak bir fiyatland›rma ile giderilece¤i, görüflündeyiz. ❖ Olay bafl› teminat yan›nda, y›ll›k teminat toplam›n›n belirlenmemesi sigortac›n›n sorumlulu¤unu art›ran bir yüktür. Yarg›lama giderlerinin (avukat giderleri dahil) teminat içindeki durum ve davalar›n sigorta flirketince takibi konular›nda belirsizlikler vard›r. ❖ Ma¤durun do¤rudan sigortac›ya baflvuru hakk›n›n olup olmad›¤› aç›k de¤ildir. Yarg›da zarar görenin zorunlu sigortalarda do¤rudan do¤ruya sigortac›ya da baflvurabilece¤i yayg›n bir uygulamad›r. ❖ Rizikonun gerçekleflmesi halinde istenecek belgeler ile prim art›r›m›na neden hallerde kiflisel verilerin korunmas› yolunda önlemler al›nmas› kaç›n›lmazd›r. ❖T›bbi Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Sigortada teminat d›fl› haller, ‹htiyari Hekim Klozundaki teminat d›fl› hallere nazaran daha dard›r. Bu hallerin, geniflletilmemesi sigorta flirketlerini reasürans aç›s›ndan da zorlayacakt›r. ❖Yukar›da serdedilen hususlar yan›nda, bu zorunlu sigortada; hem olay, hem de talep esas›na göre teminat verilmesi sigorta flirketlerini reasürans teminat› sa¤lamada müflkül durumda b›rak›labilecek bir baflka husustur. Reasürans ihtiyac›n›n, uluslar aras› piyasada yayg›n olan talep esas›na göre sa¤lanabilme olana¤› göz önüne al›narak, flimdilik bu esasa göre teminat verilmesi, olay esas›n›n iste¤e b›rak›lmas› uygun olacakt›r. Örne¤in; ❖ Difl doktorlar› ile beraber 140 bin civar›ndaki doktorlar›n risk gruplar›na göre ay›r›m›nda, sigorta teminatlar›n›n saptanmas›nda ve fiyatlar›n tespitinde olumsuzluklar zamanla düzelecektir. Bilhassa primlerin yetersiz oldu¤u yolunda sigortac›lar›n; yüksek oldu¤u yolunda doktorlar›n flikâyetlerinin, serbest piyasa flartlar› muvacehesinde da- Sonuç olarak; eksikliklerine ve hakl› görünen baz› tepkilere ra¤men, hasta haklar›n› koruyan, hasta doktor iliflkisinde güven tesis eden “ T›bb› Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortas›” çok kere yeterli ve vicdanlar› tatmin eder olmaktan uzak kalan ve ma¤durlar› b›kt›racak flekilde geciken tazminat ödemelerine son verecek bir sigorta olarak yerini alacakt›r. 25 AVRUPA B‹RL‹⁄‹ VE S‹GORTA Sigorta Teknik Karfl›l›klar› Onur ACAR TSRfiB, Mali ve Finansal Düzenlemeler vrupa Birli¤i’nde sigortac›l›kla ilgili teknik karfl›l›klar ve bunlar›n muhasebelefltirilmesine iliflkin kurallar Sigorta Muhasebesi Direktifi olarak bilinen 91/674/EEC say›l› Direktif ile düzenlenmifltir. Teknik karfl›l›klar›n yat›r›laca¤› varl›klarla ilgili kurallar ve s›n›rlamalar ise 2002/83/EC say›l› Hayat Direktifi ile 92/49/EEC say›l› üçüncü nesil hayat-d›fl› Direktifinde yer almaktad›r. Ülkemizde ise, teknik karfl›l›klar 2007 y›l›nda yürürlü¤e giren 5684 say›l› Sigortac›l›k Kanunu’nun teknik karfl›l›klar bafll›kl› 16’nc› maddesi do¤rultusunda 07 A¤ustos 2007 tarihli ve 26606 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan “Sigorta ve Reasürans ile Emeklilik fiirketlerinin Teknik Karfl›l›klar›na ve Bu Karfl›l›klar›n Yat›r›laca¤› Varl›klara ‹liflkin Yönetmelik” ile düzenlenmifltir. Avrupa Birli¤i mevzuat›yla büyük ölçüde uyumlu olan bu Yönetmelik 28 Temmuz 2010 tarihli ve 27655 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan de¤iflikliklerle son halini alm›flt›r. A Bu çerçevede, Türkiye’de faaliyet gösteren sigorta flirketleri, sigortal›lara olan yükümlülüklerini yerine getirebilmek ve sa¤l›kl› bir mali bünye ile faaliyetlerini sürdürebilmek amac›yla uygulama esaslar› yasal düzenlemelerle belirlenmifl olan alt› farkl› teknik karfl›l›k ay›rmaktad›r. Bu karfl›l›klar AB ülkelerinde de yer alan kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›, devam eden riskler karfl›l›¤›, muallâk tazminat karfl›l›¤›, ikramiye ve indirimler karfl›l›¤›, matematik karfl›l›klar ile baz› AB ülkelerinde de yer alan dengeleme karfl›l›¤› olarak s›ralanmaktad›r. KAZANILMAMIfi PR‹MLER KARfiILI⁄I Gelecekte gerçekleflmesi muhtemel rizikolara karfl› belli bir prim ödemesi karfl›l›¤›nda akdedilen sigorta sözleflmeleri belirli bir süreyi içermekte olup, bu süre özellikle hayat d›fl› sigorta 26 “Sigorta flirketleri akdettikleri sigorta sözleflmelerinden do¤an mevcut ve muhtemel yükümlülüklerini karfl›lamak üzere karfl›l›k ay›rmakta olup bunlara sigorta teknik karfl›l›klar› denilmektedir. fiirketlerin varl›klar›n›n teknik karfl›l›klar› karfl›layacak düzeyde olmas› beklenmektedir.” sözleflmelerinde genellikle bir y›ld›r. Sigorta sözleflmelerinin bafllama ve sona erme tarihlerinin dönemler aras›nda da¤›laca¤› dikkate al›nd›¤›nda, dönem sonlar›nda birçok sözleflmenin süresi henüz sona ermemifl olacakt›r. Örne¤in, 1 Kas›m 2010 tarihinde düzenlenmifl bir y›ll›k poliçenin 31 Aral›k 2010 tarihine kadar olan süreye denk gelen primi kazan›lm›fl prim, 31 Aral›k gününden sözleflmenin sona erece¤i 1 Kas›m 2011 tarihine kadar geçen sürenin primi ise henüz kazan›lmam›fl olacakt›r. Oysa herhangi bir tarih itibariyle kazan›lmam›fl primlerin sözleflmelerin geri kalan süresinde oluflabilecek hasarlar› karfl›layabilmesi beklenir. ‹flte bu amaçla sigorta flirketleri, belirli bir dönem içinde yaz›lm›fl prim gelirinin dönem sonunda henüz kazan›lmam›fl oldu¤u kabul edilen k›sm› için “kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›” (unearned premiums reserve) ay›r›r. Ülkemizde sigorta flirketleri matematik karfl›l›k ayr›lan sigorta sözleflmeleri hariç di¤er sözleflmeler için kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ay›rmak zorundad›r. Y›ll›k veya bir y›ldan k›sa süreli aral›klarla yenilenen sigorta teminat› içeren bir y›ldan uzun süreli sigorta sözleflmelerinin y›ll›k sigorta teminat›na karfl›l›k gelen primleri için de kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ayr›lmal›d›r. Ancak, bir y›ldan uzun süreli olarak akdedilen hayat, sa¤l›k ve ferdi kaza sigortalar›nda kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› yerine matematik karfl›l›k ayr›lmas› gerekmektedir. Kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›, yürürlükte bulunan sigorta sözleflmeleri için tahakkuk etmifl primlerin herhangi bir komisyon veya di¤er bir indirim yap›lmaks›z›n brüt olarak, gün esas›na göre ertesi hesap dönemlerine sarkan k›sm›ndan oluflur. Ancak, belirli bir bitifl tarihi olmayan emtia nakliyat sigortas› sözleflmelerinde, istatistikî verilere göre tahmini bitifl tarihlerinin tespit edilmesi ve buna göre kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ayr›lmas› gerekmektedir. Bu hesab›n yap›lamamas› durumunda, son üç ayda tahakkuk etmifl primlerin yüzde 50’si kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› olarak ayr›l›r. DEVAM EDEN R‹SKLER KARfiILI⁄I Sigorta sözleflmelerine iliflkin olarak her hesap dönemi sonunda ayr›lan kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›n›n gelecekte oluflmas› muhtemel hasarlar› karfl›lamas› beklenir. Ancak hasar miktar› flirketin bekledi¤inden fazla olabilir ve kazan›lan primler ile kazan›lmam›fl primler için ayr›lan karfl›l›klar hasar›n ödenmesinde yetersiz kalabilir. ‹flte bu nedenle, kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›n›n, flirketin tafl›d›¤› risk ve beklenen masraf düzeyine göre yetersiz kalmas› halinde ve sigorta sözleflmesinin süresi boyunca üstlenilen risk düzeyi ile kazan›lan primlerin zamana ba¤l› da¤›l›m›n›n uyumlu olmad›¤› kabul edilen sigorta branfllar›nda “devam eden riskler karfl›l›¤›” (unexpired risk reserve) ayr›l›r. Böylece, flirketler sadece mevcut yükümlülükleri için de¤il, ayn› zamanda gelecekteki muhtemel yükümlülükleri için de karfl›l›k ay›rm›fl olmaktad›r. Ülkemizde de sigorta flirketleri, 5684 say›l› Sigortac›l›k Kanunu ile birlikte bu karfl›l›¤› ay›rmaya bafllam›fllard›r. fiirketler, yürürlükte bulunan ve kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ayr›lan sigorta sözleflmeleri dolay›s›yla ortaya ç›kabilecek tazminatlar›n ilgili sözleflmeler için ayr›lm›fl kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›ndan fazla olma ihtimali- ne karfl›, son 12 ay› kapsayacak flekilde yeterlilik testi yapmak zorundad›r. Bu test, net kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›n›n beklenen net hasar prim oran› ile çarp›lmas› suretiyle yap›l›r. Beklenen net hasar prim oran›, gerçekleflmifl hasarlar›n kazan›lm›fl prime bölünmesi suretiyle bulunur. Her bir branfl baz›nda, beklenen hasar prim oran›n›n yüzde 95’in üzerinde olmas› halinde, yüzde 95’i aflan oran›n net kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ile çarp›lmas› sonucunda bulunan tutar net devam eden riskler karfl›l›¤›n›, yüzde 95’i aflan oran›n brüt kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ile çarp›lmas› sonucunda bulunan tutar ise brüt devam eden riskler karfl›l›¤›n› verir. MUALLÂK TAZM‹NAT KARfiILI⁄I Dönem içinde gerçekleflmifl ancak çeflitli nedenlerle ifllemleri tamamlanamam›fl hasar ödemeleri için “muallâk tazminat karfl›l›¤›” (outstanding claims reserve) ayr›l›r. Ülkemizde de sigorta flirketleri tahakkuk etmifl ancak henüz fiilen ödenmemifl tazminat bedelleri ile gerçekleflmifl ancak rapor edilmemifl tazminat bedelleri için muallâk tazminat karfl›l›¤› ay›rmak zorundad›r. Gerçekleflmifl ancak rapor edilmemifl tazminatlar (IBNR) için ayr›lacak karfl›l›k tutar›, tahakkuk etmifl ve hesaben tespit edilmifl tazminat tutarlar› ile toplanarak ayr›lacak nihai muallâk tazminat rakam›na ulafl›lmaktad›r. Bir hesap dönemi içinde gerçekleflen ancak daha sonraki bir hesap döneminde ihbar edilen tazminat taleplerini ifade eden IBNR, gerçekleflmifl ancak rapor edilmemifl tazminat bedellerinin son 5 veya daha fazla y›llarda; bu tarihlerden önce meydana gelmifl ancak sonras›ndan rapor edilmifl tazminatlar›n, bunlara iliflkin rücu, sovtaj ve benzeri gelir tahsilâtlar›n›n tenzil edilmesinden sonra kalan tutarlar›n›n, söz konusu y›llara iliflkin prim üretimlerine bölünmesi suretiyle bulunan a¤›rl›kl› ortalamas›n›n son 12 ayl›k toplam brüt prim üretimiyle çarp›lmas› suretiyle hesaplan›r. Bu flekilde yap›lan hesaplamayla bulunan tutar ile aktüeryal zin- 27 AVRUPA B‹RL‹⁄‹ VE S‹GORTA cirleme merdiven metodu (AZMM) ile bulunan tutar branfllar›n toplam› itibariyle k›yaslan›r ve hangi tutar daha büyük ise bu yöntemin her bir branfl›na iliflkin tutarlar› gerçekleflmifl ancak rapor edilmemifl tutar olarak kabul edilir. AZMM, gelecekte meydana gelmesi olas› hasarlar için istatistikî yöntemler kullan›larak ihtiyaç duyulan karfl›l›¤›n belirlenmeye çal›fl›ld›¤› aktüeryal bir yöntemdir. AZMM dünyada birçok farkl› yolla hesaplanabildi¤i gibi ülkemizde de, gerçekleflen hasar verileri baz al›narak yap›lan istatistiki hesaplamalara dayanan ve Hazine Müsteflarl›¤›nca belirlenen 5 farkl› yöntemden (Standart Zincir, Hasar/Prim, Cape Cod, Frekans/fiiddet ve Munich Zinciri) biri seçilerek hesaplanmaktad›r. fiirketler her bir branfl baz›nda kullanacaklar› yöntemi belirlemekte ve bunu 3 sene boyunca de¤ifltirememektedir. Yeni faaliyete bafllanan branfllara iliflkin IBNR hesaplamas› ise, faaliyete baflland›¤› tarihten itibaren befl y›l boyunca flirket aktüeri taraf›ndan yap›l›r. Ancak bu durumda, muallak tazminat karfl›l›klar›n›n yeterlili¤inin ölçülmesi amac›yla, her hesap y›l› sonunda ve branfllar itibar›yla muallak tazminat karfl›l›¤› yeterlilik tablosu düzenlenmelidir. Bu tablo, ayr›lan muallâk taz- 28 minat karfl›l›¤›n›n, bu karfl›l›klar›n konusu olan dosyalara iliflkin olarak fiilen ödenen tazminat bedeli toplam›na oran› olan muallâk tazminat karfl›l›¤› yeterlilik oran›n› gösterir. Söz konusu oran›n yüzde 100’ün alt›nda olmas› halinde, bu oran ile yüzde 100 oran› aras›ndaki fark, cari y›l muallâk tazminat karfl›l›¤› ile çarp›larak yeterlilik oran› fark tutar› bulunur. Yeterlilik oran› fark tutar› her bir branfl için ayr› ayr› ilave edilerek cari y›lda ayr›lacak nihai muallak tazminat karfl›l›¤›na ulafl›l›r. ‹KRAM‹YE VE ‹ND‹R‹MLER KARfiILI⁄I Cari dönemde yaflayan poliçelere iliflkin olarak sigortal›ya müteakip dönemlerde yenilemeye ba¤l› olmaks›z›n bir ikramiye veya indirim taahhüdünde bulunuldu¤u takdirde sigorta flirketlerince “ikramiye ve indirimler karfl›l›¤›” (bonuses and rebates reserve) ayr›l›r. Ülkemizde, 5684 say›l› Sigortac›l›k Kanunuyla ihdas edilen bu karfl›l›k, sigorta flirketlerinin ikramiye ve indirim uygulamas›na gitmesi durumunda, cari y›l›n teknik sonuçlar›na göre sigortal›lar veya lehtarlar için ayr›lan ikramiye ve indirim tutarlar›ndan oluflmaktad›r. ‹kramiye, bir branflta elde edilen kar›n sigortal›lara da¤›t›lmas›n›, indirim ise bir poliçeye ait primin bir k›s- m›n›n belli flartlar›n oluflmas› halinde sigortal›ya geri ödenmesini ifade etmektedir. ‹kramiyeler ve indirimler cari hesap dönemi içinde lehtar veya sigortal›n›n lehine tahakkuk etmifl ve ödenmifl ya da ödenecek tüm tutarlar› kapsar. Bu ödeme sigortal›n›n ilerideki primlerinden indirim yap›lmas› veya matematik karfl›l›klar›nda art›r›m yap›lmas› fleklinde gerçeklefltirilir. MATEMAT‹K KARfiILIK Bir y›ldan uzun süreli sigorta sözleflmeleri için sigorta flirketleri taraf›ndan sigorta ettirenlerle lehtarlara olan yükümlülüklerin karfl›lanmas› amac›yla “matematik karfl›l›k” (mathematical reserve) ayr›l›r. Ülkemizde de, gerek hayat gerekse hayat d›fl› branfllarda faaliyet gösteren flirketler bir y›ldan uzun süreli hayat, sa¤l›k ve ferdi kaza sigorta sözleflmeleri için aktüeryal esaslara göre matematik karfl›l›k ay›rmak zorundad›r. Matematik karfl›l›klar, aktüeryal matematik karfl›l›klar ile kâr pay› karfl›l›klar› toplam›ndan oluflur. Aktüeryal matematik karfl›l›klar, flirketlerin üstlendi¤i riziko için al›nan primler ile sigorta ettirenler ve lehtarlara olan yükümlülüklerin peflin de¤erleri aras›ndaki fark olarak tan›mlanmaktad›r. Sigortac›n›n ileride yerine getirece¤i yükümlülüklerinin peflin de¤eri ile sigorta ettiren taraf›ndan ileride ödenecek primlerin bugünkü de¤eri aras›ndaki fark›n bulunmas› fleklinde hesaplan›r. Kâr pay› karfl›l›klar› ise, taahhüt edilmiflse aktüeryal matematik karfl›l›klar›n yat›r›ma yönlendirilmesi sonucu elde edilen gelirlerden sigortal›lara ayr›lan pay olarak tan›mlanmaktad›r. Kâr pay› karfl›l›klar›, flirketlerin kâr pay› vermeyi taahhüt ettikleri sözleflmeler için sigorta ettirenler ile lehtarlara olan yükümlülüklerine istinaden ayr›lan karfl›l›klar›n yat›r›ld›klar› varl›klar›n gelirlerinden ve teknik faiz geliri ile s›n›rl› olmak kayd›yla garanti edilen k›sm›n da dâhil oldu¤u miktar ile önceki y›llara ait birikmifl kâr pay› karfl›l›klar›ndan oluflur. DENGELEME KARfiILI⁄I Sigorta flirketleri, özellikle deprem, kas›rga gibi do¤al afetler nedeniyle büyük ve beklenmedik hasarlar ve ciddi tazminat ödemeleriyle karfl› karfl›ya kalabilir. Bu nedenle, takip eden hesap dönemlerinde meydana gelebilecek tazminat oranlar›ndaki dalgalanmalar› dengelemek ve katastrofik riskleri karfl›lamak üzere “dengeleme karfl›l›¤›” (equalization reserve) ayr›l›r. Ülkemizde de sigorta flirketleri, 5684 say›l› Kanun öncesinde var olan deprem hasar karfl›l›klar›na benzer flekilde dengeleme karfl›l›¤› ay›rmaktad›r. Buna göre, kredi ve deprem teminatlar› için, her bir y›la tekabül eden kredi ve deprem net primlerinin yüzde 12’si oran›nda dengeleme karfl›l›¤› ayr›lmaktad›r. Tan›mdan da anlafl›laca¤› üzere, sadece kredi ve ihtiyari deprem sigortalar›nda de¤il, deprem teminat›n›n ek teminat olarak verildi¤i sigortalarda da deprem teminat› için al›nan primler üzerinden hesaplanmak suretiyle dengeleme karfl›l›¤› ayr›lmas› gerekmektedir. Karfl›l›k ayr›lmas›na son befl finansal y›lda yaz›lan net primlerin en yüksek tutar›n›n yüzde 150’sine ulafl›l›ncaya kadar devam edilir. Bu miktara ulafl›lmas› halinde karfl›l›k ayr›lmas› durdurulur, bir önceki y›lki bilançoda yer alan karfl›l›k tutar›na göre arada fark ç›kmas› halinde ise bu fark özsermaye alt›nda muhasebelefltirilir. Depremin meydana gelmesi veya kredi branfl›nda ilgili finansal y›lda teknik zarar gerçekleflmesi durumunda, kredi ve deprem teminatlar› için ayr›lan bu karfl›l›klar tazminat ödemelerinde kullan›labilir. AB ülkelerinden farkl› olarak ülkemizde vefat teminat›n›n verildi¤i hayat sigortalar›nda da dengeleme karfl›l›¤› ayr›lmaktad›r. Bu hesaplamay› flirketler kendi istatistikî verilerini kullanarak yapabilecekleri gibi, hesaplama yapabilecek veri seti bulunmayan flirketler vefat net priminin yüzde 11’ini deprem primi olarak kabul edecek ve bu tutar›n yüzde 12’si oran›nda karfl›l›k ay›racakt›r. Böylece her 100 liral›k vefat net priminin 1.32 liras› dengeleme karfl›l›¤› olarak ayr›lmaktad›r. 29 AVRUPA B‹RL‹⁄‹ VE S‹GORTA Avrupa Birli¤i’nde Bankasürans Müge SOYSAL TSRfiB Avrupa Birli¤i ve Uluslararas› ‹liflkiler igorta ürünlerinin bankalar arac›l›¤›yla sat›fl›n› sa¤layan bankasürans, 1980’li y›llar›n bafl›nda ilk olarak Fransa’da ortaya ç›km›flt›r. Bankasürans bugün Avrupa genelinde sigorta ürünlerinin sat›fl›nda önemli bir paya sahip olmakla birlikte bankasürans›n en fazla geliflti¤i ülkeler aras›nda Fransa, ‹spanya, Portekiz, ‹talya ve Belçika bulunmaktad›r. S BANKASÜRANS MODELLER‹ Avrupa genelinde bankasürans bafll›ca üç model alt›nda toplanmaktad›r: Da¤›t›m Anlaflmas› (Distribution Agreement): Banka, sigorta flirketi için arac›l›k görevini yürütür. Bu model AB’de en yayg›n olarak Almanya ve Birleflik Krall›k’ta görülmektedir. Ortak Giriflim (Joint Venture): Banka, bir veya daha fazla sigorta flirketi ile ortakl›k yürütür. Bu modelin en fazla görüldü¤ü AB ülkeleri aras›nda ‹talya, ‹spanya ve Portekiz yer almaktad›r. Tam Bütünleflme (Full Integration): Yeni ba¤l› ortakl›k kurulur. Bu model en fazla Fransa, ‹spanya, Belçika, Birleflik Krall›k ve ‹rlanda’da yayg›nd›r. AB Ülkerelerindeki Farkl› Hayat Sigortas› Ortakl›k Modelleri-2002 Be lg iu m Fr an ce Ge rm an y Ita ly SP ai n UK Eu Av rep er oe ag an e Birkaç flirket veya brokerle ile anlaflma D›flar›dan tek bir flirket ile anlaflma Birkaç flirket ile ortak flirket olarak anlaflma Dahili kurulufl BANKASÜRANSIN BAfiARISININ ARDINDAK‹ NEDENLER Yasal Çerçeve: Vergi avantajlar› ile bu gibi avantajlar› öngören yasal de¤ifliklikler sigorta ürünlerinin sat›fl›n› olumlu veya olumsuz flekilde etkileyebilmektedir. 30 Ne th er lan ds Örne¤in, ‹talya’da 1990 y›l›nda yürürlü¤e giren Amato Kanunu, sigorta flirketleri ile bankalar› korumak amac›yla bankasürans faaliyetine baz› k›s›tlamalar getirmifltir. Buna göre bankalar sigorta ürünlerinin sat›fl›n› ancak afla¤›da belirtilen flartlar alt›nda sa¤layabilmektedir: ❖ Sigorta poliçeleri sigorta flirketleri taraf›ndan belirlenir ve poliçe içeri¤i bankalar taraf›ndan de¤ifltirilemez, ❖ Sigorta flirketi gerekti¤inde banka orta¤›n›n iste¤iyle müflterinin sigorta kapsam›n› de¤ifltirebilir, ❖ Banka personeli sigorta flirketi taraf›ndan e¤itilmelidir, ❖ Sigorta poliçeleri kolayl›kla sigorta flirketine devredilebilir, ❖ Bankan›n sigorta faaliyeti sigorta flirketi taraf›ndan gözetlenmelidir. Banka ‹maj›: Fransa, ‹spanya, ‹talya ve Belçika gibi AB ülkelerinde bankalar tüketicilerin gözünde iyi bir imaja sahiptir. Zira müflteri ve banka çal›flan› aras›nda kurulan birebir iliflki ve bankalar›n finansal konularda daha fazla yetkin olmas› tüketicilerin genel anlamda bankalara karfl› daha fazla güven duymalar›n› sa¤lamaktad›r. Buna karfl›n Birleflik Krall›k’ta hayat sigortas› ürünlerinin sat›fl› ço¤unlukla brokerler taraf›ndan sa¤lanmakta olup Finansal Hizmetler Kanunu (1986) bankalar›n kendi sigorta faaliyetleri konusunda ba¤l› ortakl›klar oluflturmalar›n› teflvik etmektedir. Avrupa Birli¤i genelinde bankasürans arac›l›¤›yla sa¤lanan sigorta ürünleri konusunda herhangi bir k›s›tlama olmamakla birlikte bankac›l›k a¤›na uygun, basit ve standart ürünler, bankasürans taraf›ndan sat›fl› en fazla yap›lan ürünlerdir. Bu kapsamda hayat sigortas› ürünleri bankasürans arac›l›¤›yla sat›fl› sa¤lanan ürünler aras›nda ilk s›ray› almaktad›r. Zira hayat sigortas› ürünlerinin banka ürünlerini tamamlay›c› nitelikte olmas› ve hayat-d›fl› sigorta ürünlerinin özel yönetim ve sat›fl kabiliyeti gerektirmesi bankasürans a¤› kapsam›nda hayat sigortas› ürünlerinin öne ç›kmas›n› sa¤lamaktad›r. Da¤›t›m A¤›: Yo¤un bankac›l›k a¤› ve co¤rafi yak›nl›k müflteride güven ve sadakat duygusunu uyand›rarak bankalar›n sat›fl faaliyetlerini artt›rmaktad›r. AB’de bankalar›n en yo¤un ve etkin sat›fl a¤›na sahip oldu¤u ülke ‹spanya’d›r. BANKASÜRANS ARACILI⁄IYLA SATIfiI SA⁄LANAN S‹GORTA ÜRÜNLER‹ AB Ülkerelerinde Sigorta Da¤›t›m A¤lar›n›n Pazar Paylar› (%) Fransa ‹spanya Banka a¤› ‹talya Belçika Geleneksel a¤lar Birleflik Krall›k Almanya Do¤rudan sat›fl a¤› Kaynak: Bancassurance, Focus Scor Group, Ekim 2005. 31 AVRUPA B‹RL‹⁄‹ VE S‹GORTA Rotterdam Kurallar› Hüseyin ARSLAN TSRfiB, Hukuk ve Mevzuat ›saca Rotterdam Kurallar› olarak bilinen Mallar›n Tamamen veya K›smen Deniz Yoluyla Uluslar Aras› Tafl›nmas›na ‹liflkin Birleflmifl Milletler Konvansiyonu, mallar›n deniz yoluyla tafl›nmas›na iliflkin olarak hukuki ve siyasi bir çerçeve belirleyen bir dizi uluslar aras› kuraldan oluflmaktad›r. Konvansiyon, uluslar aras› deniz tafl›mas›n›n bir aya¤›n› oluflturdu¤u, kap›dan kap›ya teslimat taahhüdü içeren sözleflmelerde tafl›tan, donatan ve gönderilenin hak ve yükümlülüklerini düzenleyen daha modern ve yeknesak bir hukuki rejim oluflturmay› hedeflemektedir. Konvansiyonun amac›, yürürlükteki uluslar aras› kurallar›n kapsam›n› geniflletmek ve bu kurallar› modern hale getirmektir. Bu amaçla, La Haye Kurallar›n›n, La Haye-Visby Kurallar›n›n ve Hamburg Kurallar›n›n güncellenmesi ve/veya yenileriyle de¤ifltirilmektedir. Konvansiyonla, sadece denizcili¤e özgü düzenleme anlay›fl›ndan denizcilik art› anlay›fl›na geçildi¤i ifade edilmektedir1. K Rotterdam Kurallar›n›n Birleflmifl Milletler Uluslararas› Ticaret Hukuku Komisyonu taraf›ndan oluflturulan nihai taslak metni 11 Aral›k 2008 tarihinde kabul edilmifl ve Hollanda’n›n Rotterdam kentinde 23 Eylül 2009 tarihinde imzaya aç›lm›flt›r. ‹mza koyan devletleraras›nda Amerika Birleflik Devletleri, Fransa, Yunanistan, Danimarka, ‹sviçre ve Hollanda yer almakta olup, 22 imzac› devletin dünya ticaretinin hacim olarak yüzde 25’ini elinde tuttu¤u ifade edilmektedir.2 Ancak Konvansiyonun 94’üncü maddesi, yürürlü¤e girmek için 20 devletin Konvansiyonu iç hukukta onaylamas›n› flart kofltu¤undan ve Eylül 2010 itibariyle hiçbir imzac› devlet bu onay ifllemini tamamlamad›¤›n- 32 dan Konvansiyon henüz yürürlü¤e girmemifltir. 96 maddeden ve 18 bölümden oluflan Konvansiyonun uygulanaca¤› tafl›ma sözleflmesi (contract of carriage), Tan›mlar bafll›kl› 1’inci maddenin ilk bendinde, bir tafl›tan›n belli bir nakliye ücreti karfl›l›¤›nda, mallar› bir yerden bir yere tafl›nmas›n› taahhüt etti¤i sözleflmeler olarak tan›mlanmakta ve bu sözleflmede tafl›man›n tümünün veya belli bir bölümünün deniz yoluyla yap›lmas› flart koflulmaktad›r. Bu yönüyle Konvansiyon deniz tafl›mac›l›¤›na hasredilmifl de¤ildir ve bir aya¤›n› deniz tafl›mas›n›n oluflturdu¤u tafl›ma da dâhil olmak üzere kap›dan-kap›ya teslimi taahhüdü öngören tafl›ma sözleflmelerine uygulanmaktad›r ve bu özelli¤i nedeniyle ›slak çok biçimli (wet multimodal) olarak adland›r›lmaktad›r. fiüphesiz hukuki olarak sözleflmenin uygulanmas›nda deniz tafl›mas›n›n fiilen yap›lmas› gerekli de¤ildir, sözleflmede seçimlik olarak öngörülmüfl olmas› da yeterlidir. Rotterdam kurallar›n›n uygulanmas› bak›m›ndan Madde 5 çifte uluslar aras› olma koflulu getirmektedir. Tafl›man›n deniz aya¤›na iliflkin olarak, bu tafl›man›n uluslar aras› nitelik tafl›mas› yani deniz tafl›mas›nda geminin ç›k›fl liman› ile var›fl liman› farkl› devletlerde bulunmas› gerekti¤i ayr›ca bu koflulun yan› s›ra mallar›n gönderildi¤i ve teslim al›nd›¤› noktalar›n da farkl› ülkelerde olmas› koflulu aranmaktad›r. Ayr›ca, Konvansiyonun uluslar aras› bir sözleflme oldu¤u dikkate al›nd›¤›nda, uygulama için taraf devletlerle bir ba¤lant› kurulmas› gerekti¤i ortaya ç›kacakt›r. Bu konuda da düzenleme getiren Madde 5, yükün tafl›nmak üzere, tafl›tan veya temsilcisi taraf›ndan teslim al›nd›¤› yer, yükleme liman›, boflaltma liman›, yükün tafl›ma sonunda ilgiliye teslim edilece¤i yer veya bunlardan herhangi birinin taraf devletlerden birinde bulunmas›n› flart koflmaktad›r. Bu- rada tafl›ma sözleflmesinin taraflar›n›n uyru¤unun uygulama bak›m›ndan önem tafl›mad›¤›n› vurgulamakta fayda vard›r. Konvansiyonun uygulama alan›, charter sözleflmeleri ve geminin veya geminin belli bir k›sm›n›n kullan›lmas›na iliflkin sözleflmeler d›fl›nda düzenli hat tafl›mac›l›¤› (liner transportation) olarak belirlenmifltir. Bunun d›fl›ndaki tafl›malar (non-liner transportation) bak›m›ndan ise yine charter sözleflmeleri ve geminin veya geminin belli bir k›sm›n›n kullan›lmas›na iliflkin sözleflmeler d›fl›nda olmak ve (elektronik veya klasik) bir tafl›mac›l›k belgesi düzenlenmesi flart› koflulmufltur. Rotterdam Kurallar›n›n uygulanaca¤› tafl›mac›l›k sözleflmesinde, deniz yolu d›fl›ndaki tafl›mac›l›k türlerinin de öngörülmüfl olmas› halinde, bu di¤er tafl›ma türlerine iliflkin sözleflmelerle ç›kabilecek muhtemel ihtilaflar belli flekilde çözülmeye çal›fl›lm›flt›r. Buna göre, deniz tafl›mas›ndan önceki ya da sonraki tafl›malar bafll›kl› 26’nc› madde a¤ sorumlulu¤u kural›n› (network liability) getirmifltir. Rotterdam Kurallar› mallar›n gemiye yüklenmesinden sonra ve geminin boflalt›lmas›na kadar geçen süre içinde ortaya ç›kacak hasar ve ziya nedeniyle veya bu süreçte ortaya ç›kacak bir hadisenin mallar›n tesliminin gecikmesine neden olmas› haliyle s›n›rl› iken bu sürenin d›fl›nda kalan zamanda do¤acak sorumluluk bak›m›ndan, Konvansiyonun di¤er sözleflmelere ayk›r› hükümleri uygulanmayacakt›r. Di¤er Ulaflt›rma Yöntemleri ile Yap›lan Tafl›mada Uygulanacak Uluslararas› Sözleflmeler bafll›kl› 82’inci madde ise zarar, kay›p ya da teslimde gecikmelerin deniz aya¤›n›n d›fl›ndaki maddede say›lan 4 ulafl›m fleklinden birinde meydana gelmesi halinde Rotterdam Kurallar›n›n tafl›man›n bu aya¤›na uygulanacak uluslararas› sözleflmelerin hükümlerin uygulanmas›n› etkilemeyece¤ini aç›kça belirtmektedir. Böylelikle, Madde 82 sözleflmelerin, deniz tafl›mac›l›¤› ile ilgilendikleri bölümle s›n›rl› olmak üzere di¤er söz- leflmelere taraf olan bir devlete koruma sa¤lamaktad›r. Maddede say›lan dört ulafl›m biçimi flunlard›r: havayolu ile tafl›ma, karayolu ile tafl›ma, demiryolu ile tafl›ma ve iç sularda tafl›ma. Tafl›tan›n sorumlulu¤unun s›n›rland›r›lmas›na iliflkin olarak, Konvansiyon tafl›tan›n parça bafl›na olan sorumlulu¤unu; hasarl› veya kaybolmufl yüklerde parça bafl›na 875SDR veya kilo bafl›na 3 SDR olarak belirlenmifltir. (hangisi yüksek ise, o uygulanacakt›r) geç teslimat hasarlar›nda ise, navlun bedelinin 2,5 kat› olarak belirlenmifltir. Hamburg Kurallar›’na göre ise parça bafl›na 835 SDR veya kilo bafl›na 2,5 SDR olarak belirlemiflti. Tafl›tan, yolculu¤a elverifllili¤e iliflkin koflullar› yaln›zca seyahat öncesinde sa¤lamakla de¤il yol boyunca da denize elverifllili¤i korumakla yükümlüdür. Rotterdam Kurallar›, modernizasyon hedefinin gerektirdi¤i flekilde, elektronik tafl›maya kay›tlar› bafll›kl› 3’üncü bölümünde, bu konuda düzenlemeler getirmektedir. 8’inci maddeye göre Konvansiyon gere¤i bir tafl›mac›l›k belgesinde yer almas› gereken her fley, tafl›tan ve donatan›n r›zas›na dayanmak kofluluyla, elektronik tafl›mac›l›k kayd›na kaydedilebilir. Bu tür elektronik kay›tlar›n oluflturulmas›, tekil kontrolü veya transferi, tafl›mac›l›k belgelerinin keflide edilmesi, elde bulundurulmas› ve devri ile ayn› hükümde oldu¤u da aç›kça belirtilmifltir. Tafl›ma hukukuna iliflkin oldukça teknik düzenlemeler getiren Rotterdam Kurallar›, ülkemizde de akademik çevrelerde tart›fl›lmaya bafllam›fl lup burada içerikle ilgili çok k›sa bilgi vermek istenmifltir. Kaynaklar: www.rotterdamrules2009.com [Paper by Kofi Mbia, Paper by Hannu Honka, Paper by Diego Esteban Chami, Paper by Ibrahim Khalil Diallo, Paper by Francesco Berlingieri, Paper Tomotaka Fujita, Paper Michael Sturley, Paper Charles Debattista, Paper Abhinayan Basu Bal] 33 S‹GORTA ‹STAT‹ST‹KLER‹ Sigorta Sektörünün 2010 Y›l› ‹lk Alt› Ay De¤erlendirmesi Mehmet KALKAVAN TSRfiB Genel Sekreter Yard›mc›s› ergimizin bu say›s›nda Sigorta Sektörünün 2010 y›l›n›n ilk alt› ay›n›n genel bir de¤erlendirmesini yapaca¤›z. Genel olarak bir de¤erlendirme yapacak olursak, sektör sonuçlar›n son derece kötü oldu¤u kara araçlar› sorumluluk branfl›, sa¤l›k ve kara araçlar› branfllar›nda ilk ikisine karfl› bir refleks D gelifltirmifl ancak kara araçlar›nda durum daha da kötüye gitmifltir. Bunun d›fl›nda sektörün teknik anlamda düzeltmeleri yapabildi¤i branfllarda elde etti¤i teknik kar›n yar›s›ndan prim yazma ad›na vazgeçilmifl ve bu durum mali tablolara olumsuz bir flekilde yans›m›flt›r. I- HAYAT DIfiI fi‹RKETLER A- B‹LANÇO 1- Aktif 2010-6 2009-6 Aktifeki Pay›(%) De¤iflim % -3,59 42,24 -40,64 0,99 -75,48 -7,30 21,51 -20,04 Cari Varl›klar Nakit ve Nakit Benzeri Varl›klar Fin. Varl. ‹le Riski Sigort. Ait Fin. Yat. Esas Faaliyetlerden Alacaklar ‹liflkili Taraflardan Alacaklar Di¤er Alacaklar Gelecek Aylara Ait Giderler Di¤er Cari Varl›klar 11.679.905.261 4.478.683.013 2.802.465.432 3.272.999.569 11.883.538 47.559.020 1.002.929.331 63.385.359 87 33 21 24 0 0 7 0 12.115.037.315 3.148.583.109 4.721.053.094 3.240.996.093 48.459.933 51.304.565 825.374.000 79.266.522 87 23 34 23 0 0 6 1 Cari Olmayan Varl›klar 1.737.691.400 13 1.767.945.987 13 -1,71 14.939.219 281.215 981.321 681.997.052 596.404.770 362.682.492 3.048.448 77.356.883 0 0 0 5 4 3 0 1 6.846.141 428.850 1.104.310.115 531.199.046 65.717.089 1.763.249 57.681.499 0 0 0 8 4 0 0 0 118,21 128,83 -38,24 12,28 451,88 72,89 34,11 13.417.596.661 100 13.882.983.302 100 -3,35 Esas Faaliyetlerden Alacaklar ‹liflkili Taraflardan Alacaklar Di¤er Alacaklar Finansal Varl›klar Maddi Varl›klar Maddi Olmayan Varl›klar Gelecek Y›llara Ait Giderler Di¤er Cari Olmayan Varl›klar AKT‹F TOPLAMI 34 Aktifeki Pay›(%) Hayat D›fl› branfllarda faaliyet gösteren sigorta flirketlerinin Aktif Toplam› geçen y›l›n ayn› dönemine göre yaklafl›k yüzde 3,4 oran›nda bir azal›fl göstererek 13.418 Milyon TL’ye gerilemifltir. Cari Varl›klar yüzde 4, Cari Olmayan Varl›klarda ise yüzde 2 oran›nda bir azal›fl meydana gelmifltir. “Finansal Varl›klar ile riski sigortal›lar›na ait Finansal yat›r›mlar” kalemi alt›nda geçen dönem sonunda sat›lmaya haz›r finansal varl›klar alt›nda 1.368 Milyon TL tutar›nda hisse senedi ve di¤er de¤iflken getirili finansal varl›klar mevcut iken bu dönem sonunda bu kalemin toplam› sadece 103 Milyon TL’dir. Buradan anlafl›ld›¤› üzere, flirketler riski daha yüksek olan buradaki tutar› cari dönemde nakit ve nakit benze- ri varl›klara katm›flt›r. 1.003 Milyon TL tutar›ndaki “Gelecek Aylara Ait Giderler” kaleminin 878 Milyon TL’si “Ertelenmifl Komisyon Giderleri”nden oluflmaktad›r. “Cari Olmayan Varl›klar” taraf›nda ise; “Finansal Varl›klar” kaleminin 476 Milyon TL’si “‹fltirakler”den, 233 Milyon TL’si ise “Ba¤l› Ortakl›klar”dan meydana gelmektedir. “Maddi Varl›klar” kaleminin 232 Milyon TL’si “Yat›r›m Amaçl› Gayrimenkuller”den oluflurken, “Kullan›m Amaçl› Gayrimenkuller”in tutar› ise 273 Milyon TL’dir. Maddi olmayan varl›klar alt›nda yer alan flerefiye kalemi, yaklafl›k olarak 17 kat artarak 16 Milyon TL’den 270 Milyon TL’ye yükselmifltir. 2- Pasif 20010-6 K›sa Vadeli Yükümlülükler Finansal Borçlar Esas Faaliyetlerden Borçlar ‹liflkili Taraflardan Borçlar Di¤er Borçlar Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar› Ödenecek Vergi vb. Yüküm. Di¤er Risklere ‹liflkin Karfl›l›klar Gelecek Aylara Ait Gelirler Di¤er K›sa Vadeli Yükümlülükler Uzun Vadeli Yükümlülükler Finansal Borçlar Esas Faaliyetlerden Borçlar ‹liflkili Taraflara Borçlar Di¤er Borçlar Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar› Di¤er Yükümlülükler ve Karfl›l›klar Di¤er Risklere ‹liflkin Karfl›l›klar Gelecek Y›llara Ait Gelir ve Gider Tahakk. Di¤er Uzun Vadeli Yükümlülükler Özsermaye Ödenmifl Sermaye Sermaye Yedekleri Kâr Yedekleri Geçmifl Y›llar Kârlar› Geçmifl Y›llar Zararlar›(-) Dönem Net Kâr› PASIF TOPLAMI 8.303.531.982 3.344.691 747.687.347 41.339.134 148.619.874 6.857.615.859 115.567.187 59.596.549 302.295.565 27.465.778 233.772.974 154.800 11.403.825 5.151.554 2.136.708 162.681.782 2.122.136 44.239.472 1.364.585 4.518.111 4.880.291.705 3.658.654.784 442.746.538 1.342.300.985 40.671.842 - 635.317.026 31.234.581 13.417.596.661 Pasifteki Pay›(%) 62 0 6 0 1 51 1 0 2 0 2 0 0 0 0 1 0 0 0 0 36 27 3 10 0 -5 0 100 2009-6 7.496.655.026 2.867.684 792.455.501 31.580.218 125.600.803 6.047.593.367 127.533.406 37.485.512 308.323.801 23.214.736 250.559.949 685.149 9.188.473 604.220 3.375.216 123.948.853 1.600.074 43.031.134 1.579.682 66.547.148 6.135.768.328 3.426.246.762 219.455.459 2.701.182.541 82.803.919 - 467.650.360 173.730.007 13.882.983.302 Pasifteki Pay›(%) 54 0 6 0 1 44 1 0 2 0 2 0 0 0 0 1 0 0 0 0 44 25 2 19 1 -3 1 100 De¤iflim % 10,76 16,63 -5,65 30,90 18,33 13,39 -9,38 58,99 -1,96 18,31 -6,70 -77,41 24,11 752,60 -36,69 31,25 32,63 2,81 -13,62 -93,21 -20,46 6,78 101,75 -50,31 -50,88 35,85 -82,02 -3,35 35 S‹GORTA ‹STAT‹ST‹KLER‹ Özsermaye bir önceki y›l›n ayn› dönemine göre yüzde 20 oran›nda bir azal›flla 4.880 Milyon TL’ye gerilemifltir. Bu azal›flla birlikte, söz konusu kalemin Pasif Toplam› içerisindeki pay›nda 8 puanl›k bir düflüfl meydana gelmifltir. K›sa Vadeli Yükümlülüklerin pasif içerisindeki pay› 8 puanl›k art›flla yüzde 62’ye, toplam teknik karfl›l›klar›n pay› ise yüzde 44’ten yüzde 52’ye yükselmifltir. 2010 y›l› ilk alt› ay sonunda, sektör 31 Milyon TL net kar elde etmifl olup bu tutar geçen y›l›n ayn› dönemine k›yasla yüzde 82 oran›nda bir azal›fla isabet etmektedir. “K›sa Vadeli Yükümlülükler” içindeki 748 Milyon TL tutar›ndaki “Esas Faaliyetlerden Borçlar” kaleminin en büyük kalemi 533 Milyon TL tutar›ndaki “Sigortac›l›k Faaliyetinden Borçlar” kalemidir. Bu kalemin 350 Milyon TL’si reasürörlere iliflkin iken, arac›lara iliflkin borç tutar› ise 104 Milyon TL, sigorta flirketlerine borçlar ise 84 Milyon TL’dir. Bu bölümde yer alan “Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›”n›n 4.271 Milyon TL’si “Kazan›lmam›fl Primler Karfl›l›¤›”ndan, 2.493 Milyon TL’si ise “Muallâk Hasar ve Tazminat Karfl›l›¤›”ndan oluflmaktad›r. “Gelecek Aylara Ait Gelirler”in 267 Milyon TL’si “Ertelenmifl Komisyon Gelirleri”nden oluflmaktad›r B- KÂR/ZARAR HESABI 1- Teknik Sonuçlar YAZILAN PR‹MLER 2010-6 KAZA HASTALIK/SA⁄LIK KARAARAÇLARI RAYLI ARAÇLAR HAVAARAÇLARI SU ARAÇLARI NAKL‹YAT YANGIN VE DO⁄AL AFET GENEL ZARARLAR KARAARAÇLARI SORUMLULUK HAVAARAÇLARI SORUMLULUK SU ARAÇLARI SORUMLULUK GENEL SORUMLULUK KRED‹ EMN‹YET‹ SU‹ST‹MAL F‹NANSAL KAYIPLAR HUKUKSAL KORUMA DESTEK HAYAT DIfiI TOPLAM TRAF‹K KASKO 291.635.224 941.271.572 1.496.844.189 79.552 13.162.278 52.868.675 156.895.862 1.024.349.879 540.394.302 1.272.924.608 19.029.422 273.023 158.328.865 18.729.991 6.383.972 43.241.555 20.069.761 0 6.056.482.730 1.152.023.370 1.496.844.189 De¤iflim% 2010-6 2009-6 De¤iflim(%) 263.566.944 762.709.369 1.330.162.671 150 18.917.634 57.388.617 138.784.658 1.042.576.182 505.652.233 1.080.807.809 13.992.894 66.224 142.298.790 18.117.325 5.994.032 41.851.199 17.884.802 0 5.440.771.533 960.256.027 1.330.162.671 10,65 23,41 12,53 52.934,71 -30,42 -7,88 13,05 -1,75 6,87 17,78 35,99 312,27 11,27 3,38 6,51 3,32 12,22 11,32 19,97 12,53 109.982.574 -62.968.448 -114.448.973 -28.623 818.100 10.549.806 40.861.653 71.586.139 25.773.940 -111.869.800 163.694 61.659 16.087.776 7.497.420 1.360.329 6.544.975 13.390.209 0 15.362.431 -183.304.680 -114.448.973 122.368.375 -81.858.402 -91.368.695 30 367.471 1.362.362 50.056.587 153.975.190 44.172.500 -123.341.933 -355.317 29.775 30.529.041 -4.626.357 -2.729.678 4.071.810 10.724.891 0 113.377.648 -210.895.132 -91.368.695 -10,12 -23,08 25,26 -97.070,91 122,63 674,38 -18,37 -53,51 -41,65 -9,30 -146,07 107,09 -47,30 -262,06 -149,83 60,74 24,85 -86,45 -13,08 25,26 Elemanter branfllarda yaz›lan primlerde bir önceki y›l›n ayn› dönemine göre yüzde 11 oran›nda bir art›fl sa¤lanm›fl ve prim üretim tutar› 6.056 Milyon TL’ye yükselmifltir. Sektörün elemanter branfllardaki teknik kar› ise geçen y›l›n ayn› döneminde 113 Milyon TL iken bu y›l yüzde 86 oran›nda bir azal›flla 15 Milyon TL’ye ge- 36 TEKN‹K KÂR 2009-6 rilemifltir. Teknik de¤erlendirmeleri biraz detaya yayarsak; baz› branfllarda göreceli olarak baflar›l› olundu¤unu, di¤er bir ifade ile daha az zararla dönemin kapat›ld›¤›n› görüyoruz. Bu branfllar kara araçlar› sorumluluk ve sa¤l›k branfl›d›r. Sa¤l›k branfl›nda ise yüzde 23 oran›nda gerçekleflen prim üretimi art›fl› ayn› oranda teknik sonuçlara yans›m›fl ve 19 Milyon TL daha az teknik zarar edilmifltir. Bu azal›fla ra¤men bahse konu branfltaki zarar 63 Milyon TL’dir. Kara araçlar› sorumluluk branfl›nda bir önceki dönem sonunda gerçekleflen 123 Milyon TL tutar›ndaki teknik zarar, yüzde 9 oran›nda bir gerilemeyle 112 Milyon TL olarak sonuçlanm›flt›r. Bu iki branfl›n toplam teknik sonuçlara katk›s› 30 Milyon TL civar›ndad›r. Ancak “Yang›n” branfl›nda bir önceki dönemde elde edilen teknik kar›n yar›s›ndan fazlas›na tekabül eden 82 Milyon TL’nin; “Genel Zararlar” ve “Genel Sorumluluk” branfllar›nda bir önceki dönem sonunda elde edilen kar›n yar›s›na yak›n›na tekabül eden 18 Milyon TL’nin kaybedilmesi teknik sonuçlardaki gerilemenin en önemli nedenidir. 2- Mali Sonuçlar 20010-6 2009-6 De¤iflim(%) Yat›r›m Gelirleri 477.326.822 584.212.870 -18,30 Fin. Yat›r›mlardan Elde Edilen Gelirler 262.436.658 281.579.412 -6,80 Fin. Yat. Nakte Çevrilmesinden Elde Edilen Kârlar 70.533.598 64.103.310 10,03 Finansal Yat›r›mlar›n De¤erlemesi -22.256.639 93.083.723 -123,91 Kambiyo Kârlar› 54.319.499 85.508.403 -36,47 ‹fltiraklerden Gelirler 87.669.978 52.166.408 68,06 Ba¤l› Ort.ve Müflt.Yön.Tabi Tefleb.Gel. Arazi, Arsa ‹le Bin.'dan Eld.Ed.Gel. Türev Ürünlerden Elde Edilen Gelirler Di¤er Yat›r›mlar Hayat Teknik Bölümünden Aktar›lan Yat›r›m Gel. Yat›r›m Giderleri 1.462.740 597.762 144,70 20.987.120 5.396.306 288,92 1.060.343 224.477 372,36 312.390 211.550 47,67 4.597 1.341.519 -99,66 -426.006.558 -469.083.489 -9,18 Yat›r›m Yönetim Giderleri (-) -9.929.164 -8.086.277 22,79 Yat›r›mlar De¤er Azal›fllar› (-) -1.275.517 -1.743.168 -26,83 Yat›r›mlar›n Nakte Çevrilmesinden Oluflan Zararlar (-) -7.314.077 -1.666.822 338,80 -302.578.594 -359.461.397 -15,82 -704.527 -3.744.039 -81,18 Hayat D›fl› Teknik Böl. Aktar›lan Yat›r›m Gelirleri (-) Türev Ürünler Son. Oluflan Zararlar (-) Kambiyo Zararlar› (-) -71.614.023 -69.306.729 3,33 Amortisman Giderleri (-) -31.042.940 -23.426.765 32,51 Di¤er Yat›r›m Giderleri (-) -1.547.717 -1.648.292 -6,10 Di¤er Faal. Gelir &Giderler(+/-) -993.909 -12.051.314 -91,75 Karfl›l›klar Hesab› (+/-) -32.070.734 -37.668.613 -14,86 Reeskont Hesab› (+/-) 833.307 12.180.925 -93,16 5.533.329 2.822.316 96,06 0 0 - 23.078.885 17.660.257 30,68 Zorunlu Deprem Sigortas› Hesab› (+/-) Enflasyon Düzeltmesi Hesab› (+/-) Ertelenmifl Vergi Varl›¤› Hesab› (+/-) Ert. Vergi Yükümlülü¤ü Gideri (-) -83.750 -3.031.847 -97,24 Di¤er Gelir ve Kârlar 14.894.470 13.926.967 6,95 Di¤er Gider ve Zararlar (-) -13.622.857 -18.266.694 -25,42 Önceki Y›l Gelir ve Kârlar› 802.005 420.732 90,62 Önceki Y›l Gider ve Zararlar›(-) -358.565 -95.357 276,02 50.326.354 103.078.067 -51,18 Net Dönem Kâr› veya Zarar› 37 S‹GORTA ‹STAT‹ST‹KLER‹ 477 Milyon TL’lik yat›r›m gelirlerine karfl›l›k 426 Milyon TL’lik yat›r›m giderleri ve 1 Milyon TL’lik di¤er faaliyetlerden kaynaklanan giderler sonucunda, 2010 y›l›n›n ilk alt› ay› sonunda 50 Milyon TL mali kar elde edilmifltir. Bu tutar geçen y›l›n ayn› dönemine göre yüzde 51 oran›nda bir azal›fl› ifade etmektedir. Yat›r›m gelirlerinde yüzde 18 oran›nda bir azal›fl meydana gelmifl olup “Finansal Yat›r›mlar›n De¤erlemesi” kalemi bu azal›fl›n te- mel belirleyicisi olmufltur. “Finansal Yat›r›mlardan Elde Edilen Gelirler” kaleminin 140 Milyon TL’si devlet tahvillerinden, 88 Milyon TL’si ise vadeli mevduat hesab›ndan gelmektedir. Ayn› dönemde yat›r›m giderlerinde yüzde 9 oran›nda bir azal›fl meydana gelmifltir. Bu azal›fl›n en büyük sebebi ise “Hayat D›fl› Teknik Bölüme Aktar›lan Yat›r›m Gelirleri” kalemindeki yüzde 16 oran›ndaki azal›flt›r. II- HAYAT - EMEKL‹L‹K fi‹RKETLER‹ A- B‹LANÇO 1- Aktif Cari Varl›klar Nakit ve Nakit Benzeri Varl›klar Fin.Varl. ‹le Riski Sigort.Ait Fin.Yat. Esas Faaliyetlerden Alacaklar ‹liflkili Taraflardan Alacaklar Di¤er Alacaklar Gelecek Aylara Ait Giderler Di¤er Cari Varl›klar Cari Olmayan Varl›klar Esas Faaliyetlerden Alacaklar ‹liflkili Taraflardan Alacaklar Di¤er Alacaklar Finansal Varl›klar Maddi Varl›klar Maddi Olmayan Varl›klar Gelecek Y›llara Ait Giderler Di¤er Cari Olmayan Varl›klar AKTIF TOPLAMI 2010-6 Aktifeki Pay›(%) 2009-6 Aktifeki Pay›(%) De¤iflim % 13.129.000.380 1.644.721.926 5.564.222.029 5.732.397.755 4.396.072 9.091.612 145.731.871 28.439.115 5.304.633.496 5.071.057.396 128.058 71.471.019 105.612.707 31.630.344 8.542.709 16.191.263 18.433.633.876 71 9 30 31 0 0 1 0 29 28 0 0 0 1 0 0 0 100 11.030.322.942 1.069.016.164 5.519.129.667 4.265.827.650 3.532.069 4.636.708 136.246.709 31.933.975 3.623.560.883 3.456.638.171 114.63 13.378.592 111.657.009 16.361.249 8.298.388 17.112.843 14.653.883.826 75 7 38 29 0 0 1 0 25 24 0 0 0 1 0 0 0 100 19,03 53,85 0,82 34,38 24,46 96,08 6,96 -10,94 46,39 46,70 0 11,71 434,22 -5,41 93,32 2,94 -5,39 25,79 Hayat ve Emeklilik branfllar›nda faaliyet gösteren sigorta flirketlerinin Aktif Toplam› geçen y›l›n ayn› dönemine oranla yaklafl›k yüzde 26 oran›nda bir art›fl göstererek 18.434 Milyon TL’ye ulaflm›flt›r. Cari Varl›klar yüzde 19 oran›nda artarken, Cari Olmayan Varl›klarda yüzde 46 oran›nda bir art›fl meydana gelmifltir. Cari Varl›klar ile Cari Olmayan Varl›klar›n aktif içindeki paylar› s›ras›yla yüzde 71 ve yüzde 29 oran›nda gerçekleflmifltir. 38 5.732 Milyon TL tutar›ndaki “Esas Faaliyetlerden Alacaklar” tutar›n›n 5.459 Milyon TL’si “Emeklilik Faaliyetinden Alacaklar” kaleminden gelmektedir. “Cari Olmayan Varl›klar” alt›nda yer alan 5.071 Milyon TL tutar›ndaki “Esas Faaliyetlerden Alacaklar” kaleminin 4.935 Milyon TL tutar›ndaki k›sm› da Emeklilik Faaliyetinden Alacaklar alt›ndaki “Saklay›c› fiirketten Alacaklar” kaleminden oluflmaktad›r. 2- Pasif K›sa Vadeli Yükümlülükler Finansal Borçlar Esas Faaliyetlerden Borçlar ‹liflkili Taraflardan Borçlar Di¤er Borçlar Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar› Ödenecek Vergi vb. Yüküm. Di¤er Risklere ‹liflkin Karfl›l›klar Gelecek Aylara Ait Gelirler Di¤er K›sa Vadeli Yükümlülükler Uzun Vadeli Yükümlülükler Finansal Borçlar Esas Faaliyetlerden Borçlar ‹liflkili Taraflara Borçlar Di¤er Borçlar Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar› Di¤er Yükümlülükler ve Karfl›l›klar Di¤er Risklere ‹liflkin Karfl›l›klar Gelecek Y›llara Ait Gelir ve Gider Tah. Di¤er Uzun Vadeli Yükümlülükler Özsermaye Ödenmifl Sermaye Sermaye Yedekleri K?r Yedekleri Geçmifl Y›llar K?rlar› Geçmifl Y›llar Zararlar›(-) Dönem Net K?r› PASIF TOPLAMI 2010-6 Aktifeki Pay›(%) 2009-6 Aktifeki Pay›(%) De¤iflim % 8.896.890.427 7.586.025 5.757.259.109 24.548.748 33.215.987 2.927.682.004 48.538.728 31.019.122 44.715.251 22.325.454 7.797.263.070 26.658 4.910.804.034 0 254.824 2.846.325.098 3.396.183 11.848.749 0 24.607.524 1.739.480.379 1.110.612.802 143.831.207 533.405.290 125.109.915 -328.393.188 154.914.352 18.433.633.876 48 0 31 0 0 16 0 0 0 0 42 0 27 0 0 15 0 0 0 0 9 6 1 3 1 -2 1 100 6.937.827.293 2.614.014 4.137.021.188 5.653.934 32.021.913 2.643.017.949 51.879.118 18.808.661 29.770.232 17.040.284 6.240.650.096 38.503 3.338.013.838 0 144.973 2.867.076.997 2.368.214 10.826.559 70.528 22.110.484 1.475.406.437 978.205.799 118.896.465 394.513.093 81.682.468 -256.084.198 158.192.809 14.653.883.826 47 0 28 0 0 18 0 0 0 0 43 0 23 0 0 20 0 0 0 0 10 7 1 3 1 -2 1 100 28,24 190,21 39,16 334,19 3,73 10,77 -6,44 64,92 50,20 31,02 24,94 -30,77 47,12 75,77 -0,72 43,41 9,44 -100,00 11,29 17,90 13,54 20,97 35,21 53,17 28,24 -2,07 25,79 Özsermaye bir önceki döneme göre yüzde 18 oran›nda art›fl göstererek 1.739 Milyon TL’ye yükselmifltir. Özsermayenin Pasif Toplam› içindeki pay› 2009 y›l› ilk alt› ay›na k›yasla 1 puan gerilemifl ve yüzde 9 olarak gerçekleflmifltir. K›sa vadeli yükümlülüklerin pasif içerisindeki pay› 2010 y›l› ilk alt› ay›nda 1 puan artarak yüzde 48’e yükselmifl; bir önceki döneme k›yasla yüzde 28 oran›nda artarak 8.897 Milyon TL’ye ulaflm›flt›r. Uzun Vadeli Yükümlülüklerin Pasif Toplam› içindeki pay› ise 2009 y›l›na göre yüzde 1 oran›nda gerileyerek yüzde 42 olarak gerçekleflmifl; bir önceki y›la göre yüzde 25’lik bir art›fl kaydederek 7.797 Milyon TL’ye yükselmifltir. Bir önceki dönemde Toplam Pasif içindeki pay› yüzde 38 olan K›sa ve Uzun Vadeli Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›, yüzde 7 gerileyerek yüzde 31 olarak gerçekleflmifltir. 2010 y›l› ilk alt› ay sonu itibariyle, sektör 155 Milyon TL tutar›nda net kar elde etmifl olup bu tutar geçen y›la k›yasla yüzde 2 oran›nda bir azal›fl› ifade etmektedir. Pasif taraf›ndaki kalemlere dikkat etti¤imizde, k›sa ve uzun vadeli yükümlükler aras›nda yer alan ve pasif taraf›n büyüklük anlam›nda ilk iki kalemini oluflturan “Esas Faaliyetlerden Borçlar” kalemlerinin tamam›na yak›n› “Emeklilik Faaliyetlerinden Borçlar” kalemi alt›ndaki “Kat›l›mc›lara Borçlar”dan meydana gelmektedir. K›sa ve uzun vadeli yükümlülükler alt›nda yer alan ve s›ras›yla 2.928 Milyon TL ile 2.846 Milyon TL olan “Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›”n›n k›sa vadeli yükümlükler taraf›ndaki tutar›n 2.238 Milyon TL’si, uzun vadeli yükümlülükler taraf›ndaki tutar›n ise 2.615 Milyon TL’si hayat matematik karfl›l›klar›ndan oluflmaktad›r. 39 S‹GORTA ‹STAT‹ST‹KLER‹ B- KÂR/ZARAR HESABI 1- Teknik Sonuçlar Hayat Yaz›lan Primler Hayat Net Teknik Kar Emeklilik Teknik Kar Hayat/Emeklilik Mali Kâr Kâr Hayat D›fl› Faaliyet Kâr› Vergi Hayat Toplam Kâr (Vergi öncesi) Hayat Net Kâr 2010-6 2009-6 De¤iflim% 1.110.870.896 82.770.308 15.483.483 108.433.210 206.687.001 -9.239.053 -42.533.596 197.447.948 154.914.353 974.839.953 49.334.403 9.470.459 152.392.772 211.197.635 -9.470.459 -43.534.367 201.727.176 158.192.809 13,95 67,77 63,49 -28,85 -2,14 -2,44 -2,30 -2,12 -2,07 2- Mali Sonuçlar 2010-6 2009-6 De¤iflim(%) 145.748.716 190.410.137 -23,46 Finansal Yat›r›mlardan Elde Edilen Gelirler 92.102.366 85.204.662 8,10 Finansal Yat›r›mlar›n Nakde Çevr. Elde Edilen K?rlar 26.299.019 39.311.836 -33,10 Finansal Yat›r›mlar›n De¤erlemesi 5.811.334 41.550.473 -86,01 Kambiyo Karlar› 4.799.575 10.928.410 -56,08 ‹fltiraklerden Gelirler 1.553.647 1.016.229 52,88 Yat›r›m Gelirleri Ba¤l› Ortak. Ve Müflterek Yönetime Tabi Tefleb. Gel. Arazi, Arsa ‹le Binalardan Elde Edilen Gelirler Türev Ürünlerden Elde Edilen Gelirler Di¤er Yat›r›mlar Hayat Teknik Bölümünden Aktar›lan Yat›r›m Gel. Yat›r›m Giderleri Yat›r›m Yönetim Giderleri (-) 0 - 1.554.946 -1,55 535.694 275.957 94,12 3.424.947 2.772.464 23,53 9.691.294 7.795.160 24,32 -30.951.797 -34.571.169 -10,47 -1.938.422 -1.426.403 35,90 Yat›r›mlar De¤er Azal›fllar› (-) -4.359.512 -6.030.403 -27,71 Yat›r›mlar›n Nakte Çevr.Oluflan Zararlar (-) -5.592.875 -1.102.131 407,46 Hayat D›fl› Teknik Böl. Aktar›lan Yat›r›m Gelirleri (-) -1.775.832 -3.831.101 -53,65 0 0 -66,34 Türev Ürünler Sonucunda Oluflan Zararlar (-) Kambiyo Zararlar› (-) -3.057.550 -9.082.748 -14.034.204 -12.851.602 9,20 -193.403 -246.781 -21,63 Di¤er Faaliyetlerden Gelir &Giderler(+/-) -6.363.710 -3.446.195 84,66 Karfl›l›klar Hesab› (+/-) -6.407.898 -3.033.155 111,26 Reeskont Hesab› (+/-) Amortisman Giderleri (-) Di¤er Yat›r›m Giderleri (-) 868.147 -17.842 -4965,83 Zorunlu Deprem Sigortas› Hesab› (+/-) 0 0 - Enflasyon Düzeltmesi Hesab› (+/-) 0 0 - -1.410.890 1.028.866 -237,13 -254.963 -1.353.420 -81,16 Ertelenmifl Vergi Varl›¤› Hesab› (+/-) Ertelenmifl Vergi Yükümlülü¤ü Gideri (-) Di¤er Gelir ve Karlar 5.022.026 6.168.271 -18,58 Di¤er Gider ve Zararlar (-) -5.149.555 -6.414.417 -19,72 Önceki Y›l Gelir ve Karlar› 1.084.079 311.687 247,81 -114.654 -136.186 -15,81 108.433.210 152.392.772 -28,85 Önceki Y›l Gider ve Zararlar›(-) Net Dönem Kâr› Veya Zarar› 40 0 1.530.841 Hayat branfl› prim üretiminde bir önceki y›l›n ayn› dönemine göre yüzde 14 oran›nda bir art›fl gerçekleflmifl ve prim üretimi 1.111 Milyon TL olarak gerçekleflmifltir. Hayat branfl› Teknik K?r› yüzde 68 oran›nda artarak 83 Milyon TL’ye yükselmifltir. Emeklilik branfl›nda ise bir önceki y›lsonunda 9 Milyon TL tutar›nda gerçekleflen teknik kar miktar›, bu y›lsonunda 15 Milyon TL teknik k?ra ulafl›lm›flt›r. Mali kardaki yüzde 29 oran›ndaki azal›fla ra¤men hayat/emeklilik flirketlerinin flirketlerin net kar› sadece yüzde 2 oran›nda gerilemifl ve 155 Milyon TL olarak gerçekleflmifltir. 146 Milyon TL yat›r›m gelirlerine karfl›l›k 31 Milyon TL yat›r›m giderleri ve 6 Milyon TL tutar›nda di¤er faaliyetlerden kaynaklanan giderler sonucunda, 2010 y›l› ilk alt› ay› sonunda 108 Milyon TL mali k?r yarat›lm›flt›r. Bu tutar geçen y›la göre yüzde 29 oran›nda bir azal›fl› ifade etmektedir. Yat›r›m gelirlerinde yüzde 24, yat›r›m giderlerinde ise yüzde 10 oran›nda bir azal›fl meydana gelmifltir. Burada da mali gelirlerin azalmas›na sebebiyet veren faktörlerin bafl›nda “Finansal Yat›r›mlar›n De¤erlemesi” kalemi gelmektedir. TSEV Hasar Riski ve Maliyet Azaltmaya Yönelik Workshop Prof Dr. Suna ÖZYÜKSEL Türk Sigorta Enstitüsü Vak›f Müdürü SEV, y›l içerisinde gerçeklefltirilen flirket ziyaretleri, kat›l›m gösterilen TSRfiB Araflt›rma ve ‹nceleme Komitesi toplant›lar› ve düzenlenen E¤itim ve ‹K Platformlar› sonucunda tespit edilen; sektörün uygulamaya yönelik program talebini yerine getiriyor. Sigorta sektöründe giderek artan hasar oranlar›ndan yola ç›karak, hasar riskinin ve finansman›n›n azalt›lmas›n› hedefleyen programlar kapsam›nda uzun y›llard›r adli yarg›da, Sigorta Tahkim Komisyonu ve Hazine Müsteflarl›¤›’nda Bilirkifli ve Hakem olarak görev alm›fl sigorta hukukçular›n›n y›llara dayanan bilgi, T tecrübe ve say›s›z gerçek vaka analizlerinden faydalan›l›yor. Workshop tarz›nda ve uygulama a¤›rl›kl› gerçeklefltirilecek programlar için TTK hükümleri, Sigortac›l›k Kanunu, yarg› ve emsal Yarg›tay kararlar› incelenerek, poliçe aflamas›nda hasar riskinin en aza indirgenmesine ve daha sonra ihbar, hasar ödeme ve rücu süreçlerinin do¤ru yönetilerek hasar finansman›n›n azalt›lmas›na yönelik hususlar tart›fl›l›yor. Sigortan›n farkl› branfllar›na yönelik gelifltirilen programlar ile uygulamadan kaynaklanan sorunlar, pazarlamaya yönelik yap›lan uygulamalar›n hasara etkisi, genel-özel flart ayr›m›n›n poliçeye etkileri gibi konular ele al›n›yor. Temel Sigortac›l›k E¤itim Program› Ekim’de Aç›l›yor TSEV Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›’n›n 28. Dönemi 11 Ekim’de bafllayacak. Sektör çal›flanlar›n›n genel sigortac›l›k ve branfl baz›nda uzmanlaflmalar›n› hedefleyen TSEV Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›, kat›l›mc›lar›n çal›flma saatleri de düflünülerek gece ve gündüz e¤itimleri olmak üzere iki program halinde aç›lacak. Türk sigorta sektörünün geliflimi do¤rultusunda içerikleri belirlenen program›n birinci yar›y›l› Temel Sigorta Bilgileri e¤itiminin verildi¤i sigortac›l›k mesle¤ine yönelik olarak kat›l›mc›lar›n temel meslekî formasyonu alaca¤› derslerden, ikinci yar›y›l› ise, branfl (yang›n ve mühendislik, kaza, nakliyat, muhasebe, sa¤l›k, hayat sigortalar›) derslerinden oluflacak. Temel Sigortac›l›k E¤itim Program› kay›tlar› 4 Ekim’de sona erecek. 41 TSEV TSEV, IGIE Y›ll›k Toplant›s›na Kat›ld› Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, 2007 y›l›ndan bu yana üyesi oldu¤u Küresel Sigorta E¤itim Enstitüsü’nün (IGIE) ‹spanya’n›n baflkenti Madrid’de gerçeklefltirilen Y›ll›k Toplant›s›na kat›ld›. Vak›f Müdürü Prof. Dr. Suna Özyüksel ve E¤itim Birimi Yöneticisi Sema Bilgin’in kat›l›m gösterdi¤i toplant›ya Amerika, Kanada, ‹ngiltere, ‹sviçre, Brezilya ve Kore sigorta enstitülerinin yönetici ve temsilcileri kat›ld›. IGIE Baflkan› Peter L. Miller’›n aç›l›fl›n› yapt›¤› toplant›ya kat›lan tüm sigorta enstitüleri düzenledikleri e¤itim programlar› ve gerçeklefltirdikleri faaliyetler hakk›nda bilgi verdi. Brezilya Sigorta Enstitüsü (Funenseg) Koordinatörü Maria Luiza de O. Martins’in sunum yapt›¤› toplant›da, Amerikan Sigorta Enstitüsü’nden Christopher Ketcham, Kurumsal Risk Yönetimi 42 (ERM), Geliflimi ve Uygulamalar› üzerine bir seminer verdi. Toplant›, kat›lan üyelerin IGIE’nin faaliyetleri hakk›ndaki görüfl ve önerileri ile devam etti. 1997 y›l›nda ‹ngiliz Sigorta Enstitüsü (CII), Kanada Sigorta Enstitüsü (IIC) ve Amerika Mal ve Kaza Sigortac›lar› Enstitüsü (American Institute for CPCU) taraf›ndan kurulan IGIE’nin amaçlar› flöyle s›ralan›yor: Ulusal düzeyde sigorta programlar›n›n gelifltirilmesi, sigorta sektörü için e¤itim standartlar›n›n yükseltilmesinde yard›mc› olunmas›, ulusal sigorta e¤itim programlar›n›n de¤erlendirilmesi, sigorta sektörü çal›flanlar› için asgari yeterlilik standartlar›n›n belirlenmesi, sürekli mesleki geliflimin teflvik edilmesi ve mesleki yetenek için uluslararas› bir ölçüt gelifltirilmesi. Nakliyat Hasarlar› Uygulamalar› Seminerleri Planlan›yor 2010 y›l›n›n son çeyre¤i içerisinde uygulamaya ve üst düzey sigorta profesyonellerine yönelik e¤itim çal›flmalar›na a¤›rl›k veren TSEV, Eylül ay› içerisinde, di¤er branfllara oranla daha farkl› ve karmafl›k kabul edilen nakliyat hasarlar›na yönelik bir program gerçeklefltirecek. Program ile nakliyat hasarlar›n›n de¤erlendirme metodolojisinin; uygulamadan al›- nan vakalar, kesinleflmifl mahkeme kararlar›, örnek senaryolar ve mevzuat çerçevesi ›fl›¤›nda uygulamal› ve interaktif bir ortamda incelenmesi amaçlan›yor. E¤itim program›, kat›l›mc›lar›na, ihbardan ödemeye kadar geçen süreçler hakk›nda hem hukuksal hem de teknik bak›fl aç›lar› hakk›nda efl zamanl› olarak bilgi edinme ve k›yaslama yapma imkan› da sunacak. Sektörle Birlikte Sektöre Özgü Çözümler Sektörün geliflimine yönelik bugüne kadar sundu¤u ulusal/uluslararas› çal›flmalar›n›, zorunlu acente teknik e¤itimi gibi büyük e¤itim projelerini baflar›yla gerçeklefltiren TSEV, sektörün h›zla de¤iflen ihtiyaçlar›n› en iyi flekilde karfl›layabilmek ve 2011 y›l› için sektörün ihtiyac›na en uygun e¤itim programlar›n› planlayabilmek amac›yla sektör yöneticilerinin görüfllerini almak ve 2010 y›l›n›n son çeyre¤inde gerçeklefltirilecek e¤itim programlar› ve di¤er TSEV hizmetleri ile ilgili olarak bilgi vermek üzere sektör yöneticilerine kurumsal ziyaretler gerçeklefltiriyor. Sektöre yönelik baflta e¤itim programlar› olmak üzere sundu¤u hizmetlerde üstün kalite ve nitelikten ödün vermeyen ve hizmet verdi¤i sektör aktörlerinin memnuniyetlerini esas alan TSEV, bu özelli¤ini sürdürebilmek için, tüm sektör aktörlerine yönelik olarak, kurumsal ziyaretlerini y›l sonuna kadar devam ettirecek. TSEV’den Profesyonel Destek: Kurumsal S›nav Hizmeti TSEV, sigorta sektörünün geliflimine yönelik sundu¤u genifl hizmet yelpazesinde yer alan “Kurumsal S›nav Hizmeti” ile flirketlerin insan kaynaklar› yönetim sürecine destek veriyor. Geçti¤imiz y›l ilk uygulamas› bafllayan kurum- sal s›nav hizmeti, flirket çal›flanlar›n›n seçimi sürecinde ya da mevcut çal›flanlar›n de¤erlendirilmesinde kullan›lan test ve envanterlerin gelifltirilmesini, uygulanmas›n› ve de¤erlendirilerek raporland›r›lmas›n› içerir. Ayr›ca flirketlerin e¤itim ihtiyaçlar›n›n belirlenmesi, e¤itim prog- 43 TSEV ramlar›na kat›lan çal›flanlar›n bireysel etkinlik düzeylerinin ve kurumsal verimlili¤e katk›s› gibi süreçlerin de¤erlendirilmesi de TSEV kurumsal s›nav hizmetleri kapsam›nda yer almaktad›r. Test ve envanter talebinde bulunan flirketin konuyla ilgili yetkilileri ile karfl›l›kl› görüflmeler sonucunda flirketin ihtiyac›na en uygun kurumsal s›nav süreci planlanmaktad›r. Test ve envanterler, sigorta sektörü profesyonelleri ve ölçme ve de¤erlendirme uzmanlar› taraf›ndan gelifltirilmektedir. TSEV’in sundu¤u kurumsal s›nav hizmetini, di¤er dan›flmanl›k firmalar›n›n sundu¤u kurumsal s›nav hizmetlerinden ay›ran en belirgin özelli¤i, TSEV’in sigorta sektörüne özel bilgi ve deneyimidir. TSEV kurumsal s›nav hizmeti ile ilgili ayr›nt›l› bilgi tsev@tsev.org.tr adresinden al›nabilir. Üniversitelerde Sigorta Bilinçlendirme ve E¤itim Seminerleri Yeni Dönemde de Devam Edecek TSEV, üniversitelerin iktisadi ve idari bilimler fakültelerinde geçen y›l bafllatt›¤› sigorta bilinçlendirme seminerlerini ve bankac›l›k ve sigortac›l›k bölümü ö¤rencilerine yönelik düzenledi¤i e¤itim seminerlerini üniversitelerden gelen talepler do¤rultusunda planlamaya bafllad›. Ekim ay›nda bafllayacak olan seminerler, üniversitelerin ziraat, t›p, hukuk, veterinerlik, fenedebiyat ve iktisadi ve idari bilimler fakültele- 44 rinde gerçeklefltirilecek. Fakültelerde verilen e¤itim programlar›n›n içeri¤ine ba¤l› olarak, ilgili sigorta branfllar›na yönelik üniversiteler taraf›ndan seçilen konu bafll›klar›nda verilecek seminerlerle, daha çok say›da üniversiteye ve ö¤renciye ulafl›lmas› hedefleniyor. Bugüne kadar düzenlenen 22 sigorta bilinçlendirme ve 6 e¤itim semineri ö¤rencilerin ve ilgili fakülte ö¤retim elemanlar›n›n yo¤un ilgisiyle gerceklefltirildi. Artan Rekabet, Sat›fl Elemanlar›n›n Bilgi ve Becerilerini Art›rman›n Önemini Gösterdi: “Sigortac›l›kta Sat›fl Uzmanl›¤› E¤itim Program›” Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, sektörün ihtiyaç ve beklentilerine uygun olarak oluflturdu¤u uzmanl›k e¤itimlerine bir yenisini ekledi. Sigortac›l›kta Sat›fl Uzmanl›¤› E¤itim Program› 20 Eylül’de bafll›yor. Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, sektörün ihtiyaç ve beklentilerine uygun olarak oluflturdu¤u uzmanl›k e¤itimlerine bir yenisini ekledi. Haz›rl›k çal›flmalar› süresince sigorta flirketlerinin sat›fltan sorumlu üst düzey yöneticilerinden destek al›narak oluflturulan Sigortac›l›kta Sat›fl Uzmanl›¤› E¤itim Program›, sigorta sektörünün en aktif grubu olan sat›fl ekiplerine yönelik olarak oluflturuldu. Üç modül halinde sat›fla sunulacak olan program, kat›l›mc›lara, Temel Branfl Bilgilerinden, Sigortan›n Faydalar›na, Müflteri Psikolojisinden, Da¤›t›m Kanallar›na ve Bireysel ve Kurumsal Sat›fla uzanan genifl bir yelpazede sat›fl›n inceliklerini aktaracak. Toplamda 78 krediden ve 3 farkl› modülden oluflan program›n tamam›na ya da modüllerine ayr› ayr› kat›l›m sa¤lanabilecek. Hafta içi 2 gün, akflam saatlerinde gerçeklefltirilmesi planlanan program 20 Eylül haftas›nda bafllayacak. Kay›tlar› A¤ustos ay›nda al›nmaya bafllanacak program›n modül bafll›klar› ise flöyle s›ralan›yor: 1.Sigorta Branfllar›, Bireylere ve Kurumlara Faydalar› 2.Sat›fl ve Da¤›t›m Kanallar› Yönetimi 3.Sigortac›l›kta Sat›fl Sigorta sektörünün en aktif grubu olan sat›fl ekiplerine yönelik sunulan e¤itim program›n›n haz›rl›k çal›flmalar› süresince sigorta flirketlerinin sat›fltan sorumlu üst düzey yöneticilerinden destek al›nd›. Sektörün konusunda uzman yöneticilerinin katk›lar›yla haz›rlanan program yine sektör profesyonelleri taraf›ndan verilecek. “‹leri Düzey Sigortac›l›k E¤itim Program›”n›n 2.si Düzenleniyor Türk Sigorta Enstitüsü Vakf› taraf›ndan ilki 2009 y›l› içerisinde gerçeklefltirilen ‹leri Düzey Sigortac›l›k E¤itim Program› “Yang›n ve Mühendislik Sigortalar› Branfl›”n›n ikincisi bafll›yor. Önümüzdeki dönemlerde de y›lda bir kez aç›lmas› planlanan program›n kay›tlar› A¤ustos ay› içerisinde, dersleri ise 20 Eylül haftas›nda bafllayacak. Program geçen y›l oldu¤u gibi bu y›l da 28 krediden olufluyor. Program sonunda kat›l›mc›lar, haz›rlad›klar› ve sunduklar› bitirme projelerinden baflar›l› olma durumunda mezun olabiliyorlar. Temel Sigortac›l›k E¤itim Program› Yang›n & Mühendislik Sigortalar› branfl› mezunlar› ile sektörde ilgili branflta en az 4 y›l süreyle Uzman ve üzeri pozisyonlarda çal›flm›fl profesyonellerin kat›l›m›na aç›k olan programa en fazla 20 kat›l›mc› kabul edilecek. Program kapsam›nda ‹nflaat / Montaj All Risks, Yang›n ve Mühendislik Sigortalar›nda Risk Yönetimi, Yang›n, Ek Teminatlar ve Kar Kayb›, Makine K›r›lmas›, Elektronik Cihaz ve Kar Kayb› Sigortalar› gibi konu bafll›klar›nda ileri düzey uzmanl›k e¤itimleri veriliyor. TSEV’in di¤er branfllara yönelik ileri düzey e¤itim programlar› çal›flmalar› sürüyor. 45 TSEV E-Ö¤renme Programlar› Devam Ediyor: Sigortaya Girifl ve Sigortan›n Temel Prensipleri E¤itim alan›ndaki yenilikleri takip eden ve e¤itim programlar›n› bu do¤rultuda gelifltiren Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, sigortac›l›k alan›nda uzman ve sektörde profesyonel olarak çal›flan ö¤retim elemanlar› taraf›ndan e-s›n›flarda internet üzerinden verilecek e-Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›’na (e-TSEP) 20 Eylül tarihinde bafllayacak. e-TSEP, s›n›f içi e¤itim programlar›ndan farkl› olarak; modüler olarak kat›l›mc›larla buluflacak ve çal›flma saatleri, yol ve konaklama masraflar› gibi nedenlerle TSEV e¤itim programlar›na kat›lma imkan› bulamayan sektör çal›flanlar› da, e-TSEP’i ders ders tamamlayabilecekler. Program›n ilk dersi olan Sigortaya Girifl ve Sigortan›n Temel Prensipleri 20 Eylül’de bafllayacak. Toplamda 18 krediden oluflan dersin 6 kredisi senkron olarak takip edilirken, dersin tüm içeriklerine ise sistemden a-senkron olarak ulafl›labilecek. Sigortaya Girifl ve Sigortan›n Temel Prensipleri dersinin ard›ndan program›n ilk dönemi: Sigorta Hukuku, Sigorta Pazarlamas›, Reasürans, AB & Tek Sigorta Piyasas› dersleriyle devam edecek. Birinci dönemin tüm derslerini tamamlayan kat›l›mc›lar, ikinci dönemde Yang›n-Mühendislik Sigortalar› ya da Kaza Sigortalar› branfl e¤itimlerine devam edebilecekler. Birinci ve ikinci dönemin tüm derslerini baflar›yla tamamlayan kat›l›mc›lar ise e-TSEP Sertifikas› almaya hak kazanacaklar. Türk Sigorta Enstitüsü Vakf› ve Element E¤itim Teknolojileri A.fi. iflbirli¤i ile gerçeklefltirilecek olan e-TSEP Program›n›n ilk modülü olan “Sigortaya Girifl ve Sigortan›n Temel Prensipleri” hakk›nda daha detayl› bilgi ve kay›t için www.tsevakademi.org adresine baflvurulabilir. 27. Dönem Temel Sigortac›l›k E¤itim Program› Tamamland›; Mezuniyet Töreni 4 Ekim’de 46 Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›’n›n kuruluflundan bu yana düzenlenen, sigorta sektörü profesyonellerine yönelik en kapsaml› teknik, uzmanl›k e¤itim program› niteli¤inde olan ve Türk sigorta sektöründe bir marka haline gelen Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›’n›n 27. Dönemi, Haziran ay›nda tamamland›. 27. Dönem Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›n› baflar›yla tamamlayan ö¤renciler, 4 Ekim 2010 tarihinde sertifikalar›n› Milli Reasürans T.A.fi. Konferans Salonunda gerçeklefltirilecek mezuniyet töreninde alacaklar. Program birincisine ise, TSEV taraf›ndan yurtd›fl›nda e¤itim bursu veriliyor. 2009 y›l›n›n Ekim ay›nda bafllayan 27. Dönem Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›’ndan 62 ö¤renci mezun oldu. Mezuniyet töreni kapsam›nda TSEV Türk Müzi¤i Korosu da ö¤rencilere ve kat›l›mc›lara keyifli bir müzik dinletisi sunacak TSEV Türk Müzi¤i Korosu Yeni Dönem Üyelik Baflvurular› Bafllad› TSEV Mezunlar Kulübü çat›s› alt›nda çal›flmalar›na devam edecek olan TSEV Türk Müzi¤i Korosu, yeni konser haz›rl›klar› ile yeni dönem çal›flmalar›na Eylül ay›n›n ilk haftas› bafll›yor. fief Ayflenur Özpekel yönetiminde, bugüne kadar gerçeklefltirdi¤i dört konserinde de seyircilerden büyük övgü alan TSEV Türk Mü- zi¤i Korosu üyelerinin ço¤unlu¤u sigorta sektörü çal›flanlar›ndan olufluyor. Beflinci konserini, 27. Dönem Temel Sigortac›l›k E¤itim Program› Mezuniyet Töreni kapsam›nda verecek olan TSEV Türk Müzi¤i Korosu üyesi olmak isteyenler, koro@tsev.org.tr adresine k›sa özgeçmifllerini gönderebilirler. Aktüerlere Yönelik ‹statistik ve Olas›l›k E¤itim Program› Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, içeri¤i aktüerya bölümleri çal›flanlar›na ve aktüer adaylar›na yönelik olarak haz›rlanan “Aktüerlere Yönelik Olas›l›k ve ‹statistik E¤itim Program›” 31 A¤ustos 2010 tarihinde bafllad›. 23 Eylül’de sona erecek ve 30 saatten oluflan e¤itim program›, haftada üç gün, üçer saatlik dersler fleklinde düzenlenecek. A¤›rl›kl› olarak sektörden kat›l›m›n beklendi¤i e¤itim program› üniversite ö¤rencileri ve aktüer adaylar›n›n da kat›l›m›na aç›ld›. Türkiye’nin ilk ve Tek Hakemli Dergisi “Sigorta Araflt›rmalar› Dergisi” Sektörün gündemindeki teknik ve/veya teorik konular›n incelendi¤i referans bir kaynak niteli¤inde olan Sigorta Araflt›rmalar› Dergisi, Bilim Kurulu Onayl› ve Bilim Kurulu Onay›na Sunulmayan Eserler olmak üzere iki bölümden oluflmaktad›r. Bilim Kurulu Onayl› Eserler bölümünde bilimsel yaz›m kurallar›na uygun olarak haz›rlanm›fl ve kurulun incelemesi sonucu yay›mlanmaya hak ka- zanm›fl sigorta konusundaki araflt›rmalar yer al›rken, Bilim Kurulu Onay›na Sunulmayan Eserler bölümünde ise, akademisyenler, bürokratlar, sektör uzmanlar›, sigortac›l›k ve aktüerya ö¤rencilerinin, editör taraf›ndan onaylanm›fl araflt›rma, inceleme, analiz ve çevirileri yer almaktad›r. Sigorta Araflt›rmalar› Dergisi kapsam›nda yay›nlanan her makalenin yazar›na telif ücreti ödenmektedir. 47 HAZ‹NE MÜSTEfiARLI⁄I S‹GORTACILIK GENEL MÜDÜRLÜ⁄Ü Türkiye Hayat ve Hayat Anüite Tablolar› ile Morbidite Tablolar›n›n Oluflturulmas› Projeleri ayat ve sa¤l›k sigortac›l›¤›nda bir ülkenin kendi nüfus ve hastal›k istatistiklerine dayanarak haz›rlanan “hayat”, “hayat anüite” ve “morbidite” tablolar›n›n kullan›m›n›n önemi yads›namaz. Zira, farkl› nüfus ve hastal›k istatistiklerine göre, farkl› ülkeler ve co¤rafyalarda oluflturulmufl bulunan tablolar›n sigorta fiyatlar› ve prim oranlar› üzerinde önemli etkiler yaratt›¤›, sigortac›l›k kamuoyunda yak›ndan bilinen bir gerçektir. H Takdir edilmelidir ki, bir ülkede gerek hayat gerek hayat anüite gerekse de morbidite tablolar›n›n oluflturulmas› kolay bir ifl de¤ildir. Üstelik ülkemiz gibi sigortac›l›k kültürünün nispeten yeni oldu¤u bir ülkede bu tablolar›n oluflturulmas› daha da güç hale gelebilmektedir. Bu nedenle sigortac›l›k sektörümüz, bafllang›c›ndan itibaren A.BD ve çeflitli Avrupa ülkelerinde gelifltirilmifl, bu ülkelerin nüfus yap›lar›n›n karakteristik özelliklerini tafl›yan tablolar› kullanmak durumunda kalm›flt›r. Ülkemizin kendi verilerine dayanan bahse konu tablolar›n üretilmesi ve bu tablolar›n devaml›l›¤›n›n sa¤lanarak güncel halde tutulmas›, hayat ve sa¤l›k/hastal›k sigortac›l›¤› alan›nda daha adil, do¤ru ve isabetli prim oranlar›n›n uygulanmas›n› sa¤layacak son derece önemli bir husustur. Bu nedenle Hazine Müsteflarl›¤› 2009 y›l› içerisinde bu konuda öncülük ederek, söz konusu tablolar›n oluflturulmas› için ülkemizin önde gelen üniversiteleri aras›nda bulunan Hacettepe, Marmara ve Orta Do¤u Teknik Üniversiteleri ile Sigorta Bilgi Merkezini bir araya getirmifl ve üç farkl› tabloya iliflkin çal›flmalar›n 2009 y›l› içinde bafllamas›n› sa¤lam›flt›r. Her iki projede de ulus- 48 lararas› tan›mlar, s›n›flamalar ve modern aktüeryal yöntemler dikkate al›nm›fl, zorlu bir veri toplama ve analiz sürecinden geçilerek projelerin ilk ürünleri al›nm›flt›r. Bilindi¤i üzere “Hayat ve Hayat Anüite Tablolar›n›n Oluflturulmas› Projesi”, Türkiye’nin kendi nüfus istatistikleri ile Kamu ve Özel Sigortac›l›k verileri kullan›larak Ulusal Hayat ve Hayat Anüite Tablolar›n›n haz›rlanmas› amac›n› tafl›maktad›r. “Morbidite Tablolar›n›n Oluflturulmas› Projesi” ise y›llar, iller ve bölgeler, yafl ve yafl gruplar› ile cinsiyet faktörleri baz›nda olmak üzere toplam otuz iki hastal›k için Ulusal Morbidite tablolar›n›n oluflturulmas›d›r. 5684 say›l› Sigortac›l›k Kanunu ile hayat sigortalar› ile sa¤l›k ve hastal›k sigortalar›na iliflkin her türlü bilginin tek merkezde toplanarak; sigortac›l›k sektörü genelinde uygulama birli¤inin sa¤lanmas›, sa¤l›kl› fiyatland›rman›n yap›labilmesi, suiistimallerin önlenmesi, güvenilir istatistiklerin oluflturulabilmesi ve böylelikle sigortac›l›k sistemine olan güvenin artt›r›lmas› ve kamunun gözetim /denetim görevinin daha etkin bir flekilde yürütülebilmesi Hazine Müsteflarl›¤›n›n politika öncelikleri aras›na al›nm›flt›r. Söz konusu önceliklerin hayata geçirilmelerini teminen oluflturulmufl bulunan ”Sigorta Bilgi Merkezi” çat›s› alt›nda yer alan Hayat Sigortas› Bilgi Merkezi (HAYMER) ve Sa¤l›k Sigortas› Bilgi Merkezi (SAGMER) yukar›da sözü edilen projelerin oluflturulmas› ve güncel tutulmalar› konusunda görevler üstlenmifltir. Ülkemizde, bu kapsamda, ilk kez gerçeklefltirilen bahse konu projelerin Sigortac›l›k Sektörü ile beraber Sosyal Güvenlik Sistemine de önemli katk›lar sa¤lamas› beklenmektedir. Ayr›- ca, güncel verilerle projenin süreklili¤inin sa¤lanmas› da büyük önem arz etmektedir. Bu sebeple, bahse konu tablolar›n haz›rlanmas›na iliflkin olarak kurulan biliflim alt yap›s›nda, tablolar›n yeni veri ak›fl› ile beslenerek sürekli güncellenmesi temin edilecektir. Sonuç olarak, y›llardan beri devam eden, ilgili kamuoyunda sürekli dile getirilen, ancak karmafl›k yap›s› nedeniyle çözüme kavuflturulamayan bu sorunun çözüm yoluna girmesi; sigortac›l›k sektörümüzün ülkemiz nüfus yap›s›na uygun, daha etkin ve isabetli ürünler oluflturmas›na, sigortal›lar›n da adil ve sahip olduklar› risk yap›lar›na daha uygun sigorta korumas› elde etmelerine olanak sa¤layacakt›r. 49 SEGEM SEGEM Çal›flmalar› Son Sürat! Doç Dr. Fuat ERDAL SEGEM Müdürü S‹GORTA EKSPERL‹⁄‹ 2. ÖN ALIM KURSU HAZIRLIKLARI DEVAM ED‹YOR 25 Haziran Cuma günü, Hazine Müsteflarl›¤› Sigortac›l›k Genel Müdürlü¤ü Eksperler ve Arac›lar Daire Baflkan› Murat Kayac›’n›n kat›l›m›yla SEGEM’ de gerçeklefltirilen toplant›ya, SEGEM Müdürü Doç. Dr. Fuat Erdal, T.O.B.B. Sigorta Eksperleri ‹cra Komitesi Baflkan› Yalç›n Kaya, T.O.B.B. Sigorta Eksperleri ‹cra Komitesi Üyesi Fikret Gülbahar, SEDEV Baflkan› Sait Sürmeli ve SEDEV E¤itim Koordinatörü Engin Özayd›n ile beraber SEGEM personeli kat›ld›lar. Toplant›da, kursun koordinasyonu, kay›t ifllemleri, e¤itim müfredat› ve ders saatleri, kursun süresi, il gruplar› ve branfllara göre aç›lacak kurs- 50 lar, ders notlar›, bitirme s›nav› gibi konular detaylar›yla görüflüldü. S‹GORTA VE REASÜRANS BROKERLER‹ TEKN‹K PERSONEL E⁄‹T‹M‹ ÇALIfiMALARINA START VER‹LD‹ Sigorta ve Reasürans Brokerleri Yönetmeli¤inin 23’üncü maddesi gere¤i, düzenlenmesi planlanan teknik personel e¤itimi için ilk toplant› 29 Haziran’da SEGEM’ de yap›ld›. E¤itim program›n›n kapsam›, süresi ve takvimi ile ilgili görüfl al›flverifli yapmay› amaçlayan toplant›ya, SEGEM’ den Müdür Doç Dr. Fuat Erdal, Mehmet Durmufl, Gizem Karademir, Melike Ekiz ve An› Püsküllüu¤lu; Sigorta Brokerleri Derne¤i’nden, Yönetim Kurulu Baflkan› Servet GÜRKAN, yönetim kurulu üyeleri Atefl Çeber, Y›ld›r›m Ramazano¤lu, Eray Türker ve dernek direktörü Nermin Borucu kat›ld›lar. BANKALAR VE ÖZEL KURUMLAR ‹Ç‹N 2010 YILI TEKN‹K PERSONEL E⁄‹T‹M‹ B‹LG‹LEND‹RME TOPLANTISI YAPILDI Kamu ve özel sektörden 25 kurum yetkililerin kat›ld›¤› toplant›da, SEGEM Müdürü Doç. Dr. Fuat Erdal, SEGEM’ in görevleri, faaliyetleri ve 2009 y›l›nda yap›lan E¤itimcilerin E¤itimi program› ile ilgili bilgiler verdi. Toplant›da, söz konusu kurumlarda çal›flan teknik personel için düzenlenecek e¤itim ve s›nav takvimi görüfllere aç›ld›. Kurumlar›n e¤itimci adaylar› ve e¤itim alacak teknik personel say›lar›n› belirlemelerinin ard›ndan, baflvurular›n Eylül ay›nda al›nmas›, e¤itimlerin Ekim, Kas›m ve Aral›k aylar›nda yap›lmas› planland›. Bankalar, özel finans kurumlar› ve kanunla kendilerine sigortac›l›k faaliyetinde bulunma yetkisi verilmifl kurumlarda istihdam edilmesi zorunlu olan teknik personellerin e¤itim ve s›navlar›n›n organizasyonu amac›yla düzenlenen, 2010 Y›l› Teknik Personel E¤itimi Bilgilendirme Toplant›s›, 18 A¤ustos’ta T.O.B.B ‹stanbul Konferans salonunda yap›ld›. 51 GÜVENCE HESABI Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› Kapsam› Yeniden Belirlendi A. Kadir KÜÇÜK Güvence Hesab› Müdürü afl›ma Kanunu’nun 17 nci maddesinde aç›klanan flehirleraras› ve uluslararas› yolcu tafl›mac›l›¤› yapan tafl›mac›lar›n, sorumluluklar›n› karfl›lamak üzere Kanun’un 18 inci maddesinde öngörülen sorumluluk sigortas› yapt›rmalar› zorunlu tutulmufltur. T Zorunlu olan sorumluluk sigorta ile birlikte yolcu tafl›mac›l›¤› yapanlar›n 25 fiubat 2004 tarihli ve 25384 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanarak yürürlü¤e giren Bakanlar Kurulu Karar› ile, yolcularla birlikte görevli sürücüler ve bunlar›n yard›mc›lar›n› da kapsayan Karayolu Yolcu Tafl›mac›l›¤› Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› yapt›r›lmas› zorunlulu¤u getirilmifltir. Kararda, Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› yapt›rma mecburiyeti ve ilgili muafiyet ve istisnalar›n belirlenmesi yetkisi Ulaflt›rma Bakanl›¤›na verilmiflti. Ancak bu yetki, 13 Kas›m 2009 tarihinde yay›mlanan 2009/15545 say›l› Kararname ile Ulaflt›rma Bakanl›¤›n›n görüflü al›nmas› kayd›yla Hazine Müsteflarl›¤›na devredilmifltir. Hazine Müsteflarl›¤›nca yay›mlanan 26 Haziran 2010 tarih, 2010/8 Nolu Genelge’de Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› yapt›rma mecburiyeti ile muafiyet ve istisnalar yeniden belirlenmifltir. Ayn› Genelge’de yeni uygulaman›n 01 Temmuz 2010 tarihinden itibaren yürürlü¤e girece¤i aç›klanm›flt›r. Genelge’ye göre, Karayolu Tafl›ma Yönetmeli¤i çerçevesinde yolcu 52 tafl›mac›¤› yapan gerçek ve tüzel kiflilere verilen yetki belgelerinden; 1-Otomobille fiehirleraras› Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, A1 2-Otomobille Uluslar aras› Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, A2 3-Otobüsle Uluslar aras› ve fiehirleraras› Tarifeli Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, B1 4-Otobüsle Uluslar aras› ve Yurtiçi Tarifesiz Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, B2 5-Otobüsle fiehirleraras› Tarifeli Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, D1 6-Otobüsle Yurtiçi Tarifesiz Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, D2 Yetki belgelerine sahip olan kimselerin Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› yapt›r›lmas› zorunlu tutulmufltur. Genelge’de uygulama ile ilgili aç›klamalara da yer verilmifltir. Örne¤in, yetki belgeleri kapsam›nda yap›lacak yolcu tafl›malar› için Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas›n›n yapt›r›lmas› zorunlu olup, tafl›ma iflleminin yetki belgesi olmadan yap›lm›fl olmas› sigorta teminat›n› ortadan kald›rmamaktad›r. Di¤er bir ifade ile zorunlu sigortaya tabi tutulan bir tafl›man›n varl›¤› halinde, bu tafl›mac›l›¤›n yetki belgesiz yap›lm›fl olmas› mevcut sigorta teminat›n› ortadan kald›rmayacakt›r. Sigortan›n hiç yap›lmam›fl veya sorumlunun tespit edilememifl olmas› halinde ise Güvence Hesab› devreye girecektir. Genelge’de aç›klanan di¤er önemli bir husus ise, 4925 say›l› Kanunun 2’nci maddesinin 2’nci ve 3’üncü f›kralar›nda düzenlenen tafl›malar hariç denilmek suretiyle getirilen muafiyetlerdir. Tafl›ma Kanunu’nun ikinci maddesi kapsam ile ilgilidir. Maddenin birinci f›kras›nda genel tafl›mac›l›¤›n kapsam› belirlenirken, ikinci ve üçüncü f›kralar›nda kapsam d›fl›nda kalan ve düzenlenmeyi gerektiren konulara yer verilmifltir. ‹kinci f›kras›nda hangi kurumlar›n, hangi araçlarla yapaca¤› tafl›malar›n kapsam d›fl›nda kalaca¤› aç›klanm›flt›r. Üçüncü f›kras›nda ise, il s›n›rlar› içinde ve 100 kilometreye kadar olan flehirleraras› yap›lan tafl›malar›n düzenlenmesi ile ilgilidir. Bu düzenlemelerin il ve ilçe trafik komisyonlar›yla iflbirli¤i yap›lmak suretiyle ilgili valiliklere ve belediye s›n›rlar› içerisindeki flehir içi tafl›malar belediyelere bu Kanuna göre düzenlenecek yönetmelik esaslar› dâhilinde b›rak›labilece¤i belirtilmektedir. Karayolu Tafl›ma Kanunu’nun 17’nci maddesi flehirleraras› ve uluslararas› yap›lan yolcu tafl›malar›ndaki sorumluluklar›n sigortalanmas› öngörür iken, daha sonra mahalli idarelerce yap›lan düzenlemelerle bu sorumluluk alan›, il s›n›rlar› içerisinde yap›lan yolcu tafl›malar› ile 100 kilometreye kadar olan flehirleraras› yolcu tafl›malar›n› kapsar hale getirilmifltir. Tabi ki Kanun ile belirlenen kapsam›n yönetmelik ve genelgelerle geniflletilmesi uygulamada baz› tereddütlere yol açm›flt›r. Genelge ile yap›lan düzenlemede, il s›n›rlar› içerisinde yap›lan yolcu tafl›malar› ile 100 kilometreye kadar olan flehirleraras› yolcu tafl›malar› kapsam d›fl›nda b›rak›lm›flt›r. 01 Temmuz 2010 tarihinden itibaren bu tür yolcu tafl›mac›¤› için verilmekte olan (Y) Yetki Belgesi ve Güzergâh ‹zin Belgesi gibi yetki belgesi sahiplerinin Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› yapt›rma zorunlulu¤u bulunmamaktad›r. Yap›lan bu de¤ifliklikle 01 Kas›m 2011 itibaren (Y) türü yetki belgelerinin yerine verilmesi kararlaflt›r›lan (D4) türü yetki belgesini de kapsam d›fl›nda kalacakt›r. Otobüsle uluslar aras› ve flehirler aras› kendi personelinin tafl›nmas› için düzenlenen (B3) ve (D3) türü yetki belgeleri de Genelge kapsam›na dâhil edilmeyerek, kapsam d›fl› b›rak›lm›flt›r. Hazine Müsteflarl›¤›nca yay›mlanan 2010/8 nolu Genelge ile 01 Temmuz 2010 tarihinden itibaren Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› için yeni bir dönem bafllam›flt›r. Yap›lan düzenleme ile kapsam yeniden belirlenmifl ve geçmiflte yaflanan tereddütler aç›kl›¤a kavuflmufltur. Temennimiz Hazine Müsteflarl›¤›n›n 2010/8 say›l› Genelgesi ile yap›lan de¤iflikliklerin iyi anlafl›lmas› ve do¤ru uygulanmas›d›r. 53 S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹ Sigorta Bilgi Merkezi Bünyesinde Gelifltirilen ve Hayata Geçirilen Projeler ve Geliflmeler (Haziran-A¤ustos 2010) Mehmet Üst Sigorta Bilgi Merkezi Müdürü igorta Bilgi Merkezi bünyesinde gelifltirilip hayata geçirilen projeler, Merkezin dört alt birimi alt›nda afla¤›da gruplanarak verilmifltir. TRAMER ve SAGMER bünyesinde toplanan verilerden ise üretim ve hasar istatistikleri incelenmifl, Temmuz ay›nda tamamlanan Mortalite ve Morbidite Projeleri hakk›nda ise özet bilgilendirme verilmifltir. S Sigorta sektörünün Sigorta Bilgi Merkezi’ne yapm›fl oldu¤u tüm ifl taleplerinin elektronik ortamdan takibini sa¤layacak olan J‹RA uygulamas› devreye al›nm›flt›r. fiirketlerin, SBM’ye yapacaklar› hata bildirimleri, düzeltme talepleri dahil her türlü ifl talepleri için, web üzerinden online olarak takip edilmeye bafllanm›flt›r. Bu uygulama sayesinde flirket kullan›c›lar› taleplerinin tüm aflamalar›n› gözlemleyebilmektedirler. Merkezimiz taraf›ndan haz›rlanan istatistiksel tablolar› inceledi¤imizde, sektör genelinde; 2003 y›l›nda üretilen poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen toplam yedi y›l içinde ödenen hasar toplam tutar› 449,236 TL’ye ulaflarak birikimli ha- 54 sar/prim oran› (yaz›m y›l› esas›na göre) yüzde 89,61’e ulaflm›flt›r. 2004 y›l›nda üretilen poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen toplam alt› y›l içinde ödenen hasar toplam tutar› 661.617 TL’ye ulaflarak hasar/prim oran› yüzde 77,66’e ulaflm›flt›r. 2005 y›l›nda üretilen poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen toplam befl y›l içinde ödenen hasar toplam tutar› 914.851 TL’ye ulaflarak hasar/prim oran› yüzde 82,54 olmufltur. 2006 y›l›nda üretilen poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen toplam dört y›l içinde ödenen hasar toplam tutar› 1.104.700 TL’ye ulaflarak hasar/prim oran› yüzde 86,18 olmufltur. 2007 y›l›nda üretilen poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen toplam üç y›l içinde ödenen hasar toplam tutar› 1.378.936TL’ye ulaflarak hasar/prim oran› yüzde 91,41 olmufltur. 2008 y›l›nda üretilen poliçeler için 2009 y›lsonu itibariyle elde edilen hasar/prim oran› yüzde 89,54, 2009 y›l›nda üretilen poliçeler için ise yüzde 28,22 olarak gerçekleflmifltir. “Chain Ladder” metodu ile yap›lan tahminler do¤rultusunda; 2008 y›l›nda üretilen poliçeler için 2015 y›l›nda hasar/prim oran›n›n yüzde 119,01 civar›nda, 2009 y›l› bafllang›çl› poliçeler için ise 2016 y›l›nda yüzde 127,65 olaca¤› öngörülmüfltür. Tablo 1: Y›llar Baz›nda Trafik Sigortas› Poliçe Üretimi ve Ödenen Birikimli Hasar Tazminat Tutar› Da¤›l›m› - Bin TL (poliçe y›l› -UWY baz›nda) - Chain Ladder Metodu Ödeme Durumu Y›l H/P 1. Y›l H/P 2. Y›l H/P 3. Y›l H/P 4. Y›l H/P 2003 501.334 MUALLAK ÖDENEN 5.082 86.593 18,29% 15.604 327.667 30,97% 18.809 380,796 79,71% 20.853 393.767 82,70% 23.763 403.612 2004 851.915 MUALLAK ÖDENEN 9.055 140.196 20,21% 30.529 493.913 61,56% 37.188 564.120 70,58% 41.909 582.721 73,32% 2005 1.108.411 MUALLAK ÖDENEN 30.398 193.625 20,21% 81.112 666.389 67,44% 94.000 755.806 76,67% 2006 1.281.782 MUALLAK ÖDENEN 38.864 230.009 20,98% 109.659 816.407 72,25% 131.368 922.288 2007 1.508.553 MUALLAK ÖDENEN 70.231 291.888 24,08% 211.057 1.012.047 81,08% 235.059 1.143.877 2008 1.737.000 MUALLAK ÖDENEN 118.790 371.103 28,20% 268.114 1.287.277 89,54% 316.058 102,66% 346.083 107,52% 377.941 111,81% 406.548 115.66% 432.607 119,01% 1.467.080 1.521.481 1.564.148 1.602.455 1.634.641 2009 1.953.312 MUALLAK ÖDENEN 125.814 425.385 28,22% 360.498 1.505.456 95,53% 424.962 109,59% 465.332 114,92% 508.168 119,66% 546.632 123.93% 581.670 127,65% 1.715.734 1.779.355 1.829.253 1.874.053 1.911.694 Y›l Prim Üretimi 5. Y›l H/P 6. Y›l H/P 85,25% 25.742 87,62% 413.538 27.392 421.844 89,61% 44.992 598.953 75,59% 48.056 77.66% 613.561 51.136 625.885 79,47% 100.489 783.525 79,76% 106.825 808.026 82,54% 114.911 85.05% 827.815 122.276 844.442 87,22% 82,20% 141.265 963.435 86,18% 154.269 990.452 89,31% 165.946 92.11% 176.583 1.014.709 1.035.090 94,53% 91,41% 257.389 1.186.293 95,70% 281.083 1.219.560 99,48% 302.358 102.87% 321.739 105,81% 1.249.429 1.274.524 Aç›klamalar: 1. ‹lk sütunda yer alan y›llar; poliçe ifl y›l›n› (UWY); 0.y›l, 1. y›l, …n. Y›l ise ifl y›l›n› takip eden y›llar› göstermektedir. 2. Prim üretimi; ifl y›l› (UWY) esas›na göre net prim üretimi de¤eridir. 3. Muallâk hasar; poliçe ifl y›l› esas›na göre ve ihbar tarihi baz›nda, ödenen tazminat poliçe ifl y›l› esas›na göre ve ödeme tarihi baz›nda hesaplanm›flt›r. Ödeme rakamlar›nda hasar tazminat tutarlar›, uzman incelemesi ve dosya di¤er masraflar› baz al›nm›flt›r. 4. Hasar/Prim oran›; (Muallâk+Ödenen Hasar) / Prim Üretimi'dir. Sektör Prim Üretimi ve Hasar Tablosu (Ocak - May›s 2009-2010 Y›l› Karfl›laflt›rmal›) Tablo 2: 2009 OCAK - A⁄USTOS Sektör Toplam› Hasar Poliçe Adedi Poliçe Üretimi (Bin TL) Adet Tutar Adet Tutar Adet Tutar Hasar / Prim Oran› 7.744.911 1.242.114 584.20 1.009.37 108.73 195.90 702.93 1.205.10 97,03% Ödenen Muallak Toplam 2010 OCAK - A⁄USTOS Sektör Toplam› Hasar Poliçe Adedi Poliçe Üretimi (Bin TL) Adet Tutar Adet Tutar Adet Tutar Hasar / Prim Oran› 8.564.598 1.482.960 446.12 699.590 237.09 446.55 683.22 1.146.14 77,29% Ödenen Muallak Tablo 2 incelendi¤inde, 2009 y›l›n›n A¤ustos ay› itibariyle üretilen toplam poliçe adedinin 7.744.911 oldu¤u görülmekte olup toplam 1.205.109TL’lik hasar ödemesine karfl›l›k üretim toplam›n›n 1.242.114.-TL oldu¤u görülmektedir. Toplam 2010 senesinin ayn› dönemindeki rakamlar ise 8.564.598 poliçe adedi ve toplam 1.146.145.-TL hasar ödemesine karfl›l›k üretim toplam›n›n 1.482.960.-TL oldu¤u görülmektedir. Ancak 2009 senesi verilerinin sonuçlanan rakamlar- 55 S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹ dan, 2010 senesinin ise gerçekleflen, yani bugünün tarihi itibariyle görünen rakamlar oldu¤u göz ard› edilmemelidir. KAZA TESP‹T TUTANA⁄I UYGULAMASI 1 Nisan 2010’da iki senesini tamamlayan Grafik 1: ‹llere Göre Maddi Hasarl› Kaza Tespit Tutanak Adetleri Da¤›l›m› (29.06.2010 tarihi itibariyle) 56 uygulama ile merkezimizde toplanan verilerden düzenli olarak al›nan istatistiki raporlara bak›ld›¤›nda, illere göre da¤›l›mda ilk befl s›ran›n ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, Bursa ve Antalya olarak de¤ifliklik göstermedi¤i görülmektedir. D‹⁄ER ‹LLER 618.836 35% ANTALYA 53.680 BURSA 3% 84.644 5% ‹ZM‹R 141.977 8% ‹STANBUL 660.361 38% ANKARA 196.679 11% 2010 y›l› adet/prim da¤›l›m› BRANfi ALTI KIRILIMI NET POL‹ÇE PR‹M‹ POL‹ÇE ADED‹ 834.588.591.33 11.409.536.86 6.118.541.83 358.729 294.051 35.901 SA⁄LIK SEYAHAT AC‹L SA⁄LIK Not: fiirketler taraf›ndan SBM’ye transfer edilen ve tanzim y›l› 2010 olan poliçeler. Grafik 1. ‹llere Göre Maddi Hasarl› Kaza Tespit Tutanak Adetleri Da¤›l›m› (13.09.2010 tarihi itibariyle) EGM’ den al›nan Araç Tescil Verilerinin Online Trafik Uygulamas› ile Entegrasyonu; EGM’ den al›nmaya bafllanan araç tescil verileri ile ilgili tüm yaz›l›m düzenlemeleri tamamlanm›flt›r. Online Trafik poliçesi düzenlenirken EGM’den araç tescili kontrolü yap›lacak olup bundan sonra araç türüne göre yanl›fl (tarifeye ayk›r›) poliçe düzenlenmesinin önüne geçilerek haks›z rekabet engellenecektir. Uygulama tüm flirketlerin testine aç›lm›flt›r. Online ZKYTMS Ve ZKFKS Sigortalar› Gerçek Ortama Aç›lm›flt›r; Zorunlu Karayollar› Tafl›mac›l›k Mali Sorumluluk Sigortas›’n›n (ZKYTMS) poliçelerinin TRAMER’ den online olarak düzenlenmesine yönelik flirket testleri tamamlanm›fl olup, gerçek ortama aç›lm›flt›r. Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› (ZKFKS) poliçelerinin ise 2009 y›l› bafl›ndan itibaren transferlerine bafllanm›flt›r. Sa¤l›k Bakanl›¤› 112HES Projesi Kapsam›nda Çal›flmalar Devreye Al›nacakt›r; Sa¤l›k Bakanl›¤›’ndan sigorta flirketlerine posta yolu ile gönderilen “Hastane” ve “112 Acil Servis” dokümanlar›n›n, sigorta flirketlerine daha erken bildirilmesi amac› ile SBM alt yap›s› üzerinden elektronik ortamda gönderilmesine yönelik projenin ikinci ad›m› olan web servis ile Evrak ak›fl› ve Web uygulamas› Sa¤l›k Bakanl›¤›’n›n testine aç›lm›flt›r. Sa¤l›k Bakanl›¤›’ndan Bedeni Kaza Tespit Tutanaklar›n›n SBM’ye gönderilmesi için gerekli çal›flmalar bafllat›lm›flt›r. Serbest Tarife Çal›flmas›nda De¤ifliklikler Yap›lm›flt›r; Serbest tarife çal›flmas›; eflik de¤erler otomatik artt›r›lm›flt›r, üst limit prim de¤eri yüzde 300 artt›r›m yap›labilir hale getirilmifltir. TMTB Muhabir Uygulamas› Devreye Al›nm›flt›r; Yabanc› plakal› araçlar›n ülkemizde kar›flt›¤› kazalarda tutulan Kaza Tespit Tutanaklar›n›n, TMTB’ nin yönetimindeki, uluslararas› hasar temsilcileri taraf›ndan girilebilmesi sa¤lanm›flt›r. KTT Uygulamas› ‹çin 2. Komisyon Çal›flmas› Devreye Al›nm›flt›r; Mutabakats›zl›k durumundaki KTT’ lerin de¤erlendirilmesi aflamas›nda görev alacak, 2. Komisyon sistemi devreye al›nm›flt›r. VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ ÇALIfiMALARI Veri transferi projesi kapsam›nda tüm sektörün verilerini kapsayacak detayl› bir veri taban› tasar›m› tamamlanm›flt›r. Veri transferi projesinde; poliçe/ sigortal› ve ek bilgileri, sa¤l›k gideri, teminat ve geçifl bilgileri ayr› fazlar halinde projelendirilmifl olup, ayr›ca her faz, toplu ve günlük veri transferi için ayr› ayr› kurgulanmaktad›r. Projede 1.faz tamamlanm›fl ve bu çerçevede sigorta flirketlerinden poliçe, sigortal› ve zeyl bilgileri SBM veritaban›na düzenli olarak transfer edilmeye bafllanm›flt›r. Projenin 2.faz çal›flmalar› devam etmekte ve tamamlanmas›yla sigorta flirketlerden teminat bilgileri transfer edilmeye bafllanacakt›r. Veri transferi kapsam›nda afla¤›daki alt uygulamalar gelifltirilmektedir. 57 S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹ Erkek için oranlar Kad›n için oranlar Toplam oranlar Erkek Kad›n Toplam VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ SORGULAMA & GÖRÜNTÜLEME UYGULAMASI Sigorta flirketlerinin; poliçe numaras› veya sigortal› TCKN/VKN girerek, kendilerine ait poliçeleri, bu poliçelere ait sigortal›lar› veya sigortal›ya ait tüm poliçeleri, ayr›ca ilgili tüm bilgileri görüntüleyebilecekleri bir uygulama tasarlanm›flt›r. Test aflamas› tamamlanan bu uygulamalar önümüzdeki günlerde flirket testlerine aç›lacakt›r. VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ PARAMETRE G‹R‹fi UYGULAMASI Bu uygulama sayesinde SAGMER’e ait tüm uygulamalar›n parametre ekleme, silme güncellemeleri program üzerinden yap›labilecektir. VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ RAPORLAMA ALT PROJES‹ Verilerin birikmeye bafllamas› ile birlikte raporlama projesi için proje plan› ç›kart›lm›fl ve ‹fl 58 Zekas› uygulamalar› üzerinde öncelikli verilecek raporlar ile ilgili analiz çal›flmalar›na bafllanm›flt›r. Öncelikle kullan›mda olan Tarifeler Sistemi Raporlamalar› üzerinde çal›fl›lmaya bafllanm›flt›r. VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ MUTABAKAT ÇALIfiMASI ‹lk faz kapsam›nda sistemimize al›nan poliçe, sigortal› ve zeyil bilgilerinin flirket kay›tlar› ile uyumlu olmas› kapsam›nda 9 Nisan 2010 tarihinden itibaren flirket kay›tlar› haftal›k sürelerle paylafl›m klasörlerine kopyalanmakta ve flirketlerin sistemlerindeki kay›tlar ile transfer ettikleri kay›tlar› karfl›laflt›rmalar›na imkân sa¤lanmaktad›r. Haftal›k yap›lan bu uygulaman›n günlük yap›lmas› hedeflenmekte olup, çal›flmalar h›zla devam etmektedir. MORB‹D‹TE PROJES‹ ÇALIfiMALARI 23 Temmuz 2010 tarihinde yap›lan Morbidite Projesi kapan›fl toplant›s›n›n ard›ndan, projenin ilk aflamas› tamamlanm›flt›r. Proje ç›kt›lar› ve projede kullan›lan kaynak veri SBM’ye teslim edilmifltir. Proje ç›kt›lar› önümüzdeki günlerde sigorta sektörüne de sunularak kullan›ma aç›lacakt›r. Ekim ay›nda genifl kat›l›ml› bir lansman yap›lmas› hedeflenmektedir. Morbidite kavram›yla ilgili genel bilgiler, örnek tablolar, tablo kullan›m alanlar›, bugüne kadar yap›lan akademik çal›flmalar ve yurtd›fl›ndaki çal›flmalar›ndan örnekler ve proje ile ilgili genel bilginin sunulaca¤› web sitesine www.morbidite.org, www.morbidite.net ve http://morbidite.sagmer.org.tr/ web adreslerinden ulafl›labilmektedir. Morbidite projesi kapsam›nda önceden belirlenen 32 hastal›k ve 22 hastal›k bölgesi üzerinde çal›flma yap›lm›flt›r. Sitemizde yer alacak uygulamada hastal›k, bölge ve dönem seçilerek ilgili morbidite tablo ve grafikleri gözlenebilir. Örnek olarak “fi‹fiMANLIK VE D‹⁄ER AfiIRI BESLENMELER” hastal›¤›, 2008 y›l›, “‹STANBUL” bölgesine ait grafikler afla¤›da sunulmufltur. 1 ve 2 numaral› grafiklerde Sa¤l›k Kurulufllar›na Baflvuran Kifli Say›s› ve Nüfusa Oranl› Sa¤l›k Kurulufllar›na Baflvuran Kifli Say›s› de¤erleri Erkek, Kad›n ve Toplam fleklinde görüntülenmektedir. ‹lgili grafikler incelendi¤inde fiiflmanl›k ve Afl›r› Beslenmeler morbiditesinin her iki cinsiyet içinde her yafl için belirgin oldu¤u gözlenmektedir. Baflvuran erkek say›lar›nda özellikle onikionbefl yafllar› aras›nda yüksek olan say›lar ileri yafllarda çok büyük art›fl e¤ilimi göstermemektedir. Ancak, baflvuran kad›n say›lar›n›n onbeflli yafllardan itibaren belirgin bir e¤imle art›fl gösterdi¤i, k›rk-elli yafllar› aras›nda en yüksek de¤erlerine ulaflt›¤› ve her iki cinsiyette de altm›fll› yafllardan itibaren azalan e¤ilime sahip oldu¤u belirlenmifltir. Her iki grafikte de görüldü¤ü gibi baflvuran kad›n say›s› baflvuran erkek say›s›na göre her yaflta bask›nd›r. Özetle 2008 y›l› verilerine ait kad›n de¤erlerinin erkek de¤erlerine göre yüksek, h›zl› ivme ile ar- tan bir yap›ya sahip oldu¤u, erkek oran de¤erlerinin ise 10-15 yafllar aras›nda belirgin de¤erlere ulaflarak yavafl ilerleyen bir ivme ile de¤iflim gösterdi¤i belirlenmifltir. MORTAL‹TE TABLOSU ÇALIfiMALARI Hayat Sigortas› Bilgi Merkezi, BNB Dan›flmanl›k, Hacettepe Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi ile ortaklafla gerçeklefltirilen Türkiye Mortalite tablolar› çal›flmalar› tamamlanm›flt›r. Haziran ay› içerisinde SBM bünyesinde kurulum yap›lm›fl, SBM personeline kullan›m ile ilgili gerekli e¤itim verilmifltir. Uygulaman›n kullan›m› art›k SBM taraf›ndan gerçeklefltirilecektir. Gerçeklefltirilen proje sonucunda; ❖ Türkiye Kad›n-Erkek Hayat Tablosu (TRH 2010) ❖ Türkiye Kad›n-Erkek Sigortal› Hayat Tablosu (TRSH - 2010) ❖ Türkiye Kad›n-Erkek Hayat Annüite Tablosu (TRHA - 2010) ❖ Sosyal Güvenlik Kurumu Kad›n-Erkek Hayat Tablosu (SGK - 2008) tablolar› elde edilmifl ve www.haymer.org.tr web sitesinde yay›nlanm›flt›r. HAYMER Hayat Sigortalar› Poliçe ve Hasar Veri Yap›s› Çal›flmalar› HAYMER Hayat Sigortalar› poliçe ve hasar veri yap›s› çal›flmalar›n›n veri yap›s› dizayn› tamamlanm›fl, flirketlerden hangi verilerin al›naca¤›na dair yap›ya karar verilmifltir. Bu do¤rultuda Temmuz ay›nda TSRfiB konferans salonunda sektör yetkilileri ile paylafl›m toplant›s› yap›lm›fl, çal›flman›n detaylar› aktar›lm›flt›r. Web servis teknolojisinin kullan›laca¤› uygulamada yaz›l›m çal›flmalar› tamamlanm›fl, 01 Eylül 2010 tarihinde web servisler flirketlerin gerekli çal›flmalar›n› tamamlayabilmeleri için test ortam›na aç›lm›flt›r. Eylül ay› içerisinde TSRfiB konferans salonunda sektör yetkilileri ile web servisler hakk›nda teknik bir paylafl›m toplant›s› yap›lacakt›r. 59 S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹ Bireysel Kredi Ba¤lant›l› Sigortalar ‹statistikleri Bireysel Kredi Ba¤lant›l› Sigorta (BKBS) ‹statistikleri’nde al›nan verilere iliflkin olarak yorum farkl›l›klar›n› gidermek üzere 2010/31 say›l› duyuru yap›lm›fl ve duyuru çerçevesinde; Ocak - Mart 2010 verilerinin 15 A¤ustos 2010 tarihine kadar yeniden gönderilmesi, Ocak - Haziran 2010 verilerinin 30 A¤ustos 2010 tarihine kadar gönderilmesi, Ocak - Haziran 2010 tarihinden sonraki dönemler için, Hazine Müsteflarl›¤›'n›n 2009/4 no.lu Genelgesi gere¤i ilgili dönemi takip eden ay sonuna kadar gönderilmesi hususlar›n›n duyurulmas›na karar verilmifltir. S‹SB‹S - S‹GORTA SAHTEKÂRLI⁄I B‹LG‹ S‹STEM‹ PROJES‹ Sigorta Sahtekarl›klar› Bilgi Paylafl›m Sistemi, (S‹SB‹S) öncelikle kasko ve trafik sigortalar› olmak üzere hayat sigortalar› dahil tüm sigorta dallar›nda, üçüncü flah›slardan ve sigorta flirketlerinden sa¤lanan “yanl›fl sigorta uygulamalar›” ve sigorta sahtekarl›¤›na konu olabilecek verilerin tutuldu¤u merkezi bir veri taban›d›r. a-Sigorta sahtekârl›k ilave maliyetinin azalt›lmas›, b-Risklerin teminat kapsam›na al›n›p al›nmamas› ve risklerin fiyatlanmas› konusunda daha do¤ru karar alma imkan› sa¤lamas›, c-Dürüst sigortal›n›n hakl› menfaatlerinin korunmas› ve d-Prim maliyetlerinin düflürülmesi, sistemin amaçlar› aras›nda yer almaktad›r. S‹SB‹S’le oluflturulacak veri taban›na sigorta flirketleri; 1. Mahkemede karara ba¤lanm›fl sahtekârl›k durumlar›n›, 2. Savc›l›k soruflturmas›na konu hasar baflvurular› durumlar›, 3. fiirketçe ortaya ç›kar›lan sahtekârl›k durumlar›nda sigortal›dan feragatname al›nd›¤› durumlar› ve 60 sistemin amac›na yönelik olarak paylafl›lmas› gereken benzeri durumlar› kaydedeceklerdir. Di¤er yandan 3. flah›slar›n da sigorta sahtekârl›klar›na iliflkin flikayet ve bildirimleri sistem arac›l›¤› ile yap›labilecek ve S‹SB‹S veri taban›nda tutulacakt›r. S‹SB‹S Projesi kapsam›nda flirketlerin mevcut eski datalar› girebilece¤i ve girilmifl datalar› çeflitli kriterlerle sorgulayabilece¤i web servis fonksiyonlar›na iliflkin yaz›l›m tamamlanm›fl olup gerçek ortamda flirketlerin kullan›m›na aç›lm›flt›r. fiirketlerin üçüncü flah›slardan gelen ihbarlar› sorgulay›p de¤erlendirece¤i web uygulamas› tamamlanm›fl olup, 11 Haziran 2010 tarihinde flirket kullan›c›lar›na aç›lm›flt›r.Temmuz 2010 tarihinden itibaren sigorta sahtekârl›klar› konusunda ilk kez somut veriler al›nmaya bafllanm›flt›r. MSS - TIBB‹ KÖTÜ UYGULAMAYA ‹L‹fiK‹N ZORUNLU MAL‹ SORUMLULUK S‹GORTASI 30.Temmuz 2010 tarihinde yürürlü¤e girecek T›bbi Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortas› için ortak veri taban›n›n HATMER bünyesinde oluflturulmas›na karar verilmifltir. Bu proje ile; ❖ Sa¤l›k Bakanl›¤›nda hekimlere ait mevcut ilgili elektronik veri taban› ile entegrasyon sa¤lanarak sigorta yapt›rmayan hekimlerin tespiti edilebilmesi, ❖ fiirketlerin tarife fiyatlar›na uygunluk denetiminin sa¤lanmas›, ❖ Rehber tarife oluflturulmas›na imkân verecek bir yap›n›n kurulmas› amaçlanmaktad›r. Düzenlenen poliçe bilgilerinin SBM’ye iletebilmesi için gerekli SBM taraf›ndan haz›rlanmas› gereken teknik alt yap› çal›flmalar› tamamlanarak, “web transfer uygulamas›” 09 A¤ustos 2010 tarihinden itibaren Merkezimize gönderilmeye bafllanm›flt›r. SBM’nin di¤er zorunlu sigortalarda oluflturmufl oldu¤u ortak veritaban› ile ilgili tecrübesi ve bilgi birikimi bu çal›flmaya da yans›t›lmaktad›r. TARS‹M Devlet Destekli Tar›m Sigortas› Sisteminde Gelinen Noktan›n De¤erlendirilmesi A. BÜLENT BORA Tar›m Sigortalar› Havuz ‹flletmesi A.fi. Genel Müdür ar›m Sigortalar› Kanunu"nun 21 Haziran 2005 tarihinde yürürlü¤e girmesinin ard›ndan bafllan›lan kurulufl ve altyap› çal›flmalar›n›n tamamlanmas›n› takiben Tar›m Sigortalar› Havuzu (TARS‹M) 2006 y›l›n›n Haziran ay›nda sigorta faaliyetine bafllam›fl, bugün itibariyle uygulamada 4 y›l› aflk›n bir süre geride b›rak›lm›flt›r. T Dünyada az say›daki baflar›l› örneklerle k›yasland›¤›nda henüz çok k›sa bir geçmifle sahip olan sistemin en az›ndan do¤ru ve yeterli bir bafllang›ç yap›p yapmad›¤›n›n de¤erlendirilmesine ihtiyaç vard›r. Olabildi¤ince tarafs›z ve daha çok nesnel sonuçlar›n irdelenmesi yoluyla yap›lacak bu de¤erlendirme de bafllang›ç noktas› olarak kanunun TBMM’ne sunulan gerekçesine bakmakta yarar vard›r; “Genel Gerekçe: Tar›mda, kurakl›k, don sel, dolu gibi risklerin do¤al afete dönüflmemesi için geliflmifl ülkeler bu riskleri devletin, tar›m›n ve çiftçinin üzerinden alacak flekilde risk transfer sistemlerini kurmufllard›r. K›saca “tar›m sigortas›” olarak tan›mlanan bu risk transfer sistemleri içinde tar›mdaki mallar›n (bitkisel ürünler, hayvanlar, makineler, tesisler ve bar›naklar) ve canlar›n (çiftçi ve di¤er çal›flanlar›n yaflam›) güvence alt›na al›nmas› hedeflenmektedir. Uygulamada özellikle bitkisel ürünler ile çiftlik hayvanlar› ile ilgili risklerin transferini konu alan çal›fl- malar tar›m sigortalar› olarak tan›mlanmaktad›r. Dünyada Crop Insurance olarak bilinen bitkisel ürün sigortalar› ürünlerin tek riske (dolu tehlikesine)karfl› sigorta edilmesiyle bafllam›fl, daha sonra di¤er riskler (don, kurakl›k, sel) sigorta teminat›na al›narak ürünlerin birden fazla risk karfl›s›nda güvence alt›na al›nmas› sa¤lanm›flt›r. Dolu, bölgesel etkili bir risk oldu¤u için çiftçiler de küçük primler ödeyerek dolu sigortas› yapt›rabilmekte ve bu riski sigorta flirketleri tek bafllar›na üstlenebilmektedirler. Ancak kurakl›k, don, sel gibi risklerin hasarlar› çok büyük oldu¤u için primleri de yüksektir. Bu nedenle birden çok riskin sigortaland›¤› ülkelerde çiftçinin sigorta yapt›rabilmesi için devlet ürün sigortas› primini desteklemekte ve bu uygulama “ Tar›mda Devlet Destekli Ürün Sigortas›” olarak tan›mlanmaktad›r. Ülkemizde çiftçilerimizin bu riskler karfl›s›nda u¤rayaca¤› zararlar› telafi etmek ve çiftçilerimize yard›mc› olmak üzere, 1948 y›l›nda 5254 say›l› Muhtaç Çiftçilere Ödünç Tohumluk Verilmesi Hakk›nda Kanun ve 1977 y›l›nda 2090 say›l› Tabii Afetlerden Zarar Gören Çiftçilere Yap›lacak Yard›mlar Hakk›nda Kanun yürürlü¤e konulmufl ancak, yetersiz do¤al afet yard›mlar› sorunu çözemedi¤i gibi afetler sonucu ertelenen çiftçi borçlar› her y›l Devlete büyük görev zararlar› halinde geri dönmüfltür. Üreticilerimizin, riskler karfl›s›nda ma¤duriyetlerinin giderilmesi ve bu tür risklere karfl› çözüm yolunun daha ak›c› bir flekilde ifllemesi için, Tür- 61 TARS‹M kiye’ye uygun tar›m sigortalar› sistemlerinin kurulmas› yönündeki Dünya MPCI ve AB uygulamalar›na yönelik araflt›rmalar sonras›nda, geleneksel ürün sigortalar› ve AB’de en baflar›l› uygulama olan havuz modeli (Agroseguro) örnek al›narak bu Tasar› haz›rlanm›flt›r.” Görüldü- 62 ¤ü üzere gerekçede tan›mlanan hedef, özünde do¤al afet olan kurakl›k, don, sel ve dolu gibi risklerin gerçekleflmesi sonras›nda, sonuçlar› itibariyle çiftçiler aç›s›ndan afete dönüflmesini engelleyici risk transferini sa¤layan bir sistemin kurulmas›d›r. Bu sistem sayesinde bir yandan çiftçilerin do¤al afetler nedeniyle u¤rad›klar› y›k›c› zararlar telafi edilecek, di¤er yandan Devletin u¤rad›¤› büyük görev zararlar›n›n ve bütçe disiplinini bozan sürpriz yard›m harcamalar›n›n azalt›lmas› sa¤lanacakt›r. Bu beklentilerin tam anlam› ile karfl›lanmas› ancak çok uzun vadede ulafl›lmas› beklenen teknik bilgi ve finansal birikimlerin varl›¤› ile mümkündür. Bu da risk yönetimi ilke ve kurallar›na s›k› s›k›ya ba¤l›l›k ve yo¤un teknoloji kullan›m› gerektirmektedir. Sürdürülebilir bir sistemin bu temel ayaklar›n üzerinde durmas› gerekir ancak yap›n›n yükselebilmesi için kirifl ve kolonlara ihtiyaç vard›r ve bu ifllevin yerine getirilmesi için de sürekli ve istikrarl› bir devlet deste¤inin varl›¤› flartt›r. Bu çerçevede geçti¤imiz 4 y›lda yap›lanlar›n özeti ana hatlar› ile afla¤›ya ç›kar›lm›flt›r. Kapsam Çal›flmalar›: Bu konuda sistem yaflad›kça çal›flmalar›n sürmesi gerekti¤i anlay›fl› ile geçti¤imiz 4 y›l boyunca bir yandan kapsam geniflletilirken di¤er yandan mevcutta iyilefltirmeler yap›lm›flt›r. Son durum itibariyle; Aç›k alanda yetifltirilen bitkisel ürünler “dolu, f›rt›na, hortum, yang›n, heyelan, deprem ve sel riskine”, meyveler ilave olarak “don riskine”, örtü alt›nda yetifltirilen bitkisel ürünler “dolu, f›rt›na, hortum, yang›n, heyelan, deprem, sel, tafl›t çarpmas›, kar ve dolu a¤›rl›¤› risklerine”, ilave olarak seran›n konstrüksiyonu, ekipman› ve örtüsü de ayn› risklere karfl› sigortalanabilmektedir. Çiftlik hayvanlar› ise (hâlihaz›r kapsamdaki süt s›¤›rlar›, kümes hayvanlar› ve su ürünleri) belirlenmifl istisnalar d›fl›nda her türlü ölüme karfl› sigortalanabilmektedir. Görüldü¤ü üzere bu k›sa sürede gerekçede bahsedilen risklerin çok önemli bölümü belirli ölçüde kapsama al›nabilmifltir. Mevzuat Çal›flmalar›: Konuyla ilgili yönetmelikler, tüm genel ve teknik flartlar, tarife ve talimatlar›, kapsam ve hasar fazlas› ile ilgili Bakanlar Kurulu kararlar›, prim tahsilât esaslar›, hasar tespit usul ve esaslar› zaman›nda haz›rlanm›fl ve yay›nlanm›flt›r. ‹htiyaç halinde güncellefltirmeler sürekli takip edilmektedir. Organizasyonel Çal›flmalar, E¤itim Çal›flmalar›: Sistemin yürütücüsü iflletici flirketin organizasyonu ve kadro yap›s› iflin gerektirdi¤i nitelik ve nicelikte ve de iflin geliflmesine paralel olarak, önceden gereksiz istihdama meydan vermeden tamamlanmaktad›r. Mevcut durumda hizmet bölgesel bazda 7 merkezden (‹stanbul, Ankara, Adana, Antalya, Manisa, Giresun ve Malatya) yürütülmektedir. Sistemin yeni ve özellikli oluflu sürekli e¤itimi vazgeçilmez k›lmaktad›r. Bu kapsamda bugüne kadar baz›lar› bir den çok say›da olmak üzere yaklafl›k yar›s› bitkisel ürün, yar›s› çiftlik hayvanlar› eksperi olmak üzere 1200 ekspere, 68 il’de yaklafl›k 7000 acente ve flirket eleman›na, 400’e yak›n ilçe ve köyde say›s› belirlenmeyen adette çiftçiye e¤itim verilmifltir. Teknik Çal›flmalar: Sistemin arzu edilen sa¤l›kl› bir flekilde sürdürülmesi teknik çal›flmalar›n sa¤l›kl› bir flekilde yap›lmas› ile do¤rudan iliflkilidir. Birçok teminat›n ilk kez veriliyor olmas› ve bu nedenle geçmifl bilginin olmamas› çal›flmalar›m›z› zorlaflt›rsa da, genel verileri kullanarak, varsa dünyadaki di¤er tecrübelerden yararlanarak, en az hatal› analizlerin yap›lmas›na imkân veren bir altyap› oluflturulmufltur. Buna paralel olarak, kurulufl dönemi diyebilece¤imiz, belirsizliklerin en yüksek seviyede oldu¤u bu dönemde sistemi koruyan bir reasürans anlaflmas›n›n yap›labilmifl olmas›, baflar›l› bir bafllang›c›n teminat› olmufltur. Nitekim 4 y›ll›k teknik ve reasürans sonuçlar› bu yarg›m›z› do¤rulamaktad›r. 63 TARS‹M RAKAMLARLA DÜNDEN BUGÜNE DEVLET DESTEKL‹ TARIM S‹GORTALARI Y›llar Toplam Sigorta Bedeli (TL) Toplam Poliçe Adedi Toplam Sigortal› Alan Toplam Büyükbafl (Adet) Sigortal› Sera (Adet) 2006 211.290.593 12.330 129.802 6.489 1.118 2007 1.478.414.653 218.938 3.490.124 54.499 1.456 2008 2.224.971.605 260.944 4.602.240 71.953 2.489 2009 2.900.559.619 306.770 5.681.665 112.201 3.622 2010 Toplam 3.645.546.203 365.877 6.573.962 137.856 3.670 10.460.782.670 1.164.859 20.477.793 382.998 12.355 *2010 y›l› verileri, y›ll›k bazda karfl›laflt›rma yapabilmek amac› ile 31.08.2010 tarihi itibariyle geriye dönük 1 y›l›n rakamlar›n› içermektedir. Teknoloji ve Sistem Gelifltirme Çal›flmalar›: Sistemin ihtiyac› olan standardizasyonun sa¤lanabilmesi, merkezi hasar tespit organizasyonun yürütülmesi ve hasar ödemelerinin zaman›nda yap›labilmesi teknolojinin bütün imkanlar›n›n do¤ru bir flekilde ve optimum maliyetle kullan›lmas›n› zorunlu k›lmaktad›r. Uygulamalar bu konuda da do¤ru tercihlerin yap›ld›¤›n› göstermektedir. Bu gün internetin oldu¤u her noktada ve ayn› anda binlerce kullan›c› taraf›ndan 24 saat 365 gün poliçe düzenlenebilmekte, ayn› gün binlerce hasar ihbar› online olarak yap›labilmektedir. Sistem, birkaç ay içinde 100.000 hasar dosyas›n›n sonuçland›r›lmas› kapasitesine sahip bulunmaktad›r. Tasarlanan sistem büyümeye de müsait olup, yeni uygulamalarla sürekli zenginlefltirilmekte ve gelifltirilmektedir. ❖ Tar›m ve Hayvanc›l›k fuarlar›na 51 kez kat›l›m, ❖ 68 yerel TV kanal›nda 6 milyon saniyenin üzerinde spot tan›t›m yay›n›, ❖ Ulusal TV kanallar›nda 30 bin saniye, ulusal radyo kanallar›nda 20 bin saniye tan›t›m yay›n›, gibi hat›r› say›l›r bir faaliyet gerçeklefltirildi¤i görülmektedir. Tan›t›m Çal›flmalar›: Bu tabloyu flu flekilde yorumlamak gerekmektedir. Çiftçiler ödedikleri primlerden çok fazlas›n› zararlar›n›n karfl›l›¤› olarak alm›fllard›r. Ayn› flekilde Devlet’te nominal bazda daha az bir maliyetle daha fazla bir yükümlülü¤ünü sistem arac›l›¤› ile üstelik bütçe disiplini çerçevesinde yerine getirmifltir. Burada çok önemli gördü¤ümüz di¤er bir hususu vurgulamakta yarar vard›r. Bu çapta bir zarar› Devlet karfl›lamaya kalkt›¤›nda iflin içine siyasi etkiler, popülist yaklafl›mlar, parsel baz›nda sa¤l›kl› Geçen 4 y›lda yukar›da say›lan faaliyetler yan›nda tan›t›m çal›flmalar› ihmal edilmemifl, tam tersi ola¤anüstü bir çaba sarf edilmifltir. Bu alanda yap›lan çal›flmalar› özetlersek; ❖ De¤iflik il ve ilçelerde 400’ü aflk›n tan›t›m toplant›s›, ❖ Ulusal ve yerel bas›nda 1000’e yak›n haber, ❖ De¤iflik TV’lerde 169 röportaj ve özel haber, 64 Yukar›da özetlenen çal›flmalar›n rakamsal sonuçlara nas›l yans›d›¤›n› afla¤›daki tablo göstermektedir. Tablodan anlafl›ld›¤› gibi sisteme kat›l›m istikrarl› bir flekilde ve ciddi ölçüde artmaktad›r. Di¤er yandan ana hedef olan zarara u¤rayan çiftçilerin ma¤duriyetlerinin giderilmesi fonksiyonunun ne ölçüde yerine getirildi¤ini görmek için afla¤›daki tabloya bakmakta yarar vard›r. bir hasar tespiti yap›lamad›¤›ndan adaletsiz da¤›t›mlar, sürecin yönetiminin getirdi¤i ilave masraflar girmekte ve maliyet katlanmaktad›r. Dolay›s›yla sistemin bu geçen sürede Devleti en az 500 Milyon TL’lik bir yükten kurtard›¤› rahatl›kla söylenebilir. SONUÇ Küresel ›s›nma ve iklimsel de¤iflimler sebebiyle, ürünler de son y›llarda fenolojik geliflmelerini daha erken tamamlamaktad›r. Bu sebeple her geçen y›l tar›msal üretimi etkileyen risklerin ürünler üzerinde etkisi artmaktad›r. Bu durum da tar›msal faaliyetleri olumsuz etkilemekte ve tar›m sigortas› yapt›rmayan üreticileri ma¤dur etmekte, ülke ekonomisini olumsuz yönde etkilemektedir. Gelecekte bu etkilerin do¤a üzerinde daha da etkili olaca¤› göz önünde bulundurulursa, Tar›m Sigortas›’n›n öneminin her geçen y›l biraz daha fazla artaca¤› çok aç›kt›r. Bu gerçekten yola ç›k›larak uygulamaya konulan Tar›m Sigortalar› Sistemi, sigortac›l›k prensipleri üzerine kurulmufl, hizmet odakl› bir projedir. Sistem çerçevesinde üreticilerin ihtiyaç ve beklentileri titizlikle takip edilmekte, de¤erlendirilmekte, yeni uygulamalar gelifltirilmekte ve zaman kaybedilmeden uygulamaya al›nmaktad›r. Tan›t›m çal›flmalar› bölge koordinatörlüklerince il, ilçe, belde, köy demeden, aral›ks›z devam etmektedir. Hasar operasyonlar›n›n h›zland›r›lmas›, ekspertizlerin daha k›sa sürede tamamlanmas› ve bürokratik ifllemlerin azalt›larak, üreticilerin ifllerinin olabildi¤ince kolaylaflt›r›lmas› gibi sürecin iyilefltirilmesine yönelik çal›flmalar yap›lmaktad›r. Teknik altyap› günün ihtiyaçlar› do¤rultusunda yenilenmektedir. Sistem ayn› zamanda yurtd›fl›nda çeflitli ülkelere de örnek teflkil etmektedir. Ülkemizi zaman zaman ziyaret eden yabanc› heyetler, henüz 4 y›ll›k bir geçmifli olan Sistem’i ve bu kadar k›sa sürede kat etti¤i yolu hayranl›kla karfl›lamaktad›r. Tar›m Sigortalar› Sistemi’nin çok güçlü bir zemin üzerinde konumland›¤›, gelecekte de ülkemizde çok sa¤lam ad›mlarla yoluna devam ederek, üreticilere kesintisiz, en iyi ve kaliteli düzeyde hizmet sunmaya devam edece¤i flüphesizdir. 65 DIfi BASIN Avrupa Komisyonu, QIS 5’i Tan›mlad› vrupa Komisyonu, Avrupal› sigortac›lar için riske dayal› sermaye düzenleyici modeli Solvency II kapsam›ndaki 5. Say›sal Etki Çal›flmas›na (QIS 5) yönelik özellikleri yay›nlad›. Sigorta ve reasürans flirketleri de QIS 5’de yer almak üzere davet edildi. Bu ba¤lamda Komisyon, QIS 5 sonucunda elde edilen sonuçlar›, 2012 y›l› sonu itibariyle yü- A rürlü¤e girecek Solvency II kurallar›n› belirlemek üzere kullanacak. QIS 5, uzun dönemli poliçe ödemeleri, risk marj›n›, prim ve kâra uygulanacak indirim oran› hakk›nda alternatif yollar› araflt›racak. QIS 5’in tamamlanmas› ile birlikte Solvency II’ nin yürürlü¤e girmesinden önce yeni bir QIS 6 çal›flmas›n›n haz›rlanmas› da gündeme gelebilir. (Kaynak: Business Insurance, 7 Temmuz 2010) Avrupa Komisyonu’ndan Emeklilik Reformu vrupa Komisyonu, sürdürülebilir ve güvenli bir emeklilik sistemi için yay›nlad›¤› Yeflil Kitap ile emeklilik reformunu tart›flmaya açt›. Komisyon taraf›ndan haz›rlanan belge arac›l›¤›yla emeklilik sistemlerinin devaml›l›¤›n›n sa¤lanmas› ve emeklilik maafllar› konusunda daha fleffaf bir politika izlenmesi için alternatiflerin tespit edilmesi hedefleniyor. Avrupa Komisyonu, AB genelinde yaflam süresinin artt›¤›n› belirterek AB ülkele- A rinin emeklilik yafl›n› kademeli olarak yükseltmeleri gerekti¤ini savunuyor. Buna göre AB genelinde emeklilik yafl›n›n 2040 y›l›nda 67’ye, 2060 y›l›nda ise 70’e yükseltilmesi bekleniyor. Komisyon ayr›ca emeklilik sistemlerinin ülkelerdeki de¤iflik ekonomik büyüme, iflgücü piyasas› ve emeklilik fonu koflullar›na göre flekillendirilmesinin sa¤l›kl› olaca¤›n› belirtiyor. Emeklilik reformuna iliflkin tart›flmaya toplumun tüm kesimlerinin kat›lmas› bekleniyor. (Kaynak: EurActiv-tr, 8 Temmuz 2010) 67 DIfi BASIN Polonya’ya Sel Kontrolü Uyar›s› vrupa Komisyonu, Polonya’y› ülkenin Birli¤in sel kontrolüne iliflkin direktifine uyum göstermemesi nedeniyle yasal ifllem bafllataca¤› konusunda uyard›. Bu sene içerisinde Polonya’daki Vistula nehrinin yo¤un ya¤›fllar nedeniyle taflmas› büyük maddi hasara neden olmufltu. Avrupa Komisyonu ise insan sa¤l›¤›, çevre, kültürel miras ve ekonomik faaliyetleri sel riskinden korumak üzere haz›rlanan direktifin Polonya taraf›ndan halen yürür- A lü¤e geçirilmedi¤ini belirterek Polonya’n›n iki ay içinde gerekli cevab› vermemesi durumunda konuyu Avrupa Adalet Divan›’na tafl›yaca¤›n› aç›klad›. Avrupa Birli¤i direktifi 2011 y›l› itibariyle sel riski ile karfl› karfl›ya olan ›rmak havzalar› ile k›y› fleritlerinin belirlenmesini öngörüyor. Buna göre sel riski haritalar›n›n 2013, sel riski yönetimi planlar›n›n ise 2015 y›l› itibariyle haz›rlanmas› bekleniyor. (Kaynak: Business Insurance, 15 Temmuz 2010) Takaful Piyasas› Büyüyor tandard & Poor’s Dan›flmanl›k fiirketi taraf›ndan takaful sigortas›na iliflkin haz›rlanan rapor, islam dini ile uyumlu takaful piyasas›n›n 2010 y›l›nda büyümeye devam edece¤ini ortaya koyuyor. S Raporda takaful piyasalar›ndaki büyümenin özellikle Malezya, Bahreyn, Kuveyt, Yemen, Katar, Suudi Arabistan ve Birleflik Arap Emirlikleri gibi ülkelerde görüldü¤üne yer veriliyor. Buna karfl›n Standard & Poor’s’un raporu takaful piyasalar›n- da s›k› rekabetin yafland›¤›n› belirtirken bu piyasan›n küresel yat›r›m piyasalar›ndan kaynaklanan faktörlerden de pay›n› ald›¤›n› ifade ediyor. Körfez ülkelerinde riske dayal› düzenleyici bir denetimin eksikli¤i ise takaful piyasas›na iliflkin dile getirilen di¤er bir endifle olarak gösteriliyor. Zira bu durum Avrupa ve Amerika’da takaful piyasas›na iliflkin olarak artan risk yönetimi bilinci ve sermaye talebinin Körfez ülkelerinde var olmad›¤›na iflaret ediyor. (Kaynak: Business Insurance, 14 Temmuz 2010) 68 AB Finansal Denetim Konusunda Uzlaflma Sa¤layamad› vrupa Birli¤i genelinde banka, sigorta flirketleri ve finansal piyasalar›n denetlenmesine iliflkin yap›lan görüflmelerde sonuca var›lamad›. Yeni bir finansal krizi önlemek üzere yap›lan görüflmeler yeni denetim yap›lar›n›n sahip olaca¤› otoriteye iliflkin olarak AB hükümetleri ile AB Parlamentosu aras›nda ç›kan görüfl farkl›l›klar› nedeniyle kesintiye u¤rad›. A Görüflmelerde AB ülkelerinin finansal konulara iliflkin kurallara uymamas› durumunda ülkelere do¤rudan müdahale edecek üç yeni denetim yap›s› bafll›ca anlaflmazl›k konusu oldu. Zira baz› AB ülkeleri denetim yap›lar›n›n do¤rudan müda- hale haklar›n›n kat› koflullar dâhilinde olmas› gerekti¤ini savunurken ‹ngiltere’nin bafl›n› çekti¤i bir grup ülke ise bu teklife karfl› ç›kt›. Ulusal denetçiler aras›ndaki anlaflmazl›klar›n çözümünde yeni denetim yap›lar›n›n ba¤lay›c› arac›l›k kapsam› da uzlafl› sa¤lanamayan bir di¤er konu oldu. AB diplomatlar› ise uzlaflma sa¤lanabilmesi için AB ülkelerinin finansal piyasalar›n denetimi konusunda merkeziyetçi bir yaklafl›m› savunan AB Parlamentosuna daha fazla ödün vermeleri gerekti¤ini savunuyor. Finansal piyasalar›n denetimine iliflkin görüflmelerin Eylül ay› itibariyle yeniden bafllamas› öngörülüyor. (Kaynak: Insurance Journal, 14 Temmuz 2010 Rus Çiftçilerden Ürün Sigortas›na ‹lgi ünyan›n ikinci büyük reasürans flirketi Swiss Re, yak›n zamanda Rusya’da meydana gelen kurakl›¤›n ard›ndan ülkede ürün sigortas›na yönelik talebin art›fl gösterece¤ini savundu. Swiss Re’ye göre Rusya’da tar›msal ürünlerin sadece yüzde 25’i sigortal› olmakla birlikte çiftçiler halen devlet deste¤ine ba¤›ml› bulunuyor. D Buna karfl›n Rusya’da ürün sigortas›n›n geliflimine destek olmak üzere 2003 y›l›ndan beri hükümet taraf›ndan ürün sigortas› primlerinde yüzde 50 oran›nda sübvansiyon sa¤lan›yor. Mevcut durum ise bugüne kadar Rusya’daki çiftçilerin ço¤unlu¤unun ürün sigortas›n›n yüksek hasar maliyeti faturas›n›n sigortal›ya ç›kar›laca¤› endiflesiyle sigorta yapt›rmaya s›cak bakmad›¤›n› gösteriyor. Swiss Re yetkilileri ise yaflanan kurakl›¤›n yeniden tekrarlanabilece¤i ihtimalinin çiftçileri ürün sigortas›na yöneltece¤ini tahmin ediyor. (Kaynak: Business Insurance, 10 A¤ustos 2010) 69 DIfi BASIN Birleflik Krall›k’ta Hileli Hasarlarda Art›fl ngiliz Sigorta Birli¤i (ABI) taraf›ndan aç›klanan veriler, Birleflik Krall›k’ ta tespit edilen hileli hasarlarda art›fl oldu¤unu ortaya koydu. Buna göre ABI 2009 y›l›nda Birleflik Krall›k’ ta haftada de¤eri 16 Milyon Pound’u bulan 2.000’den fazla hileli hasar bildiriminin yap›ld›¤›n› aç›klad›. ‹ ABI yetkilileri ise sigorta sektörünün sigorta sahtekârl›¤›n›n azalt›lmas› için büyük mücadele verdi¤ini belirterek sigorta flirketlerinin dürüst müflterilerinin haklar›n› korumaya çal›flt›klar›n› ifade ediyor. Yetkililere göre hileli hasar bildiriminde bulunan kiflilerin yakalanmas› durumunda bu kiflilerin sigorta yapt›rabilmesi daha zor ve pahal› hale gelecek. (Kaynak: Insurance Journal, 26 Temmuz 2010) Yenilenebilir Enerji Kullan›m›na Teflvik ünya genelinde enerji kaynaklar›n›n tükenmeye bafllamas› ve enerji ihtiyac›n›n artmas› ile birlikte yeni çözümler aranmaya baflland›. Buna iliflkin olarak Avrupa Birli¤i enerji ve iklim de¤iflikli¤i politikalar› da üye ülkeleri yenilenebilir enerji kaynaklar›n› kullanmaya teflvik ediyor. Buna göre AB, 2008 y›l›nda toplam enerji tüketimi içindeki pay› yüzde 10,3 olan yenilenebilir enerjinin pay›n›n 2020 y›l›nda yüzde 20’ye ç›kar›lmas›n› amaçl›yor. D AB’nin yenilenebilir enerji konusunda hedef- lerine ulaflmas› durumunda yenilenebilir enerji sektöründe istihdam›n artaca¤› ve GSY‹H’ da katma de¤er yarat›laca¤› öngörülüyor. AB düzenlemeleri üye ülkeleri yenilenebilir enerji kaynaklar›n› üretmeye ve kullanmaya yönlendiriyor. Bu amaçla AB bu alanda yenilikçi teknolojilerin hayata geçirilmesi için mali destek de sa¤l›yor. Eurostat verilerine göre Avusturya, Estonya, Romanya, Portekiz ve Slovakya 2006–2008 döneminde yenilebilir enerji kullan›m›n›n en fazla artt›¤› ülkeler aras›nda yer al›yor. (Kaynak: Kriter dergisi, A¤ustos 2010) 70 ‹zlanda, AB Üyelik Müzakerelerine Bafllad› vrupa Birli¤i, ‹zlanda ile üyelik müzakerelerini bafllatma karar› ald›. Avrupa Ekonomik Alan› ve Schengen bölgesi içinde yer alan ‹zlanda mevcut durumda AB müktesebat›na büyük ölçüde uyum göstermifl bulunuyor. Dünya ekonomilerini etkisi alt›na alan A küresel krizle birlikte iflas noktas›na gelen ‹zlanda kurtuluflu Avrupa Birli¤i ile üyelik müzakerelerine bafllamakla buldu. Avrupa Birli¤i çevreleri ise ‹zlanda’n›n üyelik müzakerelerini 2 y›l içerisinde tamamlayarak 2013 y›l› bafl›nda AB’ye kat›laca¤›n› tahmin ediyor. (Kaynak: Euractiv-tr, 27 Temmuz 2010) Dünya Ekonomisi Toparlan›yor illetleraras› Ticaret Odas› (ICC) taraf›ndan haz›rlanan “Dünya Ekonomi Anketi” dünya ekonomisinin küresel krizin ard›ndan toparlanmaya bafllad›¤›n› ortaya koydu. Anket sonuçlar› 116 ülkede 1.103 uzmana ülkelerinin genel ekonomik durumlar› ve ekonomik göstergelerine iliflkin yöneltilen sorulara iliflkin al›nan cevaplardan derlendi. Ankete göre Kuzey Amerika ve Asya gibi bölgelerde büyüme azal›rken di¤er bölgelerde ise göze çarpan bir büyüme kaydedildi. M ICC anketi, 2010 y›l›n›n ikinci dört ay›nda 104,1 olan dünya genelindeki ekonomik göstergele- rin ayn› y›l›n üçüncü dört ay›nda 103,2’ye geriledi¤ini ortaya koydu. Anket, bu gerilemenin bafll›ca olarak Kuzey Amerika ve Asya gibi bölgelerde azalan ekonomik göstergelerden kaynakland›¤›n› belirtiyor. Ankete göre Bat› Avrupa’da ise Alman ekonomisi artan ihracat nedeniyle yüzde 2,2 oran›nda büyüme gösterdi. Ancak Avrupa’daki ekonomiye iliflkin beklentiler Yunanistan’da derinleflen kriz ile ‹spanya, Portekiz ve ‹rlanda’da devam eden yap›land›rma programlar› nedeniyle çok parlak bir tablo çizmiyor. Ankette Kuzey Amerika’daki büyüme oraan›n›n ise yüksek iflsizlik ve azalan tüketim nedeniyle h›z kesti¤ine yer veriliyor. (Kaynak: Insurance Journal, 18 A¤ustos 2010) ‹klim De¤iflikli¤i Konusunda Anlaflmazl›k y›l›nda meydana gelen hava ile ba¤lant›l› felaketler küresel ›s›nma ile mücadele edilmesine iliflkin ça¤r›lar› yo¤unlaflt›rd›. Buna karfl›n ça¤r›lar›n Birleflmifl Milletler iklim de¤iflikli¤i görüflmelerindeki küresel ›s›nman›n faturas›n›n zengin ve fakir aras›nda paylafl›m›na yönelik ç›kmaz› ortadan kald›rmas› zor gibi 2010 görünüyor. Zira sera etkisi yaratan gazlar›n sal›n›m›na en fazla sebep olan ülkeler Rusya, Çin ve Amerika konuya iliflkin görüflmelerde çözüm üretmeye fazla istekli görünmüyor. Buna ek olarak uzmanlar hava ile ba¤lant›l› felaketlerin zengin ve fakir ülkeler aras›ndaki 71 DIfi BASIN anlaflmazl›klar› daha da artt›rabilece¤ine dikkat çekiyor. Zira kurakl›k ve sel gibi felaketlere en fazla maruz kalan fakir ülkeler, küresel ›s›nmaya zengin ülkelerin neden oldu¤unu savu- Munich Re, Hava ile ‹lgili Felaketleri ‹klim De¤iflikli¤ine Ba¤l›yor nuyor. Bu nedenle sera etkisi yaratan gazlar›n sal›n›m›n›n k›s›tland›r›lmas› zengin ve fakir ülkeler aras›ndaki bafll›ca anlaflmazl›k konusu olarak gündemdeki yerini koruyor. Munich Re, 1880 y›l›ndan itibaren elde edilen meteorolojik kay›tlara göre 2010 y›l›n›n birinci yar›s›n›n en s›cak dönem oldu¤unu aç›klad›. Munich Re’ye göre kutup bölgelerinde azalan buz kütleleri ve günefl ›fl›nlar›ndaki de¤ifliklikler, küresel ›s›nman›n hava ile ba¤lant›l› felaketleri afl›r› seviyeye tafl›d›¤›n›n iflaretini veriyor. Munich Re verileri sel ve f›rt›na gibi hava ile ba¤lant›l› felaketlerin 1980 y›l›ndan beri üç kat artt›¤›n› ortaya koyuyor. Munich Re uzmanlar› ise 2010 y›l›nda dünyan›n çeflitli yerlerinde meteorolojik nedenlerle meydana gelen felaketlerin bir bütün halinde küresel ›s›nman›n sonucu oldu¤una ve felaketlerin önümüzdeki dönemlerde daha da kötü boyutlara ulaflaca¤›na dikkat çekiyor. (Kaynak: Commercial Risk Europe, 18 A¤ustos 2010) CEA‘dan Ça¤r› vrupa Sigorta ve Reasürans Federasyonu (CEA) Baflkan› Tommy Persson Solvency II Projesi için Avrupa Komisyonu taraf›ndan haz›rlanan 5. Etki De¤erlendirme Çal›flmas›na (QIS 5) tüm sigorta flirketlerinin kat›lmas› için ça¤r›da bulundu. Persson verdi¤i demeçte QIS 5 sonuçlar›n›n Solvency II’nin yap›s›n›n tamamlanmas› aç›s›ndan çok önemli oldu¤unu belirtti. A CEA Baflkan›, CEA’n›n daha önce Avrupa Sigorta ve Mesleki Emeklilik Denetçileri Komitesi’nin (CEIOPS) sermaye yeterlili¤i konusunda önerdi- ¤i s›k› tedbirlerin ekonomik gerçeklere uygun olmad›¤›n› düflündü¤ünü ve bu konudaki endiflelerini Komisyon’a iletti¤ini vurgulad›. Persson, QIS 5 kapsam›nda CEA’n›n dile getirdi¤i endiflelerin giderildi¤ini de belirterek AB Komisyonu ile di¤er kurulufllar›n sigorta sektörünün s›k›nt›lar›n› dikkate alarak tüketicinin korunmas›, finansal istikrar›n sa¤lanmas› ve sigorta sektörünün ekonomideki rolünü etkin flekilde sürdürebilmesine iliflkin dengeli bir rejimin oluflturulmas› için çaba göstermeleri gerekti¤ini ifade etti. (Kaynak: Postonline.co.uk, 23 A¤ustos 2010) Sa¤l›k Giderleri Ulusal Bütçeleri Zorluyor ktisadi ‹flbirli¤i ve Geliflme Teflkilat› (OECD) taraf›ndan yay›nlanan “Sa¤l›k Verileri 2010” bafll›kl› rapor OECD ülkelerindeki sa¤l›k bak›m giderlerinin ekonomik büyümeden daha h›zl› art›fl gösterdi¤ini ortaya koydu. OECD raporu sa¤l›k giderlerinin nüfus yafl›n›n artmas›, teknolojinin geliflmesi ve kamu beklentilerinin yükselmesi ile daha da fazla artaca¤›n› ifade ediyor. Rapora göre bütçe aç›klar›n›n acil olarak azalt›lmas› için birçok OECD ülkesinin sa¤l›k bak›m›na yönelik kamu harcamalar›n› s›n›rland›rma, ‹ vergileri yükseltme vs. gibi konularda kararlar almas› gerekiyor. OECD raporu sa¤l›k bak›m›na en fazla harcama yapan ülkeleri ABD, Norveç ve ‹sviçre olarak aç›kl›yor. OECD, yeni medikal teknolojilerin tan› ve tedavi sürecini gelifltirmesine ra¤men sa¤l›k harcamalar›n› yükseltti¤ini de ortaya koyuyor. Buna iliflkin olarak raporda gereksiz prosedürleri bertaraf etmek ve harcamalar› s›n›rland›rmak amac›yla birçok OECD ülkesinin maliyetli medikal teknolojilerin makul flekilde kullan›m›n› hedefledi¤i belirtiliyor. (Kaynak: Business Insurance, 29 Haziran 2010) 72