tam metin
Transkript
tam metin
MİKTA Girişimi ve Türkiye Ekrem SÖYLER Her ne kadar ABD’li siyaset bilimcisi ve Avrasya Grubu1 kurucusu ve başkanı Ian Bremmer başta olmak üzere bazı düşünürler, mevcut küresel sistemde hakim güç kaybının yaşandığını, batı dünyasının kendi iç meselelerine odaklandığını ve G-Sıfır’ın (G0)2 mevcut nizam olduğunu, yani herhangi bir ülkenin ya da bloğun küresel sistemi sürükleyecek güce ve etkiye sahip olmadığını belirtse de, küresel ekonomik ve siyasi arenada ön plana çıkan ülkeler gayrıresmî yapılanmalar etrafında politikalarında eşgüdüm sağlamaya çalışmaktadır. Bu tip gayrıresmî esnek yapılanmalar İkinci Dünya Savaşı’nın ardından oluşan çok kutuplu küresel yönetişim sisteminin vazgeçilmez unsurları haline gelmiştir. Oluşturulmuş (uluslararası kuruluş ve kurallar gibi) katı (hard) yönetişim enstrümanlarının yanı sıra faaliyet gösteren ve yumuşak (soft) yönetişim forumları olarak nitelendirilen bu tip girişimler arasında, G20 (Group of 20 – Yirmiler Grubu), G7 (Group of 7 – Yediler Grubu) ve BRICS platformları, temsil gücü,hareket ve karar alma kapasitesi ile etkileri açısından en ünlüleri olarak ön plana çıkmaktadır. Söz konusu yapıların başarısı, küresel düzeyde ülkeler arası istişare ve politika koordinasyonu için (önde gelen küresel platformların dışında kalan ülkelerin dahil edilmesi ile) diğer gayrıresmî yapılanmaların oluşturulması fikrini ve (BRIC kısaltmasını bulan Jim O’Neill başta olmak üzere) bu alanda çalışan uzmanların akronim üretme iştiyakını tetiklemiştir. Bu kapsamda, BRICKS, BRICSAM, MIKT, MIKTA, MINT, MIST, G24, G77, IMFC, CIVETS, E7, D8, VISTA, 3G, IBSA, BASIC, ABC, Next-11, M7 ve EAGLEs gibi kısaltmalarla temsil edilen gayrıresmî yapılanmaların oluşturulması teklif edilmiştir. Ancak, bu oluşum önerileri arasında, IMFC, D8, G24, G77 gibi bazıları faaliyetlerini sürdürmüş olsa da bu tip türetilen kısaltmaların çoğunluğu arzu edilen etkiyi oluşturamayarak bir düşünceden öteye geçememiştir. Türetilen yeni akronimler arasında, Meksika (Mexico-M), Endonezya (Indonesia-I), Güney Kore (Korea-K), Türkiye (Turkey-T) ve Avustralya’nın (Australia-A) İngilizce karşılıklarının baş harflerinden oluşturulan MIKTA, küresel yönetişim kapsamında gelişimi dikkatle izlenmesi gereken yeni bir girişim olmuştur. Bu yazıda, G7, G20 ve BRICS platformları hakkında kısa ve genel bilgiler sunulmasının ardından 2012 yılında hayat bulan MIKTA oluşumunun yapısı ve özellikleri ele alınacak olup, MIKTA’nın kısaltma çöplüğüne karışmaması için Türkiye açısından geleceği hakkında değerlendirmeler yapılacaktır. G7 İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Bretton Woods para sisteminin çöküşü, petrol krizi ve yaşanan soğuk savaşın etkisiyle süreç içerisinde evrilerek oluşan G8, Rusya’nın Kırım’ı işgaliyle 24 Mart 2014 tarihinden itibaren tekrar 1998 yılındaki haline, yani G7 formatına geri dönüşmüştür3. Bu yapı değişikliği ile birlikte G7, dünyanın önde gelen sanayileşmiş ekonomilerden oluşan üye yapısıyla (ABD, Almanya, Fransa, İngiltere (Birleşik Krallık), İtalya, Japonya, Kanada ve Avrupa Birliği) küresel düzene yön veren temel platform olma niteliğini sürdürmektedir. 1 Eurasia Group, www.eurasiagroup.net Bremmer, I., (2012), Every Nation for Itself: Winners and Losers in a G-Zero World, Portfolio (Penguin Group) 3 “G7 Liderleri’nin Ukrayna Hakkındaki Bildirisi” http://www.consilium.europa.eu/en/press/pressreleases/2015/02/g7-ukraine-statement/ 2 G7, Lider düzeyinde yılda bir, (çeşitli) Bakanlar4, Şerpalar ve teknik düzeyde yılda birkaç defa bir araya gelmekte olup, küresel öneme sahip gerek iktisadi gerek politik/diplomatik güçlükler hakkında düzenli bir gayrıresmî irtibat ve istişare platformu sağlamaktadır. Üst düzey G7 toplantılarının sonuçları, tüm üyelerin uzlaşısını yansıtan bildirgeler aracılığıyla kamuoyuna duyurulmaktadır. G20 Sistemik öneme sahip gelişmiş ülkeleri ve yükselen piyasa ekonomilerini dışlayan yapısı, 1997 Güney Doğu Asya Mali Krizi, 1998 Rusya krizi ve 1994 Meksika Pezo Krizi gibi menfi gelişmeler karşısında G7’nin etkinliğini kısıtlamıştır. Bu durum karşısında 25 Eylül 1999 tarihinde Vaşington’da gerçekleştirilen G-7 Bakanlar toplantısında G20’nin kurulmasına karar verilmiştir. 2008 yılında patlak veren küresel ekonomik ve finans krizi öncesinde G20 Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları seviyesinde toplantılar gerçekleştiren platform, küresel krizin menfi etkileri neticesinde 2008 yılından bu yana Liderler düzeyinde bir araya gelmeye başlamıştır. G20, önemli ekonomik ve mali politika meseleleri hakkındaki tartışmaları genişletmek ve dünyada istikrarlı ve sürdürülebilir ekonomik büyümenin herkesin faydasına olacak şekilde gerçekleştirilmesi amacıyla işbirliğini teşvik etmek üzere kurulmuştur. G20 platformunun üyelik yapısı, “G7+BRICS+MIKTA+Sudi Arabistan+Arjantin” şeklinde formüle edilebilmektedir. Küresel düzeyde önde gelen gelişmiş ülkeler ile yükselen piyasa ekonomilerini içeren üyelik yapısıyla5, küresel hâsılanın (GSYH) yaklaşık % 85’ini, küresel ticaretin % 75’inden fazlasını ve dünya nüfusunun üçte ikisini oluşturan platformun uluslararası ekonomik işbirliği kapsamında temel forum olduğu 2009 Eylül Pittsburgh Zirvesi’nde ilân edilmiştir. G20 ekonomilerinin liderleri her yıl, G20 Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları ise yıl içinde birçok kez toplanmaktadır. G-20’nin daimi bir sekretaryası bulunmamakta olup, toplantılarda her yıl bir üye ülke dönem başkanlığını/ev sahipliğini üstlenmekte ve sekretarya faaliyetleri, mevcut ve bir sonraki dönem başkanı ülkelerin katılımıyla üçlü bir yapı (Troyka) çerçevesinde yürütülmektedir. G20 çalışmaları, ülkelerin Hazine Bakanları, Hazine Müsteşarları ve Merkez Bankası Başkan/Başkan Yardımcılarının oluşturduğu “Finans Kanalı” ve genellikle Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin oluşturduğu “Şerpa Kanalı” olarak nitelenen 2 temel kanal üzerinden yürümektedir6. G20 bünyesinde ayrıca ticaret, çalışma, enerji, tarım gibi diğer bakanlar düzeyinde toplantılar da gerek görülmesi halinde gerçekleştirilmektedir. BRICS BRICS oluşumu, dünya ekonomileri arasında hızlı ekonomik büyüme oranları, doğrudan yabancı sermayeden aldıkları pay ve ekonomik potansiyelleri ve küresel sistemi etkileme güçleriyle ön plana çıkan Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin tarafından 2006 yılında oluşturulan BRIC grubuna 2011 yılında Güney Afrika’nın katılımıyla oluşmuştur. Söz konusu kısaltma ilk defa Goldman Sachs analisti Jim O’Neill tarafından kullanılmıştır. Her ne kadar Bay O’Neill söz konusu yükselen piyasa ülkelerindeki büyüme potansiyeli ve yatırım fırsatlarını ön plana çıkarmak için bu akronimi kullansa da, söz konusu akronim daha sonraları küresel politik, ekonomik ve finans sisteminde daha fazla rol oynamayı arzu eden BRICS ülkelerinin politika eşgüdüm platformu halini almıştır. Günümüze değin G7 bünyesinde Gıda, Enerji, İçişleri, Çevre, İstihdam, Bilim, Ticaret, Kalkınma, Eğitim, Sağlık, Ulaştırma Bakanları Toplantıları münferiden düzenlenmiş olsa da, Maliye Bakanları ve Dışişleri Bakanları Toplantıları, yıl içerisinde düzenli şekilde düzenlenen ana toplantıları halini almıştır. 5 Türkiye, Arjantin, Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, Endonezya, İtalya, Japonya, Meksika, Rusya, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Güney Kore, İngiltere, ABD ve Avrupa Birliği 6 www.g20.org 4 İlk kez 2006 yılında Dışişleri Bakanları seviyesinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu (BMGK) marjında toplanan BRICS grubu, 2008 yılından bu yana G20 ve G7’ye benzer şekilde Liderler düzeyinde yılda bir defa bir araya gelmektedir. Ayrıca yıl içinde dışişleri, maliye, ekonomi ve ticaret, tarım, sağlık ve bilim teknoloji bakanları düzeyinde toplantılar gerçekleştirilmekte,önemli uluslararası ya da çok taraflı toplantılar öncesinde politika koordinasyonu amaçlı teknik düzey toplantılar düzenlenmektedir. Toplantılarda, küresel yönetişim, makroekonomik politika, barış, enerji, iklim değişikliği, kalkınma gibi geniş bir konu yelpazesi ele alınmaktadır. Yaklaşık olarak 3 milyar nüfusu ve 16 trilyon dolar milli geliri temsil eden BRICS ülkeleri, mevcut küresel eksende, dünya ekonomisindeki ağırlıkları nispetinde temsil edilmediğine inanmakta ve batı merkezli küresel düzeni daha fazla rol alma konusunda zorlamaktadır. 5 Temmuz 2014 tarihinde Brezilya Fortaleza’da gerçekleşen 6. BRICS zirvesinde IMF ve Dünya Bankası ekseninde şekillenen küresel ekonomi ve finans sistemi karşısında oluşturmayı kararlaştırdıkları 100 milyar dolar sermayeli Yeni Kalkınma Bankası (New Development Bank) ve 100 milyar dolarlık Rezerv Fonu (Contingent Reserve Arrangement) bu durumun önemli bir göstergesidir. MIKTA Türkiye, Meksika, Güney Kore, Endonezya ve Avustralya’yı kapsayan MIKTA olarak adlandırılan beşli istişare grubu, G7, G20 ve BRICS platformları gibi esnek ve gayrıresmî bir istişare ve eşgüdüm platformudur. Amacı Küresel çapta önem arz eden meselelere BM sistemi içerisinde yapıcı bir yaklaşımla katkı sunmayı amaçlayan MIKTA oluşumu, bölgesel ve küresel barış ve istikrara önemli katkılar sunan ve uluslararası sorunlar karşısında benzer yapıcı yaklaşımlar sergileyen ülkeleri bir araya getirmektedir. Üye ülke temsilcilerinin beyanları ve Dışişleri Bakanları Toplantıları bildirgeleri, MIKTA oluşumunun herhangi bir topluluğun alternatifi olmadığını ve girişim kapsamında ayrı bir blok oluşturmanın hedeflenmediğini vurgulamaktadır. Oluşum Süreci MIKTA girişimi, Meksika’nın G-20 Dönem Başkanlığı esnasında gündeme gelmiştir. 19-20 Şubat 2012 tarihlerinde Meksika’nın Los Cabos şehrinde düzenlenen G-20 Dışişleri Bakanları Gayrıresmî Toplantısı marjında Türkiye, Avustralya ve Meksika Dışişleri Bakanları ile Güney Kore Dışişleri Bakan Yardımcısının katılımıyla düzenlenen toplantıda, Endonezya’nın da dahil edilmesiyle oluşturulabilecek yeni bir diyalog platformunun kurulması önerisinde bulunulmuştur. Girişimin oluşumunda Avustralya’nın aktif rol oynadığı gözlemlenmiştir. Üyelik Yapısı Demokrasi ile yönetilen, barışçıl, piyasa ekonomisine dayalı dışa açık ekonomilere sahip bu ülkeler, göreceli büyük ve dirençli ekonomileri ile ön plana çıkmaktadırlar. Ancak, gelişmiş bir ekonomi olarak sınıflandırılan Avustralya ile yükselen piyasa ekonomisi olarak tasnif edilen Türkiye, Meksika, Endonezya ve Güney Kore’den oluşan MIKTA, G7 ya da BRICS gibi homojen bir üyelik yapısına sahip değildir. Ticari açıdan çevresindeki bölgelere ulaşım için önemli bir köprü oluşturan ve bölgelerinde aktif roller oynayan MIKTA platformuna dahil beş ülkenin tümü, her ne kadar gelişmekte olan ülkeler arasından sıyrılarak önde gelen gelişmiş ekonomilere yakınlaşsa da, küresel ekonomik ve politik sistemde orta güçlü (middle power) olarak nitelendirilmektedirler. Ekonomik büyüklükleri bakımından MIKTA ülkeleri, G7 ve BRICS ülkelerinin ardında kalmaktadır. 2014 yılı sonu cari fiyatlara göre nominal GSYH bakımından Avustralya dünyada 13. iken, Kore 14., Meksika 16., Endonezya 18., Türkiye ise 19. sırada yer almaktadır. MIKTA ülkeleri, küresel GSYH’nin % 7,6’sını oluşturmaktadır. Bu oran, G7, G20 ve BRICS ile kıyaslandığında oldukça düşük bir temsile tekabül etmektedir. Toplam 522 milyonluk nüfuslarıyla bu beş ülke, dünya nüfusunun % 7,3’ünü temsil etmektedir. Ülkelerin demografik yapıları, işsizlik oranları, fiyat artış seviyeleri ve cari dengeleri farklılık arz etmektedir. MIKTA Ülkeleri Temel Ekonomik Göstergeleri (2014 yılı sonu itibarıyla) Meksika Endonezya Kore Türkiye Avustralya 119,6 251,4 50,4 77,3 23,6 1.295,8 856,0 1.449,5 813,3 1.482,5 2.143,5 2.554,3 1.789,8 1.512,1 1.100,4 10.836,7 3.404,0 28.738,7 10.518,3 62.821,5 17.925,1 10.156,7 35.485,1 19.555,7 46.630,7 3,9 6,0 1,6 9,0 2,7 İşsizlik oranı (%) 4,8 6,1 3,1 9,5 6,2 Bütçe Dengesi (%) -4,2 -2,5 0,3 -2,0 -3,3 Kamu brüt borcu (% GSYH) 48,0 26,2 35,4 33,6 30,6 Cari işlemler dengesi (% GSYH) -1,9 -3,2 5,8 -5,8 -3,7 Nüfus (milyon) GSYH (nominal-milyar ABD doları) GSYH (satın alma gücü paritesi-milyar ABD doları) Kişi başına GSYH (nominal-milyar ABD doları) Kişi başına GSYH (satın alma gücü paritesi-milyar ABD doları) Enflasyon (ortalama tüketici fiyatları, %) Kaynak: IMF 2014 Ekim Dünya Ekonomik Görünüm Raporu Veritabanı Üyelerinin dünyanın farklı bölgelerinde bulunmaları nedeniyle MIKTA girişimi coğrafi temsili G20 ve BRICS gibi yüksek bir oluşumdur. Bu coğrafi dağılımla MIKTA, bölgesel bir işbirliği örgütü olmadığının işaretini vermektedir. Ayrıca, MIKTA içinde BMGK daimi üyesi bir ülke bulunmamaktadır. MIKTA, yapısı itibarıyla G20’nin bir alt kanadını oluşturuyor görüntüsü çizmektedir. MIKTA üyeleri birer G20 üyesidir ve bu oluşum, G20’nin temel küresel ekonomik işbirliği platformu olduğunu kabul etmektedir. G20 platformunun dönem başkanlığı 2010 yılında Kore, 2012 yılında Meksika, 2014 yılında Avustralya ve 2015 yılında Türkiye tarafından üstlenilmiştir. Her ne kadar bu ülkeler G20 platformunun küresel mali kriz sonrasındaki rolünde önemli roller üstlenmiş olsalar da, olası bir yeni küresel yönetişim yapılanmasında çekirdek oluşumun dışında kalmaları büyük bir ihtimal taşımaktadır7,8. Toplantıları G20 ve BRICS’ten farklı bir şekilde MIKTA platformunun kaptan gemisi rolünü Dışişleri Bakanları seviyesinde düzenlenen toplantılar oluşturmaktadır. Bu durum, MIKTA bünyesinde G20 gibi sadece küresel ekonomik meselelere odaklanan bir oluşum olmaktan ziyade, iktisadi arenanın dışında kalan spektrumdaki politik ve diplomatik hususlara odaklanmanın arzu edildiğini yansıtmaktadır. MIKTA girişiminin 2012 yılındaki ilk temas toplantısının ardından Dışişleri Bakanları düzeyindeki ilk toplantısı 25 Eylül 2013 tarihinde New York’ta9, ikincisi ise 13-14 Nisan 2014 tarihlerinde Mexico City’de gerçekleştirilmiştir10. Ayrıca, 2014 Eylül ayında gerçekleşen BMGK öncesinde ve 2014 yılı Kasım ayında düzenlenen G20 Brisbane Liderler Zirvesi marjında Dışişleri Bakanları düzeyinde gayrıresmî toplantılar gerçekleştirilmiştir11. Brisbane’daki toplantıda, bir sonraki Dışişleri Bakanları gayrıresmî toplantısının 2015 yılı Mayıs ayında Güney Kore’de gerçekleşmesi ve Üst Düzey Görevliler Toplantısı’nın (Senior Officials’ Meeting (SOM)) ise 2015 yılı Şubat ayında düzenlenmesi kararlaştırılmıştır12. G7, G20 ve BRICS’e benzer şekilde MIKTA girişiminin yıllık koordinatörlüğünü bir üye ülke üstlenmekte olup, koordinatörlük rolünü 2013 yılında Meksika, 2014 yılında ise Güney Kore üstlenmiştir. MIKTA oluşumu kapsamında Dışişleri Bakanları seviyesindeki toplantılar haricinde Liderler, G20 Bakanları başta olmak üzere diğer Bakanlar seviyesinde ve teknik düzeyde toplantılar gerçekleştirilmemektedir. Genellikle yılın ilk yarısında koordinatör ülke ev sahipliğinde, ardından BMGK ve G20 Liderler Zirvesi gibi 2 önemli uluslararası toplantı esnasında Dışişleri Bakanları düzeyinde toplantı düzenlenmesi ilke olarak kabul edilmiştir13. Buna karşın MIKTA bünyesinde, G7, G20 ya da BRICS girişimlerindekilere benzer şekilde müstakil toplantılar düzenlenmemektedir. Üst düzey toplantılara ilaveten 9 Eylül 2014 tarihinde Ankara’da MIKTA’nın önemi, amacı ve gelecekteki gelişiminin ele alındığı bir seminer14 ve 2 Eylül 2014 tarihinde yarım günlük kalkınma konulu bir çalıştay düzenlenmiştir. Ayrıca, Chatham House tarafından MIKTA platformu ülkelerin büyükelçileri ile ilgili uzmanların konuşmacı olarak katıldığı “MIKTA: Rudd, K., (2015), “G-20 and the importance of mid-size states in global economic governance” http://www.turkishweekly.net/news/178195/g-20-and-the-importance-of-mid-size-states-in-global-economicgovernance.html 8 Callaghan, M., (2014), “Playbook for the Brisbane Summit”, s:1, http://www.lowyinstitute.org/publications/playbook-g20-brisbane-summit 9 Dışişleri Bakanlığı, “MIKTA Dışişleri Bakanlarının ilk toplantısı BM Genel Kurulu kapsamında gerçekleştirildi” http://www.mfa.gov.tr/mikta-disisleri-bakanlarinin-ilk-toplantisi-bm-genel-kurulu-kapsamindagerceklestirildi.tr.mfa 10 Dışişleri Bakanlığı, “MIKTA Oluşumu Gayrıresmi Dışişleri Bakanları İkinci Toplantısı Meksika’da düzenlendi” http://www.mfa.gov.tr/mikta-olusumu-gayri-resmi-disisleri-bakanlari-ikinci-toplantisi-meksika_daduzenlendi.tr.mfa 11 Dışişleri Bakanlığı, “Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Avustralya’da”, http://www.mfa.gov.tr/disisleri-bakanicavusoglu-avustralya_da.tr.mfa 12 4. MIKTA Dışişleri Bakanları Toplantısı Bildirgesi, http://www.mfa.gov.tr/joint-statement-of-the-4th-miktaforeign-ministers_-meeting_-15-november-2014.en.mfa 13 MIKTA Dışişleri Bakanlarınca kaleme alınan ve Daily Sabah Gazetesi’nde yayımlanan “21st Century Global Governance: Rise of the Rest-Cross Regional Networks" başlıklı yazı, http://www.mfa.gov.tr/joint-article-bymikta-foreign-ministers-entitled-_21st-century-global-governance_-rise-of-the-rest_cross-regional-networks_published-in-the-daily-sabah.en.mfa 14 Dışişleri Bakanlığı, “MIKTA Ankara Semineri”, http://www.mfa.gov.tr/mikta-ankara-semineri.tr.mfa 7 Etkileşim ve Ortak Değerler” başlıklı yuvarlak masa toplantısı 16 Eylül 2014 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Kamuoyuyla İletişimi G20, G7 ve BRICS oluşumlarına benzer şekilde Dışişleri Bakanları seviyesindeki MIKTA toplantılarının ardından bir bildirge yayımlanmaktadır. Ancak, MIKTA’nın faaliyetlerini ve kendini tanıtabileceği resmi bir internet sitesi bulunmamaktadır. Gündemi Küresel ekonomik ve finansal güçlüklere odaklanan G20 platformuna kıyasla MIKTA oluşumu, daha kapsamlı bir gündeme odaklanmaktadır. İklim değişikliği, nükleer silahsızlanma, serbest ticaretin geliştirilmesi, sanal alem güvenliği, küresel sağlık, afet riski yönetimi, insani yardım, 2015 sonrası kalkınma gündemi, gıda güvenliği, enerji gibi konular, MIKTA üyelerinin işbirliği yapabileceği temel alanlar olarak belirtilmektedir12. Bu konulara ilaveten MIKTA Dışişleri Bakanlarının, bölgesel barış ve güvenlik konularında da görüş alışverişlerinde bulundukları, Kuzey Kore’nin nükleer ve balistik füze programları15 ve Malezya Havayollarına ait MH17 sefer sayılı uçağın Ukrayna’da düşürülmesi16 gibi diplomatik konularda ortak açıklamalar yaptıkları gözlemlenmiştir. MIKTA Oluşumunun Geleceğine İlişkin Değerlendirmeler Üyelerinin önemli bir uluslararası güç olma yolunda sinerji oluşturması beklenen MIKTA girişiminin ilerleyen süreçte küresel yönetişim akronimleri çöplüğünde kendine yer bulması yerine BRICS oluşumu gibi küresel düzende kendine önemli bir yer edinebilmesi için aşağıda sıralanan hususların önem arz ettiği düşünülmektedir: MIKTA oluşumunun öncelikle, bir sohbet festivali ve iyi niyet temennisi platformundan ziyade somut ve pragmatik amaçlara odaklanan, belirli hedefler çerçevesinde faaliyet gösteren bir girişim olduğunu ispat etmesi gerekmektedir. Platform, ekonomik ve etkileşim potansiyeli yüksek üye ülkelerin ortak hedefler ve çıkarlar çerçevesinde bir araya gelerek sinerji oluşturmaları hedefini yakaladığını yurt içi ve uluslararası kamuoyuna kanıtlamalıdır. Son yıllarda ekonomileri giderek güçlenen ve küresel çapta daha fazla ön plana çıkan MIKTA ülkeleri, herhangi bir bloka alternatif oluşturma amacında olmasa da G20 sisteminin G7 ve BRICS dışında kalan orta güçte ülkelerin oluşturduğu bir alt birim olma niteliğini haizdir. Batı dünyasının BRICS oluşumu karşısında oluşturmuş olduğu bir alternatif platform izleniminin giderilmesi için gerekli gündem ve strateji oluşturma ile tanıtım faaliyetleri yürütülmelidir. Bu çabalar kapsamında MIKTA ülkelerinin düşünce ve akademik kuruluşları, G7 ülkelerinin kuruluşlarından daha etkin rol oynamalıdır. MIKTA ayrıca, G20 gibi diğer platformlar karşısında katma değer oluşturabilecek yapıda olduğunu uluslararası kamuoyuna kanıtlamalıdır. Bu durum, küresel yönetişim sisteminin yeniden düzenlenmesi durumunda çekirdek yapının dışında kalması olası MIKTA ülkelerinin MIKTA Dışişleri Bakanlarının Kuzey Kore ile İlgili Ortak Açıklaması, 14 Nisan 2014, http://www.mfa.gov.tr/data/enformasyon/joint-communique-of-mikta-on-the-situation-in-north-korea.pdf 16 MIKTA Dışişleri Bakanlarının Malezya Ortak Açıklaması, 26 Temmuz 2014, http://www.mfa.gov.tr/mikta-disisleri-bakanlarinin-malezya-havayollarina-ait-mh17-sefer-sayili-ucagindusurulmesine-iliskin-ortak-aciklamasi.tr.mfa 15 sisteme sağlayabileceği faydaların gözler önüne serilmesini sağlayabilecek olup, bu ülkelerin yeni yönetişim mekanizmalarından dışlanmamalarına ve yeni oluşturulacak küresel sistemdeki rollerini garanti altına almalarına katkı sağlayacaktır. MIKTA oluşumu, günümüze değin küresel çapta oldukça düşük ölçüde dikkat çekmiştir17. Bu husus dikkate alındığında, gerek uluslararası gerekse üye ülkelerin iç kamuoyunda, girişimin özelliklerinin, motivasyonunun ve mantığının daha iyi tanıtılmasına yönelik faaliyetler gerçekleştirilmelidir. Yurt içi sahiplenmenin artması için sivil toplum kuruluşları ve düşünce örgütleri harekete geçirilmelidir. Saygın düşünce kuruluşlarınca MIKTA’nın küresel sisteme sunabileceği faydalar hakkında çalışmalar yaptırılmalıdır. MIKTA temsilcileri, platformun faaliyetleri ve faydaları hakkında makaleler kaleme almalı ve bu makaleler uluslararası camiada önde gelen dergi ve gazetelerde yayımlanmalıdır. Sadece Dışişleri Bakanları seviyesinde toplantılar gerçekleştiren MIKTA oluşumunun kendi gündemini takip etmektense, BM ve G20 gibi uluslararası platformların gündemlerinde yer alan çeşitli konulara ilişkin işbirliği ve eşgüdümü amaçlamaktadır. Bu çerçevede MIKTA’nın küresel yönetişimdeki rolü, G7, G20 ve BRICS’e kıyasla daha sınırlı kalmaktadır. Bu çerçevede, MIKTA bünyesinde özgün ve katma değer sağlayacak işbirliği ve eşgüdüm alanları netleştirilmelidir. MIKTA ülkelerinin BRICS ülkeleri gibi BM ve G20 bünyesinde ortak pozisyonlar takip etmesi yarar sağlayacaktır. Ancak bu ülkelerin farklı iktisadi temellere sahip olması, BRICS gibi müşterek pozisyonlar takınmalarının önüne geçebilecektir. İlerleyen süreçte MIKTA’nın -D8 gibi- resmi bir yapılanmaya bürünerek sabit bir sekreteryaya sahip olmaması, esnekliğini devam ettirmesi açısından önem arz etmektedir. Platformun geleceğe yönelik üyelik yapısı perspektifini (mevcut üyelik yapısıyla devam etmesi ya da genişlemeye açık kapsayıcı bir yapıya bürünmesi) kamuoyuyla paylaşması önem arz etmektedir. Üye ülkelerin MIKTA’nın orta güçte ülkeleri bir araya getirdiği gerçeğinin farkında olarak hareket etmesi ve platformun söylemlerini buna göre şekillendirmesi gerekmektedir. Üye ülkeler ayrıca, iç kamuoyuna “orta güçte bir ülke” etiketini nasıl anlatacağına yönelik stratejiler ortaya koymalıdır. Unutulmamalıdır ki, Avustralya’da birçok stratejik düşünce kuruluşu ve temsilcisi, ülkenin orta güçte bir ülkeden daha fazlası olduğunu iddia etmektedir18. Endonezya’da ise ülkenin orta güçte ülke olarak tanımlanması, “hor görülme, küçük düşme” olarak nitelendirilmektedir. Şüphesiz iç kamuoyuna yansıyan “küresel ve bölgesel güç” olma yönündeki söylem ve haberler ışığında Türkiye’nin, MIKTA üyeliği ile birlikte orta güçte ülke olduğu itirafıyla nasıl baş edileceği üzerinde düşünmesi gerekmektedir. Gündeminde yer alan konularda diğer oluşumlara ilaveten somut ilerlemeler sağlanması ve ülkeler arasında eşgüdümün tesis edilmesi amaçlarıyla Dışişleri Bakanları toplantılarının yanı sıra diğer bakanlar düzeyinde de toplantılar gerçekleştirilmelidir. Platforma yönelik en üst düzey siyasi desteğin sunulması amacıyla “Devlet ve Hükümet Başkanı” düzeyinde, BMGK ve G20 Zirveleri marjında kısa toplantılar düzenlenmesi değerlendirilmelidir. Oliver, A. (2014), “MIKTA: Where Middle Powers Proudly Meet”, http://www.lowyinterpreter.org/post/2013/11/28/MIKTA-useful-whether-middle-orpivotal.aspx?COLLCC=3732074197& 18 Australian Strategic Policy Institute, (2014), “Are we a top 20 nation or a middle power?”, https://www.aspi.org.au/publications/are-we-a-top-20-nation-or-a-middle-power-views-on-australias-position-inthe-world/SI81Australia_as_top20nation.pdf 17 Üst düzey toplantıların yanı sıra akademik içerikli seminer/panel/konferans gibi yan etkinliklerle MIKTA oluşumunun gelişim süreci desteklenmelidir. Üyeler arası ekonomik, diplomatik, sosyal ve kültürel etkileşimin artırılmasına çalışılması, ülkeler arasında motivasyon birliği kurulması, üyeliğin ve aidiyetin pekiştirilmesi adına yarar sağlayacaktır. Bu kapsamda, üye ülkeler arasında öğrenci, akademisyen, bürokrat değişim programları oluşturulmalı ve tecrübe paylaşım programları tesis edilmelidir. Türkiye’nin, genç ve dinamik demografisi ve güçlü ekonomik görünümüyle önerilen yeni oluşumların kesişim kümesinde yer aldığı görülmektedir. G20 üyeliği Türkiye açısından büyük bir fırsattır. İlerleyen süreçte, G20 perspektifinden kesinlikle taviz verilmemelidir. Alternatif oluşumlar göz önünde bulundurulduğunda, BRICS kısaltmasının içinde T harfinin eksik olduğu, yani, Türkiye’nin de BRICS grubuna dahil olması gerektiğine yönelik birçok görüş beyan edilmiş olsa da Türkiye’nin BRICS dışında kaldığı gerçeği kabul edilmelidir. Dışişleri Bakanlığı, MIKTA platformunun uluslararası alanda önemli bir boşluğu doldurabileceği, günümüzün başlıca sınamalarına çözümleri kolaylaştırabileceği ve bu anlamda küresel barış, istikrar ve refaha katkıda bulunabileceği anlayışıyla Türkiye’nin bu önemli girişime katkısını sürdüreceğini belirtmektedir19. Yeni küresel yönetişim girişimlerinde adı sürekli olarak zikredilen Türkiye, milli öncelikleri çerçevesinde hangi küresel/bölgesel birlikteliğin daha yüksek katma değeri sunacağını kapsamlı bir şekilde analiz etmeli, ilerleyen süreçte hangi oluşuma ağırlık vereceğini ve G20’ye ilave olarak hangi oluşum aracılığıyla küresel sistem için kilit rolünü ispat edeceğini netleştirmeli ve kamuoyuyla paylaşmalıdır. 19 Dışişleri Bakanlığı, MIKTA Girişimi Hk Açıklama (No: 254), 26 Eylül 2013, http://www.mfa.gov.tr/no_-254_-26eylul-2013-mikta-girisimi-hk.tr.mfa