tc adalet bakanlığı eğitim dairesi başkanlığı yargı mevzuatı bülteni
Transkript
tc adalet bakanlığı eğitim dairesi başkanlığı yargı mevzuatı bülteni
T.C. ADALET BAKANLIĞI EĞİTİM DAİRESİ BAŞKANLIĞI YARGI MEVZUATI BÜLTENİ Bültenin Kapsadığı Tarihler 15-29 Şubat 2012 Yayımlandığı Tarih 29 Şubat 2012 Sayı 2012-4 İÇİNDEKİLER - - - Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Ait Karar (R.G. 16 Şubat 2012 – 28206) Internet Servis Sağlayıcılığı Hizmeti Sunan İşletmecilere İlişkin Hizmet Kalitesi Tebliği (R.G. 17 Şubat 2012 – 28207) Kamu İç Denetçi Sertifikasının Derecelendirilmesine İlişkin Esas ve Usuller ile İlgili Maliye Bakanlığı İç Denetim Koordinasyon Kurulu Kararı (R.G. 17 Şubat 2012 – 28207) Yargıtay 2. Hukuk Dairesine Ait Kararlar (R.G. 17 Şubat 2012 – 28207) Yargıtay 19. Hukuk Dairesine Ait Kararlar (R.G. 17 Şubat 2012 – 28207) 6278 Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (R.G. 18 Şubat 2012 – 28208) Adalet Bakanlığına Ait Depo ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ (R.G. 18 Şubat 2012 – 28208) Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 414) (R.G. 18 Şubat 2012 – 28208) Anayasa Mahkemesinin E: 2009/1, K: 2011/82 Sayılı Kararı (4/12/2004 Tarihli ve 5271 Sayılı Kanunda Değişiklik Yapan 25/5/2005 Tarihli 5353 Sayılı Kanun ile İlgili) (R.G. 18 Şubat 2012 – 28208) Anayasa Mahkemesinin E: 2010/10, K: 2011/110 Sayılı Kararı (19/3/1969 Tarihli ve 1136 Sayılı Kanunda Değişiklik Yapan 23/1/2008 Tarihli 5728 Sayılı Kanun ile İlgili) (R.G. 18 Şubat 2012 – 28208) Anayasa Mahkemesinin E: 2010/93, K: 2012/9 (Yürürlüğü Durdurma) Sayılı Kararı (31/12/1960 Tarihli ve 193 Sayılı Kanun,13/12/1983 Tarihli ve178 Sayılı KHK, 9/1/1985 Tarihli ve 3146, 1/6/1989 Tarihli ve 3568, 29/6/2001 Tarihli ve 4706, 22/5/2003 Tarihli ve 4857 Sayılı Kanunlarda Değişiklik Yapan 23/7/2010 Tarihli ve 6009 Sayılı Kanun ile İlgili) - - - - (R.G. 18 Şubat 2012 – 28208) Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 9/2/2012 Tarihli ve 2012/1 Sayılı Kararı (R.G. 18 Şubat 2012 – 28208) Kaçak Petrolün Tespit ve Tasfiyesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (R.G.21 Şubat 2012 – 28211) Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (Lpg) Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (R.G.21 Şubat 2012 – 28211) Yargıtay 2. Hukuk Dairesine Ait Karar (R.G.21 Şubat 2012 – 28211) Nükleer Terörizmin Önlenmesine İlişkin Uluslar Arası Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun (R.G.22 Şubat 2012 – 28212) 4/11/2011-14/11/2011 Tarihleri Arasında Bitlis’te Yaşanan Don Afeti ile 23/10/2011 Tarihinde Van’da Meydana Gelen Deprem Nedeniyle Zarar Gören Bitlis’teki Gerçek ve Tüzel Kişilerin Düşük Faizli Kredi Borçlarının Ertelenmesine İlişkin 2011/2534 Sayılı Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair 2012/2738 Sayılı Karar (R.G.22 Şubat 2012 – 28212) Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınma Şartları ile Yapılacak Merkezi Sınav ve Kura Usulü Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (R.G.22 Şubat 2012 – 28212) Yabancı Sağlık Meslek Mensuplarının Türkiye’de Özel Sağlık Kuruluşlarında Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik (R.G.22 Şubat 2012 – 28212) Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (R.G.22 Şubat 2012 – 28212) Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağı Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Tebliğ (R.G.22 Şubat 2012 – 28212) Adalet Bakanlığından Çeşitli İlânlar (R.G.22 Şubat 2012 – 28212) Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü 2012 Yılı Eğitim Programı" ile "Eğitim Merkezleri 2012 Yılı Eğitim Plânı” ( 22 Şubat 2012 Eğitim Plânı) 2011/2588 “CE” İşareti Yönetmeliği ( 23 Şubat 2013 28213) 2011/2621 Uygunluk Değerlendirme Kuruluşları ve Onaylanmış Kuruluşlar Yönetmeliği ( 23 Şubat 2012 28213) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna Ait Karar ( 24 Şubat 2012 28214) Çevre ve Orman Bakanlığı Merkez Teşkilatının Görevleri, Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmeliğin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik ( 24 Şubat 2012 28214) - - - - - - Millî Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ( 24 Şubat 2012 28214) Hâkim ve Savcıların Derece Yükselmesi Esaslarına İlişkin Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İlke Kararı (No :282/1) ( 24 Şubat 2012 28214) Birinci Sınıfa Ayrılan ve Birinci Sınıf Olan Hâkim ve Savcıların Çalışmalarının Değerlendirilmesi Esaslarına İlişkin Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İlke Kararı (No: 282/2) ( 24 Şubat 2012 28214) Yargıtay 2. Hukuk Dairesine Ait Karar ( 24 Şubat 2012 28214) Adalet Bakanlığından Çeşitli İlanlar ( 24 Şubat 2012 28214) Danıştay Üyeliğine, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mustafa ELÇİM Seçilmesine Dair Karar (No : 2012/11) ( 25 Şubat 2012 28215) Enerji Verimliliği Strateji Belgesi ile İlgili Yüksek Planlama Kurulunun 20/02/2012 Tarihli ve 2012/1 Sayılı Kararı ( 25 Şubat 2012 28215) Adalet Bakanlığından Münhal Noterlik İlanları ( 25 Şubat 2012 28215) Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Türkmenistan Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp Endüstrisi Alanlarında İşbirliğine Dair Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun ( 27 Şubat 2012 28217) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna Ait Atama Kararları ( 28 Şubat 2012 28218) Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 7/2/2012 Tarihli ve 24 Sayılı İlke Kararı ( 28 Şubat 2012 28218) Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 7/2/2012 Tarihli ve 25 Sayılı İlke Kararı ( 28 Şubat 2012 28218) Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 7/2/2012 Tarihli ve 26 Sayılı İlke Kararı ( 28 Şubat 2012 28218) Kimyevi ve Organik Gübre Piyasa ve Şikâyet Denetimi İçin Alınacak Numunelerin Analizlerinin Yaptırılacağı Analiz ve Referans Kurum Laboratuvarları ile Analiz Ücretleri Hakkında Tebliğ (Tebliğ No: 2012/28) ( 28 Şubat 2012 28218) Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 41) ( 28 Şubat 2012 28218) Basın İlân Kurumu Teşkiline Dair 195 Sayılı Kanun Uyarınca Yayınlanacak İlân ve Reklâmlar ile Bunları Yayınlayacak Mevkuteler Hakkında 15/2/1977 Tarihli ve 67 Sayılı Genel Kurul Kararının Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine Dair Genel Kurul Kararı ( 28 Şubat 2012 28218) Çoğaltılmış Fikir ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu - - ( 29 Şubat 2012 28219) İslam Konferansı Örgütü Şartının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun ( 29 Şubat 2012 28219) Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kore Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gümrük Konularında İşbirliği ve Karşılıklı Yardım Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun ( 29 Şubat 2012 28219) Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ( 29 Şubat 2012 28219) Adalet Bakanlığından Çeşitli İlanlar ( 29 Şubat 2012 28219) 2012 Şubat Vefat Eden, İsteği Üzere ve Yaş Haddinden Emekliye Ayrılan Hâkim ve Savcıları Belirtir Liste HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU KARARI Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığından: Birinci dereceye yükselmiş olup 31/12/2011 tarihi itibariyle birinci sınıfa ayrılma incelemesine tâbi tutulacak olan adlî yargı hâkim ile Cumhuriyet başsavcı ve savcılarının adlarını belirtir liste aşağıda gösterilmiştir. Aralık 2011 döneminde birinci dereceye yükselme incelemesine girecek olanlar listeye dahil edilmemiştir. Birinci dereceye yükseldikleri ve sürelerini bitirdikleri hâlde bu listede adlarını göremeyenler yayım tarihinden itibaren 1 ay içinde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna yazılı başvurmak sureti ile durumlarının incelenmesini isteyebilirler. HÂKİM SINIFI Sicil No 21559 Mustafa KILIÇ 22820 Zafer ÖZER 23696 Hüseyin ÇETİN Adı ve Soyadı Ereğli (Konya) Kars Çubuk Görev Yeri Ünvanı Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi Hâkim 25393 28223 34246 34252 34487 36015 36812 37002 37107 37563 38604 42176 42666 41819 41841 41843 41871 41891 41901 41968 41996 42001 42018 42025 42045 42058 42063 42107 42138 42355 42375 42444 42497 42534 42558 42713 42663 41855 Bilal BİNİCİ İskenderun Hâkim Hâkim Murathan ŞAHİN Çorlu Hâkim Orhan AYAZ Çerkezköy Hâkim Abdullah CİVE Mardin Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi Halil SOĞUKSU Düzce Hâkim Kubilay KURT Silifke Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi Mehmet GÜLTEKİN Keşan Hâkim Gülcan ALP Zile Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi Funda KORKMAZ Yargıtay Tetkik Hâkimi Nesrin AVCI Çarşamba Hâkim Ayhan YILDIRIM Alaşehir Hâkim Necdet ÖZTÜRK Niğde Hâkim Oğuz AKALIN Bakanlık Kurul Müfettişi Gültekin DEMİR Yargıtay Tetkik Hâkimi Saim KÖROĞLU Manavgat Hâkim Aydın AKSU Rize Hâkim Barış BAKİ Kozan Hâkim Burak Şahap DALGAR İskenderun Hâkim Erkan ÖZKAYA Yargıtay Tetkik Hâkimi Nihat KEBİÇ Tekkeköy Hâkim Kamil GÜRSOY Kırşehir Hâkim Mehmet TETİK Teftiş Kurulu Başkanlığı Adalet Müfettişi Hüdayi TAŞPINAR Bozüyük Hâkim Muhammet POLAT Bakanlık Tetkik Hâkimi Taner ERDOĞAN Aliağa Hâkim Ali ASLANTAŞ Siverek Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mustafa DEMİREL Yargıtay Tetkik Hâkimi Mehmet Selim KARAKUZU Yargıtay Tetkik Hâkimi Alparslan KOÇAK Yargıtay Tetkik Hâkimi Metin EFE Anayasa Mahkemesi Raportörü İbrahim KOCAOĞUL Kemer Hâkim İsa ÇELİK Bayburt Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Suat SONAY Artvin Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mehmet ASLAN Yenişehir Hâkim Serap HAKLI BAYRAKTUTAN Yargıtay Tetkik Hâkimi Hasan Fatih DEMİRER Yargıtay Tetkik Hâkimi Murat AZAKLI Yargıtay Tetkik Hâkimi Zübeyde Gülhan ÖZGÜR Tarsus SAVCI SINIFI Sicil No 23774 Alper AYDENİZ 26205 Mehmet ÇELİK 32123 Zekeriya KABASAKAL 37310 Hasan PİŞİRİCİ 42168 Halil TÜRKMEN 41815 Yavuz YÜZLÜ 41827 Sinan TEMEL 41842 Harun AYIK Adı ve Soyadı Adıyaman Giresun Mardin Nizip Vakfıkebir Karacabey Bafra Çerkezköy Görev Yeri Ünvanı Cumhuriyet Savcısı Cumhuriyet Savcısı Cumhuriyet Savcısı Cumhuriyet Savcısı Cumhuriyet Savcısı Cumhuriyet Savcısı Cumhuriyet Savcısı Cumhuriyet Savcısı 41861 41903 41905 41919 42021 42062 42102 42112 42131 42321 42383 42398 42469 42504 42645 42676 İsmet KARABULUT Ahmet Yaşar AL Murat GÜLAÇ Mustafa ÖZLÜOĞLU İlkay GÜLTEN Orhan CÜNİ Mustafa GÖKÇE Tahir APAYDIN Mustafa KISAKÜREK Cihat GEZMEN İsa TUNCAY Serkan TAŞ Mehmet Akif DÖNERTAŞ Ayhan UYUMAZ Erdem DALKILIÇ Fatih KAYINGÜL Akhisar Cumhuriyet Savcısı Sinop Cumhuriyet Savcısı Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kurul Müfettişi Kuşadası Cumhuriyet Savcısı Tirebolu Cumhuriyet Savcısı Bakanlık yetkili Tetkik Hâkimi Akhisar Cumhuriyet Savcısı İskenderun Cumhuriyet Savcısı Serik Cumhuriyet Başsavcısı Van Cumhuriyet Savcısı Bozüyük Cumhuriyet Savcısı Bakanlık yetkili Tetkik Hâkimi Kilis Cumhuriyet Savcısı Ereğli (Konya) Cumhuriyet Savcısı Kadirli Cumhuriyet Başsavcısı Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Savcısı [R.G. 16 Şubat 2012 – 28206] —— • —— Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan: İNTERNET SERVİS SAĞLAYICILIĞI HİZMETİ SUNAN İŞLETMECİLERE İLİŞKİN HİZMET KALİTESİ TEBLİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı; mobil elektronik haberleşme hizmeti sunan işletmeciler hariç elektronik haberleşme alt yapısı üzerinden internet servis sağlayıcılığı hizmeti sunan işletmecilerin, hizmet kalitesi ölçüt ve hedef değerlerinin tespiti ile ölçümlerinin yapılmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, elektronik haberleşme alt yapısı üzerinden internet servis sağlayıcılığı hizmetinin, ulusal ve uluslararası hizmet kalitesi standartlarına uygun olarak sunulması amacıyla hizmet kalitesi ölçüt ve hedef değerlerinin belirlenmesi, ölçümlerinin yapılması ile denetimine ilişkin usul ve esasları kapsar. Dayanak MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ, 12/9/2010 tarihli ve 27697 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Elektronik Haberleşme Sektöründe Hizmet Kalitesi Yönetmeliğine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4 – (1) Bu Tebliğde geçen; a) Abone: Bir işletmeci ile elektronik haberleşme hizmetinin sunumuna yönelik olarak yapılan bir sözleşmeye taraf olan gerçek ya da tüzel kişiyi, b) Abone hattı: Abone ile taşıma şebekesi arasındaki bağlantıyı sağlayan işletmeci sorumluluğundaki şebeke bileşenlerini, c) Elektronik haberleşme: Elektriksel işaretlere dönüştürülebilen her türlü işaret, sembol, ses, görüntü ve verinin kablo, telsiz, optik, elektrik, manyetik, elektromanyetik, elektrokimyasal, elektromekanik ve diğer iletim sistemleri vasıtasıyla iletilmesini, gönderilmesini ve alınmasını, ç) Elektronik haberleşme hizmeti: Elektronik haberleşme tanımına giren faaliyetlerin bir kısmının veya tamamının hizmet olarak sunulmasını, d) ETSI: Avrupa Telekomünikasyon Standartları Enstitüsünü, e) İSS: İnternet Servis Sağlayıcılığını, f) İşletmeci: Yetkilendirme çerçevesinde elektronik haberleşme hizmeti sunan ve/veya elektronik haberleşme şebekesi sağlayan ve alt yapısını işleten şirketi, g) Kullanıcı: Aboneliği olup olmamasına bakılmaksızın elektronik haberleşme hizmetlerinden yararlanan gerçek veya tüzel kişiyi, ğ) Kurul: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulunu, h) Kurum: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunu, ı) Ölçüm dönemi: Ocak, Nisan, Temmuz, Ekim aylarının birinci günleri ile başlayan üçer aylık zaman dilimini, i) Ölçüt: Hizmetin kapsamı ve sınırları belirlenmiş ölçülebilir özelliğini, ifade eder. (2) Bu Tebliğde geçen ve yukarıda yer almayan tanımlar için ilgili mevzuatta yer alan tanımlar geçerlidir. İKİNCİ BÖLÜM Ölçütler ve Uyulacak Kurallar Veri aktarım hızı MADDE 5 – (1) Veri aktarım hızı, kullanıcı ekipmanı ile test amaçlı belirlenmiş dosyanın indirilmesi ve/veya gönderilmesinde tespit edilen hızı ifade eder. (2) Veri aktarım hızı, test dosyasının boyutunun tam ve hatasız aktarım için geçen aktarım süresine bölünmesiyle kbit/sn cinsinden hesaplanır. Aktarım süresi, erişim ağının aktarımı başlatmak için gerekli bilgiyi aldığı anda başlar ve test dosyasının son verisini almasıyla sona erer. (3) Veri aktarım hızına ilişkin ölçümler şunlardır: a) İndirme için ortalama veri aktarım hızı, b) İndirme için veri aktarım hızı standart sapması, c) Tüm indirme işlemlerinin en hızlı %95’inin gerçekleştirilmesinde ulaşılan hız, ç) Gönderme için ortalama veri aktarım hızı, d) Gönderme için veri aktarım hızı standart sapması, e) Tüm gönderme işlemlerinin en hızlı %95’inin gerçekleştirilmesinde ulaşılan hız, f) İndirme işlemleri için yapılan gözlem sayısı, g) Gönderme işlemleri için yapılan gözlem sayısı. (4) Üçüncü fıkranın (c) ve (e) bentlerinde belirtilen ölçümler için ek-1’de yer alan açıklamalar dikkate alınır. (5) Veri aktarım hızı ölçütüne eksik ve/veya hatalı aktarımlar dahil değildir. (6) Veri aktarım hızı ile ilgili ölçümler, ölçüm döneminde yer alan her bir ay için örnekleme esasına dayalı test bağlantısı gözlemleri üzerinden yapılır. (7) Örnekleme yapılırken, üçüncü fıkranın (a), (b), (c), (ç), (d) ve (e) bentlerinde belirtilen her bir ölçüm için gözlem sayısının belirlenmesinde ek-2, gözlem yerinin belirlenmesinde ise ek-3 kullanılır. Söz konusu ölçümler, ek-4’te yer alan kuruluma göre en az indirmede 15 Mbyte göndermede ise 5 Mbyte büyüklüğünde test dosyası kullanılarak yapılır. (8) Fiber internet, xDSL, kablo internet gibi bağlantı çeşitleri için verilen hizmetlere ilişkin ölçüm sonuçları ayrı ayrı gruplandırılarak raporlandırılmalıdır. Bağlantı süresi MADDE 6 – (1) Bağlantı süresi; işletmecinin geçerli bir bağlantı talebi aldığı günden, aboneye hizmeti çalışır durumda verdiği güne kadar geçen süredir. (2) Bağlantı süresi; a) Tüm resmi tatiller de dâhil olmak üzere gün cinsinden ölçülür. b) Abonelik sözleşmesinin imzalandığı andan itibaren başlar. c) Abonenin işletmeciden birden fazla hizmet talep etmesi veya birden fazla yer için bağlantı talebinde bulunması durumunda her bir hizmet talebi veya bağlantı talep edilen yer için ayrı ayrı ölçülür. (3) Bağlantı süresi ölçütüne; a) İlk abonelik talebi, b) Mevcut bir aboneliğin başka bir kullanıcıya devredilmesi, c) Mevcut bir aboneliğe ilave olarak yeni bir abonelik talebi, ç) Aboneye ilgili hizmetin sunulmasında kullanılan teknolojinin yenilenmesi dahildir. (4) Bağlantı süresi ölçütüne; a) İptal edilen abonelik talepleri, b) Bir abonenin işletmecisini değiştirdiği ve bağlantı süresini bildirmekten sorumlu yeni işletmecinin abone hattı olarak yerel ağa ayrıştırılmış erişim veya veri akış erişimi gibi toptan erişim yöntemlerini kullandığı durumlar, c) Abonenin bağlantı için; ileri tarih talebinde bulunduğu, işletmeci ile bir tarih üzerinde anlaştığı, üzerinde anlaşılan zamanda bağlantı yapılacak adreste bulunmadığı, yanlış adres bildirdiği durumlar, ç) Abonenin mülkiyetinde veya sorumluluğunda olan bir ekipmanı zamanında temin etmediği veya bu ekipmanın yetersiz olduğu durumlar, d) İşletmecinin sorumluluğunda olmayan bina içi tesisatın yetersiz olduğu durumlar, e) Abonelik nakil talepleri dahil değildir. (5) Bağlantı süresine ilişkin ölçümler şunlardır: a) Tüm taleplerin en hızlı karşılanan %50’sinin yerine getirilmesinde geçen süre, b) Tüm taleplerin en hızlı karşılanan %95’inin yerine getirilmesinde geçen süre, c) Tüm taleplerin en hızlı karşılanan %99’unun yerine getirilmesinde geçen süre. (6) Bağlantı süresi ölçütüne ilişkin ölçümler, ölçüm döneminde yer alan her bir ay için verilerin tümü üzerinden, ek-1’de verilen açıklamalar dikkate alınarak yapılır. (7) Fiber internet, xDSL, kablo internet gibi bağlantı çeşitleri için verilen hizmetlere ilişkin ölçüm sonuçları ayrı ayrı gruplandırılarak raporlandırılmalıdır. Fatura şikâyeti oranı MADDE 7 – (1) Fatura şikâyeti oranı; geçerli olup olmamasına bakılmaksızın, internet kullanım süresi, tarife, hizmet, indirimler, kampanyalar, vergi de dahil olmak üzere toplam tutar gibi hususların doğruluğu konularında bildirilen şikayetlere konu fatura sayısının toplam fatura sayısına oranı olarak hesaplanır. (2) Şikâyetin geçerliliğine, bağlantı tarihlerine veya şikâyet konusuna bakılmaksızın fatura ile ilgili tüm şikâyetler ölçümlere dâhildir. (3) Fatura şikâyeti oranı ile ilgili ölçümlere, fatura bilgisi sorgulama ve arıza bildirimleri dahil değildir. (4) Fatura şikâyeti oranı ile ilgili ölçümler, ölçüm döneminde yer alan her bir ay için verilerin tümü üzerinden yapılır. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Yükümlülükler, Denetim, İdari Para Cezaları ve Diğer Yaptırımlar Yükümlülükler MADDE 8 – (1) Kurumumuz tarafından yayımlanan Üç Aylık Pazar Verileri Raporunda yıl sonu verilerinin yer aldığı dördüncü çeyrek için belirlenen İSS Pazar Paylarına göre pazar payı %4 ve üzerinde olan İSS’ler ve Kurumumuzla görev sözleşmesi imzalamak suretiyle kablo internet hizmeti sunan işletmeciler, bu Tebliğin ek-5’inde yer alan tablodaki ölçütlere ilişkin ölçümleri yapmak ve ilgili hedef değerleri ölçüm döneminde yer alan her bir ay için sağlamakla yükümlüdür. (2) Bu maddenin birinci fıkrasına göre yükümlü olan işletmeciler; her yılın Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim ayının sonuna kadar bir önceki ölçüm dönemine ilişkin olarak yapılan hizmet kalitesi ölçümlerini, ek-5’te verilen tabloyu da içeren bir rapor hazırlayarak Kuruma gönderir. (3) Kurum, hizmet kalitesi ölçümlerine ilişkin raporların tamamını veya bir bölümünü yayımlama ve/veya yayımlatma yetkisine sahiptir. Kurum, her bir ölçüm dönemine ilişkin işletmeci tarafından Kuruma gönderilen hizmet kalitesi raporunu bir yıl boyunca işletmecinin internet ana sayfasından hizmet kalitesi ölçümleri bağlantısı aracılığıyla erişilebilecek şekilde yayımlatabileceği gibi söz konusu raporları kendi internet sayfasında da yayımlayabilir. (4) Bu maddenin birinci fıkrasına göre yükümlü olan işletmeciler; hizmet kalitesi ölçümlerine ilişkin olarak raporlanan bilgilerin doğruluğunu sağlar, ilgili kayıtları on iki ay süreyle muhafaza eder ve istendiğinde Kuruma verir. Yanlış veya eksik olduğu tespit edilen veri veya kayıtlarda gerekli düzeltmeleri verilen sürede yapar. (5) Birinci fıkraya göre ilk kez yükümlü olacak işletmeciler, dördüncü çeyrek Üç Aylık Pazar Verileri Raporunun yayımlanma tarihinden altı ay sonraki ilk ölçüm döneminden itibaren bu Tebliğin ek-5’inde yer alan tablodaki ölçütlere ilişkin ölçümleri yapmak, ilgili hedef değerleri ölçüm döneminde yer alan her bir ay için sağlamak ve hizmet kalitesi raporunu Kuruma ikinci fıkrada belirtilen sürelerde düzenli olarak göndermekle yükümlüdür. (6) Birinci fıkraya göre yükümlülüğü sona eren ancak sonraki dönemlerde tekrar yükümlü olan işletmeciler; dördüncü çeyrek “Üç Aylık Pazar Verileri Raporu”nun yayım lanma tarihinden sonraki ilk ölçüm döneminden itibaren bu Tebliğin ek-5’inde yer alan tablodaki ölçütlere ilişkin ölçümleri yapmak, ilgili hedef değerleri ölçüm döneminde yer alan her bir ay için sağlamak ve hizmet kalitesi raporunu Kuruma ikinci fıkrada belirtilen sürelerde düzenli olarak göndermekle yükümlüdür. (7) Dördüncü çeyrek Üç Aylık Pazar Verileri Raporunun bir ölçüm döneminin içinde yayımlanarak işletmecinin yükümlülüğünün sona ermesi durumunda işletmeci söz konusu döneme ait hizmet kalitesi ölçümlerini tamamlayarak bu döneme ilişkin raporu Kuruma gönderir. (8) Bu maddenin birinci fıkrasına göre yükümlü olan işletmeciler; ölçümlere ilişkin ilgili mevzuatta yer almayan hususlarda ETSI EG 202 057-1ve ETSI EG 202 057-4 sayılı standartların güncel sürümlerini esas alır. Denetim MADDE 9 – (1) Kurum, bu Tebliğin 9 uncu maddesinin birinci fıkrasına göre yükümlü olan işletmeciler tarafından bildirilen ve yayımlanan hizmet kalitesine ilişkin bilgilerin doğruluğunu veya işletmecilerin belirlenen hedef değerlere uyum sağlayıp sağlamadıklarını re’sen veya şikâyet üzerine denetleyebilir veya denetletebilir, konu ile ilgili olarak gerekli gördüğü her türlü bilgi ve belgeyi talep edebilir. İdari para cezaları ve diğer yaptırımlar MADDE 10 – (1) Bu Tebliğ kapsamında yükümlü olan işletmecilerin yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda 12/9/2010 tarihli ve 27697 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Elektronik Haberleşme Sektöründe Hizmet Kalitesi Yönetmeliğinin idari para cezaları ile diğer yaptırımlar başlıklı 9 uncu maddesi hükümleri uygulanır. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Geçiş hükmü GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bu Tebliğde yer alan yükümlülükler Kurumumuzla görev sözleşmesi imzalamak suretiyle kablo internet hizmeti sunan işletmeciler için 1/1/2013 tarihinden itibaren başlar. Yürürlük MADDE 11 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 12 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Başkanı yürütür. Ek-1 “En Hızlı Karşılanan %”ve “En Hızlı %”İfadelerini İçeren Ölçümlere İlişkin Açıklama Bu ek, Tebliğde tanımlamış olan bazı ölçümlerde geçen “En Hızlı Karşılanan %”ve “En Hızlı %”ifadelerinin açıklanması amacıyla hazırlanmıştır. Söz konusu ifadelerin yer aldığı ölçümlerde, ilgili ölçütte gözlemlenen olaylar ile ölçülen değerleri içeren ve bağlantı süresi için küçükten büyüğe, veri aktarım hızı için isebüyükten küçüğe doğru sıralanan bir liste oluşturulur. Gözlem sayısının istenilen yüzdesi, diğer bir ifade ile % x’i belirlenir. Elde edilen sonuçta tam sayı olmayan değerler bir üst sayıya tamamlanır. Listede elde edilen sayı değerindeki sırada yer alan gözleme ilişkin ölçüm değeri hesaplanması istenilen değerdir. Örnek: Tüm indirme işlemlerinin en hızlı %95’inin gerçekleştirilmesinde ulaşılan hıza ilişkin hesaplama • Bir ölçüm döneminde herhangi bir aya ait indirme işlemlerive hızları Tablo 1’de verilmiştir. İndirme işlemi A B C Ç • 121 133 101 78 Hız (kbit/sn) 210 78 97 127 İndirme işlemi hızlarına göre büyükten küçüğe Tablo 2’deki gibi sıralanır. Sıra 1. 2. 3. 4. • Tablo 1: İlgili ölçüm ayında gelen indirme işlemleri ve hızları Hız (kbit/sn) İndirme Hız (kbit/sn) İndirme İşlemi İşlemi D 211 Ğ E 213 H F 83 I G 101 İ İndirme İşlemi E D Ğ B Hız (kbit/sn) 213 211 210 133 Tablo 2: Sıralanmış indirme işlemlerive hızları Sıra İndirme Hız (kbit/sn) İşlemi 5. İ 127 6. A 121 7. C 101 8. G 101 Sıra 9. 10. 11. 12. İndirme İşlemi I F H Ç Gözlem sayısı olan 12’nin %95’i hesaplanır. 12.(0,95) = 11,4 ≈ 12 elde edilir. Tablo 2’de 12inci sırada yer alan “Ç” talebine ilişkin “78” değeri hesaplanmak istenen değerdir. Ek-2 Hız (kbit/sn) 97 83 78 78 Gözlem Sayısının Belirlenmesinde Kullanılacak Yöntem Bu Tebliğde, belirli ölçütler için hizmet kalitesi ölçümlerinin örnekleme üzerinden yapılmasına imkân tanınmıştır. Söz konusu ölçümlerde örnekleme yapılması durumunda elde edilen sonuçların istatistikî olarak bütünü temsil edebilmesi için yapılması gereken en az gözlem sayılarının belirlenmesi gerekmektedir. Gözlem sayılarının belirlenmesinde kullanılan yöntem ölçümün nicel (hız veya süre gibi) veya nitel (yüzde veya oran gibi) unsurlar içermesine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Tebliğde yalnızca nicel ölçümlerde örnekleme kullanılması söz konusu olduğundan nitel ölçümler için hesaplama yöntemleri açıklanmamıştır. Nicel ölçümler için gözlem sayısının belirlenmesi İlgili ölçütler altında tanımlamış olan “veri aktarım hızı” gibi nicel ölçümler için örnekleme yapılması durumunda, gözlem sayısı aşağıdaki formül ile ifade edilmektedir. 2 n= z1 − α /2 a2 s . ort ( x ) 2 Söz konusu formülde; n: Yapılması gereken en az gözlem sayısını, z1-α/2: Standart normal dağılımın 1-α/2 güven aralığındaki değerini, s: Yapılan ölçüme ilişkin beklenen standart sapmayı, ort(x): Yapılan ölçüme ilişkin beklenen aritmetik ortalamayı, a: Anlamlılık düzeyini ifade etmektedir. Hesaplamalarda%95 güven aralığına karşılık gelenz1-α/2 değeri için 1,96anlamlılık düzeyi için 0,02 alınacak olup, gözlem sayısı aşağıdaki formül ile hesaplanacaktır. Elde edilen sonuçta tamsayı olmayan ifadeler bir üst tamsayıya yuvarlanacaktır. n = 9604. ort ( x ) s 2 Hesaplamalarda kullanılan standart sapma ve ortalama değerlerinin bir önceki aya ilişkin verilerden hareketle belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu değerlerin bulunmaması durumunda, ilk aya ilişkin ölçüm için standart sapma ve ortalama değerleri 50 adet gözlem yapılarak belirlenir. Ortalama ve standart sapma aşağıdaki formüllerle hesaplanabilmekle birlikte, veri yoğunluğu nedeniyle, hesaplamalarda yazılım kullanımı tavsiye edilmektedir. ort ( x) = 1 n n ∑ i= 1 xi s = 1 n− 1 n ∑ ( x i − ort ( x)) 2 i= 1 Hesaplamalar sonucunda elde edilen “n” değeri yapılması gereken en az gözlem sayısını belirtmekte olup, gözlem sayısının artırılması örnekleme ile elde edilen değerlerin bütünü temsil etme düzeyini artırmaktadır. Örnek: Veri aktarım hızı ölçütünde, indirme için ortalama veri aktarım hızı ölçümüne ilişkin gözlem sayısının hesaplanması Temmuz ayında indirme için ortalama veri aktarım hızı ölçümüne ilişkin gerekli gözlem sayısı hesaplanmak istenmektedir. Bu durumda gözlem sayısı hesabında kullanılmak üzere ilgili ölçümün, Haziran ayındaki aritmetik ortalama ve standart sapma değerlerine ihtiyaç duyulmaktadır. İlk kez ölçüm yapılması nedeniyle söz konusu verilerin bulunmadığı varsayılarak, aritmetik ortalama ve standart sapma yapılan 50 adet ön gözlem üzerinden belirlenecektir. Söz konusu gözlem değerlerinin Tablo 3’te verildiği gibi olduğu varsayılmaktadır. Gözlem 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. Ort.Hız (kbit/sn.) 178 201 206 78 73 91 101 83 95 94 Gözlem 11. 12. 13. 14. 15. 16. 17. 18. 19. 20. Tablo 3: Ön gözlem sonuçları Ort.Hız Gözlem Ort.Hız (kbit/sn.) (kbit/sn.) 111 21. 93 132 22. 104 151 23. 117 164 24. 125 180 25. 147 174 26. 167 155 27. 131 191 28. 120 180 29. 119 77 30 190 Gözlem 31. 32. 33. 34. 35. 36. 37. 38. 39. 40. Ort.Hız (kbit/sn.) 110 107 99 85 87 137 123 145 189 203 Gözlem 41. 42. 43. 44. 45. 46. 47. 48. 49. 50. Ort.Hız (kbit/sn.) 121 149 156 132 155 169 147 195 140 125 Söz konusu değerlere ilişkin aritmetik ortalama ve standart sapma değerleri aşağıdaki gibi hesaplanır. 1 ort ( x) = n n ∑ xi = i= 1 1 .6802 = 136,04 s = 50 1 n− 1 n ∑ ( xi − ort ( x)) 2 = i= 1 1 .70917,92 = 38,04346 49 Elde edilen aritmetik ortalama ve standart sapma değerlerinden hareketle gerekli en az gözlem sayısı aşağıdaki gibi hesaplanır. 2 2 s 38,04346 = 9604. = 751,067 ≈ 752 n = 9604. 136,04 ort ( x ) Temmuz ayında indirme için ortalama veri aktarım hızı ölçümü ile ilgili olarak en az 752 gözlem yapılması gerekmektedir. Ek-3 Gözlem Yerinin Belirlenmesinde Kullanılacak Yöntem Bu Tebliğde belirli ölçütler için hizmet kalitesi ölçümlerinin örnekleme üzerinden yapılmasına imkân tanınmıştır. Söz konusu ölçümlerde örnekleme yapılması durumunda elde edilen sonuçların istatistikî olarak bütünü temsil edebilmesi için gözlem yerlerinin belirlenmesi gerekmektedir. Öncelikle ölçüm bölgesi sayısı belirlenir. En az 10 ölçüm bölgesinin belirlenmesi zorunlu olmakla birlikte ölçüm bölgesi sayısının artırılması örnekleme ile elde edilen değerlerin bütünü temsil etme düzeyini artırmaktadır. Ölçüm bölgesi seçilirken Tablo 4’te verilen gruplar dikkate alınır. Seçim turlar halinde yapılır. Her turda 1 inci gruptan başlanarak her gruptan bir adet il ölçüm bölgesi olarak seçilir. Eğer gruplardan herhangi birindeki illerin hiçbirinde faaliyet gösterilmiyor ise bir sonraki gruptan il seçimi yapılır. Toplam ölçüm bölgesi sayısı tamamlanana kadar turlar yenilenir. 1.Grup İstanbul Ankara İzmir Bursa Adana 2.Grup Konya Antalya Gaziantep Mersin Şanlıurfa Kocaeli Diyarbakır Hatay Manisa Samsun Kayseri Balıkesir Kahramanmaraş Van Tablo 4: İl grupları 3.Grup Aydın Denizli Sakarya Muğla Tekirdağ Erzurum Trabzon Eskişehir Mardin Malatya Ordu Afyonkarahisar Sivas Tokat Zonguldak Adıyaman Kütahya Elazığ Çorum Ağrı 4. Grup Batman Yozgat Çanakkale Osmaniye Şırnak Giresun Isparta Muş Edirne Aksaray Kastamonu Niğde Uşak Düzce Kırklareli Bitlis Amasya Rize Kars Siirt Nevşehir Kırıkkale Bolu Hakkari Bingöl Burdur 5. Grup Karaman Kırşehir Karabük Erzincan Yalova Bilecik Sinop Bartın Çankırı Iğdır Artvin Gümüşhane Kilis Ardahan Tunceli Bayburt Seçilen ölçüm bölgeleri bir yıl boyunca örnekleme yapılan tüm ölçümler için geçerlidir. Belirlenen ölçüm bölgeleri hizmet kalitesi raporunda yer alır. Ölçüm bölgeleri işletmeci tarafından belirlenebileceği gibi Kurum tarafından da belirlenerek işletmeciye bildirilebilir. İşletmecinin faaliyet gösterdiği il sayısının 10’dan az olması durumda bölge seçimi yapılmaksızın tüm iller ölçüme dahil edilir. Örnek: Gözlem yerlerinin belirlenmesi: Bir işletmecinin, Temmuz Ağustos Eylül ölçüm döneminde, veri aktarım hızı ölçütüne ilişkin ölçümleri örnekleme üzerinden yapmak istediği ve toplamda 12 ölçüm bölgesi kullanmayı planladığı varsayılmaktadır. Yapılacak gözlemlerin yerleri aşağıdaki gibi tespit edilir. • Ölçüm bölgesi sayısı 12 olarak belirlenir. • • • Birinci turda her bir gruptan bir il olmak üzere toplam 5 il seçilir. 1.Grup 2.Grup 3.Grup İstanbul Antalya Erzurum 4. Grup Yozgat 5. Grup Iğdır İkinci turda her bir gruptan bir il olmak üzere 5 il daha seçilir. 1.Grup 2.Grup 3.Grup İstanbul Antalya Erzurum Ankara Kayseri Trabzon 4. Grup Yozgat Hakkâri 5. Grup Iğdır Sinop Üçüncü turda 2 il daha seçilerek toplam ölçüm bölgesi sayısı 12’ye tamamlanır. 1.Grup 2.Grup 3.Grup 4. Grup İstanbul Antalya Erzurum Yozgat Ankara Kayseri Trabzon Hakkâri Bursa Samsun 5. Grup Iğdır Sinop Söz konusu işletmeci, Temmuz Ağustos Eylül ölçüm döneminden başlayarak bir sonraki yıl aynı döneme kadar veri aktarım hızı ölçütüne ilişkin ölçümlerinde örneklemede kullanacağı gözlemleri yukarıdaki tabloda verilen illerden alacaktır. Ek-4 Ölçüm Kurulumu Bu ek ilgili ölçütler altında tanımlanmış olan ölçümler için örnekleme esasına dayalı test bağlantıları yapılırken dikkate alınacak hususları içermektedir. İnternet erişimini meydana getiren şebeke kısımlarının genel yapısı Şekil1’de, test bağlantıları yapılırken kullanılacak ölçüm kurulumu ise Şekil 2’de verilmiştir. Şekil 1: İnternet erişimine ilişkin elemanlar ve şebeke kısımları Şekil 2: Ölçüm kurulumu Ölçüm kurulumu erişim şebekesine bağlı bir test bilgisayarı, yalnızca bu amaçla tahsis edilmiş ve bir test sunucusundan oluşmaktadır. Test sunucusu internet servis sağlayıcı şebekesi ile kamusal internet arasındaki bağlantıyı sağlayan ağ geçidine mümkün olduğunca yakın olarak yerleştirilir. Test sunucularının yerleştirildiği pozisyonlar, yapılan yerleşime ilişkin gerekçeler ile sunucu ve test bilgisayarlarının özellikleri hizmet kalitesi raporunda belirtilir. Kurum işletmeci tarafından belirlenen sunucu pozisyonlarında değişiklik yapma yetkisine sahiptir. Bir işletmeci tarafından bir ölçüm döneminde kullanılan tüm test sunucuları ve bilgisayarlarının aynı özelliklere sahip olması gerekir. Test sunucuları ve bilgisayarların özellikleri ve pozisyonlarında yapılacak değişiklikler gerekçeleri ile birlikte hizmet kalitesi raporunda belirtilir. İnternet Hizmeti Sunan İşletmecilere İlişkinHizmet Kalitesi Ölçüm Sonuçları Tablosu Ölçüm Dönemi İşletmecinin Adı ……-……-…… Ölçüm Ayı: …… ………………………………………………………………………. Hizmet Kalitesi Ölçütü İlgili Ölçümler Ölçüm Değeri … kbit/saniye İndirme için ortalama veri aktarım hızı İndirme için veri aktarım hızı standart sapması Tüm indirme işlemlerinin gerçekleştirilmesinde ulaşılan hız Veri Aktarım Hızı en hızlı %95’inin … kbit/saniye Gönderme için ortalama veri aktarım hızı Gönderme için veri aktarım hızı standart sapması Tüm gönderme işlemlerinin gerçekleştirilmesinde ulaşılan hız en ... kbit/saniye … kbit/saniye hızlı İndirme işlemleri için yapılan gözlem sayısı Gönderme işlemleri için yapılan gözlem sayısı %95’inin … kbit/saniye … kbit/saniye …Adet …Adet Hedef Değerler ≥ Duyurulan Bağlantı hızının %75’i ≥ Duyurulan Bağlantı hızının %75’i - Tüm taleplerin en hızlı karşılanan %50’ sinin yerine getirilmesinde geçen süre Bağlantı süresi Fatura şikâyeti oranı Tüm taleplerin en hızlı karşılanan %95’inin yerine getirilmesinde geçen süre Tüm taleplerin en hızlı karşılanan %99’unun yerine getirilmesinde geçen süre Abone şikâyetlerinin olduğu fatura sayısının toplam fatura sayısına oranı …Gün - …Gün ≤ Taahhüt edilen bağlantı süresi …Gün - %… ≤1 [R.G. 17 Şubat 2012 – 28207] —— • —— Maliye Bakanlığı İç Denetim Koordinasyon Kurulundan: KAMU İÇ DENETÇİ SERTİFİKASININ DERECELENDİRİLMESİNE İLİŞKİN ESAS VE USULLER Amaç, Dayanak ve Kapsam Amaç MADDE 1 – Bu düzenlemenin amacı; 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu (Kanun) uyarınca atanan iç denetçilere verilen kamu iç denetçi sertifikasının derecelendirilmesiyle ilgili esas ve usulleri belirlemektir. Dayanak MADDE 2 – Bu düzenleme, 12 Temmuz 2006 tarihli ve 26226 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “İç Denetçilerin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin” 30 uncu maddesi uyarınca hazırlanmıştır. Kapsam MADDE 3 – Bu düzenleme, Kanunun 65 inci maddesi ve geçici maddelerine göre atanan iç denetçilerin sertifika derecelendirme esas ve usullerini kapsar. Kamu İç Denetçi Sertifikası ve Derecelendirilmesi Kamu iç denetçi sertifikası MADDE 4 – Kanunun 65 inci maddesi uyarınca; Maliye Bakanlığınca verilen iç denetçi adayı eğitimi sonunda yapılan yazılı sınavda başarılı olanlara, aldıkları puanı gösteren (A-1) düzeyinde kamu iç denetçi sertifikası verilir. Kanunun geçici maddelerine göre iç denetçi olarak atananlara da, atandıkları tarihten itibaren geçerli olmak üzere (A-1) düzeyinde kamu iç denetçi sertifikası verilir. Sertifikanın derecelendirilmesi MADDE 5 – Kamu iç denetçi sertifikası (A-1) den başlamak üzere sırayla (A-2), (A-3) ve (A-4) düzeyine kadar derecelendirilir. Kamu iç denetçi sertifikası, 6 ncı maddede belirtilen kriterler çerçevesinde iç denetim birimi yöneticisinin teklifi ve üst yöneticinin onayıyla, birim yöneticisinin bulunmaması durumunda doğrudan üst yönetici tarafından derecelendirilir. İç denetim birim yöneticisinin sertifika derecelendirmesi doğrudan üst yönetici tarafından yapılır. Kamu iç denetçi sertifikasına sahip iç denetçilerin ilk sertifika derecelendirmeleri, fiilen göreve başladıkları beşinci yılın sonunda yapılır. İkinci ve takip eden sertifika derecelendirmeleri ise üçer yıllık dönemler halinde yapılır. Derecelendirme döneminin belirlenmesinde iç denetçilikte fiilen geçirilen süreler dikkate alınır. Tabi olunan personel mevzuatına göre kullanılan ücretsiz izinler, vekâleten atanma veya tedviren görevlendirilme suretiyle idari görev- lerde geçirilen hizmet süreleri ve yurtdışında yüksek lisans ve doktora eğitiminde geçirilen süreler, iç denetçilik mesleğinde fiilen geçirilen sürelerin hesabına dahil edilmez. İç denetçilerin sertifika derecelendirmelerinde son beş yıllık veya son üç yıllık dönem esas alınır. İlk beş veya sonraki üç yıllık dönemlerde yeterli puan alınamaması durumunda, takip eden yıllarda son beş veya son üç yılın toplam puanı dikkate alınır. İç denetçi olarak belirli bir süre görev yaptıktan sonra başka bir göreve atananların, (bu fıkrada belirtilen iç denetçilik mesleğinde fiilen geçirilen sürelerin hesabına dahil edilmeyecek durumlar dahil) daha sonra tekrar iç denetçi kadrolarına atanmaları halinde, iç denetçilik mesleğinde önceki dönemlerde geçirdikleri hizmet süreleri de dikkate alınarak son beş yıllık veya son üç yıllık dönem belirlenir. Kamu iç denetçi sertifikası, ilk beş ve sonraki üç yıllık dönemlerde 6 ncı maddede belirtilen alan ve ağırlıklara göre altmış puana ulaşılması koşuluyla derecelendirilir ve bir üst dereceli sertifikayla değiştirilmesi için İç Denetim Koordinasyon Kuruluna (Kurul) yazılı başvuruda bulunulur. Derecelendirme yapılmaması durumunda, buna ilişkin gerekçeler iç denetçiye ve Kurula yazılı olarak bildirilir. Uluslararası geçerliliği olan CIA (Certified Internal Auditor), CISA (Certified Information System Auditor), CCSA (Certified Control Self Assessment) ve CGAP (Certified Government Auditing Professional) sertifikalardan birini alan iç denetçiye bir defaya mahsus olmak üzere, üçüncü fıkrada belirtilen süreler aranmaksızın bir üst derece sertifika verilir. Bu şekilde bir üst derece sertifika verilen iç denetçilerin, ilk sertifika derecelendirmeleri de beşinci yılın sonunda yapılır. Sertifika derecelendirmede puanlama MADDE 6 – İç denetçilerin sertifikaları, göreve başladıkları tarihten itibaren ilk beş yıllık dönem ile sonraki her üç yıllık dönemler için aşağıda belirtilen alan ve ağırlıklara göre puanlanır. a) Meslek içi eğitimler Meslek içi eğitimlerin kapsamı, aşağıda belirtilen konular ve ilgili idarenin görev alanına giren konulardan oluşur. Meslek içi eğitim programlarından aşağıdaki kriterlere uygun olanlar puanlama kapsamında dikkate alınır. Eğitim Programının; ➢ İç denetçinin mesleki yetkinliğine katkıda bulunacak güncel ve geçerli bir içeriğe sahip olması, ➢ Konunun uzmanları tarafından hazırlanması ve uygulanması, ➢ Eğitim kurumları, kamu idareleri veya mesleki kuruluşlar tarafından verilmesi, ➢ Derecelendirme döneminde uygulanması ve sonuçlanması, ➢ Katılım belgesi veya sertifika ile belgelendirilmesi. Meslek içi eğitim programlarının içeriğinde aşağıda belirtilen konulardan bir veya birkaçı yer alır; • Kurumsal yönetim ve ilkeleri, • Kurumsal risk yönetimi, • İç kontrol modelleri, • Uluslararası iç kontrol standartları, • Kamu iç kontrol standartları, • Dış denetim (Sayıştay denetimi), • İç denetim standartları ve mesleki etik kuralları, • İç denetim türleri ve teknikleri, • İç denetim planlaması (risk esaslı denetim), • Saha çalışması, • Sonuçların raporlanması ve izleme, • İstatistiki yöntemler, • İletişim yönetimi ve becerileri, • İç denetim vaka çalışması, • Devlet muhasebe standartları, • Kamu muhasebesi, • Mali tablolar analizi, • Kamu muhasebe yönetmelikleri, • 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu ve ilgili mevzuatı, • Bütçe mevzuatı, • Kamu ihale mevzuatı, • Kamu taşınmaz hukuku, • Kamu harcama mevzuatı, • Kamu personel mevzuatı, • Anayasa ve idare hukuku, • Avrupa Birliği mali mevzuatı. Meslek içi eğitim programlarının her bir saatlik bölümü (0,25) katsayısıyla çarpılmak suretiyle toplam puan hesaplanır. İlgili idarenin görev alanına giren konularda düzenlenen eğitimler için en fazla 5 puan toplanabilir. Meslek içi eğitimlerden toplamda en fazla yirmibeş puan toplanabilir. b) Mesleki faaliyetler Mesleki faaliyetler, düzenlenen raporlar ve diğer çalışmalardan oluşur. Düzenlenen raporlardan en fazla 25 puan, diğer çalışmalardan en fazla 10 puan toplanabilir. İç denetçiler, yazdıkları her bir nihai denetim raporundan 2,5 puan, inceleme raporundan ise 2 puan kazanırlar. İç denetçiler sertifika derecelendirme döneminde tamamlanmış olması kaydıyla; iç denetim yönergesinin hazırlanması ve güncellenmesi çalışmalarından 1 puan, denetim plan ve programının hazırlanması çalışmalarından 2 puan, denetim faaliyetleri sırasında yürüttükleri her denetim gözetim faaliyetinden 0,5 puan, idare bünyesinde veya diğer kuruluşlarda oluşturulan ortak çalışma komisyonlarına iştirak etmek suretiyle yaptıkları her çalışmadan 1 puan kazanırlar. Ayrıca iç denetçiler, sertifika derecelendirme döneminde tamamlanmış olması kaydıyla, iç değerlendirmelerden 2 puan, Kurul adına yapılan her bir dış değerlendirme faaliyetinden 3 puan kazanırlar. İç Denetim Kalite Güvence ve Geliştirme Programı kapsamında ilgili idare için düzenlenen dış değerlendirme raporunda “Uyumlu” olduğu tespit edilen idarelerin iç denetçilerine “başarı puanı” olarak ilave 5 puan verilir. Birden fazla iç denetçi tarafından düzenlenen raporlar için raporun niteliği gereği verilecek puan, raporun düzenlenmesinde görev alan her iç denetçiye ayrı ayrı verilir. İç denetim birim yöneticiliği görevini yürüten iç denetçinin mesleki faaliyetlere ilişkin puanı aşağıdaki usul ve esaslara göre hesaplanır: • Sertifika derecelendirme döneminde iç denetim birim yöneticisi olan iç denetçi için derecelendirme tarihinde ilgili iç denetim biriminde görev yürüten iç denetçilerin mesleki faaliyetlerden kazandıkları puanların aritmetik ortalamasına, 5 puan ilave edilmek suretiyle “yönetici puanı” hesaplanır. İç denetim birim yöneticilerinin görev süreleri, yönetici puanının hesaplanmasında kullanılan aritmetik ortalama puanıyla ilişkilendirilir. • Sertifika derecelendirme tarihinden önce iç denetim birim yöneticisi olarak görev yapmış olan iç denetçi için derecelendirme tarihinde ilgili iç denetim biriminde görev yürüten iç denetçilerin mesleki faaliyetlerden kazandıkları puanların aritmetik ortalamasına, 5 puan ilave edilmek suretiyle “yönetici puanı” hesaplanır. İç denetim birim yöneticilerinin görev süreleri, yönetici puanının hesaplanmasında kullanılan aritmetik ortalama puanıyla ilişkilendirilir. • Aritmetik ortalamanın hesabında, iç denetçilerin alacakları “başarı puanları” ile iç denetim biriminde bir yıldan daha kısa süreyle çalışan iç denetçiler ve bunların 6 ncı maddede belirtilen alan ve ağırlıklara göre almış oldukları puanlar dikkate alınmaz. • İç Denetim Kalite Güvence ve Geliştirme Programı kapsamında ilgili idare için düzenlenen dış değerlendirme raporunda “Uyumlu” olduğu tespit edilen idarelerin iç denetim birim yöneticilerine (daha önce görev yürütenler dahil), “başarı puanı” olarak ilave 5 puan daha verilir. İç denetim birim yöneticilerine (daha önce görev yürütenler dahil) iç denetçi olarak görev yaptıkları dönem için ayrıca “başarı puanı” verilmez. • İç Denetim Kalite Güvence ve Geliştirme Programı kapsamında ilgili idare için düzenlenen dış değerlendirme raporunda “Uyumsuz” veya “Kısmen Uyumlu” olduğu tespit edilen idarelerin iç denetim birim yöneticilerine (daha önce görev yürütenler dahil), “yönetici puanı”nın hesaplanmasında ilave edilen 5 puan ile “başarı puanı” verilmez. • Aritmetik ortalama puanıyla ilişkilendirilen iç denetim birim yöneticilerinin görev süreleri yıl bazında hesaplanır. Bir yıldan daha az olan süreler tam yıla iblağ olunur. Üç aydan daha az süreyle iç denetim birim yöneticisi olarak görev yapan iç denetçiler için “yönetici puanı” hesaplanmaz ve bunlara “başarı puanı” verilmez. • Sertifika derecelendirme döneminde iç denetim birim yöneticisi (daha önce görev yürütenler dahil) olarak görev yapan iç denetçiler, yöneticilik görevini yürütmedikleri dönemde yapmış oldukları mesleki faaliyetlerden ayrıca puan kazanırlar. İç denetim birimi yönetici yardımcılığı görevini yürüten iç denetçilere, mesleki faaliyetlerden (düzenlenen raporlar ve diğer çalışmalardan) elde ettikleri puanların yanı sıra, iç denetim birim yöneticileri için hesaplanan “yönetici puanı”nın yarısı görev süreleriyle orantılı olarak verilir. İç denetçi sayısı beşin altında olmakla birlikte üst yönetici onayıyla “iç denetim birim koordinatörü” olarak görevlendirilen iç denetçilere, iç denetçi olarak mesleki faaliyetlerden elde ettikleri puanların yanısıra 4 puan ilave verilir. c) Yayınlanmış makale ve kitaplar İç denetçiler meslek içi eğitim konuları ve idarelerinin görev alanına giren konularda yazdıkları her makaleden 1 puan alırlar. İdarelerin görev alanı ile ilgili yazılan makaleler için toplamda en fazla 5 puan alınabilir. İç denetçiler meslek içi eğitim konuları ile ilgili yazdıkları kitaptan 10 puan, idarelerinin görev alanı ile ilgili yazdıkları her bir kitaptan ise 5 puan kazanırlar. Yayınlanmış makale ve kitaplardan en fazla on puan toplanabilir. Bu kapsamda puan alınabilmesi için, makale ve kitapların sertifika derecelendirme döneminde yayınlanması gerekmektedir. d) Alınan başarı belgeleri Sertifika derecelendirme döneminde alınmak şartıyla, ilgili iç denetçiye her bir başarı belgesinden 5 puan verilir. Başarı belgelerinden en fazla on puan toplanabilir. e) Eğiticilik faaliyetleri İç denetçiler, meslek içi eğitim konuları ve ilgili idarenin görev alanına giren konularda eğitici olarak katıldıkları eğitimlerin her saati için (0,5) puan kazanırlar. İlgili idarenin görev alanına giren konulardaki eğitimler için en fazla 5 puan toplanabilir. Eğiticilik faaliyetlerinden en fazla on puan toplanabilir. f) Yabancı dil bilgileri İç denetçiler, sertifika derecelendirme tarihinde geçerli olmak üzere her bir yabancı dil için aşağıdaki sınavlardan sadece birinden; • KPDS’den (A) düzeyi için 10, (B) düzeyi için 8, (C) düzeyi için 6, (D) düzeyi için ise 4, • ÜDS’den 90-100 aralığı için 10, 80-89 aralığı için 8, 70-79 aralığı için 6, 60-69 aralığı için ise 4, • TOEFL’dan 600 (CBT 250, IBT 100) ve üzeri için 10, 550-599 (CBT 213-249, IBT 79-99) aralığı için 8, 523-549 (CBT 193-212, IBT 69-78) aralığı için 6, 500-522 (CBT 173192, IBT 61-68) aralığı için ise 4, • IELTS’den 8 ve üzeri için 10; 7,5 için 8; 6,5 ve 7 için 6; 6 için ise 4 puan kazanırlar. Yabancı dil bilgilerinden en çok on puan toplanabilir. Yabancı dil düzeyini gösteren yukarıdaki her bir belge, sertifika derecelendirme tarihinden önceki üç yıl içinde alınmış olması kaydıyla geçerlidir. g) Yüksek lisans veya doktora eğitimleri Sertifika dönemine bağlı olmaksızın tamamlanan yüksek lisans ve doktora programlarının her birinden bir defaya mahsus olmak üzere on puan alınır. Sertifika derecelendirme kayıtları MADDE 7 – İç denetim birimleri, her iç denetçi için sertifika derecelendirmesine ilişkin bilgi ve belgeleri dosyasında muhafaza eder. Başka bir idarenin iç denetçi kadrosuna naklen atanan iç denetçinin sertifika derecelendirmesine ilişkin dosyası atandığı idareye gönderilir. Ayrıca her iç denetçi için bu Esas ve Usullerin ekinde yer alan “Kamu İç Denetçi Sertifikası Derecelendirmesi Formu” doldurulur ve ekleriyle birlikte Kurula gönderilir. Kurul, gerekli görmesi halinde sertifika derecelendirmesine ilişkin ilave kanıtlayıcı bilgi ve belgeleri ilgili idareden isteyebilir. İç Denetçilerin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin sertifika derecelendirmesine ilişkin hükümleri ayrıca uygulanır. Yürütme MADDE 8 – Bu düzenlemenin esas ve usullerini Kurul ve ilgili idare üst yöneticileri yürütür. [R.G. 17 Şubat 2012 – 28207] —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/15097 Karar No : 2011/15909 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Kartal 3. Aile Mahkemesi Tarihi : 2/1/2009 Numarası : Esas: 2008/505 Karar: 2009/2 Davacı : Ahmet İrme Davalı : Burcu İrme Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Ahmet İrme tarafından davalı Burcu İrme aleyhine 26/5/2008 tarihinde açılan boşanma davasında, 2007 yılında evlendikleri, davalının 21/5/2008 tarihinde evi terk ettiği, evlilik birliğini devam ettirmenin mümkün olmadığı belirtilerek boşanmanın talep edildiği, mahkemece davanın kabulüne ve tarafların Medeni Kanunun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi “evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır” hükmünü içermektedir. Dosyadaki nüfus kaydından tarafların 20/6/2007 tarihinde evlendikleri ve davanın açıldığı 26/5/2008 tarihinde henüz bir yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece tarafların gösterdikleri delillerin toplanarak, Medeni Kanunun 166/1-2. maddesindeki şartların oluşup oluşmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yasal şartlar oluşmadan tarafların kabulüne dayanılarak boşanmaya karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 17/10/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2011/1978 Karar No : 2011/16879 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Adana 2. Sulh Hukuk Mahkemesi Tarihi : 18/8/2009 Numarası : Esas: 2009/1327 Karar: 2009/1285 Davacı : Filiz Nazlıcan Davalı : Hasımsız Dava Türü : Mirasın Reddi Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Filiz Nazlıcan tarafından hasımsız olarak açılan davada, 11/7/2009 tarihinde ölen eşinin mirasını kendi adına ve oğlu Yılmaz Nazlıcan’a velayeten reddettiğini belirterek, mirasın reddine karar verilmesini istediği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 426/2.maddesine göre, bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışırsa vesayet makamının ilgilisinin isteği üzerine veya re’sen temsil kayyımı ataması gerekmektedir. Mahkemece, mirasın reddinde annenin hukuki yararı ile çocuğun hukuki yararı çatıştığından, küçüğe kayyım tayin ettirilmesi, husumetin kayyıma yöneltilmesi, gösterdiği takdirde delillerin toplanması gerekirken, küçüğe kayyım tayin ettirilmeden eksik hasımla işin esasının incelenerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oyçokluğuyla karar verildi. 24/10/2011 KARŞI OY YAZISI Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa vesayet makamı ilgilisinin isteği üzerine veya res’en temsil kayyımı atar (TMK.md.426/2). Ana ve/veya baba da, velayeti altında bulunan çocukları adına mirası reddebilirler. Aralarında menfaat zıtlığı bulunuyorsa veya velayet hakkına haiz olan şahsın, bu hakkı kullanması bakımından hukuki veya fiili bir engel varsa, bu takdirde velayet altındaki kimseye kayyım atanmalıdır. Olayda, ana ile çocukların menfaatlerinin çatıştığına ilişkin bir olgu ve delil bulunmadığına göre, çocuklar için kayyım atanmasına gerek bulunmadığı kanaatindeyim. Açıklanan sebeple değerli çoğunluğun bozma düşüncesine iştirak etmiyorum. —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/18621 Karar No : 2011/19302 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey-Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 23/12/2008 Numarası : Esas: 2008/246 Karar: 2008/247 Davacı : Selçuk Karaman Davalı : Gökçe Akın Karaman Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekilinin davalı aleyhine 23/12/2008 tarihinde açtığı anlaşmalı boşanma davasında, tarafların boşanma ve diğer hususlarda anlaştıklarına ilişkin ibraz edilen protokol ve taraf vekillerinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken (TMK.md.184), davacı ve davalı asiller dinlenilmeksizin taraf vekillerinin beyanları ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 22/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/19546 Karar No : 2011/20063 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey-Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 23/3/2007 Numarası : Esas: 2007/26 Karar: 2007/39 Davacı : Gül Tosuncuk Davalı : Nadir Tosuncuk Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Gül Tosuncuk vekili tarafından davalı Nadir Tosuncuk aleyhine 23/3/2007 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları ile velayet konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve vekillerinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 28/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/19545 Karar No : 2011/20064 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey/Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 16/11/2007 Numarası : Esas: 2007/182 Karar: 2007/212 Davacı : Zühal Özgen Davalı : Murat Özgen Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Zühal Özgen vekili tarafından davalı Murat Özgen aleyhine 16/11/2007 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları ile velayet konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve vekillerinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı için hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 28/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/19547 Karar No : 2011/20065 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey-Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 18/8/2008 Numarası : Esas: 2008/168 Karar: 2008/166 Davacı : Cengiz Karabulut Davalı : Füsun Karabulut Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Cengiz Karabulut vekili tarafından davalı Füsun Karabulut aleyhine 18/8/2008 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları ile velayet konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve vekillerinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 28/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/19548 Karar No : 2011/20066 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Uşak Ulubey Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 21/7/2009 Numarası : Esas: 2009/158 Karar: 2009/152 Davacı : Murat Yazar Davalı : Esin Yazar Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Murat Yazar vekili tarafından davalı Esin Yazar aleyhine 21/7/2009 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları ile velayet konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve vekillerinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 28.11.2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20328 Karar No : 2011/20283 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey-Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 7/10/2008 Numarası : Esas: 2008/185 Karar: 2008/181 Davacı : Irmgard Gertrud Davalı : Ramazan Avcı Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Irmgard Gertrud vekili tarafından davalı Ramazan Avcı aleyhine 7/10/2008 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları ile velayet konu- sunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve vekillerinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20330 Karar No : 2011/20285 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey/Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 19/2/2007 Numarası : Esas: 2007/34 Karar: 2007/28 Davacı : Perihan Dalkıran Davalı : Mehmet Dalkıran Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine 19/2/2007 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve davacı vekili ile davalı vekilinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3 maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı ve davalı asiller dinlenilmeksizin vekillerin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20332 Karar No : 2011/20286 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey-Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 7/8/2007 Numarası : Esas: 2007/113 Karar: 2007/146 Davacı : Toma Garcia Maria De Las Nieves Davalı : Erdoğan Kaya Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (l.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Maria De Las Nieves Toma Garcia vekili tarafından davalı Erdoğan Kaya aleyhine 7/8/2007 tarihinde açılan boşanma davasında; tarafların evliliklerinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20336 Karar No : 2011/20287 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey-Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 15/10/2007 Numarası : Esas: 2007/157 Karar: 2007/188 Davacı : Dudu Bozkurt Davalı : Mehmet Bozkurt Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine 15/10/2007 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve davacı vekili ile davalının duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20337 Karar No : 2011/20288 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey/Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 24/3/2008 Numarası : Esas: 2008/53 Karar: 2008/53 Davacı : Nihal Kozak Davalı : Gökhan Kozak Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine 24/3/2008 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları konusunda anlaştıklarına dair davacı vekili ile davalının duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20338 Karar No : 2011/20289 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey-Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 21/5/2007 Numarası : Esas: 2007/44 Karar: 2007/70 Davacı : Dudu Meral Sarı Davalı : Kudret Sarı Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine 21/5/2007 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları ile velayet konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve davacı vekili ile davalının duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20339 Karar No : 2011/20290 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Uşak/Ulubey Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 19/4/2007 Numarası : Esas: 2007/36 Karar: 2007/53 Davacı : Kadriye Çümen Davalı : Bayram Ali Çümen Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine 19/2/2007 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve davacı vekili ile davalı vekilinin duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3 maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerini serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekil beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20340 Karar No : 2011/20291 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey/Uşak Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesi Tarihi : 26/3/2007 Numarası : Esas: 2007/28 Karar: 2007/40 Davacı : Müzeyyen Kandemir Davalı : Mesut Kandemir Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine 26/3/2007 tarihinde açılan boşanma davasında, tarafların boşanma ve mali sonuçları ile velayet konusunda anlaştıklarına dair imzaladıkları protokol ve davacı vekili ile davalının duruşmadaki beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20335 Karar No : 2011/20293 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey/Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 1/4/2009 Numarası : Esas: 2009/64 Karar: 2009/57 Davacı : İsmail Dincer Davalı : Özlem Dincer Dava Türü : Yabancı Mahkeme (Boşanma) Kararının Tanıma ve Tenfizi Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine 1/4/2009 tarihinde açılan davada, boşanmaya ilişkin Avusturya Cumhuriyeti İnere Stdt Wien Bölge Mahkemesinin 7/7/2008 tarih ve 84 C 44/08 d-7 sayılı kararının tanıma ve tenfizine karar verilmesinin istendiği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 53. maddesinde tenfiz dilekçesine eklenerek belgeler belirtilmiş olup, bu hükme göre yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi ile ilamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesinin dilekçeye eklenmesi zorunlu olduğu halde, fotokopi ile yetinilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/22580 Karar No : 2011/21616 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Ulubey-Uşak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 11/9/2007 Numarası : Esas: 2007/132 Karar: 2007/159 Davacı : Serpil Yalçınkaya Davalı : Hidayet Yalçınkaya Dava Türü : Boşanma Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının anılan Kanunun 184. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı asil dinlenilmeksizin vekilinin beyanı ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 12/12/2011 —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2011/12018 Karar No : 2011/22739 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : İzmir 1. Aile Mahkemesi Tarihi : 3/2/2010 Numarası : Esas: 2009/1060 Karar: 2010/85 Davacı : Makbule Tekin Davalı : Abdulbari Tekin Dava Türü : Velayet Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı Makbule Tekin tarafından davalı Abdulbari Tekin’e karşı açılan velayet davasında, 20/2/2000 tarihinde doğan küçük Uğur Tekin’in velayetinin davalı babadan alınarak davacı babaanneye verilmesinin talep edildiği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanununun 335 vd. maddelerinde düzenlenen velayete ilişkin hükümler gereğince, velayetin anne ve/veya baba dışındaki kimselere verilmesinin mümkün olmadığı, gerekli görülen hallerde aynı Kanunun 404 ve devamı maddelerince vasi tayin edilebileceği öngörülmüştür. Bu itibarla, mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 19/12/2011 [R.G. 17 Şubat 2012 – 28207] —— • —— Yargıtay 19. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2011/2504 Karar No : 2011/11925 YARGITAY İLAMI Mahkemesi : Adana 5. Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih : 26/1/2010 No : 147/106 Davacı : Hayri Narin vek. Av. Bülent Gencer Davalı : Yusuf Güner vek. Av. İbrahim Kendirci Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece davanın reddine karar verilmiş, kararın kesin olması nedeniyle hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının talebi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle dosya içindeki tüm belge ve evraklar okunup gereği konuşulup düşünüldü. -KARARDavacı vekili, müvekkilinin kefil olarak imzaladığı bono borcunun ödenmesine rağmen davalının bu bonoya dayalı olarak takip başlattığını belirterek davacının borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin meşru hamil olduğunu, senet arkasına yazılı 1000 TL’lik ödemenin senet bedelinden düşülerek bakiye alacak için takip yapıldığını, müvekkilinin 3. kişi olması nedeniyle senet metninden anlaşılanlar dışındaki itiraz ve def’ilerin müvekkile karşı ileri sürülemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının davalıya ödeme yaptığı konusunda delil sunmadığı, delil olarak sunulan ibranamedeki imza sahih olsa bile cirantaya ait olduğu, senet aslı talep edilmeden senet hamili olmayan cirantaya ödeme yapılmasının normal bir davranış olmadığı, davacının davalının bonoyu iktisap ederken bile bile davacının zararına hareket ettiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın kesin olması nedeniyle davacı vekilince kanun yararına temyiz olunması için istemde bulunulması üzerine Adalet Bakanlığı talebi doğrultusunda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca hükmün HUMK’nun 427/6. maddesi uyarınca kanun yararına bozulması istenmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, Yargıtay C. Başsavcılığının aşağıdaki bendin dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacı yemin teklif hakkını kullanacağını bildirmiş ve mahkemece davalıya çıkarılacak yemin davetiyesi ile ilgili masrafları yatırması hususunda kesin süre verilmesi üzerine 5 TL. davetiye gideri yatırılmıştır. Yerel mahkemenin kesin süreye ilişkin ara kararında yatırılacak masrafı açıkça göstermesi gerekirken bunu göstermemiş olmasına rağmen, yatırılan masrafın eksik olduğu gerekçesiyle, bu eksikliğin tamamlanması imkanı da verilmeden, yemin teklif hakkından vazgeçilmiş sayıldığından bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteğine ilişkin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteğinin kabulü ile HUMK 427/7 maddesi gereğince hükmün kanun yararına ve hukuki sonuçları kalkmamak koşuluyla BOZULMASINA, aynı yasanın 427/son maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Resmî Gazete’de yayımlanmak üzere Adalet Bakanlığı’na gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verilmesine, 5/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi. —— • —— Yargıtay 19. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2011/13319 Karar No : 2011/12779 YARGITAY İLAMI Mahkemesi : İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih : 5/4/2011 No : 177-386 Davacı : Sabri Çetintabak vek. Av. Orkun Gülaç Davalı : T. İş Bankası A.Ş. Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün kesin olması nedeniyle süresi içinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca HUMK’nun 427/6 maddesi uyarınca kanun yararına bozma talep edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARARDava; kaynağını 3167 sayılı Yasanın 10. maddesinden alan her çek yaprağı için muhatap bankanın sorumlu olduğu miktar için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı banka vekili, davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsili gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davanın kısmen kabulüne, karar verilmiş, dava değeri itibariyle kesin olarak verilmiş olan kararın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca HUMK’nun 427/6. maddesi uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir. Dava konusu çeklerin ibrazı tarihlerinde yürürlükte bulunan 5941 sayılı Çek Kanunu (3167 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran )nun 8/4 maddeleri uyarınca “Takas odaları aracılığı ile ibraz edilmiş çekler için, üçüncü maddenin üçüncü fıkrasında belirlenen sorumluluk miktarı dahil, kısmi ödeme yapılamaz.” Dava konusu çeklerin muhatap bankadan başka bankalara ibraz edildiği anlaşıldığından anılan yasa hükmü gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından kanun yararına bozma talebinin kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının HUMK’nun 427/6 maddesine dayalı kanun yararına bozma talebinin kabulü ile hükmün hukuki sonuçlarına etkili olmamak üzere (HUMK md. 427/7) kanun yararına BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Resmî Gazete’de yayımlanmak üzere Adalet Bakanlığına gönderilmesine (HUMK mad. 427/8) 18/10/2011 gününde oybirliği ile karar verildi. —— • —— Yargıtay 19. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2011/13318 Karar No : 2011/12780 YARGITAY İLAMI Mahkemesi : İzmir 15. Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih : 19/4/2011 No : 2011/266-2011/457 Davacı : Merbay Gümrük Müşavirliği Ltd. Şti. vek. Av. Şafak Özoğlu Davalı : T. İş Bankası A.Ş. vek. Av. Özlem Avşaroğlu Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün kesin olması nedeniyle süresi içinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca HUMK’nun 427/6. maddesi uyarınca kanun yararına bozma talep edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARARDava; kaynağını 3167 sayılı Yasanın 10. maddesinden alan her çek yaprağı için muhatap bankanın sorumlu olduğu miktar için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı banka vekili, davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsili gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, ancak dava değeri itibariyle kesin olarak verilmiş olan karar Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca HUMK’nun 427/6. maddesi uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir. Dava konusu çeklerin ibraz tarihlerinde yürürlükte bulunan 5941 sayılı Çek Kanunu (3167 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran) nun 8/4 maddeleri uyarınca “Takas odaları aracılığı ile ibraz edilmiş çekler için, üçüncü maddenin üçüncü fıkrasında belirlenen sorumluluk miktarı dahil, kısmi ödeme yapılamaz.” Dava konusu çeklerin muhatap bankadan başka bankalara ibraz edildiği anlaşıldığından anılan yasa hükmü gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından kanun yararına bozma talebinin kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının HUMK’nun 427/6 maddesine dayalı kanun yararına bozma talebinin kabulü ile hükmün hukuki sonuçlarına etkili olmamak üzere (HUMK md. 427/7) kanun yararına BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Resmî Gazete’de yayımlanmak üzere Adalet Bakanlığına gönderilmesine (HUMK mad. 427/8) 18/10/2011 gününde oybirliği ile karar verildi. —— • —— Yargıtay 19. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2011/13317 Karar No : 2011/12781 YARGITAY İLAMI Mahkemesi : İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih : 13/4/2011 No : 273-412 Davacı : Murat Canlı vek. Av. Amaç Kaya Davalı : T. İş Bankası A.Ş. vek. Av. Özlem Avşaroğlu Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca HUMK’nun 427/6. maddesi uyarınca kanun yararına bozma talep edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARARDava; kaynağını 3167 sayılı Yasanın 10. maddesinden alan her çek yaprağı için muhatap bankanın sorumlu olduğu miktar için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı banka vekili, davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsili gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde; davanın kısmen kabulüne, dava değeri itibariyle kesin olarak karar verilmiş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca HUMK’nun 427/6. maddesi uyarınca kanun yararına bozma talep edilmiştir. Dava konusu çekin ibraz tarihinde yürürlükte bulunan 5941 sayılı Çek Kanunu (3167 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran)nun 8/4 maddeleri uyarınca “Takas odaları aracılığı ile ibraz edilmiş çekler için, üçüncü maddenin üçüncü fıkrasında belirlenen sorumluluk miktarı dahil, kısmi ödeme yapılamaz.” Dava konusu çeklerin muhatap bankadan başka bankalara ibraz edildiği anlaşıldığından anılan yasa hükmü gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından kanun yararına bozma talebinin kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının HUMK’nun 427/6 maddesine dayalı kanun yararına bozma talebinin kabulü ile hükmün hukuki sonuçlarına etkili olmamak üzere (HUMK md. 427/7) kanun yararına BOZULMA- SINA, kararın bir örneğinin Resmî Gazete’de yayımlanmak üzere Adalet Bakanlığına gönderilmesine (HUMK mad. 427/8) 18/10/2011 gününde oybirliği ile karar verildi. [R.G. 17 Şubat 2012 – 28207] —— • —— KANUN DEVLET İSTİHBARAT HİZMETLERİ VE MİLLİ İSTİHBARAT TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Kanun No. 6278 Kabul Tarihi: 17/2/2012 MADDE 1 – 1/11/1983 tarihli ve 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununun 26 ncı maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Soruşturma izni MADDE 26 – MİT mensuplarının veya belirli bir görevi ifa etmek üzere kamu görevlileri arasından Başbakan tarafından görevlendirilenlerin; görevlerini yerine getirirken, görevin niteliğinden doğan veya görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı ya da 5271 sayılı Kanunun 250 nci maddesinin birinci fıkrasına göre kurulan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçları işledikleri iddiasıyla haklarında soruşturma yapılması Başbakanın iznine bağlıdır.” MADDE 2 – 2937 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 4 – Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla hâlen devam eden soruşturma ve kovuşturmalar hakkında da 26 ncı madde hükümleri uygulanır.” MADDE 3 – Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 4 – Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 17/2/2012 [R.G. 18 Şubat 2012 – 28208] —— • —— TEBLİĞLER Adalet Bakanlığından: ADALET BAKANLIĞINA AİT DEPO VE GARAJLARDA MUHAFAZA EDİLEN MAHCUZ MALLAR İÇİN ALINACAK ÜCRET TARİFESİ HAKKINDA TEBLİĞ Amaç ve kapsam MADDE 1 – (1) İcra dairelerince haczedilen ve Adalet Bakanlığının depo ve garajlarında muhafaza edilen mahcuz mallar için alınacak ücret hususunda bu Tebliğ hükümleri uygulanır. (2) Adalet Bakanlığı veya Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfınca mahcuz malların muhafazası için depo ve garajlar açılıncaya kadar, özel depo ve garajlarda da bu Tebliğ hükümleri uygulanır. Dayanak MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ; 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun 88 inci maddesinin dördüncü fıkrası, geçici 4 üncü maddesi ile 13/7/1987 tarihli ve 19516 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Mahcuz Malların Muhafaza Edileceği Adalet Bakanlığı Depo ve Garajlarının Çalıştırılmasına Dair Yönetmeliğin 28 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Muhafaza ücretinin hesabı MADDE 3 – (1) Adalet Bakanlığının depo ve garajlarındaki mahcuz malın muhafaza ücreti, o malın satışa esas alınacak değeri üzerinden günlük binde bir olarak hesap edilir. Ancak yapılacak hesaplamalarda mahcuz malın hacmi iki metre küpün üzerinde ise belirlenecek ücretlere binde bir oranında ilave yapılabilir. (2) Bu yerlerde muhafaza edilen mahcuz motorlu araçlar için maktu olarak; a) İş makinelerinden 8,80 TL, b) Otobüs ve kamyonlardan 6,30 TL, c) Minibüs, midibüs ve kamyonetlerden 4,60 TL, ç) Diğer binek ve yük vasıtalarından 3,40 TL, günlük ücret alınır. (3) Ancak, altı aydan sonraki muhafaza süresi için bu ücretler 1/2 oranında uygulanır. (4) Ücretin hesabında muhafazanın hitam bulduğu gün nazara alınmaz. Muhafaza ücretinin azami haddi MADDE 4 – (1) Muhafaza müddeti hitamında 3 üncü madde uyarınca hesap edilecek ücret, mahcuz malın satışa esas alınacak değerinin yüzde otuzunu geçemez. Ancak mahcuz malın takdir edilen değeri altıbinikiyüz liranın üzerinde ise altıbinikiyüz liranın üzerindeki meblağ için hesap edilecek ücret, aşan miktarın yüzde onbeşini geçemez. Muhafaza ücretinin alınması MADDE 5 – (1) Muhafaza ücreti ilgili icra dairesince muhafaza hitamında bu Tebliğe göre hesap edilip bu hususta alacaklıdan peşin alınan avanstan karşılanır ve bu suretle tahsil edilen ücret en geç onbeş gün içinde Maliye veznesine ilgili icra dairesince yatırılır ve keyfiyet depo ve garaj memurluğuna yazı ile bildirilir. Yürürlük MADDE 6 – (1) Bu Tebliğ 24/2/2012 tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 7 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Adalet Bakanı yürütür. [R.G. 18 Şubat 2012 – 28208] —— • —— Maliye Bakanlığından: VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 414) 1. Amaç Bu Tebliğ ile uygulamaya konulacak olan Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi ile gelişen bilgi işlem teknolojilerinden yararlanarak, vergi beyannamelerinin kolay, hızlı, ekonomik ve güvenilir bir şekilde İdareye intikalini sağlamak, vergi beyannamelerinin doldurulması sırasındaki hataları asgariye indirerek mükellef mağduriyetini önlemek ve vergiye gönüllü uyumu artırmak, ayrıca vergi dairesinin, mükellefiyet kaydı, beyanname kabul, tarh, tahakkuk ve tahsilat işlemlerini azaltmak suretiyle iş ve işlemlerini kolaylaştırmak ve verimliliği artırmak amaçlanmaktadır. 2. Yetki 213 sayılı Vergi Usul Kanununun (V.U.K) 5228 sayılı Kanunun [1] 8 inci maddesiyle değişik mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi ile Maliye Bakanlığı vergi beyannameleri ve bildirimlerin, şifre, elektronik imza veya diğer güvenlik araçları konulmak suretiyle İnternet de dâhil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında verilmesi, beyanname ve bildirimlerin yetki verilmiş gerçek veya tüzel kişiler aracı kılınarak gönderilmesi hususlarında izin vermeye veya zorunluluk getirmeye, beyanname, bildirim ve bilgilerin aktarımında uyulacak format ve standartlar ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları tespit etmeye, bu zorunluluğu beyanname, bildirim veya bilgi çeşitleri, mükellef grupları ve faaliyet konuları itibarıyla ayrı ayrı uygulatmaya yetkili kılınmıştır. Diğer taraftan, VUK’un 5228 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle değişik 28 inci maddesinin ikinci fıkrasında, beyannamenin elektronik ortamda gönderilmesi halinde, tahakkuk fişinin elektronik ortamda düzenleneceği ve mükellef veya elektronik ortamda beyanname gönderme yetkisi verilmiş gerçek veya tüzel kişiye elektronik ortamda iletileceği; bu iletinin, tahakkuk fişinin mükellefe tebliği yerine geçeceği hükme bağlanmıştır. 3. Kapsam ve Uygulama Yukarıda belirtilen amaçlar doğrultusunda Maliye Bakanlığına verilen yetkilere istinaden; 2011 ve müteakip takvim yıllarında sadece gayrimenkul sermaye iradı (GMSİ-kira geliri) elde eden mükelleflerin bu iratlarına ilişkin beyannamelerinin Gelir İdaresi Başkanlığınca önceden doldurulup mükelleflerin onayına sunulacağı Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi’nin uygulanmasına başlanacaktır. Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi kira geliri (GMSİ) elde eden mükelleflere ilişkin banka, tapu, sigorta şirketleri gibi üçüncü taraflardan elde edilen bilgiler kullanılarak GMSİ beyannamelerinin Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından otomatik olarak doldurulduğu ve mükelleflerin onayına sunulduğu bir sistemdir. Sistem ile sicil, gayrimenkul, irat tür ve tutarı, gider türü, indirim, vergi kesintisi gibi GMSİ beyannamesinde bulunan tüm bilgilerin görüntülenmesi, doldurulması ve değiştirilmesi işlemlerinin kolay, hızlı ve kontrol edilebilir bir şekilde yapılması imkânı sağlanacaktır. Vergi hesaplama adımları ve tahakkuk bilgileri hesaplanmış bir şekilde hazırlanıp mükellefin onayına sunulacaktır. Bu Sistemden beklenen fayda, mükelleflerin vergisel yükümlülüklerini yerine getirmek için katlandıkları zaman kaybı ve parasal maliyetleri azaltmak ve vergiye tâbi gelirlerin vergi kanunlarına hâkim olamama ya da ihmal gibi nedenlerle eksik ya da yanlış beyan edilmesi gibi riskleri en aza indirmektir. Sistem mükelleflerin yükümlülüklerini yerine getirmelerine ilişkin süreci önemli oranda kolaylaştıracak ve böylece vergi kanunlarına gönüllü uyumun artırılmasına katkıda bulunacaktır. Sistem, hâlihazırda GMSİ yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlara hizmet sunacağı gibi ilk defa mükellefiyet tesis ettirerek GMSİ beyannamesi gönderecekleri de kapsamaktadır. Bu bakımdan daha önce GMSİ yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunmayan şahısların, İnternet Vergi Dairesinde kendileri için hazırlanan GMSİ beyannamelerini elektronik ortamda onayladıkları anda, adlarına GMSİ için mükellefiyet tesisi ve vergi tahakkuku işlemleri otomatik olarak gerçekleştirilecektir. Diğer taraftan, hâlihazırda GMSİ mükellefiyeti bulunan ancak adres değişikliği nedeniyle 2011 GMSİ beyannamelerini yeni adreslerinin bağlı bulunduğu vergi dairesine vermek durumunda bulunan mükelleflerin; Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi üzerinden kendileri için hazırlanan beyannamelerini elektronik ortamda onaylamaları ile birlikte vergi dairesi değişikliği otomatik olarak gerçekleştirilecektir. Elektronik ortamda yapılan onay işlemi adres değişikliği bildirimi olarak kabul edilecektir. Önceden hazırlanmış GMSİ beyannamesinin mükellef tarafından elektronik ortamda onaylanması ile beraber vergiye ilişkin tahakkuk işlemleri otomatik olarak gerçekleştirilecek ve tahakkuk fişi aynı anda elektronik ortamda mükellefe iletilecektir. Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi’ne erişim ve uygulama hakkında detaylı bilgiye Başkanlığımız internet adresi (www.gib.gov.tr) üzerinden ulaşılabilecektir. Ayrıca uygulama hakkındaki her türlü duyuru yine bu sayfadan yapılacaktır. 4. Sisteme Giriş Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi’ne girişler Başkanlığımız internet adresi (www.gib.gov.tr) üzerinden gerçekleşecektir. Mükellefler İnternet Vergi Dairesi şifrelerini kullanarak veya kendileri için hazırlanmış güvenlik sorularını cevaplayarak Sistem’e giriş yapabileceklerdir. İnternet Vergi Dairesi şifresi bulunmayan mükellefler, “SADECE GAYRİMENKUL SERMAYE İRADI GELİRİ ELDE EDEN GERÇEK KİŞİLER İÇİN İNTERNET HİZMETLERİ KULLANIM BAŞVURU FORMU” (EK:1) ile herhangi bir vergi dairesine bizzat başvurarak kullanıcı adı, şifre ve parola alabileceklerdir. 5. Sorumluluk Başkanlıkça üçüncü taraflardan elde edilen bilgiler ve diğer bilgiler kullanılarak hazırlanan ve İnternet Vergi Dairesi’nde onaya sunulan beyannameler, mükellefler tarafından kontrol edilecek; eksiklik, hata veya yanlışlıkların bulunması halinde mükelleflerce düzeltilerek onaylanacaktır. Bu kapsamda Başkanlık tarafından doldurulan ve mükelleflerce elektronik ortamda onaylanan beyannamelerin içeriğinin doğruluğundan mükelleflerin sorumlu olacağı tabiidir. Onaylama işlemi sonucu otomatik olarak hazırlanan tahakkuk fişinin yine Sistem üzerinden mükellefe iletilmesi işlemi ile söz konusu tahakkuk fişi mükellefe tebliğ edilmiş sayılacaktır. GMSİ beyannamelerinin Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi’nden verilmiş sayılabilmesi için Sistem üzerinde onaylama işleminin yapılması şarttır. Onaylama işlemi en geç, beyanname verilmesi gereken sürenin son günü saat 24:00'ten önce tamamlanmalıdır. Ayrıca bu Tebliğ kapsamında internet hizmetleri kullanım şifresi alan mükellefler kendilerine verilen bu kullanıcı kodu, parola ve şifrenin kullanımından sorumludurlar. Bu nedenle mükellefler kullanıcı kodu, parola ve şifrelerini başka amaçlarla kullanamazlar, herhangi bir üçüncü kişiye açıklayamazlar ve kullanımına izin veremezler, üçüncü kişilere devredemezler, kiralayamazlar ve satamazlar. Mükellefler kullanıcı kodu, parola ve şifrenin yetkisiz kişilerce kullanıldığını öğrendikleri anda (kullanıcı kodu, parola ve şifrenin kaybedilmesi, çalınması vb. durumlar dâhil) Gelir İdaresi Başkanlığının 444 0 435 telefon numarasından Çağrı Merkezine veya vergi dairelerine derhal bilgi vereceklerdir. Elektronik ortamda yapılan işlemlerin tespit ve tevsikinde, Gelir İdaresi Başkanlığı/vergi dairesi kayıtları esas alınacaktır. Tebliğ olunur. —————————— 1 31.07.2004 tarihli ve 25539 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. EK: 1 ELEKTRONİK BEYANNAME GÖNDERME TALEP FORMU (SADECE GAYRİMENKUL SERMAYE İRADI ELDE EDEN GERÇEK KİŞİLER İÇİN) ..../..../........... .............................................................Vergi Başkanlığına Dairesi Müdürlüğüne / Beyannamelerimi elektronik ortamda göndermek istiyorum. Talebimin değerlendirilmesini ve tarafıma kullanıcı kodu, parola ve şifre verilmesini arz ederim. TALEP SAHİBİNİN KİMLİK/ADRES BİLGİLERİ Adı, Soyadı T.C. Kimlik Numarası i Doğum Yeri Doğum Tarihi Adresi Telefon Numarası Elektronik Posta Adresi Elektronik beyanname göndereceklerin dikkat etmesi gereken hususlar: 1. Beyannamelerin elektronik ortamda gönderilmesi ile ilgili kanuni düzenlemelerde yer alan usul ve esaslar doğrultusunda beyannamelerin elektronik ortamda gönderilmesi gerekmektedir. 2. Beyannamelerini kendileri gönderebilecek mükellefler kendilerine verilen kullanıcı kodu, parola ve şifrenin kullanımından sorumludurlar. Bu nedenle kullanıcı kodu, parola ve şifrelerini; başka amaçlarla kullanamazlar, herhangi bir üçüncü kişiye açıklayamazlar ve kullanımına izin veremezler, üçüncü kişilere devredemezler, kiralayamazlar ve satamazlar. 3. Beyannamelerini kendileri gönderebilecek mükellefler kendilerine verilen kullanıcı kodu, parola ve şifrenin kullanımından sorumlu olduklarından kullanıcı kodu, parola ve şifrenin yetkisiz kişilerce kullanıldığını öğrendikleri anda (kullanıcı kodu, parola ve şifrenin kaybedilmesi, çalınması vb. durumlar dahil) Gelir İdaresi Başkanlığı 444 0 435 no.lu Çağrı Merkezine telefonla veya bağlı oldukları vergi dairesine dilekçe ile derhal bilgi vermeleri gerekmektedir. Söz konusu kişiler bildirim anına kadar yapılan işlemlerden ve taraflarına verilen kullanıcı kodu, parola ve şifrenin kullanımından bizzat sorumlu olacaklardır. 4. Elektronik ortamda yapılan işlemlerin tespit ve tevsikinde Gelir İdaresi Başkanlığı/vergi dairesi kayıtları esas alınacaktır. 5. Kullanıcı kodu, parola ve şifre kullanılarak elektronik ortamda gönderilen ve onaylanan beyannameler mükelleflerce imzalanmış sayılacaktır. Mükellef/Kanuni Temsilci Adı - Soyadı İmza Tarih [R.G. 18 Şubat 2012 – 28208] —— • —— Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2009/1 Karar Sayısı : 2011/82 Karar Günü : 18.5.2011 İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Manisa 4. Asliye Ceza Mahkemesi İTİRAZIN KONUSU : 4.12.2004 günlü, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinin, 25.5.2005 günlü, 5353 sayılı Yasa’nın 17. maddesiyle değiştirilen (1) numaralı fıkrası ile (3) numaralı fıkrasının Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerine aykırılığı savıyla iptali istemidir. I- OLAY Hırsızlık suçunu işledikleri iddiası ile sanıklar hakkında açılan kamu davasında, itiraz konusu kuralların Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varan Mahkeme, iptali için başvurmuştur. II- İTİRAZIN GEREKÇESİ Başvuru kararının gerekçe bölümü şöyledir: “A) CMK’nun 135/1 inci MADDESİ AÇISINDAN: Anayasamızın 20. maddesinde özel hayatın gizliliği, 22. maddesinde haberleşme hürriyeti ve gizliliği temel hak ve hürriyet olarak vazolunmuştur. Yine bu hak ve ürriyetlerin hangi amaçla ve nasıl sınırlanacağı belirtilmiştir. Bu kurallar uyarınca telefonla yapılan haberleşme de özel hayat kapsamında ve gizlidir. Yine tarafı olduğumuz Avrupa İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunması Sözleşmesinin 8. maddesinde “herkesin haberleşmesine saygı gösterilmesi hakkına sahip olduğu ve hangi hallerde sınırlanabileceği, müdahale edilebileceği” belirtilmiştir. CMK’nun 135/1. maddesinde düzenleme haberleşmenin gizliliğini ihlal eder mahiyettedir. Şöyle örneksenirse; A isimli kişinin iletişiminin tespitine mahkemece karar verilmiş olsun, bu kararda ve uygulamada A çıkışlı iletiler tespit edilmekte, dinlenmekte ve fakat dinleme kapsamı yasanın Anayasa’ya aykırı ve yanlış düzenlenmesi nedeniyle haklarında dinleme kararı bulunmayan 3 üncü kişileri de hukuka aykırı biçimde dinleme kapsamına alacak şekilde genişletilmektedir. Örnekten hareketle sadece A mahreçle - çıkışla yapılan ve gelişen iletilerin dinlenip, sinyal bilgileri değerlendirilip, tespit ve kayda alınma işlemleri yapılması gerekirken, bununla kalınmayıp hakkında dinleme kararı bulunmayan 3 üncü kişi B şahsından çıkış ve mahreçli başlayan ve A ya ulaşan iletilerde kayıt ve tespit altına alınmaktadır. Halbuki ilk olarak B ile başlayan ve A ya ulaşan ve fakat hakkında dinleme kararı bulunmayan B isimli şahsın telefonu bu şekilde yasaya aykırı olarak dinlenmektedir. Dolayısıyla böyle gelişen dinlemelere bilinen tabiri ile “Dolaylı Dinleme” denmekte, B hakkında dinleme izni olmadığı halde haberleşme gizliliği ihlal edilerek dinlenmekte, iptali istenen yasa maddesi buna cevaz vermektedir. B çıkışlı dinlemede dinlenen aslında B olup, hakkında dinleme kararı yoktur, iletisinin hakkında karar bulunan A ya ulaşıp ulaşmaması önemli değildir. B burada dolaylı yasa dışı dinlenen konumundadır. Hakkında izin bulunmayan B nin sosyal veya beşeri münasebet kapsamında ya da herhangi bir nedenle dinleme izni olan A yı aramasının dinleme yapan merciiye usulsuz dinleme hakkı vermeyeceği açıktır. Aynı şey bu çerçevede yasal dinlenen A yı arayan C, D, E vs. kişileri içinde söz konusudur. Bu şekilde dinleme paranoyası içinde, şizofrenik bir toplum yaratılmakta, insanlarımız sürekli “ya aradığım kişinin telefonu dinleniyorsa” düşüncesi ile dinleme fobisi ve saplantısı içinde “Biri Bizi Gözetliyor Evi’nde” yaşamını idame ettirmektedir. Yani 135/1. maddesi düzenlenmesi Anayasa’ya açıkça aykırı olup, iptal edilip insan hak ve özgürlüğüne uygun özel hayata saygılı, haberleşme gizliliğini koruyan ve hele hele haklarında dinleme kararı bulunmayan kişilerin dinlenmesine izin vermeyen yeni bir yasal düzenlemenin yolunu açmak gerektir. B) CMK’nun 135/3. MADDESİ AÇISINDAN: CMK’nun 135/3. maddesinde genellikle mahkemelerce “A nın kullanımında bulunan … nolu telefon için ilk kez 3 ay süre ile iletişimlerin dinlenmesi, tespiti, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilip tespit edilmesi” şeklinde karar verilmekte bu süre bir defaya mahsus 3 ay uzatılabilmekte, akabinde birer aylık periyotlarda müteaddid defalar ek süre verilebilmektedir. Burada sorun, yasanın dinleme süresini belirtmemiş ve bir kişiyi ilanihaye 10 yıl ya da 20 yıl veya ömrünün sonuna kadar dinleyebilmenin önünü açmış olmasıdır; Yasa koyucunun burada dinleme periyotlarını belirledikten sonra “Her halükarda bu süreler 3 yıldan fazla olamaz” gibi dinleme süresi ile ilgili nihai bir ölçü koyması gerekir. Dolayısıyla bu hüküm de süresiz dinleme izni verilebilmesine imkan vermiş olması nedeniyle Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerindeki Özel Hayatın Gizliliği ve Haberleşme Hürriyeti ve Gizliliği ilkelerine aykırıdır.” III- YASA METİNLERİ A- İtiraz Konusu Yasa Kuralları 4.12.2004 günlü, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun, 25.5.2005 günlü, 5353 sayılı Yasa’nın 17. maddesiyle değiştirilen itiraz konusu kuralları da içeren 135. maddesi şöyledir: “İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması Madde 135- (1) (Değişik birinci cümle: 25/5/2005 - 5353/17 md.) Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkânının bulunmaması durumunda, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi tespit edilebilir, dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir. Cumhuriyet savcısı kararını derhâl hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbir Cumhuriyet savcısı tarafından derhâl kaldırılır. (2) Şüpheli veya sanığın tanıklıktan çekinebilecek kişilerle arasındaki iletişimi kayda alınamaz. Kayda alma gerçekleştikten sonra bu durumun anlaşılması hâlinde, alınan kayıtlar derhâl yok edilir. (3) Birinci fıkra hükmüne göre verilen kararda, yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon numarası veya iletişim bağlantısını tespite imkân veren kodu, tedbirin türü, kapsamı ve süresi belirtilir. Tedbir kararı en çok üç ay için verilebilir; bu süre, bir defa daha uzatılabilir. (Ek cümle: 25/5/2005 – 5353/17 md.) Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hâkim bir aydan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilir. (4) Şüpheli veya sanığın yakalanabilmesi için, mobil telefonun yeri, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararına istinaden tespit edilebilir. Bu hususa ilişkin olarak verilen kararda, mobil telefon numarası ve tespit işleminin süresi belirtilir. Tespit işlemi en çok üç ay için yapılabilir; bu süre, bir defa daha uzatılabilir. (5) Bu madde hükümlerine göre alınan karar ve yapılan işlemler, tedbir süresince gizli tutulur. (6) Bu madde kapsamında dinleme, kayda alma ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine ilişkin hükümler ancak aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak uygulanabilir: a) Türk Ceza Kanununda yer alan; 1. Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (madde 79, 80), 2. Kasten öldürme (madde 81, 82, 83), 3. İşkence (madde 94, 95), 4. Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, madde 102), 5. Çocukların cinsel istismarı (madde 103), 6. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188), 7. Parada sahtecilik (madde 197), 8. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, madde 220), 9. (Ek: 25/5/2005 – 5353/17 md.) Fuhuş (madde 227, fıkra 3), 10. İhaleye fesat karıştırma (madde 235), 11. Rüşvet (madde 252), 12. Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama (madde 282), 13. Silahlı örgüt (madde 314) veya bu örgütlere silah sağlama (madde 315), 14. Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk (madde 328, 329, 330, 331, 333, 334, 335, 336, 337) suçları. b) Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları. c) (Ek: 25/5/2005 – 5353/17 md.) Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu, d) Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar. e) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 ve 74 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar. (7) Bu maddede belirlenen esas ve usuller dışında hiç kimse, bir başkasının telekomünikasyon yoluyla iletişimini dinleyemez ve kayda alamaz.” B- Dayanılan ve İlgili Görülen Anayasa Kuralları Başvuru kararında Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerine dayanılmış; 13. maddesi ise ilgili görülmüştür. IV- İLK İNCELEME Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 8. maddesi uyarınca, Haşim KILIÇ, Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Sacit ADALI, Fulya KANTARCIOĞLU, Ahmet AKYALÇIN, Mehmet ERTEN, A. Necmi ÖZLER, Serdar ÖZGÜLDÜR, Şevket APALAK, Serruh KALELİ ve Zehra Ayla PERKTAŞ’ın katılımlarıyla 29.1.2009 gününde yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine, OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir. V- ESASIN İNCELENMESİ Başvuru kararı ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, itiraz konusu yasa kuralları, dayanılan ve ilgili görülen Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: A- İtiraz Konusu Kuralların Anlam ve Kapsamı Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişim, istihbarat toplamak ya da suç işlenmesini önlemek gibi önleyici amaçlarla denetlenebildiği gibi, işlenmiş olan suçların soruşturma ve kovuşturmasında delil elde etmek gibi adli amaçlarla da denetlenebilmektedir. Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin adli amaçlı denetlenmesi tedbiri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “koruma tedbirleri” başlıklı dördüncü kısmının beşinci bölümünde yer alan 135. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. 135. maddenin itiraz konusu olan (1) numaralı fıkrasında, bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkânının bulunmaması durumunda, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla, şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespit edilebileceği, dinlenebileceği, kayda alınabileceği ve sinyal bilgilerinin değerlendirilebileceği belirtilerek, Cumhuriyet savcısı tarafından verilen kararların derhâl hâkim onayına sunulması ve hâkimin de kararını en geç yirmidört saat içinde vermesi gerektiği; sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbirin Cumhuriyet savcısı tarafından derhâl kaldırılacağı hükme bağlanmıştır. İtiraz konusu kural ile iletişimin adli amaçlı denetlenmesi tedbiri olarak, “iletişimin dinlenmesi ve kayda alınması”, “iletişimin tespiti” ve “sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi” tedbirleri sayılmış, ayrıca 135. maddenin (4) numaralı fıkrasında iletişimin denetlenmesinin bir diğer çeşidi olarak, “mobil telefonun yerinin tespiti” tedbirine yer verilmiştir. 14.2.2007 tarihli ve 26434 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Ceza Muhakemesi Kanununda Öngörülen Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Denetlenmesi, Gizli Soruşturmacı ve Teknik Araçlarla İzleme Tedbirlerinin Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik’in 4. maddesine göre; “Telekomünikasyon: İşaret, sembol, ses ve görüntü ile elektrik sinyallerine dönüştürülebilen her türlü verinin; kablo, telsiz, optik, elektrik, manyetik, elektromanyetik, elektro kimyasal, elektro mekanik ve diğer iletim sistemleri vasıtasıyla iletilmesi, gönderilmesi ve alınması, İletişimin dinlenmesi ve kayda alınması: Telekomünikasyon yoluyla gerçekleştirilmekte olan konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması ile diğer her türlü iletişimin uygun teknik araçlarla dinlenmesi ve kayda alınmasına yönelik işlemler, İletişimin tespiti: İletişimin içeriğine müdahale etmeden, iletişim araçlarının diğer iletişim araçlarıyla kurduğu iletişime ilişkin arama, aranma, yer bilgisi ve kimlik bilgilerinin tespit edilmesine yönelik işlemler, Sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi: İletişimin içeriğine müdahale niteliğinde olmayıp yetkili makamdan alınan karar kapsamında sinyal bilgilerinin iletişim sistemleri üzerinde bıraktığı izlerin tespit edilerek, bunlardan anlamlandırılan sonuçlar çıkarmak üzere gerçekleştirilen değerlendirme işlemleri”, Olarak tanımlanmıştır. Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin adli amaçla denetlenmesi tedbirine bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturma nedeniyle, 135. maddenin (6) numaralı fıkrasında sınırlı olarak sayılan suçların işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkânının bulunmaması durumunda, ancak hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı tarafından karar verilebilir. Cumhuriyet savcısı tarafından verilen kararlar derhâl hâkim onayına sunulur. Hâkim kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Bu sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbir Cumhuriyet savcısı tarafından derhâl kaldırılır. 135. maddenin (2) numaralı fıkrasına göre şüpheli veya sanığın tanıklıktan çekinebilecek kişilerle arasındaki iletişimi kayda alınamaz. Kayda alma gerçekleştikten sonra bu durumun anlaşılması halinde, alınan kayıtlar derhal yok edilir. Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 136. maddesi gereğince şüpheli veya sanığa yüklenen suç dolayısıyla müdafiin bürosu, konutu ve yerleşim yerindeki telekomünikasyon araçları hakkında, 135. madde hükmü uygulanamaz. 135. maddenin itiraz konusu olan (3) numaralı fıkrasına göre, birinci fıkra hükmü uyarınca verilen iletişimin denetlenmesi kararında, yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon numarası veya iletişim bağlantısını tespite imkân veren kodu, tedbirin türü, kapsamı ve süresi belirtilir. Tedbir kararı en çok üç ay için verilebilir; bu süre, bir defa daha uzatılabilir. Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hâkim bir aydan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilir. Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin adli amaçla denetlenmesi tedbirine ancak 135. maddedeki koşullar çerçevesinde başvurulabilir. Maddenin (7) numaralı fıkrası ile bu maddede belirlenen esas ve usuller dışında telekomünikasyon yoluyla iletişimin dinlenmesi ve kayda alınması açık bir şekilde yasaklanmıştır. B- Anayasa’ya Aykırılık Sorunu Başvuru kararında, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinin (1) numaralı fıkrasının, hakkında dinleme kararı verilen kişiyi arayan herkesin iletişiminin, bu kişiler hakkında verilmiş bir dinleme kararı bulunmamasına rağmen dolaylı olarak dinlenmesine olanak sağladığı; (3) numaralı fıkrasının, nihai bir sınırının bulunması gereken dinleme süresinin, bir defaya mahsus olmak üzere 3 aylığına uzatıldıktan sonra birer aylık sürelerle sınırsız bir şekilde uzatılmasına izin verdiği belirtilerek, itiraz konusu kuralların Anayasa’nın özel hayatın gizliliği hakkını düzenleyen 20. ve haberleşme hürriyetini düzenleyen 22. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Özel hayatın gizliliği hakkı, Anayasa’nın 20. maddesinde “Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz”; haberleşme özgürlüğü ise Anayasa’nın 22. maddesinde “Herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır” denilerek koruma altına alınmıştır. Özel hayatın korunması her şeyden önce bu hayatın gizliliğinin korunması, başkalarının gözleri önüne serilmemesi demektir. Kişinin özel hayatında yaşananların, yalnız kendisi veya kendisinin bilmesini istediği kimseler tarafından bilinmesini isteme hakkı, kişinin temel haklarından biridir ve bu niteliği nedeniyle insan haklarına ilişkin beyanname ve sözleşmelerde yer almış, tüm demokratik ülkelerin mevzuatlarında açıkça belirlenen istisnalar dışında devlete, topluma ve diğer kişilere karşı korunmuştur. Haberleşme özgürlüğü, kişinin kesintiye uğramadan ve sansür edilmeden başkalarıyla iletişim kurma hakkıdır. Bu özgürlük, çok daha geniş bir alanı kaplayan “özel hayatın” özel bir yönünü oluşturur. Dolayısıyla “haberleşmenin gizliliği” kavramı, özel hayatın gizliliği kavramı içinde değerlendirilmektedir. Modern toplumlarda diğer kişi haklarında olduğu gibi özel hayatın gizliliği ve haberleşme özgürlüğü de sınırsız bir hak niteliğinde değildir. Bazı hallerde bu haklara da müdahale edilmesi gerekebilmekte, kişiler de önemli nedenlerle yapılan bu müdahalelere katlanmak durumunda kalmaktadırlar. Anayasa’nın 20. maddesinin ikinci fıkrasında özel hayatın gizliliğine ve 22. maddesinin ikinci fıkrasında da haberleşme hürriyetine, ancak millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâkın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebeplerinden biri veya birkaçına bağlı olarak, usulüne göre verilmiş hâkim kararı ile ya da gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yine bu sebeplere bağlı olarak kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri ile müdahalede bulunulabileceği; kararın yetkili merci tarafından verilmesi halinde yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulması ve hâkimin de kararını kırksekiz saat içinde açıklaması gerektiği; aksi halde verilen kararın kendiliğinden kalkacağı hükme bağlanmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. maddesinin 1. fıkrasında da “Herkes özel hayatına, aile hayatına, konutuna ve haberleşmesine saygı gösterilmesi hakkına sahiptir” denilerek özel hayatın gizliliği ve haberleşme hürriyeti koruma altına alındıktan sonra, maddenin 2. fıkrasında “Bu hakkın kullanılmasına bir kamu otoritesinin müdahalesi, ancak ulusal güvenlik, kamu emniyeti, ülkenin ekonomik refahı, dirlik ve düzenin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için, demokratik bir toplumda zorunlu olan ölçüde ve yasayla öngörülmüş olmak koşuluyla söz konusu olabilir” denilerek bu haklara ancak fıkrada belirtilen koşullarla müdahalede bulunulabileceği ifade edilmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de kararlarında, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliği hakkına müdahale niteliğinde olduğunu belirterek, istisnai de olsa ulusal güvenliğin korunması, kamu düzeninin sağlanması ve suçların önlenmesi için haberleşmenin gizlice denetlenmesine olanak veren yasaların varlığını, tedbirin niteliği, kapsamı, süresi, tedbire başvurulmasını gerektiren sebepler, tedbirle ilgili emri veren, uygulayan ve denetleyen yetkili makamlar ve iç hukuk yollarının tanınması gibi konularda yeterli güvenceler içermeleri koşuluyla, demokratik bir toplumda zorunlu olabileceğini kabul etmektedir. (AİHM, Klass ve diğerleri/Almanya, 6.9.1978 T., No: 5029/71; Malone/Birleşik Krallık, 2.8.1984 T., No: 8691/79) 135. maddenin gerekçesinde telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin adli amaçla denetlenmesi tedbirinin, “uyuşturucu madde trafiğinde olduğu gibi başka suretle delilini bulma olanağının çok az olduğu suçları ve faillerini meydana çıkarmak gibi toplumsal bir ihtiyacı karşılamak” amacıyla kabul edildiği belirtilmektedir. Bu amacın Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerinde belirtilen sınırlama sebeplerinden “millî güvenlik”, “kamu düzeni”, “suç işlenmesinin önlenmesi” ve “başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması” sebeplerine uygun olduğu açıktır. Ayrıca 135. maddenin itiraz konusu (1) numaralı fıkrasında, tedbir kararının hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı tarafından verilebileceği, Cumhuriyet savcısı tarafından verilen kararın derhal hâkim onayına sunulması ve hâkimin de kararını en geç yirmidört saat içinde vermesi gerektiği, sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbirin Cumhuriyet savcısı tarafından derhâl kaldırılacağı kurala bağlanarak, yapılan düzenlemenin Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerinde yer alan özel hayatın gizliliğine ve haberleşme hürriyetine ancak hâkim kararı ile ya da gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yetkili kılınmış merciin yazılı emri ile müdahalede bulunulabileceği; kararın yetkili merci tarafından verilmesi halinde yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulması ve hâkimin de kararını kırksekiz saat içinde açıklaması gerektiği; aksi halde verilen kararın kendiliğinden kalkacağına ilişkin hükümlere uygunluğu sağlanmıştır. 135. maddenin itiraz konusu (3) numaralı fıkrasında ise tedbir kararının en çok üç ay için verilebileceği, bu sürenin bir defa daha uzatılabileceği; ancak örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hâkimin bir aydan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebileceği hükme bağlanmıştır. İtiraz konusu kural ile iletişimin denetlenmesi tedbirinin özel hayatın gizliliği ve haberleşme hürriyetine müdahale niteliği taşıması nedeniyle, tedbir en çok 3 aylık süre ile sınırlandırılmış, ihtiyaç duyulması halinde bu sürenin bir defa daha uzatılabilmesine olanak tanınmıştır. Ancak yasakoyucu, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda, bu suçların demokratik toplum düzeninin korunması bakımından oluşturdukları tehlikenin büyüklüğü, hiyerarşik bir örgüt yapısı içinde organize olarak işlenmeleri, süreklilik arz etmeleri ve suç ve suç faillerinin ortaya çıkarılmasındaki güçlükler gibi özellikleri göz önünde bulundurarak, gerekli görülmesi halinde bu sürenin hâkim kararıyla bir aydan fazla olmamak üzere müteaddit defalar uzatılabileceğini kabul etmiştir. Bu nedenle tedbir süresinin örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak müteaddit defalar uzatılmasına olanak sağlayan kuralın amacının da Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerinde belirtilen sınırlama sebeplerinden “millî güvenlik”, “kamu düzeni”, “suç işlenmesinin önlenmesi” ve “başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması” sebeplerine uygun olduğunda kuşku yoktur. Diğer taraftan tedbir süresinin uzatılmasına hâkim tarafından karar verilecek olması nedeniyle, itiraz konusu kuralda tedbire karar verecek merci koşulu bakımından da Anayasal bir sorun bulunmamaktadır. Anayasa’nın 13. maddesinde temel hak ve hürriyetlerin, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasa’nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabileceği ve bu sınırlamaların, Anayasa’nın özüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamayacağı belirtilmiştir. Çağdaş demokrasiler, temel hak ve özgürlüklerin en geniş ölçüde sağlanıp güvence altına alındığı rejimlerdir. Temel hak ve özgürlükleri büyük ölçüde kısıtlayan ve kullanılamaz hale getiren sınırlamalar hakkın özüne dokunur. Temel hak ve özgürlüklere getirilen sınırlamaların yalnız ölçüsü değil, koşulları, nedeni, yöntemi, kısıtlamaya karşı öngörülen kanun yolları gibi güvenceler hep demokratik toplum düzeni kavramı içinde değerlendirilmelidir. Bu nedenle, temel hak ve özgürlükler, istisnaî olarak ve ancak özüne dokunmamak koşuluyla demokratik toplum düzeninin gerekleri için zorunlu olduğu ölçüde ve ancak yasayla sınırlandırılabilirler. 135. maddenin itiraz konusu (1) ve (3) numaralı fıkraları incelendiğinde, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi tedbirine başvurulabilmesi için bazı zorunlu koşulların kabul edildiği görülmektedir. Buna göre (1) numaralı fıkrada, bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturma nedeniyle, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkânının bulunmaması durumunda, ancak şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla yapmış olduğu iletişimin, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla denetlenebileceği belirtilerek, tedbire başvurulması sıkı koşullara bağlanmıştır. Zira tedbire herhangi bir kişinin herhangi bir eylemi ya da işlemi nedeniyle değil, ancak şüpheli ya da sanık hakkında, bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturma nedeniyle başvurabilecek olması; suç işlendiğine dair “makul şüphe” yerine “kuvvetli şüphe” sebeplerinin aranması; başka türlü delil elde edilmesi imkânının bulunması halinde tedbire başvurulamayacak olması; tedbir kararının sadece hâkim ya da gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, daha sonra hâkim onayına sunulmak koşuluyla Cumhuriyet savcısı tarafından verilebilmesi, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi tedbirinin, özel hayatın gizliliği ve haberleşme özgürlüğünün özüne dokunmasını önleyen ve bu özgürlüklere ancak demokratik toplum düzeninin sürekliliği için zorunlu olduğu ölçüde müdahalede bulunulmasını sağlayan yasal güvencelerdir. 135. maddenin (3) numaralı fıkrasında da birinci fıkra hükmüne göre verilen tedbir kararında, yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon numarası veya iletişim bağlantısını tespite imkân veren kodu, tedbirin türü, kapsamı ve süresinin belirtileceği ifade edilerek, uygulanacak tedbirin yoruma gerek kalmayacak şekilde açık olmasını sağlayacak bilgilerin kararda yer alması koşulu getirilmiş; tedbir kararının en çok üç ay için verilebileceği, bu sürenin bir defa daha uzatılabileceği, ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, sürenin hâkim kararıyla bir aydan fazla olmamak üzere müteaddit defalar uzatılabileceği hükme bağlanarak, tedbir süresinin üst sınırı ve ihtiyaç duyulması halinde bu sürenin uzatılmasıyla ilgili esaslar belirlenmiştir. Buna göre, yasakoyucu telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi tedbirinin, özel hayatın gizliliği ve haberleşme hürriyetine müdahale niteliği taşıması nedeniyle tedbir süresinin üst sınırını altı ay olarak belirlemiş, ancak örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak bu sürenin bir aydan fazla olmamak üzere hâkim kararıyla müteaddit defalar uzatılabileceğini kabul etmiştir. Özellikle teknolojinin sağladığı olanaklardan yararlanarak kamu düzenini ağır bir şekilde ihlal eden ve demokratik toplum düzeninin sürekliliğini tehlikeye sokan örgütlü suçların ve faillerinin ortaya çıkarılmasına yönelik tedbirlerin nihai bir süre ile sınırlandırılmaması bu suçların niteliği dikkate alındığında Anayasal bir sorun oluşturmaz. Öte yandan tedbir süresinin uzatılmasına hâkim tarafından karar verilecek olması da özel hayatın gizliliği hakkı ve haberleşme hürriyetinin Anayasal çerçevede sınırlandırılması bakımından önemli bir güvence teşkil etmektedir. Diğer taraftan 135. maddenin itiraz konusu (1) numaralı fıkrasının, haklarında dinleme kararı verilmeyen üçüncü kişilerin dolaylı olarak dinlenmesine olanak sağlaması nedeniyle Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerine aykırı olduğu savı da yerinde değildir. İtiraz konusu kural ile iletişimin denetlenmesi kararının ancak şüpheli ya da sanık hakkında verilebileceği vurgulanmıştır. İletişimin denetlenmesi kapsamında başvurulan tedbirlerden en önemlisi, telefonların dinlenmesi ve görüşmelerin kaydedilmesidir. Dinleme kararı her ne kadar şüpheli ya da sanık hakkında verilmiş olsa da telefonla yapılan iletişimin, en az iki kişi arasında gerçekleştiği dikkate alındığında, uygulamada iletişimi yasal olarak dinlenen kişi ile iletişim kuran üçüncü kişilerin iletişimlerinin de dolaylı olarak dinlenmesi kaçınılmaz olmaktadır. İletişimin denetlenmesi tedbirine başvurulmasını gerektiren suçların niteliği, özellikle örgütlü suçların organize bir şekilde işlenmesi dikkate alındığında, iletişiminin dinlenmesine ve kayda alınmasına karar verilen şüpheliyi/sanığı arayan kişi ya da kişilerle, şüpheli/sanık arasındaki iletişimin, tamamen özel hayatı ilgilendirdiğinin ve suçla ilgisi olmadığının, dinleme sırasında bir anda tespit edilmesi mümkün değildir. Ayrıca bu görüşmelerin kolluk kuvvetleri tarafından değerlendirilerek özel hayatın gizliliği kapsamında kaldığı gerekçesiyle kayda alınmaması, delillerin bizzat Cumhuriyet savcısı ya da hâkim tarafından maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasını engelleyebilir. Suçla ilgisi olmayan üçüncü kişilere ait görüşmelerin dinlenmesi ve kaydedilmesiyle ortaya çıkan bu durumun telafisi, bu görüşmelerin ancak Cumhuriyet savcısı ya da hâkim tarafından değerlendirilmesinden sonra, suçla ilgisi olmadıklarının tespit edilerek imhasına karar verilmesi ile mümkün olacaktır. Bu nedenle, haklarında dinleme kararı verilmeyen üçüncü kişilerin iletişimlerinin dolaylı olarak dinlenmesi, itiraz konusu kuraldan değil, iletişimin dinlenmesi tedbirinin uygulanmasıyla ilgili bir zorunluluktan kaynaklanmaktadır. Açıklanan nedenlerle itiraz konusu kurallar Anayasa’nın 13., 20. ve 22. maddelerine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir. Bu görüşe Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Mehmet ERTEN, Fettah OTO ve Zehra Ayla PERKTAŞ katılmamışlardır. VI- SONUÇ 4.12.2004 günlü, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinin; 1- 25.5.2005 günlü, 5353 sayılı Kanun’un 17. maddesiyle değiştirilen (1) numaralı fıkrasının Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE, 2- (3) numaralı fıkrasının; a- Birinci ve ikinci cümlelerinin Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE, b- 5353 sayılı Kanun’un 17. maddesiyle eklenen son cümlesinin Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE, Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Mehmet ERTEN, Fettah OTO ile Zehra Ayla PERKTAŞ’ın karşıoyları ve OYÇOKLUĞUYLA, 18.5.2011 gününde karar verildi. Başkan Haşim KILIÇ Başkanvekili Osman Alifeyyaz PAKSÜT Başkanvekili Serruh KALELİ Üye Ahmet AKYALÇIN Üye Mehmet ERTEN Üye Fettah OTO Üye Serdar ÖZGÜLDÜR Üye Zehra Ayla PERKTAŞ Üye Recep KÖMÜRCÜ Üye Alparslan ALTAN Üye Burhan ÜSTÜN Üye Engin YILDIRIM Üye Nuri NECİPOĞLU Üye Celal Mümtaz AKINCI Üye Hicabi DURSUN Üye Erdal TERCAN KARŞIOY YAZISI 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 135. maddesinin (3) numaralı fıkrasının 5353 sayılı Kanun’un 17. maddesiyle eklenen son cümlesinde, iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması tedbirinin üç ay için öngörülen ve aynı süre için bir kez uzatılabilen toplam altı aylık süresinin, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, bir aydan fazla olmamak üzere müteaddit defalar uzatılabileceği öngörülmektedir. CMK’nun (6) numaralı fıkrasında bu tedbire hangi suçların soruşturması ve kovuşturması ile ilgili olarak başvurulabileceği tahdidi olarak sayılmıştır. Bu suçların bazılarının bireysel olarak işlenmesi mümkün olduğu gibi, hepsinin aynı zamanda örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmesi de mümkündür. Bu nedenle itiraz konusu kuralla öngörülen birer aylık sürelerle müteaddit defalar uzatmaların, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiği şüphesinin varlığı halinde (6) numaralı fıkrada sayılan bütün suçlar için geçerli olacağı anlaşılmaktadır. İtiraz konulu kuralın kabulünden evvelki şekliyle CMK’nun 135. maddesinin (3) numaralı fıkrasında, aynı maddenin (6) numaralı fıkrasında sayılan bütün suçlar için iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması tedbirinin uygulanabileceği ancak bunun azami altı aylık bir süre ile sınırlanacağı öngörülmüşken, itiraz konusu kuralla bu sınır kaldırılmış ve tedbir, süresiz uygulanabilecek hale getirilmiştir. Kurala yapılan itirazda Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerine dayanılmıştır. Anayasa’nın 20. maddesinde “özel hayatın gizliliği” düzenlenmiş, bu bağlamda herkesin özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahip olduğu, özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamayacağı belirtilmiştir. Anayasa’nın 22. maddesinde yer alan “haberleşme hürriyeti” çerçevesinde de haberleşmenin gizliliğinin esas olduğu öngörülmüştür. Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerinde bu özgürlüklerin sınırlama sebepleri birbirine paralel olarak düzenlenmiştir. Bu sınırlama sebepleri “milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlakın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması” olarak belirlenmiştir. Anayasa’nın 13. maddesi gereğince, diğer temel hak ve özgürlüklerde olduğu gibi, özel hayatın gizliliğine ve haberleşme özgürlüğüne yapılacak sınırlamalar bunların “özlerine dokunmaksızın yalnızca … ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve kanunla” yapılabilecek, ayrıca “anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin … gereklerine ve ölçülülük ilkesine” aykırı olamayacaktır. Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerinde yer alan temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırma nedenleri arasında “suç işlenmesinin önlenmesi” sayılmakla birlikte, soruşturma ve kovuşturma amaçlarıyla delil toplanması sayılmamıştır. Bu nedenle, örgütlü suçlar ve özellikle terör örgütlerinin toplum için yarattığı tehdit karşısında, Anayasa’da açıkça yazılmamakla beraber bir bakıma zorlama ile Anayasal sınırlandırma nedenleri arasına sokulan soruşturma ve kovuşturma zorunlulukları da tam demokratik ve özgür bir toplumda geçerli olmamalıdır. Ancak özel hayatın gizliliğine ve haberleşme özgürlüğüne ağır bir müdahale olan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması tedbirinin tamamen ucu açık ve süresiz bir hale gelmesine yol açan iptal istemine konu kural tam bir ölçüsüzlük örneği olup Anayasa’ya açıkça aykırıdır. Anayasa’nın 36. maddesinde adil yargılanma hakkı düzenlenmiştir. Adil yargılanma hakkının soruşturma ve kovuşturmaların makul sürede sonuçlandırılmasını öngördüğü, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Türkiye’yi mahkum eden pek çok içtihadında vurgulanmıştır. Soruşturma ve kovuşturma sürelerinin uzunluğundan sağduyu ve vicdan sahibi pek çok siyasetçi ve hukuk adamı da şikayetçidir. Gerçekten de ülkemizde 30 yılda bile sonuçlandırılamayan ve ancak zamanaşımıyla düşen ceza davaları dünyada az rastlanan örnekler olarak karşımızda durmaktadır. Ancak bu duruma bugüne kadar bir çözüm bulunamamıştır. Bu olgu, iptal istemine konu tedbirin soruşturma ve kovuşturma süresince yürürlükte kalabilecek olmasının yarattığı sakıncaları daha da derinleştirmekte, Anayasa’ya aykırılığı daha da çarpıcı bir biçimde ortaya koymaktadır. Öte yandan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması tedbirine yaygın surette başvurulmasına karşılık bu yolla ele geçen, çoğu işlenen suçla ilgili olmayan, sanık veya şüphelinin dışındaki üçüncü kişiler arasında geçen iletişim kayıtlarının yasal gereklere aykırı olarak uluorta dağıtılması, basında ve medyada veya internet ortamında tedavül ettirilmesi, kişi onurunu zedeleyen, demokratik ve özgür bir toplumda asla olmaması gereken olgulara yol açmış, toplumsal bir travma yaratmıştır. CMK’nun 135. maddesinde yer alan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kaydı tedbirinin uygulanabileceği haller yine aynı maddede gösterilmiş, bu bağlamda maddenin (1) numaralı fıkrasında “suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı” ve “başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması” koşulları getirilmiştir. Buna göre, tedbire başvurulması için arama, elkoyma, tanık ifadesi gibi deliller bulunabildiği sürece bu tedbire başvurulamayacağı gibi, basit şüphe hatta “makul şüphe” dahi yeterli olmayacak, “kuvvetli şüphe” sebepleri aranacaktır. Yasakoyucu, maddenin orijinal şeklinde hak ve özgürlükler ile suçların cezasız kalmaması ihtiyacı arasındaki bir denge kurmak amacıyla bir yandan bu tedbiri ağır koşullara bağlamış diğer yandan da uzatma dahil altı aylık bir süreyle sınırlamıştır. Ancak itiraz konusu kuralla yapılan değişiklik bu dengeyi Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerindeki hak ve özgürlükler aleyhine tamamen bozmuş, maddenin (3) numaralı fıkrasındaki toplam altı aylık süre sınırlamasını anlamsız hale getirmiştir. Tedbirin birer aylık sürelerle müteaddit defalar uzatılmasında otomatik olarak ve birbirinin aynı gerekçeler kullanılmasına engel bir durum bulunmadığı gözetildiğinde, her uzatmanın birer aylık müddete bağlanmasının geçerli bir güvence oluşturamayacağı açıktır. Özel hayatın gizliliğine ve haberleşme özgürlüğüne ciddi bir müdahale olan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kaydı tedbirinin on yıllara varan soruşturma ve kovuşturmalar boyunca sürdürülebilmesinin, Anayasa’nın 13. maddesinin öngördüğü anlamda demokratik toplum gereklerine aykırı olmayan ve ölçülü bir önlem olarak kabulüne imkan yoktur. Binlerce kişinin temel hak ve özgürlüklerinin süresiz olarak ihlalini delil bulma zorunluluğuyla açıklamak ve bunun demokratik toplum gereklerine uygunluğunu veya ölçülülüğünü ileri sürmek olanaklı değildir. Bu nedenlerle kuralın iptali gerekir. Başkanvekili Osman Alifeyyaz PAKSÜT KARŞIOY GEREKÇESİ 4.12.2004 günlü, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinin itiraz konusu kuralın (3) fıkrasının ikinci cümlesinde “Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hâkim bir aydan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilir” denilmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinde, bir suç nedeniyle yürütülen soruşturma ya da kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphelerin varlığı ve başka suretle de delil elde edilmesi olanağı bulunmadığı takdirde, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespit edilerek kayda alınabileceği ve sinyal bilgilerinin değerlendirilebileceği, iletişimin tespiti için verilmesi gereken sürenin en çok üç ay olacağı ve bir defa uzatılabileceği, sadece örgütlü suçlarla ilgili olarak bu sürenin bir aydan fazla olmamak üzere müteaddit defalar uzatılabileceği öngörülmektedir. Anayasa’nın, 22. maddesinin birinci fıkrasında “Herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır” denildikten sonra, ikinci fıkrasında milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlakın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebeplerinden biri veya birkaçına bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça haberleşmenin engellenemeyeceğine ve gizliliğine dokunulamayacağına işaret edilmiş, 13. maddesinde de “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz” denilmiştir. Buna göre, haberleşme hürriyetinin sınırsız bir biçimde kullanılamayacağı görülmekte ise de yasa koyunun, bu sınırlamaları getirirken Anayasa’nın 13. maddesinde öngörülen demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olmama koşulunu gözeterek takdir yetkisini kullanması gerekir. İtiraz konusu (3) fıkranın ikinci cümlesinde yer alan kuralda, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülen hallerde, hâkim kararıyla sürenin bir aydan fazla olmamak üzere müteaddit defalar uzatılmasına karar verilebileceğine işaret edilerek, kişinin bir süre ile bağlı olmaksızın devamlı olarak dinlenmesine imkân vermekte ve onun haberleşme hürriyetini ölçüsüz biçimde sınırlayarak, bu hakkını kullanamaz hale getirmektedir. Bu durum, haberleşme hürriyetinin özüne zarar verdiği gibi, Anayasa’nın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine de aykırılık oluşturmaktadır. Bu nedenle kural, Anayasa’nın 13. ve 22. maddelerine aykırı olduğundan iptali gerektiği düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyoruz. Üye Mehmet ERTEN Üye Fettah OTO KARŞIOY GEREKÇESİ 4.12.2004 günlü 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinin, 25.5.2005 günlü 5353 sayılı Kanun’un 17. maddesi ile değiştirilen (1) numaralı fıkrası ile (3) numaralı fıkrasında şöyle denilmektedir. (1-) Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması durumunda, hakim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi tespit edilebilir, dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir. Cumhuriyet savcısı kararını derhal hakimin onayına sunar ve hakim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hakim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbir Cumhuriyet savcısı tarafından derhal kaldırılır. (3-) Birinci fıkra hükmüne göre verilen kararda, yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon numarası veya iletişim bağlantısını tespite imkan veren kodu, tedbirin türü, kapsamı ve süresi belirtilir. Tedbir kararı en çok üç ay için verilebilir; bu süre, bir defa daha uzatılabilir. (Ek cümle: 25.5.2005/5353-17 md.) Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hakim bir aydan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilir. Buna göre; iptali istenilen maddenin (6) numaralı fıkrasında sayılan “katolog suçlar” yönünden adli soruşturma ve kovuşturmada iletişimin tesbiti, kayda alınması tedbirinin uygulanması usulü düzenlenmektedir. Dolayısıyla adli amaçlı iletişimin denetlenmesi yoluyla elde edilen bilgilerin yargılamada delil olarak kabul edilip edilmeyeceği konusu ayrı bir konudur. Nitekim bu konuda gerek karşılaştırmalı hukukta, gerekse yargı kararlarında farklı değerlendirmeler bulunmaktadır. Anayasa’nın 13. maddesinde “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasa’nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasa’nın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.” denilmiştir. Anayasa Mahkemesinin yerleşik içtihatlarında vurgulandığı üzere, bir temel hakkın veya hürriyetin sınırlandırılması için başvurulan araçların amaca elverişliliği, istenilen sonuca başka türlü ulaşılıp ulaşılamayacağı ve sınırlama önleminin ölçülü olup olmadığı yapılan sınırlamanın Anayasa’ya uygunluğunu belirleyen başlıca ölçütlerdir. Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada adli amaçlı iletişimin dinlenmesi tedbiri, Anayasa’nın 20. maddesinde yer alan “özel hayatın gizliliği” ve 22. maddesinde yer alan “haberleşme hürriyeti”ne getirilmiş bir sınırlamadır. Bu nedenle “iletişimin tesbiti dinlenmesi ve kayda alınması “ konusunu düzenleyen yasa hükümleri, Anayasa’nın ilgili maddelerindeki sınırlama nedenlerini gözetmek zorunda olduğu gibi, 13. maddesinde belirlenen genel ilkelere de uygun olmalıdır. İtiraza konu kuralın (3) numaralı fıkrasının son cümlesinde; “Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hakim bir aydan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilir.” denilmek suretiyle; herhangi bir süre kaydı getirilmeksizin süresiz iletişimin tesbiti, dinlenmesi ve kayda alınması yetkisi verilmiş olup, bunun zorunlu ve ölçülü olduğundan söz edilemez. Kaldı ki böyle bir düzenlemenin keyfi uygulamalara yol açarak temel hak ve hürriyetleri ölçüsüz olarak sınırlandırmak suretiyle, hakkın özünü zedeleyeceği de açıktır. Bu nedenle, 4.12.2004 günlü 5271 sayılı Kanun’un 135. maddesinin (3) numaralı fıkrasına 25.5.2005 günlü 5353 sayılı Yasa’nın 17. maddesi ile eklenen “Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde, hakim bir aydan fazla olmamak üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilir.” cümlesinin, Anayasa’nın 13., 20. ve 22. maddelerine aykırı olduğu ve iptali gerektiği düşüncesiyle çoğunluk kararına katılmıyorum. Üye Zehra Ayla PERKTAŞ [R.G. 18 Şubat 2012 – 28208] —— • —— Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2010/10 Karar Sayısı : 2011/110 Karar Günü : 30.6.2011 İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi İTİRAZIN KONUSU : 19.3.1969 günlü, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinin, 23.1.2008 günlü, 5728 sayılı Yasa’nın 329. maddesiyle değiştirilen üçüncü fıkrasının “anonim şirketler” yönünden, Anayasa’nın 2., 10., 20., 38. ve 48. maddelerine aykırılığı savıyla iptaline karar verilmesi istemidir. I- OLAY Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tebliğ edilen idari yaptırım kararına karşı yapılan itirazda, itiraz konusu kuralların Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varan Mahkeme, iptali için başvurmuştur. II- İTİRAZIN GEREKÇESİ Başvuru kararının gerekçe bölümü şöyledir: “1- Anayasanın 2. maddesinde yeralan hukuk devleti ilkesinin gereği olarak özellikle kanunda ceza yaptırımına bağlanan eylemlerin kapsamının açık ve net olarak düzenlenmesi ve tereddüt oluşturmaması gerekmektedir, iptali istenen madde ile getirilen sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu kapsamı açık ve net değildir. 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 35. maddesinde yalnız avukatların yapacağı işler olarak hukuki danışmanlık hizmeti, dava ve iş takip hizmeti belirlenmiş olup anılan yasa maddesinin zorunlu sözleşmenin hangi hizmeti veya hizmetleri kapsayacağı açık ve net olarak belirlenmemiştir.Yasal düzenlemede, düzenleniş şekli ve düzenleme öncesi cümle dikkate alındığında anonim şirketin açtığı ve hakkında açılan davada avukat sözleşmesi zorunluluğu öngörüldüğü izlenimi vermekte ise de, uygulamada danışmanlık hizmeti sözleşmesi yapılması istenmekte ve bu şekilde uygulama yapılmaktadır. İptali istenen yasa maddesinde sözleşme konusu hizmetin niteliği belirtilmemiş olması farklı yorum ve uygulamaya yolaçmakta hukuki kargaşa ve karmaşaya sebebiyet vermektedir. Özel hukuka ilişkin ve sözleşme özgürlüğü kapsamında bulunan tarafların özgür iradeleri ile yapmaları veya yapmamaları gereken bir hukuki ilişkinin kanunla zorunlu tutularak yaptırıma bağlanması ve bu düzenlemenin de kapalı ifadeler ile uygulamada karmaşa oluşturacak şekilde yapılması öncelikle Anayasanın 2. maddesi düzenlenen hukuk devleti ilkesine aykırıdır. 2- İptali istenen kanun hükmü ile, sermayesi belli bir miktarı geçen anonim şirketler için sözleşmeli avukatlık zorunluluğu getirilmesi, diğer şirketler için benzer düzenleme getirilmemiş olması Anayasanın 10. maddesindeki eşitlik ilkesine aykırıdır. 3- Anayasanın 48. maddesinde sözleşme özgürlüğü düzenlenmiş olup sözleşme özgürlüğü, özel hukuktaki irade özerkliği ilkesinin Anayasaya yansıması olup özel hukuk alanında kişilerin yasal sınırlar içerisinde istedikleri hukuki sonuca bu yoldaki iradelerini yeterince açığa vurarak istedikleri sonuca ulaşabilmelerini ifade etmektedir. Bu anlamda bir grup anonim şirket için belli meslek grubu mensupları ile sözleşme zorunluluğu getirilmesi ve uyulmaması halinde idari para cezası yaptırımı öngörülmesi sözleşme özgürlüğüne müdahale niteliğindedir. Sermayesi belli bir miktarı aşan anonim şirketler zorunluluk olması bile avukat ile sözleşme yapmakta kendilerini davalarda avukat vasıtası ile temsil ettirmektedir. Bu kanun hükmüne dayanılarak Avukatlık Kanunu Yönetmeliğinde yapılan değişiklik ile, sözleşmenin ne şekilde yapılacağı, hangi şartları ihtiva edeceği, anlaşmazlık durumunda ne şekilde çözümleneceğine dair sözleşmeye konacak hükümler belirlenerek yazılı sözleşme ile serbest meslek makbuzunun baroya verilmesi gibi hususlara yer verilmiştir. HUMK, CMUK gibi temel usul yasalarında dahi temsil için avukatın herhangi bir makama sözleşmenin verilmesi öngörülmemiş ve vekaletnamenin verilmesi yeterli görülmüş iken bu yasa hükmü ile Avukat ile müvekkili arasında ticari sır niteliğinde bulunan sözleşmenin sır olmaktan çıkarılarak hiç gerekmediği halde sözleşmenin bir yerlere verilmesinin öngörülmesi hem sözleşme özgürlüğüne hem de Anayasanın 20. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliği ilkesine aykırıdır. 4- İptali istenen yasa maddesinde düzenlenen eylemin yaptırımının 4857 sayılı oluşturulmuş Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirlediği asgari ücrete endekslenmiş olması Anayasanın 38/3. maddesinde konulan ceza ve ceza yaptırımı yerine geçen güvenlik tedbirlerinin yasayla düzenlenmesi ilkesine aykırıdır. SONUÇ VE TALEP:Yukarıda Anayasa’ya aykırılık nedenlerini ayrıntılı olarak belirttiğimiz 1136 sayılı Kanunun 35/3. maddesinin mahkememizde görülen davanın Anonim Şirketler ile ilgili olması nedeniyle anonim şirketler ile sınırlı olarak İPTALİNE karar verilmesini saygı ile arz ederim. 22.01.2010” III- YASA METİNLERİ A- İtiraz Konusu Yasa Kuralları 19.3.1969 günlü, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinin, 23.1.2008 günlü, 5728 sayılı Yasa’nın 329. maddesiyle değiştirilen üçüncü fıkrası şöyledir: “Dava açmaya yeteneği olan herkes kendi davasına ait evrakı düzenleyebilir, davasını bizzat açabilir ve işini takip edebilir. Ancak, Türk Ticaret Kanununun 272 nci maddesinde ön görülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan anonim şirketler ile üye sayısı yüz veya daha fazla olan yapı kooperatifleri sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorundadır. Bu fıkra hükmüne aykırı davranan kuruluşlara Cumhuriyet savcısı tarafından sözleşmeli avukat tayin etmedikleri her ay için, sanayi sektöründe çalışan onaltı yaşından büyük işçiler için suç tarihinde yürürlükte bulunan, asgarî ücretin iki aylık brüt tutarı kadar idarî para cezası verilir.” B- Dayanılan Anayasa Kuralları Başvuru kararında Anayasa’nın 2., 10., 20., 38. ve 48. maddelerine dayanılmıştır. IV- İLK İNCELEME Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 8. maddesi uyarınca, Haşim KILIÇ, Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Sacit ADALI, Fulya KANTARCIOĞLU, Ahmet AKYALÇIN, Mehmet ERTEN, Fettah OTO, Serdar ÖZGÜLDÜR, Şevket APALAK, Serruh KALELİ ve Zehra Ayla PERKTAŞ’ın katılımlarıyla 25.2.2010 gününde yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine, OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir. V- ESASIN İNCELENMESİ Başvuru kararı ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, itiraz konusu yasa kuralları, dayanılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Başvuru kararında, itiraz konusu fıkra ile Türk Ticaret Kanunu’nun 272. maddesinde belirtilen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan anonim şirketlerin, aksine davrananların idari para cezası ile cezalandırılacakları belirtilerek, avukatlık sözleşmesi yapmaya zorlanmalarının ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinde yalnız avukatların yapacağı işlerin hukuki danışmanlık ile dava ve iş takip hizmetleri olarak belirlenmesi karşısında, anonim şirketler için getirilen sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğunun kapsamının açık bir şekilde belirlenmemesinin, Anayasa’nın 2. maddesinde düzenlenen hukuk devletine ve 48. maddesinde düzenlenen sözleşme özgürlüğüne; bu zorunluluğun sadece esas sermayesi belirlenen miktarı geçen anonim şirketler için getirilmiş olmasının Anayasa’nın 10. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesine; idari para cezasının miktarının Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirlenen asgari ücrete endekslenmiş olmasının Anayasa’nın 38. maddesinde düzenlenen ceza ve ceza yaptırımı yerine geçen güvenlik tedbirlerinin yasayla düzenlenmesi ilkesine; ayrıca Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Kanunu Yönetmeliği’nde itiraz konusu fıkraya dayanılarak yapılan değişiklik ile avukatlık sözleşmenin ne şekilde yapılacağına, hangi şartları ihtiva edeceğine, sözleşmeden doğan anlaşmazlıkların nasıl çözümleneceğine ve yazılı sözleşme ile serbest meslek makbuzunun baroya verilmesi gerektiğine dair hükümlere yer verilerek avukat ile müvekkili arasında ticari sır niteliğinde bulunan sözleşmenin sır olmaktan çıkarılmasının, sözleşme özgürlüğüne ve Anayasa’nın 20. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliği ilkesine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinin itiraz konusu üçüncü fıkrasında dava açmaya yeteneği olan herkesin kendi davasına ait evrakı düzenleyebileceği, davasını bizzat açabileceği ve işini takip edebileceği belirtildikten sonra, Türk Ticaret Kanunu’nun 272. maddesinde öngörülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan anonim şirketlerin sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorunda oldukları, bu zorunluluğa uymayan kuruluşlara Cumhuriyet savcısı tarafından sözleşmeli avukat tayin etmedikleri her ay için, sanayi sektöründe çalışan onaltı yaşından büyük işçiler için suç tarihinde yürürlükte bulunan asgarî ücretin iki aylık brüt tutarı kadar idarî para cezası verileceği hükme bağlanmıştır. 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nu 269. ve devamı maddelerinde düzenlenen anonim şirket, en az beş kişinin belli bir iktisadi gaye ve konu ile uğraşmak üzere bir unvan altında kurdukları, esas sermayesi belirli ve paylara bölünmüş, borçlarından dolayı yalnız mameleki ile sınırlı sorumlu ve ortaklarının sorumluluğu yüklendikleri sermaye payları ile sınırlandırılmış bulunan, hak ehliyeti işletme konusu ile sınırlı, tüzel kişiliğe sahip bir ticaret şirketidir. Küçük sermaye birikimlerini büyük malî, ticarî ve sanayi kuruluşlar durumunda toplayan anonim şirketler, günümüzde en önemli iktisadî ve sosyal müesseseler arasında yer almışlardır. Bünyelerinde pay sahiplerine, şirket çalışanlarına, şirket alacaklılarına ve topluma ait birbiriyle çatışan farklı çıkarları barındıran anonim şirketler, sağladıkları büyük sermayelerle, sınırlı sorumluluğun ve tüzelkişi olmanın verdiği olanaklardan da yararlanarak, önemli girişimler gerçekleştirmişler ve ülkelerinin kalkınmalarında yararlı olmuşlardır. Bu bakımdan özelikle esas sermayesi büyük olan anonim şirketlerin, bünyelerinde barındırdıkları farklı çıkarlar arasında denge kurulabilmesi ve halkın bu şirket türüne olan güveninin sarsılmaması için kârlılık ve çağdaş işletmecilik esaslarına uygun olarak verimli biçimde çalıştırılmaları büyük önem taşımaktadır. Anonim şirketlerin çok sayıda ortağı ilgilendiren faaliyetleri, bu kuruluşların toplumda pay sahibi ve yatırımcı kitlesini, çalışanları ve üretilen mal ve hizmetlerin pazarlandığı piyasayı aşan sosyal ve ekonomik etkiler oluşturmalarına yol açmıştır. Anayasa’nın çeşitli maddelerinde yer alan, “...kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak...” (madde 5), “...Devlet, özel teşebbüslerin milli ekonominin gereklerine ve sosyal amaçlara uygun yürümesini, güvenlik ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacak tedbirleri alır (madde 48); ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı... planlamak....” (madde 166); Devlet, para, kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır...” (madde 167); şeklindeki hükümler, Devletin ekonomik hayatın işleyişini düzenlemek ve gerektiğinde bu alana müdahalede bulunmakla görevli kılındığını ortaya koymaktadır. İtiraz konusu fıkranın ikinci cümlesi ile Türk Ticaret Kanunu’nun 272. maddesinde öngörülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan anonim şirketlerin sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorunda oldukları belirtilerek, esas sermayesi belli büyüklüğe ulaşmış anonim şirketlerin, kurumsal varlıklarını bünyelerinde barındırdıkları farklı çıkarlar arasında adil bir denge kurarak devam ettirebilmeleri için başlangıçtan itibaren yaptıkları her türlü işlemin daha sonra hukuki uyuşmazlığa yol açmayacak şekilde, sağlam bir hukuk temelinde yapılması ve bu şekilde kârlılık ve çağdaş işletmecilik esaslarına uygun olarak verimli biçimde çalıştırılabilmeleri amaçlanmıştır. Başvuru kararında itiraz konusu kural ile getirilen avukat bulundurma zorunluluğunun kapsamının açık ve net olarak belirlenmediği ileri sürülmekte ise de, itiraz konusu kuralın gerekçesinde yargı önüne giden uyuşmazlıkların büyük bir kısmının hukukî ilişki kurulurken gerekli özenin gösterilmeme- sinden kaynaklandığı belirtildiğinden, yapılan düzenleme ile anonim şirketlerin sadece taraf oldukları davalarda değil, hukuki uyuşmazlık doğmadan önce de avukat bulundurarak, avukatın hukuki yardımından yararlanmalarının amaçlandığı anlaşılmaktadır. Anayasa’nın 10. maddesinde herkesin, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğu belirtilmiştir. Eşitlik ilkesinin amacı, hukuksal durumları aynı olanların kanunlarca aynı işleme bağlı tutulmalarını sağlamak ve kişilere kanun karşısında ayırım yapılmasını ve ayrıcalık tanınmasını önlemektir. Bu ilkeyle, aynı durumda bulunan kimi kişi ve topluluklara ayrı kurallar uygulanarak kanun karşısında eşitliğin çiğnenmesi yasaklanmıştır. Bu ilke ile eylemli değil hukuksal eşitlik öngörülmektedir. Kanun önünde eşitlik, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı tutulacağı anlamına gelmez. Durum ve konumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları gerekli kılabilir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar farklı kurallara bağlı tutulursa Anayasa’nın öngördüğü eşitlik ilkesi zedelenmiş olmaz. Yasal unsurları açısından aynı yapısal özelliklere sahip olmakla birlikte, esas sermayeleri büyük miktarlara ulaşan anonim şirketler, sosyal ve ekonomik hayattaki işlevleri bakımından diğerlerine göre farklılık arz etmektedir. Bu nedenle toplumun sosyal ve ekonomik düzenini önemli ölçüde etkileyebilecek büyüklüğe sahip olan anonim şirketlerin işlevlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirebilmeleri için kamu otoritesi tarafından bu şirketlerin faaliyetlerine diğerlerine göre farklı şekillerde müdahale edilebilmektedir. Yasakoyucu itiraz konusu kural ile anonim şirketlerin işlevlerinin farklılaşmasına yol açan sermaye miktarının sınırını “Türk Ticaret Kanunu’nun 272. maddesinde ön görülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazlası” olarak takdir etmiştir. Bu kapsamda esas sermayesi bu miktar ya da üzerinde olan anonim şirketler ile esas sermayesi bu miktardan az olan anonim şirketler, toplumun sosyal ve ekonomik düzenini etkileyecek işlevsel özelliklere sahip olmaları bakımından aynı hukuksal konumda bulunmadıklarından, bunlara farklı kurallar uygulanması eşitlik ilkesine aykırılık oluşturmaz. Yasakoyucunun ceza alanında yasama yetkisini kullanırken Anayasa’nın temel ilkelerine ve ceza hukukunun ana kurallarına bağlı kalmak koşuluyla, toplumda belli eylemlerin suç sayılıp sayılmaması, suç sayılırsa hangi tür ve ölçüdeki ceza yaptırımıyla karşılanmaları gerektiği, hangi durum ve davranışların ağırlaştırıcı ya da hafifletici öge olarak kabul edileceği konularında takdir yetkisi vardır. Bu yetki, idari yaptırımlar bakımından da geçerlidir. Anayasa’nın 38. maddesinde “…Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur…” denilerek suç ve cezanın yasallığı ilkesine yer verilmiştir. Bu ilkenin zorunlu sonuçlarından biri de belirlilik ilkesidir. Hukuk devletinin temel ilkelerinden biri olan belirlilik ilkesi, suçun unsurlarının ve verilecek cezanın tereddüde yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir, nesnel, makul bir düzeyde öngörülebilecek ve keyfi uygulamalara yol açmayacak biçimde belirlenmiş olmasını gerektirir. İtiraz konusu fıkranın üçüncü cümlesi ile sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğuna uymayan anonim şirketlere verilecek idari para cezasının miktarı, sözleşmeli avukat tayin etmedikleri her ay için sanayi sektöründe çalışan onaltı yaşından büyük işçiler için suç tarihinde yürürlükte bulunan asgarî ücretin iki aylık brüt tutarı olarak belirlenmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 39. maddesinde asgari ücretin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca Asgari Ücret Tespit Komisyonu aracılığı ile en geç iki yılda bir belirleneceği, Komisyon kararlarının kesin olduğu ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe gireceği belirtilmiştir. İptali istenen Yasa kuralı uyarınca, sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğuna uymayan anonim şirketlere verilecek idari para cezasının hesabında, sanayi sektöründe onaltı yaşından büyük işçiler için belirlenen yürürlükteki asgarî ücretin iki aylık brüt tutarı esas alınacağından, kişiye suç işlediği zaman o suç için öngörülen ceza, suç gününden önce belir- lenmiştir. Bu nedenle kuralın cezaların yasallığı ilkesine ve Anayasa’nın 38. maddesine aykırı bir yönü bulunmamaktadır. Başvuru kararında Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Kanunu Yönetmeliği’nde itiraz konusu fıkraya dayanılarak yapılan değişiklik ile avukatlık sözleşmenin ne şekilde yapılacağına, hangi şartları ihtiva edeceğine, sözleşmeden doğan anlaşmazlıkların nasıl çözümleneceğine ve yazılı sözleşme ile serbest meslek makbuzunun baroya verilmesi gerektiğine dair hükümlere yer verilerek avukat ile müvekkili arasında ticari sır niteliğinde bulunan sözleşmenin sır olmaktan çıkarılmasının, hem sözleşme özgürlüğüne hem de Anayasa’nın 20. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliği ilkesine aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de, Anayasa Mahkemesinin yönetmeliklerin Anayasa’ya uygunluğunu denetleme görevi bulunmadığından, ileri sürülen aykırılık nedenleri inceleme konusu yapılmamıştır. Açıklanan nedenlerle itiraz konusu kurallar Anayasa’nın 2., 10., 38. ve 48. maddelerine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir. VI- SONUÇ 19.3.1969 günlü, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinin, 23.1.2008 günlü, 5728 sayılı Kanun’un 329. maddesiyle değiştirilen üçüncü fıkrasının “anonim şirketler” yönünden, Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE, 30.6.2011 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi. Başkan Haşim KILIÇ Başkanvekili Osman Alifeyyaz PAKSÜT Başkanvekili Serruh KALELİ Üye Ahmet AKYALÇIN Üye Mehmet ERTEN Üye Fettah OTO Üye Serdar ÖZGÜLDÜR Üye Zehra Ayla PERKTAŞ Üye Recep KÖMÜRCÜ Üye Alparslan ALTAN Üye Burhan ÜSTÜN Üye Engin YILDIRIM Üye Nuri NECİPOĞLU Üye Hicabi DURSUN Üye Celal Mümtaz AKINCI Üye Erdal TERCAN [R.G. 18 Şubat 2012 – 28208] —— • —— Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2010/93 Karar Sayısı : 2012/9 (Yürürlüğü Durdurma) Karar Günü : 9.2.2012 YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİNDE BULUNANLAR : 1- Anamuhalefet (Cumhuriyet Halk) Partisi Türkiye Büyük Millet Meclisi Grubu adına Grup Başkanvekilleri M. Akif HAMZAÇEBİ ve Muharrem İNCE (E.2010/93) 2- Adana 2.Vergi Mahkemesi (E.2011/25) 3- Hatay 1.Vergi Mahkemesi (E.2011/112) YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİNİN KONUSU : 23.7.2010 günlü, 6009 sayılı Gelir Vergisi Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un: 1- 5. maddesiyle 193 sayılı Kanun’un geçici 69. maddesinin birinci fıkrasına eklenen “Şu kadar ki, vergi matrahlarının tespitinde yatırım indirimi istisnası olarak indirim konusu yapılacak tutar, ilgili kazancın % 25’ini aşamaz.” biçimindeki cümlenin, 2- 27. maddesiyle 13.12.1983 günlü, 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 43. maddesinin (a) bendine üçüncü paragraftan sonra gelmek üzere eklenen paragrafın, 3- 35. maddesiyle 29.6.2001 günlü, 4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un geçici 4. maddesinin değiştirilen ikinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “… öncelikle büyükşehir belediyelerine, büyükşehir belediyelerinin talebinin olmaması halinde …” ibaresinin, 4- 42. maddesiyle 5.5.2005 günlü, 5345 sayılı Gelir İdaresi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 29. maddesine eklenen; a- “Başkanlık merkez ve taşra teşkilatında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki usul ve esaslara bağlı olmaksızın, Bakan onayı ile Başkanlığın stratejik plan ve performans programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi veya uygulanması amacıyla proje süresi ile sınırlı olmak üzere tam veya kısmî zamanlı sözleşmeli personel çalıştırılabilir. Bunlara ödenecek ücret, 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) bendine göre çalıştırılanlar için uygulanmakta olan sözleşme ücreti tavanının beş katını, çalıştırılabilecek toplam sözleşmeli personel sayısı ise 150’yi geçemez ve bu fıkrada belirtilen ücret dışında herhangi bir ödeme yapılamaz. Bu şekilde istihdam edilecek personelin, yükseköğretim kurumlarından lisans düzeyinde eğitim veren fakülte veya bölümlerinden veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilmiş yurtdışındaki yükseköğretim kurumlarından mezun olması şarttır. Sözleşmeli personelde aranılacak diğer nitelikler, istihdam türüne bağlı sözleşmeli personel sayısı ile ödenecek sözleşme ücretinin tespiti, istihdama dair hususlar ile sözleşme usul ve esasları Başkanlıkça belirlenir.” biçimindeki fıkranın, b- Son fıkrada yer alan “Bunun dışında sözlü sınav ile ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılmaz.” biçimindeki cümlenin, 5- 47. maddesiyle 1.6.1989 günlü, 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun 45. maddesinin değiştirilen üçüncü fıkrasının “… 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamındaki iktisadi devlet teşekkülleri, kamu iktisadi kuruluşları ve bunların müesseseleri, bağlı ortaklıkları ve iştirakleri, kamu idarelerinin doğrudan ya da dolaylı hissedarı olduğu kurumlar ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun yönetimindeki kurumların bu Kanun kapsamındaki faaliyetlerini yürütmemeleri şartıyla, bu kurum ve kuruluşların …” bölümünün, 6- 48. maddesiyle 22.5.2003 günlü, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinin üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere eklenen dördüncü fıkranın, 7- 49. maddesiyle 4857 sayılı Kanun’un 81. maddesine ikinci fıkradan sonra gelmek üzere eklenen üçüncü ve dördüncü fıkraların, 8- 50. maddesiyle 9.1.1985 günlü, 3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 12. maddesinin birinci fıkrasına (l) bendinden sonra gelmek üzere eklenen (m) bendinin, Anayasa’nın 2., 5., 7., 10., 56., 73., 128., 130. ve 135. maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptallerine ve yürürlüklerinin durdurulmasına karar verilmesi istemidir. YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİNİN İNCELENMESİ Yürürlüğün durdurulması istemini de içeren dava dilekçesi, başvuru kararları ve bunların ekleri, bu konudaki yürürlüğü durdurma ve esas inceleme raporu ile ekleri, iptali istenilen kurallar, dayanılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile öteki yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: 23.7.2010 günlü, 6009 sayılı Gelir Vergisi Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un; A- 5. maddesiyle 193 sayılı Kanun’un geçici 69. maddesinin birinci fıkrasına eklenen “Şu kadar ki, vergi matrahlarının tespitinde yatırım indirimi istisnası olarak indirim konusu yapılacak tutar, ilgili kazancın % 25’ini aşamaz.” biçimindeki cümle, 9.2.2012 günlü, E.2010/93, K.2012/20 sayılı kararla iptal edildiğinden, bu cümlenin, uygulanmasından doğacak sonradan giderilmesi güç veya olanaksız durum ve zararların önlenmesi ve iptal kararının sonuçsuz kalmaması için kararın Resmî Gazete’de yayımlanacağı güne kadar YÜRÜRLÜĞÜNÜN DURDURULMASINA, B- 1- 35. maddesiyle 29.6.2001 günlü, 4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un geçici 4. maddesinin değiştirilen ikinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “… öncelikle büyükşehir belediyelerine, büyükşehir belediyelerinin talebinin olmaması halinde …” ibaresine, 2- 42. maddesiyle 5.5.2005 günlü, 5345 sayılı Gelir İdaresi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 29. maddesine eklenen; a- “Başkanlık merkez ve taşra teşkilatında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki usul ve esaslara bağlı olmaksızın, Bakan onayı ile Başkanlığın stratejik plan ve performans programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi veya uygulanması amacıyla proje süresi ile sınırlı olmak üzere tam veya kısmî zamanlı sözleşmeli personel çalıştırılabilir. Bunlara ödenecek ücret, 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) bendine göre çalıştırılanlar için uygulanmakta olan sözleşme ücreti tavanının beş katını, çalıştırılabilecek toplam sözleşmeli personel sayısı ise 150’yi geçemez ve bu fıkrada belirtilen ücret dışında herhangi bir ödeme yapılamaz. Bu şekilde istihdam edilecek personelin, yükseköğretim kurumlarından lisans düzeyinde eğitim veren fakülte veya bölümlerinden veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilmiş yurtdışındaki yükseköğretim kurumlarından mezun olması şarttır. Sözleşmeli personelde aranılacak diğer nitelikler, istihdam türüne bağlı sözleşmeli personel sayısı ile ödenecek sözleşme ücretinin tespiti, istihdama dair hususlar ile sözleşme usul ve esasları Başkanlıkça belirlenir.” biçimindeki fıkraya, b- Son fıkrada yer alan “Bunun dışında sözlü sınav ile ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılmaz.” biçimindeki cümleye, 3- 47. maddesiyle 1.6.1989 günlü, 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun 45. maddesinin değiştirilen üçüncü fıkrasının “… 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamındaki iktisadi devlet teşekkülleri, kamu iktisadi kuruluşları ve bunların müesseseleri, bağlı ortaklık- ları ve iştirakleri, kamu idarelerinin doğrudan ya da dolaylı hissedarı olduğu kurumlar ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun yönetimindeki kurumların bu Kanun kapsamındaki faaliyetlerini yürütmemeleri şartıyla, bu kurum ve kuruluşların …” bölümüne, 4- 48. maddesiyle 22.5.2003 günlü, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinin üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere eklenen dördüncü fıkraya, 5- 49. maddesiyle 4857 sayılı Kanun’un 81. maddesine ikinci fıkradan sonra gelmek üzere eklenen üçüncü ve dördüncü fıkralara, 6- 50. maddesiyle 9.1.1985 günlü, 3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 12. maddesinin birinci fıkrasına (l) bendinden sonra gelmek üzere eklenen (m) bendine, yönelik iptal istemleri 9.2.2012 günlü, E.2010/93, K.2012/20 sayılı kararla reddedildiğinden, bu fıkra, bent, cümle, bölüm ve ibareye ilişkin yürürlüğün durdurulması isteminin REDDİNE, C- 27. maddesiyle 13.12.1983 günlü, 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 43. maddesinin (a) bendine üçüncü paragraftan sonra gelmek üzere eklenen paragraf hakkında, 9.2.2012 günlü, E.2010/93, K.2012/20 sayılı kararla karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğinden, bu paragrafa ilişkin yürürlüğün durdurulması istemi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 9.2.2012 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi. Başkan Haşim KILIÇ Başkanvekili Serruh KALELİ Başkanvekili Alparslan ALTAN Üye Fulya KANTARCIOĞLU Üye Mehmet ERTEN Üye Serdar ÖZGÜLDÜR Üye Osman Alifeyyaz PAKSÜT Üye Zehra Ayla PERKTAŞ Üye Recep KÖMÜRCÜ Üye Burhan ÜSTÜN Üye Engin YILDIRIM Üye Nuri NECİPOĞLU Üye Hicabi DURSUN Üye Celal Mümtaz AKINCI Üye Erdal TERCAN [R.G. 18 Şubat 2012 – 28208] —— • —— YARGITAY KARARI Yargıtay Başkanlığından: YARGITAY BÜYÜK GENEL KURULU KARARI Sayı : 2012 / 1 Karar Günü : 09 / 02 / 2012 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih, 1 sayılı kararı ile hazırlanan Yargıtay İşbölümü karar tasarısını görüşmek üzere Yargıtay Büyük Genel Kurulu önceden belli edilen 09.02.2012 Perşembe günü saat: 09.15’da 305 Üyenin katılımıyla Konferans Salonunda Birinci Başkan A.Nazım Kaynak’ın Başkanlığında toplandı. A) Hukuk Dairelerinin İş Durum Çizelgesi; HUKUK DAİRELERİ Hukuk Genel Kurulu 1. Hukuk Dairesi 2. Hukuk Dairesi 3. Hukuk Dairesi 4. Hukuk Dairesi 5. Hukuk Dairesi 6. Hukuk Dairesi 7. Hukuk Dairesi 8. Hukuk Dairesi 9. Hukuk Dairesi 10. Hukuk Dairesi 11. Hukuk Dairesi 12. Hukuk Dairesi 13. Hukuk Dairesi 14. Hukuk Dairesi 15. Hukuk Dairesi 16. Hukuk Dairesi 17. Hukuk Dairesi 18. Hukuk Dairesi 19. Hukuk Dairesi 20. Hukuk Dairesi 21. Hukuk Dairesi 22. Hukuk Dairesi 23. Hukuk Dairesi Toplam Hukuk 2010'dan Devir 90 1147 16488 3130 7360 6787 3793 3980 2697 44049 13700 15982 11909 5698 1265 4267 4250 4846 2440 5441 2559 9936 171814 2011'de Gelen İş 893 14910 23366 23026 15916 21622 15384 8100 8094 55000 20314 15977 32683 21235 16191 7700 8964 13350 12478 16601 17683 17487 18688 5083 410745 2011'de Çıkan İş 818 14157 24221 22076 14370 22618 16072 8505 7970 50347 21680 17872 31599 21674 16458 8203 10309 13435 13144 17072 16375 14534 9126 3027 395662 2012'ye Devir 165 1900 15633 4080 8906 5791 3105 3575 2821 48702 12334 14087 12993 5259 998 3764 2905 4761 1774 4970 3867 12889 9562 2056 186897 B) Ceza Dairelerinin İş Durum Çizelgesi; CEZA DAİRELERİ Ceza Genel Kurulu 1. Ceza Dairesi 2. Ceza Dairesi 3. Ceza Dairesi 4. Ceza Dairesi 5. Ceza Dairesi 6. Ceza Dairesi 7. Ceza Dairesi 8. Ceza Dairesi 9. Ceza Dairesi 10. Ceza Dairesi 11. Ceza Dairesi 12. Ceza Dairesi 13. Ceza Dairesi 14. Ceza Dairesi 15. Ceza Dairesi Toplam Ceza GENEL TOPLAM 2010'dan Devir 38 9067 37380 22390 33719 17062 69296 36513 24808 28456 59219 26552 364500 2011'de Gelen İş 902 8565 39155 44056 24300 14443 24156 13120 18434 12513 27487 13893 24526 36918 23049 68118 393635 2011'de Çıkan İş 305 8737 43136 25703 25719 25899 49802 27361 18518 30935 59218 24294 10702 10155 6341 23981 390806 2012'ye Devir 635 8895 33399 40743 32300 5606 43650 22272 24724 10034 27488 16151 13824 26763 16708 44137 367329 536314 804380 786468 554226 Hukuk ve Ceza Dairelerinin İş durum çizelgeleri incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: I ) YARGITAY HUKUK DAİRELERİ İŞBÖLÜMÜ A) İŞBÖLÜMÜ GENEL ESAS VE İLKELERİ 1. Yargıtay Hukuk Daireleri arasında işbölümü, temyiz incelemesinin sonuçlandırılmasında zaman kayıplarını önlemek, uzmanlaşmayı, akademik çalışma ve işbirliğini desteklemek, hukuksal problemlerimizin çözümünde sorumluluk üstlenerek yönlendirici olabilmek ve Hukuk Dairelerinin hukuksal kimliklerini güçlendirmek amacıyla, aşağıda yer alan "ihtisas alanı ve temel görev esasları" çerçevesinde yapılır. 2. İhtisas Alanı : 1. Yargıtay Hukuk Daireleri, “Medeni Hukuk Daireleri”, “Gayrimenkul Hukuku Daireleri”, “Ticaret ve Borçlar Hukuku Daireleri”, “İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Daireleri” olmak üzere dört “ihtisas alanı” altında toplanır. 2. Her Hukuk Dairesi, kural olarak yalnızca bir ihtisas alanı altında yer alır. 3. Zaruret bulunması halinde bir hukuk dairesi, iki ihtisas alanı altında yer alabilir. 3. Temel Görev : 1. Her Hukuk Dairesi, ihtisas alanına giren temel bir göreve sahiptir. 2. Hukuk Dairelerine, kural olarak, temel görevi ile bağdaşmayan görevler verilmez. 3. Zorunluluk bulunması halinde bir Hukuk Dairesine, ihtisas alanları ile uyumlu birden fazla temel görev verilebilir. 4. Zaruret bulunması halinde bir daireye, bu durum ortadan kalkıncaya kadar, ihtisas alanı ve temel görevi dışında da görev verilebilir. 5. İhtisas alanı ve temel görevin belirlenmesinde, taraflar arasındaki ihtilafın çözümünde uygulanması gereken hukuksal normlar esas alınır. 6. Hukuk Dairelerine verilecek işlerin belirlenmesinde, 6100 sayılı Kanunla getirilen değişikliklere uyum sağlamak ve işbölümünde karışıklığı önlemek amacıyla, Sulh Hukuk / Asliye Hukuk Mahkemesi ayırımı dikkate alınmaz. B) ORTAK HÜKÜMLER 1. Bu işbölümüne ilişkin kararların yürürlüğe girdiği tarih itibariyle, 12.05.2011 tarihli Yargıtay Büyük Genel Kurulu kararı uyarınca dairelerin görevinde olup henüz temyiz incelemesi sonuçlanmayan dosyaların temyiz incelemeleri aynı daireler tarafından tamamlanır. 2. Bu iş bölümünün yürürlüğe girdiği tarihten önce, eksiklikleri nedeniyle mahalline geri çevrilen dosyaların temyiz incelemesi ile temyiz incelemesi tamamlanarak mahalline gönderilen dosyalara ilişkin karar düzeltme istemlerinin incelemesi aynı daire tarafından tamamlanır. 3. Dairelerin ihtisas alanları ve temel görevleri ile bağlantılı ve/veya fer'isi durumunda bulunan ve açıkça diğer dairelerin görevine girmeyen davalar hakkında verilen hüküm ve kararlar, temel görevli daire tarafından incelenir. 4. Asıl davayla ilgili ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerine ilişkin kararların temyiz inceleme görevi, asıl davaya bakacak olan daireye aittir. 5. Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’nun değişmesi ve değişik şekillerinin yürürlük tarihleri nazara alınarak bu iş bölümünde, eski kanunlara yapılan atıfların yeni Kanunların yürürlüğe girmesi ile birlikte yeni kanunların karşılık gelen hükümlerine yapılmış sayılır. Aynı şekilde, bu işbölümü ile yasa maddelerine yapılan diğer atıflar, ilgili yasanın değişmesi halinde yeni yasanın karşılık gelen maddelerine yapılmış sayılır. 6. Bir davada, bir kaç hukuk dairesinin görevine giren uyuşmazlık söz konusu ise, temyiz incelemesi, uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait hüküm ve kararları inceleyen daire tarafından yapılır. 7. Bir davada, uyuşmazlık konusu hukuki ilişki bir kaç dairenin görev alanına giren karma sözleşmeye yahut birden ziyade sözleşme türüne ayrı ayrı dayanıyorsa, temyiz incelemesi, bunlardan Borçlar Kanunundaki özel sözleşme türüne ilişkin davalara ait hüküm ve kararları incelemekle görevli daire tarafından yapılır. 8. Yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi istemli davalar sonucu verilen kararlar ile hakemlerce ve hakemlere ilişkin her türlü işlerle ilgili hüküm ve kararların incelenmesi, esas davaya ait hükmü incelemekle görevli daire tarafından yapılır. 9. Ebniye Kanunu, 2510 sayılı İskan Kanunu ve 4753 sayılı Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu gibi kanunlardan doğan ve ayın davası açılması imkanı bulunmayan durumlarda açılan tazminat davaları ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 186 ncı maddesi hükmünden yararlanılmak suretiyle tazminata dönüştürülen davalara ilişkin olarak verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi, ayın uyuşmazlığını inceleyecek daire tarafından yapılır. 10. İşbölümünde 1/2 paylaşım esasına göre görev alan daireler arasında işlerin paylaşımı, o gün ya da hafta içinde gelen dosyaların eşit iki gruba ayrıldıktan sonra kura çekilmesi suretiyle yapılır. 11. Yargıtay 5. ve 18. Hukuk daireleri arasında görev bölüşümüne esas olan iller aşağıda sıralandığı şekilde (ve önceki işbölümü kararlarında olduğu gibi) iki grup halinde belirlenmiştir: 1. Birinci Grup : Adıyaman, Ağrı, Amasya, Ankara, Ardahan, Artvin, Bartın, Batman, Bayburt, Bingöl, Bitlis, Bolu, Çankırı, Çorum, Diyarbakır, Düzce, Edirne, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Hakkari, Iğdır, İstanbul, Karabük, Kars, Kastamonu, Kırıkkale, Kırklareli, Kilis, Kocaeli, Mardin, Muş, Ordu, Rize, Sakarya, Samsun, Siirt, Sinop, Sivas, Şanlıurfa, Şırnak, Tekirdağ, Tokat, Trabzon, Tunceli, Van, Yalova, Yozgat, Zonguldak. 2. İkinci Grup : Adana, Antalya, Afyon, Aydın, Aksaray, Balıkesir, Bilecik, Bursa, Burdur, Çanakkale, Denizli, Elazığ, Eskişehir, Hatay, Isparta, İzmir, İçel (Mersin), Kayseri, Karaman, Konya, Kütahya, Kahramanmaraş, Kırşehir, Malatya, Manisa, Muğla, Nevşehir, Niğde, Osmaniye, Uşak. 12. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 47. maddesi uyarınca, hakimlerin fiil ve kararlarından dolayı Devlet aleyhine açılan tazminat davalarının ilk derece yargılaması asıl davanın temyiz incelemesini yapmakla görevli ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılır. 13. Gayrimenkul mülkiyeti ya da zilyetliğinin korunması ile ilgili davalarda Hazine ya da Orman Yönetimi taraf olup, ihtilafın çözümü için orman yönünden de araştırma yapılması gerekli bulunan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi, dairelerin görevleri yazılırken istisna tutulup tutulmadığına bakılmaksızın 20. Hukuk Dairesi tarafından yapılır. C) DAİRELERİN GÖREVLERİ BİRİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Gayrimenkul Hukuku Temel Görevi : Gayrimenkul Mülkiyeti / Tapu Sicili 1. Taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı tapu iptal, tescil, elatmanın önlenmesi, yıkım (kal) istemli davalar ile bu davalarla birlikte açılan haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar. (16. H.D.nce bakılan kadastro sonucu oluşan tapu kaydının, kadastro öncesi neden olarak tapu kaydına dayalı iptal ve tescil davaları, 8. H.D.nce bakılan Hazinenin devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer ya da zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil davaları ile 3. H.D.nce bakılan ve müstakilen açılan haksız işgal tazminatı (ecrimisil) davaları hariç olmak üzere) 2. Uygulamada “muris muvazaası” olarak tanımlanan ve 01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararına konu edilen uyuşmazlıklar nedeniyle, tapu iptali ve tescil istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3. Mülkiyet hakkına dayanılarak açılmış ve bu hakkın gerçek sahibine hükmen nakledilmesini amaçlayan tapu iptal davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, (TMK. 705 ve 716. maddesinden kaynaklanan davalar) 4. Batıl ve geçerli olmayan (sahtecilik ve ehliyetsizlik gibi) nedenlerle yok hükmünde olduğu ileri sürülen temliki tasarruflar hakkında açılmış davalar (TMK. md.1025’e dayalı ve aynı Kanunun 15. vd. maddeleri hükümlerinden kaynaklanan davalar) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. Gabin, hata, hile ve ikrah gibi iradeyi sakatlayan sebeplere (BK.’nun 21. ile 23. vd. madde hükümlerinden kaynaklanan davalar) dayanılarak açılmış tapu iptal davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 6. Bağış suretiyle tapuda gerçekleştirilen temliki tasarruflar hakkında, bağışlamadan rücu koşullarının gerçekleştiği, koşullu bağıştan koşulun yerine getirilmemesi nedeniyle rücu, rücu koşuluyla bağıştan vazgeçme nedenleri ileri sürülerek açılan davalar (BK.’nun 240, 241, 242, 243, 244 ncü maddelerinden kaynaklanan davalar) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 7. Ölünceye kadar bakma ve gözetme sözleşmesine bağlanarak yapılan temlikî tasarruflar hakkında açılmış, "sözleşmeye aykırılık" ya da "geçersizlik" iddiasını taşıyan tapu iptal davaları (BK.’nun 511 vd. maddeleri hükümlerinden kaynaklanan davalar) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 8. Tapuda vekil eliyle gerçekleştirilen temliki tasarruflara yönelik olarak vekaletin hile ile alındığı ve kötüye kullanıldığı iddiası ile açılan tapu iptal ve tescili davaları (BK. 386. vd. Maddelerinden kaynaklanan davalar) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 9. Hazine tarafından açılan, TMK.un 588. maddesine dayalı gaiplik ve buna bağlı tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 10. İmar uygulaması (şuyulandırması) sonucu (3194 sayılı kanun m.18, 2981 ve 3290 sayılı kanunlar m.10/c m. Hükmü uyarınca) oluşan imar parsellerinin hukuki dayanağını teşkil eden idari işlemin idari yargıda iptal edilmesiyle yolsuz tescil durumuna düşen imar çap kayıtlarının iptali ile eski kadastral mülkiyet ve geometrik durumuna çevrilmesi isteğiyle açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 11. Cemaat Vakıflarınca açılıp Asliye Hukuk Mahkemelerinden verilen tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 12. Vakıfların, 5737 sayılı Yasanın 17 ve 30. maddesi uyarınca açmış oldukları tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 13. Tapu kayıt maliki ile davacının aynı kişi olduklarının tespitine ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 14. Tenkise ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararları, İKİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Medeni Hukuk Temel Görevi : Evlilik Hukuku / Miras Hukuku 1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun Aile Hukuku başlıklı İkinci Kitabının, "Evlilik Hukuku" başlıklı 1. Kısmında yer alan hükümlerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar (8. H.D.nce bakılan mal rejiminden kaynaklanan davalar, 3. HD.nce bakılan nişan bozmadan kaynaklanan davalar ile münhasıran açılan nafaka davaları ve 6. HD.nce bakılan eşya davaları hariç olmak üzere) 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun Aile Hukuku başlıklı İkinci Kitabının, "Hısımlık" başlıklı 2. Kısmında yer alan hükümlerinden (TMK. m.321-395) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, (18. H.D.nce bakılan “Türk Medeni Kanununun m. 282 ila 320 : Hısımlık / 1. Bölüm, 1, 2, 3 ve 4. ayırımlar: kocanın babalığı, tanıma ve babalık, evlat edinme” hükümlerinden kaynaklanan davalar ile 3. H.D.nce bakılan ev başkanının sorumluluğundan (m.369) kaynaklanan davalar hariç olmak üzere) 3. Mülga 2675 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanununa ve bu kanun yerine geçen 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanununa göre işbu işbölümü cetvelinde gösterilen konularda yabancı mahkemelerden verilen aile hukukuna ve miras hukukuna ilişkin kararların tanınması ve tenfizi davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 4. Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Sözleşmeye ve 5717 sayılı yasaya göre açılan çocukların mutad meskeni olan ülkeye iadesine ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununa göre korunmaya muhtaç çocuklarla ilgili koruma kararları, bu kararların uzatılmasına veya kaldırılmasına ilişkin davalar ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununa göre; korunmaya muhtaç çocuklar hakkında verilen koruyucu ve destekleyici tedbir kararları, 6. 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanuna dayanılarak alınan tedbirler, 7. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 3. Kitap : “Miras Hukuku” hükümlerinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, (3. HD.nce bakılan vasiyetnameye ilişkin davalar, 1. HD.nce bakılan muris muvazaası nedeniyle tapu iptal-tescil ve tenkis davaları, 7. HD.nce bakılan mirasçılık belgesine ilişkin davalar ve 8. HD.nce bakılan miras taksim, miras payının devri ve miras sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davaları hariç olmak üzere) ÜÇÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar-Ticaret Hukuku Temel Görevi : Sebepsiz Zenginleşme / Kusursuz Sorumluluk / Kira Tespiti 1. Arada sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın BK.nun 61-67. maddelerine temas eden sebepsiz zenginleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 2. Taraflarının sıfatına (tacir olup olmadığına ve kiralayan ya da kiracı olup olmadığına) bakılmaksızın, kira sözleşmesinden kaynaklanan, kira tespiti davaları ile uyarlama davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar. 3. Bağımsız olarak açılan haksız işgal tazminatı (ecrimisil) taleplerine ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 4. Kusursuz sorumluluktan kaynaklanan davalar (BK- 55, 56, 58, TMK-369 vb.) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. Noterlerin hukuki sorumluluğuna ilişkin davalar, 6. Diş tedavi, protez v.s. yapımından kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 7. Estetik amaçlı ameliyatlardan doğan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 8. Araç tamirine ilişkin davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 9. Fotoğraf ve video çekiminden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 10. Kaynaklara, özel ve genel sulara ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 11. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun "Miras Hukuku" Başlıklı 3. Kitabında yer alan "Vasiyetname" hükümlerinden (T.M.K. m. 520-526, 542-544, 550-556, 557-559, 600604 ve 595-597) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar. 12. Boşanma davasından bağımsız olarak açılan her çeşit nafakaya ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 13. Nişan bozmadan doğan hediyelerin geri alınması ve tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : Haksız Fiil Tazminatı 1. Haksız eylemden kaynaklanan ve diğer dairelerin görevine girmeyen davalar (her türlü haksız eylem, haksız haciz, haksız ihtiyati tedbir, haksız şikâyet vs.den kaynaklanan tüm davalar) nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, ( 17. HD.nce bakılan trafik kazalarından kaynaklanan maddi hasara ilişkin tazminat davaları, 7. HD.nce bakılan tarafların tacirler arasında haksız eylemden kaynaklanan davalar, 7. HD.nce bakılan kaçak elektrik, su, doğalgaz kullanımından kaynaklanan davalar hariç olmak üzere) 2. Trafik kazası sonucu oluşan cismani (bedensel) zarar ile ölüm nedeniyle destekten yoksun kalmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3. Taraflarının tacir ve işin ticari işletmeyle ilgili bulunmadığı, ceza hukuku açısından suç oluşturan eylemlerden kaynaklanan tazminat davaları (hırsızlık, öldürme, yaralama, hakaret vs.den kaynaklanan tüm davalar) sonucu verilen hüküm ve kararlar, (17. HD.nce bakılan trafik kazalarından kaynaklanan maddi hasara ilişkin tazminat davalar hariç olmak üzere) 4. Tarafların sıfatına bakılmaksızın basın yolu ile kişilik hakkına saldırıdan kaynaklanan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. T.M.K. 24. ve B.K. 49. maddeleri gereğince kişilik haklarına saldırı nedeniyle açılan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 6. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmayan araç mülkiyetinin tespiti davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 7. B.K. 18. maddesi gereğince muvazaa iddiasına ilişkin iptal davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 8. Menkul eşyalara ilişkin alacak ve tespit davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 9. Çevre kirlenmesinden kaynaklanan davalar, davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 10. İş akdi ile çalışmayan kamu görevlilerinin çalıştığı kuruma karşı verdikleri zararlardan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 11. 2330 sayılı Nakdi Tazminat Kanunundan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 12. Özel yasalardan kaynaklanan (Maden Kanunu, Taş Ocakları Nizamnamesi, Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanunu gibi) ve diğer hukuk dairelerinin görevi dışında kalan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 13. Orman Kanunundan doğan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 14. 3530 sayılı Tahkim Kanunundan doğan uyuşmazlıklar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar. 15. İcra ve İflas Kanunu 5. maddesi gereğince icra memurlarının eylemi nedeniyle Adalet Bakanlığı aleyhine açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 16. Tarafların tacir ve işin ticari işletmeyle ilgili bulunmadığı İcra ve İflas Kanununun 89.maddesinden kaynaklanan menfi tespit davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar 17. Yedieminlerin sorumluluğuna ilişkin olup, sözleşmeden kaynaklanmayan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 18. Tarafların tacir ve işin ticari işletmeyle ilgili bulunmadığı gemi siciline kayıtsız deniz araçlarının çarpışmasından doğan davalar, 19. İdari yargı kararlarının uygulanmamasından doğan maddi ve manevi tazminat davaları, 20. Hâkimlerin sorumluluğundan kaynaklanıp Devlet aleyhine açılacak davalar ile buna ilişkin rücu davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, (Ortak hükümler bölümünün 12. maddesinde yazılı davalar hariç olmak üzere) 21. Her türlü idari eylem ve işlemler ile idarenin sorumlu olduğu diğer sebeplerin yol açtığı vücut bütünlüğünün kısmen veya tamamen yitirilmesine yahut kişinin ölümüne bağlı maddi ve manevi zararların tazminine ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar. BEŞİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı : Gayrimenkul Hukuku Temel Görevi : Kamulaştırma / Devlet Tarafından Mülkiyet Hakkının İhlalinden Kaynaklanan Tazminat 1. Genel Hükümler bölümünde yazılı “Birinci Grup”ta yer alan illerin merkez ve ilçelerinde bulunan mahkemeler tarafından, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunundan kaynaklanan (kamulaştırmasız elatma nedeniyle açılan tazminat davaları hariç olmak üzere) davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 2. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan el atmanın önlenmesi, taşınmaz ve muhtesat bedellerinin tahsili davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3. Çiftçiyi Topraklandırma Kanunundan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 4. İmar uygulaması sonucu bedele dönüştürülen taşınmaz bedelleri ile imar uygulaması sebebi ile oluşturulan ipotek bedellerinin artırılması ve eksiltilmesi ile ilgili davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. Tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davaları (MK. 1007 md.) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 6. Tapu kaydının mahkeme kararıyla iptalinden kaynaklanan ve Devlet aleyhine açılan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 7. 775 sayılı Gecekondu Kanunundan Kaynaklanan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar. ALTINCI HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Gayrimenkul Hukuku – Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : Kira Hukuku / Ortaklığın Giderilmesi / Vefa, Şufa ve İştira Hakları 1. Kira ilişkisinden (hasılat kirası dahil) doğan tahliye davaları, tahliye davası ile birlikte görülen kira karşılığı ve tazminat davalarına ilişkin hüküm ve kararlar (6570 Sayılı Yasa m. 7, Borçlar Kanunun 249- 250- 251- 256- 260 -262-285-287-288 ), 2. İcra İflas Kanununun 10. Bab'ında (Kira alacağı ve tahliyeye ilişkin takip) düzenlenen itirazın kaldırılması davaları ile bu davayla birlikte açılan ve buna bağlı olarak tahliyeye ilişkin İcra Tetkik Merciince verilecek hüküm ve kararlar, 3. Taraflarının sıfatına bakılmaksızın (tacirler arası kira ilişkisi dahil), kira ilişkisinden kaynaklanıp (hasılat kirası dahil) kiracı, kiralayan veya mülk sahibi tarafından açılan davalar (kiracılığın tespiti, menfi tespit, itirazın iptali, alacak ve tazminat davaları) sonucu verilen hüküm ve kararlar, (3. H.D.nce bakılan kira tespit ve uyarlama davaları hariç olmak üzere) 4. Hasılat kirası hükümlerine tabi ticari işletme kiralanmasından kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 5. Kira alacağı nedeniyle başlatılan takipler üzerine icra mahkemelerince verilen itirazın kaldırılması kararları, 6. Şuf’a, iştira ve vefa haklarına ilişkin davalar sonucu (T.M.K. m. 732, 733, 734, 735, 736) verilen hüküm ve kararlar, 7. Paydaşlar veya mirasçılar arasında taşınır ve taşınmaz malların taksimi ve şüyuunun giderilmesi ( T.M.K. m. 696-699 ) davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 8. Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 9. Boşanmadan bağımsız olarak açılan, karı-koca arasında, Borçlar Kanunundan kaynaklanan eşya davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, YEDİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Gayrimenkul / Borçlar-Ticaret Temel Görevi : Kadastro Hukuku / Abonelik sözleşmeleri / Adi Ortaklık 1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 24. maddesi uyarınca kurulan Kadastro Mahkemelerinin verdikleri hüküm ve kararların 1/2'si (diğer yarısı 16. HD.ne ait olmak üzere) (20. HD.nce bakılan, Hazinenin ya da Orman İdaresinin taraf olduğu ve orman yönünden değerlendirme yapılması gerekli olan davalar, 16. H.D.nce bakılan 2981 (imar), 2859 (yenileme kadastrosu) sayılı yasalardan ve 3402 sayılı kadastro kanununun 22/a maddesinden (yenileme kadastrosu) kaynaklanan davalar ile 16. H.D.nce bakılan 2/B alanlarına ilişkin kullanım kadastrosundan kaynaklanan davalar hariç olmak üzere) 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ile diğer genel kanun hükümlerine, 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 19. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 19. maddesinin 12. fıkrası hükümlerine göre, taşınmaz üzerinde bulunan yapı, ağaç ve benzeri muhtesatın aidiyetinin tespiti istemiyle açılan her türlü davalar sonucunda genel mahkemelerce verilen hüküm ve kararlar, 3. Tacirler arasında haksız fiilden kaynaklanan (trafik kazalarından kaynaklanan davalar hariç) tazminat, itirazın iptali ve menfi tespit davaları sonucunda verilen hüküm ve kararlar, (17. H.D.nce bakılan trafik kazalarından kaynaklanan maddi hasarlara ilişkin davalar ile 4. H.D.nce bakılan trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararlar ile destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davalar hariç olmak üzere) 4. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 598. maddesi hükmüne dayanılarak açılmış mirasçılık belgesi, atanmış mirasçı belgesi veya vasiyet alacaklısı belgesi verilmesi ya da mirasçılık belgesinin iptali istemiyle açılmış davalar sonucunda verilen hüküm ve kararlar, 5. Tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın kaçak elektrik, kaçak su ve kaçak doğalgaz kullanma nedeniyle açılan tazminat, itirazın iptali ve menfi tespit davaları sonucunda verilen hüküm ve kararlar, 6. Tarafların sıfatına bakılmaksızın su, elektrik, doğalgaz, telefon ve internet aboneliği sözleşmelerinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 7. Tarafların sıfatına bakılmaksızın atık su bedelinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar. 8. Tarafların sıfatına bakılmaksızın adi ortaklıktan kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar SEKİZİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Gayrimenkul Hukuku Temel Görevi : Zilyetlik Hukuku 1. Kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle TMK. 713/1. maddesine dayalı tapusuz taşınmazların tescili hakkında verilen hüküm ve kararlar, 2. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. ve 17. maddesine dayalı ve aynı kanunun 12. maddesi gereğince açılan tescil ile tapu iptali ve tescil davaları, 3. Tapusuz taşınmazların zilyetliğe dayanılarak mülkiyet veya zilyetliğin tespiti hakkında açılan davalar (TMK.m.713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu m. 14, 17) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 4. T.M.K. m. 981 ve devamı maddelerinde düzenlenen, yalnızca zilyetliğin korunmasına ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. TMK. 713/2. maddesine dayalı tapulu taşınmazların tapu iptali ve tescili hakkında verilen hüküm ve kararlar, 6. Hazinenin mülkiyet hakkına ya da “Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olduğu” iddiası ile açtığı davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, (16. HD.nce bakılan, genel kadastro sonucu oluşmuş tapu kayıtlarının, kadastro öncesi neden olarak tapu kaydına dayanılarak iptal ve tescili davaları ile yine 16. HD.nce bakılan, kadastro harici bırakılan yerlerin 3402 Sayılı Kanunun 18. maddesi hükmü gereğince Hazine adına tescili istekli davalar hariç olmak üzere) 7. Genel Kadastro Komisyonlarınca yapılan tespit ve sınırlandırma, Toprak Komisyonlarınca yapılan belirtmeye dayanılarak kesinleşmiş sicillere karşı açılan tapu iptali ve tescil istekleri hakkında verilen hükümler (TMK. m.713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu m. 14), (16. HD.nce bakılan, genel kadastro sonucu tapu kaydı oluşmuş, sınırlandırılmış taşınmazlar hakkında, kadastro öncesi neden olarak tapu kaydına dayanılarak açılan iptal ve tescil istemli davalar hariç olmak üzere) 8. Eşler arasında mal rejimlerinden kaynaklanan (T.M.K. m.202-281) davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 9. 4721 sayılı T.M.K.nun 676, 677, 678. maddelerinden kaynaklanan miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil davaları ile aynı yasanın 527 ve 528. maddelerinde yer alan miras sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 10. Rehnin (menkul ve gayrimenkul) paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplerle ilgili olarak alacaklı, borçlu ve ipotek veren üçüncü kişinin itiraz ve şikayetleri üzerine İcra Mahkemelerince verilen hüküm ve kararlar, 11. 2004 sayılı İ.İ.K.nun 24 ve müteakip maddelerinde düzenlenen ilamların icrası yolu ile yapılan takiplerle ilgili olarak alacaklılar, borçlu ve üçüncü kişilerin İcra Mahkemelerine yapmış bulundukları şikayet ve itirazları sonucu İcra Mahkemesince verilen hüküm ve kararlar, DOKUZUNCU HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Temel Görevi : İş Hukuku Aşağıda yazılı davalarla ilgili ve İş Mahkemelerince verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 9. ve 22. Hukuk Daireleri arasında eşit olarak paylaşılmak suretiyle yapılır: 1. 4857 sayılı İş Kanunundan kaynaklanan davalar, (10. ve 21. H.D.nce bakılan, Kanunun 77. maddesine dayalı iş kazası ve meslek hastalığından doğan maddi ve manevi tazminat davaları ile bunlarla birlikte açılan işçilik alacaklarına ilişkin davalar ve hizmet tespiti ile birlikte açılan işçilik alacaklarına ilişkin davalar hariç olmak üzere) 2. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında 818 sayılı Borçlar Kanunundan kaynaklanan davalar, 3. 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanundan kaynaklanan davalar, 4. 854 sayılı Deniz İş Kanunundan kaynaklanan davalar, 5. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunundan kaynaklanan davalar, 6. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında iş sözleşmesi kapsamında 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanundan kaynaklanan davalar, 7. 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunun Ek 2.maddesi gereğince kurulan Vakıf Üniversiteleri öğretim elemanları ile üniversite arasında İş Kanunu ve iş sözleşmesinden kaynaklanan davalar, 8. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında 6772 sayılı Kanunda öngörülen ilave tediye alacağından kaynaklanan davalar, 9. 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunundan ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan davalar, 10. 2821 sayılı Sendikalar Kanunundan kaynaklanan davalar, 11. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunundan kaynaklanan davalar, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunundan kaynaklanan davalar, (Ek 1. madde kapsamında ücret garanti fonu ve Ek 2. madde kapsamındaki kısa çalışma ödeneğine ilişkin uyuşmazlıklar hariç olmak üzere), 12. Tarafların sıfatına bakılmaksızın, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun 21.maddesi kapsamında iş kaybı tazminatından kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin davalar, 13. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında İcra ve İflas Kanununun 67. maddesi gereğince açılan itirazın iptali davaları, m.72 gereğince açılan menfi tespit davaları ve istirdat davaları ile iş sözleşmesinin yapılması veya devamı sırasında işçiden alınan senedin iptali davaları, 14. İşe iade kararının sonucuna bağlı fark ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık ücretli izin alacağından doğan davalar ONUNCU HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Temel Görevi : Sosyal Güvenlik Hukuku 1. 4857 sayılı İş Kanununun 65. maddesinde yer alan kısa çalışma ödeneği ve primleri ile anılan kanunun 33. maddesi uyarınca hükme bağlanan ücret garanti fonu primleri ile ilgili uyuşmazlıklara ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 2. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından açılan rücu davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3. Aşağıda yazılı davalarla ilgili İş Mahkemelerince verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 10. ve 21. Hukuk Daireleri arasında eşit olarak paylaşılmak suretiyle yapılır: 1. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunundan kaynaklanan davalar, 2. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar, 3. 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunundan kaynaklanan davalar, 4. 1479 sayılı (Bağ-Kur) Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunundan kaynaklanan davalar, 5. 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar, 6. 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar, 7. 2108 sayılı Muhtar Ödenek ve Sosyal Güvenlik Kanunundan kaynaklanan davalar, 8. 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanundan kaynaklanan davalar, 9. 2147 sayılı Yurt Dışında Çalışan Türk Vatandaşlarının, Yurt Dışında Çalışma Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanundan kaynaklanan davalar, 10. 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanundan kaynaklanan davalar, 11. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunu (Sosyal Güvenlik Kurumunun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsiline ilişkin olarak) uyarınca yapılan takiplerden kaynaklanan tüm davalar (ödeme emrine itiraz, menfi tespit, haczin kaldırılması, haczedilemezlik), 12. 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkına Kanundan kaynaklanan davalar. ONBİRİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : Ticaret Hukuku / Sigorta Hukuku 1. Türk Ticaret Kanunu'nda yer alan Ticari İşletme, Ticaret Sicili ve Unvanı, Haksız Rekabet, Ticari Defterler, Cari Hesap İlişkisi, Ticari İşler Tellallığı ve Acente, Şirketler (Anonim, Limitet, Kolektif ve Komandit), Kıymetli Evrak (Poliçe, Bono, Çek ve diğerleri), Yolcu ve Eşya Taşıma, Deniz Ticareti (Gemi, Donatma İştiraki, Deniz Kazaları, Deniz Taşımaları), Sigorta (Hayat, Mal, Sorumluluk ve Deniz Sigortaları) ve ilişkilerinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, (Aşağıda yazılı davalar hariç olmak üzere: o 7. HD.nce bakılan, tacirler arasındaki haksız fiilden kaynaklanan tazminat davaları ile abonelik sözleşmelerinden kaynaklanan davalar, o 6. HD.nce bakılan, Borçlar Kanunu'ndaki hasılat kirası hükümlerine tabi ticari işletme kiralanmasından kaynaklanan davalar, o 6. HD.nce bakılan, tarafların sıfatına bakılmaksızın, kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat davaları, o 3. HD.nce bakılan, kira sözleşmesinden doğan uyarlama davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar) o 17. HD.nce bakılan, TTK.nun 1301 nci maddesinden kaynaklanan ve kasko sigortasıyla ilgili rucuan tazminat davaları ile sigortalının kendi trafik ve kasko sigortacısına, trafik sigortacısının kendi sigortalısına karşı açtığı tazminat davaları ile taşıma ilişkisi dışındaki ve sigortanın taraf olup olmamasına bakılmaksızın, her türlü cismani ve maddi zararlı trafik kazalarından doğan davalar.) 2. Türk Medeni Kanunu'nda yer alan, rehin karşılığında ikraz ile meşgul olma (T.M.K. m. 876-883) işlerinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3. Borçlar Kanunu'nda yer alan, işletmenin satılma veya değiştirilmesi (B.K. m. 179180), ticari neşir mukavelesi (B.K. m. 372-385), itibar mektubu ve emri komisyonu (B.K. m.399-403), ticari mümessil ve vekiller (B.K. m. 449-456), ticari nitelikteki havale (B.K. m. 457-462), vedia (B.K. m. 463 vd) ilişkilerinden kaynaklanan alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 4. Taraflarının sıfatına bakılmaksızın, 556 sayılı Markaların Korunması, 551 sayılı Patent Haklarının Korunması, 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmündeki Kararnameler ile Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. Bankalar Kanunu, Ticari İşletme Rehni Kanunu, Sermaye Piyasası Kanunu, Sigorta Murakabe Kanunu, 5941 sayılı Çek Kanunu'ndan kaynaklanan alacak davaları, 6. T.T.K.nun 1460. maddesi kapsamında kalan şirketler hukuku, taşıma hukuku ve sigorta hukukundan kaynaklanan İ.İ.K.nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali ve yine İ.İ.K.nun 72 nci maddesinden doğan borçlu olmadığının tespiti davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, ONİKİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : İcra ve İflas Hukuku 1. 2004 sayılı İ.İ.K.nun 16. maddesi uyarınca icra müdürlüklerinin işlemlerine karşı alacaklı, borçlu ve üçüncü kişilerin icra mahkemesine şikayet yolu ile başvuruları sonucu İcra Mahkemelerince verilen hüküm ve kararlar, (8. H.D.nce bakılan Rehnin (menkul ve gayrimenkul) paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplerle ilgili olarak alacaklı, borçlu ve ipotek veren üçüncü kişinin itiraz ve şikayetleri üzerine İcra Mahkemelerince verilen hüküm ve kararlar ile 2004 sayılı İ.İ.K.nun 24 ve müteakip maddelerinde düzenlenen ilamların icrası yolu ile yapılan takiplerle ilgili olarak alacaklılar, borçlu ve üçüncü kişilerin İcra Mahkemelerine yapmış bulundukları şikayet ve itirazları sonucu İcra Mahkemesince verilen hüküm ve kararlar, hariç olmak üzere) 2. Genel haciz yolu ile yapılan icra takiplerine karşı borçluların vaki itirazları üzerine alacaklıların İ.İ.K.nun 68, 68/a ve 68/b maddeleri uyarınca itirazların kaldırılması için başvurusu üzerine İcra Mahkemelerince verilen hüküm ve kararlar, 3. Kambiyo senetlerine (çek, poliçe, bono) mahsus haciz yolu ile yapılan icra takiplerine karşı borçluların İ.İ.K.nun 169, 170 ve 170/a maddeleri uyarınca borca, imzaya itirazları ile şikayetler nedeniyle icra tetkik mercilerine yazılı başvuruları üzerine İcra Mahkemelerince verilen hüküm ve kararlar, 4. İcra İflas Kanunu uyarınca yapılan icra takipleri sonucu icra müdürlüklerince cebri icra yolu ile satılan menkul ve gayrimenkul mallarla ilgili satışlar sonucu borçlu, alacaklı ile üçüncü kişilerin icra tetkik mercilerine yapmış oldukları şikayet sonucu verilen hüküm ve kararlar ile Sulh Hukuk Mahkemelerince şüyu'un satılarak giderilmesine dair kararlar sonucu satış memurluklarınca satılan gayrimenkullerle ilgili Sulh Hukuk Mahkemelerine açılan ihalenin feshi davaları ve 6183 sayılı Yasanın 99. maddesi uyarınca yapılan şikayet sonucu İcra Mahkemesince verilen taşınmaz ihalesinin feshi ile ilgili hüküm ve kararlar, 5. Taşınmazın ihalesi üzerine İ.İ.K.nun 135/2. maddesine göre borçluya, taşınmaz başkaları tarafından işgal edilmekte ise, bu kişilere çıkarılan tahliye emrine yönelik şikayetler üzerine İcra Mahkemelerince verilen hüküm ve kararlar, 6. 2004 sayılı İ.İ.K.nun 71. maddesi uyarınca İcra Mahkemelerince verilen takibin iptali ve taliki ile ilgili hüküm ve kararlar, 7. Borçluların icra takibi ile ilgili icra müdürlüklerince yapılan icra tebliğleri ile ilgili İcra Tetkik Mercilerine açmış bulundukları usulsüz tebligatlarla ilgili şikayetleri nedeniyle verilen hüküm ve kararlar ile borçluların, İcra İflas Kanunu'nun 65. maddesi uyarınca verdikleri gecikmiş itiraz talepleri ile ilgili İcra Mahkemelerince verilen hüküm ve kararlar, 8. Hacizle ilgili olarak borçluların, İcra Mahkemesine açmış bulundukları haczedilmezlik şikayetleri ve alacaklıların İ.İ.K.nun 89. maddesi uyarınca borçluların üçüncü kişilerdeki alacakları ile ilgili 1. ve 2. haciz ihbarnamelerine karşılık üçüncü kişilerin İcra Mahkemelerine vaki şikayetleri üzerine İcra Mahkemesince verilen hüküm ve kararlar ile sözü edilen maddenin 4. fıkrası uyarınca üçüncü kişinin tazminatla mahkûm edilmesi isteği üzerine İcra Mahkemesince verilen hüküm ve kararlar, ONÜÇÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : Sözleşme Hukuku / Tüketici Hukuku 1. Borçlar Kanununun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (İstisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 2. Özel kanunlara göre yapılan sözleşmelerden doğan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, (7. H.D.nce bakılan abonelik sözleşmeleri, 18. H.D.nce bakılan eğitim tazminatları ile 11. ve 15. H.D.nin görevlerine giren davalar hariç olmak üzere) 3. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kalan ve Tüketici Mahkemelerince verilen hüküm ve kararlar, 4. 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu uyarınca bankalarca genel mahkemelerde açılan alacak, itirazın iptali ve menfi tespit davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar, 5. İmalatçının sorumluluğuna ilişkin davalar (Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesine göre sorumlu olan ve sorumlu olmasına rağmen tüketici ile akdi ilişkisi bulunmayan imalatçı, ithalatçı, bayi ve acente arasında doğan davalar dahil) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 6. Alacağın temliki ve borcun naklinden doğan davalara ilişkin olarak verilen hüküm ve kararlar. (11. ve 15. Hukuk dairelerinin görevine giren davalar hariç olmak üzere) ONDÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Gayrimenkul Hukuku Temel Görevi : Sınırlı Ayni Haklar, Şahsi Haklar / Kamu Orta Malları / Gayrimenkul Mülkiyetinin Sınırları 1. Sınırlı ayni haklara ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, (6. Hukuk Dairesince bakılan şufa, iştira, vefa haklarına dayanılarak açılanlar ile diğer hukuk dairelerinin görevlerine giren davalar hariç olmak üzere 2. Kamu orta mallarından mera, yaylak, kışlak iddiası ile açılan davalar sonucu genel mahkemelerden verilen hüküm ve kararlar, 3. Şahsi haklara dayalı ve taşınmaz mallarla ilgili: 1. Satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve elatmanın önlenmesi davaları, 2. Yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin olup, 30.09.1988 tarihli 1987/2 E. 1988/2 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına dayalı tapu iptali ve tescil davaları, 3. Tahsis kararlarına dayalı elatmanın önlenmesi ve tapu iptali ve tescil davaları, 4. İnanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davaları (05.02.1947 tarihli 20/65 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı), 5. Ölünceye kadar bakma aktine dayalı tapu iptali ve tescil davaları, Sonucu verilen hüküm ve kararlar 4. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 724, 725 ve 729. maddelerine dayalı (temliken tescil) tapu iptali ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. Ferman ve hüccet gibi tasarruf belgelerinin sahteliği nedeniyle açılan iptal davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 6. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince tapuda isim ve soyadı düzeltilmesi istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 7. Karz (ödünç) ipoteklerinin kaldırılması ile ilgili davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 8. Geçit ve mecra hakkı ile ilgili davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 9. Su yoluna vaki müdahalenin meni ve iptal davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 10. Mülkiyet hakkına dayalı olup, mülkiyeti uyuşmazlık konusu olmayan tapuda yazılı şerhin ve ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 11. 5520 sayılı Kanunla değişik Tapu Kanununun 31. maddesi uyarınca açılan tapuda sınır ve yüzölçümü düzeltilmesine ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 12. Tapu kaydına bağlı taşınmazlarda, Türk Medeni Kanununun 737. maddesine dayalı komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesine ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 13. Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, ONBEŞİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : Eser Sözleşmesi 1. İşin niteliği ve tarafların sıfatına bakılmaksızın bütün istisna (eser) sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu verilen (BK.nun 355-376. maddelerine göre) hüküm ve kararlar, (23. H.D.nce bakılacak olan arsa payı ya da kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalar ile 3. H.D.nce bakılacak olan "Diş tedavi, protez v.s, estetik amaçlı ameliyatlar, araç tamiri ile fotoğraf ve video çekiminden kaynaklanan davalar hariç olmak üzere) ONALTINCI HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Gayrimenkul Hukuku Temel Görevi : Kadastro Hukuku / İmar Hukuku 1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 24. maddesi uyarınca kurulan Kadastro Mahkemelerinin verdikleri hüküm ve kararların 1/2'si (diğer yarısı 7. HD.ne ait olmak üzere), (20. HD.nce bakılan ve orman yönünden değerlendirme yapılması gerekli olan davalar ile 16. Hukuk Dairesince bakılacak olan 2981, 2859 sayılı yasalardan ve 3402 sayılı kadastro kanununun 22/a maddesinden kaynaklanan davalar ile 2/B alanlarına ilişkin kullanım kadastrosu hariç) 2. 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun uyarınca yapılan "Afet Kadastrosu"ndan kaynaklanan tüm davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3. Kadastro öncesi nedenle ve tapu kaydına dayanılarak, genel kadastro sonucu tapu kaydı oluşmuş ya da kamu orta malı (mera, yaylak, kışlak, genel harman yeri) olarak sınırlandırılmış taşınmazlar hakkında, tapu iptal ve tescil istemiyle (3402 sayılı yasanın 12. maddesi uyarınca) genel mahkemelerde açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 4. 2859 sayılı Tapulama ve Kadastro Paftalarının Yenilenmesi Hakkındaki Kanun ile 3402 sayılı yasanın 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosundan kaynaklanan davalar sonucu Kadastro Mahkemeleri ya da genel mahkemeler tarafından verilen hüküm ve kararlar, 5. Kadastro harici bırakılan ve hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeyen taşınmazlar hakkında tapu kaydına dayalı olarak açılan tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 6. Hazine tarafından, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazlar hakkında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 18. maddesi uyarınca, Hazine adına tescil istemiyle açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 7. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine dayalı olarak açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 8. 2981 sayılı kanundan doğan uyuşmazlıklar ile ilgili olarak açılan davalar nedeniyle Kadastro Mahkemeleri ya da Genel Mahkemelerce verilen hüküm ve kararlar, (1. H.D.nce bakılan imar uygulaması sonucu oluşan imar parsellerinin hukuki dayanağını teşkil eden idari işlemin iptal edilmesiyle yolsuz tescil durumuna düşen imar çap kayıtlarının iptali ile eski kadastral mülkiyet ve geometrik durumuna çevrilmesi isteğiyle açılan davalar hariç olmak üzere) 9. 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkındırılması ve Desteklenmesi Hakkındaki Kanun uyarınca yapılan kullanım kadastrosuna ilişkin davalar nedeniyle genel mahkemeler ile Kadastro Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararlar, 10. 5831 sayılı yasanın 8. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen Ek-4. madde uyarınca 2/B alanlarında yapılan kullanım kadastrosundan (6831 sayılı yasanın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan alanlarda, taşınmaz üzerindeki zilyetlik ve muhdesatın aidiyetinin belirlenmesi) kaynaklanan davalar nedeniyle Kadastro Mahkemeleri ile genel mahkemelerce verilen hüküm ve kararlar, ONYEDİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : Trafik Kazaları (Tazminat – Sigorta) / Merci Tayini 1. Trafik kazası sonucu oluşan maddi hasara ilişkin tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve karar, 2. 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1301. maddesinden kaynaklanan ve kasko sigortası ile ilgili rücuan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3. Sigortalının kendi trafik kasko sigortasına, trafik sigortasının da kendi sigortalısına karşı açtığı tazminat davaları ile taşıma ilişkisi dışındaki ve sigortanın taraf olduğu her türlü cismani ve maddi zararlı trafik kazalarından doğan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 4. İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı kanundan kaynaklanan tasarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanundan doğan ve diğer dairelerin görev alanına girmeyen her türlü davalara ilişkin hüküm ve kararlar, 6. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 96 ve devamı maddelerine göre hacizden doğan ve İcra Tetkik Merciince karara bağlanan istihkak davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 7. İcra mahkemeleri tarafından genel hükümler çerçevesinde görülen istihkak davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 8. Kesinleşen takip sonucu icra müdürlüklerinin haczin uygulanması işlemlerine yönelik şikayetler üzerine İcra Mahkemeleri (İİK.nun 96, 97, 99. maddeleri) tarafından verilen hüküm ve kararlar, 9. Adli Yargı içinde, yargı yeri belirlenmesine ilişkin ihtilaflar nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi (merci tayini), ONSEKİZİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Gayrimenkul Hukuku / Medeni Hukuk Temel Görevi : Kat Mülkiyeti – Kişiler Hukuku – Hısımlık – Vesayet - Kamulaştırma 1. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili davalara ilişkin hüküm ve kararlar, 2. Paylı mülkiyete ya da elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlarda paydaşlardan veya birlikte malik olanlardan birinin, taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine çevrilmesini istediği ortaklığın giderilmesi davaları (634 sayılı Yasanın 12. maddesi) sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3. Birden çok parsel üzerinde yer alan toplu konut ve diğer yapıların ortak yönetiminden kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 4. Genel hükümler bölümünde yazılı “İkinci Grup”ta yer alan illerin merkez ve ilçelerinde bulunan mahkemeler tarafından, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunundan kaynaklanan (kamulaştırmasız elatma nedeniyle açılan tazminat davaları hariç olmak üzere) davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. 4721 sayılı T.M.K.nun Kişiler Hukuku başlıklı 1. Kitabının "Gerçek Kişiler" başlıklı 1. Kısmında yer alan maddelerden (T.M.K. m. 8-46) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 6. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu uyarınca nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 7. 4721 sayılı T.M.K.nun Kişiler Hukuku başlıklı 1. Kitabının "Tüzel Kişiler" başlıklı 2. Kısmında yer alan maddelerden (T.M.K. m. 47-117) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 8. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 56 ila 100. maddeleri ile 5253 sayılı Dernekler Kanunu hükümlerine göre açılmış derneklerin feshi, derneğin sona erdiğinin tespiti gibi dernekler hukukundan kaynaklanan her türlü dava sonucunda verilen hüküm ve kararlar, 9. Meslek kuruluşları (Esnaf Odaları, Ticaret Borsaları, Siyasi Partiler gibi) ve bu kuruluşlarla üyeleri arasında çıkan ve dernekler hukuku hükümleri uygulanmayan uyuşmazlıklara ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 10. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 101 ve devamı maddeleri kapsamında kalan Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulan vakıfların kuruluş ve tescil işlemleri, vakıf senedinin düzenlenmesi ve değiştirilmesi, vakfın teşkilatı (örgütü), denetimi, yöneticilerin azli, vakıf yönetiminin amacının ve mallarının değiştirilmesi, vakfın sona ermesi ve tasfiyesi; ayrıca, Osmanlı döneminde kurulan ve 5737 sayılı Vakıflar Yasasına tabi olan vakıflarda vakfiye şartı gereği vakıf evladı veya ilgilisi olduğunun ya da tevliyete hak kazandığının tespiti ile vakfın gelir fazlasından yararlanma (intifa) haklarıyla ilgili olarak açılan davalara ilişkin hüküm ve kararlar, 11. 4721 sayılı T.M.K.nun 2. Kitabının, "Hısımlık" başlıklı 2. Kısmında yer alan "Soybağının Kurulması" başlıklı 1. Bölümünün 1, 2, 3 ve 4. ayrımlarında yer alan maddelerden (T.M.K. m.282 ila 320: Soybağı, tanıma, babalık, evlat edinme vb) kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 12. 4721 sayılı T.M.K.nun 2. Kitabının, "Vesayet" başlıklı 3. Kısmında yer alan maddelerden (T.M.K. m. 396-494) kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 13. 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanuna göre verilen kayyım atanması ile ilgili davalar ile kayyımlık kararlarının kaldırılmasına ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 14. Taraflarının sıfatına bakılmaksızın, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkındaki Kanun ve 5535 sayılı Bazı Kamu Alacaklarının Tahsil ve Terkinine ilişkin Kanun, 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 5401 sayılı Askeri Öğrencilerden Başarı Gösteremeyenler Hakkındaki Kanun, 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunları, 2330 sayılı Maddi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun, 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu, 3580 sayılı Öğretmen ve Eğitim Uzmanı Yetiştiren Yüksek Öğretim Kurumlarında Parasız Yatılı veya Burslu Öğrenci Okutma ve Bunlara Yapılacak Sosyal Yardımlaşma Kanunu, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu ve benzeri kanunlarda yer alan okutma, eğitim-öğretim ve yetiştirme giderleri ile ilgili olarak yasadan veya sözleşmeden doğan her türlü davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, ONDOKUZUNCU HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : Ticaret Hukuku / Bankalar Hukuku 1. Ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesinden kaynaklanan her türlü davalar sonunda verilen hüküm ve kararlar, (7. H.D.nce bakılan su, elektrik, doğalgaz, internet ve telefon aboneliği sözleşmeleri hariç olmak üzere) 2. Deniz Hukuku, Kooperatifler Hukuku, Taşıma Hukuku ve Sigorta Hukuku uygulamasından ve istisna sözleşmelerinden doğan davalar hariç olmak üzere; 1. İİK.'nun 67. maddesine göre açılan ticari dava niteliğindeki itirazın iptali davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar, 2. İİK.'nun 69. maddesinden kaynaklanan borçtan kurtulma davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar, 3. İİK.'nun 72. maddesine dayanan ticari dava niteliğindeki menfi tespit ve istirdat davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar, 3. Banka ticari kredi sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali ve menfi tespit davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar, (13. H.D.nce bakılan ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunundan kaynaklanan davalar hariç olmak üzere) 4. Finansal Kiralama Sözleşmesinden kaynaklanan her tür dava sonunda verilen hüküm ve kararlar, 5. Factoring Sözleşmesinden kaynaklanan her tür dava sonunda verilen hüküm ve kararlar, 6. İ.İ.K.nun 89. maddesi uyarınca açılmış ve tarafların tacir sıfatını haiz bulunduğu menfi tespit davaları, 7. Ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesine dayanan ihtiyati haciz talebi üzerine verilen kararlarla, ihtiyati hacze itiraz üzerine verilen kararlar. (7. H.D.nce bakılan su, elektrik, doğalgaz, internet ve telefon aboneliği sözleşmeleri hariç olmak üzere) YİRMİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Gayrimenkul Hukuku Temel Görevi : Orman Hukuku 1. Orman Kadastro Komisyonlarınca yapılan orman kadastrosu, 2/B (orman rejimi dışına çıkarma) uygulaması, aplikasyon ve maddi hataların düzeltilmesi işlemlerinden kaynaklanan davalar nedeniyle Kadastro Mahkemeleriyle Genel Mahkemelerde açılan davalar sonucunda verilen hüküm ve kararlar, 2. Orman İdaresi ya da Hazinenin taraf olduğu, tapu iptal-tescil, tescil, ve/veya elatmanın önlenmesi istemiyle genel mahkemelerde açılan ve orman yönünden değerlendirme yapılması gerekli bulunan (orman iddiasında bulunulmuş olması, çekişmeli taşınmazın sınırında ya da yakın çevresinde orman taşınmazı bulunması nedeniyle 6831 sayılı yasanın 1. maddesi uyarınca orman sayılıp sayılmadığı yönünden inceleme yapılması, kesinleşmiş olsun ya da olmasın orman tahdit, 2/B ve aplikasyon haritaları ile bu haritalardaki maddi hataların düzeltilmesine ilişkin haritaların uygulanması gereği bulunan) davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 3. Orman İdaresi ya da Hazinenin taraf olduğu ve orman yönünden değerlendirme yapılması gerekli bulunan (orman iddiasında bulunulmuş olması, çekişmeli taşınmazın sınırında ya da yakın çevresinde orman taşınmazı bulunması nedeniyle 6831 sayılı yasanın 1. maddesi uyarınca orman sayılıp sayılmadığı yönünden inceleme yapılması, kesinleşmiş olsun ya da olmasın orman tahdit, 2/B ve aplikasyon haritaları ile bu haritalardaki maddi hataların düzeltilmesine ilişkin haritaların uygulanması gereği bulunan) davalar nedeniyle Kadastro Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararlar, 4. Hakimin reddi kararları, YİRMİBİRİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Temel Görevi : Sosyal Güvenlik Hukuku 1. Hizmet tespiti ve birlikte işçilik hakları istemiyle Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ve işveren hakkında açılan davalar sonucunda verilen hüküm ve kararlar, 2. 3417, 4853 ve 5568 sayılı Kanunlar uyarınca işçi tarafından tasarrufu teşvik ve nema alacağı ile ilgili işveren, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Hazine aleyhine açılan davalar sonucunda verilen hüküm ve kararlar, 3. 5664 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanun kapsamındaki uyuşmazlıklara ilişkin davalar sonucunda verilen hüküm ve kararlar, 4. İş kazaları ve meslek hastalığından doğan maddi ve manevi tazminat davalarından kaynaklanan işveren ve işçi arasındaki rü'cu davaları ile, İş kazaları ve meslek hastalığından doğan maddi ve manevi tazminat istemiyle birlikte açılan işçilik alacaklarına ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 5. Aşağıda yazılı davalarla ilgili İş Mahkemelerince verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 10. ve 21. Hukuk Daireleri arasında eşit olarak paylaşılmak suretiyle yapılır: 1. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunundan kaynaklanan davalar, 2. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar, 3. 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunundan kaynaklanan davalar, 4. 1479 sayılı (Bağ-Kur) Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunundan kaynaklanan davalar, 5. 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar, 6. 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar, 7. 2108 sayılı Muhtar Ödenek ve Sosyal Güvenlik Kanunundan kaynaklanan davalar, 8. 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanundan kaynaklanan davalar, 9. 2147 sayılı Yurt Dışında Çalışan Türk Vatandaşlarının, Yurt Dışında Çalışma Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanundan kaynaklanan davalar, 10. 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanundan kaynaklanan davalar, 11. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunu (Sosyal Güvenlik Kurumunun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsiline ilişkin olarak) uyarınca yapılan takiplerden kaynaklanan tüm davalar (ödeme emrine itiraz, menfi tespit, haczin kaldırılması, haczedilemezlik), 12. 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkına Kanundan kaynaklanan davalar. YİRMİİKİNCİ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Temel Görevi : İş Hukuku Aşağıda yazılı davalarla ilgili ve İş Mahkemelerince verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 9. ve 22. Hukuk Daireleri arasında eşit olarak paylaşılmak suretiyle yapılır: 1. 4857 sayılı İş Kanunundan kaynaklanan davalar, (10. ve 21. H.D.nce bakılan, Kanunun 77. maddesine dayalı iş kazası ve meslek hastalığından doğan maddi ve manevi tazminat davaları ile bunlarla birlikte açılan işçilik alacaklarına ilişkin davalar ve hizmet tespiti ile birlikte açılan işçilik alacaklarına ilişkin davalar hariç olmak üzere) 2. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında 818 sayılı Borçlar Kanunundan kaynaklanan davalar, 3. 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanundan kaynaklanan davalar, 4. 854 sayılı Deniz İş Kanunundan kaynaklanan davalar, 5. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunundan kaynaklanan davalar, 6. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında iş sözleşmesi kapsamında 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanundan kaynaklanan davalar, 7. 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunun Ek 2.maddesi gereğince kurulan Vakıf Üniversiteleri öğretim elemanları ile üniversite arasında İş Kanunu ve iş sözleşmesinden kaynaklanan davalar, 8. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında 6772 sayılı Kanunda öngörülen ilave tediye alacağından kaynaklanan davalar, 9. 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunundan ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan davalar, 10. 2821 sayılı Sendikalar Kanunundan kaynaklanan davalar, 11. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunundan kaynaklanan davalar, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunundan kaynaklanan davalar, (Ek 1. madde kapsamında ücret garanti fonu ve Ek 2. madde kapsamındaki kısa çalışma ödeneğine ilişkin uyuşmazlıklar hariç olmak üzere), 12. Tarafların sıfatına bakılmaksızın, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun 21.maddesi kapsamında iş kaybı tazminatından kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin davalar, 13. 4857 sayılı İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında İcra ve İflas Kanununun 67. maddesi gereğince açılan itirazın iptali davaları, m.72 gereğince açılan menfi tespit davaları ve istirdat davaları ile iş sözleşmesinin yapılması veya devamı sırasında işçiden alınan senedin iptali davaları, 14. İşe iade kararının sonucuna bağlı fark ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık ücretli izin alacağından doğan davalar YİRMİÜÇÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İhtisas Alanı: Borçlar / Ticaret Hukuku Temel Görevi : Ticaret Hukuku 1. Kooperatifler hukukundan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 2. Genel mahkemelerden verilmiş iflas ve iflasın ertelenmesine ilişkin hüküm ve kararlar, 3. Genel mahkemelerden verilmiş (adi ve malvarlığının terki suretiyle) konkordatoya ilişkin hüküm ve kararlar, 4. Sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılması talebine ilişkin hüküm ve kararlar, 5. 2004 sayılı İ.İ.K.nun 142. maddesi uyarınca İcra Mahkemeleri ile Genel Mahkemelerde görülen, haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline ilişkin şikâyet ve davalar sonunda verilen hüküm ve kararlar, 6. 2004 sayılı İ.İ.K.nun 151. maddesi uyarınca rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplerde düzenlenen sıra cetveline ilişkin şikayet ve davalar sonunda verilen hüküm ve kararlar, 7. 2004 sayılı İ.İ.K.nun 235. maddesi uyarınca iflas tasfiyesinde düzenlenen sıra cetveline yönelik şikayet ve davalar (kayıt kabul, kayıt terkini davaları ile sıraya yönelik şikayetler) sonunda verilen hüküm ve kararlar, 8. Arsa payı ya da kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar, 9. 2004 sayılı İ.İ.K.nun 94. maddesine göre alınan yetkiye dayalı davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar. II. YARGITAY CEZA DAİRELERİ İŞBÖLÜMÜ A- ORTAK HÜKÜMLER 1-Bu işbölümü; işbölümünün yürürlüğe girdiği tarih dahil olmak üzere, tebliğnamesi bu tarihten sonra düzenlenen işler için geçerli olacaktır. 2-İstisnalar dışında; bu işbölümüne dayalı olarak dairelerce dosya devri yapılamayacağı gibi her daire önceki işbölümü gereğince kendisine gelmiş olan işler ile daha önce kendisine gelmiş olmakla birlikte bozma veya herhangi bir nedenle daire dışına gönderdiği işlerden geri gelenlere bakmaya devam edecektir. 3-Hırsızlık suçlarına ilişkin olarak düzenlenecek tebliğnameler; 1 Eylül 2012 tarihine kadar 2. ve 13. Ceza Dairelerine (eşit olarak), bu tarih ve sonrasında ise 2, 6 ve 13. Ceza Dairelerine (eşit olarak), yağma suçundan düzenlenen tebliğnamelerin ise tamamı 6. Ceza Dairesine gönderilecektir. 4-Dördüncü Ceza Dairesi'nin uhdesinde bulunan ve işbölümünün yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla karara bağlanmamış olan "ihaleye fesat karıştırma suçuna" ilişkin tüm dosyalar Beşinci Ceza Dairesine devredilecektir. 5-Eylemlerin nitelendirilmesine ve suçların unsurlarının değiştirilerek başka bir suça dönüştürülmesine ilişkin olarak yeni düzenleme yapılması halinde, görevin belirlenmesinde yeni adlandırmaya itibar edilecektir. B- DAİRELERİN GÖREVLERİ BİRİNCİ CEZA DAİRESİ Madde 81......Kasten öldürme Madde 82......Nitelikli haller Madde 83......Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi Madde 84......İntihara yönlendirme Madde 87/4...Kasten yaralama sonucu ölüm meydana gelmesi İKİNCİ CEZA DAİRESİ Madde 141 ila 147 .....Hırsızlık (Üçte biri) Madde 163....Karşılıksız yararlanma (Yarısı) Madde 165...Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi, (Tamamı) Madde 167, 168, 169...Ortak hükümler ÜÇÜNCÜ CEZA DAİRESİ Madde 86...Kasten yaralama Madde 87...Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama (Dördüncü fıkra hariç) Madde 88...Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi 6831 sayılı Yasaya aykırılıktan kaynaklanan işler DÖRDÜNCÜ CEZA DAİRESİ Madde 97...Terk Madde 98...Yardım ve bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi Madde 106...Tehdit Madde 107...Şantaj Madde 108..Cebir Madde 111...Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması Madde 112...Eğitim ve öğretimin engellenmesi Madde 113...Kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi Madde 114...Siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi Madde 115...İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme Madde 116..Konut dokunulmazlığını ihlal Madde 117...İş ve çalışma hürriyetinin ihlali, Madde 118...Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi Madde 119...Ortak hüküm Madde 120...Haksız arama Madde 121...Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi Madde 122...Ayırımcılık, Madde 123..Kişilerin huzur ve sükununu bozma Madde 124...Haberleşmenin engellenmesi Madde 125..Hakaret Madde 126..Mağdurun belirlenmesi Madde 127..İsnadın ispatı Madde 128..İddia ve savunma dokunulmazlığı Madde 129..Haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret Madde 130..Kişinin hatırasına hakaret Madde 131..Soruşturma ve kovuşturma koşulu Madde 181...Çevrenin kasten kirletilmesi Madde 182...Çevrenin taksirle kirletilmesi Madde 183...Gürültüye neden olma Madde 184...İmar kirliliğine neden olma BEŞİNCİ CEZA DAİRESİ Madde 235...İhaleye fesat karıştırma Madde 236...Edimin ifasına fesat karıştırma Madde 237...Fiyatları etkileme, Madde 238...Kamuya gerekli şeylerin yokluğuna neden olma, Madde 239...Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilge ve belgelerin açıklanması, Madde 240...Mal veya hizmet satımından kaçınma, Madde 241...Tefecilik, Madde 242...Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması, Madde 247...Zimmet Madde 248...Etkin pişmanlık Madde 249...Daha az cezayı gerektiren hal Madde 250...İrtikap Madde 251...Denetim görevinin ihmali Madde 252...Rüşvet Madde 253...Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması Madde 254...Etkin pişmanlık Madde 255...Yetkili olmadığı iş için yarar sağlama Madde 256...Zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması, Madde 257...Görevi kötüye kullanma, Madde 258...Göreve ilişkin sırrın açıklanması, Madde 259...Kamu görevlisinin ticareti, Madde 260...Kamu görevinin terki veya yapılmaması, Madde 261...Kişilerin malları üzerinde usulsüz tasarruf , Madde 262...Kamu görevinin usulsüz olarak üstlenilmesi, Madde 263...Kanuna aykırı eğitim kurumu, Madde 264...Özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma, Madde 265...Görevi yaptırmamak için direnme, Madde 266...Kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma, Yargı yeri belirlemeleri, Dava nakli ALTINCI CEZA DAİRESİ Madde 141 ila 147 .....Hırsızlık (Üçte biri) Madde 148...Yağma (Tamamı) Madde 149....Nitelikli yağma (Tamamı) Madde 150....Daha az cezayı gerektiren hal Madde 167, 168, 169...Ortak hükümler YEDİNCİ CEZA DAİRESİ Özel Ceza Yasalarından veya Kabahatler Yasası'ndan doğan ve başka dairelerin görev alanına girmeyen suçlar ve kararlar SEKİZİNCİ CEZA DAİRESİ Madde 94....İşkence, Madde 95....Neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence, Madde 96....Eziyet , Madde 154..Hakkı olmayan yere tecavüz , Madde 170.....Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, Madde 171.....Genel güvenliğin taksirle tehlikeye sokulması, Madde 172.....Radyasyon yayma, Madde 173.....Atom enerjisi ile patlamaya sebebiyet verme, Madde 174.....Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi, Madde 175...Akıl hastası üzerindeki bakım ve gözetim yükümlülüğünün ihlali, Madde 176....İnşaat veya yıkımla ilgili emniyet kurallarına uymama, Madde 177...Hayvanın tehlike yaratabilecek şekilde serbest bırakılması, Madde 178....İşaret ve engel koymama, Madde 197....Parada sahtecilik, Madde 198....Paraya eşit sayılan değerler, Madde 199...Kıymetli damgada sahtecilik, Madde 200...Para ve kıymetli damgaları yapmaya yarayan araçlar, Madde 201....Etkin pişmanlık, Madde 202....Mühürde sahtecilik , Madde 213...Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit , Madde 214....Suç işlemeye tahrik, Madde 215....Suçu ve suçluyu övme, Madde 216....Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama, Madde 217....Kanunlara uymamaya tahrik, Madde 218...Ortak hüküm, Madde 243..Bilişim sistemine girme Madde 244..Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme Madde 245..Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması Madde 246..Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkındaki Yasaya ilişkin işler 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Yasasına ilişkin işler 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yasaya ilişkin işler Bu işbölümüne göre ceza dairelerinden herhangi birinin görevine girmeyen ve Türk Ceza Yasasından kaynaklanan tüm diğer suçlar DOKUZUNCU CEZA DAİRESİ Madde 76....Soykırım Madde 77....İnsanlığa karşı suçlar Madde 78....Örgüt Madde 79....Göçmen kaçakçılığı Madde 80....İnsan ticareti Madde 219..Görev sırasında din hizmetlerini kötüye kullanma Madde 220..Suç işlemek amacıyla örgüt kurma Madde 221..Etkin pişmanlık Madde 222..Şapka ve Türk harfleri Madde 267...İftira Madde 268...Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması Madde 269...Etkin pişmanlık Madde 270...Suçu üstlenme Madde 271...Suç uydurma Madde 272...Yalan tanıklık, Madde 273...Şahsi cezasızlık veya cezanın azaltılmasına gerektiren sebepler, Madde 274...Etkin pişmanlık Madde 275...Yalan yere yemin Madde 276...Gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık Madde 277...Yargı görevi yapanı etkileme, Madde 278...Suçu bildirmeme, Madde 279...Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi Madde 280...Sağlık mesleği mensuplarının suçu bildirmemesi, Madde 281...Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme Madde 282...Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, Madde 283...Suçluyu kayırma, Madde 284...Tutuklu, hükümlü veya suç delillerini bildirmeme, Madde 285...Gizliliğin ihlali, Madde 286...Ses ve görüntülerin kayda alınması Madde 287...Genital muayene, Madde 288...Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs Madde 289...Muhafaza görevini kötüye kullanma Madde 290...Resmen teslim olunan mala elkonulması ve bozulması Madde 291...Başkası yerine ceza infaz kurumuna veya tutukevine girme, Madde 292...Hükümlü veya tutuklunun kaçması Madde 293...Etkin pişmanlık Madde 294...Kaçmaya imkan sağlama, Madde 295...Muhafızın görevini kötüye kullanması Madde 296...Hükümlü veya tutukluların ayaklanması Madde 297...İnfaz kurumuna veya tutuevine yasak eşya sokmak Madde 298...Hak kullanımını ve beslenmeyi engelleme Madde 299..Cumhurbaşkanına hakaret Madde 300..Devletin egemenlik alametlerini aşağılama Madde 301..Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama Madde 302...Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak Madde 303...Düşmanla işbirliği yapmak, Madde 304...Devlete karşı savaşa tahrik Madde 305...Temel milli yararlara karşı faaliyette bulunmak için yarar sağlama Madde 306...Yabancı devlet aleyhine asker toplama, Madde 307...Askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma, Madde 308...Düşman devlete maddi ve mali yardım Madde 309..Anayasayı ihlal Madde 310..Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı Madde 311..Yasama organına karşı suç Madde 312..Hükümete karşı suç Madde 313..Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyan Madde 314..Silahlı örgüt Madde 315..Silah sağlama Madde 316..Suç için anlaşma Madde 317..Askeri komutanlıkların gaspı Madde 318..Halkı askerlikten soğutma Madde 319..Askerleri itaatsizliğe teşvik Madde 320..Yabancı hizmetine asker yazma, yazılma Madde 321..Savaş zamanında emirlere uymama Madde 322..Savaş zamanında yükümlülükler Madde 323..Savaşta yalan haber yayma Madde 324..Seferberlikle ilgili görevin ihmali Madde 325..Düşmandan ünvan ve benzeri payeler kabulü Madde 326..Devletin güvenliğine ilişkin belgeler Madde 327..Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme Madde 328..Siyasal veya askeri casusluk Madde 329..Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama Madde 330..Gizli kalması gereken bilgileri açıklama Madde 331..Uluslararası casusluk Madde 332..Askeri yasak bölgelere girme Madde 333..Devlet sırlarından yararlanma, Devlet hizmetlerinde sadakatsizlik Madde 334..Yasaklanan bilgileri temin Madde 335..Yasaklanan bilgilerin casusluk maksadıyla temini Madde 336..Yasaklanan bilgileri açıklama Madde 337..Yasaklanan bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla açıklama Madde 338..Taksir sonucu casusluk fiilerinin işlenmesi Madde 339..Devlet güvenliği ile ilgili belgeleri elinde bulundurma Madde 340..Yabancı devlet başkanına karşı suç Madde 341..Yabancı devlet bayrağına karşı hakaret Madde 342..Yabancı devlet temsilcilerine karşı suç Madde 343..Karşılıklılık koşulu 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Yasaya ilişkin işler 1631 sayılı Askeri Ceza Yasasının 131. maddesinde düzenlenen suçlar, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Hakkındaki Yasa 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilat Yasası 3713 sayılı Terörle Mücadele Yasası 4959 sayılı Topluma Kazandırma Yasası 5253 sayılı Dernekler Yasası 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Yasaya ilişkin işler 07.12.1994 gün ve 4053 sayılı Yasa ile 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 14. maddesine eklenen fıkra gereğince, 3953 sayılı Yasaya göre ve Askeri Yargıtay'dan gönderilen dava ve işler ile aynı yasa uyarınca adli yargı mercilerine devredilen dava ve işlerden temyizen intikal edecek olan işler ONUNCU CEZA DAİRESİ Madde 185..Zehirli madde katma Madde 186..Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticareti Madde 187..Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma veya satma Madde 188..Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti Madde 189..Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması Madde 190..Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma Madde 191..Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak Madde 192..Etkin pişmanlık Madde 193..Zehirli madde imal ve ticareti Madde 194..Sağlık için tehlikeli madde temini Madde 195..Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma Madde 196..Usulsüz ölü gömülmesi 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkındaki Yasaya ilişkin işler 3298 sayılı Uyuşturucu Maddelerle ilgili Yasaya ilişkin işler 5898 sayılı Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunmasına Dair Yasaya ilişkin işler 5941 sayılı Çek Yasasından kaynaklanan işler (3167 sayılı Yasa 1/4 oranında) ONBİRİNCİ CEZA DAİRESİ Madde 203...Mühür bozma Madde 204..Resmi belgede sahtecilik Madde 205..Resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek Madde 206..Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan Madde 207..Özel belgede sahtecilik Madde 208..Özel belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek Madde 209..Açığa imzanın kötüye kullanılması Madde 210..Resmi belge hükmünde belgeler Madde 211..Daha az cezayı gerektiren hal Madde 212..İçtima 213 sayılı Vergi Usul Yasasından kaynaklanan işler 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'ndan kaynaklanan suçlar ONİKİNCİ CEZA DAİRESİ Madde 85..Taksirle öldürme Madde 89..Taksirle yaralama Madde 90..İnsan üzerinde deney Madde 91..Organ ve doku ticareti Madde 92..Zorunluluk hali Madde 93..Etkin pişmanlık Madde 132..Haberleşmenin gizliliğini ihlal Madde 133..Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması Madde 134..Özel hayatın gizliliğini ihlal Madde 135..Kişisel verilerin kaydedilmesi Madde 136..Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme Madde 137..Nitelikli haller Madde 138..Verileri yok etmeme, Madde 139..Şikayet Madde 140..Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması Madde 179..Trafik güvenliğini tehlikeye sokma Madde 180..Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma 2863 sayılı Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Yasasından kaynaklanan işler, 5271 sayılı CMK'nun 141-144 maddelerinde düzenlenen koruma tedbirleri nedeniyle tazminat 5941 sayılı Çek Yasasından kaynaklanan işler (3167 sayılı Yasa 1/4 oranında) ONÜÇÜNCÜ CEZA DAİRESİ Madde 141 ila 147 .....Hırsızlık (Üçte biri) Madde 160....Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf (Tamamı) Madde 163....Karşılıksız yararlanma (Yarısı) Madde 167, 168, 169...Ortak hükümler ONDÖRDÜNCÜ CEZA DAİRESİ Madde 99..Çocuk düşürtme Madde 100..Çocuk düşürme Madde 101..Kısırlaştırma Madde 102..Cinsel saldırı Madde 103..Çocukların cinsel istismarı Madde 104..Reşit olmayanla cinsel ilişki Madde 105..Cinsel taciz Madde 109..Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma Madde 110..Etkin pişmanlık Madde 111..Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması Madde 223..Ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması Madde 224..Kıt'a sahanlığında veya münhasır ekonomik bölgedeki sabit platformların işgali Madde 225..Hayasızca hareketler Madde 226..Müstehcenlik Madde 227..Fuhuş Madde 228..Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama Madde 229..Dilencilik Madde 230..Birden çok evlilik, hileli evlenme, dinsel tören Madde 231..Çocuğun soybağını değiştirme Madde 232..Kötü muamele Madde 233..Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali Madde 234..Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması 5941 sayılı Çek Yasasından kaynaklanan işler (3167 sayılı Yasa 1/4 oranında) ONBEŞİNCİ CEZA DAİRESİ Madde 151...Mala zarar verme, Madde 152..Mala zarar vermenin nitelikli halleri, Madde 153..İbadethanelere ve mezarlıklara zarar verme, Madde 155..Güveni kötüye kullanma, Madde 156..Bedelsiz senedi kullanma, Madde 157..Dolandırıcılık, Madde 158..Nitelikli dolandırıcılık, Madde 159..Daha az cezayı gerektiren hal, Madde 161..Hileli iflas, Madde 162..Taksirli iflas, Madde 164..Şirket veya kooperatifler hakkında yanlış bilgi, Madde 166..Bilgi vermeme, Madde 167, 168, 169..Ortak hükümler, 5941 sayılı Çek Yasasından kaynaklanan işler (3167 sayılı Yasa 1/4 oranında) III- 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. ve 58. maddeleri uyarınca kararın Resmi Gazetede yayımlanmasına, bunu müteakip kararın bir örneğinin tüm mahkemelere duyurulmak üzere Adalet Bakanlığına; bilgi ve gereği için Yargıtay Daire Başkanlıklarına, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına; Yargıtay Kararları Dergisinde yayımlanması için Yayın İşleri Müdürlüğüne; Barolara ve Avukatlara duyurulmasını sağlamak üzere Türkiye Barolar Birliği Başkanlığına gönderilmesine; 09/02/2012 tarihinde karar verildi. [R.G. 18 Şubat 2012 – 28208] —— • —— YÖNETMELİKLER Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan: KAÇAK PETROLÜN TESPİT VE TASFİYESİNE DAİR USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE 1 – 27/5/2007 tarihli ve 26534 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kaçak Petrolün Tespit ve Tasfiyesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 17 nci maddesinin birinci ve altıncı fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “(1) Kaçak petrol ürünlerinden akaryakıta ilişkin ilk tespit seyyar kontrol cihazı ile ulusal marker kontrolü yapılarak gerçekleştirilir. Ulusal markerin gerekli şart ve seviyede bulunmadığının tespiti halinde, 6/1/2005 tarihli ve 25692 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 16 ncı maddesi hükümlerine göre test ve analiz yapılmak üzere numune alınır ve aynı maddede öngörülen süreler uygulanır.” “(6) Bu Yönetmeliğin 3 üncü maddesinde yer alan kaçak petrol ürünlerinden sahipsiz yakalamalarda yakalanan petrol ürünlerinin tahmini satış tutarının test ve analiz bedellerinin karşılanmasına dahi yetmeyecek kadar az olması halinde, seyyar kontrol cihazı ile ulusal marker tespiti yapılır. Yapılan ulusal marker ölçüm sonucunda sonucun geçersiz çıkması durumunda yakalanan petrol ürünlerinden numune alınmaz ve teknik düzenlemelere aykırı olarak kabul edilir ve il özel idarelerine devredilir.” MADDE 2 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – Bu Yönetmelik hükümlerini Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Başkanı yürütür. Yönetmeliğin Yayımlandığı Resmî Gazete'nin Tarihi Sayısı 27/5/2007 26534 Yönetmelikte Değişiklik Yapan Yönetmeliklerin Yayımlandığı Resmî Gazete'nin Tarihi Sayısı 1 21/9/2008 27004 2 31/10/2008 27040 3 15/8/2009 27320 4 5/10/2010 27720 [R.G. 21 Şubat 2012 – 28211] —— • —— Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan: SIVILAŞTIRILMIŞ PETROL GAZLARI (LPG) PİYASASINDA YAPILACAK DENETİMLER İLE ÖN ARAŞTIRMA VE SORUŞTURMALARDA TAKİP EDİLECEK USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE 1 – 10/5/2006 tarihli ve 26164 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 15 inci maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “(3) Alınan numunelerin bir adedi ilgili gerçek veya tüzel kişiye verilir. Diğer iki adet numune ise, numune alma tarihinden itibaren beş iş günü içerisinde örneği ek-3’te yer alan numune teslim tutanağı ile Laboratuvara teslim edilir. Laboratuvar şahit numuneyi yed-i emin sıfatıyla saklar. Test ve analiz raporunun tanzim tarihini izleyen doksan gün içerisinde konuya ilişkin herhangi bir adli veya idari soruşturma başlatılmaması halinde şahit numune imha edilebilir. Adli soruşturma başlatılması halinde, şahit numune soruşturma ve yargı süreci tamamlanana kadar Laboratuvar tarafından saklanır.” “(4) Alınan numunelerin analizi, akredite Laboratuvarlar vasıtasıyla yapılır. Laboratuvara teslim edilen numunelere Kurum tarafından belirlenen teknik düzenlemelerde öngörülen analizler yapılır. Laboratuvar, yapılması istenilen analizleri numune özellikleri değişime uğramadan onbeş gün içerisinde yapar ve sonucunu bir raporla tespit eder. Laboratuvar, raporun bir nüshasını muhafaza eder iki nüshasının, bir adedi ilgili gerçek ya da tüzel kişiye verilmek üzere numune alan birime, bir nüshasını da gereği yapılmak üzere Kuruma beş iş günü içinde gönderir.” MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 25 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “MADDE 25 – (1) Kaçak petrol ikmali dolayısıyla ilgili kişiler hakkında mahkemece verilen mahkumiyet veya müsadere kararlarının kesinleşmesi halinde, herhangi bir ön araştırma veya soruşturma yapmaya ya da savunma almaya gerek olmaksızın doğrudan idari para cezası uygulanır.” MADDE 3 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 4 – Bu Yönetmelik hükümlerini Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Başkanı yürütür. Yönetmeliğin Yayımlandığı Resmî Gazete'nin Tarihi Sayısı 10/5/2006 26164 Yönetmelikte Değişiklik Yapan Yönetmeliklerin Yayımlandığı Resmî Gazete'nin Tarihi Sayısı 1 23/2/2008 26796 2 31/10/2008 27040 [R.G. 21 Şubat 2012 – 28211] —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2011/4715 Karar No : 2011/19616 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Çameli Sulh Hukuk Mahkemesi Tarihi : 24/5/2004 Numarası : Esas: 2004/44 Karar: 2004/43 Davacı : Çameli Kaymakamlığı Kendisine Vasi Atanması İstenen : Güllü Şaylan Dava Türü : Vasi Tayini Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Çameli Kaymakamlığı tarafından hasımsız olarak açılan vasi tayini davasında Güllü Şaylan’ın evlilik dışı doğduğu, babasının belli olmadığı, velayeti altında bulunduğu annesi Nesibe Şaylan’ın ise Çameli Sulh Hukuk Mahkemesinin 25/6/2003 tarih ve 2003/39 esas, 2003/68 karar sayılı kararı ile yasal kısıtlılık altına alındığı belirtilerek, Kocaeli Köseköy Gençlik Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezine yerleştirilebilmesi için vesayet altına alınmasına karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece davanın kabulü ile Güllü Şaylan’ın vesayet altına alınmasına ve İsa Akyol’un vasi olarak atanmasına karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. Dosyada mevcut nüfus kaydı ile vasi adayının beyanından, 5/2/1999 doğumlu Güllü’nün evlilik dışı ilişkiden doğduğu ve babasının belli olmadığı, annesinin sağ olduğu ancak Çameli Sulh Hukuk Mahkemesinin 25/6/2003 tarih 2003/39 esas, 2003/68 karar sayılı kararı ile yasal kısıtlılık altına alındığı görülmüştür. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 226’ncı maddesinde; “Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar. Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hali gerçekleşmişse hakim, velayeti eşlerden birine verebilir. Velayet, ana ve babadan birinin ölümü halinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir” hükmü mevcuttur. Türk Medeni Kanununun 404. maddesinde de velayet altında bulunmayan küçüklerin vesayet altına alınacağı düzenlenmiştir. İncelenen dosya içeriğine göre, küçük Güllü’nün babasının belli olmaması sebebiyle sağ kalan annesine ait olan velayet hakkının annenin kısıtlılık altına alındığı gerekçesiyle kaldırıldığına ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Mahkemece küçük Güllü’nün babasının belli olmadığı da dikkate alınarak velayet durumunun araştırılması, sağ ve ergin olduğu anlaşılan annesinin kısıtlılık halinin devam edip etmediğinin veya velayetinin kaldırılmasına ilişkin bir karar bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, vasi atanması konusunda haklı sebeplerin olup olmadığının değerlendirilmesi sonunda, velayetin anneden alınması gerektiği yönünde bir kanaatin oluşması halinde, Medeni Kanun hükümlerine göre re’sen yasal prosedürün işletilerek velayet konusunda bir hüküm alınması, oluşacak sonuca göre vesayet konusunun değerlendirilmesi gerekirken, bu incelemelere girilmeksizin vesayet altına alınmasına ve İsa Akyol’un vasi olarak tayinine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 24/11/2011 [R.G. 21 Şubat 2012 – 28211] —— • —— KANUN NÜKLEER TERÖRİZMİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN ULUSLARARASI SÖZLEŞMENİN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN Kanun No. 6277 Kabul Tarihi: 15/2/2012 MADDE 1 – (1) 14 Eylül 2005 tarihinde New York’ta imzalanan “Nükleer Terörizmin Önlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşme”nin bildirim ve çekince ile birlikte onaylanması uygun bulunmuştur. MADDE 2 – (1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 21/2/2012 [R.G. 22 Şubat 2012 – 28212] —— • —— BAKANLAR KURULU KARARLARI Karar Sayısı : 2012/2783 4/11/2011-14/11/2011 tarihleri arasında Bitlis’te yaşanan don afeti ile 23/10/2011 tarihinde Van’da meydana gelen deprem nedeniyle zarar gören Bitlis’teki gerçek ve tüzel kişilerin düşük faizli kredi borçlarının ertelenmesine ilişkin 2011/2534 sayılı Kararnamede değişiklik yapılmasına dair ekli Kararın yürürlüğe konulması; Başbakan Yardımcılığının 15/2/2012 tarihli ve 2830 sayılı yazısı üzerine, 15/11/2000 tarihli ve 4603 sayılı Kanunun 3 üncü, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kanunun 1 inci ve 5488 sayılı Tarım Kanununun 19 uncu maddelerine göre, Bakanlar Kurulu'nca 17/2/2012 tarihinde kararlaştırılmıştır. Abdullah GÜL CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan B. ARINÇ A. BABACAN B. ATALAY B. BOZDAĞ Başbakan Yardımcısı Başbakan YardımcısıBaşbakan YardımcısıBaşbakan Yardımcısı S. ERGİN F. ŞAHİN E. BAĞIŞ N. ERGÜN Adalet BakanıAile ve Sosyal Politikalar Bakanı Avrupa Birliği BakanıBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı F. ÇELİK E. BAYRAKTAR A. DAVUTOĞLU M. Z. ÇAĞLAYAN Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çevre ve Şehircilik Bakanı Dışişleri Bakanı Ekonomi Bakanı T. YILDIZ S. KILIÇ M. M. EKER H. YAZICI Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Gençlik ve Spor BakanıGıda, Tarım ve Hayvancılık BakanıGümrük ve Ticaret Bakanı İ. N. ŞAHİN C. YILMAZ E. GÜNAY M. ŞİMŞEK İçişleri Bakanı Kalkınma BakanıKültür ve Turizm Bakanı Maliye Bakanı Ö. DİNÇER İ. YILMAZ V. EROĞLU Milli Eğitim Bakanı Milli Savunma BakanıOrman ve Su İşleri Bakanı R. AKDAĞ B. YILDIRIM Sağlık Bakanı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı 17/2/2012 TARİHLİ VE 2012/2783 SAYILI KARARNAMENİN EKİ KARAR MADDE 1 ‒ 4/11/2011-14/11/2011 tarihleri arasında Bitlis'te yaşanan don afeti ile 23/10/2011 tarihinde Van'da meydana gelen deprem nedeniyle zarar gören Bitlis'teki gerçek ve tüzel kişilerin düşük faizli kredi borçlarının ertelenmesine ilişkin 8/12/2011 tarihli ve 2011/2534 sayılı Kararnamede yer alan "Bitlis'te" ibaresi "Bitlis ve civarında", "Bitlis'teki" ibaresi "Bitlis ve civarındaki" şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 2 ‒ Aynı Kararnamenin eki Kararın; a) 1 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Bitlis'teki" ibaresi "Bitlis ile Ağrı'nın Patnos İlçesindeki" şeklinde, b) İkinci fıkrasında yer alan "Bitlis'te" ibaresi "Bitlis ile Ağrı'nın Patnos İlçesinde" şeklinde, değiştirilmiştir. MADDE 3 ‒ Bu Kararın; a) 2 nci maddesinin (b) bendi 4/11/2011 tarihinden, b) Diğer hükümleri 23/10/2011 tarihinden, geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 4 ‒ Bu Karar hükümlerini Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan yürütür. Bakanlar Kurulu Kararının Yayımlandığı Resmî Gazete'nin Tarihi Sayısı 10/1/2012 28169 [R.G. 22 Şubat 2012 – 28212] —— • —— YÖNETMELİKLER Karar Sayısı : 2012/2777 Ekli "Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınma Şartları ile Yapılacak Merkezi Sınav ve Kura Usulü Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"in yürürlüğe konulması; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 13/2/2012 tarihli ve 2920 sayılı yazısı üzerine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu'nca 15/2/2012 tarihinde kararlaştırılmıştır. Abdullah GÜL CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan B. ARINÇ A. BABACAN B. ATALAY B. BOZDAĞ Başbakan Yardımcısı Başbakan Yardımcısı Başbakan YardımcısıBaşbakan Yardımcısı S. ERGİN F. ŞAHİN E. BAĞIŞ N. ERGÜN Adalet BakanıAile ve Sosyal Politikalar Bakanı Avrupa Birliği BakanıBilim, Sanayi Teknoloji Bakanı F. ÇELİK E. BAYRAKTAR A. DAVUTOĞLU E. GÜNAY Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çevre ve Şehircilik BakanıDışişleri Bakanı Ekonomi Bakanı V. E. BAĞIŞ S. KILIÇ M. M. EKER H. YAZICI Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı V. Gençlik ve Spor Bakanı Gıda, Tarım Hayvancılık BakanıGümrük ve Ticaret Bakanı İ. N. ŞAHİN C. YILMAZ E. GÜNAY M. ŞİMŞEK İçişleri Bakanı Kalkınma Bakanı Kültür ve Turizm Bakanı Maliye Bakanı Ö. DİNÇER İ. YILMAZ V. EROĞLU Milli Eğitim Bakanı Milli Savunma BakanıOrman ve Su İşleri Bakanı R. AKDAĞ B. YILDIRIM Sağlık BakanıUlaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı ve ve ÖZÜRLÜLERİN DEVLET MEMURLUĞUNA ALINMA ŞARTLARI İLE YAPILACAK MERKEZİ SINAV VE KURA USULÜ HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE 1 ‒ 22/8/2011 tarihli ve 2011/2192 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınma Şartları ile Yapılacak Merkezi Sınav ve Kura Usulü Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine "mezun" ibaresinden sonra gelmek üzere "veya ÖMSS'nin yapıldığı yıl itibarıyla mezun ola- bilecek durumda", (c) bendine "mezun" ibaresinden sonra gelmek üzere "veya mezun olabilecek durumda" ibareleri ile fıkraya aşağıdaki bent eklenmiştir. “f) Adaylarda, yerleştirme işlemine son başvuru tarihi itibarıyla ilgili eğitim kurumlarından mezun olma şartı aranır.” MADDE 2 ‒ Anılan Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "ayrı ayrı" ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır. MADDE 3 ‒ Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 4 ‒ Bu Yönetmelik hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. [R.G. 22 Şubat 2012 – 28212] —— • —— Sağlık Bakanlığından: YABANCI SAĞLIK MESLEK MENSUPLARININ TÜRKİYE’DE ÖZEL SAĞLIK KURULUŞLARINDA ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Türkiye’de mesleklerini icra etmek isteyen yabancı sağlık meslek mensuplarının özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik; diş hekimi, eczacı, ebe ve hastabakıcılar hariç özel sağlık kuruluşlarında çalışacak tüm yabancı sağlık meslek mensuplarını kapsar. (2) Türk soylu diş hekimi, eczacı, ebe ve hastabakıcılar hakkında 25/9/1981 tarihli ve 2527 sayılı Türk Soylu Yabancıların Türkiye'de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine, Kamu, Özel Kuruluş veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine İlişkin Kanun uygulanır. Dayanak MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik; 11/10/2011 tarihli ve 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 40 ıncı maddesine, 11/4/1928 tarihli ve 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunun 1 inci, 4 üncü, 30 uncu, 47 nci, 63 üncü ve Ek 13 üncü maddelerine, 25/2/1954 tarihli ve 6283 sayılı Hemşirelik Kanununun 3 üncü maddesine ve 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 9 uncu maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte geçen; a) Bakanlık: Sağlık Bakanlığını, b) Mesul müdür: Özel sağlık kuruluşlarının Bakanlık ve Müdürlük nezdinde temsilcisi olan idari ve tıbbi sorumlusunu, c) Müdürlük: İl Sağlık Müdürlüğünü, ç) Yabancı: Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan kişiyi, ifade eder. İKİNCİ BÖLÜM Çalışma Şartları ve Çalışma Başvurusu Çalışma şartları MADDE 5 – (1) Bu Yönetmelik kapsamındaki yabancı sağlık meslek mensupları, aşağıda yer alan şartları sağlamak kaydıyla özel sağlık kuruluşlarında mesleklerini icra edebilirler: a) Diploma ve/veya uzmanlık belgelerinin denkliği onaylanmış ve Bakanlıkça tescilleri yapılmış bulunmak. b) Mesleğini icra etmesine kanunen engel hali bulunmamak. c) Üniversitelerin Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezleri tarafından yapılan Türkçe dil sınavında Avrupa Dil Portfolyosu kriterlerine göre (B) veya üzeri seviyede başarılı olmak. ç) İlgili mevzuata göre Türkiye’de çalışma ve ikâmet izni almış olmak. d) Hekimler için, zorunlu mesleki malî sorumluluk sigortası yaptırmak. Çalışma başvurusu MADDE 6 – (1) Yabancı sağlık meslek mensubu tarafından, çalışmak istenilen özel sağlık kuruluşuna başvuru yapılır. (2) Kişinin özel sağlık kuruluşunda çalışma başvurusu, mesul müdür tarafından Ek-1 sayılı cetvelde yer alan belgeler ile birlikte Müdürlüğe intikal ettirilir. (3) Dosyada eksiklik ve/veya uygunsuzluk bulunmaması halinde dosya Bakanlığa gönderilir. (4) Başvuru dosyası, Bakanlıkça planlama kapsamında ve Ek-1 sayılı cetvelde yer alan belgeler açısından değerlendirilir. Uygun bulunması halinde yabancı sağlık meslek mensubunun diploması tescil edilerek mesleğini icra etmesinin Bakanlıkça uygun bulunduğuna dair belge düzenlenir. (5) İlgili mevzuat kapsamında çalışma izni ile ikâmet izni alınarak dördüncü fıkradaki belge ile birlikte personel çalışma belgesi düzenlenmesi için Müdürlüğe başvurulur. Yabancı sağlık meslek mensubu, personel çalışma belgesinin Müdürlük tarafından onaylandığı tarihten itibaren özel sağlık kuruluşunda çalışabilir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Son Hükümler Yürürlük MADDE 7 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 8 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Sağlık Bakanı yürütür. EK-1 BAŞVURU İÇİN GEREKLİ BELGELER 1) İlgili merci tarafından diploma ve/veya uzmanlık belgelerinin denkliğinin kabul edildiğini gösterir belge. 2) Üniversitelerin Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezleri tarafından yapılan Türkçe dil sınavında Avrupa Dil Portfolyosu kriterlerine göre (B) veya üzeri seviyede başarılı olduğuna dair belge. 3) Türkiye’de ilk defa meslek icrasında bulunacakların, geldikleri ülkenin Sağlık Bakanlığı veya Büyükelçiliğinden alınan ve kanunen mesleğini yapmaya engel halinin bulunmadığını gösteren belge. 4) Çalışacakları özel sağlık kuruluşu ile yabancı sağlık personeli arasında yapılan ve yabancı sağlık personeline ödenecek aylık ücret miktarının da belirtildiği hizmet sözleşmesi. [R.G. 22 Şubat 2012 – 28212] —— • —— Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan: PETROL PİYASASINDA YAPILACAK DENETİMLER İLE ÖN ARAŞTIRMA VE SORUŞTURMALARDA TAKİP EDİLECEK USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE 1 – 6/1/2005 tarihli ve 25692 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4 üncü maddesinde yer alan şahit numune tanımı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Şahit numune: Test veya muayene yapılmasının gerekli olduğu hallerde; test, muayene ve/veya belgelendirme kuruluşuna gönderilen numunenin zayi olması veya test sonuçlarına yönelik herhangi bir itiraz olması durumunda başvurulmak üzere denetimle görevli kişi tarafından alınan ve muayeneyi yapan laboratuvarda uygun koşullarda saklanan numuneyi.” MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 16 ncı maddesinin beşinci, yedinci ve sekizinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Numune, ürünün yapısına ve özelliğine göre, test ve analizlerin gerektirdiği ölçüyü aşmamak üzere biri şahit numune olmak üzere ürünün türüne göre analiz yapılmak ve şahit numune olarak saklanmak üzere motorin türlerinde beş, diğer akaryakıt türlerinde dört adet olarak alınır. Alınan numuneler için bir örneği Ek-2’de yer alan Numune Alma Tutanağı üç nüsha olarak düzenlenir. Düzenlenen tutanağın bir nüshası ilgili gerçek veya tüzel kişiye verilir, bir nüshası ise işlem yapılmak üzere Kurumda saklanır. Numune alma işlemi, Kurum adına denetim yapmakla yetkilendirilen diğer kamu kurum ve kuruluşları ile özel denetim kuruluşları tarafından yapılmış ise, tutanağın bir nüshası bunlarda kalır.” “Alınan numunelerin bir adedi ilgili gerçek veya tüzel kişiye verilir. Kalan numuneler ise, numune alma tarihinden itibaren beş iş günü içerisinde bir örneği Ek-4’de yer alan Numune Teslim Tutanağı ile laboratuvara teslim edilir. Laboratuvar şahit numuneyi yed-i emin sıfatıyla saklar. Şahit numune, test ve muayene raporunun tanzim tarihini izleyen doksan gün içerisinde konuya ilişkin herhangi bir adli veya idari soruşturma başlatılmaması halinde imha edilebilir. Adli veya idari soruşturma başlatılması halinde, şahit numune soruşturma ve yargı süreci tamamlanana kadar laboratuvar tarafından saklanır.” “Alınan numunelerin analizi, akreditasyon kuruluşları tarafından akredite edilmiş sabit veya gezici laboratuvarlar vasıtasıyla yapılır. Laboratuvara teslim edilen numunelere Petrol Piyasasında Uygulanacak Teknik Kriterler Hakkında Yönetmelik hükümleri çerçevesinde analizler yapılır. Laboratuvar, yapılması istenilen analizleri numune özellikleri değişime uğramadan onbeş gün içerisinde yapar ve sonucunu bir raporla tespit eder. Laboratuvar, raporun bir nüshasını muhafaza eder, iki nüshasını, bir adedi ilgili gerçek ya da tüzel kişiye verilmek üzere numune alan birime, bir nüshasını da gereği yapılmak üzere Kuruma beş iş günü içinde gönderir. MADDE 3 – Aynı Yönetmeliğin 26 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “MADDE 26 – Kaçak petrol ikmali dolayısı ile ilgili kişiler hakkında mahkemece verilen mahkumiyet veya müsadere kararlarının kesinleşmesi halinde, herhangi bir ön araştırma veya soruşturma yapmaya ya da savunma almaya gerek olmaksızın doğrudan idari para cezası uygulanır.” MADDE 4 – Aynı Yönetmeliğe aşağıdaki geçici 2 nci madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2 – Bu maddenin yürürlük tarihinden önce laboratuvara teslim edilip analizi yapılamayan numuneler için 16 ncı maddenin sekizinci fıkrasındaki süreler bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren başlar.” MADDE 5 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 6 – Bu Yönetmelik hükümlerini Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Başkanı yürütür. [R.G. 22 Şubat 2012 – 28212] —— • —— Sağlık Bakanlığından: ULUSAL TÜBERKÜLOZ TANI LABORATUVARLARI AĞI ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA DAİR TEBLİĞ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağının yapısını ve bu laboratuvarların çalışma usul ve esaslarını belirlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ 25/8/2011 tarihli ve 28036 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Tıbbi Laboratuvarlar Yönetmeliğinin kapsamında yer alan doping, adli tıp, veteriner hekimlik, doku tipleme, genetik ve araştırma amaçlı kurulmuş laboratuvarlar dışındaki, Devlet ve vakıf üniversiteleri, kamu kurum/kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişilerine ve gerçek kişilere ait tıbbi laboratuvarları kapsar. Dayanak MADDE 3 – (1) 11/10/2011 tarihli ve 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 26 ncı maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4 – (1) Bu Tebliğde geçen; a) Bakan: Sağlık Bakanını, b) Bakanlık: Sağlık Bakanlığını, c) Birinci Seçenek Antitüberküloz İlaç Duyarlılık Testi: İzoniazid (INH), rifampisin (RIF), etambutol (EMB), streptomisin (SM) ve mümkünse pirazinamid (PZA) duyarlılık testlerini, ç) Dış kalite kontrol: Laboratuvarların test sonuçlarının güvenilirliğini sağlamak veya yükseltmek amacıyla laboratuvarın dışındaki bir sistem/kurum/kuruluş tarafından düzenlenen içeriği veya konsantrasyonu bilinen örneklerle yapılan izleme ve değerlendirme çalışmasını, d) Düzey-I tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar: Tıbbi Laboratuvarlar Yönetmeliğinde belirtilen basit hizmet laboratuvarlarını, e) Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar: Tıbbi Laboratuvarlar Yönetmeliğinde belirtilen kapsamlı hizmet laboratuvarlarını, f) Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar: Tıbbi Laboratuvarlar Yönetmeliğinde belirtilen ileri düzey hizmet laboratuvarlarını, g) İkinci Seçenek Antitüberküloz İlaç Duyarlılık Testi: Birinci seçenek antitüberküloz ilaç dışında kalan ve tüberküloz tedavisinde kullanılan ilaçlara (protionamid/etionamid, kanamisin/amikasin, kapreomisin, ofloksasin, PAS, moksifloksasin) uygulanan duyarlılık testlerini, ğ ) Klinik örnek: Tüberküloz şüpheli veya tüberküloz tanısı konulmuş bireylerden tanı veya takip amacıyla alınan akciğer ya da akciğer dışı (balgam, açlık mide suyu, bronkoalveolar lavaj sıvısı, bronş yıkama sıvısı, korunmuş fırçalama örneği, idrar, periton sıvısı, perikard sıvısı, plevra sıvısı, eklem sıvısı, beyin omurilik sıvısı, abse içeriği, pü, aspirasyon sıvısı, doku biyopsi örneği, kemik iliği, deri lezyonu, yara sürüntü örneği, lenf nodülü, gaita ve benzeri.) örnekleri, h) Rehber: Ulusal Tüberküloz Referans Laboratuvarı tarafından hazırlanan ve hazırlanacak konusuyla ilgili açıklayıcı rehberi, ı) Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarları: Tıbbi Laboratuvarlar Yönetmeliğinde belirtilen Referans Hizmet laboratuvarlarını, i) Tüberküloz tanısı yapan laboratuvar: Tüberkülozun önlenmesi, tanısı ve tedavisinin izlenmesi amacı ile klinik örneklerin incelendiği ve ileri incelemeler için önerileri de içeren hizmetlerin sunulduğu klinik laboratuvarı, j) Ulusal Tüberküloz Referans Laboratuvarı (UTRL): Tıbbi Laboratuvarlar Yönetmeliğinde belirtilen Ulusal Referans laboratuvarlarını, k) Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağı: Düzey-I tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarları ve Ulusal Tüberküloz Referans Laboratuvarı’ndan oluşan Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağını, ifade eder. İKİNCİ BÖLÜM Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağı ve Görevleri Ulusal tüberküloz tanı laboratuvarları ağı MADDE 5 – (1) Ulusal tüberküloz tanı laboratuvarları ağı: Düzey-I tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarları ve Ulusal Tüberküloz Referans Laboratuvarı’ndan oluşur. (2) Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağı içersinde yer alan laboratuvarlar, ileri tanı testlerini çalışmak, kalite kontrolü, denetim ve personel eğitimini yapmak üzere aşağıda belirlenen şekilde sorumludurlar: a) Düzey-I tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlara, b) Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlara, c) Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlar, Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarlarına, ç) Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarları, Ulusal Tüberküloz Referans Laboratuvarı’na karşı sorumludurlar. Tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların görevleri MADDE 6 – (1) Düzey-I tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların görevleri aşağıda belirtilmiştir: a) Klinik örneği doğrudan ARB ile boyayarak mikroskopik incelemesini yapar. b) Tetkikin sonucunu tetkik isteyen birime/hekime bildirmekten sorumludur. c) Klinik örnekleri kültür ve ilaç duyarlılık testleri için Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvara gönderir. (2) Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların görevleri aşağıda belirtilmiştir: a) Klinik örnekleri işledikten sonra uygun ARB boyama yöntemleri ile boyayarak mikroskopik inceleme yapar. b) Klinik örneklerin UTRL’nin uygun gördüğü uluslararası standartlara uygun mikobakteri kültürünü yapar. c) Üreyen kültürde Mycobacterium tuberculosis kompleks tanımlamasını ve birinci seçenek antitüberküloz ilaç duyarlılık testlerini yapar, ürettiği dirençli suşları UTRL’ye gönderir. ç) Mikroskopi, kültür, M. tuberculosis kompleks tanımlamasını ve ilaç duyarlılık test sonuçlarını testi talep eden hekime bu Tebliğ hükümlerine uygun olarak zamanında bildirir. d) Birinci seçenek ilaçlardan Rifampisine dirençli ve/veya diğer birinci seçenek antitüberküloz ilaçlarından en az ikisine direnç saptananlarda; ikinci seçenek ilaçların duyarlılık testini yapar veya yapılmak üzere Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvara gönderir. e) ARB pozitif örneklerde M.tuberculosis kompleks tanımlanması ve Çoğul İlaç Direnci (ÇİD) şüphesi durumunda Rifampisin için hızlı ilaç duyarlılık testi yapabilir. f) Hekimin talebi ve sorumluluğunda, Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı tarafından belirlenen endikasyonlar çerçevesinde interferon gama salınım testleri (İGST) yapabilir. g) Gerektiğinde ileri analiz için suşları Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlara gönderir. ğ) Kültürde üremiş klinik önemi olan tüberküloz dışı mikobakterilerin ilaç duyarlılık testlerini yapar veya yapılmak üzere Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlara gönderir. h) Kültürde üretilen mikobakteri suşlarını stoklar. ı) Birlikte çalıştıkları Düzey-I tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların eğitimini, kalite kontrolü çalışmalarını ve denetimini UTRL’nin programı çerçevesinde yapar. i) UTRL’nin Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı kapsamında yapacağı eğitim ve çalışmalara katılır. j) Ulusal Tüberküloz Kontrol programı doğrultusunda verileri Ulusal Tüberküloz Referans Laboratuvarına iletir. (3) Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların görevleri aşağıda belirtilmiştir: a) Klinik örnekleri işledikten sonra uygun ARB boyama yöntemleri ile boyayarak mikroskopik inceleme yapar. b) Klinik örneklerin UTRL’nin uygun gördüğü uluslararası standartlara uygun mikobakteri kültürünü yapar. c) Üreyen kültürde M-tuberculosis kompleks tanımlamasını, birinci ve ikinci seçenek antitüberküloz ilaç duyarlılık testlerini yapar. ç) Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarından gelecek kültürde üremiş ve klinik önemi olan tüberküloz dışı mikobakterilerin tür belirlenmesi ve ilaç duyarlılık testlerini yapar. d) Mikroskopi, kültür, M.tuberculosis kompleks tanımlamasını ve ilaç duyarlılık test sonuçlarını testi talep eden hekime bu Tebliğ hükümlerine uygun olarak zamanında bildirir. e) ARB pozitif örneklerde M.tuberculosis kompleks tanımlanması ve ÇİD şüphesi durumunda Rifampisin için hızlı ilaç duyarlılık testi yapabilir. f) Hekimin talebi ve sorumluluğunda, Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı tarafından belirlenen endikasyonlar çerçevesinde İGST yapabilir. g) Kültürde üretilen mikobakteri suşlarını stoklar, dirençli olanları UTRL’ye gönderir. ğ) Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların personelinin eğitimi, kalite kontrolü ve denetimini UTRL’nin programı çerçevesinde yapar. h) UTRL’nin Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı kapsamında yapacağı eğitim ve kontrol çalışmalarına katılır. ı) Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı doğrultusunda verileri Ulusal Tüberküloz Referans Laboratuvarına iletir. i) Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı çerçevesinde UTRL’nin belirleyeceği ve/veya epidemiyolojik açıdan önemli olan örneklerde moleküler tiplendirme yapar ve sonuçlarını UTRL’ye bildirir. (4) Tüberküloz referans hizmet laboratuvarlarının görevleri aşağıda belirtilmiştir: a) Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarının görevlerini yapar. b) Ulusal Tüberküloz Kontrol Programına yönelik operasyonel araştırmalar ve epidemiyolojik çalışmalar yapar, bu amaçla suş stoku ve moleküler yöntemlerle analiz yapar veya yapılmasını sağlar. c) Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların dış kalite kontrollerinin yapılmasını, eğitim ve denetimlerini yapar. ç) Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağı içerisindeki laboratuvar çalışanlarının teknik eğitimlerini planlar ve yapılmasını sağlar. d) Tüberküloz kontrolü, tanısı ve tedavisine yönelik metotların geliştirilmesi, standardizasyonu ve bu tür çalışmaları Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı çerçevesinde destekler, Ar-Ge çalışmalarını yapar, mümkünse yeni teknikler geliştirir ya da geliştirilen yeni tekniklerin laboratuvar adaptasyonlarını veya modifikasyonlarını yapar. Ayrıca, çalışma sonuçlarını ulusal otoritelere bildirir. e) Tüberküloz ile ilgili kit ve kimyasal müstahzarlar hakkında metodolojik çalışmalar yapıp sonuçlarını yayınlar. (5) Ulusal Tüberküloz Referans Laboratuvarının görevleri aşağıda belirtilmiştir: a) Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarının görevlerini yapar. b) Ulusal standartları belirler ve kuralların uygulandığını izler. c) Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı kapsamında yürütülen biyogüvenlik, mikroskopi, kültür, moleküler tanı, tür tayini, tip tayini, ilaç duyarlık testleri, kalite kontrolü gibi rutin laboratuvar hizmetlerinin standardizasyonunu, eğitimini ve uygulanabilirliğini sağlar. ç) Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağının oluşturulması amacıyla ağ yapısını belirler, Düzey-I, Düzey-II, Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarları ve Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarlarını koordine eder. d) Düzey-I, Düzey-II, Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarları ve Tüberküloz Referans Hizmet laboratuvarlarının; kalite kontrol sistemi yönetimini veya denetimini yapar. e) Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarlarının eğitim ve denetlenmesi işlemini gerçekleştirir. f) Ulusal antitüberküloz ilaç direnci sürvey veya sürveyansını yapar verilerini değerlendirir, sonuçları ulusal ve uluslararası otoritelere bildirir. g) Ulusal ve uluslararası teknik mevzuat uyumu ile ilgili konularda danışmanlık yapar, alt yapı (metot, cihaz, eğitim ve doküman vb.) ve uygulamalar ile ilgili çalışmalara katılır ve gerektiğinde bu konularda danışmanlık yapar. Laboratuvarların çalışmasında ve işletilmesinde esas alınacak ölçütlerin belirlenmesinde ve uygulanmasında Bakanlığa destek sağlar. ğ) Kılavuz, kitap ve doküman hazırlar, sağlık çalışanlarına ve kurumlara tüberküloz ile ilgili konsültasyon, yönetim ve biyogüvenlik rehberliği yapar. h) Mikroskopi, kültür, ilaç duyarlılık testleriyle ilgili olarak standart uygulama prosedürleri hazırlar. ı) Tüberküloz kontrolü, tanısı ve tedavisine yönelik metotların geliştirilmesi, standardizasyonu ve bu tür çalışmaları Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı çerçevesinde destekler, Ar-Ge çalışmalarını yapar, mümkünse yeni teknikler geliştirir ya da geliştirilen yeni tekniklerin laboratuvar adaptasyonlarını veya modifikasyonlarını yapar. Ayrıca, çalışma sonuçlarını uluslararası kontrol otoritelerine bildirir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Laboratuvarların Uygulama Prosedürlerine İlişkin Hususlar Laboratuvarlarının uygulama prosedürleri MADDE 7 – (1) Klinik örnek aşağıdaki şekilde alınır: a) Toplam üç balgam örneği alınması önerilir; hastanın ilk muayenesinde iki balgam örneği alınabiliyorsa alınır, ertesi gün sabah bir balgam örneği daha alınır. Birinci gün tek örnek alınmış ise ikinci gün biri sabah olmak üzere 2 örnek daha alınır. b) Balgam dışındaki diğer klinik örnekler için konuyla ilgili Bakanlıkça oluşturulan rehberlere başvurulur. c) Örnekler biyogüvenlik ve taşıma kurallarına uygun olarak en geç 48 saat içerisinde ilgili laboratuvara gönderilir. ç) Klinik örnek laboratuvara ulaştığı gün işleme alınır. d) Örneğin kalitesi değerlendirilir ve uygun kalitedeki klinik örneğin kabulü yapılır. Uygun değilse örneği gönderen birime rapor düzenlenir ancak örnek çalışmaya alınır. (2) Doğrudan mikroskopi aşağıdaki şekilde hazırlanır: a) Balgamın pürülan kısımlarından doğrudan yayma preparat hazırlanır. b) Preparat ARB boyama yöntemleriyle boyanarak mikroskop ile incelenir. c) Sonuçlar klinik örnek laboratuvara ulaştıktan sonraki en geç 24 saat içinde verilir. ç) Bu işlemden sonra tüm örnekler biyogüvenlik kurallarına uygun olarak verileriyle birlikte en geç 48 saat içinde gerekli testler yapılmak üzere Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvara gönderilir. (3) Tüberküloz tanısı yapan laboratuvarda klinik örnekler aşağıdaki şekilde işlenir, incelenir ve bildirilirler: a) Tüm klinik örnekler, mikroskopik inceleme, kültür ve moleküler yöntemler için standart uygulama prosedürlerine uygun olarak hazırlanır. b) Aerosol oluşturan işlemler için “Biyogüvenlik Sınıf-II” kabin kullanılır. c) Balgam örneği, NALC-NaOH yöntemiyle 15 dakika dekontaminasyon ve homojenizyon işlemine tabi tutulduktan sonra, nötralize edilip, tercihen soğutmalı santrifüjde 3000xg’de 15 dakika çevrilerek yoğunlaştırma işlemi uygulanır. ç) Balgam dışındaki diğer örnekler için UTRL tarafından hazırlanan rehbere uygun olarak işleme alınır. d) Mikroskopik inceleme aşağıda belirtildiği şekilde uygulanır: 1) İşlenmiş örneklerden, daha önce kullanılmamış rodajlı lam üzerinde preparat hazırlanır. 2) Hazırlanan preparatlar uygun ARB boyama yöntemiyle boyanır. 3) Kullanılan boyama yöntemine bağlı olarak, floresan mikroskobu, tercihen LED veya ışık mikroskobu ile mikroskopik inceleme yapılır. 4) Florokrom boyama yöntemi ile pozitif saptanan örnekler EZN veya Kinyoun yöntemi ile doğrulanır. 5) Mikroskopi sonuçları en geç 24 saat içerisinde istemi yapan hekime/kuruma bildirilir. 6) Mikroskopik inceleme sonuçları belli oluncaya kadar balgam örnekleri +4oC/+8oC’de saklanır. 7) Yayma-pozitif ÇİD şüphesi olan balgam örneklerinde hızlı moleküler testler ile tüberküloz dışı mikobakteri olup olmadığının belirlenmesi ve rifampisin direnci tayini yapılabilir. e) Kültür ve tür tayini işlemleri aşağıdaki şekilde yapılır: 1) Tüm örnekler kültür için bir katı ve bir sıvı olmak üzere en az iki farklı besiyerine veya kültür sistemlerine ekilir. Kullanılan kültür sistemleri standardize edilmiş ve uluslararası kabul görmüş olmalıdır. Katı besiyeri olarak Lowenstein-Jensen, modifiye Lowenstein-Jensen veya Ogawa besiyeri kullanılır. 2) Kültürde üretilen izolatlara M. tuberculosis kompleks tanımlaması yapılır. 3) Yıllık pozitif kültür sayısının en az %90’ının sonuçlarının bildirimi; örneğin laboratuvara kabul edilmesinden itibaren en geç 21 gün içinde ve ilaç duyarlılık testleri sonuçları da; örneğin laboratuvara kabul edilmesinden itibaren en geç 30 gün içinde tetkik isteyen hekim, kurum veya kuruluşa yapılmalıdır. 4) Kültürde üreme olmayanların sonuçları da en geç 42 (kırk iki) gün içinde tetkik isteyen hekim, kurum veya kuruluşa bildirilmiş olmalıdır. f) Birinci Seçenek Antitüberküloz İlaçlara Duyarlılık Testi aşağıdaki şekilde yapılır: 1) Her hastaya ait üremiş kültürlerden tetkike uygun ilk M. tuberculosis kompleks suşunun izoniazid (INH), rifampisin (RIF), etambutol (EMB), streptomisine (SM) ve mümkünse pirazinamid (PZA) duyarlılık testleri yapılır. 2) M. tuberculosis kompleks suşlarının INH’a dirençli olanlar yüksek INH derişimlerinde test edilir. g) İkinci Seçenek Antitüberküloz İlaçlara Duyarlılık Testi aşağıdaki şekilde yapılır: 1) Rifampisine dirençli veya diğer antitüberküloz ilaçlarından en az ikisine direnç saptananlarda ikinci seçenek ilaçlar (protionamid/etionamid, kanamisin/amikasin, kapreomisin, ofloksasin, PAS, moksifloksasin) için duyarlılık testi yapılır. 2) Üç aylık tedaviye rağmen kültürü pozitif olan hastalara ait kültür örneklerinde; birinci ve ikinci seçenek ilaçlar için duyarlılık testleri birlikte yapılır. 3) Çok İlaca Dirençli/Yaygın İlaca Dirençli tüberkülozlu (ÇİD/YİD-TB) hastalar ile temaslı kişilerin klinik örneklerine, ÇİD/YİD-TB oranı yüksek olan bölgelerden gelen hastalara, tedavisinin üçüncü ayında hala yayma pozitif olan hastalara, yeni olgu dışındaki hastalara ait yayma pozitif örneklere M. tuberculosis kompleksi veya tüberküloz dışı mikobakteri olup olmadığının belirlenmesi amacıyla moleküler yöntemlerle tür tanımlaması yapılır. Bu örneklerde moleküler yöntemlerle RİF’e direnç tespit edilmesi halinde; birinci ve ikinci seçenek tüberküloz ilaçlarına karşı duyarlılık testleri yapılır. ğ) Tüberküloz dışı mikobakteri İlaç Duyarlılık Testi aşağıdaki şekilde yapılır: Tüberküloz dışı mikobakteri için; yalnızca klinik önemi olan izolatlarda duyarlılık testi yapılır. 1) Mycobacterium avium İlaç Duyarlılık Testi: Klinik yanıt sadece makrolidler ile uyumludur. Mycobacterium avium İlaç Duyarlılık Testi hem yeni hem de tedavi başarısızlığı olmuş olgularda yapılır. İlaç Duyarlılık Testi’nde klaritromisin ve/veya azitromisin kullanılır. 2) Mycobacterium kansasii İlaç Duyarlılık Testi: Önceden tedavi görmüş M. kansasii suşlarına karşı sadece rifampisin direnci bakılmalıdır. Ancak rifampisine direnç saptandıktan sonra, amikasin, siprofloksasin, klaritromisin, etambutol, rifabutin, streptomisin, sulfonamid ve izoniazid test edilir. 3) Mycobacterium marinum için aylarca süren tedaviye yanıt yoksa ilaç duyarlılık testi yapılır. 4) Hızlı üreyen mikobakteriler için uygun yöntemle ilaç duyarlılık testi: Amikasin, sefoksitin, klaritromisin, siprofloksasin, doksisiklin, linezolid, TMP-SMX, imipenem, tobramisin, tigesiklin test edilecek ilaçlardır. h) Moleküler testler aşağıdaki şekilde yapılır: 1) Klinik olarak kuvvetle tüberküloz düşünülen; mikroskopi veya kültür negatif akciğer tüberkülozu ve akciğer dışı olgularda (BOS, kemik biyopsisi, eklem sıvısı vb. örneklerde) moleküler yöntemler kullanılabilir. 2) Kültür pozitif örneklerde M. tuberculosis kompleksi ve tüberküloz dışı mikobakterilerin gerektiği hallerde tür ve tip düzeyinde belirlenmesi amacıyla moleküler yöntemler, diğer tanımlama testlerine yardımcı olarak kullanılabilir. 3) Mikroskopisi pozitif saptanan ÇİD şüpheli örneklerde moleküler yöntemler, M. tuberculosis kompleksi ayrımı ve RIF direncini belirlemede kullanılabilir. 4) Tanı ve direnç tespiti için kullanılan moleküler testlerin sonuçları örnek laboratuvara ulaştıktan itibaren en geç 3 gün içinde istemi yapan hekim/kuruma bildirilir. 5) Moleküler Tiplendirme (Epidemiyolojik Tiplendirme) Spoligotipleme, IS6110RFLP ve/veya MIRU-VNTR-24 yöntemleri, Düzey III tüberküloz tanısı yapan laboratuvar, Tüberküloz Referans hizmet laboratuvarı veya UTRL’de yapılır. ı) Latent TB enfeksiyonu tanısında İGST yapılabilir. İGST endikasyonları Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı tarafından belirlenir. i) İzolasyon, tür tanısı ve duyarlılık testleri; ulusal ve/veya uluslararası standartlara uygun olarak yapılır. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Laboratuvarların Fiziki Şartları, Cihaz ve Ekipmanlarına İlişkin Hususlar Laboratuvarların fiziki şartları MADDE 8 – (1) Düzey-I tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların açılabilmeleri ve çalışabilmeleri için asgari oluşturmaları gerekli olan fiziki şartları aşağıda belirtilmiştir: a) Laboratuvarlar, biyolojik ve kimyasal risk değerlendirmesi temelinde uygun güvenlik düzeylerine göre, çalışanlar, hastalar ve ziyaretçiler için gerekli güvenlik koşullarını sağlayacak, koridorlar ve geçiş güzergâhları çıkışları engellemeyecek şekilde düzenlenir. b) Laboratuvarlar, laboratuvar hizmetinin sürekliliğini sağlamak üzere gerekli enerji, güç kaynağı, su, iletişim, bilişim gibi ortam destek sistemlerini içerecek şekilde yapılandırılır. c) Tüberküloz laboratuvarları genel kullanım alanlarından ve klinik mikrobiyoloji laboratuvarlarından ayrı, aydınlatması iyi olan en az 10 m 2 olarak oluşturulur, laboratuvarın teknik alanı işlevsel olarak bölümlendirilir. ç) Duvarlar ve tavan düzgün, kolaylıkla temizlenen, toz ve kir tutmayan, parlama ve yansıma yapmayan, su, kimyasal ve dezenfektanlara dayanıklı malzemeden yapılmış ya da bu tür bir madde ile kaplı ya da boyalı olmalıdır. d) Zemin kaygan olmamalı, temizlenmesi, yıkanması ve dezenfeksiyonu kolay olmalı, e) Kapı kendiliğinden kapanan ve kilitlenebilir özellikte olmalı, laboratuvar kapısı üzerine biyolojik tehlike işareti konulmalıdır. f) Laboratuvarda en az bir lavabo olmalı ve giderinin atık sistemine doğrudan karışmaması gerekir. Ayrı bir atık sistemi olmaması durumunda tüm tüberküloz şüpheli örneklere ait tıbbi atıkların ayrı bir kapta dezenfeksiyonu yapıldıktan sonra yine tıbbi atık olarak atılması sağlanır. g) Nem, su ve kimyasallara dayanıklı malzemeden imal edilmiş çalışma masa ve dolapları kullanılır. ğ) Mikroskopi için yapılan çalışmalar uygun havalandırma ile güçlendirilmiş açık bankolarda yapılır. h) İş akışı hava akımı ile aynı yönde paralel olarak temiz alanlardan kirli alanlara doğru olması sağlanır. ı) Laboratuvar; kayıt-kabul, çalışma alanı ve mikroskopi (temiz alan) olmak üzere üç bölüme ayrılır ve iş akışı materyal kabul, yayma, boyama, mikroskopi, kayıt ve raporlama şeklinde düzenlenir. i) Laboratuvarda kontrolsüz sirkülasyon (klima, vantilatör ve benzeri cihaz gibi) yapan cihazlar çalışma sırasında kapatılır veya bu tür cihazlar laboratuvarda bulundurulmamalıdır. j) Laboratuvar dezenfeksiyon açısından yeterli ve uygun ultraviyole (U.V.) lambalar ile desteklenir. (2) Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlarının fiziki şartları açılabilmeleri ve çalışabilmeleri için asgari oluşturmaları gerekli olan fiziki şartları aşağıda belirtilmiştir: a) Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların biyogüvenlik düzeyi TS EN 12128 standardında belirlenen “fiziksel korunma düzeyi 3” şartlarına uygun olmalıdır. b) Laboratuvar genel kullanım alanlarından ve klinik mikrobiyoloji laboratuvarlarından ayrı bir yerde konumlandırılır, laboratuvara giriş ve çıkışlar kontrollü olarak yalnızca sorumlu ve eğitim almış kişilerle sınırlandırılır. c) Laboratuvar için kayıt-kabul, mikroskopi, örnek işleme ve kültür, ilaç duyarlılık, moleküler testler için ayrı alan/alanlar belirlenir. ç) Örnek işleme ve kültür işlemleri için en az 10m 2’lik, ilaç duyarlılık testleri için en az 2 10m ’lik olmak üzere negatif hava basınçlı toplam 20 m² çalışma alanı olmalıdır. d) Laboratuvar alanlarından atılan kirli hava tekrar laboratuvara veya genel kullanım alanlarına verilmez, temizlenmiş/dezenfekte edilmiş hava kullanılır. e) Kültür ve ilaç duyarlılık çalışma alanlarında en az birer sınıf II Biyogüvenlik Kabini bulunur, biyogüvenlik kabini/kabinleri dış ortama veya bina eksozuna bağlanması zorunludur, f) Besiyeri hazır olarak satın alınmıyor ise, besiyeri hazırlamak için en az 6 m 2’lik bir alana sahip olunur. g) Bir sterilizasyon ünitesi bulunmalıdır. (3) Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların açılabilmeleri ve çalışabilmeleri için asgari oluşturmaları gerekli olan fiziki şartları aşağıda belirtilmiştir: a) Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarın sağlaması gerekli tüm fiziki koşulları sağlar, buna ilave olarak bir eğitim laboratuvarı bulundurur. (4) Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarının açılabilmeleri ve çalışabilmeleri için asgari oluşturmaları gerekli olan fiziki şartları aşağıda belirtilmiştir: a) Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarın sağlaması gerekli tüm fiziki koşulları sağlar. Cihaz ve ekipmanlar MADDE 9 – (1) Tüberküloz tanısı yapan laboratuvarlarının seviyelerine göre açılabilmeleri ve çalışabilmeleri için asgari bulundurmaları gerekli olan cihaz ve ekipmanlar EK-1’de verilmiştir. BEŞİNCİ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Bildirim MADDE 10 – (1) Tüm laboratuvarlar yayma (+) ve/veya kültür (+) bulunan vakaları testin sonucunun saptanmasından sonraki 24 saat içinde il sağlık müdürlüğüne bildirmekle yükümlüdür. (2) Bildirimlerle ilgili olarak UTRL ve uygulamaları esas alınır. Ulusal tüberküloz tanı laboratuvarları ağına başvuru MADDE 11 – (1) Tüberküloz Tanı Laboratuvarı açmak isteyenler EK-2’teki Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağına Katılmak ve Tübeküloz Laboratuvar Düzeyini Belirleme Başvuru Formunu doldurarak UTRL’ye başvurarak Tıbbi Laboratuvarlar Yönetmeliği çerçevesinde laboratuvar açma işlemlerini yürütürler. Geçiş süreci GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Mevcut tüberküloz tanısı yapan laboratuvarların düzeylerinin belirlenmesi ve Tebliğ hükümleri doğrultusunda tanımlandırılmaları için iş bu Tebliğin yürürlüğe girmesi tarihinden itibaren altı aylık süre verilir. Bu süre içinde Tıbbi Laboratuvarlar Yönetmeliği’nde tanımlanan Laboratuvar Sorumluları tarafından EK-2’teki Ulusal Tüberküloz Tanı Laboratuvarları Ağına Katılmak ve Tübeküloz Laboratuvar Düzeyini Belirleme Başvuru Formu ile UTRL’ye başvuruda bulunurlar. Yürürlük MADDE 12 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 13 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Sağlık Bakanı yürütür. EK-1 (1) Düzey- I tüberküloz tanısı yapan laboratuvarın cihaz ve ekipmanları; Adı Özelliği Işık veya LED aydınBinoküler 100x immersiyon büyütmeli objektif ve 8x latmalı Mikroskop veya 10x oküler büyütmeli 2adet yedek ampulleri ile birlikte Buzdolabı +2 ºC ile +8 ºC arasında soğutabilmeli Preparat kurutucusu Isı ayarlı (2) Düzey- II tüberküloz tanısı yapan laboratuvarın cihaz ve ekipmanları; Adı Özelliği Işık veya LED aydınlatBinoküler 100x immersiyon büyütmeli objektif ve 8x malı Mikroskop veya 10x oküler büyütmeli 2 adet yedek ampulleri ile birlikte Floresan yada LED aydın- latmalı Floresan Mikroskobu (opsiyonel) Distile su cihazı - (opsiyonel) Biyogüvenlik Kabini Sınıf II Otoklav Santrifüj Buzdolabı Derin dondurucu Etüv Vortex Preparat kurutucusu NA amplifikasyon cihazı (opsiyonel) Mikrosantrifüj (opsiyonel) Sertifiye edilmiş ve TS EN 12469 nolu standarda uygun En az 121 ºC’de sterilizasyonu sağlayan Bioaerosol korumalı, kilitli kapaklı 3000xg açılabilir salıncak model, tercihen soğutmalı +2 ºC ile +8 ºC arasında soğutabilmeli En az -40 ºC(±10 ºC) hassasiyet olmalı En az 25ºC-45ºC (±1.0ºC) hassasiyet olmalı Dakikada en az 800 devirli En az 65-75 ºC arasında sıcaklık ayarı yapılabilen - (3) Düzey- III tüberküloz tanısı yapan laboratuvarın ve referans hizmet laboratuvarı cihaz ve ekipmanları; Adı Özeliği Işık veya LED aydınBinoküler 100x immersiyon büyütmeli objektif ve 8x veya latmalı Mikroskop 10x oküler büyütmeli 2 adet yedek ampulleri ile birlikte Floresan yada LED Dakikada en az 800 devirli aydınlatmalı Floresan Mikroskobu Eğitim Mikroskobu Standardına uygun, en az 2 kişinin birlikte değerlendirme yapabilecekleri şekilde Biyogüvenlik Kabini Sertifiye edilmiş ve TS EN 12469 nolu standarda uygun Sınıf II Otoklav En az 121 ºC’de sterilizasyonu sağlayan Santrifüj Bioaerosol korumalı, kilitli kapaklı 3000xg açılabilir salıncak model, tercihen soğutmalı Buzdolabı +2 ºC ile +6 ºC arasında soğutabilmeli Derin dondurucu En az -40 ºC(±10 ºC) hassasiyet olmalı Etüv En az 25ºC-45ºC (±1.0ºC) hassasiyet olmalı Vortex Dakikada en az 800 devirli Preparat kurutucusu En az 65-75 ºC arasında sıcaklık ayarı yapılabilen NA amplifikasyon cihazı Mikrosantrifüj EK-2 ULUSAL TÜBERKÜLOZ TANI LABORATUVARLARI AĞINA KATILMAK VE TÜBERKÜLOZ LABORATUVAR DÜZEYİNİ BELİRLEME BAŞVURU FORMU ULUSAL TÜBERKÜLOZ REFERANS LABORATUVARI SORUMLUSUNA Tıp Fakültesi Hastanesi Eğitim Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Hastanesi Kuruluşun Adı ……………………………….. ……………………………….. ……………………………….. Devlet Hastanesi ……………………………….. Özel Hastane ……………………………….. Özel Laboratuvar ……………………………….. Başvuru Dispanser TB Laboratuvarı ……………………………….. yapılan ……………………………….. Kurum/Kuru Diğer Adresi ……………………………….. …………………………………………………………………………………… ………………... ………………………………………………………………….. Düzey-I tüberküloz tanısı yapan laboratuvar Düzey-II tüberküloz tanısı yapan laboratuvar Çalışmak İstenen Düzey-III tüberküloz tanısı yapan laboratuvar Laboratuvar Düzeyi Tüberküloz Referans Hizmet Laboratuvarı Başvuru …../… /………. tarihi Laboratuvar Sorumlusu * Adı Soyadı: ……………………………….. Ünvanı: ……………………………………. Tarih: ……………………………………… İmza: ………………………………………. Kurum Yetkilisi** Adı Soyadı: ……………………………….. Ünvanı: ……………………………………. Tarih: ……………………………………… İmza: ………………………………………. *Birden fazla uzmanın bulunduğu dallarda başhekim tarafından görevlendirilen, Eğitim araştırma hastaneleri ve üniversitelerde ise, anabilim dalı başkanı veya klinik şefi tarafından görevlendirilen, dispanser laboratuvarında tüberküloz konusunda 1 yıl veya daha fazla laboratuvar deneyimine sahip teknik açıdan sorumlu dispanser sorumlu hekimi tarafından görevlendirilen kişidir. **Hastanelerde başhekim, özel laboratuvarlarda laboratuvar sorumlusu, dispanserlerde sorumlu hekimdir. [R.G. 22 Şubat 2012 – 28212] —— • —— Adalet Bakanlığından: İstanbul 25. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/99 (İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/517) Esas sayılı dosyasının zayi olduğu anlaşıldığından, 4473 sayılı Yangın, Yersarsıntısı, Seylap veya Heyelan Sebebiyle Mahkeme ve Adliye Dairelerinde Ziyaa Uğrayan Dosyalar Hakkında Yapılacak Muamelelere Dair Kanun hükümlerinin söz konusu dosya için uygulanmasına ve anılan Kanun hükümleri gereğince işlem yapılmasına karar verildiği ilan olunur. 1419/1-1 ————— Şarkışla, Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/356 Esas sayılı dosyasının zayi olduğu anlaşıldığından, 4473 sayılı Yangın, Yersarsıntısı, Seylap veya Heyelan Sebebiyle Mahkeme ve Adliye Dairelerinde Ziyaa Uğrayan Dosyalar Hakkında Yapılacak Muamelelere Dair Kanun hükümlerinin söz konusu dosya için uygulanmasına ve anılan Kanun hükümleri gereğince işlem yapılmasına karar verildiği ilan olunur. 1420/1-1 ————— İstanbul 9. İcra Müdürlüğünün 2009/22862 Esas sayılı takip dosyasının zayi olduğu anlaşıldığından, 4473 sayılı Yangın, Yersarsıntısı, Seylap veya Heyelan Sebebiyle Mahkeme ve Adliye Dairelerinde Ziyaa Uğrayan Dosyalar Hakkında Yapılacak Muamelelere Dair Kanun hükümlerinin söz konusu dosya için uygulanmasına ve anılan Kanun hükümleri gereğince işlem yapılmasına karar verildiği ilan olunur. 1421/1-1 [R.G. 22 Şubat 2012 – 28212] —— • —— T.C. ADALET BAKANLIĞI Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Sayı : B.03.0.CTE.0.00.03/090.99/248/24061 Konu : Yargı Mevzuatı Bülteni 20/02/2012 EĞİTİM DAİRESİ BAŞKANLIĞINA 14/02/2012 tarihli Bakan Onayı ekinde yer alan "Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü 2012 Yılı Eğitim Programı" ile "Eğitim Merkezleri 2012 Yılı Eğitim Plânı"nın Yargı Mevzuatı Bülteninde yayımlanması hususunu takdirlerinize arz ederim. Mustafa ONUK Hâkim Genel Müdür V. EKLER: 1-Eğitim Planı Bakan Onayı (1 sayfa) 2-2012 Yılı Eğitim Programı (14 sayfa) 3-Eğitim Merkezleri 2012 Yılı Eğitim Plânı (7 sayfa) T.C. ADALET BAKANLIĞI Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ PERSONELİNİN 2012 YILI EĞİTİM PROGRAMI I. AMAÇ VE KAPSAM 2012 yılı eğitim plânı ile, ceza infaz kurumları ile denetimli serbestlik ve yardım merkezlerinde görev yapan personelin; uluslararası standartlara uygun, çağdaş infaz anlayışını benimsemeleri, hukuka ve insan haklarına saygıyı içselleştirmeleri, insan odaklı kamu hizmeti anlayışını geliştirmeleri, kurumlarda yaşanan problemlerin çözümüne katkı sağlamaları, ceza infaz kurumlarının doğası gereği yaşanan olumsuz duygularla doğru şekilde baş edebilmeleri ile hükümlünün, suç davranışının farkına vararak yeniden sosyalleşmesini teşvik etmeleri, üretken, kanunlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaları hedeflenmiştir. Plânda, 1 Temmuz 2006 tarih ve 26215 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Dokuzuncu Kalkınma Plânının Ekonomik ve Sosyal Gelişme Eksenleri kapsamında, kamu hizmetlerinde kalite ve etkinliğinin artırılması, adalet hizmetlerinin iyileştirilmesi, hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti gerekleri çerçevesinde ceza infaz sistemi ve kurumlarının uluslararası standartlara kavuşturulması amaçlanmaktadır. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü personeline ilişkin eğitim faaliyetleri kapsamında, 2992 sayılı Adalet Bakanlığı Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanunun 11’inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ile 4769 sayılı Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kanunu hükümleri gereğince ve 26 Kasım 2008 tarih ve 27066 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Personeli Uygulama Genelgesinde belirtilen, hizmetlerin verimlilik, etkinlik ve tutumluluk ilkelerine göre yürütülebilmesi, bilgi ve teknolojideki değişim ve gelişime paralel değişen ve gelişen ihtiyaçların karşılanabilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Aday Memurları Yetiştirme Yönetmeliği, Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Hizmet İçi Eğitim Yönetmeliği, Ceza İnfaz Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği, Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Hizmet Öncesi Eğitim Yönetmeliği ile Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmelikleri doğrultusunda personelin bilgi, beceri ve davranış yönünden yetiştirilmelerini sağlamak, verimliliklerini artırmak ve daha ileri görevlere hazırlamak amacıyla Eğitim Merkezleri ile yerinde yapılacak olan eğitimlerin esas ve usullerini belirleyerek, uygulamada birliği sağlamak, yüksek eğitim standardını oluşturmak ve 5402 sayılı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanununun 24’üncü maddesine göre şube müdürlüklerinde görevli personele, Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezlerinde hizmet öncesi, aday memurluk, hizmet içi ve görevde yükselme eğitiminin yanı sıra görevleri ile ilgili eğitimlerin uygulanması diğer amaçlarımız arasında yer almaktadır. II. HEDEF Eğitimler ile personelin; a) Genel Müdürlüğümüzün misyon, vizyon, stratejik amaç ve hedefler çerçevesinde, uhdelerinde bulunan görevlerin, verimlilik, etkinlik ve tutumluluk ilkelerine göre yürütülebilmesi, bilgi ve teknolojideki değişim ve gelişime paralel değişen ve gelişen ihtiyaçların karşılanabilmesi için niteliklerinin artırılmasına; b) Atatürk ilkelerine bağlı, demokratik, lâik, sosyal hukuk devletini benimseyen, psikolojik ve moral düzeyi yüksek, çağdaş, insan hak ve özgürlüklerine saygılı, görevin gerektirdiği bilgileri kazanmış kişiler olmalarına; c) Görevlerinin yürütülmesinde adalet, dürüstlük, saydamlık, tarafsızlık ve güvenilirlik ilkelerine uyumlarının sağlanmasına ve niteliklerinin yükseltilmesine çalışılacaktır. III. GERÇEKLEŞTİRİLECEK EĞİTİM PROGRAMLARI Gerçekleştirilecek eğitim programlarında eğitim merkezlerinin derslik kapasiteleri nazara alınmış, bu kapsamda; 144 kişi kapasiteli Ankara Eğitim Merkezinde 64 eğitim programında 2689, 130 kişi kapasiteli Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer İstanbul Eğitim Merkezinde 42 eğitim programında 2681, 220 kişi kapasiteli Hüseyin Turgut Erzurum Eğitim Merkezinde 42 eğitim programında 2795, 200 kişi kapasiteli Kahramanmaraş Eğitim Merkezinde 48 eğitim programında 3195 olmak üzere toplam 11360 değişik unvandaki personele eğitim verilmesi hedeflenmiştir. İhtiyaç duyulması halinde, Genel Müdürlüğümüzün belirleyeceği zamanlarda ceza infaz kurumları ile denetimli serbestlik ve yardım merkezlerinde görevli personelin bilgi, beceri ve motivasyonunu artırmak amacıyla “Yerinde Eğitim Programı” yapılacaktır. IV. ULUSLARARASI EĞİTİMLER Ülkemizin uluslararası etkinliğini artırmak, dost ve akraba ülkelerle işbirliğini geliştirmek için talepte bulunan ülkelerin cezaevlerinde görev yapan personele eğitim verilmesi hedeflenmektedir. V. DİĞER EĞİTİM ETKİNLİKLERİ Milli Savunma Bakanlığı ile yapılan protokol çerçevesinde askeri ceza infaz kurumlarında görevli personele ihtiyaçları doğrultusunda eğitim verilecektir. Diyanet İşleri Başkanlığı kadrosunda yer almakla birlikte ceza infaz kurumlarında görev yapan cezaevi vaizlerine hükümlü ve tutuklularla çalışma yolları hakkında eğitim verilecektir. VI. EĞİTİM ŞEKİLLERİ Plân kapsamında; a) Aday memurluk eğitimi, b) Görevde yükselme eğitimi, c) Hizmet öncesi eğitimi, d) Hizmet içi eğitimi, olmak üzere kurs, seminer, konferans, toplantı, sempozyum, panel, yayın, uzaktan, uygulamalı, iş başında ve özel eğitim ile benzeri şekillerde yapılır. VII. EĞİTİMİN İÇERİĞİ a) Aday memurluk eğitimi, ceza infaz kurumları ve tutukevleri ile denetimli serbestlik ve yardım merkezi şube müdürlüklerine ait kadrolara aday olarak atanan memurların görevleri ile ilgili bilgileri kapsamaktadır. b) Görevde yükselme eğitimleri, liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde hizmetin gerekleri ve personel plânlaması esas alınarak, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü personelinin bir üst göreve hazırlayıcı bilgileri içermektedir. c) Hizmet öncesi eğitim, Kurumun personel ihtiyacını karşılamak üzere eğitim merkezlerinde öğrenim gören öğrencilerin atanacakları göreve ilişkin mesleki bilgi ve becerileri içermektedir. d) Hizmet içi eğitim kursu, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü personelinin günün koşullarına uygun olarak yetişmeleri, görevlerinin gerektirdiği bilgi, beceri, tutum ve davranışları kazanmaları ve üst göreve hazırlanmaları için gerekli teorik ve uygulamalı bilgileri içermektedir. e) Hizmet içi eğitim seminer, konferans ve toplantıları ile; personelin mesleğinin gerektirdiği temel bilgi ve becerileri kazanmalarının yanı sıra çeşitli konularda bilgilendirilmeleri (mesleki müdahale teknik ve taktikleri, uyuşturucu ve yasak maddelerin tanıtımı gibi), özel eğitim programları, kriz durumlarında nasıl davranacakları ile ilgili (öfke kontrolü ve stresle başa çıkma gibi) bilgi ve becerileri de içermektedir. VIII. EĞİTİMİN YAPILACAĞI YERLER VE EĞİTİME ALINACAKLAR a) Her unvandaki Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü personelinin hizmet içi eğitim kurs ve seminerleri ile görevde yükselme, aday memurluk eğitimleri ile hizmet öncesi eğitimlerinin Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezlerinde gerçekleştirilmesi esastır. Ancak ihtiyaç duyulması halinde Eğitim Merkezleri dışında oluşturulacak eğitim ortamlarında da söz konusu eğitimler gerçekleştirilebilecektir. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Yönetme Kurulunun 11/05/2007 arihli ve 2007/1 sayılı kararı gereğince adlî yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonlarınca yapılmakta olan ceza infaz kurumları ile denetimli serbestlik ve yardım merkezi şube müdürlüklerinde görevli merkez atamalı personelin aday memur eğitimlerinin adlî yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonlarınca yapılmayarak Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezlerinde gerçekleştirilecektir. b) Ataması adlî yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonlarınca yapılan personele yönelik düzenlenecek eğitimler için Örnek-1 ve Örnek-2’deki formlar doldurularak alınacak komisyon Kararından sonra Genel Müdürlükten izin alınacaktır. c) Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü personeline ihtiyaçları doğrultusunda, Genel Müdürlüğün uygun bulduğu tarih ve yerlerde, hizmet içi eğitim programları düzenlenecektir. IX. EĞİTİMİN SÜRESİ, ZAMANI VE EĞİTİME KATILACAKLARIN SEÇİMİ a) Hizmet içi eğitim kursları, 04/05/2004 tarihli ve 25452 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Hizmet İçi Eğitim Yönetmeliği’nin 15’inci maddesi gereğince, sınavlar hariç, altmış saatten az olmamak kaydıyla, altı aydan uzun süreli düzenlenemeyecektir. Ayrıca bu sürelerin belirlenmesinde programın yeri, eğitim görevlileri, eğitime katılanlar, tahsis olunacak ödenek ve diğer programlarla ilişkisi gibi unsurların her biri dikkate alınarak tespit edileceği belirtilmiştir. Diğer eğitimlerin süreleri ise (seminer, konferans, toplantı vs.) eğitimin içeriğine göre belirlenecektir. b) Hizmet Öncesi Eğitim, 29.07.2002 tarih ve 4769 Sayılı Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kanunu ile Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kuruluş, Görev ve Çalışma ile Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Hizmet Öncesi Eğitim Yönetmeliklerinde belirtilen esaslara göre, tablo-1 ve tablo-2’de belirtilen tarihlerde gerçekleştirilecektir. Tablo-1 İdare Memurluğu Öğrenciliği Eğitim Takvimi Sıra Numarası Eğitimin Türü 1 Uyum Eğitimi 2 Uyum Eğitimi 3 Teorik Eğitim 4 Eğitimin Yeri Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Kahramanmaraş Eğitim Merkezi Kahramanmaraş Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu ile Gerek Görülen Diğer Ceza İnfaz Kurumlarında Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Kahramanmaraş Eğitim Merkezi Ara Tatil 5 Uygulamalı Eğitim 6 Değerlendirme ve Kapanış Genel Müdürlüğün Belirleyeceği Ceza İnfaz Kurumları Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Kahramanmaraş Eğitim Merkezi Eğitim Tarihi 28 Mayıs-01 Haziran 2012 04-08 Haziran 2012 11 Haziran-31 Ağustos 2012 03-14 Eylül 2012 17 Eylül-26 Ekim 2012 29 Ekim-02 Kasım 2012 Tablo-2 İnfaz ve Koruma Memurluğu Öğrenciliği Eğitim Takvimi Sıra Numarası Eğitimin Türü 1 Uyum Eğitimi 2 Teorik Eğitim 3 4 5 Eğitimin Yeri Ankara ve İstanbul Eğitim Merkezleri ve Ceza İnfaz Kurumları Ankara ve İstanbul Eğitim Merkezleri Eğitim Tarihi 24 Nisan - 04 Mayıs 2012 07 Mayıs - 03 Ağustos 2012 Ara Tatil Uygulamalı Eğitim Değerlendirme ve Kapanış Genel Müdürlüğün Belirleyeceği Ceza İnfaz Kurumları Ankara ve İstanbul Eğitim Merkezleri 06 - 17 Ağustos 2012 22 Ağustos - 21 Eylül 2012 24 - 26 Eylül 2012 c) Aday memurluk eğitimleri, atanan personelin göreve başlamasından sonra en kısa süre içinde gerçekleştirilecektir. d) Görevde yükselme eğitimleri ise, 28/10/2005 tarihli ve 25980 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza İnfaz Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin ilgili maddeleri gereğince, ihtiyaç duyulan kadrolar için Genel Müdürlüğün belirleyeceği yer ve zamanda yapılacaktır. X. UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ SINAVLARI 28/10/2005 tarihli ve 25980 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza İnfaz Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri gereğince, ceza infaz kurumlarında münhâl bulunan kadrolara yönelik olarak, ihtiyaç duyulması halinde, Genel Müdürlüğün belirleyeceği yer ve zamanda unvan değişikliği sınavları gerçekleştirilecektir. XI. ADAY MEMURLUK, HİZMET ÖNCESİ, HİZMET İÇİ VE GÖREVDE YÜKSELME EĞİTİMLERİNDE OKUTULACAK DERSLER A. Aday Memur Yetiştirme Eğitimi İçin; a) Temel eğitim konuları 1) Atatürk ilkeleri. 2) T.C. Anayasası. a) Genel Esaslar, b) Temel Hak ve Ödevler, c) Cumhuriyetin Temel Organları, d) Yürütme. 3) Genel olarak Devlet teşkilâtı. 4) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu. a) Ödev ve Sorumluluklar, b) Genel Haklar, c) Yasaklar, d) Sicil ve disiplin işleri, e) Sosyal ve malî haklar, f) Amir - memur ilişkileri, g) Müracaat ve şikâyetler, h) Kılık kıyafet, ı) Yer değiştirme, i) Beşeri ilişkiler. 5) Yazışma - dosyalama usulleri. 6) Devlet malını koruma ve tasarruf tedbirleri. 7) Halkla ilişkiler. 8) Gizlilik ve gizliliğin önemi. 9) İnkılâp tarihi. 10) Millî güvenlik bilgileri. 11) Haberleşme. 12) Türkçe dil bilgisi kuralları. 13) İnsan hakları. b) Hazırlayıcı Eğitim Konuları Aday memurların kadro ve görevleri göz önünde tutularak aşağıdaki konularda eğitim yapılır: a) Yargı teşkilâtının tanıtılması, b) Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinin teşkilât ve görevleri ile ilgili mevzuatı, c) Bakanlık merkez teşkilâtı, görevleri, ilgili mevzuat, meslek etiği, d) Aday memurun görevi ile ilgili diğer hususlar, e) Merkezî Eğitim Yönetme Kurulunun uygun göreceği ilgili diğer konular. c) Staj dönemi konuları Yukarıda belirtilen meslek derslerinin yanı sıra kişisel gelişim eğitimine ilişkin konulara da müfredatta yer verilebilecektir. B. Hizmet Öncesi Eğitim İçin; İdare memurluğu öğrenciliği hizmet öncesi eğitiminde tablo-3’de, infaz ve koruma memurluğu öğrenciliği hizmet öncesi eğitiminde tablo-4’de belirtilen dersler hizalarında belirtilen sürelerde okutulacaktır. Tablo-3 İdare Memuru Öğrenciliği Dersleri Sıra Numarası Dersin Adı Toplam Ders Saati 1 Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi 4 2 Türkçe Dil Bilgisi ve Resmi Yazışma Kuralları 20 3 Genel Hukuk Bilgisi, Ceza, Ceza Usul Hukuku ve İnfaz Hukuku 36 4 İnsan Hakları 10 5 Bedensel ve Toplu Savunma Sporları 7 6 Meslek Etiği 9 7 Mali Mevzuat 26 8 Toplumsal İlişkiler ve Sosyal Hizmetler 28 9 Kriminoloji 10 10 Ceza İnfaz Kurumu Yönetimi 30 11 Ceza İnfaz Kurumu Güvenliği 30 12 Liderlik ve Ekip Çalışması 12 13 Psikoloji 18 14 Yönetim Hukuku, Adalet Teşkilatı ve Personel Mevzuatı 20 TOPLAM 260 Tablo-4 İnfaz ve Koruma Memuru Öğrenciliği Dersleri Sıra Numarası 1 2 3 4 Dersin Adı İnsan Hakları Toplam Ders Saati 10 Genel Hukuk Bilgisi Ceza, Ceza Usul ve İnfaz Hukuku Yönetim Hukuku, Adalet Teşkilatı ve Personel Mevzuatı Ceza İnfaz Kurumu Yönetimi 26 20 30 5 Ceza İnfaz Kurumu Güvenliği 30 6 Psikoloji ve Kriminoloji 28 7 Toplumsal İlişkiler ve Sosyal Hizmetler 28 8 Türkçe Dil Bilgisi ve Yazılı Anlatım Türleri 20 9 Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi 4 10 Liderlik ve Ekip Çalışması 12 11 Bedensel ve Toplu Savunma Spor. 8 12 Meslek Etiği 8 13 Mali Mevzuat 36 TOPLAM C. Hizmet İçi Eğitim İçin; 260 a) Türkçe dil bilgisi ve kompozisyon, b) Genel hukuk bilgisi (Anayasa hukuku, idare hukuku, medenî hukuk, medenî usul hukuku, icra ve iflâs hukuku, tebligat hukuku hakkında genel bilgiler), c) Cezaevi idaresi, d) Cezaevi güvenliği, e) Bakanlık ve Genel Müdürlük teşkilâtı ve Devlet Memurları Kanunu, f) Ceza ve ceza usul hukuku, g) İnfaz hukuku, h) Kriminoloji, ı) Psikoloji, i) İşletmecilik, j) Bedensel ve toplu savunma sporları, k) İnsan hakları, l) Meslek etiği. Kurs programlarına, kursların süresi, niteliği ve yapıldığı yer dikkate alınmak suretiyle yukarıda gösterilen derslerden uygun görülenler alınabileceği gibi bu maddelerde gösterilenler dışındaki dersler de, kursa tâbi personelin görev özelliğine göre programa dâhil edilebilecektir. D. Görevde Yükselme Eğitimi İçin; a) T.C. Anayasası; 1) Genel esaslar, 2) Temel hak ve ödevler, 3) Devletin temel organları. b) Atatürk ilkeleri ve inkılap tarihi, ulusal güvenlik, c) Devlet teşkilatı ile ilgili mevzuatı, d) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve ilgili mevzuat, e) Türkçe dilbilgisi ve yazışmayla ilgili kurallar, f) Halkla ilişkiler, g) Etik davranış İlkeleri, h) Atanacakları görev alanı ve niteliği ile ilgili konular ile mesleki etik ilkelerine ilişkin konular programa dâhil edilebilecektir. XII. ADALET PERSONELİNE YÖNELİK OLARAK DÜZENLENECEK EĞİTİM FAALİYETLERİ Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü koordinatörlüğünde Personel Genel Müdürlüğü ve Eğitim Dairesi Başkanlığının görüşleri alınarak hazırlanan eğitim programı ile yazı işleri müdürleri ve zabıt kâtiplerine meslekî gelişimlerine yönelik dersler ile birlikte kişisel gelişim konularında eğitim verilecektir. Ayrıca göreve yeni başlayan icra müdür ve müdür yardımcılarının eğitimleri gerçekleştirilecektir. Yıllık eğitim plânında belirtilen eğitim faaliyetleri, ilgili birimler ile müştereken gerçekleştirilecektir. Bu kapsamda; 1) Strateji Geliştirme Başkanlığı ile koordineli olarak; Eğitim programları için ihtiyaç duyulan başta eğitici eğitimleri olmak üzere diğer alanlarda destek alınacaktır. 2) Personel Genel Müdürlüğü ve Eğitim Dairesi Başkanlığı ile koordineli olarak; Hizmet içi eğitim, seminer, konferans yollarıyla eğitim verilecektir. 3) Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı ile koordineli olarak; UYAP eğitimleri için ihtiyaç duyulan eğitici ve materyaller ile ilgili destek alınacaktır. XIII. ÖĞRETİM GÖREVLİLERİ Derslerin verilmesinde, Bakanlık yetkilileri, Teftiş Kurulu Başkanlığında görevli başmüfettiş ve müfettişler, İç Denetim Birimi Başkanlığında görevli iç denetçiler, hâkim ve cumhuriyet savcıları, eğitim merkezlerinde görevli öğretim görevlileri ile ihtiyaç duyulan alanlarda diğer kurum ve kuruluşlarda görevli uzmanlardan faydalanılacaktır. XIV. DEĞERLENDİRME Eğitim Merkezlerinde gerçekleştirilen hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimlerin (kurslar ve aday memurluk eğitimleri) sonunda kursiyerlerin bilgi ve beceri düzeyini belirlemek için sınav yapılacaktır. Hizmet içi eğitim seminerleri, toplantı ve konferansların değerlendirilmesinde, kursiyerlerin hazır bulunuşluk düzeylerini ölçecek ön test, son test ve anketler geliştirilecek, diğer veri toplama araçlarından faydalanılabilecektir. Başarının değerlendirilebilmesi için testler, tamamlama tipi sorularla hazırlanan testler, doğru-yanlış sorularla yapılan testler, doğru yanlış sorular, mülakat, iş performans testleri ve gözlemlere yer verilebilecektir. EĞİTİMLERDE SINAV YAPILMASI VE BELGE VERİLMESİ I- Hizmet Hizmet içi Eğitimlerde; 04/05/2004 tarihli ve 25452 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Hizmet İçi Eğitim Yönetmeliği’nin 26’ncı maddesine göre, eğitim çalışmaları sonunda, eğitime katılan personele; a) Eğitim sonunda sınav yapılmışsa, sınavda başarılı olunması hâlinde “Başarı Belgesi”, b) Eğitim sonunda sınav yapılmamışsa “Katılım Belgesi”, verilecektir. Belgeler Genel Müdürlükçe düzenlenecektir. II- Hizmet Öncesi Eğitimlerde; 04/05/2004 tarihli ve 25452 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Hizmet Öncesi Eğitim Yönetmeliği’nin 33’üncü maddesine göre, hizmet öncesi eğitim sonunda başarılı olan öğrencilere “Mezuniyet Belgesi” verilecektir. Belgeler Genel Müdürlükçe düzenlenecektir. XVI. EĞİTİM GİDERLERİ Eğitim programlarında görevlendirilecek Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü personelinin gidiş-dönüş yol ücretleri ile günlük geçici görev yollukları bağlı bulundukları kurum bütçesinden, iaşeleri, diğer cari giderleri ve öğretim görevlilerinin ders ücretleri, ilgili ceza infaz kurumları ve eğitim merkezleri bütçesinden, bilgi, beceri ve görgülerini artırmak amacıyla yapılacak hizmet alımları ile temsil ve ağırlama giderleri Bütçe Kanunu’nda belirtilen esaslara göre ödenecektir. Ancak, eğitim programlarının uygulanmasında Başbakanlığın hâlen yürürlükte bulunan veya yıl içinde çıkarılacak olan tasarruf genelgeleri ile getirilebilecek olan sınırlandırmalar saklıdır. EK: 1-2012 Yılı Eğitim Plânı (5 sayfa) 2-Örnek-1 ve örnek-2 (2 sayfa) T.C. ADALET BAKANLIĞI Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü 2012 Yılı Hizmet İçi Eğitim Programı ÖRNEK - 1 Günlük Ders Saati Cezaevi Güvenliği Meslek Etiği Psikoloji Genel Hukuk Bilgisi Bedensel ve Toplu Savunma Sporları İnsan Hakları Bakanlık ve Genel Müdürlük Teşkilâtı ve DMK İnfaz Hukuku Cezaevi İdaresi Türkçe Dil Bilgisi Kompozisyon Eğitim Görevlileri Ders Günleri 1 5 2 5 3 5 4 5 5 5 Okutulacak Haftalık Ders Sayısı 2 - Ders günleri bölümüne - Eğitim görevlileri bölümüne - Diğer sütunlara 4 4 1 2 2 2 2 2 4 25 : Ders günleri, : Dersi verecek eğitim görevlisi, : Derslerin verileceği saatler yazılacaktır. Not: Hizmet içi eğitim yönetmeliğinin 15. maddesine uygun olarak belirtilen dersler okutulacaktır. Haftalık ders programı; kursların, seminerlerin ve uygulamalı eğitimin devam edeceği hafta veya haftalar için düzenlenecektir. Konferans ve toplantılar için; eğitim plânıyla (Örnek - 2) yetinilecektir. T.C. ADALET BAKANLIĞI Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü 2012 Yılı Hizmet İçi Eğitim Programı EĞİTİM PLÂNI ÖRNEK – 2 AÇIKLAMALAR KATILANLARIN SAYISI SÜRESİ (GÜN -SAAT) TARİHİ YERİ KATILACAK OLANLARIN İSİMLERİ EĞİTİM FAALİYETİNİN ADI Sıra No Tarafımızdan düzenlenmiştir. Adalet Komisyonu Başkanı ........................... - Eğitim faaliyetinin adı bölümüne - Katılacak olanlar bölümüne - Yeri bölümüne - Tarihi bölümüne - Süresi bölümüne - Katılanlar sayısı bölümüne - Açıklamalar bölümüne Cumhuriyet Başsavcısı ........................ ..../..../2012 Adalet Komisyonu Üyesi ...................................... : Eğitimin kurs, seminer, konferans ve uygulamalı eğitimden hangisinin yapıldığı, : Eğitime hangi cezaevi personelinin katılacağı, : Eğitimin uygulanacağı yer ve salon, : Eğitimin yapılacağı tarih, : Eğitimin süreceği gün veya saat, : Eğitime alınan cezaevi personel sayısı, : Eğitimle ilgili açıklamayı gerektiren hususlar yazılacaktır. CEZA İNFAZ KURUMLARI VE TUTUKEV S.NO EĞİTİM MERKEZİNİN ADI TALEP EDEN BİRİM TARİHLERİ ARASINDA EĞ 1 CİKPEM Ankara Çocuk Gözetim Eğitim ve İyileştirme 02/01/2012 11/01/2012 Ardıç Yönetici ve Pers 2 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 09/01/2012 10/01/2012 Temel Sağlık ve İlk Y 3 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 16/01/2012 03/02/2012 Saymanlığa Görevde Y 4 CİKPEM Ankara Çocuk Denetimli Serbestlik 06/02/2012 10/02/2012 Çocuklar için Alkol ve 5 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 06/02/2012 10/02/2012 Cezaevi Yönetimi El K 6 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitim 06/02/2012 10/02/2012 Genel Hükümlü Eğitim 7 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 06/02/2012 10/02/2012 Temel Sağlık ve İlk Y 8 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 06/02/2012 10/02/2012 Mesleki Müdahale Tek 9 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 06/02/2012 10/02/2012 Temizlikten Sorumlu A 10 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 06/02/2012 10/02/2012 Kurum Şoförleri Eğitim 11 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 06/02/2012 20/02/2012 Eğitici Eğitimi (Temel 12 CİKPEM Ankara Çocuk Denetimli Serbestlik 13/02/2012 17/02/2012 Çocuklar için Alkol ve 13 CİKPEM Ankara 14 CİKPEM Ankara Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı Personel Eğitim Bürosu 15 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetim Serbestlik 20/02/2012 24/02/2012 ARDEF DS Eğitimi 16 CİKPEM Ankara Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı 20/02/2012 02/03/2012 Adliye Personeli Eğiti 17 CİKPEM Ankara Çocuk Denetimli Serbestlik 05/03/2012 09/03/2012 Grupla Çalışma Eğitim 18 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 05/03/2012 09/03/2012 Cezaevi Vaizlerine Yö 19 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 05/03/2012 09/03/2012 Genel Hükümlü Eğitim 20 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 12/03/2012 16/03/2012 Cezaevi Vaizlerine Yö 21 CİKPEM Ankara Çocuk Denetimli Serbestlik 12/03/2012 16/03/2012 Grupla Çalışma Eğitic 22 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetimli Serbestlik 19/03/2012 21/03/2012 Yönetmelik Bilgilendi 23 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetimli Serbestlik 19/03/2012 21/03/2012 Motorize Ekip Eğitimi 24 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 19/03/2012 23/03/2012 Genel Hükümlü Eğitim 25 26 CİKPEM Ankara CİKPEM Ankara Yetişkin Denetimli Serbestlik Yetişkin Denetimli Serbestlik 19/03/2012 23/03/2012 Yetişkinler İçin Madde 19/03/2012 06/04/2012 Denetimli Serbestlik U 27 CİKPEM Ankara Yargıtay Başkanlığı 22/03/2012 23/02/2012 İletişim ve Yönetim B 28 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetim Serbestlik 26/03/2012 28/03/2012 Yönetmelik Bilgilendi 29 30 CİKPEM Ankara CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu Yetişkin Eğitimi 26/03/2012 30/03/2012 Zümre Eğitici Toplant 26/03/2012 30/03/2012 Eğitim Servisi UYAP 13/02/2012 17/02/2012 Adliye Personeli Eğiti 20/02/2012 24/02/2012 Eğitim Merkezleri Yön 31 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetimli Serbestlik 26/03/2012 30/03/2012 Yetişkinler İçin Madde 32 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 26/03/2012 30/03/2012 Eğitim Servisi UYAP 33 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 26/03/2012 30/03/2012 Genel Hükümlü Eğitim 34 CİKPEM Ankara Yargıtay Başkanlığı 29/03/2012 30/03/2012 İletişim ve Yönetim B 35 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetimli Serbestlik 02/04/2012 04/04/2012 Yönetmelik Bilgilendi 36 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 02/04/2012 06/04/2012 Genel Hükümlü Eğitim 37 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 02/04/2012 06/04/2012 Eğitim Servisi UYAP 38 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 02/04/2012 13/04/2012 İstihbarat Yöntem ve T 39 CİKPEM Ankara Milli Savunma Bakanlığı 02/04/2012 13/04/2012 Askeri Cezaevleri Sivi 40 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetim Serbestlik 09/04/2012 11/04/2012 Yönetmelik Bilgilendi 41 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 09/04/2012 13/04/2012 Cezaevi Yönetimi El K 42 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 09/04/2012 13/04/2012 Eğitim Servisi UYAP 43 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 09/04/2012 13/04/2012 44 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetim Serbestlik Uygulamalı Eğitim Yö Eğitimi 09/04/2012 13/04/2012 Yetişkinler için Genel 45 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetim Serbestlik 16/04/2012 18/04/2012 Yönetmelik Bilgilendi 46 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 16/04/2012 20/04/2012 Eğitim Servisi UYAP 47 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 16/04/2012 20/04/2012 48 49 50 CİKPEM Ankara CİKPEM Ankara CİKPEM Ankara Yetişkin Denetim Serbestlik Personel Eğitim Bürosu Ankara Eğitim Merkezi Uygulamalı Eğitim Yö Eğitimi 16/04/2012 20/04/2012 Yetişkinler için Genel 24/04/2012 21/09/2012 İnfaz ve Koruma Mem 10/09/2012 14/09/2012 Yönetim ve Eğitim Be 51 CİKPEM Ankara Yetişkin Denetim Serbestlik 24/09/2012 26/09/2012 Yönetmelik Bilgilendi 52 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 24/09/2012 30/09/2012 Zümre Eğitici Toplant 53 CİKPEM Ankara Milli Savunma Bakanlığı 24/09/2012 05/10/2012 Askeri Cezaevleri Per 54 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 24/09/2012 19/10/2012 Sivil Savunma Amirle 55 CİKPEM Ankara Çocuk Denetimli Serbestlik 01/10/2012 05/10/2012 Çocuklar İçin Saldırga 56 CİKPEM Ankara Ankara Eğitim Merkezi 01/10/2012 05/10/2012 Temel Sağlık ve İlk Y 57 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 01/10/2012 19/10/2012 Yetiştirme Eğitimi 58 CİKPEM Ankara Çocuk Denetimli Serbestlik 08/10/2012 12/10/2012 Çocuklar İçin Saldırga 59 CİKPEM Ankara Milli Savunma Bakanlığı 08/10/2012 19/10/2012 Askeri Cezaevleri Per 60 CİKPEM Ankara Yetişkin Eğitimi 15/10/2012 17/10/2012 61 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 29/10/2012 16/11/2012 Yetiştirme Eğitimi Tören Anma Günleri v Rehberi Kitabı Hazırla 62 CİKPEM Ankara Çocuk Denetimli Serbestlik 05/11/2012 09/11/2012 Çocuklar için Temel Y 63 CİKPEM Ankara Çocuk Denetimli Serbestlik 12/11/2012 16/11/2012 Çocuklar için Temel Y 64 CİKPEM Ankara Personel Eğitim Bürosu 19/11/2012 04/01/2013 Aday Memurluk Eğitim CEZA İNFAZ KURUMLARI VE TUTUKEVLER S.NO EĞİTİM MERKEZİNİN ADI TALEP EDEN BİRİM TARİHLERİ ARASINDA EĞ 1 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 02/01/2012 06/01/2012 UYAP 2 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 02/01/2012 20/01/2012 Yetiştirme Eğitimi 3 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 09/01/2012 13/01/2012 UYAP 4 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 16/01/2012 03/02/2012 İdare Memurluğuna G 5 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 16/01/2012 03/02/2012 İnfaz ve Koruma Başm 6 CİKPEM ERZURUM Denetimli Serbestlik 13/02/2012 17/02/2012 Çocuklar için Genel Su 7 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 13/02/2012 02/03/2012 Yetiştirme Eğitimi 8 CİKPEM ERZURUM Denetimli Serbestlik 20/02/2012 24/02/2012 Çocuklar için Genel Su 9 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 05/03/2012 09/03/2012 Temel Sağlık ve İlk Y 10 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 05/03/2012 23/03/2012 Yetiştirme Eğitimi 11 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 12/03/2012 16/03/2012 UYAP 12 CİKPEM ERZURUM 13 CİKPEM ERZURUM Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı Erzurum Eğitim Merkezi 14 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 02/04/2012 06/04/2012 UYAP 15 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 02/04/2012 20/04/2012 Yetiştirme Eğitimi 16 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 09/04/2012 13/04/2012 UYAP 17 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 16/04/2012 20/04/2012 UYAP 18 CİKPEM ERZURUM Denetimli Serbestlik 24/04/2012 27/04/2012 Grupla Çalışma Eğitim 19 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 24/04/2012 27/04/2012 Eğitici Eğitimi 20 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 30/04/2012 18/05/2012 Yetiştirme Eğitimi 21 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 21/05/2012 08/06/2012 Yetiştirme Eğitimi 22 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 11/06/2012 15/06/2012 Kişisel Gelişim Semin 23 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 11/06/2012 15/06/2012 UYAP 24 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 18/06/2012 22/06/2012 Kişisel Gelişim Semin 19/03/2012 30/03/2012 Adliye Personeli Eğiti 26/03/2012 30/03/2012 Zümre Eğitici Toplant 25 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 18/06/2012 22/06/2012 UYAP 26 CİKPEM ERZURUM Çocuk Gözetim Eğitim ve İyileştirme 25/06/2012 29/06/2012 27 CİKPEM ERZURUM Çocuk Gözetim Eğitim ve İyileştirme 25/06/2012 04/07/2012 Ardıç Programı Yönet 28 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 25/06/2012 03/08/2012 Aday Memurluk Eğitim 29 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 09/07/2012 13/07/2012 Kişisel Gelişim Semin 30 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 03/09/2012 21/09/2012 Yetiştirme Eğitimi 31 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 10/09/2012 14/09/2012 Temel Sağlık ve İlk Y 32 CİKPEM ERZURUM Yetişkin Eğitim 24/09/2012 26/09/2012 Yeni Mevzuatın Uygu 33 CİKPEM ERZURUM Personel Eğitim Bürosu 24/09/2012 28/09/2012 Zümre Eğitici Toplant 34 CİKPEM ERZURUM Denetimli Serbestlik 01/10/2012 05/10/2012 Grupla Çalışma Eğitim 35 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 01/10/2012 19/10/2012 İnfaz ve Koruma Başm 36 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 15/10/2012 19/10/2012 Eğitim Merkezleri Yön 37 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 30/10/2012 16/11/2012 Yetiştirme Eğitimi 38 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 05/11/2012 09/11/2012 UYAP 39 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 19/11/2012 23/11/2012 UYAP 40 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 19/11/2012 07/12/2012 Yetiştirme Eğitimi 41 CİKPEM ERZURUM Yetişkin Eğitim 26/11/2012 28/11/2012 Yeni Mevzuatın Uygu 42 CİKPEM ERZURUM Erzurum Eğitim Merkezi 10/12/2012 28/12/2012 Yetiştirme Eğitimi Ardıç Programı PsikoEğitim Programı CEZA İNFAZ KURUMLARI VE TUTUKEVLERİ PERSO S.NO EĞİTİM MERKEZİNİN ADI TALEP EDEN BİRİM TARİHLERİ ARASINDA EĞ 1 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 02/01/2012 06/01/2012 Motivasyon 2 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 02/01/2012 20/01/2012 Yetiştirme Eğitimi 3 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 09/01/2012 13/01/2012 Motivasyon 4 CİKPEM İSTANBUL AR - GE 09/01/2012 20/01/2012 MATRA 5 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 16/01/2012 03/02/2012 Görevde Yükselme Eğ 6 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 23/01/2012 27/01/2012 Temel Sağlık ve İlk Y 7 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin İyileştirme 23/01/2012 03/02/2012 0-18 Yaş Ulusal Aile E 8 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 30/01/2012 03/02/2012 Temel Sağlık ve İlk Y 9 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 06/02/2012 10/02/2012 Motivasyon 10 CİKPEM İSTANBUL Çocuk Gözetim Eğitim ve İyileştirme 06/02/2012 15/02/2012 Ardıç Yönetici ve Pers 11 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 13/02/2012 17/02/2012 Motivasyon 12 CİKPEM İSTANBUL Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı 20/02/2012 02/03/2012 İcra Müdürleri Eğitimi 13 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin Denetim Serbestlik 05/03/2012 07/03/2012 Yönetmelik Bilgilendi 14 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 05/03/2012 23/03/2012 Yetiştirme Eğitimi 15 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin Denetim Serbestlik 19/03/2012 21/03/2012 Yönetmelik Bilgilendi 16 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin İyileştirme 26/03/2012 30/03/2012 Alkol ve Madde Bağım 17 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin Denetim Serbestlik 26/03/2012 28/03/2012 Yönetmelik Bilgilendi 18 CİKPEM İSTANBUL Personel Eğitim Bürosu 26/03/2012 30/03/2012 Zümre Eğitici Toplant 19 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin İyileştirme 02/04/2012 06/04/2012 Alkol ve Madde Bağım 20 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 02/04/2012 20/04/2012 Yetiştirme Eğitimi 21 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin İyileştirme 09/04/2012 20/04/2012 0-18 Yaş Ulusal Aile E 22 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 24/04/2012 21/09/2012 İnfaz ve Koruma Mem 23 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin Denetim Serbestlik 25/04/2012 27/04/2012 Yönetmelik Bilgilendi 24 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 21/05/2012 25/05/2012 Yönetmelik Toplantısı 25 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin Denetim Serbestlik 04/06/2012 06/06/2012 Yönetmelik Bilgilendi 26 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin Denetim Serbestlik 11/06/2012 13/06/2012 Yönetmelik Bilgilendi 27 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin Denetim Serbestlik 18/06/2012 20/06/2012 Yönetmelik Bilgilendi 28 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 03/09/2012 21/09/2012 Yetiştirme Eğitimi 29 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin İyileştirme 24/09/2012 28/09/2012 Alkol ve Madde Bağım 30 CİKPEM İSTANBUL Çocuk Gözetim Eğitim ve İyileştirme 24/09/2012 28/09/2012 31 CİKPEM İSTANBUL Personel Eğitim Bürosu 24/09/2012 28/09/2012 Zümre Eğitici Toplant 32 CİKPEM İSTANBUL Çocuk Gözetim Eğitim ve İyileştirme 24/09/2012 03/10/2012 Ardıç Yönetici ve Pers 33 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin İyileştirme 01/10/2012 03/10/2012 Öfke Kontrol Program 34 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 01/10/2012 19/10/2012 Yetiştirme Eğitimi 35 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin İyileştirme 08/10/2012 10/10/2012 Öfke Kontrol Program 36 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 08/10/2012 12/10/2012 Motivasyon 37 CİKPEM İSTANBUL Yetişkin İyileştirme 15/10/2012 17/10/2012 Öfke Kontrol Program 38 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 15/10/2012 19/10/2012 Motivasyon 39 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 29/10/2012 16/11/2012 Yetiştirme Eğitimi Ardıç Psiko- Sosyal D Programı 40 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 29/10/2012 14/12/2012 Aday Memurluk Eğitim 41 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 19/11/2012 07/12/2012 Yetiştirme Eğitimi 42 CİKPEM İSTANBUL İstanbul Eğitim Merkezi 10/12/2012 28/12/2012 Yetiştirme Eğitimi CEZA İNFAZ KURUMLARI VE TUTUKEVLERİ S.NO EĞİTİM MERKEZİNİN ADI 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ TALEP EDEN BİRİM TARİHLERİ ARASINDA EĞ Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 02/01/2012 06/01/2012 Kişisel Gelişim Semin Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 09/01/2012 13/01/2012 Kişisel Gelişim Semin Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 16/01/2012 03/02/2012 İnfaz ve Koruma Başm Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 06/02/2012 24/02/2012 Yetiştirme Eğitimi Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 27/02/2012 16/03/2012 Yetiştirme Eğitimi Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 19/03/2012 23/03/2012 Kişisel Gelişim Semin Personel Eğitim Bürosu 26/03/2012 30/03/2012 Zümre Eğitici Toplant Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı 02/04/2012 06/04/2012 Adliye Personeli Eğiti Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 02/04/2012 20/04/2012 Yetiştirme Eğitimi Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı 09/04/2012 13/04/2012 Adliye Personeli Eğiti 16/04/2012 20/04/2012 Adliye Personeli Eğiti Yetişkin Eğitim 25/04/2012 27/04/2012 Hükümlü Hakkında O Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 30/04/2012 04/05/2012 Kişisel Gelişim Semin Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı 30/04/2012 04/05/2012 Adliye Personeli Eğiti Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 07/05/2012 25/05/2012 Yetiştirme Eğitimi Çocuk Gözetim Eğitim ve İyileştirme 07/05/2012 11/05/2012 Çocuk Gözetim Eğitim ve İyileştirme 07/05/2012 16/05/2012 Ardıç Personel Eğitim Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 14/05/2012 18/05/2012 UYAP Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı 21/05/2012 25/05/2012 Adliye Personeli Eğiti Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 21/05/2012 25/05/2012 UYAP Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 28/05/2012 02/11/2012 İdare Memurluğu Öğre Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 28/05/2012 30/05/2012 İlk Yardım Eğitimi Ardıç Psiko- Sosyal D Programı 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ CİKPEM KAHRAMANMARAŞ Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 28/05/2012 01/06/2012 UYAP Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 04/06/2012 06/06/2012 İlk Yardım Eğitimi Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 04/06/2012 08/06/2012 UYAP Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 11/06/2012 13/06/2012 İlk Yardım Eğitimi Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 11/06/2012 15/06/2012 UYAP Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 18/06/2012 20/06/2012 İlk Yardım Eğitimi Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 25/06/2012 27/06/2012 İlk Yardım Eğitimi Yetişkin Denetim Serbestlik 09/07/2012 13/07/2012 Yetişkinler İçin Madde Yetişkin Denetim Serbestlik 16/07/2012 20/07/2012 Yetişkinler İçin Madde Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 03/09/2012 05/09/2012 İlk Yardım Eğitimi Yetişkin Denetim Serbestlik 03/09/2012 07/09/2012 Yetişkinler için Genel Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 03/09/2012 21/09/2012 Yetiştirme Eğitimi Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 10/09/2012 12/09/2012 İlk Yardım Eğitimi Yetişkin Denetim Serbestlik 10/09/2012 14/09/2012 Yetişkinler için Genel Yetişkin Denetim Serbestlik 17/09/2012 19/09/2012 Yönetmelik Bilgilendi Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 24/09/2012 26/09/2012 İlk Yardım Eğitimi Personel Eğitim Bürosu 24/09/2012 28/09/2012 Zümre Eğitici Toplant Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 01/10/2012 03/10/2012 İlk Yardım Eğitimi Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 01/10/2012 19/10/2012 İnfaz ve Koruma Başm Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 05/11/2012 23/11/2012 Yetiştirme Eğitimi Yetişkin Denetim Serbestlik 05/11/2012 09/11/2012 DSM Öfke Kontrol Pr Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 12/11/2012 14/11/2012 İlk Yardım Eğitimi Yetişkin Denetim Serbestlik 12/11/2012 16/11/2012 DSM Öfke Kontrol Pr Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 26/11/2012 14/12/2012 Yetiştirme Eğitimi Yetişkin Denetimli Serbestlik 26/11/2012 30/11/2012 Öfke Kontrol Program Kahramanmaraş Eğitim Merkezi 17/12/2012 04/01/2013 Yetiştirme Eğitimi —— • —— YÖNETMELİKLER Karar Sayısı : 2011/2588 Ekli “CE İşareti Yönetmeliği”nin yürürlüğe konulması; Ekonomi Bakanlığının 21/9/2011 tarihli ve 40761 sayılı yazısı üzerine, 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanunun 14 üncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 16/12/2011 tarihinde kararlaştırılmıştır. Abdullah GÜL CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan B. ARINÇ M. ŞİMŞEK B. ATALAY B. BOZDAĞ Başbakan YardımcısıBaşbakan Yardımcısı V.Başbakan YardımcısıBaşbakan Yardımcısı S. ERGİN F. ŞAHİN E. BAĞIŞ N. ERGÜN Adalet BakanıAile ve Sosyal Politikalar Bakanı Avrupa Birliği BakanıBilim, Sanayi Teknoloji Bakanı F. ÇELİK E. BAYRAKTAR A. DAVUTOĞLU M. Z. ÇAĞLAYAN Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çevre ve Şehircilik BakanıDışişleri Bakanı Ekonomi Bakanı T. YILDIZ S. KILIÇ M. M. EKER H. YAZICI Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Gençlik ve Spor Bakanı Gıda, Tarım Hayvancılık BakanıGümrük ve Ticaret Bakanı İ. N. ŞAHİN C. YILMAZ E. GÜNAY M. ŞİMŞEK İçişleri Bakanı Kalkınma Bakanı Kültür ve Turizm Bakanı Maliye Bakanı Ö. DİNÇER İ. YILMAZ V. EROĞLU Milli Eğitim Bakanı Milli Savunma BakanıOrman ve Su İşleri Bakanı R. AKDAĞ B. YILDIRIM Sağlık BakanıUlaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı “CE” İŞARETİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM ve ve Amaç ve Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam MADDE 1 ‒ (1) Bu Yönetmeliğin amacı; ürüne “CE” işareti konulması yöntemlerini düzenleyen uygunluk değerlendirme modülleri ile bu işaretin kullanılmasına dair usûl ve esasları belirlemektir. (2) Bu Yönetmelik kapsamında yer aldığı halde, bir uygunluk değerlendirme modülü veya AT Uygunluk Beyanı öngörmeyen bir teknik düzenlemenin varlığı hâlinde söz konusu teknik düzenlemenin hükümleri esas alınır. Hukukî dayanak MADDE 2 ‒ (1) Bu Yönetmelik, 29/6/2001 tarihli ve 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanunun 14 üncü maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 3 ‒ (1) Bu Yönetmeliğin uygulanmasında; a) AT: Avrupa Topluluğunu, b) Bitmiş ürün: Kullanılabilmesi için başka bir işlemden geçmesi gerekmeyen ve kullanıma hazır olan ürünü, c) “CE” işareti: Ürünün “CE” işaretinin konulmasını öngören teknik mevzuatın ilgili bütün kurallarına uygun olduğunu gösteren işareti, ç) Dağıtıcı: Bir ürünü piyasada bulunduran, tedarik zincirinde yer alan, imalatçı ve ithalatçı dışındaki gerçek veya tüzel kişiyi, d) İmalatçı: Bir ürünü imal eden veya tasarımını veya imalatını yaptıran ve kendi adı veya ticarî markası ile pazarlayan gerçek veya tüzel kişiyi, e) İthalatçı: Bir ürünü yurt dışından yurt içi piyasaya arz eden Türkiye’de yerleşik gerçek veya tüzel kişiyi, f) Komisyon: Avrupa Komisyonunu, g) Modül: Bu Yönetmeliğin Ek-3’ünde yer alan uygunluk değerlendirme yöntemlerinden her birini, ğ) Onaylanmış kuruluş: Bir teknik düzenleme kapsamında uygunluk değerlendirme faaliyetinde bulunmak üzere yetkili kuruluş tarafından ilgili mevzuatta belirlenen esaslar doğrultusunda görevlendirilen ve adları Komisyona bildirilen Türkiye’de yerleşik uygunluk değerlendirme kuruluşunu, h) Piyasada bulundurma: Bir ürünün ticarî bir faaliyet yoluyla, bir ödeme karşılığında veya bedelsiz olarak dağıtım, tüketim veya kullanım için yurt içi piyasaya sağlanmasını, ı) Piyasaya arz: Bir ürünün yurt içi piyasada ilk defa bulundurulmasını, i) Piktogram: Ürünün üzerinde yer alan ve ürünle ilgili bir özelliği resimli olarak tasvir eden şekli, j) Standart: Bir ulusal veya uluslararası standardizasyon kuruluşu tarafından kabul edilen, mevcut şartlar altında en uygun seviyede bir düzen kurulmasını amaçlayan, ortak ve tekrar eden kullanımlar için ürünün vasıflarını, işleme veya üretim yöntemlerini veya bunlarla ilgili terminoloji, sembol, ambalajlama, işaretleme, etiketleme veya uygunluk değerlendirme işlemlerini tek tek veya birkaçını ele alarak düzenleyen, uyulması ihtiyarî metni, k) Teknik düzenleme: Bir ürünün vasıflarını, işleme veya üretim yöntemlerini veya bunlarla ilgili terminoloji, sembol, ambalajlama, işaretleme, etiketleme veya uygunluk değerlendirme işlemlerini tek tek veya birkaçını ele alarak düzenleyen, uyulması zorunlu her türlü mevzuatı, l) Teknik şartname: Bir ürünün, sürecin veya hizmetin karşılaması gereken teknik şartları belirleyen belgeyi, m) Tip: İmalatı planlanan ürünü temsil eden numuneyi, n) Uygunluk değerlendirmesi: Bir ürüne, sürece, hizmete, sisteme, kişiye veya kuruluşa ilişkin belirli şartların yerine getirilip getirilmediğini gösteren süreci, o) Uygunluk değerlendirme kuruluşu: Kalibrasyon, test, belgelendirme ve muayene dâhil olmak üzere uygunluk değerlendirme faaliyeti gerçekleştiren Türkiye’de yerleşik kuruluşu, ö) Uyumlaştırılmış standart: 3/4/2002 tarihli ve 24714 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Teknik Mevzuatın ve Standartların Türkiye ile Avrupa Birliği Arasında Bildirimine Dair Yönetmeliğin Ek-1’inde sıralanan Avrupa standardizasyon kuruluşlarından biri tarafından Komisyonun talebi üzerine hazırlanarak kabul edilen standardı, p) Uyumlaştırılmış ulusal standart: Türk Standardları Enstitüsünün, uyumlaştırılmış standartlar arasından Türk standardı olarak uyumlaştırarak kabul ettiği standardı, r) Yetkili kuruluş: Bir kanunla veya düzenleyici işlemle bir ürün veya ürün grubuna ilişkin mevzuatı hazırlamak veya yürütmekle veya bu ürünleri denetlemekle yetkili kılınan kamu kuruluşunu, s) Yetkili temsilci: İmalatçı adına belirli görevleri yerine getirmek üzere kendisinden yazılı vekâlet alan Türkiye’de yerleşik gerçek veya tüzel kişiyi, ifade eder. İKİNCİ BÖLÜM Tarafların Yükümlülükleri İmalatçının yükümlülükleri MADDE 4 ‒ (1) İmalatçı, ilgili teknik düzenlemede belirlenen diğer yükümlülükleri saklı kalmak kaydıyla, ilgili teknik düzenlemenin gerektirdiği teknik dosyayı tanzim etmek, uygunluk değerlendirme işlemlerini yapmak veya yaptırmak, AT uygunluk beyanını düzenlemek ve “CE” işaretini ürüne koymakla ve teknik dosya ile AT uygunluk beyanını ilgili teknik düzenlemede belirtilen süre boyunca, bir sürenin belirtilmediği hallerde ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle, muhafaza etmek ve talep edilmesi halinde yetkili kuruluşa sunmakla yükümlüdür. Yetkili temsilcinin yükümlülükleri MADDE 5 ‒ (1) Yetkili temsilci, imalatçının kendisine yetki devrettiği yazılı vekâlette belirtilmek ve ilgili teknik düzenlemede belirlenen diğer yükümlülükleri saklı kalmak kaydıyla, teknik dosyayı tanzim etmek dışında imalatçının 4 üncü maddede sayılan yükümlülüklerini yerine getirir. İthalatçının yükümlülükleri MADDE 6 ‒ (1) İthalatçı, ilgili teknik düzenlemede belirlenen diğer yükümlülükleri saklı kalmak kaydıyla, imalatçının 4 üncü maddede sayılan yükümlülüklerini yerine getirmiş olduğunu ve ürünün “CE” işaretini taşıdığını teyit etmek, AT uygunluk beyanının bir örneğini ürünü piyasaya arz ettiği tarihten itibaren on yıl süreyle bulundurmak ve talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşa sunmak ve teknik dosyanın bir örneğini talep edilmesi halinde yetkili kuruluşa sağlamakla yükümlüdür. İmalatçının yükümlülüklerinin ithalatçı ve dağıtıcılara uygulandığı durumlar MADDE 7 ‒ (1) Bir ürünü kendi adı veya ticarî markası altında piyasaya arz eden veya piyasaya hâlihazırda arz edilmiş bir ürünü ilgili teknik düzenlemenin şartlarına uygunluğunu etkileyecek şekilde değiştiren ithalatçılar ile dağıtıcılar, bu Yönetmelik kapsamında imalatçı sayılır ve imalatçının 4 üncü maddede sayılan yükümlülüklerini yerine getirmekle yükümlüdür. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Uygunluk Değerlendirme İşlemleri, “CE” İşaretinin Ürüne Konulması ve Kullanılması, AT Uygunluk Beyanı Uygunluk değerlendirme işlemleri MADDE 8 ‒ (1) Bir ürünün, piyasaya arz edilebilmesi için, ilgili teknik düzenleme veya düzenlemelerde bu ürün için öngörülen uygunluk değerlendirme işlemlerine tâbi tutulması ve bu işlemlerin olumlu sonuçlanması gerekir. “CE” işaretinin ürüne konulması ve kullanılması MADDE 9 ‒ (1) “CE” işaretinin ürüne konulması ve kullanılmasına dair genel esaslar şunlardır: a) İmalatçı, “CE” işaretini ürüne koymak veya konulmasını temin etmek suretiyle, ürünün bu işaretin konulmasını öngören ilgili teknik düzenleme veya düzenlemelere uygunluğunun kendi sorumluluğunda olduğunu ve ürünün gerekli tüm uygunluk değerlendirme işlemlerine tâbi tutulduğunu beyan etmiş sayılır. b) Bir ürünün “CE” işaretinin konulmasını gerektiren birden fazla teknik düzenlemeye tâbi olması durumunda, ürünün üzerindeki “CE” işareti, ilgili tüm teknik düzenlemelerin uygulanabilir hükümlerinin tamamının imalatçı tarafından yerine getirildiği yönünde karine teşkil eder. Bu teknik düzenlemelerin, geçiş dönemi öngördüğü ve imalatçıya uygulama konusunda bir seçme hakkı tanıdığı durumlarda, “CE” işareti, sadece uygulanan teknik düzenleme veya düzenlemelerin hükümlerine uygunluğu gösterir. c)“CE” işareti; 1) Ek-1’de belirtilen şekle uygun olarak “CE” harflerinden oluşur ve çizimdeki oranlara uyarak küçültülmesi ve büyütülmesi dışında işaretin tasarımı değiştirilemez, 2) İlgili teknik düzenlemede aksi belirtilmedikçe, asgarî 5 mm ebadında olur, 3) Ürüne veya bilgi plakasına veya ürünün yapısı gereği bunun mümkün olmadığı veya kalıcılığının garanti edilemediği durumlarda ambalajına ve ilgili teknik düzenlemenin öngördüğü ürün beraberindeki belgelere görünür, okunabilir ve silinmeyecek şekilde konulur, ç) “CE” işareti, ürün piyasaya arz edilmeden önce konulur. d) “CE” işareti, sadece imalatçı veya onun yetkili temsilcisi tarafından konulur. e) İlgili teknik düzenlemenin gerektirdiği durumlarda, “CE” işaretinin yanında, üretim kontrol safhasında yer alan onaylanmış kuruluşun kimlik kayıt numarası da yer alır. Kimlik kayıt numarası, onaylanmış kuruluşun kendisi veya kuruluşun talimatları çerçevesinde imalatçı veya imalatçının yetkili temsilcisi tarafından konulur. f) Ürünün üzerinde “CE” işaretiyle birlikte piktogramlar veya belirli bir riski veya kullanımı betimleyen diğer işaretler de yer alabilir. g) Ürüne “CE” işaretinin anlamı ve şekli hakkında üçüncü şahısları yanıltacak başka işaretler veya betimlemeler konulamaz. Diğer her türlü işaret, ürüne ancak “CE” işaretinin görünebilirliğini, okunabilirliğini ve anlamını bozmayacak şekilde konulabilir. ğ) “CE” işareti sadece teknik düzenlemelerin konulmasını öngördüğü ürünlerde kullanılabilir, başka ürünlerde kullanılamaz. AT uygunluk beyanı MADDE 10 ‒ (1) AT uygunluk beyanı ilgili teknik düzenlemede aksi belirtilmedikçe, asgarî ilgili modülün veya modüllerin öngördüğü içerikte ve Ek-2’de yer alan örneğe uygun olarak hazırlanır. Başka dillerde düzenlendiği durumlarda, beyana Türkçe tercümesi de eklenir. Beyan, gerektiği her durumda güncellenir. (2) Ürünün AT uygunluk beyanını gerektiren birden fazla teknik düzenlemeye tâbi olduğu durumlarda, imalatçı, bu teknik düzenlemelerin ürününe uygulanabilir tüm kurallarını yerine getirdiğini tek bir AT uygunluk beyanı düzenleyerek gösterir. Beyan metni, bu teknik düzenlemelerin adını, yayım tarihini ve referans numarasını içerir. (3) İmalatçının AT uygunluk beyanını düzenleyip imzalamasıyla birlikte ürününün ilgili teknik düzenlemenin kurallarına uygunluğu konusundaki sorumluluğu üstlendiği varsayılır. Uygunluk değerlendirme modülleri MADDE 11 ‒ (1) 1 inci maddenin ikinci fıkrası saklı kalmak kaydıyla, bir teknik düzenlemenin belli bir ürün için uygunluk değerlendirmesi yapılmasını öngördüğü hallerde, uygulanacak yöntem Ek-3’te düzenlenen uygunluk değerlendirme modülleri arasından seçilir. (2) Ek-3’te yer alan modül veya modüllerden hangilerinin izleneceği ilgili teknik düzenlemede belirtilir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Çeşitli Hükümler Yabancı yetkili temsilcilerin denkliği MADDE 12 ‒ (1) Avrupa Birliğine üye ülkelerde yerleşik yetkili temsilciler, Türkiye’de yerleşik yetkili temsilcilere karşılıklılık esası gözetilmek kaydıyla denk kabul edilir. (2) Türkiye ve Avrupa Birliği dışında yerleşik bir yetkili temsilcinin denk kabul edilebilmesi için, Avrupa Birliği ile yetkili temsilcinin yerleşik olduğu üçüncü ülke arasında bir karşılıklı tanıma anlaşmasının yapılmış olması ve benzer bir anlaşmanın Türkiye ile bu üçüncü ülke arasında da akdedilerek usûlüne göre yürürlüğe konulmuş olması gerekir. Uygulama MADDE 13 ‒ (1) Bu Yönetmelik hükümleri, ürüne “CE” işareti konulmasını öngören teknik düzenlemelerle birlikte uygulanır. Ceza hükümleri MADDE 14 ‒ (1) Bu Yönetmelik hükümlerine aykırı davrananlar hakkında 4703 sayılı Kanunda belirtilen idarî para cezaları uygulanır. Yürürlükten kaldırılan mevzuat MADDE 15 ‒ (1) 15/11/2001 tarihli ve 2001/3530 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan “CE” Uygunluk İşaretinin Ürüne İliştirilmesine ve Kullanılmasına Dair Yönetmelik yürürlükten kaldırılmıştır. İlgili mevzuatta, anılan Yönetmeliğe yapılan atıflar bu Yönetmeliğe yapılmış sayılır. Yürürlük MADDE 16 ‒ (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 17 ‒ (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. EK-1 CE İŞARETİ 1. “CE” işareti aşağıdaki şekle ve orana uygun olarak “CE” harflerinden oluşur: 2. Küçültülmesi veya büyütülmesi gereken durumlarda yukarıda yer alan şekildeki oranlara uyulur. 3. İlgili teknik düzenlemede aksi belirtilmediği müddetçe, “CE” işareti asgarî 5 mm ebadında olur. EK-2 AT UYGUNLUK BEYANI ÖRNEĞİ 1. No ………….(Ürünü diğerlerinden ayırarak tanımlayan numara): 2. İmalatçının veya yetkili temsilcisinin adı ve adresi: 3. Bu uygunluk beyanı, imalatçının (veya ürünün kurulumunu gerçekleştiren kişinin) kendi sorumluluğu altında düzenlenmiştir. (İmalatçının veya kurulumu yapanın adı): 4. Beyanın konusu (İzlenebilirliğe yarayacak şekilde ürünün tanımını yapınız. Uygun olan durumlarda bir fotoğraf eklenebilir.): 5. Yukarıda tarif edilen beyan konusu, aşağıda belirtilen mevzuata uygundur. (Mevzuatın adı): ……………………………………………………………. 6. Kullanılan ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartlara atıflar veya uygunluğu beyan edilen teknik şartnamelere atıflar: 7. Müdahil olan ve ……………. belgesini düzenleyen onaylanmış kuruluşun adı ve kimlik kayıt numarası (uygunluk değerlendirme faaliyetinin türünün tarifiyle birlikte yazılacak) 8. Ek bilgi: .......................................... için ya da adına imzalanmıştır. (Yeri ve düzenleniş tarihi) (Ad, görev/unvan) (imza) EK-3 UYGUNLUK DEĞERLENDİRME YÖNTEMLERİ Modül A- Üretimin dâhilî kontrolü MADDE 1- (1) Üretimin dâhilî kontrolü, imalatçının, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte ve risklerin yeterli derecede analizini ve değerlendirmesini içerecek şekilde teknik dosyayı hazırlar. Teknik dosya, ürüne uygulanabilir kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını, imalatını ve işleyişini kapsar. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: a) Ürünün genel bir tarifi. b) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. c) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. ç) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. d) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. e) Test raporları. (3) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, imal edilmiş ürünlerin ikinci fıkrada belirtilen teknik dosyaya ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (4) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini bu düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, teknik dosya ile birlikte, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (5) İmalatçının dördüncü fıkrada sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül A1- Üretimin dâhilî kontrolü ve denetimli ürün testi MADDE 2- (1) Üretimin dâhilî kontrolü ve denetimli ürün testi, imalatçının, ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte ve risklerin yeterli derecede analizini ve değerlendirmesini içerecek şekilde teknik dosyayı hazırlar. Teknik dosya, ürüne uygulanabilir kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını, imalatını ve işleyişini kapsar. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: a) Ürünün genel bir tarifi. b) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. c) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. ç) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. d) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları, e) Test raporları. (3) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, imal edilmiş ürünlerin ikinci fıkrada belirtilen teknik dosyaya ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (4) İmal edilmiş her ürünün bir veya birden fazla unsuru, teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunun doğrulanması amacıyla imalatçı tarafından veya onun adına bir veya birden fazla teste tâbi tutulur. Bu testler, imalatçının seçimi doğrultusunda, işletme içi akredite bir birim tarafından veya imalatçının belirleyeceği bir onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda gerçekleştirilir. Testlerin bir onaylanmış kuruluş tarafından gerçekleştirildiği durumlarda, imalatçı bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını imalat aşamasında yine bu kuruluşun sorumluluğunda ürüne koyar. (5) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini bu düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, teknik dosya ile birlikte, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (6) İmalatçının beşinci fıkrada sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül A2- Üretimin dâhilî kontrolü ve ürünün rastgele aralıklarla denetimli muayenesi MADDE 3- (1) Üretimin dâhilî kontrolü ve ürünün rastgele aralıklarla denetimli muayenesi, imalatçının, ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte ve risklerin yeterli derecede analizini ve değerlendirmesini içerecek şekilde teknik dosyayı hazırlar. Teknik dosya, ürüne uygulanabilir kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını, imalatını ve işleyişini kapsar. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: a) Ürünün genel bir tarifi. b) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. c) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. ç) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. d) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. e) Test raporları. (3) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, imal edilmiş ürünlerin ikinci fıkrada belirtilen teknik dosyaya ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (4) İmalatçının seçimi doğrultusunda, işletme içi akredite bir birim veya imalatçının belirleyeceği bir onaylanmış kuruluş, rastgele aralıklarla, diğer hususların yanı sıra, ürünlerin teknoloji seviyesini ve üretimin miktarını da dikkate alarak, ürünün dâhilî kontrollerinin kalitesini doğrulamak amacıyla ürün kontrollerini yapar veya yaptırır. Piyasaya arz öncesinde ürünün teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kontrol etmek amacıyla işletme içi akredite birim veya onaylanmış kuruluş tarafından yerinde alınan bitmiş ürünün yeterli miktarda numunesi incelenir ve ilgili uyumlaştırılmış ulusal standart ve/veya teknik şartnamelerin alakalı bölümlerinde belirtilen uygun testler veya eşdeğer testler yapılır. Uygulanacak numune alma usûlü ürünün uygunluğunun sağlanması açısından imalat sürecinin kabul edilebilir sınırlar içinde işleyip işlemediğine karar verilmesini mümkün kılar. Testlerin bir onaylanmış kuruluş tarafından gerçekleştirildiği durumlarda, imalatçı bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını imalat aşamasında yine bu kuruluşun sorumluluğunda ürüne koyar. (5) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini bu düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, teknik dosya ile birlikte, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (6) İmalatçının beşinci fıkrada sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül B- AT tip incelemesi MADDE 4- (1) AT tip incelemesi, bir uygunluk değerlendirme işleminin, bir onaylanmış kuruluşun ürünün teknik tasarımını incelediği ve bu tasarımın teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygun olduğunu doğruladığı ve tasdik ettiği bölümüdür. (2) AT tip incelemesi, aşağıdaki yöntemlerden herhangi biri çerçevesinde gerçekleştirilebilir: a) Üretilmesi hedeflenen ürünün bitmiş hâlini (üretim tipini) temsil eden numunenin incelenmesi. b) Teknik dosyanın ve üçüncü fıkrada belirtilen destekleyici kanıtların incelenmesi suretiyle ürünün teknik tasarımının yeterliliğinin değerlendirilmesi ve üretilmesi hedeflenen ürünün numunesinin önemli parçalarından bir veya daha fazlasının incelenmesi (üretim tipi ve tasarım tipinin birleşimi). c) Numune (tasarım tipi) incelemesi olmaksızın, teknik dosyanın ve üçüncü fıkrada belirtilen destekleyici kanıtların incelenmesi suretiyle ürünün teknik tasarımının yeterliliğinin değerlendirilmesi. (3) İmalatçı, AT tip incelemesi başvurusunu, kendi seçtiği tek bir onaylanmış kuruluşa yapar. Başvuru aşağıdakileri içerir: a) İmalatçının adı ve adresi, başvuru yetkili temsilci tarafından yapılıyorsa ayrıca yetkili temsilcinin de adı ve adresi, b) Aynı başvurunun başka bir onaylanmış kuruluşa yapılmadığını belirten yazılı bir beyan, c) Teknik dosya. Teknik dosya, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte olur ve risklerin yeterli derecede analizini ve değerlendirmesini içerir. Teknik dosya, ürüne uygulanabilir kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını, imalatını ve işleyişini kapsar. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: 1) Ürünün genel bir tarifi. 2) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. 3) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. 4) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. 5) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. 6) Test raporları. ç) Üretilmesi hedeflenen ürünü temsil eden numuneler. Onaylanmış kuruluş, test programı için gerekli olması hâlinde, ilave numuneler talep edebilir. d) Teknik tasarım çözümlerinin yeterliliğini destekleyen kanıtlar. Bu destekleyici kanıtlar, özellikle ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya teknik şartnamelerin tam olarak uygulanmadığı durumlarda, kullanılan her türlü belgeye atıfta bulunur. Bu destekleyici kanıtlar, gerektiğinde, imalatçının uygun nitelikteki laboratuvarı tarafından veya imalatçı adına ve onun sorumluluğunda başka bir laboratuvar tarafından gerçekleştirilen testlerin sonuçlarını içerir. (4) Onaylanmış kuruluş; a) Ürün sözkonusu olduğunda, ürünün teknik tasarımının yeterliliğini değerlendirmek için teknik dosyayı ve destekleyici kanıtları inceler, b) Numune sözkonusu olduğunda; 1) Numunenin teknik dosyaya uygun imal edildiğini doğrular ve uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya teknik şartnamelerin ilgili hükümlerine uygun şekilde tasarlanmış unsurlar ile bu standartların ilgili hükümlerini uygulamaksızın tasarlanmış olan unsurları belirler, 2) İmalatçının ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartlar ve/veya teknik şartnamelerde yer alan çözümleri uygulamayı tercih ettiği durumlarda, bunların doğru uygulanıp uygulanmadığını kontrol etmek üzere uygun inceleme ve testleri yapar veya yaptırır, 3) İlgili uyumlaştırılmış ulusal standartlar ve/veya teknik şartnamelerde yer alan çözümlerin uygulanmadığı durumlarda, imalatçı tarafından benimsenen diğer çözümlerin, teknik mevzuatın ilgili temel gereklerini karşılayıp karşılamadığını kontrol etmek üzere uygun inceleme ve testleri yapar veya yaptırır, 4) İnceleme ve testlerin gerçekleştirileceği mekân hakkında imalatçı ile anlaşır. (5) Onaylanmış kuruluş, dördüncü fıkraya istinaden gerçekleştirilen faaliyetler ile bunların sonuçlarını içeren bir değerlendirme raporu hazırlar. Onaylanmış kuruluş, kendisini görevlendiren yetkili kuruluşa yönelik sorumlulukları saklı kalmak kaydıyla, bu raporun içeriğinin bir bölümünü veya tamamını, sadece imalatçının rızası hâlinde açıklayabilir. (6) Değerlendirilen tipin teknik mevzuatın ilgili kurallarını karşıladığı durumlarda, onaylanmış kuruluş, imalatçıya bir AT tip inceleme belgesi düzenler. Belge, imalatçının adı ve adresini, incelemenin sonuçlarını, varsa, belgenin geçerliliği ile ilgili şartları ve onaylanan tipin tanımlanması için gerekli bilgiyi içerir. Belgenin bir veya daha fazla eki olabilir. Belge ve ekleri, imal edilen ürünlerin incelenen tipe uygunluğunun değerlendirilmesine ve üretim-içi kontrolüne imkân sağlayacak gerekli tüm bilgileri içerir. Tipin, teknik mevzuatın ilgili kurallarını karşılamadığı durumlarda, onaylanmış kuruluş AT tip inceleme belgesini vermeyi reddeder ve başvuru sahibini ayrıntılı gerekçelerini de sunarak red kararı hakkında bilgilendirir. (7) Onaylanmış kuruluş, onaylanmış tipin teknik mevzuatın ilgili kurallarını artık karşılamadığını gösterebilecek sektördeki en son teknolojik yenilikleri takip eder ve bu gibi yeniliklerin tip üzerinde daha ileri bir incelemeyi gerektirip gerektirmediğine karar verir. Gerektirdiği kararını aldığı takdirde, imalatçıyı bu yönde bilgilendirir. İmalatçı, onaylanmış tip üzerinde yaptığı ve ürünün ilgili teknik mevzuatın temel gereklerine uygunluğunu veya AT tip inceleme belgesinin geçerlilik şartlarını etkileyebilecek her türlü değişiklik hakkında bu AT tip inceleme belgesine ilişkin teknik dosyayı muhafaza eden onaylanmış kuruluşa bilgi verir. Bu gibi değişiklikler, AT tip inceleme belgesinin aslına yansıtılmak üzere ilave bir onay gerektirir. (8) Her onaylanmış kuruluş, verdiği veya geri çektiği AT tip inceleme belgeleri ve/veya bunlardaki herhangi bir ilave hakkında kendisini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirir ve düzenli olarak veya talep edilmesi hâlinde bu yetkili kuruluşlara, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya diğer türlü kısıtladığı AT tip inceleme belgelerinin ve/veya bunlardaki ilavelerin bir listesini sunar. Her onaylanmış kuruluş AT tip inceleme belgeleri ve/veya bunlardaki ilavelerle ilgili diğer onaylanmış kuruluşları, vermeyi reddettiği, askıya aldığı, geri çektiği veya diğer türlü kısıtladığı ve talep edilmesi hâlinde verdiği AT tip inceleme belgeleri ve/veya bunlardaki ilaveler hakkında bilgilendirir. Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği üyesi devletler ve diğer onaylanmış kuruluşlar talep etmeleri hâlinde AT tip inceleme belgelerinin ve/veya ilavelerinin bir örneğini temin edebilirler. Talep etmeleri hâlinde, Komisyon ve Avrupa Birliği üyesi devletler teknik dosyanın bir örneğini ve onaylanmış kuruluş tarafından gerçekleştirilen inceleme sonuçlarını da temin edebilirler. Onaylanmış kuruluş, AT tip inceleme belgesinin, eklerinin ve ilavelerinin ve imalatçı tarafından sunulan belgeleri de içeren teknik dosyanın birer örneğini, AT tip inceleme belgesinin geçerlilik süresinin sonuna kadar muhafaza eder. (9) İmalatçı, AT tip inceleme belgesinin, belgenin eklerinin ve ilavelerinin bir örneğini teknik dosya ile birlikte ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder. (10) İmalatçının yetkili temsilcisi, ilgili görevlendirmede belirtilmiş olması kaydıyla, üçüncü fıkrada belirtilen başvuruyu yapabilir ve yedinci ve dokuzuncu fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirebilir. Modül C- Üretimin dâhilî kontrolüne dayalı tipe uygunluk MADDE 5- (1) Üretimin dâhilî kontrolüne dayalı tipe uygunluk, bir uygunluk değerlendirme işleminin, imalatçının, ikinci ve üçüncü fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin, AT tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağladığı ve beyan ettiği bölümüdür. (2) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, imal edilmiş ürünlerin AT tip inceleme belgesinde tanımlandığı şekliyle onaylanmış tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (3) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini AT tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe uygun olan ve bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (4) İmalatçının üçüncü fıkrada sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül C1- Üretimin dâhilî kontrolüne ve denetimli ürün testine dayalı tipe uygunluk MADDE 6- (1) Üretimin dâhilî kontrolüne ve denetimli ürün testine dayalı tipe uygunluk, bir uygunluk değerlendirme işleminin, imalatçının, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin AT tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği bölümüdür. (2) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, imal edilmiş ürünlerin AT tip inceleme belgesinde tarif edilen onaylanmış tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (3) İmal edilmiş her ürünün bir veya daha fazla unsuru, teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğun doğrulanması amacıyla imalatçı tarafından veya onun adına bir veya daha fazla teste tâbi tutulur. Bu testler, imalatçının seçimi doğrultusunda, işletme içi akredite bir birim tarafından veya imalatçının belirleyeceği bir onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda gerçekleştirilir. Testlerin bir onaylanmış kuruluş tarafından gerçekleştirildiği durumlarda, imalatçı bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını imalat aşamasında yine bu kuruluşun sorumluluğunda ürüne koyar. (4) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini, AT tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe uygun olan ve bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (5) İmalatçının dördüncü fıkrada sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül C2- Üretimin dâhilî kontrolü ve ürünün rastgele aralıklarla denetimli muayenesine dayalı tipe uygunluk MADDE 7- (1) Üretimin dâhilî kontrolü ve ürünün rastgele aralıklarla denetimli muayenesine dayalı tipe uygunluk, bir uygunluk değerlendirme işleminin, imalatçının, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin AT tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği bölümüdür. (2) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, imal edilmiş ürünlerin AT tip inceleme belgesinde tarif edilen onaylanmış tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (3) İmalatçının seçimi doğrultusunda, işletme içi akredite bir birim veya imalatçının belirleyeceği bir onaylanmış kuruluş rastgele aralıklarla, diğer hususların yanı sıra, ürünlerin teknoloji seviyesini ve üretimin miktarını da dikkate alarak, ürünün dâhilî kontrollerinin kalitesini doğrulamak amacıyla ürün kontrollerini yapar veya yaptırır. Piyasaya arz öncesinde ürünün teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kontrol etmek amacıyla, işletme içi akredite birim veya onaylanmış kuruluş tarafından yerinde alınan bitmiş ürünün yeterli miktarda numunesi incelenir ve ilgili uyumlaştırılmış ulusal standart ve/veya teknik şartnamelerin alakalı bölümlerinde belirtilen uygun testler veya eşdeğer testler yapılır. Numunenin kabul edilebilir kalite seviyesine uygun olmadığı durumlarda onaylanmış kuruluş gerekli önlemleri alır. Uygulanacak numune alma usûlü ürünün uygunluğunun sağlanması açısından imalat sürecinin kabul edilebilir sınırlar içinde işleyip işlemediğine karar verilmesini mümkün kılar. Testlerin bir onaylanmış kuruluş tarafından gerçekleştirildiği durumlarda, imalatçı bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını imalat aşamasında yine bu kuruluşun sorumluluğunda ürüne koyar. (4) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini, AT tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe uygun olan ve bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (5) İmalatçının dördüncü fıkrada sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül D- Üretim sürecinin kalite güvencesine dayalı tipe uygunluk MADDE 8- (1) Üretim sürecinin kalite güvencesine dayalı tipe uygunluk, bir uygunluk değerlendirme işleminin, imalatçının, ikinci ve beşinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin AT tip inceleme belgesinde tanımlanan tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği bölümüdür. (2) İmalatçı, üçüncü fıkrada belirtilen şekilde, üretim, bitmiş ürün muayenesi ve testi için onaylanmış bir kalite sistemi işletir ve dördüncü fıkrada belirtildiği şekilde gözetime tâbi olur. (3) Kalite sistemine ilişkin usûl ve esaslar aşağıda belirtilmiştir: a) İmalatçı, ürünleri için uyguladığı kalite sisteminin değerlendirilmesi amacıyla kendi seçtiği bir onaylanmış kuruluşa başvurur. Başvuru aşağıdaki bilgileri içerir: 1) İmalatçının adı ve adresi, başvurunun yetkili temsilci tarafından gerçekleştirildiği durumlarda ayrıca yetkili temsilcinin adı ve adresi. 2) Aynı başvurunun başka bir onaylanmış kuruluşa yapılmadığını belirten yazılı beyan. 3) Tasarlanan ürün kategorisiyle ilgili tüm bilgiler. 4) Kalite sistemiyle ilgili dokümantasyon. 5) Onaylanmış tipe ilişkin teknik dosya ve AT tip inceleme belgesinin bir örneği. b) Kalite sistemi, ürünlerin AT tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlar. İmalatçı tarafından benimsenen tüm unsurlar, kurallar ve hükümler, sistematik ve düzenli bir biçimde yazılı politikalar, usûller ve talimatlar şeklinde dosyalanarak muhafaza edilir. Kalite sistemi dokümantasyonu; kalite programları, planları, el kitapları ve kayıtlarının tutarlı bir şekilde yorumlanabilmesine imkân verecek biçimde düzenlenir. Kalite sistemi dokümantasyonu aşağıdaki hususlar hakkında yeterli bilgi ve açıklamaları içerir: 1) Yönetimin kalite hedefleri ve organizasyon yapısı ile ürün kalitesine dair sorumlulukları ve yetkileri. 2) İlgili imalat, kalite kontrol ve kalite güvencesi teknikleri, süreçleri ve yapılacak sistematik eylemler. 3) İmalat öncesinde, imalat sırasında ve imalat sonrasında gerçekleştirilecek muayeneler ve testler ile bunların gerçekleştirilme sıklıkları. 4) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. 5) İstenilen ürün kalitesinin sağlanmasının ve kalite sisteminin etkin işlemesinin gözetimi için araçlar. c) Onaylanmış kuruluş, (b) bendinde belirtilen şartları sağlayıp sağlamadığını tespit etmek üzere kalite sistemini değerlendirir. Onaylanmış kuruluş, ilgili bir uyumlaştırılmış standardı ve/veya teknik şartnameyi uygulayan ulusal standardın ilgili kurallarına uygun kalite sistemi unsurlarının (b) bendinde belirtilen şartlara uygun olduğunu varsayar. Kalite yönetim sistemleri hakkındaki deneyime ilave olarak, denetimi gerçekleştiren grubun en az bir üyesi ilgili ürün sahasında ve ürün teknolojisinde değerlendirme deneyimine ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına dair bilgiye sahip olmalıdır. Denetim, imalatçının işyerine değerlendirme ziyareti yapılmasını da içerir. Denetim ekibi imalatçının teknik mevzuatın ilgili kurallarını teşhis edebilme ve ürününün bu kurallara uygunluğunu sağlamak için gerekli tetkikleri yerine getirebilme kabiliyetini doğrulamak amacıyla (a) bendinin (5) numaralı alt bendinde atıf yapılan teknik dosyayı gözden geçirir. Onaylanmış kuruluş verdiği kararı imalatçıya bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. ç) İmalatçı, onaylandığı şekliyle kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyi ve kalite sistemini yeterli ve etkin kalacak şekilde sürdürmeyi taahhüt eder. d) İmalatçı, kalite sisteminde yapmayı düşündüğü herhangi bir değişiklik hakkında kalite sistemini onaylayan onaylanmış kuruluşu bilgilendirir. Onaylanmış kuruluş, önerilen değişiklikleri değerlendirir ve değiştirilmiş kalite sisteminin (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğine veya yeniden bir değerlendirmenin gerekli olup olmadığına karar verir. Onaylanmış kuruluş kararını imalatçıya bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. (4) Onaylanmış kuruluş sorumluluğunda gözetimin usûl ve esasları aşağıda belirtilmiştir: a) Gözetimin amacı, imalatçının onaylanmış kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesini sağlamaktır. b) İmalatçı, değerlendirme yapabilmesi için onaylanmış kuruluşun imalat tesislerine, muayene ve test laboratuvarlarına ve depolarına girmesine izin verir ve onaylanmış kuruluşa, özellikle aşağıda belirtilenler olmak üzere, gerekli her türlü bilgiyi temin eder: 1) Kalite sistemine ilişkin dokümantasyon. 2) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. c) Onaylanmış kuruluş, imalatçının kalite sistemini sürdürdüğünden ve uyguladığından emin olmak için periyodik olarak denetim yapar ve imalatçıya bir denetim raporu düzenler. ç) Onaylanmış kuruluş, ilave olarak, haber vermeden imalatçıya ziyaretlerde bulunabilir. Bu ziyaretlerde onaylanmış kuruluş, gerekiyorsa, kalite sisteminin doğru işlediğini teyit etmek için ürün testleri yapabilir veya yaptırabilir. Onaylanmış kuruluş, imalatçıya ziyaret raporu ve test yapılmışsa test raporu düzenler. (5) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, AT-tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe uygun olan ve bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (6) İmalatçı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren en az on yıl boyunca aşağıdaki belgeleri, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, muhafaza eder: a) Üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen belgeleri. b) Onaylanmış şekliyle üçüncü fıkranın (d) bendinde belirtilen değişiklikleri. c) Üçüncü fıkranın (d) bendinde, dördüncü fıkranın (c) ve (ç) bentlerinde belirtilen onaylanmış kuruluş kararları ve raporları. (7) Her onaylanmış kuruluş, verdiği veya geri çektiği kalite sistem onayları hakkında kendisini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirir ve düzenli olarak veya talep edilmesi hâlinde bu yetkili kuruluşlara, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya diğer türlü kısıtladığı kalite sistem onaylarının bir listesini sunar. Her onaylanmış kuruluş kalite sistem onaylarıyla ilgili diğer onaylanmış kuruluşları, vermeyi reddettiği, askıya aldığı, geri çektiği veya diğer türlü kısıtladığı ve talep edilmesi hâlinde verdiği kalite sistem onayları hakkında bilgilendirir. (8) İmalatçının üçüncü fıkranın (a) ve (d) bentleri ile beşinci ve altıncı fıkralarda sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül D1- Üretim sürecinin kalite güvencesi MADDE 9- (1) Üretim sürecinin kalite güvencesi, imalatçının, ikinci, dördüncü ve yedinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte ve risklerin yeterli derecede analizini ve değerlendirmesini içerecek şekilde teknik dosyayı hazırlar. Teknik dosya, ürüne uygulanabilir kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını, imalatını ve işleyişini kapsar. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: a) Ürünün genel bir tarifi. b) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. c) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. ç) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. d) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. e) Test raporları. (3) İmalatçı, teknik dosyayı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder. (4) İmalatçı, beşinci fıkrada belirtilen şekilde, üretim, bitmiş ürün muayenesi ve ilgili ürünlerin testi için onaylanmış bir kalite sistemini işletir ve altıncı fıkrada belirtilen şekilde gözetime tâbi olur. (5) Kalite sistemine ilişkin usûl ve esaslar aşağıda belirtilmiştir: a) İmalatçı, ürünleri için uyguladığı kalite sisteminin değerlendirilmesi amacıyla kendi seçtiği bir onaylanmış kuruluşa başvurur. Başvuru aşağıdaki bilgileri içerir: 1) İmalatçının adı ve adresi, başvurunun yetkili temsilci tarafından gerçekleştirildiği durumlarda ayrıca yetkili temsilcinin adı ve adresi. 2) Aynı başvurunun başka bir onaylanmış kuruluşa yapılmadığını belirten yazılı beyan, 3) Tasarlanan ürün kategorisiyle ilgili tüm bilgiler. 4) Kalite sistemiyle ilgili dokümantasyon. 5) İkinci fıkrada belirtilen teknik dosya. b) Kalite sistemi, ürünlerin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlar. İmalatçı tarafından benimsenen tüm unsurlar, kurallar ve hükümler, sistematik ve düzenli bir biçimde yazılı politikalar, usûller ve talimatlar şeklinde dosyalanarak muhafaza edilir. Kalite sistemi dokümantasyonu; kalite programları, planları, el kitapları ve kayıtlarının tutarlı bir şekilde yorumlanabilmesine imkân verecek biçimde düzenlenir. Kalite sistemi dokümantasyonu özellikle aşağıdaki hususlar hakkında yeterli bilgi ve açıklamaları içerir: 1) Yönetimin kalite hedefleri ve organizasyon yapısı ile ürün kalitesine dair sorumlulukları ve yetkileri. 2) İlgili imalat, kalite kontrol ve kalite güvencesi teknikleri, süreçleri ve yapılacak sistematik eylemler. 3) İmalat öncesinde, imalat sırasında ve imalat sonrasında gerçekleştirilecek muayeneler ve testler ile bunların gerçekleştirilme sıklıkları. 4) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. 5) İstenilen ürün kalitesinin sağlanmasının ve kalite sisteminin etkin işlemesinin gözetimi için araçlar. c) Onaylanmış kuruluş, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğini tespit etmek üzere kalite sistemini değerlendirir. Onaylanmış kuruluş, ilgili bir uyumlaştırılmış standardı ve/veya teknik şartnameyi uygulayan ulusal standardın ilgili kurallarına uygun kalite sistemi unsurlarının (b) bendinde belirtilen şartlara uygun olduğunu varsayar. Kalite yönetim sistemleri hakkındaki deneyime ilave olarak, denetimi gerçekleştiren grubun en az bir üyesi ilgili ürün sahasında ve ürün teknolojisinde değerlendirme deneyimine ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına dair bilgiye sahip olmalıdır. Denetim, imalatçının işyerine değerlendirme ziyareti yapılmasını da içerir. Denetim ekibi imalatçının teknik mevzuatın ilgili kurallarını teşhis edebilme ve ürününün bu kurallara uygunluğunu sağlamak için gerekli tetkikleri yerine getirebilme kabiliyetini doğrulamak amacıyla ikinci fıkrada atıf yapılan teknik dosyayı gözden geçirir. Onaylanmış kuruluş verdiği kararı imalatçıya bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. ç) İmalatçı, onaylandığı şekliyle kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyi ve kalite sistemini yeterli ve etkin kalacak şekilde sürdürmeyi taahhüt eder. d) İmalatçı, kalite sisteminde yapmayı düşündüğü herhangi bir değişiklik hakkında kalite sistemini onaylayan onaylanmış kuruluşu bilgilendirir. Onaylanmış kuruluş, önerilen değişiklikleri değerlendirir ve değiştirilmiş kalite sisteminin, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğine veya yeniden bir değerlendirmenin gerekli olup olmadığına karar verir. Onaylanmış kuruluş kararını imalatçıya bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. (6) Onaylanmış kuruluş sorumluluğundaki gözetimin usûl ve esasları aşağıda belirtilmiştir: a) Gözetimin amacı, imalatçının onaylanmış kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesini sağlamaktır. b) İmalatçı, değerlendirme yapabilmesi için onaylanmış kuruluşun imalat tesislerine, muayene ve test laboratuvarlarına ve depolarına girmesine izin verir ve onaylanmış kuruluşa, özellikle aşağıda belirtilenler olmak üzere, gerekli her türlü bilgi ve belgeyi temin eder: 1) Kalite sistemine ilişkin dokümantasyon. 2) İkinci fıkrada atıf yapılan teknik dosya. 3) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. c) Onaylanmış kuruluş, imalatçının kalite sistemini sürdürdüğünden ve uyguladığından emin olmak için periyodik olarak denetim yapar ve imalatçıya bir denetim raporu düzenler. ç) Onaylanmış kuruluş, ilave olarak, haber vermeden imalatçıya ziyaretlerde bulunabilir. Bu ziyaretlerde onaylanmış kuruluş, gerekiyorsa, kalite sisteminin doğru işlediğini teyit etmek için ürün testleri yapabilir veya yaptırabilir. Onaylanmış kuruluş, imalatçıya ziyaret raporu ve test yapılmışsa test raporu düzenler. (7) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve beşinci fıkranın (a) bendinde belirtilen onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar. b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir. c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (8) İmalatçı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren en az on yıl boyunca aşağıdakileri, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, muhafaza eder: a) Beşinci fıkranın (a) bendinde belirtilen belgeleri. b) Onaylanmış şekliyle beşinci fıkranın (d) bendinde belirtilen değişiklikleri, c) Beşinci fıkranın (d) bendinde, altıncı fıkranın (c) ve (ç) bentlerinde belirtilen onaylanmış kuruluş kararları ve raporları. (9) Her onaylanmış kuruluş, verdiği veya geri çektiği kalite sistem onayları hakkında kendisini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirir ve düzenli olarak veya talep hâlinde bu yetkili kuruluşlara, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya diğer türlü kısıtladığı kalite sistem onaylarının bir listesini sunar. Her onaylanmış kuruluş kalite sistem onaylarıyla ilgili diğer onaylanmış kuruluşları, vermeyi reddettiği, askıya aldığı, geri çektiği veya diğer türlü kısıtladığı ve talep edilmesi hâlinde verdiği kalite sistem onayları hakkında bilgilendirir. (10) İmalatçının üçüncü fıkrada, beşinci fıkranın (a) ve (d) bentlerinde ve yedinci ve sekizinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül E- Ürün kalite güvencesine dayalı tipe uygunluk MADDE 10- (1) Ürün kalite güvencesine dayalı tipe uygunluk, bir uygunluk değerlendirme işleminin, imalatçının, ikinci ve beşinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin AT tip inceleme belgesinde tanımlanan tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği bölümüdür. (2) İmalatçı, sözkonusu ürünlerin bitmiş ürün muayenesi ve testi için üçüncü fıkrada belirtilen şekilde onaylanmış bir kalite sistemi işletir ve dördüncü fıkrada belirtildiği gibi gözetime tâbi olur. (3) Kalite sistemine ilişkin usûl ve esaslar aşağıda belirtilmiştir: a) İmalatçı, ürünleri için uyguladığı kalite sisteminin değerlendirilmesi amacıyla kendi seçtiği bir onaylanmış kuruluşa başvurur. Başvuru aşağıdaki bilgileri içerir: 1) İmalatçının adı ve adresi, başvurunun yetkili temsilci tarafından gerçekleştirildiği durumlarda ayrıca yetkili temsilcinin adı ve adresi. 2) Aynı başvurunun başka bir onaylanmış kuruluşa yapılmadığını belirten yazılı beyan, 3) Tasarlanan ürün kategorisiyle ilgili tüm bilgiler. 4) Kalite sistemiyle ilgili dokümantasyon. 5) Onaylanmış tipe ilişkin teknik dosya ve AT tip inceleme belgesinin bir örneği. b) Kalite sistemi, ürünlerin AT tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlar. İmalatçı tarafından benimsenen tüm unsurlar, kurallar ve hükümler, sistematik ve düzenli bir biçimde yazılı politikalar, usûller ve talimatlar şeklinde dosyalanarak muhafaza edilir. Kalite sistemi dokümantasyonu; kalite programları, planları, el kitapları ve kayıtlarının tutarlı bir şekilde yorumlanabilmesine imkân verecek biçimde düzenlenir. Kalite sistemi dokümantasyonu özellikle aşağıdaki hususlar hakkında yeterli bilgi ve açıklamaları içerir: 1) Yönetimin kalite hedefleri ve organizasyon yapısı ile ürün kalitesine dair sorumlulukları ve yetkileri. 2) İmalat sonrası gerçekleştirilecek muayeneler ve testler. 3) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. 4) Kalite sisteminin etkin işlemesinin gözetimi için araçlar. c) Onaylanmış kuruluş, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğini tespit etmek üzere kalite sistemini değerlendirir. Onaylanmış kuruluş, ilgili bir uyumlaştırılmış standardı ve/veya teknik şartnameyi uygulayan ulusal standardın ilgili kurallarına uygun kalite sistemi unsurlarının (b) bendinde belirtilen şartlara uygun olduğunu varsayar. Kalite yönetim sistemleri hakkındaki deneyime ilave olarak, denetimi gerçekleştiren grubun en az bir üyesi ilgili ürün sahasında ve ürün teknolojisinde değerlendirme deneyimine ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına dair bilgiye sahip olmalıdır. Denetim, imalatçının işyerine değerlendirme ziyareti yapılmasını da içerir. Denetim ekibi imalatçının teknik mevzuatın ilgili kurallarını teşhis edebilme ve ürününün bu kurallara uygunluğunu sağlamak için gerekli tetkikleri yerine getirebilme kabiliyetini doğrulamak amacıyla (a) bendinin (5) numaralı alt bendinde atıf yapılan teknik dosyayı gözden geçirir. Onaylanmış kuruluş verdiği kararı imalatçıya bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. ç) İmalatçı, onaylandığı şekliyle kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyi ve kalite sistemini yeterli ve etkin kalacak şekilde sürdürmeyi taahhüt eder. d) İmalatçı, kalite sisteminde yapmayı düşündüğü herhangi bir değişiklik hakkında kalite sistemini onaylayan onaylanmış kuruluşu bilgilendirir. Onaylanmış kuruluş, önerilen değişiklikleri değerlendirir ve değiştirilmiş kalite sisteminin, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğine veya yeniden bir değerlendirmenin gerekli olup olmadığına karar verir. Onaylanmış kuruluş kararını imalatçıya bildirir. Bildirim, denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. (4) Onaylanmış kuruluş sorumluluğunda gözetimin usûl ve esasları aşağıda belirtilmiştir: a) Gözetimin amacı, imalatçının onaylanmış kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesini sağlamaktır. b) İmalatçı, değerlendirme yapabilmesi için onaylanmış kuruluşun imalat tesislerine, muayene ve test laboratuvarlarına ve depolarına girmesine izin verir ve onaylanmış kuruluşa, özellikle aşağıda belirtilenler olmak üzere, gerekli her türlü bilgi ve belgeyi temin eder: 1) Kalite sistemine ilişkin dokümantasyon. 2) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. c) Onaylanmış kuruluş, imalatçının kalite sistemini sürdürdüğünden ve uyguladığından emin olmak için periyodik olarak denetim yapar ve imalatçıya bir denetim raporu düzenler. ç) Onaylanmış kuruluş, ilave olarak, haber vermeden imalatçıya ziyaretlerde bulunabilir. Bu ziyaretlerde onaylanmış kuruluş, gerekiyorsa, kalite sisteminin doğru işlediğini teyit etmek için ürün testleri yapabilir veya yaptırabilir. Onaylanmış kuruluş, imalatçıya ziyaret raporu ve test yapılmışsa test raporu düzenler. (5) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, AT-tip inceleme belgesinde tarif edilen tipe uygun olan ve bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (6) İmalatçı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren en az on yıl boyunca aşağıdakileri, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder: a) Üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen belgeleri. b) Onaylanmış şekliyle üçüncü fıkranın (d) bendinde belirtilen değişiklikleri, c) Üçüncü fıkranın (d) bendinde, dördüncü fıkranın (c) ve (ç) bentlerinde belirtilen onaylanmış kuruluş kararları ve raporları. (7) Her onaylanmış kuruluş, verdiği veya geri çektiği kalite sistem onayları hakkında kendisini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirir ve düzenli olarak veya talep edilmesi hâlinde bu yetkili kuruluşlara, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya diğer türlü kısıtladığı kalite sistem onaylarının bir listesini sunar. Her onaylanmış kuruluş, kalite sistem onaylarıyla ilgili diğer onaylanmış kuruluşları, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya geri çektiği ve talep edilmesi hâlinde verdiği kalite sistem onayları hakkında bilgilendirir. (8) İmalatçının üçüncü fıkranın (a) ve (d) bentleri ile beşinci ve altıncı fıkralarda sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül E1- Bitmiş ürün muayenesi ve testinin kalite güvencesi MADDE 11- (1) Bitmiş ürün muayenesi ve testinin kalite güvencesi, imalatçının, ikinci, dördüncü ve yedinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte ve risklerin yeterli derecede analizini ve değerlendirmesini içerecek şekilde teknik dosyayı hazırlar. Teknik dosya, ürüne uygulanabilir kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını, imalatını ve işleyişini kapsar. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: a) Ürünün genel bir tarifi. b) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. c) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. ç) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. d) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. e) Test raporları. (3) İmalatçı, teknik dosyayı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder. (4) İmalatçı, beşinci fıkrada belirtilen şekilde, bitmiş ürün muayenesi ve ilgili ürünlerin testi için onaylanmış bir kalite sistemini işletir ve altıncı fıkrada belirtilen şekilde gözetime tâbi olur. (5) Kalite sistemine ilişkin usûl ve esaslar aşağıda belirtilmiştir: a) İmalatçı, ürünleri için uyguladığı kalite sisteminin değerlendirilmesi amacıyla kendi seçtiği bir onaylanmış kuruluşa başvurur. Başvuru aşağıdaki bilgi ve belgeleri içerir: 1) İmalatçının adı ve adresi, başvurunun yetkili temsilci tarafından gerçekleştirildiği durumlarda ayrıca yetkili temsilcinin adı ve adresi. 2) Aynı başvurunun başka bir onaylanmış kuruluşa yapılmadığını belirten yazılı beyan, 3) Tasarlanan ürün kategorisiyle ilgili tüm bilgiler. 4) Kalite sistemiyle ilgili dokümantasyon. 5) İkinci fıkrada belirtilen teknik dosya. b) Kalite sistemi, ürünlerin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlar. İmalatçı tarafından benimsenen tüm unsurlar, kurallar ve hükümler, sistematik ve düzenli bir biçimde yazılı politikalar, usûller ve talimatlar şeklinde dosyalanarak muhafaza edilir. Kalite sistemi dokümantasyonu; kalite programları, planları, el kitapları ve kayıtlarının tutarlı bir şekilde yorumlanabilmesine imkân verecek biçimde düzenlenir. Kalite sistemi dokümantasyonu özellikle aşağıdaki hususlar hakkında yeterli bilgi ve açıklamaları içerir: 1) Yönetimin kalite hedefleri ve organizasyon yapısı ile ürün kalitesine dair sorumlulukları ve yetkileri. 2) İmalat sonrası gerçekleştirilecek muayeneler ve testler. 3) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. 4) Kalite sisteminin etkin işlemesinin gözetimi için araçlar. c) Onaylanmış kuruluş, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğini tespit etmek üzere kalite sistemini değerlendirir. Onaylanmış kuruluş, ilgili bir uyumlaştırılmış standardı ve/veya teknik şartnameyi uygulayan ulusal standardın ilgili kurallarına uygun kalite sistemi unsurlarının (b) bendinde belirtilen şartlara uygun olduğunu varsayar. Kalite yönetim sistemleri hakkındaki deneyime ilave olarak, denetimi gerçekleştiren grubun en az bir üyesi ilgili ürün sahasında ve ürün teknolojisinde değerlendirme deneyimine ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına dair bilgiye sahip olmalıdır. Denetim, imalatçının işyerine değerlendirme ziyareti yapılmasını da içerir. Denetim ekibi imalatçının teknik mevzuatın ilgili kurallarını teşhis edebilme ve ürününün bu kurallara uygunluğunu sağlamak için gerekli tetkikleri yerine getirebilme kabiliyetini doğrulamak amacıyla ikinci fıkrada atıf yapılan teknik dosyayı gözden geçirir. Onaylanmış kuruluş verdiği kararı imalatçıya bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. ç) İmalatçı, onaylandığı şekliyle kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyi ve kalite sistemini yeterli ve etkin kalacak şekilde sürdürmeyi taahhüt eder. d) İmalatçı, kalite sisteminde yapmayı düşündüğü herhangi bir değişiklik hakkında kalite sistemini onaylayan onaylanmış kuruluşu bilgilendirir. Onaylanmış kuruluş, önerilen değişiklikleri değerlendirir ve değiştirilmiş kalite sisteminin, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğine veya yeniden bir değerlendirmenin gerekli olup olmadığına karar verir. Onaylanmış kuruluş kararını imalatçıya bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. (6) Onaylanmış kuruluş sorumluluğunda gözetimin usûl ve esasları aşağıda belirtilmiştir: a) Gözetimin amacı, imalatçının onaylanmış kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesini sağlamaktır. b) İmalatçı, değerlendirme yapabilmesi için onaylanmış kuruluşun imalat tesislerine, muayene ve test laboratuvarlarına ve depolarına girmesine izin verir ve onaylanmış kuruluşa, özellikle aşağıda belirtilenler başta olmak üzere, gerekli her türlü bilgiyi temin eder: 1) Kalite sistemine ilişkin dokümantasyon. 2) İkinci fıkrada atıf yapılan teknik dosya. 3) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. c) Onaylanmış kuruluş, imalatçının kalite sistemini sürdürdüğünden ve uyguladığından emin olmak için periyodik olarak denetim yapar ve imalatçıya bir denetim raporu düzenler. ç) Onaylanmış kuruluş, ilave olarak, haber vermeden imalatçıya ziyaretlerde bulunabilir. Bu ziyaretlerde onaylanmış kuruluş, gerekiyorsa, kalite sisteminin doğru işlediğini teyit etmek için ürün testleri yapabilir veya yaptırabilir. Onaylanmış kuruluş, imalatçıya ziyaret raporu ve test yapılmışsa test raporu düzenler. (7) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve beşinci fıkranın (a) bendinde atıf yapılan onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (8) İmalatçı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren en az on yıl boyunca aşağıdaki belgeleri, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder: a) Beşinci fıkranın (a) bendinde belirtilen belgeleri. b) Onaylanmış şekliyle beşinci fıkranın (d) bendinde belirtilen değişiklikleri, c) Beşinci fıkranın (d) bendinde, altıncı fıkranın (c) ve (ç) bentlerinde belirtilen onaylanmış kuruluş kararları ve raporları. (9) Her onaylanmış kuruluş, verdiği veya geri çektiği kalite sistem onayları hakkında kendisini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirir ve düzenli olarak veya talep edilmesi hâlinde bu yetkili kuruluşlara, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya diğer türlü kısıtladığı kalite sistem onaylarının bir listesini sunar. Her onaylanmış kuruluş, kalite sistem onaylarıyla ilgili diğer onaylanmış kuruluşları, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya geri çektiği ve talep edilmesi hâlinde verdiği kalite sistem onayları hakkında bilgilendirir. (10) İmalatçının üçüncü, yedinci ve sekizinci fıkralarda ve beşinci fıkranın (a) ve (d) bentlerinde sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül F- Ürün doğrulamasına dayalı tipe uygunluk MADDE 12- (1) Ürün doğrulamasına dayalı tipe uygunluk, bir uygunluk değerlendirme işleminin, imalatçının, ikinci ve altıncı fıkralar ile beşinci fıkranın (a) bendinde sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve üçüncü fıkra hükümlerine tâbi tutulan ürünlerinin AT tip inceleme belgesinde tanımlanan tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği bölümüdür. (2) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, imal edilmiş ürünlerin AT tip inceleme belgesinde tarif edilen onaylanmış tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (3) İmalatçı tarafından seçilen bir onaylanmış kuruluş, ürünün, AT tip inceleme belgesinde tanımlandığı şekliyle onaylanan tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kontrol etmek amacıyla gerekli inceleme ve testleri gerçekleştirir. Ürünün ilgili kurallara uygunluğunu kontrol etmek amacıyla yapılan bu inceleme ve testler, imalatçının seçimine göre, dördüncü fıkrada belirtilen şekilde her ürünün muayene ve testi yapılarak veya beşinci fıkrada belirtilen şekilde ürünlerin istatistiksel bazda muayene ve testi yapılarak gerçekleştirilir. (4) Her ürün tek tek incelenir ve ürünlerin AT tip inceleme belgesinde tarif edilen şekliyle onaylanan tipe ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu doğrulamak için ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartlarda ve/veya teknik şartnamelerde belirtilen testler veya eşdeğer testler yapılır. İlgili uyumlaştırılmış ulusal standartların bulunmadığı durumlarda, yapılacak uygun testleri onaylanmış kuruluş belirler. Onaylanmış kuruluş, yapılan inceleme ve testlerle ilgili olarak bir uygunluk belgesi düzenler ve onaylanan her ürüne kimlik kayıt numarasını koyar veya kendi sorumluluğunda konulmasını sağlar. İmalatçı uygunluk belgelerini denetim kapsamında yetkili kuruluşlara sunmak üzere ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. (5) Uygunluğun istatistiksel doğrulaması aşağıdaki şekilde yapılır: a) İmalatçı, imalat süreci ve gözetiminin üretilen her partinin homojenliğini sağlaması için gerekli tüm tedbirleri alır ve doğrulanması için ürünlerini homojen partiler hâlinde sunar. b) İlgili teknik düzenlemenin kurallarına göre her partiden rastgele numuneler alınır. Teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluklarını incelemek ve partinin kabul edilip edilmeyeceğine karar vermek üzere, numunedeki tüm ürünler tek tek incelenir ve ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartta veya standartlarda ve/veya teknik şartnamelerde belirtilen uygun testler veya eşdeğer testler yapılır. Bu tür bir uyumlaştırılmış ulusal standardın bulunmadığı durumlarda, yapılacak uygun testler ilgili onaylanmış kuruluş tarafından belirlenir. c) Bir parti kabul edildiğinde, testleri geçemeyen numunedeki ürünler hariç olmak kaydıyla, partideki bütün ürünler onaylanmış kabul edilir. Onaylanmış kuruluş, yapılan inceleme ve testlerle ilgili olarak bir uygunluk belgesi düzenler ve onaylanan her ürüne kimlik kayıt numarasını koyar veya kendi sorumluluğunda konulmasını sağlar. İmalatçı, uygunluk belgelerini talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. ç) Bir parti reddedildiğinde, onaylanmış kuruluş veya yetkili kuruluş, bu partinin piyasaya arz edilmesini önlemek için uygun tedbirleri alır. Partilerin sık reddedilmesi hâlinde, onaylanmış kuruluş istatistiksel doğrulamayı askıya alabilir ve uygun önlemleri alabilir. (6) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve üçüncü fıkrada atıf yapılan onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, AT-tip inceleme belgesinde tarif edilen onaylanmış tipe uygun olan ve bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar, ç) Üçüncü fıkrada atıf yapılan onaylanmış kuruluşun kabul etmesi ve sorumluluğunda olması kaydıyla, bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını da ürünlere koyabilir. (7) İmalatçı, onaylanmış kuruluşun kabul etmesi ve sorumluluğunda olması kaydıyla, bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını imalat sürecinde ürünlere koyar. (8) İmalatçının yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Yetkili temsilci, imalatçının ikinci fıkrada ve beşinci fıkranın (a) bendinde düzenlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyebilir. Modül F1- Ürün doğrulamasına dayalı uygunluk MADDE 13- (1) Ürün doğrulamasına dayalı uygunluk, imalatçının, ikinci, üçüncü ve yedinci fıkralar ile altıncı fıkranın (a) bendinde sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve dördüncü fıkra hükümlerine tâbi tutulan ürünlerinin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte ve risklerin yeterli derecede analizini ve değerlendirmesini içerecek şekilde teknik dosyayı hazırlar. Teknik dosya, ürüne uygulanabilir kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını, imalatını ve işleyişini kapsar. İmalatçı, teknik dosyayı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: a) Ürünün genel bir tarifi. b) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. c) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. ç) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. d) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. e) Test raporları. (3) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, ürünün ilgili teknik düzenlemenin kurallarına uygunluğu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (4) İmalatçı tarafından seçilen bir onaylanmış kuruluş, ürünlerin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kontrol etmek amacıyla gerekli inceleme ve testleri gerçekleştirir. Ürünün ilgili kurallara uygunluğunu kontrol etmek amacıyla yapılan bu inceleme ve testler, imalatçının seçimine göre, beşinci fıkrada belirtilen şekilde her ürünün muayene ve testi yapılarak veya altıncı fıkrada belirtilen şekilde ürünlerin istatistiksel bazda muayene ve testi yapılarak gerçekleştirilir. (5) Her ürün tek tek incelenir ve ürünlerin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu doğrulamak için ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartlarda ve/veya teknik şartnamelerde belirtilen testler veya eşdeğer testler yapılır. İlgili uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya teknik şartnamenin bulunmadığı durumlarda, yapılacak uygun testleri onaylanmış kuruluş belirler. Onaylanmış kuruluş, yapılan inceleme ve testlerle ilgili olarak bir uygunluk belgesi düzenler ve onaylanan her ürüne kimlik kayıt numarasını koyar veya kendi sorumluluğunda konulmasını sağlar. İmalatçı uygunluk belgelerini denetim kapsamında yetkili kuruluşlara sunmak üzere ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. (6) Uygunluğun istatistiksel doğrulaması aşağıdaki şekilde yapılır: a) İmalatçı, imalat süreci ve gözetiminin üretilen her partinin homojenliğini sağlaması için gerekli tüm tedbirleri alır ve doğrulanması için ürünlerini homojen partiler hâlinde sunar. b) İlgili teknik düzenlemenin kurallarına göre her partiden rastgele numuneler alınır. Teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluklarını incelemek ve partinin kabul edilip edilmeyeceğine karar vermek üzere, numunedeki tüm ürünler tek tek incelenir ve ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartta veya standartlarda ve/veya teknik şartnamelerde belirtilen uygun testler veya eşdeğer testler yapılır. Bu tür bir uyumlaştırılmış ulusal standardın bulunmadığı durumlarda, yapılacak uygun testler ilgili onaylanmış kuruluş tarafından belirlenir. c) Bir parti kabul edildiğinde, testleri geçemeyen numunedeki ürünler hariç olmak kaydıyla, partideki bütün ürünler onaylanmış kabul edilir. Onaylanmış kuruluş, yapılan inceleme ve testlerle ilgili olarak bir uygunluk belgesi düzenler ve onaylanan her ürüne kimlik kayıt numarasını koyar veya kendi sorumluluğunda konulmasını sağlar. İmalatçı, uygunluk belgelerini talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. ç) Bir parti reddedildiğinde, onaylanmış kuruluş veya yetkili kuruluş, bu partinin piyasaya arz edilmesini önlemek için uygun tedbirleri alır. Partilerin sık reddedilmesi hâlinde, onaylanmış kuruluş istatistiksel doğrulamayı askıya alabilir ve uygun önlemleri alabilir. (7) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve dördüncü fıkrada atıf yapılan onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar, ç) Beşinci fıkrada atıf yapılan onaylanmış kuruluşun kabul etmesi ve sorumluluğunda olması kaydıyla, bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını da ürünlere koyabilir. (8) İmalatçı, onaylanmış kuruluşun kabul etmesi ve sorumluluğunda olması kaydıyla, bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını imalat sürecinde ürünlere koyar. (9) İmalatçının yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Yetkili temsilci, imalatçının üçüncü fıkrada ve altıncı fıkranın (a) bendinde düzenlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyebilir. Modül G- Birim doğrulamasına dayalı uygunluk MADDE 14- (1) Birim doğrulamasına dayalı uygunluk, imalatçının, ikinci, üçüncü ve beşinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve dördüncü fıkra hükümlerine tâbi tutulan ürününün teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, teknik dosyayı hazırlar ve dördüncü fıkrada belirtilen onaylanmış kuruluşa sunar. Teknik dosya, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte olur ve risklerin yeterli bir analizini ve değerlendirmesini içerir. Teknik dosya, ürüne uygulanabilir kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını, imalatını ve işleyişini kapsar. İmalatçı, teknik dosyayı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: a) Ürünün genel bir tarifi. b) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. c) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. ç) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. d) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. e) Test raporları. (3) İmalatçı, imalat sürecinin ve bu sürecin gözetiminin, ürünün ilgili teknik düzenlemenin kurallarına uygunluğunu sağlaması için gerekli her türlü önlemi alır. (4) İmalatçı tarafından seçilen bir onaylanmış kuruluş, ürünlerin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kontrol etmek amacıyla ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartlarda ve/veya teknik şartnamede belirtilen testleri veya eşdeğer testleri yapar veya yaptırır. İlgili uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya teknik şartnamelerin bulunmadığı durumlarda, yapılacak uygun testleri onaylanmış kuruluş belirler. Onaylanmış kuruluş, yapılan inceleme ve testlerle ilgili olarak bir uygunluk belgesi düzenler ve onaylanan ürüne kimlik kayıt numarasını koyar veya kendi sorumluluğunda konulmasını sağlar. İmalatçı, uygunluk belgelerini gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. (5) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve dördüncü fıkrada atıf yapılan onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (6) İmalatçının ikinci ve beşinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmesi kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül H- Tam kalite güvencesine dayalı uygunluk MADDE 15- (1) Tam kalite güvencesine dayalı uygunluk, imalatçının, ikinci ve beşinci fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, üçüncü fıkrada belirtilen şekilde, tasarım, imalat, bitmiş ürün muayenesi ve testi için onaylanmış bir kalite sistemi işletir ve dördüncü fıkrada belirtilen şekilde gözetime tâbi olur. (3) Kalite sistemine ilişkin usûl ve esaslar aşağıda belirtilmiştir: a) İmalatçı, ürünlere yönelik kalite sisteminin değerlendirilmesi için kendi seçtiği bir onaylanmış kuruluşa başvurur. Başvuru aşağıdaki bilgileri içerir: 1) İmalatçının adı ve adresi, başvurunun yetkili temsilci tarafından gerçekleştirildiği durumlarda ayrıca yetkili temsilcinin adı ve adresi. 2) İmal edilmesi amaçlanan her ürün kategorisinin bir modeli için teknik dosya. Teknik dosya, uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: i) Ürünün genel bir tarifi. ii) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. iii) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. iv) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. v) Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. vi) Test raporları. 3) Kalite sistemiyle ilgili dokümantasyon. 4) Aynı başvurunun başka bir onaylanmış kuruluşa yapılmadığını belirten yazılı beyan. b) Kalite sistemi, ürünlerin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlar. İmalatçı tarafından benimsenen tüm unsurlar, kurallar ve hükümler, sistematik ve düzenli bir biçimde yazılı politikalar, usûller ve talimatlar şeklinde dosyalanarak muhafaza edilir. Kalite sistemi dokümantasyonu, kalite programları, planları, el kitapları ve kayıtlarının tutarlı bir şekilde yorumlanabilmesine imkân verecek biçimde düzenlenir. Kalite sistemi dokümantasyonu özellikle aşağıdaki hususlar hakkında yeterli bilgi ve açıklamaları içerir: 1) Yönetimin kalite hedefleri ve organizasyon yapısı ile ürün kalitesine dair sorumlulukları ve yetkileri. 2) Standartlar da dâhil olmak üzere uygulanacak teknik tasarım özellikleri ve ilgili uyumlaştırılmış ulusal standardın ve/veya teknik şartnamelerin bir bütün olarak uygulanmayacağı durumlarda, ürünlerin teknik mevzuatın temel gereklerine uygunluğunu temin etmek için kullanılacak yollar. 3) İlgili ürün kategorisindeki ürünlerin tasarımı aşamasında kullanılacak tasarım kontrolü ve tasarım doğrulama teknikleri, süreçleri ve bu konudaki sistematik eylemler. 4) İlgili imalat, kalite kontrol ve kalite güvencesi teknikleri, süreçleri ve yapılacak sistematik eylemler. 5) İmalat öncesinde, imalat sırasında ve imalat sonrasında yapılacak muayeneler ve testler ile bunların gerçekleştirilme sıklıkları. 6) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. 7) İstenilen tasarım ve ürün kalitesinin sağlanmasının ve kalite sisteminin etkin işlemesinin gözetimi için araçlar. c) Onaylanmış kuruluş, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğini tespit etmek üzere kalite sistemini değerlendirir. Onaylanmış kuruluş, ilgili bir uyumlaştırılmış standardı ve/veya teknik şartnameyi uygulayan ulusal standardın ilgili kurallarına uygun kalite sistemi unsurlarının (b) bendinde belirtilen şartlara uygun olduğunu varsayar. Kalite yönetim sistemleri hakkındaki deneyime ilave olarak, denetimi gerçekleştiren grubun en az bir üyesi ilgili ürün sahasında ve ürün teknolojisinde değerlendirme deneyimine ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına dair bilgiye sahip olmalıdır. Denetim, imalatçının işyerine değerlendirme ziyareti yapılmasını da içerir. Denetim ekibi imalatçının teknik mevzuatın ilgili kurallarını teşhis edebilme ve ürününün bu kurallara uygunluğunu sağlamak için gerekli tetkikleri yerine getirebilme kabiliyetini doğrulamak amacıyla (a) bendinin (2) numaralı alt bendinde atıf yapılan teknik dosyayı gözden geçirir. Onaylanmış kuruluş verdiği kararı imalatçıya veya yetkili temsilcisine bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. ç) İmalatçı, onaylandığı şekliyle kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyi ve kalite sistemini yeterli ve etkin kalacak şekilde sürdürmeyi taahhüt eder. d) İmalatçı, kalite sisteminde yapmayı düşündüğü herhangi bir değişiklik hakkında kalite sistemini onaylayan onaylanmış kuruluşu bilgilendirir. Onaylanmış kuruluş, önerilen değişiklikleri değerlendirir ve değiştirilmiş kalite sisteminin, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğine veya yeniden bir değerlendirmenin gerekli olup olmadığına karar verir. Onaylanmış kuruluş kararını imalatçıya bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. (4) Onaylanmış kuruluş sorumluluğundaki gözetimin usûl ve esasları aşağıda belirtilmiştir: a) Gözetimin amacı, imalatçının onaylanmış kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesini sağlamaktır. b) İmalatçı, değerlendirme yapabilmesi için onaylanmış kuruluşun imalat tesislerine, muayene ve test laboratuvarlarına ve depolarına girmesine izin verir ve onaylanmış kuruluşa, özellikle aşağıda belirtilenler başta olmak üzere, gerekli her türlü bilgiyi temin eder: 1) Kalite sistemine ilişkin dokümantasyon. 2) Kalite sisteminin tasarım bölümünce öngörüldüğü şekliyle, analiz sonuçları, hesaplamalar, testler gibi kalite kayıtları. 3) Kalite sisteminin imalat bölümünce öngörüldüğü şekliyle, muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri ve ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. c) Onaylanmış kuruluş, imalatçının kalite sistemini sürdürdüğünden ve uyguladığından emin olmak için periyodik olarak denetim yapar ve imalatçıya bir denetim raporu düzenler. ç) Onaylanmış kuruluş, haber vermeden imalatçıya ziyaretlerde de bulunabilir. Bu ziyaretlerde onaylanmış kuruluş, gerekiyorsa, kalite sisteminin doğru işlediğini teyit etmek için ürün testleri yapabilir veya yaptırabilir. Onaylanmış kuruluş, imalatçıya ziyaret raporu ve test yapılmışsa test raporu düzenler. (5) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (6) İmalatçı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren en az on yıl süreyle aşağıdaki belgeleri, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder: a) Üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen teknik dosyayı. b) Üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen kalite sistemine dair belgeler. c) Onaylanmış şekliyle üçüncü fıkranın (d) bendinde atıf yapılan değişiklikleri. ç) Üçüncü fıkranın (d) bendinde, dördüncü fıkranın (c) ve (ç) bentlerinde atıf yapılan onaylanmış kuruluş kararları ve raporları. (7) Her onaylanmış kuruluş, verdiği veya geri çektiği kalite sistem onayları hakkında kendisini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirir ve düzenli olarak veya talep edilmesi hâlinde bu yetkili kuruluşlara, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya diğer türlü kısıtladığı kalite sistem onaylarının bir listesini sunar. Her onaylanmış kuruluş kalite sistem onaylarıyla ilgili diğer onaylanmış kuruluşları, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya geri çektiği ve talep edilmesi hâlinde verdiği kalite sistem onayları hakkında bilgilendirir. (8) İmalatçının üçüncü fıkranın (a) ve (d) bentlerinde ve beşinci ve altıncı fıkralarda sayılan yükümlülükleri, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmiş olması kaydıyla yetkili temsilcisi tarafından yerine getirilebilir. Modül H1- Tam kalite güvencesi ve tasarım incelemesine dayalı uygunluk MADDE 16- (1) Tam kalite güvencesi ve tasarım incelemesine dayalı uygunluk, imalatçının, ikinci ve altıncı fıkralarda sayılan yükümlülükleri yerine getirdiği ve ürünlerinin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu kendi sorumluluğu çerçevesinde sağladığı ve beyan ettiği uygunluk değerlendirme yöntemidir. (2) İmalatçı, üçüncü fıkrada belirtildiği şekliyle, tasarım, imalat, bitmiş ürün muayenesi ve testi için onaylanmış bir kalite sistemi işletir ve beşinci fıkrada belirtilen şekilde gözetime tâbi olur. Ürünlerin teknik tasarımının yeterliliği dördüncü fıkra çerçevesinde incelenir. (3) Kalite sistemine ilişkin usûl ve esaslar aşağıda belirtilmiştir: a) İmalatçı, ürünlere yönelik kalite sisteminin değerlendirilmesi için kendi seçtiği bir onaylanmış kuruluşa başvurur. Başvuru aşağıdaki bilgileri içerir: 1) İmalatçının adı ve adresi, başvurunun yetkili temsilci tarafından gerçekleştirildiği durumlarda ayrıca yetkili temsilcinin adı ve adresi. 2) Tasarlanan ürün kategorisine ilişkin gerekli tüm bilgiler. 3) Kalite sistemiyle ilgili dokümantasyon. 4) Aynı başvurunun başka bir onaylanmış kuruluşa yapılmadığını belirten yazılı beyan. b) Kalite sistemi, ürünlerin teknik mevzuatın ilgili kurallarına uygunluğunu sağlar. İmalatçı tarafından benimsenen tüm unsurlar, kurallar ve hükümler, sistematik ve düzenli bir biçimde yazılı politikalar, usûller ve talimatlar şeklinde dosyalanarak muhafaza edilir. Kalite sistemi dokümantasyonu; kalite programları, planları, el kitapları ve kayıtlarının tutarlı bir şekilde yorumlanabilmesine imkân verecek biçimde düzenlenir. Kalite sistemi dokümantasyonu özellikle aşağıdaki hususlar hakkında yeterli bilgi ve açıklamaları içerir: 1) Yönetimin kalite hedefleri ve organizasyon yapısı ile ürün kalitesine dair sorumlulukları ve yetkileri. 2) Standartlar da dâhil olmak üzere uygulanacak teknik tasarım özellikleri ve ilgili uyumlaştırılmış ulusal standardın ve/veya teknik şartnamelerin bir bütün olarak uygulanmayacağı durumlarda, ürünlerin teknik mevzuatın temel gereklerine uygunluğunu temin etmek için kullanılacak yollar. 3) İlgili ürün kategorisindeki ürünlerin tasarımı aşamasında kullanılacak tasarım kontrolü ve tasarım doğrulama teknikleri, süreçleri ve bu konudaki sistematik eylemler. 4) İlgili imalat, kalite kontrol ve kalite güvencesi teknikleri, süreçleri ve yapılacak sistematik eylemler. 5) İmalat öncesinde, imalat sırasında ve imalat sonrasında yapılacak muayeneler ve testler ile bunların gerçekleştirilme sıklıkları. 6) Muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri, ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. 7) İstenilen tasarım ve ürün kalitesinin sağlanmasının ve kalite sisteminin etkin işlemesinin gözetimi için araçlar. c) Onaylanmış kuruluş, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğini tespit etmek üzere kalite sistemini değerlendirir. Onaylanmış kuruluş, ilgili bir uyumlaştırılmış standardı ve/veya teknik şartnameyi uygulayan ulusal standardın ilgili kurallarına uygun kalite sistemi unsurlarının (b) bendinde belirtilen şartlara uygun olduğunu varsayar. Kalite yönetim sistemleri hakkındaki deneyime ilave olarak, denetimi gerçekleştiren grubun en az bir üyesi ilgili ürün sahasında ve ürün teknolojisinde değerlendirme deneyimine ve teknik mevzuatın ilgili kurallarına dair bilgiye sahip olmalıdır. Denetim, imalatçının işyerine değerlendirme ziyareti yapılmasını da içerir. Onaylanmış kuruluş verdiği kararı imalatçıya veya yetkili temsilcisine bildirir. Bildirim denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. ç) İmalatçı, onaylandığı şekliyle kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyi ve kalite sistemini yeterli ve etkin kalacak şekilde sürdürmeyi taahhüt eder. d) İmalatçı, kalite sisteminde yapmayı düşündüğü herhangi bir değişiklik hakkında kalite sistemini onaylayan onaylanmış kuruluşu bilgilendirir. Onaylanmış kuruluş, önerilen değişiklikleri değerlendirir ve değiştirilmiş kalite sisteminin, (b) bendinde belirtilen şartları yerine getirip getirmediğine veya yeniden bir değerlendirmenin gerekli olup olmadığına karar verir. Onaylanmış kuruluş, kararını imalatçıya bildirir. Bildirim, denetimin sonuçlarını ve karara ilişkin gerekçeli değerlendirmeleri de içerir. e) Her onaylanmış kuruluş, verdiği veya geri çektiği kalite sistem onayları hakkında kendisini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirir ve düzenli olarak veya talep edilmesi hâlinde bu yetkili kuruluşlara, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya diğer türlü kısıtladığı kalite sistem onaylarının bir listesini sunar. Her onaylanmış kuruluş kalite sistem onaylarıyla ilgili diğer onaylanmış kuruluşları, vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya geri çektiği ve talep edilmesi hâlinde verdiği kalite sistem onayları hakkında bilgilendirir. (4) Tasarım incelemesi aşağıdaki şekilde yapılır: a) İmalatçı, tasarım incelemesi için üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen onaylanmış kuruluşa başvurur. b) Başvuru, ürünün tasarımı, imalatı ve işleyişini anlaşılır kılacak ve ilgili teknik düzenlemeye uygunluğun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte olur. Başvuru aşağıdaki bilgi ve belgeleri içerir: 1) İmalatçının adı ve adresi. 2) Aynı başvurunun başka bir onaylanmış kuruluşa yapılmadığını belirten yazılı beyan. 3) Teknik dosya. Teknik dosya, ürünün ilgili kurallara uygunluğunun değerlendirilmesine imkân sağlayacak nitelikte olur ve risklerin yeterli bir analizini ve değerlendirmesini içerir. Teknik dosya, ilgili kuralları belirtir ve değerlendirmeyle bağlantılı olması kaydıyla, ürünün tasarımını ve işleyişini kapsar. Teknik dosya uygulanabilir her durumda, asgarî aşağıdaki hususları içerir: i) Ürünün genel bir tarifi. ii) Konsept tasarım ve imalat çizimleri ile aksam, parça ve devrelerin ve benzerlerinin şemaları. iii) Bu çizim ve şemalar ile ürünün işleyişinin anlaşılabilmesi için gerekli tarifler ve açıklamalar. iv) Kısmen veya tamamen uygulanan uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya ilgili teknik şartnamelerin referans adlarının listesi ile bu standartların uygulanmadığı durumlarda ilgili teknik düzenlemede belirtilen temel gerekleri karşılamak üzere benimsenen çözümlerin tarifleri ve uyumlaştırılmış ulusal standartların kısmen uygulanması hâlinde, bu standartların hangi kısımlarının uygulandığı. v)Yapılan tasarım hesaplamalarının, gerçekleştirilen muayenelerin ve benzerlerinin sonuçları. vi) Test raporları. 4) Teknik tasarımın yeterliliğini destekleyen kanıtlar. Bu destekleyici kanıtlar, özellikle ilgili uyumlaştırılmış ulusal standartların ve/veya teknik şartnamelerin tam olarak uygulanmadığı durumlarda, kullanılan her türlü belgeye atıfta bulunur. Bu kanıtlar, gerektiğinde, imalatçının uygun nitelikteki bir laboratuvarı tarafından veya imalatçı adına ve onun sorumluluğunda başka bir laboratuvar tarafından gerçekleştirilen testlerin sonuçlarını içerir. c) Onaylanmış kuruluş başvuruyu inceler ve tasarımın teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşıladığı durumlarda, onaylanmış kuruluş, imalatçıya bir AT tasarım inceleme belgesi düzenler. Belge, imalatçının adı ve adresini, incelemenin sonuçlarını, varsa, belgenin geçerliliği ile ilgili şartları ve onaylanan tasarımın tanımlanması için gerekli bilgiyi içerir. Belgenin bir veya daha fazla eki olabilir. Belge ve ekleri, imal edilen ürünlerin incelenen tasarıma uygunluğunun değerlendirilmesine ve uygun olan durumlarda ürünün kullanım hâlinde kontrolüne imkân sağlayacak gerekli tüm bilgileri içerir. Tasarımın teknik mevzuatın ilgili kurallarını karşılamadığı durumlarda, onaylanmış kuruluş AT tasarım inceleme belgesini vermeyi reddeder ve ayrıntılı gerekçelerini de sunarak red kararı hakkında başvuru sahibini bilgilendirir. ç) Onaylanmış kuruluş, onaylanmış tasarımın teknik mevzuatın ilgili kurallarını artık karşılamadığını gösterebilecek sektördeki en son teknolojik yenilikleri takip eder ve bu gibi yeniliklerin tip üzerinde daha ileri bir incelemeyi gerektirip gerektirmediğine karar verir. Gerektirdiği kararını aldığı takdirde, imalatçıyı bu yönde bilgilendirir. İmalatçı, onaylanmış tasarım üzerinde yaptığı ve ürünün ilgili teknik mevzuatın temel gereklerine uygunluğunu veya AT tasarım inceleme belgesinin geçerlilik şartlarını etkileyebilecek her türlü değişiklik hakkında bu AT tasarım inceleme belgesinin aslına yansıtılmak üzere belgeyi veren onaylanmış kuruluşa bilgi verir. Bu gibi değişiklikler, AT tasarım inceleme belgesinin aslına yansıtılmak üzere ilave bir onay gerektirir. d) Her onaylanmış kuruluş, verdiği veya geri çektiği AT tasarım inceleme belgeleri ve/veya ilaveleri hakkında kendisini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirir ve düzenli olarak veya talep edilmesi hâlinde bu yetkili kuruluşlara vermeyi reddettiği, askıya aldığı veya diğer türlü kısıtladığı AT tasarım inceleme belgelerinin ve/veya ilavelerinin bir listesini sunar. Her onaylanmış kuruluş diğer onaylanmış kuruluşları, vermeyi reddettiği, askıya aldığı, geri çektiği veya diğer türlü kısıtladığı ve talep edilmesi hâlinde verdiği AT tasarım inceleme belgeleri ve/veya ilaveleri hakkında bilgilendirir. Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği üyesi devletler ve diğer onaylanmış kuruluşlar, talep etmeleri hâlinde AT tasarım inceleme belgelerinin ve/veya ilavelerinin bir örneğini temin edebilirler. Talep etmeleri hâlinde, Komisyon ve Avrupa Birliği üyesi devletler teknik dosyanın bir örneğini ve onaylanmış kuruluş tarafından gerçekleştirilen incelemenin sonuçlarını temin edebilirler. Onaylanmış kuruluş, AT tasarım inceleme belgesinin, eklerinin ve ilavelerinin bir örneğini, imalatçı tarafından sunulan belgeleri ve teknik dosyayı AT tasarım inceleme belgesinin geçerlilik süresinin sonuna kadar muhafaza eder. e) İmalatçı, AT tasarım inceleme belgesinin, belgenin eklerinin ve ilavelerinin bir örneğini teknik dosya ile birlikte ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder. (5) Onaylanmış kuruluş sorumluluğunda gözetimin usûl ve esasları aşağıda belirtilmiştir: a) Gözetimin amacı, imalatçının onaylanmış kalite sisteminden doğan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesini sağlamaktır. b) İmalatçı, değerlendirme yapabilmesi için onaylanmış kuruluşun tasarım ve imalat tesislerine, muayene ve test laboratuvarlarına ve depolarına girmesine izin verir ve onaylanmış kuruluşa, özellikle aşağıda belirtilenler başta olmak üzere, gerekli her türlü bilgi ve belgeyi temin eder: 1) Kalite sistemine ilişkin dokümantasyon. 2) Kalite sisteminin tasarım bölümünce öngörüldüğü şekilde, analiz sonuçları, hesaplamalar, testler gibi kalite kayıtları. 3) Kalite sisteminin imalat bölümünce öngörüldüğü şekilde, muayene raporları, test ve kalibrasyon verileri ve ilgili personele ait nitelik raporları gibi kalite kayıtları. c) Onaylanmış kuruluş, imalatçının kalite sistemini sürdürdüğünden ve uyguladığından emin olmak için, periyodik olarak denetim yapar ve imalatçıya bir denetim raporu düzenler. ç) Onaylanmış kuruluş, haber vermeden imalatçıya ziyaretlerde de bulunabilir. Bu ziyaretlerde onaylanmış kuruluş, gerekiyorsa kalite sisteminin doğru işlediğini teyit etmek için ürün testleri yapabilir veya yaptırabilir. Onaylanmış kuruluş, imalatçıya ziyaret raporu ve test yapılmışsa test raporu düzenler. (6) İmalatçı; a) İlgili teknik düzenlemede öngörülen uygunluk işaretini ve üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen onaylanmış kuruluşun sorumluluğunda olmak kaydıyla bu kuruluşun kimlik kayıt numarasını, bu teknik düzenlemenin ilgili kurallarını karşılayan her ürüne koyar, b) Her ürün modeli için yazılı bir uygunluk beyanı hazırlar ve bu beyanı gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder. Uygunluk beyanı, ilgili olduğu ürünün tanımını ve tasarım inceleme belgesinin numarasını içerir, c) Uygunluk beyanının bir örneğini, talep edilmesi hâlinde yetkili kuruluşlara sunar. (7) İmalatçı, ürünün piyasaya arz edildiği tarihten itibaren en az on yıl süreyle aşağıdaki belge ve bilgileri, gerektiğinde yetkili kuruluşlara sunmak üzere muhafaza eder: a) Üçüncü fıkranın (a) bendinde belirtilen kalite sistemine dair belgeleri. b) Onaylanmış şekliyle üçüncü fıkranın (d) bendinde belirtilen değişiklikleri. c) Üçüncü fıkranın (d) bendinde, beşinci fıkranın (c) ve (ç) bentlerinde belirtilen onaylanmış kuruluş kararları ve raporları. (8) İmalatçının yetkili temsilcisi, dördüncü fıkranın (a) ve (b) bentlerinde atıf yapılan başvuruları yapabilir ve imalatçının üçüncü fıkranın (a) ve (d) bentleri, dördüncü fıkranın (ç) ve (e) bentleri ile altıncı ve yedinci fıkralarda sayılan yükümlülüklerini, imalatçının adına yapılması, sorumluluğunda olması ve ilgili görevlendirmede belirtilmiş olması kaydıyla yerine getirebilir. [R.G. 23 Şubat 2012 – 28213] —— • —— Karar Sayısı : 2011/2621 Ekli “Uygunluk Değerlendirme Kuruluşları ve Onaylanmış Kuruluşlar Yönetmeliği”nin yürürlüğe konulması; Ekonomi Bakanlığının 21/9/2011 tarihli ve 40761 sayılı yazısı üzerine, 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanunun 14 üncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 16/12/2011 tarihinde kararlaştırılmıştır. Abdullah GÜL CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan B. ARINÇ M. ŞİMŞEK B. ATALAY B. BOZDAĞ Başbakan YardımcısıBaşbakan Yardımcısı V.Başbakan YardımcısıBaşbakan Yardımcısı S. ERGİN F. ŞAHİN E. BAĞIŞ N. ERGÜN Adalet BakanıAile ve Sosyal Politikalar Bakanı Avrupa Birliği BakanıBilim, Sanayi Teknoloji Bakanı F. ÇELİK E. BAYRAKTAR A. DAVUTOĞLU M. Z. ÇAĞLAYAN Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çevre ve Şehircilik BakanıDışişleri Bakanı Ekonomi Bakanı T. YILDIZ S. KILIÇ M. M. EKER H. YAZICI Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Gençlik ve Spor Bakanı Gıda, Tarım Hayvancılık BakanıGümrük ve Ticaret Bakanı İ. N. ŞAHİN C. YILMAZ E. GÜNAY M. ŞİMŞEK İçişleri Bakanı Kalkınma Bakanı Kültür ve Turizm Bakanı Maliye Bakanı Ö. DİNÇER İ. YILMAZ V. EROĞLU Milli Eğitim Bakanı Milli Savunma Bakanı Orman ve Su İşleri Bakanı R. AKDAĞ B. YILDIRIM Sağlık BakanıUlaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı ve ve UYGUNLUK DEĞERLENDİRME KURULUŞLARI VE ONAYLANMIŞ KURULUŞLAR YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Hukukî Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 ‒ (1) Bu Yönetmeliğin amacı; uygunluk değerlendirmesi yoluyla bir ürünün ilgili teknik düzenlemeye uygunluğunu inceleyen ve belgelendiren kuruluşların ve bunlar arasından görevlendirilen onaylanmış kuruluşların asgarî nitelikleri, çalışma usûl ve esasları ile Türkiye’nin uluslararası yükümlülükleri uyarınca ilgili yerlere bildirimini düzenlemektir. Hukukî dayanak MADDE 2 ‒ (1) Bu Yönetmelik, 29/6/2001 tarihli ve 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanunun 14 üncü maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 3 ‒ (1) Bu Yönetmeliğin uygulamasında; a) Akreditasyon: Bir ulusal akreditasyon kurumu tarafından bir uygunluk değerlendirme kuruluşunun belirli bir uygunluk değerlendirme faaliyetini yerine getirmek üzere ilgili ulusal veya uluslararası standartların belirlediği gerekleri ve uygulanabildiği yerlerde ilgili sektörel düzenlemelerde öngörülen ek gerekleri karşıladığının resmî kabulünü, b) Bakanlık: Ekonomi Bakanlığını, c) Eşdeğerlik incelemesi: Bir ulusal akreditasyon kuruluşunun tarafı olduğu veya olmak üzere başvurduğu bir uluslararası anlaşmanın tarafı olan diğer ulusal akreditasyon kuruluşlarınca, bu anlaşma kapsamında ve bu anlaşmaya ilişkin belirlenmiş kurallar çerçevesinde değerlendirilmesi sürecini, ç) İmalatçı: Bir ürünü imal eden veya tasarımını veya imalatını yaptıran ve kendi isim veya ticarî markası ile pazarlayan gerçek veya tüzel kişiyi, d) Komisyon: Avrupa Komisyonunu, e) Modül: 16/12/2011 tarihli ve 2011/2588 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan “CE” İşareti Yönetmeliği’nin Ek-3’ünde yer alan uygunluk değerlendirme yöntemlerinden her birini, f) Onaylanmış kuruluş: Bir teknik düzenleme kapsamında uygunluk değerlendirme faaliyetinde bulunmak üzere yetkili kuruluş tarafından bu Yönetmelik ve ilgili teknik mevzuatta belirlenen esaslar doğrultusunda görevlendirilen ve isimleri Komisyona bildirilen Türkiye’de yerleşik uygunluk değerlendirme kuruluşunu, g) Piyasada bulundurma: Bir ürünün ticarî bir faaliyet yoluyla, bir ödeme karşılığında veya bedelsiz olarak dağıtım, tüketim veya kullanım için yurt içi piyasaya sağlanmasını, ğ) Piyasaya arz: Bir ürünün yurt içi piyasada ilk defa bulundurulmasını, h) Standart: Bir ulusal veya uluslararası standardizasyon kuruluşu tarafından kabul edilen, mevcut şartlar altında en uygun seviyede bir düzen kurulmasını amaçlayan, ortak ve tekrar eden kullanımlar için ürünün vasıflarını, işleme veya üretim yöntemlerini veya bunlarla ilgili terminoloji, sembol, ambalajlama, işaretleme, etiketleme veya uygunluk değerlendirme işlemlerini tek tek veya birkaçını ele alarak düzenleyen uyulması ihtiyarî metni, ı) Teknik düzenleme: Bir ürünün vasıflarını, işleme veya üretim yöntemlerini veya bunlarla ilgili terminoloji, sembol, ambalajlama, işaretleme, etiketleme veya uygunluk değerlendirme işlemlerini tek tek veya birkaçını ele alarak düzenleyen, uyulması zorunlu her türlü mevzuatı, i) Teknik şartname: Bir ürünün, sürecin veya hizmetin karşılaması gereken teknik şartları belirleyen belgeyi, j) TÜRKAK: Türk Akreditasyon Kurumunu, k) Uygunluk değerlendirmesi: Bir ürüne, sürece, hizmete, sisteme, kişiye veya kuruluşa ilişkin belirli şartların yerine getirilip getirilmediğini gösteren süreci, l) Uygunluk değerlendirme kuruluşu: Kalibrasyon, test, belgelendirme ve muayene dâhil olmak üzere uygunluk değerlendirme faaliyeti gerçekleştiren Türkiye’de yerleşik kuruluşu, m) Uyumlaştırılmış standart: 3/4/2002 tarihli ve 24714 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Teknik Mevzuatın ve Standartların Türkiye ile Avrupa Birliği Arasında Bildirimine Dair Yönetmeliğin Ek-1’inde sıralanan Avrupa standardizasyon kuruluşlarından biri tarafından Komisyonun talebi üzerine hazırlanarak kabul edilen standardı, n) Uyumlaştırılmış ulusal standart: Türk Standardları Enstitüsünün, uyumlaştırılmış standartlar arasından Türk standardı olarak uyumlaştırarak kabul ettiği standardı, o) Yetkili kuruluş: Bir kanunla veya düzenleyici işlemle bir ürün veya ürün grubuna ilişkin mevzuatı hazırlamak veya yürütmekle veya bu ürünleri denetlemekle yetkili kılınan kamu kuruluşunu, ö) Yetkili temsilci: İmalatçı adına belli görevleri yerine getirmek üzere kendisinden yazılı vekâlet alan Türkiye’de yerleşik gerçek veya tüzel kişiyi, ifade eder. İKİNCİ BÖLÜM Uygunluk Değerlendirme Kuruluşlarına İlişkin Genel Esaslar Uygunluk değerlendirme kuruluşları MADDE 4 ‒ (1) Uygunluk değerlendirmesi yapacak kuruluşların asgarî yeterlilik ölçütleri, bu Yönetmelik hükümleri saklı kalmak kaydıyla, ilgili teknik düzenlemede ve/veya varsa, görevlendirmeye ilişkin düzenleyici işlemde belirtilir. (2) Uygunluk değerlendirme kuruluşları, bir teknik düzenleme kapsamındaki faaliyetlerinden dolayı kendilerini görevlendiren yetkili kuruluşa karşı sorumludur. (3) Uygunluk değerlendirme kuruluşları; a) Bu Yönetmelikte ve ilgili teknik düzenlemelerde yer alan usûl ve esaslara uygun olarak şeffaf, bağımsız, tarafsız, ayrım gözetmeden ve müşterilerini gereksiz külfete sokmadan hizmet verir, b) Faaliyetleri ile ilgili her türlü belge ve kaydı, ilgili teknik düzenlemede belirtilen süre içinde, bir sürenin belirtilmediği durumlarda ise bu belge ve kayıtların düzenlendiği tarihten itibaren on yıl süreyle muhafaza eder ve talebi hâlinde yetkili kuruluşlara ibraz eder. (4) Yetkili kuruluşlar, görevlendirdikleri uygunluk değerlendirme kuruluşlarının bu Yönetmelikte ve ilgili teknik düzenlemede belirtilen nitelikleri karşılamaya devam edip etmediğini, sorumlulukları yerine getirip getirmediğini ve faaliyetlerini öngörülen şartlara uygun olarak sürdürüp sürdürmediğini gözetir ve denetler. (5) Dördüncü fıkrada belirtilen gözetim ve denetim faaliyetinin sonuçlarının olumsuz çıkması hâlinde, uygunluk değerlendirme kuruluşunun ilgili teknik düzenleme kapsamındaki faaliyetleri yetkili kuruluşça geçici olarak kısıtlanır veya askıya alınır. Tespit edilen uygunsuzluklar ilgili teknik düzenlemede belirtilen süre içinde, bu sürenin belirtilmemiş olması hâlinde; a) Değerlendirmeye konu ürünün arz edebileceği risklerin ciddiyeti, b) Tehlikenin aciliyeti, c) Kullanıcı ve tüketicilerin nitelikleri, gibi ölçütler göz önüne alınarak yetkili kuruluşça belirlenecek yirmi iş gününden az, altmış iş gününden fazla olmayacak bir süre içinde giderilmediği takdirde, yetkili kuruluş, uygunluk değerlendirme kuruluşunun ilgili teknik düzenleme kapsamındaki faaliyetini belirli bir süreyle veya tamamen durdurur. Yetkili kuruluşça verilen kararlar, mevzuat veya uluslararası yükümlülüklerin gerektirdiği hâllerde Bakanlık aracılığıyla Komisyona bildirilir. (6) Faaliyetine son verilen veya kendi isteği ile faaliyetine son veren uygunluk değerlendirme kuruluşları, yapmış oldukları uygunluk değerlendirme işlemleri ile ilgili belge ve kayıtları, aynı alanda faaliyette bulunan bir başka uygunluk değerlendirme kuruluşuna devredilmek üzere yetkili kuruluşa teslim eder. Bu durumdaki uygunluk değerlendirme kuruluşlarının söz konusu kayıt ve belgelere ilişkin sorumlulukları, ilgili teknik düzenlemede belirtilen süre içinde, süre belirtilmemiş ise bu belge ve kayıtların düzenlendiği tarihten itibaren on yıl süreyle devam eder. Yetkili kuruluş, uygunluk değerlendirme kuruluşunun bu sorumlulukları yerine getirmesi için gerekli tedbirleri alır. (7) Türkiye’de yerleşik uygunluk değerlendirme kuruluşlarının akreditasyonunu TÜRKAK yapar. Uygunluk değerlendirme kuruluşları, TÜRKAK’ın akreditasyon hizmeti vermediği alanlarda veya TÜRKAK’ın tâbi olduğu eşdeğerlik incelemesinin, akreditasyon talep edilen uygunluk değerlendirme işlemi için olumlu sonuçlanmadığı durumlarda, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin eşdeğerlik incelemesini olumlu bir şekilde tamamlamış ulusal akreditasyon kuruluşlarına başvurabilir. (8) TÜRKAK’a, Avrupa Birliği üyesi ülkelerden birinde yerleşik bir uygunluk değerlendirme kuruluşu tarafından yedinci fıkrada belirtilen şartlarda bir başvuru yapıldığında, TÜRKAK başvuran kuruluşun yerleşik olduğu Avrupa Birliği üyesi ülkenin ulusal akreditasyon kuruluşunu bilgilendirir. Bu gibi durumlarda, bahse konu ülkenin ulusal akreditasyon kuruluşu, karşılıklılık esası gözetilerek TÜRKAK’ın vereceği akreditasyon hizmetine gözlemci olarak katılabilir. (9) TÜRKAK, vereceği akreditasyon hizmeti kapsamında değerlendirme faaliyetinin bir bölümünün bir Avrupa Birliği üyesi ülkenin eşdeğerlik incelemesini olumlu bir şekilde tamamlamış ulusal akreditasyon kuruluşunca gerçekleştirilmesini talep edebilir. Bu durumda, akreditasyon belgesi TÜRKAK tarafından verilir. (10) Yetkili kuruluşlar, karşılıklılık esasını gözeterek, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin eşdeğerlik incelemesini olumlu bir şekilde tamamlamış ulusal akreditasyon kuruluşlarının sunduğu hizmetlerin denkliğini tanır ve bu kuruluşların verdiği akreditasyon belgelerini ve bunlar tarafından akredite edilen Avrupa Birliği üyesi ülkelerde yerleşik uygunluk değerlendirme kuruluşlarının verdiği belgeleri kabul eder. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Onaylanmış Kuruluşlara Dair Hükümler Onaylanmış kuruluşları görevlendiren yetkili kuruluşlara dair esaslar MADDE 5 ‒ (1) İlgili teknik düzenlemenin gerektirdiği hâllerde, yetkili kuruluşlar kendilerine başvuran Türkiye’de yerleşik uygunluk değerlendirme kuruluşları arasından uygun görecekleri sayıda kuruluşu, bu Yönetmelikte, ilgili teknik düzenlemede ve varsa görevlendirmeye ilişkin düzenleyici işlemde belirtilen usûl ve esaslar çerçevesinde onaylanmış kuruluş olarak görevlendirir. (2) Onaylanmış kuruluşları görevlendiren ve bunların gözetim ve denetimini yapan yetkili kuruluşlar; a) İdareci ve personelinin, onaylanmış kuruluş adayları ile herhangi bir çıkar ilişkisinin bulunmaması, b) Onaylanmış kuruluşların görevlendirilmesine ilişkin her bir kararın yetkin personelce alınması ve bu personelin onaylanmış kuruluş hakkında yeterlilik incelemesi yapmış olan personelden farklı olması, c) Onaylanmış kuruluşlara ilişkin yeterlilik incelemesi yapan veya karar alan hiçbir biriminin, idarecisinin ve personelinin, başta danışmanlık hizmeti olmak üzere uygunluk değerlendirme kuruluşları tarafından ticarî ve rekabetçi bir temelde yürütülen faaliyetleri sunmamaları veya sağlamamaları, ç) İdareci ve ilgili personelinin elde ettikleri bilgilerin gizliliğini korumaları, d) İdareci ve ilgili personelinin görevlendirdikleri onaylanmış kuruluşların gözetimini uygun bir şekilde yapacak yetkinlik, nitelik ve nicelikte olmaları, amacıyla gerekli tedbirleri alır, düzenlemeleri yapar. (3) Yetkili kuruluşların onaylanmış kuruluş adayı uygunluk değerlendirme kuruluşlarının yeterliliklerini değerlendirme, bu kuruluşları onaylanmış kuruluş olarak görevlendirme, bildirme ve denetleme esasları ile bu esaslarda meydana gelen değişiklikler Bakanlık aracılığıyla Komisyona bildirilir. Onaylanmış kuruluş başvurusu MADDE 6 ‒ (1) Türkiye’de yerleşik uygunluk değerlendirme kuruluşlarının onaylanmış kuruluş olmak amacıyla yetkili kuruluşlara yapacakları başvurularda, başvuru belgesine, yetkin olduklarını belirttikleri uygunluk değerlendirme faaliyetleri, modül veya modüller, ürün veya ürünler hakkında gerekli bilgiler ile varsa, uygunluk değerlendirme kuruluşunun 7 nci maddede belirtilen niteliklere sahip olduklarını tasdik eden ve 4 üncü maddenin yedinci fıkrası çerçevesinde düzenlenmiş akreditasyon belgesi de eklenir. (2) 4 üncü maddenin yedinci fıkrası çerçevesinde bir akreditasyon belgesine sahip olmayan uygunluk değerlendirme kuruluşları; onaylanmış kuruluş olmak için yapacakları başvurularda, 7 nci maddede düzenlenen onaylanmış kuruluşlarda aranacak niteliklere sahip olduklarını teyit ve tasdik edecek ve bu niteliklere uygunluklarının düzenli bir şekilde gözetimini mümkün kılacak mahiyette kanıt ve belgeyi yetkili kuruluşa sunar. Onaylanmış kuruluşlarda aranacak nitelikler MADDE 7 ‒ (1) İlgili teknik düzenlemenin hükümleri saklı kalmak kaydıyla, onaylanmış kuruluş olarak görevlendirilecek bir uygunluk değerlendirme kuruluşunda aşağıdaki nitelikler aranır: a) Uygunluk değerlendirme kuruluşu ulusal mevzuata uygun bir şekilde kurulmak ve tüzel kişiliği haiz olmak zorundadır. b) Kuruluş, uygunluk değerlendirmesi hizmeti sunacağı işletme veya değerlendireceği ürün ile herhangi bir bağı olmayan bağımsız ve üçüncü bir taraf niteliğinde olmak zorundadır. Değerlendirdikleri ürünün tasarımı, imalatı, arzı, bir araya getirilmesi, kullanımı veya bakı- mında yer alan işletmeleri temsil eden sanayi, ticaret veya meslek odası, birliği veya derneği veya meslekî federasyona bağlı bir uygunluk değerlendirme kuruluşu ancak, herhangi bir çıkar çatışmasının bulunmadığı ve bağımsız olduğu ispat edilebilir ise üçüncü taraf kuruluş olarak kabul edilebilir. c) Uygunluk değerlendirme kuruluşunun; 1) Kendisi, idarecileri ve personeli, uygunluk değerlendirmesine konu ürünü tasarlayan, imal veya arz eden, satın alan, mülkiyetine alan, kuruluşun faaliyetleri için gereklilik hâli veya kişisel amaçla kullanımı saklı kalmak kaydıyla kullanan, ürünün kurulumunu gerçekleştiren ve bakımını yapan kişiler veya bu kişilerin yetkili temsilcisi olamaz, 2) Kendisi, idarecileri ve personeli, ürünün tasarımı, imalatı, inşası, pazarlanması, kurulumu, kullanılması ve bakımında doğrudan yer alamaz veya bu faaliyetleri gerçekleştirenlerin temsilcileri olamaz ve onaylanmış kuruluş olarak yürüttükleri uygunluk değerlendirme faaliyetlerine ilişkin kararlarının bağımsızlığını ve mesleğin gereklerinin layığıyla yerine getirilmesini olumsuz yönde etkileyebilecek, başta danışmanlık hizmeti verilmesi olmak üzere, hiçbir faaliyet içinde bulunamaz, 3) Şube, temsilcilik ve yüklenicilerinin faaliyetlerinin, yürüttüğü uygunluk değerlendirme faaliyetlerinin gizlilik, nesnellik ve tarafsızlığını etkilememesi için uygunluk değerlendirme kuruluşu gerekli önlemleri alır. ç) Uygunluk değerlendirme kuruluşu ve personeli, uygunluk değerlendirme faaliyetlerini meslekî kuralların gerektirdiği azamî düzeyde ve kendi alanlarında gerekli teknik liyakat ile yerine getirirler ve kararları ile uygunluk değerlendirmesinin sonuçları üzerinde etkide bulunabilecek ve özellikle bu faaliyetlerin sonuçları ile çıkar ilişkisi bulunan kişilerden gelebilecek her türlü baskıdan ve başta malî teşvikler olmak üzere tüm teşviklerden uzak durur. d) Uygunluk değerlendirme kuruluşu, ilgili teknik düzenlemede yer alan ve hakkında görevlendirildiği tüm uygunluk değerlendirme işlemlerini, ister kendi yapsın ister onun sorumluluğunda ve adına yapılsın, yerine getirmeye muktedir olmak zorundadır. Uygunluk değerlendirme kuruluşu, onaylanmış kuruluş olarak görevlendirildiği her bir uygunluk değerlendirme işlemi ve her bir ürün çeşidi veya kategorisinde ve her zaman; 1) Uygunluk değerlendirme görevlerini yerine getirmek için teknik bilgiye ve yeterli ve uygun deneyime sahip gerekli personele, 2) Uygunluk değerlendirme işlemlerinde izlenen yöntemlerin şeffaflığını ve tekrar kullanılabilmesini sağlamak üzere kayıtlarına, 3) Onaylanmış kuruluş olarak yerine getirdikleri görevler ile diğer görevlerini birbirinden ayırmalarını temin edecek uygun politika ve usûllere, 4) Uygunluk değerlendirmesi için başvuran işletmenin büyüklüğü, faaliyette bulunduğu sektör, yapısı, işlem yapılacak ürüne has kullanılan teknolojinin karmaşıklık düzeyi ile toplu veya seri üretim sürecinin niteliğini temel alan faaliyetlerin icrası için gerekli yöntemlere, sahip olmak zorundadır. e) Uygunluk değerlendirme kuruluşu, görevlendirildiği uygunluk değerlendirme faaliyetleriyle ilgili teknik ve idarî görevleri yerine getirmek için gerekli imkânlara sahip olmak ve gerekli teçhizat ve olanaklara erişmek yükümlülüğündedir. f) Kuruluşun, uygunluk değerlendirme faaliyetlerini yerine getirmekten sorumlu personeli; 1) Kuruluşun, onaylanmış kuruluş olarak yerine getirmekle görevlendirildiği uygunluk değerlendirme faaliyetlerinin tamamını kapsayan yeterli teknik ve meslekî eğitime, 2) Yapacakları değerlendirmenin gerekleri hakkında yeterli bilgiye ve değerlendirmeyi gerçekleştirmek için gereken yetkiye, 3) Teknik düzenlemenin ilgili temel gerekleri ve hükümleri ile uygulanabilir uyumlaştırılmış ulusal standartlar hakkında yeterli ve uygun bilgiye ve kavrayışa, 4) Yaptıkları değerlendirmeleri gösteren belge, kayıt ve raporları hazırlama kabiliyetine, sahip olmak zorundadır. g) Onaylanmış kuruluş, yürüttüğü faaliyetleri kapsayacak nitelikte olmak ve sorumluluğun kamu tarafından üstlenildiği durumlar hariç olmak üzere, teminat oranı yetkili kuruluş tarafından uygunluk değerlendirme faaliyetine konu ürünün doğası gereği taşıdığı ve normal kullanım süresi içinde arz edebileceği riskler, uygunluk değerlendirme faaliyetinin ve kullanıcı ile tüketicilerin niteliği ile sektörün büyüklüğü gibi ölçütler göz önüne alınarak belirlenen meslekî sorumluluk sigortası yaptırmak zorundadır. ğ) Uygunluk değerlendirme kuruluşu, kendisinin, idarecilerinin ve değerlendirmeyi yapacak personelinin tarafsızlığını sağlamak yükümlülüğündedir. Kuruluşun, idarecilerine ve değerlendirmeyi yapacak personeline vereceği ücretler, yapılan değerlendirmelerin sayısına veya bu değerlendirmelerin sonuçlarına göre belirlenemez. h) Uygunluk değerlendirme kuruluşunun personeli, yetkili kuruluşlara mevzuat gereği bilgi ve belge verme yükümlülüğü hariç olmak üzere, ilgili teknik düzenleme gereğince yürüttükleri faaliyetler sırasında edindikleri bilgilerin gizliliğini ve fikri mülkiyet hakkı kapsamındaki bilgileri korumak zorundadır. ı) Uygunluk değerlendirme kuruluşları, ilgili standardizasyon faaliyetlerine ve onaylanmış kuruluşların koordinasyonu için Avrupa Birliği tarafından ilgili teknik düzenleme kapsamında oluşturulan grubun çalışmalarına katılır veya değerlendirme faaliyetlerini yürüten personelinin bu faaliyetlerden haberdar olmasını sağlar ve onaylanmış kuruluşların koordinasyonu için oluşturulan grubun çalışmaları sonucunda ortaya çıkan karar ve metinleri rehber belge olarak kabul eder. (2) Bu maddede öngörülen nitelikleri karşılayan uyumlaştırılmış ulusal standartlara uyduğunu belgeleyen uygunluk değerlendirme kuruluşlarının bu maddenin gereğini yerine getirdiği varsayılır. Akreditasyonun tercih edilmesi MADDE 8 ‒ (1) Yetkili kuruluşlar, onaylanmış kuruluşları görevlendirirken 4 üncü maddenin yedinci fıkrası çerçevesinde akredite edilmiş olan uygunluk değerlendirme kuruluşlarını tercih eder. Yetkili kuruluşlar, 4 üncü maddenin yedinci fıkrası çerçevesinde akredite olmayan uygunluk değerlendirme kuruluşlarını ancak 6 ncı maddenin ikinci fıkrasında belirtilen kanıt ve belgeler ile geçerli gerekçelerin varlığı hâlinde onaylanmış kuruluş olarak görevlendirebilir. Bildirim süreci ve atama MADDE 9 ‒ (1) Onaylanmış kuruluş adayına ilişkin gerekli kayıt ve belgeler Bakanlık aracılığıyla Komisyona bildirilir. Bildirim, ilgili uygunluk değerlendirme faaliyetlerine, modül veya modüllere, uygunluk değerlendirmesine konu ürün veya ürünlere ve kuruluşun yetkinliğine dair tüm detayları içerir. Yetkili bir kuruluş, 4 üncü maddenin yedinci fıkrası çerçevesinde akredite edilmemiş bir uygunluk değerlendirme kuruluşunu onaylanmış kuruluş olarak görevlendirdiği takdirde, bu kuruluşun yetkinliğinin ilgili teknik düzenleme kapsamında doğrulanmasını temin edecek nitelikteki kanıt ve belgeleri, görevlendirmede göz önünde bulundurulan geçerli gerekçeleri içeren resmî bir açıklama ile birlikte gerektiğinde Komisyona gönderilmek üzere Bakanlığa iletir. (2) Komisyona bildirim tarihinden itibaren, onaylanmış kuruluş adayının yeterliliğinin değerlendirilmesinde akreditasyon belgesi kullanılmış ise iki hafta, kullanılmamış ise iki aylık süre içinde Komisyon veya Avrupa Birliğine üye devletler, bildirimi yapılan onaylanmış kuruluş adayının yeterliliği hakkında ek bilgi isteyebilir veya itirazda bulunabilir. (3) Yetkili kuruluşlar, Avrupa Birliğine üye bir devlet tarafından görevlendirilen onaylanmış kuruluş adaylarının yeterliliklerine ilişkin ek bilgi taleplerini veya itirazlarını ikinci fıkrada belirtilen süreler içinde Komisyona iletilmek üzere Bakanlığa bildirebilir. (4) Bildirimi yapılan uygunluk değerlendirme kuruluşuna Komisyon tarafından bir kimlik kayıt numarasının tahsis edilmesini müteakip, yetkili kuruluş bu kuruluşu onaylanmış kuruluş olarak atar. Atama kararı, yetkili kuruluş tarafından en kısa sürede Resmî Gazete’de yayımlanır. (5) Onaylanmış kuruluşların bildirime konu faaliyet ve özelliklerinde meydana gelen değişiklikler Bakanlık aracılığıyla Komisyona bildirilir. Onaylanmış kuruluşların yükümlülükleri MADDE 10 ‒ (1) Onaylanmış kuruluşlar, uygunluk değerlendirme kuruluşlarının 4 üncü maddede belirlenen sorumluluklarına ilave olarak; a) İmalatçının ilgili teknik düzenlemenin veya ilgili uyumlaştırılmış ulusal standardın veya teknik şartnamenin şartlarına uymadığını tespit ettiklerinde, imalatçıdan gerekli düzeltici önlemleri almasını talep etmek ve uygunluk belgesi düzenlememek, b) Uygunluk belgesi düzenledikten sonra yapacakları gözetim sırasında ürünün uygunsuzluğunu tespit ettikleri takdirde, imalatçıdan gerekli düzeltici önlemleri almasını talep etmek ve gerekirse uygunsuzluk hâliyle orantılı olarak belgeyi askıya almak veya geri çekmek, c) (b) bendinde belirtilen uygunsuzluk ile ilgili olarak imalatçı tarafından gerekli düzeltici önlemlerin alınmadığı veya bu önlemlerin istenen etkiyi doğurmadığı durumlarda uygunsuzluk hâliyle orantılı bir şekilde belgenin kapsamını veya süresini kısıtlamak, belgeyi askıya almak veya geri çekmek, ç) Vermeyi reddettikleri, kısıtladıkları, askıya aldıkları veya geri çektikleri belgeler, onaylanmış kuruluş görevlendirilmesi kapsam ve şartlarını etkileyen değişiklikler, piyasa gözetim ve denetimini gerçekleştiren yetkili kuruluşlardan aldıkları uygunluk değerlendirme faaliyetlerine ilişkin bilgi talepleri ve talep edilmesi hâlinde, Türkiye dışındaki faaliyetleri ve taşeronluk ilişkileri de dâhil olmak üzere onaylanmış kuruluş olarak gerçekleştirdikleri uygunluk değerlendirme faaliyetleri ve diğer faaliyetler hakkında kendilerini görevlendiren yetkili kuruluşları bilgilendirmek, d) Görevlendirildikleri teknik düzenlemenin kapsamına giren aynı ürün grubuna ilişkin aynı tür faaliyetleri sürdüren diğer onaylanmış kuruluşlara olumsuz sonuçlanan uygunluk değerlendirme işlemleri ile talep edilmesi hâlinde, olumlu sonuçlanan uygunluk değerlendirme işlemleri hakkında bilgi vermek, e) İlgili teknik düzenlemede belirtilen diğer sorumlulukları yerine getirmek, zorundadır. Onaylanmış kuruluşlara uygulanacak yaptırımlar MADDE 11 ‒ (1) 4 üncü maddenin dördüncü fıkrasında belirtilen gözetim ve denetimin olumsuz sonuçlanması hâlinde, onaylanmış kuruluşların faaliyetleri yetkili kuruluşça geçici olarak kısıtlanır veya askıya alınır. Tespit edilen uygunsuzlukların ilgili teknik düzenlemede belirtilen süre içinde, bu sürenin belirtilmemiş olması hâlinde; a) Değerlendirmeye konu ürünün arz edebileceği risklerin ciddiyeti, b) Tehlikenin aciliyeti, c) Kullanıcı ve tüketicilerin nitelikleri, gibi ölçütler göz önüne alınarak yetkili kuruluşça belirlenecek ve yirmi iş gününden az, altmış iş gününden fazla olamayacak bir süre içinde giderilmemesi durumunda, yetkili kuruluşça, bu kuruluşların ilgili teknik düzenleme kapsamındaki onaylanmış kuruluş statülerine son verilir. (2) Onaylanmış kuruluşların faaliyetlerinin kısıtlanması, askıya alınması veya onaylanmış kuruluş statülerinin kaldırılmasına ilişkin kararlar yetkili kuruluşlar tarafından Resmî Gazete’de yayımlanır. Bu kararlar, Bakanlık aracılığıyla Komisyona bildirilir. (3) Faaliyeti kısıtlanan, askıya alınan veya onaylanmış kuruluş statüsüne son verilen veya kendi isteği ile faaliyetine son veren bir onaylanmış kuruluş, faaliyette bulunduğu dönemde yapmış olduğu uygunluk değerlendirme işlemleri ile ilgili kayıt ve belgeleri, aynı konuda faaliyette bulunan başka bir onaylanmış kuruluşa gerektiğinde devredilmek üzere yetkili kuruluşa teslim eder. Ancak, devri yapan onaylanmış kuruluşun 4 üncü maddenin üçüncü fıkrasının (b) bendinde belirtilen süre içinde kayıt ve belgeleri muhafaza etme ve talebi hâlinde yetkili kuruluşa sunma sorumlulukları devam eder. Yetkili kuruluş, onaylanmış kuruluşun bu sorumlulukları yerine getirmesi için gereken tedbirleri alır. (4) Komisyon veya Avrupa Birliğine üye devletlerden birinin Türkiye’nin görevlendirdiği bir onaylanmış kuruluşun teknik yeterliliğinin ve ilgili mevzuata uygunluğunun incelemesini talep etmesi hâlinde, 1/2006 sayılı Türkiye - Avrupa Birliği Ortaklık Konseyi Kararının 4 üncü maddesinde belirtilen usûl takip edilir. Yetkili kuruluşlar, gerekli bilgi ve belgeleri Bakanlığa iletir, ilgili taraflarla gerekli işbirliğini tesis eder ve gerekli tedbirleri alır. Onaylanmış kuruluşların eşgüdümü ve işbirliği MADDE 12 ‒ (1) Yetkili kuruluşlar, görevlendirdikleri onaylanmış kuruluşları, yürüttükleri uygunluk değerlendirme faaliyetleri sırasında karşılaştıkları sorunları değerlendirmek ve çözüm önerileri oluşturmak amacıyla toplantıya çağırabilir. Yetkili kuruluş, bu toplantılar sonucunda ortaya çıkan hususları, gerektiği takdirde Bakanlığa ve diğer yetkili kuruluşlara iletir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Şube, Temsilcilik ve Yükleniciler ile İşletme İçi Akredite Birimler Şube, temsilcilik ve yükleniciler MADDE 13 ‒ (1) Bir onaylanmış kuruluşun uygunluk değerlendirmesine ilişkin bazı görevleri bir yükleniciye yaptırdığı veya bir şube veya temsilciliğini bu işler için kullandığı hâllerde, bu şube, temsilcilik veya yüklenicilerin 7 nci maddede düzenlenen nitelikleri taşıyor olmasından ve yetkili kuruluşu bu konuda bilgilendirmekten onaylanmış kuruluş sorumludur. (2) Yurt dışında yerleşik olanlar dâhil tüm şube ve temsilciliklerinin veya iş yaptırdıkları yüklenici kuruluşların yürüttükleri faaliyetlerden, onaylanmış kuruluş sorumludur. Bu birimlerin dâhil olduğu uygunluk değerlendirme faaliyetleri sonucunda verilecek belgeler, işin sahibi onaylanmış kuruluş tarafından bizzat düzenlenir. (3) Uygunluk değerlendirme faaliyetleri ancak müşterinin rızasıyla bir şubeye, temsilciliğe veya yükleniciye yaptırılabilir. (4) Onaylanmış kuruluş şube, temsilcilik ve yüklenicilerinin yeterlilik değerlendirmesine ve ilgili teknik düzenleme kapsamında yürüttükleri işlere dair belgeleri 4 üncü maddenin üçüncü fıkrasının (b) bendinde belirtilen süre içinde muhafaza eder ve talebi hâlinde yetkili kuruluşa sunar. (5) Yetkili kuruluşlar, şube, temsilcilik veya yüklenicilerinin uygunsuzlukları nedeniyle, atadıkları onaylanmış kuruluşun statüsünü geri alabilir. Yurt dışında yerleşik onaylanmış kuruluşların şube, temsilcilik ve yüklenicileri MADDE 14 ‒ (1) Yetkili kuruluşlar, görev alanlarına giren mevzuat kapsamında, yurt dışında yerleşik onaylanmış kuruluşların adına veya sorumluluğunda Türkiye’de uygunluk değerlendirme faaliyeti yürüten şube, temsilcilik veya yüklenici gibi birimleri re’sen veya şikâyet üzerine bu Yönetmeliğin ve ilgili teknik düzenlemenin uygulanabilir hükümlerini esas alarak denetler. Denetim esnasında yetkili kuruluşlar, gerektiği takdirde, yurt dışında yerleşik onaylanmış kuruluş ile onun Türkiye’de uygunluk değerlendirme faaliyeti yürüten şube, temsilcilik veya yüklenicileri arasındaki yetki devrini ve işbölümünü düzenleyen sözleşmeleri de inceler. (2) Yurt dışında yerleşik onaylanmış kuruluşların adına veya sorumluluğunda Türkiye’de uygunluk değerlendirme faaliyeti yürüten şube, temsilcilik veya yüklenici gibi birimlerin; yürüttükleri faaliyetleri kapsayacak şekilde 4 üncü maddenin yedinci fıkrası çerçevesinde akredite edilmiş olmaları hâlinde veya yurt dışında yerleşik onaylanmış kuruluş Avrupa Birliği’ne üye devletlerden birinin eşdeğerlik incelemesini olumlu bir şekilde tamamlamış ulusal akreditasyon kuruluşunca akredite edilmiş ve bu akreditasyon belgesinin Türki- ye’de yerleşik şube, temsilcilik veya yüklenicilerini de kapsıyor olması hâlinde gerekli teknik yeterliliğe sahip oldukları varsayılır. (3) Yetkili kuruluş, ikinci fıkrada belirtilen akreditasyon belgelerinin varlığı hâlinde ayrıca bir teknik yeterlilik denetimi yapmaz. Ancak, bu hüküm yurt dışında yerleşik onaylanmış kuruluşların adına veya sorumluluğunda Türkiye’de uygunluk değerlendirme faaliyeti yürüten şube, temsilcilik veya yüklenici gibi birimlerin yetersizliğine ilişkin ciddî bulgu ve kanıtların varlığı hâlinde yetkili kuruluşun yeterlilik denetimi yapmasını engellemez. (4) Yetkili kuruluş, birinci fıkrada belirtilen denetim esnasında veya piyasa gözetimi ve denetimi de dâhil olmak üzere diğer faaliyetleri neticesinde yurt dışında yerleşik onaylanmış kuruluşların adına veya sorumluluğunda Türkiye’de uygunluk değerlendirme faaliyeti yürüten şube, temsilcilik veya yüklenici gibi birimler hakkında bir uygunsuzluk tespit ettiğinde, 1/2006 sayılı Türkiye - Avrupa Birliği Ortaklık Konseyi Kararının 4 üncü maddesinde belirtildiği şekilde gerekçelerini belgelendirerek yurt dışında yerleşik onaylanmış kuruluşu görevlendiren devletin yetkili kuruluşlarından bu onaylanmış kuruluşun ve Türkiye’de faaliyet gösteren birimlerinin teknik yeterliliğini teyit etmelerini Bakanlık aracılığıyla isteyebilir. İkinci fıkrada belirtilen akreditasyon belgelerinin varlığı hâlinde, yetkili kuruluş ilgili akreditasyon kuruluşunu ayrıca Bakanlık aracılığıyla bilgilendirir. (5) Tespit edilen uygunsuzlukların makûl bir sürede giderilmediği durumlarda 1/2006 sayılı Türkiye - Avrupa Birliği Ortaklık Konseyi Kararının 4 üncü maddesinde belirtilen usûl izlenir. İşletme içi akredite birimler MADDE 15 ‒ (1) Bir parçası olduğu işletmenin diğer bölümlerinden kesin bir şekilde ayrılmış olması ve değerlendirdiği ürünün tasarım, üretim, arz, kurulum, kullanım veya bakım aşamalarına katılmaması kaydıyla, bir işletme içi akredite birim, A1, A2, C1 ve C2 modüllerinde düzenlenen yöntemlerin uygulanması amacıyla işletme içi uygunluk değerlendirmesi faaliyetlerinin gerçekleştirilmesinde kullanılabilir. (2) Bir işletme içi akredite birim, aşağıdaki nitelikleri taşımak zorundadır: a) Akreditasyonunun 4 üncü maddenin yedinci fıkrasına uygun şekilde yapılmış olması. b) Birim ve personelinin parçası oldukları işletmenin diğer bölümlerinden bağımsız olması, ulusal akreditasyon kuruluşuna da gösterebilecek ve işletmenin içinde tarafsızlıklarını sağlayacak şekilde ast-üst ilişkisine sahip olması. c) Hem birimin hem de personelinin değerlendirdikleri ürünün tasarım, imalat, arz, kurulum, işletim veya bakımından sorumlu olmaması ve kararlarının bağımsızlığı veya yürüttükleri değerlendirme işlemlerine ilişkin dürüstlükleri ile çatışabilecek herhangi bir faaliyetle irtibatlarının bulunmaması. ç) Sadece parçası olduğu işletmeye hizmet vermesi. (3) Bir işletme içi akredite birim hakkında Komisyona veya Avrupa Birliği üyesi devletlere bildirim yapılmaz. Ancak, akreditasyonuna ilişkin bilgiler, bu birimin bağlı olduğu işletme veya ulusal akreditasyon kuruluşu tarafından, talebi hâlinde, yetkili kuruluşa sunulur. (4) Yetkili kuruluşlar, gerektiğinde işletme içi akredite birimleri denetleyebilir. İkinci fıkrada belirtilen nitelikleri taşımayan işletme içi akredite birimlerin faaliyetlerine yetkili kuruluşlarca son verilir. BEŞİNCİ BÖLÜM Çeşitli Hükümler Yabancı onaylanmış kuruluşların denkliği MADDE 16 ‒ (1) Avrupa Birliği üyesi bir ülkede yerleşik onaylanmış kuruluşlar, karşılıklılık esası gözetilerek, Türkiye’de yerleşik olanlara denk kabul edilir. (2) Türkiye ve Avrupa Birliği dışında yerleşik bir onaylanmış kuruluşun denk kabul edilebilmesi için, Avrupa Birliği ile onaylanmış kuruluşun yerleşik olduğu üçüncü ülke ara- sında bir karşılıklı tanıma anlaşmasının yapılmış olması ve benzer bir anlaşmanın Türkiye ile bu üçüncü ülke arasında da akdedilerek usûlüne göre yürürlüğe konulmuş olması gerekir. Uygulama MADDE 17 ‒ (1) Bu Yönetmelik hükümleri, ilgili teknik düzenlemelerle birlikte uygulanır. Ceza hükümleri MADDE 18 ‒ (1) Bu Yönetmelik hükümlerine aykırı davrananlar hakkında 4703 sayılı Kanunda belirtilen idarî para cezaları uygulanır. Yürürlükten kaldırılan mevzuat MADDE 19 ‒ (1) 13/11/2001 tarihli ve 2001/3531 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Uygunluk Değerlendirme Kuruluşları ile Onaylanmış Kuruluşlara Dair Yönetmelik yürürlükten kaldırılmıştır. İlgi mevzuatta anılan Yönetmeliğe yapılan atıflar bu Yönetmeliğe yapılmış sayılır. Mevcut akreditasyon belgeleri GEÇİCİ MADDE 1 ‒ (1) Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce uygunluk değerlendirme kuruluşlarına verilmiş akreditasyon belgeleri, 31/12/2014 tarihini geçmemek kaydıyla, vadeleri son bulana kadar geçerliliklerini korur. Anılan belgelerin yenilenmesi veya uzatılması hâlinde bu Yönetmelik hükümleri uygulanır. Yürürlük MADDE 20 ‒ (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 21 ‒ (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. [R.G. 23 Şubat 2012 – 28213] —— • —— Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığından: 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 21 inci maddesine göre 2 yıllık yükselme sürelerini aldıkları aylıkta Aralık 2011 dönemi sonuna kadar bitiren adli yargı Hâkim, Cumhuriyet başsavcı ve savcıları ile idari yargı Hâkimlerinin adlarını belirtir listeler 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 22 nci maddesi gereğince aşağıda gösterilmiştir. Sürelerini doldurdukları halde bu listede adlarını bulamayanlar ilan tarihinden itibaren otuz gün içinde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna yazılı olarak başvurmak sureti ile durumlarının yeniden incelenmesini isteyebilirler [R.G. 24 Şubat 2012 – 28214] —— • —— YÖNETMELİKLER Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığından: ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI MERKEZ TEŞKİLATININ GÖREVLERİ, ÇALIŞMA ESAS VE USULLERİ HAKKINDA YÖNETMELİĞİN YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE 1 – 16/1/2004 tarihli ve 25348 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Çevre ve Orman Bakanlığı Merkez Teşkilatının Görevleri, Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelik yürürlükten kaldırılmıştır. MADDE 2 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – Bu Yönetmelik hükümlerini Çevre ve Şehircilik Bakanı ile Orman ve Su İşleri Bakanı yürütür. [R.G. 24 Şubat 2012 – 28214] —— • —— Millî Savunma Bakanlığından: MİLLÎ SAVUNMA BAKANLIĞI, GENELKURMAY BAŞKANLIĞI VE KUVVET KOMUTANLIKLARINDA GÖREVLİ DEVLET MEMURLARININ YER DEĞİŞTİRME SURETİYLE ATANMALARINA İLİŞKİN YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE 1 – 26/2/2010 tarihli ve 27505 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Millî Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin 11 inci maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir. “(4) Asaleti onaylanan memurun eşinin vefat etmesi halinde, bulunduğu yerden başka bir yere atama talebinde bulunanların atamaları, öncelikle bağlı bulunduğu birlik veya kuruma, durumuna uygun kadro bulunmaması halinde ise Millî Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarına bağlı birlik, kurum ve kuruluşlarına, 8 inci maddede belirtilen atama dönemlerine tabi tutulmaksızın yapılabilir.” “(5) Eşi kamu görevlisi olan Devlet memurlarının eşlerinin emekliye ayrılması ve bulunduğu yerden başka yerlerde ikamet etmeleri halinde, durumlarını belgelendirmek ve asaletleri onaylanmış olmak kaydıyla, atama talebinde bulunanların atamaları, öncelikle bağlı bulunduğu birlik veya kuruma, durumuna uygun kadro bulunmaması halinde ise Millî Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarına bağlı birlik, kurum ve kuruluşlarına 8 inci maddede belirtilen atama dönemlerine tabi tutulmaksızın yapılabilir.” MADDE 2- Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3- Bu Yönetmelik hükümlerini Millî Savunma Bakanı yürütür. Yönetmeliğin Yayımlandığı Resmî Gazete'nin Tarihi Sayısı 26/2/2010 27505 Yönetmelikte Değişiklik Yapan Yönetmeliklerin Yayımlandığı Resmî Gazete'nin Tarihi Sayısı 1 18/3/2011 27878 2 2/7/2011 27982 [R.G. 24 Şubat 2012 – 28214] —— • —— İLKE KARARI Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığından: HÂKİM VE SAVCILARIN DERECE YÜKSELMESİ ESASLARINA İLİŞKİN HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İLKE KARARI Karar No: 282/1 Karar Tarihi: 30/9/2011 Amaç MADDE 1 – (1) Bu İlke Kararının amacı, hâkim ve savcıların iki yılda bir tâbi tutulacakları derece yükselmesi incelemesine ilişkin usul ve esasları belirlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Tespit edilen bu esaslar, derece yükselmesi yapacak adlî yargı hâkim ve Cumhuriyet savcıları ile idarî yargı hâkim ve savcıları hakkında uygulanır. Dayanak MADDE 3 – (1) Bu İlke Kararı 24/2/1983 tarihli ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 21 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4 – (1) Bu İlke Kararında geçen; a) Kurul: Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunu, b) Kanun: 24/2/1983 tarihli ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununu, c) Hâkim, savcı: 24/2/1983 tarihli ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 3 üncü maddesinde tanımlanan hâkim ve savcıları ifade eder. Yükselme koşulları MADDE 5 – (1) Hâkimlik ve savcılık mesleğinde bulunanların derece yükselmelerinin yapılabilmesi için; a) Derecesi içinde iki yıl bulunmuş veya Kanuna göre bulunmuş sayılmaları, b) Yükselmesine engel mahkeme hükmü veya disiplin cezalarının bulunmaması, c) Bu İlke Kararında tespit olunan diğer koşulları taşımaları gerekir. Bunun dışında meslekte iken meslekleri ile ilgili öğrenim dallarında doktora yapanlara bir derece yükselmesi uygulanır. Bu uygulamada alt derecede geçen süre üst derecede geçmiş sayılır. Bu halde, Hâkimler ve Savcılar Kanununun yükselme derecelerinin tayini ile ilgili 29 uncu maddesi uygulanmaz. Yükselme esasları MADDE 6 – (1) Hâkim ve savcıların; a) Ahlakî gidişleri, b) Meslekî bilgi ve anlayışları, c) Gayret ve çalışkanlıkları, d) Gördükleri işlerin birikmesine sebep olup olmadıkları, e) Çıkardıkları işlerin miktar ve mahiyetleri, f) Göreve bağlılıkları ve devamları, g) Üst merciler ve müfettişlerce haklarında düzenlenen performans değerlendirme ve geliştirme formları, hâl kâğıtları ve sicil fişleri, h) Kanun yolu incelemesinden geçen işleri, i) Örnek karar ve mütalaaları ve varsa meslekî eser ve yazıları ile genel sicil durumları göz önünde tutularak yükselmeye layık olup olmadıklarına karar verilir. Yükselme dereceleri MADDE 7 – (1) Kurul yükselmeye layık gördüğü hâkim ve savcıları; a) Yükselmeye layık, b) Tercihli yükselmeye layık, c) Mümtazen yükselmeye layık, olmak üzere üç kısma ayırır ve birer deftere yazarak kendilerine tebliğ eder. Bu defter sicil numarasına göre sıralanarak Resmî Gazete’de yayımlanır. (2) İnceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %60’ını çıkaramayan hâkim ve savcıların terfiden geri bırakılmalarına Kurulca karar verilebilir. A defterinde yükselme MADDE 8 – (1) Adlî yargı hâkimleri: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının birinci, ikinci ve üçüncü bölgelerde %60’ını, dördüncü ve beşinci bölgelerde %50’sini karara bağlayan, b) Kadastro davalarına bakan hâkimlerden, geçen yıllardan devren gelen işlerin % 30’unu dönem içinde gelen işlerin ise % 50’sini çıkardıkları takdirde, c) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. Ağır ceza ve çocuk ağır ceza mahkemelerinde 400, 2. Asliye hukuk ve aile mahkemelerinde 1000, 3. Asliye ceza ve çocuk mahkemelerinde 1000, 4. Fikrî ve sınaî haklar ceza mahkemelerinde 800, 5. Sulh hukuk ve sulh ceza mahkemelerinde 1200, 6. Ticaret mahkemelerinde 800, 7. Fikrî ve sınaî haklar hukuk mahkemelerinde 600, 8. Tüketici ve İş mahkemelerinde 1400, 9. Kadastro mahkemesinde 500, 10. İcra ceza işlerinde 3000, 11. İcra hukuk işlerinde 1600, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayanların “A” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. (2) Adlî yargı Cumhuriyet savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının birinci, ikinci ve üçüncü bölgelerde %60’ını dördüncü ve beşinci bölgelerde %50’sini karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki Cumhuriyet savcılıklarına geçen yıllardan devreden ve gelen işlerden 1600 soruşturma, 6000 ilâmat evrakını sonuçlandıranların “A” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. (3) İdarî yargı hâkim ve savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının % 60’ını karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. İdare mahkemelerinde 800, 2. Vergi mahkemelerinde 1000, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayanların “A” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. B defterinde (tercihli) yükselme MADDE 9 – (1) Adlî yargı hâkimleri: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının birinci, ikinci ve üçüncü bölgelerde %70’ini, dördüncü ve beşinci bölgelerde %60’ını karara bağlayan, b) Kadastro davalarına bakan hâkimlerden, geçen yıllardan devren gelen işlerin %40’ını, dönem içinde gelen işlerin ise %60’ını çıkardıkları takdirde, c) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. Ağır ceza ve çocuk ağır ceza mahkemelerinde 500, 2. Asliye hukuk ve aile mahkemelerinde 1200, 3. Asliye ceza ve çocuk mahkemelerinde 1200, 4. Fikrî ve sınaî haklar ceza mahkemelerinde 900, 5. Sulh hukuk ve sulh ceza mahkemelerinde 1400, 6. Ticaret mahkemelerinde 900, 7. Fikrî ve sınaî haklar hukuk mahkemelerinde 700, 8. Tüketici ve İş mahkemelerinde 1600, 9. Kadastro mahkemesinde 600, 10. İcra ceza işlerinde 4000, 11. İcra hukuk işlerinde 1800, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayan ve yükselmek için gerekli olandan daha üstün bir liyakat gösterenlerin, “B” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. (2) Adlî yargı Cumhuriyet savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının birinci, ikinci ve üçüncü bölgelerde %70’ini, dördüncü ve beşinci bölgelerde %60’ını karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki Cumhuriyet savcılıklarına geçen yıllardan devreden ve gelen işlerden 2000 soruşturma, 8000 ilâmat evrakını sonuçlandıran, c) İş yoğunluğu gereği olarak münhasıran ceza infaz kurumları ile tutukevlerinde görevlendirilen Cumhuriyet savcılarının, bu görevlerde inceleme döneminin en az yarısı kadar çalışmaları hâlinde, ağır ceza Cumhuriyet başsavcıları tarafından haklarında doldurulan sicil fişleri, müfettiş hâl kâğıtları ile diğer bilgi ve belgeler birlikte değerlendirilerek “B” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. (3) İdarî yargı hâkim ve savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %80’ini karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. İdare mahkemelerinde 1000, 2. Vergi mahkemelerinde 1200, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayan ve yükselmek için gerekli olandan daha üstün bir liyakat gösterenlerin, “B” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. C defterinde (mümtaz) yükselme MADDE 10 – (1) Adlî yargı hâkimleri: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %80’ini karara bağlayan, b) Kadastro davalarına bakan hâkimlerden, geçen yıllardan devren gelen işlerin %50’sini, dönem içinde gelen işlerin ise %70’ini çıkardıkları takdirde, c) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. Ağır ceza ve çocuk ağır ceza mahkemelerinde 700, 2. Asliye hukuk ve aile mahkemelerinde 1400, 3. Asliye ceza ve çocuk mahkemelerinde 1400, 4. Fikrî ve sınaî haklar ceza mahkemelerinde 1000, 5. Sulh hukuk ve sulh ceza mahkemelerinde 1600, 6. Ticaret mahkemelerinde 1000, 7. Fikrî ve sınaî haklar hukuk mahkemelerinde 800, 8. Tüketici ve İş mahkemelerinde 1800, 9. Kadastro mahkemesinde 700, 10. İcra ceza işlerinde 5000, 11. İcra hukuk işlerinde 2000, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayan, Kanunda ve İlke Kararlarında belirlenen nitelikleri veya maddî eserleri ile yükselmek için gerekli olandan çok yüksek liyakat derecelerine ulaştıklarına kanaat getirilenlerin “C” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. (2) Adlî yargı Cumhuriyet savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %80’ini karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki Cumhuriyet savcılıklarına geçen yıllardan devreden ve gelen işlerden 2400 soruşturma, 10.000 ilâmat evrakını sonuçlandıran, c) İş yoğunluğu gereği olarak münhasıran ceza infaz kurumları ile tutukevlerinde görevlendirilen Cumhuriyet savcılarının, bu görevlerde yükselme süresinin en az yarısı kadar çalışmaları hâlinde, ağır ceza Cumhuriyet başsavcıları tarafından haklarında doldurulan sicil fişleri, müfettiş hâl kâğıtları ile diğer bilgi ve belgeler birlikte değerlendirilerek “C” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. (3) İdarî yargı hâkim ve savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %90’ını karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. İdare mahkemelerinde 1200, 2. Vergi mahkemelerinde 1400, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayan ve yükselmek için gerekli olandan daha üstün bir liyakat gösterenlerin, Kanunda ve İlke Kararlarında belirlenen nitelikleri veya maddî eserleri ile yükselmek için gerekli olandan çok yüksek liyakat derecelerine ulaştıklarına kanaat getirilenlerin “C” defterinde yükseltilmelerine Kurulca karar verilebilir. Ortak hükümler MADDE 11 – (1) İş yüzdelerinin hesaplanması: a) İnceleme dönemi içinde yetki değişikliği veya görev yeri değişikliği nedeniyle farklı mahkemelerde ya da yerlerde farklı sürelerde çalışılması hâlinde, bu mahkemelerin veya yerlerin bir kısmının iş yüzdesinin yetersiz olması durumunda iş yüzdesi ortalaması, iş yüzdeleri üzerinden değil dönem içinde bakılan ve çıkartılan toplam iş sayıları esas alınarak hesaplanır. b) Altı ay veya daha kısa süreli olarak görev yapılan yer ve mahkemelerdeki iş yüzdeleri yükselme incelemeleri sırasında aleyhe değerlendirilmez. Altı aydan fazla, bir yıldan az çalışılan yer ve mahkemelerdeki iş yüzdeleri, yükselme derecelerine göre belirlenen iş yüzdelerinin 12’ye bölünmesi ile bulunacak aylık iş yüzdesinin çalışılan süreyle çarpılması sonucunda ortaya çıkan rakamlar esas alınarak hesaplanır. c) Görev yapılan mahkemelerdeki veya yerlerdeki sürelerin bir yılın altına düşmesi hâlinde, her mahkemede ve yerde çalışılan sürenin karşılığı olan oranlarda iş çıkarmak gerekir. Aylık oranlamaya tâbi mahkemelerdeki veya yerlerdeki iş yüzdesi ortalamasının hesaplanmasında ise öncelikle, çalışılan yer ve mahkemelerin toplam süresinin, yer ve mahkeme sayısına bölünmesi suretiyle ortalama süre belirlenir. Daha sonra, inceleme döneminde bakılan ve çıkarılan toplam iş sayıları esas alınarak bulunacak iş yüzdesinin, yukarıdaki usule göre belirlenen ortalama sürenin karşılığı olan iş yüzdesine ulaşıp ulaşmadığına bakılır. d) Soruşturma aşamasında uzlaşma işlemine başlanması durumunda, uzlaşma işlemi sonuçlanıncaya kadar bu işler bakılan toplam iş miktarından düşülür. e) İlamat iş yüzdeleri bildirilirken hürriyeti bağlayıcı cezalara ait ilamların infazına başlanmış olması; para cezalarına ilişkin ilamların ise ilk taksitinin ödenmiş olması durumunda bu işler Cumhuriyet savcısının çıkardığı iş miktarına dâhil edilir. f) Yakalama emri çıkarılmasından itibaren bir yıl geçen dosyalar ile daimî arama kararının verilmesinden itibaren bir yıl geçen veya üçer aylık zaman dilimleriyle üç kez aranmasına rağmen şüphelisi tespit edilemeyen dosyalar iş yüzdesi hesabında toplam bakılan işten düşülür. g) İdari yargıda tekemmül eden dava dosyaları üyelere eşitlik esasına göre derhal havale edilir ve yasal zorunluluk olmadıkça ilk defa adına havale edilen üye tarafından sonuçlandırılır. (2) Haklı nedenler: Bir inceleme dönemi içinde uzun süreli sağlık raporu veya doğum nedeniyle ücretsiz izin alınması ya da görevli olarak yurt dışına gönderilmesi, görevden ayrılmak suretiyle yüksek lisans veya doktora öğrenimi yapılması, tayin ve yetki nedeniyle değişik mahkemelerde çalışılması, müstemir yetki dışında iş çıkarılması, gelen ve devralınan iş sayısının fazlalığı, yargılamanın ve soruşturmanın zorunlu kıldığı işlemlerin zamanında yapılmamasının haklı nedenlerden kaynaklanması gibi sebeplerle yukarıda 7, 8, 9 ve 10’uncu maddelerde belirtilen asgarî oranlardan az iş çıkarılması hâli Kurulca lehe değerlendirilebilir. (3) Puan ilâvesi ve kesirler; Kanun yolu incelemesinden geçen işleri, performans değerlendirme ve geliştirme formları ile müfettiş hâl kağıtları dikkate alınarak iş yüzdelerine Kurulca iki puan ilâve edilebilir. İş yüzdesi hesabında kesirler tam sayıya çıkartılır. (4) İnceleme dönemine ait işler: a) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun incelemelerine esas olan işler; 1 Nisan-31 Mart, 1 Ağustos-31 Temmuz, 1 Aralık-30 Kasım tarihleri arasında iki yıl içinde çıkarılan işlerdir. Disiplin cezalarının yükselmeye etkisi MADDE 12 – (1) Kınama cezası gerektiren fiillerin niteliğine göre yükselmeye engel olup olmayacağı ve Hâkimler ve Savcılar Kanununun 29 uncu maddesi gereğince yükselme dereceleri belirlenirken hangi deftere geçirileceği Kurulca takdir edilir. İki yıllık yükselme süresini doldurmadan derece yükselme incelemesine girenlerin durumu MADDE 13 – (1) Bir yıla kadarki hâkimlik ve Cumhuriyet savcılığı dışındaki bir hizmetin değerlendirilmesi nedeniyle en az bir yıllık hâkimlik hizmeti ile derece yükselmesi incelemesine giren hâkim ve savcılar bu İlke Kararında öngörülen diğer şartları taşımaları halinde tercihan veya mümtazen yükseltilebilirler. Fişle yükseltilenler MADDE 14 – (1) Yargıtay ve Danıştay’dan iş geçirmeleri mümkün olmayan hâkim ve savcıların yükseltilmelerinde ilgilinin durumuna göre haklarında düzenlenen fişler ve müfettiş hal kâğıtlarındaki bilgiler esas tutularak girebilecekleri defter saptanır. (2) Görev yeri itibariyle Yargıtay, Danıştay, Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinden iş geçirmeleri mümkün olmayan, haklarında sicil fişi düzenlenemeyen ve müfettiş hal kâğıdı veya performans değerlendirme ve geliştirme formu bulunmayan hâkim ve savcılar “A” defterinde yükseltilirler. Kademe ilerlemesi yapamayanların durumu MADDE 15 – (1) Bulunduğu derecenin birinci kademesinde bir yıl çalışıp veya çalışmış sayılıp da kademe ilerlemesine layık görülmeyenler bir yıl sonra yeniden kademe ilerlemesi için incelemeye tabi tutulurlar. Listelerin yayımı ve listelere giremeyecek olanlar MADDE 16 – (1) Listelerin Yayımı: a) Hâkimler ve savcılardan derece yükselme süresini bitiren, haklarında yükselmeye engel mahkeme hükmü veya yetkili mercice verilmiş disiplin kararı bulunmayanların adlarını gösteren listeler, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca hazırlanarak yılın Nisan, Ağustos ve Aralık ayları içerisinde Resmî Gazete’de yayımlanır. b) Bu listede adları bulunmayanlar Hâkimler ve Savcılar Kanununun 22 nci maddesine göre, listelerin Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren 30 gün içinde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna başvurmak suretiyle durumlarının yeniden incelenmesini isteyebilirler. Yeniden inceleme talebinin Kurulca reddi halinde, bu karar aleyhine tebliğ tarihinden itibaren on gün içerisinde itiraz edebilirler. (2) Listelere Giremeyecek Olanlar: a) Derece yükselmesini durdurma cezası alanlar, cezanın kesinleşmesini izleyen derece yükselmesi incelemesi tarihinden itibaren iki yıl süre ile, b) Yer değiştirme cezası almış olanlar cezanın kesinleşmesini izleyen derece yükselme incelemesi tarihinden itibaren iki yıl süre ile, c) Meslekten çıkarmayı gerektirmeyecek şekilde kasti bir suç nedeniyle hapis veya göreviyle ilgili bir suçtan dolayı adlî para cezasına mahkum olanlar veya bir derecedeki iki veya bir sınıfta üç defa kınama cezasına uğrayanlar, cezanın kesinleşmesini izleyen derece yükselmesi incelemesi tarihinden itibaren bir yıl süre ile, d) Kademe ilerlemesini durdurma cezası alanlar, cezanın kesinleşmesini izleyen derece yükselmesi incelemesi tarihinden itibaren bir yıl süre ile, Derece incelemesi listesine dahil edilemezler. Yukarıda sayılan cezalar kademe ilerlemesi döneminde kesinleşmiş ve uygulanmış ise derece yükselmesi incelemesi sırasında bir daha dikkate alınmazlar. (3) Yukarıda a, b, c ve d bentlerinde belirtilen cezalar, aynı sebepten dolayı alınsa bile ayrı ayrı uygulaması yapılır. (4) a, b, c ve d bentlerinde belirtilen cezaların birinci derecenin kademelerinde alınması hâlinde cezanın kesinleşmesini izleyen kademe ilerlemesi incelemesi tarihinden itibaren öngörülen sürenin sonuna kadar incelemeye tâbi tutulmazlar. İnceleme usulü ve zamanı MADDE 17 – (1) Derece yükselmesi 16 ncı madde gereğince düzenlenip Resmî Gazete’de yayımlanan listeye göre her yılın Nisan, Ağustos ve Aralık aylarının son günlerinden geçerli olmak üzere yapılır. Derece yükselmesi incelemesi sırasında; a) İlgilinin açık ve gizli sicilleri, b) Hâkim ve savcılar için Kanunun 23 üncü maddesine göre düzenlenen sicil fişleri, c) O devre içinde teftiş görenlerin müfettiş hal kâğıtları, performans değerlendirme ve geliştirme formları, denetim raporları ve kanun yolu tespit formları, d) Derece ilerlemesine ait devre içinde çıkarılan işler ile kanun yolu incelemesinden geçen işleri, e) Varsa soruşturma ve kovuşturma dosyaları ile tüm bilgi ve belgeler, Kurulun incelemesine sunulur. Kaldırılan hükümler MADDE 18 – (1) 1/5/1983 tarihli ve 18034 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 07.04.1983 tarihli ve 2 sayılı Adlî Yargı Hâkim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdarî Yargı Hâkim ve Savcıları Hakkında 2802 Sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 21 ve 118 inci maddeleri uyarınca tespit edilen Derece Yükselmesi Esaslarına İlişkin Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İlke Kararı yürürlükten kaldırılmıştır. Geçici hükümler GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bu ilke kararının 8, 9 ve 10 uncu maddeleri 2011 Ağustos terfi döneminden itibaren uygulanır. GEÇİCİ MADDE 2 – (1) Bu ilke kararının 7 nci maddesinin ikinci fıkrasında, 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile ikinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen %60 ibaresi Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren 6 ay süre ile %50 olarak uygulanır. Yürürlük MADDE 19 – (1) Bu ilke kararı Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren yürürlüğe girer. [R.G. 24 Şubat 2012 – 28214] —— • —— Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığından: BİRİNCİ SINIFA AYRILAN VE BİRİNCİ SINIF OLAN HÂKİM VE SAVCILARIN ÇALIŞMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ ESASLARINA İLİŞKİN HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İLKE KARARI Karar No: 282/2 Karar Tarihi: 30/9/2011 Amaç MADDE 1 – (1) Bu İlke Kararının amacı, birinci sınıfa ayrılan ve birinci sınıf olan hâkim ve savcıların üç yılda bir tâbi tutulacakları incelemeye ilişkin usul ve esasları belirlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Tespit edilen bu esaslar, birinci sınıfa ayrılan ve birinci sınıf olan adlî yargı hâkim ve Cumhuriyet savcıları ile idarî yargı hâkim ve savcıları hakkında uygulanır. Dayanak MADDE 3 – (1) Bu İlke Kararı 24/2/1983 tarihli ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 5435 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi ile değişik 15 inci maddesinin ikinci fıkrası ve aynı Kanunun 16 ncı maddesiyle değişik 33 üncü maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4 – (1) Bu İlke Kararında geçen; a) Kurul: Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunu, b) Kanun: 24/2/1983 tarihli ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununu, c) Hâkim, savcı: 24/2/1983 tarihli ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 3 üncü maddesinde tanımlanan hâkim ve savcıları ifade eder. Genel kural MADDE 5 – (1) Birinci sınıfa ayrılan ve birinci sınıf olan hâkim ve savcıların çalışmaları, bu sınıfa ayrıldıkları tarihten itibaren üç yılda bir Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca değerlendirmeye tâbi tutulur. Değerlendirmenin genel şartları MADDE 6 – (1) Hâkim ve savcıların üç yılda bir tâbi tutuldukları incelemeler sonucunda çalışmalarının başarılı sayılabilmesi için; a) Bu İlke Kararında belirlenen koşulları gerçekleştirmiş, b) Birinci sınıfa ayrılma niteliklerini yitirmemiş, olmaları gerekir. Hâkim ve savcıların çalışmalarının değerlendirilmesi esasları MADDE 7 – (1) Hâkim ve savcıların; a) Ahlakî gidişleri, b) Meslekî bilgi ve anlayışları, c) Gayret ve çalışkanlıkları, d) Gördükleri işlerin birikmesine sebep olup olmadıkları, e) Çıkardıkları işlerin miktar ve mahiyetleri, f) Göreve bağlılıkları ve devamları, g) Üst merciler ve müfettişlerce haklarında düzenlenen performans değerlendirme ve geliştirme formları, hâl kâğıtları ve başarı bildirim formları, h) Kanun yolu incelemesinden geçen işleri, i) Varsa meslekî ve akademik konulardaki faaliyetlerine ilişkin diğer bilgi ve belgeler, dikkate alınarak, üç yıllık çalışmalarının değerlendirilmesi sonucu başarı dereceleri tespit edilir. Başarı dereceleri MADDE 8 – (1) Hâkim ve savcılar üç yılda bir tâbi tutulacakları incelemeler sonucunda, çalışmalarındaki başarı derecelerine göre; a) A defterinde başarılı, b) B defterinde başarılı, c) C defterinde başarılı şeklinde sınıflandırılır. (2) İnceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %60’ını çıkaramayan hâkim ve savcıların terfiiden geri bırakılmalarına Kurulca karar verilebilir. (3) Birinci sınıf olan hâkim ve savcıların almakta oldukları aylık oranlarına, 2802 sayılı Kanunun 5536 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile değişik 103 üncü maddesi uyarınca, her üç yılda bir iki puan ilâve edilebilmesi için “B” ya da “C” defterinde başarılı sayılmaları gerekir. (4) Görev yeri itibariyle Yargıtay, Danıştay, Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinden iş geçirmeleri mümkün olmayan, haklarında sicil fişi düzenlenemeyen ve müfettiş hal kâğıdı bulunmayan hâkim ve savcılar “A” defterinde başarılı sayılırlar. A defterinde başarılı sayılma MADDE 9 – (1) Adlî yargı hâkimleri: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %60’ını karara bağlayan, b) Kadastro davalarına bakan hâkimlerden, geçen yıllardan devren gelen işlerin % 30’unu dönem içinde gelen işlerin ise % 50’sini çıkardıkları takdirde, c) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. Ağır ceza ve çocuk ağır ceza mahkemelerinde 900, 2. Asliye hukuk ve aile mahkemelerinde 1500, 3. Asliye ceza ve çocuk mahkemelerinde 1500, 4. Fikrî ve sınaî haklar ceza mahkemelerinde 1200, 5. Sulh hukuk ve sulh ceza mahkemelerinde 1800, 6. Ticaret mahkemelerinde 1200, 7. Fikrî ve sınaî haklar hukuk mahkemelerinde 900, 8. Tüketici ve İş mahkemelerinde 2100, 9. Kadastro mahkemesinde 750, 10. İcra ceza işlerinde 4500, 11. İcra hukuk işlerinde 2400, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayanların “A” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. (2) Adlî yargı Cumhuriyet savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %60’ını karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki Cumhuriyet savcılıklarına geçen yıllardan devreden ve gelen işlerden 2400 soruşturma, 9000 ilâmat evrakını sonuçlandıranların “A” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. (3) İdarî yargı hâkim ve savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının % 60’ını karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. İdare mahkemelerinde 1200, 2. Vergi mahkemelerinde 1500, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayanların “A” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. B defterinde başarılı sayılma MADDE 10 – (1) Adlî yargı hâkimleri: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %70’ini karara bağlayan, b) Kadastro davalarına bakan hâkimlerden, geçen yıllardan devren gelen işlerin % 40’ını, dönem içinde gelen işlerin ise % 60’ını çıkardıkları takdirde, c) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. Ağır ceza ve çocuk ağır ceza mahkemelerinde 1050, 2. Asliye hukuk ve aile mahkemelerinde 1800, 3. Asliye ceza ve çocuk mahkemelerinde 1800, 4. Fikrî ve sınaî haklar ceza mahkemelerinde 1350, 5. Sulh hukuk ve sulh ceza mahkemelerinde 2100, 6. Ticaret mahkemelerinde 1350, 7. Fikrî ve sınaî haklar hukuk mahkemelerinde 1050, 8. Tüketici ve İş mahkemelerinde 2400, 9. Kadastro mahkemesinde 900, 10. İcra ceza işlerinde 6000, 11. İcra hukuk işlerinde 2700, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayan ve başarılı sayılmak için gerekli olandan daha üstün bir liyakat gösterenlerin, “B” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. (2) Adlî yargı Cumhuriyet savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının %70’ini karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki Cumhuriyet savcılıklarına geçen yıllardan devreden ve gelen işlerden 3000 soruşturma, 12.000 ilâmat evrakını sonuçlandıran, c) İş yoğunluğu gereği olarak münhasıran ceza infaz kurumları ile tutukevlerinde görevlendirilen Cumhuriyet savcılarının, bu görevlerde inceleme döneminin en az yarısı kadar çalışmaları hâlinde, ağır ceza Cumhuriyet başsavcıları tarafından haklarında doldurulan başarı bildirim formları, müfettiş hâl kâğıtları ile diğer bilgi ve belgeler birlikte değerlendirilerek “B” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. (3) İdarî yargı hâkim ve savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının % 80’ini karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. İdare mahkemelerinde 1500, 2. Vergi mahkemelerinde 1800, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayan ve başarılı sayılmak için gerekli olandan daha üstün bir liyakat gösterenlerin, “B” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. C defterinde başarılı sayılma MADDE 11 – (1) Adlî yargı hâkimleri: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının % 80’ini karara bağlayan, b) Kadastro davalarına bakan hâkimlerden, geçen yıllardan devren gelen işlerin % 50’sini, dönem içinde gelen işlerin ise % 70’ini çıkardıkları takdirde, c) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. Ağır ceza ve çocuk ağır ceza mahkemelerinde 1200, 2. Asliye hukuk ve aile mahkemelerinde 2100, 3. Asliye ceza ve çocuk mahkemelerinde 2100, 4. Fikrî ve sınaî haklar ceza mahkemelerinde 1500, 5. Sulh Hukuk ve Sulh Ceza mahkemelerinde 2400, 6. Ticaret mahkemelerinde 1500, 7. Fikrî ve sınaî haklar hukuk mahkemelerinde 1200, 8. Tüketici ve İş mahkemelerinde 2700, 9. Kadastro mahkemesinde 1050, 10. İcra ceza işlerinde 7500, 11. İcra hukuk işlerinde 3000, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayan, Kanunda ve İlke Kararlarında belirlenen nitelikleri veya maddî eserleri ile başarılı sayılmak için gerekli olandan çok yüksek liyakat derecelerine ulaştıklarına kanaat getirilenlerin “C” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. (2) Adlî yargı Cumhuriyet savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının % 80’ini karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki Cumhuriyet savcılıklarına geçen yıllardan devreden ve gelen işlerden 3600 soruşturma, 15.000 ilâmat evrakını sonuçlandıran, c) İş yoğunluğu gereği olarak münhasıran ceza infaz kurumları ile tutukevlerinde görevlendirilen Cumhuriyet savcılarının, bu görevlerde yükselme süresinin en az yarısı kadar çalışmaları hâlinde, ağır ceza Cumhuriyet başsavcıları tarafından haklarında doldurulan başarı bildirim formları, müfettiş hâl kağıtları ile diğer bilgi ve belgeler birlikte değerlendirilerek “C” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. (3) İdarî yargı hâkim ve savcıları: a) Bir inceleme dönemi içinde geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarının % 90’ını karara bağlayan, b) Emsaline göre işi çok fazla olan merkezlerdeki mahkemelere geçen yıllardan devreden ve gelen toplam iş miktarından; 1. İdare mahkemelerinde 1800, 2. Vergi mahkemelerinde 2100, dosyayı sonuçlandırıp karara bağlayan ve başarılı sayılmak için gerekli olandan daha üstün bir liyakat gösterenlerin, Kanunda ve İlke Kararlarında belirlenen nitelikleri veya maddî eserleri ile başarılı sayılmak için gerekli olandan çok yüksek liyakat derecelerine ulaştıklarına kanaat getirilenlerin “C” defterinde başarılı olduklarına Kurulca karar verilebilir. Ortak hükümler MADDE 12 – (1) İş yüzdelerinin hesaplanması: a) İnceleme dönemi içinde yetki değişikliği veya görev yeri değişikliği nedeniyle farklı mahkemelerde ya da yerlerde farklı sürelerde çalışılması hâlinde, bu mahkemelerin veya yerlerin bir kısmının iş yüzdesinin yetersiz olması durumunda iş yüzdesi ortalaması, iş yüzdeleri üzerinden değil dönem içinde bakılan ve çıkartılan toplam iş sayıları esas alınarak hesaplanır. b) Altı ay veya daha kısa süreli olarak görev yapılan yer ve mahkemelerdeki iş yüzdeleri başarı incelemeleri sırasında aleyhe değerlendirilemez. Altı aydan fazla, bir yıldan az çalışılan yer ve mahkemelerdeki iş yüzdeleri, başarı derecelerine göre belirlenen iş yüzdelerinin 12’ye bölünmesi ile bulunacak aylık iş yüzdesinin çalışılan süreyle çarpılması sonucunda ortaya çıkan rakamlar esas alınarak hesaplanır. c) Görev yapılan mahkemelerdeki veya yerlerdeki sürelerin bir yılın altına düşmesi halinde, her mahkemede ve yerde çalışılan sürenin karşılığı olan oranlarda iş çıkarmak gerekir. Aylık oranlamaya tabi mahkemelerdeki veya yerlerdeki iş yüzdesi ortalamasının hesaplanmasında ise öncelikle, çalışılan yer ve mahkemelerin toplam süresinin, yer ve mahkeme sayısına bölünmesi suretiyle ortalama süre belirlenir. Daha sonra, inceleme döneminde bakılan ve çıkarılan toplam iş sayıları esas alınarak bulunacak iş yüzdesinin, yukarıdaki usule göre belirlenen ortalama sürenin karşılığı olan iş yüzdesine ulaşıp ulaşmadığına bakılır. d) Soruşturma aşamasında uzlaşma işlemine başlanması durumunda, uzlaşma işlemi sonuçlanıncaya kadar bu işler bakılan toplam iş miktarından düşülür. e) İlamat iş yüzdeleri bildirilirken hürriyeti bağlayıcı cezalara ait ilamların infazına başlanmış olması; para cezalarına ilişkin ilamların ise ilk taksitinin ödenmiş olması durumunda bu işler Cumhuriyet savcısının çıkardığı iş miktarına dahil edilir. f) Yakalama emri çıkarılmasından itibaren bir yıl geçen dosyalar ile daimî arama kararının verilmesinden itibaren bir yıl geçen veya üçer aylık zaman dilimleriyle üç kez aranmasına rağmen şüphelisi tespit edilemeyen dosyalar iş yüzdesi hesabında toplam bakılan işten düşülür. g) İdari yargıda tekemmül eden dava dosyaları üyelere eşitlik esasına göre derhal havale edilir ve yasal zorunluluk olmadıkça ilk defa adına havale edilen üye tarafından sonuçlandırılır. (2) Haklı nedenler: Bir inceleme dönemi içinde uzun süreli sağlık raporu veya doğum nedeniyle ücretsiz izin alınması ya da görevli olarak yurt dışına gönderilmesi, görevden ayrılmak suretiyle yüksek lisans veya doktora öğrenimi yapılması, tayin ve yetki nedeniyle değişik mahkemelerde çalışılması, müstemir yetki dışında iş çıkarılması, gelen ve devralınan iş sayısının fazlalığı, yargılamanın ve soruşturmanın zorunlu kıldığı işlemlerin zamanında yapılmamasının haklı nedenlerden kaynaklanması gibi sebeplerle yukarıda 8, 9, 10 ve 11’inci maddelerde belirtilen asgarî oranlardan az iş çıkarılması hali Kurulca lehe değerlendirilebilir. (3) Puan ilâvesi ve kesirler; Kanun yolu incelemesinden geçen işleri, performans değerlendirme ve geliştirme formları ile müfettiş hâl kâğıtları dikkate alınarak iş yüzdelerine Kurulca iki puan ilâve edilebilir. İş yüzdesi hesabında kesirler tam sayıya çıkartılır. (4) İnceleme dönemine ait işler: a) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun incelemelerine esas olan işler; 1 Nisan-31 Mart, 1 Ağustos-31 Temmuz, 1 Aralık-30 Kasım tarihleri arasında üç yıl içinde çıkarılan işlerdir. Birinci sınıfa ayrılma niteliklerinin yitirilmesi MADDE 13 – (1) Birinci sınıfa ayrılmayı gerektiren niteliklerin yitirilip yitirilmediği, Kanunun “Birinci sınıfa ayrılma koşulları” başlıklı 32 nci maddesine ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan İlke Kararında tespit edilen esaslara göre belirlenir. Kanun ve İlke Kararına göre, aşağıdaki hallerden birinin gerçekleşmesi durumunda, birinci sınıfa ayrılma niteliklerinin yitirildiği sonucuna varılır. (A) Hükümlülük ve kovuşturma bakımından: a) Mesleğin vakar ve onuruna dokunan veya kişisel haysiyet ve itibarını kıran veya görevle ilgili herhangi bir suçtan affa uğramış olsa bile hüküm giymemiş olmak, b) Meslekten çıkarmayı, yer değiştirmeyi veya yükselmeden geri bırakılmayı gerektiren bir eylem nedeniyle kovuşturma altında bulunmamak, (B) Disiplin bakımından: a) Kanunun 68 inci maddesine göre yer değiştirme cezası almamış olmak, b) Kanunun 65, 66 ve 67 nci maddelerinde sayılan kınama, kademe ilerlemesinin durdurulması veya derece yükselmesinin durdurulması cezalarını aynı türden olmasa bile birden fazla almamış olmak, c) Meslekten çıkarmayı, yer değiştirmeyi veya yükselmeden geri bırakılmayı gerektiren bir eylem nedeniyle disiplin yönünden soruşturma altında bulunmamak, gerekir. Yukarıda “b” bendinde sayılan cezalardan sadece birinin alınması hâlinde bu cezaya neden olan fiilin niteliği göz önünde tutularak birinci sınıfa ayrılmanın yitirilip yitirilmediği Kurulca takdir edilir. İnceleme usulü ve zamanı MADDE 14 – (1) Birinci sınıfa ayrılan ve birinci sınıf olan hâkim ve savcıların başarı durumlarının incelenmesi, Kanunun 18 inci maddesinde belirtilen dönemler esas alınarak, Nisan, Ağustos ve Aralık aylarının son günlerinden geçerli olmak üzere Kurulca yapılır. Kaldırılan hükümler MADDE 15 – (1) 25/6/2009 tarihli ve 27269 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 26/2/2009 tarihli ve 189/2 sayılı Birinci Sınıf Olan Hâkim ve Savcıların Çalışmalarının Değerlendirilmesi Esaslarına İlişkin Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İlke Kararı yürürlükten kaldırılmıştır. Geçici hükümler GEÇİCİ MADDE 1 – Bu ilke kararının 9, 10 ve 11. maddeleri 2011 Ağustos terfi döneminden itibaren uygulanır. GEÇİCİ MADDE 2 – Bu ilke kararının 8. maddesinin ikinci fıkrasında, 9. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile ikinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen %60 ibaresi Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren 6 ay süre ile %50 olarak uygulanır. Yürürlük MADDE 16 – Bu İlke Kararı Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren yürürlüğe girer. [R.G. 24 Şubat 2012 – 28214] —— • —— Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden: Esas No : 2010/20334 Karar No : 2011/20292 YARGITAY İLAMI İncelenen Kararın: Mahkemesi : Kuşadası Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Tarihi : 20/1/2010 Numarası : Esas: 2010/410 Karar: 2010/8 Davacı : Ahmet Cin Davalı : Funda Cin Dava Türü : Yabancı Mahkeme (Boşanma) Kararının Tenfizi Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir. Davacı vekilinin davalı aleyhine açtığı davada, boşanmaya ilişkin Münih Asliye Hukuk (aile) Mahkemesinin 13/8/2009 tarih ve 518F 11995/2008 sayılı kararının tenfizine karar verilmesini istediği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 53. maddesinde tenfiz dilekçesine eklenecek belgeler belirtilmiş olup, bu hükme göre yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi ile, ilamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesinin dilekçeye eklenmesi zorunludur. Mahkemece, kararın onaysız fotokopisi ile yine onaysız tercümenin Kanundaki koşulları taşımadığı gözetilmeksizin, eksik belgeye dayanılarak hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/11/2011 [R.G. 24 Şubat 2012 – 28214] —— • —— Adalet Bakanlığından: İHALELERE KATILMAKTAN YASAKLAMA KARARI 1. İhale Kayıt Numarası 2011/200932 (İKN) 2. Yasaklama Kararı Adalet Bakanlığı Ceza Tevkifevleri Genel Veren Bakanlık/Kurum Müdürlüğü 3. İhaleyi Yapan İdarenin Alaşehir M Tipi Kapalı Adı Ceza İnfaz Kurumu İl/İlçe Alaşehir/Manisa Müdürlüğü Akarca Mah. Yıldırım Tel02366531502Adresi Beyazıt Cad. No: 95 Faks 02366532829 Posta 45600 E-Mail Kodu 4. İhalelere Katılmaktan Yasaklanan Gerçek 5. Ortak ve/veya Ortaklıkveya Tüzel Kişi ların Adı/Unvanı Adresi T.C. Kimlik No. Vergi Kimlik/ Mükellefiyet No. Kayıtlı Olduğu Ticaret/Esnaf Odası Ticaret/Esnaf Sicil No. 6. YasakA lama ( y Süresi İsa Çamlıbel Yeni Mah. Süleyman Demirel Cad. No: 306 Alaşehir/Manisa 59221162974 2280089055 Alaşehir Ticaret ve Sanayi Odası 1826 7. Yasaklamanın Yı ) (2) Dayanağı ve l Kapsamı c-2886 DİK Tüm İhalelerden Bakanlık İhalelerinden Kurum İhalelerinden ( ( ( ( ab-4735 4734 ( ) KİSK KİK d-Diğer Mev) zuat Tüm ) İhalelerden Bakanlık İhale) lerinden Kurum İhalele) rinden (X ) ( ) ( ) ( ) ( ) Yasaklama Kararı Aşağıdaki Açıklamalar Dikkate Alınarak Doldurulacaktır. 1 - İKN : İstisna kapsamındakiler dahil 4734 ve 4735 sayılı Kanunlara göre yapılan yasaklamalarda doldurulacaktır. 2 - T.C. Kimlik No : Yasaklananın gerçek kişi olması durumunda doldurulacaktır. 3 - Kayıtlı Olduğu Ticaret/Esnaf Odası ve Ticaret Esnaf Sicil No : Herhangi bir Ticaret veya Esnaf Odasına kayıtlı olmaması halinde kayıtlı olmadığı belirtilecektir. 4 - Diğer Mevzuat : İstisna kapsamındakiler dahil 4734, 4735 ve 2886 sayılı Kanunların dışındaki mevzuata göre verilen yasaklamalarda doldurulacaktır. 5 - Ortak ve/veya Ortaklıkların : 4734 sayılı Kanunun 58/2 nci maddesi ile 4735 sayılı Kanunun 26/2 nci maddesinde sayılan ortak ve/veya ortakların bulunması halinde bu bölüm doldurulacaktır. Bu bölümde yer alan kişinin birden fazla olması durumunda ek yapılabilir. 1569/1-1 [R.G. 24 Şubat 2012 – 28214] —— • —— Cumhurbaşkanlığından: Karar Sayısı : 2012/11 Danıştay Üyeliğine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 155 inci ve 2575 sayılı Danıştay Kanununun 8 ve 9 uncu maddeleri gereğince, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mustafa ELÇİM seçilmiştir. 24/2/2012 Abdullah GÜL CUMHURBAŞKANI [R.G. 25 Şubat 2012 – 28215] —— • —— Yüksek Planlama Kurulundan: Tarih : 20/2/2012 Karar No : 2012/1 Konu : Enerji Verimliliği Strateji Belgesi 2012-2023 Yüksek Planlama Kurulunca; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 1/4/2011 tarih ve 4446 sayılı, 8/6/2011 tarih ve 7290 sayılı, 18/8/2011 tarih ve 9993 sayılı, 28/11/2011 tarih ve 1432 sayılı yazıları dikkate alınarak; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı koordinatörlüğünde kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımları ile hazırlanan ekli “Enerji Verimliliği Strateji Belgesi 20122023”nin kabulüne, karar verilmiştir. ENERJİ VERİMLİLİĞİ STRATEJİ BELGESİ 2012- 2023 1. GİRİŞ Enerji verimliliği; enerjide arz güvenliğinin sağlanması, dışa bağımlılıktan kaynaklanan risklerin azaltılması, enerji maliyetlerinin sürdürülebilir kılınması, iklim değişikliği ile mücadelenin etkinliğinin artırılması ve çevrenin korunması gibi ulusal stratejik hedefleri tamamlayan ve bunları yatay kesen bir kavramdır. Sürdürülebilir kalkınmanın öneminin gittikçe daha çok anlaşıldığı günümüzde, enerji verimliliğine yönelik çabaların değeri de aynı oranda artmaktadır. Bu çerçevede; enerji üretimi ve iletiminden nihai tüketime kadarki bütün aşamalarda enerji verimliliğinin geliştirilmesi, bilinçsiz kullanımın ve israfın önlenmesi, enerji yoğunluğunun gerek sektörler bazında gerekse makro düzeyde azaltılması ulusal enerji politikamızın öncelikli ve önemli bileşenlerindendir. Bugüne kadar enerji verimliliği kapsamında yürütülegelmiş faaliyetlerin değerlendiril- mesi sonucunda çıkarılan dersler, çeşitli uygulama noktalarında karşılaşılan güçlükler ve enerji sektöründeki küresel eğilimler ışığında, Türkiye’nin enerji verimliliği alanındaki yol haritasının stratejik ve dinamik bir bakış açısıyla hazırlanması kaçınılmaz hale gelmiştir. Kamu kesimi, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımcı bir yaklaşımla ve işbirliği çerçevesinde hareket etmesini sağlamak, sonuç odaklı ve somut hedeflerle desteklenmiş bir politika seti belirlemek, bu hedeflere ulaşmak için yapılması zorunlu eylemleri tespit etmek, ayrıca süreç içinde kuruluşların yüklenecekleri sorumlulukları tanımlamak için işbu strateji belgesi hazırlanmıştır. Bu belgede tanımlanan faaliyetlerin gerçekleştirilmesinden, tedbirlerin uygulanmasından, sonuçların değerlendirilmesinden sorumlu olan kamu ve sivil toplum kuruluşları arasında yakın bir işbirliği kurulması amaçlanmakta olup, söz konusu koordinasyonu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı adına Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü sağlayacaktır. Bu stratejinin uygulanması ile ilgili izleme ve değerlendirme çalışmaları için kamu, özel sektör ve sivil toplum örgütleri işbirliği ile komisyonlar, komiteler ve/veya çalışma grupları Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü tarafından oluşturulacaktır. Bu belgede tanımlanmış olan stratejik amaçlar, hedefler ve eylemler yapılacak derinlemesine sektörel analizlere göre Enerji Verimliliği Koordinasyon Kurulu tarafından yılda en az bir kez gözden geçirilecek, hükümetin politika ve hedeflerindeki değişikliklere, AB politikalarına, belge kapsamındaki uygulamalarda ortaya çıkan darboğazlara bağlı olarak güncellenecektir. 2. DURUM ANALİZİ Bir birim Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) yaratabilmek için tüketilen enerji miktarını ifade eden Türkiye’nin birincil enerji yoğunluğunun, 1998 Yılı GSYİH serisine göre 2000 yılı ABD Doları fiyatlarıyla 2008 yılında 1998 yılındaki değere göre %0,24 oranında azaldığı, 2007 sonrası enerji verimliliği alanında yaşanan radikal dönüşüm hareketinin de etkisiyle bu azalış eğiliminin son yıllarda daha da arttığı göze çarpmaktadır. Öte yandan ülkemizin elektrik enerjisi yoğunluğunda, 1998 yılı GSYİH serisine göre 2000 yılı ABD Doları fiyatlarıyla 1998-2008 döneminde yıllık bazda %1,83’lük artış olduğu görülmektedir. Bu durum, bir anlamda elektrik enerjisi tüketimindeki artışın büyük kısmının üretim dışı harcamalardan kaynaklandığını ve enerji verimliliği ile ilgili tedbirlerin geliştirilmesinde elektrik enerjisi talebinin azaltılmasına yönelik çalışmalara önem verilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. 1998-2008 döneminde Türkiye’nin toplam nihai enerji tüketimindeki yıllık ortalama artış oranı %3,81’dir. Aynı dönem için yıllık ortalama artışların sanayi sektöründe %3,56; konut sektöründe %3,49; ulaştırma sektöründe %4,07 hizmet sektöründe ise %7,44 civarında olduğu görülmektedir. Bireysel araç kullanımının artmasından ve hizmet sektöründeki yatırımlardan dolayı son on yılda kaydedilen en büyük artışların bu iki sektörde olduğu dikkat çekmektedir. Türkiye’de yıllardır gözlemlenen kalkınma ve nüfus artışı kaynaklı yüksek talep artışı son yıllarda da devam etmektedir. Son yıllarda doğalgaza dayalı tesislerin toplam kapasitelerinin Türkiye’nin toplam kurulu güç kapasitesi içerisindeki payı hızla artarken, hidroliğin de içinde yer aldığı yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemiz toplam kurulu gücü içindeki payının düşmekte olduğu görülmektedir. Yeni yenilenebilirler olarak bilinen jeotermal, rüzgâr ve biyokütle santrallerinin sayısının ülkemizde son yıllarda hızla artmasına rağmen, bunların Türkiye’nin toplam kurulu gücü içindeki payları hala çok sınırlı kalmaktadır. Nihai tüketimin dışında elektrik üretiminde ve dağıtımında da önemli kayıplar mevcuttur. Ülkemizin konutlarda elektrik enerjisi tüketim yapısı, konuttan konuta, ailenin geçim seviyesi ve cihaz altyapısına göre büyük değişiklikler göstermekle birlikte evlerde kullanılan elektriğin büyük kısmı elektrikli ve elektronik eşyalar tarafından tüketilmektedir ve ev içi elektrik tüketimdeki en yüksek pay buzdolaplarına aittir. Elektrikli ev aletlerinin enerji tüke- timinde ciddi düşüşler gerçekleştirilmiş olup, bugünün en iyi buzdolabı 1990 yılına göre %75, çamaşır makinesi 1985’lerde çıkan modellere göre enerjide %44 ve suda %62 tasarruf sağlamaktadır. Aynı şekilde bulaşık makinesi 60 oC çevrimde 1980 yılında 2 kWh enerji harcarken bugün tüketim 1 kWh’ın altına su tüketimi ise üçte bire düşmüştür. Elektrikli ev aletlerinde Türk pazarı son yıllarda A sınıfı ve üzerinde etiketli cihazlara dönüşmeye başlamıştır. Bununla birlikte, elektrikli cihazlardan kaynaklanan enerji tüketimini azaltmak üzere özellikle kullanımda olan mevcut eski cihaz stoğunun yeni verimli cihazlarla değiştirilmesi üzerine yoğunlaşılması gerekmektedir. Türkiye’de son zamanlarda ortaya çıkan diğer önemli enerji tüketim kaynakları da büyük ekran sıvı kristal LCD ve plazma TV setleri ile split klimalardır. Yaz sıcaklıklarının son yıllarda artmaya başlaması ile özellikle güney bölgelerde pencere tipi klima satışlarında görülen büyük artışlar yaz aylarında elektrik talebinin çok fazla artmasına ve talebin gündüz saatlerinde pik yapmasına sebep olmaktadır. Enerji sistemimiz için olumsuz ve yüksek maliyetli olan bu problemin çözülmesi de enerji verimliliğinde, özellikle talep tarafına yönelik atılacak adımlara bağlıdır. Verimsiz elektrikli cihazların verimlilerle değiştirilmesindeki kilit unsur yapılan yatırımın kendisini geri ödeme süresidir ki; bu da elektrik fiyatları ile belirlenmektedir. Ayrıca verimli cihazlar verimsizlere göre %10-20 civarında daha pahalıdır ve bunların tercih edilmesi teşvik edilmedikce, daha düşük verime sahip olan ucuz ürünlerle rekabet edebilmeleri zordur. Ucuz ve etkin bir çözüm olması bakımından, enerji verimli lambalara olan talep hızlı artış göstermektedir. Kompakt floresan lamba satışları, 2004 yılındaki 4 milyon dolarlık seviyesinden 2007 yılında 20 milyon dolara ve 2008 yılında da 32 milyon dolara ulaşmıştır. Sanayide kullanılan elektrik enerjisi kullanan ekipmanlar içinde elektrik motorları en büyük paya sahiptir. Bu nedenle özellikle sanayide elektrik motor sistemlerinde verimliliğin iyileştirilmesi elektrik enerjisinin verimli kullanımı açısından büyük önem taşımaktadır. Halen ısı yalıtımı iç pazar cirosunun yaklaşık 1,25 milyar dolar olduğu ve bununla yılda yaklaşık 50 milyon metrekarelik yalıtım yapılabildiği tahmin edilmektedir. Sektörün bu kapasitesi ile yılda en az 400.000 ortalama konutun yalıtılması mümkün görülmektedir. Binaların yetersiz yalıtımlarından dolayı ısıtma ve soğutma amaçlı enerji kullanımındaki tasarruf potansiyelinin ülkemiz ekonomisine kazandırılabilmesi için mevcut binaların kademeli olarak yalıtılması gerektiği değerlendirilmektedir. Türkiye’de gelir düzeyindeki büyümeyle beraber yük ve yolcu taşımasında büyük bir artış olmuş; hatta taşımadaki bu artış gelir düzeyindeki büyümenin neredeyse iki katı oranında gerçekleşmiştir. Dolayısıyla, ulaştırmadan kaynaklı emisyon miktarı göreceli olarak düşük olsa da, emisyonlardaki artış hızı son derece yüksektir. Dolayısıyla Türkiye’de ulaştırmadan kaynaklanan CO2 emisyonu gelişmiş ülkelerdeki emisyon miktarının altında olmakla beraber; artış hızının çok yüksek olması nedeniyle mevcut gelişme eğilimleri değiştirilmezse Türkiye’de sera gazı emisyonunun ciddi boyutta artacağı ve ulaştırma sektörünün bu süreçte başlıca rolü oynayacağı açıktır. Taşımacılığın en ağırlıklı olarak gerçekleştiği tür olarak karayolları, ulaştırma sektöründen kaynaklı CO2 emisyonlarında en yüksek paya sahiptir. 3. DİĞER BELGE VE PROGRAMLARLA İLİŞKİSİ 3.1. Dokuzuncu Kalkınma Planı 1/7/2006 tarihli ve 26215 Mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 2007-2013 dönemine ilişkin Dokuzuncu Kalkınma Planı’nın (7.1.5) numaralı “Enerji ve Ulaştırma Altyapısının Geliştirilmesi” başlığı altında yer alan “Enerji” alt başlığının (405) ve (407) numaralı maddelerinde, “Enerji talebi karşılanırken çevresel zararların en alt düzeyde tutulması, enerjinin üretimden nihai tüketime kadar her safhada en verimli ve tasarruflu şekilde kullanılması esastır”, “Üretim sistemi içinde yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının payının azami ölçüde yükseltilmesi hedeflenecektir.” ifadeleri yer almaktadır. Bu bağlamda, işbu Belgede yer alan amaç ve hedefler de enerjinin ve enerji kaynaklarının üretimden tüketimine kadar her safhada verimli kullanılması ile ilgili tedbirleri içerdiğinden, işbu Belge Dokuzuncu Kalkınma Planı’nı destekleyici bir belge niteliğindedir. 3.2. Orta Vadeli Program Bu Belge, 10 Ekim 2010 tarihli ve 27725 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 20112013 dönemine ilişkin “Orta Vadeli Program”ın (4) numaralı “Enerji ve Ulaştırma Altyapısının Geliştirilmesi” başlığı altında yer alan “Enerji” alt başlığındaki (vi) maddesinde “Elektrik üretimi, iletimi ve dağıtımında kayıp/kaçakların asgari seviyeye indirilmesi, Enerji Verimliliği Kanunu çerçevesindeki destekleme imkânlarının artırılması, talep tarafı yönetimi, yüksek verimli kojenerasyon ve yalıtım gibi uygulamaların yaygınlaştırılması yönünde politikalar izlenecektir.” şeklinde yer alan ifadeleri de destekler niteliktedir. 3.3. Türkiye Sanayi Strateji Belgesi Bu Belge, 2011-2014 dönemine ilişkin olarak yayımlanan “Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi”nde yer alan aşağıdaki ifadeler ile uyumlu hususları içermekte ve desteklemektedir. a) (4) numaralı “Yatay Sanayi Politikası Alanları” başlığı altında yer alan “Altyapı Sektörleri” alt başlığı altındaki (k) bendi; “Sanayinin girdi maliyetlerini azaltmak amacıyla; enerji arz güvenliği sağlanacak, enerji piyasası rekabetçi hale getirilecek ve enerji verimliliği arttırılacaktır. Ayrıca, Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji üretimi içindeki payının arttırılması da sağlanacaktır.” b) (5.6.2) numaralı “Elektrik Enerjisi Sektörü” başlığının altında yer alan “Mevcut Durum” alt başlığı altındaki (231) numaralı maddesi; “Enerji verimliliğinin arttırılması, hem daha az enerji ile daha çok üretim yapılmasını sağlayacağı ve sanayi maliyetlerini düşüreceği için hem de zararlı gazların salınımını azaltacağı için önem arz etmektedir.” c) (5.6.2) numaralı “Elektrik Enerjisi Sektörü” başlığının altında yer alan “Politikalar” alt başlığı altındaki (235) numaralı maddenin (b) bendi; “Enerji verimliliği hususunda alınacak tedbirlerle 2020 yılına kadar sanayide, binalarda ve ulaştırma sektöründe daha az enerji kullanımının sağlanması öngörülmektedir. Bu kapsamda kısa vadede, aydınlatma, izolasyon, ulaşım ve elektrikli cihazlarla ilgili olarak yürütülen enerji verimliliği çalışmalarının sürdürülmesi; mevcut santrallerde yeni teknolojiler kullanılarak verimin yükseltilmesi ve üretim kapasitesini artırmak için yapılan rehabilitasyon çalışmalarının tamamlanması; yüksek verimli kojenerasyon uygulamalarının yaygınlaştırılmasının sağlanması planlanmaktadır.” ç) (5.6.2) numaralı “Elektrik Enerjisi Sektörü” başlığının altında yer alan “Politikalar” alt başlığı altındaki (235) numaralı maddenin (c) bendi; “Enerji verimliliğine ilişkin ikincil mevzuat çalışmaları tamamlanmış olup enerji verimliliğini ve tasarrufunu artırmaya yönelik etkin mekanizmalar kurulacaktır. Bu kapsamda, KOBİ'lerin enerji verimliliği konusundaki eğitim, etüt ve danışmanlık hizmetleri de desteklenecektir.” d) (5.7) numaralı “Çevre” başlığı altında yer alan “Mevcut Durum” alt başlığı altındaki (254) numaralı madde; “Düşük Karbon Ekonomisi (DKE) ya da Düşük Fosil Yakıt Ekonomisi (DFYE) kavramları, biyosfere en az düzeyde sera gazı (özellikle karbondioksit) salımının sağlanabildiği ekonomileri tanımlamak için kullanılmaktadır. İklim değişikliğine yol açan sera gazı salımının azaltılması sürecinde önemli bir araç olarak değerlendirilen DKE konseptine göre, ağır sanayinin faaliyet gösterdiği ve yoğun nüfuslu ülkeler karbon-yoğun ülkeler olarak addedilmekte ve söz konusu ülkelerde, mümkün olduğu ölçüde “sıfır karbon toplumu”na geçilmesi, enerji verimliliği ile yenilenebilir enerjiye dayalı ekonomik modellerin hayata geçirilmesi öngörülmektedir. Bu kapsamda, DKE’lerin amacı imalattan tarıma, ulaştırmadan elektrik üretimine pek çok sektörde, düşük emisyonlu teknolojiler kullanılarak enerji ve hammadde üretilmesi ve böylece söz konusu enerji ve hammaddelerin tüketildiği alanlarda verimliliğin sağlanarak bu alanların atıklarının da geri dönüşüm ya da bertarafının en az düzeyde sera gazı emisyonu salımı ile gerçekleştirilebilmesidir. Nükleer Enerji ve Karbon Yakalama ve Depolama (NEKYD), DKE’lere geçiş sürecinin başlıca araçları olarak görülmekle birlikte, her iki yöntemde de yenilenebilir olmayan kaynakların kullanılmasına devam edilmesi ve özellikle NEKYD teknolojilerinin güvenilir bir şekilde uygulanmasında yaşanan belirsizlikler ile maliyet sorunlarının da dikkate alınması gerekmektedir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması bağlamında ise yüksek maliyet ve verimsizlik endişelerinin göz önünde bulundurulması yerinde olacaktır.” e) (5.7) numaralı “Çevre” başlığı altında yer alan “Mevcut Durum” alt başlığı altındaki (255) numaralı madde; “Diğer taraftan, yeni istihdam ve pazar fırsatları yaratması beklenen DKE’lerin önümüzdeki dönemde en hızlı büyüyecek ekonomiler olması öngörülmektedir. Bu doğrultuda, düşük karbon ekonomisi alanlarında (yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, düşük karbonlu teknolojiler, endüstriyel ormancılık, bitkilendirme, verimli toprak işleme yöntemleri vb.) faaliyet gösteren ve yeni hizmet ve ürün geliştiren kuruluşların desteklenmesi, yeni iş modellerinin ortaya koyulması, yeni pazarların yaratılması ve yeni istihdam ve “yeşil meslek” imkânlarının sağlanması beklenmektedir.” Bu bağlamda, Enerji Verimliliği Strateji Belgesi Türkiye Sanayi Strateji Belgesini de destekleyici bir belgedir. 4. TANIMLAR ve KISALTMALAR Aksi bu Belgede açıkça belirtilmedikçe veya tanımlanmadıkca, bu belgede yer alan terim, kavram ve kısaltmaların, enerji verimliliğine ilişkin mevzuatta tanımlanan anlamları esas alınır. Bunlara ilaveten; 1) BB: Büyükşehir belediyelerini, 2) BESD: Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneğini, 3) BSTB: Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını, 4) ÇŞB: Çevre ve Şehircilik Bakanlığını, 5) E: Eylemi, 6) EB: Ekonomi Bakanlığını, 7) EİGM: Enerji İşleri Genel Müdürlüğünü, 8) EPDK: Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunu, 9) ETKB: Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığını, 10)EVD: Enerji verimliliği danışmanlık şirketlerini, 11)EVKK: Enerji Verimliliği Koordinasyon Kurulunu, 12)EÜAŞ: Türkiye Elektrik Üretim Anonim Şirketini, 13)GSYH: Gayri safi yurt içi hasılayı, 14)HM:Hazine Müsteşarlığını, 15)İAB: İstanbul Altın Borsasını, 16)İDKK: İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulunu, 17)İİB:İçişleri Bakanlığını, 18)İkincil mevzuat: Tüzük, yönetmelik, yönerge, tebliğ, genelge, talimat gibi düzenlemeleri, 19)İndirgenmiş enerji yoğunluğu: Sanayi alt sektöründeki yıllık enerji tüketiminin sektörün mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış yıllık üretim endeksine bölünmesi ile bulunan değerin işlem yılından önceki son üç yılın ortalamasını, 20)İMKB: İstanbul Menkul Kıymetler Borsasını, 21)İşletme: Sanayi, ulaşım, tarım ve hizmet sektörlerinde her türlü mal veya hizmet üretimi yapılan işyerlerini, 22)KB: Kalkınma Bakanlığını, 23)KİK: Kamu İhale Kurumunu, 24)Kamu kesimi: Kamu kurum ve kuruluşlarını, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını, üniversiteler ve mahallî idareleri, 25)KOSGEB: Küçük ve Orta Ölçekli Sanayii Geliştirme Başkanlığını, 26)MB: Maliye Bakanlığını, 27)OECD: Ekonomik işbirliği ve kalkınma örgütünü, 28)OSB: Organize sanayi bölgelerini, 29)ÖİB: Özelleştirme İdaresi Başkanlığını, 30)ÖTV: Özel tüketim vergisini, 31)SA: Stratejik amacı, 32)Sanayi alt sektörleri: TÜİK tarafından üretim endeksleri hesaplanan sektörleri, 33)Sanayi alt sektörü yıllık enerji tüketimi: TÜİK tarafından; sanayi üretim endeksinin bulunmasında kullanılan sektör işletmelerindeki yıllık toplam enerji tüketimini, 34)SH: Stratejik hedefi, 35)SPK: Sermaye Piyasası Kurumunu, 36)Strateji: Enerji Verimliliği Stratejisini, 37)Sürdürülebilir bina: Enerji, su ve diğer doğal kaynakları etkin kullanmak suretiyle enerji ve kaynak kullanımında çevreye etkileri en az olan, güvenli ve verimli bir iç mekan çevresi temin eden binaları, 38)TBMM: Türkiye Büyük Millet Meclisini, 39)TEİAŞ: Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketini, 40)TEP: Ton eşdeğer petrolü, 41)TOBB: Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğini, 42)TOKİ: Toplu Konut İdaresini, 43)TSE: Türk Standartlar Enstitüsünü, 44)TTGV: Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfını, 45)TÜBİTAK: Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunu, 46)UDHB: Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığını, 47)Proje: Verimlilik artırıcı projeleri, 48)VGM: Verimlilik Genel Müdürlüğünü, 49)VOB: Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsasını, 50)Yapı stoğu: İnşaası tamamlanmış olup kullanımda olan yapı adedini, 51)YEGM: Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğünü, 52)Yıllık enerji tüketimi: İşlem yılından önceki son 3 yıla ait birincil enerji tüketimlerinin ortalamasını, 53)Yönetici: Malik, varsa intifa hakkı sahibi veya bunlar adına yönetimden sorumlu olan kişiyi, 54)YY: Yerel yönetimleri, (Valilikler ve Belediyeler) ifade eder. 5. AMAÇ VE TEMEL HEDEF Bu belge ile sonuç odaklı ve somut hedeflerle desteklenmiş bir politika seti belirlenmesi ve hedeflere ulaşmak için yapılması zorunlu eylemlerin, bu eylemlerin yerine getirilmesinden sorumlu kuruluşlarla birlikte tanımlanması; kamu kesimi, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımcı bir yaklaşımla ve işbirliği çerçevesinde hareket etmesinin sağlanması amaçlanmıştır. Belge ile 2023 yılında Türkiye’nin GSYİH başına tüketilen enerji miktarının (enerji yoğunluğunun) 2011 yılı değerine göre en az %20 azaltılması hedeflenmektedir. 6. STRATEJİK AMAÇLAR SA-01: Sanayi ve hizmetler sektöründe enerji yoğunluğunu ve enerji kayıplarını azaltmak SA-02: Binaların enerji taleplerini ve karbon emisyonlarını azaltmak; yenilenebilir enerji kaynakları kullanan sürdürülebilir çevre dostu binaları yaygınlaştırmak SA-03: Enerji verimli ürünlerin piyasa dönüşümünü sağlamak SA-04: Elektrik üretim, iletim ve dağıtımında verimliliği artırmak, enerji kayıplarını ve zararlı çevre emisyonlarını azaltmak SA-05: Motorlu taşıtların birim fosil yakıt tüketimini azaltmak, kara, deniz ve demir yollarında toplu taşıma payını artırmak ve şehiriçi ulaşımda gereksiz yakıt sarfiyatını önlemek SA-06: Kamu kesiminde enerjiyi etkin ve verimli kullanmak SA-07: Kurumsal yapıları, kapasiteleri ve işbirliklerini güçlendirmek, ileri teknoloji kullanımını ve bilinçlendirme etkinliklerini artırmak, kamu dışında finansman ortamları oluşturmak 7. STRATEJİK AMAÇLAR, HEDEFLER VE EYLEMLER SA-01: Sanayi ve hizmetler sektörlerinde enerji yoğunluğunu ve enerji kayıplarını azaltmak SA-01/SH-01 : Belgenin yayım tarihi itibariyle 10 yıl içerisinde, her bir sanayi alt sektöründeki indirgenmiş enerji yoğunlukları, her bir alt sektör için %10’dan az olmamak üzere sektör işbirlikleri ile belirlenecek oranlarda azaltılacaktır. Eylemin Kodu : SA-01/SH-01/E-01 Eylemin Konusu : Sanayi alt sektörlerinde, tasarruf potansiyelleri ile birlikte enerji verimliliğinde uygulanabilecek önlemlerin belirlenmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Her bir sektörü temsil edebilecek şekilde YEGM tarafından belirlenecek en az beş (5) işletmede, YEGM finansmanı ile dört (4) yıllık periyotlarda enerji etütleri yapılacak ve çalışmaların sonuçları ardışık periyotlarda uygulanacak olan SA-01/SH-01/E-03 eylemindeki etütlerle birlikte Sanayi Enerji Verimliliği Envanteri halinde derlenerek elektronik ortamda yayımlanacaktır. Enerji etütlerinin ilki belgenin yayım tarihinden sonraki onikinci (12) ay ile yirmidördüncü (24) ay arasında sonuçlanacaktır. YEGM tarafından belirlenecek kriterler çerçevesinde seçilen işletmelerin YEGM tarafından yapılacak veya yaptırılacak enerji etütlerine imkân tanımaları, gerektiğinde mevzuat düzenlemeleri ile temin edilecektir. Sorumlu : ETKB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : EVD, BSTB, TOBB İşlemin Tamamlanma Süresi : Enerji Verimliliği Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-01/SH-01/E-02 Eylemin Konusu : Sanayi ve hizmetler sektörlerinde enerji yöneticisi görevlendirmekle veya enerji yönetim birimi kurmakla yükümlü işletmelerin ve OSB’lerin kamu kuruluşları ile olan ilişkilerinde bunların ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemleri Standardı belgesine sahip olmalarının istenmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Kanun ve ikincil mevzuat revizyonu ile kamu kesimi ile ilişkileri olan işletmelerin ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemleri Standartı belgesine sahip olmaları sağlanacak ve uygulamalar denetlenecektir. Kanun değişikliği ETKB, ikincil mevzuat düzenlemeleri ise kamu kesimi tarafından yapılacaktır. Sorumlu : Kamu Kesimi İşbirliği Yapılacak Kuruluş : TSE İşlemin Tamamlanma Süresi : Enerji Verimliliği Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-01/SH-01/E-03 Eylemin Konusu : Yılda beşbin (5.000) TEP üzerinde enerji tüketen işletmelerde ve kullanım alanı yirmibin metrekarenin (20.000 m2) üzerinde olan ticari ve hizmet amaçlı kullanılan binalarda enerji etütlerinin periyodik olarak yapılması suretiyle, alınması gerekli önlemlerin, enerji tasarruf potansiyelinin ve bunların maliyetlerinin belirlenerek uygulamaya ilişkin eylem planlarının hazırlanması Yapılacak İşlem ve Açıklama : Kanun ve ikincil mevzuat revizyonu ile dört (4) yılda bir enerji etüdü yapılması veya yaptırılması, etüt raporlarının ve belirlenen önlemlere ilişkin uygulama planlarının YEGM’ne gönderilmesi ve YEGM’nin yerinde incelemelerine imkân sağlanması istenecektir. Enerji etütlerinin ilki bu belgenin yayım tarihinden itibaren kırksekizinci (48) ve altmışıncı (60) ayları arasında yapılacaktır. Kanun ve ikincil mevzuat revizyonu ETKB tarafından yapılacaktır. Sorumlu : Bina ve İşletme Yöneticileri İşbirliği Yapılacak Kuruluş : EVD İşlemin Tamamlanma Süresi : Enerji Verimliliği Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-01/SH-01/E-04 Eylemin Konusu : Enerji verimliliğinin artırılmasını sağlayıcı yatırımlar özendirilecektir. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Tüzel kişilerin EVKK tarafından onaylanmış projeleri için ilave destek mekanizmalarının geliştirilmesi yönünde çalışmalar yapılacaktır. Sorumlu : ETKB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : EB, HM, MB, KB, BSTB İşlemin Tamamlanma Süresi : Enerji Verimliliği Kanunu’nda ve diğer ilgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde yapılacaktır. SA-02: Binaların enerji taleplerini ve karbon emisyonlarını azaltmak; yenilenebilir enerji kaynakları kullanan sürdürülebilir çevre dostu binaları yaygınlaştırmak SA-02/SH-01 : 2023 yılında, Kentsel Dönüşüm Kanunu ve Deprem Yönetmeliği kapsamında kullanılabilir niteliği haiz olan binalar arasından; büyük şehir mücavir alanlarında olup her yıl yürürlüğe konulan Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkındaki Tebliğ’de tanımlanan yapı grupları arasından yapı gurup sınıfı 3 üncü sınıf veya üzeri olan konutlar ile birlikte, toplam kullanım alanı onbin metrekarenin (10.000 m 2) üzerindeki ticari ve hizmet binalarının tamamında, yürürlükteki standartları sağlayan ısı yalıtımı ve enerji verimli ısıtma sistemleri bulunacaktır. Eylemin Kodu : SA-02/SH-01/E-01 Eylemin Konusu : Binalara azami enerji ihtiyacı ve azami emisyon sınırlaması getirilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Yürürlükteki mevzuatın AB uygulamaları paralelinde revize edilmesi ile binanın fonksiyonuna (otel, hastane, mesken, okul, AVM vb), bulunduğu bölgenin iklim koşullarına (sıcaklık, rüzgâr etkisi vb), mimari tasarımına, (yönlendirme vb) ve yürürlükteki zorunlu standartlara (TS 825 Isı Yalıtım Standartı vb) uygun inşaa edilme durumuna göre ısıtma, soğutma ve aydınlatma gibi konuları kapsayan azami yıllık enerji talebi belirlenecek, söz konusu enerji talebinin enerji verimli ve/veya temiz enerji kaynaklarından ve teknolojilerinden karşılanması esas alınmak suretiyle atmosfere salımına müsade edilecek azami CO2 emisyon miktarı belirlenecek ve bu sınır değerleri aşan yeni bina yapımına izin verilmeyecektir. Mevcut binaların iyileştirilmesi suretiyle bu sınır değerlere yaklaştırılması özendirilecektir. Bu uygulamanın etkin bir şekilde yapılabilmesi için gerekli idarî ve kurumsal yapılar geliştirilecektir. Sorumlu : ÇŞB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : ETKB, TSE, YY İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren otuzaltı (36) ay içinde Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği bütün alt düzenlemeleri ile birlikte revize edilecek ve gerekli standartlar geliştirilecektir. Eylemin Kodu : SA-02/SH-01/E-02 Eylemin Konusu : 2017 yılından itibaren, karbondioksit salınım miktarları ilgili mevzuatta tanımlanan asgari değerlerin üzerinde olanlara idarî yaptırım uygulanacaktır. Yapılacak İşlem ve Açıklama : İlgili mevzuatın revizyonu ile SA-02/SH01/E-01’de tanımlanan usullere göre düzenlenen Enerji Kimlik Belgesi’nde karbondioksit miktarı, tanımlanan asgari değerin üzerinde olan binalara idarî yaptırım uygulanacaktır. Sorumlu : ÇŞB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : ETKB İşlemin Tamamlanma Süresi : İlgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde yapılacaktır. SA-02/SH-02 : 2010 yılındaki yapı stoğunun en az dörtte biri (1/4) 2023 yılına kadar, sürdürülebilir yapı haline getirilecektir. Eylemin Kodu : SA-02/SH-02/E-01 Eylemin Konusu : Kullanım alanı onbin metrekare (10.000 m2) üzerindeki ticari binaların ve müstakil lüks konutların ve entegre konutların (Residence) ruhsatlandırılmasında belgenin yayım tarihini takip eden onsekizinci (18) aydan itibaren sürdürülebilir nitelik aranması, 2017 yılından itibaren bu uygulamanın SA02/SH-01’de belirtilen binaları kapsayacak şekilde yaygınlaştırılması Yapılacak İşlem ve Açıklama : İlgili mevzuat revize edilecektir. Bu kapsamda yeni yapılan binaların, bulundukları belediyelerin kalkınmışlık düzeylerine, imar planlarına, arsa değerlerine ve çevredeki doğal enerji imkânları dikkate alınmak suretiyle, sürdürülebilir olduklarını gösteren, ulusal veya uluslararası düzeyde uygulanan kriterler çerçevesinde karşılaştırılabilir özelliğe sahip sertifikalara sahip olmaları istenecektir. Sorumlu : ETKB, ÇŞB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : YY İşlemin Tamamlanma Süresi : Yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-02/ SH-02/E-02 Eylemin Konusu : Toplu konutlarda yerinden üretim uygulamalarının yaygınlaştırılması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Toplu konut projelerinde yenilenebilir enerji kaynaklarından, kojenerasyon veya mikrokojenerasyon, merkezi ve bölgesel ısıtma ve soğutma ve ısı pompası sistemlerinden yararlanma imkânları analiz edilecek ve bakanlık tarafından belirlenecek kriterler çerçevesinde ve SA-02/SH-01/E-01’de belirtilen eylem kapsamındaki mevzuat yürürlüğe konuluncaya kadar özendirilecektir. Sorumlu : ETKB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : ÇŞB İşlemin Tamamlanma Süresi : Enerji Verimliliği Kanunu’nda ve diğer ilgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri, belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde yapılacaktır. SA-03: Enerji verimli ürünlerin piyasa dönüşümünü sağlamak SA-03/SH-01 : Asgari enerji verimlilik sınıfının üzerindeki lambaların, buzdolaplarının ve elektrik motorlarının piyasa dönüşümü 2012 yılı sonuna kadar, ısıtma/soğutma sistemlerinin ve diğer enerji verimli ürünlerin piyasa dönüşümü ise AB uygulamalarına paralel olarak tamamlanacaktır. Eylemin Kodu : SA-03/SH-03/E-01 Eylemin Konusu : Enerjiyi verimsiz kullanan ürünlerin satışının sınırlandırılması ve piyasa denetiminin etkinleştirilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : AB’nin 2010/30/EU sayılı “Enerji İle İlgili Ürünlerin Enerji Etiketlemesi” direktifi uyumlaştırılarak Resmi Gazete’de çerçeve yönetmelik olarak yayımlanacak ve yayımlanacak olan çerçeve yönetmelik (2010/30/EU) ve 7 Ekim 2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmış olan Enerji ile ilgili Ürünlerin Çevreye Duyarlı Tasarımına İlişkin Yönetmelik (2009/125/EC) altında ürün grupları bazında uygulama düzenlemeleri (buzdolabı, lamba, televizyon, harici güç kaynağı ve elektrik motorları öncelikli olmak üzere) AB’nin uygulamaları ile paralellik arzedecek şekilde yapılacak, ürün satışlarındaki gelişimin izlenmesine ve piyasa denetiminin etkin şekilde yapılmasına imkân sağlayacak kurumsal kapasite geliştirilecektir. Sorumlu : BSTB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : ETKB, BESD İşlemin Tamamlanma Süresi : AB’nin yürürlüğe koyduğu düzenlemeler belgenin yayım tarihinden itibaren üç (3) ay içinde, diğerleri ise AB ile eşzamanlı olarak yapılacaktır. SA-04: Elektrik üretim, iletim ve dağıtımında verimliliği artırmak; enerji kayıplarını ve zararlı çevre emisyonlarını azaltmak SA-04/SH-01 : 2023 yılına kadar, ülke genelindeki kömürlü termik santrallerin atık ısı geri kazanımı dahil ortalama toplam çevrim verimleri yüzde kırkbeşin (%45) üzerine çıkarılacaktır. Eylemin Kodu : SA-04/SH-01/E-01 Eylemin Konusu : Kömürlü termik santrallerin rehabilitasyon, modernizasyon, özelleştirme, lisanslama süreçlerinde ve mevzuat düzenlemelerinde; toplam çevrim verimi, zararlı çevre emisyonları ve atık ısıdan yararlanma konularının öncelikle gözetilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Bu eylem, yapılan ihalelerde, özelleştirme şartnamelerinde ve lisanslama mevzuatında öncelikle ele alınacak; yerli kömür kullanan verimli ve temiz uygulamaların özendirilmesi için mevzuat düzenlemesi yapılacaktır. Sorumlu : ETKB, EÜAŞ, EPDK, ÖİB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : KB, ÇŞB İşlemin Tamamlanma Süresi : İkincil mevzuat düzenlemeleri, belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde yapılacaktır. SA-04/SH-02 : 2023 yılına kadar, elektrik enerjisi yoğunluğunu en az yüzde yirmi (%20) azaltmak amacıyla talep tarafı yönetimi konusunda tedbirler geliştirilecektir. Eylemin Kodu : SA-04/SH-02/E-01 Eylemin Konusu : Enerji ve güç miktarına göre kademelendirilmiş tarife, çok terimli sayaç ve akıllı şebeke uygulamalarının yapılması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Bu uygulamalar, dağıtım özelleştirmeleri dikkate alınmak suretiyle başlatılacaktır. Sorumlu : EPDK İşbirliği Yapılacak Kuruluş : Elektrik Dağıtım Şirketleri İşlemin Başlatılma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içerisinde başlatılacaktır. Eylemin Kodu : SA-04/SH-02/E-02 Eylemin Konusu : Talep tarafı yük azaltımının serbest piyasaya girmesininin sağlanması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : İkincil mevzuat yürürlüğe konulacak ve teknik alt yapılar hazırlanacaktır. Sorumlu : EPDK, TEİAŞ İşbirliği Yapılacak Kuruluş : ETKB İşlemin Başlatılma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içerisinde başlatılacaktır. SA-05: Motorlu taşıtların birim fosil yakıt tüketimini azaltmak, yük ve yolcu taşımacılığında demiryollarının ve şehir içinde toplu taşımanın payını artırmak ve şehiriçi ulaşımda gereksiz yakıt sarfiyatını önlemek ve çevreye zararlı emisyonlarını düşürmek. SA-05/SH-01 : Yolcu veya yük taşıyan küçük araçlar (M1/N1 kategorileri) CO2 salımına ilişkin AB direktifleri doğrultusunda çıkarılacak ikincil mevzuat şartlarını karşılayacak, büyük şehirlerde ulaşım master planları hazırlanacak ve yürürlüğe konulacaktır. Eylemin Kodu : SA-05/SH-01/E-01 Eylemin Konusu : Emisyon seviyesi düşük çevre dostu (yürürlükteki tip onayı mevzuatına uygun) küçük motor hacimli, yakıt pilli veya elektrikli hibrit araçların özendirilmesi ve ekonomik ömrünü doldurmuş araçların kademeli olarak trafikten çekilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Mevzuat revizyonu ile Bakanlık ve Maliye Bakanlığı işbirliği ile yapılacak düzenleyici etki analizi sonuçlarına bağlı olarak ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenecek kriterler çerçevesinde, Avrupa Birliğine ve OECD’ye üye ülkelerdeki uygulamalar dikkate alınarak, taşıt araçlarında çevreci vergileme rejimine geçilmesine yönelik çalışmalar yapılacaktır. Sorumlu : MB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : BSTB, UDHB, ETKB İşlemin Tamamlanma Süresi : İlgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve mevcut kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri, belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-05/SH-01/E-02 Eylemin Konusu : Büyük şehirlerde, toplu taşımayı ve yakıt sarfiyatını öncelikle gözeten, toplu taşıma istasyonlarında bisiklet ve araç parkı alanları oluşturarak ulaşım sistemlerinin birbirini desteklediği ulaşım master planlarının yürürlüğe konulması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Büyükşehir belediyesi bulunan illerde, ulaşım master planları hazırlanarak yürürlüğe konulacaktır. Sorumlu : BB, İİB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : UDHB İşlemin Tamamlanma Süresi : Ulaşım master planları belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde hazırlanacak ve yürürlüğe konulacaktır. Eylemin Kodu : SA-05/SH-01/E-03 Eylemin Konusu : Karayolu taşımacılığının toplam taşımacılık içindeki payının azaltılması, karayoluna alternatif ulaştırma türlerinin altyapısının yeterince geliştirilmesi, yük ve yolcu taşımacılığında deniz ve demiryollarının payının artırılması Yapılacak İşlem ve Açıklama : Demiryolu ağı genişletilerek yolcu ve yük taşımacılığında demiryollarının payı artırılacak, hızlı tren projelerine önem verilecek ve yaygınlaştırılacak, mevcut demiryolları altyapısı modernize edilecek, demiryolu ağı sanayi bölgeleri dikkate alınarak planlanacak ve genişletilecek; kısa mesafeli deniz ve göl taşımacılığı yaygınlaştırılacak, denizyolu altyapısı geliştirilecek ve deniz-taksi gibi küçük deniz taşıma araçları kıyı bölgelerinde yaygınlaştırılacaktır. Sorumlu : UDHB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : KB İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde ilgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-05/SH-01/E-04 Eylemin Konusu : Ulaşımda enerji verimliliğinin artırılması ve ağ verimliliğinin sağlanması için bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanıldığı akıllı trafik yönetimi uygulamaları ve akıllı ulaştırma sistemlerinin yaygınlaştırılması Yapılacak İşlem ve Açıklama : Akıllı ulaşım sistemlerinin kurulması için gerekli kaynak oluşturularak, sistem teknik altyapısı güçlendirilecek ve gerekli Ar-Ge çalışmaları yapılacaktır. Sorumlu : UDHB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : KB İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde ilgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-05/SH-01/E-05 Eylemin Konusu : Ulaştırma türlerinin, teknik ve ekonomik açıdan en etkin oldukları yerlerde kullanılmasını esas alan “Kombine Taşımacılık Stratejisi” doğrultusunda, özellikle yük taşımacılığında düzenlemeler yaparak karayolu yükünün uzun mesafeli kitlesel taşımalar durumunda demiryoluna ve denizyoluna kaydırılması; karayolunun, kapıdan kapıya taşıma ilkesinin gereği olan başlangıç ve son kesimlerdeki taşımalarda etkin biçimde kullanılması; özellikle yük ve yolcu taşımacılığında çok-modlu taşımacılığın yaygınlaşması, Yapılacak İşlem ve Açıklama : Limanlar ile demiryolu ve karayolu bağlantıları güçlendirilecek, lojistik merkezler ve aktarma alanlarının sayısı arttırılacak, özel (tahsisli) otobüs yolları/şeritleri uygulamaları hayata geçirilecek, kentlerin denizyolu, demiryolu gibi olanakları kullanılarak toplu taşımada tür çeşitliliği sağlanacak, büyük şehirlerde hızla gelişen banliyölerden şehir merkezine ulaşımın hafifli raylı sistemlerle sağlanması desteklenecektir. Sorumlu : UDHB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : KB İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde ilgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri yapılacaktır. SA-05/SH-02 : Biyokütle kaynaklarından elde edilen biyoyakıtların veya sentetik yakıtların ulaşımda kullanımı yaygınlaştırılacaktır. Eylemin Kodu : SA-05/SH-02/E-01 Eylemin Konusu : Biyoyakıt ve sentetik yakıtların fosil kaynaklı akaryakıtlar içerisindeki harmanlama oranlarının artırılmasının özendirilmesi, Yapılacak İşlem ve Açıklama : Gıda sektörünü olumsuz etkilemeyecek şekilde, yerli tarım ürünlerinden üretilen biyoyakıt veya sentetik yakıtların harmanlama oranlarına bağlı olarak ÖTV indirimi sağlanması yönünde düzenleme yapılacaktır. Sorumlu : MB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : UDHB, ETKB İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde ilgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri yapılacaktır. SA-06: Kamu kuruluşlarında enerjiyi etkin ve verimli kullanmak SA-06/SH-01 : Kamu kuruluşlarının bina ve tesislerinde yıllık enerji tüketimi 2015 yılına kadar yüzde on (%10) ve 2023 yılına kadar yüzde yirmi (%20) azaltılacaktır. Eylemin Kodu : SA-06/SH-01/E-01 Eylemin Konusu : Kamu kuruluşlarının bina ve tesislerinde verimlilik artırıcı uygulamaların etkinleştirilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Kamu kuruluşlarının bina ve tesislerinde enerji etütleri yapılarak verimlilik artırıcı projeler hazırlanacak, bakım onarıma ilişkin bütçe ödenekleri öncelikle bu projeler için kullanılacaktır. 2008/2 sayılı Başbakanlık Genelgesi ETKB tarafından bu doğrultuda revize edilecek, kamu kurum ve kuruluşları Başbakanlık Genelgesi doğrultusunda çalışanlarına yönelik hazırlayacakları dahili yönetmelik, yönerge, genelge, talimat vb düzenlemeleri yürürlüğe koyacaktır. Sorumlu : Kamu kesimi İşbirliği Yapılacak Kuruluş : ETKB, KB, EVD, MB İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde 2008/2 sayılı Başbakanlık Genelgesi revize edilecek ve bunu müteakip bir (1) ay içinde kamu kesiminde buna uygun iç mevzuat düzenlemeleri yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-06/SH-01/E-02 Eylemin Konusu : Kamu alımlarında enerji kullanımı olan mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinde Bakanlık tarafından belirlenen asgari verimlilik kriterlerini sağlamayanların satın alınmaması veya yapılmaması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Kamu alımlarında mal ve hizmet alımları ile yapım işleri için asgari verimlilik sınırları Bakanlık tarafından tanımlanacak ve bunların alım veya yapımı sırasında zaruri kriter olarak aranması için kamu alımları ile ilgili mevzuatta veya şartnamelerde gerekli değişiklikler yapılacaktır. SA-02/SH-01/E-01 kapsamında belirtilen mevzuat yürürlüğe girdikten sonra, tanımlanmış azami enerji tüketimi ve emisyon salımı ile ilgili sınır değeri karşılamayan binalar kiralanmayacaktır. Sorumlu : ETKB, MB, KİK İşbirliği Yapılacak Kuruluş : BSTB İşlemin Tamamlanma Süresi : Enerji Verimliliği Kanunu’nda ve diğer ilgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları veya yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri, belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-06/SH-01/E-03 Eylemin Konusu : Kamu kuruluşlarında tamamlamış araçlar kademeli olarak tasfiye edilecektir. ekonomik ömrünü Yapılacak İşlem ve Açıklama : Taşıt Kanununun revizyonu ile trafiğe tescil tarihi itibariyle ekonomik ömrünü tamamlamış kamu kuruluşlarına ait araçlar tasfiye edilecektir. Sorumlu : MB, Kamu kesimi İşbirliği Yapılacak Kuruluş : ETKB, KB İşlemin Tamamlanma Süresi : İlgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren yirmidört (24) ay içinde yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-06/SH-01/E-04 Eylemin Konusu : Kamu kesimine ait bina ve tesislerde verimlilik artırıcı uygulamaların Enerji Performans Sözleşmeleri ile gerçekleştirilmesi, Yapılacak İşlem ve Açıklama : Kamu kurum ve kuruluşlarının verimlilik artırıcı proje uygulamaları için EVD’lerle uzun dönemli, performans garantili Enerji Perfrformans Sözleşmesi yapılabilmesine imkan sağlayacak düzenlemeler yapılacaktır. Kamu kurum ve kuruluşlarının verimlilik artırıcı projelerine ilişkin ödenek teklifleri öncelikle değerlendirilecektir. Sorumlu : ETKB, MB, KİK İşbirliği Yapılacak Kuruluş : KB İşlemin Tamamlanma Süresi : Enerji Verimliliği Kanununda ve diğer ilgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde yapılacaktır. SA-07: Kurumsal yapıları, kapasiteleri ve işbirliklerini güçlendirmek, ileri teknoloji kullanımını ve bilinçlendirme etkinliklerini artırmak ve kamu dışında finansman ortamları oluşturmak SA-07/SH-01 : 2012 yılı sonuna kadar; uygulayıcı kurumların kurumsal yapıları, kapasiteleri ve aralarındaki işbirlikleri güçlendirilecektir. Eylemin Kodu : SA-07/SH-01/E-01 Eylemin Konusu : Kurumsal yapıların güçlendirilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Enerji verimliliği, yenilenebilir enerji kaynakları ve enerji bilgi ve teknolojileri ile ilgili konularda, çalışmalar yapmak üzere, idari ve kurumsal açıdan güçlü bir yapı tesis edilecektir. Sorumlu : ETKB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : KB İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde kanun tasarısı hazırlıkları tamamlanacak ve tasarı TBMM’ye sevk edilecektir. Eylemin Kodu : SA-07/SH-01/E-02 Eylemin Konusu : İşbirliklerinin güçlendirilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : ETKB ile diğer ilgili Bakanlıklar arasında ortak eylemleri içine alan işbirliği protokolleri yapılacak, yerel yönetimler arasında iletişim ağı kurulacak ve YEGM, TOBB ve VGM arasında, sanayide enerji etütleri, eğitim ve özendirici yarışmalar kapsamında stratejik işbirliği tesis edilecektir. EVKK üyesi kurum veya kuruluşların üst düzey yöneticiler tarafından temsil edilmesi sağlanacak ve Kurulun etkinliği artırılacaktır. Danışma Kurulu tematik alanlarda çalışacak şekilde alt gruplar halinde yapılandırılacaktır. Sorumlu : ETKB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : Kamu Kesimi, YY, TOBB, VGM İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde başlatılacaktır. Eylemin Kodu : SA-07/SH-01/E-03 Eylemin Konusu : Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği uygulamaları için ilgili mercilerde ve özel sektörde gerekli kapasitelerin oluşturulması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : İlgili bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler ve yapı denetim şirketleri nezdinde kapasiteler oluşturulacak, bu kurum ve kuruluşların personeline eğitim programları uygulanacaktır. Sorumlu : ÇŞB, YEGM, YY İşbirliği Yapılacak Kuruluş : İİB İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren; yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat revizyonu altı (6) ay, eğitimler yirmidört (24) ay içinde yapılacaktır. Eylemin Kodu : SA-07/SH-01/E-04 Eylemin Konusu : Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynakları alanlarında; Türkiye’deki gelişimin önceki yıllar ve diğer ülkeler ile kıyaslanabileceği performans göstergeleri ile birlikte gelecek öngörülerinin üretilmesine ve entegre kaynak planlamalarının yapılmasına imkan sağlayacak kapasitenin oluşturulması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Söz konusu kapasite, nitelikli insan gücü ve bilgi teknolojileri altyapıları ile birlikte oluşturulacaktır. Sorumlu : ETKB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : EİGM, KB İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde gerekli kapasite kurulacaktır. SA-07/SH-02 : 2015 yılı sonuna kadar ülke genelindeki sertifikalı enerji yöneticisi sayısı en az beşbin (5.000) kişiye ve sanayi sektörlerinde uzmanlaşmış EVD sayısı en az elli (50) şirkete çıkarılacaktır. Eylemin Kodu : SA-07/SH-02/E-01 Eylemin Konusu : Yetkilendirme kriterlerinin yeniden düzenlenmesi; EVD’lere verilen yetki belgelerinin sınıflandırılması ve derecelendirilmesi;enerji verimliliği hizmetlerine yönelik asgari standartların hazırlanması ve geliştirilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : EVD’ler sektör ve/veya alt sektör bazında ihtisaslaştırılacak, EVD’lere verilen yetki belgeleri sınıflandırılacak ve derecelendirilecek; üst sınıflara ve derecelere ulaşma özendirilecek, eğitim, etüt, proje ve danışmanlık ile ilgili enerji verimliliği hizmetleri ile ilgili konularında asgari gereksinimler belirlenecek ve eğitim ve sertifikalandırma çalışmaları etkinleştirilecek ve yaygınlaştırılacaktır. Sorumlu : ETKB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : İşlemin Tamamlanma Süresi : Yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri, belgenin yayım tarihinden itibaren altı (6) ay içinde yapılacaktır. SA-07/SH-03 : 2023 yılına kadar enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynakları alanlarında, yurt içinde gerçekleştirilen AR-GE sonuçlarına dayanarak üretime aktarılmış özgün tasarım ve/veya ürün sayısı en az elli (50) olacaktır. Eylemin Kodu : SA-07/SH-03/E-01 Eylemin Konusu : Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynakları alanlarında; teknoloji master planının hazırlanması, destekleyici kuruluşlar arasında eşgüdüm sağlanması, yatırımcıların yararlanabileceği ulusal teknoloji envanteri oluşturulması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : TÜBİTAK’ın ETKB işbirliği ile yürürlüğe koyacağı Enerji AR-GE Stratejisi doğrultusunda teknoloji master planı hazırlanacak, destekleyici kamu kuruluşları arasında kaynakların etkin kullanımına yönelik eşgüdüm protokolleri imzalanacak, yürütülen ve başarılı sonuçlandırılan ve uygulamaya aktarılan AR-GE projeleri bağlamında ulusal teknoloji envanteri oluşturulacaktır. Sorumlu : ETKB, TÜBİTAK İşbirliği Yapılacak Kuruluş : KB, BSTB, TTGV, KOSGEB, Üniversiteler İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren onsekiz (18) ay içinde tamamlanacaktır. Eylemin Kodu : SA-07/SH-03/E-02 Eylemin Konusu : Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynakları alanlarında; öncelikli teknolojilerde kamu-özel işbirlikleri ile kurulacak mükemmeliyet merkezlerinin ve AR-GE sonuçlarının uygulamasının özendirilmesi için mevzuat düzenlenmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : İlgili mevzuat revize edilecektir. Sorumlu : BSTB İşbirliği Yapılacak Kuruluş : HM, TÜBİTAK, ETKB, KB, MB İşlemin Tamamlanma Süresi : İlgili kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı hazırlıkları ve yürürlükteki kanunlar çerçevesinde yapılabilecek ikincil mevzuat düzenlemeleri belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde yapılacaktır. SA-07/SH-04 : “Ulusal Enerji Verimliliği Hareketi” kapsamında sürdürülen bilinçlendirme ve özendirme etkinlikleri kamu, özel ve sivil toplum işbirlikleri ile yaygınlaştırılacaktır. Eylemin Kodu : SA-07/SH-04/E-01 Eylemin Konusu : İletişim planı hazırlanması ve bilinçlendirme etkinliklerinin bu iletişim planı çerçevesinde yürütülmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Ülke genelindeki bilinçlendirme faaliyetleri ETKB koordinasyonunda kamu, özel ve sivil toplum kuruluşları ile birlikte hazırlanacak bir iletişim planı çerçevesinde yürütülecektir. Hazırlanan planın uygulanması, ETKB’nin koordinasyonunda ve sosyal sorumluluk anlayışı ile kamu kurum ve kuruluşlarının ve diğer paydaşların katkılarıyla gerçekleştirilecektir. Plan dönemler halinde yenilenecektir. Kamu kurum ve kuruluşları tarafından plan çerçevesinde yürütülecek bilinçlen- dirme faaliyetleri ile ilgili harcamalar tasarruf tedbirleri ile ilgili düzenlemelerin kapsamı dışında tutulacak; bilinçlendirme konularında planda yer alan eylemlerin gerçekleştirilmesi ve bilinçlendirme konularında EVKK kararlarının uygulanması için kamu kurum ve kuruluşlarının bütçelerine gerekli ödenek konulacaktır. Sorumlu : ETKB, Kamu kesimi İşbirliği Yapılacak Kuruluş : Özel sektör ve sivil toplum kuruluşları İşlemin Tamamlanma Süresi : Plan belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde hazırlanacak ve en geç üç (3) yıl içinde uygulanacaktır. Eylemin Kodu : SA-07/SH-04/E-02 Eylemin Konusu : “Enerji verimliliği bilinç endeksi” geliştirilmesi. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Toplumdaki enerji kültürünün ve verimlilik bilincinin gelişimini izleyebilecek bir endeks, ölçme yöntemleri ile birlikte tanımlanacak ve uygulama planı hazırlanacaktır. Sorumlu : YEGM İşbirliği Yapılacak Kuruluş : Kamu kesimi, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren oniki (12) ay içinde endeks geliştirilecek ve uygulama başlatılacaktır. SA-07/SH-05 : Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili uygulamalar için kamu dışında sürdürülebilir finansman ortamları bağlamında, Türkiye’de karbon ticareti ve karbon borsası alt yapısını geliştirme çalışmaları belgenin yayım tarihinden itibaren onsekiz (18) ay içerisinde tamamlanacaktır. Eylemin Kodu : SA-07/SH-05/E-01 Eylemin Konusu : İlgili paydaşların katıldığı seri çalıştaylar ile karbon borsası oluşturulmasına yönelik bir yol haritası çıkarılması veya strateji belgesi hazırlanması. Yapılacak İşlem ve Açıklama : Sorumlu : ÇŞB, İDKK İşbirliği Yapılacak Kuruluş : ETKB, MB, KB, HM, İAB, SPK, İMKB, VOB, TAKASBANK İşlemin Tamamlanma Süresi : Belgenin yayım tarihinden itibaren onsekiz (18) ay içinde Karbon Borsası oluşturulmasına yönelik yol haritası çıkarılacak veya bir Strateji Belgesi hazırlanacaktır. [R.G. 25 Şubat 2012 – 28215] —— • —— MÜNHAL NOTERLİKLER 2011 yılı gayri safi gelirleri ve isimleri yazılı olan birinci sınıf Kadıköy Yedinci Noterliği 7 Nisan 2012 ve Bursa Onsekizinci Noterliği 10 Nisan 2012 tarihlerinde yaş tahdidi nedeniyle boşalacaktır. 1512 sayılı Noterlik Kanununun 22 ve müteakip maddeleri gereğince Birinci Sınıf Noterlerden bu noterliklere atanmaya istekli olanların ilan tarihinden itibaren bir ay içinde Bakanlığımıza veya bulundukları yer Cumhuriyet Başsavcılıklarına başvurmaları gerekmektedir. Posta ile doğrudan doğruya Bakanlığa gönderilmiş olan dilekçeler başvurma süresi içinde Bakanlığa gelmediği takdirde atama işleminde nazara alınmaz. Keyfiyet Noterlik Kanununun 22 nci maddesinin 2 nci fıkrası uyarınca ilan olunur. SIRA NO 12- NOTERLİĞİN ADI Bursa Onsekizinci Noterliği Kadıköy Yedinci Noterliği 2011 YILI GAYRİSAFİ GELİRLERİ 960.609.10,-TL 1.030.956.65,-TL 1532/1-1 R.G. 25 Şubat 2012 – 28215] —— • —— KANUN TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE TÜRKMENİSTAN HÜKÜMETİ ARASINDA SAĞLIK VE TIP ENDÜSTRİSİ ALANLARINDA İŞBİRLİĞİNE DAİR ANLAŞMANIN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN Kanun No. 6282 Kabul Tarihi: 23/2/2012 MADDE 1 – (1) 12 Kasım 2010 tarihinde imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Türkmenistan Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp Endüstrisi Alanlarında İşbirliğine Dair Anlaşma”nın onaylanması uygun bulunmuştur. MADDE 2 – (1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 26/2/2012 [R.G. 27 Şubat 2012 – 28217] —— • —— ATAMA KARARLARI Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığından: İdarî yargı hâkimlerinin 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu gereğince atanmalarına ilişkin kararnameler aşağıda gösterilmiştir. BİRİNCİ DAİRE KARARI : 09.02.2012/376 Anayasa Mahkemesi Raportörlüğüne, Malatya İdare Mahkemesi Üyesi 97719 Canbulut ŞAŞMAZ, Naklen atanmıştır. BİRİNCİ DAİRE KARARI: 09.02.2012/377 Zonguldak Vergi Mahkemesi Başkanlığına, Danıştay Tetkik Hâkimi 94890 Faruk ASLAN, Naklen atanmıştır. [R.G. 28 Şubat 2012 – 28218] —— • —— İLKE KARARLARI Kültür ve Turizm Bakanlığından: Toplantı No. ve Tarihi : 7/2/2012 Toplantı Yeri Karar No. ve Tarihi : 24 ANKARA 2 7/2/2012 DEPREMDE HASAR GÖREN TESCİLLİ TAŞINMAZ KÜLTÜR VARLIKLARI İLE SİT ALANLARI VE ETKİLEŞİM-GEÇİŞ SAHALARINDAKİ YAPILARDA YAPILACAK UYGULAMALARA İLİŞKİN KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA YÜKSEK KURULU İLKE KARARI Ülkemizin önemli bir kesiminin deprem bölgesinde yer alması nedeniyle, sit alanlarındaki yapılar ile sit alanları dışındaki tescilli taşınmaz kültür varlıklarının depremlerde hasar gördüğü, yıkılarak can ve mal kaybına sebebiyet verdiği belirlenmiştir. Bu nedenle; • Deprem sonucu hafif hasar gören, tescilli taşınmaz kültür varlığı yapılar ile sit alanında veya etkileşim-geçiş sahasında yer alan yapıların tadilat ve tamirat başvurularına ilişkin konuların ilgili Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü veya KUDEB tarafından öncelikle incelenerek gerekli işlemlerin yapılmasına, • Esaslı onarıma ihtiyaç duyulan tescilli taşınmaz kültür varlıkları için hazırlanacak rölöve, restitüsyon, restorasyon projeleri ve diğer belgelerin Koruma Bölge Kuruluna sunulmasına, Koruma Bölge Kurulunun onayladığı proje ve koşullarda uygulamanın gerçekleştirilmesine, • Deprem nedeniyle ağır hasarlı olduğu ve yıkılma tehlikesi arz ettiği (mail-i inhidam) ilgili idareler tarafından belirlenen yukarıda bahsi geçen yapıların belediye veya valilik tarafından boşaltılmasına, Gerekli fiziki ve güvenlik önlemlerinin ilgili valilik ve belediyesince alınmasından sonra, yapıya ilişkin elde edilebilecek belgelerle birlikte (statik rapor, fotoğraflar vs.) konunun Koruma Bölge Kuruluna iletilmesine ve kurulca öncelikle (gerekirse ek gündem oluşturulmak suretiyle) değerlendirilmesine, Yapının mevcut fiziksel durumuna bağlı olarak yapıya uygulanacak müdahalenin biçimi ve niteliğinin Koruma Bölge Kurulunca belirlenmesine, Deprem nedeniyle özellikleri yitirmiş olan tescilli yapıların tescillerinin, ilgili Koruma Bölge Kurullarınca kaldırılabileceğine, karar verildi. [R.G. 28 Şubat 2012 – 28218] —— • —— Toplantı No. ve Tarihi Toplantı Yeri : 2 7/2/2012 Karar No. ve Tarihi : ANKARA 25 7/2/2012 KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA YÜKSEK KURULU İLKE KARARI I. ve II. derece arkeolojik sit alanları, örenyerleri ve münferit tescilli parseller dışındaki alanlarda bulunan, in-situ konumda olmayıp, yeri değiştirilmiş veya doğal ortamında bulunmayan 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 6. maddesinde belirtilen yapıların taşınabilir durumdaki mimari parçalarının; sütun, sütun başlığı vb., mesafe taşları, eski sınırları belirten delikli taşlar, dikili taşlar, sunaklar, sandukalar, lahitler, ostotek, çeşme ve sebiller, steller, mezar taşları, eski anıt ve duvar kalıntıları; freskler, kabartmalar ve benzeri taşınmazlar ile bunlara ait parçaların, korunmak üzere müzelere alınması hususunun, zamanında gerekli tedbirlerin alınmaması halinde telafisi güç veya imkansız sonuç doğurabileceği göz önünde bulundurularak; Risk altında bulunanların, fotoğraflarının çekilmesi, harita üzerinde yerlerinin işaretlenmesi ve raporlarının hazırlanmasından sonra ilgili müze müdürlüklerince Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne bağlı müzelere nakledilmelerine, Nakil işleminden sonra, ilgili Müze Müdürlüğünce, söz konusu mimari parçalara ilişkin gerekli araştırmaların yapılmasından sonra hazırlanacak tüm bilgi ve belgelerin ilgili Koruma Bölge Kuruluna iletilmesine, karar verildi. [R.G. 28 Şubat 2012 – 28218] —— • —— Kültür ve Turizm Bakanlığından: Toplantı No. ve Tarihi : 7/2/2012 Toplantı Yeri Karar No. ve Tarihi : 26 ANKARA 2 7/2/2012 TAŞINMAZ KÜLTÜR VARLIKLARINDA YAPILACAK TAMAMLAMALARA İLİŞKİN KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA YÜKSEK KURULU İLKE KARARI Taşınmaz Kültür Varlıklarının Gruplandırılması, Bakım ve Onarımlarına İlişkin 5.11.1999 gün ve 660 sayılı ilke kararının esaslı onarıma (Restorasyon) ilişkin hükümleri kapsamında yapılacak “Bütünleme (Reintegrasyon)” çalışmalarında; Taşınmazın korunmasına yardımcı olabilecek tüm tekniklerden faydalanılarak, bu tür yapıların tarihi bir belge olduğu da dikkate alınarak, korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarının tamamlayıcı öğelerinden olan heykel, resim, süsleme, çini, vb. yapı bileşenlerindeki eksilmelerin öncelikle orijinali (aslı) ile tamamlanmasına, Orijinaline (aslına) ulaşılamadığı takdirde taşınmazın mimari ve sanatsal öneminin doğru bir şekilde algılanabilmesi için malzeme analizleri yapılarak bütünle uyumlu bir şekilde tamamlanabileceğine ancak, tamamlamanın günümüzde yapıldığının anlaşılır olması için gerekli bilgi ve belgelerin oluşturularak arşivlenmesine, karar verildi. [R.G. 28 Şubat 2012 – 28218] —— • —— Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından: KİMYEVİ VE ORGANİK GÜBRE PİYASA VE ŞİKÂYET DENETİMİ İÇİN ALINACAK NUMUNELERİN ANALİZLERİNİN YAPTIRILACAĞI ANALİZ VE REFERANS KURUM LABORATUVARLARI İLE ANALİZ ÜCRETLERİ HAKKINDA TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2012/28) Kimyevi gübre analiz kuruluşları MADDE 1 – (1) 25/4/2002 tarihli ve 24736 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kimyevi Gübre Denetim Yönetmeliği gereği, piyasa ve şikayet denetimleri sırasında alınacak olan kimyevi gübre numuneleri; Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi/ANKARA, Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi/ERZURUM, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi/ADANA, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi/İZMİR, Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi/TEKİRDAĞ, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi/SAMSUN, Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi/KONYA, Çukurova Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi/ADANA, Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü/MERSİN, Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü/YALOVA, Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü/ANTALYA, Zeytincilik Araştırma Enstitüsü/İZMİR, Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü/ERZİNCAN, Antep Fıstığı Araştırma Enstitüsü/GAZİANTEP, Eğirdir Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü/ISPARTA, Toprak-Gübre ve Su Kaynakları Merkez Araştırma Enstitüsü/ANKARA, Atatürk Toprak Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü/KIRKLARELİ, Toprak Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü/KONYA, Toprak Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü/Menemen/İZMİR, Toprak Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü/TOKAT, GAP Toprak Su Kaynakları ve Tarımsal Araştırma Enstitüsü/ŞANLIURFA, Toprak Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü/Tarsus/MERSİN, Toprak Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü/ESKİŞEHİR, Toprak Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü/SAMSUN, Manisa Valiliği Vali Ecemiş Toprak, Yaprak ve Su Analiz Laboratuarı, Konya Laboratuar ve Depoculuk A.Ş./KONYA, Düzen Norwest Çevre, Gıda ve Veteriner Sağlık Hizmetleri Eğitim Danışmanlık Tic. A.Ş./ANKARA, Atmosfer Gıda Turizm Tarım Laboratuar Danışmanlık Sanayi ve Tic. Ltd. Şti./ANTALYA, Orbit Ekoloji Grup Lab. Hizm. San. Tic. A.Ş. Torbalı/İZMİR, Profesyonel Çevre Analiz Laboratuar Gıda Tarımsal ve Kalibrasyon Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti./ANTALYA, Martest Analiz Laboratuarları San. ve Tic. Ltd. Şti./MARDİN, Biyotar Organik Tarım Orman Kimya San. ve Tic. A.Ş./ANKARA, Ekmekçioğulları Metal ve Kimya Sanayi Tic. A.Ş./ÇORUM, Doktolab Tarım Araştırma San. ve Tic. A.Ş./ANTALYA, Deppo Lojistik Orman Tarım Lab. Hizm. Taş. Gıda Su Ür. Mad. Met. Pet. Kim. San. Tic. Ltd. Şti./İZMİR laboratuvarlarında analiz ettirilecektir. Organik gübre analiz kuruluşları MADDE 2 – (1) 4/6/2010 tarihli ve 27601 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Tarımda Kullanılan Organik, Organomineral Gübreler ve Toprak Düzenleyiciler ile Mikrobiyal, Enzim İçerikli ve Diğer Ürünlerin Üretimi, İthalatı ve Piyasaya Arzına Dair Yönetmelik gereği, piyasa ve şikayet denetimleri sırasında alınacak olan organik gübre numuneleri; Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi/ANKARA, Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi/ERZURUM, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi/ADANA, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi/İZMİR, Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi/TEKİRDAĞ, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi/SAMSUN, Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi/KONYA, Çukurova Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi/ADANA, Toprak-Gübre ve Su Kaynakları Merkez Araştırma Enstitüsü/ANKARA, Atatürk Toprak Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü/KIRKLARELİ, Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü/ANTALYA, GAP Toprak Su Kaynakları ve Tarımsal Araştırma Enstitüsü/ŞANLIURFA, Zeytincilik Araştırma Enstitüsü/İZMİR, Manisa Valiliği Vali Ecemiş Toprak, Yaprak ve Su Analiz Laboratuarı, Konya Laboratuar ve Depoculuk A.Ş./KONYA, Düzen Norwest Çevre, Gıda ve Veteriner Sağlık Hizmetleri Eğitim Danışmanlık Tic. A.Ş./ANKARA, Atmosfer Gıda Turizm Tarım Laboratuar Danışmanlık Sanayi ve Tic. Ltd. Şti./ANTALYA, Orbit Ekoloji Grup Lab. Hizm. San. Tic. A.Ş. Torbalı/İZMİR, Profesyonel Çevre Analiz laboratuar Gıda Tarımsal ve Kalibrasyon Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti./ANTALYA, Martest Analiz Laboratuarları San. ve Tic. Ltd. Şti./MARDİN, Biyotar Organik Tarım Orman Kimya San. ve Tic. A.Ş./ANKARA, Ekmekçioğulları Metal ve Kimya Sanayi Tic. A.Ş./ÇORUM, Doktolab Tarım Araştırma San. ve Tic. A.Ş./ANTALYA, Deppo Lojistik Orman Tarım Lab. Hizm. Taş. Gıda Su Ür. Mad. Met. Pet. Kim. San. Tic. Ltd. Şti./İZMİR laboratuarlarında analiz ettirilecektir. (2) Piyasa ve şikâyet denetimleri sırasında alınacak kimyevi ve organik gübre numunelerinin analiz çalışmalarında uyulacak usul ve esaslar, analiz kuruluşları ile Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü arasında imzalanan bir protokol ile belirlenmiştir. Kimyevi gübre referans kuruluşlar MADDE 3 – (1) Piyasa ve şikâyet denetimleri sırasında alınan kimyevi gübre numunelerinin analiz sonuçlarına itiraz edilmesi halinde; Türk Standartları Enstitüsü Laboratuvarları ile bu kurumdan yeterlilik belgesi almış olan Gübretaş/İZMİT Laboratuvarı referans kuruluş olarak belirlenmiştir. Organik gübre referans kuruluşlar MADDE 4 – (1) Piyasa ve şikâyet denetimleri sırasında alınan organik gübre numunelerinin analiz sonuçlarına itiraz edilmesi halinde; 11/6/2010 tarihli ve 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanununa tabi hastalıklar yönünden Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsü/ANKARA, sağlık parametreleri yönünden Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı/ANKARA, diğer parametreler yönünden de Türk Standartları Enstitüsü Laboratuvarları referans kuruluş olarak belirlenmiştir. Analiz ücretleri MADDE 5 – (1) Piyasa ve şikâyet denetimleri esnasında alınacak kimyevi ve organik gübre numunelerinin analizi için analiz ve referans kuruluşuna EK-1’de yer alan listede belirtilen ücretler üzerinden ödeme yapılır. Analiz ve referans kurumları belirlenen fiyatların altında fiyat talep edebilir ancak, üzerinde bir fiyat talep edemezler. Analiz ücretlerinin ödenmesi MADDE 6 – (1) Deney ve referans kuruluşları tarafından, analiz ücretlerine ilişkin faturalar, numunelerin teslim tarihinde geçerli olan ücretler üzerinden ilgili Bakanlık İl Müdürlüğü adına düzenlenir. Ödemeler, düzenlenen faturaların ilgili Bakanlık İl Müdürlüğüne bir üst yazı ile teslim edilmesinden itibaren 30 gün içinde Bakanlık İl Müdürlüğü tarafından analiz ve referans kuruluşunun mevcut veya yeni açılacak hesabına havale edilir. Yürürlük MADDE 7 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 8 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı yürütür. KİMYEVİ GÜBRE DENETİM YÖNETMELİĞİ GEREĞİNCE YAPTIRILACAK ANALİZLERDE 2012 YILI İÇİN GEÇERLİ OLAN ANALİZCİ VE REFERANS KURUM ÜCRETLERİ 2012 YILI KATI GÜBRE ANALİZLERİ Rutubet Serbest Asitlik Total Azot Amonyum Azotu Nitrat Azotu Üre Azotu Biüre Total Fosfor(P2O5) Suda Erir Fosfor Sitratta Erir Fosfor Suda Erir Potasyum Kalsiyum Magnezyum Kükürt Sodyum Elek Analizi (4-5 fraksiyon) Özgül Ağırlık Klorür Mikroelement Şellat SIVI GÜBRE ANALİZLERİ Total Azot Amonyum Azotu Nitrat Azotu Üre Azotu Fosfor Potasyum Kalsiyum Magnezyum Kükürt Sodyum Demir Çinko Mangan Bakır Molibden Bor PH Yoğunluk Şellat (Her biri) SADECE KATI ORGANİK GÜBRELER İÇİN YAPILACAK ANALİZLER Tuzluluk Organik Madde Tayini Organik Azot Tayini ANALİZ KURUM ÜCRETİ (TL) 18 18 83 50 50 50 41 41 41 41 52 31 81 53 81 14 14 33 83 52 REFERANS KURUM ÜCRETİ (TL) 21 21 90 58 58 58 45 45 45 45 58 33 88 58 88 18 18 35 90 58 83 50 50 50 33 52 33 83 55 83 83 83 83 83 83 33 12 18 52 90 58 58 58 35 58 35 90 60 90 90 90 90 90 90 35 12 18 58 18 45 66 23 55 78 Toplam (Humik+Fulvik) Asit Tayini Serbest Aminoasit Tayini Enzim Aktivitesi ve Vitamin Tayini Ağır Metal Analizi (Herbiri) Arsenik Analizi Bakteri Sayımı Clostridium Perfringens Sayımı Maya ve Küf Sayımı Staphyloccus Aureus Sayımı Salmonella Sayımı Top.Aerobik Mezofilik Bakteri Sayımı SADECE SIVI ORGANİK GÜBRELER İÇİN YAPILACAK ANALİZLER Tuzluluk Organik Madde Tayini Organik Azot Tayini Toplam (Humik+Fulvik) Asit Tayini Serbest Aminoasit Tayini Enzim Aktivitesi ve Vitamin Tayini Ağır Metal Analizi (Herbiri) Arsenik Analizi Bakteri Sayımı Clostridium Perfringens Sayımı Maya ve Küf Sayımı Staphyloccus Aureus Sayımı Salmonella Sayımı Top.Aerobik Mezofilik Bakteri Sayımı 83 138 88 166 83 66 88 45 111 78 100 46 50 45 55 55 51 46 62 62 45 46 18 45 66 23 55 78 83 138 88 166 83 66 88 45 111 78 100 46 50 45 55 55 51 46 62 62 45 46 Not Fiyatlara KDV dahil değildir. [R.G. 28 Şubat 2012 – 28218] —— • —— Maliye Bakanlığından: BELEDİYE GELİRLERİ KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 41) 1. Giriş Başkanlığımıza yapılan başvurularda, mükelleflerin ilan ve reklâm vergisi beyannamesi ve çevre temizlik vergisi bildirimini vermeleri sırasında belediyelerce mükelleflerin beyanları dışında kimlik fotokopisi, kira kontratı, vergi dairelerince düzenlenen yoklama fişi, vergi levhası, ticaret sicil gazetesi veya başkaca belgelerin talep edilmesi nedeniyle uygulamada bazı tereddütlerin oluştuğu anlaşılmış olup bu konularda aşağıdaki açıklamaların yapılmasına gerek duyulmuştur. 2. İlan ve Reklâm Vergisi ve Çevre Temizlik Vergisi İşlemlerinde Mükelleflerin Beyanlarının Esas Alınması 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun(1) 16 ncı maddesinin birinci fıkrasında, vergiye tabi ilan ve reklamlarda, ilan ve reklam işinin mükellefçe yapılması halinde ilan veya reklam işinin yapılmasından önce mükellef tarafından; ilan ve reklam işinin bu işi mutat meslek olarak ifa edenler tarafından yapılması halinde ilan ve reklam işini yapanlarca ilan veya reklamın yapıldığı ayı takip eden ayın 20 nci günü akşamına kadar verilecek beyanname üzerine tarh ve tahakkuk ettirileceği ve vergi tarifesinin 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı bentlerinde yazılı ilan ve reklamlara ilişkin beyannamelerin bunların yayınlandığı, dağıtıldığı veya teşhir edildiği mahallin belediyesine verileceği hüküm altına alınmıştır. Konu ile ilgili olarak yayımlanan 6 Seri No.lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Teb(2) liği ile ilan ve reklâm vergisi beyannamesinin şekil ve içeriği belirlenmiştir. 2464 sayılı Kanunun mükerrer 44 üncü maddesinde çevre temizlik vergisine ilişkin hükümler düzenlenmiş olup söz konusu maddenin son fıkrasında, Maliye Bakanlığının, mükellefiyetle ilgili olarak bildirim verdirmeye ve buna ilişkin usulleri belirlemeye, İçişleri Bakanlığının da görüşünü alarak bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. 30 Seri No.lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliğinin (3) (IV) üncü bölümünde, 2464 sayılı Kanunun mükerrer 44 üncü maddesinin son fıkrasında yer alan hüküm doğrultusunda İçişleri Bakanlığından alınan görüş ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun (4) 14 üncü maddesi hükmü de dikkate alınarak Bakanlığımızca çevre temizlik vergisinin beyan, tahakkuk ve ödenmesine ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir. Konutlara ait çevre temizlik vergisi, konutları kullananların su tüketim miktarı esas alınmak suretiyle su tüketim bedeli ile birlikte tarh ve tahakkuk ettirileceğinden konutları kullananlar tarafından ilgili belediyelere, büyükşehir belediyesi bulunan yerlerde ise su ve kanalizasyon idarelerine bildirim verilmeyecektir. Belediyenin çevre temizlik hizmetlerinden yararlanan ancak, su ihtiyacı belediyece veya büyükşehir belediyelerine bağlı su ve kanalizasyon idarelerince tesis edilmiş su şebekesi haricinde karşılayan konutlar ile işyeri ve diğer şekillerde kullanılan binaların yıl içinde kullanılmaya başlanması halinde, mükellefler; kullanmaya başladıkları tarihten itibaren 30 gün içinde bildirim vereceklerdir. Ancak, kullandıkları binalarla ilgili olarak daha önce bildirim veren mükellefler, grup, derece veya mükellefiyetlerinde herhangi bir değişiklik olmadığı sürece bildirimde bulunmayacaklar ve vergi her yılın ocak ayında kendiliğinden tahakkuk etmiş sayılacaktır. 3. İlan ve Reklâm Vergisi ve Çevre Temizlik Vergisi Mükelleflerinden Beyanname ve Bildirim Dışında Bir Belge Talep Edilmemesi 2464 sayılı Kanun hükümlerinde ve tebliğlerinde, ilan ve reklâm vergisi ve çevre temizlik vergisi mükelleflerine ilan ve reklâm vergisi beyannamesi ve çevre temizlik vergisi bildirimi dışında herhangi bir belge vereceklerine dair yükümlülük getiren bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle, ilan ve reklâm vergisi ve çevre temizlik vergisi mükelleflerinden beyanname ve bildirim dışında kimlik fotokopisi, kira kontratı, vergi dairelerince düzenlenen yoklama fişi, vergi levhası, Ticaret Sicil Gazetesi veya başkaca bir belge talep edilmeyecektir. Mükelleflerin beyanname ve bildirimde belirttikleri bilgilere göre bu vergilerin tarh, tahakkuk ve tahsilinin yapılması gerekmektedir. Belediyelerce, ilan ve reklâm vergisi ve çevre temizlik vergisi işlemlerinde mükellefler tarafından beyan edilen hususların teyidinin, mükelleflerden belge istenmeden ilgili kurum ve kuruluşlardan yapılması gerekmektedir. Bu bağlamda belediyelerce, mükelleflere ait kimlik bilgileri, İçişleri Bakanlığı Kimlik Paylaşım Sistemi üzerinden, işyerlerinde çalışan işçi sayısına ilişkin bilgilerin ise Sosyal Güvenlik Kurumundan elektronik ortamda sağlanması mümkün olabilecektir. Gerekli görülmesi halinde mükelleflerin vergi levhası bilgileri Gelir İdaresi Başkanlığının kurumsal internet sayfası üzerinden e-vergi levhası sorgulamasıyla, ticaret sicil bilgileri ise Ticaret Sicil Gazetesi sorgulamasıyla teyit edilebilecektir. Ayrıca, belediyeler mükelleflerin işe başlama, adres değiştirme ve işyeri kapatmalarına ilişkin bilgileri vergi dairelerinden talep etmeleri durumunda, vergi dairelerince söz konusu bilgiler yazılı veya elektronik ortamda verilebilecektir. Belediyeler, vergisel işlemlerde öncelikle kendi hizmet birimlerindeki kayıtlarında bulunan bilgi ve belgelerden faydalanacaklar ve gerek duymaları halinde beyanname ve bildirimlerin kontrolü amacıyla yerinde yoklama ve tespit yapacaklardır. 4. Diğer Hususlar 6 Seri No.lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği ekinde yayımlanan ilan ve reklâm vergisi beyannamesi ile 14 Seri No.lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği (5) ekinde yer alan çevre temizlik vergisi bildirimi örnekleri yeniden düzenlenmiş olup bu Tebliğ ekinde yer almaktadır. Bu Tebliğin yayımı tarihinden itibaren, 6 ve 14 Seri No.lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliğleri ekinde yer alan beyanname ve bildirim örnekleri yürürlükten kaldırılmıştır. Tebliğ olunur. —————————— 1 29/5/1981 tarihli ve 17354 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 2 16/9/1981 tarihli ve 17460 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 3 10/1/2004 tarihli ve 25342 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 4 10/1/1961 tarihli ve 10703 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. 5 8/1/1994 tarihli ve 21812 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. ÇEVRE TEMİZLİ BELEDİYE BAŞKANLIĞINA MÜKELLEFİN İL-İLÇE 1 Vergi Kimlik Numarası 3 E-Posta Adresi 5 Soyadı (Unvanı) (T.C. Vatandaşı Olan Gerçek Kişilerde T.C. Kimlik Numarası Yazılacaktır.) 6 Adı 7 Adresi Cadde İlçe Adı BİNAYA VE VERGİLENDİRMEYE AİT BİLGİLER Bina Sahibinin Adı Soyadı (Unvan) Emlak Vergisi Sicil No Bulunduğu Köy / Mahallenin Adı Cadde /Sokak Kapı ve Daire No Kullanış Şekli Konut/ İşyeri İşyerinde Faaliyetin Türü Mükellefiyetin Başlangıç Tarihi Kullanılmaya Başlanıldığı Tarih Öğrenci Sayısı Yatak Kapasitesi Kullanım Alanı Koltuk Sayısı Personel Sayısı Grubu / Derecesi Yıllık Vergi Tutarı 1. Taksit Ödenecek Vergi Tutarı 2.Taksit Toplam Ödencek Vergi T İ m z a Bildirimin Hangi Sıfatla Verildiği , , Adı, - Soyadı , , İmza [R.G. 28 Şubat 2012 – 28218] —— • —— Basın İlân Kurumu Genel Müdürlüğünden: BASIN İLÂN KURUMU TEŞKİLİNE DAİR 195 SAYILI KANUN UYARINCA YAYINLANACAK İLÂN VE REKLÂMLAR İLE BUNLARI YAYINLAYACAK MEVKUTELER HAKKINDA 15/2/1977 TARİHLİ VE 67 SAYILI GENEL KURUL KARARININ BAZI MADDELERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNE DAİR GENEL KURUL KARARI Karar No: 195 17 Şubat 2012 MADDE 1 – Basın İlân Kurumu Teşkiline Dair 195 Sayılı Kanun Uyarınca Yayınlanacak İlân ve Reklâmlar ile Bunları Yayınlayacak Mevkuteler Hakkında 15 Şubat 1977 tarihli ve 67 sayılı Genel Kurul Kararı’nın 7 nci maddesinin üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 49 uncu maddesinin (a) bendi kapsamında Kurum vasıtası ile yayınlanacak ilanen tebligatların elektronik ortamda yayınına ilişkin iş ve işlemler, Kurum Genel Müdürlüğü tarafından belirlenir.” MADDE 2 – Aynı Genel Kurul Kararının 8 inci maddesinin ikinci fıkrasından “ve reklâm” ibaresi çıkarılmış ve ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Gazete devirlerinde yayınlama hakkının devam edebilmesi için devir alınan gazetenin vergi ve sigorta prim borcunun olmaması gereklidir.” MADDE 3 – Aynı Genel Kurul Kararının 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Lozan Barış Antlaşması uyarınca “Azınlık” statüsünde sayılan cemaat mensupları tarafından yayınlanan gazeteler yazılı talepte bulunmaları halinde resmi reklâm yayımlayabilir.” MADDE 4 – Aynı Genel Kurul Kararının 20 nci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Gazeteler, gazete yayınından beklenen amacı gerçekleştirebilecek sayıda kadro ve bu kadrolarda, fikir işçilerine ilişkin çalışma ve sosyal güvenlik mevzuatına uygun olarak kendileri ile yazılı sözleşmeler yapılıp tam gün ve tam ay üzerinden ücretleri ödenen, sigorta primleri ile vergilerinin tahakkukları yaptırılmış fiilen çalışan fikir işçileri bulundurmak zorundadır.” MADDE 5 – Aynı Genel Kurul Kararının 31 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “İcmal varakaları, ait olduğu aydaki kâğıt sarfiyatını, baskı miktarını ve saatini, satış ve iade adetlerini, abone miktarını, fikir işçisi kadrosunu ve bunlara ait ücret ödemelerini, vergi ve sigorta primleriyle ilgili tahakkuk işlemlerine ait belgelerin tarih ve numaraları ile bu Karar'da öngörülen diğer şartların gerçekleştirildiğini gösterir bilgileri kapsayacak şekilde düzenlenir.” MADDE 6 – Aynı Genel Kurul Kararının 51 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “(ikisi diğer iki ilde bulunabilir)” ibaresi “(ikisi Kurum şubesi olan illerde bulunabilir)” şeklinde, (b) bendinde yer alan “(biri, diğer iki ilden birinde bulunabilir)” ibaresi “(biri Kurum şubesi olan illerde bulunabilir)” şeklinde değiştirilmiş ve birinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Asgari kadroda istihdam edilenlerden biri, görev yaptığı gazetenin internet sitesinde editörlük de yapabilir.” MADDE 7 – Aynı Genel Kurul Kararının 61 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “MADDE 61 – Gazetelerin aylık resmî ilân kontenjanı, kendilerine ait "gösterge"nin, her ayın sonunda hesaplanacak "resmî ilân katsayısı" ile çarpılması sonucunda bulunur. Resmî ilân katsayısı, bir yerde bir ay boyunca yayınlatılan resmî ilân tutarının, o yerde yayınlanan ve yayınlama hakkına sahip gazetelerin gösterge sayıları toplamına bölünmesiyle elde edilir. 1. Resmî ilân kontenjanına esas teşkil eden gösterge sayıları aşağıda belirtilmiştir. A. Siyasî Gazeteler: a) Aylık ortalama yüzölçümü 2.40 metrekareden ve günlük fiilî satış adedi İstanbul, Ankara ve İzmir’de 10.000’den, diğer şubelerin bulunduğu yerlerde ise 5.000’den az olmayan gazeteler için 180, b) Diğerleri için 150, B. Ticaret Gazeteleri: a) Abone adedi 3.000’den az olmayanlar için 150, b) Diğerleri için 120, C. Meslek Gazeteleri için 30. 2. En az oniki ay süreyle kesintisiz olarak resmî ilân yayınlayan gazetelere, aşağıda belirtilen şartların yerine getirilmesi halinde, her farklı özellik için resmî ilân kontenjanlarına esas teşkil eden ve yukarıda belirlenen esas gösterge sayılarına: A. 51 ve 52 nci maddelerde kendi türleri için öngörülen fikir işçisi sayısının görevleriyle orantılı olmak üzere, İstanbul, Ankara ve İzmir’de yayınlanan; a) İki katı kadar fikir işçisini yalnız kendi kadrosunda bulunduran gazetelere 1/8’i, b) Yüzölçümü 3.20 metrekareden az olmayan gazetelere 1/8’i, c) Yüzölçümü 3.20 metrekareden az olmayan ve günlük fiili satışı 25.000’den az olmamak üzere üç katı kadar fikir işçisini yalnız kendi kadrosunda bulunduran gazetelere 1/3’ü, d) Bu Karar’ın 24 üncü maddesinin 2 nci fıkrasına tabi olarak resmi ilân ve reklâm yayınlama hakkını kazanan gazeteler, kendileri için öngörülen asgari fikir işçileri sayısının görevleriyle orantılı üç katı fikir işçisini yalnız kendi kadrosunda bulundurmaları halinde 1/3’ü, B. 51 ve 52 nci maddelerde kendi türleri için öngörülen fikir işçisi sayısının görevleriyle orantılı olmak üzere, İstanbul, Ankara ve İzmir İllerinin dışında yayınlanan; a) İki katı kadar fikir işçisini yalnız kendi kadrosunda bulunduran gazetelere 1/6’sı, b) Yüzölçümü 2.40 metrekareden az olmayan ve 3 katı kadar fikir işçisini yalnız kendi kadrosunda bulunduran gazetelere 1/3’ü, c) Yüzölçümü 2.40 metrekareden ve günlük fiili satışı 2.500’den az olmamak üzere dört katı kadar fikir işçisini yalnız kendi kadrosunda bulunduran gazetelere 1/2’si, d) Yukarıdaki b veya c alt bendleri hükümlerinden yararlanan gazetelerden, resmî ilân kontenjanına esas teşkil eden gösterge sayısının öngördüğü asgarî yüzölçümünün iki katından az olmamak şartıyla, rulo (bobin) kâğıt işleyen baskı makinelerinde basılan gazetelere 1/3’ü, e) Bu Karar’ın 24 üncü maddesinin 2 nci fıkrasına tabi olarak resmi ilân ve reklâm yayınlama hakkını kazanan gazeteler, kendileri için öngörülen asgari fikir işçileri sayısının görevleriyle orantılı üç katı fikir işçisini yalnız kendi kadrosunda bulundurmaları halinde 1/3’ü, C. Yayınlandığı yerin dışında da, mevkute dağıtımı amacıyla kurulmuş, yurt genelinde bayilik teşkilâtı bulunan kuruluşlar tarafından günlük fiilî satış adedinin tamamını yayın yeri ile birlikte, her coğrafi bölgede en az bir ilde olmak üzere, ülkenin en az %70’inde, günü gününe, dağıtıma sunarak satan ve istenmesi durumunda bu hususu belgelendiren gazetelere 1/3’ü, D. Resmî ilân kontenjanına esas teşkil eden gösterge sayısına göre tespit edilmiş günlük asgarî fiilî net satış adedinden az olmamak şartıyla; a) Yayınlandığı yer dışında da en az bir yerde daha basılan gazetelere 1/6’sı, b) Yayınlandığı yer dışında birden fazla yerde basılan gazetelere 1/3’ü, oranında ek gösterge uygulanır. 3. İstanbul, Ankara ve İzmir İllerinin dışında kalan yerlerde yayınlanan ve yüzölçümü 2.40 metrekareden az olmayan gazetelerden: A. Günlük fiili satış ortalaması (1.000) adedin üzerinde olanlara, esas gösterge sayılarının 1/6’sı, B. Günlük fiili satış ortalaması (2.500) adedin üzerinde olanlara, esas gösterge sayılarının 1/4’ü, C. Günlük fiili satış ortalaması (5.000) adedin üzerinde olanlara, esas gösterge sayılarının 1/3’ü, D. Günlük fiili satış ortalaması (10.000) adedin üzerinde olanlara, esas gösterge sayılarının 1/2’si oranında ek gösterge uygulanır. 4. Kadrosunda internet editörü bulunduran ve yayınlama ödevinde bulundukları resmi ilânları gazetelerine ait internet sitesinde düzenli olarak yayınlayan ve internet sitelerini düzenli olarak güncelleyen gazetelere esas gösterge sayılarının 1/10’u oranında ek gösterge uygulanır.” MADDE 8 – Aynı Genel Kurul Kararının 73 üncü maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Asgari kadroda istihdam edilenlerden biri görev yaptığı gazetenin internet sitesinde editörlük de yapabilir.” MADDE 9 – Aynı Genel Kurul Kararının 75 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “(1) Muhabir” ibaresinden sonra gelmek üzere “(Asgari kadroda istihdam edilenlerden biri internet editörü de olabilir)” ibaresi eklenmiştir. MADDE 10 – Aynı Genel Kurul Kararının 76 ncı maddesine birinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir “Kadrosunda internet editörü bulunduran ve yayınlama ödevinde bulundukları resmi ilânları gazetelerine ait internet sitesinde düzenli olarak yayınlayan ve internet sitelerini düzenli olarak güncelleyen gazetelere kendi kontenjanlarının %10’u oranında ek kontenjan uygulanır.” MADDE 11 – Bu Genel Kurul Kararının 1, 2 ve 3 üncü maddeleri yayınlandığı tarihte; 4 ve 5 inci maddeleri 1 Mart 2012 tarihinde; 6, 7, 8, 9 ve 10 uncu maddeleri ise 1 Nisan 2012 tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 12 – Bu Genel Kurul Kararını Basın İlân Kurumu Genel Müdürü yürütür. [R.G. 28 Şubat 2012 – 28218] —— • —— KANUNLAR ÇOĞALTILMIŞ FİKİR VE SANAT ESERLERİNİ DERLEME KANUNU Kanun No. 6279 Kabul Tarihi: 22/2/2012 BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Tanımlar Amaç MADDE 1 – (1) Bu Kanunun amacı, ülkemizin kültürel varlığı ile bilgi birikimini oluşturan fikir ve sanat eserlerinin basılmış veya çoğaltılmış nüshaları ile ikili ya da çok taraflı anlaşmalar uyarınca yurt dışında basılan veya çoğaltılan fikir ve sanat eserlerinin etkin, sağlıklı ve eksiksiz bir biçimde toplanması, gelecek kuşaklara aktarılması, elverişli ortamlarda saklanması, korunması, düzenlenmesi ve toplumun bilgi ve yararına sunulmasına ilişkin esasları belirlemektir. (2) Bu Kanun uyarınca derlenen eserler kütüphane ve arşiv hizmetlerine yöneliktir. Kapsam MADDE 2 – (1) Bu Kanun; her çeşit basma, ozalit, teksir, ofset, optik, manyetik, elektronik ve diğer çoğaltma yöntemleri ile satılmak ya da parasız dağıtılmak üzere üretilen çoğaltılmış fikir ve sanat eserinin derlenmesini, derleme işlemlerini yürütecek birimleri ve derlemeye ilişkin usul ve esasları kapsar. (2) 9/6/2004 tarihli ve 5187 sayılı Basın Kanununun 10 uncu maddesi ile 15/7/1950 tarihli ve 5681 sayılı Matbaalar Kanununun 4 üncü maddesi gereğince verilen nüshalar, bu Kanunun kapsamı dışındadır. Tanımlar MADDE 3 – (1) Bu Kanunda geçen; a) Bakanlık: Kültür ve Turizm Bakanlığını, b) Derleme kütüphanesi: Bu Kanun uyarınca, derlenen çoğaltılmış fikir ve sanat eserlerinin gönderildiği kütüphaneleri, c) Derleme müdürlüğü: Derleme işlemlerini yapacak olan birimi, ç) Derleme birimi: Derleme mükelleflerince illerde ve ilçelerde derleme nüshalarının teslim edildiği birimi, d) Derleme mükellefi: Derleme nüshalarını derleme müdürlüğüne veya derleme birimlerine vermekle yükümlü gerçek ya da tüzel kişiyi, e) Derleme nüshası: Bu Kanun kapsamında derlenen fikir ve sanat eserlerini, ifade eder. İKİNCİ BÖLÜM Derlenecek Eserler Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde derlenecek eserler MADDE 4 – (1) Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde basılan veya çoğaltılan, aşağıda belirtilen her türlü eser, bu Kanun kapsamında derlenir: a) Kitap, kabartma harfli kitap, kitapçık, ansiklopedi, albüm, atlas ve nota gibi tek başına ya da bir takımın veya bir dizinin parçası niteliğinde olan ayrı yayımlanmış eserler. b) Gazete, dergi, yıllık, bülten, takvim gibi süreli yayınlar. c) Afiş, kartpostal, gravür, reprodüksiyon, basılı fotoğraf gibi grafik eserler. ç) Veri içeren her türlü slayt, şerit, film parçası, makara, kaset, kartuş, film ve mikroform gibi materyal. d) Her türlü bilgisayar, müzik ve video cihazlarında kullanılmak üzere üretilmiş ses, görüntü ve veri içeren optik ve manyetik ortamlara kaydedilerek çoğaltılmış eserler. e) Prospektüsleriyle birlikte blok veya tek olarak pul ve kağıt paralar. f) Coğrafik, jeolojik, topoğrafik ya da meteorolojik harita, plan ve krokiler. g) Yurt dışında basımı veya çoğaltımı yapılarak, yurt içinde satışı ve dağıtımı yapılan eserler. ğ) Elektronik ortamda üretilerek kullanıma sunulmuş elektronik yayınlar. Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında derlenecek eserler MADDE 5 – (1) Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında derlenecek eserler şunlardır: a) Yürürlükteki kanunlar ile ikili ya da çok taraflı anlaşmalar uyarınca, yabancı uyruklu gerçek ya da tüzel kişilerin Türkiye’deki kütüphane, müze, arşiv ve belgeliklerden yararlanarak hazırlamış oldukları eserler ile ülkemizde yaptıkları arkeolojik kazı ya da araştırmaların yöntem ya da sonuçlarına ilişkin olarak yurt dışında yayımlamış veya çoğaltmış oldukları eserler. b) Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde faaliyet gösteren derleme mükelleflerinin yurt dışında basımını ve çoğaltılmasını gerçekleştirdikleri eserler. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Derleme Esasları ve Uygulanması Derleme mükellefleri MADDE 6 – (1) Derleme mükellefleri şunlardır: a) 4 üncü maddenin (a), (b) ve (c) bentlerinde belirtilmiş eserler için; gerçek ya da tüzel kişi yayıncı, yayıncının olmadığı durumda basımevi ya da matbaa. b) 4 üncü maddenin (ç), (d) ve (ğ) bentlerinde belirtilmiş eserler için; yapımcı ya da üretici gerçek ya da tüzel kişi. c) 4 üncü maddenin (e) ve (f) bentlerinde belirtilmiş eserler için; kullanmak ya da dağıtmak üzere çoğaltma işlemlerini yapan gerçek ya da tüzel kişi. ç) 5 inci maddenin (a) bendinde belirtilmiş eserler için; hazırlayan gerçek ya da tüzel kişi. d) 5 inci maddenin (b) bendinde belirtilmiş eserler için; basım ve çoğaltma işini yaptıran gerçek ya da tüzel kişi. e) 4 üncü maddenin (g) bendinde belirtilen eserler için, bu eserlerin yurt içinde satışını ve dağıtımını yapan gerçek ya da tüzel kişi. Derleme işlerini yürütecek birimler ve görevleri MADDE 7 – (1) Derleme işleri, Bakanlık tarafından yürütülür ve koordine edilir. (2) Derleme işlemlerinin ve derleme ile amaçlanan hizmetlerin etkin bir biçimde yürütülebilmesine ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir. Derleme nüshalarının sayısı ve gönderileceği kütüphaneler MADDE 8 – (1) Derleme nüshalarının sayısı ve gönderileceği kütüphaneler şunlardır: a) 4 üncü maddenin (a), (b) ve (g) bentleri ile 5 inci maddenin (b) bendinde belirtilmiş eserler, yerel ve bölgesel gazeteler hariç, altı nüsha derlenerek bir adedi Millî Kütüphaneye, bir adedi İstanbul Beyazıt Devlet Kütüphanesine, bir adedi 1/12/2011 tarihli ve 6253 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı İdari Teşkilatı Kanunu uyarınca Türkiye Büyük Millet Meclisi Kütüphane ve Arşiv Hizmetleri Başkanlığına, bir adedi İstanbul Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığına, bir adedi İzmir Millî Kütüphane Vakfı Kütüphanesine, bir adedi de Ankara’da Bakanlıkça belirlenecek bir kütüphaneye gönderilir. b) 4 üncü maddenin (c), (ç), (d), (e) ve (f) bentleri ile 5 inci maddenin (a) bendinde belirtilmiş eserler ikişer nüsha olarak derlenerek Millî Kütüphaneye ve İstanbul Beyazıt Devlet Kütüphanesine gönderilir. c) 4 üncü maddenin (ğ) bendinde belirtilen eserler sadece Millî Kütüphaneye gönderilir. ç) Yerel ve bölgesel gazeteler ikişer nüsha derlenerek, bir adedi Millî Kütüphaneye, bir adedi yayımlandığı ilde bulunan il halk kütüphanesine gönderilir. d) 4 üncü maddenin (a), (b), (g) ve (ğ) bentlerinde belirtilen eserlerin 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun ek 11 inci maddesi uyarınca hizmete sunulmak amacıyla, elektronik ortama aktarılan bir nüshası görme engellilerin hizmetine sunulmak üzere Millî Kütüphaneye gönderilir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Sorumluluk ve Yaptırımlar Derleme mükelleflerinin sorumlulukları MADDE 9 – (1) Derleme mükellefleri, derleme nüshalarını derleme birimlerine vermekle yükümlüdür. (2) Derleme nüshalarının, çoğaltılmış diğer kopyalarla aynı olması zorunludur. Ciltlemenin basımevinden ayrı bir yerde yapılması, yayınevinin ya da basımevinin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. (3) Derleme nüshaları, çoğaltma işlemini izleyen on beş gün içerisinde eksiksiz ve hatasız olarak derleme müdürlüğü veya derleme birimine teslim edilir. 4 üncü maddenin (g) bendi ile 5 inci maddede belirtilen eserler için teslim etme süresi altmış gündür. (4) Derleme kütüphanelerinin belirlediği yanlış, eksik ya da ciltsiz nüshalar, derleme mükelleflerince en geç on beş gün içerisinde değiştirilir. (5) 6 ncı maddenin (ç) bendinde belirtilen derleme mükellefleri gerekli izin için başvurduklarında, kendilerinden bu Kanun hükümlerine uyacaklarına ilişkin imzalı belge alınır. İdari para cezası MADDE 10 – (1) Bu Kanunda yer alan sorumluluklarını yerine getirmeyen derleme mükelleflerine, derlemenin yapıldığı yerdeki en büyük mülki amir tarafından uygulanacak yaptırımlar şunlardır: a) 9 uncu maddenin birinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen derleme mükellefleri, her derleme nüshası için bin Türk Lirasından beş bin Türk Lirasına kadar idari para cezası ile cezalandırılır. b) 6 ncı maddenin (ç) bendinde belirtilmiş derleme mükelleflerinden, 9 uncu maddede belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyenler, bu yükümlülüklerini yerine getirmedikleri sürece bir daha izin belgesi alamazlar. Cezaya itiraz ve cezaların tahsili MADDE 11 – (1) Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları hakkında, 30/3/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu uygulanır. Para cezasını ödemiş olmak, derlemeye ilişkin yükümlülükleri ortadan kaldırmaz. BEŞİNCİ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Derleme nüshası olarak verilen eserlerin maliyet bedelinin gider yazılması MADDE 12 – (1) Derleme nüshası olarak verilen eserlerin maliyet bedeli, kazancın saptanmasında gider olarak dikkate alınır. Bu şekilde gider fazlalığından doğan zarar bir sonraki yıla devredilemez. Yürürlükten kaldırılan hükümler ve atıflar MADDE 13 – (1) a) 21/6/1934 tarihli ve 2527 sayılı Basma Yazı ve Resimleri Derleme Kanunu, b) 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun ek 5 inci maddesi ve ek 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendi, yürürlükten kaldırılmıştır. (2) Diğer mevzuatta, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 2527 sayılı Basma Yazı ve Resimleri Derleme Kanununa yapılan atıflar, bu Kanuna yapılmış sayılır. Yönetmelik GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bu Kanunda belirtilen yönetmelik, Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde Bakanlık tarafından hazırlanarak yürürlüğe konulur. Bu süre içerisinde yapılacak derleme iş ve işlemleri, mevcut mevzuat hükümlerine göre yürütülür. Yürürlük MADDE 14 – (1) Bu Kanun yayımı tarihinden altı ay sonra yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 15 – (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 28/2/2012 [G. 29 Şubat 2012 – 28218] —— • —— İSLAM KONFERANSI ÖRGÜTÜ ŞARTININ ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN Kanun No. 6280 Kabul Tarihi: 23/2/2012 MADDE 1 – (1) Türkiye Cumhuriyeti adına 18 Haziran 2008 tarihinde imzalanan “İslam Konferansı Örgütü Şartı”nın, çekince ile onaylanması uygun bulunmuştur. MADDE 2 – (1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 28/2/2012 [G. 29 Şubat 2012 – 28218] —— • —— TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE KORE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA GÜMRÜK KONULARINDA İŞBİRLİĞİ VE KARŞILIKLI YARDIM ANLAŞMASININ ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN Kanun No. 6281 Kabul Tarihi: 23/2/2012 MADDE 1 – (1) 15 Haziran 2010 tarihinde Seul’de imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kore Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gümrük Konularında İşbirliği ve Karşılıklı Yardım Anlaşması”nın onaylanması uygun bulunmuştur. MADDE 2 – (1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 28/2/2012 [G. 29 Şubat 2012 – 28218] —— • —— Sosyal Güvenlik Kurumundan: SOSYAL GÜVENLİK KURUMU SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ MADDE 1 – 25/3/2010 tarihli ve 27532 sayılı mükerrer Resmî Gazete’de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinin 1.2. numaralı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “1.2. Kapsam (1) 5510 sayılı Kanun gereği genel sağlık sigortasından yararlandırılan kişiler.” MADDE 2 – Aynı Tebliğin 3.1.1. numaralı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “3.1.1. Sağlık Hizmeti Sunucularına Müracaat İşlemleri 3.1.1.A. 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1), (3) ve (9) numaralı alt bentleri gereği genel sağlık sigortası kapsamına alınan kişilerin sağlık hizmeti sunucularına müracaat işlemleri (1) Ayakta veya yatarak teşhis tedavi hizmeti veren sağlık hizmeti sunucularına müracaatlarda MEDULA sistemi üzerinden yapılan müstahaklık sorgulaması sonucu Kurum bilgisi 60/c-1, 60/c-3 veya 60/c-9 bilgisi dönen kişilerin müracaat kabul ve sevk işlemleri aşağıdaki şekilde yürütülecektir. 3.1.1.A-1. Sağlık Bakanlığı sağlık hizmeti sunucularına müracaat ve sevk işlemleri (1) Kişiler, aile hekimliklerine, Sağlık Bakanlığına bağlı birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucularına doğrudan veya sevk edilmek suretiyle müracaat edebilirler. Sağlık Bakanlığı sağlık hizmeti sunucusu dışındaki sağlık hizmeti sunucularına yapılacak sevkler anılan Bakanlık ikinci veya üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucularınca yapılacaktır. (2) Müracaat edilen Sağlık Bakanlığı ikinci basamak sağlık hizmeti sunucusunda tedavinin sağlanamaması halinde kişiler aynı yerleşim yerinde, varsa anılan Bakanlığa bağlı üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucusuna, yoksa diğer resmi sağlık hizmeti sunucularına sevk edilir. Müracaat edilen Sağlık Bakanlığı ikinci basamak sağlık hizmeti sunucusunca hastanın üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucusunda tedavisinin gerekli görülmesi ancak yerleşim yerinde üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucusu bulunmaması halinde kişiler, yerleşim yeri dışındaki Sağlık Bakanlığı üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucusuna sevk edilir. (3) Sevkle veya doğrudan müracaat edilen Sağlık Bakanlığı üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucusunda tedavinin sağlanamaması halinde kişiler üniversite hastanesine sevk edilir. (4) Hemodiyaliz tedavisi için resmi sağlık hizmeti sunucularına yapılacak sevkler, aynı yerleşim yerinde varsa bünyesinde hemodiyaliz merkezi bulunan Sağlık Bakanlığı sağlık hizmeti sunucularınca yapılacaktır. (5) Kurum bilgi işlem sistemi üzerinden elektronik sevk belgesi düzenlenmesi uygulamasına geçilinceye kadar sevkler, SUT eki “Hasta sevk formu” (EK-4/A) ile veya bu formda istenilen bilgilerin yer aldığı belge tanzim edilerek yapılacaktır. Ancak, sevk belgesinde sevk edilen branş ile birlikte sağlık hizmeti sunucusu adı mutlaka yer alacaktır. Kişiler sevk belgesi ile sevkin düzenlendiği tarih dahil 5 (beş) işgünü içinde sevk edildikleri sağlık hizmeti sunucusuna müracaat edeceklerdir. 3.1.1.A-2. Sağlık Bakanlığı dışındaki resmi sağlık hizmeti sunucularına müracaat işlemleri (1) Aşağıda belirtilen istisnalar dışında hasta takip numarası alındıktan sonra müracaatın usulüne uygun sevk ile yapıldığına dair beyan, Kurum bilgi işlem sistemine girilecektir. Sevk belgesinin bir örneği fatura eki belge olarak Kuruma gönderilecektir. (2) Sevk edilen branş hekimince (konsültasyon istemi hariç) hastanın aynı sağlık hizmeti sunucusunda diğer branşlarda da muayene veya tedavisinin gerekli görülmesi durumunda; sevk edilen branş hekimince aynı sevk belgesi üzerinde branşın belirtilmesi ve ilgili branş için Kurum bilgi işlem sistemine yeniden sevk beyanı girilmesi gereklidir. Sevk belgesinin bir örneği fatura eki belge olarak Kuruma gönderilecektir. (3) Sağlık Bakanlığı sağlık hizmeti sunucularınca sevk edilen hastaların, aynı sağlık hizmeti sunucusunca tedavi veya kontrol amaçlı çağrılması durumunda, yeniden sevk alınmasına gerek olmaksızın müracaatın çağrıya istinaden yapıldığına dair Kurum bilgi işlem sistemine beyan girilecek ve çağrı evrakının bir örneği fatura ekinde Kuruma gönderilecektir. (4) Fizik tedavi ve rehabilitasyon tedavisi, hiperbarik oksijen tedavisi, hemodiyaliz tedavisi, radyoterapi ve kemoterapi gibi belli bir program dahilinde tedavi için resmi sağlık hizmeti sunucularına sevk edilen hastaların, tedavi süresi içindeki her müracaatında sevk belgesi istenmeyecek olup ilk sevk belgesinin bir örneği fatura eki belge olarak Kuruma gönderilecektir. Hemodiyaliz amaçlı sevkler 3 (üç) ay süre ile geçerli olup sürenin bitiminde sevk belgesinin yenilenmesi gerekmektedir. (5) Acil servis müracaatlarına ilişkin sağlık hizmetleri, SUT’un (4.3) numaralı maddesi hükümleri doğrultusunda yürütülür. 3.1.1.A-3. Özel sağlık hizmeti sunucularına müracaat işlemleri (1) MEDULA sistemi üzerinden yapılan müstahaklık sorgulaması sonucu Kurum bilgisi 60/c-1, 60/c-3 veya 60/c-9 bilgisi dönen kişilerin aşağıda belirtilen sevkli müracaatları dışında sunulan sağlık hizmeti bedelleri Kurumca karşılanmaz. a) Resmi sağlık hizmeti sunucularında uygun yoğun bakım yatağının bulunmaması ve 112 Komuta Kontrol Merkezi aracılığıyla hasta naklinin gerçekleştirilmesi koşuluyla yoğun bakım tedavisi için sevk edilen hastalar (Fatura ekinde 112 Ambulans Formunun bir örneği Kuruma gönderilecektir.), b) Radyoterapi tedavisi gereken ancak aynı il içindeki resmi sağlık hizmeti sunucularında tedavinin sağlanabileceği radyoterapi merkezi bulunmaması nedeniyle Sağlık Bakanlığı ikinci veya üçüncü basamak sağlık hizmeti sunucularınca sevk edilen hastalar (Sevk belgesi fatura ekinde Kuruma gönderilecektir.), c) Acil müdahale edilememesi halinde hastanın uzuv kaybı ve/veya tüm vücut fonksiyonunu kaybetmesine sebep olacak reimplantasyon ihtiyacı, yanık, ağır travma gibi durumlarda resmi sağlık hizmeti sunucularında tedavinin sağlanamaması ve 112 Komuta Kontrol Merkezi aracılığıyla hasta naklinin gerçekleştirilmesi koşuluyla acil tedavi için sevk edilen hastalar (Fatura ekinde 112 Ambulans Formunun bir örneği Kuruma gönderilecektir.). 3.1.1.B – Genel sağlık sigortası kapsamındaki diğer kişilerin sağlık hizmeti sunucularına müracaat işlemleri (1) Kurum sağlık yardımlarından yararlandırılan kişiler, SUT’ta belirtilen özel hükümler saklı kalmak kaydıyla Kurum ile sözleşmesi bulunan ayakta ve yatarak tedavi hizmeti sağlayan sağlık hizmeti sunucularına doğrudan veya sevk edilmek suretiyle müracaat edebilirler. Ancak 4/1/1961 tarihli ve 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununa tabi olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapan askeri ve sivil personelin kendilerinin, mesai saatleri içerisindeki müracaatlarının var ise öncelikle Türk Silahlı Kuvvetlerinin birinci basamak sağlık ünitelerine yapılması zorunludur. (2) Kurum sağlık yardımlarından yararlandırılan kişilerin, SUT’un 4.2(5) fıkrasında belirtilen istisnalar hariç olmak üzere acil haller dışında Kurum ile sözleşmesi olmayan sağlık hizmeti sunucularından aldıkları sağlık hizmeti bedelleri Kurumca karşılanmaz. (3) Kurum ile sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları, Kurum sağlık yardımlarından yararlandırılan kişilerin müracaatlarını ayrım yapmaksızın kabul etmek zorundadır.” MADDE 3 – Aynı Tebliğin 3.1.3.B-numaralı maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “(2) Yeşil Kart Sağlık Cüzdanlarında geçerli vizesi olan kimselerin Sağlık Bakanlığı sağlık hizmeti sunucularına müracaatlarında MEDULA sisteminden hasta takip numarası alınamaması durumunda Yeşil Kart Sağlık Cüzdanının ilgili bölümlerinin bir örneği fatura ekinde gönderilmek koşuluyla sunulan sağlık hizmeti bedelleri Kurumca karşılanır. Sağlık hizmeti verildikten sonra kişiler tescil ve aktivasyon işlemlerinin elektronik ortamda kontrol ve düzeltilmesi için en yakın Sosyal Güvenlik Merkezine yönlendirilir.” MADDE 4 – Aynı Tebliğin 3.2 numaralı maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “(4) 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1), (2) ve (3) numaralı alt bentleri gereği genel sağlık sigortalısı sayılanlar ile bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ödemiş oldukları katılım payları, talepleri halinde, 29/5/1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu hükümlerine göre Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarınca kendilerine geri ödenir.” MADDE 5 – Aynı Tebliğin 3.2.1. numaralı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “3.2.1. Ayakta Tedavide Hekim ve Diş Hekimi Muayenesi Katılım Payı (1) Birinci basamak sağlık hizmeti sunucularında yapılan hekim ve diş hekimi muayenesinden katılım payı alınmayacaktır. Diğer sağlık hizmeti sunucularında yapılan hekim ve diş hekimi muayenesi nedeniyle uygulanacak katılım payı tutarları aşağıda belirtilmiştir. İkinci ve üçüncü basamak resmi sağlık hizmeti sunucularında ………… 5 TL Özel sağlık hizmeti sunucularında ………………………………………. 12 TL (2) İkinci ve üçüncü basamak resmi sağlık hizmeti sunucularında yapılan muayeneler için öngörülen katılım payı; a) Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları kişiler için gelir ve aylıklarından, b) Diğer kişiler için eczanelerce kişilerden, tahsil edilir. (3) Özel sağlık hizmeti sunucularında yapılan muayeneler için öngörülen katılım payı; a) Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları kişiler için gelir ve aylıklarından, b) Diğer kişiler için sağlık hizmeti sunucusunca kişilerden, c) Diğer kişiler için “Yeşil alan muayenesi” sonucunda oluşan katılım payı eczanelerce kişilerden, tahsil edilir. (4) Sağlık hizmeti sunucularında yapılan muayene sonucunda oluşan ve eczanelerce kişilerden tahsil edileceği belirtilen ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi katılım payları kişilerin reçete ile ilk eczaneye müracaatında kişilerden tahsil edilir. (5) SUT’un 3.1.3.A numaralı maddesinde belirtilen durumlarda muayene katılım payı tahsil edilmesi gerekenler için; resmi ve özel sağlık kurumlarındaki muayenelerine ilişkin katılım payı sağlık hizmeti sunucularınca kişilerden tahsil edilir. (6) Bu maddede yer alan genel hükümler saklı kalmak kaydıyla; birinci basamak sağlık kuruluşları muayeneleri, Kurumca belirlenen kronik hastalıklar ve acil haller hariç olmak üzere 10 gün içerisinde aynı branşta farklı sağlık hizmet sunucusuna yapılan başvurularda bu maddede belirtilen ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi katılım payı tutarları 5 (Beş) TL artırılarak tahsil edilir. Artırılan 5 TL’ lik tutar; Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları kişiler için gelir ve aylıklarından, diğer kişiler için ise eczanelerce kişilerden tahsil edilir.” MADDE 6 – Aynı Tebliğin 3.2.2. numaralı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “3.2.2. Ayakta Tedavide Sağlanan İlaçlar İçin Katılım Payı (1) Kurumca bedeli karşılanan ilaçlar için Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları kişilerden %10, diğer kişilerden %20 oranında katılım payı alınır. (2) Ayrıca her bir reçete için; a) 3 (üç) kutuya kadar (üç kutu dahil) temin edilen ilaçlar için 3 (üç) TL, b) 3 (üç) kutuya ilave temin edilen her bir kutu ilaç için 1(bir) TL, olmak üzere katılım payı alınır. c) Enjektable formlar ile serum, beslenme ürünleri ve majistraller için kutu sayısına bakılmaksızın her bir kalem 1(bir) kutu olarak değerlendirilir. (3) Sağlık raporu ile belgelendirilmek koşuluyla SUT eki “Hasta Katılım Payından Muaf İlaçlar Listesi” (EK-2) nde yer alan hastalıklarda, listede belirtilen ilaçlar için bu maddede belirtilen katılım payları uygulanmaz ve kutu/kalem hesabında dikkate alınmaz. (4) Bu maddede tanımlanan ilaçlar için katılım payları; a) Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü olduğu kişiler için gelir ve aylıklarından mahsup edilmek suretiyle, b) Diğer kişiler için ise Kurumla sözleşmeli eczaneler tarafından kişilerden, tahsil edilir.” MADDE 7 – Aynı Tebliğin 3.2.5. numaralı maddesinde aşağıdaki düzenlemeler yapılmıştır. a) On dokuzuncu fıkra olarak aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “(19) Harp okulları ile fakülte ve yüksekokullarda, Türk Silâhlı Kuvvetleri hesabına okuyan veya kendi hesabına okumakta iken askerî öğrenci olanlar ile astsubay meslek yüksek okulları ve astsubay naspedilmek üzere temel askerlik eğitimine tâbi tutulan adaylardan SUT’un 3.2.1, 3.2.2 ve 3.2.3 numaralı maddelerinde tanımlanan katılım payları alınmaz.” b) Yirminci fıkra olarak aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “(20) 19/5/2011, 23/10/2011 ve 9/11/2011 tarihlerinde meydana gelen depremler sonucunda yaralanan veya sakat kalanlara verilecek protez, ortez, araç ve gereç bedelleri için SUT’un 3.2.3 numaralı maddesinde tanımlanan katılım payları alınmaz.” MADDE 8 – Aynı Tebliğin 6.2.9.C numaralı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “6.2.9.C – Parikalsitol kullanım ilkeleri 6.2.9.C-1. Parikalsitolün enjektable formları (1) Diyalizat kalsiyumunun 1.25 mmol/l ile kullanılmasına rağmen albümin ile düzeltilmiş serum kalsiyumu 9.2 mg/dl altında ve serum fosfor 5 mg/dl altında ve parathormon (PTH) düzeyi 300 pg/ml’nin üzerinde olan hemodiyaliz tedavisi altındaki hastalarda başlanır. (2) Aynı hasta grubunda düzeltilmiş serum kalsiyum düzeylerinin 10.2 mg/dl veya serum fosfor düzeylerinin 6 mg/dl’yi geçtiği durumlarda kesilir. (3) İlgili koşulların söz konusu olduğu hemodiyaliz tedavisi altındaki hastalarda nefroloji veya diyaliz sertifikalı iç hastalıkları/çocuk sağlığı ve hastalıkları uzman hekimlerinden birinin düzenlediği sağlık raporuna istinaden 3 aylık dozda bu hekimlerce veya diyaliz sertifikalı tüm hekimler tarafından reçete edilebilir. (4) Tetkik sonuçları reçete ekinde yer alacaktır. Reçete tekrarında yeni tetkik sonuçlarının reçeteye eklenmesi gerekmektedir. 6.2.9.C-2. Parikalsitolün oral formları (1) Parikalsitolün oral formları; evre 5 kronik böbrek yetmezliği hastalığı olup, periton diyaliz tedavisi altında olan, 3 aylık aktif D vitamini tedavisine ve Ca düzeyi 1.25 mmol/L konsantrasyonlu diyalizat solüsyonu kullanmasına rağmen, albumin ile düzeltilmiş serum kalsiyumu 10.2 mg/dl altında ve serum fosfor 5.5 mg/dl altında ve parathormon (PTH) düzeyi 500 pg/ml’nin üzerinde olan hastalarda kullanılır. Düzeltilmiş serum kalsiyum düzeylerinin 10.2 mg/dl veya serum fosfor düzeylerinin 6 mg/dl’yi geçtiği durumlarda kesilir. Nefroloji uzman hekimi tarafından düzenlenmiş sağlık raporuna dayanılarak nefroloji uzmanı veya diyaliz sertifikalı uzman hekimler tarafından reçete edilir. Tetkikler 3 ayda bir tekrarlanır ve tetkik sonucu reçeteye eklenir.” MADDE 9 – Aynı Tebliğin 6.2.14.C-3-l numaralı maddesinin (B) numaralı alt maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “B) Karaciğer kanserinde; lokal tedavi yöntemlerinin uygun olmadığı ve fonksiyonel karaciğer rezervinin Child-Pugh-A evresinde olduğu klinik ve laboratuvar bulgularla raporda kanıtlanmış olan; lokal ileri veya metastatik hepatocellüler kanserli olgularda; daha önce en az bir kemoterapi tedavisi uygulanmış ve progresyon gelişmiş hastalarda, ikinci basamak tedavi seçeneği olarak kullanılabilir. Hastanın kemoterapiye engel olacak bir durumu var ise bu durum sağlık raporunda belirtilerek birinci basamakta da kullanılabilir. Sorafenib en az bir tıbbi onkoloji uzmanının bulunduğu, tedavi protokolünü gösterir sağlık kurulu raporuna dayanılarak tıbbi onkoloji uzmanları tarafından reçetelenir. Rapor süresinin sonunda tedavinin devamı için progresyon olmadığı belirlenmeli, bu durum ve karaciğer rezervinin Child-Pugh A evresinde devam ettiği raporda belirtilmelidir.” MADDE 10 – Aynı Tebliğin 7.1 numaralı maddesinin yirmiikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “(22) SUT eki EK-5/E ve EK-5/F listelerinde yer alan tıbbi malzemelere ilişkin olarak; a) Her grup ürünün imal ya da ithal edildikleri ülkelerde sertifikalı olduğunun (FDA, TGA, SFDA gibi) belgelendirilmesi, b) Her grup ürünün imal ya da ithal edildikleri ülkelerde kullanıldığına veya geri ödeme kapsamında olduğuna dair ilgili ülkenin sağlık bakanlığından veya o ülkenin yetkili kurum/kuruluşlarından alınacak belgelerden herhangi biri ile belgelendirilmesi, c) Deney-analiz-kalibrasyon laboratuvarlarının ve muayene kuruluşlarının uluslararası laboratuvar akreditasyon işbirliği karşılıklı tanınma anlaşmasında yer alan akreditasyon kurumları tarafından akredite edilmiş olan veya onaylanmış kuruluşlarca kabul gören laboratuvarlardan alınmış her grup ürünün materyal, biyomekanik, biyouyumluluk testlerinin yapıldığı laboratuvarın adı, yeri ve testlerin yapıldığı tarih ve test raporlarının sonucunun özet olarak belgelendirilmesi. Ancak CE Sınıf 3 grubuna giren ürünlerde materyal, biyomekanik, biyouyumluluk testleri istenmeyecek olup bu grup ürünlerde CE Sınıf 3 işaretlemesi ve ürün tasarım belgesinin ibraz edilmesi, ç) Üretici firmalardan GMP (Good Manufacturing Practices) sertifikası veya İSO 13485 tıbbi cihazlar için kalite yönetimi sistemi belgesi olanların belgelendirilmesi, d) İthalatçı firmaların İSO 13485 tıbbi cihazlar için kalite yönetimi sistemi belgesini veya İSO 9001:2008 kalite yönetim sistemi belgesini temin etmesi, e) Kurum gerekirse yukarıda belirtilen belgeleri ilgili kurum veya kuruluşlara inceletebilir. Bu durumda ortaya çıkabilecek inceleme ücretleri başvuru sahibi firmalarca karşılanacaktır. Gerek bu incelemeler sonucu gerekse Kurumca sonradan her hangi bir eksiklik tespit edilmesi halinde, bu malzeme bedelleri tespit tarihinden itibaren Kurumca karşılanmayacaktır. f) Artroplasti alan grubunda yer alan tıbbi malzemelerden (CE Sınıf 3 kapsamında yer almayan Artroplasti malzemeleri hariç) CE Sınıf 3 işaretlemesi olmayan malzeme bedelleri Kurumca karşılanmayacaktır. g) SUT Eki EK-5/E ve EK-5/F listelerinde yer alan fiyatlar tavan fiyatlardır.” MADDE 11 – Aynı Tebliğin 9.2.1. numaralı maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. "(4) İkinci fıkranın (a) bendinde sayılan durumlar nedeniyle verilen tedavi faturalarının ayrı ayrı olarak gönderilmediğinin tespiti halinde fatura bedelleri ilgili sağlık kurumuna ödenmez." MADDE 12 – Aynı Tebliğin 10.3. numaralı maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “(2) Bu Tebliğin 7.1. numaralı maddesinin 22 nci fıkrasının (a), (b), (c), (ç) ve (d) bentlerinde sayılan belgeleri ibraz edemeyen veya eksik ibraz eden firmaların ürünlerine SUT Eki EK-5/E ve EK-5/F Listelerinde yer alan tutarların % 60’ı oranında ödeme yapılacaktır. Ancak söz konusu belgeler 31/5/2012 tarihine kadar ibraz edilemez veya tamamlanamaz ise bu tarihten sonra kullanılacak olan ürün bedelleri Kurumca karşılanmayacaktır.” MADDE 13 – Aynı Tebliğ eki “Sistemik Antimikrobik ve Diğer İlaçların Reçeteleme Kuralları Listesi”nde (Ek-2/A) “Penisilinler” başlıklı (2.1) numaralı alt maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 2.1 Amoksisilin-Klavulanat KY (600mg/42,9 mg lık formu uzman hekimler tara(Oral) fından reçetelenir) MADDE 14 – Aynı Tebliğ eki “Protez ve Ortez Listesi”nde (EK-5/C) aşağıdaki düzenlemeler yapılmıştır. a) Listede yer alan “207701” SUT kodlu “İşitme cihazı (analog)”, “207702” SUT kodlu “İşitme cihazı (dijital)”, “211800” SUT kodlu “Özellikli Motorsuz Tekerlekli Sandalye”, “211802” SUT kodlu “Akülü tekerlekli sandalye”, “216901” SUT kodlu “Tekerlekli Sandalye Oturma Adaptasyonu” “220680” SUT kodlu “standing table(ayakta dik konumlandırma cihazı)” ve “220690” SUT kodlu “Ayakta dik pozisyonlama cihazı (parapodium cihazı/Stand Up Wheelchair (manuel kalkış manuel sürüş))” adlı malzemelerin fiyatları listeden çıkarılmıştır. b) Listede yer alan “Diğer Ortez-Protezler ile Mobilite ve Aktivite Destekleyici Araç ve Gereçler (**)” başlığına “(Ismarlama)” ibaresi eklenmiştir. c) Listenin son kısmında yer alan “Özel Koşullar” bölümünün 16 ncı maddesine aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Bu sağlık kurulu raporlarının protez veya ortezin yapımından önce Sağlık Bakanlığına bağlı Ankara veya İstanbul Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanelerince veya TSK Bilkent Rehabilitasyon merkezince onaylanması gerekmektedir.” ç) Listenin son kısmında yer alan “Özel Koşullar” bölümüne 17 nci madde olarak aşağıdaki düzenleme eklenmiştir. “17 Diğer Ortez-Protezler ile Mobilite ve Aktivite Destekleyici Araç ve Gereçler (**) başlığı altında yer alan ürünlerin kullanımına ilişkin eğitim aldıkları ve kullanabildikleri, Sağlık Bakanlığına bağlı Ankara veya İstanbul Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanelerince, TSK Bilkent Rehabilitasyon merkezince veya ortez protez üretim ve uygulamaları yapan Üniversitelerce onaylanması gerekmektedir.” MADDE 15 – Aynı Tebliğ eki “Tıbbi Uygunluk Aranacak Protez ve Ortez Listesi”ne (EK-5/C-1) eklenen tıbbi malzemeler bu Tebliğ eki (1) numaralı listede belirtilmiştir. MADDE 16 – Bu Tebliğin; a) 1, 2 ve 3 üncü maddeleri 15/3/2012 tarihinde, b) 5, 6, 8 ve 9 uncu maddeleri yayımı tarihinden 5 iş günü sonra, c) 7 nci maddesinin (b) bendi 26/1/2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde, ç) 12 nci maddesi 1/5/2010 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde, d) 13 üncü maddesi yayımı tarihinden 30 gün sonra, e) 4, 14 ve 15 inci maddeleri 21/1/2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde, f) 7 nci maddesinin (a) bendi ile diğer hükümleri yayımı tarihinde, yürürlüğe girer. MADDE 17 – Bu Tebliğ hükümlerini Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı yürütür. Liste 1 SUT KODU DİĞER ORTEZ-PROTEZLER İLE MOBİLİTE VE AKTİVİTE DESTEKLEYİCİ ARAÇ VE GEREÇLER 222.610 222.620 222.630 222.640 222.650 222.660 Aktif Vakum Sistemli Modüler Dizaltı Protezi Aktif Vakum Sistemli Modüler Dizüstü Protezi Pasif Vakum Sistemli Modüler Dizaltı Protezi Pasif Vakum Sistemli Modüler Dizüstü Protezi Pnömatik Swing faz kontrollü modüler diz dezartikülasyonu protezi Pnömatik Swing faz kontrollü modüler dizüstü protezi Pnömatik Swing faz kontrollü modüler kalça dezartikülasyonu protezi Hidrolik Swing faz kontrollü modüler dezartikülasyonu protezi Hidrolik Swing faz kontrollü modüler dizüstü protezi Hidrolik Swing faz kontrollü modüler kalça dezartikülasyonu protezi Pnömatik Swing-Stance faz kontrollu modüler diz dezartikülasyonu protezi Pnömatik Swing-Stance faz kontrollu modüler dizüstü protezi Pnömatik Swing-Stance faz kontrollu modüler kalça dezartikülasyonu protezi Hidrolik Swing-Stance faz kontrollu modüler diz dezartikülayonu protezi Hidrolik Swing-Stance faz kontrollu modüler dizüstü protezi Hidrolik Swing-Stance faz kontrollu modüler kalça dezartikülasyonu protezi Elektromekanik Swing faz kontrollü modüler diz dezartikülasyonu protezi Elektromekanik Swing faz kontrollü modüler dizüstü protezi Elektromekanik Swing-Stance faz kontrollü modüler diz dezartikülasyonu protezi Elektromekanik Swing-Stance faz kontrollü modüler dizüstü protezi Elektromekanik Swing-Stance faz kontrollü modüler kalça dezartikülasyonu protezi Mikro İşlemcili, Swing-Stance faz kontrollü modüler diz dezartikülasyonu protezi Mikro İşlemcili, Swing-Stance faz kontrollü modüler dizüstü protezi Mikro İşlemcili, Swing-Stance faz kontrollü modüler kalça dezartikülasyonu protezi Fonksiyonel elektrik sitümülasyonlu düşük ayak ortezi Karbon Grafit AFO 222.670 222.680 222.690 222.700 222.710 222.720 222.730 222.740 222.750 222.760 222.770 222.780 222.790 222.800 222.810 222.820 222.830 222.840 222.850 222.870 [G. 29 Şubat 2012 – 28218] —— • —— Adalet Bakanlığından: Ankara 13. İcra Müdürlüğünün 1997/5541 Esas sayılı takip dosyasının zayi olduğu anlaşıldığından, 4473 sayılı Yangın, Yersarsıntısı, Seylâp veya Heyelân Sebebiyle Mahkeme ve Adliye Dairelerinde Ziyaa Uğrayan Dosyalar Hakkında Yapılacak Muamelelere Dair Kanun hükümlerinin söz konusu dosya için uygulanmasına ve anılan Kanun hükümleri gereğince işlem yapılmasına karar verildiği ilan olunur. 1665/1-1 ————— Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/2478 Esas sayılı dosyasının zayi olduğu anlaşıldığından, 4473 sayılı Yangın, Yersarsıntısı, Seylâp veya Heyelân Sebebiyle Mahkeme ve Adliye Dairelerinde Ziyaa Uğrayan Dosyalar Hakkında Yapılacak Muamelelere Dair Kanun hükümlerinin söz konusu dosya için uygulanmasına ve anılan Kanun hükümleri gereğince işlem yapılmasına karar verildiği ilan olunur. 1666/1-1 ————— Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1982/105 Esas, 1982/635 Karar sayılı dosyasının zayi olduğu anlaşıldığından, 4473 sayılı Yangın, Yersarsıntısı, Seylâp veya Heyelân Sebebiyle Mahkeme ve Adliye Dairelerinde Ziyaa Uğrayan Dosyalar Hakkında Yapılacak Muamelelere Dair Kanun hükümlerinin söz konusu dosya için uygulanmasına ve anılan Kanun hükümleri gereğince işlem yapılmasına karar verildiği ilan olunur. 1667/1-1 [G. 29 Şubat 2012 – 28218] —— • —— ŞUBAT / 2 0 12 A) VEFAT EDEN HÂKİM VE SAVCILAR 12- 23016 Nurcan GÜRSES 100490 Hakan KILIÇ Bakırköy Hâkimi Doğubayazıt Cumhuriyet Savcısı 31.01.2012 07.02.2012 B) YAŞ HADDİNDEN EMEKLİYE AYRILAN HÂKİM VE SAVCILAR 1234567- 19201 19801 19956 20355 21116 21540 23735 Nuh Mete YÜKSEL Veli Yaşar MERCAN Ömer Kılınç Cabbar VEZİROĞLU Fethi TÜRKMEN Emin KARACA İsmail SEYHAN Ankara Cumhuriyet Savcısı Antalya Cumhuriyet Savcısı Tarsus Hâkimi Yargıtay Cumhuriyet Savcısı İstanbul Cumhuriyet Savcısı Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Konya Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi 23.02.2012 23.02.2012 23.02.2012 23.02.2012 23.02.2012 23.02.2012 23.02.2012 C) İSTEĞİ ÜZERİNE EMEKLİYE AYRILAN HÂKİM VE SAVCILAR 1234567891011121314151617181920- 25150 21019 23795 23996 24440 27093 27865 30213 30630 38595 27731 27391 21427 23138 23801 24952 29116 33890 35308 35765 Arslan ÜNSAL Hamdi BOZKURTLAR Zekerya SEVİMLİ Metin TÜRKEL Şakir Bülent FINDIKLI Nurcan KOCALAR ŞEN Elazığ Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi Adana Hâkimi Üsküdar Cumhuriyet Savcısı İzmir Hâkimi Avrupa Birliği Genel Müd. Daire Baş. Yargıtay Tetkik Hâkimi Orhan TEPEDELENLİOĞLU Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ertuğrul KAYA Kütahya Hâkimi Süleyman KARACA Eskişehir Cumhuriyet Savcısı Semra TOPAÇ AYDEMİR Sinop Hâkimi Alaaddin ATAKAN Diyarbakır Cumhuriyet Savcısı Gaziantep BİM Başkanı İbrahim ÇELEBİ Aykut KILIÇ Müsteşar Yardımcısı Ali YILMAZ Balıkesir Cumhuriyet Savcısı Muzaffer ÖZTÜRK İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Yalçın DOLANBAY Afyonkarahisar Hâkimi Ayla YILMAZ Yargıtay Tetkik Hâkimi Betül TORTAMIŞ Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Esma GÜLBENK(AKSARI) Çanakkale Hâkimi Serhan GÜRSOY Bakırköy Hâkimi —— • —— 03.02.2012 13.02.2012 13.02.2012 13.02.2012 13.02.2012 13.02.2012 13.02.2012 13.02.2012 13.02.2012 13.02.2012 17.02.2012 21.02.2012 28.02.2012 28.02.2012 28.02.2012 28.02.2012 28.02.2012 28.02.2012 28.02.2012 28.02.2012 - i