Dünya liderliğine giden yolumuz açıldı…
Transkript
Dünya liderliğine giden yolumuz açıldı…
İ S TA N B U L K U Y U M C U L A R O DA S I ’ N I N Ü C R E T S İ Z YAY I N I D I R Eylül - Ekim 2014/48 Sektör ağırlığını koydu Dünya liderliğine giden yolumuz açıldı… Yeni düzenleme neler getiriyor? rken ttuk! i l e g e sözü tu Yöneitğim z i m i verd V T Ö I T K L KA BAŞKAN’DAN Norayr İşler İstanbul Kuyumcular Odası Yönetim Kurulu Başkanı Sevgili meslektaşlarım, 16 Ocak’ta sizlerin verdiği destekle göreve geldiğimizde sektörün geleceği için büyük önem taşıyan 3 sorunun çözülmesi gerektiğine inanıyorduk. Ve yol haritamızı bu üç konu üzerinde şekillendirmiştik. için büyük önem taşıyan bu düzenlemenin Meclis’ten geçmesi için hükümeti destekleyeceklerini açıklayan CHP Grup Başkan Vekili Sayın Mehmet Akif Hamzaçebi ve MHP Grup Başkan Vekili Sayın Oktay Vural Bey’e etmek istiyoruz. Bu sorunların en önemlisi, iç piyasada katma değer oluşturduğumuz, dışarıdan satın aldığımız hammadde üzerindeki ÖTV yükü ve ithal bitmiş ürünleri teşvik eden vergi uygulamalarıydı. Sektörümüzün temsil kurumlarıyla oluşturduğumuz sinerjiyle Ankara’da hükümet ve muhalefet temsilcileriyle yaptığımız yoğun görüşme trafiği sonrasında vergi konusundaki sıkıntının geride kaldığının müjdesini vermek istiyorum. İKO Yönetimi olarak bu çabamızda bizimle hareket eden KİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş ve Ankara Kuyumcular Odası Başkanı Hasan Çavuşçulu’ya teşekkür ediyoruz. Vergi konusundaki sıkıntının giderilmesi için baştan beri büyük bir özveriyle çalışan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner’e, TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı İmam Altınbaş’a, İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı’ya ve görevleri boyunca bu sorunun çözülmesi için büyük mücadele veren Eski Başkanımız Alaattin Kameroğlu ve Yönetim Kurulu üyelerine teşekkürü borç biliyoruz. Meclis’te kabul edilen Torba Yasa’yla ithal edilen değerli/yarı değerli hammadde üzerindeki ÖTV kaldırıldı, yerine 18 KDV getirildi. Yeni düzenlemeyle kıymetli ve yarı kıymetli ham taşları, Borsa İstanbul üzerinden Türkiye’ye getirenler ise KDV ödemeyecek. Borsa’dan alınan ürünün işlenerek ihraç edilmesinde de herhangi bir vergi doğmayacak. Ancak, Borsa’dan alınan vergisiz ürünü işledikten sonra yurt içinde nihai tüketiciye satış aşamasında ise yüzde 18 KDV ödenecek. Yeni düzenleme kapsamında, mücevher ithal edenler ise altın/gümüş değeri düşüldükten sonra yüzde 18 KDV ödeyecek. ÖTV olarak 2005 yılından beri hep gündemde olan sorunun çözülmesi için desteklerini esirgemeyen, yoğun programına rağmen bizimle görüşmeyi kabul eden Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek, özellikle, TBMM Plan Bütçe Komisyon Başkanı ve AK Parti Manisa Milletvekili Sayın Recai Berber, özellikle, önergede imzası olan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi ve AK Parti İstanbul Milletvekili Sayın Mehmet Muş, Ekonomi Bakan Yardımcısı Sayın Adnan Yıldırım ve Maliye Bakanlığı Müsteşarı Sayın Naci Ağbal’a sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bir teşekkürü de bu süreçte 5 bin yıllık sektörün geleceği Sektörümüzün gelişmesini engelleyen uygulamalardan biri de firmalara altın ayar kontrolü ve kıymetli taşların niteliğinin tespiti ve ekspertiz düzenlenmesi konusunda verilen yetkilerdir. Çeşitli suistimallere açık bu düzenlemeden vazgeçilerek, AB uygulamaları ışığında uzmanlığın yanında objektif ve tarafsızlığın gerektirdiği ekspertiz raporları için sadece Darphane ve Kuyumcular Odası gibi kurumların yetkilendirilmesinin doğru olacağına inanıyoruz. Öte yandan, 1 Şubat 2014 tarihinde yürürlüğe giren ve satışlarımızda yüzde 50’lere varan düşüşlere neden olan kredi kartına taksit yasağının kalkması için mücadelemiz sürüyor. Bu konuyla ilgili geçtiğimiz ay BDDK Başkanı’nı ikinci kez ziyaret ettik ve yasağın sektördeki olumsuz yansımalarını yeniden anlattık. Önümüzdeki dönemde de yasağın kalkması için konunun yakın takipçisi olacağız. Yeni vergi düzenlemesinin sektörümüze bereket getirmesini dilerim. 1 İ S TA N B U L K U Y U M C U L A R O DA S I ’ N I N Ü C R E T S İ Z YAY I N I D I R Eylül - Ekim 2014/48 Sektör ağırlığını koydu Dünya liderliğine giden yolumuz açıldı… Yeni düzenleme neler getiriyor? lirken ttuk! timeizge sözü tu Yöneiğ verd im VTI T Ö K L KA EYLÜL - EKİM 2014 SAYI: 48 İmtiyaz Sahibi İKO Reklamcılık, Kuyumculuk Danışmanlık ve Turizm Tic. Ltd. Şti. adına Norayr İşler Yayın Kurulu Akın Kozan Aziz Akbulut Can Gezer Fuat Kırgız Mehmet Emin Alkan Mehmet Çakar Murat Turaç Mustafa Tiryaki Rober Muratoğlu Genel Yönetmen Hayati Karakullukçu Yazı İşleri Müdürü Sarp Tarhanacı starhanaci@iko.org.tr Editör Nesim Akın nesim.akin@iko.org.tr Yazı İşleri Feyza Kudun Görsel Yönetmen Mehmet Ali Çelik Reklam Müdürü Münevver Çalış munevver@iko.org.tr Reklam Müdür Yardımcısı Meltem Madan meltem@iko.org.tr İKO Genel Sekreteri ve Hukuk Danışmanı Av. Dilara Halavurt Yönetim Yeri Piyerloti Cad., Dostlukyurdu Sk. No: 3 Sultanahmet - İSTANBUL 0212 516 27 57 2 Basıldığı yer OKSİJEN MATBAA 0212 325 71 25 ‹çindekiler 04 10 13 14 16 17 18 22 24 28 33 34 36 38 42 43 44 46 48 ÖTV KALKTI! Sektörün sorunlarını birlikte çözüyoruz! İKO Yönetimi, Altınok’u ziyaret etti Taş Kesim Merkezi Açıldı Fatih Emniyeti’nden iade-i ziyaret İKO Yönetimi, Darphane Genel Müdürü Parmaksız’la bir araya geldi Darphane gram altınları, piyasadan gelecek talebi bekliyor Kapalıçarşı’nın kapıları, “Altın Günü” için açıldı! Rekabetçi Ortam ve Rekabet Hukuku Üst Kurul, çalışmaya başladı! Patentli üretim yapana yüzde 50 vergi indirimi! Meslek standartları için çalışmalar sürüyor Krediniz için teminat KGF’den! Komisyon, Maltepe ve Sancaktepe’de esnafla buluştu İthal malları, İKO ve Darphane kontrol etmeli! Cevdet Yalç›ner: Türk halk›n›n tasarruf eğilimi nakit ve alt›n’dan yana! İstanbul esnafı, yine “ Faik Yılmaz” dedi İKO’dan Kerimoğlu’na tebrik ziyareti İKO’dan geleneksel iftar yemeği 09 04 10 18 22 24 36 50 51 52 54 56 57 57 58 60 66 67 68 70 71 71 72 74 76 78 79 79 80 İKO ile GESAD iftarda buluştu İftarda da sorunlar konuşuldu! İKO’ya teşekkür plaketi UR-GE’ye katıl, ihracatını artır! Kent Güvenlik Danışma Kurulu toplantısı yapıldı İş güvenliği şansa bırakılmaz! Polis, tinercileri topladı! Loomis, Türkiye’de büyüyor! Elmasa ilk WDMF damgası, Türkiye’de vurulacak! Kevork Usta sektöre veda etti! 2. İstanbul Süryani Kültür Festivali yapıldı Vakkas Altınbaş, Anamur’dan Kıbrıs Girne’ye yüzdü Geçen Kuyumculuk, Orient’te adres değiştirdi 150 yıllık butik otel Esta Pazarlama’dan Para Transferi Uygulaması Ortadoğu Fuarı, geleceğinin adımlarını bugünden atıyor Mücevherin ışıltısı, Diyarbakır’dan parlayacak! Sağlıklı bir yaşam için 10 beslenme önerisi Soma için Kuyumcukent’te ayin yapıldı Tavukçuoğlu ailesinin acı günü Dostları, ölüm bile ayıramadı! Çıraklık kayıtları başladı 3 GÜNDEM ÖTV KALKTI Yönetime gelirken verdiğimiz sözü tuttuk! Sektörün dünya liderliğine giden yolu açıldı İstanbul Kuyumcular Odası öncülüğünde Mücevher İhracatçıları Birliği, TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi, Kuyumcukent ve İTO Kuyumculuk Komitesi’yle oluşturulan diyalog ortamı ve kurumların koordineli çalışmaları sonucunda, sektörün 2005 yılından beri gelişmesini engelleyen “ÖTV” sorunu çözüldü. Meclis’te kabul edilen Torba Yasa’ya göre, işlenmemiş değerli/yarı değerli taşların ithalinden alınan ÖTV kaldırıldı, yerine yüzde 18 KDV getirildi. Yeni düzenlemeyle değerli taşların Borsa İstanbul üzerinden ithalinde ise herhangi bir vergi oluşmayacak. Nesim Akın- Feyza Kudun 4 T ürk kuyumculuk sektörünün dünya liderliğine yolculuğunda en büyük engel olarak görülen ve 2005 yılından beri çözüm bekleyen ithalatı teşvik eden, hammaddeyi vergilendiren vergi uygulaması, İstanbul Kuyumcular Odası’nın öncülüğünde Ankara’da hükümet ve muhalefet yetkilileriyle sürdürülen görüşmeler sonunda çözüldü. Meclis’ten kabul edilen Torba Yasa’ya göre, hammadde üzerindeki ÖTV kaldırıldı, yerine ise 18 KDV getirildi. Yeni düzenlemeyle kıymetli ve yarı kıymetli ham taşları, Borsa İstanbul üzerinden Türkiye’ye getirenler ise KDV ödemeyecek. Borsa’dan alınan ürünün işlenerek ihraç edilmesinde de herhangi bir vergi doğmayacak. Ancak, Borsa’dan alınan vergisiz ürünü işledikten sonra yurt içinde nihai tüketiciye satış aşamasında ise KDV ödenecek. İşlenmiş mücevher ithal edenler ise geçmişte olduğu gibi işçilikten yüzde 18 KDV ödemeye devam edecek. Bugüne nasıl gelindi? Norayr İşler başkanlığındaki İKO Yönetimi, göreve gelir gelmez sektörün önünü tıkayan mevcut vergi uygulamasının kaldırılması için sektörün önde gelen isimleri, sektör temsil kurumları ve hukukçularla görüştükten sonra harekete geçti. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, Kuyumcukent İşletme A.Ş (KİAŞ) Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş, Ankara Kuyumcular Odası Başkanı Hasan Çavuşçulu ve İstanbul Kuyumcular Odası Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni Hayati Karakullukçu, sektörün üzerindeki vergi yükünün kaldırılması için ilk görüşmeyi TBMM Plan Bütçe Komisyon Başkanı ve AKP Manisa Milletvekili Recai Berber’le yaptı. Söz konusu görüşmeye daha sonra TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi ve AKP İstanbul Milletvekili Mehmet Muş da katıldı. Norayr İşler başkanlığındaki heyet, Berber ve Muş’la yapılan görüşmede mevcut vergi uygulamasının olumsuz etkilerini detaylarıyla anlattı, dünyadan örnekler verdi. Sektör heyeti, Berber ve Muş’la yaptığı görüşmede olumlu izlenimlerle ayrıldı. Heyet, bu görüşmeden sonra Ekonomi Bakan Yardımcısı Adnan Yıldırım ve Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal bir araya geldi. Heyet, bu görüşmede de, Yıldırım ve Ağbal’a bitmiş mücevher ithalatını teşvik eden, hammadde üzerindeki yüzde 20 ÖTV’yle iç pazarda üretimi zorlaştıran vergi sistemini anlattı. Heyet, tüm bu görüşmelerden sonra aldığı olumlu izlenimlerle İstanbul’a sorunun çözüleceği konusunda umutlu döndü. Nevzat Sudaş, Mehmet Muş, Recai Berber, Norayr İşler, Hasan Çavuşculu 5 GÜNDEM Norayr İşler, Mehmet Şimşek, Cemil Gezer, Hayati Karakullukçu Maliye Bakanı’yla İstanbul buluşması Norayr İşler, Recai Berber, Nevzat Sudaş, Hasan Çavuşculu, Hayati Karakullukçu İstanbul Kuyumcular Odası, dünya liderliğine oynayacak potansiyele sahip olan sektör için hayati önem taşıyan düzenleme için Ankara’daki yoğun görüşme trafiğinden sonra da çalışmalarını sürdürdü. Hukukçular ve vergi uzmanlarıyla bir araya gelerek sektörün istediği vergi düzenlemesine son şeklini veren İKO, söz konusu çalışmasını TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı’yla paylaştı. İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi, düzenlemenin zaman kaybedilmeden yasalaşması için de Çırağan Sarayı’nda Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’le bir toplantı yaptı. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, Gezer Kuyumculuk firma ortaklarından Cemil Gezer ve İstanbul Kuyumcular Odası Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni Hayati Karakullukçu’nun katıldığı toplantıda Bakan Şimşek, düzenleme için yeşil ışık yaktı; ancak öncelikle muhalefetin ikna edilmesi gerektiğini söyledi. Ankara’da muhalefetle randevu! Maliye Bakanı Şimşek’le yapılan görüşmenin ardından İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, İKO Başkan Vekili Sarp Tarhanacı, Kuyumcukent İşletme A.Ş (KİAŞ) Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat SuNevzat Sudaş, Naci Albağ, Norayr İşler, Hasan Çavuşculu 6 Sarp Tarhanacı, Navzat Sudaş, Oktay Vural, Norayr İşler Nevzat Sudaş, Mehmet Akif Hamzaçebi, Norayr İşler, Sarp Tarhanacı daş ve Ankara Kuyumcular Odası Başkanı Hasan Çavuşçulu’dan oluşan heyet, bu kez de muhalefet yetkileriyle görüşmek üzere Ankara’nın yolunu tuttu. Heyet, burada CHP Grup Başkan Vekili Mehmet Akif Hamzaçebi ve MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural’le görüştü ve vergi sisteminde talep ettikleri düzenlemeleri anlattı. Muhalefet yetkilileri, söz konusu düzenlemeye Plan ve Bütçe Komisyonu ve Meclis Genel Kurulu’nda destek vereceklerini söyledi. Hamzaçebi ve Vural’la yapılan görüşmelerden olumlu haberlerle dönen heyet, düzenlemenin Torba Yasa’ya girmesi için bekleyişe geçti. ithalatçının ise mücevherdeki altın ve pırlanta için hiçbir vergi ödemediğini, sadece mücevherdeki 30 bin dolarlık işçilik kısmı için 4 bin dolar KDV ödediğini söyledi. İşler, kuyumculuk sektörü olarak şu an 250 bin kişiye istihdam sağladıklarını, vergideki adaletsizlik giderildiği takdirde kıymetli taş kesim atölyelerinde en az 100 bin kişilik ilave istihdam yaratacaklarını ifade etti. İşler, Hindistan’da taş kesiminde 1 milyon 300 bin kişi çalıştığına dikkat çekti. Şu an kuyumculuk sektörünün 2 milyar dolar ihracat yaptığını kaydeden İKO Başkanı İşler, vergi düzenlemesinin ardından 10 milyar dolarlık ihracat rakamına kısa sürede ulaşacaklarını dile getirdi. Komisyon üyeleri, İKO Başkanı İşler’in konuşmasının ardından yapılan oylama sonucu, önergenin Torba Yasa tasarısına girmesini kabul etti. Sektörün gelişmesinde milat teşkil eden düzenleme, Meclis Genel Kurulu’nda da kabul edildi. Ve düzenleme, TBMM’de kabul edildi! İKO Başkanı Norayr İşler, Kuyumcukent KİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş ve İKO Yönetim Kurulu üyesi Aziz Akbulut, son olarak TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerine, mevcut vergi sisteminin sektör üzerindeki etkileri ve yapılacak düzenleme konusunda bilgi verdi. İşler, komisyon üyelerine 2005 yılından beri uygulanmakta olan vergi sisteminin olumsuz etkilerini örneklerle anlattı. İşler, mevcut sistemin işlenmiş mücevher ithal edenlerle yerli kuyumcular arasında yarattığı adaletsizliği anlattı. İşler, kendisinin işlenmemiş 1 milyon dolarlık ürün ithal ederken, 200 bin dolar ÖTV ödediğini, 1 milyon dolarlık işlenmiş mücevher getiren İKO Başkanı Norayr İşler TBMM’de Plan ve Bütçe Komisyonu’na bilgi verdi. 7 GÜNDEM Yeni düzenleme neler getiriyor? Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen düzenlemeyle sektör rahat bir nefes alacak. Düzenleme, Türk kuyumculuk sektörüne altın takıdan sonra mücevherde önemli kazanımlar elde etmesinin yolunu açıyor. Kıymetli ve yarı kıymetli ham taşları, Borsa İstanbul üzerinden Türkiye’ye getirenler yeni sistemde herhangi bir vergi ödemeyecek. Borsa’dan alınan ürünün işlenerek ihraç edilmesinde de herhangi bir vergi oluşmayacak. Ancak, Borsa’dan alınan vergisiz ürünü işledikten sonra yurt içinde nihai tüketiciye satış aşamasında ise KDV ödenecek. İşlenmiş mücevher ithal edenler ise geçmişte olduğu gibi işçilikten yüzde 18 KDV ödemeye devam edecek. Böylece, yerli üretimi artırmak adına, devlet koruması altında, Türkiye’de elmas ve kıymetli taşların işlenmesi mümkün olacak ve Türkiye’de elmas ve kıymetli taş kesim (işleme) atölyesi adında yeni sektör ve istihdam kapısı açıldı. Bilindiği gibi Hindistan, buna paralel bir vergi rejimine geçerek, hem kıymetli taşlar piyasasının hacmini büyütmüş, hem de 1,3 milyon kişilik bir istihdam sağlamıştı. Hindistan’da vergilerin düşürülmesi ve taş kesiminde finansman teşvikinin sağlanması üzerine sektörde 4 milyar dolar olan işlem hacmi, 30 milyar dolara çıktı. 8 Mevcut sistem nasıldı? Türkiye’de bir üretici, çıplak taşı ülkeye getirirken, yüzde 20 ÖTV ödüyordu. Bu vergi oranıyla işliyor ve iç pazarda satıyordu. Ayrıca, satışta işçilik ve kar üzerinden KDV ödüyordu. Ancak, yurt dışından getirilmiş ürünün taşından ise ÖTV alınmıyordu. Sadece işçiliği için yüzde 18 KDV ödeniyordu. Örnek vermek gerekirse: Bugün, iç pazarda işlemek üzere 1 milyon dolarlık bir taş getirdiğinizde 200 bin dolar ÖTV ödemek zorundaydınız. Aynı şekilde 1 milyon dolarlık bir mücevher getirdiğinizde ise bu mücevherin sadece işçiliğinden yüzde 18 KDV alınıyordu. 1 milyon dolarlık mücevhere 30 bin işçilik gösterdiyseniz ödeyeceğiz vergi sadece 4 bin dolardı… İthal edilen mücevherin sadece işçiliğinden yüzde 18 KDV alınması da sektörün iç pazarda elini kolunu bağlıyordu. Söz konusu uygulama, sektörün büyümesine, kayıt altına girmesine ve kurumsallaşarak markalaşmasını da engelliyordu. 2023 H E D E F MiLYAR$ 500 2023 hedefi için sorun kalmadı! Bilindiği gibi Türkiye’nin 100. yılı kutlayacağı 2023 için öngörülen 500 milyar dolarlık ihracat hedefinde kuyumculuk sektörün de 12 milyar dolarla katkı sunması bekleniyor. Torba Yasa’da kabul edilen yeni düzenlemeyle altın takıda dünya önemli başarılara imza atan Türk kuyumculuk sektörünün mücevher ihracatında da bugün itibariyle 2,5 milyar dolar olan doğrudan ihracatını kısa sürede katlayarak 12 milyar dolara çıkartması mümkün hale geldi. Yeni düzenleme ne anlama geliyor? Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen Torba Yasa’yla Türk kuyumculuk sektörü için yeni bir dönem başlıyor. Önergeyle kuyumculuk sektöründeki vergilendirme sistemi tümden değişiyor. İthal hammaddeyi vergilendiren, bitmiş ürün ithalatını da teşvik eden düzenleme yerine, yüksek vergilerle ithalatı zorlaştıran Borsa İstanbul üzerinden ithal edildiğinde hammaddedeki ÖTV’yi sıfırlayan yeni bir sayfa açılıyor. Yeni düzenleme, özellikle üretim ve istihdam potansiyeliyle ekonomiye katkı sunan, ihracatla ülkeye döviz kazandıran yerli üreticileri yakından ilgilendiriyor. İKO Yönetimi, aylar süren görüşme trafiğini sürdürürken, hep esnaf ve sanatkarın temsil kuruluşu olduğu bilinciyle hareket etmiş, söz konusu düzenlemenin de bu minvalde yasalaşması için çalışmıştır. Yeni döneme hazırlıklı olmalıyız Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası’na üyelik önemli Mücevherle uğraşan sektör mensuplarının yeni dönemden yararlanmak için öncelikle Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası’na üye olmaları gerekiyor. Borsa İstanbul yetkililerinin, sektörün katılımını artırmak için üyelik ücretlerini sembolik bir fiyata indirdiklerini söylemekte yarar vardır. Gerek İstanbul Kuyumcular Odası’nın yayınları ve gerekse de web sitemizde bu konuyla ilgili güncel gelişmeleri sizinle paylaşıyoruz. Bu kapsamda, bizi takip etmenizi ve yayınlarımızı dikkatli okumanızı tavsiye ediyoruz. Türk kuyumculuğunun dünya liderliğine giden yolculuğunda önemli bir engel geride kalırken, sektör mensuplarının devletin uzattığı bu dostluk elini sımsıkı tutmalarını ve yeni vergi sistemine göre, kendilerine çeki düzen vermeleri gerekiyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen düzenlemeyle Türkiye kuyumculuğu, aslında 5 bin yıllık tarihi yolculuğunda hiç de yabancısı olmadığı yeni bir iş alanıyla, taş kesim sektörüyle tanışacak. ÖTV ödenmeden ithal edilecek taşlar ve yurt içinde çıkan mücevher taşlarının değerlendirilmesi sonucu, 10 binlerce kişinin çalışacağı taş kesim atölyeleri ortaya çıkacak. İstanbul Kuyumcular Odası’nın olduğu gibi sektörümüzün belkemiğini oluşturan esnaf ve sanatkarlarımızın da yeni vergi sistemiyle oluşan yeni döneme hazırlıklı olması gerekiyor. Hükümet ve muhalefet yetkililerinin oybirliğiyle kabul ettiği bu düzenlemenin sonuçlarına göre, iş yapış şekillerini, alım satım organizasyonlarını yeniden kurmaları büyük önem taşıyor. Esnaf ve sanatkarlarımızın yeni dönemle ilgili birlikte çalıştıkları muhasebecileriyle diyalog içinde önergenin yasalaştığı döneme hazırlıklı olmaları, uzman oldukları meslek dallarının gelecekte alacağı rolleri artıracaktır. Sektörde; artık yenilik, markalaşma, kayıtlı ekonomiye geçiş hızlanacak. Özgün tasarım ve Ar-Ge’ye yatırımların artması bekleniyor. 9 SÖYLEŞİ Nevzat Sudaş Sektörün sorunlarını birlikte çözüyoruz! Kuyumcukent İşletme AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş, Torba Yasa Tasarısı’na girmesi için çalışma yaptıkları önergeyle ilgili olarak, “Değerli ve yarı değerli taşlar, Borsa İstanbul’dan ÖTV’siz ithal edileceği için insanlar, daha rahat çalışacak. Devletin aldığı vergi miktarı da taş kesim sahasındaki istihdam artışıyla vb birlikte misliyle artacaktır.” dedi. T orba Yasa Tasarısı’na eklenen kuyumculuk sektöründeki vergi değişikliği, sektörde yüzleri güldürdü. Kuyumcukent’te altın takı ve mücevherle uğraşan birçok firma, taş kesim atölyeleri kurmak için çalışma başlattı. İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi, Türk kuyumculuk sektörünün geleceği için büyük önem taşıyan vergi değişikliğinin Torba Tasarı’ya girmesi için Kuyumcukent KİAŞ Yönetimi’yle birlikte çalıştı. KİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş, sektörün üretim ve ihracat üssü Kuyumcukent’teki son gelişmeler ve vergi değişiklik önergesinin piyasaya yansımaları konularında İKO Vizyon dergisine önemli açıklamalarda bulundu. 10 Nevzat Sudaş Kuyumcukent İşletme AŞ olarak yaklaşık bir yıldır yönetimdesiniz. Bu süre içerisinde hangi projeleri hayata geçirdiniz? Her biri alanında profesyonel yönetim ve çalışan kadromuzun üstün gayret ve çalışmalarıyla birlikte, ta Kuyumcukent’in temelinin atılmasından beri Kuyumcukent yönetiminde olan biri olarak, üst düzey yönetim ve idarecilik ve 40 yılı aşkın kuyum esnaflığı tecrübemiz, pek çok STK yöneticiliği ve bürokratlık, 20 yılı aşkın siyaset adamlığı tecrübemizi Kuyumcukent’in her anlamda gelişmesi adına ortaya koymaktayız. Kuyumcukent sakinlerinin hak etmiş olduğu refah düzeyi yüksek çalışma koşullarını sağlamak adına, alt ve üst yapı çalışmalarımız; yeni yatırımlar yapılması ve mevcut yapının modernize edilmesi şeklinde devam etmektedir. Temel atma töreninde olduğu gibi Kuyumcukent’in açılışını da Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte yapmıştık. Yaklaşık bir yıl önce KİAŞ Yönetimi’ni yaklaşık 4,8 trilyonluk bir borçla devralmıştık. Atölye bölümü ve hizmetlerde boşluklar vardı. Güzel bir ekiple yola çıktık. Kuyumcukent Blok Kat Malikleri Başkanımız Sayın Özcan Halaç Bey de bize destek verdi. Geçen süre içerisinde atölye bloklarındaki doluluk oranı yüzde 98’e ulaştı. AVM kısmında ise doluluk, yüzde 60’ları buldu. THY transit yolcularını ağırlamayla ilgili projelerimizin alt yapısını THY yönetiminin de destekleriyle oluşturuyoruz. Bu kapsamda, yolcuların kaliteli vakit geçirebilecekleri kafeler, restoranlar, oturma alanları ve görsel bazı mekanlar oluşturacağız. THY transit yolcularını, en yakın zamanda Kuyumcukent’te ağırlamaya başlayacağız. Bu projeyle Kuyumcukent’e ciddi bir katma değer kazandıracağız. Camii, market ve kreş gibi projelerimizin çalışmaları devam ediyor. Hedefimiz, Wedding World Kuyumcukent AVM’yi de yerel ulusal ve uluslar arası ölçekte gezilip, görülen ve istenilen bir yer haline getirmektir. Kuyumcukent İşletme AŞ olarak 2014 yılı başından itibaren birçok sektörel projede İKO’yla birlikte hareket ediyorsunuz. Bu birliktelikten hangi sonuçlar alındı? 250,000 civarında kişinin istihdam edildiği kuyumculuk sektörü, bunca istihdam edilen kişiyi esnafımızı, ülkemiz ekonomisini yakından ilgilendiren birçok konularda kuyum ve mücevherat sektör yönetici ve temsilcilerimizle, oda başkanlarımızla sık sık görüşüp istişare ederek ve ortak bir sinerjiyle hareket ederek kuyum ve mücevherat sektörlerimizin, esnafımızın haklarını, hukuklarını gözeterek, sektörlerimizin kronikleşmiş sorunlarını çözümleyebilmek adına çok ciddi çalışmalar ve gayretler göstererek sorunların üzerine ciddi olarak eğiliyor. Gerekli en üst muhatap ve üst düzey mercilerle görüşerek sektörlerimizin meselelerini en yetkili kişilere iletmekte, bu konuların problemlerin halline çalışmaktayız. Hep birlikte kollektif çalışarak, ortak sinerjiyle sektörümüzün kronikleşmiş sorunlarını çok daha kolay çözebiliriz ve ülkemiz kuyum ve mücevherat sektörü için bizden sonraya onurla bırakacağımız kalıcı hizmetler ortaya koyabiliriz. Sektör sorunlarımızın çözümündeki üstün gayretleri ve çalışmalarımızda tek yürek olmamız noktasındaki desteklerinden dolayı; Kuyumcukent Blok Kat Malikleri ve İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç Bey’e, İKO Başkanı Norayr İşler Bey’e teşekkürlerimi iletmek isterim. Böyle ciddi sektör temsilcileriyle ittifak ve ünsiyet içinde oluşumuz elbette ki fevkalade bir güzellik ve verimlilik arz ediyor. Sayın Norayr İşler Bey, İKO başkanlığına seçildikten sonra kendisini tebrik ederek, kapımız, kalbimiz ve gönlümüz her zaman açık dedik. Kuyum ve mücevherat sektörlerimizin kronikleşmiş meselelerinin çözümü noktasında ve ülkemiz, esnafımız açısından hayırlı olacak tüm konularda ortak sinerjiyle çalışma arzumuzu ilettik. Sayın Başkan da bize aynı samimiyetle mukabelede bulundu. İki kurum arasındaki iyi niyet çabaları lafta kalmayarak hayatiyet buldu. 20 yıllık siyaset adamlığı tecrübem, sektörün önünü tıkayan sorunların aşılması için hükümet ve muhalefet yetkilileriyle daha kolay iletişim kurmamızı sağladı. Ankara’daki temaslarımızda görüştüğümüz birkaç konuyu paylaşayım: Altın fiyat artışının vergilendirilmesi nedeniyle sermayenin azalması, fiktif karların vergilendirilmesi sorunu ve kuyum harcamalarında kredi kartına taksitin kaldırılması konusunda İKO Yönetimi’yle birlikte çalışmaya başladık. Bu kapsamda, BDDK Başkanı Mukim Öztekin Bey’i ziyaret ettik. BDDK Başkanımız; yapılacak yeni düzenlemeyle kuyumculukta taksit miktarının 6 taksitle sınırlanabileceğini söyledi. Bitmiş mücevher ithalatını teşvik eden, yerli üretimi olumsuz etkileyen vergi uygulaması konusunda en üst yetkili mercilerle görüşmeler yaptık. Mevcut vergi düzenlemesi nedeniyle kalitesi, deneyimi ve üretim kapasitesiyle dünya liderliğine oynayabilecek potansiyeldeki mücevher sektörü dışa bağımlı bir yapıya dönüşmüş ve üretim bitme noktasına gelmiştir. Türkiye’de elmas ve kıymetli taşların hammadde ithalatına %20’lik ÖTV uygulanırken, nihai ürün olarak gelen elmaslı ve kıymetli taşlı mücevheratta, işçilik ücreti üzerinden alınan KDV hariç hiçbir vergi uygulanmamaktadır. Bu konuda İKO Başkanı Norayr İşler Bey’le birlikte hükümet ve muhalefet yetkilileriyle bir dizi görüşmeler ger- 11 SÖYLEŞİ Nevzat Sudaş çekleştirdik. Bu toplantılara Ankara Kuyumcular Odası Başkanı Hasan Çavuşculu Bey de katıldı. Sayın Norayr başkanımızın sektörel meselelerimizin çözümünü kendine dert edinerek, bu konulara dört elle sarılması takdire şayandır. Sorunlar, doğru bir şekilde aktarılınca çözülemeyecek bir şey olmadığını düşünüyorum. Plan ve Bütçe Komisyonu Başkan ve üyeleriyle BDDK Başkanı’yla pek çok milletvekilimizle, Ticaret Bakan Yardımcısı ve Maliye Müsteşarımızla bir dizi görüşmeler gerçekleştirdik. Görüşmeler sırasında hükümet yetkilileri, muhalefet partilerinin de ikna edilmesini istediler. CHP ve MHP’nin Grup Başkan Vekilleriyle de görüşerek gerekli desteği aldık. Önergemiz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. Tabi ki sektör için hayati önem taşıyan bu konunun Torba Yasa’ya alınmaması için sektörden muhalif sesler de çıktı. Allah’ın yardımıyla, ülkemiz ve esnafımız için hayırlı olduğunu düşündüğümüz bir çalışma yaptığımız inancındayız. Son olarak bizi tekrar Meclise çağırdılar. Sn Norayr İşler Bey ile birlikte Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerine değişiklik önergesiyle ilgili bilgi verdik. Komisyonda kabul edilen önergeyle, sektörde çok ciddi manada yeni istihdam ve iş kapıları oluşacağını ve ham taşların ithalatının ÖTV muafiyeti noktasında, Borsa İstanbul Anonim Şirketi Elmas ve Kıymetli Taş Piyasasında işlem görme şartıyla kayıt dışılığı bitireceğini düşünüyorum. Kurumlar arasında sağlanan birlik ve beraberlik çok değerlidir. Ülkemiz ve sektörlerimizin menfaati adına bu birliktelik devam etmelidir ve buna sahip çıkmalıyız. Peki kuyumcular, yeni vergi sistemine nasıl hazırlanmalı? Yeni bir sayfa açılıyor sektörün önüne… Türkiye’de elmas ve kıymetli taş kesim atölyesi adında yeni bir sektör ve istihdam kapısı ortaya çıkacaktır. Bunun yansımalarını Kuyumcukent’te şimdiden görmeye başla- 12 dık. Birçok firma, taş kesim atölyeleri kurma planları yapıyor. Ayrıca, ağır işgücü gerektirmemesi hasebiyle, engelli vatandaşların elmas kesim sektöründe eğitilerek istihdam edilmesi gibi sosyal katkılar da ortaya çıkacaktır. Yeni düzenleme, sektörün geneline olumlu yansıyacaktır. Vergi konusu, 2005 yılından beri sektörün gündeminde… Bugüne kadar sizce neden çözülemedi? Bence bizim kullandığımız sihirli formül: Sinerji. Sektör yönetici ve temsilcileriyle ittifak içinde bilgi beceri ve tecrübelerimizi bir araya getirerek hareket etmenin getirdiği bereket. Birçok kez bu meselelerin çözümüne teşebbüs edilmiş. Şimdi bile; değişiklik önergesi Torba Tasarı’ya girdiği halde; yasalaşmaması için uğraşan kişiler var diye, Ankara’dan bizi arıyorlar. Bizim önergemiz, talebimiz ülkemiz, milletimiz ve sektörümüz için son derece faydalıdır düşüncesindeyiz. Vergi sorununun bugüne kadar çözülememesinin sebebi bence anlatılış şekliyle de yakından ilgilidir. Sayın Başbakanı’mıza da bu kronik meselelerimizi bizzat ilettim. Devlet mevcut vergi sistemiyle istediği vergi miktarını toplayamıyordu. Önerge yasallaşırsa devletin kasasına daha çok mu gelir girecek? Evet, hesap ortada… Atölyeleri verimli bir şekilde çalıştırabilmek için hammaddelerin kolay bir şekilde iç piyasaya girmesi gerekiyor. Artık, bu imkan sağlandı, son aşamalara gelindi. Hazırlanacak projelerle devletin ilgili kurumlarından alınacak desteklerle sektöre özellikle taş kesme konusunda katma değer kazandırılmış olacaktır. Çünkü, doğrudan 250 bin kişiye, dolaylı olarak 1 milyon kişiye istihdam sağlayan bir sektörün geleceği söz konusu… Bu istihdam rakamları kolaylıkla artırılabilir. Hindistan, bu işi nasıl yaptıysa biz de yapabiliriz. Hindistan, buna paralel bir vergi rejimine geçerek hem kıymetli taşlar piyasasının hacmini büyütmüş, hem de taş kesim işinde 1,3 milyon kişilik ciddi istihdam üretmiştir. Hindistan’da vergilerin düşürülmesi ve taş kesiminde finansman teşvikinin sağlanması üzerine sektörde 4 milyar $ olan işlem hacmi 30 milyar $ ulaşmıştır. Günlük 20-25 bin kişilik bir iş sirkülasyonuna sahip olan Kuyumcukent’te taş kesim atölyeleri rahatlıkla kurulabilir. İKO-Borsa İstanbul işbirliği başladı! İKO Başkanı Norayr İşler ve Başkan Vekili Sarp Tarhanacı, Borsa İstanbul Başkanı İbrahim Turhan’la bir araya gelerek, Torba Yasa’ya giren vergi düzenlemesi sonrasında iki kurum arasındaki işbirliği imkanlarını masaya yatırdı. İKO Başkanı İşler ve Başkan Vekili Tarhanacı, ziyaret sırasında Borsa İstanbul Gen. Müd. Yard. Dr. Çetin Ali Dönmez'le de bir araya geldi. i stanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler’in öncülük ettiği yoğun görüşme trafiği neticesinde Torba Yasa’ya giren vergi düzenlemesine göre, ithal edilecek ham taşlar, Borsa İstanbul üzerinden getirilmesi durumunda ÖTV ödenmeyecek. Bu gelişme üzerine İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler ve Başkan Vekili Sarp Tarhanacı, Borsa İstanbul (BİST) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İbrahim Turhan’ı ziyaret ederek, oluşan yeni durum hakkında işbirliği olanaklarını masaya yatırdı. İKO Başkanı İşler ve Başkan Vekili Tarhanacı, Turhan’la BİST’in İstinye’deki merkezinde yaptığı görüşmede, yeni vergi düzenlemesi sonrasında Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası’na üyelik şartlarının yeniden ele alınması ve ilk üyeliğin teşvik edilmesini istedi. Görüşme sonunda Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası’na katılımın artması için 10 bin dolar olan üyelik bedelinin bin dolara çekilmesi konusunda görüş birliğine varıldı. Söz konusu, bin dolar tutarındaki Borsa İstanbul üyeliği, 2014 yılı sonuna kadar geçerli olacak. Borsa İstanbul’a sadece şirketler değil, İstanbul Kuyumcular Odası üyesi şahıs şirketleri de üye olabilecek. İKO Heyeti’nin BİST Başkanı Turhan’la görüşmesinde, Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası’nın Kuyumcukent’e taşınması konusu da gündeme geldi. Kuyumcukent Yönetimi’nin yoğun çalışmaları ve İKO Yönetimi’nin işbirliği kapsamında Borsa İstanbul yakın bir zaman içerisinde Kuyumcukent Kompleksi’nde yerini alacak. 13 PROJE Taş kesim merkezi açıldı Mücevher İhracatçıları Birliği’nin “Taşların Tılsımını Duymak” projesi kapsamında kurulan “Değerli Taş Kesim Merkezi” açıldı. Ayhan Güner 14 M ücevher İhracatçıları Birliği’nin, İstanbul Kuyumcular Odası, İstanbul Ticaret Üniversitesi ve İşitme Engelliler Federasyonu’yla ortaklaşa hayata geçirdiği ve İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) desteklediği “Taşların Tılsımını Duymak” projesi kapsamında kurulan “Değerli Taş Kesim Merkezi” hizmete açıldı. Taş kesim merkezinde başta işitme engelliler olmak üzere toplumdaki diğer dezavantajlı gruplara değerli taş kesimi öğretilerek hem onların ekonomik ve sosyal yaşama kazandırılmaları sağlanacak; hem de mücevher sektörünün bugüne kadar işlenmiş olarak aldığı değerli taşlar; artık Türkiye’de işlenerek ihracata değer katacak. İstanbul Ticaret Üniversitesi Küçükyalı Kampüsü’nde gerçekleşen Değerli Taşlar Kesim Merkezi’nin açılışına katılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşarı Nesrin Avşar Çelik, İTO Başkanı İbrahim Çağlar, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, MİB Başkanı Ayhan Güner ve İTİCÜ Rektörü Prof. Dr. Nazım Ekren yaptıkları konuşmalarda ihracatın gelişmesinin ekonomimize ve insanımıza katkılarını vurguladı. Güner: Merkez, büyük katma değer sağlayacak! Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, “Mücevher ihracatçıları olarak yıllardır her türlü engele rağmen ülkemiz ekonomisine ciddi kazanımlar sağladık. Bizim işadamı olarak yapabildiğimizi engelleri nedeniyle çaresizliğe hapsedilen insanlarımız da yapabilir dedik ve bu projeyi gerçekleştirdik.” dedi. Büyükekşi: İşadamlarımız engel tanımıyor! Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ise “Türkiye dönemsel olarak sıkıntılı bir bölgede yaşıyor. Ancak memnuniyetle görüyorum ki işadamlarımız engel tanımıyorlar. Sürekli yeni pazarlar arıyorlar, yeni iş kolları geliştiriyorlar; yeni ihracat kalemleri yaratıyorlar.” diye konuştu. Çağlar: 2023 hedeflerine ulaşma şansımız var İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar da konuşmasında Türkiye ekonomisi için Türkiye’de üretilen mal ve hizmetlerin çoğaltılmasının önemli olduğuna dikkat çekti: “Aslında yapmamız gereken şey çok basit. Kimseye aman ithalat yapma demiyoruz; küresel ekonominin bir parçası olarak ithalat da yapacağız elbette. Ancak daha akılcı ithalat ve ihracat yapalım istiyoruz. Sadece kalsedon ihracat gelirini bin katına çıkartma şansı olan böyle yatırımlar arttığı sürece Türkiye Ekonomisi olarak 2023 hedeflerimize ulaşma şansımız var. Mücevher sektörünü bu değerli katkılarından ötürü kutluyorum.” Değerli Taş Kesim Merkezi sayesinde hem toplumdaki engelliler için istihdam olanağı yaratılacak hem de mücevher sektörü için ihtiyaç duyulan nitelikli insan gücü yetiştirilecek. Öncelikle İstanbul bölgesinde ikamet eden engelliler olmak üzere toplumdaki diğer dezavantajlı bireyleri de kapsayan proje için başvurular devam ediyor. 15 İKO’DAN İKO Yönetimi, Altınok’u ziyaret etti İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, Başkan Vekili Sarp Tarhanacı, Yönetim Kurulu üyesi Murat Turaç ve Yönetim Kurulu yedek üyesi Şant İşçan, İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok’u ziyaret etti. N Şant İşcan, Murat Turaç, Selami Altınok, Norayr İşler, Sarp Tarhanacı orayr İşler başkanlığındaki İKO Yönetimi, sektör için çalışmalarını sürdürüyor. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, Başkan Vekili Sarp Tarhanacı, Yönetim Kurulu üyeleri Murat Turaç ve Yönetim Kurulu yedek üyesi Şant İşçan, bu İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok’u makamında ziyaret etti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde gerçekleşen ziyaret yaklaşık bir saat sürdü. İKO Yönetimi, görüşmede Emniyet Müdürü Altınok’a kuyumculuk sektörü hakkında bilgi verdi ve güvenlik konusunda yaşanan sıkıntıları dile getirdi. Fatih Emniyeti’nden iade-i ziyaret İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler ve Yönetim Kurulu üyeleri, Fatih Emniyet Müdürü Özcan Bulduk’la yemekli toplantıda bir araya geldi. F atih İlçe Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi Kurulu’nun göreve gelir gelmez ilk ziyaret ettiği kurumların başında gelmişti. Fatih İlçe Emniyet Müdürü Özcan Bulduk, bu buluşmanın ardından İstanbul Kuyumcular Odası’na iade-i ziyarette bulundu. Fatih Emniyet Müdürü Bulduk, Kuyumcular Odası’nda Başkan Norayr İşler ve Yönetim Kurulu üyeleriyle önce yemekli toplantıda bir araya geldi. Zerger Restoran’daki yemeğin ardından İKO teras katında Emniyet Müdürü ve İKO Yönetimi, Kapalıçarşı ve çevresi başta olmak üzere kuyumcuların güvenlik sorunlarını yeniden masaya yatırdı. 16 Aziz Akbulut, Norayr İşler, Sadettin Parmaksız, Can Gezer, Rober Muratoğlu İKO Yönetimi, Darphane Genel Müdürü Sadettin Parmaksız’la bir araya geldi Norayr İşler başkanlığındaki İKO Yönetimi, Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Bölümü Müdürü Oğuzhan Aloğlu ile birlikte Darphane Genel Müdürü Sadettin Parmaksız’la bir araya geldi. i stanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Bölümü Müdürü Oğuzhan Aloğlu, İKO Başkan Yardımcısı Can Gezer, Yönetim Kurulu üyeleri Robert Muratoğlu ve Aziz Akbulut ile birlikte Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürü Sadettin Parmaksız’ı ziyaret etti. Darphane’nin Beşiktaş Balmumcu’daki yerleşkesinde gerçekleştirilen görüşmede, sektör- Darphane ilişkileriyle Cumhuriyet ve sikke altınlarının siparişi ve teslimi konusunda yapılan değişiklikler ele alındı. Oğuzhan Aloğlu, Sadettin Parmaksız, Norayr İşler 17 SÖYLEŞİ 1 ve 0,5 gram altınlar hazır! Darphane gram altınları, piyasadan gelecek talebi bekliyor D arphane ve Damga Matbaası, Cumhuriyet altınları ve sarrafiye ürün portföyüne yenilerini ekledi. 2011 yılında kuyumcu oda ve derneklerinin talebiyle gündeme gelen Darphane damgalı 1 ve 0,5 gramlık altın üretme projesi sonuçlandı. Darphane, uzun bir araştırma ve makine yatırımı sonucunda geliştirdiği 1 ve 0,5 gramlık altınları üretti ve şimdi piyasadan gelecek talebi bekliyor. Cumhuriyet altını formatında geliştirilen Darphane gram altınlarının dağıtımında, mevcut Cumhuriyet altınındaki mekanizma geçerli olacak. Teslim süresi SMS’le iletiliyor! Sipariş alımı ve teslimatta önemli değişikler yapan Darphane, bir süredir teslimatla ilgili önceden sektörü SMS mesajıyla bilgilendiriyor. Sektörle yakın bir işbirliği içinde olan Darphane, siparişle teslimatın aynı gün gerçekleştirileceği bir sistem kurmak istiyor. 18 Bankalardan talep yok Bilindiği gibi geçtiğimiz yıl, bankalara da Cumhuriyet altını ve sarrafiye ürünleri alım- satım izni verilmişti. Ancak, bugüne kadar bankalardan Darphane’ye bir talep gitmiş değil. Darphane’de her şey kayıt altında! Üretim ve hizmet süreçlerini ISO 9000 Kalite Yönetim Belgesi’yle tescilleyen Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürü Sadettin Parmaksız, İKO Vizyon dergisine önemli açıklamalarda bulundu. 2014 Haziran ayı sonuna yaklaşıyoruz. Yılbaşından bu yana Cumhuriyet altınları ve sarrafiye ürünlerinde nasıl bir talep oluştu? Bugüne kadar aldığımız (25 Haziran 2014) Cumhuriyet altını siparişi, 25.4 ton civarında… Talep böyle devam ederse yıl sonu itibariyle 50 tonu buluruz. Önümüzde bir Bir Gram Darphane, kuyumcu oda ve derneklerin talebi üzerine ürettiği gram altınları piyasaya sunmaya hazır. Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürü Sadettin Parmaksız, 1 ve 0,5 gram olarak üretilen Darphane gram altınlarının Cumhuriyet altını formatında geliştirildiğini söyledi. Yarım Gram tatil-düğün mevsimi var. Ramazan’dan sonra oluşacak hareketi göz önüne aldığımız zaman Cumhuriyet ziynet kategorisinde bir talep oluşabilir. Ekim ayına kadar sikke de talep azalması görülür. Yıl sonunda da rakamlar biraz yükselir; ama hiçbir şekilde geçen yılın rakamlarına ulaşacağımızı zannetmiyoruz. Geçtiğimiz yıl, ilk altı aylık süreçte aldığımız sipariş miktarı 70 tona yakındı. Söz konusu talebin 44 tonu ziynet altın, bunun yarısı da ziynet çeyrek idi. Son 5 yıl içinde piyasaya sunulan Cumhuriyet altınları ve sarrafiye ürünleri yıllık rakamlarını bizimle paylaşabilir misiniz? 2009’da 33 ton, 2010’da 39 ton, 2011’de 64,2 ton, 2012’de 43,5 ton geçen yıl ise 98,8 ton üretim yaptık. Rakamlara bakıldığında 2011 ve 2013 yılında önemli artışları görebiliriz. Yıllık üretim genelde 40 tonlar civarında seyrediyor. Bu anlamda, 2014 yılını da 40-50 ton civarı öngörebiliriz. Siparişlerin alınması ve teslimiyle ilgili son dönemde yaptığınız düzenlemeleri bizimle paylaşır mısınız? Siparişler konusunda eskiden Darphane, ‘siparişler hazır mı?’ diye sürekli telefonla aranırdı. Bu durum hem bizi, hem de müşterilerimizi yoruyordu. Artık, siparişler tamamlandığı zaman müşterilerimize SMS mesajı yolluyoruz. Müşteri de gelip siparişini teslim alıyor. Ancak, yıllardır süren bazı alışkanlıklar var. Müşteriler, kendi aralarında yaptıkları sıralamayla siparişlerini teslim alıyor. Kimin önce, kimin sonra siparişini alacağına kendi aralarında karar veriyorlar. Biz, sipariş hangi sırayla verildiğiyse o sıra ile teslimat yapılmasının daha doğru olacağına inanıyoruz. Bu konuyu müşterilerimizle de konuştuk. Adaletli olan, doğru olan da bu… İlk sipariş alındığında zaten bir sıra kendiliğinden oluşuyor. Bu sırayla teslimatın yapılmasını müşterilerimiz de uygun görürse en adil, en makul, en tartışmasız ve 19 SÖYLEŞİ Sadettin Parmaksız nesnel yöntem olarak görüyoruz. Mevcut çalışma sistemine göre, haftada bir kez sipariş alıyoruz. Sipariş aldığımız gün, sipariş almayı mesai saati sonunda kesiyoruz. Biz, siparişlerin tamamını işlemeden hiç kimseye hiçbir şekilde ürün vermiyoruz. Genel Müdürlük olarak göreve geldiğiniz günden beri üzerinde çalıştığınız, alınan siparişlerin aynı gün teslim edilmesi projeniz, tam anlamıyla ne zaman hayata geçecek? Yıl başından beri hiçbir sipariş gecikmiyor. Örnek olarak dün aldıklarımızı, bugün teslim ettik. Geçen hafta da aynı şekilde yaptık. Aynı gün de verebiliriz; ama o zaman gelecek talebin toplamını bilmemiz gerekiyor. Öyle olunca da mevcut çalışma yöntemimizle eş zamanlı yapma şansımız yok. Ama bir sonraki aşamada, kim hangi sırayla bana ürün getiriyorsa, o sırayla siparişini alacak noktasına geldiğimiz zaman, belki bunlar da yapılabilir hale gelecektir. Yani siparişin alınması ve hemen akabinde teslimatın yapılması mümkün hale gelecektir. Alınan siparişlerin aynı gün verilmesi için öncelikle teslimattaki mekanizmayı belirttiğimiz gibi değiştirmemiz lazım. 20 Kuyumcu oda ve derneklerinin talebi üzerine fizibilite çalışması başlattığınız “Darphane” damgalı gram altınlar projesi tamamlandı mı? Cumhuriyet altını dışında, piyasanın zaman zaman ihtiyaç duyacağı 1 gram ya da yarım gram ağırlığında ve belli standartlarda altın üretimiyle ilgili 2011 yılında başlattığımız çalışma sonuçlandı. Şu anda 1 gram altın üretiyoruz. Bizim için en önemli şey; piyasanın ihtiyacı olan belli bir standart ve kalitede üretim yapılmasıdır. Piyasada standardı belli olmayan; ama hediyelik ya da Cumhuriyet altınıymış gibi sunulan bazı ürünler vardı. Bu ürünlerin standardında, ayarında, ağırlığında ve kalitesinde tereddütler oluşabilecek durumdaydı. Darphane olarak kafalardaki soru işaretlerini ortadan kaldırmak için ayarı, kalitesi ve ağırlığı Darphane standartlarında olan 1 gram ve 0,5 gram altını ürettik. Ve bunlarla ilgili standardı belirledik. 22 ayar olan gram altınlarla ilgili görselleri netleştirdikten sonra, patentini de aldık. Ancak, yine her şey taleple alakalıdır. Bugün itibariyle böyle bir talep yok. Üretim yöntemi belli, dağıtım yöntemini ise Cumhuriyet altınındaki mekanizmayı kullanmak istiyoruz. Vatandaş külçe altını getirecek, biz de karşılığında Darphane gram altınını vereceğiz. Bu tür ürünlere altın fiyatları yükseldiğinde daha çok talep oluşuyor. 1 gram ve 0,5 gram altınlarımız da Cumhuriyet altını formatında geliştirildi. Yuvarlak ve tırtıllı… Takı amaçlı kullanma imkanı var. Ramazan ayı sonrasında talep artışı bekliyor musunuz? Ramazan ayı sonrası mutlaka bir hareketlilik olacaktır. Şu anda elimizdeki miktarlar ve kapasitemizle çok büyük bir talep artışı olmadığı sürece sıkıntı yaşamayız. Talep artışı olsa bile kısa vadede sıkıntı yaşamayız. Mevcut üretim durumumuz ve kapasitemiz üst üste gelecek şok artışları karşılayabilecek düzeyde… 4 hafta üst üste hiç beklenmeyen miktarlarda artış olsa bile sıkıntı yaşamayız, bunu karşılayabiliriz. Geçtiğimiz yıl, bankalara Cumhuriyet altını ve sarrafiye ürünleri alım satım izni verildi? Bu size yeni talep olarak döndü mü? Bizdeki sipariş sahipleri, ya gerçek kişiler, ya da kuyumculuk sektörüyle ilgilenen tüzel kişilerdir. Ancak, Cumhuriyet altını siparişi veren banka yok. Yani bankalar hiçbir zaman için bizim müşterimiz olmadı. Biz külçe altını alıyoruz, onu işleyip Cumhuriyet altını olarak geri veriyoruz. Bankalardan; ‘Bu altını alın, bize Cumhuriyet altını üretin’ tarzında bir talep bu güne kadar gelmedi. Darphane olarak hedeflediğiniz uluslararası standartlarda kalite yönetim belgesini alabildiniz mi? 2011 yılında başlattığımız çalışmayla tüm süreçleri elden geçirdik ve bunların tamamını yazılı hale getirdik. Bu süreçlerinin her biri, iyileştirmeye açık ve işin bütün taraflarının eleştiri ve önerilerine alabilecek bir sistem içerisinde kurgulandı. Bu sistem içerisinde Darphane’nin nasıl bir hizmet sunacağı ve müşterilerimizin hizmet alırken nasıl bir yol ve yöntem izleyeceği belirlenmiştir. Biz bu sistemi 2011 yılında aşamalı da olsa Nisan ayından beri uyguluyoruz. Bugün, Darphane’de yaptığımız her şey kayıt altındadır. Bu sistematiği uluslararası kabul görmüş bir sistemle belgelendirmek için Türk Standartları Enstitüsü’nün denetimine girdik. 2013 Aralık ayında sınıfı geçtik ve üretim ve hizmet süreçlerinde yaptığımız iyileştirmeleri, 2014 Ocak ayı itibariyle ISO 9000 Kalite Yönetim Belgesi’yle taçlandırmış olduk. 21 FESTİVAL Kapalıçarşı’nın kapıları, “Altın Günü” için açıldı! i stanbul Shopping Fest’in özel kampanyası Altın Günü’nün açılışını İTO Başkanı & İSF İcra Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, Kapalıçarşı’nın kapısını açarak başlattı. 7- 29 Haziran tarihleri arasında yapılan İstanbul Shopping Fest (İSF) kapsamında düzenlenen Altın Günü için Nuruosmaniye Caddesi’nde başlayan kortej, Mehter Takımı eşliğinde Kapalıçarşı’ya girdi. Tarihi çarşıda, festival kapsamında indirimde olan tektaş yüzükler tanıtıldı. Altın Günü’ne özel olarak tüm İstanbul genelinde zirkon tektaş yüzük 399 TL yerine 129 TL’ye, pırlanta tektaş yüzük ise 799 TL yerine 299 TL’ye satıldı. Etkinliğe İstanbul Ticaret Odası Başkanı & İSF İcra Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, Mücevher İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Mustafa Atayık, Mücevher İhracatçıları Birliği ve Birleşmiş Markalar Derneği Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Kamar, İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı, İstanbul Kuyumcular Odası Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Akbulut, İstanbul Shopping Fest Genel Müdürü Füsun Tavus, Atasay Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Kamer, Kapalıçarşı Esnafları Derneği, Mahmutpaşa Esnaf ve İşadamları Derneği, Nuruosmaniye Esnaf Derneği yetkililerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı. 22 Kapalıçarşı’nın kapısı İSF’ye 7-29 Haziran tarihleri arasında açıldı gerçekleştirilen İstanbul Shopping İstanbul Ticaret Odası Başkanı&İSF İcra Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar; “Altın Günü, İSF’nin en önemli etkinliklerinden biri. Festivalin, esnaf tarafından da hissedilen bir organizasyon olması adına bugün olduğu gibi otellerimizden hamamlara, sokaktaki simitçiye kadar yayılan geniş bir yelpazede çalışmalar yapmaya devam edeceğiz. Festivalin her geçen yıl daha büyüyen bir değer olacağına tanıklık edeceğiz.” diye konuştu. Fest (İSF) kapsamında düzenlenen “Altın Günü”, Kapalıçarşı’da düzenlenen törenle açıldı. İstanbul Kuyumcular Odası’nın da destek verdiği Altın Günü’nde tektaş yüzükler indirim fiyatlarla satıldı. İbrahim Çağlar Etkinlik kapsamında Kapalıçarşı, saat 22:00’a kadar açık kaldı. Kapalıçarşı’nın da içerisinde bulunduğu tarihi yarımadada ticaretin kalbinin attığı sokaklar, İSF’ye özel olarak süslendi. İSF’ye katılan tüketiciler, katılımcı kuyumcuları vitrinlere asılan İSF sticker’ı ve bayraklarla tespit edilebildi. 23 REKABET “Rekabet politikası ve sivil toplum kuruluşları/teşebbüs birlikleri ilişkisi” ni ele alan Altıncı Rekabet Mektubu Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı imzasıyla yayımlandı. 24 Nurettin Kaldırımcı Rekabetçi Ortam ve Rekabet Hukuku “A dil rekabet ortamının oluşması, işlemesi ve kalıcılığı”, ilgili kamusal düzenlemelerin varlığı kadar, belki de daha fazlasıyla iş dünyasını oluşturan yatırımcı, müteşebbis, yönetici ve çalışanlar nezdinde rekabetçi anlayışın yaygınlaşıp benimsenmesine bağlıdır. Bir ülkede, serbest piyasa düzeni ve rekabetçi bir anlayışın benimsendiğinin, ekonomi ve demokrasinin geliştiğinin ve dolayısıyla hayat kalitesinin yükseldiğinin en anlamlı göstergelerinden biri, devlet ve özel sektör kuruluşlarının yanında “vakıflar, dernekler, sendika ve birlikler”den oluşan “sivil toplum”un varlığı ve etkinliğidir. Özellikle, “kamu kurumu niteliğindeki meslek teşekkülleri” ve diğer “gönüllülük esaslı sivil toplum örgütleri”nin, “kamu yönetiminin demokratikleşmesi”, “katılımcı demokrasi” ve “yönetime katılmanın kurumsallaşması” gibi çağdaş eğilim ve değerler bakımından stratejik bir görev ve sorumluluk ifa ettiklerini kabul etmek gerekir. Bu açıdan, özellikle ekonomik aktörler tarafından oluşturulan sivil toplum kuruluşları ve teşebbüs birlikleri, “rekabetçi yaklaşımın gerektirdiği oyun kurallarına ya da rekabet hukukuna uyum” konusuna ağırlık vermek, özen göstermek durumundadır. Günümüz dünyası, bilgi birikimi, iletişim ve ulaşım imkanları göz önüne alındığında bir bakıma “küçülmüş”, diğer yandan da toplumlar, ülkeler ve işletmeler arasındaki rekabetin had safhaya vardığı bir arenaya dönüşmüştür. Ayakta kalmanın, kalıcı olmanın yolu, yarışta geride kalmamak- Nurettin Kaldırımcı 25 REKABET veya kamu yönetimi tarafından belirlenir. Bunun diğer adı, “rekabet hukuku”dur. tan, diğer bir deyişle “rekabet gücü”nden geçmekte, her alanda daha iyi olmak için hazırlıklı olmak ve çaba göstermek zorunluluk arz etmektedir. Rekabet, ülkeleri ve firmaları iyi yönetime, verimli olmaya, teknoloji geliştirmeye, kaliteli ve düşük bedelle daha fazla ürün ve hizmet sunmaya yönelten, yani, onların “rekabet gücü”nü artıran çok önemli bir süreçken, aynı zamanda zahmetli bir var olma yarışı olması yönüyle de kaçınılmaya çalışılabilecek bir süreçtir. İşte bu nedenle, rekabet ortamının kendiliğinden oluşmasının zor olması adil ve objektif kuralların kamu yönetimi tarafından konulmasını gerekli kılmaktadır. Dolayısıyla, rekabetçi ortamda herkesin uyması gereken “oyun kuralları”, devlet 26 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’u uygulamakla görevli olan Kurumumuzun misyonu, “ülkemizde rekabet ortamının sağlanması, korunması ve geliştirilmesidir.” Bu bağlamda, yatay veya dikey anlaşmalar yapılması ya da hakim durumun kötüye kullanılması gibi yollarla rekabetin kısıtlanması veya engellenmesine mani olmak, birleşme devralma denetimi yaparak kaynakların etkin kullanımına katkıda bulunmak, kurumsal misyonumuzun ana unsurlarını teşkil etmektedir. Bunun gibi, rekabet ihlallerinin soruşturulması ve gerektiğinde idari para cezası verilmesi, ihtiyati tedbir kararı alınması ile muafiyet ve menfi tespit incelemelerinin yapılması da Kanun’un doğrudan uygulanması anlamına gelecek türden faaliyetlerdir ve Kurumumuzun görevleri arasındadır. Kanunla tanımlanmış bu görevimizi yerine getirirken, rekabet ihlallerini önlemek amacıyla sadece soruşturma açıp gerekirse ceza vermek yeterli olmamakta, bunun yanında rekabetçi anlayışın kamu ve özel sektör dünyasında benimsenip anlaşılması ve desteklenmesi için “rekabet savunuculuğu” yapmak da aslî görev ve sorumluluklarımız arasına girmektedir. Rekabet Hukukunda Teşebbüs Birlikleri: Odalar, Dernekler, Birlikler… Rekabet Kanunu’nun muhatabı küçük büyük bütün işletmeler ya da “teşebbüsler”dir. Herhangi bir mal veya hizmet piyasasında ekonomik faaliyette bulunan iktisâdi birimler, gerçek veya tüzel, özel veya kamu kişiliği niteliğinden bağımsız şekilde “teşebbüs” olarak nitelendirilmekte ve rekabet kurallarına uygun davranmakla yükümlü kılınmaktadır. Rekabet Kanunu’yla getirilen kuralların temel muhatabı teşebbüsler olmakla birlikte, “teşebbüs birlikleri”ne de bir takım sorumluluklar getirilmektedir. Kanun, teşebbüslerin belirli amaçlar için bir araya gelerek oluşturdukları, tüzel kişiliği olsun olmasın, her türlü birliği “teşebbüs birliği” olarak nitelendirmektedir. Bu çerçevede, bir piyasada faaliyet gösteren gerçek ya da tüzel kişi tüm ekonomik aktörlerin oluşturduğu her türlü “vakıf, oda, dernek, birlik, federasyon ya da konfederasyon” gibi yapıların, Rekabet Kanunu çerçevesinde teşebbüs birliği olduğunu belirtmek gerekmektedir. Teşebbüs birliklerinin icra edebileceği en önemli fonksiyonlardan biri “kendi kendini düzenleme-self regulation”dir. Her alanın, devletin koyduğu kurallarla düzenlenemeyeceği, düzenlense bile bunun topluma önemli maliyetler getireceği çağdaş dünyanın kabul ettiği bir olgudur. Dolayısıyla, âdil rekabet ortamını oluşturacak kurallara uygun davranılması yönünde üyelerini teşvik etmesi ve bu yönde “iş ahlâkı ilkeleri/ “etik kodlar” oluşturması, sivil toplumun itici gücü olan teşebbüs birliklerinden beklenmektedir. İyi yönetilen, rekabet gücüne sahip, çağın gereklerine uyum sağlayabilen ve rekabet kuralarına uygun hareket eden teşebbüs/işletmelerin, aynı zamanda ait oldukları toplumun ve ekonominin gücünü temsil ettikleri ya da yansıttıkları açıktır. Rekabet Kanunu çerçevesinde, bir “teşebbüs birliği/meslek örgütü”nün, hem kendisinin hem de üyelerinin yapması gerekenleri üç başlık altında toplamak mümkündür: ya da yetki olmaması durumunda- özellikle şu hususları gözetmelerinde fayda bulunmaktadır: -Teşebbüs birliği, kendi üyelerinin satış fiyatları ve diğer satış koşulları konusunda nasıl davranacaklarına ilişkin ya da üyelerinin faaliyet alanlarını kısıtlayan kararlar almamalı, -Sahip olunan bilgiler ve yetkiler, üyeler arasındaki rekabeti etkilemek üzere kullanılmamalı, -Teşebbüs birliği toplantılarında, üyeler fiyat, satış koşulları, pazar paylaşımı/müşteri paylaşımı gibi konularda görüşmeler yapmamalıdır. İkincisi, yöneticiler, teşebbüslerin aralarındaki rekabeti bozucu anlaşma yapma konusunda vakıf, oda, dernek ve birliklerin bir platform olarak kullanılmasına müsaade etmemelidir. Üçüncüsü, vakıf, oda, dernek ve birliklerin yönetim ve yöneticileri, rekabet kurallarına uyum konusunda üyelerini bilgilendirmeli, gerekirse onlara danışmanlık yapmalıdır. Bu çerçevede, Kurumumuzun internet sitesindeki Rekabet Hukuku Uyum Programı’ndan yararlanmak, teşebbüs birlikleri ve üyelerinin, rekabet kurallarına uyumunu sağlayacak iyi bir başlangıç olabilir. Rekabet Kurumu, rekabet savunuculuğu görevi kapsamında iş dünyasından gelen ve ülkemizde rekabet kültürüne katkı sağlayacak talepleri büyük bir memnuniyetle karşılamaktadır. Bunun için, yapılacak tüm çalışmalarda Rekabet Kurumu’nun tüm teşebbüs birliklerimize gereken ilgiyi göstereceğini, elinden gelen katkıyı sağlayacağını taahhüt ediyoruz. Birincisi, teşebbüs birlikleri, Rekabet Kurumu’nun inceleme ve yaptırımlarına maruz kalmamak için piyasalarda rekabeti bozma veya kısıtlama amacı ya da etkisi olan karar ve uygulamalardan uzak durmalıdır. Bu çerçevede, teşebbüs birliklerinin –aksini öngören açık bir yasal dayanak 27 ÜST KURUL i Üst Kurul, Köklü sorunlara çözüm önerileri geldi çalışmaya başladı! İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Yönetimi’nin sektörün önde gelen isimlerinden oluşturduğu Üst Danışma Kurulu meyvesini vermeye başladı. Kuyumcular Odası’nın Danışma Kurulu üyelerine verdiği iftarda sektörün önemli sorunlarına köklü çözüm önerileri getirildi. 28 stanbul Kuyumcular Odası’nın ihtisas komisyonlarının yanı sıra görüş, düşünce ve deneyimlerinden faydalanmak üzere oluşturduğu Üst Danışma Kurulu, olumlu sonuçlar vermeye başladı. Kuyumcular Odası’nın Zerger Restoran’da “Üst Danışma Kurulu’na verdiği iftarda sektörün köklü sorunlarına çözüm önerileri gündeme getirildi. Yemekte, ÖTV, fiktif karların vergilendirilmesi, kredi kartlarına taksit yasağı gibi güncel sorunların yanı sıra yurt içi ve yurt dışında alım-satım işlemlerinin belgelendirilmesi ve altın takozlarında yaşanan iridyum sıkıntısı konuları ele alındı. İşler: Sektöre fayda sağlayacak çalışmalar yapıyoruz! İftar davetine katılımlarından dolayı Üst Danışma Kurulu üyelerine teşekkür ederek söze başlayan İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, Üst Kurul’a neden ihtiyaç olduğunu anlattı: “Biz, 40 kişiden oluşan Üst Danışma Kurulu oluşturduk. Ancak, yoğun gündemden dolayı bir araya gelemedik. İKO Yönetimi olarak işin içinden çıkamadığımız, sektör adına paylaşmamız gereken bazı noktalarda sizin görüş, değerlendirme ve deneyimleri- nizden faydalanmak istiyoruz. Bu kurulda, sadece sektörün lokomotif firmaları değil, bilgisine güvendiğimiz, fikirlerini benimsediğimiz kişiler yer alıyor. Yönetim olarak Üst Kurul’un görüşlerine her zaman ihtiyaç duyduğumuzu da belirtmek isterim. Gündeme getirilen sorunlar ışığında Üst Kurul’un öneminin bir kez daha ortaya çıktığını söyleyebiliriz.” İKO Başkanı İşler, Kurul üyelerine sektör için büyük önem taşıyan kredi kartına taksit yasağı konusunda “Oda” olarak yaptıklarını da dile getirdi: “Kredi kartlarındaki taksit yasağının kaldırılması için BDDK Başkanı’yla iki kez Ankara’da görüştük. Sıkıntıyı kendisine çok iyi anlattığımızı düşünüyoruz. BDDK Başkanı Mukim Öztekin de, “kuyumcular, haksızlığa uğradılar” diyor. Bu toplantılarda bize, ‘Şu anda bir şey yapılamayacağını; ancak zaman içerisinde kuyumcuların da bu taksitlendirme sistemine dahil olacağını söylüyor. Taksit yasağının kaldırılması için Nuruosmaniye’de basın açıklaması yaptık. İkinci açıklamayı Kuyumcukent’te yapmayı planladık; ancak Soma felaketi nedeniyle iptal etmek zorunda kaldık. Taksit yasağıyla ilgili talebimizin Sayın Başbakanı’mızın masasında olduğunu söyleyebiliriz.” İşler, konuşmasında sektörün geleceğine ipotek koyan mevcut vergilendirme sisteminin değiştirilmesi çok yoğun bir çalışma yürüttüklerini ve çözüm önerilerinin Meclis’te görüşülen Torba Yasa Tasarısı’na girmesini için uğraş verdiklerinin altını çizdi: “Biz inanıyoruz ki, ÖTV konusu çözülecek. Konuyla ilgili olarak haftada birkaç kez Ankara’ya gidip geliyoruz. Torba Yasa’da bir şeylerin çıkması için ciddi bir şekilde baskı oluşturuyoruz. İthalatı teşvik eden, hammaddeye vergilendirilen sistemin kaldırılması için pazar günleri de dahil yoğun bir tempoyla çalışıyoruz. Yönetim olarak sektörün; ancak köklü çözümlerle bir yere geleceğine inanıyoruz. Vergi konusu da bunlardan biri… Bu sorunu aşabilirsek sıra taksit yasağı ve fiktif karlara gelecek. Ben, geçen İKO Yönetimi’nde de görev aldım. Evet çalıştık; ama belki bu temponun 10’da biriyle çalıştık. Bunu da gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Günün yarısını burada geçiren yönetim kurulu üyelerimiz var. Her konuyu tek tek ele alıyorlar. Yönetim Kurulu üyelerimle gurur duyuyorum. Dört yıllık görev süresince ciddi projelere imza atacağımıza inanıyoruz. Oda’nın duruşunu da ciddi bir boyuta taşımak istiyoruz. Sektör için göğsümüzü siper ettik. Büyük küçük ayrımı yapmadan herkese faydalı olabilecek şeyler için uğraşıyoruz.” Öztepe: İKO Yönetimi’ni tebrik ederim! İftar yemeğine katılan İstanbul Kuyumcular Odası eski başkanlarından Mustafa Yılmaz Öztepe, sektörü buluşturan bu tür toplantıların büyük önem taşıdığını belirterek, söz konusu toplantıların devam etmesi talebinde bulundu: “Gerçekten burada tüm İKO Yönetim Kurulu’nu tebrik ediyorum. Aynı zamanda devamını da diliyorum. Güzel bir şey. Bu güzel iftar yemeğinde bizi bir araya getiren yönetime şükranlarımı sunuyorum.” Halaç: Mal kapıdan çıkmadan korumak lazım! İstanbul Altın Rafinerisi ve Kuyumcukent Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç, sektörde güvenle yapılan ticaretin geçmişte kaldığını belirterek, mal kapıdan çıkmadan çeşitli belge ve sözleşmelerle korumanın büyük önem taşıdığına işaret etti: “Sektörümüzde ne yazık ki 15-20 yıl önceki gibi güven ve dürüstlük yok. Bugün, sağlam ve büyük bildiğin firmalarla da sorun yaşayabiliyorsun. Eskiden bir hakem sistemi vardı, karar verilince herkes uyardı. Günümüzde ise borçlu ödemem diyor, mahkeme ise ticari vakia belgen var mı diye soruyor. Senet alıyorsun, borçlu, savcıya zorla senet aldı diye seni şikayet ediyor. En güzeli belgeli çalışmaktır. Bir fatura, irsaliye, bir geçmişinin olması, banka üzerinden bir havalenin transferinin olması, senin o müşteriyle ilişkinin belgelenmesi gerekiyor. Çek, senet ve gayrimenkul ipoteği alınma- 29 ÜST KURUL lıdır. Verdiğin altın için açık fatura kes ve ver. En güzeli peşin çalışmaktır. Adam kötü niyetliyse mal kapıdan çıktığı zaman sana gramını geri vermez. Mal kapıdan çıkmadan korumak lazım.” Halaç: İridyum sıkıntısı, dört dokuzla çözülecek! İftar yemeğinde Özcan Halaç’a, altın takozlarında son dönemde yaşanan iridyum sıkıntısı ve bu sorunun nasıl aşılacağı soruldu. İridyumlu takozlarda uzak durduklarını belirten Halaç, dört dokuz olarak da adlandırılan 999,9 saflık derecesindeki altına dönülerek sıkıntının aşılacağını dile getirdi: “İridyum, yok olması zor bir metal. Ayar ve laboratuvar ortamında altın gibi karakteristik özellikleri var. İridyumla olan takozlardaki sıkıntı, takozun ayarına bakıldığında iridyumun altın olarak algılanmasından kaynaklanıyor. Ancak, iridyumun fiyatı altının üçte biri… Rafineriye geldiği zaman da haliyle ayara göre, altın isteniyor. Rafine, rafinaj işleminde takozun içerisinde iridyum kadar altını eksik alıyor. Küpelasyon ve titrasyon ayar sistemiyle iridyum ortaya çıkarılamıyor. Ancak, Xrf cihazıyla 75 element gibi iridyum tespit edilebiliyor. Bu makinenin göstermiş olduğu iridyumların altın değerinden düşerek kabul edilme durumu var. Ama, yine riskli… İridyum, 30 başımıza bela olmuş durumda. Sektörün; artık yavaş yavaş 9,999’a geçmesi lazım. Kaliteli üretim en saf altından yapılmalıdır. Sektör mensuplarının bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. Arada fazla bir fiyat farkı da yok. İstanbul Altın Rafinerisi olarak pek iridyum takoza da bulaşmak istemiyoruz. İridyumlu takozlardan uzak durmaya çalışıyoruz. En güzeli 9999’a dönmektir. Topaloğlu: Her ülke için ayrı satış sözleşmesi hazırlıyoruz! Üst Danışma Kurulu üyesi İtalgold Yönetim Kurulu Başkanı Haşmet Topaloğlu, yurt dışında veresiye satışlarda hazırladıkları sözleşmelerle yüzde 98 oranında başarıya ulaştıklarını belirterek, söz konusu sözleşme örneklerini sektörle paylaşmaya hazır olduğunu açıkladı: “Yurt içi ve yurt dışında veresiye sattığımız ürünler konusunda herkesin sıkıntısı vardır. Biz, bu sıkıntıyı bazı tedbirlerimizle yüzde 98 aştık. İhracat yaptığımız yurt dışı müşterilerimizle kendi aramızda ürünü satma şekli, vadesi, ödeme şekli, ödemediği takdirde cezası şeklinde sözleşme yapıyoruz. Bu sözleşmeye göre, ürün bedeli anlaşılan döviz cinsine de çevrilebiliyor. Müşteri, kötü niyetliyse itiraz ettiği bazı noktalar oluyor. Müşterinin ödeme şekline göre sözleşmeyi hazırlıyoruz. Mal teslimin- Haşmet Topaloğlu Erol Ulusoy de imzalatıyoruz, müşterinin pasaportunun fotokopisini alıyoruz. Bazı kötü niyetli kişiler de imza atmak istemiyor. Sözleşmeye imza atan kişi, dürüst kişi oluyor. Vadesi geldiği zaman ödüyor. Niyeti kötüyse bile bunu yapmak istemiyor. Çünkü, attığı imza nedeniyle ülkesinde sıkıntı yaşamak istemiyor. Bu konuya İKO Eski Başkanı Alaattin Kameroğlu’na anlattım ve İhracatçılar Birliği’nde de dile getirdim. Her ülkenin yasalarına göre sözleşme hazırlıyoruz. Bu sözleşmeyi de burada ürün satarken yaparsanız, karşı tarafa imzalatırsanız hiçbir sıkıntı olmaz. Hiç olmazsa kendinizi sağlama alırsınız, içiniz rahat eder. Bizde birçok ülke için hazırlanan sözleşme örnekleri var. Bu örnekleri sektöre paylaşmaya hazırız.” Ulusoy: Sözleşmelere tahkim şartı eklenmeli! Ulusoy Hukuk Bürosu’nun sahibi avukat Prof. Dr. Erol Ulusoy, hazırlanacak sözleşmelerin tüm ülkelerde geçerli olması için tahkim şartının da eklenmesi gerektiğini dile getirdi. “Genel işlem şartları dediğimiz her satışta kullanabileceğimiz tek sözleşme olacak, ya da her müşteriyle yapacağımız özel koşullara göre sözleşme hazırlanması gerekiyor. Eğer bunu ülkelere göre yapacaksanız, her ülkenin hukukuyla ilgili ayrı ayrı bir danışmanlık alıp, farklı ülkelere göre ayrı sözleşme taslağı Sevan Bıçakçı hazırlamanız lazım. Ama, biz bu satış sözleşmesine Türk hukuku uygulanacak diye bir hüküm koyarsak, Türk hukukuna göre tek tip bir sözleşme hazırlayabiliriz. Örneğin; biz burada alacağımızın varlığına hükmeden bir mahkeme kararı aldık, ondan sonraki adım, bu hükmü o ülkede icra etmek olacak. Bu anlamda eğer talep olursa her ülke için en fazla ihracat yapılan 7-8 ülkeye göre bir çalışma yapılabilir. Sözleşmede önemli olan belirtilen ürünü teslim etmemizdir. O satış sözleşmesinin icra edildiği bir belgeyle ispatlanması lazım. Hak aramanın iki yolu vardır. Devletin yargı erki aracılığıyla yane mahkemeler… Bir diğeri de tahkimdir. Alacağımız tahkim kararını 127 ülkede uygulayabiliriz. Ama, Türk mahkemesinin verdiği kararı, ikili anlaşmalar varsa uygulatabilirsiniz. Bu nedenle satış sözleşmelerine tahkim koşulunu mutlaka koyulmalıdır. Tahkim yolu pahalıdır; ancak uyuşmazlık konusu daha hızlı çözümlenir. Yurt içindeki büyük montanlı satış sözleşmelerinde de biz tahkimi öneriyoruz.” Bıçakçı: Küçük esnaf da bilinçlendirilmelidir! Yemeğe katılan Üst Danışma Kurul üyesi, dünyaca ünlü mücevher tasarımcısı (sadekar) Sevan Bıçakçı, belgeli çalışmanın zorunlu hale geldiğini belirterek, alım- satımdaki sözleşme sisteminin küçük esnafa da iyi anlatılmasının büyük önem taşıdığını vurguladı. 31 ÜST KURUL Vedat Ant Barış Lek Boğos Sıradağ Ant: racat yapıyor. Nereye gittiğini bilmiyorlar. Coşer Kuyumculuk firmasının sahibi Vedat Ant, sektörün satış ve pazarlama konusunda sıkıntı yaşadığını belirterek, Dubai piyasası konusunda uyarılarda bulundu: larımız, Dubai pazarına çok bel bağladılar. Kapıdan dışarı çıktığında bu altın senin değil. Dubai’ye tonlarca altın gidiyor. Ve alışveriş yapılan tüccarlar ülkenin yerlisi değil. Muhatap yok, kimse kimseyi tanımıyor. Bu düzende kilolarca altını veriyor insanlar.” Rusya krizinin benzeri Dubai’de yaşa- Doldur boşalt sistemi gidiyor. Sonu hayırlı olur umarım. İç piyasada bunalan arkadaşnabilir! “İnşallah yıllar önceki Rusya krizinin benzerini Dubai’de yaşamayız. Burada çok büyük kayıp olacağı kanaati var bende… Bu en büyüğünden en küçüğüne kadar bilhassa küçük atölyecileri çok vuracak. Küçük atölyeciler, Dubai’ye üçüncü şahıslar için ih- Lek: Sektör, sözleşme konusunda bilgilendirilmeli! Sina Montür & Diamond firmasının sahibi Barış Lek, sektörde ödeme ve güven konusunda sıkıntı yaşandığını hatırlatarak, yurt içinde esnaftan evrak istendiğinde sıkıntı oluşabileceğini belirtti. Lek, satış sözleşmelerinin İstanbul Kuyumcular Odası ve ilgili devlet kurumları tarafından hazırlanması gerektiğine inandığını söyledi. Sıradağ: Belgeli sisteme acilen geçilmeli! Kuyumculuk sektörünün zor bir dönemden geçtiğini belirten Franco Fontana’nın sahibi Boğos Sıradağ, “Sorunlarımızın çoğu belgeli, faturalı sisteme geçilmesiyle aşılabileceğine inanıyorum. Keşke yarın her şey faturalı, imzalı, irsaliyeli ve mühürlü olsa… İç piyasada da öncelikle bunu yapmamız lazım.” diye konuştu. 32 indirim! Patentli üretim yapana yüzde 50 vergi indirimi! 19 Şubat 2014 tarihli 6518 Sayılı Kanun’daki (Torba Kanun) yapılan yeni düzenlemeye göre patentli üretim yapan şirketlerin yararlanacağı yüzde 50 vergi indiriminden, Ar-Ge çalışması yapmayan; ama patent kiralayan firmalar da yararlanacak. 6 518 Sayılı Kanun’da yapılan değişiklikle, patentle korunan buluşların ticarileştirilmesi ve üretimi için önemli vergi teşvikleri getiren düzenlemenin 19 Şubat 2014 tarihinde yürürlüğe girmesiyle Türkiye’deki Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerinin Türkiye ekonomisine katkı yapması yolunda büyük bir adım atıldı. Yeni kanuna göre, patent hakkının kiralanması (lisanslanması), devri veya satışı sonucunda elde edilen kazançlarla patentli buluşun üretime konu olacak şekilde pazarlanması sonucunda elde edilen kazançların yüzde 50’si için kurumlar vergisi ve gelir vergisi alınmayacak. Bu düzenlemenin getirdiği vergi avantajının, sadece Ar-Ge yapan şirketler için geçerli olmadığını belirten Destek Patent AR-GE Eğitim Danışmanı Hakan Özcan, kendisine ait patenti olmayan; ancak başkasından patent belgesini kiralayarak üretim yapmak isteyen yatırımcı veya girişimcilerin de vergi teşvikinden yararlanabileceğinin altını çiziyor. Özcan, kanunda yer alan yüzde 50 vergi indirimi avantajlarının 01 Ocak 2015 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacağını hatırlatarak, şirketlerin gerekli hazırlıkları bu tarihten önce yapmalarının hayati önem taşıdığına dikkat çekti. 33 EĞİTİM Meslek standartları için çalışmalar sürüyor A Türk kuyumculuk sektörünün temsil kuruluşları, Avrupa Birliği’ne uyum kapsamında, kuyumculuk meslek standartlarının belirlenmesi için çalışmalarını sürdürüyor. 34 vrupa Birliği’ne uyum kapsamında, 2006 yılında kurulan Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) bugüne kadar birçok mesleğin standardını belirledi. Kuyumculuk için ise geçtiğimiz aylarda, sadece TESK tarafından ustalık kategorisinde standartlar tespit edilmişti. Geri kalan kategorilerde ise mesleki standartlar belirlenmedi. Bu gelişme üzerine İstanbul Kuyumcular Odası Eğitim Komitesi, İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meslek Komitesi ve Mücevher İhracatçıları Birliği harekete geçti. Sektörün temsil kuruluşları, konuyla ilgili birçok toplantı gerçekleştirdi. Söz konusu toplantıların sonuncusu İstanbul Kuyumcular Odası’nda yapıldı. Toplantıya İKO Eğitim Komitesi üyeleri, İTO Kuyumculuk Meslek Komitesi, Gümüş Eşya El Sanatkarları Derneği Yönetim Kurulu üyeleri ve sektör mensupları katıldı. EDUSER Eğitim Kariyer ve Mesleki Yeterlilikler Danışmanı Hayrünnisa Saldıroğlu, toplantıda katılımcılara mesleki standartların belirlenmesinde izlenecek yol haritası konusunda bilgi verdi. 35 KREDİ Krediniz için teminat KGF’den! Kredi Garanti Fonu (KGF) İstanbul Şube Müdürü Bülent Atmaca, İstanbul Kuyumcular Odası’nda düzenlenen toplantıda kuyumcu esnafına Kredi Garanti Fonu’nun krediler için verdikleri teminatları anlattı. i stanbul Kuyumcular Odası (İKO), sektörün önünü açacak ve destek olacak çalışmalara öncülük etmeyi sürdürüyor. İKO Başkanı Norayr İşler ve Yönetim Kurulu üyeleri bu kapsamda, Kredi Garanti Fonu (KGF) İstanbul Şube Müdürü Bülent Atmaca’yı konuk etti. Atmaca, İKO Zerger Restoran’daki toplantıda kuyumcu esnafına banka kredilerine verdikleri teminatlar konusunda bilgi verdi. Kredi Garanti Fonu (KGF) Bülent Atmaca - Norayr İşler 36 Kredi Garanti Fonu, küçük ve orta ölçekli işletmelerin banka kredisine ulaşması için kefalet vererek firmaların yatırımlarının ve işletmelerinin finansmanında banka kredisi kullanmalarını mümkün hale getiriyor. Özellikle yeni ve küçük işletmelerin banka kredisine ulaşımını engelleyen yüksek teminat sağlama zorunluluğunu kolaylaştıran sistem Türkiye’de sadece Kredi Garanti Fonu tarafından uygulanıyor. KGF, KOBİ’lere verdiği kefalet ve üstlendiği riskle uzun vadeli ve uygun maliyetli kredilerden küçük işletmelerin yararlanmasını mümkün hale getiriyor. Bu sayede girişimcilik teşvik edilerek ekonomik kalkınmaya katkı sağlanıyor. Nasıl başvurulur? KGF teminatından yararlanabilmek için bankanıza, KGF kefaletinden yararlanmak istediğinizi bildirmeniz ve dosyanızın KGF’na gönderilmesine muvafakat etmeniz yeterli. Banka tarafından kredi başvurunuz uygun bulunduğu takdirde bize iletilen kefalet talebiniz yaklaşık 2 hafta içerisinde sonuçlandırılmaktadır. Kefaletin maliyeti nedir? Kefalet talebinde bulunan firmaların değerlendirmeye alınabilmesi için, maktu bir inceleme ücreti alınır. Talebin uygun bulunması ve kredinin KGF’nin kefaleti ile kullanılması durumunda da, kredi vadesi boyunca her yıl peşin olarak, kefalet bakiyesi üzerinden, kefaletin nakdi, gayri-nakdi veya diğer özelliğine göre, yıllık %1 ile %2 arasında değişen oranlarda komisyon alınır. Kefalet limiti ne kadardır? Bir KOBİ için kefalet üst limiti 1.000.000.- TL, bu KOBİ’nin doğrudan ya da dolaylı olarak risk grubu oluşturduğu işletmeler için ise kefalet üst limiti 1.500.000.-TL’dir. Hangi tür kredilere kefalet verilir? •Yeni İş Kurma •Mevcut Tesisin Genişletilmesi •Hammadde Temini •Yeni Teknoloji Kullanımı •Yeni İş Yerine Taşınma •Nakit Sıkıntısını Giderme •İhracatın Finansmanı •İthalatın Finansmanı •Teminat Mektubu Amaçlı Krediler •Finansal Kiralama •KOBİ’lerin Kullandığı Diğer Nakdi ve Gayrinakdi •Krediler KGF kimlere teminat veriyor? KOBİ’ler, esnaf, sanatkâr, çiftçi, tarımsal işletme sahipleri, İmalat dışında hizmetler ve madencilik sektörü, kadın ve genç girişimciler de kapsam içinde. KGF riskin ne kadarını üstlenir? Riskin paylaşımı ilkesine göre çalışan Kredi Garanti Fonu, kredinin en çok % 80’ine kadar kefalet vermektedir. 37 PERAKENDE Perakende Komisyonu, Maltepe ve Sancaktepe’de esnafla buluştu G eçtiğimiz aylarda çeşitli semtlerden gelen perakendeci esnafıyla İstanbul Kuyumcular Odası’nın (İKO) merkez binasında buluşan İstanbul İKO Yönetimi, şimdi de ilçelerde bulunan kuyumcularla bir araya gelmeye başladı. İstanbul Kuyumcular Odası Perakendeciler Komisyonu, bu kapsamda ilk toplantısını Maltepe Niyazi Bey Restoran’da yaptı. İKO Maltepe Temsilcisi Nurettin Vakur’un katkılarıyla yapılan toplantıya İstanbul Kuyumcular Odası Başkan Yardımcısı ve Perakende Komisyonu Başkanı Mustafa Tiryaki, İstanbul Kuyumcular Odası Başkan Yardımcısı ve Perakendeciler Komisyonu Üyesi Can Gezer ve Dijikur İstanbul Sorumlusu Ekrem Varlık katıldı. Komisyon’un ikinci toplantısı ise Sancaktepe’de (Sarıgazi) yapıldı. Bölgenin 38 Mustafa Tiryaki önde gelen kuyumcu esnaflarından Şükrü Yalçın ve Şeref Eryılmaz’ın organize edilmesine destek verdiği toplantıya İKO Perakendeciler Komisyonu Başkanı Mustafa Tiryaki, İKO Yönetim Kurulu ve Komisyon üyesi M.Emin Alkan, İKO Yönetim Kurulu üyesi Murat Turaç, İKO Denetim Kurulu üyesi Orhan Güler, İKO Genel Sekreteri Dilara Halavurt, İKO Genel Koordinatörü Nalan Çatalbaş ve Dijikur İstanbul Sorumlusu Ekrem Varlık hazır bulundu. To- kat Kızıldere Derneği’nde gerçekleştirilen toplantıya Sarıgazi, Çekmeköy, Samandıra ve Yenidoğan kuyumcu esnafı katıldı. Maltepe ve Sancaktepe’deki toplantılarda, Perakende Komisyonu Başkanı Tiryaki, perakendeci yönelik projeleri ve İKO Yönetimi’nin mevcut sorunlara yaklaşımı konusunda bilgi verdi. Tiryaki: Vitrin ve tezgahta ürün bırakmayın! Tiryaki, Oda olarak bugüne kadar İstanbul Valisi, İstanbul Emniyet Müdürü, İstanbul Emniyeti’nin ilgili birim müdürleri ve Fatih İlçe Emniyet Müdürü’yle görüştüklerini ve bu görüşmelerde kuyumcu güvenliğini ve alınacak önlemler konusunu gündeme getirdiklerini söyledi. Komisyon Başkanı Tiryaki, İstanbul Kuyumcular Odası Perakendeciler Komisyonu, Maltepe ve Sancaktepe’de kuyumcu esnafıyla bir araya gelerek sorunlarını dinledi. soygun, gasp ve hırsızlık olaylarını önünün alınması konusunda kuyumcuların dikkat etmesi gereken konular olduğunu hatırlattı ve şunları söyledi: “Yönetim olarak göreve gelir gelmez emniyet teşkilatının ilgili birim müdürlerini ziyaret ettik. Birim müdürleri, esnafın güvenlikle ilgili eksikliklerinin olduğunu bize ilettiler. Emniyet yetkilileri bu görüşmelerde, esnafın kamera ve alarm sistemleri konusunda yeterince donanımlı olmadığını, kullanılan kasaların da darbelere karşı yeterince dayanıklı olmadığını belirttiler. En önemli uyarıları ise şu oldu; işyerlerinizin banko ve vitrinlerde kalan ürünlerin toplanmamasından dolayı bu tür hırsızlık vakalarının daha çok yaşandığını söylediler. Emniyet birimleri, bundan sonra yapacakları denetimlerde banko ve 39 PERAKENDE tezgah üstlerinde ürün bırakan esnaf için cezai işlemlere başvuracaklarını açıkladılar. Bu konuda işyeri kapatma veya ruhsat iptaline kadar gideceklerini getirdiler.” Tiryaki: Taksit yasağının kaldırılması için çalışıyoruz Maltepe ve Sancaktepe’deki esnaf buluşmasında Tiryaki, 1 Şubat 2014 tarihinde itibaren uygulanmaya başlayan kuyumculukta kredi kartlarındaki taksit yasağı ve bu konuda İKO’nun yaptığı çalışmalar hakkında da bilgi verdi: “Elimizde verilen gösteriyor ki taksit yasağı satışlarımızı yüzde 50 oranında düşürdü. Biz, yönetime geldiğimizin ertesi günü daha mazbatalarımızı almadan taksit yasağının geri çekilmesi konusunda çalışma başlattık. Sektörün önde gelen isimleri ve hukukçularla görüştükten sonra konuyu BDDK Başkanı’na götürdük ve bu yasağın geri çekilmesini istedi. Sunduğumuz gerekçeler ve yasağın piyasadaki olumsuz yansımalarını bir raporla sunduğumuz BDDK, bu konuda bize hak verdi. Ancak, bugüne kadar herhangi bir düzenleme olmadı. Konunun takipçisi olmayı sürdüreceğiz. Söz konusu yasakla ilgili yürütmeliğin durdurulması için de Danıştay’a iptal başvurusu yaptık.” 40 Dijikur ekranları da gündeme geldi İKO Yönetimi’nin Maltepe ve Sancaktepe’de kuyumcu esnafıyla yaptığı toplantılarda Online Fiyat Takip Panosu konusu da gündeme geldi. Norayr İşler başkanlığındaki İKO Yönetimi, Dijikur firmasıyla yaklaşık iki yıl önce perakendeci esnafı için başlatılan Online Fiyat Takip Panosu’yla ilgili Dijikur yetkilileriyle masaya oturmuş ve Fiyat Takip Panoları’nın mağazalara ilk kurulumundan ücret alınmaması konusunda anlaşma sağlamıştı. Ancak, ücretsiz kurulumun gerçekleşmesi için işyerlerinde Led Tv ekranı ve internet bağlantısının olması gerekiyor. Perakendeci esnafı, bundan sonra sadece Dijikur’a yıllık hizmet ve servis bedeli olan 95 TL’yi ödüyor. Toplantılarda Dijikur İstanbul Sorumlusu Ekrem Varlık, Fiyat Takip Panosu konusunda esnafa bilgi verdi. 41 İKO’DAN Ayhan Güner İthal malları, İKO ve Darphane kontrol etmeli! İstanbul Kuyumcular Odası’nın verdiği iftara katılan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, yetkili ayarevleriyle ilgili olarak, firmaların ithal ettiği malları kendilerinin kontrol etmesinin yanlış olduğunu söyledi. 42 i stanbul Kuyumcular Odası (İKO) Yönetimi, Mücevher İhracatçıları Birliği için İKO Zerger Restoran’da iftar verdi. İftar yemeğine İKO Yönetimi ve İhracatçılar Birliği Yönetimi katıldı. Yemekte, sektörün gündeminde yer alan sorunlar ele alınırken, yetkili ayarevleri konusu da gündeme geldi. Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, ithal mallara expertiz raporunun İstanbul Kuyumcular Odası ve Darphane tarafından verilmesi gerektiğini belirtti ve konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “İthalatta gelen malların çoğu kırmızı noktaya düşüyor. Eğer, ithal edilen ürün gerçek değilse gümrükçünün başı belaya giriyor. Hiç kimse ithal ettiği malı, kendi kendine kontrol edemez, bu dünyanın en yanlış işidir. İthal ürünler, İstanbul Kuyumcu Odası veya Darphane’ye verilmelidir. İhracat konusunda iyi bir firmaysan ve Kuyumcular Odası’ndan expertiz raporu almışsan problemin yok. Sektörün vergi konusundaki çözüm önerisi kabul edilirse Çarşı’daki herkesi ihracat yapmaya yöneltir. Borsa İstanbul Elmas ve Kıymetli Taşlar Piyasası yetkilileri, ithal olarak gelecek hammaddelerden alacakları parayı sektöre harcayacaklarını söylüyor.” Cevdet Yalçıner Türk halkının tasarruf eğilimi nakit ve altın’dan yana! Boğaziçi Araştırma ve Yönetim Danışmanlık şirketinin Türkiye genelinde IBBS Düzey-1 sistemine göre 12 ilde Nisan 2014’te 1536 kişiyle yüz yüze görüşerek yaptığı araştırma halkın tasarruf değerlendirme yöntemlerine ilişkin çok çarpıcı sonuçları da ortaya çıkarıyor. Cevdet Yalçıner Y erel kodlar üzerine modelleme yapan, araştırmaya dayalı çözümler üretip finansal modelleme ile birleştiren bir stratejik planlama kuruluşu olan Boğaziçi Araştırma ve Yönetim Danışmanlık şirketi’nin Türkiye genelinde yaptığı araştırmaya göre Türkiye’deki bireylerin yaklaşık %30’u nakit olarak ve TL cinsinden tasarruf yapıyor. Ziynet eşyası ile tasarruf yapan bireyler de Türkiye’nin %22,5’lik kısmını oluşturuyor. Bankalara TL cinsinden tasarruf yapan bireyler 3. ve 4. sırada yer alıyorlar. Türkiye’deki bireyler tasarruflarını genel olarak geleneksel yöntemlerle yapıyorlar. Yeni dünya finansal yöntemleri yatırım yöntemi olarak pek tercih edilmiyor. Araştırma ile ilgili sorularımızı cevaplayan Boğaziçi Araştırma ve Yönetim Danışmanlık Kantitatif Araştırmalar Direktörü Cevdet Yalçıner, ‘Türkiye’nin henüz “kayıtlı” parasal işlem evresinde olmadığına dair düşünce, tasarrufların değerlendirilme biçimlerine bakıldığında doğrulanmaktadır. Tasarruf yap- ma konumunda olan bireyler ağırlıklı olarak “yastık altı” tabir edilen yönteme başvurmaktadırlar. ‘ dedi. Yapıldığı belirtilen tasarruf miktarının yarıya yakınının nakit ya da “yastık altı” altın ve/veya takı şeklinde saklandığını ifade etti. Genel geçer bir kural olarak, bir yatırımın riski ne kadar yüksekse, o yatırım için vadedilen getiri de o kadar yüksek olmakta, ya da yatırılan paranın kaybedilme tehlikesinin düşük olduğu yatırımlardan beklenecek getiri ise nispeten düşük olmaktadır. Tam da bu noktada yatırım araçları ile ilgili bireylerin risk ve getiri algısını ölçümlediklerini ifade eden Yalçıner, “Altının birey algısında diğer yatırım araçlarına göre riski düşük, getirisi yüksek olduğu ortaya çıkmaktadır. Yani vatandaş altını yatırım aracı olarak güvenli bir liman olarak görüyor. Hisse senedini yüksek derece riskli görüyor aynı şekilde getirisinin de yüksek olduğunu düşünüyor. Bononun vatandaşta ki algısı ise riski yüksek getirisi düşük bir yatırım aracı olduğu yönündedir” dedi. 43 SEÇİM İstanbul esnafı, yine “Faik Yılmaz” dedi 44 İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nin seçimli Genel Kurulu’nda “Faik Yılmaz” yeniden başkanlığa seçildi. i stanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’nin (İSTESOB) 34. Olağan Genel Kurulu’nda odaların başkan ve yönetim kurulları, İstanbul Birlik Başkanlığı için oy kullandı. Seçim sonucunda Faik Yılmaz yeniden İSTESOB başkanlığına seçildi. Haliç Kongre Merkezi’ndeki Genel Kurul, 1300 delegenin katılımıyla gerçekleşti. Genel Kurulda, mevcut başkan Faik Yılmaz ve Erkan Kaya yarıştı. Oylama sonucunda Yılmaz, 735 oyla yeniden başkanlığa seçilirken Erkan Kaya ise 222 oy aldı. Faik Yılmaz’ın listesinde Mustafa Uzun, Yaşar Hangün, Koray Öztürk, Aziz Şentürk, Şükrü Akyüz, Mesut Şengün, Duran Yalçınkaya, Ahmet Yazıcı, Mahir Ereke ve Ümit Yaşar Demir yer aldı. İKO yönetimi de seçimdeydi İstanbul esnafının dört yıl için yönetim vizesi verdiği Genel Kurul’a İstanbul Kuyumcular Odası Yönetim Kurulu da katılarak oy kullandı. İKO Yönetim Kurulu Üyeleri 45 ZİYARET İKO’dan Kerimoğlu’na tebrik ziyareti İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi, Bakırköy Belediye Başkanlığı’na seçilerek görevi Ateş Ünal Erzen’den alan Op. Dr. Bülent Kerimoğlu’na tebrik ziyaretinde bulundu. Bülent Kerimoğlu i stanbul Kuyumcular Odası Yönetimi, Bakırköy Belediye Başkanlığına seçilen Bülent Kerimoğlu’nu ziyaret etti. Norayr İşler başkanlığındaki İKO heyeti, ziyarette Belediye Başkanı Kerimoğlu’nu tebrik etti. Ziyarette İKO- Bakırköy işbirliği ve ortak çalışma alanları konusunda karşılıklı görüş alışverişinde bulunuldu. Başkan Kerimoğlu, Kuyumcular Odası Yönetimi’yle daha sık bir araya gelmek istediklerini dile getirdi. 46 47 İFTAR Zerger Restoran, protokolü ağırladı İKO’dan geleneksel iftar yemeği İstanbul Kuyumcular Odası’nın Zerger Restoran’da verdiği iftar yemeğine İstanbul Vali Yardımcıları, Fatih ilçesindeki kamu kurum ve kuruluşlarının yetkilileri ve STK temsilcileri katıldı. 48 i stanbul Kuyumcular Odası (İKO), Ramazan ayında yaptığı geleneksel protokol iftar davetini bu yıl da sürdürdü. İKO Zerger Restoran’da düzenlenen iftar yemeğine İstanbul Vali Yardımcıları Dr. Osman Günaydın, Fethi Yorulmaz, Mustafa Ayhan, Hasan Öztürk, Hayrullah Sun, Yusuf Ziya Karacaer, Niyazi Can, İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Nevzat Er, AHL Yolcu Salonu Müdürü Nurol Özkan, İSTESOB Başkan Vekili Mustafa Uzun, İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meslek Komite Başkanı Erhan Hoşhanlı, Fatih İlçesi Emniyet Müdürü Murat Şahin, İstanbul Kamu Kurumları Destekleme Derneği Başkanı Gazi Naci Polat ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. İstanbul Kuyumcular Odası Başka- Dr. Osman Günaydın, Naci Polat, Norayr İşler nı Norayr İşler ve İKO Yönetim Kurulu üyeleri, masaları dolaşarak misafirleriyle tek tek ilgilendi. İftar yemeğinde Tarihi Yarımada’nın güvenlik sorunu gündeme geldi. Kırgız: Turistler, Kapalıçarşı’ya gelmekten çekiniyor! Yemekte İKO Yönetim Kurulu üyesi Fuat Kırgız, Tarihi Yarımada’da güvenlik konusunda yaşanan sıkıntıları dile getirdi. Kırgız, seyyar satıcılar nedeniyle yerli ve yabancı turistlerin bölgeye gelmekten çekindiklerini dile getirdi. Günaydın: Seyyar satıcılarla ilgili gerekli önlemler alınacak! İstanbul Vali Yardımcısı Dr. Osman Günaydın, Tarihi Yarımada içerisindeki seyyar satıcıların turistlere karşı olan olumsuz davranışlarını not aldıklarını ve müdahale edeceklerini belirtti. Günaydın, bu tür etkinliklerle farklı meslek gruplarının bir araya gelerek güzel bir sinerji oluşturduğunu ve bu tablonun sorunların çözümüne yardımcı olacağını söyledi. Tarihi Yarımada’nın ve İstanbul’un Türkiye ekonomisinin bel kemiği olduğunu belirten Vali Yardımcısı Günaydın, bu bölgelerdeki kuruluşların kalkınan Türkiye’nin mihenk taşları olduğunu söyledi. Ev sahibi İKO’ya teşekkür tablosu! İstanbul Kamu Kurumlarını Destekleme Derneği Başkanı Naci Polat ise katılımcılar adına İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler’e ev sahipliğinden dolayı teşekkür etti ve desteklerinden dolayı bir tablo hediye etti. İKO Başkanı Norayr İşler ise iftar davetine katılan tüm katılımcı teşekkürlerini sunarken, bu tür etkinliklerin devam etmesinin önemine değindi. 49 İFTAR İKO ile GESAD iftarda buluştu İstanbul Kuyumcular Odası’nın verdiği iftara katılan Gümüş Eşya El Sanatkarları Derneği (GESAD) yönetimi ve üyeleri ile gümüş sektörünün güncel sorunları konuşuldu. i stanbul Kuyumcular Odası Yönetimi, Gümüş Eşya El Sanatkarları Derneği için İKO Zerger Restoran’da iftar verdi. İftar yemeğine İKO Yönetimi, GESAD Yönetimi ve üyeleri katıldı. Yemekte, gümüş sektörünün gündeminde yer alan sorunlar konuşulurken geçici ruhsat probleminin çözülmesi için ricada bulunuldu. Seçildiği günden beri sektör problemlerini çözmek için durmadan çalıştıklarını belirten İKO Yönetimi gümüş eşya sektörünün de problemlerini ivedi şekilde çözmek için uğraştıklarını ve GESAD’ın sabırlı olarak kendilerine destek vermeleri gerektiğini belirtti. 50 İftarda da sorunlar konuşuldu! i stanbul Kuyumcular Odası (İKO) Başkan Yardımcısı Mustafa Tiryaki, Yönetim Kurulu üyeleri Mehmet Çakar, Murat Turaç, Aziz Akbulut ve İKO Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni Hayati Karakullukcu, İTO Kuyumculuk Komitesi’nin organize ettiği iftara katıldı. İTO’nun Cemile Sultan Korusu’nda düzenlenen iftar yemeğine İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı, Komite üyeleri Mirat Kökler, Ercan Özboyacı ve Minas Aslan da hazır bulundu. İftar davetine İstanbul Mücevherciler, Kuyumcular ve Sarraflar Derneği Başkanı Mehmet Ali Yıldırımtürk de katıldı. İstanbul’un muhteşem deniz ve boğaz manzarası eşliğinden gerçekleştirilen iftarın ardından İKO Yönetimi ve İTO Kuyumculuk Komitesi üyeleri, sektörel sorunlar konusunda karşılıklı fikir alışverişinde bulundu. Geç saatlere kadar süren yemekte sektörün iki güzide kurum temsilcileri, sektörel sorunlar konusunda birlikte hareket edilmesi önemine değindi. İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi’nin katıldığı İTO Kuyumculuk Komitesi iftar yemeği, güncel sektörel sorunların tartışıldığı bir platforma dönüştü. 51 TEŞEKKÜR İKO’ya teşekkür plaketi İstanbul Kamu Kurumlarını Destekleme Derneği tarafından İstanbul Kuyumcular Odası’na teşekkür plaketi verildi. i stanbul Kamu Kurumlarını Destekleme Derneği, Ottoman Legacy Hotel’de yaptığı toplantıda yaptığı çalışmalarla Fatih ilçesi başta olmak üzere İstanbul’da sorunların çözümüne katkı sağlayan kurum ve kuruluşlara teşekkür plaketi verdi. Plaket alan kurumlar arasında İstanbul Kuyumcular Odası da vardı. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler adına plaketi Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Akbulut aldı. Toplantıya İstanbul Vali Yardımcıları Mustafa Ayhan, Fethi Yorulmaz, Günay Özdemir ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katılmıştı. Teşekkür plaketlerini kurum ve kuruluş temsilcilerine İstanbul Vali Yardımcısı Fethi Yorulmaz verdi. Fethi Yorulmaz, Aziz Akbulut 52 53 İHRACAT 5 7 % e y ’ E G UR- atıl, k tını a c a r h i rtır! a Devletin ihracatta yapılan harcamaların yüzde 75’ini karşılayan “Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi” (UR-GE) projesi, Kuyumcular Odası’nda yapılan bir toplantıyla sektöre anlatıldı. Norayr İşler 54 Murat Kasımoğlu i stanbul Kuyumcular Odası ve MÜTİSAD, İstanbul Kuyumcular Odası’nda yapılan toplantıda sektörü ‘Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi’ konusunda bilgilendirdi. İKO Zerger Restoran’da yapılan toplantıya İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler ve Yönetim Kurulu üyeleri Mehmet Çakar, Murat Turaç ve Aziz Akbulut, İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meslek Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı ve MÜTİSAD Yönetim ve Denetim Kurulu’nun yanı sıra Strateji ve Yönetim Uzmanı Prof. Dr. Murat Kasımoğlu da katıldı. İşler: UR-GE projesi önemlidir! İKO Başkanı Norayr İşler, Oda olarak bu tür projelere her zaman destek verdiklerini ve vereceklerini belirterek, “İKO olarak esnaf ve sanatkarlarımıza, ihracatçılarımıza artı değer kazandıran tüm çalışmaları her zaman destekleriz. UR-GE projesi özellikle dış pazarda ihracatçılarımızı yüzde 75 gibi oranda desteklediği için çok önemsiyoruz.” diye konuştu. Kasımoğlu: UR-GE için güç birliği yapılmalı Strateji ve Yönetim Uzmanı Prof. Dr. Murat Kasımoğlu, firmaların UR-GE kümesine katılarak etkin ihracat imkanı yaratılabileceğini, bir araya gelinerek uluslararası rekabet gücünün arttırılabileceğini, şirketlerin sermaye, eğitim ve danışma, yurt dışı desteği gibi destekler alabileceğini söyledi. UR-GE’nin, özellikle KOBİ’lerin dış pazarda yaptıkları harcamaların yüzde 75’ini karşıladığını belirten Kasımoğlu, proje kapsamında işletmelere eksikliklerin tespit edilip giderilmesi için danışmanlık hizmeti verildiğini hatırlattı. Kasımoğlu, UR-GE projesinde firmaların güç birliği yapmasının büyük önem taşıdığını belirterek, firmaların tek başına danışmanlık vb gibi hizmetleri alması için çok büyük meblağlar ödemesi yerine UR-GE’yle bunu grup halinde yaparak maliyetleri bölüşmesinin daha doğru olacağına dikkat çekti. Tartı aletleri hangi standartları taşımalıdır? Otomatik Olmayan Tartı Aletleri Yönetmeliği’ne göre, ticarette kullanılan tartı aletleri, aşağıda yer alan tanıtıcı karakteristik bilgileri taşımak zorundadır. CE sembolünden oluşan CE uygunluk işareti, CE uygunluk işaretiyle beraber bu işaretin tatbik edildiği yılı ifade eden rakamın son iki hanesi, AT gözetimini ve AT doğrulamasını yapan onaylanmış kuruluşun ve kuruluşlarının kimlik kayıt numaraları, Oval ya da iki yarım dairenin üstten ve alttan birleştirilmesi suretiyle oluşmuş çerçeve içine alınmış doğruluk sınıfı, Yeşil zemin üzerinde siyah renkte “M” harfi olan 12,5 mm x 12,5 ebatlarında bir etiket, CE uygunluk işaretinin yerleştirildiği yılın son iki rakamı Ayrıca, bu bilgilerin dışında tartı aletlerinin özelliğine göre aşağıdaki bilgiler, -Seri numarası -Birbirinden ayrı; ancak bağlantılı birimlerden oluşan tartı aletleri için, her birim üzerine tanıtım işareti, -“e” değerinden farklı ise “d” şeklinde bölüntü değeri -T=+…… şeklinde artırmalı maksimum dara yükü, -T= -…… şeklinde eksiltmeli dara yükü, Yukarıdaki işaretlemelere uygun olan tartı aletleri ticarette kullanılabilir. Damgasız tartı aleti ticarette kullanılamaz. Periyodik muayene süresi, 2 yıldır. Periyodik muayene damgası olmayan tartı aletlerinin de kullanılması yasaktır. 55 GÜVENLİK Kent Güvenlik Danışma Kurulu toplantısı yapıldı T oplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen Kent Güvenlik Danışma Kurulu Toplantısı, 30 Nisan 2014 tarihinde Valilik Binası’nda gerçekleştirildi. İstanbul Vali Yardımcısı Aziz Mercan başkanlığında yapılan toplantıya, Toplum Destekli Polislik Şube Müdürü Süheyla Soylu, İstanbul Kuyumcular Odası’nı temsilen Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Akbulut, İstanbul Emniyet’in ilgili kurum müdürleriyle çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Toplantıda vatandaşların, halkın ve kurumların güvenliğine ve güvenlik politikalarına katkı sağlamak için düzenlenen toplantıda güvenlik konusundaki mevcut eksiklikler üzerine fikir alışverişi yapıldı. İkincisi yapılan Kent Güvenlik Danışma Kurulu Toplantısı, genel güvenlikle ilgili yürütülecek hizmetlere halkın katılımını sağlamak, toplum güvenliğine ilişkin sorunları yerel düzeyde tespit etmek ve verilen hizmetleri en iyi şekilde gerçekleştirmek konularında büyük önem taşıyor. 56 İstanbul Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenene Kent Güvenlik Danışma Kurulu toplantısı Valilik toplantı salonunda yapıldı. 6 331 sayılı yasa, tehlikeli sınıfa giren kuyumcu atölyelerine iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimiyle sözleşme yapma zorunluluğu getirdi. İstanbul Kuyumcular Odası, bu konuda gerekli olan desteği kuyumcu esnafına vermeye başladı. Bu kapsamda iş güvenliği uzmanı, atölyeleri ziyaret edip gerekli tedbirlerin alınması konusunda bilgilendirme yaparken işyeri hekimi de sağlık muayenelerini yapmaya başladı. İşyeri hekimleri, bu kapsamda İstanbul Kuyumcular Odası’nda esnafın sağlık kontrolünden geçirdi. Güvenliğinizi şansa bırakmamak ve cezai yaptırımla karşılaşmamak için İKO’yu arayarak bu hizmetlerden faydalanınız. 212- 516 27 57 (Dâhili 139) İş güvenliği şansa bırakılmaz! İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası kapsamında bugüne kadar birçok toplantı düzenleyerek sektörü bilgilendiren İstanbul Kuyumcular Odası, uzmanlar atölyeleri ziyaret etmeye, iş hekimi de muayenelerini yapmaya başladı. Polis, tinercileri topladı! T Son zamanlarda esnafın artan şikayeti üzerine polis ekipleri, Hüseyin Ağa Camii ve Çarşıkapı Bileyiciler sokakta konuşlanan tinercileri bölgeden uzaklaştırdı. arihi yarımadada faaliyet gösteren kuyumcu esnafı, uzun bir süredir Hüseyin Ağa Camii ve Çarşıkapı Bileyiciler sokakta konuşlanan tinerciler nedeniyle güvenlik konusunda ciddi sıkıntılar yaşıyor. Pek Han’da barınmakta olan tinerciler, esnaf için ciddi güvenlik tehdidi oluşturuyordu. Esnafın kendi çabalarıyla almaya çalıştığı güvenlik önlemleri yetersiz kalınca ölüm tehlikesi, hırsızlık ve gasp olayları arttı. Yanlarında kesici aletleri olan bu kişiler, elektriğin kesilmesiyle dükkanlara girip dükkanlardan zorla para istemeye başlayınca durumun ciddiyeti kısa süre içerisinde anlaşıldı. Dükkanlara girip hırsızlık yapan tinercilerin sayısı artmaya başlayınca yoğun şikayet üzerine Fatih İlçe Emniyet ekipleri devreye girdi. Sokakta gezen turistleri, personelleri ve müşterileri rahatsız eden ve bıçak göstererek para isteyen tinerciler, polis ekipleri tarafından emniyete götürüldü. 57 SÖYLEŞİ Loomis, Türkiye’de büyüyor! 16 ülkede faaliyet gösteren dünyanın önde gelen “nakit ve kıymetli mal taşıma” şirketlerinden Loomis, Türkiye pazarında büyüyor. 16 ülkede, 400 şube ofisinde, 20.000’den fazla personeliyle hizmet veren Loomis’in Türkiye temsilcisi Loomis Güvenlik Hizmetleri, nakit ve kıymetli mal taşıma alanında, yurt çapında 120 araç, 425 çalışanı ve 18 şubeyle faaliyet gösteriyor. Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Çorlu, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul (Kuyumcukent, Kozyatağı, Maslak, Nuruosmaniye), İzmir, Kayseri, Konya, Muğla, Samsun ve Trabzon’da zırhlı araçlar ve silahlı güvenlik elemanları eşliğinde, % 100 sigorta güvencesiyle, banknot, madeni para, kıymetli metal, mücevher, kıymetli evrak gibi kıymetli eşyalara yönelik ’’Taşıma, İşleme (Sayma, Sahte/Yıpranmış/Kupür Ayrıştırma, Paketleme), Kasalama’’ ile birlikte ’’ATM Hizmetleri’’ veren Loomis Güvenlik Hizmetleri, ’’Uluslararası ve Yurt İçi Kıymetli ya da Küçük Paket Taşımacılığı’’, ’’Marker, Yemek Çeki, Hediye Çeki, Bilet vb. Taşımacılığı’’, fuar organizasyonlarına yönelik verdiği ’’Taşıma, Gümrükleme, Kasalama Hizmetleri’’ de göz önünde bu- 58 lundurulduğunda sektörünün en aktif şirketlerinden birisidir. Loomis’in yeni şubeleri! Loomis Konya Şubesi, Konya Havalimanı’ndan değerli kargo taşımalarına başladı. Loomis Muğla Şubesi, gerekli başvuruları tamamlayarak Devlet Hava Meydanları’ndan ön izinleri almış olup gerekli prosedürlerin tamamlanmasına müteakip yakında Bodrum Milas Havalimanı’ndan değerli kargo taşımalarına başlayacak. Kuyumculuk sektörüyle iş ortağı mantığı çerçevesinde çalışan Loomis, daha iyi hizmet sağlamak adına kuyumcuların bulunduğu merkezlerde şubeleşme kararı almış ve bu şubelerin 4.sü için Antalya Kuyumcular Çarşısı’nda ofis kiralandı, tadilat çalışmalarının arkasından çok yakında esnafa hizmet verecek. Loomis’ten dev satın alma Loomis, Türkiye’nin ilk ve tek gümrüklü değerli maden antreposunu hayata geçirmesiyle birlikte, dünyada kasalama ve lojistik alanında sektörün en önemli şirketleri arasında yer alan VIA MAT Holding’i satın aldı. Bu satın almayla VIA MAT Holding’in Hong Kong, Dubai, Zürih gibi altın merkezlerinde bulunan kasalar, Loomis’in Türkiye’de açtığı değerli maden antreposunun gücüne güç katacaktır. Küresel bir kasalama zincirinin bir halkası haline gelen gümrüklü değerli maden antreposu, Türkiye’nin altın ticaretinde önemli rol oynayacaktır. VIA MAT Holding’in Loomis AB tarafından satın alınması, Türkiye’deki gümrüklü antrepoya küresel boyutta altın ticareti yapan müşteriler ve kasalama konusunda VIA MAT’ın uzun yıllara dayanan bilgi birikimi ve tecrübesini kazandırmış oldu. Sarp Tarhanacı mis Türkiye Scan Coin’le imzaladığı anlaşmayla Nakit Merkezi yönetiminde en gelişmiş yazılımlardan birini aldı. 2014 yılının 4. çeyreğinde kullanılması planlanan yazılımla nakit merkezlerindeki sayımlar ve mutabakatlar elektronik olarak hızlı ve güvenli olarak müşterilere iletilebilecek. Yazılıma yatırım Loomis operasyonel tarafta sürekli büyürken, yeni yazılım yatırımlarıyla da Türkiye’de ilklere imza atıyor. Scan Coin yazılımına 400 bin Euro yatırım yapan Loomis, önümüzdeki süreçte yaklaşık 600 bin Euro’luk saha otomasyon yazılımı kullanmayı planlıyor. Loo- 59 ELMAS Borsa İstanbul, Dünya Elmas Damgası Mutabakat Zaptı’nı imzaladı Elmasa ilk WDMF damgası, Türkiye’de vurulacak! 60 B orsa İstanbul ve Dünya Elmas Damgası Derneği (World Diamond Mark®Foundation -WDMF), Dünya Elmas Damgası programlarını Türkiye’de uygulamak üzere bir Mutabakat Zaptı imzaladı. Mutabakat Zaptı’nı, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Dr. M. İbrahim Turhan ile WDMF Başkanı Alex Popov, Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Dünya Elmas Borsaları Federasyonu Başkanı olan Ernest Blom imzaladı. Borsa İstanbul, Dünya Elmas Borsaları Federasyonu’nun 28 üyesi arasında yer alıyor. Mutabakat Zaptı, Anvers’te gerçekleştirilen 36. Dünya Elmas Kongresi toplantısında düzenlenen bir törenle imzalandı. Mutabakat Zaptı’nın imzalanması, Dünya Elmas Damgası’nın Türkiye’de uygulamaya geçmesi anlamına geliyor. Mutabakat Zaptı ile Borsa İstanbul, Dünya Elmas Damgasının (World Diamond Mark) Türkiye’deki temsilcisi olmayı, Türkiye kuyumculuk sektörünün önemli bir parçası olan elmas ticaretini geliştirmeyi ve ayrıca tüketicinin korunmasını hedefliyor. Turhan: Mutabakat, ticarete ivme kazandıracak! “Mücevher ihracatımızı geliştirmeyi ve tüketicinin aldığı ürünler konusundaki bilgi seviyesini artırmaya katkıda bulunmayı dört gözle bekliyoruz” diyen Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. M. İbrahim Turhan, Anvers’te gerçekleştirilen ve uluslararası elmas endüstrisi ve ticareti için büyük önem taşıyan etkinlikte Dünya Elmas Damgası ile ilişkilerinin temelini atmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Turhan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: Popov: “Ortak tanıtım faaliyetlerimiz, 2014 son çeyreğinde başlayacak. Bu Mutabakat Zaptı, Dünya Elmas Damgası’nın Türkiye’deki programlarının zenginleştirilmesi açısından önemli bir adım. Borsa İstanbul ve Dünya Elmas Damgası, elmas ve elmasa dayalı kuyum ve mücevherat sektörümüz için daha fazla iş imkânı sağlanması yanında dünya çapında tüketici güveni yaratmak ve ticareti geliştirmek için çalışıyor. Biz de Dünya Elmas Damgası’nın ana amacı, olan daha sorumlu ticaret, tüketicinin korunması ve sektörün eğitimine katkıda bulunmayı ve dolayısıyla ticaret hacmimizi artırmayı dört gözle bekliyoruz.” Dünya Elmas Damgası (WDM) İlk pilot program, Türkiye’de başlayacak WDMF Başkanı Alex Popov da, “Borsa İstanbul’un ortaklığı ile Dünya Elmas Damgası Türkiye’deki önemli kuruluşlara ve perakendecilere erişim açısından güçlü bir iç desteğe kavuşacak. Uygulamada, Dünya Elmas Damgası’nın akredite perakende üyeler yani Yetkili Elmas Tüccarları için ilk pilot programı, en heyecan verici ve hızla büyüyen piyasalarından biri olan Türkiye’de başlayacak.” ifadesini kullandı. Dünya Elmas Damgası’nın (WDM) küresel amacı, lüks tüketim piyasasında elmas ve mücevher endüstrisinin sağlığını ve gelecekteki büyümesini sağlamaktır. Bu amaç, üç temel ilkeye dayanır: Mücevher perakendecilerini elmas konusunda eğitmek, Dünya Elmas Damgası (WDM) akreditas- 61 ELMAS yon programı ile tüketici güvenini sağlamak ve Authorized Diamond Dealer® Elmas Tüccarı) kavramına dayalı olarak elmas ve elmaslı mücevherlerin tanıtımı için özel bir pazarlama programı yaratmak. The World Diamond Mark® Hong Kong’da kurulu, kar gütmeyen bir kuruluştur. HRD Antwerp NV 1976 yılında Anvers’te kurulan HRD Antwerp Diamond Lab., bugün dünyanın en büyük ve en saygın elmas derecelendirme laboratuvarları arasındadır. HRD Antwerp’in verdiği sertifikalar, uluslararası düzeyde elmasların kalitesini ve gerçekliğini kanıtlayan belgeler olarak kabul ediliyor. HRD Antwerp Diamond Lab., International Standards Organisation (Uluslararası Standartlar Kuruluşu) (ISO/IEC 17025) tarafından resmen akredite edilen, sektörün ilk laboratuvarıdır. Derecelendirme sürecinin bütünlüğü, nesnelliği ve derecelendirmeyi yapanın kimliğinin gizli kalması çok sıkı takip edilen ve uyulan prensiplerdir. Elmas Damgası hakkında World Diamond Mark, dünyada elmas mücevherlerini satan bayilerde uygulanmak üzere “World Diamond Mark” programı geliştirildi. Programın hedefi, 2016 yılı sonunda, tüm dünyada elmas mücevherleri satan 50.000 Authorized Diamod Dealer’e (Yetkili Elmas Tüccarı) sahip olmak. Program kapsamında, ilk etapta elmaslı mücevher satıcıları eğitilerek akredite edilecek. Program, üç temel prensibe dayanır: 1.Mücevher satıcılarının elmas konusunda eğitilmesi; 2.Bir akreditasyon programıyla kamuoyunun güveninin kazanılması; 3.Elmasları ve elmas mücevherlerin Authorized Diamod Dealer (Yetkili Elmas Tüccarı) Bayisi) konseptiyle desteklenmesi için kapsamlı pazarlama. Authorized Diamod Dealer (Yetkili Elmas Tüccarı) konsepti, programın köşe taşını oluşturur. WFDB tarafından temsil edilen uluslararası elmas ticaret topluluğu, mücevher satıcılarına Authorized Diamod Dealer olarak onay veriliyor. Bu, elmasların bir lüks ürün olarak daha fazla ve geniş marka tanınırlığına ulaşmasını ve elmasların mücevher mağazalarında daha fazla görünmesini sağlıyor. Dünya çapında yürütülen pazarlama kampanyaları, daha fazla müşteri güveni sağlayacak ve lüks harcamalar pastasında elmasların dilimini büyütecek. Ayrıntılı Bilgi için: www.worlddiamondmark.org 62 63 ADVERTORIAL Lezzet ve kalitenin adresi: Yalı Er 2 Restaurant Y eşilköy’lülere balığı sevdiren ve hizmet kalitesiyle öne çıkan Yalı Er 2 Restaurant’da balıklar, her gün işletmeci Nusret Karatay tarafından özenle seçiliyor. Bugüne kadar siyaset ve iş dünyasından birçok önemli ismi ağırlamış olan restaurant, kuyumcuların da gözdesi haline geldi. Restaurant işletmecisi Nusret Karatay, sorularımızı yanıtladı. 64 Yalı Er 2 Restaurant’ın geçmişi hakkında bilgi verebilir misiniz? Yalı Er 1, 1976’da Yeniköy’de hizmet vermeye başlarken Yalı Er 2 ise 1977 yılında Yeşilköy’de açıldı. Ben işe 1979’da burada başladım. Bu tarihten beri de Yeşilköy bölgesindeyim. Bu çevreyi ve insanları iyi tanırım. Burası 300 kişilik bir restaurant… Toplantılar için 60 kişilik VİP salonumuz ayrıca çocuk oyun odamız var. Restaurantımızda 9 usta hizmet veriyor. Balıkların eşsiz lezzetine uygun özel tatlılar hazırlıyoruz. Birbirinden lezzetli taze balıkları ve özel tatlıların muhteşem deniz manzarası eşliğinde müşterilerine sunan Yalı Er 2 Restaurant, kuyumcuların da en önemli lezzet mekanlarından biri haline geldi. Restaurant’ınızı farklı ve özel kılan unsurlar neler? Müşterilerimizin yüzde 80’i Yeşilköylü’dür. Genellikle aile müşteri portföyüne hitap ediyoruz. Ben balıklarımı halden her akşam gider, tek tek seçerim. Sabah gelince tekrar deniz suyuyla yıkarım ve plastik kasalarla soğuk dolaba koyarım. Çünkü, tahta kasalar Sağlık Bakanlığı tarafından yasaklandı. Donmuş ürün kullanmıyoruz. Yüzde 90 yerli ürün kullanırız. Hazır bir şey almayız, her şey burada yapılır. Balık tercihleri konusunda müşterilerinize tavsiyeleriniz neler olacak? Hangi balık, ne zaman ve nasıl yenilmeli? Balık mevsimine göre değişir. Her çeşit balık vardır; ama mevsiminde güzeldir. Genellikle müşterilerim balık seçimini bana bırakır. Kışın çok güzel deniz levrekleri oluyor. Onun yanında dil olur. Kasım’dan Mayıs’a kadar kalkan balığı güzeldir. Palamut mevsimi Ağustosta başlar. Ondan sonra lüfer başlar. Mayıs’tan eylüle kadar balık avlanma yasağı olur. Eylül’de sezon açılır. Şu anda oltacılar çalışıyor. Küçük sandallarla açılıp oltayla balık yakalıyorlar ve bu yöntemle yakalanan balıklar daha kaliteli oluyor. Türkiye’de en çok sevilen ve tüketilen balık türleri hangileri? En çok tüketilen balık mevsimine göre değişiyor. Şu anda balıklar yumurta döktüğü için Eylül’e kadar çok lezzetli balık olmaz. En iyisi mevsim balığıdır. Şu anda barbun, sardalya, deniz levreği geliyor. Balığı en fazla 3 günde tüketmeniz lazım. Sonra balığın lezzeti kalmaz. Ben her akşam gider kendim seçerim ve günlük balık alırım. Benim favorilerim lakerda, kalamar, ahtapot ızgara… Bunun yanına özel spesiyal ürünler hazırlarım. Istakozum da hep olur. Müşterilerimizin ne sevdiğini biliriz. Genelde benim tercihime bırakırlar. Nusret Karatay Müşteri portföyünüz hakkında bilgi verebilir misiniz? Kamuoyunda tanınmış siyaset ve iş dünyasından ünlü isimler var mı? Müşterilerimiz arasında siyaset ve sanat dünyasından birçok tanınmış isim var. İstefan Kazancıyan gelirdi. Allah rahmet eylesin, baba gibiydi benim için. Müşterileriniz arasında kuyumcular var mı? Kuyumcuların çoğunluğu Yeşilköy’de oturduğu için bize gelen çok olur. Norayr İşler, Ayhan Güner, Rober Muratoğlu ve Mustafa Atayık gelir. Müşterilerime burası kendi eviniz derim. Balık haline gideceğim zaman anahtarı veririm. Rober Abi’ye çok anahtar verip gitmişimdir. Yalı Er 2 Restaurant olarak gelecekle ilgili planlarınız ve hedeflerinizi anlatabilir misiniz? Biz en iyi hizmeti sunmayı ve müşterinin buradan memnun ayrılmasını hedefliyoruz. Özel günlerde bayramlarda müşterimize ekstra özen gösteririz. Mümkün olduğu kadar en iyi hizmeti sunmaya çalışıyoruz. 65 VEDA Kevork Usta, sektöre veda etti! G Ardaş Arzuman, Kevork Yaner Kapalıçarşı’nın en eski gümüş ustalarından biri olan Kevork Yaner, kendisine ve ailesine daha fazla zaman ayırabilmek için dükkanını devrederek gümüş eşya sektörüne veda etti. 66 ül Otantik Restoran’da düzenlenen veda yemeğinde dostlarıyla bir araya gelen Yener Gümüş Evi’nin sahibi Kevork Yaner Usta, 73 yaşında gümüş eşya sektörüne veda etti. Veda yemeğinde yaptığı konuşmasında hayatı boyunca bu mesleği severek yaptığını söyleyen Yaner, gümüşçülük mesleğine ve gümüş kültürüne çok fazla özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Yaner Usta, konuşmasında birçok kültürel birikimin ve el sanatının birleşmesiyle büyük inceliklerle oluşturulan bu sanata sahip çıkılması gerektiğini belirtti. Gümüşün antibakteriyel özelliğini hatırlatan Kevork Usta, gümüş kullanma alışkanlığının eski günlerine döneceğinden umutlu olduğunu dile getirdi. Her şeye rağmen piyasadan kopmayacağını ve deneyimlerinden istifa etmek isteyenler olursa onların yanında olacağını belirten Yaner, kendisi için hazırlanan bu veda yemeği ve plaket için arkadaşlarına teşekkür etti. Yaner, kendisine ve ailesine daha fazla vakit ayırmak için hiç mahcup olmayacağını düşündüğü insanlara dükkanını devrederek sektöre veda ettiğini sözlerine ekledi. FESTİVAL 2. İstanbul Süryani Kültür Festivali yapıldı Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde yapılan 2. İstanbul Süryani Kültür Festivali büyük ilgi gördü. 2 Ateş Ünal Erzen, Süryani Katolik Papa Vekili Horiepiskopos Yusuf Sağ, Ermeni Patrik Genel Vekili Başpiskopos Aram Ateşyan, Süryani Metropoliti Mor Filüksinos Yusuf Çetin ve Bakırköy Belediye Başkarı Op. Dr. Bülent Kerimoğlu .İstanbul Süryani Kültür Festivali, 24 Mayıs 2014 tarihinde Bakırköy İncirli’deki Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkez’inde geniş katılımlı bir organizasyonla gerçekleştirildi. Metropolitliğin ve Vakıf Yönetim Kurulu’nun ev sahipliğinde yapılan festival programı, kokteylden sonra Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Sait Susin’in açılış konuşmasıyla başladı. Daha sonra sırasıyla Metropolitliğin Genel Sekreteri Sayın Melfono Zekay Zeki Demir’in yönetimindeki İstanbul Abraşiye ilahi korosu sahne aldı. Korodan sonra sahneye Saim Şen’in yönetimindeki folklor grubu çıktı. Özcan Paslanmaz’ın yönetimindeki müzik grubu da seslendirdikleri parçalarla beğeni topladı. Büyük coşku içinde kutlanan ve geç saatlere kadar süren festival, Abraşiye Metropoliti Mor Filüksinos Yusuf Çetin’in konuşmasıyla son buldu. Vakıf Yön. Kur. Kenan Gürdal, Av. Naif Timur, Süryani Vakıf Yönetim Kur. Bşk. Sait Susin, Süryani Metropoliti Mor Filüksinos Yusuf Çetin, Rum Vakıf Bşk. Dino Belalidis ve Eşi 67 HABER Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vakkas Altınbaş, kurtuluşunun 40. yılında iş dünyasının dikkatini KKTC’ye çekmek amacıyla, Mersin Anamur’dan Kıbrıs Girne’ye kadar yüzdü. Vakkas Altınbaş Vakkas Altınbaş Anamur’dan Kıbrıs Girne’ye yüzdü! Altınbaş ailesi 68 18 Temmuz Cuma günü saat 19.00’da Anamur’dan yüzmeye başlayan Vakkas Altınbaş, 20 Temmuz Pazar günü saat 16.30’da Girne’ye vardı. Altınbaş’ı Girne’de ailesi ile birlikte coşku dolu, kabalık bir halk kitlesi karşıladı. Anamur’dan Girne’ye uzanan yaklaşık 90 km.’lik mesafeyi 40 saatte, hiç uyumadan yüzen Vakkas Altınbaş, işadamlarına şöyle seslendi: “Mersin Anamur’dan Kıbrıs Girne’ye yüzerek 40 saatte geldim. İşte Kıbrıs Türkiye’ye bu kadar yakın. Yatırım için uzaklara gitmeye gerek yok. Kıbrıs turizm, eğitim, sağlık turizmi ve bunlar gibi birçok alanda yatırım için çok elverişli. Gelin sizler de burada yatırımlarınızı yapın, istihdam yaratın ve dünyanın ambargo uyguladığı Yavru Vatan’a sahip çıkın.” Hiç yüzme bilmeyen biri olarak bir buçuk yıl önce ders almaya başladığını da aktaran Vakkas Altınbaş, “Türkiye’den Kıbrıs’a yüzerek aynı zamanda, yaşı ne olursa olsun bir insanın azmettiği zaman hedefine ulaşmakta hiçbir şeyin engel olamayacağını da göstermiş olmanın mutluluğunu yaşıyorum.” dedi. Mersin Anamur’dan Kuzey Kıbrıs Girne’ye özel olarak yaptırılan bir kafes içinde ve dünya rekortmeni olan antrenörü Mert Karabetça eşliğinde hiç uyumadan yüzen Vakkas Altınbaş’ın, sağlık sponsorluğunu ise Kolan Gurup üstlendi. MURAT UYANIK DEKORASYON Kuyumculuk Sektörünün boya ve dekorasyon işlerine talibiz 0530 028 3290 69 SEKTÖR’DEN Geçen Kuyumculuk, Orient’te adres değiştirdi Orient Bazaar 204 numarada faaliyet gösteren Geçen Kuyumculuk, adres değiştirdi. Marka, artık Orient’te 206 numaralı mağazada müşterilerini ağırlayacak. “K alite, estetik ve zarafet” sloganıyla 1997 yılından beri hizmet veren Geçen Kuyumculuk, adres değiştirdi. Marka, Orient Bazaar 204 nolu adresten 206 numaraya taşındı. Birçok sektör mensubunun katıldığı Geçen Kuyumculuk’un Orient’teki yeni mağazası için düzenlenen törende mağaza açılışını Adem Geçen yaptı.Törende konuşan Geçen Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Geçen, bütün departmanları bir araya getirebilmek için daha büyük bir mekana geçtiklerini söyledi. Kredi kartına gelen taksit kısıtlamasından sonra düğün yapacak gençlerin hayallerini gerçekleştirmek için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Geçen, yeni geliştirdikleri koleksiyonlarla vitrinlerde yer almaya hazır olduklarını dile getirdi. 70 150 y›ll›k butik hotel 150 yıllık geçmişe sahip olan bina, Arda Kuyumculuk tarafından orjinaline sadık kalınarak restore ettirildi ve Miniature Hotel İstanbul olarak Molla Fenari Sokak’ta hizmete açıldı. Arda Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı K›vanç Yılmaz, iki sene önce alınan tarihi binanın 2. derece tarihi eser olduğunu ve restorasyonun orjinaline sadık kalınarak yapıldığını belirtti. Oteli oğlu Aras Yılmaz ile birlikte işletmeye karar verdiklerini belirten Yılmaz, ‘burayı insanların giremeyeceği bir durumdan kurtararak butik otele çevirdik’ dedi. Kuyumculuk sektörüne yönelik çalışmaları da bulunan Esta Pazarlama, sektöre yeni bir soluk getirecek olan ‘Para Transferleri Hizmetlerini’ sektör basınına verdiği iftar ile tanıttı. Murat Yaprakdal - Zafer Şen Esta Pazarlama’dan para transferi uygulamas› Kuruçeşme Anonim Türk Bistro ve Tatlı Restoranı’nda verilen iftar yemeğine sektör basını katıldı. Sektörde uzun yıllardır hizmet veren Esta Pırlanta Genel Müdürü Zafer Şen, sektöre yeni bir ürün olarak soluk getireceğine inandığı yurtiçi ve yurtdışı “ Para Transferi hizmetlerini” değerli müşterileri ve dostları ile buluşturmaya hazırlanıyor. Para transferi hizmetleri güvenli, hızlı ve uygun fiyatlı olup, kuyumculuk meslek işleyişine uygun, mağaza içerisinde herhangi bir yatırıma, değişikliğe gerek olmadan çalışmaların yürütülebileceği, işletme giderlerine olumlu katkı sağlayacak, müşteri memnuniyetini artıracak, yeni bir kazançlı ürün olacak. 71 FUAR 2015’te Antep, 2016’da ise Maraş’ta yapılacak Ortadoğu Fuarı, geleceğinin adımlarını bugünden atıyor Gaziantep’te bir araya gelen bölge kuyumcu odaları başkanları, Ortadoğu Altın & Mücevher Fuarı’nın 2015’te Gaziantep’te, 2016 ‘da ise Kahramanmaraş’ta düzenlenmesi konusunda karar aldı. i stanbul’dan sonra sektörün 2. büyük fuarı konumunda olan Ortadoğu Altın ve Mücevher Fuarı, yerel ve bölgesel üretim yapan firmalarla, ulusal ve uluslararası firmaların ve kuyum sektörünün buluşma noktası olmaya devam ediyor. Gaziantep’te bir araya gelen Gaziantep Kuyumcular Odası Başkanı Sedat Özdinç, Kahramanmaraş Kuyumcular Odası Başkanı Hacı Mustafa Öz, Adana Kuyumcular Odası Başkanı Oğuz Başman, Şanlıurfa Kuyumcular Odası Başkanı Halil Demirkol, Kilis Kuyumcular Odası Başkanı Zafer Bilik, Adıyaman Kuyumcular Odası Mehmet Ali Yaylagül ve Malatya Kuyumcular 72 Odası Başkanı Murat Özhüsrev, Ortadoğu Altın ve Mücevher Fuarı’nın geleceğini şekillendirme konusunda fuarın bölge kuyumculuk sektörü açısından önemi ve sektörün ticaret hacmine sağladığı katkıları da bir kez daha dile getirdi. 2015 yılında Gaziantep ve 2016 yılında Kahramanmaraş’ta düzenlenmesi konusunda prensip kararı alan oda başkanları ve Start Fuarcılık yetkilileri, Kahramanmaraş’ın kuyumculuk açısından önemli bir yere sahip olduğunu ve üretim merkezi olması münasebetiyle Ortadoğu Altın ve Mücevher Fuarı’nın daha da büyüyerek gelişmesine katkı sunacağını dile getirdi. 73 FUAR Mücevherin ışıltısı, Diyarbakır’dan parlayacak! Diyarbakır Kuyumcular Odası Başkanı Mustafa Akkul, ilimizde gerçekleştirilen inşaat, kitap, mobilya ve oto show organizasyonları gibi gelecek yıl, ilk kez düzenleyecekleri Mezopotamya Mücevher Fuarı’na da yerli ve yabancı 10 binlerce ziyaretçiye ev sahipliği yapacaklarını söyledi. 74 Mustafa Akkul S on yıllarda yapılan yatırımlarla Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi’nin yıldızı parlayan illerin başında gelen Diyarbakır, inşaat, gıda, kitap, mobilya/ dekorasyon ve otomobil fuarlarından sonra yeni bir organizasyona daha “merhaba” diyor. Yıllardır fuar organizasyonlarında oluşturduğu sinerjiyle katılımcıları, özellikle Orta Doğu’dan gelen 10 binlerce alıcıyla buluşturan Diyarbakır, aynı hareketliliği kuyumculuk sektöründe de göstermeye hazırlanıyor. Uzun bir süredir organizasyon için fizibilite çalışmaları yapan Diyarbakır Kuyumcular Odası (DİKO), geçtiğimiz aylarda Türk kuyumculuk sektörünün Ortadoğu’ya açılan önemli bir kapısı olması beklenen “Mezopotamya Kuyumculuk Fuarı” için düğmeye bastı. Fuar için geçtiğimiz aylarda Sereks Fuarcılık’la İstanbul’da bir protokol imzalayan DİKO, organizasyonun tanıtımı için hazırlıklara başladı. Türk kuyumculuk sektörüne yeni bir hareket kazandıra- cak Mezopotamya Pırlanta, Altın, Alyans, Elmas, Gümüş, Saat ve Malzeme Fuarı, 15-17 Mayıs 2015 tarihleri arasında TÜYAP Diyarbakır Fuar Merkezi’nde ilk kez kapılarını ziyaretçilerine açacak. Akkul: fesyonel alıcıların yanı sıra, yurt dışında alım yapabilecek potansiyeldeki kişileri getirmek için çalışma yapıyoruz.” Akkul: Mezopotamya isminin kuyumculukta özel bir anlamı var! Orta Doğu’yu Diyarbakır’a taşıya- Diyarbakır’ın “Hasır bilezik” başta olmak üzere farklı model çeşitleri ve 1 milyonu cağız! Diyarbakır Kuyumcular Odası Başkanı Mustafa Akkul, yurt içi alıcılarından çok Ortadoğu, Kuzey Irak, Suriye ve İran’da potansiyel alıcıları fuar katılımcılarıyla buluşturacaklarını belirterek, Mezopotamya Kuyumculuk Fuarı’na binlerce yabancı alıcıyı getirmeyi hedeflediklerini söyledi. “Diyarbakır, konum itibariyle bölgenin merkezi durumundadır. Bölgenin böyle stratejik bir noktada profesyonel bir fuara çok ihtiyacı olduğunu biliyoruz ve bu boşluğu Mezopotamya Mücevher Fuarı’yla doldurmayı hedefliyoruz. Diyarbakır, son yılların yıldızı parlayan önemli bir kenti… İlimizde ard arda 5 yıldızlı oteller yükseliyor. Diyarbakır, bugüne kadar 10 binlerce insanı buluşturan inşaat, gıda, kitap, mobilya/ dekorasyon ve otomobil fuarlarıyla bu konuda rüştünü ispatlamış durumda… Söz konusu fuarlara, Ortadoğu ülkelerinden binlerce alıcı ziyaretçi olarak geliyor. Aynı başarıyı kuyumculuk fuarında da göstereceğimize inanıyoruz. Çünkü, Diyarbakır, başta fuar alanı, ulaşım, konaklama ve güvenlik olmak üzere bu organizasyon için hazır… Yurt dışındaki alıcıların fuara getirilmesi için hedef seçilen ülkelere gidilerek özel davet edilecek. Konuyla ilgili Ekonomi Bakanlığı’yla yakın bir işbirliği içinde çalışıyoruz. Fuarımıza yakın illerdeki pro- aşan nüfus oranıyla önemli bir potansiyeli temsil ettiğinin altını çizen Diyarbakır Kuyumcular Odası Başkanı Akkul, ürün ve koleksiyonlarını Orta Doğu, Kuzey Irak, Suriye ve İran’daki alıcılara ulaştırmak isteyen ve Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi başta olmak üzere iç pazarda yeni müşterilerle tanışmak isteyen üretici ve toptancıları, Mezopotamya Kuyumculuk Fuarı’na katılımcı olarak beklediklerini dile getirdi. Akkul, fuarın isminin “Mezopotamya” olarak tercih edilmesi konusunda da şu çarpıcı ifadeleri kullandı: “Biliyorsunuz tarihi kaynaklar, madeni işleme şeklindeki kuyumculuğun M.Ö. 3. bin yılın başlarında, Mezopotamya ve Mısır’da önemli aşamalar kaydettiğini söyler. Bilinen en eski kuyumculuk ürünleri, Mezopotamya’da Ur şehrinin kral mezarlığından çıkartılmıştır. Mezopotamya coğrafyasının merkezinde yer alan Diyarbakır da kuyumculuk açısından önemli bir yere sahip. Farklı alanlarda yapılan yatırımlarla cazibe merkezi haline gelen Diyarbakır’ı kuyumculuk fuarıyla da taçlandırmak istiyoruz. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası ve Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Birliği başta olmak üzere bize bu konuda destek veren ve teşvik eden tüm kuyumcu oda ve derneklerine de teşekkürü borç biliyoruz.” 75 SAĞLIK Sağlıklı bir yaşam için beslenme önerileri Öğün atlamayın Yeterli ve dengeli beslenmek için öğün atlamayın. Çünkü atlanan her öğün bir sonraki öğüne kadar daha çok acıkmanıza ve karşınıza çıkan her yemeği kalorisi yüksek veya düşük, miktarca çok veya az demeden ihtiyacınızdan fazla tüketmenize neden olacaktır. Öğününüz çeşitli olsun Mümkün olduğu kadar çok çeşitli beslenmeye özen gösterin. Her gün beslenme planınız içerisinde tüm besin gruplarına (süt ve süt ürünleri, et, sebze-meyve, tahıl) yer vermeye çalışın. Bu besinlerin hepsinden bir öğünde tüketemeseniz de gün içerisinde farklı öğünlerde almaya çalışın. Sabah kahvaltılarınızda yumurtayı mutlaka tüketin. Öğle ve akşam yemeklerinde de yoğurdu ihmal etmeyin. Bol sebze ve meyve tüketin Sebze ve meyveler bol su ve vitamin-mineral içerip, az kalorilidirler. Bol miktarda ve değişik renklerde sebze, meyve tüketmeniz hem kilo kontrolüne yardım eder, hem de birçok hastalıktan (kanser, kalp-damar hastalıkları) korunmanızı sağlar. Dikkat edeceğiniz önemli bir nokta ise mevsiminde sebzemevye tüketimidir. Sağlıklı yağları tüketin Beslenmenizdeki yağ tüketimine dikkat edin. Özellikle margarinler ve çiçek yağları yerine tereyağını ve zeytinyağını tercih edin. Yemeklerinizi hazırlarken kızartma yerine ızgara, haşlama, buharda ve fırında pişirme yöntemlerini kullanın. Abur - cuburu kaldırın Abur cubur olarak nitelendirilen hazır yiyecekler ve ağır tatlılar, pastalar fazla miktarda trans yağ ve şeker içerdiğinden hem kilo aldırıcı hem de hastalıklara yatkınlığı arttırıcıdır. Bu nedenle bu yiyeceklere mutlaka sınırlama getirin. Kurubaklagilleri ve lifli besinleri tüketin Tüketilen karbonhidrat kaynağının türüne ve miktarına dikkat edin. Saf şeker kaynakları ve rafine unlu besinler yerine tokluk hissini arttıran, kabızlığı engelleyen ve kilo kontro- 76 lünü kolaylaştıran kurubaklagilleri (nohut, mercimek, barbunya gibi), lifli tahılları, taze ve kuru meyveleri, sebzeleri tercih edin. Günde 2 - 2.5 litre su için İnsan yaşamı için oksijenden sonra gelen en önemli öğe sudur. İnsan açlığa haftalarca dayanabilirken susuz ancak birkaç gün yaşayabilir. Vücut ısısının dengelenmesi, metabolizmanın devamı ve vücuttan zehirli atık maddelerin atılması için su elzemdir. Bu nedenle günde 2-2.5 litre su tüketin. Alkol alıyorsanız, azaltın Alkollü içki tüketme alışkanlığınız varsa bundan vazgeçmeye çalışın, bırakamıyorsanız da azaltın. Ayrıca içkinin çeşidi de önemlidir. Viski, konyak, votka gibi sert alkollü içkiler bira ve şaraba oranla daha yüksek kalorilidir. Alkol boş enerjidir, bize dönüşü yağ şeklinde olur. Alkol alırken, yanında atıştırdığınız kuru yemiş, cips türünde besinlerin son derece kalorili olduklarını da unutmayın. Egzersizi ihmal etmeyin Sağlıklı yaşam ve sağlıklı beslenme düzeninin içerisine muhakkak bir egzersiz programını dahil edin. Yaşam koşullarınıza uygun, sürekli yapabileceğiniz bir aktivite türünü seçin ve düzenli olarak egzersiz yapın. İdeal kilonuzu koruyun Hastalıklara yakalanma riskinizi azaltmak, her zaman zinde ve enerjik olmak için sağlıklı kilo aralığınızda olmanız oldukça önemlirdir. Bunun için Beden Kitle İndeksi (BKİ), vücut yağ yüzdesi, bel çevresi ve kalça çevresi ölçümlerinizin sağlıklı dilimde olmasına özen gösterin. 77 DUA Soma için Kuyumcukent’te ayin yapıldı Manisa’nın Soma ilçesinde yaşanan ve ülkeyi yasa boğan maden faciasında hayatını kaybeden maden işçileri için Kuyumcukent’te bulunan Şapel’de ayin yapıldı. 78 K uyumcukent’teki Şapel’de Soma faciasında hayatını kaybeden 301 işçi için ayin yapıldı. Ayinde, Soma’da hayatını kaybeden ve faciadan yaralı kurtulan işçiler için dualar edildi. Ayinde bir konuşma yapan peder Yegia Kervancıoğlu, Somalı’ların acısını paylaştıklarını belirterek, ‘Bugün tüm kiliselerimizde dualarımız maden işçilerimiz için… Ölenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, ailelerine teselli diliyoruz. Allah rahmet eylesin.” dedi. Bu zor günde millet olmanın gerektirdiği birlikteliği, dayanışmayı ve kenetlenmeyi sağlamanın gerektiğini söyleyen Peder, ‘Millet olmanın gereği sevinç ve kederde birlik olmaktır. Böylece sevinçlerimiz paylaştıkça çoğalacak, üzüntülerimiz paylaştıkça azalacaktır. Bu bilinçle Somalı’ların üzüntüsünü paylaştık. Şimdi de millet olarak duadayız. Allah’tan böyle büyük acıları bir daha bize yaşatmamasını diliyoruz.” dedi. Peder Kervancıoğlu’na Diakon Evdin Galipoğlu, yetkili okuyucular Harutyun Kızmazoğlu ve Aret Demir eşlik etti. Dostları, ölüm bile ayıramadı! 5 0 yıldır Bakırköy Osmaniye’de aynı mahallede ve sokakta yaşadılar. Birlikte güldüler ve ağladılar. 84 yaşında olan İstanbul Kuyumcular Odası Eski Yönetim Kurulu üyesi Halit Kandemir’in annesi Makbule Kandemir, komşusu, dostu 85 yaşındaki Ayşe Habibe Türkay’la aynı günde hayata veda etti. 50 yıllık dostların cenazeleri de yan yanaydı, aynı camide tekbirlerle sonsuzluğa uğurlandılar. Makbule Kandemir ve Ayşe Habibe Türkay’ın İstanbul Kuyumcular Odası Eski Yönetim Kurulu üyesi Halit Kandemir’in annesi Makbule Kandemir, hayatını kaybetti. Merhume Kandemir, 50 yıllık dostu Ayşe Habibe Türkay’la aynı gün ve saatte vefat etti ve iki merhumenin cenazeleri aynı camide kılındı. cenaze töreni için yakınları ve dostları, son görevlerini yapmak üzere onlarla Bakırköy İncirli Camiisi’nde bir araya geldiler. Cenaze törenine İstanbul Kuyumcular Odası Denetim Kurulu üyesi Orhan Güler, Gümüş Eşya El Sanatkarları Derneği Başkanı Garbis Gedikoğlu ve birçok kuyumcu katıldı. Merhume Kandemir’in cenazesi, törenin ardından Yeni Topkapı Mezarlığı’nda toprağa verildi. İki merhumeye de Allah’tan rahmet, yakınlarına da sabır diliyoruz. Tavukçuoğlu ailesinin acı günü İstanbul Kuyumcular Odası Denetim Kurulu üyesi Ahmet Rıfat Tavukçuoğlu ve Zen Pırlanta ortaklarından Kemal Tavukçuoğlu’nun dedesi Mehmet Ali Tavukçuoğlu, hayatını kaybetti. Tavukçuoğlu ailesine Allah’tan rahmet ve baş sağlığı diliyoruz. M erhum Mehmet Ali Tavukçuoğlu’nun Karacaahmet Şakirun Camii’nde yapılan cenaze törenine aile yakınları ve kuyumcu dostları yanı sıra İstanbul Kuyumcular Odası Yönetim Kurulu’nun temsilen Başkan Yardımcısı Mustafa Tiryaki, Yönetim Kurulu üyeleri Rober Muratoğlu ve Mehmet Çakar katıldı. Mehmet Ali Tavukçuoğlu için Allah’tan rahmet, kederli ailesine de başsağlığı diliyoruz. 79 EĞİTİM Çıraklık kayıtları başladı Zeytinburnu Muhsin Ertuğrul Mesleki Eğitim Merkezi’nde yaz dönemi için 7 Temmuz’da başlayan öğrenci kayıtları 3 Ekim’e kadar sürecek. Z eytinburnu Muhsin Ertuğrul Mesleki Eğitim Merkezi’nde 2014-2015 Eğitim- Öğretim yılı Yaz dönemi için çırak öğrenci kayıtları, 7 Temmuz - 3 Ekim 2014 tarihleri arasında yapılacak. 2011-2012 Eğitim Öğretim yılında Orta Öğretimi bitiren ve liseye devam etmeyen öğrencilerin Açık Liseye kayıt yaptırarak Açık Lise Öğrenci belgesi ile 4+4+4 sistemi gereğince Zeytinburnu Muhsin Ertuğrul Mesleki Eğitim Merkezi Müdürlüğü’ne müracaat etmeleri gerekiyor. 2012 yılından önce mezun olanlar ise ilköğretim diplomasıyla, lise terkler de tasdiknamesiyle birlikte müracaat edebilir. 80