İngilizce metni ve Türkçe çevirisini buradan indirebilirsiniz.

Transkript

İngilizce metni ve Türkçe çevirisini buradan indirebilirsiniz.
Land: Kara, Toprak, vatan
A LAND OF IMMIGRANTS (1. Bölüm)
Immigrant: Göçmen
Göçmenler Ülkesi/Vatanı
The USA is a land of immigrants.
ABD bir göçmenler ülkesidir.
Between 1815 and 1914, the world witnessed the greatest peaceful migration in its history:
Between: Arasında
World: Dünya
witness: Şahit olmak
Great: Büyük
Peaceful: Barışçı
Migration: Göç
History: Tarih
1815-1914 arasında dünya tarihinin en büyük barışçı göçüne şahit oldu.
35 million people, mostly Europeans, left their homelands to start new lives in America.
People: İnsanlar
Mostly: Çoğu, çokça
Left (leave’in 2. Hali): Ayrılmak, terk etmek
Homeland: Anavatan, ev
Start: Başlamak
Life: Yaşam
Çoğu Avrupalı olan 35 milyon insan Amerika’da yeni hayatlara başlamak için anavatanlarını terk ettiler.
Why did these people risk everything by leaving their homes and families to see what the New World
would offer?
Why: Neden
Risk: Riske atmak
Everything: Her şey
Home: Ev
Family: Aile
See: Görmek
Offer: Önermek, sunmak
Bu insanlar evlerini ve ailelerini arkalarında bırakarak, Yeni Dünya/Kıta’nın (onlara) ne sunacağını
görmek için neden her şeylerini riske attılar?
How had the Old World disappointed them?
How: Nasıl
Disappoint: Hayal kırıklığına uğra(t)mak, üzülmek, kırılmak
Eski Dünya/Kıta nasıl/neden hayal kırıklığına uğrattı?
First, what forced emigrants to make the momentous decision to leave?
First: Önce(likle), ilk olarak
Force: Zorlamak
Emigrant: Göçmen
Make: Yapmak
Momentous: Ciddi, önemli, hayati
Decision: Karar
Öncelikle, göçmenleri (evlerinden) ayrılmaya dair bu hayatî kararı vermeye ne zorladı?
One major cause of the exodus among European people was the rise in population which led to
'land hunger'.
Major: Büyük, önemli Cause: Neden
Exodus: Çıkış, ayrılma, göç, hicret
Among: Arasında
Rise: Artış
Population: Nüfus
Led (lead’in 2. Hali): Neden olmak, başı çekmek
Land hunger: Toprak yetersizliği
Avrupalı insanların göçünün büyük nedenlerinden biri, toprak yetersizliğine neden olan nüfus artışıydı.
Another was politics.
Another: Diğer, öteki
Politics: Siyaset, politika
Diğeri ise siyasetti.
Nationalism brought about increased taxation and the growth of armies, and many young men fled
eastern Europe to avoid military service.
Nationalism: Milliyetçilik
Brought (bring’in 2. Hali) about: Getirmek, neden olmak
1
Increase: Artış Taxation: Vergi(lendirme)
Growth: Artış, büyüme
Army: Ordu
Young: Genç
Fled (Flee’nin 2. Hali): Kaçmak
Avoid: Engellemek, önlemek
Military service: Askerlik/ordu hizmeti
Eastern: Doğu
Milliyetçilik, vergileri artmasına ve orduların büyümesine neden oldu; ve bir çok genç adam/insan
askerlik hizmetine girmemek için Doğu Avrupa’ya kaçtı.
Also, the failure of the liberal revolutions in Europe caused the departure of hundreds of thousands
of refugees.
Also: Ayrıca, ek olarak, de/da Failure: Düşüş, başarısızlık
Liberal: Serbest, özgürlükçü, bireyci, demokratik
Revolution: Devrim
Cause: Neden olmak
Departure: Terk etme(k), ayrılma(k)
Refugee: Göçmen
Ayrıca, Avrupa’da özgürlükçü/demokratik devrimlerin başarısızlığı da yüzbinlerce göçmenin
(anavatanlarını) terk etmesine neden oldu.
Physical hunger provided another pressing reason.
Physical hunger: Fiziksel/bedensel açlık
Provide: Sağlamak
Reason: Neden
Press: Baskı
Açlık ise (insanları) zorlayan diğer bir neden oldu.
Between 1845 and 1848, the terrible potato famine in Ireland ended in the deaths of one million
Irish people and the emigration of a further million who wished to escape starvation.
Terrible: Çok kötü, felaket, korkunç
Famine: Kıtlık
End: Bit(ir)mek
Death: Ölüm
Further: İleri, takip eden
Wish: Dilemek, istemek
Escape: Kaçmak
Starvation: Açlık
1845 ile 1848 arasında İrlanda’daki korkunç patates kıtlığı, bir milyon İrlandalı’nın ölümü ve açlıktan
kaçmak isteyen bir o kadar milyon insanın göçleriyle noktalandı.
Following the collapse of the economy of southern Italy in the 1860s, hundreds of thousands decided
to stay afresh in America.
Follow: Takip etmek
Collapse: Dağılmak
Southern: Güney
Decide: Karar vermek
Stay: Kalmak
Afresh: Yeniden, yenilenmek
1860’larda Güney İtalya’da ekonominin çökmesini takiben, yüzbinlerce insan Amerika’da yeniden
doğmaya/yeni bir başlangıç yapmaya karar verdi.
In short, people chose to leave their homes for social, economic and religious reasons.
In short: Kısaca
Chose (choose’un 2. Hali): Seçmek
Religious: Dini
Kısaca, insanlar evlerini sosyal, ekonomik ve dini gerekçelerle terk etmeye karar verdiler.
As a result, by 1890 among a total population of 63 million, there were about nine million foreignborn Americans.
As a result: Sonuç olarak
Total: Tüm, tamamen Foreign-born: Yabancı ülkede doğmuş
Bunun sonucu olarak, 1890’da 63 milyonluk bütün nüfus içinde başka bir ülkede doğmuş 9 milyon
Amerikalı vardı.
DEVAMI GELECEK HAFTA…
2

Benzer belgeler

I. Franklin Pierce Hukuk Okulu Fikri Mülkiyet Hakları

I. Franklin Pierce Hukuk Okulu Fikri Mülkiyet Hakları eğitim atmosferi gayet rahattır. Diğer dersler daha çok teorik ve uluslararası yaklaşıma yönelik iken, yaz okulundaki müfredatın çoğunluğu fikri mülkiyet hakları becerilerinin uygulanabilirliğinin ...

Detaylı