Manish`in istanbul turu
Transkript
Manish`in istanbul turu
FLAŞ ki p Ta sabah Manish’in İstanbul turu Topkapı Sarayı’nı gezerken Manish’i durmadan gülen bu Koreli teyzelerin arasına ittim, enerjilerine hayran kaldık. Hatta her eve lazım esprisi yapıp, onları “gülen teyzeler oyuncağı” olarak evine ışınlamak gibi ütopik bir hayal bile kurdu. Sağdaki karede, bileğinde Swatch için tasarladığı ünlü saati ve şişko Hint yüzükleriyle Manish’in elini görüyorsunuz. Yüzükleri ve saatiyle öylesine bütünleşmiş ki, onlar imajının büyük bir parçası. Hatta ekibi, Manish’in elinin fotoğraflarını ofis girişindeki panoda sergiliyor. İsmini taşıyan markasıyla koleksiyonlarını Paris moda haftasında gösteriyor. Paco Rabanne’ın kadın koleksiyonunun kreatif direktörü. Yaşamı Paris ve Delhi arasında geçen Hintli tasarımcı Manish Arora, hak ettiği tatil için İstanbul’daydı. Yazı Sara Noël, Fotoğraf Mine Kasapoğlu “Perşembe İstanbul’dayım, oralarda mısın?” Manish’den gelen bu Cilala, parlat… not, şehre varışından iki gün önce Facebook’taki mesaj kutuma Louboutin’in bu ikonik ayakkabıları Manish’in sivri ve eğlenceli düştü. Manish’i uzun yıllardır tanırım. Destansı anlaşmazlıklar yaşadık, unutulmaz partilerde sabahlara kadar birlikte eğlendik. Paco kişiliğine o kadar uygun ki, Christian bu çifti onun için tasarlamış diye düşünüyorsunuz. Bu ayakkabılar da yakında bir Manish sembolü Rabanne’in başına geçtiğinden bu yana, yaklaşık bir yıldan fazladır olursa şaşırmam. Sultanahmet’te yürürken önünde durakladığımız görüşemiyorduk. Fransız modaevi onu epey meşgul etti, ama değdi! ayakkabı boyacısı, ne ile karşılaşacağından emin olmak için ayakkabıyı önce yokluyor. Aşağıdaki karede, Topkapı Sarayı’ndaki harem odasının Lady Gaga, Manish Arora’nın koleksiyonlarına bayılmış olacak ki, görkeminden büyülendiğini görüyorsunuz. MTV Müzik Ödülleri’nde üç farklı tasarımını giydi. Manish’in sezonluk tatil zamanı gelmişti. Zira, Paco Rabanne ekibine dahil olduğundan bu yana, her bir şovun ardından boşalan bataryasını şarj etmek için kısa tatiller yapıyor. Geçen sezon defileden sonra San Francisco’ya gitmişti. Bu kez çok merak ettiği İstanbul’u seçti. Onunla, kalender zevklerini tatmin edecek turistik bir şehir turu atmak için bir günüm vardı. Cihangir, Beyoğlu, Eminönü, Sultanahmet, Bebek, Tophane. Manish şehri gezmek için şoförlü bir limuzine ihtiyaç duyanlardan değil. Aksine yürümeyi ve toplu taşıma araçlarını kullanmayı seçti, çünkü ilham sokakta. Şehre ilk kez gelen ziyaretçiler nerelere gidiyorsa oraları görmek istedi. Kaldı ki, herkesin bakıp da görmediği detaylar ondan kaçmıyor. Cisimlerin şekilleri, dükkanların renkleri, saklı kolajlar, sözsüz hikayeler… Bu seyahat Manish Arora’nın bir sonraki koleksiyonunu nasıl etkileyecek, doğrusu çok merak ediyorum… 236 vogue.com FLAŞ öğle Hareketli bir sabahtan sonra Manish gerçek bir berber tecrübesi yaşamak istedi fakat son anda geri çekildi. Kirli sakalına o kadar düşkün ki, berberde çektirdiği bir anı fotoğrafıyla meseleyi kapadı. Öğleden sonra Eminönü iskelesinden vapura atlayıp Boğaz turu attık. Dolmabahçe ve Çırağan Sarayı, Boğaz kenarında dizilmiş yalılar, üzerindeki mürettebatın koşuşturmalarını görebildiğimiz uzaktan gelen dev gemiler, küçük balıkçı kayıkları… Boğazda hafif yalpalayarak yaptığımız bu yolculuk, aklımızda İstanbul’un güzel karmaşasını resmeden bir tablo bıraktı. Lezzetli bir mola Hamdi Restoran, şehrin yeni ziyaretçilerini etkilemenin en mütevazı yolu. Manish’in altı yıllık erkek arkadaşı Gabrielle de öğle yemeği için bize katıldı. Fıstıklı kebaba bayıldılar. Sarı taksilerin müşteri yarışı, tramvayın kalabalığı, köprüdeki balıkçılar ve yürüyen kalabalığın yarattığı hız kesmeyen hareket, bizi saatler boyu Hamdi’deki yerimize bağladı. Bir İstanbul gecesi Hava kararırken Bebek’teydik. İçkilerimizi yudumlarken gün boyu yaşadıklarımızdan konuştuk. Güleryüzlü ayakkabı boyacısının Manish’in Louboutin’lerine dokunduktan sonra sadece fırçalayabileceğini söylemesi komikti. Topkapı Sarayı ise tek kelimeyle nefes kesici… akşam Akşam yemeği için Galatasaray, Münferit’teydik. Ferit’in yeri şık ve samimi bir mola için en güvendiğim yerlerden biri. Yemekler leziz, içkiler yaratıcı, servis kusursuz. Manish bu İstanbul gününün her saniyesinin tadını çıkardı. Şehri sevdi, enerjisini sevdi, kalabalığını sevdi… Unutmadan, bir de kedileri… 238 vogue.com