Biz Kimiz? Türklüğün Kimlik Şifresi
Transkript
Biz Kimiz? Türklüğün Kimlik Şifresi
Türkçü Toplumcu Görüþ, Türkçü Bilinçlenme, Türkçü Toplumcu Yol, Büyük Uyanýþ, Uyan Türk Biz Kimiz? Türklüðün Kimlik Þifresi Uzun süreden sonra “Türk” kimliðini Reha Oðuz Türkkan’ýn bu yýl çýkan kitabý “Biz Kimiz? Türklüð Kimlik Þifresi” aracýlýðýyla tanýtmaya çalýþacaðým. “1 resim 1000 söze bedeldir” Çin atasözünü rehber e konu ile ilgili resimlerle bezenmiþ kitap 2007 yýlýnýn martýnda “Pozitif Yayýnlarý” tarafýndan basýldý. Resimleri bulunan Serdar Ortaç, Ebru Gündeþ, Naim Süleymanoðlu gibi ünlüler sayesinde magazinci Türk basýnýnda da yer aldý. R. O. Türkkan’ýn önceki kitaplarýnda yer alan Türkiye’de ki Türk oraný tahmini, tutarlý araþtýrmalarýyla Türkiyenin güvenilir anket þirketi özelliðini taþýyan “Konda” þirketi tarafýndan 48 bin kiþiye sordurularak da doðrulandý. Anket sonucuna göre Türkiye’de yaþayan insanlarýn %82.6’sý Türk. Kitapta Türkiyenin %82.6’sýný oluþturan ulusun kimliði bilimsel araþtýrmalarla, belki ilk defa duyacaðýnýz, belki de sorgulamaya korkacaðýnýz yönleri ile ele alýnýyor. Ön Türklük hakkýndaki varsayýmlarý ele alalým. Türkler 300 çadýrlýk bir Türkmen topluluðu olarak Anadoluya girdi. Fars, Oðuz k Selçuklularla ve yerli halkla karýþarak günümüzün “Türkiye”lileri oldu. Bu rakamlarý 300’den 1000’e çýkaranlar olduðu gibi Türk-Oðuzlarýn sadece erkeklerden oluþan bir topluluk olduðunu savunanlarda vardýr. Bazýlarý ise Anadoluyu bir köprü ilan ederek Anadolu medeniyetler tarihinde adý geçen bütün kavimlerin sebze çorbasýnda eriyip Türkleþtiðin savunmakta. En ilginç topluluk ise Türk adýný hiçbir anlamda kabul etmek istemeyip aidiyeti Adem ile Havva’ya veya atalarý kabul etikleri insan maymun karýþýmý ilk ortak ataya baðýndýranlar. Bunlarýn dýþýnda Ýsrailiyat kökenli Nuh teorisi v teoriye göre Türk, Hz. Nuh’un oðlu Yafes’in büyük oðlunun adýdýr. Bütün bu varsayýmlarý savunanlar Anadolu Türk sayýsýný indirebildiði kadar sýfýrlayýp gayri Türk nüfusu ise þiþirmekteler. Anadoludaki yerli nüfusun yerliler geldiðinde 1 m çok çok üzerlerinde olduðunu kimilerine göre ise 4 hatta bazen 6 milyon olduðunu savunmaktadýr. Bunlara karþýn kayýtlarýn bizlere verdikleri sonuçlar bunlarý yalanlar nitelikte. Büyük Anadolu depremleri, salgýn hastalýklar, iç ve dýþtan gelen Arap Müslü saldýrýlarý sonucu Anadolu’nun nüfusu iyice azalmýþ 1 - 1.5 milyona kadar düþmüþtür. Ayrýca bu kesimin içerisinde daha sonralarý bizlere “Malazgirt” savaþýnda da yardým ederek belki de Anadolunun Türk beþiði olmasýný saðlayan Müslüman olmayan Türk-Oður boylarý da yer almaktadýr. Osmanlý, Ýslam hoþgörüsü ve belki birazda Müslüman olmayan ha alýnan “cizye” adlý verginin kesilmesini istemediðinden egemenliði boyunca bu Türk ve genellikle Müslümanda olmayan halklara baský uygulamamýþ, gelenek göreneklerini saklamalarý konusunda çetinlik göstermemiþtir. Türk-Oðuz göçü gelecek olursak bu bir defalýk bir yerleþim olmayýp bugünlere kadar sürmüþtür(en son 1950 yýllarýnda yine Orta Asyanýn çeþitli boylarý Kazak, Kýrgýz, Özbek, Tatar, Türkmen vs... Türkiye’ye yerleþmiþtir). Yoðun olarak 3 asýr süren bu göçlerde Türkl tekerlekli çadýrlarýyla, yanlarýnda hanýmlarý, atlarý ve Sivas Kangal diye bilinen köpekleriyle yerleþe yerleþe 4 milyonu geçmiþti Bunun yanýnda fethedilen topraklara Anadolu topraklarýndan Türk ve Türk olmayan unsurlarýn göçleri ve tersi olarak kaybedilen topraklardan tekrar Anadolu topraklarýna dönüþler olmuþtur ki; Balkanlardan özellikle Bulgaristandan gelen göçler bunun en üzüc örneðidir. Türkler yerli halkla evlenmek istememiþler bunun uðruna atalarýndan miras kalan akraba evliliðine karþýlýk kurallar bozmaya baþlamýþlardýr. Baðýmsýz “ulus” devletimizin ilk yýllarýndaki nüfus deðiþimine deðin özellikle Batý An Rum nüfusun çokluðu, özellikle güney ve doðu bölgelerimizdeki Ermeni göç yasasýna kadarki zaman diliminde Ermeni varlýðý ve nihayet bugünde %17.4 ile Türk olmadýklarýný ilan eden bir grubun varlýðý, Türklerin ýrki ve örfi varlýðýný koruyamadýðý yalaný belirginleþtirmiþtir. Ýnsanýn ilk görülmeye baþladýðý karanlýk çaðlardan beri ýrkýný tamamen temiz tutabilmiþ halklardan bel Pigmeler ve Eskimolar vardýr. Önemli olan melezliðe varmadan soyunu koruyabilmektir. Türk ýrký bu konuda örnek gösterilebilinecek ýrklardan birisidir. Peki bu sözünü ettiðimiz Türk ýrký(Batý Türkçesinde karþýlýðý soy, doðu Türkçelerinde i aþamalardan sonra oluþmuþtur? Türk ulusunun hareketli yapýsý, dünya tarihine olan etkileri sonucu birçok yabancý bilim adamýda bu sorunun arkasýnda durmuþ kâh özgürce, kâh önyargýlarýla bulanmýþ bir kafa yapýsý veya sipariþle doðru yanlýþ p tahminde bulunulmuþtur. Bunlardan ilki Türklerin; Çinliler, Koreliler, Viyetnamlýlar gibi sarý ýrka(Mongoloyid) mensup olmalarýdýr. Bu fikir, korkunç Hun hikayeleri ile büyüyen neslin antropolojinin geliþmediði dönemde öne sürdüðü ilk tezdir. Dið olan beyaz ýrka mensubiyet ise bilimsel araþtýrmalarla da desteklenerek daha kabul edilebilinir bir varsayýmdýr. Yeni çað antropologlarýndan Topinard, Pittard, Legendre, Montandon, Dixon bu tezi destekleyen kitaplar neþretmiþlerdir. Atatürk’ün de sarý saçlý, mavi gözlü olmasý neticesinde Türkiye’de genel kabul görmüþ doðruluðunu kanýtlamaya birçok araþtýrmalar yapýlmýþ, makaleler kitaplar yazýlmýþtýr. Atatürk’ün evlatlýðý Afet Ýnan, Ýsviçre’de doktora y baþvurusu üzerine Saðlýk Bakanlýðý Anadolu’da 64.000 kadýn, sonrada erkekler üzerinde tam ölçümler almýþ, Türklerin brekisefal(yuvarlak baþ) baþlý, beyaz ýrka mensup olduðu savý güçlendirilmeye çalýþýlmýþtýr. Ancak bizim ele alacaðýmýz sav de farklý olan R. O. Türkkan’ýn görüþleridir. R. O. Türkkan’ýn görüþüne göre Türk ýrký 2 ayrý ýrkýn 2 defa da k oluþmuþtur. Bu ýrklar M.Ö. 7.000’li yýllarda Avrasyanýn Ural daðlarýnda yaþamýþ bugünkü Macarlarýn, Finlerin(Fin-Oður beyaz ýrka mensup “Alpin” adlý ýrk ile M.Ö. 20.000’li yýllarda Amerika kýtasýna göçmeye baþlamýþ Tunç te “Amerind(Kýzýlderililer)” ýrkýnýn karýþmasý sonucudur. M.Ö. 7.000’li yýllarda Alpinler doðuya doðru gö Aral Gölü bölgesinde kendilerinden sayýca az olan Amerindlerle karþýlaþýrlar. Bu karþýlaþma ilk zamanlar savaþlarla sürer. Bin kapanýk yaþantý bunlarý birbirine yakýnlaþtýrýr ve ortaya Ön Türkler (Proto-Turks) çýkar. Bu ilk evlenmede çoðunluk Alpinlerin e ve baskýn olan beyaz Alpin geni olur. Ön Türk göçleri M.Ö. 4000’de “Subar, Sümer” adlandýrmalarýyla Doðu’da görülmeye baþlandý. 260’a yakýn keþiflerini bugün bile kullanmakta olduðumuz Sümerler ilk devlet olarak kabul edilir. Kimi tarihçiler Sümerlerin bir kýsmýnýn kuzeye yönelip “Sak, Ýskit” devletini kurduklarýný savunurlar. M.Ö. 4000-3000 yýllarý arasýnda ikinci bir evlenme yine ayný ýrklar arasýnda olur. Alpinlerin tekrardan doðuya göçmeleri netice Altay daðlarýndaki Amerindlerle karþýlaþmalarýyla baþlar. Bu kaynaþmadan çýkan yeni Türk ýrký “Ýlk Türkler” ola adlandýrýlýr. Ýlk Türklerde çoðunlukta olanlar bu kez Amerindlerdir. Bu karýþýmda hafif çekik gözlülük Ön Türklere oranla da belirgindir. Bu yeni Türk ýrkýnýn bize býraktýðý en büyük miras tarihte “Hunlar” olarak bildiðimiz Türk boylarýdý Bizler için en önemli olaylarýn baþýnda bu Ýlk Türkler ile Ön Türklerin tanýþýp kaynaþmalarýyla aradaki ufak farklýlýklarýn en az Ýki önemli kaynaþma olmuþtur. Bunlardan ilki Anadoluya hemen hemen Sümerlerle birlikte sýzmýþ olan Ön Türk kolu “Hatti/Ata” adlý boy ile daha sonralarý gelen Ýlk Türk kavimleri arasýnda Batý Anadolu’da, “Lidya” bölgesinde olmuþtur. Yüksek denizcilik bilgisine sahip bu kavim “Tursk” veya “Tur” gibi adlar taþýyordu. Bunlarýn bir kolunun “Etrüsk” olarak Ýtalyaya vardýðý, baþka bir kolunda http://turkcutoplumcu.org Joomla TR! Oluþturma: 13 October, 2016, 08:35 Türkçü Toplumcu Görüþ, Türkçü Bilinçlenme, Türkçü Toplumcu Yol, Büyük Uyanýþ, Uyan Türk “Turska, Ulmek” adlarýyla Cebelitarýk Boðazý yoluyla Meksika Körfesine göçtüðü Türkkan’ýn savlarý arasýndadýr.(Bkz. Kýzýlderililer ve Türkler, Reha Oðuz Türkkan) Ýkinci önemli kaynaþma ise Sümerlerin son dönemlerinde S Sa(Saka/Ýskit) gibi adlarla, hatta sonralarý “Tur/Turani” adýyla Batý Orta Asya ve Doðu Orta Asyaya olan göçüdür. Doðu Orta Asya’da kalanlar Çin’e kadar girip “Þu” hanedanlýðýný kurarlar. Tanrý daðlarýnda kalanla Ýlk Türklerle iyice kaynaþarak kutlu “Gök Türk” adýný alýr. Bu ve bundan sonra da defalarca tekrarlanan birleþme ve yakýnlaþmalara karþýn yinede Batý Türklerinde biraz daha Alpin ata babalarýmýzýn beyaz ýrka mensup kaný, daha doðuda kalan Doðu Türklerinde ise Amerind, Asya Kýzýlderilisi kaný baskýn gelmektedir. Ýklim özellikle denizin etkisi ve özellikle Doðu Türklerinde görülen Moðol istilasý yumuþak bir özellik olan göz çekikliðini gözle gö þekilde etkilemiþtir. R. O. Türkkan antropolojik araþtýrma sonuçlarý ile Batý ve Doðu Türklerinin benzer ve farklý özelliklerini karþýlaþtýrmýþ ve bir kökten olduðumuzu ve melezliðe varan bir karýþým olmadýðýný önemle vurgulamýþtýr. Bütün gerekli sayý kitabýnda mevcuttur. Ayrýca yine bu kitabýnda Türk yurtlarýnýn potansiyel güçleri, varlýklarý hesaplanmýþ, Osmanlý ve Cumhur dönemi hakkýnda önemli bilgiler okuyucuyu sýkmadan verilmiþtir. Türkiye’nin Ordinaryüs ünvanlý yaþayan tek bilimada Türkkan’ýn bu tezinde cevaplamasý gereken önemli sorunlar vardýr. Türklerin Ýlk Türklerden itibaren brakisefal kafatasýn sahip olduklarýný belirten Türkkan mezosefal kafatasýna sahip Kýzýlderililer hakkýnda yeterince açýklama yapamamakta. Bazý Kýzýlderili hanlarýnýn büstlerine bakarak brakisefal desede kendi cevabýný kendi vererek bunlarýn asýl Amerindler olmayýp dah sonralarý buralara göçüp gelen yöneticiler olduðunu kabul etmektedir. Öyleyse Mezosefal Amerindlerle, brakisefal Alpinlerin çocuklarý olan Türkler nasýl olurda istisnasýz hep brakisefal olurlar? Tahminimizce yerli halklar ile iyice kaynaþmýþ Orta Asy bozkýr ve yerli kültürünü iyice benimsemiþ, özellikle de Türklerden oldukça etkilenmiþ bir Kýzýlderili topluluðu, kendinden daha ö olan soydaþlarýnýn yolunu izleyerek Asya’dan Amerikaya gitmiþ ve oralarda bu daha öncede varolan kültürü iyice güçlendirmiþtir. Daha sonralarý doðrudan Hun göçleri de olmuþtur. Hata Cengiz Han zamanýnda bile bilinçsizce birçok Türk grub Amerikaya ulaþmýþ oralarda yaþamýþtýr. Bu göçler Amerika’da ki Türk etkisini iyice artýrmýþtýr. Kýzýlderililer ne kendisi gibi kiþinin anne babasý gibi bir atasýdýr; ne de Kazak, Kýrgýz, Azeri kardeþlerimiz gibi bir anne babadan doðma kardeþlerimizd Onlar, Orta Asya’da bir zamanlar birlikte at sürdüðümüz, Orta Asya kültürünü beraber oluþturduðumuz, zaman zaman evl zaman zaman savaþtýðýmýz Asya’nýn sert iklimini paylaþan Moðollar gibi, Mançular gibi kadim baðlarýmýz bulunan, batý vahþetinin en acýlarýný tadan belki(?) eski düþman ama mutlaka ezeli dostlarýmýzýdýr. Konuya daha da vakýf olabilmek için Türkkan’ýn “Kýzýlderililer ve Türkler” adlý kitabý ve Türkler Ansiklopedisinde yer alan “Türk Tarih Tezleri” adlý makalesi salýk verilinebilir. Kýzýlderililerin Türklerle iliþkisi hakkýnda daha ayrýntýlý bilgi için üniversitemizin (Ahmet Yesevi Uluslararasý Türk-Kazak Üniversitesi) mütevelli heyet baþkanlýðý tarafýndan yayýmladýðý Ýsmail Doðan’ “Mayalar ve Türklük” adlý kitabýna baþvurabilirsiniz. TURAN TÝGÝN – 10 Ekim 2007 Türkistan http://turkcutoplumcu.org Joomla TR! Oluþturma: 13 October, 2016, 08:35