Bülten 46 - Hindistan Gezi Rehberi
Transkript
Bülten 46 - Hindistan Gezi Rehberi
www.hindistangezi.com sitesi bülteni Bu bülten, periyodik bir yay›n de¤ildir. Sadece Hindistangezi.com sitesi üyelerine e-mail ile ücretsiz gönderilir S ay› : 46 A¤ustos 2010 Haz›rlayan Zafer Bozkaya • Bu say›ya katk›da bulunanlar ‹smail Geçmen Değerli üyemiz Handistan gezilerimiz bütün hızıyla devam ediyor. Temmuz sonunda karayolundan yapacağımız geziyi Pakistanın vize vermemesi ve ayrıca ülkedeki güvenlik sorunları nedeniyle karayolundan İran + Uçakla Hindistan şeklinde yaptık. Bu geziye katılan 6 arkadaşımızla birlikte Hindistan ve İran gezisi fotoğrafları aşağıdaki linklerde görülebilir. İran gezisi : http://www.facebook.com/album.php?aid=189210&id=628011187&l=5bb65e21a1 Hindistan gezisi : http://www.facebook.com/album.php?aid=190324&id=628011187&l=9ba4660257 Zafer Bozkaya Ağustos ayı sonunda isi başka bir grupla 10 günlük küçük bir gezi dehe yaptık. Bu gezilere ait ayrıntılı bilgi ve fotoğrafları ilerki sayılarımızda yayınlayacağım. Ekfli S ö z l ü k’te http://sozluk.sourtimes.org “H i n d i s t a n” maddesinde yaz›lanlar. (Yorumlar sahibine aittir.) ➛ Günümüze ulaflan en eski müzik yazmalar›n›n bulundu¤u sanat dolu ülke.. (self abandonment) **** ➛ Otobüsle giderken önune inek ç›ksa bile asla kimse ine¤e çekilmesi için müdahalede bulunamazm›fl. ‹ne¤in kendi iradesiyle çekilmesi beklenirmifl. Hindistanda inek olmak varm›fl! (shalala) **** ➛ Trafi¤in ‹ngiliz usulü soldan akt›¤› sadece ka¤›t üzerindedir. Gerçekte herkes kafas›na göre hangi yönden gitmek istiyorsa o yönden gider. O derece özgür bir ülke... (kal ho naa ho) **** ➛ Yanl›fl yere park eden arabalar›n forklift vas›tas›yla tafl›nd›¤› mistik ülke. (icli kofte) **** ➛ Bizdeki gibi ekmek f›r›nlar›n›n olmad›¤› ülke. Ekmek yerine yufka türü fleylerin yendi¤i, ucuz iflçilik yüzünden tekstil firmalar›n›n ak›n etti¤i memleket. (golf fsi) ➛ Dünyan›n en sakin insanlar›n› bar›nd›ran ülke. Bu insanlarla kavga etmek için çok ama çok sinir bozucu olmak gerekir. (a fish out of water) **** ➛ Hindistanda çal›flma flekli asla ölümcül de¤ildir. Böyle sakin stressiz flekilde bir insan 24 saat çal›flabilir. Küreselleflmeyle de hiç alakas› yoktur. Çünkü bu kültürü özümseyen bir insan asla tam anlam›yla bir kapitalist olamaz. fiöyle bir örnek vereyim. fiu anda Hindistanda çal›flt›¤›m firmada müdürüm buradan kazand›¤›n›n yüzlerce kat›n› kazanmas›na ra¤men Microsoft Amerikay› b›rak›p buraya gelmifl. Nedeni ise çok aç›k. Burada ifle 10 veya 10:30 da gelmesi çok normal karfl›lan›yor. Rahat›na düflkünlük. Yarm›fl›m dünyay› anlay›fl›. (a fish out of water) **** ➛ Zaman diliminin (ist) indian standart time degil de indian stretchable time olarak de¤ifltirildi¤i genifl insanlar›n ülkesi. Trafi¤in asl›nda ortadan akt›¤›, sigara içercesine rahat flekilde joint partisini alelen yapman›n mümkün oldu¤u sefil özgürlükler ülkesi. Her türlü düflük standard›na ra¤men dünyan›n en mütevaz› ve en huzurlu insanlar›n› bar›nd›ran ülke. (a fish out of water) 1 Sadece H ‹ N D ‹ S T A N ’ dolur a böyle fleyler Rupinin yeni sembolü En sonunda Hint Rupisi de Dolar, Euro veya Pound gibi kendi sembolünü buldu. Hükümet, bugün Rupiyi sembolize eden çizimin hangisi olaca¤›na karar verdi. IIT ö¤rencisi Uday Kumar’›n çizimi finale kalan 5 çizimden biri olarak seçilmifl oldu. Böylece çizimi yapan kifli 250 bin rupi (5 bin dolar civar›) tutar›ndaki ödülünü ald›. 15 Temmuz 2010 35 Dolara Bilgisayar Hindistan 35 dolarl›k bir dizüstü bilgisayar›n prototipini üretti. Bu fiyat zamanla 10 dolara kadar düflürülecek. Linux tabanl› olan bu bilgisayarda bir internet taray›c›s›, PDF okuyucusu ve baflka programlar yüklü. Bilgisayar› üretmek isteyen firmalarla görüflmeler devam ediyor. 25 Temmuz 2010 S›n›r Töreni Her gün kaz ayakl› yürüyüflleriyle gösteriler yapan Hint ve Pakistanl› askerlerin dizlerinde sa¤l›k sorunlar› bafllad›. Pakistan ile Hindistan›n aralar›ndaki tek karayolu s›n›r kap›s›nda onlarca y›ld›r her akflam yap›lan S›n›r Kapatma Törenlerine s›n›r›n her iki taraf›ndan binlerce kifli kat›l›yor. Bu törenlerde geleneksel hale gelen ve bacaklar› dik aç› yapacak flekilde yürümeyi içeren kaz ad›mlar›, askerlerin yaflad›¤› sa¤l›k sorunlar› nedeniyle ve iki taraf yetkililerinin anlaflmalar›yla basitlefltirildi. 1 A¤ustos 2010 Mumbainin sorunlar› Rupi sembolü çizildi Yeni Hint Rupisi sembolünü Chennai’de okul çocuklar› bahçeye çizdi. Hindistan, bu sembolün uluslararas› planda kabul görmesini bekliyor. Bu sembol, Devanagiri alfabesindeki Ra harfi ile Latin alfabesindeki R’nin birlefliminden olufluyor. 27 Temmuz 2007 Musonlarda rikfla sürmek Bir rikfla sürücüsü okul çocuklar›n› evlerine götürürken sularla dolu caddede yolunu bulmaya çal›fl›yor. Ahmedabad flehrindeki bu durum, Muson ya¤murlar›n›n y›ll›k ortalaman›n yüzde 3 daha fazla ya¤mas›ndan sonra olufltu. Büyük kentlerdeki ya¤mur sorunlar›n›n ekinlere olumlu etki yapmas› ve bol ürün al›nacak duruma gelinmesi umuluyor. 3 A¤ustos 2010 Mumbai kenti “Hindistan›n maximumlar›n› içerir” diye bir söz vard›r. Kentin nüfusunun 20 milyonu aflmas› bu sözü do¤ruluyor. Ancak, yüzy›ll›k bir geçmifli olan altyap› art›k bu nüfusu kald›rm›yor. fiehrin yönetimine gelen belediyeler söz verdikleri halde muson ya¤murlar› s›ras›nda kilitlenen kanalizasyon ve ya¤mur suyu sorunlar›n› çözemiyor, sonuçta flehirde heryeri sular dolduruyor. 2 A¤ustos 2010 Hindistanda köy tiyatrosu Bir maymun gibi giyinmifl olan sokak artisti Yeni Delhinin gecekondu bölgelerinde gösterisini sunuyor. Buradaki rolü: “Behrupia” (çok yüzlü adam) Sokak tiyatrosu gelene¤i Hindistanda yüzy›llard›r yaflat›l›yor ve küçük, sapa köylerin tek e¤lence kayna¤› olmaya devam ediyor. 4 A¤ustos 2010 2 Bir düş ülkesi ‹SMA‹L GEÇMEN’in H‹ND‹STAN GEZ‹ ANILARI - 19 17 Mart 2006, Rishikesh-Haridvar 12.Gün irgecmen@yahoo.com 45. bültenden devam... Sabah, Ganj’a hakim bir binan›n çat›s›nda, manzaras› müthifl ama servisi ve tostu befl para etmez bir yerde kahvalt› yap›yoruz. Hem ufak hem de pis bir yer. Siyah çay var ve fakat suyu fena halde bulan›k. Sormaya korkuyoruz çünkü muhtemelen Ganj’›n suyu kullan›l›yor. Normalde de çok titiz bir insan de¤ilimdir ama burada iyice serdim. “Hindistan’day›z abi, relax ol, don't worry, be happy” fleklindeki özdenetim çal›flmalar›yla kendimi güzelce bir rahatlat›yorum. Hem gelmeden önce sar› humma dahil olmak üzere bilumum afl›lar› olmad›k m›? Üstelik Rishikesh hakkaten güzel bir yer. Kasmaya gerek yok. Rishikesh sokaklar›n› dolafl›yoruz. Her yerde dilenci. San›r›m özellikle Hindularca kutsal ve önemli mekanlarda yo¤unlukla bulunuyorlar. Dilenmek yerine toprakla ilgilenseler da¤lar› delerler ama dilenmek daha kolay geliyor galiba. Maymunlar insanlara daha yak›n burada, her a¤ac›n üstünden her tafl›n alt›ndan bir maymun ç›k›yor. Ellerimden ekmek al›yorlar. Sanki evimin bahçesinde köpek besliyorum. Güneflli ama çok s›cak olmayan güzel bir gün. Tam bahar havas›. Çok da büyük olmayan Rishikesh’i gezdikten sonra otelden ayr›l›p yine bir rikflayla Haridwar’a geçiyoruz. Yol Site üyelerimizden ‹smail Rag›p Geçmen’in boyunca yüzlerce maymun yol kenarlar›na dizilmifl gelip geHindistan gezilerini anlatan kitab›n› hala çenleri seyrediyor. Rikfladan att›¤›m muzlar› kapabilmek okumad›n›z m›? Bültenimizde bu kitaptan için peflimizden kofluyorlar. baz› bölümleri yay›nlayaca¤›z. Bu bölümleri H a r idwar giriokudukça kitab› sevece¤inize ve tümünü flindeki dev Tanr› Haridvar giriflindeki fiiva heykeli okumak isteyece¤ine eminiz. fiiva heykeli önünden yürüyerek Haridwar’›n merkez çarfl›s›na geçiyoruz. Buras› da Rishikesh gibi oldukça temiz. Ghatlarda dua edenler, Ganj’da y›kananlar, suyunu kutsayanlar… Bir aç›k hava tuvaletinin yan›ndan geçiyoruz. Evlerindeki rahatl›kla ve bir yerlerinin görünece¤i kayg›s›n› tafl›madan icra-i çifl eyleyen adamlar, bir taraftan da etraflar›n› seyrediyor. Hayret nidalar›yla gülüflen k›zlar›m›zla abilerin yanlar›ndan geçip teleferi¤e do¤ru ilerliyoruz. Haridwar’daki teleferik, tepede, flehre hakim bulunan tap›na¤a ulaflt›r›yor Hindu inananlar›. K›sa bir yolculuk sonras› tepedeyiz. Tap›nakta her yerde tütsüler, çiçekler, Tanr› heykelcikleri (özellikle Maymun Tanr› ve Fil Tanr›), onlar›n alt›nda inananlar›n ba¤›fllad›¤› bozuk paralar, ka¤›t paralar… Bir rahip, aln›ma ya¤l› turuncu boya sürüyor ve ba¤›fl istiyor. Paray› seven bir din Hinduizm. Her tap›nakta neredeyse zorlayarak ba¤›fl topluyorlar. Manzaras› güzel eski bir tap›nak. 3 fiehre iniyoruz. Ganj’› kutsama törenini son olarak burada da izleyece¤iz. Nehir kenar›ndaki ana Ghat’a gidiyoruz. Tören bafllamak üzere, yine ana baba günü ortal›k. Hindular sessizce törenin bafllamas›n› bekliyorlar. Hiç mi s›k›lmaz bu insanlar her gün her gün? Ama o kadar güzel ki, rengarenk, heyecanl›, mistik. fians›m›za bize yol gösterip yer aç›yorlar, Ghat’›n en alt›na kadar inebiliyoruz. Hemen uyar›yorlar, ayakkab›lar›m›z› ç›kar›yoruz. B›rak›n Ganj’›, Ghatlara bile ayakkab›yla girmek hem çok ay›p hem günah say›l›yor. En alt basamakta bir k›çl›k yer bulup, di¤erleri gibi ç›plak ayaklar›m› tertemiz akan Ganj’a sokuyorum. Serin su önce ürpertiyor, sonra al›fl›yorum. Ülkemden binlerce kilometre ötede, y›llarca hayalini kurdu¤um Ganj’da ayaklar›m› y›k›yorum! Havan›n kararmaya bafllamas›yla birlikte ‘Aarti’ töreni bafll›yor. San›yorum flimdiye dek izlediklerimin en etkileyicisi bu. Böylesine güzel bir felsefe ve inan›fl gelifltiren, rengarenk ve ilginç törenleriyle tam da ruhuma seslenen bu insanlarla ayn› dünyada m› yafl›yoruz biz? Bu rezilane, sefilane pis, tembel ama bar›flç›l, do¤ayla ve hayvanlarla yan yana, iç içe yaflayan inSuya b›rak›lacak adaklar haz›r. sanlarla, paraya ve güce tapan, silahlar, bombalar üreterek birbirini bo¤azlayan uygar, zengin, geliflmifl insanlar ayn› insanlar m›? Ayn› m› sahi? Ayn› dünyada m› yafl›yorlar? Ayn› havay› m› soluyor, ayn› gö¤ü mü paylafl›yorlar? Binlerce insan dua ediyor, hep bir a¤›zdan ilahilere kat›l›yor. Hele törenin bitifliyle dilek çiçeklerinin suya b›rak›l›fl›, bu esnada yap›lan ritüel, Ganj’a düflen ›fl›klar, okunan dualar, hepsi çok etkileyici. ‹ç huzuruyla dolu ruhum, gezgin yüre¤imin önünde sayg›yla e¤iliyor. Tören sonras› bir lokantada Thali yiyoruz. Thali, ufak kaplarda çeflitli sebze yemeklerinden oluflan bir çoklu yemek. ‹çinde mutlaka Dhal denen mercimek yeme¤inin de oldu¤u yemeklerden hangi çeflit biterse siz tamam diyene kadar yenisini getiriyorlar. Doymamak mümkün de¤il. Ne kadar yerseniz yiyin, fiyat sabit. Bu lokantada 50 rupiydi (1,25 $). Yani 1,5 YTL bir fley. Yemekte Saadet hemen yandaki masada bulunan uzun boylar›, yap›l› vücutlar›, s›cak ve konuksever davran›fllar›yla di¤er Hintlilerden bariz olarak ayr›lan bir Pencap aileyle sohbeti koyulaflt›r›yor. Kad›n çok fl›k, oldukça güzel ve al›ml›. Bafl›ndaki türban›yla kocas› da oldukAarti töreni, gece bir baflka güzel oluyor. ça iri yap›l› ve yak›fl›kl›. Kucaklar›ndaki çocuklar› çok sevimli ve güleç. Hemen s›cac›k bir sohbete dal›yoruz, rastlant› bu ya, biz de bu akflam Pencap eyaletinin baflkenti Amritsar’a do¤ru yola ç›kaca¤›z. E¤er hepsi böyle s›cakkanl›ysa Amritsar’da güzel günler geçirece¤iz. Sabah ola, hayrola. 12 gün, ne de çabuk geçti? Biraz yorgunluk mu bafllad› ne? Sanki biraz durmak, sindirmek mi istiyor insan. Yoruldum mu yoksa lan? Yok daha neler? Törenden önce Hindular kutsan›yor Devam edecek... 4 H ‹ N D 12 Falih R›fk› Atay FAL‹H RIFKI ATAY 1894'te ‹stanbul'da do¤du. Darülfünun (‹stanbul Üniversitesi) Edebiyat Fakültesi'ni bitirdi. 1911'de "Tecelli" dergisinde ilk fliirleri, Servet-i Fünun dergisinde ilk denemeleri yay›nland›. 1913'te Tanin gazetesinin baflyazar› oldu. ‹stanbul mektuplar›, röportajlar, köfle yaz›lar› yazd›. 1913-1914'te Bahriye ve Dahiliye kalemlerinde çal›flt›. 1'inci Dünya Savafl›'nda yedeksubay olarak Suriye'de bulundu. 1918'de birkaç arkadafl›yla birlikte Akflam gazetesini kurdu. Gazetenin Kurtulufl Savafl›'n› desteklemesi nedeniyle divan-› harpte yarg›lan›p tutukland›. 1922'den sonra Bolu ve Ankara milletvekili olarak Meclis'e girdi. Atatürk'e yak›n kifliler aras›nda yer ald›. CHP’nin yay›n organ› olan Hakimiyet-i Milliye gazetesinde, ard›ndan Ulus'ta yay›nlanan köfle yaz›lar›nda, Osmanl› Devleti'nden Cumhuriyet'e geçiflin yaratt›¤› sorunlar üzerinde durdu. Yap›lan reformlar› ve Bat›l›laflma çal›flmalar›n› savundu. Gezi yaz›lar›yla Cumhuriyet döneminin ilk örneklerini verdi. 1950'de Demokrat Parti iktidar›ndan sonra 1952'de ‹stanbul'da "Dünya" gazetesini kurdu. Yaflam›n›n sonuna kadar bu gazetede baflyaz›lar ve röportajlar yazd›. 20 Mart 1971'de ‹stanbul'da yaflam›n› yitirdi. Yazar 1943 y›l›nda yapt›¤› Hindistan gezisini 1946 y›l›nda yay›nlad›¤› H‹ND isimli kitab›yla anlatt›. O dönemlerin Hindistan›n› okurken flimdiki Hindistan›n tarihi ve flimdiki durumu hakk›nda bilgi sahibi oluyoruz. Günümüzden 60 y›ldan daha uzun süre önce yaz›lm›fl olmas›na ra¤men halen kulland›¤›m›z Türkçeye çok yak›n bir dil kullanmas› ilginç olmufltur. Metin içinde yer alan parantez içindeki ve italik yaz›lar, aç›klama amac›yla taraf›mdan yaz›lm›flt›r ve as›l metinde yoktur. Bu kitap, ülkemizde yay›nlanan ilk gezi kitaplar›ndan biri olmufltur. Bültenlerimizde yazar›n bu kitab›ndan seçme bölümleri size iletece¤iz. Bazen ayn› evliyalara inanmalar›na ve ayni mabetlerde yan yana dua etmelerine ra¤men, Hindularlar Müslümanlar aras›ndaki ayr›fl›kl›k derin ve tehlikeli idi. Kuru ve yobaz Sünni softalar, saray ve devlet üstündde a¤›r basmakta idiler. Ekber’i herkesi birlefltirici bir din aramaya sevkeden sebeplerden biri budur. Fakat imparatorun flüpheler karanl›¤› içinden bir ayd›nl›¤a ç›kma aflk›n› bu d›fl sebeple kar›flt›rmamak lâz›md›r. Ekber’in din ink›lapç›l›¤› hakk›nda kendi zaman›ndan kalma metinler Ebul Fazl ile softa ruhlu Baduvani’nin imzalar›n› tafl›yor. Hind ve Frenk tarihçilerinden ve dincilerinden birço¤u, meseleyi derinlefltirmifllerdir. Bizde de dostum Hikmet Bayur’un Tarih Kongresinde okumufl oldu¤u tezin bas›lm›fl nüshas› var ki ad› “XVInc› as›rda bir ink›lap teflebbüsü”dür. buhran› geçirmekte oldu¤una flüphe edilemez. Babas› ve büyük babas› hiçbir zaman Sunnilik taassubu göstermemifllerdi. Anas› bir fiii k›z› idi. Ekber, daha sonra, Rajput prensesi ile evlenmifl ve prenses kendi dinince nikah› k›y›larak hareme girmifltir. Bunlar, kendisinde bütün dinlere karfl› hofl görmek faziletini beslemifltir. 1575 y›l›na kadar Sunni mezhebine ba¤l›l›kta devam eden Ekber, ilk defa, yüksek zekâ sahibi fieyh Mübarek ile o¤ullar› Faizî ve Ebülfazl’›n tesiri alt›nda de¤ifliyor. fieyh ve o¤ullar› Sofi idiler. Onlara göre din itikatlar›, hakikat› ö ¤ - Baduvani’nin yazd›¤›na göre, Ekber, çok defa, flafakla beraber Fetihpur saray›n›n yak›nlar›ndaki viran bir yap›n›n eflik tafl›na oturur, bafl› e¤ik, ebedî hayat s›rr›n› düflünmeye dalarm›fl. Ekber’in uzun zamanlardan beri bir iç Fetihpur Sikri - Ebul Fazl evi 5 der ki: “Allah cans›zlar›, nebatlar› ve hayvanlar› derece derece birbirine ba¤lay›p büyük istifalarla yükseltilirse, bundan daha tabii ne olabilir?” Bir Jainistin ›srar› üzerine esirleri ve kafeslerdeki kufllar› azad eder ve baz› günlerde hayvan öldürülmemek yasa¤›n› koyar. Zerdüfltleri hoflnut etmek için oturduklar› sarayda bütün gün mukaddes atefller yakt›r›r. Cizvit papazlar›na “E¤er dininizin do¤rulu¤una inansam, hiç tereddütsüz sizden olurum! der, fakat mesela Allah’›n bir o¤lu olmas›n›n asla akla yak›n bir fley olmad›¤›n› da izah eder. Fetihpur Sikri’de “‹badethane” binas› renmek aflk›n›n baflka baflka belirtilerinden ibaretti. Her dinde flekilden fazla ruha bakmal› idi. fieyh ve o¤ullar› ile konuflmak, Ekber’i ‹lm-i Kelam Müslümanl›¤›ndan kopar›p, yeni bir düflünüfl 盤r›na att›. 1575’de Fetihpur Sikri’deki “ibadethane”nin yap›lmas›n› emretti. Memleketin her köflesinden din alimleri gelecekler ve tam bir vicdan serbestli¤i ile burada münakafla edeceklerdi. Sünniler, fiiiler, Brahmanlar, Mecûsîler, Jainler, Sihler, Cizvitler, hepsi davete geldiler. Ekber, kendilerine dedi ki: “Tek gayem, hakikate varmak ve hak dinin esaslar›n› bulmak, bu dinin ilahî kaynaklar›na kadar varmakt›r. ‹nsanl›k ihtiraslar›n›n tesiri alt›nda kendinizi kaybetmeyiniz ve Tanr›n›n yüksek emirlerine ayk›r› davranmay›n›z.” Münakaflalar, bilhassa Sünnilerle baflka mezhepten olanlar aras›nda, pek heyecanl› ve gürültülü geçti. Ekber böyle manas›z ve inatl› didiflmelerden üzülür: “Keflke resmi ilim sahiplerinin birbirine söyledikleri kula¤›ma eriflmeseydi...” der. Fesad ve müzevirlik de eksik de¤ildi. Paralar üstüne “Allah-ü Ekber” yaz›lmaktan maksat, halk aras›nda “Allah Ekber’dir” fikrini yerlefltirmek içindir, gibi... Ekber Müslüman âlimleri ile konuflur, sonra döner Brahmanlardan Hindû itikatlar›n› sorar, Jainizmin prensiplerini ö¤renmek ister, Sihlerin reisini ça¤›r›r ve dinler, Goa’daki Portekizlilerden papaz ister. Bütün itikatlar aras›nda adetâ bir seçme yapmak niyeti görülmektedir. Mesela Ruh göçü hakk›ndaki Hindu itikad›n›n yanl›fl olmad›¤›n› söyleyerek Bu arada herkes onun din de¤ifltirdi¤inden flüphe eder. Kimi Jain dinine girdi¤i, kimi Hristiyan oldu¤u iddias›nda bulunur. Baduvani gibi taassup adamlar› da Müslümanl›¤›n y›k›lma yas›n› tutarlar. Goa misyonerlerinden biri yaz›s›nda diyor ki: “‹mparator bir Müslüman de¤ildir ve her türlü iman hakk›nda da tereddüdü var.” Diyor ki Allah taraf›ndan tespit olunan bir iman yoktur. Çok inan›lan fleylerin hepsinde ak›l ve mant›¤a ayk›r› fleyler bulmaktad›r. Halk aras›nda onu H›ristiyan, Putperest veya Müslüman sayanlar var. En do¤rusu onun bu itikatlardan hiçbirine sanip olmad›¤›d›r. Fetihpur Sikri’deki ‹badethane binas›nda tek parça tafltan yap›lm›fl bir sütun binan›n ortas›nda duruyor. Bu sütunun üzerindeki ifllemelerde çok il ginç bir özellik dikkati çekiyor. Bu ifllemelerin bir bölümü Hindu, sonrakiler Budist, ‹slam, Jain ve H› ristiyan tap›naklar›nda görülen ifllemeler tarz›nda yap›lm›fl. Böylece bütün dinlerin birli¤i vurgulan mak istemifl. Ekber, binan›n birinci kat›ndaki bal kondan konuflmalar› dinler, be¤endi¤i konuflmac› lara çeflitli hediyere gönderir, be¤enedi¤i tart›fl malar ve kavgalar oldu¤unda ise toplant›y› terke Devam edecek... dermifl. (Zafer Bozkaya) ‹badethane içindeki ünlü sütun 6