Dosyayı İndirmek İçin Tıklayın
Transkript
Dosyayı İndirmek İçin Tıklayın
2005/ 180 ÇANAKKALE İLİNİN EKONOMİK GELİŞMESİ SEMİNER AÇIŞ - TEBLİĞ - PANEL ÇANAKKALE, 2005 1 İşbu kitap, 23 Eylül 2005 Cuma günü, Çanakkale Ticaret Borsası Binası’nda gerçekleştirilen Seminerin açış konuşmaları, tebliğ, panel konuşma ve tartışmalarının Y. Temel ENDEROĞLU tarafından derlemesidir. Her hakkı İktisadî Araştırmalar Vakfı’na ait olup, adı geçen Vakıf’tan yazılı izin alınmadıkça, aynen veya kısmen iktibas edilemez. Kitap, Vakıf merkezinden temin edilebilir. İKTİSADÎ ARAŞTIRMALAR VAKFI 19 Mayıs Cad. No: 1 Golden Plaza Kat: 8 34360 Şişli / İSTANBUL TEL : (0212) 233 21 07 (Pbx) FAX : (0212) 233 21 96 TELG : FOUNDATION - ISTANBUL E-mail : info@iktisadiarastirmalar.org Web : www.iktisadiarastirmalar.org İÇİNDEKİLER 2 Seminerin Takdimi............................................................................................................................................................... 5 AÇIŞ OTURUMU İ.A.V. Başkanı Prof. Dr. M. Orhan DİKMEN................................................................................................ 9 Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İlhami TEZCAN....................................................................... 13 Belediye Başkanı Ülgür GÖKHAN................................................................................................................... 21 18 Mart Üniv. Rektörü Prof. Dr. Ramazan AYDIN......................................................................... Çanakkale Milletvekili Mehmet DANIŞ........................................................................................................ Vali Süleyman KAMÇI..................................................................................................................................................... 17 25 31 ÇALIŞMA OTURUMU Başkan Tebliğci 1. Tebliğ Tebliğci 2. Tebliğ Tebliğci 3. Tebliğ : İbrahim Halil ÇİFTÇİ İ.A.V. Başkan Vekili : Prof. Dr. Taner KUMUK Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı : Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde Tarım Sektörünün Yeri ve Önemi..................................................................... 39 : Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde Sanayi ve Ticaretin Yeri ve Önemi.................................................................... 59 : Prof. Dr. Ahmet İNCEKARA İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi : Prof. Dr. Mithat DİNÇER İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Dekanı : Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde 3 Turizm Sektörünün Yeri ve Önemi..................................................................... 81 PANEL................................................................................................. 129 Çanakkale ilinin Ekonomik Gelişmesinde Ana Strateji Ne Olmalı Başkan Üyeler(*) : Y.Temel ENDEROĞLU İAV. Y.K. Üyesi ve Genel Sekreter : Ali Tamer BALÇIK Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı : Remzi GULA Çanakkale Seramik Kalebodur Genel Müdürü : Mustafa ERTEN Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı : Zeynel KOÇ Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı : Yrd. Doç. Dr. Sefer ŞENER Biga İ.İ.B.F. Ekonomi Bölümü : Ramazan YILDIRIM Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Küçük Sanatlar ve Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdürü (*) Üyeler, soyadlarına göre alfabetik sıra ile. İKİNCİ TUR.................................................................................................................................................................................... 192 ÜÇÜNCÜ TUR........................................................................................................................................................................... 197 4 SEMİNERİN TAKDİMİ Çanakkale İlinin Ekonomik gelişmesi semineri, Vakfımızın kuruluşundan bu yana düzenlediği 180., il kalkınma seminerinde ise 35. olmaktadır. İllerin Ekonomik kalkınmasına yönelik olarak hazırlanan bu seminerler, ilin insan ve doğal kaynaklarını, ekonomik potansiyelini bir bütün olarak ele almakta, bu varlıkların başlıca sektörlerde daha verimli ve etkin kullanımı için bilimsel yaklaşımlar geliştirmeyi amaçlamaktadır. Çanakkale, eski çağlarda Hellespontos ve Dardanel olarak anılan ve boğazın iki yakasında da topraklara sahip bulunan, tarihin ilk devirlerinden başlayarak sürekli bir iskan yeri olmuş, stratejik konumu nedeni ile de her dönemde önem taşımıştır. Buna rağmen XX. Yüzyıl başlarına dek iki-üç bin nüfuslu bir kasaba görünümünü sürdürmüştür. XVIII. ve XIX. Yüzyıllarında kent, donanmalar için bir ikmal limanı ve ipek, yelken bezi, çanak-çömlek üreten bir merkez olarak tanınmış. Osmanlılar döneminde özellikle Çanakkale boğazına çok önem verilmiş, Fatih Sultan Mehmet zamanında boğazın her iki yakasına Kilitbahir ve Çimenlik kaleleri yapılmıştır. Çanakkale ve bölgesi Osmanlıların bir uç beyliği olarak görev yapmış, daha sonraları 1. Dünya savaşında 18 Mart 1815 de 250 bin şehidimizi bağrına basmış ve tarihimizde mümtaz bir yer almıştır. Bugünkü seminerimizde, Çanakkale'nin ekonomik profili, imkanları ve fırsatları ele alınacak, bunlardan yararlanma yolları araştırılacak ve özellikle sürükleyici sektörler olarak düşünülen, Tarım, Sanayi ve Ticaret ve Turizm sektörleri birer tebliğ konusu yapılarak detaylı olarak gündeme getirilecektir. Panel bölümünde de Ekonomik gelişmede ana strateji tartışılacaktır. Bu seminerin gerçekleşmesinde katkılarından dolayı Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasına ve Başkanları Sayın İlhami Tezcan ile Çanakkale Seramik Gurubu Genel Müdürü Sayın Remzi Gula’ya öncelikle teşekkürlerimizi sunuyoruz. Seminere gösterdikleri ilgi nedeni ile de Çanakkale Valisi Sayın 5 Süleyman Kamçı'ya da müteşekkiriz. Ayrıca, seminere konuşmacı, oturum Başkanı, tebliğ sahibi ve panelist olarak katılan, bürokrat, akademisyen ve iş adamlarına şükranlarımızı sunarız. İKTİSADÎ ARAŞTIRMALAR VAKFI 6 AÇIŞ OTURUMU - İ.A.V. Başkanı Prof. Dr. M. Orhan DİKMEN’in Konuşması - Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İlhami TEZCAN’ın Konuşması - 18 Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan AYDIN’ın Konuşması - Belediye Başkanı Ülgür GÖKHAN’ın Konuşması - Çanakkale Milletvekili Mehmet DANIŞ’ın Konuşması - Vali Süleyman KAMÇI’nın Konuşması 7 8 İ.A.V. BAŞKANI PROF. DR. M. ORHAN DİKMEN’İN KONUŞMASI Sayın Vali Saygıdeğer Milletvekilleri Sayın Rektör ve Başkanlar Değerli katılımcı ve dâvetliler Seçkin medya mensupları Hepinizi sevgi ve saygı ile selâmlayarak “Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesi” seminerini açıyorum. İl seminerleri, İktisadî Araştırmalar Vakfı’nın, çalışmalarını yurdun her köşesine götürmesi ve mahallî gelişme konusunu yerinde ele alması bakımından çok önemli bir imkân oluşturmaktadır. Bu seminerlerde, aslında idarî bir bölüm olan vilâyet, ekonomik bir birim olarak düşünülüp, ele alınmakta ve ekonomik kalkınma ve gelişmesi için neler yapılabileceği araştırılmaktadır. İAV’ın bu amaçla gerçekleştirmiş olduğu seminer sayısı, bugünkü ile beraber, 35’e varmış bulunmaktadır. İAV’ın bugüne kadar gerçekleştirmiş olduğu seminer sayısı 180’dir. İl seminerleri, 14 Ekim Cuma günü Aydın’da yapılacak seminer ile 36’ya yükselmiş olacaktır.Bir başka ifade ile, İl seminerleri sayısı Vakfın toplam seminerlerinin %20’sine ulaşmış olmaktadır ki, bu da Vakfın bu çalışmalara verdiği önemi açıkça göstermektedir. İl seminerleri ile, İAV’ın yurt ekonomisine hizmetleri de böylece, Edirne’den Ardahan’a, İzmir’den Iğdır’a, Çanakkale’den Artvin’e kadar Türkiye’nin hemen her yerine ulaştırılmış olmaktadır. Vilâyet seminerlerinin birçoğunda, o vakte kadar dikkat çekmemiş, üzerinde durulmamış, hatta olmaz sayılmış imkân ve fırsatlar ortaya çıkarılmıştır. Vaktinizi fazla almamak için bu konuda tek bir misal vermekle yetineceğim. İAV vilâyet seminerlerinin ilkinin yapıldığı Ordu’da, tarım ve sanayi üze9 rinde durulurken, bunların yanında turizmin de önemli bir rol oynayabileceği dikkati çekmiştir. Bu seminerde, Karadeniz’de turizm olmaz; yazlar kısa, güneşli günleri yetersiz, deniz dalgalı, plaj yok, yol yok, konaklama tesisleri yok ve daha bir çok olmayanlar, yoklar, yetersizliklerin, aslında, yanlış düşüncelere dayalı yersiz iddialar ve sonuç olarak esas konudan kaçış olduğu gerçeği ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine, ertesi yıl “Ordu İlinin Kalkınmasında Turizmin Yeri” semineri yapılmış ve neticede Karadeniz’de de turizme yer olduğu sonucuna varılmıştır. Bugün, eğer Doğu Karadeniz Bölgesinde, yayla turizmi, yürüyüş (trekkıng), raftıng ve daha başka turizm çeşitlerinde belli bir gelişme varsa, bunda Ordu seminerlerinin önemli bir payı vardır. Çanakkale, Türkiye illeri gelişmişlik sıralamasında 24. sıradadır. Ve tarım ile sanayi alanlarında belli bir gelişme düzeyine ulaşmış bulunmaktadır. Amaç bu düzeyi daha yükseğe çıkarmak, deyim yerinde ise çıtayı yükseltmek olmalıdır. Tarım alanında yapılması gereken dönüşüm, Türkiye’nin bir çok yöresinde yapılan hububat üretiminden çok, katma değeri yüksek olan üzüm (bağcılık), sebze ve meyve (bahçevanlık), zeytin üretimine ağırlık vermek ve bu üretimi mutlaka bunlara dayalı sanayilerle birlikte yürütmektir. Aynı bağlantı, et ve özellikle süt hayvancılığı için de geçerlidir.Belli tarım ürünlerini, doğrudan tüketim maddesi olmaktan çok, sanayi üretimine ham madde olarak düşünmekte isabet var gibi görünmektedir. Anlaşmalı tarım üretimine ağırlık vermekte isabet vardır. Domates tarlada kalmamalı. Domates üretimi, sanayi üretimi (konservecilik) veya ticaret işlemi (toptan ve perakende satış) ile bağlantılı yapılmalıdır. Çanakkale, sanayi alanında, özellikle Kale Grubu (Kale Seramik, Kale Kilit, Kale Gıda ve diğerleri) ile su ürünleri sanayii başta olmak üzere, belli bir düzeye varmıştır. Kanaatimce, bu düzeyin, esas itibarile hayvan ürünleri, bitki ve yer altı servetleri gibi yerel ham maddelere dayalı yeni üretim tesisleri ile yükseltilmesi gerekmektedir. 18 Mart Üniversitesi, Çanakkale ekonomisi için gerçek bir güç oluşturmak durumundadır. Üniversitenin, tarım ve sanayi üretimleri alanında lisans ve lisans üstü öğretim ve eğitim faaliyetleri yanında, Ticaret ve Sanayi Odası ve il ve ilçe belediyeleri ile ortaklaşa düzenleyeceği, bahçevanlık, şarapçılık, et, balık ve sebze konservecilikleri gibi alanlarda eleman yetiştirecek meslek okullarına ve uygulama kurslarına gereken önem verilmelidir. Bu kurslar, sanayi üretimin arttırılması, kalitesinin yükseltilmesi bakımından faydalı olduğu kadar, istihdam sağlamak, işsizliği önlemek bakımından da 10 önem taşımaktadır. Turizme gelince, bu alandaki gayretlerin Çanakkale ekonomisine çok büyük katkıları olacaktır. İki kıtaya yayılmış olan, Gelibolu ve Kazdağı Milli Parkları, Truva Harabeleri, Assos (Behram Kale) kalıntıları gibi turistik değeri yüksek yerlerin bulunduğu Çanakkale ilinin, bu potansiyeli mutlaka tam olarak harekete geçirmesinde, sadece isabet değil, ama gerçekten zaruret vardır. Turizmin gelişmesi, hem direkt, hem de tarım ve sanayi ürünlerine yaratacağı ek talep ile, Çanakkale ilinin ekonomik gelişmesinde lokomotif rolü oynayabilir. Konuşmamı daha fazla uzatmak istemiyorum. Benim bu açış konuşmasında yaptığım, dikkati bazı konular üzerine çekmekten ibarettir. Her bir sektör hakkında esas inceleme ve tavsiyeler, çok değerli 3 tebliğci tarafından biraz sonra bilgi ve takdirinize sunulacaktır. Sözü daha fazla uzatmadan, bu seminerin gerçekleşmesine maddi ve mânevi katkıda bulunanlara teşekkür etmek istiyorum. Seminerde konuşmacı, oturum başkanı, tebliğ sahibi ve panelist olarak görev üstlenmiş olan akademisyen, bürokrat ve işadamlarına teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca, seminerin gerçekleşmesindeki katkılarından dolayı Vali Sayın Süleyman Kamçı, Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın İlhami Tezcan ile Kale Grubu Genel Müdürü Sayın Remzi Gula’ya ve bize bu güzel salonu tahsis eden Borsa Yönetimine ve Sayın Başkan Kaya ÖZER’e teşekkürler ediyorum. Hepinizi tekrar selâmlayarak konuşmama son veriyorum. ________________ 11 12 TİCARET VE SANAYİ ODASI BAŞKANI İLHAMİ TEZCAN’IN KONUŞMASI Sayın valim, sayın milletvekilim, ilimizin ve ilçemizin değerli belediye başkanları, Sayın Rektörümüz, Ticaret Borsamızın Sayın Başkanı, kıymetli misafirlerimiz, 18 Mart Üniversitesi’nin Sayın Rektörü ve değerli öğretim üyelerimiz kıymetli basın mensuplarımız. Çanakkale Ticaret Sanayi Odası olarak bu tip toplantıları biraz sıkça da olsa yapmaya çalışıyoruz. Özellikle bu hafta belki üst üste geldi. Dün halen de buradalar. Midilli Ticaret Sanayi Odası büyük bir heyetle buradaydı. Odamızda toplantı yaptık. Şu anda organize sanayi bölgesinde bazı sanayi kuruluşlarını ve Çanakkale’mizi geziyorlar, onlarla beraber hem turizm hem de ticaret için sınır kapısını açmak için çalışmalarımız var ve özellikle sayın milletvekilimiz Mehmet DANIŞ bey bu konuyla ilgili çalışmalara başladılar. Sayın valimiz bu konuda destek veriyorlar. Yerini tespit edip açabilirsek, Midilli bizim için önemli bir ticaret yeri olabilecek. Bir başka toplantımız bugün seminerlerimizle oluyor. Burada da Çanakkale ilimizin ekonomik gelişmesini masaya yatırıyoruz. Bunun içinde sayın Müsteşar yardımcılarım, sayın Genel Müdürüm buradalar. Onlara da teşriflerinden dolayı şükranlarımızı arz ediyoruz. Bizim gayemiz Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olarak ismimize de uygun şekilde konularla uğraşmak ve bu konularla ilgili ilimize birlik beraberlik içinde destek olmak. Bunun içinde bizim tüm siyasi partilerimizin ilimizde görev yapan tüm bürokratların ve ilimizin gerçekten övünülecek kaynağı olan üniversitemizin hepimizin hep beraber olması lazım. Çanakkale ilimiz sayın başkanımızın söylediği gibi bu araştırmayı yapan, bu araştırmayı başarıyla tamamlanmasını sağlayan ve bundan sonra da yardım edecek sayın başkanımız, başkan yardımcımız, Genel Sekreterimize teşekkür ederek, kendilerinin yaptığı bu çalışmanın bize ışık tutacağına inanıyorum. Ama bir konuyu hemen burada sizlere tekrar hatırlatmak isterim. Evet ilimiz kalkınmada oldukça ileride gözüküyor. Doğru ama baktığımız zaman da sanayi de sadece bir firmamız ki bu panelin bu seminerlerin düzenlenmesinde bize desteği ol13 muştur. Onun içinde Kale Seramik Genel Müdürümüz burada, kendilerine de teşekkür ediyoruz, maddi manevi katkıları olmuştur. Bu kuruluşun bu grubun katkısını çıkardığımız zaman biz hemen 1300 $ altına düşüyoruz. Yani 2300 $ 1000 $’lara kadar düşüyor, diğer firmaları da aldığımız zaman dolayısıyla bizim sürekli söylemeye çalıştığımız sayın başbakanımız odamızı ziyaret ettiği zamanda kendisine arz ettik. Sektörel bazdaki teşviklerin düşünülmesi gerektiğini Avrupa Birliğinde büyük ülkelerde de bunun hala böyle devam ettiğini bunun için söylüyoruz. O zaman biz Çanakkale olarak maalesef Çanakkale ili olarak bazı konularda şanssız oluyoruz. Bizim gerçekten turizm yönünde şansımız son yıllarda özellikle gelişti. Gelibolu yarımadasına sayın Başbakanımızın Hükümetimizin bakışından memnunuz ve gerçekten de güzel gelişmeler oluyor. Bakın geçen yıl konuşmuştuk. İstişarelerle bazı şeylerin güzelliğini burada görüyoruz. Artık otobüsler Milli Eğitim Bakanlığından bugünlerden itibaren başladılar. Yoğun, her gün gelmeye başladı. Dolayısıyla bu bir düzendir. Güzel bir gelişmedir. Aksi halde son mart ayından itibaren olan yoğunluk ilimizde trafiği tıkıyor ve hatta gelen öğrencilerimiz göremeden şehitlerimizi ziyaret edemeden buradan geri dönüyorlardı. Bizim turizmde tabi ki Truva’mız, Asos’umuz, Biga’daki yeni bulunan turistik tarihi yerlerimiz çok önemli. Bunun içinde Truva’yla ilgili bizim yakın zamanda kaybettiğimiz Hortman’dan sonra ben burada sayın belediye başkanımıza da teşekkür ediyorum. O kitapları bize bağışladığını söyledi. Buraya gelecek bunun içinde, bize buradan bir yer tahsis etmek için uğraşıyor ve gene ikili diyaloglarla Başaran Ulusoy beyle görüştük. Onun yeri bize sayın belediye başkanımız teslim ettikten sonra onaracaklar ve burasını da meydana getireceğiz ve sayın milletvekillerimizle beraber konuştuk. Truva Müzesi’ni de getireceğiz. Böylece turizmi hem yakın tarihimizi hem uzak tarihi getirip burada geliştirmek gerekiyor. Bunun için de Kaz Dağlarımız var. Bu da bize tabiatın verdiği bu güzelliği bu güzel lütfu bizim değerlendirmemiz gerekiyor. Onun içinde duble yol çalışmalarının ve diğer yol çalışmalarının olması Çanakkale’mizin bu konuda turizmdeki alt yapı eksikliğinide oldukça geliştireceğine inanıyoruz. Biz sanayi ile ilgili gerçekten dün de gelen misafirlerimizle görüştük. Biz söylemeden ismini bilen burada büyük bir sanayi kuruluşu var. Bu sanayi kuruluşunun yanında burada yine Türkiye’mizde ve ihracat konusunda gelişmeleri olan birçok yeni firmalarımız var. Onun için ben ismini sanayi odası olarak söylemekten çekinmiyorum. İsmi saklı değil Kale Grubu buradaki İçtaş, buradaki Akçansa, buradaki Dovtaş bütün Kale isimli birçok kuruluş hepsi ayrı bir değer. Biz Çanakkale’miz için olan bütün kıymetlere önem veriyoruz. Ama bu kıymetlerin kendi konusunda özellikle daha ileriye gitmesini ve bununla beraber işte bunun gibi seminerlere de Çanakkale’nin ilerlemesi için diğer yardımlara da önem verilmesine biz değer veriyoruz. Bu konuda da Ticaret Sanayi Odası olarak bizimle iş birliği yapacak bütün üyelerimize de her 14 zaman yakın oluyoruz. Tarım, meyve, hayvancılık Çanakkale’mizde önemli ama özellikle meyvecilikte biz sayın Müsteşarım da burada güzel bir hammadde kaynağımız olmasına rağmen hem Umur Bey’imizde, hem Bayramiç’te burada bizim bir meyve suyu gibi katma değeri yükseltecek fabrika eksikliğinin de giderilmesi gerektiğini ve bunun içinde hep beraber çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Bunlar bir hammadde sayın başkanımızın söylediği gibi süt bir hammadde ama katma değerini yükseltmek için peynir yapmak lazım. Bunun ihracatını yapmak lazım bu imkanları geliştirmek lazım, dün Midilli’den gelen heyet burada ki bir fabrikamızı gezdiler hayran kalmışlar. Bayramiç’te biz bunların sayısını arttırmamız lazım, dolayısıyla olayın bu yönüde Çanakkale’miz için önemlidir. Tabi bunun için alt yapı eksiklerinin tamamlanması lazım. Bizim ulaşımda gerçekleri kabul edersek en şanssız illerden birisiydik. Ama son zamandaki gelişmeler bizi umutlandırıyor. Bizi ümitlendiriyor. İnanıyorum ki sayın milletvekilimde konuyla çok yakından ilgileniyor. Topez Limanı’da en kısa zamanda açılacaktır. Çünkü sanayinin gelişmesi için turizmin gelişmesi için bizim güzel limanlara ihtiyacımız var. Burada gemilerimiz eğer boğazda duracaksa oradan da filikalarla yolcu indirecekse inecek yolcu bellidir. Kalacak süresi bellidir. Turizmin, sanayinin diğer tarımla ilgili her şeyin gelişmesi için alt yapı eksikliğinin giderilmesi lazım. Bunun içinde doğalgaz konusunda da arkadaşlar inşallah yarın Enerji Düzenleme Kurulu Başkanı gelip o konuda ki güzel haberleri de bizlerle paylaşacak. İşte bu güzelliklerin içinde bizim bu seminerlerle eğitilmemiz, eksiklerimizi gidermemiz gerekiyor. Üniversite bunun için bir hazine ve biz üniversitemize bu konuda Ticaret Sanayi Odası olarak iş birliğiyle çok iyi noktalarda faydalanabileceğimiz bir yer olarak görüyoruz. Bunun içinde sayın Rektörüm, sayın Dekanlarıyla, bütün Öğretim Üyeleriyle bize yakın. Onun için de bu işi başaracağımıza inanıyorum ve son olarak şunu söylüyorum ki; Çanakkaleli olarak Çanakkale’de yaşayanlar olarak, Çanakkale’ye hizmet verenler olarak, eğer ilimizi daha iyi geliştireceksek birlik beraberliğe daha çok çalışmaya ve bu tip yapılacak toplantılarada katılarak bilgimizi geliştirmeye ihtiyacımız vardır. Aksi halde bu işi otururuz kendi kendimize boş laflar üretiriz. Bizim boş lafa değil gerçeklere ihtiyacımız var. Sizlerle beraber ve işte bizim yanımızda olan sayın valimiz, sayın milletvekillerimiz, sayın belediye başkanlarımız ve siz sayın bürokratlarımız, üniversitemiz ve bizimle böyle el ele olmaya hazırlanan İ.A.V. gibi değerli sivil toplum örgütleri ile başarıya ulaşacağımıza daha iyi noktalara geleceğimize inanıyorum. Hepinize katılımlarınız için ve tekrar bu panelin bu seminerlerin düzenlenmesinde hizmeti geçenlere teşekkür ediyorum. Saygı ve sevgilerimi sunuyorum. ________________ 15 18 MART ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PROF. DR. RAMAZAN AYDIN’IN KONUŞMASI Sayın valim, sayın milletvekilim, sayın müsteşar yardımcım ilimizin ve ilçelerimizin çok değerli başkan yardımcıları, İ.A.V’nin sayın başkanı, Çanakkale Ticaret Sanayi odamızın çok değerli başkanı, değerli konuklar, çok değerli Çanakkaleliler, basınımızın değerli temsilcileri seminerimiz çok güzel başladı. Değerli başkanların konuşmaları beni çok etkiledi. Bu tür çalışmaların bu tür beyin fırtınalarının Çanakkale’mizde daha sık yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bu çalışmaya bu güzel seminere vesile olan herkese teşekkür ediyorum. Borsamızın değerli başkanı Kaya Beye teşekkür ediyorum. İlimizin ekonomik alanda gelişmesini sağlamak amacıyla geleceği şekillendirmeye yönelik katılımcı ve bölgesel temelli bir planlama geliştirmek gereğinin bulunduğu kuşkusuzdur. Yanlış algılamıyorsam bu seminer Çanakkale’nin ekonomik kalkınmasına yönelik olarak mevcut insan ve doğal kaynaklarına ekonomik potansiyelini ele alarak bu varlıkların çeşitli sektörlerde verimli ve etkin kullanımı için yöntemler geliştirmeyi amaçlamaktadır. Toplantının başarıya ulaşması için gerekli alt yapı çalışmalarının arama konferansları ya da beyin fırtınası biçiminde yapılmış olduğunu düşünüyorum. Değerli dinleyenlerim, kentimiz Çanakkale, zengin kültür ve uygarlık değerleri engin tarih kimliği yanında doğal zenginlikleri tarım ve su ürünleri işletmelerine elverişli alanları ile dikkati çekmektedir. Ancak ilimizin sahip olduğu bu potansiyele karşın bölgesel gelişme uygulamaları ve ekonomik gelişme politikalarından benzeri diğer Batı Anadolu’da yer alan bölgeler kadar yeterli ölçüde yaralanamamaktadır. Bu önemli eksikliğin giderilmesinde ilgilileri bilgilendirmede, bilinçlendirmede, bilim ve teknolojiye dayalı uygulama yapmaya yönlendirmede ve pazarlama sorunlarının çözümünde üniversitemize ve araştırma merkezlerimize önemli görevler düşmektedir. Değerli katılımcılar, Türkiye Cumhuriyeti bilim ve aklın yol göstericiliğinde yürümeyi ilke kabul etmiş olmasına karşın şimdiye dek bu düşüncenin uygulamaya yansıtılmasında ve toplumsal kalkınmayı tetikleyecek düzeye çıkarılmasında başarılı olamamıştır. Yüksek öğretim kurumları bilimsel ve teknolojik araştırma birimleri, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının çabaları ile artık bu sürece etkin olarak katılmak ve çağdaş teknoloji dünyasıyla bütünleşmeyi hızlandırmak zorundayız. Dünya’da ekonominin gelişmesi ve bölgesel kalkınmanın temeli olarak kabul edilen tekno parklar henüz ülkemizde yaygın değildir. Üniversite, Sanayi iş birliğinin gerçekleştirildiği tekno parkların ve bunların ilk aşaması olan kuluçka merkezlerinin sayısı ile işlev16 leri sistematik bir biçimde arttırılmalıdır. Ekonomik gelişmenin itici gücü olan teknoloji üretimi, ürün geliştirme, teknolojik rehabilitasyon buluşçuluk yönünden sanayinin bulunduğu çerçevede kısır döngüden kurtulması gerekir. Teknoloji transferinin günümüze kadar sürdürdüğü rehavet ortamından sıyrılarak küresel rekabetin ön şartı kabul haline gelen üretimde yaratıcılık mekanizmasının yoğun araştırma geliştirme faaliyetlerine yöneltilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Bunun için bölgelerimiz ekonomik ve doğal özelliklerine ve olanaklarına göre katılımcı ve yerinden planlar geliştirmek zorundadır. Çanakkale’miz pek çok diğer bölgede olduğu gibi bu tür planları henüz tamamlamış değildir. Çanakkale ülkemizde çok ender bulunan tarihi, kültürel ve arkeolojik zenginliklere ve değerlere sahiptir. Troya, Asos Alexandra Truas, Gelibolu yarımadası tarihi milli parkı gibi bölgeler kültür ve tarih turizminin bu bölgedeki merkezleri niteliğindedir. Ancak bu değerler ülkemizde turizmde kitle turizminin tercih edilmesiyle önem kazanır. Antalya turizmi gelişim projesinin gerçekleştirilmesi 1983 sonrası getirilen turizm politikalarında sağlanan destek ve teşviklerin Antalya ve Güney Ege’de yoğunlaşması sonucunda bu günkü seviyesine gelmiştir. Çanakkale’mizin kültür ve tarih mirasını oluşturan yapısı ve buna bağlı olarak kültür ve tarih turizmi gelişememiştir. Ama artık ülkemizde 3S üçlemesinin güneş, kum, deniz üçlemesine dayanan tek tip turizm ürününe bağlı kalınmaması konusunda sanırım herkes hem fikirdir. Çanakkale’miz artık bu noktada harekete geçmek durumundadır. Bu doğal kaynaklarını, tarihi olanaklarını değerlendirmek zorundadır. Aynı şekilde tarım ve tarıma dayalı sanayide su ürünlerinde atılımlar yapmanın zamanı gelmiş bulunuyor. Bütün bu sektörleri eğitim, bilim ve teknoloji alt yapısının oluşturulması, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması çabalarında üniversitemiz iş birliğine hazırdır. Bu amaçla üniversitemiz kısa adıyla TETAM Teknolojik ve Tarımsal Araştırma Uygulama Merkezi’ni 2006 yazında Sarıcıeli yerleşkesinde faaliyete geçirmeyi planlamaktadır. Yine aynı amaçla geliştirilen TÜBİTAK, Devlet Planlama Teşkilatı, Avrupa Birliği ve Üniversite kaynaklı bilimsel araştırma ve uygulama projeleri ile üniversitemiz Çanakkale’nin ekonomik gelişmesine şimdiye kadar olduğundan daha kapsamlı ve etkin katkıda bulunabilecektir. Bütün bunlar için gerekli olan iş birliği, güç birliği ve sinerjinin artık yaratılması gerek diye düşünüyorum. Başarı için birlik, beraberlik ve da17 yanışma kaçınılmazdır. Hep beraber olursak daha güçlü oluruz. Toplantının başarılı geçmesini diliyor ve hepinize saygılar sunuyorum. ________________ 18 19 ÇANAKKALE BELEDİYE BAŞKANI ÜLGÜR GÖKHAN’IN KONUŞMASI Sayın bakanım, sayın valim, sayın milletvekilim, sayın rektörüm, değerli çalışma arkadaşlarım, meslektaşlarım ve değerli katılımcılar. Bugün burada İ.A.V.’nin bizlere Çanakkale ilinin ekonomik gelişmesi üzerine hazırlamış olduğu seminerde Çanakkale ile ilgili uzmanların ve siz değerli katılımcıların görüşlerini toparlayarak Çanakkale ekonomik gelişmesini irdeleyeceğiz. Çanakkale biliyorsunuz bünyesinde 2 Milli Park ama 3. Milli parkada sınırı olan Gelibolu Milli Parkı, Troya Milli Parkı ve Kaz Dağları Milli Parkını bünyesinde barındıran Bozcaada, Asos, Saroz ve benzeri iki adasıyla Çanakkaleliler değişik bir coğrafyada farklı nitelikte olan bir ilde yaşamaktayız. Tarih, kültür, deniz, orman ve dağların böylesine iç içe geçtiği bir coğrafyada dünyada ender rastlanan bir konumda olan bir ildir. Çanakkale bu özelliklerini koruyarak farkında olarak veya olmayarak tarımsal ağırlıklı bir il olma özelliği taşımaktadır ve Çanakkale’miz bu özelliğinden dolayı da çevresi en az tahrip olmuş, çevreyi en az tahrip etmiş illerden bir tanesidir. Türkiye’de ortalama %65, Marmara’da %80 olan şehirleşme oranı Çanakkale’mizde %46 seviyelerindedir. Buna karşılık Çanakkale’nin kırsal yörelerinde yaşayanlar bile kentleşmeyi yaşamaya çaba göstermektedir. Belirli bir eğitime sahip çağdaş sağlık koşullarını ve anlayışını taşıyan modern insanlığın yaşamaya çalıştığı ve onları modern çağı yakalamaya çalışan insanların yaşadığı bir ildir. Çanakkale’de doğurganlık hızı bebek ölüm oranı ortalama halde, Türkiye ve Marmara Bölgesinden daha düşüktür. Bunun yanında ise ilköğretim lise ve dengi okullardaki okullaşma oranı eğitim oranı Türkiye ve Marmara Bölgesi’nin üzerindedir. Böyle bir insan yapısına sahip bir ilde yaşamaktayız. Tabiatıyla kentimiz, yöremiz, ilimiz çok önemli tarımsal girdilerinde üretimini yapan bir ildir. Özellikle sebze ve meyve ihracatında önemli aşamalar kaydedilmiştir. Zeytincilik, bağcılık yavaş yavaş organik tarıma doğru yönlenme, ilimizin tarımsal yapısının temel unsurlarını oluşturmaktadır ve tarıma dayalı sanayinin de önemli ölçüde üretimini yapmaktadır. Burada temel amaçlarımızdan bir tanesi de kalkınma ile beraber çevre bilinci ve kültürel varlıkların korunmasına da önem vererek bu kalkınmanın sağlanmasını beklemekteyiz. Başka bir ifadeyle Çanakkaleliler, büyüyelim de nasıl büyürsek büyüyelim anlayışının tersine yardımlaşma içinde katılımcı bir anlayışla çevre ve doğasını koruyarak sürdürülebilir bir gelişme hedefine sahiptirler. Doğası ve tarihi değerleriyle Çanakkale turizm potansiyeline önemli bir ivme kazandırmıştır. Ayrıca kentimizin önemli bir bölümünü aşa- 20 ğı yukarı altıda birini oluşturan nüfusuyla üniversite öğrencileriyle ve eğitim bilimsel çalışmalarıyla kentimizin gelişmesine önemli katkıda bulunan üniversitemiz kentimizin üniversite kenti olması yönünde sürecide hızlandırmaktadır. Bildiğiniz gibi daha önce Çanakkale’de katılımcı bir anlayışla yapılmış olan bir araba konferansında Çanakkale’nin vizyonu şu şekilde tespit edilmişti. Bunu bir kez daha anımsamakta bu toplantıya başlamakta faydalı olur diye düşünüyorum. Çanakkale’nin vizyonu sürdürülebilir gelişme içinde alt yapı ve ulaşım sorunlarını çözmüş tarımı ve tarıma dayalı sanayisi gelişmiş dünya mirası varlıklarını doğasını tarihini ve kültürel değerlerini koruyan ve geliştiren yaşam kalitesi yüksek turizm, üniversite ve barış merkezi Çanakkale olarak tespit edilmiştir. Bizler tarımıyla birlikte tarımsal sanayiyi de geliştirerek katma değeri yöremize ve kendi özel markalarımızı oluşturmaya gayret göstermekteyiz. Örneğin Ticaret Borsamızın önderliğinde Ezine Peynirini korumayı, markalaştırmayı ve geliştirmeyi araştırma çalışmaları yapılmaktadır. Bu süreç süt üreticisinden peyniri pazarlayana kadar herkesin gelirini arttıracaktır. Buna benzer süreçleri zeytincilik, bağcılık, meyvecilik gibi ürünlerde arttırdığımız sürece Çanakkale’nin sürdürülebilir gelişmesi de sağlanacaktır. Turizmde büyük yatırımların ötesinde ev pansiyonculuğu, Eko Turizm ve Gelibolu yarımadası Troya özellikle Troya Milli parkına yapılacak. Troya müzesi, Kaz Dağları, Asos arasında entegre turizmi geliştirebildiğimiz ölçüde gelen turistin bir kültür doğa turisti olarak hem Çanakkale’de daha fazla kalması hem de Çanakkale’nin daha geniş kesiminin bu süreçten yararlanması sağlanacaktır. Bu aşamada sadece tarım ve turizmin bir kentin gelişmesinde yeterli olmayacağını biliyoruz. Bu bakımdan mevcut sanayi kuruluşlarımızın ki 4 tanesi ilk 500’ün içersinde olan kuruluşlarımızdır. Çanakkale’ye bunlara ilave sanayi kuruluşlarımızı katmamız kobilerimizi önemli ölçüde desteklememiz ve geliştirmemiz ve bunlara yönelik olarak da hammadde üretiminde Çanakkale’deki gerek madenciliği gerek tarımsal sanayiye destek olacak olan tarımsal planlamayı yapmak zorundayız. Bu bağlamda Çanakkale Belediyesi olarak öncelikle Çanakkale ilinin gelişmesine yönelik olarak kent olarak ne katkı yapabileceğimizi tespit aşamasında Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İktisadi Bilimler Fakültesiyle beraber strateji çalışmalarına başlamış bulunuyoruz. Stratejik planlamayı başlamış bulunuyoruz ve buradan da projeler oluşturmaya çalışacağız. Çünkü artık aşağı yukarı kentimizin, ilimizin hangi yönlerde gelişebileceği noktasında bugüne kadar olan yapılan arama konferanslarında olduğu gibi 21 bugünde umut ediyorum. İ.A.V.’nin ve Çanakkale Ticaret ve Sanayi odasının düzenlediği bu ortak seminerde de aynı noktalara doğru tespitlere varılacaktır. Artık bundan böyle bu tespitlerin sonucunda oluşturulacak projelere destek vermeliyiz. Projeleri geliştirmeliyiz ve bunlara katkı sağlamalıyız. Son olarak dün Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasının davetlisi olarak Çanakkale’de bulunan Midilli heyeti ki içinde vali yardımcısı, belediye başkanları hatta kuzey Ege Belediyeler Birlik Başkanı, Ticaret ve Sanayi Odası başkan temsilcilerinin olduğu bir heyetle beraberdik. Orada da bahsettiğimiz gibi sadece Çanakkale’yi sadece kendi ilimiz olarak değil Avrupa Birliği’ne giriş sürecinde kuzey Ege’nin bir ili olarak algılamak ve oradaki komşularımızla da ortak marka yaratma noktasında da çaba göstermemiz gerekmektedir. Sadece yurt içi çalışmalarıyla değil komşularımızla ve havzamızla bunun içine kuzey Ege girmektedir. Onlarla da gelişme çalışmaları yapmak durumundayız. Nitekim ortak değerlerimiz var biliyorsunuz bağcılık gibi deniz üstü su ürünleri gibi zeytin gibi ortak noktalarımız var. Ayrıca da ortak kültürlere sahibiz dolayısıyla hem turizmin gelişmesiyle hem sanayinin gelişmesine yönelik olarak da komşularımızla bu tür iş birliği içerisinde olmak durumundayız. Biz Çanakkale Belediyesi olarak bu noktada ortak marka yaratılması için Avrupa Birliği fonlarından proje hazırlıyoruz ve şu ana kadar 2 Yunan belediyesinden Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası da bizim proje ortağımız olarak ortak marka noktasındaki projeyi sürdürmekteyiz. Umuyoruz 2006 yılındaki açılacak olan Türkiye fonlarından bu projeye destek alabileceğiz. Çanakkale’nin doğasını tarihini değerlerini korurken bütün bu değerleri tabi dünyanın hizmetine sunarak Çanakkale’yi geliştirmeyi hedeflemeliyiz. Biz Çanakkale Belediyesi olarak sadece kent merkezinde değil il çapında öncü ve yönlendirici çalışmalarda her zaman destek olmaya gayret göstermekteyiz ve göstereceğiz. Zaten yeni yasamızda da belediyelerede artık ekonomik gelişmeyle ilgili yetkiler ve sorumluluklar verilmiştir. Bu bakımdan bu toplantının kentimizde düzenlenmesinde Çanakkale’nin gelişimine katkı verecek olan bu toplantıyı düzenleyen başta Çanakkale Ticaret ve Sanayi odamız ve bize değerli birikimlerini sunacak olan İ.A.V. başkan ve heyetine ve tebliğ sunacak olan değerli konuklarımıza teşekkür ediyorum onlara başarılar diliyorum. Bana da söz hakkı verdiğiniz için teşekkür ediyorum. Saygılar sunuyorum. ________________ 22 ÇANAKKALE MİLLETVEKİLİ SAYIN MEHMET DANIŞ’IN KONUŞMASI Sayın bakanım, sayın Valim, sayın Belediye başkanlarım ve bu toplantıyı tertip eden Ticaret Odası başkanım ve Yönetim kurulu üyeleri, Borsa başkanım, sayın basın değerli katılımcılar. Bugün gerçekten Çanakkale’mizin ekonomik geleceği için önemli bir toplantıyı hep beraber yapıyoruz başlamış bulunuyoruz. Ben bu toplantının Çanakkale için bu seminerin Çanakkale için Çanakkale’nin ekonomik geleceği için çok faydalı olacağını düşünüyorum ve toplantıların devam etmesi gerektiğini belki sayın başkanımızın konuşmasının başında da ifade buyurduğu gibi diğer bazı illerde olduğu gibi belki sektör sektör bu toplantıların devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Çanakkale’miz yaklaşık 5000 yıllık geçmişi ile büyülü tarihi mekanları bünyesinde barındıran coğrafi konumu itibariyle kilit bölgede yer alan önemli bir ekonomik kültür, tarih ve turizm kentidir. Taşıdığı önem dikkate alındığında Çanakkale’nin mevcut potansiyeli ve imkanların daha verimli hale getirilmesi çok önem arz etmektedir. İlimiz Türkiye’mizin 2.büyük boğazına sahiptir. Kıyı şeridi orman verisi ve doğal güzelliği dünyaya açılmayı bekleyen turizm ve ticaret potansiyeli ile ilimiz patlamaya hazırdır. Bunun yanı sıra ulaşım ve ihracat potansiyeli de arttırılmaya müsaittir. Sektörler itibarıyla ele alındığında Çanakkale’de, tarım sektörünün payı %25, sanayi sektörünün %22, ticaret ve ulaşım sektörünün payı da %14 olarak gözükmektedir. Tabi bu tablodan görüldüğü gibi Çanakkale’de belki önde gelen sektör olarak tarım öne çıkmaktadır. %25.3’lük bir payla son yıllarda tarıma dayalı sanayi kolları gelişme göstermekte ve buna bağlı olarak ekonomi de sanayinin payı artmaktadır. Tüm bunlar dikkate alındığında tarımsal sanayinin daha da geliştirilmesi ve ticaret potansiyelinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu anlamda Çanakkale’mizde benden önceki konuşmacıların ifade ettiği gibi gerek ürettiğimiz meyve sebzelerimizin veya tarımsal sanayiye konu olabilecek ürünlerimizin işlenebileceği yeterince sanayi tesisinden yoksunuz. Bunun için ayrı bir çaba sarf etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Yine sayın oturum başkanımızın ifade ettiği gibi bir hububat örneğindeki gibi Çanakkale’de ısrarla belki bazı şeylerde ısrar etmemiz lazım bunların başında da mesela zeytin ürününün olması gibi. Üretim bölgelerinde sorun yaşamadık bundan sonraki yıllarda ciddi sorunlar yaşamaya hazırlıklı olmamız lazım. Çünkü buğdayı çevremizdeki, ülkemize yakın olan bölgelerde bizden çok daha ucuza üretebilen, yetiştirebi23 len ve bunları dünyaya bizim maliyetimizin yarı fiyatına satabilen rekabetçilerimizin olduğunu unutmamamız gerekir. Oysa zeytin ilimizde hemen hemen ilçelerimizin yarısından çoğunda yetiştirilebilen zaten var olan ve ekim alanlarının hala boş olduğu bir ürün, bunu arttırabiliriz. Yerel ve genel kaynaklarla bunu destekleyebiliriz. Geçen yıl böyle bir çalışmamız oldu. Özel dairemizin, sayın valimizin destekleri ile 60.000 zeytin fidanı zannediyorum 2-3 ilçemizde özellikle kar afetine maruz kalan ilçelerimize 60.000 zeytin fidanı %75-80 oranında süspanse edilerek çok düşük bir ücret karşılığında dağıtıldı. Bu sene zannediyorum bu daha da arttırılacak, devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Yine organize sanayi bölgemiz en son konulan bitim ödenekleriyle zannediyorum alt yapısı tamamlanmak üzere olduğunu düşünüyorum. Çanakkale sanayinin başta gelen problemleri arasında ulaşım olduğunu düşünüyorum ve buna bağlı olarak tabi ki deniz ulaşımı. Liman ulaşımla ilgili her zaman kullandığımız birşey var. Çanakkale; İstanbul, Bursa, İzmir illerine hemen hemen eşit mesafede bir il olarak gözüksede gerçekten ulaşımı sorunlu olan problemli olan bir il. Ürettiğini satamayan veya büyük illerden tüccarın alıcının veya müşterinin veya bizim müşterinin ayağına götürmekte sıkıntı yaşadığımız da bir gerçek. Ancak 58. ve 59. hükümetlerin özellikle duble yol projesiyle ulaşımda biraz olsun nefes almaya başladığımızı düşünüyorum. Önümüzdeki 1-2 yıl içinde de bu sorunu ebedi olarak aşabileceğimizi düşünüyorum. Biliyorsunuz Bursa bağlantı yolumuz bu sene Çanakkale sınırının hemen hemen üçte ikisi duble yol çalışmaları devam etmekte 2006 yılında da duble yollar olarak asfaltlanacak. Gene İzmir yolumuz bizim sınırımıza kadar geldi dayandı bizim tarafımızda bir sorun yaşıyoruz. Bir idari dava var. Zeytinliklerin kesiliyor olmasından dolayı orada yolumuz ilerleyemiyor, ama oda elbet aşılacaktır. Yine İstanbul ulaşımımızda Koru Dağlarına kadar duble yol çalışması başlamış durumda dolayısı ile birkaç yıl içinde ulaşım anlamında rahatlayabileceğimizi düşünüyorum. Yine deniz ulaşımı, daha doğrusu Kepez Limanı konusunda da alt yapısı devlet tarafından bitirilmiş fakat üst yapısı ihale edilemez durumdaydı onunda ihalesini hepimiz biliyorsunuz 2003 yılında ihale edildi ve alan şirket zannediyorum 1 ay içerisinde üst yapısını bitirmiş olacak ve limanımız açılmış olacak. Limanın açılmasıyla Çanakkale’nin ticaretinin tarımının ve sanayisinin özelliklede turizminin yeni bir ivme kazanacağını düşünüyorum. Çanakkale’ye çok büyük katkılarının olacağını düşünüyorum ve bu arada ulaşımdan bahsederken hava ulaşımından da bahsetmemiz gerekiyor. Bu anlamda şanssız bir il olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü en son devlet hava meydanları ve DLA’yla yapmış olduğumuz görüşmelerde bizim hava alanımızın genişlemeye müsait olmadığı bu anlamda biraz sıkıntılı olduğu dolayısıyla yeni bir arayış içine girmemiz gerektiği sonucu ortaya çıkıyor ki; bu da orta vade de biraz daha fazla zaman alabilecek bir yatırım. Çünkü bizim hava alanımıza 24 en fazla acil 100 tipi denen uçaklar inebiliyor. Oysa turizm sektörü, en az 200-250-300 kişilik uçakların inip kalkabileceği hava alanlarına ihtiyaç duyuyor. Öyle zannediyorum ki Çanakkale’de sanayi, turizm, ticaret belli bir ivme kazandığında hava ulaşımı sorununu da hep beraber çözebiliriz. Yine doğalgaz ilimizde hali hazırda büyük sanayi tesislerinde kullanılmakta, yaygınlaştırmaya ait alt yapı ve teşvikler olmasına rağmen 1-2 defa iptal durumuyla karşılaşmıştık yine sayın başkanında ifade ettiği gibi EPDK Başkanı yarın itibariyle Çanakkale’de ve bu konuyla ilgili kamoyunu aydınlatacak ve Çanakkale’de de çok kısa süre içerisinde doğalgaz lisans ihalesine çıkılacak ve Çanakkale’de doğalgazına kavuşacak. Sanayisiyle ve kentleriyle daha temiz bir Çanakkale ve çevre ilçelerimizle beraber yine Çanakkale’de katı atıkların düzensiz depolanmasından kaynaklı sıkıntıların ortadan kaldırılabilmesi için Çevre ve Orman Bakanlığınca yürütülen katı atık yönetim projesi de ilk 16 proje içerisinde 6’ya girmiş. Bununla ilgili çalışmalar belediye başkanlarımızın da içerisinde olduğu, valiliğimizin, özel idaremizin içerisinde bulunduğu bir heyetle devam etmektedir. Yine Çanakkale’nin tabii doğası dedik, tarihi dedik, turistik özellikleri dedik. Bu anlamda sayın başkanımın da ifade ettiği gibi, içerisinde 3 tane Milli parkı barındıran bunun yanında Troya’yla, Asos’uyla, Kaz Dağları’yla ve bu sene birazda en son yapılan kazıda birkaç buluntunun çıkmasıyla Kemer Paryon, Aleksandra Troas ve bunun gibi henüz gündeme gelmeyen birçok ören yerinede sahip. Aynı zamanda Çanakkale tabii ki turizm şu anda dünyada da olduğu gibi turizmde moda Türkiye’de de işte güneş, plaj ve deniz turizmi olarak algılanmakta ve sektör yatırımcıları sektörün büyük aktörleri daha çok bu turizme yönelmekte. Oysa Çanakkale gibi tarihiyle, doğasıyla ve kültürel varlıklarıyla ciddi potansiyel yerler barındıranlar dünyada kendi çabalarıyla yerel dinamikleriyle ve genel idarelerine destek vermesi nedeniyle artık bu tekeli kırdıklarını görebiliyoruz. Bizde bunu başarabiliriz, işin gerçeği, bunu düşünüyorum. Çanakkale’de yaşayan herkes şuna şahit oluyor ki Gelibolu Tarihi Milli Parkında, şehitlikteki abidenin eksikliğinin giderilmesi, yeni anıtların yapılması, şehitliklerin tekrar ihya edilmesi, yolların ring haline getirilmesi gibi çalışmalar Türkiye’de ciddi anlamda ses getirdi. Buraya gelen iş turizm anlamında gelen sayısını 1 yıl 2 yıl içerisinde 2 ye 3’e katladı ve biz bunun karşısında hazırlıksız yakalandık kent olarak ve yaşadığım bir olayı size aktarmak isterim. Belki çok spesifik bir örnek ama bence 25 önemli, geçen yıl işte yollarda böyle bir taraftan öğrenciler diğer taraftan ziyaretçiler bir taraftan geziyorlar bir de kaybolma korkusuyla. Çanakkale’nin tarihteki adı çok büyük olduğu için gelenler genellikle böyle hep beraber aman kayboluruz bu şehirde gibi. Belki bir psikolojiyle çok kalabalık hareket ediyorlar. Esnafa selam verdim dedim ki işler nasıl, dedi ki görüyorsun işte kuru kalabalık insanlar. Böyle işte geliyor geçiyor önemli olan müşterinin sizin ayağınıza gelmiş olması. Artık ondan sonra siz onlara ne pazarlarsınız ne satarsınız suyun yanında simit de satabilir misiniz veya başka şeyler satabilir misiniz, pazarlayabilir misiniz bu biraz da bizim kabiliyetimize kalmış diye düşünüyorum ve bu konuda turizm konusunda hem Çanakkale’de ki yerel sektöre hem de bürokratlarımıza çok önemli görevler düştüğünü düşünüyorum. Çünkü Çanakkale gerçekten büyük bir marka, Troya büyük bir marka sadece Türkiye’de değil dünyada emin olun. Nereye giderseniz gidin Troya dediğinizde herkes biliyor herkes görmek istiyor işte en son bundan 2 yıl önce çekilen bir film zannediyorum 250 milyon dolar gibi rakama ulaştı. Dünyada ki görüşlerimlik öyle bir ekonomik potansiyel yarattı. Oysa Troya’ya sahip olan bizler bundan yeterince faydalanamıyoruz. Tabii bunun değişik sebepleri var, ama hep beraber tespit ettiğimiz ve teşhis ettiğimiz şey doğru Troya müzesini Çanakkale’ye kazandırmamız lazım. Troya ören yerine çok güzel bir müze yapabilmemiz lazım ve ondan sonra dünyada ki Troya hazinelerini buraya isteyebilme şansımızın en azından elde edebilmemiz lazım tabii turizmdeki potansiyelimizi bir türlü paket haline getiremeyişimiz, asıl sıkıntımız biz Çanakkale’yi turizm paketi olarak tek bir paket olarak hala pazarlayamıyoruz. Gelen turistlere baktığınızda İstanbul tarafından gelip yarım gün en fazla bir gün konaklayarak İzmir tarafına devam eden veya İzmir’den gelip tekrar geriye dönen turlar olduğunu görüyoruz, bu anlamda belki yatak sayımız turistik tesislerimiz eksik olabilir. Bu konularda da yine ciddi çalışmalar yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Turizmden bahsetmişken son birkaç toplantılarımızda, değişik vesilelerle yaptığımız toplantılarda ben bunu dile getiriyorum. Sağlık turizmi özelliklede yaşlılar bakım merkezleri diye yeni bir sektör gelişiyor Türkiye’de önümüzdeki hafta Başbakanlık Özürlüler Dairesi Başkanı Çanakkale’de olacak. 60 tane özürlüler sivil toplum örgütüyle bir toplantı yapacaklar. O toplantıya bende katılmayı arzu ediyordum fakat genel merkezden zannediyorum haftaya partinin kampı olacak gelemeyebilirim ama Çanakkalelilerin buraya ilgi göstermesi gerektiğini düşünüyorum. Şu anlamda Avrupalı sosyal güvenlik kuruluşları yaşlılarına Türkiye’de bakmak istiyorlar bunun için birkaç defa toplantıları yapıldı üst düzeyde. Bizim Başbakanlık Özürlüler Dairesi başkanımız bu görüşmeleri sürdürdü ve Çanakkale’de dahil 8 tane ili akreditif etti. Bunların içinde Çanakkale de var bunu sağlık turizmiyle birlikte düşündüğünüzde yeni bir sektör turizmin yanında sağlık turizmi ve yaşlılar bakım merkezleri. Ara eleman kullanıyor 2 yaşlıya veya 2 özürlüye 1 kişi bakabiliyor. 100 kişi bakılıyorsa o 26 merkezde 50 kişilik bir istihdam sağlayabiliyor işte hem Çanakkale’nin doğasını kirletmeyelim derken ve daha sıcak baktığımız çevremize zarar vermeyecek ve yoğun iş gücünün kullanılabileceği bir sektör olarak görüyorum. Bu konuda da ben Çanakkaleli yatırımcıların ve Çanakkale deki ilgili aktörlerin de dikkatini çekmek istiyorum. Yine gümrük kapısı konusunda çalışmalarımız var. Kepez Limanında muhakkak ki bir gümrükleme olacaktır. Bunun yanında özellikle Ayvacık, Midilli Yunanistan bağlantımızın sağlanabileceği bandında bir sınır kapısı planlanmaya çalışılıyor. Bunda Asos iskelesinde Anıtlar Kuruluyla sorunlar yaşadık. Anıtlar Kurulu burasının uygun olmadığını işte buraya gemilerin çok yoğun bir şekilde yanaşıp yolcu indirip bindiremeyeceğini ifade etti ve bizde bunu aşamadık şimdi yeni bir yer Ayvacık Sokak ağzı bandında yer tespit edildi ama orası da mera vasfından çıkarılması çalışmaları devam ediyor. Türkiye’de maalesef Ankara’daki bürokrasiyi de aşmakta kolay değil. Belki biraz zaman alabilir. Ama bu konuda ki kararlılığımızda devam ediyor. Yine Çanakkale’deki Türkiye TDİ işletmelerinin şehir hatlarının özelleşmesi gündemde bunla da yine sayın valimizin başkanlığında 9 belediyemiz bir ortak girişim grubu oluşturdular ve buraya talip oldular. Bakanlar Kurulu kararı ile şehir hatları işletmeleri de bu ortak girişime devredilecek ancak başından beri söylediğim gibi bu ortak girişimin içerisine Çanakkaleli yatırımcılarında olması gerektiğini düşünüyorum. Bu da Çanakkale’de bu anlamda belki yeni bir ekonomik canlılık kazandıracak aynı zamanda da karşıyla olan bağlantımızı daha da rahatlatacak. İşte özel sektör mantığıyla belki yığılmaları önleyebilecek bir gelişme olarak görüyorum. Ben bu toplantımızın ve bunun gibi toplantılarımızın Çanakkale’ye Çanakkale’mizin ekonomik geleceğine katkıda bulunacağını düşünüyorum. Belki katılımın biraz daha genişletilmesi gerektiğini düşünüyorum. Özellikle tarım konusunda tarımdan çok fazla katılanın olmadığını düşünüyorum. Sayın oturum başkanımıza bana söz verdiği için teşekkür ediyorum bu çalışmamızın Çanakkale’nin bugününe ve geleceğine katkı sağlayacağını düşünüyorum. Teşekkür ederim. ________________ 27 28 ÇANAKKALE VALİSİ SÜLEYMAN KAMÇI’IN KONUŞMASI Sayın bakanım, sayın milletvekilim, değerli çalışma arkadaşlarım, değerli konuklar, değerli bilim adamları aslında benden önceki değerli konuşmacılar özellikle sayın milletvekilimiz, belediye başkanımız, Çanakkale’de ne varsa söylediler söylenecek çok söz kalmadı gibi. Ama Çanakkale’miz önemli bir yer, sadece ülkemiz açısından değil dünya açısından da dünyanın bildiği önemli bir kent, o nedenle Çanakkale’mizi bu tür faaliyetlerle bu tür seminerlerle tekrar gündeme getirmek bu gelişme aşamasında daha ileri götürebilme anlamında verilecek katkı önemlidir. Bu nedenle ben sözlerime başlarken bu semineri burada düzenleyen değerli Ticaret ve Sanayi Odamıza yerini tahsis eden Borsamıza zaten Çanakkale’de güzel bir birlik beraberlik var. Buraya katılımlarını veren İ.A.V.’ye ve yönetimine sunuş yapacak değerli hocalarımıza şimdiden teşekkür ediyorum. İ.A.V. tarafından düzenlenen Çanakkale ilinin ekonomik gelişmesi konulu seminerin açılışı vesilesi ile hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. İlimiz 9737 km. Çevre alanı 464.975 nüfusu ile önemli göstergelerde Türkiye nüfusunun üstündedir. Doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel özelliklerinin yanı sıra, gelişmişlik düzeyinin arttırılması için bugüne kadar yapılanlara kamu özel hep birlikte yenilerini eklemek için çalışılmaktadır ve bu çalışmanın da bir ürünüdür. Çalışmanın bir versiyonudur bu seminer de bugüne kadar tespit edilen hedeflerden. 18 Mart Üniversitesinin kurulmasından biraz önceye gider isek çevre kirliliğine neden olmayan orta ölçekli sanayinin geliştirilmesi için, organize sanayi bölgelerinin tamamlanması rüzgar enerjisinden yararlanılması, termik santralinin gerçekleştirilmesi, doğalgazın sanayide kullanılması, yeni bir liman yapılarak ticaret hacminin arttırılması, tarihi ve kültürel potansiyelin değerlendirilmesi, Gelibolu yarımadası tarihi milli parkının yeni bir planlama ve uygulama evresine getirilmesi hedeflerimizin önemli ölçüde gerçekleştirilmiştir ve bunlar devam etmektedir. Gelibolu milli parkıyla ilgili sayın milletvekilimizde bazı şeyler söyledi. Doğrudur. Yani Çanakkale bu kadar hızlı bir yoğun insan akınına, iç turizm özellikle öğrenci gruplarına hazır değildik. Alt yapımızla hazır değildik. Boğaz geçişimizle hazır değildik. İnşallah hep birlikte el birliğiyle bunu da belirli bir aşamaya getiriceğiz ama bu bizi ümitsizliğe değil ümitlenmeye, memnuniyete sevketmeli. Zaten hepimiz öyleyiz. Çanakkale’ye bu kadar ilgi gösterilmesi bizi memnun ediyor ama bir şeyi de gösteriyor alt yapı da herkes yapması gerekeni yavaş yavaş yapmalı, bunun üzerinde de kafa yormalıyız. Belediye hizmetleri açısından, yol hizmetleri açısından, boğaz geçişi açısından, her şeyle bunu düşünmeliyiz. Çünkü buraya gelen insanlar Çanak29 kale’yi bir güzellik olarak kafalarında yorumluyorlar ama buraya gelen insanlar eğer 10 saat boğaz geçidinde bekler iseler geriye döndüklerinde Çanakkale’ye gitmekle ancak yorgunluk hissettiklerini, bir şeyler göremediklerini söyleyeceklerdir. Ne yapmalıyız o zaman yapmamız gereken boğaz geçişini hızlandırmalıyız. İşte bu özelleştirmeden sonra zannediyorum bunu en azından %50 yarıya indireceğimizden eminiz. 9 belediyenin olduğu Çanakkale belediyemiz başta olmak üzere il özel idaresi ve 2 tane ilçe özel idaresiyle 12 kişilik bir konsorsiyum kuracağız ve özel sektörü de almamız mümkün olabilecek. Çünkü şu anda fiili olarak Çanakkale sınırlarında çalışan 2 tane özel sektör var. Bunlar yıllardır buraya hizmet ediyor. O insanlara hemen birlikte sizin işiniz bitti demek mümkün değil. Yani bu insani de olmaz ticari anlamda da etik olmaz. O arada belki Ticaret ve Sanayi Odamızı bu iş içerisine almak mümkün olabilir. Diyeceğim yani bu konuda Çanakkale olarak bir atılım içindeyiz. İnşallah bir hareketlilik getirecek ve boğaz geçişini en az yarıya indirme imkanını elde edebileceğiz. Limanda tesislerde tamamlanmak üzeredir. Doğalgazı sanayide kullanımının yaygınlaştırılması ve ısınma amaçlı olarak kullanılmasının sağlanması, demir yolu bağlantısının yapılması, sulama alanlarının arttırılmasına bağlı olarak tarımsal ürün çeşitlendirilmesi projeleri sürdürülmektedir. Avrupa Birliği katılım öncesi mali yardım fonlarından yararlanmasına yönelik proje üretim çalışmaları da devam etmektedir. Anadolu’daki en eski uygarlıklar merkezlerinden olan Troya, Asos ve Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı ile adalarımız önemli turizm merkezlerimizdir. İlimiz kalkınmasında bacasız sanayi dediğimiz turizmi önemli bir sektör olarak değerlendiriyoruz. Bu konuda uluslararası tanıtım faaliyetlerine önem verilmektedir. Yatak kapasitesinin arttırılması, pansiyonculuğun geliştirilmesi, yat limanı yapılması, üniversitemizin de katkılarıyla turizme yönelik etkinliklerin yürütülmesi ve tarihe mal olmuş önemli kutlama ve anma faaliyetlerinin en üst seviyede gerçekleştirilmesi için önemli adımlarda atılmıştır. Turizm bakanlığınca ilan edilmiş turizm bölge alanı ve merkezlerindeki alt yapı çalışmalarına da önem verilmektedir. Sürdürülebilir bir gelişme içinde alt yapısı tamamlanmış tarıma dayalı sanayisi gelişmiş dünya mirası varlıklarını tarihi ve turistik değerlerini koruyan turizm üniversite ve barış merkezi olması yolunda hedeflenen projelerin gerçekleştirilmesi Çanakkale’nin sosyoekonomik olarak gelişmesini sağlayacaktır. Bu tanım aslında çok güzel bir tanım biliyormusunuz. Çanakkale’nin 25 yıl sonra 2005 yılında vizyonu ne olmalıdır diye devlet planlama uzmanlarının katıldığı bir toplantı da ilimizin bürokratları, politikacıları, milletvekilleri, yerel yöneticileri, özel sektörü herkesin katıldığında bu tanım ortaya gelir. Belediye başkanımızın biraz önce daha uzun uzun tanımı tam olarak anlattı bu o ege evlerinin kalkındırılmasıyla ilgili vakfın yaptığı toplantıdan sonra ilimizin 2005 yılından sonraki vizyonu hedefi ne olmalıdır. Biz 2005 yılında neyi hedefliyoruz neye göre çalışmalarımızı yapacağız. Bu ta30 nım içerisinde var. Bugün ilimizin sahip olduğu potansiyeli değerli bilim adamlarımız ve katılımlarımızla irdeleyip önümüzdeki dönemde bu hedeflerin gerçekleştirilmesi adına yapılması önerilen sektörel olarak planlanması gereken çalışmaların neler olduğu konusunda ilimizin ekonomik gelişmesine yön verecek konular burada ele alınacaktır. Bizlerde kamu ve özel sektör olarak bu düşünce ve önerileri kalkınmamızı hızlandırıp girişimlerimizi yön verecek şekilde değerlendirip üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Türkiye ekonomisinin her alanda bilimsel toplantılar düzenleyen ve olumlu katkılar yapan İ.A.V.’nin ilimizde düzenlediği bu seminerden duyduğum memnuniyeti belirterek, başta İ.A.V. başkanı değerli bakanımız ve üyeleri olmak üzere değerli bakanlık temsilcilerimize, Ticaret ve Sanayi Odamıza, akademisyenlere ve konuşmacılara teşekkür eder hepinize sevgi ve saygılar sunarım. ________________ 31 32 ÇALIfiMA OTURUMU Başkan Tebliğci 1. Tebliğ Tebliğci 2. Tebliğ Tebliğci 3. Tebliğ : İbrahim Halil ÇİFTÇİ İ.A.V. Başkan Vekili : Prof. Dr. Taner KUMUK Çanakkale 18 Mart Üniv. Ziraat Fak. Ekonomi Bölümü Başkanı : Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde Tarım Sektörünün Yeri ve Önemi : Prof. Dr. Ahmet İNCEKARA İstanbul Üniversitesi İktisat Fak. Öğretim Üyesi : Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde Sanayi ve Ticaretin Yeri ve Önemi : Prof. Dr. Mithat DİNÇER İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Dekanı : Çanakkale İlinin Ekonomik Gelişmesinde Turizm Sektörünün Yeri ve Önemi 33 34 BAŞKAN: İBRAHİM HALİL ÇİFTÇİ Sayın konuklar, Seminerin tebliğ oturumuna geçmiş bulunuyoruz. Hepinizi saygılarımla selamlıyorum. Zamandan kazanmak için Başkan olarak konuşma hakkımı kullanmıyorum. Bu bölüme ayrılan süreye göre her tebliğ sahibine 30-35 dakikalık süre verebiliyoruz. Sayın tebliğ sahiplerine hatırlatmış olalım. İlk söz, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı sayın Prof. Dr. Taner Kumuk'un olacak. İkinci sırada Sanayi ve Ticaret konusunu işleyecek olan İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinden Sayın Prof. Dr. Ahmet İncekara var. Sonuncu Tebliği, Turizm Sektörünün Yeri ve Önemini de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Dekanı sayın Prof. Dr. Mithat Dinçer sunacak. 35 36 ÇANAKKALE İLİNİN EKONOMİK GELİŞMESİNDE TARIM SEKTÖRÜNÜN YERİ VE ÖNEMİ Prof. Dr. Taner KUMUK Çanakkale 18 Mart Üniv. Ziraat Fak. Ekonomi Bölümü Başkanı Teşekkür ediyorum. Ben izninizle böyle sunmak istiyorum daha kolay olacak diye düşünüyorum. Öncelikle bu toplantıyı düzenleyen sayın İktisadi Araştırmalar Vakfı başkanı ve yönetimine toplantıya destek veren tüm kuruluşlara akademisyenlere, bakanlığın değerli temsilcilerine, oda başkanlığımıza, bütün misafirlere öğrencilerimize hepinize hoş geldiniz diyorum. Saygılar sunuyorum. Konumuz Çanakkale İlimizin Ekonomik Gelişmesinde Tarım Sektörünün Yeri ve Önemi zaten açılış konuşmalarında bütün konuşmacılarımız aşağı yukarı değindiler tarımın önemine Çanakkale ilinin için tabi Çanakkale ili için bu durum böyle oldu gibi Türkiye genelinde de durum aslında çok farklı değil. O nedenle ben konuşmamı birazda zamandan tasarruf etmek için istatistiklerden kısa bir sunum yapmak istiyorum size. 1900-2003 yılı itibari ile sosyoekonomik gelişmişlik sırası açısından Çanakkale ilinin performansını görüyorsunuz. Evet ışıkları biraz daha karartırsak daha net gözükecek demografi istihdam eğitim göstergeleri, tarım göstergelerini görüyorsunuz. Aşağı yukarı açılış konuşmasındaki konuşmacıların söyledikleri gibi birçok alanda Çanakkale il bazında iyi durumda gözüküyor. Bunlar içerisinde de tarım oldukça ön planda gözüküyor. Yine şurada diğerlerinin üzerinde çok fazla durmayayım. Tarım göstergeleri itibariyle kırsal nüfus başına tarımsal üretim değeri 2000 yılı itibariyle 1739 YTL. Çanakkale’de Marmara’da 1187 Türkiye 1124 ve Türkiye 81 il içerisinde 11. sırada Çanakkale yine tarımsal üretimin değerinin Türkiye içerisindeki payı itibariyle % 1.2’lik bir paya sahip ki bu da oldukça önemli ………. sırada olması da bunu bir kanıtı. Yine devam edecek olursak mali göstergeler açısından gayri safi yurt içi hasıla içindeki payı binde 81 yirmi yedinci sırada Çanakkale tek başına gayri safi yurt içi hasıla bakımından 12. sırada ve kırsal nüfus başına tarımsal kredi kullanılması açısın37 dan biraz ortalarda 33. sırada bu da tarımsal kredi kullanımına karşı bir sempati olmadığını bize gösteriyor. Bu istatistikler ancak genel olarak biraz önce söylediğim gibi Çanakkale il olarak 81 il içerisinden birçok gösterge bakımından oldukça iyi bir konumda. Şimdi tarımsal yapı ve üretime baktığımızda 974.000 hektar bir yüz ölçümüne sahip. Çanakkale ili bunların işlenilebilir durumda olan arazi miktarı 334.000 hektar yaklaşık ve tüm arazinin % 34’üne tekabûl ediyor. Grafik olarak da burada görüyorsunuz. Yine kullanım şekline baktığımız zaman büyük bir kısmı yani % 82’si tarla arazisi nadas daire olmak üzere 275.000 hektar civarında bir kullanım söz konusu daha sonra % 5 ile sebze meyve % 2 bağ % 2 yaklaşık zeytin de % 8 civarında bir alan kaplıyor. İşletme büyüklükleri açısından baktığımız zaman Türkiye ortalamasında çok farklılık göstermiyor. Çanakkale ili 3 grupta kabaca topladığımız zaman küçük orta büyük olarak işletme büyüklükleri 0-50 dekar arasında ve en çok işletmenin bu alanda olduğunu görüyoruz 45.000 yani % 71-% 72’lik bir oranda küçük işletmeler Türkiye genelinde olduğu gibi Çanakkale’de de hakim durumdalar. Orta ve büyük işletmelerin oranı gittikçe düşüyor. Özellikle büyük işletme olarak adlandırdığımız yani 200 dekardan büyük olarak olan işletmelerin oranı tüm oran içerisinde sadece % 3.5 civarında yine sulanabilir arazilere baktığımız zaman ki sulu tarım oldukça önemli bizim açımızdan 120.000 hektar civarında bir sulanabilir arazimiz var ve bu sulanabilir arazinin %41’i ancak sulanabilmektedir. Yani sulanabilme şansı olduğu halde yalnız % 41-42’sini kullanmaktayız. Dolayısıyla bu şeyi de devlet sulaması ve halk sulaması olarak da oranları burada yine görüyorsunuz. Yine üretim çeşitliliği açısından Çanakkale oldukça zengin ………… ürünleri üretimine baktığımız zaman tablo çizelgede gördüğünüz gibi buğdaydan başlayaraktan aşağı yukarı tüm tarla ürünlerinin ekiliş alanlarına sahip Çanakkale sebze yine benzer şekilde çok geniş bir üretim yelpazesi söz konusu başta domates olmak üzere biberden hıyardan karnı bahara kadar her türlü üretim söz konusu yine hepinizin bildiği gibi meyvecilik açısından oldukça büyük bir öneme sahip. Çanakkale ve orada da oldukça geniş bir çeşitlilik söz konusu ama tabi başta elma olmak üzere kayısı kiraz şeftali ve diğerleri arkasından geliyor. Ama bu 3 kalem oldukça önemli ilimiz açısından hayvansal üretime baktığımız zaman oda tarımsal üretim içerisinde önemli bir yer tutuyor. Özellikle bazı ilçelerde yoğunlaşmak üzere büyük baş hayvancılık yani süt ve besi sığırcılığı ve tabi bütün ilçelerde hemen hemen küçükbaş hayvan yetiştiriciliği oldukça yaygın durumda özellikle bunlar içerisinde Biga ilçemiz süt sığırcılığı açısından oldukça büyük bir öneme haiz. Süt üretiminin önemli bir kısmını bu ilçemiz gerçekleştiriyor. Hayvansal üretimin miktarına baktığımız zaman toplam süt üretimi 249 tonla oldukça önemli bir miktar et üretimi 1842 ton ve diğerlerini görüyorsunuz. Aynı şekilde su ürünleri üretimi de oldukça önemli bir kalem. Çanakkale için balık üretimi, deniz tatlı su ve kültür balıkçılığı üretimi ve diğer kabukça ve yumuşakçalar oldukça büyük bir ekonomik 38 öneme haiz üretimler olarak karşımıza çıkıyor. Üretim değerlerine baktığınız zaman 2004 fiyatlarıyla tarım il müdürlüğünün yapmış olduğu hesaplamalara göre örneğin inek sütü açısından baktığınızda 134 milyon YTL. şeklinde bir rakam karşımıza çıkıyor. Koyun sütü ve diğerleri bu şekilde sıralamak mümkün bu da çizelgenin devamı toplamda su ürünleriyle beraber 732 milyar bir tarımsal üretim değeri karşımıza çıkıyor. Tarım makinaları açısından ülkemizi incelediğimiz zaman karşımıza çıkan durum çizelge de görülüyor. Oldukça geniş bir makine parkı söz konusu aşağı yukarı tarımda kullanılan her türlü alet makine ilimizde görmeniz mümkün. Evet bu genel istatistikleri biraz kusura bakmayın hızlıca geçtim çünkü gerçekten zamanı çok ekonomik kullanmak durumundayız. Teknoloji tabi çok iyi ama bazen insanın başına dert de oluyor. Evet kusura bakmayın şimdi bu temel istatistikleri verdikten sonra esas tabi söylemek istediğimiz vurgu yapmak istediğimiz noktalara gelmek istiyorum. Genelde Türkiye için bu söyleyeceklerim geçerli tabi özellikle Çanakkale için de geçerli 3 ana noktada çok yoğunlaşmamız gerektiğini düşünüyorum. Bizim tarım sektörü olarak bunlardan birincisi yapısal ve hukuksal düzenlemeler, ikincisi kırsal kesimde örgütlenme ve üçüncüsü de tarıma dayalı sanayi konusunu ayrı ayrı irdelemek istiyorum. 1. si Türk tarımının gerçekten yapısal çok ciddi sorunları var bunları çok değişik platformlarda hep tartışıyoruz. Bu yapısal sorunları aşmamız gerekiyor bunların en önemlisi bana göre bizim tarımcılar olarak zaten en ciddi sıkıntı çektiğimiz alanlardan bir tanesi hatta özellikle tarım ekonomistleri olarak bu sıkıntıyı çok çekiyoruz. Tarımsal işletmeyi bir tanımlamamız gerekiyor yani biraz önceki açılışta konuşmacılardan bazıları işte köylü, çiftçi gibi bir takım ayrımlar yaptılar. Evet baktığınız zaman doğrudur. Yani orda çiftçiden kastedilen zannediyorum veyahut ben öyle algılıyorum. İşletmeci olarak düşünülüyor orada çiftçi o nedenle bizim tarımsal işletmeyi tanımlayarak bunun dışında kalanlar ile yani bunlara biz ekonomistler olarak dezavantajlı gruplar veya kaynakları kıt işletmeler kırsal fakir olarak değişik adlandırıyoruz. Bunlar için ayrı politikalar üretmeliyiz önde gelen bir koşul olarak karşımıza çıkıyor. Aksi takdirde bunların hepsini aynı kefeye koyar ve onlar için tek bir uygulama yapmaya politika uygulaması yapmaya çalıştığımız takdirde işin içinden çıkılmaz noktalara ulaşıyorsunuz. Çünkü birisi için yaptığınız güzel bir uygulama size göre güzel bir uygulama diğer gruba zarar verebiliyor veyahutta diğer gruba aktardığınız kaynaklar işletme kavramına girebilecek olabilen işletmecilerin üretim kaynaklarını ortan kaldırıyor veyahutta azaltıyor. 39 İkinci nokta alt yapı çok ciddi bir problem kırsal kesimde bu konuda tüm kuruluşların tüm iktidarların çok ciddi çaba sarf etmesi gerekiyor. Yani Türkiye de artık kırla kent arasındaki farkın ortadan yavaş yavaş kaldırılması gerekiyor. Aksi takdirde bu yapılamadığı taktirde batı ülkelerinde olduğu gibi gelişmiş ülkelerde olduğu gibi tabi bu birebir olması mümkün değildir. Ona yaklaştırmak gerekir. Kırdan kente olan göçün önlenmeniz mümkün değildir. Dünyada bunun örneği de yoktur. Bir diğer nokta hukuksal düzenler açısından tarım topraklarının tarım dışı kullanımını önleyecek yasaların çok şiddetle çok hızlı bir şekilde meclisten çıkartılması gereklidir. Eğer bu şekilde devam edecek olursa eminim ki birkaç kuşak sonra gelecek olanlar bizim torunlarımız bizi lanetleyecekler. Bugün Türkiye’de birçok ova kayboldu. İzmir Ege Üniversitesinden geldim buraya, Bornova ovası vardı. İzmir de hem de müthiş bir ovaydı. Fakülte üniversitenin binaları yapılırken temelleri kazmak için makineler geldi kazıyorlar 15 metre aşağı indi makineler alüvya topraklar bunların üzerine binalar dikildi. Birçok ovalar böyle, gerçi örnekler okadar çokki. Bütün mandalina bahçeleri gitti. Dağ taş ev yaptılar. İşin kötü tarafı bunlardan geri dönüşü yok. Yani yarın öbür gün ne olacak biz bu evleri yıkarız tekrar orayı tarım arazisi yaparız. Hayır yapamazsın. Bunun geri dönüşü yok. Onun için bu sorunun çözülmesi gerekiyor. Bir diğer nokta miras hukukunda gerekli düzenlemeleri mutlaka yapmak, tarım topraklarının parçalanması önlenmesi kaçınılmazdır ülkemiz açısından. Arkadaşlar zaten son yıllarda ekonomik nedenlerle bu iş bu ölçüde çözülmeye başlandığını görüyoruz. Batı kesimlerinde en azından yani artık insanlar 20 dönüm, 30 dönüm, 40 dönüm, 50 dönüm toprakları ailesini geçimini sağlayamadığı için zorunlu olarak o toprağa ya kardeşine ya amcasının çocuğuna veriyor kendisi başka bir yere gidiyor oradan kazanılan paradan biraz pay alıyor. Bu şekilde bir gelişme var ama bunu miras hukukunda mutlaka bir düzenleme yapılması gerekiyor. Bunu yapan ülkeler var mı? Var. Örnekleri de çok İngiltere, Almanya, Fransa başta olmak üzere birçok ülkede bunun örneklerini görebilirsiniz. Bir diğer nokta kırsal kesimde örgütlenme benim üzerinde vurgu yapmak istediğim yine değinildi. Gerçekten arkadaşlar çiftçi örgütlenmesi çok önemli üzerinde çok önemle durmamız geren bir konu tarım doğası gereği tarımdaki işletmelerin sermaye yapılarının zayıf olması tarımın doğası gereği dolayısı ile istisnaları bırakıyorum bir tarafa genel olarak konuşuyorum. Bu nedenle bu insanları bir çatı altında örgütlemeden dünya ülkeleriyle rekabet edebilme şansları katiyetle yok. Bırakın bizim gibi gelişmekte olan ülkeleri gelişmiş ülkelerde bile bugün durum böyledir. Bu katiyen yanlış anlaşılmasın biraz sonra geleceğim oraya özel sektörün müteşebbisin tarım sektörüne girmemesi anlamında söylemiyorum. Özel sektör girsin. Girmesi de şarttır kaçınılmazdır. Özel sektör zaten son yıllarda özellikle 2000’den bu tarafa çok 40 ciddi şekilde yatırımlar yapılmaya başlandı özel sektör tarafından özellikle hayvancılık alanında yani tarımdaki bu dağınıklık da zaten bir noktaya ulaşamayacağımızı artık herkes görmeye başladı. Biz bunu tarımcılar olarak yıllardan beri bağırıyoruz ama kimseye anlatamadık. Ne zaman ki Avrupa Birliği bak karşımıza dayattı. Tarım sektörü mevzuatını binlerce sayfalık mevzuat buna uyum sağlamanız gerekir diyerekten o zaman takke düştü kel gözüktü herkes tarımı konuşmaya başladı. Gerçekten de Türkiye tarımı çözmeden tarım sektörünü çözmeden Avrupa Birliğine girmesi kabul edilmesi olası değil. Peki bu nasıl çözülecek 2 faktör var. Bir çiftçiler tek başına bu işleri yapamayacaklarına göre çiftçi örgütleri kooperatif olabilir. Bakın özellikle isim vermedim. Hatta çiftçileri birleştirerek çiftçilerin kuracağı şirketlerde buna dahildir. Yani çiftçilerin ortak olacağı anonim şirketler, limited şirketler şekli ne olursa olsun buna dahil olmak üzere kooperatifler, birlikler, dernekler şeklinde bu arkadaşların örgütlenip güçlerini birleştirmesi lazım. Bu yapılmadığı takdirde hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Bu özellikle günümüzde ki enerji darboğazı çiftçilerimizin canına okudu zaten okumaya da devam edecek. Yani konuşuluyor bilmiyorum gerçekleşir mi? İnşallah olmaz ham petrollerin 100 $’lara falan gideceği tahmin ediliyor. Eğer bu rakamlara falan ulaşılırsa zaten herhalde bir dünya savaşı nedeni olur diye düşünüyorum yani o rakamlar bunun önüne geçebilmek için yine gelişmiş olan ülkeler çok ciddi tedbirler almaya başladılar. Örneğin bitkilerden elde edilen biyoeterolle çalışan traktör motorları yapmaya başladılar üretmeye başladılar. Başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere ki serbest kapitalist sistemin en yoğun olarak uygulandığı ülkelerden bir tanesi. Çanakkale’ye baktığımız zaman sayısal olarak evet Çanakkale yine örgütlenme açısından Türkiye’de ki birçok ilden önde durumda iyi durumda ancak etkin değiller çok etkili değiller. Bazı birkaç alan dışındaki onlarda hayvancılık ve ……….. bitkileri üretimiyle sınırlı genellikle çalışmaları onun dışındaki alanlarda hiç mi faaliyetleri yok çünkü güçleri yok bunun da dışında ne yapacaklarını da bilmiyorlar. Ciddi sorunlardan bir tanesi şimdi bakın burada bazı rakamlar var. Bunları çok özet olarak verdim. Kooperatiflerin payları örneğin Avrupa Birliğine katılmak için uğraşıyoruz bu topluluğa ürünlerin işlenmesi ve pazarlanması alanında son derece etkili olduklarınızı ………. bu rakamlar gösteriyor. Örneğin hayvan yeminde %16 %67 tamamen çiftçi örgütleri ……….. yani çiftçi örgütleri tarafından üretiliyor çiftçi örgütleri tarafından satın alınıyor çiftçi örgütleri tarafından satılıyor ürünler gübrede 15-70 tohumda 60-83 ilaçta 60-67 ve makinada 23-52 oranında. Türkiye’de aslında çok da sağlıklı istatistikler yok elimizde ama rakamları görüyorsunuz. Son derece düşük olduğunu bu oraların yine üretim işleme ve pazarlama aşamalarında çiftçi örgütlerinin yine Avrupa Birliği’nde çok etkin olduğunu görüyoruz. Domuz etinde %91’lere sığırda 73’lere tavukta 70 sütte özellikle kuzey Avrupa’ya doğru çıktığımız zaman %100 tamamı çiftçi örgütlerinin elinde. Danimarka da tamamı çiftçi örgütlerinin elinde. Yine 41 benzer rakamları burada süt, zeytinyağı, şarap ve meyve sebze işlenmiş ürünler olarak verdim. Bakın bu da çok enteresan bir örnek biraz önce bahsettim. Bio petrol bu da son günlerde üzerinde çok düşünmemiz gereken çok tartışmamız gereken konulardan bir tanesi arkadaşlar, tarımsal ürünlerden elde edilen bir yakıt türü ve çok ciddi olarak motorlarda kullanılmaya başlandı bu dünyada mısırdan, arpadan ve altını çizerek söylüyorum bizde kaldırmayı yok etmeyi istedikleri şeker pancarından üretiliyor. Çok büyük miktarlarda bakın yine Amerika Birleşik Devletlerinde özellikle okulların servis araçlarında %20 bio dizel kullanımı zorunlu hale getirildi ve 2004 yılında 83.3 milyon varil bio dizel üreterekten ham petrol ithalatı bütçesinde 1.5 milyar dolar tasarruf sağladığını literatür bize bildiriyor ABD’nin. Dünyanın en önemli petrol ithalatçılarından bir tanesi yine bakın burada altını çizerekten söyledim. Serbest piyasa ekonomisinin en vahşi uygulandığı ülkelerin başında gelen ABD’de bio petrol üretimi yapan şirketlerin %44’ü ile inşa edilen yeni tesislerin %80’i çiftçi örgütleri veya ortaklık kuruluşlarına aittir ve toplam üretim kapasitesinin %40 yine bu çiftçi kuruluşları veya organizasyonları tarafından kontrol edilmektedir. Yani böyle bir dünya var karşımızda ABD bir tarafta Avrupa Birliği bir tarafta diğer bazı başka ortaklıklar bir tarafta bunlarla küreselleşen bu ekonomi içerisinde rekabet etmek zorundasınız. Başka çaremiz yok. Yani ya yok olacaksınız öleceksiniz ya bağımlı hale geleceksiniz yahut ta mücadele ve rekabet edeceksiniz. Rekabet etmenin birinci koşullarından bir tanesi bu yerine getiremediğimiz takdirde bu şansı yakalayamayacağız. Evet buradaki örgütleri görüyorsunuz yine Çanakkale ilinden bir çizelge kooperatif ilçeler itibariyle kooperatif sayıları ve kooperatifleşme oranı dediğim gibi Türkiye de oldukça önde bir konumda Çanakkale ama çok etkili değiller maalesef. Uygulanan bazı projeleri aldım buraya kooperatifler tarafından biraz öncede vurguladım. Genellikle süt sığıcılığı ve yem üretimine yönelik bazı projeler dışında çok aktif değiller. Bakın buda bir güzel örnek, bu kadar az etkinlikle bile bu kooperatiflerin devreye yani bu projelerin devreye girmesiyle birlikte Çanakkale ili yem bitkileri üretiminde %41 bir artış söz konusu. Son 4 yıl içerisinde sadece bu kadarcık çalışmayla bile arkadaşlar bir diğer üzerinde vurgu yapmak istediğim konu çok söylendi tarıma dayalı sanayi Türkiye arkadaşlar yapısı itibariyle geçmişi itibariyle bu görüntüsünü daha uzun yıllar değiştirmeyecektir. Yani tarımsal yapı bunu gerektiriyor Türkiye’de zaten bana göre de değişmesi gerekmiyor çok fazlada bu yapıyı iyileştirerekten korumamız bizim için çok önemli ancak burada çok önemli bir nokta var. Bizim belli alanlarda özellikle sebze ve meyve üretiminde Avrupa Birliği ortalamalarına çokta bir farkımız yok üretim açısından. Yani üretim açısından çok fazla bir sıkıntımız yok. Sıkıntımız nerede ürettiğimizi değerlendiremiyoruz. Neden değerlendiremiyoruz? Tabi makro şeyler var noktalar var üretim planlaması yapamıyoruz bu ülkede tarımda çok zor. Bu yapısal bozukluk içerisinde üretim planlamasını gerçekleştirmek çok güç olduğu için yapamadık 42 bu güne kadar hal böyle olunca üretim planlaması yapılamayan bir ülkede her sene gazetelerden basından televizyondan hepiniz izliyorsunuz. Tonlarca meyve sebze tarlada bırakılıyor. Tonlarca meyve sebze hayvanların önüne atılıyor yenmesi için hatta bazen traji komik olaylar ortaya çıkıyor zorunluluktan Gaziantep Ziraat Odası Başkanı çıkıyor Allah aşkına gelin biberleri alın diyorlar tarlada kaldı. Yani toplama maliyetine bile karşılamıyor. Fiyat pazardaki fiyat peki burada yapılacak olan nedir? Aklın yolu bir yani bu ürünleri mutlaka bir prosesten geçirilmesi gerekiyor. Bir işlemden geçirilmesi gerekiyor. Bize ne kazandırıyor bu tarıma dayalı sanayi niçin çok önemli arkadaşlar tarım ürünlerinin muhafazası çok zor. Canlı yaşayan yani şeftali kopardığınız zaman olay bitmiyor. Düdüklü tencereyi fabrikada imal edip kutuya sardığınız zaman anda işlem bitiyor. Ama şeftalinin durumu aynı değil. Elmada durum aynı değil. Bunları uzun süre salkıyabilmeniz için çok ciddi yatırımlar yapmanız gerekiyor. Soğuk hava depoları yapmanız gerekiyor. Büyük paralar büyük enerji harcamaları gerektiriyor. Halbuki bunları çok değişik şekillerde ısıl işlem uygulayaraktan, kurutaraktan başka yöntemlerle bunları bir prosesten geçirip ambalajlayıp çok uzun sürelerle saklamak ve bu şekliyle özellikle dışarıya satmak yani ihraç etmek sansı çok daha yüksek tarımsal ürünleri bakın burada bir örnek verdim hep söyleniyor. Ben de çok seviyorum. Ezine peynirimiz var. Türkiye’de bir marka herkes biliyor evet doğru hadi gelin Ezine peynirini Avrupa’ya satın bakalım. Satamazsınız! Neden? Bir defa standart yok. Yani açtığınız bir tenekeyle öbür teneke katiyen birbirini tutmaz. Tutturamazsınız. Çünkü o standart da yapılmıyor üretim. Üretim nerede yapılıyor küçük işletmelerde küçük sermayelerle yani günün koşullarına uygun teknolojilerle o sermayeye uygun teknolojilerle üretiliyor. O nedenle sağlayamıyorsunuz starilazyonu ikincisi o daha da büyük bir problem hijyen o yüzden Avrupa Birliği ne bugün Türkiye hayvansal ürünlerde balık dışında hiçbir şey satamıyoruz. Balık dışında hiçbir şey satamıyoruz. Şimdi tarıma dayalı sanayi konusunda tabi yine gündeme özel sektörle birlikte bana göre aynı Avrupa, Fransa, Almanya, İngiltere örneklerinde olduğu gibi çiftçi örgütlerinin mutlaka önünün açılması gerekiyor. Gerekli yasal düzenlemeler yapılaraktan ve bunlara çok ciddi teşvikler vererekten tarımsal sanayiye yönlendirilmesi gerekiyor. Çünkü özel sektöre baktığımız zaman belli başlı şirketleri bir kenara olacak olursanız şu ana kadar özel sektörün sadece bu işte adlarını da yazdım buraya Süper, hiper, gros marketleri olarak adlandırılan daha çok tarladan gelen ürünü tüketiciye alıp satmak şeklindeki faaliyetlere yatırım yapmayı tercih ediyorlar. Çünkü orada kar marjı çok yüksek ama öbür tarafta ileride kendileri de hatta bugünlerde yaşamaya başladılar. Mağazalarına gelen malın kalitesini güvence altına alamıyorlar. Çok ciddi sıkıntıları var. Şimdi buradan bazı örnekler aldım Çanakkale’den. Liste çok uzun bakın çok sayıda tarıma dayalı sanayi adı altın geçiyor ama rakamlara bakacak olursanız son derece küçük işletmeler bunlar ve kapasite büyük olanlarda da ciddi 43 kapasite kullanım problemleri var. Çünkü hammadde problemleri var. Fakat Çanakkale’ye baktığınız da ağırlıklı olarak peynir, süt, yoğurt bakın örnekler hep peynir peynir peynir peynir diye gidiyor. Onun dışında tarımsal potansiyeli çok yüksek olmasına rağmen bir konserve sanayi bir meyve suyu sanayi ilimizde maalesef yok. Bunlara yatırım yapılmamış yani çok az sayıda örnekler var. Evet bakın rakamlar hep ortada evet ancak biraz öncede değindim özel sektöründe aynı çiftçi örgütleri gibi tarıma dayalı sanayiye son yıllarda son dönemlerde ilgisinin arttığının görülmesi sevinçliyiz o açıdan da ben konuşmamı şu şekilde sonlandırmak istiyorum. Eğer tarım işletmesini gerçek bir işletme olarak tanımlamadan ve görmeden kırsal kesim ile tarım işletmeleri için farklı politikalar geliştirmeden çiftçi örgütlenmesini teşvik etmeden ve bu örgütlerin tanımı üretimden ürünü tüketicinin sofrasına ulaştırıncaya kadar bütün sürece dahil etmeden çiftçi örgütlerinin ve özel sektörün tarıma ve tarımsal yatırım yapmalarını sağlayacak her türlü teşviki sağlamadan gerekli yasal düzenlemeleri yapmadan önce çiftçinin sonra tarımın son olarak Türkiye’nin kalkınması istenen düzeyde olmayacaktır. Diye konuşmamı bitirmek istiyorum. Beni sabırla dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. Değerli vaktinizi ayırdığınız ve yine sayın Vakfa, Vakıf Başkanına, Yönetimine tekrar teşekkür ediyorum saygılar sunuyorum. TARIMSAL YAPI ve ÜRET‹M anakkale ilinin y z l m toplam 973.700 hektar olup, da l m a a da g sterilmi tir. Toprak Varl›¤› ve Da¤›l›m› Alan› (Hektar) lenebilir Arazi 333.573 ay r-Mer a Arazisi 49.291 Orman ve Fundal k Arazi 525.580 Yerle im Alanlar ve Tar ma Elveri siz Arazi 65.256 TOPLAM 973.700 Pay› (%) 34,26 5,06 53,98 6,70 100,00 lenebilir Arazi ay r-Mer a Arazisi Orman ve Fundal k Arazi Yerle im Alanlar ve Tar ma Elveri siz Arazi 44 ‹fllenebilir arazinin ürün ve kullanma da¤›l›m› flöyledir ‹fllenebilir Arazi Da¤›l›m› Alan› (Hektar) Pay› (%) Yerle Alanlar ve Tar ma im Elveri siz Arazi Tar ma Elveri siz Arazi ‹fllenebilir arazinin ürün ve kullanma da¤›l›m› flöyledir ‹fllenebilir arazinin ürün ve kullanma da¤›l›m› flöyledir ‹fllenebilir Arazi Da¤›l›m› Alan› (Hektar) ‹fllenebilir Arazi Da¤›l›m› Alan› (Hektar) Tarla Arazisi (Nadas Dahil) 275.007 Tarla Arazisi 275.007 Sebze Arazisi (Nadas Dahil) 18.949 Sebze Arazisi 18.949 Meyve Arazisi 6.718 Meyve Arazisi 6.718 Ba Arazisi 6.383 Ba Arazisi 6.383 Zeytin Arazisi 26,516 Zeytin Arazisi 26,516 TOPLAM 333.573 TOPLAM 333.573 Pay› (%) Pay› (%) 82,44 82,44 5,68 5,68 2,01 2,01 1,91 1,91 7,96 7,96 100,00 100,00 Tarla Arazisi (Nadas Dahil) Tarla Arazisi (Nadas Dahil) Sebze Arazisi Sebze Arazisi Meyve Arazisi Meyve Arazisi Ba Arazisi Ba Arazisi Zeytin Arazisi Zeytin Arazisi Tar›msal ‹flletme Büyüklükleri Tar›msal ‹flletme Büyüklükleri ‹flletmenin ‹flletmenin ‹flletmenin ‹flletmenin Durumu Büyüklü¤ü Durumu Büyüklü¤ü (Da.) (Da.) K k Aile 0-50 K k Aile 0-50 Orta Aile 51-200 Orta Aile 51-200 B y k Aile 200 den B y k Aile 200 den B y k B y k TOPLAM TOPLAM Çiftçi Tüm Toplam Çiftçi Tüm Toplam Aile ‹flletmeye Araziye Aile ‹flletmeye Say›s› Oran› (%) Araziye %’si Say›s› Oran› (%) %’si 45.878 71,7 34,7 45.878 71,7 34,7 15.956 24,9 40,0 15.956 24,9 40,0 2.166 2.166 64.000 64.000 3,4 3,4 25,3 25,3 Bir ‹flletmeye Bir Düflen ‹flletmeye Düflen Arazi (Da.) Arazi (Da.) 25,6 25,6 84,6 84,6 394,6 394,6 K k Aile K k Aile Orta Aile Orta Aile B y k Aile B y k Aile letmesi letmesi letmesi letmesi letmesi letmesi 45 ÇANAKKALE ‹L‹ GEL‹fiM‹fiL‹K PERFORMANSI ÇANAKKALE ‹L‹ GEL‹fiM‹fiL‹K (Sosyo-Ekonomik Geliflmifllik S›ralamas›PERFORMANSI 2003 Y›l› 81 ‹l ‹çeris ‹fllenebilir ‹fllenebilir Arazinin Arazinin Sulama Sulama Durumu Durumu ar olup, olup, ar limizde 120.600 limizde 120.600 hektar hektar arazinin 50.511 arazinin 50.511 hektar hektar kalan 70.089 70.089 hektar kalan hektar (% (% kullan lmaktad lmaktad r. kullan r. Sulama Türü Türü Sulama Devlet Sulamas Sulamas Devlet Halk Sulamas Sulamas Halk TOPLAM TOPLAM SS sulanabilir sulanabilir arazi arazi mevcuttur. mevcuttur. Sulan Sulan (% (% 41,88) 41,88) sulanmaktad sulanmaktad r. r. Bunun Bunun dd 58.12) 58.12) tar tar mm alan alan ise ise kuru kuru artl artl Alan› Alan› (Ha.) (Ha.) 14.245 14.245 Pay› Pay›(%) (%) 28.20 28.20 36.266 36.266 50.511 50.511 71.80 71.80 100,00 100,00 i Devlet Devlet Sulamas Sulamas Arazi Arazi Halk Sulamas Halk Sulamas ve e Arazi razi s Dahil) s Dahil) 46 TAR Zeytin ve Z.Ya Tar.Sa.K. Zeytinya TAR Zeytin ve Z.Ya Tar.Sa.K. Zeytinya Tar msal Kalk nma KooperatifiZeytinya Tar msal Kalk nma KooperatifiZeytinya Ali ERBAY Zeytinya Ali ERBAY Zeytinya Alaaddin — Mustafa SERKAYA Zeytinya Alaaddin — Mustafa SERKAYA Zeytinya Ahmet VEZ RO LU Zeytinya Ahmet VEZ RO LU Zeytinya erafettin KAVAS Zeytinya erafettin Zeytinya brahim KAYAKAVAS Zeytinya brahim KAYA Zeytinya Yahya BOZYEL Zeytinya Yahya Zeytinya Adnan BOZYEL ZT RK Zeytinya Adnan ZT RK Zeytinya Tar msal Kalk nma KooperatifiZeytinya Tar msal Kalk nma Kooperatifi Zeytinya nallar Zeytinya nallar Zeytinya Dedeo ullar Zeytinya Dedeo Zeytinya Ahmet ullar BAYRAK Zeytinya Ahmet BAYRAK Zeytinya Mehmet TOSUN Zeytinya Mehmet TOSUN Zeytinya G lt rk Zeytinya GAlaaddin lt rk SOYUAK Zeytinya Zeytinya Alaaddin Zeytinya Nuri ZERSOYUAK Zeytinya Nuri ZER Zeytinya L tf KA IK I (Ka k o ullar Zeytinya ) LNecati tf KA IK N I (Ka k o ullar Zeytinya ) SEZG Zeytinya Necati SEZGTEK N N Zeytinya erafettin Zeytinya erafettin N Zeytinya Ahmet Erg nTEK AKARSU Zeytinya Ahmet Erg n AKARSU Zeytinya Sabri AKDEN Z Zeytinya Sabri AKDEN Z Zeytinya C.Kebir / EZ NE C.Kebir / EZ NE Akk y / EZ NE Akk y / EZ NE Akk y / EZ NE Akk y / EZ NE Akk y / EZ NE Akk EZ NE NE Akk yy // EZ Akk y / EZ NE Akk y / EZ NE Akk y / EZ Geyikli / EZNENE Geyikli // EZ EZ NE NE Geyikli Geyikli // EZ EZ NE NE Geyikli Geyikli / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay rr // EZ EZ NE NE G.Bay G.Bay rr // EZ EZ NE NE G.Bay G.Bay r / EZ NE Kemall / EZ NE Kemall / EZ NE G ll ce / EZ NE G ll ce // EZ EZ NE NE Kemall Kemall // EZ EZ NE NE Kemall Kemall / EZ Mecidiye / EZ NE NE Mecidiye // EZ EZ NE NE Mecidiye Mecidiye // EZ EZ NE NE Mecidiye Mecidiye EZ NE NE Pazark y // EZ Pazark y / EZ Tavakl / EZ NENE Tavakl / EZ NE smail ZCAN ZCAN Bsmail lent SAPMAZ Tavakl / EZ NE Tavakl EZ NE NE Ta tepe // EZ Zeytinya Zeytinya Zeytinya S S tmesi mesi tmesi erafettin TEK N Ahmet Erg n AKARSU Sabri AKDEN Z Zeytinya Zeytinya Zeytinya Mecidiye / EZ NE Pazark y / EZ NE Tavakl / EZ NE smail ZCAN Zeytinya B lent SAPMAZ Zeytinya D ndarlar Zeytinya H seyin L Zeytinya Ezine Un San. Tic. Ltd. ti.Un pek Un Fabrikas Un Bayrak Un Ton Un Dedeo lu G da Ltd. ti. Mand ra Ali ZT RK Mand ra eng ren San. Tic. Ltd. ti.Mand ra aml ca G da San. Tic. Ltd. Mand ti. ra smail ZCAN Zeytinya B lent SAPMAZ Zeytinya D ndarlar Zeytinya H seyin L Zeytinya Ezine Un San. Tic. Ltd. ti.Un pek Un Fabrikas Un Bayrak Un Ton Un Dedeo lu G da Ltd. ti. Mand ra Ali ZT RK Mand ra eng ren San. Tic. Ltd. ti.Mand ra aml ca G da San. Tic. Ltd. Mand ti. ra Tavakl / EZ NE Ta tepe / EZ NE Ta tepe / EZ NE Ta tepe / EZ NE Bal kl / EZ NE Esentepe / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay r / EZ NE Erenler / EZ NE Tavakl / EZ NE Ta tepe / EZ NE Ta tepe / EZ NE Ta tepe / EZ NE Bal kl / EZ NE Esentepe / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay r / EZ NE G.Bay r / EZ NE Erenler / EZ NE S B‹TK‹SEL ÜRET‹M B‹TK‹SEL ÜRET‹M ORMANSI Tarla Ürünleri Üretimi Y›l› 81 ‹l ‹çerisinde) S›ra No Ürünün Ad› Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.) 1 Bu day 107.160 343.314 3.204 ALE MARMARA TÜRK‹YE SIRA 25.362 2 Arpa 67.765 2.672 tur. Sulanabilir Bunun d nda 3 Yulaf 9.178 19.856 2.163 kuru artlarda 4 eltik 2.259 17.322 7.668 1 37,04 5 Bakla 100 (Kuru) 27 2.404 4.486 1.866 6 Nohut 3.565 5.064 1.420 7 Kuru Fasulye 2.006 3.476 1.733 2 2,657 12 8 T t 1,837 n 200 200 1.000 9 eker Pancar 250 17.000 68.000 10 Pamuk 3.660 4.877 1.333 7 102 33 2.145 11 Susam 138 1.403 654 12 Ay i e i 25.065 42.106 1.680 13 So an (Kuru) 855 13.880 16.234 4 5,342 23 14 Sar 2,249 msak (Kuru) 91 585 6.429 15 Patates 191 2.931 15.346 16 M s r (dane) 1.905 12.876 6.759 1 10,476 3,967 21 1.287 17 Yonca 12.047 9.361 18 Fi 4.506 12.691 2.861 19 Tritikale 4.070 12.050 2.961 20 avdar 351 688 1.960 SEBZE ÜRET‹M‹ NE S›ra No Ürünün Ad› 47 Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.) T T T T NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE NE 18 19 19 20 20 S›ra No S›ra No 1 1 2 2 3 3 4 4 5 5 6 6 7 7 8 8 9 9 10 10 11 11 12 12 13 13 14 14 15 15 16 16 17 17 18 18 19 19 Fi Tritikale Tritikale avdar avdar 4.506 4.070 4.070 351 351 12.691 12.050 12.050 688 688 2.861 2.961 2.961 1.960 1.960 SEBZE ÜRET‹M‹ SEBZE ÜRET‹M‹ Ürünün Ad› Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.) Ürünün Ad› Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.) Domates 10.102 448.050 44.352 Domates 10.102 448.050 44.352 Dolmal k Biber 171 2.337 13.666 Dolmal k Biber 171 2.337 13.666 Sivri Biber 289 4.111 14.224 Sivri Biber 289 4.111 14.224 Sal al k Biber 1.910 50.110 26.236 Sal al k Biber 1.910 50.110 26.236 H yar 442 9.418 21.308 H yar 442 9.418 21.308 Patl can 369 6.116 16.575 Patl can 369 6.116 16.575 Sak z Kaba 96 1.417 14.760 Sak z Kaba 96 1.417 14.760 Taze Fasulye 537 4.466 8.317 Taze Fasulye 537 4.466 8.317 Taze Bakla 154 920 5.974 Taze Bakla 154 920 5.974 Taze Bezelye 183 1.071 5.852 Taze Bezelye 183 1.071 5.852 Taze B r lce 74 412 5.568 Taze B r lce 74 412 5.568 Kavun 820 16.275 19.848 Kavun 820 16.275 19.848 Karpuz 1.423 35.895 25.225 Karpuz 1.423 35.895 25.225 Lahana 206 5.437 26.393 Lahana 206 5.437 26.393 Ispanak 275 2.256 8.204 Ispanak 275 2.256 8.204 P rasa 155 3.366 21.716 P rasa 155 3.366 21.716 Taze So an 125 1.795 14.360 Taze So an 125 1.795 14.360 Marul 142 1.532 10.789 Marul 142 1.532 10.789 Karnabahar 104 2.195 21.106 Karnabahar 104 2.195 21.106 MEYVE ÜRET‹M‹ MEYVE ÜRET‹M‹ S›ra No S›ra No 1 1 2 2 3 3 4 4 5 5 6 6 7 7 8 8 9 9 10 10 11 11 12 12 13 13 14 14 48 Ürünün Ad› Ürünün Ad› Elma Elma Kay s Kay s Kiraz Kiraz eftali eftali Ba Ba Antep F st Antep F st Vi ne Vi ne Ceviz Ceviz Badem Badem F nd k F nd k Zeytin Zeytin Kivi Kivi Armut Armut Erik Erik Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.) Ekilen Alan (Ha.) Üretim (Ton) Verim (Kg./Ha.) 3.199 75.901 133 3.199 75.901 133 242 1.545 19 242 1.545 19 616 2.698 20 616 2.698 20 2.238 39.882 46 2.238 39.882 46 6.381 43.076 6.750 (Kg/Ha) 6.381 43.076 6.750 (Kg/Ha) 71 150 0,5 71 150 0,5 22 185 16 22 185 16 129 1.233 33 129 1.233 33 36 2.095 16 36 2.095 16 30 21 2 (Kg/Ocak) 30 21 2 (Kg/Ocak) 26.515 149.503 36 26.515 149.503 36 2,3 7,5 6,5 2,3 7,5 6,5 31 4.315 21 31 4.315 21 21 2.855 20 21 2.855 20 T T T T )) )) HAYVANSAL HAYVANSAL ÜRET‹M ÜRET‹M Cinsi Cinsi BB yy kk ba ba KK kk ba ba Hayvanc›l›k Hayvanc›l›k‹flletmeleri ‹flletmeleri Çiftçi Aile ‹flletmedeki Çiftçi Aile ‹flletmedekiOrtalama Ortalama Say›s› Hayvan Say›s› HayvanSay›s› Say›s› 19.520 55 -- 66 19.520 8.984 70 8.984 70 Hayvan HayvanVarl›¤› Varl›¤› Toplam ToplamKüyükbafl KüyükbaflHayvan Hayvan A-S rr A-S a)K a)K lt lt rr rk rk b)Melez b)Melez rk rk c)Yerli c)Yerli rk rk B-Di erleri B-Di erleri Toplam ToplamKüçükbafl KüçükbaflHayvan Hayvan A-Koyun A-Koyun B-Ke B-Ke ii Toplam Kümes hayvan Toplam Kümes hayvan Toplam ToplamKovan Kovansay›s› say›s› 120.921 120.921Adet Adet 105.124 105.124 Adet Adet 66.291 Adet 66.291 Adet 27.982 27.982 Adet Adet 10.851 10.851 Adet Adet 10.729 Adet 10.729 Adet 557.303 557.303Adet Adet 372.513 372.513 Adet Adet 184.790 184.790 Adet Adet 2.572.591 2.572.591Adet Adet 45.605 45.605Adet Adet HAYVANSAL HAYVANSAL ÜRÜN ÜRÜN ÜRET‹M‹ ÜRET‹M‹ rr nn Toplam Toplam ss tt retimi retimi Toplam et retimi Toplam et retimi Toplam retimi Toplam yy n-yapa n-yapa retimi Toplam deri retimi Toplam deri retimi Toplam Toplam Toplam Toplam yumurta yumurta retimi retimi bal bal retimi retimi retim retim 249.471 249.471 Ton Ton 1.842 1.842 Ton Ton 390 Ton 390 Ton 194 194 Ton Ton 39.787.275 39.787.275 Adet Adet 785 785 Ton Ton SU SU ÜRÜNLER‹ ÜRÜNLER‹ ÜRET‹M‹ ÜRET‹M‹ rr nn Bal Bal kk retimi retimi (Deniz) (Deniz) Bal k retimi (Tatl Bal k retimi (Tatl su) su) KK lt lt rr bal bal Kabuklu Kabuklu ve ve kk ll retimi retimi yumu ak a yumu ak a retimi retimi retim retim 22.323 22.323 Ton Ton 25 25 365 365 Ton Ton Ton Ton 3.625 3.625 Ton Ton 49 ÇANAKKALE ÇANAKKALE‹L‹ ‹L‹GEL‹fiM‹fiL‹K GEL‹fiM‹fiL‹KPERFORMANSI PERFORMANSI (Sosyo-Ekonomik Geliflmifllik S›ralamas› 2003 Y›l› 81 ‹l ‹çeris DİĞER BİLGİLER KAYIT ALTINDAKİ HAYVAN SAYISI: 2002 yılı sonu itibarı ile 21.756 işletmede 126.370 büyükbaş hayvan ilimizde kayıt altına alınmıştır. İLİMİZDE YAPILAN SUNİ TOHUMLAMA ÇALIŞMALARI: İlimizde 1997 yılında toplam 21.097 adet büyükbaş hayvan tohumlanmış olup,28.724 adet sperma kullanılmıştır. Tohumlama çalışmalarının tamamı İl Müdürlüğümüz tarafından yapılmıştır. 1998 yılında 21.263 adet İl Müdürlüğü ,792 adet özel sektör olmak üzere toplam 22.055 adet suni tohumlama yapılmıştır. Bu tohumlamalar için toplam 31.494 adet sperma kullanılmıştır. 1999 yılında toplam 22.003 adet suni tohumlama yapılmış olup, bunun 21.012 adeti İl Müdürlüğü, 991 adeti özel sektör tarafından yapılmıştır. Kullanılan sperma sayısı ise 31.756 adettir. 2000 yılında ilimizde yapılan 22.917 adet suni tohumlamanın 15.260 adeti İl Müdürlüğü , 7.657 adeti özel sektör tarafından yapılmış olup toplam 28.945 adet sperma kullanılmıştır. 01.06.2000 tarihinden itibaren ilimizde suni tohumlama hizmetleri tamamen özelleşmiştir. 2001 yılında özel sektör tarafından 20.427 adet suni tohumlama yapılmış olup, 24.183 adet sperma kullanılmıştır. 2002 yılında 31 eylül tarihine kadar özel sektör tarafından 16.537 adet suni tohumlama yapılmış olup, 20.161 adet sperma kullanılmıştır. 50 İLİMİZİN BESİ KAPASİTESİ VE MEZBAHA SAYISI: İlimizde toplam 24.698 adet erkek büyükbaş hayvan bulunmaktadır.2000 yılında yapılan besi teşviklerinde 911 işletmede toplam 7.168 adet besi hayvanı tesbit edilmiştir. İlimizde 8 adet ruhsatlı, 10 adet ruhsatsız (faaliyeti durdurulan 7 + ruhsatlandırma işlemleri devan eden 3 ) olmak üzere toplam 18 adet mezbaha mevcuttur. İLDEKİ İÇ SU ÜRÜNLERİ ÜRETİM KAPASİTESİ: İlimizde, kurulu kapasitesi 180 Ton/Yıl olan 8 adet İç Su Ürünleri (Alabalık) üretim tesisi mevcut olup, üretime devam etmektedir. Ayrıca ilimizde küçük aile tipi İç Su Ürünleri yetiştiriciliği yapan 6 adet tesis olup bunların dört adeti alabalık, 2 adeti sazan işletmesidir. Bu tesislerin toplam 28-30 tonluk üretimleri mevcuttur. İLİN MERA POTANSİYELİ, TESPİT, TAHDİT YAPILAN ALAN, ISLAH YAPILAN ALAN: 4342 Sayılı Mera Kanunu Uygulamalarında,İlimiz Mera Komisyonuna bağlı olarak çalışan l2 adet teknik ekip oluşturularak mera tespit çalışmaları tamamlanmıştır. Bu çalışmalar sonucunda tespit edilen toplam 16.290 hektar meranın,14.968 hektarının aplikasyon ve harita yapım işleri ihale edilmiş olup,ölçüm çalışmaları devam etmektedir. Ayrıca 1.321 hektar mera aplikasyon ve harita yapım işlemleri için ihaleye çıkarılma aşamasındadır. 51 a) 52 l h z al anlar n b y k. al anlar n al anlar n 7,29 retim de erini na tar msal T rkiye i indeki pay ¥ Tar msal ¥ K r. n fus ba Tar›m Göstergeleri 2000 % retim de 2000 eri milyon TL. 1,62 1,739 7,07 7,15 9.19 56,01 3,28 ¥ niver. bitirenlerin okul bitirenlere 2000oran% % % % ki i %0, 46,36 464,975 ÇANAKKALE 89,51 2000 2000 2000 2000 2000 1990-2000 % ki i B‹R‹M % ¥ Okur-yazar n fus oran E¤itim göstergeleri toplam istihdama oran ¥ Ticarette toplam istihdama oran ¥ Sanayide toplam istihdama oran ¥ Tar mda ‹stihdam ¥ Hane halk ¥ N fus art 2000 2000 ¥ Toplam N fus YILI ¥ ehirle me Demografi • DE⁄‹fiKEN 3.625 Ton 365 Ton 16,13 1,187 9,95 92,40 14,28 25,67 25,33 3,85 26,69 79.07 17,365,022 MARMARA ÇANAKKALE ‹L‹ GEL‹fiM‹fiL‹K PERFORMANSI (Sosyo-Ekonomik Geliflmifllik S›ralamas› 2003 Y›l› 81 ‹l ‹çerisinde) retimi retimi Kabuklu ve yumu ak a K lt r bal k 100 1,124 8,42 87,30 9,67 13,35 48,38 4,50 18,28 64.90 67,803,927 TÜRK‹YE 19 11 23 20 26 27 57 81 55 65 43 SIRA 53 na Miktar ¥ Fert ba miktar ¥ Fert ba na na ithalat na ihracat Tar msal kredi ¥ K rsal n fus ba GSY H ¥ Fert ba B y k Aile letmesi letmesi letmesi % B‹R‹M 1995-2000 ABD $ 1995-2000 ABD $ 2000 milyon TL. 1,081 844 87 2,172 0,81 ÇANAKKALE 2000 milyon TL. 2000 YILI 10,476 5,342 102 2,657 37,04 MARMARA ÇANAKKALE ‹L‹ GEL‹fiM‹fiL‹K PERFORMANSI (Sosyo-Ekonomik Geliflmifllik S›ralamas› 2003 Y›l› 81 ‹l ‹çerisinde) GSY H i indeki Pay ¥ Mali G stergeler DE⁄‹fiKEN k Aile Orta Aile K 3,967 2,249 138 1,837 100 TÜRK‹YE 21 23 33 12 27 SIRA H seyin L Zeyti Ezine Un San. Tic. Ltd. ti.Un pek Un Fabrikas Un Bayrak Un Ton Un Dedeo lu G da Ltd. ti. Mand Ali ZT RK Mand eng ren San. Tic. Ltd. ti.Mand aml ca G da San. Tic. Ltd. Mand ti. 54 55 56 ÇANAKKALE EKONOMİSİNİN GELİŞMESİNDE SANAYİ VE TİCARETİN YERİ-ÖNEMİ Prof. Dr. Ahmet İNCEKARA İ.Ü. İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi İktisadi Araştırmalar Vakfı, Türkiye’de ekonomik alanda karşılaşılan sorunlar üzerine, bilimsel seminerler düzenleyerek, çözüm katkısı sağlamaktadır. 1960’lı yılların başından günümüze dek süren bu çalışmalar, Vakıf bünyesinde, değerli bir profesyonel birikimi de meydana getirmiştir. Seminer konuları arasına, on beş yıl önce, vilayet ve/veya bölge kalkınmasına dönük talepler de katılmıştır. İlk kez Kastamonu ve Ordu illeri için yapılan çalışmalar, bugün 40’a yakın, farklı bölgesel/yerel nitelikleri haiz ilimizde gerçekleştirilmiş bulunmaktadır. Kentsel kalkınma seminerleri, kimi zaman valilikler, belediyeler tarafından kimi zaman da sanayi ve ticaret odaları, işadamı dernekleri ya da çeşitli vakıf kuruluşları gibi sivil toplum kesimi unsurlarınca talep edilmiştir. Ancak, ağırlığı merkezi ve yerel kamu idarecilerinde olduğunu vurgulamak gerekmektedir. Bu durum, ekonomik gelişmede yerel talepleri karşılamaya liderlik/önderlik etme sorumluluklarının bir gereği olarak yansımaktadır. Yapılan çalışmaları, yöneticilerin elinde, başarılı bir belge olarak bulunmakta; mevcut durumun, hedef alınan bir gelişmiş sosyo/ekonomik yapıya dönüştürülmesi çalışmalarında kaynak olarak kullanılmaktadır. Çanakkale ilinin Ekonomik Gelişmesi Semineri, bu konuda ilde yapılan çalışmalardan sadece biridir. Çalışmaların bundan sonra da sürmesi tabiidir. Bu bildiride, sanayi ve ticaret kesimlerinin Çanakkale ekonomisine katkılarının arttırılması üzerine analizler yapılacaktır. 57 58 L GEL M L K PERFORMANSI Y›ll›k Ortalama Nüfus Art›fl H›z› 1990-2000 Nüfus Yo¤unlu¤u Do¤urganl›k H›z› Ortalama Hanehalk› Büyüklü¤ü 3 4 5 6 Tar›m ‹flkolunda Çal›flanlar›n Toplam ‹stihdama Oran› Sanayi ‹flkolunda Çal›flanlar›n Toplam ‹stihdama Oran› Ticaret ‹flkolunda Çal›flanlar›n Toplam ‹stihdama Oran› Mali Kurumlar ‹flkolunda Çal›flanlar›n Toplam ‹st. Oran› Ücretti Çal›flanlar›n Toplam 7 8 9 10 11 ‹ST‹HDAM GÖSTERGELER‹ fiehirleflme Oran› 2 2000 2000 2000 2000 2000 2000 2000 2000 Toplam Nüfus 2000 YIL 1 DEMOGRAF‹K GÖSTERGELER DE⁄‹fiKEN Yüzde Yüzde Yüzde Yüzde Kifli Çocuk Say›s› Kifli/Km2 Binde Yüzde Kifli BiRiM 1,73 7,15 9,19 56,01 3,28 1,68 46,81 7,29 46,30 484,975 ÇANAKKALE 5,39 14,28 25,67 25,33 3,85 1,91 241 26,69 79,07 17.385.027 MARMARA BÖLGESi 3,11 9,67 13,35 48,38 4,50 2,53 88 18,20 64,90 67.803.927 TÜRKiYE 27 26 27 57 81 80 59 55 65 43 SIRA (81 ‹l içinde) Sosyo-Ekonomik Geli mi lik S ralamas (2003) (81 l i inde)......................................................................... 24 ANAKKALE 39 38 37 36 35 34 33 32 31 30 59 2000 2000 12 Ücretti Çal›flan Kad›nlar›n Toplam ‹stihdama Oran› 13 ‹flverenlerin Toplam ‹stihdama Oran› Yüzde 2000 2000 15 Okur-Yazar Kad›n Nüfusun Toplam Kad›n Nüfusuna Oran› 16 Üniversite Bitirenlerin Okul Bitirenlere Oran› 20 Bebek Ölümü Oran› 2000 2000-2001 19 Meslek Liseleri Okullaflma Oran› SA⁄LIK GÖSTERGELER‹ Yüzde 2000-2001 18 Liseler Okullaflma Oran› Binde Yüzde Yüzde 2000-2001 17 ‹lkö¤retim Okullaflma Oran› Yüzde Yüzde Yüzde Yüzde Yüzde Yüzde 14 Okur-Yazar Nüfus Oran› E⁄‹T‹M GÖSTERGELER‹ 2000 2000 11 Ücretti Çal›flanlar›n Toplam ‹stihdama Oran› Çal›flanlar›n Toplam ‹st. Oran› 34,00 27,17 41,74 103,41 7,07 84,93 89,51 1,59 6,68 37,56 1,73 39,36 29,39 41,06 115,65 9,95 88,14 92,40 4,29 Î4,68 62,23 5,39 43,00 20,49 36,92 98,01 8,42 80,62 87,30 2,61 8,81 43,52 3,11 73 22 20 25 23 16 20 33 20 25 27 48 47 46 45 44 43 42 41 40 39 38 60 2000 2000 2000 22 Onbin Kifliye Düflen Difl Hekimi Say›s› 23 Onbin Kifliye Düflen Eczane Say›s› 24 Onbin Kifliye Düflen Hastane Yata¤› Say›s› 2000 2000 2000 2000 2000 25 Organize Sanayi Bölgesi Parsel Say›s› 26 Küçük Sanayi Sitesi ‹flyeri Say›s› 27 ‹malat Sanayi ‹flyeri Say›s› 28 ‹malat Sanayi Y›ll›k Çal›flanlar Ortalama Say›s› 29 ‹malat Sanayi Kurulu Güç Kapasite Miktar› SANAY‹ GÖSTERGELER‹ 2000 2000 21 Otuzbin Kifliye Düflen Hekim Say›s› 20 Bebek Ölümü Oran› Beygir Gücü Kifli Adet Adet Parsel Hastane Yata¤› Adet Kifli Kifli Binde 125.926 5.125 29 756 149 20 3 2 9 34,00 5.466.414 585.679 5.808 12.708 3. 425 28 4 4 16 39,36 13.478.078 1.130.488 11.118 81.302 28.726 23 3 2 13 43,00 26 37 45 43 33 29 12 14 38 73 58 57 56 55 54 53 52 51 50 49 7 6 7 7 1 0 9 5 5 3 1 e) 24 61 2000 31 Fert Bafl›na ‹malat Sanayi Katma De¤eri 2000 33 Tar›msal Üretim De¤erinin Türkiye ‹çindeki Pay› 2000 35 Borulu Su Tesisat› Bulunan Daire Oran› 2000 2000 2000 36 Gayri Safi Yurt ‹çi Has›la ‹çindeki Pay› 37 Fert Bafl›na Gayri Safi Yurt içi Has›la 38 Banka fiube Say›s› MAL‹ GÖSTERGELER 2000 34 Daire Say›s› ‹NfiAAT GÖSTERGELER‹ 2000 32 K›rsal Nüfus Bafl›na Tar›msal Üretim De¤eri TARIM GÖSTERGELER‹ 2000 30 Fert Bafl›na ‹malat Sanayi Elektrik Tüketimi Adet Milyon TL. Yüzde Yüzde Adet Yüzde Milyon TL. Milyon TL. Kws 67 2.172 0,81 97 112.887 1,62 1.739 447 1.045 3.080 2.557 37,04 93 5.520.091 18,13 1.187 756 872 77,88 1.837 100,00 97 I6.235.830 100,00 1.124 350 550 24 12 27 27 36 19 11 15 12 3 2 1995-2000 48 Fert Bafl›na Teflvik Belgeli Yat›r›m Tutar› 2000 46 Fert Bafl›na Gelir Ve Kurumlar Vergisi Miktar› 0 5 1995-2000 2000 45 Fert Bafl›na Genel Bütçe Gelirleri 47 Fert Bafl›na Kamu Yat›r›mlar› Miktar› 2000 44 Fert Bafl›na Belediye Giderleri 6 3 2000 43 Fert Bafl›na S›nai, Ticari Ve Turizm Kredileri Miktar› 0 2000 2000 2000 2000 2000 41 Toplam Banka Kredileri ‹çindeki Pay› 40 Toplam Banka Mevduat› ‹çindeki Pay› 39 Fert Bafl›na Banka Mevduat› 38 Banka fiube Say›s› 42 K›rsal Nüfus Bafl›na Tar›msal Kredi Miktar› 3 0 5 7 62 Milyon TL. Milyon TL. Milyon TL. Milyon TL. Mîîyon TL Milyon TL. Milyon TL. Yüzde Yüzde Milyon TL. Adet 2.577 322 74 143 59 127 87 0,27 0,31 418 67 4.772 277 366 1.148 121 859 102 51,20 52,26 1.918 3.080 2.668 248 165 464 82 392 138 100,00 100,00 939 77,88 23 17 20 26 31 21 33 32 29 25 24 6 7 5 3 3 9 2 4 8 3 63 2000 2000 52 Yeterli ‹çme Suyu Götürülen Nüfus Oran› 53 TCK Asfalt Yol Oran› Adet Yüzde 2000 2000 2000 2000 55 Onbin Kifliye Düflen Motorlu Kara Tafl›t› Say›s› 56 Fert Bafl›na Elektrik Tüketim Miktar› 57 Fert Bafl›na Telefon Kontür De¤eri 58 Yeflil Kartl› Kifli Oran› Mws Adet 2000 Adet Yüzde Yüzde 54 Onbin Kifliye Düflen Özel Otomobil Say›s› D‹⁄ER GÖSTERGELER 2000 51 K›rsal Yerleflmelerde Asfalt Yol Oran› Yüzde 8 1.752 2 1.262 643 95,81 95,32 68,80 6 3.045 2 1.234 876 95,99 91,39 74,82 15 1.852 1 1.056 652 91,28 84,98 45,23 72 14 11 17 19 36 21 27 21 3.967 10.476 1.081 ABD Dolar› 1995-2000 50 Fert Bas›na ‹thalat Miktar› ALTYAPI GÖSTERGELER‹ 23 2.249 5.342 23 844 2.668 ABD Dolar› 4.772 1995-2000 2.577 49 Fert Bafl›na ‹hracat Miktar› Milyon TL. 1995-2000 Belgeli Yat›r›m Tutar› I - ÇANAKKALE’NİN SOSYAL VE EKONOMİK YAPISI Çanakkale, Türk halkının belleğinde Kurtuluş Savaşımızın bir simgesi olarak yer almaktadır. Çanakkale ili adını, Fatih döneminde yapılan kalelerden biri olan Çanak Kale’den almaktadır. İl, Marmara Denizini Ege Denizine bağlayan boğazın en dar yerinde doğu kıyısında kurulmuştur. Bu konumu, ili, tarihten beri stratejik bir mekan niteliğine taşımıştır. Tarihi süreçte, kentte ekonomik faaliyetler içinde, liman hizmetleri ile ipek, yelken bezi ve çanak-çömlek üretimi ağırlıklı olmuştur (ÇANAKKALE SAN. TİC. İL MD.: 2). 1.1. Nüfusun Yapısı ve Nitelikleri 2000 yılı sonuçları itibariyle Çanakkale ili nüfusu, 464.975’dir. Nüfusun 215.571’i kent merkezlerinde, 249.404’ü ise kırsal kesimde yaşamaktadır. Yüzde bölünüş sırayla yüzde 46 ve yüzde 54’tür. Kentleşme, 2000 yılından beri sürdüğü için, bu yüzdelerin eşitlenmiş olabileceği tahmin edilebilir. Buna rağmen Çanakkale nüfusunun kentleşme oranı, Türkiye ortalamasının altındadır. 1990-2000 döneminde nüfus artış hızı binde 7,3 olarak gerçekleşmiştir. Çanakkale, nüfusu artan illerimizden biridir. Tablo: 1 anakkale N fusu Ta Y llar N fus Miktar Art H z (Binde) 1975 369.385 - 80 391.568 16.13 85 417.121 5.88 A 90 432.263 11.66 Ka 2000 464.975 7.39 2001 467.604 0.99 Ba Ta Kaynak: D E: (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler 17. anakkale ST M: (2002): 2003 Y l anakkale li Ekonomik ve Ticari Durumu Hakk nda Rapor,s.6 İlde nüfusu en büyük ilçeler, Merkez ilçe, Biga, Çan, Gelibolu ve Yenice’dir. 2000 sonuçlarına göre, Çanakkale Tablo: 2 yılı anakkale nin Ekonomik Yap s nüfus büyüklüğü itibariyle, 55. sıradadır. Cari Fiyatlarla (2001) Sabit Fiyatlarla (1987) Çanakkale, nüfusu artan bir il olduğu kadar, göç hareketlerinin de yoğun Türkiye il içinde, Çanakkale Türkiyeilçe ve Çanakkale olduğu bir ildir. Göç hareketi kırsal kesimden kent merkezlerine olmaktadır.Geliflme Diğer taraftan,Geliflme Çanakkale’nin bir sayfiye kenti özelliği olGeliflme Geliflme 64 Tar›m H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) 22,7 12,1 13,6 22 -6,5 13,6 -13 24,7 S T ( M M m ( m ( m ması itibariyle, dışarıdan Çanakkale’ye göç yaşandığı tespit edilmektedir. Nitekim DİE 2002 yılı Türkiye İstatistik Yıllığı verilerine göre, Çanakkale’nin il dışından aldığı göç miktarı 39.707 kişidir. Ancak ilin dışarıya verdiği göç miktarı daha fazladır. 41.749 kişi il dışına göçtüğü için, Çanakkale net göç veren iller arasındadır. Göç nedenleri, Türkiye geneli ile benzeşmektedir. 1.1.1. Nüfusun Eğitim Durumu Çanakkale’de öğretmen başına öğrenci sayısı itibariyle ilk ve orta öğretimde, Türkiye ortalamasının altında olan bir ilimizdir. 2003 – 2004 döneminde toplam öğrenci sayısı 68.595 idi. Öğretmen başına sayılan okul öncesinde 21, ilköğretimde 19, orta öğretimde 13 öğrencidir. Cumhuriyetin ilk yıllarında okur-yazar oranı yüzde 11 iken, bu oran 2002’de yüzde 94 olmuştur. Çanakkale’de yüksek öğretim faaliyetleri, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi çatısı altında yürütülmektedir. 1992’den beri faaliyette bulunan üniversite, geçen sene, toplam 15.425 öğrenci ve 650’ye yaklaşan öğretim elemanı sayısı ile çalışmalarını sürdürmektedir. 1.1.2. Nüfusun Çalışma Durumu Çanakkale’de 464.975 olan 2000 yılı nüfusunun 237.399 bir işte çalışmaktadır. Bu da nüfusun yüzde 51’i kadardır. 2000 yılında istihdam dağılımına bakıldığında, tarım yüzde 56 ile ilk sıradadır. Sanayi kesimi, yüzde 9.2’dir. Yüzde 35 kadar ise hizmetler kesimi çalışanı olup, hizmet kesimi payı gittikçe artmaktadır (DİE: 2002). 1.2. Ekonomik Yapı Çanakkale ilinin mevcut ekonomik yapısı, tarım ağırlıklıdır. İkinci sırada hizmetler, daha sonra da sanayi sektörleri gelmektedir. Tarımın il GSYİH’sı içindeki payı, yaklaşık Türkiye ortalamasının iki katıdır. Daha önce değinilen, istihdamın yüzde 56’sının tarımda olduğu düşünüldüğünde, Tarımsal faaliyetlerin verimsizliği ortaya çıkmaktadır. İnşaat, ticaret, ulaştırma-haberleşme ve devlet hizmetleri dahil olmak üzere, hizmetler sektörü, toplam yüzde 48’lik paya ulaşmaktadır. Bu oran içinde inşaat ve devlet hizmetleri düşük, ticaret ve ulaştırma - haberleşme sektörleri yüzde 17’şer pay ile geniş bir yer tutmaktadır. Sanayi kesimi, tek tek hizmet alt sektörlerinin payından yüksek, tarım kesiminin payına da yakındır. Yüzde 23,5 paya sahip olan sanayi kesiminin payı, Türkiye ortalaması olan yüzde 28.4’den de geride bulunmaktadır. Sanayi sektörünün gelişme hızı da Türkiye’de - 7.5, Çanakkale’de - 30.8’dir. 65 ST M: (2002): 2003 Y l Hakk nda Rapor,s.6 anakkale li Ekonomik ve Ticari Durumu Tablo: 2 anakkale nin Ekonomik Yap s Cari Fiyatlarla (2001) Türkiye Geliflme Sabit Fiyatlarla (1987) Çanakkale Geliflme Türkiye Geliflme Çanakkale Geliflme H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) T ( M M m ( m ( m m (T Tar›m 22,7 12,1 13,6 22 -6,5 13,6 -13 24,7 Sanayi 58,1 25,7 6,9 18,3 -7,5 28,4 -30,8 23,5 ‹nflaat 42,5 5,2 45,3 5,6 -5,5 5,2 -14 4,4 Ticaret 50,2 21 54,3 16,7 -9,4 21,9 -17,3 17 Ulaflt›rma-Haber 59,6 15,8 58 19,9 -5,3 13,5 -6,4 17,2 H Kamu Hizmetleri 46,6 10,4 49,8 11,5 1,6 4,6 0,5 5 Ka GSY‹H (Al›c› F. ‹le) 100 30,7 100 -7,5 100 -17,1 100 43,2 Kaynak: Kaynak: D E: (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler. Çanakkale’de ekonomik yapı, il merkezine ilçeler olarak farklılaşan bir görünüm etmektedir. Adalar ekonomisi ise, kara ile hemen taTablo: 3arzanakkale GSY H s nkısmının n Geli imi ($) mamen kopuk görünmektedir. Sanayileşmede önemli kapasiteler meydana getiren daha 1992 sonra değinilecek, sıralamasında Y›llar ilçeler,1991 1993 1994ilçelerin 1995 gelişmişlik 1996 1997 2001 üst sıralara yükselmişlerdir. Başta ise Merkez ilçe gelmektedir. 2682 2981 2173 2727 2888 3021 2146 Türkiye 2603 Çanakkale ili, 2003 verileri ile yapılan İllerin Sosyo-Ekonomik Gelişmiş3459 3843 2860puan3664 2335yer likÇanakkale Sıralaması3353 Araştırmasında; 0,36924 ile, 81 3872 il içinde3533 24. sırada almaktadır. Bu konum ile Çanakkale, 5 gruba ayrılan illerden, 2. derecede Kaynak: D E (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler gelişmiş iller grubunda yer bulmuştur (DPT: 2003, s.62). Burada belirtilmesi gereken, DPT’nin daha önce 1996 yılı için yaptığı çalışmada Çanakkale ilinin sırası 20 iken, (yeni 5 il hariç) 23’e gerilemesidir. DPT’nin 2003 Araştırmasında, Çanakkale 2. derecede gelişmiş 20 il içinde ise 19.sıradadır. Tablo: 4 anakkale Arazi Varl n n Da l m DİE’nin 2003 yılı, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler çalışmasında, iller kir Alan (ha) Da kişi l mbaşına (%) 2335 şi Arazi başınaTGSMH itibariyle sıralanmıştır. Burada Çanakkale, $ Tar ile 19.sıradadır. Türkiye ortalaması 2146 $, en düşük Ağrı 568 m Arazisi 359.514 37 $, en yüksek Kocaeli 6.165 $’dır. Bu düzeyi ile Çanakkale, komşuları Tekirdağ(14. sı54 sıra, 2005 525.124 ra,Orman 2498 $) ve Edirne (17. sıra, 2403 $)’den geride, Balıkesir (27. $)’den ileridedir. ay r-Mera 63.011 6.5 İl GSYİH’sının yıllara göre gelişimine Tar md 16.889 bakıldığında, 2001 cari 1.7 fiyatları ile, Türkiye ve Çanakkale, karşılaştırmalı olarak Tablo: 3’de verilmiştir. Di er 9.152 0.8 66Toplam Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanl 973.690 100.0 (2004): anakkale Sanayi Potansiyeli ve Ta S T ( M ( m m ( m (T m ( H ( H (A Ka Ta Kaynak: Kaynak: D E: (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler. S Tablo: 3 anakkale GSY H s n n Geli imi ($) Y›llar 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 2001 Türkiye 2603 2682 2981 2173 2727 2888 3021 2146 Çanakkale 3353 3459 3843 2860 3664 3872 3533 2335 M ( m Kaynak: D E (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler Tablo’da, Çanakkale’nin Kişi başına GSYİH’sı, kriz yılları 1994 ve 2001 hariç, üç bin $’ın üstünde olmuştur. Tablo: 4 anakkaleİLİNİN Arazi SANAYİLEŞME Varl n n Da lPOTANSİYELİ m 2. ÇANAKKALE 2.1. Mevcut Sınai Altyapı Alan (ha) Arazi Tr T ( Da l m (%) Çanakkale birine yakın gelirinin sanayi Tar m Arazisiekonomisinin dörtte 359.514 37 kesiminde getirilmektedir. Bu süreç 1950’lerden bu yana; ancak asıl 1970’lerden beri 54 Orman 525.124sanayileşmenin bir başlangıç gerçekleşmiş bir olgudur. Çanakkale’de dönemi ay yaşanmıştır. r-Mera 63.011 6.5 m ( m (T m ( H ( Çanakkale’de daha önce sanayileşmeye ilişkin bir gelişme1.yaşanmamaTar md 16.889 7 sının sebepleri; genel ülke gelişme düzeyi, Çanakkale’nin özel/askeri/straDi durumu er 0.8 güç, sertejik ve ilin insan, konum, 9.152 hammadde, altyapı, müteşebbis maye/bilgi yetersizliklerle açıklanabilir. Toplam birikimi gibi faktörlerdeki 973.690 100.0 Ka Çanakkale’de kamu teşebbüsü olarak ilk işletmeler Tekel’e ait kanyak ve şarap fabrikalarıdır. Bunu suni deri ve plastik yatırımları izlemiştir. Çan linTablo. 5 Tar m Arazisinin Kullan m yitleri buna eklenmiştir. Bu işletmelerin il genelinde bir sanayileşme hareketine temel oluşturmaları beklenemezdi. Arazi Kullan m Alan(ha) Da l m (%) K D D H Sanayileşmede bugün gelinen sonraki ve birikiKaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanl aşama, (2004): bundan anakkale Sanayigelişme Potansiyeli ve min temeliYaolması bakımından önem arz29etmektedir. t r m Alanlar Ara t rmas , s. İlde Tar sanayileşme sürecinde dönüm noktası, 1973’de Çanakkale’nin Kal71.85 258.310 m Kuru kınmada Öncelikli Yöreler kapsamına alınması olmuştur. 54.801 15.25 Sulu Tar m Bu dönemin başında ile hem dışarıdan yatırımcı sermaye gelmiş, hem -Bah e 16.152 şeklinde şirketleşerek 4.45 deBa yerel girişimciler, çok ortaklı şirketler yatırım/üretimezel girişmişlerdir rn 30.251 8.45 1972 yılında 10’dan fazla işçi çalıştıran işletme sayısı 20, 1980 yılında Toplam 359.514 100.0 ise 95’dir (ÇAN. SAN. TİC. İL MD.: 2004:20) Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanl Sanayi Potansiyeli 1973 yılında Çanakkale Sanayi (2004): ve Ticarianakkale Odası’na kayıtlı 15 sanayi ve kuYa t r m Alanlar Ara t rmas , s. 29 ruluşu vardı. Akfa, Yurtaş-Kepez, Petkim Plastik, Tekel Kanyak, Tekel Şa- rap, Kale Un, Çan-ka Meyve Suyu, Be-mer-ka, Kale Demir, Yardelen, Çanakkale Seramik, Yenice Gıda, Kale Karo, Çelikel, Truva Deri dahil 15 fir67 Tablo: 6 Mevduat n llere G re Da l m ( anakkale, Bal kesir,Ayd n) 2002 2003 H (A O K S H T T Hakk nda Rapor,s.6 Tablo: 2 anakkale nin Ekonomik Yap s madan 2003 yılında sadece 6’sı üretim yapıyordu. Gerisi çeşitli sebeplerle devre dışı kalmışlardı Cari (MORTAN: Fiyatlarla2003: (2001) 28-29). Sabit Fiyatlarla (1987) Birçok ilde bu yıllarda OrganizeÇanakkale Sanayi Bölgeleri kurulup geliştirildiği Türkiye Türkiye Çanakkale halde, Çanakkale’deGeliflme buna ihtiyaç duyulmamıştır. Merkez ilçe başta olmak üzeGeliflme Geliflme Geliflme re, çeşitli ilçelerde, gıda ve taşa/toprağa dayalı sanayi kapasiteleri kurulH›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) H›z›(%) Pay(%) muştur. Tar›m 22,7 12,1 13,6 22 -6,5 13,6 -13 24,7 Bugün ise, ilde biri merkez ilçede yapımı süren, diğeri Biga ilçesinde taSanayi 6,9 de, 18,3 -7,5 yüzlerce 28,4 sanayi -30,8 23,5 mamlanan iki OSB58,1 vardır. 25,7 İl genelinde irili ufaklı kuruluşu‹nflaat üretim yapmaktadır. 42,5 5,2 45,3 5,6 -5,5 5,2 -14 4,4 2.2. Tarımsal ve Hayvancılık Potansiyeli Ticaret 50,2 21 54,3 16,7 -9,4 21,9 -17,3 17 Çanakkale ekonomisinde kesiminden bakıUlaflt›rma-Haber 59,6 15,8hizmetler 58 19,9 -5,3 sonra 13,5 yüzde -6,4 pay17,2 mından tarım sektörü, yaptığı üretim/gelir, istihdam katkısı ile ilk sırada yer Kamu Hizmetleri 46,6 10,4 49,8 11,5 1,6 4,6 0,5 5 alır. GSY‹H Çanakkale ekonomisinde arazi varlığı 973.690 hektardır. Bunun ancak (Al›c› 37’sini F. ‹le) teşkil43,2 100 30,7 100 arazi -7,5tarıma 100elverişlidir. -17,1 100 yüzde eden 359.514 hektarlık Yüzde 54 orman,Kaynak: yüzdeD6,5 çayır-meradır. Kaynak: E: (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler. Tarım arazilerinin yüzde 15’inde sulu tarım, yüzde 72’sinde kuru tarım, yüzde 4,5’inde bağ-bahçe, yüzde 8,5’inde özel ürün yapılmaktadır (SAN. ve Tablo: 3 BAK.: anakkale s n n Geli 111.652 imi ($) hektarı sulanabilir, bunun TİCARET 2004:GSY 29).HToprakların 72.296 hektarı ekonomik sulanabilir arazidir. Oranı yüzde 64.7’dir. Y›llar 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 2001 Çanakkale’de büyük ve küçük baş hayvan potansiyeli, Türkiye’de kişi Türkiye 2603 2682iki katı 2981 2173 2727 2888 başına hayvan sayısının ve kanatlıda yüzde 30 daha 3021 fazladır.2146 Küçük baş hayvan potansiyeli, büyük başa göre daha fazladır. Çanakkale 3353 3459 3843 2860 3664 3872 3533 2335 Çanakkale’de tarımsal üretimde tahıllar büyük bir ağırlığa sahiptir. 2001 Kaynak: D E (2003): Temel Ekonomik ve Sosyal G stergeler yılında, 208.937 hektar alanda, 471 bin ton tahıl üretilmiştir. En yakın üretim miktarının 34 bin ton ile yağlı tohumlar olduğu düşünülürse, tahılların tarımsal üretimdeki yeri daha iyi anlaşılır. Tablo: 4 anakkale Arazi Varl Arazi T r n n Da l m Alan (ha) Da l m (%) Tar m Arazisi 359.514 37 Orman 525.124 54 63.011 6.5 Tar m d 16.889 1.7 Di er 9.152 0.8 Toplam 68 973.690 100.0 ay r-Mera Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanl (2004): anakkale Sanayi Potansiyeli ve Yat r m Alanlar Ara t rmas , s. 29 T ( M M m ( m ( m m (T m H Ka Ta S T ( M ( m m ( m (T m ( H ( H (A Ka 525.124 54 63.011 63.011 6 6. .5 5 Tar m md d Tar 16.889 16.889 1. .7 7 1 Di er er Di 9.152 9.152 0. .8 8 0 973.690 973.690 100.0 100.0 Orman ay ay r-Mera r-Mera Toplam Toplam H H ( ( H H (A A ( Ka Ka Kaynak: Sanayi Sanayi ve ve Ticaret Ticaret Bakanl Bakanl (2004): anakkale anakkale Sanayi Sanayi Potansiyeli Potansiyeli ve ve Kaynak: (2004): Yat tr rm m Alanlar Alanlar Ara Ara t t rmas rmas , , s. s. 29 29 Ya K K D D D D H H Tablo. Tablo. 5 5 Tar Tar m m Arazisinin Arazisinin Kullan Kullan m m Arazi Kullan Kullan m m Arazi Alan(ha) Alan(ha) Da l lm m (%) (%) Da Kuru m Tar m Kuru Tar 258.310 258.310 71.85 71.85 m Tar m Sulu Tar Sulu 54.801 54.801 15.25 15.25 Ba Ba -Bah -Bah e e 16.152 16.152 4.45 4.45 zel r rn n zel 30.251 30.251 8.45 8.45 359.514 359.514 100.0 100.0 Toplam Toplam O O K K S S H H T T Kaynak: (2004): Kaynak: Sanayi Sanayi ve ve Ticaret Ticaret Bakanl Bakanl (2004): anakkale anakkale Sanayi Sanayi Potansiyeli Potansiyeli ve ve Ya t r m Alanlar Ara t rmas , s. 29 Yat r m Alanlar Ara t rmas , s. 29 T T Hayvancılık faaliyetleri, Çanakkale ekonomisinde önemli yer tutar. Büyük ve küçük baş hayvan varlığında Türkiye ortalamasının iki katı, kişi başına hayvan düşmesi de bunun Çanakkale’de üretilen Tablo: 6 Mevduat Mevduat n llere llere G re regöstergesidir. Da l lm m ( ( anakkale, anakkale, Bal kesir, kesir, Aydhayn) Tablo: 6 n G Da Bal Ayd n) vansal ürünler içinde parasal değer itibariyle ilk sırayı süt almaktadır. Süt 2002marka olmuş ürünleri bulunmaktadır. 2003 ürünlerinde de Çanakkale’nin Diğer 2002 2003 taraftan, et ve yumurta gibi ürünler de, değer olarak ikinci ve üçüncü sırayı TL Y P Toplam TL Y Toplam TL TL Yalanında, P Toplam TL YP P Toplam TL almaktadır. İlde hayvancılık işletme düzeyinde yapılabilecek iyiAyd n 595.987 497.676 1.093.663 756.399 4.875.710 1.242.109 1.030.9 leştirmeler, verimi ve hasılayı arttırabilecektir. Ayd n 595.987 497.676 1.093.663 756.399 4.875.710 1.242.109 1.030.9 anakkale 279.134 147.330 426.464 367.301 367.301 138.808 506.108 455.47 Kanatlı hayvan varlığı147.330 olarak Çanakkale’de kişi başına düşen 506.108 miktar, anakkale 279.134 426.464 138.808 455.47 Türkiye ortalamasının yüzde 30 üstündedir. Bal 686.792 Bal kesir kesir 686.792 655.152 655.152 1.341.944 1.341.944 919.171 919.171 644.416 644.416 1.563.587 1.563.587 1.221.0 1.221.0 Çanakkale ilinde, deniz balıkçılığı faaliyetleri önemli ölçüde gelişmiştir. Kaynak: w b Kaynak:balık ww w w. w.t t bb b. .o or rg g. .t tr ryanında, denizde yetiştirilen balık miktarı da önemliAvlanan miktarı dir. Bunları işleyen işletmelerin kurulmuş olması, entegre bir faaliyet alanı olarak çıkmaktadır. BuGürünlerin ve dış ticarete konu olan Tablo:ortaya 7 Mevduat Mevduat n llere llere re Pay Pay S Siçralamas ralamas ( anakkale, anakkale, Ayd miktarı n) Tablo: 7 n G re ( Ayd n) da oldukça önemlidir. Nitekim 2004 yılında ilden yapılan 53 milyon $’lık gıda ihracatının yaklaşık yarısını Tica2003 2002bu ürünler oluşturmaktadır (Çanakkale 2003 2002 ret Odası; 2005). Y Toplam TL Y Toplam TL TL YP P Toplam TL YP P Toplam TL TL 2.3. Orman Potansiyeli 21 1 Ayd Ayd n n 0. .4 4 0. .4 4 0. .8 8 0. .5 5 0. .3 3 0. .8 8 0. .6 6 2 0 0 0 0 0 0 0 Çanakkale, orman varlığı bakımından oldukça zengin illerimiz arasında17 0 0 1 0 0 1 0 17 Denizli Denizli 0. .5 5 0. .5 5 1. .0 0 0. .6 6 0. .4 4 1. .0 0 0. .7 7 Kaynak: w ww w w. w.t tb bb b. .o or rg g. .t tr r Kaynak: 69 dır. Arazinin yüzde 54’ü ormanlıklardan meydana gelmekte ve bu da 525.124 hektara karşılık gelmektedir. Çanakkale ormanlarının toplam Türkiye içindeki payı yüzde 2.6’dır. Marmara içindeki payı ise yüzde 18’dir. Dolayısıyla orman ürünleri üretimi fazladır. (Sanayi ve Ticaret Bakanlığı:2004, s.38) Toplam ülke orman varlığı içindeki Çanakkale ili ormanlarının yaklaşık payı yüzde 2,6’dır. Ancak ilin Marmara Bölgesi Orman alanları içindeki payı ise yüzde 18 gibi yüksek bir orandır. Diğer taraftan, Çanakkale ormanlarının Koru türünün yüzde 37’si, baltalık orman türünün yüzde 61’i bozuk, geri kalanı normal olarak değerlendirilmektedir. Dolayısıyla, orman kalitesinin çok yerinde olduğu söylenemez. Çanakkale’de Gelibolu yarımadası ve Troya milli parkları, tarihi ve tabii alanlar olarak yer almaktadır. 2.4. Maden Potansiyeli Maden Tetkik Arama (MTA) tarafından yapılan arama sonuçlarına göre, Çanakkale’de oldukça zengin bir maden türü zenginliği vardır. İlde altın, asbest, bakır-kurşun-çinko, bazit, bentonit, çimento hammaddeleri, demir, diyatomit, grafit, gümüş, kaolen, kil, linyit, manganez, manyezit, mermer, molibden, volfram, tuğla kiremit hammaddesi, uranyum gibi çok geniş bir yelpazede maden vardır. Bu yelpaze içinde, altın, uranyum gibi stratejik sayılan madenler olduğu gibi, linyit başta olmak üzere seramik hammaddeleri gibi yüksek miktarda ve ekonomik faaliyetlere girdi teşkil eden önemli maden varlıkları söz konusudur. (Sanayi Ticaret Bakanlığı:2004, s.39) Gerçekten de Çanakkale’de ekonomik bakımdan öne çıkan en önemli maden varlığı linyit kömürü ve seramik maddeleridir. Çanakkale-Çan’da linyit işletmesinde, arama ve üretim çalışmaları sürmektedir. Üretilen kömür, Çanakkale’den diğer 21 ile satılarak, önemli girdi sağlanmış, iç ticaret kesiminde canlılık elde edilmiştir. Diğer taraftan, Çan Linyitlerinin kullanımı ile, 2000 yılında 2x160 MW gücündeki Çan Termik Santralinin yapımına başlanmıştır. (Çanakkale San. Tic. İl Md.lüğü; 2004, s.28) 2.5 Altyapı Çanakkale ekonomisinin, temel olarak üzerinden cereyan ettiği teknik altyapının yeterliliği ve kalitesi oldukça zayıftır. Karayolu altyapısı itibariyle Çanakkale ili, çok şanslı bir konumda değildir. İzmir, Balıkesir, İstanbul, Bursa-Eskişehir yönlerine bağlantısı olmakla birlikte anakara yolu bağlantısı yoktur. Denizyolu, il için en önemli ulaşım altyapısı olarak ortaya çıkmaktadır. İlde merkez dahil, Gökçeada, Lapseki ve Kabatepe limanları vardır. Ancak yetersizdir. Hiçbirinin demiryolu bağlantıları yoktur. Yük ve yolcu taşınan li70 manlar arasında, Türkiye Denizcilik İşletmeleri feribotları ile özel kesim deniz motorları çalışmaktadır. Limanların da bir kısmı belediyelerce, bir bölümü ise özel işletmelerce işletilmektedir. Enerji altyapı itibariyle Çanakkale, ulusal elektrik enerjisi iletimi ağına bağlıdır. İlde elektrik kullanımı, tahmini olarak 1815 kwh/kişidir. Türkiye ortalaması 1479 kwh/kişi (2002) olup, gelişmiş ülkelerin 1/4’ü düzeyindedir. İlde elektrik enerjisi kullanım yerleri yüzdesinde sanayinin oranı yüzde 58.3, meskenlerin payı ise 17.7’dir, onları yüzde 7 ile ticaret izlemektedir. Çanakkale ilinde, rüzgar enerjisi için, uygun alanlar tespit edilmiştir. Diğer taraftan, Çanakkale, jeo-termal kaynaklar itibariyle önemli potansiyele sahiptir. İlde bulunan jeo-termal kaynaklar; Hıdırlar, Küçükçetmi, Kırkpeçit, Kızılca Tuzlası, Ozancık, Karaılıca, Akçakeçili, Kestanbolu, Kocabaşlar, Palamutoba, Kirazlı ve Balaban Sualr, Kum Ilıcası, Külcüler Ilıcası, Ilıcadere Kaynağı ve Can ılıcaları olarak sıralanmaktadır. (San. Ticaret Bakanlığı: 2004. s. 23) Çanakkale ilinde sanayiin en büyük avantajı ise şimdilik belirli işletmelere verilebilen doğalgazın, özellikle OSB’ler çerçevesinde tüm sanayi işletmelerine sağlanması olacaktır. 2.6. Sermaye Birikimi ve Teşebbüs Gücü Çanakkale’de toplam banka mevduatının Batı Marmara Bölgesi içindeki payı yüzde 12, Türkiye mevduatında ise yüzde 1’in altındadır. Kredilerde ise Batı Marmara içindeki payı yüzde 15, Türkiye Toplam kredileri içinde ise yüzde 0.3 kadardır. Çanakkale’de toplam mevduat içinde, tasarruf mevduatı oranı yüzde 53, Döviz Tevdiat Hesabı ise yüzde 34’dür. Bu oranları, Türkiye ortalama değerleri ile ters bir durum arz etmektedir. Tablo: 6-7 Banka kredilerinin sektörel dağılımında, ihtisas dışı krediler yüzde 73, tarım kesimi yüzde 10 pay ile en yüksek orana sahiptirler. Çanakkale’nin teşebbüs gücünü temsil eden ticaret ve sanayi odalarında, işadamı dernekleri de örgütlenmişlerdir. Çanakkale’de biri merkez ilçede olmak üzere, Gelibolu ve Biga ilçeleriyle birlikte üç adet ticaret ve sanayi odası bulunmaktadır. Merkez Çanakkale Ticaret Odası 1929 yılında kurulmuş olup, 2003 yılı itibariyle 453 firma kaydı yapılmış, 228 adedi kapanmıştır. Biga Ticaret ve Sanayi Odası ise, 1973 yılında faaliyete başlamıştır. 2003 yılı itibariyle 8 meslek grubunda 1253 kayıtlı üyesi vardır. (Biga Ticaret ve San. Odası: 2003.s.9). 71 72 359.514 100.0 686.792 279.134 595.987 Toplam TL YP Toplam 0.5 17 Denizli Kaynak: w w w.tbb.org.tr 0.4 21 Ayd n TL TL YP 2004 TO P L A M Hammadde Teknoloji gc Te ebb s g. st Kademe Y n. 426.464 367.301 655.152 1.341.944 919.171 147.330 644.416 138.808 0.5 0.4 1.0 0.8 0.6 0.5 0.4 0.3 YP TL YP Toplam 2003 2002 455.472 142.590 598.062 1.0 0.8 Toplam 0.7 0.6 TL 0.4 0.3 YP 2004 1.1 0.9 TO P L A M 1.563.587 1.221.029 721.840 1.942.869 506.108 497.676 1.093.663 756.399 4.875.710 1.242.109 1.030.913 612.972 1.643.885 YP 2003 Tablo: 7 Mevduat n llere G re Pay S ralamas ( anakkale, Ayd n) Kaynak: w w w.tbb.org.tr Bal kesir anakkale Ayd n TL 2002 Tablo: 6 Mevduat n llere G re Da l m ( anakkale, Bal kesir,Ayd n) Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanl (2004): anakkale Sanayi Potansiyeli ve Yat r m Alanlar Ara t rmas , s. 29 Toplam + le u le u %) 7 %) 6 5 Tablo: 8 llere G re Kredi/Mevduat Oran % ( anakkale, Bal kesir,Ayd n) Bal kesir anakkale Ayd n 2000 2001 2002 2003 2004 29.1 12.2. 11.8 20.6 32.4 41.6 18 16.9 30.1 50.2 30.5 11.6 11.1 23.4 37.8 Kaynak: w w w.tbb.org.tr Çanakkale’de Biga ilçesinde ayrıca işadamı derneği BİSİAD örgütlen2000 2001 eğitimine 2002 2003 yapıldığı 2004anlamiştir. Dernekte, özellikle üyelerin dönük faaliyetler Tablo:9a Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2003) şılmaktadır (BİSİAD:2005) Bal kesir 29.1 12.2. 11.8 20.6 32.4 Sektörler Belge Toplam Sabit Yat›r›m Döviz ‹stih Çanakkale ilinde ve 2004 yıllarında olmayan30.1 yatırım teşvik belgeanakkale 41.62003 18 16.9 50.2 Say›s› sabit Yat›r›m (Milyon TL) değerlerinde Kullan›m› dam leri ve bunların toplam yatırım, yatırım ve istihdam önemAyd n 30.5 11(milyon .6 23.4(000 $) 37.8 TL)11.1 li gelişmeler vardır. Tar m 9’da Çanakkale ilinde son iki yılda teşvik belgesi olan sınai yatıTablo Kaynak: w w w.tbb.org.tr (Bitkisel retim) 1.707.764 478 54 rımlar sektörel dağılımları 1itibariyle verilmiştir.1.707.764 Madencilik ( leme) 1 946.000 946.000 340 5 Madencilik ( stihra ) 1 3.672.000 3.672.000 881 100 Tablo:9a Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2003) malat Sektörler Belge Toplam Sabit Yat›r›m Döviz ‹stih (G da ve ki) 5 8.983.467 8.983.467 2.322 126 Say›s› Yat›r›m (Milyon TL) Kullan›m› dam malat (milyon TL) 2.572.000 (000 $) (Dokuma Giyim) 1 2.572.000 1.000 50 Tar m malat (Ka t) 1 1.417.000 1.417.000 41 30 (Bitkisel retim) 1 1.707.764 1.707.764 478 54 malat Madencilik 1 946.000 32.871.651 946.000 11.093 340 5 (Ta t Ara la(r )leme) 3 32.871.651 32 Madencilik ( stihra ) 1 3.672.000 881 100 malat (seramik) 1.356.000 3.672.000 1.356.000 380 25 m a l a t Hizmetler (Turizm) 5 7.006.214 7.006.214 321 147 (G da ve ki) 5 8.983.467 8.983.467 2.322 126 Kaynak: w w w.hazine.gov.tr malat (Dokuma Giyim) 1 2.572.000 2.572.000 1.000 50 malat (Ka t) 1 1.417.000 1.417.000 41 30 Tablo:9b malat Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2004) (Ta t Ara lar ) 3 32.871.651 32.871.651 11.093 32 ‹stih Sabit Yat›r›m Döviz Toplam Belge Sektörler malat (seramik) 1 1.356.000 1.356.000 380 25 (Milyon TL) Kullan›m› dam Yat›r›m Say›s› Hizmetler (Turizm) 5 7.006.214 7.006.214 321 147 (000 $) (milyon TL) Tablo: 8 llere G re Kredi/Mevduat Oran % ( anakkale, Bal kesir,Ayd n) Kaynak: w w w.hazine.gov.tr Tar m (Bitkisel retim) 1 1.380.712. 1.380.712. - 28 Madencilik 73 1 Belgeli 6.980.000 6.980.000 3.308 (2004) 60 ( stihraÇanakkale’de ve leme) Teflvik Tablo:9b Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› ve ve Kaynak: w w w.hazine.gov.tr Tablo:9b Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2004) Sektörler Belge Say›s› ‹stih Toplam Sabit Yat›r›m Döviz Yat›r›m (Milyon TL) Kullan›m› dam (000 $) (milyon TL) Tar m (Bitkisel retim) 1 1.380.712. 1.380.712. - 28 Madencilik ( stihra ve 1 6.980.000 6.980.000 3.308 60 2 1.974.065 1.974.065 194 58 malat (Orman r nleri) 1 4.500.000 4.500.000 1.632 50 malat (Ta t Ara lar ) 2 8.265.000 8.265.000 3.188 100 malat (Madeni E ya) 1 5.750.000 5.750.000 390 45 malat ( imento) 1 2.500.000 2.500.000 323 25 malat (Seramik) leme) malat (G da ve ki) 1 37.000.000 37.000.000 14.727 51 Hizmetler (Ula t rma) 4 62.138.586 62.138.586 22.953 25 Hizmetler (Alt Yap ) 2 3.622 160 5.500.000 5.500.000 Kaynak: w w w.hazine.gov.tr 2.7. İç ve Dış Ticaret Yeterli Yetersiz K smen Çanakkale’nin sınai üretim+ kapasitesi her yıl genişlemektedir. Ürün deKarayolu seni ihracata da yansımaktadır. İlden gıda; (kurutulmuş sebze, biber kon+ Demiryolu serve, salça, konserve su ürünleri, dondurulmuş sebze, meyve, su ürünleDenizyolu + ri), maden; (çinko-kurşun, kalsit, kum taşı, kil, silis kumu, mermer, feldspar, + Havayolu kaolen, granit), inşaat demiri (İÇDAŞ’ın kurulması ile), karo, fayans seral e t i i m + + edilmektedir. 2004 yılı itimik, konfeksiyon, halı, çimento gibi ürünler ihraç bariyle ihracat değeri 528.695+bin $ dır. Bunun 340 milyon doları inşaat de+ 53 milyon $ gıda, 43 milyon $ çimento, 15 O S B 63 milyon $ karo fayans, miridir. milyon $ madencilik ürünleridir KSS + (ÇANAKKALE SAN. VE TİC. ODASI). 2002 veSermaye 2003 126 ve 121 milyon $ (10 ay) olan ihracat verileri 2004’te 529 mil+ yon $’a çıkmıştır. Hammadde + Görülüyor bir özel demir-çelik iş+ Te knoloji ki Biga’nın Marmara sahilinde kurulan gc 74Te ebb s g. st Kademe Y n. + + + ve ve Kaynak: w w w.hazine.gov.tr letmesi, üretim, gelir ve ihracat verilerini bütünüyle değiştirmiştir. Tablo:9b Çanakkale’de Teflvik Belgeli Yat›r›mlar›n Sektörel Da¤›l›m› (2004) Çanakkale ilinin ekonomik yapısı analiz edilirken sektörlerin payına ba‹stih Döviz Sabit Yat›r›m Toplam ağırlıklı Belge Sektörler iç ticaret kesimi kıldığında ilde dördüncü sektör durumunda bulun(Milyon TL) Kullan›m› Yat›r›m Say›s› maktadır. İlin tarım ve hayvancılık potansiyeli, madencilik potansiyelidam ve sınai üretim yapısı mevcut ticari hayatın gelişmesinde ve canlılığında önemli (000 $) (milyon TL) bir yer tutmaktadır. Tar m (Bitkisel retim) 1 1.380.712. 1.380.712. - ve kuru28 İlin mevcut tarım ve hayvancılık potansiyeli, madencilik ürünleri lu Madencilik sınai kapasitenin ürettiği ürünler çevre il ve bölge pazarlarına ulaştırılmaktadır. Bozcaada’da şarap üretimi,6.980.000 Edremit-Ayvalık bölgesindeki ( stihra Ancak ve leme) 1 6.980.000 3.308 60 zeytin ve zeytinyağı üretimi için hemen hemen aynı durum sözkonusudur. malat (G da ve ki) 2 1.974.065 1.974.065 194 58 Büyük kapasiteli, ileri teknolojili, markalı-kaliteli sınai ürünlere dönüşemeyenmalat üretim yapısı, yakın çevre pazarlarını ancak hedef alabilmektedir. Böy(Orman r nleri) bölgesel 1 4.500.000 4.500.000 1.632 50 lece pazarlamada Pazar anlayışı öne çıkmaktadır (MORTAN:2003, malat s.23) (Ta t Ara lar ) ençok ticaret 2 8.265.000 8.265.000 Çanakkale’nin yaptığı iller İstanbul, İzmir,3.188 Balıkesir, 100 Bursa mal at çok karayollarının kullanıldığı görülmektedir. olup daha (Madeni E ya) 1 5.750.000 5.750.000 390 45 Çanakkale’de 3 Sanayi ve Ticaret Odası, 2 Ticaret Borsası, 8 Ziraat malat imento) 1 2.500.000 2.500.000 323 25 Odası, 1( Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği bulunmaktadır. 51 1 37.000.000 37.000.000 14.727 malat (Seramik) Sermaye şirketleri olarak 2864 anonim şirket, 1403 limited şirket ile 1199 Hizmetler şahıs, 8 komandit ve 57 kollektif şirket faaliyette bulunmaktadır (San. Ve 25 (Ula t rma) Tic. Bakanlığı:2004; s.65) 4 62.138.586 62.138.586 22.953 Hizmetler 3. YATIRIM ORTAMININ DURUMU 2 5.500.000 5.500.000 3.622 160 (Alt Yap ) Çanakkale ilinin ekonomik gelişmesini etkileyen temel faktörler incelenKaynak: w w w.hazine.gov.tr diğinde; Karayolu Demiryolu Denizyolu Havayolu leti im OSB KSS Sermaye Hammadde Teknoloji gc Te ebb s g. st Kademe Y n. Yeterli + K smen Yetersiz + + + + + + + + + + + + + + 75 ve + + + KSS + Sermaye + Hammadde + + + Teknoloji gc + + Te ebb s g. + + st Kademe Y n. + + + Avantajlı, dezavantajlı olduğu alanların incelenmesi + n) lam 2004 Avantajl TLCo rafiYKonum P TO P L A M Pot. 1.643.885 Do . Kay. 2.109 1.030.913 612.972 .108 Sun g. 455.472g c 142.590 lam .8 .0 + g c Sun g. + retim Ya + ps Sanayi Tecr besi 598.062 retim Yap s 3.587 1.221.029 721.840 1.942.869 Altyap + Teknik Sanayi Tecr besi Altyap Teknik Co rafi Konum K smen Do . Kay. + Pot. + Avantajl Dezavantajl + Sermaye 2004 Birikimi + + + Sosyal + 4. UYGUN YATIRIM ALANLARI 0.6 Tarım ve 0.3hayvancılık 0.9 alanında yapılacak yatırımlar, il gelirini arttıracağı ve1. dolayısıyla yatırımlara talep yaratacaktır. 0.için 7 sınai ürünlere 0.4 1 TL YP TO P L A M Maden ve orman potansiyelini değerlendirebilecek yatırımlar, uygun yatırım yeri seçimi ile birlikte yapılabilir. Bunlardan en uygunu mermer ve seramik eşya sanayi olarak ortaya çıkmaktadır. Tarıma dayalı sanayiler, süt ve süt ürünleri, peynir alt suyu tozu, zeytinyağlı sabun üretimi, fizıbıl görünen alanlar olarak tespit edilmiştir. Ahşap ve fiber tekne üretimi de yine uygun yatırım yeri seçmek şartı ile uygun alanlardan biri durumundaydı. İstanbul çevresinde iç ve dış piyasaya uzun yıllar dolu siparişle çalışan gemi/yat imalat Sanayi, Çanakkale’yi de değerlendirebilir. SONUÇ Çanakkale ili, ekonomik kalkınma mücadelesinde, nispi olarak, bulunduğu bölge/çevre illerine göre geriye düşmüştür. Ekonomik yapı, sosyal yapı, gelir, ticaret, altyapı vb. alanlarındaki göstergeler buna işaret etmektedir. 76 + + Sermaye+Birikimi Sosyal K sm Son yıllarda, Çanakkale’de, ekonomik gelişmeyi hızlandırma yönünde + + ortaya çıkan ve hemen bütün merkezi ve yerel idare taraflarınca paylaşılan, üniversite tarafından desteklenen bir eğilim, hatta talep ve çabalar söz konusudur. Çanakkale ekonomisinde, gelişme yönünde atılacak adımlar, öncelikle, bugüne dek oluşturulan üretim yapısının daha etkin, daha geniş kapasiteli ve kaliteli ürünleri rekabetçi biçimde üretebilen bir yaklaşımla dönüştürülmesini gerekli kılmaktadır. Başta tarıma dayalı sanayi kolları ile uygun yatırım alanı olarak teklif edilen alanlarda, öncelik ve hızlı biçimde yeni kapasiteler yaratılmalı, yeni pazarlar bulunmalıdır. Esasen ihracat hususunda, deniz ulaştırması ve Avrupa’ya yakınlık olarak şanslı bir konum vardır. Çanakkaleli işadamlarının çoğu, iç/yakın pazarlar yanında; dış pazarları iyi tanıyan insanlar olarak tanınmışlardır. Oda ve işadamı dernekleri, bu alanda üyelerine, aydınlatıcı bilgiler aktarmaktadırlar. Merkez ilçedeki OSB’nin hızla bitirilerek, girişimcilerin (yerli/yabancı) kullanıma sunulması gereği vardır. Biga OSB, bu bakımdan daha şanslı görünmektedir. Biga’da ilçe düzeyindeki girişimci odaklanması, ilçe ve çevresini daha ileriye taşıyacak enerjiye sahip görünmektedir. Çanakkale’de ilçeler bazında, esasen üretimde ihtisaslaşma ve farklılaşma yaşanmaktadır. Özellikle adalar ve batı kıyılarında, turizm alanında önemli kapasitelerin oluşturulduğu, memnuniyetle gözlenmektedir. Tarihi Gelibolu yarımadası ise iç ve dış kültür turizmi açısından, tabii bir çekim alanı durumundadır. Jeotermal kaynaklar ise bu konuda daha değerlendirilmesi gereken varlıklar olarak görünmektedir. Örgütlü teşebbüs gücü ve insana yatırım hususunda Çanakkale’de eksiklerin giderilmesi gerekmektedir. Üniversite’de kurulan girişim merkezinin çok anlamlı bir sürece rastladığı vurgulanmalıdır. KAYNAKÇA - Çanakkale Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü (2002), 2003 Yılı Çanakkale İli Ekonomik ve Ticari Durumu Hakkında Rapor. - Çanakkale Ticaret Odası, 2005 - DİE (2002), Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler. - DİE (2003), Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler. - DPT (2003), İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gel. Sıralaması Araşt. DPT Yay. No: 2671, Mayıs 2003. Ankara - DPT (2004), İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişim Sıralaması Araşt. DPT Ankara. - Sanayi ve Ticaret Bakanlığı (2004), Çanakkale Sanayi Potansiyeli ve Yatırım Alanları Araştırması. - Kenan MORTAN (2003): Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası, Çanakkale Ekonomisi ve Gelecek Senaryosu Projesi. 77 http://www.die.gov.tr/nuts/DUZEY122.html http://www.die.gov.tr/nuts/DUZEY2.html http://www.die.gov.tr/nuts/duzey3.html http://www.die.gov.tr/TURKISH/SONIST/GSYIH/gsyih.html http://www.die.gov.tr/TURKISH/SONIST/HHGELTUK/hhgeltuk.html 78 ÇANAKKALE İLİNİN EKONOMİK GELİŞMESİNDE TURİZM SEKTÖRÜNÜN YERİ VE ÖNEMİ Prof. Dr. Mithat Zeki DİNÇER İ.Ü. İktisat Fakültesi Dekanı ve İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Füsun İSTANBULLU DİNÇER İ.Ü. İktisat Fakültesiİktisat Bölümü Öğretim üyesi Araş. Gör. Arif GÜNGÖR İ.Ü. İktisat Fakültesi Öğretim Elemanı 79 Küresel ekonomik düzende, rekabetin hızlı artması sonucu uluslararası ekonomik yönetimin şekli de değişmiştir. Ticari ve finansal liberalizasyon, dijital ekonomi, bilgisayar ve telekomünikasyon alanındaki gelişmeler, uluslararası kuruluşların rolü bu değişimi hızlandırmaktadır. Uluslararası pazarlarda istikrarlı bir şekilde rekabet edebilmek ulusal ekonomilerin sürdürülebilirliğine bağlıdır. Hızlı ve istikrarlı bir kalkınma için öncelikli sektörlerin tespit edilip; uygun yatırım ortamının sağlanması gereklidir. Bunun için de özellikle; a) Makro ekonomik istikrar, b) Sürekli ve yüksek oranlı yatırım, c) Yatırımların iç tasarruflarla finanse edilmesi ve yabancı sermayenin çekilmesi; d) Teşviklerin sağlanması zorunludur (Şengezer: 2004; 18-19). Dünyada yaşanan bu gelişmeler çerçevesinde, günümüzün planlama yaklaşımına yeni boyutlar getirilmekte, yerel potansiyel harekete geçirilmeye çalışılmakta, rekabet gücünün nasıl arttırılacağı araştırılmakta ve her bölgenin rekabet edebileceği bir alan olup olmadığı üzerinde durulmaktadır. Günümüzde sürdürülebilirlik, katılımcılık, yerel potansiyeller ve yerel girişimcilik kalkınma anlayışına yeni bir boyut kazandırmıştır. Yöre halkının katılımının sağlandığı merkez-yerel ve yerel-merkez etkileşimin olduğu entegre bir kalkınma anlayışı önem kazanmıştır. Ekonomik ve sosyal uyum çerçevesinde yerel potansiyelleri devreye sokan, özel-kamu-sivil toplum kuruluşları arasında eşgüdüm sağlayan bölgesel kalkınma stratejileri oluşturmak gerekmektedir. Az gelişmiş ülkelerin ve bölgelerin sorunlarını çözmek ve refah düzeyini yükseltmek için, ekonomik gelişmede sürükleyici sektörleri saptamak, geliştirmek ve bölgesel kalkınma politikaları oluşturmak günümüzün geçerli kalkınma anlayışını meydana getirmektedir. Bu bağlamda, turizm sektörü de üstün doğal kaynak potansiyeline sahip ülkeler için itici sektör niteliği taşımaktadır. Ülkemiz açısından konu değerlendirildiğinde; uluslararası rekabet gücüne sahip destekleyici sektörler olarak tarım ve dış turizm ortaya çıkmaktadır (Şengezer: 2004; 21-22). 21.yüzyılda turizm hem dünyada, hem de ülkemizde en hızlı gelişen ve ekonomide itici bir güç niteliği taşıyan bir sektör olarak hatta bir endüstri olarak önem kazanmıştır. Pazarlama kanallarının teknolojik açısından gelişmesi, genel ekonomik performans, müşterinin bireysel ihtiyaçlarının ön plana çıkması, tatilin ve seyahatin psikolojik ve fizyolojik açıdan öneminin anlaşılması turistin alışkanlıklarının değişimini sağlamıştır. Bu güncel turizm trendleri; bölgesel kalkınma politikaları çerçevesinde bölgelerin turistik destinasyonlar olarak ele alınmasını ve gelişti80 rilmesini zorunlu kılmaktadır. Turizmin gelir artırıcı ve istihdam yaratıcı özelliklerinden yararlanabilmek için; bölgesel kalkınma politikaları çerçevesinde sürdürülebilirliği sağlamak, çevreye, topluma, tarihsel, doğal, kültürel varlıklara zarar vermemek ve tüm bu değerleri ekonomiye, topluma katkı sağlayacak şekilde ele alıp değerlendirmek gerekmektedir; çünkü günümüzde sürdürülebilir bir büyüme anlayışı hakim görüştür. Çevreye karşı duyarlı alternatif turizm çeşitlerinin gelişimiyle, 2020 yılında 1.602 milyon kişinin uluslararası seyahate katılacağı ve 2 trilyon A.B.D doları turizm gelirinin elde edileceği öngörülmektedir. 1. Türkiye’de Turizmin Ekonomiye Katkısı Türkiye’de turizm sektörü 1960 yılı sonrasında Kalkınma Planlarında yer almıştır. 1963-2005 yılları arasında uygulanan Beş Yıllık Kalkınma Planlarında turizm sektörü ile ilgili birçok tedbir ve teşvik ele alınmıştır. 1980’li yıllara kadar konaklama arzını ve turizm talebini arttırma yönünden tedbirler uygulamaya konulmaya çalışılmıştır. 24 Ocak 1980 tarihindeki Ekonomik İstikrar Tedbirleri ile Türk turizmi dinamizm kazanmış ve liberal politikalar, teşviklerle konaklama kapasitesini arttırma ile birlikte alternatif turizm çeşitlerine ve tanıtım-pazarlama konularına ağırlık verilmiştir. Özel sektör yatırımları ve turist sayısı hızla artmıştır. Her plan döneminde dünyada ve Avrupa Birliği’nde görülen gelişmelere uygun olarak turizmle ilgili ilkeler saptanmış olmasına rağmen, uygulamada sorunlarla karşılaşılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, 1963 yılında Turizm işletme belgeli tesis sayısı 109, yatak sayısı 10.226 iken; 2004 yılında bu rakam 2.270 ve 442.652’ye ulaşmıştır. 1980’li yıllara kadar 1 milyon civarında seyreden yabancı turist sayısı 2004 yılında 17.516.908 olmuştur. 1980’li yılların ortalarına kadar 1,5 milyar doların altında olan turizm geliri 2004 yılında 15,887.7 milyar dolara ulaşmıştır. 1963-1983 yılları arasında turizm gelirlerinin GSMH içindeki payı % 0,1’lerden % 0,8’lere yükselmiş ve 2004 yılında % 4.10’a ulaşmıştır. 1980 yılında turizm gelirlerinin ihracat gelirlerine oranı % 11 iken, son yıllarda ise % 30 civarında seyretmektedir. DİE’nin 2001’de yayınladığı girdi çıktı tablosuna göre, turizm sektörü kendisi dışında 49 sektör için talep yaratmaktadır. DİE’nin 2001 yılı verilerine göre, Türkiye toplam istihdamı içinde turizmde doğrudan istihdamın payı % 5,10 ve turizmde dolaylı istihdamın payı % 12,76’dır (Kültür ve Turizm Bakanlığı verileri). Türkiye’yi ziyaret eden yabancı turistlerin çoğunluğunu Avrupa Birliği ve Bağımsız Devletler Topluluğundan gelenler oluşturmaktadır. Türkiye’yi ziyaret nedenleri içinde birinci sırada güneş-deniz-kum ağırlıklı tatiller; ikinci sırada kültürel ziyaretler yer almaktadır. Türkiye’nin turizm pazarı kitle turizmine yöneliktir ve turist profili düşük gelirli ve az harcama yapan bir kitledir. Uygulamada karşılaşılan sorunlara ve bölgesel kalkınmadaki dengesizliklere rağmen Türkiye dünyada önemli bir turizm merkezidir. 2003 yılı verileri81 ne göre; dünya ziyaretçi sayısı içindeki payı % 2 ve dünya turizm gelirlerinden aldığı pay % 2,5’dur. Dünya Turizm Örgütü’nün verilerine göre, dünyadaki en önemli 16 destinasyon arasında bulunan Türkiye’nin turizm açısından geleceği son derece parlaktır. Tübitak’ın gerçekleştirdiği vizyon 2023 projesine göre, Türkiye turizm açısından 1977-1987 yılları arasında başlangıç; 1987-1997 yılları arasında büyüme dönemi yaşamış ve 1998 yılından beri de olgunluk dönemine girmiştir (Tübitak: Temmuz 2003; 23). 2. Çanakkale’nin Turizm Arzı 2.1.Doğal Kaynaklar Çanakkale Türkiye’nin kuzeybatısında Avrupa ve Asya kıtalarını birbirinden ayıran Çanakkale boğazının iki kıyısında kurulu bir kenttir. Türkiye topraklarının % 1,3 ünü kaplamaktadır. Kuzeyinde Edirne, Tekirdağ, Saros körfezi, doğusunda Balıkesir, güneyinde Edremit körfezi ve batısında Ege denizi bulunmaktadır. İklimi geçiş iklimi özelliğini taşır. Ilıman kuşağın güneyinde sıcak kuşağa geçiş hattındadır. Biga ve Gelibolu yarımadaları üzerinde toprakları bulunmaktadır. Türkiye’de yaklaşık olarak % 20 civarında olan verimli tarım arazilerinin bir kısmı Çanakkale çevresinde bulunmaktadır. Yer altı kaynakları zengindir. (Çanakkale Belediyesi &Yerel Gündem 21 Çanakkale: Nisan 2004; 11). Yıllık ortalama sıcaklık 14.8 °C’dir. Çanakkale orta yükseklikte dağlar ve platolarla kaplı olup; yayla ve ovalar fazla değildir (Turizm Bakanlığı &Çanakkale Valiliği: 1992; 9 ve 13). Yağışlar genellikle bahar ve kış aylarında olmaktadır. Deniz suyunun en sıcak olduğu aylar Temmuz ve Ağustos’tur. Çanakkale’nin ilçeleri Ayvacık, Bayramiç, Biga, Bozcaada, Çan, Eceabat, Ezine, Gelibolu, Gökçeada, Lapseki, Yenice’dir. Çanakkale’nin doğal kaynaklarının listesi tablo 1’dedir. 82 Tablo: 1- Çanakkale’nin Doğal Kaynakları a) Dağlar: Kazdağı, Gelibolu yarımadasında Korudağı ve Tekir Dağları, Gökçeada’da Goro ve Kastro dağları (Tepeköy Tepesi). b) Ovalar: Kavak, Yalova, Kilye ve Pirsen, Karabiga ve Biga, Agonya, Bayramiç ve Kumkale. c) Vadiler: Kazdağı’ndan çıkan akarsuların ovalara varıncaya kadar izledikleri yolda bulunan yataklar vadileri oluşturmaktadır. d) Yaylalar: Kazdağı çevresinde bulunmaktadır. e) Bitki Örtüsü: İl alanının önemli bir bölümü ormanlarla kaplıdır; Kaz dağları endemik türleri içinde 21 bitki türü vardır (Kazdağları Göknarı), ayrıca karaçam, kızılçam, bodur ardıç, adi porsuk vs. f) Yaban Hayatı: Karaca, keklik, bıldırcın, tavşan, yaban Domuzu, ördek ve kaz; Denizaltında zengin yaban yaşamı, yılkı atları, değişik kuş türleri. g) Jeolojik Yapı: İlin jeolojik yapısı I-II-III-IV. cü zamanlarda oluşmuş farklı bir yapı sergilemektedir. IV.zamanda oluşan topraklarda yeraltı suyu yoğundur. Bölgede yeraltı suyu kullanımı yaygın olup, en iyi örnek Çardak artezyenleridir. Yerüstü sularının çoğunluğu Kazdağı kaynaklıdır. h) Madenler: Kurşun, Çinko, Linyit, Asbest, Grafit, Mermer, Manganez, Demir, Bakır, Tuz, Uranyum. I) Sıcak Su Kaynakları: Kirazlı ve Balaban Maden suları, Külcüler, Çan, Tepeköy, Kestanbol, Biga Kırkgeçit, Küçükçetmi Ilıcaları, Ayvacık Afrodit kaplıcaları. i) Deniz Kıyıları: Gelibolu Yarımadası kıyıları; Marmara Denizi-Çanakkale Boğazı Güney kıyıları, Ege denizi batı kıyıları, Adalar (Gökçeada-Bozcaada) kıyıları, Ege denizi güney kıyıları. (Ayvacık’taki plajlar mavi bayrak taşımaktadır). j) Göller: Gelibolu yarımadasında Tuzla doğal gölü ve Biga yarımadasında Ece (Emir) doğal gölü; baraj gölleri. k) Mesire Yerleri: İntepe Çamlığı, Güzelyalı, Mitolojide ilk güzellik yarışmasının yapıldığı Kazdağı (Ayazma). 83 l) Akarsular: Çoğu Kazdağı’ndan doğmaktadır. Tuzla, Menderes, Sarı, Kocabaş, Bayramiç, Bergaz, Kavak çayları. m) Korunan Alanlar ve Milli Parklar: 1973 yılında Milli park ilan edilen Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı ve 1996 yılında Milli Park ilan edilen Troia Mili Parkı, Gökçeada Sualtı Milli Parkı, Kaz Dağları Göknarı Tabiat Koruma Alanı. Kaynak: *Turizm Bakanlığı&Çanakkale Valiliği: 1992; 13-26 arası. *Çanakkale Valiliği’nin Ekim 2004 tarihli Çanakkale Kitapçığı. 2.2 Kültürel Kaynaklar Çanakkale ili ve çevresi coğrafi yapısından dolayı tarih boyunca uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. Eski dönemlerde Hellespontos ve Dardanel olarak anılan bu il M.Ö.3000 yılından beri yerleşim yeri niteliğini sürdürmüştür. Çanakkale; Troia, Assos antik kentleriyle, şehitlik anıt ve mezarların bulunduğu Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkıyla önemli bir kültür potansiyeli sergilemektedir. Troia’da kurulan ilk uygarlıktan sonra, bu bölge Lidya, Pers, Bergama Krallığı, Roma, Bizans ve Osmanlı egemenliğinde kalmıştır. Çanakkale’nin kültürel-tarihi kaynakları tablo 2’de yer almaktadır. Tablo: 2- Çanakkale’nin Kültürel Kaynakları a) Müzeler ve Ören Yerleri: Çanakkale Arkeoloji Müzesi, Çanakkale Boğaz Komutanlığı Müzesi, Çanakkale Şehitleri Anıtı ve Harp Müzesi, Bigalı (Çamyayla) Atatürk Evi, Hademoğlu Konağı-Özel Etnografya Müzesi, Assos (Behramkale), Alexsandreia Troas (Dalyan köyü), Troia (02.12.1998 tarihinde dünya miras listesine alınmıştır), Apollon S., Sigeion, Dardanos, Chyrse (Gülpınar), Zeus Altarı, Lysimakheia, Aigos Potamoi (Bayır Köyü), Kardia (Bakla Burnu), Sestos (Akbaş burnu), Neandria (Ezine-Çığrı Dağı), Piri Reis Müzesi ve Tarihi Liman, Kabatepe Tanıtma Merkezi. b) Diğer Tarihi Yapılar: Çimenlik kalesi (Kale-i Sultaniye), Kilitbahir Kalesi, Bozcaada Kalesi, Bigalı ve Nara Kaleleri, Gelibolu Kalesi, Baba Kale, Büyük Cami, Hüdavendigar Cami, Fatih Cami, Asılhan Bey Cami, Sefer Şah Cami, Abdurrahman Cami, Yazıcızade Mehmet Efendi Türbesi, Gazi Süleyman Paşa Türbesi, Sinan Paşa Türbesi, Saruca Paşa Türbesi, Azablar Namazgahı, Gelibolu Mevlevihanesi, Bayraklı Baba, Namık Kemal’in Mezarı, Gelibolu Savaş Anıtları ve Mezarlıkları, Saat Kulesi, Saruca Paşa Hamamı, Telli Çeşme, Aynalı Çarşı. c) Yaşam Şekli: Kırsal kesimde tarımsal üretim, ticaret, turizm ve el sanatları yaşam biçimini şekillendirmektedir. Sanayi, ihracat, madencilik kentsel yaşamda ön plandadır. 84 d) Yöresel Mimari: Kale kentleri, geleneksel Türk evleri, Rum ve Yahudi evleri. e) Yöresel El Sanatları: Seramik ve toprak işçiliği, halı-kilim, diğer dokuma ürünleri. f) Yöresel Mutfak: Peynir tatlısı, asma yaprağında sardalye, balık konserveciliği, peynirli patlıcan, lakerda, balık çorbası. g) Festivaller ve Yerel Etkinlikler: Mart Nisan Mayıs - Çanakkale Deniz Zaferi 18 Mart 1915 - Nevruz 21 Mart - Çanakkale Deniz Şehitleri Anma Günü 04 Nisan - Hıdrellez 06 Mayıs - (Türklerin Rumeli’ye Çıkışları ve Rumeli Fatihi 28 Mayıs - Çanakkale Hava Şehitlerini Anma Günü Haziran Temmuz Ağustos Gazi Süleyman Paşayı Anma) -Lapseki Kiraz Şenliği Haziran ortası -Kabotaj Bayramı -Kültürler arası Troia Şenliği -Anafartalar Zaferi Kutlama Günü -Umurbey Şeftali Şenliği -Çanakkale Troia Festivali 15 Mayıs 01 Temmuz 01-15 Ağustos 10 Ağustos Ağustos ortaları 10-18 Ağustos -Bayramiç Ayazma Festivali ve Kaz Dağı (İda) Güzellik Yarışması -Bozcaada Kültür Sanat ve Bağ Bozumu Festivali Eylül 17-19 Ağustos 23-25 Ağustos -Atatürk’ün C.Başkanı Olarak Çanakkale’ye Gelişi 01 Eylül -Ezine’nin Düşman İşgalinden Kurtuluşu -Atatürk’ün C.Başkanı Olarak Gelibolu’ya Gelişi 01-05 Eylül 02 Eylül 85 -Biga’nın Düşman İşgalinden Kurtuluşu -Bozcaada’nın Düşman İşgalinden Kurtuluşu Ekim Kasım Aralık -Assos (B.Kale)Gösteri Sanatları Festivali -Çan’ın Düşman İşgalinden Kurtuluşu 18 Eylül 20 Eylül 20-21-22 Eylül 23 Eylül -Gökçeada’nın Düşman İşgalinden Kurtuluşu -Ahilik Kültürü Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kutlama Haftası 17 Ekim 13-19 Ekim -Atatürk’ün Ölüm Yıldönümü 10 Kasım -Namık Kemal’i Anma Günü (Gelibolu-Bolayır) 02 Aralık -Gelibolu’nun Düşman İşgalinden Kurtuluşu -M.Akif Ersoy’u Anma Günü h) Sit Alanları: Arkeolojik Sit Alanı: Kentsel Sit Alanı: 11 34 Arkeolojik Ve Doğal Sit: 11 Arkeolojik Ve Kentsel Sit: Arkeolojik+Doğal+Kentsel+Tarihi: Toplam: 27 Aralık 175 Doğal Sit Alanı: Tarihi Sit Alanı: 26 Kasım 5 2 1 239 Kültür (Tek Yapı Ölçeğinde) Ve Tabiat Varlıkları: 1041 Genel Toplam: Kaynak: 1280 *Turizm Bakanlığı&Çanakkale Valiliği: 1992; 41-44 arası. *Turizm Bakanlığı: t.y; 746-765 arası ve 777. *Çanakkale Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü: Ekim 1998; 11-12. *Çanakkale Valiliği’nin Ekim 2004 tarihli Çanakkale kitapçığı. 2.3.Ulaşım Çanakkale iline çevre illerden karayolu ile ulaşım sağlanmaktadır. Çanakkale havaalanı, merkezde küçük ve orta boy uçakların inebileceği bir havaalanıdır. İlin ilçeleri ile ulaşımı kara ve deniz ulaşımı ile gerçekleşmektedir. Çanakkale-Eceabat, Gelibolu-Lapseki, Bozcaada86 Yükyeri, Çanakkale-Gökçeada ve Kabatepe-Gökçeada arasında feribot seferleri vardır. İl merkezinde Beton şehir iskelesi, Feribot İskelesi, Gümrük İskelesi, Çanakkale Balıkçı Barınağı ve Koltuk Barınağı; Eceabat ilçesinde Kabatepe Limanı, Eceabat İskelesi ve Barınağı, Seddülbahir Barınağı ve Kilitbahir Balıkçı Barınağı; Ezine ilçesinde Geyikli Odunluk iskelesi, Çimento iskelesi; Bozcaada’da Liman ve Şarap İskelesi ile Kuzey Rıhtımı ve Kuzey Mendireği; Gelibolu ilçesinde şehir iskelesi; Lapseki ilçesinde şehir iskelesi ve Çardak iskelesi; Gökçeada’da kendi adını taşıyan liman; Biga ilçesinde Karabiga’da bir liman bulunmaktadır. Bunun dışında, küçük balıkçı teknelerinin barındıkları Saros’da Güneyli barınağı, Gökçeada Kuzu limanı ve Kaleköy Barınağı vb. barınak ve çekek yerleri de mevcuttur (Gümüş&Veznikli&Titiz: 57 Mayıs 2005; 153). 2.4. Çanakkale’nin Bölgesel Ekonomik Yapısı Çerçevesinde Turizm Yatırımlarının ve İşletmelerinin Durumu Çanakkale ve yöresi Çanakkale boğazından ve iki kıtayı birbirine bağlayan konumundan dolayı, tarih boyunca stratejik ve jeopolitik bir öneme sahip olmuştur. Beşbin yıllık tarihi geçmişi, kaplıcaları, ılıman iklimi, flora ve fauna özellikleri, 671 km’lik temiz kıyıları, dünya uygarlık tarihine damgasını vuran Troia antik kenti ve Çanakkale Savaşlarının cereyan ettiği Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı ile Çanakkale yerli ve yabancı turistlerin uğrak merkezidir. Kültürel ve doğal zenginlikleri ile Çanakkale doğası ve çevresi bozulmamış önemli bir turizm kenti olarak karşımıza çıkmaktadır. Şehirlerin turistik destinasyon olarak geliştirilmesi ve pazarlanması için ürün geliştirme ve çeşitlendirmenin sağlanması, imaj ve marka oluşturma, destinasyon pazarlama organizasyonlarının kurulması gereklidir. Turizm açısından önemli bir konuma sahip Çanakkale kenti de uluslararası pazarda marka ve imajını geliştirmeye çalışmakta ve ürün çeşitlemesine gitmektedir. Zaten DPT’nin verilerine göz atıldığında, Çanakkale’nin en önemli turistik bölgelerinden olan Gökçeada ve Bozcaada ilçelerinin hala birinci derecede öncelikle kalkınması gereken yöreler arasında yer aldığı görülmektedir. Ayrıca 1972-1978 yılları arasında Yenice köy kapsamına giren ilçeler arasında yer almıştır. 2003 yılı verilerine göre; 81 il içinde Çanakkale şehirleşme oranı açısından 65.ci sırada, nüfus yoğunluğu açısından 59.cu sıradadır (DPT: Eylül 2003; 528). Sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında 1996 yılında 76 il içinde 20.ci sırada bulunan Çanakkale, 2003 yılında 81 il içinde 24.cü sırada yer almaktadır ve sosyo-ekonomik gelişmişlik 87 endeksi 0,36924’tür (DPT verileri). İlçelerin sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralaması araştırmasına göz atıldığında; 872 ilçe içinde Çanakkale Merkez İlçesi 39.cu sıra ile 2.derecede gelişmiş grup içinde yer almaktadır. Bozcaada, Gökçeada, Çan, Gelibolu 2.ci derecede gelişmiş ilçeler; Eceabat, Ezine, Biga, Lapseki, Ayvacık, Bayramiç 3.cü derecede gelişmiş ilçeler, Yenice 4.cü derecede gelişmiş ilçeler grubunda bulunmaktadır (DPT: Nisan 2004; 111 ve 131). Gelişmiş bir bölgede yer alan Çanakkale Marmara ve Ege bölgelerinin kesiştiği bir noktadadır. Tarımsal üretimin, ticaret ve el sanatları ile ekonomik yaşamı öncelikli olarak şekillenen bu ilin, 1970’lerden sonra belli ölçülerde sanayisi ve sonradan da turizm sektörü gelişmiştir ve madencilik de il için önemli bir sektördür. Kırsal kesimde halen tarımın ve ticaretin egemen olması, yatırımların yerel ölçekte olup bölgesel pazar anlayışının öne çıkması, iç ulaşımdaki yetersizlikler ilin ekonomik gelişimi açısından dikkate alınması gereken noktalardır. 3.cü ve 4.cü derecede gelişmiş ilçelerde hala beşeri sermaye eksikliği ve yatırım noksanlığı göze çarpan unsurlardır. Tüm bu verilerin ışığı altında Çanakkale’nin merkez ilçesi dışında tüm ilçeleriyle bir bölge olarak pazarlanabilmesi, marka oluşturabilmesi gelişmişlik öğelerinin artmasına bağlıdır. 872 ilçe içinde Çanakkale ve ilçeleri ile ilgili veriler Tablo 3’de yer almaktadır. 1987 ve 2000 yılları karşılaştırılarak, Çanakkale ve komşu illerinin GSYİH’sında sektörlerin payları incelendiğinde, tarımın payının en fazla düştüğü illerin başında Çanakkale ve Tekirdağ’ın geldiği görülmektedir. Balıkesir’de tarımın payının düşüşü yok denecek kadar azdır. Sanayinin payının 2000 yılında en fazla artış gösterdiği il Tekirdağ’dır. Balıkesir’de sanayinin payı az da olsa düşmüş, Çanakkale ve Edirne’de belli ölçülerde artmıştır. 3 ilde hizmetler sektörünün payı artarken, Tekirdağ’da hizmetler sektörünün payı düşmüştür. Hizmet sektörünün payının en fazla arttığı il Çanakkale’dir. 4 il genel olarak değerlendirildiğinde, Balıkesir’de tarım, sanayi ve hizmetlerin diğer illere göre daha dengeli geliştiği; Çanakkale’de sanayi ve hizmet sektörlerine ağırlık verildiği; Edirne’de sanayi ve hizmetlerin payının belli ölçüde arttığı; Tekirdağ’da sanayiye önem verildiği söylenebilir. Sosyo-ekonomik gelişmişlik il sıralamaları içinde sanayinin payının en fazla arttığı il olan Tekirdağ birinci sırada olup; Çanakkale ikinci sırada yer almaktadır (Tablo 4). 88 89 90 34 (577) 257961 (47) 0,11509 (62) 0,15133 (208) Eceabat Vergi Gelirlerinin Ülke ‹çindeki Pay› (%) Tar›msal Üretimin Ülke ‹çindeki Pay› (%) 9929 (780) Ezine 30,90 (661) Bebek Ölüm Oran› (%) Fert Bafl›na Genel Bütçe Geliri (Bin TL) Nüfus 0,09074 (328) 92,87 (49) Okur Yazar Oran› (%) 35301 (397) 0,01038 (314) 72995 (223) 31,63 (643) 86,36 (379) 2,46 (788) 22,75 (353) 62,01 (22) 6,04 (291) 6,42 (322) 9,64 (171) Sanayi Sektöründe Çal›flanlar Oran› (%) 71,21 (516) 3,03 (871) ‹flsizlik Oran› (%) 28,35 (843) Tar›m Sektöründe Çal›flanlar Oran› (%) Hizmetler Sektöründe Çal›flanlar Oran› (%) 3,25 (856) Ortalama Hanehalk› Büy. 47,90 (749) 112 (167) 34,94 (863) Nüfus Ba¤›ml›l›k Oran› (%) Nüfus Yo¤unlu¤u -,10 (513) 21,23 (791) 72,75 (73) 24,65 (127) 30502(444) Nüfus Art›fl H›z› (%) 104205(119) Ayvac›k fiehirleflme oran› (%) Nüfus Merkez 46226 (301) Gelibolu 0,23848 (113) 0,01213 (292) 89254 (177) 37,74 (470) 86,19 (390) 2,34 (795) 17,74 (526) 5,25 (335) 77,01 (387) 3,16 (865) 47,06 (763) 25 (695) 1,14 (489) 37,10 (520) 32314 (426) Bayramiç Tablo: 3- anakkale linin Sosyo-Ekonomik G stergeleri 8875 (802) Gökçeada 0,27808 (90) 0,03861 (137) 115648 (133) 30,21 (684) 88,58 (232) 2,92 (722) 24,65 (300) 8,77 (194) 66,58 (588) 3,36 (847) 49,58 (712) 57 (363) 2,17 (463) 35,70 (543) 77169 (171) Biga 26034 (502) Lapseki 0,00569 (824) 0,00147 (686) 166484 (83) 27,03 (751) 96,32 (2) 7,92 (223) 76,02 (4) 7,38 (234) 16,60 (867) 3,01 (872) 34,40 (865) 56 (366) 19,20 (199) 100,00 (1) 2427 (872) Bozcaada 39064 (364) Yenice 0,06702 (394) 0,05511 (112) 181357 (71) 34,09 (581) 91,15 (113) 3,57 (638) 23,96 (320) 28,26 (17) 47,78 (748) 3,41 (834) 45,30 (794) 58 (356) 2,52 (456) 54,56 (237) 52929 (264) Çan Tek Edi a Bal l Tab lle Kay Tek Edi a Bal lle Yl Tab 91 12,98 (729) 1,81 (841) 84,23 (495) 26,62 (757) 24,35 (308) 2,57 (782) 87,97 (266) 41,90 (368) 80,33 (1) 5,11 (439) 94,24 (16) 52,29 (163) 54,97 (41) 3,54 (646) 91.40 (103) 29,21 (710) 87,41 (307) 36,70 (503) 90,45 (139) 21,98 (811) 102799 (147) 0,00626 (408) 0,07114 (385) Okur Yazar Oran› (%) Bebek Ölüm Oran› (%) Fert Bafl›na Genel Bütçe Geliri (Bin TL) Vergi Gelirlerinin Ülke ‹çindeki Pay› (%) Tar›msal Üretimin Ülke ‹çindeki Pay› (%) 0,00971 (785) 0,00417 (490) 77917 (209) 0,23597 (117) 0,00984 (323) 67636 (249) Tablo:4- anakkale ve Kom u llerinin GSY H’s nda Sekt rel Paylar (1987 Y l 0,15288 (206) 0,01125 (300) 76983 (212) retici Fiyatlar na G re) % indeki S ras n G stermektedir. 0,16997 (174) 0,02235 (188) 122342 (121) Not: Parantez indeki Rakamlar l enin lgili G stergeye G re 872 l e Kaynak: D P T: Nisan 2004; 15 0,09753 (311) 0,02226 (190) 96143 (165) 5,65 (306) 3,09 (701) 4,25 (418) 33,19 (181) 2,53 (587) 3,90 (590) 4,64 (374) 81,37 (236) 3,22 (861) 48,42 (739) 28 (655) 34,32 (169) ‹flsizlik Oran› (%) 7,26 (242) 71,40 (511) 3,37 (843) 48,59 (734) 30 (627) -9,13 (656) 14,05 (856) 7,09 (249) 17,13 (865) 3,52 (814) 28,72 (869) 31 (608) 5,89 (402) 32,61 (601) 39064 (364) Yenice 0,06702 (394) Hizmetler Sektöründe Çal›flanlar Oran› (%) 40,38 (799) 3,37 (842) 37,54 (857) 81,74 (32) 11,03 (317) 26034 (502) Lapseki 0,00569 (824) Sanayi Sektöründe Çal›flanlar Oran› (%) 59,55 (670) 3,21 (863) 44,90 (805) 56 (367) 14,41 (267) 50,03 (298) 8875 (802) Gökçeada 0,27808 (90) 58,59 (680) 3,25 (857) 54 (387) 3,07 (445) 37,70 (508) 46226 (301) Gelibolu 0,23848 (113) Tar›m Sektöründe Çal›flanlar Oran› (%) 46,55 (771) Nüfus Ba¤›ml›l›k Oran› (%) Ortalama Hanehalk› Büy. 21 (747) 2,63 (451) Nüfus Art›fl H›z› (%) Nüfus Yo¤unlu¤u 48,12 (325) fiehirleflme oran› (%) 35301 (397) Ezine Eceabat 9929 (780) 0,09074 (328) 0,15133 (208) Nüfus Tar›msal Üretimin Ülke ‹çindeki Pay› (%) Edir Çan Bal› ‹ller Tabl Sek Kayn Top Tek Edi an Bal l Tabl lle Kay To Tek Edi a Bal 92 0,00626 (408) 0,07114 (385) Tar›msal Üretimin Ülke ‹çindeki Pay› (%) 0,09753 (311) 0,02226 (190) 96143 (165) 0,00971 (785) 0,00417 (490) 77917 (209) 12,3 46,7 41 0 0 Bal›kesir Çanakkale ‹ller/Y›llar 1996 0 0 0 0 1997 1998 0 0 0 0 1999 2000 2002 2003 0 2.558 0 5.728 2001 0 0 0 0 2004 Tablo:7c- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Denizcilik Sekt r ne Verilen Krediler Milyar TL. Kaynak: DPT: Eyl l 2003; 511, 529, 535, 565 ve DPT verileri. 45,1 29,9 25 Tekirda 8 7 16 47,4 16,8 35,8 45,3 14,2 40,5 Edirne 18 24 20 48,3 28,2 23,6 41 23,6 35,4 anakkale 15 13 53,6 Hizmetler 19,5 Sanayi 26,9 Hizmetler Tar›m 50,5 Sanayi 22,5 Tar›m 2000 Y›l› 27 Bal kesir ‹ller 1987 Y›l› retici Fiyatlar na G re) % 0,15288 (206) 0,01125 (300) 76983 (212) 76 ‹l ‹çerisinde ‹llerin 81 ‹l ‹çerisinde ‹llerin Sosyo-Ekonomik Sosyo- Ekonomik Geliflmifllik S›ralamas› Geliflmifllik S›ralamas› (2003 Y›l›) (1996 Y›l›) Tablo:4- anakkale ve Kom u llerinin GSY H’s nda Sekt rel Paylar (1987 Y l Y›llar 0,23597 (117) 0,00984 (323) 67636 (249) indeki S ras n G stermektedir. 0,16997 (174) 0,02235 (188) 122342 (121) Not: Parantez indeki Rakamlar l enin lgili G stergeye G re 872 l e Kaynak: DPT: Nisan 2004; 15 102799 (147) Bütçe Geliri (Bin TL) Vergi Gelirlerinin Ülke ‹çindeki Pay› (%) Kayn Teki Edir Çan Bal› ‹ller Tabl Sek Kayn Teki Edir Çan Bal› ‹ller Tabl Sek Kayn 12) 71) 81) 13) 38) 20) 17) 48) 34) 94) 56) 56) 37) 64) 93 1,5 Tekirda 9,7 15,8 14,8 Otel 1,4 2,5 3,2 3,2 Otel 1,2 2,5 2,9 3,1 Hizmetleri l Belge Adedi Toplam Yat r m (YTL) Sabit Yat r m (YTL) D viz Tahsisi (Bin $) stihdam (Ki i) Otel Lokanta Haberle me Ula t rma 2000 10,7 15,3 16,0 17 1,3 2,6 3,2 3,2 9,7 14,6 15,2 16,7 Hizmetleri Hizmetleri Hizmetleri Haberle me Ula t rma 1999 Lokanta Tablo: 6a- 01.01.1990-30.04.2005 Tarihleri Aras nda anakkale ve Kom u llerde Turizm Sekt r ne Verilen Yat r m Te vik Belgelerinin Da l m 10,7 14,2 15,7 15,9 Hizmetleri Hizmetleri Haberle me Ula t rma 1998 Lokanta Kaynak: *D E:A ustos 1999; 94, 101, 106, 143, *D E: Aral k 2001; 94, 101, 106, 143, *D E:May s 2002; 96, 103, 108, 145. 3,0 3,2 16 Hizmetleri Hizmetleri 3,4 Ula t rma Haberle me Otel 1997 Lokanta Edirne anakkale Bal kesir ller Y llar Tablo:5- anakkale ve Kom u llerinin Otel ve Lokanta ile Ula t rma-Haberle me Hizmetlerinin GSY H’daki Paylar (1987 y l retici fiyatlar na g re) % Otel ve lokanta hizmetlerinin GSYİH’daki paylarını yıllar bazında komşu illerle karşılaştırdığımızda (1987-2000 yılları arası); Balıkesir ve Tekirdağ’da bu sektörün payının istikrarlı bir şekilde seyrettiği, Çanakkale’de 1999 yılında ve Edirne’de 1998 yılında düşüş gösterdiği görülmektedir. Tarım, sanayi ve hizmetler sektörlerinin paylarının dengeli bir şekilde dağıldığı Balıkesir’de ve sanayi sektörünün ağırlık kazandığı Tekirdağ’da otel-lokanta hizmetlerinin paylarının da istikrarlı bir şekilde devam ettiği Tablo 5’den anlaşılmaktadır. Bu dört ilin yıllar bazında ulaştırma-haberleşme hizmetlerine göz atıldığında, ulaştırma-haberleşme sektörünün payının otel-lokanta hizmetlerinin payına göre daha yüksek olduğu gözlenmektedir. Her dört ilde de ulaştırma-haberleşme hizmetlerinin GSYİH’da ki payları yıllar bazında dengeli bir biçimde dağılmıştır. Ulaştırma ve haberleşme hizmetlerinin payının yıllar bazında en yüksek olduğu il Balıkesir, en düşük olduğu il Tekirdağ olup; Çanakkale 1997veyılında sırada veve 1998-1999-2000 yıllarında Tablo:5anakkale Kom u üçüncü llerinin Otel Lokanta ile Ula t rma-Haberle m ikinci sıradadır (Tablo 5). GSY H’daki Paylar (1987 y l retici fiyatlar na g re) % 264) 237) 456) 356) 794) 834) 748) (17) 320) 638) 13) 581) 1990-2005 yılları arasında; Çanakkale ve komşu illere verilen turizm ve Y llar yatırım teşvik belgeleri 1997 ulaştırma incelendiğinde; 1998 15 yıl içinde turizm alanın-1999 da lÇanakkale’ye 23; ulaştırma 4Otel il karler Otel Ulaalanında t rma 29 teşvik Otel belgesi Ula verilmiştir. t rma Ula t şılaştırıldığında turizm teşvikleri sayısı açısından Balıkesir birinci, ÇanakkaLokanta Haberle me Lokanta Haberle me Lokanta Haberle le ikinci, Tekirdağ üçüncü, Edirne dördüncü sıradadırHizmetleri (Tablo 6a). Ulaştırma Hizmetleri Hizmetleri Hizmetleri Hizmetleri Hizmetl teşvikleri sayısı açısından 4 il karşılaştırıldığında Balıkesir 1.ci sırada, TekirBal2.ci kesir 3,4 3,24.cü sıradadır 15,9 (Tablo 6b). 3,1Bu 17 dağ sırada, Çanakkale 3.cü16 sırada, Edirne veriler genel olarak3,2 değerlendirildiğinde, Balıkesir turizm ve ulaştırma2,9 teşanakkale 14,8 3,2 15,7 16,0 vikleri açısından 1.ci sırada yer almakta olup; özellikle turizm sektörü BalıEdirnecanlandırılmaya 3,0 15,8 bunu 2.ci2,il5olarak turizm 14,2 açısından 2,5Ça15,3 kesir’de çalışılmış, nakkale takip etmektedir. Sanayiye ağırlık verilen Tekirdağ’da turizm teşvikTekirda 1,5 9,7 1,4 10,7 1,2 10,7 leri yerine ulaştırma teşviklerinin sayısı daha fazladır. GSYİH’da ulaştırmaKaynak: *D E:A ustos 1999; 94, 101, 143, en yüksek seyrettiği il olan Bahaberleşme sektörünün payının dört106, il içinde *D E: Aral alanında k 2001; 94,da 101, 143, lıkesir’in ulaştırma en106, fazla teşviğe sahip olması paralellik arz *D Sanayi E:May s 2002; 96, 103, 108, 145. belli ölçülerde arttığı Edirne tuetmektedir. ve hizmetlerin payının rizm ve ulaştırma teşvik sayıları açısından en son sıradadır. Tablo: 6a- 01.01.1990-30.04.2005 Tarihleri Aras nda anakkale ve Kom u llerde Turizm Sekt r ne Verilen Yat r m Te vik Belgelerinin Da l m (71) 12) 394) l Bal kesir anakkale Belge Adedi Toplam Yat r m (YTL) Sabit Yat r m (YTL) D viz Tahsisi (Bin $) stihdam (Ki i) 42 40.655.479 40.654.690 8.256 1.998 23 44.515.954 44.508.159 19.537 1.777 3.583.631 312 256 364) 94Tekirda 15 14.590.381 14.579.625 4.436 936 856) Toplam 90 103.348.243 103.326.105 32.535 4.967 e Edirne 10 3.586.429 ( ) 112) 12) l l 394) 394) Bal kesir Bal kesir anakkale anakkale Edirne Edirne Tekirda Tekirda Toplam Toplam e e 364) 364) 856) 856) 656) 656) 655) 655) 739) 739) 861) 861) 236) 236) 306) 306) 729) 729) 841) 841) 495) 495) 757) 757) 212) 212) 300) 300) 206) 206) e) %% e) lerin lerin mik ik amas› mas› Belge Belge Adedi Adedi 42 42 23 23 10 10 15 15 90 90 Toplam Sabit Toplam Sabit Yat r m Yat r m Yat r m Yat r m (YTL) (YTL) (YTL) (YTL) 40.655.479 40.654.690 40.655.479 40.654.690 44.515.954 44.508.159 44.515.954 44.508.159 3.586.429 3.583.631 3.586.429 3.583.631 14.590.381 14.579.625 14.590.381 14.579.625 103.348.243 103.326.105 103.348.243 103.326.105 Kaynak: Hazine M ste arl Kaynak: Hazine M ste arl D viz D viz Tahsisi Tahsisi (Bin $) (Bin $) 8.256 8.256 19.537 19.537 312 312 4.436 4.436 32.535 32.535 stihdam stihdam (Ki i) (Ki i) 1.998 1.998 1.777 1.777 256 256 936 936 4.967 4.967 Verileri. Verileri. Tablo: 6b- 01.01.1990-30.04.2005 Tarihleri Aras nda anakkale ve Kom u Tablo: 6b- 01.01.1990-30.04.2005 Tarihleri Aras nda anakkale ve Kom u llerde Ula t rma Sekt r ne Verilen Yat r m Te vik Belgelerinin Da l m llerde Ula t rma Sekt r ne Verilen Yat r m Te vik Belgelerinin Da l m l l Bal kesir Bal kesir anakkale anakkale Edirne Edirne Tekirda Tekirda Toplam Toplam Belge Belge Adedi Adedi 53 53 29 29 25 25 35 35 142 142 Toplam Sabit D viz Toplam Sabit D viz Yat r m Yat r m Tahsisi Yat r m Yat r m Tahsisi (YTL) (YTL) (Bin $) (YTL) (YTL) (Bin $) 42.866.668 42.863.668 47.993 42.866.668 42.863.668 47.993 107.803.870 107.803.870 46.646 107.803.870 107.803.870 46.646 23.815.722 23.809.412 14.912 23.815.722 23.809.412 14.912 78.373.521 78.368.321 31.399 78.373.521 78.368.321 31.399 252.859.781 252.845.271 140.950 252.859.781 252.845.271 140.950 Kaynak: Hazine M ste arl Kaynak: Hazine M ste arl stihdam stihdam (Ki i) (Ki i) 2.715 2.715 900 900 871 871 1.864 1.864 6.350 6.350 Verileri. Verileri. Çanakkale ve komşu illere verilen tarım, turizm, denizcilik kredileri karTablo:7a- YY llar llar Baz nda ndaTekirdağ anakkale ve Kom Kom uu llerinde llerinde Turizm şılaştırıldığında; Edirne ve turizm kredilerinden hiç yararlanmamışTablo:7aBaz anakkale ve Turizm Sekt r ne Verilen Krediler TL. tır. Turizm en yüksek oranda faydalanan il, turizmin geliştirilSekt r nekredilerinden Verilen Krediler MMiillyy aarr TL. meye çalışıldığı yılları hariç; Çanakkale ‹ller/Y›llar 1996il olan 1997Balıkesir’dir. 1998 19992003-2004 2000 2001 2001 2002 2003 2004 ‹ller/Y›llar 1996 1997 1998 2000 2002 2003 2004 1996-2002 yılları arasında turizm 1999 kredilerinden az da olsa yararlanmıştır. 4 il de tüm yıllar boyunca tarım818 kredisi almıştır. 4 3.146 il içinde tarım4.598 kredilerinden Bal›kesir 4 513 766 1.553 4.929 3.930 Bal›kesir 4 513 818 766 1.553 3.146 4.929 4.598 3.930 en fazla yarar sağlayan il Edirne’dir. Sağlanan tarım kredileri yönünden dört Çanakkale 15 19 30 43arasında 36 4.cü 43 sırada; 26 2001 il Çanakkale içinde, Çanakkale 1996-2000 15 19 30 yılları 43 36 43 26 00 ve 2002 00 yıllarında 2. ci sırada; 2003 yılında 4.cü sırada; 2004 yılında 3.cü sıradadır. Edirne 0 Edirne 00 teşvikleri 00 sayısı 00 açısından 00 04.cü 00 yer 00 alan,00hiç turizm 00 Turizm-ulaştırma sırada kredisi olmayan 0bir il olan Edirne’nin tarım kredileri açısından birinci sırada Tekirda¤ 00 00 00 00 00 00 00 00 0 Tekirda¤ olması paralellik arz etmektedir. Denizcilik kredileri açısından, 4 ilin de elde rileri Kaynak: rkiye Bankalar Birli i Ve ettiği krediTTrkiye tutarı 2002 yılı hariç sıfırdır rileri (Tablo 7a-7b-7c). Edirne’de tarıma, Kaynak: Bankalar Birli i Ve Tekirdağ’da sanayiye, Balıkesir’de ve Çanakkale’de turizme daha fazla Tablo:7bllar Baz nda nda anakkale ve Kom uu llerinde Tar mm Tablo:7bYY llar Baz anakkale Kom llerinde ağırlık verilmiştir. Ancak 4 il içinde genelve olarak tarım, sanayiTar ve hizmetlerin Sekt r ne Verilen Krediler TL. M en dengeli il sadece Balıkesir’dir. Sekt r nebiçimde Verilengeliştiği Krediler Miillyyaarr TL. 2000 2001 2001 2002 2002 2003 2003 2004 2004 1999 2000 1998 1999 1997 1998 ‹ller/Y›llar 1996 1996 1997 ‹ller/Y›llar Bal›kesir Bal›kesir Çanakkale Çanakkale 44 513 513 818 818 15 15 19 19 30 30 766 1.553 1.553 3.146 3.146 4.929 4.929 4.598 4.598 3.930 3.930 766 95 43 36 43 26 43 36 43 26 00 00 212) 212) 300) 300) 206) 206) e) % e) % lerin lerin mik mik mas› mas› Toplam 142 Okur Yazar Oran› (%) Toplam 142 252.859.781 140.95091.40 (103)6.350 94,24 (16) 90,45 (139)252.845.271 87,41 (307) 252.859.781 252.845.271 140.950 6.350 Bebek Ölüm Oran› (%) Kaynak: Hazine M ste arl 21,98 Veriler(811) i. Kaynak: Hazine M ste arl Verileri. Fert Bafl›na Genel Bütçe Geliri (Bin TL) 102799 (147) 36,70 (503) 29,21 (710) 52,29 (163) 96143 (165) 122342 (121) 77917 (209) Tablo:7a- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Turizm Tablo:7aY llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Turizm Vergi SektGelirlerinin r ne Verilen Krediler Milyar TL. Sekt r ne Verilen Milyar TL. Ülke ‹çindeki Pay› (%) Krediler 0,00626 (408) 0,02226 (190) 0,02235 (188) 0,00417 (490) ‹ller/Y›llar 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 Tar›msal Üretimin ‹ller/Y›llar 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 0,16997 (174) 0,00971 (785) 0,09753 (311) Ülke ‹çindeki Pay› (%) 0,07114 (385) Bal›kesir 4 513 818 766 1.553 3.146 4.929 4.598 3.930 Bal›kesir 4 513 818 766 1.553 3.146 4.929 4.598 3.930 Not: Parantez indeki Rakamlar l enin lgili G stergeye G re 872 l e indeki S ras n G st Çanakkale 19 15 30 43 36 43 26 0 0 Kaynak: D P T: 15 Nisan 2004; Çanakkale 15 19 30 43 36 43 26 0 0 Edirne 0 0 0 0 0 0 0 0 0 Edirne 0 0 0 0 0 0 0 0 0 Tablo:4- anakkale ve Kom u llerinin GSY H’s nda Sekt rel Paylar (1987 Y l 0 0 0 0 0 0 0 0 Tekirda¤ 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 Tekirda¤ 76 ‹l ‹çerisinde Kaynak: T rkiye Bankalar Birli i Verileri Kaynak: T rkiye Bankalar Birli i Verileri 2000 Y›l› Sosyo-Ekono 1987 Y›l› Y›llar Tablo:7b- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Tar m Geliflmifllik S›ra Tablo:7b- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Tar m Sekt r ne Verilen Krediler Milyar TL. Sekt r ne Verilen Krediler Milyar TL. (1996 Y›l ‹ller/Y›llar 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 ‹ller Tar›m1997Sanayi Tar›m2001 Sanayi 2002 1999 2000 1998 Hizmetler ‹ller/Y›llar 1996 Bal›kesir 4 27 513 22,5 818 766 1.55326,9 3.146 4.929 Bal kesir 19,5 Bal›kesir 4 513 818 50,5 766 1.553 3.146 4.929 Çanakkale 19 30 43 3623,6 43 28,2 26 41 anakkale 15 Çanakkale 1535,4 19 23,630 43 36 43 26 Edirne 0 035,8 0 16,80 0 14,2 0 45,3 Edirne 040,5 0 0 0 0 0 0 0 Edirne Tekirda Tekirda¤ 0 25 0 29,9 0 45,1 0 012,3 0 46,70 Tekirda¤ 0 0 0 0 0 0 0 2003 2004 Hizmetler 2003 2004 4.598 53,6 3.930 4.598 3.930 13 0 0 20 48,3 0 0 47,4 0 0 18 0 0 41 0 0 8 0 0 Kaynak:DTP rkiye i Veri535, leri Kaynak: T: EylBankalar l 2003; Birli 511, 529, Kaynak: T rkiye Bankalar Birli i Verileri 565 ve DPT verileri. Tablo:7c- Y llar Baz nda anakkale ve Kom u llerinde Denizcilik Sekt r ne Verilen Krediler Milyar TL. ‹ller/Y›llar 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 Bal›kesir 0 0 0 0 0 0 5.728 0 0 Çanakkale 0 0 0 0 0 0 2.558 0 0 Edirne 0 0 0 0 0 0 2.382 0 0 Tekirda¤ 0 0 0 0 0 0 0 0 646 Kaynak: T rkiye Bankalar Birli i Verileri Kültür ve Turizm Bakanlığı, Belediye Belgeli Konaklama İşletmeleri Envanteri verilerine göre; dört il karşılaştırıldığında belediye belgeli tesis ve ya- 96 tak sayısı açısından Balıkesir birinci, Çanakkale ikinci, Tekirdağ üçüncü, Edirne dördüncü sıradadır. İllerin valiliklerinin web sayfalarından elde edilen bilgilere göre, turistik belgeli tesis ve yatak sayısı açısından Balıkesir birinci, Çanakkale ikinci, Edirne üçüncü, Tekirdağ dördüncü sırada bulunmaktadır. Seyahat acentelerinin yoğun olarak bulunduğu il yine Balıkesir’dir. Çanakkale üçüncü sıradadır (Tablo 8). 4 il içinde, turizm ve ulaştırma konusunda en fazla teşvik alan, turizm kredilerinden en fazla yararlanan il olan Balıkesir tesis, yatak ve seyahat işletmeleri sayısı açısından da birinci sıradadır. Günümüze kadar gerçekleştirilen ekonomik-sosyal planlar ve pazarlama stratejileri aracılığıyla, Balıkesir turizminin Çanakkale turizminden daha ön planda yer aldığını ancak Çanakkale ilinin Balıkesir’in bölgesel turizm politikalarıyla yarışır durumda olduğunu söyleyebiliriz. Tablo: 8- anakkale ve Kom u llerinde Konaklama ve Seyahat letmelerinin Say s ller Belediye Belgeli letmeler Turistik Belgeli letmeler Seyahat letmeleri Tesis Yatak Tesis Yatak 450 22.532 74 8.450 35 145 6.396 31 3.280 11 Edirne 26 1.449 17 1.260 9 Tekirda 78 4.372 11 1.058 17 Bal kesir anakkale Kaynak: *K lt r ve Turizm Bakanl web sayfas , *llerin Valiliklerinin web sayfalar , *T rsab’ n web sayfas , * anakkale l K lt r ve Turizm M d rl verilerinden derlenmi tir Bozulmamış ve çarpık yapılaşmaya maruz kalmamış kıyılarını turizm yatırımlarına açmaya çalışan Çanakkale’de 15 yatırım belgeli turistik tesis varoda ve sayısı ve yatak sayısı 2.972’dir. iri Kap dır. lar Bunların na G re toplam anakkale Kom1.418 u llerine Gelen Yabanc SayBu lartesislerin 2 tanesi merkezde yer almakta olup, 6’sı Ayvacık’ta, 3’ü Bozcaada’da, 1’i 2000 2001 Ezine’de, 1’i Gelibolu’da, 1’i Gökçeada’da, 1’i Yenice’dedir. Varolan turistik ve belediye belgeli tesislerin çoğu Ayvacık ve civarında bulunmaktadır. Hava Kara Tren Deniz Toplam Hava Kara Tren DeDeniz To niz suyunun temizliği, planlı turizm altyapısı ve tarihi dokunun zenginliği - 10.966 10.966 65 - Ay11.934 1 vacık ve çevresinde turizmin gelişmesine neden olmuştur. Çanakkale mere - 12.708 12.708 - 6.548 kez ve Ayvacık-Küçükkuyu-Behramkale dışında, tesislerin yoğunlaştığı di-ğer 971.345 - 1.010.801 - 1.080.551 - 1.12 bölgeler, 39.456 Güzelyalı, Geyikli, Gökçeada, Bozcaada, Gelibolu47.271 ve Lapsetesisleri56.588 kentsel 49.778 merkezlerde artış- göstermekte 44.373 ki’dir. Otel- ve yeme-içme - 12.215 - 8.207 5 olup; motel, pansiyon, kamping gibi yatırımlar sahillerde toplanmıştır. 2002 2003 Hava Kara Tren Deniz Toplam Hava Kara Tren 97 Deniz To - - - 17.747 17.747 - - - 19.222 1 Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen yatırım projeleri: a) Gökçeada-Bozcaada Turizm Gelişim Projeleri b) Ezine Kestanbol Turizm Merkezi c) Küçükkuyu-Behramkale Turizm Merkezi d) Geyikli Turizm Merkezi Çanakkale’nin batı bölgesi, merkezden Kumkale’ye kadar olan kısımda ikinci konutlar yapılmıştır. Güzelyalı mevkiinde içinde 2-3 yatak bulunan 30 odalı gençlik kampı ile Gelibolu yarımadası Milli Parkında Kabatepe Orman kampı bulunmaktadır. Termal turizm kaynakları açısından zengin olan Çanakkale’de Ezine Kestanbol termal turizm merkezi birinci derecede önemli ve öncelikli Kaplıcalar, Çanakkale Küçük Çetmi ikinci derecede ve Çanakkale Kırkgeçit üçüncü derecede önemli ve öncelikli kaplıcalar arasındadır (Ülker:Eylül 1988; 50-60-61). Bu zengin termal kaynağından tam anlamıyla yararlanılamamaktadır. Valiliğin ve diğer kamu kuruluşlarının alt yapı çalışmaları devam etmekte olup; ilin yeni bir liman ihtiyacını karşılamak üzere Kepez mevkiine liman yapımı planlanmış ve limanın altyapısı tamamlanmıştır. 1995 yılında yatırım programına alınarak çalışmalara başlanan, 1995-2008 yıllarını kapsayan, Çevre ve Orman Bakanlığı’nca da onaylanan Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı uzun dönemli gelişim planına yönelik çalışmalar devam etmektedir. Gelibolu Tarihi Milli Parkı için son 2,5 yıl içerisinde 15 trilyonluk yatırım yapılmış olup; toplam proje tutarı 100 milyon dolardır. Ayrıca Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen yüksek maliyetli çevre yatırımlarının planlanması projesi çerçevesinde, Çanakkale Katı Atık Yönetimi Projesi 16 projeden ilk altı içine girmiştir (Daniş: 18 Temmuz 2005:5). 1997 yılında yapımına başlanan Gökçeada Havaalanının inşaatı devam etmektedir. Çanakkale’de kamu tarafından işletime açılmış 75 kapasiteli yat limanı bulunmaktadır (Deniz Ticaret Odası: 2004; 141). Çanakkale’de mevcut ve inşaatı devam etmekte olan deniz yapıları tablo 9’da görülmektedir. Çanakkale Belediye Meclisi tarafından kurulan Tarihi Kent Komisyonu ve Belediye bünyesindeki Tarihi Çevre Bürosu kentsel sit alanında yer alan cephe iyileştirme çalışmaları devam etmektedir. Çanakkale’nin Türkiye Tarihi Kentler Birliği ile ilk tanışıklığı 2000 tarihinde gerçekleşmiştir. Sivil toplum kuruluşlarının katılım ve desteği ile Çanakkale ilinin tarihi dokusu çağdaş fonksiyonlara kavuşturulmaya çalışılmakta olup; yerel tarih evi açılmıştır. Bunlar Çanakkale ilinin gelişimini hızlandıracak olan noktalardır. 98 Tablo: 9 - Çanakkale’de Mevcut ve İnşaatı Devam Eden Deniz pıları a-Çanakkale Mevcut deniz yapıları 1.Arıburnu Balıkçı Barınağı Balıkçı Barınakları 2.Seddülbahir Balıkçı Barınağı 3.Kilitbahir Balıkçı Barınağı 4.Eceabat(eski) Balıkçı Barınağı 5.Gelibolu Balıkçı Barınağı 6.Kaleköy(eski) Balıkçı Barınağı 7.Karabiga Balıkçı Barınağı 8.Aksaz Balıkçı Barınağı 9.Değirmencilik Balıkçı Barınağı 10.Kemer Balıkçı Barınağı 11.Şevketiye Balıkçı Barınağı Eceabat Eceabat Eceabat Eceabat Gelibolu Gökçeada Biga Biga Biga Biga Lapseki 12.Çanakkale Balıkçı Barınağı Çanakkale 14.Bozcaada Balıkçı Barınağı Bozcaada 13.Çanakkale (Koltuk)Balıkçı Barınağı 15.Behramkale Balıkçı Barınağı 16.Küçükkuyu Balıkçı Barınağı 1.Karabiga İskelesi Liman ve İskeleler Çanakkale Ayvacık Ayvacık Biga 2.Aksaz İskelesi Biga 4.Lapseki Feribot ve Arabalı Vapur İskelesi Lapseki 6.Çanakkale Yat Yanaşma Yeri Çanakkale 3.Çardak İskelesi 5.Çanakkale İskelesi 7.Yükyeri Feri iskelesi (Bozcaada ulaşımı) 8.Odunluk İskelesi Ya- Lapseki Çanakkale Ezine Ezine 99 9.Bozcaada Feri İskelesi Bozcaada 10.Kuzu Limanı Gökçeada 12.Eceabat İskelesi ve Arabalı Vapur Yanaşma Yeri Eceabat 11.Uğurlu Feri İskelesi Gökçeada 13.Arıburnu Feri Yanaşma Yeri Eceabat 15.Gelibolu İskelesi ve Arabalı Vapur Yanaşma Yeri Gelibolu 14.Arıburnu Mevkii İskelesi b-İnşaatı devam eden deniz yapıları Balıkçı barınakları 1.Eceabat(yeni) Balıkçı Barınağı Eceabat Eceabat 2.Kilitbahir(yeni) Balıkçı Barınağı Eceabat 4.Lapseki Balıkçı Barınağı Lapseki 6.Yeniköy Balıkçı Barınağı Ezine 8.Tavaklı Balıkçı Barınağı Ezine 10.Babakale Balıkçı Barınağı Ayvacık 3.Ece Limanı (Küçükanafarta) Balıkçı Barınağı 5.Kumkale Balıkçı Barınağı Eceabat Ezine 7.Dalyanköy Balıkçı Barınağı 9.Gülpınar Balıkçı Barınağı Ezine Ayvacık 11.Koyunevi Balıkçı Barınağı Ayvacık 1.Çanakkale (Kepez) Limanı Çanakkale Liman ve İskeleler 2.Gelibolu Limanı Kaynak: Tekoğul&Neşer: 1998; 154-155-156 Gelibolu 3. Çanakkale İlinin Sosyo-Ekonomik Verileri Çerçevesinde, Bu İle Olan İç ve Dış Turizm Talebinin Değerlendirilmesi Anadolu ve Asya kıtaları arasında kendi adı ile anılan boğaz ile bir köprü niteliği taşıyan bu kent, önemli bir ulaşım ağında yer almaktadır. Çanakkale boğazı deniz ulaşımı yönünden Karadeniz’i İstanbul Boğazı, Ege De- 100 nizi, Akdeniz, Cebelitarık Boğazı ve Süveyş Kanalı ile dünyaya bağlamaktadır. Ayrıca, Hazar Denizi çevresindeki petrollerin dış pazara nakledilmesi yollarından birisi olarak değerlendirilmektedir. Çanakkale metropoliten alan olan İstanbul’a da çok yakındır. Tarihi, kültürü, tarihin getirdiği çok kültürlülüğün toplum katmanları arasında hoşgörüyü yaygınlaştırmasıyla, doğal zenginlikleri, doğal ve sosyal sorunları ile birlikte Çanakkale keşfedilmeyi bekleyen, yatırımları arttırmaya çalışan orta ölçekli gelişmiş bir ildir (Çanakkale Belediyesi&Yerel Gündem 21 Çanakkale: Nisan 2004; 11). Kentin tüm bu olumlu özellikleri ve toplumun katılımcı hoşgörülü yapısı kentin geleceğe yönelik sürdürülebilir bir vizyon geliştirmesine ve yerel-sivil kuruluşların katılımına katkı sağlamaktadır. Yıllar bazında Çanakkale, Balıkesir ve Tekirdağ’a deniz yoluyla gelen ziyaretçi sayısına bakıldığında; (2000 yılı hariç) en son sırada Çanakkale yer almaktadır. Balıkesir birinci sıradadır. Ulaşım yolları açısından ziyaretçi giriş sayısı ele alındığında, 4 il içinde Edirne bir sınır ili olması nedeniyle kara ve tren araçlarıyla en fazla turist çeken bir kent olarak ilk sırada yer almaktadır (Tablo 10). Çanakkale ve diğer illerdeki turistik tesislerde konaklayan yerli ve yabancı turist sayıları incelendiğinde; konaklama ve geceleme yapan yerli turistlerin sayısının daha fazla olduğu görülür. Ancak 4 il içinde yabancı turist sayısının en fazla olduğu il Çanakkale’dir. Bunu Balıkesir, Edirne, Tekirdağ izlemektedir. Yerli turistler daha çok Balıkesir’i tercih etmektedir. Çanakkale’de yabancı turistlerin ortalama kalış süresi 1,1-1.2; yerli turistlerin 1,6 civarındadır. Yabancı turistlerin gerçekleştirdiği doluluk oranları açısından Çanakkale ön plandadır. Yerli turistlerin gerçekleştirdiği doluluk oranları açısından ise 2002 ve 2003 yıllarında Çanakkale birinci sıradadır (Tablo 11). Belediye belgeli otellerde konaklayan ve geceleme yapan yabancı ve yerli turist sayıları ele alındığında; yerli turistlerin sayısının daha fazla olduğu görülmektedir. 4 il içinde, belediye belgeli otellerde konaklayan yabancı turist sayısı Çanakkale’de Balıkesir’e göre daha düşüktür. Yabancı turist Çanakkale’de turistik otelleri tercih etmektedir. Çanakkale’de belediye belgeli otellerde yabancı turistlerin ortalama kalış süresi 1,5 gündür. Yerli turistlerin ortalama kalış süresi ise 1,3 civarındadır. Doluluk oranları açısından, Çanakkale’de ki belediye belgeli otellerde konaklayan yabancı turistlerin gerçekleştirdiği doluluk oranları çok düşüktür, yerli turistlerin ki ise yabancılara göre oldukça yüksektir. Yerli turistler belediye otellerinde daha çok geceleme yapmaktadır (Tablo 12). 101 102 103 verilerinden derlenmi tir Kaynak: Kaynak: K lt r ve Turizm Bakanl 6.823 8.989 14.308 - 2.177.305 statistikleri. - - 5.319 Tekirda - 6.823 26.839 - 26.789 33.932 Toplam 7.886 - 1.519.969 6.699 17.747 Toplam Deniz Tren 2004 - 44.272 - - Kara - - 2.133.033 - 50 Hava 26.046 48.694 6.699 - - Deniz - 17.747 Tren - Kara - 1.471.275 - - Hava 2002 Edirne anakkale Bal kesir ller/Y llar Tekirda Edirne anakkale Bal kesir ller/Y llar 2000 Hava Kara Tren Deniz Toplam Bal kesir - 10.966 10.966 anakkale - 12.708 12.708 Edirne - 971.345 39.456 - 1.010.801 Tekirda 44.373 - 12.215 56.588 ller/Y llar - - Kara - - - Kara - 3.770 - - 1.521 5.922 9.692 - 1.510.442 1.521 19.178 - 19.178 - Toplam 17.301 Deniz Tren 2005 6.308 19.222 Toplam - 1.821.818 6.308 - 10.047 - 1.479.776 30.666 - - Hava 7.254 Deniz - 19.222 Tren 2003 - 1.772.140 49.678 - - Hava Hava Kara 65 - 1.080.551 49.778 - 2001 Tren Deniz Toplam - 11.934 11.999 - 6.548 6.548 47.271 - 1.127.822 - 8.207 57.985 Tablo:10-Giri Kap lar na G re anakkale ve Kom u llerine Gelen Yabanc Say lar * anakkale l K lt r ve Turizm M d rl DI Tabl Kayna Tekir Edirn Çana Bal›k ‹ller Kona 2004 Tekir Edirn Çana 104 73.402 69.146 84.293 Yerli Toplam Yabanc› Kaynak: K lt r ve Turizm Bakanl 30.747 4.191 Tekirda¤ 13.987 71.056 85.043 8.836 112.550 121.386 statistikleri. 34.938 99.697 3,3 1,2 1,1 92.079 7.618 Edirne Bal›kesir 2,3 1,4 1,4 2,5 2,2 1,4 1,6 2,3 2,3 1,4 1,5 2,3 1,6 2,3 1,2 2,4 1,2 1,4 2,4 21.43 25.90 39.78 32.86 25,33 23,35 27,43 25,58 30,88 25,46 38,99 29,67 Yerli Toplam 5,11 2 11,27 7,73 25,95 25,50 24,44 23,98 31,06 27,51 35,70 31,71 Yerli Toplam Doluluk Oranlar› % 5,55 2,11 11,56 4,09 Yerli Toplam Yabanc› 2,2 17,02 23,04 27.46 25.74 Doluluk Oranlar› % 4,41 2,85 12,33 7,12 Yerli Toplam Yabanc› Ortalama Kal›fl Süresi 3,2 1,2 Çanakkale 109.395 167.521 276.916 123.812 268.565 392.377 Yerli Toplam Yabanc› Geceleme Say›s› 15.147 9.350 103.560 112.910 1,2 2,4 3,1 Yabanc› 36.616 81.767 2,1 1,4 1,7 2,4 Yerli Toplam Doluluk Oranlar› % Yerli Toplam Yabanc› Ortalama Kal›fl Süresi 57.126 247.331 304.457 176.262 547.158 723.420 ‹ller Konaklayan Kifli Say›s› 31.830 4.786 Tekirda¤ 2004 74.244 97.286 230.887 328.173 82.627 141.570 224.197 Çanakkale 7.523 85.068 532.159 617.227 34.979 227.708 262.687 Edirne 1,3 3,2 Yerli Toplam Yabanc› Geceleme Say›s› 58.295 12.763 103.142 115.905 15.107 Yerli Toplam Yabanc› Kifli Say›s› Yabanc› 84.967 32.267 Bal›kesir ‹ller Konaklayan 2003 75.439 27.486 9.528 4.781 Edirne Tekirda¤ 1,1 89.423 124.611 214.034 Çanakkale 95.759 213.316 309.075 2,9 56.900 246.386 303.286 164.630 594.727 759.357 Yerli Toplam Yabanc› Ortalama Kal›fl Süresi Bal›kesir Yerli Toplam Yabanc› Geceleme Say›s› Yabanc› Kifli Say›s› ‹ller Konaklayan Tablo:11- anakkale ve Kom u llerindeki Turistik Belgeli Tesislerde Konaklayan Yabanc ve Yerli Turistlerin Konaklama ve Geceleme Say lar , Ortalama Kal S releri ve Doluluk Oranlar 2002 Bu ta (www 4. 5. 3. 2. TEH 1. 8. 6. 7. 5. 4. 3. 2. 1. DI lam .999 .548 .822 .985 .222 lam 105 Çanakkale 8.748 157.279 166.027 8.298 159.935 168.233 1,9 1,6 1,2 2,9 1,9 1,6 1,2 2,4 2,2 2,0 1,5 1,2 1,3 1,6 1,6 1,6 1,6 1,3 1,7 21,98 31,65 17,31 11,31 17,03 29,65 17,91 32,52 11,94 28,07 Yerli Toplam 21,64 1,13 2,61 1,10 7,29 21,72 25,19 16,64 20,66 22,84 27,80 17,74 27,94 Yerli Toplam Doluluk Oranlar› % 0,88 2,88 0,63 6,44 Yerli Toplam Yabanc› 2,0 21,42 27,85 16,74 26,96 Yerli Toplam 18,53 Doluluk Oranlar› % 0,56 3,80 0,57 8,43 Yerli Toplam Yabanc› Tablo:13- anakkale linde Turizmin Geli tirilmesine Y nelik TFZ Matrisi* statistikleri. 3.811 101.386 105.197 Kaynak: K lt r ve Turizm Bakanl Tekirda¤ 15.657 236.455 252.112 11.054 106.594 117.648 73.593 68.097 5.496 10.504 188.544 199.048 Edirne Çanakkale 213.451 356.370 569.821 254.691 722.120 976.811 1,5 1,3 1,6 2,1 Ortalama Kal›fl Süresi 2,6 2,3 1,5 1,5 Yerli Toplam Yabanc› Bal›kesir Yerli Toplam Yabanc› Geceleme Say›s› 6.542 126.002 132.544 Yabanc› 69.503 ‹ller Konaklayan Kifli Say›s› 67.027 2.476 Tekirda¤ 2004 75.978 4.993 Edirne 80.971 11.674 120.356 132.030 5.820 129.725 135.545 Çanakkale 156.544 262.887 419.431 230.435 774.906 1.005341 1,5 1,3 1,7 2,5 Ortalama Kal›fl Süresi 1,7 1,3 1,6 Toplam Yabanc› Bal›kesir Yerli Geceleme Say›s› Yerli Toplam Yabanc› Yabanc› Kifli Say›s› 4.097 156.458 160.555 2.436 103.658 106.094 8.776 258.179 266.955 16.343 119.776 136.119 92.132 104.324 5.563 156.364 161.927 12.192 ‹ller Konaklayan 2003 Tekirda¤ Edirne 1,5 Doluluk Oranlar› % Yerli Toplam Yabanc› Ortalama Kal›fl Süresi Yerli Toplam Yabanc› 197.138 262.085 459.223 300.490 660.649 961.139 Yerli Toplam Yabanc› Yabanc› Geceleme Say›s› ‹ller Kifli Say›s› Bal›kesir Konaklayan Tablo:12- anakkale ve Kom u llerindeki Belediye Belgeli Tesislerde Konaklayan Yabanc ve Yerli Turistlerin Konaklama ve Geceleme Say lar , Ortalama Kal S releri ve Doluluk Oranlar 2002 İli en fazla Almanlar, Amerikalılar, İtalyanlar, Fransızlar, Japonlar, İngilizler, Avustralya ve Yeni Zelandalılar ziyaret etmektedir. Anzaklar turizm için önemli bir ziyaretçi potansiyeli teşkil etmektedir. Çanakkale savaşlarının 100.yılında kente çok sayıda Anzaklı ziyaretçinin gelmesi beklenmektedir. Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı 18 Mart ve 25 Nisan haftaları içerisinde yoğun şekilde yabancı ve yerli turist çekmektedir. Ziyaret edilen yerler arasında en fazla müzeler, Troia, Assos, Kilitbahir Kalesi, Gelibolu Milli Parkı ve Anıtlar, Apollon S., Alexsandreia Troas, adalar ziyaret edilmektedir. Çanakkale Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü verilerine göre, Çanakkale müze ve ören yerlerini 2004 yılında 364.977 yerli; 182.774 yabancı turist ziyaret etmiş ve 1.653.157.500.000 T.L gelir elde edilmiştir. Yerli turistler açısından Çanakkale günübirlik ve hafta sonu ziyaretçiler için önemli bir uğrak merkezidir. Kısa süreli konaklama-günübirlik ve hafta sonu talep çeken bölgelerden biri de adalardır. Adalara Yunanistan kaynaklı bir talep gözlenmektedir. Kenti dinamik tutan Gelibolu Tarihi Milli Parkı ziyaretlerinin tersine, Troia, Assos, Bozcaada ve Gökçeada’da turizm hareketliliği üç ay ile sınırlanmıştır. İstanbul-İzmir geçiş yolu üzerinde olduğundan; Çanakkale, İstanbul kaynaklı Batı Anadolu turlarının mola noktası veya bir gecelik konakladığı merkez durumundadır (Aydoğan: 12-14 Nisan 2002; 207). Çanakkale limanına 2000 yılında 132 yabancı, 68 Türk olmak üzere toplam 200; 2002’de 124 yabancı, 30 Türk olmak üzere toplam 154 ticari+özel yat gelmiştir (Kültür ve Turizm Bakanlığı İstatistikleri). Yapılan bir anket çalışmasında; Çanakkale’de uzun süreli konaklama olmayışının nedeni olarak deniz sezonunun kısalığı gösterilmektedir (Aydoğan: 12-14 Nisan 2002; 207).Çanakkale’nin nitelikli doğal kumsalları Çanakkale-İntepe; KabatepeArıburnu; Lapseki-Çardak; Akliman-Babakale-Sivilceburnu; Karabiga, Yeniköy şeridinde ve Aktaş sahillerinde (Tuzla Burnu-Tavaklı İskelesi) bulunmaktadır. Akdeniz ve Ege denizinde seyreden ve İstanbul Karadeniz yönüne hareket eden Kruvaziyer gemiler zaman zaman Çanakkale limanına uğrayıp Troia ve Gelibolu Tarihi Milli Parkını gezmektedirler (Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (Egev): Temmuz 2005a; 1). Yılda yaklaşık 500.000 turistin ziyaret ettiği kentte turistlerin günübirlik ziyaretlerden sonra ayrılmaması için farklı aktiviteler gerçekleştirmeli, turizm çeşitlerine ağırlık verilmelidir. Türsab’ın başlattığı kampanya çerçevesinde, binlerce öğrenci ve öğretmenin ve vatandaşın Çanakkale’yi ziyaretlerinin yoğunluğu iç turizmde canlanma yaratmıştır. Assos yöresinde 1994 Ağustos ve Eylül ayı ile 1995 Mart ayında yapılan bir anket çalışmasında; o dönemlerde bölgede altyapı, su ve kanalizasyon sistemi olmamasına rağmen gelen ziyaretçilerin yöreyi çok beğendiği ve tekrar ziyaret etme eğiliminde olduğu belirtilmiştir. Halkın çoğunluğu da 106 yörenin turizm merkezi olmasını istemektedirler (Dökmeci&Kerimoğlu: Ağustos 1996; 241-243). Günümüzde bu yöre çok daha fazla gelişmiş durumda olup, yerli ve yabancı turistlere ev sahipliği yapmaktadır. Yapılan bir başka çalışma da ise; Çanakkale il sınırları içindeki 3 ve 4 yıldızlı otellerdeki hizmet kalitesi düzeyi araştırılmıştır. Sonuçta, yöneticilerin müşteri beklentilerini iyi algıladıkları ve müşteri odaklı bir yönetim anlayışı olduğu, müşterilerin sunulan hizmetten memnun kaldığı ortaya çıkmıştır. (Gümüş&Erdem: 02-03 Kasım 2000; 481). Bu da Çanakkale için sevindirici bir noktadır. Yapılan bir başka çalışma ise, Çanakkale ili ile Eceabat ve Gelibolu ilçelerinde yaşayan yöre halkının gezi teknesi turizmine bakış açısını saptamaya yöneliktir. Araştırma sonucunda, gezi teknesi turlarına olumlu yaklaşıldığı, bu gezilere katılanların tatmin olduğu, bu turizm çeşidinin yat turizmine altyapı oluşturacağı düşünüldüğü, gezi teknesi gezilerinin yöreye katkısının ancak bölge yeterli şekilde tanıtıldığında artacağının anlaşıldığı ortaya çıkmıştır (Gümüş&Veznikli&Titiz: 05-07 Mayıs 2005: 157-158). Yine Gelibolu da yerli halkın turizme yaklaşımı üzerine yapılan bir araştırmada; yerel halkın turizmi benimsediği, halkın tutum ve düşüncelerinin turizmin gelişimine engel olmadığı ortaya çıkmıştır. Böylece, toplumsal desteğin ve dayanışmanın bulunduğu bu yörede sürdürülebilir kalkınma faaliyetleriyle bu sosyokültürel öğeler birleştirildiğinde, Çanakkale’de turizmin daha sağlıklı ve benimsenir bir şekilde gelişeceği anlaşılmaktadır (Küçükaltan&Oğuzhan&Yılmaz&Güneş: 05-07 Mayıs 2005; 33-34). 4. Bölgesel Kalkınma Stratejileri İçinde Çanakkale’de Geliştirilebilecek Turizm Çeşitleri Batı bölgesinin ekonomik açıdan tam anlamıyla gelişmemiş bir ili olan Çanakkale her ne kadar iç ve dış turizmin uğrak yeri olmasına ve son 2-3 yıldır turizm alanında atak yapmasına rağmen, altyapı eksikliği hala bulunmaktadır. Altyapı çalışmaları yönünden Türkiye ölçeği ile kıyaslandığında daha bir takım yapması gereken faaliyetler vardır. Son yapılan yatırımlarla bir cazibe merkezi haline gelmesine rağmen, tüm turizm çeşitlerinin bir bütün halinde pazarlanabilmesi için acilen ele alınması gereken tedbirler hayata geçirilmelidir. Avrupa Birliği’nde yapısal fonlar aracılığı ile bölgesel politikalara ağırlık verilmektedir. 1999 yılı Helsinki zirvesinde resmen “aday ülke” olarak kabul edilen Türkiye için de bu bölgesel politikalar önemlidir. Ancak bu fonlardan yararlanmanın en büyük koşulu ciddi ve büyük boyutlu projelere imza atmaktır. Çanakkale merkez ve ilçelerinin tümünde kısmi olarak bir büyüme söz konusudur. Bu büyümenin bir bütünsellik içinde sinerji yaratması için gerekli önlemler alınmalıdır. Koruma imar planlarına uygun ve gelecekteki kent kimliğini bozmayacak şekilde ilin büyüme alanları saptanmalıdır. 5-10-1520 yıllık süreçler içinde sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda Ça107 nakkale’deki etkinliklerin saptanması ve uygulanması zorunludur. Yüzyıllar önce İstanbul’a bir alternatif olarak düşünülen Çanakkale yaptığı atılımlarla ve gerçekleştireceği yeni yatırımlar ile altyapı çalışmalarıyla bölgede önemli bir kent haline gelebilir. Hatta Çanakkale’nin, bazı açılardan ve plansızlıklardan dolayı tıkanıklık yaşayan İstanbul’a nefes aldırabilecek bir potansiyele sahip olduğu söylenebilir. Son 30-40 yıl içinde tarıma dayalı sanayi, sebze, meyve, balık, süt mamulleri, un, yem, yağ ve içki gibi faaliyet kollarına ve imalat sanayinde taş ve toprağa dayalı sanayi ürünlerine ağırlık veren, hayvancılığın, zeytinciliğin, üzümcülüğün, ormancılığın önemli geçim kaynağı olduğu ve son yıllarda kültür balıkçılığına da yönelen Çanakkale’nin tarih-kültür-doğa turizm potansiyelini ekonomik açıdan geliştirememesinin bazı nedenleri bulunmaktadır. İlin coğrafi konumundan dolayı askeri bölge olarak ele alınması, büyük kentlere yakınlığından dolayı sermaye birikiminin ve yatırımların yetersiz kalması, ana ulaşım merkezlerine uzak kaldığından ulaşım açısından altyapı eksikliğinin olması, modern bir limanın bulunmayışı bu nedenler arasında sayılabilir. Ana ulaşım akslarının dışında kalan il İstanbul Ege bağlantılı güzergah üstünde kalmaktadır. Deniz yolu açısından önemli bir noktada bulunmasına rağmen, İstanbul boğazı ile rekabet edecek konumda değildir. Kentin çevre ile ilişkilerini yönlendiren, tüm dezavantajlara rağmen mal ve yolcu akımlarını sağlayan kara ve deniz ulaşımıdır. Yatırımlarda da yerel ölçek egemen olup, pazarlamada bölgesel pazar anlayışı ön plana çıkmaktadır. Ormanlık ve askeri alanlar birinci sınıf arazileri kapladığından sanayi kuruluşların kuruluş yeri seçim sorunu bulunmaktadır. Merkez kadar ilçelerin de potansiyeli ve büyüme faktörleri göz önüne alınmamaktadır. Potansiyel sektörler henüz harekete geçmemiş durumdadır (Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası:Aralık 2003; 23-2526-32).Yabancı turistlerin %90’nı 24 saatten az kaldığı için ilin turizm potansiyeli yeterince değerlendirilememektedir. Dış aktif turizm açısından önemli bir konumda olmayan Çanakkale ilinde iç turizm yönünden 1960’lı yıllarda başlayan bir gelişme gözlenmektedir (DPT: Temmuz 1997;42). Çanakkale’nin kalkınmada öncelikli yöreler altına alınması ve teşviklerden daha çok yararlanması, atıl durumda olan havaalanına tekrar işlerlik kazandırılması, boğaz köprüsünün yapılması, Bandırma-Biga-Çan-Çanakkale demiryolu projesinin tamamlanarak Çanakkale limanına bağlanması, Çanakkale’nin İstanbul-İzmir-Bursa ile olan yollarının süratle tamamlanması, yeni limanın acilen hizmete sokulması, Çanakkale-İstanbul arasında denizyolu yolcu taşımacılığının modern, hızlı ve ulaşım araçlarıyla yeniden başlatılması, Çanakkale master planının yapılması, kruvaziyer gemilerinin yanaşacağı bir liman ve gümrük kapısının oluşturulması, turizmin geliştirilmesi, organize sanayi bölgesinin altyapı inşaatının bitmesi ve doğal gaza geçilmesi gibi noktalar Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası tarafından belir- 108 lenen ilin öncelikli sorunları arasında yer almaktadır (Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası:Mayıs-Haziran 2005; 4-5-6-7). Turizm türlerinde çeşitliliğin artırılması, ilin bir bütün olarak pazarlanabilmesi ve markalaşması açısından önemlidir. Sağlık-termal, kıyı, kültür-inanç, kongre, av (deniz-kara), gençlik, 3.yaş, kamp-karavan, kruvaziyer, yat turizmi çeşitleri orta ve üst düzey yabancı-yerli ziyaretçi kitlesine ve kısa-uzun süreli konaklamaya uygun şekilde planlanıp geliştirilmelidir. İntepe’deki Gençlik kampı Gençlik, Su Sporları ve Turizm Merkezi haline dönüştürülebilir. Kıyıların ve adaların çevresinin kıyı turizmi, yat turizmi, su sporları, sportif balıkçılık açısından değerlendirilmesi, rekreasyonel talebe yönelik olarak ele alınması önemli bir turistik çekim faktörü yaratabilir (Çanakkale Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü: Ekim 1998; 107). Gelibolu, Ezine, Ayvacık, Bayramiç, Gülpınar inanç turizmi açısından önemli çekim merkezleridir. Gelibolu Milli Parkı dağ-doğa yürüyüşü için önemli bir alandır. Babakale, Saros körfezi, Bozcaada sportif olta balıkçılığı, Saros ve adalar sualtı dalış turizmi için uygun yerlerdir. Yine Bozcaada, Kazdağları ve Gökçeada’da atlı doğa yürüyüşü yapılabilir; bitki inceleme turları düzenlenebilir. Gökçeada Tüdav Deniz Parkının oluşturulması da çok önemli bir adımdır. Yaz mevsiminin kısa olmasına rağmen, karasal ve sualtı dinamiklerinin harekete geçirilmesi turizm mevsimini uzatacaktır. Çanakkale 18 Mart Üniversitesinde Piri Reis Sualtı Deniz Müzesi ve yakında açılacak olan Deniz Akvaryumu dalış turizmine katılamayan ama denizaltına meraklı gezginciler için önemli faaliyetler olarak değerlendirilebilir (Alpaslan&Odabaşı&Büyükkutlu: 05-07 Mayıs 2005; 149). Çanakkale sahillerinin rüzgar alan yerleri yelken ve sörf sporları için idealdir. Rüzgar, jeo-termal enerji potansiyeli ve tarımsal geleneği olan Çanakkale’de Kestanbol kaplıcasının deniz ve termal turizme yönelik olarak Kaplıca Yerleşimi ve Deniz Termal Merkezi olarak geliştirilmesi, adaların kıyılarının deniz kaplıcası (Thalassotherapie) uygulamaları yönünden değerlendirilmesi, adalar arasında yat yarışlarının yapılması düşünülebilir (Aydoğan: 12-14 Nisan 2002; 208-210). İklim koşulları göz önüne alındığında, Kuzey Ege bölgesinde yatçılık sezonu 4-5 aydır. Bu bölgede, güney kıyılarında gerçekleştirilen mavi yolculuğa benzer bir yeşil tur rotası çizilebilir. Kuşadası-Bozcaada arasında Assos, Ayvalık, Dikili, Bademli, Foça, Karaburun, Eğriliman, Çeşme, Nergiz, Gökliman, Sığacık güzergahı üzerinde yeşil rota önerilebilir. Ayrıca Tuna-Ren kanalının işler hale gelmesiyle Kuzey Ege bölgesinde yat turizmi gelişecek ve Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin işbirliği ile bu yöredeki yat turizmini Rusya’ya, Hazer denizine kadar taşıma görevi Türkiye’ye düşebilir (Tekoğul&Neşer: 1998; 158-160). Çanakkale’deki mavi bayraklı plajların sayısını arttırma yoluna gidilebilir. Çanakkale ili eko-turizm yatırımları için de önemli bir potansiyel arz etmektedir. Bağcılığın, şarapçılığın, üzümcülüğün egemen olduğu yörelerde 109 butik oteller inşa edilebilir. Yerel gündem 21 çalışmalarına eko-turizm konusu da dahil edilmelidir. Kaz dağlarında eko-turizme yönelik butik otellerin sayısı 20’ye ulaşmış olup, gelecek vaat etmektedir (Öngen:Mayıs-Haziran 2005; 16-17). Ayrıca özel sektörün son yıllarda şarapçılık sektörüne yatırım yapmasıyla bağcılık ön plana çıkmıştır. Avustralya’lıların önayak olduğu bir projede şarapçılık yatırım haritasının hazırlandığı ve bu yöredeki bağlarda gerek iklim koşullarının, gerekse de yetişen üzüm tadının Avustralya şaraplarına eşdeğer olduğu bir araştırmada yer almaktadır (Aktur: 20 Ocak 2003; 3). Bu yatırımlar hayata geçirildiği takdirde, bölge için eko-turizm ile birlikte ele alınabilecek yeni bir yatırım alanı ortaya çıkmış olacaktır. Eko turizm ve bu turizm çeşidini destekleyen tüm diğer faaliyetleri göz önüne alarak; tarım üreticilerine, çiftçilere, yöre halkına ek gelir sağlayan kırsal turizm uygulamalarını başlatmak, ilçe ve köylerinde tarım, ticaret ve turizm sektörlerinin egemen olduğu Çanakkale ili için yanlış olmayacaktır. Kırsal turizmin ana kaynağını oluşturan doğal kaynağın ve çevrenin korunması ve planlamanın doğaya uygun şekilde yapılması önemlidir. Sürdürülebilir tarımın ve ekolojik tarımın gerçekleştirilmesi ve üreticinin gelirinin artması için, yüksek potansiyeli olan kırsal turizmin gerçekleştirilmesi, 2T olarak adlandırılan tarım ile turizmin bağdaştırılması konusu Çanakkale tarım master planında önerilmektedir. Kırsal turizm ile birlikte, el sanatları, orman ürünleri, hayvancılıkta değerlendirilecektir (Tarım ve Köyişleri Bakanlığı&Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı: Ağustos 2002; 56-57). Turizm çeşitlendirilmesini sağlamak için, birtakım acilen yapılması gereken başka noktalar da vardır: a) Ulaşım altyapısının eksikliklerinin giderilmesi, (Çanakkale-Çanyolu ve duble yol yapımı bitirilmelidir). b) Troia’da müze açılması, c) İlde (Merkez,Assos,Gökçeada) birer Gümrük kapısının açılması, d) Çanakkale’nin sınır ticareti kapsamına dahil edilmesi, e) Kepez limanının hizmete girmesi (bu limanın yapımı gemiyle gelen turistlere kolaylık sağlayacaktır), f) Pansiyonculuğa yönelik yatırımların teşvik edilmesi, g) Bozcaada ve Gökçeada ile Çanakkale denizyolu ulaşım ağının modernleştirilmesi, sefer sayılarının düzenli ve daha sık yapılması, adalara ve Eceabat’a hızlı feribot ve deniz otobüsü konması, h) Deniz rezervinin oluşturulması, korunması ve sualtı dalış turizmi için gerekli yasal mevzuatın hazırlanması ve gerekli kolaylıkların sağlanması, 110 ı) Doğalgazın Çanakkale merkezinde, Çan ve Biga da acilen kullanılır hale getirilmesi, i) Hafta sonunda 600-700 otobüs Çanakkale’ye geldiğinden ortaya çıkan izdihamı çözmek için, randevulu sistemin getirilmesi ve yörenin yeterli, bilgili, donanımlı alan kılavuzları ile gezdirilmesi için gerekli önlemlerin alınması (Daniş: 18 Temmuz 2005; 5), j) Gelibolu Tarihi Milli Parkının dünya barış parkı olarak uluslararası platformda kabulü ve gelişimi için lobicilik faaliyetlerinin arttırılması, k) Kentsel turizm planlamasını gerçekleştirirken, olayın sadece turizm olarak düşünülmemesi ve tarım, sanayi, ticaret, turizm gibi tüm sektörlerin bir entegre plan şeklinde ele alınması ve özgün turizm kaynaklarının kullanımıyla birlikte ekonomik-sosyal entegrasyon araçlarının kullanımı, yerel halkın ve sivil toplum kuruluşlarının bu süreçte söz sahibi olması, l) M.G.K kararıyla hava limanı inşa edilen Bozcaada’da bu inşaatın tamamlanması, Gökçeada’nın Bakanlar Kurulu’nca talih oyunları merkezi olarak ilan edilmesi, tüm müze ve ören yerleri için tek bilet uygulamasının yapılması (Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası: Aralık 2003; 39-40-41), m) Dardanos yerleşkesinin kongre turizmine kazandırılması, n) Vakıf eserlerinin turizme kazandırılması, o) Üç Milli Parkın (Gelibolu, Troia, Kazdağı) birlikte ele alınması (Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (Egev): Temmuz 2005b;4), ö) Akarsuların, denizlerin, sulak alanların, toprağın kirlenmemesine dikkat edilmesi, kanalizasyonun denize verilmemesi, p) Turizmde çeşitlilik ile birlikte, teknolojik tarımın ve tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesi. Tüm bu konular planlı bir şekilde ele alınıp yaşama geçirildiğinde; sürdürülebilir kalkınmasını devam ettiren, kültürel-doğal mirasını koruyan, kaliteli turizm etkinlikleri sergileyen Çanakkale bir barış kenti olarak vizyonunu geliştirebilecektir. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası tarafından 2003 yılında hazırlanan raporda, Çanakkale: - Kentsel yaşanabilirlik endeksinde 81 puanla yüksek yaşanabilirlik düzeyi olan bir kent grubu içinde yer almakta; Yüksek gelişme potansiyeli ve düşük pazar payı olan bir kent olarak 111 - değerlendirilmekte; Çok merkezli ve çok kültürlü bir kalkınma senaryosu için uygun bir kent olduğu belirtilmektedir (Çanakkale Sanayi ve Ticaret Odası: Aralık 2003; 75-87-89). Çanakkale gelişmekte ve atılım yapma aşamasında, kalkınma hamlelerini gerçekleştirme yolunda olan bir il konumundadır. Vizyonu içinde yer alan ilkeleri gerçekleştirip, bunlara sadık kaldığı sürece, turistik ürün çeşitlendirmesinin sürdürülebilirliğini sağlar, uluslararası pazarlarda turizm tanıtımını yapar ve markalaşma yoluna giderek, marka stratejileri yaratabilir. Ancak bölgesel kalkınma politikaları çerçevesinde, ilin bütün sektörlerinin ve değerlerinin bir bütün içinde ele alınıp, hangi alanda marka sahibi olunacağına karar verilmesi gereklidir. 5- Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeline Yönelik “(SWOT) ÜZFT (Üstünlük, Zayıflık, Fırsatlar, Tehditler)” Analizi Günümüz turizm hareketlerindeki gelişim trendi, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yeni turizm alanlarının ve cazibe merkezlerinin daha fazla gündeme gelmesine neden olmaktadır. Bu bağlamda, Çanakkale’nin turizm pazarına açılması ve pazardan hak ettiği payı alabilmesi için planlanabilecek stratejileri belirlemek amacıyla hazırladığımız bu çalışma kapsamında gözlem ve yüz yüze görüşmeler gerçekleştirilerek, Çanakkale’nin sahip olduğu turizm potansiyeline yönelik ÜZFT (SWOT) analizi yapılmıştır. Stratejik planlama ve yönetimin en önemli konularından birisi olan ÜZFT (SWOT) analizi ile, makro ya da mikro düzeyde bir kurumun veya bir organizasyonun ya da bir yörenin bir veya birkaç konuya yönelik iç kaynaklarına dair “Üstünlük” (Strength) ve “Zayıflık”ları (Weakness) ile karşılaştığı veya karşılaşabileceği, dış çevre kaynaklı “Fırsat” (Opportunity) ve “Tehdit”leri (Threat) incelenerek; mevcut durum ve yapılması gerekenler konusunda yetkililere yardımcı olunması amaçlanmaktadır. Bu çalışma kapsamında yer alan ÜZFT (SWOT) analiz çalışması; yüz yüze görüşmeler ve gözleme dayalı olarak, 19-21 Temmuz 2005 tarihlerinde Araştırma Görevlisi Arif Güngör tarafından Çanakkale Merkez İlçede turizme yönelik faaliyet gösteren işletmelerin başında gelen seyahat acenteleri ve yıldızlı otellerin bir kısmının yöneticileri, turizm konusunda faaliyet gösteren Sivil Toplum Örgütleri temsilcileri ve TBMM’de temsil edilen Siyasi Partilerinden ulaşılabilen 3 İl Başkanı ile görüşülerek gerçekleştirilmiştir. Çanakkale Merkez İlçede gerçekleştirilen yüz yüze görüşmeler ve gözlemlerden elde edilen bilgiler ve görüşülen kişilerden alınan öneri, fikir ve tekliflerden yararlanılarak hazırlanan rapordaki ÜZFT (SWOT) analizi ile, Çanakkale ilindeki turizm potansiyelinin belirlenmesi ile turizm arzının orta112 ya çıkarılması ve bunun sonucunda; ulusal turizm hareketleri öncelikli olmak üzere bir strateji çizilmesinde izlenecek yolun belirlenmesi hedeflenmiştir. Çanakkale ilinin turizm potansiyeline yönelik ÜZFT analizi araştırmasında elde edilen veri ve bilgiler ışığında ortaya çıkan sonuçlar şu şekildedir: A-Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeli Açısından Üstün Yönleri (Strength): - Çanakkale İli, doğal güzellikleri ve bozulmamış çevresi, zengin tarihi ve kültürel özellikleri ile turizm açısından doğal bir üstünlüğe sahiptir. Çanakkale ilindeki yerel yönetimler, siyasi parti temsilcileri, turizm işletmecileri, ticari birlikler ve sivil toplum örgütleri turizme ilgi göstermekte ve turizmin geliştirilmesine yönelik bilimsel ve akademik çalışmaları desteklemektedir. Çanakkale halkının turizm konusunda bilinçli, hevesli ve misafirperver olması turizm gelişimini kolaylaştırıcı etki yaratmaktadır. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ilin ekonomik ve turizm gelişimine önemli katkılarda bulunmaktadır. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi bünyesinde eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürmekte olan 1 tane 4 (dört) yıllık lisans düzeyinde ve 2 tane 2(iki) yıllık ön lisans düzeyinde Turizm eğitimi veren Yüksekokulların varlığı ilin turizm gelişimi için önemlidir. Çanakkale Merkezinde Turizm Bakanlığından belgeli otel sayısının nispeten fazla olması, turistlere verilen konaklama hizmetinin kalitesini arttırmaktadır. Çanakkale merkezli veya şube düzeyinde faaliyet gösteren seyahat acentaları Çanakkale’ye yönelik turizm talebini yönlendirme konusunda önemli roller üstlenmektedirler. Çanakkale’nin Ege Denizi kıyılarında yer alan ilçelerinin sahip olduğu Deniz-Kum-Güneş turizmine yönelik sahilleri keşfedilmeyi bekleyen doğal güzellikler arasındadır. Çanakkale’nin sahip olduğu ve henüz yeterince değerlendirilememiş çeşitli alternatiflerine yönelik potansiyel keşfedilmeyi beklemektedir. Özellikle Kazdağı ve Gökçeada ile Bozcaada’da bulunan bio-tarıma yönelik tarımsal araziler ve eko-turizm geliştirilmesi gereken turizm çeşitleri açısından önem arz etmektedir. İl sınırları içerisinde yer alan 3 Milli Park değişik turizm çeşitlerinin ge113 - liştirilmesi bakımından üstünlük yaratmaktadır. Özellikle, Kazdağı Milli Parkı pek çok turizm çeşidinin yapılabileceği doğal güzellik olarak turistik açıdan keşfedilmeyi beklemektedir. Çanakkale’nin uluslararası tanıtımının “Troy” ve “Gelibolu” gibi iki uluslararası önemde film ile yapılması, tanıtım maliyetleri bakımından üstünlük sağlamıştır. Özellikle, “Troy” filmindeki tahta atın Çanakkale’ye getirilmiş olması ilin tanıtımı açısından önemlidir. Çimenlik Kalesi Müzesinde halen uygulanmakta olan görsel teknolojilerle desteklenmiş sunum, Çanakkale’nin turizm değerlerinin tarihsel özellikleriyle ziyaretçilere en iyi biçimde yansıtılması bakımından önemlidir. Çanakkale ili sahip olduğu turistik potansiyel ile sadece iç turizme değil, dış aktif turizme de hizmet vermede üstünlüğe sahiptir. Kongre, seminer ve iş turizmine yönelik yapılan otel yatırımları Çanakkale iline bu turizm çeşitlerinin gelişiminde kolaylık sağlamaktadır. TÜRSAB’ın başlattığı ve sonrasında Milli Eğitim Bakanlığınca devam ettirilmekte olan başarılı öğrencilerin ve ülke genelindeki okulların Çanakkale gezilerine yönlendirilmesi iç turizm açısından önemli bir üstünlüktür. İlin coğrafi alanının yarısından fazlasının dağlık alanlardan oluşması ve ormanlarla kaplı olması, kitle turizmi dışında kalan turizm hareketlerinin de Çanakkale iline yönlendirilmesinde değerlendirilebilir. Çanakkale boğazının güçlü rüzgarlara sahip olması özellikle sörf vb. rüzgara dayalı deniz turizmi çeşitlerine yönelik aktivitelerin geliştirilmesinde üstünlük sağlamaktadır. Çanakkale’nin antik dönemlerden günümüze kültürel ve sosyal bir köprü olması ve tarih boyunca hep ilkler kenti özelliğine sahip olması turizm açısından İle bir üstünlük sağlamaktadır. Çanakkale ilinin Tarihi Kentler Birliğine üye olması turizm gelişimi açısından çok önemli bir mihenk taşı olarak değerlendirilebilir. B- Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeli Açısından Zayıf Yönleri (Weakness): - 114 Çanakkale’de turizm potansiyelinin geliştirilmesi konusunda en zayıf yön ulaşım sorunudur. İl topraklarının Çanakkale Boğazı tarafından ikiye bölünmesi ve boğazdan sadece feribotla geçilerek karayolu ulaşımının sağlanması, ilin ulaşımını boğazın doğal koşullarına bırakmaktadır. - - - - Çanakkale ilinin sahip olduğu turizm potansiyelinin yeterince kullanılamamasındaki en önemli etken ulaşım sorunudur. Ulaşım sorunu nedeni ile İlin sahip olduğu turistik değerler arasında coğrafi kopukluk söz konusudur. Çanakkale iline havayolu ulaşımının olmaması ve deniz yolu ulaşımında eksikliklerin bulunması İlin turizm gelişimi açısından bir handikaptır. Çanakkale turizmi dış aktif turizme yeterince açılamamıştır. Turizm sezonu oldukça kısa olduğundan dolayı deniz, kum, güneş üçlüsüne dayalı turizm çeşidinden yeterince yararlanılamamaktadır. İlin turistik cazibe merkezlerinin başında gelen Gelibolu Yarımadası her zaman için turistik çekim merkezi olmasına rağmen, en yüksek yoğunluk Mayıs-Haziran aylarında yaşanmaktadır. Sezonun kısalığı ve İl sınırları içerisinde konaklama süresinin sadece 1-2 gün olması yüzünden, konaklama kapasitesi yeterince değerlendirilememektedir. Çanakkale’nin en önemli turistik cazibe merkezleri olabilecek Gökçeada ve Bozcaada’nın askeri bölge statüsünden geç çıkarılması, bu adaların turizme açılmasının gecikmesine ve bunun sonucunda da turizm talebinden yeterince yararlanamamalarına neden olmuştur. Gökçeada ve Bozcaada’ya ulaşım sorunu da özellikle turizm konusunda engel yaratmaktadır. Çanakkale’de turizme hizmet veren gerek kamu gerekse özel sektörde, turizm eğitimi almış personel istihdamında sorun vardır. Onsekiz Mart Üniversitesindeki turizm eğitimine rağmen, stajlar ve Üniversite sonrası mezunların Çanakkale turizm sektöründe yeterince istihdam edilememesi, turizm istihdamı açısından olumsuz bir nokta olarak karşımıza çıkmaktadır. İl genelinde niceliksel olarak rehber sıkıntısı söz konusudur. Ayrıca, rehberlerden alınan bilgilere göre, kaçak rehberliğin yaygın olması, yasal denetimlerin yeterli düzeyde olmaması ve kokartlı rehberlerin seyahat acentelerine karşı tur iptalleri vb. konularda yasal güvencelerinin olmaması Çanakkale’de turizmin geliştirilmesi için olumsuzluk yaratmaktadır. Çanakkale’de kruvaziyer turizme hizmet veren büyük gemilerin yanaşabileceği liman olmaması ve bu şekilde gelecek yabancı turistlerin ülke sınırlarından giriş yapabilmesi için gümrük kapısının olmaması, 115 - - - bu yüksek gelir düzeyine sahip turistlere hitap eden turizm çeşidinden yeterince yararlanılamamasına neden olmaktadır. Gelibolu yarımadasında Çanakkale Kara Savaşlarının yapıldığı savaş alanlarına, Mayıs-Haziran ayları arasında özellikle hafta sonları olmak üzere bazı günlerde yüzlerce tur otobüsünün gelmesi, boğaz ulaşımının sadece feribotlarla yapılması nedeniyle il genelinde bir trafik ve insan karmaşasına sebep olmaktadır. Saatlerce feribotla ulaşım için kuyruklarda beklenilmesi de turistlerin huzursuz olmasına yol açmaktadır. Troia ve Assos gibi tarihi ve kültürel merkezlerde yeterli düzeyde çevre düzenlemesinin yapılamamış olması ve korumanın sağlanamaması, değil sadece insanlardan kaynaklanan bozulmalar hatta doğal yıpranma süreci sonucunda oluşan bozulmalar nedeniyle bile, bu değerlerin sürdürülebilir turizm kapsamında gelecek nesillere aktarılmasında önemli sorunlar yaratabilir. Türkiye genelindeki ve yurtdışından bazı seyahat acentelerinin paket programlarında Çanakkale’nin yeterince yer bulamamasının başlıca nedenlerinden biri, Troia kazı alanında kapalı alanın ve müzenin olmamasıdır. Aynı sorun, Çanakkale’ye yönelik turizm hareketleri açısından çok önemli bir yer tutan “sit” alanında turist gruplarının günlük faaliyet süresinin de oldukça azalmasına neden olmaktadır. - Çanakkale Merkez ilçede bulunan müzede Troia ile ilgili sergilenen eserlerin sayısal ve görsel açıdan yeterli olmadığı ifade edilmektedir. - Turizmin gelişiminde en önemli unsurların başında hijyenik koşullar gelmektedir. Bu noktada, Çanakkale halkının ve esnafın daha hassas olması gerekmektedir. - - 116 Çanakkale’de kayıt dışı satış yapan işportacı vb. kişilerin turistlere olumsuz yaklaşımları İl turizmine zarar vermektedir. Çanakkale İlinde Troia ve Gelibolu’ya dayalı turizm anlayışının hakim olması, diğer turistik değerlerin ihmaline neden olmaktadır. Çanakkale İlinin ulusal ve uluslararası turizm fuarlarında yeterince tanıtılamadığı ve turizm konusunda bilimsel çalışmaların yeterli olmadığı görüşmeler sonucunda elde edilen olumsuz veriler arasında yer almaktadır. Turistik değerlerin bulunduğu yerlerde altyapı ve sosyal tesislerin eksikliği de, diğer olumsuz etkenler olarak görüşmeler sırasında belirtilmiştir. C-Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeli Açısından Fırsatları (Opportunity): - - - Çanakkale İlinde halihazırda mevcut bulunan havaalanının tekrar işletmeye açılması başta turizm olmak üzere tüm sektörlere ivme kazandıracaktır. Kepez limanının geliştirilerek, büyük yolcu gemilerinin yanaşabilmesine imkan tanınması ve gümrük kapısının açılması Çanakkale İlinin turizm gelişimi açısından önemli bir fırsat olacaktır. Çanakkale Boğazının her iki yakasını birbirine bağlayacak bir boğaz köprüsü ya da tüp geçit projesi, İlin karayolu bağlantısını sağlayacağı ve merkez ile ilçeler arasındaki coğrafi kopukluğu bir ölçüde önleyebileceği gibi, Batı Anadolu’ya ve güney sahillere inen karayolu güzergahının Çanakkale’yi içine alacak şekilde bu yeni geçitlere yöneltilmesi Çanakkale turizminin geleceği açısından şans olacaktır. Bu sayede sadece iç turizmde değil dış aktif turizmde de sunulan paket turlarda Çanakkale daha etkin bir yere sahip olacaktır. İlin turistik değerleri daha verimli kullanılabilecek ve konaklama süresi uzayarak, turizmin gelişimi hızlanacaktır. Milli Parklarda geçerli olan “Alan Kılavuzluğu” hakkında yapılan yasal düzenleme, kamu ile özel sektör ve hatta bakanlıklar arasında gerekli işbirliği sağlanarak verimli kullanılabilirse, yöre halkının turizm sektöründe istihdam edilebilmesinde ve Çanakkale Kara Savaşlarının gençlere ve tüm Türk halkına en doğru şekilde aktarılmasında yararlı olabilecektir. Çanakkale turizm değerlerinin pazarlanmasında Internet vb. gelişmiş teknolojilerin kullanılması, turizm pazarından daha fazla pay alınması için faydalı olabilecektir. - AB’ne üyelik ve entegrasyon sürecinde doğacak toplumsal ve kültürel yakınlaşmalar İlin turizm gelişimi için önemli yararlar sağlayabilir. - Turist gönderen bölgelerdeki talebin gösterdiği kültür-doğa-eğitim amaçlı seyahatlere yönelik eğilim ile, Çanakkale’nin çeşitlilik arz eden turizm potansiyeli arasında bir uyum ve birliktelik sağlanabilir. - İstanbul-İzmir arasında seferler yapan Denizcilik İşletmelerine bağlı (feribotların) gemilerin halen gündemde olan özelleştirilmelerinden sonra TÜRSAB’ında katkıları ile yeni işletmecilerle bağlantı kurularak, Çanakkale Limanına (Kepez) uğramasının sağlanması özellikle İç turizm hareketinin gelişmesine yol açacaktır. D- Çanakkale İlinin Turizm Potansiyeline Yönelik Olası Tehditler 117 (Threat): - - Çanakkale’de ulaşımın Çanakkale Boğazının doğal koşullarına bırakılması ve feribot seferlerindeki aksamalar Çanakkale turizminin gelişimi için en önemli tehdit olarak karşımıza çıkmaktadır. Milli Parklarda geçerli olan “Alan Kılavuzluğu” hakkında yapılan yasal düzenlemenin uygulanmasında, kamu ile özel sektör ve hatta bakanlıklar arasında gerekli işbirliği sağlanamadığı durumda, İlin turizmin gelişimini tehdit eder boyutlara ulaşabilecektir. Kaçak turlar ve kaçak rehberlerin varlığı sadece Çanakkale turizminin gelişmesine değil, aynı zamanda ülke turizmini de tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Onsekiz Mart Üniversitesindeki turizm eğitimine rağmen gerek stajlar ve gerekse okul sonrası mezunların, Antalya vb. güney sahillerine yönelmeleri Çanakkale turizmi için dikkat edilmesi ve acilen çözülmesi gereken bir sorundur. Hediyelik eşya satabilmek için turistlere adeta yapışan ve onları rahatsız eden işportacı vb. satıcılar Çanakkale turizmine yarardan çok zarar vermektedir. Özellikle Gelibolu Yarımadasında yaşanan ve uzman olmayan kişilerin gelen turist gruplarına kaçak ve yasadışı olarak rehberlik etmeleri, yörenin tarihi ve turistik özelliklerinin yanlış algılanmasına sebebiyet vermekte ve turizmin amacı dışında kullanılmasına neden olmaktadır. Çanakkale İli ve çevresi, olası bir deprem tehdidi altındadır. Altyapı ile üstyapıya zarar verme niteliğindeki bu tarz bir afet olasılığı bölgenin çekim gücünü azaltmaktadır. 6- Çanakkale İlinde Turizmin Geliştirilmesi İçin Öneriler ÜZFT (SWOT) analizi yapmak için Çanakkale’ye yapılan araştırma gezisinde elde edilen verilen ve yüz yüze görüşmelerde ortaya çıkan öneriler ışığında Çanakkale’de turizm potansiyelinin daha verimle kullanılması ve turizmin geliştirilerek turizm pazarından daha fazla pay alınabilmesi için oluşturulması gereken stratejilerin seçimi, ÜZFT analizinden türetilen TFZÜ Matrisi (TOWS Matrix) ile yapılmıştır. Tablo 13’te yer alan bu matrisin temelinde, anahtar rolündeki iç (üstünlükler, zayıflıklar) ve dış (fırsatlar, tehditler) etkenleri en iyi şekilde eşleştirerek ÜF, ZF, ÜT ve ZT stratejilerini geliştirmek yatmaktadır. ÜF stratejileri, fırsatlardan yararlanmakta kullanılacak üstünlükleri vurgular iken; ZF stratejileri, fırsatların kaçmasına sebep olacak zayıflıkların ortadan kaldırılmasını önermektedir. ÜT stratejileri, tehditleri en118 gelleyecek veya azaltacak üstünlükleri vurgular; ZT stratejileri ise, zayıflık ve tehditleri azaltmaya yönelik savunma taktikleridir (David: 2001; 204205). Söz konusu matrisin Çanakkale İlinde turizmin geliştirilmesi için uyarlanmasından çıkan önerilerin açılımı şu şekilde ifade edilebilir: - - Çanakkale İlinde turizmin gelişimi konusunda en büyük sorun olarak görülen ulaşım sorununun çözümü için doğal kaynaklara ve doğal güzelliklere en az zararı verecek şekilde, Çanakkale Boğazının köprü ve tüp geçit ile aşılması düşünülebilir. Bu sayede Güneye inen yol güzergahı da Çanakkale üzerine kaydırabilir ve bu da turizmin gelişimine çok büyük yararlar sağlar. Çanakkale havaalanının öncelikle turizm amaçlı charter seferlerine açılma imkanının araştırılması ve işletme verimliliği sağlanırsa tarifeli seferlerin düşünülmesi söz konusu olabilir. Kepez limanının genişletilerek kruvaziyer turizme hizmet verebilecek hale getirilmesi ve bunun yanısıra gümrük kapısının açılarak turistik amaçlı girişlerin Çanakkale üzerinden yapılabilmesi önemli bir noktadır. Ulaşım sorunu açısından, Çanakkale Boğazında ulaşımı sağlayan feribotların ve bunların sefer sayılarının arttırılması kısa vadede bir çözüm olarak düşünülebilir. Boğaz ulaşımını sağlayan feribotların yerine daha hızlı, daha çok araç taşıyan ve doğal koşullara karşı daha dayanıklı olan deniz otobüsü vb. çözümler düşünülebilir. 119 lam .985 1.43 5.90 9.78 2.86 plam % .692 .442 .521 .178 lam .301 .818 .308 .222 120 8.298 159.935 168.233 2,2 1,6 ETKENLER FIRSATLAR — F 1. Havaalan n n tekrar i letmeye a lmas 2. Kepez liman n g mr k kap s yap lmas 3. Bo az k pr s ve/veya t p ge it projesi 4. Alan k lavuzlu una y nelik yasal d zenleme 5. nternetin destinasyon pazarlamas na katk s DI ETKENLER F Stratejileri 1. Turizmin e itlendirilmesi ( 2, F8) 2. Uzun s reli paket turlar ( 2, 6, 7, F1, F8) 3. D aktif turizme y nelik pazarlama ( 1, 2, 6, 7, 8, F1, F5, F6, F8) 4. Soft-turizmin geli tirilmesi ( 2, 4, F5, F6, F8) 5. D kaynakl entellekt el ve maddi deste in sa lanmas ( 3, 5, F6) ST NL KLER — 1. Asya-Avrupa aras konum 2. Do al, k lt rel ve tarihi zenginlikler 3. Otoritelerin bilimsel al malara deste i 4. Halk n turizm bilinci ve konukseverlii 5. anakkale 18 Mart niversitesi nin bilimsel ve e itimsel katk lar 6. Konaklama tesislerinin kalite g vencesi 7. B lge acentalar n n talep y nlendirme faaliyetleri 8. Troy ve Gelibolu filmlerinin tan t ma katk s 9. R zgar potansiyeli 1,6 1,13 21,72 22,84 ZF Stratejileri 1. Kurvaziyer turizmi (Z4, F2, F7) 2. Ula m n slah (Z1, Z2, Z4, F1, F2, F3, F7) 3. Alan k lavuzlu u d zenlemesi ile yerel halktan istihdam sa lanmas (Z3, F4) 4. Destinasyonun sanal ortamdaki mevcudiyeti art r larak tan t m a n n d k maliyetle kapat lmas (Z7, F5) Z AYIFLIKLAR — Z 1. Co rafi kopukluk 2. Hava ve deniz ula m n n yetersizlii 3. Rehber azl , ka ak rehberlik 4. Kurvaziyerlere y nelik liman bulunmamas 5. ren yerlerindeki evre, trafik, muhafaza ve konfor d zenlemelerinin yetersizli i 6. Birtak m esnaf n turistlere olumsuz yakla m 7. Genel tan t m yetersizli i Tablo:13- anakkale linde Turizmin Geli tirilmesine Y nelik TFZ Matrisi* statistikleri. 3.811 101.386 105.197 Kaynak: K lt r ve Turizm Bakanl Tekirda¤ 1,06 7,51 5,70 1,71 plam % 0,88 5,46 8,99 9,67 plam % 1.43 5.90 9.78 2.86 plam % 121 T Stratejileri 1. Nitelikli i g c n n anakkale turizm piyasas na kat lmas n n te vik edilmesi ( 3, 5, T3) 2. Mevcut tesislerin yap sal durumlar n n g zden ge irilmesi ( 6, T4) TEHD TLER — T 1. Ka ak rehberlerin destinasyon imaj na olumsuz etkisi 2. Denetlenmeyen esnaf n destinasyon imaj na olumsuz etkisi 3. E itilen insan kaynaklar n n rakip destinasyonlara kaymas 4. Deprem riski 5. Yo un talep b lgelerinin karma a imaj ZT Stratejileri 1. Ka ak rehberlik ile i portac l k vb. sat faaliyetlerine y nelik cezalar n art r lmas (Z3, Z6, T1, T2) 2. Truva ve Gelibolu gibi b lgelerde, altyap ve styap ya y nelik i levsel d zenlemeler yap lmas , karayolu yerine rayl ula m sistemine ge ilmesi ve a r talep durunda eri imin k smen veya tamamen engellenmesi (Z5, T5) 1. Kurvaziyer turizmi (Z4, F2, F7) 2. Ula m n slah (Z1, Z2, Z4, F1, F2, F3, F7) 3. Alan k lavuzlu u d zenlemesi ile yerel halktan istihdam sa lanmas (Z3, F4) 4. Destinasyonun sanal ortamdaki mevcudiyeti art r larak tan t m a n n d k maliyetle kapat lmas (Z7, F5) Bu tablo, Purdue niversitesi Tar m Ekonomisi B l m n n web sitesinden uyarlanm t r. (www.agecon.purdue.edu/extension/sbpcp/resources/TO W S.pdf). 1. Turizmin e itlendirilmesi ( 2, F8) 2. Uzun s reli paket turlar ( 2, 6, 7, F1, F8) 3. D aktif turizme y nelik pazarlama ( 1, 2, 6, 7, 8, F1, F5, F6, F8) 4. Soft-turizmin geli tirilmesi ( 2, 4, F5, F6, F8) 5. D kaynakl entellekt el ve maddi deste in sa lanmas ( 3, 5, F6) 6. S rf turizminin canland r lmas ( 9,F8) 7. Transit destinasyon yarat lmas ( 1, F3) 1. Havaalan n n tekrar i letmeye a l mas 2. Kepez liman n g mr k kap s yap lmas 3. Bo az k pr s ve/veya t p ge it projesi 4. Alan k lavuzlu una y nelik yasal d zenleme 5. nternetin destinasyon pazarlamas na katk s 6. AB yeli ine entegrasyon s reci 7. Denizcilik letmelerinin zelle tirilmesi 8. Talebin aktif tatillere y nelik e ilimi - İç turizm ve dış aktif turizmden daha fazla pay alabilmek için Çanakkale merkezli uzun süreli paket turlar hazırlanabilir. - Çanakkale İlinin Turizm Master Planının hazırlanarak, İlin turizm envanterinin çıkarılması ve turizm geleceğine yönelik stratejilerin belirlenmesi zorunludur. - - - - 122 Gökçeada ve Bozcaada’da öncelikle eko-turizm amaçlı ve pansiyonculuk ağırlıklı doğal çevreyi bozmayacak doğaya yönelik turizm çeşitlerine ağırlık verilmelidir. Onsekiz Mart Üniversitesi ve Çanakkale’de turizm hizmeti veren kamu ve özel işletmeler arasında protokol imzalanarak stajların hatta mezun olan öğrencilerin en uygun şartlarda Çanakkale turizm piyasasında istihdam edilmesinin sağlanması gerekmektedir. Çanakkale turizmi konusunda bilimsel ve akademik toplantılar düzenlenmesi veya desteklenmesi, hatta turizme yönelik bir festival veya fuar organizasyonunun düzenlenmesi yerinde bir karar olarak düşünülmektedir. Gelibolu yarımadasında yaşanan kaçak rehberlik sorununun çözümü için yasal düzenleme olarak getirilen “alan kılavuzluğu” konusunun, tarafların ortak paydaları doğrultusunda tartışılarak çözümlenmesi ve bu yasal düzenlemenin öncelikle Çanakkale’de turizm istihdamını arttırmasının sağlanması ve kayıt dışılığın önlenmesi önemlidir. Turistleri rahatsız eden işportacılık vb. satış faaliyetlerinin önlenmesi veya hediyelik eşya satışı için belirli yerlerde satış noktalarının oluşturulması gerekmektedir. İstanbul-İzmir arasında seferler yapan Denizcilik İşletmelerine bağlı (feribotların) gemilerin halen gündemde olan özelleştirilmelerinden sonra, Çanakkale Limanına (Kepez) uğramasının sağlanması İle yönelik iç turizm hareketinin gelişmesine yol açacaktır. Turizm değerlerinin olduğu yerlerde eksikliği hissedilmekte olan altyapı ve sosyal tesisler bir an önce tamamlanmalıdır. Troia kalıntılarının olduğu yerde bir müze açılmalı ve burada yurt dışına kaçırılan Troia eserlerinin çok zor da olsa ülkemize getirilerek sergilenmesi sağlanmalıdır. Ayrıca, Troia kalıntılarının bulunduğu bölgenin ışıklandırılarak gece de ziyaret edilmesinin sağlanması buraya olan talebin arttırılmasına neden olabilir. Gelibolu yarımadasındaki otobüs yoğunluğunu , insan karmaşasını ve kaçak rehberliği önlemek için, bölgede ziyaret edilen yerler arasında raylı sistem kurularak nostaljik tramvay vb. ulaşım araçları ile ge- zilerin yapılması zorunlu gözükmektedir.Bu ulaşım araçları görsel ve sesli bilgi aktarımı ile de desteklenebilir ve böylece istasyonlar arasında gerekli bilgi aktarımı sağlanabilir. - Turizm Bakanlığı tarafından sadece Çanakkale ve yöresini kapsayan Turist Rehberliği kursu açılabilir. - Gelibolu yarımadasında yaşanan sıkışıklığı azaltmak ve önlemek amacı ile bir rezervasyon sistemi kurulabilir. Bu sistemin yürütülmesi için de TÜRSAB, Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün birer yetkilisinden oluşan bir komisyonun kurulması ile okul gezilerinin hafta içlerine kaydırılması sağlanabilir ve bu sayede denetim olanakları ile otellerin doluluk oranları arttırılabilir. - - Çanakkale’de turistlerin feribot beklerken geçirdikleri süre, Belediye tarafından Merkez İlçede bulunan tarihi eserler arasında yaptırılacak bir yürüyüş güzergahı planlaması ile değerlendirilebilir. Çanakkale Boğazındaki doğal rüzgardan yararlanmak amacıyla sörf turizmine yönelik yatırımlar yapılabilir. Aynı şekilde boğazda dalma ve dalgıçlık konusunda yatırımlar söz konusu olabilir. KAYNAKLAR 1) 2) 3) 4) 5) 6) 7) Aktur, Raif (20 Ocak 2003); “Geliri Artırmalıyız,” Kent Profili Çanakkale Eki-Gözlem Gazetesi, Çanakkale. Alpaslan, Mustafa&Odabaşı, Deniz Anıl&Büyükkutlu, Melih Ali (05-07 Mayıs 2005); “Çanakkale Boğazı Civarında Dalış Turizmi,” I.Çanakkale Turizm Biyenali, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu, Biyenal Sponsoru: Dünya Turizm Örgütü Yayınlar Dairesi Türkiye Genel Dağıtımcısı Set-Systems, Çanakkale. Aydoğan, Naşit Bora (12-14 Nisan 2002); “Çanakkale Turizminin Profili ve Çeşitlendirilmesi,” Geleceğimiz Turizm/II.Turizm Şurası Bildirileri, I.cilt, Turizm Bakanlığı, Ankara. Çanakkale Belediyesi&Yerel Gündem 21 Çanakkale (Nisan 2004); Çanakkale Yerleşmesinin Durum Raporu 2003, Düzenleyen: Talat Koç, Çanakkale Kent Konseyi Yayınları: 2, Çanakkale. Çanakkale İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verileri. Çanakkale Ticaret ve Sanayi İl Müdürlüğü (Ekim 1998); 1997 Yılı Çanakkale İlinin Yıllık Sanayi, Ekonomik ve Ticari Durum Raporu, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı İl Müdürlüğü, Çanakkale. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (Aralık 2003); Çanakkale Ekonomisi ve Gelecek Senaryosu Projesi, Proje sorumlusu: Kenan Mortan, Dünya Yayıncılık A.Ş., İstanbul. 123 8) 9) Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (Mayıs-Haziran 2005); “İlimizin Öncelikli Sorunları ve Çözüm Önerileri,” Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Dergisi, Sayı:2. Çanakkale Valiliği’nin Ekim 2004 tarihli Çanakkale kitapçığı. 10) Daniş, Mehmet (18 Temmuz 2005); “İlimiz, müteşebbis ruha sahip insanıyla patlamaya hazır,” Dünya-Bölgesel Bakış:11/Çanakkale, Dünya Gazetesi/Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası. 11) David, Fred R. (2001); Strategic Management Concepts, 8.ed., PrenticeHall, Inc., Upper Saddle, New Jersey. 12) Deniz Ticaret Odası (2004); 2003 Deniz Sektörü Raporu, İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri Deniz Ticaret Odası, İstanbul. 13) DİE (Ağustos 1999); İllere Göre Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 1997, Ankara. 14) DİE (Aralık 2001); İllere Göre Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 1998-1999, Ankara. 15) DİE (Mayıs 2002); İllere Göre Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 2000, Ankara. 16) Dökmeci, Vedia&Kerimoğlu, Ebru (Ağustos 1996); “Küçük Şehirlerde Turizm Potansiyeli ve Assos Örneği,” Sürdürülebilir Turizm: Turizm Planlamasına Ekolojik Yaklaşım-Alanya/ 07-08-09 Kasım 1995, Türkiye’de 19.Dünya Şehircilik Günü Kollokyumu-Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü, İstanbul. 17) DPT (Temmuz 1997); Çanakkale İl Raporu, Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü, Yayın No:DPT:2476, Ankara. 18) DPT (Eylül 2003); İller ve Bölgeler İtibariyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıladaki Gelişmeler (1987-2000), Haz: Cemalettin Kaymak, Rasim Akpınar, Ahmet Kındap, Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü, Ankara. 19) DPT (Nisan 2004); İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması (2004), Haz: Bülent Dinçer&Metin Özaslan, Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü, Ankara. 20) DPT verileri. 21) Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (Egev) (Temmuz 2005a); “Çanakkale-Turizm,” http://www.egev.org.tr, (Temmuz 2005). 22) Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (Egev) (Temmuz 2005b); “Çanakkale İli Mevcut Durum Analizi Son-Çanakkale İli Stratejik Hedef Toplantısı 2324.06.2001/ Mevcut Durum Analizi,” http://www.egev.org.tr; (Temmuz 2005). 23) Gümüş, Fadime&Veznikli, A.Nihan&Titiz, Zafer (05-07 Mayıs 2005); “Çanakkale Şehir Merkezi ile Eceabat ve Gelibolu İlçelerinde Yaşayan Halkın Gezi Teknesi Turizmine Bakış Açısının Değerlendirilmesi,” I.Çanakkale Turizm Biyenali, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu, Biyenal Sponsoru: Dünya Turizm Örgütü Yayınlar Da- 124 iresi Türkiye Genel Dağıtımcısı Set-Systems, Çanakkale. 24) Gümüş, Murat&Erdem S.Haluk (02-03 Kasım 2000); “Otellerde Hizmet Kalitesi: Çanakkale İli Uygulaması,” 1.Ulusal Türkiye Turizmi Sempozyumu Kitapçığı, Türkiye Turizmini Araştırma Enstitüsü, İzmir. 25) Hazine Müsteşarlığı verileri. 26) İllerin Valiliklerinin web sayfaları. 27) Küçükaltan, Derman&Oğuzhan, Adil&Yılmaz,Mehmet&Güneş,Ali İhsan (0507 Mayıs 2005); “Gelibolu’nun Turizm Potansiyeli ve Gelibolu’da Yerli Halkın Turizme Yaklaşımı,” I.Çanakkale Turizm Biyenali, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu, Biyenal Sponsoru: Dünya Turizm Örgütü Yayınlar Dairesi Türkiye Genel Dağıtımcısı Set-Systems, Çanakkale. 28) Kültür ve Turizm Bakanlığı İstatistikleri. 29) Öngen, Mehmet (Mayıs-Haziran 2005); “Eko-Turizm Raporu,” Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Dergisi, Sayı: 2. 30) Şengezer, Ermukan (2004); Türkiye’de Ekonomik Gelişmede Öncelikli Sektörler, İTO Yayın No: 2004-70, İstanbul 31) Tarım ve Köyişleri Bakanlığı&Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı (Ağustos 2002); “İl Tarım ve Kırsal Kalkınma Master Planlarının Hazırlanmasına Destek Projesi, Çanakkale Tarım Master Planı,” http://www.tarim.gov.tr (Ağustos 2005). 32) Tekoğul,Nermin&Neşer,Gökdeniz (1998); “Türkiye’nin Kuzey Ege Kıyılarındaki Yat Turizmi Potansiyeli,” I.Ulusal Deniz Turizmi Sempozyumu (15 Mayıs 1998), Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Yüksek Okulu / İşletme Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümü, İzmir. 33) Turizm Bakanlığı&Çanakkale Valiliği (1992); Çanakkale İli Turizm Envanteri ve Geliştirme Planı, Çanakkale. 34) Turizm Bakanlığı (t.y); Türkiye’nin Turizm Değerleri, Cilt:2; Tanıtma Genel Müdürlüğü, Ankara. 35) Tübitak (Temmuz 2003); “Vizyon 2023 Ulaştırma ve Turizm Paneli,” Teknoloji Öngörüsü Projesi, Rapor/Ulaştırma ve Turizm Paneli, Ankara; http://www.vizyon2023.tubitak.gov.tr/teknolojiongorusu/paneller/ulastırmaveturizm/raporlar/utp_son_sunum.pdf. (Haziran 2005). 36) Türkiye Bankalar Birliği Verileri. 37) Türsab’ın web sayfası. 38) Ülker, İsmet (Eylül 1988); Türkiye’de Sağlık Turizmi ve Kaplıca Planlaması, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları No:1006/129, Ankara. 125 126 127 PANEL Çanakkale ilinin Ekonomik Gelişmesinde Ana Strateji Ne Olmalı Başkan Üyeler(*) : Y. Temel ENDEROĞLU İAV. Y.K. Üyesi ve Genel Sekreter : Ali Tamer BALÇIK Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı : Remzi GULA Çanakkale Seramik Kalebodur Genel Müdürü : Mustafa ERTEN Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı : Zeynel KOÇ Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı : Yrd. Doç. Dr. Sefer ŞENER Biga İ.İ.B.F. Ekonomi Bölümü : Ramazan YILDIRIM Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Küçük Sanatlar ve Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdürü (*) Üyeler, soyadlarına göre alfabetik sıra ile. 128 129 BAŞKAN: Y. TEMEL ENDEROĞLU Sayın katılımcılar, hepinizi saygılarımla selamlayarak panel oturumunu açıyorum. Zamandan kazanmak için Başkan olarak bana tanınan konuşmadan feragat ediyor ve kısaca panel tekniği hakkında bilgi verdikten sonra, panelistleri tanıtım konuşmalarına geçeceğiz. Panelimiz 3 bölümden oluşuyor. Birinci bölümde sayın panelistlerin 15’er dakikalık sunuşları olacak. İkinci bölüm sizlerin, sayın katılımcıların sorularını ve varsa katkılarını alacağız. Üçüncü bölümde sorularınız cevaplanacaktır. Panelistlere alfabetik sıra ile söz veriyoruz. İlk söz sayın Ali Tamer Balçık’da Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı, ardından sayın Remzi Gula Çanakkale Seramik-Kalebodur Genel Müdürü. Üçüncü sırada, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı sayın Mustafa Erten var. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı sayın Zeynel Koç’u, Biga İ.İ.B.F. Ekonomi Bölümünde Yrd. Doç. Dr. Sayın Sefer Şener takip edecek. Sonuncu panelist sayın Ramazan Yıldırım Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Küçük sanatlar ve Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdürü. 130 131 ALİ TAMER BALÇIK Sayın Başkan, Değerli katılımcılar hepinizi saygı ile selamlarım. Çanakkalenin ekonomik gelişmesinde ana strateji ne olmalıdır Çanakkale tarih boyunca bir üretim ya da ticaret merkezi olmamıştır. Öncelikli olarak coğrafi konumunun önemi nedeniyle büyük savaşlara sahne olmuştur. Esasen doğal kaynakları çok zengin olmayıp büyük tüketim pazarlarına da yakın değildir. Toprakları çok verimli değildir. Ulaşım kolay, hızlı ve ucuz değildir. Tüm bu dezavantajlarına rağmen doğası kirlenmemiş, betonlaşmamış aksine orman ve yeşili bol bir ildir. Deniz kıyısında kıyı şeridi oldukça uzun, tarihi ve kültürel alt yapısı ender bulunacak değerde, insan alt yapısı eğitimli ve uygardır. İklimsel olarak ta ülkemizin en ılıman bölgeleri içindedir. Hem iç hem dış denize kıyısı vardır. Avrupaya en yakın illerimizden biridir. Bu tesbitten sonra Çanakkalenin stratejik kalkınmasında en geçerli sektörün turizm olduğu anlaşılıyor. Troya ve Kaz Dağı gibi ünlü mitolojik değerleri, Assos, Bozcaada gibi cazibe merkezleri, Gelibolu Milli Parkı gibi tarihi yöreleri jermal kaynakları ile alternatif turizm olanaklarına açık bir kenttir. Ulaşım zorluğu büyük handikaptır ama bu sorun aşılabilirse ilimizin ekonomik kalkınmasında turizm sektörünün çok önemli bir paya sahip olabileceği açıktır. Ancak ülkemizin jeopolitik önemi dolayısıyla istikrarlı bir huzur ülkesi olmadığı da açıktır. Turizm çok hassas bir sektördür. Güncel olaylardan çok çabuk etkilenir. Kaldı ki dünya turizmi hızla gelişirken uygulamaya geçirilen yeni pazarlama teknikleri potansiyelimizin sürekli ve istikrarlı olmasını ümit etmek aşırı iyimserlik olacaktır. Gelirinin çok büyük kısmı turizme dayalı ülkeler, kentler sık sık krize girebilmektedir. Bu nedenle Çanakkale mutlaka sanayileşme tarım ve ticarette önemli hamleler yapıp ekonomik gelirinin yarıdan çoğunu bu sektörlere dayamalıdır. Önce sanayileşmeye bakacak olursak büyük bacalı sanayilerin Çanakkalede kurulması öncelikle doğal kaynaklarımızın yeterli olmaması nedeniyle pek mümkün görülmemektedir. Turizme umut bağlayan her yöre gibi ağır sanayinin olması doğayı ve çevreyi özenle koruma gerekliliğine ters düşmektedir. Çanakkale’de bize en uygun sanayi tarım hayvancılık ve gıda sanayiine yönelik KOBİ tarzında butik işletmelerdir. Meyve-sebze, deniz ürünleri, et-süt, zeytin, orman ürünleri, maden cevherleri, jeo termal kaynaklar hemen akla geliverenler. Bunların çeşitlemelerine diğer konuşmacılar girdiler, istatistikler verdiler. Ben bir başka konu üzerinde dikkat çekmek istiyo132 rum. Çanakkalemiz, yöremize yatırım yapmak isteyen herkese açıktır ve yardımcı olmaya da hazırdır. Üretim tesisi kuracak bilgi ve sermaye gücü olan her girişimciyi mutlulukla kucaklamaya hazırız. Bunun yanında tarım ve ticaretten kazandıklarıyla yöremizde üretime dönük yatırım yapma yollarını arayan, gözleyen soruşturan eğitimli bir burjuvazi de artık Çanakkale’de oluşmaya başlamıştır. Ancak yeterli bilgisi ve tecrübesi olmadığı için ürkek ve kararsızdır. Girişimci değildir. Bence en çok üzerinde durulması teşvik edilmesi yüreklendirilmesi gereken kesim bu gruptur. Bu hareketi sağlayabilmek için önceliklerimiz bence şunlardır. 1- Çanakkale doğal kaynaklarının ciddi ve güncel bir envanteri çıkarılmalıdır. Mevcut bilgiler araştırmalar ve istatistikler kolay ulaşılabilir bir merkezde toplanmalıdır. Her isteyen bu bilgilere kolaylıkla ulaşabilmelidir. Çöyle bir yerel dokümantasyon merkezinin kurulmasını üniversitemiz ve Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası gönüllü olarak üstlenmeli vilayette, belediyelerde, resmi dairelerde, meslek odalarında ve mevcut bilgileri bir araya getirmeli bir düzen içerisinde araştırma yapmak isteyenlere sunmalı ve sürekliliğini güncelliğini sağlamalıdır. 2- Üretim kalitemizi mutlaka dünya standartlarına göre kurmalı mevcut işletmelerimizi de bu koşullara dönüştürmeliyiz. Dünya ve Avrupa Birliği standartlarının ne olduğu buna nasıl ulaşılabileceğimiz konusunda eğitim alabileceğimiz kaynaklar ile ilişkilerimizi sürekli kılmalı bu konudaki yayınlara kolayca ulaşabilmeliyiz. 3- Avrupa Birliği ile ilgili standartlar ve uygulamaları dikkatle izlemeli. Kendi konumuza uygun yabancı partnerler ile işbirliği, bilgi alışverişi ya da ortaklıklar oluşturmalıyız. Ürettiğimiz ürünlerin dünya pazarı ile kalite ve fiat yönüyle rekabet edebilir olması esas alınmalı ve pazarlama konusunda mevcut iç ve dış tecrübelerden yararlanmaya çalışmalıyız. 4- Girdilerimizin ve pazara ulaşım maliyetlerimizin pahalı olması nedeniyle pazarlamaya zorlandığımız konularda siyasi destek almaya ça133 lışmalıyız. Bu konuda valimiz, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, ticaret ve meslek odalarımızın desteği ve katkısı alınmalıdır. En önemlisi de bu güçlerin aynı hedefe odaklanması ve birlikteliği sağlanmalıdır. Daha da detaylandırabileceğimiz bu hazırlık çalışmaları ile birlikte Çanakkalede oluşturulacak yeni üretim tesisleri kobiler 3-5 yıl içinde çoğalacak gelişecek ve hızla büyüyecektir. Bu gün burada düzenlenen bu toplantı, zaten arzuladığımız hedefe ulaşma adına ön hazırlıklar ön adımlardır. Toplantıyı düzenleyen İktisadî Araştırmalar Vakfı’na ve katkıda bulunan herkese teşekkür ve takdirlerimi sunuyorum. BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU Teşekkür ederiz. Şimdi söz sayın Remzi Gula’da. Buyrun. 134 REMZİ GULA Sayın valim, sayın milletvekilim, sayın belediye başkanlarım, kamu ve özel sektörün değerli temsilcileri, çok değerli katılımcılar ve değerli basın mensupları. Bu seminer için başta İktisadi Araştırmalar Vakfı’na ve diğer emeği geçenlere kurumum ve bir Çanakkaleli olarak şahsım adına teşekkür ediyorum. Sevgili konuklarımız, sözlerime Çanakkale'nin coğrafi durumu, nüfus yapısı ve sanayileşmesi ile ilgili bazı tesbitler yaparak başlamak istiyorum. İlimiz 650 km’lik kıyı şeridi olan Gelibolu ve Biga yarımadalarından oluşan bir yerleşim yeridir. Trakya'da Edirne ve Tekirdağ, Anadolu da Balıkesir illeri ile komşudur. 12 ilçesi 22 beldesi ve 561 köyü bulunan ilimiz 9.737 km2'lik bir alanı kaplar. İlimiz toprakları genellikle dağ ve tepelerle kaplı alanların vadilerle varılmasıyla oluşan engebeli bir yapı göstermektedir. Ovalık alanlar il topraklarımızın yaklaşık % 15'i kadardır. Kullanım durumuna göre toprakların dağılımı: İşlenebilir arazi Çayır mera arazisi Orman ve fundalık Yerleşim alanları ve Tarıma elverişsiz arazi Toplam 333.573 hektar 49.291 hektar 525.580 hektar 65.256 hektar 973.700 hektar % 34,26 % 5,06 % 53,98 % 6,70 % 100 Görüldüğü gibi işlenebilir tarım arazisi ilimiz yüzölçümünün üçte biri olmasına rağmen geçmiş dönemlerde Yenice ilçemizde özellikle biber yetiştirilen Pazarköy Ovasının Gönen Barajı için kamulaştırılması nedeniyle binlerce dönüm tarım arazisi kaybedilmiştir. Son 2001 nüfus sayımına göre Çanakkale'nin nüfusu 470.000'dir. İl ve ilçe merkezlerinde oturanların sayısı yaklaşık 200.000, köy'de oturanların sayısı 270.000 kişidir. Yani Çanakkale nüfusunun yaklaşık %60'ı köylerde oturmaktadır. İlimiz sanayi olarak 1970'li yılların başına kadar kendi bölgesine yatırım yapan Sn. Kurucumuz Dr. İbrahim Bodur'un Çan'da 1957 yılından itibaren 135 kurmuş olduğu Kale Grubu şirketlerimiz ve 1980'li yılların başında soğuk hava depoculuğu şeklinde faaliyete geçen Dardanel A.Ş. dışında önemli bir gelişme gösterememiştir. Çanakkale'nin Türkiye'de sanayinin hızla geliştiği Marmara Bölgesi gelişim alanı dışında kalmasının temel nedeni stratejik bir konumda ve özellikle askeri bir bölge olmasıdır. İl dışından gelebilecek sermaye ise gerekli altyapı çalışmalarının tamamlandığı Balıkesir, İzmir ve Bursa illerini tercih etmiştir. İSO'nun her yıl yayınlamış olduğu 500 büyük sanayi kuruluşu listelerinde bu yılda Çanakkale de kurulu Kaleseramik, İçdaş, Akçansa gibi sanayi tesisleri yer almaktadır. Bu tesisler incelendiğinde bütün altyapı yatırımlarını kendi imkanları ile yaptıklarını görmekteyiz. Kaleseramik olarak kömür enerjisi ile üretim yaptığımız dönemden buyana bütün enerji altyapımızı kendimiz yaptık. Doğalgazın ilimize gelmesine öncülük edilmiş ve maddi manevi katkı sağlanmıştır. Aynı şekilde İçdaş ve Akçansa'nında kendi limanlarını yapması, buna örnek olarak verilebilir. Sanayi tesislerinin mevcut ekonomik şartlarda rekabet edebilmeleri için altyapı çalışmalarının bitirilmesi ve gerekli teşviklerin verilmesi önem arz etmektedir. Bugün globalleşen dünyada yatırımcılar rekabet edebileceği koşulları aramaktadır. Çanakkale ili sanayinin rekabet edebileceği şartları oluşturmalıdır. Doğal güzelliği, tarihi zenginlikleri ve stratejik yapısıyla Türkiye'de ve Dünyada bilinilirliği çok yüksek olan tarih boyunca cazibe merkezi olmuş Çanakkale’miz ekonomik kalkınmadan yeterince nasibini alamamıştır. Her ne kadar ekonomik göstergelerde fert başına düşen milli geliri Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu görülse de, sanayinin Çan, Biga ve Ezine'de kurulu olması, 3-5 tesis tarafından yapılması il geneline yayılamaması ilimiz için dezavantaj oluşturmaktadır. Son açıklamalara göre ilimizde kişi başına düşen milli gelir 2.300 USD'dir. Kaleseramik ve Çan'da kurulu diğer Kale Grubu şirketlerimizle birlikte il genelinde kişi başına 1.000 USD katkı sağlamaktayız. İlimize tarihi ve doğal güzellikleri ile bir miktar kültür ve turizm ilgisi olsa da yeterli altyapı olmadığı için ticarete ve halka yansıyan bir gelir elde edilememiştir. Çanakkalemiz sadece kültür ve turizm şehri olmamalıdır. Tabiki kültürel değerleri ve doğal güzellikleri ilimizin kalkınmasında önemli bir avantajdır. 136 Ancak ülke kalkınmasının en önemli itici gücü sanayileşmedir. Bu nedenle ilimizin sürekli ve dengeli kalkınması için sanayi üretimi arttırılmalı, doğal kaynaklarını ve işgücünü artı değer yaratma yönünde kullanmalıdır. DİE tarafından açıklanan listelerde Türkiye'de illere göre gelişmişlik durumları (kişi başı milli gelir) incelendiğinde sanayinin yoğun olduğu illerden aşağıya doğru sıralandığını görmekteyiz. İstanbul, İzmir, Kocaeli, Bursa, Eskişehir, Tekirdağ, Adana, Denizli, Gaziantep gibi. Ayrıca sanayinin bir yöreyi nasıl geliştirdiğine Çan ilçesinin gelişimini de örnek verebiliriz. Çan 1957 yılında 1.000 nüfuslu bir kasaba iken fabrikalarımız ile birlikte gelişerek bugün 35.000 nüfusa ulaşmıştır. Sektörler itibariyle ele alındığında Çanakkale'de tarım sektörü % 25,3 payla birinci, sanayi sektörü % 22,4 payla ikinci, ulaştırma ve haberleşme sektörü %16,5 payla üçüncü, ticaret sektörü %14,1 payla dördüncü sıradadır. Görüldüğü gibi ilimiz ekonomisinde tarım sektörü önemli yer tutmaktadır. Son yıllarda tarıma dayalı sanayi kolları gelişme göstermekte ve buna bağlı olarak ekonomide sanayinin payı artmaktadır. Bu nedenle Çanakkalemiz de tarım ve hayvansal ürünler, su ürünleri, madencilik ve seramik sektörleri başta olmak üzere sektörel baz da teşvik verilmesi önem arzetmektedir. Yıllardır ürettiği domatesini, meyvesini, sebzesini büyük şehirlerde satmak için aracılara büyük paralar kaptıran çiftçilerimizin artık kendi bölgelerindeki üretim ve depolama tesislerini kurma zamanı gelmiştir. Bunun yanında Çanakkalemiz Türkiye'nin en uç noktasında ve en çok ulaşım sorunu olan ilimizdir. Aslında sanayi, ticaret, turizm başta olmak üzere ilimizde her sektörün gelişmesi için bu husus özel önem arzetmektedir. Türkiye'de karayollarının geliştirilmesine büyük önem veren hükümetimizin Çanakkale'de başlattığı çalışmalar en kısa sürede bitirilmelidir. Sadece dökme yük için faaliyet gösterebilecek Kepez Limanının konteyner limanına çevrilmesi mevcut şirketlerin nakliye giderlerini azaltacak; yeni şirketleri ve yatırımcıları ilimize yönlendirecektir. Çanakkale Merkez Limanı ise büyük yolcu gemileri yanaşabilecek hale getirilmedir. Adalara özellikle yaz aylarında hızlı feribot ve deniz otobüsü seferlerinin yapılması turizmin gelişmesine çok önemli katkı sağlayacaktır. İlimiz Marmara ve Ege Denizini birleştiren Çanakkale Boğazına sahip olmasına ve Gökçeada ile Bozcada'yı sınırları içinde bulundurmasına rağmen Gümrük kapısı olarak değerlendirilmemiştir. Çanakkale'nin coğrafi ve tarihi 137 önemi nedeniyle mutlaka gümrük kapısı olması sağlanmalıdır. Ayrıca yapılacak Bandırma-Çanakkale demiryolunun hem konteyner limanına yük gelmesine ve hem de Çanakkale bölgesinde üretilen ürünlerin Anadolu'ya sevkinde büyük bir nakliye avantajı sağlayacağı düşüncesindeyim. Organize sanayi bölgesinin eksikliklerinin giderilerek doğalgaz bağlanması yeni yatırımcıların ilimize hızla gelmesini sağlayacaktır. 18 Mart Üniversitesi ilimiz için çok önemlidir. Üniversitemize yeni fakülteler kazandırılmalı özellikle ihtisas hastanesi ile birlikte tıp fakültesinin Çanakkale’de faaliyet göstermesi sağlanmalıdır. Eğitimini başarı ile tamamlamış ve Çanakkale dışında başarıdan başarıya koşan çocuklarımızın artık Çanakkale'ye dönme ve Çanakkale'ye hizmet etme zamanı gelmiştir. Artık Çanakkale olarak kaderci yaklaşımları kırmamız gereklidir. Çanakkaleliler olarak her konuda kendimize güvenmeli, değerlerimize sahip çıkmalıyız. İlimiz tarihi ve doğal zenginlikleri, coğrafyası, sanayi ve tarımı ile güçlü bir ekonomik potansiyele sahiptir. İlimizin tüm ilçeleri, beldeleri ve köyleri ile kopuklukları ve fikir ayrılıkları giderilerek topyekün Çanakkale'nin ne olması gerektiği konusunda mutabakat sağlanmalıdır. Tüm siyasi kadroları, bürokratları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve Çanakkaleli herkes bu potansiyeli en üst seviyeye getirmeye katkıda bulunmalıdır. Çanakkale ekonomisinin büyümesi için yapılacak tesisler ilimizin tarihi ve doğal dokusuna uygun olarak yapılmalıdır. Örneğin; turizm tesisi yaparken ilimizi beton yığını haline getirmemek için yetkililerce gerekli önlemler alınmalıdır. Tüm bunların sonucu olarak ilimizin ekonomik gelişimde ana strateji ve stratejiler olarak düşüncelerimi şöyle sıralayabilirim. 1- İlimizin master planının yapılarak sanayi, turizm, tarım ve ormancılık bölgelerinin belirlenerek bu bölgelerinde kendi içinde bölümlere ayrılması. Mesela tarım bölgelerinin bağcılık, meyvecilik, hayvancılık, zirai üretim bölgeleri gibi bölümlendirilmesi. 2- Tarım arazilerinin ıslah edilerek parçalı tarla sisteminden toplu tarla sistemine geçilmesi. 3- Tarım ve hayvancılık bölgelerinde KOBİ'ler teşvik edilmeli, üreticilerin 138 tüm enerjilerini kendi üretim alanlarında kullanmaları sağlanmalıdır. 4- Çanakkale il sınırları içinde en uzak yerleşim yerinden il merkezine 1 saatte ulaşılacak şekilde kara ve denizyolu ulaşım altyapısı yapılmalıdır. 5- Kepez Limanının konteyner limanına uygun hale getirilmesi ve sanayi bölgeleri demiryolu bağlantısının yapılmalıdır. 6- Bugün 49 ile aynı oranda uygulanan teşvik sistemi Çanakkale'nin gelişiminin önünü tıkamıştır. Teşvik kanunu gelişmişlik sıralarına göre kademeli olarak tüm illeri kapsayacak şekilde değiştirilmelidir. Bu konuda daha önce Türkiye Büyük Millet Meclisine sunduğumuz raporda sosyo-ekonomik gelişmişlik sırası 24.sıra olan Çanakkalemiz için %60 teşvik gerektiği bildirilmiştir. 7- Verilen teşvikler il yöneticilerimiz tarafından ilgili bölgelere yönlendirilmesi sonucunda ilçeler ve köylerinde dengeli kalkınması sağlanacaktır. 8- İlimizle özdeşleşen yeni markalar yaratmalıyız. Bugün Çanakkale denildiğinde akla gelen Çanakkale Seramik, Kalebodur, Dardanel, Ezine Peyniri, İda, Truva, Gelibolu ilimizin en çok bilinen markalarıdır. Tüm bu altyapılar tamamlandığında mevcut kaynaklarımız daha verimli kullanılacak, sanayi tesisleri kendiliğinden ilimize gelecektir. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi içinde kurulmuş bulunan İbrahim Bodur Girişimcilik Enstitüsünün kuruluş amacı budur. Sözlerime ulu önder Atatürk'ün şu sözüyle son vermek istiyorum. “Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa kazanılan zaferler kalıcı olmaz; az zamanda kaybedilir.” Sonuç olarak askeri zaferler kazanılarak tarih yazılan bu topraklarda şimdi ekonomik zaferler kazanma zamanıdır. Beni dinlediğiniz için teşekkür eder hepinize sevgi ve saygılar sunarım. BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU Bizde teşekkür ederiz. Şimdi söz Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mustafa Erten’de. Buyrun sayın Erten. MUSTAFA ERTEN Efendim hepinize en derin saygılarımı sunuyorum. Sibel Hanım ben konuşmaya devam ederken siz devam edebilirsiniz. Esasen biz Çanakkale’ye gelirken bir ekiple çalışmamızı yaptık. Öncelikle Çanakkale ilimizin potansi139 yelini özellikle tarımsal ve tarıma dayalı gıda sanayiyi ile ilgili olmak üzere potansiyelimizin bir tesbiti yapılmasını istemiştik. Gerek Tarım İl Müdürlüğümüz gerekse Ankara’daki çalışma arkadaşlarımızla birlikte Çanakkale’nin tarımsal potansiyelini özelliklerini belirlemeye çalıştık. Bu sunumumuzda esasen bunu çok net olarak göreceksiniz. 2. aşaması bu sunumla birlikte Çanakkale ilimizin tarımsal ve tarıma dayalı gıda sanayindeki potansiyelinin ne anlama geldiğini ifade etmeye çalışacağım. Yani Türkiye boyutunda ve uluslararası boyutta hangi anlamı ifade ediyor. Bunu ifade etmeye çalışacağım ve daha da önemlisi sizinle paylaşmak istediğim şey esas itibariyle Türkiye'nin işte 15-20 yıl sonrasında Çanakkale ilimizde dahil olmak üzere perspektifi potansiyeli ve geleceği konumu yani sizi 15-20 yıl sonra gelecekği düşünmeye davet edeceğim. Konuşmama başlamadan önce zamanımı da iyi kullanacağım, iddialıyım. Birkaç hususu sizlerle paylaşmak istiyorum. Örneğin, özellikle tarımsal ekonomi hocamızın belirlediği 3 tane husus vardı, tarımda sıkıntı olarak gözüken. 1. yapısal düzenlemeler yani yapısal hukuki düzenlemeler. 2. tarım teşkilatımızın ve tarıma dayalı gıda sanayinin bunun daha ileri entegrasyonu olan pazarlama örgütünün örgütlenme özelliği veya örgütlenmede alacağı süreç ne olmalıdır. Diğeri, tarımsal sanayinin mevcut yapısı ve geleceği. Hepinizin malumu olduğu üzere Tarım Bakanlığı veyahut ta Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarımı stratejik bir sektör olarak kabul ediyor. Sadece T.C. kabul etmiyor. Dünya'da böyle kabul ediyor. Dünya'da temel bir olgu var. Gıdaya erişim özelliği hani erişim kabiliyeti dünya da hepinizin malumu olduğu üzere 6 milyar civarında nüfusun aşağı yukarı 700-800 milyon kadar kısmı fiili açlık sınırında. 2 milyar kısmı ise bizim bahsettiğimiz açlıkla dengeli ve yeterli beslenememe olgusuyla karşı karşıya. Şimdi Türkiye 1. aşamayı çok net bir biçimde geçiyor. Yani Türkiye gıdaya erişim noktasında çok ciddi manada Allah'ın bahşettiği büyük bir potansiyele sahip ve bu potansiyeli kullanıyor. Yani Türkiye de aç insan büyük oranda olmadığı gibi dışarıya karşı aç olan ülkelere karşı veya bu sorunu olabilecek potansiyelde olan ülkelere karşı bir zenginlik içerisinde. Ama 2. bir konu daha var, gıda güvenliği. Türkiye’mizde olduğu gibi, bütün dünyada da gıda güvenliği sıkıntısı vardır. Bundan neyi kastediyorum. Tarladan sofraya veya çiftlikten sofraya gıda güvenliğinin tesis edilmesi gerekiyor. Türkiye’nin sıkıntılı olduğu nokta budur. Peki niye gıda güvenliği Türkiye de çok önemlidir? Çünkü övünç olarak söylediğimiz gelecekle ilgili potansiyel olarak yaydığımız bir konumuz var bizim. Nedir? Türkiye Avrupa ülkelerinde ki ortalama yaş 57-58 iken Türkiye'nin ortalama yaşı 27-28'dir. Yani Türkiye'nin genç bir nüfusu var. Gelecekle ilgili olmak üzere ciddi manada bir potansiyeldir. Ama bu bizim için bir kısıt oluşturuyor. Nedir bu kısıt Türkiye'nin bu genç nüfusunun sağlıklı bir şekilde beslenmesi gerekiyor. Dengeli bir biçimde beslenmesi gerekiyor. Bu da neye bağlıdır. İşte gıda güvenliğine bağlıdır. Yeterli arza bağlıdır. Bu arzın ise Çanakkale için gelmeye çalışacağım. Sürdürülebilirliğinin tesis edilmesi gerekiyor. Böyle bir yapımız 140 var. Türkiye'nin bir başka avantajı var. Türkiye şu anda kısıt olarak gözükebilir ama gelecek açısından çok ciddi bir potansiyel var. Nedir Türkiye köprü bir ülke ekonomik manada köprüdür. Tarımsal manada tarımsal ekonomi açısından da köprü bir ülkedir. Kültürel baz da köprü bir ülkedir. Dolayısıyla Çanakkale'yle ilgili olmak üzere siz bakabilirsiniz. Bizim sütle ilgili ciddi bir potansiyel var. Ama süt üreticilerimiz sanayicilerimiz biliyor ki bugünler de ciddi bir kısıtta var. Yani büyük oranda pazarlama sıkıntısı çekiyorlar. Nedir geçen seneden bu seneye bir fiyat gelir düşmesiyle karşı karşıyalar. Nedir bu %18-20 civarında geçen seneden bu seneye gelirleri düştü. Birim gelir açısından söylüyorum. Total açıdan söylemiyorum. Ama Türkiye'nin hatta diyorlar ki bazı arkadaşlar siz işte üretim planlaması mı yapamıyorsunuz. Türkiye'nin işte bir nebze süt artışı olduğunda işte süt pazarlamasında kriz oluyor. Hayır şimdi Türkiye de süte geliyoruz sütte Türkiye'nin üretimi esas itibariyle 10 milyon ton civarında 10.5 milyon ton peki Türkiye'nin kişi başına tüketimine kadar 130 ila 140 litre kişi yani eğer biz Avrupa ülkelerine entegre olmaya çalıştığımız veya birlikte olacağımız diye düşündüğümüz Avrupa ülkelerinin seviyesine geldiğimizde Türkiye'nin süt üretim miktarı 20-23-24 milyon litre olmalı yani Türkiye de şu anda sıkıntılı olarak gördüğümüz sürdürülebilirliğini sıkıntı olarak gördüğümüz bu sektör bile gelecekle ilgili yatırıma matuf ve üretime matuf ve ticarete matuf olmak üzere çok ciddi bir potansiyel olduğunu görebiliyoruz. Su ürünleri sektörüne geldiğimiz zaman bu Çanakkale'de ciddi manada bir potansiyeldir. İşte kıyısı vardır boğazı vardır ve dışa dönük firmaları da vardır. Bu noktada da Avrupa Birliğinde problemimizde olmayan bir sektör olduğu için inşallah gelecekte de tarım teşkilatlarımızın çok sıkı denetimi dolayısı ile gıda güvenliği veya satış güvenliği noktasında sıkıntı yaşamayacağımız düşüncesiyle Çanakkale ilimizle ilgili olarak da ciddi potansiyel olduğunu düşünüyorum. Buraya gelirken Çanakkale ilinde bir nebze olsun hem veriler üzerinde hem de görsel olarak etüt yapmaya çalıştım. Türkiye’nin ve Dünya’nın gelecekte ki olgusu çevre bilincinin de oluşmasıdır. Tarımda da oluşmasıdır. Bununla ilgili olmak üzere Tarım Bakanlığımız esasen 2006-2010 yılında uygulamaya koyacağı tarım stratejik planı muvacehesin de Çanakkale öne geçmiş oluyor. Yani çevre amaçlı tarımsal projeleri ciddi manada destekliyor olacak. Bu konuda da Çanakkale ilimizin potansiyelinin olduğunu görebiliyoruz. Çanakkale ilinde bir başka şey daha var. Bitkisel üretimde çeşitlilik esas itibarıyla sabah ki konuşmalarda da gördük. Bazı ürünlerden daha bir katma değeri yüksek olan ürünlere doğru geçiş olabilir. Tabi manada bu gerçekleşecek nedir bu buğday üretiminden katma değeri yüksek olan sebze 141 meyveye geçiş olabilir tarla bitkilerine olabilir. Seracılık örtü altı üretimi şeklinde olabilir. Bunları yaparken de Çanakkale ilimizin bir büyük avantajı daha var. Çanakkale daha yaygın bir coğrafi yapısı olduğundan dolayı ve benim izlenimlerim, aldığım bilgiler muvacehesin de özellikle gıda güvenliğine maruf olmak üzere de çok büyük sıkıntıları da yok. Yani kalıntı manasında pestisit manasında herhangi bir sıkıntı yok. İhracata maruf olmak üzere iyi organize olabilirse onu yapma şansı var. Şimdi Çanakkale ilinde bir başka olgu hem hocamızın da bahsettiği örgütlenme olgusu Tarım Bakanlığı olarak geçen senelerde belki izleyemediniz. Örgütlenmeye çok ciddi manada önem verdik. Kooperatiflerimizi önceki dönemde 15-20 yılda yapmış olduğumuz destekleri 2 yılda takriben 600 tane kooperatifi gerek kırsal alan sosyal destek gerekse projeli yatırımlar olarak destek verdik. Bunların örgütlenmesi ve alt yapı çalışmalarını da hız veriyoruz. Bu manada hocamızın 2. olarak örgütlenme olgusunda ciddi mesafeler aldığımızı söyleyebilirim. Ancak bir şeyi vurgulamak istiyorum özellikle bir konuşmacı kuzey Avrupa bölgesinde büyük oranda üretimin özellikle sütün %80’inin 85’inin üretici birliklerinin bünyesinde olduğunu iddia ettiler. Şimdi Avrupa topluluğu da bu hantal yapıdan daha bir dinamik yapıya geçmeye çalışıyor. Bu konuda da dikkatinizi çekmek istiyorum. İlla üretici birliğinin hakim olduğu bir yapı rantabıl olmayabilir onun için Türkiye’de ki bu hani ölçek ekonomisinin mutlak manada rantabiletesi için zaruri olduğunu söylememek için bunu ima ettim. Yani daha dinamik bir yapı sağlanabilir. Hantal yapıdan kurtulabilir. Ama bunun dinamik bir şekilde geriye doğru entagrasyonu sağlanarak ekonomik sürdürülebilir ve rekabat edebilir bir ürünle dünyayla Avrupa Birliğinle entegre olunabilir. Bu manada söylemek devam etmek istiyorum. Tarım stratejinde Türkiye neye matuf alarak bir yön almalıdır. Yani biz Tarım Bakanlığı olarak ve Türkiye tarımı olarak özellikle alana matuf teşviklerle büyük oranda tarımı desteklemeye çalışıyoruz. Bunu gelecek yıllarda yani doğrudan gelir desteğinden bahsediyorum. Üretime direkt olarak da ilgili olmadığı için bu bizim bütçemizin veyahut ta tarımsal bütçenin %80-85’ini işgal ediyor idi. Bunu inşallah gelecek yıllarda %55-50 ve 45’lere doğru aşağıya doğru çekeceğiz. Bunun yerine üretime direk etkili olacak enstrumanları devreye koyacağız. Bu manada bizim Tarım İl Genel Müdürlüklerimizden aldığım bilgiler muvacehesinde çok etkili olmadığımızda anlaşılabiliyor. Biz direkt olarak dağıttığımız direkt olarak desteklediğimiz enstrümanları %100 olarak başarılı bir şekilde devam ettirebiliyoruz. Ne demek istiyorum doğrudan gelir desteğiyle ilgili ne kadar kaynağımız varsa onu aktarabiliyoruz. Mazot desteğini doğrudan desteğine entegre edip dağıtabiliyoruz. Ama bizim başarılı olmak zorunda olduğumuz ancak başarılı olamadığımız bir şey var. Üretime direkt etki edecek olan enstrümanları teşvik unsurlarını çok başarılı bir şekilde kullanamıyoruz. Ben buraya gelmeden önce baktım mesela bizim hayvancılıkta Çanakkale için çok 142 önemli hayvancılıkla ilgili olarak saysam belki de duymadığınız bir sürü teşvikler var. O kadar teşvik var ki ama bu teşvikleri gerçekleştirme oranımız buraya gelmeden önce baktım %11'di 12'iydi. Bir tek süt teşviğiyle ilgili %35'lik bir gerçekleşme var. Bu şu demek bütçede kaynağı var karşılığı var ama biz bu enstrümanı çok doğru olarak kullanamıyoruz. Öyleyse burada bir değişikliğe gitmemiz lazım büyük oranda Tarım teşkilatı daha çok belge oluşturmak belge düzenlemek gibi fonksiyonlarla çok fazla işgal altında diye görüyoruz. Ama Tarım Bakanlığını bu işgalden kurtarıp asıl fonksiyonlarına yani sahaya çıkmasını sağlayacak oluşumlar içerisinde olmamız gerekiyor. Buna baktığımızda Çanakkale'yle ilgili olarak söylemek istiyorum. Mesela Çanakkale'nin süt üretimi aklımda yanlış kalmadaysa 350.000 ton yıl civarında. Bu neyi ifade ediyor. Sanayiye akan veya legalize olmuş süt 2.7 diye kabul ederseniz. Bu işte yüzdesel değer olarak çok yüksek. Hayvan potasyonuna baktığınız zaman kültür ırklarının ciddi manada yüksek olduğunu 65'lerde olduğunu melezleriyle birlikte %85 olduğunu görüyorsunuz. Çok iyi peki bu süt verimleri nasıl süt verimleri de çok yüksek peki niçin sıkıntı var. Kullanılması gereksiz diye düşünüyorum. Hepinize saygılar sunuyorum. q Çanakkale, Ege denizi ile Marmara denizini birleştiren, Asya ve Avrupa da toprakları bulunun iki ilden biridir. q Çanakkale 568 köyü, 21 beldesi, merkez dahil 12 ilçesi ile 973.700 Km.2'lik bir yüzölçüme sahiptir. q Zengin tarih ve turizm zenginliğine sahip olan ilin temel geçim kaynağı Tarım olup, tarıma dayalı sanayi de Çanakkale ekonomisinde önemli rol oynamaktadır. 143 q Tarım, 2000'li yıllarda çalışabilir nüfusun %35'ini barındırırken, ülke gelirlerinin %14'ünü üretmektedir. q Türkiye'de 2004 yılı itibariyle Ú tarıma dayalı sanayi, imalat sanayide faaliyet gösteren toplam işyeri sayısının %46'sını Ú toplam üretim ve satış değerinin %35'ini, toplam ihracatın %48'ini Ú toplam imalat sanayi ithalatının ise %11'ini oluşturmaktadır. q 322 işletme bu alanda faaliyet göstererek Çanakkale ekonomisine önemli katkı sağlamaktadır. zengin tarımsal potansiyeli ve gelişen dinamikleri ile iç ve dış pazarda rekabet gücü en yüksek sanayi dalı tarımsal sanayi olarak görülmektedir. 144 Toprak Varlığı ve Dağılımı Arazi Türü Ormanlık ve Fundalık Arazi İşlenebilir Arazi Yerleşim Alanları, Tarıma Elverişsiz Alanlar ve Diğer Çayır-Mera Arazisi TOPLAM Alanı (ha) 525.580 330.337 68.492 49.291 973.100 Payı (%) 54 34 7 5 100 İşlenebilir Arazinin Dağılımı Arazi Türü Tarla Arazisi (Nadas Dahil) Sebze Arasizi (Örtü Altı Dahil) Meyve Arazisi Bağ Arazisi Zeytin Arazisi TOPLAM Alanı (ha) 269.535 20.975 6.902 6.447 26.478 330.337 Payı (%) 81,6 6,3 2,1 1,9 8 100 145 146 Tarımsal Arazilerin ve Tarımsal Nüfusun İşletme Büyüklüğüne Göre Dağılımı (2005) İşletme Durumu Küçük Aile İşletmesi Ortalama Aile İşletmesi Büyük Aile İşletmesi TOPLAM İşletme Çiftçi Aile Büyüklüğü (da) Sayısı (%) 0-50 33.654 66,3 200’den Büyük 976 50.720 2 100 51-200 16.090 31,7 Ortalama Arazi Genişliği 25,4 88,7 313 147 Önemli Bitkisel Ürünlerin Ekim Alanları, Verim ve Üretim Miktarları (2004) Ürün Adı Buğday Arpa A.Çiçeği Domates Yulaf Triticale Fiğ (Ot) Pamuk Çeltik Biber (Salçalık) Karpuz Ürün Adı Domates Taze Fasulye Hıyar Kıvırcık Marul Göbekli Marul TOPLAM 148 Ekilen Alan (Ha) 118.105 21.412 20.368 10.761 8.474 5.124 4.700 3.650 2.030 2.197 1.428 Verim (Kg/Ha) 3.773 2.945 2.298 45.810 2.554 3.120 2.971 4.420 7.629 24.813 25.112 Örtü Altı Sebzecilik Ekilen Alan (Ha) 2 325 620 50 18 1.015 Kaldırılan Ürün Miktarı (Ton) 445.655 63.049 46.822 492.970 21.651 15.977 13.967 16.226 15.487 54.515 35.860 Kaldırılan Ürün Miktarı (Ton) 13 946 7.432 240 66 8.697 Verim (Kg/Ha) 6.500 2.910 11.990 4.800 3.670 Zeytin Alan Üretim ve Verim (2003) *2004 yılındaki olumsuz iklim şartlarından dolayı zeytin üretimi gerçekleşmemiştir. Dolayısıyla zeytin için 2003 rakamları kullanılmıştır. Toplu Meyvelikler Da¤›n›k A¤aç Say›s› A¤aç ÇEfi‹T Alan (ha) Meyve Meyve Meyve Meyve Toplam Veren Vermeyen Veren Vermeyen Meyve Yaflta Yaflta Yaflta Yaflta Veren A¤aç A¤aç A¤aç A¤aç A¤aç Say›s› Say›s› Say›s› Say›s› Say›s› Sofral›k 1.397 153.837 Ya¤l›k 25.081 3.056.750 192.561 729.522 20.868 3.786.272 44.650 12,9 TOPLAM 26.478 3.210.587 225.707 796.116 49.866 4.006.703 47.409 11,8 33.146 66.594 28.998 Üretim Bafl›na (Ton) Orta lama Verim (Kg) 220.431 2.759 15,4 Hayvansal Üretim İlde yapılan hayvancılığı q ova sahil şeridi ile q dağ ve orman köylerindeki hayvancılık olarak ikiye ayırmak mümkündür. İl içinde mera ve çayırların kapladığı alan % 5 civarındadır. Ova ve sahil şeridindeki hayvanların beslenme olanağı daha iyi olduğu için verim yüksektir. Hayvancılık faaliyeti ilde bilinçli bir şekilde yapılmakta olup sağılan hayvanların q % 68'i saf kültür, q % 22'si melez ve q % 10'ise yerli ırklardan oluşmaktadır. 149 Hayvansal Üretim Özellikle süt üretimi ilin önemli üretim merkezlerinden biridir. 119.086 sağılan büyük hayvan ve 358 bin koyun ile 300 bin ton üzerinde süt üretimi gerçekleşmektedir. Süt üretimindeki bu verimlilik süt mamullerinde özellikle peynirde de ilimizi ön plana çıkarmaktadır. Hayvansal Üretim Toplam süt üretimi : 302.712 ton/yıl : 258 ton/yıl Toplam et üretimi : Toplam deri üretimi : Toplam yün-yapağı üretimi Toplam yumurta üretimi Toplam bal üretimi 150 : : 4.194 ton/yıl 194 ton/yıl 52.558.170 Adet/yıl 778 ton/yıl Su Ürünleri Üretimi Su ürünleri açısından Çanakkale İli 634 Km.lik kıyı şeridi ile ülkemizde en uzun kıyı şeridine sahiptir. Çanakkale Boğazının göçmen balıkların geçiş yolu olması ve çok uzun bir kıyı şeridine sahip olması nedeniyle ülkemizin değişik limanlarından büyük avlanma potansiyeline sahip balıkçı tekneleri bölgeye gelmektedir. Bu nedenle kıyılarında Su Ürünleri avcılığı ile ilgili kontrol hizmetlerinin yürütülmesi de büyük önem arz etmektedir. 151 BAŞKAN: Y. TEMEL ENDEROĞLU: Teşekkür ederiz. Şimdi söz Yrd. Su Ürünleri Üretimi Balık üretimi (Deniz) : 10.811 ton/yıl Kültür balıkçılığı üretimi : 355 ton/yıl Balık üretimi (Tatlı su) : Kabuklu ve yumuşakça üretimi : 20 ton/yıl 2.544 ton/yıl Doç. Dr. Sefer Şener’de. Buyrun. Organik Tarım Organik tarım konusunda da önemli atılımlar gerçekleşmiştir. Toplam 12 üründe 428 üretici 12.168 dekarlık alanda organik tarım faaliyetini gerçekleştirmektedir. Organik tarımda zeytin, bal, incir ve kırmızı biber gibi ürünler önde gelmektedir. Organik üretimin yaygınlaştığı bölgeler Gökçeada ve Ayvacık ilçeleridir. Lapseki, Biga ve Bayramiç ilçelerinde de organik tarım giderek yaygınlaşmaya başlamıştır. Ayrıca özellikle adalarda tamamen organik üretime geçilmesi için çalışmalar sürdürülmektedir. 152 Organik Tarım Organik tarım konusunda da önemli atılımlar gerçekleşmiştir. Toplam 12 üründe 428 üretici 12.168 dekarlık alanda organik tarım faaliyetini gerçekleştirmektedir. Organik tarımda zeytin, bal, incir ve kırmızı biber gibi ürünler önde gelmektedir. Organik üretimin yaygınlaştığı bölgeler Gökçeada ve Ayvacık ilçeleridir. Lapseki, Biga ve Bayramiç ilçelerinde de organik tarım giderek yaygınlaşmaya başlamıştır. Ayrıca özellikle adalarda tamamen organik üretime geçilmesi için çalışmalar sürdürülmektedir. Üretim Alanlarına Göre Tarıma Dayalı İmalat Sanayinde Faaliyet Gösteren İşletmelerin Sayısı ve Kapasite Kullanım Oranları Ürünler Kullanım Süt ve Süt Mamulleri Sucuk Hazır Yemek ve Konserve Balık Pirinç Unlu Mamuller Zeytinyağı Alkolü İçecekler Diğer Toplam Sayısı 120 3 20 18 4 135 4 5 13 Toplam İşyeri Üretim Kapasite 286.231 460 143.116 43 ton/yıl 434.334 2.160 39.420 133.177 8.505 4.908 293.193 620 2.906 46.000 1.429 2.333 Kapasite ton/yıl Oranı % 50 9 68 29 7 35 17 48 153 Tarımsal Üretim Değeri Yaklaşık olarak 732.941.138 YTL olan toplam tarımsal üretim değeri içerisinde en önemli payı alan tarımsal ürünler süt, buğday, domates, zeytin gibi ürünlerdir. Makro ekonomik verilerden gidildiğinde Türkiye'de tarımın Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içerisindeki payı yaklaşık olarak %12,6 iken Çanakkale'de bu değer %55'in üzerindedir. Dolayısıyla bu rakamlar tarımın Çanakkale ekonomisinde ne kadar önemli bir yeri olduğunu açıkça göstermektedir. Ürün Adı Toplam Üretim Miktarı (Ton) 1 Süt (İnek) 268.135 2 Süt (Koyun) 17.095 3 Süt (Keçi) 17.368 4 Buğday 445.655 5 Et 4.194 6 Domates 492.970 7 Elma 74.670 8 Zeytin 92.494 9 Şeftali 22.706 10 Üzüm 45.731 11 Biber 61.451 12 Arpa 63.049 13 Ayçiçeği 46.822 14 Kiraz 2.652 14 Yumurta 52.558.170 (Adet) 15 Karpuz 35.860 24 Çeltik 15.487 27 Piliç Eti 19.600 TOPLAM 154 Fiyatı (YTL/Kg.) 0,5 1 0,75 0,32 7 0,2 0,25 0,75 0,8 0,35 0,35 0,29 0,51 3 0,12 (Adet) 0,2 0,7 0,21 Toplam Üretim Değeri (YTL) 134.067.500 17.095.000 13.026.000 142.609.600 29.358.000 98.594.000 18.667.500 69.370.500 18.164.800 16.005.850 21.507.850 18.284.210 23.879.220 7.956.000 6.306.980 7.172.000 10.840.000 4.116.000 690.936.570 Su Ürünleri Balık üretimi (Deniz) Balık üretimi (Tatlı su) Kültür balıkçılığı Kabuklu ve yumuşakçalar TOPLAM GENEL TOPLAM 33.667.400 131.500 2.716.768 5.448.900 42.004.568 732.941.138 Yaklaşık olarak 732.941.138 YTL olan toplam tarımsal üretim değeri içerisinde en önemli payı alan tarımsal ürünler süt, buğday, domates, zeytin gibi ürünlerdir. 155 YRD. DOÇ. DR. SEFER ŞENER İlin başlıca sanayi ürünleri süt ürünleri, et ürünleri, balık ve konserve, unlu mamuller ve alkollü içeceklerdir. Bu alanlarda ortalama 322 adet işletme faaliyet göstermektedir. Tarıma dayalı sanayide ortalama kapasite kullanım oranı %54 olup kapasite kullanımının en yüksek olduğu faaliyet alanları hazır yemek, konserve süt ürünleridir. ÇANAKKALE TURİZM EKONOMİSİ EKSENİNDE KALKINMA STRATEJİSİ FORMÜLASYONU GİRİŞ Küreselleşme çağımıza damgasını vuran bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu anlamda sınırların dünyaya açılması ve mobilitenin hızlanması ile birlikte özellikle sermayenin de küreselleştiği dünyada coğrafi ve kültürel zenginlikler en az enerji kaynakları kadar önem kazanmaktadır. Başka bir ifadeyle turizm döviz gelirleri açısından önemli bir ekonomik birimdir. Dünyanın bir ucundan diğer ucuna saatlerle ifade edilen bir zamanda hareket edebilme kabiliyeti ve bunun önündeki siyasal engellerin de hızla ortadan kalkması değindiğimiz konuyu ekonomik anlamda çok önemli bir noktaya getirmektedir. Bu olgunun farkında olan ülkeler büyük bir rekabet içerisinde olmuşlardır. Bu anlamda en büyük vizyonlardan birine sahip ülke Türkiye'dir. Bu ülkede gerek yer altı gerek yerüstü zenginlerinin mevcut olması ülkenin stratejik konumunun önem taşıması sebebiyle tarih boyunca büyük uygarlıklara ev sahipliği yapmış çeşitli kültürlerin izlerini taşımıştır. Özellikle Asya ve Avrupa kıtaları arasında köprü oluşturması bu önemi bir kat daha arttırmıştır. Bu anlamda Türkiye gezilip görülmesi gereken tarih, doğa ve kültürüyle, ülke ekonomisine herzaman önemli katkıda bulunabileceği turizm potansiyeline sahip bir ülke olmuştur. Hiç şüphesiz birçok bölgenin veya kentin kendine has sosyo-kültürel ve doğal zenginlik bakımından yapısı söz konusudur. Bu bağlamda incelenmeye değer yerlerden bir tanesi de Çanakkale'dir. Çanakkale gerek boğazı gerek tarihi yapıları gerekse Dünya konjonktürü için de çok büyük önem taşıyan, efsanevi Çanakkale 156 Savaşlarının yapıldığı yer olması sebebiyle ve doğal üzellkleryle Türk turizminde bir rol üstlenmiştir. Bu çalışmada, Türkiye'de turizmin yeri ve önemi hakkında kısa bir giriş yapılarak ana hatlarıyla Çanakkale'nin turizm yapısı, özellikle doğal ve kültürel zenginlikleri, turistlerin ilgi odağı olup olmadığı mercek altına alınacaktır. Çıkan sonuçlarla Çanakkale turizminin Türk turizmine ne kadar katkıda bulunduğu incelenecektir. Bununla birlikte kalkınmada önemli sektörlerden biri olan sanayi sektörünün Çanakkale'deki yeri ve öneminin turizmle etkileşimi ve gereği ortaya konacaktır. 1. ÇANAKKALE İLİ MEVCUT DURUMUNUN ORTAYA KONMASI 1.1. Çanakkale İli ve İlçelerinin Türkiye İçinde Gelişmişlik Sıralaması TABLO 1 - 1996 YILI GEL L ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE ANAKKALE L E MERKEZ BOZCAADA G K EADA AN GEL BOLU ECEABAT B GA EZ NE LAPSEK AY VACIK B AYRAM YEN CE M L K SIRALAMASI T M L ELER ARASINDA GEL M L K SIRALAMASI 35 46 128 125 174 196 180 213 314 311 351 478 L NDE GEL M L K SIRALAMASI 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr Burada dikkate değer olan 872 ilçe arasından sadece Çanakkale MerTABLO 2 - 2003 YILI GEL M L K SIRALAMASI T M L ELER L NDE 157 L L E ARASINDA GEL M L K ANAKKALE BAY AYRAM ANAKKALE VACIK ANAKKALE YEN CE ANAKKALE B AYRAM ANAKKALE YEN CE K AYNAK: http://www.dpt.gov. tr kez ilçesinin 1996 yılında 35. sırada yer K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr TABLO 2 - 2003 YILI GEL 351 311 478 351 11 1 0 1 2 11 12 478 aldığıdır. M L K SIRALAMASI TABLO 2 - 2003 YILI GEL K SIRALAMASI T M M L LELER L NDE L E ARASINDA GEL M L K T M L ELER L NDE GEL M L K SIRALAMASI L L E ARASINDA GEL M L K SIRALAMASI GEL M L K SIRALAMASI ANAKKALE BOZCAADA 36 1 SIRALAMASI ANAKKALE MERKEZ 3 9 2 ANAKKALE BOZCAADA 36 1 11 8 3 ANAKKALE G K E A D A ANAKKALE MERKEZ 39 2 4 121 AN ANAKKALE 118 3 G K EADA ANAKKALE 141 5 ANAKKALE GEL AN BOLU 121 4 ANAKKALE ANAKKALE ECEABAT 172 6 5 141 GEL BOLU ANAKKALE ANAKKALE EZ NE 187 7 ANAKKALE ECEABAT 172 6 ANAKKALE B GA 201 8 ANAKKALE EZ NE 187 7 ANAKKALE LAPSEK 283 9 ANAKKALE B GA 201 8 ANAKKALE AY VACIK 297 1 0 ANAKKALE LAPSEK 283 9 ANAKKALE BAY AYRAM 367 11 ANAKKALE VACIK 297 1 0 ANAKKALE CE 530 1 2 ANAKKALE B YEN AYRAM 367 11 ANAKKALE YEN CE 530 12 K AYNAK: http://www.dpt.gov. tr L K K K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr TABLO 3 - 2003 YILI T BAR YLE GEL M L K SIRASI 2003 yılına baktığımızda ise gelişmişlik bakımından Bozcaada'nın MerTABLO görmekteyiz. 3 - 2003 YILI T BAR bu YLEsürede SIRASI on sıra ERLSKNDE 81GEL L M46'ıncı kez'i geçtiğini Bozcaada sıradan SOSYO K Ezine ile L yükselerek 36. sıraya yerleşmiştir. Diğer taraftan verilere ER S NDEgöre 81 L buEKONOM GEL M L K SIRALAMASI Biga yer değiştirmiş, Ezine öne geçmiştir. L SOSYO EKONOM K STANBUL GEL İçindeki M L K1Gelişmişlik SIRALAMASISırası 1.2. Çanakkale İlinin Marmara Bölgesi KOCAEL 4 STANBUL 1 BURSA KOCAEL TEK B U RRDA SA 5 4 7 5 YALOVA TEK RDA KIRKLAREL YALOVA 9 7 11 9 BALIKES R KIRKLAREL ED RNE R BALIKES 1 5 11 15 6 B EDLEC RNEK SAKARYA B LEC K 18 6 2 13 8 158 K AYNAK: ANAKKALE http://www.dpt.gov.tr ANAKKALE SAKARYA K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr 24 3 24 K K ANAKKALE YEN CE 530 12 K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr TABLO 3 - 2003 YILI T BAR YLE GEL M L K SIRASI L 81 L ER S NDE SOSYO EKONOM K GEL M L K SIRALAMASI STANBUL 1 KOCAEL 4 BURSA 5 TEK RDA 7 YALOVA 9 KIRKLAREL 11 BALIKES R 15 ED RNE 16 B LEC K 18 SAKARYA 23 ANAKKALE 24 K K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr Bu tabloya göre de 2003 yılı sıralamasında Çanakkale ilinin 24. sırada 4 - 1996 YILI T81BAR YLE GELMarmara M L Kbölgesi SIRASI olduğunuTABLO görmekteyiz. İl bazında il arasında baz alınarak yapılan bu sıralamada İstanbul 1. olurken Bilecik ve 81 Çanakkale L ER S Edirne, NDE Sakarya'nın ardından sonunculuğu almıştır.SOSYO EKONOM K L GEL M Sosyo L K SIRALAMASI 1.3 Çanakkale İlinin Türkiye Genelinde Ekonomik 1996 Gelişmişlik Sırası STANBUL 1 ANKARA 2 ZM R 3 KOCAEL 4 BURSA ESK 5 EH R 6 A N TALYA 7 TEK RDA 8 ADANA 9 MERS N 10 ANAKKALE 20 K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr TABLO 5 - 2003 YILI T BAR YLE GEL M L K SIRASI K 159 14 8 2 23 B LEC K ANAKKALE K AYNAK: SAKARYA http://www.dpt.gov.tr ANAKKALE K AYNAK: http://www.dpt.gov. tr 4 - 1996 YILI TABLO TABLO 4 L - 1996 YILI STANBUL L ANKARA STANBUL ZM R 24 S T T BAR YLE GEL M L K SIRASI 81 L T BAR YLE GEL SOSYO GEL M L K 81 L SOSYO GEL M L K ER S NDE MEKONOM L K SIRASI K SIRALAMASI 1996 ER S NDE 1 EKONOM K SIRALAMASI 1996 2 1 3 ANKARA KOCAEL B UZM R SRA 2 4 3 5 KOCAEL ESK EH R B U R SA A N TALYA 4 6 5 7 K ESK EH R TEK RDA ANTALYA ADANA 6 8 7 9 K TEK RDA MERS N ADANA ANAKKALE 18 0 29 0 MERS N K AYNAK: http://www.dpt.gov. tr 10 ANAKKALE 20 Sosyo ekonomik gelişmişlik sıralamasında 1996 Çanakkale 81 il T BAR YLE GEL Myılında L K SIRASI 5 - 2003 YILI TABLO K AYNAK: http://www.dpt.gov. tr içerisinde 20. sıradadır. İstanbul, Ankara ve İzmir ilk üç sırayı almaktadır. 81 L ER S NDE GEL MEKONOM L K SIRASI TABLO 5 SOSYO K L - 2003 YILI T BAR YLE GEL M L K SIRALAMASI 2003 81 L ER S NDE STANBUL 1 SOSYO EKONOM K L GEL M L K SIRALAMASI 2003 ANKARA 2 STANBUL ZM R ANKARA KOCAEL 1 3 2 4 B UZM R SRA KOCAEL ESK EH R 3 5 4 6 BUR SA TEK RDA ESK A D AEH NA R 5 7 6 8 TEK RDA YALOVA ANA AANDTALYA 7 9 18 0 YALOVA ANAKKALE ANTALYA tr K AYNAK: http://www.dpt.gov. ANAKKALE 160 K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr / 29 4 10 O / O O O O O O O O K 24 K ESK O 6 EH R TEK RDA 7 ADANA 8 YALOVA 9 A N TALYA 10 ANAKKALE 24 O O O O K K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr 2003 yılına baktığımızda ise sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında Çanakkale'nin 4 sıra gerileyerek 24. sıraya yerleştiğini görmekteyiz. 1.4. Çanakkale İlinin Gelişmişlik Endeksine Göre Kademeli İl Gurupları içerisindeki Yeri TA B L O 6 - 2003 YILI T BAR YLE 1. DERECE 2. DERECE 3. DERECE 4. DERECE GEL M GEL M GEL M GEL M LLER LLER LLER LLER STANBUL ANKARA ZM R KOCAEL BURSA ESK EH R TEK RDA ADANA YALOVA ANTALYA KIRKLAREL DEN ZL MU LA BOLU BALIKES R ED RNE MERS N B LEC K K AYSER GAZ ANTEP ZONGULDAK AYDIN SAKARYA ANAKKALE MAN SA K O N YA KARAB K ISPA RTA H ATAY U AK BURDUR SAMSUN KIRIKKALE NEV EH R KARAMAN ELAZI R ZE TRABZON A M A S YA K TA H YA M A L ATYA KIR EH R A RTV N AFYON D ZCE ORUM OSMAN YE K.MARA N DE G RESUN KASTA M O N U TUNCEL S VA S KLS B A RTIN AKSARAY S NOP ERZ NCAN ANKIRI ERZURUM TO K AT ORDU D YARBAKIR Y O Z G AT ADIYA M A N 5. DERECE GEL M LLER B AY B U RT KARS ANLIURFA I DIR B AT M A N G M HANE MARD N S RT ARDAHAN VA N B NG L HAKKAR IRNAK B TL S A RI MU BE OR ON K‹fi HE ON K‹fi D‹fi ON DÜ NE ON K‹fi HA KA K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr L TABLO 7 YILI YILLIK B‹R‹M MARMARA ÇANAKKALE BÖLGES‹ TÜRK‹YE SIRA 81 ‹L 161 A K AYSER A M A S YA ERZURUM B TL S GAZ ANTEP K TA H YA TO K AT A RI ZONGULDAK M A L ATYA O R D U MU AYDIN KIR EH R D YARBAKIR 2003 yılı itibariyle gelişmişlik endeksi Çanakkale 2. SAKARYA A RTV N gruplandırmasında, Y O Z G AT derece gelişmiş iller grubunda son sıralarda yer almaktadır. Sakarya, Aydın, ANAKKALE A F Y O N ADIYA M A N Zonguldak, Gaziantep, Kayseri gibi iller Çanakkale'den daha üst sıralarda MAN SA D ZCE yeralmaktadır. ORUM 1.5.Çanakkale’nin Bölgesel Gelişmesi 1.5.1.Çanakkale İli’nin Demografik Göstergeleri K‹fi HA KA K AYNAK: http://www.dpt.gov.tr L TABLO 7 A YILI YILLIK B‹R‹M TOPLAM NÜFUS 2000 K‹fi‹ fiEH‹RLEfiME ORANI 2000 YÜZDE YILLIK ORT. NÜFUS 1990- B‹NDE ARTIfi HIZI 2000 NÜFUS YO⁄UNLU⁄U 2000 K‹fi‹/Km2 DO⁄URÇOCUK GANLIK HIZI 2000 SAYISI ORTALAMA 2000 K‹fi‹ HANEHALKI BÜYÜKLÜ⁄Ü MARMARA ÇANAKKALE BÖLGES‹ TÜRK‹YE SIRA 81 ‹L ‹Ç‹NDE 464.975 17.365.027 67.803.927 43 46,36 79.07 64.90 65 7,29 26.69 18.28 55 KA T 46,81 241 88 59 1,68 1.91 2.53 80 3,28 3.85 4.50 81 L ME AY BA K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr Yukarıdaki tabloda Çanakkale'nin toplam nüfusunun 2000 sayımlarına göre 464.975 olduğunu görmekteyiz. Bu nüfusun, şehirleşme oranı %46.36, yıllık ortalama nüfus artış hızı %7.29'dur. TABLO 8 B MARMARA SIRA Tablo 8'e baktığımızda, Tarım işkolu istihdamının, toplam istihdama TÜRK‹YE (81 ‹LoraB‹R‹M ÇANAKKALE BÖLGES‹ YILI nının %56,01 ile en yüksek seviyede olduğunu görmekteyiz. İkinci sırayı, ‹Ç‹NDE) 37.56 ile ücretli çalışanlar oluştururken, 9.19 ile sanayi çalışanları üçüncü TARIM ‹fiKOLU sırayı almaktadır. Kadınların toplam istihdamdaki yerleri ise %6.68'de kal57 48.38 25.33 56.01 TOPLAM 2000 YÜZDE maktadır. ‹ST‹HDAM SANAY‹ 27 13.35 25.67 9.19 ‹fiKOLU TOP. 2000 YÜZDE 162 ‹ST‹HDAM T‹CARET EZ 1.5.2. Çanakkale İli İstihdam Göstergeleri BO A EC GE G LA YE TO To KA K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr TABLO 8 TABLO 8 YILI YILI TARIM ‹fiKOLU TARIM ‹fiKOLU 2000 TOPLAM 2000 TOPLAM ‹ST‹HDAM ‹ST‹HDAM SANAY‹ SANAY‹ ‹fiKOLU TOP. 2000 ‹fiKOLU TOP. 2000 ‹ST‹HDAM ‹ST‹HDAM T‹CARET T‹CARET ‹fiKOLU/TOP- 2000 ‹fiKOLU/TOP- 2000 LAM ‹ST‹HDAM LAM ‹ST‹HDAM MAL‹ KURUM MAL‹ KURUM LAR/TOPLAM 2000 LAR/TOPLAM 2000 ‹ST‹HDAM ‹ST‹HDAM ÜCRETL‹ ÇAÜCRETL‹ ÇALIfi/TOPLAM 2000 LIfi/TOPLAM 2000 ‹ST. ‹ST. ÜCRETL‹ ÇALÜCRETL‹ ÇALLIfi. KADIN 2000 LIfi. KADIN 2000 /TOPLAM ‹ST /TOPLAM ‹ST B‹R‹M B‹R‹M MARMARA SIRA MARMARA SIRA TÜRK‹YE (81 ‹L ÇANAKKALE BÖLGES‹ TÜRK‹YE (81 ‹L ÇANAKKALE BÖLGES‹ ‹Ç‹NDE) ‹Ç‹NDE) YÜZDE YÜZDE 56.01 56.01 25.33 25.33 48.38 48.38 57 57 YÜZDE YÜZDE 9.19 9.19 25.67 25.67 13.35 13.35 27 27 KA K AY YÜZDE YÜZDE 7.15 7.15 14.28 14.28 9.67 9.67 26 26 T YÜZDE YÜZDE 1.73 1.73 5.39 5.39 3.11 3.11 27 27 YÜZDE YÜZDE 37.56 37.56 62.23 62.23 43.52 43.52 25 25 S SI 1 2 3 YÜZDE YÜZDE 6.68 6.68 14.68 14.68 8.81 8.81 20 20 4 5 K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr 6 1.5.3. Çanakkale İli Eğitim Göstergeleri TABLO 9 TABLO 9 OKUR YAZAR OKUR YAZAR /NÜFUS /NÜFUS OKUR YAZAR OKUR YAZAR KADIN/TOPKADIN/TOPLAM KADIN LAM KADIN ÜN‹V. B‹T‹ÜN‹V. B‹T‹RENLER‹N/ RENLER‹N/ OKUL OKUL B‹T‹RENLER B‹T‹RENLER ‹LK Ö⁄RET‹M ‹LK Ö⁄RET‹M OKULLAfiMA BA B B B BO A A E EC EZ EZ GE GE G G LA LA YE YE TO TO To Tot 7 8 MARMARA SIRA MARMARA SIRA ÇANAKKALE BÖLGES‹ TÜRK‹YE (81 ‹L ÇANAKKALE BÖLGES‹ TÜRK‹YE (81 ‹L ‹Ç‹NDE) ‹Ç‹NDE) YILI YILI B‹R‹M B‹R‹M 2000 2000 YÜZDE YÜZDE 89.51 89.51 92.40 92.40 87.30 87.30 20 20 2000 YÜZDE 2000 YÜZDE 84.93 84.93 88.14 88.14 80.62 80.62 16 16 2000 2000 YÜZDE YÜZDE 7.07 7.07 9.95 9.95 8.42 8.42 23 23 2000 YÜZDE 103.41 115.65 98.01 25 163 9 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 KADIN/TOP2000 LAM KADIN ÜN‹V. B‹T‹RENLER‹N/ 2000 OKUL B‹T‹RENLER ‹LK Ö⁄RET‹M OKULLAfiMA 2000 ORANI 2001 L‹SE OKULLAfiMA 2000ORANI 2001 MESLEK L‹SE OKULLAfiMA 2000ORANI 2001 YÜZDE 84.93 80.62 16 1 YÜZDE 7.07 9.95 8.42 23 1 YÜZDE 103.41 115.65 98.01 25 1 2 2 YÜZDE 41.74 41.05 36.92 20 2 2 YÜZDE 27.17 29.39 20.49 22 K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr Tablo 9'daki eğitim göstergelerine baktığımızda, okur yazar oranının Çanakkale nüfusuna oranı 89.51, bu rakamla Çanakkale ili 81 il içerisinde 20. sıradadır. Üniversite bitirenlerin okul bitirenlere oranına baktığımızda ise bu oranın %7.07 olduğunu görmekteyiz. Bu oran Türkiye genelinde 23. sıradadır. 1.5.4. Çanakkale İlinin Sağlık Göstergeleri TABLO 10 BEBEK ÖLÜM ORANI ON B‹N K‹fi‹YE DÜfiEN HEK‹M ON B‹N K‹fi‹YE DÜfiEN D‹fiHEK‹M‹ ON B‹N K‹fi‹YE DÜfiEN ECZANE SAYISI ON B‹N K‹fi‹YE DÜfiEN HASTA YATA⁄I 1 1 B‹R‹M ÇANAKKALE MARMARA BÖLGES‹ TÜRK‹YE YILI SIRA 81 ‹L ‹Ç‹NDE 2000 B‹NDE 34 39.36 43 73 2000 K‹fi‹ 9 16 13 38 2000 K‹fi‹ 2 4 2 14 2000 ADET 3 4 3 12 2000 HASTA YATA⁄I 20 28 23 29 E NE 88.14 K AYNAK: http://www.canakkale.gov.tr 164 TABLO 11 - ANAKKALE L L ELER T BAR YLE 2 KA En önemli gelişmişlik göstergelerinden biri olan sağlık sektörünün Çanakkale'deki 2000 yılı görünümüne baktığımızda bebek ölüm oranlarının Çanakkale'de %0,34 olduğunu ve ülke sıralamasında son sıralarda yeraldığını görmekteyiz. On bin kişiye, 9 hekim, 2 diş hekimi, 3 eczane ve 20 adet yatak düşmektedir. 1.6. Çanakkale İlinin 2004 Yılı Toplam Kamu Yatırımları Çanakkale ili başlıca sektörlerinin 2004 yılı yatırım harcamaları aşağıdaki gibidir.1 • Enerji : 85.000 Milyar TL. (Tamamı Çan Termik Santrali) • Üniversite : 9.000 Milyar TL. • Tarım • Madencilik • Turizm • Ulaştırma : 15.094 Milyar (13'ü Baraj) : 7.040 Milyar TL. : 2.200 Milyar TL. : 1.349 Milyar TL. 2004 Yılı Toplam Kamu Yatırımı :130.925 Milyar TL'dir 1.7. Çanakkale İli 2005 Yılı Yatırım Proğramı 2005 Yılında Çanakkale'de Gerçekleştirilmesi Düşünülen Yatırımların,2 • 9 Adeti : Tarım Kesiminde • 1 Adeti : Madencilik Kesiminde • 9 Adeti : Ulaştırmada • 1 Adeti : Kültür ve Turizmde • 15 Adeti : Eğitimde • 1 Adeti : Beden Eğitimi ve Sporda • 3 Adeti : Sağlıkta • 8 Adeti : Teknolojik Alanda Olmak Üzere, Toplam: 138.203.000 YTL'lik yatırım gerçekleştirilecektir. Bu yatırımların 60.000 ytl'si enerji alanında Çan Termik santraline harcanacaktır. 1.8. Avrupa Birliği Bölgeler Arası İşbirliği Proğramı (Interreg III/A Yunanistan Türkiye Sınırötesi İşbirliği Proğramı) • 1 2 • 2000-2006 programlama dönemi için AB'de bölgeler arası işbirliğini teşvik etmeyi amaçlayan bir topluluk girişimidir. Bu kapsamda Türkiye ile Yunanistan sınır illeri arasındaki mevcut iş- Devlet Planlama Teşkilatı, http://www.dpt.gov.tr a.g.e 165 • • • • birliğini AB kaynakları ile desteklemek üzere bu program başlatılmıştır. Program 2004-2006 dönemi için strateji öncelikli tedbirleri içeren bir ortak proglamlama belgesi ve program tamamlayıcı belgesi çerçevesinde uygulanacaktır. Program Türkiye tarafında Yunanistan ile kara ve deniz sınırı bulunan Aydın, Balıkesir, Çanakkale, Edirne, İzmir ve Muğla'yı kapsamaktadır. Programın öncelikleri, 1. sınır ötesi altyapı, 2. ekonomik gelişme ve istihdam, 3. yaşam kalitesi, çevre ve kültür, 4. teknik yardım olarak sıralamıştır. Interreg III/A Türkiye, Yunanistan programı henüz programlama aşamasındadır. Yunanistan ile işbirliği içinde hazırlanan ortak programlama belgesi ab komisyonu tarafından onaylanmıştır.3 2. TÜRKİYE'DE TURİZME BİR BAKIŞ Turizm, günümüzde döviz girdisini artırıcı ve istihdam sağlayıcı özellikleriyle ulusal ekonomiye katkıda bulunan, uluslararası kültürel ve toplumsal iletişimi sağlayıcı ve bütünleştirici etkisi ile dünya barışının korunmasında büyük payı olan bir sektördür. Türk ekonomisinin de vazgeçilmez temel taşlarından birisi olan turizm, bugünkü dış ticaret açığına, enflasyona ve işsizliğe çare arayan hükümetlerin önemle üzerinde durduğu bir konudur. Türkiye, coğrafi konumu itibari ile eski dünya kıtaları olan Asya, Avrupa ve Afrika arasında doğal bir köprü gibidir. Bu nedenledir ki tarihin ilk devirlerinden beri kıtalararası ilişkileri büyük ölçüde Anadolu toprakları üzerinden olmuştur. Göçler, savaşlar, istilalar, ticaret yolları ve haberleşme için Anadolu toprakları sürekli kullanılmış ve birçok uygarlığın beşiği olmuştur. Tüm bu uygarlıkların birleşimi, bugünkü Anadolu kültürünün temelini oluşturmuştur.4 Türkiye'de turizm, 1980'li yıllardan sonra önemli bir ilerleme kaydetmiştir. 20 yıllık bir periyotta, Türkiye turizm sektöründe elde ettiği deneyim ile dünyadaki güneş deniz kum ağırlıklı turizm alanlarında gözde ülkelerden biri haline gelmiştir. Türkiye'ye gelen turistlerin % 50'sinden fazlası Avrupa Birliği kökenlidir. Son yıllarda da Bağımsız Devletler Topluluğundan gelen kişilerin sayısında artış gözlenmektedir.5 Kültür ve Turizm Bakanlığının verilerine göre; 1980 yılında 1288060 yabancının ziyaret ettiği Türkiye'ye 2002'de 13 milyon kişi gelmiştir. 1980 yı- 3 4 5 Devlet Planlama Teşkilatı, http://www.dpt.gov.tr http//www.turizm.gov.tr, Turizm Yatırımlar Genel Müdürlüğü İktisadi Araştırmalar Vakfı, Edirne İlinin Ekonomik Gelişmesi, Seminer, Edirne 2003 166 lında turizm gelirleri 326 milyon dolar dolan ülkemizde 2002'de bu rakam 11,9 milyar dolara ulaşmıştır.6 Turizm özellikle 2005 yılında patlama göstermiştir. Bu döviz getirici bir gelişmedir. Turizmin bu yıl patlama göstermesi özellikle son yıllardaki siyasi gelişmelerin ve konjonktürün Türkiye'yi ön plana çıkarmasının yanısıra Türkiye'nin izlediği barışçıl politikalar ve güvenlik probleminin bulunmaması ek olarak ucuz ve kaliteli tatil imkanlarının sunulmasıdır. Örneğin Avrupa'nın ya da dünyanın herhangi bir yerinden bir turist 190 Euro'ya uçak biletleri dahil Türkiye'nin herhangi bir yerinde 4 yıldızlı bir otelde 10 gün tatil yapabilmektedir. Bu ucuzluk turist sayısındaki artışın en büyük sebeplerinden biridir. Ancak bu ucuzluk devam ettiği taktirde önümüzdeki yıllarda turizm açısından bir düşüş yaşamak olasıdır. 3. ÇANAKKALE İLİ TURİZM YAPISI 3.1 Turizm Açısından Çanakkale İli Coğrafi Özellikleri Çanakkale; Balkan Yarımadası'nın Doğu Trakya topraklarına bir kıstakla bağlanmış Gelibolu Yarımadası ile, Anadolu'nun batı uzantısı olan Biga Yarımadası üzerinde toprakları bulunan bir ilimizdir. Avrupa ve Asya'da toprakları bulunan Çanakkale, Edirne, Tekirdağ ve Balıkesir il sınırları ile çevrilidir. İl sınırlarına; Ege Denizinde Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada ile Bozcaada ve Tavşan Adaları da girer. İl , 25° 40'-27°30' doğu boylamları ve 39°27'-40°45' kuzey enlemleri arasında 9737 Km2 lik bir alanı kapsar. Topraklarının büyük bir kısmıyla Marmara Bölgesinin Güney Marmara bölümüne; Edremit Körfezi kıyısındaki küçük bir alanı ise, Ege Bölgesine girer. Anadolu Yarımadası'nın en batı noktası Baba Burnu ile Türkiye'nin en batı noktası olan Gökçeada'daki Avlaka Burnu il sınırları içerisindedir. İlin toplam kıyı uzunluğu 671 km.dir.7 Çanakkale İlinin doğal kaynaklarını incelediğimizde ise, Çanakkale ilinin toprakları, genellikle dağ ve tepelerle kaplı alanların vadilerle parçalanmış engebeli görünüşündedir.En yüksek dağı 1767 metre ile Kaz Dağı'dır. Gelibolu Yarımadası'nda Tekir Dağlarının uzantısı olan Koru Dağı 726 metre yüksekliktedir. Diğer yüksek dağlar, kaz dağı dolaylarında yer alır. Biga yöresinde kuzeydoğu, güneybatı yönünde uzanan 500-1000 mt. arasındaki az yüksek sıralar, dalgalı bir görünüm Gelibolu Yarımadası'nda, boğazdan Saroz Körfezine doğru basamak basamak bir yükselme görülür. 400 metreye yaklaşan, tepeler dik yamaçlarla Saroz Körfezine iner. Akarsu ağızlarında ve geniş tabanlı vadilerde görülen ovalar Çanakkale'de az yer kaplar. Ezine Ovası, Bayramiç Ovası, Kumkale Ovası, Biga ve Karabiga Ovaları, Agonya (Yenice-Hamdibey-Kalkım) Ovası, Umurbey ve Sarıçay Ovaları , Anadolu yakasındaki ovalardır. Gelibolu Yarımadasında ise Kavak Ovası, Cumalı 6 7 TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tanıtma Genel Müdürlüğü, 2004 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005 167 Ovası, Yalova Ovası, Kilye ve Piren Ovaları vardır. Akarsuların çoğu Kazdağı'ndan doğarlar. İlimizdeki akarsuların belli başlıları; Tuzla Çayı, Menderes Çayı, Sarıçay , Kocabaş Çayı, Bayramiç Deresi, Bergaz Çayı ve Kavak Çayı'dır. İl sınırları içinde kalan arazide önemli bir göl yoktur. Mevcut göller Gelibolu Yarımadası'nda ve Gökçeada'da yazın kuruyan tuz gölleri'dir.8 Turizm açısından önemli unsurlardan bir tanesi olan iklimsel özelliklere baktığımızda Çanakkale İlinin iklimi, bulunduğu yer nedeniyle geçiş iklimi özellikleri gösterir. Genel karakteriyle Akdeniz iklimi özelliklerini yansıtır. Bunun yanında İlimizin daha kuzeyde bulunması nedeniyle kışları ortalama sıcaklık daha düşüktür. Minimum sıcaklık -4,2 °C ile Şubat ayı, Maksimum sıcaklık +35,8 ile Ağustos ayındadır. Yıllık sıcaklık ortalaması 14.7, ortalama nem oranı ise %72.6'dır. Çanakkale ilini çevre İllerden ayıran diğer bir özelliği de yılın büyük bir kısmının rüzgarlı geçmesidir.9 Yıllık egemen rüzgar kuzey rüzgarlarıdır. En çok, poyraz, yıldız, lodos, kıble eser. Yıllık ortalama yağış miktarı 662.8 m3 (Gökçeada) ile 854.9 m3 (Ayvacık) arasında değişmektedir. Yaz aylarında yağış miktarı oldukça düşüktür. Yağışların en fazla görüldüğü aylar Aralık, Ocak ve Şubat ayları'dır. Karla örtülü gün sayısı en fazla 8 gün kadardır.10 3.2 Çanakkale İlinin Kültürel ve Doğal Turizm Zenginlikleri Çanakkale Boğazı Avrupa Yakasındaki Gelibolu yarımadası ile Asya Adasındaki Biga Yarımadasını birleştirir. Çanakkale bölgesinin tarihi yaklaşık M.Ö. 5000 yıllarına kadar gitmektedir. Pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Dünya arkeoloji literatürünün önemli mekanlarından olan Troia, Neandria, Alexandria-Troas, Assos, Chryse, Dardanos ve Lampsakos, Çanakkale ili sınırları içindedir.11 Çanakkale'nin en önemli turizm mekanlarına baktığımızda, bunlar Asos, Truva ve Gelibolu Tarihi Milli parkı göze çarpmaktadır. Asos, Ayvacık ilçesinin Behramkale köyündedir. İ.Ö.VII.yy.'da Midilli'den gelen Methymnalılar'ın kurduğu sanılmaktadır. Hem denize, hem de karaya egemen bir tepeye kurulan Akropol, 3 km. uzunluğundadır. Birbirinden ayrı biçimlerde yapılmış kapıları ilginçtir. En yüksek yerine kurulu Athena Tapınağı, dönemin resmi yapılarının yer aldığı Agora,kürsü,heykeller ve küçük anıtsal yapılardan oluşan Bouleterion (Meclis), günümüze ulaşamayan Gymnasium, Tiyatro, Stoa ve Hellenistik-Roma dönemlerinden Nekropol, Akropol'un en önemli bölüm8 9 Çanakkale Valiliği, www.canakkale .gov.tr Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005 10 Çanakkale Valiliği, www.canakkale.gov.tr 11 TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tanıtma Genel Müdürlüğü, 2004 168 leridir. Ayvacık İlçesi'nde ayrıca; Gülpınar Bahçeleriçi kesiminde Cyryse, Anadolu'daki, sütunları figürlü tanburlarla süslü üç tapınaktan biri olan Apollo Simintheus Tapınağı (Diğerleri Ddyma Apollo ve Efes Artemis Tapınağı), Homeros'un İlyada Destanı'nda adı geçen Adatepe Zeus Sunağı,Gülpınar Bucağı'ndaki roma köprüsü, Babakale'deki XVII.yy.'da Kaymak Mustafa Paşa tarafından yaptırılan Babakale camii, Assos yıkıntıları yakınında yüksek bir tepeye yapılan Behramkale Köyü Hüdavendigar Camii ve Tuzla Çayı üstüne kurulu yerel taşlardan yapılı Behramkale Köprüsü görülmeye değer eserlerdir.12 Çanakkale ile bütünleşmiş önemli tarihi yerlerinden biri de Truva'dır. İntepe Bucağı, Tevfikiye köyü yakınında, Çanakkale'ye 30 km. uzaklıktaki Hisarlık'tadır. iki kıta arasında ticaret yolu üzerinde yer alan bu antik yerleşim, tarihte birçok doğal afet ve savaşla karşılaşmıştır. Hisarlık Höyüğü'nde yapılan arkeolojik araştırmalar sonucunda 9 yerleşim evresinin varlığı tespit edilmiştir. İlk yerleşim M .0. 3. bine değin uzanmakta ve birbirini izleyen uygarlıklar Roma dönemine kadar devam etmektedir. Günümüzden beş bin yıl önce kurulduğu düşünülen kent, yaklaşık 3500 yıl boyunca önemli bir yerleşim merkezi olmuştur. St. Paul, Troia'yı iki kez ziyaret etmiş ve Assos'a yapacağı üçüncü misyonerlik yolculuğuna yine buradan başlamıştır. M.Ö. 3000-2500 yıllarına tarihlenen Troia I yerleşkesi Erken, Orta, Geç Troia I olarak incelenir. Büyük ölçüde restore edilen Troia I surlarının kent kapısının doğu kulesi iyi durumdadır. Bir portikosu, büyük bir oda ve odanın ortasındaki ocağı olan uzun, dar bir yapı olan ev, bilinen en eski megaronlardan biridir. Bu dönem mimarisinde balıksırtı şeklinde Örülmüş duvarlar görülmektedir. Henüz çark kullanılmamakla birlikte bakır aletler kullanılmıştır. Troia II, birbiri üzerine yedi kattan oluşan üç ana evresiyle IIa, Ilb, IIc olarak tanımlanır. Her birinin yeni bir sur duvarı vardır. Bu dönemde çark kullanılmaya başlanmıştır. Troia IV ile V, M.Ö. 2200-1800'e tarihlenir. Bu dönemden ev ve duvar kalıntıları bulunmaktadır. Erken Helas seramiği buluntuları bu dönemde Troia'nın Yunanistan'la ilişkisi olduğunu kesinleştirmiştir. Altın, gümüş, elektrondan yapılmış süs eşyaları ve kap kaçak Toria IV'te ele geçmiştir. İthal malı Miken kapları ile Kıbrıs kapları, hem Troia VI'da hem de Virde vardır. Büyük bir yangınla sona eren VIIa tabakası Troia savaşlarının gerçekleştiği Priamos'un Troia'sı olmalıdır. Mitolojiye göre Paris'in güzel Helen'i kaçırmasıyla başlayan Troia savaşları yıllarca sürmüştür. Troia VIII tabakasına ait en eski buluntu M.O. 7. yüzyıldan eskiye gitmemektedir. Bu nedenle Vllb 2 evresinden sonra kentin terk edildiği veya çok ufak bir yerleşme halinde 7. yüzyıla kadar sürdüğü düşünülebilir. Troia VIH'de ise, iki altar ile Athena Tapınağına ait kalıntılar bulunmuştur.13 12 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005 169 Adını Gelibolu Yarımadası'ndan alan 33.000 Hektarlık Milli Park'ın sahası doğal ve kültürel değerlerin yanı sıra dünya savaş tarihi açısından büyük önem taşıyan ve Mustafa Kemal komutasındaki Türk ordu birliklerinin dünyayı şaşırtan cesaret ve kahramanlıklarının sergilendiği Çanakkale Savaşları’nın izlerini ve anılarını korumak amacıyla 1973 yılında Milli Parkilanedilmiştir. Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı, ilimizin en önemli gezi yerlerinden birisidir. Parkın kara sınırlarını Gelibolu Yarımadası'nın Saroz Körfezinden Ece Limanı ile Çanakkale Boğazı'nda yer alan Akbaş İskelesi arasında çizilecek bir hat oluşturur. Seddülbahir Köyü çevresinde Tekke ve Hisarcık Burunları, Ertuğrul, Morto, İkizkoyları, Alçıtepe, Kerevizdere, Zığındere ile kuzeydoğuda yer alan Arıburnu, Conkbayırı, Kocaçimen, Kanlısırt, Anafartalar ve Suvla koyları, savaşın cereyan ettiği başlıca alanlardır. Çanakkale Savaşları sırasında büyük cesaret gösteren şehit olan birlikler ve şahıslar adına bugün Gelibolu Yarımadası'nda çok sayıda şehitlik vardır. Her biri ayrı bir kahramanlık örneği olan bu şehitliklerin en önemlisi Morto Koyu’nda, Hisarlık Tepe üzerinde tüm şehitlerimizin anısına dikilen Çanakkale Şehitler Abidesi 'dir. Tarihi Milli Park içersinde muhtelif yerlerde 37 adet Türk anıt,kitabe ve şehitliği, İngiliz, Fransız, Avustralya ve Yeni Zelanda ülkelerine ait 33 adet anıt ve mezarlık bulunmaktadır.14 Çanakkale'nin çok ünlü bu merkezlerin dışında Çanakkale'ye gelindiğinde; Hamaxıtos, Alexandria Troas Neandria, Sankrea, Dardonos Tümülüsü Abydos, Sestos, Gargara, Lamponia gibi antik kent kalıntıları, Kilitbahir, Babakale, Bozcaada, Seddülbahir Bigalı, Nara, Gelibolu Kaleleri, İntepe Çamlığı,Güzelyalı,Mitoloji'de ilk güzellik yarışmasının yapıldığı Kazdağı (Ayazma) gibi görülmeye değer mesire yerleri, Sağlık turizmi yönünden; Ezine Kestanbol Kaplıcaları, Bayramiç-Külcüler, Çan-Tepeköy Kaplıcası, Kirazlı Şifalı İçmesuyu, Biga Kırkgeçit Kaplıcası, Ayvacık Afrodit Kaplıcası gibi şifalı su kaynakları ılıman iklim nedeniyle her mevsim görülebilir. Özellikle kıyılarda bu değerler güneş ve deniz ile birlikte sunulmaktadır.15 4. ÇANAKKALE'NİN TURİZM TALEBİ Verilere göre 2004 yılında Çanakkale iline gelen turist sayısı 199.048'dir. Bunlardan, 10,504'ünün yabancı turistlerden oluştuğunu görmekteyiz. Sıralamaya baktığımızda ise Çanakkale merkezin ilk sırayı aldığını görmekteyiz. Bunun sebebi de yukarıda belirttiğimiz tarihi ve kültürel zenginliklerin merkezde toplanmış olmasının yanısıra Çanakkale boğazının varlığıdır. Merkezin gördüğü toplam turist sayısı yerli ve yabancı olmak üzere toplam 13 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005 14 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005 15 Çanakkale Valiliği, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Mayıs 2005 170 K‹fi‹YE DÜfiEN 2000 K‹fi‹ 2 4 2 14 D‹fiHEK‹M‹ ON B‹N K‹fi‹YE DÜfiEN ECZA20002.388'ini ADET yabancı3turistler oluşturmaktadır. 4 3 Ziyaretçi 12 sa60.516'dır. Bunların NE SAYISI yısı bakımından Gelibolu 27.720 ile ikinci sırayı almaktadır. Bunların ON B‹N yabancı turistler oluşturmaktadır. Yerli ve yabancı ziyeretçilerin sa1415'ini yıca farkDÜfiEN göstermesinin sebebi özellikle Savaşları2000 HASTA 20 Gelibolu'nun 28 Çanakkale 23 29 K‹fi‹YE nınHASTA izlerini taşıması ve şehitliklerin burada bulunmasıdır. Bu da yerli ziyaretYATA⁄I YATA⁄I çilerin sayısını arttırmaktadır. Üçüncü sırayı ise Gökçeada almaktadır. Yine K AYNAK: http://www.canakkale.gov. tr sayısı 12958'dir. Bunların 2343'ünü 2004 verilerine göre toplam ziyaretçi yabancı turistler oluşturmaktadır. TABLO 11 - ANAKKALE L L ELER T BAR YLE TES SE GEL SAYILARI (2004) TES SE GEL L ANAKKALE E) L ELER YABANCI YERL TOPLAM 10504 188544 199048 MERKEZ 2388 58 128 60516 270 ’5231 5501 1 415 26305 27720 G K EADA 2343 10615 12958 D 4088 88265 92.353 BOZCAADA E SAYISI GEL BOLU ER TO P L A M K AYNAK: DPT, 2004 Yine yukarıdaki tabloya göre geriye kalan ilçelerin toplam ziyaretçi sayısının tesise13 geliş göreLtoplam bunTABLO - sayısına ANAKKALE VE 92.353 L ELERolduğunu TUR STgörmekteyiz K TES SLER ların 88.265'iniO yerliler oluştururken 4.088'ini yabancıların D A S AYILARI VE YATAK SAYILARI (2004) oluşturduğunu görmekteyiz. TO P L A M 16 Çanakkale ilindeki tesislere geliş bakımından incelenen TES S O D A sayılar, YATA K Otel, L E Pansiyon gibi tesislerdeki sayıları ifade etmektedir. Oteller yıldıza kaS AYISIise 5 S AYISI S AYISI dar olanlarla birlikte, özel belgeliler ve apartlardan oluşmaktadır. En azla koMERKEZ otellerde olduğu göze çarpmaktadır. 13 280 660 durumnaklamanın Ziyaretçilerin gelir AY VACIK 39 itibariyle 775 1 957 larının saptanması açısından otellerin yıldızları ziyaretçi sayılarını incelediğimizde: 2 39 72 B AYRAM 5 Yıldız: Yabancı-16.204, Yerli-21926,3Toplam-38130 B• GA 80 155 324 B•O Z A A D AYabancı-46.080, Yerli-39064,32Toplam-85144 4 CYıldız: 139 •AN3 Yıldız: Yabancı-33.593, Yerli-40308,5Toplam-73901 ECEABAT 9 251 16 768 270 www.kulturturizm.gov.tr, Turistik İllerimizdeki Tesislere Geliş, Geceleme Sayısı, Ortalama EZ NESüresi ve Doluluk oranlarının Tesis Tür ve Sınıflarına 3 4 131 Kalış Göre 7 Dağılımı (2004) 698 GEL BOLU 15 328 710 G K E A D A ( MROZ) 15 213 539 171 • 2 Yıldız: Yabancı-09.817, Yerli-38209, Toplam-48026 • 1 Yıldız: Yabancı-587, Yerli-15565, Toplam-16152 • Özel Belgeli: Yabancı-02776, Yerli-12009, Toplam-14785 • Apart: Yabancı-115, Yerli-116, Toplam-38130 Rakamsal değerlerini görmekteyiz. Pansyonlardaki konaklama sayısına baktığımızda, 223 yabancı, 324 yerli olmak üzere toplam 547 olduğunu görmekteyiz. Böylelikle bu verilere göre konaklama talebine göre en fazla ziyaretçi ağırlayan tesisler toplamda ve yabancı sayısında 4 yıldızlı otellerdir. Yerli turistler ise en fazla 3 yıldızlı otelleri tercih etmektedirler TABLO 12 - SE TES SE GEL LM SAYISI - Number of Arrivals 1000 16,0 396,7 428,6 MU LA 352,0 ZM R 31,9 454,4 STANBUL 357,9 219,6 MERS N 17,5 44,6 GAZ ANTEP 2,7 66,6 DEN ZL 250.9 YERL - Citizen YABANCI - Foreigner 188,5 ANAKKALE 10,5 252,3 8,5 356,4 BALIKES R 213,4 492,3 AYDIN 93,2 1009,1 ANTALYA 1479,2 140,2 1600,0 1400,0 1200,0 1000,0 800,0 600,0 400,0 200,0 3,8 0,0 ANKARA SAYILARI (2004) 58,0 NEV EH R BURSA LLERE G RE TES SE GEL KAYNAK: DPT., 2004 Tablo 12’ye baktığımızda, her türlü turistik tesisi baz alınarak ortaya çıkan göstergelerde, tesise geliş sayılarına göre turist sayılarına bakıldığında, baz alınan 13 önemli turistik merkezde Çanakkale'nin oldukça gerilerde kaldığını görmekteyiz. Gerek doğal güzelliklere gerekse tarihi mekanlara sahip olmasına rağmen bu ilin yeterli turistik talebinin olmadığı ortadır. Bu anlamda en fazla talebin Antalya ilinde olduğunu ikinci ve üçüncü sırayı İstanbul ve Antalya illerinin paylaştığını görmekteyiz. Özellikle Muğla ve Antalya illerinin bu kadar talep görmesinin en önemli nedeni, tarihi ve doğal güzelliklerinin özellikle iklimin de turizm açısından yeterli olmasından kaynaklanmaktadır. Özellikle yaz sıcaklıklarının yüksek olması deniz turizminin etkili olmasını sağlamaktadır. 172 E) D ER 4088 88265 92.353 K AYNAK: D P T, 2004 TABLO 13 - ANAKKALE L VE L ELER TUR ST K TES SLER O D A S AYILARI VE YATAK SAYILARI (2004) TO P L A M TES S S AYISI ODA S AYISI YATA K S AYISI MERKEZ 13 280 660 AY VACIK 39 775 1 957 B AYRAM 2 39 72 B GA 3 80 155 BOZCAADA 32 324 768 5 139 270 ECEABAT 9 251 698 EZ NE 3 74 131 GEL BOLU 15 328 710 G K E A D A ( MROZ) 15 213 539 LAPSEK 8 138 390 YEN CE 1 26 46 145 2667 6396 L E AN TOPLAM Total Tüm turistik tesisler bakımından oda ve yatak sayısı da turizmin ne kadar geliştiğini ortaya koyabilecektir. Tablo 13’e baktığımızda Ayvacık ilçesinin en fazla oda ve yatak sayısına sahip olduğunu görmekteyiz. Tesis sayıTABLO 14 - ANAKKALE L SANAY SEKT R N N BA LICA sı bakımından ikinci sırayı Bozcaada'nın üçüncü sırayı da Gelibolu ile GökF RMALARIN HRACAT RAKAMLARI (2004) çeada'nın aldığını görmekteyiz. Bu sıralamada Çanakkale merkezinin 4. sırayı aldığını görmekteyiz.F Çanakkale sınırları içerisinde ise toplam tesis SIRA RMA HRACAT (S) sayısının 145, oda sayısının 2.667, yatak sayısının ise 6.396 olduğunu gör1 DA EL K ENERJ SAN.A. . 339.401.029 mekteyiz. 2 KALESERAM K KALEBODUR SANAY A. . 60.915.317 5. ÇANAKKALE İLİ MÜZE VE ÖRENYERLERİ ZİYARETÇİ SAYILARI 3 SAĞLADIĞI AK ANSA MENTO SAN.A. . 42.735.023 VE GELİRLER K AYNAK: D P T, 2004 SAN.A.ve. Haziran 26.603.111 GIDAMayıs 4 DARDANEL2005 yılı Ocak, Şubat,NENTA Mart, Nisan, ayları itibariyle; Müze, Truva, Asos, K. Kalesi, Apollon, Alexandria'nın yerli ve yabancı ziya5 ULUBAY SO UK DEPO T CARET LTD. T . 10.742.228 retçi durumlarına baktığımızda;17 ilk üç ay yani ocak, şubat ve mart ayları6 KALEMADEN END STRziyaretçisinin YEL HAM.T toplam C.A. . 74910.694.949 nı kapsayan kış aylarında, müze olduğunu görmekteyiz bunların 73'ünü yabancı ziyaretçiler oluşturmaktadır. Aynı dönem 7 KALEV T R O C A SAN TER SERAM K SAN. A. 7.505.010 8 9 10 DUZKO TUR ZM TH. HR.A. . ANAKKALE MADENC L K LTD. T . BEKTA THALAT HRACAT LTD. T . 5.189.996 2.870.654 2.780.162 173 2004 yılına baktığımızda bu sayının toplam 151 olduğunu görmekteyiz. Bu ziyaretçilerin 34'ü yabancıdır. 2005 yılı ilk üç aylık dönemde sayı Truva'da toplam 62.712 olurken bunların 30.175'ini yabancı ziyaretçiler oluşturmaktadır. 2004 yılında ise bu dönemde Truva'da ziyaretçi sayısı 12.643'ü yabancı olmak üzere toplam 21.840'tır. 2005 yılı ilk üç aylık dönemde Asos'a baktığımızda ziyaretçi toplamının 6.669 olduğunu ve bu ziyaretçilerin 842'sinin yabancı ziyaretçilerden oluştuğunu görmekteyiz. 2004 yılında aynı dönem içerisinde Asos'a 377'si yabancı olmak üzere 2.781 kişi ziyaret etmiştir. Bu dönemde yukarıda saydığımız diğer bölgelerin toplam ziyaretçi sayısının 2005 yılında 16 olduğunu ve tamamının da yabancı ziyaretçi olduğunu görmekteyiz. 2004 yılında ise bu toplam sayı 49 iken bunların 30'nu yabancı 19'unu yerli ziyaretçiler oluşturmaktadır. İkinci üç aya baktığımızda ise; 2005 yılına göre Müzenin toplam 1.696 ziyaretçi gördüğünü ve buların 650'sinin yabancı ziyaretçilerden oluştuğunu söyleyebiliriz. Bir önceki yıl aynı dönemine baktığımızda ise 787'si yabancı olmak üzere 5.673 kişinin ziyaret ettiğini görmekteyiz. En fazla ziyaretçi sayısına bu dönemde 2005 yılında yine Truva'nın ulaştığını görmekteyiz. Burada ikinci üç aylık dönemde toplam 200.857 ziyaretçi bu bölgeye gelmiştir. Bunların da 73.326'sını yabancı ziyaretçiler oluşturmaktadır. Aynı döneme ait bir yıl önceki verilere baktığımızda, 42.778'i yabancı olmak üzere Truva'yı 197.518 kişi ziyaret etmiştir. 2005 yılı ikinci üç aylık döneminde Asos'un ziyaretçi sayısının ise toplam 40.936 olduğunu bunlarında 4.260'ının yabancı ziyaretçilerden oluştuğunu görmekteyiz. 2004 yılının aynı döneminde 3997'si yabancı olmak üzere 32.366 kişi Asos'u ziyaret etmiştir. 2005'te Kalenin ise 632'si yabancı olmak üzere 39.746; 2004'te 2016'sı yabancı olmak üzere 16589 2005'te Apollon'un 256'sı yabancı olmak üzere 460, 2004'te ise 210'u yabancı olmak üzere 530 ve son olarak 2005 Alexandria'nın 257'si yabancı olmak üzere 295, 2004'te ise 260'ı yabancı olmak üzere 283 ziyaretçi tarafından ziyaret edildiği saptanmıştır. Bu altı aylık periyottaki verilere göre, turizm talebinin yukarıda saydığımız merkezlere özellikle bahar aylarında arttığını görmekteyiz. Bu ziyaretlerden elde edilen gelir 2005 yılı ilk üç ay için 224.054 YTL olmak üzere ikinci üç aylık zaman dilimi içinde toplam 673.656 YTL'dir. Genel toplamda ise 897.710 YTL'ye ulaşılmıştır. Ziyaretçi sayısının ve gelir düzeyinin en fazla olduğu yerin Truva olduğunu görmekteyiz. Bir önceki yıla baktığımızda ise ilk üç ay için 99.065 YTL, ikinci üç ay için ise toplam 464.679 YTL'lik bir gelir söz konusu olmuştur. Genel toplamda ise 563.774 YTL olmuştur. 2004 yılı üçüncü üç aylık dönemine baktığımızda Çanakkale'nin turistik Merkezlerine 63.121'i yabancı olmak üzere 280.666 ziyaretçi gelmiştir. Bu dönemde gelir düzeyi 703.900 YTL olmuştur. Bu dönemde de en fazla ziya17 Çanakkale İl Turizm Müdürlüğü 174 retçi sayısına Truva: 54.811'i yabancı olmak üzere 129.834 ziyaretçi ile ulaşmıştır. İkinci sırayı ise bu dönemde 4582'si yabancı ziyaretçi olmak üzere 44.405 ziyaretçi ile Asos almıştır. 2004 yılı dördüncü üç aylık döneme baktığımızda 56.290'ı yabancı olmak üzere 81.479 ziyaretçinin geldiğini görmekteyiz. Bu dönemde gelir düzeyİ de 379.515 YTL'dir. Bu dönemde de ziyaretçi sayısı bakımından ilk iki sırayı Truva ve Asos almaktadır. 2004 yılı bir yılın toplamına baktığımızda ise 182.792'si yabancı olmak üzere 643.094 ziyaretçinin geldiğini ve toplam gelirin 1.647.159.50 YTL olduğunu görmekteyiz. 6. ÇANAKKALE İLİ MİLLİYETLERİNE GÖRE TURİSTLERİN TESİSE GELİŞ SAYILARI VE DEĞERLENDİRMESİ 2004 yılı verilerine göre,18 tesise gelişlere göre toplam yabancı sayısı 109.395'tir. Bunların en büyük çoğunluğunu Avrupa ve OECD ülkeleri toplam 92.195 ile oluşturmaktadır. Bu ülkelerin ise başlıcaları: 29.119 ile Almanya, 17.179 ile Japonya, 8.081 ile Yunanistan, 7.660 ile ABD, 7.256 ile Benelüx ülkeleri olurken; Fransa:2.466; İngiltere: 4.089, İtalya: 3.815, Avustralya: 4.374, G.Kore:1.336, İsviçre:938, İspanya: 2.533 ile sıralamada daha geride kalmaktadırlar. Bu sayı doğu Avrupa ülkelerinde 9.011 iken bu sıralamada B.D.T. 3.090 ile birinci, Romanya 3.075 ile ikinci, 2.092 ile Yugoslavya üçüncü sıradadır. Afrika'nın toplamına baktığımızda ise toplam 502 ziyaretin 469'u Güney Afrika Cumhuriyeti Vatandaşları tarafından gerçekleşmiştir. Asya'ya baktığımızda ise toplam ziyaretçi sayısının 7.527 olduğunu görmekteyiz. Asya'nın güney ülkelerinin rağbeti 6.511 seviyelerinde iken Batı Asya ülkelerinden gelen ziyaretçi sayısının 1.016 seviyesinde olduğunu görmekteyiz. Güney Asya ülkelerinden Malezya: 2.419 ziyaretçi ile bu bölgeden en fazla iştiraki gerçekleştirmektedir. 1.995 ile Çin Halk Cumhuriyeti ikinci, 1.848 ile Tayland üçüncü sıradadır. Batı Asya'ya baktığımızda 489 ile KKTC ilk sırayı alırken, 262 ile israil ikinci sıradadır. Kuzey Amerika ve Orta Amerika'dan hiç ziyaretçi gelmezken Güney Amerika'dan 23 Ziyaretçi gelmiştir. Bunlar da Brezilya, Arjantin ve Şili'den gelen ziyaretçilerdir. Gelen ziyaretçilerin 137'si milliyetsiz olmakla birlikte yabancıların toplam sayısı 109.395 olmakla beraber Çanakkale'ye gelen Türk vatandaşı turist sayısı tesise geliş sayısına göre 167.521'dir. Böylece tesis sayısına göre Çanakkale'yi ziyaret eden turist sayısı yerli ve yabancı toplam 276.916'dır. 7. TURİZMDE SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA VE KALKINMA STRATEJİSİ, ÇANAKKALE AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ Turizmde Sürdürülebilir Kalkınma; gelecekteki fırsatları koruyup geliştir- 18 T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı, www.kulturturizm.gov.tr 175 meyi gözeterek, bugünkü turistlerin ve ev sahipliği yapan bölgelerin ihtiyaçlarını karşılama ilkesini benimser. Bu şekilde tüm kaynakların yönetimi; kültürel bütünlüğün, zorunlu ekolojik süreçlerin, biyolojik çeşitliliğin ve yaşam destek sistemlerinin devamlılığı sağlanırken, ekonomik, sosyal ve estetik gerekler karşılanacak şekilde öne çıkarılır. Sürdürülebilir turizm ürünleri; turistik kalkınma ile zarar görmek yerine yararlı olan yerel çevre, toplum ve kültürlerle uyum içinde işlenen ürünlerdir. Bununla birlikte bazı faktörler turizm endüstrisini sürdürülebilir kalkınma yaklaşımına doğru sürükleyen yönlendiriciler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yönlendiriciler:19 • Düzenleyici baskıları artırmak. • Çevresel kalitenin rakip ürünler için zorunlu olduğunu, turizm mesleğinde çalışanlara ve işletmecilere tanıtmak. • • • Duyarlı kaynakların tüketiminde maliyet tasarrufu yapılması yönünde bilinçlenmeyi geliştirmek. Gelişen turizmin çevre üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği konusunda, devlet birimlerinin ve işletmecilerin bilinçlenmesini sağlamak. Toplumların turizm politikasını yönlendirebilecek kadar güçlere sahip olduğuna dair bilinçlenmeyi artırmak olarak tanımlanabilir. Yukarıda belirtmiş olduğumuz kalkınmanın yönlendiricilerinin yanısıra uygulanacak olan turizmin politik stratejisinin ne olduğu da çok önemlidir. Bu politik stratejinin ana ögelerini sıralarsak:20 • • Turistik ürünlerin hizmetlerin kalitesini yükseltmek, Turizmde sürdürülebilir kalkınma göstergelerine ait ayrıntılara erişilebilirliği sağlamak, • Turizm yönetimi için yeniliklere açık eylemlere ve en iyi uygulamalara öncelik vermek ve geliştirmek, • Geleneksel faaliyetleri, esas olarak tarımı (örneğin biyolojik ürünleri) teşvik etmek, • • Turizm mevsiminin uzatılmasına yönelik çalışmaları güçlendirme, Turizm yönetimindeki yeni biçimler hakkında eğitimi ve bilinci güçlendirmek. Bu tanım ve strateji bağlamında incelediğimizde Çanakkale ili yukarıda veri olarak incelediğimiz istatistiklerin sonuçlarına baktığımızda Turist sayısı ve özellikleri itibariyle hakettiği seviyenin oldukça altında olduğunu gör19 http://www.akdeniz.edu.tr/muhfak/cevre/coastlearn-r/tourism/con-tourism.htm 20 http://www.akdeniz.edu.tr/muhfak/cevre/coastlearn-r/tourism/con-policies.htm 176 mekteyiz. Bunun sebebi iklimsel özelliklerinin yanısıra uygulanacak turizm temelli stratejilerin yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Bunların en önde geleni tanıtımın yetersiz olmasıdır. Bunun yanısıra halkın turizm adına yeterli bilince sahip olmaması da önemli bir etkendir. Önlem olarak ise Çanakkale sınırları içerisinde kendine has kültürel, doğal varlıkların ilgiyi özellikle dünya çapında arttıracak bir kalitede sunulması bununla beraber, bölge halkının özellikle turizm bakımından bilinçlendirilmesi, geleneksel faaliyetlere özendirilmesi gerekmektedir. 8. ÇANAKKALE'NİN ÖNCÜ SEKTÖRLERİNDEN SANAYİ SEKTÖRÜ VE TURİZMLE ETKİLEŞİMLERİ Son dönemlerde Çanakkale il sınırları dahilinde, özellikle istihdam ve dış ticaret potansiyeli bakımından ulusal hatta uluslararası ölçeklerde sanayi yapılarını birçok farklı sektörlerde görmek mümkündür. Bilindiği üzere bunun en önemli sebeplerinden biri maden kaynakları bakımından zengin olması aynı zamanda Çanakkale ilinin ileriye yönelik önemli bir ticaret akışı potansiyeline sahip olmasıdır. Buna verebileceğimiz en iyi örnek, dünyanın en büyük seramik fabrikalarından birinin Çanakkale'nin Çan İlçesinde kurulması ve yıllarca gerek ilçenin gerekse ilin en önemli istihdam sahasını oluşturmasıdır. Diğer bir örnek de çelik ve demir sanayinin bu sınırlar içinde olmasıdır. Aşağıdaki tabloda ihracat rakamları verilmiştir. Bu rakamlardan ortaya çıkan sonuç, sanayinin en güçlü sektör olduğu yönündedir. Tablo 14’e baktığımızda sanayi sektöründe en güçlü alt sektörün madencilik sektörü olduğunu görmekteyiz. Özellikle ihracat sıralamasında ilk üç sırayı bu sektörün alması bunun göstergesidir. Türkiye'nin 2004 yılı ihracat rakamlarının 63.075 Milyar Dolar olduğunu gözönünde bulundurursak,21 başlıca sanayi firmalarının 2004 yılı ihracat rakamlarının toplamının Çanakkale ilinde, 24 firma bazında toplam 533 milyon dolardan fazla olması ilin sanayi ihracatının ülkenin toplam ihracatının % 0,8'ine yakınını gerçekleştirdiğini göstermektedir. Bu rakamlarla, turizm gelirleri karşılaştırılamayacak düzeyde farklılıklar göstermektedir. Ancak sanayinin bu kadar hızlı bir trend ile yükselmesi birtakım zararlı sonuçları da beraberinde getirecektir. Ancak fırsat maliyeti açısından bu görmezden gelinebilecek düzeye getirilmelidir. Çünkü bir takım ekonomik faydalar (İstihdam sağlama ve gelir düzeyini arttırma), riskleri de bünyesinde barındırmaktadır. Bu risklerden en büyüğü sanayileşmenin yaratacağı çevre kirliliğidir. Çünkü bölgenin kara ve denizden oluşması olası kirlenmeyi daha yaygın bir alana taşıma sorununu da beraberinde getirmektedir. Ama her durumda sanayileşme Çanakkale'de vazgeçilmez bir sektördür. Bu sektörün, turizmle uyumlu olması bölge kalkınması açısından yarar21 www.die.gov.tr, Dış Ticaret Göstergeleri, s. 275 177 E) TOPLAM Total 145 2667 6396 lı olacaktır. K AYNAK: DPT, 2004 TABLO 14 - ANAKKALE L SANAY SEKT R N N BA LICA F RMALARIN HRACAT RAKAMLARI (2004) F RMA SIRA 1 DA EL K ENERJ HRACAT (S) SAN.A. . 339.401.029 2 KALESERAM K KALEBODUR SANAY A. . 60.915.317 3 AK ANSA 42.735.023 4 DARDANEL- NENTA 5 ULUBAY SO UK DEPO T CARET LTD. T . 10.742.228 6 KALEMADEN END STR YEL HAM.T C.A. . 10.694.949 7 KALEV T R O C A SAN TER SERAM K SAN. A. 7.505.010 8 DUZKO 5.189.996 9 MENTO SAN.A. . GIDA SAN.A. . TUR ZM TH. HR.A. . ANAKKALE MADENC L K LTD. T . THALAT HRACAT LTD. T . 26.603.111 2.870.654 10 BEKTA 11 E B ATEX TEKST L S A N AY VE T C. A. . 12 D O G TA 13 A M ATI BOSFORO GIDA S A N AY T C. T . 2.088.703 14 SAROS GIDA S A N AY 1.891.370 15 TROAS M NERALS MADENC L K A. . 1.874.456 16 P E R A SERAM K T C. A. . 1.768.740 17 G NE 1.623.058 18 AL LER GIDA 1.484.743 19 TRUTA 1.356.276 MOB LYA T C.A. . THALAT LTD. T GIDA SAN.T C.A. . T R U VA GIDA S A N AY T C.A. . 20 ANAKKALE BALIK ILIK 21 DA GIDA TH. HR. VE DI T CARET LTD. T . 2.450.916 2.448.713 1.234.560 700.474 22 S AVURAN BALIK ILIK 23 ORHAN 24 RIZA UZ 244.606 TOPLAM 533.239.647 178 TH. HRC.LTD. T . 2.780.162 NEL K AYNAK: anakkale Sanayi Odas , Biga Sanayi Odas 414.647 283.316 16 P E R A SERAM K T C. A. . 1.768.740 17 G NE 1.623.058 18 AL LER GIDA 1.484.743 19 TRUTA 1.356.276 GIDA SAN.T C.A. . T R U VA GIDA S A N AY T C.A. . 20 ANAKKALE BALIK ILIK 21 DA GIDA TH. HR. VE DI T CARET LTD. T . TH. HRC.LTD. T . 1.234.560 700.474 22 S AVURAN BALIK ILIK 23 ORHAN 24 RIZA UZ 244.606 TOPLAM 533.239.647 NEL 414.647 283.316 K AYNAK: anakkale Sanayi Odas , Biga Sanayi Odas SONUÇ Çanakkale, Türkiye'nin en gözde şehirlerinden bir tanesidir. Özellikle Kurtuluş Savaşı'nın sembolü, ulusal mücadelenin döneminin en güçlü ülke ve savaşlarına karşı yürütüldüğü ve büyük bir zaferle sonuçlandığı topraklar Çanakkale'dedir. Ayrıca üç kıtayı birbirine bağlayan boğaza da sahip bu eşsiz tabiatın ülke turizmi açısından da önemli bir yere sahip olduğu tartışma götürmez bir gerçektir. Ancak verilere baktığımızda gerek yerli gerekse yabancı ziyaretçilerin sayısı bakımından turizm gelirleri elde etme yönünde sayının oldukça yetersiz olduğunu görmekteyiz. Çanakkale'nin ekonomik kalkınmasında turizmin öne çıkarılması elbette önemli bir etki yaratacaktır. Ancak halen bu şehirde öncelikli sektörler Tarım, Sanayi ve Ticaret olarak göze çarpmaktadır. Özellikle dış ticaret bazlı olarak incelediğimizde sanayi sektöründen elde ettiğimiz rakamlar, bu sektörün ne denli büyük ve önemli ihracat düzeyine ulaştığını görmekteyiz. Dolayısıyla turizmde kalkınma stratejilerini belirlerken sanayinin de asla ihmal edilmemesi gereği ortaya çıkmaktadır. Ancak olumsuz etkileşimin de ortadan kaldırılması gerekmektedir. Özellikle çevre kirliliğinin önlenmesine yönelik atılacak adımlar her iki sektöründe istenilen düzeyde gelişmesine yardımcı olacaktır. Çanakkale'nin hakettiği ölçülerde gelişiminin sağlanması hususunda önerilebilecek ilk adım sektörlerin bütününde sağlanacak optimal düzeyde gelişmeler bütünü olacağından, burada potansiyel kullanımı bakımından en geride olan turizmin hızla kalkındırılması gereği ortaya çıkmaktadır. Bu anlamda atılması gereken politik ve stratejik gerekler çalışmada ortaya konmuştur. Çağımıza damgasını vuran bilgi ve iletişim teknolojilerinden en iyi şekilde faydalanmak suretiyle kentin tanıtımını dünya ölçeğinde geliştirmek gerekmektedir. Bununla beraber her sektörde olduğu gibi turizm sektöründe de eğitimin önemi tartışma götürmez bir unsurdur. Dolayısıyla bu anlamda halkın eğitim yoluyla bilinçlendirilmesi turizmin kavranması ve gelişmesi bakımından çok önemlidir. Çanakkale'de oluşacak turizm atağı Türkiye'nin 179 A L DE Turizm gelirleri bakımından da önem kazanacağından, bölgesel anlamda bir turizm kalkınması ulusal anlamda bir turizm kalkınmasına da gerek destek gerekse öncülük sağlayabilecektir. Aşağıdaki Şemada Süreç Özetlenmiştir. E K O N O M K TA B L O ANAKKALE K ML NE STRATEJ E N VANTER IKAN SEKT R NE OLMALI LETMELER VE EKONOM K D ZENLEMELER, TAR H-K LT R, E T M-B L M ARKEOLOJ , ANAKKALE SAVA LARI, MERKEZ NDE KALKINMA KAYNAKÇA Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası, “Çanakkale Ekonomisi ve Gelecek Senaryosu Projesi”, Dünya Yayıncılık A. Ş., Aralık 2003, İstanbul. Çanakkale Valiliği Kültür ve Turizm Müdürlüğü, “Çanakkale”, Tanıtım, Seçil Ofset, İstanbul: Mayıs 2005. AM 48 16 01 20 58 353 ER Çanakkale Valiliği, “İlin Tanıtımı”, Coğrafya, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005). Çanakkale Valiliği, “İlin Tanıtımı”, Nüfus, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005). Çanakkale Valiliği, “İlin Tanıtımı”, Tarih, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005). Çanakkale Valiliği, “Kültür ve Turizm”, Asos, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005). Çanakkale Valiliği, “Kültür ve Turizm”, Truva, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005). Çanakkale Valiliği, “Önemli Göstergeler”, Truva, http://www.canakkale.gov.tr. (Erişim Tarihi, 2005). 180 Devlet İstatistik Enstitüsü, “Türkiye İstatistik Yıllığı 2004”, Turizm, http://www.die.gov.tr/göstergeler.htm , (Erişim, Eylül 2005). Devlet Planlama Teşkilatı, “Bölgesel Gelişme” http://www.dpt.gov.tr. (Erişim, Eylül 2005). Devlet Planlama Teşkilatı, “Kamu Yatırımları” http://www.dpt.gov.tr. (Erişim, Eylül 2005). Devlet Planlama Teşkilatı, “Plan Programlar”, 2005 Yılı Yatırım Programları, http://www.dpt.gov.tr. (Erişim, Eylül 2005). Devlet Planlama Teşkilatı, “Temel Göstergeler”, Temel Ekonomik Göstergeler, http://www.dpt.gov.tr. (Erişim, Eylül 2005). Devlet Planlama Teşkilatı, “Uluslararası İlişkiler”http://www.dpt.gov.tr. (Erişim, Eylül 2005). İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi, “Artvin İli Ekonomik Kalkınması”, Seminer, Artvin, İstanbul: 2003. İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi, “Edirne İlinin Ekonomik Gelişmesi”, Seminer, Edirne, İstanbul: 2003. İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi, “Gümüşhane İlinin Ekonomik Kalkınması”, Seminer, İstanbul:2004. Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü, “Çanakkale”, Tanıtım, Dumat Ofset, Ankara:2005. http://www.akdeniz.edu.tr/muhfak/cevre/coastlearn-r/tourism/con-policies.htm Kurumlar: Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Biga Ticaret ve Sanayi Odası Çanakkale Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü BAŞKAN: Y. TEMEL ENDEROĞLU Teşekkür ederiz. Şimdi söz Ramazan Yıldırım’da. Buyrun. 181 RAMAZAN YILDIRIM Sayın valim, Sayın Belediye Başkanım, İktisadî Araştırmalar Vakfı’nın Değerli Yöneticileri, Saygıdeğer konuklar, Basınımızın kıymetli temsilcileri, İktisadî Araştırmalar Vakfı'nın il kalkınma seminerleri kapsamında Çanakkale ilinde düzenlediği bu toplantıya katılan herkesi saygıyla selamlar, bu seminerin hazırlanmasına katkısı sağlayan herkese teşekkür ederim. Doğu ile batıyı bir birine bağlayan, tarihimizde önemli bir yere sahip, doğal güzellikleriyle ünlü, bu modern kentimizde bulunmaktan büyük bir mutluluk duymaktayım. Gittikçe gelişen, büyüyen bu ilimizin önümüzdeki yıllarda öneminin artacağına ve ekonomik olarak daha da gelişeceğine olan inancım tamdır. Bu gün burada İktisadi Araştırmalar Vakfı’nın şahsıma tanıdığı bu fırsat ile, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı olarak biz Türkiye genelinde küçük sanayi siteleri (KSS) ve organize sanayi bölgeleri (OSB) kurarak Türkiye'de nasıl bir sanayileşme modelini oluşturmak istiyoruz ve ileride neleri başarmayı hedefliyoruz bu konular üzerinde durmak istiyorum. Aynı zamanda Çanakkale ilinde Bakanlığımız kredi ve teknik yardım desteği ile kurulan OSB ve KSS'lerden kısaca bahsederek yöredeki diğer kamu yatırımlarıyla birlikte bir değerlendirme yapmak istiyorum. Değerli katılımcılar, Bakanlık olarak; 1960'lı yılların başından beri, ilk olarak Bursa'da olmak üzere OSB ve KSS projelerini hayata geçirmeye çalışmaktayız. Planlı kalkınma döneminin bir modeli olarak başlayan bu projeler ile imalat sanayi yatırımlarını Türkiye'nin genelinde uzun vadeli, düşük faiz oranlı krediler ile destekleyerek bu bölgelere yönlendirmekteyiz. Sizlerin de takdir edeceği üzere KSS’ler ile genelde tamirci diyebileceğiz ya da yan sanayi niteliğindeki küçük işletmeleri, işyerlerini bir araya getirerek onlara daha temiz ve sağlıklı koşullarda faaliyetlerini sürdürmeleri için bir ortam sağlamaktayız. Altyapısı hazır KSS’lerde sanatkarlar; yol, su, kanalizasyon, elektrik şebekesi gibi masraflı altyapı imkanlarına ucuz maliyetler ile kavuşmaktadırlar. Her şeyden öte bu işletmeler kendi faaliyet kollarına uygun büyüklükte, geniş, temiz atölyelerin sahipleri oldular. Daha da önemlisi bir araya gelen bu küçük işletmeler bir kooperatif çatısı altında toplanarak bir arada hareket etme, ortak kararlar alma, çevresel faktörlerin maliyetlerini paylaşma gibi katılımcı bir yönetim biçiminin avantajlarını yaşamış oldular. KSS'lerde aynı iş kollarının aynı bölgede bir arada bulunması, birbirlerini bilgi ve teknik olarak desteklemek, ortak pazarlar aramak gibi bir arada üretim yapmanın, aynı kaderi paylaşmanın, aynı yerde rekabet etme182 nin ve dayanışmanın yollarını da açmaktadırlar. Bakanlığımız sanayileşmenin önemli bir sacayağı olarak KSS’ler ile birlikte aynı yörede OSB’ler de kurarak, burada nispeten daha büyük çapta üretim yapan, ihracat yapan girişimlere yatırım alanları sunarak sanayi-yan sanayi işbirliğinin de önünü açmıştır. genelde aynı yörede kurulan OSB ve KSS’ler bu anlamda bir birlerini tamamladılar ve imalat sanayinin mihenk taşları oldular. Daha da önemlisi OSB ve KSS’ler bulundukları yörenin ekonomik ve sosyal gelişimin ana çıkış noktaları olarak istihdamın ana kaynağını oluşturdular. Üretim, yatırım ve istihdamın büyük önem arz ettiği günümüzde yatırımcıyı cezbetmek, planlı ve düzenli sanayileşmeyi sağlamak, tarım arazilerini ve çevreyi koruyarak, tarımsal sanayiyi geliştirmek ve dolayısıyla ülkemizin topyekun kalkınması için OSB’ler canlandırılarak, yatırımın önü açılmaya çalışılmaktadır. Bu bağlamda Türkiye'nin köklü sanayileşmesinde OSB’ler öncü rol üstlenerek; altyapısıyla, sanayiciye desteğiyle, sanayinin Anadolu'ya yayılmasını sağlamaktadırlar. İşte Bakanlığımız özellikle Türkiye genelinde bölgeler arası kalkınmışlık farklılıklarını gidermek, istihdam sağlamak ve sanayileşmenin gelişme eksenlerine altyapı hazırlamak üzere OSB ve KSS’lere önemli kaynaklar aktarmış ve Türkiye genelinde toplam 77 adet OSB, 386 adet KSS projesi tamamlanmıştır. OSB’lerde 5426 adet tesis üretime geçerek, yaklaşık 390.000 kişiye istihdam imkanı sunulmuştur. Yine KSS’lerde ise 86.666 adet işyerinde yaklaşık 520.000 kişiye şehirin içinde, apartman altlarındaki sağlıksız işyerlerinden daha temiz ve düzenli bir ortamda istihdam imkanı sağlanmıştır. Günümüzde hepimizin medyada adını duyduğu ve imalat sanayimizin gurur kaynağı bir çok önemli işletme OSB’lerde yatırım yapmış ve OSB’lerin daha da büyümesine ve yatırım çekmesine yol açmıştır. OSB ve KSS’lerin yer seçimlerinden itibaren göz önünde tutulan ve projenin her aşamasında değerlendirilen çevresel faktörler, doğal ve tarihi varlıkların, tarım alanlarının korunmasına gösterilen hassasiyet, aranızda OSB yer seçimi sürecine tanıklık etmiş birileri varsa, onlar tarafından bu konuda ne kadar hassas çalıştığımız çok iyi biliniyordur. Gerçekten OSB’lerin nerede kurulacağına karar veren komisyon üyesi 22 kuruluş çok teknik ve hassas bir çalışma ile en doğru OSB yerini planlamaya çalışmakta ve 22 kuruluşun her birinin olumlu görüşü alınmaksızın OSB yerine karar verilememektedir. OSB’ler kurulduktan sonra işletme aşamasında da hem ortak arıtma tesisleri için, hem de bölgeye ait çevresel yönetim sistemin kurulması için, Bakanlığımız elinden geldiğince kredi ve teknik hizmet desteği sağlamaktadır. 183 Saygıdeğer konuklar, Tüm bunlar yeterli midir? Tabi ki değildir. OSB ve KSS projelerinin eleştirilebilecek bir çok tarafı da bulunmaktadır. Türkiye'nin her bölgesinde, her yöresinde, yatırımlara altyapı hazırlamak ve istihdam sağlamak üzere OSB ve KSS’ler kurulmuş ama her yerde her bölge, yatırımcıları çekememiş, her yerde OSB ve KSS’lerden beklenen verim alınamamıştır. Bazı yerlerde OSB ve KSS projelerinin tamamlanması, planlanandan çok daha uzun sürmüştür. Bu olumsuzluklar bazen bütçe kısıtlamaların neden olduğu gecikmelerden, bazen de yörenin kendi özel şartlarından kaynaklanmıştır. Ancak OSB ve KSS’ler bazı yerlerde ise -büyük bir memnuniyetle söyleyebilirim ki- üretimin ana merkezleri olarak başka OSB ve KSS projelerinin oluşmasının önünü açmış, hatta, bir çok ilimizde sanayicilerimiz kendi imkanlarıyla 2.nci hatta 3.ncü OSB’leri oluşturmuşlardır. Ama Bakanlık olarak bizim bundan sonraki hedefimiz; asli görevimiz olan KOBİ’leri desteklemek üzere bu bölgelerin daha iyi işletilmesine, daha çabuk tamamlanmasına, dünyayla daha hızlı entegre olmasına yol açabilecek politikalar ve modeller oluşturmaktır. AB yolunda adımlar atan ülkemizin, AB'nin başlıca sanayileşme politikası olan; küresel rekabete ayak uydurabilmek, istihdam oranlarını ve yaşam standartlarını yükseltmek, teknoloji üretip satmak, Ar-Ge faaliyetlerini desteklemek, çevreyi korumak, bürokrasinin azaltılması ve yabancı yatırımların arttırılması gibi, öncelikleri biz de benimsedik ve hayata geçirmek üzere kendi görev ve sorumluluk sınırlarımız içinde bir takım adımlar attık. Bu amaçla, 4562 sayılı OSB kanunu ve yönetmeliğini revize ettik, 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri kanunu ve yönetmeliğini hazırladık. Bu revizyon çalışmalarını yürütürken sanayicimizden gelen eleştiri ve önerileri göz önüne alarak, OSB mevzuatının daha etkin uygulanmasını sağlamış olduk. Endüstri bölgeleri ile de, artık yerli ve yabancı yatırımcılara çok kısa sürede, hızlı bir şekilde yatırım ortamı sağlayacağız ve kiralama usulü ile altyapısı hazır sanayi parseli tahsisi yapacağız. Yine 5084 sayılı yatırımların ve istihdamın teşvikine dair kanun ile 54 ilde OSB’lerde bedelsiz parsel tahsisi yapmaktayız. (49 ildeki OSB’lerde yatırımcılar tüm teşviklerden yaralanırken, köy kapsamındaki Çanakkale-Bozcaada ve Gökçeada ilçeleri ile Karabük, Kırıkkale, Samsun ve Zonguldak illerindeki OSB’lerdeki yatırımcılar, sadece bedelsiz parsel teşvikinden yararlanmaktadırlar.) Bu uygulama ile, kalkınmada öncelikli yörelerde yatırımları teşvik etmeyi, yörenin ekonomisini canlandırmayı ve işsizlik ile gelir dağılımındaki dengesizlik gibi, bir çok sosyo-ekonomik sorunu çözmenin araçlarını oluşturmaya çalışmaktayız. 184 Saygıdeğer konuklar, Bu genel açıklamalardan sonra Çanakkale ili özeline gelecek olursak; ekonomisi genel olarak tarımsal faaliyetlere dayanan bu ilde, (merkez ilçede 36 adet tesis olmak üzere, toplam) yaklaşık 310 civarında tesis bulunduğunu ve mevcut sanayi kuruluşlarında üretilen ürünlerin büyük bölümünün (inşaat demiri, dondurulmuş ve kurutulmuş gıda, su ürünleri, bakliyat, çimento, maden cevheri, seramik ve karo fayans) ihraç edildiğini görmekteyiz. Ayrıca coğrafi konumu, iklim avantajları ve toprak verimliliği gibi cazip şartlara sahip olması nedeniyle son yıllarda, nüfusu artış gösteren iller arasında yer almaktadır. Dolayısıyla çanakkale gelişmişlik sıralamasında, tüm illerimiz arasında 24. sırada yer alması da şaşırtıcı değildir, konumu itibariyle daha da gelişmeye açıktır. İldeki (Taşoluk, Umurbey, Gelibolu Gökbüet, Ege-Tuzla projesi gibi) sulama ve (Ayvacık, Bayramdere, Ayıtdere) Baraj Projeleri, (Çanakkale) Liman İnşaatı, (Çan) Termik Santral, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Özel Projesi ile (Biga-Çan-Yenice Yolu, Çanakkale-Çan yolu) yol projelerinin tamamlanması neticesinde; Çanakkale, hak ettiği öneme kavuşacaktır. Bu projelerin tamamlanması, tabiatıyla, Bakanlığımızın Çanakkale merkez ve ilçelerinde kredi desteği ile kurduğu 2 adet OSB (Merkez ve Biga) ve 6 adet KSS’nin (Merkez, Çan, Gelibolu, Gökçeada, Biga, Lapseki) yöreye sağladığı katkıyı, daha da artıracaktır. Bu KSS’lerin tamamı, neredeyse %100 doluluğa sahip olup; imalatla uğraşan makine, elektrik, madeni eşya, tarım aletleri, doğrama, mobilya, oto karoseri, dökümcüler v.b. ile tamiratla uğraşan motor, kaporta, oto elektrikçileri v.b. iş kolları ile İl’de 826 adet işyeri bu KSS’lerde faaliyette bulunmaktadır. Çanakkale-Merkez OSB’nin altyapı inşaatı devam etmekte olup, 100 hektar büyüklüğünde ve 94 adet sanayi parseli bulunan bu bölgede 1 adet tesis üretime geçmiştir. (Tahsisi yapılan sanayi parsellerinde sektörel dağılım ise; inşaat malzemeleri, gıda, orman ürünleri, basım yayın, dekoratif elsanatları, tekstil, metal işleri, elektrik panosu, medikal gaz dolumu, galvaniz, makine, plastik, mobilya-plastik doğrama, kalıp imalatı, değirmen-makine imalatı şeklinde çeşitlilik göstermektedir.) Biga OSB ise, 2002 yılında altyapısı tamamlanmış olup, 100 hektar büyüklüğündeki bölgede 53 adet sanayi parseli bulunmaktadır. 40 adet parselin tahsisi yapılmış; 2 adet tesis üretime geçmiş, 6 adet tesisinde inşaatı devam etmektedir. Bu sanayi bölgelerimizde; sosyal ve teknik tesisler yanında; yol, içme ve kullanma suyu, kanalizasyon, yağmursuyu gibi altyapı tesisleri ile, yatırımcıya en uygun ve en ucuz yatırım yeri imkanı sunulmaktadır. Ancak, görüldüğü üzere, Çanakkale’deki OSB’leri yerli ve yabancı yatırımcılar için daha cazip kılmak, önemli bir coğrafi konuma ve avantaja sa185 hip, yüzü batıya ve AB pazarına dönük bu ilimizde, yatırımları canlandırmak üzere daha çok tanıtım faaliyetleri yapmamız gerektiği anlaşılmaktadır. bu amaçla, OSB Müdürlüklerimizi KOSGEB ile birlikte çalışmaya teşvik ederek, yeni yatırımların önünü açmak için, ne tür faaliyetlerin yürütülmesi gerekir noktasında kurumlar arası işbirliğine gitmek önem arz etmektedir. Bir diğer önemli husus ise, yöredeki diğer projelerin bir an önce tamamlanması, özellikle yol ve liman inşaatların, termik santralin faaliyete girmesi ile OSB’deki yatırımların hızlanacağını düşünmekteyiz. OSB’lerde yatırımları hızlandırmakla birlikte, ihracata yönelik üretim, teknoloji ve Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesi yönünde OSB Müdürlüklerimizin TÜBİTAK ve diğer ilgili kuruluşlarla işbirliği yapması ve AB fonlarından yararlanabilecek projeler üretmesi de, Çanakkale'nin yakınındaki diğer Tekirdağ, Çorlu, İstanbul gibi sanayi bölgeleriyle rekabet edebilmesi ve İl'i yatırımlar açısından cazip kılabilmesi için gerekli ve önemli olduğunu da düşünüyorum. Tarımsal faaliyetler açısından avantajlı konumdaki Çanakkale'ye, dünya pazarlarında rekabet avantajına sahip olabilen tarımsal ürün üretimine yönelmesi ve biyoteknolojik üretime dayalı sanayi yatırımlarının yörede desteklenmesi de diğer bir açılım sağlayabilir. Bununla birlikte, ister OSB ve KSS’lerde, ister bu bölgeler dışında yatırım yapan sanayicilerimiz olsun, hepsinin önemli bir girdi maliyeti olan enerji fiyatları ile vergi oranları ve SSK primlerinin yüksekliğinden şikayet ettiğinin ve bu durumun dünya pazarlarında, bizim sanayicimize bir rekabet dezavantajı oluşturduğunun bilinci içindeyiz. Kamu olarak, sanayicimizden gelen veri ve önerileri iyi değerlendirmek, sanayi stratejileri ve politikaları oluştururken bu veri ve önerileri kullanarak, girişimcilerimize yeni vizyonlar sunabilecek projeler üretmek ve yeni kaynaklar sunularak önderlik etmek durumunda olduğumuzu, bu yönde ilgili bütün kurumlarla çalışmalarımızı hızlandırarak, dünya ve kendi iç piyasamızı, kendi sanayicimizin avantajlı ve dezavantajlı yönlerini iyi takip etmek durumundayız. Değerli katılımcılar, Sözlerime son verirken; gittikçe artan küresel rekabet ortamı ve Avrupa Birliğine tam üyelik yolunda önemli adımlar atan ülkemizde, imalat sanayi sektöründe üretim yapan firmaların; daha yenilikçi, daha rekabetçi, nitelikli eleman çalıştıran ve yüksek katma değer üreten bir yapıya kavuşturulmaları yönünde hep birlikte, ilgili kurum ve firmalar arası işbirliği imkanlarını sonuna kadar kullanarak hareket etmek durumunda olduğumuzu da ayrıca belirtmek istiyorum. Beni dinlediğiniz için teşekkür eder, saygılar sunarım. BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU 186 Biz de teşekkür ederiz. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Zeynel Koç bize Çanakkale İlinin Kültür ve Turizm’i konusunda bilgilendirileceklerdir. Buyrun sayın Zeynel Koç söz sizde. 187 ZEYNEL KOÇ Teşekkür ediyorum. Bütün katılımcılara saygılar sunuyorum. Toplantının sabahki oturumuna katılamadım. Ondan dolayı hocalarımızın tebliğlerinden istifade edemediğim için üzgünüm ve ciddi bir şekilde de merak ettim. Öğleden sonra ki kısmına ancak katılabildim. Başlarkende bugün aldığımız kötü bir haber Asos Kazı heyeti başkanı Prof. Dr. Ümit Serdaroğlu bugün sabah vefat etti. Başsağlığı ve kendisine Allah’tan rahmet yakınlarına da sabır niyaz ediyoruz. Çanakkale’de ki bu sene 2. önemli kayıp Kafman’dan sonra ki Troya kazılarıyla ilgili. Cenazesi de sanırım Pazar günü Behram Kale’de Asos’da toprağa verilecek. Türkiye'nin kalkınma stratejisini belirlerken çektiği bir takım veya düştüğü bir takım açmazlar ya da tercih noktalarının burada da olduğunu baştan beri görüyorum. Gerçi konuşmacılar çok güzel bir şekilde ifade ettiler her zaman bunun o mu bu mu? Şeklinde değil de biraz hem de mantığı içerisinde yani, ya turizm mi, sanayi mi, tarım mı, turizm mi, yada tarım mı, sanayi mi şeklinde ortaya konmasından ziyade hem turizm hem sanayi belli ölçüler içerisinde ve iyi planlanmış bir biçimde hem tarımın. Aynı şekilde ilin kalkınması açısında da çok büyük önem taşıdığı şüphesiz. İzin verirseniz Türkiye'nin toplam turizm ekonomisiyle ilişkin bir takım büyüklükleri vermek istiyorum. Turizm ekonomisi ve turizm sektörü ülke için son zamanlarda çok önemli sektörlerden biri haline geldi. Turizm doğrudan yada dolaylı 36 sektör ile etkileşim içerisinde daha doğrusu geriye kalan 36 sektörü etkiliyor. Ben yazın Kilit Bayır kalesinin restorasyonu proje ihalesi için gelmiştim. Sizde görmüşsünüzdür orada da gördük bütün yasaklamalara ve bütün engellere rağmen bütün şehitliklerin girişinde, Kilit Bayır kalesinin girişinde insanların küçük kendi el yapımı eşyaları turistlere satmaya çalıştıklarını gördük. Onun daha farklı şekillerde büyük otellerde daha farklı şekillerde hatta çok affedersiniz dereleri bile bu iş için Antalya’da kullanıldığını sizde görmüşsünüzdür. Onların sırtından bile para kazanıldığını. Dolayısıyla turizm yapısı gereği diğer sektörlerede oldukça iç içe ve onları da etkileyen bir sektör. Yeme içme tarım bunlarda doğudan ilişikli bir sektör. Diğer taraftan kullandığı katma değer itibariyle büyük ölçüde yurt içi katma değer kullanan bir sektör. Yine Türkiye büyüklüğü nedeniyle gayri safi milli hasılası içerisindeki payı bugün itibariyle %5’lere ulaşmış durumda bu önemli bir büyüklük Türkiye ekonomisi açısından istihdama olan katkısı yaklaşık doğrudan ve dolaylı sadece doğrudan değil 1.5 milyon kişiyi aşmış durumda. Bu 1.5 milyon rakamı bu kayıtlı istihdamın dörtte birine tekabul eder duruma gelmiş halde 2003 yılından bu yana Türk turizm sektörü özellikle bu 2003 yılında ki hemen bu 2001 krizi sonrasındaki dünya turizm piyasasındaki dağılmaya rağ188 men çok ciddi ve önemli. Son 3 yıldır önemli gelişmeler gösteriyor. 2003 yılında %5’lik bir gelişme 2004 yılında %24 küsürlük gelişme bu yıl itibariyle de şükürler olsun %23'ün üzerinde bir gelişme. Dünya turizmden örgütü üyelerini de şaşırtan çok önemli bir gelişme. Türkiye dış ödemeler açısında ihracattan sonraki en önemli kalemlerin başında yine turizmden elde ettiğimiz gelirler geliyor. Bugün itibariyle de bunun ne demek olduğunu öyle sanıyorum ki takdir edebilirsiniz. Diğer taraftan belirttiğim gibi bu sektördeki kalıcılığın sağlanabilmesi için hem ürün geliştirme hem de pazarlama stratejisi açısından bir takım teknikleri geliştirmek durumundasınız. Bunlardan söz gelimi ve il içinde bulunduğumuz ili de esas alırsak Çanakkale için deniz kum güneş turizminin. Benim kişisel kanaatim bir Antalya ile karşılaştırıldığında çok fazla rantıbıl ve fizıbıl olacağını düşünmüyorum. Bunun yerine biz bu bölgeye özgü daha farklı bir ürün pazarlaması yapmak durumundayız. Ürün paketlemesi yapmak durumundayız ve bunu tüketiciye arz etmek durumundayız. Aynı şekilde biz ülkeyi pazarlarken çok özür diliyorum. Bu çok sevdiğimin bir tabir değil ama turizmciler böyle kullanıyorlar ülkeyi pazarlamak diye bir tabir kullanıyorlar. Özellikle Uzakdoğu da deniz kum güneş turistini buraya çekmeniz mümkün değil. Orada yeteri kadar zaten böyle katılabilecekleri aktiviteler, istifade edebilecekleri fesfetiler var. Oysa oradan kuzey Avrupa ülkelerinden gelecek olan deniz kum güneşi veya Rusya'dan gelecek turistler için deniz kum güneşi kullanıyorsunuz ama uzakdoğudan gelecek turist açısından başka bir ürün kullanmak durumundasınız. Dolayısıyla buda pazarlama stratejinizin üzerine oluşturduğunuz pazarlama stratejinizi farklılaştırmanız gerekiyor. Bu bize neyi sağlıyor. Bu olabildiğince gerek ürün farklılaştırmasıyla gerek pazarlama stratejindeki farklılıklarla bu sektörün yapısı gereği var olan kırılganlığı maarifliği olabildiğince zayıflatmayı dış etkenlerden en az etkilenebilir hale getirmeyi sağlayacak bir takım gelişmeler olarak görüyoruz. Ama bütün bunlara rağmen hala öğlemidir turizm tabii ki bir ülkenin kalkınması ve stratejisi için sadece bel bağlanacak tek bir sektör olarak görmüyorum doğru olamadığını belirtmek istiyorum. Nitekim bu sadece turizm açısından da değil esasen başka sektörlerde de tek bir sektöre yoğunlaşmanın bir ülke açısından doğru olmadığını düşünüyorum. Türkiye bu handikabı bankacılık sektöründe de yaşadı diye düşünüyorum. Çanakkale’ye baktığımızda Çanakkale'nin bu turizmden aldığı payları yine ifade ettiler benden önceki konuşmacılar. Tabii istatistikler yapısı itibariyle farklı daha doğrusu yalan kuyruklu yalan ve istatistik diye bir tabir vardır. Rakamlarda pek birbirini tutmuyor bizdeki rakamlar gibi. Şöyle bir şey yaparsak söz gelimi 2004 yılında Çanakkale’de müzelere gelen yabancı turist sayısı 5000’den daha fazla bunda da en fazla Troya Asos işte ondan sonra Kilit Bayır ve neredeyse Çanakkale merkezdeki güzel bir arkeoloji müzesinin toplam ziyaretçi sayısı 2004 yılı itibariyle 8000 civarında. Bu yerli ve yaban189 cı sayısı benim bahsettiğim 60.000’in üzerindeki ziyaretçi sayısı ise sadece yabancı ziyaretçi sayısını kapsamakta. Buda Türkiye'nin toplam yabancı turist sayısı içerisindeki toplam rakamın yüzde birinden daha düşük bir rakama tekabül etmekte Çanakkale için neden böyle bir Çanakkale için yeterli bir konaklama tesisi olmadığını düşünüyorum. Bunlar benim kanaatlerim nitekim yatırım belgeli tesis sayısı değişebilir ama bakanlıktaki en son verileri aktarmak istiyorum. 14 tesis 1845 yatak kapasitesi, Çanakkale ilinde işletme belgeli tesisi ise 25 tesis 2875 yatak kapasitesi artı bir şey daha var. Bu tesislerdeki konaklama sayısı özellikle yabancılar açısından oldukça düşük. Ortalama konaklama yabancılar için 1 güne 1 geceye de tekabul ediyor. Yerliler açısından biraz daha yüksek. Yerli ziyaretçiler açısından dolayısıyla hem tesis sayısının yetersizliği bunlarda büyük ölçüde hepinizin çok iyi bildiği gibi ilin belli bir alanında yoğunlaşmış durumdalar. Asos, Behram Kale çoğunluk olmak üzere oralarda yoğunlaşmış durumda hem tesis sayısının ve yatak kapasitesinin yetersizliği hem de gelen turistin konaklama sayısının geceleme sayısının düşüklüğü dolayısıyla siz turiste bir alternatif sunmak zorundasınız. Neyi sunacaksınız burada 2 gece geçiriyorsa turist 2 gecesini dolduracak bir aktivite sunmak zorundasınız. Şehrin gerek alt yapısı nedeniyle daha doğrusu ilin alt yapısı itibariyle bunun hazır olması gerekir. Biraz önce başta söylediğimle bağlantı kurarsak eğer Çanakkale için deniz kum güneş turizminin dışında farklı alternatiflerin geliştirilmesi gerektiği, düzgün tesisler ve nitelikli turiste hitap edecek özgün tesisler kurulması gerektiğiyle birleştirilmesi gerektiği o zaman turistin burada ki hem tesisteki yatak sayısını arttırmış oluruz hem de 2. olarak konaklama geceleme sayısını da vilayetteki il sınırları içerisinde geceleme sayısını arttırdığımızda ilin buradan elde edeceği hasılat daha yüksek olacağı tabiidir. Burada da en başta tabi farklı özgün tesislerle ilgili farklı turizm ürünleriyle ilgi en başta geleni yine Tanrı’nın oldukça cömert davrandığı il coğrafyasında hem kültür hem deniz hepsini bir arada bulmak mümkün. Doğa turizmi, sağlık turizmi, kültür turizmi, deniz dalış turizmi yine benim başta gelen sayabileceğim diğerlerinin yanında önde en önde gelenler. Bugün itibariyle söyleyeyim. İşte birisi İzmir, Aydın, Çeşme o bölgeyi kapsayan bir alan bir diğeri Uşak, Afyon, Kütahya kısmen Eskişehir'i kapsayan bir alan, bir diğer Bursa, Balıkesir ve kısmen Çanakkale'nin güney kesimlerini içine alabilecek bir alan. Bir diğeri de Yozgat ve çevresinde termal turizm bizim şu anda üzerinde çalıştığımız ve planlamasını yaptığımız alanlar buralar. Burada çok küçük bir kaynağın termal kaynağın ya da küçük bir termal tesisin olmaması oranın turist çekebilmek için yeterli kapasiteye çekebildiği anlamına gelmiyor. Yani buradaki bir takım fesilitilerin de tamam olması gerekiyor. Yani hem yatak sayısının fazla olması gerekiyor iyi planlanması tanıtılması ve pazarlanması açısından hem de orada deminden beri söylemeye çalıştığım o ihtiyaçların tamamına cevap verecek şekilde alt ya190 pısından ulaşım hava alanı bütün bunların tesis edilmiş olması gerekiyor. Dolayısıyla biraz daha özgün tekrar başa dönüyorum nitelikli turistlere hitap edecek özgün tesislerin Çanakkale için uygun bir turizm alt sektörü modeli olacağını düşünüyorum. Burada sayın başkanımın konuşmasında …………….. yetişmiş bitiş gücü daha doğrusu burjuva kitlesinin olduğundan bahsettiler bu Çanakkale için daha doğrusu bütün Türkiye için en önemli kaynaklardan birisinin bu olduğunu düşünüyorum. Bu kaynağın iyi kanalize edildiği takdirde iyi ve bu öncelikler planlanarak düşünüldüğü taktirde iyi sonuçlar alınabileceğini düşünüyorum. Özellikle Çanakkale'nin bir diğer bizim için tüm ülke için anlamlı bir tarafı Gelibolu yarımadası. Yani ayrıca bir tanıtıma bile gerek kalmaksızın şu haliyle ciddi bir turist alan bölgesi. Yine başa dönersek buraya gelen turistlerin burada daha uzun süre kalmasını ve para harcamasını temin etmeye yönelik birtakım ek önlemler almakta. Öyle sanıyorum ki bu vilayetin bu vilayette ki müteşebbislerin ve tüm ortak plan otoritelerinin bilmesi gereken çalışmaların başında geliyor. Ben kültürel alanlarla ilgili yapılan bir takım değişikliklere falan da değinmek isterim ama özellikle bizim bu Gelibolu da yarım adasında yaptığımız birtakım yatırım ve şu anda ciddi bir şekilde hızlı bir şekilde giden yatırım faaliyetlerimiz var. Onlar sonuçlandığında gelen turist sayısında da konaklama miktarında ciddi bir şekilde artış olacağını düşünüyorum. Yeniden söz geldiğinde veya sorular olduğunda turizm kültür konusundaki planlamalarına da ayrıca girmek üzere fazla da vaktinizi almamak için çünkü. Teşekkür ediyorum. Sağolun beni dinlediğiniz için. 191 PANEL İKİNCİ TUR BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU Biz teşekkür ediyoruz. Evet 1. tur bitti. Şimdi sizlerden soru ve varsa katkılarınızı alacağız. Her arkadaş önce kendisini takdim etsin çünkü kitaba geçecek. Sırayla söz vereceğim. İsteyenler gezici mikrofonumuz var mı, yoksa buradan gelip konuşsunlar. Varmış. ALİ AKKOL Sayın müsteşar yardımcınızın söylediklerine eklemek veyahut ta kendi söylemek istediğim bir takım şeyler var. Çanakkale turizmi için en önemli faktör bir kere Truva. Bu varoluş nedenimiz bu otellerin varoluş nedeni kesinlikle Truva'dır. Truvayla ilgili yıllardır dile getirdiğimiz bir müze isteğimiz arzumuz var. Maalesef bugüne kadar hiçbir ciddi girişimde bulunulmadı. İşte müze olacak, olacak, olacak maalesef olmuyor. Çanakkale’de ki turistik tesislerin varoluş nedeni bir kere Truva. Bunu bir kere çok kesin saptamalıyız. Son 2 yıldır Gelibolu Milli Parkına yapılan yatırımlarını memnuniyetle izliyoruz. Çok da memnunuz ama bu sadece iç turizmi hareketlendiren bir yatırımdır. Tabi ki dış turizme de Anzak dediğimiz yıllardır geçen nisan ayında özellikle hareketlenen bu turist kitlesine de hitap etmektedir. Ama genellikle bir iç turizmdir ve maalesef biz Çanakkale olarak da bu işten sıkıntı duymaya başladık. Artık sıkıntımız nedir sadece cumartesi gününe yığılan bu yoğunluk Çanakkale’deki her şeyi felç etmektedir. Gelenleri de üzgün memnuniyetsiz bir şekilde geri yollama noktasına getirdi bizleri. Çoğunun tesislere bir faydası yok. Günübirlik gidip geliyorlar bu da çok normaldir bizde küçükken annemiz yanımıza bir sepet verirdi. Giderdik, yerdik, çöpümüzü oraya atar geri dönerdik. Şu anda öyle bir aşamadayız. Bu çok önemli değil ama cumartesi günleri Gören’den gelen bir okul otobüsü akşam saat 4 olmuştur. Halen daha karşıya ziyarete gidememiştir. Bir kere bunun planlamasını yapmak zorundayız. Bu gelişleri okul gelişlerini Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okulların Çanakkale'ye gelişlerini bir rezervasyon sistemine bağlamak gibi bir kaçınılmaz zorunluluğumuz var. 192 Tesis sayıların da doğru şeyler söylediniz tabi ki alt yapı gereklidir bir yerin gelişmesi için, ama Çanakkale bu anlamda çok yetersizde değil. Asos tamamen kendine has bir bölgedir. Orası genellikle iç turizme yönelik bir bölgedir. İş turizm kapasitesi olan bir bölgedir ama Çanakkale ve civarının esas var oluş nedeni Truva'dır. Ben bunu arz etmek istedim. Saygılar sunuyorum. HANİFİ ARAZ Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi, Turizm ve Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı. Turizmden başlamışken sayın müsteşar yardımcımızla devam edelim istiyorum ama katılımcılar gerçekten konularında önemli açıklamalarda bulundular. Gerçekten sadece turizm diyebilme şansına ve hakkına sahip değiliz. Çünkü onu mutlaka destekleyen sektörlerin olması lazım ben sayın müsteşar yardımcımıza hem bir takım açıklayıcı bilgiler vermek hem de birkaç bilgisine danışmak istiyorum. Soru sormak istiyorum. Şimdi Çanakkale’de bir yanlışlık yapılıyor gibi geliyor bana. Bu istatistik meselesi çok önemli bir mesele, 60.000 tane yabancıdan bahsettiniz. Müzelerde satılan biletlerden oysa 6.000 küsür tane turistik yatak turistik belgeli yatağı olan bir Çanakkale’de sadece 10 gün yabancıların konakladığını hesaplarsak bu zaten 60.000'i geçiyor. Burada bir çelişki var. Eğer siz 60.000'i doğru telaffuz ettiyseniz. Biz Çanakkale’de biraz daha fazla yabancı konuğun yabancı turistin ziyaret ettiğini ve konakladığını tahmin ediyoruz. En azından elimizdeki veriler bunu gösteriyor, gözlemlerimiz bunu gösteriyor. Eğer istatistikler doğruysa biz planlarımızı yanlış yaparız. Ama istatistikler yanlışsa planlarımızı gene yanlış yaparız. Bunu aynı şekildeki son yıllardaki yoğun yerli organizasyonlarının yerli turist gruplarının dediğimiz Gelibolu yarımadasında ki tanıtımdan ve yatırımlardan kaynaklanan akımı değişik rakamlar telaffuz edilmeye başlandı. Orada da profesyonel ve bilimsel bir istatistik yok. 1.5 milyon insan geliyor denilmeye kadar geldi. Şimdi 1.5 milyon insanı biz görmüyoruz, çünkü hafta sonlarında yoğunluk var. Eğer bu bilimsel istatistikleri yapamazsak biz önümüzde düzgün planlamalar yapamayız diye düşünüyorum. Şimdi bir de Çanakkale'yi son zamanlarda yanlış tanıtıyoruz. Sinerji yapamıyoruz gibi bir his var içimizde. Gelibolu yarımadasının yatırım yapılmasını en çok Çanakkale’de yaşayan biz turizmciler istiyoruz ve çok da memnuniyet duyuyoruz. Bu işin bir takım eksiklikleri var. Örneğin şehitlik yapılıyor şehitliğe bir çeşme yapılıyor ama su kanalı götürülmüyor, su yok, elektrik yok. Buna benzer bazı eksiklikler var ama biz onlara alışmış bir toplumun bireyleriyiz. O sonradan düzenlenir, düzelir diye umut ediyoruz, ama Gelibolu yarımadasını sadece Çanakkale’yi tanıtırken tanıtmak Çanakkale’ye çok ciddi bir kötülük yapılıyor hissi var. Demin Ali ar193 kadaşımız bahsetti eğer Gelibolu yarımadasını tanıtmadan tanıtırken Truva'yı Asos'u, Kaz Dağlarını, adaları tanıtamazsanız Çanakkale’de insanları konaklatamazsınız. İşte bu göçebe mantığıyla çocuklarımıza öğretiyoruz. Gelibolu yarımadasını ne derece öğretiyoruz o da tartışılır. Çanakkale’de ki iç meselemiz ama Gelibolu yarımadasına geliyor çocuk o yorgunlukla geceleyin arabayla gelmiş sabahleyin oraya varmış hiçbir şekilde bir algılama yaşı gereği hiçbir şekilde bir algılama mantığı oluşmadan aynı yorgunlukla patır patır dolaşarak feribot kuyrukların da bekleyerek eve gidiyor. Çanakkale ekonomisine hiçbir pozitif katkı bence yapmıyor. Çevre kirliliğine neden oluyor. Ciddi anlamda Çanakkale’den kötü anılarla bu takım toplantılar da biz bunu dile getiriyoruz. Bunu mutlaka Ali beyin dediği gibi rezervasyon sistemiyle oluşmalı ama Meclisten haziran ayı içerisinde hızlı bir şekilde bir yasa geçti. Bildiğim kadarıyla Turizm ve Kültür Bakanlığı’da bu yasaya son derece karşı fikirler konmasına karşın bu alan kılavuzluğu Gelibolu yarımadasından alan kılavuzluğu diye bir yasa geçti. Hala ne olduğu belli değil şu anda bu insanlar sadece Gelibolu yarımadasını tanıtacaklar. Oysa biz Ticaret Sanayi Odası heyetiyle Ankara’ya sayın Turizm Bakanımızı ziyarete gittiğimiz zaman da Çanakkale’nin ihtiyacının gerçek anlamda bir bölgesel, sadece Çanakkale iline özgü profesyonel turist rehberiyle çözülebileceğini bu bilimsel tanıtımın yapılmadan Çanakkale’ye turizm gelirinin çok fazla gelemeyeceğini, Çanakkale’de konaklamaların uzun süreye yayılamayacağını anlatmıştık. Acaba Turizm Bakanlığının bu anlamda Çanakkale’yi tanıtmak ve gene profesyonel rehberlik almak anlamında bir katkısı olacak mı böyle bir düşünceleri böyle bir planları var mıdır? Bir de istatistiksel, bilimsel istatistik konusunda Turizm Bakanlığı gerçek anlamda bir destek verebilir mi planlamalarımız için? Çok teşekkür ediyorum. Çok özür diliyorum. İLHAMİ TEZCAN Önce gerçekten dolu dolu konularında hakim panelistlerimizden güzel bilgiler aldık onun için hepinize teşekkür ediyorum. Şimdi ben önce sayın müsteşar yardımcımız Mustafa Erten beye bilgi vermesi için bir konuyu arz edeceğim. Şimdi peynircilik Çanakkale'mizde gelişmiştir. Ezine Peynirine biz tescil almak için hem Ticaret Sanayi Odası olarak hem borsa olarak hem Peynirciler Derneğiyle ortak çalışıyoruz. Peynirciler Derneğinin bu çalışmasını destekliyoruz. Fakat burada kendilerine bir konu hatırlatmamız gerekiyor. Bunların arıtma tesisleri birçoğunda yok. Bunlar yarın öbür gün bir sanayiden geldiğimiz için çok kötü süprizle karşılaşacaklar. Bunun için kendilerinin hazırlık yapmaları lazım ve biz Ticaret Sanayi Odası olarak kendilerine Çevre mühendisi yardım yaparak destekliyoruz. Bu konuda sizlerinde önerileri ışık tutacaktır. Bir başka sorum sayın Doç. Dr. Sefer Beye tabi 96-2003'e doğru kötü 194 gelişmiş gibi gözüküyoruz. Bu eğer böyleyse o zaman Çanakkale’ye yatırımların yeteri kadar gelmediği gözükür ama biz sadece şunu da biliyoruz. Bazı şirketler ki Kale Grubu başında bu devrede de çok büyük gelişme göstermiştir. Bir başka konu onun için bunu ters anlamamak istedim ama sizin bilgilerinize göre böyle anlamak zorundayım. Bir başka konu var biz gerçekten komşu vilayet olduğumuz için Avrupa Birliği Kamu Hukuku Merkeziyle iş birliğine girdik ama onlar biliyorsunuz yapılan bu çalışmalar da birçok şeyi kendilerine alıyorlar bu projelerin sonundaki bedelleri buna rağmen biz bunu öğrenmek için onlarla bir işe başlamak gerektiğini inanıyoruz. İşte şimdide Midilli Ticaret ve Sanayi Odasıyla beraber çalışmalarımız devam etmekte. Burada onlarla da çalışıyoruz. Bu arada sayın Organize Sanayi Bölgesi Genel Müdürüm de burada, ben bütün arkadaşların huzurunda kendilerine teşekkür etmek istiyorum. Çünkü biz gerçekten Çanakkale’de Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olarak da desteklemediğimiz yeteri kadar Organize sanayi bölgesi hiç bize yakışmayacak ilimize yakışmayacak durumda ama alt yapısı kısa sürede bitecek bizim eksiklerimizde sizlerde bize yol gösterip biraz önce konuştuklarımız konuları söylerseniz. Biz her şeyi yapacağız. Çünkü gelecek yıl artık biz burada alt yapıyı bitirmeliyiz ve burada en az %30 işletmeye geçilecek şekilde buradaki yatırımcıları teşvik etmemiz lazım. Bunun için gerçekten biz gerideyiz. Sayın valimde bizi destekliyor. Bunun için sizin bize uyarılarınız bize ışık tutacaktır. Sayın Zeynel Koç beye Müsteşar yardımcımıza bakın turizme biz gerçekten önem veriyoruz. Biraz önce Ali bey aynı zaman da Turizmciler Derneği başkanımızdır. Ben güzel bir örneği gördüm gibi geliyor. Bu da 3 gün önce yolda gelirken birçok otobüsün 18 Mart gezileriyle ilgili çeşitli illerden gelmeye başladığını gördüm. İnşallah Milli Eğitim Bakanlığı bu organizasyonu başlatmıştır. Çünkü sayın Bakanımız bu konuda bize daha önce söz vermişti. Bu konu gerçekten önemli yoksa kendileri çözemeden gidiyorlar. Ben bir ilave isteğimizi söyleyeyim. Sayın Kültür İl Müdürümüzde burada merkezde bizim bir danışma büromuz vardı. Bu danışma büromuz Cumartesi, Pazar ve hafta sonu tatili dışındaki diğer tatil günlerinde kapalıydı. Bu turizmde gelişecek ilimizde akşam 17 de burası kapalıydı. Biz Ticaret ve Sanayi Odası olarak biraz önce konuşan sayın Araz'ın komisyon başkanımızın da destekleriyle burasını restore ettik. Buraya stajer öğrenciler koyduk ama bu yeterli de değil. Burasının turizmden gelişmesi biz destek olalım ama biraz daha kadro bakımından yabancı dil bilen arkadaşlarla takviye edilmesini arzu ediyoruz. Uzattım ama önemli konu olduğu için tekrar söylüyorum. Sabahleyin konuşmamda belirtmiştim siz olmadığınız için tekrar hatırlatıyorum. Bizim Türkiye sevdalısı rahmetli diyeceğim Osman bey aramızdan ayrıldı. Kitaplarını da Troya Vakfına bağışladı ama onu getirecek burada koyacak yerimiz yok. Sayın belediye başkanımız il belediye başkanımız bize yer bulacak bu konu da 195 çalışmalarını yapıyorlar ve vakfa bunu kiralayacak ama vakfa kiralaması için de sayın Başaran Ulusoy'a gittik. Komisyon başkanımızla konuştuk restorasyon çalışması bu işin toplam maliyeti 500 milyarı eski TL. veya 500 bin YTL’yi geçecek bunu yapacağız. Yalnız biz bunu yaparken gerçekten de sayın bakanımızın belirttiği Troya müzesinin de olması için bize düşecek göreve hazırız. Ama bu konunun olması için mutlaka destek bekliyoruz ve gene turizm için sizlerle beraber el birliğiyle burada arama konferansı yapmaya hazırlamaya hazırız. Bu konunun Türkiye’ye olduğu kadar Çanakkale'mize de katkı sağlayacağına inanıyoruz. Teşekkür ederim. KAYA ÖZER Çanakkale Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı. Bende Türkiye’de ki özelleştirmeleri yakından takip ediyorum. Çanakkale’miz de Kumkale’de Tigem’izin bir arazisi var. Sorumu da Mustafa beye yöneltmek istiyorum. Bununla ilgili Tigem şu an klasik yöntemlerle kiralama sistemiyle normal işlerine devam ediyor. Daha sağlıklı bir şekilde özelleştirilmesine gidilmesinde fayda görüyoruz. Bununla ilgili zaman zaman internetten takip ediyoruz. Özelleşiyor diye web sayfalarında yayınlanıyor. Zaman zaman kaldırılıyor. Tabi ki her geçen gün bizim tarımla ilgili olan hanemize eksi yazıyor gecikmesi işimizin. Bununla ilgili bizlerden yatırımcı konusunda destek istenirse buranın özelleştirilmesi hızlandırılması için ilerde imkanlarımızı kullanmaya hazırız. Bunu iletmek istedim. Eğer bilgisi de varsa seviniriz. 196 PANEL ÜÇÜNCÜ TUR ZEYNEL KOÇ Teşekkür ediyorum. Eksik kalırsa lütfen hatırlatın. Birincisi şu istatistik konusuna bir açıklama getireyim. İstatistik yok değil elimizde var. Yanlışta değil eğer kaydederseniz tam rakamları da verebilirim. Fakat istatistiğin şöyle bir tarafı var. 1.'si müzeyi ziyaret eden yabancı sayısı, 2.'si konaklayan yabancı sayısı, 3.'sü vilayete eğer bir hudut kapısı varsa oradan giriş yapan yabancı sayısı. Şimdi bunun hepsinin şeyleri farklı olacaktır. Özellikle Antalya açısından Antalya'ya gelen yabancıların müzeyi ziyaret etme oranı %25, oysa Çanakkale için bunu böyle düşünemeyiz. Çanakkale için bu oran daha yüksektir. Dolayısıyla 2004 yılı için müzeleri ziyaret eden yabancı sayısı 66.263’tür. 2004 yılında Çanakkale’de ki tesislere geliş sayısı hatta bu milliyetleri itibariyle de bellidir. Söz gelimi 29.000 tanesi Almanmış, bunun 109.395 yabancı. 167.521 yerli toplam 276.916. Eğer bunun dışında bir rakam ise bu kayıtlara geçmeyen bir rakam demektir. Diğer taraftan Çanakkale’de hudut kapısından sadece deniz yoluyla giriş yapılabilmektedir. Deniz yolundan giriş yapan 2004 yılındaki yabansı sayısı 2822'dir. Sanırım bu Çanakkale’ye gelen yabancı turistlerle ilgili bir bilgiyi veriyor. Yani gelen turistlerin %60'dan daha fazlası 70’e yakını müzeleri ziyaret ediyor. 100.000 küsür civarında yabancı turist geliyor bu rakamlara göre ve %60’dan daha fazlası da müzeleri ziyaret ediyor. Tabi ki, yani mutlak surette bu istatistiksel yönetimsel anlamda karar almanız için mutlak surette elinizin altında olması gereken istatistikler. Burada da en fazla ziyaret edilen müzede hiç şüphe yok ki Truva müzesi 50.000 ziyaretçiden daha fazla bir ziyaretçi alıyor Truva müzesi yabancı ziyaretçiden bahsediyorum. Şimdi Truva müzesine gelince mevcut ören yerinde bir kazı çalışması halen devam ediyor. Çevre düzenlemesi projesini bizzat TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy’da üstlenmeye hazır olduğunu defalarca belirtti. Buna ilişkin projelerde hazırlandı. Artı bir müze projesi yine üniversitenin de talepte olduğu bir proje vardı veya bir proje geliştirilmesi ben ondan önce bir şey söyleyeyim. Bu tür ören yerlerinin yakınlarına yapılan müzenin çok da başarılı ör197 nekler olduğunu söylemek mümkün değil. Yani bunun en iyi örneklerinden bir birisi Efes'tir, ören yerini ziyaret eden yabancılar ancak üçte biri veya işte hadi yarıya yakını diyelim ki müzeyi ziyaret etmektedir müzeyi ören yerini ziyaret edenler. Müzenin epeyce bir geride kurulması gerekiyor. Bu arkeolojik sit dolayısıyla şu anda bir çalışma yürütülüyor. Çalışma yürütülmüyor değil, biliyorum orada ki durumu burada gelen ziyaretçilerin dolaysıyla ilk önce bir müzeye uğrayıp otobüslerden inip daha sonra otobüslere binip ören yerine ulaşıp oradan hem 2 defa indir bindir. Rehberlerin hem de turistlerin özellikle yaşlı turistlerin kültür ziyaretinde bulunan kişilerin gerek yaşlı turist olduğu düşünülürse çok fazla tercih etmedikleri bir metot bunlar ben sadece durumu söylüyorum. Ha buna rağmen bir Truva müzesi yapılmalı mı şüphesiz yapılmalı ve buna ilişkin dediğim gibi çalışmalar devam ediyor. Ama epeyce dışarısına çekilmek durumunda kalındı yani bu yeriyle ilgili kazı başkanlarıyla görüşmeler vardı. Üniversiteyle görüşmeler vardı mekanla ilgili görüşmeler vardı. Truva’ya girmeden önce bir Truva müzesi yapılması yönündeki çalışmalar devam ediyor. Bunu belirtmek durumundayım. Fakat bir konuşma esnasında da söylediğim gibi yani burada bir arkeoloji müzesi var. Sanıyorum ki buradan da Truva ören yerinin uzaklığı çok fazla değil. 30 km. falan civarında yanılıyor muyum öyle civarında olması lazım ve buradaki arkeoloji müzesinin ziyaretçi sayısı belirttiğim gibi toplam ziyaretçi sayısı yani yerli-yabancı değil 8278. bunun 1748’i yabancıya ben müzeyi de gezdim çok ciddi özellikle Truva'dan da çıkarılmış eserlerin sergilendiği bir müze konumunda. Bahçesi içerisinde şimdi ciddi bir şekilde ihale yapıp eksiklerini de tamamladık. Öyle sanıyorum ki çalışmalar da bitmek üzeredir. Sizin elinizde herkes bir mit oluşturmak durumunda oysa Çanakkale'nin elinde ben bunu söylemek istedim. Hazır pazarlayacağınız bir değer zaten var. İşte Truva bunlardan bir tanesi, yerli turistler için özellikle Gelibolu, Behram Kale, Asos birçok yer var. Aslında bunlar tek tek saymıyorum. Bozcaada Dalış Parkurları açısından Gökçeada bunlar sizin pazarlamaya hazır değerleriniz. Birçoğu da dünyada tanınan değerler. Ben buradan hareketle buradaki gelen turist sayısını hem arttırmak kaliteli turisti buraya çekmek hem de buradaki konaklama sayısını arttırmaktan bahsediyorum. Bunun içinde diğer başkanında belirttiği özellikle Kaz Dağları ve özgün nitelikteki birtakım tesisler bakın buradan kastımız Belek kıyısına yapılmış kum deniz, kum güneş konsepti içinde yapılmış otelin gelip aynısını buraya kurarsanız burada sonuç alamazsınız ben bunu söylemek istiyorum. Ya burada daha özgün mesela insanları bir gün dağa mı götüreceksiniz tracking mi yaptıracaksınız. Orada Kaz Dağlarında köy havası mı yaşatacaksınız yani alternatif bir şeyler bulunması için geliştirmek durumundasınız. Bu aynı zamanda varlıklı turiste de hitap edebilecek konsept olacaktır. Yaklaşım olacaktır. Bunu tesis etmek durumundayız, özellikle Çanakkale açısından. Diğer bir tanıtım konusu özellikle Türkiye'nin yurt dışı tanıtımlarında bölge198 sel tanıtımdan ziyade tüm bir ülke tanıtımına yönelik bir politikası var. Bakanlığın yani son zamanlarda belki tedricek bunlardan da vazgeçilecek. Dolayısıyla biz bakanlık olarak olan tanıtımlar da bir bölge tanıtımı yapılmıyor. Tüm ülkenin tanıtımı yapılıyor dolaysı ile Çanakkale'nin tanıtımını şöyle yapalım ya da Antalya'nın tanıtımını böyle yapalım Nemrutun tanıtımını böyle yapalım gibi bir yaklaşım içerisinde değiliz. Ama sizde biliyorsunuz ki daha doğrusu sektör çok iyi biliyor ki işte yurt dışı fuarlara bakanlık öncelik ediyor. Katılıyor bu birçok gelişmiş ülke açısından terkedilmiş bir model olmasına rağmen çok fazla teşvik veremediğimiz için bu anlamda sektöre hiç değilse böyle bir şey yapıp orada geniş alanlar tutup kiralayıp buraya da bölgeler itibariyle de davet ediyoruz. Yani bunu yapması gereken yapacak olanlar da biraz sizlersiniz. Yani Çanakkaleli turizmciler, işletmeciler, sanayiciler, girişimciler, sanayiciler demiyelim ki onlar olması gerekir diye düşünüyorum. Alan kılavuzluğu konusuna gelince bizim yani sonuçta böyle bir şey çıktı. Kanun çıktı itiraz ettiğimiz bir noktamıydı itiraz ettiğimiz bir noktaydı. Orman Bakanlığınla bunun epey cedelleşmesini yaptık mı yaptık. Yani bir dablikasyon olayı oldu. Kanunen rehberlik yetkisinin Turizm Kültür Bakanlığına verildiğini, dolayısıyla sizin istediğiniz tür ve nitelikte ki rehberi yetiştirmek üzere kursları bizim açmamız bakanlık olarak faydalı olacağını o bölgeye düzgün turist rehberlerin yetiştirmek konusundaki kursları açacağımızı, bunları defaatle konuştuk. Ama Orman Bakanlığı o konu da dolayısıyla Çevre ve Orman Bakanlığı bakanlık açısından birtakım gerekçeler ileri sürerek bunu alan klavuzluğu sisteminin getirilmesinin faydalı olacağını düşündüler ve siyasal iradede buna katıldı. O kanunda geçti. Dolayısıyla bir alan klavuzluğu kanunu geçmiş durumda şu anda dolayısıyla Çevre ve Orman Bakanlığının yetkisinde olan bir alan klavuzluk sisteminin orada kurulması gerekiyor. Tamamen katılıyorum özellikle sivil turistler açısından bu çok zor uygulaması olmakla birlikte okul seyahatlerinde mutlak suretle planlamanın yapılması lazım. Biz bunu yazın ki toplantımız da konuştuk. Şimdi de konuşuyoruz. Bunu Milli Eğitim Bakanlığıyla da görüşürüz, görüşüyoruz da bu özellikle okul seyahatleri açısından diğerleri için bu daha zor tabi bunu uygulayabilmek. Okul seyahatleri için bunu uygulamak mümkün ve uygulanabilir. Yine düşünüyorum Milli Eğitim Bakanlığı bu konu da tekrar bir görüşüp onların da belli bir plan program dahilinde daha önceden rezervasyon yaptırmak suretiyle gezmelerine yönelik önlemler alınabilir. Benim alabildiğim notlar arasında bunlar var. Her bir turizm ofisi, gelirken yine girdim turizm ofisine yani biraz baştan beri de bunu söylemeye çalışıyorum. Esasen turizm ofisi falan anlayışında biraz da zaman terk etmemiz lazım bu şeyde fakat gereken il müdürümüzde gösterdi içine girdik oturduk Ticaret Odasının yaptırdığını ifade ettiler. Gönüllü kızlarımızla da konuştuk orada yabancı dil bölümünde okuyan şimdi şehri ve insanları sosyal dokuyu bu tu199 rizme göre hazırlamamanız lazım. Benzer bir şekilde en baştan beri söylemek istediğim eğer bir restorasyon olmak istiyorsa Çanakkale bunlara önem vermesi lazım. Bunun geliştirebilmesi lazım. Yani turisti burada konaklatabilecek aktiviteleri buraya koyabilmesi lazım. Koymuş bir gün akşam diyor ki Türk gecesi diyor, söz gelimi bir gün akşamını garanti ediyor sabah balon gezisi diyor balon gezisine çıkartıyor dolayısıyla bizim çok şikayet konusu olan Ürgüp göremedi ki konaklama sayımız bu yıl 2.5 günü geçti yani 2.5 günün daha da üzerine çıktı. Benzer bir şekilde turistleri burada tutacak birşeylerin olması lazım işte bu Kaz dağları olabilir dalış parkurları olabilir. Biraz önce bahsettiğim tracking olabilir. Yani alternatif modeller geliştirip sosyal yapıyı da buna hazırlamak lazım. Hazırladığımız takdirde de zaten turizm ofislerine de fazla ihtiyaç kalmayacak diye düşünüyorum. Ama yine de dikkate alınabilecek bir not olarak notlarıma aldım ben bunu. Teşekkür ediyorum. BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU Biz teşekkür ediyoruz. MUSTAFA ERTEN Bizim sektörümüzle ilgili olmak üzere aslında 2 tane katkı geldi. Bir tanesi Ezine peynirinin isim hakkı ve arıtma tesisinin oluşturulması. Bizim özellikle süt mamülleri konusunda en büyük dar boğazımız esas itibariyle büyük oranda oluşan ve haksız rekabete de sebep olan kayıtsız ekonomi burada da onu görebiliyoruz. Tarım il müdürlüğünden almış olduğum bilgilere göre yine burada büyük oranda gıda siciline kayıt olmamış üretimlerinde olduğunu görebiliyoruz ama biz mümkün olduğunca daha düzgün bir şekilde üretimin gerçekleşmesini temin edecek şeyi yapıyoruz. Baskınları yapıyoruz. Yalnız şu sektörün içinde bulunduğu içinden geçtiği bir sıkıntılı süreçte vardır. Özellikle Türkiye geneline baktığınız zaman süt sektöründe 4000'e yakın işletmenin ancak 700 tanesinin faaliyette olduğunu görebiliyoruz. Bu bağlamda olmak üzerede tarıma dayalı sanayinin özellikle küçük ölçekli orta ölçekli işletmelerin selektif kredilerle işletme sermayesi bazında yatırım bazında desteklenmesinin gerekli olduğunu bu vesileyle de ifade etmek istedim. Bu noktada da biz ilgili bankayla Ziraat Bankasıyla selektif bir krediler konusunda işletme kredileri konusunda çalışma yapıyoruz. Süt sektörünün geleceği açısından da çok önemlidir. 2. konu ise özelleştirme Tigem Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğümüz geçen sene yanlış hatırlamıyorsam 12 tanesini özelleştirdik. Onlar devam ediyor. Çok ciddi manada yatırımlar yaptı özel sektör Çanakkale bu özelleştirilecek işletmelerimizden bir tanesi ancak 25 Mayıs sonrasındaki bir çalışma var. Başbakanlıkla özelleştirme idaresiyle beraber yürüttüğümüz bir çalışma var. Bundan dolayı biraz gecikiyor. Gecikecek çünkü dün sayın genel müdür bana bu konuda bir görüş200 mek yapmak gereği olduğunu söyledi. Ama bu süreci hızla devam ettireceğiz başbakanlığa da böyle bir taahhüdümüz vardır. Teşekkür ediyorum. BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU Biz teşekkür ediyoruz. RAMAZAN YILDIRIM İlhan beyden gelen soruya ya da katkısına benim de ilave edeceğim birkaç cümlem olacak. Burada Çanakkale Merkez Organize Sanayi Bölgesinin bu sene içerisinde bitirilmesi yönünde katkı olarak biz bu sene Sanayi ve Ticaret Bakanlığı olarak Çanakkale Merkez Organize Sanayi Bölgesini bitirilecek projeler arasında almıştık zaten. Ancak bölge müdürünün zannedersem Bölge Müdürlüğü kadrosu boş. Bu konuda biz zaman zaman bakanlık olarak tüzel kişiliği müteşebbis heyeti sayın vali başkanı olduğu tüzel kişiliği zaman zaman yazılı zaman zaman da sözlü olarak da uyardık. Bölge Müdürlüğünün atanması hatta kontrol teşkilatının biraz daha güçlendirerek bu sene Merkez Organize Sanayi Bölgesinin alt yapı inşaatlarını bitirmeyi arzuluyoruz. Bunun bitmesi içinde yeterli ödenekte tahsis etmiş bulunuyoruz. Bu sene bitmesi için tahsis ettiğimiz 1 trilyon 800 milyardan zannedersem şu anki önümdeki rakamlara göre 400 milyar gibi bir rakam harcanmış. Yaklaşık 1 trilyon 400 milyar daha kullanabileceği bir ödenek var. Eğer bölge olarak biraz daha kendileri bu işe efor sarfederlerse bu sene inşallah bitirmeyi düşünüyoruz. Yani bu konuda acilen Bölge Müdürü ve Kontrol Teşkilatının güçlendirilmesi gerekiyor. Bunun dışında başka soru yok herhalde. Teşekkür ediyorum. SEFER ŞENER Öncelikle sayın Tezcan’a bu kadar dikkatli dinlediği için teşekkür ediyorum. Çok ince bir konuya temas etti. Sayın müsteşarımız istatistiği tanımlarken yalan kuyruklu yalan ve istatistik olarak dedi. Ama ne yapalım elimizde de başka veriler yok. Devletin resmi rakamları bunlar her zaman doğruyu görmek mümkün olmayada biliyor bu rakamlarla ama devlet hedeflerini buna göre belirliyor. Projelerini buna göre yapıyor. Dolayısıyla bizde bu rakamları gerçek olarak kabul ediyoruz. Çanakkale'nin sosyo ekonomik sıralaması 96’da evet 20. sıradaydı. 2003'te 24. sıraya düştü ama bu temelde Türkiye ekonomisinin Çanakkale’den çok daha hızlı gitti işareti. Yani o dönemlerde 20 milyar $’a yakın olan ihracatımız bugün 67 milyar $ dolayısıyla buradan bizim anlamamız gereken Çanakkale geriye gitmiyor da Türkiye ekonomisine fazla ayak uyduramıyor şeklinde düşünmemiz gerekiyor. 2. Çan'la ilgili bir şey söylediniz. Çan evet 96 yılında 125. sırada gözüküyor. Sayın Gula da burada sayın Gula'nın gelmesiyle herhalde 4.sıra birden ilerlemiş 121. sıraya yükselmiş. diğer bir 201 sorunuza gelince Avrupa Birliği bölge yasası iş birliği programı evet şu an uygulanıyor ve bildiğim kadarıyla ortak programlama belgesi de Avrupa Birliği komisyonu tarafından onaylandı. Onun için muhtemelen Midilli adasından gelen konuklarımız var. Bu proje de 2006’ya kadar uygulanacak. Teşekkür ediyorum. BAŞKAN Y. TEMEL ENDEROĞLU Teşekkür. Tamer bey sizin var mı? Remzi bey. Sizde de yok. Birincisi ben öncelikle değerli katılımcılara sabırları için teşekkür ediyorum. Bu kadar beklediler. İkincisi sayın panelistlere katkılarından ve değerli fikirlerinden ötürü şahsım ve İ.A.V. adına şükranlarımı sunuyorum ve iyi akşamlar diliyorum. 202