Kontrpuan Notları 02 – Kilise Modları
Transkript
Kontrpuan Notları 02 – Kilise Modları
2. Kilise Modları 16. yüzyıl müziği kilise modları adı verilen sisteme dayanmaktadır. Bu, Batı Avrupa müziğinde Latin Kilisesi’nin ortaya çıkışından beri varolan ve günümüz majör-minör sistemine uzun zamandır hazırlanan geçişin gerçekleşmeye başladığı 17. yüzyıla kadar hakim olan modlar sistemidir.1 Modların Rönesans müziğindeki işlevi, majör ve minör tonların daha sonra tonal müzikteki işlevi ile aynıdır. Genel olarak bunlar, hangi seslerin diğerlerinden daha önemli olduğunu belirleyerek kompozisyona bir yön duygusu, özel bir “his” veya “tını” ve sondaki ‘ait olunan yere dönme duygusu’ içeren kapanışı verir.2 Knud Jeppesen, dizi ve modun birbirinden tamamen farklı şeyler olduğunun açıkça anlaşılması gerektiğini belirterek, modu “yaşayan müzik” diye nitelerken, “sadece ölü bir soyutlama” şeklinde ifade ettiği diziyi ise “modun malzemesinin perdelerine göre sıralanması” olarak tanımlar. Bir başka deyişle, “diziler yalnızca, herhangi bir modun belirli amaçlar için gereksinim duyduğu sesleri aldığı malzeme koleksiyonlarıdır.” Diğer yandan mod, kesin olarak tanımlanmasının imkansızlığına rağmen “ana sese dönme eğilimindeki belirli ses ve alanlar ile bağlantılı melodik ya da armonik dürtüler bütünü” olarak tanımlanabilir.3 Her mod bir modal dizi tarafından temsil edilir. Altısı otantik altısı plagal olmak üzere toplam on iki adet mod vardır. Fakat, Lidyen modu uygulamada İyonyen modu ile örtüştüğünden ve plagal modlar polifonik müzikte belirleyici olmadıklarından dolayı4, şu an için bunlardan sadece beşinin tanınması yeterli olacaktır: w w w œ w w w & W w w w œ w w w Frigyen & W w w w w œ w w Miksolidyen & W w w w œ w w w & W w w w œ w w w İyonyen & Doryen Eolyen W Konu ile ilgili daha ayrıntılı bilgi için bkz.: Knud Jeppesen, Counterpoint, Dover Publications, Inc. 1992, s. 59 Peter Schubert, Modal Counterpoint, Renaissance Style, Oxford University Press, 1999, s. 9 2 Schebert, a.g.e., s. 9 3 Jeppesen, a.g.e., s. 62 4 Bkz. Jeppesen, a.g.e., s. 107 1 Kontrpuan Notları © Oğuz Usman 4 Her modun ‘özel öneme sahip sesler’ olarak nitelendirilen iki sesi vardır. Bunlardan birincisi, yukarıdaki şekilde “𝅜” ile gösterilmiş olan finalis ya da tonik olarak adlandırılan dizinin ilk notası, modun ana sesidir. Bu ses, bir bitiş ve çözülüm duygusu verdiği için “çözüm sesi” olarak da tanımlanır. Diğeri ise yukarıda “𝅘” şekli ile belirtilmiş olan ve repercussa ya da dominant olarak isimlendirilen, “melodinin geriliminin üzerine konumlandırıldığı”5 sestir.6 Her mod belirli melodik kalıplar ile özelleşir ve belirli sesleri, belirli arızaları (musica ficta)7 ve en önemlisi kendine has kadans kalıplarını öne çıkarır.8 Melodi, içinde olduğu modun önemli seslerine, onları ezgisel dönüm noktalarına ya da atlamaların uçlarına yerleştirerek yoğunlaşma eğilimindedir. Ezgi içindeki atlamaları veya ezgisel alanın dış hatlarını çevreleyen aralıkların türü modu belirler, ve bu seslerin üzerinde durulması melodiye tutarlılık kazandırır. Diğer atlama ve ezgisel alanlar kontrast olarak kullanılabilir.9 Rönesans polifonisinde gözlemlenmesi daha güç olan bu olgu, yine modal sisteme dayanan daha eski Gregoryen ilahilerinde açık bir şekilde görülebilir: , , , &œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ Glo - ri - , a Pa - tri, et Fi - li - o, et Spi - ri - tu - i San - cto. Si - cut - e - rat in prin - ci - pi - o, U &œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ œ et Score nune, et sem - per, et in sae - eu - la sae - cu - lo - rum. A - men. Yukarıdaki ezginin tonik sesi bitiş sesinden anlaşıldığı gibi Re’dir. Melodinin çevresinde geliştiği “gerilim merkezi” ise La, yani Doryen modunun dominantıdır.10 Aşağıda verilmiş İyonyen modundaki Palestrina ezgisi11 de bu durumun açıkça görülebileceği bir örnektir: ˙. œ ˙ &˙ ˙ w ˙ œ w œ œ œ œ ˙. ˙ ˙ ˙ w ˙ W İkinci ölçünün sonundan dördüncü ölçünün başına kadar uzanan ezgisel alanın dış hatlarını modun dominantı olan Sol notası oluşturur. Dördüncü ölçüdeki beşli atlama ise modun toniği olan Do notasına yapılmıştır. Rönesans müziğinde, kadanslara yaklaşıldıkça bu gibi durumların gözlemlenmesi kolaylaşır. Fakat başlangıç düzeyindeki kontrpuan çalışmaları için önem taşımadığından, bu şu an için göz ardı edilebilir. Jeppesen, a.g.e., s. 64 Tonik ve dominant terimlerinin genel müzik teorisinde yaygın olarak kullanılması ve bu nedenle birçok kişi tarafından tanınması nedeniyle, burada da bu terimlerin kullanılmasını tercih ediyorum. 7 Daha sonra açıklanacaktır. 8 Thomas Benjamin, The Craft of Modal Counterpoint: A Practical Approach, 2nd ed. 2005, Routledge, s. 12 9 Schubert, a.g.e., s. 12 10 Daha fazla örnek ve ayrıntılı bilgi için bkz: Jeppesen, a.g.e., s. 64 11 Ave Regina coelorum isimli missasından. 5 6 Kontrpuan Notları © Oğuz Usman 5 Musica ficta12 Hatalı, sahte müzik anlamına gelen ve Avrupa müzik teorisinde 12. yüzyıl sonlarından 1600’lere kadar kullanılmış olan bu terim, ‘doğru’ ya da ‘gerçek’ müzik anlamındaki, sadece ‘natürel’ seslerden oluşan ve musica recta ya da musica vera adı verilen sistemin dışında kalan, yani bemol veya diyez alan perdeleri tanımlar. Daha geniş olarak ‘arıza’ ile eşanlamlı kullanılır. Başlangıç çalışmalarında, mod değişimine neden olmayacak seyreklikte Si bemol Score kullanılabilir.13 Bundaki esas amaç, Fa ve Si sesleri arasında atlama yoluyla ya da ezgisel alanın dış hatlarını oluşturmaları nedeniyle ortaya çıkabilecek triton14 oluşumunu engellemek olacaktır. Aşağıda verilmiş Palestrina ezgisi15 buna güzel bir örnektir: ?w w ˙ ˙ ˙ b˙ W W Daha Scoreileri düzeydeki çalışmalarda göz önüne almak üzere, Rönesans müziğinin stilistik bir özelliği olarak bütün modlarda inici ezgilerde Si yerine sıklıkla Si bemol kullanılır. Buna karşın, Do’yu aşan çıkıcı ezgilerde Si alçaltılmaz. Bu iki durum da aşağıda verilmiş Miksolidyen modundaki Palestrina ezgisinde16 görülebilir: ˙ ˙ ˙ ˙. œ ˙ b˙ ˙. œ œ œ œ Nœ œ œ w &Ó ˙ w w Bunun dışındaki arızalar sadece kadanslarda kullanılacak olup yeri geldikçe açıklanacaktır. Konu ile ilgili ayrıntılı bilgi için bkz.: Margaret Bent, Counterpoint, Composition, and Musica Ficta, Routledge, 2002 13 Örneğin ana sesi Re olan Doryen modunda sürekli olarak Si bemol kullanılması, bu modu Re üzerine transpoze edilmiş Eolyen moduna dönüştürebilir. 14 Triton: Üç tam sesin oluşturduğu aralık; artmış dörtlü ya da eksilmiş beşli bu aralığın daha kesin ifadeleridir. 15 Adoramus te Christe isimli motetinden. 16 Dies sanctificatus missasının Benedictus bölümünden. 12 Kontrpuan Notları © Oğuz Usman 6