İndir - ÇOMÜ Gazete - Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Transkript
İndir - ÇOMÜ Gazete - Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Bilim ve iş dünyasına hitap eden yeni bölümler açıldı Akademik anlamda sürekli gelişim gösteren Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, yeni açılan bölümlerle bilim ve iş dünyasının gereksinimlerini de karşılayan bir üniversite haline geldi. Konu ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, yükseköğretim kurumu olarak ciddi çalışmalar yaptıklarını belirtti ve “Üniversitemiz son 1 yılda özellikle iş dünyasına hitap eden yeni bölümlerin açılmasına büyük önem verdi” dedi. COMU s3 GAZETE 16 MAYIS 2016 Sayı: 14 gazete.comu.edu.tr ÇOMÜ Bayrağı Antarktika’da İlk Türk Antarktika Araştırma Seferine katılan Üniversitemiz öğretim görevlisi Melike İdil Öz, ÇOMÜ bayrağını Antarktika’da dalgalandırdı. kilometrelik buzullardan oluşan, ulaşılması zor, Y üzlerce dünyanın en soğuk ve rüzgarlı kıtası Antarktika’ya araştırma yapmak üzere giden 14 Türk bilim insanı arasında yer alan ÇOMÜ Gökçeada Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Balıkçılık Teknolojisi Bölümü Öğretim Görevlisi Melike İdil Öz, araştırma gözlemlerini paylaştı. Öz, “Bu önemli organizasyonda görev almak ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni temsil etmekten gurur duydum. Üniversiteme desteklerinden dolayı teşekkür ederim. Bayrağımızı Antarktika’da dalgalandırmak benim için bir onurdu” dedi. Turizm Fakültesi Mezuniyet Töreni Gerçekleşti s14 Ödüllü Üniversite Radyosundan Bir Başarı Daha 11 s Proje Koordinasyon Merkezi Meyvelerini Vermeye Başladı TÜBİTAK 2209-A “Üniversite Öğrenci-leri Yurtiçi Araştırma Projeleri” kapsamında üniversitemizde 4’ü Ziraat Fakültesi, 2’si Mühendislik Fakültesinde olmak üzere 6 öğrenci projesi TÜBİTAK tarafından desteklenmeye layık görüldü. Prof. Dr. Yücel Acer, projesi TÜBİTAK tarafından kabul edilen öğrenciler ve bu projelerde yol gösteren proje danışmanı hocalarla Senato Salonu’nda bir araya geldi. s16 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Turizm Fakültesi mezuniyet töreni İlahiyat Fakültesi ÇOMÜ İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet Erdem ve Prof. Dr. Metehan Uzun; fakülteyi ilk 3 derecede bitiren Aydın Kayhan, Nazlı Ayan ve Serkan Yiğit’e plaket takdim ettiler. s4 “En Büyük Engel Sevgisizliktir” Etkinliği ÇOMÜ’de Gerçekleştirildi s6 Engelliler Haftası kapsamında ÇOMÜ ve Çanakkale Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü İle birlikte organize edilen “En Büyük Engel Sevgisizliktir” etkinliği BESYO Spor Salonunda gerçekleşti. 2 s gazete.comu.edu.tr COMU GAZETE 16 MAYIS 2016 ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’ne MR Uyumlu Anestezi Cihazı Kazandırıldı ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yenilikler devam ediyor. Son olarak Tıp Fakültesi Hastanesi’ne MR uyumlu Anestezi Cihazı kazandırıldı. 22. Japon Günleri Gerçekleştirildi Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Türk Japon Dostluğu Topluluğu tarafından düzenlenen Japon Günleri’nin 22.si Anafartalar Kampüsü’nde gerçekleştirildi. “Küçük Japonyamız” sloganıyla hazırlanan ve Çanakkale’den Japonya’ya bir kapı aralayan 22. Japonya Günleri, yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Her yaştan kesime hitap eden ve Japonya’nın kültürlerini Çanakkale ile buluşturan Japonya Günleri’nde, Kendo (Japon Kılıç Teknikleri), Origami (Kağıt Katlama Sanatı), Sadou (Japon çayı töreni), Shodo ( Japon Kaligrafisi Sergisi), Japon yemekleri, film-anime gösterilerinin yer aldığı yaklaşık 15’e yakın etkinlik yer aldı. Etkinlikler sırasında dağıtılan Japonya’nın geleneksel yemeği ‘Kara - age’ ve bu yıl bölüm öğrencileri tarafından hazırlanarak ikinci sayısı çıkarılan Manga dergisi ‘Mangaman 2’ büyük beğeni topladı. Renkli gösterilerin gerçekleştirildiği Japonya Günleri’ne öğrencilerin ilgisi yoğundu. Günleri’ne öğrencilerin ilgisi yoğundu. Y üksek maliyetli olan bu cihazı ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesine ve Çanakkale’ye kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirten Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Demiraran “MR’ın olması yeterli değil, buna uyumlu "bir monitör sistemi" ile hasta 45 dk süresince güvenli bir şekilde izlenebilmektedir. Ayrıca, anestezi uygulanabilmesi için MR uyumlu anestezi cihazı da donanıma eklenmiştir. Bu cihazın alınmasına niye gerek duyuldu? Bu cihazlar, yoğun bakım ünitesinde yatan hastalar, yeni doğan bebekler, nörolojik, Alzheimer ve demansiyal problemli hastalar ile kapalılık korkusu olanların MR görüntülenmesini çektirirken hastanın hareket etmemesini sağlamak üzere tasarlanmış cihazlardır. MR’da onları güvenli bir şekilde çekebilmemiz mümkün değil. Anestezi cihazına bağlıyoruz, güvenli bir şekilde çekiyoruz” şeklinde konuştu. Cihazın Türkiye’de büyük merkezlerde olduğuna dikkat çeken Demiraran “İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde bile randevular 1,5 yılı buluyor. Çanakkale ve etrafındaki illerde böyle bir yöntem bulunmadığını ifade eden Dekan Prof. Dr. Yavuz Demiraran “Hasta güvenliği açısından önemli. Bu işlem 45 dk sürüyor ve hasta derin bir anesteziye ihtiyaç duyuyor. Bu nedenle hastalarımızı anestezi altında güvenli bir şekilde cihaza bağlayıp hastanın kalp atımını, tansiyonunu, nabzını, vücutta dolaşan oksijen miktarını gözlemleyebilecek bir telemetrik bir sistemle görüntüleyebiliyoruz “ dedi. Dekan Demiraran ; bu kazanımda emeği geçen başta Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ve BAP’ tan sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metehan Uzun’a teşekkür etti. ÇOMÜ Yönetimi, Gökçeada Meslek Yüksekokulunu Ziyaret Etti ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Erdem, Genel Sekreter Sami Yılmaz ve Senato Üyeleri, Gökçeada Meslek Yüksekokulunu ziyaret ettiler. Ziyarette, Rektör Prof. Dr. Yücel Acer tarafından yüksekokuldan emekli olan koruma güvenlik memuru Mehmet Fuzoğlu’na teşekkür belgesi takdim edildi. Ayrıca Yüksekokul Müdürü Öğr. Gör. Erkan Bil, Mehmet Fuzoğlu’na bugüne kadar göstermiş olduğu özverili çalışmalarından ve katkılarından dolayı plaket takdim etti. 16 MAYIS 2016 COMU GAZETE gazete.comu.edu.tr 3 s ÇOMÜ Yeni Bölümleri İle İş Dünyasının Nabzını Tutuyor süredir açık olan ama öğrenci alamayan İnşaat Mühendisliği Bölümü kuruluşundan beri ilk defa bu Eylül’de öğrenci alacak hale geldi. 60 öğrenci kontenjanını yine YÖK onayladı. Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama programı, Çan Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu'nda İş Sağlığı ve Güvenliği Programı, Ezine Meslek Yüksekokulu Gıda Kalite Kontrolü ve Analizi Bölümü, Yenice Meslek Yüksekokulu Ormancılık ve Orman Ürünleri Bölümü bu yıl faaliyetlerine başlayacak. Akademik anlamda sürekli gelişim gösteren Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, yeni açılan bölümlerle bilim ve iş dünyasının gereksinimlerini de karşılayan bir üniversite haline geldi. öğrencisiyle her geçen gün büyüyen 46 bin ÇOMÜ'de Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, yeni Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde Yeni Klinikler Hizmete Başladı bölümler hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi hem bilim dünyasında hem de iş dünyasındaki gelişmelere ayak uydurabilen bir üniversite olmak zorunda. Şüphesiz ki yükseköğretim kurumu olarak bu bağlamda son bir yılda yaptığımız ciddi çalışmalar oldu. Bu çalışmaların sonucunda ciddi gelişmeler ve ilerlemeler sağlandı. Özetlemek gerekirse bir üniversitenin mutlaka takip etmesi gereken hususlardan bir tanesi de günümüzün bilim dünyasına ve iş dünyasına hitap eden yeni bölümler açmaktır. Bu bağlamda üniversitemiz son bir yılda özelikle iş dünyasına hitap eden yeni bölümlerin açılmasına ciddi önem verdi. Bilim ve İş Dünyasına Hitap Eden Yeni Bölümler Açıldı Henüz öğrenci alma aşamasına gelmemiş ama açılmış bölümler var. Çanakkale Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu bünyesinde Bilgisayar Teknolojileri ve Bilişim Sistemleri Bölümünü, Moda Tasarımı Bölümünü açtık. Yine dinamik fakültelerimizden bir tanesi olan Turizm Fakültesi'nde Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü yeni açılan bölüm oldu. Ayrıca Çanakkale Uygulama Bilimler Yüksekokulu bünyesine Balıkçılık Teknolojisi ve Gıda Teknolojisi Bölümlerini ekledik. Bilim dünyasında ve iş dünyasında önemli bir yer edinmiş olan enerji meselesi bizim yakından takip ettiğimiz bir mesele. Bu açıdan Türkiye'de sadece bir vakıf üniversitesinde bulunan Enerji Yönetimi Bölümünü Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nde açarak devlet üniversiteleri içerisinde bir ilke imza attık. Araştırma ve Uygulama Hastanesinden de bahsetmek istiyorum. Hastanemizde son bir yıl içerisinde o kadar Merkezdeki İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi yeniden ciddi gelişmeler oldu ki bunları gerçekten bir çırpıda yapılandırılarak isminin Siyasal Bilgiler Fakültesi olarak söylemek zor. Faaliyet göstermeyen klinikler, yaptığımız değiştirilmesi meselesi ciddi bir süreçti. Bu yapılandırma çalışmalar neticesinde hizmet vermeye başladı. Patoloji ve üniversitemize değer katan gelişmelerden birisi oldu. Tabi Çocuk Cerrahisi Klinikleri aktif halde değildi. Sualtı ve bunlar özetleyebildiklerim. Görüldüğü gibi günümüz Hiperbarik Tıp Anabilim Dalı ki bu bölge için gerçekten bilim ve iş dünyasına hitap eden yeni bölümlerin çok önemli, hem dalış sporları ile ilgili yaşanan sağlık kurulması meselesi önem arz ediyor. Zira dünya problemlerinin tedavisinde hem de ciddi yaralanmaların tedavisinde faaliyet gösteren önemli bir bilim dalı. Yıllar önce kurulmuştu ama hep atıl ve kapalı bir durumdaydı ilk defa biz açtık. Onkoloji Bilim dünyasında ve iş Kliniği son bir yıl içerisinde aktif hale geldi. dünyasında önemli bir yer Romatoloji, Plastik Cerrahi, Organ Nakli, Çocuk Yoğun Bakımı ve Histoloji bunların hepsi edinmiş olan enerji meselesi hastanemizde yeni açılan klinikler oldu. Hastanenin daha da gelişmesi için önümüzde ciddi projeler var. bizim yakından takip ettiğimiz Çocuk endokrin ve çocuk psikiyatri Klinikleri yakın bir mesele. Bu açıdan zamanda açılacaklar. Türkiye'de sadece bir vakıf üniversitesinde bulunan Enerji Yönetimi Bölümünü Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nde açarak devlet üniversiteleri içerisinde bir ilke imza attık. Tıp Fakültesi'nde Kurulan Yeni Laboratuvarlarla Eğitim Kalitesi Artırıldı Hastanenin yanı sıra Tıp Fakültesi'ne de önemli değerler katmış olduk. Son bir yıl içerisinde mesleki beceri laboratuvarı açıldı. Uygulamalı MR eğitim yapmamızı sağlayan cihazlar alınmış oldu. Bütün bunlar gösteriyor ki hem Tıp Fakültesi eğitim-öğretim anlamında hem de araştırma ve uygulama hastanesi bu Diş Hekimliği Fakültesi 10 Bölümü değiştikçe, bilim değiştikçe, iş dünyası değiştikçe bazı yeni açılan bölümleriyle, anabilim dallarıyla, klinikleriyle İle Eğitime Başlıyor bölümlerin önemi azalıyor. Bu sebeple üniversitelerin çok gerçekten son bir yıl içerisinde ciddi bir ilerleme gösterdi. dinamik olması gerekiyor. Bir üniversite hastanesine, araştırma uygulama hastanesine yakışır nitelikler kazanmaya başlamış oldu. Uzun süredir sürüncemede kalan Diş Hekimliği Fakültesi Hastane binasının tamamlanması ile bunlar çok rahat teklifimiz vardı. Bir yıl içerisinde yaptığımız çalışmalarla Açılmış Durumda Ancak Atıl Olan faaliyet gösteren birimler olacak. bu fakültenin kurulmasını sağladık ve üniversitemiz Bölümler Faal Hale Getiriliyor bünyesinde artık bir Diş Hekimliği Fakültemiz var. Bu fakültenin eğitim öğretime başlaması önümüzdeki ciddi çalışmalardan bir tanesi olacak. Fakülte bünyesinde Üniversitemizde açık olduğu halde hoca alınamadığı için açtığımız 10 ayrı bölümle öğretim üyesi sayısını faaliyete geçmemiş bölümler bulunuyor. Mesela Bayramiç oluşturduktan sonra eğitim öğretime başlayacağız Meslek Yüksekokulu’nda Spor Yönetimi Bölümünün 1. inşallah. öğretimi ve 2. öğretimi öğrenci alır hale geldi. Bu Eylül’den itibaren 50’şer kontenjanlı toplam 100 öğrenci alıyor olacak. Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü 2. öğretimine öğrenci alacak. Bu karekodu akıllı Üniversitemize Değer Katan telefonunuza okutarak İktisat bölümü 2. öğretime öğrenci alacak. İşletme haberin videosunu Bölümü toplam 60 kontenjanla bu Eylül’de eğitim Gelişmelerden Birisi Oldu izleyebilirsiniz öğretime başlayacak. Mühendislik Fakültesi'nin çok uzun 4 s gazete.comu.edu.tr COMU GAZETE 16 MAYIS 2016 Turizm Fakültesi Mezuniyet Töreni Gerçekleştirildi KADİR KENAR Rant ve işsizlik! Çanakkale bu iki şeyi konuşuyor, yaşıyor. Genç nüfusun sorunu işsizlik. Yaşını başına almış Çanakkalelinin sorunu ise rant! Çünkü Çanakkale'nin her yeri rant ar k. Eski Çanakkale'den çok farklı her şey. Tek katlı evlerin yok olduğu, yan yana büyük apartmanların dikildiği yer Çanakkale. Henüz altyapısı bile hazır olmayan, Kepez tepelerinde yüzlerce daire yapılan sitelerin yükseldiği yer Çanakkale. 100 bin liraya 1+1 dairelerin sa ldığı yer ar k Çanakkale. 1+1'lerin 600 liraya kiraya verildiği yer ar k Çanakkale. Merkezinde, ilçelerinde binlerce öğrencinin yaşadığı yer. Emeklilerine, dev hastaneler dikilen yer. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Turizm Fakültesi mezuniyet töreni İlahiyat Fakültesi ÇOMÜ İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet Erdem ve Prof. Dr. Metehan Uzun, Genel Sekreter Sami Yılmaz ve ÇOMÜ’lü idarecilerin yanı sıra çok sayıda velinin katıldığı tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’yla başladı. Dekan Kelkit öğrencilere; edindikleri donanımı öncelikle kendi hayatları, sonrasında turizm sektörü ve nihayetinde yaşadıkları topraklara faydalı bireyler olarak kullanmaları tavsiyesinde bulunan Kelkit; mezun olan öğrencilere fakültenin mezunlar derneğine üye olma çağrısını yaptı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metehan Uzun ise yapmış olduğu konuşmasında mezuniyet törenlerinin; mezun olanların, ailelerin, onları yetiştiren hocaların ve üzerlerinde emeği geçen herkesin gurur duyduğu törenler olduğunu belirterek “Turizm Fakültesi bizim Fakülte öğrencileri tarafından sunulan şehre dönük olan yüzümüz. Şehirle irtibat müzik dinletilerinin ardından Fakülte kurduğumuz, şehre dokunduğumuz alanlardan bir Birincisi Aydın Kayhan duygu ve düşüncelerini tanesi” dedi. Dünyada hakkı ödenemeyecek olan iki paylaştı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet Erdem kesimden birinin aile diğerinin ise bize hayatı ve ve Prof. Dr. Metehan Uzun; fakülteyi ilk 3 derecede mesleği öğreten hocalar olduğuna dikkat çeken Uzun bitiren Aydın Kayhan, Nazlı Ayan ve Serkan Yiğit’e plaket takdim ettiler. Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. “Bu hakkı helal edebilmek, teslim edebilmek açısından bir nebze olsun bu ülkeye ve insanlığa hayırlı insanlar Abdullah Kelkit hızla gelişen ve giderek büyüyen evlatlar olabilirsek bu hakkı vermiş olabiliriz diye öneme sahip olan sektörün gereksinim duyduğu, düşünüyorum. Mezun olan tüm öğrencilerimizi tebrik yetişmiş turizm elemanlarını sektöre kazandırmak amacıyla eğitim- öğretim faaliyetlerini sürdürdüklerini ediyorum” şeklinde konuştu. Protokol tarafından öğrencilere mezuniyet belgeleri belirtirken fakültenin kuruluşundan günümüze geçen takdim edilirken, kep atma töreniyle mezun olan süreç hakkında bilgiler verdi. öğrencilerin büyük coşku yaşadığı gözlendi. COMU GAZETE Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Adına Sahibi Rektör PROF. DR. YÜCEL ACER 16.05.2016 Sayı: 14 İletişim Adres: Çanakkale Onsekiz Mart Haber Merkezi Üniversitesi ÇOMÜ MEDYA ÇOMÜ MEDYA Basın Halkla İlşkiler Koor. Ösem Binası 3. Kat Çanakkale Sayfa Editörü / Grafik Tasarım 0 286 218 00 18 / 2728 TUĞBA KANTARCI gazete@comu.edu.tr Genel Yayın Yönetmeni Sorumlu Yazı İşleri Müdürü VURAL BULUT Basım Yeri: İhlas Gazetecilik A.Ş. Adres: Merkez Mah. 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No.11 A/41 Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL Tel: 0 212 454 30 00 Evet Türkiye gibi Çanakkale'de büyüyor. Yeni Türkiye gibi yeni Çanakkale'de bir cazibe merkezi. Ama, okutup büyü üğümüz çocuklarımıza iş bulamıyor Çanakkale. Bahçeli evini verip, üç daire alan Çanakkaleli çocuğuna iş bulamıyor. CHP ve AK Par 'nin kapılarına gidiyor analar babalar. Belediyede bir iş. Hastanelerde bir iş. Ormanda bir iş. Gözümüz nurumuz, olmasaydın ne yapardık dediğimiz GESTAŞ'ımızda bir iş. Ve bekliyor gençler okulunu bi rmiş öğretmenler gibi. Yeni devlet hastanesinin bitmesini. Bi ğinde yaklaşık üç bin kişinin çalışacağı üniversite hastanesinin bitmesini. Bekliyor gençler. Vali Hamza Erkal! Geçen yıl Eylül ayı başında Çanakkale'ye gelen yeni valimiz Hamza Erkal'ı, radyomuza misafir e k. Arkadaşlarımız bol bol 'öz çekim' yap . Mutlu oldular. Yani radyomuz vali gördü! İşin şakası bir yana. Valimiz Hamza Erkal'ı yakından tanıma rsa bulduk. Güzel bir program oldu. Ve orada gördük ki, Vali Erkal üniversitemizle de çok yakından ilgileniyor. Neredeyse tüm etkinliklerde yanımızda oluyor. Rektörümüz Yücel Acer ile uyumlu bir ikili olmuşlar. Devle temsil noktasında Vali ve 50 bine doğru giden büyük bir aile olarak üniversitenin uyum içinde olması ve de çalışması Çanakkale için büyük bir şans. Çanakkale ile üniversitenin bütünleşmiş yapısının daha sağlıklı işlemesi ve ilerlemesi için de öyle. Ve yine gördük ki; Vali Erkal ar k Çanakkale'nin sorunlarına ve önceliklerine hakim vaziye e. Mesela GESTAŞ'da büyük bir revizyona imza atmış durumda. Ve açıkça söylüyor ki, 'yapamayan gider'! Bu işin ciddiye ni gösteriyor. Diyeceğim o ki, insanlara kapısı açık bir vali. Konuşan, dinleyen, inceleyen bir Vali. Kendisiyle barışık bir insan ayrıca. Daha ne bekleyebilir ki.. Kolaylıklar dileyelim. 16 MAYIS 2016 COMU GAZETE gazete.comu.edu.tr 5 s TÜB Lisansüstü Öğrenci Kongresi Gerçekleşti Trakya Üniversiteler Birliği’nin (TÜB) birincisini organize ettiği Lisansüstü Öğrenci Kongresi’nin açılış töreni Troia Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Kongrenin açılış törenine Çanakkale Valisi Hamza Erkal, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, TÜB Genel Sekreteri Prof. Dr. Fatih Konukçu ile ÇOMÜ’lü idareciler ve lisansüstü öğrencileri katıldılar. Açılış konuşmasını TÜB Lisansüstü Öğrenci Kongresi Düzenleme Kurulu Sorumlusu Prof. Dr. Levent Genç yaptı. Prof. Dr. Levent Genç konuşmasında şunları söyledi: “101 yıl önce barış için savaşan bu ülkenin evlatlarının torunları insanlık için çalışan, bilim üreten gruplar haline gelmiştir. Bu bizim onur ve gurur kaynağımız olmuştur. Bugün bu onur ve gururu sizlerle paylaşıyoruz.” Trakya Üniversiteler Birliği Sekreteri Prof. Dr. Fatih Konukçu ise TÜB ve TÜB’ün faaliyetleri hakkında bilgi vererek lisansüstü çalışmaların önemine değindi. Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise konuşmasında TÜB’ün getirdiği işbirliği çalışmalarının önemine değinerek şunları söyledi: “Trakya Üniversiteler Birliği’ni ciddi anlamda önemsiyoruz” “Üniversitemiz hem kendi içinde yer alan fakülteler, yüksekokullar, bölümler ile hem de Türkiye’deki ve uluslararası alandaki üniversitelerle işbirliği yapmak zorunda. Zira bilim gerçekten çok farklı yaklaşımları, bakış açılarını gerektirir. Bir üniversitenin kendi içine kapanması kendini büyük oranda geri bırakması anlamına gelir. Bu anlamda Trakya Üniversiteler Birliği’ni ciddi anlamda önemsiyoruz. Akademik işbirliğimiz gittikçe çeşitleniyor.” Lisansüstü programların yükseköğretimin önemli bir unsuru olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yücel Acer “Hem master hem de doktora eğitiminin yükseköğretimde ciddi bir anlamı var. Ama ikisini birbirinden ayırmak lazım. Yüksek lisans her şeyden önce bir üniversite mezununa bir bilimsel araştırma nasıl yapılırı öğreten bir süreç. Şüphesiz ki biz yüksek lisanstan ciddi bilimsel çalışmalar beklemeyiz. Yüksek lisans yapan öğrenciler değerli, bilimsel değeri yüksek bilgiler, düşünceler ortaya koyarlar” şeklinde konuştu. Üniversite hocalarının aynı zamanda bir öğretmen olduğunu da ifade eden Rektör Acer “Eğer bir üniversite hocası aynı zamanda bir öğretmense o zaman bildiklerinin yanı sıra nasıl öğrettiği de çok önemlidir. Bildiklerini iyi, etkili aktarabilen hocalarımız, öğrencilerimize daha faydalıdır. Yüksek lisansta öğrenciler bilimsel araştırmanın nasıl yapıldığını öğrenirken, bildiklerini nasıl etkili sunabileceklerini öğrenmelerini de bekleriz. Doktora eğitiminde ise öğrencilerimizden özgün bir bilimsel çalışma bekleriz. Ortaya çıkan çalışma o alanda yeni bir bilgi, yeni bir düşünce üretsin onu bekleriz. Ve şüphesiz ki doktora eğitiminde de öğrencilerin bildiklerini nasıl daha etkili sunabileceklerini öğrenmelerini bekleriz. Bu bağlamda bu sempozyumun gerçekten büyük bir önemi var” dedi. Vali Hamza Erkal ise konuşmasında lisansüstü eğitim yapmanın önemine değinerek öğrencilerin lisansüstü eğitim alırken kendi teorilerini oluşturabilmesi, literatüre yeni katkılar yapılabilmesi gerektiğini kaydetti. Çanakkale Valisi Hamza Erkal Teleferik Proje Filmi Tanıtım Toplantısı Gerçekleşti Teleferik Proje Filmi Tanıtım Toplantısı Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörlük Senato Odası’nda gerçekleşti. Toplantıya ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mirza Tokpunar, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Tarhan, Mimarlık Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdullah Kelkit, İletişim Fakültesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Hülya Önal, Proje Koordinasyon Merkezi Koordinatörü Doç. Dr. Sibel Tan, Genel Sekreter Sami Yılmaz, Genel Sekreter Yardımcısı Kenan Yücel, Öğr. Gör. Gökhan Akça, Çağlar Doğru, Proje Koordinatörü Yücel Baştan katıldı. Proje Koordinasyon Merkezi ve İletişim Fakültesi’nin çalışmalarıyla hazırlanan Teleferik Proje Filmi izleyenlerden büyük beğeni topladı. Yönetmenliğini İletişim Fakültesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Hülya Önal’ın yaptığı Teleferik Proje Filmi’nde kamera ve kurgu da Öğr. Gör. Gökhan Akça, animasyonların hazırlanmasında ise Çağlar Doğru yer aldı. 6 s gazete.comu.edu.tr COMU GAZETE 16 MAYIS 2016 4. Ulusal Yabancı Dil Eğitimi Kurultayı Yapıldı Anafartalar Kampüsü Süleyman Demirel Konferans Salonu’nda 4. Ulusal Yabancı Dil Eğitimi Kurultayı’nın açılışı yapıldı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Yabancı Diller Eğitim Bölümü, ULEAD ve UDEAD işbirliği ile düzenlenen kurultayın açılış konuşmalarını sırasıyla Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dinçay Köksal, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Arif Sarıçoban ve ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer yaptı. Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dinçay Köksal konuşmasında şunları söyledi: “Yabancı dil eğitimi ülkemizde önemli bir sorundur. Maalesef çok özel gayretlerin dışında yabancı dil öğrenme – öğretmede başarılı değiliz. İhtiyaç analizi yapılmadan, paydaş görüşleri alınmadan eksik üretilen programların doğal olarak ürünleri de eksik olmaktadır. Bu çerçevede bu kurultayın bu alanda tüm paydaşların sorunlarına ışık tutacak sonuçlar üretmesini beklemekteyiz. İki gün sürecek kurultayda, küçük çalışma grupları ile öğretmen yeterlilikleri, öğretmen programları, akreditasyon uygulamaları, ölçme değerlendirme, materyal geliştirme, öğretim teknolojileri ve öğretmen eğitimi standartları ele alınacaktır. Kalite bir kez elde edilince, sona erecek bir süreç değildir. Kaliteyi elde etmek ve sürdürülebilir kılmak kalite güvencinin esasını teşkil eder. Bu kurultayın sonuçlarının hayırlı olmasını diliyorum”. Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Arif Sarıçoban ise kurultayın tarihçesi ile ilgili bilgiler verirken, sempozyumun düzenlenmesine sunduğu desteklerden dolayı Rektör Prof. Dr. Yücel Acer’e ve Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dinçay Köksal’a teşekkür etti. Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise kurultayda bulunmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Ben de burada bulunan birçok hocamız ve öğrencimiz gibi hayatının belli bir döneminde uzunca bir süre İngilizce öğrenmeye çalışmış birisi olarak karşınızda duruyorum. Üniversiteye başladığım ilk yılları hatırlıyorum. Öğrenim gördüğüm lisenin İngilizce öğretme düzeyi yetersizdi ama üniversiteye geldiğimde çok yoğun İngilizce kullanılması gereken bir bölüme gelmiştim. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü. Orada fark ettim ki Türkiye’nin İngilizceyi çok iyi öğreten liselerinden gelmiş öğrencilerle aynı sınıfı paylaşıyorum. O zaman doğrusu İngilizce öğretme ve öğrenme anlamında Türkiye’nin en kötü ve en iyi okulları arasındaki farkın ne kadar büyük olduğunu gördüm. Doğrusu bu açığı kapatmak için ciddi bir İngilizce öğrenme tecrübem oldu. Devlet bursu ile İngiltere’de 6 yıl okuma fırsatım oldu. O zaman bir yabancı dili öğrenmenin ne demek olduğunu daha iyi görmüş oldum. İngilizce anadili ya da eğitim dili olmayan bir ülke olarak Türkiye’nin yabancı dilde eğitimi kalite anlamında ciddi bir biçimde arttırması gerekiyor. Zira yabancı dil ve özellikle de İngilizce bizim için bir amaç değil şüphesiz ki çok değerli bir araç. Öğrencilerimizin bu gözle bakması lazım. Bugün dünya dili haline gelmiş olan İngilizceyi biliyor olmak herhangi birisinin elindeki en değerli silahlardan, en değerli araçlardan birisi. Silah tabirini şu anlamda kullanıyorum. Günümüz gerçekten bilginin yarıştığı bir yüzyıl ve bundan sonra bu hep böyle olacak. O anlamda gerçekten elimizdeki gerçek silahın da yabancı dil gibi unsurlar olduğunu asla unutmamamız lazım. İşte bu anlamda gerçekten böyle bir sempozyumun 4.’süne ev sahibi olmak bizim üniversitemiz için büyük bir gurur vesilesi.” “En Büyük Engel Sevgisizliktir” Etkinliği ÇOMÜ’de Gerçekleştirildi Engelliler Haftası kapsamında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve Çanakkale Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü İle birlikte organize edilen “En Büyük Engel Sevgisizliktir” etkinliği BESYO Spor Salonunda gerçekleşti. BESYO Spor Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metehan Uzun, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Nüammer Uslu, Gümrük Müdürü Zeynel Kahraman, BESYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Necati Cerrahoğlu özel sporcular ve aileleri, protokol, akademisyenler, öğrenciler, sivil toplum kuruluşları katıldı. Yapılan konuşmaların ardından gerçekleştirilen etkinlik bölümünde Rektör Acer, Rektör Yardımcısı Uzun, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Uslu ve diğer katılımcılar tekerlekli sandalye maçında engellilerle birlikte basket maçı yaptılar. Etkinlikte özel sporcular - BESYO Gönüllüler basketbol maçı, protokolün de yer aldığı tekerlekli sandalye basketbol gösteri maçı ile Goalball gösteri maçı yer aldı. Etkinlikten sonra pilav ikramı yapıldı. Rektör Acer, yabancı dil eğitiminin büyük oranda kişisel çabaya dayandığının da altını çizerek şunları ifade etti: “Yapacağınız kişisel çalışmalar, yabancı dile hayatınızda ne derecede yer ayırdığınız bu anlamda çok önemli. Bu sempozyumda asıl olarak yabancı dil öğretmeyi tartışacak hocalarımız. Acaba ülkemizde yabancı dili daha iyi öğretmenin yöntemleri neler olmalarıdır konusu bence çok önemli. Geçen bir arkadaşımız şaşırarak ‘ÇOMÜ Kreş’tede mi yabancı dil öğretmeye başladılar?’ demişti. Gerçekten öyle, bizim üniversitemiz kampüsünde yer alan ÇOMÜ Kreş’te haftada 2 saat İngilizce eğitim var. Şimdi kreşte öğretmeye başlayıp da üniversiteyi bitiren öğrencilerimizin İngilizcesinin veya yabancı dilinin hala yetersiz olduğunu söylüyorsak ortada çözmemiz gereken bir sorun var demektir. Şüphesiz ki Türkçe’nin köken olarak Batı dilleri kökeninden gelmiyor olması bizim Batı dillerini öğrenmemizi zorlaştırıyor. Ama bu zorluk aşılamayacak bir zorluk anlamına da gelmiyor. İşte bu sempozyum ve burada bulunan bu alana emek, gönül vermiş hocalarımızın çabaları çok önemli. Onların görüşlerini bir araya getirmek, yaygınlaştırmak, duyurmak Milli Eğitim Bakanlığı da dâhil olmak üzere, YÖK dâhil olmak üzere hepimizin ortak çabası olmalı.” Rektör Acer, kurultayın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ettiğini ifade ederek konuşmasını sonlandırdı. Bu karekodu akıllı telefonunuza okutarak haberin videosunu izleyebilirsiniz 16 MAYIS 2016 COMU GAZETE gazete.comu.edu.tr 7 s 5. Uluslararası Ornitoloji Kongresi Yapıldı Bu karekodu akıllı telefonunuza okutarak haberin videosunu izleyebilirsiniz Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ev sahipliğinde Hacettepe Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi ve Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinin de destekleri ile gerçekleşecek olan 5. Uluslararası Ornitoloji Kongresi başladı. Türkiye’nin ve dünyanın değişik ülkelerinde yürütülen onkolojik araştırma sonuçlarının tartışılacağı kongrenin açılışı Troya Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Açılışa ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Erdem, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüsnü Baysal, Genel Sekreter Yardımcısı Kenan Yüksel, Kuş Fotoğrafçısı Zafer Beşikçi, idari ve akademik personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Kongre saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, Doç. Dr. Ersin Karabacak, Okt. Mehmet Ali Emir, Cengiz Sarıkaya ve Müzik Bölümü öğrencisi Melike Sözlü’nün sunduğu müzik dinletisi ile başladı. Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Gündüz yaptığı açılış konuşmasında şunları aktardı; ‘’Bu kongre kuş biliminin, gerek eğitimde ve gerekse araştırmalarda gelişmesinde ayrıca bir önem taşımaktadır. Değişik bölgelerden gelen bilim insanlarının tanışması, birbirlerini dinlemesi ve gelecekle ilgili plan yapmaları açısından stratejik bir öneme sahiptir. Bu sayede ülkelerinin kuşlarla ilgili politik kararlarına etki edebilecek ve ekolojik dengelerinin sürdürülebilirliğinin sağlanması yönünde katkı sağlayacaklardır. Kuş biliminin detaylarıyla inceleneceği bu kongrede bizleri yalnız bırakmayan Üniversitemiz yöneticilerine ve akademisyenlerimize ayrıca teşekkür ediyorum.’’ ‘’Hazırlık süreci iki yıl süren kongremizde çok yoğun bir program bizi bekliyor. Bu anlamda bilimsel çalışmalarını bizimle paylaşan bilim insanlarına, katılımcılara, program hazırlığı kapsamında destek olan Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Tosunoğlu ve ekibine katkıları olan sponsorlara ve destekleri için Rektör Prof. Dr. Yücel Acer’e çok teşekkür ederim.’’ 40 yılı aşkın bir süredir ornitoloji çalışmaları yürüttüğünü ifade eden 5. Uluslararası Ornitoloji Kongresi Başkanı Prof. Dr. İlhami Kiziroğlu bu alandaki gelişmelerden dolayı mutlu olduğunu ifade etti. Kiziroğlu, Anadolu coğrafyasında kuşlarla iç içe olduğumuzu ama çoğumuzun kuşların isimlerini bile bilinmediğini söyledi ve bu noktada kendilerine çok iş düştüğünü belirtti. Rektör Prof. Dr. Yücel Acer kongrede yaptığı konuşmada şunları aktardı; ‘’Üniversitemizin birçok bilimsel etkinliğe ev sahipliği yaptığını gururla takip ediyor ve destekliyoruz. Üniversite yönetimi olarak bizim görevimiz, sizlerin rahat, huzur içerisinde bir araya gelip değerli fikirlerinizi paylaşabileceğiniz verimli olabilecek bir ortam oluşturmak. Ama asıl yük bu etkinlikleri hem fikir hem de hazırlık aşamasında emek harcayarak oluşturan hocalarımızda. 5. Uluslararası Ornitoloji Kongresi’nin konusu birçok açıdan özel bir anlam ifade ediyor. Öyle çalışma alanları var ki hepimizin hayatının ayrılmaz bir parçasıyla ilgili olabiliyor. Organizasyon Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ali Erdoğan ise konuşmasında kongreye 17 Kuşlar ile ilgili bilimsel çalışmalarda tam olarak bu alanlardan bir tanesi. Doğanın ve ülkeden 124 bilim insanının 107 bilimsel bizlerin böyle önemli bir unsurunu bilimsel bildiri ile katılacağını söyledi ve ekledi; Deniz Teknolojileri MYO’dan Uluslararası İşbirliği Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Deniz Teknolojileri Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Özalp'in girişimleri ile İtalya’nın Politecnica Delle Marche Üniversitesi ile ikili işbirliği anlaşması imzalandı. Denizel biyoçeşitlilik ve bentik habitatlar (sert mercan, gorgon, sünger, koralijen) konusunda gerçekleştirdiği üstün nitelikli sualtı araştırmaları ile bilinen Yaşam Bilimleri ve Çevre Departmanı, ÇOMÜ Deniz Teknolojileri Meslek Yüksekokulu ve ÇOMÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi, Temel Bilimler Bölümü, Deniz Biyolojisi ABD ile birlikte yurt dışı destekli uluslararası proje, arazi çalışması destekli denizel canlı gözlemleri, bilimsel dalış ve ROV, HROV, AUV destekli derin su araştırmalarına ilişkin önemli çalışmalar gerçekleştirmeyi hedeflemektedir. 8 s gazete.comu.edu.tr COMU GAZETE Çanakkale Araştırmaları Türk Yıllığı’nın 20. Sayısı Yayımlandı 16 MAYIS 2016 SERCAN DEĞİRMENCİ Radyo TON Program Koordinatörü sercandegirmenci@comu.edu.tr Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörlüğü'ne bağlı olarak faaliyet yürüten Atatürk ve Çanakkale Savaşlarını Araştırma Merkezi (AÇASAM), "Çanakkale Araştırmaları Türk Yıllığı'nın, 20. sayısı yayımlamıştır. Bu sayıda okuyucu şu makaleler beklemektedir: Şerafettin Deniz “Kerim Han'ın Şiraz'ı İmar ve İhyası” Kezban Acar “Rusça Kaynaklarda Gelibolu ve Beyaz Ruslar” Bilge Karbi “Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti ve Avusturya- Macaristan Askeri Yardımlarına Bir Örnek: Osmanlı Birliklerinin Galiçya Cephesi'ne Gönderilmesi Kararı Etrafındaki Tartışmalar” Feyza Kurnaz Şahin “I. Dünya Savaşı Yıllarında İki Felemenk Temsilcinin Afyonkarahisar Üsera Garnizonu Hakkındaki İzlenimleri: Dirk Johannes Van Bommel ve Dr. Emile Ernest Menten Raporları” Özkan Keskin “Bozkırda Teknik Eğitim Teşebbüsü: Ankara Sanayi Mektebi” Naim Ürkmez, Selahattin Tozlu “Modernleşme Dönemi Osmanlı Taşrasında Eğitim Kurumları (Gümüşhane Örneği)” Ertan Gökmen “Gediz Nehrinden İstifade İle Menemen Ovasını Sulamaya ve Köylerine İçme Suyu Temin Etmeye Yönelik Bir İmtiyaz Teşebbüsü” Gülçin Oktay “Selma Rıza'nın Uhuvvet Romanında “Toplumsal Cinsiyet” ve “Sınıf” Yapıları Cahide Sınmaz Sönmez “Çanakkale Cephesi'nde Sağlık Kuruluşları ve Kızılay Arşiv Belgelerine Göre Hilâl-i Ahmer Cemiyeti'nin Faaliyetleri” Alptekin Yavaş “Bayramiç Hadimoğlu Konağı” Emrah Naki “XVI. Yüzyılda Latin Amerika GümüşününOsmanlı-İspanyol Rekabetindeki İktisadi Rolüne Dair Bazı Düşünceler” Uğur Altuğ “Fatih Sultan Mehmed Döneminde Gelibolu Sancağındaki Kaleler” Yusuf Sağır “Vâlide Turhan Sultan'ın Muhallefâtı” "Uluslararası İndeksler Tarafından Taranan Hakemli Dergi" statüsündeki Çanakkale Araştırmaları Türk Yıllığı, Çanakkale şehri ile çevresinin sosyal, ekonomik, kültürel mirasına ait bilimsel makaleleri; tarihsel süreci barındıran ve sosyal/beşeri bilimleri ilgilendiren bilimsel araştırma makaleleri kabul etmektedir. 8. Uluslararası Eğitim Araştırmaları Kongresi Gerçekleşti Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ve Eğitim Araştırmaları Birliği (EAB) tarafından düzenlenen 8. Uluslararası Eğitim Araştırmaları Kongresi, Troia Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Dekanı Prof. Dr. Dinçay Köksal, EAB Başkanı Doç. Dr. Mustafa Yunus Eryaman, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer ve Çanakkale Valisi Hamza Erkal bir konuşma yaptı. Rektör Acer kongrede yaptığı konuşmada şunları söyledi. “Uluslararası kongrelerde bizlere ait değerler Müzik dinletisiyle başlayan Kongreye, Çanakkale ortaya çıkarılmalı ve eğitimde de değerlerimiz Valisi Hamza Erkal, Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, Mili kullanılmalı. Her ne kadar uluslararası metotları Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. tartışmamız gerekse de içerik yerel konulardan Ahmet Emre Bilgili, Çanakkale Protokolü, ÇOMÜ oluşmalı ve yerel değerler unutulmamalı. Böylesine yöneticileri, akademisyenler ve çok sayıda davetli önemli bir kongreyi ÇOMÜ’ de yapmaktan gurur katıldı. Kongrede, ÇOMÜ adına düzenleme eş duyuyoruz. Alt başlığının “yükseköğrenimde kalite” başkanı Doç. Dr. Salih Zeki Genç, EAB adına olması da büyük önem oluşturuyor. Kongrenin düzenleme kurulu eş başkanı Yrd. Doç. Dr. Enver gerçekleşmesine verdikleri katkıdan dolayı emeği Yolcu, INASED adına düzenleme kurulu eş başkanı geçen hocalarımıza da teşekkür ediyorum.” Yrd. Doç. Dr. Martina Riedler, Eğitim Fakültesi ‘Kocaman’ Çocuk! Ahmed... Suriye'li. 8 yaşında... 5 kardeşi var. Halep'ten gelmiş. Onu Barbaros Mahallesinde, Yeni Kordon'da elinde siyah bir poşet ve o poşe n içinde tanesi 1 liradan sa ğı mendillerle, görüyorum hep. Arada sohbet ederiz. Ahmed'i Beşiktaş'lı yapmaya çalışırım. Bizim mahallenin çocuğu oldu ar k yani. Ahmed diyorum, Keyfe haluke? 'Elhamdülillah abi' diyor. Okula gidiyor musun diye sordum, hayır dedi. Az biraz da Türkçe öğrenmiş, 50'ye kadar sayabiliyor. Ahmed henüz çocuk yaşta. Ama kocaman bir çocuk. Neden mi? Yeri geldiğinde 10 kuruşun hesabını yapan ama icraatlarına bak ğımız zaman 10 kuruş bile edemeyen takım elbiseli "insanlar"; siz bir kaç defa okuyun burayı... 12 Mayıs Perşembe günü Ahmed bana bir mendil sa . Benim mendille falan işim olmaz. O çocuk dilenci de değil zaten, bazıları parayı verip mendili almıyor. Bunun karşınızdaki insanı ‐ hele ki bu bir çocuksa ‐ nasıl rencide edebileceğini düşündünüz mü? Ahmed'i masaya davet e m. O kadar ahbap olduk, muhabbe miz var bir çay içeriz diye düşünmüştüm. Utana sıkıla geldi, biraz da ısrar e m. Ben Arapça bilmiyorum, Ahmed Türkçe bilmiyor. Ama bir şekilde muhabbet ediyoruz. Sonra benim aklıma bir kardeşim geldi. Fawzi, üniversitemizde okuyor. Türkçesi iyi. Fawzi'yi aradık ve Ahmed ile ile şime geçmek için kendisinden yardım istedik. Bir süre aralarında sohbet e ler. Onlar sohbet ederken karnı aç r diye Ahmed'e bir şeyler söyledik. Ahmed telefonu bana uza , Fawzi'ye sordum nedir, nasıldır ne ister ne yapar diye. Fawzi çok uzun tutmadı konuşmayı. "Çocuğun üzerine fazla gitmeyin, gurur yapıyor dedi." Ne yapacağımı bilemedim. Simi en bir parça aldı, meyve suyundan iki yudum aldı, kalkarken de ne yap biliyor musunuz? En başta ondan aldığım mendilin parası olan 1 lirayı çıkar p masaya koydu. Ülkesindeki savaş nedeniyle mecbur kaldıkları için ülkelerini terk edip, yer yurt bilmedikleri topraklarda yaşamak mecburiye nde olan yüzbinlerce Ahmed var. Bu çocukar okula gidip iyi bir eği m almak, büyüyünce ne olacaksın diye sorulduğunda yakışıklı meslekler söylemek istemezler miydi? İsterlerdi. Peki biz ne yapıyoruz? Günlük haya n telaşına düşmüş vaziye e, onca boş işe kafa yorup TV programlarında kim kiminle evlenmiş, kim ne giymiş ya da hangi dizide kim kimi aldatmış diye adeta bir robo an farksız şekilde milenyumu yaşıyoruz. Etra mızdaki Ahmed'lere bakıyoruz her birimiz bundan eminim, ama görmüyoruz. Onlar bizin için 'Suriyeli'. Bu kadar, hepsi bu. Değil mi? s9 COMU InnoCampus İnovasyon ve Girişimcilik Programı Projeleri Görücüye Çıktı GAZETE 16 MAYIS 2016 şbirliğine dayalı inovasyon ve girişimcilik deneyimlerini üniversite öğrencilerine yaşatmak amacıyla tasarlanan ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerinin yanı sıra Terzioğlu Kampüsü’nde 2 aydır çalışmalarını sürdüren InnoCampus İnovasyon ve Girişimcilik Programı’nda ortaya çıkan projelerin sunumları Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ve Kale Grubu Kurumsal İletişim Müdürü Asiye Bodur’un katıldığı programda tanıtıldı. İ Troia Kültür Merkezi önündeki InnoCampus yerleşkesinde gerçekleştirilen sunumların öncesinde konuşan InnoCampus Yöneticisi Dr. Memet Ünsal projeleri hazırlayan ekiplerin 2 aydır büyük heyecanla çalıştıklarını belirtirken “Arkadaşlar hem eğitimlerini gördüler hem YapLab’ı kullandılar. 8 takımımız var. Bugün artık demo günü. Projelerin sunumlarını yapacaklar. Aslında anlatacakları çok şey var ama bunları 3-5 dakikada sizlere özetleyecekler” dedi. Ünsal, InnoCampus adına kendilerini kampüste misafir ettiği için Rektör Prof. Dr. Yücel Acer’e ve sponsorluğu için Kale Grubu’na teşekkür etti. Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak Terzioğlu Kampüsü’nde InnoCampus’e evsahipliği yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade ederek “Zeynep Hanım bu konuda beni ilk aradığında henüz Memet Bey ile tanışmamıştık. Bize bu sistemi anlattılar. O zaman fark ettim ki bu öğrencilerimizin ufkunu açacak bir şey. Fizik ve Fen Bilimleri konusunda önemli çalışmaları olan İsmail Tarhan Hocamız sahip çıktı ve üniversitemiz adına ne gerekiyorsa takip etti” şeklinde konuştu. InnoCampus’ün yenilikçi düşüncelerin geliştirilmesi için fırsat olduğuna dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Yücel Acer “Buradan mucizevi bir şey beklemiyoruz ama bence olan şey gazete.comu.edu.tr de mucizevi bir şey. Farkında olmak…İnovatif, yenilikçi düşünceler geliştirmeye çalışmak ve bunu uygulama imkanı bulabilmek, en azından böyle birşeyin tanıtılması, mantalitenin geliştirilmesi anlamında çok ciddi bir katkı sağlamıştır diye düşünüyorum. Sadece öğrencilerimizin %1’ine bile hatta binde birine hatta onbinde birine bile ulaşmış olsa; 3-5 kişiye bile ulaşmış olsa bence büyük bir kazançtır. Büyük başarıların arkasında ben hep şunu gördüm. Araştırdığınız zaman 1-2 kişiye ulaşırsınız. İşte bu 1-2 kişi önemlidir. O anlamda ben bunun yansımalarının büyük olacağını biliyorum” dedi. Kale Grubu’nun bunu Çanakkale’de sürekli hale getirme yönünde işbirliği teklifi olduğunu da belirten Rektör Acer, bu işbirliğinİ kurum olarak önemsediklerini belirtti ve sözlerini şöyle sürdürdü: Kale Grubu’ndan Zeynep Hanım istiyorlar ki böyle birşeyi Çanakkale’de sürekli hale getirelim. Bu konuda üniversitemiz ile işbirliği yapmak istiyorlar. Biz de bu işbirliğini önemsiyoruz. İnşallah onu da gerçekleştireceğiz. İbrahim Bodur adının Çanakkale’de bu şekilde yaşatılması bence ayrı bir önem taşıyor. Türkiye’nin yetiştirdiği büyük işadamlarının aynı zamanda büyük girişimciler, büyük yenilikçiler olduğunu biliyorum. Yanımızda bulunan öğrenciler için modern tabiriyle rol model olmalarını sağlamamız gerekiyor. Onlar o kısıtlı şartlar içinde yapabildiyse, bugün örneğin Kale Grubu Savunma Sanayi’nin en uç noktalarında çalışabiliyorsa bu Türkiye’nin başarısıdır, İbrahim Bey’in oluşturduğu mantığın başarısıdır”. Kale Grubu Kurumsal İletişim Müdürü Asiye Bodur ise emeği geçenlere teşekkür ederek “Hepimiz çok güzel şeyler öğrendik. Kale Grubu olarak bunu Çanakkale adına, ÇOMÜ adına sürekli hale getirme çalışmalarına başladık” dedi. Haber ve Fotoğraflar: Tuncay AK 10 s COMU gazete.comu.edu.tr GAZETE Kendi Elini Kendi Üreten Fransız, ÇOMÜ’de Öğrencilerle Buluştu 16 MAYIS 2016 Geçmişin İzleri Yer Bilimleri ve Doğa Tarihi Müzesi’nde Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Yer Bilimleri ve Doğa Tarihi Müzesi, sergilediği 1000 farklı türle Türkiye’deki 4 yerbilimleri ve doğa tarihi müzesinden biri. Türkiye’nin internet ortamında da gezilebilecek ilk ve tek yer bilimleri müzesinde milyonlarca yıllık fosiller, kayaçlar, mineraller ve yer bilimlerinde kullanılan aletler sergileniyor. Dünyanın dört bir yanından ziyaret edilen müzeye son olarak hediye edilen Pasifik Okyanusunda yaşamış olan 1 milyon yaşındaki dev istiridye kabuğu ile ise geçmişin izleri derinleşiyor. Bu karekodu akıllı telefonunuza okutarak haberin videosunu izleyebilirsiniz O nsekiz yaşında geçirdiği bir kazada elini kaybettikten sonra kendi elini yapmaya karar veren Nicolas Huchet, Ankara’daki TİM İnovasyon Haftası’na konuşmacı olarak katılmasının ardından, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde (ÇOMÜ) öğrencilerle buluştu. Bir süredir, Troia Kültür Merkezinin önünde, girişimcilik deneyimlerini ÇOMÜ’lü öğrencilere yaşatmak amacıyla hizmet veren InnoCampus projesi kapsamında ÇOMÜ’ye gelen Nicolas Huchet, öncesinde ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer’i makamında ziyaret etti, ardından da Mühendislik Fakültesi Turgut Özal Konferans Salonu’nda deneyimlerini öğrencilerle paylaştı. İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Tarhan, program öncesinde yaptığı konuşmada, gelişmenin önemli ayaklarından birinin girişimcilik ve inovasyon olduğunu söyleyerek genç beyinlerin girişimcilik fikirlerini paylaşması açısından İnnoCampus’ün Nicolas Huchet’i ÇOMÜ’ye davet etmesinin mutluluk verici olduğunu ifade etti. Maddi imkansızlıklar nedeniyle kendi elini üretmeye karar veren Huchet, bilimkurgu filmlerinden esinlendiğini belirterek çalışmaya başladığı bir laboratuvarda sürekli teknolojiyle uğraşan bir grubun içinde bulunduğunu ve bu sayede robotik bir el üretmek için çalışmalara başladığını söyledi. Kendi tasarımını açık kaynak olarak web sitesinden tüm dünya ile paylaşan Huchet, ürettiği biyo-elektrik elin nasıl çalıştığını sunumlarla öğrencilere aktardı. 2012 yılında kendi elini yapmaya karar veren Huchet, bu protez eli tamamen 3 boyutlu yazıcıdan bastığı parçalardan, açık kaynak donanımla ürettiğini ve tasarladığı devre ile kolundaki kaslardan aldığı sinyallerle elini hareket ettirdiğini belirtti. Her parmak için içinde bir motor bulunan elin, tüm parmakları hareket ettirebildiğini söyleyen Huchet, akıllı telefon kullanarak parmakların nasıl hareket edeceğinin belirlenebildiğini de ifade etti. “Sahip olduğumuz zayıflıkları saklamak yerine bununla ilgili neler yapılabileceğini keşfetmemiz gerekiyor” diyen Huchet, kendi elini yapmasından dolayı kendine olan güveninin arttığını dile getirdi. Tüm dünyada yapılan benzer çalışmalar hakkında da öğrencilere bilgiler aktaran Huchet, konuşmasının sonunda öğrencilerin sorularını yanıtladı. Program sonunda Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Emin Yılmaz ve İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Tarhan, Nicolas Huchet’a hediye takdim ettiler. Bionico Hand adını verdiği tasarımla Roma, Paris, San Francisco ve New York’taki çeşitli tasarım sergilerinde ödüller kazanan Nicolas Huchet, aynı zamanda M.I.T. Üniversitesi 35 yaş altı mucitler yarışmasında da ödül kazandı. Huchet, şimdilerde “My Human Kit” Vakfını kurarak engellilere yönelik açık kaynak ve ekonomik ürünler üretmeyi amaçlıyor. 1 Milyon Yaşındaki Dev İstiridye Fosili ÇOMÜ’de Yrd. Doç. Dr. Ayten Çalık en son gelen örneğin Pasifik Okyanusunda yaşamış 1 milyon yaşındaki dev İstiridye fosili olduğunu belirterek; “Kaptan, armatör Mustafa Can Bey tarafından müzemize hediye edilmiş bir örnektir. Bu büyüklükte dev bir istiridye kabuğunun müzemizde olması büyük bir avantaj. Müzemiz büyük ölçüde desteklerle oluşan bir müze ve dünyanın birçok yerinden örnekler var. 28 milyon yaşındaki Gelibolu’dan çıkarılmış olan balina fosilimiz, Batı Avustralya’dan 800 milyon yaşındaki su yosunu fosilimiz, Doğu Toroslardan gelen 350 milyon yaşındaki mercan fosilimiz bu örneklerden sadece bir kaçı” dedi. Yrd. Doç. Dr. Çalık; öncelikle ÇOMÜ öğrencilerine, Çanakkale ve çevresindeki eğitim kurumlarındaki öğrencilere, doğa bilimcilere, doğaseverlere, yer bilimlerine ilgi duyanlara doğayı ve yer bilimlerini tanıtmak için hazırlanan müzenin küçük bir sergi dolabı ile başladığını, bugün ise müzenin dünyada tek örneği burada bulunan fosillere ev sahipliği yaptığını vurguladı. Kendi Alanında İlk E-Müze Sadece fiziksel ortamda değil sanal ortamda da hizmet verdiklerini vurgulayan Çalık, bu sayede hangi ülkeler tarafından hangi örneklerin ne kadar tıklandığını görebildiklerini, E-müzeyi birinci sırada Rusya’nın, ikinci sırada ise Amerika Birleşik Devletleri’nin takip ettiğini sözlerine ekledi. 16 MAYIS 2016 COMU GAZETE BESYO Müdürlüğü Fatih Terim İle Verimli Görüşmeler Yaptı gazete.comu.edu.tr 11 s İnfertilite Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar Ve EbeHemşirenin Rolü Konulu Panel Gerçekleşti Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Fatih TERİM önderliğinde 03 Mayıs 2016 tarihinde Riva Hasan DOĞAN Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesislerinde "Üniversiteler Buluşması" adı altında toplantı düzenlendi. Toplantıda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesini BESYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Necati CERRAHOĞLU ve BESYO Müdür Yardımcısı aynı zamanda Futbol Antrenörü Öğr. Gör. Hasan ABANOZ temsil etti. Toplantıda söz alıp görüş beyan eden Çanakkale delegasyonunun sunduğu öneriler not edildi ve ilerdeki çalışmalarda Çanakkale ekibinden istifade edilmek üzere TFF Merkezine davet edileceği deklere edildi. Toplantı sonrası BESYO Müdürü Cerrahoğlu ile baş başa görüşme yapan Fatih TERİM Çanakkale'ye ve Rektör Prof. Dr. Yücel ACER'e selamlarını iletti. Euro 2016 sonrasında Çanakkale BESYO Müdürlüğünü ziyaret edeceği sözünü veren Fatih TERİM, Fransa'da ki Avrupa Şampiyonası için çok yoğun çalışma programı içerisinde olduklarını beyan etti. Ödüllü Üniversite Radyosundan Bir Başarı Daha Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İlk Nefes Topluluğu ve Sağlık Yüksekokulu Ebelik Bölümü işbirliği ile Ebelik Haftası etkinlikleri kapsamında “'İnfertilite Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar Ve Ebe/Hemşirenin Rolü ” konulu panel gerçekleşti. Safiye Hüseyin Elbi Konferans Salonu’nda gerçekleşen etkinliğe öğretim üyeleri, sağlık çalışanları, öğrenciler ve davetliler katıldı. Etkinlikte Ebelik Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Ayten Dinç ve Sağlık Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi açılış konuşmalarını yaptı. Müzik dinletisiyle başlayan etkinlik Ebelik 3. Sınıf öğrencilerinin hazırlamış olduğu “Çocuğum olmuyor “ konulu kısa film gösteriminin ardından panelistlerin konuşmaları ile davam etti. Yeni Düşünceler Konferansı Gerçekleştirildi Ş ubat 2016'da Türkiye'nin en prestijli radyo ödüllerinde dinleyicileri tarafından yılın en iyi üniversite radyosu ödülüne layık görülen Radyo TON, 6 Mayıs Cuma günü gerçekleştirilen OYDAR Radyo Oscarları 2. Akademi Ödül Gecesi'nde aldığı ikincilikle şehrimizin ve üniversitemizin adını bir kez daha ulusal anlamda duyurmayı başardı. Rakiplerine göre genç bir radyo olan ÇOMÜ Radyosu, kısa sürede elde ettiği başarılarla adından sıkça söz ettiriyor. Çanakkale'nin medya alanında yükselen yıldızı konumundaki üniversite radyosu, bir sene içinde Çanakkale'nin adını ikinci kez Türkiye'de duyurmayı başararak, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin diğer bir çok alanda olduğu gibi bu alanda da ülkemizde öncü bir üniversite olduğunu tekrar göstermiş oldu. 30'u Türkiye Selçukluları Devleti ve Beyliklerin Kuruluşları Hakkında Yeni Düşünceler Konferansı Gerçekleştirildi. aşkın üniversite arasından, sadece Facebook hesabı üzerinden kullanılabilinen oylarla ikincilik elde eden ÇOMÜ Radyosu ve çalışanları, üniversite radyosunun kalitesinin tüm ülke tarafından ulusal organizasyonlarla takdir toplayıp tescillenmesinin kendilerini daha da motive ettiğini belirttiler. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi (FEF) Tarih Bölümü tarafından "Türkiye Selçukluları Devleti ve Beyliklerin Kuruluşları Hakkında Yeni Düşünceler" konulu konferans gerçekleştirildi. Troya Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen ve Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Kayhan’ın sunum yaptığı konferansa, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. 12 s gazete.comu.edu.tr COMU GAZETE 16 MAYIS 2016 ÇOMÜ’de İlk Kez Aynı Gün İçinde 2 Böbrek Nakli Gerçekleştirildi Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakil Merkezi, aynı gün içinde iki böbrek hastasına nakil gerçekleştirerek bir ilke daha imza attı. Gönen Devlet Hastanesi’nde beyin ölümü gerçekleşen 68 yaşındaki bir bağışçıdan alınan böbrekler; iki böbrek hastası kadını yeniden hayata bağladı. Ayvacık Babakale’li 30 yaşındaki işitme ve konuşma engelli Seda Bektaş ile Ezine Çetmi köyünden 43 yaşındaki Züleyha Özel’e; bağışlanan organların nakilleri ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekim Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Faruk Özkul ve ekibi tarafından gerçekleştirildi. Başarılı operasyonların ardından bir açıklama yapan Özkul “Hem işitme engelli hem böbrek yetmezlikli hastamızın en azından böbrek yetmezliğini organ nakliyle tedavi etmiş olmamız sevindirici. Bir günde aynı anda iki böbrek nakli yapar hale gelmiş olmamız da Organ Nakil Merkezi’miz için önemli bir gelişme. Organ nakillerinin Çanakkale Organ Nakil Merkezi’nde sayısının artması ve de bekleme listesinde hastaların uzun süre beklememesinden dolayı özellikle ulusal basında yer almamız tüm Türkiye’de başvuruları arttırdı. Merkezimize Konya’dan İstanbul’dan ve Ankara’dan kayıtlı hastalarımız var. Bekleme listesindeki hastalarımız uzun süre organ beklemiyorlar. 6 ay ile 1 yıl içerisinde mutlaka kendilerine organ çıkıyor. Bu da hem Çanakkale’de hem de Batı Marmara bölgesinde organ bağışlarının daha gelişmiş olmasından, halkımızın organ bağışına verdiği destek ve duyarlılıktan kaynaklanıyor. Merkezimizde hem canlıdan canlıya hem de kadavradan yapılan nakillerin %100 başarıyla gitmesi, şimdiye dek taktığımız tüm organların çalışır olması ve hastaların iyileşmiş olması hem yerel hem de ulusal basında yer aldı. Bu da başarımızı tescillemiş oldu. Dün itibariyle aynı anda ilk kez 2 nakil birden gerçekleştirdik. Desteklerinden dolayı Rektörümüz başta olmak üzere Dekanımız ve Başhekimimize ve tüm destek veren hocalarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Öğrenciler, Merkür’ün Güneş'in Önünden Geçişini İzlediler Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Astrofizik Araştırma Merkezi’nin (ÇAAM) organize ettiği etkinlikte öğrenciler, Merkür’ün Güneş’in önünden geçişini izlediler. ÇAAM Müdürü Prof. Dr. Osman Demircan rehberliğinde, ÖSEM önünde gerçekleştirilen etkinlikte öğrenciler akşam saatlerine kadar Merkür’ü izleme fırsatı buldular. Merkür’ün bir sonraki Güneş’in önünden geçişi, 11 Kasım 2019’da gerçekleşecek. 16 MAYIS 2016 COMU GAZETE gazete.comu.edu.tr 13 s Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Haftası’nı Kutladı Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Yüksekokulu’nun hemşirelik haftası münasebetiyle ; sağlık kurumları ve ÇASEMDER ile ortaklaşa düzenlediği program ÇOMÜ Troia Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programın açılış konuşmasını ÇOMÜ Sağlık Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi yaptı. Tanrıverdi konuşmasında şunları ifade etti: Uluslararası Hemşireler Birliğinin 2016 yılı için hemşirelik Teması “Hemşirelik Değişim için bir güç: Sağlık sisteminin dayanıklığının geliştirilmesi” olarak belirlenmiştir. Hemşirelerin değişim için bir güç olabilmesi için dünyadaki ve ülkemizdeki değişimin farkında olması, yenilikleri takip etmesi, girişimci olması ve yeni yaklaşımlar geliştirmesi gerekmektedir. 2000’li yalların başına kadar biz Bilişim, Tele, Avukat, Seyahat, Göç, Konsultasyon Liyezon, Kültürlerarası Hemşire ve daha birçok hemşirelik alanlarından bahsetmiyorduk. Eğitim sürecinden başlayarak hemşirelerin değişimin farkında olması ve bu değişimlere ayak uydurması gerektiğinin bilincinde olması kaçınılmaz bir gerçektir. Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise yaptığı konuşmasında hemşirelik kavramını duyduğumuzda hepimizin içinin ısındığını belirtirken “Hemşirelik zor bir meslek. Bu zorluk bence mesaiden, yoğunluktan kaynaklanan bir zorluk değil. Mesai ve yoğunluk anlamında daha zor mesleklerde vardır. Hemşireliği Bu karekodu akıllı telefonunuza okutarak haberin videosunu izleyebilirsiniz onlardan daha zor yapan yönü sanıyorum; beklentilerin çok yüksek olması. İnsanların kendini en kötü hissettiği anlarda yani hastaneye düştüğü anlarda karşısında en sık gördüğü kişilerin doktorlar olmadığını daha çok hemşireler olduğunu biliyoruz. Bu da hemşirelerden beklentiyi çok yüksek kılıyor. Hemşirelerden her zaman güleryüz, ilgi ve alaka beklenir. Her an ve her şartta, sizin özel hayatınıza ilişkin şartlar ne olursa olsun, günün hangi saati olursa olsun hasta için hiç fark etmez; sizden her zaman güleryüz beklenir. Bu tabi bu işin en zor tarafı. Hepimiz insanız ve her zaman güler yüzle etrafa bakabilmek mümkün olmayabiliyor. Buna rağmen bunu becermeye çalışmak ve becermek işin en zor ve meşakkatli tarafı. Bu açıdan hemşireler büyük bir desteği, ilgiyi hakediyor. görüyorum ki yurtdışında kaldığım ülkelerin bir kısmını sağlık sektöründe, sağlık hizmetlerinde geçmiş olmamız doğrusu bu ülke vatandaşı olarak beni mutlu ediyor. ICN 2016 temasıyla gerçekleştirilen panelin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Gülten Özaltın’a günün anısına çiçek ve plaket takdim eden Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, panele özellikle öğrencilerin yoğun ilgisi karşısında memnuniyet duyduğunu ifade etti. Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi Belli bir süre yurtdışında yaşamış sonra Türkiye’ye dönmüş, yurtdışına çıkmadan önce de Türkiye’de sağlık sektörünün ne halde olduğunu bilen birisi olarak ülkemizde sağlık sektörü ciddi mesafe katetti. Bu beni mutlu ediyor, inşallah bu daha da ileriye gidecek. Gururla Panel başkanlıklarını Prof. Dr. Gülten Özaltın ve Sağlık Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi’nin yürüttüğü program Yrd. Doç. Dr. Gülnur Akkaya, Yrd. Doç. Dr. Selma Atay, Öğretim Görevlisi Sevda Efil, Uzman Hemşire Handan Alan ve Hemşire Rukiye Tunç’un sunumlarıyla devam etti. Ziraat Fakültesi Kariyer Günleri Gerçekleşti Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesinin düzenlemiş olduğu Kariyer Günleri gerçekleşti. Açılış oturumu programı saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Tarım Koop. Genel Başkanı Mehmet Özkurnaz, Çanakkale Ticaret Borsası Başkanı Kaya Üzen ve Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Mendeş tarından yapılan açılış konuşmalarından sonra Kariyer Günlerinin Panel ve Söyleşiler kısmına geçildi. Prof. Dr. Kenan Kaynaş’ın oturum başkanlığında yapılan açılış panelinde Suvla Kilye Firma Sahibi Selim Zafer Ellialtı, Alara Tarım Genel Müdür Vekili Belit Balcı ve TKDK Koordinatörü Ümit Ortan; öğrencilere meslek hayatları boyunca onları bekleyecek zorlukları, şimdiden başlayarak yapmaları gerekenleri, daha sağlam ve hızlı bir kariyer elde etmek için nelere ihtiyaç duyabilecekleri konusunda bilgilerini ve deneyimlerini paylaştılar. Yaklaşık 25 Firmanın sunumlarıyla katıldığı ve 2 gün boyunca çok yoğun bir öğrenci katılımı ile gerçekleşen kariyer günlerinde Türkiye İş Kurumu ise gerçekleştirdiği eğitimlerin sonunda katılımcı öğrencilere katıldıkları eğitimlerin karşılığında birer sertifika verdi. 14 s gazete.comu.edu.tr COMU GAZETE 16 MAYIS 2016 ”ÇOMÜ Bayrağını Antarktika’da Dalgalandırmak Benim İçin Onurdu” İlk Türk Antarktika Araştırma Seferine katılan Üniversitemiz öğretim görevlisi Melike İdil Öz, ÇOMÜ bayrağını Antarktika’da dalgalandırdı. Ç OMÜ Gökçeada Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Balıkçılık Teknolojisi Bölümünde görev yapan Öz, Antarktika'nın, zor şartlara uyum sağlamış olan sıra dışı canlıları ve okyanus-iklim dengesindeki önemli rolüyle dünya sisteminin kilit bölgelerinden birisi olduğuna işaret etti. Öz, dünyada mevcut tatlı suyun yüzde 70'ini buzullarında, tahmini 50 milyar varil petrol rezervini denizlerinin dibinde muhafaza etmesiyle Antarktika'nın oldukça ilgi çekici bir yer olduğunu, uğruna hiç savaşılmamış, hiçbir devlet ya da kişinin hâkimiyeti altında olmayan bu toprakların, bilim ve barış gibi iki evrensel kavram altında korunmaya alındığını söyledi. Türk Antarktika Araştırma Seferi (TAAS 2016), Ukrayna üssünde çalışmalar yapmak üzere Ukrayna Ulusal Antarktik Bilim Merkezi (NASC) ile İTÜ Kutup Araştırmaları Uyg-Ar Merkezi (PolReC) ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) arasında, geçen yıl imzalanan anlaşma sonucu 29 Mart-16 Nisan 2016 tarihleri arasında yapıldı. Sefer liderliğini Prof. Dr. Bayram Öztürk (İÜ, TÜDAV), sefer lideri yardımcılıklarını Doç. Dr. Burcu Özsoy Çiçek (İTÜ, PolReC) ve Doç. Dr. Halim Aytekin Ergül (KOÜ) ’ün yaptığı, TAAS 2016’nın, 7 üniversite ve TÜBİTAK'tan, farklı konularda uzmanlaşmış bilim insanlarının bir araya gelip ekip oluşturmasıyla gerçekleştirilen ilk sefer olarak bilim tarihine geçtiğine dikkat çeken Öz, şöyle konuştu: "Denizel türler, karasal türler, yabancı canlı türleri, deniz buzulları, kirleticiler, iklim değişikliği, jeoloji ve sağlık konularında çalışan ekip üyeleri, gerek seyir esnasında, gerekse Antarktika'da, karada ve denizde örneklemelerini başarıyla gerçekleştirdi. Örneklerin bilgiye dönüştürülmesi ve bilim dünyasına sunulması gerekliliğinin bilinciyle, yurda döner dönmez laboratuvar çalışmalarına başlandı. Doğadaki birçok canlı, özellikle de aşırı şartlara uyum sağlamış olanlarının insanoğluna ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Uzmanlık alanım olan derin deniz balıklarıyla bazı özellikleri benzerlik gösteren, buz balıkları Antarktika’nın 2oC’ye kadar soğuyan sularında yaşamlarını sürdürebilen sıradışı türlerdir. Bu dayanıklılıklarının nedeni olan glikoprotein, deniz biyolojisinin yanı sıra tıp ve biyomedikal mühendisliği uzmanlarının da ilgisini çekmektedir. Örneklediğim bireylerin, biyo-ekolojik özelliklerinin tespitinin yanı sıra yağ asitleri, protein ve genetik incelemelerini yapmak üzere laboratuvar analizlerine başladım. Bu önemli organizasyonda görev almak ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni temsil etmekten gurur duydum. Üniversiteme desteklerinden dolayı teşekkür ederim. Bayrağımızı Antarktika’da dalgalandırmak benim için bir onurdu.” COMU 16 MAYIS 2016 GAZETE gazete.comu.edu.tr 15 s ÖZEL RÖPORTAJ Sabrın ve Özverinin Mesleği: Hemşirelik 12-18 Mayıs Hemşirelik Haftası münasebetiyle Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi ile röportaj gerçekleştirdik. Öncelikle kendinizi tanıtır mısınız? Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü öğretim üyesiyim. Aynı zamanda Yüksekokul Müdürlüğü ve Hemşirelik Bölüm Başkanlığını da yürütüyorum. Lisans ve lisansüstü eğitimimi Atatürk Üniversitesinde Hemşirelik alanında tamamladım. 1984 yılında hemşirelik eğitimine lisede başladım. Üniversiteyi gece hemşirelik yaparak okudum. Mezuniyet sonrası 8 yıl Sağlık Meslek Lisesi'nde öğretmenlik yaptıktan sonra 2000 yılında akademisyenliğe geçiş yaptım. 2011 yılında Hemşirelik alanında Doçent oldum. Uzmanlık alanım Halk Sağlığı Hemşireliği, üzerinde yoğun olarak çalıştığım alan ise Kültürlerarası Hemşireliktir. Aynı zamanda Kültürlerarası Hemşirelik Derneğinin kurucu başkanıyım. Türkiye'de hemşirelik eğitim sürecinin gelişimini kısaca anlatır mısınız? Türkiye'de hemşirelik Lisans eğitimi ilk olarak 1955 yılında Ege Üniversitesi'nde, yüksek lisans eğitimi 1968 yılında, doktora eğitimi ise 1972 yılında Hacettepe Üniversitesi'nde başlamıştır. Hemşirelik lisansüstü eğitimi 9 anabilim dalında yürütülmektedir. Bunlar Halk Sağlığı Hemşireliği, Kadın Sağlığı Hemşireliği, Cerrahi Hastalıkları Hemşireliği, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği, Hemşirelik Esasları, İç Hastalıkları Hemşireliği, Psikiyatri Hemşireliği, Hemşirelikte Yönetim ve Hemşirelikte Öğretim Anabilim Dallarıdır. Türkiye Avrupa'da hemşirelik alanında yüksek lisans eğitimine başlayan ilk ülkedir. 2007 yılında erkeklerin eğitime dahil edildiği hemşirelik eğitimi birçok üniversitede Hemşirelik Fakültelerince devam ettirilmektedir. Hemşirelik mesleğinin toplum için önemini biraz açıklarmısınız? Bunu kendi uzmanlık alanım üzerinden açıklayabilirim. Ben Halk Sağlığı Hemşireliği alanında öğretim üyesiyim. 1992 yılından beri bu alanda hemşirelik öğrencisi yetiştiriyorum. Halk Sağlığı hemşireliğinde öğrencilerimize öğrettiğimiz temel yaklaşım şudur “Hemşire her zaman, her yerde ve herkese bakım verir”.Evde, okulda, fabrikada, cezaevinde, huzurevinde, çocuk yuvasında, bakım evlerinde, alternatif tedavi merkezlerinde, evde bakım merkezlerinde ve daha birçok yerde… Hemşire nerede olursa olsun karşıdakine profesyonel katkı sağlayacak bir yaklaşım içinde olmalıdır. On yıldır Çanakkale'de yaklaşık 1000 eve konuk olduk, gebe izledik, yaşlı, özürlü, bebek, çocuk, ergen, kronik hasta ve birçok farklı vaka... Zihinsel engelli çocuğu olan emekli öğretmen baba çocuğuyla bir kez bile utandığı için dışarı çıkmamıştı bizim ev ziyaretlerimiz sonrasında ailece dışarı çıktılar, onlarca kundaklanan, gözlerine sürme çekilen bebeklere bu uygulamaların yapılmaması noktasında farkındalık oluşturduk. Gittiğimiz ailelerde erken dönemde kanserin tanımlanmasına, sigaranın bırakılmasına, zararlı geleneksel uygulamalardan vazgeçilmesine, emzirme sürecinin erken başlaması ve devam ettirilmesine, gebe kadının sezaryen değil de normal doğum yapmasına, etkin aile planlaması kullanmasına ve daha birçok olumlu davranışların gelişmesine neden olduk. Her yıl ortalama 2500-3000 kişiye eğitim vermek için ulaşıyoruz. Kaldı ki bu anlattıklarım hemşireliğin dokuz alanından sadece birisi olan Halk Sağlığı Hemşireliği için birkaç detaydan ibaret. Bu örnekleri hemşireliğin bütün uzmanlık alanları için artırabiliriz. Yataklı sağlık kurumlarında ise bambaşka bir boyutu vardır hemşireliğin. Bireyle en uzun ve en yakın iletişimde kalan bireye sözcülük, savunuculuk yapan onu temsil eden, çoğu zaman sadece kendisine söylenilen bilgilerle tanı sürecine katkı sağlayan tanı konulup tedavi süreci başladığı zaman tedaviyi bakımla bütünleştiren, hastanın taburculuk süresini kısaltan, hastane enfeksiyonlarını önleyen, düşme riskine yönelik Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi girişimler ve riskleri belirleyen, tedavinin amacına uygun zaman ve dozda yapılmasını sağlayan, hastanın mahremiyet duygularını, inancını ve yaşam biçimini ötekileştirmeden bakım veren bir meslek grubudur hemşirelik. 12-18 mayıs Hemşireler haftası için neler söylemek istersiniz? 12 Mayıs Modern hemşireliğin kurucusu Florance Nightingale'in doğum günü olduğu için tüm dünyada hemşirelik haftasının başlangıcı olarak kabul edilmekte ve 12-18 Mayıs hemşirelik haftası olarak tüm dünyada kutlanmaktadır. Her yıl Uluslararası Hemşireler Konseyi her yıl bir tema belirler ve hemşireler bu temayı tartışır. Bu yıl ki temamız “Hemşireler değişim için bir güç: Sağlık hizmetlerinde dayanıklılığın artırılması.” Bizde hemşirelik Bölümü olarak bu yıl bu konuyu bir panelde işledik. Hemşirelerin dayanıklılığını artırılması için eğitim sisteminin, sistemin, kurumların ve kişilerin dayanıklı hale getirilmesi ve bunun içinde hemşireliğin değişen dünyaya ayak uydurması gerektiğine vurgu yaptık. Son olarak ne söylemek istersiniz? Hemşire eşittir bakım. Bakım profesyonel bir yaklaşım gerektirir. Biz insanlara kanıtlara dayalı en iyi bakımı nasıl verebiliriz, hastanın çıktılarını nasıl iyileştirebiliriz bunun için çabalıyoruz. Biz bakımı önemsiyoruz, tedavinin bakım süreci olmaksızın tek başına amacına ulaşmasının olanaksız olduğunu biliyoruz. Diğer sağlık çalışanlarının ve toplumunda bunun farkında olması için çaba gösteriyoruz. Eğer ihtiyaç duyduğunuzda kaliteli ve amacına uygun bir bakım almak istiyorsanız o zaman hemşirelik eğitiminin kalitesini güvence altına almak için çaba göstermek herkesin sorumluluğudur diye düşünüyorum. Hemşirelik bölümü için bunu başarma yolunda çok hızlı ve emin adımlarla ilerlediğimizi söyleyebilirim. Son bir şey daha söylemek istiyorum. Rektörümüz Hemşireler günü kutlamalarımıza katıldı ve konuşmasında hemşireliğe yönelik söylemleri ve ilgisi öğrencilerimi ve meslektaşlarımı çok mutlu etti. Bu vesileyle Sayın Rektörüme tüm hemşireler adına duyarlılığından ötürüteşekkür ediyorum. Sizlere de çok teşekkür ediyorum. 16 s gazete.comu.edu.tr COMU GAZETE 16 MAYIS 2016 ÇOMÜ Proje Koordinasyon Merkezi Meyvelerini Vermeye Başladı TÜBİTAK 2209-A “Üniversite Öğrencileri Yurtiçi Araştırma Projeleri” kapsamında üniversitemizde 4’ü Ziraat Fakültesi, 2’si Mühendislik Fakültesinde olmak üzere 6 öğrenci projesi TÜBİTAK tarafından desteklenmeye layık görüldü. Ç anakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, projesi TÜBİTAK tarafından kabul edilen öğrenciler ve bu projelerde yol gösteren proje danışmanı hocalarla Senato Salonu’nda bir araya geldi. Yapılan toplantıda projesi kabul edilen öğrenciler proje konuları ve proje ekipleri hakkında kısa bir bilgilendirme yaptı. Proje Koordinasyon Merkezi Koordinatörü Doç. Dr. Sibel Tan, Merkezin faaliyetleri kapsamında Ekim 2015’de üç danışman, üç proje lideri ve üçer kişilik ekipler sloganıyla çok kısa sürede yapılan çalışmalar sayesinde üniversitemizden altı projenin geçtiğini bu sayının bölgedeki birçok üniversiteden hatta Hacettepe ve ODTÜ’den yüksek olduğunu ifade etti. Ayrıca bundan sonraki faaliyetler kapsamında bu konuda ÇOMÜ akademik birimlerinde daha fazla farkındalık oluşturulacağını ve yine akademik birimler kapsamında oluşturulan yaklaşık 50 kişilik proje ekibinin katkılarıyla bu ve benzeri proje sayılarının daha da artmasını hedeflediklerini sözlerine ekledi. ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer ise üniversitede daha öncesinde proje kültürünün gelişmesinde ciddi bir çalışma yapılmadığına dikkat çekerken, Proje Koordinasyon Merkezi’nin kurulmasıyla bu konudaki desteklerin şekillendiğini söyledi. Rektör Acer sözlerini şöyle sürdürdü: “Üniversitemizde Bilimsel Araştırma Kültürünü Geliştirmeye Çalışıyoruz” “Böyle bir vesile ile bir araya gelmekten çok mutluyum. Üniversitemizde proje kültürünün geliştirilmesine yönelik daha önce özel hiçbir çalışma yapılmamıştı. Bunun çok ciddi eksiklikleri olduğunu bilen birisiyim. Bu üniversitede öğretim üyeliği, hocalık yaparken, bir taraftan da idari görevler yürüttüm. En büyük eksiklik bilimsel araştırma kültürünün geliştirilememiş, desteklenmemiş olmasıydı. Yaklaşık 1 yıl önce göreve başladığımda ilk işlerimden birisi bu oldu. Hem hocalarımıza hem de öğrencilerimize bilimsel araştırmalar, projeler konusunda nasıl bir destek oluşturabiliriz diye düşündük. Aklımıza gelen ilk çözüm bunun için bir birim oluşturmaktı. Bu birim Proje Koordinasyon Merkezi olarak şekillendi. Rektörlüğe bağlı bu merkezin başında Doç. Dr. Sibel Tan hocamız bulunmakta. Hocamızın bu konuda çok ciddi emekleri oldu. Orada çalışan arkadaşlarımız da ciddi katkılar sağladılar. Amacımız hem sizi bilgilendirmek hem de ihtiyaç duyduğunuz konularda destek sağlamak. “Farkı Yaratan Şey Bilgidir” Proje Koordinasyon Merkezi kurulduğundan beri aynı zamanda kendisini de geliştirmeye çalışıyor. Başka kurumlara çok sayıda ziyaretler yapıldı. Eğitim için buraya birçok uzman, hoca çağrıldı. Onların verdiği eğitimler oldu. Bu sistem yavaş yavaş oturmaya başladı ve sonuçlarını da göstermeye başladı. Sizlerle ilgili güzel haberleri duyduğuma da çok sevindim. Çünkü bu ülkenin yakın geleceği sizsiniz. Üniversiteden mezun olduğunuz zaman bir kısmınız hemen iş dünyasında yerinizi alacaksınız, bir kısmınız belki belli bir süre sonra alacaksınız ama her halükarda ne iş yaparsanız yapın bu ülkenin hayatında çok ciddi bir rol üstleneceksiniz. Böyle bir araştırma kültürü ile yetişmek çok önemli. Türkiye’nin ihtiyacı olan şeyde budur. Farkı yaratan şey, bilimsel araştırma ve bilgidir. Bilgi üretiyor olmamız lazım. Büyük firmaların paraları çok olabilir ama araştırmaları başkalarına yaptırmak durumundalar. Bizdeki değerin farkına varmamız lazım. “Biz bunu yapabiliriz” kültünü yaygınlaştırmamız lazım. Doğru yoldayız ama toplum olarak şuna alışmışız; “Hemen yapalım ve bunun sonucunu da ertesi gün görelim”. Hatta maalesef birçok Rektör, insanların gözüne gözükecek şeyler yapmanın, bina dikmenin peşinde. Yani insanlar görecek ve Rektör çok iyi çalışıyor, şuraya bir bina dikti diyecek. Ama Rektörün işi bu değil. Biz ne yapmaya çalışıyoruz, bu tür birimler kuruyoruz. Sonuçlarını belki bir yıl sonra tam olarak alamayacağız, belki iki yıl, belki de on yıl sonra alacağız. Ama olsun burada birilerinin bu yoldan gitmesi lazım. Kimin bizimle ilgili ne söylediği önemli değil. Biz doğru yolda olduğumuza inanıyoruz. Siz bunun en güzel örneklerisiniz. İşte böyle sonuçlar oldukça bizler doğru yolda olduğumuzu daha çok görüyoruz. Daha fazla cesaret veriyor bu. Ama zaten biz böyle sonuçlar göreceğimizi biliyoruz. İnşallah daha fazlasını da göreceğiz, inşallah sizleri bu üniversitede ya da başka üniversitelerde hoca olarak da göreceğiz. İnşallah yine beraber çalışacağız. Bunu sizler bu aşamada başarmaya başladınız. O açıdan hepinizi teker teker tebrik ediyorum.”