Über uns Hakkımızda
Transkript
Über uns Hakkımızda
DAAD Information Center Ankara, Ausgabe 04 | Oktober 2010 Themen Über uns Über uns Nachrichten aus Bonn Liebe Leserinnen und Leser! Kolleginnen u. Kollegen in Ankara Während sich das Jahr in großen Schritten seinem Ende nähert, blicken wir auf eine ereignisreiche erste Jahreshälfte und einen geschäftigen Sommer zurück. Seit Frühjahr dieses Jahres ist Frau Prof. Dr. ing. Dr. Sabine Kunst die neue Präsidentin des DAAD. Ende September ist Dr. Christian Bode, der zwanzig Jahre lang das Amt des Generalsekretärs des DAAD bekleidet hatte, in den Ruhestand verabschiedet worden. Frau Dr. Dorothea Rüland hat Anfang Oktober ihr Amt als neue Generalsekretärin aufgenommen. Im Rahmen der Kampagne “Deutsch - Sprache der Ideen” konnten wir in diesem Jahr in Ankara eine AlumniVortragsreihe mit insgesamt zehn spannenden Vorträgen und Workshops an verschiedenen Universitäten und am Goethe Institut verwirklichen. Es freut uns sehr, zu beobachten, dass die Nachfrage nach Informationen zu den Forschungs-möglichkeiten in Deutschland in diesem Jahr so groß war, wie noch nie. Der Nachfrage Folge leistend wurden an renommierten Hochschulen in Ankara (METU, Bilkent und Ankara Universität) sowie an der Pamukkale Universität in Denizli Informations-veranstaltungen zum Thema „Research in Germany“ durchgeführt. Wir bedanken uns ausdrücklich bei Christine Zipf, Anika Müller, Enrico Lippmann, Katja Kraemer und Antje Kirchhof für Ihre wertvollen Beitraege, mit denen sie zum Gelingen deser Veranstal-tungen beigetragen haben. Viel Freude beim Lesen wünscht Ihnen Ihre Nilgün Yüce DAAD Stipendiaten berichten Neues aus Ankara Landeskunde Ausblick Konular Hakkımızda Bonn‘dan haberler Ankara‘daki görevliler DAAD bursiyerleri anlatıyor Ankara‘dan haberler Yurt bilgisi Yapılacak etkinlikler Impressum / Künye Herausgeber/Yayımlayan: DAAD IC Ankara Verantwortlich i.S.d.P/ Sorumlu Kişi: Frau Dr. Nilgün Yüce Redaktion/redaksiyon: Nilgün Yüce Ahmet Dalgıçoğlu Anne Rölz Eda Nazlı Genç Kontakt/İletişim: Tel.: 00 90 312 419 3554 daad.ankara@daad.de Neşe Özdiker, Dr. Nilgün Yüce und Ahmet Dalgıçoğlu, DAAD IC Ankara Hakkımızda Değerli okuyucular! Zaman büyük adımlarla ilerlerken çok renkli geçen yılın ilk yarısını ve işlerle dolu bir yazı geride bıraktık. Baharda Sn. Prof. Dr. ing. Dr. Sabine Kunst DAAD’nin yeni başkanı oldu. Eylül ayının sonunda yirmi yıldır DAAD’nin genel sekreteri olan Sn. Dr. Christian Bode emekliliğe ayrıldı. Sn. Dr. Dorothea Rüland ekim ayı itibariyle DAAD’nin yeni genel sekreteri görevine getirildi. “Fikirlerin dili Almanca” kampanyası çerçevesinde eski bursiyerlerimize yönelik etkinlik olarak çeşitli üniversitelerde ve Goethe Enstitüsü’nde bu yıl toplam on tane sunum ve workshop gerçekleştirildi. Ayrıca Almanya’daki araştırma imkanlarına yönelik ilginin bu sene daha öncelerine gore çok artmış olduğunu görmek bizi çok sevindirdi. Akara’nın saygın üniversitelerinden bazılarında (ODTÜ, Bilkent ve Ankara Ünversitesi’nde) ve Denizli’deki Pamukkale Üniversitesi’nde bu konuda toplantılar düzenlendi. Bu etkinliklere katkıda bulunan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. Saygılarımla, Nilgün Yüce newsletter DAAD Ankara 2 DAAD, IC Ankara, Ausgabe 04/Oktober 2010 Bewerbungstermine 15.10.2010, kurze (1-6 M.) Forschungsstipendien, aufenthalte und Wiedereinladungen ab März 2011 15.11.2010,lange (7-10 M.) Forschungsstipendien ab Okt. 2011 15.12.2010, Hochschulsommerkurs– und Intensivsprachkursstipendien für Sommer 2011 15.03.2011, kurze (1-6 M.) Forschungsstipendien, aufenthalte und Wiedereinladungen ab August 2011 31.3.2010, DAAD-TEVMasterstipendien 2 Jahre ab Sept. 2011 Burs Başvuru tarihleri 15.10.2010, kısa (1-6 ay) Mart 2011’den itibaren gerçekleşecek araştırma bursu, araştırma çalışmaları ve tekrar davet 15.11.2010, Ekim 2011’dan itibaren gerçekleşecek uzun araştırma bursu 15.12.2010, yazın 2011’de gerçekleşecek üniversite yaz kursu ve yoğun kurs bursları 15.03.2011, Eylül 2011’den itibaren 2 yıl gerşekleşecek DAAD-TEV ortak master bursu Nachrichten aus Bonn Erste Frau an der Spitze der weltweit größten Organisation für akademischen Austausch Bonn, 29.06.2010. Professorin Dr. Dr. Sabine Kunst wird neue Präsidentin des Deutschen Akademischen Austauschdienstes (DAAD). Mit ihrem Amtsantritt am 1. Juli 2010 steht erstmals eine Frau an der Spitze des DAAD. Die Vertreterinnen und Vertreter der insgesamt 232 Mitgliedshochschulen und 123 Mitgliedsstudierendenschaften des DAAD wählten Sabine Kunst bei ihrer Mitgliederversammlung in Bonn mit großer Mehrheit zur neuen Präsidentin. Die 55-Jährige tritt die Nachfolge von Professor Stefan Hormuth an, der im Februar verstorben war. Sabine Kunst studierte von 1972 bis 1979 Biologie und Politologie sowie von 1979 bis 1982 Wasserbauingenieurwesen an der Universität Hannover. 1982 promovierte sie zunächst zum Dr.-Ing. in der Umweltbiotechnologie im Bereich des Bauingenieurund Vermessungswesen. Im Jahr 1990 folgte ein weiterer Doktortitel in Politikwissenschaft zum Spannungsfeld von Technikbewertung und Interdisziplinarität. Im selben Jahr habilitierte sie sich an der Universität Hannover. Durch zahlreiche Forschungsaufenthalte weltweit (u.a. in China, Südafrika, Mexiko und Brasilien) erlangte sie ein hohes Maß an internationaler Erfahrung.Vor ihrer Wahl zur Präsidentin der Universität Potsdam im Januar 2007 war die Wissenschaftlerin zwei Jahre lang als Vizepräsidentin für Lehre, Studium, Weiterbildung und Internationales an der Universität Hannover tätig. Sabine Kunst ist verheiratet und hat drei erwachsene Kinder. Bonn’dan haberler Akademik Değişim alanında dünyanın en büyük kuruluşun başına ilk bayan getirildi Bonn, 29.06.2010. Profesör Dr. Dr. Sabine Kunst Alman Akademik Değişim Servisi (DAAD)’nin yeni başkanı oldu. 1 Temmuz 2010’da göreve getirilmesi ile ilk defa DAAD’nin başında bir bayan bulunmaktadır. DAAD’ye üye olan toplam 232 üniversitenin ve 123 öğrenci birliklerin temsilcileri, Bonn’da yapılan bir üyeler toplantısında Sabine Kunst’u büyük çoğunluk sağlayarak yeni başkan olarak seçti. 55 yaşında olan Sabine Kunst, şubatta vefat eden Profesör Stefan Hormuth’tan sonra bu görevi üstlenmiştir. Sabine Kunst, 1972-1979 yılları arasında Hannover Üniversitesi’nde biyoloji ve siyasal bilimler, 1979-1982 yılları arasında ise hidroloji mühendisliği okudu. 1982 yılında çevresel biyoteknoloji bölümünde inşaat ve tapu kadastro alanlarında doktora yaptı. 1990 yılında ise teknik değerlendirme ve disiplinler arasılık konusunda siyasal bilimler bölümünde tekrar doktora yaptı. Aynı yıl Hannover Üniversitesi’nde doçentlik tezini verdi. Dünya çapında (örneğin Çin, Güney Afrika, Meksika ve newsletter DAAD Ankara 3 DAAD, IC Ankara, Ausgabe 04 | Oktober 2010 Nachrichten aus Bonn Abschied von „Mr. DAAD“ Die Bewerbungsunterlagen für die DAAD-Stipendien richten Sie bitte an das Kulturreferat der deutschen Botschaft: Deutsche Botschaft Ankara Kulturreferat Atatürk Bulvarı 114 06540 Kavaklıdere/Ankara Tel.: 0312/455 51 70 -71 Fax.: 0312/455 53 31 ku-11@anka.auswaertigesamt.de www.ankara.diplo.de Viele Weggefährten und Bundesaußenminister Guido Westerwelle verabschiedeten DAAD-Generalsekretär Christian Bode am 28. September im Französischen Dom in Berlin in den Ruhestand. Zwanzig Jahre lang hat er mit seine Persönlichkeit die Arbeit des DAAD geprägt. Zum Abschied gehörte auch der Blick nach vorne. „Sie zählen zu denen, die die innere Einheit unseres Landes und die Verwurzelung in der internationalen Gemeinschaft vorangetrieben haben.“ Außenminister Guido Westerwelle bedankte sich bei dem scheidenden DAADGeneralsekretär Christian Bode vor allem für dessen „nachhaltiges Engagement“. Bode habe seit seinem Amtsamtritt am 1. August 1990 die „akademische Wiedervereinigung mit begleitet“. Besonders der „Aufbruch nach Mittel- und Osteuropa“ sei ein „Glanzstück“ des DAAD unter Bodes Regie. Nichts sei Bonn’dan haberler DAAD bursları için başvuru belgelerinizi lütfen Almanya Elçiliği‘nin kültür bölümüne ibraz ediniz: Almanya‘nın Ankara Büyükelçiliği , Kültür Bölümü Atatürk Bulvarı 114 06540 Kavaklıdere/Ankara Tel.: 0312/455 51 70-71 Faks: 0312/455 53 31 Ku-11@anka.auswaertigesamt.de Bay “DAAD” ile vedalaşma Çalışma hayatına eşlik eden birçok kişinin yanı sıra Federal Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle de DAAD’nin Genel Sekreteri Christian Bode’yi 28 Eylül 2010 tarihinde Berlin’deki Fransız Katedrali’nde emeklilik hayatına uğurladı. Kişiliği ile 20 yıldır DAAD’nin çalışmalarına damgasını vurmuştu. heute so wichtig wie die internationale Einbettung, meinte der Bundesaußenminister. „Wir wollen diese Internationalität pflegen und unserer Jugend die Gelegenheit geben, sich auszutauschen.“ Denn wer sich kenne, habe keine Vorurteile Außenminister Guido Westerwelle würdigt Bodes "nachhaltiges Engagement" uluslar arası olma niteliğine özen gösterelim ve gençlerimizin fikir alışverişinde bulunmalarına imkan tanıyalım.“ Çünkü birbirini tanıyanların önyargısı olmaz. Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle Bode’ye „sürdürülebilirlik adına gösterdiği çabaları“ için teşekkür etti. Www.ankara.diplo.de ANZEIGE „Siz ülkemizin kendi içinde bütünleşmesini ve uluslararası birliğin köklü bir parçası olmasını teşvik edenlerdensiniz.“ Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle emekliliğe ayrılan DAAD Genel Sekreteri Christian Bode’ye özellikle „sürdürülebilirlik adına gösterdiği çabaları“ için teşekkür etti. 1 Ağustos 1990’da işinin başına geçmesinden bu yana „akademik açıdan yeniden birleşmeye“ yönelik çalışmış olduğu vurgulandı. Özellikle „Orta ve Doğu Avrupa’ya Açılım“ kampanyası DAAD’nin Bode’nin öncülüğünde gerçekleştirdiği „en parlak eseri“ olmuştu. Dışişleri Bakanı, günümüzde hiç bir şeyin uluslararası bağlantılara sahip olmak kadar önemli olmadığını vurguladı. „Bu DAAD Bonn newsletter DAAD Ankara 4 DAAD, Information Center, Ausgabe 04 | 2009 Study in Germany. Experience the World. WHU – Otto Beisheim School of Management has long established its reputation as a business school par excellence and is today ranked amongst the best business schools in Europe. We believe that learning is a lifelong experience. The improvement of skills is an investment in one’s future. The WHU full-time MBA Program offers an excellent opportunity for such an investment. Face the challenge of a highly demanding international program and acquire the skills for coming out on top. Join us now! 16 months full-time General Management MBA Program Teaching language is English Start date: March Concentrations in Marketing & Sales, Finance & Accounting, Value Chain Management, Strategy and Leadership & Personal Development Strong focus on Leadership & Personal Development with a Leadership Practice Week, guest lectures by CEOs from renowned companies, workshops (e.g. Intercultural Awareness, Creativity, Social Entrepreneurship), teambuilding, individual coaching Three International Modules included – we currently cooperate with the KELLOGG School of Management in Evanston (USA), the CEIBS in Shanghai (China) and the IIMB in Bangalore (India). The program abroad consists of tailor-made lectures delivered by senior faculty members of our partner universities, company visits and a group project Internationally accredited (EQUIS, FIBAA Premium and AACSB Member) Familiar atmosphere, small class size ANZEIGE Scholarships available If you would like to know what our alumni say about their experiences studying in our MBA Program, please click here: http://www.whu.edu/cms/en/programs/mba/testimonials/ For further information, please visit http://fulltime-mba.whu.edu or contact us at: WHU – Otto Beisheim School of Management Burgplatz 2, 56179 Vallendar, Germany phone: +49 261 6509-140 mba@whu.edu newsletter DAAD Ankara 5 DAAD, Information Center, Ausgabe 04 | 2010 Kolleginnen und Kollegen in Ankara Helen Osterloh Yetiş, M.A. – DAAD okutmanı, Hacettepe Ü., Almanca Öğretmenliği E-Mail: helenosterloh@hotmail.de Jena’da Friedrich Schiller Üniversitesi okudum. Yabancı Dil olarak Almanca anabilim dalında, ayrıca yan dal olarak psikoloji ve eğitim bilimleri alanında master yaptım. Tirana/Arnavutluk’ta dil asistanlığı yaptıktan sonra Hacettepe’deki okutmanlığa müracaat ettim ve Ankara’da olmaktan çok mutluyum. Eğitim Fakültesi Almanca Öğretmenliği’ndeki birinci sınıflara ders vereceğim. Görevim dil becerilerini geliştirmektir. Üniversite giriş sınavı Almanca yapıldığı için öğrencilerin Helen Osterloh Yetiş, M.A. – iyi olan mevcut dil becerilerini daha da geliştirilecek. HaDAAD-Lektorin, Hacettepe U. Deutschlehrerausbildung cettepe Üniversitesi’nde okutmanlık ve ikinci vatanımda E-Mail: helenosterloh@hotmail.de DAAD lektörü görevlerini üstlenebilmekten çok mutluyum. Studiert habe ich an der Friedrich-Schiller-Universität in Jena. Mein Studium habe ich als Magistrat im Hauptfach Deutsch als Fremdsprache und den Nebenfächern Psychologie und Erziehungswissenschaften abgeschlossen. Nach meiner Sprachassistenz in Tirana/ Albanien habe ich mich für das Lektorat an der Hacettepe beworben und bin sehr glücklich, nun in Ankara zu sein. Ich werde die ersten Jahrgänge an der erziehungswissenschaftlichen Fakultät mit dem Schwerpunkt der Deutschlehrerausbildung unterrichten. Meine Aufgabe wird hier aber das Sprachtraining sein. Da die Universität einen Sprachtest in Deutsch voraussetzt, verfügen alle Studenten über gute Sprachkenntnisse, welche es gilt zu vertiefen. Ich freue mich sehr darauf, meine Aufgabe an der Hacettepe-Universität sowie die Aufgaben eines DAAD-Lektors in meiner Wahlheimat wahrnehmen zu können. Hacettepe Universität, Zentraler Kampus Hacettepe Üniversitesi, Merkez Kampüsü Hacettepe Univ., Erziehungswissenschaftliche Fakultät Hacettepe Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Fakültesi newsletter DAAD Ankara 6 DAAD, Information Center, Ausgabe 04 | 2010 Andreas Volk DAAD dil asistanı Bilkent Üniversitesi E-mail:andreas@bilkent.edu.tr Birkaç ay önce RWTH Aachen’de iletişim bilimleri, psikoloji ve sosyolojı bölümlerinde master yaparak mezun oldum. Eylülden beri on aylığına Ankara’ya Bilkent Üniversitesi’ne geldim. Bilkent Üniversitesi’nde ilk defa böyle bir göreve gelme onuru ve heyecanı ilk defa bana kısmet oldu. Andreas Volk, M.A. DAAD-Sprachassistent Bilkent Universität E-Mail: andreas@bilkent.edu.tr Vor wenigen Monaten habe ich mein Magisterstudium der Kommunikationswissenschaften, Psychologie und Soziologie an der RWTH Aachen abgeschlossen. Seit September bin ich nun für zehn Monate an der BilkentUniversität in Ankara als DAAD-Sprachassistent tätig. Mir ist die besondere Ehre sowie Herausforderung zuteil geworden, die erste Stelle dieser Art an der Bilkent zu besetzten. Neben meinem linguistisch ausgerichteten Studiengang habe ich bereits praktische Erfahrungen im DAF-Bereich sammeln können: 2008 und 2009 war ich für das Sprachenzentrum der RWTH Aachen als Fremdsprachentutor tätig, im Frühjahr 2010 habe ich ein Praktikum beim deutsch-italienischen Sprach- und Kulturinstitut von Padua absolviert sowie im Juli 2010 für das Goethe-Institut als Fremdsprachenlehrer gearbeitet. Nach einem tollen Einstieg an der Bilkent-Universität, in Ankara sowie in der Türkei allgemein, schaue ich voller Begeisterung auf die noch vor mir liegende Zeit und freue mich auf den alltäglichen Kulturaustausch mit meinen Kollegen, Schülern, aber auch mit den Menschen von nebenan und jenen, denen ich wo auch immer auf meinen Ausflügen begegnen werde. Dilbilimsel öğrenimin yanısıra .Yabancı Dil olarak Almanca Eğitimi alanında pratiğe yönelik deneyimler edinebildim. 2008 ve 2009’da RWTH Aachen Üniversitesi’nin yabancı diller yüksekokulunda yabancı dil öğretmenliği yaptım. 2010 yılının baharında Padua’da bir Alman-İtalyan kültür merkezinde staj yaptım ve temmuz 2010’da Goethe Enstitüsü için yabancı dil öğretmeni olarak çalıştım. Bilkent Üniversitesi’nde, Ankara’da ve genel olarak Türkiye’de harikulade bir başlangıç yapabildikten sonra önümdeki zamana coşkuyla bakıyorum. Burada arkadaşlarımla, öğrencilerle, komşum olan insanlarla ve herhangi bir yerde bir gezide rastlayacağım insanlarla günlük hayatta kültür alışverişinde bulunacağıma.çok seviniyorum. Bilkent, Ankara newsletter DAAD Ankara 7 DAAD, Information Center, Ausgabe 04 | 2010 Ich bin der Überzeugung, dass das Erlernen einer neuen Sprache einen jeden in eine ganz neue, bisher unbekannte Welt eintauchen lässt. Vor diesem Hintergrund möchte ich den Studierenden an der Ankara sowie der Gazi Universität durch die Vermittlung der deutschen Sprache dieses Eintauchen in die facettenreiche deutsche Kultur ermöglichen. Auf die mich erwartende Arbeit in Ankara freue ich mich sehr. Neben meiner Lehrtätigkeit würde ich mich gerne in die Aktivitäten bzw. Projekte des dortigen Informationszentrums einbringen. Tanja Teichert DAAD Dil Asistanı Gazi ve Ankara Üniversiteleri E-mail: tanjateichert@gmx.li Tanja Teichert, M.A. DAAD Sprachassistentin Universitäten Gazi und Ankara E-mail: tanjateichert@gmx.li Mit dem Idealismus die Welt ein wenig verbessern zu wollen und die herrschenden Ungerechtigkeiten anzugehen, studierte ich an der Carolo-Wilhelmina Universität zu Braunschweig Politikwissenschaft.Meine ehrenamtliche praktische Arbeit widmete ich der Migrationspolitik. In meiner Magisterarbeit begleitete und analysierte ich die Kommunale Integrationsplanung in Braunschweig. Ein weiterer Interessensschwerpunkt wurde der DaFBereich, den ich ebenfalls an meiner Universität studieren konnte. Im Anschluss an mein Studium bot sich mir die Möglichkeit, in beiden Bereichen aktiv zu werden. Ich übernahm die Verantwortung für ein vom Bundesministerium für Migration und Flüchtlinge gefördertes Projekt "gemeinsam stark erziehen", das das Ziel verfolgt, die Kommunikation zwischen pädagogischem Fachpersonal und Eltern mit Migrationshintergrund zu verbessern. Innerhalb dieses Projektes konzipierte und leitete ich interkulturelle Fortbildungen für Pädagogen. An der Volkshochschule gab ich darüber hinaus DaFAbendkurse. Diese Arbeit bereitet mir sehr viel Freude, weil sie mich persönlich sehr bewegt. Meinem Ideal folgend, die Welt ein wenig zu verbessern, werbe ich durch Bildung und Aufklärungsarbeit für interkulturelles Verständnis und Toleranz. Sprache stellt in diesem Prozess den unabdingbaren Mittler zwischen den Kulturen dar. Wie ein türkisches Sprichwort besagt "Bir lisan, bir insan. Iki lisan, iki insan".- „Eine Sprache, ein Mensch. Zwei Sprachen, zwei Menschen.“ Kampus der Gazi Universität Gazi Üniversitesi Kampüsü Dünyayı biraz güzelleştirmek ideali ve var olan haksızlıkları ele almak adına Braunschweig’ da bulunan Carolo-Wilhelmina Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi okudum. Gönüllü olarak göç politikası üzerinde çalıştım. Yüksek lisans tezimde Braunschweig’da yerel entegrasyon planlamasına eşlik ettim ve aynı zamanda analiz ettim. İlgi alanımın diğer bir ağırlık noktasını yabancı dil olarak Almanca oluşturmuştur, bu nedenle bu bölümü de kendi üniversitemde okudum. Eğitimimi tamamladıktan sonra her iki alanda aktif olarak çalışma imkanı buldum. Hedefi eğitim alanındaki uzman personel ile göçmen ebeveynler arasındaki iletişimi iyileştirmek olan ve Göç ve Mültecilerden sorumlu Federal Bakanlığı tarafından desteklenen ’Beraberce güçlü eğitmek’ isimli projede sorumluluk üstlendim. Bu proje kapsamında eğitmenler için kültürler arası eğitim seminerleri tasarladım ve yürüttüm. Ayrıca Halk Eğitim Merkezi’nde akşamları Almanca dersi verdim. Bu işi içtenlikle yaptığım için, bana büyük mutluluk vermiştir. Dünyayı biraz olsun iyileştirme idealim doğrultusunda eğitim ve bilgilendirme ile kültürler arası anlayış ve tolerans için çalışıyorum. Bu süreçte dil, kültürler arasında çok önemli bir aracı konumundadır. Bir Türk atasözü de bunu destekler nitelikte : "Bir lisan, bir insan. Iki lisan, iki insan". Şüphesizdir ki, yeni bir dil öğrenmek, her bir insanın o ana kadar tanımadığı bir dünyaya adım atması anlamına gelmektedir. Bu bağlamda Ankara ve Gazi Üniversiteslerinde’ nde okuyan öğrencilere Alman Dili’ni öğretmek konusunda aracılık yaparak, Alman kültür dünyasının kapılarını açmayı arzuluyorum. Ankara’da beni bekleyen yeni göreve başlamak için sabırsızlanıyorum. Öğretmenlik görevimin yanı sıra DAAD Bilgi ve Danışma Merkezi’nin aktiviteleri ve projelerine katılmayı da istiyorum. newsletter DAAD Ankara 8 DAAD, Information Center, Ausgabe 04 | 2010 Julia Hutzler DAAD- Dil Asistanı Ankara Üniversitesi, Rektörlük E-mail: juliahutzler@gmx.de Liseyi bitirdikten sonra Almanya'nın kuzeyinde bulunan Vechta Üniversitesi'nde Germanistik ve Tasarım Öğretmenliği bölümlerini okudum. 2010 yaz döneminde, ilerde Realschule türündeki liselerde öğretmenlik yapmak amacıyla eğitimimi yüksek lisans derecesi ile bitirdim. Şimdi Eylül'den itibaren 1 yıllığına dil asistanı olarak Ankara Üniversitesi'nde çalışacağım için büyük bir sevinç duyuyorum, çünkü henüz üniversite eğitimim sırasındayken bile hep Alman Dili Eğitimi alanındaki deneyimlerimi yurt dışında geliştirmek en büyük emellerimden biri olmuştu. Julia Hutzler, M.A. DAAD-Sprachassistentin Universität Ankara, Rektorat E-mail: juliahutzler@gmx.de Dil asistanlığı sırasında insanları Alman dili ve kültürü ile tanıştırmayı ve aynı zamanda Türkiye’deki yaşantıyı tanımayı ümit ediyorum. Nach meinem Abitur studierte ich Germanistik und Designpädagogik an der Universität Vechta in Norddeutschland. Im Sommer 2010 schloss ich mein Studium mit dem Master of Education ab, mit dem Ziel später an Realschulen zu unterrichten. Universität Ankara Zentraler Kampus, Nun freue ich mich sehr, im September für ein Studienjahr als Sprachassistentin an die Universität Ankara kommen zu dürfen, da ich bereits während meines Studiums den sehnlichen Wunsch hatte, meine Erfahrungen im DaF-Bereich im Ausland zu vertiefen. Ankara Üniversitesi, Merkez Kampüs Ich erhoffe mir, dass ich im Rahmen der Sprachassistenz Menschen für die deutsche Sprache und Kultur begeistern kann und dass ich gleichzeitig einen Einblick in die türkische Lebenswelt bekomme. Geisteswissenschaftliche Fakultät, DTCF In- newsletter DAAD Ankara 9 DAAD, IC Ankara, Ausgabe 04/Oktober 2010 Eda Nazlı Genç Schulpraktikantin Eda Nazlı Genç Stajyer öğrenci Ich bin Schülerin im IB-Programm der privaten TED Schule in Ankara. Im nächsten Schuljahr werde ich das Vorbereitungsjahr abgeschlossen und mit dem eigentlichen Programm begonnen haben. Eine Voraussetzung des IB-Diploms ist es, an einer außerschulischen Aktivität teilzunehmen. Daher habe ich gedacht, dass ein Praktikum im IC Ankara die beste Gelegenheit dafür ist. Deutsch ist meine zweite Fremdsprache und im Zusammenhang damit habe ich die Absicht, in der Zukunft mein Studium in Deutschland fort zu führen. Mein Praktikum beim DAAD in Ankara hat mir Gelegenheit gegeben, verschiedene Artikel zu verfassen und im gewissen Sinne als Assistentin zu arbeiten. Durch das Praktikum habe ich grosse Erfahrungen gesammelt. Unter anderem habe ich gelernt, als Teil eines Teams im IC zu arbeiten. TED Ankara Kolejinin Uluslararası Bakalorya programında okuyorum. Bu yazın sonunda hazırlığı atlamış ve asıl programa başlamış olacağım. Diplomanın bir şartı olarak okul dışında da etkin bir katılımcı olmam gerekiyor. Ben de bu yaz DAAD'de staj yapmanın karşıma çıkabilecek en iyi fırsat olduğunu düşündüm. Almanca benim ikinci yabancı dilim ve bir gün eğitimimin devamı için mutlaka Almanya'ya gitmeyi düşünüyorum. DAAD'de çalışmak, hem yazı yazıp hem de bir anlamda asistanlık yapmak, benim için çok şey değiştirdi. Ofis hayatının bir parçası olmayı öğrendim. Das TED ANKARA KOLEJI TED ANKARA KOLEJİ Der türkische Erziehungsverein (TED), der am 31. Januar M. K. Atatürk'ün 31 Ocak 1928 tarihinde kurduğu Türk 1928 durch Mustafa Kemal Atatürk gegründet wurde, begann Eğitim Derneği'nin 1931 yılında başladığı eğitim 1931 seine Aktivitäten im Bereich Bildung und seitdem gibt es faaliyetleriyle günüze kadar gelen TED Ankara Koleji, auch das TED Ankara Koleji, das den weltweit grössten dünyanın ilk ve orta öğretimde en büyük kampüsü Kampus einer Primar– und Sekundarschule sein Eigen nennt ünvanına sahip olmakla beraber altı bin öğrenciyi bir und 6000 Schülerinnen und Schüler aufweist. Es ist eine arada barındırmaktadır; ülkenin dört bir yanında açılan zentrale Schule des TED, der landesweit okullarıyla eğitimde önemli bir rol zahlreiche Schulen betreibt und einen oynayan TED'in Ankara'daki sağlam bedeutende Rolle im Bildungsbereich in der merkezidir. TED Ankara Koleji'nin isim Türkei spielt. Schon der Name des TED olarak bile söylendiğinde taşıdığı ağırlık Ankara Koleji ist lsehr renommiert. Die tartışılmaz. Özellikle yabancı dil Privatschule, die einen besonderen Schwerpunkt auf Fremdsprachen legt, ist sehr Kampus des TED Ankara Koleji TED Ankara Koleji Kampüsü gut ausgestattet und hat für die Schüler eğitiminde avantaj sağlayan kolej, öğrencilerine her türlü imkanı sağlamakta geç kalmıyor. Kampüsteki yaşam koşullarından zahlreiche Angebote. Das Anliegen dieser Schule ist es, mit tutun eğitim ve öğretimdeki kaliteye kadar dört dörtlük den hervorragenden Lernbedingungen auf dem Kampus, den bir okul olma özelliğini gösteren kolej, etkinlikleri ve Aktivitaeten und dem sensiblen Umgang im insan ilişkilerindeki hassaslığıyla öğrencilere toplumda zwischenmenschlichen Bereich die Schüler zu sorumlulğunu bilen bir birey olma bilincini kazandırıyor. verantwortungsbewussten Individuen auszubilden. newsletter DAAD Ankara DAAD, IC Ankara, Ausgabe 04/Oktober 2010 DAAD-Stipendiaten berichten 10 ternationally accredited (EQUIS, FIBAA Premium and AACSB Member) Ömre Bedel Bir Ay Birkaç yıl önce Ankara’daki Goethe Enstitüsü’ne attığım ilk adımla başlamıştı Almanca ile hikayem. Başlangıçta çok da özel değildi belki. Ama zamanın neler getireceğini nereden bilebilirdim? Üniversitedeki ilk senemde Almanca öğrenmeye karar verdiğimde, bu küçük hikayenin dört yıl sonra bir peri masalına dönüşeceğini hayal bile edemezdim. Ama şu anda, Almanya’da geçirdiğim koca bir aydan, edindiğim deneyimlerden ve hatıralarımdan sonra, Almanca çok daha önemli ve ömür boyu sürecek bir hikaye oldu benim için. Goethe Enstitüsü’ndeki bir yıldan sonra okulum ODTÜ’de devam ettim Almanca öğrenmeye. Bir ders sırasında Almanca hocamız Mümin Yılmaz bizlere DAAD Halil Alper Toker Düsseldorf’ta bursları hakkında bilgi vermiş, başvurmamızı önermişti. Dile getirdiği imkanlar ise oldukça ilgi çekici ve heyecan vericiydi. Almanya’ya gitmek, bir Almanca kursuna katılmak ve Almanca’nın anavatanında bir ay geçirmek... Herbiri bir rüyanın parçaları gibi geliyordu kulağa. Yurtdışına daha Als ein Student, der nie außerhalb önce hiç çıkmamış bir üniversite der Türkei war, entschied ich, mein öğrencisi olarak başvurmaya ve en Glück zu versuchen. Mit der Hilfe und azından şansımı denemeye karar den Erklärungen von Anika Müller, verdim. ODTÜ’de görev yapan DAAD Lektorin an der METU, habe DAAD okutmanı Anika Müller’in ich mehr über Sprachkursstipendien yardım ve açıklamalarıyla burslar ve erfahren und meine Unterlage başvuru süreci hakkında daha fazla vorbereitet. Als ich drei Monate bilgi edindim ve belgelerimi titizlikle später Post von DAAD bekam, hazırladım. Üç ay sonra Bonn’daki begann ich den Traum zu leben. DAAD merkezinden gelen postayı Mir wurde die Gelegenheit gegeben, aldığımda ise rüyayı yaşamaya einen Monat in Düsseldorf zu başlamıştım artık. Düsseldorf’ta bir Mit den anderen Kursteilnehmern (5. v. links) verbringen, Deutschland und seine ay kalıp Almanya’yı ve kültürünü Diğer kursiyerlerle (soldan 5.) Kultur besser kennenzulernen und yakından tanıma ve Almanca’mı meine Deutschkenntnisse zu verbessern. ilerletme şansını yakalamıştım. Beklentilerim çoktu gitmeden önce. Gittiğimde ise beklediğimden çok daha In Düsseldorf fand ich mehr, als ich erwartete. Am ersten fazlasını buldum Düsseldorf’ta. İlk günlerde şehrin Tagen wurde ich durch die Schönheit der Stadt güzelliğiyle etkilendim. Düsseldorf, Altstadt’ı, dakik toplu beeindruckt. Düsseldorf ist eine wunderschöne Stadt mit taşıma araçları, Ren Nehri çevresindeki müthiş seiner Altstadt, den pünktlichen Verkehrsmittel, dem manzaraları ve şehrin simgelerinden Altbier’ı ile fantastischer Ausblick auf den Rhein und seinem Altbier. harikulade bir şehirdi. Katıldığım kurstaki dersler de çok Der Unterricht war auch sehr effizient und effektiv. faydalı ve verimli geçiyordu. Ein Monat wie ein Leben Es war eine Geschichte zwischen mir und der deutschen Sprache, die mit nur einem einzigen Schritte in das Goethe Institut in Ankara begann. Sie war am Anfang vielleicht nicht so besonders. Aber wie konnte ich wissen, was die Zeit bringt? Ich konnte es nicht wissen und erwartete nie, als ich mich in meinem ersten Jahr im Studium für Deutsch entschied, dass diese kleine Geschichte fünf Jahre später zu einem Märchen werden würde. Es ist jetzt, nach meiner Erfahrungen in und Erinnerungen an Deutschland, eine wichtigere und lebenslange Geschichte für mich. Nach einem Jahr im Goethe Institut lernte ich weiter Deutsch an meiner Universität, der ODTÜ. Während einer Unterrichtsstunde hat mein Halil Alper Toker in Düsseldorf Deutschlehrer Mümin Yılmaz uns über die Stipendien des DAAD informiert. Was er uns erzählt hat, war sehr attraktiv. Nach Deutschland fliegen, an einem Deutschkurs teilnehmen und einen Monat in der Heimat der deutschen Sprache verbringen. Alles klang wie Teile eines Traumes. newsletter DAAD Ankara 11 DAAD, IC Ankara, Ausgabe 04/Oktober 2010 Ich lernte in der Klasse und übte auf der Straße durch Gespräche mit Freunden vom Kurs und anderen Deutschen. Meine Deutschkenntnisse entwickelten sich unglaublich schnell. Aber es gab noch etwas, was diese Stadt und die Zeit in Düsseldorf schöner und unvergesslicher für mich machte: Die Leute beim IIK. Elizabeth und Daniel aus Mexiko, James aus den USA, Viktoria und Anna aus Belarus und die andere Leute in unserem Kurs, die ich kannte. Obwohl wir aus verschidene Teilen der Welt kamen, hatten wir eine Gemeinsamkeit : Deutsch zu lernen. Exkursion nach Trier Aber wir haben nicht nur zusammen Deutsch gelernt, sondern auch unsere Horizonte erweitert und verschiedene Weltanschauungen erfahren. Wir hatten viel Spaß bei den vom IIK organisierte Exkursionen und Stammtischen, beim Lernen, beim die Stadt Entdecken. Deutsch war wie ein Wunder, durch das wir uns verstanden. Wir alle liebten Deutsch und Deutschland noch mehr, weil es uns ermöglichte, einander kennenzulernen. Ich lebte diesen fantastischen Juli so intensiv, dass ich mich am Ende wie ein Düsseldorfer fühlte. Es ist meine Stadt- die Stadt, in der ich zum ersten Mal Deutschland kennenlernte, in der ich zum ersten Mal internationale Freundschaften schloss und in der ich zum ersten Mal außerhalb der Türkei lebte. Ich bin dem DAAD dafür dankbar, dass er mir ermöglichte, diese Erfahrungen zu machen. Ich möchte hier auch Anika Müller und Mümin Yılmaz danken, weil sie während meiner Bewerbung meine Fragen herzlich beantworteten. Sınıfta öğrendiklerimi dışarıda kurstaki arkadaşlarımla ya da diğer Alman tanıdıklarımla konuşarak pekiştirdim. Almancam inanılmaz hızlı bir şekilde gelişiyordu. Ama Düsseldorf’u ve bu şehirde geçirdiğim bir ayı çok daha güzel ve unutulmaz kılan bir şey daha vardı : IIK’daki güzel insanlar. Meksika’dan Elizabeth ve Daniel, ABD’den James, Beyaz Rusya’dan Viktoria ve Anna, ve kursta tanıdığım bütün diğer arkadaşlarım. Dünyanın farklı uçlarından gelmiş olsak da bizi bir araya getiren çok önemli bir ortak noktamız vardı : Almanca öğrenmek. Ama sadece birlikte Almanca öğrenmekle kalmadık. Aynı zamanda ufkumuzu genişlettik ve her birimizin sahip Trier gezisinde olduğu farklı dünya görüşlerini ve farklı bakış açılarını tecrübe ettik. IIK’nın düzenlediği geziler ve Stammtisch’lerde, derste Almanca öğrenirken ya da şehri keşfederken birlikte çok eğlendik, çok büyük keyif aldık. Almanca bizi bir araya getiren ve anlaşmamızı sağlayan bir mucize gibiydi sanki. Almanca’yı her gün daha çok sevdik, çünkü birbirimizi tanımamızı sağlamıştı bu dil. Bu “fantastik temmuz” ayını o kadar yoğun yaşamıştım ki, kurs sonunda kendimi bir Düsseldorflu olarak hissediyordum artık. Düsseldorf benim şehrimdi. Almanya ile ilk tanıştığım, ilk kez uluslararası arkadaşlıklar kurduğum ve ilk kez Türkiye dışında yaşadığım kentti Düsseldorf. Bu deneyimleri yaşamamı sağlayan DAAD’ye minnetarım. Yine bu satırlarda, başvuru süreci sırasında yardımlarını esirgemeyen ve sorularımı içtenlikle cevaplayan Anika Müller ve Mümin Yılmaz hocalarıma teşekkür etmek istiyorum. Düsseldorf’taki son günümüzde Beyaz Rusya’dan Anna’nın dediği gibi “Ömre Bedel Bir Ay”dı. Asla unutamayacağım bir ay.. Kahramanı benimle birlikte Almanca olan benim kendi masalımdı. Halil Alper Toker, ODTÜ (Elektrik, Elektronik) Halil Alper Toker, METU (Elektrotechnik) newsletter DAAD Ankara 12 DAAD, IC Ankara, Ausgabe 04/Oktober 2010 DAAD eski bursiyeri Dr. Thomas Zimmermann ile Röportaj Interview mit dem DAAD Alumnus Dr. Thomas Zimmermann Dr. Thomas Zimmermann eski DAAD bursiyeri ve 2003 yılından beri Ankara’daki Bilkent Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olarak çalışmaktadır. Kendisi ile yaptığımız kısa bir reportajda nasıl ve neden Türkiye’ye geldiğini ve Ankara’da sürdürdüğü hayatından ve işinden memnun olup olmadığını öğreneceğiz. Dr. Thomas Zimmermann ist DAADAlumnus und seit 2003 Dozent an der Bilkent Universität in Ankara. In einem kurzen Interview erzählt er uns, wie und warum es ihn in die Türkei gezogen hat und ob er mit seiner Arbeit und dem Leben in Ankara zufrieden ist. Wie sind Sie denn an die Bilkent Universität gekommen? Sie waren ja bereits als Student schon einmal hier. Bilkent Üniversitesi’ne nasıl geldiniz ? Daha önce de öğrenci olarak burada bulunmuştunuz sanırım. Dr. Zimmermann: Evet, 1998 ve 99 senelerinde, DAAD’den aldığım bir yıllık burs ile Bilkent Üniversitesi’ndeydim. Türkiye o zamanlar Erasmus Programına dahil değildi ve bu nedenle Türkiye’deki eğitimimi kendim organize etmek zorunda kaldım. Türk Üniversitesinde neredeyse bir yabancı gibiydim. Türkiye’de üniversite eğitimi almak ilgimi çekti ve özellikle yurt dışı deneyimi edinmek ve Anadolu’nun sunduğu Arkeolojik zenginlikler bu tür bir karar vermememe öncülük etti. Regensburg Üniversitesi’nde doktora çalışmamı tamamladıktan sonra Mainz’da bulunan Roma-Germen Merkez Müzesi’nde yürütülen bir projede yer aldım ve daha sonra tekrar Bilkent Üniversitesi’ne döndüm. Burada tarih öncesi arkeoloji bölümünde Öğretim Görevlisi olarak işe başladım ve 2006 senesinde Doçent oldum. Üç yıldır da Enstitü Müdürü’yüm. zimmer@bilkent.edu.tr Dr. Zimmermann: Ja, 1998 und 99 war ich mit einem Jahresstipendium des DAAD an der Bilkent Universität. Die Türkei nahm zu dieser Zeit noch nicht am ErasmusProgramm teil und deshalb musste ich mir meinen Auslandsaufenthalt selbst organisieren. Ich war fast so etwas wie ein Exot an der türkischen Universität. Gereizt hat mich an dem Studium in der Türkei vor allem die Auslandserfahrung und mein Interesse an anatolischer Archäologie. Nach meiner Dissertation an der Universität Regensburg und einer Projektstelle am RömischGermanischen Zentralmuseum in Mainz kam ich dann an die Bilkent Universität zurück. Ich wurde Lehrbeauftragter für prähistorische Archäologie und 2006 Assistant Professor. Seit drei Jahren bin ich geschäftsführender Institutsleiter. Wie gefällt es Ihnen an der Bilkent Universität? Können Sie sich vorstellen, noch länger dort zu dozieren? Bilkent Üniversitesi’ni nasıl buluyorsunuz ? Burada daha uzun süre görev yapmayı istiyormusunuz ? Dr. Zimmermann: Ja durchaus! Ich plane nicht, in nächster Zeit an eine andere Universität zu gehen. Hier hatte ich die Möglichkeit, sofort an einer Universität zu lehren, was in Deutschland schwieriger gewesen wäre. An der Bilkent Universität gefällt mir besonders, dass die Zuteilung von Förderungen transparent ist und dass ein reger internationaler Austausch, sowohl von Studenten, als auch von Dozenten, stattfindet. In nächster Zeit soll vor allem der Austausch mit Deutschland gefördert werden. Ich lebe auch mit meiner türkischen Frau und unserer Tochter auf dem Campus der Bilkent Universität, der übrigens viele Annehmlichkeiten bietet. Dr. Zimmermann: Evet, kesinlikle! Yakın zamanda başka bir üniversiteye geçmeyi düşünmüyorum. Burada, hemen bir üniversitede derslere girme imkanım oldu, bu Almanya’da bulunan bir üniversitede bu kadar kolay olmayabilirdi. Bilkent Üniversitesi’nde özellikle sağlanan deskelerin bu kadar şeffaf olması hoşuma gidiyor. Ayrıca gerek öğrenciler arasında, gerekse öğretim görevlileri arasında yoğun bir değişim söz konusu. Yakın zamanda özellikle Almanya ile değişim konusunda destek sağlanacağını öğrendim. Aynı zamanda Türk eşim ve kızımız ile birlikte Bilkent Üniversitesi’nin kampüsünde yaşıyoruz, buradaki hayat bir çok açıdan rahatlık sağlamaktadır. Und Ankara selbst? Welchen Eindruck haben Sie von der Stadt? Peki Ankara hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizde nasıl bir izlenim bıraktı bu şehir ? Dr. Zimmermann: Ich bin sehr zufrieden hier. Ankara hat alles, was man zum Leben braucht und ist außerdem angenehmer als Istanbul, da durch den geringeren Verkehr und die höhere Sicherheit das Leben stressfreier ist. Ich sehe mich gerne in den Antik-Läden in Ulus um, fahre an den Eymir-See oder besuche Aufführungen im Opernhaus. Kızılcahamam in der Nähe von Ankara ist ebenfalls ein beliebtes Ausflugsziel von mir und meiner Familie.Außerdem befinden sich alle wichtigen Institutionen, die ich für meine Forschungen brauche, in der Stadt. Ankara bietet aber vor allem den Standortvorteil der zentralen Lage, der es mir ermöglicht, das ganze Jahr über Forschungen betreiben zu können. Dr. Zimmermann: Buradaki hayatımdan son derece memnunum. Ankara’da yaşam için gereken her şey var ve kendimi ayrıca İstanbul’dan daha rahat hissediyorum. Kıyaslama yaptığımızda, burada daha az trafik sorunu olduğunu ve daha güvenli bir şehir olduğunu görebiliyoruz, bu da hayatımızı daha stressiz kılmaktadır. Ulus’da bulunan antika dükkanlarını gezmeyi, Eymir gölüne ve operaya gitmeyi de seviyorum. Ankara yakınlarında bulunan Kızılcahamam da ailemle birlikte sık sık gittiğim ve sevdiğim bir yerdir. Ayrıca araştırmalarım için ihtiyaç duyduğum tüm önemli kurumlar da Ankara’da bulunmaktadır. Ankara, özellikle merkezi konumu itibariyle avantajlar sunmaktadır ve bu sayede tüm yıl boyunca araştırmalarımı yürütebiliyorum. Çok teşekkür ederim! Vielen Dank! newsletter DAAD Ankara 13 DAAD, Information Center, Ausgabe 04 | 2010 Neues aus Ankara DAAD Stipendiaten-Empfang in der deutschen Botschaft Am 08. Juni 2010 veranstaltete das DAAD Informationszentrum Ankara in der Deutschen Botschaft einen Empfang für seine Stipendiaten. Nach Begrüßungsworten von Frau Petra Kochendörfer, der Leiterin des Kulturreferates der Deutschen Botschaft, und Frau Dr. Nilgün Yüce, Leitern des IC Ankara, konnten sich ehemalige und diesjährige DAAD-Stipendiaten bei Speisen und Getränken und in sehr schöner Atmosphäre über ihre Erfahrungen in Deutschland und mögliche Fragen bezüglich des Auslandsaufenthaltes austauschen. Unter den Gästen waren auch der deutsche Botschafter, Dr. Eckart Cuntz, und die Teilnehmer des KulturweitZwischenseminares, die aus Istanbul, Amman und Berlin angereist waren. Studenten des DAADgeförderten deutsch-türkischen Masterstudiengangs in Social Sciences, der von der Middle East Technical University in Ankara und der Humboldt-Universität zu Berlin angeboten wird, waren ebenfalls anwesend. Ankara‘dan haberler DAAD Bursiyerleri için Almanya Büyükelçiliği’nde resepsiyon 8 Haziran 2010 tarihinde DAAD Ankara Bilgi ve Danışma Merkezi, DAAD Bursiyerleri için Federal Almanya Büyükelçiliği'nde bir davet verdi. Almanya Büyükelçiliği'nin Kültür Bölümü'nün başkanı Bayan Petra Kochendörfer'in ve DAAD Ankara Bilgi ve Danışma Merkezi'nin Müdiresi Bayan Dr. Nilgün Yüce'nin selamlamasının ardından eski bursiyerler ile bu sene gidecek olan bursiyerler yiyecek ve içecek eşliğinde, çok hoş bir atmosferde Almanya'da edindikleri deneyimleri paylaştılar ve Almanya'da bulunacakları süre ile ilgili soruları karşılıklı olarak yanıtladılar. Konukların arasında Federal Almanya Büyükelçi'si Dr. Eckhart Cuntz ile İstanbul, Amman ve Berlin'den gelen ve Kulturweit isimli programın ara seminerine katılan stajerler de bulunuyordu. Ayrıca Ankara ODTÜ'de ve Berlin Humboldt Üniversitesi'nde sunulan ve DAAD tarafından desteklenen Türk-Alman Sosyal Bilimler Master Programında (German Turkish Masters Program in Social Sciences) okuyan öğrenciler de bu davette bulunuyordu. DAAD Alumni und neue Stipendiaten unterhielten sich auf dem DAAD’nin eski ve yeni bursiyerleri resepsiyonda Almanya Empfang mit dem deutschen Botschafter (von links nach rechts): Büyükelçisi sohbet ettiler (soldan sağa): Ayla Özdemir, Dr. Ünal Ayla Özdemir, Dr. Ünal Kaya, Sinem Kolcubaşı, Dr. Eckart Cuntz, Kaya, Sinem Kolcubaşı, Dr. Eckart Cuntz, Hakan Kozlubel, Hakan Kozlubel, Gülay Acar, Tarık Daşdemir Gülay Acar, Tarık Daşdemir newsletter DAAD Ankara 14 Research in Germany Almanya‘da Araştırma imkanları Im vergangenen Sommersemester fanden vier Informationsveranstaltungen zu Forschungsmöglichkeiten und stipendien des DAAD in Ankara und Denizli statt. Den Auftakt bildete der Besuch an der Pamukkale Universitaet in Denizli am 25. Februar 2010. An den Fakultaeten für Wirtschafts-wissenschaften sowie Naturwissenschaften und Philosophie wurden vor jeweils 300 Hörern Vortraege zu den Forschungseinrichtungen und zu Stipendien unterschiedlicher Institutionen wie dem DAAD, der DFG, der Alexander von Humboldt Stiftung und anderen gehalten. Auch das Projekt „Alumniportal Deutschland“ des DAAD in Zusammenarbeit mit anderen Wissenschafts- und Wirtschaftseinrichtungen wurde vorgestellt. Nach dem Research in Germany Seminar an der Middle East Technical University Anfang April, über das wir in der letzten Ausgabe des Newsletters ausführlich berichtet hatten, folgten zwei weitere Anfang Mai an der Geisteswissenschaftlichen Fakultaet der Universitaet Ankara und der Juristischen Fakultaet der Universitaet Bilkent statt. Geçtiğimiz yaz döneminde DAAD tarafından araştırma imkanları ve burslar hakkında Ankara ve Denizli‘de bilgilendirme toplantıları yapılmıştır. Öncelikle 25 şubat 2010‘da Denizli‘deki Pamukkale Üniversitesi ziyaret edildi. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ile Fen-Edebiyat Fakültesi‘nde 300er dinleyici önünde DAAD, Alman Araştırma Kurumu DFG, Alexander von Humboldt Vakfı vb. Kurumların sunduğu araştırma ve burs imkanları konulu bilgiler verildi. DAAD‘nin çeşitli bilimsel ve ekonomi alanındaki kuruluşlarla işbirliği yaparak gerçekleştirdiği „Alumniportali Almanya“ projesi de tanıtıldı. Son sayıda tanıttığımız, nisan başında ODTÜ‘de gerçekleştirilen „Almanya‘da Araştırma“ seminerinden sonra mayıs ayında Ankara Üniversitesi DTCF‘de ve Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nde de bilgilendirme toplantıları yapıldı. Almanya‘daki araştırma imkanlarına ilgi duyan ç ok sayıda genç araştırmacı bu toplantılardan yararlandı. Die Veranstaltungen wurden von zahlreichen jungen Nachwuchswissenschaftlern, die Interesse an Forschungsmöglichkeiten in Deutschland haben, besucht. 11 kasım 2010, saat 13— 15 arasında Hacettepe Üniversitesi‘nde bir „Almanya‘da araştırma imkanları“ konulu etkinlik daha yapılacak. Salon Bilgi ve Danışma Merkezi‘nin websayfasında ilan edilecek. Eine weitere Research in Germany Veranstaltung ist für den 11. November 2010 in der Zeit von 13—15 Uhr an der Hacettepe Universitaet geplant. Der Raum wird kurzfristig auf der Webseite des IC Ankara bekannt gegeben. Nachwuchswissenschaftler der Universitaet Ankara newsletter DAAD Ankara 15 Das Yunus Emre Institut Yunus Emre Enstitüsü Die Idee eine Stiftung für die Verbreitung der türkischen Kultur im Ausland zu gründen, wurde mit einem Gesetz, das im Jahre 2007 verabschiedet wurde, in die Tat umgesetzt. Türk Kültürü`nu yurt dışında yaymak amacıyla bir vakıf kurma fikri, 2007 yılında kabul edilen bir yasa tasarısı ile uygulamaya geçmiştir. Das Hauptgebäude der Yunus Emre Stiftung wurde dann im Mai 2009 von Recep Tayyip Erdoğan eröffnet. Benannt nach dem ersten türkischsprachigen Volksdichter (13. Jh.), Yunus Emre, strebt das neu gegründete Institut danach, sich als Vertretung der türkischen Kulturund Bildungspolitik im Ausland zu etablieren. Yunus Emre Vakfı’nın ana binası 2009 yılının Mayıs ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılmıştır. İlk Türk halk ozanı olan Yunus Emre’nin (13. yy) adı verilen enstitü’nün amacı Türk kültürünü ve eğitim politikasını yurt dışında temsil etmek olmuştur. Goethe Enstitüsü’ne benzer şekilde yurt dışında da Kültür Merkezleri kurulacaktır. Su ana kadar 5 ülkede Yunus Emre Enstitüleri kurulmuştur : Astana / Kazakistan, Kahire / Mısır, Saraybosna / Bosna Hersek, Makedonya / Üsküp ve Tiran / Arnavutluk. Enstitü’ lerin amacı, Türk Dili’nin, Türk sanatının, Türk tarihinin ve Türk kültürünün daha anlaşılır olmasını teşvik etmektir. Bunlar, kültür sektörünün Türk dış politikasındaki gittikçe artan önemini yansıtmakta ve ülkeler arasında bir kültür köprüsü vazifesi görmektedir. Ähnlich dem deutschen GoetheInstitut werden auch im Ausland Kulturzentren gegründet. Bisher gibt es Yunus Emre Institute in fünf Ländern: Astana/ Kasachstan, Kairo/Ägypten, Sarajevo/Bosnien-Herzegowina, Dr. phil. Dr. rer. pol. Şeref Ateş Skopje/Makedonien und Tirana/ Albanien. Die Institute sollen das Verständnis für die türkische Sprache, Kunst, Burada, barış içinde birlikte yaşamayı sağlamak amacıyla, Geschichte und Kultur fördern. hoşgörü ve hayırseverliği ile tanınan Türk şair Yunus Emre örnek alınarak, halklar arası anlayışı desteklemeye Sie spiegeln die zunehmende Relevanz des çalışılmıştır. Kultursektors in der türkischen Außenpolitik wider und dienen als kulturelle Brücke zwischen den AB ülkelerinde yürütülen halkla ilişkilerin bu şekliyle şu Ländern. sıralar daha ziyade olumsuz olan Türkiye Portresinin Hier wird versucht, nach dem Vorbild des Dichters Yunus Emre, für den Toleranz Nächstenliebe an erster Stelle standen, das Verständnis der Völker füreinander zu fördern, um ein friedliches Zusammenleben zu gewährleisten. In den EULändern soll durch diese Form der Öffentlichkeitsarbeit das eher negative Türkeibild aufgebessert werden. Deshalb wird vor allem auf die Gründung von Zweigstellen in Deutschland viel Wert gelegt. Solche sind bisher in Frankfurt, Köln und Berlin in der Planung. Die Türkei möchte sich nach außen öffnen und ihre Kultur präsentieren, sowie ein Forum für die im jeweiligen Land lebende türkische oder türkischstämmige Bevölkerung bieten. iyileştirilmesi amaçlanmıştır. Bu nedenle özellikle Almanya’da yeni şubelerin açılması konusunda önemle durulmaktadır. Şu ana kadar Frankfurt, Köln ve Berlin’de şubelerin açılması planlanmaktadır. Türkiye, dışa doğru açılmak ve kültürünü tanıtmak ve aynı zamanda ilgili ülkede yaşayan Türk veya Türk kökenli halka bir forum sunmak arzusundadır. Bunun yanı sıra, Yunus Emre Enstitü’lerinde kültür ve bilgilendirme etkinliklerinin dışında, uluslar arası düzeyde kabul edilen TSS isimli Türkçe sınavı ile birlikte Türk dilinde Türkçe bilgilerinin belirlenmesine ve geliştirilmesine önemli katkıları bulunan Türkçe dil merkezlerinin (YETEM) açılması da öngörülmüştür. newsletter DAAD Ankara Dazu sind neben Kulturund Informationsveranstaltungen in Yunus Emre Instituten auch Sprachzentren für Türkisch (YETEM) vorgesehen, die zusammen mit der international anerkannten Türkischprüfung TSS einen wichtigen Beitrag zur Feststellung und Entwicklung von Kenntnissen der türkischen Sprache leisten. Vertreter des Yunus Emre Institutes haben in einigen Ländern, wie Deutschland, Frankreich, Ungarn, Belgien, Großbritannien, Österreich und Bosnien-Herzegowina, die Ausbreitung der türkischen Sprache bzw. die Häufigkeit und Qualität von Turkologie-Studiengängen untersucht und eine Zusammenfassung der Ergebnisse erstellt. Gleichzeitig soll eine „Türkische Kulturbibliothek“ geschaffen werden, die eintausend Werke aus Literatur, Wissenschaft, Kunst und Musik zahlreicher Epochen für die Allgemeinheit zugänglich machen wird. Auch die Teilnahme an Sommerpraktika und Sprachkursen in der Türkei soll für Studierende der Turkologie in den jeweiligen Ländern durch Stipendien gefördert werden. Bisher haben bereits 500 Studenten die Türkei besucht. Hier bekommen sie die Möglichkeit, die türkische Sprache und Kultur in ihrem Ursprungsland kennen zu lernen und mit diesen Eindrücken in ihr Heimatland zurückzukehren. Wir führten dieses Gespräch mit Dr. phil. Dr. rer. pol. Şeref Ateş, der für die Sprachabteilung sowie Strategie und Koordination in den EU- Ländern verantwortlich ist. Als DAAD- Stipendiat hatte er die Möglichkeit, seine Doktorarbeit im Bereich der Sprachwissenschaften in Deutschland abzuschließen und promovierte später als Politikwissenschaftler ein zweites Mal mit einem Stipendium der Alexander von Humboldt Stiftung. Er schätzt die guten Beziehungen zu Deutschland und stellt abschließend fest: „Deutschland ist für uns wie ein Nachbarland, zu dem wir keine geographische Grenze haben.“ Für weitere Informationen: Dr. phil. Dr. rer. pol. Şeref Ateş ates@yunusemrevakfi.com.tr Webseite: www.yunusemrevakfi.com.tr 16 Bunun yanı sıra, Yunus Emre Enstitü’lerinde kültür ve bilgilendirme etkinliklerinin dışında, uluslar arası düzeyde kabul edilen TSS isimli Türkçe sınavı ile birlikte Türk dilinde Türkçe bilgilerinin belirlenmesine ve geliştirilmesine önemli katkıları bulunan Türkçe dil merkezlerinin (YETEM) açılması da öngörülmüştür. Yunus Emre Enstitüsü’nün temsilcileri Almanya, Fransa, Macaristan, Belçika, İngiltere, Avusturya ve Bosna-Hersek gibi bazı ülkelerde Türk dilinin genişlemesini ve Türkoloji bölümlerinin sayısını ve niceliklerini araştırdılar ve elde edilen sonuçlar ile ilgili bir özet oluşturdular. Aynı zamanda çeşitli dönemlere ait edebiyat, bilim, sanat ve müzik alanlarında bin eserler barındıran ve umuma açık olan bir ‘Türk Kültür Kütüphanesi’ oluşturulacaktır. Çeşitli ülkelerde bulunan Türkoloji öğrencileri için aynı zamanda Türkiye’de burslu yaz stajı ve dil kursu ımkanları da sağlanacaktır. Şu ana kadar Türkiye’yi ziyaret eden öğrencilerin sayısı 500 civarındadır. Bu sayede Türk dilini ve kültürünü yerinde tanıma ve öğrenme imkanı buluyorlar ve edindikleri izlenimlerle kendi ülkelerine dönebiliyorlar. Bo sohbeti, dil bölümünden ve AB Koordinasyonu ve stratejisinden sorumlu olan Doç.Dr.Dr. Şeref Ateş ile gerçekleştirdik. Bir DAAD bursiyeri olarak doktora çalışmasını Almanya’da dil bilimi alanında tamamlama imkanı buldu ve daha sonra Alexander von Humboldt Vakfı’nın bursu ile ikinci kez siyaset bilimi alanında doktorasını yapmıştır. Kendisi Almanya ile olan iyi ilişkilerin ne denli kıymetli olduğunun farkında ve son olarak şu tespitte bulundu :’Almanya bizim için coğrafi sınırı olmayan bir komşu ülke gibidir.’ Ayrıntılı bilgi için : Doç. Dr. Dr. Şeref Ateş ates@yunusemrevakfi.com.tr Web sıtesi: www.yunusemrevakfi.com.tr newsletter DAAD Ankara 17 Empfang zumTag Almanya’nın Birleşme Günü der deutschen Einheit nedeniyle resepsiyon Anlaesslich des Tages der deutschen Einheit lud die deutsche Botschaft Ankara zu einem Empfang ein. Mit ca. 3000 erschienenen Gaesten aus Politik, Wirtschaft, Wissenschaft und Kultur wurde es ein buntes Fest auf der Eichenwiese. Ausser Musik und Tanz wurde der Tag auch mit einem Feuerwerk gefeiert. Neben anderen Institutionen bot auch der DAAD Ankara einen Informationsstand und Beratung an. Als die DAAD-Lektoren und Sprachassistenten aus Ankara und Erzurum zum Stand kamen, bot sich eine Gelegenheit für ein Gruppenfoto: (von links nach rechts) Helen Osterloh (Hacettepe, Ankara), Julia Hutzler (Univ. Ankara, Rektorat), Tanja Teichert (Univ. Ankara und Gazi), Ahmet Dalgıçoğlu (IC Ankara), Anika Müller (METU, Ankara), Neşe Özdiker (IC Ankara), Enrico Lippmann (Atatürk Univ., Erzurum), Andreas Volk (Bilkent, Ankara), Dr. Nilgün Yüce (IC und Univ. Ankara) Almanya’nın birleşme günü nedeniyle Ankara’daki Almanya Büyükelçiliği bir resepsiyona davet etti. Siyaset, ekonomi, bilim ve kültür alanlarından davetli olan 3000 konuklarla birlikte açık alanda renkli bir şölen yapıldı. Müzik ve dansın yanı sıra havai fişeklerle de kutlama yapıldı. Farklı kurumların yanı sıra DAAD Ankara’nın da broşürler ve danışmanlık sunulan bir standı vardı. Ankara ve Erzurum’dan DAAD lektörleri ve dil asistanları standa gelince bir grup resmi yapma fırsatı doğdu: (soldan sağa) Helen Osterloh (Hacettepe Ü, Ankara), Julia Hutzler (Ankara Ü, Rektörlük), Tanja Teichert (Ankara Ü ve Gazi Ü), Ahmet Dalgıçoğlu (IC Ankara), Anika Müller (ODTÜ, Ankara), Neşe Özdiker (IC Ankara), Enrico Lippmann (Atatürk Ü, Erzurum), Andreas Volk (Bilkent Ü, Ankara), Dr. Nilgün Yüce (IC ve Ankara Ü) newsletter DAAD Ankara 18 Landeskunde Yurt bilgisi Die Zeit fliesst dahin wie das Wasser und es wird Herbst. Wie die Menschen, wird auch das Laub von Wehmut ergriffen und lässt sich fallen in die Arme der Erde. Nichts kann zu Ende gehen, bevor es beginnt, und ohne ein Ende kann keine neue Seite aufgeschlagen werden. Wenn der Mensch nicht mehr zu sprechen vermag, spricht der Stift und Gedichte beginnen, die Seiten zu füllen... Zaman su gibi akıp gider, mevsimlerden sonbahar gelir. Theodor Storm (1817-1888) Theodor Storm (1817-1888) Herbst Sonbahar Schon ins Land der Pyramiden Flohn die Störche übers Meer; Schwalbenflug ist längst geschieden, Auch die Lerche singt nicht mehr. Piramitlerin ülkesine Kaçtı leylekler denizaşırı Çoktan yitti kırlangıçların uçuşu Artık kır kuşu da ötmez oldu. Seufzend in geheimer Klage Streift der Wind das letzte Grün; Und die süßen Sommertage, Ach, sie sind dahin, dahin! Gizli ağıtla iç çekerek Son yeşili okşar rüzgar; Ve tatlı yaz günleri Ah, kayıplara karışıp gitti! Nebel hat den Wald verschlungen, Der dein stillstes Glück gesehn; Ganz in Duft und Dämmerungen Will die schöne Welt vergehn. Senin en sessiz mutluluğuna tanık olan Ormanı sisler kapladı; Buğular ve alacakaranlıklar içinde yüz tutmuş yokolmaya güzel dünya. Nur noch einmal bricht die Sonne Unaufhaltsam durch den Duft, Und ein Strahl der alten Wonne Rieselt über Tal und Kluft. Güneş sadece bir kez daha durdurulmaksızın buğuları aşar Ve eski mutluluğun bir ışını Vadilere ve uçurumlara serpilir. Und es leuchten Wald und Heide, Dass man sicher glauben mag, Hinter allem Winterleide Lieg' ein ferner Frühlingstag. am 14. September 1817 in Husum geboren. Er war in Schleswig-Holstein als Rechtsanwalt tätig, zog mit dem der dänischen Vorherrschaft toprağın kollarına. Başlamadan son bulamaz hiçbir şey ve sona ermeden hiçbir şey yeni bir sayfa açamaz. İnsanın dilinin tutulduğu yerde kalemi konuşur ve şiirler dökülmeye başlar sayfalarca… Ve orman ile çayırlar öyle parlar ki İnsanın emin olası gelir Kışla gelen tüm acıların ötesinde Uzak bir bahar günün beklediğinden. Der bekannte deutsche Schriftsteller und Dichter wurde Beginn Yapraklar da insanlar gibi hüzünlenir, kendilerini bırakırlar 1851 nach Thüringen und kehrte erst 1864, als Schleswig-Holstein wieder deutsches Gebiet wurde, zurück. In seinen Werken ist die Auseinandersetzung des Menschen mit der Natur ein zentrales Thema. Der Dichter starb am 4. Juli 1888 in Hademarschen. Ünlü Alman yazar-şair, 14 Eylül 1817'de Husum'da doğmuştur. Schleswig-Holstein'da avukat olarak çalışmış, 1851'de Danimarka egemenliğinin başlamasıyla Thuringia'ya göç etmiş ve 1864'e kadar memleketine dönmemiştir, Schleswig-Holstein, Almanya'ya dönene kadar. Eserlerinde doğa ile insanın çatışmasına ağırlık vermiştir. 4 Temmuz 1888'de Hademarschen'de vefat etmiştir. newsletter DAAD Ankara 19 Yahya Kemal Beyatli (1884 - 1958) Yaha Kemal Beyatlı (1884-1958) Herbst Sonbahar Das vergängliche Leben neigt sich seinem Ende zu, ein langer Herbst beginnt Blätter, Blumen und Vögel entschwinden, zertreuen sich. Durch die ganze Jahreszeit hindurch ist der Abschied zu spüren; In seinem Ton ächzen Meere und Berge. Während sich zusammenfindet, was vom Sommer übrig, Sind die Tage voll Wehmut und die Nächte erfüllt mit Gedanken an das Jenseits; Die Trostlosigkeit dieser letzten Monate geht durch Mark und Bein. Und der Reisende spürt, er muss den vertrauten Hain verlassen. Der weltliche Horizont verdunkelt sich, Zu leben, sich von Tag zu Tag schleppend, wird der Seele zur Last. Der Mensch spürt die Stille der Erde; Er nimmt sie wahr als den Übergang zu einer anderen Melodie, Wenn er sich seinem Tode, dessen Zeit gekommen ist, ergibt, wird er jenem Zustand seiner selbst gleich, bevor er die Erdenreise betrat. So wie die Blätter ins fließende, entschwindende Wasser fallen, So wird die Seele in einen Schlaf geschickt, aus dem es kein Erwachen gibt. In diesem Augenblick sie keinen Schmerz spürt im Stein gewordenen Herzen: Mutter Erde nimmt unser Todesabenteuer nicht wahr. Fânî ömür biter, bir uzun sonbahar olur. Yaprak, çiçek ve kuş dağılır, târümâr olur. Der türkische Schriftsteller und Dichter kam am 2. Dezember 1884 zur Welt. Er verbrachte 9 Jahre in Frankreich. Er studierte Politikwissenschaften, wurde stark beeindruckt durch die französische Kultur und Literatur, studierte nebenbei noch Orientalistik und vertiefte seine Arabisch- und Persischkenntnisse. Beyatlı schrieb hauptsichlich Divangedichte. 1913 kehrte er nach Istanbul zurück, unterrichtete Geschichte und Literatur, und schrieb für Zeitungen und Zeitschriften. Der Dichter, der auch an der Konferenz in Lausanne teilnahm, wurde 1923 Abgeordneter der Provinz Urfa. 1949 ging er in den Ruhestand und kehrte von seiner Taetigkeit an der türkischen Botschaft in Pakistan zurück in die Türkei, wo er 1958 starb. Mevsim boyunca kendini hissettirir vedâ; Artık bu dağdağayla uğuldar deniz ve dağ. Yazdan kalan ne varsa olurken haşır neşir; Günler hazinleşir, geceler uhrevîleşir; Teşrinlerin bu hüznü geçer tâ iliklere. Anlar ki yolcu, yol görünür serviliklere. Dünyanın ufku, gözlere gittikçe târ olur, Her gün sürüklenip yaşamak rûha bâr olur. İnsan duyar yerin dile gelmiş sükûtunu; Bir başka mûsıkîye geçiş farzeder bunu; Teslîm olunca va'desi gelmiş zevâline, Benzer cihâna gelmeden evvelki hâline. Yaprak nasıl düşerse akıp kaybolan suya, Ruh öyle yollanır uyanılmaz bir uykuya, Duymaz bu ânda taş gibi kalbinde bir sızı: Farketmez anne toprak ölüm mâceramızı. 2 Aralık 1884'te doğmuştur. Fransa'da 9 yıl kalmıştır. Bir yandan siyasal bilgiler okumuş, Fransız kültüründen ve edebiyatından etkilenmiş, bir yandan da Doğu Dilleri Okulu'na devam ederek Arapça ve Farsça'sını ilerletmiştir. Divan şiiri üzerine yoğunlaşmıştır. 1913'te İstanbul'a dönmüş, tarih ve edebiyat dersleri vermiş ve gazete ve dergilerde yazılar vermiştir. Lozan Konferansına katılmış olan yazar, 1923'te Urfa milletvekili seçilir. Bunun yanında Yozgat, İstanbul ve Tekirdağ'ın milletvekilliğini de yapmıştır. 1949'da Pakistan büyükelçiliği görevindeyken emekli olur ve Türkiye'ye döner. 1958'de vefat eder. newsletter DAAD Ankara 20 Ausblick Yapılacak etkinlikler Alumni-Empfang des DAAD am 5.11.2010: 5.11.2010‘da Alumniler için DAAD resepsiyonu: Ort: Hotel Midas Ankara (Roof), Tunus Caddesi No.: 20 Yer: Hotel Midas Ankara (Roof), Tunus Caddesi No:20 Kavaklıdere, 06680 Ankara, Tel.: +90 312 4240110, miKavaklıdere, 06680 Ankara, Tel.: +90 312 4240110, midas@hotelmıdas.com das@hotelmidas.com Uhrzeit: 18.00 Uhr Saat: 18.00 Deadlines für Stipendien: Burslar için son başvuru tarihleri: Forschungsstipendien (lang): 15.11.2010 Araştırma bursu (uzun): 15.11.2010 Sandwich-Stipendien: 15.11.2010 Sandwich bursu: 15.11.2010 Hochschulsommerkurs- und Üniversite yaz kursu ve Intensivsprachkursstipendien: 15.12.2010 Forschungsstipendien (kurz): 15.03.2011 Forschungsaufenthalte: 15.03.2011 Wiedereinladungen: 15.03.2011 Arbeitsaufenthalte für Künstler und Architekten: 15.03.2011 Messen im Herbst 2010und Frühjahr 2011: yoğun dil kursu bursları: 15.12.2010 Araştırma bursu (kısa): 15.03.2010 Araştırma çalışması: 15.03.2010 Yeniden davet: 15.03.2010 Sanatçılar ve mimarlar için çalışma bursu: 15.03.2010 Sonbahar 2010 ve ilkbahar 2011‘de fuarlar: Akare: 09.11.2010, Ankara / Sheraton IEFT: 23.03. 2010Ankara, 27.03. 2010 Konya, 28.03.2010Eskisehir Educaturk: 30.03.2010 Ankara Akare: 31.03.2010 Antalya, 05.04.2010 Ankara DAAD IC Ankara, Bulvar Palas İş Merkezi B Blok No. 96/97, Atatürk Bulvarı 141, TR06640 Bakanlıklar/Ankara, Tel.: 0090 312 419 3554, Fax.: 0090 312 419 3568, E-mail: daad.ankara@daad.de, http://ic.daad.de/ankara/tr/