anksiyete
Transkript
anksiyete
ANKSİYETE Dalış için anksiyete bir kontrendiksiyonmudur? Dalış anksiyeteyi körükleyen birşeymidir? Anksiyete yüksek derecede korku ve endişenin ifadesidir. Anksiyetede bazen fizyolojik belitilerden bazen de otonom beliritlerden bahsedilir. Yani anksiyete hem hem fizyolojik hem de psikolojik semptomlar üretir. Anksiyete doğası gereği bir kuşku üretir ve gerçek tehdit ve tehlikenin kişinin kendi kapasitesi ile bir takım şeyleri halledebileceği konusunda şüphelendirir. Anksiyetenin fiziksel semptomları geniş bir yelpazede değişmektedir. Anksiyete semptomları kişiden kişiye, durumdan duruma ve hatta aynı kişide günden güne değişir. Örnek olarak; gece iyi uyumuş dinlenmiş bir kişi ile , hastalık sebebi yada gece yaşadığı içkili bir partinin sabahında baş ağrısı ile uyanmış birinin arasında stres kaynaklarına verdikleri reaksiyonlar farklıdır. Anksiyete çok sayıda stres kaynağı ile hızlanabilir. Deniz bu stres kaynaklarından biridir. Denizle ilgili fobileri söyle sıralayabilirz: • • • • • • • Hydrophobia: Ichthyophobia: Nyctophobia: Claustrophobia: Barophobia: Pnigophobia: Phagophobia: John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu su korkusu balık korkusu (özellikle köpek balığı korkusu) karanlık korkusu kapalı yer korkusu ezilme korkusu nefes alamama ve ya boğulma korkusu canlı olarak yenme korkusu Hamsi Diving Center 1 • • • Bathophobia: derinlik ve batma korkusu Thanatophobia: ölüm korkusu Ve özetle Thalassophobia: denizin sıra dışı terörü korkusu A. ANKSİYETENİN KAPSAMI Anksiyete bir amaca hizmet eder. Tehdite karşı alarm olarak belirgin bir hayatta kalma değeridir. En tipik olarak korkunun davranışsal karşılığı kaçmaktır. Gerçi kimi zaman direkt hareketler gerekebilir. (kaç yada savaş). Bu tepki ile bazen fizyolojik aktivite süper insan gücünü provake eder. Örneğin bir vahşi hayvana saldırmak veya küçük bir çocuğu arabanına altından kurtarmak için arabayı kaldırmak gibi. Yapılan çalışmalar bazı deneklerde orta derecede anksiyetenin performansı daha iyi duruma getirdiğini göstermiştir. Tespit edilen orta derecede anksiyete sahibi kişilerin her zaman hiç anksiyetesi olmayan veya aşırı anksiyete sahibi bireylere göre daha iyi bir performans gösterdikleri gözlemlenmiştir. Orta derecede anksiyetenin bir konu üzerinde odaklanmak ve çalışmak, en iyisni yapmak için yüksek bir motivasyon sağladığı düşünülmektedir. Yüksek anksiyete ise bireyin içine odaklanıp gerekli olan konsantrasyondan uzaklaşmasına sebep olmaktadır. Düşük anksiyete dalgıcın daha tedbirli davranmasına yardımcı olabilir. Bunun yanında yüksek anksiyete dalgıcı anlama ve kavramayı daraltacak duruma sokar. Dalgıcın dikkati ve odağı spesifik bir konu üzerine kayabilir. Böylece cok kritik bir unsuru (örneğin derinde havasının çok az kalması gibi) gözden kaçırabilir. Bu da paniğe neden olabilir. Ani panik ve yüksek anksiyete aşırı deşhet duyguları üretir. Başlangıça panik; bir stres uyarıcısı, spontan provake edici uyarıcı ile veya bir fikir ile oluşabilir. Ankisyetenin “kaç yada savaş” semptomları karşılaştırıldığında paniğin kişilerdeki semptomları daha belirgin vede öndedir. Paniğin ortaya çıkması ile kişde güçsüzlük, mantıklı düsüncenin askıya alınması durumu belirir. İnsanlar fix bir pozisyonda donup kalabilirler. Hatta aynı şeyi hayvanlarda dahi görmek mümkündür. Bunun yanında önceden kesitrilmeyecek davranışlar görülebileceği gibi kişinin kendi kendisine tehlike oluşturacak tarzda davranışlar da göstermesi mümkündür.(scuba dalışta nefes tutarak satıha kacmak gibi) John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 2 B. ANKSİYETE VE DALIŞ Kurtarma 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. dalgıçları ve profesyonel dalgıçlar kendilerinde ve diğer dalgıçlarda steris tanımlamada eğitimlidirler. Bu konumdaki dalgıçların stres kendisini panik, dalış kazası, bitkinlik haline dönüştürmeden müdahale etmeleri gerekmektedir. Stres artarken dalgıcın tanıma ve algılama kapasitesi düser. Dikkat gerektiren bir durum ise panik oluşmadan önce artan stresi tanımak dalgıç için kritik bir önem taşır. Bazı tibbi durumlar da anksiyetenin oluşumunda etkendirler. Bunlar: 1. Anemi (kansızlık) Mitral kapak prolapsi (kardiyak durum –kalp kapakçığı) Premenstural semptomlar (kadınların adet öncesi durumları) Menapozal semptomlar Diabet Hypoglycemia (kan şekerinin düsük olmasına bağlı anormallik) Tiroid ve paratirod hastalıkları Astım Bazı sistemik enfeksiyonlar Bu yukarıda saydıklarımız diger stressorler ile birlikte güçlü ve tehlikeli bir kombinasyon oluşturabilirler. Bir takım ilaçlar ve kimyasallar da anksiyete duygularını kötüleştirebilir. Bunlar: 1. 2. 3. 4. 5. 6. Kafein Nikotin Yhomobine (bir çeşit uyarıcı) Diyet hapları Pseudeophedirne ( dekonjestan) Teofilin (astım ve kronik bronsit tedavisinde bronkodilatör.) 7. Bazı antihipertensivler ( yuksek kan basıncı için) kullanılan Buna benzer olarak aşağıda sayacaklarımız da stres reaksiyonlarını artırabilir. 1. 2. 3. 4. 5. Tesadüfi psikolojik stressler İş problemleri Finansal kaygılar İlişkilerdeki stress Geçmiş olumsuz deneyimler John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 3 6. Olumsuz düsünceler (birinin kendi kabiliyetinden şüphesi durumu ve kendi kontrol limitini yanlış algılayışı) C. ANKSİYETEYİ ÖGRENMEK En basit seviyedeki anksiyete bile bir çok bileşim süreci ile öğrenilir. Örneğin çocuklar küçük ve tüylü yaratıklardan genellikle korkmazlar. Ancak annne mutfağa gelip 2 yaşındaki çocuğunu büyük gri bir fare ile oynarken gördüğünde mutfak tezgahının üzerine sıçrayıp histerik bir şekilde çığlık atarsa cocuk da hemen annesinin fare paniğine eşlik eder. Bazı örneklerde olduğu gibi spesifik bir anksiyeteyi diğer olumsuz deneyimlerimize dayanarak ögreniriz. Örneğin: Yüzmeyi bize öğreten eğitmenimiz sabırlı ve deneyimlerini pozitif olarak yansıtmayı beceren birisi ise suya girmek bizde pozitif bir etki yaratır. Ancak bunun tam tersi durumdaki bir eğitmen ise bize suya girmeyi negatif olarak yansıtarak bizim büyük bir anksiyete ile suya girmemize neden olacaktır. Basit bir düşünce ile başlayan bir durum sıklıkla zincirleme reaksiyonda düşüncelere neden olur. “çok ağırım, eğer çabuk batarsam ne olur?, kulak zarım patlar, kimse bana zamanında ulaşamaz, dibe gidersem ne olur?” PANİK!!! İlginç olan da içinde bulunduğumuz durum üzerine kendi kendimize konuştuğumuzda daha fazla anksiyete hissettiğimizdir. Beklentiler, olumsuz betimleme, endişe bulunduğumuz durumu olduğundan daha olumsuz olduğu şeklinde bizi aldatır. Aşağıdaki bilgiler Dr Tom Mount ve Dr Gilbert Millner’in Amarikada mağra dalgıçları üzerinde yaptığı bir çalışmanın sonundaki açıklamalarından alınmıştır: Anksiyetik davranış modelinin etkileri üzerine algılama ve gözlem (subjektif veya objektif) etkileri ve olsı nitrojen narkozu üzerine üç gurup dalgıcın bilgilerine başvurulmuştur. Birinci gurup dalgıç nitrojen narkozunun etkilerini yaşamanın yüksek olasılıkta olduğunu söylemişler aslında her biri bir kaç semptomu birden 40 metrede yaşadıklarını belirtmişlerdir. John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 4 İkinci guruptaki bireyler nitorjen narkozuna benzer bir durumun oldugunu söylemişler ve bunun göreceli olarak ve nadiren bir kaç kişinin semptomu olduğunu söylemişlerdir. Son gurup ise semptomdaki tehlike ve riskleri tanıdıklarını belirtmişler ancak narkoz semptomlarının üstesinden geldiklerini ve direndiklerini söylemişlerdir. 40-73 metre arasındaki derinlik iritfasinda test odasında narkoz semptomları olmasını bekleyen insanların olduğu gurup diğer guruplardaki insanlardan daha yüksek frekansta ve sertlikte narkoz semptomlarını yaşamışlardır. Rasyonel davranış terapisti Dr. Maxre Maultsby maladaptive (kendi kendine olumsuz telkin verme) davranışlarımızı araştırmıştır. Bazı baskılar altında kendimize sürekli üstesinden gelemeyeceğimizi telkin edettiğimizi ortaya koymuştur. Bunun yanında beli bir yöntemle kendi kendimizi olumlu yönde telkin etmekle bu maladaptive durumdan cıkabileceğimiz bu araştırma ile ortaya koyulmuştur. D. ANKSİYETENİN ÜSTESİNDEN GELMEK a) Psikolojik Teknikler “Bu resimleri ve filimleri hep izledim, herkez ne güzel zaman geçiriyor...” “Ben de bunları yapabilmek isityorum” Daha önce bir cok araştırmada dalışta anksiyeteyi giderici ilaçların kullanılması tartışılmıştır. [ imipramine( tofranil), propranol (inderal), alprazolam (Xnax) gibi]. Ancak bir çok dalgıç bu ilaçların kullanılmasıyla ilgili endişelerini dile getirmişlerdir. Özellikle ayakta uyuma eyilimi ve etrafında olanları fark etmenin zayıflaması gibi sendromlar ortaya çıkmaktadır. Diğer taraftan anksiyetenin tedavisinde non famakolojik teknikler de kullanılmaktadır. Psikolojik tekniklerde nispetten daha az kontraendiksiyonlara rastlanmaktadır. Bu nedenle de psikolojik teknikler tercih edilmektedir. Bunların bazıları sistematik desentizasyon (duyarsızlaştırma), impolsion (yükleme) terapileri, kavranma ve davranış teknikleri ve hipnoz dur. John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 5 Yukarıda anlatılan anksiyetenin mekanizmasını anlamak için bu tekniklerin nasıl çalışması gerektiğini öğrenmek gereklidir. b) Sistematik Desentizasyon Bu metod davranışları öğrenme teorisinin içerisinde düşünülür. Davranış teorisyenleri korku tanımlanır ve öğrenilirse küçük bir eforla unutulabilineceğini söylemektedirler. Anksiyete normal bir duygu ile eşleştirlerek aşılabilir. Prtikte bu Pavlovun köpeklerinin akşam yemeği zili çaldığında tükürük salgılamaya başlaması gibidir. Başaka bir örnek ise öğrenci dalgıcın dalmayı cok isteyip motive olması ancak suya batarken yada ekipmanla su altında bulunurken anksiyete duyması gibi birşeydir. Açık suda dalma düşüncesi nefesin kısa ve sık aralıklarla alınmasına, kalp atışlarının hızlanmasına ve terlemenin artmasına neden olur. Bunların üstesinden gelmek için bu kişi relax olma tekniklerini, nefes almayı kontrol etmeyi ve kas guruplarının kasılıp gevşemesi arasındaki fiziksel farkı tanımak için kasların kasılıp gevşemesini öğrenmelidir. Eğitmenin yapması gerekenlerdren biri öğrencide anksiyete üreten havuz kenarında durmak, biraz daha fazla anksiyete üreten donanımı kuşanmış olarak havuz kenarında durmak ve en fazla anksiyete üreten havuz dibinde su altında kalmak düşünce ve davranışları içerisinde bir anksiyete hiyerarşisi geliştirmek olmalıdır. Bunun için önce mental alıştırmalar yapılmalıdır.(suya yaklaşırken scuba donanımını tam kusanmayı ve havuza girdiğini hayal etkmek gibi) Diğer taraftan bazı kişiler için canlı alıştırmalar serisi yapılmalıdır. Havuz kenarında yürümek, bel hizasındaki suda regülatörle nefes almak, suyun altında diz çökmek gibi. Ancak mental alıştırmalar ve canlı çalışmalar birarada da yürütülebilir. Öğrencinin dalışı devam ettirmesindeki bireysel motivasyonu dalış eğitmenleri ve dalış eşinin sabrına bağlı olarak değişmekle birlikte pozitif bir dalış tecrübesine ulaşması için anksiyetesinin azaltılması gereklidir. Bununla birlikte her başarılı dalış yapılacak yeni dalışlarda pozitif etkileri geliştirmektedir. John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 6 c) İmplosion Teknikleri Aynı zamanda “flooding” olarak da adlandırılan bu tekniklerde amaç kişinin anksiyete üreten uyarıcıları kontrol altına alınmış şartlarda betimlemesi, stres kaynaklarına daha çabuk alışmayı başarabilmesi ve neticesinde de anksiyete fikri ile başetmesinin sağlanmasıdır. Gerçek hayatta dalış ekipmanının ve ağırlıklarının kuşanılıp bu şekilde öğrencinin bir gölün dibine indirlmesi tabi ki tavsiye edilemez, olayların betimlenmesi rehberliğinde öğrencilerin en katı senaryoları hayal etmesi bazı durumlarda sınırlı olarak kullanılır. d) Kavrama-Davranış Teknikleri Bu teknikler kişinin anksiyete üreten düşüncelerini algılamalarını durum ve davranışlarını başka bir şekilde yeniden düzenleyerek vurgular. Bir terapist gözetimi altında bireyler anksiyetelerinin durumların ve belirtilerini keşfederler (ekipmanını kaybetmek, dalış partnerini kaybetmek ve diğer stres yaratıcı şeyler hakkındaki düsüncelerini ortaya koymak gibi). Bunlar ortaya koyulduktan sonra gerekli elemine etme ve çözmenin tekniklerini öğrenirler. Örneğin tekneden dalgalı bir denize girerken korkutucu bir tecrübe yaşayan bir kişi sonuç olarak kendini her dalgalı denize girerken sevimsiz birşeyler olacağına inandırır. Dalgıç anksiyetik olmuştur ve diğer dalışlardan hoşlanmaz. Kavrama-Davranış yaklaşımı bu konuya şöyle açıklık getirebilir: “masken su alırsa en kötü ne olur?” veya “dalışa son vermeyi seçersen ne olur”. Bunlar düşünceyi sonlandırma diye adlandırılan ilginç ve son derece basit bir teknikdir. Bileğe lastik bir bant takmak gibi birşey. Endişe verici ve istem dışı düsünceler başladığında bileğe takılı olan küçük lastik bant çekilip bırakılır. Bu küçük acı hissi kişiye anksiyete üreten düşüncelere karşı dikkatli olması gerektiği mesajını verir. Düşüncelerinin durması gerektiğini söyler. Zamanla ve biraz pratikle anksiyetenin azaltılmasında başarılı olmasını sağlar. John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 7 e)Hipnoterapik Teknikler Öğrenci rahat ve kabul edebilme durumdayken betimleme rehberliği dahil bütün metodların birleşimidir. Hipnozla ilgili büyülü bir durum yoktur. Ancak buna rağmen anksiyete için “mucizevi kür” denilebilinir. Anksiyetenin kapsamlı tedavisinde önemli bir yardımcı elemandır. Kişinin hipnoterapiklere verdiği karşılıklar bazı faktörlerle saptanır. Bunalar; olan olaylar, önceki beklentiler, terapiste güven, inançlar, hipnoz motivasyon ve bireysel farklılıklardır. Örneğin bazı insanlar hipnoza daha hassas karşılık verirler veya daha kolay relax olabilirler. Bazı insanların kendi kenidlerine bir takım hipnoz teknikleri geliştirerek bu çözümlere ulaştığı bilinmektedir. Biraz çalışma ve ilave dalış eğitimleri ile ankisyetenin kişi üzerindeki etkileri büyük oranda başa çıkılabilir hale getirilebilinir. Belki de daha basit bir deyişle çalışma ve ek eğitim anksiyetenin azalmasına yardımcı olabilir. Bazı eğitmenler sabırlı davranarak öğrenciyi açık denizde rahatlatmayı gözden kaçırabilir veya daha doğru bir deyimle ihmal edebilir. Unutulmamalıdır ki bazı öğrenciler ek zamana ve belirli alanlarda birebir çalışmaya ihtiyaç duyarlar. Şu unutulmamalıdır ki her hangi bir nedenle dalıştan ayrılmak, dalışı yarıda kesmek her zaman kabul edilebilir olmalıdır. ÖZET Profesyonel dalgıçlar stresin belirti ve semptomlarını kendilerinde, öğrencilerinde ve de acemi dalgıçlarda tanımak zorundadırlar. Bir çok durumda belirli bir stresin kaynağını tanımak ve ortadan kaldırmak anksiyeteyi yatıştırmakta yardımcı olacaktır. Bir çok durumda dalgıçların nedenlerinin belirlenemediği endişeler yaşayacakları da gözardı edilmeyecek bir gerçektir. Dalmaya devam etmek için motivasyona, güvene ve anksiyetenin üstesinden gelme karsarlılığına sahip olunmalıdır. Bunların çözümü için de bir çok psikolojik teknik mevcuttur. İyi bir dalış için orta derecede anksiyete bir kontraendiksiyon değildir. John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 8 E. DALGICA ÖZ STRES KAYNAKLARI a) Zaman Baskısı İyi dalış planlamacılarına göre sınırlı ölçüde zaman çeşitli derinliklerde harcanabilinir. Decosuz limitler içinde planlama veya decolu limitlere düşmek önemli bir stres gücü oluşturur. Bunun yanında bir de görev yükü varsa stresin artışı kaçınılmazdır. b) Görev yükü Basit bir şekilde bir çok seyi aynı anda yapmak olarak özetlenebilir. Dalış esnasında ışık ve kamera taşınması buna basit bir örnektir. c) Limitleri Zorlamak Bunu fiziksel limitlerin ötesinde dalış olarak söyleyebiliriz. Kısaca kişinin kendisini hem mental hem de fiziksel yönden zorlayan dalışlar stres kaynağıdırlar. d) Çevre Faktörleri İyi bilinmeyen yerlerde dalmak, akıntı, soğuk suda dalmak, görüşün az olduğu dalışlar veya gece dalışları e) Gönüllü Olmamak Belli özeliği olan bir dalış için yeterli hazırlığı olamamak yada eğitim eksikliği büyük bir stres kaynağıdır. f) Ekipman Yeni veya iyi bilinmeyen bir ekipmanla dalmak , ekipmanla ilgili eğitim almadan dalamak (kuru elbise gibi) g) Yanlış Nedenle Dalmak John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 9 Bu da dikkatle bakılması gereken bir baskı unsurudur. Güvenli limitlerin ötesinde dalmak, sadece heyecan için dalmak, rahatsızken dalmak (aşırı içki sonrası yada deniz tutması sonrasında), bir arkadaşın dalması nedeni ile dalmak, dışlanmaktan korkmak yüzünden dalmak F. STRESİN “KAÇ VEYA SAVAŞ” OTONOM SEMPTOMLARI a) Dilate pupila (gözbebeklerinin büyümesi) b) Uyarılmış kalp kasının hızlı atmaya neden olaması c) Peripheral (dış yüzeye yakın) kan damarlarınıda kasılma d) Arteral kan basıncında yükselme e) Kanın iskelet kaslarına yönlenmesi f) Tükürük salgısının artması sindirm sistemin durması g) Solunumda artış daha derin ve hızlı soluma h) Deri yüzeyinde terleme şeklinde nem i) Kan şekerinde yükselme j) Kan kolayca pıhtılaşma eğilimindedir. G. PANİĞİN BELİRTİ VE SEMPTOMLARI a) Dyspnea (kısa nefes alma) b) Çarpıntı c) Göğüs ağrısı d) Boğulma hissi e) Baş dönmesi veya vertigo f) Gerçek olmayan duygular g) Parastesi( uyuşukluk/ürperti) h) Diaforez (terlemeyi red etmek) i) Syncope (bayılma veya bilinç kaybı) j) Ödleklik (titreme) k) Kontrolu kaybettiğini düşünmek H. DALGIÇLARDA STRES BELİRTİLERİ a) Hızlı nefes alma ve hiper ventilasyon b) Kaslarda kasılma c) Beyazlayan el eklemleri d) Korkulu bakış veya gözlerini kaçırmak e) Aşırı tepkili olma durumu f) Kontrol edilemez olama durumu g) Yüzeye kaçma temayülü h) Ekipmanla ilgili hayali problemler i) Bahane uydurma ve suya girme için uzun zaman kullanma j) Cok konuşkan olma durumu k) Kendini ortamda geri çekme durumu John R. Yarbrough, Ph.D Çeviri: Bahattin Memişoğlu Hamsi Diving Center 10