ı. sanayi şurası demir çelik sanayii raporu
Transkript
ı. sanayi şurası demir çelik sanayii raporu
T.C. S AN AYİ VE TİCARET BAKANLIĞI I. SANAYİ ŞURASI DEMİR ÇELİK SANAYİİ RAPORU 1 - 4 EYLÜL 19*7 ANKARA T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI ODC: YER: YIL: CLT: KSM: KOP: OEM: 89-1289 S9-2171 KÜTÜPHANESİ I. SANAYİ ŞURASI DEMİR ÇELİK SANAYİİ RAPORU 1 - 4 EYLÜL, 1987 ANKARA İÇİNDEKİLER BÖLÜM I : DEMİR-ÇELİK SANAYİİ KOMİSYON RAPORU BÖLÜM II : PANELİSTLERİN KONUŞMALARI BÖLÜM m : OTURUMDA YAPILAN GÖRÜŞMELER BÖLÜM IV : NİHAİ RAPOR - V- BÖLÜM I DEMİR - ÇEKİL SANAYİİ KOMİSYON RAPORU T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI DEMİR—ÇELİK SANAYİİ *Nİ y ö n l e n d ir m e k o m is y o n u r a p o r u 1 -4 E Y L Ü L , 1987 ANKARA -IX- DEMİR—ÇELİK SANAYİİ YÖNLENDİRME PLANI ÇALIŞMALARI KRONOLOJİSİ TARİH GELİŞMELER 12.12.1986 Sayın Bakanımız H.Cahit ARAL'ın başkanlığmda Demir - Çelik Sanayi sektöründe faaliyet göste ren firma yetkilileri ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Konferans Salonunda ilk toplantı yapılmış ve beş ayn araştırma komisyonu teşkil edilerek bunların üyeleri belirlenmiştir. Aym gün öğleden sonra yapılan komisyon top lantılarında Başkan ve Raportörler seçilerek, ça lışma yeri ve yöntemi tesbit edilmiş ve gruplar alt komisyonlara ayrılmıştır. 7 - 30.1.1987 Oluşturulan beş ayn komisyon Ocak ayı içerisinde İstanbul ve Ankara'da ayn ayn toplanarak çalış malarına başlamıştır. 17 -18.2.1987 Komisyonlar yine ayn ayn toplanarak çalışmaları na devam etmiştir. 2 -3 0 3 .1 9 8 7 Komisyonlar Mart ayı içerisinde ayrı ayrı son ola rak toplanmış ve genel değerlendirme toplantısı na sunulmak üzere hazırlanan komisyon raporları na son şeklini vermiştir. -X 20.4.1987 Sayın Bakanımızın başkanlığında genel bir değer lendirme toplantısı yapılmış ve hazırlanan komis yon raporları sözcüler tarafından okunmuştur. Daha sonra Demir-Çelik komisyonunun gruplan kendi konularında hazırlamış oldukları raporların redaksiyon komitesi tarafından tek ve genel bir ra por haline dönüştürülmesine karar verilerek bu ko mitenin üyeleri tespit edilmiştir. 1.5.1987 Redaksiyon komitesi Türkiye Demir Çelik işlet meleri Genel Müdürlük binasında toplanarak çalış malara başlamış ve hazırlanan rapor son şeklini almıştır. s'i l: ’İ -X I- Demir-Çelik ve Demir dışı metaller sanayi yönlendirme planı ile ilgili olarak 12.12.1986 günü saat 10.00'da Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Konfe rans salonunda Sayın Bakanımızın Başkanlığında yapılan toplantıya katı lan şahıslar ve temsil ettikleri kuruluşların listesi aşağıya çıkarılmıştır. ADI VE SOYADI TEMSİL EDİLEN KURULUŞ 1 —Engin Örüç Devlet Planlama Teşkilatı 2 —Rasm Gültekin Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı 3 —Derviş öztûrk Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı 4 —Servet Buyuran Tübitak, Marmara Araştırma Enstitüsü 5 —Fuat înalakdere Ankara Üniversitesi 6 —Ergin Kısakûrek İstanbul Teknik Üniversitesi 7 —Veli Aytekin İstanbul Teknik Üniversitesi 8 —Necdet Gökmen Maliye ve Gümrük Bakanlığı 9 —Münevver Kılıç kaya Maliye ve Gümrük Bakanlığı 10 —Ruşen Gezici Marmara Üniversitesi 11 —Ekrem Özgen Türk Standartlan Enstitüsü 12 —Şakir Bor O.D.T.Ü. 13 —N ad Sevinç O.D.T.Ü. 14 —Alpay Ankara O.D.T.Ü. 15 —Sabri Altıntaş Boğaziçi Üniversitesi 16 —AB Durmaz Gazi Üniversitesi 17 —Kandemir Çilingiroğlu Türkiye Odalar Birliği 18 —Ertuğrul Öztûrk Milli Prodüktivite Merkezi 19 -H a lil Erkan DESİYAB 20 —Ayşegül Kayman Karadeniz Bakır İşletmeleri 22 —Neıgiz Ünlü İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi 23 —Yıldırım Öztûrk Türkiye Demir Çelik işletmeleri -X II- ADI VE SOYADI TEMSİL EDİLEN KURULUŞ 24 - Medet Ablak Türkiye Demir Çelik İşletmeleri 25 —Mustafa Taşlan .. Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları T.A.Ş. 26 - Haldun Uluğ Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları T.A.Ş. 27 —Latif Anbarlı Asil Çelik San. ve Tic. A.Ş. 28 —FeyzuDah Efe M.K.E.K. 29 —Bekir Çelik M.K.E.K. 30 —Yavuz Yücel M.K.E.K. 31 —Hamdi Kargın M.K.E.K. 32 —Dr. özel İnanç Etibank 33 —Vedat Altmok Etibank 34 —Fehmi Bağcıoğulları Etibank 35 —Ahmet Bilgin Ünver Etibank 36 —Resul Tatlı Sivas-Deçeko 37 —Mehmet Yantaç Svas-Deçeko 38 —HJFahri Has M.T.A. 39 —Hüsnü Baltacıoğlu Kumaş 40 —Sabri Akdemir Koç Holding A.Ş. 41 —İsmet Izgül Eges A.Ş. 42 —Metin Başaran Ferro Döküm San. Tıc. A.Ş. 43 —Hüseyin Kıvılcım İzdaş 44 —Sadun özdede Çelik San. A.Ş. 45 —Fehamettin Acarer lçdaş A.Ş. 46 - Ayşe Al Rabak A.Ş. 47 —Burhan İkizer Doğu Çelik San.A.Ş. 48 —Hami Kartay özel Sektör Demir Çelik Üreticileri Demeği ADI VE SOYADI TEMSİL EDİLEN KURULUŞ 49 —Cemal Yıldırım özel Sektör Demir Çelik Üreticeleri Demeği 50 —Nazım Çapraz Karabük Haddeciler Demeği Başkam 51 —Hüdayi Demir Uygar Motor A.Ş. 52 —Ataman İlgaz Metaş 54 —Yıldırım Turna Metaş 55 —Necip Yüksel Borusan 56 —Müfit Şumnü Çelik Halat 57 —Mete Nakipoğlu Döktaş, Dökümcüler Demeği 58 - Mithat Ural Emaş A.Ş. 59 —Muharrem Altunbağ Erbosan A.Ş. 60 —İbrahim Yardımcı Erbosan A.Ş. 61 —Pınar Aran Parsan A.Ş. 62 —Turhan Onur Parsan A.Ş. 63 - Ahmet Baysal İzsal Döküm San. A.Ş. 64 —Gürsel Yardımcı . Sır Metal A.Ş. 65 - Hamit Gözaydm Ümran Spiral Kaynaklı Boru San. A.Ş. 66 —Abdullah Erkunt Erkunt San.A.Ş. 67 —Behçet Arkun Çolakoğhı Metalürji A.Ş. 68 —Ersan Karagözlü Pınar Döküm San. Ve Tîc. A.Ş. 69 —Şakir Oktar Ergün Kablo ve Bakır San. A.Ş. 70 —Nurettin Özdemir KAle Radyatör Kayalar Bakır 71 —H .Ahmet Alev Sarkuysan Elektrolik San. Ve Tîc. A.Ş. 72 —Uğur Şahin Böhler Kaynak Elekrotlan 73 —Memduh Üretmen Ark Çelik San. ve Tîc. Ltd. Şti. 74 —C.Çetin Oğuz OERIİKON A.Ş. 75 —Selim Razan OERIİKON A.Ş. -X IV - ADI VE SOYADI TEMSİL EDİLEN KURULUŞ 76 —Erdinç Tahı Ergenekon Çelik San. ve He. A.Ş. 77 —Nevzat Kutlar Elba 78 —Şahin Türkaslan Yücel Boru 79 —Faruk özertem Yücel Boru 80 —Fikret İnce Ekindim' Demir Çelik San. A.Ş. 81 —Olgun Altıntaş Türk Deınir Döküm Fab. A.Ş. 82 —Erdal Cingöz Bant Boru ve San. He. A.Ş. 83 - Recep Yazıcı Diler Demir Çelik 84 —Temel Kaya Kayalar Bakır Alaşımları A.Ş. 85 —Çetin Şaman Maktel Mak. ve TeL San. A.Ş. -XV- İÇlNDEKlLER I- HIH - GiRİŞ DEMlR VE ÇELİK SANAYİİNİN ÖNEMİ DÜNYA DEMİR VE ÇELİK ENDÜSTRİSİNİN HALİ HAZIR DAKİ DURUMU IV - TÜRKİYE DEMİR ÇELİK İŞLETMELERİ A —Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları B —İskenderun Demir ve Çelik Fabrikaları V- ELEKTRİK ARK OCAKLARI (ASİL ÇELİK A.Ş. DAHİL) V I - HADDEHANELER V H - EREGLİ DEMİR ÇELİK FABRİKALARI T.A.Ş. V in - DİKİŞSİZ BORULAR (M.K.EJC.ÇELİK BORU FABRİKASI) I X - DİKİŞLİ BORULAR X - PİK VE ÇEIİK DÖKÜM SANAYİİ XI - DÖVME SANAYİİ X n - TÜRKİYE DEMİR ÇELİK SANAYİİ KURULUŞLARI HAK KINDA ÖZET BİLGİLER - 1 - I —G I R I Ş 1. Bu raporun hazırlanmasındaki amaç çelik ürünü ile dünya pazarlarına girerken Türkiye Demir Çelik Endüstrisi hakkında mümkün olduğu kadar detaylı bilgi hazırlayarak, Demir çelik politikasının tesbitine ve bu en düstride ne gibi bir yenilemeye gidilmesine ve pazar durumuna göre na sıl bir yol izlenmesi gerektiğine ışık tutmaktır. 2. Gelişmiş ülkelerin halen uygulamakta olduğu demir ve çelik politi kası çerçevesinde, şimdiden alınacak Ye alınması gereken tedbirlerin be lirlenmesi, mevcut problemler ile endüstrinin ileride karşı karşıya kalaca ğı problemlere göre bir hedefin tesbiti gerekmektedir. Ayrıca deıııirçelik ürünü için bugünkü pazar durumu-un analizi ile özellikle dış pazar lardaki şansının ne olduğu, ileride nasıl olabileceği, bu pazarlara girme imkanları yanında iç tüketimdeki pazara hakim olunabilmesi için ne gibi tedbirlerin alınması gerektiği çok iyi bilinmelidir. 3. Dünya demir çelik politikası yanında çevremizde proje halinde olan demir ve çelik tesisleri ve muhtemel devreye girme tarihleri ile bunla rın Türkiye demir ve çelik endüstrisine yapacağı etkiler gözden uzak tu tulmamalıdır. Bütün bu gelişmeler göz önüne alındığında Türkiye Demir ve Çelik sanayiinin gerek AET İçinde gerekse dünya pazarlarında rekabet edebilecek duruma getirilmesi hususunda Devletçe izlenmesi gereken po litikaya yardımcı olmak ve çelik endüstrimizi ayakta tutmak hedefi güdülmefidir. 4. Bütün dünyada demir ve çelik kapasitelerinin fazla oluşu AET ülke lerinde kapasite fazlalığına karşı tüketimin 1995’e kadar son derece yavaş artacağının tahmin edilmesi, özellikle yeni kurulması planlanan -2 demir ve çelik tesisleri, Türkiye açısından çok ciddi tedbirlerin alınma sını gerektirmektedir. Gerek demir çelik kuruluşları gerekse devlet yetkililileri konuya ciddi bir şekilde eğilerek sanayimizin en önemli ana girdisini sağlayan ve geliş mişliğin bir göstergesi olan bu sanayi dalında neler yapılabileceğini dü şünürken, iç tüketimde de takip edilecek politikalara göre hangi rakam lara ulaşabileceğinin tesbiti veya yıllık kalkınma hedeflerini daha gerçek çi tesbit ederek tüketimin hangi noktalara erişeceğini görmesi önemlidir. Diğer taraftan devletin konuya eğilmesi bu sektörün ayakta kalmasını sağlayıcı tedbirler almalıdır, geçici tedbirler devamlı aynı konuyu günde me getirecektir. Sektörün hedefi belirlenerek, bu sektörün yaşaması için gerekli tedbir leri alması, teknolojik gelişmeler takip edilerek ve ekonomik belirsizlik ler dikkate ahnarak, biri diğerine zarar vermeden üretimlerini sürdürme leri imkanı araştırılmalıdır. S. Dünya pazarlarının tüketim kapasitelerinin yine dünya çelik üretim kapasitesinin altmda olması çelik sektöründeki krizin ana sebeplerinden biri olduğu bilinmektedir. Özellikle demir perde ülkelerinde maliyet un surunun olmayışı piyasaya ucuz ürün sürmeleri maliyet kar unsurunu dü şünerek piyasaya mal arzeden demokratik ülkelerin çelik sektörünü zor durumda bırakabilmektedir. Bununla beraber devletin demir çelik tüke timinin yoğun olduğu sektörlerin gelişmesini sağlıyacaktır. 1987 yılı içinde yapılacak olan SANAYİ ŞURASI’na esas olarak hazırla nan bu rapordaki görüşler çerçevesinde Türk Demir ve Çelik Endüstri- -3 sine gerekli desteğin sağlanarak ileride kendi kendini yenileyecek ve kuracak seviyeye ulaşması temennimizdir. Saygılarımızla, - 5 DEMİR VE ÇELİK SANAYİİNİN ÖNEMİ Genel olarak sanayinin ham maddesi olan yassı mamiiller, uzun mamüller, çubuk ve profillerin yanı sıra özel çelikleri üreten demir ve çelik endüstrisi küçük, orta ve diğer yan sanayinin doğup gelişmesine, sanat kâr kitlesinin çabuk yetişmesini sağlıyarak ekonominin işlemesini ve ge lişmesini sağlaması yönünde gerek sanayinin, gerekse ekonominin temel taşı olarak görev yapmaktadır. Demir ve Çelik sektörü diğer sektörlere göre oldukça ayrıcalık gösteren bir sanayi koludur ve çoğu sektörün itici gücü durumundadır. Ekonomik kalkınma ile demir çeHk tüketimi arasındaki yakın ilişki gerek gelişmiş ve gerekse gelişmekte olan ülkelerin bu sanayi kolunu kurmaya ve geliştirmeye yöneltmiştir. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yapılan araştırmalarda, bu sektör ülkelerin kalkınmasında önemli bir yer işgal ettiği hususunda fikir birliği mevcuttur ve günümüzde ekonomik gelişme göstergeleri arasında ülkele rin kişi başına demir çelik tüketimi de yer almakta ve bu göstergelerle sektörün ekonomik kalkınmadaki önemi en somut bir biçimde belgelen mektedir. Ekonomik faaliyetlerin canlandığı inşaat ve imalat sanayinin hızlı bir ge lişme gösterdiği dönemlerde demir-çelik tüketimi yanında üretim çeşit ve kalitelerinde de önemli gelişme görülmektedir. Sanayileşme sürecinin ilk aşamalarında alt yapı yatırımlarının artmasıyla inşaat ve imalat sanayilerinin giderek önem kazanması karşısında uzun hadde ürünleri olarak tanımlanan ve inşaat sektörünün temel girdileri ara sında yer alan düz ve nervürlü tip beton çelikleri ile muhtelif profillere -6 olan talepte süratli bir artış meydana gelmektedir. Diğer iş kollarının iti ci gücü durumunda olan bu sektör üretimine olan talep artışı ülke ekono misinde önemli bir canlılık meydana getirmektedir. Ülkelerin kalkınmasında çok büyük bir etkinliği olan Demir-Çelik sek törü; tüm sanayi işkoDannın ihtiyacı olan pik demiri ve her türlü çelik malzemenin üretimini üstlenmiş olup, gerek ülke kalkınmasında ve gerek se sanayileşmede hemen hemen bütün çelik sektörünün ülkelerin savun masında da ayn bir etkinliği bulunmaktadır. Her ülke gerek dışardan gelecek saldırılara karşı kendisini müdafaa edebil mek ve gerekse iç güvenliği sağlayabilmek amacıyla yeterli bir ordu kur mak ve savunma teşkilatının her türlü ihtiyaçlarını temin etmek mecbu riyetindedir. Bu nedenle ülkeler yıllık bütçelerinin önemli bir bölümünü savunma hizmetlerine ayırmaktadırlar. Asya ve Avrupa kıtaları arasında bir köprü durumunda olan ülkemizin çok geniş bir sahil şeridi ile kara sınırına sahip bulunması yanında stra tejik bir önemi haiz olan boğazlar ve ülkemizin jeopolitik konumu ne deniyle diğer ülkelere kıyasen daha güçlü ve büyük bir savunma gücüne ihtiyacı vardır. Kara ve Hava Kuvvetlerimizin yanında yurdumuzun üç tarafının denizlerle çevrili olması nedeniyle Deniz Kuvvetlerine de ayn bir önem vermemiz, dolayısıyla güçlü bir donanmaya sahip bulun mamız gerekmektedir. Ülkemizin savunmasıyla görevli Silahlı Kuvvetlerimizin savunma görevi ni en iyi şekilde yapabilmesi, ordumuzun modem .silahlarla donatılmasıy la ve gerekli Askeri tesislere sahip bulunmamızla mümkündü:. Ülke sa vunmasında ihtiyaç duyulan alt yapı tesislerinin yapımı ile her türlü si -7 lah ve cephane, diğer araç ve gereçlerin imali için gerekli olan malzeme ler incelendiğinde birinci sırayı demir ve demir esaslı malzemelerin işgal etmekte olduğu görülecektir. Silahh kuvvetlerimizin ihtiyacı için faaliyet gösteren tesislere ilaveten ülkemizde güçlü bir savunma sanayiinin kurulmasına başlanmış olup bu amaçla yapılacak' tesisler ve bu tesislerde üretilecek modern silahların ve askeri amaçlı araç ve gereçlerin imalinde önemli oranda demir ve çe lik mamullerine ihtiyaç duyulacağı tabiidir. Savunma gücümüzün silah larla donatılması ile ilgili faaliyetler demir ve çelik mamullerine olan tale bi d a h a da artıracağından demir çelik sektörü gerek ülke kalkınmasın daki ve gerekse sanayileşmedeki önemini savunmamızda da muhafaza edecektir. -9 - DÜNYA DEMİR VE ÇELİK ENDÜSTRİSİNİN HALl HAZIRDAKİ DURUMU 1.2 n d Dünya savaşından sonra girişilen kalkınma hamleleri 1946 da 112 milyon ton/yd olan demir ve çelik üretimini 1970 yılında 600 milyon tona 1980’de 752 milyon ton ve 1985 te ise 773 milyon ingot eşdeğeri çelik üretilmiştir. Demir ve çelik ticareti üretiminin % 19-20 sini oluş turmuştur. 1950 de dünya üretimi içindeki payı % 2,5 olan Japonya 1970 te % 16'ya yükselmiş ve ihracatımda 32 kat artırmıştır. 1960-1975 arası AET ül kelerinde kapasite 2 misB artarken Japonya'da 7 kat artmıştır. 19701981 arası Japonya % 15 üretimle yerini korurken AET'nin payı % 23 ten % 15'e, A.B.D. % 21 den % 16 ya inmiştir. Doğu Avrupa ülkeleri % 16 dan % 29'a çıkarmışlardır. Diğer grup ise payım % 14 ten % 23’e çıkarmıştır. '2. 1980 de kumlu kapasitesini 220 milyon tona çıkaran AET ülkeleri (12) tüketimleri 110 milyon ton civarında seyretmektedir. Gerek 3 rcü dünya ülkelerinin çefik tesislerini kurması, gerekse çelik kalitesinin geliş mesi, çeBk yerine plastik, afimünyum gibi malzemenin ikamesi gibi etki ler dışında eneıji maliyetinin yükselmesi demir Ye çelik sektörünün krize girmesine neden olmuştur. 1980 yılında 168 milyon ton olan hadde kapasitesini 1986 yılında 30 milyon ton aşağı çekmeyi planlayan AET ülkelerinde çelik 1985 yılında 120 milyon ton olmuş bunun 1984 te 78,8 milyon ton, 1985 tede 86 milyon tonu continü castiııg ile dökül müştür. AET ülkeleri 1984 yılında 40,8 milyon ton ithalat 64,619 milyon ton ili- -10racat yapmışlardır. Net ihracat 24,5 milyon tondur. 3. Maliyetin aşağı çekilmesi ve ekonomik olmayan fazla kapasitenin ka patılması için başlayan modernizasyon ve rasyonalizasyon çalışmaları ile yapısal değişiklik programlan çerçevesinde eneıji tasarrufu, iş gücü tasarrufu, kaliteli mamul gibi hedefleri olan modernizasyon ve yenileme yatırımları 1985 yılında 9 ülke için 3.680 milyon U.S. J5 olmuştur. Ha len AET ülkelerinde çelik işletmelerinin büyük bir kısmı zarar etmek tedir. Bu zararları 1986 ya kadar devletçe karşılanan işletmelere 1986 dan sonra yardım yapılmaması karar altına alınmıştır. Yabrmlar büyük ölçede % 75 Continü casting döküme ve kontinü hadde haddehanelere yapılmaktadır. Geri kalan kısım diğer tesislere yönelik tir. Gaye Dünya piyasalarında kıyasıya fiyat kıran ülkelere karşı rekabet şansı kazanmaktır. 1980 de fiatı 400 U.S.$ /ton olan çubuk demir 1985 yılında tonu 250 U.S.$ düşmüş, hatta 1984 yılı 7 n d ayında 210 dolara kadar inmiştir. Ülkelerin iç pazarında normal kâr maıjı ile satılırken ihraç edilen demir çelik mamülleri büyük ölçüde devlet desteği görmüş tür. Hem destekleme yükünden kurtulmak hem de demir ve çelik endüst rilerini yaşatmak isteyen ülkeler yatırımı büyük ölçüde destekleyerek özellikle yüksek fırınlarda sağlanan yüksek kapasite ve teknolojik geliş tirme ile mayi maden elde edilmesinde ülkelere göre % 25-11 civarında enerji tasarrufu sağlanmıştır. Aynı şekilde çekilhanelerde konvertere dönüş ve çeşitli geliştirmeler sayesinde kontinü kasting gibi çeşitli ebat lara mayi çeliğin dökülebilmesi ve sıcak şaıjı veya ara ısıtmalı haddehane lerin başlanması gibi geliştirmeler çelikhaneletde % 30 un üstünde ener ji tasarrufu gerçekleştirmiştir. Son yıllarda elektrik ark ocakları olduk ça rağbet görerek bazı ülkelerde İspanya ve İtalya gibi % 50 çelik üretim pay mı bu usulle elde etmektedirler. -II 4. Halen Dünya demir ve çelik ticareti bir darboğazda görülmektedir. 1970-1980 arası Japonya üretiminin yaklaşık % 30 unu ihraç etmiştir. İthalat % 1 civarında olmuştur. Diğer taraftan Amerika üretiminin % 20 si kadar ithalat 2-3'ü kadar ihracat yapmaktadır. Dünya demir ve çelik ticareti genel olarak üretimin % 20 civarında sey retmiştir. 1985 yılında toplam üretimin % 21, yani 125 milyon tonla rekor kmmş bulunmaktadır. Ancak 1986 yılı tekrar edeceği şüphelidir. Dünya ticaretinin 1975 te % 85 elinde tutan oecd ülkelerinin payı 1985 te % 74'e düşmüştür. Bunun yerini 3 ncü dünya ülkeleri veya kalkınmak ta olan ülkeler almıştır. 1981 yılında OCED ülkelerinden kalkınmakta olan ülkelere ihracat 36,4 milyon ton iken 1985 yılında OCED ülkelerin den kalkınnıakta olan ülkelere ihracat 36,4 milyon ton iken 1985 te 29,3 milyon ton olmuştur. Pazar payı % 41,3 ten % 33,5 düşmüştür. Aynı şe kilde Çin ve Kuzey Kore'ye ihracat 1981 de 2,7 milyon ton iken 1985 te 1 4 $ milyon tona, pazar hissesini ise % 7,7 den % 24'e yükseltmiştir. OECD ülkelerinin kendi aralarında gerçekleştirdikleri çelik ticareti ise 1981 de 34,5 milyon ton iken 1985 te 37,5 milyon tona yükselmiştir. 4.1. AET ülkelerinin (9) ihracatı 1982 ani düşüş gösterirken son 3 yılda yükselmeye devam etmiş 1985 yılında maksimum seviyesine çıkmıştır. AET ithalatı son üç yılda çok az değişkenlik göstermiştir. 1975 ten beri AET pazarı % 11,5 ile % 13 arasında değişmiştir. Aynı süredeki net ihra catı (İhrac-ithal) ise 26 milyon ton ile 17.7 milyon ton arasında değiş miştir. En düşük seviyesine 1983 yılında ulaşmıştır. 1985 te ise net tica ret 23.9 milyon ton olmuştur. 5. Endüstrinin ihtiyaç duyduğu hammadde gerek cevher olarak, gerekse eneği kaynağı olarak büyük ticarete sahne olurken, ark ocaklarında kul -12lanılan hurda ve sünger demirde demir ye çelik ticaretine katkıda bulun maktadır. Halen 11 milyon ton olan sünger demir üretimi gelişmekte olan ülkelerde tabi gaza dayalı tesislerde üretilmektedir. Demir ve Çelik hurdası ise, en büyük ihracatçı ülke 9 milyon ton He A.B.D. dir. OCED ülkelerinde toplam hurda ihracatı 24 milyon tonun üzerinde olup genel olarak İngiltere, Almanya, Fransa başta gelen ihracatçı ülkelerdir. 5.1 1984 yılında AET ülkelerinde üretilen 47.6 milyon ton kokun 44 milyon tonu Yüksek fırınlarda tüketilmiştir. Ortalama kok tüketimi 520 kg/ton nayi madendir. Kok ticareti 6.7 milyon ton kadar olup Fransa ve İngiltere 4 milyon tonu almaktadırlar. 5.2. Demir cevheri çok az olan AET ülkeleri (9) dışardan 123 milyon ton yüksek tenörlü cevher ithal etmektedirler. Birbirlerine sattıktan ticaret hacmi ise 15 milyon tondur. 6. 3 ncü dünya ülkelerinde demir ve çelik endüstrisinin durumu çok deği şik bir tablo çizmektedir. Bazı ülkelerdeki gelişme çok yüksek olmasına karşı diğer ülkelerde gelişme çok yavaştır. Latin Amerika'da 1978 de çelik üretimi 2 4 3 milyon ton iken 1984 de 33.4 milyon tona çıkmıştır. Gelişme % 5.2 dir. Afrikada çelik üretimi değişmemiş yılda 9 milyon ton civarında seyretmiştir. Orta Doğu’da 1978 de 2.24 milyon ton olan üretim 1984 te 3.66 milyon tona çıkmıştır. Artış % 8,5 tir. Güney doğu Asya'da 20 milyon ton olan üretim 31,7 milyon tona çıkmış yılda % 7.7 lik bk artış olmuştur. Aynı bölgenin tüketimleri 1978-1984 yıllan ara sında Latin Amerika'da % 2,7 gerilemiş, Afrika'da yılda % 3,7 gerilemiş, Orta Doğu'da yılda % 4,7 gelişme göstermiş, Güney Doğu Asya'da ise yılda % 6 lik bir artış kaydetmiştir. -13Aynı bökelerdeki ticaret Latin Amerika'da 6,7 milyon ton ithalat var ken 1984 te 5,27 milyon ton ingot eşdeğeri çelik ihracatı olmuştur. Afrika ithalatı 4,5 milyon tonla aynı kalırken, Orta Doğu ithalatı 14,5 den 15,6 milyon tona çıkmıştır. Güney Doğu Asya ülkelerinde ithalat 14,26 milyon tondan 9,88 milyon tona düşmüştür. Güney Kore 1978 de 1.68 milyon ton ithalat yaparken 1984 te 4.24 milyon ton çelik ihraç etmiştir. Aym bölgelerde 1990 yılında çelik kapasitesi yılda Latin Ame rika’da % 2,7 Afrika'da % 1, Orta Doğu'da % 19,8 Güney Doğu Asya'da % 4,9 luk bir gelişme gösterecektir. Toplanı 141 milyon ton çelik kapasi tesi olacak bu bölgelerdeki üretimin 110 milyon ton olacağı beklenmek tedir. 7. Gerek AET ülkeleri Gerekse OECD ülkeleri Demir ve çelik endüstri sinin krize girmesi nedeniyle, girişilen Modernizasyon ve rasyonalizasyon çalışmaları ile işgücünde büyük kısuıülar yapılmış ve işçilik için çe şitli tedbirler alınmıştır. İşçilerin sosyal problemlerim halletmek için, 1 —Erken emeklilik 2 —Yeniden yerleşme yardımı 3 —İşletmelere çeşitli yardımlar (İşçilerin sosyal problemleri için) 4 —Yeni bir işe girmesi için eğitim yardımı, gibi yardımlar yapılmakta dır. 8. Doların değer kaybetmesi buna karşı diğer endüstriyel ülke paraları nın değer kazanması çelik endüstrilerimde etkileyeceği muhakkaktır. Amerika çelik endüstrisinin canlanarak üretimini 74 milyon ton dan - 14(1986) 90 milyon tona çıkarması beklenmektedir. Böyle bir gelişmenin dünya ticaretim etkileyeceği ye. bazı ülkelerin demir ve çelik endüstrile rinin zor duşumda kalacağı beklenebilir. 1 — AET Ülkelerinde Demir ve Çelik Endüstrisinde Uygulanan Politika lar ve bugünkü durum. I.0 Demir ve Çelik Endüstrisi diğer endüstrilerin ham maddesini temin etmesi He, ekonominin lokomotifi görünümünde olup, ülkelerin kalkın ma programında önçelikle ele alman ve ülke endüstrisinin gelişmesini sağ layan temel endüstridir. II. Dünya savaşından sonra dünyanın yeniden iman için girişilen ekono mik savaşta öncelikle ele alman demir ve çelik sanayi yatırımları ve de mir çeliğe olan talep artışı ülkeleri kendi iç ihtiyaçları dışında ihracat kapasitesi yaratmada yanşa girmelerine sebep olmuş ve 1946 yılında 112 milyon ton olan çelik üretimi 1970 yılında 600 milyon tona yükselmiş tir. İhracat ise aynı yılda 114 milyon tona yükselerek üretimin % 19'unu oluşturm uştur/ * ) 1.1. Bu arada doğal kaynaklan olmadığı için Demir ve Çelik sanayileri olmayan ülkelerde bu sanayi kurulup hızla gelişmiştir. Bu ülkeler arasın da İtalya, Hollanda, Japonya sayılabilir. Demir ve Çelik pazarlarına giren G.Kore, Brezilya, Doğu Bloku ülkeleri paylarım artırmayı başarmışlar dır. Japonya'da sektörün verimliliğinin yüksek ve maliyetin düşük oluşu bu pazara büyük bir rekabet hacmiyle girmesini kolaylaştırmıştır. 1950 yılında Japonya'nın çefik üretim payı % 2,5 iken 1970 de % 16 ya yük selmiştir. İhracatı ise 32 kat artmıştır. 1970-1985 arası dünya üretiminde (1) AC. 8/R.3.St 86 -15Japonya'nm payı % 15 olarak yerini korurken AET Ülkelerinin payı % 23 ten % 15'e, A.B.D.’nin payı % 21 den % 16'ya inmiştir. Diğer taraf tan Doğu Bloku ülkelerinin payı % 23 ten % 29'a. diğer grubun ise % 14 den % 23'e yükselmiştir. 1.2.1974 Yılından sonra tüm dünyada hakim olan ekonomik durgunluk nedeniyle, Devletler kendi demir ve çelik sanayilerini korumak, meydana gelecek istihdam sorununu asgariye indirmek amacı ile devlet desteği yanşuıa girmişlerdir. Bu dönemden her firma asrgari zararla kurtulmak için devamlı fiat düşürmeye yönelmiş ve fiat kavgasına neden olmuşlar dır. Alman tedbirler bu kargaşayı önleyemeyince AET Ülkeleri 1976 yılında EUROFER (Çelik üreticileri karteli) kurmuştur. Kartelin amacı üretimi kısıtlamak, fiatlan belli bir seviyenin üstüne çıkarak üyelerinin üretiminin devamını sağlamaktı. 1980 yılında 204 milyon ton çelik üre tim kapasitesi olan AET (10 ülkeleri aldıkları tedbirlerle 1986 yılında ka pasiteyi 165,5 milyon tona düşürmüşler vc 1985 yılında üretimleri 120 milyon ton olmuştur. Üretimlerini kısarak ve tesislerini modernize ederek dünya piyasalarında rekabet edebilecek tesislerin yaşamalarını hedef alan Ortak Pazar ülke leri, mümkün olduğu kadar demir ve çelik ticaretini kendi aralarında yap maya özen göstermektedirler. Kapasite ayarlamanın esası uzun sürede rekabet gücüne erişerek üretimini devam ettirmesi ve devletten destek leme yardımı istememektedir. Üretimini devlet desteğiyle sürdüren ve bu durumdan kurtulması zayıf olan tesislerin kapatılması yoluna gidil miştir. Komisyonca öngörülen hadde mamüllcrinde kapasite düşürme 1980-1986 yılında Tablo 1 de görülmektedir. 1986 da 141 milyon ton yıl üretim kapasitesine düşürülen haddehanelerde % 60 civarında yassı mamül kapasitesi mevcuttur. Kapasite düşürme % 16 dır. Sıcak çekilmiş hadde mamullerinde üretim kapasiteleri (2) (000) Ton Tablo: 1 % Kısıntı 1980 1986 ALMANYA 53.117 47.107 % 11,3 BELÇİKA 16.028 12.923 % 19,4 941 875 FRANSA 26.869 21.558 % 10,8 İNGİLTERE 22.840 18.340 % 19,7 İTALYA 36.294 30.460 % 16,1 LÜXEMBURG 5.215 4.255 % 18,4 HOLLANDA 7.297 6.347 % 13 168.601 141.864 DANİMARKA (2) SC(84)35/EC %7 -% 15,9 - 17 Yukarıdaki tabloda öngörülen kapasite düşürmenin dışında 1986 yılında Ortak pazar ülkelerinde kapasite düşürme miktarı 30 milyon tonu bula cağı tahmin edilmektedir. 1991 yılma kadar 12 milyon ton kapasite in dirimi komisyonca teklif e d ilm iştir.^ 13. AET Ülkeleri elektrik ark ocağı üretimi 1984 yılında 31.474 ton 1985 te 30.750 tondur. Konverterde elde edilen çelik ise 1984 te 88.575 ton. 1985 te de 89.777 ton olmuştur, her iki yılda 120 milyon ton olan çelik üretiminin + % 0,4 artış olmuştur. 1984 yılında % 65, 1985 yılında % 71 ve Continü casting makinasında dökülmüştür. AET (100 ülkelerinde tüketim hacmi 1985 te 105 milyon civarında olup 1984 te ithalatı 33 milyon ton ihracatı 47,5 milyon ton 1985 de ise ithalatın 39 milyon ton olmasına karşılık ihracat 61.7 milyon ton olmuştur. Bunun yanında 1985 yılında OECD ithalatı 77.8 milyon ton ihracatı ise 117.6 milyon ton olarak bir yıl öncesine göre % 17 daha fazladır.(^) 1.4. Tablo 2 ve ilgili diyağram sanayi ülkelerinde yapılan hadde ürünleri nin miktarları verilmektedir. Tablodan da izleneceği gibi yuvarlak mamüllerin üretim içindeki payı % 10 civarında seyretmektedir. Profiller ise değişken olmakla birlikte Lüxemburg'ta % 54, Ispanya'da % 49, İngiltere'de % 30, İtalya'da % 41, ile önemli payı bulunmaktadır. Yassı mamüller genel olarak yüksek üretim payına sahiptir. (3) SC/WP/86/41 - 18 - 1984-1986 y ı l l a r ı n d a AET Ü lk elerin d e K a p a s ıte - Ü r e tis - îü k e tia ve t i c a r e t hacaa Tablo -.3 ALUANİA C. Ç elik ü r e ti n ! T üketin 51.6 39.4 3 5 .6 11.140 13.370 48.9 40.5 11.577 20.154 47.3 28.8 13.8 35.3 3 6 .6 - - 1 7.1 13.3 26.6 - - - 37.3 36.3 35.8 24.1 1 6.9 1 7 .1 2 4.6 6.931 6.580 9.138 27,0 6.029 7.683 23.7 24.4 6.189 8 .038 15.2 24.5 1 6 .0 3 .6 5 1 4.162 24.1 23.2 15.7 - 15.3 1 6 .2 3.874 - 4.929 - 1934 8 5 .7 4 .4 3.717 5 .150 1985 1986 8 5.5 4 .4 4.063 5 .191 8 - 4.5 _ 4 .5 4 .1 4*2 3.491 3.480 Y ılla r K apasite 1984 1985 1986 1984 FRANSA 1985 1986 1984 İTALÎA ÎHGİLT2RE HOLLANDA (M ilyon to n o la ra k ) 1985 1986 1984 1935 1986 2 4 .0 1984 1985 1986 22 .1 ' İth a l İh ra ç 9.442 - - _ 22 .0 15.3 14.6 1 9.0 - 19.5 20.1 20 .0 13.5 14.2 - 7 .6 . 2.205 6.590 İSPANYA 1984 1985 1986 7 .5 1 .4 3 4 7.791 6.3 6.2 2.3 5 .4 DİĞERLERİ 1984 1985 1936 2 .4 5.7 BE3EI&C 6.4 7 .9 5 .4 - 12.586 12.634 - - 3.657 3.256 - _ 1.525 1.298 - -1 9 - TaT>lo : 3 T ılla r Ü .S.A . CAİIAIU. D lfea BA2I AV3CPA I fl.K r.‘ JAPAÎ K apasite (H ilyon to n olarak) Ç olik Ü re tin ! Tüket la İh ra ç İth a l 1984 122.7 83.94 113.8 30.28 1 .3 I9S5 121.2 80.1 113.1 28.1 1.1 1986 U 7 .5 79.0 103.0 2 4 .0 1 .3 1964 ısa 14.70 14.2 2.48 3 .94 1985 18.7 14.7 14.6 2 .9 4 .1 1936 18.7 14.1 14.2 - 1.0 50.8 36.80 33.4 16.22 1985 49.1 38.2 33.4 16.9 IO80 ¿9.1 2A.1 2 5.0 — 1984 156^0 105.6 85.8 5.20 41.5 1985 154.6 105.3 85. I 3 .8 40.8 5.0 37.5 1984 23.82 26.2 1 .3 1Ç86 151.0 98.0 81.5 AffSTHALİA İKD 1984 7 .0 6.6 7 .3 1.77 1.31 HSi ZEALAKD 1985 7-1 6.8 6.8 1 .7 2.0 1986 7 .9 7 .0 7 .2 - 1984 533.0 367.7 366.0 68.63 111.98 1985 520.3 365.6 358.4 66,7 117.7 509.7 353.6 353.3 . QSCJ> 1986 1 4 4 .4 DAZI AVmjPA ÜLKELERİNDE HADDE MAMULLERİ ÜRETİMİNİN ÜRETİM CİNSİNE GÖRE DAÖILIMI (1985 y ı l ı iğ in ) Tablo « 2 'T oplam hadde Ü re tim in in d a ğ ılım ı PROFİLLER (B ln to n ) YASSI MAMUL YUVARLAKLAR Top.Had mamulü, Yuvarlak Ü retim i lire tim . % payı DİĞERLERİ Toplam Ç e lik Ü retim i Toplam Ü retim llad.mam. Ü re tim i F.ALMANYA 40.987 35.962 5.111 0.1 4 20.390 0 .57 3.438 0.1 0 7.593 0 .2 1 İTALYA 24.061 17.840 7.415 0 .41 5.580 0.31 2.256 0 .12 2.581 0.14 FRANSA 18.300 17.324 2.882 0 .1 6 9.877 0.57 2.262 0.13 2.208 0.13 İNGİLTERE 15.722 12.818 3.905 0 .3 0 5.062 0.3 9 1.213 0.09 1.998 0.16 İSPANYA 14.082 11.331 5.621 0.49 3.627 0.32 1.287 0.11 796 0.07 BELÇİKA 10.603 9.321 714 0.07 6.658 0 .7 1 475 0.05 1.475 0.15 HOLLANDA 5.518 4.868 262 0.05 2.672 0.55 228 0.04 1.701 0.35 lUxeuburg 3.945 3.735 2.034 0 .54 699 0.19 311 0.08 490 0 .13 - 209 0.35 23 0.04 . Top.Had. Ü retim le de % Payı PORTEKİZ 665 ■ 597 36 5 0 .6 1 DANİMARKA 528 511 169 0.3 3 4.951 4.829 575 TÜRKİYE 4) SC/WP(86) ,ECE RAPORU 4) S to a l m arket 1984 DECD Y ayını Iron and o to o l m duotry 0 .12 Ü retim Top.Had Jrotimdc Ü retim İ> p ay ı Top.Had. Üretimde % payı 342 0.67 1 0 .0 0 - - 1.556 0 .30 2.680 0,54 18 0.0 4 DAZI AVRUPA/ ÜLKEU'KIIIDI: hadde mı.:Uuûiiıl U uuTiulııtu URETlli CİHSLEtlİNE GÜİlE *l)2DE OLAilAK DAÖII.IUI P r o f i l Üret im i ji! Yatısı l ı '.n o u l 0,1 3 0 , 1 -» 0,15 0,16 0,13 Q,10 o,T3 0, 1ü 0,54 0,00 0,09 0,04 0,32 0,19 0,31 'l İri 0,57 .»■t 0,57 0 ,4 1 i P .14 it a l v a t i FIUIİÎÎA S i * î'-i 0439 0,71 ■ 0,49 0,16 ft'yi i i &r 0,55 ■■İT' i 0,31 0,54 o,'30 0,12 0,07 İIK İİL T K U E İSPANYA Î>i;j/;1KA m O-,05 İİOL u MIDA İ,U au .ü İ.UÎ(U Aı i u . i Yü -1 1 0,3i 0,05 ra D iü o rlo ri 0,03 0,07 0,21 □ Y u v n r luk U ro t. Urot. -2 2 - 1934-1935 YTLLAH. Ç3.İS CSTCii FB0S28E CCSS ÎASZEKI (OOP) TCK U> Çeliği. E le k trik a rk o c a ğ ı Contihii C asting Toplaç çel&c 1984 1985 1985 1964 1985 1984 1985 1984 30294 32208 39389 40497 B a tı Almanya 31731 33031 7657 7477 904 765 - 5597 6412 11304 10558 10401 9820 B elçika ' 528 528 - ■ 545 528 545 545 D anlrarka 16808 15166 127C8 18933 3657 15278 15135 F ransa jm 11350 11367 12676 12531 17602 18794 24039 23898 İ ta ly a _ _ 3945 1044 1118 3987 3598 3945 LttxanburK 5517 2220 2154 5739 206 213 Hollanda 5533 5304 821 772 821 772 - - 772 821 Yunanistan . 202 _ 166 166 ?°? 202 166 İrla n d a 4826 4?38 7858 8620 15214 15766 I m rllta re 10295 11185 AET TOPLAMI 88575 88777 31474 30748 76806 86025 {120085 120567 6666 8084 13497 141931 8106 8734 tsuanva 5391 5459 671 685 227 231 295 300 P o rte k iz 390 371 4890 3258 4290 3087 1465 1747 TUrkiye 2375 2623 I 4353 4870 4660 477 455 • 4336 Avuaturva ' , 4393 4205 2485 2355 2632 2513 445 . F inlandiya 415 2217 2073 930 404 526 172 915 404 Hdrraç 423 492 3680 4813 2388 2426 4705 tsv a c 3744 2425 2279 — _ 987 972 967 972 987 972 İ s v iç re BATI AVH.TDP.- 17537 17682 14579 15460 21739 23552 32566 | 33662 avruea «OF. 106112 İ0T459 46053 46208 1C0545 109577 15265l|i5422! Kanada 3833 4084 5647 ^6384 14566İ 14638 10375 10534 _ 83943) 79243 33266 28458 , U.S.A. 47920 . Japonya 76358 74776 29228 30503 94097 95940 105‘586jl0527‘ 1700 1860 6207 1 6491 A vusturalva 234 228 6063 6263 _ _ _ _ Vcenl zellanâı 250 230 250 1 23c CECD TOPLAMI 247093 İ!Q3056 23523S l 363242} 36011 C --------- *--- -23- TÜRKlYE DEMİR VE ÇELİK ENDÜSTRİSİNİN AET KARŞISINDA DURUMU ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER VE ENDÜSTRİNİN ÖNEMİ 1.0 Demir ve Çelik Endüstrisi sanayiinin ham maddesi olan çeşitli şekil ve kalitede çelikleri üreterek küçük, orta ve diğer yan sanayinin doğup gelişmesine, sanatkâr kitlesinin çabuk yetişmesini sağlayarak ekonomi nin işlemesini ve gelişmesini sağlaması yönünden, gerek sanayinin, gerek se ekonominin temel taşı olarak görev yapmaktadır. Sanayileşme sürecinin ilk aşamalarında alt yapı yatırımlarının artmasıyla, inşaat ve imalat sanayilerinin önem kazanması demir çeliğe olan talebide önemli ölçüde artırmaktadır. Bu ise ülke ekonomisine önemli bir can lılık getirmektedir. 1.1. Ülkemizin ilk entegre demir ve çelik fabrikaları olan 600 bin ton yıl çelik üretim kapasiteli Karabük tesisleri ile I n d kademe tevsia tının ta mamlanmasıyla kapasitesi yılda 2.2 milyon tona yükseltilen İskenderun tesisleri ve 2.500 bin ton çelik üretim kapasitesi olan özel sektör ark ocaklan endüstrinin uzun hadde mamulleri kapasitesi seviyesini 5.3 milyon tona çıkarmaktadır. Halen kuruluşu devam eden 3 ayrı ark ocak lı tesislerin kapasitesi 1.450 bin ton çeliktir ve bir yıl sonunda bitmesi beklenmektedir. 1.2.1995 yılında fert başına minimum 206 kg ^ ham çelik tüketimi beklenirken diğer bir deyişle 12.6 milyon ton çelik tüketimi olacağı dü şünülürse, artış % 100 ün üstünde kabul edilmiştir. (1) SANKUR Cilt 1 Özet ÇELİK ÜRETİİJ KAPASİTELERİ ENTEGRE TESİSLER KAPASİTE .1986 ÜRETİMİ 1 .8 0 0 1.50Ş 600 608 İSKENDERUN 2 .2 0 0 1 .4 1 6 ARK OCAKLI TESİSLER 2 .5 7 0 2 .3 8 7 EREGLİ ! KARABÜK 7 .1 7 0 ...... I . " ' 5 .9 20 ........................................ HADDEHANE KAPASİTELERİ ENTEGRE TESİSLER • EREGLİ KAPASİTE 1985 ÜRETİMİ 2 .5 0 0 1 .642 530 514 İSKENDERUN 2 .0 2 0 1 .3 7 4 ARK OCAKLI TESİSLER 1 .5 0 0 ÜZEL HADDEHANELER 2 .0 0 0 KARABÜK 8 .5 5 0 (1 ) SANKUR Cilt 1 özet • ■ ■ - - 25 Demir ve çelik endüstrisinin gelişmesi, kalkınma hızı ve sanayileşme ile bağımlıdır. Demir çelik sanayinin diğer sanayi dallarını etkileme oram başka sektörlere nazaran daha yüksektir. Bu sebeple Deıııir çelik sana yine ülkenin geleceği için büyük önem verilmelidir. Halen bu endüstrinin çözümlenmesi gereken sorunları vardır, özellikle % 100 bir artış beklediğimiz önümüzdeki on yıl demir çeliğin temel so runlarına çözüm getirmek, gelişmesini ve rekabet gücünü artırmak ka çınılmaz gözükmektedir. 1 3 . Demir ve çelik endüstrimiz genelde ülke ihtiyacını karşılamak ve döviz israfını mümkün olduğunca engellemek için kurulmuş vc bu gün kü durumuna gelmiştir. Bu gün bile yurt dışı rekabet ciddi olarak çok az kişi tarafından düşünülebilmektedir. Ancak Ortak pazara katılma fikri oklukça eski ve herkesçe kabul edilmiş durumdadır. Ortak pazarda ve dünya pazarlarında rekabet edecek güçte' bir çelik en düstrisinin sahibi olmak sanayileşme ve ülke ekonomisi için kaçınılmaz bir gerçektir. Ülke sanayisinin temel girdilerinden en önemlisini üreten endüstri hem fiat hemde kalite olarak ürününü geliştirmek zorundadır, böyiece diğer sanayi dalları bu temel üzerinde yükselmek ve milletler ara sı pazarda ilerlemek şansına sahip olabilirler. 2. Demir ve Çelik Endüstrisinin Sorunları: 2.1 Bu endüstri dalında oklukça büyük yatırım gerektiren sorunlar vardır. a) Finansman sorunları b) Teknolojik sorunlar -26c) Nakliye sorunu (Mamul madde ve haim madde olarak) d) Kalifiye personel sorunu e) Eneği sorunu Yukarda sıralanan sorunlar sadece Demir ve çelik endüstrisi ile ilgili ol mayıp ülke yapısıyla ciddi şekilde ilgilidir, ülkemizde elektrik fiatlan gerek Ortak pazar ülkelerine, gerekse gelişmiş ülkelere göre daha pa halıdır, ve son yıllarda fiatlar çok artış göstermiştir. Enerji yoğun bir sek tö r olan demir ve çelik mamüDekmi maliyet girdisi olarak son derece et kilemektedir. Hatoı sayılır miktarda fuel-oü tüketen bu sektörün ithal Şatlardan değilde yurt içi satış fîatlanyla fuel-ofl almasa maliyetleri önemli ölçüde etkilemektedir. Yurt i^i nakliye fiatlarmm yüksek oluşu gerek ham madde gerekse mamul madde olarak maliyete büyük şarjlar getirdiği bunun dışında özellikle DJ).? Yollan taşımasının stmrh olması, bu sektörde bugünkü sıkmtdan ileride daha büyük boyutlara varacağmı göstermektedir. Sadece bununla da kalmayıp gelişmeyi yavaşlatacak en önemli engellerden biri sayılabilir. 2.2. Demir ve çelik sektörü daima kalifiye personele ihtiyaç duymuştur. Şimdiye kadar ilk kurulan tesis olan Karabük'ten bu ihtiyaç karşılan mış bilahare diğer entegre tesislerin kurulması ile kaynak artmış görül mekle birlikte işçilik düzeyinde bu tesislerde kalifiye personel yönün den açık oldukça fazladır. Son 8 yıldır bu sektörde özellikle entegre tesislerde, işçi ve mühendis ah ım durdurulmuştur. Bu ise genç işçi sayısını ve mühendis sayısını olduk ça etkilemekte yaş ortalaması 3 0 4 0 arasına kaymaktadır. Genç işçi ve mühendis sayısının azalması gerek eleman yetiştirmede gerekse iş bölü mü yönünden sakıncalıdır. -27- 2 3 . Tesislerimiz genel olarak dünya pazarlarının talep ettiği özellikteki çeliklerin bir kaç çedi dışında çelik üretecek ne teknolojiye nede tecrübeye sahiptirler. Üretim teknolojisinin ise günün koşullarına uygun hale getirilmesi oldukça pahalıdır. Son derece hızlı bir şekilde gelişen demir ve çelik üretim teknolojisi yetmişli yıllardan önce planlanan ve buna göre kurulan tesislerin demode hale gelmesine neden olmuştur. Bunun sebebi sadece kapasite veya üretim şekli değildir. Değişen tekno lojiyle birlikte a) Kapasite b) Enerji harfiyaü c) Verimlilik d) KaEteB örün e) Otomasyon gibi hedeflere yönelik teknolojik gelişmeleri beraberinde getiren yeni tesisler büyük kapasiteli Yüksek Fırınlar (5000 m^) modem oksijen konverterleri, kontinü kasting makinalannda dökülen kütük, blum ve slab ile ara «atmalı tav fırınlarından kontinü haddehanelere beslenerek eneıjide büyük boyutlara varan tasarruflar sağlanırken, mükemmel bir kalite kontrol sistemi ile dilenen kalitede çelik üretimide gerçekleştirilmektedir. Tabiki bunun sebebi teknoloji ve bu teknolojiyi çok iyi tanı yan ve uygulayan personel olmalıdır. 2.4. Bu dev tesislerin yanında dünya çelik üretiminin % 25 düzeyine çı kan bazı ülkelerde % 50'yi aşan çelik üretimi devamlı geliştirilmekte olan ark ocaklarında üretilmektedir. Bu tesisler mini-mili olarak anılmakta ve hemen hemen ber ülkede bu tesislerin üretime devam ettiği ve devamlı kurulduğu bilinmektedir. Ne varki ark ocaklarında olan gelişme eıitegrc -28tesislerden daha süratli olmaktadır. Gerek kapasite gerekse enerji tasar rufu yönünden büyük gelişmelere sahne olan ark ocağı teknolojisi ile Tür kiye'de üretilen çelik miktarının % 30'unu üretmektedir. Yakın gelecek te bu payın % 50 olacağı beklenmektedir. Türkiye Demir ve Çelik endüst risinin sahip olduğu kapasite ve teknoloji 1965 öncesine aittir. Son 20 yılın teknolojik gelişmelerim uygulaması için büyük ölçüde finansman ihtiyacı vardır. Elde edeceği finansman kredisinin düşük faizli olmasıda aynca mamül maliyeti yönünden önemlidir. En pahalı bir yatırım olduğu bilinen demir ve çelik yatırımında 1 ton ka pasite yaratmak için gelişmekte olan ülkelerde lib y a ’da 2.600 S.$, Bre zilya'da 1.700 yaratmak için gelişmekte olan ülkelerde Libya'da 2.600 S. JS, Brezilya'da 1.700 U.S. $, mal olmuştur. Ortalama 2.000 U.S. $ kabul edilen 1 ton kapasite yatırım miktarı şayet var olan bir tesisin im kânlarından yararlanmak üzere kurulduğu takdirde (Y.F, Çefikhane, Haddehane) 800 U.S. $ . bulmaktadır. Normal elektrik ark ocaklarında alt yapı ve hadde diğer imkânlarla birlikte yöre ve ülkeye göre değiş mekle beraber 600 U.S. $ ton kapasite civarında tahmin edilmektedir. 2.5. Bütün bu yatırımları yapması veya demir çelik endüstrimizin arzu edilen modem seviyesine getirilmesi oldukça hatırı sayılır finansmana ih tiyacı olduğunu göstermektedir. Sadece eldeki tesisler değil kurulacak olan tesisleride dünya pazarmda rekabet edecek güçte kurmak gerektiği göz önüne alınması doğaldır. Dünya demir çelik endüstrisi olmayaıi bir ülke sanayisinin gelişmesi çok zor bir olaydır. Bu endüstriyi yaşatmak zorunda olduğumuz bir gerçek tir, işte bu düşünce ile konuyu ele alırsak demir çelik endüstrisi dalına; -29a) Gerekli finansmanın sağlanması b) Alt yapı sorunun halledilmesi c) Enerji fiyatlarının Ortak Pazar ülkeleri seviyesine çekilmesi d) Ham maddenin tek elden sağlanması için bir birliğin teşekkülü 2.6. Avrupa ülkelerinde geçmişteki demir ve çelik sektörünü dahilde des tekleme politikaları, makina ve elektrik makinalan sanayileri, sanayi dal larına ucuz hammadde temini ile rekabet güçlerini artırmaktı. 1974 öncesi demir ve çelik ürünleri oldukça iyi kâr maıjlan ile dış piyasalara satılmaktaydı. Özel durumlar dışında milletler arası ticarette demir çe lik ticareti ülkelere hiç bir desteğe gerek olmadan hatırı sayılır döviz girdisi sağlamaktaydı. 1974 sonrası yıllarda gerek enerji girdi fîadarındaki artışlar, gerek gelişmekte olan ülke çelik sanayilerinin kurulması gerekse çelik kalitesinin geliştirilmesi otomobil boylarının küçülmesi, çelik yeri ne afimünyum ve plastik gibi çelik dışı maddelerin kullanılması dünya çeBk tüketim hacmi ile beraber çelik piyasasını büyük ölçüde etkileyerek krize girmesine neden olmuştur. 1995 yılına kadar yılda % 0,4-0,8 ara sında artış beklenen dünya çelik üretiminde payı olan ülkeler ne pahası na olursa olsun milli çelik işletmelerini korumak ve geliştirmek için hiç bir fedekarhktan kaçınmamaktadırlar. Son 10 yılda Avrupa ülkelerinin D.Ç. kuruluşlarına yaptığı çeşitli yardımın 120 milyon mark olduğu tah min edilmektedir .(2) (2) Dr Willy Korf 5 Aralık 1986 tarihli seminer yazısı ‘*5r -30- UZUM HADDE MAMÜLLERİ V 1. G İR iş T*:'" 1.1 - Sektörün Tanımı ve Sınırlanması: ^ t V ' i «I i ' . ■ • i ; v- İngot, blum ve kütükleri haddelemek suretiyle, blum, kütük, demiryolu malzemesi, orta ve ağır profil, hafif profil, fümaşin ve çeşitli yuvarlak - i'* . 1 ''!*) T • * , i - - çubuk istihsali yapan haddahanelerdir.. - *'t ' ' ' â*• '* 1 2 - Ana mallar: Blumlar-kütükler kontinü döküm hafinde veya ingottan sıcak haddeleme suretiyle, külçe döküm mahsulü olan dikdörtgen veya kare kesifli malze melerdir. Bir kenan 140mmnn özerinde olanlar blum, 140 mm veküçük olanlar kütük olarak isimlendirilirler. Genelde sektör için yanm ma mul malzemelerdir. 1 3 - Demir yolu malzemeleri: Her nevi raylar, demir travers^selet ve diğer yol bağlantısı elemanlandır. 1.4 - Orta ve Ağır profiller: Yüksekliği 80 mm (hariç) üstünde olan I ve U profiller, uzun kenan 80 mm (hariç) üstünde olan köşebentler, maden direği profilleri ve benzer leridir. Ayrıca 60 mm'den büyük kesitli çubuklar ve platinalar da bu gru ba dahil edilmişlerdir. -31 1.5 -Hafif Profiller 3 u sanayii dalma tanımlanan bilumum kütüklerin sıcak haddele n mesiy le imal edilen ve yüksekliği 80 mm (dahi)den az olan I ve U şeklindeki pro filler uzun kenarı 80 mm (dahil) altında olan köşebentler, yüksekliği en çok 50 mm olan T profilleri ve muhtelif kesitlerdeki profillerdir. 1.6 - Fîlmaşinler: Bu sanayi dahnda tanımlanan her türlü kütüklerin sıcak haddelenmesi suretiyle asgari 5,5 mm çapında ve kangal sarılmış malzemelerdir. 1 .7 -Yuvarlaklar Bu sanayi dahnda tanımlanan bilimum kütüklerin sıcak haddelenmesiyle imal edilen ve genellikle 12 mm uzunluğundaki ve en çok 60 mm çapın da yuvarlak malzemelerdir. Köşeli çubuklarla lamalar bu gruba dahil edilmiştir. 2 - MEVCUT DURUM ve YAKIN GEÇMİŞTEKİ GELİŞMELER: 2.1. Türkiye'de Entegre Demir-ÇeEk Tesisleri: Türkiye'de entegre tesislerde demir-çelik, üretimi, 1939'da üretimde ge çen Karabük Demir-Çelik Fabrikaları ile birlikte olmuştur. Bunu takiben Ereğli Demir-Çelik Fabrikaları 1965 yılında üretime geçmiştir, ikinci plan döneminde ise İskenderun Demir ve Çelik Fabrikaları işletmeye alınmak üzere planlanmıştır. 1974'te birinci Yüksek fırın ateşlenerek iş -32letmeye alınmış, ikind yüksek finn 1979 yılı başında ve üçüncü Yüksek fınn da Eylül 1985'de devreye alınmışlardır. Türkiye Demir Çelik işletmeterinde 1985 yılında uzun hadde mamulleri üretimine yönelik toplam ham demir kapasitesi 3.050.000 ton/yıl olan 6 yüksek fınn mevcuttur. Bu tesislerde, entegre olarak 6 adet S.M. ocağı, 3 adet BOF ocağı ile üretim yapan toplam ham çelik kapasitesi 2.800. 000 ton/yıDık çelikhaneler mevcuttur. 2.2. Ark Ocaklı Entegre Tesisler: Türkiye'de ilk kurulan Makina Kimya ark ocaklı çelikhanesidir. Bugün 60 bin ton üreten çehkhaneyi Metaş 1956 da ve bugün diğerleri izle m iştir.. Bugün özel çelik dışında 2.572.000 tona ulaşan ark ocakları kapasitesine ilave olarak İzmir Demir ve Çelik Tesisleri Habaş ve Ekinci ler olmak üzere 1.200.000 tonluk bir kapasite daha katılacaktır. Çok yakm bir gelecekte 4 milyon ton ark ocaklan kapasitesinden bahsetmek yanlış olmayacaktır. ı 3 - DEMİR VE ÇELİK M AL. GRUPLARINDA İTHALAT VE İHRACAT 3.1.- Demir ve Çelik mamullerinde devamlı ithalatçı ülke durumunda olan Türkiye, 1981 den itibaren ihracata başlamıştır. 1983 yılında düşüş gösteren ithalat 1984 yılında tekrar artmaya başlamıştır. Yaklaşık olarak (hurda dışında) 3 misli bir artış olmuş, 1985 ise bir yıl öncesine göre 2, 3, 4 katı artış göstermiştir. Blum ve kütük ithalatının 1.381 bin tona ulaşması, yarı mamul ithalatındaki artışın Türkiye'de haddelemede fazla kapasitenin varlığı ile izah edilebilir. -33Sektörde ilk altı ayda da ithalat geçen yıla göre daha düşük uzun ve yan madde olmakla beraber, yassı mamullere kayması 1985 yılına göre itha lat geçen yıDci düzeyinin altında kalacak ancak uzun mamullerde ve kü tük ve blumüde ithalat seviyesi çok düşük olacağı tahmin edilmektedir. 3.2. Demir ve Çelik sektöründe son dört yıldır görülen gelişme ile 1985 yılında yuvarlaklarda 1.054 bin tona, profillerde 340 bin tona blum ve kütükte 529 bin tona yükselmiştir. 1985 yılında devam eden ihracat faa liyeti dalıa ziyade yan mamule yönelmiştir. Ancak ihracat 1986 yılında da geçen yılda yapılan ihracat seviyesini koruyacağı tahmin edilmektedir. Yurt içi inşaat sektöründeki gelişme ihracat çabalarını büyük ölçüde gevşetmiştir. Geçen yılın ithalatı ile ihracatı gözönüne alındığında 1986 ydmda Çelik üretimimizin artışının neticeleri daha iyi görülmektedir. Üretim artışı 300 bin ton çelik İskenderun Müessesesinde, 200-250 bin ton özel sektörde olacağı kabul edilmektedir. Ek. I - KARABÜK DEMİR VE ÇELİK FABRİKALARI İlk olarak 1935 yıllarında Sümerbank'ın D.Ç. Sanayini kurması ile gö revlendirilmesinden sonra 1938 Mart’mda montajına başlanmış, 1939 da YJFJar devreye alınmıştır. 1940 yılında haddehane ve Çelikhane ile tan entegre hale getirilen kuruluş 1961’de kurulan 3.Y.F. ile 300.000 Ton/yıl kapasiteden 600.000 ton/yıl kapasiteye yükselmiştir. Başlangıçta 32.900.000 TL.sına mal olan işletmeler eklenen süper fos fat, sülfirik asit ve yan tesislerle birlikte 50 milyon TL'sına mal olmuş tur. Karabük Demir çelik entegre tesislerinin bugünkü kapasite özeti aş;ı:!da verilmiştir. A - KOK FABRİKALARI ( 3 bataryadan oluşmaktadır) I. BATARYA Fırın sayısı (Adet) 44 Koklaşma süresi (Sa.) 20 Alış kapasitesi (ton) 19 Faydalı hacmi (m**) 24 Günlük şarj (Ton) Günlük üretim (Ton) Günlük itme sayısı 1003 762 53 r a . BATARYA 56 63 18 20 19 24 19 24 1501 1436 1141 1092 75 56 B - YÜKSEK FIRINLAR Sin ter vc Pik döküın tesisleri bu işletmeye dahil edilmiştir. 1 —Yüksek fırınlar Hazne çapı (m) Hazne kesiti (m ^) 1 Nolu 2 Nolu Y.Fırın Y.Fırın 4.572 16.4 4.572 16.4 Faydalı hacım (m^) Yıllık üretim (Ton) 150.000 150.000 -362 - Sinter tesisleri : Yeni Sinter Makinası II. Sinter Emiş alanı (m^) 90 60 Malzeme kalınlığı 25 25 Saatlik kapasite (ton) 150 78 Yıllık kapasite 890 450 Ekonomik ömrünü doldurmuş olan I nolu sinter makinaşının sökülerek yerine 90 m ^ lik yeni bir sinter makinasının yapılması ile ilgili yatırıma ait imalat ve montaj işleri devam etmektedir. C - ÇELÎKHANE 6 Adet 150 ton/döküm kapasiteli siemens martin ocağı ile 2 adet 600 tonluk mikser bulunmaktadır. Günlük üretim 325 ton/gün Ocak Yıllık Üretim 600.000 Ton Dök. Süre 11 Sa. (Ortalama) Döküm ağırlığı 150 ton D - HADDEHANE 34" Blok haddesi :75 Ton/saat 28" DUo kütük hnd. : 45 Ton/saat 28" Düo Profil had. : 45 Ton/saat 28" Trio haddeler : 25 Ton/saat 16" hadde : 8 Ton/saat 12" hadde : 5 Ton/saat Kon t ünü haddehane : 95 Ton/saat Toplam net niamul Toplanı mamul (satılan blum kütük dahil) 575.000 Ton/yıl 243.000 Ton/yıl 202.000 Ton/yıl 100.000 Ton/yıl 45.000 Ton/yıl 45.000 Ton/yü 300.000 Ton/yıl 465.000 Ton/yü 530.000 Ton/yıl i l * KARABÜK DEKtR VE ÇELİK ÎAERÎKAMRI ÜP.ETÎU DURUCU VE KAPASİTE KULLANIM ORAIİLARI ( Bin to n ve 5 O larc İ İ) 8 4 . K o p asito ü re tin 1 9 ö 5 KAPASİTE KOK ^ABRÎîCALAKI (KOK+KOK TOZU) YÜKSEK jjlEIHUR ( S ıv ı D enir) ÇELÎ3üiAHE( Ç elik in fio t) ' 28" Duo KUtlik Iîdd. 20''r)uo P r o f i l " 23"T rio H addoler 10 l ı k h ad d e le r 12 l i k : KontinU SAîrÇA " ( İ p ta l) " VERİL31 TOPLAU İLAI.~ E .‘mAmIULu (B I ud ve KUtUli d ah il} 980 600 ( 90Ö) 600 515 243 202 100 45 45 300 530 . K a p a s ite * . . . 19 8 6 K ap a site ü re tin * . 664,7 6 7,8 567,9 57,9 5 4 6 ,4 55,3 723,6 73 ,9 521,0 8 6 ,3 5 3 3 ,8 8 9 ,0 5 5 0 ,6 91 ,8 654,5 109,1 548,3 9 1 ,5 5 0 1 ,1 8 3 ,5 5 18,9 06,5 600,3 1 0 1 ,4 482.2 232,5 178.3 65,3 46,2 9 3 .6 4 42.9 2 1 9 ,8 1 5 5 ,6 .6 1 ,3 35 ,6 8 6 ,0 452.5 2 2 3 ,4 1 6 9 .6 5 6 .6 27 ,2 28 .6 8 7 .9 9 1 .9 8 4 ,0 56 ,6 60.4 63,6 520,1 1 0 1 ,0 256,9 199,6 80 ,0 49,0 106,6 1 0 9 ,1 2 6 8 ,1 8 9 .4 314,0 104,7 4 6 1 ,6 0 7 ,1 514.4 9 7 ,1 90.5 7 7.5 61,3 36 ,5 95.7 88 ,5 6 5.8 102,7 8 1 ,1 286.3 9 5,4 279.9 7 9 ,1 8 4 ,7 9 3 ,0 471,7 8 9 ,0 452,3 8 5 ,3 ‘ 3 8 ,1 9 8 ,9 8 0 ,0 38- 11ADDEHÂHELEF. 34"31ok haddesi Ü retici 1 5 3 «* K ap asite ü re tim -39III - ÇELÎKHANE Mayi maüen % 1982 1983 1984 198S 67,9 65,4 66,8 68,9 Hurda % 18,2 16,9 153 13,0 Hurda mik. 107.807 123.824 92.664 79.590 Cevher % 12,0 13,0 14,0 15,0 ÇeHkhanede yapılması gerekli görülen modernizasyon çalışmalarına pa ralel olarak ilk safhada siemens-Martin ocaklarına 02 üflenerek 4 ocak tan 600 ton/Yıl çelik almak için korf firmasıyla anlaşma yapılmıştır. Aynı projenin bir parçası olan O j üretme fabrikasının kurulması husu sunda LİNDE firması ile anlaşmaya varılmış ve çalışmalar sürdürülmek tedir. IV - HADDEHANELER Karabük haddehaneleri genel olarak eski olup yeniden ele alınarak günün koşullarına uygun olacak, modernizasyon çalışmalarının yapılması gerek lidir. Bu günkü durumu ile çelikhane üretimini İşleyemeyecek olan had dehanelerin vakit geçirilmeden ele alınması gerekmektedir. İSKENDERUN DEMİR VE ÇELİK FABRİKALARI: 1967 yılında III D.Ç. tesislerinin kurulmasına karar verilmiş, proje uy gulamasına 1970 yılında yapılan bir anlaşma ile başlanmış ve 1975 yı lından itibaren kademe kademe yapımı tamamlanan üniteler işletmeye alınmışlardır. I. Kademe tevsiatına 1977 de başlanan tesislerin, bugün için % 99 luk bölümü tamamlanarak işletmeye alınmış ve ISDEMİR'iıı üretim kapasitesi 2,2 milyon tona yükseltilmiştir. Başlangıçta 2 bataryadan oluşan fabrikaya 1985 de 3. batarya 1986 da 4. batarya ilave edil miştir. I. BAT. 2. BAT. 3. BAT. 4. Bfi FIRIN SAYISI (E.T) 69 69 69 69 KOKLAŞMA SÜRESİ (SA) 16,3 16,3 18,1 18,1 ALIŞ KAPASİTESİ (TON) 19 19 19,5 19,5 FAYDALI HACMİ (m3 ) 27 27 27,3 27,3 GÜNLÜK ŞARJ (TON) 1930 1930 1802 1802 GÜNLÜK ÜRETİM (TON) 1467 1467 1370 1370 102 102 92 92 GÜNLÜK İTME SAYISI (AD) B - YÜKSEK FIRINLAR: 1 - Yüksek fırınlar 3 ııolu Yüksek fırın 1985 yılında işletmeye alınmıştır. I. Nolu Y.F. 2 Nolıı Y.F. 8.2 8.2 HAZNE KESİT (m2 ) 52.8 52.8 FAYDALI HACMİ (m3) 1386 1386 YILLIK ÜRETİM (TON) 550.000 550.000 HAZNE ÇAPI (m) 2 —Sinter Tesisleri 1. SINTER 2.SİNTER 3.SİNTER 4.SİNTER 2 Emiş alanı (m ) 75 Malzeme kalınhğı (cm) 75 75 25 75 25 25 25 Saatlik kapasite (ton) 97.5 97.5 97.5 97.5 Günlük kapasite (ton) 1875 1875 1875 1875 Biı* makinası döküm kapasitesi 140 ton / saat dir. C - ÇELİKHANE: 3 adet 130 ton/Döküm kapasiteli BOF ile 1200 tonluk 2 adet mikser bulunmaktadır. 6.030 TON GÜNLÜK ÜRETİM YILLIK ÜRETİM DÖK.DÖK.SÜRE 2.200.000 TON 52 Dk. DÖKÜM AĞIRLIĞI 130 TON KontinS döküm kesitleri: 265x340 mm, 260x206,200x200 D-HADDEHANELER: Kontinü kütük haddehanesi 1.510.000. Ton/Yıl Kontinü Hafif Prof. 500.000 Ton/Yd Kontinü Çubuk haddehanesi 500.000 Ton/Yıl Kontinü Orta Profil haddehanesi 700.000 Ton/Yıl İSKENDERUN DEHtR VE ÇELİK FABRİKALARI ÜRETİM DMUMU VK KAPASİTE KULLANIM 0RA1ILARI (DİH TOM Vli OLARAK) -- ------ !-- Y I L L I K K A V A S IT E 1 9 8 U r o t l c ¿ 3 K a p a s i t e 9 0 K u [ V J S iU ‘ ( J r a t l ı .ı K O K (K O K /K O K (S ı v ı 9 1 <5 0 K a p u o it o Vi 6 K a p a o i t o U r q t l o — 2 ------ 9 7 7 . 6 9 0 , 9 1 . 1 7 6 , 1 7 0 , 4 1 . 2 3 4 , 2 8 9 8 , 2 8 3 , û 6 1 , 7 7 2 , 7 9 0 0 . 7 0 2 ,6 1 . 2 2 2 , 3 4 9 . 0 1 . 5 9 9 , 5 6 5 . 3 8 0 0 , 0 5 6 , 2 0 3 1 ,"2 0 3 , 1 1 . 1 0 2 ,0 5 0 . 1 1 . 4 1 6 , 0 6 4 . 4 5 <j2 , 2 6 7 , 7 5 3 1 , 1 5 5 ,'7 1 . 0 16,- 15 1 . 5 1 0 .0 0 0 5 0 0 .0 0 0 2 7 5 , 7 0 3 , 5 TOttU) i 'i n m y ü k s e k Û t o v o i 2 . 0 0 0 .0 0 0 F A B R İ K A L A R I 9 U r o t i .:ı ‘S îi 1 . I i 2 . -1 5 0 . 0 0 0 u n d o ro ir , pili ıla h ll) 2 . 2 0 0 .0 0 0 Ç K L İ K U A H E ' (K o p .D ü k .B l u m ) 2 . 0 2 0 .0 0 0 IIA D D İ iH A K H L E Î l K o h t l n U icU tü li I C o n t .Ç v > b u U p r o f i l K o n . lt o fif l l .i l . T o l K o n .O r t a ü a t i vo lıu d d o h . :;a vo Ç u l j u ’. t p r o l 'l l vi'.h 1 1. H . .;i t o r u n K iltU k d a h i l ) i m llA PU İi i.lA ı .H JL 'J (U l v im vo B lum ü A T IK A ıl 1 1 . 11 . ■ f’ u î i I E 5 0 0 .0 0 0 1 7 6 , 0 5 0 , 9 7 9 , 6 9 0 6 , 5 0 3 , 3 3 3 7 . 1 1 0 2 ,2 3 7 6 , 7 7 5 . 3 3 7 7 , 0 3 75,- 1 2 7 0 . 1 9 2 , 7 3 1 6 , 9 6 3 . 4 2 3 9 ,7 4 5 0 5 » , 0 0 , 4 7 6 0 ,-} 7 0 0 .0 0 0 1 2 0 .0 0 0 3 2 0 .0 0 0 4 0 1 , 2 _ i l t 2 -1 , 2 6 6 6 , 9 0 7 7 , 4 . ? ı 9 . i i ü . 4 0 , 9 1 5 7 1 { x ) 2 , 2 raUyün ton Vo lik to p a ailo ain o to v o lc i 1905 y ı l ı oonu.rfa tornanlar-mr/tır , 't 3 7 9 7 0 7 , 2 0 r> . 7 0 7 0 1 , 3 ü ı ü H E 19 8 4 I E 19 8 5 R 1 1 19 8 6 596.841 1 .4 9 0 .1 5 2 2 .3 8 3 .0 0 0 692.786 641.430 1 .7 2 0 .0 2 4 2 .6 6 0 .0 0 0 111.279 113.197 127.447 5 .503 ' 400.2X8 2.068 25. ¡338 441.002 517.000 575.500 17.691 8 .814 1 2.891 51.616 161.797 707.259 TOPLAM 1 85.500 529.034 KARABÜK 452.250 461.578 514.422 666.876 666.768 İSKENDERUN ÖZEL SEKTÖR İSKENDERUN ÖZEL SEKTÖR TOPLAM KARABÜK TOPLAM NET L 295.982 TOPLAM DDY MALZKUESt İhroç+KUtUk Ü 267.190 KARABÜK PROFİL 1 296.OO7 İCARADÜK FlLtiAŞİNLER + YUVARLAK T İSKENDERUN ÖZEL SEKTÖR ÖZEL SEKTÖR 1 .9 8 4 .0 6 5 877.368 2 . 454.70U TOPLAM 3 .1 0 3 .1 9 1 3 .7 9 3 .6 5 4 İSKEIIDERUN ■ ■ -4 5 - ARX OCAKlt tıS ıS L ci; Vî KArAS.TH aüLLAIİImJ K a p a site k u lla r. 13 o ra ru f i i l i U ro tiL in k u ru lu k a p a s ite y e or:!.;ı o la ra k ta a iz la c a iş tır. !•« A3K OCAKLI T2SİSLEF.DE XA: A.■_îr :z ve 1984-1935-■19S6 ÜRETİaLKHÎ K urulu 1994 yılı Ü re tic i K ap a site Bin t o r ./ v ı l S in Ton 1 . EEÎAŞ I s .S îe t.F a b .T .A .Ş . 2 . ÇOLAKOĞLU a e t.A .Ş . 400,0 1 2 0 ,0 323,3 • 327,5 67,8 4* BlıfjjiJfR 0?5t Ç e .S a a .A .Ş . 4 5 ,0 3 8 ,8 5 . KB0BA3 ÇELİŞ 63,3 6 . İST.UETELURJI ve Ç e .S .A .Ş . 4 8 ,7 2 0 ,6 7 . ÇEJÜÜAŞ Ç, S .T ic .A .Ş . 43 ,5 3 6 ,0 8 . SEIDC-KUU H E T .S .Îic .A .Ş . 3 5 ,0 • 452,8 3 . İÇDAŞ l a t . Ç e l . E e . l . S . A . Ş . 9 . ÇUKUROVA Ç .E n.A .Ş. 1 0 . ARK ÇELİK S .T ic .A .Ş . 1 1 . BİI£R D e .Ç s .E a s .T ic .A .Ş . S 1S85 y ı l ı ü re tic i S Bin ton 8 2 ,1 310,5 7 2 ,3 ' • 391,8 8 4 ,6 5 6 ,5 8 6 ,2 4 1 ,7 2 6 1 ,7 • 5 34,3 7 6 ,9 6 0 ,0 7 0 ,5 9 2 ,7 9 4 ,8 2 2 ,2 5 1 ,0 2 6 ,7 4 7 ,4 7 4 ,2 5 9 ,2 2 4 ,7 2 4 ,8 1 .2 0 0 ,0 ? ,8 3 6 8 ,4 22,3 3 6 ,8 21 .3 1 0 ,9 3 1 ,1 4 5 ,1 2 2 ,4 9 1 0 ,2 24,5 1 9 ,4 7 9 ,2 62 ,4 9 0 ,0 6 0 ,1 6 6,8 7 7 ,1 5 1 ,c 2 3 ,4 6 3 ,8 1 1 8 ,8 1 2 . ORPAŞ ile .S a n .T ic .A .Ş . 2 .5 7 2 ,5 1 .3 1 8 ,7 451,3 1 8 ,9 3 1 ,8 7 5 .0 1 .5 2 0 ,0 HOT: A s i l ç e l i k ü r e tim i g e a e l l i k l e k a l i t e l i ö z e l ç e l i k l e r d i r . DEVREYE GİRECEK TESİSLE VE KAPASİTELERİ 1 - î z a l r Demir Ç e lik 7 7 ,6 ’8 6 ,5 1936 i ı l ı Ü r e tir i. Lirs ton 450 2 - Habeş 600 3 - E k in c ile r 400 8 3 ,3 9 2 ,5 5 0 ,0 7 3 ,8 2 .3 4 9 ,2 -4 6 - DCNVA HAK ÇELİK ÖRETlMt (Milyon ton) 2«ft.t?0HYA j.n .s.A . 4 .3 in 6.ÎTAL17. 7.-jz^zıv;.\ B» FRAKSA Ç.POI-OKtA lO.ÇEKDSIOVAJCYA HJİNGİLTERT 12*CSSEY KORT ^•&ilbiUı 14.R0MA3TA, 15.İSPACTA 16.H233İSS.Uİ 17.3SİÇ j c \ 1S. gSL~Y ECIÎ3 19.30Z3T K0B3 (2) 20.D0ÖU İT.":bv| ZL.ZBZSm ,22.ArJSîRALîa 23.TG3KÎYE 24.33ÜA2D.I 1936 150. C 9S.3 72.3 51.5 37.1 22.9 21.2 17.9 17.4 1 15.5 Z 14.3 1 4 .o 14.1 i3 .a 2 12.0 11.9 9 .7 9 .1 9 .0 5 7 .9 S 7 .1 6.7 6 .0 . 5.3 1335 154.5 105.2 30.1 45.7 40.5 23.S 20.5 12.2 l? ji .154.2 105.5 33.9 43.3 . 39.4 24.1 13.4 ı?.o ır.s 15. r 15.0 15.7 13.5 14.S 13.3 14. : 14.2 11.5 10.7 a. 5 8 .4 7.9 7.3 15.1 13.0 14.7 İZ. 4 13.5 10.5 11.3 7.7 6.1 7.2 6.9 4.2 5 .0 4.7 4.9 3.8 4.1 5 .0 4.^ 4.4 3.6 ıs .s 2.9 2.5 15.2 3.3 2.3 2.9 2.3 2.4 12.9 719.1 710.2 653.7 6. q 5.0 5.5 5.3 5 .2 E 4.7 4.3 4.5 5.1 ’ 4.8 3.8 2 3.6 ac.ıiinszacso 11 3.7 1-5 3.2 3.9 4.0 ■».T 2.3 2.5 2 .9 2 34.-rî;na2D..X'. 2.6 35.DÎÖSH ÜLK2LZH 17.5 ÎO .IIK 714.2 11.9 12.S 12.6. 13.0 10.2 10.2 7.2 6.5 7 .6 7 .5 6.3 4.3 5.7 25.YUGOSLAVYA 2S.ÎAYVAE 27:iSV3Ç 28.ATCSKB24 29 . 1SCAHİST 32.ARJA3TÎIÎ 33.3 ülsaeİ s? a;î 1933 152.5 97.5 73.2 40.0 • 35.7 21.S li.7 17.5 13.:: ü .O 15.0 4.7 2.9 2.9 2.5 '•T 3.8 4.5 1932 1V7.2 S9.5 37.7 37.2 35.9 24.0 13.0 lc .4 l '. r 15.0 12.2 11.3 11.9 13.1 13.£ 11.0 10.0 3 .3 5.3 7 .2 7 .1 6.4 3.2 4.4 3 .3 ' 4.2 3.9 4.3 — 3.7 3.5 2.3 2.9 2.o 1=11 143.5 121.7 i - . s. ı <1.5 24.3 13.2 21.2 1-3 .7 1=. • 15.5 ı o .s 14.3 13.3 12.9 ıo.s 12.4 9 .0 5.5 7 .5 7 .6 7 .6 2 .4 5.5 İÎCG 147.9 111.4 101.5 37.1 43.3 i S/e : ' 3 .2 -1 1 .3 _2"7 . T 26.5 15.3 22.2 İ S .3 »*■“*• aV 11.23 .5 -1 2 .7 -3 5 .7 -7 * .S -1 1 ." 15.9 13.2 12.6 9.5 12.4 9 .1 5.S 7 .3 7 .2 7 .6 2.5 -1 1 .4 4 .4 _ * y= ■ e *ı 4.0 3 .6 3 .2 •3.8 3 .4 4 .2 4.6 3 .8 4.6 ’ .0 4.7 3.Ş 3.8 2 .0 2.4 13.0 2.5 2.5 2 .4 12.7 13.0 6İ5.4 707.3 715.4 2 .7 2 .6 35.3 •> mV 2.5 31.4 70.1 24.3 -2 1 .6 - 0.3 55.2 7 .4 - 0,3 -1 2 .1 134.9 0 .2 45.0 53.2 0 1 .2 - 6 .1 - 0.5 -1 9 .7 7.5-" 2 :. 12. 3 .1 34 .6 -0 .3 UZUN MAMÜL ÜRETEN TESİSLERDE SIVI ÇELİK VE HADDELEME KAPASİTE DURUMU (1986 Yılı İtibariyle) KARABÜK Sıvı Çelik Net Hadde mamulü Kapasitesi kapasiteleri 600 530 İSKENDERUN 2.200 2.020 ELEKTRİKLİ ARK OCAKLARI 2.572 1.500 - 2.000 5.372 6.050 ÖZEL HADDELEMELER TOPLAM 1986 YILI İTİBARİYLE NET HADDE MAMULÜ KAPASİTELERİ (Haddehane itibariyle) ANAMALLAR (Kütük-Blum hariç) KARABÜK Bin ton İSKENDERUN ÖZEL SEKTÖR TOPLAM Bin ton Bin ton Bin ton FILMAŞINLER YUVARLAKLAR 255 750 2100 3105 HAFİF PROFİL 95 135 335 565 ORTA VE AĞIR PROFİL 95 700 DEMİR YOLU MALZEMELERİ 17,5 795 - 49 - 2 - MODERNİZASYON VE RASYONALİZASYON ÇALIŞMALARI 2.1. Bütün gelişmiş ülkelerde olduğu gibi AET ülkelerinde Modernizas yon ve yeni yapılaşma çalışmaları 1969 yılında başlamış ve hızla artarak 1975-1976 yıllarında yılda 5.600 milyon U.S. $ 'nna yükselmiştir. Bu tarihten sonra yatırımlarda duraklama ba;!amış ve 1981 yılında AET (9) un yaptığı yatınm 2.540 milyon U.S. £ , 1982 de 2.604 Milyon U.S. $ (Iron and Steli Industıy, 1982 OECD) olmuştur. 1983 de planlanan yatınm diğer yıllara nazaran daha yüksek olmasına rağmen gerçekleşme 2.541 milyon U.S.JÎ olmuştur. Japonya'daki demir ve çelik endüstrisi nin % 90'i kontinü kasting ile elde edilmesine ve modern haddehanelere sahip olduğu bilindiği halde yatınmlann çok yüksek seyretmesi. Avrupa ve AET ülkelerini yatın ma daha fazla ağırlık vermeleri gerektiği yönün den zorlamaya başlamıştır. 1984 ve 1985'te yatırımlarını 2.820 milyon U.S. J5 ve 3.684,4 milyon sürdürmektedirler. Digagram I de yatınmlann aniden yükselmeye başLıdığı izlenebilmektedir. Ortak pazann oluştuğu ve 1969 lu yıllarda ciddi olarak demir ve çelik endüstrisine eğilen Batı Avrupa ülkeleri önce topluluk içinde yaşayabilmek için sanayilerini ye nileme ve modemize etme yoluna getnıiştir. Daha sonra, topluluk ara sı rekabet bir tarafa bırakılarak Dünya pazarlan hedef alınmıştır. Zira AET ülkeleri büyük ihracat kapasiteleri ile halen topluluk dışına önem li ölçüde ihracat yapmaktadırlar. (Tablo 5) 2.2. AET ülkelerinde komisyonca yapılan ve çelik komisyonuna bildiri len rakamlara göre, demir ve çelik sektörü (koklaşabilir kömür dahil) hedeflenen sıkıntısı çektiği belirtilen (5) rapora göre büyük bir hızla kon tinü kasting çelik döküme yatınm yapan AET’de I9SI dc 468.4 milyon (5) SC (S4 j S5/EC -50ECU, 1982 de 581,5 ECU, 1983 te ise düşen yatınm 1984 te 390 U.S.$ ve 1985 te 482 U.S.$ olmuştur Bu arada kontinü kasting çeliğin yekûn üretim içindeki payı % 60'ın üstüne çıkmıştır. 1983 yılından itibaren yatmmlarda bir düşme bekleyen uzmanlar tam bir yanılgıya düşmüşler dir. Zira yatırımlarda hızlı bir artış olmuştur, özellikle Federal Almanya yatırımlarında 1984'e göre % 54 lük bir artış görülmektedir. 2.3. Primer haddehanelere yapılan yatınmlann 1979 da toplam yatırı mın % 14'ü iken 1982 de % 4'e düşmüştür. Uzun hadde mamülü üreten haddehanelere yapılan yatırım 1981 de toplam yatırımın % 34'ü iken 1982 de % 29 düşmüştür. Toplam haddehanelere yapılan yatınm 1985 te % 45’e ulaşmıştır. Yassı mamuller haddehanelerine yapılan yatınm 1982 de 479 BCU olmuş, 1985 yılında yassı mamuller için yapılan yatı nım toplam olarak 967,3 Milyon U.S.$ dolarına ulaşmıştır. Kaplama te sislerine yapılan yatınm 1981 de % 68 artış göstermiş, 1982 de % 60 artışa karşılık 1983 te % 100 lük bir artış planlanmıştır. (6) Halbuki kaplama saçta fada kapasite olduğu hususu komisyonca ikaz edilmesine rağmen yatuım devam etmektedir. 2.4. Tablo 4 de demir ve çelik endüstrisinde yapılan yekûn yatırımın üretilen beher ton/çeliğe isabet eden miktan 1982-1985 arası verilmiştir. Buradan da görüleceği gibi 1 ton üretim için devam eden yatınm miktan dolar olarak Japonya'da oldukça yüksek görülmektedir. A ET de en yük sek yatınmı gerçekleştiren Almanya olmuştur. Ingiltere'de yatınnılar bir durgunluk devresine girmiş görülmektedir. Belçika, Hollanda ve Ispan ya'da ise 1985 yılı yatuımlan ton çelik için 27 dolann üzerinde olmuş- (6) SC(84)35/EC - 51 tor. Ancak bu rakamlardaki güvenirlik tartışılabilir. Zira bazı ölkeler üre timi, bazı ülkeler üretimi, bazı ülkeler kapasiteyi baz olarak almışlardır. OECD Ülkelerinde yeni yatırım ve tesis kapatma olarak merkeze bildirim yapan ülkelere göre, Yatırım yapılan tesisler Kapatılan tesisler 1980 1981 1982 1983 1984 1985 63 44 25 14 15 50 7 23 43 36 10 55 1985 yılında kapatılan tesislerden, İ5'i Ispanya'ya 21 adedi Belçika'ya ait ohıp aynı şekilde yeni yatırımların 11 adedi Ispanya’da 10 adedi Belçika'da gerçekleştirilmiştir. -5 2 - OECD ÜLKELERİ İLE BAŞLICA ÇELİX ÜRETİCİSİ ÜLKELERDE 1 TON ÇELİK ÜRETİMİ İÇİII YAPILAN GERÇEK YATIHI a HAHCAÜALARI (U .S .? / TOM) ta b lo : 4 Y ı l l ı k y a t ı rım m ik ta r ı % 19 8 2 19 8 3 19 8 4 19 8 5 ALüAîfYA 19 ,9 16,7 1B,6 26,8 929,2 1 .4 3 7 ,0 BELÇİKA 32 ,9 • 3 1 ,0 15,8 27,3 2 26,4 3 82,4 FHAHSA 21,8 30,7 27,3 2 6,6 558,1 663,9 İTALYA 26,3 22,9 13,4 21,8 408,6 689,1 LÜXEUBURG 20,5 10 ,9 0 ,9 11,5 45,3 60,3 HOLLAHDA 23,5 3 3 ,2 22,7 2 7 ,6 1 65,9 2 01,8 İNGİLTERE 1 7 ,0 16 ,9 13,5 •H , 4 3 7 7 ,1 237,9 ORTALAMA 2 3 ,1 22,3 13,7 2 3 ,1 . 9 ,1 6,3 9,6 2 1 ,6 4 6 ,6 100,5 » ,5 1 0 ,1 21,5 2 7,9 2 9 0 ,0 3 9 6 ,0 - 18 ,6 13,2 - 3 7 ,7 72,0. 9 5 ,0 3 0 ,7 19,0 26,9 1 7 ,4 ÜLKE AVUSTURYA İSPANYA PİNLAHDİYA NORVEÇ L9 8 4 19 8 5 PORTEKİZ - 1 6 ,1 4,5 45,6 3 4 ,8 3 0 ,6 İSVEÇ 3 3 ,6 20,9 27,2 26,2 1 0 3 ,0 1 2 6 ,0 KASADA 41,7 1 2 ,3 11,7 34,0 1 76,0 4S8,0 AKERİKA 62,4 .42,1 28,9 2 1 ,1 2 .4 3 2 ,0 JATOKYA 38,5 38,5 29,3 23,3 2 .6 6 9 ,0 AVUSTRALYA 33,2 11,8 15,5 23,7 9 6 ,0 ..t . I 2 .9 8 3 ,0 1 5 4 ,1 -5 3 - AVSIPA ÜLKELER! 1960-1935 YATIŞIM Y ılla r ı HARC A MAL A 31 GRAFİĞİ arası) Mi iy o n K a p n u lc o (M ily o n Ton) ( -54- E - KARABÜK’TE YAPILAN YATIRIMLAR a) ÜRETİM AÇISINDAN Karabük'te eski yıllara göre azalan üretimi artırmak için, Ünite birimle rinde tevsiat ve modernizasyon çalışmaları başlamış olup, halen devam etmektedir. I. KOK FABRİKALARI I - KOK FABRİKALARI 1 — 1952 yılında işletmeye alınmış ve ekonomik ömrünü doldurmuş ve üretim verimliliğini yitirmiş bulunan 2 nolu kok bataryası sökülerek yerine 532.000 ton/yıl kuru kömür şaıj kapasiteli 2 nolu kok fabrikası kunılmuş ve 28.12.1985 tarihinde ön ısıtmaya alman bataryalar Nisan 1986 sonunda işletmeye alınmıştır. 1987 yılı başmda 1 nolu kok fabri kası 4 aylık yenileme bakımına alınmıştır. 2 — 1985 yılında Zonguldak TTK kömürleri yıkama tesislerinde alınan önlemlerle koklaşabilir kömür külü % 12 düşürülmüş buna ilave olarak ithal kömüıie harmanlama yaparak kok külü önemli ölçüde düşürülmüş tür. (% 11,21) 1982 Maden kömühinde kül: 1983 15.83 14,88 1984 1985 14,36 13,1 1986 (9 aylık) 12,02 - 55 II - YÜKSEK FIRINLAR 1 — Ekonomik ömrünü doldurmuş bulunan 35 m^ lik 1 nolu sinter ma kinastntn sökülerek, yerine 90 m^ lik yeni bir sinter makinasının yapıl ması ile ilgili yatırıma ait imalat ve montaj işleri devam etmektedir. 1982 1983 1984 1985 1986 (9 aylık) 23,32 21,99 21,11 17,77 15,09 2 -KOKTAKİ KÜL: Kok mukavemeti M - 40: % 69 dan % 76-78'e çıkmış Cevher kalitesi yükseltilerek alkali miktarı: 16-17 kg/TMM den 7-9 kg/ TMM'e indirilmiştir. Yüksek finnlarda spesifik kok tüketiminin azaltılması ve üretimin artınlması için Y.F. haya sıcaklığının 110°C ye yükselmesi amacıyla Y.F. Sobalarının modernizasyonu ile ilgili çalışmalar uygulama safhasuıa ko nulmuş ve bir bölümü tamamlanarak devreye alınmış olan bu proje üe ilgili yatırım faaliyetleri devanı etmektedir. Divriği'de kurulan cevher konsantrasyon ve peüetleme tesisleri devreye alınarak üretime başlamış ve ac 64 Fe tenörlü sinterlik konsantre ve % 66 Fe tenörlü Pelet üretilerek Yüksek Fmnlarda kullanılmaya başlanmıştır. Alınan sonuçlar memnuniyet vericidir. -566 - T.D.Ç.I. OLARAK ÜRETİMLER (Tablo V) Tablolardan izleneceği gibi Türkiye genelinde olan gelişmeye paralel olarak T.D.Ç.I. deki gelişme önemli olduğu kadar bu sanayi dalında hatı rı sayılır kalifiye personelin yetişmekte olduğunu da göstermesi yönün den olumlu bir seviyeye kabul edilebilir. Demir ve çelik tesislerimizde 1985 te mayi ham demir üretimi bir yıl öncesine göre % 22,7 lik artışa 1.771 bin ton olarak gerçekleşmiş, 1986 yılında ise bu üretim artışı % 27 olmuş ve üretim gerçekleşmesi 2.55 bin tona çıkmıştır. Çelik Blum ve ingot üretimi 1985'te 21.7 lik artışla 1.622 bin ton olur ken, 1986 yılmda çelik üretimindeki artış % 25 ile 2.024 bin tona ulaş mıştır. Kütük dahil hadde ürünlerindeki artış 1985 te % 16 hk artış gös terirken (1.399.000 ton) 1986 yılında yıllık üretim artışı % 41 ile 1.888 bin tona ulaşmıştır. (Ek tablo) 7 - ÜRETİM ÇEŞİTLERİMİZ T.D.Ç.I. olarak üretimlerimiz genelde uzun hadde ürünü olarak nitelendi rilen, tellik fümaşin, fümaşin, çeşitli ebatlarda düz ve nervürlü yuvarlak inşaat çelikleri ve sanayi çelikleri, çeşitli ebat ve boyda köşebentler, Profiller, raylar bulunmaktadır. Bunlar ürünlerimiz olup aynca mühendislik hizmetleri veren büro, çelik konstrüksiyon atölyesi ve montaj müdürlüğünden oluşan tecrübeli ekibi miz mevcuttur. -578 - YATIRIMLAR 8.1. — Karabük Müessesesemizdeki Yüksek finnlann üretiminin arttırıl ması ile ilgili projeye ait dış alım konusu malzemeler temin edilmiş, yurt içi ihaleler tamamlanmış olup inşaat ve montaj faaliyetleri programa göre devam etmektedir. —Yüksek fırınlarda spesifik kok tüketiminin azaltılması ve üretimin art tırılması için Y.F. hava sıcaklığının 1100 C°'ye yükseltilmesi amacıyla Yüksek Fınn sobalarının modernizasyonu ile ilgili çalışmalar uygulama safhasına konulmuş ve bir bölümü tamamlanarak devreye alınmış olan bu proje ile ilgüi yatınm faaliyetleri devam etmektedir. —Ekonomik ömrünü doldurmuş bulunan 35 km " lik 1 nolu sınter makııusuun sökülerek yerine 90 m2 lik yeni bir sinter m akmasının yapılması fle ilgili yatırama ait imalat ve montaj işleri devam etmektedir. (YUVARLAK) Almanya Belçika Feanaa Ifunonla LUxoab. llo lla n İspan ya P ortokj İ t a l y a 1.1 .1 9 6 3 T00 I 016 AVRUPA ÜLKÜLERİ İÇ PİYASA FİYATLARI ( U .S .? OLARAK) 27S 260 302 353 312 330 353 291 317 520 361 249 270 245 263 264 516 293 270 245 207 310 271 367 1 .1 .1 9 0 4 251 245 235 1,1 .1 9 8 5 219 210 213 247 - - - - 2B3 260 " “ 357 - 304 1 .7.1985 229 226 1 .1 .1 9 8 6 286 280 Danİma AİT OJÎT Amurlit Türkiye - 310 2.47 516 308 276 _ _ 255 _' ... ÏVJL-. 296 - - 306 - PROFİL Alınûiya D olgilu Fronça Yunnain Ubcomb, Lollahd lupanya .’o rtoltly İ ta ly a 1 .1.1903 1.1 .1 9 0 4 1.1.15)05 1.7.1905 1.1 .1 9 0 6 332 276 313 266 396 - 267 « 396 M1 234 241 264 244 274 _ - 346 - 365 300 - - - 405 300 4CM 311 299 293 325 2f>6 254 303 200 _ 355 300 * Jn u iu ar AKT OUT Amoriku [ l’Urklyi - 375 527 4«J 2U5 A7P . .JÍ5 _ 2G4 _45Ü 347 275 - 333. 352 - 366 (FİLMAŞÎN) Almanyt BolçiJea F ra n sa Yunanla LUxem%. U o llan İspanya P o rto k i İ ta l y a Denimar AET OET Amerika TUrkiyo 1 .1 .1 9 0 3 391 332 325 360 333 337 405 370 323 - 364 493 390 1 .1 .1 9 3 4 330 237 297 324 - 341 349 319 263 - 313 447 307 1 .1.1935 294 276 270 266 - 297 372 304 228 - 288 447 333 1.7.1935 307 293 - 276 - 311 347 322 - - 309 - 304 346 322 378 332 1 .1.1906 265 352 353 347 344 Notı 1 - lllko p a r a l a r ı n ı n v e r ile n t a r i h l o r d e k i TL k a r * i l ı k l a r i U.S.A . d o la rın a ç e v r i l e r ok. bulunan d o g o r la r d ir . 2 - Kaynak : 10 Ekim 1906 t a r i h l i SC/ffl?(06)41, I S I 1904 OfiCD - 61 - — 1939 yılında kurulan ve sık sık arızalanan kuvvet santralının üretim kapasitesinin 25 MVVa çıkarılması ve soğutma şebekesi tevsii ve ıslahı ile ilgili yatırım faaliyetleri devam etmektedir. - Ekonomik ömrünü doldurmuş ve üretim verimliliğini yitirmiş bulu nan 3 ve 4 ncü bataryalardan oluşan 2 nolu kok bataryası sökülerek ye rine 532.000 ton/yıl kum kömür şarj kapasiteli 2 nolu kok fabrikası kuralmuş ve 28.12.1985 tarihinde ön ısıtmaya alınan bataryaları Nisan 1986 sonunda işletmeye alınmıştır. —Ekonomik ömrünü doldurmuş ve teknolojisi oldukça eski olan ilgener jeneratörünün tristörlü sisteme dönüştürülmesi ile ilgili montaj işlerinin tamamına yakın bölümü bitirilmiş olup bu konudaki çalışmalar devam etmektedir. 8.2. - İskenderun müessesesemizin kapasitesinin 2,2 milyon ton/yıl çeBk blum üretimine çıkarılması ile ilgili I. Kademe tevsiata ait ünitelerden hemen hemen tamamına yakın bir bölümü tamamlanarak kademeli ola rak işletmeye alınmıştır. 3 nolu kok bataryasının ön ısıtma işlemine de vam edilmekte olup ihtiyaç durumuna göre batarya işletmeye alınacak tır. 55 MW gücündeki yedek türbo jeneratöre ait çalışmalar devam et mektedir. - İSDEMlR tesislerinin kapasitesinin 4 milyon tona çıkarılması ile ilgili olarak S.S.C. Birliğince hazırlanan fizibilite raporu ile ilgili değerlendir me çalışmaları sürdürülmektedir. -628.3 - YAPILMASI GEREKLİ GÖRÜLEN VE ANLAŞMA SAFHASINDA OLAN YATIRIMLAR 8.3.1. KARABÜK DEMİR VE ÇELİK FABRİKALARI: — Çelikhanede yapılması gerekli görülen modernizasyon çalışmalarına paralel olarak ilk safhada Siemens Martín ocaklarına O j üflenerek 4 ocak tan 600.000 ton/yıl çelik almak için korf firmasıyla anlaşma yapdmıştir. — Aynı projenin bir parçası olan O2 üretme fabrikasının kurulması hu şunda LİNDE firmasıyla anlaşmaya varılmıştır. — Yüksek fırınların kapasitelerinin 900 bin ton/yıla çıkarılması yatı rımları 1987 yılı sonunda tamamlanması beklenmektedir. Elde edilecek mayi maddenin çelikhanede ingota tahvili ve bu ingot miktarının hadde hanelerden geçirilmesinin büyük yatırımlar gerektirdiği bilinmektedir. AET ülkeleri ile rekabet edecek düzeye getirilmesi için çelikhanenin LD sitemine dönüştürülmesi ve devamlı olan haddehanelerin modemize edi lerek en ucuz üretime gidilmesi kaçınılmazdır. Aksi olduğu takdirde eko nomik tesis kapasitesinin 4 milyon ton/yıl (Entgere tesislerde) olarak ka bul edildiği zamanımızda 50 yıllık tesislerimizin rekabet şansı çok az olacaktır. — Bu konudaki düşünceler eski yıllara dayanmasına rağmen, yatırımların bilinen sıkıntılar nedeniyle gecikmesi aleyhte bir faktör olmuştur. Bü tün bu olumsuzluklara nazaran gerekli modernizasyon yapılıp tesisten alınan mayi maddenin % 85 i çelik blum ve kütüğe çevrilerek ekonomik haddeleme imkânlanna kavuşması için gerekli yatırımlar yapılırsa Kara bük D.Ç. fabrikalarımızın rekabet edebileceği kanatindeyiz. - 63 3.2 - İSKENDERUN DEMİR VE ÇELİK FABRİKALARI: İskenderun fabrikalarımızda çeşitli firmalarca ve ayn konularda yaptırı lan inceleme neticelerine göre tesislerin kapasitesinde çalışabilmesi ve eneıji girdilerinin düşürülmesi çeşitli modernizasyon yenileme, organi zasyon ve eğitim konulan ele alınmasını gerektirmektedir. En büyük modernizasyon yatırımının çelikhane ve haddehanede olacağı için bu konulann AET'ye girmeye hazırlandığımız bu dönemde süratle gerçekleştirilmesi için gerekli ödeneklerin tefrik edilmesi hususunda garanti edilerek demir çelik Genel Müdürlüğünün ilgili firmalarla anlaşma yapması yönünde yüreklendirilmelidir. Teşvikler-Modemizasyon yatırımları 1 — 1970 Ii yıllarda düşünülen ve daha sonra karar verilen modernizas yon çalışmaları finansman im kanlan nisbetinde ele alınmıştır. Karabük tesislerimizde modernizasyon çalışma lan ilk önce Yüksek fınn şarç malzemeleri, kırma, eleme, harmanlama ve stoklama tesislerinin ihalesiyle başlamıştır. Bunu yüksek fırınlarda blast hava sıcaklığının 600 C° den 1100 C° 'ye çıkarmak için yüksek fırınlara üflenen sıcak havanın elde edildiği sobalann modemize edilmesi izlenmiştir. Şaıj malzemesinin iyileştirilmesi, kireç taşı kırma eleme ve harmanlama te sisleri fle beraber modernizasyon yatınm lan bittikten sonra yüksek fırınların kapasitesi 600.000 t on/yıl dan 900.000 ton/yıla çıkacaktır. Kullanılacak malzeme kalitesinin daha iyi olması halinde ise üretim kapa sitesinin üzerinde gerçekleşecektir. 300.000 tonluk artışın 200.000 tonu sobalann modernizasyonuyla artacak olan hava sıcaklığından sağlan- -64- maktadır. 2 —Bir n olu Sinter tesisinin yenilenmesi Karabük tesislerinde biri 35 m^ ve 60 m^ alanı olan mevcut iki sinter 7 makinasmın 1 nolu 35 m alanı olan ilk sinter makinası yıkılarak yerme 90 m^ alanlı modem bir sinter makinası kurulması kararlaştırılmış ve yeni kurulacak tesisin 1987 sonuna kadar bitmesi için çalışmalar hızla sürdürülmekte dır. Tesis devreye girince toplam sinter üretim kapasitesi 1.300.000 ton/yıl olacaktır. 3 - 2 Nolu kok fabrikasının yenilenmesi 42 fırını olan 2 nolu kok fabrikası eskiliği nedeniyle yıkılarak yerine 56 fmniı yeni kok fabrikası yapılmıştır. Eski fabrikanın yıllık kapasitesi 450.000 ton idi. Yeni fabrikanın yıllık kok üretimi 530.000 ton olacak tır. 4 —Termik santral Halen mevcut 10 MW lık termik santralın yerine 25 MW hk yeni bir ter mik santral kurularak elektrik eneıjisi ihtiyacı tamamen buradan karşı lanacaktır. TEK ten satın ahnan eneıji oldukça azalacaktır. Ayrıca türbo, körükler ve buhar kazanlanda yenilenecektir. 5 —Çelikhanede yapılacak modernizasyon Çelikhanede halen 6 adet Siemens-Martin ocağı ile çelik elde edilmekte dir ve çelik üretim kapasitesi 600.000 ton yıldır. Çelikhanede ilk önce -65 çok kolay ve kısa zamanda yapılacak bir sistemle (KORF) oksijen üfle nerek 4 finndan 600.000 ton/yıl çelik elde edilecek ve ilende finans man ihtiyacı karşılandığında E.O.F. konverteri ve kontünü kasting makinası tesis edilerek çelik kapasitesi 900.000 ton/yıla çıkarılacaktır. Direk kütük dökümü yapılacağından çelik kaybı ingota göre çok daha az olacaktır. 6 —Haddehanelerin modernizasyonu Mevcut haddehanelerden sadece kontünü haddehaneyi ve ağır profil had dehanesi olarak çalışan 28" trio haddehaneye ilave olarak bir haddehane kurmak ancak burada yapılacak modernizasyon çalışmaları finansman ihtiyacının karşılanmasına bağlıdır. Bu yatırımlardan beklenen eneıji tasarrufu Demir ve çelik sektörü eneıji yoğun bir sektör olarak bilinmektedir. Karabük tesislerimizde enerjinin maliyet içindeki payı % 60 civarında seyretmektedir. (Her türlü enerji) Bu yüzden Karabük tesislerinde yapıl makta dan modernizasyon çok önemlidir. En büyük enerji tasarrufu yüksek finnlarda olacağı beklenmektedir.Şöyle ki 1 ve 2 nolu fırınların hava sıcaklığının 500-600 C° den 3 nolu fırın m ise 800 C° den 1100 C° ye çıkması ile, 1 ve 2 nolu fırınlarda harcanan kok miktarını 1100 kg/ton mayi hanı demir den 700 kg/ton mayi, 3 nolu fırında ise 800 kg/ tonton mayi maden olan kok sarfiyatını 600 kg/ton mayi maden merte besine düşürerek ortalama olarak 1 ton mayi madende 277 kg kok tasarnıfiı sağhyanık 1.800.000 koal eneıji tasarrufu elde edilecektir. Bunun parasal karşılığı kok satış fiatımıza göre 27.500 TL kalori bazı üzerinden ise 22.500 TL 1 ton mayi maliyetinden tasarruf sağlanmadadır. -«6- : t " ..... .r'9 / •;* ••■ ••' * 'i''' ‘ ■i:'!;i*il 'rıi 'ı i’ 1>'-' ’A* Y" ••■■'; ' Çeİikhânede yapılacak olan oksijjen üfleme tesisi Oe kazanılacak eneıji y-'S -3ı J ü" ^'SO fİOÎ* ; '• ' »İİVV  /.:• V ' : ■ oldukça çaıpıcı görülmekle beraber üretim artışı getirmediğinden geçici kafeul edüîniştir. Bu modernizasyon yatınım sadece eneıjiye yönelik o ld u ğ u ndan, manupulasyon imkanlan yeterli olmamaktadır. 4 Siemens Martin ocağma tatbik edilecek oksijen üfleme tesisi, oldukça az bir yatmm gerektirmektedir. Oksijen üflemeyle 1.061.500 kcal/ton ■^1 —1" ı " £Î 1*/ f ‘ **-*r ' *1*^/ i ^ ^ p>! f. ,»* * f ~ ^ i j çelik olan eneıji sarfiyatı 312.123 kcal/ton çeliğe düşecektir. Beklenen eneıji'tasarrufu 720.0ÖÖ Kcal/ton çeliktir Buradan tasarruf edilen enerİli - l i y r j i . .f ^ i 4 } ^ İ U a L haddehanelerde kok gazı sıkıntısı olAıayicaktır ve üretim artacaktır. Çeİikhânede elde edilen eneıji tasarrufunun parasal karşılığı fuel-oil eşdeğer üzerinden 9.000 TL/ton olmaktadır. İskenderun müessesemizin kapasiteSihin 2,2 milyon ton/yıl çelik blum dretimine çıkarılması de ilgili I. 'kademe tevsiata ait ünitelerin hemen hertıen tamamına yalan bir bölümü tamamlanarak kademeli olarak iş letmeye alınmıştır. 4 nolu kok bataryasının ön ısıtma işlemine devam edilmekte olup ihtiyaç: dürumuna göte batarya İşletmeye alınacaktır. 55 MW gücündeki yedek türbo jenaratöre ait çalışm alar devam etmekte dir. —ISDEMİR tesislerinin kapasitesinin 4 milyon tona çıkarılması fle ilgili olarak S.S.C. Biriiğince hazııianan fizibilite raporu ife ilgili değerlendirme çalışmalari sürdürülmektedir. -67YAPILMAS1 GEREKLİ GÖRÜLEN VE ANLAŞMA SAFHASINDA OLAN YATIRIMLAR KARABÜK DEMİR VE ÇELİK FABRİKALARI: — Çelikhanede yapılması gerekli görülen modernizasyon çalışmalarına paralel olarak ilk safhada Siemens Martín ocaklanna 0 ¿ üflenerek 4 ocak tan 600.000 ton/yıl çelik almak için korf firmasıyla anlaşma yapılmış tır. — Aynı projenin bir parçası olan O2 üretme fabrikasının kurulması hu susunda LINDE firmasıyla anlaşmaya varılmıştır. — Yüksek ûnnlann kapasitelerinin 900 bin ton/yıla çıkarılması yatırım ları 1987 yılı sonunda tamamlanması beklenmektedir. Elde edilecek mayi madenin çelikhanede ingota tahvili ve bu ingot miktarının haddehane lerden geçirilmesinin büyük yatırımlar gerektirdiği bilinmektedir. AET ülkeleri fle rekabet edecek düzeye getirilmesi için çelikhanenin LD sis temine dönüştürülmesi ve devamlı olan haddehanelerin modemize edile rek en ucuz üretime gidilmesi kaçınılmazdır. Aksi olduğu taktirde ekonomik tesis kapasitesinin 4 milyon ton/yıl (Entegre tesislerde olarak kabul edildiği zamanımızda 50 yıllık tesislerimizin rekabet şansı çok az olacaktır. —Bu konudaki düşünceler eski yıllara dayanmasına rağmen, yatırımların bilinen sıkıntılar nedeniyle gecikmesi aleyhte bir faktör olmuştur. Bütün bu olumsuzluklara nazaran gerekli modernizasyon yapılıp tesisten alı nan mayi madenin % 85 çelik blum ve kütüğe çevrilerek ekonomik haddeleme imkanlarına kavuşması için gerekli yatırımlar yapılırsa Kara bük D.Ç. fabrikalarımızın rekabet edebileceği kanaatindeyiz. -68ISKENDERUN DEMİR VE ÇELİK FABRİKALARI: İskenderun fabrikalanmızda çeşitli firmalarda ve ayn konularda yap tırılan inceleme neticelerine göre tesislerin kapasitesinde çalışabilmesi ve eneği girdilerinin düşürülmesi çeşitli modernizasyon yenileme, organizas yon ve eğitim konulan ele alınmasını gerektirmektedir. En büyük modernizasyon yatmmımn çelikhane ve haddehanede olacağı için bu konuların AET’ye girmeye hazırlandığımız bu dönemde süratle gerçekleştirilmesi için gerekli ödeneklerin tefrik edilmesi hususunda ga ranti edilerek demir çelik Genel Müdürlüğünün ilgili firmalarla anlaşma yapması yönünde yüıeklendirilmelidir. Halen çubuk haddehanesinin 600. 000 ton/yıl üretim yapması için gerekli değişiklik yapılması için teşvik almıştır. SORUNLAR: Karabük demir ve çelik fabrika lan 50 yıllık geçmişe sahip olduğundan teknolojisi, tesis kapasiteleri ve ulaşım imkânlan günün koşullan ile bağ daşmamaktadır. Günümüzde kurulan demir ve çelik fabrikalan büyük ka pasiteli ve liman tesislerine sahip rekabet gücü oldukça yüksek tesisler olarak kurulmaktadır. Karabük fabrikalarının gerek kapasite düşüklüğü gerekse nakliye zorluklan bu fabrikalarımızın ileride rekabet şansım ortadan kaldıracaktır. Bu durumu 15 yıl önce gören yönetim, gerekli girişimlerde bulunarak tesisleri yenilemek ve kapasite artışı sağlamak için Yüksek fınniann modernize edilerek 900.000 tona çıkarılması, çelikhanenin oksijen konverterinin kontünü kasting makinasının kurularak modem çelikhane - 69 halen getirilmesi düşünülmüştür. Haleıı Yüksek fırın modernizasyonu devam etmekte ve 1987 yılında bitmesi gerekmektedir. Ancak finans man imkanlarının kısıtlı olması çelikhanede düşünülen modernizasyona imkan vermemektedir. Bu tesislerimize rekabet etme şansı vermek için bir an önce çelikhane modernize edilmeli ve nakliyat yönünden mamul ve hammaddesini deniz yoluyla sevk edecek ve temin edecek bir liman tesisinin inşa edilmesi gerekmektedir. (Liman olarak Filyos ve filyos yöresi düşünülmektedir). Çelikhane modernizasyonu ve yeterli büyüklükte bir limanın inşa edil mesi halinde elde mevcut imkânlarla Karabük tesisleri piyasada rekabet şansını elde edecek dolayısıyla mevcut hizmet kapasitesinide artırarak sürdürecektir. İskenderun Demir ve Çelik fabrikalarında kapasite yönünden üretimi engelleyen sorunların başında demir cevheri ve taşkömürü gibi kaliteli hammadde ile uygun evsaf refrakter malzeme ve bol yedek parça ile kali teli işleme malzemesinin zamanında ve yeterli miktarda temini hususu gelmektedir. Tesislerde kapasite değerlerinde üretim yapılabilmesi için bakım onanın sürelerini kısalücı kaliteli ve prodüktif mamül üretimine yönelik olmak üzere entegre üretim zincirinde darboğaz teşkil eden ünitelerde ve özel likle çelikhanede gelişen teknolojiye uygun yenileme ve modernizasyona gerek duyulmaktadır. Ayrıca işletme şartları yönünden emek yoğun çalışma gerektiren iş yerlerinde kalifiye personel eksikliği ile yeterli ve stabil enerji temini hususu da önemli sorunlar arasında bulunmaktadır. -704. DEMİR VE ÇELİK ENDÜSTRİSİNDE KULLANILAN ENERJİ KAYNAĞI VE ENERJİ KULLANIMI 4.1. Yapılan tahminlere göte 1980-1990 arasında, Batı Avrupa'da % 30, Doğu Avrupa'da % 23, Sovyetler Birliğinde % 41, Kuzey Amerika'da % 13, ve AET ülkelerinde ise % 24 dolaylarında enerji üretim artışı ola cağı varsayılmıştır. En fazla gelişmenin nükleer enerjide olacağı, bunu da kömür ve hidro eneğinin takip edeceği beklenmektedir. Nitekim 1990 lı yıllarda en önemli eneği kaynağının kömür olacağı kabul edilmekte ve AET ülkelerinde tüketilen toplam enerji içinde kömürün payının % 32 ve petrolün payının % 25 civarında olacağı tahmin edilmektedir. 4.2. Enerji krizleri sonrasında artan fiatlar (Tablo: 7) dünyanın dikkatini eneıji tasarrufuna, atık eneıjilerin değerlendirilmesine ve petrolden müm kün olduğunca uzaklaşma çabasına yönelmiştir. Son 10 yılda, eneıji kullanımında alınan tedbirlerle demir ve çelik sektöründe kullanılan ener jinin değişimi (Tablo: 8) de görülmektedir. 4.2. Eneıji krizleri sonrasında artan fiatlar (Tablo: 7) dünyanın dikkatini eneıji tasarrufuna, atık eneıjilerin değerlendirilmesine ve petrolden müm kün olduğunca uzaklaşma çabasına yönelmiştir. Son 10 yılda, eneıji kullanımında alınan tedbirlerle demir ve çelik sektöründe kullanılan ener jinin değişimi (Tablo: 8) de görülmektedir. 4.3. Halen Avrupa ve Dünya'da demir çelik endüstrisinde kullanılan ener jinin azaltılması doğrultusunda aşağıdaki sahalarda çalışmalar devam et mektedir. - 71 1 — Üretimin optimize edilmesi 2- Endüstride kullanılan eneğinin, çeşitli eneıji kaynaklarına adapte edilebilecek şekilde flexible hale getirilmesi. 3 —Daha az ve daha ucuz enerji kullanacak prosesin geliştirilmesi, 4 —Kontinü döküm metoduyla üretilen çelik nisbetinin artırılması, 5 — Çok büyük olmayan yatırımlarla geri kazandan enerjilerin arttırıl ması. 6 — Yüksek fırınlara, yaygın halde bulunması ve ucuz olması nedeniyle koklaşmayan kömürün pülverize edilerek enjekte edilmesi, sinteriemedc pahalı eneıji yerine kömür kullanılması, 7 — Metalluıjide kullanılan teknolojilerin geliştirilmesi suretiyle, ham madde ve enerji tüketimi randımanlarının artırılması, prodüktivitenin ar tırılması önemli tasarruf yollan olarak belirmektedir. Enerji tasarrufu konusundaki tedbirler çeşitli çelik üretim prosesleri ve safhalanna göre incelenecek olursa; 4.4. Sinteriemede enerji Tüketimi: Yüksek fırınlarda eneıji sarfiyatının azaltılması ile etkili ve verimli iş letmecilik için demir cevherinin sinterlennıesi ilk adımdır. Son 10 yılda bütün ülkeler için sinter üretim oranı son derece artmış, % 71,7 den % 89,5 lara çıkmıştır. Bazı ülkelerde bu oranın % 95 în üzerine çıktığı -72- görülmektedir. *ıl ‘ .‘ı '.'„VVI'V. -# ■ t: -'O 4.5. Yüksek finnlarda enerji Tüketimi: Demir çelik metalürjisinde en fazla eneği tüketilen safha, Yüksek ûnnda : ... : ıs»!U,î;yH'O; ■>,. ^ . ’ sıvı ham demir üretim safhasıdır. Yüksek finnlarda enerji sarfının azaltılması için, demir cevherinin kali tesinin düzeltilmesi, kimyasal kompozisyon ortalamasuun korunması, sinterde ve parça cevherde tane ebadının fazla değişmemesi, sin ter bazikliği ve mukavemetinin arttırılması, zengin cevher kullanılması gerek mektedir. Bunların dışında blast hava sıcaklığının yükseltilmesi yüksek İran hacminin arttırılması, gibi tedbirieri de tasarruf tedbirleri arasmda saymak gerekmektedir. 1970-1980 yıllan arasmda 1 ton mayi maden üretimi için tüketilen ener ji miktarlarında, Lfixembmg’ta % 25, Almanya'da % 23,6, Fransa'da % 12,9 Polonya’da % İ l,9, Japonya’da %11,1 tasarruf sağlanmıştır. 4.6 Çelik üretiminde Enerji Tüketimi: Dünyada teknolojik değişiklikler, tesis dizaynı ve kontrol teknikleri eneıjinin iyi yönetilmesi, yapısal değişiklikler sonucu çelik üretiminde enerji tüketiminin sürekli olarak düştüğü görülmektedir. Eneği girdilerin de İngiltere'de % 32, Almanya'da % 31, Polanya'da % 26 düşme gerçekfeştiıümiştir. -734.7 Oksijen Konverterierinde eneıji tüketimi: Son 30 yılda oksijen konverterierinde üretilen çelik miktarı hızla artarak toplam çelik üretiminin % 60'ına yükselmiştir. Bugün bu proseste oksije nin ve katkı maddelerinin çeşitli şekillerde üflenmesi sonucu değişik me- todlar uygulanmaktadır. Tüketilen eneıjiler de bu metodlara göre değiş mektedir. 4.8. Elektrik ark ocaklarında enerji tüketimi: 1960-1980 arasında elektrik ark ocaklarında üretilen çelik nisbeti ikinıisline çıkmıştır. İtalya'da toplam çelik üretiminin % 531ü, İngiltere'de % 34 ü Japonya'da % 24 a ark ocaklarında üretilmektedir. Ülkemizde bu oran % 30 larda seyretmekte ise de yeni tesislerin devreye girmesiyle % 40'a varacağı tahmin edilmektedir. Son yıllarda büyük ve güçlü trafolar kullanılması, hurda ön ısıtma, dipten dökünı alma ve dökümden döküme (Tap to tap time) sürelerini düşürme prodüktiviteyi artırma yönündeki çalışmalar sonucunda elektrik ark ocaklarında enerji tüketimi 650 Kwh/ton çelik ten 400 Kwh/ton çeliğe düşürülebilmiştir. -7 4 - AllA ENERJİ KAYMAĞI OLAII YAKIT, f İATUMHIH '¿IJ.LAR GÖRE DECİŞHEGİ ( 2 / V a r il p e t r o l eşd eğ e ri o la ra k ) PETROL uAZ (T ab lo : 7) KÖEÜR 1970 2.0 0 2.25 3 .6 0 1971. 2 .2 0 . 2.29 4.48 1972 2.95 2.45 4.82 1973 4.1 8 2.75 5.9 5 1974 1 0 .5 0 3.70 9 .2 1 1975 1 1 .8 0 ’ 5.85 12.15 1976 12.75 7.02 11.67 1977 1 3.60 9.07 1 1 .8 7 1978 13.75 10.82 1 2 ;3 0 1979 1 9 .3 0 13.75 1 3 .6 2 1980 3 2 .5 0 23.99 13.13 § ECE/STEEL/41 -7 5 - Ç e lik Ü re tic in d e S p e s i f ik e n e r j i ti ik s ti n i ( Ü lk e l e r e g ö r e ) — D ire k t e n e r j i m ik tara (G j/îo n ) Ülke ısso 1970 D eğ işin 5 BELÇİKA 0 .7 0 0 1.065 +52.1 çekosîovakya 4.327 2.533 -3 2 .2 PKAXSA 2 . 4&o 2.033 - 1 7 .4 P.ALIOIfYA 2.4SS 2.024 - 2 2 .3 İTALYA 4.105 3.957 - 2 .6 1.117 0 .9 7 0 - 1 3 .2 HOLLANDA 0.747 0.840 + 12.4 POLONYA 5 .8 3 4.3 1 -2 6 .1 ÎSVBÇ 5 .1 2 2 4.25 - 1 7 .0 RUSYA 3 .8 1 5 3.190 - 1 6 .4 ÎHGÎLTERS 5 .1 1 1 3.49 -3 1 .7 J aponya 1.7 5 2.12 + 2 1.1 j LUX2MBVTRG - •SİNTER-ENEftıiî—KULLANIMI- (KGAI/TOH) 1 9 8 3 . 19 6 4 19 8 5 19 3 6 6 A y la t KARABÜK 613029 673.467 683.061 . 958.035 (t .P . Qa 21+S lektrik+ K ok) İSKENDERUN 928.282 978.855 822.850 . 780.327 - (Kok g azı+ E lektrlk+ K ok) I SİNTER ETEETRÎK EHERJİSİ (KWh/TON) 19 0 3 19 0 4 19 8 5 1986 6 a v lık KARABÜK 3 9 ,1 3 7,6 37,5 47,39 İSKEIIDEHUN 63,9 ‘ 68,9 59,7 63,45 en® Ji W Lhiam n (kcal/toh) 1 1 I 'i a y i Î Ç o lilc >•1 llaíM o <J ¡■’ a y i K a d o n M tu niilü K a d o n 9 0 2 I O 9 3 I *ui H o t H n d d o : H íunüXCl tlíto rji 9 O 6 .2 9 4 .9 3 6 I . 6 O7 .0 5 1 1 . 6 2 3 .1 0 0 I . 5 0 2 .9 0 6 I . 5 0 5 .6 3 6 I . 4 4 I .0 0 9 I . I I 3 . I 3 7 1 .0 6 6 .6 0 9 I . 0 5 2 .6 6 0 9 7 9 .2 4 1 1 . 1 2 2 .1 1 4 5 . 5 0 2 .4 3 9 5 .4 6 5 .3 5 2 5 . 5 9 1 .7 9 4 5 .1 0 3 .7 0 S 7 0 1 .0 3 3 O2 9 .4 7 7 7 4 6 .3 6 3 7 0 Ö .4 1 4 0 5 0 .7 2 5 I . 7 O 5 .5 0 0 I . 7 4 4 .7 5 3 I . 7 5 0 .3 9 0 I .O 7 7 . 0 3 1 Y .L - '.Q n s v t K o l : c M i + ^ o l - o l l + K ü l n u v f K o l c + K l o l c l .r í k 5 .O 4 7 . 6 OO d a h i l d i r . E in - líJÍS Í 1 1 9 íí ,c» K rulan Ç o l i k íj ¡l a t i d o r .o y i Cí K m au lu liadon 6 0 6 . 5 1 7 . 9 QS ELÎ3C1HİK !■',a y i 9 5 6 . 4 O I .9 OO I . 7 0 0 . 9 2 -1 lio n a p lu r in a 1 I 7 .1 1 4 .2 2 2 Ç o l i k _ '¡i 4 7 . 2 0 7 .5 0 9 r> <j O 9 0 2 ■ I 9 O 3 1 9 0 4 1 9 0 5 _ 9 0 6 9 „ü y li]L . 5 6 ,6 4 9 ,3 5 9 ,0 5 6 ,9 4 5 ,0 0 4 4 ,9 4 5 ,6 3 7 ,0 3 7 ,4 3 3 ,0 6 1 4 1 ,0 1 3 6 ,0 1 4 5 ,0 1 3 3 ,3 1 2 1 ,3 1 2 4 ,4 2 3 ,2 2 0 ,0 2 3 ,8 2 6 ,3 3 7 1 ,9 6 0 ,1 6 6 ,9 6 3 ,5 5 6 ,3 4 1 7 4 ,0 1 6 9 ,5 1 6 3 ,0 1 7 1 ,5 1 4 7 ,2 4 Vi Ç o l i k V , w i-l lío t : 1 It t u l d o M an u lu IL u M o lia n c y a ¿ r ^ o n to p liun o lolclrílc o n o r j i a i d l r . __ -78- 4.9. Siemens Martin ocaklarında eneği tüketimi AET'de 1983 yılında bu metod tamamen terkedilmiştir. Bazı ülkelerde az da olsa devam etmektedir. Ancak hurda kullanımı artırılarak ve oksi jen üflenerek modemize edilmiş, prodüktivite arttırılmış, eneıji tüketimi 1 ton çelik için % 50-75 oranında azaltılmıştır. 4.10 Haddehane üretimlerinde eneıji tüketimi: Modem çelik işletmelerinde haddehaneler, demir ve çelik üretiminde tü ketilen eneğinin yaklaşık % 20 sini tüketmektedirler. Son 10 yılda had dehanelerde eneıji tüketimi açısından kayda değer gelişme olmamış tır. Ancak büyük ve kontinü haddehaneler kurulması ve otomasyona gi dilmesi ile tasarruf sağlanmaya çalışılmaktadır. 5. DÜNYA DEMİR ÇELİK TİCARETİ 5.1. Dünya Demir ve Çelik Talebi, ekonomik gelişmenin bir göstergesi durumuna gelmiştir. Ancak 1970 ti yıllarda petrol krizleri ile birlikte ge len ekonomik durgunluklara parelel olarak, özellikle gemi yapım, motor ve inşaat sanayilerinin durgunluğu, otomotiv sanayinde daha küçük oto lara yönelinmiş demir çelik kalite çeşitlerinin artması ile kullanılan bi rim ağırlığın düşmesi ile bazı alanlarda aliminyum ve plastiğin çeliğin yerini alması gibi nedenler arz ve talep dengesini olumsuz yönde etkile miştir. Bir çok ülke ihracatı geliştirecek şekilde yerli tüketimlerinin üze rinde bir üretime yönelmişlerdir. Bu durum bazı ülkeleri özellikle etkile miştir. örneğin A.B.D. en büyük ithalatçı haline gelerek, üretimin % 20 si kadar ithalat % 2-3'ü kadar ihracat yaparken, Japonya üretiminin % 30 unu ihraç etmiş ve ithalatımda % 1 den aşağıya düşürmüştür. 5.2. Dünya Demir ve Çelik ticareti pazar gruplarının oluşması ile etkilen diği gibi, ekonomik krizlerle daha çok etkilenmektedir. Ancak bütün olunısuz gelişmelere rağmen çelik ticareti 1970 te ingot olarak üretimin % 19 unu 1981 de % 24 ünü 1985 te % 23'ü kadar olmuştur. OECD ül kelerinin ihracattaki payı düşerken kalkınmakta olan ülkelerin payı yük selmektedir. Son üç yılda (Tablo: 9) OECD ihracatı % 74 civarında sabit görülmektedir. Aynı şekilde kalkınmakta olan ülkelerin ihracatı % olarak yerini korumuştur. Coınecon ülkelerinde bir değişiklik olmamıştır. 1985 yılı demir ve çelik ticaretinde hadde mamulü olarak 125 milyon tonla rekor seviyeye ulaşmıştır. Dünya ihracat rakamlarına bakıldığında (Tablo: 9) 1975-1977 OECD (%) 85 1980-1982 1983 74 73,5 74 17 17,5 5,5 13,0 18 COMECON (%) 9,5 8,5 8 87 1985 78,5 OECD dışı ülkeler (%) Toplam hadde mamülü 1984 100,2 9,5 8,5 107,2 118,7 125,0 5.3. Buna karşılık son üç yılda kalkınmakta olan ülkelerin ithalatında bir düşme ve Comecon ülkelerinde de, Çin Halk Cumhuriyeti nde yüksek talep gelişmesi nedeniyle ithalatta yükselme görülmektedir. İTHALAT DEĞİŞİMLERİ 1984/1983 OCED Kalkınmakta olan ülkeler— Sovyetler, Doğu Avrupa Çin ve Kuzey Kore + 11,5 3,7 + 0,6 + 3,4 (Tablo: 10) 1985/1984 - 1,3 + 1,3 + 1,3 + 6,8 , g - OECD ülkelerinin dış ticaretine de göz atıldığında; (Tablo ' Kalkınmakta olan ülkeler İthalat İhracat ’ Çiû. ve Ku ¿ey Kore ihracat . : 11) Doğu Avrupa ülkeleri 1OECD. İthalat İhracat İthalat D ah ili Tic 2 ,7 7 ,9 4 ,7 3 4 ,5 1981 3 6 ,4 4 ,3 - 1982 3 3 ,6 6 ,0 - 3 ,6 0 ,4 4 ,6 3 0 ,8 1983 3 0 ,7 8 ,0 - 8 ,5 9 ,3 4 ,8 3 0 ,0 1984 2 8 ,2 9 ,7 - 1 0 ,5 9 ,9 6 ,1 3 8 ,6 1985 2 9 ,3 9 ,3 - 1 4 ,8 1 0 ,9 5,5: 3 7 ,5 -82a) Son yıllarda kalkınmakta olan ülkelere ihracatın düştüğü açıkça görül mekte ve dahada düşeceği tahmin edilmektedir. Bu nedenle, kaybedilen bu pazar Ortadoğu ve bazı Asya ülkelerine kaydırılmaya çalışılmaktadır. b) Doğu Avrupa ülkeleri ile hem ithalat ve hem de ihracatta az da olsa gelişme olduğu anlaşılmaktadır. OECD dahili ticareti önemini yükselerek korumaktadır. c) OECD ülkelerinin Çin’e ihracatlarının 1984-1985 yıllarında yeniden tırmanışa geçtiği ancak Çin pazarında Doğu Avrupa ve Kalkınmakta olan ülkelerin paylarının daha büyük gelişme göstererek (1984 te % 3 iken, 1985 te % 8 ’e) yükselmiştir. d) EEC ülkelerinden ABD'ye ithalat 1981-1983 boyunca artma göster memekle birlikte son iki yılda yine tırmanarak 8 milyon ton olarak itha latçı görünümünü muhafaza etmiş, ancak 1985'ten beri Japonya ve Kal kınmakta olan ülkelerin payı 6,2 milyon tona yükselmiştir. A.B.D. 'nin ihracatı ise düşmeye devam etmiştir. (6,9 milyon ton) 1987 yılı başında dolann değer kaybetmesi ile özellikle Yen ve Mark'in değer kazanması gibi nedenler Amerika Demir ve çelik sanayinde bir çal kalanmaya sebep olacağı ve 1988 yılında Amerikanın çelik üretiminin Tekrar 90 milyon tona yükseleceği tahmin edilmektedir. Tabiki bu geliş me AET ülkeleri ile Japonya'yı büyük ölçüde etkileyecektir. e) Japonya'da son yılda kalkınmakta olan ülkelere ihracatın düşmeye başlamış olmasına rağmen, Çin ve ABD'ye yaptığı ihracat ile en büyük ihracatçı ülke olma özelliğini devam ettirmektedir. - 83 O AET Ülkelerinin ihracatı 1982 yılında ani bir düşme göstermiş ancak son 3 yılda Çin'e ve diğer Doğu ve Batı Avrupa ülkelerine yapılan ihracat nedeniyle yeniden yükselmeye başlamıştır. İthalat toplamı ise son 3 yılda çok az değişiklik göstermiştir. Ancak Batı Avrupa ülkelerinden it halat artarken Doğu Avrupa ve Diğer OECD ülkelerinden yapılan ithalat düşmektedir. 6 - DEMİR VE ÇELİK ENDÜSTRİSİNDE HAM MADDE İHTİYACI 6.1 Elektrik ark ocaklarında üretilen çelik miktarı oldukça iyi bir geliş me göstermiştir. 1975 te 106,8 milyon ton olan ve toplam üretimin % 16.7 sini oluşturan ark ocakları çeliği 1980 yılında % 22 nin üzerine çı karak 157.4 milyon tona ulaşmıştır. 5 yılda yaklaşık 51 milyon ton ar tış kaydetmiştir. 1985 yılında toplam üretimin % 24.8'i ark ocaklarında üretilmiştir. Ortak pazar ülkelerinde 1975'te % 18.65 olan oran 1980 de 22.6 ya, 1985 te % 25'e yükselmiştir. İtalya'da 1975 te üretimin % 42,6 sı ark ocaklarında elde edilirken 1980 de % 52,7 si, halen de bu oran devam etmektedir. Ispanya'da ark ocaklarından yapılan üretim top lam çelik üretiminin % 61'ini oluşturmaktadır. U.S.A.da 1975 te 20.6 milyon ton olan elektrikle üretim miktarı 1981 de 31 milyon tona yük selmiştir. 1984 yılında 28.5 milyon tona düşmüştür. Elektrik ark ocaklan çeliği Doğu Avrupa ülkelerinde de yükselme göstermiştir. 1981 de 25 milyon ton olan çelik miktarı 1985 te 26.7 milyon tona çıknuştır. Elek trik ark ocaklarının ihtiyacı olan hurda halen yeterli seviyede olmamakla beraber en büyük hurda ihracatçısı durumunda olan U.S.A.da iç kesim lerdeki hurdanın ihraç imkanı bulunamamaktadır. Amerika dışında, İn giltere, Almanya, Fransa, hurda ihraç etmektedirler. -Tabii 12'de ülkelere göre hurda ihtiyacı, ihracatı ve ithalatı, görülmekte- -84- dlr. 6.2 Son yıllarda büyük oranda Midıex Arması tarafindan kurulan sünger demir tesislerinde 1985 yılında 6 milyon ton sünger demir üretilmiştir. Halihazırda faaliyet halinde olan tesislerin kapasitesi 16 milyon tonun üzerindedir. 1985'te 11 milyon ton sünger demir üretim gerçekleştir mişlerdir. Halen Dünya’da devreden hurdanın büyük bölümü endüstrileş miş ülkelerden çıkmaktadır. Ancak hurda kalitesi son derece büyük önem taşıdığından özellikle kaliteli çelik üreten tesislerde gemi hurdası, hadde hane hurdası ve eski tesis hurdası kullanılabilmekte ve bunun yanında sünger demir kullanılmaktadır. Halen planlanmış ve bazısı kurulma saf hasında olan 8 milyon ton toplam kapasiteli 10 tesis vardır. 6.3 Batı Avrupa ülkelerinde yeterli miktarda maden kömürü mevcuttur. Rezerv olarak dünya rezervinin % 11,9^1 Batı Avrupa ülkelerinde bulun maktadır. AET Ülkelerinin çelik endüstrisinde kullanılan kok kömürü toplamı 1983 te 42.594 ton bunun 38.5 milyon tonu Yüksek finnlarda kullanılmıştır. 1984 yılında 46,6 milyon ton kok kömürünün 44 milyon tonu yüksek fı rınlarda tüketilmiştir. 1 ton mayi maden için Almanya'da 530 kg kok, İngiltere'de 550 kg kok, İtalya'da 45 kg kok, Fransa'da 510 kg kok, Lüksemburg'ta 565 kg kok'un kullanıldığı görülmektedir. Ancak kullanı lan ilave enerji ile kok muktan yükselip alçalmaktadır. AET ülkeleri ara sında metalluıjik kok ticareti yapılmaktadır. En büyük alıcı Fransa ve Ingiltere 2 milyon ton/yıldır. Kok ticaret hacni6,7 milyon ton kadardu\ 6.4 Demir cevheri kaynaklan çok yetersiz olan Avnıpa ülkelerinde en- -85 dûstri büyük ölçüde ithal cevhere dayanmaktadır. 1984 yılında 9 AET ülkesinin ithal ettiği demir cevheri 123 milyon ton olup buna karşılık 15 milyon ton kendi aralarında ihracat vardır. Demir çelik sektöıûnde net ithalatçılar tablosu incelendiğinde 1984'de 32,5 Mt ile ABD'nin, 10.1 Mt ile Çin, 5,0 Mt ile Suudi Arabistan'ın bü yük ithalatçılar olduğu göıûlnıektetfir. Son yıllarda Türkiye'de yavaş yavaş ABD ve Çin'e ihracat başlamış bulunmaktadır. Ümit verici pazarlar olarak değerlendirilmesi mümkündür. Ayrıca Hindistan ve Pakistan itha latlarından da pay kapabilme yönünde gayret gösterilmesinde yarar bu lunmaktadır. -8 6 - TA3L0 X III : Sıra 1984 YILIMDA ANA İHRACAT VE İTHALATÇILAR i( . Toplam ihracat 1 l 3 A S Japonya?tederaii «umanya f■ ; ftelcika-LükseaburB Fransa : ı Icalva 7 Ispanya Brezilva Kore Ho Handa Ingiltere Çekeslovakya Dogu Almanya Kanada Avusturya İsveç Roınanva Polanyi. Tayvan Güney Atrika 8. 9 10 11 12 13 14 İS 16 17 18 19 20 Sıra 1 2 3 4 3 o 7 31.9 13,J I> . 7 11.2 7,8 7.5 6 .3 6> 5 .9 5.1 4,1 3.Û 3 .6 3.5 3.2 2.6 2,8 2.3 1.6 1 .? Net İhracat . (İhracat-İthalat) Japonra 8elclka-Lüxeıabure Federal Alaanya Brezilya Ispanya Çekoslovakya Fransa 8 Kore 9 Avusturya 1U Konanya 11 Italyt İZ Güney Acrika 27.9 9 .2 7.2 6,3 5.5 3 .0 3 .0 2.9 2.2 ' 2.1 2.0 1.3 Sıra 1 l 3 & 5 6 7 9 10 11 12 !İ3 14 15 16 17 18 19 20 Sıra Toplan İthalat Amerika Bacı Alnânya S.S .U .Ö .İt) Cin Fransa Italva Suudi Arabistan(E) . Dogu Aloanya Japonya Hollanda Ingiltere Belçika-Lii.rseaburg Kore Türkiye Kanada Sineapur İsviçre İsveç Hindistan(E) Hong Kong (E) 23.4 11.1 UM 10.1 8,2 5.3 5 ,0 4 .5 4.Û 3.8 3 .6 3 .5 i ,o 2.2 2.1 2.1 2,0 2.0 2.0 2.0 Net İthalat (tthalat- İhracat) 1 22.5 7 10.1 Aaerika Çin 3 Suudi Arabistan (E) t S .S .C .B .(E ) Hindistan 3 6 Malezya 7 Iran ÎE) 8 Singapur 9 Taylar.d ıû Hong Kong (E) 'i l ■Endonezva (E) li Pakistan 5 .0 3 ,4 1.9 -1.9 1.7 1.6 1.6 1,6 1.5 ıp -8 7 lıa o ıo B2LÇİKA 19SO 1531 i h t i y a ç d u y u la n d ı ş h u rd a 1 .3 3 0 ith a l ¿35 1 .4 5 7 552 îh ra c AICJ3YA İ2ALÎA solluda Japohya ffiffîİK 1 4 . 2b5 İ 4 .1 0 7 j 1 .2 3 9 d .1 .2 3 2 d 1 .7 5 5 d 1 .6 1 1 d 2 .3 5 7 3 .2 6 3 3 .4 0 7 | 1 5 .5 7 6 1 5 .3 5 2 İ 5.43G 5 .7 7 7 10 İ h t i y a ç d uy u lan , d ı ş h u rd a . ith a l 6 .2 9 5 6 .3 3 2 6 .3 3 4 307 407 461 İh raç 3 .3 5 5 j 3 .2 3 3 ! 3 .o e 2 3 .2 2 7 4 .1 0 5 3 .9 6 1 İ h t i y a ç d u y u la n d ı ş h u rd a 763 j 733 İ 1 .3 1 1 c İth a l 153 ; 237 j 221 1 .1 9 4 i 1 .2 5 2 ; 1 .1 7 9 1 .3 3 3 c 1 .4 3 5 c 1 .3 5 0 c 478 536 364 1 .5 2 2 1 .6 7 9 1 .S 3 5 İ h t i y a ç d u y u la r, d ı ş h u rd a _ 7 .2 6 6 | 6 .3 0 4 , 3 .5 3 2 9 .6 6 9 4 .7 4 2 9 .7 9 5 5 .0 1 8 1 0 .6 7 7 4 .0 2 6 ; 3 .9 9 2 : 4 .7 6 2 1 4 1 1 .5 0 5 İth a l - i - i ı 1 .2 1 4 ! 1 .4 6 4 ; İth a l 75 i 246 ! 529 1 .1 9 5 450 16 ! 14 j 13 21 839 22 6 .1 4 6 885 22 İh raç , İ h t i y a ç d u y u la n d ı 9 h u rd a 5 .0 7 5 : 5 .0 3 5 26! 16 7 .4 6 2 7 .6 7 2 7 .0 5 5 37 11 34 50 2 .6 0 7 | 3 .4 3 5 3 .0 7 3 3 .7 9 4 4 .3 1 6 4 .5 2 0 1 .6 4 9 1 .6 7 2 1 .4 9 0 7 36 İth a l. İ h t i y a ç d u y u la a d ı ş h u rd a 306 4o4 1 .2 3 3 1 .3 3 7 İth a l 424 394 S37 1 .0 4 5 İh raç 11 9 493 5 .3 9 6 1 .5 7 0 o82 774 32.C 62 3 3 .3 3 7 3 5 .1 0 3 3 6 .6 9 2 2 .0 2 5 3 .9 0 5 4 .0 1 3 3 .2 5 4 175 115 146 156 İ h t i y a ç d u y u la r. ¿ -Ş h u rd a ¿ 1 .5 7 1 4 1 .3 3 1 i 3 3 .1 9 3 4 2 .2 7 4 510 430 b 531 o =05 îth a l 6 .3 2 2 1 0 .1 3 1 5 .£ 2 0 i 5 .1 7 2 İh raç 1 .5 3 5 i 2 .C 35 İ h t i y a ç d u y u la r, d ı ş h u rd a 1 .C 7 5 | 1 .2 5 3 4 5 .3 0 3 İ h t i y a ç d u y u la n d ı ş h u rd a 2 7 .7 3 5 2 5 .3 0 7 2 .9 3 5 1 .7 9 1 îth a l İth a l 15-3 3 4 5 ,3 I İh ra ç SC/SP/85-22 SC/3P/8Ğ-41 1 3 .1 9 3 113.577 19 İh raç İSSİKA 559 13 İh ra ç IfllEHBURG 1935 23 ! 17 1 ; 4 .5 3 4 i 4 .7 6 3 , 6 , 27o I 499 | jSO j 276 İ h t i y a ç d u y u la a d ı ş h u rd a Ü<ERE 1334 4 .1 2 4 a 3 .1 3 9 a 3 . 4 2 i a 3 .0 3 3 a 887 1 .0 4 5 1 .5 7 2 1 .4 9 0 493 532 735 774 e i İh r a ç . . İSVEÇ 1953 12.977 I i h t i y a ç s u y u l a a ¿ a ş h u rd a 1 4 . a? 3 1 2 .6 5 3 1 1 5 .2 5 7 1 4 .2 7 5 1 i îth a l 7 .4 1 0 ! 5 .5 6 0 ■ 5 .5 7 1 4 .4 4 6 ih ra ç ÎS?ASXA -ren 1932 i h t i y a ç d u y u la n d ı ş h u rd a 1 0 .8 9 3 1 0 .3 9 4 İth a l 1 .5 0 5 1 .3 7 7 İh ra ç 3 .0 7 3 3.4G 3 İh ra ç FHAÜSA 526 : S2EEL SCAîİSSÎK 1SS5 5CK -JH0:' A 1C7 525 7 -5 3 k 1 ' ; 7 1 i S ,1 524 b 554 b 3 .6 1 7 3 .9 5 1 2 .5 1 9 1 .1 9 3 3 A -88- Demir cevheri için, dünyada arz talep dengesinin ise aşağıdaki şekilde oluşacağı tahmin edilmiştir: Arz(Mt) Talep (Mt) 1980 895 805 1985 930 910-950 1990 1.000 1.000-1.050 Topluluk cevher talebinin 1985'te 140-150 Mt civarında olacağı, üreti minin ise 28,2 Mt'a düşeceği tahmin edilmiştir. Dolayısıyla 115-125 Mt demir cevheri ithal edilmesi gerektiği ortaya çıkmıştır. Toplulukta hurda yeterliliği incelendiğinde 1985'te toplam 42,3 Mt hur da gerekeceği buna karşılık 41,8 Mt hurdanın Topluluk ülkelerinde ya ratılacağı dolayısıyla arz talep dengesinin hemen hemen sağlanacağı tahminleri Tablo XXI'de görülmektedir. - 8 9 - TABLO X X I : HURDA G E R E K S İ N İ M İ VE KAYN AĞ I. (M ilyon/ton) 1974 1976 1 97 5 1977 1978 1 5 3 ,5 - 1 23,5 1 32 ,2 1 2 4 ,4 131 ,0 1 2 0 ,8 Hurda T ü k e t i m i 6 4 ,7 5 4.1 5 7,7 5 5,0 5 9,1 5 9 ,4 Donen H urda 3 1,0 26.1 25,9 2 4,9 24,9 1 5,0 Satın A l m a n H u r d a 33,7 28,0 3 1,8 30,1 2 4,8 4 0,5 1 ,6 1 ,6 1 ,5 1 ,4 1 .3 1 ,2 2 ,2 1 ,8 1 ,7 1 ,6 Ham Ç e l i k Ü r e t i n i Dökün H a n e l e r d e T ü k e t i n Yüksek F ı r ı n l a r d a T ü k e t i m 1 1 1 .4 3 3 ,1 0 ,6 I 1 3 5 ,0 1985 Toplam G e r e k s i n i n 3 7,5 31,4 Yeni Hu rd a 1 5.2 13,9 1 4,0 Ana Hu rd a 2 1.2 17,0 2 7 ,8 Toplam îç K a y n a k l a r 3 6,4 30,9 37,5 4 2 ,3 4 1 ,8 -------------------! İç K a y n a k l a r d a n K a r ş ı l a n a 1 ,1 0 ,5 mayan m ik t a r KAYNAK: General 03 J . S t e e l 1985, COM ( 8 3 ) 239 Fir.al 19801i yıllarda Topluluk çelik endüstrisi Japonya ile kıyaslandığında 1 ton mamul için toplulukta % 8 oranında fazla ham çelik, % 28 daha fazla eneıji ve iki misli iş göçü saati gerekmektedir. 0 ,5 -90- DÜNYA DEMİR ÇELİK FİYATLARI Demir çelik sektöründe görülen fiyatlandırma politikası, özellikle 80'li yıllardan itibaren ilginç değişimler göstermiştir. 1970 ü yılların ortalarından itibaren, 1973 petrol krizinin de nispi etki si sonucu 3. Dünya ülkelerinde demir çelik sektöründe görülen hamle, Avrupa'da kurulu demir çelik sektörü düzenini de her bakımdan olumsuz etkilemiştir. Bu nedenle arz-talep arasında görülen dengesizlikler, firmaların maliyetleri altında satış yapmaya zorlanmaları gibi ciddi değişimler kendini göstermeye başlamıştır. Dünya Şatlandırma politikasının oluşumunda da; kotaların konması, 1 muhtelif fiat listelerinin tesbit edilmesi, haksız rekabeti önleyici-ticari esnekliği koruyucu önlemlerin alınması gibi bir takıp disipline edici ku ralların konması yoluna gidilmiştir. Tüm bu çabalara rağmen, geçen i 5-6 yıllık süre içinde çeşitli ürünler itibariyle dünya ihraç fiyatlarında muhtelif dalgalanmalar olduğu görülmektedir. (Ek. ihraç ve iç piyasa fiat tabi olan ve diyagramı) Dünya ülkelerinde demir-çelik ürünleri ihraç fiaü 1980 başlarında global olarak 336 $ / ton civarında seyrederken bu rakam 1983 sonlanna doğru 210 $/ton civanna kadar düşmüştür. (126 $ / ton) daha sonra ihraç fi yatlarında hafif bir yükselme olmuştur. İhraç fiyatlan tablolarından bu yükselmenin bilhassa 1984 yılı ortalannda meydana geldiği görülmekte<fir. ı Ülkelerin ihraç ve iç piyasa fiyatlan arasındaki ilişkiye bakıldığında, 1983 yılı başlannda dolar bazında iç. fiyatların ihraç fiyatlanndan yak- - 91 laşık 100-125 S/ton daha yüksek olduğunu görüyoruz. Bu fark 1984 yılı ortalarında 50-60 $ /to n seviyesine kadar inmekle bilahare yine yük selmeye başlayarak 1986 yılı başlarında 75-80 £ / ton civarına çıktığı görülmektedir. ta. S* 5 Tİ &• 0ITı C\l tr\ tA O jc\ 1 rr1 rO lT\ !oj CM CM CM o-cjCM VO CO 8 ^ VO - H d $ 'ö i £ 3 0 o <■ CM CM 1 I O o rO m <M O <i •*«. 04 ■rl I o B roO •rl a e a CM ta. CM O ro C\l I o CM CM O LfN LTV tn n cm CM CM CM I 1 ıTv O lT\ CM CM CM CM ı— I CM I I ır\ o rH rH CNİ *3 +> o S tr\ vo CM CM < O uı CM I I 8 orO CM CM d•H +9> VO CO CTv H CM o\ H VO CO — m m O O CM <D CM O IPv CM CM cr\ ı— 4 mI CO G\ r-4 lA CO H• O H• cD rH VO CO CT\ VO -92- Demir Çelik ürünlerinden Profil, yuvarlak + Filmaşin'in 1984-1986 yıllarında ithalat, ihracat ve iç piyasa fiyatları Dolar/ton cinsinden aşağıdaki tablolarda belirtilmiştir. Türkiye'de Profil iç piyasa, ihracat ve ithalat fiyatları $/ton cinsinden 1984 1985 1986 İç piyasa 417 386 353 İhracat 275 293 276 İthalat 248 245 284 Türkiye'de yuvarlak+Filmaşin iç piyasa ihracat ve ithalat fiatlan )S/ ton cinsinden 1984 1985 1986 İç piyasa 390 343 303 İhracat 250 280 255 İthalat 241 235 289 Avrupa ülkelerinde Profil iç piyasa ve ihraç fiyatları $ / ton cinsinden 1983 1984 1985 1986 İç piyasa 367 276 248 333 İhracat 240 220 215 250 -9 3 AVRUPA ÜLKELERİN DE PROFİL İÇ PİYASA VF. İHRAÇ FİYATLARI $ > / 1 on 4 00 367 ISO 333 100 .710 250 -€45- 7Í0 z k, "C D I I ISO i ijh ¡ 220 İİM ! İÜ i (7 2 )5 V~\ i ii h i[ I; lili I -il 100 . <) M,¡¡T jiiiü: 59 m sm\ u ir :üi:; / Zl 1S S 5 TS 63 iç Piyasa fiah t-= i - / / A İ h r a ç fıoh 1985 I S ene -9 4 T Ü R K t Y E 'D E YUVARLAK + FİLMAŞİN İÇ P İ Y A S A , İTHAL F İA TL A R I (8 / İHRAÇ ve TOS) J f 1 .-| E 1S S 1 S Iç Piyaca f iy a t ı İhracaat f i a t ı İthalat fiatı E ene T Ü R K İ Y E ' DE PROFtL İÇ P İ Y A S A , İHRAÇ vo İTHAL HATLARI DEMİR CEVHERİ TEMİNİ (Bin ton) KARA Y I L BÜK İthal Yurt içi İ S K E N D E R U N .Toplam Yurt içi ' Toplam Ichal | T O P L Yurt içi A M (T .D .C .1.1 ! İthal Toplam 3.331 ' 1984 1.129 72 1.201 1.898 232 2.130 ‘ 3.027 304 198S 930 115 1.045 575 2.575 j 2.930 690 3.620 j 1986 i . 115 190 1.305 2.000 2.200 528 2.708 j | 3.315 718 4.033 ; 1 ! ■ i ! 1 l i 1 j i t i i j TAŞ KÖMÜRÜ TEMİNİ KAK \ 11 U K ırıc lthnl 889 769 776 148 248 889 917 1.024 m 1S KKNDE RUN Toplanı lthnl 199 i 63 ! 223 iI i 1.079 1.657 1.793 1.278 1.720 2.018 T 0 1* I. I\ M (T.I).Ç.l.) | TTK İthal ' Toplum | 1.088 832 999 1.079 1.805 2.041 i i 2.167 2.637 3.042 -9 7 19114 19BS i9Bfı Toplnm (ilin ton) . 1 i 1 TU! K E T I H I E R 1 9 . 8 4 1 .0 6 1 .0 0 0 1 9 0 5 1 .0 9 0 .2 1 7 1 9 0 & 1 .1 4 5 .2 3 9 a PS Ul IfAIlMillK '*3 £>' :>) ui a o +Wi-:ilT}KIMIfl 1 .0 ^ 4 .7 5 5 ? .1 ? b .í x T > ?.7-‘ 0 . ~ 0 1 T O V L A ¡.i 2 .9 5 5 .3 3 5 3 .4 1 7 .9 0 2 3 .09î. 740 » KAÍUEÍJK 9 1 6 .8 5 0 7 4 2 .4 3 4 9 ¿ 7 .9 6 5 Ü> 3 < :0 H *4 tr.K!?í!DRP.im 1 .2 6 6 .2 9 9 1 .6 4 4 .9 0 6 1 .5 9 3 .6 6 4 'i’OPT.AM 2 .1 0 3 .1 5 7 2 .3 0 7 .3 ^ 0 2 .5 & 1 .& 3 3 KARAJiUK 6 2 5 .8 0 7 6 0 9 .6 1 3 4 7 0 .3 9 7 rriKEiïDïïniJII 7 7 9 .2 1 9 9 5 2 .2 8 3 1 - 0 / . 9 .7 .V ) 1 .4 0 5 .0 2 6 1 . ¡> 6 1 .8 9 6 1 .5 2 0 .1 6 2 6 3 .3 6 2 6 2 .0 1 1 6 3 .7 5 9 S A T IIJ A L U I A N l i b . 611 1 1 2 .2 5 5 1 1 3 .1 1 4 TOPLAM 1 0 0 .4 7 3 1 7 4 .2 6 6 1 7 6 .0 7 3 3 4 7 .9 4 1 4 7 2 .1 1 6 6 2 4 .5 1 3 2 6 2 .j60 2 9 1 .9 6 1 2 3 9 .0 1 7 6 1 0 .3 0 0 7 6 4 .0 7 7 8 6 4 .3 3 0 4 6 .7 0 7 5 1 .5 4 1 4 8 .0 2 5 1 7 4 .0 0 7 2 1 5 .3 7 1 2 5 2 .5 0 9 2 2 1 .5 9 4 2 6 6 .9 1 2 ' 3 0 0 .. 6 1 4 2 .5 0 6 2 .3 4 3 2 .6 3 0 ' 1 4 .5 2 6 1 4 .6 4 0 1 5 .2 0 6 5 .4 2 9 •a o .6 6 7 TOPUM S 'J R E T Í L E M ¡c a r a b U k Ui •l-í « Î3K E IID E R U H U R K T IL IS H •SA TIH [i • A LIH A II t o h .a m İCAHAUIK ISK EİID G RUII m s , s D h Ch TOJ’ M . U f-%o a: Î T IIA L YERLİ s « íj 05 ISK EIÍD EIIUH JZEL 1 3EK TÚ R ÍARADÍJK S S ISK EIIDEIIUH 1«J Z E L SEKTÖR İTHAL i 3 .9 3 9 Y ERLİ 2 4 .2 2 6 ,5 3 3 .3 9 - İTHAL 4 1 .1 0 1 5 3 .6 1 2 YERLİ 1 5 5 .4 9 9 1 5 1 .9 6 3 •35.'520- 9 2 .6 0 4 7 9 .5 9 0 O '? . 0 - 7 1 3 3 .0 6 1 1 7 6 .2 0 1 2 1 7 .5 7 1 1 .5 1 6 .0 0 0 1 .7 4 0 .0 0 0 ........ .. J - 99 - MALÎYETLER Uzun ürünler sektörünün maliyet yapısına bakıldığında toplam maliyet lerin % 60-70 ini ham madde ve yardımcı malzemeler, özellikle yoğun kullanım nedeniyle ark ocaklarında % 15-20 sini eneğinin oluşturduğu görülmektedir. Ham madde ve yardımcı malzemeler arasında maden kömürü, demir cev heri, hurda, ferro alyaj ve refrakter sayılabilmektedir. Bunların bir kısmı ülkemizde ihtiyaca cevep verebilecek kalite ve düzeyde olmadığından bir kısmı ise (bazı refrakter malzemeler ve bazı ferro alyajlar) ülkemizde üretilmediğinden ihtiyacın büyük bir kısmını dış ülkelerden ithal edil mektedir. Bu malzemelerin ithalinde % 2 ve daha sonralanda % 4 fon uy gulanmaktadır. Bu da maliyetleri artıncı etkendir. Navlun, sigorta ve diğer giderlerde etki edince maliyetlerde yükselmeler görülmektedir. Maliyetler içinde büyük yer tutan hurda da FOB bedeline göre % 16 ar tışlar söz konusu olup, maliyetler olumsuz yolda etkilenirken, bazı mal zemelerde FOB bedelinin 2.05 misli maliyetier oluşmaktadır. Ham madde ve yardımcı malzemelerin yanısıra bilhassa ark ocaklı işlet melerde maliyeti etkileyen önemli etmenlerden birisinde eneıji girdileridir. Türkiye'de elektrik eneıjisi fiatlan diğer ülkelerle karşılaştırıldı ğında fıatlann oldukça yüksek düzeyde bulunduğu ve bu ülkelerde elek trik fiyatları sübvanse edilirken ülkemizdeki sık sık yapılan fiat düzen lemeleri maliyetlerin artmasına yol açmaktadır. Maliyetlerin azaltıla bilmesi için enerji tasarrufuna yönelik yatırımlar yapılmakta ve önlemfer alınmaktadır. Bunun sonucu olarakda eneıjide önemli tasarruflar - 100 — sağlanmıştır. Hanı ve yardımcı malzemeler, enerjinin yanısıra maliyet leri olumsuz yönde etkileyen hususlardır. II. ithalat ve İhracat Türkiye'de 1980 yılı sonrasında ekonomik politika değişiklikleri nede niyle, yüksek faiz oranlan, sürekli kur ayarlamaları sonucu, yerli ve it hal maliyetlerin artması, iç piyasada demir çelik ürünleri talep durgun luğu yaratmış, bu zamana kadar uzun ürünlerde talep, üretimin üzerinde gelişirken 1981 ve sonrasında talep, üretimin bir hayli gerisinde kalmış tır. Uzun ürünlerde Üretim fazlalığı dolayısıyla bu dönem ihracata yö nelilmiş, ithalat ise ihracata göre oldukça düşük seviyelerde kalmıştır. a) İthalat: Tablo XI’den de görüleceği gibi uzun ürünler toplamında ithalat miktarı ihracatın, 1984’de % 28’i, 1985 *de % 27’si 1986 da ise % 14’fı mertebe lerinde kalmıştır. Bulum kütük ithalatında ise ihracat miktarı ithalatın 1984'de % 19*u; 1985 de % 3 8 i seviyesine yükselmiş, 1986 yılında ihra cat ithalatı önemli ölçüde aşmıştır. Bilindiği üzere 1984 yılı başmda kütük ithalatı için % 1 gümrük vergisi demir çelik mamulleri içinde % 10 gümrük vergisi alınmakta ve ancak 'Müsade alınarak” ithalat gerçekleştirilebilmekte idi. Demir çelik ithalatı miktar olarak kontrol altında idi. Ancak 10 Mayıs 1984*te yayınlanan bir tebliğ üe, ödenen gümrük veıgisine ilaveten, kü tüklerde 15 %/ton ve çubuklarda 15 JS/ton fon almak şartıyla "müsadeye tabi mallar" listesinden çıkarılmışlardır. Yine aynı yılın 20 Haziranında - 101 - ise fon miktarı 1 g /ton gibi neredeyse sıfır düzeyine indirilmiştir. Böylece bu tarihten itibaren bu malzemeler serbestçe ithal edilebilir duruma gel miş ve demir çelik ithalatı da kontrol edilemez olmuştur. Nitekim bu durum aşağıdaki tablodan açıkça görülebilmektedir. 19S3 (ton) Uzan ürünler toplam ithalatı BIum+ Kütük ithalatı 1984 (ton) 74.889 329.940 185.569 929.512 İthalatın kontrol edilemediği 1984 yılında, uzun ürünler ithalatı % 341, Mum + kütük ithalatında % 401 oranında artış göstermiştir. Bu fonlar 1985 yılının ikinci yansından itibaren yükseltilmeye başlan mış ve 22 .8.1985 te kütükte % 20 S/ton, mamullerde de 35 $/ton'a çıkartılarak ithalatın maliyeti yükseltilmiştir. Bu durum 1986 yılı itha latında ve birim maliyetinde açıkça görülmektedir. Geçtiğimiz yıllarda Doğu bloku ülkelerinde de uzun mamullerde talep duıgunluğu ve üretim fazlalığı yaşandığından bu ülkeler son derece dü şük fîatlarla dünya pazarlarına girmişler ve doping yapmışlardır. Nitekim AET ülkeleri bir çok ülkeyle ticaretini tamamen serbestleştirir veya bel li bir miktar ithalat üzeri için fiata ilişkin kısıtlamalar getirirken, Doğu bloku ülkelerine karşı miktaısal kısıtlamalar uygulamaktadır. Bu açı<bn Doğu Bloku ülkelerinden gelecek düşük fıath rekabet baskısından korunabilmek için tedbirler alınması gerekmektedir. Geçtiğimiz iki buçuk yılda filmaşin ve yuvarlak ithalatımızın ^ 39'u, profil ithalatımı zın 7C81 Doğu bloku ülkelerinden karşılanmıştır. TABLO XI x UZUN ÜRÜNLERDE ANA MALLAR İTİBARÎYLE İTHALAT DURUMU MiktarsTon Tutar ı Bin fi 1986 M iktar T u ta r Ana M a lla r 19 8 4 M iktar* T u ta r F ilm aşin + Y uvarlak 184.093 44.443 192.506 45.249 7 7 .9 8 9 ,6 2 1 .4 7 4 ,1 H a f if ve O rt-A ğ ır P ro f* 92.234 22.912 159.593 39.153 96. 880,6 2 9 .2 5 7 ,2 DDY M alzemesi 53.613 18.414 22.419 6.703 12.605(x) Uzun ü r ü n le r Toplamı 329.940 85.769 374,518 182o693 1 .3 8 1 .5 7 0 Blum+Kütük (x ) 6 a y l ı k 929.512 19 8 5 - M ik tar ' - T u ta r 91.105 187.475,2 2 .9 2 3 U ) 5 3 .6 5 4 ,3 282.903 533.713,3 105.5 5 1 ,4 TABLO» X I I DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜNDE HAM MADDE İTHAIıATI •> 19 8 4 Miktar P ik demir 4 2 .8 3 1 ,4 Forro-Alyaj 52 . 298,9 Hurda Granüller Siingor Domir Covhor Kömür 1 «039 . 448,9 510,7 1 .1 7 9 ,5 304.000 1 . 079.000 - Tutar 6 .7 1 5 ,2 1 3 9.225,9 1 9 .8 6 t 5 8 .2 2 4 ,8 Tutar 2 1 .8 2 3 ,4 2 6 .8 8 7 ,0 126.531,3 1147.622,5 130.999,8 215,7 t Ton t Bin fi 19 8 5 Miktar 25 . 291,2 M U ttar Tutar 119,1 715,8 . 5 0 .9 1 6 ,8 53 , 9i 6 .6 6 8 ,2 - 690.000 - - 1805.000 - Miktar Tutar 116.419 62.665,3 1798.986 1 6 .1 5 2 ,2 2 9 .047,02 184.261,2 70,1 4 5 ,6 562 ,3 404,4 695.913 , 1 8 .3 6 9 ,6 1789.489 1 0 1.685,8 Domir vo Çolil Döküntüleri vt ogya hurdalar] 701 . 768,8 83*754,1 1044.808,9 118.1.67,4 1724.197,1 H 8 . I 67.4 - Rulo sao vo taslakları 244 . 665,5 60.7 9 3 ,5 300.997.6 7 1 .3 6 5 ,4 154.453,6 3 4 .7 5 0 ,4 Geniş Levha 35.841,5 8 .9 7 9 ,0 2 .4 3 9 ,4 506,6 2 .4 7 8 ,5 745,4 - 105 - Bu ülkelerin uzun mamullerimiz için iyi bir pazar oluşturmasının yanın da, sadece iki ülkeye bu derece bağımlı olmanın riskleri göz önünde tu tulduğunda ihracatın diğer ülkelere de kaydırılması şeklinde pazarın ge nişletilmesi büyük önem taşımaktadır. İleriye dönük ihracat tahminleri yapılabilmesi açısından dünya çelik talebi tahminlerinin incelenmesinde yarar vardır. Aşağıdaki tablolardan görüleceği gibi gelecek 10 yılda dün ya çelik talebinin çok yavaş, yılda ortalama % 1 artacağı tahmin edil mektedir. Halbuki kalkınan ülkelerde bu oran % 7 dir. Dolayısıyla bu sa nayi kolunda gelecek on yılda bütün savaşın kalkınmakta olan ülkelerde ki talep artışından pay kapmakta olacağı anlaşılmaktadır. - 104- b —İhracat Ekonomik istikrar politikaları çerçevesinde teşvik kapsamına alman De mir çelik sanayiinde mevcut teşvik araçları arasında ihracata vergi ia desi destekleme ve fíat istikrar fonundan yapılan ödemeler ve düşük fa izli ihracat kredisi sayılabilir. Demir çelik sektöründe ihracata vergi iadesi oranlan 1981 yılında 1984 Nisan ayına kadar % 27,5 düzeyinde tutulmuştur. Bu tarihten sonra ih racat vergi iadesi yeniden düzenlenmiş ve bir yıl içerisinde 2 milyon $ kadar olan ihracat için % 17.5, 2-10 milyon JS arası için % 23,5; 10-30 milyon $ arası için % 29,5; 30 Milyon JS'm aşılması halinde tüm ihracat için % 27,5 oranlan uygulanmıştır. Ancak, ihracat vergi iadesi oranı nın 1.4.1984 ve 1.9.1984 tarihinden itibaren sırayla % 80 ve % 551nin ve 27.7.1985 tarihinden itibaren ihracatın 30 milyon $ aşması halinde % 60'mm ödenmesine karar verilmiştir, öteyandan 26.12.1985 tarihinde alınan yeni bir kararla ihracatta veıgi iadesi oranlarının 1986 yılında gide rek düşürülmesi ve 1.1.1987 tarihinde 30 milyon $ aşan ihracatın % 40'ı olarak belirlenmesi kabul edilmiştir. Demir çelik sanayindeki teşvik araçlarının gelişimi ile birlikte bu dönem de Türkiye'nin toplam ihracatında demir-çelik sanayii sanayii ihracatı nın payı 1982’de % 3.4, 1983’te % 3.8, 1984’te % 4.9 iken 1985’te % 7.6’ya yükselmiş bulunmaktadır. Demir-çelik ürünleri ihraca tının önemli bir bölümünü uzun hadde ürünleri oluşturmaktadır. Nitekim uzun ürün ler toplamında ihracatın 1984'ten itibaren, Yılda ortalama % 12,5 art tığı görülmektedir. Blum-kütük ihracatı ise 1984-1986 arasında 5.45 misli artmıştır. TABLO t X III UZUN ÜRÜNLERDE ANA RALLAR'İTİBARİYLE İHRACAT DURUMU 1 9 8 4 1 9 8 1 9 5 8 6 M iktar T u tar M iktar T u tar K ik tar T u tar Kilm aş im-Yuvarlak 732.674,6 183.111,3 1.043.218,6 292.519,5 997.280,3 239.841,2 H a fif vo O rt.A ftır P rof 343.170,1 94.417,9 340.663,0 99.776,0 305.698,2 82.450,1 24,3 18,6 45,4 28,0 1.175.869,0 277.547,8 1.383.927,0 392.323,5 178.042,1 33.886,1 531.236,9 138.859,6 724.744,9 56.472,0 33.164,7 53.401,4 34.843,1 45.486,2 27.949,9 138.228,1 44.181.6 93.427,8 26.061,9 129.321,2 32.736,2 S aclar 88.405,4 31.027,0 409.942,3 142.980,9 241.975,2 83.733,2 T o llo r 10.003,8 4.418,2 11.594,3 4.257,5 8.725,5 3.822.1 3.545,3 2.077,1 14.158,9 4.936,7 21.629,6 9.121.7 DDY Malzoaoai Rulo ve Sao Ta n la k la rı H a li ta l i vo Yüknek Karbonlu oovhor 322.291,3 145.038 - Korro A ly a jla r 1.302.978,5 106 Dlum+KütUk - Uzun Urilnlor toplamı - DÜNYA ÇELİK TALEBİ Y ıllık artış Ortalama 1977-1983 1985 1995 $ Sanayileşmiş ülkeler 353 332 308 Kuzoy Amerika 136 122 105 Japonya 112 101 97 Diğer Sanayiloşmiş ülkeler 34 38 36 Kalkınan ülkeler 96 101 137 + 3 .6 COMECAN 208 211 200 - 0 .5 Dünya Toplamı 705 723 760 + 0 .5 - 0 .7 - 108 — BAZI ÜLKELERDE KİŞİ BAŞINA DB4İR ÇELİK ÜRETİM VS TÜÜ2TİHİ ÜLKELER A.B.D. K işi Başınk Üretim(kg) K işi 'başına tü k e tin (k g ) 356 370 S o v y etlsr B i r l i ğ i 562 562 Çekoslovakya 975 692 Japonya 883 709 F ransa 349 314 İta ly a 425 433 İspanya 348 196 Romanya 602 501 Meksika 96 93 B u lg a rista n 310 315 Yugoslavya 183 233 H in d istan 14 18 B re z ily a 138 75 Türkive 89 98 YURT İÇİ TALEP Uzur ürünler sektöründe tesisler çok sayıda ve entegre tesislerden 10-15 işçi çalıştıran küçük özel haddehanelere kadar geniş bir sahaya dağıl mış olduğundan, çeşitli kaynaklarda rastlanan kapasite ve tahmin de ğerleri birbirinden çok farkh olmaktadır. Bunlar arasında yapılan irdele me ile en muhtemel olan değerler aşağıdaki tabloda verilmiştir. Yakın gelecekte DDY malzemesi dışın da kalan diğer ana mallar talebinin kurulu kapasiteler altında kalacağı tahmin edilmektedir. UZUN ÜRÜNLERDE ANA. MALLAR İTİBARİYLE KAPASİTE-TALEP PROJEKSİYONU _____________________________________________________ (OOO Ton) .......... 19 9 0 19 8 7 Talep FİLMAŞİNLER 490 261 590 330 6 .5 8 .5 YUVARLAKLAR 2.360 2.050 3.355 2.675 1 2 .5 9 .3 HAFİF PROFİLLER 495 363 690 484 12 .0 1 0 .0 ORTA-AÖIR-PROFİLLER 785 177 785 231 - 1 0 .0 35 35 35 47 - 1 0 .0 4.165 2.886 5.455 3.767 9 .4 9.3 ANA MALLAR DDY MALZEMESİ UZUN ÜRÜNLER TOPLAMI KAYNAK : T .D .Ç .İ . Raporları Kapasite Y ıllık Artış Oranı $ Kapasite Talep Kapasite Talep - 110 — FİYAT DURUMU: Demir çelik sektörü fiyatları açısından 1980 öncesi ve sonrasında önemli politika değişikliklerine uğramıştır. 1980 öncesinde, iç piyasadaki tale bin artması sonucu, iç fiatlann yükselmesini önlemek üzere, bir yandan üretimi artırıcı çalışmalar yapılırken diğer taraftan döviz rezervlerinin imkân verdiği ölçüde, damga resminin kaldırılması gümrük vergi oranla rının düşürülmesi ile, ithalat da teşvik edilmiştir. Ancak diğer yandan kamu kesiminin ürettiği ürünlerin fiyatları büyük ölçüde sübvanse edilip, piyasa fiyatlarının ithal fiyatlara yakın tutulmasıyla, tüketici lehine, bir fiyat politikası izlenmiştir. 1980 yılı sonrasında ise, alınan ekonomik istikrar tedbirleri, yüksek faiz oranlan ve maliyet baskılan, iç talebi önemli ölçüde etkilemiştir. Bu ara da ihracata yönelik politikalarada önem verilmiştir. Ancak aynı dönemde demir-çelik ürünlerinin de müsadeye tabi mallar listesinden çıkarılarak serbes ithalata geçilmesiyle iç maliyet ve fiyatların çok altında fiyatlarla ithalatı söz konusu olmuştur. TÜRKİYE'DE İÇ' PİYASA İHRAÇ VE İTHALAT FİYATLARI (# Ton) 1984 1985 1986 YUVARLAK+PİLMAŞİBLER -İç piyasa fiatı 390 343 303 İhraoat Fiatı 250 2Û0 255 İthalat Fiatı 241 235 289 PROFİLLER -İç piyasa fiyatı 417 386 353 İhracat Fiatı 275 293 27* İthalat fiatı 248 245 284 Not» $ ortalama satış kuıu 1984 için 368.32 1985 için 324.84 , 1986 için 644*32 TL alınmışt - 112 — 7 - 3 NCÜ DÜNYA ÜLKELERİNDE DEMİR VE ÇELİK SANAYİNİN DURUMU 7.1. 3 ncü Dünya ülkeleri ve Kalkınmakta olan ülkelerde dyebileceğimiz tabloda görülen ülkelerden Latin Amerika ülkelerinin 1978 yılındaki üretimleri 24.3 milyon ton iken 1984 yalında 33.4 milyon tona çıkmıştır. Yıllık gelişme 5,2 Afrika ülkelerinde üretimden bir değişiklik olmamıştır. Yılda 9 Milyon ton civarında seyretmiştir. Orta Doğu 'da 1978 de 2,24 milyon ton olan çelik üretimi 1984 te 3.66 milyon ton olmuştur. Artış yılda 8,5 tir. Güney Doğu Asya'da durum daha değişiktir. Üretim 1978 yılında 20 Milyon ton iken 1984 te 31.7 milyon tona yükselerek yılda 7.7 lik bir artış göstermiştir. 7.2. Ancak bu ülkelerde tüketim üretime göre artmamıştır. 1978 yılında Latin Amerika ülkelerinde çelik tüketimi 32.2 milyon ton iken 1984 yılında 27.3 milyon tona düşmüştür. Yıllık gerileme 2,7 dir. Afrika'da yine tüketim 1978 de 14.4 milyon ton iken 1984 yılmda 11.5 milyon tona düşmüştür. Gerileme yılda % 3,7 dir. Orta Doğu'da tüketimde 1978 yılında 16.28 milyon ton iken 1984 te 21.67 milyon tona çıkarak yılda % 4.7 gelişme göstermiştir. Güney Doğu Asya'da ise 1978 de 35,8 mil yon ton olan tüketim 1984 yılında 50.8 milyon tona çıkarak yılda % 6 lık bir gelişme göstermiştir. 7.3. Aynı bölgelerde ticaret tersine dönerek özellikle Latin .Amerika ül kelerinde 1978 de 6.7 milyon ton ithalat varken 1984 yılında 5,27 milyon ton ingot, eşdeğerinde çelik ihraç edilmiştir. Afrika ithalatı aynı kalırken (4,5 milyon ton) Orta Doğu ülkelerinin ithalatı yılda 14 milyon ton dan 15.6 milyon tona çıkmıştır. Güney Doğu Asya ülkelerinde çelik ithalatı 1978 de 14.26 milyon tondan 1984 yılında 9,88 milyon tona — 113 — düşmüştür. Güney Kore'nin 1.68 milyon ton çelik ithal ederken 1984 yılında 4.24 milyon ton çelik ihracatçısı durumuna gelmesi Taiwan'in kendine yeterli hale gelmesi, ithalatı düşürmüştür. 7.4. Tabloda 3 ncü Dünya Ülkelerinin ve bölge itibariyle çelik kapasitesi ve 1990 projeksiyonu görülmektedir. Latin Amerika ülkelerinde 1985 yılında 49.7 mOyon ton olan Çelik üretim kapasitesi 1990 yılında 56.9 milyon tona çıkacaktır. Yıllık gelişme % 2,7 dir. Afrikada ise 15.7 milyon tondan 1990 yılında 16.2 milyontona çıkarak yılda % 1 lik bir ar tış gösterecektir. Orta D oğu’da büyük bir gelişme beklenmektedir. 1985 te 5.1 milyon ton olan kapasite 1990 yılında 11.9 milyon tona yüksel mesi beklenmektedir. Yıllık gelişme % 19,3 tür. Güney Doğu Asya'da ise 1985 yılında 43,8 milyon ton olan üretim kapasitesi 1990 yılında 55.7 milyon tona çıkarak % 4,9 Iuk bir gelişme gösterecektir. Gelişme Kore, Taiwan ve Hindistan'da beklenmektedir. Bu ülkelerde kurulu ka pasite 1990 'da 141 milyon ton olmasına karşılık 110 milyon ton üretim yapılabileceği tahmin edilmektedir. —114— OECD DIŞI ÜîiGLER DEUİR ÇELİK KAPASİîcLüEÎ ___________ _______________________ *________________ (T a b lo :13) Y ıllı k G elişcıe £ İ l k tahmin 1990/198? 1990 1935 L a tin Amerika Toplamı B re z ily a Helis ik a A rja n tin V enezüella D iğ e r le r i A frik a Toplamı Güney A frik a C ezay ir U i^erya Ziobabya D iğ e r le r i O rta Doğu Toplamı iü ö ır İra n Suudi A ra b is ta n Libya 13.7 5 .6 1 3.4 6.2 3 .9 0 .8 5 .2 1 .1 5 .1 1 .1 0 .7 0 .0 0 .8 1 .8 0 .0 56.9 11.3 5 .4 5.2 1 .1 Ç ili Kolombiya Je ru 2 .7 27.9 56.7 2 7.6 49.7 23.6 C.7 0 .8 1 .6 0 .7 0 .3 15.7 11.0 1 .9 16.5 1 1 .0 2 .1 2 .1 3 .4 0 .0 0 .0 16.2 3 .5 1 .0 1 0 .7 0 .0 2 .1 1 .8 1 1 .6 0 .0 1 .1 1 .0 1 .9 1 .0 1 .0 0 .0 0 .5 0 .5 O.o 0 .0 5 .1 1 .6 12 .3 2 .9 1 1.9 2 .8 19.3 1 2.6 1 .0 5 .5 0 .9 5 .5 0 .8 40.6 0 .9 0 .0 1 .1 1 .3 - 1 .5 51.8 1 .2 1 6.9 2 0 .0 7 .3 4 .0 7 .6 6 .9 0 .0 0 .0 1 .6 1 .7 Giiaey Doğu Asya Top. Kore 43.8 13.8 55.7 H in d is ta n 16.2 Tayvan Endonezya 6.3 1 9 .7 8 .8 F ilip in le r 2.5 o .s 2 .5 0 .6 2 .5 0 .6 Ualezya 1 .1 P a k is ta n 1 .5 0 .7 1 .1 1 .6 1 .1 1 .3 0 .7 0 .7 1 .3 0 .0 1 .1 141.4 1 .1 0 .0 136.6 4 .J D iğ e r le r i T ayland D iğ e r le r i OECD D ış ı Ü lk e le r <j 0 j>. SCA î?/S?/8 1986 1 .1 H 4 .3 1 9 .6 4 .9 0 .0 0 .0 -1 1 5 o ir r - j _ L a tia ¿ a crit-a ......... ... ' rrcai^-» “ _ArJantiw __ ? > a e ^ ifliu ;iii t o V ^ a b i r a ____ F ent •* :: r.r-c • ¡.; /. rJ * . T ". - ! >:»;« 1 ! 1 Î J °-i5 1tZitz l * . J •»1 .¿ « a s b R K u r ie r ! • l y .y « - .1 2 ' 7 .v J - î .2 * . 4 .1 ? j - i.37 { * .* ,0 c .iö c . c i 1 '¿ .i i ! ¿ .5 0 ! Cr ta SoTfl» 3-*. ,>* r i.> ; 'i h o r * i ‘\ ; - I 3*9. . 2- * i 2 .Ö 2.03 Ô.5? 0 .5 7 l . - ’2 l.l< ’C .^4 0.7 5 *.¿5 * .¿ 7 ' l .c ; 2 .3 3 j 2.; 3 ! r . 50 l .l i ~ W .- j j 7 .1 0 i .'O j !-• ; j U .f l j n .iîl .? 0 3.-»> ?.> 0 •‘'.éO l.r s o . 50 ? .? $ « il. 0 Ease* Eacf * -•:.»? i t 5 ^ 5 l .J i c .j i 'l 3 .: V j b .j i 1 b .r o 3.“ Î .5 3 J .~ ' 1 J .7 5 1 3 . CO 3 .1 23. ? i 1.9S $ .o e 7 .¿ 3 S .2 5 2 1.¿7 1 .5* e.35 7.91 - - .1 7 .3 -II. / “¿2.7 f . .T . ^ K la ila ta n Tayran ij.ö s axefieqn F lllp in le r ’ .5 i _ .3- 5* I . jo ' 1 ./7 _ 5- o’ 3 .n ~ 3 .* 5 1 .3 3 S S : ÏL OECD a z ; z 0 i x £ i 2a tO F U S I A rrv e * S q»t * . Y o lo tm Howanja C«fc93lovafc7a .P o ^ u A lm n y a S ic a rlsta q B a lA o r ia ta o I n e n tiitk 5 0 .5 0 2 1 1 .7 4 1 1 4 .6 2 1 3 0 .^ 3 1 0 7 .4 0 2 0 ? .4 2 2C 3.1? 1 4 9 .9 2 . 1 ^ .4 3 1 1 .x * 2 0 1 .7 7 1 4 8 .2 1 li.4 3 Û .M 1 1 .1 3 9 .5 2 3 .5 r 3 .0 1 5".ïô 2 1 0 .2 3 2 1 0 .b2 j 1 5 6 .1 6 1 5 0 . ^ 1 4 .3 7 H -H 1 0 .Dè 1 1 .5 2 1 C .« 1 1 .0 9 IC . ¿7 ¿ .3 5 3 .2 3 3 .5 1 3 . U h 2 .? 0 s . rs O .î» 1 5 2 . 33. Ü lk «l«îri Çlll 2 0 7 .CCI l - » .2 & I « .« 1 2 .1 2 lO .b l il.5 3 1 1 .4 3 1 0 .1 1 4 .0 3 2 .4 4 o .ii !?•< ? 1 2 . *5 IC . 70 ‘ 9 .3 1 . 3 .W 2 .7 0 ] Ô .Û 4-3.3 S 5- % liî 4 2 .7 1 i l . î? j 4 3 . 2 S W /J e r l f r i 5 .= 5 ?> sarx o ls iy -.a C li a lo r 1 0 * .1 7 1 1 1 .3 0 1 1 .1 5 1 1 .2 5 9 . ce 9 .7 5 3 .5 3 “ ‘3 . n 2 .7 5 2 .9 3 O.ÂC on? 0 .3 1 5 .5 5 j ?_ 2 .0 U l . 71 - u .o O .o 4 .0 O .d t * .l 3 .? 3 .^ Ï .3 ’ t. H 4 3 .1 2 4 3 .3 0 5 9 . QC ô H .0 7 5 .f i 3 ? .i C ¿ 2 .3 2 5 2 .5 4 5 0 .2 0 5 .3 5 .7 2 5 . SO 6 .2 é £ .# T 7 .3 S-C5 j _ _ ; _ . 7 | £ i, ^ l. * i.? illS tslsr 1 ^ ' ' ! * "*'i” ' - ______ !-------------!------------ ‘ - - -- --------” 7 7 -------— — -, _ .. . 1 ! ’ *» 5 .^ 7 5 .Ô ? «9.¿4 50.Jf< 4i-tL ili^L j?r<o 7 0 .8 9 10.33” 1^.70* U . 05 Ü.75 4 .5 5 _ 5.36 5l<5 AJ.l .3.97 CCa«y Doga A»ye 0ïC2 *- 71 i rj. 1 .■ • - / 1 j 4 .? 7 _ j “ T .I j “ 7 .g a ] l i p 1 1 1 î.- îi ï . 1) j : u i \ j ? L i - ü ï ‘3.^ ~l '¿Jf _2.ßJ j.;-$r r* 4.33 7.51 ?,22 Iran “ k .- // 2o 2.!»9 l .x » 0 . 47 1 .Î 0 0 .3 5 ! .> • iv C.*7 2.7> 2.U? v--. .'3 l.J tJ C. *7 ■ 2 .0 15.38 1 Z0.7? 1 . » 1 '2 .C 5 l i . 2 3 j. 1 ^ . 4 1 i .2 i I ! 1 I }-3, > ; 3 * . .■3 1 J - . 3 : 11. i U ./ 2 ’ ï > . i?*i 2 . -it j -0 3. I V>5 0 . ••7 v. « 0 . >1 ■ r . v7 0 . •a __ ?.. A irlia C«U7\ r its ’ - 116 — 8 - DEMİR ÇELİK SANAYİ İŞÇİ VE İŞGÜCÜ POLİTİKASI 8.1. Demir ve çelik endüstrisindeki kriz yeniden yapılaşmayı gerektirmiş bu da tesis kapama ve modernizasyon proğramlan ile iş gücü üzerinde oldukça etkin bir azalma gerektirmiştir. 8.2 İş gücünün azaltılması büyük ölçüde Sosyal problemleri de beraberin de getireceğinden, bazı önlemlerin alınması gerekmiştir. Önlemler ge nel çerçevede; a) Erken emeklilik b) Yeniden eğitilerek diğer sanayide iş verilmesi c) Parasal yardım, iş kredisi, olarak belirlenmiştir. 8.3. Son 12 yılda gerek AET ülkelerinde gerekse OECD Ülkelerinde, Demir ve çelik Endüstrisinde oldukça önemli iş gücü indirimleri olmuş tur. Tablo 14 de görüldüğü gibi AET ülkelerinde 1974 yılında 800,4 bin (dan demir ve çelik işçi sayısı 1980 de 646,3 bine, 1985 yılında da 437 bine düşmüştür. Son bir yıldaki düşme % 6,1986/1974 arasında ise düşüş % 45* olmuştur. Bu azalma OECD ülkelerinde ortalama % 40 dır. En fazla A.B.D. de % 54,5 işçi azalması olmuştur. Türkiye'de ise işçi sayısında indirime gidilmemiş ancak işe yeni işçi ahmı durdurulmuştur. Bu tutum iş gücünde kendiliğinden azalmayı sağlamış tır. -1 1 7 - ülkeler bazında ÜLKELER Belçika/ Lüxeaıbur£ Danitaarka İrlanda Fransa ıMaanya Yunanistan îtalya Hollanda İngiltere EEC (10) Avusturya Finlandiya Norveç Portekiz İspanya İsveç İsviçre danada U.S.A. \vusturalya Japonya Toplan 1974 86.6 3.5 155.7 230.6 . S.7 93.8 23.8 197.7 800.4 4S.2 8.1 7.3 5.0 85.4 51.C 5.2 52.5 521.4 43.2 323.9 1955.6 dc=ir ç elik sektörü 19Sû 63.¿ } 3.2 J 1932 i$ 1984 Tablo: 19S5 56.5 51.4 48.0 2.3 2.3 87.1 114.0 1 96.8 201.0 113Í.2 156. 5 4.2 S.7 1 7.0 IGi.C ! 93.9 81.7 18.7 i 21.0 ! 20.5 13-.0 ! 81.9 62.3 1 6-6.3 İ 540.1 464.2 39.3 1 37.4 34.9 1Q.6 9.0 10.3 . m 4.0 5.0 6.7 6. 7 7.1 69.2 76.5 5;. S -32.1 37.4 42.6 3.0 3.9 i 3.4 .. 53.2 ! 40.3 428.4 1 325.1 268.1 30.5 44.5 1 40.4 i 271.0 i 268.5 264.8 1234 İ1637.S U391 The Steel narket 1986 OECD gücü 14 Değişme Z 1985/ 1905/ 1934 1974 -7 -45 2.3 0 -34 S0. 7 152.0 4.2 7i.1 İS.9 60.7 437.9 34.1 8.3 3.9 6.5 —j -3 C -13 +: -3 -6 -2 -S -3 -3 31.6 2.6 -2 -16 -48 -34 -52 -24 ¡ -i l 1 -69 ! -45 i -29 İ +2 ; 1 1 +30 i i ! -33 1 -50 237.5 29.9 259.4 1166 -11.5 -2 -2 -5.5 -54.5 -31 -20 -40.5 ORETÎM VE VERİMLİLİK (Yılda işçi başına ton olarak) URETİM(İNCOT) kakakük İSÇİ SAYISIr İŞ CÜCÜ VERÎMLİLİC1 URETİMCBLUM) İsken der u n tSCl «AYISI İŞ COCU VERİMLİLİĞİ ÜRETİM I 9 8 A 19 8 5 19 8 6 501.112 518.900 608.328 7.207 6.866 6.303 70 76 97 831.235 1.012.753 1.416.059 12.248 12.107 11.855 68 91 119 L.414.900 1.666.600 ark İSÇİ SAYISI 5.832 ' OCAKLARI İS ClICU VERİMLİLİĞİ Not: Knrulıük ve İskenderun'da, 285,8 işçi, sayılarına; Esas işletmeler^ yardımcı işletmeler, çelik Konst. At.nin Z 30'u.Mak. Ac.nin Z 7 0 'i , Dökümhanenin Z 7 0 'i dahil edilmiştir. —119— 1933 Y IL I REFRAKTER TÜKETİMİ YURT İ Ç İ SA SOT T U C L A YÜK. AL. 1 9 .4 7 0 TUCLA - ALCMİÎ.'ALI G R A F İ T K A C S E Z ÎT T L O L A KROM M A Ğ NEZİT T L 'C L A KAT. H A C S E Z l T T U C L A (to n ) YU?.T D I Ş I TOPLAM 1 .0 0 0 20.47Ü 311 311 - 9SS 93S 69 4 00 469 116 ¿00 516 2 .0 1 3 5.116 ZİRKON TU C L A - 66 66 KORUNT T U C L A - 5- 5i S İL İKA T U C L A - HAF. - 11* l 1’ ŞA>OT İZOLE T U C . ŞAİ«T ÖRGÜ H A R C I TÜK. AL. ALM. ESASLI BAĞLAMA CAST KİLİ SİKTER MACKEZİT ÇEKEL TOPLAM: ÇELİK ÜRETİMİ: PÜS. 84 26 426 1-183 300 1.483 947 500 1.447 - 364 ¿00 ÖSCÜ H A R C I SİLİKAT CASTA3LE BAZİK 3 .C 9 6 364 2.hSe - 2.486 4.435 - 4 .435 32.202 1.102.762 Ton. 6.607 38.827 -1 2 0 - 1986 YILI REFRAKTER TÜKETİMİ (Ton) ŞAMOT TUĞLA YÜK.AL.TUĞLA ALÜMİNA GRAFİT+CRAFlT+ICARBON TOPLAM YURT İÇİ YURT DIŞI 17.285 1.500 18.785 2.433 1.600 4.033 - 1.955 1.955 MACNEZİT TUĞLA 100 515 615 KROM MACNEZİT TUĞLA 200 365 565 KAT. MAĞNEZtT TUĞLA 5.189 - 1.520 6.709 31 31 ZİRKON TUĞLA KORCNT TUĞLA - 19 19 SİLİKA TUĞLA HAF. ŞAMOT İZOLE TUĞ. - 95 95 - 152 152 ŞAMOT ÖRGÜ HARCI ı 600 191 791 965 200 850 1.165 YÜK. AL. ÖRGÜ HARCI ALM. SİLİKAT CASTABLE BAZİK ESASLI CAST +PÜSKÜRT. 1.708 10 BAĞLAMA KİLİ 1.487 SİNTER MAĞNEZİT 5.401 150 DÖKÜM TOZU +SİLİSYUM KAKBÜR GENEL TOPLAM: 35.528 ÇELlT ÜRETİMİ : 1.416.059 1 n o .lu yüksek f ı r ı n komple örüloüştür 2 n o .lu yüksek f ı r ı n ı n gövdesi tam ir e d ilta iş tir . 752 2.558 762 1.487 - 5.401 - 922 1.072 10.667 46.195 -121- 1937 YILI REFRAKTER TÜKETt«î (ton) YL~RT İ Ç ' VI'RT D IŞ I TOPLAM ŞA.MOT TUCLA 14.000 400 14.400 YÜK. AL. TUCLA 14.000 2.380 16.380 ALCMİSA GRAFİT - 503 508 KACNEZÎT TUCLA 81 700 731 KROM JÎACSEZİT TUCLA 500 218 718 KAT. MAĞSEZtT TUCLA 6.596 1.932 8.52S ZİBX0ü TüCLA - 40 40 KORUİT TUCLA - 24 24 S İL İKA TüCLA - 120 120 HA?. ŞAMOT İZOLE TlC. 193 193 ŞAMJT ÖRGÜ HARCI 1-000 - 1.000 TÜK. AL. ÖRCC EARCI 1-180 300 1.480 ALM. SİLİKAT CASTA3LE 2-200 342 2.542 65 500 BAZİK ESASLI ÇAST. PlîS . BACLAMA KİL t 1 -8C0 SÎNTER MAÛSEZÎT 6 -SC0 DÖKÜM TOZU+SILİSYUM 968 1.800 6.S00 362 1.000 48.5S7 9-057 1.362 KARBÜR CDÎEL TOPLAM ÇELİT ÜRETİMİ : HESAPLAR : 19S6 yılındaki f i i l i t ü k e t il 1.E00.0CÛ 57.644 -1 2 2 - 1988 YILI REFRAKTER TÜKETİMİ (ton) YURT DIŞI TOPLAM ŞAMOT TUĞLA 17.400 200 17.600 YÜK. AL. TUCLA 15.000 2.908 17.908 - 1.400 1.400 700 946 YORT İÇİ ALÜMİNA GRAFİT+ GRAFİT+ KARBON MACNEZİT 246 tu Cla 858 KROM MAĞNEZİT TUCLA. 858 2.350 10.350 'ZİRKON .TUCLA - 50 50 KORUNT TUCLA - 30 30 S İLİKA TUCLA - 140 140 8.000 KAT. MAÖJEZİT TUC. HAF. ŞAMOT İZOLE TUC. 220 - 220 1.210 ŞAMOT ÖRGU AÖACI 1.210 YÜK. AL. ORGU HARCI 1.600 200 1.800 ALM. SİLİKAT ACSTABLE 2.700 380 3.080 200 1.000 BAZİK ESASLI CAST. BÜSK. BACLAMA KİLİ 2.200 SİNTER MAÜSEZİT 8.300 DÖKÜM TOZU+ SİLÎSYUM + KARBUR GENEL TOPLAM : ÇELİK ÜRETİM : 2.200.000 1.200 - 2.200 - 8.300 500 1.150 1.650 58.434 10.508 68.942 TOS 2 No.lu Yüksek Fırın komple yenilenecektir. —123— 1989 YILI REFRAKTER TÜKETİMİ (ton) YURT İÇİ YURT DIŞI TOPLAM ŞAHOT TUĞLA 17.400 200 17.600 ÎÜX. AL. TUĞLA 15.000 2.908 17.908 ALÜMİNA CRAFİT 246 HAĞSEZİT TUĞLA KROM HAĞÎİEZİT TUĞLA 85S 8.000 KAT. KAĞKEZİT TUĞ. 616 616 700 946 - 85S 2.350 10.350 - 50 50 KOKUNT TUĞLA - 30 30 SİLİKA TUĞLA - ZİRKON TUĞLA HAF. ŞAMOT İZOLE TUĞ. ŞAMOT ÖRCÜ HARCI 140 140 220 - 220 1J210 - 1.210 YAK. AL. ÖRCÜ. EARCI 1.600 200 1. EDO H A . SİLİKAT 2.700 380 3.080 200 i . 000 1.200 CASTASLE BAZİK ESASLI CAST, PÜSKÜRT. 2.200 BAĞLAMA KİLİ 8.300 S İSTER HAĞHEZİT DÖKÜM T0ZU+SlLİSYUM+ KA53ÜR CEHEL TOPLAM ÇELİK ÜRETİKİ : : 2 .2 0 0 .0 0 0 TOH - 2.200 - 8.300 500 1.150 1.650 54.434 9.724 68.158 -1 2 4 - 1990 YILI REFRAKTER TÜKETİMİ (Ton) YURT İÇİ YURT İÇİ TOPLAM ŞAMOT TL'GLA 17.400 200 17.600 YÜK. AL. TUĞLA 15.000 2.908 17.908 616 616 700 946 2.350 10.350 50 50 ALÜMİNA GRAFİT MACNEZİT TUĞLA 246 KROM MACNEZİT TUCLA 858 KAT. MACNEZİT. TUĞ. 8.000 ZİRKON TUCLA 858 KORUNT TUĞLA 30 30 S İLİKA TUĞLA 140 140 220 220 ŞAMOT ÖRGÜ HARCI 1.210 1.210 YÜK. AL. ÖRGÜ HARCI 1.600 200 1.800 ALM. SİLİKAT CASTABLE 2.700 380 3.080 200 1.000 1.200 HAF. ŞAMOT İZOLE TUC. BAZİK ESASLI CAST. PÜSKÜRT. BAĞLAMA KİLİ 2.200 SİNTER MACNEZİT 8.300 DÖKÜM TOZU +SİLİSYUM+ KARBÜR GENEL TOPLAM ÇELİK ÜRETİMİ 2.200.000 Ton. 2.200 8.300 500 1.150 1.650 58.434 9.724 68.158 KATRANLI DOLAMİT FABRİKASI ÜRETİM PROGRAMI Sinter Mağnezit Tuğla Üretimi Ton Yıl Tüketimi Ton 1985 3700 4100 1986 2700 4300 1987 6000 6600 1988 7500 8000 1989 7500 8000 1990 7500 8000 -126- Tl'RKİYE DEMİR VE Ç E L İ K İŞLETMELERt Y IL L A R A HEDEFLERİ KARABÜK GÖRE ÜRETİM (TON) İSDEMİR GENEL MÜDÜRLÜK 1.500.000 1.720.000 2.100.000 2.000.000 2.100.000 2.030.000 2.320.000 2.900.000 2.900.000 3.300.000 1.500.000 1.775.000 2.000.000 2.330.000 2.450.000 2.100.000 2.375.000 2.750.000 3.180.000 3.350.000 ! I KOK+KOK TOZU MAYİ MADEN 1985 1986 1987 1988 1989 600.000 600.000 600.000 850.000 900.000 - 1985 1986 1987 1988 1989 160.000 200.000 220.000 300.000 380.000 150.000 175.000 230.000 270.000 390.000 310.000 375.000 450.000 570.000 770.000 | 1985 1986 1987 1988 1989 510.000 600.000 600.000 600.000 600.000 1.350.000 1.600.000 1.800.000 2.200.000 2.200.000 1.860.000 2.200.000 2.400.000 2.800.000 2.800.000 ( | 1986 P İK ÇELİK BLUM + İNGOT 530.000 600.000 800.000 900.000 1.200.000 ! 1 ; ! 1985 1986 1987 1988 1989 1985 440.000 1.000.000 1.440.000 1986 450.000 1.150.000 1.600.000 NET HADDE 1987 530.000 1.600.000 2.130.000 1988 530.000 1.700.000 2.230.000 1989 530.000 1.700.000 2.230.000 1 NOT: ÜRETİM HEDEFLERİ KAPASİTEYE GÖRE HAZIRLANMIŞTIR. ŞARTLARA GÖRE SAPMALAR OLABİLİR. 1992 YILINDA ÇELİK ÜRETİMİ KARABÜK 900.OCC TON İSDEMÎR 2.200.000 TON TOPLA.'! : 3.100.000 TON i i i i 1986 ÜNJtlELER ŞAMOT TUCLA im al VERİ,t JCAKLAR 24 1 2 . 0 0 9 ■iISKER60.000 J5H uzuz ¡utraAKTER MALZEME TÜKSTİM TABLOSU ŞAMOT HARCI YERLİ. İTHAL 64.290 ‘- MACNE7.İT TUÖLA MACNE7.tT HARCI . . YERLİ İTHAL YERLİ İTİ1Al. YERLİ 2517.081 2303.44; 131.115 i 1 TUCLA İTHAL DÜŞÜNCELER 2210.864 * 229.039 18.500 608327.890 - ’O T A L A R 4 224.16!) ¿20.789 41'». 540 l ' Ol ’ l . A M f 096.177 ¿20.709 4 79.»10 [ ' AV ÇUKU ,'AV FIR. 2:1(1,7.10 21.000 177.727 UiIKUMHAHF.I.I'.K 44.1!>0 14.2110 HAKlNA »ır.ı-ıı l'AHRLKAS ykri.kr I' 0 i’ t. A M 1.050 1.050 520010.000 • 654*524. 100 42. IV)1) 500' 1İ1.762 3(035.000 6620. 1.89 1. 550 15,000.000 10.400 1.750 yj.7d(> (i. 100 ') 141. 17 220.7119 1110. 36) TO1M.AM(YERI.1-IT o i.) ,j3(, .970 (130. 360 •1.H00 25112.711, 229.019 1.11.615 1(1. 500 2519. 93 1211. 914 201 1. (126 178116. 116 Tablotla yatı nın mal r.i’iiK:lct‘İ. p.iJ.Htcri Imemİ :j(, i v 4731.845 150. U5 7691.7(16 10192.310 a:tıı:ı. toh.am. ; 160.461 17.266 54.050 rt-SİT KAIIRIKA.Sl 230 3.4 4: 2210.8 64 21.000 YlİKSHK 1-I KINLAR V.1.462 40. /:>(! 10.500 54. 1.(0 :>i5.9o< TC)I'[.AH 1162.161 131.115 1 1(14.600 . 1 0 4 6 . 460 1UMUI 1'ABRtKASl 2 5 1 7 . « İ R 2 2 9 . 0 39 - 1 198 5 Y I L I REFRAKTER MALZEME TÜKETİM TABLOSU ÜNİTELER ŞAMOT HARCI ŞAMOT TUĞLA YEKLİ YERLİ İni AL OCAKLAR 1884.525 MİKSER LER İTHAL 74.097 37.764 MACNEZİT TUCLA YERLİ İTHAL YF.RLİ İTHAL 111.100 2228.728 4,000 MACNEZİT HARCI MAC-KROM TUĞU YERLİ İTHAL YILLIK ÜRE TİM 2310.99C 1975.862 250.387 518913.- TOt 25.500 POTALAR 3995.407 188.375 442.551 TOPLAM 5917.696 188.375 520.648 2228.728 250.387 111.100 25.500 2310.996 1975.862 TAV ÇUKUR 1172.252 255.020 TAV FIR. 491.186 79.320 18.000 51.444 TOPLAM 1663.338 334.340 18.000 200.830 VUKSEK FIRINLAR 520.525 56.450 )ÜKİİMIIANELER 394.454 43.340 62.587 5.000 ' 550614.200 24.500 600 34.987 40763.9555.596 1.000 MAKİNA FABRİKASI 28.155 4.500 DİĞER YEKLER 47.482 2.750 T 0 f |, \ M______ 8634.237 188.375 968.028 TOPI.AM(YEKLİ-İT. 2.363 8822. 612 968.028 17000.• 5.400 2276.628 250.387 U 1.800 2527. 015 ŞAMOT: 9790.640 CKNKI. TOrLAM. 100 n a 7. 1 K 16981.793 T a h t ın la yatırını m a 1 zcm <* 1 1*r i t' i lm ı» m i *jt i r . 137.300 : 7191 .153 1.800 25.500 2548.61? 1978.221 4526. 838 - ASİT FABRİKASI 2.363 488001.300 128 liOKU F/VBKİ KASI 149.386 1987 Y IL I RJtNtAKTSR MALZEME TÜKETİMİ ÜNİTELER ŞAMOT 11j Cl a yi; m. 1 1CAKLAR m ı AL. 2160 ' İIİKERJJtt 1,000 200 400 rOl’LAM f>l(.(l 260 460 2150 20 2310 2150 150 l'AV KİK. 400 70 25 15 TOI'I.AM 1550 300 .25' 185 ki ium.AH <)')(! K.ır: 40(1 S.un: 100( VI 5' ,v; ît KAMI İKASI 15 5 HAKİHA KA1IUİKAS1 MI l> 1. A M 9200 TOI'l.AM(Vi:ilIJ-lTI CENK!. TOI'I.AM. 5 50 /,() 5 '} yuki .kr J No.lıı YI IU'Vİz. yiipıl 470 60 Vt\IUUKASI. 0 120 240 230 45 T 2450 2310 10 16f>0 «90 10920 DÜŞÜNCELER 20 230 5 450 DİiM'.K 120 10 2450 5 •OTALAIl l)»KtİMHAtmı.i’.R IIÖUII MAÖNKZlT TUCLA MACNF.7.IT HARCI MAfi-KHOM TUÖLA YERLİ İTHAL YERLİ İTHAL YERLİ İTHAL 60 60 l’AV ÇUKU . 1151) YtlKSKK. ŞAMOT llARCI 1111AL .YEKLİ.. 475 2530 2'.0 7600 12205 19885 20 145 2770 1365 125 2535 2150 4685 198.8 YILI REFRAKTER MALZEME TÜKETİMİ ÜNİTELER ŞAMOT ruCLA İTHAL VERLt ŞAMOT HARCI İTllAL YERLİ )CAKLAR 2150 65 •UÄKKRJER 60 5 •OTALAR 4100 TOPLAM 6310 205 490 205 410 70 TOPLAM 1535 290 560 55 YÜKSEK FIRINLAR DÖKÜMHANELER 400 45 HORU FAİIRİKASI 55 5 ASİT FABRİKASI 20 MAKİNA FABRİKASI 25 5 UİCKR YEKLER 55 10 120 230 2500 2300 2190 2300 2190 20 240 120 20 155 25 35 190 2S » ■■ 40 5 ’ 40 • 5 8960 205 ’ 5 905 9165 2570 905 240 125 2810 10070 fıKNEL TOPLAM. 10 220 •AV FIR. TOPLAM(YERLİ- İTII, L) 2500 420 . i'AV ÇUKU i. 1125 T OPLAM MAÖNEZİT TUĞLA MAÖNEZİT HARCI MAÖ-KROM TUÖLA DÜŞÜNCELER YERLİ İTHAL YERLİ İTHAL YERLİ İTHAL 145 7675 17745 20 2530 2190 4720 1989 Y I L I RIFRAKTBR HALZBME TUKBTtMt ÜN İTELER şamot t;ijCl a ŞAMOT HARCI İTHAL MAÖNIÎZÎT TUöLA MAÖNE7.İT HARCI MAfl-KROM T U C l - A YERLİ İTHAL YERLİ İTHAL YERLİ İTHAL ÎCAKLAR 2 00 65 2400 II S K İ - R - £R 60 5 ’O T A L A R I ' OI ' L A M TAV ÇUKU :a v i- i r . TOPLAM YI5RJ.I İTHAL YKHÜ '.ISO 210 415 641. 0 210 485 1 (15 350 55 14 0 0 240 POKİİMIIAHKI.KR l i i ı uı ı a kak D İkasi 40 10 kaih iİkasi 10 5 10 5 I ’. i a Dlı'KH T 45 r 1k a s kam k so Yt: Hl.fCK 1. A M 1C)!’ I . A M( yı : ki . !- , " l' ) 2330 2250 30 3 0 '• 1 90 2 N o . 1 u YF. !‘L*V İ/ YlU) V.l1» 150 . 40 5 45 5 1 1 4 'i ( » 10 150 1030 10310 240 2480 1 35 71, M5 19025 20 1' 2 7 20 ııv.o : ; i : n i -: i . t o p l a m . 20 1 30 10 9 16 S İTİ 240 2250 20 :ıo (10 I SO i- a h r :, i t S ; ı nı : I MS 2330 1 60 K m - : 100 l'[ KIHI.AK 130 2 30 2400. . 1050 HSO Yt l K S'KK 10 DÜŞÜNCELER 5 2560 2250 4810 1990 Y I U REFRAKTBR MALZEME TÜKETİMİ ÜNİTELER ŞAMOT ’UÇLA YERLİ 1 ŞAMOT HARCI İTHAL YERLİ )CAKLAR 2250 70 HISKER£K 60 5 'OTALAR 4100 205 410 TOPLAM 6410 205 485 rAV ÇUKU <. 1100 TOPLAM 50 1500 250 550 DÖKÜMHANELER 415 50 «OKU FABRİKASI 50 5 ASİT FABRİKASI 25 5 MAKİNA FABRİKASI 25 5 DlûER YE RLEK 45 10 9020 T0PI.AM(YIÎRM-İTI1; ■L) 115 2350 230 2350 2250 20 240 20 115 2340 2250 150 30 30 30 180 205 45 2430 865 92 25 5 45 5 865 120 240 7635 17 725 20 140 2670 10000 r.KKF.I. TOPLAM. 10 2350 55 YÜKSEK FIRINLAR T 0 P L A M MAÖNBZÎT TUÖLA MAÖNEZİT HARCI MAĞ-KROM TUÖLA YERLİ İTHAL İTHAL YERLİ YERLİ İTHAL 200 400 rAV FIR. İTHAL 2575 2250 4825 DÜŞÜNCELER ------1990 Y IL I REPRAKTKR MALZEME TÜKETİMİ Oh tte i,e r ŞAMOT TlJfiLA YKR1.I I 1CAKI.AR 11.ski; k.KR İTHAL ŞAMOT HARCI YFIRLİ 2250 70 60 5 •OTAI.AR /. 100 205 /. 10 1'Ori.AM 6 4 10 205 4 85 l‘AV ÇUKU .1100 400 50 TOİM.AM 1500 250 r>r.o DİİKİİMHAHF.l.F.U 415 50 HORU FA ItR İKASI 50 5 ASI T I'AIIK IKA'IT 25 5 HAK IIIA l-A!t KI CA.'İ r> 5 d IC kk 4 r> toplam . 10 2350 İt h a l 115 2350 MAİÎ-KROM TtfttLA YERLİ İTHAL 2350 2250 20 230 115 2 /»O 20 2340 2250 150 30 30 30 , 180 5 45 45 5 205 865 9225 2430 865 240 120 2670 1 7725 20 140 76.15 10090 nı:tjı:ı. MAÖNR7.İT KARCI YERLİ 10 yozo TOI,I.AM(YKKLl-tTI 1/ 10 İTHAL 55 YlİKÎÎKU n R1MI.AU T 0 P 1. A M MACNE7.İT TUflLA YERLİ 200 ['AV FIR. yi: ki.i: k İTHAL 2575 2250 4825 DÜŞÜNCKLF.R - 134 — FAYDALANILAN KAYNAKLAR 1 - AC. 8/R g St 86 2 —SC (84) 35/EC 3 - SC/WP/86/4I (EEC Rapora) 4 - SC/WP/86 5 - Steel Market 1984 - OECD Yayını 6 —Sankur Cilt 1 özet 7 —Dr Willy korf (5 Aralık 1986 seminer tebliği) 8 - S C (84) (8 5 )/E C 9 - SC (84) 35 / EC 10 - Ekim 1986 tarihli SC/WP (86) 41, ISI 1984 OECD 11 - ECE/STEEL/4 12 —Steel Times Nisan 1987 13 - SC/WP/85-22-SC/WP/84-41 Steel İstatistik for EUROPA 14 —Generol OBJ. Steel 1985, Com (83) 239 Final 15 - 10 Ekim 1986 Tarihli SC/WP (86) 41, Metal Bulletin 1985-1986 16 —T.D.Ç.I. Raporları 17 - SC/WP86/8 1986 18 —l.l.S.Î. 1985 Istastik kitabı 19 - The Steel Market 1986 OECD 20 —D.I.E. Başkanlığı 21 —Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı 1 - UZUN ÜRÜNLER ALT GRUBU 2 — Elekrik Ark Ocakian Raporu (Vasıflı ve ö z e l Çelik Ürünler grubu dahil) - 137 - A - SEKTÖRÜMÜZÜN SANAYİDEKİ ÖNEMİ I — Ülke kalkınmasında, II — Sanayileşmede III — Savunmada B - GENEL DEĞERLENDİRME I — Mevcut Durumunuz. a —Firmanızın 1985, 1986 İthalat Miktarı ve Değeri, b —Firmamzuı 1985, 1986 ihracat Miktar ve Değeri, c —Firmanızın kapasite miktan, d —Firmanızın üretim çeşitleri, e —Firmanızın 1985 - 1986 fiili üretim miktan II — Dünyadaki durum (kendi üretim konunuzdaki) a —Gelişmiş ülkelerde b —Gelişmekte olan ülkelerde C - SEKTÖRÜNÜZÜN SANAYİ SORUNLARI I — Yatınm ve teşvik a - Yeni Yatınmlar teşviği b - Mecut tesisler teşviği c - Ana girdilerin teşviği, NOT: Firmanızın görüşü II — ithalat ve İhracat a —Girdi s orunla n 1. Yerli hammaddeler 2. ithal hammaddelerinin gümrük ve fonlan b - Liberasyon karşısında sektörünüzün durumu c —İhracat sorunlarınız. - 138 — III — Teknolojik Faktörler a —Teknoloji ’ b —Yabana Sermaye c —Lisans - Royalty - Kno-How. IV — Araştırma Geliştirme Faaliyetleriniz. a —Üniversiteye —Sanayi İşbirliği, b —Firma bazındaki araştırma geliştirme, c —Kalite kontrolü ve standartlan d —Eğitim V — Çevre sorunlarınız ve Iş Güvenliği Konusundaki Firmanızın Durumu. D - UYGULAMA VE İŞBİRLİĞİ a —Bakanlık bünyesinde yapılacak çalışmalar, b — Kamu Kuruluşları, Üniversiteler ve özel Sektör temsilci leri ile müştereken yapılacak Komisyon çalışmalan. E - SONUÇ VE ALINACAK ÖNLEMLERİN BELİRTİLMESİ. - 139 — A. DEMİR - ÇELİK SANAYİİNİN ÖNEMİ Demir-Çelik sanayii bir ülkenin ekonom ik kalkınmasının en önemli be lirleyicisi olarak kabul edilmektedir. Nitekim, deırir- çelik üretim ve tüke tim büyüklükleri sanayileşmenin Günümüz ekonomik gelişme gösterge leri arasında ülkelerin kişi başına düşen demir-çelik tüketimi de yer al makta ve bu sektörün ekonom ik kalkınma açısından önemi en somut bi çimiyle ortaya çıkmaktadır. Genel olarak ekonom ik kalkınmanın ilk aşamalarında üretimin tarıma da yanması, demir-çelik üretim ve tüketim düzeyinin düşük olmasına vol aç maktadır. ikinci aşamada ise alt yapı yatırımlarının hızlanması ile, demirçelik üretim ve tüketimi artmaktadır. Bundan sonraki aşamalarda metal endüstrisinin gelişm esiyle birlikte demir-çelik tüketimi en yüksek seviye ye çıkmakta ve ülke ekonom isindeki gelişmişlik istikrarını gösteren bir unsur olmaktadır. Ekonomik kalkınma sürecinin son aşamasında ise, alt yapı sorunlarının çözümlendiği ve kitle tüketimi aşamasına girildiği ve bunun sonucu olarak demir-çelik tüketiminin artış hızının yavaşla yarak, gelişmiş ülkelerde bu sektörün nispi öneminin azaldığı görül mektedir. Türkiye gibi hızb gelişen ülkelerde ise nispi önemin arttığı açıkça görülmektedir. Bilindiği üzere bir ülkede, bir sanayinin ekonomik önemi sektörler ara sı ilişkiler çerçevesinde, sektörler arası ilişkiler ise. ileri ve geriye doğru bağlantı katsayılarıyla acıklanmaktadır. Herhangi bir sektörün kendisine girdi veren sektörlerle ilişkisi, geriye doğru bağlantılar, bu sektörün üret tiği mallan girdi olarak kullanan sektörlerle ilişkisi ise ileriye doğru bağlantılar biçiminde tanımlanmaktadır. Bu açıdan bakıldığında, Türki ye'de demir-çelik sektörü ileri doğru bağlantı katsa} ısında 2., geriye doğ - 140 — ru bağlantı katsayısında ise 3. sırada yer alarak, Türk ekonomisinde ki lit sektör olma özelliğini taşımaktadır. Özel olarak Türkiye Demir Çelik Sanayiinin durumuna bakılacak olursa, bu sanayinin 1928 yılında Makina Kimya'nın Kırıkkale tesisleri ile baş ladığı ve 1939'da Karabük ile ilk önemli entegre tesisin kurulduğu gö rülür. Takib eden yıllarda Erdemir ve İskenderun gibi entegre tesislerin, 1950'lerden itibaren de özel sektöre ait tesislerin kurulması ile demirçelik sanayii, özellikle 1980-1985 döneminde yılda % 18,6 lık artışlarla 1985 yılında 4,9 milyon ton üretim seviyesine ulaşmıştır. Böylelikle Tür kiye'de ilk defa olarak 1985'de sıvı çelik üretim-tüketim dengesi sağlan mıştır. Ancak toplam üretim miktarlarındaki bu artışa rağmen, kişi ba şına çelik üretim ve tüketim değerlerine bakıldığında, 1985 yılında bu rakamların sırasıyla 98 kg/kişi, 99 kg/kişi olduğu görülmektedir. Halbuki gelişmiş ülkelerde kişi başma demir çelik tüketimi ortalama 300350 kg seviyelerin de d r. Bu bakımdan Türkiye'de demir çelik üretimi ve tüketiminin arttırılması gerekmektedir. Konuyu GSYİH açısından bakıldığında, demir çelik endüstrisinin bunun içindeki payının, aşağıda görüldüğü üzere, önemli boyutlarda olduğu gö rülmektedir. Yıllar % Payı 1963 1,29 1967 1,73 1972 3,17 1975 3,43 1983 3,62 - 141 - Gittikçe artarak 1983 yılında rc 3,62'ye ulaşmış olan payının demir çe lik sektörünün bağlantılı olduğu diğer sektörler de düşünüldüğünde, bu orandan daha da büyük olduğu açıkça görülmektedir. - 142- B. GENEL DEĞERLENDİRME I. Mevcut Durum a. Sektörün 1985-1986 ithalatı Firma Adı 1985 1986 İthalat ithalat Tutan Tutan Ark Çelik Asil Çelik 2.811.000 J5 Çemtaş Çolakoğlu 12. 120.000 15.383.000 $ 766.000 JS 43.750.000 $ 51.200.000 $ 2.746.797.821 TL 1.920.826.616 TL Çukurova Diler Elektrofer İçdaş 971.134.993 TL 3.369.548 $ İstanbul Metalürji Kroman 1.052.605.000 TL M.K.E.K. Metaş 1.124.000 2.195.060.000 TL $ 30.268.000 $ Orpaş Seldöküm Tablo I : Sektördeki Firmalara Ait İthalat Tablosu Kaynak: Firma Raporlan *1 (9 aylık değer) *2 (11 aylık değer) 28.918.000 $ *2 - 143 b. Sektörün 1985-1986 İhracatı Firma Adı 1985 1986 İhracat İhracat Tutarı Tutarı Ark Çelik Asil Çelik Çemtaş 347.249 JS 1.197.763 $ 48.350.000 3 74.750.000 $ Elektro fer Yoktur Yoktor Içdaş Yoktur Yoktur Yoktur Yoktur 24.106.000 S 26.804.000 3 Çolakoğlu Çukurova Diler İstanbul Metalürji Kronıan M.K.E.K. Metaş Orpaş Seldöküm Tablo II : Sektördeki Firmalara Ait İhracat Tablosu Kaynak : Firma Raporları -1 4 4 c. Sektörün 1986-1987 Kapasite Durumu 1987 1986 Firma Adı Kapasite (ton) Kapasite (ton) Ark Çelik 25.000 28.930 Asfl Çelik 150.000 150.000 Üretimi durdurdu. Cevat Koçak 10.000 Çemtaş 36.000 36.000 540.000 550.000 1.000.000 1,200.000 Çolakoğlu Çukurova Demsan 10.000 — Diler — 62.424 Ekinciler — 450.000* Elektrofer 43.030 50.000 Elektro metal 10.000 — — 600.000* Habaş 120.000 144.000* İstanbul Metalürji 25.000 36.000 İzmir Demir Çelik — 400.000 Kaliteli Çelik 10.000 — Kroman 91.570 91.570 M.K.E.K. 60.000 60.000 450.000 550.000* 110.000 161.000 lçdaş Metaş Orpaş (Tuber, Metan) Seldöküm 14.000 Sense 10.000 TOPLAM 2.714.600 Tablo IH : Sektördeki Firmalara Ait Kapasite Tablosu. Kaynak : Forma Raporları * Yatırımları tamamlandığında. 28.977 — 4.598.901 - 145 - d. Üretim Çeşitleri Ark Çelik Asil Çelik Karbonlu, düşük, orta ve yüksek alaşımlı çelikler Çemtaş Karbon çeliği (yuvarlak, profil, lama) Çolakoğlu Kütük+ Filmaşin Çükurova Kütük Diler Ekinciler Elektrofer Kütük+Yuvarlak (karbonlu çelik) Habaş Kütük (karbonlu çelik) Içdaş İstanbul Mat. İzmir Demir Çl. Kroman Kütük (karbonlu çelik) M.K.E.K. Karbonlu, düşük, orta ve yüksek alaşımlı çelikler Kütük+ Yuvarlak+ Filmaşin Metaş Orpaş Seldöküm Tablo IV : Sektördeki Firmaların Üretim Çeşitleri Kaynak : Firma Raporları - 146- e. Üretim Miktarları 1985 Firma Adı 1986 Üretim (ton) Üretim (ton) Ark Çelik 18.892 23.458 Asil Çelik 146.511 148.492 21.340 24.801 Çolakoğlu 391.829 534.336 Çukurova 451.288 910.207 31.785 63.800 Çemtaş Diler — — Ekinciler 50.055 41.667 Elektrofer — — Habaş lçdaş 84.600 92.559 İstanbul Metalürji 22.244 24.710 — İzmir Demir Çelik — Kroman 49.126 75.889 M.K.E.K. 63.000 40.000 310.480 261.702 Orpaş (Tuber, Metan) 75.006 118.842 Seldöküm 10.900 22.434 TOPLAM 1.718.668 2.391.285 Metaş i TABLO V : Sektördeki Firmalara Ait Üretim Tablosu Kaynak : Firma Raporları. - 147 - II. Dünyadaki Durıım Dünya demir-çelik sanayiine bakıldığında, dikkat çeken hareketlerin, gelişmiş ülkeler ile gelişm ekte olan ülkeler grupları üzerinde yoğunlaştığı nı görürüz. a. Gelişmiş Ülkelerde Durum Bu grupta ABD. AET Ülkeleri, Japonya ve dünyanın diğer sanayileşmiş ülkeleri telakki edilmektedir. Bu ülkeler grubu sıvı çelik üretiminin seyri de ilginç bir durum arzetmektedir. Örneğin 1975'de 391,2 Mt ile dünya toplamının % 61 'ini üreten bu ülkelerde üretim temposu 1980 başına ka dar artış göstermiş, ancak bu yıldan itibaren hızlı bir düşüş gözlenmiştir. 1982'de en düşük miktar olan 338,3 Mt ile dünya üretiminde Çc 5 2 ’ve dü şen gelişmiş ülkeler payı, 1985'de 373,3 Mt üretmelerine rağmen % 'si değişmemiştir. (Tablo VI) TABLO VI* Dünya Hem Cel lk Ü retim i C1 9 7 5 - 1 9 8 5 ) (m ily on m e t r ik ı ---- ^ .................. 1981 1982 1983 ten 3 1Ş84 1985 1975 1976 1977 1978 »79 1960 A.B.D. 105,8 116,1 213,7 124,3 123,7 101,5 109,6 57,7 76,8 83,9 79,2 AET(0n'lar Grubu) 126,4 134,7 126,7 133,4 141,1 128,7 126,4 111,4 ITO, 5 120,2 120,8 Japonya 102,3 391,2 107,4 102,İ 420,5 111,4 32,5 Merkezi Planlı Ekonomiler 219,7 37,2 222,7 43,6 48,0 232,2 243,2 54,3 249,7 111,4 101,7 99,5 406,9 401,9 338,3 56,8 58,1 60,2 97,2 415,5 102,4 399,7 SanayUegnl? Ülkeler Gelişmekte Olan Ülkeler EUnya Toplara. 64 3 / Kaynak: 675,5 675,5 716,7 442^5 746,5 252,4 247,6 246,7 255,5 105,6 105,3 375,7| 373,3 75,2 70, 264,4 268,9 716,2 707,6 645,2 663,7 710; 1 343,8 63,4 717,4 I n t e r n a t i o n a l Iron end Steel I n s t i t u t e » W orld S t e e l İn F l n u r e e » ç e ş i t l i « a y ı l a r ı - 149 - Gelişmiş ülkelerde sıvı çelik tüketimi de geııe 1979'a kadar artma gös terirken, daha sonra düşmeye başlamıştır. 1979'da dünya çelik tüketimi nin % 5 2 'sini karşılayan bu ülkelerde tüketim oranı 1983'de % 4 6 'ya düşmüş, 1985'de ise tüketim miktarı 331,7 Vit’a çıkmışsa da oran d eğiş memiştir. (Tablo VII). ^ c ra ro C XI o - 10 ra t?) C -ı L o ın V tl C L M ZJ P CD u; a •-< > u. <-> c ın —< CD Çelik Tüketimi Çİ9 7 8 - . 1 9 8 5 3 [71 h -h 0 ej JC P h uı r—i 10 XI LH L O İ C CD C •h eı L i) 3 u C —1 +j OJ ti) c fi H h L B tl H t) ti ■P V L7ı m uj h VII: Dünya e T) "O C c c ra O M .Y TASLO (D H L C CH 0 O N 1 l ra ra c >. ra i: M £ - 150 — Adı geçen ülkeler grubunda tüketimin 1995 yılı için 308 Mt civarında olacağı ve yıllık düşüşün % 0,7 dolayında seyredeceği tahmin edilmekte dir. Dünya genelindeki tüketim payı da % 44'lere düşecektir (Tablo VIII). TABLO VIII: Dünya Çelik Tüketim Projeksiyonu (milyon ton) 1977Yıllık Artış % 1983 Ort. 1985 1985 (1985-1995) - 0 ,7 Sanayileşmiş Ülkeler 353 332 308 —Kuzey Amerika 136 122 105 -A E T 112 101 97 —Japonya 71 74 70 —Diğer Sanayileşmiş Ülkeler 34 35 36 Kalkınan Ülkeler 96 101 137 + 3,6 COMECON 208 211 200 - 0 ,5 DÜNYA TOPLAMI 705 723 760 + 0,5 Kaynak: İktisadi Kalkınma Vakfı - 151 - Bu ülkelerde proseslere göre üretim dağılımı 1985 yılı itibariyle % 29,4 EAO (109,7 Mt) yöntem i, % 68,4 BOF (255,3 M t) yöntem i ve % 2,1 S-M (7,8 Mt) yöntem i şeklindedir, (Tablo IX) TABLO IX: Dünya Ham Çelik Üretiminin Proseslere Göre Dağılımı (1985) ElekOksijen trikli Siemens Konver-Ark Ocak- Martin terleri(%) lan (%) (%) Diğer Yöntemler (%) Toplam (%) AET Ülkeleri 7 4 ,9 25,1 - - 100,0 Diğer Avrupa Ülkeleri 5 2 ,7 41,8 5,5 - 100,0 Avrupa Toplamı 6 9 ,7 29,0 1,3 — 100,0 Sanayileşmiş Ülkeler Toplamı 6 8 ,4 29,4 2,1 — 100,0 Gelişmekte Olan Ülkeler 66,5 29,9 3,5 0,1 100,0 Doğu Bloku Ülkeleri 3 3 ,9 13,5 52,4 0.2 100,0 Dünya Toplamı 56,3 24,8 18,8 0,1 100,0 Kaynak: International Iron and Steel Institute, Uorld Steel in Figures 1986, s. 6'dan yararlanılarak hazırlanmıştır. - 152 b. Gelişmekte Olan Ülkelerde Durum Gelişmekte olan ülkelerde sıvı çelik üretiminde, gelişmiş ülkelerdeki gi bi dalgalanmalar görülmemekte olup, sıvı çelik üretimi sürekli bir artış göstermiştir. 1975-1985 döneminde dünya üretimindeki paylan % 5'den % 10'a yükselmiştir. (Tablo VI). Tüketim değerleri ise 198 l'e kadar artış göstermiş (106,2 Mt, dünya ge nelinde payı % 15), daha sonra düşmüş ve 1985 yılında ise 102,7 Mt ile % 14 tüketim payına sahip olmuştur. (Tablo VII) 1995 yılına ait projeksiyonlarda ise, gelişmekte olan ülkelerin tüketimi 1985'e göre yılda % 3 artarak 137 Mt'a ulaşacak ve dünya tüketimindeki payı % 18 lere çıkabilecektir. (Tablo V pi) Bu ülkeler grubunda proseslere göre üretim dağılımı da 1985 yılı itibariy le % 29,9 (EAO) (22,5 Mt) yöntemi % 66,5 80F (50 Mt) yöntemi, % 3,5 S-M (2,6 Mt) yöntemi ve % 0,1 diğer (0,08) yöntemler şeklindedir. (Tablo IX) - 153 - C. SEKTÖRÜN SANAYİ SORUNLARI I. Yatının ve Teşvik Asil Çelik 1987 ortalanna doğru işletmeye alınacak olan pota fınnı, vakumda gaz alma projeleri yürütülmektedir. M.K.E.K. 1985 yılında 1 adet elektrikle, curuf altında ergitme tesisi kurulmuş. Çemtaş 1985'de Kontinü Döküm Tesisi kurulmuş ve torna tezgâhı alınmıştır. Yatırını için 2.811.000 $ harcanmıştır. 1986'da ise sürgülü nozul, doğrultma tezgâhı ve laboratuar cihazları için 766.000 3 harcanmıştır. Içdaş Kapasite arttınmına yönelik yatırımlar tamamlandığında 1987 yılı içinde üretimin % 20 artacağı tahmin edilmektedir. Metaş 1985 yılında 2 3 7 .8 4 1 .0 0 0 TL kapasite arttınmına yönelik, 1986 yılında ise 798.798.000 TL yatırım harcaması sözkonusudur. - 154Çolakoğlu 1985 yılında 4 milyar TL yatının yapılarak, kapasite 200.000 ton/yıl arttırılmıştır. Çukurova 1985 yılında 17.806.588.000 TL yatırım harcaması yapılmıştır 1986 yılı için 3,5 milyar TL'lık yatırım plânlanmıştır. Asil Çelik 1985 yılında 121 Milyon TL modernizasyon projelerine yönelik yatırım harcaması yapılmıştır. b. Mevcut Tesisler Teşviği Türkiye'de 1982-1986 nrnsındn demir-çelik sektörüne verilen teşvik belgeleri incelendiğinde de, aşağıdaki tablo ortaya çıkmaktadır: TABLO X : SEKTÖRE SAĞLANAN TEŞVİKLER 1986 1982 Belge Sayısı Toplam Yatırım* 1983 1984 1985 (8 ayhk) 8 19 18 51 24 5.160 25.749 17.391 89.593 176.334 420 4.396 829 20.788 23.340 1.178 1.157 486 2.352 2.507 (Milyon TL) İşi. Sermayesi Sağlanan istihdam * Yassı MumuUcrtdc içermektedir. KAYNAK: ö zel Sektör Demir Çelik Üreticileri Derneği. - 156c. Ana Girdilerin Teşviği Hammadde ve yardımcı malzemelerin yanısıra, özellikle ark ocaklı iş letmelerde maliyeti etkileyen önemli etmenlerden birisi de eneıji gider leridir. Türkiye'de elektrik enerjisi fiatlan diğer ülkelerle karşılaştırıldığında, fiatların oldukça yüksek düzeyde bulunduğu ve bu ülkelerde elektrik fiatlan yaygın bir biçimde sûbvanse edilirken, ülkemizde sık sık yapıl mış olan büyük oranlı düzenlemelerle maliyetlerin artmasına yol açıl dığı görülmüştür. örneğin, AET ülkelerinde, yüksek elektrik tüketen gruplara doğru git tikçe ucuzlayan tarfilerin uygulandığı ve Paris'te % 62 Milano'da % 63 Duseldorf da % 44 Roterdam'da % 45 Brüksel'de %50 Luxemburg'da % 61 Leeds'de % 35 Dublin'de % 50 Kopenhang'da % 16 Atina'da % 40 Madrid'de %41 Lizbon'da %43 oıanlanna varan ucuzluklann sözkonusu olduğu görülmektedir. Türki- - 157 — ye'de ise böyle bir kademelendimıe olmadığı gibi, yüksek değerlerde elektrik tüketen sanayicilere Türkiye’de uygulanan tarife, Kopenhang hariç tüm diğer AET ülkelerine göre daha yüksektir. Kaynak: İKV 29 Kasım 1986 Maliyetleri bir ölçüde de olsa azaltabilmek üzere, eneıji tasarrufuna yöne lik yatırımlar yapdmış, önlemler alınmış ve ton başına eneıji sarfiyatlannda önemli ölçüde tasarruflar sağlanmıştır. Buna rağmen enerji fiatianran yüksek olması nedeniyle, enerjinin toplam maliyetler içindeki payı yıllar itibariyle büyük artışlar göstermiştir. Ham ve yardımcı malzemeler ve eneıjinin yanısıra maliyetleri olumsuz yönde etkileyen bir diğer husus da yüksek faiz politikaları nedeniyle ortaya çıkan fînans giderleridir. Yabancı ülkelerde faiz giderleri 3,5-24 S/ton arasında iken, Türkiye'de 43 g /to n mertebelerine çıkmaktadır. 1980 sonrası ortaya çıkan bu duruma ilâveten, aynı dönemde ithalatı yurt içi üretime rakip hale getiren politikalar ile demir-çelik sanayii önemli sıkıntılar içine girmiştir. II. İthalat ve İhracat Türkiye'de 1980 yılı sonrasında ekonomik politika değişiklikleri nede niyle, yüksek faiz oranları, sürekli kur ayarlamaları sonucu, yerli ve it hal girdi maliyetlerin artması, iç piyasada demir çelik ürünleri talep dur gunluğu yaıjıtmış, bu zamana kadar uzun ürünlerde talep, üretimin üze rinde çelişirken 1981 ve sonrasında talep, üretimin bir hayli gerisinde kal mıştır. Uzun ürünlerde üretim fazlalığı dolayısıyla bu dönem ihracata yönelinmiş, ithalat ise ihracata göre oldukça düşük seviyelerde kalmıştır. - 158 — b) İthalat: Tablo XI'den de görüleceği gibi uzun ürünler toplamında ithalat m iktan ihracatın, 1984'de % 29’i, 1985'de % 27'si; 1986 ilk 6 ayında ise % 13'ü mertebelerinde kalmıştır. Blum kütük ithalatında ise ihracat miktan it halatın 1984'de % 19'u; 1985'de % 38 Useviyesine yükselmiş, 1986 ilk 6 ayında ise ihracat ithalatı önemli ölçüde aşmıştır. AET Ülkelerinden yapılan ithalat incelendiğinde, bu miktarlann uzun ürünler toplam ithalatının 1984'de % 24'ü, 1985'de % 23fa, 1986'nın ilk 6 ajanda ise % 29 ti olduğu anlaşılmaktadır. Bu dönemde İspanya AET ülkesi olmadığından hesaplara dahil edilmemiştir. b. İhracat Demir-çelik sanayimdeki teşvik araçlarının gelişimi ile birlikte bu dö nemde Türkiye’nin toplam ihracatında demir-çelik sanayii ihracatının payı 1982'de % 3,4 1983'de % 3,8 1984'de % 4,9 iken, 1985'de % 7,6'ya yükselmiş bulunmaktadır. Demir-çelik ürünleri ihracatının önemli bir bö lümünü uzun hadde ürünleri oluşturmaktadır. Nitekim uzun ürünler top lamında ihracat 1984-1985 arasında % 17,7 artmış, 1986 yılının ilk altı ayında da 1985'deki seviyesini korumuştur. Blum-kütük ihracatı ise 1984-1986 (ilk altı aya göre tahmin) arasında 5,45 misli artmıştır. (Ba lanız Tablo XII). ı TABLO XI: UZUN ÜRÜNLERDE ANA MAMLAR İTİBARİYLE İTHALAT DURUMU Miktar: Ton Tutar: Bin £ 1984 YILLAR ANA MALLAR 1985 1986 (6 aylık) Miktar Tutar Miktar Tutar Miktar Filmaşin+Yuvarlaklar 184.093 44.443 192.506 45.249 28.145 8.146 Hafif ve Ort-Ağır Prof. 92.234 22.912 159.593 39.153 48.035 13.670 DDY Malzemesi 53.613 18.414 22.419 6.703 12.605 2.923 Uzun Ürünler Toplamı 329.940 85.769 374.518 91.105 88.785 24.739 Blıı m+ Kütük 929.512 182.693 1.381.570 282.903 300.750 56.019 Kaynak: Metaş Bilgi Bankası (İGM Verileri) Tutar TABLO XII: DEMÎR-ÇELÎK SEKTÖRÜNDE HAMMADDE İTHALATI Miktan: Ton Tutar: Bin $ YILLAR HAM MADDELER 1984 1985 1986(6 aylık) Miktar Tutar Miktar Tutar Miktar Pik Demir 42.831,4 6,715,2 139,225,9 21,823,4 60.745,6 8.758,7 Ferro Alyaj 52.298,9 25.291,2 58.224,8 26.887,0 31,788,7 15,302,0 1.039.448,9 126.531,3 215,7 510,7 1.147.622,5 789.804,2 83.159,4 119,1 130.999,8 53,9 45,6 50.916,8 6,668,2 70,1 562,3 Hurda Grandiler Sünger Demir 1.179,5 Cevher* 304.000 Kömür* 1.079.000 715,8 690.000 — 1.805.000 Kaynak: METAŞ Bilgi Bankası (IGM Verileri) *) TOÇt Değerleridir, lsdemir ve Karabük'e aittir.) — — 462.000 852.000 Tutar 404,4 — _ TABLO XIII: UZUN ÜRÜNLERDE ANA MALLAR İTİBARİYLE İHRACAT DURUMU Miktar: Ton Tutar: Bin $ 1984 YILLAR ANA Miktar 1985 Miktar Tutar 1986 (6 aylık) Tutar Miktar 292.519.5 440.592,3 112.372,9 231.888,9 63.597,6 Tutar MALLAR Filmaşin+Yuvarlak 732.674,6 Hafif ve Ort. Ağır Prof. 343.170,1 94.417,9 340.663,0 99.776,0 43,3 18,6 45,4 28,0 277.547,8 1.383.927,0 392.323.5 672.581,2 176.370,5 128.859.6 485.107,1 99.787,3 DDY Malzemesi Uzun ü r ü n le r Toplamı Blum Kütük 1.175.869,0 178.042,1 183.111,3 1.043.218,6 33.866,1 KAYNAK: METAŞ Bilgi Bankası (İGM Verileri) 531.236,9 - 162c. İthal Hammaddelerin Gümrük ve Fonları 1987 ithal maliyetlerini etkileyecek bir dizi karar Ekim 1986’dan beri aİmmaktadu-. Başhcalan: — R.G. 13.12.1986-19310; Destekleme ve fiyat istikrar fonuna kesilen miktar CİF bedel üzerinden % 4'e çıkanldı. Bu kararın. Gümrük Tarife cetvelinde, (veya kararname Qe) vergilerden muaf olan emteaya uygu lanmaması da karar altına alındı. (Sözkonusu mallar: Hurda, Grafit H ektrod ve Ferroalyajlardır.) - R.G. 17.12.1986-19314: Soğuk tandik şhalakalan (68.07.29) De sürgü sistemi refrakterieri (69.03.59) gümrükten muaf tutuldu. Kararname her ne kadar sistemi meydana getiren tür refrakter malzemeleri kapsıyor ise de, G.T.l.P. No'stı 69.03.59. olarak belirtilmiştir. Sistemin ana refrakteri olan, plâkalar ise içindeki yüksek manyezit miktarı nedeniyle 69.03. 32 G.T.l.P. ile işlem görmektedir. Böylece sistem ana ünitesini oluşturan meblağ olarak en büyük tutar ka lemi muafiyet uygulaması kapsamına girmemektedir. Kararname değişik liğinin ruhuna ve amacına ters düşen bu durumun bir yazım ve yorum hatasından kaynaklanmakta olduğu düşünülmektedir. - 163 - Şu anda sektörde uygulanan vergi ve fon Desteklem Gümrük V eıgisi Toplu Fiat Belediye Damga Konut İstikrar Hissesi Resmi Fonu Fonu Hurda SiMn $ 4 .-/t FeSi $ 4 .-/t Elektro d 0,40 0,06 0,06 0,04 (Kapak Pota) 0,10 0,006 0,06 0,04 Harç 0,10 0,015 0,06 0,04 0,08 0,012 0,06 0,04 Balar Kalıp Tuğla Süıgü (Nozul) Sürgü (Plaka) Halen ithal hurdada gümrük vergisi ve fon olmamakla birlikte, gerek AET ülkeleri ve gerekse diğer Dünya ülkelerinde örnekleri görülen şekilde hur da taşımasında bazı devlet sübvansiyonlarının getirilmesi ton başına 1015 dolara varan navlun giderlerinin bir ölçüde azaltılması, maliyetleri önemli ölçüde aşağıya çekebilecektir. Buna ilâve olarak, büyük yekun tutan hurda ödemeleri kabul kredili ya pıldığında büyük kur farkları getirmektedir. Kur garantili ithalat olması firmaları büyük ölçüde rahatlatacaktır. - 164■' ' '-’ i- • d. Liberasyon Karşsmda Sektörün Durumu Dış ticarette Müm, kütük, fllmaşin, yuvarlaklar ve sıcak çekilmiş (had delenmiş) proiUIerde -Iibetasyona ^gidBmesi haBnde, Türkiye'de uzun ürünler sektöründeki maliyetlerle ihracatta dünya fiyadan ile ve sanayi de ithalatla rekabet etmek mümkün değildir. Nitekim dünyada da durum birçok ülke için aynen geçerlidir. örneğin, AET’de fümaşin iç fiyadan 1986'de 350 £/ton mertebelerinde iken ihraç fiyatlarını zonınhı olarak 260 $/ton mertebelerine indirmişlerdir. Aradaki fark, demir çefik sanayiinin ekonomi, kalkınma ve savunma açısından önemine dayanılarak çeşitli dolaylı/dolaysız sübvansiyonlarla kapatılmakta dır. Hakse rekabete yol açması nedeni üe büyük itiraz lara neden (dan yardımların 1986'dan itibaren belirli amaçlara yönelik olması kabul edildiyse de, AET ülkelerinde sanayide elektrikte % 40 a varan sübvansiyonlar, taşımacılık ve istihdamda çeşitli şekilde dolaylı sübvansiyonlar uygulanmaya devam edilmektedir. ITT. Teknolojik Faktörler a. Teknoloji Petrol krizleri ile başlayan ginfi maliyet artışları ve talep durgunluğu nedeni ile bütün dünyada elektrik ark ocakları tesislerinde üretim mali yetlerini düşürücü, verimliliği arttırıcı ve kaliteyi geliştirici yönde aşağı da belirtilen yatıranlar başlatılmıştın —Su soğutmalı gövde ve kapak panelleri, —özel oksijen-yakıt brülöıieri, - 165 - —Pota ve tandişlerde kayıcı sürgü sistemi, —Hurda ön ısıtma, —Soğuk tandiş, —Kontinü döküm makinalan. —EAO'da elektronik elektrod kontrol sistemleri, —EAO'da oksijen tüketiminin arttırılması, —Curufsuz döküm alma sistemleri, —Pota ocağı, — Köpüklü curufla çalışma, b. Yabancı Sermaye Demir çelik endüstrisi önemli ölçüde sermaye yoğun bir endüsrisi olup, yeni bir entegre tesis yatınım 2000-2500 $ /to n gibi çok yüksek yatının maliyetine sahiptir. Bunun yanısıra modernizasyon yatırımlan ise 250350 £ /to n seviyelerinde modernizasyon yatırımlan ise 250-350 $/ton seviyelerinde gerçekleştirilebilmektedir. Türkiye'de yeterli ölçüde kay nak birikimi sağlanamadığından ve kaynak sağlanmasının zorluklan da göz önünde bulundurulduğunda yabancı sermaye gelişini kolaylaş tırmakta yanır vardır. IV. Araştırma Geliştirme Faaliyetleri Dünya çelik ticaretinin ve talebinin durgun olduğu günümüz şartlannda, Türkiye demir çelik endüstrisinin maliyet ve kalite açısından rekabet gücünün arttırılabilmesi için gerekli ve son derece önemli olan araştımıageliştirme faaliyetleri konusundaki çaüşmalann destek sektörler komis yonunda ele alınması kanaatimizce daha doğru olacaktır. - 166a. Üniversite-Sanayi İşbirliği Türkiye'de firma + üniversite işbirliği bütün iyi niyet ve gayretlere rağ men etkili bir şekilde sûrdürülememiştir: Bunun için ölke çapında Demir Çelik Birliğinin kurulması, bu Birlikte araşürma-geliştirme birimi ve bil gi bankaları oluşturulması, bu Birliğin aynı zamanda üniversite, TÜBİ TAK ve sanayi ilişkilerinde arakesit oluşturması düşünülebilir. b. Sektörde Araştırma Geliştirme Sektörde bir iki firma dışında araştırma geliştirme birimi olan kuruluş yoktur. c. Kalite Kontrol ve Standartlar Sektörde T.S.E., DİN ve ASTIM standartlanna uygun üretim yapılmak tadır. d Eğitim Metalugi Mühendisliği eğitimi Türkiye'de henüz oldukça yeni (fir. Sanat okullarında bilindiği kadarı ile döküm konusunda mahdut sayıda eleman yetiştirilmekte olup, sanayinin ihtiyacını karşılamaktan uzaktır. Bu sana yinin özellikle yoğun olduğu, İstanbul, İzmir, İskenderun, Karabük böl gelerinde uygulama üe bağlantılı sanat okuUan gibi eğitim birimleri kurulmasmda yarar vardır. - 167 — V. Çevre Sorunları ve İş Güvenliği Konusunda Sektörün Durumu Sektörde çalışan elemanları karşılaşabilecekleri kaza ve tehlikelerden konımak, düzenli, huzurlu, güvenli bir çalışma ortamı sağlamak amacıyla yasa ve tüzüklerin emir hükümlerince işyerlerinin işçi sağlığı ve işgüvenliği konularında alması gereken tedbirler alınmaktadır. Çtevre sağlığı ile ilişkin olarak, duman emme ve toz tutma sistemleri bazı tesislerde kurulmuş olup, bazılarında ise yatırımları plânlanmaktadır. -1 6 8 - E. SONUÇ VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER 1. Sm Çelik Üretiminin önemi Türkiye hin gelecek yıllar için, demir-çelik sanayiinde ve bunun içinde ağ ırlıklı yeri olan uzun ürünler sektörünce sıvı çelik üretimine mi, yoksa ithalata dayalı haddeciliğe mi ağırlık vermesi hususunda bir karara varması sözkonusudur. Bilinen bir gerçektir ki, demir-çelik bir ülkenin kalkınmasında lokomo tif sektör olma özelliğini taşır. Bu özelliğin özünde yatan espri ise, sm çelik üretimi ile haddeciliğin ve dolayısıyla kişi başına üretim-tüketim ilişkisinin optimal bir denge içinde yürütülmesidir. Nitekim gelişmiş Ba tı Dünyası ülkelerine baktığımızda, kişi başına sm çelik üretim-tüketim rakamlarının birbirine yakm olarak seyrettiklerini görürüz. Sm çelik üretimi yerine ithalata dayalı haddecilliğe ağırlık verilmesi, Tüıkiye’nin bu sektörde sanayileşmeden ziyade ticarete yönelmesini kö rükler ki, böyle temeli zayıf bir sektörel yapı ülke ekonomisi için bir takım handikapları da beraberinde getirir. Bir kere, dışa bağımlı kalmak ve .dünya demir-çelik piyasasında ortaya çıkabilecek oluırouz gelişmeler den doğrudan ve ağır bir şekilde etkilenmek bakımından stratejik bir ri ziko sözkonusudur. Sonra, sm çelik üretimini ihmal etmekle, bu sektö rün ekonomide yaratacağı katma değerden ve sektörler arası ileri-geri bağlar sebebiyle itici güç olma özelliğinden ülke ekonomisinin mahrum kalması sözkonusudur. O halde Türkiye’nin geleceğe yönelik kalkınma süreci içinde, lokomo tif sektör olan demir-çelikte ticaret değil sanayii seçmesi önemli ve isa- - 169- befli bir karar olacaktır. 2. Yakm Geleceğe Yönelik kapasite Değerlendirmeleri Tûıkıye önümüzdeki yıllarda uzun ürünler sektöründe sıvı çelik üretim ka pasitesini arttırma yönünde birtakım yaptırımları başlatmış ya da plân lanmış durumdadır. Ne varki, kapasite arttinmı hususunda izlenen veya izlenecek yolda çok dikkatli olunması gerektiği kabul edilen bir gerçek tir. Gerek dış pazarlarda rakip olma durumu, gerekse ileride muhtemel bir AET entegrasyonu sebebiyle, AET ülkelerinin bu sektörde yaşadıkları tecrübelere bakarak, Türkiye'nin ileriye yönelik demir-çelik politikasını oluşturma şansı vardır. AET ülkelerinin ülkelerinin 19701i yılların başından itibaren demirçelik sektöründe yeni kapasiteler yaratılmasına yönelik yoğun yatırım lara girişimleri, 1980 başlarında maksimum kapasiteye ulaşmaları, maruz kaldıkları petrol krizlerinden doğrudan ve dolaylı olarak etkilenmeleri, dış pazarların daralması hususunda (üştükleri hesap ve tahmin hataları gjbi nedenlerle sektör olarak ciddi bir kriz dönemi yaşadıkları bilinen bir gerçektir. Kriz henüz atlatılmış da değildir. Bunun için bir dizi önlem ler alınmış, uygulanmış ve halen de uygulamalar belli ölçüde sürdürül mektedir. Türkiye sıvı çelik üretim kapasitesini arttınrken, Topluluk ülkelerinin ve özellikle Topluluğa 1986 başında dahil olan Ispanya'nın geçtikleri badireli yollara girmemeye özen göstermeli, bu ülkelerin krizden kurtul mada ağırlık verdikleri yapısal düzenleme ve modernizasyon gibi uygu - 170 — lamaları kendi sektörel yapısına adapte ederek kapasite hesap ve plân lamalarını yapmalıdır. Uzun Ölünler sektöründe yakın geleceğe yönelik kapasite ve üretim tah minleri incelendiğinde 1980 başlarından itibaren süre gelen tüketime göre üretim fazlalığının 1990'lı yılların başmda da devam edeceği anlaşıl maktadır. Geçen üç yıl (1984-1986) içinde ortaya çıkan uzun hadde ma mulleri fazlalığının, yılda yaklaşık 1,4 Mt'luk ihracat ile dengelendiği görülmektedir. Nitekim 1985'de üretim 3,3 Mt, tüketim 2,4 Mt, ihracat 1,4 Mt ve ithalat 0,4 Mt olmuş, üretim+ ithalat = tüketim+ihracat den gesi 0,1 Mt'luk bir toleransla sağlanmış bulunmaktadır. Son üç yılın ihracat ve ithalat rakamlarına bakarak 1990 yılına kadar ih racat ve ithalatın optimal bir görüşle gene aynı seviyeleri koruyacağı kabul edilebilir. İhracatın artacağı varsayımına bağlı olarak kapasite arttinmına gidilmesi, AET ülkelerinde yaşanan çelik krizinin ana nedenle rinden birisi olduğu görüldüğünden, son derece mahzurlu bir yaklaşım olarak düşünülmektedir. Kaldı ki, Türkiye'nin özellikle uzun ürünler ih racatında yönelik olduğu Ortadoğu pazarında, bu ülkelerin kendi çelik tesislerini kuruyor olma lan yolunda edinilen bilgilerle, muhtemel bir daralma sözkonusudur. Diğer taraftan yapılan tahminlere göre 1990 yılında uzun ürünler hadde mamulü üretimi 4,7 Mt, tüketimi ise 3,8 Mt olarak öngörülmektedir. Bu durumda 1990 yılı için üretim + ithalat = tüketim + ihracat dengesi gene 0,1 toleransla sağlanmış olacaktır. O tel de, yakın gelecekte uzun ürünler sektöründe yeni kapasite yaratıcı yatı ranlara gidilmesi gerekli görülmemektedir. Ancak bu konudaki tahminle rin her altı ayda bir gözden geçirilerek yeni stratejilerin tespitinde büyük yarar vardır. - 17 1 - V. Beş Yıllık Plan bitim inde, 1989 yılında 7,5 M t/yıl sıvı çelik üretimi ve kişi başına 140 kg'lık üretim miktarına ulaşılacağı öngörülmüştür. VI. Beş Yıllık Plan sonunda ise, 1994'de 10-11 Mt/yıl sıvı çelik üretimi ile fert başına 160-190 kg'lık üretim seviyesine çıkılacağı planlanmış tır. 1986 sonu itibariyle 1,7 Mt'u yassı, 5 ,4 Mt’u uzun ürünler olmak üzere, toplam sıvı çelik kapasitesi 7,1 M t’a ulaşmıştır. 1990 yılına kadar prog ramlanmış olan yatırımların da devreye alınması ile ilâve gelecek olan 1,9 M tluk kapasite artışı sonunda toplam 9,0 M'luk kapasiteye çıkıla caktır. Tüketim tahminlerinde çıkabilecek yanılgılara bağlı olarak, tüke timin beklenilenden daha hızlı artması durumunda, üretim açığının, yeni yatırımlara göre daha ucuz olan modernizasyon yatırımları ile karşı lanması yoluna gidilmesi daha uygun görülmektedir. Bilindiği üzere, demir*çelik endüstrisinde yeni bir yatarım, hale bu bir entegre tesis yatırımı ise, bugünkü değerlerle 2000-2500 $ /to n gibi çok yüksek kapasite yatı nın m aliyetine sahiptir. Türkiye gibi kalkınmakta olan bir ülkenin ise, bu tür bir yatırıma yönelm ek yerine öncelikle, mevcut tesislerindeki atıl kapasiteye modernizasyon yatm m lan ile işlerlik kazandırmasının çok daha ekonom ik olacağı açıktır. Bugünkü şartlrrda, modernizasyon yatırımı ile kapasitesini arttırma imkanı olan tesisler, 200.000 ton/yıl ile Metaş, tahminen 200.000 t on/yıl ile Çukurova ve 600.000 ton/yıl ile İsdemir'dir. Bunların da gerçekleştirilmesi halinde toplam sıvı çelik kapasitesi 10 M t’a ulaşabilecektir. Konuya, yassı ve uzun ürünler sektör paylan açısından bakıldığında, Türkiye'de vassı ürün aleyhine bir dengesizlik olduğu görülmektedir. Şöyleki, AET ülkelerinde toplam üretimin 9c 28'i profil ve % 10'u yu varlak ve 9c 45 i yassı iken, Türkiye de % 12^i profil, 9c 3 2 'si yassı ve - 172 — % 56'sı yuvarlak olm uştur.. Ayrıca halen Türkiye'de, yassı tüketimin % 25'inin ithalatla karşılandığı düşünülürse, yapılacak olan yatırımların uzun ürünlere değil, yassı ütünlere yönelik olması gerekliliği açıkça görülmektedir. Halen yassı mevcut kapasitesi 1,7 Mt olup, net üretimi 3 Mt'a çıkaracak olan modernizasyon veya yeni yatırım çalışmaları baş latılmış bulunmaktadır. Yassı kapasitesindeki 1,6 M tluk ilâvenin gerçek leşmesi durumunda toplam sıvı çelik kapasitesi 11,6 Mt/yıl.a ulaşmış olacaktır. Böylece 1990 yılında kişi başına sm çelik üretiminin 165-185 kg. dolaylarında olabileceği, altıncı beş yıllık planda öngörülen bu hedef lere beşinci beş yıllık plan dönemi sonunda ulaşılmasının mümkün ola bileceği görülmektedir. 3. Fiyatlar —Maliyetler Avrupa ülkelerinde demir ve çelik ürünleri ihraç fiyatları, 1980 başların da, global olarak 336 jS/ton civarında seyrederken arz-talep dengesizliği sonucu bu rakam 1983 sonlarına doğru 210 $/ton civarına kadar düşmüş tür. Türkiye'de iç Fiyatlar dolar bazında incelendiğinde seneler itibariy le bir düşüş olduğu gözlenmektedir. Dolayısıyla sektörde kaynak kaybı söz konusu olup, modernizasyon için gerekli yatınm imkânları daral maktadır. Bunun yanıstra iç piyasa fiyatlarının düşüklüğünün bir nedeni de arztalep dengesinin kurulamamış, üretimin tüketimin üzerinde kalmış olma sıdır. Diğer taraftan 1980 yılından bu yana eneıji ve diğer girdi fiyatları büyük oranlarda artış gösterirken, istikrar politikalan nedeniyle demir çelik fiyatiamun suni olatak düşük tutulması sonucu verimli çalışan fir malarda bile büyük finansman zorlukları yaşanmasına neden olmuştur. - 173 - Türkiye'de uzmı ürünler sektöründe önemli paya sahip olan ark ocaklaı işletmelerdeki maliyetlerde enerjinin payının % 15-20, finansman gider lerin ise % 15'ler civamıda olduğu, halbuki bazı yabancı ülkelerde elekt rik payının % 7-9, finansman giderleri payının ise % 3-10 arasında d eğ iş tiği görülmektedir. Demir çelik sanayiinin ülke kalkınmasında ve savunmasındaki önemi nedeniyle ülkeler ne pahasına olursa olsun bu sanayii desteklem ektedir ler. Nitekim AET ülkeleri örneğinden de bilindiği gibi, bu sanayide elek triğe % 40'a varan indirimler uygulanmıştır. Bunun dışında selektif kre di uygulamalarıyla bu sektörün Gnansal yükü de hafifletilm eye çalışıl mıştır. Türkiye'de entegre tesisler ve firmalar eneıji maliyetlerini düşürmek üze re önemli çalışmalar ve yatırımlar yapmışlar, eneıji tüketimlerini azalt mışlardır. Ancak buna rağmen enerjinin maliyetler içindeki payının art ması engellenememiştir. Avrupa ülkelerindeki bir diğer uygulama yüksek miktarlarda elektrik enerjisi tüketenlere destek sağlamak amacıyla, kademelendirmeye gidil miş olması ve en düşük kademe ile en yüksek kademe arasında % 6 0 ’a varan farklar yaratılmış olmasıdır. Türkiye demir çelik sanayiinin gelişebilmesi ihracat yapabilmesi ve AET yc girişte ezilmemesi, rekabet edebilmesi açısından sanayiinin özellikle bu iki konuda korunması şarttır. - 174- 4. Dış Ticaret 1980 yılı sonrasında, ekonomik politika değişiklikleri nedeniyle, yüksek faiz oranlan ve sürekli kur ayarlamaları sonucu maliyetler artmış, ve bu durum iç piyasada demir çelik ürünlerinde bir talep durgunluğuna ne den olmuştur. Böylece bu zamana kadar uzun ürünlerde talep, üretimin üzerinde seyrederken, bu tarihten sonra üretim fazlalığı sözkonusu ol muş ve ihracata yönelinmiştir. a. İthalat 1984 yılına kadar gümrük vergisi ile, demir-çelik mamulleri ve kütük "Mü saadeye Tabi Mallar" listesinde idi. Ancak, 1984 yılı içerisinde, fon öde mek koşulu ile "Müsaadeye Tabi Mallar" listesinden çıkartılması ve yine aynı yıl içinde, konulan bu fonların çok düşük seviyeye indirilmesi ile bu malzemeler serbestçe ithal edilebilir duruma gelmiş ve bu durum zaten talep durgunluğu ve gittikçe artan maliyetlerle başedemez hale ge len yerliüreticOeri çok büyük sıkıntıya sokmuştur. Daha sonra bu probleme çözüm getirebilmek amacıyla 1985'in ikinci ya nsından itibaren fonlar artbnlmaya başlanmış ve 22.8.1985'te de kütük te 20 fi/ton, mamullerde de 35 ¿S/ton'a çıkartılmıştır. Fonların etkileri ithalat miktarlarında açıkça kendini göstermektedir. Türk Demir-Çelik Sanayiinin öldürücü yaralar almasına neden olan ithalat serbestliğinin, iç maliyetlerin rekabet edebileceği düzeyde fonlarla kont rol altına alınması, bu sanayiinin hayatiyeti için büyük önem taşımakta dır. Böylece yaşadı klan talep durgunluğu nedeniyle, damping yaparak - 175 — son derece düşük fiatlarla Türkiye Doğu Bloku ülkelerinden gelecek ma mul ve kütükler karşısında yerli sanayimiz korunmalıdır. Yerli sanayii sıkıntıya düşüren bir diğer konu da, gerek iç piyasada talebe cevap verebilecek miktar ve kalitede malzeme temininin olm ayışı ve gerekse, bazı maizamelerin iç piyasada olmaması nedeniyle, eklenen çe şitli vergiler, fonlardır. 1986 yılı sonunda alınan kararlarla, gümrüklü ithalatta alınan desteklem e ve fíat istikrar fonunun % 2'den % 4 'e ve Damga Resminin de % 4 ’ten % 6 ’ya çıkarılması zaten yüksek olan ithal maliyetlerini daha da arttıracak ve maliyetlerin daha da artmasına neden olacaktır. b. ihracat Uzun ürünlerde sözkonusu olan arz fazlalığının ihracata yönlendirilmesi amacıyla, bu sanayi de teşvik kapsamına alınmış ve aralannda ihracatta Vergi ladesi, İhracat Kredisi, Uzaklık fonu bulunan teşvik araçları ile ihracat teşvik edilm iştir. Dış piyasada da talep durgunluğu nedeniyle artan rekabet ve ülkelerin ton başına 100 $ 'a varan çeşitli teşvikler ve sübvansiyonlarla pazarlara düşük fiatla girmeleri, ihracatı gittikçe zorlaş tırdığından, teşvik araçlarının önemi daha da artmıştır. Bu durumda pazarlardan pay kapmanın zaten zorlaştığı, bu dönemde, ihracatta vergi iadesi oranlarının da düşnrülmesi, 1986 yılı için hedefle nen ihracat miktarının altında kalınmasına yol açmıştır. İhracat teşvik lerinin rekabet gücünü arttırıcı yönde etkinliğinin korunması gerekmek tedir. İhracatımızın hangi ülkelere yöneleceği konusunda bir incelemede, İran - 176 — ve Irak'ııı son yıllarda iyi bir pazar olmasına karşılık, sadece bu ülkelere bağımlı olmanın riskleri gözönüne alındığında, yeni ihracat pazarlarının araştırılması gerekliliği ortaya çıkmaktadır. AET ülkelerinde zaten uzun ürünlerde arz fazlahhğının sözkonusu olması ve Doğu Bioku ülkelerinin da talep eksikliklerini kendi aralarında halletmeleri nedeniyle bu iki pa zara girebilmek oldukça güçtür. Buna karşılık, ABD, Çin Ümit verici görünmekte olup, zaten yavaş yavaş bu ülkelere ihracata başlanmış bubulunmaktadır. Ayrıca Hindistan ve Pakistan pazarlarından da pay ala bilmek mümkün görülmektedir. UZUN ÜRÜNLER ALT GRUBU 3 — Haddehaneler raporu - 179 — KARABÜK’TE DEMlR ÇELİK ÜRETlMl VE SORUNLARI Karabük yurdumuzun flk ağır sanayi şehri olup bünyesinde elli yıla ya kın süredir hem kamuya, hem özel sektöre ait demir çelik tesislerini mu hafaza eden ve demir çelik endüstrisinin yurt çapında yayılmasının reh berliğini yapan bir beldedir. Ancak 1950'ii yıllarda Türkiye'nin tüm demir ve çelik üretimi Karabük1 te yapılırken 1980'li yıllara kadar bu üretim Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerine yayılarak gelişmiş 1986 yılında yaklaşık kamu ve özel sek tör olarak 6.500.000 tona ulaşmıştır. Doğal olarak bu artışla birlikte Karabük'te de bir kapasite artırımı olmuştur. Yalnız Karabük'teki kapasi te artırımı Kamu sektörü olan Türkiye Demir Çelik İşletmelerinde yıllık 5 5 0 .0 0 0 ton civarına ulaşmış buna makabil Karabük'te bulunan özel sek tör haddehanelerindeki haddeleme kapasitesi 6 0 0 .0 0 0 tonun üzerine çık mıştır. ö z e l sektör haddeleme tesislerini kısaca özetlem ek gerekirse bunlar T.D. Ç. işletmeleri Karabük fabrikalarının birer yan sanayi olarak 1950'li yıllarda kurulmaya başlamışlar, 1960'lı yıllarda gelişm e kaydetmişler ve bütün hammadde ihtiyaçları bu yıllarda T.D.Ç. İşletmelerince tahsis şek linde karşılanmış olup yalnızca yurt içine üretim ve pazarlama yaparak iştigal etmişlerdir. Ancak Türkiye'de planlı kalkınma dönemine geçil dikten sonra Karabük demir çelik işletmelerinin kontini haddeleme tesisIerininde üretime başlamasıyla, hammadde ihtiyaçları olan kütük demiri nin tamamım T.D.Ç. İşletmelerinden a la m a z hale gelmişlerdir. Böylece imalatlarından bir daralma görülmüş 1970’Ii yıllarda demir çelik üretimi ne artan ihtiyaç karşısında ilgili bakanlıklarca, T.D.Ç. işletm elerine kü tük ithalatı yaptırılmış, ayrıca özel sektör hadde sanayicilerine de kütük - 180 — ithal hakla tanınmış eksik hammadde ihtiyaçları bu yolla giderilmiştir. Yalnız bu yıllarda hepimizin bildiği gibi demir çelik üretiminde yurt içinde yayılmacılık başlamış ve bununla birlikte muhtelif bölgelerde ka muya ait demir çelik tesisleri fle özel sektör izabe tesisleri ve hadde haneleri kurulmuştur. Artık T.D.Ç. İşletmelerinden kütük temin edeme yen Karabük özel sektör hadde tesislerinin sıkıntılı dönemi başlamıştır. Zira hammadde temininde güçlüklerinin yanında maliyet açısından nak liye en büyük sorun olarak karabükkün karşısına çıkmıştır. Bu dönemde (1976-1977 yıllarında) T.D.Ç. işletmeleri özel sektör haddehanelerine iç piyasadaki aşın talebi cevaplayabilmek ve fiat artışlarını önleyebil mek için fason yuvarlak demiri yaptırmıştır. Yalnız 1979 yılı başlarında gerek hammadde, gerek iktisadi sebepler do layısıyla kırize girmiş tesislerde üretim durmuştur. 1982 yılında Türki ye'nin demir çelik ihracatına başlamasıyla demir çelik kültürünün, tekno lojisinin en yüksek potansiyelde olduğu karabûk ilk ihracata imalatı ger çekleştirmiştir. Bu sayade kilitlemek üzere olan sektörde faaliyet yeni den başlamıştır, özel sektör haddehaneleri derhal ilave teknik imkanlarla donatılarak 1983-1984-1985-1986 yıllarında yaklaşık her yıl için 50. 000 tonun üzerinde ihracata imalatı gerçekleştirip, 1986 yılında iç ve dış piyasaya 500.000 tonun üzerinde fiili üretim kapasitesiyle 50006000 arası istihdam gücüne erişmiştir. Ancak üretim çeşitlerinde de de ğişme olmuş, eskiden yalnız yuvarlak inşaat demiri üretilen tesislerde 1981 yılından sonra hem nevi hafif profil, köşebent, lama, kare, nervürlü inşaat çelikleri de üretilerek gerek ihracata ve gerekse iç piyasaya da cevap verilmektedir. „Yalnız özel sektördeki bu gelişmelerin yanında Karabük Demir Çelik - 181 Fabrikasının genel müdürlüğü Ankara'ya alınmış, Karabük demir çelik Müessese olmuş ve üretim kapasitesinde bir değişm e meydana gelm em iş tir. Kamu iktisadi teşebbüsü olan Demir çelik fabrikalarında 1985 yılında başlatılan tevsiat ile kapasite artınmı amaçlanmıştır. Ancak 1987 yılı başlarına kadar kok fabrikaları yenilenm iş, kuvvet santralı yenilen miş yüksek ûn n lan n gaz ihtiyacı giderilerek ham demir üretiminde iler leme olmuştur. Ş u anda 5 5 0 .000 tonluk üretimin 1.000.000 tona ulaş ması için yapılan tevsiatlarda sonuca varılabilmesi açısından acilen çelikhane tevsiatmın yapılıp kapasitesi artırılmalıdır. Ve ilave 4 0 0 .0 0 0 ton ka pasite artırımında ağırlık yan mamul olan kütük demire verilmelidir. Yukandan beri kısaca ana hatlan ile değindiğim iz Karabük’teki çelik üre timine, karabük ulaşım açısından coğrafi durumunu da özetleyerek de vam edersek; Karabük; Zonguldak ve Ankara'ya demir yolu ile bağlantısı mevcuttur. Bartın, Zonguldak ile karayolu bağlantısı vardır. Ancak Zonguldak kara yolu bağlantısı (2 0 0 Kilometredir) deniz yolu ulaşımı şu anda ancak dar imkanlar ve yabancı bandıralı gemilerin alınmadığı Bartın limanından yapılmaya çalışmaktadır. Ancak bu limanada 5.000 tonluk gemilerin üs tünde gemi irenıemektedir. Zonguldak limanından hem limanın kapasite sinin yetersizliği, hem m evcut karayolunun 2 0 0 km. civannda uzak oluşu dolayısıyla ekonom ik olmayıp yaralanılamamaktadır. Kısaca bu konuyuda özetledikten sonra Karabük'teki Demir çelik sektö rünün gerek kamu ve gerekse özel sektör olarak yurt içi ve yurt dışı tale bin karşılanmasında, karşı karşıya bulunduğu acil çözüm gerektiren sonınlannı sıralamak ve bilahere de bunların çözümlerinin naşı! olabileceği ni özel sektör haddehaneleri adına beyan etm ek istiyoruz. - 182Başüca Sorunlarımız: 1 —Hammadde teminindeki güçlükler 2 —Ulaşım ve navlun sorunları 3 —Enerji sorunları 4 —Üretim fiat ve pazarlama sorunları Ana sorunlan bu dört katagoride ele ılırsak bunların açıklamasını ve çö züm yollarım da sıralıyalım. 1 —Hammadde teminindeki göçtükler: En büyük sorunumuz bu olmakta(kr. Zira Karabük demir çelik müesse se« Türkiye'deki her sanayi dalma katkısı 3e damgasını vurmuş, imala tında pay almış iken, en son canh örneği kendi dalında İskenderun D.Ç. fah riy alan m kurup yılda yaklaşık 2.500.000 tona yakm üretime kavuş turmuşken, kendi Karabük fabrikalarında halen 550.000 ton dvannda demir çelik ve pik üretmektedir. Bu Kaıabük’ü ı ilk en büyük ağır sanayi şehri oluşu açısından üzücüdür. Zira Karabük'deki özel sektör tesisleri Karabük demir çelik fabrikalarından kütük demir temin edebilmek ama cıyla kurulmuş ancak bu imkanı hiç kalmadığından, diğer bölgelere gö re rekabet gücünü kaybetmiştir. Konuyu 1986 yıh olarak rakamlandınrsak, 1986 yılında özel sektör haddehanelerinin ekteki üretim cetvellerin de görüldüğü gi>i 1985 yıh fiili toplam imalatı 435.578 ton iken Karabük demir çelik fabrikalarından aldığı kütük demir toplamı 40.000 tondur ki bu rakam fiili imalatın % 10 gibi çok küçük bir miktan dır. Karabük'de 35 in üzerinde ve ha* birinin yatırım gücü milyarları aşmış özel sektör demirçelik tesislerinin hammadde ihtiyacını giderebilmeleri için acilen; - 183 - Karabük demir çelik fabrikalarında çelikhane tevsiatı tamamlanmalı, yüksek fırınlarda elde etfilipte çeliğ e dönüştürülemediğinden düşük kapa site ile yapılan üretim tesviaün tamamlanması neticesinde ilk etapta yılda 200.000 ton gibi arttırılarak 1.0 0 0 .0 0 0 tona ulaşılmalı ve bu ilave üretim yan mamul olan kütük bazında gerçekleştirilip özel sektöre hammadde temininde katkıda bulunulmalıdır. Bu kütük Karabük'teki özel sektör tesislerine hammadde olan direkt satılabileceği gibi tercihan demirçelik işletmelerinden yapılan talebin karşılanması için istenilen cinste fason üretimi için verilerek T.D.Ç. İşletmelerinin ihtiyacı olan demirler üretti rilip, yine T.D.Ç. fabrikalarınca satışa sunulabilmelidir. Böyle koondineli bir çalışma neticesinde hem dış, hem de iç piyasanın ihtiyacı demir çe lik mamulleri tem in edilmiş olup, hem de milyarian geçen yatırım mali yetli bu tesisler ve 6 .000 kişiyi kapsıyan istihdam gücü atıl kalmaktan kurtarılmalıdır. Taböd bu tevsiat ve kapasite artınını bugün teşebbüs edilse bir iki yılı bu lur tamamlanması, bu zaman zarfında özel sektörün hammadde ihtiyaç larım karşılamak için kısmen ithalat kısmen de İskenderun D.Ç. fiabrikalarından kütük demiri getirtilebilir. Bu işlemlerin T.D.Ç.ÎJice yapılma sı ve getirdiği kütükleri Karabük özel sektör haddelerinde fason yaptı rarak satışının demirçelik yapmasa önümüzdeki sezonda inşaat demirine karşı yoğun olacak iş talebin karşılanması ve fiat istikrarının sağlanması açısından daha verimli olur kanaatindeyiz. Bunun dışında Füyos limanının yapılmasıyla Füyos Karabük araşma yani Zonguldak vilayeti hudutları içine verilecek demirçelik teşvikleri ile Ka rabük'te ki özel sektör haddehanelerininde iştiraki bulunan yıllık 300. 000 ile 500.000 ton kapasiteli bir izabe tesislerinin Filyos-Karabük ara sına kurulması için gerekli teşvik verilmeli ve bu yatırımın yurdumuz - 184 — içinde çok büyük faydalan olacağı bilinmelidir. 2 —Ulaşım sorunları: Karabük'ün en önemli sorunlarından birisi de ulaşımdır. Karabük'e Kara yolu dışında belirli bir ulaşımı yoktur denilebilir. Zira denizyolu ulaşımı sınırlıdır. Bir tek 5000 tonluk gemilerin üzerinde geminin yanaşamadığı küçük kapasiteli barün limanı vardır. Büyük tonajh gemiler girememekte aynca Barün limanı yabana bandıralı gemilere yasaktır. Limanda diğer tahmil tahliye sistemeleri çok eksiktir. Bu yüzden Zonguldak'm Kara bük'ün hatta civarımızda bulunan Kastamonu, Çankırı, Bolu gibi vilayet lerimizin bile direkt yararlanabileceği bir limana acilen ihtiyaç vardır. Bu liman için en müsait yer Füyos'tur. Fiyos'a yapılacak bir 25.00030.000 tonluk kapasiteli liman başlangıçta bir dalgakıran iskele yapımı dahil sorunların çözümünde kesin netice olacaktır. Zira Fflyos'tan Kara bük'e karayohı ile ulaşım yaklaşık 80 km. olup halen füyos Yenice ara sı ulaşıma açık Yenice-Karabük arasındaki yol yapımı ise devam etmek tedir. Ancak bu çalışmalar çok yavaş ve yetersiz Derlemektedir. Bu yol ivedilikle açılmalı ve kurulacak Filyos Kınanma Karabük karayolu ile bağ lanmış olmalıdır. Zira konuyu hammadde teminindeki maliyet açısın dan kamu ve özel sektörle ilgili olarak özetlersek; a) İsken dem n-Karabük karayolu kütük demir nakliyesi bugün için tondan 12.000-13.000 TL. civarındadır. Halbuki bu nakliye deniz yolu ile yapı labilse bu rakam % 50 düşecektir. b) ithal yolu ile yurt dışından temin edilen kütükler için ise Türkiye'nin diğer limanlan ile navlun aynı fiat olacağından hiç fark olmayıp Kara bük'teki tesisler, İstanbul -İzmir-îskenderun'a göre aynı rekabet gücüne kavuşmuş olacaktır. - 185 - c) Mamulun nakli açısından da bilhassa ihracatta toplu nakliyeden de niz yolu kullanılacaktır. Böylece satış maliyetleri düşecektir. Ayrıca toplu taşıma ile iş çabuklaştırılacaklar. Bu durum D.Ç.I. Karabük tesisleri içinde aynen geçerli olup T.D.Ç. iş letmelerinin kârlılık ve verimini artırmada en büyük etken olacaktır. Zaten bu konuda üst düzeyde çalışmaların olduğu, fizibilite safhasında bulunulduğunu öğrenmiş durumdayız. Bunun aciliyetinin biran önce ilgilililere iletilerek liman inşaasına geçilmesinin temini gerekmektedir. Filyos limanı yapılıncaya kadar Bartın limanından daha geniş çapta yarariandınlmalı eğer mümkünse yabancı bandıralı gemilerin bu limana girmesi temin e ilm elid ir. 3 —Enerji sorunları: Sektörümüzde en büyük girdi maliyeti açısından, nakliyeden sonra ener ji olmaktadır. Bunu iki bölümde incelersek a) Elektrik tüketimi b) Yakıt tüketimi. a) Elektrik tüketimi açısından: Bu yönden sektörümüzün talebi 1986 yılında Demir Çelik izabe tesis lerine tanınan elektrik zamlarının uygulanmaması avantajı mutlaka aynı sektör içinde bulunan haddeleme tesislerimize de yansıtılmalıdır. Bilhas sa ihracata dönük çalışan sektörümüzde ihracatın üretim safhasında des teklenmesi açısından hükümetimizin amaçlarına da uygun bir uygulama olup maliyetlerimizdeki ağır külfet kısmede olsa hafifletilmelidir. - 186 — b) Yalat tüketimi açısından Tesislerimizde yakıt olarak Fuel Od tüketilmektedir. Fuel Oil'deki son 7,8 sene içindeki fiat artışları çok yüksek olup imalat maliyetlerimizi alt üst etmiştir. Bütün teknik imkanlar kullanılarak tesislerimizde tavla mada kullanılan Fuel Oü asgariye indirildiği halde Kg. maliyetlerimizde % 24.lük bir yeri halen korumaktadır. Yaklaşık İO.TL/Kg. civarındadır. Yine bu konuda da hükümetimizce sanayinin desteklenmesi konusu için de yakıt subvansesi uygulamasına bir an önce başlanılmamalıdır. 4 —Üretim Fiat Pazarlama Sorana: a) Üretim: Tesislerimizde üretim ancak bir mardiya olarak gerçekleştirümektedir. Halbuki hammadde ve diğer soranlarımız çözümlendiğinde iki ve üç vardiye üretim mümkün olacaktır. Üretim cinsleri olarak çok çeşitli demir ve çelik mümkündür. Yukarıda da saydığımız gibi belli başlı üretim çe şitleri. a) 6 m/m fi demirden 40 m/m fi demire kadar çabuk demir üretimi b) 6 m/m fi arası nervüriü inşaat çelikleri c) 10 m/m - 50 m/m arası kare demirleri d) 16x3 ila 50x3araa sömefer e) 20x5 ila 50x5 arası silmeler f) 20x5 ila 100x10 arası lamalar g) 20x20 ila 100x100 arası köşebentler h) 6,5 U ve I fle 140 I, U arası profil demirler ı) 19 Kg. mâ kadar raylar, selefler, menot lokmalan ve sair demir yolu malzemeleri. - 187 — b) Fiat: En önemli sorunlarımızdan biride fiattır. Zira maliyet girdilerimiz hergün katlanarak arttığı halde kamu sektörünün demir çelik tesislerindeki kü tük demir ile mamul arasındaki maıj gün geçtik çe düşm ekte ve tesisleri miz fiat konusunda çalışamayacak duruma gelmektedir. Şöyle ki bu gün T.D.Ç. İşletmeleri Karabük fabrikalarında kütük demir ton başına 182. 000 TL.dır. mamul demir satış fiaü ise 213.000 TL.dır. aradaki maıj 31.000. TL/Ton'da bu görünüşte aynen özel sektöre yansıyor sanılmak- tadff. Halbuki bizim özel sektör hadde tesislerindeki hali hazır m a lı mız 19.000-2.000 TL/Ton' civarındadır. Çünkü biz hammaddemiz olan kütük demiri karabük demir çelik fabrikalarından alamamaktayız. İskenderun'dan alabildiğimiz zamanlar ton başma kütük fiatı: 182.000 TL dır. İskendenın-Karabük kütük nakliyesi 12.000-13.000 TL olmakta dır. Böylece kütüğün Karabükteki tesislerimize girdisi 195.000 TLjton olmaktadır. Karabük demir çelik fabrikalarının mamul satış fiatlan 213. 000-225.000 TL/Ton olduğuna göre özel sektör hadde sanayide tanınan maıj 213.000-195.000 - 18.000 TL/ton olmaktadır. Halbuki tesislerimi zin 1986 yılı içindeki imalat maliyeti tonda 32.000 TL. civarındadır. Bu şartlarda bu tesislerimizin ayakta kalması bile mucizedir. Aynı şekil de özel sektör izabe sanayinden aldığımız kütük demirlerinde tonu 195. 000 TL civarında tesislerimize mal obnaktacbr. Bu durum karşısında açıkca görüldüğü üzere nakliyedeıı doğa n problemimiz demir çelik resmi fiatlaın tesbitinde nazari dikkate alınmamaktadır. Acilen talebimiz bu sektörün yaşaması ve gelişebilmesi için resmi fiat tesbitlerinde kütük de nir ile mamul mal arasındaki maıjın açılarak piyasadaki diğer demir çe lik haddeleme sanayinde sağlıklı çalışmasına katkıda bulunulmalıda. -1 8 8 Zira kamu sektöründe üretilen kütüklerin satışından ayrıca kar edildiği için kamuya ait demir-çelik tesislerindeki mevcut kütük ila mamul ara sındaki marj yeterli görülebilir, fakat özel sektörün hammadde temin imkanı sınırlı olduğundan dönem dönem sektörümüz çalışmamaktadır. Zira özel sektör izabe sanayi de kamu sektörü kütük fiatları artı lskenderun-Karabük kütük nakliyesini göz önünde bulundurarak kütük demir satış lan yapmaktadırlar. Kısaca yukarıdan bu tarafa değindiğimiz soranlarımızın acilen çözümlen mesinin memleket ekonomimize de büyük yararlar sağlayacağından ile riye dönük demir çelik ihracatlarımızın da arttırılabilmesi ve dünya pa zarlarında bu sektörde de yerimizi ahp koruyabilmemiz açısından kesin yaran olacağı inancı içinde durumumuza tensiplerinize arz ederiz. Saygılanmızla, NOT: Türkiye'de kurucu hadde tesisleri kapasitesi dikkate alındığında; ham maddemiz olan Kütük Demir üretimi; mevcut haddeleme kapasitesi nin altında olduğunda kütük demir ihracı, tesislerimizi atıl kapasite ile bırakmakta olup, bunun yerine mamül ihracının planlanm ası gerektiği kanısındayız. - 189 — Bu sebeple tütük demir ihracına verilen teşvikin kaldırılmasını talep et mekteyiz. Zira bu durumun iç piyasada fiat artışlarını önleyici rolü ola cağım ve istahdama yararlı olacaktır. e .A ? .'ı •: ." C r D c ı £ c '§ i C _ _ ı i i j Z ı ğ » Özel haddehaneler olarak halen ark ocaklı tesislere uygulanan ve uygu lanacak olan teşriklerden yararlandırılmamız, gerektiği inancındayız. KARABÜK'TEKİ HADDE TESİSLERİNİN KAPASİTE VE İMALAT İLE İLOİLİ TABLOSUDUR S.NO/ PİRMA ADI / 1 . K aptan D . ç . L t d . ş t i . 2. v e r g i l i D .ç .A .ş . 3 . çağ Ç e lik 4 . E k in c ile r A.Ş. 5 . İ s m a il Y ıld ız L t d . ? t i . 6. OUvon D .ç.A .ş. 7 . Nomtaş A .ş. 0 . Ç ı k ır ç ıo a iu A .ş. 9 ,. Aktar H a d d e c ilik 10. Mota H a d d e .K o li.ş ti. ı ı . Y e ş ily u r t A.ş. 1 2 . Azmet H ad.A .ş. 13. M elih S anı han 14.. noan A .Ş. 15. ç e lo a n ta ş A.Ş. 16.. M ustafa Saka V a r i s i . 1 7. tf z ç e lik L td .Ş ti .. 18. U çel M d .A .ş . 1 9 . Yamanlar L td C Ş ti, 20.. D om irtopçu A .ş. 21. U e şb a şla r K o l i . ş t i . 22. Candan L t d . ş t i . 23. P ak iş A .Ş. 24. ç e b i l e r P r o f i l S a n .^ .ş 25. K U rokçiler l t d . ş t i . 26.. I ş ı k Ç e lik A .Ş. 27. K zorrA .Ş. 28. U zm etal L t d . ş t i . Emaa H a d .K o l i.ş ti. 2İ 30. İbrahim Sözen V ra. 31. B aşaran H a d .sa n .A .ş. 32. 33. KAPASİTE 71985 YILI ÜRETİM CtN.MİKTARt/tlIRACAT 33.704Ton 42.224 Ton 9 44.304 • KÖşb.T flf 3 4.274 • 31.510 r 17.563 • 1 5.014 Ton 16.000 ■ NervUrlU tf 28.298 ■ 7.827 m 8.422 • 9 10.400 • J ö ş e b e n t 10.629 » 7.756 • 33.280 19.293 ■ 16.873 N 16.640 * K öşebent 26.218 • 25.882 ■ 16.640 * 9 23.476 ■ 21.716 • 6.000 m 13.104 n 9 3 .095 ■ 2.062 • ■ 14.800 • 9 1 7 .0 3 6 • 3000 23.088 • 9 1 7.326 ■ 2.085 m 4.593 * Lama-jf 871 ■ 3.200 * Lama-j/ 4 .6 4 3 * 3.900 • 29.536 * fttş e b e n t 3 0.200 *110.900 M 14.968 « 23.331 * 17.672 m 15.138 * 1 .3 8 5 * 995 • 13.104 * K öşebent 9 1 7.083 ■ 12.443 w 16.752 • 9 1 0.857 • 26.000 • 9 1 5.000 10.400 • K öşebent 21.322 ■ 17.057 « 5.200 • Lama 6 .0 0 0 ■ 6.000 » 13.317 * N ervU rlU -? 1 9.150 ■ 17.214 • 12.600 1 2 .0 9 6 ' 11.861 • 9 10.400 " 9 7 ,368 ■ 5.603 M 24.330 * Lama-? 10.229 * 8 .800 • 32.469 ' 9 21.836 " 20.605 II 16.640 ■ 9 3 .1 9 5 • 1 .576 « 13.104 • 9 - P r o f i l 9 .0 0 4 " « .o o a « ■ 25.584 8 .000 " K öşeb«nt-L am a-N er.2B .330 * 28.350 542.237 Ton Y a n c ı. D .Ç .S an.T ic.A Ş . 74.200 ■ Yo.lbulanlar D ışTic. 25.000 " L td .ş ti. :437 Ton /ELEKTRİK 2*957.500 KW 3*336*000 KH 1*346.160 • 2 .9 1 4 .1 9 2 « 610.106 • 1 .4 6 7 .1 7 0 1 .1 2 4 .3 0 0 « 2 .0 1 3 .6 0 0 ■ 170.966 1.452*500 1 .5 2 1 .2 3 0 92.080 191*433 1 .2 6 0 .0 0 0 1*423*200 160.000 924.460 1 ,4 9 0 .0 0 0 1 .6 0 0 .0 0 0 1*670*250 238*500 968*880 686.600 333*000 513*961 1.706*118 448*500 576.500 M 1*173.398 ■ • • • tt 9 9 a M • • W • • ■ ■ • ■ N • /rtTKL PİL /İSTİHDAM / 1 .4 7 4 .2 6 4 Kg. 70 2 .1 7 1 .0 0 0 • 82 872.652 ■ 48 1 .1 6 3 .0 0 0 * 47 5 60.610 ■ 38 1 .0 8 7 .0 0 0 ■ 75 1 .3 5 1 .0 0 0 ' 58 1 .1 4 8 .0 0 0 ■ 77 192.106 768.000 883.926 85 .7 8 0 2 49.000 1 .2 2 0 .0 0 0 1 .1 0 5 .5 0 6 114.000 807.376 48 4 .0 0 0 6 40.324 1 .0 4 3 .7 1 0 270.000 1 .1 8 3 .3 9 8 7 60.964 381.992 600.602 975.230 4 08.716 4 5 0 .9 2 i. 1 .3 9 0 .2 0 4 ■ • ■ ■ • * • * » * ■ • ■ * * ' ■ • ■ » • 34 41 66 10 28 80 85 35 35 47 49 55 33 65 34 34 47 * 51 44 42 — 44 4 7 2 .9 3 2 Ton 108.348 "50.802 Ton 3 .3 0 5 .2 6 6 KW 2 .1 1 6 .0 0 0 Kg 105 20.457 -1 8 .0 0 0 ■ 60 '601. D 37 Ton DomlrÇ»)lWi3ıdtlçcUur YASSI ÜRÜNLER ALT GRUBU T.C. SANAYİ ve TİCARET BAKANLIĞI 1987 SANAYİ ŞU R A SI'N A HAZIRLIK ÇALIŞM ALARINA ESAS DEMİR ÇELİK SANAYİ: YASSI ÜRÜNLER RAPORU (ERDEMİR) OCAK - 1987 - 195 - İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ ................................................................................................. , 97 I- S O N U Ç ............................................................................................... 199 H- DEMIR-ÇELİK SANAYİ'NlN Ö N E M İ...................................... 215 A. ÜLKE KALKINMASINDA B. SANAYİLEŞM EDE C. SAVUNMADA m - GENEL DEĞERLENDİRM E...................................................... 219 A. MEVCUT DURUM a) Genelde ve Yassı Mamul olarak Türk Denıir-Çelik Sanayiinin Gelişimi b) Sektörün ithalattaki Payı c) Sektörün İhracattaki Payı d) Sektörün Yassı Mamul Olarak ithalat ve ihracat Durumu e) Sektörün Gayri Safî Müli Hasıladaki Payı f) Sektörün imalat Sanayii'ndeki Payı B. DÜNYADAKİ D U R U M ............................................................ a) Dünya Ham Çelik Üretimi ve Tüketimi b) Dünya Çelik Ticareti c) Dünya Demir-Çelik Sanayiinde İç ve Dış Fiyatların Gelişimi 234 - 196- d) 1986 Sonrası Dünya Demir Çelik Sanayii’nin Görünümü IV - DEMİR-ÇELİK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI..................... 256 A. YATIRIM ve TEŞVİK 256 B. İTHALAT ve İHRACAT 262 a) Girdi Sorunları 1 —Yerli Hammaddeler 2 — İthal Hammaddelerin Gümrük ve Fonları b) Liberasyon Karşısında Demir-Çelik Sanayii'nin Korunması c) Yassı Mamul İhracatında karşılaşılan sorunlar C. TEKNOLOJİK FAKTÖRLER..........................................267 a) Teknoloji b) Yabancı Semıaye c) Lisans-Royalty-Know-How D. ARAŞTIRMA GELİŞTİRME FAALİYETLERİ........... .276 f a) Üniversite-Sanayi İşbirliği b) Firma Bazında Araştırma Geliştirme c) Erdemir’de Kalite-Kontrol ve Soranları d) Eğitim e) Çevre Sorunları ve İş Güvenliği - 197 — ÖNSÖZ Uzon vadeli sanayii stratejimizi tesbit etmek ve sanayii sektörlerimizi yönlendirmek amacı ile 1987 yılında yapılacak Sanayii Şurası’na esas olmak üzere Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Sanayii ile ilgili çalışma 12/12/1986 günü Sanayii ve Ticaret Bakanlığı Koordinatörlüğü'nde baş latılmıştır. Aynı gün yapılan toplantılar neticesinde söz konusu çalışma ile ilgili 5 Grup oluşturulmuştur. 1. Uzun ve Yassı Ürünler Grubu 2. Dikişsiz ve Diğer Borular Grubu (Dikişli, Spiral) 3. Vasıflı, ö z e l Çelik, Dövme Döküm Grubu 4. Demir Dışı Metaller (Aluminyum, Bakır, Çinko, Kurşun v.b) Grubu 5. Hammadde ve Yardımcı Malzeme, Refirakter, Tabii Gaz, Hurda Araş tırma ve Geliştirme, Eğitim Grubu Bilahare, Grup'ta yer alan vasıflı ve özel çelik Birinci Grub'a dahil ol muştur. Bu rapor Birinci Gnıb'un Yassı Ürünler Komisyonu'nun raporu olup, bu raporda; genelde ve ayrıca yassı mamul olarak Tür Demir-Çelik Sanay ii’nin, Dünya Demir-Çelik Sanayii karşısındaki durumu incelenmeye çalışılmış, Türk Demir-Çelik Sanayiinin bugünkü sorunları çözüm öne rileriyle birlikte dUe getirilmiş, önümüzdeki yıllarda Dünya Demir-Çelik Sanayii nde vaki olacak muhtemel gelişmeler karşısında Türk DemirÇelik Sanayii'nde alınması gerekli tedbirler belirtilmiştir. Saygılarımızla, YASSI ÜRÜNLER GRUBU - 199 — I - SONUÇ DemirÇelik Sanayii Dünya ekonomik konjonktüründen en çabuk etki lenen sektör olma özelliğini taşımaktadır. Nitekim, II. Dünya Savaşından sonra teknolojik gelişmelerin de etkisiyle dünya ham çelik üretimi 1946' dan 1 9 7 4 e kadarö misli artm ış ve 112 milyon ton'dan 709 milyon ton ’a yükselmiştir. 1 9 5 0 ’lerden sonra Avrupa ve diğer ülkelerde ekonomik politikalarda kilit sanayi olarak ele aünan demir çelik sanayiine doğru dan ve dolaylı müdahaleye başlanmıştır. 1973 yılından itibaren ise pet rol krizine bağlı olarak gerileme dönemine girilmiş ve 1980'li yıllarda önemli bir gelişme göstermemiştir. Ancak, gelişmiş ülkeler bu kesimin stratejik ve ekonomik önemini dikkate alarak, sektörün içerisinde bulun duğu olumsuz konjonktür koşullanm etkilemeyi ve değiştirmeyi amaç layan bazı önemli politikaları yürürlüğe koymuş bulunmaktadır. Girdi fiyatlarındaki hızlı artışlar karşısında uluslararası rekabetin yoğunlaştığı ve dünya ticaretinin daraldığı bu dönemde sektörün doğrudan ve dolaylı sübvansiyonu, ihracat teşviklerinin arttırılması, iç fiyatların bu sektöriin varlığım sürdürecek düzeylerde tutulması gibi önemli yeni korumacı politikalar 1980 sonrası döneminin en dikkat çekici konulan arasında yer almaktadır. Nitekim günümüzde demir-çelik sektöründe makro hedefler yeniden ve ülke ekonomilerinin ihtiyaçları doğrultusunda düzenlenmek te; daha çok üretmek yerine daha düşük maliyetle üretimin nasıl yapıla bileceği sorusuna yanıt aranmakta ve kaliteli çelik üretimine ağırlık veren projeler yürürlüğe konulmaktadır. Öte yandan, dünyanın hemen tüm ül kelerinde üretim maliyetleri yüksek, enerji olanakları kısıtlı, yer seçimi uygun olmayan ve eski teknolojilerle üretim yapan tesislerin kapandığı veya faaliyetlerini durdurduğu, bazı tesislerin ise özellikle elektronik sa nayiinin gelişmesi karşısında modernizasyon yatırımlarım yöneldikleri ve böylece günümüzde durgunluğa rağmen teknolojik gelişmelerin hız landığı dikkate ç e k me k : xlir. -2 0 0 Nitekim, 1950'lerde Dünya Demir-Çelik üretim teknolojisi % 80 SiemensMartin ve % 10 dolaylarında Bessemer-Thomas yöntemine dayalı iken, günümüzde büyük değişiklik göstermiş ve üretimin % 56'sı oksijen konverterieriyle, % 25'i elektrikli aık ocaklarıyla gerçekleştirilirken, Sie mens-Martin tekniğinin payı % 20lere düşmüş bulanmaktadır. 1985 yılı itibariyle dünya çelik üretiminin proseslere göre dağılımı Tablo -1 'de yer almaktadır. İ -2 0 1 - TA8L0 - 1 DÜKYA HAH ÇELlK ÜRETİMİNİN PROSESLERE GÖRE DAĞIL İHI (19B5) ÖLKE GRUPLARI O ksijen iConverte rle rı İSİ E lek trik li Açık D iğer Ark Yönteoıler Tep lam Cfc^daO c a k la rı (Cfen Hssrt (5 ) İS) (!) (5 ) AET Ü lk e le r i 74,9 25,1 - - 100,0 D iğer Avrupa Ü lk e le r i 52,7 4 1 ,8 5 ,5 ... 100,0 Avrupa T o p la s ı 69,7 2 9 ,0 1 ,3 - 100,0 S a n a y ile ş m iş Ü lk e le r T oplanı 68,5 2 9 ,4 2 ,1 - 100,0 G elişm ek te O lan Ü lk e le r 66,5 2 9 ,9 3 ,5 0 ,1 100,0 Doğu Blofcu Ü lk e le r i 33 ,9 13,5 5 2 ,4 0 ,2 100,0 Dünya T o p la s ı 56,3 24 ,8 18 ,8 0,1 103,0 Kaynak : I n t e r n a t i o n a l ir e n 4 S te e l I n s t i t u t e , - ^ _ World S te e l in F ig u re s 1986, s .f i'd a n y a r a r la n ıla r a k h a z ı r l a n m ı ş t ı r . Dünya petrol krizi öncesi dönemde, Demir-Çelik Sanayiinde sürekli ve düzenli bir yatırım eğilimi gözlenmiştir. Bu dönemde, başta Japonya ve AET ülkeleri olmak üzere, gelişmekte olan ülkelerde de büyük kapasite artışları gerçekleştirilmiştir. Petrol krizi Oe birlikte Demir-Çelik tüketi minin gidererek azalmaşj. ^lişıtıiş ülkelerde atıl kapasite sorunlarının artmasma yol açmış ve Düny ıDemir-Çelik Sanayiinin yapısında önemli değişmeler ortaya çıkmıştır.______________ nomiler (Doğu Bloku ülkeleri)! ve§eli< mekte olan ¿ökelere kayması sonucu, başta ABD ve AET Ülkeleri obfcak üzrev talepteki daralmalar i karşısında kapasite kullanım~ oıâidart düşörülmflştör. 1979^ yılında AET ’de yürüıiüğe giren 'Dafignon P b n ı" 3 e 6ye ülkelerin çelik- üretimi be lirli kotalar çerçevesinde kısıtlanmış ve firetimin âzaltılma&yla fiye;ülkeler arasında ortaya çıkabâecekİ olâsı bir fiyat rekabeti engellenmek; istenmiş tir. 70'ini kotaya bağlı kılmış ve Demir-Çelik sektörünün üye ülkelerce des teklenmesi konusunda temel ilkeleri belirlemiştir. Konsey'in bu karar lan Dünya Demir-Çelik sektörü açısından da önemli sayılmaktadır. Nitekim faiz indirimi, borç ertelemeleri, vergi muafiyeti ve indirimi, eneıji giderlerinin sübvansiyonu, demiryolu taşımacılığında ucuz tari feler gibi doğrudan ve dolaylı yardımlar, sadece AET ülkelerinde değil, diğer sanayileşmiş ülkelerde de benimsenmiş ve giderek yaygınlaşmış tır. 1981-1983 yıllan arasında AET de bu sübvansiyonların tutan ton ba- - 203 - şına $ 90-130 arasında, yüksek sayılabilecek bir düzeyde gerçekleşmiş tir. AETnin Demiı^Çelik Sanayiine yönelik doğrudan ve dolaylı sübvansiyon uygulaması ve ulusal çelik üretiminin giderek azalması karşısında ABD çelik üreticüeri, A ET den yapılacak ucuz ithalat konusunda önlem alın masını istemişler ve ABD'de yeni gümrük vergi oranlan belirlenmiştir. Aynca ABD, ithal edilen çeliğin fiyatını belirleyen ve "Tetik Fiyatı (Trigger Price)" olarak tanımlanan fiyattan daha aşağı olmak üzere it halatın gerçekleşmesi halinde, bunu "Damping" olarak kabul edeceğini ve "Anti-Damping Soruşturması" açacağını duyurmuştur. Böylelikle ABD yönetimi, iç piyasayı dış rekabetten korumak ve ithalatın etkinli ğini azaltmak istemektedir. Ancak, trigger price mekanizması haksız ti careti tam önleyememiş ve 1980’de revize edilerek yeniden yürürlüğe konulmuştur. AET ve ABD gibi olumsuz dünya konjonktüründen etkilenen Japonya'da da kapasite kullanım oranı düşmüş ve üretim giderek kısıtlanmaya baş lanmıştır. Bu gelişmeye paralel olarak Japonya'nın ham çelik üretimi 1983 yılında son 15 yılın en düşük değerine inmiştir. 1984 ve 1985 yıllarındaki gelişmeler de önemli görülmemektedir. Genellikle yüksek verimlilik ve düşük maliyet avantajlarından yararlanan Japonya nın son yıllarda artan eneıji maliyetlerinin yanısıra, ucuz işgücüne sahip Güney Kore ve Taiwan'ın ve çok zengin hammadde kaynaklan bulunan Brezil ya'nın yoğun rekabetiyle karşılaştığı bilinmektedir, ö te yandan, ABD ve AETnin korumacı politikalan da Japon pazarının giderek daralmasına neden olmaktadır. Bunun dışında Dünya Ülkelerinde araştırma ve geliştirme çalışmalarına -2 0 4 olan ilgi, alaka ve destek büyük olmaktadır. Demir Çelik Endüstrisi'ndeki güç finansman koşullarına rağmen, araştırma ve geliştirme konularındaki ça lışm alar durmamış bilakis, hükümet desteği ite birlikte artarak bugüne kadar devam etmiştir. Bu çalışmaların iki ana hedefi; — Üretim de tasarruf ve verimin geliştirilmesi ile maliyetin düşürülmesi ve kalitenin iyileştirilmesi. — Çeliğin yerine geçebilecek malzemelere karşı, (Aliminyu m, plastik v^) ekonomik ve teknik olarak üstün geliştirilmiş çelik kaliteleri ile iç ve dış piyasada durgunlaşmış göıünen çelik tüketiminin canlandırılması, olmuştur. Detaya indiğimizde Araştırma ve Geliştirme çahşmalarının genellikle aşağıdaki konularda yoğunlaş tığını görüyoruz. 1 — Yüksek Fırınlarda kok yerine kömür enjeksiyonu tatbik ederek pa halı olan metaHuıjik kalitedeki kömüre olan bağımlılığı, dolayısiyle pahah bir yatırım olan kok fabrikalarına karşı ihtiyacı azaltmak, 2 —Sürekli döküm makina performanslarına yönelik araştırmalar; döküm hızını arttırmak, dökümde toleransların geliştirilerek daha çok kalitenin dökülebilmesini sağlamak, daha az masraflı makinalar geliştirmek. (Yatay Sürekli Döküm Makinalan gibi) 3 - Hurdanın alternatifi olabilecek malzemeler üzerinde araştırmalarda bulunmak. Bilindiği üzere demir çelik üretiminde, sürekli döküm m akma larının sayısının her geçen gür artmasıyla verimlilik artmakta, dolayısiyIe sistemden geri dönen hurda miktarı azalmaktadır. Hurda kaynaklarının - 205 yetersizliği ve kalite düşüklüğü gibi nedenlerden hurdanın, önümüzdeki yıllarda bir sorun olarak karşımıza çıkacağı izlenimini vermektedir. Bu sebep AET ülkelerinde hurdanın alternatifi olabilecek malzemeler üzerin deki araştırmaları önem verilmektedir. 4 — önümüzdeki dönemlerde araştırmalarda birinci önceliği alacak bir konu da, Sürekli Dökümler-Haddehane entegrasyonudur. Bunun yanı sıra haddehane ölçü toleranslarının ve ürün kalitesinin daha da geliştirilmesi konularında çalışmalar beklenmektedir. Buraya kadar Düya Demir-Çelik Sanayii yapısını ve bu sanayiide birkaç senedir uygulanan politikaları kısaca incelemeye çalıştık. Şimdi birazda Türkiye’ye dönüp, Türkiye'de Demir Çelik Sanayii ne durumdadır? Hedef Nedir? Türk Demir Çelik Sanayiinin arzu edilen seviyeye gelme sinde karşılaşılan problemler ve bunların çözümleri nelerdir? Sorularını çok kısa olarak cevaplamaya çalışalım. Buraya kadar kısaca açıklamaya çalıştığımız Dünya ile ilgili Demir ÇeEk alanında bu genel göriintûden sonra, özellikle rakamlar açısından ilk bakışta ne kadar şevk kinci izlenim edinilirse edinilsin, belirtmek gerekir ki, Türk Demir-Çelik sanayii belirli kuruluş aşamalarını başanyla geride bırakmıştır. luridye Demir-Çelik Sanayii 1980'den bu yana olağanüstü bir gelişme göstermiştir. 1940'Iarda Karabük'te devreye giren ilk Demir-Çelik Fabrikalan ile sıvı çelik üretiminin başladığı kabul edilirse, 1940 dan 1980 e kadar sıvı çelik üretimi sıfırdan 2.535 milyon (ton/yıl) sıvı çelik değerine yükselmiş buna mukabil 1980'den 1986 ya kadar sıvı çelik üretimi 4.900 milyon (ton/yıl) olarak 6 yıl içersinde 2.0 katı artmış veya 1980'den -2 0 6 1986'ya kadar her yıl % 14.6'lık bir artış göstermiştir. Şu halde denile bilir ki Türkiye Demir-Çelik Sanayiinde üretim miktarı olarak 1940'dan 1980'e kadar 40 yıl içersinde aldığı mesafeden daha büyük bir mesafeyi 1980'den 1986'ya kadar 6 yıl içersinde almıştır. Ve böylece Türkiye, sıvı çelik üretiminde 1980’de dünyada 33. derecede iken 1986'da 23. sıraya yükselerek İsveç, Avusturya, Hollanda gibi Avrupa ülkelerini sıvı çelik üretim miktarında geride bırakmıştır. Yalnız burada altı çizilmesi gereken husus, sıvı çelik üretim miktandır. teknoloji, üretimde kalite farklılığı değildir. 1987 yılında Türkiye Demir Çelik Sanayii, 6.2 milyon (ton/yıl) sm çelik üretecektir. DPT'nin 1987 yılı programında öngörülen sayı ise 5.9 milyon (ton/yıl'dur). Türkiye sıvı çelik üretiminin takriben % 65 itentegre demirçelik fabrikalarından, % 35 ilişe ark ocaklı tesislerden gelmektedir. Türkiye'de 1985 yılı değerlerine göre fert başına düşen sıvı çelik miktarı 111 kg/kişi, yıl) dvanndadır. (TabIo-2) ileri ülkelerdeki fert başına dü şen 300 ile 500 (kg/kişi, yıl) değerleri üe mukayese edildiğinde Tilki ye'nin oldukça gerilerde olduğu görülür. - 207AET VE BAZI ÜLKELERDE KİŞİ BAŞINA GÖRÜNEN TÜKETİH O.RAn/ ÜLKELER Be İçi ka-Lukseısburg (Kg Sıvı Ç e lik /K işi) 1980 1984 1985 32-î 570 350 Al Cin ya 549 489 İtalya <58 350 1985/^8 J (t ) 1985/84 (t) 8 - 39 522 - 5 7 355 -22 1 D a n ju r k a 3-İ4 333 Hollanda 32S 29S 255 -10 Prar.sa 373 276 263 -29 - 5 İngiltere 2A~ 256 251 2 - 2 Yunanistan 237 215 İspanya 239 171 Portekiz 122 118 73 105 Suudi Arabistan 430 795 Çekoslavakya 729 700 726 0 Japonya 675 619 6 11 - 9 Rusya 565 575 576 Kanada 541 525 517 - 4 Doğu Almanya 533 495 507 - 13 A .B .D . 508 480 456 -10 - 5 Finlandiya 445 444 404 - 9 - 9 İsveç 497 439 439 Kuveyt 547 375 Libya 139 100 (-28) Tunus 36 El ( 125) Iran SC 75 45 52 TÜRKİYE Çin Irak T ü k e t ir = G5r'j.-.en (2 ) IISÎ 'Steel Szı (*1 P iTar.zez iç :-.c e i: e d i l e l i : ğ:r::e- Ü r ezi a ; i s t i c a l + 11 1 9 -22 ! 3) 6 52 (85) 4 - 7 0 2 - 2 2 0 -12 (-31 ) (-1 7 ) 10 26 57 (-75) i ~ =5 " Ç i s e l e r ir. c e Ş :j e : : - 167 İ th a la t - İ h r a c a t YearbDcV c e |e r ie r 0 (4) 37 150 ( I ) <- 3) cer. 19 5 5 f a y d a 1 ¿r. 1 1 - ı ş ı ı r . t î k e : i - c e ; e r le r : i r l e r i d : r . er'.ar:.-.- z: r e : f i l i - - ; ş : : r . re.- -2 0 8 - V. Beş yıllık Kalkınma Planında 1989 yılında TürkiyeVıin 7.5 milyon (ton/yıl) sıvı çelik üretmesi planlanmış ohıp fert başına döşen avı çelik miktarı 140 (kg/kişi, yıl) değerine yükseltilecektir. VI. Beş Yıllık plan dönemi sonunda 1994'de sıvı çelik üretiminin 10 ila 11 milyon (ton/yıl) veya fert başına 160 Ha 190 (kg/kişi, yıl) değerierine çıkarılması, VII. Beş Yııllık Plan Dönemi sonunda 1999'da, ise sıvı çelik üretiminin 15 ila 18 milyon (ton/yü) veya fert başına 230 ila 270 (kg/kişi/yıl) değerlerine çıkarılması düşünülebilir. Türk Demir Çelik Sanayii, mevcut üretim kapasitesini gayet iyi kulla narak kısa zamanda büyük mesafe almıştır. Ancak yakında AET Demir Çelik Sanayii’nin ayrılmaz bir parçası olacak olan Türk Demir Çelik Sanayiinin; AET ile bütünleşebilmesi AET ye kolay uyum sağhyabümesi, AET üe birlikte Dünya Demir Çelik Sanayii ile rekabet edebilmesi için aşağıda ana başlıklanyla sunulmaya çalışılan bazı sorunlarım çözmesi gerekmektedir. a) Her şeye rağmen Türkiye Dünya ülkeleri içeısinde çelik tüketimi olarak fert başına oldukça düşük tüketim (111 kg/kişi yıl) miktarına sahip ülke durumundadır. Ek-Tablo 2’de de görüleceği üzere dünya ortalamala rının da oldukça altodadır. Şu halde öncelikle yapılması gereken husus Türkiye'nin fert başma tüketimini dünya ülkeleri düzeyinde olmasa bile en az 200 kg'ın üzerine çıkartacak yatırımlara derhal başlanılması karar larının alınmasını sağlanmalıdır. b) Diğer taraftan Türk Demir Çelik Sanayiinin sın çelik üretiminin yapı sına bakıldığında üretilen yassı mamul oranının takriben % 27 civarında olduğu görülür. Halbuki bu oran Türkiye tüketiminde % 40-45, ileri ül - 209- kelerde ise 9c 60 düzeyindedir. Aynca Türkiye'nin yassı mamul olarak dış ticaretine uakıldığınüa itujlaı fazlalığı görülmektedir. Bu da Türkiye’de ihtiyaca yetecek kadar yassı mamul üretilmediğini or taya koymaktadr. Diğer bir deyişle mamul türleri açısından bir dengesiz lik söz konusudur. Türkiye’de yegane yassı mamul üreten ERDEMİR, Türkiye'nin ihtiyacının şu anda takriben 75'ini karşılayabilmekte ve bu oran giderek düşmektedir. Şu halde acilen yapılması gereken, Türki ye’nin gerekli kaynaklarım seferber ederek 1.6 Milyon (Ton/Yıl) yassı mamul üreten ERDEMİR'i darboğaz giderici modernizasyon yatırımları ile bir an önce 3 Milyon (Ton/Yıl) nihai mamul üretecek seviyeye getir mek olmalıdır. Aynca Erdemir'e ilaveten 6.0 Milyon ton yıl kapasiteli yeni bir yassı mamul üretim tesisi kurulmalıdır. Böylece Türkiye'nin yas sı mamul kapasitesi 9 milyon ton/yıl'a erişecektirki bu da Türkiye'nin 2000 yıllarındaki yassı mamul ihtiyacıdır. Her ne kadar Erdemir kapasitesini arttırma zorunluluğunda ise de 1983 yılından beri hiç bir zaman tüm yatırımlarında öncelikle kapasite artışım hedeflememiştir. Bunun yanında mamiyetleri düşürücü, verim artışı, enerji tasarrufu sağlayıcı ve kaliteyi arttıncı yatırımlar daima öncelik ta şımıştır. Tüm bu yatırımlarda en son teknolojileri bünyesine adapte et meye özen göstermiştir. Halihazırda 2 senedir devam etmekte olaıı Ta mamlama Yatırımları ve bu sene başlanılan I. Yüksek Flrın Yenileme ça lışmaları bunlara örnek olarak gösterilebilir. Her ikiside kaliteyi artı rıcı. maliyetleri düşürücü ve modernizasyona yönelik yatırımlardır. Er demir üretimini 3 milyon tona çıkaracak yeni yatırımlarla ilgili fizibili te etüdlerini vaptırmış olup, finansman sorununu çözme aşamasındadır. -2 1 0 Bu soruna çözdâğü taktirde özetle şu yatırımları planlamaktadır. —Çefikhane Tesislerinin Modernizasyonu —İki Slab Dököm Tesisinin ilavesi —I. Şerit Haddenin Modernizasyonu —IH. Slab Fmnı —Modem bir III. Asideme Hattı —Bobin Hazırlama Hattı Görüldüğü gibi tüm yatıranlar kapasite artışının yanında; kaliteyi ve veri mi arttırıcı, maliyetleri düşürcü ve modernizasyona yönelik yatıranlardır. c) Türk Demir Çefik Sanayiinin dolayısıyle ERDEMlR'in karşılaştığı en büyük soranlardan bir tanesi de kalite sorunudur. Tesisinin eskimesi ve yeni teknolojinin finansman zorlukları nedeniyle anında adapte edile memesi bu sorunu her geçen gün biraz daha büyütmektedir. Bu da Türk Demir Çelik Sanayimin gerek içerde gerekse dışarda rekabet şansını bü yük ölçüde menfi yönde etkilemektedir. Avrupa'da ve Dünya Demir Çefik Sanayiinde ileri birçok ülkede kullanı lan Deri teknoloji ürünü sistemleri, ve uygulamaları takip eden Erdemir; Türkiye'nin tek yassı mamul üreten kuruhışu olmasının bilinci ile yatırım programlarında bunları gözönüne almakta Finansman koşullarına görede bünyesine adapte etmektedir. Kaliteyi arttırıcı mahiyette 3 sistem halen alım safhasında olup, 11 tanesinde yukarıda sözü edilen Kapasite Arttı ranı ve Modernizasyon (KAM) projesinde yer almaktadır. Bu proje kap samında yer alan bu kalemlerin toplam tahmini maliyeti 100 milyon $ 'dır. d) Buraya kadar özetlemeye çalışılan sorunlar her ne kadar önemliysedc, bunların çözümüyle direkt ilişkisi olan finansman sorunu bugün için Türk Demir Çelik Sanayiinin dolayısiyle ERDEMİR’in bir numaralı sorunudur. Türk Demir ÇeBk Sanayiinin ilk 3 maddedeki sorunlarının çözümündeki başarısı finansman konusundaki başarısına bağüdır. Türkiye bu konuda en büyük desteği dış finansman kuruluşlarından beklemektedir. Sağla nacak uzun vadeli, düşük faizli kredilerle Türk Demir Çelik Sanayii arzu ettiği yere kısa zamanda ulaşabilecektir. Bu dört ana sorunun dışında aşağıda başlıklar halinde verilen sorunlarda gerekli önem verilmelidir. — Sektörün ana girdileri olan demir cevheri, koklaşabilir taş kömürü, hurda ve sünger demir, elektrik eneıjisi konularındaki sorunlara karşı bir likte hareket edilerek çözümler aranması, —Araştırma, geliştirme, kalite kontrol, mühendislik, eğitim konularının özerine dahaçok eğiliıımesi, — Kalifiye işgücü yetiştirilmesi, kaliteli mühendis ve üst düzey yöneticiler yetiştirilmesi, — İleri teknoloji üreten ülkeler ile, çeşitli dış kuruluşlarla işbirliğine önem verilmesi, — Demir-Çelik tesisleri arasındaki koordinasyonu ve bilgi transferini ge liştirecek Demir-Çelik Birliği kurulması çalışmalarının sonuçlandırılması, — Demir-Çelik ih r a c a t u ıd a k i teşvik tedbirlerinin dün\ •.■jgulaıııala- -2 1 2 ra paralel bir duruma ve yeterli düzeye getirilmesi, sektörün dünya pazar larındaki rekabet gücünün artırılması, Dünyadaki uygulamalara paralel olarak (ABD ve AET'deki gibi) yerli endüstriyi korumak amacı ile, özellikle Batı ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de Demir-Çelik ürünleri ithalatında ekonomik göstergeler ve talep dikkate alınarak türlere göre kısıtlama yapılması, — Çağdaş teknolojiye uygıin modem anlamda entegre bir kalite kontrol sistemi ve Türkiye Kalite Kontrol Birliği Kurulması, —Türkiye Demir-Çelik Teknoloji Araştırma Merkezi kurularak yeni tek nolojiler üretilerek sanayiye aktarılması. Son olarak 6-7 Kasım 1986 tarihinde Paris'te OECD merkezinde, OECD çelik komitesinde ABD delegasyonu tarafından Deri sürülen "OECD ülkelerinin Demir Çelik Fabrikaları kurulması için diğer ülkelere uygun şartlı ihracat kredisi açmamaları" görüşü hakkında bir kaç şey söylemek istiyoruz. Her ne kadar saym delege OECD üyesi bazı ülkelerin, uygun şartlı ihracat kredisi sağlayarak OECD üyesi olmayan ülkelere Demir-Çelik tesisi ihraç ettiklerini, bu durumun ise 200 Milyon Ton civarında bir fazla kapasiteye sahip bulunan dünya Demir-Çelik Sektöründe yeni üretim krizlerine yol açtığım ileri sürmüşsede; Türkiye gibi bazı ülkelerin bu sınırlamanın dı şında tutulmasının daha adaletli bir davranış olacağı kanısındayız. Sebebine gelince; biraz evvel de değinildiği üzere Türkiye OECD ülke leri içerisinde fert başına en düşük tüketime sahip bir ülke olmanın yanın da yasa mamul olarakta ithalat fazlalığı olan bir ülkedir. Bunun yanında yukarıda işret edilen, çözümünde mutlaka finansman kaynaklarına ihti yaç duyulan birtakım soruıılan vardır. Aynca AETnin bir üyesi olmayı aızu etmekte olup yakın gelecekte bu arzunun gerçekleşmesi mümkün gözükmektedir. Bu durumda böyle bir karamı Türkiye'ye uygulanması adeletü bir davranış olmayacaktır. Türkiye tam bu görüşün aksine AET'ye bu geçiş döneminde AET'den bir takım kolaylıklar ve destekler bek lemektedir. Bu kolaylık ve destekleri şöylece özetliyebiliriz. —7 Ağustos 1981'de üye devletler tarafından, yapılacak olan yardımlar da yapısal düzenleme programlarına uygunluk ve kapasite indirimi koşu lu aranmaa kararlaştırılmış olup, Türkiye'ye yapılacak yardımlarda kapa site indirimi koşulunun aranmaması gerekmektedir. Çünkü yukarıda da izah edildiği gibi Türkiye fert başına en düşük tüketime sahip ülke dominonda olup, bunu en az 200 kg'ın üzerine çıkartma zorunluluğun dadır. Bun sağlarken de maalesef kapasitesini arttırmaktan başka alter natifi yoktur. —Avrupa Topluluğu içerisinde uygulanan çelik türlerine göre ihtisaslaş ma Türkiye'nin de bilhassa yassı mamul açısından lehinedir. Dolayısıyle Türkiye de bu olayın içersinde olmalı, rekabet şaııa olan sıcak ve levha gibi mamulleri üretip, ihraç edebilmeli, bunun yanında vasıflı ve çok özellik arz eden mamulleri de ithal ederek karşılamalıdır. —AET Topluluğu içerisinde 1980-1985 yıllan arasında Demir-Çelik Sa nayiinde görülen çeşitli yardımlara benzer yardımlardan Türkiye'de fay dalanmalıdır. Verimliliği arttırıcı,, kaliteyi geliştirici, maliyetleri düşürücü -2 1 4 - yatmm projeleri ile, çevre korunması, Araştırma-Geliştirme ve EGitim Git» konularda Türkiye'ye uzun vadeli faizsiz veya piyasa fiyatnun altın da bir faiz He kredi verilmelidir. -215 - II - DEMİR ÇELİK SANAYİİNİN ÖNEMİ Bir ülkede kalkınmanın ve sanayileşmenin Demir-Çelik üretimi ile yakın ilişkisi olduğu bilinmektedir. Bu nedenle gönümüzde ülkeler tüm sanayinin temel dayanağı olan DemirÇeSk Sanayiini kurmak ve geliştirmek arzusundadırlar. Zira yerli DemirÇelik Sanayii olmaksızın gelişmekte olan ülkeler genel ekonomilerini iyileştiremezler. Ekonomik kalkınma, sanayileşme, aynı zamanda toplumsal ve kültirei bir değişim sürecidir. Bu anlamda, Demir-Çelik Sanayiinin gelişimi üre timin en önemli unsuru olan insanın çevresiyle ilişkilerini etkilemekte ve insan ilişkilerinde değişime yol açmaktadır. Demir-Çelik sektörünün ekonomi içindeki önemi, yaratılan katma değe rin gayri safi yurtiçi hasıla içindeki oranının yüksek oluşundandır. A - ÜLKE KALKINMASINDA Demir-Çelik ve genel ekonomik göstergeler arasında geleneksel olarak ku rulu bağlantılar çeliğin ulusal ekonomi içendeki önemini vurgulamak için çok sık kullanılır. Ekonomik kalkınma ile çelik tüketimi arasındaki klasik bağlantı özellikle gelişmekte olan ülkelerde geçerlidir. Ekonomik sistemlerinde hepsinde ortak olarak çelik tüketiminin gelişimi beş aşama da olmaktadır. Ök aşamada, ülkenin ilk sanayii alanlarının tarıma davalı gıda, tekstil, madencilik ve bazı hafif sanayiler olması nedeni ile çelik ü;.-. - t d'.’Ş!**- - 216 tûr. Ikind aşama alt yapı yatmfrnfanınn gelişme dönemidir. Bn dönemde şar tan çelik talebi genellikle yerli üretimle sağlanamaz, açık dış alım yolu ile kapatılır. Uçflncö aşamada metal işleme sanayileri, gemi yapımı vb. gelişmelerle tüketim hızla artar ve yerli Demir-Çtelik Sanayiinin geliş tirilmesi de hız kazanır. Bu aşamada çelik tüketimi diğer ekonomik gös tergelere göre daha hızlı artış gösterir. Dördüncü aşamada ise gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Çelik tüketimi artış h m belli bir istikrar kazanır ve son aşamada çelik tüketimi azalma eğfhm gösterir. Demir-Çelik sektörünün ekonomik kalkınma açısından yakanda belirti len Önemi ile bn sektörün üretim ve tüketim büyüklükleri, sanayflişmenin ve gelişmişliğin temel göstergeleri araşma girmiş btilmımaktadtr. Nitekim günümüzde ekonomik gelişme göetergbleri arasında ülkelerin kişi başına Demir-Çelik tüketimi de yer almakta ve ba sektörün ekonomik kalkınma açısından önemi en somut biçimiyle gösterilmiş olmaktadır. Ülke kalkmmrai sürecinde Demir-Çelik mamnfierinin tüketim onudan da değişmektedir. Yapılan çalışmalar Seri ülkelerde yassı mamul tüketim oranının toplam üretimin % 60-65'i dolayında olduğunu göstermektedir. Ülkemizde ise bu oran üretimde % 30, tüketimde ise % 40-45 dolayında dır. Bu da ekonomik kalkınmanın sağlıklı olarak başarriabâmesi için önem verilmesi gereken hususun yassı mamul üretimini arttırmak olduğunu göstermektedir. B - SANAYİLEŞMEDE Gelişmekte olan ülkelerde Demtr-Çefik sektörünün ekonomik büyüme ve kalkınmaya olan katkısının artmasını bu sektörün diğer sektörlerle olan -217- flişkfleri çerçevesinde açıklamak gerekir.; Sektörlerarası ilişkiler açısından Demir-Çelik sektörü ekonomiyi etkile me ve yönlendirme gücüne en fazla sahip olan sektörler arasında yer al maktadır. Nitekim, gelişm iş ve gelişm ekte olan ülkelerde yapılan çoğu araşûrmalarda, Demir-Çelik Sanayiinin ileri ve geri bağ etkisinin yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu bulgulardan hareketle çoğu iktisatçılar önceliğin bu sektörü verilmesiyle ekonom ik kalkınmanın lıızlandmlabileceğini önemle belirtmişlerdir. Demir-Çelik sektörü yapısı itibarı ile ülke kalkınmasında itici rol oyna yan temel sektörlerden biridir. Özellikle inşaat ve yatırım mallan ve o to motiv sektörlerinin temel girdilerini üreten Demir-Çelik Sanayii gerek hammadde girdileri, gerekse nihai ürünler ile sektörler arasında büyük öl çüde bir mal transferi ve ticaret hacmi yaratmaktadır. Demir-Çelik sektörünün bazı yan mamul ve yan ürünlerinin de diğer sek törlerin sanayi koüannın işletilmesinde önemi bü}rüktür. Yoğun sermaye gerektiren demir çelik tesislerinde yatırılan sermayenin önemli kısmı ağır sanayi yapı ve malzemesine harcandığından bu sektör büyük sanayilerin sermaye yoğun maüannın alıcısıdır. Öte \randan sanayüeşme ile birlikte gelişen Demir-Çelik sektörü büyük ölçüde yeni alt yapı ihtiyacı yarat maktadır. Taşınması gereken hammadde malzeme ve ürünlerinin büyük miktarlarda olması nedeniyle bu sanayi alt yapıya çok bağü kalmaktadır. Binalar, bina ekipman ve donanimlan ile enerji, haberleşme, su ve benzer sistemlerin dağıtım şebekelerinin yapımında, ağır makina, tanın aletleri gemi, otomotiv, traktör, madeni eşya, ev aletleri ve benzer ürün üreten sanayilerde Demir-Çeliğin yeri tartışılamaz. Bazı yan mamul ve yan ürün- -2 1 8 lerin de diğer sanayi kollarının işletilmesinde önemi büyüktür, örneğin kok yan ürünleri kimya sanayii, curuf çimento ve izolasyon sanayileri için gerekli olan maddelerdir. Demir-Çelik sektörü yukarıda belirtilen üst sanayilelerin olduğu gibi alt sanayilerin de kurulması ve hareketlenmesini sağlamak ta tır. Çünkü hammadde, refrakter malzeme, hadde emrdaneleri, özel ağır ekipman ve teçhizatları, ferro alaşımlar, özel katkı maddeleri, yağlar, çeşitli yedek parça vs. nin önemli tüketicisi olan Demir-Çelik endüstrisinin bu işlet melerin kuruluşlarında ve yaşamlarında katkısı büyüktür. Görüldüğü gibi, diğer sektörlere bağlılığı yüksek ve bu nedenle sanayileş me ve ekonomik kalkınmada itici ve süıekleyici gücü son derece fazla ci lan Demir-Çelik endüstrisi Türkiye açısından büyük önem taşımaktadır. C - SAVUNMADA Bir ülkenin savunması genel ekonomik kalkınma ve sanayileşmeden ayn düşünülemez. Ekonomik kalkınma hızlandıkça ve sanayi geliştikçe ülke savunması da dışa bağımlı olmaktan o derece kurtulacaktır. Nitekim son yıllarda artan ekonomik kalkınma ve sanayileşme hamleleleri doğrultusunda yerli Savunma Sanayiinin geliştirilmesi ve güçlendiril mesi çabalan hız kazanmıştır. Bu amaçla oluşturulan Savunma Sanayi Destekleme Fonu'nda yatırımların finansmanı için gerekli mali kaynak lar yaratılmaktadır. Ülkenin savunma sanayiinin kurulması ve geliştirilmesinde Demir-Çelik ürünleri de çok önemli paya sahiptir. Her çeşit zırhlı araç yapımında yas- - 219- a Demir-Çelik uriinlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Silah sanayiinde vasıflı çelikler vazgeçilemez önem e sahiptir. Harp gemilerinin, denizaltılar™ yapımı tamamen yassı Demir-Çelik ürünlerine bağlıdır. Halen Erdemir savunma sanayiine yönelik üretim için ordumuzun çeşitli talepleri doğrultusunda da üretim yapmaktadır. Gelecekte artacak yassı ürün talepleri de sürdürülen modernizasyon çalışmaları sonucu büyük öl çüde karşılanabilecektir. Demir-Çelik döküm sanayii de savunma sanayii için büyük önem taşı maktadır. m - GENEL DEĞERLENDİRME ? f A - MEVCUT DURUM a) Genelde ve Yassı Mamul olarak Türk Demir-Çelik Sanayiinin Gelişimi Ülkemizde Demir-Çelik endüstrisinin gelişimi 1925'lerde başlamaktadır, önce askeri amaçlarla kurulan Kırıkkale Fabrikasının ardından ilk en tegre tesis olarak 1939'de Karabük Demir Çelik Tesisleri üretime geç miştir. Diğer entegre tesislerden Erdemir I965'de, Isdemir'de 1975'de üretime başlamışlardır. Bu üç entegre tesisin yanı sıra özel sektöre ait elektrik ark ocağına sahip 50 dolayında tesis vardır. Bunların toplam kapasitesi yaklaşık 2,7 milyon ton dolayındadır. Üç entegre tesisin top lam kapasitesi de 4,6 m ilyon tondur. Bövlece ülkenin yıllık sıvı çelik üretim kapasitesi 7,3 m ilyon tona ulaşmıştır. (TABLO — 3) - 220 - Demir-Çelik sektörü özellikle 1980'den bu yana büyük bir gelişme gös termiştir. 1980'den 1985'e sıvı çelik üretimi iki kat artarak 4,9 milyon ton/yıl düzeyine yükselmiştir. Ve böylece ülkemiz sıvı çelik üretiminde dünya sıralamasında 23. sıraya çıkmıştır. Ancak kişi başına düşen sıvı çelik miktarı hesaplandığında bu değerin 1985 verilerine göre 111 kg/ki şi olduğu görülmektedir. Bu değer ileri ülkelerin değerlerine göre olduk ça düşüktür. Bu ülkelerde 300-500 kg/kişi seviyelerine ulaşılmıştır. V. Beş Yıllık Kalkınma Planında talep tahminleri doğrultusunda kişi başına tüketimin 1983 yılındaki 90 kg/kişi seviyesinden 1989 yılında 140 kg/kişi'ye yükseltilmesi hedef alınmıştır. Bilindiği üzere Erdemir 1965 yılında kurulmuş olup Türkiye'nin yassı mamul üreten tek fabrikasıdır. Kuruluşundaki yıllık 268 bin ton yassı mamul ve 100 bin ton blum olan üretim hacmini çeşitli tevsiat ve moder nizasyon çalışmalarıyla artırarak 1.800.000 ton sıvı çelik veya 1.600. 000 ton nihai ürün düzeyine çıkartmıştır. (TABLO - 4) TAOIO- 3 TÜRKİYE 'D r S IV I ÇELİK UflE T tMt (1000 Ton/Y ıl) Kumjuu; rrsIstN ADi-Ycnl TAllltlt ır; lş KAI ' AT i l l I M M im iM 1979 19011 190 1 1902 i9nj 1904 1905 19116 ! Mtlcın 1 r - 1 n U n r u l n r u n 1975 2200 435 420 375 460 562 031 1102 146(1 T rilrm l r - K d z . r .r o Q li 1965 moo 091 092 920 1106 1469 15)0 1514 1510 K n r . D . f,'. - K n r n h O k 19)9 600 502 565 5511 540 547 501 519 4f . n o 1900 1077 105) 2106 257(1 2062 ) 1) 5 >51111 910 l 11V i m j r n loüinlnr loplumı 6 0 19117 1200 - - - 105 307 )60 451 1,01 nkof ) 1u - K n r n r 1 l 1970 450 190 217 244 271) )0) 327 )92 5 V. Mr l n * j - 1 zm i r 1961 350 146 176 2)5 2 42 270 )2I1 310 2 62 Ç ı ı k u r n v ı ı - 1 /m 1 r 110 26 25 26 60 50 60 50 1 V» Çol ık-lluriin 1979 130 - 47 49 71 101 96 147 147 1n t « n h ı ı 1 1970 .75 •)0 5) 69 75 60 71 91 64 f l r p r n j - 1 nt n n b u 1 A*ı M t İH l n r Ik MKf.-Kırıkknln 75 - - - - - - 50 62 42 3) 50 5) 55 59 66 ' lO Kromıın-Kornol l 1960 60 35 3) )4 )7 49 40 60 7 iı 1 1i ' k t r i * r r r - K o c n o 1 1 w n 50 20 29 )5 )4 36 )0 42 M) Çnmt n*j ~! î ur nn 1972 35 17 4 20 2(1 27 26 21 •>•, [ ?ıt ¡ mt uı l Mnt n t u r J t - 1 fi t 19 70 25 12 1.1 27 21 20 21 27 11 Ark Çp İ l k - 1 n t « f i l m i 1969 25 10 1) 111 15 21 19 19 ?'ı Sri Diikiim-lntnnbul 1 97 9 14 2) n i ^ n r lf*r 1 Ark Ocnklnrı înplnm - - - - 1) 0 11 41 30 “ ~ - - 30 2760 501 6511 706 : 10115 1)4) 1466 175(1 2 VI I 7)60 2409 25)5 26)9 ) 191 392 1 4 12(1 Mi ır . 5'»> 1 ** Tnplnmı î (ı rki yi ? Sıvı Ço 1 il< O r a t l m l . • TADLO - 4 E R D E M İ R 1İN Y A TIRIM SAFHALARI SONU ¿ R E T İ M KAPASİTELERİ YATIRIMLAR SICAK S IV I MADEN ÇELİK (TON) (TON) YASSI MAMUL (TON) s ic Ak SOCUK TOPLAM 440.000 470.000 270.000 100.000 370.000 ARA TEVSİAT (1972) 700.000 020.000 310.000 240.000 550.000 l.KADEME TEVSİAT (1970) 1.350.000 1.500.000 737.000 363.000 1.100.000 11.KADEHE TEVSİAT (1903) 1.750.000 1.000.000 950.000 550.000 1.500.000 1.023.000 1.000.000 1.000.000 600.000 1.600.000 2.230.000 2.400.000 1.7*0.000 1.174.000 2.914.000 5.900.000 6.600.000 3.217.000 2 . 6 7 7 . 0 0 0 5.894.000 - İLK KURULUŞ(1965) I KAPASİTE ARTIRIM VE I MODERNİZASYON '(1907-1990) I I I . KADEME TEVSİAl ' I - YATIRIMLARI(1906) 222 ...... ...... .... *......" T *"1' TAMAMLAMA Erdemir, sıvj çelik kapasitesini toıı'a. niiıai mamul kapasitesini dervj3.0 milyon ton'a çıkartacak yeni yatırımlarla ilgili fizibilite etüdlerini yapmış olup finansman sorununu çözm e aşamasındadır. Erdemir 1985 yılında 1.556.000 ton. 1986 yılında da 1.642.000 ton ni hai mamul üretmiştir. Erdemir'iıı üretim çeşitleri Levha, Sıcak, Soğuk ve Teneke'dir. Erdemir'in nihai mamul üretim kapasitesi ile yıllara göre fiili üretim değerleri üretim çeşitlerine göre TABLO - 5'de gösterilmiştir. b) Sektörün İthalattaki Payı 1982-1985 döneminde Demir-Çelik ürünleri ithalatı, ihracatta olduğu gibi sürekli artma eğilimi göstenniş ve 1985 yılında ithalat 997,1 milyon $'a ulaşmıştır. (TABLO - 6) Demir-Çelik ithalatının toplam ithalat içer sindeki payı 1982'de Te 5,6, 19S3'te 6,2 1984'te ^ 7,1 ve 1985’te % 8,8 olarak gerçekleşm iştir. Aynı dönem içerisinde ihracatın ithalatı karşılaması oranının da yükselmiş olması önemli bir gelişmedir. Örneğin Demir-Çelik'te ihracatın ithalatı karşılama oraru 1 9 8 2 ’de fi- 60,5, 1983'te % 60,9 1984’te Te 6 8 :4 ve 19S5'te °c- 86,9 olarak hesaplanabilir. Buna göre ihracattaki önemli gelişmelere rağmen Demir-Çelik dış ticareti açı sından ithalat lehine olan açığın devam ettiği belirtilebilir. -2 2 4 - TABLO C R O C M t f t 't N H İ H A t W U O RtTİM KAPASİTESİ* İLE T Ü M » UVIIA LEVHA İKMAL (L ,IK X ) (3 ) (* ) COf PROJESİ TNW Um rATiBm_A*ı 1. AOİM SM USİ SOttASI 90 90 *«0 4*0 **0 TOPUM 570 570 570 (1 ) (1 ) HRP (O (1 ) 1995 19C* 102,9 1C9.5 u m 202,9 2*9.5 149,S 227,* 30« ,9 279.0 54,2 90,a 12«,2 u a ,3 *2,1 <7,7 3*.3 *2,7 •5.« i RPyftfO - - 500 *3,1 41,7 33,C . 14,7' ş M R, RD 100 1*0 180 **•* 27,0 *0,7 24,2 M *00 *49,5 5*5,9 5*7,9 177,1 «29,1. «37,7 >99,6 (2 ) 360 *5* CH 190 27* O tt 300 TOPLAM. TOCKE S oŞ uk K ı d d c h m ve llaal (2 ) 110* * 27* 215,0 255,9 215,2 2*4,9 300 X » toc.ı 117,3 105, A 121,0 *50. 57* 57* 521,1 371,2 329,i 100 100 « ^ 2> 1.7C0 T c ı i ı l e r i/ı ı M I l e v * a , HRU vm H R P S r e t a e k M a ç ı y l a *2t (2 ) TOPU* COCL TOPLAM (2 ) 27* (2 ) (2 ) (D * (2 ) ( 1) T99ft »*r0 (1 ) : (1000 T C K A İU (D RULODAN LEVHA (LH-UÖOC) HRU 19*3 55,1 90 . (D <D r ftll O K T l U O l t D*CTtM MİKTARI KAPASİTt (1000 TCN/Tn.) ş b o tK i DURLH C K 100 1.700 I . tc I I . S ıcak M m .. . \ . » > M ,« 91,9 92,7 95,5 1202,7 5 t 0 ,i 1555,9 16*2,0 K a tlır iA in ta p ]« k a p a s it e le ri UO.COO Ton'dur. Rulodan k u l l a n ı l a n b u h a t l a r ı n k a p a s i t e l e r i , k i l o d a n Le vh a s a tır ın d a t e p l a * a l a r a k «e rils i^tir. T o p l a « ftlh a l a m j l O r e t i a k a p a e i t e a İ A İ b e l i r l e y i c i a c i l O T a u r , Ş e r i t H a d d e l e r in a ır a k f e r i t G r e t l s k a p a s i t e s i d i r . b u k a p a s ite d e l e r i 11« b irlik te v er s a y ia ı d i k k a t e alınarak S o Ş ı A Had d e h an a v e l k s a l h a z ı r l a n d ı ğ ı n d a n , XXX w T e s i s l e r i n d e k i G r e tİ a h a t l a r ı n ı n ta a k ^ M i i t c do layısıyla I C C t a r a f ı n d a n h a z ı r l a n a n C IM B nç6rQ ln 3ftü r. * (4 ) y ıllık b ir TaM M İaM (c a p a c it y sıcak sa njl O retia k a p a a it e lc ri_flili û r e t i» » i f t a r l a !a p r o * e w n t and H o d e rn iza tio n } P r o je a i’ n i n , I . .A d ı a o larak l a la la n d l r ile n İlk s j a » e ~ r e t i n a l a r ı n ı n 1 9 8 7 M is a n *ın d a b i t a e s i pla n la n m a k ta d ır. J ( « M â 193? y ı l ı m a b a?l»aası y a t ı r s a d B n e a İn d e n s o n r a 1 9 9 1 y ı l ı n d a Dr e t i » « ç e ç s e s i p l a n l w m ; t ı r . y a tırım ların ın Tesis, k u llan ılacağ ı r ı n d a n d3yC3< g i b i ç S r û n o c k t e d l r . O ) :j 9e r ; e k l « ? t : r i L = « s i clijp - 225- D E M İ R - Ç E L İ K Ü S 'J V - i S l İ T H A L A T ! ( 1 5 3 2 - 1 5 5 6 ) TA8L0-6 C9 : n HADCe PİK ? ¡9 3 : İSM İ 5 ., 5 2 i DEM İR F EfiR O 1 9 .. 3 3 9 A L Y A 3 z T i : . 6 ' 1 .. 0 £ «. _ . 1 5 - , 6 . 7 1 5 . 2 2 5 ,. 2 9 1 1 9 8 6 ' :9 B 5 .2 1 3 5 .. 5 3 1 , 3 1 1 3 . 5 8 6 , £ 3 .. ¿ 7 7 KURDA 1 9 3 4 * 9 5 3 S ' 1 1 .. 9 7 9 . 6 2 1 .. E 2 3 2 6 . c ; , : ■■ 1 6 .. 9 - ' , 6 z 9 : .. ¿ 6 6 , 7 1 3 1 .. , 2 5 9 1 9 7 ;! w 2 1 5 . 7 c GRANÜ LLER 5 7 , 9 SÜNGER 3 = 0 7 3 1 , 5 6 .. 6 6 3 .. 2 ¿ 9 9 , 2 ,s £ 5 7 , B LU H- KÜ TÜ K- LEVHA 3 9 ., : = 7 ,3 .. 5 5 5 . 6 c 3 2 9 . 7 7 0 ,• ' 1 1 5 .. 6 3 2 , 9 SAÇ 2 7 .. 6 7 2 • - D E M İR T A S L A K L A R I G ENİŞ L E V H A L A R ÇUBUKLAR Ş ER İTLER 1 5 . 2 3 0 ,? “ ,1 ,î 5 .. 8 1 7 ,9 DÖKÜH 3 .. ¿ - 5 • = DE M İR - Ç ELİK TOPLAM (*) B O R U L A R 1 . 2 4 6 .r ■ 5 2 . 7 4 7 .. 1 > ■ ;. 1 . 5 6 . 3 5 i , 9 6 6 , 5 ¿ 9 4 9 5 .. 3 9 1 ,5 5 7 2 . 3 0 5 = ! ' İlk 7 a y l ı k v e r i l e r d i r . KAYMAK: H a z in e ve D ı ş T ic a r e t K i s t e ş a r l ı ğ ı ■*-¿ 7- J .^ ✓ 9 .. c " G , • ,5 1 B . ¿ 1 3 , 7 4 0 . 6 9 0 , i 7 6 3 . 6 5 0 , i s j 1 6 6 ., 1 5 2 ,, v ,. 9 6 .. 7 0 3 ,, 0 . - 1 .. 9 5 9 , 5 t>5 .. 7 5 3 . E 5 .. 7 4 3 , 5 2 .. 5 2 3 , 3 E . 7 5 9 , 9 3 , 9 9 7 . . 6 : .. 6 6 0 , 3 £ / ,.1 = 1 5 5 ,. i 16 ■ . L. r° ¿ 1 1 ¿ 1 .. ¿ 3 3 , 9 ,, 6 . 5 1 1 i ,S ,0 5 .= i .. 4 2 1 , 2 5 0 2 , 2 7 7 .. 9 0 7 >*■* ¿ 5 .. 2 - 3 ,, s E S .. 5 3 2 , 0 . 5 5 5 / i . : 6 ,3 61 5 3 . 3 i .,5 0 i /■r “t c 7 3 . — w i. :! ' £ .E .6 5 7 .. 7 6 3 BOR U L A H e .. 8 7 9 , 1 • 3 RAYLAR Ç E L İ K L E R . 7 5 3 :, 5 S . = 7 9 , 7 5 0 A L A Ş I H I £ 3 .. 7 9 3 , 6 , 0 , 6 5 2 2 3 1 5 3 . 7 0 3 ,, 2 8 .. 9 2 1 1 2 i ., 5 1 6 ,8 TELLER . 2 : 3 , ,3 ,11 1 SAÇLAR 1 0 6 1 ., ¿ 6 4 2 7 PR O F İLLE R Z , S ,y i . 3 6 / . 2 E 4 , 5 5 4 4 . 7 0 5 , 9 -2 2 6 c) Sektörün İhracattaki Payı Aşağıdaki tablonun incelenmesinden anlaşılacağı özere, ülkemizde De mir-Çelik ürünleri ihracatı 1982-1985 döneminde yaklaşık 3 kat artmış 864,0 milyon $'a ulaşmıştır. (TABLO -7 ). Bu gelişmeye pararel olarak toplam ihracat içerisinde Demir-Çelik Sanayii ihracatının payı 1982'de % 3,4, 1983'de %3,8, 1984’te % 4,9 iken, 1985'de % 7,6' ya yükselmiş bulunmaktadır. Demir-Çelik ürünleri ihracatının önemli bir bölümü uzun hadde ürünlerine aittir. Bu grup içerisinde filmaşinler, yuvarlak ve hafif profiller dikkate içekmektedir. Son yıllarda inşaat sektöründeki dur gunluk ve dış taleplerin bu ürünler üzerinde yoğunlaşması uzun hadde ürünler ihracatının artmasına neden olmaktadır. Ülkemizde Demir-Çelik ürünleri ihracatı İran, Irak, Ubya ve Mısır gibi Ortadoğu, İspanya, Japon ya ve Afrika ülkelerine yapılmaktadır. Bunun dışında belirli dönemlerde Batı Almanya, İsviçre ve ABD'den gelen talepler de karşılanmaktadır. d) Sektörün Yassı Mamul Olarak ithalat ve ihracat Dunımu: Erdemir çok az miktarda nihai mamul ile bunun yanında yan mamul ola rak slab hammadde olarak da demir cevheri ve taş kömürü ithal etmek tedir. Bu kalemlerle ilgili toplam ithalatı 1986 yılında 134.875.303 ABD dolan olmuştur. Erdemir'in ihracatı ise 1981 yılında 8.556 ton iken her sene artan bir hızla devam ederek 1986 yılında 212.000 ton mertebesine ulaşmıştır. Döviz girdiside bu artışa paralel bir şekilde devamlı artarak 2.349.421 ABD jS'ından 55.172.823 ABD’ $ 'na yükselmiştir. Erdemir'in yıllar itibariyle ithalat ve ihracatı Tablo 8 ve 9 da gösterilmiştir. OEHtR-ÇatK &RÜM.EKİ İHRACATI (1992-1986) TA8L0-7 * HACOe İSMİ (B lN S ) 1982 1983 1984 1985 /♦ 1986' ' PİK DEMİR fERRO ALYAJ BLUH-KÜIÜK-LEVHA SAÇ TASLAKLARI ÇUBUKLAR J PROFİLLER ŞERİTLER SAÇLAR Ta L E R ALAŞIM. I ÇELİKLER DOKOK BORULAR CEXR-ÇE1İK BORUJR RAYLAR 413,5 23.089,9 371,6 17.765,0 137.990,5 53.418,9 -1 9 0 ,6 8 .0 31 ,8 4.19&.9 1.609,9 451,2 53.831,3 “*»“ 1.748,4 6.495,2 17.833,9 ; 33.164,7 11.363.1 35-321,9 _ 44-181,6 22.140,8 118.054,2 183.111,3 97.32^,5 94.417,9 1.436,8 2.184,5 19.811,6 31.027,1 708,0 2.506,0 2.077,1 1.986,1 57,5 27,9 56.435,3 . 85.266,5 18,6 : 143.-6 34.843,2 129.827,3, 26.091,9 292.519,5 99.775,9 9 .6 47 ,8 142.988,9 2 .575,8 4 .9 3 «,6 1>,9 120.492,6 _ 27,9 3.967,8 14.511,8 115.877,5 8 .595,8 68.108,3 72.349,9 3.099,0 57.432,0 1.781,6 4 .876,0 14,4 40.273,8 24,6 TOPLAM 301.362,6 348.902,4 863.985,8 391.032,2 (* ) İlk 7 aylık verilerdir. KAYNAK: Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı 519.810,8 1980 - 1986 YILLARI ARASINDAKİ HAMMADDE, YARI MAMUL VE MAMÖ İTHALATI D E M İR M İK T A R Y IL , (T o n ) M İK T A R TUTARI (T o n ) ( A .B .D .? ) K Ö M Ü RÜ TUTARI ( A .B .D .? ) SLAB 3 0 6 .2 2 6 .2 9 6 I3.t9a.iai.34 « J 4 .6 iJ .8 9 6 2 4 .» 9 0 .0 1 3 .9 3 2 6 6 .2 6 7 .9 9 7 1 7 .* 3 » .6 2 1 .« » 3 3 .2 3 » .1 1 » 2 6 .3 7 4 .» 6 3 .1 4 3 3 S .6 1 4 .S 0 » 3 9 .3 6 » .3 6 » .3 1 1 0 » .3 » 6 .» 2 7 1 .1 2 9 .7 6 3 .0 0 « 1.08*.769. Jil 2 3 .3 2 0 .3 6 4 .M m . 3 7 9 .3 7 3 6 0 .0 2 » .3 1 2 .0 1 9 1 .6 9 0 .7 6 3 ım 1 .6 9 6 . 4 0 3 . V .0 1 6 .5 9 2 .7 2 6 .2 5 4 6 9 .6 1 1 9 .1 1 9 6 7 .* 0 3 .» 2 1 .4 0 lîfl!* 1 .,1 9 9 .6 7 3 .< 9 0 2 7 .0 6 9 .< 0 1 .1 9 3 6 9 .7 3 0 .0 6 9 3 0 .9 1 » .7 3 » .2 9 1 .6 9 3 .0 7 6 .0 9 0 3 3 .1 6 1 .6 2 7 .3 3 7 7 4 .7 9 9 .9 3 6 3 » .» 3 3 .2 2 » .2 9 l«86 ıoruut l.OOJ.7‘0.106 m ı 1902 1963 ___— - ----------- - I90.İ07.6M.73 4.196.937.3*2 " ( A .B .D .? ) (T o n ) 2 3 .4 1 4 .7 0 3 .0 » SA Ç TUTARI M İK T A R 1 . 0 1 ? .6 0 8 ,1 6 « 1950 • TAŞ CEVHERİ 9 .3 0 3 .< 1 7 .» 3 3 3 .0 6 7 .2 9 » M İK T A R (T o n ) 1 4 .0 » 9 .S « O ve T ENEKE TUTARI ( A .B .D .? ) 6 .7 3 3 .3 0 1 .6 0 TABLO: T 0 P L B A M M İK T A R TUTARI (T o n ) ( A .B .D .? ) 1 .3 6 9 .7 7 2 .0 1 » S S .S 7 4 . 0 0 3 .» 3 - 1 .3 1 » .1 3 9 .7 0 9 3 2 . 9 0 4 . 1 » 6 . 34 - 1 .7 9 6 .7 6 4 .6 2 3 1 9. 6 9 » .2 1 9 .3 1 - 1 .9 1 0 .0 2 9 . 2 9 1 .1 4 4 .5 9 0 1 1 .9 4 4 .« t « . 3« - 2 .9 3 7 .2 4 7 .2 6 9 2 7 7 .2 1 6 .2 9 6 » 2 .3 4 7 .9 7 1 .0 3 - 2 ,6 6 .» 6 1 .» 3 3 1 2 0 .3 3 2 .1 3 3 .6 7 » 3 .1 » » .6 6 » .3 3 - 2 .1 9 2 .0 0 8 .3 6 4 1 3 4 .» 7 3 .3 0 3 .1 3 1 0 .2 2 9 .3 3 0 .9 2 1 6 3 1 .3 3 1 .7 0 0 231.399.613.69 1.336.036.2»» ».»»3.132.13 223.2»«.310.1» 1 4 .l » 9 .3 t O 6.733.301.60 »»» 16.47».»03.726 7 0 .6 9 6 .» 7 9 .» 0 » 3 .« 4 3 .0 7 6 .1 7 1 3 4 ,2 4 1 .( 6 9 .0 6 32.149.034.03 Cni),muh. -229 T M lO ı rt 3 - r = i r r » = e s = I 5 1 = S ; J a £ = E ; ■ u m ■ r ; 0’ = « c o ► 5 9K te «tup 5 3 « « • •4 - V *K < ê 2 < m • - *; < b- 5 *- * O m *. « ; S C KM ñ K L. K K at K • o' n * t+ o ¿ * « «. e ■» 5 • s > « X « « L» o 0 : V *-« 1 K-l ° 2 ** = = • -» — o o * i•¿ X 2 ; Z • * *• t 1 y»n e s 2 f « t) I fc « y a va »t I\w«*M ** U . ! e e K T* — j 1 t PC » c ! i i ! ? 1 E i X 1 H < v İ * 1i S u •f i 1 > 1 z ; •r u X < u X i h i: » S i ! i ï £ 1 ► Í X t 1 Í . ' -■ j I £ ' Ş I £ h K dL 1 »t » : 1 * < s £ , ; £ u* I 1 ^ ? I £ c " İ ! “ ; ; İ = 1 1 2 ! £ X ! k. « * > ■; t « ' r- Ï J 7 P — ~ o - r 1 i z : *! É 5 i : ? p 1.111,X I I - i £ « c 3 - M ll »»'*y*n s £ o « s K • (IrOnfln e«. £ at •« — O z o K o •4Uı ll|t * M B * « l h »»9 s r X Í • « . a m e "-y - « ■5 < » - m I OrOfl «J o ■ • K 1 < > j r : > «. X r "" * 1_ ¡ t ! t î f k'. 1 .»•, )nn<jl »\lllnik mi = • z « X. « < ; yapıt»*« 1 ; - - lhr>«M i - 2 J 5 yan - »ut*rınd» K I î YILLAR İTİBARIYLA TÜRKİYE'NİN DEM1R-ÇELİK YASSI MAMULLERİNİN İTHALAT VE İHRACAT MİKTARLARI (1000 TON/YÎL) 1982 1983 1984 1985 MAMUL LEVHALAR SICAK ÇEK.SAÇ 8 1 ,3 SOCUK ÇEK.SAÇ İTHALAT İHRACAT İTHALAT İHRACAT 4 ,1 4 .6 7 2,5 197,0 76,2 2 28,0 160,0 223,4 1,2 182,3 8 ,0 17,1 14,1 15,3 to o İHRACAT GURUBU 133,0 {49,1 İTHALAT İHRACAT | 1986(T) İTHALAT İHRACAT j İTHALAT 6 5 ,5 115,0 9 3 ,0 130,0 100,0 255,0 179,0 370,0 180,0 450,0 2 32,0 111,0 304,0 130,0 350,9 37,5 2 2 ,0 129,0 9 1 ,0 140,0 120,0 5 ,7 2 04,1 10,2 250,0 11,6 250,0 100,0 503,8 409 *6 584,7 784,0 869,0 fl3f'«0 1120,0 t KAPLAMA SAÇ DİKİŞLİ HORLtA TOPLAM O 73 VE TENEKE 193,3 443,6 Not: D aftarlo r DPT'nln y a y ın la d ığ ı y ı l l ı k i c r a p ro g ra m la rın d a n a l ı n m ı ş t ı r . (T) Tahm ini d a f la r lo r d lr . - 231 - Tablo - 10'un incelenmesinden de görüleceği gibi konuya Türkiye gene linde yassı mamul olarak baktığımızda Türkiye'de ithalat fazlalığı görül mektedir. Bu da Türkiye'nin yegane yassı mamul üreten kuruluşu olan Erdemir’in ihtiyacı karşılayamamasmdan kaynaklanmaktadır. Erdemir kapasitesini yeterli düzeyde arttırmadığı müddetçe bu açığın önümüzde ki yıllarda daha da büyümesi süpriz olmıyacaktır. e) Sektörün Gayri Safi Milli Hasıladaki Payı: Gelişmiş ekonomilerde Demir-Çelik sektörünün ürün ve yan ürünlerinin gayri safî değeri, gayri safi milli hasılanın % 2-5 oranını bulmaktadır. Hızh gelişen ülkelerde bu oran pc 6,S'e kadar çıkabilmektedir. Demir-Çefik ürünleri kullanmak sureti ile meydana getirilen bütün ürün ve yapılanıl gayri safi değeri de düşünüldüğünde bu oranın gayri safı milli hasıladaki payı % 20Ter düzeyine çıktığı görülmektedir. Demir-Çelik endüstrisinin ekonomi içindeki yeri ve öneminin önemli bir göstergesi bu endüstride yaratılan değerler toplamının Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYlH) içindeki payıdır, ülkemizde bu pay yıllara göre şöyfedir: Yıl % 1963 1J 9 1967 1,73 1972 3,17 1975 3,43 1983 3,62 -232- Gayn Safî Milli Hasıla (GSMH) ve Demir-Çelik tüketimi o rtalam a artış hızma ait bazı değerler şöyledir: 1973-1977 GSMH 1980 1982 6,6 -1,1 + 4,4 16,6 -0,8 + ı ,ı Demir-Çelik Tüketimi Görüldüğü gibi Demir-Çelik endüstrisindeki gelişme ile genel kalkınma, endüstrileşme belirli bir bütünlük içindedir, f) Sektörün İmalat Sanayimdeki Fayı Ülkemizde de Demir-Çelik endüstrisindeki büyüme hm ile imalat endüst risindeki büyüme hızı arasında bir paralellik gözlenmektedir ve DemirÇelik tüketimindeki artış doğrultusunda imalat endüstrisinde planlı dönemdeki artış, 1960 öncesine göre daha hızlıdır. 1983 sonu itibariyle İmalat Sanayii katma değerinin % 6,3'û, ithalatının % 13'ü, ihracatının % 9,6'sı Demir-Çelik sanayiine ait bulunmakta ve bu sektörde yaklaşık 55.000 kişi istihdam edilmektedir. Türkiye'de 10 ve daha yukarı işçi çalıştıran kuruluşlara ilişkin istatistiki bilgilerden hare ketle, 1979-1983 döneminde Demir-Çelik sektörünün temel göstergeleri TABLO-11'de yer almaktadır. ' . OCMlR ÇEUK SfKtOflg UMEL GOSTCRCCURI (1979-1903)( ,) TABLO - 11 İŞYCRI SA YISI YULAR 1979 19B0 1901 1903 . CtRDt (000.000 t) ÇIKTI (ooo.ooo n) KAİMA DT.CER ( 000 .0 00 a ) katma d c C c r/ ÇALIJAN SAY ISI(1) A 5 39.630 19.447,6 40.597,6 21.150,0 53.36«,6 (1 319 19.99^ • 27.997,3 39.021,1 11.023,8 55.141,0 A 5 36.727 4 9 . 309,Z BB.03B.2 39.529,2 1 0 7 .6 2 9 ,0 I) 325 14.925 5 0. 1 1 1 , 3 70.071,3 19.959,9 7 0 .^ 6 4 ,1 A 5 37.270 58.354,9 117.000,9 59.533,2 1 5 9 .7 3 4 ,9 D 1902 ; (ALIŞANLAR ORTALAMASI (ADCI) A . 322 17.107 83.906,9 111.430,4 2T7.523.5 160.090,3 5 36.140 104.769,4 150.705,3 46.015,9 1 2 7 .2 9 0 ,6 205.261,2 50.293,5 263.002,6 B 311 19.117 154.967,7 A 6 36.224 155.004,B 199.237,3 H 160 17.B19 207.425,3 273.101,8 | A* Km u B* O ııl • (*) 10 «• daha yukarı lyçJ ç a l ı ş t ı r a n k u ru lu ş la r ı kapaamsktadır. KAYNAK I OIC, 190) lürk ly » l a t a t i a t i k Y ıll ı D ı 'n d m h a ı ı l a r a a ı ş t ı r . 43.352,5 119.670,9 65.756,5 3 6 9 ,0 2 4 ,6 -2 3 4 B - DÜNYADAKİ ÖURUM a) Dünya Ham Çelik Üretimi ve Tüketimi Demir-Çelik Sanayii Dünya ekonbmik konjonktüründen en çabuk etkilenen sektör olma özeliğini taşımaktadır. Nhekim, Ü. Dünya Savaşından sonra teknolojik gelişmelerin de etkisiyle dünya ham çefik üretimi 1946' dan 1974’e kadar 6 misli artmış ve 112 milyon ton'dan709 milyon ton'a yükselmiştir. 1950lerden sonra Avıtıpa ve diğer üikeferde ekonomik po litikalarda kilit sanayi (OİaTak ele alman Demir-ÇeBk Sanayiine doğrudan ve dolaylı müdahaleye başlanmıştır. 1973 yılmdan itibaren ise petrol krizine bağh olarak gerileme dönemine girilmiş ve 1980Ti yıllarda önem li bir gelişme göstermemiştir. ' Dünya petrol krizi öncesi dönemde, Denûr-ÇeBk Sanayiinde sürekli ve düzenli bir yatonn eğilimi gözlenmiştir. Bu dönende, başta Japonya ve AET ülkeleri olmak üzere, gelişmekte olan ülkeler de büyük kapasite artışları gerçekleştirilmiştir. Petrol krizi ite birlikte Demir-ÇeBk tüketimi nin giderek azalması, gelişmiş ülkelerde atıl kapasite sorunlarının artma sına yol açmlş ve Dünya Demir-ÇeKk Sanayiinin yapısında önemli değiş meler ortaya gıkmış tır. öncelikle ABD'de Dertrir-Çefik Sanayii yatırından mevcut tesislerin mo dernizasyonuna yönelirken, AET, Japonya ve bazı gelişmekte olan ülke lerde tevsi ve yeni yatırımlara yönelmeler dikkati çekmiştir. Ancak, dünya çelik ticaretinin ABD ve AET'den, Japonya, Merkezi Planlı Eko nomiler (Doğu Bloku Ülkeleri) ve gelişmekte olan ülkelere kayması so nucu, başta ABD ve AET Ülkeleri olmak üzere, talepteki daralmalar kar şısında kapasite kullanım oranlan düşürülmüştür. - 235 - AET ve ABD gibi olumsuz dünya konjonktüründen etkilenen Japonya'da kapasite kullanım oranı düşmüş ve üretim giderek kısıtlanmaya başlan mıştır. Bu gelişmeye paralel olarak Japonya'rnn ham çelik üretimi 1983 yıhnda son 15 yılın en düşük değerine inmiştir. 1984 ve 1985 yıllarında ki gelişmeler de önemli görülmemektedir. Genellikle yüksek verim lilik ve düşük maliyet avantajlarından yararlanan Japonya'nın son yıllarda ar tan eneıji maliyetlerinin yaraşıra, ucuz işgücüne sahip Güney Kore ve Tahran'm ve çok zengin hammadde kaynaklan bulunan Brezilya'rnn yo ğun rekabetiyle karşılaştığı bilinmektedir, ö te yandan, ABD ve AETnin konımaa poEtikalan da Japon pazarının giderek daralmasına neden ol maktadır. Önemli Demir-Çelik üreticisi ülkelerde ortaya çıkan ve yukarıda özetle nen gelişmeler içerisinde olduğu belirtilebilir. Şölyle ki; gününüzde Demir-ÇeSk Sanayiinin önemli ülkelerinden Japonya'nın dünya üretiminde ki pay 1950'de % 2,5 iken, 1970.de % 16'ya yükselmiş ve ihracatı da 32 kat artmıştır. 1960-1975 yıllan arasında üretim kapasitesi AET Ül kelerinde 2 kat artarken Japonya'da 7 kat artmıştır, öteki önemli çelik itetidsi rılfr<»Wdpn ABD'ne bakıldığında, 1959'dan sonra ABD'nin dün ya Demir-Çelik pazarında rakip olmaktan vazgeçmiş okluğu, miktar sımriam ag olmaksızın ve düşük ihraç fiyatları De yapılan satışlar sonucu bir açık pazar görünümünü aldığı belirtilebilir. ABD'nin 1975 yıhnda çeSk üretimi 105,8 milyon ton'dan 79,2 milyon tona düşmüş bulunmak tadır DÜNYA HAM ÇELİK ÜRETİMİ (İ975-1985) TABLO-12 ABD AET (Milyon Metrik Ton) 1975 1976 1977 1978 1979 1980 105,8 126,4 116,1 113,7 124,3 123,7 134,7 126,7 133,4 141,1 102,3 107,4 102,4 102,1 391,2 415,5 399,7 32,5 ?>2 1981 1982 1983 1984 15-5 101,5 109,6 57,7 76,8 83,9 75.2 128,7 126,4 111,4 109,5 120,2 12C,S 111,4 111,4 101,7 99,5 420,5 442,5 406,9 401,9 338,3 97,2 3A3,8 105,6 ■105.3 375,7- 373.3 43 ,6 . 48,0 •54,3 -56,8 58,1 60,2 63,4 70,0 75.2 247,6 246,7 255,5 264,4 26c. 9 707,6 •645,2 663,7 710,1 717.1 •(Orj'lsr Grubu) Japonya S»-wyiİ0çmlf ülkeler Gelişmkte Olan- - ülkeler fakB2İ Planlı Ekonomiler 219,7 222,7 •232,2 248,2 24?,7. 252,4 Dünya Toplanı 643,4 675,5 716,7 746,5 675,5 716,2 KAYNAK i International Iron & Steel Institute, World Steel in Figures çeşitli sayıları -2 3 ? - TABLO - 12'nin flgi çekici bir sonucu, ABD'nin ham çelik üretiminin 1975'e gör % 25 oranında azalarak 1985'te 79'2 milyon ton'a düşmesi, bana karşılık gelişmekte olan ülkelerin üretimlerinin aynı dönemde 2,3 katı artış göstermesidir. Ham çelik üretimi açısından yapısal değişikliğin genelde sanayileşmiş ülke ekonomileri aleyhine ortaya çıktığı anlaşıl maktadır. Nitekim Tablo - 13'ünde incelenmesinden görüleceği gibi 11 yıllık dönemde Dünya üretimi içerisinde % 119 olan ABD'nin payı % 11 e, % 22 olan AET ülkelerinin payı % 17'ye, / 17'ye, % 17 olan Japonya' nın payı % 15'e düşerken, gelişmekte olan ülkelerin payı % 5’ten % 12'ye tc Merkezi Planlı Ekonomilerin payı ise % 30’dan % 37'ye yükselmiş bulanmaktadır. 1974 ve 1985 YILLARI İTİBARİYLE DÜNYA ÇELİK ÜRETİMİ ÜLKELER VE TOPLUI UKLAR BAZINDA PAYLAŞIMI TABLO - 13 DÜNYA TOPLAMI 1974 1985 704 717 Paylaşım MT ( S ) MT ( % ) AET 155 (22) 120 (17) AMERİKA 132 (19) 79 (11) JAPONYA 117 (17) 105 (15) TOPLAM 404 (58) 303 (43) COMECON ÜLKELERİ* 210 (30) 268 (37) Sanayileşmekte olan Küçük ülkeler 54 (7) - 60 ( 8) Gelişmekte olan ülkeler 36 (5) MT (Metrik Ton) * Merkezi Planlı Ekonomilere Sahip ülkeler. - 86 (12) - 239 - Diğer taraftan aşağıda Tablo-14'den de görüleceği gibi bazı ülke ve toplu lukların 1974 ve 1985 yılı üretimlerini göz önüne aldığımızda AET, Amerika ve Japonya'nın üretimlerinde sırasıyla 7c 23' % 4 0 ve 7c 10 azalmalar görülürken Comecoıı. Sanayileşmekte olan küçük ülkeler ve gelişmekte olan ülkelerinde üretimlerinde sırasıyla c :c 28. 7 c 11 ve rf 138'e varan artışlar gözlenmektedir. ÜRETİM DEĞİŞİKLİĞİ 1974, 1985 TABLO - 1 4 .AET AMERİKA JAPONYA 10 % TOPL.AM 25 <5 COMECON ÜLKELERİ* 28 SANAYİLEŞMEKTE OLAN KÜÇÜK ÜLKELER GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER * Merkezi Planlı E k o n o m ile re Salıip Ülkeler 13S -240- Dünya çelik tüketimi ise, 1979 yılına kadar artma eğilimini sürdürür ken daha sonra önemli azalmalar göstermiş ve 1985 yılında 722,6 milyon ton'a gerilemiştir. Çelik tüketimindeki bu gelişme 1979-1980 yıllarında yeniden ortaya çıkan ikinci petrol krizi ve bunun neden olduğu ekono mik durgunluk ile açıklanmaktadır. Ayrıca, Dünya ÇeBk tüketiminin bü yük ölçüde sanayileşmiş ülkeler tarafından belirlenmesi, bu alandaki ge rilemenin söz konusu ülkelerden kaynaklandığına da işaret etmektedir. Nitekim Dünya Çelik üretiminin yaklaşık % 52’sini gerçekleştiren sana yileşmiş ülkelerin Dünya tüketimi içerisindeki payı da % 50 dolaylarında bulunmaktadır. Dünya Çelik tüketiminin gelişimi Tablo - 15'de yer al maktadır. V DÜNYA ÇUİK İÜKEİİMI (1970-190M (M ilyon H atrlk Ton Ham Ç e lik C yda^crll) TAOtO - 15 1980 1981 142,i 118,4 120,2 113,9 10B.2 99,1 <57,9 7U, > 7«, 8 374,1 393,i 92,4 1970 1979 ADO 145,2 AET (O n'1ar 105,1 ' C r u b u ) Japonya Sa n a yile fn lg Ü lkeler Çelişmekte Olnn Ü lkeler 1902 1903 1904 1985 92,1 96,0 114,6 t0ff,7 V 90,0 93,4 93.7 72,3 .i 70,0 66,3 73,9 73,9 364,9 350,6 307,4 304,7 338,9 331,7 96,7 103,8 106,2 90,1 92,0 97,4 102,7 260,5 262,3 25.9,1 251,2 ' 252,7 260,0 270,2 288,4 . 727,0 732, 6 727,8 716,n 650,2 665,5 714,7 722,6 CKlnyn üret İmi 716,7 746,5 716,2 707.6 6^5,2 665.7 710,1 717,4 Üretim TUkatlm 0<mıjiBİ -10,3 -6,1 -11,6 -0,4 -13,0 -1,0 -4,6 -5.2 Herken 1 P la n lı Ckonomller DOnya Tüketimi KAYNAK i Iron A fıtcel Cr*jlnc«rlng (A r a lık 1905) İro o & Steel In n tltu t* , W<ırld S t c o l Jn vb Internotiorınl flg u rr» 191 )6'd a n h n n r l o r » ı g t ı r . -242- Gelişmekte olan ülkeler ve Merkezi Planlı Ekonomiler, çelik tüketimi en hızlı artan iki grubu oluşturmaktadır. Merkezi Planlı Ekonomilerin çelik tüketimi açısından hızlı bir gelişme içerisinde bulundukları anlaşılmak ta ve gelişmiş ülkelerin oyum noktasına ulaşmalarına karşın bu gruptaki ülkelerin sanayileşme çabalan sürmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde ise çelik tüketimi artmaktla beraber, tüketimde Demir-Çelik ürünlerinin bile şimi de değişiklik göstermekle beraber, tüketimde Demir-Çelik ürünleri nin bileşimi de değişiklik göstermektedir. Nitekim, bu ülkelerde yurt içi talep, uzun hadde ürünlerinden yassı ürünlere doğru bir gelişme içe risinde bulunmaktadır. Dünya Demir-Çelik sektörü hızlı teknolojik gelişmeleriyle, kalkınma yarı şında önde gelen sektörlerden biri olarak kabul edilmekte ye uluslararası gelişmişlik ölçüleri arasında bu sektörün üretim ve tüketimi dikkate alın maktadır. Dünya ülkeleri arasında kişi başına Demir-Çelik üretim ve tütekimi Tablo-16'da sunulmaktadır. SEÇİLMİŞ BAZI ÜLKELERDE KİŞİ BAŞINA DEMİR-ÇEUK ÜRETİM VE TÜKETİM! (1985) TABLO -1 6 ÜLKELER KIŞI BAŞINA ÜRETİM (Kg) KIŞI BAŞINA TÜKETİM (Kg) 356 562 975 370 562 692 JAPONYA FRANSA İTALYA İSPANYA ROMANYA MEKSİKA BULGARİSTAN YUGOSLAVYA HİNDİSTAN BREZİLYA TÜRKİYE KAYNAK: METAŞ Bilgi Bankası 883 349 425 348 602 96 310 183 14 138 89 709 314 433 196 501 93 315 233 18 75 98 243 ABD SOVYETLER BİRLİĞİ ÇOKESLAVAKYA -244- Tablo'16'nın tetkikinden anlaşılacağı üzere, kişi başına Demir-Çelik üre tim ve tüketimi açısından gelişmiş ülkelerin ulaştıkları düzey ile Türkiye' nin kişi başına üretim ve tüketim verileri arasında çok büyük ve önemli farklılık bulunmaktadır. Ülkemizde 1972 yılında 55 kg, 1978'de 81 kg. olan Demir-Çelik tüketiminin 1985 yılında 98 kg'a yükselmiş olması ger çeği bile, ekonomik kalkınmanın hızlandırılması ve gelişmiş ülkelerle bu alanda mevcut farkın bir ölçüde kapatılabilmesi için Demir-Çelik üre timinin hızla arttırılması gereğini ortaya koymaktadır. b) Dünya Çelik Ticareti Üretim ve tüketimde ortaya çıkan yapısal değişmeler, Dünya Demir-Çe lik ticaretini de etkilemiş bulunmaktadır. Bu değişmenin nedenleri ara sında üretimde meydana gelebilecek azalmaları önlemek için devlet des teğinin hemen tüm ülkelerde önemli boyutlara ulaşması, ihracatın teş viklerle ve sağlanan çeşitli sübvansiyonlarla sürdürülme eğilimlerinin art ması, düşük tüketime rağmen mevcut tesislerini yaşatmaya çalışan ül kelerin yapısal önlemler ve "Yeniden Yapılanma Projeleri" ile "Rasyo nelleştirme" ve "Modernizasyon" çalışmalarına yönelmeleri sayılabilir, ö te yandan geMşmekte olan ülkeler ise çeşitli nedenlerle giderek artan bir oranda Dünya ticaretine katılma çabaları içerisindedirler. Nitekim hammadde kaynaklarının sağladığı üstünlüklerle, bilinçli olarak ihracata yönelmekte ve uluslararası alanda gelişmiş ülkelerin yurtiçi fiyatlarının çok altında belirlenen sübvanse edilmiş ihraç fiyatlarıyla rekabet etmeye çalışmaktadırlar. Buna karşılık bazı gelişmiş ülkeler ise, bir taraftan De mir-Çelik tesislerinin ihtiyacı olan hurda, cevher, kömür ve diğer yardım cı malzemenin ithali için gereken dövizi ihracat yaparak karşılamak is temekte ve diğer yandan yeni ve büyük ölçekli tesislerin yol açtığı kapa site fazlasını ihracat yaparak eritme yoluna gitmektedirler. Bu gelişmele- - 245 - rin ışığında Dünya çelik ticaretinin I9S4 yılında, 1970 yılına göre ^ 75 artarak 157,9 milyon metrik to n ’u ulaşmış olduğu ve çelik ihracatuıııı Dünya çelik üretimi içerisindeki payuıın ise % 2 7 'ye yükseldiği Tablo17'den anlaşılmaktadır. D ÜNYA ÇELİK TİCARETİ (1970-1984) TABLO-17__________________________________ (Milyon Metrik Ton) YILLAR TİCARET İHRACAT HACMİ PAYI (5)_______ 1970 90,4 19,6 1971 96,5 21,3 1972 102,3 20,8 1973 ..113,4 20,8 1974 130,5 23,7 1975 114,2 22,5 1976 126,2 23,7 1977 127,2 23,7 1978 138,5 24,3 1979 142,5 23,9 1980 140,5 24,3 1981 142,5 24,8 1982 134,6 25,5 1983 ' 144,3 26,4 1984 157,9 26,6 KAYNAK : I n t e r n a t io n a l Iron & S t e e l I n s t i t u t e , World S t e e l in F ig u r e s 1 9 8 6 , s . 13 -246- Dünya Demir-Çelik ticaretindeki gelişmeler içerisinde Demir-Çelik it halatı, ulusal sanayilerin etkinlik derecesine, üretimin yetersizliğine, dün ya fiyatlarına ve Demir-Çelik sanayilerinin maliyet yapısına bağlı bulun maktadır. Son yıllarda bu sektörün yaşadığı kriz nedeniyle dünya ithala tında en önemli gelişmeler; ABD, Batı Almanya, Sovyetler Birliği, Fran sa ve İtalya gibi, üretimin yaklaşık % 45'ini oluşturan ülkelerin başlıca ithalatçı ülke durumuna gelmeleri ve gelişmekte olan ülkelerin dünya it halatı içerisindeki payının giderek artması olarak belirtilebilir. Ayrıca it halatın ülkelerarası coğrafi yakınlık ve ikili anlaşmalar çerçevesinde yü rütüldüğü, bu durumun Japonya ve Merkezi Planlı Ekonomiler açısından daha belirgin bir görünüm taşıdığı anlaşılmaktadır. Nitekim Kuzey Ame rika, Asya ve Ortadoğu Ülkeleri ithalatının büyük bir bölümü Japonya' dan, Merkezi Planlı Ekonomiler ithalatının önemli bir kısmı yine kendi gruplarından yapılmaktadır. 1965-1977 döneminde hızlı bir artış eğilimi gösteren ve 1977-1979 döneminde duraklama aşamasına giren Dünya Demir-Çelik ihracatı ise oldukça yavaş bir gelişme içerisindedir, özellikle 1980’li yıllarda ihracat ta görülen en önemli değişiklik gelişmekte olan ülkelerin henüz gelişmüş ülkelerin pazarını etkileyecek düzeyde olmasa bile, dünya ihracatı içerisindeki paylarım art tırmalandır. Gelişmekte olan ülkelerin yoğun çabalarına rağmen Demir-Çelik ihracatında Japonya, Batı Almanya, Bel çika, (Lüksembuıg, Fransa, İtalya ve Sovyetler Birliği, 1984 yılı itibariyle toplam dünya ihracatının % 75’ini gerçekleştirmektedirler. Öte yandan dünya ihracatının mal bazında incelenmesinden de anlaşılacağı üzere (Tablo - 18), yassı ürünler ihracatının önemli bir paya sahip olmalı saç lar gibi ürünlerde ihracatın arttığı, buna karşılık profil ihracatının dünya ihracatı içerisindeki nisbi öneminin azaldığı görülmektedir. -2 4 7 - TABLO -13 KAL BAZIMA CÖ.fTA ÇEI.İK İHRACATI (i?SO - 15E5) ( « i l j c n = e t r i k to n ) 15S0 ü r ü k l s ?. 15S1 1922 1533 1934 1535 5 ,8 7 ,3 8 ,4 . 6 ,3 ''6 ,1 5 ,2 1 .2 1 ,2 0 ,5 0 ,9 1 ,2 ' 1 .2 S ı c a k Ç e k l is i ? - Ç - b - il ar 1 1 ,7 1 1 ,0 1 1 ,2 1 1 ,4 1 3 ,0 1 3 ,6 P ro filler 1 0 ,1 1 0 ,5 5 ,0 9 ,0 e ,6 8 ,5 6 ,5 5 ,3 4 ,4 5 ,4 6 ,1 . 7 ,1 1 ,9 1 ,7 1 ,3 1 ,3 1 ,5 1 ,5 - S, 8 9 ,4 8 ,5 5 ,5 S ı c a k Ç e k l i s i ? R u lo Te S a ç l a r 1 4 .1 1 3 ,8 S o ğ u k Ç e k l i s i ? Rulo- Ve S a ç l a r 1 5 ,1 1 5 ,0 G a lv a n iz k a p la s a lı sa çlar. 4 ,1 Ten ekeler. Ü rü n ler D esiry o lu R a j l a n F ilsajin le r je r itle r L ev ha lar D iğ e r k a p l s s a l ı sa ç la r Ç e lik b orular Teller ' ' 9 ,9 1 0 ,1 03 Sıcak ç e k i l a i? 1 6 ,1 1 5 ,5 1 5 ,7 ■■1«,1 1 1 ,1 1 6 ,6 1 6 .6 < r3 4 ,2 5 ,1 . 5 ,5 5 ,5 3 ,7 3 ,2 3 ,1 3 ,0 3 ,0 3 ,0 ..ı » 4 1 ,3 1 ,3 1 ,6 2 ,0 1 ,9 1 5 ,2 1 8 ,3 1 3 ,0 1 4 ,6 1 3 ,1 1 3 ,6 2 ,0 2 ,0 1 ,8 Soğuk ç e k i l o i ? je ritle r 0 .7 Soğuk ç e k i l n i ? çubuklar 0 ,7 Dörne » e E c k ü a P a rç a la r 0 .6 1 = 5 ,7 TOPUM Ü M : . 1 ,8 j W Tan ' 1 ,7 - 2 ,0 - | 1 ,9 1 ,9 V 1 ,0 ' 0 ,7 0 .7 0 ,7 1 ,0 1 ,0 C-,2 0 ,3 0 ,1 - 0 ,2 0 ,2 9 5 ,6 5?, 2 1 1 3 ,9 1 1 7 ,2 1 0 5 ,5 ' | I n t e r . u C i c . ı a l irer, sr.l S î e e i ¿ r .s l i V - S c , V : r '. . S :? ? ', ir. F i g u r e s 1 5 3 5 '¿a.-: j z r s r l z r .ı l z r c k h a = : r l a : s = ; ? t ı r . -248- c) DOnya Demir-Çelik Sanayiinde İç ve Diş Fiyatlara Gelişimi Demir-Çelik betim ve tüketiminde karşılaşılan önemli sorunlar bu sek törlerde yeni arayış lan hızlandırırken, iç ve dış fiyatların gelişimi açısın dan yoğun bir rekabet ortamı yaratılmış bulunmaktadır. Yurtiçi fiyat lar, başta sektörün üretim ma&yeüeri yeralmak üzere ülkenin vergi poli tikaları ve finansman olanaklarına bağlı olarak gelişme göstermektedir. Dış fiyatlar (ihraç fiyatları ise, üretim teknolojisinin sağladığı avantajlar çerçevesinde ve düşük maliyet koşullan altında, ülkelerin genel ekono mik politikaları doğrultusunda ve özellikle gelişmiş ülkelerde devletin yoğun desteğinin sağlandığı bir rekabet ortamında belirlenmektedir. Dış fiyatların oluşumunda ulaşım kolaylıkları ve ülkelerarası yakınlık derecesinin dışında karşılıklı anlaşmalar da etkili olmakta ve bu sayılan nedenlerle, arz-talep dengesine de bağlı olarak genellikle dış fiyat-iç fiyat farklılıkları oluşmaktadır. ö te yandan, Demir-Çelik sanayilerinin başlıca girdileri olan demir cevhe ri hurda, kömür, eneıji ve yardıma malzeme fiyatlarının son yıllarda önemli artışlar göstermesi nedeniyle, hammadde ve yardım a malzeme temininde güçlüklerle karşılaşılan ülkelerde üretim maliyetlerini kontrol etmek, giderek önemli bir sorun olmaktadır. Bu önemli sorun karşısında gelişmiş ülkelerde dış fiyatlar, yaygın sübvansiyon politikalarıyla iç fi yatlardan % 20- % 100 oranında düşük tutulmaktadır. Nitekim, Dünya Demir-Çelik Sanayiine ilişkin üretici fiyat indeksi üe yardım a malzeme ve yalat maliyeti indeksinin sunulduğu Tablo-19 dan da anlaşılacağı üzere, üretim maliyetlerinin baskı giderek belirginleşmekkedir. Bu çer çeve içerisinde 1980-1985 döneminde maliyet indeksi % 40,5 artarken, üretici fiyatlan indeksi bu artışın gerisinde kalmıştır. (Tablo -19). DEMİR ÇELİK ÜRÜNLERİNDE ÜRETİCİ FİYATLARI VE MALİYET İNDEKSLERİNİN GELİŞİMİ (1981-1985) (1980 = 100) TABLO-19 1981 1982 1 98 3 1984 1985 n) Dnmir-Çclik 100,8 110,1 110,6 115,2 122,8 b) Çelik Oorulnr 103,8 118,9 108,5 113,1 123,0 c) S d jk çdcilnür; rulo ve Kıçlar 101,7 116,0 116,3 115,7 123,2 d) Di^ur ürünler 106,1 113,2 116,1 125,2 136,6 105,2 113,3 122,1 132,2 160,5 I. ÜRETİCİ FİYATLARI İNDEKSİ İNDEKSİ KAYNAK : METAŞ Bilgi Bankası 249- II. MALZEME VE YAKIT FİYATLARI -250Uluslararas düzeyde yassı hadde ürünleri ihraç fiyatlan 1973 yılından günümüze kadar geçen süre içerisinde arz-talep dalgalanm alarına büyük bağımlılık göstermiştir. 1973 yılında ağır levha, sıcak ve soğuk çekilmiş ruloların artması ile birlikte 1974 yılında yaklaşık 2 katı arrak 300 jS/ton ortalamasına ulaşmıştır. Bu yükseliş, yassı ürünlere olan talebi önemli ölçüde etkilerken, 1975-1977 yıllan arasında 3k petrol şokunun yolaçtığı etkilerin kısmen giderildiği dönemde söz konusu ürünlerin ihraç fiyatlan bu kez 230 $/ton'lara kadar düşmüştür. 1979 yılından sonra ise, azalan talebe rağmen petrol fiyatlarının yol açtığı maliyetler nedeniyle, fiyatların yeniden artma eğilmi gösterdiği ve 1982 yılında 360 $/ton do laylarına ulaştığı gözlenmiştir. 1983 yılında ağır levha ihraç fiyatlan 275 $ / t o n , sıcak ve soğuk çekilmiş rulo ihraç fiyatlan ise 330-315 $/ton i- ken, 1986 yılının ilk 9 ayı sonu itibariyle, ağır levha fiyatlarının aynı dü zeyi koruduğu, buna karşılık sıcak ve soğuk çekilmiş rulo fiyatlarının 290-320 $/ton düzeyine çıktığı anlaşılmaktadır. d) 1986 Sonrası Dünya Demir-Çelik Sanayiinin Görünümü Dünya Demir-Çelik Sanayiinin son yıllarda içerisinde bulunduğu olum suz koşullar ile ilgili olarak ileri sürülen görüşleri başlıca iki grupta top lamak mümkündür. Bunlardan birincisinde, bu sektördeki mevcut dur gunluğun konjontürel bir nitelik taşıdığı, çeşitli ülkelerin son yıllarda elektronik, petrol, kimya ve savunma sanayilerine öncelik taradıkları ve bunların ekonomik durgunluğun sona ermesi ile tekrar Demir-Çelik Sana yilerine yönelecekleri görüşüne yer verilmektedir. İkinci görüş ise, yapı salcı bir yaklaşımla, gelişmiş ülkelerde bu sanayi dalının önemini kay betmek üzere olduğu, gelişmiş ülkelerde sektörün ürünlerine olan talep düşerken kapasite fazlası sorunlarının yaygınlaştığını ileri sürmekte ve sektörün geleceği açısından karamsar bir tabloya işaret etmektedir. - 251 - ö te yandan, gelişm iş ülkelerin son yıllarda Demir-Çelik teknolojilerinin bir kısmını gelişmekte olan ülkelere transfer etm e eğilimlerinin artması ve yeniden yapılanma arayışları içerisine girmeleri, yapısalcı yaklaşımın daha gerçekçi olarak benimsendiği izlenimini uyandırmaktadır. 1990 yılına ilişkin Dünya Demir-Çelik projeksiyonları. Birleşmiş millet ler Sınai Kalkınma Örgütü çerçevesinde gelişm ekte olan ülkeler için ve AET Komisyonu tarafından da Topluluk üyesi ülkeler için hazırlanmıştır. Dünya için UNCTAD'ın 'r 4,2'lik büyüme hızı ve 4 talep genişlemesi varsayımları altında düzenlenen düşük büyüme projeksiyonlarında, geliş mekte olan ülkelerin kapasitelerinin 140 milyon to n a ulaşacağı ve 75 kapasite kullanımı ile üretim-tüketim dengesindeki açığın daha da büyü yerek 38 milyon ton'a yükseleceği belirtilmektedir. ö te yandan % 6,3 büyüme hızı ve 6 r5 talep genişlemesi varsayımlarına yer verilen normal büyüme projeksiyonunda ise, bu açığın 40 ,4 milyon ton'u ulaşacağı ifade edilm ekte ve böylelikle her iki projeksiyonda ge lişmekte olan ülkelerin üretim açığı ile karşılaşacakları tahmin edilmek tedir. Gelişmekte olan ülkelerin bu durumu karşısında önümüzdeki yıl lar içerisinde dünya ticaretinden pay alma çabalarının hızlanacağı ve re kabetin yoğunlaşacağı söylenebilir. Nitekim, Tablo - 20 de görüleceği üzere 1985-1995 döneminde Dünya çelik talebinin artış hızının geliş mekte olan ülkelerde yüksek olma beklentileri bu görüşü doğrulamakta dır. ' DÜNYA ÇELİK TALEBİ TABLO - 20 19774983 Oet. - Sanayileşmiş ülkeler - Kuzey Amerika -A ET - Japonya -D iğer Sanayileşmiş Ülkeler Kalkınan Ülkeler COMECON DÜNYA TOPLAMI 1985 V . -- -— . ’-i 353 136 112 71 34 96 208 705 KAYNAK: İktisadi Kalkınma Vakflı ■ *2 33İ . 122 101 71 . 3S ' 101 211 723 ? (Mflypn/T«ı) - 253 - Avrupa Topluluğunda Demir-çelik Sanayiindeki krize karşı, 5 yıl süren uygulamadan sonra, kriz atlatılmış gibi gözükse de, serbest rekabet or tamına geçilmesi için uzun bir süreye daha ihtiyaç olacağı gözükmekte dir. Petrol fiyatlarındaki düşüşün, Dünya ekonom ik büyüme hızını olumlu yönde etkilemesi beklenmekle birlikte, bunun Demir-Çelik sektörüne ay nı ölçüde yansımayacağı tahmin edilmektedir. AETnin 1986 Mart ayında yayınlanan raporu'na göre, 1985'te % 2,2 olan Gayri Safî Topluluk iç i Hasıla, 1 9 8 6 ’da 7c 2,8 olacaktır. Ancak, bu Şartlarda bile Avrupa Demir-Çelik sanayiindeki durgunluk sürecektir. Tahminlere göre 1 9 8 0 ’de AET'de 49'u BOF, 236'sı EAO olan 305 ÇeEk fabrikası, 1988'de 39'u BOF, 175'i EAO olan 214 fabrikaya d üşe cek ve 1982 yılına göre Batı Almanya kapasitesinin % 7 2 ’sini, Fransa ve İngiltere'de % 90-97'sini kullanıyor olacaktır. Diğer taraftan, aynı dönem de, talebe göre arz'ın daha fazla olması, bir çok firmanın başabaş noktasının altında çalışmasını gerektirecektir. Çefik endüstrisinde başabaş noktası 7c 8 0 lerd e iken, 1986'da en iyi ihti malle % 7 0 lerde olacaktır. Bu durumda, gerek başabaş noktasının altında çalışılması, gerekse ihra cat pazarındaki rekabet koşullan, Avrupa Çelik Sanayiinin yaşamım tehdit etm eye devam edecektir. 31 Aralık 1985 hem Demir-Çelik Sanayiine verilen yardımların ve hem de pazar kontrollanmn son bulacağı tarih olmakla birlikte her ikisi için bu süre 1986 sonuna kadar uzait!:nışür. Bu tar t-n sonra tüm yatırım -254- yardımlan (bölgesel olanlar da dahil) ve işletme zararlarını kapatmaya yönelik yardımların sona ermesi amaçlanmaktadır. 1986'dan sonra de vam edebilecek olan yardımlar: —Araştırma-Gefiştirme, —Çevre Koruma, ve —Komisyonca kontrol altında tutulacak kapasite yardımları, olarak belirlenmekle bir Ekte, AET Ülkeleri.-de diğer yardım türlerinin de bir müddet daha devam edeceği yönünde genel bir eğilim mevcut tur. Nitekim İtalya, devlet yardımının 18 ay daha devamım talep etmiş tir. Hasırlanan rapora göre AET tarafından çefik pazarının liberalleştiril mesi, İtalya Firmalarının yeni den yapılanma sürecinin ortasında olduk tan bir döneme gelmiştir. ABD ise Avrupa'da devlet desteği olmaksızın Demir-Çelik ünitesi kurulamadığına işaret ederek, sübvansiyonların ömür boyu devam edeceğini ileri sürmektedir. özetle, Demir-Çelik Sanayiinin yapısının yeni duruma uydurulması ge rekmekte olup, gerçekçi bir strateji, Demir-Çelik Sanayii ürünlerini girdi olarak kullanan sanayilerin gelişimine göre talep analizine ve ekonomik verimliliğin artmasına katkıda bulunacak faktörlerin incelenmesine dayanmalıdır. Bu doğrultuda alınması gerekli önlemler ise şu yönde yoğunlaşmaktadır; —Verimliliği arttırmak, —Modernizasyon ve rasyonalizasyon, —Katma değeri daha yüksek ürünlerin üretilmeleri, —Sıkıntıdaki tesislerin kapatılması, - 255 - ve buna ek olarak belirli bir süre için pazar kontrollaruıuı sürmesi gerek mektedir. 1990 yıllarında, ancak, yapısal düzenlemesini tamamlamış pazar deği şimlerine ayak uydurabilen, katma değeri yüksek mamuller üretebilen tesislere yaşam şansı görülmektedir. Bu hedeflerin sağlanmasında en önemli hususlardan biri de kaliteli iş idaresinin sağlanmasıdır. -256IV - DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI A - YATIRIM VE TEŞVİK Demir-Çelik sektöründe uygulanan teşviklerin iyileştirilmesi ve bu konu daki uygulamaların kolaylaştırılması amacı ile mevcut Teşvik Tedbirleri (Erdemir ağırlıklı olarak) özetlenmeye çalışılmıştır. Geçmiş Yıllardaki Uygulama 1971 yıllarından itibaren yatırım indiriminden faydalanmak üzere alı nan Yatırım İndirimi Belgesi daha sonraki yıllarda Teşvik Belgesi ve mü teakiben uygulama belgeleri verilmeye başlanmıştır. Erdemir'in 1. ve 2 kamedeme tevsileri için alman Teşvik Belgeleri gümrük muafiyeti, yatırım indirimi ve faiz farkı iadeleri gibi teşviklerinden fay dalandırılmış tamamlama yatırımı için alman Teşvik Belgesinde ise fa iz farkı yerini Kaynak Kullanımı Destekleme Primi almıştır. Yürürlükteki Teşvik Belgeleri Halen devam etmekte olan Tamamlama Yatırımları ile 1. Yüksek Fırın Modernizasyonu için ahnan Teşvik Belgeleri yürürlükte olup aşağıdaki teşviklerden yararlanılmaktadır. —% 100 gümrük muafiyeti —Yatırım indirimi % 40 —Kaynak kullanımım destekleme primi % 7 — Teşvik primi (Tamamlama Yaturınılan için % 6 ,1 . Yüksek Fırın % 15 - 257 - Uygulana cak tır.) 1987 Yılı Teşvikleri 1987 yılı programının uygulanması, koordinasyonu ve izlenmesine dair Bakanlar Kurulunun 86 11103 saydı kararın eki olan "Yatırımların ve Döviz Kazandırıcı Hizmetlerin Teşviki ve Yönlendirilmesi" ne ait esaslar ile Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığından yayınlanan bu konu ile ilgili 87/1 No'lu tebliğ esasları çerçevesinde sağlanan teşvikler aşağıda dır. — Gümrük Muafiyeti —Yatının İndirimi —Ücretlerin Vergilendirilmesinde indirim (kalkınma öncelikli yörelerde) —Yatırım Finansman Fonundan Yararlanma —Bina İnşaat Harcı İstisnası (2589 sayılı kanun) —Vergi Resim ve Harç İstisnası —Döviz Tahsisi — Konut İnşaatında ve Kalkınmada Öncelikli Yörelerde Yapılacak Ya- tmmlarda Vergi,, Resim ve Harç istisna ve Muaflıkları —Kaynak Kullanımı Destekleme Primi —Katma Değer Vergisi Ertelemesi —Teşvik Primi —Yatırım Mah im alatçısı Teşvik Kredisi —Rıhtım Resmi Muafiyeti Teşvik Belgesi Alınması Y u k a n d a belirtilen teşviklerden faydalanabilmesi için Teşvik Belgesi a- -258- hnmaa zorunludur. Kalkınma planına uygun ve memleket ekonomisi için faydalı olduğu DPT'nca kabul edilen yatırımlar için Teşvik Belgesi verilir ve bu belgede yukarıda sayılan teşviklerden yazılı olanlar faydalanır. Yatırımların Teşvik Belgesine bağlanabilme» için yatırım tutannm nor mal bölgelerde 120 milyonun altında olmaması ve teşvik edilmeyen yatı rım konulan içinde yer almaması gerekir. Şirketimizin iştigal konusuna giren Hadde Yatıranlarında 400.000 Ton/ Yıl altındaki yassı mamul ile 2000 m^ Yüksek Fmn Kapasitesinin altın daki Demir Çelik Yatmmlan teşvik edilmeyen konular içinde belirtil mekte ancak mevcut tesisler ile QgiŞ tevsi, modernizasyon ve kalite düzeltme yatmmlan teşviklerden yararlanmaktadır. Müracaat Usulleri Teşvik Belgesi almak için yatırımcılar bir milyarın altındaki yatırımlar için iki nüsha Teşvik Formu ve toplam sabit yatıran tutan bir milyar Türk i imanın üzerindeki yatırım konulan için iki nüsha fizibilite etüdü agagniaki belgelerle birlikte Devlet Planlama Teşkilatına müracaat edi lir. Eklenmesi Gereken Belgeler: — İthal ve yerli makina ve teçhizatı ihtiva eden iki nüsha global üste —fîfiınrfiiclfı toplam yatırım tutarının binde bir'i oranında teminatın Mer- - 259 - kez Bankasına yatırıldığına dair makbuzun iki kopyası ( On milyonu geç mez.) - Makina ve teçhizatla ilgili proforma fatura ve katologlar. Yatırım mev cut şirket tarafından yapılacaksa - Son üç yıla ait tasdikli bilanço, kar ve zarar cetvelleri - Ana sözleşmenin bulunduğu Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi - Kapasite raporu Yararianılan Teşvikler özeti ve öneriler G&mük Muafiyeti Teşvik belgesinde belirtilmiş nispette gümrük muafiyeti için global lis tede beErtOen ithal malzeme ve teçhizatın ithalinde, firma yetkililerince imzalanmış çeki listesi verilir ve CİF tutarının % 5 'i TC. Merkez Bankası nezdindeki ihracatı teşvik fonuna yatırılır. Tamamlama ve 1. Yüksek Fırın Modernizasyonu yatırımlarında gümrük muafiyeti % 100'dür. İthal malı makina ve teçhizata ait yedek parça, FOB teçhizat bedelinin % 5'ni geçemez. Teşvik Pirimi Global listeden yerli olarak temin edilen makina ve teçhizata yerli imal olduğu tevşik edilmek kaydıyla 1985'te 6, 1986 için 5-c 15 ve 1987 yılında alınacak Teşvik Belgelen için ^ ' ¿Ö'olüp' bPT nin talimatı ile TC. Merkez Bankasından ödenir. Yatının indınmı Teşvik belgesinde belirtilen nispette her yıl yapılan harcama toplamına uygulanır ve hıılıman miktaf küfflriiİaî' verj^m âtrahiftdanindirilir. Bu indirim için aynca Maliye ve Gümrük Bakanlığından Yatmm İndirimi Belgesi alınması zorünlu&ir. ‘ ^ * •' * -*' İndirim nispeti normal belgeler ve Şirketimiz için % 40’dü\ öneri Bu nispet artırılabilir. Çünkü kalkınmada öncelikli yörelerle bazı sektör ler için % 60-100arası nispet kabul edilmiş bulunmaktadır, özellikle yas sı mamul içindalıa bir nispet önerilebilir. ■"■•i"' ' ■i >,M, 5- X Kaynak Kullammtnda Destekleme Primi ‘ Teşvik Belgesi kapsamında bulunan yaünmlaım kredi öz kaynak aynım yapılinaksızın gerçekleşen tasni) özerinden normal bölgeler ve Şirketimiz için % 7 destekfeftie primi ödenir. Bu nispet birinci derecede kalkınmada öncelikli yörelerde % 20 ikinci de recedeki yörelerde % 10, RO-RO gemisi gibi yatırımlarda % lS'dir. - 261 - öneri % 7 nispetinin yükseltilmesi Katma Değer Vergisi Ertelenmesi Devlet Planlama Teşkilatınca verilen teşvik belgeleri kapsamındaki yatı rım mallan ithalinde ödenmesi gereken KDV, bu verginin fiilen indirilme sinin mümkün olacağı tarihe kadar ertelenir. Bu konuda problem olmamakla birlikte her ithalde teminat karşılığı it hal yapılmaktadır. Bu teminatların uzun süre (3-5 yıl gibi) gümrükte kalacağı düşünülür se b an k a la ra ödenen komisyon miktan çoğalmaktadır. öneri Banka teminatı yerine Şirketimizce verilecek bir taahhütname ile bu problem çözülebilir. Bina İnşaat Harcı Bu teşvikten yararlanmak için belge alınmasına gerek olmayıp 2464 sa ydı kanunda değişiklik yapan 2589 sayılı kanuna göre bina inşaat har cından faydalanılmaktadır. - 262- B - İTHALAT VE İHRACAT a) Gikdi Sorunlan 1 —YerS Hanunaddeler Erdemir bugünkü üretim seviyesinde yaklaşık 1.400.000 ton kömür, 2.400.000 ton demirE hammadde kollanmakta ohıp, her ikisininde yak laşık % 40'ı yerli % 60'ı yurt dışı, kaynaklardan temin edilmektedir. Yurt dışı oranının yerfi orana göre büyük olması, yurt içi kaynaklardan istenilen evsaf, kalite ve miktarda üretim elde edilememesinden kaynak lanmaktadır. Yerli k a y n a k la rd a n programlanan hammaddelerin fabrikalarımıza getiri lebilmesi için aşağıda maddeler hafinde sıralanan hususlarda tedbirlerin alınması gerekmektedir. i) Fabrikalarımızın yerli maden kömürü ihtiyacı T.TJC. marifetiyle çalış tırılan ve Kdz. Ereğli.den Kurucaşüe'ye kadar uzanan bölgeden temin edilmektedir. Bölgede Zonguldak havzasından üretilen kömürler metalurjik özellikte kok yapmaya müsait olmakla birlikte bugün için bölgenin diğer bölümlerinden üretilen kömürler yan koklaşabilir özellikte bulun maktadır. T.T.K. tarafından üretilen koklaşabilir kömifflerin % 50'ye yakın kısmı Demir-Çelik dışı kuruluşlara tahsis edilmektedir. Zongul dak havzasında üretilen kömürlerin tamamının Demir-Çelik Kuruluşlanna tahsis edilmesi ayrıca kül ve rutubet nisbetlerinin % 11 mertebesinde ve uygun stabilité değerleri verebilecek evsafta kömür üretilmesi gerekmek tedir. - 263 - Bunun yanında Zonguldak kömür yükleme limanının daha büyük tonoajb gemilerin yüklenebilecek şekilde tevsi edilmesi gerekmektedir. ii) Fabrikalarımız için tedarik edilen yerli kaynaklı demir cevherlerinin bir kısmı T.D.ÇJ. marifetiyle çalıştırılan maden işletmelerinden temin edilmektedir. Direkt şaıjlık mevcut rezervlere, ilave rezervler kazandırmak için etüd çatışmalarına ağırlık verilmeli ve düşük tenörlü mevcut rezervlerden ya rarlanma imkanları araştırılmalıdır. Maden işletmelerinde üretilen demir cevherleri TCDD yükleme istasyon larına veya yükleme iskele/limanlarına karayolu vasıtasıyla taşınmaktadır. Bu yollar genelde dar, virajlı, eğimleri fazla ve uzunlukları 10-100 km. arasında değişen toprak yo Dardır. Bugün için maden yollarının bakım, onarım ve inşaasmı üstlenmiş herhangi bir kuruluş bulunmamakta olup maden işletmelerindeki üretim kapasitelerinin artması bu yolların bir an evvel İslahı ve yapılmasına bağlı bulunmaktadır. Üretilen demir cevherlerinin limanlara veya fabrikalara intikali için TCDD taşıma kapasitesi artırılmalı ve sevk istasyonlarında modem yük leme tesisleri kurulmalıdır. Ayrıca istasyonlarda yüklenen vagonların sü ratle liman ve fabrikalara intikalini sağlayacak cer gücüde yeterli düzeye getirilmeEdir. TCDD taşıma kapasitelerinin artırılması çalışmalarına paralel olarak Sam sun ve İskenderun limanlarında ihtiyacı karşılayabilecek vagon boşalt ma cevher stoklama ve gemi yükleme tesisleri yapılmalıdır. Ayrıca Erdemir tahliye limanı da artacak kapasiteye cevap verebilecek hale getiril- -264melidir. İÜ) Fabrikalamnızın artacak kapasitesi muvacehesinde hammadde ve ma mul sevkiyatı bakımından Ereğü-Dözce karayolunun dar boğaz oluştura cağı tahmin edilnıekte olup bu nedenle Kdz. Ereğli-Karasu-Adapazarı demiryolu bağlantısı sağlanmalıdır. Böylece Erdemir'in demir yolu ile tüm yurt bağlantısı gerçekleşecek, mamul maddenin çeşidi bölgelere şev ki yanında demir cevherinin ve yardımcı hammaddelerin kısmen demir yolu ile fabrikalarımıza getirilmesi sağlanmış olacaktır. Yukarıda ana hatlanyla efe ahnan hususların daha detaylı hale getirilmesi istendiği takdirde bu hususun, gerçekleşebilmesi için T.D.Ç i . Genel Mü dürlüğü ile Şirketimiz ilgili elemanlarının iştirakiyle bir alt komisyon oluşturulmahdır. 2 —İthal Hammaddelerin Gümrük ve Fonları İthal hammaddelerin gümrük ve fonları hakkındaki bilgi ek Tabto-21'de verilmiştir. b) liberasyon Karşısında Demir-Çelik Sanayii'nin Korunması Gelişmekte olan ülkelerde çelik talebi genellikle üretimden fazladır. Ancak ülkemizde özellikle son yıllarda Demir-Çelik arz-taleb dengesinde arz lehine fazlalık veya stok oluştuğu gözlenmektedir. Gereğinden faz la ithalat yapılması sureti ile yerli Demir Çelik Sanayii sıkıntıya düşürü lebilir. Bu yüzden ithalatta Fon uygulaması devam etmelidir. Ayrıca bütün Dünya Ülkeleri kendi Demir-Çelik Sanayiilerini; üretim gir- 2 O *n 1 a 9 a?s S T 09 3 n a * 3 i ► — 9 M an va < O • • r l l L5 1 -I > r x > z x > a an X z “53 i ' aûmrük c mo X x i “ü a 2 % va r g ll a r l | a h* »- < • t* *»• *m c»X T| S? Z4.12.190S o 3 a o a 3 < r DE5ThXl-EM E VE FİY A T İS T İK H /jR FOKU * * ı- 3 f C I F E E S E İ-İN : tarlh ln dakl r t r -ı ci • 30 haoen D nlapatlar tr c. rdnu (C İ F B E D E L İN a—c ► •T. 1•< GUKP.UK > r x > x x > a o p» r ra a KAYNAK FOKU (FD B B E O E U İh rt i-A »O 3 3~<a co > 31 X3 c31 Ü>I~ •« KONUT FÜ SU B E L E D İY E H İ S S E S İ CGOMaÛC Y E R G İS İN İN X S 15J ç? D < m 3 O r n a r n “A o z J“ > 3 O a: a dikkat» DAMGA RESMİ n3m [ C İ F E E O E L İN ] 3 C X gUavarllınlf«İr. KOV ( C İ F VE O İĞ E F VEP.Gİ L E B İN TOPLAM INDAN) S 91- O m H < m r TflOtO alınarak H IK T IM [ C İ F VE OİĞEH V EH G İLEH İN KDV HAHİÇ TOFLAHINOAN] - 266- dilerinin ucuz ve sübvansiyonla futlarla (Sektöre ucuz eneıji sağlanması gibi) teminine imkan vermek ve kotalar veya telafi edici vergiler yolu ite ithalatı kontrol altına almaya çalışmaktadır. Daha önceki bölümlerde de bahsedildiği üzere, Demir-Çelik Sanayiinde gelişmekte olan ülkelerin birim üretim maliyeti ve kalite açısında reka bet edebilmeleri, teknolojinin ilerlemesine mümkün olduğunca ayak uy dum labümeleri ile ilgilidir Bu açıdan modernizasyon programlan uygu lamada desteklenmelidir. Teknolojinin takibi ise, sermaye birikimi ile alakalı olup gerektiğinde Sektörün kredi talebinde Devlet yardımı sağlanmalıdır. Liberasyon karşısında Demir-ÇeHk Sanayii'ne uygulanabilecek bir başka tedbir de; öncelikle finansman ve sermaye birikimini temin ve pazarda yer alabilmek am aa ile ihracatta giderek azalan sübvansiyon uygulaması olabilir. c) Yassı Mamul İhracatında Karşılaşılan Sorunlar. İh ra c a tta karşılaşılan en önemli sıkıntı; İhracat ve Teşviklerle ilgili mev zuatın (Ek kararlar, Yönetmelikler ve Tebliğler) devam değişmesi ve/ve ya iptali ihracatın takibini güçleştirmektedir. Teşvik avantajlarının o r an ların ın sık sık değişmesi ve mevcut siparişlere uygulanması için ye terli zaman bırakılması da sorun teşüd etmektedir. - 267 - C - TEKNOLOJİK FAKTÖRLER a) Teknoloji Denûr-Çelflc Sektörü ölçek ve verimlilik ilişkilerinin çok önem taşıdığı bir sanayi koludur. Çünkü ölçek, belirli ekonomiler sağlamakta, maliyet ler düşmekte ve verimlilik artmaktadır. Bu nedenle Demir-Çelik Sektöründe yapılacak yatırım çalışmalarında op timum ölçek sorunu önemli bir konu olarak ortaya çıkmaktadır, ölçek y* firetim tekniği açısından soruna yaklaşıldığında birim üretim giderleri nin en aza indirilebileceği bir düzey oldukça önemlidir. Üretim yapısının aslında üretim teknolojisinin bir göstergesi olduğu göz Önünde tutulursa, firma ölçeği, işgücü ve sermaye yoğunluğu ve bunların bir sonucu olan verimlilik alt düzeyde yapısal değişimin birer göstergesi olarak efe alınabilir. tîretiın teknolojisi başta işgücü ve sermaye olmak üzere girdilerin kullaoSm düzeyini belirler. Bu nedenle üretim ölçeği de teknolojisinin bir gös tergesidir. Gelişmekte 0]an ülkelerin ekonomik sorunların en önemlilerinden biri side; Teknolojik GErilik'tir. Bu ülkeler için zorunlu sayılabilecek teknoloji transferi ise, teknolojik gerilik sorunu çözülmedikçe ve yeni teknolo jiler üretilmedikçe yetersiz kalmaktadır. öte yandan teknoloji üretimi, sermaye birikiminin seviyesi ile ilgili bir süreçtir. Bu açıdan, sermaye birikimi ;:n yetersizliği nedeni ile geri tek- - 268- nolojikri kullanmak durumunda kalan ülkeler, aym nedenle sermaye birikimide temin edememektedirler, işletmeler ise, eğer iç piyasaya yönelik üretimde bulunuyorlarsa, pazarm küçüklüğü sebebiyle yeni teknolojilere gerek duymamaktadırlar. Bu açıdan gelişmekte olan ülkelerde, yeni pazarlara yani ihracata yönelik teşvikin, yanısıra, yeni teknolojilerin üretilmesinin de teşviki önem kazanmaktadır. Netice olarak, teknolojik ilerleme firmaların boyutunu aşıp ekonominin tümüne yansıyacaktır. özellikle gelişmekte olan ülkelerin kalkınmasında önemli bir role sahip olan Demir-Çelik Sanayiinde teknoloji ve know-how bilhassa verimlilik ve kalite açısından büyük önem taşımaktadır. D emir-Çelik Sanayiinde etkin ve sürekli bir büyüme için teknolojik geliş menin sağlanması zorunludur. M odan çelik sanayii yüksek teknolojiye çok duyarlı bir hale gelmiştir. Çelik üretiminde daima daha kaliteli çe liğe bir yönelim vardır. Sürekli olarak daha yüksek pennormansh ve daha ucuz çelik üretimi arzulanmaktadır. ;Gelişmekte olan ülkelerde çelik talebi genellikle üretimden fazladır. Çelik ithali sınırlı olan döviz kaynaklarım zorlar. Buna rağmen, gelişmek te olan ülkelerdeki birçok tesis düşük kapasitede çalışmakta; etkin ve ve rimli bir üretim gerçekleştirilememektedir. Bu ülkelerde tecrübe, bilgi birikimi ve teknolojik deneyim yetersizdir. Arzu edilen üretim ve kalite düzeylerine ulaşamamanın en önemli nedeni gerekli teknolojik bilginin olmayışıdır. Bütün bu hususları gözönünde bulunduran Erdemir Demir ÇelİK Sek - 269- töründeki gelişmeleri, yenilikleri çok yakından izlemekte, nıali olanaklar çerçevesinde de en son teknolojileri bünyesine adapte etme çabşmalan içindedir. Bu amaçla ilgili yayınlar izlenmekte, yurtiçi ve yurtdışı semi nerlere katıbnmakta, yeni teknolojileri uygulayan fabrikalara gidilip in celemeler yapılmaktadır. Bu çalışmalar sayesinde Erdemir kapasite ve verimliliğinin yükseltilmesi amaa için yapılan yatırımlarda Erdemir elemanlarının etkin rol alabilme si mümkün olmuştur. Yatırımların başlangıcından sonuna kadar kendi elemanlarını görevlendirmektedir. Böylece: a) Yeni tesisler ülke ve yöre şartlarına daha uygun hale getirilmiş; perfor mans yükseltilmiştir. b) Yerli malzeme ve ekipman kullanımı her yeni safhada daha fazla oran larda olmak üzere artırılm ış; tesis maliyeti düşürülmüştür. c) İşletme ve bakım işlerini yürütecek personel daha etkin olarak yetiş tirilmiştir. Türkiye'de yassı mamul çelik üretimi sadece entegre bir kuruluş olan Er demir tarafından yapılmaktadır. Ana üniteler Kok Fabrikaları, Yüksek Fmnlar, Çelikhane, Sürekli Döküm, Sıcak ve Soğuk Haddehanelerdir. Üretim yöntemi olaıak yeni teknolojiler seçilmiş olmakla birlikte, mev cut tesislere en son tekniklerin uygulanmasına imkanlar dahilinde özen gösterilmektedir. Yeni teknoljilerin kullanılması kalite ve maliyet açısın dan önemli olmaktadır. Eski teknolojiye sahip Amerikan çelik fabrika!an yanında, AET ülkelerindede rekabet gücü kayıbı nedeniyle üretim dü şüşleri mevcuttur. -2 7 0 Amerika, Japonya ve AET Ülkelerindeki entegre tesislerde kalite ve tek nolojik yönden gerekli olan ve tesbit edilebilen sistemeler 28 kalem ola rak aşağıda topluca belirtilmiştir. 1 —Sıcak madende Desülfürizasyon 2 —Sıcak Maden Curufunu Sıyırma 3 —Konvertör Curufunu Tutma 4 —Sub-Lance Sistemi 5 —Birleştirilmiş (Combined) üfleme Sistemi 6 —Elektronik Otomatik İlave Sistemleri 7 —Proses Kompütürizasyonu 8 —Potada Kükürt Giderme 9 —Pota Metalürjisi 10 Vakum Degazing Sistemi 11 —Büyük Hacimli Tandişler 12 - Otomatik Kahp SEviye Kontrolü 13 —Sürekfi Döküm Slab Muayenesi 14 - Sürekfi Döküm Test Lab. 15 —otomatik Slab Markalama Makinası 16 —Slab Yüzey Temizleme Makinası 17 —Slab Fırınlan Hot-Skid Sistemi 18 - Sıcak Band Crown Kontrol Cihazı 19 _ Sıcak Band Genişlik ölçme Cihazı 20 —Hidrolik Otomatik Kalınlık Kontrolü 21 —Hot Leveler sistemi 22 —Bobin Hazırlama Hattı (Sıcak Rulo) 23 —Skin Pass Hattı 24 —Soğuk Haddelemede Shapemeter 25 - HNXTavlama Atmosferi - 271 - 26 —Bobin Hazırlama Hattı (Soğuk Rulo) 27 —Teneke Hattı Stroskop Kontrolü 28 —Asitleme Loop-Car Sistemi Avrupa’da ve Dünya Demir Çelik Sanayiinde ileri birçûk ülkede kullanı lan, yukarda listesi verilen bu ileri teknoloji ürünü sistemleri ve uygulama ları takip eden Erdemir: Türkiye'nin tek yassı mamul üreten kuruluşu ol masının bilinci ile yatmm programlarında bunları gözönüne almaktadır. Söz konusu 28 sistemden 3 tanesi halen alım safhasında olup, 11 tanesi ise yakın gelecekte uygulanması düşünülen Kapasite Artırımı ve Modemizassyonu (KM) Projesi'nde yer almaktadır. Bu proje dahilinde yer alan bu kalemlerin toplam tahmini maliyeti 99 Milyon Dolar'dır. Şimdiye kadar hiç bir projede yer almayan diğer 14 sisteminde tahmini yatırım maliyeti 90 Milyon Dolar civarındadır. Tablo'22 de yukarda sözkonusu edilen teknoloji ve kaliteye yönelik, Erderair’de gözönüne alman veya şimdiye kadar hiçbir projede yer al mayan sistemler listelenmiştir. b) Yabana Sermaye Gelişmekte olan ülkelerin sanayi alanındaki gelişmelere, teknolojik yeni liklere adapte olabilmesini sağlayabilen faktörlerden birisi de yabana sermayedir. Nitekim, Erdemir’in ilk kuruluşunda da yabancı sermayenin önemli bir rolü vardır. Şirketin ilk teşekkülünde l.OOO.OOO.-TL’lik sermayenin % 22,5'u Koppers Assodates’e aitti. Sermayenin 600.000.000,-TL’ye çıka- KALİTE VE TEKNOLOJİK YüfCEN ERDEHİR'DE GÖ2ÖNÖNE ALINAN VEYA HİÇBİR PROJEDE YER ALMAYAN ‘ ■SİSTEH.ER A ALIM SAFHASINDA OLAN YÂTIRIHAR 1 POTA METALÜRJİSİ . 2 OTOMATİK KALIP SEVİYE KONTROLÜ 3 OTOMATİK SLAB MARKALAMA HAK. B KAH PROJESİNDE OLAN YATIRIMLAR . 1 * •' ** SICAK MADENDE DESÖLFÜRlZASVÖN 2 3 4 5 ; . . SICAK MADEN CÜRUFUNU SIYIRMA KONVERTÖR CURUFUNÜ TUTHA - SU8-LANCE SİSTEMİ . " *BİRLEŞTİRİLMİŞ ÖFLEIC SİSTEMİ’ 6 PROSES KOMPÖTERİZASYONU 7 TANOİŞ HACMİNİN GENİŞLETİLMESİ 8 CROHN KONTROLLÜ X-RAY CİHAZI 9 HİDROLİK OTOMATİK KALINLIK KONT. 10 BOBİN HAZIRLAMA HATTI . 11 EŞİTLEME LOOP-£A^ SİSTEMİ • - TAGLO - 22 (Devam) HİÇBİR PROJEDE YER ALMAYAN KALEMLER E LEKT R O N İ K ALAŞIM İLAVE SİSTEHİ POTADA KÜKÜRT GİDERHE _ -VAKUM DEGAZİNG SİSTEHİ. SÜREKLİ D ÖKÜH SLAB MUAYENESİ • SÜREKLİ DÖKÜH TEST LA3. SLAB YÜZEY TEMİZLEME KAKİNASIHOT SKİD SİSTEHİ SICAK ŞERİT GENİŞLİK ÖLÇME CİHAZI HOT LEVELER SİSTEHİ SKİN P ASS HATTI SOĞUK HADOELEHEDE SHAPEhCTER HN ' TAVLAMA ATMOSFERİ SOĞUK BOBİN HAZIRLAMA HATTI TENEKE STROSKOP KONTROLÜ -2 7 4 rılmasndan sonra bu pay % 16,5 olmuştur. Daha sonra Koppers hissele rini devrederek ortaklıktan ayrılmıştır. Bugün Erdemir'de yabana serma yenin payı yok denebilecek seviyededir. Genel olarak yabana sermayenin şu kıymetleri ifade ettiği bilinmektedir. 1) Yabana para şeklinde sermaye 2) Makina, teçihzat, alet ve bu mahiyetteki mallar, makina akşamı ve malzeme ile sair lüzumlu mallar 3) lisans, patent, marka, know-how ve teknik yardım anlaşmalarından doğan ödemeler 4) Y abana sermaye gelirleri ve özel dış kredilerin anapara ve Caiz ödeme leri 5) Yurt dışında yerleşik kişi ve kuruluşların Türk Parası Kıymetini Koru ma Mevzuatı çerçevesinde bloke edilen paralan Yurt dışında yerleşik kişi ve kuruluşların, Türkiye'de yatırım yapmaları, ticari faaliyette bulunmaları, ortaklığa katılmaları, hisse almaları, şube açmaları ve irtibat bürosu kurmaları: —Memleketin iktisadi kalkınmasına yararlı olması —Türk özel sektörüne açık bulunan bir faaliyet sahasında çalışması —Tekel ve özel imtiyaz ifade etmemesi kaydıyla serbesttir. - 275 - Bilindiği gibi Demir-Çelik sektörü sermaye yoğun bir sektördür. Olduk ça düşük kâr maıjları ile çalışmaktadır. Ayrıca, genel olarak tüm dünyayı etkileyen bir çelik krizi henüz devam etmektedir. A.B.D.'de ve AET Ül kelerinde kapatılan birçok Demir-Çelik fabrikası bulunmaktadır. Bu şartlarda yabancı sermayenin ülkemizde Demir-Çelik sektörüne yatı rını yapmak için arzulu olamayacağı görülmektedir. c) Lisan, Royalty, Know-How Yeni teknolojilerin transferinde lisans, royalty ve know-how anlaşmaları da önemli rol oynamaktadır. Know-how ve teknoloji transferi için bir çok mekanizmalar bulunmaktadır. Anahtar teslimi mukaveleler çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Zira bu tür mukavelelerin teknoloji transferi için en uygun olduğu görüşü vardır. Ancak Demir-Çelik sanayiinde bu uygulamanın en uygun yol ohıp olmadığı konusunda tartışılabilir. Burada göz önüne alınması gerekli iki husus vardır: — Son derece modem bir çelik fabrikasının anahtar teslimi yaptırılması ile optimum işletmecilik için gerekli teknolojik know-how otomatik ola rak ekle edilemeyecektir. — Bir tesisi çalıştmlabilmek için gerekli bütün teknolojik bilgi know how olarak satın alınamaz. -2 7 6 Teknolojik bilginin elde edilmesi uzun bir süreçtir. Çelik İmalat teknolo jisinin gelişmekte olan ülkelerce özfimsenmesi gerektiği gibi, bu bilgi ve teknolojinin verimliliği ve kaliteyi iyileştirmek için geliştirümeside ge reklidir. Bu noktada, araştırma ve geliştirme çalışmalarının önemi de or taya çıkmaktadır. Yeni yatırımlarda Erdemir personelinin etkin rol alması yeni teknoloji lerin özümlenerek kazanılması balonundan önemli faydalar sağlanmış tır. Liman tesisleri, malzeme maniplasyon üniteleri, kok ve tali mahsuller (benzutoluol, amonyum sülfat gübresi v.s) üretim fabrikaları, kireç fab rikaları oksijen, azot, hidrojen argon gazlarının üretimi, kuvvet santralı v.s gibi pek çok değişik teknolojileri bünyesinde bulunduran Erdemir'de sağlanmış bilgi birikimi, yurt içinde ve gelişmemiş veya gelişmekte olan ülkelerde mühendislik ve müşavirlik hizmeti yapabilecek seviyeye ulaş mıştır. D. ARAŞTIRMA GELtŞTERME FAALİYETLERİ a) Üniversite —Sanayi İşbirliği Türkiye'de AR-GE faaliyetleri çeşitli sanayi dallarında yeni yeni önem kazanmaya başlamıştır, kuruluş veya gelişme aşamasındadır denilebilir. Bu aşamada araç-gereç, teknik ve teorik bilgi ve araştırma tecrübesinin eksikliği kaçınılmazdır. Üniversitelerde ise bu potansiyel mevcuttur. Son zamanlarda üniversiteterinıiz sanayi problemlerine yönelik, pratikte tatbikatına olanak bulunabilecek araştımıalarada girmektedirler. Fakat tatbikat, sanayi k u ru lu ş la rın d a n alınan te k n ik bilgi veya m alzem e tem ini şeklinde o lm a k ta , a ra ştırm a ça lışm a la rı g en e iç e kap an ık olarak sürdürül mektedir. Sanayi k u ru lu şların d ak i A R -G E fa aliy etle rin i d estek lem ek ve tecrübeli araştırına p ersoneli y e tiş m e s in e y a rd ım c ı o lm ak am acıyla gerek b u sanayi kuruluşlarının üniversitelere g ö tü rd ü ğ ü a ra ş tırm a k o n u la n gerekse üniver sitelerimizin b u san ay i d a lla n ile ilgili y a p m a y ı p lan lad ık tan araştırm alar da m üşterek bir ç a lışm a y a gidilm esi, üniversite bünyesinde veya sanayi kanı hışımda sürdürülecek a ra ş tırm a fa aliy etle rin d e h er iki g ru p ta n ele manın birlik te çalışm ası san a y i d a lla rın d a k i A R -G E çalışm alarının geliş mesine ve araş t ı n a p erso n elin tecrü b e k az an m asın a y ard ım c ı olacak, a y nı zamanda k o n u n p ra tik y ö n ü d e d a h a g e rç e k ç i olarak ele alınabilece ğinden çalışm an ın b a ş a n o ra n ı a rta c a k tır. Devletin sanayi k u ru lu ş la rın d a k i A R -G E faaliy etlerin e d esteğ i ise: «) Teknoloji y ö n ü n d en ilerlem iş d ev letler tara fın d an y ap ılan araç-gereç Yadımından üniversite ve d e v le t k u ru lu ş la n yan ın d a d iğ e r sanayi k u ru - b ş b n n m d a y ararlan m asın ı sa ğ la y a ra k y o k lu ğ u çekilen araştırm a m er kezlerinin ku ru lm asın a y a rd ım c ı o lm ak . b) UNIDO ve b en zeri e ğ itim k u ru lu ş la rın ın e ğ itim prog ram ların d an sana yi k u ru lu ş la rın ın A R -G E e lem a n la rın ı d a y a rarlan d ıra rak b u k u ru lu şlard a tecrübeli AR-GE p erso n eli y e tişm e sin e y a rd ım c ı olm ak. b) Firma Bazında A ra ştırm a G e iştirm e PBot tesisleri içeren a ra ş tırm a m erk e zin in olm am ası ve k ad ro ların eksik -2 7 8 liği nedeniyle araştırma ve geliştirme çalışmaları arzu edilen seviyede olmamaktır. Erdemir AR-GE olarak çatışmalarımız eldeki mevcut teknik eleman, literatür, laboratuvar imkanı veya işletmede yapılabilen kısıtlı çalışmalar ile yürütülmektedir. Bu çalışmalar şu ana başlıklar altında toplanabilir. —Ham Madde Araş tırmalan: Yüksek fınn baca tozu ve tortusu, Amasra kömürü, Kurucaşik kireçtaşı ve dolamitleri, Kireç fabrikası artık toz kireçlerinin değerlendirilmesi gibi. —Proses ve Malzeme AR-GE Çalışmalan • Ünitelere ait çeşitli malzemenin döküm, ısıl işlem ve kaynak problem leri veya malzeme seçimleri. • n . Sıcak Haddehanede üretilen rulolarda görülen kırmızı oksidin gide rilmesi. • Soğuk Haddehane tav fırınlarında koruyucu atmosfer olarak NX ve HNX gazmın kullanılması şartlarının tesbiti. • Yüksek fırın taban betonunun ısı karşısında dayan ç değişiminin ince lenmesi. • Soğuk haddelenmiş bobinlerde tavlama sonrası görülen beyaz lekeyi meydana getiren sebeplerin incelenmesi. - 279 • Konverterde Mn. PS dağılımının araştırılması. • Ingot kalıplarının içerisine melas püskürtülmesi. • Kalsine toz kireç kullanımının sinter prosesine etkileri gibi. —Enerji Tasarrufu Çalışmaları • Ayhk ve yıllık enerji raporla n • Kok fırını işletme şartlarının enerji tüketimi yönünden incelenmesi. • Tav ûnnlan işletme şartlarının enerji tüketimine etkisinin incelenmesi. • Yüksek fırınlara katran enjeksiyonunun yüksek fırın ve tüm tesis bazın da eneıji tüketimine olan etkilerinin araştırılması gibi. c) Erdemir’de Kalite Kontrol ve Sorunlar Türkiye'de tek yassı mamul çelik üreticisi olan Erdemir'de Entegre Kali te kontrol Sistemi uygulanmaktadır. Şirketimizin kuruluşundan beri uy gulana gelen bu sistem siparişlerin teknik değerlendirilmesi, müşteri gereksinimlerinin tesbiti, imalat ve kaleti spesifikasyonlannın hazırlan ması ve kontrolü, nflıai mamul muayene ve testi, satış sonrası teknik hizmetler gibi ana fonksiyonları içermektedir. Ancak her alanda olduğu gibi yassı mamul çelik üretimindeki kalite kontrol teknolojisinde de bazı sorunlar mevcuttur. Günümüzdeki çelik üretiminde yüksek teknolo ji yoğunluk kazanmakta ve ancak böylelikle müşteri gereksinimleri olan - 2 8 0- kalite elde edilebilmektedir. Niteldin nisbeten eski teknolojiye sahip fab rikaların gpderdc kapanmasında pazarlardaki rekabet gücünü kaybetmestndendk. Erdemir bu teknolojileri takip ederek bünyesine uygulamaya imkanları ölçüsünde çalışmakla beraber yeterli olmamaktadır. Bu konuda kaliteyi geliştiren yeni yatırımlara ihtiyaç vardır. Kalite Kontrol Teknolojisinde bilgi aktaranı ve kalifiye insan gücü yetiş tirilmesi açısındanda diğer gelişmiş ökelerle daha sıkı temas ve işbirliği ne gidilmelidir, özellikle yeni üretilen ve piyasaya sürülen çeSk ürünleri nin imalat teknolojisi ve sistemi konusunda bOgi ve tecrübe edinme, ay nı sistemlerin Erdemir'de uygulanabilmesi süresini kısaltacak verimlilik ve kaliteyi yükseltecektir. Diğer taraftan Türkiye'de bir Ulusal Kalite Kontrol Birliği kurulması di ğer Ülkelerle olan teknik işbirliğini kolaylaştıracak ve toplumda kalite bilimcinin gelişmesine yardım a olacaktır. Sonuç olarak kalite konusundaki sorunları 3 ana başlık altında topla mak mümkündür. —Kaliteyi Geliştirici Yatmmlar. — Gelişmiş Ülkelerle daha sıkı temas ve teknolojik bilgi alış verişine, — T ürkiye 'd e kalite bilincinin gelişmesi ve diğer ökelerle daha sıkı işbir liği için, Türkiye Kalite Kontrol Birliğinin kurulmasına ihtiyaç vardır. - 281 - d) Eğitim Son yıüaıdü ülkemizde bir çok alanda görülen gelişmelerin yanında özel ikle demir-çelik sanayi ve metaluıji sektörünü geliştirme gayretleri yo ğunluk kazanmıştır. Gerek mevcut tesisleri daha verimli çalıştırma çabalan gerekse yapıl makta olan çeşitli tevsiat ve modernizasyon çalışmaları, bu alanda ye tişmiş kalifiye elemana olan ihtiyacı arttırmaktadır. Korutuşundan buyana şirketimizde eğitim faaliyetlerine büyük önem verilmekte sürekli gelişen teknolojinin gereksinimleri ve mevcut personel ife muhtelif eğitim kuruluşlarından mezun olduktan sonra istihdam edi len yeni personelin nitelikleri arasındaki uyumsuzlukların giderilmesine Çalışılmaktadır. Nitekim Sanayiin eğitim esaslarına göre hazırlanarak kendi imkanlarımız la yürütülen eğitimler yanında, şirket personeli yurt içinde açılan muhtei f kurslara da gönderilmektedir. Muhtelif eğitim kuruluşlan ve üniversiteferden öğreticiler temin edilmek suretiyle Ereğli'deki tesislerimizde gerek teknik ve gerekse idare personelimizin yetişmesine gelişmesine yö nelik kurs ve seminerler düzenlenmektedir. Şirketimiz aynı zamanda personelinin yurt dışında eğitimini, inceleme ve araştırmalarda bulunmasını sağlamaya da çalışmaktadır. Şirketimiz işgücü yetiştirilmesinde, sanayii-okul işbirliği faaliyetlerinden olmak üzere yurdumuzun muhtelif bölgelerinde kurulu üniversite öğren cileri ife mahalli Endüstri Meslek Liseleri ve Meslek Yüksek Okul Öğren- -2 8 2 dlerine de hem yaz stajı hem de atelye çalışması imkanları sağlamakta dır. Bu şekilde her yd yaklaşık 70.000-80.000 saat eğitim gerçekleştirilmektedir. Mevcut eğitim tesislerinin haiz okluğu kapasite öe her yıl ortalama 170. 000 saat eğitim gerçekleştirilmekte, her yıl Erdemir çalışanlarının yak laşık % 70'i idari ve teknik konulanla eğitimlerden geçirilmektedir. Gerek Şirketimizi ve Gerekse ülkemizi tanıtmak bakımından önemli di ğer bir eğitim faaliyeti ise hemen her yıl tekrarlanan Birleşmiş Milletler Kalkınma Teşkilatı ile müştereken organize edilen üç ay süreli yabana teknik elemanlar fabrika-içi grup eğitimi programlandır. Gelişmekte olan muhtelif ülkelerden teknik ele manian şirketimiz tesislerinde eğitilmekte dirler. 1983 yılından bu yana şirketimiz tesislerinde gerçekleştirilen ulus lararası eğitim programlan vasıtasıyla çoğunluğu mühendis seviyesinde 122 teknik eleman demir-çefik ve yassı mamul üretimi konusunda eğitil miş bulunulmaktadır. İşgücünün yetiştirilmesi ve geliştirilmesi için endüstriyel eğitim faaliyet lerinin kaçınılmaz olduğu görüşünden hareketle şirketimize Ereğli'de bir "Eğitim ve İşgücü Geliştirme Merkezi"nin kurulması kararlaştırmıştır. Söz konusu tesislerin proje çahşmalan başlatılmış ve uluslararası kuru luşlardan m ali destek sağlamak üzere ilgili Bakanlıklar nezdinde girişim lerde bulunulmuştur. Söz konusu merkez detaylı işgücü, eğitim ihtiyaç larının tesbiti ve analizi çalışmalarını yürütecek, diğer eğitim kuruluş tan, üniversiteler ve sanayi kuruluşlan ile işbirliği yaparak uygun eğitim programları ile teknik ve idare personelin bilgi ve becerilerini geliştirme ye çalışacaktır. - 283 - Aynca, merkez uluslararası bir kuruluş hüviyetine haiz olacğından Gefişmekte Olan Ülkelerde eğitim hizmetleri verecek, ikili anlaşmalar ile İslam Ülkeleri Birliği üyesi diğer ülkelere deneyimlerini aktarmak ve eğiticilerini eğitmek suretiyle benzer eğitim tesislerinin kurulması/geliş tirilmesi için yardımcı olacaktır. Eğitim merkezi hizmete girdiğinde sadece şirketimizin değil ülkemizde eğitim imkan ve kapasitesi geliştirilmiş olacak bunun yanında Gelişmek te Olan Ülkelere insangücü yetiştirilmesi bakımından olan katkımız da o ölçüde artacaktır. e. Çevre Sorunları ve İş Güvenliği Genel olarak üretim ve karlılık açısından en istikrarlı üretim yolunun, teknik emniyet kural ve kaidelerine önem verilerek yapılabilen üretim olduğu fikri henüz tamamiyle oluşmuş bir ilke haline gelmemiştir. Burda, kaza, malzeme haşan ve iş kazalarında kaybedilen toplam görünen ve/veya görünmeyen maliyet kalemlerinin tam olarak belirlenememesi ile bunların irdelenememesinin payıdavardır. Genelde ülkemizdebu konu larda bir alt yapı oluşmuş değildir. (Trafik, standardizasyon, eğitim, teknoloji, sistemler, v.b.) ülkemiz Demir Çelik Sanayiinde üretimde gerek duyulan her cins koru yucu malzeme evsafa uygun obrak yerli piyasadan temin edilememekte dir. Bu malzemeler hakkında Türkiye genelinde TSE Statüsü içinde bir değerlendirme yapılamayışı ve bu konularda belli bir standartın olmayı şı son derece önemli bir konudur. Yukarda söz konusu edilen sorunlar, sanayide çevre ve iş güvenliği açı -2 84 sından kullanılan ölçüm, tespit ve test dhazlan içinde geçerlidir. (Parlayıca-Patlayıa gaz/hava katışan oranlan tespit dhazı, gaz tesbit ve ölçüm detektörleri ve tüpleri, ışık seviye öIçerleri-Lu-meter-, gürültü öl çerler v js . ) Nadir olarak bu cihazlardan çok az bir kısmı yurtiçinde üreti- leböiyorsada dışardan temin edilenlerle mukayese edilemiyecek nitelik tedirler. Demir-Çelik Sanayi gibi metaluıjik ve izabe işleri ağır basan sanayi ke simin koruyucu malzeme talebini özel şartlar gerektirdiğinden, malze menin koruyuculuk vasfı arttıkça birim maliyetleri, oldukça yüksek ol maktadır. Aym şekilde ölçüm ve kontrol dhazlan da pahalıdır. Dışar dan döviz ödenerek temin edilen bu malzemeleri istenilen nitlikte ürete bilecek sektörler teşvik edilmelidir. Sanayi de çevre ve iş güvenliği için bir diğer önemli faktörde bireylerin ve kuruluşların, kişisel tedbir ye korunma h alam ın dan konuya yaklaşım larıdır. ö te yandan Teknik Emniyet, iş güvenliği, çevre ve sağlık şartlan ile bunların kâr/zarar açısından ekonomik ölçeklerdeki değerleri, bir iki yüksek okul haricinde ders olarak eğitim ve öğretim kurumlanna girmiş değilken, kuruluşlarda Teknik Emniyet Uzmanı Mühendis, Müfettişi ve ya teknisyeni gibi kadroların istihdam edildiği ve önleyid unsurlar gibi görüldüğü ortadadır. Dolayısı ile bu konuda bir eğitim sorunu söz konu sudur. Bu da basmyaym organlan ve üniversiteler aracılığı ile çözüm lennebilir. Bir diğer önemli sorun ise; benzer iş kollan arasında (Demir Çelik Sanayi, Entegre Tesisleri ve diğerleri gibi) çevre ve iş güvenliği sorunlarının, bel li bir istatistik normlar şeklinde tartışılmaması; karşılaşılan güçlükler, kara önleme yöntemleri, alınmış tedbirler vs.'nin ortaya konulamamasıdır. - 285 - ERDEMİR bakımından ise, teknik emniyet ve çevre sağlığı açısından, ge rekli bilgi seviyelerine ulaşılmaya çalışılmış, en azından geçirilen acı de neylerle ve yurtiçi yurtdışı örnek ve önerilerden istifade ile bir noktaya ulaşılmış ve bunlar iyi değerlendirilmiştir. Gerek İşçi sağlığı, gerekse işyeri, iş ve çevre güvenliği bakımından mesafe katedilmiştir. Son Tamamlama Yatırımları bünyesinde yer alan tüm tesislerde, baca ve sistemde toz tutma ve filtre tesisattan yapılmış, aydınlatma sorunu bü yük ölçüde çözülmüş, yollar geçitler ve prosesten gelebilecek tehlikeler düzene sokulmuş eğitimler yaygınlaştırılmıştır. Ömek olarak; büyük bir yatırım olan Sinter Fabrikası toz tutma sistemi ile fabrikadaki toz sorunu halledilmiştir. Aynca Asit Rejenerasyon sistemi sayesinde artık su için deki asi tin denize kaçması önlenmiştir. DEMİR-ÇELİK SANAYİİ YÖNLENDİRME PLAN VE ÇALIŞMALARI m - DİKİŞSİZ VE DİKİŞLİ BORULAR GRUBU SANAYİİ VE TİCARET BAKANLIĞI NİSAN - 1987 - 289 - İÇİNDEKİLER Sayfa No I. DİKİŞSİZ BORULAR ALT GRUBU RAPORU.......................... 291 n . DİKİŞLİ BORULAR ALT GRUBU RAPORU............................ DİKİŞSİZ BORULAR ALT GRUBU RAPORU T.C. SANAYİ V E TİCARET BAKANLIĞI 1987 SANAYİ ŞURASI'NA HAZIRLIK ÇALIŞMALARINA ESAS DİKİŞSİZ Ç E IİK BORU RAPORU (MKEK) - 295 - İÇİNDEKİLER Sayfa I. Dikişsiz çelik boru üretiminin sanayideki önemi ....................297 a) Ülke kalkınmasında ve sanayileşmede 297 b) Savunmada D. ÇeEk Boru Sanayii'nin Dünyada ve Ülkemizdeki 298 Mevcut D u ru m u ............................................................................298 a) Dünyada çelik borular ............................................................ 298 b) Dünyada dikişsiz çelik b o ru la r...............................................^01 c) Ülkemizde dikişsiz çelik borular .......................................... 305 İH. Dikişsiz Boru Sektörünün sanayi s o ru n la rı............................... 316 a) Yatmm ve Teşvik b) ithalat ve ihracat IV. Sonuç............................................................................................. 317 V. öneriler 318 - 297 - I. DİKİŞSİZ ÇELİK BORU ÜRETİMİNİN SA N A Y l’DEKl ÖNEMİ a) Ülke kalkınmasında ve sanayileşm ede; Çağımızda dünya ülkelerinin kalkınma göstergelerinin başında ge len demir çelik üretiminiin içinde yer alan ve % 10 gibi önemli sayılabile cek bir yer tutan çelik boruların yansına yakın kısmını oluşturan dikiş siz çelik borular ülkemiz kalkınmasında kullanım açısından özellikle pet rol sanayii, eneıji ve kimya sektöründe ağırlığını ortaya koymaktadır. Fabrikamız ise kapasite ve m-etim maliyetlerinden dolayı bu ihtiyacın bir kısmına hitap etm ektedir. Sıvı çelik üretim kapasitesi 9 milyon tona yöcseltilmesi planlanan Türkiye'de bunun asgari 2 0 0 .0 0 0 tonunu dikişsiz boruya dönüşebileceği dünya demir-çelik istatistiklerinden görülmekte dir. Yıllık ithalat miktarlarınca da doğrulanan bu tez ile mevcut talep po tansiyeli, bu konudaki politikalan etkileyecek yeni bir dikişsiz boru fab rikasının kurulmasını yeni planlama dönem inde düşündürebilir. b) Savunmada; Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Ülke savunma sanayi içinde önemli bir yer ahr. Kurumun yapısal entegrasyonu içinde Çelik Çekme Boru Fabrikasında Kurumun ürettiği harp sanayi mamulleri silah ve mühimatın mermi kovan, bomba gövdesi, tank paleti profilleri gibi bazı yan mamul lerini boru veya profil olarak üretmektedir. Kara Kuvvetlerinin ana tamir kademelerinde Deniz Kuvvetlerinin ise gemi imal ve bakımında kullandığı mekanik, iletini ve kazan borulannın büyük kısmı Çelik Çekme Boru Fabrikasınca karşılanmaktadır. Kırıkkale'de kurulu tesis uçak sanayiince kullanılacak alaşımlı kaliteli çelik b profilleri üretebilecek prosese sahiptir. - ı v: -2 9 8 - II - ÇELİK BORU SANAYİÎ’NÎN DÜNYADA VE ÜLKEMİZDEKİ MEVCUT DURUMU A —Dünyada Çelik Borular ÇeEk borular inşaat, maden, eneıji ve kimya sektörleriyle belirli diğer imalat sanayine de önemli bir girdi teşkil ederler. Tarım ve Ulaştırma gibi sektörlerde verimli fonksiyonları için yine borulara bağımlıdır. Dünyanın belli başlı çelik boru üretim bölgeleri üretimleri itibariyle Av rupa Merkezi Planh Ekonomi Topluluğu (CPEE = Doğu Avrupa), Batı Avrupa, Japonya, ve Kuzey Amerika şeklinde sıralanmaktadır. Doğu Av rupa hemen hemen Batı Avrupanm iki katı, Japonya'da tek başına Batı Avrupa ülkelerinin toplamı kadar ve Kuzey Amerikanında iki misli iffetim yapmaktadır. Tablo 1 T.ıblo: 1 Böl.30 rîo\ ik Doru N ro tlui 1979 Kuzey A m eri ka Batı Avrupa Japonya CPES Ulk-;.Wi 1979- 1983 I98Ö (x lO O O 19Ö1 ton, in d o k o 1979- lO û ) 1982 1983 12,654 5,786 3,937 8,906 9,791 100 110 142 65 44 13,636 13,861 15,366 1 4, 1 2 0 11,180 100 102 113 104 82 1 2 ,0/16 12,280 13,097 12, 189 9,737 100 102 109 101 81 i!3, 57 5 23,529 23,535 23,105 0 iIc ■ (Do'Ju Bloku) 100 100 , 100 98 Lntin A m c r i ’-a 849 908 1 1 ,0 10 984 100 107 119 116 M ü / S a d o c o d i k İ 7Dİz b o r u l a r Kaynak * Artnual B u l i o t i n o f S t o e l S t a t l n t l o n f o r E u r o p c , Vp l . X I , 1983, -300- 1979'dan 1983’e kadar Batı Avrupa ve Japonya üretimi % 20 azalmış Amerika'nın ise yandan fazla düşmüştür. Doğu Avrupa ise yıllık üretimi ni 23 milyon ton civann'a sürdürmüştür. 1980 yılın'a çelik boruların toplam imalat mallan ihracatı içindeki payı Batı Avrupada % 1.4, Kuzey Amerika'da % 0.8 Japonya'da ise % 5.6 ol muştur. Batı Avrupa ve Japonya üretimlerinin yandan fazlasını ihraç etmektedir. Kuzey Amerika'nın ihracatı ise % 10 dolayındadır. Avrupa Merkezi Plan lı Ekonomileri ise dünya ticareti içinde üretimlerinin % 1-2'si kadar ihra cat payıyla yer almaktadır. Latin Amerika ülkelerinin ise ihracat oranı göreceli şekilde yüksek olup, toplam üretimlerinin dörtde biri seviyesinderi, Tablo 2. Tablo 2 . Toplan ü r e t i p va ih ra c a t içinde ç e lik b o ru la rın p a y ı, I 98O (H ilyon U.S.D olar ve i olarak) İh ra c a t De*cri ü r e tin Değeri Ü re tin B31 ge Ç elik Boru i ü r e ti n Ç elik Bom i K eey ^m erika 6^ 3.018 6.668 1.1 111.758 943 0.8 B a tı Avrupa 978.570 9-469 1.0 393-013 5.552 1 .4 Japonya 302.925 8.369 2.8 75.124 4-292 5.6 0.3 16.219 t a t i n A cerika g / Toplan 180.185 620 242 • iaH cki GSTUı 'JS Polar/Ten d e'eri ile çf Sadece diki^cir. borul-ır Kaynak! T ablo 1.1 a n i U nited Sationr. C o ^ v iity T rıd c S l a t i s t i o a . 1-5 - 301 - Tablo 3. Miktar özerinden ihraç edilen boruların toplam üretime oranı (1979-1982) Bölge 1979 1980 1981 1982 Kuzey Amerika 0.12 0.08 0.07 0.11 Batı Avrupa 0.51 0 .4 8 0.55 0.55 Japonya 0.50 0.51 0.41 0.55 Doğu Avrupa 0.01 0.0 2 0.02 0.01 Latin Amerika 0.20 0.18 0.24 0.25 * Sadece dikişsiz borular B — Dünyada Dikişsiz Çelik Borular 1960 ortalarından 80Ti senelerin başlarına kadar dünya ticaret akışların da önemli değişm eler gözlenm iştir. Uluslararası ticarete katılan boru miktan dört kat artarken nispeten büy ük paylan olan ülkeler Batı Avrupa, Japonya ve Doğu Asya'nın yeni im alatçı ülkeleri olmuştur. Bunların arasında da sadece Japonya miktar yönünden Dünya ihracat pazarlan içindeki payını büyük ölçüde artırmıştır. Batı Avrupa 1965'de dünya ihracatının 2/3'ü olan payını 19S2'de % 5 0 ’nin altuıa düşürmüş, Kuzey Amerika ise % 10'dan önemsiz sayılabilecek 4'e inmiştir. Mer kezi Planlı Avrupa ülkelerinin katılımı ise oldukça mütevazı seviyede kalmaktadır. Bak Tablo 4. -3 02 Tabio 4. Fiziki miktar Özerinde % olarak bölgelere göre Dünya dikişsiz boru ihracatları 1965 -1982 İhraç Eden Bölge 1965 1970 1975 1981 1980 1982 Kuzey Amerika 10 9 15 6 6 4 Kuzey Avrupa 64 55 48 39 45 45 Güney Avrupa 1 1 1 4 3 3 18 28 30 44 39 38 Doğu Avrupa 2 4 2 3 3 2 Latin Amerika 3 2 1 2 3 3 Doğu Asya — — 1 1 1 4 Diğer 2 1 2 1 — 1 100 100 100 100 100 100 2.168 3,251 5,440 6,792 8,778 7,970 Japonya Dünya 1.000 ton Kaynak: UNSO Commodity Trade Statistíce (IS/SEC). Tablo 4'deki miktarların değerlerine bakıldığında, (Tablo 5) fazla deği şiklik olmamakla birlikte bazı enteresan gelişmeler gözlenebilmektedir. Batı Avrupa yine en büyük düşüklüğü göstermekte Japonya ise değer olarak miktardan fazla kazanç artışı sağlayabilmektedir. Bu durum Ja ponya'nın borularım daha iyi (yüksek) fiyatla satabildiğim göstermekte dir. Aym şekilde Kuzey Amerika'da dünya pazarlarında payım miktar olarak azaltmış olmaya rağmen daha yüksek değer olarak miktardan iyi - 303 - sonuçlar elde etm iştir. Güney Avrupa ise miktar yönünden sağladığı durumu parasal yönde elde edemem iştir. Bu durum daha ucuz mamul lere yönelmenin veya önemli ölçüde fiyat kırmanın sonucudur. Bu hu sus Doğu Avrupa ülkelerince de dünya pazarlarında takip edilen strateji ol muştur. Zira değer olarak paylan miktar olarak paylarından da düşüktür. Tablo 5. İhracat değeri üzerinden ^ olarak bölgelere göre Dünya dikiş siz Boru ihracatları 1965 - 19S2 İhraç Eden Bölge 1965 1970 1975 1980 1981 1982 Kuzey Amerika 15 12 18 9 9 7 Kuzey Avrupa 61 62 48 44 41 41 Güney Avrupa 1 1 1 3 2 2 18 20 29 40 43 43 Doğu Avrupa 2 3 1 2 1 1 Latin Amerika 2 1 1 2 3 3 — — 1 1 1 3 1 1 I — — — 100 100 100 100 100 100 657 1.014 6,455 9,377 9J19 Japonya Doğu Asya Diğer Dünya Cari milyon Dolar 5,496 -3 0 4 - Dikişsiz Boru Bölgesel Ticaret Akımı: Kuzey Amerika ticareti hem ihracat hem ithalat şeklindedir. Dünya bo ru ihracatının dörtte biri Kuzey Amerika’ya yapılmakta ve burası ihracat çılar için önemli bir pazar teşkil etmektediir. Bu yüzden özellikle A.B.D. çelik endüstrisi koruyucu önlemler aramaktadır. Gelişmiş ülkeler arasın da sadece Kuzey Amerika gelişmekte olan ülkelerdeki -özellikle Güney Amerika- pazarlara bağımlıdır. Avrupa ticareti de iki yönlüdür, ancak Avrupa Kuzey Amerika ve özellik le S.S.C.B.'deki dev gaz dağıtım boru hat projeleri nedeniyle CPEE'de önemli pazarlar bulabilmektedir. Japonya da aynı şekilde Kuzey Ameri ka ve CPEE'ye ihracat yapmakta, ilaveten Güney Amerika ve Petrol üre ten Batı Asya ülkelerinde de pazar sahibi olmaktadır. Gelişmekte olan ülkeler arasında başlıca Latin Amerika ve Güney ve Do ğu Asya'nın yeni üretici ülkeleri kendi coğrafi bölgeleri dışında pazar bulabilmektedir. Batı Avrupalı çelik boru üreticileri dünya pazarına başlıca ihraç edici olmaya .devam edecektir. Buna rağmen katı rekabet koşullan yüzünden bazı pazarlardaki paylan azalabilir. Batı Avrupanın Doğu blokuna ihra catı daha çok ikili ticari anlaşmalar ile fiyat ve kalite rekabetine bağlı olarak sürecektir. Japonya Dünyanın önde gelen çelik boru -özellikle dikişsiz- ihracatçısı konusunu dalıa birçok sene koruyacağa benzer, ancak kuşkusuz bazı pa zarlardan çekilecek hatta kendi iç pazarımda dış kaynaklara açmak zo runda kalabilecektir. Bu durumun özellikle dikişli borularda görüleceği - 305 - beklenmektedir. özellikle Doğu ve Güneydoğu Asyadaki hızla endüstrileşmekte olan ül keler dünya pazarı ve özellikle gelişm ekte olan ülkelerdeki paylarını ar tıracaktır. Amerikadaki boru pazarının 1984-1985'deki seviyesini sürdüreceği bek lenmektedir. En kötümser tahminle bile iki önemli kullanıcı olan konstriiksiyon ve petrol ve gaz endüstrisinin son yıllardan daha fazla tüketeceği tahmin edilmektedir. Dünya ihracatının dörtte birini ithal eden Kuzey Amerika fiyat ve kalite yönünden haklı nam kazanan Batı Avrupa ve Ja pon üreticilerine pazar olmaya devam edecektir. C —Ülkemizde Dikişsiz Çelik Borular 1) Sektörün Tanımı ve Sınıflanması; Dikişsiz çelik borular sanayi sektörü, imalat sanayi alt sektörü Demir ÇeBk Sanayii bölümünde yer alan mallardandır. MKEK Çelik Çekme Boru Fabrikası Türkiye'de bu sektörde üretim yapan tek tesisdir. 2) Mevcut durum ve Yakın G eçm işteki Gelişmeler; 2-a) Çelik Çekme Boru Fabrikası sermayesinin tamamı Devlete ait bir Kamu iktisadi teşekkülü olan Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Ge nel Müdürlüğüne bağlıdır. 1974 yılında işletm eye alman fabrikada 25.4244.5 mm arasındaki çaplarda 2-25 mm arasındaki et kalınlıklarında nor mal karbon ve düşük alaşımlı çelik malzemelerden boru üretilmektedir. 450.000 m 2 'lik alan üzerinde 35 dönüm kapalı sahası olan fabrikada -3 0 6 422 işçi çalışmaktadır. Yıllık kapasite 15.000 tondur. Ana teçhizat İn giliz Davy-United (sonra Loewy) finnasmdanalınmış ve fabrikanın kurul masında 25 sene vadeli faizsiz İngiliz Hükümeti kredisi k u lla n ılm ış tır Fabrikada üretim ekstrüzyon yöntemiyle yapılmaktadır. Aynca çeliğin ekstrüzyonunu mümkün hale getiren camla yağlama tekniği için Fransız Cefilac (sonra Cefivel) firmasından know-how satın alınmıştır. Fabrika da üretilen borular isteğe göre TSE, DİN, astm ve API standartlarında olmaktadır. 1983 yılında' MKEK'ya bağb olarak İzmir Aliağa'da bir çelik fabrikasıy la entegre Dikişsiz boru fabrikasının kurulması için etüdler hazırlanmış ancak yatırıma başlanamamıştır. 2 b ) Kapasite ve Kullanımı: Mevcut kapasite 15.500 ton olmakla birlikte şimdiye kadar ancak 8.220 tona ulaşılabilmiştir. Gerek tek üretici olmak dolayısıyla üretim aralığına giren tüm ebatlarda arz etme zorunluğu, gerekse yeterli sipariş temin edilemeyip az miktarlardaki taleplere dahi cevap verilmeye çalışıldığından kapasite kullanımı düşmektedir. Son yıllardaki kapasite kullanımı aşağı da verilmiştir. KAPASİTE 15.500 ton/yıl Yıllar 77 Kapasite 37.8 Kullanımı % 78 79 80 39.7 42.6 45.5 81 82 83 84 85 49.0 42.0 24.5 53.6 53.5 (Altı ay) _ - 307 - Belirli ebadlarda büyük miktarlarda siparişler elde edilerek çok ak takım değiştirmeden çalışılması halinde mevcut kapasiteye büyük ölçüde yak laşab ilecektir. Dikişsiz çelik boru konusuyla ilgili yeni bir yatırım çalışması halihazırda mevcut değildir. 2.c) Üretim: 1) Üretim Yöntemi ve Teknoloji Dikişsiz çelik boru üretimi ana hatları ile üç kademede gerçekleşir. a) Taslak malzemenin delinmesi, Bu safhada, boruyu meydana getirecek malzeme yuvarlaksı olduğu gibi değüse önce yuvarlatıldaktan sonra delinir. b) Boru üretimi Bu safhada delinm iş malzeme presleme veya haddeleme yöntemleriyle bonı haline getirilir. c) Ebad değişim i, kalibrasyon. İkinci safhada üretilen boru aynı ölçüde kullanılmayacaksa diğer ebadlara genişletilir veya küçültülür. Bu üretimler için üretilecek borunun evsafına göre çeşitli haddeleme yön temleri geliştirilerek kullanılmaktadır. Teknolojinin esasmı bu haddeleme yöntemi teşkil ettiğinden prosesler buna göre adlandırılmaktadır. Başlıca üretim yöntemleri üretilen boru çaplarına göre aşağıda verilmiştir. -308- Mekanik ekstrüzyon presi 130 mm çapa kadar Kontinö hadde (Mandrel mili) 125 mm çapa kadar Hidrolik ekstrüzyon presi 250 mm çapa kadar Assel haddesi 250 mm çapa kadar Daimine (MPM) haddesi 350 mm çapa kadar Tapalı hadde (Steifel Mili) 400 mm çapa kadar Pilger haddesi 700 mm çapa kadar Boru üreten dünyanın en büyük firmaları genellikle kendi geliştirdikleri yöntemlerle çalışmaktadırlar. Bu firmalar aym zamanda bu yöntemler için gerekli makina donatımının yapım teknolojisine de sahiptirler. MKEK Çelik Çekme Boru Fabrikasında Ekstrüzyon yöntemi uygulan maktadır. Bu yöntem de üretim sırasında çelik ekstrüzyonunu mümkün kılan camla yağlama (Ugine-Sejoumet) prosesi kullanılmaktadır. 108-273 mm arasındaki çaplı borular doğrudan ekstrüzyonla, 25-100 mm arasın daki çaplı borularda ekstrüze edilen borunun çekme haddesinde (SRM) redüksiyonuyla elde edilirler. Ekstrüzyon yöntemi daha ziyade diğer yöntemlerle işlenmesi zor ala şımlı ve paslanmaz çelik boru için tercih edilen bir metoddur. Yatırım maliyeti düşük, takını değiştirme zamanı kısadır. Ancak büyük tonajda seri üretime elverişli olmaması, boy ve çap yönünden birim malzeme ağır lığı sınırlı olması ve diğerlerine nazaran pahalı bir yöntem olmasıda dez avantajdır. 2) Üretim miktarları; Dış Çapının 1980 1981 25.4 HH.9 1469 1881 101.6 139.7 1200 788 159 168.3 1250 3133 177.8 244.5 2841 1760 6760 7562 TOPLAM Birim, t o n Yıllar 1982 1983 1984 1985 1920 2198 1858 2554 1999 1092 2113 1511 1250 219 1723 1997 1370 292 2514 2228 6512 3801 8308 8291 3) Maliyetler Yıllar ltabariyle Üretim Sinai Maliyetleri ve Ham Madde D Jşçilik Genel İmal Gider Paylan ve Ticari Maliyetler (TL/Kg) 1980 1981 1982 1983 1984 1985 Sinai Maliyet 89.68 135.06 185.16 332.22 314.77 498.88 Ticari maliyet 97.79 İ46.95 189.14 273.04 337.90 S20.96 deki Hammadde Pa yı % 47.07 45.40 46.95 35.26 47.24 47.18 Direkt İşçilik Payı % 2.25 2.50 2.28 2.34 2.15 1.96 52.10 50.77 62.40 50.61 50.86 Sınai Maliyet İçin Genel Üret. Gider Payı% 50.68 2.d) Dış Ticaret ithalat Kaplamalı Miktar Kaplaması/. Dikişsiz, llorıı İthalatı Değer 1000 Ton 1985 1984 Kaplaması/. Kaplamalı 1986 (Ocak-Mayıs) Miktar Ikğcr Miktar Değer Miktar Değer 35139 25022 4998 4086 92552 44647 651 611 23663 18403 9338 5232 Kaynak 22 I\yliil 1986 tarihli Dünya Gazetesi —312 — İthalat konusunda kesin verilere sahip olunmakla birlikte özellikle Doğu Avrupa ülkelerinden olmak üzere Batı Avrupa ve Güney Amerika ülkele rinden yılda 100.000 ton civarında dikişsiz boru ithal edildiği tahmin edilmektedir. Sadece TPAO'nun yıllık tüketimi 30.000 ton civarındadır. Ayrıca Petrol rafineleri ve Termik santrallar için çok büyük miktarlarda dikişsiz bonı kredi paketi içinde tesisle birlikte yurda girmektedir. Han gi kuruluşlarca gerçekleştirildiği hususlarında bilgi alınamayan ancak son yıllarda özellikle Bulgaristan ve Romanya olmak üzere Doğu blokundan yapıldığı öğrenilen kalitesiz bonı ithalatının olumsuz etkileri zaman içinde beklenmektedir. Bu tür boruların toplam ithalatın % 50'sini oluş turduğu ifade edilmektedir. b —İhracat. Çelik Çekme Boru Fabrikası henüz gerçekleştirmemiş olmakla birlikte ihraç etme çabalarını sürdürmektedir. Birkaç firma fabrika mamullerini mütevazi miktarda ihraç etmiştir. 2. e) Yurt iç i Talep. Yurt içi kullanımı açısından yılda 100.000 ton civannda talep olduğu dü şünülmektedir. Tesis yatırımları genellikle anahtar teslimi yapıldığından, kredi bünyesinde gelerek bu tesislerde kullanılan dikişsiz boru miktarı tesbit edilememektedir. Yurt içi talebin oluşmasında en büyük payı olan ye bu konudaki gerçekçi rakamları verebilen TPAO'nun talep tahminleri ekte verilmiştir. Ayrıca D.P.T. İktisadi Planlama Dairesince Nisan 1982'de handan an raporda 1982-1985 yıllan yurt içi talep tahminleri aşağıdaki gibidir. o TUBÍNO IIAT BOntJSU n l'l t* *1 c5 Ml f* s ro ►<* ( J\ (1\ VJ* n \n /« f\> o *r* s r\> M ». I\ V /> \ •> < ) /■ * Vf> \ « ;> O V l\ i* M t M U> u l'l /% »-• ' o 1 ./ M % V»* M f\> <) f\J v/1 »-* 1% V.J1 ». n O f\> ts> M .. __ I8a* * -J V71 f\) VO o \/l r\> o L*<* 4 52 o ti Kr w o cíe- Ï► U1 £ B —314 — DPT —İPD'ce Yapılan Dikişsiz Çelik Boru Talep Tahmini Yıllar: Miktar (Ton): % Artış: 1982 39000 31 Î983 52000 31 1984 68000 31 1985 89000 31 1986 96000 8,25 1987 104000 8,25 1988 113000 8,25 1989 122000 8,25 1990 133000 8,25 1991 146000 8,25 1992 155000 8,25 1993 168000 8,25 1994 182000 8,25 1995 197000 8,25 2.f) Fiyat Durumu: Son yıllara ait Çelik Çekme Boru fabrikası yurt içi fiyattan aşağıda veril miştir. Yıllar Ortalama Satış Fiyatı (TL/Kg) 1981 1982 1983 1984 1985 233.20 255.50 249.34 237.10 392.25 — 315 — 2.g) İstihdam MKEK Çelik Çekme Boru fabrikasının istihdam durumu şövlcdir. Memur 114 Yüksek tahsil Orta tahsil işçi Toplam 422 = Teknik 33 İdari 17 Teknik 3 İdari 61 Düz 246 Vasıflı 176 536 kişi 2Jı) Ülkemizin konusunda çalışan tek fabrikası olan MKE Çelik Çekme Boru Fabrikası üretim kademeleri dahilinde olan yaklaşık yurt içi talebi olan 100.-00 ton/yıl miktarındaki dikişsiz boru ihtiyacının ancak kendi sinden talep edilen 8-10 bin tonluk bir miktarına cevap vermek durumun da kalmakta bakiye miktar ise fabrikamızdan talep edilmeden yurt dışın dan değişik yollarla temin edilmektedir. Fabrika üretim kapasitesi dahilinde olan özellikle TPO tarafından kulla nılan petrol sondaj, ve petrol üretiminde kullanılan Casing (Muhafaza) ile Tubing (üretim) boruları ile hat borusu üretimi için geniş imkanlara sahip olup, üretim alanuıı dahada genişletm e çalışmaları sürdürülmekte dir. - 316 III. DİKİŞSİZ BORU SEKTÖRÜNÜN SANAYİ SORUNLARI a —Yatırım ve Teşvik; Çelik Çekme Boru Fabrikası mevcut durumda ucuz hammadde ve ener ji girdisi temin edemediğinden kaynaklanan bir pahalılıkla üretim yaptığı için mevcut kapasitesini bile dolduracak sipariş sağlanamamakta bu se bepten dolayıda yeni bir yatırım girişiminde bulunulamamaktadır. b —İthalat ve İhracat; Çelik Çekme Boru Fabrikası üretim girdilerinden halihazırda ithal yolu ile temin edilen kalemler miktar ve parasal açıdan çok az yer tutmakta dır. Bu malzemelerden ancak bir kısım tezgah takım ve yedek parçalan, bazı kimyevi maddeler yurt dışından temin edilmektedir. Girdi temininde parasal ve kalite açısından sonra olarak önemli yer tu tan iki kalem üretimimiz boruların hammaddesi çelik blumlar ve başta elektrik olmak üzere eneıji girdileridir. Çelik blumların temin kaynaklan MKEK Çelik Fabrikası, İskenderun Demir Çelik İşletmeleri ve Asil Çeliktir. Bunlardan Asil Çelik tarafından temin edilen bhımlar, gerek malzeme kalitesinden doğan verimliliği ge rekse, tedarik süresinin kısa olmasından kaynaklanan olumlu özellikleri ile fabrika üretimine en uygun malzemeler olmakla birlikte, fiyatlarının yüksek olması cihetiyle mecbur kalmadıkça başvurulmayan bir kaynak olmaktadır, işdemir ise fiyat yönünden nisbeten diğerlerine göre uygun olmakla birlikte tedarik süresi ve kalite açısından bir kısım sorunlar or taya çıkarmakta ve umulan zamanda ve yeterli miktarda temin edile- - 317 memektedir. Çelik Çekme Boru Fabrikası, üretim maliyetlerinin, yüksek olmasından dolayı rekabete girerek ihracat yapabilecek fiyatlarda pazarlara mal sürç mediğinden, halihazırda ihracat şansına sahip değildir. IV. SONUÇ MKE Kurumu Çelik Çekme Boru Fabrikası Türkiye'de dikişsiz boru üre ten ilk ve tek kuruluştur. Teknolojinin yurda kazandırılmasında çok önemli bir görev üstlenmiştir ve mevcut imkanlarla bu görevin sürdürül mesine özen göstermektedir. Sanayileşme sürecinde Demir Çelik sektö rünün önemi tartışdamaz bir konu olmaktadır. Dünya çelik üretiminin yaklaşık % 10’nun m uhtelif standartlara bağlı olarak çelik boru üretimin de tüketildiği ve bunun içinde dikişsiz borunun 7c 40-50 payı olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu sektörün ne pahasına olursa olsun korun ması gerektiği ortaya çıkar. Çelik çekme boru fabrikası bu günkü koşullarda Doğu Blokun’dan blum fiyatına ithal edilen kalitesi düşük borular hariç, kalite sertifikası olan menşei belirli Batı Avrupa malları ile fiyat ve kalite yönünden ancak re kabet edebilmekte fakat buna rağmen mevcut tesis imkanlarını zorlalanık dünyada ilk sıralarda yer alan standart kuruluşlarının öngördüğü kali tede boru üretimini sağlayabilmektedir. Fabrika: teknik sorunlarda danış ma, kısa terminle teslim at, düşük sipariş avansı, akreditif beklememe gibi hususlar itibare alındığında tercih görebilmektedir. Petrol fiyatlarınuı aşırı düşmesi sonucu krize giren ve çeşitli ülkelerde önemli sübvansiyonlarla desteklenen dünya çelik ve dolayısıyla dikişsiz -318boru endüstrileri karşısında gümrük indirimlerinin uygulanması yurdu muzda sektörün kurucu olan MKEK Çelik Çekme Boru Fabrikası'nı olumsuz yönde etkiliyecek, standartların gerektirdiği yeterli kalitede de -hammaddenin bir kısım destekler ile ucuz olarak temin edilmesi sağlan madan yapılacak böyle bir girişim, dikişsiz çelik boru teknolojisinin ül kemizde yerleşmesine engel olacaktır. V. ÖNERİLER Çelik Çekme Boru Fabrikası içinde bulunduğu sipariş temin edememe ve verimsiz çalışma git i olumsuz şartların ortadan kaldırılabilmesi için aşağıda belirtilen önerilerin dikkate alınmasının yaradı olacaktır. 1. isdemir tarafından sürekli döküm yöntemiyle üretilen çelik blumların malzeme kalitesinin artırılması ve fiziki ölçü uygunluğu sağlanması açısından aynca bir haddeleme işleminden geçirilerek gerekli miktar ve terminlerde fabrikamıza verilmesi sağlanmalıdır. 2. TPO'nun ihtiyacı olan kalemlerden üretim kapasitemiz dahilinde olan Casing ve Tubing tipi sondaj ve üretim borularını Çelik Çekme Boru Fabrikasmdca karşılanması sağlanmalıdır. 3. Yurt dışından ithal edilen borularda ekonomimize kalitesiz boru en jeksiyonunu önlemek üzere uluslararası muayene firmalarınca kontrol edilmesi ve standartlara uygun kalite sertifikasına haiz olması sorumlulu ğunun getirilmesi sağlanmalıdır. DİKİŞLİ BORULAR ALT GRUBU RAPORU - 321 - SEKTÖRÜN SANAYİDEKİ ÖNEMİ Demir çelik üretim ve tüketimi ülke sanayileşmesinin ve kalkınmışlık derecesinin bir göstergesidir. Sanayileşme artıkça demir çeliğin içerisin deki yassı mamul miktarı artacaktır. Kaynaklı boru, yassı mamul içeri sinde en büyük paya sahiptir. Bu bakımdan boru sektörü ekonominin lokomotifi olan inşaat ve sanayi faaliyetleri içerisinde çok önemli bir paya sahiptir. MEVCUT DURUM Dünya demir çelik üretiminin - yıllara göre miktarı değişmekle birliktetakriben % 12'si muhtelif boru imalatuıa gitmektedir. İmalatın 60'ı dikişli, % 40'ı dikişsiz olarak yapılmaktadır. Son yıllarda teknolojik ge lişmeler dikişli borunun payını arttırmış, dikişsiz boru kullanma sahala rında, dikişli boruya daha fazla kullanma imkânı doğm uştur. Dikişli bo rularda dünyadaki genel üretim payı sırasıyla aşağıdaki gibidir. %25.9 SSCB %20.9 Japonya % 11.7 ABD %73 Batı .Almanya % 6.6 Kanada %6S İtalya %U Türkiye Bakiye Diğer Ülkeler -322Dikişsiz borularda ise; % 26.3 SSCB % 15.5 ABD % 15.4 Japonya % 8.4 Bab Almanya % 3.9 İtalya Görüldüğü gibi dünya boru üretim kapasitesinin % 80'i altı büyük ülke ta rafından gerçekleştirilmektedir. Türkiye'de boru üretimi 1958 yılında başlamış ve hızla gelişerek çoğun luğu Marmara bölgesinde olmak üzere muhtelif kapasitede boru fabrika ları kurulmuştur. Yurtiçi boru üretim tesisleri; biri MKEK'nun dikişsiz boru fabrikası ol mak üzere 20'yi aşkındır. Dikişli boru üretimi yapan müesseseler arasında Mannesmann/Sümerbank, Borusan, Yücel Boru ve Ümran Spiral 100.000 tonun üzerinde kapasiteye sahiptir. Diğer müesseseler 100,000 tonun altında kapasiteleri temsil etmektedirler. Mannesmann/Sümerbank, Bo rusan, Yücel boru birlikte, spiral dışında, toplam dikişli boru kapasite sinin % 70'inden fazlasına sahiptirler. MKEK Çelik Çekme Boru Fabrik asm m kapasitesi 15,000 tondur. Bugün için gerçekleştirilmiş bulunan kurulu kapasite ülke ihtiyacının üzerine çıkmıştır. Yurtiçi talebi karşıladıktan başka ihracat da yapılmış olmasına rağmen halâ atıl kapasite kalmaktadır. - 323 - ithalat Dikişli boru sektöründe, AET 'de dahil olmak üzere yurt dışından ithalat söz konusu değildir. MKEK'nun karşılayabildiği (rc 10'u geçm eyen) üretim dışında bütün dikişsiz boru ithal ile karşılanmaktadır. Son üç yılın dikişsiz boru ithal miktar ve değerleri aşağıda takdim edilmiştir. Miktar: Ton Değer: 0 0 0 S 1984 Kaplamasız Kaplamalı 1985 1986 (Ocak-Mayıs) Miktar Değer Miktar Değer Miktar Değer 35139 25022 4998 4086 92552 44647 651 611 23663 18403 933S 5232 Dikişsiz borunun ithal menşei kullanıldığı yatırım projesinin teçhizat ve kredi yönlerinden bağlı bulunduğu ülke veya ülkelerle ilişkili olmakta dır. Bu tip projeler dikişsiz boruyu bir paket olarak projelerin beraberin de getirmektedirler (rafineri, petrokimya tesisleri, boru hatları gibi). İhracat Son yıllarda dikişli boru ihracatında devamlı bir artış izlenmiştir. Yıllar itibariyle 7 3 .1 8 faslından yapılmış bulunan ihracatın ton ve dolar tutarla rı aşağıda takdim edilm iştir. Miktar - ton Değer - $ 1982 114,076 56,955,966.- 1983 133,590 56,435,344.- 1984 204,476 85,281,180.- 1985 282,119 120,432,587.- 1986 (Ocak-Temmuz) 101,853 40,273,834.- İhracat ağırlıkla İran, Irak, Suriye, Kuzey Afrika ülkeleri, Amerika ve AET ülkelerine yapılmaktadır. Petrol gelirlerinin düşmesi sebebiyle İran ve Irak; bir koruyucu tedbir olarak % 17.8 telâfi edici vergi koymuş b u lunması sebebiyle ABD'ye ihracat 1986'da azalmıştır. AET ülkelerine yapılan ihracatta artma temayülü vardır. Kapasite Elde edilen bilgilere göre müesseselerin kapasite, mülkiyet yapılan, coğ rafi konumlan aşağıda liste halinde verilmiştir. Kurulu Kurulu Müessese Kapasite Mülkiyet Olduğu Yer Borusan Gemlik Boru 250,000 Gemlik, Bursa Özel Tesisleri A.Ş. Mannesmann /Sümerbank 120,000 Kamu/Y.O. İzmit Boru End. T.A.Ş. Borusan Boru Sanayii A.Ş. 83.000 Özel Sefaköy, İstanbul Yücel Boru ve Profil End.A.Ş. 98.000 Özel Çayırova, İst. 111,000 Özel Çayırova, 1st. ♦Borutaş Çayırova Boru San. ve Tic. A.Ş. *Ümran Spiral Kaynaklı 86.000 Özel Ümraniye, İst. Profil Boru Sanayii A .Ş . 4 1 .000 Öze! Kartal. İstanbul *Erbosan Erriyes Boru San. 45.000 Özel Kayseri Bosaş Boru ve Profil San.A.Ş. 4 0 .000 Öze! Trabzon Erbotaş 10.000 Öze! Ereğli Depaş Denizli Boru ve 4 5 .000 Öze! Denizli Erdem Boru 10.000 Özel Ereğli Gabosan Gaziantep Boru 40.000 Özel Gaziantep 11.000 Özel Çobançeşnıe. İst Oto Profil Boru End. Kail. Şti. 10.000 Özel Topkapı. İstanbul Beşgen Boru Profil San. A .Ş. 10,000 Özel Çayırova, İst. Ostar Boru ve Profil San.A.Ş. 20.000 Özel Kartay. İstanbul Kamu Ankara Doru San. A .Ş . ve Tîc. A .Ş . Profil San. A .Ş. San. ve T ıc. A .Ş. Tözün Çelik Boru ve Profil San. ve Tıc. A .Ş . Ankara Sular İdaresi 6.000 Spiral Boru Tesisi Emek Spiral Boru 20.000 Özel Ankara Habaş Spiral Boru 20.000 Özel Aliağa. İzmir Dikişli Boru Toplam Kapasite 1.136.000 ton Dikişsiz Boru Fabrikalan MKEK Çelik Çekme Boru Fabrikası 15.000 Kamu Kırıkkale Not: * işaretli müesseseler tevsii yatırım içerisindedirler. Muhtemelen önümüzdeki üç yıl içensin;?-.- -00-500 bin tonluk bir ilâve kapasite beklenmektedir. -3 2 6 ; ■ VJ. -- Üretim Çeşitleri •»•■ir. .7 r ; ! . , ? i '.SfLUt - 1 Sektörde 3/4" -12-3/4" ananda su ve gaz boruları, ağır inşaat profilleri, sfyah' dişii manşonlu vp galv^rçizli ¿borular uluslararası normlara göre, uzunlamşsuıa dikişli kaynakh olarak imal edihpejctedir. Sanayi borusu imal edilen tesislerde 4.76 - 120 mm çapn?^ her türlü kalite ve standartdaki borular genel maksatlar için imal edilmektedir. Mamuller, buzdolabı soğutma borusu, otomotiv şektörü ve bütün inşaat sektörü gibi yaygm kullanım alanlarına hitap etmektedir. Üretim Miktarları Son beş senenin ana mamul cinsleri itibariyle gerçekleştirilen üretim mik tarları aşağıdaki tabloda yıllar itibariyle bin ton olarak verilmiştir. 1981 1982 1983 1984 1985 1986 Su ve Gaz, borusu 170.1 187.0 205.7 222.3 248.9 273.8 Sanayi Borusu 124.8 133.9 144.6 156.2 168.7 182.2 11.0 12.3 15.4 17.3 19.4 Alçak Basınç Kazan Borusu 305.9 Çelik Çekme Horu 7.5 333.2 6.5 3.8 8.3 • 8.3 Ytıkardaki tablodan görüleccği ü/.crc fiili üretim kurulu kapasitenin çok altındadır. 364.1 393.9 434.9 -328SEKTÖRÜN SANAYİ SORUNLARI 1. Yatırım ve Teşvik a) Yeni Yatırımlar 1958 yılında başlamış olan boru üretimi sanayii daima teşvik edilmiş ve neticede yakın ihracat pazarlarına kapasite ayırmış olmasına rağmen yurt içi talebin üzerinde bir imkâna erişmiştir. Bu sebeple son iki sene teşvik edilen sanayiler listesinden çıkartılmış, 1987'de tekrar dahil edilmiştir. Kanaatimizce önümüzdeki beş yıl içerisinde yeni yatırımların teşvik edi lerek devreye girmesine ihtiyaç yoktur. Her yeni yatırım mevcutların kapasite kullanım oranını düşürecek ve kendisinin optimum kapasiteye ulaşma süresin uzatacaktır. Ü b) Mevcut Tesislerin Teşviği Darboğaz giderici ve kalite ıslahı maksadıyla, ve ihracat pazarlarından is tenen bazı ilâve talepleri karşılamak üzere mevcut tesislerde yapılacak ek yatırımlar teşvik edilmektedir. Prensip itibariyle bu teşviklerin büyük kapasite yaratıp yaratmadığına bakılmalıdır. »i c) Ana Gidilerin Teşviği Hammalzeme girdilerinden sonra en önemli masraf elektrik gideridir. Masrafların içerisindeki elektrik yüzdesi uygulanan enerji fiyat politikası sebebiyle daimi artmaktadır. Bu bakımdan sektöre daha uygun fiyat şart larıyla elektrik temin edilmesi ilâve teşvik olarak düşünülmelidir. - 329 - II. İthalat ve İhracat a) Girdi Sorunları Yerli Hammaddeler: Ana hammalzeme olan sıcak ve soğuk çekm e bant fle çinko, sermayesinin tamamı devlete ait bulunan ERDEMİR ve ÇİNKUR tarafından üretilmektedir. ERDEMİR'in sıcak malzemede eriştiği fiyat seviyeleri uluslararası fiatlarla rekabet edecek duruma gebniştir. Soğuk malzemelerde ERDEMİR mamulü hem pahalıdır hem de miktar itibariyle ülke ve sektörün ihtiyacını karşılayamamaktadır. Her iki mamul cinsinde de bazı kalite sorunları maalesef halâ devam etmektedir. Bu ba kımdan dengeleyici ve açık kapatıcı ithalat devanılı teşrik edilmelidir. Mamulün içerisindeki hammalzeme payı rc 70'in üzerinde olduğu için ERDEMİR'in izlediği politikalar sektörü doğrudan ilgilendirmektedir. Bazı hallerde m onopol oluşu uygulamaya çalışılan liberal ekonom i içeresinde bazı aksaklıklara meydan vermektedir. Örneğin; yüksek sipariş peşinatları, teslimat aksamalaruıda sorumluluğu kabul etmemesi gibi hususlar sektörü zaman zaman güç duruma düşürmektedir. ERDEMİR’in uygulayacağı fiyat politikası piyasada mal darlığına sebep olmamak, iki li fiyatın teşekkülüne meydan vermemek bakımlarından çok önemlidir. ÇÎNKUR’un ürettiği çinkoda bir kalite sorunu mevcut değildir. Fiyat lar daima uluslararası seviyenin üzerindedir. Miktar kifayetsizliği vardır. İthalat teşvik edilmelidir. İthal Hammaddelerinin Gümrük ve Fonları: Hammalzemelerde bugün uygulanan 5c 1 gümrük haddi ve 20 - dolar fon ile oluşan ithal maliyet leri, ERDEMİR'e nazaran soğuklarda 15.-TL. kg. sıcaklarda ise 50 TL/kg üzerinde seyretmektedir. Bu farkların kaldırılması mal darlığına sebep olmamak ve ikili fiyata meydan vermemek bakımından faydalı olacak -330tır. Dünya fiyatları ve Türk parasının değeri nazarı dikkate alınarak bu husus devamlı gözönünde bulundurulmalıdır. Çinkodan alınan gümrük daima ÇİNKUR'u koruyacak şekilde tayin edil mektedir. Oysa üretim kapasitesi, yönetimi, teknolojisi, cevher durumu itibariyle ÇlNKUR kurulduğu günden itibaren sağlıksız bir çalışma sey ri göstermektedir. Böyle bir müessesenin esas meselelerini halletmeden, onu korumak maksadıyla ithalat rejimini ayarlamak devamlı ve sağlıklı çözüme ulaşdmasını güçleştirmektedir. Soğuk ve sıcak malzemelerde ithalat tam libere edilmiştir; çinkoda ise halâ müsaade belgesine ihtiyaç varda*. b) Liberasyon Karşısında Sektörün Durumu Uygulamnmakta olan liberal ekonomi çerçevesinde boru sektörü ham malzemesini daha rahat sağlayabilmek imkânına kavuşmuştur. Maalesef cari kredi faizleri pazar ekonomisinin hüküm sürdüğü ülkelerdeki seviye nin çok üzerinde olması bütün sanayi için olduğu gibi boru sektörü için de halâ önemli bir problemdir. Elektrik gideri nisbi bir pahalılık unsuru dur. Bunun haricindeki giderler dünya şartlarıyla rekabet edebilecek se viyededir. Ayrıca üretim kapasitesinin ihtiyacın çok üzerinde olması iç ve dış pazarda yoğun rekabeti beraberinde getirmektedir. Nitekim son yıllarda sektördeki fiyat artış yüzdeleri genel trendin daima altında kal mıştır. Doğu Bloku ve bazı uzakdoğu ülkelerinden düşük kaliteli ve damping fiyatla boruların liberal ekonomi çerçevesinde ülkeye ithal edilmesi müm kündür. Memnuniyetle belirtilmelidir ki, şimdiye kadar Sanayi ve Ticaret Bakankğı ile Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı bu konuda çok hassas ve tedbirli davranarak sektörün güç duruma düşürülmesine imkân verme - 331 miştir. Maamafih, dikişsiz boru olarak ikinci kalite inal ithalatı büyük öl çüde devam etm ektedir. Bu ithalat içerisinde az da olsa kaynaklı boru sa hasını etkileyecek bazı tonajların bulunduğu tahmin edilmektedir. Yukardaki izah edilm eğe çalışılan kalite ve menşe dışında standart kay naklı boru ithalatıyla sektör bugünkü düzeyde rekabet şansına sahip tir. c) İhracat sorunları Açık olarak bilindiği üzere demir çelik sektörü son on yıldır hemen he men bütün ülkelerde en kritik -yıllarını yaşamaktadır. Genel batlarıyla üretim kapasitesi dünya talebinin çok üzerindedir. Büyük demir çelik üre ticisi ülkeler ortalama Te 70 kapasite kullanarak çalışmaktadırlar. Yeni üretim imkânları gelişm ekte olan ülkeler de peyderpey devreye girmekte dirler. Daha uzun seneler talep arzın altında kalmaya devam edecektir. Bu sebeplerden dolayı borunun da dahil olduğu toplam demir çelik sek törü her ülkede teşvik görmekte, desteklenm ekte vc subvanse edilm ekte dir. Bu şartlarda boru sektörü ihracatını devamlı arttırarak büyük başarı göstermiştir. 1985 yılı ihracatı 2 8 2 .0 0 0 ton miktar ve 1 20.000.000 - dolar değerle re kor seviyeye çıkm ıştır. 1986 yılı ihracatı - kesin bilgiler elde olmamakla birlikte - miktar olarak aynı olacağı fakat daha düşük fiyatlı boruların ihraç edilmesi seb^bivle decerde 100 milyon dolar ci\annda kalacağı tahmin edilmektedir. İhracatı olumsuz etkileyen aşağıdaki üç gelişine yaşanmaktadır. (1) Amerika T ü r k iy e ’d e n ihraç edilen borulara telâfi edici ve/veya an- -332tidumping vergileri koymuştur. Asgari telâfi edid vergi % 17,8'dir. Sek tör ve devlet kesimi müzekereler sırasmda bu verginin konmasuu önleye medikleri gibi uygun miktar ve şekilde, Türkiye için kotalar tesbitinde de başardı olamamıştır. Bugün Amerika'da oluşan pazar şartlarına göre mezkur vergiler ödenmek suretiyle satış yapılmasına devam edilmektedir. Ancak, erişilen seviyeler mevcut kapasite ile mukayese edilmeyecek kadar düşüktür. (2) Amerika'ya yapılan ihracatta telâfi edici verginin ödenmeye devam edilmesine rağmen DPT yeni uygulamaya koyduğu ihracatı teşvik karar larıyla Amerika'ya boru ihracatında uygulanmakta olan bütün teşvikleri kaldırmıştır. Bu tasarrufun Amerika tarafından uygulanmakta olan vergi lerin kaldırılmasını temine matuf okluğu açıktır. Ne var ki Amerika yönetiminde usulüne uygun yapılmış bir müracaat halinde bile konulmuş bulunan verginin kaldırılması 1-1.5 seneden evvel mümkün olmam ak taşdır. Bu bakımdan doğru ve iyi niyetle alındığından şüphe edilmeyen tek taraflı olarak teşviklerin kaldırılması karan, pratikte bu sektörü doğrudan zarara sokacak ve yeni yeni kazanılmaya başlanan bir pazardan kısa za manda çekilmesine sebep olacaktır. Bu olumsuz gelişmeye meydan ver meyecek protik çarelerin derhal uygulamaya konulacağı ümid edilmekteşdir. ABD'ye boru ihracatının, ihracat duvarının hesabında nazarı dikkate alınmaması sektöre ilâve bir külfet yaratmıştır. (3) Petrol üreticisi komşu ülkeler gelirlerinin azalması sebebiyle 1986'da alımlanm azaltmışlardır. 1987'de nisbi bir düzelme beklenmekte ise de alışılm ış seviyelere çıkması zaman alacaktır. - 333 III. Teknolojik Faktörler a) Teknoloji Boru kaynak teknolojisi ülkemizde dünyadaki mevcut cnsoıı şekliyle kullanılmaktadır. Tesislerin önemlileri ölçek ve teçhizat bakımlarından dan gelişm iş ülkelerle bir düzeydedirler. Çok büyük yatırıma ihtiyaç gös termeyen bazı tamamlama, ambalaj ve markalama sistemlerinin eksiklik lerinden söz edilebilir. Ürerimdeki ihracat payı arttıkça bunlar da peyder pey tamamlanmaktadır. b) Yabancı Sermaye Yalnız Mannesmann Sümerbank müessesesinde Maıınesmann'ın yabana ortaklığı mevcuttur. Bunun dışında sektörde yabana sermaye mevcut değildir. c) Mannesnıann’dan yukarda bahsedilen müesseseye dolaylı olarak "know-how" temin edilmektedir. Bunun dışında her müessese ihtiyacı olduğu şart ve dönem de problemlerini halletmek üzere bilgi satınabnması gitmektedir. Devamlı lisans ve royalty uygulaması bu sektörde mev cut değildir. IV. Araştırma ve Geliştirme Faaliyetleri a) Üniversite Sanayi işbirliği Maalesef bütün sanayi dallarında olduğu gibi boru sektöründe de sanayi üniversite işbirliğinden bahsetmek mümkün değildir. Şimdiye kadar -3 3 4 yapılan bütün temennilere rağmen taraflar ortaya iyi örnekler koymak ta başarılı olamamışlardır. Kanaatimizce sektörün yoğun rekabet dolayı sıyla gizlilik endişesi, üniversitelerin konuya teorik ve yukardan bakışı işbirliğinin gerçekleşmemesinde en büyük amil olmuştur. Bir tarafta sanayi problemleriyle birlikte yaşamağa çalışırken, diğer tarafta üniver siteler eleman, teçhizat ve bilgi güçlerini yeteri kadar pazarlayamamışlardır. b) Firma Bazmdaki Araştırma, Geliştirme Sektördeki bazı firmalar 30 seneyi bulan faaliyetleriyle memlekette boru konusunda bilgi birikimini temin etmişlerdir. Oluşturdukları mühen dislik kadrosu ve kurdukları nıakina fabrikaları ile kaynaklı boru imala tında birçok problemi çözecek ve önemli üretim tesislerini imal edecek esviyeye erişmişlerdir. Nitekim sektör, komşu ülkelere komple boru üretim tesisi teslimat imkânlarını aramaktadır. c) Kalite Kontrolü ve Standardlar Boru sektörünün bütün üretim tesislerinde kaynaklı boru teknolojisinin gerektirdiği kalite kontrol sistemlerini en so.ı şekliyle kullanılmaktadır. Bu usuller uluslararası kontrol müesseselerince düzenli kontrollar yapıl maktadır. Üretim tesislerinde kalite kontrolü için gerekli bütün teçhizat ve eleman mevcut olduğu gibi kalite kontrol metodlan, elemanları, ça lışma şekli ve organizasyonu bir "kalite kontrol el kitabı" şeklinde sistematize edilmiştir. Bu uygulamalar sonucubaşta TSE olmak özere DİN, BS, ASTM ve diğer normlara uygun imalatların yapılmasında bir problem mevcut değildir. - 335 d) Eğitir» Sektörde genellikle üretim tesislerinde, işy e rin d e eğ itim e özel önem veril m ektedir. Her k a d e m e d e m ü h en d is te m in in d e ve işyerinde eğ itim inde herhangi bir p ro b lem m evcut d eğildir. M aalesef aynı iyimserliği işçi ile mühendis arasında görev y ap a c a k tek n isy en k ad ro su için söylem ek m üm kün değildir. M em lek e tim izde u y g u lan an eğitim sistemi, ücret politikası ve sosyal tarifler bu sınıfın bir kısm ını o rta d a n k aldırm ış, önemli bir b ö lü münü vasıfsız m ühendis haline g etirm iş, bir kısm ını da vasıflı işçi sınıfına yak laştırm ıştır. Son yıllardaki sanat enstitüsü eğitim sistem indeki d e ğ i şiklikler ve sanayi ile işbirliği ve k u ru lm a sı düşünülen teknik okullar bu kon u d ak i zaafı istikbalde g iderecek im k â n l a r olarak gözükm ektedir. V. Çevre Sorunları ve İş Güvenliği K u rulu şlar çevreyi k irle tm e m e ğ e azam i itn a gö sterm ek te d ir. Hava ve su kirliliğini ö n le m e k üzere, s e k t ö r kendisini son çık an ilgili yönetm eliklere u y d u rm a k üzere faaliyetler içerisin dedir. lşgüvenliği k o n u s u n d a Ç alışm a B akanlığının tebliğ ve kurallarına, toplu sözleşm e gereklerine u v g u n önlem lerin tam am ı alınm ış ve tatbikatı etkin kurullarla devamlı k o n t r o l altın d a tu tu lm a k ta d ır . Müesseselerdeki iş kazası yüzdeleri T ürkiye o rta la m a la rın ın altınd adır. UYG ULAM A VE İŞ B İR L İĞ İ Bakanlık b ünyesinde yapılm ış bütün çalışm alara şim diye kadar sektör en üst seviyede katılmavı ve eldeki im k ân larıy la katkıda bulunm ayı bir m em leket görevi bilm iştir. Bu b a k ım d a n b a ş ta bakanlıklar olmak üzere -3 36 'r ■ . kamu kuruluştan, üniversiteler ve özel sektör temsilcileri ile müştereken yapılacak komisyon çalışmalarına sektör her zaman katılacaktır. SONpÇVE AlJWACAKÎÖNl3feRttM 1. Maalesef ülkemizde t6mel çalışmaların yapılmasmda eleman, zaman ve kaynak İsrafil mevcutttır. Benzer çalışmalar DPT, Sanayi Bakanhğı, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, Odalar Birliği, Sanayi odaları, Üniver siteler ve diğer öze! sektör kuruluştan tarafından muhtelif vesilelerle sık sık yapılmaktadır. Çalışmaların muhtevası, hedefleri, stratejiâ ve malu matların doğruluk derecesi çok farklıdır. 2. Demir çelik sektörü lokomotif sektördür. Bütün dünyada olduğu gibi desteklenmeli ve teşvik görmelidir. Anpak, bu teşvikler yanlış ve sağlık5■; ■■ sız kurulmuş ve ekonomiye yük olan tesisler lehine abartılmamahdır. 3. Yeni boru üretim tesislerinin kurulması teşvik edilmeden, mevcutların modernizasyon ve darboğaz yatınmlan desteklenmelidir. 4. Sağlıklı ham malzeme temini yakından izlenmeli, malzeme darlığı, ikili fiyat ve spekülasyona meydan vermeyecek şekilde ERDEMİR fi yattan ile ithalat dengelenmelidir. 5. İhracat teşvikleri ülke, pazar ve rekabet bazında devamlı olarak uygu lanmalı ve kurulu kapasitenin mümkün olan azami yüzdede çalıştırılma sına gayret gösterilmelidir. 6. Birinci maddedeki bahsedilen mükerrerlik önlendikten sonra sektör yetkililerinden müteşekkil daimi bir özel ihtisas komisyonunun kurul ması ve Bakanlığa yardımcı olması faydalı olacaktır. DEMİR - ÇELİK SANAYİİ YÖNLENDİRME PLAN ÇALIŞMALARI II - PlK ÇELİK DÖKÜM, DÖVMECİLER GRUBU SANAYİİ VE TİCARET BAKANLIĞI NİSAN - 1987 1 - PİK VE ÇELİK DÖKÜM GRUBU RAPORU DEMİR - ÇELİK SANAYİİ 1 - DEMİR VE ÇELİK DÖKÜM SEKTÖRÜ YÖNLENDİRME PLAN KOMİSYON RAPORU Mart, 1987 - İSTANBUL -343- İÇİNDEKILER Sayfa No 1. PlK VE ÇELİK DÖKÜM GRUBU RAPORU 273 2. DÖVMEÖLER GRUBU RAPORU 297 — 345 - DEMİR - ÇELİK SANAYİİ DEMİR VE ÇELİK DÖKÜM SEKTÖRÜ YÖNLENDİRME PLAN KOMİSYON RAPORU A. SEKTÖRÜN TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI: Demir ve Çelik Döküm Sanayii. Endüksiyon, Ark ve Kupol Fırınlarında ergitilen çeşitli pik. demir, çelik hurdası ve ferro alaşımların kalıplama tesislerinde hazırlanmış kum veya metal kalıplar içerisinde şekillendirilmesini ve şekillendirilen parçalan gerektiğinde özel ısıl işlemler uygula yarak değişik mekanik özelliklerin kazandırılmasını ve böylece tüm sana yii koBannm pik döküm, çelik döküm, sfero döküm ve temper döküm türünde ara malı flıtiyaçdarmm karşılanmasını kapsar. B. SEKTÖRÜN ÖNEMİ: B. 1. Ülke Kalkınmasında Ülkemizin gelişmesinin ve ekonomik kalkınmasının motoru durumunda ki bir çok sanayiinin temel parçalarım üretmekte olan Demir ve Çelik Döküm Sanayii, bu özelliğinden dolayı gelişmiş ve gelişmekte olan ülke lerde olduğu gibi, ülkemizde de bir yan sanayii değil ana sanayii sektörü niteliğini taşımaktadır. B. 2. Sanayileşmede Ülke gelişmesinde Demir-Çelik Döküm Sektörü, temel üretim sektörü olaıak önemli bir yer tutmaktadır. Makina imalatının temel taşı olması dolayısiyle, sanayileşmede döküm sek torun im etkinliği özellikle çok fazla dır. Bu etkinliği, sektöriin hizmet verdiği sanayii gruplarının belirtildiği Tablo I ve muhteEf sektörlerin döküm parça tüketimlerinin belirtildiği Tablo O incelendiğinde daha iyi görülmektedir. -3 4 6 - Tajblo 1 Demir — Çelik Döküm Sektörünün Hizmet Verdiği Sanayii Gruplan Hizmet Verilen Sektör Üretilen Parça Gruplan 1. Otomotiv ve Tarım Afet Makina San. Motor Bloğu ve parçalan, aktarma organ lan parçala rı, şasi akşamlan, dişli kutulan ve difransiyel ko vanları, porya ve fren ak şamlan, çatal ve mafsal lar. 2. İnşaat ve Hafriyat Makinalan Sanayii Yürüyüş takımlan, aşınma ya dayanıklı parçalar, bo ru ekleme parçalan, sıhhi tesisat, ısınma üniteleri ve kazan parçalan, kanalizas yon tesisat ve akşamlan. 3. Demir ve Çelik Sanayi Sıcağa ve aşınmaya daya nıklı parçalar. Hadde mer daneleri, genel makina ve tesisat parçalan. 4. Çimento, Tuğla, Toprak Refrakter, Seramik Sanayi Sıcağa dayanıklı ızgara ve plakalar, aşınmaya daya- - 347 - nıklı fırın, konkasör ve de ğirmen astarlan, bilya ve silpeps kalıplan ve genel makina parçalan. 5. Maden ve Cevher Hazırlama Sanayii Aşınmaya ve korozyona dayanıklı parçalar, kırma ve öğütme makinalan par çalan. vagonet tekerlek ve akşamlan. 6. Kimya, Petro-Kimya ve Kâğıt Sanayii Paslanmaya, korozyona ve basınca dayanıklı pompa ve vana gövde elemanlan. Aynı özellikte boru ekle me parçalan. Kesme ve parçalama bıçaklan. 7. Genel Ulaşım Sanayi Lokomotif, dingil ve m o tor akşamlan, vagon par çaları, gemiler için zincir ler ve ankorlar. gemi mo tor ve akşamlan. 8. Genel Makina imalat Sanayii Tezgâh gövdeleri ve ele manlan. gövdeleri, elektrik motor volan, kasnak dişli, hidrolik silindir ve pistonlar. ■ -3489. Enaji Tesisleri ve Enerju Nakil Sanayii Yüksek gerilim nakil ele manları, izalatör kepleri, enerji santralleri, tüketim malzemeleri. 10. Dayanıklı Tüketim Mallan Sanayii Motor, şaşi ve ekleme par çalan, gövde ve muhafazalan, ısınma araçlan. 11. Savunma Sanayii Askeri araç parçalan, gemi sanayii, özel alaşımlı top ve silah namlulan, hassas döküm silah parçalan, tank yürüyüş takınılan. 12. Basınçlı döküm Boru lan İmalat Sanayii Her türlü pik ve sfero borular. Tablo 2 Demir-Çelik Döküm Sanayiinin Toplam Üretiminin Diğer Sanayii Sek törlerine Dağdımı SEKTÖR TÜKETİM MİKTARI 1. Otomotiv ve Tarım Alet Makina Sanayii 1 3 -1 6 2. inşaat ve Hafriyat Makinalan Sanayi 35 - 39 3. Demir ve Çelik Sanayi 7 -9 - 349 - 4. Çimento, Tuğla. Toprak, Refrakter. Seramik, Canı Sanayii 3 -4 5. Maden ve Cevher Hazırlama Sanayii 2 -3 6. Kimya, Petro Kimya. Kâğıt Sanayii I -2 7. Genel Ulaşım Sanayii 5 -6 8. Genel Makina İmalat Sanayii 9. Eneıji Nakil Tesisleri ve Eneıji Nakil Sanayii 10. Dayanıklı Tüketim Mallan Üretim Sanayii 11. Savunma Sanayii ve Diğerleri 12 -1 5 1 -2 1 1 -1 4 1- 2 B. 3. Savunma Sanayiinde Sanayiinin itici gücü olan ve makina imalat sanayinin temel taşı olan bu sektör, savunma Sanayiinin de şüphesiz vazgeçilmez parçasıdır. Kara Kuvvetlerinin kullandığı muhtelif zırhlı araçların, örneğin bir M 48 A5 tankının grillerinin, ön ve arka kapaklarının, yürüyüş takımlannın, askeri vasıtaların çok sayıdaki parçalarının, gemi sanayii parçalannm, özel alaşımlı top ve silah namlularının, hassas dökümle hazırlanan silah parçalarının ve keza Uçak Sanayiinin ufak ve hassas döküm parçalarının bu sektörce karşılandığı düşünüldüğünde dökümün savunmadaki önemi daha da açıklık kazanır. -350C. GENEL DEĞRERLENDlRME: C. 1. Mevcut Durum C. 1. a) Sektör Bazında Faaliyet Gösteren Firma TesbitJeri: Ülkemizde pik, çelik, sfero ve temper döküm olarak faaliyet göstermek te olan kuruluşlar şöyle sıralanabilir: 1. Çeşitli Devlet Teşekkülleri bünyesinde bulunan ve fabrika niteliğin deki kuruluşlar. 2. Sermaye şirketi yapısında ve fabrika niteliğinde olan özel sektör kuruluşları (100-300 kişi çalışan) 3. Aile işletmeleri yapısında olan küçük pik dökümü yapan kuruluşlar «ı (takriben 10-15 kişi çalışan) 4. Şahıs atelyeleri olup, 3-5 kişi çahşan çok küçük pik atelyeleri. 1985 yılı verilerine göre özel ve kamu kuruluşu durumundaki büyük dökümhanelerin adedi Tablo 3'de gösterilmiştir. - 351 Tablo 3 Üretim Cinslerine Göre Kamu ve Özel Kuruluşlar (Büyük Kuruluşlar) Üretim Cinsi Özel Sektör Kamu Sektörü Toplam Kuruluş Sayısı Pik Döküm 37 9 46 Çelik Döküm 30 6 36 Sfero Döküm 7 — 7 Temper Döküm 4 — 4 Tablo 3'de belirtilenlerin haricinde İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Adapazarı, Konya gibi büyük şehirlerde dem ekleşm iş, küçük şe hirlerde dernekleşmemiş takriben 1500-2000 civarında pik döküm aîelyesi bulunmaktadır. Sadece İstanbul Pik Dökümcüler Derneğine kayıtlı 670 küçük dökümhane tesbit edilmiştir. Bu konuda 1976 yılında Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A .Ş . Araştırma Müdürlüğünce yapılan envanter etüdünde geniş bilgi bulunmaktadır. Ancak, takriben 500 civarında bulunan pik dökümhanesinde yılda 215. 000 ton pik döküm üretilirken, bakiye 2 .000 dökümhanede 160.000 ton/ yıl döküm üretilmektedir. Bunlar yılda 100 ton civarında üretim yapan çok küçük atelyelerdir. Sektörümüz gerek teknolojik yapısı, gerekse mevcut kapasitesi) ic. çok -3 5 2 özel dökümler hariç, yurt içi talebini kaliteli bir şek finde karşılayabile cek durumdadır. C.l.b) Sektörün ithalattaki Payı Türkiye 1985 yılında 30.000 ton civarında dökümden mamul nihai ürün ithal ettiği tahmin edilmektedir. Bu ithalatın sektörlere göre dağılı mı Tablo 4'de verilmiştir. Tablo 4 Sektörlere Göre Döküm Parça İthalatı İthalat Sektör (Ton/Yıl) Fiat ($ USAfTon) Toplam Fiat (3 USA) 12300 1.200.- 15.000.000.- 2. Makina ve imalat 7500 1.200.- 9.000.000.- 3. Basınçlı Boru 7.500 1.200.- 9.000.000.- 4. Çelik 1.000 1.200.- 1.200.000.- 500 1.200.- 600.000.- 1.500 1.200.- 1.800.000.- 1. Otomotiv S. inşaat 6. Diğerleri TOPLAM 36.600.000.- - 353 - Mamul ithalatının sektördeki küçüklüğü, Demir-Çelik Döküm Sektörünün ülke ihtiyaçlarını karşılandığının bir işaretidir. İthal edilen parçalar ge nelde işlenmiş haldeki çok özel tezgâh ve otomotiv parçaları ile iç piya sada karşılanmayan basınçlı borulardır. Sektörün hammadde ithalatı ile ilgili bilgiler ise Tablo 5'dc verilmiştir. Tablo 5 Hammadde İthalatı Fiat ($ USA/Ton) Toplam Fiat (S USA) Hammadde İsmi (Ton/Yıl) 1. Pik (Hematit) 110.000 136.- 14.850.000.- 2. Ferro Alaşımlar 35.000 800.- 28.000.000.- 3. Kok Kömürü 46.000 160.- 7.360.000.- 4. Sfero Piki 15.000 200.- 3.000.000.- 5. Hurda Pik 10.000 90.- 900.000.- 6. Diğerleri TOPLAM 5.411.000.59.521.000.- Mamul ve hammadde ithalatı toplamı 96.121.000.- S USA dır. 1985 yılmda ülkemizin toplam ithalatı 11.344.000.000.- S olduğuna göre dö küm sektörünün bundaki payı yaklaşık binde 9 dur. -354C.l.c) Sektörün ihracattaki Payı Ülkemiz Demir ve Çelik Döküm Sanayiinin sahip olduğu teknolojik tec rübe ve bilgi birikimi birçok Avrupa ülkeleri ile kıyaslanabilecek durum dadır. Üretim ve kalite kontrol üniteleri yanında bazı ilâve ve yenileme yatırunları ile önemli bir kapasite artırımı gösteren ülkemiz, son onbeş yıda Avrupa ülkelerine kendini kabul ettirmiştir. Ayrıca son yıllarda komşu ülkeler ile olan yakınlaşma sonucu bu ülke pazarlarına da Türk döküm parçalan girmeye başlamıştır, işgücü avantajımız ve ihracat bilin cindeki genel gelişmeler, Demir-Çelik Döküm Sektörünün ülkemiz öde meler dengesine önemli katkılarda bulunacak sektör hüviyetinde alabile ceğini göstermektedir. Tablo 6'da 1985 yılı ihracat rakamları geçmiş yıl larla kıyaslandığında bu görüşü kuvvetlendirmektedir. Tablo 6 İhracat Fiat Toplam Fiat Sektör (Ton/Yıl) 1. İnşaat Sanayii 6.000 (Ortadoğu) 1.250.- 7.500.000.- 2. Makina İmdat San. 4.000 (Ortadoğu) 1.500.- 6 .000.000.- 3. Otomotiv Sanayii 3.000 (Avrupa AET) 4. Çelik Sanayii 2.000 (AET) TOPLAM 15.000 ($ USA/Ton) 8000.2.000.- ($ USA) 2.400.000.4.000.000.- 19.900.000.- — 355 — Tablo 6'da görülen 20 milyon Dolarlık ihracat doğrudan döküm parça ihracatı olup, bu miktar ihraç edilen makina ve otom obil üzerindeki dö küm parçalarla daha büyük rakamlara ulaşır. 1985 yılında ülkemiz toplanı ihracatı S milyar Dolar mertebesinde oldu ğundan, Türkiye ihracatında döküm sektörünün pavı binde 2.5 olmuştur. C .l.d) Sektörün Gayri Safı Milli Hasıladaki Pavı Döküm sektörünün 19S5 yılı ülkemiz gayri safi milli hasılasındaki payı Tablo 7 ’de verilmiştir. Tablo 7 Döküm Sektörünün Gayri Safi Hasıladaki Payı Üretim Üretim Miktarı (Ton Yıl) 1. Pik Döküm 375.000 Fiat Toplam (S Ton) ( SUSA) 900.- 337.500.000.- 2. Çelik Döküm 60.000 1.000.- 102.200.000.- 3. Sfero Döküm 14.000 1.450.- 26.100.000.- 4. Temper Döküm 11.000 1.600.- 22.400.000.- TOPLAM 460.000 4S8.200.000.- Fert başına gayri safı milli hasılanın 1.060.- S USA olduğu ülkemizde gayri safi milli hasıla 55 milyar Dolar olup, döküm sektörünün bundaki payı binde 9 ’dur. - 356C.l.e) Sektörün imalat Sanayimdeki Payı Döküm sektörünün 1985 yılı imalat sanayimdeki payı aşağıdaki şekil de irdelenmiştir. İmalat sanayii ile ilgili olarak; a) Türkiye ihracatı 5.993 milyar Dolar, b) Türkiye ithalatı 7 3 4 2 milyar Dolar. —Döküm Sektörünün İhracat ve İthalatı: a) İhracatı: 20 milyon Dolar, b) Ham ve yardıma madde ithalatı: 59 milyon Dolar’dır. —Döküm ihracatının imalat sanayii ihracatındaki payı :% 0 3 3 —Döküm ham ve yardım a madde ithalatının imalat sanayii ithalatındaki payı Tablo 8'de ise ülkemizin 1985 yılı döküm talebi verilmiştir. : % 0,80 Tablo 8 Türkiye'nin 1985 Yılı Genel Döküm Talebi Sektör Talebi (Ton/Y ıl) 1. Makina İmalat Sanayii 150.000 2. İnşaat Sanayii 141.000 3. Otomotiv Sanayii 7 3 .0 0 0 4. Diğer Sanayiiler 6 7 .0 0 0 S. Çelik Sanayii 3 6 .0 0 0 6. Basınçlı Boru Sanayii 8 .000 TOPLAM 4 7 5 .0 0 0 Tablo 8'de görüleceği üzere Demir-Çelik Döküm Sanayii büyük oranda imalat ye inşaat sanayiine çalışmaktadır. G2. Dünyadaki Durum C.2.a) Gelişmiş Ülkelerde Gelişmiş ülkelerde 19701i yıUann sonlarına doğru duraklama ve gerile me dönemine giren Avrupa döküm sektörü, 1979 yılında g e ç id bir iyi leşine gösterm iş, ancak daha sonra 1984'e kadar sürekli gerilemiştir. Bu dönemde, dökümhane sayısında Te 12 toplam istihdamda S 16, toplam fi letimde % 11 düşme olm uştur. Bu yüzden talepteki azalma üretid fir maları kıyasıya bir rekabete sokm uş, bunun neticesinde fiatlar düşmüş -358ve kapasite kullanımı % 50'lerin altına inmiştir. Daha sonra 1984'ten itibaren genel olarak düzelmeye başlayan Avrupa ekonomisine paralel olarak döküm talebi de artmaya başlamıştır. Fakat çevre kirliliği, işçi üc retlerinin yüksekliği, mevcut birçok döküm tesisinin demode, eski ve dolayısıyle verimsiz olması talebin karşılanmasını engellemiştir. Bu yüz den gelişmekte olan ülkelerden ithalat yapılarak talep karşılanmaktadır. Avrupa'da, özellikte İngiltere'de döküm tesislerinin büyük çoğunluğu es kidir. Yine, büyük bir kısmı mekanize olmamış emek-yoğun tesislerdir. Almanya'daki durum İngiltere'den biraz daha farklı olmakla beraber, 1978 yılında mevcut 620 dökümhaneden bazdan kapanarak, bugün bu. miktar 560'a düşmüştür. Bilgi için Avrupa ülkelerinin 1985 yılı talebi Tablo 9'da verilmiştir. Tablo 9 Döküm Cinsine Göre Gelişmiş Avrupa Ülkelerindeki 1985 Yılı Talep Durumu Döküm Cinsi Talep (Ton/Yıl) Pik 5.740.000 Sfero 3.130.000 Çelik 1.040.000 Temper TOPLAM 522.000 10.432.000 - 359 - Tablo 10 Gelişmiş Avrupa Ülkelerindeki I9S5 Yılı Döküm Talebinin Sektörlere Dağılımı Sektör Talep (Ton/Yıl) 3.650.000 Otomotiv Sanayii 522.000 İnşaat Sanayii r r 35) (S 5) 3.130.000 (S 29) Çtelik Sanayii 940.000 9) Basınçlı Boru Sanayii 730.000 (% 6) 1.469.000 (Ce 13) Makina İmalat Sanayii Diğer Sanayiiler TOPLAM 10.432.000 Gelişmiş ülkelerde döküm sektörünün sorunları özetle aşağıda belirtil miştir. 1. Çevre kirliliği ve bunun karşılığındaki müeyyidelerin ağırlığı. 2. Çalışma şartlarının ağırlığı ve işçiliğin artmadı, 3. Sosyal hayat düzeyinin artmasından ötürü bu tip işlerde eleman çalış tırma zorlukları, 4. Gelişen elektronik çağa geçiş zorunluluğu, -3 6 0 5. Üniversal dökümhanelerin emek-yoğun çalışması, 6. İhtisaslaşma güçlüğü (istek duyulmaması) v.s. Bu ve buna benzer sebeplerden, bu sektör geBşmiş ülkelerde yavaş ya vaş terkedilmektedir. C.2.b) Gelişmekte Olan Ülkelerde Yukanda izah edildiği üzere, katma değeri çok yüksek olan döküm sana yii, gelişmiş ülkelerde terkedümekte olup, bu sektör, gelişmekte olan ülkeler için büyük bir potansiyel arzetmektedir. Nitekim, geçen on yıl içinde İspanya, İtalya gibi ülkeler, bu sektörde büyük hamleler yapmış lardır. Şimdi bu ülkelerin yerleri Arjantin, Brezilya, Güney Kore, Hindis tan gibi kalkınma çabası içindeki ülkeler almaktadır. Türkiye'yi ha'7 olduğu teknolojisi ve bilgi birikini bakımlarından bu ülke ler arasına koyabiliriz. Ancak, bu ülkeler ile rekabete girildiğinde, bu ne- , denle k âr marjı düşeceği için, kaliteyi a rtın a yatırımları gprçddeştirmek zo runlu olacaktır. Bunun için sektörümüz teşviklerle desteklenmelidir. - 361 - D. DEMİR VE ÇELİK DÖKÜM SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI: D .l. Yatırım ve Teşvik D .l -a) Yeni Yatırımların Teşviği Yeni yatırımlar için konulan tek vardiyada 2.000 ton yıl ergitinı kapasi tesi şartı özel hallerde kâfi değildir. Çünkü sektördeki tonaj sınırlandır ması normal pik, sfero ve temper dökümhaneleri için az iken alaşımlı ve hassas döküm yapan tesisler için yüksektir, bu tip dökümhaneler zaten çok ufak parçalarla çalışmaktadır. Bunlarda kilo fiyatından ziyade, adet fiyatı önemlidir veya bazen çok kısıtlama teşvik imkânlarını zorlamak tadır. Aynı zamanda döküm ve alaşım türünün de belirtilmesinde fayda ▼ardır. Keza, kurulacak kuruluşların öz kaynaklan kuvvetli olanların teş viki cihetine gidilmeEdir. A ka halde yüksek faizli kredi imkânlan ile bu yatırımların başlangıçta ayakta durmaları çok zor olacaktır. D .l Jj) Mevcut Tesislerin Teşviği Döküm fabrikalarında kullanılan makina ve teçhizatlar çok çabuk yıp ranmakta ve kısa sürede yenilenmeleri gerekmektedir. Diğer taraftan, maliyeti düşürücü ve enerji tasarrufu sağlayıcı bazı teknolojik yenilikler de diğer ülkelerde devamlı olarak uygulamaya konulmaktadır. Bu iki hu sus dikkâte alındığında, gerek atıl kapasitelerin oluşmasını önlemek, ge rekse bazı ilâve ve değişiklikler iie yeni kapasiteler yaratmak ve maliyeti düşürerek Dünya ülkeleri ile rekabet edebilmek için döküm fabrikalarının sık a k modernizasyon ve darboğaz giderici yatırımlar yapmak mecburi yetleri vardır. Bu nedenle mevcut dökünı tesislerinin bu tür yatırımları nın; • -3 6 2 1. Teşvik tedbirleri ile desteklenmesine devam edilmesi, 2. Kalite kontrol cihazları yatmmlannda ise, 120.000.000.- TLJık yatı rım tutan alt sınırının uygulanmaması, sektörün gelişmesi için çok önemli olacaktır. D.2. ithalat ve İhracat D.2a) Girdi Sonınlan D.2.a.a. Yerli Hammaddeleri: Ekonomik kalkınmanın motoru dunumdaki Ur çok sanayi sektörünün temel parçalarını üreten döküm sanayiinin en önemli problemini ham madde ve yardımcı işletme malzemelerin temininde karşılaşılan zorluk lar teşkil etmektedir. Bu malzemelerin en önemli bölümü Devlet kuruluş larından teinin edilmekte, bir kısmı ithalata bağlı bulunmakta, bir kısmı ise özel kuruluşlardan sağlanmaktadır. Bu üç kaynakta devamlı olarak veya zaman zaman karşılaşılan sorunlar döküm sanayiimizin ülkeye ola bilecek katkılarını olumsuz yönde etkilemektedir. Bu malzemeler ile ilgi li durumları şu şekilde özetleyebiliriz. PİK Demir ve Çelik Döküm Sanayinde çelik döküm dışında faaliyet gösteren tüm kuruluşlann temel girdisi olan pikleri: Hematit pikleri grubu, Çelik pikleri grubu, - 363 - Temper piki, Yüksek fosforlu d ö k ü m p ik i. Sfero döküm piki, olarak 5 ana grupta toplamak mümkündür. Bunlardan çok d ü şük m an g an ez ve kükürt m uhtevası g erek tiren sfero d ö küm pikinin T ü rk iye D em ir ve Ç elik İşle tm e le rin d e üretim i m üm kün d e ğildir ve bugüne k a d a r o ld u ğ u gibi ith a l edilm esi gereklidir. Diğer p ik lerin üretim i ise. T ürkiye D em ir ve Ç elik İşletm elerin in sahip olduğu k ap a site ve te k n ik im k â n la r y ö n ü n d en bir sorun d eğ ild ir. Buna rağmen, Demir ve Ç elik D öküm S anayii bu h a y a ti ih tiy a cın ı aşağıda beErtilen iki n e d e n d e n d o la y ı g e re k tiğ i şek ild e tem in e d e m e m ek ted ir. 1. Karabük ve İskenderun gibi e n te g re D em ir-Ç elik tesislerinde pik d em ir, bu tesislerin kendi n ih ai ü rü n lerin d e kuD anılm ak üzere ve b u n a uygun ni telikte üretilmekte, d ö k ü m san a y iin in ih tiy a cı ikinci p lâ n d a k alm ak tad ır. 2. Dökümhanelere pik üretmek görevi verilmiş olan İskenderun tesislerin de ise, kullanılan demir cevherinden kaynaklandığı belirtilen kalite ve kimyasal terkip değişkenliği vukuu bulmakta, bu nedenle de üretilen pikler kaliteli ve normlara uygun döküm yapmaya tam elverişli olama maktadır. Diğer taraftan, bu tesislerdeki pik üreten yüksek fırınların kapasitelerinin büyüklüğü ürün tipi d e ğ iştir ilm e sin i zorIaştırm3Kta. hatta küçûmsenmcyecek miktarda ara kalite norm d ış ı inal üretimine neden olmaktadır. Demir ve Çelik D öküm Sanayiinin pik tem in indeki aksamalarını gider -3 6 4 mek, kapasite kararlılığını sağlayarak ihracatını arttırmak ve ülkemizde bulunan bir sanayi ham maddesini ithal ederek gereksiz döviz kaybına ne den olmamak için en uygun çözüm Karabük tesislerinde bulunan küçük kapasiteli yüksek fırınlardan birisinin döküm sanayiine istenen özellikte pik üretmek üzere tahsis edilmesi olacaktır. Demir ve Çelik Döküm Sanayiimizin bugün gereksiz yere ithal etmek mecburiyetinde kaklığı, hematit, temper ve fosforlu döküm pikleri ile, hematit pikine fosfor ilâvesi için ithal ettiği ferro fosfor'a gereksiz yere ödediği döviz miktan yılda takriben 8-10 milyon Dolar'ı bulmaktadır. Bu şekildeki ithalat giderlerini yok etmek ve ihraç edilebilir döküm mik tarım artırarak, döküm sanayiinin dış ödemeler dengemize katkısını faz lalaştırmak için bu sorunun belirtilen veya buna benzer bir tarzda acilen çözümlenmesi şarttır. METALURJİK KOK KÖMÜRÜ Demir ve Çelik Döküm Sanayiinde pikten sonra en önemli girdilerden biri olan metalurjik kok kömürü sadece entegre demir bakımdan gerekli olan bazı özellikleri taşıyan metahııjik kok kömürü kullanılabildiği tak dirde kupol foronlannda pike göre % 12-15 civarında normal kok sar fiyatı olmaktadır. Havagazı üretimi sırasında elde edilen ve metalurjik kok olmayan gazhane koklan kullanıldığı takdirde ise, bu değer % 35-45 gibi inanılmaz rakamlara ulaşmaktadır. Döküm sanayiinde yıllık m etalur jik kok ihtiyacının 80-85.000 ton olduğu dikkate alınır ise, bu şekilde ziyan olan kok kömürünün ve bunun neden olduğu üretim ve işçilik ka yıplarının önemsenmeyecek büyüklükte olduğu ortaya çıkar. - 365 - Entegre demir ve çelik tesislerinde üretilmekte olan nıetaiurjik kok'un: a) Büyük kısmının birinci plânda bu tesislerin kendi ihtiyaçları için kul lanılmakta olması, b) Yanlış bir uygulama olarak ülkemizde ısınmada da önemli miktarda kullanılmakta obııası, c) Demir çelik tesislerinin kok üretim kapasitelerinin ve taş kömürü te min imkânlarının genelde yetersiz kalması, nedenleri ile döküm sanayii bugünkü kok ihtiyacınm büyük kısmını gazhanelerden ve ithalattan temin etmek zorunda kalmaktadır. Bu ise, maliyetlerin artmasma ve üretimin aksamasına neden olmaktadır. Bu problemin çözümü için ise, entegre tesislerde üretilen metaluıjik kok kömürlerinden Demir ve Çelik Döküm Sanayiine mutlaka tahsisat ayrılmalı ve bu maddenin ısıtmada kullanıl masına belirli bir program dahilinde son verilmelidir. FERRO KROM Etibank nıüessesesnce yüksek karbonlu ferro krom Elazığ da, düşük kar bonlusu ise, Antalya'da üretilmektedir. En büyük problem fiyatlaruı çok değişmesidir. Bu durum zaten maddi sıkıntı içinde çalışan sektörü daha fazla finansman sıkıntısına sokmaktadır. FERRO SİLİSYUM Kısmen deneme üretimi olarak gerçekleştirilen Etibank Antaha FerroKrom Tesislerinin üretimi, gerek kalite, gerek miktar, gerekse fiyatları yüzünden şimdilik yetersizdir. -3 6 6 ALAŞIMU ÇEIİK HURDASI Demir-Çelik Döküm fabrikaları için paslanmaz çelik hurdalar önemli bir hammadde grubu oluşturmaktadır. Çünkü, SAE-430 ve SAE-304 grubu, hurdalardan kazanılacak krom ve nikel alaşımlı çelik dökümün maliyetini aşağıya çekmekte, bu durum, aynı zamanda döviz tasarrufu sağlamaktadır. Dolayısiyle, bu cins hurdaların ihracatı durdurulmalıdır. D.g.a.b. İthal Hammaddelerin Gümrük ve Fonları: İthal edilecek hammaddelerin gümrük vergileri ve fonları genellikle sek törü teşvik edici olarak düzenlenmelidir. Bunların Gümrük Tarffe Numa ralarına daha açıklık getirilmeli, üzerlerindeki gümrük ve fonlar kaldırıl malıdır. Böylece, hizmet götürülen dahili sanayie daha düşük maliyetlerle servis verilerek, bu sanayiDerin ihracat imkânları desteklenmiş olacak tır. D.2.b) liberasyon Karşısında Demir-Çelik Döküm Sektörünün Korunması Dünya ülkeleri ile şartlar eşit olduğu müddetçe döküm sektörü liberas yondan çekinmemektedir. Diğer taraftan, ham ve yardımcı maddeler, dış ülke fiyatlarından temin edileceğinden, maliyetlerde bir miktar dü şüş de olacaktır. Bütün bunlara rağmen, genelinde prodüktivitesi düşük olan tesislere sahip ülkemizde tam liberasyona kademeli olarak 10 yılda geçilmesi uygun olacaktır. - 367 D.2.c) İhracat Sorunları Demir ve Çelik Döküm Sanayii’mizin salıip olduğu ihracat imkanlarını değerlendirerek ülkemiz dış ödemeler dengesine yeterli katkılarda bulu nabilmesi iç in ; - Döküm üretimindeki katma değerin yüksekliği dikkâte alınarak, d ö küm ihracatındaki vergi iadesinin Avrupa ülkeleri ile rekabet edebilecek seviyelere yükseltilmesi, - İhracatı teşvik tedbirlerinin kararlı, güvenilir ve uzun vadeli olmasının temini, - Ucari bilgi akışındaki yetersizlikleri gidermek ve ihracatçıya dünya piyasası hakkında kısa sürede ve devamlı bilgi sağlayacak bir omganizasyon kurulması, - Gerçek ve başarılı ihracatçıların ihracat kredisi taleplerine işlerlik ve çabukluk kazandırılması, - Türkiye Demir ve Çelik İşletmeieri'nin küçük yüksek fırınlarının biri nin hematit piki üretiminin döküm fabrikalannn tahsis edilmesinin temini ve yeterli pik sağlanıncaya kadar pik ithalinde gümrük vergisinin kaldırıl masının sağlanması. - Döküm fabrikaları için yeterli miktarda metaluıjik kok sağlanması. - Döküm modellerinde geçici ithal süresinin mutlaka iki seneye çıkartıl ması, -3 6 8 —TSE tarafından bölgesel kalite kontrol merkezleri kurulması, - İhracat sigortası uygulanması ve Dış Ticaret Ateşeliklerimizin ihracat konusunda bilgili eleman ve yeterli haberleşme araçları ile teçhiz edile rek, ihracat olayındaki katkılarının artırılması, gibi hususların süratle yerine getirilmesi şarttır. D.3. Teknolojik Faktörler D.3.a) Teknoloji Dökümde kullanılan ergitme, kalıplama, maça, ısıl işlem ve bitirme (finishing) sistemlerinde sürekli teknolojik yenilikler olmaktadır. Ergit mede sıcak havalı ve oksibürülörlü kupol ocaklarıyla endüksiyon ocakları son derece yenilikler arzetmektedir. Düşük ve hat frekanslı ocaklar yeri ne, yüksek frekanslı ocaklar geEşndş, kondansatör gruplan yerine sadece tek kondansatör kutusu kullanılmaya başlanmıştır. İç soğutma sistem lerinde kullanılan büyük ve hantal gruplar yerine ufak alfa-laval sistem leri geliştirilmiştir. Bütün bunlara rağmen döküm sektöründe esas tekno lojik gelişmeler maça ve kalıplama sistemlerinde olmuştur, örneğin, düşey kalıplama, yüksek basınçla kalıplama, hava şoku ile kalıplama, maddelerle çeşitlendirilen ve sertleştirilen maça yapım işleri son derece ilerlemiştir. Isıl işlem fırınlan olarak da tam kontrollü, faz diyagramlanna göre programlanan ve atmosfer kontrollü fırınlar devreye girmiştir. Aynca iş bitirme (finishing) sistemlerinde son derece ileri teknolojiler kullanılmaya başlanmış, özel evsaflı temizleme, kesme taşlan ve lazer ışınlan ile kesme sistemleri ortaya konmuştur. - 369 - Sektördeki kuruluşlar genel olarak teknolojik durumları itibariyle iki gruba ayrılabilir. Bunlar: 1. Üretimleri fabrika düzeyinde faaliyet gösteren ve sürekli, teknolojinin gerektirdiği modern makina ve teçhizata sahip olan gelişmiş ülkelerdeki rakipleri ile rekabet edebilecek kuruluşlar. 2. Üretim için gerekli ünitelere sahip olan, fakat kalite ve üretim miktar ları yönünden dışa açılm aya müsait olmayan kurulşlar. özellikle ikinci gruptaki kuruluşların teknoloji yönünden güçlendirilmesi gerekmektedir. Aksi halde bu kuruluşlar ileride çok zor şartlarla karşı laşabilirler. B3J>) Yabancı Sermaye Döküm sektörü gelişm iş ülkelerde cazibesini kaybetmekte olduğundan, yabana sermayenin bu konuda çok istekli olması beklenemez. Bununla beraber, yabancı serm aye, emek-yoğun sektörümüzde teknolojik gelişmesini tamamlamış kuruluşlar için oldukça gerekli olacaktır. Bu durunı özellikle dış ihracat garantisi getireceğinden, döküm fabrikaları için çok avantajlıdır. D 3.c) Lisans, R oyalty, Know-How Dış temasları artırarak gelişm iş ülkelerden teknoloji transferi şarttır. Şu anda gelişm iş ülkelerin teknolojik imkânlarını \akalanamamız an cak böyle mümkün olabilecektir. -3 7 0 D. 4. Araştırma Geliştirme Faaliyetleri D.4.a) Universite-Sanayi İşbirliği Sektörümüzde mevcut dökümhanelerin bazdan eriştiği teknolojik seviye si, bilgi birikimi, yetişmiş insan gücü potansiyeli ile kendi tesislerim mo dernize edecek, hatta yenilerini kurabilecek seviyeye gelmişlerdir. Bazılan ise sadece yerli pazara üretim yapmakta ve eski teknoloji ile hizmet vermektedirler ve bunların yaşama şansı azdır. İleride, ortak pazara gir diğimizde, en son teknolojik gelişmeleri takip etmeyen, maliyetlerini dü şürmeyen, kalitelerini düzeltmeyen ve yaptığı programı gerçekleştirme yen dökümhaneler yaşayamayacaklardır. Bu bakımdan araştırma, geliş tirme çalışmalarıyla teknolojilerini geliştirme çabasında bulunan şirket lerin bu çabalan teşvik edilmelidir. Bu konuda uzun çalışmalar olmasına ve iki taraf da istekli olmasına rağ men, bugüne kadar henüz somut birşey ortaya konulamamıştır. Zaman zaman sempozyumlar ve konferanslar düzenlenmiş, bundan öteye tat biki birşey yapılamamıştır. Bir noktadan gelişmiş ülkelerdeki tatbikata başlamamış gerekmektedir. Bunun için bizde de üniversite öğretim görevlileri firmaların araştırma laboratuarında çalışmalıdırlar. Böylece sa nayi problemleri üniversite içinde günlük hayatta tartışılarak çözülecek ve yetişen yeni nesil bir takını tatbiki bilgilerle donatılmış olararak sa nayie geçecektir. Buradaki laboratuarlardan kasıt, sadece teknik değil, aynı zamanda idrai ve ekonomik laboratuarlarda:. Böylece kaliteyi düzen leyecek, girdi maliyetlerini azaltacak her türlü işde en prodüktif çalışma nın sağlanması beklenir. Aksi halde, bugün olduğu gibi, üniversitelerimiz sanayinin gerisinde kalacak, sanayii de bir takım problemlerini günlük çözümlerle geçiştirecek ve ilerleme sağlanamayacaktır. D. 4.b) Firma Bazındaki Araştırma-Geliştinne S ektörüm üzde a ra ştırm a -g e liştirm e n in y ap ılab ilece ğ i la b aratu arla r m ev c u ttu r; Ö rn e ğ in , k a lite y ö n ü n d e n d ü n y a s ta n d a rtla rın ı tu tfu ra b ile n fa b rikalarda b ir k im y asal analiz la b a ra tu a rı (y a ş analiz ve sp ek tra l analiz im k ân ları), b ir fizik sel analiz la b o ra tu a rı (k u m test cihazları, m etalo g rafi, m ekanik te s t cih az ları, u ltra so n ik te st a le tle ri vs.), bir idare analiz la b o ratu arı (bilg isay ar ve siste m analizleri ) m e v c u ttu r. Y ukarıda say ılan a ra ştırm a -g e liştirm e la b o ra tu a rla rı b ak ım ın d an sözkonusu te ş k ilâ tın b u s e k tö rd e k i fa b rik a la rın ^ 3 5 'in d e tam . ^ 5 S !iııde y e terli, % 7 'sin d e y e te rsiz o ld u ğ u te sb it e d ilm iş tir. Bazı firm alar ç o k m o d e rn a ra ş tırm a g e re ç le riy le d o n a tılm ış , fa k at a ra ş tırma iç in y e te rli e le m a n a y ır a m a m ış la r d ır . B u k o n u d a y u k a rıd a izah edildiği gibi ü n iversite ö ğ re tim üyelerinin d ev rey e girm eleri uygun o la caktır. D.4.c) K alite K o n tro lü ve S ta n d a rtla r Ü lkem izde d ö k ü m fa b rik a la rın ın b a z ıla rın d a 5 0 yıla yakm bir tecrübe ve bilgi birk im i v ard ır. A n c ak , dö k ü m sanayii henüz aralarında organize olarak bu b irik im i d e ğ e rle n d ire c e k d ü zey e gelip, ihtisas g ru p ların a a y rılm am ışlard ır. K alite k o n tro l d e n e tim i bu yüzden ç o k zo r o lm ak tad ır. Ş u an d a d ö k ü m s ta n d a r tla n o lara k T .S .E . s ta n d a r tla n kullanılm akla b e rab er, ek sik k a ld ığ ı d u ru m la rd a D IN -A STM -A ISI-A FN O R -B S s ta n d a r t lan ara n a b ilm e k te d ir. -3 7 2 D.4.d) Eğitim Emek-yoğun bir üretim şekli olan Demir ve Çelik Döküm Sanayii ülke mizde henüz yeni sayılabileceğinden işçilik kadrosunda çeşitli kademele ri kapsayan belirgin bir kalifiye işçi seviyesine gelinememiştir. Özellikle teknisyen seviyesinde eleman temininde büyük sıkıntılar çekilmektedir. Sektörde önemli ölçüde kalifiye olmayan işgücü kullanımı da olmakla birlikte, üretim ünitelerinin bazı kısımlarında yetişmiş kadro kullanım mecburiyeti vardır. Bu nedenle, Endüstri Meslek Liselerinin konu ile il gili öğretimlerinin daha yaygınlaştırılması düzeylerinin yükseltilmesi, hatta bu konuda Üniversite-Sanayi işbirliğine girilmesi temin edilmelidir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bünyesince faaliyet göstermekte olan Sınai Eğitim ve Geliştirme Merkezi'nin bu konularda daha üst seviyeli çalış malar takdirle izlenmektedir. Ancak, bu çalışmalar eksikliği duyul makta olan teknisyen seviyeli eleman temin sıkıntılarına bir çözüm ola mamaktadır. D.S. Çevre Sorunları ve İş Güvenliği Döküm sektörü genel olarak, en az çevre sokunu yaratan-bir sektördür. Ergitmede hemen hemen çevre fle. ilgili hiçbir problem oluşmaz. Katkı bir atık madde olan kalıplama kumundan başka, atık maddesi yoktur. Bu da kamyonlar ile taşınarak uygun yerlere götürülebüir. İş güvenliği yönünden de büyük kaza ve yaralanmalar olmamaktadır. Çünkü kullanılan her tezgâh son derece emniyetlidir. Buna rağmen, bü tün dökümhanelerde emniyet tedbirleri ve iş güvenliği yönünden alın ması gereken önlemler vardır. Bakanlık olarak daha ziyade bu konuda - 373 eğitici filmler ile seminerler düzenlenmelidir. E. UYGULAMA VE İŞBİRLİĞİ: Her sektörde olduğu gibi sektörümüz ile ilgili kuruluşları da genel olarak 4 grupta toplamak mümkündür. a. İlgili Bakanlık, b. Kamuya mensup döküm fabrikaları ve döküm sektörüne hammadde üreten kamu kuruluşları. c. Özel sektör döküm fabrikaları. d. Üniversite ve araştırma kurumlan. Sektörün gelişebilmesi için bu 4 gruba mensup çeşitli birim ve kuruluşla rın ülke gerçeklerine ve ihtiyaçlarına göre müşterek çalışmalar içerisine girmeleri şarttır. Bu çalışmalar Sanayi ve Ticaret Bakanlığının yönlen diriciliğinde yapılmalı ve çalışmalarda alınan kararlann bağlayıcılığından Bakanlık sorumlu olmalıdır. Mamulleri döküm sektörüne* hammadde ve yardımcı madde olarak kullanılan kamu kuruluşlarının yıllık programla rında döküm sektörfnün ihtiyaçlarının da dikkate alınması Bakanlıkça sağlanmalı, üniversite ve araştırma kuramlarının da endüstrinin problem lerine eğilebilecek şeküde organize olmalan için gerekli çalışmalar ya pılmalıdır. Bu çalışmalar için yukanda belirtilen 4 grup kuruluşun tem silcilerinden oluşacak bir komisyon kurulmalı, bu komisyonun kısa, or ta ve uzun vadeli tedbirler olarak hazırlayacağı önerilerin gerçekleştiril mesi mutlaka sağlanmalıdır. -3 7 4 F. SONUÇ VE ALINACAK ÖNLEMLERİN BELİRLENMESİ: Ülkemizin sanayileşme hedefi döküm parça üretiminin Batı Avrupa'nın gelişmiş ülkelerinde görülen seviyelere çıkmasını gerektirmektedir. Bu husus, mevcut fert başına 7 kg olan yıllık üretimin, 2000 yılında 40 kg seviyesine çıkmasını ve toplam üretimin de 2.800.000 ton/yıl olmasını öngörmektedir. Bu hedef hangi seviyede gerçekleşirse gerçekleşsin dö küm sanayiimizin yapısı belirli unsurlara göre yeniden düzenlenmelidir. AET üyeliğinin hedeflendiği ve liberal ekonominin uygulandığı ortam da bundan böyle maliyet üzerindeki önemli etkenler üretim hacimleri ve üretim tesislerinin verimliliği olacak, ucuz işçilik unsuru geri plânda kalacaktır. Bugün bQe, kısmen geçerli olan bu husus, üretim teknoloji sinin gelişmelerine paralel olarak önemini yitirecektir. Bu bakımdan ül kemiz döküm sektörünün tesis teknolojisi olarak geri kalmaması, en mo dem metodlan uygulaması ve dış pazarlara girmek üzere üretim hacim lerini geniş tutabilmek gerekmektedir. Bunun için aşağıdaki hususlar önerilmektedir. 1. Döküm sektörü genellikle diğer sanayi dallan için yan mamul üreten konumu nedeniyle ileriye dönük .strateji plânlamasında özellikle demir, çelik, tarım makin alan, otomotiv, genel m akina.ait yapı ve dayanıklı tüketim mamulleri sanayilerinin plânlamaları ile birlikte mütalâa edilme lidir. Bu sanayi dallarında öngörülen gelişmeler, döküm sanayiinin de para lel olarak gelişmesini mutlaka gerektirmektedir. Mevcut tesislerin gerek kapasite artırma, gerek darboğaz giderme, gerekse kalite artırma yatınmlanna, tesisin hangi bölgede olduğuna ve bu miktarına bakılmaksızın her türlü teşvik uygulanmalıdır. — 375 - 2. Dökümü bir ara mamul olarak kullanan sektörlerin standart dışı d ö küm mamulü kullanmaları önlenmelidir. Bu husus . ülkemiz döküm tale binin büyük bir bölümünü karşılayan ve bu üretimi sanat olarak uygula yan kesimin biran önce müesseseleşmesini sağlamak yönünden faydalı olacaktır. 3. Sektörün kullandığı ham ve yardımcı malzemelerle makina yedek parçalarından, ithalatta gümrük vergileriyle fonların alınmaması rekabet göcüııü artıracaktır. 4. Gerek kalite, gerekse sıhhi nedenlerle asbest ve diğer maddelerden üre tilen boruların yerini almakta olan sfero döküm boru imalatına biran ön ce başlanılması için gerekli önlem alınmalıdır. Sfero döküm boru kul lanıcılarının resmi kuruluşlar olması sebebiyle konunun bir kamu kurulu şunca ele alınmasında fayda görülmektedir. 5. Teşvik almış yatırımların Merkez Bankası reeskont yatırım kredilerin den istifade etm esine işlerlik kazandırılmasının temini gerekmektedir. 6. Kalite ve miktar yönlerinden yeterli seviyede ve uluslararası fiyatlarla hematit ve temper piki üretimi için tedbir alınması, bu sağlanıncaya i'sdar pik ithalinde gümrük vergisi alınmamasının temini yerinde olacak tır. 7. Keza, otom otiv ve makina sanayiinde talebi süratle artmakta olan sfero dökümün ana hammaddesi ve ülkemizde üretilme} en özel sfero döküm piki ithalinden gümrük vergisi kaldırılması verinde bir karar ola caktır . -3768. Toptap elektrik tüketicisi durumunda olan bu sektörün çok önemli bir maliyet kalemini teşkil eden elektrik eneıjisimn de sektörün yüksek katma değeri dikkâte alınarak tercihli bir fiyat ile döküm sanayiine veril mesinin temini gereklidir. 9. Çelik döküm fabrikalarının ana hammaddelerinden olan ve Avrupa ülkelerince ihracına müsaade edilmeyen paslanma* saç hurdalarının, hurdacılar tarafından Avrupa'ya ihraç edilmelerinin önlenmesi gerek mektedir. 10. Kaliteli pik döküm üretebilmek için gerekli olan metalınjik kokun Türkiye Demir ve Çelik İşletmelerince yeterince üretilmesi veya bu kuru luşça toplu olarak ithal edilip döküm sektörüne satılması gerekir. 11. Yükte ağır bir madde olması nedeni ile döküm parça ihracatında navlun önemli bir maliyet unsuru olmaktadır. Bu nedenle döküm parça ihracatında mevcut vergi iadesine ilâve olarak ton başına selektif fon uygulanarak bu mahzurun giderilmesi yerinde olacaktır. 12. Döküm modellerinin muvakkat ithal süresinin iki seneye çıkartılma sı ve muvakkat ithal işlemlerinin süratlendirilmesin! sağlayacak tedbir ler alınması gerekmektedir. 13. İhracat teşviklerinin, üretimlerin katma değerleri ana faktör olarak dikkate alınmak sureti ile uygulanmasının temini ve Avrupa ülkeleri ile rekabet edebilmeyi sağlayacak nitelikte: ve sektörel ayırım yapılmaksızın tesbit edilecek yeni teşviklerin uygulanmasının sağlanması yerinde ola caktır. 14. Ü retim in ö zelliği n ed e n i ile ç o k ç a b u k y ıp ran a n döküm fabrikası ınakina te ç h iz a t ve y e d e k p a rç a la rın ın vergisiz olarak tem in edilebilm elerine im kân sağlanm ası g erek lid ir. 15. A yrıca, genel o la ra k , b u ra d a zik re d ilm ey e n ve d iğ e r ülkelerde u y g u lanan tüm k o ru m a te d b irle rin e k arşı ülk em izd e d e b en z er k o ru m a te d b ir lerinin alınm ası g erek lid ir. 16. M esleki e ğ itim e d a h a fa z b önem verilerek d ö k ü m h an ele rd e ç a lışa cak bilim sel y ö n ü y a p ın d a p ratik bilgisi de olan eiem anlarm y e tiş tiril mesi hususu ü zerin d e ö ze n le d u ru lm alıd ır. 17. Ü niversite-Sanayi işb irliğ i o rtam ı o lu ş tu ru la ra k dö k ü m teknolojisinin geliştirilm esi y ö n ü n d e araştırm a-g eliştirm e ç a lışm a la rın a önem verilm eli dir. DÖVM EdLER GRUBU RAPORU -381 - DEMİR ÇELİK SANAYİİ YÖNLENDİRME TOPLANTILAR! DÖVME SANAYİİ RAPORU A - SEKTÖRÜN TÜRKİYE SANAYİ İNDEKİ YERİ I - ÜLKE KALKINMASINDA VE SANAYİİNDE: Kalkmmarmzda ve dış ticaretimizde paymı ve önemini arttıran sanayi mizde, makina sanayiimiz en inzfc gelişen bölümdür. Kurula kapasite ve teknoloji olarak gefişea makina sanayiimiz özûıterine gelişmiş Batı ü l kelerine ihraca yöneldiği için kafite ve maliyete daha çok önem vermek dnnnnaadadbr. Yüksek teknoloji gerektiren sanayiinin önemli bölümü de dövme sanayii dir. Dövme sanayimiz yort içi taleple beraber, gefişmtş ülkelere ihracat yapacak şekilde gelişmektedir. Bu sebeple ifte kalkınmasında önemi böyflrtür. Makina sanayimdeki tezgah, cihaz ve aletlerin kendileri ve önemli par çaları ile üretilen ve tüketiciye satılan araç ve cihazların parçalan dövme olarak imal edilmektedir. Pens, somun a nah tarlan, kerpeten, makas gibi el aletleri, dizel ve benzin motorlarının krank ve kam milleri, biyel kol i s i ve dişlileri, traktör, kamyon, otobüs, otomobil gibi araçların dingil, aksön, arka aks ve dişileri, inşaat makinalan yürüyüş takım lan ve ak tarma organları, lokomotif ve vagon tekerlek ve akslan, gemi şaftlan, taran aletlerinin dövme parçalan, her tülü makina ve teçhizatın dövme parçalan. Görüldüğü gibi dövme parçalar makina sanayiinde önemli kısımlardır. -3 8 2 Sanaiileşmemiz için ciddi bir dövme sanayiine ihtiyacımız vardır. II - SAVUNMA SANAYİİMİZDE: Savaş araçları olan kasatura, tabanca, tüfek, top, havan ve roketlerin önemli kısımları dövme çelik, bazen diğer dövme malzemelerdir. Tank, zırhlı araç, askeri binek aracı, otobüs ve kamyonların motor ve aktarma oıganlan, şasi ve kaportalarında dövme çelik önemli yer tutar. Uçak ve harp gemilerinde motor, şaft ve gövdelerinde dövme çelik, aliminyum ve diğer malzemeler kullanılır. Top ve havan mermileri dövme çeliktir. Görüldüğü gibi dövme çelik harp sanayiinde önemli yer işgal ettiğinden, Kırıkkale'deki Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumunda çelik ve pirinç fabrikaları gerekli çelik ve pirinci üretmek için ilk kuruluşta tesis edilir ken, onlara paralel Mühimmat ve Çelik Fabrikalarının dövme atölyeleri de kurulmuştur. Savunma Sanayii Fonu kurulurken de Türkiye'nin dövme sanayiinin ge lişmesine destek olunacağı mutlaka dikkate alınmıştır. B - GENEL DEĞERLENDİRME 1 - DÖVME SANAYİİNİN TÜRKİYE'DEKİ BUGÜNKÜ DURUMU: Dünyada ilk çelik Anadolu'da üretilmiştir. İlk üretilen çelik ile de dövüle• rek kesici araç yapılmıştır. Dövmecilik Anadolu'da Anadolu medeniye ti kadar eskidir. Hititlerin, Selçukluların ve Osmanhlann harp, tarım, sa nayi ve ev eşyaları ihtiyacı bakır, pirinç, bronz ve çelikten dövme olarak -383 sağlanmıştır. Ancak Yetıiçağ'm sonlarında Avrupa sanayileşmeye başlar ken, Osmanlılar bu geçişi yapamadığı için demir çefik sanayii gelişemiyip , gerilemiştir. Bakır ve pirinç dövmeciliği yakın zamana kadar ev eşyaları imalinde, atelyöfer düzeyinde devam etmiştir. Alimin yum. porselen ve plastik mad delerin yaygınlaşmasından soıua bakır dövmeciliği hediyelik eşya imaline inhisar etmiştir. Pirinç dövmeciliği ECA ve AYGAZ gibi firmaların fabrikalarında sıhhi tesisat, vana vs. malzemeler ima finde vardır. Türkiye'de afiminyum dövme sanayii henüz yoktur. Ancak zırhlı araç ve uçak sanayiinin kurulmasına paralel kurulabilir. Bu raporun esasını çelik dövme sanayii teşkil edecektir. Dövme sanayiini 2 ana bölümde incelersek: 1) SERBEST DÖVME: Bu dövmecilikte tek kuruluş MKE Kırıkkale Çefik Fabrikasıdır. Gemi şaftları,demiryohj vagon dingili, top namluları ve makina sanayiinin bü yük milleri döndür ve yıllık kapasitesi 2 vardiyada 17.000 Ton'dur. 2) KALIPTA DÖVME: Türkiye'de en yaygın dövmeciliktir. Açık kalıpta dövmecilik şeklinde olan bir tesis vardff. Bu tesis de MKE Çefik Fabrikasının bandaj atölye -384sidir. D.DemiryolIan’nın vagon tekerleği bandajlamu üretmektedir ve yıllık kapasitesi 3000 ton/2 vardiyadır. Kapalı kalıpta dövmecilik yapan 11 büyük kuruluşun yanında, bir iki küçük presle çalışan İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa'da birçok atölye vardır. Bunlar 0,5-5 Kg. aarasmda parçalan döverler. Sayılarım ve kapasi telerini tesbit etmek mümkün olamamıştır. Büyük 11 kuruluş ve iller aşağıda verilmiştir. 1 —PARSAN Makina Parçalan Sanayi A .Ş................... İSTANBUL 2 —OMTAŞ Otomotiv Transmisyon Aksam San. T ıc.A .Ş...................................................................... KOCAELİ 3 - ÇEUK SANAYİİ A.Ş ............................................. KOCAELİ 4 - MKE ÇELİK FABRİKASI....................................... ANKARA 5 - MKE MÜHİMMAT FABRİKASI............................ ANKARA 6 —ÇİMSATAŞ Çukurova İnşaat Makinalan San. Tic. A .Ş............................................................. MERSİN 7 - KANCA El AleÜeri San. Tİc. A .Ş...............................İZMİR 8 - İZELTAŞ İzmir El Aletleri Tıc. San. San. A .Ş___ _İZMİR 9 —ALTAŞ El Aletleri Dövme Çelik San. A .Ş............. ..İSTANBUL 10 —ARMASAN Armatür ve Makina San. A .Ş.................BİLECİK 11 - DDY SİVAS FABRİKASI....................................... SİVAS -385PARSAN . OMTAŞ, ÇEUK SANAYİİ: KANCA, ÇİMSATAŞ ve MKE ÇeEk Fabrikasının kapak kalıp dövme atölyesinin tezgahlarından önemli lerinin toptamaı aşağıda verilmektedir. Kapasite Ton/Yıl Sn No: Tezgah Cinsi Adet 2 Vardiyada 1 Karşı vuruşlu şahmerdan 9 20.755 2 Kalıpta dövme çekiçleri 18 18.425 3 Maxi presler 8 29.455 4 IfidroEk akıtma presleri 1 4.600 5 Yatay presler 3 7.940 6 Friksiyon presleri 4 43 81.175 Bu preslere montajı devam eden iki büyük karşı vuruşlu şahmerdan ile mekanik ve friksiyon presler de eklenmiştir. Gerekli bilgi sağlanamadığı için MKE Mühimmat Fabrikası, DDY Sivas Fabrikası ve Armasan’m tezgah ve kapasiteleri verilememektedir. MKE Mühimmat ve DDY Sivas Fabrikaları kendi ihtiyaçlarını dövdükleri için, Armasan ise küçüc olduğa için üzerinde durulmamıştır. KANCA, İZELTAŞ ve ALTAŞ el aletleri dövmektedir ve bu üç fabri kanın 2 vardiyada kapasiteleri toplana 5.700 Ton'dur. -3 8 6 D.Demir YoDannın en önemli dövme parça ihtiyacı lokomotif ve vagon tekerlekleridir. Tekerlekler monoblok olarak genellikle Doğu Almanya, Macaristan, Romanya ve Ispanya'dan ithal edilmekte, önemli derecede kalite ve zamanında teslim edilememe problemlerine sebep olmaktadır. Aşman tekerleklerin bandajlan MKE Çelik Fabrikasında kısmen üretil mektedir. Sağlanabilen bilgilerle 1985 ve 1986 yıllan üretim, ihracat ve işletme malzemesi ve mamul ithal bilgileri aşağıda verilmiştir. Gümrüklerde yeterli detay tasnifli bilgiler olmadığından ve ithalat ve ihra catla ilgili istatistikler DİE 'ce de toplanmadığından, arzu edilen değer leri verememekteyiz. ÜRETİM TON (•) İHRACAT FOB« FİRMA 198S 1986 1985 1986 PARSAN 12370 11920 2624100 2581700 OMTAŞ 6000 5570 265000 ÇELİK SAN. 5960 7460 135260 2095 2385 1273000 MKJE ÇELİK FB ÇİMSATAŞ ARMASAN KANCA İZELTAŞ ALTAŞ DDY SİVAS (*) Dövmede kullanılan miktardır. 119S00 İŞLETME MAL. MAMUL İTHALAT 198S 76.000 S 20 MU. TL. 4406350 M 1500 T. İTHALAT $ 1986 1985 1.430.000$ 30 MU. TL. 2795270 M 1500 T. 1986 - 1040220 1629839 -388Görüldüğü gibi Türkiye'de yalnız 6 dövme fabrikasının kapalı kalıpta döv me kapasitesi 2 vardiyada 81.175 Ton ilçen, İ985'de dövmede kollanılan çelik 32.500 Ton'dur. 6 fabrikanın dışındaki fabrika ve atölyelerin kapa siteleri ile 3*vardiya imkanı da eklenirse, boş kapasitenin büyüklüğü gö•n .. rülür. Yurt içi pazarın küçüklüğü yanında, mevcut tezgahların y eteri güçte ol mamaları, eski olmaları ve yeterli teknolojiye sahip olamamamız ve niha yet yurt dışı pazarlara son 2-3 yıldır açılmamız kapasite kullanmamızı çok sınırlıyor. .... Çelik sanayiimiz kullandığı dövme çeliklerini gemilikle Asil ÇeBk'den, kısmen MKE Çelik Fabrikası ite Kroman'dan sağlamaktadır. MKE Çe lik Fb. dövrne atölyeleri ile Mühimmat Fabrikası dövme çeliklerini MKE Çelik Fabrikası kendisi üretmektedir. Kanca, İzeltaş ve Altaş 24 mm. 0 'd en küçük çubukları Te saçlan Asil ÇeHk üretmediği için ithal etmektedir. Asil Çelik 150.000 Ton kapasitesi ve modem teknolojisi ve tesisleri He dövme çelik ihtiyacımızı karşılayacak durumdadır. Ancak kuruluşun daki büyük yatırım dış borçlarının kur farkları ve elektkik fiyatlarının yüksekliği sebebiyle, çelik satış fiyatları Bati fiyatlarına nazaran yüksek olmaktadır. Asü Çelik bu yıllarda haklı olarak ihracat^ yönelmiştir, bu sebeple de yurt içi teslimatları toplu halde yapmakta ve dövme çilerin bü yük stoklarla çalışmalarına sebep olmaktadır. Genellikle dövme fabrikaları kullandıkları dövme çeliklerinin % 1,5-2 ’si kadar kalıplık çefik kullanırlar. Bir basit hesabe göre Türkiye'nin 1985 -3 8 9 ve 1986 yıllan kalıphk çeEk talebi 500-600 Ton olmuştur. MKE iıariç diğer fabrikalar ihtiyaçlarını ithal etmişlerdir. Küçük dövme atölyeleri dc hurda kalıp çeliği kullanmışlardır. MKE Çelik Fabrikasının yeni kurduğu ESU Tesisi ile yılda 500 Ton kaliphk çeEk MKE’den sağlanabilecektir. Satış fiyatının makul düzeyde olacağım ümit etmekteyiz. .Asil Çelik de vakum usulu ile kabpük çeEk üretme çalışmalarını yapmak tadır. Dövme fabrikaları dövme çefiklerini 73.07.11 ve 12 hadde mahsulu blum ve kütükler, 73.10.23 sıcak haddelenmiş veya çekilmiş 10-20 mm. yuvar lak çubuklar, 73.15.13 yüksek karbonlu blum ve kütükler, 73.15.56 alaşımlı blum ve kütükler olarak kullanmaktadırlar. Kalıphk çelikleri de 73.07.21 ve 28 dövme mahsulu blum ve kütükler, 73.15.11 yüksek karbonlu dövülmüş blum ve kütükler, 73.15.53 alaşımlı dövülmüş bulum ve kütükler olarak ithal etmektedir. 73.07.21 ve 28'lerin gümrük vergisi 17,6, 73.15.11 ve 53'ün gümrüğü ^ 24’dür. Yerli üretim olduğuna göre gümrüklerin indirilmesi, yerE satış fiyatlarının makul se viyeye inmesi bakımından iyi olur. Dövme çeliklerinde ise. gümrük vergüeri 73.07.11 ve 12'de ^ 17,6 73.10.23'de ^ 35 - 73.12.11 ve 13'lerde % 24 - 73.15.53 ve 56'Iarda % 24’dür. Bunların dahi indirilmesinde yarar vardır. Dövme sanayiinde ithal edilen dövme taslaklarındaki gümrük ve fonları incelemekte de yarar vardır. Batılı geEşmiş ülkelerin dahi son 4-5 yılda -3 9 0 çeşitli gümrük, fon ve kotalarla sanayiilerini korudukları, bu yıllarda gelişmekte olan ve boş kapasitesi buluanan ihracata yönelmesi gereken dövme sanayiimizi bizim de korumamız gereklidir. G .T . 1 .H. KCNU G üm rük* V . N o rm a l AET F c n - g x C IF aletler i.kerpeten,pensler aletler i.zımbalar 75 aletler i ,r!iğarleri 40 »20 %20 %20 40 40 40 - ; X20 8 2 .0 3 .3 1 9 2 .0 3 .3 2 8 2 .0 3 .3 3 8 2 .0 3 .3 4 8 2 .0 3 .3 9 El El El El El 8 2 .0 4 .1 0 8 2 .0 4 .3 5 8 2 .0 4 .4 5 M e n g e n e le r Ç e k iç le r T o r n a v id a l a r aletleri .tenekcci makası aletleriıScnun anahtarları e4 . 2 2 . 9 1 - 9 2 - 9 9 l_ o d e r v e V i n ç l e r i n a ksam ve p a r ç a l a r ı 8 4 .2 3 .3 5 P a l e t l i İ ş inak i n a l a r ı a k sa m ve p a r ç a l a r ı 8 4 .2 3 .6 5 S o n d a j ve d e lm e m a k i n a l a r ı n sk sa m ve p a r ç a l a r ı 8 7 .0 6 .9 5 T r a k t ö r l e r e a i t ş a s i a k sa m 8 7 .0 6 .9 6 O iğ e r k a ra n a k il v a s ıt a la r ın a a i t ş a s i akşam ı 7 3 .0 7 .5 0 K a r b o n ç e l i ğ i d övm e t a s l a k l a r ı 7 3 .1 5 .İS Y ü k s e k k a r b o n l u ç e l i k dövm e t a s la k 7 3 .1 5 .5 9 A l a ş ı m l ı ç e l i k dövm e t a s l a k l a r ı 75 40 ; 40 .10 9 - 5 4 C l) 5 5 A CD 10. .4 ,5 ■; 9 1 9 ,8 24 it h a l 2 S/ K g .' C2) - fl it it 11 1f «1 11 it 11 II ff 1» M ü sa a d e !i II 11 -2 4 C l ) Y ü r ü y ü ş t a k ı m v o a k ş a m ın d a F o n 1 £ / K g . ( 2 ] Y a l n ı z k a m y o n ş a n z ım a n v s d i n g i l l e r i n d e B e j im i L ib e re Fen 2 S/Kg. -3 9 1 DÖVME SANAYİİNDE ÜRETİM ÇEŞİTLERİ: Ç eik dövmeciliğindeki « etim çeşitlerinin başhcalan şunlardır; Serbest dövmecilikte: Genel şaftları, demiryolu vagon dingilleri, top vc tüfek namluları. Açık kalıpta dövmecilikte: Demiryolu vagon tekerleği bandajlan. Kapalı kalıpta dövme dük te: Otomotiv sanayiinde dingiller, aksönler, arka akslar, muylular, dişfi taslaktan, çatallar, kardan parçalan, kollar, demiryollarında vagon kancalan, seleler, mo no blok vc bandajlar, İçten yanmalı motorlarda: kam ve kranklar, biyeller, enjektör kütükleri, rfişE t « f a l r b n İç Makinalarmda: Yürüyüş takımlarında bakla, makara, cep ve istikamet tekerlekleri. Petrol, maden ve su sondaj defid kafalan. Bu dövmelerin ağrhklan 0,5-200 Kg. arasında değişmektedir. Demiryolu vagon tekerleklerin j ğıriıkhn 500 Kg'a kadar yükselmektedir. 0,5-500 Kg. arasında ağırlıktaki ham dövmeler için giyotin makas, şerit ve disk testereler, şahmerdan, havalı çekiçler, hidrolik ve mekanik ve friksiyonln presler, çapak alma presleri, yatay presler ve silindirik hadde presler, kafibrasyon presler, çeşitli ısıl işlem fırınlan, endüksiyon ve ma- -392zotiu fuel oil ve tabii gazlı tav fırınlan, kumlama ve çapak alma cihazları ile kalite kontrol cihaz, tezgah ve laboratuarları kullanılmaktadır. D - DÜNYADA DÖVME SANAYİİNİN DURUMU: Gelişmiş ülkelerde çefik, titanyum, afiminyum ve özel alaşımlarla yapılan dövme parçalarında toleranslar daraltılırken, ebatlar küçültülmektedir. Ancak dövme sanayii ses ve aşın titreşim yaratmaları sebebiyle, çevre so ru nlan yaratmaktadır. Mezkün yerlerdeki dövme hanelerin kapatılması is tenirken, büyük şahmerdan ve preslerin çalışmalarına izin verilmiyor. Dövmehanelerde çalışma şartlarının sıcaklık, darbe, ses, gaz, parçaların ağırlığı gibi sebeplerle kötü olması işçi bulmakta zorluklar doğurmakta dır. Zor bulunan işçiler daha yüksek ücret istemektedir. Gelişmiş ülkeler dövmehanelerde kendi işçilerini çalıştırmamakta ve yabana işçi istih dam etmektedir. ABD, İngiltere ve Fransa gibi ülkeler dövmehanelerini modemize ederek büyütmek yerine, dövme parçalan gelişmekte olan ülkelerden satın al mayı tercih etmektedirler. Bu ülkeler bu yıllarda Brezilya, Meksika, Hin distan, Doğu Avrupa ülkelerine yönelmiş bulunuyorlar. Almanya çok sayıda dövme parça isteyen otomotiv ve iş makinalan par çalan için büyük yatınmlar ile çok az, o da nezaretçi, ayara ve bakımcı işçi kullanan modem tezgah hatlan tesis etmektedir. Böylece çevre sorunlarını çözen pahalı yatırımlara gidebilmektedir. Az sayıda dövülen orta ve büyük ağırlıktaki ham dövmeleri Doğu Avrupa ülkelerinden satın almaktadır. -393C - DÖVME SANAYİİMİZİN SORUNLARI I - YATIRIMLAR VE TEŞVİKLER: Batılı ülkelerin dövme parçalan giderde gelişmekte olan ülkelerden alma temayülleri bizim için şaıtsdr. Ancak hızla teknolojimizi ve yatırımlarımı zı geliştirmeliyiz. Yatıranlarda $ 40 öz sermaye, % 60 kredi sisteminde kredi faizlerinin çok yüçsek olması yatnunedan ürkütmektedir. Yatırımlarda teşviklerin arttmfanaa yansıda formaStelerin azaltılması ve fakat selek tif teşvik ve rilirken gereğinden fazla firmaya teşvik verilerek, mevcut atıl kapasite büyütülme meüdir. (1970ü yıllarda otomotiv sanayii ile ark ocaklı çelik tesisler ve haddehanelerde yaşanan o b y gün). Dövme tesislerinde mevcutların genişletilmesi ve yenilerinin yaratılmasın da yabancı sermayenin bulanması yararlı ve gereklidir. Dövme tesisleri üretiminin % SO'den fazlasmı ihraç ederse ekonomimize yararlı olur. Bu ise Batı Ülkelerinde geniş çapta dövme parça kullanan ve bugüne kadar Batıdan satm alan firmalarla ortaklık kurmamızı gerektirir. Böylece hem yeni teknolojileri ve hem de pazarlan kazanıra. Yabana ortakların geti recekleri sermaye ve dış krediler de ayrı birer avantajdır. Hükümetler, yabana sermayeleri, teknoloji ve pazar getirmeleri şartı ile davet edid teşvik tedbirlerini arttmnabdır. Yabancıları inandırıcı ortam yaratılma lıdır. Yatırımlarda kullanılan tezgah ve cihazların çok önemli kısmı hem kendi teknolojimizle ve hem de alacağımız teknoloji ve akşamlarla Türkiye'de imal edilebilir. Bu husus da teşvik edilmelidir. -3 9 6 Ham dövme parçalarla işlenmiş parçaların ithalinin fibere edilmesine kar şı değiliz. Liberasyon dövme sanayiine canlılık ve daha bilinçli ve dikkat li çalışma mecburiyetini getirir. Bu da sağlıklı gelişmenin önemli bir şar tıdır. Ancak hükümetin dövme sanayiimizin sağlıklı gelişmesi için ithal de fonları ve ihraçta da teşvikleri çok dikkatli ve dengeli kullanması ge reklidir. Türkiye'de, Batı ve Doğu bloku ülkelerindeki dövme sanayii ve mamulleri piyasasını ve tutumlarım dikkatle izleyip, tedbirlerini zama nında almaşım beklemekteyiz. Döme sanayii mamullerimizin Batılı Ülkelere ihracında kalite ve maliyet sorunlarımız vadır. Kalitemizi düzeltmemiz ciddi yatırımlara ve teknolo jiye olan ihtiyacımızı; maliyet sorunları da çelik, elektrik, mazot tedarik fiyatlarının makul olması ihtiyacımızı ortaya getirirken, geniş pazar ih tiyacı en önemli faktör olmaktadır. İhracatta teşvik tedbirleri ile ABD'nin koyduğu telafi edici gümrüklerini kaldırması ve hükümetimizin ABD için de teşvik vermesi gereklidir. Bugün ABD'ne yapılan ham dövmelerde teşviklerden yararlanamıyoruz. ffl - DÖVME SANAYİİNDE TEKNOLOJİK FAKTÖRLER: Dövme sanayiimizin teknolojik düzeyi, Türkiye'nin yurt içi talep çeşitle ri ve her çeşitteki yıllık talep miktarı ile ele alınarak incelendiğinde, ABD, Batı ve Doğu Avrupa dövme sanayii ile yanı düzeydedir. ABD ve Batı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi büyük sayılarda üretilen dövme par çalar için büyük yatırımlarla kurulan seri dövme yapan dövme fabrika larımız yoktur. Bu fabrikalarda teknolojik üstünlük değil yatırım ve tez gah üstünlükleri vardır. - 397 - Ancak şu hususu belirtelim ki Türkiye sanayii ve hizmet sektöründe topyekün görülen; yatırım, eğitim ve iş disiplini yetersizliğinden meydana gelen verimsiz çalışm a, devamlı olarak aynı kalitede mal üretememek ve rekabet edecek m aliyette mal üretememek sorunumuz dövme sanayiimizde de vardır. Çare: 1 — Aynı konuda üretim yapan çok sayıda ve küçük kapasitede değil, az sayıda büyük kapasitede tesislere sahip olmak, DPT her müracaatı değü, gerekli büyüklük ve sayıdaki tesisleri teşvik etm eli, çok sayıda küçük tesisleri önlemelidir. 2 — Tesisler en ince, basit teferruatı ile kurulup, en yüksek düzeyde ve rimli çalışacak teçhizat ve cihazlara sahip olmalıdır. Aksi halde yalnız ana makinalarla kurulan tesislerde yatırımın % 90-95 yapıldığı halde, kapasitenin % 5 0-60 kullanılabiliyor ve mamulleri yeterli kalitede olma yıp, ıskarta oram yüksek oluyor. 3 - Eğitime ve iş disiplinine azami dikkat ve gayret gösterilmelidir, i ş veren, işç i kuruluşları ve hükümet arasında bu konuda tavizsiz, ciddi bir işbirliğine gidilmelidir. 4 — Kalite ve kalitede devamlılık sağlanmalıdır. 5 — Maliyetlerin düşürülmesinde sanayi ve hükümet işbirliği yapılmalıdır. Dövme sanayiinin yurt iç i müşterileri çok çeşitte ve her çeşitte az sayı da küçük sanayi kuruluşlarıdır. Bunlar ABD, Avrupa, Japonya'ya kadar -398birçok ülke ve firmadan teknik yardım ve parça satın aldığından, çok çe şitli standartda mamul istemektedir. Bu da dövmehanelerin lieıgün kalıp değiştirip, kalıplan birkaç yılda amorti etmelerine sebep oluyor, aynca personelin ihtisaslaşmasını güçleştirerek, verimliliği azaltıyor. Türkiye'deki dövme sanayiinde yabana sermaye yoktur. Batılı yabana sermayeye ihtiyaç vardır. Yabana sermayenin getirilebilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır. IV - ARAŞTIRMA - GELİŞTİRME FAALİYETLERİMİZ: Dövme sanayiinde, Batılı dövme sanayiileri ile lisans, know-how ve tek nik yardım anlaşmalan ve işbirliği yapmalan yararlıdır. Bu konuda Çe lik Sanayii, Omtaş, Parsan, Altaş, MKE gibi kuruluşların teknik yardım işbirlikleri vardır. Bu işbirlikleri ihracat konularım da kapsasa Türk döv me sanayii için daha yararlı olur. Dövme sanayii teknik personeli, tedarik ve satış elemanları ve idarecile rinin gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere ziyaretler yapmalan uluslar arası dövme kuruluşlarına üye olup, toplantılarına katılmalarında yararlar vardır. Dövme sanayiinde de her sanayide olduğu gibi yalnız teknik yardım al mak (lisans, know-how) yeterli değildir. Kendi şartlarımıza göre teknolo jimiz geliştirmek için araştırma, geliştirmelere önem vermeliyiz. Üniversite-sanayi işbirliği gereklidir. Ancak halen AR-GE'ye gerekli önemi ver diğimizi ve üniversite-sanayi işbirliği olduğunu söyleyemeyiz. Uluslararası dövme parçalan rekabeti ile yerli ana sanayiiierini mem- - 399 - nan etmek için kaliteli mal üretimine gerekli önemi vermeliyiz. Ancak bu şekilde dövme sanayiimiz gelişebilir. Dövme sanayiimizin mizin kalite konusunda bilinçlenm ekte olduğum uzu ve ve müşterileri yatırımlara ve eğitime önem verdiğimizi söyleyebiliriz. Bu konudaki çalışmalarımızı hızlandırmamız gereklidir. Dövmecilikle ilgili Türk standatlannuı sayılarını arttırmak ve seviyelerini ABD ve AET standartlan düzeyine çıkarmamız gereğine inanıyoruz. Her konuda olduğu gibi eğitim herşeyin başuıdadır. Üniversitelerimiz deki öğrenci ve öğretmenlerin dövm e sanayii ile daha yakın ilişkiler için de olması, yanında, Endüstri meslek liselerinde, özellikle Ankara, İstan bul, İzmit, İzmir dolaylarmda metalürji konularına daha çok ağırlık ver meliyiz. Ancak dövmehaııede bizzat çalışan işçilerim iz genelde ilk ve ortaokul mezunlarıdırlar. Bunların genel eğitim ve meslek bilgilerine sahip obna- lanııa, dolay ısı ile işb aşı eğitim lerine ço k önem vermeliyiz. Sanayii kuruluşlarında başarı tişmelerine bağlıdır. Bunların öncelikle postabaşı ve formenlerin iyi y e eğitim kuruluşları yoktur. Süratle bu eği tim kuruluşları açılmalıdır. V - ÇEVRE SORUNLARI VE İŞ GÜVEN LİGİ: Dövme sanayiinde kullanılan elektrik enerjisi ve mazotun çevre kirlili ğine kötü etkisi yoktur. Enerji tasarrufu nedeni ile sanayiciler rekaperatörler kullanmakta, mazotu en iyi şekilde yakmak zorunluluğundadır- lar ve gerekli tedbirleri alıyorlar. -4 0 0 Pres ve şahmerdanların titreşim ve sesleri ise genellikle bina içinde kal makta, havalı çekiçlere susturucu konulmaktadır. DarbeIi şahmerdanlar da titreşimi söndürücü temeller kullanılmaktadır. Çapak alına yerlerindeki işçiler kulaklık ve gözlük, dövmehanedekiler de gerekli yer ve zamanlarda başlık, kulaklık, gözlük ve önlük kullanmak tadırlar. Dövmehanelerde zararlı gazlar yoktur. Ağır parçaların işlenmesinde monoray, maniplatör, konveyörler ve forkliftler kullanılmaktadır. Genelde sanayii kuruluşlarının çevrelerinde bir yeşil şerit bırakılması, önce şehir planlarına konulmalı ve sonra uygulanmalıdır. Bu yeşil şerit ler sanayiinin ses, titreşim, gaz ve duman gibi az da olsa zararlı etkilerin den nıezkün sahaları korurken, çevre halkı için bir dinlenme alanları ola caktır. Mevcut sanayi kuruluşlarının kendi etraflarında münhasıran yeşil şerit olarak kullanmak kaydı ile istimlek yapabilme hakkı verilmelidir. İstimlak işlemlerinde belediyeler sanayii kuruluşlarına yardımcı olmalı dır. TÜRKİYE DEMİR ÇELİK SANAYİİ KURULUŞLARI HAKKINDA ÖZET BİLGİLER TÜRKİYE'DE TESİSİN SIVI ÇELİK ÜRETİMİ njTTG r t ü l s K U R U L U Ş " ---1kapasitesi TARİHİ I (1 0 0 0 T/Y) AD1-YER1 lr.denıi r- t s k c n d c r u n 1975 E r d o m i r - K d z . Tro^l.'i 19G5 Ko r . D . ç •: r K a rc Y ü k Entenrc Tesisler 1939 : Toplamı ,1982 Cukurova-1zm 1r ' . (1000 Ton/yıl) 19 79 1 980 2200 4 35 420 375 1000 0 91 0 92 920 582 nvo'o 565 TÖ7T 558 1053 600 46üU 1 200 ■ - - 190 2 1981 - ' 1 983 460 56 2 1106 14G9 54 0' 547 r n n ; “ " 25 78 ■ 185 307 Ç o l a k o Q l u - K o c a el i 1970 4 50 1 90 217 24 4 278 303 Me'ıas-İzmir 19 G1 350 146 1 76 235 24 2 278 110 26 25 26 60 50 Orpns-lstanbul Asil C p 1 i k - 0 u r sa 1 ç d a d - 1 r, t a n b u 1 1 979 130 - 47 45 71 1 01 19 70 75 34 38 53 69 75 - - - - D i 1 p r C e 1 1k 75 - MK E - K ı rı k k a 1 o 62 42 33 50 53 55 1960 60 35 33 34 39 40 1960 50. 20 29 35 34 3û 4 20 20 27 Kcoman -Kocaeli Elck trof er- K o c a c l i Çemtas-Bursa 1972 35 17 İstanbul 1970 25 12 13 22 21 20 1969 25 10 13 18 15 21 - - Ark Sol M e t a l u r j 1 - 1s t . C c l i k - İstanbul D ö k ü m - 1stanbul 1 979 - D i l) o r 1 o r i Ark.Ocakları Toplam 14 Toplamı Türkiye Sıvı Ccli k üretimi - - 2 76 0 7 36 0 24 8 9 - ' 41 58 1 6 58 2 5 35_ 13 4 3 7 î!G 26 3 9 13 3191 392 1 (2) T Ü R K İ Y E ' D E 'SIVI Ç^LtK ÜRETİMİ (1 000 Ton/y,il) TESİSİN KURULUŞ TARİHİ ADl-YERt ısoemır-ıSKenaerun 1965 <b 1939 .Ü.C.-Karabük înteore Tesisler îukurova-lımlr , 1982 . Hetâı-liinlr " ■1 9 6 1 ■,» Çelik-Bursa. ' 1979 . ■ 1970 tçda$*iıtanbuJ ’ • 031 600 501 519 4600 2862 3135 ME-Kırıkkale i. ,350 n 327 ' o - - .130 • 368 '' ■ 1986 "•""I102 “ • "1468 " 1514 450? •i 1985 1530 75 Ç e l 1k 1984 1800 1200 1 970 v^' )rpa»-lst*nbu1! 511er • Toplamı îolakoSlu-Kocaol1 U M umu : ıs/ö İ r d e m l r J C d z .Ereği 1 p 1986 T E S İ S 1 KAPASİTESİ ( 1 0 0 0 T/Yi ; . 328 • •60 • 96 .‘ 68’ ' 1510 610' (Ocak-Htzfran) ■: 1 9 B 7 ( 6 A y 1 ı k ) ---- 8 5 B ------------ — 794 282 3888 1932 451 910 51 5 392 » *ı • • 3.10 535 309 2 62 ; 109 5 0 .. 119 • 71 147 147 87 •71 93 48 .75 - 50 • 64 37 62 59 . '66 1966 40 60 23 (roman-Kocaeli 48 60 74 35 îlektrofer-Koeael1 1960 50 38 42 ;omtaj-Oursa 1972 35 26 İstanbul 1970 25 21 21 22 31 17 25 19 19 24 14 8 11 12 13 - 38 Metalürjil-ist. \rk Çel1k-lst.nbul 1969 Sel Döküm-Ist-'nbuı 1979 . Mflerlorf ^rk Ocakları Toplam Toplnmı Türkiye Sıvı Ccllk üretimi • • 50 25 25 15 23 • 7 2760 1466 1750 2397 • 1323 7360 4328 4 885 5985 3255 ¡YILLAR MAMUL ' 1982 GURUBU İHRACAT LEVHALAR SICAK ÇF.K S A Ç SOĞUK ÇEK İ T İ B A R I Y L A T Ü R K İ Y E ’N İ N O E M I R - C F L 1K I A S S I I T HAL.AT V E İ H R A C A T M İ K T A R L A R I (1000 TON/YIL) ' İTHALAT 1985 1980 1983 İHRACAT.İTHALAT İHRACAT MAMULLERİNİN İTHALAT HRACAT 1986 !THALAT İHRACAT (T) j İTHALAT ! j - 65.5 115.0 93.0 130.0 ICO 228 .0 160.0 2 5 5 .0 179.0 3 7 0 .0 180.0 0 5 0 .0 1 0 2 .3 8.0 2 3 2 .0 111,0 3 0 0 .0 . 130.0 3 5 0 .0 22.0 129,0 91 .0 100 .0 120.0 11.6 2 5 0 .0 100.0 830.0 1 1 2 0 .0 -i .1 0.6 72.5 ili .3 197.0 1 76.2 - 2 2 3. 0 1 .2 1 KAPLAMA Vl SA C SAÇ T l NF.KF. 17.1 30.1 15.3 37.5 . D İ K İSI.! p,OKULAR TOPLAM 11 0 0 . 195.3 2.0 003.6 '1 3 3 ? 0 2 0 9 .1 5.7 503.8 2 0 0 .1 10.2 250.0 009.6 50 0 .7 7 8 0 .0 8 6 9 .6 406 SEKTtJROE KAPASİTE KULLANIMI tapasıtelISöbJ rah.öretin(1936J Capasite Kul-| lanın oranı? | 000 t o n /yıl) [000 ton) Karabük 600 612 101 tsdemir 2.300 1.415 63 2.800 1.993 71 2.554 2.306 90 Uzun O rünlerde Türkiy e Toplanı(Sıvı Çelik) 5.354 4.299 80 Entegre toplam Tesisler Ark Ocaklı toplam Tesisler SEKTÖRDEKİ YATIRIM 1983 "• (000 He tas TUTARLARI 1985 1984 TL) (•00 28.835 TL) (000 TL) 237.841 668.300 Çolakoğlu • 2.500.000 5.000.000 4.000.000 Çukurova 1 .567.083 4.086.644 17.806.588 Asil Çelik Toplaa Türkiye Toplamı 740.000 121.000 4.095.918 10.494.944 22.165.429 14.187.000 36.724.000 - SEKTÖRE 1982 SAĞLANAN 1983 TEŞVİKLER 1984 1985 (8 iölge s a y ı s ı 8 1986 aylık) 24 19 18 51 5.160 25.749 17.391 89.593 176.334 420 4.396 829 20.788 23.340 1 .178 1.157 486 2.352 2.507 ropl . y a t ı rıra* [Milyon TL) isi .SfeHr ta ye si [Milyon TL) Sağlanan tstihdara(Ki$i) 40 7 (»Si. )e«ir-Çelik Örün’ ,eri IJADOE İSMİ 19S2 1 984 1 983 s) 1 386 1 9S5 413.5 1 .748.4 6 .495.2 143.6 1 3 .4 1 1 . 6 23 . 0 3 9 . 9 1 7 .833.9 33 . 1 5 4 . 7 3i . 8 4 3 .2 2 7 .9 4 9 . 9 145. 599.1 ]lK O E M İR p R R O ALYAJ ( B :n i h r a c a t ı (1 9 2 2 - î 9 3 6 )* 371 .6 1 1 .353.1 35 . 3 2 1 . 9 129 .8 27.3 1 7 . 7 5 5 .0 22.140.8 44 . 1 8 1 .6 25 . 0 9 1 . 9 3 2 . 7 35 .2 1 37 . 9 9 0 . 5 118.054.2 153 .111.3 53 . 4 1 8 . 9 97 . 3 2 6 . 5 190.6 .Ja ç l a r İTEttER JjtASIKLI C E L Î K L E R JLUH-KOTOK-LEVHA jMC T A S L A K L A R I küSUKLAR JROF İ L L E R ŞERİTLER l&JKÛH B O R U L A R 292 .513.5 23 9. 8 4 1.2 .417.9 9 3 .775.9 £ 2 4 5 0 .1 1 .4 3 5 . 8 2 .184.5 9 .647.8 4 290.5 S . 03 1 . 8 1 9 . 8 1 1 .5 31 . 0 2 7 . 1 1 4 J .983.9 83 733.2 4 .195.9 703.C 1 .609.9 4 5 1 .2 *ΣMtît-ÇELIK B 0 R U L A R S 3 . 83 1 .3 0 2 . 5 0 5 .0 2.575.8 3 8 2 2.1 1 . 9 3 5 .1 2 .077.1 A . 9 3 6 .6 57.5 27.9 17.9 ç 121.7 A *O - .D 56 . 4 3 5 .3 85 . 2 6 5 . 5 1 20 . 4 9 2 . 6 İ S .6 27.9 348.902.2 51 9 . 5 0 0 . 3 86 3 .883.9 __ jİAYLAR *ÎOPLAM 3 0 1 . 3 6 1 ,1 Jeair-Celik Oriinleri p î K DEHIR 1 thalat (1 9 3 2 - 1 9 8 5 ) + 72 6 5 S .7 £ 4 9.2 715 d 3sS ’n S) 9 .9 2 1 . 8 10.571.0 6 .715.2 21 . 8 2 3 . 4 16 092.2 lT ERRO A L Y A J 19 . 3 3 9 . 3 2 0 . 1 54 . 6 25 . 2 9 1 . 2 26 .8 3 7 .1 23 0 4 7 .0 pRCA 88 .477.4 113.586.7 1 3 5 . 5 3 1 .3 ı 31 . 0 2 9 . 8 184 2 5 1 .2 215.7 53.9 'ç r a n o l l e r 2 5 9 .4 ' 197.8 76.5 697.2 731 .8 5 . 6 6 3 .2 Jb l u h - k o t o k - l e v h a 39 . 0 8 7 . 3 126.208.8 231 . 5 5 5 . 6 3 2 9 . 7 7 0 .9 152 693.9 J 27 . 6 7 2 . 2 .-53. 70 3 .2 6 j .753.6 71 . 3 5 5 .4 34 750.4 JoHGER DEMİR aC 3 6 0 .8 TASLAKLARI • 8 3 5 .3 |g £H1S L E V H A L A R 1 .454.3 1 . 7 5 3 .9 8 . 8 79 .1 5 C c .o 754.4 ■ hJBUKLAR 8 . 9 2 1 .0 8.879.4 34 . 9 0 4 . 6 4 5 .243.8 2 i 4 74.0 27 . 6 5 2 . 3 15.230.4 22 . 9 1 1 . 5 3 9 .153.2 5 .1 1 1 . 1 1 . 2 4 6 .7 1 . 42 1 .2 2 .749.6 2 3 2 5 7 .2 ■ 3 808.0 PROFİLLER S e r tt l e r pACLAR 124 .916.8 <¡2 . 74 7 .1 55 . 3 5 4 .9 166 .152.9 1 58 083.3 ‘ îeller 250.6 61 .3 502.2 411.9 12 205.6 73.402.9 88 . 5 3 2 . G 8 7 . 16 1 .7 4.218.8 1D .413.7 6 .703.0 3 6 9 3 .9 66.5 27 3 2 7 . 7 1 -•;> 532.5 i 04 5 . 7 | jALAŞIHLi çelikler İr a y l a r 5 .817.9 3 .449.6 7.8 BOR'JL A R 7 7 .9 0 7 .0 49.555.6 4 C .5 50.': 3 .1 1 0 . 8 C C .416.9 4 3 8 .3 9 1 .9 572.323.2 773 . 5 1 0 . 5 5 9 4 . 2 i .1 •İo K O M B O R U L A R Io e k i r - c e l i k İOPLAH 5 7 .783'. ı 1 C 2 160.6 408 TCRK1YE SIVI ÇELİK ORETEH KURULUŞLARIN YltLAR 01 1987 Çukurova PLANLANAN 1988 KAPASİTELERİ(TON) 1989 1.200.000 1.200.000 1.200.000 550.000 550.000 550.000 400.000 400.000 400.000 400.000 400.000 400.000 05 H a b a ş 400.000 400.000 400.000 06 E k i n c i l e r 450.000 450.000 450.000 150.000 150.000 02 Ç o l a k o ğ l u 03 M e t a s 04t İ z m i r Demir 07 S i v a s S . A . Ş. Derair-Çelik 08 A s i l 09 Çelik - Çelik !çda$ 400.000 15D.000 120.000 120.000 120.000 3.670.000 3.670.000 4.070.000 161.000 161.000 161.000 91.500 91.500 91.500 12 D i l e r 62.424 62.424 62.424 13.M . K . E . ( K ı r ı k k a l e ) 60.000 60.000 60.000 ARA TOPLAM 10 T u b e r Tl (Orpaş) Kroman 14 E l e k t r o f o r 50.000 50.000 50.000 .30J000 30.000 30.000 28.930 28.930 28.930 36.000 36.000 36.000 18 S e l d S k ü B 28.977 28.977 28.977 19 M e t a n _ 10.000 10.000 10.000 10.000 10.000 10.000 10.000 10.000 10,000 10.000 10.000 10.000 23 B e m s a n 10.000 10.000 10.000 24 S e n s a 10.000 10.000 10.000 608.831 608.831 608.831 4.278.831 4.278.831 4.678.831 600.000 600.000 900.000 2.200.000 2.200.000 2.200.000 1 .700.000 1 .700.000 3.500.000 T O P L A M I 4 .500.000 4 .500.000 6.600.000 8.778.831 8.778,831 11.278.831 15 Ç-emtaş 16 A r k Çelik 17.İstanbul 20 K a l i t e l i 21 Metalürji Çelik Elektrometal 22 C e v a t ARA Koçak TOPLAM ARK OCAKLARI 01 Karabük 02 İskenderun' TOPLAMI 03 E r d e m i r ENTEGRE GEKEL TESİSLER TOPLAM ' 409 Türk Demir-Çelik Sektöründeki Kapasite-Oretim-îstihdan Sektördeki Kapasite üretin Orstim İsçi (1987) (1985) (1935) Sayısv K u r u l u s 1 a r .ton A r k Çelifc A si l Çelik Kurul us 1a r ı n Durumu ton ter. { 1 5 3 5) 29. . 0 0 0 18,. 8 9 2 23,.4 5 8 141 1 50, . 0 0 0 1-15 .51 1 14 8 . 45 2 913 30. , 0 0 0 21 ,. 34 0 24 . 5 0 1 309 550.. 0 0 0 391 . 8 2 9 5 34 .3 35 840 1 . 2 0 0 ,. 0 0 0 4 5 1 ,. 2 3 3 9 i 0 .207 600 Dil e r 63. . 0 0 0 31 ,. 7 S 5 6 3 ,. 8 0 0 14 1 Elektrofor 50 .000 41 . 6 5 7 50 . 0 5 5 283 1 2 0 ,. 0 0 0 84 . 6 3 0 92 . 5 5 9 230 3 5 .. 0 0 0 2 2 .24 4 24 .7 10 13c 91 .. 5 0 0 60, . 0 0 0 7 3 .847 219 -He ta s 550,. 0 0 0 31 0 .480 261 . 7 0 2 942 Orpaş 1 6 1 .. 0 0 0 75 ,. 0 0 5 113 .842 654 30. , 0 0 0 1 0 . 900 22 .434 90 Çesıtas Çolakoğlu -Çukurova tçdas İstanbul Metalürji Kroman Sel d ö k ü m 0 . S .0 .Ç . 0 . D . ' n e kuruluşlar üye toplamı H.K.E.K. Ark O c a k l a r ı 3. 0 6 0 . 5 0 0 1 .6 6 6 . 0 0 0 2.349. 203 60.000 66.000 3 8 .6 0 0 T o p l a m 3 .120.500 1,732.000 2 . 3 5 7 .803 700.000 519.000 610 .000 Ka ra b ü k İskenderun 2 .2 0 0 . 0 0 0 1 .1 0 2 . 0 0 0 1.415. 000 Ereği i 1 .8 0 0 . 0 0 0 1 .514.000 1 . 5 1 4 . 0 00 Entegre 5.521 5 .521 10.413 15.401 8 .1 1 ] tesisler toplanı 4 .7 0 0 . 0 0 0 3.135.000 3.539. 9 0 0 33.925 Türkiye 7. 7 6 0 . 5 0 0 4 . 8 5 7 .0 0 D 5 . 9 2 5 . 8 0 3 35.452 toplamı H 0 T :H a b a s Şubat 1 9 S 7 1d e 6 0 0 . 0 00 M a y ı s 1 9 8 7 'd e 4 0 0 . 0 0 0 Ekinciler'de ton ton k a p a s i te kapasite yatırır, ha l e ~ d e v a n ile, İOC i 1 s ü r e t i - e g e c “ist et n e k t -2d i r . 410 TÜRKİYE'DE YIL KIŞI BAŞINA TOPLAM TOKETIM . (1000 Ton) ÇELİK TOKETÎM! Kişi - BASINA (Kg.) 1948 216.1 10.8 1951 307.5 14.4 1954 416.8 17.8 392.9 15.5 530.9 19.1 1963 764.8 25.7 1966 1311.2 41.0 1969 1705.4 49.6 1972. 1977.3 53.2 1973 2060.2 54.0 .197 4 2934.6 75.1 1977 4115.0 98.0 1978 3548.0 83.0 1979 3092.0 71.0 1980 3211.0 72.0 1981 3286.0 72.0 1982 3290.0 71.0 1983 4310.0 9 1 .0 4750.0 . 98.0 4900.0 99.0 5326-0 ■///•o 1957 - 1960 _ 1984 1985 \$$b ■4 4 * 9 ? o 4 4 .o TOKETIH T ü r k i y e ' d e t o p l a m ve kişi başına demir çelik ü r e t im ve t ü k e t i m i n i n gel i ş i m i (1 977-1 985 ) Y ı l l a r 0 r e t im Artış (O O O t o n ) (%) 1977 2 88 2 - 1978 2 98 0 1979 Oram K i şi Başına Oretim(Kq) Tüket im Artış (O O O T o n ) Oranı U) Kişi T ü k e t im ( K g ) 98 69 411 5 3.4 70 3548 -13 .8 83 2489 -16,4 62 3092 -12.9 71 1980 2535 1 .8 62 3211 3 .8 72 *981 26 2 0 3.4 60 3286 2 .3 72 1982 3182 2 T. 5 69 3 29 0 0.1 71 1983 3940 23.8 80 431 0 31 .0 91 1984 4 331 9.9 89 4 7 50 10.2 98 1985 4 89 3 13.0 98 4900 3.2 99 . - Başına EK 3 ÖZEL SEKTÖR DEMİR-ÇEIİK ÜRETİCİLERİ DERNEĞİNE ÜYE KURULUŞLARIN 1986 YILI İHRACATLARI 1. ÇUKUROVA ÇELİK ENDÜSTRİSİ A.Ş. Miktar (ton) İran Mısır Çin Yunanistan Hindistan Ekvator S.Arabistan Ürdün Malta TOPLAM 75.000 46.000 19.998.1 16.000 90.844.7 10.000 15.000 65.499.9 800 339.142.7 Değer ($) 412 Ülke 6.090.000 (30.000 ton) 6.173.250 (32.000 ton) 3.599.658 2.930.000 14.327.046 1.830.000 3.135.000 12.418.924 160.800 50.664.678 n 2. ÇOLAKOGLU METALÜRJİ A .Ş . Ülke Miktar (ton) Çin, İran, A.B.D. ve Cezayir 2 7 7.672 3. MET A Ş İZMİR METALÜRJİ FABRİKASI A .Ş . Ülke Miktar (ton) Irak 12.096 Yunanistan 100 A.B.D. Çin 4.863 3 7 .900 TOPLAM 54.959 D e ğ e r ($ ) 4 5 .0 4 1 .0 0 0 Değer ($ ) 3.400.000 27.300 1.292.000 8.5 4 0 .0 0 0 13.259.300 4. ÇEMTAŞ ÇELİK MAKİNA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. Ülke Belçika Miktar (ton) 1355 5. ASİL ÇELİK SANAYİİ VE TİCARET A.Ş. Ülke Almanya İngiltere İran Irak İtalya Bulgaristan S.Arabistan S.S.C.B. İsviçre İspanya TOPLAM Miktar (ton) 9.285 1.757 3.095 265 1.085 3.270 34 210 58 34 19.093 Değer (3) 574.725 Değer ($) 414 2.745.527.1 607.044.39 1.207.171.25 136.070.10 383.094.98 1.079.133.28 25.525.25 78.795.15 18.043.03 14.408.30 6.294.542.83 415 Ek 3.1 tJZEL S E K T Ö R D E M ! R - Ç E L K U R U L U Ş L A R I N 1 9 3 6 Ü R E T İ C İ L E R İ Ölke K u r u .l u î A.S.D. 1 . Ç U K U R O V A 2 . Ç O L A K O û L U 3 . A S İ L tK Y I L I N D A K İ - Ç E U K H U R D A H i k t a r ( T o n ) G e ç e r 6 9 7 . 8 5 3 . 2 7 7 2 . 3 2 1 . 5 / 5 H o 11 a n d a 3 4 l n g i 2 6 . 1 0 7 . 0 0 1 t e r e . 5 0 0 . 0 0 2 . 9 1 6 . 5 5 0 2 . 8 5 9 . 0 0 0 753.460.00 7 S . 0 9 7 . 1 2 5 A.B.D. ' 4 4 0 . 8 7 5 . 0 0 3 2 . 8 2 1 . 0 0 0 ! n g il 11.999.00 5.5.C.5. 21.569.00 1 . 9 6 0 . 6 1 0 .. 5 6 . 9 2 3 . 0 0 5 . 2 4 7 . 5 2 2 ’ i n g i l t e r e H o l 1 4 4 . 6 3 7 . 0 0 4.514.219 4 G . 3 6 2 4.208.24 3 . 0 0 ■25-:450.00 2.684.289 " 22.612.00 2.331.854 anda A. 3. 0 . ‘ 9 3 . 9 7 7 2 . 0 9 2 . 9 3 5 î s v i c r e T O P L A M 1 .1 . 23.35S.Q0 t e r e O Y l ( S ) T O P L A M A . B . D . 4 . H E T A Ş D E R N E Ğ İ ' N E İ T H A L A T I Lübnan 8.570.00 870.225 TOPLAM 141 .631 . 00 14.608.870 5.5.C.B. 13.000.00 1 .300.00 (3 a ğ 1 a n t ı ) 2 0 . 000. 00 A.B.D. 5 . K R O M A N A v r u p a 01 k . T O P L A M ’ 6 . İ S T A N B U L - M E T A L Ü R J İ 1 2 . 0 0 0 . 6 0 3 2 . 0 0 0 . 0 0 Y e r l i 7 . t Ç D A Ş Y e r l i 8.ÇEHTAŞ 1 9 8 5 9 . S E L D D K O K Y e r l i h u r d a k u l l a r m a k t a h u r d a k u l y ı l ı n d a h u r d a d ı r . 1 a n n a k t a d i r . h u r d a i t h a l e t r a e n ı $ k u l l a n m a k t a d ı r . İ O. - O RP AS Y e r l i h u r d a k u l 1 a n m a k ta d i r . 1 1 . E L E K T R ü F E R Y e r l i h u r d a k u l 1 a r .t n a k t a d i r . t i r . —416 — ORONLERE GÖRE DONYA ÇELİK (Mityon İHRACATI (1979 -1984) ton) 1982 1983 6 .1 5.2 5.8 7.3 1.2 0.9 0.9 1.2 12.5 11.0 11.2 11.4 13.0 9.8 10.5 9.0 9.0 8.6 6.3 5.3 4.4 5.4 6.1 1.9 1.7 1.3 1.3 1.5 9.4 9.4 8.5 8.5 9.9 15.2 13.8 11.8 16.1 15.6 taslakları 16.5 15.0 14.1 11.1 16.6 Galvanizi i s a c l a r 4.6 4.3 4.2 5.1 5.5 3.1 3.2 3.1 3.0 3.0 - 1.3 1.3 1 .3 1.6 2.0 0.2 0.2 0.2 0 .1 Çelik t u p l a r v e t e ç h i z a t 15.5 18.8 18.0 14.6 18.1 2.2 2.0 1.9 1.9 2.2 : 0.7 0.7 0.7 0.7 1.0 - 0. 1 - . 0.2 0.2 0 .2 0.1 107.9 106.5 96.6 99.2 Ingotlar ve yarı ürünler Demiryolu malzemeleri Çubuklar, sıcak 1979 1981 5.6 1.0 1984 mamul haddelen miş Köşebentler .hadde '»ürünleri ve k e sitler Tel Ç u b u k l a r Sıcak h a d d e l e n m i ş şeritler Levhalar Sıcak ç e k i l m i ş ve s a c iS o ğ u k ç e k i l m i ş *ve s a c sac taslakları " sac •S i y a h l a ş t ı r ı l m ı ş .levhalar v e tenekeler ,0İğer k a p l a n m ı ş saclar Miller (çekilmiş ve dvvülmüs) 0.1 ' Soğuk h a d d e l e n m i ş şeritler Nihai çubuklar, dökmeler ‘ Dövmeler TOPLAM so'ğuk 0.1 0.2 113.9 Bu rakamlar AET ve COMECON ülkelerinin ticaretini kapsamaktadır, ve Ingot, yan mamul ürünler, sıcak ve soğuk haddelenmiş nihai ürünler, borular, tefler ve dökme ve dövmeleri gibi çefik sanyi ürünlerinin genel tanımlarına dayanmaktadır. Yukarıdaki rakamlar, Batılı ülkeler toplam çelik ihracatının yaklaşık % 85'ini gerçekleştiren 14 ülkeyi kapsamakta dır. 417 ÇELİK (Milyon toket :i“t ( 1 9 7 9 - 1 9 S 5 ) ton h a a ç e l i k 1979 Japonya AET Diğer Batı A v r u p a ABD Sanayiiesnis Ö l k e l e r T o p l a m 1 983 1932 1 53 4 1S35 78.5 72.3 70.0 66 .3 73.9 73.9 108.2 9 9.1 91 .6 90.0 93.4 93.7 30.9 3 2. 1 3 D .6 30 .9 30.0 31 .3 30.2 142.6 118.4 1 28.2 92.1 96 .0 1 1 4 . 6 103.7 11.3 13.1 13.6 5. 3 5.3 5.7 4 .9 6.5 5.3 6.9 6.7 3 0 7 .4 3 04 .7 3 3 8 . 9 331 .7 7.3 Okyanusya 1 581 73.5 5.5 G.Afrika 1 980 113.9 14.9 Kanada esdeğ e r i ) 393.6 13.3 1 4 .4 ,. 1 0 . 5 6 .4 £ .5 7.2 7 .4 3 6 4 .9 3 5 3 .6 32.5 36 .8 3 5.4 30.0 23.7 28.1 23 . 7 9 .4 10.7 13.4 9.0 9.8 8.9 10.5 Orta Doğu 16.7 15.9 15.7 17.3 14.3 1 3.4 1 4 .D A s ya(Uaponya ,Çin v e K.Kore h a r i ç ) 33.1 40.4 41 .7 41.3 45.0 47.2 c 3 .2 Latin A a e r i k a A fr i ka(G.Af rika hariç) S an a yi i e j a e k t e o l a n ü l k e l e r . toplanı Batılı Ö l k e l e r t o p l a m -SSC8 ve D . A v r u p a Çin »e K . K o r e Herkezi P l a n l a n m ı ş ‘•ülkeler t o p l a m Düny'a top l am ı Tahsis e d i l m e y e n 97 .5 10 2 .7 9 2 .3 93.1 95.7 10 3. 8 105.2 4 9 0 . 3 4 6 8 .7 46 4 . 8 4 0 5 .5 3 5 7 .5 4 3 6 .5 ¿ 3 4 .2 211 .3 2 0 9 .S 2 0 5 .9 2 0 4 .5 2 1 1 . 0 213.7 215.0 57.0 £4 .5 7 3 .4 50.9 49.5 ' 262.3 259 .1 45.4 43 .1 Ekononili 75 2 .6 7 27 .8 - 6 . 1 - 11 .6 251 .2 2 5 2 .7 2 5 3 . 0 715.0 2 87 .2 2 3 3 .4 6 53 .2 6 6 5 . 5 714.7 7 2 2 .6 -1 .3 -4.5 -5.2 -S 4 - 13 . -3 OOHTA H A M Ç E L İ K 0RET1K1 7 i £ : 5 7 7 1 6 I z .;' 07.5 £54.2 £53.7 7 1 0. 1 717.4 418 AET VE B A Z I O L K E L E R D E KİŞİ 6F.SINA G Ö R Ü N E N T O K E T 1 M O R A N I { 1 ) (Kg Sıvı ÖLKELER 1980 îe lçika L ü k s . . Celik/Kisi) 1984 1985 1985/80* (S ) 1985/84 (5) i ! 324 570 3S0 8 -30 tl n a n y a 549 489 522 - 5 7 İtalya 458 350 355 -22 1 )animarka * 344 333 iol l a n d a 328 295 295 -10 0 :r a n s a 373 . 276 263 -29 - 5 Ingiltere 247 256 -51 2 - 2 funanistan 207 215 I s p a ny a 239 .171 ’ ortekiz 122 118 73 105 430 795 Î4) 187 (M Suudi A r a b i s t a n 3) cg t rORKtYE (- 9 (3 ) 1 11 52 6 (85) Çekoslovakya 729 .700 726 0 4 Ja ponya 675 •..619 6TÎ -9 - 1 lusya 565 575 576 2 0 Canada 5 41 525 517 -4 - 2 Joğu Al H a n y a 583 495 507 -13. l.B.D.' 508’ 480 . 456 -10 -i 5 445 444 ' 404 - 9 - 9 . 497 439 439 -12 0 :i n l a n d i y a İsveç ' - - Cu ve yt 547 375 .ibya 139 100 (-28) Tunus 36 ■81 (125) Ihan 90 ;in 45 52 150' 37 Irak. (1 j G ö r ü n e n (2)1 ISI (- 31 (-17) 75 57 26 10 (-75 Tüketim=0retin+ttha1at-ihracat ‘S t e e l (*)Parantez ' 2 Statistical içindeki tenin e d i l e m e d i ğ i n d e n N0T:1984 yılı Yearbook değerler 198S*den Ülkelerin 1984/80 1985 faydalanılaııstır. tüketin değerleri değişimleridir. tüketin değerlerine göre sıralanmıştır. - 419- UZUN HADDE MAMULU ÜRETEN ÖZEL KURULUŞLARIN KAPASİTELERİ (TON/YIL) Çolakoğhı Metaluıji A .Ş. İstanbul 350.000 Diler Demir Çelik Eııd. ve Tic. A.Ş. İstanbul 150.000 Demirsan A.Ş. İstanbul 70.000 Cebitaş A.Ş. İstanbul 150.000 Ctermatal A.Ş. İstanbul 150.000 Sardemir A.Ş. İstanbul 60.000 Eyupoğlu A.Ş. İstanbul 60.000 Marmara Demir Çelik A.Ş. İstanbul 60.000 Demsan A.Ş. (Faaliyette değil) İstanbul 40.000 Ferro Çelik A.Ş. İstanbul 60.000 Celpaş A.Ş. İstanbul 100.000 Efektrofer A.Ş. İstanbul 50.000 Çayırova A.Ş. İstanbul 60.000 Topustor Çelik A.Ş. (Faaliyete değil) İstanbul 50.000 TORTASTOR Çelik A.Ş. (Faaliyette değil) İstanbul 50.000 Fer Demir A.Ş. (Faaliyette değil İstanbul ro.ooo Desan A.Ş. (Faaliyette değil İstanbul 11.000 Koçtaş A.Ş. İstanbul 100.000 Ahmet Kamil Elialtıoğlu İstanbul 30.000 Kardemir A.Ş. İstanbul 150.000 Yenigayret A.Ş. İstanbul 60.000 Memduh Üreten İstanbul 40.000 İktisadi A.Ş. (Faaliyette değil) İstanbul 10.000 Ramas A.Ş. (Faaliyette değil) İstanbul 40.000 Hisar Demir A.Ş. İstanbul 40.000 Detal A.Ş. İstanbul 60.000 -4 2 0 Hısımlar A.Ş. İstanbul 30.000 Sim Çelik v K İstanbul 30.000 Kayar Had. İstanbul s a o o o Sel Demir A.Ş. İstanbul 40.000 özafe DEMİR A.Ş. İstanbul 40.000 Hayır İş A.Ş. İstanbul 40.000 Fırat Had. (Faaliyette değil) İstanbul 30.000 Cevat •Koçak -r %5(Faaliyette değil) İstanbul 40.000 Akın Sanayi A.Ş. (Faaliyette değil) İstanbul 40.000 özeke Demir San. A.Ş. (Faaliyette değil) İstanbul 30.000 Aker A.Ş. İstanbul 30.000 Has Demir A.Ş. (Faaliyette değil) İstanbul 30.000 Anadolu Çelik San. (Faaliyette değil) İstanbul 30.000 Anadolu Çelik A.Ş. İstanbul 40.000 2.541.000 Ara Toplam (1) Sürtaş İzmir 100.000 Metaş İzmir 350.000 İzmir Demir Çefik İzmir 350.000 lisan İzmir 60.000 Ekinciler A.Ş. İzmir 40.000 Ege Metal İzmir 150.000 1.050.000 Ara toplam (2) Sözkesen Koli. Şti. Denizli 8,000 Koçak Demir Çeknıe Denizli 6.000 Güven Demir Had. Denizli 3.000 Demirhan Denizli 2.000 - 421 - özcanlar Denizli Ara toplam (3) Antdemir 2.000 21.000 Antalya Ara toplam (4) 100.000 100.000 Pakiş A .Ş . Karabük 60.000 Cebfler Karabük 40.000 Güven Had. A .Ş . Karabük 60.000 Kaptan Had. Karabük 60.000 İhsan Kes Karabük 40.000 Standart Had. Karabük 30.000 Yolbulanlar Karabük 40.000 Çelsentaş Karabük 60.000 Mehmet Işık Karabük 30.000 Besbaşlar Had. Karabük 40.000 Ahmet Başaran Karabük 50.000 Hkindler A .Ş . Karabük 60.000 Azmet Had. Karabük 40.000 Vergili A .Ş. Karabük 100.000 Camcılar Had: (Faaliyette değil) Karabük 60.000 İsmail Yıldız Karabük 20.000 VEıgili Karabük 60.000 Demir Topuz Karabük 50.000 Ali Çıkrıkçı Karabük 50.000 Üçel Had. Karabük 50.000 Nomtaş A .Ş . Karabük 40.000 Karabük Karabük Karabük Karabük Karabük Karabük Karabük İCarabdc Karabük Devece Had. i -** v i 1 1 ’ i *. AhmetYaı^an Yeşilyurt Had. İbrahim Sözer . t .......... ■ 60.000 20.000 20.000 50.000 50,000 50.000 40.000 ‘60.000 30.000 ‘KTÎ ■■■. ,.ı 1.450.000 ' " ’- j . O i t " ■ ■?■ ' Üstün Çelik ?c Yılsan Ara toplam (6) ? ' s ' f'S : Ankara Ankara 100.000 40.000 140.000 ‘ ••;‘■ t Adana 0 0 i Î00.000 Ali toplam (7) Meran Yofbtdanlar A.Ş. u'-C'.o;» Ara toplam (8) Ekinciler A.Ş. Pay Metal A.Ş. Diğotei 100.000 * 100.000 100.000 İskenderun İskenderun İskenderun 150.000 100.000 1301000 - 423 Ara toplanı (9) Gürcan A.Ş. 380.000 Maraş 40.000 Ara toplam (10) Aslantunç Kayseri Ara toplam (11) HADDE MAMULU ÜRETEN ÖZEL KURULUŞLAR TOPLAMI : 5.962.000 40.000 40.000 40.000 -424- U£Ufl%ADDE MAMULÜ ÜRETEN DEVLET KURULUŞLARI HADDEHANE KAPASİTELERİ _________________________________ 'i' 1 _______ Oİ-OtfKARABÜKDEMİR ÇELİK FABRİKALARI .01 34 Blok Haddesi 515.000Ton/yıl 'ÎK^DnaKûtakHaddeâ 243.000Ton/yd .03 Dua profil Haddeâ 202.000Ton/yd .04 28 Trio Haddeler 10.000Ton/yd .0516 Hadde 45.000 Ton/yd .0612 Hadde 45İ000Ton/yd .07 Kontinû Haddehane 300.000 Ton/yıl 02.00 İSKENDERUN DEMİR ÇELİKFABRİKALARI .01 850/700/500mm Kontinfi KBtüc Haddehanesi 1500.000 Ton/yd .02 250mm Koetini Hafif Profil Haddehanesi 500.000 Ton/yd .03 250 mm Kontinü Tel Çabuk Haddehanesi 500.000 Ton/yd .04 700 mm Orta Profil ye Yapı Haddehane» 700.000 Ton/yd 03.00 MİLE. .01 Fabrikası 30.000 Ton/yıl B Ö L Ü M II I. SANAYİ ŞURASI DEMlR ÇELİK SANAYİİ OTURUMUNDA PANELİSTLERİN KONUŞMALARI -427- PANELİSTLER Dr. Ali Ihsan AKTAY Türkiye Demir ve Çelik İşletmeleri Genel Müdürü Tûmer ÖZENÇ Ereğli Demir Çelik Fab. A.Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Vefi AYTEKİN İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya ve Metahırji Fakültesi öğretim Üyesi ArifONAT özel Sektör Demir Çelik Üreticileri Demeği Başkanı Tuıhan ONUR PARSAN A.Ş. Murahhas Azası -429- Dr. AB Ihsan AKTAY T.D.Ç.1. Genel Müdürü Saym Bakanım, Sayın Delegeler, Meslektaşlarım ve Basın Mensuplan, Demir ve çelik sektörü, diğer sanayi dallarından oldukça ayrıcalık göste ren ve diğer sektörlerin hammaddesini üretmesi ile bu sektörlerin itici gücü o fana özelliğinden, kalkınma hamlesine girişen ülkelerin hemen hepsi önce demir ve çelik tesislerine sahip olmak istemişlerdir. Ayrıca ekonomik kalkınma ile demir çelik tüketimi arasındaki yakınlık, ülkele ri bu sanayi dalım kurmaya, şayet sahipseler daha modem tesis haline getirmek ve daha kaliteli üretim elde etmek için devamlı araştırma ve geliştirmeye yöneltmişlerdir. Demir ve çelik endüstrisinin ülkemiz ekonomisi açısından önemi çok önceden benimsenmiş ve ilk entegre demir ve çelik tesislerimizin temeli 3 Nisan 1937 de Karabük'te atılmıştır. Sanayileşme hızma paralel olarak artan çeşitli hadde çelik ihtiyacı 1965 yılında Ereğli Demir ve Çelik işletmelerinin, 1975 yılında İskende run demir ve çelik işletmelerinin işletmeye alınmasıyla devam etm iştir. Bu arada özel girişimciler tarafından başlatılan Metaş, Çolakoğlu, tzdaş, Çukurova, Habaş vs. demir ve çelik metalürji sanayii ile çelik sanayiinde, özel sektörler de önemli bir paya sahip olmaya başlamışlardır. Türkiye'de demir çelik sektöründe optimal büyüklük, verimlilik, eneıji tasarrufu, kalite ve maliyet sorunlarının çözümünde dünyadaki gelişme lerin izlenmesi, araştırılması, yeni ve geliştirilmiş özgül teknolojilerin uygulanması bu sektörün geleceği yönünden önem taşımaktadır. -4 3 0 - Nitekim 1980 yılına kadar 2.5 milyon/ton çelik üretimi yapan ve dünya sıralamasında ,33'ncü olan Türkiye bu tarihten sonra yürürlüğe konulan ekonomik istikrar ve teşvik tedbirleri ile hızlı artmaya başlamış bunun sonucu 1986 yılında önemi küçümsenmeyecek sıhhatli artışlarla 6.0 milyon/ton düzeyine ulaşarak 23'ncü sıraya yükselmiştir. Uluslararası demir çelik enstitüsünün (IISI) yayınlamış olduğu en son Ocak 1987 istatistiklerinde Türkiye son altı yıl çelik artış oram bakımın dan negatif seyreden pek çok ülkenin yanısıra ABD, Sovyetler Birliği, Japonya, Batı Almanya, Fransa, G.Kore gibi ülkeleri geride bırakarak üretim artış oranı % + 20.3 değerine ulaşarak birinci sıraya yükselmiştir. Dünya Demir Çelik Sanayiinde bir süredir yaşanan krize rağmen, Türki ye'de üretim artışı büyük başarı olarak kabul edilme&dir. 1986 yılında Türkiye'de toplam olarak 5.921.000 ton sm çelik üretil miştir. Bunun 2.025.000 tonu 1985 yılına göre % 24.9 bir artışla Türki ye Demir ve Çelik İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından fiili olarak ger çekleştirilmiştir. özel sektör 1986 yılında 6.000.000 ton çeliğin % 37 sini üreterek önem li bir yere gelmiştir. 6.000.000 tonluk üretimin % 49.4 oksijen konverterlerinde, % 403 elektrik ark fırınlarında, % 10 ise siemens martin fırın lan ile elde edilmiştir. Bu dağdım 1986 yılında IISI üyesi 30 ülkede şöyledir: Üretilen 624.209.000 ton çeliğin % 56.1 bazik oksijen konverterlerinde, % 25.6 sı elektrik ark fırınlarında ve % 18,3 Siemens Martin ocaklarında üretilmiştir. Görülüyorki bizdeki dağılımda bir dengesizlik vardır. Türkiye'deki üretimin % 74.3 kontüni döküm olarak yapılmıştır. Bu rakam AET ortalamasının üzerindedir. -431 - 5. Beş Yıllık Kalkınma Planında 1989 yılında 7.5 miyon ton sıvı çelik üretilmesi planlanmıştır. Demir Çefik üretiminde kişi başına düşen çelik miktarının 100 kilolardan 300 kg. seviyesine çıkarılabilmesi için, çelik üretimini arttırıcı köklü ve kalıa önlemlerin alınmasına zaruret vardır. 1987 yılında 1.1 milyon tonluk ark ocağı kapasitesinin devreye gireceği düşünülürse, ark ocaklı özel sektör kuruluşlarının 1987 yılında 3.5 mil yon tonluk bir s iy i üretimi gerçekleştirmeleri beklenmektedir. 1987 yılı programı Türkiye demir ve çelik işletmeleri için sıvı ham demir 2.650.000 ton, çeEk üretimi ise 2.360.000 ton olup diğer çelik üretici lerle Türkiye'deki 1987 yılı çelik üretimi 7.5 milyon tona ulaşacak ve 1989 yılındaki çeSk üretim hedefine bu yıl sonunda erişilmiş olacaktır. Bu sonuç yeterli mi? Hbetteki hayır. 6. Beş Yıllık Kalkınma dönemi sonunda bu üretimin daha da artacağı beklenmektedir. Dış piyasaya satışımız da ihracatı teşvik tedbirleri ile üretimimizle paralel olarak artışlar göstermiştir. Demir çeEk ürünleri it halatı 1985 yılında 1.415.200 ton iken 1986 yılında % 68 artışla 2.383. 700 tona erişmiştir. Bunun sağladığı döviz girişi 600 milyon dolar sevi yesine ulaşmıştır. TDÇİ'nin 1982 deki ihracatı 233 bin ton iken 1986 da bu rakam 434 bin tona erişmiş ve TDÇİ 79.6 milyon (% 13) dolar dö viz girişi sağlamıştır. Tüm bu üretim ve ihracat değerleri dikkate alındığında son yıllarda ül kemiz demir çefik sektörünün üretim ve ihracatında olumlu bir gelişme nin yaşandığını söyliyebiliriz. Gerek dış pazarlarda rekabet durumu gerekse ilerde muhtemel bir AET entegrasyonu dolayısıyla, AET ülkele rinde bu sektörde yaşanmış deneyimleride göz önime alınarak ülkemizde -432 ileriye dönük kalıcı bir Demir çelik politikası oluşturulması zarureti ortaya çıkacaktır. Tabiatıyla bu politikayı oluştururken demir çelik sek törünün sektörel özelliği ile bu sanayi kolunun ekonomik kararlara olan duyarlılığıda önemle göz önünde tutulmalıdır. Bu yüzeye yükselmek büyük kapitallerin devreye girmesi, eski tesislerin modernize edilmesi ve üretim seviyelerinin yükseltilmesindeki yoğun ça lışmalar sonucu olmuştur. Dünya çelik pazarında elde ettiğimiz yeri muhafaza etmek ve çelik ihra catımızı arttırmak istiyorsak, maliyetlerimizi düşürüp çelik kalitesini yük seltmek, üretimimizi artırmak zorundayız. Bunun yapılabilmesi ancak tesislerimizi günün teknolojik seviyesine çıkarmak için gerekli yatırımla rın yapılmasına bağlıdır. TDÇt gerek iç gerekse dış piyasada rekabet gücü fazla olan tesisleri sa hip olmak ve bu piyasalarda etkili olmak için şu hususların yapılmasını hedeflemiştir. 1. Ulaşımda unit train esaslarını getirmek ve nakliye problemini çöz mek, 2. Hammadde kalitesini yükseltmek: Bunun için düşük küllü kömür yük sek tenörlü demir cevheri, flux sinter pelet, self flux pellet kullanmak do layısıyla üretim maliyeti kontrol etmek. 3. Yüksek fırın şaıj sistemlerini modernize etmek 4. Çelik üretim zamanını yarıya indirip üretimi % 100 arttırmak (döküm sayısını yükseltmek) - 433 - 5. Sürekli döküm oranım arttırmak ve sürekli döküm hızlarını yükselt mek, 6. Pota metaluıji tekniğini adapte etmek, geliştirmek ve kaliteli çelik üre tim yapmak, 7. Haddehane blok finiş hızlarım arttırmak, 8. Sıcak haddehane sistemlerini gerçekleştirmek, 9. SPC (Statistikal Proces control) teknolojisi adapte etmek, 10.Komputer kontrollü üretime girmek, 11. Refrakter sarfiyatlarının azalmasının üzerinde çalışmalar yapmak (25 kg/ton-15-10) 12. Eneıji tasarrufu için gerekli tedbirleri almak ve bilgili yatırımlar yap mak. 13. Maşta program + öncelik sırası + Market analiz + Yatarım formülüne kullanılarak üretim yapmak. 14. Eğitim programlarını süratle geliştirmek, tesislerin randımanlı çalış m asın sağlamak. - 434 Tumer ÖZENÇ (Ereğli Demir-Çelik Fabrikalan Genel Müdürü) Demir-Çelik Sanayii Dünya ekonomik konjonktüründen en çabuk etki lenen sektör olma özelliğini taşımaktadır. Nitekim, II. Dünya Savaşından sonra teknolojik gelişmelerin de etkisiyle, dünya ham çelik üretimi 1946' dan 1974’e kadar 6 misli artmış ve 112 milyon ton'dan 709 Milyon ton'a yükselmiştir. 1950lerden sonra Avrupa ve diğer ülkelerde, ekonomik po litikalarda kilit sanayi olarak ele alman demir çelik sanayiine doğrudan ve dolaylı müdahaleye başlanmıştır. 1973 yılından itibaren ise, petrol krizine bağlı olarak gerileme dönemine girilmiş ve 1980'li yıllarda önem li bir gelişme göstermemiştir. Ancak, gelişmiş ülkeler bu kesimin stra tejik ve ekonomik önemini dikkate alarak, sektörün içerisinde bulun duğu olumsuz konjonktür koşullarım etkilemeyi ve değiştirmeyi amaç layan bazı önemli politikaları yürürlüğe koymuş bulunmaktadır. Girdi fiyatlarındaki hızlı artışlar karşısında uluslararası rekabetin yoğunlaştı ğı ve dünya ticaretinin daraldığı bu dönemde sektörün doğrudan ve do laylı sübvansiyonu, ihracat teşviklerinin artırılması, iç fiyatların bu sek törün varlığını sürdürecek düzeylerde tutulması gibi önemli yeni koruma cı politikalar, 1980 sonrası döneminin en dikkat çekid konulan arasmda yer almaktadır. Nitekim günümüzde demir-çelik setöründe makro hedef ler, yeniden ve ülke ekonomilerinin ihtiyaçtan doğrultusunda düzenlen mekte; daha çok üretmek yerine daha düşük maliyetle üretimin nasd yapılabileceği sorusuna yanıt aranmakta ve kaliteli çelik üretimine ağır lık veren projler yürürlüğe konulmaktadır, ö te yandan, dünyanın hemen tüm ülkelerinde üretim maliyetleri yüksek, enerji olanaktan kısıtlı, yer seçimi uygun olmayan ve eski teknolojilerle üretim yapan tesislerin ka pandığı veya faaliyetlerini durdurduğu, bazı tesislerin ise özellikle elek tronik sanayiinin gelişmesi karşısında modernizasyon yatırımlarına yö neldikleri ve böylece günümüzde durgunluğa rağmen teknolojik geliş - 435 - melerin hızlandığı dikkate çekmektedir. Hükümetlerin desteği ile bugüne kadar artarak devam eden araştırma geliştirme çalışmalarının iki ana he defi; — Üretimde tasarruf ve verimin geliştirilmesi ile maliyetin düşürülmesi ve kaletinin iyileştirilmesi, — Çeliğin yerine geçebilecek malzemelere karşı, (Alüminyum, plastik vs.) ekonomik ve teknik olarak üstün, geliştirilmiş çelik kaliteleri ile iç ve dış piyasada durgunlaşmış görünen çelik tüketiminin canlandırılması olmuştur. Detaya inildiğinde, dünyadaki araştırma ve geliştirme çalışmalarının ge nellikle aşağıdaki konularda yoğunlaştığı görülmektedir: 1 — Yüksek fırınlarda kok yerine kömür enjeksiyonu tatbik ederek paha lı olan metaluıjik kalitedeki kömüre olan bağımlılığı, dolayısıyla pahalı bir yatırım olan kok fabrikalarına ihtiyacı azaltmak, Katran enjeksiyonu, ondan sonra ikinci kademe olarak da kömür enjeksiyonu ile dünyada be nimsenmiş olan hususa, Erdemir olarak girmek istiyoruz, 2 —Sürekli döküm makina performanslarını yükseltmek amacıyla; d ö k ü m hızını artırmak dökümde toleranslan geliştirerek daha çok kalitenin dökülebilmesini sağlamak, daha az masraflı makinalar geliştirmek (Yatay Sürekli Döküm Makinalan gibi). 3 — Kaynakların yetersizliği ve kalite düşüklüğü gibi nedenlerden, önü müzdeki yıllarda karşımıza bir sorun olarak çıkarabilecek olan hurdanın alternatifi olabilecek malzemeler üzerinde araştırmalarda bulunmak. -4 3 6 önümüzdeki dönemlerde, araştırmalarda birinci önceliği alacak bir konu da, Sürekli Dökümler-Haddehane entegrasyondur. Bunun yanı sıra had dehane ölçü toleranslarının ve ürün kalitesinin daha da geliştirilmesi ko nularında çalışmalar beklenmektedir. Bugün dünyada Japonya, Almanya gibi hem endüstride hem de demir-çelik sektöründe ileri olan ülkelerde bu konuda oldukça önemli adımlar atılmıştır. Dünyada direkt olarak 3-5 cm kalınlığında, sürekli döküm vası tasıyla bobin şeklinde sanla bilen, hadde mamülü direkt sıcak haddehane ye verilebilecek ve aradaki tavlamayaı da ortadan kaldırabilecek nitelik te üretimi son derece ucuzlaştıracak bir çalışma içerisine girilmiştir. Hatta bu konuda pilot tesis kurmak suretiyle üretime de başlandığı bi linmektedir. Daha önce sürekli döküm de minimum kalınlığı 20 cm'ye kadar dökülen slepten sonra tav finn+ haddehane kurma çalışmalan da olmuştur. Fakat, bu büyük bir revizyondur. Direkt olarak kontünü sacı dökmek ve bunu rulo olarak sarmak veya sarmadan arkasına netegre olmuş olan haddehanede yassı mamul haline çevirmek suretiyle üretim süreci son derece kısalarak üretim maliyetleri de azalmış olacaktır. Fakat başlangıçta bu prosesin zorluğu malzeminin çok ince olması sebebiyle direkt dökülme ve sarılma sırasında boyuna çatlaklar meydana gelmesiy di. Artık bu konuda başardı çalışmalar yapılmaktadır. Buraya kadar kısaca açıklamaya çalıştığımız Dünya demir çefik sanayii'nin bu genel görüntüünden sonra, şimdi biraz da Türkiye'deki demirçeBk sanayii'nin gelişmesini inceliyelim. Türkiye Demir-Çelik Sanayii 1980'den bu yana olağanüstü gelişme gös termiştir. 1940larda Karabük'te devreye giren ilk Demir-Çelik FabrikaIan fle sm çelik üretiminin başladığı kabul edilirse, 1940'dan 1980'e -4 3 7 kadar, sıvı çefik üretimi sıfırdan 2.535 milyon (Ton/yıl) değerine yüksel miş buna mukabil 1980'den 1986'ya kadar 4.900 Milyon (Ton/yıl) olarak 6 yıl içerisinde 2.0 katı artmıştır. Diğer bir ifade ile 1980'den 1986‘ya kadar her yıl % 14'6'Iık bir artış göstermiştir. Şu halde denile bilir ki Türkiye; Demir-Çelik Sanayii'nde üretim miktarı olarak, 1940'dan 1980'e kadar 40 yd içerisinde aldığı mesafeden daha büyük bir mesafeyi 1980'den 1986’ya kadar 6 yd içerisinde almıştır. Ve böylece Türkiye, şnn çelik üretiminde 1980'de dünyada 33. derecede iken 1986'da 23. sıraya yükselerek İsveç, Avusturya, Hollanda gibi Avrupa ülkelerini sıvı çelik üretim miktarında geride bırakmıştır. Yalnız burada altı çizilmesi gereken husus, sm çelik üretim miktarıdır; teknoloji, üretimde kalite farklılığı değildir. 1987 yılında Türkiye Demir-Çelik Sanayii, 6.2 milyon (Ton/yıl) sıvı çe lik üretecektir. 1988-1989 yıllarında ise 7.5 milyonluk bir üretim hedefi olacaktır. Altıncı Beş Yıllık Kalkınma Planı sonunda, hedefin 10-11 milyon tona, 1999 yılında ise 15-18 milyon tona ulaşacağı tahmin edil mektedir. Türkiye sm çelik üretiminin takriben % 65'i entegre demir çefik fabrikalarından, % 35'i ise ark ocaklı tesislerden gelmektedir. Türkiye'de 1985 yılı değerlerine göre fert başına düşen s iy i çelik miktarı 111 (kg./Kişi.YıI) civarındadır, ileri ülkelerdeki fert başına düşen 300 ila 500 (kg./Kişi. Yıl) değerleri ile mukayese edildiğinde Türkiye'nin ol dukça gerilerde olduğu görülür. (Fert başına düşen sıvı çelik miktarı Çe koslovakya’da 726 kg. Japonya'da 611 kg. S.S.C.B.'de 576 kg, Doğu Al manya'da 507 kg, Ispanya'da 187 kg, Ingiltere'de 251 kg.) Bu nedenle Türkiye'deki kişi başına çelik tüketiminin, kademeli olarak arttırılarak, 2000 yılında yaklaşık 270 kg/yıl düzeyine ulaştırılması hedeflenmelidir. -4 3 8 Törk Denılr-Çefik Sanayii, mevcut üretim kapasitesini gayet iyi kullana rak kısa zamanda büyük mesafe almıştır. Ancak yakında AET Demir-Çelik Sanayii'nin; AET ite bütünleşebilmesi, AET'ye kolay uyum sağlaya bilmesi, AET ile birlikte Dünya Demir Çelik Sanayi ile birlikte rekabet edebilmesi için aşağıda ana başlıklarıyla sunulmaya çalışan bazı sorunla rını çözmesi gerekmektedir; a) Yukarıda da açıklandığı gibi, Türkiye’deki kişi başına çelik tüketimi, 111 kg/yıl değeri ile dünya ortalamalarının oldukça altındadır. Şu hal de, öncelikte yapılması gereken husus Türkiye'nin kişi başına çelik tüke timini dünya ülkeleri düzeyinde olması bile en az 200 kg'ın üzerine çıkar tacak yatırımlara derhal başlanması kararlarının alınmasını sağlamakta dır. b) Diğer taraftan Türk Demir-Çelik Sanayii'nin sm. çelik üretiminin yapı sına bakıldığında, üretilen yassı mamul oranının takriben % 27 civarında olduğu görülür. Halbuki bu oran Türkiye tüketimine % 4 0 4 5 , ileri ülke lerde ise % 60 düzeyindedir. Ayrıca Türkiye'nin yassı mamul olarak dış ticaretine bakıldığında ithalat fazlalığı görülmektedir. Bu da Türkiye'de ihtiyaca yetecek kadar yassı mamul üretilmediğini ortaya koymaktadır. Diğer bir deyişle mamul türleri açısından bir dengesizlik söz konusudur. Türkiye'de yegane yassı mamul üreten ERDEMİR, Türkiye'nin ihtiyacı nın şu anda takriben % 75'ini karşılayabilmekte ve bu oran giderek düş mektedir. Şu halde acilen yapılması gereken, Türkiye'nin gerekli kaynak larını seferber ederek, 1,6 Milyon (Ton/yıl) yassı mamul üreten ERDEMİR'i darboğaz giderici modernizasyon yatırımları ile bir an önce 3 Mil yon (Ton/yıl) nihai mamul üretecek seviyeye getirmek olmalıdır. Aynca ERDEMİ R'e ilaveten 6.0 Milyon Ton/yıl kapasiteli yeni bir yassı mamul iffetim tesisi kurulmalıdır. Böylece Türkiye'nin yassı mamul kapasitesi -4 3 9 9 Milyon Ton/yd'a erişecektir ki bu da Türkiye'nin 2000 yıllarındaki yassı mamul ihtiyacıdır. c) Türk Demir-Çelik Sanayii'nin dolayısıyle ERDEMİR'in karşılaştığı en büyük sorunlardan bir tanesi de kalite sorunudur. Tesislerin eskimesi ve yeni teknolojinin, finansman zorlukları nedeniyle anında adapte edil memesi bu sorunu her geçen gün biraz daha büyütmektedir. Bu da Türk Demir-Çelik Sanayii’nin gerek içerde gerekse dışarda rekabet şansını büyük ölçüde menfi yönde etkilemektedir. d) Buraya kadar özetlemeye çalışılan sorunlar her ne kadar önemliy se de, bunların çözümüyle direkt ilişkisi olan finansman sorunu bugün için Türk Demir-Çelik Sanayii’nin dolayısıyla ERDEMİ R'in bir numa ralı sorunudur. Türk demir-Çelik Sanayii'nin ilk 3 madde deki sorunları nın çözümündeki başarısı, finansman konusundaki başarısına bağlıdır. Türkiye bu konuda en büyük desteği dış finansman kuruluşlarından bek lemektedir. Sağlanacak uzun vadeli, düşük faizli kredilerle Türk DemirÇefik Sanayii arzu ettiği yere kısa zamanda ulaşabilecektir. Bu dört ana sorunun dışında aşağıda başlıklar halinde verilen sorunlara da gerekli önem verilmelidir. — Sektörün ana girdileri olan demir cevheri, koklaşabilir taş kömürü, hurda ve sünger demir, elektrik eneıjisi konularındaki sorunlara karşı bir likte hareket edilerek çözümler aranması, —Araştırma, geliştirme, kalite kontrol, mühendislik, konularının üzerine daha çok eğilinmesi, -4 4 0 — Kalifiye işgücü yetiştirilmesi, kaliteli mühendis ve üst düzey yönetici ler yetiştirilmesi, —İleri teknoloji üreten ülkeler ve çeşitli dış kuruluşlarla işbirliğine önem verilmesi, — Demir-Çelik tesisleri arasındaki koordinasyonu ve bilgi transferini ge liştirecek Demir-Çelik Birliği kurulması çalışmalarının sonuçlandırılma sı, Demir-Çelik ihracatındaki teşvik tedbirlerinin dünyadaki uygulamalara paralel bir duruma ve yeterli düzeye getirilmesi, sektörün dünya pazarla rındaki rekabet gücünün artırılması, — Dünyadaki uygulamalara paralel olarak (ABD ve AETdeki gibi) yerli endüstriyi korumak amacı ile, özellikle Batı ülkelerinde olduğu gibi ülke mizde de Demir-Çelik ürünleri ithalatında ekonomik göstergeler ve talep dikkate alınarak türlere göre kısıtlama yapılması, — Çağdaş teknolojiye uygun, modem anlamda entegre bir kalite kontrol sistemi ve Türkiye Kalite Kontrol Birliği kurulması, — Türkiye Demir-Çelik Teknoloji Araştırma Merkezi kurularak, yeni tek nolojiler üretilmesi ve bu teknolojilerin sanayii'e akkatılması. Bu arada Erdemir'in geçmişteki üretimleri ve Eylül 1987 tarihine kadar yapılanları kısaca arz etmek istiyorum. Ereğli Demir-Çelik tesisleri 15 Mayıs 1963'te üretime geçti. Kurulu ka- -441 pasiteâ 440 bin ton/yıl sıcak madde ve bundan elde edilecek 470 bin ton sıvı çelik idi. Nihai mamul olarak da bu sıvı çelikten 110 bin ton boru ve 268 bin ton yassı mamul üretmek özere, 378 bin ton olarak öngörül müştü. 1969 yılında başlayan ara tevsiat 1979 yılında tamamlandı. Sıcak maden kapasitesi 700 bin tona, sıvı çelik kapasitesi de 820 bin tona çıktı. Yassı mamul kapasitesi de 550 bin ton oldu. 1972 yılında fiilen başlayan Birinci Kademe Tevsiatı 1978 yılma kadar sürmüştür. Bu tevsiatla sıcak maden kapasitesi 1 milyon 350 bin tona, sı vı çeBk kapasitesi 1,5 milyon tona, yassı mamul kapasitesi 1 milyon 100 tona çıkarılmıştır. Bu üretimin % 33'ü soğuk mamul, geri kalanı sıcak mamuldür. İkinci kademe tevsiata ise, hedef kapasite 2 milyon tona çıkmakla bera ber, üretilen mamulun kapasitesine, bazı darboğazların giderilmesi konu larına ehemmiyet verilmiş olup, tevsiat proje cari fiyatlarla 85.8 milyon dış ve 98.7 milyon dolar iç para harcanarak gerçekleştirilmiştir. ikinci kademe tevsiatından sonra, 2 milyon ton sıvı çeliği fiilen gerçek leştirmek üzere tamamlama yatırımlarına girişilmiştir. Tamamlama yatı rımlarının dış harcamaları tutan 27.7 milyon dolardır. Bu projede potada çelik antm a, işlemi, sıcak haddehanelere bazı ilave ler, kömür harmanlama tesisinin kurulması, sinter fabrikasının ıslah edil mesi gibi çalışmalar bulunmaktadır. Bu ıslahat sonunda sinter fabrika sının kapasitesi 1 milyon 250 bin tona çıkanlmıştır. Bir üçüncü kireç fabrikasının kurulması, çelikhane çalışmalarının kalitesinin artmasına -4 4 2 büyûk yardım a olmuştur. Aynca tandem hadde ilaveleri yapılmıştır. Yani soğuk haddehane ürünü 370 bin ton iken 625 bin tona ulaşmıştır. Erdemir tesislerinde kompitürizasyona büyük önem verilmektedir. İki yıl içerisinde 1,5 millyar ilralık yaünm yapılmıştır. Aynca 10 sene sü recek bir tevsiat çalışması yapılmakta olup, (Her kademisi-üç kademede tamamlanacak-üçer yıl sürecek) 10 milyon dolar tutarında kompitürizasyon yatanım yapılması düşünülmektedir. Bu yatırımlarla yapılmak ve gerçekleştirilmek istenen projeler şunlardır: 1 — Limanların tevsi edilmesi: Ereğli Demir-Çelik Fabrikalarının limanlan 4,5 milyon ton yükleme boşaltma kapasitesi He Türkiye'nin ikinci önemli limanı haline gelmiştir. Ereğli'de kullanılan hammaddelerin (kö mür, demir cevheri) % 60'ı yurt dışmdan ithal edilmekte olduğundan bü yük tonajlı gemilerle nakliyeyi sağlamak (Bugün 60 bin tonluk gemilerle) ve nakliye maliyetleri son derece düşürmeyi hedeflemekteyiz. 2 — Çelik üretim tesislerinde yenilemeler yapılacaktır. En son modem teknolojiye uygun olarak sürekli döküm tesisi kurulacaktır. Sonra sıcak haddehanenin modernizasyonuna gidilecektir. Bu haddehane aslında 450 bin ton kapasiteli levha üretebilen,.slab çekflebilen bir haddehane dir. Fakat bugün Türkiye'de dahi müşterisi 100 bin tonu geçmemekte dir. Dolayısıyla tam kapasite kullanma imkanı, gerek ürettiği malze menin kalitesi, gerek toleranslan itibariyle mümkün değildir. Bu tevsiat sonunda, o haddehanenin kapasitesi, dünyada herhangi bir ülkeye ihraç edebileceğimiz kalitede, 750 bin ton levha miktanna yükselecektir ve bu büyük bir yenilik olacaktır. 3 — Son olarak, iki numaralı sıcak haddehaneye bir üçüncüsü slab fırını ilave edilecektir. Ve sıcak haddehane iki'nin yenilenmesi ise hemen ikin- -443d adımda gerçekleştirilecektir. Şimdiye kadar Asitleme Fabrikasına (DKP sac üreten hat, sülfirik asitle çalışmaktadır.) Klorik asitle çahşan asitleme hattı üave edilecektir. (Bir bobin hazırlama tesisi, oksijen fab rikası, üretim kontrolü sistemleri, yardımcı sistemler, entegreler v.s) Projenin toplam tu ta n 864 milyon dolar; bunun ilk kademe tutan 270 milyon dolar; dış krediye ihtiyacı 165 milyon dolardır. Dünya Bankasıy la bu konuda temaslanmız vardır. Fakat OECE'nin Paris'te yapılan son toplantısında, Amerikalı delegenin bir şansızlık eseri olarak kendi üye ülkelerine veya dışandaki ülkelere, OECD ülkelerinin kapasite artırıcı konularda kullanmak üzere kredi vennemesini tavsiye etmesi ve bu konu lardaki çalışmalar neticesinde Dünya Bankasuıdan kredi alma işi tehlike ye girmiştir. Diğer kaynaklar bulundu. 165 milyonu en kısa zamanda te min etmek suretiyle yatırımımız devam edecektir. Bu projenin gerçekleşmesinden sonra, Ereğli Demir Çelik Fabrikalarının kapasitesi 2,4 milyon ton sıvı çeliğe ve mamul üretim olarak da 3 milyon tona yükselecektir. Aynca Erdemir'in kapasitesinin 3 milyon tona ulaş tıktan sonra, 6 milyon tonluk ikind fabrikanın kurulması-Türkiye'nin herhangi bir yerinde önerisine başlangıç safhasında katılmıyoruz. Zaten Erdemir olarak tevsiat çalışmalarının devamı vardır. Bundan sonraki ka deme, 2000 senelerinde yine paralel olarak tamamlanmak üzere, 6.4 milyon ton y a sı mamul üretim meselesinin hedeflenmesidir. Ereğli De mir Çelik Fabrikalarında, hem denizden doldurulmuş, hem de eskiden mevcut yeni tesisler yapılabilecek yerler mevcuttur. Buraya kurulacak olan fabrika ve hatta Erdemir'deki 20 idare mekanizma ve oradaki bil gi birikimi bakımından, 9 milyon tonluk üretimi zaten orada gerçekleş tirmek mümkündür. Tabii burada darboğaz, liman tevsi edilince cevherin getirilmesi darboğaz olmaktan çıkmaktadır. Sadece Erdemir'in demiryo lu ile Zonguldak'a ve Arifiye'ye bağlanma konulan vardır. (Ulaştırma -4 4 4 Bakanlığmdan vizesi abndı) Bunlar bağlanacak olursa nakliye hafifle yecektir. Çünkü, bugünlerde nakliye ağırlıklı olarak karayolundan ya pılmaktadır. Fakat Karadeniz'in bu bölümünde yollar bu ağırlıklı taşı maya müsait değildir, öyleyse ulaşımda demiryolu ve denizyoluna ağır lık verilmelidir. O zaman Erdemir'in üretiminin başlangıçta 9 milyon to na çıkarılması mümkündür. Bugün 7800 kişiyle 1,6 milyon ton üretim gerçekleştiren Ereğli Demir Çelik Fabrikaları, bundan sonra çok daha büyük rakamları, kişi başına düşen üretim olarak, çok daha rantabl şe kilde üretebilme imkanına kavuşacaktır. 1987 yılı üretim hedefimiz 1 milyon 750 bin ton civarında olacaktır. 1984'te 1 milyon 510 bin ton, 1985'de 1 milyon 555 bin ton, 1986 'da 1 milyon 644 bin ton olmuştur. Fabrika dışında bir yeşil saha ve fabrikayı yenileme projemizi 1.5 yıl önce başlattık ve 4 sene içerisinde tamamlayacağız. Bugün ileri teknolojiye sahip Japonya, Batı Almanya gi bi ülkelerdeki fabrikalar kadar, hatta onlardan daha yeşil bir Ereğli De mir Çelik Tesislerine kavuşmuş olacağız. Teşekkür ederim. -4 4 5 Prof. Dr. Veli Aytekin ITÜ Kiraya ve Metalürji Fakültesi Öğretim Üyesi 1987 yılında, Türkiye’nin kalkınma planında gösterilen demir-çelik üre tim miktarlarının toplam değeri 2 trilyon TL mertebesinde olup, bu üre tim seviyesini aşmasıda söz konusudur. 1986 yılında 39.2 trilyon olan gayri safî milli hasıla içerisinde bu değer % 5 kadar bir oranı temsil et mektedir. Gayri safî milli hasılanın % 5'ini teşkik eden demir çelik sanayi ürünleri üzerinde çok dikkatle durulacak önemli bir konudur. Temel sanayii, denge unsuru ve diğer teknolojili sanayilerin kurulması için, önceden ele alınıp belirli bir seviyeye getirilmesi gereken bir sanayi oluşu nedeniyle önemlidir. Bu seviye yılda kişi başına düşen üretim mik tarım 300 kg civarına yükseltmek olmalıdır. 300 kg/yıl dan sonra Avrupa ve Amerika gibi 700 kg/yıl seviyesine çıkılması arzu edilmektedir. Fa kat demir-çeliğin dünya ülkeleri arasındaki durumu artık yüksek teknolo jiye dayanmaktadır. Esasen zamanla bu miktarın daha da az seviyede, çok ileri bir teknolojik gelişmenin endikasyonu, göstergesi olarak adde dilmesi gerekmektedir. Yani her zaman teknoloji geliştikçe miktar art maz, daha kaliteli ürünler, alternatif ürünler ve daha verimli kullanış gibi hususlar karşısında ciro belli oranda ikinci plana düşebilir. Onun için ka ramsarlığa kapılmamak gerekir. Türkiye'de son yıllarda demir-çelik ürünleri ihracatımızda büyük bir ye kun tutmaktadır. 1986 yılı demir çelik ithalatımız (Hurda dahil) 2,6 milyon tondur. Bunun içerisinde 1 milyon tondan biraz fazla kütük ve yan mamül madde vardır. -446 Demir çefik sektörünü gelişme özelliği arz eden bu geçit döneminde iş sahalarım küçültmeyerek, onu bu seviyede de takdirle karşıhyarak des teklemek gerekmektedir. Dünya'da 1970 yılında çelik kapasitesi 1 milyar tonu aşarken 750 mil yon ton olan üretim 100 milyon tondan fazla bir gerileme ile 600 milyon tonlara indi, önümüzdeki 2000 senesi için öngörülen miktar 750 mil yon tondur. Halbuki 1970 terde, 1985 yılı için düşünelen kapasite 1 milyar tondu. Böyle aşın bir kapasite ile dünyada fazla bir arzediş ve büyük bir rekabet, buna mukabil eneıji v.s. bakımuıdan bir sürü engeller ortaya çıktı. Bu ortam içerisinde, 1980 lerden itibaren, Türkiye'de demir-çelik sanayii hızlı bir gelişme ile devam etti. Dünyanın bu güç duru mu karşısında bir miktar yan mamul ithal ederek hurdayı, hatta demir cevherini de % 40 oranında ithal ederek ekonomik düzeni gerçekleştir mek, bu dövizi sağlamak ve sanayii bugünkü kapasitelerle ulaştırmak bü yük bir başarıdır. Dışa açık olmak, sanayi gelişmesinde bir denge özelliği taşır. Bununla birlikte devamlı olarak çok titizlikle dünya piyasası içinde hammadde pazarlama, proje geliştirme ve finansman sağlanması gibi konulara çok sıkı sarılması, izlenmesi ve memleketin bir bütün halinde bu konularda e k alınıp en iyi alternatiflerin tesbit edilmesi gereği vardır. Türkiye V. Beş Yıllık plana göre, plan sonunda, kişi .başına demir-çelik üretimini 140 kg/yıla çıkarırken, dünya ortalaması 200 kg/yıl dan 150160 kg/yıla düşecektir. 1994 yılı Beşinci Beş Yıllık Planın sonu, A ltına Beş Yıllık Planın başlan gıcıdır. 11-12 milyon ton üretimle kişi başına düşen üretimi 190*200 -4 4 7 kg/yıla çıkarabiliriz. 2000 yılı için 2 türlü düşünce vardır. 1 — Demir çelik üretimini 15 milyon tona çıkarak, kişi başına düşen üre timi 220 kg/yıla ulaştırmak. 2 — Yada 18 milyon tona çıkararak, kişi başına düşen üretimi 270 kg/yıla ulaştırmak. Kişi başına düşen demir-çelik üretimi 220-270 kg/yıla çıkarma husus larında, çok büyük güçlükler ve gerçekleştirmede biraz imkansızlıklar ▼ardır. Aynca kişi başına düşen üretimi artırırken bunun yassı ve kaliteli çeHk cinsleri itibariyle iyi dengelenmesi lazımdır. Yassı çeliğin payının % 35 değil, demir çelik ürünleri içerisinde % 50-60 lara yükselmesi gerek mektedir. Halbuki yassı çelik yatırmana özel sektör giremediği için yega ne sorumluluk Ereğli Demir-Çelik fabrikalarına yüklenmektedir. Enteg re olmayan tesis arasında içerikte büyük fark vardır. Bu bakımdan yassı ürünler yine bir özellik taşımaktadır. Esasen yassı mamülü en fazla boru sanayiinin yassı ürünlerde yatırım yapması bekleniliyordu. En azından 1,2-2 milyon ton civarında ki bant ihtiyaçlarını hedefleyen yatırıma yönelebilirlerdi. 1990-1995 yıllarında önce 3 milyon tona, sonra 4.5-5 milyon tona çıkması Ereğli Demir-çelik fabrikaları için büyük meseledir. Aynca 4 milyon tonluk yeni tesisin Ereğli'de veya ayrı yerde kurulması konusunu düşünmek gerekmektedir. Yani toplam 9 milyon ton uzun uriinler, 8 milyon ton yassı ürünlerin gerçekleşmesi, uzun ürün için çok kolay, yassı ürün için çok güç bir problemdir. -448Son yıllarda uzun örün bazında özel sektör tarafından yapılan büyük hamleler takdirle karşılanmaktadır. MKEK üretimi 60 bin ton/yılda ka tarken, Karabük Demir çelik fabrikaları seviyesinde gelişen 3-5 tane özel sektör fabrikalarımız vardır. Hurdanın dünya piyasasında 20-25 milyon ton serbest dolaşan bir borsası olup, bunun içerisinden Türkiye'nin her zaman 4-5 milyon ton seviyede miktarı alabilmesi büyük bir problemdir. Ayrıca hurdanın tesislerde hazırlanmasının güçlükleride vardır. Bununla birlikte, özel sektörün mini çelik endüstrisi denilen kontünü-Ark ocağıhaddehane tesisleri helezonunun teşvik edilmesini ve mevcut gelişme azminde olanların desteklenmesi çok yerinde ve zorunludur. Bu arada 2 milyon ton kapasitesindeki haddehanelerin desteklenmesi, düşük üre timlerin artırılması ve dünya serbest piyasasında bunların hayatiyetinin sağlanması çalışanların iş sahasinın iş yerlerinin kapanmaması yönünden gereklidir. Hurda güçlüğü karşısında, alternatif olarak sünger demir projesi 1960'lardan beri devam etmektedir. Dünya'da 1958 yılında başlayan sünger de mir denemesi giderek artmamış, 720 milyon ton dünya üretimi içerisinde 12-15 milyon tonda kalmıştır. Aşel metodu dediğimiz Meksika'da ve tabi gaz ham petrolü bol olan memleketlerde yan ürünleri kullanarak gelişen tesislerde Midreks denilen tipi vardır. Bu iki tip tecrübe safhasında, kendi ekonomikliğini ispatla mıştır. Hem kullandığı cevher veya paletin çok yüksek tenörlü zengin cinsten oluşu ve hem de tabi gaz veya diğer yakıtları, sıvı yakıt itibariyle zengin, bol olan, ekonomik olan ülkelerde gelişme ortamı bulmuş olma ları, bunların yaygınlaşmasını zorlaştırıyor. Sünger demir konusunda zaman zaman Kırıkkale'de ufak deneyler yapıldı. Dünya gidişatında geri kalmamak için yeni projeler denenmelidir. -4 4 9 Ark ocaklı tesislerin önemli problemlerinden ikisi de enerji fiatları ve kalite sorunudur. Enerji fiatı çok yüksektir. Bütün dünyada yapılan des teklemeler, fiat düşüklükleri, destek mahiyetinde yapılan indirimler, eneıji fiatında çok yüksektir. Bizde ise bunun yanında tabii maliyeti çok etkilemektedir. Tabiatıyla eneıji tasarrufu gibi hususlara gidibııesi söz konusudur özel çeliklerde kaliteye biraz daha önem verilmesi gerekmektedir. Esa sen aynı durum, eski fabrika olduğu için Karabük Demir Çelik Fabrika larında da vardır. Türkiye'de mevcut olan standartlara uyması gerekir. Kaliteli çelik konusunda bilhassa Asil Çelik, Metaş ve diğer tesislerin kalite ve araştırmaya daha fazla önem vermesi gerekmektedir. Üniversite-Sanayi işbirliği: Türkiye'de yılda toplam kontenjan 80-100’ü geçen Metalürji Mühendisi mezun olmaktadır. Fakat sistemdeki bazı noksanlar, eleman noksanlık ları, öğretim üyesi noksanlığı laboratuvarların yeni gelişmesi nedeniyle öğretim istenilen nitelikte olamamaktadır. Fakat üniversite ile sanayi iliş kileri bütün gayretlere rağmen her defasında çok söz edildiği halde, ye terli bir iletişim ve aynı zamanda işbirliği teessüs edilememiştir. Araş tırma geliştirme masraflarının önceden Maliye Bakanlığının onayını al madan üniversiteler ve tanuımış araştırma kuruluşlarıyla anlaşarak ele alınmış vc yapılmış olması proje çalışmalarını teşvik edecektir. Demir Çelik ve metalürji sanayii ile üniversite arasındaki ilişkilerde bu konunun işler vaziyette ohııası çok yararlı olacaktır. ı ı ı ı ı ı ı ı ı mı -4 5 0 ARİF ONAT (özel Sektör Demir Çelik Üreticileri Derneği Başkanı) Saym Bakanım, Sayın Müsteşar, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının saygıde ğer yetkilileri: Birinci Sanayi Şurasının kıymetli delegeleri, saym misafirler, saym basm mensuplan, ben özel sektör demir çelik üreticileri demeği başkanı ola rak, daha ziyade özel sektördeki hadiseyi, gelişmişliği ve hızın devam etmesi için alınması lazım gelen tedbirleri, gerekçelerine de mümkün ol duğunca belirterek arz etmek istiyorum. Benden evvel kıymetli konuşmacılar, Türkiye'nin kişi başına tüketimi, gelişmiş ülkeler seviyesinden oldukça aşağıda olduğunu, hiç olmazsa ilk hedef, İlk merhale için 200 ya da 300 kilogram kişi/yıl mertebesine ulaşmak gerektiğini ifade ettiler. Ben de bu görüşe gönülden katılıyorum. Belki, çok yüksek 600-700 değerleri bugün için konuşulmamak gerekir; ama her halükarda esasen Beş Yıllık planlar da bu istikamettedir, bir merhale olarak 200 kilogramın üstüne çıkmak lazımdır, öyleyse yeni ka pasiteler tesis edilecektir. Mevcut kapasiteler tevsi edilecektir. Yeni kapa site, yeni tüketim olmadan gelişmez. Tüketilmesi zor bir malın, üretilme sinden yana olmak sanırım mümkün .değildir, öyleyse, tüketimi de arz edilen üretim seviyesini mümkün kılacak derecelere çıkarmak lazımdır. Bunu nasıl yapacağız? Evvela iç tüketimi yatırımlarımızı hızlandırmak suretiyfe belli seviyelere getireceğiz. Artı, ihracatımızı, bu yoldaki ihra catımızı artıracağız, böylece ürettiğimiz ürünü içte ve dışta tüketir ola cağız. Hadiseye böyle bakımca, ihracat konusunda Türkiye'nin rekabet şansının ne olduğu, bu rekabet piyasasında rakiplerimizin nasıl bir des tekler manzumesi içerisinde olduğu ve rekabetin gereğince teessüs edebilmesi için, rakiplerimizin desteklerine bizlerin de sahip olmamız -451 - gereği açıkça ortaya çıkar. Bir yaklaşım rakamı verebilmek için, şunu söylemek istiyorum: Bizim tetkiklerimizde, özellikle AET ülkeleri İçe risinde, ihracat desteklerinin yaklaşık olarak toplam 100 ila 200 dolar mertebesinde olduğu, Türkiye'de ise bu değerin 65-70 dolar/ton merte besinde kaldığı ifade olunabilir. Şimdi, öyle bir rekabet piyasasında, evvela rakiplerimiz düzeyinde sana yi maliyeti konusunda çeliğin yapısındaki mevcut direkt ve endirekt gi derlerin miktarsa! olarak, acaba rakiplerimiz mertebesinde miyiz diye bir bakmakta yarar vardır. Türkiye'de özel sektör demir çelik üretimi, bilin diği gibi tümüyle ark ocağı sanayiine dayanır. Ark ocağı sanayii ise, özel likle son 10 senede çok büyük teknolojik yeniliklere muhatap olmuştur. Hala da bu yenilikler hızla devam ediyor. Türk demir çelik özel sektörü genç bir m odem teknolojinin teçhizatını haizdirler. Eskileri ise, süratle kendilerini bu yeni teknolojik cihazlarla teçhiz etmişlerdir. Şöyle bir değerlendirme yapılabilir: Bundan 10 sene evvel, bir ark ocağından bir günde normal olarak 8, ultra alfa ocaklardan 10-11 döküm almak normal idi. Bugün 20'nin altın daki döküm sayıları, söz konusu olm uyor. Türkiye'de bu bakımdan kendini büyük çapta tesislerin kapasite itibariyle hemen fc 80'i civarında ki tesisler bu modern tesise sahiptirler. Donelere baktığımız zaman, Avrupa ortalamalarıyla Türk özel sektör demir çelik sanayiinin sarf d o neleri mukayese edilebilir, bazen daha ivi, bazaıı ona yakuı bazan da çok az altında görülüyor. Ş ö y le ki, bugün makul bir rakam olarak kilovat saat eneıji ile 1 ton çelik üretilmesi öngörülüyor. Türkiye'de de bu d e ğerler vardır. İstisnai olarak 150 Kilo vat/saatlere inen dünyada parmakla sayılabilecek çok az değişik türde çalışan fabrikalar da vardır. Ama, Türk demir çelik sanayiinde de spot rakamlar olarak bu değerler elde -452edilmiştir. Bunun yanında, fevalatj miktarlar, bunun yanında refrakter miktarlan, elektrot miktarları ton başına düşen miktarlar, Avrupa orta lamalarıyla eşdeğerdedir. Ancak, Mitarsal yapıdaki bu eşdeğerliği görüp memnun olduktan sonra, maliyet yapısının parasal değerlerine baktığı mız zaman, hadisenin böyle olmadığını hemen görüyoruz. Bizim maliyet lerimiz yüksek. Acaba neden yüksek? Muhterem dinleyenlerim,.ciddi bir etüdde iki rakam göze batar. Bunlardan birisi, elektrik gideri, bir diğeri sınai maliyet dışında mütaala ettiğimiz fakat, satış maliyeti içinde olması zaruri bulunan finans gideri. Elektrik meselesi 22 ülke dikkate alınarak Japonya kullanıyor çelikte. Onuıı hemen arkasında Türkiye var. Yani 22 ülkeden 20 sinde elektrik enerjisi Türkiyeden ucuzdur. Bizim rakibimiz de genelde bu 20 ülkedir. Amerika Birleşik Devletlerinde de daha ucuz, yalnız bizim tesbitlerimizde Japonya en yüksek değerdedir. Tabii ben Türk lirası değeriyle söylüyorum. Kaldı ki, bunlar bizim tesbit edebildiklerimizdir. Genelde bir temaül olarak, ark ocağı gibi çok yüksek toplamda enerji tüketen muş temer le, eneıji satanlar özel mukavelelerle birbirlerine bağlanıyorlar. Bu değerler, bizim tesbit ettiğimiz açıkta, sanayie tatbik edilen tarifeler değerleridir. Bunun da üstünde, elektrikte handikapımız olduğunu kayden tesbit mümkündür. ikinci önemli faktör, biraz evvel de değindim, finans yapısındaki fak tördür. Bizim tetkiklerimizde, demir-çelik sanayii, ancak satış m a liy e ti içerisinde, ancak % 5 ve ona yakın alt değerleri finans gideri olarak ab sorbe edebilir. Yüzde 5 olduğu zaman, uzmanlar bunun bir san ışık oldu ğunu hemen teyakkuza geçmek gerektiğim ifade ediyorlar. Tabii ki öz kaynakla yakın ilgisi olan finans gideri, müesseseden müesseseye değiş mekle beraber, Türkiye'de bu değer, şu anda ortalama olarak 12 ila 16 - 453 - arasında değişiyor. Bu. bizim demir-çelik ihracatında dış pazarlarda zor layan bir faktördür. Çünkü rakiplerimiz senevi yüzde 8 ’le 10'Ia kredi kul lanırken, bizkr % 35'Ie 60'Ia bazen 7 0 ’le kredi kullanıyoruz. Ama, Tür kiye Demir çelik ihraç etmek durumundadır. Buna inanarak söylüyorum, gereği kadar ihracat yapamazsa, gereği kadar kapasite artıramaz. O se beple Türk Demir-çelik ihracatını Türkiye'nin ihracat politikalarının olu ş turulmasında ağırlıklı bir sektör olarak ele almak lazımdır. Şimdi hadiseyi böyle ortaya koyunca, ne yapılabilir, nasıl yapılabilir sualleri elbette hemen akla geliyor. Şunu tekrar vurgulamak istiyorum. Son derece önemli addediyorum. 100 ile 120 dolar sübvansiyonu cebine koymuş bir rakiple 65 ila 70 dolar bir avantajı elinde bulunduran Türk demir çelik ihracatçısı, uzun vadede yenilgiye uğrar. O itibarla rakip lerimiz neler yapıyor, hangi safhada yapıyor ne miktarda yapıyor, hangi usuDe yapıyor? Ciddi bir tetkike tabi tutulduktan, sonra, Türkiye'nin de bu yollan, bu usulleri tatbik etmesi lazım. Aslında rakiplere direkt sorarsanız, "Biz sünvansiyon almıyoruz" diyorlar. Çünkü, Türkiye ihra catını direkt sübvanse ediyor, rakipler ise kamufle ederek, gizli tutarak elektrikten, vergiden, kıdem tazminatından, araştırma giderinden, faiz sübvansiyonundan, görünmeyen sanki bir genel tatbikatmış gibi tutarak yürütüyorlar. Böyle olunca, bir ülkeye mal sattığınız zaman, Türkiye'nin mah sübvansiyonlu, öylese telafi edici vergiye tabi tutmak lazımdır, me selesi ortaya çıkıyor. Rakibimizin malı ise, sübvansiyonlu değil öyleyse ona telafi edici vergi gerekmez. Şimdi bir ülkeye gidiyorsunuz, rakibiniz telafi edici vergi yok, sizin için telafi edici vergi var. Öyleyse meseleyi temelinden değiştirmek lazımdır, ihracat şarttır, ihracat teşviki şarttır, ama ihracat teşviki bugünkü enstrümanlarla değil, tamamen imalat safha sından başlayan başka yollarla olmak lazımdır. -4 5 4 Bu iki ana kalemin dışında küçük küçük ama toplandığı zaman büyük meseleler de var. Bir misal vermek istiyorum, devletimiz ithalatta démi nât alıyor, bu teminatın m iktan % 7'dir. Tabii demir çelikte akseptans kredisi ile çalışmak da lazımdır. Akseptans kredileri genelde 6 aylık olu yor. Muamelesi bitinceye kadar da 7 ay, demek ki % 7 teminat 7 ay faize tabidir. Şöyle bir ayda yüzde 5'ten hesap edersek, yüzde 35, yani takriben üçte 1.7'nin üçte biri 2 plüs. Yüzde 50 ithalatla çalışmam aşa ğı yukarı ark ocağında ifade edilebilen ortalama bir nlsbettir. öyleyse, yüzde 7 dediğimiz ithalat teminatının maliyete etkisi yüzde l'd ir. Zaten yüzde 4. yüzde 3 maıjla çalışan, karlılığı ancak bu nisbederle. ölçülen bir sanayide, sınai maliyetteki yalnız bir kalen ithalat teminatından doğan yüzde 1 fazlalık, önemli bir rakamdır 200 bin lira/ton diye bir ma liyeti, şöyle hemen bir yaklaşım rakamı olarak kabul edilse, demek ki, 2 lira, 2000 lira kiloda 2 lira bu ithalat teminatından geliyor. Asimda ra kiplerimizde böyle bir şey yok. Şimdi, 500 bin ton üretim yapan bir fab rika için, ithalat teminatının faiz gideri 1 milyar liradır. Bunun yanında elektrik depozitosunun faizi de 600 ila 800 milyon tutabilir. Aynı büyük lükte bir fabrika için. Binaneleyh, bütün bunlar biraz sonra önerilerimde ağırlık tutmaya çalışacağım bir demir çelik komisyonu oluşturularak, Türk Demir-çelik sanayiinin teknolojik bakımdan rekabet gücüne eriş mesine mukabil, fiiliyatta rekabette handikaplar olduğu noktalar, açık lıkla tesbit ve gereklerine tevessül edilmek lazımdır. AETde bir zamanlar dünya 750 milyon ton istihsal ederken, sonra bu 650 milyon tonlara kadar düştü. Ama tedbirler alındı ve şu anda yine 720-730 milyon tonlar mertebelerine ulaşıldı. Şimdi, bu tedbirlerden, AET içerisinde özellikle sübvansiyonlar, yeni yatırımlar, üretimler, üre tim çeşitlendirmeleri ve çeşitli konularda karar alıp uygulama yetkisine sahip bir Davinyon Komisyonu oluştu. O zamanki başkanın ismiyle a - 455 — nıldı. Acaba, Türkiye'de benzer bir kom isyon neden yok? Sualin cevabını bendeniz naçizane 6 senedir arıyorum, bulamadım. Kaldı ki beni kö-tumserlikle lütfen .ithametmeyim , eskiden tüm demir çelik derdi, sorum/ luluğu ve çözümü Sanayi Bakanlığının idi, daha etkin olsun diye seneler ce bir kom isyon önerdik. Şu anda kom isyon yok , üstelik otoritede de -bendenize göre, yanılm ış olabilirim, kabalığıma bağışlayın- bir saffa demeyeceğim de, dublikasyon var en azından. Sanayii Bakanlığının şu anda demir çelik grubu, bilebildiğim kadarıyla Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğına intikal etti. Ş u anda belki dosyalar bile yok. Ama Sanayi Bakanlığımızuı kumandasında bir -demir çelik kom isyonunun, etkili bir demir çelik kom isyonun gün geçirilmeden kurulmasını fevkalade hayati ve zaruri görüyorum. Sözlerimi, Türk Demir çelik sanayiinin rekabette handikapı olmaması için ağırlıklı tuttuğum demir-çelik kom isyonunun kurulmasının yam başmda, şu tedbirlerin de alınmasını kaçınılmaz görü yorum; 1. Yeni teknoloji ve modernizasyon yatırımları çok büyük boyutlarda teşvike tabi tutulmalıdır. Bizde, şu anda bu teşvik yüzde 3 0 , bu gümrük muafiyeti şeklindedir. Bu yüzden 3 0 mutlaka yüzde 60'lar mertebesine çıkarılmalıdır. Aslında bugün modernizasyon yatırımları özel sektör için çok büyük meblağlar gerektiriyor. Sermayeyi katlamayı gerektiren meblağlar gerekiyor. Bu itibarla, normalin üstünde teknolojik yatırım, modernizasyon yatırımı bir teşvik görmelidir. 2. özellikle, uzun hadde mamullerinde kamu müesseseleri ile üretilen maDann satış fiyatları gerçek satış maliyeti dikkate aluıarak hesaplanma lı ve öyle tesbit edilmelidir. Aksi takdirde, ikili fiyat haksız kazanç, hak -456- sız rekabet önlenemez. 3. Demir çelik üretimi için yapılan hammadde ve yardımcı madde itha latı, gümrük, fon, ithalat teminatı, damga resmi gibi ithalatı phalaılaştıran unsurlardan anndınlmahdır. 4. Yan mamul, blum ve kütük ve mamul ithalatı ekonomik yollarla yerli ürün kullanmadaki teşvikleri belirgin bir şekilde imalat safhasında artırarak, Türk imalatçısına, ithalatla rekabet etme güçö kazandırarak, ekonomik yollarla kontrol altında tutulmalıdır. Demir çelik sanayiine mutlaka özel elektrik tarifesi tatbik olunmak gerekir. Kredi faizleri, selektif bir uygulama ile mutlaka düşürülmek lazımdır. İhracat teşvikleri esastan değiştirilmeli, üretim safhasında teşvik esas olmalı; madde ve memleket bazında, esnek yeni yollar aranıp bulunmalı ve rakiplerimiz ölçüsünde teşvik yapılmalıdır. - 457 - TURHAN ONUR (PARSAN Anonim Şirketi Murahhas Azası) Sayın Bakanım, bakanlığın değerli mensuplan ve değerli delegeler; Sözlerime kalkınan Türkiye'de en önemli yeri işgal eden sanayinin sokunlarını görüşmek üzere, birinci Sanayi Şurasının toplanmasını temin eden Sayın Cahit Aral'a ve onun arkadaşlarına da teşekkür ederek baş lamak istiyorum. Bundan evvelki konuşmacılar ve özet raporu takdim eden arkadaşla rımızın verdiği bilgiler ile Türkiye Demir çelik sanayiinin yurt ekono misinde, gayri safi milli hasıla içerisinde, ihracatta yerinin ne kadar önemli ve büyük büyük olduğunu gördük. Yine Türkiye Demir-Çelik Sanayiinin 2000 li yıllara doğru bugün 7.5 milyon ton civannda olan çelik üretim kapasitesinin 15 m ilyon tonlara çıkacağını gördük. Ve şu hususu tesbit ettik ki; Türkiye çok büyük yatınmlar yapmak du rumundadır. Ve bu yatırımların önemli bir kısmı da, istesek de, istemesek de dış kredilerle olacaktır. Yani yatırımlarda teknoloji kadar ve ondan önemli finansman sorunu vardır. O halde, bu kadar önemli yatınm lan yaparken, çok dikkatli olmamız gerekmektedir. Türkiye, bu yatınm lan hangi konuda yapacaktır? Önümüzde iki yol var; 1 —Elektrik ark ocaklan 2 —Entegre tesisler Yine iki yol var; 1 — Uzun mamuller - 458 2 —Yassı Mamuller Bunların dışında bir kısım daha var; Makina sanayinde, dövme sanayiinde önemli yer işgal eden vasıflı çelik. Ark ocaklı tesislerde, çok önemli iki ana girdi elektrik ve hurda. Türkiye elektrik konuşundayakın geçmişte önemli sıkıntılar çekmiştir. Bu yıl larda büyük sıkıntılarımız yoksa da, bunun olacağına bakmamahyız. Elektrik enerjisi yatırımları da, hem teknoloji hem de yatmm bakımın dan önemlidir ve ileri ki yıllarda yine bu konuda sıkıntılarımız olabilir. Ve yine elektriği de dikkatle harcamamız gerekir. Çünkü, ucuz değildir. O halde, ark ocaklarında istediğiniz kadar ocak yapıp, istediğiniz kadar elektriği de sübvansiyonlu olarak alacağımızı düşünmeyelim. Hükümet ler arzu edebilirler; ama imkanları dikkate alalım. İkinci hammadde, girdi hurda, Dünya'da hurdanın da sının var. O halde, ithal hurdayı da ithal fuel oille eneği şeklinde ark ocaklı tesislerin aşın derecede büyüyemeyecekkrinin, bu artacak 7.5 milyon sm çeliğin çok önemli bir kısmınm entegre tesisler olacağını şimdiden kabul edelim. Yine yassı mamul üretim ve tüketimimizinde hızla artacağı ortada ve Erdemir tevsiatlanna yatının finansmanı bulduğu oranda devam etmek azminde. Erdemir'in elindeki m aster planı, Ereğli Demir Çelik FabrikaIarı bünyesinde çok daha ekonomik yatırımlarla üretim kapasitesinin bu günkünün 3 misli, 4 misli değere varabilecek durumdadır. Ancak o ka dar çok önemli bir hammaddenin ilerki yıllarda bir tek nottada, ekono mik bakımdan yararlı olmakla beraber, işçi sorunları bakımından bazı sakmcalan olabileceği düşüncesiyle 1990'lann sonlarına doğru, Türkiye’nin - 459 - bir başka köşesinde, hem uzun mamul, hem de yassı mamul çalışan bir entegre tesisinde düşünülmesinde fayda vardır. Çünkü, bu günkü İsken derun Demir-Çelik fabrikalarından sonra, esasen bir uzun mamul entegre tesisi gerekmektedir. İskenderun Demir-Çelik fabrikaları mevcut 3 yük sek fırını ile, eğer batılı teknolojilerle modernize edilirse, üretim kapasi tesinin 4 milyon tona çıkacağı inancındayım. Karabük demir çelik fab rikaları, sıvı demir üretimi modernizasyonu yapmaktadır. Ancak, şu bir gerçektir ki, çelikhanelir ve haddehaneleri fiziki olarak eskimiştir. Şahsi kanaatim çelikhane ve haddehanelere hiçbir yatırım yapamaması, Karabük'ün ileriki yıllarda Türkiye'nin ihtiyacı olan pik demiri üretmeyi de, yine Türkiye şehir ve kasabalarının içme sularında kullanılacak pik boru, özel pik boru üretimine yönelmesi, oradaki şeklin korunması ba kımından ve Türk ekonomisi bakımından daha yararlı olacaktır. Yatırımlarımızda sosyal yönle beraber, uluslararası rekabete de dikkat et memizde büyük yarar vardır. Entegre tesislerin en önemli girdisi, koklaşa bilir kömür ve cevherdir. Her ikisi de Türkiye'de vardır. Ama dünyanuı en iyi kalitesi değildir. Cevherlerimiz büyük miktarlarda, bir tek noktada toplanmamıştır. Bir Brezilya'daki bir Güney Afrika'daki bir Avustralya' daki gibi toplu değildir. Fakat bizim gibi dağınık ve daha kötü kalitede kömür ve cevheri olan ülkeler, bu imkanları geliştirmişler ve bu da ihraç edecekleri, çıkaracaktan kömür ve cevhere göre teknolojilerini de geliştirmişlerdir. Türkiye artık yılda 7-8 milyon ton sra çeliği bugün üre ten, ileride 15 milyon ton çelik üretecek bir ülke olarak, teknolojilerini de geliştirmek durumundadır ve bunu yapabilecek güçtedir de. O halde kendimize güvenerek kendi cevher ve kömürlerimizi kullanarak kendi demir-çelik sanayimizi kurmamız gerekir. Bu bakımdan, Maden Teknik Arama Enstütüsünün çok çeşitli ve geniş görevleri yanında, demir -460ve kömüre gerekli ağırlığı veremediğine, maddi imkanlann da sebep ol duğu, maddi imkanları sebebiyle veremediğini bilmekteyiz. Artık demirçelik sanayileri Maden Tetkik Arama'nm kısıtlı imkanlarıyla bulduğu ma denlere bel bağlamaktan vazgeçmeli, özel sektör yabana sermaye ile beraber kömür ve cevher aramadan başlayıp; bunları çıkarmak, zengin leştirmek ve daha sonra bunlara uygun teknolojiyi geliştirecek bir yola gitmek gerekmektedir. Birinci Sanayi Şurasında küçük sorunlar, yılın sorunlarından ziyade, uzun vadeli sorunlara eğilmemiz gerektiği inanandayım. Bugünlerde, hükümetlerin üzerinde durduğu çok önemli bir konu da, ya bana sermaye ile işbirliğidir. O konuda da, mutlaka yabana sermaye ile işbirliği yapılmalıdır. Bunun geçmişte güzel bir ömeğide Ereğli Demir Çelik Fabrikalarıdır. Diğer bir konu da Karabük Demir-Çelik Fabrikalannuıda, Ereğli Demir Çelik Fabrikaları ibi özel bir statüye sahip olması, oradaki personelin çok daha verimli çalışması ve teknolojik gelişmeler ile ticari olaylan-bugün çok daha önemlidir-daha yalandan izlemek bakımın dan gereklidir ve bu özellikler özel kanunla organize edilen Türkiye Demir Çelik Fabrikalarının hisseleri de Ereğli Demir Çelik Fabrikaları gi bi yurt içindevatandaşlara satılabilir. Sözümün burasına geldiğimde, şu hususu belirtemeden geçemeyeceğim; Milletler dinamiktir, şartlara göre kendilerini adapte etmek durumunda dır. Bunun böyle olduğunu geçmiş siyasi hayatlarımızda hep gördük. Kanaatimca, Türkiye'de sanayiinin hammaddesi olarak çelik, petrokim ya, alümünyum, bakır gibi önemli hammaddeler büyük yer tutacaktır. Bunların yurt içerisinde yeraltı zenginkklerinden başlayarak çıkarılıp işlenmesini kapsayan tüm ağır sanayinin bir bakanlık bünyesinde toplan - 461 - masını düşünme zamanı gelmiştir zannediyorum. Ancak bu bakanlıkla rın eski, bundan yıllarca evvelki Sanayi Bakanlığı gibi o yıbn şartlarına göre döviz tahsisleri yapan bir bakanlık, veyahut da, detaylarda uğraşan bir bakanlık değil. Türk ağır sanayiini, yeraltı zenginliklerinden başla yıp ihracata kadar özel sektör ağırlıklı olarak koordine eden yol gösterici olan ve uluslararası rekabet içerisinde destekleyen bir bakanlık olmasının yararına inanmaktayım. Buraya kadar demir-çelik konusunda genel konuşma yaptım. Ben bir dövme fabrikasında görevliyim. Bir nezme de, sözlerimi tamamlarken dövme, hatta döküm fabrikalarının sorunlarına değinmek istiyorum. Bun lar detaylı olmayacaktır. Maalesef otomotiv sanayii çok küçük birçok ünitelerden meydana gelmektedir ve biz yan sanayi olarak bunları besler ken, bunlara mal verirken, her gün kılık değiştirmek mecburiyetinde kahrız. Çünkü aldıkları parça miktarı o kadar azdır ki, her birinin aylık, iki aylık ihtiyaçlarını karşılamak için, kalıp değiştiririz, bu ise verimlili ğimizi çok düşürür, maliyetimizi çok artırır. Bizlerin gelişebilmesi ancak geniş çapta ihracat yapmamızla mümkündür. İhracattaki teşvikler genel olarak dikkate alındığında yetmemektedir. Ve bugün Batı Avrupa ya döv me ihraç etmek şansımız vardır. Teknolojimiz kabul edilmiştir. Kalite miz en titiz Batılı firmalarca kabul edilmiştir. Ancak, karşımızda büyük rakiplerimiz Doğu Bloku, onların daha evvel alıştıkları Polonya, Çekoslo vakya, Macaristan gibi ülkelerdir. O ülkeler de bildiğiniz gibi fiyat mef humu bizden farklıdır. Hükümetimiz bu yılbaşında dövmede 75 dolar ton başına bir teşvik tandığı, ancak bu miktar özellikle işlenmiş parçalar da da aynı teşvik tanındı, bu miktar yeterli değildir. Bu konudaki teşvik lerin art mim asma da büyük ihtiyaç vardır. BÖLÜM III I. SANAYİ ŞURASI DEMlR-ÇELtK SANAYİİ OTURUMUNDA YAPILAN GÖRÜŞMELER PANELDEN SONRAKİ AÇIK OTURUM I. SANAYİ ŞURASI DEMİR—ÇELİK SANAYİİ OTURUMUNA KATKIDA BULUNAN KONUŞMACILAR -467 - BAKAN — Sanayi Şurası Türkiye'de önemli bir hadiseyi teşkil ediyor. Bu müspet düşüncenin bir hizmet anlayışı olduğunu inanıyorum. Türki ye'mizin muasır milletler seviyesine ulaşmasının en büyi& belirgin bir noktasını teşkil ediyor. Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanının açılışını yaptığı, Sanayi ve Ticaret Bakanımızın konuşma yaptığı ve Türkiye'mi zin Sanayinin belkemiği olan, zirvesindeki insanlarımızın teşkil ettiği ve Türkiye'nin dört bucağından gelmiş hür teşebbüs camiasının mevcut bu lunduğu böyle bir toplantının vücuda gelişini TRT bir haber niteliğinde halkımıza aksettirmediği için, kendilerine teesüflerimi ifade etmek isti yorum. Bu şura bir resmiyet arz ettiği için bunun da zapta geçirilmesini istirham ediyorum. Sabahleyin Demir-Çelik ve demir dışı metaller sanayii oturumunun açı lışında ben de ilk defa bu konuya temas etmiştim, belirtmiştim. Dinle yen arkadaşlarım olmuştur ve maalesef fevkalade üzüntü ile karşıladığı mızı, hiçbir politikanın burada yapılmadığım memleketin sanayisinin kaderine ait hususlarm görüşüldüğü hepimizce malumdur. Maalesef öyle takdir etmiş ve yapmışlar. Fevkalade bizi de üzdü ve ben de burada tees sür ve teesüflerimi beyan ettim. Şimdi konuşmak ve soru sormak isteyenlere söz veriyorum. AHMET ARKAN — Sayın Bakanım değerli panelistlerin ifadelerinden gözlediğimiz kadarıyla, Türkiye’de demir-çelik ürünlerinde arz talep den gesi henüz kurulamamış durumda. Bunu rakamlarla belirttiler. İhracat hepimizi gururlandırıyor, ancak demir-çelik ürünlerinin özellikle yassı mamullerin içeride sanayici bu ölçüde sıkın tısım çekerken, biz Ereğli Demir-Çelik'ten -ki toplam kapasiteleri zaten talebimizin yüzde 75'ini karşılayabilir durumda, yüzde 30 lan, talebimizin yüzde 30 lannı Ereğli -468 Demir-çelik verirken, sanayici olarak, o arada biraz da haksız kazançlar elde ederken acaba ihracatta katma değerleri ne ölçüde ki, sınai mamul ihracatı yapmaya çalışan sanayici yerine, hammedde ihracatının teşvi kini arz ediyorlar, önce arz Talep dengesi kurulmalı daha sonra onların ihracatından bir sanayici olarak tabi gurur duyacağız. İthal ediyorlar, libere ekonomi bunu sağlıyor diyor. Sanayici sac getirebilir diyor. Bugün yassı mamulde kaliteli sacın ithal maliyeti, Ereğli Demir-Çelik fiyatların dan % 25-30 daha pahalıya mal oluyor. Artı kısa sürede kaliteli yassı mamul ithal etmek şansı sanayicinin yoktur. Ancak, çok değişik kalite ve kalınlıkta malzeme gerikiyor Türkiye'ye. Lütfen bu katma değer oranlarım açıklasınlar. Sınai mamülün ihracı mı, ■yoksa hammaddenin ihracı mı ekonomimizin geleceği açısından önem arz etmektedir? Bunu sormak istedim. BAKAN — Şimdi ben sayın Genel Müdüre söz vereceğim. Ancak, ben hemen burada bir hususa temas etmek istiyorum, Hükümet politikası ola rak evvela tabiatıyla bir müessesenin muayyen ihraç kapısı varsa, o ka pıyı da kapamasını arzu etmiyoruz. Ama, diyeceksiniz ki, kesinlikle buna ihtiyacımız var. Ben, gördüğüm kadarıyla, fuarı gezdim, bana şikayet eden müesseler oldu, etmeyenler oldu, istedikleri kalibrasyonda sac ala madıklarını ondan dolayı, -hatta Makina Kimya Endüstrisi Genel Müdürü müz buradaysa-silahın parçalarını yaparken sacların aynı kalınlıkta olma dığım ifade etmiştir ve şöyle oluyor: O ihraç eder, siz onun yerine daha hassas sacı ithal etmiş olursunuz. Yalnız, biliyorsunuz saçta biz gümrük vergisini sıfır yaptık fonu da kaldırdık. Bundan iki ay evvel, üç ay evvel, biliyorsunuz Mayısta ben o kararı aldırttım. Ama şimdi rakamlar ez -469 - bere hatırımda değil. Sayın Genel Müdürümüz bilirler. Yani ben şöyle söyleyeyim, bunda haklısınız, nazari olarak Ereğli Demir Çelik fabrikaları Türkiye'nin ihtiyacı varken ihracat yapması fevkalade sakıncalı görülüyor. Ama biraz ihracat yapmasında da fayda vardır, kalitesi yönünden zaruret vardır. Yani, kendisini geliştirmesi yönünden zaruret vardır. Aynı zamanda, bir pazarı elden kaçırması yönünden zaru ret yardır. Hepimiz sanayiden gelmişiz, senin bir kapın kapandı mı bir daha o kapı yı açmak için dört defa gidiyorsun. Ama az da olsa devanı ediyorsan hiç bir zorluğun yok, istendiği zaman hemen veriyorsun. Bu bilgilerden sonra soruyu cevaplandırmak için Genel Müdür'e söz veri yorum. TÜMER ÖZENÇ — Zannediyorum zaten anahatları itibariyle soruya ce vap lütfettiniz. Ama ben de dilim döndüğü kadar Sayın soru sahibinin so rusunu cevaplandırmaya çalışayım. Hadise tabii soruluş şeklindeki kadar çok basit değil, bu üretim metodlanndan başlamak suretiyle birçok konuyu ilgilendiren bir husus. Biliyor•sunuz, Ereğli Demir-Çelik Fabrikalarında biz sıcak mamul, soğuk ma mul ve teneke üretiriz. Ve bunun da namütenahi kendi içerisinde kalite çeşitleri var. Gerek fiziksel ebat özellikleri arz eden, gerekse malzemenin bizzatihi kalitesi itibariyle metalüıjisi itibariyle özellikle arz eden birta kım mamuller var. Şimdi, biraz geriye giderek soruyu biraz daha kolay yanıtlıyabilmek için, -4 7 0 zaten konuşmanın başında da söyledim, konular o kadar tefemıatk ki, dışarıdan gözüktüğü gibi ne öyle basit, ne de 10 dakika içerisinde her şeyi anlatabilmek mümkün. Biliyorsunuz, Ereğli Demir Çelik Fabrikaları bundan evvel konuşmamda kapasitelerini arz ettim. İhracat yapmaz idi. İhracatına ilk defa 1981 senesinde 8 bin tonla başladı. Bunun da sebebi, o sıralarda soğuk mamul de içerisinde dahil olmak üzere, ihracat yapabileceği bir atıl kapasitesi vardı. Bu kapasite ise, geçtiğimiz 6 aya kadar sıcak mamullerde de biz zat vardı. Biz, 1981 senesinde 8 bin tonla ihracata başladıktan sonra, hem sayın bakanımın buyurdukları gibi, pazarda boks ettik, birçok paza rı kazanmaya çalıştık. Evvela Ortadoğu pazarmda, sonra gelişmiş ülkele re doğru kalitemizle birlikte, biraz arvesiv davranmak suretiyle hükümeti mizin de programına ve ihracat yapma arzusuna uygun olarak yaptık, temaslar yaptık ve bugünkü duruma geldik. O zamanlar biz soğuk mamul ve teneke de ihraç ettik. Fakat, aradan geçen zamanda bir baktık ki, te neke talebi gittikçe artmakta ve bizim kapasitemizin üstüne çıkmakta Türkiye'de. Tabii bunun üzerine evvela teneke ihracatını sonra da akabin de soğuk mamul ihracatını durdurduk. Ama, yine sabah verdiğun bilgi lere dayanarak söylüyorum, şu sırada soğuk mamul piyasada oldukça bol, bir miktar ithal edildi, ama fazla değil aslında. Genellikle bizim hem kaliteyi hem miktarı, kapasitemizi artırmamızla ilgili bir şey. Ama, sı caklarda bir sıkıntı var, onun sebebini de arz edeceğim. Dolayısıyla bu sıralarda veyahut önümüzdeki senenin ilk altı aymda belki bir miktar da ha soğuk ihraç edebiliriz. Şimdi, bunun detayına girmeden, bir kere ihraç ettiğimiz miktarın çok büyük olmadığını hemen arz edeyim. Birinci senede 8 bin tonla başlayan, sonra 75 bin tonlara, sonraki sene 109 bin tona, sonra 151 tona, sonra - 4 1 " - 2 0 0 bin t ona ul aşan bir i hrac at ı mı / var. Ş i m d i i m il yon 6 0 0 ila 7 0 0 bin t o n üreten bir f ab ri kanı n, 200 bin t o nl u k bir i hracatının olması, k e n d i sini dı ş paz arl ar da k a b u l ettirmesi y ö n ü n d en , -yine sayın baka nın b u y u r du kl arı g i b i eh em mi y et l i o l d uğ u gibi, b a ş k a bir ç o k faydaları da var. Ş i m d i , biz s o ğ u k l a r d u r d u r d u k dedi m. Sıcak b a k ı m ı n d a n , mesela g e ç e n seneki, 19S6 senesini n ikinci y ans ında, bi li yor sun uz biz al tı şar aylık si pa rişler alıyoruz. Ç o k iyi hat ırl ıyorum, g eç e n senenin ilk y a n sı n d a, da ha d o ğ r u s u Mart a y la r ın d a, 1 9 8 6' m n ikinci y ans ı için sipariş aldığımız z a m a n , bi zam sıcak m a m u l üretim topl am kapa si te mi z 9 0 0 bin t o n d u r . 6 25 bi n t o n ci varı nda sipariş aldık. Ve ben. b öyl e mi syo ner gibi, tek t ek müşt eri leri mi zl e t e m a s ed erek, ş un u s öy le di m: " Y a h u b u b akı m sizin yerli m a m u l ü n üzdür. B u n u alın kullanın, eğe r bi zden bir şi kayet ini z varsa o n u söyl eyi n, biz k en d i m i z i size uyd ura lı m gerek kalite, gerek e ba t y ö n ü n d e n . gerek s evki vat y ö n ün d en , gerek müş teri ni n t a t m i n olmasını il gilendi ren h er türlü k o n u y ön ün de n. F a k a t o z ama n, ş öyl e bir nasihat al dı m b en , tabiri cizse, " Dedi ler ki. e k o n o m i şimdi serbest, ithalat da var. İ h r ac a t da var. B e n d ı ş a n d a n ç o k u c u z b u l u y o r u m . Kendi arzu e t t i ği m malı da b u l u y o r u m . Dolayısıyla sen de şimdi çı rpı nacaks ın, fazla mal ın varsa i h r a ç edeceksi n, böyl e denge k u r u l a c a k " o n u n i çi n, biraz evvel soru s oran Sayın K o nu ş ma c ın ı n ar z-ta' ep dengesi hususu aslında k u r u l m u ş t u r . Arz t al ep dengesinde b il iyo rs unu z ithalat, ihracat da vardır. Dolayısıyla, b a k t ı m h a k ik at e n ç o k haklı idi. Tabii b e ni m d ü şün ce md e ç o k b a ş k a ş eyl er vardı. İns an evvela i hracatın güçlüklerini de göz önüne alırsanız, evvela m a l ı m bir iç pazarda orurtm.r-'a çalışır: bu mü mk ü n o l m a y ı n c a biz biraz evvel arz et ti ğim gibi, son ;k;-aç senede 200 bin tonlara varan i hr ac a t h e d e f i n e ul aştık. Ş imdi , bu ra d a bir de şu hususu 3rz e t m e k i s t i y o r u m : Bizim i h r a ç et t iğ imi z mallar, aslında b o r u i malatına yar ayan sıcak m a m u l l e r i çer isi nde , ç o k daha basit üretilen miktarlardır. Ben size ş i m d e bir şey s ö yl e y e c e ğ i m , belki h ay ret edeceksiniz, bu sıralarda, yani -4 7 2 ;1987’nın ilk yansındaki büyük talep artması, -aslında 1987'nin ikinci »yansından bir talep patlaması oldu Türkiye'de. Bunun da ben gerçek ta lep patlaması olduğunu zannetmiyorum. Onun sebeplerini de arz edece ğim, mesele tabii bizim bu sıcak mamul üretiminde bu kapasite boşluğu muz nereye satabiliriz haliyle başlamıştı, ve üretim programımızda da, - -tabii şu hadiseyi de düşünmek lazım, siz diyorsunuz ki, "yüzde 30 larda ' benim talebimi karşılarken" Biz bazı mamullerde talebin yüzde 100'ünü " karşılıyoruz, bunu bilmiyorsunuz. Siz tabii kendi ihtiyacınızla ilgili ola nını söylüyorsunuz. -Şimdi, bizim bir bekap sistemimiz ve fabrikamda üretebildiğimiz bir program sitemimiz var. Onda, her bir kalitenin ürete bileceği miktarlarvardır, bundan sonraki siparişleri de zaten öyle ala cağız. Bu tabii talep eden müşterinin kimi mamulün yüzde 80'i, kimi mamulün yüzde 90'ı, kimi mamulün yüzde 10'u, kimi mamulün yüzde '30'u karşılanabilmektedir. Dolyısıyla mesela, çok özellik arz eden ma mullerin belki bundan daha aşağı miktarlarda, bilhassa çok önemli pro jeler gerektirdiği zaman imal edilip verilmektedir. Çünkü, çok özellik arz eden, bilhassa az miktarlarda talep edilen ve sipariş verilen malzeme lerin üretimi, ayrıca maliyeti yüksek olan bir olaydır ve de belli bir miktan aşmadıkça ve belli bir bekap sistemini doldurmadıkça, zaten fabri kanın da kapasitesini düşürmek anlamına gelmektedir. Dolayısıyla bizim burada yapmış olduğumuz, bizim üretim program sistemimize göre, iç piyasada satabüdiğimizi iç piyasaya satmak, bunlardan artan miktarları dışarıya satmak, Bugün, bizim üretim programımızı incelediğiniz zaman, şu kalemi de görebilirsiniz; Biz orda her'ay, aşağı yukan 15-20 bin ton üretimle ilgili sipariş olmadığı için, ticari kalitede stoka üretim denileli bir rakam var dır. Siz şimdi diyeceksiniz ki, iç piyasada bu kadar ihtiyaç varken, siz müşterisi yok diye stoka niye mal üretiyorsunuz işte o yine bizim bekap - 473 - sistemimize göre sistem içerisinde boşluğu kalan, lüzumsuz yere merdane değiştirip de boş kalmasını istemediğimiz üretimden ibarettir. Biz yaptı ğımız üretimi ya ihraç ederiz veya yine piyasaya iç piyasaya sunduğumuz'da olur. Belki geçm iş zamanlarda duymuşsunuzdur. Biz baı müşteri lerimize deriz ki, "sizin istediğiniz bu tip maldan yok; ama ona yakın ola rak şurada üretmiş olduğumuz bu mal var isterseniz veya geçm işten olan borçlarımızla ilgili olarak bunlardan alınız” diye tekliflerde de bulunu ruz. Talebin 75'ini karşılamamıza rağmen ihracat belki yine yapacağız. Teşekkür ederim. -4 7 4 MİTHAT URAL —(Emaş A.Ş. Genel Müdürü) Efendim, bizim bugünkü oturumda demir-çelik sektörü, geçmişi, 2000' lere uzanan geleceğiyle gayet güzel ve detaylı bir şekilde takdim edildi. İftihar edilecek bügiler ve rakamlar aldık. Çok memnunuz. Ancak döküm sektörü, bugünkü oturumda sadece Sayın Turhan Onur ta rafından ismen yer aldı, bu şurada. Bunu bir eksiklik olarak görüyoruz. Efendim, böyle güzel şuraya, oturuma bu eksikliğin gölge düşürmemesi için söz aldım. Şimdi demir ve çelik döküm sektörü, Türkiye'deki tüm demir çelik üre timi içinde, tonaj olarak gerçi % 6-7 gibi bir değer ifade ediyor. Ancak üerttiği malın değiri bakımından % 25'Iik bir paya sahip. Bu kadar büyük paya sahip olan bu sektörün böyle bir oturumda, bunun da problemleri nin dile getirilmemesini yadırgadık. Birinci konumuz, ark ocaklarında kullanılan elektrik 500 kw saat ton olarak belirtilen efektirk tüketimi, döküm fabrikalarında yani endüksi yon ocaklarıyla çalışan ve ark ocağı da bulunan döküm fabrikaları var, bunlar da bu değer 2.500 kwh/ton başma bir değerdir. Yani biz toplu elektrik tüketimi bakımından en başta gelen bir sektörüz. Dolayısıyla ucuz elektrik bahis konusu edildiği zaman, sadece ark ocağı olarak isim lenmemesi, döküm sanayininde, demir çelik sanayinin bir parçası olarak dikkate alınıp ark ve endüksiyon ocağı olarak dikkate alınmasını, kayıt lara geçmesini istiyoruz. Saym Fethi Ağalar'm söylediği çok güzel bir tabir var, biz paketlenmiş elektrik satıyoruz diyor alümünyum sektöründe. Döküm sektörü ise pa ketlenmiş işçilik ve elektrik satıyor. Yani Türkiye için çok daha önem li olan bir satışı yapıyor, baket içerisinde o var. ikinci konumuz, ana hammaddemiz olan piktir. Bildiğiniz gibi demirçelik işletm elerince üretiliyor bazı kalemleri, fakat miktar olarak yetersiz olduğu, sayın yetkililer tarafından da ifade ediliyor. Bunun bir kısmını biz halen ithal ediyoruz, mecburen ithal ediyoruz, yapacağımız ihracat larda kullandığımız pikleri ithal ediyoruz, bunlarda ise 7 11 gümrük ver gisi var. Bu tüm rekabet şansımızı yok ediyor. Bununla ilgili Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığına yaptığımız müracatlar var, ithalat genel müdür lüğünce çok olumlu görüşler belirtildi; ama böyle bir Şurada da bunu dile getirmek istiyorum. Üçüncü konumuz ise, bu yapılan ihracatlarda uygulanan fonların, dövnıeya uygulanması yanında niçin döküme de uygulanmıyor. Dökümün döv meden ne farkı var. Bakır sektöründen de dövme sektöründen de. alü minyum sektöründen de çok daha fazla üretim değeri olan bir sektörüz. BAKAN — Bir eksik daha var, hiç paslanmaz çelikten bahsedilmedi. Ya ni, maalesef paslanmaz çelik için bir hedef seçm eyecekm iyiz; Türkiye paslanmaz çelikte nereye gidecektir? Sayın panelistlerden de benim so rum bu olacaktır. Yalnız pik'te % 10'la rekabet için, gümrük vergisini biz ithalatta uygulu yoruz. 4 dolar da fon var. Yani bunun kalkmasuıı istiyorsunuz. Yalnız buna itiraz eden arkadaşlarımız, diğer taraftan sanayiden de müracat geldi de, o yüzden daha fazla düşüremedik. Yani o meseleyi burada ç ö zelim, yanlış yazmayalım. Yani diğer söylediğiniz hususlar tamamen -4 7 6 doğrudur. İştirak ediyorum, onlan aynen raporlarımızda da var, biz de burada tekrar ediyoruz. Endüksiyon ocağı ark ocağı gibi düşünülmelidir. Burada da tıpkı dövme mamülleri gibi vergi iadesinden, 75 dolardan is tifade edebilmelidir. Diğeri ise, pikin ithal gümrük vergisinin açığa dü şürülmesi. Bir de aynı zamanda da, döküm de dövme gibi aynı muamele ye tabu tutulmalıdır diyorsunuz. Teşekkfr ederim. — 477 — OTURUM BAŞKANLIĞINA YAZILI OLARAK VERİLEN GÖRÜŞ VE ÖNERİLER Prof. Dr. Mehmet Palamutoğhı Erdyes Üniversitesi Rektör Yrd. Ve Müh. Fak. Dekan V. Sorum ve merakım şudur; Türkiye'nin Oeriki yıllarda (20001i yıllarda) 15xM10 ton/yılın üzerinde Demir-ÇeEk üretim kapasitesine eriştiğinde bunu, hali hazır kurulu tesisleri tevsi etmek suretiyle mi yoksa yeni ve entegre tesisler (örneğin Divriği dvanna demir çelik tesisi gibi) kurarak mı gerçekleştireceği konusunda bilgi istirham ediyorum. İbrahim Hatipoğlu Hakkari H e. Ve San. Odası Yönetim Kurulu Başkam Sanayi şurası divan başkanlığına, Saym Bakanım, Demir-Çelik mamulleri ile diğer metaller yanında FerroKroma hiç değinilmedi. Sanayi sektöründe önemli bir yeri olan Ferro Krom başh başına bir sanayi dalıdır. Ayrıca yurdumuzun Doğu Ana dolu Bölgesinde bulunan bu zengin maden hammaddesi olan Krom başta Elazığ ve Hakkari olmak üzere bol miktarda bulunmaktadır. Bu madeni işletenlere bakanlık gereken teşvik ve destekleme fonu ile maddi yardım yapılarak çalıştırılması sağlanmalıdır. MTA bu yörede başta krom yatak ları olmak üzere asfaltit ve diğer kömürleri kapatarak (Demir ve kurşun dahil) ne kendisi işletmekte, ne de kapatıldığı için vatandaş işletebil mektedir. Bakanlık olarak gerekli önlem ve işlemlerin yapılmasını, doğu -4 7 8 ve güneydoğu bökesinde her çeşit yatırıma daha fazla teşvik primi verilmesi ve doğu ve güneydoğu bölgesinde görev yapanlarda yine fazla bir ödeneğin ödenerek kalkınmanın hızlandırılmasını arz ve teklif ediyo rum. Süleyman Karaman Konya Ticaret Odası Yönetim Kukulu Üyesi Yetişen Çelik ve Disk Tar. Mak. San. Başkanlık Divanına 1 — Ereğli Demir-Çelik fabrikaları sipariş formu tek yönlü yazılmıştır. 2 — 1988 yılı için 6 aylık iken 3 aylık mal siparişinden baz fiatdan he saplanarak % 12 den % 18’e çıkmıştır. Bu meblağın 1. taksidi 24.8.1987 tarihinde yatmıştır. 2’n d taksidi 24.11.1987 tarihinde, 3. taksidi 24.12. 1987 de yatacaktır. Bu siparişlerin hangi ayda teslim edileceği kesin bel li değildir. Bu depozitlerin teminat olarak yatırılması, sanayiciyi yük sek £aizfe borç para almaya itmektedir. Ereğli Demir Çelik'te depozit olarak yatmaktadır. Bunun teminat mektubuna çevrilmesini talep edi yorum. Siparişlerin belirlenen ayda verilmesi, verilmediği anda ikinci elden temi nine gidilmesi, imal edilecek makina fiatını etkiler, tarım ve yan sanayii flatlan artar, pahalılık meydana gelir. Sipariş formunda ebadı, kalınlığı ve kalitesi yazıh olan yassı mamul alın dığında farklılıklar çıkmakta, imalatı etkileyecek hassas kalıp ve presler -4 7 9 arıza yapmaktadır. (Örnek: 4 mm ise 4.30-4.40-4.45 mm çışmakta) Bun ları bildirdiğimiz zaman eksper en erken 1 ayda gelmekte, yerinde kont rolde ölçerek yazmış olduğu yazının kopyesini möesseseye vermiyor, azami 15-20 gün sonra verip itiraz hakkını kaldırıyor. Spariş vermiş olunan malın 15 gün içinde çekmek özere şayet çekilmez se derhal ton'da 2500 TL ardiye uygulanmakta, bu 15 gimde yatırmış ol duğu depozit o mal karşılığı irad kaydetmekte, ama o m ah imal etme mişse hiçbir hak talep edemez ve verilinceye kadar beklenmektedir. Bu nedenlerle yassı mamulde kurulacak fabrikanın ayn bir yerde olma sında fayda vardır. Sanayicinin kapasite raporu ibraz etmesi mecbur olup, tüccarla da ikisi arasında hiçbir fark gözetilmemektedir. Kapasitemizde belirtilen miktar ve zamanda verilmesini titizlikle talep ederken stokların senelik değil aylık hatta haftalık olması önemlidir. Şahamettin Eroğlu Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Gerek çimento sanayii, gerekse demir çelik fabrikalarımızda kullanılan maden kömürünün yurt dışından ithal edildiğini kitaptan öğreniyoruz. Halbuki TTK'nün Zonguldak'taki stoklarında koklaşır cinsten olan ma den kömürlerinin mevcudiyeti bir havli kabarık bir durum arzetmektedir. Ülkemizde had safhaya gelmiş işsizliğin bulunduğu bir gerçektir. Buna rağmen bu gibi müesseslerimizin maliyet mefhumu mülahazasıyla yurt dışından kömür ithal etmekte, kömür üretim müesseselerimizin üretimle rini satamamakta atıl duruma düşeceği dolayısıyla had safhada olan iş sizliği daha da körükleyeceği bir vakıadır. Acaba ithal yolunu seçen, özel- -480llkle Demir-Çelik Sanayiimizin bu yolu tercihindeki politika nedir? Doç. Dr. Halis ölmez Ondokuz Mayıs Üniversitesi SAMSUN 1 — Türkiye'nin son yıllarda atılım yaparak 6 milyon ton çelik üretimi ile 23. sıraya yükseldiği ve buhran sanayileşmiş ülkelerden daha yüksek olduğu iftiharla ifade edilmiştir. Bu konuda ileri ülkelerin, aşm eneıji tüketerek insan sağlığına ve çevreye olumsuz etkileri bulunan ağır en düstriden vazgeçerek hafif (Temiz) endüstriye ağırlık verdiğini ve ağır endüstri ürünlerini gelişmekte olan ülkelerden satın alma yoluna gittikleride dikkate alınmalıdır. 2 — Yüksek fırın cüruflarının sınai değerlendirilmesi konusu kesinlikle ihmal edilmemelidir. Bu konuda sanayi-üniversite işbirliği mutlaka kurul malıdır. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bünyesinde, sanayiinin temel prob lemlerinin çözümünde kullanılabilecek bir destekleme fonu kurulmalıdır. Panelistlerin bir kısmı ve raportör, bazı sektörlerde sübvansiyonu savun makta ve gümrük duvarlarının gerekliliğini ileri sürmektedirler. Blister Bakırda olduğu gibi 2000 yılma kadar Avrupa Topluluğu'na siyasi ve kül türel sahada olduğu gibi ekonomik sahada da entegre olma başvurusunda bulunduğuna göre, sübvansiyonsuz ve gümrüksüz yaşayacak Türk Sanayii kurulabilmelidir. Aksi takdirde AT politikası gözden geçirilmelidir. -481 Dr. Mehmet Hilmi GÜLER (ERDEMİR YÖN. KUR. ÜYESİ) Efendim, özellikle demir-çelik sektörü ile ilgili olarak benim sormak ye rine bir önerim olacak. Bilindiği gibi Ortak Pazara girişin arefesinde bulunan ve dünya çelik üre timinde ilk 20'ye girmek için büyük mücadele veren ülkemiz için eksikli ği büyük olan bir konu var. O da bir Demir ve Çelik Enstitüsüdür. Bugün Türkiye'de dağınık da olsa önemli bir eleman, tecrübe ve bilgi bi rikimi vardır. Bu birikime rağmen çeşitli kuruluşlar zaman zaman israfa sebep olan mükerrer araştırmalar, incelemeler yapmaktadır. Mesela böy le bir enstitü kurulmsa: — Düzensz sayılabilecek gerek yerli ve gerekse ithal kömür ve cevher re^ jiminin üretim, tüketim satm alma sistemlerini belli bir düzene sokacak çalışmalar yapabilir; başta self-fluxing peHet üzere, cevher ve kömür ha zırlama, Yüksek FInn ve Çelik hane girdileri ile yan mamul ürünlerin özel likleri ve verimi üzerinde dddi projelere girilebilir, — Daha önceleri yapılıp da "raflara kaldırılmış" fakat halen önemini ko ruyan bazı projeler ve çalışmalar incelenip değerlendirilebilir. — Böyle bir Enstitü, kuruluşlar arası rakam ve done birliği sağlayacak, dddi bir merkez görevi görebilir. Böylece kalitatif çalışmalar yerine kantitaif bilgilere dayanan daha ekonomik verimli bir ortam sağlanabilir. -482 - Bu sektörle ilgili olarak ithalat konusu olan bazı kalemlerin gümrük ve standartlarla ilgili tarife ve spesifikasyonlanna daha gerçekçi çözümler getirebilir. — Böyle bir merkezle bazı projeler için yerli imkanlarla yatırım, fizibi lite, üretim... gibi mühendislik hizmetleri ve araştırma geliştirme çalış maları yapılabilir. Böylece gerek bilgi ve tecrübede ve gerekse yatırımlar da verimi ve kaliteyi esas alan gerekli "kritik küde,,ye erişilmiş olur. Böyle bir enstitünün finansmanı, kurulacak bir fonla sağlanabilir. Bazı tipik çalışma sahaları ile öneminden kısaca bahsettiğim böyle bir ensti tü veya merkezin bir an önce kurulmasını dikkatlerinize sunarım. BÖLÜM IV I. SANAYİ ŞURASI DEMİR—ÇELİK SANAYİİ NİHAİ RAPORU -485 - L SANAYİ ŞURASI DEMİR-ÇELİK SANAYİİ OTURUMU NİHAİ RAPORU Birinci sanayi şurası "Demir-Çelik Sanayii" oturumunda, Başkanlık di vanı, Panelist ve konuşmacılar taralından ifade edilen hedef ve önerileri kapsayan sonuç raporu takdim edilmektedir. Şuranın bilgi ve onayına arz olunur. 1 — Demir-Çelik sektöründe yeni teknolojiler seçilmeli, modernizasyon, otomasyon ve işletmede tasarruf zihniyetinin geliştirilmesi ve yüksek fırınlarda katran ve kömür enjeksiyonu konusuna önem verilmesi, 2 — Türkiye'de çelik tüketiminin kişi başına 2 0 0 3 0 0 kg olacak şekilde hedeflenmesi ve gerekli tedbirlerin buna göre alınması, 3 — Türkiye'deki Demir ÇeHk üretiminde yassı mamul payının arttırıl ması hususunda alt yapı çalışmalarının zaman geçirilmeden yapılması, 4 —Standart ve kalitede gerekli hassasiyetin gösterilmesi, 5 —İleri teknolojiye sahip firmalarla ilişki kurularak, teknolojilerin trans fer edilmesi, 6 —İhraca ün teşvik edilmesi ve ithalatta çok dikkatli davranılması, 7 — Hedef olarak alınacak yeni kapasitelerin beklenen tüketimle ve ih racatla dengelenmesi ile yeni yatırımların süratlendirilmesi, -4868 — Eğitim, Kalite kontrol ve Araştırma-Geliştirmeye gerekli önemin verilerek, Üniversite Oe işbirliği yapılması, lisans üstü eğitim yapan ele manların pratiklerini art tırmalan için fabrikalarda gerekli imkanın ha zırlanması, 9 — İhracatı koruyucu teşvik tedbirleri yerine endirekt teşvikler konul ması (Elektrik, nakliyat, vergi, faiz nisbeti düşürülerek). 10 — Demir Çelik tesislerinin kurulması hususundaki teşvik, kapasite, tüketim ilişkisinin dikkate alınması, 11 — Ark ocaklı tesislerde elektrik enerjisi fiyatlarının düşük olması yö nünde özel politika izlenmesi, 12 — Bir komisyon kurularak ihracat konusunda DJP.T., Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı üe Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na özel tavsiyelerde bulunulması, 13 — Ereğli Demir Çelik Fabrikalarının kapasite arttırma tevsiatma pa ralel olarak ayn bir yerde uzun ve yassı mamul üretecek tesislerin kurul ması için çalışmaların yapılması, 14 — Devlet sektörü fiyatlarının adil bir rekabeti doğuracak bir şekilde ayarlanması, 15 —İhracatı pahalandıran unsurların kaldırılması, 16 — M.T.A.’nm cevher araştırmasına bağlı bulunmaksızın, cevher ve kömür aramalarına süratle başlanılması ve zenginleştirme tesisleri kurul ması, -487 17 — Devlet müessesekrinin tekamülü yönünden yabana ve yabana teknoloji alacak şekilde özel statüye sahip olmalan, (Örneğin; Ereğli Demir Çelik T A .Ş .) 18 — Dövme çelik mamüiüne verilen teşviklerin katma değer dikkate alı narak hesaplanması, yan mamul ile işlenmiş mamule verilen fonların aynı olmaması, 19 —Pik ve ÇeEk Döküm mamullerinde a) Elektrik ark ocaklarına tanınan elektrik fiyatlarının dökümhane ark ocaklannada uygulanması, c) Çelik dövme parçalarına uygulanan ihraç fonlarının döküm parçaları nın ihracatına uygulanması, c) Pik ithalatında gümrük fonlarının kaldırılması, 20 — Ayrıca eskiden beri çalışmaları süren Demir ve Çelik Birliğinin ku rulması ve resmiyet kazanması hususunda çalışmaların hızlandırılması talep edilmiştir.