Sayı 31 9.2 MB
Transkript
Sayı 31 9.2 MB
Turkcast Türkdöküm Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği Yayın Organıdır. SAYI: 31 / NİSAN - MAYIS - HAZİRAN 2014 FORD OTOSAN YENİKÖY FABRİKASINDA YILDA 110 BİN ARAÇ ÜRETİLECEK YILLIK DEMİR DÖKÜM İHTİYACI 12 BİN TON başkandan... Değerli Türkdöküm okurları, Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014 günü yaşanan maden faciası, tüm Türkiye’yi derin bir üzüntüye ve yasa boğdu. Öncelikle faciada hayatını kaybeden madencilerimize Allah’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına, tüm Soma halkına sabır ve başsağlığı diliyorum. Hepimiz için yoğun iş süreçleri ve tempolu gelecek planları ile geçtiğini düşündüğüm 2014 yılının ilk altı ayını da geride bıraktık. Umarım geçen her gün hem sektörümüz hem de hepimiz için başarılı anları doğurmuş ve yüksek değer yaratan çalışmaları ortaya koymamıza vesile olmuştur. Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu olarak göreve geldiğimiz Şubat ayından itibaren her ayın ikinci Salı günü dernek merkezimizde toplanmaktayız. Bu toplantıların düzenli gerçekleşebiliyor olması sektörel hedeflere ulaşabilmemiz için çok önemli. Bununla birlikte mutlulukla gözlemlemekteyim ki düzenli gerçekleştirdiğimiz toplantılarımızda sektörümüz ve derneğimiz için yaratıcı ve üretken çok sayıda aksiyon alabilmeyi başarabiliyoruz. Şu an okumakta olduğunuz Türkdöküm önümüzdeki sayılarda, bugün kendisini lider yapan temel özelliklerini muhafaza ederek; modern yayıncılık kurallarını baz alacak, çok daha zengin bir içeriğe ve etkili bir görsel anlatıma doğru yolculuk yapacak. Bu çalışmalarda görev alan ve bizler için ufuk açıcı bir misyon üstlenen başta Sn. Mehmet Atik olmak üzere bütün Yayın Komitemize teşekkür ederim. TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu olarak çalışmalarımızı büyük bir heyecanla aralıksız sürdürmekteyiz. Bu dönem oluşturduğumuz sektör döküm komitelerimizden Alüminyum Döküm Komitesi Başkanlığını Sn. Okan Deniz Bey, Çelik Komite Başkanlığını Sn. Mehmet Özalp Bey ve Taşıt Döküm Komite Başkanlığını Sn. Hakan Yaşar Bey yapmakta. Bu komitelerimizin her birinin yaptığı çalışmalar, önüne koyduğu hedefler, işletmelerdeki sorunların çözümü merkezli yardımlaşma çabaları ve yaratılan sinerji Türk Döküm sektörünün çok daha büyüyeceğini ve gelişeceğini bugünden bizlere müjdelemekte. Umarız bu fark yaratan çalışmalar kısa sürede meyvelerini verecektir. Derneğimizin çalışmaları sadece bunlarla sınırlı değil. Derneğimizin Katılımcı Üyelerinin oluşturduğu Tedarikçi Komitesi, Sn. Adnan Aytekin Başkanlığında sektörel katkılar için çalışmakta. Bizler için önemli bir konuda çalışmaları sürdüren Çevre Komitesi’nin Başkanlığı’nı ise Sn. Erdoğan Nas yürütmekte. Çevre Komitemizin çevre bilinci ve sorumluluğu ana temalı ”Çevre Ödülleri Yarışması” düzenlediğini büyük bir memnuniyetle belirtmek isterim. Yine sektörümüzün gelişiminde temel unsur olan eğitim konusunda Sn. Umur Denizci Beyin Başkanlığında kurulan Eğitim Komitesi çalışmalarını sürdürmekte. Komite eğitim faaliyetlerine planlandığı şekilde dernek merkezimizde devam etmekte. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi bu dönemde üyelerimizi bir araya getirmek için organize ettiğimiz yemekli toplantılarımız, üyelerimizin yüksek katılımları ile devam ediyor. Üyelerimizin bu toplantılarla bir araya gelmekten memnun olmaları, bu tür faaliyetlerin önemini ve aksatılmadan devam etmesi gerektiğini bizlere devamlı hatırlatmakta. Nisan ayında Pendik Divan Otel’de organize ettiğimiz Bahar Yemeği toplantısı ve Haziran ayında ilk defa eşli olarak yaptığımız Boğaz Turu’na üyelerimizin ilgisi memnuniyet vericiydi. Önümüzdeki Eylül ayında önemli bir buluşmada hep birlikte olacağız. Hannover Messe Ankiros Fuarcılığın düzenlediği, 11-13 Eylül 2014 tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezinde gerçekleştirilecek olan Turkcast 2014 ile üyelerimiz ve döküm alıcıları buluşacak. Turkcast 2014 holündeki kongre sunum alanında, derneğimize ulaşan 70 tebliğin arasından seçilen 40 tebliğin sunumu yapılacak. Ayrıca derneğimize ayrılan sergi alanında, Döküm Fotoğrafları Sergisi ve Döküm Sanat Sergisi etkinliği düzenlenecek. Hem sunumlara hem de Dökümün Fotoğrafları sergisine geçmiş yıllarda olduğu gibi yoğun ilgi göstereceğinizden şüphemiz yok. Üyelerimizle yurt dışı ve yurt içi sektör fuar katılım çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Euroguss fuarından sonra Nisan ayında katılım sağladığımız Hannover Messe 2014 fuarının da başarılı bir şekilde geçtiğini ifade etmek isterim. Gelecek sayıda buluşmak üzere, bol kazançlı aylar, Sevgi ve saygılarımla Bununla birlikte 16-20 Haziran 2015 tarihleri arasında Duesseldorf’ta yapılacak olan GİFA Fuarı’ndaki NewCast 2015 fuarına katılım çalışmalarımız devam etmekte. NewCast 2015’te yer almak isteyen üyelerimizin derneğimize başvurmalarını rica ederiz. Son olarak 2015 Yılı Avrupa Döküm Dernekleri Birliği Başkanlığına getirilen Sn. Niyazi Akdaş Bey’i yeni görevinden dolayı kutlar, başarılar dilerim. Uğur KOCAOĞLU TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Başkanı İÇİNDEKİLER HAZİRAN / 2014 4BAŞKANDAN 12 DERNEKTEN HABERLER • SOMA’nın Ardından • TÜDÖKSAD Çevre Ödülleri Döküm Kongresi’nde Açıklanıyor • Ankiros 2014’e Doğru • Yeni Dünyaya Bakış: Verimlilik Eğitimi • Ankiros Döküm Kongresi Programı • TÜDÖKSAD Üyelerinden Boğaz Turu • Yeni Dünyaya Bakış: Verimlilik Eğitimi • Alüminyum Dökümün 2014 Perspektifi • Yeni Dünyaya Bakış: Verimlilik Eğitimi 20 • CAEF Yeni Başkanı Niyazi Akdaş Oldu 7. Uluslararası Ankiros Döküm Kongresi Programı Belli Oldu 30 KAPAK KONUSU • Ford Otosan’dan Yarım Milyar Dolarlık Yeni Yatırım: Yeniköy Fabrikası 38 ÜYELERDEN HABERLER • Samsun Makina’da Yeni Inductotherm Ocakları • Ferropem Zenmet Güvencesiyle Türkiye’de • Akmetal’in Yalın Yönetim Sevdası 44ANALİZ •İSO En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu Açıklandı 48KONGRE •71. Dünya Döküm Kongresi Yapıldı 50HABER 24 • TürkTraktör 60.Yılını Yeni Fabrikası ile Taçlandırdı TÜDÖKSAD Üyelerinden Boğaz Turu KÜNYE TÜRKDÖKÜM / TURKCAST DERGİSİ İMTİYAZ SAHİBİ: Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği adına Yönetim Kurulu Üyesi MEHMET ATİK SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ: KUBİLAY DAL (Genel Sekreter) YAYIN KURULU: UMUR DENİZCİ - UĞUR DEMİRCİ - PROF. DR. E. SABRİ KAYALI - M. ERHAN İŞKOL YÖNETİM YERİ: Ortaklar Caddesi Bahçeler Sokak 18 Plaza No:18 Kat:4 Mecidiyeköy - İSTANBUL Tel: 0212 267 13 98 Faks: 0212 213 06 31 www.tudoksad.org.tr YAYINA HAZIRLAYAN: TEMATİK Medya Yayıncılık ve Ajans Hiz. Ltd. Şti. www.tematik.com.tr BASKI: Biltur Basım Yayın ve Hizmet A.Ş. / Dudullu Org. San. Bölg. 1. Cad. No.16 Ümraniye / İSTANBUL Tel: 0216 444 44 03 YAYIN TÜRÜ: Yerel - Süreli / TÜRKDÖKÜM - TURKCAST dergisi 3 ayda bir yayınlanır. Dergimizdeki yazılar kaynak gösterilerek kısmen veya tamamen yayınlanabilir. 30 Ford Otosan Yeniköy Fabrikası 54FUAR •Hannover Messe Geleceğin Fabrikasını Görücüye Çıkardı 58 MEVZUATIN DÖKÜMÜ •Ar-Ge Faaliyetlerine Yönelik Kurumsal Destekler 62 RÖPORTAJ •Metalurjinin Kalbi İstanbul’da Atacak 68 Ford Otosan’ın dünya pazarları için yalnızca Türkiye’de üretilecek olan yeni ticari araçları Tourneo Courier ve Transit Courier’in üretimini gerçekleştireceği Yeniköy fabrikasının açılışı yapıldı. Yıllık döküm ihtiyacı 12 bin ton olan Yeniköy fabrikasında 5 bin 500 ton döküm yerli tedarikçilerden alınırken, geri kalanı dış tedarikçilerden temin ediliyor. İÇİMİZDEN BİRİ •Mustafa Duduoğlu 74 MAKALE •Havalandırmalı Kum Doldurma Yöntemi Kullanan Yeni Kalıplama İşleminin Geliştirilmesi ve Yaş Kum Kalıplama Makinesinin Pratik Kullanımı 78 HAMMADDE PİYASALARI 80 ÜYE REHBERİ 82 ABONE FORMU 68 İçimizden Biri: Mustafa Duduoğlu İNDEKS ARK METALURJİ.......................................67 EVREN.........................................................13 Inductotherm....................................27 TOSÇELİK ................................ön kapak içi Ankiros....................................................06 FERRO TRADE....................arka kapak içi Korkmaz Çelik................................11,37 YAMER ..................................................60,61 Aveks..........................................................53 FOSECO.......................................................27 Marmara Metal.................arka kapak ZENMET .....................................................39 BES MÜH....................................................29 HERAEUS....................................................10 SİLTAŞ............................................................3 Çeliktaş ...................................................07 LMA..............................................................41 S&B ENDÜSTRİYEL ..................................57 HABER SOMA Soma’nın Ardından 301 maden emekçisinin yaşamını yitirdiği Soma faciası geride acılı bir toplum bıraktı. Ne yazık ki kaybedilen canlar geri gelmiyor; ancak başka Somaların yaşanmaması için gerekli derslerin alınması, Türk sanayisi için yaraların sarılması adına bir zorunluluk. T ürkiye Mayıs ayının ortalarında tarihinin en acı olaylarından birini yaşadı. 13 Mayıs günü Manisa-Soma’da bulunan kömür madeninde yaşanan patlama sonucu çıkan yangın 301 maden emekçisinin yaşamına mal oldu. Tüm çabalara ve iyi dileklere rağmen yaşamını madenden kazanan 301 yurttaşımız hayata gözlerini yumdu. Geride acılı aileler ve acılı bir toplum bıraktı. Facianın yaşandığı tarihten bugüne kadar geçen 2 ay içinde çok tartışmalar yaşandı. Ancak ne yazık ki hiçbir tartışma kaybedilen canları geri getiremiyor. Öte yandan olayın tam anlamıyla soruşturulması ve ihmaller söz konusu ise gerekli yaptırımların uygulanması gerekliliği de tartışılmaz. Soma faciası, Türkiye tarihinde en çok can kaybı ile sonuçlanan iş kazası olarak kayıtlara geçti. Ne yazık ki son yıllarda kömür madenciliğinde iş güvenliği karnesi hiç de iç açıcı değil. Ekonomi Politikalar Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) raporuna göre 1991-2008 yılları arasında kömür sektöründe 2 bin 554 kişi iş kazalarında yaşamını yitirdi. ABD’de iş kazaları göze 12 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 alındığında 100 milyon ton kömür üretimi için 1-6 kişi hayatından oluyor. Çin’de ise bu rakam son 5 yılda 127’den 37’ye düştü. Türkiye’de ise 2008’de bu sayı tam 722’ydi. Soma Türkiye’nin en eski kömür rezervlerin bulunduğu bölgelerden biri. Nüfusunun yüzde 30’u buradaki madenlerde çalışıyor. Kömür işinde çalışan yerli halkın yanı sıra bölge ilçe ve şehir dışından da yoğun göç alıyor. Soma’da aynı zamanda Türkiye’nin elektriğinin yüzde 10’unu karşılayan Soma Termik Santrali de bulunuyor. Soma faciası ne tek başına bir maden kazası olarak ülkenin iş güvenliğine dair sorunlarından, ne de Soma’daki sanayileşme sürecinden bağımsız olarak düşünülebilir. Başka Somaların artık yaşanmaması için bu facianın bir kez daha öğrettiği derslerin alınması Türk sanayisi için yaraların sarılması adına bir zorunluluktur. TÜDÖKSAD olarak Soma faciasında yaşamını kaybeden maden emekçilerine Allah’tan rahmet, ailelerine ve ülkemize bir kez daha başsağlığı diliyoruz. ÇEVRE Çevre Ödülleri Ankiros Döküm Kongresi’nde Açıklanıyor Nisan ayı sonu itibariyle sona eren TÜDÖKSAD Çevre Ödülleri başvuru süreci, saha ziyaretleri ile devam ediyor. TÜDÖKSAD Çevre Komitesi’nden üçer kişilik gruplar başvurusu kabul edilen tesisleri ziyaret ediyor. T ürkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD) tarafında ilk defa bu yıl organize edilecek olan 1.TÜDÖKSAD Çevre Ödülleri başvuruları sona erdi. Başvuru sonrası ön elemeden geçen tesisler üçer kişilik komite üyeleri tarafından ziyaret ediliyor. Saha ziyaretleri sonrasında komite tarafından hazırlanacak olan raporlar aynı zamanda yarışma sonucunu da belirliyor. Döküm sektörü içinden seçilecek Değerlendirme Kurulu, bu raporları değerlendirerek ödüllerin sahiplerini belirleyecek. Ödül almaya hak kazanan tesisler, tüm 14 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 bu süreçlerin sonunda ilan edilecek ve 11 Eylül 2014 tarihinde açılışı yapılacak olan 7.Uluslararası Ankiros Döküm Kongresi’nde takdim edilecek. Çevre koruma bilincini geliştirmek ve çevreyle ilgili uygulamaların işleyişini ilerletmek amacıyla organize edilen 1.TÜDÖKSAD Çevre Ödülleri’ne ilgi dikkat çekici durumda. İlk defa düzenlenmesine rağmen bir çok kuruluş ödüllere başvuruda bulundu. “Türkiye'de döküm sektörünün uluslararası standartlar ve mevzuatlara göre sürdürülebilir büyümesini sağlamak, ÇEVRE çevre yönetimini desteklemek ve çevre yönetimi uygulamalarında fark yaratan nitelikli tesisleri ödüllendirmek” hedefiyle ortaya konan 1.TÜDÖKSAD Çevre Ödülleri, TÜDÖKSAD üyesi tüm kuruluşları kapsıyor. Yarışmaya katılan dökümhanelerin başvuru dosyaları, jüri tarafından incelenerek bir ön eleme ile gerçekleştirilecek. Ödüller, çevrenin korunması, alıcı ortam; hava, su, toprak, gürültü ve görüntü gibi kirliliğinin azaltılmasını ve önlenmesini, çevre mevzuatı gereklerini yerine getiren atıkların kaynağında azaltılması- nı, az atık üretilmesini, enerji ve hammaddenin daha verimli kullanılmasını, daha çok çevre dostu üretime ve ürüne yönelmeyi sağlayan sanayi tesislerine veriliyor. Yarışma “Sanayi tesisleri” ve “Kobi” olmak üzere iki kategoriden oluşuyor. TÜDÖKSAD’ın ana amaçlarından biri de sektörel uygulamaların masaya yatırılması ve üyelerin bu konuda bilinçlendirilmesi. Bu bağlamda çevre sorunu; TÜDÖKSAD tarafından sektörün bugün ve gelecekteki en önemli sorunu olarak ele alınıyor. Türkdöküm 15 KONGRE TÜDÖKSAD Etkinlikleri Göz Dolduruyor Metalurji endüstrisinin iki yılda bir heyecanla beklediği Ankiros/Annofer/Turkcast fuarları bu yıl 11-13 Eylül 2014 tarihleri arasında İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşiyor. Kongre ve çeşitli etkinliklerle metalurji şölenine dönüşen fuara tam destek veren Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği yapmış olduğu etkinliklerle fuarda göz dolduruyor. T ürkiye Döküm Sanayicileri Derneği’nin (TÜDÖKSAD) destek verdiği Hannover Messe Ankiros Fuarcılık’ın organize ettiği dünya metalurji endüstrisinin en önemli üç fuarından biri olarak kabul edilen Ankiros/Annofer/Turkcast fuarları ile eş zamanlı etkinlikler düzenleniyor. TÜDÖKSAD, fuarla eş zamanlı geleneksel olarak düzenlediği Ankiros Döküm Kongresi, Dökümün Fotoğrafları Yarışması, Foundrymen’s Night, Dökümhane Gezisi ile birlikte bu yıl ilk defa Çevre Ödülleri Yarışması düzenliyor. Fuara 7. Hol'de oldukça gösterişli bir stantla katılan TÜDÖKSAD, 7. Uluslararası Ankiros Döküm Kongresi’ni ikinci defa aktif sunum alanında gerçekleştirecek. Bu yılki teması “Türk Döküm Sektöründe Risklerimiz ve Hedeflerimiz” ana temasıyla gerçekleşecek olan kongrede 40 tebliğ; Verimlilik, Mühendislik, Dökümhane Prosesleri, Geliştirilen Yeni Prosesler ve Malzemeler, Kalite Sistemleri, Yönetim - Pazarlama - Finans, Çevre, İş Sağlığı ve Güvenliği, İnsan Kaynakları ve Yönetimi, Döküm Sektörünün Geleceği ve Rekabet Gücü konuları sözlü oturumların yanı sıra poster sunuşu ile katılımcıların ilgisine sunulacak. 16 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 Foundrymen’s Night (Dökümcüler Akşamları) Döküm kongrelerinin geleneksel hale gelen Foundrymen’s Night (Dökümcüler Akşamları) geçen yıl olduğu gibi Tosçelik Granül San. A.Ş. sponsorluğunda ve TÜDÖKSAD ev sahipliğinde kongrenin ikinci gününde gerçekleşecek. Bu etkinliğin amacı teknik anlamda dökümcülerin paylaşımlarını oldukça yüksek tutan kongre programını aynı zamanda da sosyal anlamda da desteklemek. TÜDÖKSAD, tüm katılımcıları, bu platform aracılığıyla bilgi ve tecrübelerini paylaşmaya ve sıcak bir sohbete davet ediyor. “Biz Dökümcülerin Dünyası” Fuarla eş zamanlı olarak gerçekleştirilen bir diğer etkinlik de döküm sektöründeki görsel arayışları motive etmek amacı taşıyan 3. Dökümün Fotoğrafları Yarışması ve Sergisi. Teması “Biz Dökümcülerin Dünyası” olarak belirlenen yarışma Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu (TFSF) işbirliğinde gerçekleştiriliyor. Böylece yarışmaya daha profesyonel yaklaşım sergileniyor. Yarışmayı bundan sonraki yıllarda da aynı bu formatta düzenlenmesi hedefleniyor. KONGRE Fotoğraf yarışmasının bu yılki amacı döküm sektörünün belkemiği olan döküm işçilerinin verdikleri emeği ve alın terini vurgulamak. Döküm işi yapılan ortamlarda ve işçilerin emeğini görsel olarak vurgulayan fotoğraflar ile yarışmaya başvurması gereken yarışmacılar en fazla 10 adet fotoğraf ile katılım sağlayabiliyor. Yarışma için son başvuru tarihi 1 Ağustos 2014. Fotoğraf yarışmasında bir diğer önemli yenilik ise fotoğraf sanatçıları ile TÜDÖKSAD eski başkanı Yaylalı Günay’dan oluşan seçici kurulun değerlendirmesi ile belirlenecek ilk üç fotoğrafla birlikte bu yıl sergi alanında ilk defa toplamda 80 adet fotoğraf sergilenecek. Böylece yarışmaya katılan fotoğraf gönüllülerinin eserlerine daha fazla yer vererek katılımın artması teşvik edilecek. Yarışmada birinciye iki bin TL, ikinciye bin TL ve üçüncüye beş yüz TL, sergileme alan eserlere ise elli TL ödül verilecek. Seçici kurul tarafından değerlendirildikten sonra ödül alan ve sergilemeye değer bulunan fotoğraflar TÜDÖKSAD tarafından bastırılıp, sergi ve kitap için hazırlanacak. Katılım ile ilgili daha detaylı bilgi için TUDOKSAD.ORG.TR 3. Ankiros Fotoğraf Yarışması şartnamesini inceleyebilirsiniz. Döküm ve Sanat Etkinlikleri Önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da TÜDÖKSAD sergi alanında görsel şova tanıklık edeceksiniz. Dökümün Fotoğraflarıyla birlikte Bihrat Mavitan ve Zeynep Atik Miniscalco sergilerini görebileceksiniz. Bihrat Mavitan Sergisi “Herşeyin resmi yapılabilir, resmi yapılabilen her şeyinde heykeli yapılabilir. Resmi yapılmayacak şey yoktur ve eğer resmini yaptıysanız heykelini de yapabilirsiniz" diyen Bihrat Mavitan’ın “” sergisi. Ülkemizde heykel denince akla gelen ilk isimlerden olan, sayısız sergi ve ödül sahibi, yaklaşık 6 bin öğrencisi bulunan Heykeltraş Bihrat Mavitan'ın bu sergisinde. Zeynep Atik Miniscalco Sergisi Ak Döküm kurucusu Nuri Atik’in kızı Zeynep Atik Miniscalco’nun seramik çalışmaları Kongre sergi alanında ziyaretçilerini bekliyor. Paris Ecole Nationale Superieur des Beaux Arts resim bölümü mezunu Miniscalco, Mr. Cheavenet Albert Zavaro, Tüzüm Kızılcan ve Cahit Koççoban atölyelerinde çalıştı. Halen Nurdan Bozkurt ile seramik çalışmalarını sürdürüyor. Haluk Perk Müzesi Gümüşhacıköy Koleksiyonu Merzifon Gümüşhacıköy civarında yaklaşık bir yıl boyunca sürdürülen kazı çalışmaları sonucu ortaya çıkan ve metalürjik faaliyetlerin yüksek seviyede olduğu tahmin edilen İlk Tunç Çağı II - İlk Tunç Çağı III dönemlerine ait olduğu düşünülen 115 parçalık koleksiyon Anadolu metalürjisine ait önemli bulgular sunuyor. Döküm ve dövme teknikleri ile oluşturulan; bakır ağırlıklı alaşım, gümüş kaplamalı bakır ve gümüşten yapılmış oldukları belirlenen eserlerden oluşan koleksiyon dini inancın simgeleri olan insan biçimli betimlemeler (idoller), süs iğnesi gibi takılar, burgu, delici gibi aletler, çalpara gibi müzik aletleri, kirmen gibi ip eğirme aleti, kanca biçimli aksesuar ve tas, fincan, vazo, gaga ağızlı testi gibi kaplar ile kepçelerden oluşuyor. Bu koleksiyon ilk kez TÜDÖKSAD tarafından İngilizceTürkçe olarak kitap haline getirilerek yayınlanacak ve kongre katılımcılarına hediye olarak verilecek. Dökümhane Gezileri Kongrenin geleneksel etkinliklerinden biri olan ve her yıl farklı konseptlerdeki dökümhanelere düzenlenen geziler bu yıl da yapılıyor. Üyeler ile beraber dökümhaneler gezilerek bilgi paylaşımı arttırılması ve keyifli bir gün geçirilecek. Çevre Ödülleri sahiplerini arıyor Metalürji şöleninde TÜDÖKSAD etkinlikleri bunlarla sınırlı değil. Çevre koruma bilincini geliştirmek ve çevreyle ilgili uygulamaların işleyişini ilerletmek amacıyla bu yıl ilk defa organize edilecek olan 1.TÜDÖKSAD Çevre Ödülleri’ne ilgi dikkat çekici durumda. Ödül almaya hak kazanan tesisler, ödüllerini 11 Eylül 2014 tarihinde açılışı yapılacak olan 7.Uluslararası Ankiros Döküm Kongresi’nde alacak. Türkdöküm 17 EĞİTİM Yeni Dünyaya Bakış: Verimlilik Döküm sektörünün en güncel konularından Verimlilik, TÜDÖKSAD organizasyonuyla Yaylalı Günay tarafından Döküm Fabrikalarında Verimlilik ve Rekabet Gücü-1 “Enerji Verimliliği” adıyla mercek altına alındı. T ürkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD) eğitimleri hız kesmeden devam ediyor. Özellikle son iki yıldır bir çok eğitim çalışmasını yüksek sayıda katılım ile gerçekleştiren TÜDÖKSAD, son olarak döküm sektörünün duayenlerinden Yaylalı Günay eğitmenliğinde, Döküm Fabrikalarında Verimlilik ve Rekabet Gücü-1 “Enerji Verimliliği” başlığıyla düzenledi. İstanbul Sürmeli Hotel’de 5 Haziran 2014 tarihinde gerçekleşen seminere 22 ayrı dökümhaneden toplam 51 kişi katıldı. Yaylalı Günay tarafından verilen Döküm Fabrikalarında Verimlilik ve Rekabet Gücü1 “Enerji Verimliliği” başlığındaki eğitim, “Demir ve Çelik Döküm” ve “Demirdışı döküm” olmak üzere iki ayrı kısımda planlanadı. Seminerde ilk kısmı Demir ve Çelik Döküm sunumuyla tamamlanırken, Demirdışı Döküm sunumu da yine Yaylalı Günay tarafından TÜDÖKSAD organizasyonuyla başka bir zaman verilecek. Dünya üzerinde benzer proseslerde gerçekleştirilen farklı mühendislik uygulamaları ve teknolojilerin sağladığı faydalardan yola çıkılarak gerçekleştirilen sunum Yaylalı Günay’ın renkli anlatımı ve katılımcıların ilgisiyle devam etti. “Döküm fabrikaları da dahil olmak üzere, her üretim tesisi bir kar merkezidir” teması taşıyan eğitim temel 18 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 bilgiler başta olmak üzere, ergitmede enerji verimliliği, demir döküm, ergitme / kupol, demir döküm, ergitme / endüksiyon, döküm ocakları ve potalarda verimlilik, kalıplama/kum hazırlamada enerji verimliliği, maça yapımında enerji, tamamlama ve ısıl işlemde enerji, işleme, kompresörler, elektrik motorları, pompalar / su / havalandırma, su yönetimi, aydınlatma, güç kontrolü, ısıtma ve soğutma, atık ısının geri kazanımı ve kullanımı, enerji sistem ve verimliliği denetimi alt başlıklarında detaylandırıldı. Rekabet edebilmenin, verimliliğin yükseltimesiyle doğru orantılı olduğu günümüzde, döküm fabrikalarında verimliliğin düşmesine neden olan faktörlerin ortadan kalması ve verimliliğin yükseltilmesi için nelerin yapılması gerektiği üzerinde detaylarla bilgi verilen eğitimde, “Verimlilik Nedir” sorusuna Yaylalı Günay, “Doğru ürün ve hizmetin, doğru zamanda en az maliyetle müşteri beklentilerine uygun olarak, daha yüksek katma değer yaratacak şekilde, insan kaynaklarını gözterek, tüm paydaşların hakları göz önüne alarak, çevreye zarar vermeden işletmeye pozitif finansal sağlayacak şekilde üretim yapılmasıdır” cevabını veriyor. Döküm fakrikalarında verimliliğin, makine, insan, enerji, yolluk/besleyici, fireler/sakatlar, satınalma, satış, yeni pazarlar bulma, finansal ve atıkların geri kazanılmasından oluştuğunu belirten EĞİTİM Yaylalı Günay, klasik kayıpların ise; gereğinden fazla üretim, süreçler arasında bekleme, gereksiz ara nakliyeler, ürüne yapılan gereksiz işlemler, her türlü stok, gereksiz hareketler ve ürün hataları olduğunu söylüyor. Yine klasik kayıplara yeni olarak, insan yaratıcılığının körlenmesi ve gereksiz enerji sarfiyatının eklendiğini sözlerine ekliyor. Sunumunda, varolan enerji kaynakları ve kullanımı ile enerji yönetiminin temellerinden ayrıntılı olarak bahseden Yaylalı Günay, “Yeni Dünyaya Bakış” başlığı altında önemli tespitlerde bulundu. Yeni oluşan, sürekli değişen ve birbiri ardına gelen yapısal ve finansal krizlerin olduğu bir dünyada, iş yapış şekillerinin de değiştiğini, her yapılanın satılabildiği, yeni fikir ve üretim şekillerinin devreye girmediği bir yapının, bu yeni ve çalkantılı dünyada yerini koruyabilmesinin çok zor olduğunun altını çizen Yaylalı Günay, tespitlerini şöyle sıralıyor: “Dün- yanın değişik yerlerinden veya hemen yanımızdaki aynı sanayi sitesindeki komşu rakip firmalar, yeni iş yapış metodlarını öğrenmiş, kabul etmiş ve uyguluyor olabilirler. Ayakta kalmayı, yeni nesillere fabrikalarını aktarabilmeyi ve büyümeyi hedefleyen döküm fabrika sahip ve yöneticileri, bu yeni oluşumlara göre, rekabet güçlerini masaya yatırıp, tekrar değerlendirmek zorundadırlar. Yeni kurulacak tesisler veya modernize edilecek fabrikalarda, süreç tespiti, makine yerleşimi, makinaların seçimi, yönetim sistemlerinin oturtulması ve hedef pazarlara girilmesi gibi hususlar ön plana alınmalıdır.” Bugünün yeni dünyası ve iş yapış şeklinde, döküm fabrikalarının çeşitli yönlerden baskı altında olduğunu söyleyen Yaylalı Günay, bu baskıları ise maddeler halinde şöyle sıralıyor. •Değişik malzemeler, (kompositler, plastikler, daha hafif malzemeler) •Alternatif üretim süreçleri (dövme, haddeleme, kaynak) • Ekolojik baskılar, •Pahalılaşan enerji ve atık enerjiden yararlanma, •Yetenekli, eğitimli insan kaynaklarının bulunması, işe alınması ve işte tutulabilmesi •Artan müşteri beklentileri, •Fiyat, kur ve faiz baskısı, •Kar etme baskısı, •Rakiplere veya ucuz maliyetli başka ülkelere kaçırılan siparişler, •İş gücünün kabiliyet ve becerilerinin geliştirilmesi, •Inovasyon ve Ar-Ge’ye önem verilmesi •Kendi üretim teknolojilerinin geliştirilmesi Türkdöküm 19 KONGRE Ankiros Döküm Kongresi Programı Belli Oldu Bu yıl 7’ncisi düzenlenecek olan Uluslararası Ankiros Döküm Kongresi programı belli oldu. İçeriği ve planlanan etkinlikleri ile fark yaratan Kongre süresince sunumlar aktif katılımın devamlılığını sağlamak amacıyla bu yıl da fuar alanında yapılıyor. 11-13 Eylül tarihleri arasında TÜDÖKSAD tarafından organize edilecek olan 7. Uluslararası Ankiros Döküm Kongresi, etkinliklerle birlikte yine göz dolduruyor. S ürekli değişen ve gelişen bir yapıya sahip olan döküm sektöründe sürekli büyümeyi yakalamak, gelişme adına atılan tüm adımları izleyerek her zaman döngünün içinde yer almak ancak sürekli uyumun sağlanması; yeni teknoloji ve uygulamaların öğrenilmesi, paylaşılması sayesinde mümkün. 7. Uluslararası Ankiros Döküm Kongresi tüm meslektaşlarımıza son gelişmeleri paylaşmak ve bilgi birikimini arttırmak noktalarında eşsiz bir fırsat sunuyor. Bu hedefler doğrultusunda 7. Ankiros Uluslararası Döküm Kongresi, sizleri çeşitli temalardaki oturum, sunum ve panellerle aydınlatıyor. Kongre’de bu yıl temel oturum başlıkları; Döküm Sektöründe Rekabet Gücü, Döküm Teknolojileri Demir & Çelik, Kalıp ve Maça Teknolojileri, Döküm Teknolojileri Demir Dışı, Süreçler ve Kontrol, Çevre ve İş Güvenliği olarak belirlendi. 7. Ankiros Uluslararası Döküm Kongresi açılış törenine davetli konuşmacılar olarak Huettenes Albertus CEO’su ve Alman Dökümcüler Derneği Teknolojiden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Carsten Kuhlgatz ile Foseco’nun Teknolojiden Sorumlu Başkan Yardımcısı Carlos Cardozo katılıyor. Dr. Carsten Kuhlgatz, Alman döküm sanayinin durumunu ekonomik perspektif doğrultusunda irdeleyerek döküm derneklerinin sektördeki rolü ve dünyadaki son gelişmelere değinecek. Döküm sanayi için günümüzde çok büyük önem taşıyan çevre ve enerji politikaları ile kalifiye genç yeteneklerin sektöre nasıl kazandırılabileceği konularında düşüncelerini paylaşıyor. Foseco’nun Teknolojiden Sorumlu Başkan Yardımcısı Carlos Cardozo ise global tedarikçilerin Türk döküm sektörünün uluslararası pazarda güçlenmesini nasıl destekleyebileceği- 20 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 ni anlatan sunumunda çevre dostu ve iş güvenliği standartlarını destekleyen ürünlerle birlikte döküm proseslerinde veri toplama ve proses geliştirme konularını ele alıyor. 11-13 Eylül 2014 tarihlerinde gerçekleşecek olan kongre süresince dünyanın en güzel şehirlerinden biri olan İstanbul’u görme şansına ve İstanbul’un güzellikleri de en az Türkiye’nin gelişen döküm teknolojileri ve benzer konuları kadar ilgi çekecek. TÜDÖKSAD, sizleri bu güzellikleri birlikte yaşamak ve son gelişmeleri ilk ağızdan paylaşmak üzere, Avrupa’nın en önemli sektörel etkinliklerinden biri haline gelen ve coğrafyamızdan önemli katılımcıları olan Ankiros, Annofer ve Turkcast fuarları ile eş zamanlı gerçekleştirilecek bu etkinliğe davet ediyor. Fuar alanında aktif sunuş ve poster sunuş alanı 2012 yılında düzenlenen kongrede sözlü sunuş alanı ilk defa daha fazla katılım ve aktif bir sunuş seyri amacıyla fuar alanına taşınmıştı. Bu sayede sunumların katılımcı kitlesinin arttığı, daha kalabalık ve aktif bir atmosfer oluştuğu gözlenmişti. Bu formatın destekçisi bir diğer çalışma ise Kongre’ye sunulan tüm bildirilerin değerlendirilerek sözlü oturumların yanı sıra poster sunuşu ile katılımcıların ilgisine sunulması olmuştu. Bunun amacı görsel anlamda da bilgi paylaşımın arttırmak idi. TÜDÖKSAD bu yılki kongrede de aktif sunuş ve poster sunuş alanları uygulamasına devam ediyor. Böylelikle tüm meslektaşları ile beraber yine bol bilgi paylaşımının olduğu ve aktif bir kongre ortamı yakalamayı hedefliyor. Ayrıca önceki yıllarda olduğu gibi kongrede tüm İngilizce sunumlar simültane olarak Türkçe ’ye tercüme ediliyor. KONGRE 7. Uluslararası Ankiros Döküm Kongresi Programı 11 Eylül 2014 Perşembe Etkinlik Programı / Fuaye • • • • Fuar Açılışı Fuar Açılış Konuşmaları Plaket Takdimi Fuar Turu Kongre Programı / TÜDÖKSAD Etkinlik Alanı 11 Eylül 2014 Perşembe • • • • • • Sergi Açılışları Kongre Açılışı İhracatın Yıldızları Ödül Töreni 1. TÜDÖKSAD Çevre Ödülleri Çağrılı Konuşmacılar: Dr. Carsten Kuhlgatz (Huettenes Albertus CEO) / Carlos Cardozo (Foseco Teknolojiden Sorumlu Başkan Yardımcısı) Açılış Kokteyli Oturumlar 1. Oturum “Döküm Sektöründe Rekabet Gücü” • Döküm Sektöründe Sağlıklı ve Sürdürülebilir Müşteri Teslimatçı İlişkisi Kurulabilir Mi? Yaylalı Günay • Döküm Fabrikasında Yalın Üretim ve TPM Yolculuğunda Yönetici Rolü Hakan Yaşar (Demisaş) • Takım Tezgâhları Seçimi ve Verimli Üretim İçin Bazı Tavsiyeler Ahmet Yılmaz, Bahattin Erkan (Okuma Türkiye) • Üretim Ekonomisi Metin Arıkfidan (Sandvik Coromant) • Kurumsallaşma ve ERP Nilüfer Çağlayık (Akdaş Döküm) • Bir Dökümhanenin Kuruluşu, Gelişimi, Problemler ve Çözüm Önerileri Ferruh Şengün (Dizayn Metalurji) • Enerji Verimliliği” Sedat Geveli - (Demisaş) 12 Eylül Cuma “Döküm ve Sanat” Poster Oturumu 2.Oturum “Döküm Teknolojileri Demir-Çelik” • Tundish Pota ile Döküm Yöntemi ve Diğer Döküm Yöntemleriyle Karşılaştırılması Kübra Karakuzulu, Özcan Türkol, Burç Aral, Yalçın Badem (Erkunt) • DISA Kalıplama Hattı Aşılama Sistemi PM Analizi Sedat Geveli (Demisaş) • Inoculation of Grey and Ductile Iron K. Soulas, M. Koch (Zenmet) • How To Make Good Ductile Iron Using MgFeSi In An Optimized Ladle Treatment Combined With Preconditioning Cathrine Hartung (Elkem, Expert Mümessillik) • İndüksiyon Ergitmede Verimlilik Artışında Yeni Gelişmeler Levend Otsukarcı (Inductotherm) • Döküm Hatalarının Karakterize Edilmesi ve Besleyici Gömlekleri ile İlişkileri Haydar Kahraman, İ. Hayri Keser (Dokuz Eylül Üni.), M. Kemal Tozan (Çukurova Kimya End. AŞ) • Sustainable Induction Technology & Energy Saving Fikret Koç (ABP Induction Türkiye) 3. Oturum “Döküm Teknolojileri Demir-Çelik” • Advantages of Green Sand Molding Process Using Aeration Technology- Hiroyashi Makino (Sintokogio, Evren İth. İhr.) • Increase Your Casting Output With Higher Productivity On Vertical Moulding Machines From DISA Bo Wolff Haugbolle (DISA, Meta-Mak Met. Mak. Mum.) • Exothermic Feeders Usage in Vertical Moulding Lines Christof Volks, Murat Kallek (Foseco) • Latest Developments On Design and Formulations Of Minirisers For The Feeding Of Ductile Iron and Steel Castings Improving Risers Removal and Yield With The Consequent Decrease On Cost Jaime Prat Urreiztieta (ASK Chemicals) • Effective Filtration of Steel Castings David Hrabina (Foseco) • New Coatings and Additives Concepts As An Entire Approach For Defect and Residue Free Castings Reinhard Stötzel, Christian Koch, İsmail Yılmaz, Hasan Dağlı (ASK Chemicals) 4. Oturum “Kalıp ve Maça Teknolojileri • Innovative Binder and Refractory Coating Solutions For Highly Complex Castings Amine Serghini (Metko HA) • Consistent Coating Application Trough Automated Preparation Ziya Tanyeli, Christoph Genzler (Foseco) • Dökümhanelerde Maça Firelerinin Yeniden Değerlendirilmesi Berivan Boduroğlu, Veysel Durak (Erkunt) • Efficient and Economic Application of Coatings Simon Turley (Metko HA) • The Use Of Natural Sodium Bentonite In Green Sand Systems Brian Officer (Amcol) Dökümcüler Akşamı / Foundrymen’s NIght (Tosçelik Granül A.Ş. Kokteyli ile) Türkdöküm 21 HABER KONGRE 13 Eylül 2014 - Cumartesi 5. Oturum “Döküm Teknolojileri Demir Dışı” • Smart Degassing in Aluminium Alloys Ronny Simon, Roger Kendrick (Foseco) • Alçak Basınç Döküm Prosesinde Kullanılan Kalıp Kaplama Malzemesinin Metal Akışkanlığına Etkisi Özgür Toğçuoğlu (CMS), Murat Kezkiç (Foseco) • Anticoroidal, Silafont, Unifont, Castadur, Peraluman, Magsimal, Alufont Grubu Alaşımlar Turhan Topaçoğulları (IPS Vision) • Next Generation Of Electrical Ladle Heaters Marcus Andersson, Jakub Sartowski (SAN Malz. Tek.) 6. Oturum “Süreçler ve Kontrol” • Carbon In Cast Iron, New Method For Optical Emission Spectroscopy Kay Toedter, H. Gerd Joosten, Marcel Kettenis (Spectro, BES Müh.) • Sfero Analizlerinde Simülasyon Programı İle Dökümhane Koşullarının Adaptasyonu İç Çekinti Tayini Serkan Evmez (Erkunt) • MAGMASOFT ile Döküm Tasarım ve Parametrelerinin Otomatik Optimizasyonu Birgi Özçelik (MagmaSoft) 22 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 • Termal Analiz İle Döküm Süreçlerinin Kontrolü Arda Çetin, Tolga Tokmakçı, G. Ceren Narsap (Heraeus Electronite) • Click2Cast Döküm Simülasyon Yazılımı Martin Solina (3B Dizayn) • FONDWeb Software and New Process Developments and Materials Yusuf Soydinç (RC Informatica) 7. Oturum “Süreçler ve Kontrol” • Döküm Sektöründe Kalıplama ve Ergitme Bölümlerinde 5S Sistemi Uygulamaları Ayşe Gül Mangan, Mahmut Yaşar (Akdaş Döküm) • İnce ve Kalın Kesitli SiMo Küresel Dökme Demirlerin Isıl İşlem Öncesinde ve Sonrasında Mikroyapı ve Mekanik Özellikleri Emre Yalçın (Odöksan ELBA) • Kalın Kesitli Test Bloklarının Farklı Isıl İşlem Koşullarında Kenar ve Orta Bölgelerindeki Mikro Yapı ve Mukavemet Değerlerinin İncelenmesi Uğur Gürol, Eylem Subaşı (Akmetal) • EN1563 Yeni Nesil Dökme Demirler Seyfi Değirmenci, Bülent Şirin, Bert Duit (Componenta) • Vacuum Investment Casting, Furnace Concepts Tailored To Market Requirements Ulrich Betz (ALD Vacuum, Meta-Mak Met. Mak. Müm.) KONGRE HABER “ÇEVRE VE İŞ GÜVENLİĞİ OTURUMU” (SEDEF SALONU) • İş Sağlığı ve Güvenliği Birol Barut (Trakya Döküm) • Ramak Kaldı Emre Gürcan (Demisaş) • Döküm Sektörü ve İSG-Çevre-Enerji Yönetim Sistemleri Uygulamaları Ayşe Gül Mangan (Akdaş Döküm) • Karbon Yönetimi Yaklaşımı ve Örnek Uygulamalar Kumru Adanalı (Carbon Clear) • Dökümhanelerde Atıksu Kontrolü Ahmet Turan, Necip Ünlü (İ.T.Ü), M. Niyazi Eruslu (Yalova Üni., İ.T.Ü) • Dökümhanelerde Gürültü Kontrolü Akın Odabaşı (Fırat Üniversitesi), Ahmet Turan, Necip Ünlü (İ.T.Ü), M. Niyazi Eruslu (Yalova Üni., İ.T.Ü) • Up To Date Experience With Leonardite and Its Benefits On Green Sand Molding Patrick Verdot, Mike Van Leirsburg (Amcol) • Yaş Kalıplama Kumunda Kullanılan Yeni Kum Yerine Alfaset Reçineli Döndü Kumunun Kullanılması Onur Er, Emre Caylan, Erkan Dalay (EKU), İhan Erkul (Döküm Teknolojileri Tek. Dnş.) Poster Oturumu 1. Dökümhanelerde Yalın Yönetim Zafer Ay - Demisaş 2. Montajlı Kam Millerinin Döküm Yöntemi ile Üretimi İçin Yeni Bir Üretim Tekniğinin Tasarlanması Murat Aydın, Tarık Gün - ESTAŞ Eksantrik San. 3. Ablation Casting Altan Türkeli, Ege Demirtaş - Marmara Üniversitesi 4. Dökme Demir Üretiminde Boyasız Maçalı Döküm Kazım Kubat - Demisaş 5. Upgraded Eco-Friendly No-Bake Systems Christian Fourberg - Metko HA 6. Şile Silis Kumu ve Ankara-Bolu Bölgesi Bentonit Karışımlarının Yaş Kum Kalıp Özellikleri Dilan Bahçıvancı, Kaan Akdemir, Selman Fındıklı, Eren Uyanusta, Serdar Kadıoğlu, Ahmet Turan, Necip Ünlü, Ercan Açma - İ.T.Ü, M. Niyazi Eruslu - Yalova Üniversitesi, Bünyamin Ertek - Karakaya Bentonit A.Ş 7. Sodyum Silikat Bağlayıcılı Döküm Kalıp/Maça Kum Özelliklerinin Mikrodalga Uygulamasıyla Geliştirilmesi Serdar Kadıoğlu, Necip Ünlü, M. Ercan Açma - İ.T.Ü 8. Döküm Sektöründe Silikozis: Riskler ve Önlemler Necip Ünlü, Ahmet Turan - İ.T.Ü, Akın Odabaşı - Fırat Üniversitesi, M. Niyazi Eruslu - Yalova Üniversitesi, İ.T.Ü 9. Dökümhanelerde Kişisel Koruyucu Ekipmanların Kullanımı Ahmet Turan, Necip Ünlü - İ.T.Ü, M. Niyazi Eruslu - Yalova Üniversitesi, İ.T.Ü 10. Lean impregnation – a case study of saving 1 Million USD per year Ralf Versmold, Chris Gilmore - Godfrey Wing Gmbh 11. Reduction of scrap/costs by using measuringsystems and special sensors Jörg Gauermann - Electronics 12. Bütünleşik Alüminyum Köpüklerin Döküm Yöntemleri ile Üretimi ve Kullanım Alanları Ahmet Güner - Akdeniz Üniversitesi, M. Niyazi Eruslu - Yalova Üniversitesi 13. Küresel Grafitli Dökme Demirlerin Ultrasonik Muayenesi Zeki Tuğcular - Akdaş Döküm 14. Color Changing Refractory Coatings As Quality Control Tool For Various Foundry Sand Systems & Its Economics Sushil Sharma - Shamlax Metachem P. Ltd. 15. The Characteristic Parameters Of Thermal Analysis And Their Effect On Solidification Of Cast Irons Manuele Dabala - FASSmet Türkdöküm 23 TEKNE TURU TÜDÖKSAD Üyelerinden Boğaz Turu Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği üyeleri geleneksel hale gelen İstanbul Boğazı Tekne Turu’nda bir araya geldi. Bu yıl davete Dernek üyeleri eşleriyle birlikte katıldı. Renkli sahnelerin yaşandığı buluşmada davetliler, müzik eşliğinde coşkulu, eğlenceli bir gece yaşadı. T ürkiye Döküm Sanayicileri Derneği, yıl içerisinde çeşitli etkinliklerle bir araya getirdiği üyelerini ilk defa eşli davet ile teknede ağırladı. TÜDÖKSAD’ın, her yıl geleneksel olarak organize ettiği İstanbul Boğazı Tekne Turu bu yıl 22 Haziran tarihinde gerçekleşti. İstanbul ve Anadolu’dan gelen dernek üyeleri ve aileleri muhteşem manzara eşliğinde stres attı. Misafirler hoş sohbet ve canlı müzik eşliğinde teknede oldukça güzel vakit geçirdi. TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kocaoğlu, “Yılın belirli dönemlerinde üyelerimizle iş konuştuğumuz çok sayıda toplantı ve fuar gibi etkinliklerde bir araya geliyoruz. Yılda bir defa ise iş toplantıları dışında Boğaz turunda üyelerimizi ağırlıyoruz. Bu yıl üyelerimizi eşli davet ettik, çok daha keyifli bir ortam oldu. Bir günlük etkinlikle de olsa, üyelerimizi yoğun çalışma ortamlarından kopartıp keyif veren böyle bir organizasyonda buluşturduk. İstanbul’umuzun eşsiz güzelliğini boğaz turu ile hep birlikte bir kez daha yaşadık. Üyelerimiz ve ailelerinin de bu buluşmadan keyif aldıklarını düşünüyoruz” dedi. 24 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 Boğaz turuna oldukça yoğun katılım gösteren üyeler de boğaz turu ile keyifli bir gün geçirmenin mutluluğunu yaşadıklarını bir günlük de olsa iş stresinden uzak olmanın güzel bir duygu olduğunu ifade ettiler. İş yoğunluğundan biraz olsun uzaklaşmaya çalışan üyeler geceden oldukça memnun ayrıldı. TÜDÖKSAD, yapmış olduğu toplantı ve organizasyonlarla üyelerini bir araya getirerek hem meslektaşlık duygusunu pekiştiriyor hem de üyelerinin keyifli saatler geçirmelerini sağlıyor. ALÜMİNYUM DÖKÜM Alüminyum Dökümün 2014 Perspektifi Türkdöküm’ün bundan sonraki sayılarında, düzenli olarak TÜDÖKSAD Alüminyum Yüksek Basınç Komitesi’nin yapmış olduğu çalışmalara yer verilecek. Bu sayımızda Türkiye alüminyum döküm sektörünün üretim miktarı, firma sayıları, bu firmaların bölgelere dağılımı ve gelecek öngörülerini paylaşıyoruz. A lüminyum yüksek basınçlı döküm firmalarımız artan iç ve dış talep ile yatırımlara devam ediyor. Firmalar, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da üretim miktarlarını artırıyor. Sektörde ürün çeşitliliği arttıkça ileri teknoloji yatırımları gözleniyor. Talep artmakla beraber konjonktürün yarattığı pazar daralması nedeniyle Avrupa Birliği ülkelerindeki dökümhaneler ile çok sıkı rekabet yaşanıyor. Türkiye’de dökülen alüminyum miktarını incelendiğinde, Ege bölgesinde yaklaşık 15 milyon jant üretimi yapılıyor. Alçak basınç yöntemi ile üretilen jantlar için yaklaşık 150 bin ton alüminyum hammadde kullanılıyor. Yüksek basınçlı ve gravite döküm metotları ile döküm yapılan tesislerde ise 20 bin ton üretim gerçekleşiyor. 170 bin tonluk üretim kapasitesi ile İzmir ve Manisa’yı kapsayan Ege bölgesi tüm Türkiye üretiminin yaklaşık yarısını yapıyor. İstanbul, Kocaeli, Bursa ve Tekirdağ’da çok sayıda basınçlı ve kokil alüminyum dökümhanesi bulunuyor. Marmara bölgesinin tamamında yaklaşık 110 bin ton alüminyumun çeşitli alaşımlarda ve metotlarda döküm yapılıyor. Türkiye’nin diğer bölgelerine baktığımızda ise Konya ve Ankara ön plana çıkıyor. Bölgenin kapasitesi 35-40 bin ton olarak tahmin ediliyor. Türkiye’nin toplam ürettiği alüminyum döküm tonajının 2014 yılında 320 bin ton olması öngörülüyor. 320 bin 26 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 ton döküm yapmak için gerekli hammaddenin 120 bin tonu iç piyasadan temin edilirken kalan kısmı yurt dışından ithal ediliyor. Önümüzdeki üç sene içerisinde (2015 – 2016 - 2017) her sene alüminyum döküm sektörünün yüzde 6 ila 8 arasında büyümesi bekleniyor. Avrupa’da, Almanya (820 bin), İtalya (725 bin) ve Fransa’nın (325 bin) ardından Türkiye dördüncü büyük üretici. Önümüzdeki yıl büyük olasılıkla Türkiye’nin, üretim miktarında Fransa’yı geride bırakarak üçüncü sıraya yerleşeceği bekleniyor. Avrupa’da sektörün lideri olan Almanya dökümhanelerinin istatistiklere yansıyan ortalama döküm satış fiyatları 5,4 €/kg iken Türkiye’nin ortalama fiyatı 4,5 €/kg hesaplanıyor. TÜDÖKSAD Türkiye Döküm Sanayi Sektörü Envanter çalışmasında tespit edilen faal firma sayıları ise şöyle; • Marmara Bölgesi (İstanbul, Bursa, Kocaeli, Bursa, Tekirdağ): 208 firma • İç Anadolu Bölgesi (Konya, Ankara, Kayseri, Eskişehir): 112 firma • Ege Bölgesi (İzmir, Manisa, Aydın): 66 firma • Diğer iller: 13 firma Türkiye’de toplam 399 Alüminyum dökümhanesi faaliyet gösteriyor, bu dökümhanelerde 13 bin kişi istihdam ediliyor. Sadece Foseco Yeter Seksen yılı aşkın bir süredir küresel liderliği sürdürmemiz bir tesadüf değildir. Teknoloji yönündeki talepler ve ticari ihtiyaçlar değiştikçe, öncü yaklaşımımızı sürdürerek her zaman bir adım önde olacağız. Sonuç olarak sağladığımız çözümler kalite ve verimliliği artırarak dökümhane performansını sürekli ileriye taşıyacaktır. Bir yandan güvenli ve sağlıklı çalışma ortamını güvence altına alırken, diğer taraftan üretim maliyetlerini azaltma yönünde kararlılığımızı da koruyacağız. Gerçek potansiyelinizi ortaya çıkarmak için: Sadece Foseco Yeter. + Ortaklık + Küresel Teknoloji - Yerel Hizmet + Yaratıcı, Yenilikçi Çözümler + Uzman Tavsiyesi + Güvenilirlik + Bilgide Öncülük 0262 677 1050 foseco.turkiye@foseco.com www.foseco.com.tr CAEF CAEF Yeni Başkanı Niyazi Akdaş Oldu Portekiz’de yapılan CAEF genel kurulunda 2015 yılı için başkanlığa Niyazi Akdaş seçildi. Akdaş, tanıtma konuşmasıyla tüm genel kurul üyelerine teşekkür ederek, tüm üyeleri önümüzdeki yıl İstanbul’da yapılacak olan genel kurula davet etti. T ürkiye Döküm Sanayicileri Derneği’nin üye olduğu CAEF genel kurul toplantısı 13 - 14 Haziran 2014 tarihlerinde Portekiz’in Guimaraes kentinde gerçekleştirildi. Dönem Başkanlığını Portekiz Dökümcüler Birliği Başkanı Luis Filipe Villa-Boas başkanlığında bir araya gelen CAEF genel kurulu Guimaraes kentindeki St Marinha manastır otelinde toplandı. Avrupa ülkelerinin döküm derneklerini temsilen Avusturya, Hırvatistan, Finlandiya, Fransa, İtalya, Norveç, Polonya, Portekiz, İspanya, Slovenya, İsveç ve Türkiye’nin katıldığı genel kurula Türkiye’yi TÜDÖKSAD Eski Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Akdaş ve Genel Sekreter Kubilay Dal temsil etti. CAEF başkanı Luis Filipe Villa-Boas’un açılış konuşmasıyla başlayan genel kurul komisyonların çalışmalarıyla devam etti. Başkan, açılış konuşmasında tüm katılımcılara teşekkür ederek Portekiz döküm sanayi hakkında kısa bilgiler aktardı. Sektörün genel sorunları ve CAEF gündemi için Max Schumacher bilgi verdi. Toplantıda CAEF komisyonlarının başkanları Genel kurula çalışmaları hakkında bilgi aktardı. Önde giden komisyonlardan olan Çevre Komisyonu, Avrupa Parlamentosu’nda sektörün çevre konularındaki sorunlarını ilgili komisyonlara ileterek yeni kanun ve yönetmelikler için görüşler hazırladıklarını aktardı. NEPSİ başta olmak üzere işçi sağlığı konularındaki faaliyetlerin paylaşıldığı genel kurulda, enerji konuları da gündemdeki önemini devam ettirdi. Döküm sanayi için bir enerji yol haritası şablonunun hazırlanması kabul edildi. Hukuk komisyonu da hazırladığı örnek sözleşmelerin 28 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 tamamlandığını Fransızca ve İngilizce metinlerin Genel Kurul onayıyla yayınlanacağını ifade etti. Bu toplantıya konuk olarak katılan Elke Radtke AB Komisyonunda yürütülmekte olan Karbon, Emisyon ve NepSi ile Elektromanyetik alan değerlendirmeleri hakkında kurula bilgi verdi. Tartışmalarda enerji fiyatları ve maliyetlerinin önemi gündemin büyük kısmını meşgul etti. Avrupa ülkelerinde enerji fiyatları üzerine eklenen yenilenebilir enerji fonları sanayiciler üzerinde çok önemli bir yük haline gelmiş durumda. CAEF bünyesinde yeni oluşturulan enerji komisyonu, Avrupa ülkelerinde enerji maliyetinin bileşenleri ve maliyet değişimini tespit edecek bir araştırmayı başlatıyor. Enerji komisyonu önümüzdeki dönem içinde bu konuda bir raporu yayınlayacak. CAEF’in yönetim konuları tartışılıp karara bağlandıktan sonra, Bulgaristan’ın Avrupa Dökümcüler Birliğine üyelik başvurusu değerlendirildi. Aday üyelik sürecinin başlatılmasına karar verildi. Genel kurulun ikinci günkü oturumlarında öncelikle Alman Dökümcüler Derneği tarafından hazırlanan ekonomik durum analizi paylaşıldı. CAEF Bütçesi tartışılarak oylandı. CAEF önceki genel kurulda alınan karar ile Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği eski başkanı Niyaz Akdaş 2015 yılında CAEF Başkanlığını yürütmek üzere oylanarak seçildi. Akdaş, konuşmasında tüm genel kurul üyelerine teşekkür ederek, tüm üyeleri önümüzdeki yıl İstanbul’da gerçekleşecek genel kurula davet etti. Bir sonraki CAEF Genel Kurulunun 29-30 Mayıs 2015 tarihlerinde İstanbul’da yapılmasına karar verildi. RÖPORTAJ Ford Otosan’dan Yarım Milyar Dolarlık Yeni Yatırım Otomotiv sektörünün lider isimlerinden Ford Otosan’ın Yeniköy’deki fabrikası büyük bir açılışla üretime başladı. Engelli dostu, çevreci ve teknolojik bir tesis olan fabrikanın Türkiye ekonomisine katkısını, Ar-Ge yatırımlarını ve gelecek vizyonunu anlatan Yeniköy Fabrika Müdürü Sabri Çimen, “Yeniköy fabrikası pek çok yönden ilklerin projesi” diyor. F ord Otosan’ın dünya pazarları için yalnızca Türkiye’de üretilecek olan yeni ticari araçları Tourneo Courier ve Transit Courier’in üretimini gerçekleştireceği Yeniköy fabrikasının açılış töreni Haziran ayında gerçekleştirildi. Yıllık üretim kapasitesi 110 bin adet olan fabrikanın inşası, donanımı ve Courier araçlarının üretimi için toplam 511 milyon dolarlık yatırım yapıldı. Temeli 2012 yılında atılan Yeniköy fabrikası, 16 ay gibi rekor bir zamanda tamamlanarak üretime başladı. Fabrikada üretilecek Courier hafif ticari araçlarının geliştirme proje süresi fabrikayla eş zamanlı olarak 40 ay sürdü. Courier araçlarının prototipinden üretimine kadar olan bütün aşamaları Ford Otosan’ın Türk mühendisleri tarafından gerçekleştirildi. 30 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 Ford’un dünyadaki en önemli hafif ticari araç üslerinden biri olan Yeniköy fabrikası, toplam 70 bin metrekarelik karelik kapalı alana sahip. Üretim hatlarında yaklaşık 130 tane robot bulunan fabrikanın hat kurulumu Ford Otosan mühendisleri tarafından gerçekleştirildi. Aynı zamanda Yeniköy fabrikası, araç tasarımının yapılması, prototipinin hazırlanması, fabrika inşası ve fabrika içindeki makina ekipman projesinin yapılması özelliklerinin dördünü aynı anda bünyesinde barındırdığı için Türkiye’de bir ilk olma özelliğine sahip. Dünyadaki üretimi yalnızca Yeniköy fabrikasında yapılacak olan Ford’un B platformundaki ilk hafif ticari aracı Tourneo Courier ile Transit Courier modellerinin projesinde 490 mühendis görev aldı. Courier araçları için 160 milyon RÖPORTAJ dolar yan sanayi yatırımı yapıldı. Toplamda yüzde 60 oranında yerlilik oranına sahip olan araçların sac parçalarının tamamı yerli parçalardan oluşuyor. Bununla birlikte, yerlilik oranının yüzde 70’e çıkarılması hedefleniyor. Yıllık döküm ihtiyacı 12 bin ton olan Yeniköy fabrikasında 5 bin 500 ton döküm yerli tedarikçilerden alınırken, geri kalanı dış tedarikçilerden temin ediliyor. Ford Otosan’ın genel olarak birlikte çalıştığı yerli dökümhaneler arasında Trakya Döküm, Ferro Döküm, Componenta, Demisaş, Erkunt, Ardöksan, Gedik Döküm, Çemaş gibi firmalar yer alıyor. Ford Otosan, Yeniköy fabrikasında üretilen Tourneo Courier aracı için ise Trakya Döküm ve Ferro Döküm ile çalışıyor. Tourneo Courier, kampana, fren diski ve ön aksonu ise yüzde yüz Trakya Döküm Lüleburgaz tesislerinden karşılanıyor. Bu parçaların dökümünün yanı sıra, montaja hazır hale getirilen talaşlı imalatı da yine Trakya Döküm tarafından yapılıyor. Yeniköy fabrikasıyla birlikte ülke ekonomisine de katkı sağlanması amaçlanıyor. Üretiminin yüzde 70’i ihracata, yüzde 30’u ise iç pazara yönelik olan Courier araçları 46 ülkeye ihraç edilecek. Son 13 yılda üretimini 10 kattan fazla arttıran Ford Otosan, ihraç ettiği toplam araç sayısını Yeniköy fabrikasıyla birlikte 300 bine çıkarmayı hedefliyor. Toplam 1500 kişinin çalışacağı fabrikayla birlikte Ford Otosan’ın toplam istihdamı 11 bin kişiye çıkıyor. Engelli dostu olarak tasarlanmış fabrikadaki engelli çalışan sayısının da arttırılarak yüzde 7 oranına getirilmesi Ford Otosan’ın hedefleri arasında yer alıyor. Yarattığı istihdam, yerlilik oranı ve ihracata katkısıyla Ford Otosan, ülke ekonomisine yaptığı katkının dışında, Türk otomotiv sektörünün vizyonunun genişlemesine de yardımcı oluyor. Türkiye’nin otomotiv sektöründeki lider ismi olan Ford Otosan, Türkiye’nin ticari araç üretiminin ve ihracatının yarısından fazlasını karşılıyor. Türkiye genelinde 10 bine yakın çalışana sahip şirket, 1300 Ar-Ge mühendisine ve Ford’un dünyadaki en büyük üçüncü Ar-Ge tesisine sahip. Ford’un dünyadaki tek dizel motor kalibrasyon merkezi olmasının yanı sıra, ağır ticari mühendislik ve üretim merkezi olma özelliği de bulunuyor. Yeniköy fabrikasıyla birlikte araç üretimini 415 bine çıkaran Ford Otosan, 79 ülkeye ihracat yapıyor ve bu sayıyı 106’ya çıkarmayı hedefliyor. Türkdöküm 31 RÖPORTAJ Öncelikle kısaca sizi tanıyabilir miyiz? İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Ardından yine aynı üniversitede İmalat Mühendisliğinde yüksek lisans yaptım. Buna paralel olarak Marmara Üniversitesi’nde İşletme programı bitirdim. 1996 yılında Ford Otosan’da çalışmaya başladım. İstanbul fabrikasında Ford Escort modellerin üretim mühendisi olarak çalışırken büyüme sürecine girdik ve hem araç projesi hem de fabrika projesi üzerine çalışmaya başladık. O dönemde ABD-İngiltereTürkiye arasında gidip gelerek tasarım çalışmalarına katıldım. Daha sonra Türkiye’ye döndüm ve fiilen fabrika projesinin içinde yer aldım. Hem araç hem de fabrika projesi çok başarılı oldu. Önce ekip lideri, daha sonra da müdür olarak görev yaptım. Müdürlük görevini yürüttüğüm sırada, Koç Üniversitesi’nde Executive MBA programına katıldım. Yeniköy fabrikası projesi başlayınca proje direktörü olarak atandım. Proje tamamlandıktan sonra fabrika müdürü olarak görevlendirildim. Son iki yıldır da pazarlama alanında doktora yapmaya başladım. Şu anda doktorada tez aşamasındayım. Yeniköy fabrikası projesine gelirsek, bu proje ne zamandan beri gündeminizdeydi? Bizim her zaman gelecek yıllar için gerçekleştirmek üzere oluşturduğumuz projelerimiz var. Ancak hayata geçirmeden önce çeşitli fizibiliteler yaparız; kabul görürse uygular, kabul görmezse rafa kaldırırız. Yeniköy fabrikası projesi de 6-7 yıldır bizim gündemimizde olan bir proje. Ancak yaklaşık Sabri Çimen 2 buçuk sene önce düğmeye basıldı. Proje resmileştikten sonra ekipler kuruldu ve çalışmalara başladık. Böyle büyük bir proje için 2,5 sene kısa bir tarih mi? Yeniköy fabrikası pek çok yönden ilklerin projesi. Türkiye’de daha önce ayrı olarak fabrika yapıldı, araç tasarlandı, prototipler yapıldı, mevcut fabrikaların içine yeni hatlar kuruldu. Ancak bu projeyi diğerlerinden ayıran nokta, bu dört özelliğin birlikte yapıldığı bir proje olması. Yani hem aracın tasarlanması, hem prototipinin yapılması, hem fabrikanın inşası hem de içindeki makina ekipmanın projesinin yapılması; dördünün aynı anda olduğu Türkiye’de ilk proje. Projeyi süreç olarak değerlendirdiğimizde, bu aşamaların dördü de eşzamanlı olarak gitti. Bunların içinde en çok zaman alan, bir aracın beyaz kağıt üzerinde sıfırdan tasarlanması. Üstelik en önemli detaylarından biri, Yeniköy fabrikasında üretimi yapılacak aracın tasarımının tamamını Türk mühendislerin yapmış olması. Tabii testleri dünyanın her yerinde yapıldı ve Ford’un mühendisleriyle de alışverişlerde bulunuldu. Ancak bu projenin tamamını ve aracın tasarımını Türkiye’de Ford Otosan’ın mühendisleri yaptı. Sıfır bir aracın tasarımı ön fizibiliteleri, çizimleri, prototipleri, testleri ve devreye alınmasıyla beraber bu süreyi alıyor. Diğer yandan fabrika inşaatı rekor bir sürede tamamlandı. Temel atmadan, fabrikanın işler hale gelmesine kadar geçen süre 16 ay. Bu da bizim araştırdığımız kadarıyla dünya rekoru. Fabrika alanının büyüklüğü ne kadar? Klasik otomobil imalatında kullanılan kaynak atölyesi, boyahane, montaj atölyesi, kalite-kontrol alanları ve enerji üretim merkezleriyle beraber toplam 70 bin metrekarelik kapalı alana sahip bir kompleksimiz var. Ford Otosan Yeniköy Fabrika Müdürü 32 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 RÖPORTAJ Yeniköy fabrikasının Türk otomotiv sanayine vizyon açısından katkısı ne olacak? Türkiye’de bu ölçekte bir otomotiv fabrikasını en son Kocaeli’deki Gölcük fabrikamızla biz yapmıştık. 2001 yılında üretime başlayan Gölcük fabrikasından sonra Türkiye’de yeni bir otomotiv fabrikası yapılmadı. Ford Otosan olarak Yeniköy fabrikasıyla güzel bir olaya imza attık. Öncelikle memleket ekonomisine bu kadar zaman sonra yeni bir fabrika kazandırdık. Bunun yanı sıra istihdam açısından önemli katkıda bulundu. Tam kapasite imalat yaptığımızda yaklaşık 1500 kişi çalışacak. Yan sanayi, bayi ve servis ağı, fabrikadan etkilenen aile sayısı hesaplandığında bu sayı yaklaşık 10 bine çıkıyor. Dolayısıyla bu bizim için bir gurur kaynağı. Ayrıca yaptığımız ürünlerin yaklaşık yüzde 70’ini ihraç ediyoruz. Bu da doğrudan ihracata katkı anlamına geliyor. Üstelik yan sanayi de bizimle beraber büyüyor ve böylece yurtdışındaki diğer otomotiv sanayilerine de parça verir hale geliyor. Makina imalatı Türkiye’de genellikle ithalat üzerinedir. Biz bu fabrikayı yaparken mümkün olduğu kadar yerli makina oranımızı arttırma yoluna gittik. Bir otomobil firmasındaki en ileri teknoloji kullanım alanlarından biri kaynak atölyesindedir. Buradaki otomasyon oranı da yüksektir. Geçtiğimiz 10 sene boyunca bizimle beraber büyüyen firmalarımız vardı. Ancak hiçbiri bugüne kadar bu ölçekte bir proje yapmamıştı. Biz, kaynak atölyesinin yüzde 70’ini iki tane yerli firmaya verdik. Farklı ölçeklerde benzer durumlar boyahane, montaj atölyesi ve merkezi bakım ekipmanları için de geçerli. Mümkün olduğu kadar yerli sanayi firmalarımızın ürünlerini kullanmaya özen gösterdik. Bunlar Yeniköy fabrikasıyla memleket ekonomisine kazandırdıklarımız diyebiliriz. Yeniköy fabrikasında hangi araçların üretimi yapılacak? Yeniköy fabrikamızda Ford Transit Courier ve Ford Tour- neo Courier araçlarını üretiyoruz. Courier araçları hafif ticari araçlar. Gölcük fabrikasında Transit ve Custom araçlarını, İnönü fabrikasında ise Cargo kamyonları üretiyoruz. Onun dışındaki genel binek araçlar Avrupa’daki fabrikalarda üretiliyor. İnönü fabrikasında ayrıca motor aktarma organları fabrikamız var. Motor daha komplike bir ürün olduğu için yurtdışından ihraç edildiği düşünülüyor. Halbuki onun tasarımını da üretimini de burada yapıyoruz. Motor, tasarımı gerçek anlamda oldukça büyük bir teknoloji ve mühendislik gerektiren bir ürün. Bu da Ford Otosan’ın yetkinlikleri arasında. Ford Otosan Kocaeli fabrikaları Ford’un Avrupa’daki ticari araç üssü konumunda. Dolayısıyla bizim uzmanlık alanımızı da ticari araçlar oluşturuyor. Ticari araç üretimi, diğer araçlara göre daha zor. Herhangi başka bir fabrikada 7-8 farklı araç çeşidi varken; Kocaeli fabrikasında Transit’in sadece kaynak atölyesinde 1200 farklı araç çeşidi var. Montaj’da ise çeşitlilik on binlerle ölçülüyor. Araştırmalarımıza göre yeryüzünde bizden daha fazla çeşitte araç üreten bir fabrika daha yok. Bu da altyapıyla, teknolojiyle ve sistemleri ona göre kurmakla oluyor. Türk mühendisliğinin otomotiv sektöründe kaydettiği aşamayı nasıl görüyorsunuz? Koç Holding bünyesindeki Ford Otosan’ın gelişim sürecine baktığımızda; 1928’de Merhum Vehbi Koç’un Ford’un Ankara bayiliğini alması ile başlayan serüveni, 1959 Otosan’ın kuruluşu ve İstanbul Fabrikası’nın hayata geçişi ile sanayici kimliği kazanan yapıyı ve 1997’de Ford Motor Company ve Koç Holding’in hisselerini eşitlemesi ile kurulan Ford Otosan’ı görüyoruz. Satış-pazarlama, üretim ve ortaklıktan sonraki aşamanın ürün geliştirme ve tasarım olması doğal bir sonuç. Aslında yıllar önce ilk yerli otomobili Anadol’la yapmıştık. Yani Ford Otosan’ın şirket genetiğinde tasarım zaten var. 1998-2002 yılları arasında Ford Connect aracını ABD, Türkdöküm 33 RÖPORTAJ >> Yeniköy fabrikasında ürettiğimiz araçlarda yıllık yaklaşık 12 bin ton döküm parça kullanıyoruz. Bu parçaların yaklaşık 5 bin 500 tonunu yerli döküm tedarikçilerimizden temin ediliyor İngiltere ve Türkiye’nin global ortaklığıyla biz tasarladık. Şimdi geldiğimiz noktada Courier aracının ise tamamını biz tasarladık. Bunu Ar-Ge ve ürün geliştirme faaliyetleri sayesinde yapıyoruz. Gebze’de bir ürün geliştirme merkezimiz var. Sancaktepe’de yeni ürün geliştirme tesisimizin ise temelini attık, yapım aşaması devam ediyor. Şu anda bünyemizde yaklaşık 1300 ürün geliştirme mühendisi var. Türkiye’de önemli bir Ar-Ge tesisine sahibiz. Aynı zamanda Ford Global Company’de de Ford’un Ar-Ge üslerinden biriyiz. Hem aracın, hem üretim hatlarının hem de kalıplarının tasarımını burada biz yapıyoruz. Hatta kalıplarını ihraç da ediyoruz. Kendi ürettiğimiz ürünün tasarımını yapmak bir yana, üretmeyeceğimiz ürünün de tasarımını yapıp mühendislik ihraç ediyoruz. Örneğin, İspanya’da üretilemeye başlayan Ford Connect’in tasarım mühendisliğini biz gerçekleştirdik. Bunlar, Türkiye’de olan ama çok fazla bilinmeyen konular. Ar-Ge konusunda yeni yatırımlarınız devam ediyor mu? Bünyemizde 1300 ürün geliştirme mühendisi çalışıyor. Ancak Gebze’de bulunan ürün geliştirme merkezimiz alan olarak onlara yetmeyince, geçen sene Sancaktepe’de Türkiye’nin en büyük Ar-Ge merkezinin temeli attık. Sene sonuna doğru açılışını yapmayı planlıyoruz. Bu hem bizim hem de otomotiv sektörü adına ülkemiz için önemli bir yatırım. Yan sanayi olarak araçlarda yerli parça kullanım oranı ne kadar? Yerlilik oranımız Courier araçlarında yüzde 60 düzeyinde. Hedefimiz ise bu oranı daha da arttırmak. Hiçbir zaman tasarımı bitirdiğimiz zamanki yerlilik oranıyla yetinmedik. Üretim devam ettiği sürece yerlileştirme çabalarını sürdürüyoruz. Hedefimiz, şu anki mevcut yerlilik oranımız olan yüzde 60 oranını yüzde 70’e çıkarmak. 34 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 Aracın sac parçalardan oluşan gövdesinin yüzde 100’ü yerli. Montaj atölyesinde kullanılan parçaların arasında da yerli parçalar var. Bunların hepsi birlikte ele alındığında yerlilik oranı yüzde 60’a tekabül ediyor. Türkiye’de motor da dahil olmak üzere tasarlayamayacağımız ya da üretemeyeceğimiz araç parçası yok. Ama burada farklı bir nokta devreye giriyor; küreselleşme adı verilen büyük bir çarkın parçasıyız. Ticari olarak aracın maliyetini minimumda tutmanız lazım ki müşterilerinize düşük fiyatta satabilesiniz. Dolayısıyla yerli imalatçıların yanı sıra yurtdışından da teklif almak gerekiyor. Çünkü yurtdışında çoğu parçada uzmanlaşmış firmalar bulunuyor. Ticari olarak bakıldığında, eğer yurtdışındaki bir firma maliyet açısından size cazip geliyorsa, parçayı oradan alıyorsunuz. Aksi bir durum rekabete aykırı olur. Araçlarda kullanılan döküm parçalarında artık hafiflik söz konusu. Bu talebi yan sanayiye siz mi sunuyorsunuz? Ana firmalar ve yan sanayi arasında ilişki nasıl ilerliyor? İki yönlü bir şekilde ilerliyor. Ana firmalar, doğrudan müşteriyle temas halinde olan ve müşterinin taleplerini ve ihtiyaçlarını karşılamak zorunda olan firmalar. Müşterinin talepleri ise genelde şu şekilde oluyor; araç hafif olsun, düşük yakıt sarfiyatı olsun, ergonomik olsun, az arıza çıkarsın vs. Ana firmalar bu istek ve ihtiyaçları alıp tasarımla yoğuruyor. Daha sonra parça tasarımı konusunda yan sanayiye geribildirimde bulunuyor ve örneğin parçanın ağırlığının ne kadar olması gerektiğini söylüyor. Böylelikle yan sanayi bu talep doğrultusunda çalışmaya başlıyor. Bu durum, ana firmalardan imalatçı firmalara doğru giden yol. Bunun tersi de söz konusu. Herhangi spesifik bir parçayı üreten yan sanayi firması, yalnızca tek bir ana firma için üretim yapmıyor; birçok ana firmaya ürettiği parçayı gönderiyor. Ana firmala- RÖPORTAJ rı memnun etmek için diğer imalatçı firmalardan farklı olarak yeni teknolojiler de kullanıyorlar. Dolayısıyla bize sıklıkla yan sanayimizden parçaların üretimi konusunda farklı alternatifler geliyor. Böyle olunca biz de imalatçı firmalardan yenilikleri öğrenmiş oluyoruz. Özetle, hem imalatçı firmalarımıza öğretiyoruz, onlara karşı talepkar oluyoruz; hem de onlar bize öğretiyorlar. İki yönlü bir bilgi akışlı söz konusu. Yalnızca döküm parçalarda değil, bütün parçalarda bu şekilde yürüyor. Yeniköy fabrikasında günlük 400 araç üretildiğini düşünürsek döküm ürün talebi ortalama ne kadardır? Yeniköy fabrikasında ürettiğimiz araçlarda yıllık yaklaşık 12 bin ton döküm parça kullanıyoruz. Bu parçaların yaklaşık 5 bin 500 tonunu yerli döküm tedarikçilerimizden temin ediliyor. Kalan kısmı ise ağırlıklı olarak motor bloğu ve aktarma organları parçaları olmak üzere son montajı yapılmış şekilde endirekt olarak dış tedarik kaynaklarından sağlanıyor. Ford Otosan olarak yürüttüğümüz diğer projeleri de dikkate aldığımızda yıllık yaklaşık 4045 bin ton civarında döküm parça alımımız söz konusu. Döküm tedarikinde yerli dökümhanelerden hangileriyle çalışıyorsunuz? Kısaca bahseder misiniz? Ford Otosan olarak yürümekte olan tüm projelerimizi dikkate aldığımızda çalıştığımız yerli dökümhaneler arasında Trakya Döküm, Ferro Döküm, Componenta, Demisaş, Erkunt, Ardöksan, Gedik Döküm, Çemaş gibi firmalarımız yer alıyor. Tedarik zincirini oluştururken yan sanayiden beklentileriniz neler oluyor? Birkaç tane önemli kriterimiz var. Bunlardan ilki tabii ki kalite. Firmaların, müşteri beklentilerini karşılayan kalite standardına sahip olması gerekiyor. İkincisi teslimat kalitesi; doğru adette ürünü, doğru zamanda, doğru yere teslim edebiliyor olmak. Yeniköy fabrikası yılda 110 bin tane araç yapmak üzere tasarlanmış bir fabrika. Günde yaklaşık 400 tane araç üretilecek. Günde 400 tane araç demek, her 2-3 dakikada bir parçaya ihtiyacımız olduğu anlamına geliyor ve her ihtiyacımız olduğunda o parçaya ulaşıyor olmamız gerekiyor. Dolayısıyla ikinci önemli kriter teslimat kalitesi. Üçüncü önemli noktayı ise firmaların sorunlara karşı yaklaşımı oluşturuyor. Üretim yaparken teknik sorunlar çıkabiliyor. Her firmanın kendi kültürü ve genetiği var ve farklı bir iş yapış tarzı oluyor. Bizim beklentimiz çıkacak sorunların çözümüne nasıl yaklaştığı yönünde; dışlayıcı bir yaklaşıma mı sahip yoksa ekip çalışmasıyla beraber elinden geleni yapıyor mu, önemli olan nokta bu. Dördüncü nokta da, Ford Otosan olarak bizim olmazsa olmazlarımızdan olan iş güvenliği ve çevre meselelerine olan duyarlılık. Bunlar, tavizsiz ve yatırım ötesi konular. Biz yan sanayimizde bunları görmek istiyoruz. Orada çalışan kişiler de bizim birlikte çalıştığımız insanlar ve onların tırnağına zarar gelmesini istemiyoruz. Bunu da yan sanayilerimizin sağlamasını bekliyoruz. Geçen sene Sancaktepe’de Türkiye’nin en büyük Ar-Ge merkezinin temelini attık. Sene sonuna doğru açılışını yapmayı planlıyoruz. Bu hem bizim hem de otomotiv sektörü adına ülkemiz için önemli bir yatırım Aynı şekilde çevre duyarlılığı ve hassasiyeti konusuna da önem veriyoruz. Bu konuda ödüllü bir firmayız. Hem yerelde hem de uluslararası ölçekte yıllardır aksatmadan aldığımız çevre ödüllerimiz var. Çevre konusunda da firmalarımızın bizimle aynı duyarlılığa sahip olmasını bekliyoruz. Bunlar bizim için en temel konular. Bu kriterleri sağladıktan sonra maliyet ve verimlilik açısından en uygun koşullara sahip firmalarla çalışmayı tercih ediyoruz. Bu kriterler ışığında baktığımızda, Türkiye’deki yan sanayiyi nasıl görüyorsunuz? Türkiye’deki yan sanayi firmaları oldukça iyi durumda. Özellikle otomotiv yan sanayindeki firmalar çevre coğrafyalardaki ve özellikle Avrupa’daki ana firmaların yan sanayisi konumuna geldiler. Bu durumdan biz de memnuniyet duyuyoruz çünkü onlar güçlendikçe biz de daha iyi hizmet alıyoruz. Yeniköy fabrikası ekonomik değerler açısından ne gibi artılar sağlayacak? Yeniköy fabrikası yıllık 110 bin araç üretmek üzere tasarlanmış bir fabrika. Bunun yüzde 70’i ihraç edilmek üzere üretiliyor. Bu da günde 400 araca yakın üretim demek. Türkdöküm 35 RÖPORTAJ >>Tourneo Courier için, kampana, fren diski ve ön aksonu ise yüzde yüz Trakya Döküm Lüleburgaz tesislerinden karşılanıyor. Bu parçaların dökümünün yanı sıra, montaja hazır hale getirilen talaşlı imalatı da yine Trakya Döküm tarafından yapılıyor. Ford Otosan olarak son 12 yıldır iç pazarda Türkiye’nin otomotiv sektöründeki lideriyiz. İhracat olarak da pazar çeşitliliğimizi artırarak, 2013 yılında 5 kıtada 79 ülkeye ihracat yaptık İlerde başka projeler de alıp bu sayıyı arttırmayı hedefliyoruz. Yeniköy fabrikasının 110 bin araçlık üretimiyle beraber Ford Otosan’ın toplam üretimi 415 bin araca çıkıyor. 15 yıl içerisinde üretim sayımızı 10 katın üzerine çıkardık. Yeniköy fabrikasında istihdam 1500 civarında gerçekleşecek. Yaptığımız işle ilgili dünya üzerindeki en ileri teknolojiyi kullanıyor, aynı zamanda teknoloji açısından en ileri düzeydeki firmalarla çalışıyoruz. Üretimde 130 tane robot kullanıyoruz. Kaynak atölyesinde yüzde 48 oranında el değmeden otomasyon yapılıyor. İşçilik maliyetlerinin rakiplerine göre düşük olduğu bir ülke için yüzde 48’lik otomasyon oranı çok ciddi bir rakam. Ford Otosan olarak son 12 yıldır iç pazarda Türkiye’nin otomotiv sektöründeki lideriyiz. İhracat olarak da pazar çeşitliliğimizi artırarak, 2013 yılında 5 kıtada 79 ülkeye ihracat yaptık. Yeni Transit ailesi ile beraber ihracat pazar hedefimiz 106 ülkeye yükseldi. Yeniköy fabrikası aynı zamanda engelli dostu bir fabrika. Bu fikrin çıkış aşamasından bahseder misiniz? Yeniköy fabrikasını yaparken belli bir bütçemiz, belli kısıtlarımız ve imkanlarımız vardı. Ama doğru kişilerle çalışıyorsanız en iyi teknolojiyi doğru zamanda, doğru yerde bir araya getirip böyle büyük bir fabrikayı ortaya 36 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 çıkarıyorsunuz. Projenin ilk aylarında çalışanların kendi içlerinden gelen ve bizi sosyal açıdan etkileyen bir fikir ortaya atıldı. Bu fikir, dünyanın en engelli dostu fabrikasını yapmaktı. Bu fikri projelendirmek için bir ekip oluşturduk. Ekipteki arkadaşlar mevcut görevlerinin dışında bu projede de gönüllü olarak yer aldılar. Yaklaşık 10 kişiden oluşan gönüllü ekibimizle bu işi projelendirdik. Hem dünya literatürü ile ülkedeki mevzuatı taradık, hem daha önce yapılmış örneklere baktık, hem de derneklerden yararlandık. Kendimize şöyle bir hedef koyduk: Madem biz engelli dostu fabrika olmak istiyoruz, fabrika kurulduktan sonra engelli çalışan sayımızı da oransal olarak katlamamız lazım. Engelli çalışan oranımız yüzde 3,5 iken, bu oranı yüzde 7’ye çıkarmayı hedefledik. Fabrika nüfusunun 1500 kişi civarı olduğu düşünüldüğünde, yüzde 7 oranı ciddi sayıda engelli insanın istihdamı anlamına geliyor. Bunun yanı sıra, yalnızca engelli çalışan sayısını arttırmakla kalmayıp, farklı engelleri olan kişileri de bünyemize katalım istedik. Mevcut fabrikalarımızda çok sayıda işitme engelli arkadaşımız çalışıyor. Bu projeyle birlikte farklı engellere sahip arkadaşlarımız da bizimle çalışmaya başladı. İşe giriş süreci devam eden down sendromlu bir arkadaşımız, bir tane ileri ortopedik engelli arkadaşımız var. Başka arkadaşlarımızı da istihdam edeceğiz. Bütün tesis; sosyal ortamlar, ofisler, giriş-çıkışlar ve tuvaletler olmak üzere zaten uluslararası standartlara göre yapıldı. Ancak hatlarda çalışan arkadaşlarımız arasında da engelli arkadaşlarımız olacağı için, bazı karmaşık ve teknolojik istasyonlarımızı onlara uygun olarak tasarladık. Projeyi sıfırdan çizerken bu konuya çok dikkat ettik. Engelsiz birinin ayakta çalışabileceği bir platformu, tekerlekli sandalyeli bir arkadaşımızın da çalışabileceği şekilde yaptık, düğmeleri onlara göre ayarladık. Down sendromlu arkadaşımızın çalışacağı ortamı ona uygun olarak düzenledik. Hem sosyal ortamları hem de fabrikanın içi konusunda bütün hedeflerimizi yakaladık. Ford Otosan Yeniköy fabrikası engelli dostu bir fabrika olduğunu rahatlıkla söyleyebiliyoruz. ÜYELERDEN Samsun Makina’da Inductotherm Yeni Ocakları Devrede Samsun Makina, geçen yıl Inductotherm Türkiye’den sipariş ettiği 10 MW DUAL TRAK, 2x5 Ton STEEL SHELL ergitme ocaklarını, başarılı test işlemlerinin ardından devreye aldı. T ürkiye’nin ilk 500 büyük sanayi kuruluşları arasında olan Samsun Makina, geçen yıl Inductotherm Türkiye’ye siparişlerini verdiği iki yeni ergitme ocaklarını devreye aldı. 10 MW DUAL TRAK ve 2x15 Ton STEEL SHELL ergitme ocakları, test işlemlerini başarıyla tamamladıktan sonra sorunsuz bir şekilde üretim yapmaya başladı. Yeni sistemin avantajları Samsun Makina’nın devreye aldığı Inductotherm sisteminin özellikleri, 10,000 KW, 15 Ton’luk iki ocak arasında yüzde 100 paylaştırılabilir. DUAL TRAK gücü, 1,150 Volt besleme voltajı, 24 pulse ve 200 Hz ocak frekans verileri ile ortalama 485 kws/ton enerji harcıyor. Inductotherm’in yaptığı müşteri verimlilik hesaplarının sonucuna göre, eski sistemlerle kıyaslandığında yüzde 7 verimlilik artışının sağlandığı açıklandı. Inductoteherm sisteminde yeni model MELTMINDER bilgisayarlı kontrol sistemi de yer alıyor. Ağırlık ve sıcaklık kontrolü ile otomatik ergitme yapabilen yeni model MELTMINDER, bunun yanı sıra diğer ergitme fonksiyonlarını da başarıyla tamamlıyor. Doksanlı yıllardan bu yana Türkiye’de üretim yapan Inductotherm Türkiye, hem iç pazarın hem de dış pazar taleplerini karşılıyor. Pik ve sferodan değerli metallere, çelik sanayinden demir dışı metallere uzanan ergitme sistemlerinin yanı sıra, indüksiyon ısıtma sektörlerinde de faaliyet gösteren Inductotherm Türkiye, Balkanlar, Türki Cumhuriyetler ve Ortadoğu pazarını kapsayan bir müşteri profiline sahip. İstanbul Tüyap Fuar Alanı’nda, 11-13 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan AnkIros fuarı ile 14-19 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek Maktek fuarlarına katılacak olan Inductotherm Türkiye, fuarlar boyunca yeni ürünlerini ziyaretçilerin beğenisine sunacak. 38 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 ÜYELERDEN FerroPem Zenmet Güvencesiyle Türkiye’de Zenmet Dış Ticaret, dünya çapında faaliyet gösteren FerroPem Döküm Ürünleri firmasının temsilciliğini üstlendi. Döküm sanayisine sağladığı aşılama (inokülasyon) ve taneleme (nodülarizasyon) ürünleriyle bilinen FerroPem, bundan böyle Zenmet Dış Ticaret vasıtasıyla Türk döküm sanayisi ile buluşacak. F erroPem Döküm Ürünleri, demir döküm sanayisinde kullanılan inokülasyon (aşılama) ve nodülarizasyon (taneleme) teknikleri konusunda uzman bir firma. Firma otomotiv, teknik (mühendislik), bükülü (eğilmiş) demir boru endüstrlerinde artan kalite ve verimlilik ihtiyaçlarına uygun özel spesifik metalürji uygulamaları sunmayı hedefliyor. Döküm sanayisine yönelik inokulant (aşılayıcı), nodulizatör (taneleyici) ve metal katkı maddelerinden (additif) oluşan üretim deseniyle FerroPem, kendi pazarında ve dünyanın başlıca özel inokülatör üreticileri arasında teknik liderliği elinde bulunduruyor. Firmanın Fransa’da bulunan kendine ait araştırma laboratuarı ile firma, ayrıca Avrupa ve ABD’de bulunan pek çok bağımsız metalurji laboratuarları ve üniversitelerin teknik desteklerinden faydalanıyor. FerroPem’in ürünleri arasında her amaca uygun inokulantların yanı sıra baryum grubu, manganez-zirkonyum grubu, strontiyum grubu, lantan grubu, boru kalıp tozları, özlü tel ve diğer inokulantlar da yer alıyor. Ayrıca firma manganez, kalsiyum ve nadir element içeren/içermeyen nodülarizatör ürünleri de bulunuyor. Türkiye’de de satışı yapılan FerroPem ürünleri Temmuz 2014 tarihinden itibaren Türk döküm ve demir çelik sana- 40 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 yilerine hizmet veren Zenmet Dış Ticaret’in temsilciliğinde sektörün hizmetinde olacak. 1984 yılından bu yana sektöre çok çeşitli hammadde, makine ve ekipman alanında pek çok firmanın temsilciğini üstlenen Zemnet Dış Ticaret, bundan sonra FerroPem ürünlerini de sektörle buluşturacak. Pangborn Group, Çözümlerin Dünyası. Pangborn Group altı bağımsız ama kendilerini bütünleyen markalardan oluşur. Avrupa, Asya ve ABD gibi stratejik yerlerde üretim tesisleri ve ofisleri bulunmaktadır. Biz ve bizim deneyimli, tecrübeli ve devamlı gelişen temsilci ağımızla önemli piyasalara ve sanayilere hizmet sunarız. 140 yıldan fazla deneyim ve tecrübemizle - bunun yanı sıra araştırma, geliştirme, ürün inovasyonu alanlarında sürekli yatırımlarımız ve benzeri görülmemiş müşteri hizmetimiz - bu nedenle dünyanın önde gelen şirketleri yüzey ve kumlama işlemlerde bize güveniyor. Daha fazla bilgi için: www.pangborngroup.com. Türkiye Temsilcisi: LMA MOTIF AL. DOK SAN VE MUM LTD ŞTİ. Kimyacılar Organize Sanayi Bölgesi Melek Aras Bulvarı Tuna Caddesi No:2 34956 Tuzla \ İstanbul \ Türkiye Tel.:+90 216 / 593 13 61 Fax:+90 216 593 13 62 Web : www.lma.com.tr MERKEZ: Pangborn Group 4630 Coates Drive Fairburn, GA 30213-2975 United States ÜYELERDEN Akmetal’in Yalın Yönetim Sevdası Yalın Yönetim uygulamasına 2012 yılında başlayan Akmetal, Nisan 2014 tarihinde Yalın Yönetim’i yerinde görmeleri için dört yöneticiyi Japonya'ya 10 günlük eğitime gönderdi. Akmetal Genel Müdürü Murat Öztekin Yalın Yönetim sevdalarını, eğitime katılan Planlama Yöneticisi Ayşin Ambarkütük ise Japonya izlenimlerini aktarıyor. >> Murat Öztekin A kmetal’de 2010 yılında SWOT analizi yaptığımızda en önemli konu başlıklarından birisi “Kültür Değişimi” gerekliliği olduğu ortaya çıkmıştı. Biz şu anda 51 yıllık geçmişi olan firmanın gelecek 25 senesini planlamaya çalışıyoruz. Gelecek 25 sene ile ilgili olarak sektörde olabilecek gelişmeleri ön görmeye çalışıp önlemlerimizi bugünden almaya çalışıyoruz” diyor Akmetal Genel Müdürü Murat Öztekin. Kültür Değişimi’ni de radikal önlemlerle topyekûn değiştirmek yerine kültürümüzde çok derin izleri olan “Çalışana Saygı”, “Müşteriye Saygı” ve “Akmetal Ailesi’nin Ferdi Olabilme” sacayağından ödün vermeden, değişen dünyaya adapte olmamızı sağlayan yeni yaklaşımları şirketimize monte etmeye çalışıyoruz” diye açıklıyor Öztekin. Öztekin, öncelikle uygulamaya almak istedikleri konunun Akmetal’de çalışan tüm arkadaşlarını şirkete sahip çıkmalarını sağlamak, bu bağlamda onları şirket yönetimine ve gelişimine dahil etmek, şirket içinde “Sürekli İyileştirme” kavramını yerleştirmek olduğunu söylüyor. Bunu yaparken de en iyi kişileri bünyelerine dahil etmek gerekliliğinin yanında eğitime de çok önemli kaynak ayırıp, her bir çalışanı alanında en iyisi olmasını sağlamak gerekliliğine dikkat çekiyor. 42 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 >> Ayşin Ambarkütük Öztekin şöyle devam ediyor: Bütün bu gereklilikleri yapabilmek için uygun bir model gerekliydi. Yurtdışında yerinde görmeyi de kapsayan uzun bir araştırma sonucunda Yönetim Kurulu’nun da onayını alarak Akmetal’de “Yalın Yönetim” uygulamasına American Lean Institute desteğiyle 2012 yılında başladık. Şirket yönetiminin kararlılığı, ısrarı ve desteğiyle bu programı süresiz olarak uygulayacağız.” Akmetal’den Nisan 2014 tarihinde Japonya’ya Yalın Yönetim’i yerinde görmeleri için 10 günlük eğitime dört yönetici dahil oldu. Öztekin, “Bu arkadaşlarımız; Yalın Yönetim kuruluş fazında gösterdikleri çabadan ve konumları itibariyle şirket içindeki etki alanlarının genişliğinden dolayı seçildiler. Gelecek yıllarda diğer arkadaşlarımız da bu programlara keyifle katılacaklar” diyor. Yalın Yönetimi yerinde gören Akmetal’den dört yönetici adına Planlama Yöneticisi Ayşin Ambarkütük izlenimlerini Türkdöküm okuyucularıyla paylaşıyor. “Akmetal Ailesi”nin fertleri olarak “Yalın Yönetim” uygulaması hedefiyle; Üretim Müdürü’müz Bülent Akkayaoğlu, Kalite Müdürü’müz Serhat Adışen, Kalite Güvence Yönetici’miz Eylem Subaşı birlikte 4 Nisan 2014 tarihinde “Study Mission Japonya” programı kapsamında 10 gün ÜYELERDEN sürecek eğitim için Türkiye’nin çeşitli firmalarından katılımcıların oluşturduğu 30 kişilik ekip ile uzun bir yolculuğa çıktık. Programa katılma amacımız; 2012 yılında uygulamaya başladığımız “Yalın Yönetim” konusunda eğitim almak, uygulamaları kaynağında görmek, edindiğimiz bilgileri, tecrübeleri çalışma arkadaşlarımızla paylaşarak bu kültürü hissetmelerini ve çalışmalarını bu yönde hızlandırarak devam etmelerini sağlamaktı. Eğitim, Toyota Şirketi’nin üst düzey üretim ve ürün geliştirme yöneticiliklerine yükselmiş yöneticilerinin oluşturduğu bir kuruluş olan Toyota Engineering Corporation (TEC)’da Bay Nakashima Masamori tarafından verilen Toplam Toyota Üretim Sistemi (Total TPS) ile başlayıp İşyerinin Dinamikleştirilmesi konulu eğitim ile devam etti. Bu konularda detaylı eğitim alınıp uygulamalar yapıldı. Bay Shoji Yamatomo’nun 40 yıllık Toyota tecrübesi ile birleştirerek sunduğu Kaizen eğitimi TEC’deki uygulama merkezinde, kendisinin rehberliğinde, ekip çalışmaları ile uygulamaya geçirildi. 1966-2002 yılları arasında Toyota Motor Corporation’da görev alan, şimdilerde TEC CEO’su olan Bay Toshio Horikiri‘den Toplam Yönetim Sistemi eğitimi alındı. Alınan eğitimlerin yanı sıra TEC’in üst düzey danışmalarından Bay Osamu Hiraizumi eşliğinde Toyota Otomotiv Fabrikası, Tsutsumi fabrikası ve Toyota Oguchi Parts Center; Bay Shiro Yanagida eşliğinde GS-Eletech ana fabrikası, Chiyoda Industries ana fabrikası, Avex Tado fabrikası ziyaret edilerek Yalın Üretim uygulamaları görüldü. 10 günlük eğitim sonunda katılımcılar sertifikalarını aldı. Eğitim ve uygulamaların yanı sıra Toyota Endüstri ve Teknoloji Müzesi, Kyoto ve Tokyo şehir gezileri ile “Yalın Yönetim”in sadece fabrikalarda değil hayatın her alanında uygulanabilirliğini tecrübe etme imkanı bulduk. Bunu kültür haline getirebilmek, farklı görüşlerden yararlanabilmek amacıyla Toyota Üretim Sistemi’nin “Ürün Üretmek, İnsan Yetiştirmektir” ana felsefesinin eksiksiz uygulayıcısı olan Akmetal’in bu eğitimlere katılımı ve “Yalın Yönetim” uygulaması hız kesmeden, sürekli iyileşerek devam edecek. Türkdöküm 43 ANALİZ 4 TÜDÖKSAD Üyesi Türkiye’nin En Büyükleri Listesinde İstanbul Sanayi Odası tarafından 2013 yılı için gerçekleştirilen Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasının sonuçları açıkladı. Araştırmaya göre, sanayi kuruluşlarının zirvesinde geçtiğimiz yıllarda da olduğu gibi yine TÜPRAŞ yer alıyor. Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği üyelerinden Componenta Dökümcülük, Elba Basınçlı Döküm, Samsun Makina ve Trakya Döküm de listede yer alan kuruluşlar arasında. 44 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 ANALİZ İ 2013 2012 2011 2010 2009 2008 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 2000 1999 1998 Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içinde en yükstanbul Sanayi Odası (İSO) her yıl Türkiye’nin en sek katma değeri Son 15 yıldır sanayinin, genel ekonobüyük sanayi kuruluşlarını belirlemeye devam mi içindeki ağırlığını kaybettiğine değinen Bahçıvan, ediyor. Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu lis“Ekonomik büyümenin yüzde 2,1 ve yüzde 4 olduğu tesi araştırmasının 2013 yılı listesi Haziran ayında son iki yıldaki imalat sanayi büyümemiz; 2012 yılında açıklandı. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan yüzde 1,7 olurken, 2013 yılında ise yüzde 3,8 oldu. Bu tarafından açıklanan listenin ilk sırasında geçtiğimiz veriler Türkiye’de son yıllarda üretime dayanmayan, yıllarda da olduğu gibi TÜPRAŞ yer aldı. İkinci sırada 9 kaynağını daha çok tüketimden, hizmetler ve inşaat milyar 714 milyon TL’lik üretimden satışı ile Ford Otosektöründen alan bir büyüme olduğunu; üretimden motiv yer alırken, bir önceki sene beşinci olan Elektrik ise uzaklaşıldığını gösteriyor” dedi ve ekledi: “Hepimiz Üretim A.Ş. 9 milyar 263 milyon TL’lik üretimden satışı artık üretimden uzaklaşılan bu döngüyü görmeliyiz. ile bu yıl üçüncü sıraya yükseldi. Türkiye’nin 500 büBunu kırmak, tersine çevirmek için çalışmalıyız. Çünkü yük kuruluşu 2012 yılına göre net satışlarını yüzde 7,4 sanayi sektörü tüm ülkeler için ekonomik büyümenin arttırarak 454 milyar 990 milyon TL’ye çıkardı. En büve bütünsel kalkınmanın temelini oluşturuyor. Türkiye yük şirketler ise ağırlıklı olarak petrokimya, otomotiv de ancak üretime odaklı bir üretim anlayışıyla kaliteli ve demir-çelik sektörlerinden oldu. ve sürdürülebilir bir büyümeyi ve refahı yakalayabilir.” Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği üyeleri de 500 “2001 yılından itibaren sanayinin ve özellikle de imaBüyük Sanayi Kuruluşu listesi içindeki yerini aldı. Lislat sanayinin milli gelir içindeki payının cari fiyatlar ile teye 4 TÜDÖKSAD üyesi girerken, en üstteki isim 135. hesaplandığında bir gerileme eğilimi içine girdiği ve sırada yer alan Componenta Dökümcülük oldu. Comönemli ölçüde düştüğü görülüyor” diyen Bahçıvan, ponenta Dökümcülüğü, 341. sıra ile bu yıl listeye giimalat sanayinin milli gelir içindeki payının 1998 yıren Elba Basınçlı Döküm izledi. Samsun Makina 387. sırasında bulunurken, Trakya Döküm de 405. sırada yer aldı. Büyüme Oranları (%) Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırması, 2012 2013 sanayinin ekonomi içindeki ağırlığının giderek azalEkonomik Büyüme 2,1 4,0 dığına yönelik çarpıcı veriler ortaya koydu. Araştırmanın Türkiye’de son yıllarda büyümenin kaynağının İmalat Sanayi Büyüme 1,7 3,8 üretime değil tüketime, hizmet ve inşaat sektörüne İmalat Sanayi / GSYH 15,5 15,3 dayalı olduğunu gözler önüne serdiğini vurgulayan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan “Sanayi sektörü tüm ülkeler için ekonomik büyümenin ve bütünsel kalkınmaİmalat Sanayinin GSYH İçindeki Payı (%)-Cari Fiyatlarla nın temelini oluşturuyor. Türkiye 30,0 de ancak üretime odaklı bir üretim 23,6 anlayışıyla kaliteli ve sürdürülebilir bir büyümeyi ve refahı yakalayabilir. 19,9 17,6 2001 yılından itibaren sanayinin ve 20,0 17,2 17,1 21,6 16,0 15,5 15,5 özellikle de imalat sanayinin milli 18,9 17,6 17,1 gelir içindeki payının cari fiyatlar ile 16,7 16,1 15,3 15,1 hesaplandığında bir gerileme eği10,0 limi içine girdiği ve önemli ölçüde düştüğü görülüyor. Türkiye henüz sanayileşmiş bir ülke olmadan bu 0,0 oranın gerilemeye başlaması sanayi, ekonomi ve Türkiye için sağlıklı bir gelişme değildir” şeklinde konuştu. İSO İLK 500 LİSTESİNE GİREN TÜDÖKSAD ÜYELERİ 2013 2012 Kuruluşlar Üretimden Satışlar (Net) (TL) 135 127 Componenta Dökümcülük Tic. ve San. A.Ş. 606.465.041 Elba Basınçlı Döküm Sanayii A.Ş. 275.124.637 341 387 303 Samsun Makina Sanayi A.Ş. 243.987.499 405 403 Trakya Döküm San. ve Tic. A.Ş. 234.164.426 Türkdöküm 45 ANALİZ 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'nda Borç/Özkaynak Oranı 140 132,4 130 120 112,0 111,2 104,3 110 100 90 116,0 88,5 83,5 96,5 82,6 89,1 80 2013 2012 2011 2010 2009 2008 2007 2006 2005 2004 70 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'nda Borç/Özkaynak Oranı 100 90 80 70 60 50 40 2010 2010 2013 2009 2009 2012 2008 2008 2011 2007 2006 2006 2007 2005 2005 20 2004 30 10 Toplam Borçlar 2013 2012 2011 2004 0 Özkaynak 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'nda Satış Kârlılığı ve Özkaynak/Aktif Toplamı 8 54,8 54,5 52,9 53,1 7 6 50,0 7,2 6,7 47,3 5,6 5,9 5,8 5 3,9 50,0 5,7 49,0 4,9 46,3 4,6 4 55,0 7,6 47,2 45,0 43,0 3 Satış Karlılığı (Sol Eksen) 46 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008 2007 2006 2005 2004 40,0 Özkaynak / Aktif Toplam (Sağ Eksen) lında yüzde 23,6 iken, 16 yıl içinde sürekli bir düşüşle 2012 yılında yüzde 15,5’e gerilediğini, 2013 yılında ise yüzde 15,3 olarak gerçekleştiğini sözlerine ekledi. 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun temel tablolarını yorumlayan Bahçıvan, “Temel kalemlere baktığımızda, şirketlerin toplam satışlarının 2013 yılında yüzde 7,4’lük bir artış ile 455 milyar TL’ye çıktığını görüyoruz. Bunun karşılığında elde etmiş oldukları brüt kârlılık ise yüzde 24 artarak 70 milyar 503 milyon TL oldu. Faaliyet kârlarına baktığımızda ise iyi bir performans karşımıza çıkıyor. Çünkü bu kârlılıkta önceki yıla göre iki puanlık bir artış var. 2012 yılında yüzde 6 olan faaliyet kârı, 2013 yılında yüzde 8’e çıktı. Ancak baktığımız net satışların hemen hemen enflasyon oranında bir artış yaşadığını göz önünce bulundurduğumuzda, reel bazda ciddi bir artışın olmadığı ortaya çıkıyor” açıklamasının ardından şu yorumu yaptı: “Bu noktada akla gelen ilk şey verimlilik bazlı bir artış olduğu. Fakat asıl nedenin bu olmadığını belirtmemiz gerekiyor. Biz bunu, özellikle ithalata dayalı temel hammaddelerin, dalgalanma öncesindeki düşük kurla ithal edilmesi ve sonrasında yaşanan kur artışlarının fiyatlarda ve dolayısıyla gelir tablolarında yarattığı olumlu etki olarak görüyoruz.” Bahçıvan, sanayi şirketlerinin geçen yıl esas faaliyetlerinden elde ettikleri kârlarının yarısı ile finansman giderlerini karşıladıklarını belirtti. “2013 yılında faaliyet kârları 36,5 milyar TL’yi bulan 500 Büyük Sanayi Kuruluşu, 19 milyar TL’yi finansman gideri olarak kaybetti. Bu rakamlar açısından 2012 yılına baktığımızda ise 25 milyar TL’lik faaliyet kârının sadece 8,6 milyar TL’sini finansman giderlerine verdikleri görülüyor” diyen Bahçıvan, 2013 yılında yüzde 8 oranında faaliyet kârı elde eden sanayi şirketlerinin 2013 yılı dönem kârının, bu döngü nedeniyle neredeyse yarı yarıya düşerek yüzde 4,9’a gerilediğini ifade etti. Bu yıl şirket verilerini değerlendirme yöntemlerine bir yenilik katıldı. Finansal göstergeler değerlendirilirken uluslararası kısaltması EBITDA olan FAVÖK oranı da kullanıldı. EBIT- ANALİZ 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'nda Borç/Özkaynak Oranı (2013) Düşük Teknoloji % 36,1 Orta Düşük Teknoloji % 43,6 Yüksek Teknoloji % 2,6 DA kuruluşların faiz, amortisman ve vergi öncesi kârını gösteriyor. Bu oranlara göre şirketlerin 2013 yılındaki verisi 50 milyar TL oluyor. 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun toplam borçların aktif toplamı içindeki payı, 2013 yılında yüzde 52,8’den yüzde 57’ye yükseldi. 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nda borçlanma oranı artışını sürdürürken, son 10 yılın en üst seviyesine çıktı. Bahçıvan konuyla ilgili olarak, “Bu rakamların sanayi kuruluşlarının özkaynaklarının yetersizliği nedeniyle özellikle borçlanma kaynaklarını kullanmakta olduklarını göstermesi açısından önemli” yorumunu yaptı. Ancak Bahçıvan’a göre sanayi kuruluşları bu borçlanmayı sağlıklı kaynaklardan gerçekleştirmedi. Sanayicilerin borçlanmada daha çok banka kredilerini tercih ettiklerini ve bu nedenle de finansman giderlerinin son derece plansız bir şekilde arttığını söyleyen Bahçıvan, “Yükselen finansman giderleri nedeniyle de düşen kârlılıklar şirketlerin özkaynaklarının büyümesini negatif etkiliyor” dedi ve ekledi: “2012 yılında İSO 500 şirketlerinin ödediği finansman giderleri faaliyet kârının yüzde 34’üne denk gelirken, 2013 yılında bu oran yüzde 53’e çıktı. Bu da şirketlerin yaptıkları kârın yarısından fazlasını finansman gideri olarak ödediklerini gösteriyor.” Bu yıl araştırma kapsamına alınan konulardan biri de teknoloji ile yaratılan katma değer. 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içinde en yüksek katma değeri yüzde 43,6 ile orta-düşük teknoloji yoğunluklu sanayiler grubunun yaratıyor. Onu, yüzde 36,1 ile düşük teknoloji yoğunluklu sanayiler grubu izliyor. Orta-yüksek teknoloji yoğunluklu sanayiler grubunun payı yüzde 17,8 olurken, yüksek teknoloji yoğunluklu sanayiler grubunun payı ise yüzde 2,6’da kalıyor. “Yüksek teknolojili sektörlerin dünya imalat sanayi içindeki payı ortalama yüzde 16,7. Güney Kore’de bu oran yüzde 21,6, Tayvan’da yüzde 45,1, Singapur’da yüzde 49,9, İsrail’de yüzde 30, İrlanda’da yüzde 25,7, ABD’de yüzde 20,6 ve Malezya’da ise yüzde 11,2” diyen Bahçıvan’a göre, Türkiye’nin bu oranları teknoloji lehine çevirmezse, bu tablonun sanayideki kârlılık yansı- Orta Düşük Teknoloji % 17,8 masını da değiştirilemeyek. Yüksek teknolojiye giden yolun Ar-Ge ve inovasyondan geçtiğini vurgulayan Bahçıvan, “Ar-Ge harcamalarının satışlara oranı önemli bir karşılaştırma kriteri. Uluslararası örneklerine bakıldığında sanayileşmiş ülkelerde şirketlerin Ar-Ge harcamalarının satışlara oranı yüzde 6-8 oranlarına kadar yükseliyor” dedi. Türkiye’de ise bu oranın binde 8 olduğunu söyleyerek, 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun bu konudaki karnesinin Türkiye ortalamasının altında olduğunu ve şirketlerin üretimden satışlarının ancak binde 47’sini Ar-Ge’ye ayırdığını belirtti. yüzde 43,6 ile orta-düşük teknoloji yoğunluklu sanayiler grubu yaratırken, onları yüzde 36,1 ile düşük teknoloji yoğunluklu sanayiler grubu izledi. Orta-yüksek teknoloji yoğunluklu sanayiler grubunun yüzde 17,8 paya, yüksek teknoloji yoğunluklu sanayiler grubunun ise yüzde 2,6 paya sahip olduğunu dile getiren Bahçıvan, “Bu noktada yüksek teknolojili sektörlerin dünya imalat sanayi içindeki payının ortalama yüzde 16,7 olduğunu hatırlatmak isterim. Güney Kore’de bu oran yüzde 21,6 iken, Singapur’da yüzde 49,9, ABD’de ise yüzde 20,6. Türkiye bu oranları teknoloji lehine çevirmek zorunda. Aksi takdirde bu tablonun sanayideki karlılık yansımasını da değiştiremeyiz” dedi. AR-Ge Harcamaları Gelir Tablosu Verileri AR-GE Harcamaları (Milyon TL) 1.787,4 AR-GE Harcamaları / Üretimden Satışlar (%) 0,47 Bahçıvan, ileri sanayi ülkelerinde şirketlerin Ar-Ge harcamalarının satışlara oranının yüzde 6 ila 8 oranlarına kadar yükseldiğini vurgulayarak, “Türkiye’de bu oran binde 8. İlk 500 büyük şirketimizin bu konudaki karnesi Türkiye ortalamasının altında. Şirketlerimiz Ar-Ge’ye üretimden satışlarının ancak binde 47’sini ayırıyorlar” diye ifade etti. Türkdöküm 47 HABER 71. Dünya Döküm Kongresi Uluslararası İlgiyi Devam Ettirdi WFO tarafından iki yılda bir düzenlenen Dünya döküm kongrelerinin 71'incisi İspanya'nın Bilbao kentinde gerçekleştirildi. 71. Dünya Döküm Kongresi Uluslararası ilgiyi devam ettirdi. W FO tarafından iki yılda bir organize edilen Dünya Döküm Kongresi’nin 71’incisi İspanya’ın Bilbao şehrinde düzenlendi. Advanced Sustainable Foundry başlığı ile düzenlenen kongreye 46 ülkeden binin üzerinde delege katıldı. Katılımcılar, üç günlük teknik oturumlar, Genç Öğrenciler Semineri, Genç Araştırmacılar Programı, Döküm Alıcıları Forumu, Fabrika gezileri, Uluslararası Dökümhane sergisi, Sosyal programlar ve Eşler programları etkinlikleri ile Bilbao’da ağırlandı. 71. Dünya Döküm 48 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 Kongresi WFO’nun üyesi olan İspanya Dökümcüler Birliği Tabira Döküm Enstitüsü ve IK4-Azterlan tarafından organize edildi. Türkiye’den Kongre sergisine katılan Tosçelik Granül de sponsor olarak kongreye katkıda bulundu. WFO Başkanı Vinod KAPUR açılış konuşmasında sistematik küresel değişimlerin etkisinde olan endüstrinin sürdürülebilirlik ve çevre duyarlılığı bilinci hedefleriyle yeni ürünler ve prosesler araştırmak, geliştirmek üzere ilerlediğini vurguladı. İki yılda bir düzenlenen Dünya Döküm Kongreleri HABER katılımcılara güncel bilgiler sağlayarak, tecrübe ve iş ağlarını paylaşma fırsatı veriyor. Organizasyonun bir parçası olarak WFO, kongre sunumları sırasında en öne çıkan bildirileri tespit ederek sahiplerini ödüllendiriyor. Bu yılki ödül Huttenes Albertus sponsorluğunda üç bildiriye verildi. Best Paper Gold Award - Dana Cooper, Fairmount Minerals Ltd, ABD,‘Sustainability is the Key Driver of Innovation’ Best Paper Silver Award- Jaimie Prat, Ask Chemicals, İspanya, ‘Net/Gross Yield Optimisation of High Value Added Steel Castings’ >> En iyi sunu Altın ödülünü Dana Cooper, Kuhlgats ve Andrew Turner'dan aldı. Best Paper Bronze Award - U Petzschmann IfG, Almanya, ‘Active Cooling of Resin Bonded Moulds to Reduce the Cooling Time of Heavy Section Castings Without Loss of Quality’ Hüttenes Albertus’tan Carsten Kuhlgatz kapanış töreninde bildiri sahiplerine plaketlerini ve ödüllerini takdim etti. 32 ülke birliğinin üye olduğu Dünya Dökümcüler Birliği yönetim kurulunda Türkiye’den TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Üyesi Umur Denizci görev yapıyor. Bilbao’da düzenlenen 71. Dünya Döküm Kongresine delege olarak TÜDÖKSAD’dan Hakan Yaşar, Hayrettin Çaycı (Demisaş), Adnan Aytekin (Tosçelik Granül), Uğur Yavuz (Aydöküm) Yusuf Alan (Körfez Döküm) Bülent Özgümüş (Özgümüş Döküm), Haluk Güldür (Heraeus), Levend Otsukarcı (Inductotherm), Evren Arıkan (Foseco), Kubilay Dal (TÜDÖKSAD), Yaylalı Günay ve İlhan Baltacı katıldı. 72. Dünya Döküm Kongresi 21-25 Mayıs 2016 tarihleri arasında Japonya’nın Nagoya şehrinde gerçekleştirilecek. >> En iyi sunu Gümüş ödülünü Jaimie Prat aldı. >> Kongre Kapanış ve teşekkür töreninden… SATILIK DÖKÜMHANE EKİPMANLARI Ay Döküm’den ihtiyaç fazlası satılık ikinci el dökümhane ekipmanları… - Röperwerk marka 1982 model 25 lt cold box maça makinesi. Sandık bağlama ölçüsü 700*800*650 çift gazlama jeneratörü var. - İki adet Weston marka QJS 222 1000x1200 mm kalıplama makinesi - İki adet Alman malı 550x700 mm hidro-pnömatik - Parça yıkama makinesi AY Döküm Mak. San. Tic. A.Ş Adres: ASO 1. OSB Karamanlılar Cad. No: 2 SİNCAN / ANKARA Tel: 0312 267 04 57 Faks: 0312 267 04 56 Yetkili Kişi: Ümit Demirci Türkdöküm 49 HABER TürkTraktör 60. Yılını Yeni Fabrikası İle Taçlandırdı TürkTraktör, kuruluşunun 60. yıldönümü ile eş zamanlı olarak kapasitesini 50 bin adede çıkaracak ikinci fabrikasının açılışını, Sakarya Erenler’de gerçekleştirdi. Toplamda 222 bin metrekare alana kurulan dev fabrika, istihdam yaratmayı sürdürürken, üretim gücü ile de Türk yan sanayinin gelişimine katkı sunacak. T ürkiye tarım sektörünün lider ismi TürkTraktör, Ankara’daki fabrikaya ek olarak üretim yapacak olan Adapazarı Erenler’deki ikinci fabrikasının açılışını 60. yıldönümü ile eşzamanlı olarak gerçekleştirdi. Adapazarı Erenler Fabrikası, “Büyük Ölçekli Yatırım” olarak değerlendirilerek toplamda 222 bin metrekare alana kuruldu. TürkTraktör Adapazarı Erenler fabrikasının açılışı töreni; Bilim ve Sanayi Bakanı Fikri Işık’ın ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin yanı sıra; Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, CNH Industrial N.V. CEO’su Richard Tobin, çok sayıda hükümet ve devlet protokol yetkilileri 50 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 ve iş dünyası temsilcilerinin katılımları ile gerçekleşti. TürkTraktör Erenler Fabrikası'nın açılışında konuşan Bilim ve Sanayi Bakanı Fikri Işık, “Her fabrika açılışı, bu ülkenin geleceğine yapılan yatırımdır. Bu fabrika açılışları kadar bizi memnun eden başka program yok. Özellikle bu fabrikanın açılışı, milli gelirin, ihracatın ve istihdamın artması konusunda çok önemli bir görev edineceğini düşünüyorum. Türkiye olarak sanayide ve üretimde geldiğimiz nokta, geleneksel yöntemlerle yapılan üretimin sonu. Artık üretimde teknolojik sıçramanın yapılması lazım. Daha yüksek teknoloji düzeyiyle üretim yapmak zorundayız. Üretimde niteliğimizi artıracak bir HABER TürkTraktör Erenler Fabrikasının açılışında konuşan Bilim ve Sanayi Bakanı Fikri Işık, “Her fabrika açılışı, bu ülkenin geleceğine yapılan yatırımdır " diyor yapıya geçmek durumundayız. Bununla ilgili birçok düzenlemeyi hayata geçirdik. Şu anda bu düzenlemelerin önemli sonuçlarını alma aşamasındayız. Türkiye sahip olduğu pazar potansiyeli, nitelikli iş gücüyle yerli üretim noktasında ölçek ekonomisinde yerli üretim iddiasını artırmalı. Bununla ilgili her türlü çalışmayı yapıyoruz. Bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. İkinci önceliğimiz teknolojik üretim. Bununla ilgili ciddi çalışmalar yürütüyoruz. Bununla ilgili meyve alma zamanı geldi. TürkTraktör fabrikasının ait olduğu AR-GE merkezinden özel teşekkürü Koç ailesine ve TürkTraktör’e yapmak istiyorum. TürkTraktör’ün önemli atılımlar yapıyor olması bizi gururlandırıyor” dedi. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi ise açılışında yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Son iki ay içinde bize çok güzel mutluluklar yaşatıyorsunuz. Türkiye’ye güvenmenin örneklerini vererek, bizleri güzel açılışlarda buluşturuyorsunuz. Genç nesile nazaran çok şanslıyız. Atalarımızın teknolojisi olan sabahla yapılan çift sürmeyi gördük. Artık klimalı, müzik sistemi olan ve devasa güçlü traktörler var. Bunların Türkiye’de üretiliyor olmasını görmek, ayrı bir mutluluk. Türkiye’nin kabuğuna kırmak üzere başladığı atılıma verdiği büyük destekle TürkTraktör, geçtiğimiz yıllarda 600 bininci traktörü üretti. Bu fabrikada emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Burada 'Ülkem varsa ben de varım' diyen merhum Vehbi Koç’u da rahmet ve minnetle anmak istiyorum. Kendisi Türkiye’ye inandı ve güvendi. Rahat bir şekilde yaşamak yerine, üretim yapmak gibi bir çılgınlığa kapıldı. İnşallah bundan sonra da onun mirasçısı Koç Ailesi de Türkiye’ye inanarak yatırım yapmaya devam edecek.” Mustafa V. Koç: Avrupa’nın en büyüklerinden olacağız TürkTraktör’ün Türkiye otomotiv sanayinin en eski şirketlerinden olduğuna dikkat çekerken, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç ise törende yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “1954’de ülkemizin ilk traktörünü üretmek üzere kurulmuş olan şirketimiz, tam kapasiteye eriştiğinde yılda 50 bin adede ulaşacak üretim kapasitesi ile Avrupa’nın en büyük traktör üreticilerinden biri olacaktır. Böylelikle TürkTraktör de Türk otomotiv sektöründe daha önemli >> Mustafa V. Koç: 1954’de ülkemizin ilk traktörünü üretmek üzere kurulmuş olan şirketimiz, tam kapasiteye eriştiğinde yılda 50 bin adede ulaşacak üretim kapasitesi ile Avrupa’nın en büyük traktör üreticilerinden biri olacaktır. bir konuma erişecektir.” Yeni fabrikanın tam kapasiteye eriştiğinde yılda 50 bin adede ulaşacak traktör üretim kapasitesi ile Avrupa’nın en büyük traktör üreticilerinden biri olacağını vurgulayan Mustafa V. Koç: “Böylelikle TürkTraktör de Türk otomotiv sektöründe daha önemli bir konuma erişecektir. 2000’li yıllardan beri Amerika Birleşik Devletleri dâhil dünyanın 130 ülkesine yılda 15 bin traktör ihraç eden TürkTraktör, yeni fabrikası ile ihracatta da yeni hamlelere hazır olacaktır. Yeni yatırımımız çerçevesinde, sadece traktör değil, transmisyon ve motor işleme ve üretim kapasitemiz de artacak. Böylece, yerli katma değerin artırılması yönünde de sektörde önemli bir başarı elde eden TürkTraktör’ün bu alandaki liderliği devam edecektir. Böyle bir başarı hikâyesinin parçası olduğumuz için çok mutlu ve gururluyuz” dedi. Hükümet liderliğinde, AR-GE ve büyük ölçekli stratejik yatırımlar için sağlanan teşvikler ile ülkeye katma değer yaratacak ciddi yatırımlarının önü açıldığını ifade eden Mustafa V. Koç sözlerine şöyle devam etti; “Sakarya Erenler Fabrikamız ve yeni motor yatırımlarımız bunlara en güzel örnektir. Yaptığımız yatırımlar, artan üretim ve ihracatımız ve gelişen Ar-Ge faaliyetlerimiz ile ülkemizin 2023 vizyonu çerçevesinde emin adımlar ile ilerliyoruz. Koç Topluluğu olarak, bugünümüzü ve geleceğimizi inşa ederken bize ışık tutan, yol gösteren, en temel ilkelerimizden biri, kurucumuz merhum Vehbi Koç’un “Ülkem varsa ben de varım” sözü oldu. Kurucumuzdan miras Türkdöküm 51 HABER >> Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi TürkTraktör, 1954’ten bu yana Türkiye’de otomotiv imalat sektörünün geçirdiği evreleri göstermesi açısından önemli bir örnek kalan bu felsefe ile ilk günden bu yana ülkemiz için çok çalışmak, yatırım yapmak, üretmek, istihdam sağlamak ve vergi vermek ana düsturumuz oldu. Her zaman uzun vadeli bir bakış açısı ve Türkiye’nin geleceğine duyduğumuz güven ve inançla, yarattığımız katma değeri geliştirmeye odaklandık. Tarihimizin en büyük yatırım dönemini yaşarken, ülkemizin geleceğine yatırım yapmaya devam ettik ve ediyoruz. Özellikle otomotiv sektörüne yaptığımız büyük yatırımlarla hep bir adım önde olmayı sürdürüyoruz”. Richard Tobin: Hedef 1 milyonuncu traktör CNH Industrial N.V. CEO’su Richard Tobin açılış töreninde yaptığı konuşmada, yalnızca 15 ay önce 28 Mart 2013 tarihinde fabrikaya temel atıldığını hatırlatarak şunları söyledi; “Bu süreç; gerek CNH Industrial’ın gerekse Koç Holding’in Türkiye’de bir “traktör mükemmeliyet merkezi” kurma konusuna ne derece odaklandıklarının açık 52 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 >> Bilim ve Sanayi Bakanı Fikri Işık bir göstergesidir. Ankara fabrikamız ile birlikte Erenler Fabrikamız; TürkTraktör markasını tarım sektörü nezdinde daha da güçlü bir yere taşıyacaktır. 1967 yılında Koç Holding ile başlattığımız stratejik ortaklığımız son derece verimli ve başarılı sonuçlar doğurmuştur; doğuracaktır. Bu yıl içerisinde hem yeni fabrikamız hem de banttan indireceğimiz 700 bininci traktörümüzün ardından, şimdi gözümüzü 1 milyonuncu traktöre diktik”. Kudret Önen: “TürkTraktör yan sanayinin kurulmasına ön ayak oldu Koç Holding Savunma Sanayii, Diğer Otomotiv ve Bilgi Grubu Başkanı Kudret Önen de, açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye’de traktör üretiminin otomotiv sanayinin kuruluşunu simgeleyen bir yapıya da sahip olduğuna dikkat çekerken, “TürkTraktör de 1954’ten bu yana Türkiye’de otomotiv imalat sektörünün geçirdiği evreleri göstermesi açısından güzel bir örnektir” dedi. TürkTraktör’ün Ankara fabrikasının özellikle 2000’li yıllardan sonra yapılan atılımlar ile dünya çapında rekabetçi bir tesis konumuna eriştiğini belirten Önen, Adapazarı Erenler fabrikası ile de TürkTraktör’ün üretim kapasitesinin 50 bin adete ulaşacak olmasının önemine dikkat çekti. Kudret Önen şöyle devam etti: “Geçen sene Türkiye traktör pazarı 53 bin adet oldu. Bu dünyada 5. büyük pazar demektir. Geçen sene tüm Avrupa’da 175 bin adet traktör satıldı. Bu yönü ile bakıldığında 50 bin adet kapasitesi ile TürkTraktör’ün Avrupa’nın en büyük tesislerinden biri olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim”. FUAR Hannover Messe Geleceğin Fabrikasını Görücüye Çıkardı Tüm sanayi kollarını kapsayan ve dünyanın en önemli endüstri fuarı olarak kabul edilen Hannover Messe, 7-11 Nisan tarihlerinde Almanya’nın Hannover kentinde düzenlendi. Oldukça başarılı geçen ve geleceğin akıllı fabrikalarına ilişkin çözümlerin sunulduğu etkinliğe, 100 ayrı ülkeden 180 bin ziyaretçi katıldı. 3 Türk milli katılım organizasyonunun da gerçekleştiği Hannover Messe fuarında, TÜDÖKSAD üyesi 25 dökümhane fuara gelen ziyaretçilere ürünlerini tanıttı. 54 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 FUAR K üresel endüstri sektörünün en önemli sanayi ve endüstri fuarı konumunda olan Hannover Messe, bu yıl 7-11 Nisan tarihlerinde gerçekleşti. ‘Entegre Endüstri-bir sonraki adımlar’ sloganıyla yola çıkan ve Almanya’nın Hannover kentinde düzenlenen fuarın partner ülkesi Hollanda’ydı. 100 ülkeden 180 binin üzerinde ziyaretçinin katıldığı Hannover Messe fuarına Türkiye’den de ilgi yoğundu. 3 Türk milli katılım organizasyonunun gerçekleştiği Hannover Messe fuarında; döküm, yan sanayi ve enerji sektörlerinden 160 Türk firması yer aldı. Fuara en yoğun katılımı gösteren üçüncü ülke olan Türkiye’den gelen firmalar, toplam 4 bin 862 m² alanda ürünlerini tanıttı. Türkiye Makina Tanıtım Grubu ise hem açılış töreninde gerçekleştirdiği sponsorlukla, hem de fuarın birçok alanında yer alan reklamlarıyla katılımcıları destekledi. Fuara uzun yıllardır üyelerinin katılımını organize eden TÜDÖKSAD yine göz doldurdu. Hannover Messe’ye bu yıl, Akdaş Döküm, Ardemir, Arpek, As Çelik Döküm, Ayhan Metal, Ayzer Döküm, Çemaş, Denizciler Dökümcülük, Dirinler Döküm, Eleks Dış Ticaret, Ferro Döküm, Gisas Döküm, Gür Metal, Hekimoğlu, İğrek Makina, Kağan Döküm, Kardökmak, Koçak Metalurji, Körfez Döküm, Makim Makina, Pınar Döküm, Şenkaya, Sümer Çelik, Trakya Döküm ve Yazkan Mühendislik katıldı. Hannover Messe 2014 fuarını değerlendiren Deutsche Messe Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Jochen Köckler, “Sanayiye yönelik dünyanın lider ihtisas fuarı, bu sene geleceğin akıllı fabrikalarına ilişkin gerekli çözümleri sundu. Hannover Messe tüm sanayi konularını kapsayan ve dünyada eşi benzeri olmayan tek fuar. Burada ufacık bir bileşenden tümüyle kendi başına çalışabilen akıllı imalat hatlarını görebilirsiniz. Bu da sanayide karar vericilerin aradığı şeydir” dedi. Geleceğin sanayisini keşfetmek ve en son fabrika ve enerji teknolojilerine yatırım yapmak için Hannover’e gelen 5 bine yakım katılımcı, fuarı ziyaret eden 180 binin üzerinde ziyaretçiyle buluştu. Hannover Messe bu yıl, kendi kendine organize olabilen fabrikalar ve enerji dönüşüm sistemlerine odaklandı. “Industry 4.0 birçok kişinin düşündüğünden daha önce hayata geçecek” diyen Köckler, Hannover Messe fuarının bu yılki katılımcılarının hızlı ve kararlı bir biçimde dördüncü sanayi devrimine doğru adımlarını belirgin bir şekilde attıklarını belirtti. Fuarda yeni endüstriyel imalatta çok önemli olacak birçok malzeme sergilendi. Aynı zamanda pazarda kullanıma hazır çözümler ile standardizasyona ve BT güvenliğe yönelik ürünlere de yer verildi. Ziyaretçiler fuar sayesinde, birinci elden bir ürünün insan eli değmeden çeşitli devrelerden geçip tamamlanmasına yönelik birçok örnek izleme şansı elde etti. Köckler, “Fuarda, Industry 4.0 ile ilgili sergilenen tesisler ve makinalar geleceği elle tutulur hale getirdi ve Hannover Messe bu yönde hızla ilerlediğimizi kanıtladı” şeklinde konuştu. Hannover Messe fuarının önemli konularından birini veri güvenliği oluştururken, Enerji Salonlarının odak noktasını ise enerji sistemlerinin dönüşümü oluşturdu. Yenilenebilir enerji formlarının kullanımında, dağıtılmış enerji tedarik sistemlerinin ve akıllı dağıtım sistemlerinin gelecekte öngörülen büyümesi, gündemin bir diğer önemli konusuydu. Katılımcı firmalar, süregelen enerji geçişlerine yönelik teknoloji ve çözümleri, geleceğin enerji sistemlerini şekillendirecek görsellerle sundular. HERMES ödülünü alan SAG GmbH de, var olan dağıtım ağlarını akıllı ağlara derece derece çevirmeye olanak veren dikkat çekici bir örnek olarak fuarda yer aldı. Türkdöküm 55 FUAR Hannover Messe’ye bu yıl, Akdaş Döküm, Ardemir, Arpek, As Çelik Döküm, Ayhan Metal, Ayzer Döküm, Çemaş, Denizciler Dökümcülük, Dirinler Döküm, Eleks Dış Ticaret, Ferro Döküm, Gisas Döküm, Gür Metal, Hekimoğlu, İğrek Makina, Kağan Döküm, Kardökmak, Koçak Metalurji, Körfez Döküm, Makim Makina, Pınar Döküm, Şenkaya, Sümer Çelik, Trakya Döküm ve Yazkan Mühendislik katıldı Anında kullanılacak enerji yerine, yüksek ihtiyaç durumlarında kullanılacak enerji depolama amacına yönelik olan yenilikçi enerji depolama teknolojileri de fuarın bir diğer önemli başlığıydı. Köckler konuyla ilgili olarak, “Katılımcılar, enerji dönüşümüne yönelik somut çözümlerin var olduğunu bize gösterdiler. Teknoloji, enerji dönüşümünün anahtarı ve işte bu teknoloji Hannover’de sergilendi” dedi. Hannover Messe fuarının parter ülkesi olan Hollanda’dan gelen endüstriyel ve politik temsilciler, yeni bağlantılar kurma ve mevcut bağlantılarını geliştirme imkanı yakaladı. Fuara katılan 250 Hollandalı firma ile Hollanda, yeni bir Partner Ülke rekoru kırdı. Hollanda Başbakanı Mark Rutte, “İnsanların zihinlerinde Hollanda’nın gelişmiş teknolojiyle ilgisi olmadığı algısı son derece yanlış. Eğer yüksek teknolojiyle yapılmış bir otomatik vites araba kullanıyorsanız, bilin ki bu teknoloji yüzde 75 Hollanda’dan geliyordur” dedi. Uluslararası bir kimliğe sahip olan Hannover Messe 2014’ün ziyaretçileri arasında sektör profesyonelleri, önemli satın almacılar ve karar vericiler yüksek oranda yer aldı. Fuarın her dört ziyaretçisinden biri yurtdışından katıldı. Bu ziyaretçilerin yüzde 57’si Avrupa Birliği’nden, yüzde 20’si ise Güneydoğu ve Orta Asya’dan geldi. En çok ziyaretçi, fuarın partner ülkesi olan Hollanda’dan katıldı. Çin ise Hollanda’yı takiben ikinci sırada yer aldı. 56 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 MEVZUATIN DÖKÜMÜ Ar-Ge Faaliyetlerine Yönelik Kurumsal Destekler Evren Güldoğan Promaya evren@promaya.com.tr M evzuatın Dökümü başlıklı köşemizde yayımlanan ilk yazımızda ülkemizde Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) faaliyetlerine yönelik olarak verilen vergisel teşvikleri incelemiştik. Ana hatlarıyla hatırlatmak gerekirse: • 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu kapsamında “ArGe indirimi” olarak adlandırılan uygulama ile kurumlar vergisi matrahının tespitinde işletme bünyesinde gerçekleştirilen ve münhasıran yeni teknoloji ve bilgi arayışına yönelik Ar-Ge harcamalarının yüzde 100’ü kurum kazancından indirime konu edilebilir. • 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına, milli savunma ve iç güvenlik ihtiyaçlarına yönelik olarak yapılan araç, silah, mühimmat ve benzerlerine ilişkin Ar-Ge, yazılım, üretim, montaj, yedek parça, bakım-onarım ve modernizasyon teslim ve hizmetleri KDV’den istisnadır. • 5476 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun Ar-Ge merkezi kuran işletmelerin yürüttükleri kamu destekli Ar-Ge projeleri kapsamına giren harcamaların tamamı ile belirli bir sayıda tam zamanlı Ar-Ge personeli istihdam etmek kaydıyla ilgili yılda yapılan Ar-Ge ve yenilik harcamasının bir önceki yıla göre artışının yarısını kurum kazancı ya da ticari kazançlarından indirebilmesine, ayrıca istihdam ettikleri Ar-Ge ve destek personelinin ücretleri üzerinden doktora derecesi sahibi olanlar için yüzde 90, diğerleri için yüzde 80 oranında gelir vergisi stopaj teşvikinden, tamamı için yüzde 50 sigorta primi işveren desteğinden faydalanmasına imkan tanımaktadır. • 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında kurulan teknokentlerde faaliyet gösteren mükelleflere kurumlar vergisi, gelir vergisi, gelir vergisi stopajı ve katma değer vergisi açısından getirilmiş istisnalar bulunmaktadır. 58 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 İlk yazımızda ayrıca 19 Şubat 2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6518 sayılı Kanun ile Ar-Ge merkezi kurulabilmesi için gereken asgari tam zaman eşdeğeri personel sayısının elliden otuza indirilmesi veya sektörler itibariyle farklılaştırılması hususunda Bakanlar Kurulu’na yetki verildiğini de belirtmiştik. Bakanlar Kurulu bu yetkisini 18 Haziran 2014 tarih ve 29034 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21 Mayıs 2014 tarih ve 2014/6400 sayılı Kararname vasıtasıyla kullanmış ve söz konusu sayıyı otuza indirmiş bulunuyor. Sektörler itibariyle bir farklılaştırmaya ise henüz gidilmemiş durumda. Gelelim kurumsal desteklere, yani Ar-Ge faaliyetlerine yönelik hibe programlarına. Türkiye’nin uyguladığı en geniş katılımlı ya da katılıma açık programların SAN-TEZ ve TÜBİTAK hibeleri olduğunu söylemek yanlış olmaz. KOSGEB tarafından verilen Ar-Ge destekleri de bulunmakla beraber döküm sektöründe Araştırma-Geliştirme faaliyetlerinin ancak büyük çaplı işletmeler tarafından gerçekleştirilebileceği dikkate alınarak bu desteklere aşağıda yer verilmemektedir. SAN-TEZ Programı “Sanayi Tezleri” ibaresinin kısaltması olan SAN-TEZ, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından - hali hazırda - 27 Şubat 2014 tarih ve 28926 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sanayi Tezleri Projelerinin Desteklenmesi Hakkında Yönetmelik kapsamında yürütülen bir Ar-Ge programıdır. Programın temel amaç ve özelliği üniversite-sanayi işbirliğinin kurumsallaştırılmasına, bu sayede ülkemizde katma değer yaratarak uluslararası rekabet gücünün arttırılmasına yönelik olarak tasarlanmış olmasıdır. SANTEZ’in bu amaç doğrultusunda kullandığı araç ise yeni ürün ve/veya üretim yöntemlerinin geliştirilmesi ya da mevcut olanlarda yenilik yaratılmasına yönelik, sanayi sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda belirlenen yüksek lisans ve doktora tez çalışmalarını içeren projelerin desteklenmesidir. Bir başka deyişle SAN-TEZ projelerinde Bakanlık, üniversite ve firma şeklinde üç ayrı kurum işbirliği gösterir. MEVZUATIN DÖKÜMÜ SAN-TEZ programı kapsamında verilen destekler hibe niteliğindedir. Proje bütçesi Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile destek başvurusunda bulunan firma tarafından ortaklaşa olarak karşılanır. Mikro işletmelerin proje bütçesinin en az yüzde 15’ini, küçük işletmelerin en az yüzde 20’sini, orta büyüklükteki işletmelerin en az yüzde 25’ini, büyük işletmelerin ise en az yüzde 35’ini karşılaması gerekmektedir. Desteklenen bütçe kalemleri makine donanım, sarf malzemeler, hizmet alımı, seyahat giderleri ve personel giderlerinden oluşmaktadır. Proje için zorunlu olmakla beraber aynı zamanda üretimde de kullanılması mümkün olan makinelere ilişkin olarak, en fazla bedellerinin yüzde 40’ı oranında olmak kaydıyla kısmi destek verilir. Ayrıca projeye katılan üniversite için de proje bütçesinin yüzde 5’ine denk gelen bir proje kurum hissesi tahsis edilir. SAN-TEZ programı kapsamında desteklenen projeler rekabetçi bir prosedür ile seçilmektedir. Proje başvuruları çevrimiçi olarak yapılmakta olup Bakanlık tarafından hazırlanan San-Tez Proje Başvuru Dokümanı Hazırlama Kılavuzu bu konuda gerekli bilgileri içermektedir. Fiiliyatta projeler genelde akademik personel ve tez öğrencileri tarafından hazırlanmaktadır. Seçilen projelerin ilgili sözleşmelerin imzalanması ertesinde altı ay içerisinde başlaması gerekmektedir. Sözleşmelerin imzalanması sırasında proje sonucunda ortaya çıkması beklenen fikri ve sınai mülkiyet haklarının ve temin edilen donanımın ne şekilde paylaşılacağının belirlenmesi önemlidir. SAN-TEZ hakkında ayrıntılı bilgi için Bakanlık’ın Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü’nün internet sitesine başvurulabilir: www.sagm.sanayi.gov.tr TÜBİTAK Programları Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu, kısa adıyla TÜBİTAK tarafından yürütülen hibe programları Ulusal Destek Programları ve Uluslararası Ortaklı Destek Programları şeklinde ikiye ayrılmaktadır. Ulusal Destek Programları’ndan döküm sektörünü ilgilendirenlere ilişkin temel bilgilere aşağıda yer verilmektedir. “1501” Kodlu “Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı” yenilik tanımı çerçevesinde yeni bir ürün üretilmesi, mevcut bir ürünün geliştirilmesi, iyileştirilmesi, ürün kalitesi veya standardının yükseltilmesi veya maliyet düşürücü nitelikte yeni tekniklerin konularında yürütülen Ar-Ge nitelikli projelerin desteklenmesini hedeflemektedir. Program kapsamında projelere dönemsel desteklemeye esas harcama tutarı üzerinden saptanan destek oranı ile hibe temin edilir. Projelerin dönemsel destek oranı, temel destek oranı ve ilave destek oranlarının toplamından oluşur. Başvuruda bulunan kuruluşların sektör ve ölçeğine bakılmaksızın temel destek oranı yüzde 40 olup toplam destek oranı azami yüzde 60’a kadar çıkabilir. Personel, seyahat, donanım, yazılım, yayın, malzeme ve sarf malzemesi, danışmanlık ve diğer hizmet alımları desteklenen gider kalemleridir. Azami 500 bin TL olmak üzere toplam hibenin yüzde 25’i avans olarak verilebilir. “1511” Kodlu “Öncelikli Alanlar Araştırma Teknoloji Geliştirme ve Yenilik Projeleri Destekleme Programı” kapsamında daha fazla hibe almak mümkündür. Ancak başlığından da anlaşılacağı üzere bu program ile TÜBİTAK tarafından belirlenen ve teklif çağrısı ile ilan edilen öncelikli alanlarda yapılacak Ar-Ge projelerine destek verilmektedir. Bu çerçevede her yıl farklı öncelikli alanlar belirlenmektedir. Gerek 1501 gerekse de 1511 programları kapsamında desteklenen projeler rekabetçi bir prosedür ile seçilmektedir. Proje başvuruları çevrimiçi olarak yapılmakta olup bu konuda uzmanlaşmış personel ya da danışmanlarca hazırlanmaları önerilmektedir. “1602” Kodlu “Patent Destek Programı” ise Türk Patent Enstitüsüne (TPE), Dünya Fikri Haklar Örgütüne (WIPO), Avrupa Patent Ofisine (EPO), Japonya Patent Ofisine (JPO) ve Amerika Birleşik Devletler Patent ve Marka Ofisine (USPTO) yapılacak olan patent başvurularının kısmen veya tamamen desteklenmesine yöneliktir. Bu programa başvurmak için öncelikle patentlenebilir bir buluş sahibi olmak gerekmektedir. Ayrıntılı bilgi için TÜBİTAK’ın internet sitesine başvurulabilir: www.tubitak.gov.tr/tr/destekler/sanayi/ulusaldestek-programlari. Önümüzdeki yazımızda enerji verimliliği mevzuatını ve bu çerçevede enerji verimliliğini teşvik etmek üzere verilen teşvikleri inceleyeceğiz. TÜDÖKSAD’dan Rekabet Kuralları ve Devlet Teşvikleri seminerleri Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği, Promaya Danışmanlık Yetkilisi ve aynı zamanda derneğe de danışmanlık yapan Evren Güldoğan’ın sunumuyla üyelerine, 28 Nisan tarihinde Rekabet Kuralları eğitimi verdi. Rekabet Kurumu’nun tanıtımını yapan Güldoğan, kurumun kökeni, kuralların kapsamı, genel işleyişi, kurallara uyum stratejileri ve kurumun uygulamaları hakkında TÜDÖKSAD üyelerine bilgi verdi. Güldoğan tarafından verilen bir diğer eğitim etkinliği ise Türkiye’de devlet desteklerinin genel çerçevesi oldu. İhracat, Ar-Ge, Kalkınma Ajansı Programları ve Enerji destekleri ayrıntılı bir şeklide TÜDÖKSAD üyelerine aktarıldı. TÜDÖKSAD, bu eğitimler ile üyelerini bilgilendirme ve mevcut hakların, fırsatların sektörel bazda değerlendirilmesine aracılık ediyor. Türkdöküm 59 RÖPORTAJ Metalürjinin Kalbi İstanbul’da Atacak Metalürji sektörü tarafından ilgiyle takip edilen ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST fuarları sektörün bütün bileşenlerini bir araya getirmeye hazırlanıyor. İki yılda bir gerçekleştirilen fuar üçlüsü, bu yıl 11-13 Eylül tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde organize edilecek. Fuarlarla ilgili ayrıntıları anlatan Hannover Messe Ankiros Fuarcılık Genel Müdürü İbrahim Anıl, “Metalürji sektörünün festivali şeklinde kongreleriyle, oturumlarıyla, sunumlarıyla, fuarlarıyla ve uluslararası ziyaretçileriyle bütün sektör profesyonellerini bir araya getirecek” diyor. M etalürji sektörünü tek çatı altında toplayan ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST buluşmasına geri sayım başladı. 2014 yılında katılımcıları ve ziyaretçileri neler bekliyor? Fuara katılanlar bu sene ANKIROS/ANNOFER/ TURKCAST’ın standardı olan muhteşem bir organizasyon görecekler. Bizler standartlarımızı her fuarda bir adım daha ileri götürmeye çalışıyoruz. Şimdiye kadar bunu başardık. ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST fuarları, metalürji sektörünün bütün safhalarını içeren bir fuar üçlemesi. Fuara geldikleri zaman; metalürji sektörünün tamamını kapsayan, her türlü hammaddeden ve teknolojiden son ürünlere kadar, her şeyi görebilecekleri büyük bir kalabalık ve bu bilgileri paylaşabilecekleri bir ortam bulacaklar. ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST her iki senede bir olduğu gibi metalürji sektörünün festivali şeklinde kongreleriyle, oturumlarıyla, sunumlarıyla, fuarlarıyla ve uluslararası ziyaretçileriyle bütün sektörün kalbini İstanbul’da attıracak. ANKIROS/ANNOFER/ TURKCAST, hem katılımcılarıyla hem de ziyaretçileriyle tamamen sektörün profesyonellerinin yer aldığı bir fuar. Sanayinin çok özel bir bölümünü hedefleyen bir konuya sahip. Dolayısıyla halka açık değil; sadece davetiye sahibi sektörel ziyaretçilere açık. Bu nedenle diğer tüketici fuarlarında olduğu gibi çok kalabalık koridorlar değil, yalnızca ilgililerin dolaştığı bir ortam sunacak. Zaten katılımcıların beklentileri de bu yönde oluyor. Fuar mevcut durumda oldukça büyümüş olmakla birlikte, büyüme trendini de devam ettiriyor. Genelde her sene bir hedefimiz oluyor. 2012 senesine göre metrekare bazında yüzde 10 civarında bir büyüme hedefliyoruz ve şu anda bu hedeflere ulaşabildiğimizi görüyoruz. 62 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 Metalürji sektörünün ana damarları burada yer alıyor. Sektörün heyecanla beklediği ANKIROS/ ANNOFER/TURKCAST fuarları her geçen yıl büyüyor ve beklentileri de aynı oranda karşılıyor. Siz bu başarıyı neye bağlıyorsunuz? Fuarcılıkta ziyaretçi toplamak en önemli noktalardan bir tanesidir. Biz çok uzun zamandır bu fuarı düzenliyoruz. Bir marka değerimiz ve bilinilirliğimiz var. Dolayısıyla bu durum ziyaretçi toplamak hususunda bize önemli kolaylıklar getiriyor. Bu asla belirli bütçeleri harcamama eğilimine girmemize sebep RÖPORTAJ olmuyor. Her yaptığınız harcamadan geri dönüş almak çok kolay değil. Ama biz buradan rahatlıkla geri dönüş alabiliyoruz. 22 yıllık birikimimiz ile sektörün tamamını kucakladığımızı ve akımı etkileyecek çok büyük bir durum olmazsa sektörün tamamının orada olacağını söyleyebilirim. Geçtiğimiz yıllarda kriz dönemlerinde bile fuara katılımın oldukça yoğun olduğunu gördük. Tabii bu tek taraflı bir durum değil. İnsanlar sadece satın almaya gelmiyorlar; teknoloji ile tanışmaya, yenilikleri görmeye de geliyorlar. Ve bazen geldikleri zaman hiç akıllarında olmayan bir takım planlarla geri dönüyorlar. 2 senede bir yapılan bu etkinliğe katılmak ister kriz döneminde olsun, ister problemli bir süreçten geçiliyor olsun herkes için önemli bir durum. Dünyada az örneği olduğu ve biz en büyüklerden birisi olduğumuz için bunda da haklılar. ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST fuarlarında spesifik olarak ana konuyu belirlemek belki zor. Sizce 2014 fuarlarında öne çıkacak “temel vurgu” ne olabilir? Ana konuyu belirlemek oldukça zor. Fuarda sergileme yapmak açısından belirli bir yönlendirme yapmıyoruz. Ancak son yıllarda çevre ve verimlilik önde gelen konular arasında. Bu sene de öyle olmasını planlıyoruz. Ana temamızı bu iki konu oluşturacak diyebiliriz. Çevre ve verimlilik konularını çok önemli görüyorum. Sektör ne kadar iyi durumda olursa, biz de o kadar iyi durumda oluyoruz. Sektör duraklarsa biz de duraklıyoruz. Dolayısıyla değişimleri, gelişmeleri takip etmek durumundayız. Rekabet koşulları çerçevesinde verimlilik çok önemli bir hale geldi. Siz elinizdeki imkanları ne kadar verimli kullanabiliyor- ANKIROS/ANNOFER/ TURKCAST her iki senede bir olduğu gibi metalürji sektörünün festivali şeklinde kongreleriyle, oturumlarıyla, sunumlarıyla, fuarlarıyla ve uluslararası ziyaretçileriyle bütün sektörün buluşma noktası olacak sanız, rekabet gücünüzü de o kadar arttırıyorsunuz. Bu da otomasyona, teknolojik kontrollere yatırımı arttırıyor. Firmaların bu yöndeki sunumları da doğal olarak artıyor. Yeni yapılan yatırımlar zaten bu unsurları içeriyor. Dolayısıyla ayrıca yatırım yapmak gerekmiyor. Ama verimliliğin arttırılması gereken tesislerde buna yönelik yatırımlar gerçekleştiriliyor. Çevre konusunda ise Avrupa pazarındaki durumu takip ediyoruz. Ana pazarımız Avrupa olduğu için, Avrupa’daki çevre unsurları artık Türkiye’de de belli ölçülerde uygulanmaya başlıyor. Dolayısıyla bu konuda uyarlayıcı ve erken alınmış tedbirler, firmalarımızın gelecek dönemlerdeki rekabet koşullarını attıracaktır. Bu yüzden gelişmelerin dikkatle izlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerekiyor. Firmalar da bunun farkındalar. Bu doğrultuda hem bizim sanayicilerimiz yatırım yapıyor, hem de tedarikçiler bilgilendirme amaçlı sunumlar gerçekleştiriyor. Türkdöküm 63 RÖPORTAJ Bilindiği gibi TURKCAST fuarında Türkiye dökümhaneleri yer alıyor ve ilgi her geçen fuarda sayıları biraz daha artıyor. Döküm üreticilerinin katılımını yeterli buluyor musunuz? Neden TURKCAST fuarında yer almalılar? Tonaj açısından sektörün önemli bir bölümünü temsil ediyoruz. Hedefimiz, firma sayısı açısından temsil oranını arttırmak. Bu hemen olacak bir durum değil. Ancak gelişmekte olan bir süreç. Fuar düzenlemek kolay bir iş değil. Özellikle hedefiniz ülke sınırlarının dışına taşıyorsa, ki döküm sergilemesinde global bir pazardan söz ediyoruz, insanların buraya gelerek ihtiyaçlarını karşılamasını sağlamak, onları fuardan haberdar etmek oldukça zor. Burada en önemli nokta, gelenlerin ülke profilini doğru görerek gitmeleri. Böylece tekrar gelmeleri ve buraya gelmeyi meslektaşlarına tavsiye etmeleri. Bu da sabır gerektiren bir süreç. Mevcut durumda oldukça iyi bir konumdayız. Katılım oranı yüksek ve tanıtım için ciddi harcamalar yapıyoruz. Hedef sektörlerimiz birden fazla. 64 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 Tedarikçiler açısından hedef sektör metalürji. Ama döküm sektörünün içinde otomotivden havacılığa, inşaattan gemi sanayine birçok sektör var. Bütün bu sektörleri tamamen tarayabilmek kolay değil. Ancak şimdiye kadar iyi sonuçlar aldık. Bu bir bilinilirlik oluşturdu. Epey yol kat ettik ama daha gidecek yerimiz var. Dökümcülerimizin fuarda bulunmaları için iki önemli neden var. Birincisi; fuar süreç içerisinde bir döküm marketi halini alıyor. Potansiyel iş imkanlarını yakalayabilmek için burada bulunmaları gerek. İkincisi; gelen döküm alıcısının Türk döküm profilini doğru görmesini sağlamak adına, Türk döküm sektörünün iyi temsil ediliyor olması lazım. Ne kadar çok firma orada yer alırsa, ne kadar çok kendi teknolojilerini, kendi üretim kabiliyetlerini orada gösterebilirlerse, Türk döküm sektörünün yapabileceği şeyleri o kadar ortaya koymuş olacaklar. Dolayısıyla gelen insanlar, “Türkiye, döküm ürünü almak açısından benim için önemli bir potansiyele sahip ve iyi bir alterna- RÖPORTAJ zamanda alma-satma konusunda da ciddi bir pazar var. Bu nedenle daha fazla sayıda alüminyum dökümhanesinin katılımını bekliyoruz ANKIROS artık herkesin bildiği bir marka. Son iki ANKIROS’ta demir-çelik zirvesi yapıyorsunuz. Demir-çelik özel bölümü yapma fikri nasıl doğdu? Bu aslında yeni doğan bir fikir değil. ANKIROS kuruluşundan beri demir-çelik üreticisini ve döküm sektörünü kapsayan bir fuar. Ancak zaman içinde dökümhanelerle ilgili bölüm daha fazla büyüdü. Demir-çelik kısmı ise metraj ve büyüme oranı açısından biraz geride kaldı. TURKCAST bölümünü koymamız da metraj konusunda bir farklılık yarattı. Benzer bir uygulamayı demir-çelik ürünleri için de gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Türk demir-çelik sektörü dünyada sekizinci sırada. Oldukça iyi tesislere sahibiz ve yatırımlar hızla devam ediyor. Dünyada son yıllarda kapasite artırımı konusunda Çin’den sonraki ülke konumuna geldik. Demir-çelik sektörü krizlerden daha fazla etkileniyor çünkü salınımlar daha fazla. Kimi zaman hammadde girdileri ve pazar daralmaları konusunda performanslar çok iyi oluyor. Çünkü dökümhanelerin pazarlarıyla, demir-çelik hedef marketleri aynı görünmesine rağmen satış yöntemleri çok farklı. Dolayısıyla onların da böyle bir platforma ihtiyacı var. Demir-çelik baştan beri hep vardı. Ayrı holde sergilenebilecek boyuta geldiği için ayrı bir bölüme alma ihtiyacı duyduk. Zaten dünyadaki büyük fuarlara baktığımızda bu tür spesifik gruplaşmalar yapmak, tematik lokasyonlar belirlemek fuarcılık içinde var. Biz boyut olarak belli bir noktaya geldiğimiz için artık bu tarafa yöneliyoruz. Henüz bu tematik yerleşimi tam manasıyla uygulayabilmiş olmasak da varacağımız nokta burası. tif. TURKCAST da iyi bir buluşma noktası. Buraya her tekrarında gelmeliyim” düşüncesiyle geri dönmeli ve bu düşünceyi kendi meslektaşlarına aktarmalı. Böylece, özellikle TURKCAST fuarındaki ziyaretçi sayımız artsın. Bu konuda bir trend başlattık. ANKIROS/ ANNOFER/TURKCAST birlikteliğini, daha doğrusu tedarikçi ve ürün birlikteliğini ilk kez biz gerçekleştirdik. Bizden sonra dünyada benzer faaliyetler yapıldı. Bu fuar hem tedarikçiler açısından bir workshop niteliğine sahip, hem de dökümhaneler açısından orada geçirecekleri sürenin satışa katkısını koymak için önem arz ediyor. Başka fuarlara baktığınızda bu iki durumu birlikte bulmak kolay değil. Çok fazla alüminyum dökümhanesi yok. Bu arttırmaya çalıştığımız bir durum. ANKIROS’un olmadığı yıllarda başka bir alüminyum fuarı düzenliyoruz. Orada sergileme sayıları oldukça azdı. Halbuki alüminyum, sanayi içinde önemli bir metal ve dünyada gelişimi hızla gerçekleşiyor. Türkiye’de alüminyum dökümü ve üretimi konusunda ciddi bir potansiyel var. Aynı Fuarlarla birlikte eş zamanlı etkinlikler de düzenleniyor. Metalürji Malzeme Kongresi, ANKIROS Döküm Kongresi, Çelik Teknolojileri Zirvesi... Bu etkinliklerin fuarlara, fuarların ise bu etkinliklere karşılıklı katkısı nedir? ANKIROS fuarını 2001 yılında organize etmeye başladık ve ilk yıldan beri fuarla beraber bu tür aktivitelerin birlikte yapılması ve desteklenmesi konusunda bir görüş birliğimiz var. Bu konudaki kararlılığımızdan hiç sapmadık. Biz sektörel bir fuar yapıyoruz ve iki yılda bir o sektörün sesinin çıktığı bir birliktelik ortaya koyuyoruz. Burada ne kadar çok aktiviteyi, ne kadar çok insanı bir araya getirirsek, ne kadar çok konuyu gündeme taşırsak ve ne kadar çok gelişmeyi ortaya koyabilirsek bizim için o kadar iyi. Böylece hem gelenler o süre zarfında maksimum kazançla geri dönüyorlar, hem de bir sonraki etkinliği bekler duruma geliyorlar. Biz her zaman bu tür etkinliklerin beraber yapılmasını savunduk ve bu doğrultuda hareket ettik. Ankiros Döküm Kongre’sini fuar alanında Türkdöküm 65 RÖPORTAJ Global metalürji sektöründeki tedarikçilerin, Türkiye metalürji sektörüne olan bakışı çok olumlu. Dolayısıyla her geçen yıl artan bir ilgi var yapmayı ilk kez 2012 senesinde denedik. Genelde dünyada bu tür bir trend var. Çünkü insanların oturumlar için salondan ayrılıyor olmaları, fuar açısından handikap yaratabiliyor. Aynı zamanda ziyaretçiler fuarda vaktini daha verimli değerlendirmek istediği için oturumlara katılım oranı da düşürüyor. Buradan yola çıkarak 2012’de ilk defa fuar içinde kongre düzenlemeye TÜDÖKSAD ile birlikte başladık ve çok iyi bir sonuç elde ettik. Bundan sonra TÜDÖKSAD’ın kararı doğrultusunda devam edeceğiz. Bize uygulamada bir takım sorumluluklar getiriyor ama biz bu tür etkinliklerin başarılı olmasından keyif alıyoruz. Demir-Çelik Zirvesi’ni de ikinci kez gerçekleştireceğiz. Tek günlük bir aktivite ama Demir-Çelik Üreticileri Derneği’nin desteği ile yapılan bir organizasyon. Bu tür toplantıların içeriğine karışmıyoruz. Yalnızca teknik alt yapıyı sağlıyor, sunumların yapılabilmesi için gerekli ortamı oluşturuyor ve bunların gerçekleşmesi için gereken maddi desteği veriyoruz. Bu tarz kongreleri gerçekleştiren sivil toplum kuruluşlarının mutlaka böyle organizasyonlar içerisinde yer alması gerektiğini savunuyoruz ve burada rol almalarını istiyoruz. ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST fuarlarının öne çıkan bir özelliği de uluslararası katılım, ziyaret ve alım heyetleri. 2014 yılında bizi bu konuda neler bekliyor? ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST fuarlarına yabancı katılım oranı oldukça fazla. Bu durum global metalürji sektöründeki tedarikçilerin, Türkiye metalürji sektörüne olan bakışının çok olumlu olduğunu gösteriyor. Her geçen yıl artan bir ilgi var. Türkiye’de yabancı katılımı en fazla olan fuarlardan biri bizim fuarlar. Ve bu oran her yeni fuarda artış gösteriyor. Ülke pavyonu bazında ise Almanya, İtalya, İspanya, İran ve İngiltere’nin resmi ülke pavyonları var. Fuar bittikten sonra bir önceki fuar ile karşılaştırmalı bir değerlendirme yapıyorsunuz ve o doğrultuda yol belirliyorsunuzdur. Ziyaretçilere yönelik fuar tanıtım çalışmalarında bu yıl nasıl bir aksiyon aldınız? Elimizde konuyla ilgili oldukça iyi veri tabanı var. En önemli nokta, veri tabanının güncel tutulması ve ora- 66 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 da yer alan kişilerin haberdar edilmesi. Periyodik olarak bunu gerçekleştiriyoruz. Bunun ötesinde hedef ülkeler belirliyoruz. Bu ülkelerdeki hedef sektörlerin derneklerine ulaşıyoruz ve derneklerin, üyelerini bilgilendirmelerini sağlıyoruz. Çok önem verdiğimiz ülkelere teşvik paketleri koyuyoruz. Mesela bir delegasyon oluşturduklarında ve sayı belli bir adede çıktığında seyahat ile konaklama giderlerinin bir kısmını karşılıyoruz. Ekonomi Bakanlığı’nın bu konuda verdiği önemli destekler var. ANKIROS/ANNOFER/ TURKCAST’ın ziyaretçi bölümünü, alım heyeti organize edilmesi konusunda destekliyor. Şu anda 19 ülkeden alım heyetleri organize ediliyor. Buna ilaveten bizim koyduğumuz hedef ülkelerden delegasyonlar oluşturuyorlar. Böylece fuarın ziyaret edilmesini sağlıyoruz. ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST insanların takip ettiği, seyahat planlarına dahil ettiği bir fuar haline geldi. Özellikle terörizm nedeniyle vize işlemlerinin zorlaşmış olması Avrupa’da gerçekleşen global fuarların genel trendinde belli miktarda duraklamaya neden olurken, bizim gibi bölgesel fuarlarda bir büyüme ivmesi yarattı. İnsanların daha kolay ziyaret edebildiği fuarlar haline geldik. Dolayısıyla ne kadar iyi bir profil ortaya koyabilirsek, insanların ziyaret tekrarlarını da arttırmış oluyoruz. ANKIROS/ANNOFER/TURKCAST da iyi bir profile sahip. Bu nedenle gelen ziyaretçiler memnun kalıyor ve bir daha ziyaret ediyor. Dolaylı olarak bizim ulaşamadığımız insanlar da fuardan haberdar oluyor. Bu markayı oluşturmak, bugüne getirmek ve olduğu yerden daha iyi yerlere götürmek kolay değil. Elimizden gelenin en iyisini yaparak bunu başarmaya çalışıyoruz. Bu yıl herkesin merak ettiği konulardan biri de fuarların 4 gün yerine 3 gün yapılacak olması. Neden böyle bir uygulamayı tercih ettiniz? Fuar katılımcılarının istekleri bu yönde miydi? Her fuarımızda katılımcılara bir anket uyguluyoruz ve her fuar sonunda anketleri değerlendiriyoruz. Bu soru bizim anketlerimizde her sene yer alan bir soruydu. Özellikle pazar günüden yeterli verimin alınmadığı görüşü ortaya çıkıyordu. Diğer günlere oranla daha düşük katılım oluyordu. Fuarın 3 gün olması durumu 2010 fuar anketim sonuçlarına göre yüzde 5060 civarındayken, son fuarımızda bu oran yüzde 80’e ulaştı. Biz katılımcıyı ve ziyaretçiyi mutlu etmek için onların görüşleri doğrultusunda bu fuarı organize ediyoruz. Gelen istekler ve mevcut durumları dikkate alarak da böyle bir karara vardık. Bizim açımızdan büyük bir sıkıntı yaratmayacak. Pazar günü yaptığımız etkinlikleri fuarın en kalabalık olduğu cumartesi gününe aldık ve fuarın kapanış saatini 18:30’dan 19:00’a çektik. Açılış saatimiz ise birçok fuardan erken olarak 09:30. Yapmış olduğumuz bu ufak değişikliklerin insanları mutlu edeceği kanaatindeyim. Ancak asıl memnuniyeti fuarın ardından yapılacak olan anket değerlendirmelerimiz gösterecek. İÇİMİZDEN BİRİ HABER 68 Mustafa Duduoğlu Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 TÜRKDÖKÜM Dergisi’nin her sayısında döküm sanayisinin duayen isimlerine yer verdiği İçimizden Biri bölümünün bu sayıdaki konuğu Mustafa Duduoğlu. Duduoğlu Çelik Döküm’ün kurucusu olan ve halen Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yapan Mustafa Duduoğlu, Türkiye’de döküm sanayisi dendiğinde akla gelen ilk isimlerden. Yıllarını bu sektöre adamış ve birçok yenilik kazandırmış Duduoğlu’yla iş hayatını ve döküm sektörünü konuştuk. İÇİMİZDEN BİRİ Nerede doğdunuz? Hayatınızın ilk yılları nerede geçti? Aldığınız eğitimler nelerdir? 1947 yılında Çorum’un İskilip ilçesinde doğdum. Çiftçi bir ailenin oğluyum. Babamı çok küçük yaşta kaybettim. İlk ve ortaokulu İskilip’te okudum. Okul tatillerinde yakınımızın bakırcı dükkânında çıraklığa giderdim. İskilip’te ortaokuldan daha yüksek bir okul yoktu. Okumaya olan isteğim ve annemin gayretiyle Tokat’ta yaşayan dayımın yanına gittim ve oradaki Erkek Sanat Enstitüsü’ne kayıt oldum. Benim dönemimde Erkek Sanat Enstitüsü iki yıldı. Okulun metal bölümünden mezun oldum. Bakırcı çıraklığından dolayı el yatkınlığım çok iyi olduğu söylenirdi. Derslerde ve atölyelerde başarılı bir öğrenciydim. Sanat okulundan sonra eğitime devam etmek için gidecek okul sayısı çok azdı. Ben tercihimi Tekniker Okulları yönünde kullandım. Çünkü fabrikalarda iş veriyorlardı. Gece de okula gidiliyordu. Sektörle ilgili ilk iş deneyimininiz nerede, nasıl başladı? 1964-1965 yılları arasında Kırıkkale Tekniker Okulu’nda imtihana girdim ve kazandım. Aynı dönemde Makine Kimya Endüstrisi Kurumu mühimmat fabrikasında kalite kontrol bölümünde iş başı yaptım. Ama kalite kontrolde çalışmama rağmen, aynı mermilere aynı sisteme her gün bakıyorduk. Farklı işler yapmak istiyordum. Makine Kimya Enstitüsü Kurumu'nun top fabrikasına, pik ve sfero dökümhanesi kuruluyordu. Orada çalışmayı arzu ettim. O yılların en büyük modern tesisleri olacağı söylenirdi. İngilizler tarafından kuruluyordu. 1967 yılında fabrikalar arası tayin istedim. Kısa zamanda kabul gördü, pik ve sfero dökümhanesinin bakım onarım bölümünde çalışmaya başladım. Dökümhanede sıcak havalı kupol ocağı ile şebeke frekanslı 3,5 tonluk endüksiyon ergitme ocağı vardı. 3 vardiya çalışılırdı. Dökümhanede güzel bir ekip vardı. İlk dönemlerde işi yürütenler İngiliz teknik ekibiydi, BMC kamyonları için dört silindirli 140’lık motor blokları dökülüyordu. Torna kızakları, dokuma makinalarının gövde kısımları, traktör şanzıman kutuları, eğitim mermilerinin dökümden yapılan kısımları ve buna benzer dökümler ilk defa yurdumuzda yapılıyordu. Teknikerlere, yedek subay hakkı vermek için Ankara’da Makine Yüksek Teknikerliği için bir yıllık gece okulu açıldı. Ankara’dan Kırıkkale’ye bir yıl gidip gelerek bu okuldan mezun oldum. Çok samimi ve yardımlaşmayı seven bir çalışma ekibimiz vardı. O günlerden büyük sanayici olmuş dostlarımdan; rahmetle andığım Sayın Levent Nilüfer ve Güney Çelik’in sahibi Sayın Celal Ramazanoğlu ile birlikte çalıştık. Motor blokları dökerken çok önemli bilgiler öğrendim. Dökümcülüğün ne kadar güzel bir meslek olduğunu burada görmüş oldum. Her gün yeni bir parça dökülüyordu. Ertesi gün bir eser ortaya çıkıyordu. Bundan mutluluk duyuyorduk. Hele ki makine üzerinde montajdan sonra bunları biz yaptık diye övünürdük. Sistem yerine oturduktan sonra İngilizler gitti ve bizler devam ettik. Döküme çok istekli bakıyordum. Bakımcılıktan çok dökümcülükle uğraşıyordum. O zamanki dökümhane bentonitli sistemle çalışmasına rağmen temizleme makinaları, vinçler, bantlı sistemler, otomasyon sistemleri, taşlamalar bugün bile pek çok dökümhanede yok. O zamanın modern bir dökümhanesiydi. Dökümcülüğe böylece başlamış oldum. 1970’in başlarında evlendim. 1971 yılında 112. dönem yedek subay olarak askere gittim. Polatlı Topçu Okulu’nda eğitim gördükten sonra Diyarbakır’da askerliğimi bitirdim. 1972 yılında asker dönüşü tekrar Makine Kimya Enstitüsü Kurumu’na müracaat ettim. Çelik fabrikasında 25 tonluk ark ocağında bakım onarım bölümünde çalışmaya başladım. Aynı zamanda Siemens Martin ocakları devre dışı kalmış, onları da bir taraftan söktük. Ark ocağı ile Türkiye’nin en kaliteli çelikleri imal ediliyordu. Çok başarılı mühendis ve teknik personel kadrosu ile fabrika müdürümüz Sayın Mahmut Kurtoğlu idi. Bu yıllarda Türkiye’de güzel gelişmeler de oluyordu. Ülkemizde enerji üretimi için yatırımlar yapıldıkça enerji temini kolaylaştı. Bu sayede özel sektör artık inşaat demiri yapmak üzere ark ocakları kuruyordu. Bu tesislerin çoğunluğu da İstanbul’da kuruluyordu. Makine Kimya Enstitüsü Kurumu ark ocaklarında çalışırken özel sektörden firmalara izin alarak gider, bir hafta on gün kalır, o fabrikaya düzen verip kaliteli çelik almayı öğretip gelindiği olunurdu. Makine Kimya Enstitüsü Kurumu özel sektörün sorunlarını çözen, öğreten okul vazifesi görüyordu. Bu gibi çalışmalar esnasında o firmalardan bizimle çalışır mısınız gibi, ekiplere iş teklifleri de yapılırdı. Bu şekilde piyasada bir hareketlilik oluşmaya başladı. Sizin özel sektöre geçişiniz nasıl oldu? Aldığım bir teklif sonrası 1973 yılının başlarında bir ekiple beraber İstanbul Silahdarağa’da bulunan Elektrometal fabrikasında kısa bir müddet çalıştım. Ancak İstanbul’un yükü o zaman için bana ağır geldi. İstanbul’da rahat edemedim ve ayrıldım. Zaten izinli olarak bir müddet için ayrıldığım Makine Kimya Enstitüsü Kurumu’na geri döndüm ve orada tekrar göreve başladım. Ama yerimden oynamış oldum. Bir yandan da yeni kurulan tesisler eleman arıyorlardı. Makine Kimya Enstitüsü Kurumu’ndan önceleri ayrılmış Ankara’da Şensa Çelik Çekme Fabrikası’nda müdürlük yapan Sayın Erdoğan Alkan ile görüştüm ve onun yanına gittim. Orada göreve başladık. Böylece özel sektöre geçmiş oldum. Orada 10 tonluk bir ark ocağı çalışıyordu. Macarlardan alınmış ocağın su sisteminde problemi vardı. Elektrot tutucuları farklıydı ve birim ton başına arıza oranı çok yüksekti. Makine Kimya Enstitüsü Kurumu’ndaki 25 tonluk ark ocağındaki uygulamaların hepsini bu ocakta gerçekleştirdik ve arızaların hemen hepsini yok ettik. Ocağın birim zamandaki duruşları çok azaldı. Hepimiz rahat ettik. Başarılı işler ortaya koyduğumuz çok güzel bir ekibimiz vardı. Türkiye’de büyük sanayilerde çalışmış, genel müdürlük yapmış Sayın Erdoğan Alkan ve Türkdöküm 69 İÇİMİZDEN BİRİ Eğitim, sektöre çok şey kazandırdı. O günlerle bugünleri karşılaştırdığımız zaman, bugün özel sektörde büyük çoğunlukla endüksiyon ocakları çalışıyor. Dökümün her bölümü için teknik personel yetişiyor. Eskiye göre şimdiki döküm sanayinin yeri çok daha iyi, daha modern çalışılıyor Sayın Necdet Öz bu sektörde emeği geçmiş, sektörün ileri gelenleridir. Kendilerini şükranla anıyorum. 1974 yılına gelindiğinde siyasi ve ekonomik krizler oluşmaya başladı. Kıbrıs Harekâtı aynı dönemde oldu. Fabrika sahibi eski gemileri alıp, Tuzla’daki gemi söküm tesislerinde parçalayıp hurda temin ediyordu. Orada da zorluk olmalı ki, yurt dışından inşaat demiri yapmak üzere kütük getirip, olan haddehanesinde inşaat demiri imal etmeye başladı. Sesli olarak fabrikayı kapatacağını da söylemeye başladı. 100 kişi kadar çalışanı vardı ve üç vardiya çalışıyordu. 1975 yılının başlarında ekip olarak Sayın Erdoğan Alkan, Necdet Öz ve ben Elazığ’da Doğu Çelik Döküm fabrikasına gittik. Orası kuma çelik döküm yapan bir tesisti. İhaleye girerek devlet kuruluşlarından iş temin ediyordu. 1978 yılı ortalarına kadar beraber çalıştık. Daha sonra ben oradan ayrıldım ve Elazığ’da benim gibi tekniker olan iki arkadaşla Ark Çelik Döküm firmasını kurduk. Kendimize Ergani Bakır işletmesinde var olan iki elektrotlu 400 kg’lık ark ocağını kopyaladık ve yaklaşık 5 yıl çalıştıktan sonra aynı tesiste endüksiyon ocağı aldık. 1987 yılına kadar da birlikte çalıştık. 1987 yılında tesisteki hissemi ortaklarıma devrederek, uzun zaman kopuk kaldığım memleketime dönmeye karar verdim. Orası halen çalışan bir işletmedir. Elazığ’da çok güzel günlerimiz geçti. Ortaklarım da iyi insanlardı. Bugün kendileri sanayide büyük tesisleri olan iş adamlarıdır. Hepsini saygı ile anıyorum. Mesleğe başladığınız yıllarla bugünleri karşılaştırırsanız size göre öne çıkan farklılıklar nelerdir? Ben çok şanslıydım. Büyük tesislerde mesleğe başladım. Makine Kimya Enstitüsü Kurumu pik ve sfero dökümhanesi o zamanın büyük ve modern tesisi, aynı zamanda Türkiye’ye dökümcü yetiştiren bir üniversiteydi. Hatırladığım birçok sanayici ya Makine Kimya Enstitüsü Kurumu’ndan ayrılmadır ya da Karabük Demir Çelik’te yetişmiştir. Sfero döküm Türkiye’de yeniydi. Endüksiyon ocaklarıyla çalışma gibi elektrikli sistemler de yeniydi. 70 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 O dönem bildiğim teknolojiler içerisinde benim çalıştığım yer çok iyiydi. Devlet tesislerinin dışında elektrikle ergitme yok denecek kadar azdı. O dönemdeki döküm sanayi iptida idi. Daha çok günlük ihtiyaçları gidermek için kupol ocakları ile çalışılıyordu. Belediyelerin rögar kapakları, su pompaları, yangın vanaları ve soba imalatı yapılırdı dökümde. 1970 yıllarından sonra enerjide yapılan yatırımlarla beraber küçük çaplı ark ocakları ve endüksiyon ocaklarıyla döküm sektörü gelişmeye başladı. Ark ocakları ile inşaat demiri imalatına başlandı. Üniversitelerde malzeme ve metalürji bölümü açıldı. Eğitim, sektöre çok şey kazandırdı. O günlerle bugünleri karşılaştırdığımız zaman, bugün özel sektörde büyük çoğunlukla endüksiyon ocakları çalışıyor. Dökümün her bölümü için teknik personel yetişiyor. Eskiye göre şimdiki döküm sanayinin yeri çok daha iyi, daha modern çalışılıyor. Dökümcülük mesleği o zamanlar usta çırak yöntemiyle ilerliyordu. Bugün için eğitim seviyesi yüksek; lise ve üniversite mezunları çalışıyor. Daha iyi durumdayız. Kısa zaman öncesine kadar ithal edilen döküm parçalarını artık düzenli çalışan dökümhanelerimiz ihraç edebiliyor. Duduoğlu Çelik Döküm ne zaman kuruldu? Kurulduğu günden bu yana nasıl bir aşama kaydetti, üretiminiz hakkında bilgi verir misiniz? Hangi sektörlere ne tür parçalar döküyorsunuz? 1987 Haziran ayında Çorum OSB’de 10.000 m²’lik bir arazi üzerinde kurulduk. O dönemde Çorum OSB’de kurulan hiç tesis yoktu. Bize, OSB Müdürlüğü ve Çorum Belediye Başkanı ilk tesis olmamız nedeniyle yardımcı oldular ve teşvik ettiler. 600 m²’lik bir dökümhane yeri planladık ve 150 kg’lık bir endüksiyon ocağı aldık. İnşaat ile beraber 6 ay sonra döküm alan küçük bir dökümhane kurduk. O zamanlar Çorum Toprak Sanayi’nin ihtiyacı olan çapa, helezon gibi çelik dökümle işe başladık. Tek vardiya olarak 14 kişilik bir ekiple güzel bir başlangıç yaptık. O dönemde oğullarımdan biri ilkokulda diğeri de ortaokulda okuyordu. Onlar da gelip döküm kumuyla oynardı. 14 kişilik personel ile birlikte çocuklarım da döküm kokusunu koklamaya başladılar. O zamanki personelimizin büyük çoğunluğu firmamızdan emekli oldu ve bazıları emeklilik sonrası halen çalışmakta. Hatta çocukları ile beraber çalışan personelimiz var. Bu 14 kişilik personelimizle o dönemde güzel işler yaptık. Ayda 30 ton döküm üretiyorduk. Döktüğümüz işlerin büyük çoğunluğu çapa helezon dışında çimento fabrikalarından paslanmaz işleri alıyorduk. Çimento fabrikalarının 150 kg altındaki paslanmaz ızgaraları ve ağız plakaları ile başladık. Daha sonra Divriği Demir Çelik Fabrikası’nın Sünger Demir tesisinin ızgaralarını iki yıla yakın süre imal ettik. Türkiye’de ilk yapılan bir iş olduğu söylenirdi. Biz çok başarılı olduk. Bununla birlikte tesisimizi biraz daha modern bir hale getirdik. Spektrometre aldık. Isıl işlem fırınlarını yeniledik. Reçineli sistem kalıplama için hazırlık yapmaya başladık. O yıllar için küçük ama verimli, güzel bir tesis haline geldik. Daha sonra 500 kg’lık İÇİMİZDEN BİRİ çift potalı bir ergitme ocağı aldık. İkisini birleştirip 1000 kg’lık aşınmaya ve darbeye dayanıklı konkasör sanayi taş kırma makinalarının çekiçleri, çimento fabrikalarının çekiçleri, değirmen astarları derken madencilik sektörüne girmiş olduk ve müteahhit firmalarının tercih ettiği bir firma haline geldik. Müşterilerimiz sürekli daha iyisini sorardı. Bununla birlikte bilgimizi artırmak için sürekli yurt dışı fuarlarına katılmaya başladık ve bilgi birikimimizi artırmayı amaçladık. Mühendis arkadaşları işe almaya başladık. Böylelikle konkasör sanayinde aşınmaya ve darbeye dayanıklı bir firma haline geldik. Bi-Metal teknolojisini kullanıyorsunuz. Bunu biraz açar mısınız? Bu teknoloji müşterilerinize nasıl bir avantaj getiriyor? 1996-1997 yıllarına gelinceye kadar tesisimizi büyüttük. Yeni holler ve yeni vinçler kurduk. İş büyüdükçe alan da büyümüş oldu. Personelimiz aynı oranda çoğaldı. 1997 yılında konkasör makinalarının kapasitesi artı. Saatte 60 ton taş kıran makinaların yerine 300 ton taş kıran makinalar ortaya çıktı. Sürekli bir aşınma, daha dayanıklı bir ürün isteği oluyordu. Daha kaliteli malzeme taleplerini bir müddet, beyaz dökme demirden aşınmaya dayanıklı malzemeleri çelik üzerine cıvata ile monte ederek denedik. Ama darbeye karşı dayanıklı olmadı ve kırıldı. Bu dönemde Bi-Metal teknolojisini duyuyorduk. Bu teknolojiye ulaşmak için pek çok araştırma yaptık. Yurt dışına gittiğimiz yerler oldu. Ama çok kolay da bilgiye ulaşılmıyordu. Bu dönemde Elazığ’da ve Ankara’da çalıştığımız büyüğümüz Sayın Erdoğan Alkan Dökümcüler Derneği Genel Sekreteri olmuştu. Dernekte yapılan toplantı ve fuarlara çağırıyordu. O yıllarda Ukrayna’ya yapılan bir gezi olduğunu söylediler. Biz de Bi-Metal teknolojisinin Ukrayna’da olduğunun haberini almıştık. Bu geziye katılmadan önce araştırmalar yaptık. Temas kurabileceğimiz insanları bulduk. O gezide Sayın Can Akbaşoğlu’nun dil konusunda büyük yardımları oldu. Kendisine teşekkür ediyorum. Bu sayede Bi-Metal konusunu bilen kişileri bulduk. Bu teknolojiyi satın aldık. Çok büyük emekler harcayarak bu sistemi firmamıza adapte ettik. Çimento sanayinin çekiçlerini, konkasör makinalarının kırıcı paletlerini imal etmeye başladık. O dönemde verimliliğinden dolayı modası geçen konkasör makinasına Bi-Metal paletler çok verimli oldu. Bu sayede konkasör tekrar kullanılır hale geldi ve halen çalışıyor. Manganlı çeliklere göre Bi-Metal ürünler iki ila dört kat fazla çalışıyor. Çimento ve konkasör sanayiye Bi-Metalin fevkalade katkısı olduğunu düşünüyorum. Manganlı malzeme yerine kromlu kullanılıyor. Krom da Türkiye’de çıkan bir maden, böyle bir katkı olduğuna da inanıyorum. Bizden önce Bi-Metal teknolojisinin yapıldığını duymamıştım. Türkiye’de başarı ile yapan ilk firma olduğumuz düşünüyorum. Bizden sonra popüler hale geldi. Hatta sözleşme yaptığımız firma Türkiye’de bu teknolojiyi pazarladıklarını duyduk. Biz halen BiMetali büyük bir keyifle ve başarı ile yapıyoruz. Bi-Metal ürünleri Türkiye’den çok yurt dışına ihraç ediyoruz. Geri dönüşüm tesislerinde çok kullanılıyor. Çimento fabrikaları kullanıyor. 1997’de başlayan Bi-Metal ile beraber iş hacmimiz arttı. Reçineli sisteme geçtik. Sağımızda ve solumuzda bulunan iki tesis vardı. O firmalar yerlerini bize sattı. 10 bin metrekare olan yerimiz 32 bin metrekareye çıktı. 6 bin Türkdöküm 71 İÇİMİZDEN BİRİ İki oğlumun da çocuklukları dökümhane içerisinde geçti. Döküm kumunda oynayarak büyüdüler. Satıştan üretime kadar dökümün her bölümünde çalıştılar. Müşteri ile ilişkileri çok iyi. Çalışmayı ve insanları çok seviyorlar 500 metrekare kapalı alana modern bir dökümhane kurduk. Döküm makinalarının tamamını yurt dışından aldık. Alfaset reçine ile çalışan 20 ton/h, 10 ton/h ve 6 ton/h kapasiteli 3 kalıplama hattı kurduk. Kuruluş kapasitemiz 500 ton/ ay olan tesisimiz bugünlerde 290 ila 310 ton/ay arası üretim yapıp satıyoruz. Konkasör sanayi ve çimento sanayi ile olan çalışmamız halen devam ediyor. Yurt dışı olarak yüzde 25 ila yüzde 30 kadar ihracatımız var ve her geçen gün ihracatımızı arttırıyoruz. Bugün iki vardiya olarak 78 personel ve 8 mühendis ile çalışıyoruz ve iş sıkıntısı çekmiyoruz. Hedefimiz; 2020 yılında 500 ton/ay üretim kapasitesi, 30 mühendis ve 200 çalışana ulaşmak. Türkiye’de döküm sanayisi genelde İstanbul, Ankara, İzmir ve Konya’da kuruludur? Her kesimin kullandığı tabirle Ankara’nın ötesinde olmak sizin için avantaj mı? Değerlendirir misiniz? Anadolu’da dökümcülük yapmanın hem avantajı hem de dezavantajı var. Döküm sektörünün girdilerinin büyük kısmı ithal ve alyaj’ı İstanbul’daki tüccarlardan satın alıyoruz. Kum İstanbul’dan geliyor. Hurda da İstanbul ve Denizli’den gelen parçalar arasında. Çorum Türkiye’nin ortasında bir şehir. Burada çevremizde çalışan çimento 72 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 fabrikalarına daha yakın oluyoruz. Çekiç konusunda büyük bir çoğunlukla çalışıyoruz. Konkasör sanayide avantajlı durumdayız. Yol yapımı ve inşaatlarda kullanılan taşlar, alt yapı sektörünün hızlı olması bizi burada avantajlı hale getirdi. Ankara yakın olduğu Ankara’da çalışan makine ve imalatçıları ile de çalışabiliyoruz. Bunlar da avantajlarımız arasında yer alıyor. İş olarak fazla sıkıntı duyan bir firma değiliz. Mardin’den Edirne’ye kadar Türkiye’nin bir başından bir başına döküm yapıyoruz. Yavaş yavaş dünyaya hitap etmeye başlıyoruz ve çalışmalarımızı bu yönde ilerletiyoruz. Marmara bölgesi için İstanbul’da satış mühendisimiz var. Anadolu içinse çocuklarım çok gayretliler. Yönetimi artık çocuklarıma bıraktım. Onlar bu işi götürüyorlar. Ben de alışkanlıklarımdan vaz geçemiyorum. İşin başında olmaktan keyif alıyorum. Çocuklarım ile birlikte işi götürüyoruz. Çocuklarınızın da döküm mesleğini seçtiğini görüyoruz. Nasıl yetiştirdiniz, hazırladınız? İki oğlumun da çocuklukları dökümhane içerisinde geçti. Döküm kumunda oynayarak büyüdüler. Satıştan üretime kadar dökümün her bölümünde çalıştılar. Müşteri ile ilişkileri çok iyi. Çalışmayı ve insanları çok seviyorlar. 52 senenin emeği bir ömür. İkinci nesil olarak devam ediyorlar. Oğlum Süleyman lise mezunu, diğer oğlum Selim ise maden mühendisi. 1,5 yıl kadar İngiltere’de yabancı dil, yönetim ve iş organizasyonu üzerine eğitim gördü. Bütün çalışanlarımızla beraber işyeri prensiplerinden taviz vermeden devam ediyorlar. Son olarak döküm sanayimizi değerlendirmiş olursanız, eksikliklerimiz ve bunları nasıl gidereceğimize dair düşünceleriniz nelerdir? Döküm sanayinde son 50 yılda çok büyük mesafeler kat edildiğini yaşayarak görenlerdenim. Ar-Ge çalışmalarına çok zaman ve bütçe ayırmalıyız. Şirketimiz Ar-Ge çalışmaları sayesinde 26 yılda belli seviyelere geldi. TÜDÖKSAD, üniversiteler ile kümelenme projeleri yapmalı diye düşünüyorum. Bir zaman gelip çeliğin yerine lastik geçerse, bu dökümhaneler ne olur diye endişeleniyorum. Mühendis ve Tekniker Okulları’ndaki öğrencilerin son sınıflarını iş yerlerinde fiilen çalışarak geçirmelerini öneriyorum. Bize bu fırsatı verdiğiniz için TÜDÖKSAD’a teşekkür ediyorum. Döküm sektöründe emeği geçip vefat edenlere Allah’tan rahmet diliyorum. Yaşayan büyüklerimize sağlık ve sıhhatli ömürler diler saygı ve sevgilerimi iletirim. MAKALE Havalandırmalı Kum Doldurma Yöntemi Kullanan Yeni Kalıplama İşleminin Geliştirilmesi ve Yaş Kum Kalıplama Makinesinin Pratik Kullanımı H.Miyazaki, H. Makino, M. Hirata SINTOKOGIO, LTD. JAPONYA Özet Taşıt araçlarının ağırlıklarını azaltma ihtiyacı döküm parçaların şekillerinde değişiklikler için yeni talepler doğurmuştur. Böyle talepleri karşılamak amacıyla yüksek kalitede kalıp üretmek için yaş kum kalıplama işlemini en iyi hale getirecek ve homojen yoğunlukta kalıp elde edecek bir kalıplama işlemini tanımlamak gerekmektedir. Son zamanlarda, düşük hava basınçlı havalandırmalı kum doldurma ve sıkıştırmadan oluşan yeni bir kalıplama prosesi geliştirilmiştir. Bu yeni kalıplama işlemi iyi kum dolumu, yüksek mukavemet ve tekdüze yoğunlukta kalıp yapma, enerji tasarrufu, daha az aşınan model plakası gibi birçok avantajlar sağlayabilmektedir. Bu makalede, yaş kum kalıplama prosesi deney ve sayısal simülasyon çalışması ile en uygun hale getirilmiştir. Bu çalışmada yaş kum kalıplama prosesi ve havalandırma teknolojili yaş kum kalıp makinesinin pratik kullanımı için bazı değerli bilgiler gösterilmiştir. Giriş Kum kalıplar ile döküm üretimi devamlı olarak artıştadır. Bilhassa, demir döküm üretiminde yaş kum kalıplama yöntemi hala başlıca dökümhane teknolojisi olarak uygulanmaktadır. Arabaların ağırlığını azaltma ihtiyacı demir dökümler için talepleri hareketlendirmiştir. Böyle talepleri karşılamak amacıyla yüksek kalite kalıp üretmek için yaş kum kalıplama prosesini en iyi hale getirecek ve homojen yoğunlukta kalıp elde edecek bir kalıplama işlemini tanımlamak gerekmektedir. Son zamanlarda, düşük hava basınçlı havalandırmalı kum doldurma yöntemi kullanan yeni bir kalıplama prosesi geliştirmiştir1)2). Bu yeni kalıplama işlemi aşağıdaki iki adımdan oluşmaktadır: (1) Havalandırmalı kum doldurma: Düşük hava basınçlı havalandırma altındaki yaş kum kasası düzgün şekilde doldurur. Dolayısıyla, karmaşık model geometrili kalıp içinde bazı bölgelerde ve derin 74 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 girinti kısım girişinde genelde meydana gelen köprüoluşum fenomeni asgariye indirilir. (2) Yüksek basınçlı sıkıştırma: Kum kalıplar bu prosesin sonunda yüksek basınçlı sıkıştırma ile üretilmektedir. Dereceli tip kalıplama makinesinde sıkıştırma kafası model geometrisinin hatlarını belirlemek (biçimini oluşturmak) için önceden ayarlanır. Buna göre, kalıp arkası sıkıştırmadan sonra yassı (düz) olarak oluşur. Bu yeni kalıplama prosesi iyi kum dolumu, yüksek mukavemet ve homojen yoğunlukta kalıp yapma3)4), titreşimsiz ortam, düşük hava tüketimi, enerji tasarrufu, daha az aşınan model plakası gibi birçok avantaj sağlayabilmektedir. Ayrıca, havalandırmalı kum doldurma yönteminin daha dayanıklı kalıp5)6) yapabildiği ve döküm kusurlarını azaltabildiği anlaşılmıştır. Havalandırmalı kum doldurma teknolojisi kullanarak çeşitli türlerde yaş kum kalıplama makineleri geliştirmiştir. Bu kalıplama makineleri yüksek kalitede dökümler üretmek hususunda büyük yenilikler gerçekleştirebilmektedir. HAVALANDIRMALI KUM DOLDURMA TEKNOLOJİSİ1)2) DENEYSEL TEÇHİZAT VE KOŞULLAR Şekil 1, havalandırmalı kum doldurma teknolojisi kullanan dereceli kalıplama makinesinin şematik çizimini göstermektedir. Test modeli Şekil 2’de gösterilmektedir. Kasa ölçüsü 700 x 900 x 300mm, model küçük girinti kısımların çapları 30, 20 ve 10mm, tüm küçük girinti kısımların derinliği ise 50mm’dir. Modeldeki girinti kısımlara kum doldurma bu kalıplama makinesi ve test modeli kullanılarak değerlendirilmişir. Kumun serbest düşmesi durumunda, yaş kum silo kullanılarak yerçekim kuvveti ile düşürülür. Üflemeli kum doldurma durumunda, 0.3MPa değerindeki basınçlı hava kum tankının üst kısmına verilir. Havalandırmaı kum doldurma durumunda, 0.1MPa değerindeki düşük basınçlı hava kum tankının üst kısmına ve nozul yakınındaki konik kısma verilir. MAKALE Slide gate 700 (flask size) Sand tank air inlet Ø 30 4 x 50 = 200 Aeration filter Ø 20 Flask Pattern carrier Ø 10 nozzle nozzle air inlet 100 Filling flame 100 900 (flask size) air inlet 30 510 30 Şekil 2 - Test modelin üst görünümü Şekil 1 - Havalandırma kum doldurma kullanan dereceli kalıplama makinesinin şematik çizimi. DENEYSEL SONUÇLAR Kum doldurma deneyinde, model girinti kısımlardaki yaş kum ağırlıkları kum doldurma işlemlerinden sonra ölçülür. Kum doldurma kitle yoğunluğu sonuçları Şekil 3’de gösterilmektedir. Silo Kullanarak Yerçekimi ile Kum Doldurma Şekil 3-1), silo kullanan yerçekimi ile kum doldurma durumunda küçük girinti kısımlara kum doldurmanın deneysel sonuçlarını göstermektedir. 30mm’lik girinti kısımlarda elde edilen ortalama yoğunluk 730 kg/m3 değerindedir ve yoğunluk çap küçüldükçe azalır. Doldurma işleminden önce kum kitle yoğunluğu 1000 kg/ m3 olduğundan, 30mm veya daha düşük çaplı girinti kısımlar ile elde edilen kitle yoğunluğu bu değerin altındadır. Yüksek Basınçlı Üfleme ile Kum Doldurma Şekil 3-2), 0.30MPa hava basıncı ile küçük girinti kısımlara üflemeli kum doldurma deneysel sonuçlarını göstermektedir. Kum parçacıkları üzerindeki hava akımı etkisi ile kitle yoğunlukları genelde yerçekimi ile kum doldurma yöntemiyle elde edilenden daha yüksektir. 30mm çaplı girinti kısımlarda kitle yoğunluğu 1040 kg/ m3 değerine kadar ulaşabilir. Ancak, 10mm ve 20mm çaplı girinti kısımlar ile elde edilen kitle yoğunlukları üflemeli kum doldurma işleminden önceki kitle yoğunluğunun %70-80 kadardır. Düşük Basınçlı Havalandırmalı Kum Doldurma Şekil 3-3), 0.10MPa hava basıncında küçük girinti kısımlara havalandırmalı kum doldurma deneysel sonuçlarını göstermektedir. Her ne kadar havalandırma basıncı üfleme ile doldurmadaki değerden çok daha düşük olsa bile, elde edilen kitle yoğunluğu genelde üflemeli doldurma yönteminde elde edilenden daha yüksektir. Ve 10mm çaplı girinti kısmın kitle yoğunluğu yaklaşık 950 kg/m3 değere ulaşır; 20 ve 30mm çaplı girinti kısmın kitle yoğunluğu ise 1000 kg/m3 seviyesini aşar. Bu deneyler düşük basınçlı havalandırmalı kum doldurmanın küçük girinti kısımlar için en iyi kum doldurma yöntemi olduğunu göstermektedir. Ayrıca, bu deneysel sonuçlar bilgisayar simülasyonu ile teorik olarak açıklanmaktadır. 1) Ø 30 Ø 20 Ø 10 2) 3) Şekil 3 - Küçük girinti kısımlarda kitle yoğunluğu 1) Panjur hoper ile yerçekim kum doldurma 2) Yüksek basınç üfleme kum doldurma 3) Düşük basınç havalandırma kum doldurma BİLGİSAYAR SİMÜLASYON3)4) HAVALANDIRMAlı KUM DOLDURMA Hesaplanmış Sonuçlar Bilgisayar simülasyonu düz (yassı) model plakası için yapılmıştır ve kum kitle yoğunluğu Şekil 4’de gösterilen temel deney teçhizatı kullanılarak ölçülmüştür. Türkdöküm 75 MAKALE Şekil 4 - Test teçhizatı ve kum kitle yoğunluğunu ölçmek için yöntem. Hesaplanmış ve ölçülmüş sonuçlar Şekil 5’de gösterilmektedir. Bu sonuçlardan, simülasyon sonuçlarının deneysel sonuçlara uygun olduğu görülmektedir. Ayrıca, havalandırmalı kum doldurma işleminden sonra kum kitle yoğunluğu kasada üniform şekildedir. Dolayısıyla, havalandırmalı kum doldurma işleminden sonra sıkıştırma çok etkindir. kısım içinde kum sıkışmasını engelleyen köprü oluşma fenomeninin düşük basınçlı havalandırmalı doldurma işleminde azalmış olduğu görülmektedir. Sonuç olarak, küçük girinti kısımda kum yoğunluğu düşük havalandırma basıncı durumunda daha yüksektir. 1) Havalandırma basıncı; 0.10MPa 2) Havalandırma basıncı; 0.15MPa 1) Deneysel sonuçlar 2) Hesaplanmış sonuçlar DENSITY 1200 1150 1100 1050 950 900 850 800 750 700 650 600 0 05 100 04 03 200 02 300 01 400 Şekil 6 - Küçük girinti kısımlı model için havalandırmalı kum doldurmanın hesaplanmış sonuçları. 0 30 100130 200230 0 0,05 0,10,15 0,2 0,25 0 0,2 Şekil 5 Kum kitle yoğunluğunun deneysel ve hesaplanmış sonuçları. Şekil 6, sırasıyla 0.10 MPa ve 0.15MPa havalandırma basıncı durumunda küçük girinti kısımlı model için hesaplanmış sonuçları göstermektedir. Küçük girinti 76 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 KALIPLAMA MAKİNESİNİN GELİŞİMİ1) Havalandırma teknolojisi kullanan geliştirilmiş çeşitli tipte kalıplama makineleri Şekil 7’de gösterilmektedir. Bu kalıplama makineleri dökümhane işletmelerin taleplerini karşılayacak şekilde düşük üretimden yüksek üretime ve küçük kasalıdan büyük kasalıya kadar geniş kapsamlıdır. MAKALE 1 2 3 4 Şekil 7 Havalandırmalıkum doldurma teknolojisi kullanan fiili kalıplama makineleri. 1) Dereceli kalıplama makinesi 2) Derecesiz kalıplama makinesi – iki istasyonlu 3) Derecesiz kalıplama makinesi – tek istasyonlu 4) Derecesiz kalıplama makinesi – küçük kasalı SONUÇ Düşük basınçlı havalandırmalı kum doldurma yöntemi, geleneksel kum doldurma yöntemi ile karşılaştırıldığında en iyi kum doldurma işlemi olduğu görülmektedir. Bu yeni kalıplama makineleri dökümhanelerde büyük bir yenilik olarak yerini bulacaktır. TEŞEKKÜR Yazarlar, kum kalıplama bilgisayar simülasyonu için Tsinghua Üniversitesinden Prof. WU Junjiao’a şükranlarını bildirir. Aynı zamanda, havalandırılmış yaş kumun temel testleri için Western Michigan Üniversitesinden Dr. Sam Ramrattan’a da teşekkürlerini sunarlar. Referanslar 1.M. Hirata, H. Makino, ve Y. Hadano, “Green Sand Filling Using Aeration” Journal of Japan Foundrymen’s Society, vol. 73 (2001) pp436-440 2.H. Makino, M. Hirata ve Y. Hadano, “Computer Simulation and Optimization of Sand Filling Using the Distinct Element Method” WFO Technical Forum on GIFA2003, Dusseldolf (2003) session 5.1 3.J. Wu ,H. Li, W. Li, H. Makino, T. Hanai ve M. Hirata, “Computer Simulation of Sand Molding Using Blow Filling and Aeration Filling” AFS Trans. 112 (2006) pp419-427 4.J. Wu ,H. Li, W. Li, H. Makino ve M. Hirata, “Two Phase Flow Analysis of Aeration Sand Filling for Green Sand Molding Machine” WFO International Foundry Research 60(2008) No.1, pp20-28 5.S. N. Ramrattan, A. M. Paudel, H. Makino ve M. Hirata, “Desirable Green Sand Properties via Aeration Sand Filling,” AFS Transactions, Paper 08-128 (2008) pp.493-503 6.S. N. Ramrattan, H. Makino ve M. Hirata, “A study of erosion in aeration green sand molds with various alloys” WFO International Foundry Research 64(2012) No.2, pp26-34 Türkdöküm 77 HAMMADDE PİYASALARI TÜDÖKSAD Hammadde Fiyat Endeksi Hammadde fiyat endeks tablosu, her ayın ilk haftası güncelleniyor ve TÜDÖKSAD web sitesi www.tudoksad.org.tr ‘den yayınlanıyor. Hammadde fiyatları TL / ton Dönem Hurda (1) Ort 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 / 01 2012 / 02 2012 / 03 2012 / 04 2012 / 05 2012 / 06 2012 / 07 2012 / 08 2012 / 09 2012 / 10 2012 / 11 2012 / 12 2012 ORT/AVG 2013 / 01 2013 / 02 2013 / 03 2013 / 04 2013 / 05 2013 / 06 2013 / 07 2013 / 08 2013 / 09 2013 / 10 2013 / 11 2013 / 12 2013 ORT/AVG 2014/01 2014/02 2014/03 2014/04 2014/05 2014/06 373 407 487 612 502 651 830 931 895 881 889 918 863 835 840 836 750 810 814 855 815 804 835 808 784 823 838 836 880 883 886 905 841 940 932 900 915 905 895 Max 560 910 639 708 865 944 940 950 960 970 920 930 900 900 800 890 890 916 890 860 890 860 810 900 909 950 999 980 980 995 919 1.040 1.000 972 990 990 960 Ort 472 515 589 978 698 842 1.087 1.159 1.090 1.152 1.130 1.167 1.121 1.122 1.085 1.088 1.000 1.080 1.084 1.107 1.054 997 1.005 999 980 1.047 1.075 1.102 1.165 1.116 1.146 1.137 1.069 1.238 1.218 1.223 1.223 1.208 1.215 Max 717 1.605 897 929 1.183 1.275 1.280 1.355 1.412 1.450 1.410 1.313 1.370 1.358 1.220 1.270 1.220 1.328 1.270 1.160 1.260 1.160 1.096 1.220 1.225 1.350 1.425 1.320 1.300 1.270 1.255 1.374 1.377 1.380 1.370 1.330 1.350 Ort 594 982 656 834 1.072 1.141 1.082 1.058 1.035 1.057 1.048 1.056 997 993 966 956 929 1.027 938 913 966 936 992 1.026 1.056 1.068 1.065 1.071 1.094 1.130 1.021 1.227 1.196 1.190 1.185 1.170 1.144 Hurda Fiyatı (1) Çolakoğlu Metalurji A kalite fiyatı ve Türkiye genelindeki dökümhanelerce satın alınan paketli veya dökme, kaplamasız, DKP sac hurdalarının maliyet fiyatlarının günlük hesap edilmiş ağırlıklı aylık ortalaması Sfero Piki (2) İthal kaynaklardan temin edilen Sfero pikinin güncel fiyatlar ve bağlanan sözleşmeler ile dökümhanelere maliyet fiyatlarının ortalaması Hematit Piki (3) İsdemir, Kardemir ve ithal kaynaklı pikin güncel fiyatlar ile dökümhanelere maliyet fiyatlarının ortalaması 78 Nisan - Mayıs - Haziran / 2014 Max Sfero Pik Çelik Döküm Döküm Döküm (5) (6) (7) 592 1.227 840 847 1.066 1.098 1.100 1.170 1.150 1.150 1.190 1.200 1.120 925 900 929 930 1.072 931 880 885 870 887 950 962 1.127 1.190 1.080 1.010 1.080 988 1.161 1.180 1.160 1.065 1.100 1.102 515 766 556 729 931 1.002 951 950 952 975 934 934 910 889 831 866 857 921 855 838 873 847 854 890 911 933 972 958 959 983 906 1.046 1.029 1.010 1.001 988 988 SferoPiki (2) Hematit Pik (3) Çelik Piki (4) Max Ort 641 1.416 992 878 1.132 1.230 1.220 1.177 1.165 1.160 1.130 1.130 1.095 1.080 1.004 998 980 1.114 970 960 1.028 976 1.025 1.073 1.090 1.100 1.164 1.095 1.114 1.190 1.065 1.300 1.250 1.250 1.215 1.210 1.187 428 462 521 859 564 779 987 1.005 930 980 994 1.007 962 1.011 962 890 856 888 870 946 850 829 857 836 854 889 910 992 1.050 995 970 990 919 1.077 1.055 1.050 990 970 1.017 423 461 535 795 600 746 966 1.045 993 1.017 1.010 1.043 992 979 963 962 875 945 949 981 935 901 920 904 882 935 957 969 1.023 1.000 1.016 1.021 955 1.089 1.075 1.062 1.069 1.057 1.031 373 407 483 612 502 651 830 931 895 881 889 918 863 835 840 836 750 810 814 855 815 804 835 808 784 823 838 836 880 883 886 905 841 940 932 900 915 905 895 Çelik Piki (4) İsdemir, Kardemir ve ithal kaynaklı pikin güncel fiyatlar ile dökümhanelere maliyet fiyatlarının ortalaması Sfero Döküm Hammadde Maliyeti (5) Sfero Döküm Hammadde Maliyeti Ortalama % 50 sfero piki ve % 50 hurda ile hesaplanan malzeme maliyeti Pik Döküm Hammadde Maliyeti (6) Ortalama % 50 hurda ile % 25 hematit ve %25 çelik piki ile hesaplanan malzeme maliyeti Çelik Döküm Hammadde Maliyeti (7) % 100 hurda ile hesaplanan malzeme maliyeti HAMMADDE PİYASALARI Çolakoğlu Hurda Fiyatları Değişimi Aylık % Çolakoğlu Hurda Fiyatları (TL/Kg) - Aylık Ortalama - A Kalite DKP CAEF Avrupa Metalik Malzeme Fiyat Endeksi Max Ort EUROFER Avrupa Hurda Endeksi (2001=100) Yıllar 1999 2000 2001 2002 Ocak/Jan. 76 96 103 99 Şubat/Feb. 74 96 99 99 2003 135 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 163 251 182 221 259 227 219 364 319 298 280 178 252 187 232 264 194 221 339 309 287 267 Mart/March 76 97 98 107 139 205 231 200 247 269 163 255 339 322 290 255 Nisan/April 75 98 100 108 137 203 213 211 247 343 166 319 326 320 290 264 Mayıs/May 76 99 103 110 125 190 178 214 237 428 178 306 327 319 278 Haz./June 80 101 103 114 110 167 150 227 238 439 157 289 340 301 259 Tem./July 79 96 102 114 113 202 172 229 239 445 173 279 335 289 257 Ağust/Agust 79 95 100 114 123 247 194 218 231 398 186 300 337 298 263 Eylül/Sept. 78 100 101 112 139 259 214 212 230 302 200 311 327 293 268 Ekim/Octo. 78 103 100 113 138 275 181 220 228 238 179 277 312 275 260 Kasım/Nov. 79 103 95 116 138 273 186 218 223 182 173 296 294 286 271 Aralık/Dec. 82 105 96 121 148 254 183 213 224 228 195 325 301 290 275 Ort./Avg. 78 99 100 111 131 218 200 211 233 316 183 283 328 302 275 Avrupa Hurda Fiyatı Endeksi (2001=100; Euro Bazında Aylık Ortalama) EUROFER Avrupa Hurda Fiyatı Endeksi (2001=100; Euro Bazında Aylık Ortalama) Türkdöküm 79 TÜRKİYE DÖKÜM SANAYİCİLERİ DERNEĞİ ÜYE FİRMALARI FİRMA ADI ŞEHİR www.adarad.com.tr (0 224) 714 82 00 (0 224) 714 87 49 BURSA ADARAD DÖKÜM ÜRÜNLERİ SAN. TİC. A.Ş. www.akdas.com.tr (0 312) 267 18 80 (0 312) 267 16 70 ANKARA AKDAŞ DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. www.akmetal.com (0 216) 593 03 80 (0 216)593 03 82 İSTANBUL AKMETAL METALURJİ ENDÜSTRİSİ A.Ş. www.akpinardokum.com (0 312) 267 04 50 (0 312) 267 04 51 ANKARA AKPINAR DÖKÜM MAK. SAN. A.Ş. www.alfadokum.com.tr (0 312) 267 17 97 (0 312) 267 05 63 ANKARA ALFA DÖKÜM MAK. SAN. TİC. İTH. İHR. LTD. ŞTİ. www.altanmakina.com (0364) 254 93 93 (0364) 254 96 48 ÇORUM ALTAN MAKİNE İMALAT TİC. LTD. ŞTİ www.anadoludokum.com.tr (0 262) 527 23 51 (0 262) 527 28 76 KOCAELİ ANADOLU DÖKÜM SANAYİ A.Ş www.araldokum.com.tr (0 212) 771 45 45 (0 212) 771 45 43 İSTANBUL ARAL DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.ardemir.com (0 332) 248 25 00 (0 332) 249 40 40 KONYA ARDEMİR DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. www.ardoksan.com (0 288) 263 43 20 (0 288) 263 43 24 KIRKLARELİ ARDÖKSAN SFERO KAL. PİK DÖK. SAN. LTD. ŞTİ www.arpek.com.tr (0 262) 658 97 44 (0 262) 658 97 49 KOCAELİ ARPEK ARKAN PARÇA ALUM. ENJEK. KALIP SAN. TİC. AŞ. www.artidokum.com.tr (0 222) 236 20 70 (0 222) 236 18 64 ESKİŞEHİR ARTI DÖKÜM SAN.TİC.LTD.ŞTİ. www.ascelik.com (0 362) 266 88 47 (0 362) 266 67 16 SAMSUN AS ÇELİK DÖKÜM İŞLEME SAN. TİC. A.Ş www.aslarpres.com (0216) 593 25 60 (0216) 593 25 69 ASLAR PRES DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. İSTANBUL www.atikmetal.com.tr (0 232) 328 35 10 (0 232) 328 35 18 İZMİR ATİK METAL SAN. TİC. A.Ş. www.aydokum.com (0 312) 267 04 57 (0 312) 267 04 56 ANKARA AY DÖKÜM MAKİNA SAN. TIC. A.Ş. www.ayhanmetal.com.tr (0 262) 751 21 94 (0 262) 751 21 98 KOCAELİ AYHAN METAL PRES DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. www.ayzerdokum.com (0 212) 771 51 00 (0 212) 771 51 02 İSTANBUL AYZER DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.bilgedokum.com (0 212) 691 01 02 (0 212) 691 03 85 İSTANBUL BİLGE DÖKÜM MAKİNA SAN. TİC. A.Ş. www.borancelik.com (0 312) 640 11 66 (0 312) 640 11 77 ANKARA BORAN ÇELİK DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. www.burdoksan.com (0 224) 493 26 06 (0 224) 493 26 09 BURSA BURDÖKSAN DÖKÜM MAD. NAK. TİC. SAN. LTD. ŞTİ. www.canbilenler.com (0 332) 342 10 70 (0 332) 342 09 98 KONYA CANBİLENLER DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.cerdokum.com (0312) 267 11 25 (0312) 267 06 79 ANKARA CER DÖKÜM MAKİNE SAN. A.Ş. www.cevherdokum.com (0 232) 478 10 00 (0 232) 478 10 10 İZMİR CEVHER DÖKÜM SANAYİ A.Ş. www.componenta.com (0 224) 573 42 63 (0 224) 573 42 73 BURSA COMPONENTA DÖKÜMCÜLÜK TİC. SAN. A.Ş. www.celikgranul.com (0 212) 771 45 55 (0 212) 771 20 57 İSTANBUL ÇELİK GRANÜL SANAYİ A.Ş. www.celikel.com (0 262) 658 06 96 444 82 55 KOCAELİ ÇELİKEL ALÜM. DÖKÜM İMALAT SAN. TİC. A.Ş. www.cemas.com.tr (0 386) 234 80 80 (0 386) 234 83 49 KIRŞEHİR ÇEMAŞ DÖKÜM SANAYİ A.Ş. www.cimsatas.com (0 324) 221 84 00 (0 324) 221 50 20 MERSİN ÇUKUROVA İNŞAAT MAK. SAN. TİC. A.Ş. www.daloglu.com (0 264) 275 48 07 (0 264) 275 14 11 ADAPAZARI DALOĞLU DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.demisas.com.tr (0 262) 677 46 00 (0 262) 677 46 99 KOCAELİ DEMİSAŞ DÖKÜM EMAYE MAM. SAN. A.Ş. www.denizdokum.com.tr (0222) 236 00 58 (0222) 236 06 04 ESKİŞEHİR DENİZ DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. www.denizcast.com (0 232) 621 55 00 (0 232) 621 55 04 İZMİR DENİZCİLER DÖKÜMCÜLÜK SAN. TİC. A.Ş. www.denizlidokum.com (0 258) 267 10 33 (0 258) 267 18 88 DENİZLİ DMS DENİZLİ DÖKÜM MAK.SAN.TİC.A.Ş. www.dirinlerdokum.com (0 232) 376 87 87 (0 232) 376 85 67 İZMİR DİRİNLER DÖKÜM SAN. TUR. LİMAN İŞL. TİC. A.Ş. www.dogrudokum.com (0 224) 482 29 35 (0 224) 482 29 39 BURSA DOĞRU DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.dogudokum.com.tr (0 424) 255 50 77 (0 424 255 56 56 ELAZIĞ DOĞU DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.doksandokum.com.tr (0 262) 658 29 10 (0 262) 658 26 69 KOCAELİ DÖKSAN BASINÇLI DÖKÜM SAN.TİC.LTD.ŞTİ. www.dokumas.com.tr (0 422) 237 50 47 (0 422) 237 50 47 MALATYA DÖKÜMAŞ MALATYA METAL İŞLEME MERK. SAN.TİC.A.Ş. www.duduoglu.com.tr (0 364) 254 90 01 (0 364) 254 90 04 ÇORUM DUDUOĞLU ÇELİK DÖK SAN. TİC. A.Ş. www.duyarvalve.com (0 212) 668 18 08 (0 212) 594 73 42 İSTANBUL DUYAR VANA MAKİNA SANAYİ TIC. A.Ş. www.ekstrametal.com.tr (0 312) 267 05 56 (0 312) 267 05 59 ANKARA EKSTRA METAL DÖKÜM İZABE MAK.SAN.İTH.İHR T.L. ŞTİ www.ekufren.com.tr (0 262) 658 10 01 (0 262) 658 10 00 KOCAELİ EKU FREN KAMPANA DÖKÜM SAN. A.Ş. www.odoksan.com.tr (0 228) 461 58 30 (0 228) 461 58 36 BİLECİK ELBA BASINÇLI DÖKÜM SAN. AŞ ODÖKSAN OSMANELİ ŞB www.elitmetalurji.com.tr (0232) 877 15 37 (0232) 877 15 36 İZMİR ELİT METALURJİ SAN. TİC. A.Ş. www.eminyaldiz.com.tr (0 332) 239 22 80 (0 332) 239 22 81 KONYA EMİN YALDIZ METALURJİ MAK. GIDA OTOM. S.T.L. ŞTİ. www.entil.com (0 222) 237 57 46 (0 222) 237 26 79 ESKİŞEHİR ENTİL END. YAT. TICARET A.Ş. www.erdokum.com (0 216) 377 01 42 (0 216) 377 01 47 İSTANBUL ER DÖKÜM MAK. SAN. TİC. A.Ş. www.erginmodel.com (0 352) 327 27 38 (0 352) 327 29 45 KAYSERİ ERGİN MAKİNA MODEL DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.erkondokum.com.tr (0332) 239 16 50 (0332) 239 16 54 KONYA ERKON DÖKÜM İNŞ. TUR. TİC. SAN. LTD. ŞTİ. www.erkunt.com.tr (0 312) 397 25 00 (0 312) 397 25 07 ANKARA ERKUNT SANAYİ A.Ş. www.temsidokum.com (0 212) 637 02 72 (0 212) 691 02 97 İSTANBUL ERTUĞ METAL DÖKÜM MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ www.ferrodokum.com.tr (0 262) 653 42 60 (0 262) 653 41 60 KOCAELİ FERRO DÖKÜM SANAYİ DIŞ TİC. A.Ş. www.gedikdokum.com.tr (0 216) 307 12 62 (0 216) 307 28 68 İSTANBUL GEDİK DÖK. VANA SAN. TİC. A.Ş. www.gurmetal.com.tr (0 216) 394 33 31 (0 216) 394 32 88 İSTANBUL GÜR METAL HASSAS DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.gursetes.com (0 262) 658 30 01 (0 262) 658 30 05 İSTANBUL GÜRSETAŞ DÖKÜM SAN.TİC.LTD.ŞTİ. www.gpdpress.com (0 216) 365 94 34 (0 216) 365 29 82 İSTANBUL GÜVEN PRES DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.haytas.com.tr (0 216) 365 10 56 (0 216) 314 19 80 İSTANBUL HAYTAŞ DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. www.hekimogludokum.com (0 462) 325 00 25 (0 462) 325 00 72 TRABZON HEKİMOĞLU DÖKÜM SAN. NAK. TİC. A.Ş. www.hattatholding.com (0 282) 758 10 40 (0 282) 758 10 90 TEKİRDAĞ HEMA OTOMOTİV SİSTEMLERİ A.Ş. www.hisarcelik.com (0 216) 464 70 00 (0 216) 464 70 20 İSTANBUL HİSAR ÇELİK DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. www.igrek.com.tr (0 224) 243 16 06 (0 224) 243 13 20 BURSA İĞREK MAKİNA SAN. TİC. A.Ş. www.impro.com.tr (0 262) 646 76 98 (0 262) 646 70 30 KOCAELİ İMPRO METAL MET.DÖKÜM MAK.SAN.TİC.LTD.ŞTİ. www.istanbuldokum.com (0 262) 728 13 00 (0 262) 728 13 08 KOCAELİ İSTANBUL DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.kalkanci.com (0 216) 593 07 55 (0 216) 593 17 42 İSTANBUL KALKANCI PRES DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.karamandokum.com (0 380) 537 52 67 (0 380) 537 54 58 DÜZCE KARAMAN DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.kardokmak.com.tr (0 370) 418 22 34 (0 370) 424 36 81 KARABÜK KARDÖKMAK - KARDEMİR DÖKÜM MAK. A.Ş. www.kaydoksan.com.tr (0 352) 321 12 57 (0 352) 321 11 94 KAYSERİ KAYDÖKSAN - KAYSERİ DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. www.kizilirmakdokum.com (0 364) 235 03 16 (0 364) 235 03 20 ÇORUM KIZILIRMAK DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. www.kocakdokum.com (0 332) 239 21 11 (0 332) 239 22 11 KONYA KOÇAK METALURJİ MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.kondoksan.com (0332) 239 06 58 (0332) 239 06 58 KONYA KONDÖKSAN DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. www.korfezdokum.com (0 262) 754 51 77 (0 262) 754 51 80 KOCAELİ KÖRFEZ DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. TÜRKİYE DÖKÜM SANAYİCİLERİ DERNEĞİ ÜYE FİRMALARI FİRMA ADI ŞEHİR MAKİM MAKİNA TEKN.SAN.TİC.A.Ş. MEDAŞ METALURJİ DÖK. MAK. SAN. TİC. A.Ş. MENSAN OTOMOTİV MAK. AKS. SAN. TİC. A.Ş. MERT DÖKÜM İNŞAAT SAN. TİC. LTD. ŞTİ MES DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. MESA MAKİNA DÖKÜM A.Ş. METKOM MET.MAK.MÜT.NAK.SAN.TİC.LTD.ŞTİ. MOTUS OTOMOTİV MAK. MET. SAN. TİC. A.Ş. NORMSAN TİCARET METAL İMALAT SAN. LTD. ŞTİ. ÖNMETAL DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ ÖZGÜMÜŞ DÖKÜM SAN. TİC. A.Ş. ÖZGÜR DÖKÜM MAD. MAK. İNŞ. TAAH. MÜM. SAN. ÖZGÜVEN DÖKÜM MAK. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. PARSAT PİSTON DAĞITIM SAN. TİC. A.Ş. PINAR DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. RUBA FERMUAR VE PRES DÖKÜM SAN. A.Ş. SAMSUN MAKİNA SANAYİ A.Ş. SEFER DÖKÜM MAK.SAN.LTD.ŞTİ. SERPA HASSAS DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. SİLVAN SANAYİ A.Ş. SÜPERPAR OTOMOTİV SAN. TİC. A.Ş. ŞAHİN DÖKÜM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ŞAHİN METAL İMALAT SAN. TİC. A.Ş. ŞENKAYA ÇELİK DÖKÜM YEDEK PARÇA FABR. TAN ÇELİK DÖKÜM MAK. SANAYİ TİC. A.Ş. TOSÇELİK GRANÜL SANAYİ A.Ş. TRAKYA DÖKÜM SANAYİ TİC. A.Ş. ÜMİT DÖKÜM TİC. SAN. LTD. ŞTİ. ÜNİMETAL HASSAS DÖKÜM MAK. YED. PAR. A.Ş. YAZKAN MÜH. DÖKÜM MAK. SAN. LTD. ŞTİ. ANKARA ANKARA MANİSA İSTANBUL TEKİRDAĞ KONYA HATAY KONYA İSTANBUL İSTANBUL ADANA ANKARA ANKARA İSTANBUL İZMİR MANİSA SAMSUN İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İZMİR İZMİR İSTANBUL İZMİR ELAZIĞ İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL İSTANBUL ANKARA (0 312) 267 56 87 (0 312) 267 45 75 (0 236) 213 02 30 (0 216) 364 32 12 (0 282) 726 92 94 (0 332) 239 18 72 (0 326) 755 82 10 (0 332) 239 12 41 (0 216) 593 11 61 (0 212) 485 48 74 (0 322) 441 07 07 (0 312) 267 12 10 (0 312) 267 41 61 (0212) 591 01 41 (0 232) 479 03 53 (0 236) 213 08 86 (0 362) 266 51 60 (0 212) 441 09 77 (0 216) 394 23 52 (0 216) 399 15 55 (0 232) 877 02 12 (0 232) 437 01 83 (0212) 875 19 00 (0 232) 877 21 23 (0 424) 255 55 60 (0 216) 544 36 00 (0 212) 315 52 40 (0 216) 499 46 46 (0 216) 591 08 70 (0 312) 641 32 10 (0 312) 267 56 99 (0 312) 267 57 02 (0 236) 213 02 29 (0 216) 415 74 51 (0 282) 726 90 42 (0 332) 239 18 76 (0 326) 755 76 84 (0 332) 239 12 43 (0 216) 593 05 15 (0 212) 485 48 73 (0 322) 441 14 14 (0 312) 267 12 11 (0 312) 267 51 61 (0212) 591 01 46 (0 232) 479 05 16 (0 236) 213 08 08 (0 362) 266 51 62 (0 212) 441 46 86 (0 216) 394 23 55 (0 216) 383 31 38 (0 232) 877 02 17 (0 232) 437 01 85 (0212) 875 11 07 (0 232) 877 21 24 (0 424) 255 55 63 (0 216) 544 36 06 (0 212) 274 01 12 (0 216) 499 46 50 (0 216) 591 08 79 (0 312) 641 31 82 www.makim.com.tr www.me-das.com.tr www.mensanotomotiv.com.tr www.mertdokum.com.tr www.mesdokum.com.tr www.mesamakina.com.tr www.metkom.com.tr www.motusdokum.com www.normsan.com www.onmetal.com.tr www.ozgumus.com.tr www.ozgurdokum.com.tr www.ozguvendokum.com www.parsatpiston.com.tr www.pinardokum.com.tr www.rubapresdokum.com www.samsunmakina.com.tr www.seferdokum.com www.serpahassasdokum.com www.silvansanayi.com www.superpar.net www.sahindokum.com www.sahinmetal.com www.senkaya.com www.tancelik.com www.toscelikgranul.com.tr www.trakyadokum.com.tr www.umitcasting.com www.unimetal.com.tr www.yazkan.com.tr BÖLGESEL KURULUŞLAR İSTANBUL PİK DÖKÜMCÜLER ESNAF VE SANATKARLAR ODASI İSTANBUL (0 212) 576 60 10 (0 212) 576 80 75 ANKARA MADENİ DÖKÜMCÜLER ESNAF VE SANATKARLAR ODASI ANKARA (0 312) 267 13 93 (0 312) 267 04 97 İZMİR BİLİMUM DÖKÜMCÜ KÜÇÜK ESNAF VE SANATKARLAR ODASI İZMİR (0 232) 437 02 43 (0 232) 437 01 46 www.ankaradokumculerodasi.org.tr KATILIMCI ÜYELER ACARER METAL SANAYİ TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 212 280 50 50) (0 212 280 50 51) www.acarermetal.com AMCOL MİNERAL MADENCİLİK SAN. TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 216 414 96 16) (0 216 414 96 20) www.amcol.com.tr ASK CHEMİCALS TR T.C LTD.ŞTİ. ANKARA (0 312) 212 72 91 (0 312) 212 75 61 www.ask-chemicals.com AVEKS İÇ VE DIŞ TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 216 410 00 60) (0 216 410 00 90) www.aveks.com.tr BES MÜHENDİSLİK SAN. TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 216 420 89 09) (0 216 364 66 48) www.besmuhendislik.com BİLGİNOĞLU ENDÜSTRİ MALZ. SAN. TİC. A.Ş. İZMİR (0 232 433 72 30) (0 232 457 37 69) www.bilginoglu-endustri.com.tr ÇELİKTAŞ SINAİ KUMU MADEN SAN. NAK. TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 212 275 57 13) (0 212 347 87 07) www.celiktassilis.com ÇUKUROVA KİMYA END. A.Ş. MANİSA (0 236 233 23 20) (0 236 233 23 23) www.cukurovakimya.com.tr EGES ELEKTRİK & ELEKTRONİK GER. SAN. TİC. A.Ş İSTANBUL (0 212 446 41 21) (0 212 446 41 15) www.eges.com.tr EVREN İTHALAT İHRACAT PAZ. A.Ş. İSTANBUL (0 212 325 96 60) (0 212 283 77 78) www.evren.ws EXPERT MÜMESSİLLİK ve TURİZM TİC. LTD. ŞTİ. İSTANBUL (0 216 573 38 88) (0 216 573 06 28) www.expert.com.tr FERROMET MÜMESSİLLİK TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 212 211 33 00) (0 212 275 11 42) www.ferromet.com.tr FETAŞ METALURJİ YÜZEY İŞLEM ÜRÜNLERİ SAN.TİC.LTD.ŞTİ. İSTANBUL (0 216) 364 34 01 (0 216 )364 90 47 www.fetasmetalurji.com FOSTEMA METALURJİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ANKARA (0 312 440 82 28) (0 312 439 66 84) www.fostema.com HANNOVER-MESSE ANKİROS FUARCILIK A.Ş. ANKARA (0 312 439 67 92) (0 312 439 67 66) www.ankiros.com HERAEUS ELECTRO-NİTE TERMO TEKNİK SAN. TİC. A.Ş. ANKARA (0 312 267 08 88) (0 312 267 08 87) www.electro-nite.com INDUCTOTHERM İNDÜKSİYON SİST. SANAYİ A.Ş. KOCAELİ (0 262 646 34 24) (0 262 646 29 62) www.inductotherm.com.tr KADIOĞLU MADENCİLİK SAN. TİC. A.Ş. KARABÜK (0 370 424 10 50) (0 370 415 66 50) www.kadioglumaden.com.tr KUMSAN DÖKÜM MALZEMELERİ SAN. TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 216 593 09 57) (0 216 593 09 59) www.kumsandokum.com.tr LMA MOTİF AL DÖKÜM SAN. MÜM. LTD. ŞTİ. İSTANBUL (0 216 593 13 61) (0 216 593 13 62) www.lma.com.tr LMG ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER HAMMADDE SAN.TİC.A.Ş. İSTANBUL (0 216 409 14 14) (0 216 409 14 18) www.lmg-global.com MAGMA BİLİŞİM TEKN. HİZM. LTD. ŞTİ. İSTANBUL (0 216 557 64 00) (0216 557 50 26) www.magmasoft.com.tr MARMARA METAL MAM. TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 216 447 29 55) (0 216 447 29 69) www.marmarametal.com META-MAK METALURJİ MAK. MÜM. LTD. ŞTİ. İSTANBUL (0 212 270 07 08) (0 212 270 08 88) www.metamak.com.tr METKO-HÜTTENES ALBERTUS KİMYA SAN TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 216 411 69 11) (0 216 369 64 59) www.metkoha.com NEDERMAN MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. İSTANBUL (0 212 438 07 78) (0 212 438 33 92) www.nederman.com S&B ENDÜSTRİYEL MİNARELLER A.Ş. İSTANBUL (0 212 247 49 85) (0 212 247 49 91) www.sandb.com SİLTAŞ SİLİS KUMLARI SAN. TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 216 335 70 09) (0 216 335 71 57) www.siltas.com.tr SİLVAN DIŞ VE İÇ TİC. A.Ş. İSTANBUL (0 216 380 36 18) (0 216 416 91 59) www.silvanticaret.com UNİKON METALURJİ VE KİMYA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. İSTANBUL (0 216 399 98 68) (0 216 442 11 90) www.unikon.com.tr VESUVIUS İSTANBUL REFRAKTER SAN.TİC.A.Ş.FOSECO KOCAELİ (0 262 677 10 50) (0 262 677 10 60) www.foseco.com.tr YILKAN MAÇA SUP. ÜRETİM PAZ. SAN. TİC. A.Ş. BURSA (0 224 573 88 72) (0 224 573 74 93) www.yilkanchaplet.com AŞILAYICILAR GRAFİT ELEKTRODLAR FERRO ALAŞIMLAR FERRO SİLİKO MAGNEZYUM SFERO VE DÖKÜM PİKİ KARBON VERİCİLER KROMIT KUMU METALİK SİLİSYUM /MAGNEZYUM DÖKÜM/KUM SOĞUTMA TAMBURLARI KALIPLAMA MAKİNALARI KUM HAZIRLAMA TESİSLERİ KUM SOĞUTUCU MİKSERLER POTALAR YAŞ KUM KONTROL EKİPMANLARI
Benzer belgeler
urkDokum - Tüdöksad
TÜRKDÖKÜM / TURKCAST DERGİSİ İMTİYAZ SAHİBİ: Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği adına Yönetim Kurulu Üyesi MEHMET ATİK SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ: KUBİLAY DAL (Genel Sekreter) YAYIN KURULU: UMUR DE...
Detaylıas çelik döküm
TÜRKDÖKÜM / TURKCAST DERGİSİ İMTİYAZ SAHİBİ: Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği adına Yönetim Kurulu Üyesi MEHMET ATİK SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ: KUBİLAY DAL (Genel Sekreter) YAYIN KURULU: UMUR DE...
Detaylı