DİNİMİZ İSLAM Helal ve Haramlar

Transkript

DİNİMİZ İSLAM Helal ve Haramlar
www.dinimizislam.com
DİNİMİZ İSLAM
www.dinimizislam.com
Helal ve Haramlar
Künye
Sahibi:
Mehmet Ali Demirbaş
Gazeteci – Yazar
29 Ekim Cad. No:23 Kat:4
Yenibosna İstanbul
Tel: (0212) 454 38 20
mehmetali.demirbas@tg.com.tr
Hazırlayan:
www.bizimsahife.org
1
www.dinimizislam.com
İÇİNDEKİLER
Neleri yiyip içebiliriz
Yiyip içmesi haram olan şeyler
Eti yenen ve yenmeyen
hayvanlar
Şüpheli gıdaları yemek
İçki, dinimiz ve sağlığımız
Domuz eti yemek haramdır
Gayri müslimlerin yemeklerini
yemek
İlaçlara konan alkol maddeleri
Çay-kahve faydalı, tütün
zararlıdır
Etkisi kesin olan ilaçlar
Çiğ et ve çiğ sebze yemek
Yabani meyveleri yemek
Kişiye göre haram helal
değişir mi?
Soğan sarmısak yemek
yasak değildir
Madımak toplamak
Kur’an-ı kerim ve balık
Bira mayası
Boza
Hayvan kesimi
Hayvan sakatatları
Tavuk yemek
Yiyeceklerdeki kurt
Kımız, kefir ve kombu çayı
Az alkole fetva vermek
Yemeklere alkol katmak
Yeme içme adabı
Besmele
Helal gıdanın önemi
Yemekten önce ve sonra
dua etmek
Zekat-ı şer'i ne demektir?
Gazoz ve kola içmek
Komşunun sarkan meyveleri
Tavşan eti yenir mi?
Gıdalarda ihtiyat
Mecusinin yemeği ve zulmet
Midye kültürü
Helal gıda aramak
70
Yiyip içmekle ilgili çeşitli sorular 71
Neleri kullanabiliriz
80
Organ bağışı ve nakli
80
İnsan parçasını kullanmak
84
Hastaya kan vermek
85
Haram maddeyi ilaç olarak kullanmak86
Estetik ameliyat
87
Botoks yaptırmak
88
Cinsiyet değiştirmek
88
Dövme yaptırmak
88
Gözlere sürme çekmek
89
Peruk kullanmak
90
Nazar boncuğu
90
Kurşun döktürmek
91
Yüzük takmak
91
Resim yapmak
97
Duvara resim asmak
101
Çocuklara oyuncak bebek almak 104
Televizyon seyretmek
105
Haç, zünnar vs.
109
Altın gümüş eşya kullanmak
110
Küçük Mushaflar
112
Kına yakmak
113
İpek kullanmak
114
Kadınlara ve erkeklere benzemek116
Domuzun derisi de necistir
117
Kimyevi değişmeler
119
Evde hayvan beslemek
120
Hayvanlara eziyet vermek
122
Başkasının malını izinsiz
kullanmak
128
Besmeleyi okunamayacak
şekilde yazmak
130
Vücuttaki kılları temizlemek
130
Pahalı maden
131
Bone kullanmak
132
Şık giyinmek
132
Ağaç dikmenin önemi
135
Haram ve iyi niyet
136
Kaş aldırmak
137
Çeşitli sual ve cevaplar
138
3
3
4
9
12
14
17
19
20
23
23
24
25
27
28
29
31
31
31
35
36
37
38
39
41
44
56
59
60
61
62
66
66
67
68
69
2
www.dinimizislam.com
Helal ve Haramlar
Neleri yiyip içebiliriz
Yiyip içmesi haram olan şeyler
Sual: Yiyip içilmesi haram olan şeyler nelerdir? Haram edilmesinin
sebepleri nelerdir?
CEVAP
Dinimiz haram ettiği için bazı hayvanların etleri yenmez. Elbette
bunda bazı hikmetler vardır. Müslüman, hikmetini bilmese de dinin
yasakladığı şeyi yapmaz. Gıdaların insanlar üzerinde iyi ve kötü tesiri
olduğu bir gerçektir. Annesi kötü ise veya kötü bir kadının sütü ile
beslenen çocuk yaramaz olur. Böylesine sütü bozuk derler. Kendi
faydasını düşünen insan, dinimizin helal kıldığı şeyleri yemeli, yasak
ettiği şeylerden kaçınmalıdır.
Yiyip içmesi haram olan şeyler:
1- Bizzat kendisi haram olan şeyler yemek. [Leş, hınzır eti ve şarap
gibi.]
2- Kendisi haram olmayıp, gasp, hırsızlık, rüşvet yolu ile alınan
şeyler.
3- Doyduktan sonra yemek.
4- Alerji yapan gıda yemek. [Mesela balık, et, süt, yumurta, pastırma,
turşu, çilek zarar verirse, bunlar, yalnız zarar verene haram, zarar
vermeyene mubahtır.]
5- Zararlı şeyler yemek. [Mesela çamur, toprak, cam gibi.]
6- Zehirli olan şeyler yemek. [Zehirli ot, kokmuş et gibi.]
7- Uyuşturucu maddeler yemek. [Doktor tavsiyesiyle ilaç olarak
kullanmak caizdir.]
8- Temiz, fakat iğrenç şeyler yemek. [Kurbağa, kanı olmayan
böcekler, meyvenin, peynirin ve etin kurtları gibi.]
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Leş, akıcı kan, pis hınzır ve Allah’tan başkasının adı ile kesilmiş
olan hayvanları yemek haramdır.) [Enam 145]
Âyet-i kerimede sayılan bu haramlardan başka, yukarıda sekiz
madde halinde açıklanan hususların da haram olduğu Peygamber
efendimiz tarafından bildirilmiştnnir.
3
www.dinimizislam.com
Eti yenen ve yenmeyen hayvanlar
Sual: Eti yenen ve yenmeyen hayvanları, liste halinde bildirebilir
misiniz?
CEVAP
Karada yaşayan hayvanlar ve kuşlar için, hadis-i şerifte şöyle
bildirilmiştir:
(Köpek dişi olan yırtıcı hayvanlar ve pençesiyle avlanan kuşlar
yenmez.) [Müslim]
Eti yenmeyen kara hayvanları:
Domuz, kurt, ayı, aslan, kaplan, pars, leopar, panda, panter, çita,
jaguar, puma, sincap, samur, sansar, kokarca, goril, maymun türleri
[şempanze, babun, gibon, orangutan], sırtlan, fil, köpek, kedi, kunduz,
porsuk, vaşak, çakal, tilki, gelincik gibi, avını köpek dişiyle yakalayan
yırtıcı hayvanlar yenmez. [Şafii’de tilki, sırtlan, samur, sincap ve gelincik
yenir.]
Eti yenen kara hayvanları:
Zürafa, kanguru, tavşan yenir. Eti yenen davar [koyun, keçi], sığır
[manda, inek, boğa], deve gibi evcil hayvanların, yabani olanları da yenir.
Mesela buffalo, bizon yabani sığırdır. Lama yabani devedir. Yani bunlar
yenir. Keçinin yabanisi sayılan dağ keçisi, geyik, ceylan, antilop yenir.
Yabani koyunlar da yenir. Evcil at, tenzihen mekruhtur. Midilli, bir at
türüdür. At eti, Şafii ve Hanbeli’de helal, Maliki’de haramdır. Yabani atlar
yenir. Evcil eşek yenmez. Yabani eşek denilen zebra yenir.
Eti yenmeyen kuşlar:
Avını pençesiyle yakalayan ve leş yiyen, çaylak, kartal, kerkenez,
kuzgun, akbaba, leş kargası, yarasa, atmaca, şahin, martı, leylek,
flamingo, egret, kelaynak gibi kuşlar yenmez.
Haşaratlar da yenmez:
Haşarat, yani toprak içinde yuvası olan küçük hayvanlar, helal
değildir. Fare, akrep, yılan çeşitleri, kertenkele, timsah, kene, semender,
kurbağa, kaplumbağa, salyangoz, arı, sivrisinek, karasinek, köstebek,
kirpi, tahtakurusu, bit, pire gibi haşarat yenmez. [Şafii ve Maliki’de, kirpi
ve kertenkele yenir.]
Eti yenen kuşlar:
İğrenç olmayan, leş yemeyen, avını pençesiyle yakalamayan kuşlar
yenir.
Saksağan, kumru, bülbül, kanarya, muhabbet kuşu, keklik, sülün,
4
www.dinimizislam.com
bağırtlan kuşu, güvercin, bıldırcın, tarla kargası, tavus, kırlangıç, baykuş,
papağan, turna, saka kuşu, çalı kuşu, ispinoz, serçe ve sığırcık gibi
kuşlar helaldir. Hüthüt [ibibik] mekruhtur. [Martı Hanefi ve Hanbelî’de
yenmez. Maliki’de martı ve balıkçıl yenir. Şafii’de kırlangıç, tavus, hüthüt,
papağan yenmez. Martı, balıkçıl gibi deniz kuşları yenir.]
Eti yenen kümes hayvanlarının yabanileri sayılan karatavuk, yabani
ördek, yabani kaz, kuğu gibiler yenir. Hindinin yabanisi sayılan deve kuşu
yenir.
Deniz hayvanları:
Hanefi hariç diğer üç mezhepte, deniz ürünlerinin hepsi yenir.
Hanefi’de balık şeklinde olmayan hiçbir deniz ürünü yenmez.
Mesela, ahtapot, kalamar, mürekkep balığı, denizhınzırı, denizatı,
denizaygırı, denizanası, denizayısı gibi hayvanlar ve yengeç, midye,
istiridye, ıstakoz, kerevit, karides, deniz salyangozu gibi deniz haşaratı
yenmez. Somon, kalkan, yunus, balina, yılan balığı, kedi ve köpek balığı
yenir.
Necaset yiyen hayvan
Sual: Necaset yemiş olan hayvanı yemek caiz midir?
CEVAP
Tezek ve başka necis şeyleri yiyen hayvanın eti kokarsa yemesi
mekruhtur. Temiz şeyle beslenip, pis kokusu kalmazsa caiz olur.
Necaset yemiş olan tavuk, koyun ve sığırı hemen kesip yemek
mekruhtur. Tavuğu 3, koyunu 4, sığır ve deveyi 10 gün hapsetmek, yani
necaset yedirmeyip temiz gıdayla beslemek gerekir. Şafii’deyse deve 40,
sığır 30, koyun 7, tavuk 3 gün hapsedilir.
Nereleri yenmez?
Sual: Eti yenen hayvanların yenmeyen yerleri nelerdir?
CEVAP
Eti yenen her hayvanın 7 yeri yenmez. Bunlar, akan kan, idrar aleti,
hayaları [koç yumurtası], bezleri [guddeleri], safra kesesi, dişi hayvanın
önü ve idrar kesesidir.
Kesmeden öldürülenler
Sual: Kesmeden öldürülen hayvanlar yenir mi?
CEVAP
Kesmeyip de, bir yerine bıçak saplayarak, alnına vurarak veya
boğarak veya ilaçlayarak, elektrikleyerek öldürülen kara hayvanları, leş
olur. Bunları yemek haram olur.
Hayvandan çıkanlar
Sual: Ölen hayvandan çıkarılan peynir mayası ve süt temiz midir?
5
www.dinimizislam.com
CEVAP
Yalnız süt emip başka bir şey yememiş olan küçük kuzuların
öldükten sonra karınlarından çıkarılan peynir mayaları temizdir. Koyun,
sığır gibi ölmüş hayvanların memelerinden çıkan sütler de temizdir.
Hayat alameti varsa
Sual: Diri olup olmadığı belli olmayan hayvan boğazlanırsa yenir mi?
CEVAP
Hasta veya bayıltılan bir hayvan, diri olup olmadığı bilinmiyorsa,
boğazlanırken hareket ederse veya diri hayvandaki gibi kan çıkarsa
yenir. Çünkü bunlar hayat alametidir. Hayat alameti yoksa yenmez.
Salam ve jambon
Sual: Salam ve jambon yemek caiz mi?
CEVAP
Avrupa’da genel olarak salam, domuz etinden yapılır. İnek etinden
de yapılanı vardır. Türkiye’de inek etinden yapılıyor. Jambon, Fransızca
domuz sucuğu, domuz pastırması demektir. Fakat Türkiye’de inek
etinden yapılıyorsa, yenmesinde mahzur olmaz. Sırf isminden dolayı bir
gıdaya haram denmez.
Hayvana tecavüz
Sual: Çoban tarafından tecavüze uğrayan keçi kesilirse, etini yemek
caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caizdir. (S. Ebediyye)
İhtiyaç halinde mezhep taklidi
Sual: İhtiyaç olunca diğer mezhepleri taklit ederek deniz haşaratı
yenir mi?
CEVAP
Mezheplerdeki farklı hükümlerin rahmet olduğu hadis-i şerifle
bildirilmiştir. Zaruret veya ihtiyaç olunca, başka mezhep taklit edilerek, o
mezhepteki helal olan bir hayvan yenir. Mesela kirpi etinin ekzama,
kaşıntı, sedef, baras gibi deri hastalıklarına ve gelincik denilen fil
hastalığına iyi geldiği Hayat-ül hayvan kitabında yazılıdır. Hanefi ve
Hanbeli mezhebinde kirpi eti yemek haramdır. Şafii ve Maliki mezhebinde
caizdir. Tesirli başka mubah bir ilaç yoksa, hastanın, bu iki mezhepten
birini taklit ederek kirpi eti yemesi caiz olur. Kirpinin başını besmeleyle
kesmek gerekir. Kirpi insanların yanında başını gizler, suya konunca
başını çıkarır. Böylece başını kesmek kolay olur.
Aç kalıp kendi mezhebine göre helal olan yiyecek bulamayan kimse,
başka mezhepte helal olan bir yiyeceği yer. Hiçbir mezhepte de çare
6
www.dinimizislam.com
bulamazsa, ölmeyecek kadar haram olan gıdadan yiyip içmesi caiz olur.
(Hadika)
Başka mezhebi gözetmek
Sual: Kendi mezhebinde caiz; fakat başka mezhepte haram olan bir
şeyi yememek evla değil midir? Mesela tilki eti Şafii’de helal, Hanefi’de
haramdır. Şafiilerin de yememesi uygun olmaz mı?
CEVAP
Elbette diğer mezhepleri de gözetmek müstehab olur, iyi olur.
Mesela Şafiiler deniz haşaratı yemese iyi olur.
Şafii’de kadına dokunmak abdesti bozar. Hanefiler de kadına
dokununca abdest almaları müstehab olur, iyi olur. Almasalar da caiz;
ama öteki hak mezheplere de uymak müstehab olur.
Yenmeyen hayvanlar
Sual: Bazıları, (Köpek, yılan, kartal gibi bütün hayvanlar helaldir.
Domuzdan başka hiçbir hayvan haram değildir. Domuzun da yağı,
derisi ve gerisi helaldir. Hiçbir hadise inanılmaz) diyorlar. Peygamber
efendimiz 23 yıl dini tebliğ etmedi mi? 23 yıl içinde neyin haram, neyin
helal olduğunu bildirmedi mi? Köpeğin helal olduğunu bildiren hiçbir kitap
var mıdır? Bunlar Peygamber efendimizin bildirdiklerine niye
inanmıyorlar?
CEVAP
Bir hayvan leşse, eti pis, yağı ve kanı temiz olmaz. Kur’an-ı kerimde
açıkça yazmıyor diye domuzun pisliğine helal denir mi hiç?
Bunların hadis-i şeriflere inanmamalarının birkaç sebebi olabilir:
1- Resulullahın yalan veya yanlış söyleyeceğini sanmış olabilirler.
Peygamber efendimizin doğru, emin olduğu birçok âyet-i kerimeyle
bildiriliyor. Hâşâ Allahü teâlânın helal ettiklerine haram demiş olsaydı,
Allahü teâlâ müdahale etmez miydi? İşte bir âyet-i kerime meali:
(Eğer o [Peygamber] bize atfen, bazı sözler uydursaydı, biz onu
kıskıvrak yakalayıp can damarını koparır, helak ederdik, hiçbiriniz
de buna engel olamazdınız.) [Hakka 44–47]
Demek ki, Peygamber efendimizin Kur’an-ı kerime aykırı bir şey
söylemediği, bu âyet-i kerimeyle de sabittir. Şu halde, Resulullah
efendimizin haram ettiği her şey Kur’ana uygundur. Ona uymak Kur’ana
uymak olur. Birkaç âyet-i kerime meali:
(İhtilaflı bir işin hükmünü öğrenmek için Kur'ana ve Sünnete
bakın!) [Nisa 59]
(İhtilaflı şeyleri insanlara açıklayasın diye bu Kitabı sana
indirdik.) [Nahl 44, 64]
7
www.dinimizislam.com
(Resulüme uyun ki, doğru yolu bulun!) [Araf 158, Nur 54]
(Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80]
(O nebi, güzel şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar.) [Araf 157]
2- Eshab-ı kiramın yalan söylediğini sanıyorlardır. Eshab-ı kiram
Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an-ı kerimde övülmüş, her birinin Cennetlik
olduğu açıkça bildirilmiştir. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Mekke’nin fethinden önce Allah için mal verip savaşanlar, daha
sonra mal verip savaşanlarla eşit değildir. Onların derecesi,
sonradan Allah yolunda harcayıp savaşanlardan daha yüksektir.
Fakat Allah hepsine de en güzel olanı [Cenneti] vaad etti.) [Hadid 10]
Âyet-i kerimede, sapıklara fırsat vermemek için, ve küllen
vaadallahül hüsna buyuruluyor. Yani Allah her birine Cenneti söz
vermiştir buyuruluyor. Fazilet bakımından, Mekke’nin fethinden önce
Müslüman olanlar, daha sonra Müslüman olanlardan elbette üstündür.
Ama hepsi de Cennetliktir.
Hepsinin Cennetlik olduğuna dair başka bir âyet-i kerime meali:
(Muhacirlerin ve Ensarın [Muhacir eshaba yardım edenlerin] önce
gelenlerinden ve bunların yolunda gidenlerden Allah razıdır ve
bunlar da, Allah’tan razıdır. Allah bunlar için, altından ırmaklar akan
Cennetler
hazırladı.
Bunlar
Cennetlerde
sonsuz
olarak
kalacaklardır.) [Tevbe 100]
3- Resulullah da, Eshab da doğru söyledi. Ama hadis âlimleri yalan
söylemiş sanabilirler. Âlimlere itimat etmemizi Allahü teâlâ bildiriyor.
(Bilmiyorsanız âlimlere sorun) buyuruyor. (Nahl 43)
Peygamber efendimiz de buyuruyor ki:
(Âlimlere tâbi olun.) [Deylemi]
(Âlimler, Peygamberlerin vârisleridir.) [Tirmizi]
(Âlimler rehberdir.) [İ.Neccar]
Bu iddia sahipleri başka dinden olabilirler. Müslümanmış gibi
gözüküp müslümanların itikadlarını bozmak istiyorlardır. Geriye, başka
ihtimal kalmadı zaten.
Tecavüze uğrayan hayvan
Sual: Tecavüze uğrayan mısmıl hayvanın eti yenir mi?
CEVAP
Böyle işi sadist denilen ruh hastaları yapar. Çok çirkin ve büyük
günahtır. Tecavüze uğrayan hayvan, kesilip yakılır. Yakmayıp etini
yemek de caizdir. (F. Hindiyye, Dürr-ül-muhtar, S. Ebediyye)
8
www.dinimizislam.com
Şüpheli gıdaları yemek
Sual: İçinde domuz yağı olma ihtimali olan gıdaları yemek caiz
midir?
CEVAP
Bazı kimseler; piyasadaki gıda maddelerinde domuz yağı ve
meşrubatlarda alkol olabilir, kasaptaki et besmelesiz kesilebilir
düşüncesiyle vesveseye kapılıyorlar.
İmam-ı Gazali hazretleri buyurdu ki:
Haram olma şüphesi olan şeylerden de sakınmalı; çünkü hadis-i
şerifte, (Şüphelilerden sakınan, dinini, ırzını korumuş olur.
Şüphelilerin etrafında dolaşan, harama düşebilir) buyuruldu; fakat
yiyecek ve içeceklerde şüphe edip yememek, takva değil, vesvesedir.
Mesela dinimiz, (Haram olduğu bilinmeyen şeyleri yiyin) buyurur.
[Belki o haramdır; ama biz bilmediğimiz için günah olmuyor.] (Haram
olduğu bilinmeyenleri yemeyin) buyurmuyor. Çünkü bunu her zaman
tespit etmek imkânsızdır. Resulullah efendimiz bir müşrikin, Hazret-i
Ömer de, bir Hıristiyan’ın [belki de necis olan] testisinden abdest almıştır.
Eshab-ı kiram, gayrimüslimlerin verdiği suları içerler, onların sattığı et,
peynir gibi gıdaları alırlardı. Hâlbuki pis, necis olan şeyleri yemek
haramdır. Kâfirler ise ekseriya pis olur. Elleri, kapları şaraplı olur.
Hayvanı Besmelesiz keserler. Eshab-ı kiram, bunlara rağmen, necis
olduğunu kesin bilmedikleri için, vesvese etmeyip, bu çeşit gıdaları
yerlerdi. (İhya)
İmam-ı Kastalani hazretleri buyurdu ki:
(Peygamber efendimiz, Hayber’de, eshab-ı kiramla bir Yahudinin
zehirli kebabından bir lokma yedikten sonra, (Bu et, bana zehirli
olduğunu söyledi) buyurup başka yemedi ve son hastalığında,
(Hayber’de yediğim zehirli etin acısını hâlâ hissediyorum) buyurdu.)
[Mevahib]
Resulullah efendimiz, bir Yahudinin ekmeğini ve tereyağlı yemeğini
temiz mi diye sormadan yedi. Bu domuz yağı mı, koyun yağı mı, ekmeğin
hamuru su ile mi, yoksa şarap ile mi yoğruldu diye sormadı. Müşrik
kadının su kabından abdest aldı. Bunlar, araştırmanın gerekmediğine
birer delildir. (Berika)
İmam-ı Rabbani hazretleri buyurdu ki:
(Kâfirlerin vücutları değil, inançları pistir. Kur’an-ı kerimde, (Ehl-i
kitabın [Yahudi ve Hıristiyanın] pişirdiklerini [ve kestiklerini] yemek
helaldir) buyuruldu. (Maide 5)
Kâfirlerle alış-veriş eden Müslümanları pis bilmemeli, bunların
9
www.dinimizislam.com
yiyecek ve içeceklerinden sakınmamalı! Bu hâl, ihtiyat değil, bu halden
kurtulmak ihtiyattır.) [Mektubat 3/22]
Kâfirler, gıdalarımıza necaset katabilecekleri gibi, zehir de
katabilirler. Nitekim Yahudi yemeğe zehir katmıştır. Peygamber efendimiz
de, araştırmadan o yemeği yemiştir. Çünkü necis olduğu bilinmeyen
şeyleri yememek takva değil, vesvese olur. Dinimiz de vesveseden
kaçmayı emretmektedir. (Hadika)
Dinimizde, “Bir şeyin helal olması için delil aranmaz, haram olması
için delil aranır” kaidesi vardır. Necis olduğuna bir delil bulunmazsa,
temiz kabul edilir. (Usul-i Pezdevi)
Margarin, sucuk, meşrubat ve diğer gıdaların içine necaset katılsa,
fakat katıldığı bilinmese yemek caiz olur. Bilmek, ya bizzat görmekle
veya adil Müslümanların necaset katıldığını biz gördük demeleriyle
anlaşılır. Katılıyormuş demekle haram olmaz. (Eşbah)
Sabunlara da domuz yağı katılabilir. Fakat necasetli yağ ve domuz
yağı sabun yapılınca, şarap sirkeye dönünce temiz olur. Bütün kimyevi
değişmeler böyledir. (Tahtavi)
Gıda maddelerine hile yapılabilir. Fabrikada içine çeşitli necasetler
katılabilir. Yahut ihmal yüzünden necaset karışabilir. Reçelin, pekmezin
içine fare düşüp ölebilir. İmalatçı, kazanı dökmeyebilir. Meşrubatlara
konan esans, alkolde eritilebilir. Bunun gibi çeşitli necaset karışabilir.
Fakat içinde necaset olduğu kesin olarak bilinmeyen bütün gıda
maddeleri temiz kabul edilir, yenmesi günah olmaz. (Tahrir)
Necis olma ihtimali
Sual: Piyasadaki herhangi bir gıdanın, necis olma ihtimali olduğu
için, sakınıp yememek caiz mi?
CEVAP
Necis olduğu kesin bilinmeden sakınmak, vesvese, kuruntu ve zararlı
olur. (K. Saadet)
Domuz E maddesi
Sual: Domuz yağı veya alkol bulunma ihtimali olan gıdaları yemek
caiz olur mu?
CEVAP
İhtimal üzerine karar vermek yanlış olur. Dinimiz, (Bir şeyin helal
olması için delil aranmaz, haram olması için delil aranır) der. Necis
olan bir şeye dair bir delil bulunmazsa, temiz kabul edilir.
Margarinlerde domuzdan üretilen katkı maddeleri kullanıldığına dair
çıkarılmaya çalışılan asılsız söylentiler ve “E listesi” ile ilgili iddialar
üzücü bir haksızlıktır. Gıda katkı maddelerinin belirtilmesinde Sağlık
10
www.dinimizislam.com
Bakanlığı’nca hazırlanan Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği, Avrupa
Topluluğu kodunu benimsemiş ve kanunen ambalajlara yazılma
zorunluluğu getirmiştir. Bu sistem çerçevesinde “E” ve ilgili gıda katkı
maddesinin kod numarasının ambalaj üzerine konması zaruridir.
Türkiye’de domuz kaynaklı katkı maddeleri ile domuz yağı içeren mamul
gıdalara üretim izni verilmemiş olup, bahsi geçen E listeli katkı
maddelerinin domuz kökenli olması kanunî açıdan da kesinlikle mümkün
değildir. Margarinlerde domuz yağı veya domuzdan elde edilmiş herhangi
bir katkı maddesi yoktur, hiçbir zaman da olmamıştır. Diyanet İşleri
Başkanlığı da konuyu inceleyerek, bu tür dedikoduları yaymaktan
sakınmak gerektiğini ve bu yağları yemenin dinen bir mahzuru olmadığını
açıklamıştır. (Bitkisel yağ sanayiciler derneği)
Fâsık ve şahitlik
Sual: Gayrimüslim, fâsık veya bid’at ehli, bir gıdaya necis dese,
onun sözü kabul edilir mi?
CEVAP
Hayır, gayrimüslim, fâsık veya bid’at ehli olanın, din işlerindeki sözü
kabul edilmez. Doğru olarak söylediği, Allahü ekber diyerek okuduğu
ezan bile kabul edilmiyor, tekrar okunması gerekiyor.
Din işlerinde, ancak âdil bir Müslümanın sözü kabul edilir. Fâsık veya
âdil olduğu bilinmeyen kimsenin, kıbleyi göstermesi, temiz, necis, helal,
haram gibi, dinden olan şeyler için söylediği sözlere itibar edilmez.
(Redd-ül-muhtar)
Bid’at sahibi olanlar, (Ehl-i kıble) oldukları, her ibadeti yaptıkları
halde, âdil değildir. (Hadika)
Demek ki, herkesin şahitliği geçerli olmuyor. Hem Ehl-i sünnet
olacak, hem de fâsık olmayacak, yani âdil olacaktır. Gayrimüslim, fâsık
veya bid’at ehli, rapor tutsa da, belge gösterse de, din işlerinde sözü,
şahitliği geçerli olmaz. Diğer işlerde ise, bunların sözlerine güvenmek
caizdir.
Şüpheliden kaçmak
Sual: Domuz yağı veya alkol bulunma şüphesi olan gıdaları ve nasıl
kesildiği bilinmeyen etleri yemekten kaçınmak takva olmaz mı?
CEVAP
Takva olmaz, vesvese olur. Hazret-i Ömer’in, (Bizler harama
düşmek korkusuyla helallerin onda dokuzundan kaçındık) sözü, bu
hususların dışındaki haramlar içindir.
11
www.dinimizislam.com
İçki, dinimiz ve sağlığımız
Sual: Şarabın, alkollü içkilerin, sağlığa faydalı olduğu, dozunda içki
içmenin günah olmadığı söyleniyor. İçkinin dinimizdeki yeri nedir?
CEVAP
Kur'an-ı kerimde, hadis-i şeriflerde hamr kelimesi geçer. Hamr =
alkollü içkidir. İçkinin, çeşitli hastalıklara yol açtığı, aklı azalttığı,
karaciğeri bozduğu, beyni ve sinirleri harap ettiği, ilmi olarak defalarca
tespit edilmiştir. Bir kimse, müslüman olmasa bile, sağlığa olan
zararından dolayı içkiden uzak durmalıdır! Müslüman ise, sağlığa hiç
zararı olmasa da, tek damla içmemelidir. Kur'an-ı kerimde mealen
buyuruldu ki:
(Ey iman edenler, içki, kumar, putlar, fal okları şeytanın necis
işleridir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan, içki ve
kumar ile aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve
namazdan alıkoymak ister. Artık hepiniz vazgeçin!) [Maide 90,91]
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(İçkinin haram olduğuna dair kesin hüküm indi.) [Müslim]
(İhtimar [alkol teşekkül] etmiş her içki haramdır.) [Ebu Davud]
(Çoğu sarhoş eden içkinin, azını da içmek haramdır.) [Nesai]
(İçkide ilaç özelliği yoktur. Hastalık yapar.) [Müslim]
(İçki, bütün kötülüklerin başıdır.) [Taberani]
(İçki kötülük doğurur.) [Beyheki, Ruzeyn]
(İçki her kötülüğün anahtarıdır.) [İ. Mace]
(Allah’a ve ahirete inanan içki içmesin, içki içilen sofraya da
oturmasın!) [Taberani]
(İçkiden sakının! Ağaç dal budak saldığı gibi, içki de, kötülük
saçar.) [İbni Mace]
(İçki, günahların en büyüğüdür, her kötülüğün ve her günahın
anasıdır.) [Taberani]
(İçki içenin haya perdesi yırtılır, şeytan ona yoldaş olur, her
kötülüğe sevk eder ve her iyilikten alıkoyar.) [Taberani]
(Alkoliğin, kabrinden kalkarken, iki gözü arasında, "Bu Allah’ın
rahmetinden mahrumdur" yazısı görülür.) [Deylemi]
(Rahmet melekleri, sarhoştan uzak durur.) [Bezzar]
(İçki içenin, kıyamette yüzü kara, dili sarkıktır, pis kokusundan
herkes kaçar.) [Zevacir]
(Bir zaman gelir ki, içkinin adı değiştirilip helal sayılır.) [İ.Ahmed]
(İçki, zinadan kötüdür.) [R.Nasıhin]
(Allahü teâlâ, içki içene, içirene, alıp satana, yapana, saklayana,
12
www.dinimizislam.com
taşıyana, kendisine götürülene ve parasını yiyene lanet etti.) [İbni
Mace]
(Emanete hıyanet edilir, zekât ceza gibi istenmeyerek verilir,
aşağı kimseler, başa geçer, zalimlere şerrinden korkulduğu için
iyilik edilir, içkiler içilir, çalgılar çalınır ve sonra gelenler [türediler]
öncekileri kötülerse, çeşitli felaketlere maruz kalırlar.) [Tirmizi]
(Bir kral, bir adamı tutup “içki, katillik, zina ve domuz eti
yemekten birini seç, yoksa seni öldüreceğim” der. Adam içkiyi
seçer. Onu içince hepsini de yapar.) [Taberani, Hakim]
(Kötülüklerin hepsi kilitli bir yerdedir. Bu yerin anahtarı içkidir.
İçki içen, o kapıyı açıp içine düşer.) [Abdürrezzak]
(Bütün kötülükler bir yere toplanmıştır. Bu yerin kilidi zina,
anahtarı içkidir. Bütün iyilikler de bir yerde toplanmıştır. Bu yerin
kilidi namaz, anahtarı abdesttir.) [İslam Ahlakı]
(Eski zamanlarda bir abid, insanlardan ayrı bir yerde ibadet
ederken, bunu gören bir kadın, ona gönlünü kaptırır, hizmetçisini
gönderir. Hizmetçi, abide gelip; bir şahitlik için sizi çağırıyorlar der.
Abid de gider. Birkaç kapı geçerek güzel kadının yanına varır. Kadın,
“Ya bu çocuğu öldür, ya benimle zina et veya şu şaraptan iç. Birini
yapmazsan bütün gücümle bağırır, seni rezil ederim” der. Abid,
bunlardan birini yapmak zorunda kalınca, şaraba razı olur. Şarabı
içince sarhoş olur, daha sonra kadınla zina eder, çocuğu da öldürür.
Vallahi iman ile şarap bir arada olamaz. Biri diğerini uzaklaştırır.)
[İbni Hibban]
(Cenab-ı Hak, zurna, gırnata, ud, def gibi bütün çalgı aletlerini,
cahiliyet döneminde tapınılan putları kaldırmamı emredip,
kendisinden korkup da içkiyi bırakan mümine Cennet nimetlerini
ihsan edeceğini de bildirdi.) [İ.Ahmed]
(Şaraba değişik isimler konup içilir, çalgı ve şarkıcı kadınlar
çoğalırsa Allahü teâlâ onları yere geçirir.) [İbni Mace, İbni Hibban]
(Çalgılar çoğalır ve içkiler içilirse, yere batmak, başka kılığa
çevrilmek gibi belalar gelir.) [Tirmizi]
(İçki içilir, kötü kadınlar çoğalırsa, erkek erkekle, kadın kadınla
yetindiği zaman, çeşitli belalar gelir.) [Beyheki]
(Şarap içenin namazı kırk gün kabul olmaz.) [Tirmizi, Hakim,
Nesai]
(Namazı kabul olmaz) demek, namazı boşa gider demek değildir.
Namaz borcundan kurtulur, namaz kılmakla kavuşacağı büyük sevaptan
mahrum kalır demektir. Namaz kılanın, günahları bırakması kolaylaşır.
13
www.dinimizislam.com
İçki içen de namaza devam etmelidir.
(Kişi, mümin olduğu halde zina ve hırsızlık edemez, içki içemez.
Bunları yapan İslam halkasını boynundan çıkarmış olur. Tevbe
ederse, Allahü teâlâ tevbesini kabul eder.) [Nesai]
(Zina eden ve şarap içenin imanı, gömleğin sırttan çıktığı gibi
çıkar.) [Hakim]
(İçki ile iman, bir arada bulunmaz, biri, diğerini uzaklaştırır.)
[Beyheki]
(İçki içenin kalbinden iman nuru çıkar.) [Taberani]
(Alkolik olan Cennete giremez.) [Hakim]
Her içki içene kâfir denmez. Çünkü Ehl-i sünnet itikadında büyük
günah işleyene kâfir denmez. [Vehhabiler, büyük günah işleyene, mesela
içki içene, namaz kılmayana, açık gezene kâfir derler. Vehhabiliğin bu
yüzden de İslamiyet’le yani ehl-i sünnetle, alakası yoktur.] İslam âlimleri,
(Cennete giremez) hadis-i şerifini, (Günahının cezasını çekmeden
Cennete giremez) şeklinde açıklamışlardır.
Hep büyük günah işleyen, namaz kılamaz, haramlara önem
veremez, Allah korusun imanını kaybedebilir. Bunun için içki içenin ve
diğer büyük günahları işleyenin bir gün iman nuru sönebilir. Atalarımız,
(Su testisi su yolunda kırılır) demişlerdir. Her su testisi, su yolunda
kırılmadığı gibi, her içki içen de imansız ölür denemez. Fakat devamlı
işlenen günahlar, insanı küfre sürükler. İçki içenler, namaza önem verip
kılmaya devam ederse, içkiyi bırakmaları kolay olur. Kur’an-ı kerimde
mealen, (Namaz, her kötülükten alıkoyar) buyuruluyor. (Ankebut 45)
Domuz eti yemek haramdır
Sual: Domuzun herkese, ipek ve altının erkeklere haram edilişinin
hikmeti nedir?
CEVAP
Dinimizde bir şey haram ise, hikmetini bilmesek de onun haram
olduğuna inanmak gerekir. Muhammed aleyhisselamın peygamber
olarak bildirdiği şeylere akla uygun olduğu, yahut tecrübe ile anlaşıldığı
için inanmak iman olmaz. Çünkü bu, aklı tasdik etmek demektir.
Haramlarda muhakkak vücuda zarar veren bir şey aranmamalıdır!
Domuz, her türlü necaseti yiyen çok pis bir hayvandır. Zararlı olduğu
için yalnız Türkler değil, Avrupalılar da, bir kimseye hakaret etmek için
“Domuz” derler.
Tevrat’ta domuz eti yasak edildiği için, bugünkü Yahudiler bile domuz
14
www.dinimizislam.com
eti yemezler.
Bugün tıp, insana en çok zarar veren ve hastalık bulaştıran etin
domuz eti olduğunu tespit etmiştir.
Domuz eti yiyenlerde [safra kesesi iltihabı, apandisit, bağırsak
iltihabı, çeşitli çıbanlar, mafsal kireçlenmeleri, damar sertliği, romatizma,
grip, tansiyon yüksekliği, kalb anjini, enfarktüs gibi] çeşitli hastalıkların
görüldüğü meydana çıkmıştır.
Domuz etinde bulunan büyüme hormonunun kansere sebebiyet
verdiği açığa çıkmıştır. Domuz eti ile geçen trişinoz hastalığının bugün
bile tedavisi yoktur.
Domuz şeridi [tenya], mide ve bağırsak yolu ile kana geçerek, göz,
beyin gibi önemli organlarda ağır hastalıklara, hatta ölüme sebep
olmaktadır.
Domuz eti yiyenlerde, kıskançlık hislerinin dumura uğradığı,
namusunu kıskanmadığı tespit edilmiştir. Domuz yağı, E vitaminini
birdenbire yok eder. İnsan, E vitamininden mahrum kalınca nesli söner, E
vitamininin yokluğu sevgiyi, aşkı yok eder.
E vitamininin noksanlığında erkeklerde kısırlık, kadınlarda çocuk
düşürme hastalığı ortaya çıkar. E vitamini yağlardaki acılaşmayı önler.
E vitamini tükenince A vitamini acılaşmayı önleyemez. A vitamininin
yokluğunda da cinsiyete menfi yönde etki eder. Domuz eti ve yağı
yiyenlerde karakter değişikliğinin ortaya çıktığı da tespit edilmiştir.
Domuz etinin, diğer hayvan etlerine hiçbir üstünlüğü yoktur. Üstelik
hazmı güç, protein değeri çok düşüktür.
Domuzun daha başka zararları da tespit edilse, yine de (Mutlaka bu
veya şu sebepten dolayı domuz haram edilmiştir) denilemez. Fakat hiç
zararı tespit edilmese de dinimiz yasak ettiği için, domuz etini yemek
haramdır.
İpek ve altının erkeklere haram ediliş sebebine de bu açıdan bakmak
gerekir.
Sual: Domuz eti yerken besmele çekmenin hükmü nedir?
CEVAP
İbni Hacer-i Mekki hazretlerinin Zevacir isimli eseri ile, birkaç
kitaptan aldığımız, küfre düşüren söz ve işlerden bazıları şunlardır:
- Kesin haram olduğu bilinen bir şeyi yiyip içerken besmele çekmek.
Mesela şarap içerken veya domuz eti yerken Besmele çekmek küfürdür.
- Kâfirlerin dini âyinlerini, bayramlarını beğenmek. Mesela zaruretsiz
bir Hıristiyanın Noelini tebrik etmek. Nevruz günü yumurta boyamak.
- Meşhur bir harama helal, meşhur bir helale haram demek. Mesela
15
www.dinimizislam.com
domuz yağı helal, üzüm suyu haram demek.
Domuz yağı helal diyenler
Sual: Reşat Halife denilen Mısırlı mezhepsizin kurduğu 19 culuk
dinindekiler, (Allah Kur’anda domuz etini haram ediyor, yağına haram
demiyor. Domuz yağı helaldir) diyorlar. Domuz eti haramsa yağı nasıl
helal olur ki?
CEVAP
Bu sözde birkaç hata var:
Birincisi mantık, kıyas hatası. Bir hayvan leş ise, eti pis, yağı temiz
olmaz. Reşat Halifenin mantığı ile Allahü teâlâ sadece etine haram dedi,
yağına veya pisliğine demedi diye, domuzun pisliğine helal denir mi hiç?
İkincisi, haram edilmiş hayvanların hepsini Kur’anda bulmak
mümkün mü? Mesela Kur’anda köpek eti yasaklanmıyor, yılan çıyan,
kartal gibi hayvanların haram olduğu yazmıyor. Kur’anda bulamadım diye
Allah’ın Resulünün haram ettiği bu hayvanlara helal denir mi?
İnanmadıkları Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(İhtilaflı bir işin hükmünü öğrenmek için Kur'ana ve Sünnete
bakın!) [Nisa 59]
(İhtilaflı şeyleri insanlara açıklayasın diye bu Kitabı sana
indirdik.) [Nahl 44, 64]
(Resulüme uyun ki, doğru yolu bulun!) [Araf 158, Nur 54]
(Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80]
(O Peygamber, güzel şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar.)
[Araf 157]
Allahü teâlâ, sadece Kur’ana bakın demiyor, Sünnete de bakın,
Resulüme uyun diyor. Kur’anı o açıklar diyor. Allah’ın bu âyetlerine
inanmayan Kur’ana ve Allah’a inanmış olur mu? Bunun için (Yalnız
Kur’an) diyen sapıklar, kesinlikle Kur’ana ve Allah’a inanmıyorlar. Hadis-i
şeriflerde hangi hayvanların yenilip yenilmeyeceği açıkça bildirilmiştir.
Kur’an-ı kerimi açıklamak gerektiği gibi hadis-i şerifleri de açıklamak
gerekir. Kur’anda, (Bilmiyorsanız âlimlere sorun) da buyuruluyor. (Nahl
43)
Bu âyetler, Resulullahın sözünün dinde delil olduğu gibi, âlimlerin de
delil olduğunu bildiriyor. Bunları delil olarak kabul etmeyen Kur’ana nasıl
inanmış olur ki? (Yalnız Kur’an) diyenler Allah’a, Kur’ana ve Onun
Resulüne inanmayan tesettür düşmanı kimselerdir. Resulullahın sözünü
kabul etmeyenlerin kâfir oldukları yine Kur’anda bildiriliyor:
(Allah ile resullerinin emirlerini birbirinden ayırıp ikisi arasında
bir yol tutmak isteyen kâfirdir.) [Nisa 150,151]
16
www.dinimizislam.com
19’cu, inat ederek diyor ki:
Domuz yağının haram olmadığını, Allah’ın elçisi Reşat Halife, 6.
surenin 145 ile 146. âyetini birbiri ile kıyaslayarak yapmıştır.
CEVAP
O âyetler yeni mi indi? Resulullah efendimiz o âyetleri nasıl açıkladı?
1400 senedir binlerce İslam âlimi geldi. Hangi İslam âlimi domuz yağı
helal dedi ki? 146. âyette Yahudilere eti yenen hayvanlardan koyun ve
sığırın iç yağının haram edildiği bildiriliyor. Buradan domuz yağının helal
olduğuna nasıl kıyas edilir ki? Ne diye Reşat Halife’nin kıyasına
inanıyorsun da, Resulullahın bildirdiğine inanmıyorsun? Allahü teâlâ,
Resulüne vahiy ile bildirmiş O da bize bildirdi. Allah’a inanan vahye de
inanır. Resulünün sözleri vahye dayanır. (Necm 4)
19’cu yine inatla diyor ki:
Bence içki günah diye üzümü yasaklamak gibi, domuz eti günah diye
yağını, derisini ve gerisini yasaklamak anlamsızdır.
CEVAP
Dini hüküm hakkında sence, bence olur mu? O zaman insan
sayısınca din olur. Buna da din değil, dinsizlik denir. Dinde nakil esastır.
Din bilgileri zamanla değişmez. Allah ve Resulünün sözleri senettir. Bu
yüzden, bizim gibilerin Kur’an hakkında görüşleri geçersizdir. Çünkü
hadis-i şerifte, (Kur'anı kendi görüşüne göre açıklayan kâfir olur)
buyuruluyor.
Domuz sütüyle beslenen kuzu
Sual: Domuz sütüyle beslenen bir kuzunun etini yemek caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir. Necaset yiyen hayvanın etinin yenebilmesi için, deve
40, sığır 20, davar 10, tavuk 3, serçe 1 gün hapsedilir. Bir başka kavilde
ise, deve ile sığır 10, koyun 4, tavuk 3 gün hapsedilir, yani necaset
yedirilmez.
Domuzlu kedi maması
Sual: Kedi mamalarında domuz eti de oluyor. Kedinin bu mamayı
yemesi günah olur mu?
CEVAP
Hayvana hiçbir şey günah olmaz. Bunu yedirene de günah olmaz.
Domuz eti olmayanları tercih etmek iyi olur.
Gayri müslimlerin yemeklerini yemek
Sual: Hıristiyan kadınları, pişirdikleri yemekten bize getiriyorlar. Biz
17
www.dinimizislam.com
de bu yemekleri yiyoruz. Bazıları gayri müslimlerin pis olduklarını,
hediyelerini almanın caiz olmadığını söylüyorlar. Doğru mudur?
CEVAP
Gayri müslimlerin yemeklerini yemek, verdikleri hediyeleri alıp
kullanmakta mahzur yoktur. İslam âlimlerinin en büyüklerinden olan
imam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
(Tevbe suresi 29. âyet-i kerimesinde (Müşrikler elbette pistir)
buyuruluyor. Hanefi âlimleri bu âyeti, Allahü teâlânın (Müşrikler pistir)
buyurması, (Müşriklerin kalblerinin, itikadlarının pis olduğu içindir) diye
açıklamışlardır. Gayri müslimler, temizliğe riayet ederlerse, bedenlerine
pis denemez. Çünkü Peygamber efendimiz, bir yahudi evinde yemek
yedi, bir müşrikin kabı ile taharetlendi. Hazret-i Ömer de bir Hıristiyan
kadının kabından taharetlendi. Müşriklerin bedenleri de pis olsaydı,
onların yemeklerini yemez, sularını içmezlerdi. Eğer müşriklerin bedenleri
pis olsaydı, iman edince temiz olmamaları gerekirdi. O halde onlara pis
denilmesi, kalblerinin pis olduğunu bildirmek içindir. İman edince
kalblerindeki bu pislik gider, temiz olur. İtikadlarının, kalblerinin pis
olması, bedenlerin de pis olmasını gerektirmez.
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Ehl-i kitabın [Yahudi ve Hıristiyanların] pişirdiklerini, kestiklerini
yemek helaldir.) [Maide 5]
O halde, kâfirlere karışan, alış-veriş eden müslümanları pis
bilmemelidir! Böyle müslümanların pis olduklarını sanarak, bunların
yiyecek ve içeceklerinden sakınmamalı, müslümanlardan ayrılmak
yoluna sapmamalıdır! Bu hâl, ihtiyat değil, bu halden kurtulmak ihtiyattır.)
[Mektubat c.3, m.22]
Yine İslam âlimlerinin en büyüklerinden olan imam-ı Gazali
hazretleri de buyurdu ki:
(Haram olduğu bilinmeyen şeyler yenir. Peygamber efendimiz, bir
müşrikin, Hazret-i Ömer de, bir Hıristiyan kadının testisinden abdest
almıştır. Eshab-ı kiram, kâfirlerin verdiği suyu içerdi. Halbuki, pis, necis
olan şeyi yemek haramdır. Kâfirler ise, ekseriya pis olur. Elleri kapları
şaraplı olur. Çeşitli şekilde öldürerek leş ettikleri hayvanları yerler. Eshabı kiram, buna rağmen, necis olduğunu kesin olarak bilmedikleri için,
onlardan et, peynir gibi gıda maddelerini alıp yerlerdi.) [Kimya-ı Seadet]
Dinimiz zimmiye [gayrı müslim vatandaşa] zekât hariç, sadaka,
sadaka-i fıtr, adak ve hediye verilmesinin ve onlardan cizye ve hediye
almanın caiz olduğunu bildiriyor. (Mevkufat, Dürer)
Dinimiz, kâfire itikadlarından dolayı hürmet etmenin ve selam
18
www.dinimizislam.com
vermenin caiz olmadığını; ama ihtiyaç halinde selam verip müsafeha
etmenin caiz olduğunu bildiriyor. (Redd-ül-muhtar)
Zimmiye zulmetmek, müslümana zulmetmekten daha büyük
günahtır. Zimmiyi üzmemek için selam vermek caizdir. (Dürr-ül-muhtar)
Hadis-i şerifte ise, (Zimmiye eza edenin hasmı ben olurum)
buyuruluyor. (Hatib)
Yine hadis-i şeriflerde (Hediyeyi reddetmeyin!) ve (İstemeden
verilen şeyi alınız! Allahü teâlânın gönderdiği rızıktır) buyuruluyor.
(Beyheki)
Sual: Kâfirin ikram ettiği yenir mi, verdiği hediye alınır mı,
bardağından içilir mi?
CEVAP
Üçü de Evet.
Sual: Ateist komşuların getirdiği aşure veya tatlı gibi şeyleri yemek
caiz mi?
CEVAP
Necis olduğu bilinmedikçe dinsizlerin yemeği yenir. Yani domuz eti
ve şaraplı olduğu bilinmezse yenir.
Sual: Şimdiki Hıristiyanlar kan akıtmadan, hayvanların kafasına
kurşun sıkarak ya da boğarak öldürüyorlar. Bunların öldürdükleri
hayvanları yemek caiz midir?
CEVAP
Boğarak veya kurşun sıkarak öldürdükleri kesin olarak biliniyorsa
yenmez. Fakat zan ile olmaz.
İlaçlara konan alkol maddeleri
Sual: İlaç için hazırlanan ve içinde etil alkol olan şurupları içmek caiz
midir?
CEVAP
Necis olan sıvı, mesela ispirto; ilaç gibi şeylere bir menfaat için
karıştırılınca karışım temiz olur, fakat ilaç için olmayanları içmek
haramdır. (İslam Ahlakı)
Demek ki, ilaç için olan karışımlar affediliyor ve caiz oluyor.
Domuz maddeli ilaçlar
Sual: Sentetik yapılmayan, hayvanlardan, özellikle domuz ve
sığırdan alınan Anilaz ve Tripsin gibi maddeler ihtiva eden ilaçlar
kullanabilir mi?
CEVAP
19
www.dinimizislam.com
Kullanılır, hangi hayvandan alındığını araştırmak gerekmez.
Çay-kahve faydalı, tütün zararlıdır
Sual: Bir tasavvuf kitabında, (kahve, tütün, tömbeki, esrar, şaraptan
daha kötüdür. Çünkü şaraptan kırk günde kurtulmak mümkün, ama
ötekilerden sıyrılmak çok müşküldür) deniyor. Kahve, tütün, şaraptan
daha kötü nasıl olabilir?
CEVAP
Kitaptaki ifadelerde bir nakil hatası olabilir. İstanbul Üniversitesi
yayınlarından Gıda Kimyası kitabında deniyor ki: (Çaydaki tein ile,
eskiden ayrı bir alkaloit olarak kabul edilen Kafeinin aynı olduğu tespit
edildi. Çayda %2,5-3, kahvede ise %1,3 oranında kafein bulunur.
Kafein, zihni açar, kan dolaşımını artırır, vücuda sıcaklık verir,
yorgunluğu giderir, sindirimi kolaylaştırır. Fazlası sinir sistemi üzerinde
etki yapar. Kalb hastalıklarında, sinirleri zayıf insanlarda ve çocuklarda az
miktar kahve bile fena etki yapabilir.) [s. 658]
Çaydaki kafein, kahvedekinden iki misli fazladır. Kahvedeki kafeine
haram denirse, çaydakine de haram denmesi gerekir. Çoğu zarar veren
şeyin, zarar verecek miktarını kullanmamalıdır! Vücuda zarar verecek
kadar çok yemek de haramdır. Bazı gıdalar, bazı hastalara zararlıdır.
Vücuda zarar verdiği bilinen şeyleri kullanmak doğru değildir. Bir kimseye
kahve ve çayın fazlası zarar veriyorsa az içmeli, azı da zarar veriyorsa
hiç içmemelidir! Hastaya haram olan bir şey, sağlama da haramdır
denmez. İmam-ı Münavi hazretleri, Camius-sagir şerhinde kahve içmenin
haram ve mekruh olmadığını bildirmiştir. (Hadika s.143)
Çay ve kahvedeki kafein, tütündeki nikotin, fazla alınırsa elbette
zararlı olur. Çoğu zarar veren mubah bir şeyin, zarar vermeyen az
miktarının kullanılması haram değildir. Alkollü içkilerin ise, hiç zarar
vermese de, damlası haramdır. İmam-ı Nevevi hazretleri buyuruyor ki:
Sıvı içkilerin azı da haramdır. Esrarın sarhoş etmeyen miktarını ilaç
olarak kullanmak caizdir. (Mühezzeb)
Afyonun da sarhoş etmeyen az miktarı haram değildir. (Feth-urrahim s.30)
İbni Hacer-i Mekki hazretleri buyuruyor ki: Afyon ve diğer zehirli
otların alınan çok miktarları haramdır, fakat az miktarlarını ilaç olarak
kullanmak caizdir. (Zevacir)
Uyuşturucu benc otu mubahtır. Bununla sarhoş olmak haramdır.
(Dürr-ül Muhtar c.3, s.166)
İbni Âbidin hazretleri, bunu açıklarken buyuruyor ki:
20
www.dinimizislam.com
Benc otunu ilaç olarak kullanmak caizdir. Sarhoş edici miktarı caiz
değildir. (Çoğu sarhoş edenin azı da haram olur) hadis-i şerifi sıvı
içkilere mahsustur. Zehirli bitkileri ve sarhoş edici katı ilaçları az miktarda
kullanmak haram olmaz. (Redd-ül-muhtar c.5, s.295)
Ali Echuri hazretleri, (Tütün içmek aklı giderir veya nafaka temininin
terkine sebep olursa, haram olur. Böyle bir durum olmazsa haram olmaz)
buyuruyor. (Gayet-ül-beyan)
Tütün mubahtır. (Essulh-u beynel-ihvan, El-ukudüddürriyye,
Tahtavi, Berika)
Bursalı İsmail Hakkı hazretleri, ilk yazdığı kitaplarında, tütüne haram
diyordu. Çünkü zamanın padişahınca tütün yasaklanmış, içene ceza
veriliyordu.
Tütüne israf yönünden hiçbir âlim haram dememiştir. Fakirin su
yerine meşrubat içmesi israftır, fakat alıştığı için çay, kahve veya tütün
içmesi israf olmaz.
Şafii âlimlerinin çoğu, sigaraya tenzihen mekruh dedi. Hanefi’de,
soğan, sarmısak gibi, tenzihen mekruhtur. (Tahtavi)
Büyük bir âlim, mubah olan bir şeyi yasaklarsa, talebelerinin itaat
ederek, o şeyi kullanmamaları gerekir. Fakat bu herkese şamil edilemez.
Tütünün bazı zararları
45 yaşın altındakilerden, kroner kalb hastalığından ölenlerin % 80i
sigara tiryakisidir.
Sigara içenlerde akciğer kanseri, içmeyenlere nispetle 15 kat
fazladır.
Akciğer kanserine yakalananların % 94ünün sigara tiryakisi olduğu
ortaya çıkmıştır.
Sigara içmeyen kadınlarda kısırlık % 3,8, sigara içenlerde, % 41,8dir.
Günde bir paket sigara içilen evdeki çocuklar da, günde 5 adet
sigara içmiş gibi etkilenir.
Bilhassa hamile ve emzikli iken sigara ve alkole devam eden anababalar, çocuklarının hayatlarını tehlikeye sokmuş olabilirler.
Meşrubat ve kola içmek
Sual: Bir yazar, Türk Standartları Enstitüsü'nün standartlarına göre,
Türkiye’de üretilen gazozların içinde litrede 5 gr. kadar etil alkol
bulunmasına izin verildiğini belirterek, sanki piyasadaki gazozların ve
kolaların ekserisinde alkol bulanabileceği intibaını veriyor. Meşrubat içen
Müslümanlara hedonizmin [hazcılığın, kendine lezzet veren şeyin] kölesi
diye hakaret ediyor. Piyasada alkolsüz gazoz ve kola yok mu? Mevcut
meşrubatları içmekte dinen bir mahzur var mı?
21
www.dinimizislam.com
CEVAP
İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki:
Allahü teâlâ, (Necis olmayan gıdaları yemeyin) demiyor, (Necis
olduğunu bilmediğiniz gıdaları yiyin) buyuruyor. Eğer (Mutlaka necis
olmayanı yiyin) deseydi bu çok zor, hatta imkansız olurdu. Haram
olmayan, fakat şüpheli olan şeylerden de sakınmalıdır! Fakat yiyecek ve
içeceklerde şüphe edip yememek, takva değil, vesvesedir. Resulullah
efendimiz, müşrikin; Hazret-i Ömer, hıristiyanın testisinden abdest
almıştır. Eshab-ı kiram, gayrı müslimlerin verdiği suyu içerdi. Halbuki pis,
necis olan şeyleri yemek haramdır. Kâfirler ise ekseriya pis olur. Elleri,
kapları şaraplı olur. Hayvanı Besmelesiz keserler. Eshab-ı kiram, bunlara
rağmen, necis olduğunu kesin bilmedikleri için, vesvese etmeyip, et, süt,
peynir gibi gıdaları alıp yerlerdi. (İhya)
İmam-ı Rabbani hazretleri buyurdu ki:
Kâfirlerin vücutları değil, inançları pistir. Kur’an-ı kerimde, (Ehl-i
kitabın [Yahudi ve Hıristiyanın] pişirdiklerini [ve kestiklerini] yemek
helaldir) buyuruldu. Kâfirlerle alış veriş eden Müslümanları pis bilmemeli,
bunların yiyecek ve içeceklerinden sakınmamalı! Bu hâl, ihtiyat değil, bu
hâlden kurtulmak ihtiyattır. (3/22)
İmam-ı Kastalani buyurdu ki:
Resulullah, Hayber’de, bir Yahudinin zehirli kebabından bir lokma
yedikten sonra, (Bu et, zehirli olduğunu söyledi) buyurup başka
yemedi ve son hastalığında, (Hayber’de yediğim zehirli etin acısını
hissediyorum) buyurdu. (Mevahib)
Resulullah, bir Yahudinin ekmeğini ve yağlı yemeğini yedi. Bu domuz
yağı mı, koyun yağı mı, ekmeğin hamuru su ile mi, yoksa şarap ile mi
yoğruldu? diye sormadı. Müşrik kadının su kabından abdest aldı. Bunlar,
araştırmanın gerekmediğini gösterir. (Berika)
Bir şeyin helal olması için delil aranmaz, haram olması için delil
aranır. Necisliğine dair bir delil yoksa, temiz kabul edilir. (Usûl-i Pezdevi)
Sucuk, meşrubat ve diğer gıdaların içine necaset katılsa, ama
katıldığı bilinmese yemek caiz olur. Katılıyormuş veya katılmasına izin
veriliyormuş demekle, zan ile haram olmaz. (Eşbâh)
Meşrubatlara konan esans alkolde eritilebilir. Ama bu bilinmiyorsa,
temiz kabul edilir. Hatta ihtiyaç olunca hazırlanan karışımlardaki iki
maddeden biri temiz ise ve necis olanın yerine temizini kullanmakta
harac varsa, karışım temiz kabul edilir. Şafii’de, necis sıvıyı [mesela
alkolü], ilaç ve ıtriyat ıslahı için kullanmak affedilmiştir. (Mezahib-i erbea,
El-mafüvat)
22
www.dinimizislam.com
Necis yağlar sabun yapılınca, şarap sirkeye dönünce temiz olur.
Bütün kimyasal değişmeler böyledir.
Çay, kahve ve meşrubattan hoşlanan kimseye hedonist köle denir
mi? Peygamber efendimiz soğuk şurupları severdi.
Etkisi kesin olan ilaçlar
Sual: Hastalanınca, etkisi kesin olan ilaçları kullanmamak günah
mıdır?
CEVAP
Elbette günahtır. Bazı ilaçların, mesela antibiyotiklerin ve
sülfamidlerin bakterilere karşı tesiri; ekmeğin açlığı, suyun susuzluğu
gidermesi gibidir. Yangını su ile söndürmek de böyledir. Tesiri kesin olan
bunun gibi ilaçları kullanmamak tevekkül değil, ahmaklıktır, haramdır.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Her hastalığın ilacı vardır. Yalnız ölüme çare yoktur.) [Taberani]
Hazret-i Musa, hastalanınca, (İlaçsız da Allahü teâlâ şifa verir)
diyerek ilaç kullanmadı. Allahü teâlâ, (İlaç kullanmazsan şifa ihsan
etmem) buyurdu. İlacı kullanınca iyi oldu. Fakat sebebini merak etti.
Allahü teâlâ, (Tevekkül etmek için, benim âdetimi, hikmetimi
değiştirmek mi istiyorsun? İlaçlara tesir veren kimdir? Elbette
tesirleri yaratan benim) buyurdu. (K. Saadet)
Doktora gitmeli, ilaç kullanmalıdır. Fakat, şifayı doktor ve ilaçtan değil
Allahü teâlâdan beklemelidir. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(İmanınız varsa, Allahü teâlâya tevekkül ediniz!) [Maide 23]
İlaç almak, âyet-i kerime ve dua okumak ve yanında taşımak, insanın
ömrünü uzatmaz, ölüme mani olmaz, eceli geciktirmez. Ömrü olanın
dertlerini, ağrılarını giderip, sıhhatli, rahat ve neşeli yaşamasına sebep
olur. İlaç kullanıp da iyi olmayan, ameliyat masasında ölen az değildir. Bu
bakımdan, ilaca, doktora değil, Allah’a güvenmelidir. Allahü teâlâya
güvenen müslüman da, dinimizin emrine uyarak doktora gidip ilaç
kullanır.
Çiğ et ve çiğ sebze yemek
Sual: Mubah olan şey için delil aranmaz, haram olan şey için delil
aranır diyorsunuz. Bir de Tam İlmihal’de dini konularda her meselenin
cevabı var diyorsunuz. Çiğ et ve çiğ sebze yemek haram diye yazmıyor.
Bunları yemek helal mi?
CEVAP
23
www.dinimizislam.com
Tam İlmihal’de yiyip içilmesi haram olanlar diye sekiz madde var. Bu
maddelerin birinde zararlı şeyleri yemek, ötekinde de zehirli şeyleri
yemek diye bildiriliyor. Kitapta ölçü bildiriliyor. Vücuda zarar veren her
şey haramdır. Bir çok zehirli ot var. Zehirli olanını, mesela zehirli mantar
yemek haramdır. Sebze ve meyvelerden de zararlı olanlar vardır. Alerji
yapanlar vardır. Alerji yapana, kendisine zarar verenlere bu sebze ve
meyveyi yemek haram olur. Başkasına haram olmaz. Bazı kimselere
çilek alerji yapar. Bunların çilek yemesi caiz olmaz.
Patlıcan, patates gibi çiğ sebze yemek bazı kimselere zararlıdır.
Zararlı olanlara, zarar verdiği miktar günah olur. Mesela on tane çilek bir
adama zarar veriyorsa, üç tane yiyince bir şey olmuyorsa üç çilek ona
günah olmaz. Vejetaryen denilen kimseler, çiğ sebzelere alıştıkları için
onlara zarar vermiyor.
Zarar vermediği için de çiğ sebze yemek onlara günah olmaz.
Çiğ et de, çiğ sebze gibi mubah gıdadır. Yenmesinde mahzur olmaz;
ancak çiğ sebzelerin bazıları insanı zehirleyebilir. Bunun için vücuda
zarar vermeyecek kadar yenebilir. Et de onun gibi, fazla yenirse vücuda
zarar verebilir. Mesela yarım kaşık çiğ kıyma yenebilir. Haram olmasının
ölçüsü vardır. Vücuda zarar verecek miktarı caiz olmaz. Bu zarar da,
kişiden kişiye göre değişir.
Eczanelerde deva için, şifa için satılan ilaçlar da böyledir. Bir insana
1-2 hap zarar vermiyorsa içebilir. On tanesi zehirliyorsa haram olur. Helal
yemek bile böyledir. Çoğu zarar verdiği için tıka basa çok yemek haram
olur. Hatta sigara da böyledir. Astım hastasını bir tane sigara komaya
sokabilir. Ama kimisine 10 tane sigara zarar vermeyebilir. Herkese zarar
veren miktarı haramdır. Bir insan, içmeyip de içinde nikotin zehri olan
tütünü yese ne olur? Zarar vermiyorsa günah olmaz. Zarar veriyorsa
günah olur. Bütün otlar böyledir.
Sual: Çiğ yumurta içmek, sucuk gibi çiğ et yemek günah mıdır?
CEVAP
Çiğ yumurta içmek, sucuk, pastırma ve çiğ köfte yemek günah
değildir.
Yabani meyveleri yemek
Sual: Dağdaki meyveler, yabani hayvanların rızkı olduğu için bizim
yememiz caiz olmaz deniyor. Bunun için alıç, kuşburnu, kızılcık, yabani
ahlat, mantar yemek günah mıdır? Yine hayvanın rızkı olan diğer yabani
hayvanları yemek caiz değil midir?
24
www.dinimizislam.com
CEVAP
Hepsi caizdir. Âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerde bunların helal
olduğu açıkça bildirilmektedir. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Allah’ın kulları için yarattığı [yerden çıkardığı] ziynet ve temiz
rızkları kim haram kılabilir?) [Araf 32]
(Yerde olan her şeyi, sizin ihtiyacınızı karşılamak için yarattım.)
[Bekara 29]
Berika kitabındaki hadis-i şerifte, Allahü teâlâ, (Ey Âdem oğulları,
sizi kendim için yarattım. Canlı cansız her şeyi de sizin için yarattım)
buyurmuştur.
Demek ki, yaban meyveleri de, yaban hayvanları da insan için
yaratılmıştır.
Hiç kimse, Kur’an-ı kerimde de bildirildiği gibi, Allahü teâlânın helal
kıldığını, haram kılamaz. Küçük balık büyük balığın kısmeti olabilir. Bir
ceylan, aslanın nasibi olabilir. Bir tavşan bir canavarın rızkı olabilir. Ama
bunlar insanların da rızkı, kısmeti olabilir. Dağda yetişen meyveleri, otları
ve hayvanların yenmesini yasaklamak dinimize aykırıdır. Bu bakımdan
nakli esas almayan, kafadan yazılan kitaplar okumak uygun değildir.
Eğer falanca âlimin kitabında şöyle yazıyor diye nakli esas almıyorsa o
muteber bir kitap değildir.
Kişiye göre haram helal değişir mi?
Sual: Bazı gıdaların, zarar verenlere, alerji yapanlara haram, zarar
vermeyenlere mubah olduğunu bildiriyorsunuz. Hiç kişiye göre haram
helal değişir mi? Birisine haram olan şey, birisine helal olur mu?
CEVAP
İstisnalar çoktur. Birisine helal olan şey ötekine haram olabilir. İşte
vesikaları:
1- Zengine zekât farz iken, fakire farz değildir. Hac da, herkese farz
değildir. Kurban kesmede de fakir zengin ayrımı vardır. Sadaka-i fıtır da
böyledir. (Dürer)
Demek ki birine farz olan ibadet, bir başkasına farz olmuyor.
2- Ayakta namaz kılmak [kıyam] farzdır. Ama hastalara farz değildir.
(Cevhere)
Demek ki birine farz olan bir husus, bir başkasına farz olmayabiliyor.
3- Vakit girmeyince namaz farz olmaz. Kutuplara yakın yerlerde yatsı
ve sabah namazı farz olmuyor. Kılınması iyi olur. (Tahtavi)
Demek ki her emir herkes için değildir.
4- Abdestin farzı dörttür. Ayakları olmayan için üçtür. (Halebi)
25
www.dinimizislam.com
Demek ki abdestin farzı bile sağlama sakata göre değişiyor.
5- Dört rekatlı farzları, dört rekat olarak kılmak farzdır. Ama seferi
olanlara farz değildir. Hatta iki rekat kılması vacibdir. (İbni Abidin)
6- Hür kadın için, el yüz hariç, vücudunun tamamını kapatması farz,
açması haram iken, cariye için öyle değildir. Cariye, başını kollarını hatta
dizden aşağısını da açabilir. (Hindiyye)
7- Kendi kardeşiyle evlenmek haram iken, başkaları ile evlenmek
haram değildir. (Bahrür-raık)
8- Zenginlerin dilenmesi, hatta zekât alması haramdır. Fakat bunun
istisnaları da vardır. Mesela hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(İlim öğrenmekte olanın 40 yıllık nafakası olsa da, böyle zengin
talebeye zekât vermek caizdir.) [Redd-ül-muhtar]
Demek ki zengin birine haram olan şey, başka bir zengine helal
olabiliyor.
9- Leş ve şarap haramdır. Açlıktan ve susuzluktan ölecek olanlara
haram değildir. (Bezzaziyye)
10- Bazı ilaçlar, mesela penicilin, bazısına alerji yapar, ölümüne
sebep olabilir. Kendisine alerji yapan ilaçları kullanmak haram olur. Ama
bu ilaçlar başkalarına haram olmaz. (Berika)
İlaçlarda olduğu gibi, gıdalarda, sebzelerde ve otlarda da alerji
yapanlar vardır. Organlarında zafiyet olanlara zarar verenler, sağlam
olanlara zarar vermezler. Bazı kimselere balık eti, süt, yumurta, biber,
patlıcan, çilek gibi gıdalar zarar verir. Bunlar, yalnız zarar verenlere
haram veya mekruh olur. Zarar vermeyenlere ise mubahtır. Afyon ve
diğer zehirli otların alınan çok miktarları haramdır, fakat az miktarlarını
ilaç olarak kullanmak caizdir. (Hadika, Zevacir)
(Çaydaki tein ile, kahvedeki kafein aynı maddedir. Çayda %2,5,
kahvede ise %1,3 oranında kafein bulunur. Kafein, zihni açar, kan
dolaşımını artırır, vücuda sıcaklık verir, yorgunluğu giderir, sindirimi
kolaylaştırır. Fazlası sinir sistemi üzerinde etki yapar. Kalb
hastalıklarında, sinirleri zayıf insanlarda ve çocuklarda az miktar kahve
bile fena etki yapabilir.) [Gıda Kimyası s. 658]
Tıp kitapları aynen İslam âlimleri gibi bildirmektedir. Yani bir şey
mesela kafein, tein, nikotin gibi şeyler kimilerine zarar veriyor, kimilerine
vermiyor. Zarar verenlere elbette haramdır. Ama zarar vermeyenlere
haram demek dini değiştirmek olur.
Tütün de zarar vermeyen kimselere mubahtır. (El-ukudüddürriyye)
Şeker sigara kadar zararlıdır
Sual: Sigaranın zararlarını bildiren bilim adamları, şimdi de şekerin
26
www.dinimizislam.com
zararlarını saymakla bitiremiyorlar. British Medical Journal’da yayınlanan
bilimsel bir makalede, şekerin yüze yakın zararı sayılarak, (Şeker, sigara
kadar tehlikeli olup, uyuşturucu sınıfına sokmak gerekir) deniyor. Bu
kadar çok zararı olan şekeri yemek de haram olmaz mı?
CEVAP
Şeker de, diğer zararlı gıdalar gibi, herkese aynı ölçüde tesir etmez.
Şeker hastasına zararı olursa da, diğerlerine, ihtiyaç kadar alınınca zararı
olmaz. Her şeyin çoğu zararlı olduğu gibi, şekerin de çoğu zararlı olabilir.
Şeker hastasına da, hasta olmayana da, zarar vermeyen miktarda şeker
haram olmaz.
Soğan sarmısak yemek yasak değildir
Sual: Kur'an Müslümanlığı diyerek Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği
hususları inkâr eden, Kur'anda böyle şey yok diyerek Peygamber
efendimizin bildirdiklerine uymak gerekmediğini söyleyen bir yazar,
(Resulullahın yapmadığı ve yasakladığı her şeye uymak gerekmez.
Mesela soğan, sarmısak yemediğine göre, müslümanların da yememesi
gerekmediği gibi, bir kadınla halvette kalmak, onu kucaklamak, eline
veya başka yerine dokunmak Kur'anda yasak edilmediğine göre,
Resulullah yasak etse de uymak gerekmez) diyor. Peygamber efendimiz
soğan-sarmısak yemeyi yasaklamış mıdır? Yasakladığına uymak
gerekmez mi?
CEVAP
Peygamber efendimiz, soğan, sarmısak yemeyi yasaklamamıştır.
Başkalarını rahatsız etmemek şartı ile soğan, sarmısak gibi kötü kokulu
bitkileri yemekte mahzur yok. Bunları yiyerek, camiye gelmek
yasaklanmıştır. Bu husustaki üç hadis-i şerif meali:
(Soğan-sarmısak yemek haram değildir. Fakat kokusu gitmeden
mescidimize yaklaşmayın!) [İbni Huzeyme]
(Sarmısak, soğan, pırasa ve turp yiyen, mescidimize
yaklaşmasın. Çünkü insanların rahatsız olduğu şeylerden melekler
de rahatsız olur.) [Taberani]
(Sarmısak yiyin, onunla tedavi olun! Sarmısak yetmiş derde
devadır. Eğer yanıma melek gelmeseydi, elbette ben de yerdim.)
[Tirmizi, Hakim]
Bir ülkeye gelenin, önce biraz çiğ soğan yemesi sıhhate iyidir.
Soğan, mikroplara karşı koyma gücünü arttırır. Soğandan sonra kereviz
yenirse kötü kokusunu giderir. Peygamber efendimiz de, insanları ve her
27
www.dinimizislam.com
zaman gelme ihtimali olan vahy meleğini rahatsız etmemek için çiğ
soğan, sarmısak yemezdi. Pişmiş olarak yerdi. Peygamber efendimizin
son yediği yemeğin içinde de pişmiş soğan var idi. Hadis-i şerifte,
(Soğan ve sarmısakı pişmiş olarak yiyin) buyuruldu. Böylece kötü
kokusu giderilmiş olur. (Mevahib)
Resulullah efendimiz ne emrederse, onu yapmak, neyi yasaklarsa
ondan kaçmak gerektiği, dine ait her sözünün vahy olduğu, Ona itaatin
Allah’a itaat, Ona isyan edenin Allah’a isyan etmiş olduğu Kur'an-ı
kerimde bildirilmektedir. (Haşr 7, Necm 4, Nisa 80)
Peygamber efendimizin emrine uymak gerekmediğini bildiren yazar,
aslında Kur'an-ı kerime inanmadığını açıklamış oluyor.
Sual: Sarmısak yiyerek toplum içine çıkıyorlar. Çok rahatsız
olunuyor. Böyle yapmaları uygun mudur?
CEVAP
Soğan, sarmısak yiyerek, sigara içerek, kötü koku ile başkalarını
rahatsız etmek doğru değildir. Kötü kokudan melekler de rahatsız olur.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ağzınızı temizleyin! Kiramen kâtibin melekleri için, ağızdaki
yemek artıklarının kokusundan daha kötü bir şey yoktur.) [Deylemi]
(Kur’an okuyorsunuz, ağzınızı misvakla temizleyin!) [Ebu Nuaym]
(Gece namaz kılmak için kalkan kimse, ağzını misvakla
temizlesin! Çünkü bir melek namazda Kur’an okuyanın ağzına
yaklaşarak dinler.) [Deylemi]
Madımak toplamak
Sual: Bir kimsenin etrafı çevrili yerine girip, kendiliğinden yetişen
yemlik, madımak ve benzeri otları toplamakta mahzur var mıdır?
CEVAP
Çevrili yerine izinsiz girilmez. Çünkü Tam İlmihal’de diyor ki:
“Tarlada yetişen yabani otları biçmeden önce ve mülkünde bulunan
kaynaktaki, nehirdeki suyu, bulunduğu yerde iken satmak bâtıldır.
Kendiliğinden yetişen otu, yerden çıkan suyu kullanmak ve birinin
ateşinde ısınmak, herkesin hakkı ise de, bu hakkından istifade için
başkasının mülküne izinsiz girilemez.”
Etrafı çevrili olmayan tarlalardaki, arazilerdeki otları toplamakta
mahzur yoktur. Sitelerde, site yönetimi tarafından dikilen çiçekleri izinsiz
koparmak, site yönetiminin diktiği meyve ağaçlarındaki meyveleri izinsiz
yemek caiz olmaz.
Sual: Sokakta giderken yere düşmüş meyveler oluyor. Bunları alıp
28
www.dinimizislam.com
yemek caiz midir?
CEVAP
Şehirde olsun, köyde olsun, ağaçtan sokağa düşmüş, ceviz gibi
çürümeyen meyveleri, sahibinin izin vermiş olduğu biliniyorsa, alıp yemek
caiz olur. Dut gibi çürüyecek meyve ise, sahibinin yasak ettiği
bilinmedikçe alıp yenilebilir.
Sual: Mezarlıktaki meyveler kimindir?
CEVAP
Mezarlık yapılmadan önce dikilmişse, dikene aittir. Sonra dikilmişse,
diken kimse, meyveyi sadaka verir. Sahipsiz ise, âdete göre kullanılır.
Yani herkes yiyorsa, herkes yer. Yahut toplayıp caminin masraflarına
veriliyorsa, öyle yapılır.
Kur’an-ı kerim ve balık
Sual: Hadislere ve mezhebimizin hükmüne bakmadan, balık
yemenin caiz olduğu Kur’andan anlaşılabilir mi?
CEVAP
Sadece Kur’ana bakarak anlamak imkânsızdır. Kur’an-ı kerimde
mealen buyuruluyor ki:
(Taze et yemeniz ve ziynet çıkarmanız için denizi emrinize veren
Odur.) [Nahl 14]
Hanefi mezhebine göre, taze etten kasıt, yenmeyen deniz hayvanları
değil, sadece balık ve balık şeklinde olanlardır.
Hangi hayvanların nasıl yeneceği de şöyle bildiriliyor:
(Meyte, kan, domuz eti ve Allah'tan başkası adına kesilenler size
haram kılındı. Henüz ölmeden kesmeniz hariç, boğulmuş, vurulmuş,
düşmüş, boynuzlanmış ve canavar tarafından parçalanmış
hayvanlar haramdır.) [Maide 3]
Devamındaki âyette de, keserken Allah adının anılması, yani
Besmele çekilmesi bildiriliyor.
Meyte, boğazlanmadan, dine uygun kesilmeden ölen hayvandır,
leştir. Bir hayvan ötekini öldürse, dine uygun boğazlanmadığı için
yenmez. Âyete bakınca, balığın da boğazlanması gerektiği anlaşılıyor.
Ama balıkları hiç kimse kesmiyor. Üstelik besmele çekmeden de
tutulabiliyor. Âyetten anladığımıza uyarsak, balığı kesmeden ve Besmele
çekmeden yemek caiz olmaz. Fakat Peygamber efendimiz açıklıyor,
(Balıkları kesmek gerekmez), hatta (Besmele çekmek de gerekmez)
buyuruyor.
Balıkları dinamitle veya başka şeylerle öldürünce yine yenir. Hatta bir
29
www.dinimizislam.com
balık ötekini yese, her iki balık da yenir. Hâlbuki aslan bir geyiği
parçalasa, o geyik yenmez. Peygamber efendimizin açıklaması olmadan
bunları Kur'an-ı kerimden anlamak mümkün olmaz.
Âyette, kanın da haram olduğu bildiriliyor. Dalak da kandır. Âyete
bakarak dalak yemenin de haram olduğunu söyleyen cahiller olmuştur.
Peygamber efendimiz, iki kanın helal olduğunu bildirmiştir. Bu iki kanın
birisi dalak, öteki de ciğerdir.
Peygamber efendimiz, (Denizin suyu temizdir, meytesi [bir sebeple
öldürülmüş olanı] helaldir) ve (Kendiliğinden ölüp de, su üstüne çıkan
balığı yeme, su çekilip de açıkta kalarak ölmüşse onu ye! Böyle bir
sebeple denizde öleni de ye!) buyurdu.
Su içinde kendiliğinden ölüp, karnı üst tarafta duran balık yenmez.
Fakat ağ, saçma, ilaç, sarsıntı, dinamit veya herhangi bir maddeyle ölen
her balık yenir. Suyun açılıp kurumasında, fazla sıcaktan veya fazla
soğuktan dolayı ölen veya kuşlar tarafından öldürülen, su içinde bağlı
tutulmakla ölen, buz arasında sıkışarak ölen balıklar yenir. Deniz içinde
ölen veya sudan çıkarılmadan tokmakla vurulup öldürülen veya bıçakla
başı kesilen balıklar yenir. Temiz olmayan suların içindeki balıkları
yıkayıp yemek caizdir. Avlanan bir balığın içinden çıkan balık, sağlamsa
yenir.
Sual: Besmelesiz tutulan balık yenir mi?
CEVAP
Balık tutanın Müslüman olması ve Besmeleyle tutması şart değildir.
Sual: İçini temizlemeden çiroz balığını kurutuyor, sardalyenin de
salamurasını yapıyoruz. Böyle balıkları yemekte mahzur var mıdır?
CEVAP
İçini temizlemek gerekir. (Tahtavi)
Sual: Suda ölen balığı yemekte bir mahzur var mıdır?
CEVAP
Balık kendiliğinden ölmüşse hastalıktan ölmüştür yenmez. Ama bir
yere sıkışarak veya buz arasında kalarak veya elektirikle falan ölmüşse
yenir.
Sual: Oltayla balık tutmanın dinimizde hükmü nedir?
CEVAP
Oltayla balık tutmakta mahzur yoktur. Dinamitle falan da öldürmek
caizdir. Bıçakla keserek öldürülse de yenir. Koyunları da bıçakla kesmek
onlara eziyet olmaz.
Sual: İçi ayıklanmadan yapılmış konserveyi sonradan yerken içi
ayıklanırsa yemek caiz mi?
30
www.dinimizislam.com
CEVAP
Evet caizdir. İçi temizlenmeden pişirilen balık yenmez. Fakat
salamurasının içi temizlenerek yenir.
Sual: Balık canlı iken başını kesip temizlemek caiz olur mu?
CEVAP
Ölmeden önce başını kesmek uygun değildir. Kesilirse de yemek
caizdir.
Sual: İlaçla öldürülen balığı yemek caiz mi?
CEVAP
İnsana zarar vermezse caizdir.
Havyar
Sual: Balıktan çıkan havyar yenir mi?
CEVAP
Yenir. (Berika)
Bira mayası
Sual: Bakkallarda bira mayası adı altında satılan mayayı kullanmak
caiz midir?
CEVAP
Bira mayası denilen mayanın içinde alkol yoktur. Bira mayası
diyorlar. Aslında hamur mayasıdır. Hamur mayalamak için kullanmakta
mahzur yoktur. Arpalar ıslanınca filizlenir. Filizler koparılıp, arpalar da
kurutularak un yapılır. Buna malt denir. Malt, sarı toz veya şerbet halinde,
skorbut denilen kanama veya zâfiyette ve çocuk mamalarında kuvvet
verici ve hazım için kullanılır. İçinde alkol yoktur. Bunu da yiyip içmek
günah değildir. (S.Ebediyye)
Boza
Sual: Boza içmek günah mı?
CEVAP
Taze boza içmek caizdir. Ekşiyerek alkol teşekkül ederse o zaman
günah olur.
Hayvan kesimi
Sual: Her ülkede, etli yemek yemek caiz midir?
CEVAP
Ölçü şu: Müslümanların, müşrik olmayan
31
Hıristiyanların
ve
www.dinimizislam.com
Yahudilerin kestikleri mısmıl hayvanların etleri yenir. Dinsizlerin,
Budistlerin, Hinduların ve diğer bâtıl dinlere mensup kimselerin kestikleri
hayvanın eti yenmez. Müşrik olmuş Hıristiyanların ve Yahudilerin kestiği
etler de yenmez; ama müşrik mi diye de araştırmak gerekmez. Hıristiyan
veya Yahudi olarak bilinen kimselerin kestikleri yenir. Müslümanım dediği
halde, mürted olmuş kimselerin kestiği etler yenmez. Bunları da
araştırmak gerekmediği için, kasaplarda ve marketlerde satılan etleri
yemek caizdir, yani tenzihen mekruhtur.
Mısmıl, sığır, davar gibi eti yenen hayvanlara denir.
Sual: (Allah ismini söylememiş, ama zıddını da ifade etmemişse
kitap ehlinin kestiği yenir. Mutlaka besmele çekmiş olması yahut kendi
dillerinde Allah'ın ismini söylemiş olması şart değildir) deniyor.
Besmelesiz kesilen hayvan leş olmaz m?
CEVAP
Evet, leş olur. Bir âyet-i kerime meali:
(Leş, akıcı kan, pis hınzır ve Allah’tan başkasının adıyla kesilmiş
olan hayvanları yemek haramdır.) [Enam 145]
Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Besmeleyle attığın okla avladığını ye, av köpeğini de
besmeleyle salmışsan ve talimli köpekse, yersin. Köpek talimsizse
yetişip kesersen yersin.) [Müslim]
Besmele kasten terk edilirse leş olur. Unutulursa mahzuru olmaz.
Şafii’de Besmelesiz kesileni yemek de caizdir. Maliki’de, Besmele
unutulursa da yenmez. İki hadis-i şerif meali:
(Hayvan keserken Besmele unutulursa yerken söylemek yeter.)
[Beyheki]
(Hayvanı keserken besmeleyle beraber tekbir de getirin.)
[Bismillahi Allahü ekber deyin.] [Taberani]
Müslümanın veya ehli kitap olan kâfirin, Allahü teâlânın ismini veya
bir sıfatını, herhangi bir dille söyleyerek, kestiği yenir. Söylemezse,
hayvan leş olur. (Hindiyye)
Hıristiyanın kestiğini yemek
Sual: Kur'an-ı kerimde Ehl-i kitabın kestiği hayvanın yeneceği
bildiriliyor. Acaba bugünkü Hıristiyanlar da ehl-i kitap mıdır? Kestikleri
hayvanlar yenir mi?
CEVAP
Bugünkü Hıristiyanların, dinlerinin esası teslistir. Yani, (İsa, tanrıdır
veya tanrının oğludur, ebedi olan tek tanrı, onu çok seviyor. Onun
her istediğini yaptığı, yarattığı için her şeyi ondan istiyoruz, ona ve
32
www.dinimizislam.com
onu temsil eden putlarımıza, bu niyetle yalvarıyoruz. Tanrı ve oğul,
çok sevilen kimse demektir) diyerek, böyle inananlara ehl-i kitap denir
ve kestikleri yenir. Keserken, İsa veya üç tanrıdan biri derse, yenmez.
Böyle inanır, fakat söylemezse, yine yenir.
Resmin, heykelin sahibinde ve haçta üluhiyet sıfatı bulunduğuna
inanarak, mesela, istediğini yaratır, hastaya şifa verir diyerek tazim
etmek, küfür olur, şirk olur. Tazim etmesi ibadet, tapınmak olur.
Hıristiyanlardan, (İsa Allah’ın oğlu, melekler de kızlarıdır) diyerek, kızerkek resimlerine ve heykellere hürmet edenler müşriktir. Barnabas ve
Aryüs mezhebinde olanları, böyle inanmadıkları için, müşrik değil, ehl-i
kitaptır.
Bir peygambere ve bunun, sonradan bozulmuş olan mukaddes
kitabına inanan bir kâfir, bu peygamber tanrıdır veya oğludur dese ve
putlara yalvarırsa da, buna ehl-i kitap denir. Çünkü, ilah, rab, tanrı,
baba gibi isimler, yardım eden, yaratılmaya sebep olan, çok sevilen
manasına da kullanılır.
Bu isimleri, Hazret-i İsa’ya, bu manalarla söyleyene müşrik denmez.
Ona, üç tanrıdan biri veya tanrı denilmesi, hakiki bir söz değil, mecaz
olur. İsa da, ebedidir. Her şeyi yoktan yaratır diyen Hıristiyanlar, ehl-i
kitap değildir, kestikleri yenmez. Hazret-i İsa’yı sevdiklerinden dolayı,
istediklerinin yaratılmasına sebep olmaları için putlara, heykellere
yalvaran Hıristiyanlar ehl-i kitaptır. Ehl-i kitabın hepsi de kâfirdir.
(Hindiyye)
Dinsizin kestiği
Sual: Dinsizlerin kestiği hayvan yenir mi?
CEVAP
Yenmez. Müslüman kasaptan alınan bir etin, nasıl kesildiği
bilinmiyorsa, helal olmak ihtimali varsa, [yani, kesenler Müslüman ve
dinsiz karışıksa], yemek caiz olur. (Mizan-ül-kübra, Hadika, Berika,
Mezahib-i erbea, Hayat-ül hayvan)
Sual: Kesmeyip de, bir yerine bıçak saplayarak, alnına vurarak veya
boğarak veya ilaçlayarak, elektrikleyerek öldürülen kara hayvanları yenir
mi?
CEVAP
Hayır, bu şekilde ölen hayvan leş olur. Bunları yemek haram olur.
Sual: Kaçan sığırı, koyunu, tavuğu tüfekle, tabancayla vurunca
yemek caiz midir?
CEVAP
Sığır, koyun, tavuk, av hayvanı olmadığı için tüfekle vurulunca ölürse
33
www.dinimizislam.com
yenmez. Onun için ölmeden önce kesilirse yenir.
Sual: Hayvanı kesmeden şoklamanın dinen mahzuru var mı?
CEVAP
Şoklamak uygun değil ama kesilince haram olmaz. Canı varken, yani
ölmeden önce kesilirse yenir. Şoklamanın yemek açısından mahzuru
olmaz.
Sual: Soluk borusu ve şah damarı kesilmese, başka damarı kesilip
az miktarda kan aksa, bu hayvanın eti yenir mi?
CEVAP
Yenir.
Sual: Kurbanlık koyuna taksi çarpıp kan akarak öldü. Eti yenir mi?
CEVAP
Yenmez. Ölmeden önce kesilse idi yenirdi.
Sual: Kurşun attığım keklik, yaralanıp önüme düştü. Bıçak olmadığı
için, kellesini kopardım. Yemek caiz mi?
CEVAP
Kurşunla kan çıktıysa caiz olur.
Sual: İsviçre’de hayvanı bayıltıp kesiyorlarmış. Yemek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Haram olarak ensesinden kesilen hayvanı yemek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Kadınlar hayvan kesebilir mi?
CEVAP
Evet, kadınlar da hayvan kesebilir, mahzuru yoktur. Genelde hayvan
kesimi güç kuvvet istediği için kadınlar büyük baş hayvan kesemezler.
Tavuk, kaz gibi hayvanlarıysa rahatça kesebilirler.
İngiltere’de et yemek
Sual: İngiltere’de kasaptan et alıp yemek caiz olur mu?
CEVAP
Evet, kimin kestiğini nasıl kestiği bilinmeyince kasaptan et alıp
yemek caiz olur.
Kendi dilleriyle de olsa Allah’ın adıyla kesiyorlarsa yemek caiz olur.
Yahudiler Allah’ın adıyla kesiyorlar. Yahudi’nin kestiği yenir.
Hıristiyanların nasıl kestiği bilinmiyorsa, bilinmediği için yine yenir. Şafii
mezhebinde hayvanı keserken Besmele çekmek şart olmadığı için,
vesveseli kimselerin, et yerken Şafii mezhebini taklit ederek yemeleri
daha uygun olur.
34
www.dinimizislam.com
Allah’ın adıyla kesmek
Sual: Falanca zat beldemize geldi diye, ona saygı veya şükür için,
Besmeleyle kesilen hayvanın eti yenir mi?
CEVAP
Yolcusu veya sevdiği, saydığı kimse gelince, sevinç veya o insan için
saygı hayvanı veya şükür hayvanı kesmek caiz değildir. Yolcu gelmeden
veya gelince adak edilir ve adak olarak, yani Allahü teâlâ için kesilir ve
etleri fakirlere yedirilir. Zenginler yiyemez. (S. Ebediyye)
Hayvan, Allah’ın adıyla kesildiği için eti haram olmaz. Fakirlere
yedirmek gayesiyle de olsa, gelen kimsenin ismi söylenerek veya İsa
aleyhisselam adıyla, Muhammed aleyhisselam adıyla denilerek kesilirse,
böyle hayvanın eti yenmez; çünkü Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor
ki:
(Allah’tan başkasının adıyla kesilmiş olan hayvanın etini yemek
haramdır.) [Enam 145]
Birinci örnekte, hayvan Allah adıyla kesiliyor; fakat niyet bozuktur,
gelen zata saygı için kesiliyor. İkinci örnekteyse, niyet düzgün olsa bile,
Allahın ismiyle değil de, başkalarının ismiyle kesildiği için, o et yenmez.
Hayvan sakatatları
Sual: İşkembe, karaciğer, dalak gibi, hayvanların sakatatlarının
yenmesinde bir mahzur var mıdır?
CEVAP
Üçünü de yemek caizdir. Kur’an-ı kerimde kan haram edildiği için,
aklını ölçü alan bazı kimseler ve bazı müsteşrikler, (Dalak kandır, ciğer
kandır, öyleyse yemek haramdır) diyorlar. Kur'an-ı kerimde mealen
(Meyte ve kan size haram kılındı) buyuruluyor. (Maide 3)
Meyte, kendiliğinden ölen, leş olan hayvandır. Bir müsteşrik, bu
âyete bakarak kendi kendine ölen balığın haram olduğunu söyler.
Müsteşrike göre sadece delil Kur'andır. Halbuki Allahü teâlâ mealen (Bir
işte anlaşamazsanız, bu işin hükmünü öğrenmek için Kur'ana ve
sünnete bakın!) buyuruyor. Kur'an-ı kerime bakınca müsteşrik balığın
yenmeyeceğini anlar.
Dalak kandır. Müsteşrik, âyete bakınca bunun da haram olduğunu
anlar. Fakat sünnete bakılınca balık ve dalağın helal olduğu görülür.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Size iki meyte ve iki kan helal kılındı. İki meyte balık ve çekirge,
iki kan da karaciğer ve dalaktır.) [İbni Mace]
35
www.dinimizislam.com
Peygamber efendimiz Meyteyi açıklamasaydı, hiçbir Müslüman balık
yiyemezdi.
Uykuluk
Sual: Kasaplarda uykuluk diye bir şey satılıyor. Bunu yemek caiz
midir?
CEVAP
İnsanlar uykuluğu farklı biliyorlar. Uykuluk olmayana da uykuluk
dedikleri görülüyor. Ölçü şu: Adı önemli değil, önemli olan bez olup
olmamasıdır. Bez olanlar yenmez.
Kokoreç
Sual: Kokoreç yemek caiz mi?
CEVAP
Kokoreç yenir. İçine koç yumurtası da konuyor diyorlar. Konuyorsa
yenmez.
Tavuk yemek
Sual: Tavuk yemlerine kan karıştırıldığı söyleniyor. Bu yemi yiyen
tavukları yemek caiz midir?
CEVAP
Dinimizde görmeden kesin hüküm vermek caiz olmaz. Görerek veya
adil bir Müslümanın söylemesiyle anlaşılır. Fakat sorup araştırmak
gerekmez. Bir kısmına hile yapıldığı görülünce, diğer hepsine de hile
yapıldığı kesin olarak söylenemez. Bir tavuğun necaset yediği kesin
olarak bilinince, o tavuk üç gün ayrı bir yere konur. Bu üç gün zarfında
tavuğun içindeki necaset kimyevi değişikliğe uğrar. Üç gün sonra o
tavuğu yemek helal olur.
Şarap da sirke olunca temiz olur. Domuz yağı dâhil, necasetli yağlar,
sabun yapılınca temiz olur. Bütün kimyevi değişmeler böyledir. (Redd-ülmuhtar, S. Ebediyye)
Sual: Tüylerinin kolay yolunması için kesilen tavuklar sıcak suya
bırakılıyor. Böyle tavukları yemek caiz midir?
CEVAP
Yarılmadan, kaynar suya konursa necis olur. Yenmesi haram olur.
Eğer, karnı yarılıp içi yıkanıp temizlendikten sonra, kaynar suya konursa,
tüylerine necaset bulaşmamışsa, yenmesi helal olur. (Ebüssüud Efendi
Fetvası)
Kaynamayan sıcak suda bırakılan içi boşaltılmamış tavuğun, yalnız
derisi necis olur, böyle bir tavuğun içini boşalttıktan sonra, üç defa soğuk
36
www.dinimizislam.com
suyla yıkanınca her yeri temiz olur. İşkembe de böyle 3 defa yıkanınca
temiz olur. (Redd-ül-muhtar)
Nasıl kesildiği, nasıl haşlandığı, necis olduğu kesin olarak bilinmezse
yenmesi günah olmaz. (Eşbah)
Sual: Duyduğuma göre, bazı kesim yerlerinde, bıçaklara besmele
yazdırmışlar onlarla kesiyorlarmış. Bazı yerlerde de, makineye besmele
yazmışlar. Bazı yerlerde de sabah bir kere besmele çekmek yeter
deniyormuş. Böyle kesilen tavuk ve diğer hayvanlar yenir mi?
CEVAP
Bütün din kitaplarında her hayvan için ayrı besmele çekilmesinin
gerektiği bildiriliyor.
Evcil hayvanla yabani hayvanların kesimi farklıdır.
Avcı, tavşana, kekliğe silah atarken, ava tazıyı [av köpeğini]
salarken, kekliğe, bıldırcına şahini gönderirken besmele çekmekle o
hayvan dine uygun kesilmiş sayılır. Ama bir tavuğa besmeleyle kurşun
atılsa o hayvan yenmez; çünkü tavuğu tutup kesme imkânı vardır.
Büyük çiftliklerde binlerce tavuk aynı anda kesilecekse, her tavuk
kesim yerine konunca besmele çekmek gerekir. Sonra makinenin
düğmesine basarken de bir besmele çekilse kifayet eder. Çünkü her biri
besmeleyle konulmuştur.
Sual: Burada tavukları ağızlarına bıçak sokarak beyinlerini
parçalayıp öldürüyorlar. Böyle kesilen tavukları yemek caiz olur mu?
CEVAP
Bahsettiğiniz şekilde kesilen tavukları Müslümanların yemesi caiz
olmaz. (Tahtavi)
Sual: Tahlil için kan alırken ölen tavuğu yemek caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Leş olarak ölmüş tavuktan çıkan yumurta yenir mi?
CEVAP
Yenir.
Yiyeceklerdeki kurt
Sual: Bazıları, kirazın içindeki kurdun, kendiliğinden meydana
geldiğini, bunun için kurtlu kiraz yemekte mahzur olmadığını söylüyorlar.
Kurtlu kiraz yemek uygun mu?
CEVAP
Kirazdaki kurt, "Kiraz sineği" denilen bir sineğin kiraz içine koyduğu
yumurtalardan hasıl olur. Kurtlu kiraz yenmez. Kiraz alınca 3-5 tanesinin
37
www.dinimizislam.com
içi açılır. Kurt yoksa diğerlerini açmadan yemek caiz olur. Eğer bir tane
bile kurt görülse, hepsinin içine bakmak gerekir. (Berika)
Kurtlu gıda yenmez
Sual: Un, irmik, mercimek, fasulye, nohut gibi gıdalar kurtlanınca
yemek caiz midir?
CEVAP
Kurtlanmış gıdalar yenmez. Un gibi olanlar elenince, fasulye gibi
olanlar da temizlenince, yenmesi caiz olur.
Sual: Kaz düşen kuyudan, 6 aydır su çekilmiş. Şimdi temiz oldu mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Koyun sağılırken kığ düşüyor. Bu sütü kullanmak caiz mi?
CEVAP
Zaruret olduğu için, hemen alınırsa caiz olur.
Kurtlu elma yemek
Sual: Kurtlu elmanın, kurdun yediği yerini atıp o elmayı yemek
günah mıdır?
CEVAP
Hayır, hiçbir mahzuru olmaz.
Sual: Bir incirde kurt görülüyor. Bütün hoşafı dökmek mi lazımdır?
CEVAP
Görülen yenilmez.
Sual: Koca bir kazan hoşafta 3-5 kurt görülse dökmek gerekir mi?
CEVAP
Gerekmez.
Sual: Yeşil küflü küp peynirlerini yemek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Yumurtadan çıkan az kanı atıp yumurtayı yemek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Kımız, kefir ve kombu çayı
Sual: İnek sütü, kefir mayası ile mayalanıyor ve bu esnada alkol az
da olsa teşekkül ediyor. Buna kefir deniyor. Bir de Kombucha mantarı’nın
üremesi ile elde edilen ve az da olsa içinde alkol bulunan kombu çayı
vardır. Kefir de, kombu çayı da birçok hastalıklara iyi geldiği söyleniyor.
İlaç olarak kullanmakta mahzur var mıdır?
38
www.dinimizislam.com
CEVAP
Bugün kefir ve kombu çayının yerini tutan ilaç çoktur. Bunları
kullanmaya zaruret de yoktur. Eğer, salih bir doktor, (Kefir veya kombu
çayı şu hastalığa iyi gelir. Bu hastalık için mubah başka ilaç yoktur)
derse, o zaman bunları kullanmak caiz olur.
Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(İhtimar [mayalanarak alkol teşekkül] etmiş her içki haramdır.)
[Ebu Davud]
Bu hadis-i şerifin fıkıh kitaplarında nasıl açıklandığına bakalım:
Bal, incir, arpa, buğday, mısır, darı, erik, kayısı, elma ve
benzerlerinden biri soğuk suda durup ısıtılmasa da, alkol teşekkül ederek
bira gibi olur. Bira, tadı acı ve keskin olduğu [alkol bulunduğu] için azı da
çoğu da, her ne maksatla içilirse içilsin, imam-ı Muhammede göre
haramdır, fetva da böyledir. Diğer üç mezhepte de haramdır. Yapıları,
bileşimleri aynıdır demek değildir. Çünkü Muhammed aleyhisselam,
maddelerin hakikatlerini, fen bilgilerini öğretmek için değil, bunların
hükümlerini bildirmek için gönderilmiştir. Kısrak, inek sütleri, mayalanıp,
tadı keskin olunca, bira gibi alkollü olur. Kısrak sütünden yapılana Kımız,
inek sütünden yapılana Kefir denir. İçilmesi haramdır. (S. Ebediyye)
Portakal ve diğer meyvelerdeki alkol oranı kefirdekinden çok diyerek
kefir içmeyi caiz görmek yanlıştır. Çünkü dinimizde alkolün azlığı çokluğu
önemli değildir. Bir damla şarap da haramdır. Ama dinimiz, içinde alkol
bulunsa da, sirke içmeyi ve meyve yemeyi, haram kılmamıştır. Ama alkol
teşekkül eden içeceklerin damlasını haram etmiştir. Demek ki, kımızda,
birada, kefirde, bir damla alkol olsa da haramdır. Fakat hamurda,
meyvede ve sirkede 10 damla alkol olsa haram değildir. Çünkü birinde
alkol tabii olarak bulunuyor, ötekinin alkolleşmesine biz sebep oluyoruz.
Yoğurt ve kefir
Sual: Sütten yoğurt olunca haram olmuyor da, aynı sütten kefir
olunca niye haram oluyor?
CEVAP
Akıl ve mantıkla din olmaz. (Üzümden pekmez, sirke olunca
haram olmuyor da, şarap olunca niye haram oluyor) demeye benzer
ki, caiz değildir. Mantıkla, kıyasla din olmaz. O zaman, insan sayısı kadar
din ortaya çıkar.
Az alkole fetva vermek
Sual: Gazetelerde şöyle bir fetva yayınlandı:
39
www.dinimizislam.com
(Sarhoşluk verecek derecede alkol bulunmayan içeceklerin içilmesi
caiz, sarhoş edecek derecede alkol bulunan içeceklerin içilmesi ise
haramdır. Sarhoş etmediği için kefirin içilmesi caizdir.)
Peki bir iki bardak bira da insanı sarhoş etmiyor. Bira da mı caizdir?
CEVAP
Duyulan her şeye inanmamak gerekir. Yukarıdaki ifadeleri bir ilim
adamı söyleyemez. Çünkü din kitaplarında bildirilen hadis-i şeriflerde
alkolün zerresi de haramdır. Ayrıca çoğu sarhoş eden içeceklerin azı da
haramdır. Üç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Çoğu sarhoş eden şeyin, azını da içmek haramdır.) [Nesai,
Tirmizi]
(İhtimar [mayalanarak alkol teşekkül] etmiş her içki haramdır.)
[Ebu Davud]
(Bir zaman gelecek, içkinin adı değiştirilecek ve helal
sayılacaktır.) [İ. Ahmed]
Bu hadis-i şeriflerin fıkıh kitaplarında nasıl açıklandığına bakalım:
Bal, incir, arpa, buğday, mısır, darı, erik, kayısı, elma ve
benzerlerinden biri soğuk suda durup ısıtılmasa da, alkol teşekkül ederek
bira gibi olur. Bira, tadı acı ve keskin olduğu [alkol bulunduğu] için azı da
çoğu da, her ne maksatla içilirse içilsin, imam-ı Muhammede göre
haramdır, fetva da böyledir. Diğer üç mezhepte de haramdır. Çünkü,
Peygamberimiz, (Çoğu sarhoş eden içkinin, azını içmek de haramdır)
buyurdu. Bu hadis-i şerif, hepsinin haram olduğunu bildirmektedir.
Yapıları, bileşimleri aynıdır demek değildir. Çünkü Muhammed
aleyhisselam, maddelerin hakikatlerini, fen bilgilerini öğretmek için değil,
bunların hükümlerini bildirmek için gönderilmiştir. Kısrak, inek sütleri,
mayalanıp, tadı keskin olunca, bira gibi haram olur. Kısrak sütünden
yapılana Kımız, inek sütünden yapılana Kefir denir. (S. Ebediyye)
Kefir bira gibidir, zaruretsiz içilmez. Bugün kefirin yerini tutan ilaçlar
vardır. Bunları kullanmaya zaruret yoktur. Eğer, salih bir doktor, (Kefir, şu
hastalığa iyi gelir. Bu hastalık için mubah başka ilaç yoktur) derse, o
zaman kefir kullanmak caiz olur.
Bazı cahiller, portakal ve diğer meyvelerdeki alkol oranı
kefirdekinden çok diyerek kefir içmeyi caiz görüyorlar. Dinimiz, alkol de
bulunsa meyve yemeyi haram kılmamıştır.
Nakli bırakıp aklı ölçü alınca, yukarıdaki mantıkla, zararı az diye bir
çayına oyun oynamaya yani kumara da fetva verebilirler, bir dilim domuz
eti yemenin mahzuru olmaz diyerek de fetva verebilirler. Aklı değil, nakli
ölçü almalıdır.
40
www.dinimizislam.com
Yemeklere alkol katmak
Sual: Aşağıdaki yazıda doğruluk payı var mıdır?
(Alkol ve alkollü içkiler, keyif verici, uyuşturucu olarak içildikleri
takdirde haramdır. Bunlar kaynatılır, pişirilen yemeklere katılır ve içki
olmaktan çıkarılırlarsa normal gıdaya döner, haram listesinden çıkarlar.
Hazret-i Ömer, kaynatılmış şarabı içmiş, içmek istemeyen Ubade b.
Samit adlı sahabiye şöyle çıkışmıştır: 'Ey ahmak! O kaynadı, şaraplığı
kalmadı. Sen, sirkeyi içmiyor musun? O da bu sudan...”
O halde, alkolün pişmekte olan yemeklere, lezzet verici olarak
katılmasının (et ve balığa bir miktar şarap ekleyerek pişirmek gibi) dinen
hiçbir sakıncası yoktur.) [bkz. Ebu Zehra 299]
CEVAP
Zerre kadar doğruluk payı yoktur. Üstelik Hazret-i Ömer’e de iftiradır.
Ebu Zehra mezhepsiz bir yazardır. Şarap, sirke mayası ile mayalanır,
alkol sirkeye dönüşür. Kimyasal değişmeye uğradığı için sirke içmek
günah değildir. Yemeğe konan şarap sirkeye dönüşmez. Mezhepsiz
yazar dinimizi sulandırmaya çalışmaktadır.
Sual: Şaraptaki alkol yemek piştiği için yok oluyor ve yemek yedikten
sonra insana kötü tesirde bulunmuyor. Bu durumda neden caiz olmuyor?
CEVAP
Bir damla alkol içilse de haramdır. Ölçü, zarar vermesi veya zarar
vermemesi değildir. Besmelesiz kesilen kuzu eti yenmez, leş olur, haram
olur. Bir damla kan veya bir damla idrar içmek insana zarar vermez, ama
haramdır. Dinin emrinde bir sebep aranmaz, sadece o emre uyulur.
Sual: Eti ispirto alevine tutarak pişirmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Esansı, alkolde eritilen çayı, yıkayıp içmekte mahzur var mı?
CEVAP
Mahzur yoktur.
Sual: Alkol verilen döğüş horozu, yara alınca kesiliyor. Eti yenir mi?
CEVAP
Necaset yemiş tavuk gibidir. Alkol yeni verilmişse yenmez. Üç gün
önce verilmişse yenir.
Sual: İthal tütünler alkolle yıkanıyormuş. Böyle sigarayı içmek caiz
midir?
CEVAP
Kesin bilinmedikçe, zanla hareket edilmez, yani alkollü denmez. Eğer
alkolle yıkandığı kesin biliniyorsa, o zaman içmek caiz olmaz.
41
www.dinimizislam.com
Sual: Alkolsüz bira içmek caiz mi?
CEVAP
Temiz idrar demeye benzer. (Alkol yoksa bira denmez. Alkolsüz arpa
suyu denebilir.)
Sual: Taze sirkede alkol oluyor. Böyle taze sirke yemek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Pastörize edilmiş üzüm suyunda alkol olabilir mi, içilmesi
uygun mudur?
CEVAP
Usulüne uygun pastörize edilen üzüm suyunda alkol olmaz,
içilmesinde mahzur yoktur.
Pastörize işi usulüne uygun yapılmazsa, bozulup şaraplaşabilir.
Şaraplaşan üzüm suyu köpürür, tadı ve kokusu değişir. Üzüm suyuna hiç
benzemez. Zaten içerken anlaşılır, şaraplaşmış üzüm suyu içilmez.
Meyvelerde alkol
Sual: Portakal, limon gibi meyvelerin kabuğunda ve çürümeye
başlayan meyvelerde alkol oluyor. Bu halde limonu kabuğuyla çaya
koymak veya portakal kabuğundan reçel yapmak caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caiz olur. Alkol teşekkül etmeyen olgun bir meyve yoktur.
Meyvelere, ekmeğe dinimiz izin vermiştir. Dinin yasak ettiği alkol ise,
içilmez.
Yemeğe konan şarap
Sual: (Yemeğe konan şarap, yemek pişerken kimyasal değişikliğe
uğradığı için mahzuru olmaz) diyorlar. Bir de, (Elbisemize şarap dökülse
kuruyunca uçup gider) diyorlar. Bunlar doğru mudur?
CEVAP
Doğru değildir. Yemeğe konan şarap kimyasal değişikliğe uğramaz.
Şarabın su kısmı kuruyunca uçar, ama necis kısmı kalır. Elbisemize bir
bardak idrar dökülse, kuruyunca su kısmı uçup giderse de necis kısmı
kalır. Yemeğe konan şarabın veya idrarın da necisliği devam eder.
Alkolün damlası necistir
Sual: Bir hoca, (Bir yemeğin veya içeceğin içine bir kaşık şarap
konsa, onu içmek haram olmaz, çünkü o yemekten veya o içecekten ne
kadar çok yenilip içilse de, insan sarhoş olmaz. Bunun için meyve suyuna
veya gazoza konan az miktar alkol haram değildir) diyor. Alkol, idrar gibi
necis değil mi? Yemeğin veya içeceğin içine bir kaşık idrar konsa o
yemek necis olmaz mı?
42
www.dinimizislam.com
CEVAP
Elbette necis olur. Yalnız o hoca değil, mezhebi olmadığını iftiharla
söyleyen Ebu Zehra da, (Alkollü içkiler kaynatılır, pişirilen yemeklere
katılır ve içki olmaktan çıkarılırlarsa normal gıdaya döner, haram
listesinden çıkarlar. Alkolün pişmekte olan yemeklere, lezzet verici olarak
katılmasının, et ve balığa bir miktar şarap ekleyerek pişirmenin dinen
hiçbir sakıncası yoktur) diyor.
Böyle indî görüşlerini din gibi anlatan hocalar çoğalıyor. O hoca, kim
ise, bu onun indî yorumudur, yani şahsi görüşüdür. Dinde delil olmaz.
Çünkü içinde % 10 civarında alkol bulunan şarabın bile damlası necistir.
Şarap, sirke mayasıyla mayalanır, alkol sirkeye dönüşür. Kimyasal
değişmeye uğradığı için sirke içmek günah değildir. Yemeğe konan şarap
ise asla sirkeye dönüşmez. Böyle yanlış fikirlerle dinimizi sulandırmaya
çalışıyorlar. S. Ebediyye’de deniyor ki:
İspirtosu [etil alkolü] az olan şarap da haramdır. Sarhoş etmese de,
damlasını içmek haramdır, helâl diyen kâfir olur. Şarap, idrar gibi kaba
necasettir. Çamur yapmak, hayvana içirmek, lavman yapmak, buruna
çekmek sözbirliği ile haramdır. Şarap köpüklendikten sonra, kaynatılıp
üçte ikisi gitse de geride kalanı ve imbiklenerek elde edilen ispirtonun,
rakının şarap gibi, galiz necaset olduğu sözbirliğiyle bildirilmiştir. Bunların
damlasını da içmenin haram olduğu, Behcet-ül-fetava’da yazılıdır.
Büyük fıkıh âlimi İbni Âbidin buyuruyor ki: (Arak-ı hamrın [etil alkolün],
şarap gibi kaba necaset olduğu ve sarhoş edecek kadar içene had
vurulması sözbirliğiyle bildirildi. Damlasını içene de had vurulur diyen
âlimler çoktur.) [3/163 ve 5/289]
Alkollü içkilerin hepsinde ispirto vardır, şaraplı su gibi kaba necis ve
haramdır. Bir hadis-i şerif meali:
(İhtimar [mayalanarak alkol teşekkül] etmiş her içki haramdır.)
[Ebu Davud]
Bu hadis-i şerif, fıkıh kitaplarında şöyle açıklanıyor: Bal, incir, arpa,
buğday, mısır, darı, erik, kayısı, elma ve benzerlerinden biri soğuk suda
durup ısıtılmasa da, alkol teşekkül ederek bira gibi olur. Bira, tadı acı ve
keskin olduğu [alkol bulunduğu] için azı da çoğu da, İmam-ı
Muhammed’e göre haramdır, fetva da böyledir. Diğer üç mezhepte de
haramdır. (S. Ebediyye)
İskilipli M. Atıf hoca buyuruyor ki:
Hamrın [alkolün] haram olması, zatından dolayıdır, yoksa sarhoş
ettiğinden dolayı değildir. Alkolün damlası da, zerresi de haramdır. İdrar,
kan gibi şer’an kaba necasettir, murdardır. Damlası, zerresi de necistir.
43
www.dinimizislam.com
(Men’i müskirât)
Kendi görüşlerini esas alan kimseler değil, muteber dinî kitaplar esas
alınmalıdır.
Yoğurt ekşirse
Sual: Çok ekşimiş yoğurdu yemek caiz midir? Yoğurt ekşiyince alkol
teşekkül eder mi?
CEVAP
Hayır, yoğurt ekşise de alkol teşekkül etmez. Ekşi yoğurt yemenin
mahzuru olmaz, hattâ sağlık açısından daha iyidir.
Yeme içme adabı
Sual: Yeme içme adabı hakkında bilgi verir misiniz?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
Yemeğe başlarken niyet:
Yemeğe başlarken, Allahü teâlâya ibadet etmek, Allahü teâlânın
kullarına faydalı olmak, Allahü teâlânın dinini, ebedi saadet ve huzur
yolunu bütün insanlara yaymak için kuvvet elde etmeye niyet etmelidir.
Yiyip içmenin farzları:
1- Yediği zaman, doymayı ve içtiği zaman kanmayı, Allahü teâlâdan
bilmek.
2- Helalinden yiyip içmek.
3- O yemekten kuvveti geçinceye dek, Allahü teâlâya kulluk etmek.
4- Eline geçene kanaat etmek.
Sünnetleri:
1- Yemeye ve içmeye başlarken, Besmele okumak, [Herkese
hatırlatmak için Besmele, yüksek sesle söylenebilir.]
2- Yemeğin sonunda (Elhamdülillah) demek,
3- Yemekten önce ve yemekten sonra el yıkamak, [Yemekten evvel
el yıkarken, önce gençler, yemekten sonra, önce yaşlılar yıkar.]
4- Sağ elle yiyip içmek.
5- Tabağın kenarından, kendi önünden yemek,
6- Sağ ayağı dikip, sol ayak üstüne oturmak, [Otururken bir şeye
dayanmak ve başı açık yemek caizdir.]
7- Yemeğe tuzla başlamak ve yemeği tuzla bitirmek, [Tuzla başlayıp
bitirmek şifadır. İlk ve son lokma ekmekle yapılır ve ekmekteki tuza niyet
edilirse, bu sünnet yerine getirilmiş olur.]
8- Elle yenebilenleri, üç parmakla yemek.
44
www.dinimizislam.com
9- Ekmekle karpuz yerken, ekmeği sağ eliyle alıp, sonra karpuzu sol
eliyle yemek.
10- Kapta kalanı sıyırıp, yemek, [Hoşaf, ayran gibi şey artığına su
koyup, çalkalayıp içmek çok sevabdır. Sonra yemek şartıyla, tabakta,
bardakta artık bırakmak caizdir. Resulullah efendimiz, müminin artığını
yemesini severdi.]
11- Elini yıkamadan veya bezle silmeden önce, parmaklarındaki
yemek artıklarını yalamak.
12- Yemekten sonra dişleri misvakla veya kürdanla temizlemek.
Dişler arasından kürdanla çıkarılan şeyleri yutmamalıdır. [Bu temizliği
musluk başında yapıp, diş arasından çıkan kırıntıları, lavaboya atmalı,
sofrada bulunanları iğrendirmemelidir.]
Müstehabları:
1- Sofrayı yere kurmak,
2- Elbisesi temiz olarak sofraya oturmak,
3- Arpa ekmeği yemek,
4- Ekmeği elle parçalamak. Ekmek bıçakla kesilebilirse de, bıçakla
lokma haline getirilmez. Yemeği başkası için, bir yaşlı için hazırlayan,
onun yiyebileceği şekilde lokma haline getirebilir. Pişmiş eti bıçakla
kesmemelidir,
5- Ekmek ufaklarını zayi etmemek,
6- Sirke yemek,
7- Lokmayı küçük almak,
8- Lokmayı iyice çiğnemek.
Mekruhları:
1- Sol eliyle yiyip içmek,
2- Yiyeceği yemeği koklamak,
3- Besmeleyi terk etmek. [Yemek arasında da olsa hatırlayınca
Besmele çekmelidir.]
4- Yerken hiç konuşmamak, [Ateşe tapanların âdetidir. Neşeli şeyler
konuşmalıdır.]
5- Tuzluğu, tabağı ekmek üstüne koymak, elini, bıçağı ekmeğe
silmek, [Bu ekmek yenirse, mekruh olmaz.]
6- Küflü ekmek, kokmuş yemek ve su mekruhtur.
Haramları:
1- Doyduğu halde yemeğe devam etmek, [Misafiri varsa, onun
yemesine mani olmamak için, yer gibi davranmak gerekir.]
2- Sofrada çalgı, yabancı kadın, içki, kumar ve başka haram şeyler
bulundurmak.
45
www.dinimizislam.com
3- Yemekte israf etmek, [Gıda maddelerini, lüzumu kadar ölçerek
almalı, ölçüsüz, çok almamalıdır. İsraf olur.]
4- Başkasının malını haksız olarak yerken Besmele çekmek,
5- Ziyafete davetsiz gitmek,
6- Başkasının malını izinsiz yemek,
7- Bedenine hastalık verecek şeyi yemek,
8- Riya ile hazırlanan yemeği yemek,
9- Adadığı şeyi yemek.
Dikkat edilecek diğer hususlar:
1- Ekmeğin içini yiyip kabuğunu bırakmak, pişkin yerini yiyip, gerisini
bırakmak israftır. Kalanı başkası veya hayvan yerse israf olmaz.
2- Yol üstünde, ayakta, yürürken yiyip, içmemelidir.
3- Sağına, soluna, havaya bakmamalı, lokmasına ve önüne
bakmalıdır.
4- Yiyip içerken ağzını çok açmamalıdır.
5- Sofrada elini, üstüne, başına sürmemelidir.
6- Öksüreceği ve aksıracağı zaman, başını geriye çevirmelidir.
7- Davette çağırılmadan, sofraya oturmamalıdır.
8- Sofrada herkesten çok yememelidir.
9- Açken de, yavaş yavaş yemelidir.
10- Önce büyükler başlamalıdır.
11- Üçten çok (Ye!) diyerek, kimseye sıkıntı vermemelidir.
12- Ev sahibinin sofraya oturmayıp hizmet etmesi caizdir. Birlikte
yediği zaman, misafirleri doymadan, yemekten elini çekmemelidir.
13- Yemekte korkunç ve iğrenç şeyler söylememelidir. Ölümden,
hastalıktan, Cehennemden konuşmamalıdır.
14- Misafir, sofraya gelen yemeklere dikkati çekecek şekilde
bakmamalıdır.
15- Bir lokmayı yutmadan önce, ikinciyi eline almamalıdır.
16- Yemek arasında, bir şey için, hatta namaz için, sofradan
kalkmamalıdır. Namazı önce kılmalıdır. Eğer, hazırlanmış yemekler
soğuyacak veya bozulacaksa ve namaz vakti, yemekten sonra kılmaya
elverişliyse, namazdan önce yemelidir.
17- Yemek kaldırıldıktan sonra, sofradan kalkmalıdır.
18- Ev sahibinin, misafire lokma uzatması ve eline su dökmesi iyi
olur. Şimdi musluklar olduğu için su dökmeye gerek kalmaz. Elini
kurulaması için havlu tutabilir.
19- Yemekten sonra ev sahibine, bereket, rahmet ve mağfiretle dua
edilir. Giderken izin istenir. Siz de bize buyurun denir.
46
www.dinimizislam.com
20- Ağzında, elinde et, yemek kokusu varken yatmamalıdır.
21- Çocukların elini de yıkamalıdır.
22- Tokken yatmamalıdır.
23- Yiyecek ve içecek kapları, kapaklı olmalıdır.
24- Nehirden, havuzdan eğilip, ağızla içmemelidir.
25- İçi görünmeyen ibrik, testi gibi kapların ağzından içmemelidir.
Bardağa koyup içmelidir.
26- Fincanın, bardağın kırık yerinden ve sap kısmından içmemelidir.
27- Akşam yatarken yiyecek ve içecek kaplarının üstü örtülmelidir.
28- Müslüman’ın ve hele salih insanların artığını içmek bereketlidir.
29- İhtiyaçsız fâsıklarla birlikte yiyip içmemelidir.
Sıcak yemenin zararları:
1- Kulağı sağır olmaya sebep olur.
2- Benzi sarı olur.
3- Gözlerinin feri olmaz.
4- Dişleri sararır.
5- Ağzının lezzeti olmaz.
6- Karnı doymaz.
7- Anlayışı azalır.
8- Aklı az olur.
9- Hastalığa sebep olur.
Az yemenin faydaları:
1- Bedeni kuvvetlenir.
2- Kalbi nurlanır.
3- Hafızası kuvvetlenir.
4- Geçimi kolaylaşır.
5- Yaptığı işten zevk alır.
6- Allahü teâlâyı, çok zikretmiş olur.
7- Ahireti tefekkür eder.
8- İbadetlerinden aldığı zevk çoğalır.
9- Her şeyde isabeti çok olur.
10- Hesabı kolaylaşır.
Hadis-i şerifte, (İyiliklerin başı açlıktır. Kötülüklerin başı
tokluktur) buyuruldu. Yemeğin tadı, açlığın çokluğu kadar artar. Tokluk,
unutkanlık yapar. Kalbi kör eder, alkollü içkiler gibi, kanı bozar. Açlık, aklı
temizler, kalbi parlatır.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki, (İnsan kalbi, tarladaki ekin gibidir.
Yemek, yağmur gibidir. Fazla su, ekini kuruttuğu gibi, fazla gıda
kalbi öldürür). Bir hadis-i şerifte, (Çok yiyeni, çok içeni Allahü teâlâ
47
www.dinimizislam.com
sevmez) buyuruldu. Çok yemek, hastalıkların başı, az yemek [yani
perhiz etmek] ilaçların başıdır.
Midenin üçte biri yemeklere, üçte biri içeceklere ayrılmalıdır. Üçte
birinin hava payı, yani boş olması, en aşağı derecedir. En iyi derece, az
yemek ve az uyumaktır.
Su içme adabı
Suyu sağ elle içmelidir. İçeceği suya bakıp, sonra içmelidir. Üç
nefeste içmelidir. Soluğu suya değil, bardağın dışına vermeli, nefes
verirken, bardağı ağızdan çekmelidir. Yazın, serin içmelidir. Çok soğuk
içmemelidir. Resulullah efendimiz, serin şerbet içmesini severdi. (Ayakta
içmeyiniz!) buyururdu. Zemzem suyu, abdest aldıktan sonra kalan su ve
ilaç yutmak için içilen su, ayakta içilebilir. Yolcu, her suyu ayakta içebilir.
Aç karna su içmemelidir. Suyu yavaş yavaş emer gibi içmelidir. Ağzı
doldurarak içmemelidir. Suyun hepsini bir solukta içmemelidir. Kaynar
şeyi, soluyarak içmemeli. Soğutup, sonra içmelidir. Suya bir şey düşerse,
parmakla veya kürdanla almak kolaysa almalı, alınamazsa, suyun bir
parçasını dışarı dökerek gidermelidir.
Hadis-i şerifte, (Günahı çok olan, çok su dağıtsın!) buyuruldu.
Birkaç kişiye su verirken, önce âlimlere, sonra yaşlılara, en son çocuklara
verilir. Yerken, yürürken, otururken de, bu sıra gözetilir. Kendisi sonra
içmelidir. Yanında oturanlara bir şey verirken, kendi sağında olandan
başlanır. Sonra, onun sağındakine olarak devam edilir. Sağdakinin izniyle
önce soldakine verilebilir. (S. Ebediyye)
Sual: Yiyip içmekte sünnet şekli nedir?
CEVAP
Doymadan sofradan kalkılır, acıkmadan ve sofra haricinde yemek
yenmez. Su her zaman içilir.
Sual: Yemeğe tuz ile başlamak sünnet midir?
CEVAP
Yemeğe tuz ile başlayıp tuz ile bitirmek sünnettir. Ekmekteki tuza
niyet edince de bu sünnet yerine getirilmiş olur. (Gunye)
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ya Ali, yemeğe tuz ile başla!) [Şir’a]
(Yemeğe tuz ile başlayıp tuz ile bitirenin vücudundan Allahü
teâlâ yetmiş hastalığı giderir.) [R.Nasıhin]
Sual: Su veya çay içerken bir kısmını bırakmak veya yemek yenince
az bir şey bırakmak doğru mudur?
CEVAP
Doğru değildir. Hepsini yiyip içmelidir. Çünkü Resulullah efendimizin
48
www.dinimizislam.com
önüne konan yemekten hiç artmazdı. (İ.Ebiddünya)
Sual: Çatalı ekmeğe ve diğer unlu mamüllere batırmakta mahzur var
mıdır? Ekmeğe hakaret olur mu?
CEVAP
Bunlar âdettir, mahzuru yoktur. Fakat lüzumsuz, keyf için batırılmaz.
İhtiyaç halinde caiz olur. Çatalı ekmeğe batırmayı âdet haline
getirmemelidir.
Sual: Sandalyenin arkasına yaslanıp yemek yemek uygun mudur?
Yaslanmayıp yemek daha mı efdaldir?
CEVAP
Sofraya edepli bir şekilde oturmalı ve bu edebi sonuna kadar
muhafaza etmelidir! Resulullah efendimiz yer sofrasına bazen diz çöker,
bazen de sağ ayağını bükerek sol ayağı üzerine oturup buyururdu ki:
(Yaslanarak yemek yemem! Ben ancak, Allahü teâlânın bir
kuluyum; köle nasıl yerse öyle yer, nasıl oturursa öyle otururum.)
[Buhari]
Yaslanarak yemek yemek haram veya mekruh değildir. Başkalarının
yanında mazeretsiz yaslanmak edebe aykırıdır. Sandalyede dayanarak
yemekte de mahzur yoktur. Kibirli şekilde yemek uygun değildir.
Dayanınca rahat ediliyorsa dayanılır. Önemli olan başkalarına hava
atmamalı, kibirli oturmamalı, rahat oturmalı.
Sual: Çok su içmek zararlı mıdır?
CEVAP
Evet, din kitaplarında çok su içmek zararlıdır deniyor. Doktorumuz
diyor ki:
Çok fazla su içerse su zehirlenmesi olur, kalb yetmezliği, ödem
gelişebilir, her şeyin fazlası zarardır. Böbreklerden atılma hızından daha
fazla su alınırsa vücutta birikir. Ödem ve tansiyon yükselmesi yapabilir.
Ancak idrar olarak atabiliyorsa problem olmaz. Çıkardığı idrar
miktarından 600-700 cc fazla sıvı alınabilir. Adam günde 2 litre idrar
yapıyorsa 6 litrede su içerse, bunun bir litresini de ter ve akciğer yolu ile
atsa geriye 3 litre sıvı vücutta kalır. Bu da insanın fazla sıvı yüklenmesine
ve dolayısı ile dolaşım ve solunum sistemlerinde problemlere yol açar.
Çok su içmeyi gerektiren durumlar da vardır.
Sual: Sağdan başlamamak, suyu ayakta içmek bid’at değil midir?
CEVAP
Peygamber efendimizin, sağdan başlamak, entari giymek gibi âdet
olarak yaptığı şeyleri yapmamak bid'at değildir. Bunları yapıp yapmamak,
ülkelerin ve insanların âdetlerine bağlı olup, dini hükümler değildir. Her
49
www.dinimizislam.com
ülkenin âdeti başka başkadır. Hatta bir ülkenin âdeti zamanla değişir.
Bununla beraber, âdete bağlı şeylerde de, zevaid sünnetlerde de [bir
mazeret yoksa] Resulullah efendimize tâbi olmak, dünya ve ahirette
insana çok şey kazandırır ve çeşitli saadetlere yol açar. (Mektubat-ı
Rabbani 2/55)
Âdetlerle ilgili sünnetlere elimizden geldiği kadar uymaya
çalışacağız, fakat unutursak veya tembellikle yapamazsak mekruh bile
olmaz. Solak kimsenin sol el ile iş yapması mekruh değildir.
Sünnet-i zevaid:
Resulullah efendimizin, ibadet olarak değil de âdet olarak devamlı
yaptığı şeylere denir. Zevaid sünnetleri terk etmek mekruh değildir.
Peygamber efendimizin giyiniş şekli, entari giyinmesi gibi, iyi şeyleri
yapmaya sağdan başlaması gibi, sağ el ile yiyip içmek gibi, suyu oturarak
içmek gibi şeyler sünnet-i zevaiddir. (Redd-ül-muhtar)
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Âdetlerle ilgili sünnete uymak bir fazilettir, terki ise hata
değildir.) [Muhtar-ül ehadis]
Sual: Meyve yemekten sonra mı yenir?
CEVAP
Âdete ve şahsın durumuna göre değişir. Yalnızken önce yemek daha
uygun olur.
Sual: Testinin içine bakmadan kaldırıp içmek uygun değildir. Üç
litrelik cam şişeleri dikip içmek caiz mi?
CEVAP
İçi görüldüğü için caizdir.
Sual: Ayakta sigara içmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Küçük bardakla su içerken, her bardağı, bir nefeste olmak
üzere, üç bardağı peş peşe içmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Zemzemi ayakta mı içmek lazımdır?
CEVAP
Evet.
Sual: Zayıflamak niyetiyle aç karnına su içmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: İşi aksatmamak için ayakta çay içmek caiz mi?
50
www.dinimizislam.com
CEVAP
Evet.
Sual: Zemzemi başı kapalı içmek mi evladır?
CEVAP
Evet.
Sual: Solak olanın, sol ile ile yiyip içmesi caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Dudağa bulaşan artığı ekmekle silip yemek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Misafir, yanındaki misafire önüne konan meyve ve yemekten
ikram edebilir mi? Evine götürebilir mi?
CEVAP
Ev sahibinin rızası olduğu anlaşılırsa, caizdir.
Sual: Dengeli beslenmek için bir yemekte tek gıda mı yemeli?
CEVAP
Tek gıda sıhhate sebeptir.
Sual: Çömelerek su içmek, oturarak su içmek hükmünde midir?
CEVAP
Evet.
Sual: Misafirliğe gidince, önümüze yemek konuyor. İzinsiz
başlamanın mahzuru var mıdır?
CEVAP
Önünüze konduğuna göre, izinsiz başlanabilir. Ancak ev sahibinin
başlaması sünnete uygundur. Yahut varsa o kavmin emiri önce başlar.
Yahut âlim, fazıl bilinen birisi de başlayabilir. Bir hadis-i şerif meali
şöyledir:
(Sofrada yemeğe önce kavmin emiri veya ev sahibi veya kavmin
iyisi başlasın.) [İbni Asakir]
Sual: Eti ve ekmeği bıçakla kesmek caiz midir?
CEVAP
Ekmek bıçakla kesilebilir. Bıçakla lokma haline getirilmemeli. Eti
pişirenin veya piştikten sonra yemeği hazırlayanın, bıçakla kesmesinde
mahzur yoktur. Döner kebabını da, dönercinin kesmesinde mahzur
olmaz. Sofradaki eti de, bıçakla küçük lokma haline getirmek için bıçakla
kesmemeli. Eğer eti küçük hale getirmeden yiyemeyecek kimse varsa,
hazırlanırken küçük lokmalar haline getirilir.
Sual: Yemeye, içmeye, abdest almaya başlarken besmeleyi unutan,
51
www.dinimizislam.com
başladıktan sonra besmele çekse sünnet yerine gelir mi?
CEVAP
Yemeğe başlarken besmele çekmeyi unutan, sonra çekse de, baştan
çekilmiş sayılır. Ama, abdeste başlarken unutulunca, sonra besmele
çekilse de, baştan çekilmiş sayılmaz. (Nimet-i İslam)
Sual: Sokakta toplumun içinde bir şeyler yiyip içmekte mahzur var
mıdır?
CEVAP
Uygun olmaz.
Sual: Su içerken dikkat edilmesi gereken şeyler nelerdir?
CEVAP
Su içerken bir solukta içmemeli, üç defada içmeli. Terli iken soğuk su
içmemeli, uyku arasında su içmemeli, çok su da içmemeli. Bunların
vücuda zararları vardır. Bir hadis-i şerif meali:
(Suyu ayakta içmeyin, vücuda zararlıdır. Yalnız abdestten artan
su ve zemzemi şerif ayakta içilebilir.) [Ey Oğul İlmihali]
Davete gitmek
Sual: Düğün yemeklerine veya iftarlara davet ediliyoruz. Bazı
davetlerde, zenginler, müdürler ve rütbeli kimseler bulunuyor. Hiç gariban
kimse bulunmuyor. Kimi külfete giriyor, çok pahalı şeyler hazırlıyor, kimi
de çok cimri davranıyor. Bir de oruç tutmayan kimseler de iftara bizi
davet ediyor. Böyle davetlere gitmek uygun oluyor mu?
CEVAP
Haram ve mekruh işlenmeyen davetlere gitmek sünnettir. Bir hadis-i
şerif meali:
(Davet edilen yere gitmemek günahtır. Davetsiz yere gitmek
hırsızlık olur.) [Beyheki]
Yemeğe davet ederken, Allahü teâlânın rızası gözetilmelidir. Başka
maksatlar gözetilmemeli. Yemeğe giden de, sünnet olduğunu, mümin
kardeşini sevindirmeye niyet ederek gitmeli. (Allah rızası için, niyet
etmeden yemeğe davet edene bir günah yazılır. Niyet etmeden
gidene, iki günah yazılır) buyurulmuştur.
Mekruh işleniyorsa, mekruhtan kurtulmak için davete gidilmez.
Fakirlerin davetine gitmeyip de zenginlerinkine gitmek kibirdendir. Külfete
girenin davetine gitmek gerekmez. Cimrinin davetine de gitmemelidir!
Davet umuma şamil olmamalı, yani iyi kötü herkes geliyorsa, o davete
gitmemeli.
Bidat sahibinin, fâsıkın ve kötü kimselerin ve öğünmek için çok para
harcamış olanın davetine gidilmez. (İhya)
52
www.dinimizislam.com
Sadece zenginlerin, müdürlerin bulunduğu davete gidilmemelidir. Bir
hadis-i şerif meali şöyledir:
(En kötü yemek, zenginlerin davet edilip, fakirlerin davet
edilmediği ziyafetteki yemektir.) [Buhari]
Sual: Karşı cinsin artığını yiyip içmek caiz midir?
CEVAP
S. Ebediyye’de, (Kadının artığını, yabancı erkeğin içmesi ve
erkeğin artığını yabancı kadının içmesi, lezzet alacağı için
mekruhtur) deniyor. Mesela, bir bardakla su içip yarısını bırakır, diğer
yarısını aynı ortamdaki karşı cinsten biri içerse, lezzet alabileceği için
mekruh olur. Bir elmayı ısırıp yiyen kimse, yarısını da o ortamda bulunan
farklı cinse mensup birine verirse, lezzet alma ihtimali olduğu için mekruh
olur. Hiç lezzet almasa da yine mekruh olur.
Yemekleri ağır yemeli
Sual: Yemekleri tez mi, yoksa yavaş yavaş mı yemek daha
uygundur?
CEVAP
İyi hazmetmek için çok çiğnemek, yani ağır ağır yemek gerekir.
Yemeği iyi çiğneyerek yemek sünnettir. Bu sünnete uyunca, mide ağrısı,
gaz gibi şikâyetler görülmez.
Sual: Yabancıların yemek davetinde, el yıkamak dikkati çekecekse,
ıslak bir bezle silmek, yıkamak yerine geçer mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Ayakta sigara içmek caiz midir?
CEVAP
Evet.
Ayakta yemek
Sual: Ayakta çekirdek, şeker gibi şeyleri yemekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Zaruretsiz, ayakta bir şey yiyip içmemelidir.
Sual: İslam Ahlakı kitabında şöyle deniyor:
(Bir kimse, yemek için ellerini yıkayınca, ıslak olan parmaklarının
ucunu gözlerinin pınarına koyup geriye doğru silse, o kimse, Allahü
teâlânın izniyle, göz ağrısı görmez.)
Göz pınarı neresi ve hangi parmaklarla yapılır bu?
CEVAP
Göz pınarı, alt kirpiklerin altındaki oyuk kısımdır. Şehadet
parmaklarının ucu ile yapılması daha uygun olur.
53
www.dinimizislam.com
Gözümü kör etme
Sual: Bir kimse, abdest aldıktan veya yemek için ellerini yıkadıktan
sonra, ıslak olan parmaklarının ucunu gözlerinin pınarına koyup çekerken
nasıl dua etmelidir?
CEVAP
Ya Rabbi, gözlerimi ağrımaktan ve kör olmaktan muhafaza et,
harama bakmaktan koru ve gözlerime şifa ver diye dua etmesi iyi olur.
Akşam yemeği
Sual: Akşam yemeğini yememenin mahzuru var mıdır?
CEVAP
Evet mahzuru vardır. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Çok az da olsa akşam yemeğini yiyin, çünkü akşam yemeğini
terk etmek yaşlanmaya sebeptir.) [Ebu Nuaym]
Ayakta su içmemeli
Sual: İslam Ahlakı kitabındaki bir hadiste, (Ayakta su içmeyin,
vücuda zararlıdır) deniyor. Bugün tıp bu zararları tespit etmiş midir?
CEVAP
Zararını hiç bilmesek de, tıp bildirmese de, dinimizin bildirdiklerine
uymak gerekir. Bir doktor diyor ki:
Midenin ayakta ve oturur vaziyetteki pozisyonu farklıdır. Ayakta içilen
su, doğrudan doğruya onikiparmak bağırsağına geçer. Midenin küçük
eğriliğine uyan kısmında, mide caddesi denen bir oluk bulunur. Sıvı
gıdalar bu yolu takip ederek zaten devamlı küçük bir açıklığı olan mide
çıkışını geçerek, onikiparmak bağırsağına geçer. Sıvılar oturarak içilirse
bunlar önce midede birikir, asitle karışarak mikropları ölür ve sonra
onikiparmak bağırsağına geçer. Böyle oturarak su içen, birçok intan
hastalıklarından korunmuş olur. Suyu veya meşrubatı ayakta içen, bu
tehlikeye daha fazla maruz kalır. (Dr. Hamit İspirlioğlu)
İki öğün yemek
Sual: İki öğün yemek yemenin israf olduğu söyleniyor. Biz yerine
göre üç öğün de yiyoruz. İsraf mı oluyor?
CEVAP
Hayır. Acıkmadan önce, günde ikinci defa yemek israftır; fakat
acıkınca üç hatta dört kere yemek israf olmaz. Hazret-i Âişe validemiz
anlatır:
Günde ikinci defa yemek yiyordum. Resulullah, (Ya Âişe, günde iki
kere yemek israftır. Allahü teâlâ, israf edenleri sevmez!) buyurdu.
(Beyheki)
Muhammed Hadimi hazretleri, burayı şöyle açıklıyor:
54
www.dinimizislam.com
Resulullah efendimiz, Âişe validemizin, ikinci yemeği acıkmadan
yediğini anlayarak böyle buyurmuştur. Yoksa, kefaretler için günde iki
kere yedirmek lazım olduğu meydandadır.(Berika)
İsraf olsaydı kefaretler için iki kere yemek yedirilmezdi. Oruç tutarken
de, günde iki öğün yani hem iftarda, hem de sahurda yemek yenir. İsraf
olsaydı, sadece iftar veya sadece sahur yemeği yiyin denirdi. Bir hadis-i
şerif meali şöyledir:
(Üç kimseye şu nimetlerden dolayı, sual olmaz: İftar eden, sahur
yiyen ve misafirle beraber yiyen.) [Deylemi]
Günde iki kere yemek yemeye israf olur demek, doyduktan sonra
veya hazmedilmeden, acıkmadan tekrar yemek israf olur demektir.
Yoksa insan, bir öğünde yediğini, azar azar üç veya dört seferde yiyebilir.
Yemekte sünnet
Sual: Yiyecek ve içecekleri bitirmeyip, kapta bırakarak çöpe atmak,
israf olur mu?
CEVAP
Evet, israf olur. Kapta kalanı sıyırıp yemek, sünnettir. Hoşaf, ayran
gibi şey artığına su koyup, çalkalayıp içmek çok sevabdır. Yiyip
içeceğimizden çok konmuşsa, tabakta, bardakta artık bırakmak caiz olur.
Müminin artığını yiyip içmek, sünnettir. Bir hadis-i şerif meali:
(Müminin artığı şifadır.) [Fetava-i Kübra]
Kenarından yemek
Sual: Çocuklara, (Yemeğin kenarından yiyin, ortasından yemeyin;
çünkü ortasından melekler yer) demek uygun olur mu?
CEVAP
Önünüzden yiyin demek doğru; fakat melekler ortasından yer demek
yanlıştır; çünkü melekler yiyip içmezler. Yiyip içmeye ihtiyaçları yoktur.
Bereket yemeğin ortasına iner. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Bereket, yemeğin ortasına iner. Onun için, yemeğin ortasından
yemeyin!) [Tirmizi]
Yemeğe tuzla başlamak
Sual: Yemeğe tuzla başlayıp tuzla bitirmenin sünnet ve şifa olduğu
S. Ebediyye’de yazılıdır. Ekmekteki tuza niyet edilse sünnet yerine gelir
mi, tuzla başlamak şart mıdır?
CEVAP
S. Ebediyye’de, o kısmın sonunda, (İlk ve son lokma ekmekle yapılır
ve ekmekteki tuza niyet edilirse, bu sünnet yerine getirilmiş olur) deniyor.
Dikkati çekmemek için ekmekteki tuza niyet etmek iyi olur.
Molla Câmi hazretlerinin meclisine, büyük zatların huzurunda izinsiz
55
www.dinimizislam.com
konuşulmayacağını bilmeyen biri geldi. Dinî konularda bilgiçlik taslamaya
başladı. Sonra sofra kurulup yemek yenmeye başlandı. Sofrada tuz
yoktu. O kimse, Molla Cami hazretleri tuzla başlamayı unuttu
zannederek, onu ikaz etmek ve kendisinin uyanık olduğunu göstermek
için ev sahibine, (Sünnettir, ben yemeğe tuzla başlarım, bana tuz getir)
dedi. Bu hâle üzülen Molla Câmi hazretleri, (Ekmekteki tuza niyet
edebilirsin) buyurarak, bu yapılanın edepsizlik olduğunu hatırlatmak
istedi.
Besmele
Sual: Besmele çekmenin hükmü nedir?
CEVAP
Yerine göre, Besmelenin hükmü değişir. Birkaç örnek verelim:
Farz olduğu yerler: Hayvan keserken Besmele çekmek farzdır.
Besmelesiz kesileni yemek haramdır.
Vacib olduğu yerler: Namaz dışında Fatiha okumaya başlarken
Besmele çekmek vacibdir. Şafii mezhebindeyse, her zaman Fatiha
okurken Besmele çekmek farzdır.
Sünnet olduğu yerler: Namazda her rekâtta Fatiha’dan önce,
gusletmeye ve abdest almaya, yiyip içmeye, mektup yazmaya ve her
faydalı işe başlarken Besmele çekmek sünnettir. Namaz dışında,
Fatiha’dan başka bir sure okumaya başlarken de Besmele çekmek
sünnettir.
Müstehab olduğu yerler: Namazda, Fatiha ile zamm-ı sure
arasında Besmele çekmek, caiz veya müstehabdır.
Mubah olduğu yerler: Yürümeye, oturmaya, kalkmaya ve her
mubah işe başlarken Besmele çekmek mubahtır.
Mekruh olduğu yerler: Avret yerini açarken, necaset bulunan yere
girerken, Berae suresini önceki sureye bitişik okurken, sigara içmeye ve
bunun gibi kötü kokulu, mesela soğan, sarımsak gibi şeyleri yemeye
başlarken ve sakal tıraşı olmaya başlarken Besmele çekmek mekruhtur.
Haram olduğu yerler: Haram işlemeye başlarken Besmele çekmek
haramdır. Haramlığını kabul ederek yaparsa haram olur, harama önem
vermeden veya helal kabul ederek yaparsa küfür olur.
Küfür olduğu yerler: Bizzat kendisi haram olan mesela, şarap
içmek, zina etmek, domuz eti yemek gibi haram olan işleri yapmaya
başlarken, Besmele çekmek küfür olur. Burada, haramı helal
saydığından veya harama önem vermediğinden dolayı küfür oluyor.
Sual: Besmelesiz kesilen hayvanı yemek caiz mi?
56
www.dinimizislam.com
CEVAP
Şafii’de besmelesiz kesilen hayvanı yemek caizdir, diğer üç
mezhepte kasten Besmelesiz kesmek haramdır.
Hayvanın boğazındaki yemek borusu, hava borusu ve boynunun iki
yanında birer kan damarı vardır. Maliki’de hepsini kesmek gerekir.
Hanefi’de bu dört borudan üçünü kesmek kâfidir. Şafii’de ise yemek
borusu ile nefes borusu kesilirse kâfidir. Ancak gırtlak düğümü baş
tarafında kalmalıdır! Gırtlak düğümünün tamamı vücut tarafında kalırsa,
kesilen hayvan yenmez. Hayvanı ensesinden kesmek haram ise de,
ensesinden kesilen hayvan, Hanefi ve Şafii’de yenir, diğer iki mezhepte
yenmez.
Sual: Besmele unutulursa, kesilen hayvan yenir mi?
CEVAP
Besmele çekmek unutulursa yenir. Maliki’de yenmez.
Sual: Besmelesiz olarak kesildiği bilinen bir hayvanın etini yerken
Şafii’yi taklit gerekir mi?
CEVAP
Evet gerekir. (Hulasat-üt-tahkik)
Sual: Mezbahada sabah bir besmele çekiliyor. Diğerleri besmelesiz
kesiliyor. Etleri yenir mi?
CEVAP
Etleri yerken Şafii’yi taklit lazımdır.
Sual: Tavuklar, bir anda kesiliyor. Hepsine bir besmele kâfi mi?
CEVAP
Her tavuğu, kesim makinesine koyarken, besmele çekilir. Keserken
de, müşterek bir besmele kâfidir.
Sual: Yemek yerken besmeleyi unutan kimse, sonunda hatırlarsa ne
yapmalıdır?
CEVAP
Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Yemeğe başlarken Allahü teâlânın adını anın, yani Besmele
çekin. Başında besmele çekmeyi unutan, hatırladığı zaman,
“Bismillâhi alâ evvelihi ve ahirihi” desin.) [Ebu Davud, Tirmizi, Hâkim]
Sual: Doyduktan sonra yerken, Besmele çekmek haram mı?
CEVAP
Hayır. Çünkü yemeğin kendi haram değildir.
Sual: Besmele çekince veya ezan okununca şeytanların kaçtıklarını
ve bir daha oraya uğramadıklarını söylüyorlar bu doğru mudur?
CEVAP
57
www.dinimizislam.com
Besmele çekince ve ezan okunurken şeytan kaçar. Fakat ezan
bitince geri gelir. Yemekte Besmele çekince o yemeği yiyemez. Devamlı
Allah zikredilirse, vesvese veremez, zikri bırakınca hemen gelir.
Sual: Soğan veya soğanlı yemek, salata, turşu yerken besmele
çekmek caiz mi?
CEVAP
Tam İlmihal'de diyor ki:
Kötü kokulu şeyleri, mesela soğan, sarmısak gibi şeyleri yemeye [ve
sakal tıraşı olmaya başlarken], Besmele çekmek mekruhtur.
Sarmısaklı, soğanlı yemekleri, salatayı, turşuyu yerken Besmele
çekilir.
Meyhaneye girerken
Sual: Bir iş için meyhaneye, kumarhaneye girerken Besmele çekmek
caiz olur mu?
CEVAP
Evet caiz olur. Haram işlerken Besmele çekilmez. Bir iş için günah
işlenen yere girmek günah olmaz.
Sual: Bir mekruha dalgınlıkla besmele çeken mazur olur mu?
CEVAP
Evet.
Besmele çekerken
Sual: Besmele çekerken, Bismillah demek yeterli midir?
CEVAP
Evet, yeterli olur; ancak he harfini belli olacak şekilde çıkarmalı
(Bismilla) dememeli. Yani (Bismillah) denirse, besmele çekilmiş olur.
Daha uygunu ise (Bismillahi) demektir.
Besmelesiz hayvan kesmek
Sual: (Kur’anda, hayvan keserken değil, sadece kurban keserken
Besmele çekmek farzdır) deniyor. Yemek için hayvanları keserken
Besmele farz değil midir?
CEVAP
O ayetin meali şöyledir:
(Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği dört ayaklı hayvanları
belli günlerde [kurban ederken] O’nun adını anarak kessinler.) [Hac
28]
Hayvan keserken Besmele çekilmesi yalnız kurban kesmeye mahsus
değildir. Resulullah efendimiz buyuruyor ki:
(Hayvanı keserken besmele çekip tekbir getirin!) [Taberani] (Yani
Bismillahi Allahü ekber demeli.)
58
www.dinimizislam.com
(Hayvan keserken Allah’ın ismini söylemek [Bismillahi demek
veya Allahü ekber demek] kâfidir.) [Beyheki]
(Şu üç yerde ismimi söylemeyin: Yemeğe besmele çekerken,
hayvanı besmeleyle keserken ve aksırınca.) [Beyheki]
Şafii’de besmelesiz kesilen hayvanı yemek caizdir, diğer üç
mezhepteyse kasten Besmelesiz kesmek haramdır. İbni Abbas hazretleri
de buyuruyor ki:
Hayvanı keserken besmele çekmeyi bir kimse unutmuşsa bir
mahzuru yoktur; ancak besmele kasten terk edilmişse, kesilen yenmez.
(Rezin)
Besmelesiz olarak kesildiği bilinen bir hayvanın etini yerken Şafii’yi
taklit etmelidir. (Hulasat-üt-tahkik)
Besmele çekmek
Sual: Hadis-i şeriflerde, (Besmeleyle başlanmayan her önemli iş
noksan kalır) ve (İşe Besmeleyle başlayanın günahları affolur)
buyuruluyor. Eûzü çekmek de gerekli mi, yoksa sadece Besmele çekmek
yeterli midir?
CEVAP
Evet, yeterlidir. Bir işe başlarken Eûzü okunmaz, sadece
Bismillâhirrahmanirrahîm denir. (Hindiyye)
Helal gıdanın önemi
Sual: Şimdiki çocuklar istenildiği gibi neden eğitilemiyor?
CEVAP
Çocuğu helal gıda ile beslemelidir! Haram gıdanın etkisi çocuğun
özüne işler, çocukta uygunsuz işlerin meydana gelmesine sebep olur.
Hadis-i şerifte (Yiyip içtikleriniz helal, temiz olsun! Çocuklarınız,
bunlardan hasıl olur) buyuruldu.
Çocukları, ahlaksız kadınlara da emzirtmemelidir! Peygamber
efendimiz, ahmak kadınları da süt anne olarak tutmamayı, sütün kötü
etkisinin olacağını bildirmektedir. Buradan kâfir kadını süt anne olarak
tutulmaz manası çıkarılmamalıdır! Zira fıkıh âlimi İbni Âbidin hazretleri,
(Kâfir kadının müslüman çocuğa ve müslüman kadının kâfir çocuğa süt
anne tutulması caizdir) buyurmaktadır. (Redd-ül-muhtar)
İbrahim Ethem hazretlerine, gece gündüz ibadet eden, vecde gelip
kendinden geçen bir gençten bahsettiler. Gencin yanına gidip üç gün
misafir kaldı. Çok acayip haller gördü. Gencin bu halinin şeytandan olup
olmadığını öğrenmek istedi. Yediğine baktı. Helalden değildi. Bu hallerin
59
www.dinimizislam.com
şeytandan olduğunu anladı. Genci evine davet etti. Gence helal yemek
verdi. Gençteki eski aşk ve gayret kalmadı. Genç, bana ne yaptın dedi.
İbrahim Ethem hazretleri, gence, (Sendeki haller şeytandandı. Helal
yiyince şeytan giremedi. Esas halin meydana çıktı) buyurdu. (Tezkiretülevliya)
Haram yemek kalbi karartır, hasta eder. Zünnun-i Mısri hazretleri
buyurdu ki:
Kalbin kararmasının dört alameti vardır:
1- İbadetin tadını duymaz.
2- Allah korkusu hatırına gelmez.
3- Gördüklerinden ibret almaz.
4- Okuduklarını, öğrendiklerini anlayıp kavrayamaz.
Muhammed bin Fadl Belhi hazretleri de buyurdu ki:
Kalbin kararmasına 4 şey sebep olur:
1- Öğrendiği ile amel etmemek.
2- Bilmeyerek yapmak.
3- Bilmediklerini öğrenmemek.
4- Başkasının öğrenmesine mani olmak.
Nefs, kötü isteklerden [dinin yasakladığı şeylerden] kurtarılınca, kalb
temizlenir.
Yemekten önce ve sonra dua etmek
Sual: Yemekten önce dua etmek caiz midir?
CEVAP
Evet, yemekten önce de dua etmek caizdir. Besmele çekmek ve
hayır bereket için dua etmek de yiyip içmenin sünnetlerindendir. İbni
Abbas hazretleri, Resulullah efendimizin (Yemeğe başladığınız zaman,
Allahümme barik lena fihi ve etimna hayren minhü deyiniz)
buyurduğunu rivayet etmiştir. Enam suresinin (Üzerlerine Allah’ın ismi
anılmayanlardan yemeyin) mealindeki 121. âyetin, Besmelesiz kesilen
hayvanların leş olacağını, yenmeyeceğini bildirmektedir. Bazı âlimler,
(Diğer yiyecekleri yerken de Besmele çekiniz) manasının da
bulunduğunu bildirmişlerdir. Burada Allah’ın adının anılması, yenecek
yemeğin kudsiyetini, iyiliğini ve devamlılığını sürdürmek içindir. Böylece
Allahü teâlâyı hatırlamış ve bu nimetlerin devamlılığını ve hayrını elde
etmiş oluruz. Yemek yeme anı, insanların en çok gaflete düşeceği andır.
Zira yemek, acıkan nefsi kendine en çok çeken, ona her şeyi unutturan
nesnedir.
60
www.dinimizislam.com
Yemekten önce elleri yıkamayı da ihmal etmemelidir! Hadis-i şerifte
buyuruldu ki:
(Evinin hayrını isteyen, yemekten önce ve sonra elini yıkasın.)
[İbni Mace]
Sual: Yemekten sonra nasıl dua edilir?
CEVAP
Yemeğe başlarken besmele çekmek yani (Bismillahirrahmanirrahim)
demek ve sonunda (Elhamdülillah) demek sünnettir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Yemekten sonra, "El-hamdü-lillahillezi etamena hazettaame ve
rezekana min gayrı havlin minna ve la kuvveh" duasını okuyanın
günahları affolur.)
(Yiyip içtikten sonra, "El hamdü-lillahillezi atameni ve esbeani ve
sakani ve ervani" duasını okuyan, anasından doğduğu günkü gibi
günahsız olur.)
Peygamber efendimiz yemekten sonra (El-hamdü-lillahillezi
etamena ve sakana ve cealena müslimin) duasını okurdu.
Yemeklerden sonra, yukarıdaki duaları da içine alan şu duayı
okumak daha uygundur:
(El-hamdü-lillahillezi eşbeana ve ervana min-gayrı-havlin minna
ve
la
kuvveh.
Allahümme
at'imhüm
kema
at'amuna.
Allahümmerzukna kalben takiyyen, mineşşirki beriyyen la kâfiren ve
şakiyyen velhamdülillahi rabbilalemin)
Zekat-ı şer'i ne demektir?
Sual: Tam İlmihal'de (Zekat-ı şer'i, ihtiyari ve zaruri olmak üzere
ikiye ayrılır) deniyor. Burada zekât ne anlama geliyor? İhtiyari ve zarurisi
nasıl oluyor?
CEVAP
Zekat kelime olarak, bereket, artış, temizlik, taharet gibi anlamlara
gelir. Bildiğimiz zekât da malı kirden temizlemek oluyor. Zekat
kelimesinin buradaki manası, evcil veya yabani hayvanları dine uygun
şekilde öldürerek temiz hale [yenilecek veya başka şekilde istifade
edilecek hâle] getirmek demektir. Mesela boğarak, şişleyerek, elektrik
verilerek öldürülen kuzunun eti yenmez, leş olur.
İhtiyari zekât, deveyi ve diğer evcil hayvanları dine uygun şekilde
kesmek demektir. Yani kendi ihtiyarımızla [isteğimizle] hayvanı yatırıp
dine uygun şekilde kesiyoruz.
Zaruri zekât, av hayvanlarını dine uygun şekilde yaralayarak
61
www.dinimizislam.com
öldürmek demektir. Av hayvanlarını mesela bir aslanı kulağından tutarak
yere yatırıp kesemeyiz. Onu ancak silahla öldürebiliriz. Onun için buna
zaruri zekât deniyor.
Zekat-ı şer’i ile [dine uygun şekilde] öldürülen hayvan temiz olur.
Yani evcil hayvan besmele çekerek kesilmişse, av hayvanına mermi
besmele ile atılmışsa, av köpeği tazı, ava besmele ile gönderilmişse,
öldürülen hayvanı yemek helal olur.
Zekat-ı şer’i ile öldürülen hayvan, yenilmesi helal olan geyik, tavşan,
keklik gibi hayvanlardan ise yenir, yenmesi helal olmayan, tilki, sansar,
aslan gibi hayvanlardan ise, başka suretle istifade edilir.
Gazoz ve kola içmek
Sual: Bazı kuruluşlar, bazı gazoz ve kolalarda alkol olduğunu tespit
etmiştir. Alkolün damlası da haram olduğuna göre, böyle meşrubatları
içmek haram değil midir?
CEVAP
Son zamanlarda yoğun bir şekilde, Tunus, Mısır gibi ülkelerde,
Müslümanlar hakkında çeşitli şekilde karalayıcı bir kampanya ve saldırı
furyası başlatılmıştır. Özellikle Tunus’da polis, sokaktaki kadınların
eşarbını başından almaktadır. Mısır’da kola içmenin haram olduğuna dair
haberler gelmektedir.
Gazozlardaki alkol yeni değildir. Bunu belli bir zamana getirmeleri
maksatlıdır. Gayeleri, (Bakın Müslümanlar meşrubat bile içmiyorlar)
yaygarasını yaygınlaştırmak, bu vesile ile (İşte Müslümanlık budur,
bakın Müslümanlar ne hale gelmiş) dedirtmek. Belki de bazı
provokatörler çıkıp, (Alkollü gazozlara hayır) sloganı ile, protestolar
yapabilirler. Müslümanlar bu fitneye, Müslümanlığın kötülenmesine alet
olmamalıdır.
Şarap, rakı gibi alkollü içkilerin damlası da haramdır. Fakat içki
olarak değil de, başka sebeplerle bulunan alkoller bu hükme dahil
değildir.
Birkaç örnek verelim:
1- Taze sirkelerde alkol bulunduğu kesin olarak tespit edilmiştir. Ama
bu alkollü bir içecek olmayıp sirke olduğu için, içilmesi haram
edilmemiştir. Şaraptan yapılan sirkenin fazileti hadis-i şeriflerle de
övülmüştür.
2- Hamurda, dolayısıyla ekmeklerde de alkol olduğu da bugün kesin
olarak tespit edilmiştir. Ama Peygamber efendimiz ekmek yemeyi
yasaklamamıştır.
62
www.dinimizislam.com
3- Portakal ve diğer meyvelerdeki alkol oranı gazozdakilerden az
değildir. Bu da kesin olarak tespit edilmiştir. Ama dinimiz, içinde alkol
olduğu halde meyve yemeyi, haram kılmamıştır.
4- İlaçları ve kokuları ıslah için, içlerine konulan necis mayiler [alkol
gibi sıvılar] affedilmiştir. (İslam Ahlakı, Ey Oğul İlmihali kısmı)
5- S. Ebediyye’de diyor ki: Şafii’de, necis sıvıyı [mesela alkolü], ilaç
ve ıtriyat ıslahı için kullanmak affedilmiştir. (Mezahib-i erbea, Elmafüvat)
6- Necis olan sıvı, mesela ispirto, ilaç, koku gibi şeylere karıştırılınca,
karışım temiz olur. Bunun için, tentürdiyot ve kolonya, hanefide temizdir.
(İslam Ahlakı)
[Kolonya, tentürdiyot içilmez ama, elbiseye dökülünce temizlemeden
onunla namaz kılmak caizdir. Temizlemek elbette evladır.]
7- Necis yağlar sabun yapılınca, şarap sirkeye dönünce temiz olur.
Bütün kimyasal değişmeler böyledir. (Redd-ül-muhtar, Tahtavi,
Menahic-ül-ibad, S. Ebediyye)
Gazoz meselesini merhum hocamıza da sormuştum. Hocamız, din
âlimi olmanın yanında kimya ilmini de iyi bilen bir kimyagerdi. (Esansı
alkolde eritip gazozlara koyuyorlar. İçmek caiz mi?) diye sual etmiştim.
Bir kavle göre içmenin caiz olduğunu, ahir zamanda zayıf kaville bile
amel etmenin, kuvvetli kavil ile amel etmek gibi sahih olduğunu
bildirmişlerdi. İçine esans konan meşrubatların, kolaların hemen
hepsinde az da olsa, alkol mevcuttur. Gazoz gibi bu tür meşrubatlarda
esansı eritmek için kullanılan bu alkol affedilmiştir; böyle meşrubatları
içmek caizdir.
Çoğu sarhoş etmezse
Sual: (Çoğu sarhoş edenin azı haramdır kuralı var. Bu kurala göre,
meşrubatların, kolanın içinde alkol olsa da, çok içilince sarhoş etmedikleri
için, içilmeleri caiz olur) deniyor. Mesela yemeğe veya bir sürahi suya az
bir miktar şarap konsa, bunların çoğu sarhoş etmediği için, o suyu veya o
yemeği bu kurala göre yiyip içmek caiz mi oluyor?
CEVAP
Caiz olmaz. Su da, yemek de, necis olur. Din kitaplarında deniyor ki:
Bir damla şarap içen de cezalandırılır. Şarabın bir damlası da
haramdır. İspirto da [alkol de], şarap gibi kaba necasettir, içilmesi
haramdır. (Hidaye)
Meşrubatlara özel olarak alkol konmuyor. Esansı eritmek için
konuyor. Din kitaplarında, ilaçları ve kokuları ıslah için, içlerine konulan
necis sıvının [alkolün] affedildiği bildirilmiştir. (İslam Ahlakı)
63
www.dinimizislam.com
Kolaların sırrı açıklanmış
Sual: Alkollü gazoz furyasından sonra, şimdi de kolaların sırrının
açıklandığı ve Cochineal diye bir böcekten, kimyasal filtreleme yoluyla
elde edilen, karmin isimli maddeden, boya maddesi olarak, her marka
kolanın içine konduğu ve bu durumda kola içmenin haram olduğu
söyleniyor. Kola içmek haram mıdır?
CEVAP
Hayır, kola içmekte hiç mahzur yoktur. İslam âlimleri buyuruyor ki:
Resulullah efendimiz, bir Yahudi’nin ekmeğini ve tereyağlı yemeğini
temiz mi diye sormadan, araştırmadan yedi. Bu domuz yağı mı, koyun
yağı mı, ekmeğin hamuru suyla mı, yoksa şarapla mı yoğruldu diye sorup
araştırmadı. Müşrik kadının su kabından abdest aldı. Bunlar, yenilen
gıdaların içinde ne var diye araştırmanın gerekmediğine birer delildir.
(Berika)
Kâfirler, gıdalara necaset de, zehir de katabilirler. Nitekim Yahudi
yemeğe zehir katmıştır. Peygamber efendimiz de, araştırmadan o
yemeği yemiştir; çünkü necis olduğu bilinmeyen şeyleri yememek takva
değil, vesvese olur. Dinimiz de, vesveseden kaçmayı emreder. (Hadika)
Lâ Mekke
Sual: (Coca Cola yazısı tersten okununca, Lâ Muhammed, Lâ
Mekke yazıyor. Böyle içecekleri içmek haramdır. Bunu herkese
duyurmak çok sevaptır) gibi şeyler söyleniyor. Bir de, e-maillerle veya
SMS ile çeşitli mesajlar gönderiliyor. Mesela, (Medine’den gelen
vasiyetname, yahut içinde dualar da olan bir mesajı 13 veya şu kadar
kişiye gönderen çok zengin olur. Eline geçip de göndermeyenin başına
büyük felaketler gelir) deniyor. Bunlar doğru mudur?
CEVAP
Kesinlikle doğru değildir. Coca Cola yazısını tersten okuyunca La
Muhammed, La Mekke yazılı olduğu da, doğru değildir. Zoraki
benzetme yaparak o hale sokulmaya çalışılıyor. Diyelim ki La Mekke
yazsa ne çıkar? Yani Mekke yok dese ne olur? Biz de, New York, Paris,
Berlin yok desek ne olur? Bu şehirler yıkılır mı? Bunları, diğer
vasiyetname
ve
mesajları
misyonerler
hazırlıyor.
Maksatları
Müslümanları böyle hurafelerle meşgul etmek, ciddi meselelerden,
ilimden uzak kalınmasını sağlamaktır. Onların bu oyunlarına alet
olmamalıyız.
Kola içmek haram mı?
Sual: (Falanca marka kolanın geliri, İslam düşmanı gayrimüslim bir
ülkeye gittiği için o kolaya haram fetvası verdik) deniyor. Gayrimüslimlerin
64
www.dinimizislam.com
hepsi İslamiyet’in düşmanıdır. O zaman hiçbir gayrimüslimin malını
almamak mı gerekiyor?
CEVAP
Fetva dedikleri görüş, birkaç yönden yanlıştır:
1- O fetva değil bir görüştür. Şahsi düşüncedir. Günümüzde fetva
verecek ehil kimseler yoktur. Sadece verilmiş fetvaları nakledenler vardır.
İbni Abidin, dördüncü cilt, üç yüz birinci sayfada, kadılık bahsinde
buyuruyor ki:
Fâsık müftünün verdiği fetvalara güvenilmez, çünkü fetva vermek,
din işlerindendir. Din işlerinde fâsıkın sözü kabul edilmez. Diğer üç
mezhepte de böyledir. Böyle müftülere bir şey sormak caiz değildir.
Müftünün Müslüman olması ve akıllı olması da, sözbirliği ile şarttır. Müftü,
imam-ı a’zam Ebu Hanife’nin sözüne uygun olarak fetva verir. Aradığını
onun sözlerinde açıkça bulamazsa, İmam-ı Ebu Yusuf’un sözünü alır.
Onun sözlerinde bulamazsa, İmam-ı Muhammed Şeybani’nin sözünü
alır. Ondan sonra İmam-ı Züfer’in, daha sonra Hasan bin Ziyad’ın sözünü
alır. Müctehid-i fil-mezhep âlimlerinden Eshab-ı tercih olan müftüler,
ictihadlar arasında delilleri kuvvetli olanları seçerler. Müctehid
olmayanlar, bunların tercih etmiş oldukları söze uyar. Böyle yapmayan
müftülerin sözü kabul edilmez. Demek ki, tercih ehlinin seçmemiş olduğu
şeylerde, İmam-ı a'zamın sözünü almak lazımdır. Müftünün müctehid-i filmezhep olması lazımdır. Böyle olmayana müftü denilemez, nâkıl, fetvayı
iletici denir. Nâkıller fetvaları, meşhur fıkıh kitaplarından alır. (S.
Ebediyye)
Behcet-ül-fetâvâ gibi kıymetli kitaplar bile, fetva kitapları değil,
fetvaları nakleden, ulaştıran kitaplardır. Bunları yazanlar müftü değil, birer
nâkıl ve toplayıcıdır. Fetva verenin, yani müftünün müctehid olması
lâzımdır. Bir kimse fetva verdim diyorsa, müctehid olduğunu iddia ediyor
demektir. Yusuf Nebhani hazretleri, (Bugün müctehidlik taslayanın,
aklı veya dini noksandır) buyurmuştur. Aklı veya dini noksan olanın da
fetva dediği görüşüne itibar edilmez.
2- Gayrimüslim demek müslüman olmayan demektir. Bunlar elbette
İslâmiyet'e düşman olur. Bunlarla alış veriş yapılmaz mı? Peygamber
efendimiz ve Eshab-ı kiram, her çeşit alış veriş yapmışlardır.
3- Esas İslâmiyet'e düşman olan mürtetlerdir. Din düşmanı yerli
mürtetlerle alış verişi normal görüp de Ehl-i kitap olan gayrimüslimlerle
alış verişi caiz görmemek çok yanlıştır. Müslüman şirketlerin mallarını
yeşil sermayeye paramız gitmesin diye almayan mürtetleri,
gayrimüslimden hafif görmek çok tuhaftır. Bu yanlış görüşe fetva demek
65
www.dinimizislam.com
de, daha tuhaftır.
Komşunun sarkan meyveleri
Sual: Komşunun bahçesindeki ağacın bizim bahçeye sarkan
dallarındaki meyvelerden ve yere düşenlerden yemek caiz olur mu?
CEVAP
Caiz olmaz. Ağaçtan herkesin geçtiği sokağa düşmüş ise, ceviz gibi
çürümeyenleri, sahibinin izin verdiği biliniyorsa, yemek caiz olur. Kiraz
gibi çürüyecek meyve ise, sahibinin yasak ettiği bilinmedikçe alıp
yenilebilir. Alıp, evine götürmek caiz değildir.
Kiracı
Sual: Kiracı, evin bahçesindeki meyveleri yiyebilir mi?
CEVAP
Ev sahibinin izni varsa yer. Ağacı dikenden izin almak gerekir.
Sual: Komşumuz, bahçemizin bir kısmını sahiplenip, oraya meyve
ağaçları dikti. Ağaçların şimdi meyveleri vardır. Bu yerimizi mahkeme ile
aldık. Ağaçların meyvesini yiyebilir miyiz?
CEVAP
Önemli olan, yerin size ait olması değil, meyve ağaçlarını kimin
diktiğidir. Diken kimseden, yani komşudan izin almadıkça, yemek caiz
olmaz.
Ağaç dikenindir
Sual: On sene önce ağaç diktiğim tarla başkasına aitmiş. Tapuyu
alınca anladık. Ağaçların meyvesi bizim değil mi? Ağaçları tarla sahibine
satmam caiz mi?
CEVAP
Siz diktiğiniz için ağaçlar sizindir. Satabilirsiniz ve meyvesini
yiyebilirsiniz.
Tavşan eti yenir mi?
Sual: Peygamber efendimizin çekirgeyi, idrar süzme organı olduğu
için böbrekleri, kanlı olan dalak ve ciğeri yemediği gibi, yine bir kanlı
hayvan olan tavşanı yemediği söyleniyor. Bunları haram olduğu için mi
yememiştir?
CEVAP
Hayır, böbrek, ciğer, dalak haram değildir, helaldir.
Çekirge de helaldir. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud)
Başka bir hadis-i şerifte de şöyle buyurmuştur:
66
www.dinimizislam.com
(Çekirgeyi ne yerim, ne de, haram kılarım.) [İbni Mace, Ebu
Davud]
Resulullah efendimizin yememesi onu haram kılmaz. Soğan,
sarımsak da yemezdi. Yenmesi için izin vermiştir.
Tavşan eti de helaldir. (Dürer, Mecma’ul-enhür)
Abdullah ibni Abbas hazretleri buyurdu ki: Resulullah ile otururken,
bir köylü tavşan kebabı hediye getirdi. Bize (Yiyin) buyurdu. Muhammed
bin Safvan dedi ki: İki tavşan yakaladım, kestim. Resulullah’a sordum.
İkisini de yememi emretti. (Bedayi)
Hazret-i Enes anlatır: Avladığımız tavşanı Ebu Talha’ya getirdim. O
da tavşanı keskin bir taşla kesti. (Şu budu Resulullah’a götür) dedi.
Hemen götürdüm. Resulullah onu yedi. (Buhari, Müslim, Ebu Davud,
Tirmizi, Nesai)
Hazret-i Cabir anlatır: Kavmimden biri, taşla kestiği tavşanı
Resulullah’a soruncaya kadar bekletti. Efendimiz yemesini emretti.
(Tirmizi)
Halid ibn-ül Huveyris hazretleri anlatır: Bir adam, avladığı tavşanı
getirip Abdullah İbni Ömer’e, (Bunun eti yenir mi?) diye sordu. O da, (Bir
tavşan Resulullah’a getirildi. Ne yedi, ne de yenmesini yasakladı) dedi.
(Ebu Davud)
Bu hadis-i şerifler de, tavşanın helal olduğunu bildirmektedir. Fıkıh
kitaplarında buyuruluyor ki:
Tavşan yemek helaldir. (Mülteka)
Tavşan eti yemek helaldir; çünkü tavşan, yırtıcı hayvan değildir.
(Dürr-ül-münteka)
Her çeşit tavşan etini yemek helaldir. (Kuduri)
Tavşan etini yemek helaldir. Tavşan yırtıcı hayvan değildir ve leş
yemez, geyik gibidir. (Cevhere)
Erneb, yani tavşan etinin mubah olduğu sözbirliği ile bildirilmiştir,
çünkü tavşan yırtıcı hayvan değildir ve leş yemez. Geyik gibidir. Ot yer.
Fıkıh kitapları, tavşanın helal olduğunu açıkça yazıyorlar. Böylece, haram
diyenleri ret ediyorlar. (Dürer haşiyesi)
Gıdalarda ihtiyat
Sual: Her gün bir iddia ortaya atılıyor. Bazı firmaların gelirleri
Yahudilere gidiyor, bunların ürünlerini kullanmak haram olur dendiği gibi,
kolalarda fare ölüsü kullanılıyor da denmişti. Daha sonra, böcekten elde
edilen maddenin kullanıldığı söylendi. Şimdi de, ekmeklerde domuz
yağından elde edilen bir madde olduğu söyleniyor. Bunları yiyip içmek
67
www.dinimizislam.com
gerçekten haram mıdır?
CEVAP
Dinimizde, gayrimüslimlerle alış veriş yapmak yasak değildir.
Peygamber efendimiz de yapmıştır.
Kâfirler, Müslümanlardan elde ettiği kârla, Müslümanların zararına
olan işler yapabilir, İslamiyete aykırı karikatürler yapabilirler, hatta
Müslümanları öldürebilirler. Buna bakarak, onların ürünlerini kullanmaya
haram denmez.
Bugün neredeyse yediğimiz veya kullandığımız her ürünün,
gayrimüslim şirketleriyle ilgisi vardır. Hammaddesi veya bir parçası
onlardandır yahut orada üretilmiştir. Bunlara itibar edilirse, neredeyse her
şeye haram denmiş olur. Böyle şayialara itibar etmemelidir.
İslam âlimleri, Müslümanları sıkıntıya sokmayı da, fitneye dâhil
etmişlerdir. Yani Müslümanları şüpheye, sıkıntıya sokmak, huzursuz
etmek de, fitne olur.
Dinimiz, gıdaların temiz mi, necis mi olduğunu araştırmak
gerekmediğini bildirmektedir. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Kâfirlerin yiyecek ve içeceklerinden sakınmak, ihtiyat değildir; bu
halden kurtulmak ihtiyattır. (3/22)
Temizlikte titiz davranmak bile yasaklanmıştır. % 99 bile olsa, % 100
kesin bilmeden, yiyeceklerimizde necaset var demek, çok yanlıştır. Bir
hadis-i şerif meali şöyledir:
(Bir zaman gelecek, insanlar temizlikte fazla titiz hareket edecek,
[vesveseye düşerek] dinde haddi aşacaklardır.) [Ebu Davud]
Mecusinin yemeği ve zulmet
Sual: Hintli Mecusi bir arkadaşımın yemeğini yiyince, bende manevi
bir rahatsızlık oluyor. Kâfirlerin yemeğinde zulmet olur mu? Böyle
gayrimüslimle arkadaşlıkta mahzur var mıdır?
CEVAP
Evet, zulmete sebep olur. Makamat-i mazheriyye’de, keramet
kısmında diyor ki:
Gulam Hasan’ı görünce, (Kâfir yemeği yemişsin. Kalbinde küfür
zulmeti hâsıl olmuş) buyurdu. Gulam, (Evet, Hindu’nun verdiğini yedim)
dedi. Küfür ve haram alametleri bulunan yemekler, kalbi karartır. (S.
Ebediye)
Haram yollardan elde edilen kazançlar da, habis olur, bereketsiz
olur. Sonu dünyada da, âhirette de, zarar ve ziyan olur. Bid’atlerin ve
günahların zulmetleri kalbleri karartıp, hafızaları zayıflatır. (F. Bilgiler)
68
www.dinimizislam.com
Bid’at ehliyle, fâsıklarla, kâfirlerle ve mezhepsizlerle arkadaşlık
yapanların kalblerinde, ihlâs kalmaz. Zulmet, kara lekeler hâsıl olur.
Silsile-i aliyye büyüklerinden Seyyid Nur, (Sokakta fâsıkla karşılaşmak,
kalbde zulmet hâsıl eder) buyuruyor. (S. Ebediyye)
Allahü teâlâ, (Ya Davud, beni sevmekte sana uymayanla,
arkadaşlık etme! Çünkü onlar senin düşmanındır, kalbini karartır ve
seni benden uzaklaştırmaya çalışır) buyurdu. (İ. Gazali)
Midye kültürü
Sual: (Midye ve ıstakoz yemenin günah olduğu düşüncesi, âdet ve
göreneklerle ilgilidir. Deniz kıyılarında oturanlar, kültürlerinde olduğu için
rahatlıkla yiyorlar; ancak denizden uzak yerlerde yaşayanlar bu kültürden
yoksundur. Denizden çıkan her şeyin temiz olduğu yönünde bir de hadis
olduğu için, midyenin haram olduğu söylenemez. Kur’anda da midye
konusunda kesin bir hüküm olmadığı için rahatça yenebilir) diyerek,
midye gibi deniz haşaratını yemek caiz olur mu?
CEVAP
Bu görüş birkaç bakımdan yanlıştır:
Birincisi, dinimizde tek delil Kur’an-ı kerim değildir. Hadis-i şeriflerle
bildirilen hükümler de vardır. İki âyet-i kerime meali:
(Resulümün verdiğini alın, yasakladığından da sakının!) [Haşr 7]
(O Peygamber, güzel şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar.)
[Araf 157]
İşte müctehid âlimler, Kur’an-ı kerimin emrine uyarak, Resulullah
efendimizin bu konudaki hadis-i şeriflerine de bakmışlardır. Kur’an-ı
kerimde, köpek, fare ve yılan etinin haram olduğu bildirilmiyor diye,
bunları yemek caiz olur mu? Bunların haram oldukları hadis-i şeriflerle
bildirilmiştir.
İkincisi, müctehid olmayanların hadis-i şeriflere göre de amel
etmeleri caiz olmaz. Mezhebinin bildirdiği hükme uyması vacib olur.
(Denizin hayvanları helaldir) mealindeki hadis-i şerifi, Hanefî âlimleri,
balık ve balık şeklinde olanlar hariç, deniz haşaratlarının yenmesinin caiz
olmadığı şeklinde anlamışlardır. Hanefî olup da, mezhebinin hükmüne
uymayan, mezhebinin hükümlerini beğenmeyen kimse, benim mezhebim
var dese de, mezhepsizdir.
Netice: Midye ve ıstakoz gibi deniz haşaratının yenmemesinin
gelenekle, kültürle, hayat tarzıyla hiçbir ilgisi yoktur. Hanefî mezhebinde
olan Müslümanların, deniz kenarında da yaşasa, balık şeklinde olmayan
yengeç, midye, istiridye, ıstakoz, kerevit, karides gibi deniz haşaratını
69
www.dinimizislam.com
yemeleri caiz değildir.
Helal gıda aramak
Sual: Bugün dünyada helal gıda markasını tercih ediyorlar. Helal
damgalı olmayanları yemek haram mıdır?
CEVAP
Eğer gerçekten her yönüyle temiz ve helal olduğu halde damgası
yoksa, yine helal olur, ama helal damgası varsa, helal ve temiz olması
garantilenmiş olur, gönül rahatlığıyla yenir. Helal et damgalı ürünler,
sadece kesiminin helal olması bakımından değil, sağlık açısından da
önemlidir.
İhlas Marmara Evleri 1. Kısım’da yeni açılan Şifa Et Market’e
alışveriş için gidince, markette helal kesim ve helal ürün sertifikaları
gördüm. İlgililer, bu sertifikalar hakkında şu bilgileri verdiler:
“İnsanlar, gıda maddelerinin temiz, sağlığa uygun olması yanında,
inançlarına da uygun üretilen gıdaları arıyorlar. Biz de, bu istekleri
gerçekleştirmek için, konu üzerinde hassasiyetle duran, dünya çapında
akredite bir sivil toplum kuruluşu olan Gimdes, yani gıda ve ihtiyaç
maddeleri denetleme ve sertifikalandırma kuruluşuna müracaat ettik.
Bizim yaptığımız kesimleri ve ürettiğimiz ürünleri Hanefî, Mâlikî, Şâfiî
ve Hanbelî mezheplerine göre denetlediler. Niçin dört mezhebe göre diye
bir soru akla gelebilir. Gimdes, dünya helal konseyinin (WHC) üyesidir.
Konsey, temsil ettikleri ülke ve toplulukların ihtiyaçlarını, onların tercih ve
isteklerine göre karşılıyor. Dünyada Müslümanlar genelde bu dört
mezhebe mensuptur. Gıda cinsine göre standartları, dört mezhebe göre
tespit edip, denetlemeleri buna göre yaparak, uygulama ve üretimde de
standart tesis ediyorlar.
Biz de bu hassasiyeti uyguladığımız için, gerekli belgeleri alabildik.
Şimdi bu şekilde hazırlanan helal ve temiz gıdaları dünya
Müslümanlarına ulaştırmaya çalışıyoruz, Gimdes helal damgalı gıdalar,
dünyada helal gıda marketlerinde güvenle tercih ediliyor. Şifa Et
Market’in de Gimdes helal sertifikalı ürünleri, kimyasal katkısız olan ve
kanserojen olarak ifade edilen, katkı maddeleri bulunmayan, dünyada ilk
ürünlerdir. Bu sebeple ürünlerimiz, WHC üyelerince incelendi. Özellikle
Çin, Amerika ve Arnavutluk temsilcilerinden Şifa Et Market’in formülüyle
ortak üretim teklifleri aldık. Gimdes’in Şifa Et Market’e başarılı ve etkili
çalışmalarından dolayı verdiği takdir belgesi de marketimizin duvarında
asılıdır. Bu belgeleri bir defa almak yetmiyor, zaman zaman kontroller
yapılıyor, helal gıda vasıfları devam ediyorsa, her sene bu sertifikaları
70
www.dinimizislam.com
yenileniyor. Bu şartlara uymayanların sertifikaları yenilenmiyor.”
Sağlığımız ve inancımız açısından, fiyatları biraz pahalı olsa bile,
helal olduğu konusunda, dünya çapında akreditesi olan sivil toplum
kuruluşlarının denetimine açık ürünleri tercih etmeliyiz.
Yiyip içmekle ilgili çeşitli sorular
Sual: Sirke ve pekmez zamanla şarap haline gelir mi?
CEVAP
Hayır, gelmez.
Sual: Yiyecekler ve gıdalar içinde gelatin diye bir madde bulunuyor,
çokları bunun genel olarak domuzdan geldiğini bildiriyor. Bu doğru mu?
Yani gelatin bulunan yiyeceklerden uzak durmak mı gerek?
CEVAP
Dinimizde ölçü vardır. Yenilen gıdada domuz yağı olduğu kesin
olarak bilinmiyorsa yiyip içmekte mahzur yoktur.
Sual: Yemek kaplarını kapalı mı tutmak lazım?
CEVAP
Gece hiçbir yemeği açık bırakmamalıdır! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Yiyecek-içecek kaplarını kapatın, yılda bir gece veba iner,
kapanmayan kapların içine düşer. Kapayacak şey bulunmazsa,
Besmele ile bir çubuğu üstüne koyun.) [Müslim]
Her zaman tertipli, düzenli olmak, temizliğe riayet etmek çok iyi olur.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kap kacağı yıkamak, evi temiz tutmak, zenginliğe sebeb olur.)
[Hatib]
Sual: Haşhaşlı ekmek yemek günah mıdır?
CEVAP
Günah değildir. Çöreklere konan, haşhaşın tohumudur. Tohumu
yağlı bir maddedir, içinde afyon yoktur. Tohumundan, yağ da çıkarılır.
Yağında da, posasında da afyon yoktur. Haşhaşın afyon kısmı
kapsülünde olur. Bu kısmı da zaten çöreklere konmaz.
Sual: Nezle olunca burnum tıkanıyor. Alkollü ilacın buharını teneffüs
caiz mi?
CEVAP
Evet, ama alkolsüzü varsa daha uygun olur.
Sual: Kakao likörü bulunan çikolatayı yemek caiz midir?
CEVAP
Likör, meyve, alkol ve esans karışımından yapılan bir içkidir.
Yurtdışından gelen likörlü şeker ve çikolatalar vardır. Bunları yemek caiz
71
www.dinimizislam.com
değildir. Fakat kakao likörü, likör karışmış kakao değildir. Kavrulmuş
kakao çekirdeğinin öğütülerek akıcı hale getirilmiş şeklidir. İçinde alkol
yoktur. Türkiye’de, kelimeler üzerinde kavram [mefhum] kargaşası vardır.
Birçok kelime yerinde kullanılmıyor. Mesela (Mucize yarattı) diyorlar.
Mucize peygamberlerden başkası için kullanılmaz. Yaratmak da sadece
Allah’a mahsustur. Yanlış kelime kullanmaktan sakınmalıdır!
Sual: Kuş veya başka hayvan şeklinde pasta yapmak caiz midir?
CEVAP
Hayır. Mubahlarda da dine uymakta hayır-bereket vardır.
Sual: Bir arkadaş, başka yerdeki arkadaşına vermem için bir kutu
çikolata verdi. Yolda çikolataların yarısını yedim. Varınca, çikolataların
yarısını yediğimi söyleyip helalleştim. Habersiz yediğim için günah oldu
mu?
CEVAP
Emanete hıyanet etmişsiniz. Helalleşmeden ölebilirdiniz de. Fakat
helalleştiğinize göre, sadece mekruh olur. (Hindiyye)
Sual: Sigara az içince günah olmayınca, bazı otlar var onlar günah
olur mu diyorlar, eroinin daha hafifi imiş?
CEVAP
Eroin hafif değil, çok kuvvetli uyuşturucudur. Sarhoş etmeyen otları
yemekte mahzur yok. Sarhoş edenleri de sarhoş etmeyecek kadar
yemek caizdir.
Sual: Bir hoca, (Bulaşıkları sabaha bırakmak günahtır, fakirliğe
sebeptir. Çünkü yarın yaparım diyenler helak olur buyuruluyor) dedi.
Doğru mu?
CEVAP
İmkan varsa her işi zamanında yapmak, yarına bırakmamak iyi olur.
Fakat bulaşıkları sabaha bırakmak günah değildir. (Yarın yaparım diyen
helak oldu) hadis-i şerifi, tevbe gibi, farz olan ibadetlerle ilgilidir. Yoksa
bulaşık yıkamakla ilgili değildir. Fakirliğe sebep olanlar arasında
bulaşıkları geç yıkamak diye bir şey yoktur. Hadis-i şerifte, fakirliğe sebep
olanlar sayılırken (Çanağı ve çömleği, yıkamadan yemek koymak.
Kapkacağı, örtüsüz bırakmak) buyuruluyor. Bulaşıkları sabah yıkayıp
temiz olarak konunca mahzuru olmaz. Yemeklerin üstünü açık koymak
da uygun değildir. Buzdolabına konunca açık konmamış olur. Yahut
örtecek bir şey bulamayan besmele ile bir çubuk bile koysa caizdir.
Sual: Çok et yemek kalbi karartırmış. Ölçüsü ne bunun?
CEVAP
Devamlı kırk gün yenirse çok yenmiş olur.
72
www.dinimizislam.com
Sual: Ağız kokusu olmasın diye sakız çiğnenebilir mi?
CEVAP
Evet çiğnenebilir.
Sual: Et üstündeki kan başka ete bulaşırsa necis olur mu?
CEVAP
Hayır. Akan kan necistir. Akmayan, etteki kan necis olmaz.
Sual: Mentollü mendilde alkol var mı?
CEVAP
Yoktur.
Sual: Yumurtayı yıkamadan kaynatmak, tavaya kırmak caiz mi?
CEVAP
Evet. Yıkamak efdaldir.
Sual: İçkili lokanta sahibinin hediye ettiği yemeği yemek caiz mi?
CEVAP
Caizdir. Çünkü malının çoğu haram değildir.
Sual: Kokmuş et necis mi?
CEVAP
Değildir.
Sual: Yetiştirme yurdu personeli, yurdun yemeğini yiyebilir mi?
CEVAP
Yiyebilir. Yetimin velisi onun malından yiyebilir.
Sual: Şifa âyetlerinin fotokopisini suya koyup, suyu içmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Mülci ikrah ile şarap içmeyen günaha girer mi?
CEVAP
Caizliğini bilmeyen, içmeyip öldürülürse şehiddir.
Sual: İthal peynirleri yemek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Abdest alıp musluktan su içmek, abdestten artan suyu içmek
gibi şifa mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Bölünmeden mirastan gelen hediyeyi yemek caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: (Ben yokken masamın üstündeki şekerden alın) diyorum.
Götürmeleri caiz mi?
73
www.dinimizislam.com
CEVAP
Orada yemeleri caizdir. Götürmeleri caiz değildir.
Şeker tutmak
Sual: (Ev sahibi şeker kutusunu bir arkadaşa verip, misafirlere
istediğin gibi dağıt dese, o da kimine bir tane kimine birkaç tane verse,
kimi orada yese, kimi evine götürse caiz olmaz) deniyor. Doğru mudur?
CEVAP
Doğru değil, yanlıştır. Hiç mahzuru olmaz. Vekil, asıl gibidir, eksik
veya fazla verebilir. Verilen şey, alanın mülkü olduğu için, ister orada yer,
isterse evine götürür.
Sual: Çaldığı sütü içtikten sonra, tazmin etse, helal olur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Kırlarda akarsular, ırmaklar üstü açık olarak akıyor. Bu sular
içilir mi, böyle sular ile abdest alınır mı?
CEVAP
İçine necaset karışmıyorsa üstünün açık olmasının mahzuru olmaz.
Genelde akarsu pis olmaz. Hadis-i şerifte, (Rengi, tadı ve kokusu
değişmeyen su temizdir, necis değildir) buyuruluyor. (Dürer)
Sual: Kesin izin vereceği bilinen kişinin malını yemek caiz mi?
CEVAP
Caiz. Ama suizanna sebep olacak şeyden uzak durmalı.
Sual: Uşur vermeyen akrabanın, yemeğini yemek caiz mi?
CEVAP
Fitneye, harama sebep olmamak için caizdir.
Sual: Zemzem ile çay pişirmek mekruh mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Turşunun içine olgun üzüm salkımı koymak caiz mi?
CEVAP
Caizdir. Ekmek hamuruna maya koymaya benziyor.
Sual: Beş arkadaş bir odada çalışıyoruz. Sigara içmeyen içenden
rahatsız oluyor. Sigara içme yasağı konulsa, içen rahatsız oluyor.
Sigaradan hasta olan bile oluyor. Ne yapmak lazımdır?
CEVAP
Zarara mani olmak tercih olunur.
Sual: Bir yerel gazetede şu haber vardı: (Sebzelerin dibine koymak
üzere, foseptik çukura gidiyor, lağım suyunu doldurup geliyoruz.)
İnsan pisliğini gübre olarak kullanmak ve böyle sulanmış sebzeleri
74
www.dinimizislam.com
yemek caiz midir?
CEVAP
İnsan necasetini yalnız başına kullanmak caiz değildir. Toprak veya
başka şeyle karışık satmak ve kullanmak caizdir. İnsan veya hayvan
necaseti ile sulanmış sebzeleri yıkayıp yemek caizdir. Lağım suyu ile
sulanmış sebzeleri yemek caiz değildir. (S. Ebediyye)
Domuz eti kesilen bıçak
Sual: Domuz eti kesilen bıçakla koyun eti kesiliyor. Böyle eti yemek
caiz midir?
CEVAP
Bıçağı yıkadıktan sonra, koyun etini kesmelidir. Domuz eti kesilen
bıçakla kesilen koyun etini, yıkadıktan sonra yemelidir.
Pis yemeği yemek
Sual: İki Müslümandan biri bir yemeğe pis, diğeri temizdir dese, o
yemek yenir mi?
CEVAP
Temiz diyene itibar edilir. (İbni Abidin)
Tezekle ısıtılan fırın
Sual: Tezekle ısıtılan fırında pişirilen ekmeği yemekte mahzur var
mıdır?
CEVAP
Necaset yanınca, külü temiz olduğu için, mahzuru yoktur.
Günah işleyenin yemeği
Sual: Büyük günah işleyen, fakat kazancı helal olanın yemeğini
yemek caiz midir?
CEVAP
Evet, gerektiğinde yemek caizdir. Mesela içkili lokanta işletenin
yemeğini yemek caizdir.
Sual: Kadınların toplantısına gittiğim zaman, orada yiyip içiyoruz,
hatta bize hediye de veriyorlar. Bunlara, kocalarının izin verip vermediğini
bilmiyoruz. Orada yiyip içmemizin, bir mahzuru var mıdır?
CEVAP
Ev sahibine suizan, caiz değildir. Hazırlananları yiyip içmekte ve
verilen hediyeyi, alıp eve götürmekte, mahzur yoktur.
Ölü koyunun sütü
Sual: Ölmüş koyunun sütü içilir mi?
CEVAP
Hanefi’de temizdir, içilir. Şafii’de necistir, içilmez.
75
www.dinimizislam.com
Vejetaryen olmak
Sual: Vejetaryen olmak, yani hiç et yememek, eti kendine zararlı
görmek, dine uygun mudur?
CEVAP
Et yememek günah değilse de, eti zararlı bilip, kendine haram etmek
caiz olmaz. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Ey iman edenler! Allah’ın size helal ettiği, temiz şeyleri haram
kılmayın ve sınırı aşmayın. Allah, sınırı aşanları sevmez.) [Maide 87]
Her gün et yemek, kalbe sıkıntı verir. Hiç et yememek ise, ahlakı
bozar. (Şir’a şerhi)
Tavuğun boynunu koparmak
Sual: Boynu koparılarak öldürülen tavuğu yemek caiz midir?
CEVAP
Hayır.
Paskalya çöreği
Sual: Hristiyanların paskalya günlerinde yaptığı çörek, pastanelerde
her gün yapılıp satılıyor. Bu çöreği, paskalya dışında yemekte sakınca
var mıdır?
CEVAP
Paskalya dışında yemekte mahzur yoktur.
Davetsiz misafir
Sual: Çay daveti olan bir yere, tanıdık diye davetsiz gidenin, orada
yiyip içtiği haram olur mu?
CEVAP
Hayır. İkram edileni yiyip içmek helaldir.
Altın ve gümüş tozu yemek
Sual: Altın ve gümüş tozu çikolataların içine konuyor. Muhallebi ve
sütlaç gibi yiyeceklerin de üstüne ekiliyor. Bu gıdaları yemek caiz midir?
CEVAP
Caizdir. Vücuda zarar vermeyen ve necis olmayan şeyleri yiyip
içmek caizdir.
İki günde üç öğün
Sual: Kefaretlere bakınca, hep fakirin sabah ve akşam
doyurulmasından bahsediyor. Acaba sağlık açısından evla olan iki öğün
yemek midir yoksa iki günde üç öğün yemek midir?
CEVAP
Günde iki öğün yemek caizdir. Evla olanı ise iki günde üç öğün
yemektir. Ancak ihtiyaca ve çalışma şartlarına göre az veya çok yemek
76
www.dinimizislam.com
de caizdir.
Bal, zeytin ve çörek otu
Sual: (Melekler, evinde bal, zeytin ve çörek otu olana istiğfar
ederler) mealinde bir hadis var mıdır?
CEVAP
Evet, M. Cihar Yâr-i Güzin kitabında böyle bir hadis-i şerif
bildirilmektedir.
Ziyafetin kabul olması
Sual: Ziyafet yemeğinde, bardakların, tabakların kırılması veya buna
benzer istenmeyen zararlı ve kötü bir durumun meydana çıkması hayra
mı alamettir?
CEVAP
Evet, hayra alamettir. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Dertlerin, elemlerin acılıkları, bir hastalığı iyi edecek faydalı ilacın
acılığı gibidir. Bozuk niyetle, gösteriş için, menfaat için yapılan, bazı
ziyafetlerde, yemeğe kusur bulmak veya başka suretle, yapılan eziyetle,
ziyafet verenin kalbinin kırılması, yemekteki zulmeti, niyetin bozukluğuyla
hâsıl olan günahı gidermekte, kabul olmasına sebep olmaktadır. Eğer
misafirlerin şikâyeti, hakareti olmasaydı ve ziyafet sahibinin kalbi
kırılmasaydı, yemek, zulmetli ve günah olacak, kabul edilmeyecekti.
Kalbin kırılması, kabule sebep oldu. (1/64)
Hurma çekirdeği
Sual: Hurma çekirdeği çöpe atılmıyorsa ne yapmalı?
CEVAP
Ağaç dibine falan koymalı.
Ağaçtaki meyveyi yemek
Sual: S. Ebediyye’de (Ağaçtaki meyve hediye edilmez) deniyor, fakat
mal sahibi, (Bahçeme gir, istediğin kadar meyve ye, istediğin kadar al
evine götür, başkalarına da ver! Hepsi helal olsun) dese, o kişi de yese,
başkasına verse, evine götürse helal olur mu?
CEVAP
Sadece yedikleri helal olur. Evine götürdükleri ve başkalarına
verdikleri helal olmaz, çünkü miktarı bilinmeyen yiyeceğin yenmesini
helal etmek caizdir, fakat miktarı bilinmeyen malı almak için vekil etmek,
meçhul ve ayrı olarak teslimi mümkün olan malı ayırmadan hediye etmek
sahih değildir. (S. Ebediyye, Dürret-ül-beyda)
Hayvanla ilişkiye girmek
Sual: Koyun
77
www.dinimizislam.com
Hayvanla ilişkiye girmek
Sual: Koyun gibi eti yenen veya köpek gibi eti yenmeyen hayvanla
ilişkiye girmenin hükmü nedir?
CEVAP
Çok çirkin ve büyük günahtır. Bunu sadist denilen ruh hastaları
yapar. Tecavüze uğrayan hayvan, kesilip yakılır. Eti yenenin, etini yemek
de caizdir. (S. Ebediyye)
Yanık yemek
Sual: Kızartılan yiyeceklerin çok kızarmış yerini yemek haram mıdır?
CEVAP
Hayır, haram değildir. Yanmışsa ve yanık da vücuda zarar verecek
kadar çoksa, o zaman yenmez.
Domuz sütüyle beslenen kuzu
Sual: Domuz sütüyle beslenen bir kuzunun etini yemek caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir. Necaset yiyen hayvanın etinin yenebilmesi için, deve
40, sığır 20, davar 10, tavuk 3, serçe 1 gün hapsedilir. Bir başka kavilde
ise, deveyle sığır 10, koyun 4, tavuk 3 gün hapsedilir, yani necaset
yedirilmez. (Redd-ül-muhtar)
Kobe danası
Sual: Kobe danasının eti en iyi et kabul ediliyormuş, fakat bunlara
bira da içiriliyormuş. Böyle bir hayvanın etini yemek caiz olur mu?
CEVAP
Kobe danası da, domuz sütüyle beslenen kuzu gibidir. 10 gün bira
verilmeyip kesilirse mesele kalmaz.
Eşek sütü
Sual: Eşek sütünün, çocuklardaki öksürüğe iyi geldiği söyleniyor.
Bunun için içirmek caiz olur mu?
CEVAP
Evcil eşek eti ve sütü, tahrimen mekruhtur. Yalnız Maliki mezhebinde
helaldir. Öksürük için mubah ilaç bulunmazsa, iyi geldiği de kesinse
içirilebilir, böyle bir ihtiyaçtan dolayı Maliki mezhebi taklit edilerek de
içirilebilir.
Karton kutu
Sual: Karton kutu içinde satılan sütleri içmekte bir mahzur var mıdır?
CEVAP
Hayır, dini yönden hiçbir mahzur yoktur. Zamanla bozulursa, o
zaman içilmesi uygun olmaz.
78
www.dinimizislam.com
Gece hastalık yağar
Sual: Gece hastalık yağdığı için yiyecek ve içecekleri kapatmak
gerektiği doğru mudur?
CEVAP
Evet, doğrudur. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Gece açık kapları örtün, su kırbalarını bağlayın! Çünkü yılda bir
gece veba iner ve bu hastalık, kapanmayan kabın ve bağlanmayan
kırbanın içine düşer.) [Müslim]
Gökten zehir yağdığı da bildirilmiştir. Onun için evde açık olan kap
kacak her şeyi kapatmak sünnettir. Gece açık kapları örtmekle ilgili
hadis-i şeriflerden ikisi şöyledir:
(Gece yatarken, su kaplarının ağzını bağla, yemek kaplarının
üstünü ört, yanan kandili [veya mumu] söndür! Eğer kapayacak bir
şey yoksa, Besmele çekerek bir çubuğu üstüne koy!) [Müslim]
(Gece kapları kapayın, boş kapları da kapatın veya ters çevirin!)
[Buhari]
Düğün yemeğinde
Sual: Genelde düğün davetlerine gittiğimizde herkesin önüne
yemekler geliyor, bir de sofraya ayrıca bir tabak içinde meyve, börek,
kürdan, kâğıt peçete konuyor. Bunları isteyen kullanabiliyor. Ortaya
konmuş bu şeylerden orada kullanmayıp evimize götürsek caiz olur mu?
CEVAP
Düğün sahibinin izni olmadan onları götürmek caiz olmaz. Üç peçete
götürüyorum, beş kürdan aldım demek gerekir. Ortaya konan börek ve
meyve gibi şeyler için, düğün sahibi, (İstediğiniz kadar yiyin, istediğiniz
kadar da evinize götürün) dese, sadece yedikleriniz caiz olur, eve
götürülenler caiz olmaz. (S. Ebediyye)
Sofraya herkesin önüne kişi sayısı kadar peçete, kolonyalı mendil
konsa, bunları da izinsiz alıp evimize götüremeyiz.
Eve götürürken şu kadarını eve götürüyorum diye düğün sahibine
veya o işle yetkili birine söylemek gerekir. O zaman caiz olur. Bunları
alırken, düğün sahibi görmüşse yani kaç tane aldığını biliyorsa, bunun
mahzuru olmaz, izin vermiş demektir.
Eğer bu hüküm bilinmeden alınmışsa, alınanlar için tevbe etmeli ve
düğün sahibini arayıp şu kadar şunu aldım hakkını helâl et denmesi
gerekir. O helâl etse bile, izinsiz alma günahı için ayrıca tevbe etmek ve
bir daha habersiz almamak gerekir.
Tıbben zararlı ise
Sual: Tıbben zararlı olmayan bir şey, dinen de zararsız olur mu?
79
www.dinimizislam.com
CEVAP
Tıbben zararlı olan bir şey, dinen de zararlı olur. Tıbben zararlı
olmadığı hâlde dinen zararlı olan çok şey vardır. Mesela, Besmelesiz
kesilen kuzu eti, tıbben mahzurlu değilse de, dinen mahzurludur. Bir
kaşık şarap tıbben zarar vermese de dinen haramdır.
Vücuda zarar veren mubah şeyler, dinen de mahzurludur. Mesela
helâlinden çok yense, tıka basa yenilse vücuda zarar verir ve dinen de
günah olur. Alerji yapan gıdaları ve meyveleri yemek de, dinen caiz
olmaz.
Neleri kullanabiliriz
Organ bağışı ve nakli
Sual: İnsanların organlarını, kanını satmak veya kullanmak
haramdır. Üstelik, (Haramda şifa yoktur) hadisiyle haramla tedavi de
caiz olmadığına göre, organ nakli nasıl caiz olur? Bir de, Müslüman
birinin organı kâfire takılsa ahirette, o organ nasıl cevap verecektir?
CEVAP
İnsan organları mülk olmadığı için, satılamaz, bağışlanamaz; fakat
zaruret halinde kullanılması için izin verilir. İzin verilince, organı paralı
veya parasız almak ve zaruret halinde kullanmak caiz olur.
Müslüman ve uzman bir doktor, bir hasta için, diri veya ölüden organ
naklinden başka çare olmadığını bildirdiği zaman, organ nakli caiz olur.
Din ayrılığı gözetilmez. (El-Hedyül-İslami)
(Ameliyat edilen insan eziyet görmüş olur. Eziyet ise haramdır.
Şu hâlde ameliyat haramdır) da diyenler çıktığı gibi, (Peygamber,
“Ölünün kemiğini kırmak, onu diri iken kırmak gibidir” buyurduğu için
ölünün karnını kesmek, dirinin karnını kesmek gibi haramdır. Ameliyat
edilene ve organı alınan ölüye böyle eziyet edilince de, “Müslümana
eziyet eden, bana eziyet etmiş olur. Bana eziyet eden de Allaha eza
etmiş olur” hadisine göre, Allah’a eziyet edilmiş olur) da diyenler
olmuştur. Hâlbuki âlimlerimiz, (Bir organı kurtarmak, hayatı kurtarmak
gibi zaruridir) buyuruyorlar.
Zaruret olunca birçok yasaklar mubah olur. Ölünün de, dirinin de, bir
yerini kesmek haramdır, ona eziyettir; fakat zaruret olunca, bu haramlık
kalkar; çünkü dinimizde, (Zaruretler, yasak olan şeyleri mubah kılar)
kaidesi vardır. (Mecelle)
İnsanın parçalarını, mesela saçını, böbreğini, sütünü zaruretsiz
kullanmak, satmak haramdır; fakat zaruret olunca, bu parçaları
kullanmak, yani organ nakli caiz olur. (İ. Ahlakı)
80
www.dinimizislam.com
Ölmüş bir kimsenin bir organını kesmek de ölüye eziyettir. Ancak
kesilen organ, bir Müslümana verilecekse, ölü bundan dolayı zevk alır.
Bir kimse, birine iyilik etmek için çok yorulsa, yorulmasından şikâyet
etmez, aksine, (Hizmet ettim, iyilik ettim) diye zevk alır. Parasını
kaybeden kimse, üzülür; fakat bunu isteyerek bir hayır kuruluşuna, bir
fakire veren kimse ise buna sevinir. Çünkü kaz gelecek yerden tavuk
esirgenmez. İşte bunlar gibi, kurbanlık koyun da, bir Müslümana faydam
oldu diye sevinir. O acı, ona zevk verir. Hâlbuki hayvana da eziyet etmek
haramdır. Hem de, insana eziyet etmekten daha büyük günahtır. Demek
ki, dinimize uygun hareket edilince, eziyet edilmiş olmuyor; aksine faydalı
iş yapılmış oluyor.
Ölüm acısı, dünya acılarının hepsinden daha acıdır. Bir kimse uyku
hapı içerek veya narkozla her tarafı uyuşturulduktan sonra da ölse, çok
şiddetli olan ölüm acısını duyar; fakat mücahidler, kurşun yağmuruna
tutulsa, bu acıyı duymaz. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Şehid, ölüm acısını duymaz.) [Beyheki]
Çocuğun yaşayacağı ümit edildiği zaman, çocuğu annesinin
karnından çıkarmak için, ölmüş olan annesinin karnını yarıp ameliyatla
almak caizdir; çünkü müctehid âlimlerin en büyüğü olan İmam-ı a’zam
hazretleri, bu sebeple, ölmüş bir kadının karnının yarılmasını ve çocuğun
çıkarılmasını emretmiş, kurtarılan çocuk uzun seneler yaşamıştır. (Eşbah
s.123) [Ölüye eziyet olur diye, annenin karnı yarılmaktan
vazgeçilmemiştir. Cahiller, imam-ı azam hazretlerine, ölüye eziyet etti
diye ateş püskürse de, o anne, yavrum kurtuldu diye ne kadar çok
sevinmiştir.]
İmam-ı a’zam hazretlerinin bu uygulaması, ameliyat ederek hastanın
veya ölünün bir yerini kesmenin, yani ölünün karnının yarılıp böbrek veya
başka organın alınmasının, yani organ naklinin caiz olduğunu,
göstermektedir.
(Müslüman birinin organı kâfire takılsa, ahirette o organ nasıl
cevap verecektir? Müslümanın organı Cehennemde nasıl yanar?)
deniyor. Hâşâ, Allahü teala âciz değildir.
Her insan, aynı boy ve şekilde; fakat başka zerrelerden yapılmış bir
bedenle mezardan kalkacaktır. Şimdiki beden, çürüyüp toprak olacaktır.
(Kimya-i Saadet)
Cevap verecek olan, çürümüş organ değil, başka organdır.
Nakledilen organ bile olsa, (Ben Müslümandayken şu iyilikleri
yapıyordum, kâfire takılınca, şu kötülükleri işledim) diyemez mi?
Allahü teâlânın hesap görmesinde hiç âcizlik, yanlışlık olur mu?
81
www.dinimizislam.com
Organların konuşacakları Kur’an-ı kerimde bildirilmektedir. (Nur 24,
Yasin 65)
Bir insan yanmakla yok olmaz. Sadece aletleri elinden alınmış olur.
Ahirette ona verilen yeni aletlerle, Müminse Cennete, kâfirse Cehenneme
gider.
Ruh, kendisine verilen vücut sayesinde, ya nimete kavuşur veya
azaba mâruz kalır. Ruhun mahiyetini bilmeyen veya Allahü teâlânın
kudretinden şüphe eden kimse, insanın yanınca yok olduğunu, kabir suali
ve kabir azabının olmadığını zanneder. Hâlbuki hadis-i şerifte, (Kabir
azabı haktır) buyuruldu. (Buhari)
Zaruret olunca haram bir şey ilaç olarak kullanılıyor ve şifa hâsıl
olabiliyor. Zaruret olunca haram mubah hale geliyor. Mubahtan şifa hâsıl
oluyor. Haram olarak değil, mubah hale geldiği için şifa hâsıl oluyor.
Haram olan şarap sirke haline dönüşünce kullanılması mubah olur.
Böbreği olmayana, birinin böbreği takılınca, şifa hâsıl oluyor, böbrek
çalışıyor. Bu iş mubah olmasaydı, (Haramda şifa yoktur) hadis-i şerifi,
hâşâ yanlış olurdu. Bu işte şifa görüldüğüne göre, haram mubah hale
gelmiş oluyor. Bu inceliği anlamayan kimseler, haramda şifa olmaz
diyerek organ veya kan nakline haram demek cahilliğinde bulunuyorlar.
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
Nihaye, Haniyye ve Tehzib kitaplarında, (Müslüman, uzman
doktor, şifa vereceğini ve başka ilacı olmadığını söyleyince,
hastanın idrar, kan içmesi, leş yemesi caiz olur. Şarap da böyledir
denildi. Ölümden kurtulmak maksadıyla olunca, sözbirliğiyle helal
olur) yazılıdır. Feth-ul-kadir kitabında, (Müslüman, uzman doktor, kadın
sütünün muhakkak iyi geleceğini ve başka ilacı olmadığını söylerse,
hastanın, kadın sütü içmesi ve satın alması caiz olur) yazılıdır. (Redd-ülmuhtar c.5 s. 249, c.4 s.215)
Açıkça görülüyor ki, içilmesi haram olan kadın sütünün, kanın veya
idrarın hastaya iyi geleceği biliniyorsa, içilmesi mubah oluyor ve mubah
olduğu için de, (Haramda şifa yoktur) hadis-i şerifinin kapsamına
girmiyor. Kan içmek veya kan alıp vermek haram olduğu halde, bu
şartlarla mubah oluyor. Organ nakli de bunun gibi caiz oluyor.
Böbrek nakli
Sual: (Böbrek nakli yapılınca, böbreği alınanın vasıfları böbrek
nakledilene geçer, mesela böbrek sahibi cimriyse o kişi cimri olur,
dinsizse dinsiz olur) deniyor. Böyle bir şey var mı?
CEVAP
Bu kesinlikle doğru değildir. İnsan, ruh demektir. İşiten ve tasarruf
82
www.dinimizislam.com
sahibi olan, ruhtur. Çalışmakla beden yorulsa da, ruh yorulmaz. Ruhta
azalma çoğalma olmaz. Mesela, kolu kesilenin ruhundan kesilme olmaz.
Başkasının yüreğiyle yaşayan kimsenin ruhunda değişiklik olmadığı için,
ahlaksız kimsenin yüreğinin, bu adama hiç tesiri olmaz. Kalble yürek aynı
şey değildir. Yürek denilen et parçası, hayvanda da bulunur. İnsana
mahsus olan kalbe, gönül denir. Gönül görünmez; fakat tesirleriyle
anlaşılır. Kalb, elektrik cereyanı, yürek de ampul gibidir. Ampuldeki
elektriği, ampul ışık verdiği zaman anlıyoruz. Elektrik gibi, kalb de madde
değildir, bir yer kaplamaz. Yürekte eserleri görüldüğü için, kalbin yeri
yürektir denir. Yürek değiştirmek, sanki ampul değiştirmeye benzer.
Ampulün değişmesiyle şehir cereyanında azalıp çoğalma olmadığı gibi,
yüreğin değişmesiyle, kalb kuvvetinin tesiri değişmez. Yeni takılan yürek,
daha iyi çalışır. Mesela kırılmış veya 40 vatlık bir ampulü çıkarıp yerine
100 vatlık bir ampul takılırsa verdiği ışık çoğalır; fakat şehir cereyanında
bir değişiklik olmaz. Yanmakta olan bir ampul sökülünce, yani cereyanla
olan irtibatı kesilince, cereyanın bir miktarı kesilmiş olmaz. Başka bir
ampul takılırsa onun da ışık saçmasına sebep olur. İyi kimsenin yüreği,
fâsık veya kâfire takılınca, o kimsenin kalbi yine hep günah işlemek ister,
kötü düşünür. Tersine, fâsığın yüreği iyi kimseye takılırsa, o kimsenin
kalbi yine günah işlemek istemez, hep iyi düşünür. Yüreğin manevi bir
fonksiyonu yoktur. Öldükten sonra çürüyüp gider. Yansa da fark etmez;
çünkü insan ruh demektir. Beden değişir, ruh değişmez.
İnsan, ruhu sayesinde yaşar. Aklı, düşüncesi, ruhu sayesinde vardır.
Vücudun organları, marangozun aletleri gibidir. İnsan ölünce, aletleri
çalışmadığından, ruh bu aletlerle iş yapamaz; fakat ruh ölü olmadığı için
insanları tanır. Hatta ölmüş evliyanın ruhları insanlara yardım eder. Bu
yardımı, bedenindeki aletlerle değildir. Allahü teâlâ ruhlara, aletsiz de iş
yapma özelliğini vermiştir. Vefat eden Hızır aleyhisselamın ruhu çok
kimseye çeşitli yardımlar yapmaktadır.
Bir mümine, bir kâfirin bütün organları takılsa, o insanın aklında,
düşüncesinde değişiklik olmaz. Marangozun eski aletleri yerine, yeni
aletleri gelmiş demektir. Alet değişmekle, marangozdaki bilgi, kabiliyet
değişmez. Kesmeyen bir testere yerine, iyi kesen bir testere gelirse, daha
kolay iş yapar. Görmeyen gözün yerine sağlam göz takılırsa görür. Kanı,
kalbi, beyni de değişse, yine düşünceye tesir etmez. Sağlam organ
takılmışsa, daha kolay iş görür. İş gördüren ruhtur. Bir insan ölmekle
veya yanmakla ruh yok olmaz. Sadece aletleri [bedeni] elinden alınmış
olur. Ahirette ona yeni aletler yani yeni bir beden yaratılır.
Zaruret varsa
83
www.dinimizislam.com
Sual: Zaruret olunca, böbrek nakli caiz mi?
CEVAP
Evet. Ayrıca ameliyatlar başarılı olduğu için caizdir.
Yürek nakli
Sual: Şarkıcı bir kadın, bütün organlarını bağışlıyor; fakat yüreğini
bağışlamıyor. Gerekçe olarak da, (Allah, bütün organları senin emrine
verdim, istediğin gibi kullan, ancak yürek bana ait dediği için yüreğimi
bağışlamıyorum) dedi. Böyle bir şey var mı?
CEVAP
Halk arasındaki bu sözün aslı yoktur. Organ nakli açısından yürek ile
böbreğin farkı yoktur. Bütün organlarımız, Allahü teâlânın bir emanetidir.
Hiçbirini günah işlemekte kullanmamalıdır! Günahta kullanmak emanete
hıyanet olur.
Kan satıp almak
Sual: Kan satmak günah olduğu gibi, ihtiyaç halinde kan satın almak
da günah mıdır?
CEVAP
Kan ve insanın bütün organları dinen mal olmadığı için alınıp
satılmaz. İhtiyaç olunca, kullanılmak üzere kan verilebilir. Kan ve organ
satana günah olursa da, zaruret varsa, alana günah olmaz.
İnsan parçasını kullanmak
Sual: İnsan parçasını kullanmanın ve kadın sütünü içmenin hükmü
nedir?
CEVAP
İnsan parçasını zaruretsiz kullanmak ve kadın sütünü içmek
haramdır.
Nihâye, Hâniyye ve Tehzib kitaplarında deniyor ki:
Tabib-i müslim-i hâzık [Müslüman ve mütehassıs doktor] şifa
vereceğini ve başka ilaç olmadığını söyleyince hastanın kan içmesi, leş
yemesi caizdir. Hele ölümden kurtulmak için sözbirliği ile helal olur.
(Redd-ül-muhtar c.5, s.249 )
Müslüman, mütehassıs tabip, kadın sütünün muhakkak iyi edeceğini
ve başka ilaç olmadığını söylerse, hastanın kadın sütü içmesi caiz olur.
(İ.Hümâm-Feth-ul Kadir)
Görüldüğü gibi kadın sütü içmek, zaruret olunca caiz olmaktadır. Bu
bakımdan damara kan verilmesinin de caiz olduğunu, Şeyh Tâhir-üzZâvi, (Hedy-ül islâmi)de bildirmiştir. Kan ve organ naklinin caiz
84
www.dinimizislam.com
olmadığını söyleyenler, tamamen mesnetsizdir.
Hastaya kan vermek
Sual: Kan dahil, insanın hiçbir parçası verilmez deniyor. Zaruret
olunca da mı verilmez?
CEVAP
Muteber din kitaplarındaki ifadeler şöyledir:
Zaruret olunca haramlar mubah hâle gelir. (Redd-ül-muhtar)
Zaruretsiz insanın bir parçasını kullanmak haramdır. Kullanması
haram olan şeyi ilaç olarak yemek ve içmek de caiz değildir. (Dürr-ülmuhtar)
Dürr-ül muhtar kitabını şerh eden İbni Abidin hazretleri burasını şöyle
açıklıyor:
Haram olan şeyi, tahir [temiz] olsun, necis [pis] olsun, ilaç olarak
kullanmak haramdır; ama, hastalığa iyi geleceği bilinirse, ondan başka
ilaç da yoksa, kullanmak caizdir. (Redd-ül-muhtar)
Müslüman ve uzman doktor, şifa vereceğini ve bu hastalığın başka
ilacı olmadığını söyleyince, idrar, şarap veya kan içmek, leş yemek caiz
olur. (Nihaye, Haniyye, Tehzib)
İnsanın her organı gibi sütünü de içmek haramdır. Müslüman, uzman
doktor, kadın sütünün muhakkak iyi edeceğini ve başka ilacı olmadığını
söylerse, [kan nakli yaptırmak] kadın sütü içmek ve satın almak caiz olur.
(Fethul-kadir)
Cenazenin saçları dökülürse, kefeni içine konur. Çünkü, insanın her
parçası muhteremdir. Diri insandan düşen ve kesilen tırnakları, saçları ve
dişleri de defnetmek sünnettir. Ölmeyecek kadar leş veya domuz yenir,
kan veya şarap içilir. Yiyip, içmeyip ölen Cehenneme gider. (Redd-ülmuhtar)
İnsanın parçaları muhterem olduğu için ondan faydalanmak caiz
değildir. Domuz ve insan kemiğiyle tedavi olmak mekruhtur; çünkü
bundan faydalanmak haramdır. Kübrada da böyledir. (Fetava-i
Hindiyye) [Zaruretsiz böyle yapmak caiz değildir. Ama yukarıda din
kitapları da bildirdiği gibi zaruretle yapılırsa caiz olur.]
Bir organı kurtarmak, hayatı kurtarmak gibi zaruridir. Diri insanın
organını, etini yemek, bir kadının sütünü içmek caiz değildir. Kanını
nakletmek ise caizdir. (Mecmua-tül muallim)
Tıp ilmini öğrenmek ve tedavi yapmak, farzı kifayedir. Yeni ölen
birinin kalbini ve başka organlarını diri insana takmak caizdir. Bu iş ölüye
hakaret olmaz. Zaruret olunca, bir çok yasaklar mubah olmaktadır.
85
www.dinimizislam.com
Ölünün de bir yerini kesmek haramdır. İnsana ölünce de kıymet vermek,
saygı göstermek vaciptir. Fakat, zaruret olunca, bu haramlık kalkar.
Müslüman uzman doktorlar bir hastanın ölümden kurtulması için, kan,
diriden veya ölüden organ naklinden başka çare olmadığını bildirdikleri
zaman, buna uyulur, din ayrılığı gözetilmez. İslam dini, sıhhati korumayı
ve bedenin selametini emretmektedir. Hastaya kan vermek, insani
vazifedir. Çünkü, hayatı korumak, bazen kan verilmesine bağlı
olmaktadır. Kan vermek, süt kardeşliğe sebep olmaz, nikahı da bozmaz.
(Hedy-ül-İslami)
Ölüm tehlikesi varsa ve başka çare de yoksa, kan vermek caiz olur.
(S. Ebediyye)
İnsanın parçalarını kullanmak ve satmak haramdır. Zaruret olunca
caiz olur. (İslam Ahlakı)
Hanbeli’de, ihtilaf varsa da, kadın sütünü ve faydalanılan her şeyi
satmak caizdir. Şafii’de de böyledir. Köle satıldığı gibi diğer organlar da
satılır. Kopuk uzvu satmak haramdır; çünkü faydalanılmaz. [Buradan
kopuk uzuvdan faydalanılırsa caiz olacağı pek açıktır.] Hanefi ve
Maliki’de ise, zaruretsiz kadın sütü de, diğer organlar da satılmaz.
Zaruret olunca caiz olur. (El Mugni)
Haram maddeyi ilaç olarak kullanmak
Sual: Hastalık için, haram olan bir şeyi yemek veya kullanmak caiz
olur mu?
CEVAP
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
(Haram olan şeylerin ilaç olarak kullanılması, bunun hastaya iyi
geleceği bilinirse ve helal olan ilaç bulunmazsa, caiz olur. Şifa olduğu
tecrübe edilen maddeler, ilaç için helal olur. Haram olan bir şeyin hastaya
iyi geleceğinin bilinmesi, mütehassıs olan müslüman bir doktorun
söylemesi ile anlaşılır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ, haram olan şeylerde size şifa yaratmamıştır.)
[Buhari]
Etkili olduğu tecrübe ile bilinen haram maddeleri, zaruret halinde ilaç
olarak kullanmak haram olmaz.) [Redd-ül-muhtar]
(Zaruretler haramları mubah kılar) kaidesine göre, bir hastalığı tedavi
için haram bir şey kullanmak, yedirmek, içirmek gerekince, bu haram şey
mubah oluyor. Hasta, haram olan şeyi değil, mubah olan şeyi kullanmış
oluyor. Yani haram mubah hâle geliyor, şifa mubah madde ile sağlanıyor.
Bunu bir misalle açıklayalım:
86
www.dinimizislam.com
Böbreklerdeki taşı eritecek, hiçbir ilaç bulunmazsa, müslüman bir
doktor da haram bir madde ile tedaviyi tavsiye etmişse, ilaç bulunmadığı
için haram madde kullanma zarureti hasıl olmuştur. Zaruretler haramları
mubah kılacağından haram madde kullanmak mubah olacaktır. Hasta
şifa bulursa, mubah sayesinde bulmuş olacaktır. Haram olan madde
sayesinde şifa bulmuş olmayacaktır.
Bu husus iyice anlaşılınca haram maddenin, mubah hâle geldikten
sonra kullanılması (Haramda şifa yoktur) hadis-i şerifine aykırı olmaz.
Tedavi için
Sual: Doktor, derideki hastalığım için başka etkili bir ilaç
bulunmadığını, yılan yağı sürmek gerektiğini söyledi. Bu caiz midir?
CEVAP
Salih doktor lüzum görmüşse caizdir. Namaz kılmadan önce,
yıkamak gerekir.
Domuz insülini
Sual: Domuz insülininden olduğu gibi, inek insülininden de ilaç
yapan firmalar varmış. Fakat inek insülinin tesiri çok azmış. Şeker
hastası çocuğum için domuz insülininden yapılan ilacı kullanmam uygun
olur mu?
CEVAP
Tesirli başka ilaç bulunmazsa caiz olur.
Haramla tedavi
Sual: Alkol, kan gibi haram olan bir maddeyi tedavide kullanmak caiz
midir?
CEVAP
Namaz kılan ve dalında uzman olan salih bir doktor,
(Tecrübelerimle biliyorum ki, bu hastalığın bu haram maddelerden
başka etkili mubah ilacı yoktur) derse, o zaman haram olan bu
maddeleri tedavi maksadıyla kullanmak caiz olur.
Estetik ameliyat
Sual: Estetik ameliyatta caiz olan şekil hangisidir?
CEVAP
Tabii olan şekli, süs gayesiyle, değiştirmek caiz değildir. Mesela
burnu biraz büyük olan, küçültmek niyetiyle değiştiremez. Fakat herkesin
dikkatini çeken, nefreti gerektiren bir durum varsa, uygunsuz nahoş bir
durum varsa bunu estetik ameliyatla düzeltmekte mahzur yoktur.
Sual: Arkadaşımın bir tanıdığı varmış. Küçükken burnu kırılmış ve
87
www.dinimizislam.com
çirkin bir görüntü arz edecek şekilde tutmuş. Kendisine bunu sorun
yapıyor ve hep ben çirkinim gibi şeyler söylüyormuş. Bu arkadaşın estetik
ameliyat olması caiz mi?
CEVAP
Eski haline getirmek veya çirkinliği gidermek caiz. Büyük burnu
küçültmek, büyük kulağı küçültmek gibi şeyler caiz değildir.
Sual: Kadın, kocası için ameliyatla karnını küçültse caiz mi?
CEVAP
Değildir.
Botoks yaptırmak
Sual: Kadınların botoks yaptırmaları caiz midir? Botoks, yüzündeki
kırışıkları gidermek, daha genç görünüm vermek için yapılan bir estetik
ameliyattır.
CEVAP
Kozmetik kitaplarında diyor ki:
Botoks, Clostridium botulinum adlı bakteri tarafından salgılanan bir
proteindir. Bu madde sinirlerden kaslara olan elektriksel iletiyi bloke
ederek, uygulanan bölgedeki kasın fonksiyonunu geçici olarak azaltır.
Kas fonksiyonunu kaybedip kasılamayınca, üzerindeki ciltte oluşan
kırışıklıklar da azalır veya yok olur. Yüzde kalıcı olarak bir değişiklik
yapmaz. Botoks, yüzün belli bölgelerindeki kırışıklıklarda düzelme sağlar.
Bu tarife göre, botoks, estetik bir ameliyat değildir. Ama maksat
estetiktir. Yüzde bulunan nefret edici bir şeyi düzeltmiyor, yaşlıyı genç
göstermeye çalışıyor. Bu da dinimizde caiz değildir.
Cinsiyet değiştirmek
Sual: Cinsiyet değiştirmek caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir. Erkeklik organını kestirmekle, silikonla göğüsleri
şişirtmekle cinsiyet değiştirilmiş olmaz.
Dövme yaptırmak
Sual: Dövme yaptırmak günah mıdır?
CEVAP
Evet günahtır.
Sual: Kalıcı dövme yaptıranın ne yapması gerekir? Abdeste veya
gusle zararı olur mu?
88
www.dinimizislam.com
CEVAP
Dövme yaptırmanın caiz olmadığı, hadis-i şerifle bildirilmiştir.
Yaptıranın tevbe etmesi ve bir daha yaptırmaması gerekir. Dövme, deri
üstünde bir tabaka meydana getirmeyip, deri altından yapıldığı için gusle
ve abdeste mani olmaz. Deri üstüne yapılmış olsa da, kolayca çıkarma
imkânı yoksa, yine abdeste ve gusle mani olmaz.
Sual: Bir arkadaş, “Dövme yaptırmanın günah olduğu söyleniyor.
Ben meal okudum. Kur’anda böyle bir şey göremedim” diyor. Dövme
yapmak günah değil mi?
CEVAP
Evet günahtır. Her şeyi Kur’anda bulmak zordur. Sahih-i Müslim'de
bildiriliyor ki:
İbni Mesud hazretleri, (Dövme yapan ve yaptıran, peruk takan ve
taktıranlara lanet olsun) mealindeki hadis-i şerifi rivayet edince, Ümmü
Yakub adında ihtiyar bir kadın itiraz edip, "Ben Kur'anın hepsini okudum,
ama böyle bir lanet yok” dedi. İbni Mesud hazretleri, "Dikkatli okusaydın
mutlaka görürdün” diyerek şu mealdeki âyet-i kerimeyi okudu:
(Resulullahın size verdiklerini alın, yasakladıklarından sakının!)
[Haşr 7]
Sual: Dövme yaptırmanın caiz olmadığını bildiren hadis var mı?
CEVAP
Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Kaşlarını incelten ve dövme yaptıran lanetlenmiştir.) [Ebu
Davud]
Gözlere sürme çekmek
Sual: Erkeklerin gözlerine sürme çekmesi caiz midir?
CEVAP
Erkeklerin süs, ziynet için sürme çekmeleri caiz değildir. Fakat tedavi
maksadıyla sürme çekmeleri caizdir. Kirpiklerin dökülmemesi, gözlerin
kuvvetlenmesi için sürme çekmek iyidir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(İsmid ile gözlerinize sürme çekin! Çünkü o, gözü kuvvetlendirir,
kirpikleri çoğaltıp uzatır.) [Tirmizi]
[Peygamber efendimizin her gece sürme çektiği bildirilmiştir.]
(En iyi sürme, ismid sürme taşıdır. Çünkü o, gözü parlatır,
kirpikleri uzatır.) [Nesai]
(İsmidle sürmelenmeye devam edin, çünkü o, kirpikleri uzatır,
göz çapaklarını giderir ve gözü kuvvetlendirir.) [Taberani]
(Sürme çekmek, yeşilliğe ve güzel yüze bakmak gözü
89
www.dinimizislam.com
kuvvetlendirir.) [İ.Süyuti]
[Sürme, göz kalemi denilen boyalardan farklıdır. Attarda bulunur.
Bazı hacılar, Hicazdan gelirken sürme de getiriyorlar.]
Sual: Kadınların dışarıya çıkarken sürme sürmeleri uygun mudur?
CEVAP
Sürme de makyajdır. Yabancılara karşı makyajlı görünmek caiz
olmaz. Kadın sadece kocasına karşı süslenir.
Sual: Sünnet niyetiyle bayanlar gözlerine sürme çekebilir mi?
CEVAP
Sağlık açısından, sünnet diye çekebilir. Mesela akşam sürülür,
sabah yıkanır. Yabancıların görmesi haramdır. Yabancıya süslenmek
caiz değildir.
Peruk kullanmak
Sual: Peruk takarak sokağa çıkmak uygun mu?
CEVAP
Tam İlmihal’de diyor ki:
(Kadının, insan saçını, kendi saçı arasına örerek birleştirmeyip de,
kendi saçına iplikle, bez şeritle bağlamasının ve hayvan kılları eklemenin
haram olmadığı, (İbni Âbidin)de, (Hadika)da ve (Fetava-i kübra)da
yazılıdır. İnsan ve hayvan kılından ve naylon gibi ipliklerden yapılmış
olan, (Peruk) denilen takma saçları kullanmak caiz olduğu anlaşılıyor ise
de, ihtiyaç ile ziyneti birbirine karıştırmamalıdır. İhtiyaç için caiz olan şeyi,
süs, gösteriş için takmak caiz değildir. Erkekler arasında başını açmak
zarureti olduğu zaman, kadının başını ve kendi saçlarını peruk takarak
örtmesi caiz ve lazım olur. Zaruret olunca, avret yerlerini mümkün olan
her şeyle örtmek gerekir. Günahı yalnız saçını vermiş olana ve
bakanadır. İnsanın saçını ve herhangi bir organını satması haramdır.
Peruk takarak sokağa çıkmak, zaruret olmadan caiz değildir. Çünkü,
kadınların yabancılara süslenmeleri haramdır.)
Sual: Erkeğin peruk takması caiz mi?
CEVAP
Abdeste ve gusle mani olmazsa caizdir.
Nazar boncuğu
Sual: Nazar boncuğu takmak caiz midir?
CEVAP
Evet caizdir.
90
www.dinimizislam.com
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
(Nazar değmemek için tarlaya kemik, korkuluk, hayvan kafası
koymak caizdir. Bir kadın tarladaki mahsule nazar değmemesi için ne
yapacağını sorunca, Resulullah (Tarlaya hayvan kafası as) buyurur.
Bakan, önce bunu görüp tarladaki mahsulü sonra görür.) [Redd-ülmuhtar c.5, s.232 ve 275]
Bizzat nazar boncuğu veya hayvan kafası nazarı önlemez. Nazarı
önleyen Allahü teâlâdır. Bakan kimse önce bunları görünce, gözlerinden
çıkan zararlı şualar bunlara isabet eder. Nazarın gerçek olduğu âyet-i
kerime ile sabittir. Hadis-i şerifte de (Nazar haktır) buyuruldu. (Müslim)
Altın nazarlık
Sual: Erkek çocuklara da altın nazarlık takmak caiz midir?
CEVAP
Altını nazarlık olarak takmak caiz, süs olarak takmak caiz değildir.
Maşallah yazılı altını, çocuğun yastığına veya beşiğine dikmek veya
takmak, çok iyi olur. Nazarlık olduğu için üstüne de takmak caizdir.
Kurşun döktürmek
Sual: Kurşun dökmek, hurafe midir?
CEVAP
Hayır. Çöp yakıp, nazar değen çocuğun etrafında döndürmek ve
korkmuş çocuğa mum, kurşun dökmek caizdir. Şifayı veren Allahü
teâlâdır. (Hindiyye)
Yüzük takmak
Sual: Yüzük takmak hususunda dinimizin hükmü nedir?
CEVAP
Erkeklerin altın yüzük takmaları, dört mezhepte de caiz değildir. Altın
ile gümüşü süs olarak takmak yalnız kadınlara helaldir. Fakat, bunları
mahrem olmayan erkeklere göstermeleri haramdır.
Altın ve gümüşü süs olarak takmak erkeklere haramdır. Taş, tunç,
pirinç, platin, bakır ve diğer madenlerden ziynet olarak yüzük takmaları,
kadınlara da haramdır. Altın yaldızlı gümüş yüzük ve gümüş kaplı altın
yüzük takmak da caizdir. Yüzük takmamak daha iyidir. Bayramlarda
herkesin yüzük takması müstehaptır. Gösteriş için, öğünmek için takmak
ise haramdır. (Redd-ül-muhtar)
Resulullah efendimiz gümüş yüzük kullanır ve yüzüğünü sağ eline
takardı. Sol eline de taktığı görülmüştür. Sağ ele de, sol ele de takmak
91
www.dinimizislam.com
caizdir. Küçük parmağa veya yanındaki parmağa takılır. Üzerinde yazı
bulunan yüzüğü, helaya girerken, sol elden sağ ele geçirmek iyi olur.
Numan bin Beşirin parmağındaki altın yüzüğü gören Resulullah
efendimiz, (Cennete girmeden önce, niçin cennet ziynetini
kullandın?) buyurdu. Demir yüzük kullanmaya başladı. Bunu görünce,
(Niçin Cehennem eşyası taşıyorsun?) buyurdu. Bunu da çıkardı. Bronz
yüzük taktı. Bunu görünce, (Niçin sende put kokusu duyuyorum?)
buyurdu. Nasıl yüzük kullanayım, ya Resulallah dedi. (Gümüş yüzük
takabilirsin. Ağırlığı da bir miskali [4.8 gramı] geçmesin ve sağ eline
tak!) buyurdu. (Mevahib-i ledünniyye)
Sual: Yüzük hangi elin hangi parmağına takılır? Her madenden caiz
midir? İki tane de takılabilir mi? Kadın erkek fark eder mi?
CEVAP
Sağ ele de, sol ele de yüzük takmak caizdir. Küçük parmağa veya
yanındaki parmağa takılır. Uygun olanı budur. Diğer parmaklara da
takılsa günah olmaz.
Erkekler sadece gümüş yüzük takabilir. Ağırlığı da 4.8 gramdan fazla
olmamalıdır. İki yüzük takılırsa bu ağırlığı geçmemelidir. Kadınlar ise,
altın ve gümüşten başka yüzük takamazlar ve taktığı yüzüklerini de
yabancı erkeklere gösteremezler.
Kadın ve erkek için, yüzüğün taşı her taştan olabilir.
Sual: Platin veya beyaz altın yüzük takmak erkekler için caiz midir?
CEVAP
Beyaz altın da altındır. Asitle altın beyaz hâle getiriliyor. Altınlıktan
çıkmıyor, rengi beyazlaşıyor. Bu bakımdan caiz değildir. Eğer üstü
gümüşle kaplanırsa caiz olur. Erkekler gümüşten başka yüzük
takamazlar.
Sual: 12 ayardan düşük altınları kadınlar yüzük olarak kullanamaz
mı?
CEVAP
12 ayardan düşük olunca altın olmaktan çıkıyor, başka maden
oluyor. Kadınlar altın ve gümüşten başka yüzük takamazlar.
Sual: Evli bir kadının taşlı yüzük veya alyans takması caiz midir?
CEVAP
Evli olsun, dul olsun, bakire olsun, taşlı olsun taşsız olsun, altın olsun
gümüş olsun kadının yüzük takarak sokağa çıkması caiz değildir. Evinde
istediği ziynetleri takabilir. Kadına yüzük ve ziynet günah değildir. Fakat
hiçbir ziynet eşyası yabancılara gösterilmez.
Sual: Nişanda altın yüzük takılıyor caiz midir?
92
www.dinimizislam.com
CEVAP
Caiz değildir. Altın kaplanmış gümüş yüzük takılabilir.
Sual: Altın yüzük takmak, erkeklere haram olduğuna göre, altın
yüzüğü gümüşle kaplatmak veya gümüş yüzüğü altın ile kaplatmak caiz
midir?
CEVAP
Madenin rengi ve kaplaması değil, içi, cinsi muteber olduğu için, altın
yaldızlı gümüş yüzük takmak erkeklere de caiz olur. Gümüş kaplı altın
yüzük, altın ise de, altın görülmediği, gümüş görüldüğü için, takılması
caiz olur. (Redd-ül-muhtar)
Bazı kimseler, buradaki inceliği anlayamıyor, (Madem madenin cinsi
muteberdir. Gümüş kaplı altın yüzük nasıl caiz olur?) diyor. Gümüş kaplı
altın yüzük, altındır. Çünkü madenin kaplaması değil, cinsi muteberdir.
Ancak gümüşle kaplatılınca, altın olmaktan çıkmıyor, satmaya kalksanız,
yine altındır; fakat gümüşle kaplı halde kullanmak caiz oluyor.
Sual: Erkeklerin gümüş kaplı bakır yüzük takmaları caiz mi?
CEVAP
Evet. Gümüş kaplı altın yüzük takmak gibidir, gümüş göründüğü için
sadece kullanmak caiz oluyor.
Sual: Evlilik yüzüğü takmamanın, dini nikah için bir mahzuru olur
mu?
CEVAP
Yüzük takmamak daha iyidir. Evlilik yüzüğü diye bir yüzük yoktur.
Kadın takarsa, başka erkeklere göstermesi haram olur. Erkek zaten altın
yüzük kullanamaz, kullanması haramdır. Gümüş kullanabilir.
Sual: Alyans denilen altın yüzük erkeğe haram değil midir?
CEVAP
Altın, kadınların süs eşyasıdır. Erkeklere haramdır. Peygamber
efendimiz, bir erkeğin parmağında altın yüzük görünce, hemen o yüzüğü
çıkarıp yere atar. Sonra buyurur ki:
(Sizlerden biri, kor haline gelmiş ateşi eline takmış.) [Müslim]
Resulullah gittikten sonra, (Yüzüğünü al, başka türlü faydalanırsın)
dediler. O zat dedi ki: (Allah’a yemin ederim ki Resulullahın attığı şeyi
almam.) [Müslim]
Necrandan biri, elinde altın yüzükle Resulullahın huzuruna geldi.
Peygamber efendimiz, ondan yüz çevirip buyurdu ki:
(Niçin elinde bir ateş parçası ile geldin?) [Nesai]
Gümüş yüzük erkeklere de caizdir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Altın müşriklerin, gümüş, müslümanların süsüdür.) [Ramuz]
93
www.dinimizislam.com
Erkeğin altın yüzük takması dört mezhepte de caiz değildir.
(Mevahib-i Ledünniyye)
Sual: Tam İlmihal’de diyor ki:
(Hiçbir Peygamber kendi dininde veya başka dinlerde haram olmuş
veya olacak bir şeyi hiç yapmaz. Yani sonradan haram olacak şeyi,
önceden, helal iken yine kullanmaz.) Yine diyor ki:
(Peygamber efendimiz önceleri altın yüzük takardı.)
Soru: Bu ikisi birbirine çelişkili değil mi?
CEVAP
Peygamberlerin statüsü farklıdır. Kolay anlatabilmem için birkaç
örnek vermeliyim. Çünkü bu soru çok soruluyor. Belediye otobüslerine
herkes ücretle biniyor. Polisler ve belediye mensupları para vermiyor.
Gazetecilerden basın kartı olanlar da vermiyor. Başka vermeyenler de
var. Bunlar istisnadır.
Peygamber efendimize haram olan bir şey, ümmetine helal olabilir.
Peygamber efendimize farz olan ümmetine farz olmayabilir. Ümmetine
haram olan, Peygamber efendimize caiz olabilir. Birkaç örnek verelim:
1- Ümmetine dörtten fazla kadın almak haram iken, Peygamber
efendimize caiz idi.
2- Hanımı boşamak ümmetine caiz iken, Peygamber efendimize
yasak idi.
3- Bir kimse ölünce hanımı başkası ile evlenebilir. Fakat Resulullah
efendimizin hanımları bundan müstesnadır, evlenemezler. Onlar
müminlerin anneleridir. Anne ile evlenilmez.
4- Fakir kimselerin zekât alması caizdir, fakat Resulullah efendimiz
fakir de olsa zekât alması haramdır.
5- Zengin kimsenin zekât vermesi farzdır. Fakat Resulullah efendimiz
zengin de olsa zekât vermesi farz değildir.
7- Kurban kesmek Peygamber efendimize farz idi. Ümmetine ise,
Hanefi’de vacip, diğer üç mezhepte sünnettir.
8- Gece namazı Peygamber efendimize farz idi. Fakat ümmetine
nafiledir.
9- Peygamber efendimize yazı yazmak, şiir söylemek haram idi,
fakat ümmetine caizdir.
10- Altın kullanmak da ümmetine haramdır. Bir hadis-i şerifte, (Altın
ve ipek, ümmetimin kadınlarına helal, erkeklerine haramdır)
buyurulmuştur. Ümmetine haram iken ona caiz idi ki kullanmıştır.
Peygamberler asla günah işlemezler.
Sual: Büyüklerimiz yüzüklerine ne yazdırırlardı?
94
www.dinimizislam.com
CEVAP
Peygamber efendimizin yüzüğünde, (Muhammedün Resulullah)
yazılı idi. Muhammed aleyhisselam Allahü teâlânın peygamberi demektir.
Hazret-i Süleyman’ın yüzüğünde, (La ilahe illallah, Muhammedün
resulullah) yazılı idi. Allah’tan başka ilah yoktur, Muhammed
aleyhisselam Onun Resulü demektir.
Hazret-i Ebu Bekirinkinde, (Ni'mel kâdir Allah) yazılı idi. Her şeye
gücü yeten Allah ne güzel, ne büyük kudret sahibi demektir.
Hazret-i Ömerinkinde, (Kefâ bil-mevt vaizan) yazılı idi. Vaiz olarak,
nasihatçi olarak ölüm kâfi demektir. Ölümü günde yirmi kere hatırlayanın
şehid olarak öleceği hadis-i şerifle bildirilmiştir.
Hazret-i Osmanınkinde, (Le-nasbirenne) yazılı idi. Elbette
sabredeceğiz demektir. Sözünde durdu ve sabrederek şehid oldu.
Hazret-i Alininkinde, (El-mülkü lillah) yazılı idi. Mülk Allah’ın
demektir.
Hazret-i Hasanınkinde, (El-izzetü lillah) yazılı idi. İzzet, şan ve şeref
Allahü teâlâya mahsus demektir.
İbni Ömerinkinde, (Abedallah lillah) yazılı idi. Allah rızası için,
Allah’a ibadet eden demektir.
Hazret-i Muaviyeninkinde, (Rabbigfir-li) yazılı idi. Ya Rabbi beni
mağfiret eyle demektir. Oğlununkinde ise, (Rabbünallah) yazılı idi.
Rabbimiz Allah demektir.
İmam-ı Ali Rızanınkinde, (Hasbiyallah) yazılı idi. Allahü teâlâ bana
kâfi gelir demektir.
Kadı İbni Ebi Leylâ’nınkinde, (Ed-dünya garurün) yazılı idi. Dünya
aldatıcıdır, güvenilmez demektir.
İmam-ı a'zam Ebu Hanifeninkinde, (Kul-il-hayr ve illâ fesküt) yazılı
idi. Hayır konuş, hayır konuşmayacaksan sus demektir.
İmam-ı Ebu Yusufunkinde, (Men amile bi-re'yihi nedime) yazılı idi.
Danışmadan, kendi görüşü ile hareket eden pişman olur demektir.
İstişareye, ehline sormaya önem verilmesini bildirmektedir.
İmam-ı Muhammedinkinde, (Men sabere zafire) yazılı idi. Sabreden
zafere kavuşur, sabreden muradına erer, arzusuna kavuşur demektir.
Allahü teâlâ, Kur’an-ı kerimde, sabredenlerle beraber olduğunu,
sabredenlere mükafatlarını hesapsız vereceğini bildirmektedir.
İmam-ı Şafiininkinde, (El-Bereketü fil kanâ'ati) yazılı idi. Bereket
kanaattedir, kanaat eden, kurtuluşa erer, zenginleşir demektir. Kanaat
edene Allah kâfidir. Kanaat yenilmez ordu, bükülmez kılıçtır. Kanaat eden
şükretmiş olur.
95
www.dinimizislam.com
İki yüzük takmak
Sual: Erkek, her birinin ağırlığı üçer gram olan iki gümüş yüzük
takınca, bir miskali yani 4,8 gramı geçtiği için, caiz olur mu?
CEVAP
Caiz olmaz. İkisinin toplamı bir miskal olursa caiz olur.
Nişan yüzüğü
Sual: Erkeklerin gümüş nişan yüzüğü takmasının, dinen mahzuru var
mıdır?
CEVAP
İslamiyet’te yasak olduğu bildirilmeyen şeyler, izin verilmiş kabul
edilir. Yani mahzuru yoktur.
Yüzük takmak
Sual: (Maddesi ne olursa olsun, bir ihtiyaç yoksa erkeklerin yüzük
takmaması daha iyidir) diyenler oluyor, doğru mu?
CEVAP
Erkeklerin gümüş hariç, diğer maddelerden yüzük takmaları caiz
değildir. Bayram ve Cuma günlerinde, 4,8 gramı geçmeyen gümüş yüzük
takmaları ise sünnettir. (Mevahib-i ledünniyye, Redd-ül-muhtar)
Nişan yüzüğü
Sual: (Nişan yüzüğü, ziynet yani süs olarak değil, nişanlı veya evli
olmanın alameti olarak takıldığı için, erkeklerin altın nişan yüzüğü
takmalarında ve kadınların da nişan yüzüğü takılı olarak dışarı
çıkmalarında bir sakınca yoktur) diyenlerin sözü yanlış değil mi?
CEVAP
Elbette, çok yanlıştır. İyi niyetle günah mubah hale gelmez. Kâfir kız,
(Benimle dans edersen Müslüman olurum) dese, Müslümanın, iyi niyetle
onunla dans etmesi veya başka günah işlemesi caiz olmaz. İyi niyeti
geçersiz, günahı geçerlidir. (Ameller niyete göredir) hadis-i şerifi, taat
ve mubahlara niyete göre sevab verileceğini bildirmektedir. Günahlar, iyi
niyetle de işlense, günah olmaktan çıkmaz.
İkincisi, dinde nişan yüzüğü diye bir şey yoktur. Âdet olduğu için
takılıyor. Mubahı varken haram olan altın takılamaz. Mutlaka altın takmak
gereken bir durum varsa, gümüş yüzüğü altınla kaplayıp kullanmak da
caizdir. Gören altın sanabilir, bunun mahzuru olmaz.
Kadınlar için altın caizse de, dışarıda ve yabancı erkeklerin göreceği
yerlerde takmaları haram olur.
96
www.dinimizislam.com
Resim yapmak
Sual: Peygamberlerin, evliyanın veya kâfirlerin yahut hayvanların
resimlerini yapmak haram mıdır?
CEVAP
İster hürmet edilmek için, ister hakaret edilmek için olsun, ister büyük
olsun, ister küçük olsun, ister insan ister hayvan resmi olsun, canlı resmi
ve heykel yapmak haramdır, büyük günahtır. Hadis-i şeriflerde
buyuruluyor ki:
(Canlı resmi yapana, kıyamette "Yaptığın resme can ver" diye
azap olunur.) [Müslim]
(Dünyada [zaruretsiz] canlı resmi yapana, kıyamette bu resme
can vermesi söylenerek azap edilir. Halbuki o, o resme can
veremez.) [Nesai]
(Canlı resmi yapan, kıyamette en şiddetli azap görecektir.)
[Buhari]
(Canlı resmi yaparak Allahü teâlânın yarattıklarına benzetmeye
çalışanlar, kıyamette en şiddetli azaba uğrarlar.) [Buhari, Müslim]
(Ya Ali, putları, resimleri imha et.) [Müslim]
(Elinize geçen canlı resimlerini yırtıp, bozun.) [Müslim]
(Resim, cünüp ve köpek olan odaya rahmet melekleri girmez.)
[Ebu Davud, Nesai, İbni Hibban]
(Köpek ve heykel bulunan odaya rahmet melekleri girmez.)
[Müslim]
(Cebrail aleyhisselam “Biz, köpek ve resim olan odaya
girmeyiz” dedi.) [Buhari, Taberani]
(Beni âlemlere rahmet olarak gönderen Allahü teâlâ, çalgıları,
cahiliyet işlerini ve putları yok etmemi emretti.) [Ebu Nuaym]
([Zaruretsiz] canlı resmi yapanların yeri cehennemdir. Ahirette
yapılan resimlere can verilecek, o resmi yapanlara cehennemde
azap edecektir.) [Buhari, Müslim]
Resulullah, canlı resmi yapanları lanetledi. [Buhari]
İsevi dinine Eflatun felsefesi ve Romalıların putperestliği karışarak,
resimlerde, heykellerde, ilahlık sıfatları [Ebedi var olmak, her istediğini
yapabilmek, öldürmek, diriltmek, şifa vermek, gaibleri bilmek vasfı]
bulunduğuna inandılar. Böyle olduklarına inanılan resimlere, heykellere
put denir. Bunlar Allahü teâlâya ortak yapılmış olur. Bunlara hürmet
etmeye tapınmak denir. Tapınma işine de şirk denir.
İhtiyaçlar için resim caizdir
Üzeri örtülü resim bulundurmak caizdir. Nüfus kağıdı, vesika,
97
www.dinimizislam.com
senetler ve başka lüzumlu ihtiyaçlar için, resim çektirerek üzerleri örtülü
olarak saklamak caizdir.
İslam dini, insanlarla alay edilmesine ve canlılara tapılmasına ve
gençlerin fuhşa sürüklenmesine, evlilerin baştan çıkarılmasına alet olan
insan resimlerini, heykelleri haram etmiş, canlıların anatomik parçalarının
ve bitkilerin ve her çeşit, fizik, kimya, astronomi, inşaat resimlerini helal
etmiş, serbest bırakmıştır. İlimde, teknikte gereken resimlerin
yapılmasını, bunlardan fayda elde etmeyi emir buyurmuştur. İslam dini,
her şeyde olduğu gibi, resimleri de, faydalı ve zararlı olmak üzere ikiye
ayırmış, faydalı olanlarını emir, zararlı olanlarını yasak etmiştir.
(S.Ebediyye)
Resulullahın kabrinin resmi
Sual: Peygamberimizin kabri ve sandukası diye dağıtılan resimler,
doğru mudur?
CEVAP
Hayır, doğru değildir. Peygamber efendimizin kabri, muhafaza için
kapatılmıştır, fotoğrafının çekilmesi mümkün bile değildir. Ancak dıştan,
ziyaret edilen yerden fotoğrafı çekilebilmektedir. Resulullahın kabri,
sandukası veya türbesinin içi diye gösterilen resimler uydurmadır.
Hazret-i Mevlana’nın, Konya’daki kabrinin eski bir fotoğrafı veya başka
resimler, Peygamber efendimizin kabrinin resmi diye, art niyetli veya cahil
kimseler tarafından dağıtılmaktadır.
Fotoğraf ve resim
Sual: Fotoğraf çekmekle resim yapmak ayrı mıdır?
CEVAP
Evet, farklıdır. Fotoğraf çekmek, aynadaki görüntüyü sabitleştirmek
gibi olup, caizdir; fakat insan veya hayvan resmi çizmek, bir zaruret
olmadıkça caiz olmaz.
Fotoğrafçılık
Sual: Fotoğrafçılık mesleği caiz midir?
CEVAP
El ile çizmediği için caizdir. Haram resimleri çekmek caiz olmaz.
Temsili resim
Sual: Peygamberlerin ve Eshab-ı kiramın, mesela hazret-i Ömer’in,
Hazret-i Ali’nin temsili resimlerini yapmak caiz midir?
CEVAP
Hayır, caiz değildir.
Minyatür resim
Sual: Minyatür resmi de, resim hükmünde midir?
98
www.dinimizislam.com
CEVAP
Evet.
Heykel ve resim yapmak
Sual: İslamiyet’ten önceki bazı hak dinlerde, canlı resmi ve heykel
yapmak caiz miydi?
CEVAP
Evet, caizdi. Bir âyet-i kerime meali:
(Onlar Süleyman’a kalelerden, heykellerden, havuzlar kadar
[geniş] leğenlerden, sabit kazanlardan ne dilerse yaparlardı. Ey
Davud ailesi, şükredin! Kullarımdan şükreden azdır!) [Sebe 13]
Burada sözü geçen heykeller, peygamberlere ve âlimlere ait
suretlerdi. Peygamber efendimiz bu hususta, (Onlar, aralarından salih
bir adam ölünce, kabri başında bir mescid bina ederler ve o
mescidin içinde o suretleri yaparlardı) buyurmuştur. Onların
ibadetlerini hatırlayarak, daha çok ibadete sarılsınlar diye böyle
yapıyorlardı. İşte bu husus, suret yapmanın o dönemde mubah olduğunu
göstermektedir. Muhammed aleyhisselamın diniyle, bu nesh edilmiş,
canlı resmi ve heykel yapmak yasaklanmıştır. (Kurtubi tefsiri)
Resim yapmak
Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi, resim hakkında özetle diyor
ki:
Zaruretsiz canlı varlıkların resimlerini yapmayı dinimiz yasaklamıştır.
Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Âhirette en şiddetli azaba müstahak olanlar şunlardır:
1- Bir peygamberin katili,
2- Bir peygamberin öldürdüğü,
3- Ana babasından birinin katili olanlar,
4- Canlı varlıkların suretini yapanlar,
5- İlminden faydalanılmayan âlimler.)
(Kıyamet gününde Cehennemden müthiş bir boyun uzar. Bu
boyundaki başın her tarafa bakarak dehşet saçan iki gözü, gayet
hassas iki kulağı ve söylediği yıldırım gibi kelimelerle dinleyenleri
şaşkına çevirecek bir de konuşması vardır. Şöyle der: Ben şu üç
sınıf insana azapla görevliyim: 1- İnatçı cebbarlar, 2- Şirke girenler,
3- Resim yapanlar.)
(Resim yapanların yeri Cehennemdir. Orada, resim yapanın her
yaptığı resim için bir şahıs yaratılarak kendisine işkence eder.)
(Kıyamette canlı resmi yapanlara, “yaptığınız resme can verin”
denir ve azaba maruz kalırlar.)
99
www.dinimizislam.com
(Rahmet melekleri, köpek veya resim bulunan odaya girmezler.)
(Canlı resmini çizene, o resme can verinceye kadar azap edilir.)
Açıklama: Elbette bunun, yaptığı resme can vermesi asla mümkün
olmaz, azabı da ebedî olması gerekir. Burada ebedî demek, uzun
müddet demektir. [Cezasını çektikten sonra Cennete girer.]
(Kıyamette, en şiddetli azaba uğrayacak olan, Allah'ın yaratma
sıfatını taklit edendir. Cenab-ı Hak buyurur ki: “Benim yaratmam gibi
yaratmaya kalkışan kadar, zâlim, haddini bilmez kimse yoktur.”)
Açıklama: (Hiçbir ressam, Cenab-ı Hakk'ın yaratıcılık sıfatını taklit
maksadıyla resim yapmaz. Bu bakımdan bu hadis-i şerifin onlarla alâkası
yoktur) denilemez. Çünkü hiçbir ressamın, Allahü teâlâ ile yaratmak
yarışına kalkma ihtimali olmadığını Peygamberimiz de bilir. Ancak bu
hareketi ne niyetle olursa olsun yaratmak gibi telâkki edilecek ve o
derecede yaratmaya özenmiş sayılacaktır.
Ölü diri birinin resmine senelerce tapılsa, o resim bundan bir şey
anlamaz. Suçluların resmini çizmek veya ileride suç işleyecekse
resimlerini saklamak, zaruret olduğu için, (Zaruretler mahzurlu şeyleri
mubah kılar) kaidesine göre, bunun günahı olmaz.
Tarihi şahsiyetlerin, yaptıkları üstün hizmetlerin hatırlanmasına vesile
olacak resimlerin, heykellerin saygıyla anılması ve gelecek nesiller için
teşvik örneği hâlinde bulunmasının faydalı olacağı iddiası doğru değildir.
Dinimiz, bunları resim yönünden başka, faydasız ve boş masraf olmaları
yönüyle de yasaklar. Çünkü heykellerin yerine, o gibi yüksek zatların
adına nispet edilen bir takım hayrat ve iyilikler yapılsa, herkes faydalanır.
Üstelik sevabından da işaret edilen kimseler istifade etmekle gerek
hatırlatma ve gerek saygı vazifesini yerine getirme maksatları daha ciddî,
daha iktisadî bir surette hâsıl olur. Sonra ölülerden, dirilerden kimseye
zerre kadar faydası olmayan bu ruhsuz resimlerin, heykellerin, ibret
alacak gözlere karşı hakikî bir faydası olmaz.
Hazret-i Ömer adına bir heykel dikilmemiş olması, onun şanlı
icraatına zerre kadar bir eksiklik meydana getirmez. Resul-ü Ekrem
efendimiz için bir heykel dikmek bir saygı değil, aksine son derece
edepsizliktir. İsa aleyhisselamın duvarlara konan resimlerine esef
duymamak mümkün değil.
Hazret-i Ömer'in zamanında fethedilen beldelerden Kisra Sarayında
maddî kıymet ve güzelliği cihetiyle bugün milyonlara, belki milyarlara
değişilebilen ziynetli bir halı ganimetler arasında ele geçirilmişti. Halife
hazret-i Ömer’in emriyle o kıymetli halı, kesilip küçük parçalar hâline
getirilerek gazilere verilmiştir. Bu olaya hayret edenler çıkabilir. Hâlbuki
100
www.dinimizislam.com
iyi düşünülünce Hazret-i Ömer'in bu meseledeki kararı yine kendisine
yakışan büyüklükten ileri gelir. Çünkü yeni bir dine sahip olan bir milletin
başına, daha çok kadınlara yaraşan bir masraf ve ziynet iptilâsını
musallat etmemek için böyle yapılması lüzumluydu. Dünyayı hiçe sayan
Hazreti Ömer’e göre böyle şeylerin hiç önemi yoktur. Eğer bu gibi fazla
ihtişamın bir hükümdar için faydası olsaydı Kisra devletine faydası olur,
onu yıkılmaktan korurdu.
Tabiat manzarası olan şahane tablolar bile, insanlığın doğrudan
doğruya ihtiyaç duyduğu şeylerden sayılmaz. Ama bu gibi güzel
tablolara, bazı servet sahipleri milyonlar vermekten çekinmez. Hâlbuki bu
parayla birçok fakir sevindirilebilir.
Canlı varlıkların resmini yapmak ve bunları evlerde bulundurmaktaki
yasağın hikmetini putperestliği önlemek olarak düşünenler vardır. (Bugün
bu resimlere, heykellere tapacak kadar şaşkın yoktur. Yahut ben asla
resme tapmam) diyerek kendi kendine fetva veren bazı ukalâlar, akıl ve
idrakten yoksundur. Bu, (İçkinin yasaklığının sebebi, sarhoşluk verdiği
içindir. Ben sarhoş olmayacak kadar içiyorum) demeye benzer. Her
hususta emre aynen uyan hizmetçi, sebep arayan, anlam veren
hizmetçiden daha çok makbul olur.
Çok büyük bir âlimin en cahil ve en ahmak bir uşağına karşı verdiği
emirlerin, uşak tarafından, (Bizim efendinin muradı şöyle olmalıdır, böyle
olmalıdır) tarzında verilecek manalara göre yapılması pek garip
yanlışlıklar doğurur. Hâlbuki Cenab-ı Hak veya Resul-i Ekrem ile bizim
aramızdaki nispet, misalde gösterilen nispet ve mesafeye de kıyas
edilemez. Onun için falan hükmün sebebi şudur diye hüküm veremeyiz.
İşte resmin yasaklığının sebebi de yukarıda söylediğimizden ibaret
değildir. Başka nice hikmetleri vardır. Dinî hükümlerin gizli hikmetlerini
açıklamaya kalkmak bizim gibi âcizlerin işi değildir. Böyle yüksek işlere
karışmak haddini aşmak olur.
Duvara resim asmak
Sual: Babamızın ve hocamızın resimlerini duvara asmak uygun
mudur?
CEVAP
Uygun değildir. Üç zararı vardır:
Birincisi, insan ve hayvan resmini, belden yukarı asmak haramdır.
Bitki ve cansızların resmini asmakta mahzur yoktur.
İkincisi, canlı resmi bulunan odaya rahmet melekleri girmez. Resimli
101
www.dinimizislam.com
gazete bile bulunsa girmez. Gazeteyi okuduktan sonra kapalı bir yere
koymalıdır! Her türlü resmi albümde saklamalıdır. Resimler kapalı yerde
olursa, rahmet melekleri girer.
Üçüncüsü, duvarda resim bulunan odada namaz kılmak mekruh
olur.
Sual: Arkadan çekilmiş resmi duvara asmak caiz mi?
CEVAP
Caizdir, namaza zararı olmaz.
Sual: Namazı mekruh etmeyen resimli odaya rahmet meleği girer
mi?
CEVAP
Girer. Çünkü resim hükmünde değildir.
Sual: Bitki resimlerini değil de, insan ve hayvan resimlerini duvara
asmak haram deniyor. Duvara asmayıp sehpanın, masanın üstüne
dayasak uygun mudur?
CEVAP
Belden yukarı ise yine haram olur. Belden aşağı bir yerde durursa
haram olmaz, ama açıkta olduğu için yine o eve rahmet melekleri girmez.
Kapalı bir yere mesela albüme koymalıdır.
Beyt oda demektir
Sual: Bir hadiste, resim bulunan eve, rahmet meleklerinin
girmeyeceği bildiriliyor. Evin bir odasında resim olsa, diğer odalara
rahmet melekleri girmez mi?
CEVAP
Burada beyt, ev değil, oda demektir. Onun için diğer odalara girer.
Beyt, genel olarak oda anlamında kullanılır. Birkaç örnek verelim:
1- Beytullah: Allah’ın evi yani Kâbe demektir. Tek oda şeklindedir.
2- Beyt-i makdis [mukaddes]: Mescid-i Aksadır.
3- Beyt-i atik: Kâbe-i muazzama.
4- Beytülmal: Hazine odası.
5- Beyt-ül ankebut: Örümcek evi, örümcek yuvası, örümcek ağı.
6- Beyt-üz-zifaf: Gerdek odası. Bunu gerdek evi diye tercüme etmek
yanlış olur. Gerdeğe bir odada girilir. Evin bütün odalarına gerdek odası
denmez.
7- Beyt-ül aruz: Gelin odası.
8- Beyt-ül edeb: İhtiyaç giderme evi, tuvalet. Beyt-ür-rahati de
denir. Rahatlama evi demektir. Ev değil odadır. Eskiden abdesthane
derlerdi, abdest evi anlamındadır. Hane yani ev dense de, bir odalı küçük
bir yerdir.
102
www.dinimizislam.com
9- Beyt-ül halâ: Ev boşluğu, yani hela, tuvalet.
10- Sözlüklerde, dâr kelimesi mesken olarak bildirilir. Fukaha ise, dâr
kelimesini, içinde birkaç beyti [odası] ve avlusu bulunan yer diye tarif
etmektedir.
Onun için, (Resim bulunan beyte rahmet melekleri girmez) hadis-i
şerifindeki beyt kelimesini, ev olarak değil, oda olarak anlamak gerekir.
Eğer yanlış olarak ev denirse, evin beş odası da olsa, oraya rahmet
melekleri girmez. Hatta apartmandaki diğer evlere de girmez. Odalar
müstakil olduğu gibi, evler de müstakildir. O zaman bir odada resim
bulunursa, bütün apartmandaki ev ve odalara rahmet melekleri girmez.
Hatta bitişik apartmanlara da girmez. Böyle düşünmek çok yanlış olur.
Her oda müstakildir. Evin bir odası tuvalet olduğu gibi, başka odası de
mescit olabilir.
Resme tazim etmek
Sual: Bir resme tazime, bazen haram, bazen küfür olur deniyor.
Tazim etmek ne demektir?
CEVAP
Bir resmi belden yukarı asmak ona hürmet sayılır; haramdır. İnsan
resmine tazim etmek iki sebeple olur:
1- Hocasının, babasının, âmirinin, evliyânın, resmi olduğu için
hürmet eder. O kimsede ilahlık sıfatlarından, yani Allahü teâlâya mahsus
olan sıfatlardan birinin bulunduğuna inanmaz. Onu mahlûk bilir. Onu
sevdiğini bildirmek veya onu sevindirmek için hürmet eder. Böyle hürmet
etmek, küfür olmazsa da, haram olur. Gayrimüslimlerin resmine böyle
tazim etmek küfür olur.
2- Resmin sahibinde veya ateş, güneş, inek gibi herhangi bir şeyde
yahut haçta ilahlık sıfatı bulunduğuna inanarak, istediğini yaratır, her
istediğini yapar, diyerek tazim etmekse, küfür, şirk olur.
Sual: Av hayvanlarının içini doldurup manken gibi süs olarak
kullanmak caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir. Resimden daha mahzurludur.
Sual: İnsan ve hayvan resmi yapmak, bir ihtiyaç olmadıkça caiz
olmadığı halde, fotoğraf çekmek caiz olduğuna göre; açıkta fotoğraf
bulundurmak, yükseğe fotoğraf asmak caiz olmaz mı? Fotoğraf bulunan
yere rahmet melekleri girmez mi?
CEVAP
Resim yapmak ile fotoğraf çekmenin hükmü farklı ise de, resim gibi,
fotoğrafı da yükseğe asmak caiz değildir. Açıkta fotoğraf bulunan odaya
103
www.dinimizislam.com
da, rahmet melekleri girmez.
Kapalı resim bulundurmak
Sual: Bir menkıbede anlatılıyor. Rahmet melekleri, evliya bir zata
(Halının altında resimler varken biz, vefat edenin yanına girmeyiz)
demişler. Resimleri, kapalı olarak saklamak da caiz değil midir?
CEVAP
Menkıbelerden hüküm çıkarmak, yanlışlığa sebep olur. Resimleri,
kapalı yerde, örtülü olarak bulundurmak caizdir. Namazı da mekruh
etmez. (Hadika)
Duvara halı asmak
Sual: Duvara her çeşit halı asmak caiz midir?
CEVAP
Duvara soğuğa karşı, yün veya ipek halı asmak, caizdir. Ziynet yani
süs için olursa mekruhtur. Üzerinde canlı resmi olursa haram olur.
Duvara resim asmak
Sual: Evinin duvarlarında insan veya hayvan resmi bulunan bir
kimse, bizi yemeğe davet etse, gitmek uygun mudur?
CEVAP
Duvarında insan veya hayvan resmi olan eve, zaruretsiz gidilmez.
(İhya-ül-ulum)
Duvara resim asmak
Sual: İnsan veya hayvan resmi asılan odaya rahmet meleklerinin
girmediğini ve o odada kılınan namazın mekruh olduğunu biliyoruz. Fakat
hürmet etmemek şartıyla, namaz kılınmayan veya sürekli oturulmayan bir
odaya, mesela mutfağın, banyonun duvarına canlı resmi asmak caiz
olmaz mı?
CEVAP
Hayır, caiz olmaz. Yükseğe asmak, zaten hürmet etmek demektir.
Canlı resmini belden yukarı asmak, bu resimlere hürmet olup, haram
olur.
Mübarek zatların resimlerini yükseğe asmak haram olduğu gibi,
bunları aşağı yerlere koymak da haramdır. (S. Ebediyye)
Yükseğe asmak, canlı resmine hürmet olacağı için, aşağı koymak da
bu zatlara hakaret olacağı için haram oluyor. Kapalı yerde, albümde falan
muhafaza etmeli.
Çocuklara oyuncak bebek almak
Sual: Çocuklara oyuncak bebek, oyuncak ayı almak caiz mi?
104
www.dinimizislam.com
CEVAP
Evet, caizdir.
Sual: Oyuncak bebek açıkta ise, oraya rahmet melekleri girer mi? O
odada namaz kılmak mekruh olur mu?
CEVAP
Kıble tarafında olmazsa mekruh olmaz. Rahmet melekleri de girer.
Sual: Çocukların kardan adam yapması caiz midir?
CEVAP
Evet. Oyuncak hükmünde olduğu için caizdir.
Televizyon seyretmek
Sual: (TV, Batıdan geldiği için seyretmek günahtır. TV’de dinin
emirleri de bildirilse, hatta Cennet bile gösterilse bakmak haramdır)
diyorlar. TV izlemek günah mı?
CEVAP
Batıdan geldiği için TV’ye zararlı demek doğru olmaz. Bugün tıpta,
sanayide ve diğer alanlarda kullandığımız makinelerin çoğu Avrupa’dan
gelmiştir. Hadis-i şerifle de bildirildiğine göre, dinimizde fen, müminin
kaybedilmiş malıdır, nerede bulursa alması gerekir. TV, çok iyi bir haber
ve eğitim vasıtasıdır.
Radyo, sinema ve TV; kitap, gazete, dergi gibi birer yayın vasıtasıdır.
Bunlar, tabanca gibi, bir alettir. Tabancayı, suçsuz bir kimseye karşı
kullanmak günahtır. Savaşta düşmana karşı kullanmaksa, günah olmaz.
Şu halde, tabanca kullanmak, hep günahtır demek veya her zaman
sevabdır demek doğru değildir.
Gösterilen filmin, bir sahnesinde, din ile alay eden bir şey olsa, bunu
seyreden Müslüman da buna gülse, o Müslümanın imanı gider. Ayrıca
dine aykırı hususlar, müstehcenlik, iyi bir şey gibi gösterilmeye devam
edilirse, ister istemez seyircilerin beyni menfi yönde yıkanır.
Radyo, TV ve filmler; iyi insanlar tarafından hazırlanır, Allahü
teâlânın razı olduğu şeyleri bildirir, İslamiyet’in faydalarını, ahlak, ticaret,
sanat, fabrikaların çalışması, tarihi olayları, askerlik gibi din ve dünya
bilgileri verirse, bunları seyretmek ve dinlemek günah olmaz. Faydalı
kitap ve dergi okumak gibi, her Müslüman’a lazım olur.
Evdeki katil
Bir evde katil varsa, ya o ev terk edilir veya katil zararsız hale getirilir.
Bunlar yapılmazsa, katilin kurbanı olunur. Evde katil olan nedir?
Bilgisayarımız, radyomuz, TV’miz birer bıçak gibidir. Bıçak yanlış
105
www.dinimizislam.com
kullanılırsa veya yerinde kullanılmazsa zararlı olur. Kızınca çoluk
çocuğumuzu kesersek yanlış işte kullanılmış olur. Soğan doğrarsak
faydalı işte kullanmış oluruz.
Kimi, (Ben televizyon izlemekten hiç hoşlanmam zaten, sadece
maçlara bakarım) der. Bu, özrü kabahatinden büyük bir sözdür.
Zamanımızın en önemli iki uyuşturucusu olarak bilinen televizyon ve
müzik, yabancılar tarafından, hile ile kasten, birtakım amaçlar için bizlere
empoze edilmiştir. Sadece maçları izliyorum veya birkaç kere kullanmak
bağımlılık yapmaz diyerek kendimizi aldatmaya çalışmayalım. 90 dakika,
uzatmalarla 120 dakikamızı bir topun peşinde koşan 22 kişiyi izlemeye
harcayana kadar, yeni, faydalı bilgiler öğrenmeye, öğretmeye ayırmış
olsak, hem dünya, hem de ahiret için çalışmış olmaz mıyız?
Biz maç izlemek, hanım günün dizisini izlemek isteyince, tartışma
başlar. Çok iyi bir çözüm bulduklarını zanneden aileler, kavga etmemek
için, eve bir televizyon daha alırlar. Eyvah! Biz birinden kurtulalım derken,
iki tane oldu. Tabii ki, gününü mutfakta geçiren anne, bu televizyonu
mutfağa koymak ister. Hem işimi yapar, hem televizyon izlerim diye
düşünür, ama huzurunu kendi eli ile bozar. Zaten televizyondan arta
kalan zaman olursa, yemekte buluşan aile, sohbet edecekleri yerde artık
bağımlısı oldukları televizyonu izlemeyi sürdüreceklerdir. Peki, bu aile
çocukları ile ne zaman ilgilenecek, çocuklarını ne zaman dinleyecek,
okuldaki arkadaşlarını nasıl tanıyacak, çocuklarının sorunlarını ne zaman
çözecektir?
Televizyon, ev işlerini yetiştirmek, çocuğumuzu oyalamak veya
yemek yedirirken ağzına iki kaşık fazla yemek yedirmekte kullanacağımız
bir araç değildir elbette. Çocuğumuzu eğitecek, onunla ilgilenecek bir
dadı da değildir. Eğer televizyonu bu amaçla kullanıyorsak, acilen
vazgeçmemiz gerekir. Çünkü televizyonun çocuklar üzerindeki zararları
saymakla bitmez. Biz burada araştırmalara dayalı olarak bir kaçını
aktaralım:
Çocuklar, özellikle bebekler, hareketli, sürekli değişen nesne ya da
görüntüleri çok sever. Televizyonda sürekli görüntüler değiştiği için
zevkle izlerler; fakat bir süre sonra büyüdükçe çocuğumuzun
konuşmadığını, ona seslendiğimizde bizi duymadığını ve çağırdığımızda
yanımıza gelmediğini fark ederiz. Oysa çocuk nerede olursa olsun
televizyonun sesini duyduğunda koşarak gelip büyülenmiş gibi televizyon
izleyebilmektedir. Kulaklarında problem yok diye düşünürüz; ama asıl
problem çocuğun iç dünyasındadır. Çocuk etrafı ile iletişimini koparmış,
anne-babası ile göz kontağı bile kuramamakta, basit birkaç kelimelik
106
www.dinimizislam.com
cümleleri söyleyememekte, getir gibi basit emirleri algılamakta güçlük
çekmektedir. Bu durum otizme, davranış bozukluklarına yol açmaktadır.
[Otizm: Ömür boyu süren, beyinsel bir rahatsızlıktır. Sosyal etkileşimde,
sosyal iletişimde kullanılan dilde veya sembolik yahut hayali oyunda
gecikmelerle kendini gösteren sinir sisteminde düzensizliktir. Otizm,
hayatın ilk 3 yılında ortaya çıkan bir hastalıktır.]
Televizyonun radyasyon yayması, beyin faaliyetlerini köreltmesi gibi
zararlarını bilmeyen yok gibidir.
Bizim dikkat çekmek istediğimiz en önemli zararı, kötü öğeler içeren
her türlü yayının çocuklara verdiğimiz ve vereceğimiz ahlaki
değerlerimizle uyuşmayıp, çocuğumuzu başka kültür ve değerlere
yönlendirmesidir ki, asıl hedeflenen de budur. Bu tür tuzaklara
düşmemek için uyanık olmalı, hem kendimizi hem de ailemizi korumaya
çalışmalıyız.
Çocuklar, daha çok da gençler, hayatı televizyondan gördükleri
dizilerden, magazin programlarından tanıyorlar. Gençler, herkesin,
eğlence merkezlerinde, lüks evlerde yaşadıklarını düşünüyorlar. Gençlik
bunalımları ile de, ailelerine karşı gelerek, küçümseyerek, (bıktım bu
hayattan, benim televizyonlardakilerden neyim eksik) diyerek yoldan
çıkmakta, kandırılarak, kötü işlere alet edilmektedirler. Şu bir gerçektir ki,
aile içi iletişimin katili televizyondur.
Aileler, bilhassa yeni aile kuracaklar, evlat yetiştirme konusunda çok
dikkatli ve uyanık olmalıdır. Yemini, suyunu verdiğiniz bir bitki, bir kuş
yetiştirmiyoruz.
Yaptıklarımızla,
eğittiklerimizle,
öğrettiklerimizle
sevabıyla, günahıyla, ebedi saadetin yahut, ebedi felaketin yolculuk
biletini hazırlıyoruz. Bu yüzden dikkatli olmalı, dini emir ve yasaklara
uymalı, emrimiz altında bulunanların da, emir ve yasaklara uymalarını
sağlamalıyız. (Z. Alkan)
Günah işlenen alet
Sual: İslam Ahlakı kitabında, (Her çeşit çalgıyı veya başka
günahları, radyodan veya TV’den dinlemek haramdır. Kendi dinlemese
dahi, bunları evinde bulundurmak da haramdır. Helale de, harama da
birlikte sebep olan şeyi eve sokmak caiz değildir) deniyor. Buna göre
bilgisayar da, hem helale hem harama sebep oluyor. Radyo ve TV gibi,
bilgisayarı da eve sokmak caiz değil midir?
CEVAP
Orada bir incelik vardır. Günah da, sevab da işlenebilecek aleti değil,
günah işlenecek olan, yani günah işlemek gayesiyle bir aleti eve sokmak
caiz olmaz. Günah işlenmeyen aletin suçu, günahı olmaz. Bilgisayarla,
107
www.dinimizislam.com
günah olan işler yapılıyorsa, o zaman o bilgisayarı evde tutmak caiz
olmaz. Radyo ve TV’de günah olan bir şey yapılmıyorsa, bunların da,
evde bulunmasının mahzuru olmaz.
Kumanda elimde
Sual: Bazıları, (Evde TV’nin zararı olmaz. TV’ler ne kadar kötü yayın
yaparsa yapsın, kumanda elimizde olduğu için, kötü sahne gelince
kapatırız, iyilerini açarız) diyorlar. Zararlı TV’leri seyretmek yanlış değil
mi?
CEVAP
TV, bir bıçak gibi, tabanca gibi kuvvetli bir silahtır. Silahla faydalı çok
iş yapılır. Bu faydalı alet, düşmanın eline geçerse, bize çok zararı olur.
Düşman silahı böyle kötü bir işte kullandığı için, (Silah kötüdür) denemez.
Silahı, suçsuz bir kimseye karşı kullanmak günah iken, savaşta
düşmanlara karşı kullanmak çok sevabdır. Silahı kötü işte kullananlar
kötülenir. Modern silahların müdafaada büyük rolü olur. Bu silahlar
anarşistlerin veya başka düşmanların eline geçerse, çeşitli katliamlara
girişebilirler. İşte TV’ler de böyledir. İyilerin elinde bulunursa, insanlığa
büyük hizmetleri olur. Kötülerin elinde olursa insanlığa büyük zararları
olur.
İnternet, radyo, TV ve filmler, iyi insanlar tarafından hazırlanır, Allahü
teâlânın razı olduğu şeyleri bildirir, İslamiyet’in önemini, ahlak, ticaret,
sanat, fabrikaların çalışması, tarihi olaylar gibi din ve dünya bilgileri
verirse, bunları seyretmek ve dinlemek günah olmaz. Faydalı kitap ve
dergi okumak gibi, her Müslüman’a lazım olur.
Şimdi internet ile Avrupa, Amerika ve diğer kıtalardan, mesajlar
geliyor. Çeşitli sualler soruyorlar. Anında cevaplandırma imkânı oluyor.
Gerçekten
büyük
hizmetlere
vesile
oluyor.
Yabancılardan,
Hıristiyanlardan da e-mail gelmektedir.
Görmeyen vatandaşların, radyo ve TV'deki din bilgilerinden,
duymayan vatandaşların da, gazetelerden istifade etmeleri çok normal
değil midir?
Dine hizmet için, teknik imkânlardan, her çeşit modern vasıtalardan
faydalanmak şarttır. Cihada hazırlanmayıp, yeni vasıtaları kullanmadan
yapılan duaları Allahü teâlâ kabul etmez. Duanın kabul olması için, önce
sebeplerine yapışmak gerekir. Düşman atom bombası kullanırken,
tüfekle karşı konmaz.
Düşman, her çeşit vasıtayla dini yıkmaya çalışırken, dine hizmet için
gazete, radyo ve TV’yi kullandırmamak, internetten istifade ettirmemek
düşmanın ekmeğine yağ sürmektir.
108
www.dinimizislam.com
TV ve video iyi bir eğitim vasıtasıdır, demiştik. Mesela namazın nasıl
kılınacağını tatbiki olarak göstermek çok iyi olur. Fakat namaz kılan
imamın filmini alıp, imam yerine ekrandaki bu görüntüye uymak caiz
olmaz. Bunun gibi, ezan okuyan müezzinin filmini videoya alıp, vakit
gelince videodan ezan okutturmak da caiz olmaz. Çünkü TV ekranındaki
resim, müezzinin kendisi değil, görüntüsüdür. TV’deki ses de, müezzinin
bizzat kendi sesi değil, benzeridir.
Gösterilen filmin bir sahnesinde, dinle alay eden bir şey olsa, bunu
seyreden Müslüman da buna isteyerek gülse, o Müslümanın imanı gider.
Ayrıca dine aykırı hususlar, müstehcenlik, iyi bir şey gibi gösterilmeye
devam edilirse, ister istemez seyircilerin beyni menfi yönde yıkanır.
Çocuklara ise zararı daha fazla olur.
(Kumanda elimdedir, kötü sahne gelince kapatırım) demek yanlıştır.
Zamanla insan bunlara alışır, normal hâle gelir. Şu diziyi, bu diziyi
seyredeyim derken dizilerdeki yanlış, kötü olan şeyleri de ister istemez
seyrederiz.
Kırk sene kadar önce TV yeni çoğalmaya başlamıştı. Komşu bir
bayan dedi ki: Ailece TV seyrederken uygunsuz sahneler, öpüşmeler
falan olunca biz başka odaya geçerdik, kayınpeder seyretmeye devam
ederdi. Zamanla hepsine alıştık. Her sahneyi ailece, beraber seyretmeye
başladık.
Bu bakımdan, kumanda elimde demek yanlıştır. Bir kanaldan çıkıp,
başka kanala girilir.
Haç, zünnar vs.
Sual: Dantelden veya kumaştan yapılmış haç, papaz başlığı vb.
şeyleri süs olarak duvara, perdeye asmakta, haç şeklinde saç tokası
kullanmakta veya haçı kolye olarak takmakta mahzur var mıdır?
CEVAP
Hıristiyanlığın dini sembolü olan böyle şeyleri kullanmak caiz değildir.
(İ. Abidin, Birgivi)
Kâfirlerin ibadet olarak yaptıkları ve kâfirlik alameti olan veya
İslamiyet’i inkâr etmek ve inanmamak alameti olan ve tahkir etmemiz
vacip olan şeyleri yapmak veya kullanmak küfre sebep olur. Bunlardan
meşhur olanlarını bilmeyerek veya şaka olarak veya herkesi güldürmek
için yapmak da küfürdür. Mesela zünnar denilen papaz kuşağını
bağlamak. Bunları mizah için, başkalarını güldürmek için de kullanmak
küfre sebep olur. İtikadının doğru olması fayda vermez.
109
www.dinimizislam.com
Sual: Yumurta boyamak caiz mi?
CEVAP
Niyetsiz olursa mekruh. Hıristiyanlara benzemek için olursa haram.
Nevruz günü mecusilere benzemek niyetiyle olursa küfürdür.
Sual: Salip yani haç işaretli biblo yapmak haram mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Belimize bağladığımız kemer, bornoz kuşağı gibi şeyler de
zünnar sayılır mı?
CEVAP
Hayır, bunlar zünnar sayılmaz; fakat yine de, zünnara benzememesi
için, uçlarını sarkıtmamalıdır!
Altın gümüş eşya kullanmak
Sual: Bayanlar altın ve gümüş eşya kullanabilir mi?
CEVAP
Bayanların da altın veya gümüş eşya kullanmaları caiz değildir,
tahrimen mekruhtur. Bayanlar altın ve gümüş takı takabilirler, yani bilezik,
küpe, kolye, yüzük takabilirler; fakat altın veya gümüş eşya
kullanamazlar. Mesela altın veya gümüş kaşık çatal, bıçak da
kullanamazlar.
Sual: Gümüş kabı madenlerle kaplatıp kullanmak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Gümüş çay tabağı kullanmak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Bir hoca, (Altını süs için kullanmak haram, fakat eşya, alet
olarak kullanmak caizdir) diyerek, saatinin altından zincirini gösterdi. Altın
eşya kullanmak caiz midir?
CEVAP
Altın ve gümüş kap ile yiyip içmek ve her türlü kullanmak caiz
değildir. Altın ve gümüş kaşık, saat, kalem, bıçak ve benzeri şeyleri
kullanmak da, böyle caiz değildir. Altın ile gümüşü süs olarak takmak
yalnız kadınlara helaldir. Erkeklere ise haram olup, yalnız gümüş yüzük
ve köstekli cep saatinin zincirinin gümüşten olması caizdir. Altından
olursa haramdır. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Gümüş kapla sunulan şekeri almak caiz midir?
CEVAP
110
www.dinimizislam.com
Gümüş kabı bizzat kullanmak caiz olmaz. Ancak şekeri almakla
gümüş bizzat kullanılmadığı için mahzuru yoktur.
Sual: Altın veya gümüş duvar saati kullanmak caiz mi?
CEVAP
Evet caizdir.
Sual: Altın veya gümüş kol saati kullanmak caiz mi?
CEVAP
Caiz değildir.
Sual: Gümüş bıçakla yağı ekmeğe sürmek caiz mi?
CEVAP
Yağı gümüş bıçakla ekmeğe sürmek ve bu ekmeği eli ile yemek
caizdir. Gümüş bıçağa yağ sürüp bıçağı yalamak caiz olmaz.
Sual: Gümüş çay kaşığı kullanmak caiz mi?
CEVAP
Gümüş çay kaşığı ile çay karıştırmak caizdir. Fakat gümüş çay
kaşığı ile veya gümüş kaşıkla yiyip içmek, yani ağza götürmek caiz
olmaz.
Sual: Gümüş kalem kullanmak caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir.
Sual: Gümüş tesbih ve gümüş kemer kullanmak caiz midir?
CEVAP
Evet caizdir.
Sual: Mevlidde, gümüş kaptan avuca gül suyu serpip, avucu yüze,
elbiseye sürmek caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir.
Sual: Ağza altından diş yaptırılır mı?
CEVAP
Yaptırılır. Mahzuru olmaz.
Sual: Erkeklere altın haramdır. Fakat sıkıntıyı gidermek için bir
Reşat altın alıp cebine koymak veya atletine falan dikmek caiz midir?
CEVAP
Evet caizdir. Faydalı olduğunu âlimler bildirmektedir.
Sual: Yeni doğmuş bebeğe altın künye takmak haram mıdır?
CEVAP
Hem lüzumsuz, hem de faydasızdır, caiz de değildir. Fakat Mâşallah
yazılı altını, bebeğin yastığına veya beşiğine dikmek faydalı olur.
Erkek çocuğa altın takmak
111
www.dinimizislam.com
Sual: Maşallah yazılı altını, erkek çocuğun üstüne değil de, yastığına
veya beşiğine dikmek günah mıdır?
CEVAP
Günah değildir. Takılması iyi olur.
Altın rozet
Sual: Erkeklere, altın rozet takmak caiz mi?
CEVAP
Hayır. Gümüş rozet caizdir.
12 ayar altın
Sual: (14 ayardan aşağısı altın değildir) deniyor. Yarısından fazlası
altın olursa altın sayılmıyor mu?
CEVAP
Has altının ayarı 24’tür. Yarısından yani, 12 ayardan fazlası altın
sayılıyor. 14 ayardan aşağısına altın denmemesi, piyasada mesela 13
ayar altın bulunmadığı içindir. 12 ayar bulunuyor. Onun için öyle denmiş
olabilir. Yoksa 12,5 ayar bile olsa altındır. İpek pamuk karışımı elbiseler
var. Onların da yarısından fazlası ipek ise, erkeğe haram oluyor, azı ipek
ise mekruh oluyor.
Küçük Mushaflar
Sual: Gümüş veya altın mahfazalı küçük mushafları kolye gibi boyna
asıp kullanmak caiz mi? Bir de, bazı duaları da aynı şekilde gümüş veya
altın zincirle boyna asıyorlar. Bunları da kullanmak caiz midir?
CEVAP
Altın ve gümüş kap ile yiyip içmek ve her türlü kullanmak caiz
değildir. Altın ve gümüş kaşık, saat, kalem, bıçak ve benzeri şeyleri
kullanmak da, böyle caiz değildir. Altın ile gümüşü süs olarak takmak
yalnız kadınlara helaldir. Erkeklere ise haram olup, yalnız gümüş yüzük
ve saatin zincirinin gümüşten olması caizdir. Altından olursa haramdır.
(Redd-ül-muhtar)
Ayrıca, erkeklerin kadınlar gibi, zaruretsiz kolye, bilezik, künye
takması da caiz değildir. Ancak romatizma gibi herhangi bir hastalık için
kullanmak ise caizdir.
Kur'an-ı kerimi okunamayacak kadar küçük harflerle yazmak ona
hakaret olur. Böyle küçük mushafları almak, taşımak, altın mahfaza
içinde boyuna takmak, faydasız ve çok günahtır.
Sual: Deri kaplı, fermuarlı küçük mushafla helaya girmek caiz mi?
CEVAP
112
www.dinimizislam.com
Evet.
Kına yakmak
Sual: Kınanın önemi nedir?
CEVAP
Kınanın önemi, hadis-i şeriflerde şöyle bildiriliyor:
(Kına yakın. Zira güzelliğinizi, gençliğinizi ve nikah sevginizi
artırır.) [Ebu Nuaym, Bezzar]
(İlk kına yakan İbrahim Peygamberdir. Siyahla ilk boyanan da
Firavun’dur.) [Deylemi]
(Kocası ölen kadın [iddeti bitene kadar] süslü elbise giymez.
Ziynet de takmaz, kına sürmez ve sürme çekmez.) [Müslim]
(Boyanmanın en iyisi kına ile olandır.) [Deylemi]
(İhtiyarlığınızı kına ile giderin. Zira bu, yüzleriniz için güzellik,
ağızlarınız için hoşluk, kadın için kuvvettir. Kına, Cennet ehlinin
kokusunun seyyididir ve kına küfürle imanı ayırır.) [İ. Asakir]
(Şunlar Lut kavminin kötü ahlakındandır: Erkeklerin sakız
çiğnemesi, yol üstünde misvak kullanmak, ıslık çalmak, güvercinle
oynamak, erkeklerin parmaklarına kına yakması, bağrı açık gezmek.)
[Deylemi]
(Kına ile boyanın. Çünkü o güzel kokuludur ve korkuyu
yatıştırır.) [Hakim]
(Saçlarınızı kınalayın ve yahudilere benzemeyin!) [İbni Adiy]
(Sakallarınızı kınalayın. Çünkü melekler müminin kına
sürünmesine sevinir.) [İ. Adiy]
(Peygamber efendimiz, başından rahatsız olana “Git hacamat
ol” ayağından rahatsız olana “Git ayağına kına koy” derlerdi.)
[Taberani]
(Resulullaha vahiy gelince, başına ağrı gelir ve başına kına
koyarlardı.) [İbni Sünni]
(Bedeninde bir yara olursa, üzerine kına korlardı.) [İbni Mace]
(Kadının elinde kına eseri olmasını hoş görürlerdi.) [Beyheki]
Kadınların kına yakması
Sual: Kadınlar, ellerine kına yakıyorlar, saçlarını boyatıyorlar veya
çeşitli ilaçlarla saçlarının renklerini açtırıyorlar. Bunlar caiz midir?
CEVAP
Hepsi caizdir. Ancak yabancılara gösteremezler. Yabancı erkeklere
göstermemek şartıyla, kadının her süsü caizdir. Koca için süslenmek
113
www.dinimizislam.com
sünnet, yabancı için süslenmek haramdır.
Erkeklerin kına yakması
Sual: Erkeğin saç dökülmemesi veya baş ağrısı için kına yakması
caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir. Tedavi maksadı yoksa, caiz olmaz.
Sual: Kına, gusle ve abdeste mani midir?
CEVAP
Değildir. Kına mürekkep gibidir, altına su geçirir.
Sual: Ölmüş kadının başına kına koymak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Tekrar kına yakmak
Sual: (Kına yakılan ele tekrar kına yakılırsa insan iki evlilik yapar)
deniyor. Bu doğru mu?
CEVAP
Hayır, doğru değildir, hurafedir. İki kere de, üç kere de yakılabilir.
Sadece kocası ölen kadın, iddet müddetince kına yakamaz. Bir hadis-i
şerif meali şöyledir:
(Kocası ölen kadın [iddeti bitene kadar] süslü elbise giymez,
ziynet takmaz, kına sürmez ve sürme çekmez.) [Müslim]
Bir başka husus da, kına ziynettir. Kadın kınalı elini, yabancı
erkeklere gösteremez. Erkek ise, zaten ziynet için kına yakamaz.
İpek kullanmak
Sual: İpek eşyanın haram ve caiz olduğu yerler nerelerdir?
CEVAP
İç ve dış elbise olarak ipek giymek haram, kadınlara her çeşit ipek
eşya caizdir. Savaşta ipek giymek caizdir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Altın ve ipek, kadına helal, erkeğe ise haramdır.) [Taberani]
İpek erkeğe haramdır. Ancak elbisedeki dört parmak enindeki ipek
şeritler, mesela dört parmak enindeki ipek kravat caizdir. İpek gömlek ve
ipek elbise erkeğe haramdır.
İpek kefen ve tabutu ipekle örtmek haramdır. İpek sofra örtüsü ve
ipek yorgan caiz değildir.
Erkek çocuğa ipek giydirmek mekruhtur. İpekten yapılmış yemek
peşkiri, iç donu ve takke mekruhtur.
Suni ipek, cibinlik, abdest havlusu, tesbih ipi, çanta, mushaf kılıfı ve
114
www.dinimizislam.com
bohçanın ipekten olması caizdir. Duvara ipek halı asmak, süs için
olmazsa caizdir. İpek halıya oturmak ve ipek seccadede namaz kılmak
caizdir.
Eshab-ı kiramdan Hazret-i Zübeyr ve Hazret-i Abdurrahman'ın ipek
giymelerine izin verilmesi, yalnız bunlara mahsustu. Arfece bin Sâd
hazretlerine de, altın burun takması için izin verilmesi, yalnız ona
mahsustu.
Sual: İpek çorap, kravat, iç çamaşırı, bunlar saf ipek olursa durum
nedir?
CEVAP
Caiz değildir. Sadece kravat 4 parmak eninde ise caizdir.
Sual: İpek giymek erkeğe haramdır, ipek karışımlı çorap, iç çamaşırı
caiz midir?
CEVAP
Hakiki ipek ise, %50 den fazla olursa haramdır, % 50den aşağı
olursa mekruh olur.
Sual: Kadınların, ipek pardösü giymeleri caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: İpekten yorgan çarşafı, yastık kılıfı caiz mi?
CEVAP
Vücuda temas ederse haram olur.
İpek mendil
Sual: Ter silmek için, ipek mendil kullanmak caiz midir?
CEVAP
Erkeklere mekruh olur.
Sual: Erkeğe ipek hamam kesesi caiz midir?
CEVAP
Erkeğin de ipek hamam kesesi kullanması caizdir. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Bedene değdiği için gömleğin yakası ipek olsa caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Suni ipek eşyayı erkeklerin de giymesi uygun mu?
CEVAP
Evet, giyilir.
Sual: Domuzun herkese, ipek ve altının erkeklere haram edilişinin
hikmeti nedir?
CEVAP
Dinimizde bir şey haram ise, hikmetini bilmesek de onun haram
115
www.dinimizislam.com
olduğuna inanmak gerekir. Muhammed aleyhisselamın peygamber
olarak bildirdiği şeylere akla uygun olduğu, yahut tecrübe ile anlaşıldığı
için inanmak iman olmaz. Çünkü bu, aklı tasdik etmek demektir.
Haramlarda muhakkak vücuda zarar veren bir şey aranmamalıdır!
Bununla beraber, dinimizin emirlerinde mutlaka faydalar, yasaklarında da
zararlar vardır. Bir emirde hiç fayda, bir yasakta hiçbir zarar görülmese
de, bunlara riayet etmek gerekir. Maksat, dinin emrine uymaktır. İpek ve
altının erkeklere haram ediliş sebebine de bu açıdan bakmak gerekir.
İpek eşarp
Sual: Faideli Bilgiler kitabında, (Renkli ve ipek kumaş örtünmüş olan
kadınlar, âhirette azap göreceklerdir) deniyor. Kadınlara ipek caiz değil
mi?
CEVAP
Kadınlara ipek helaldir. Burada yasak olan ipek giymek değil, ipekli
ve süslü elbiselerle yabancı erkeklere görünmektir.
Kadınlara ve erkeklere benzemek
Sual: Köy düğünlerinde, oyun için, bir erkeğe kız elbisesi giydirip
kaçırıyorlar. Kızlara da erkek elbisesi giydiriliyor. Böyle yapmak uygun
oluyor mu?
CEVAP
Oyun için, şaka için de olsa, erkek zaruretsiz kadın elbisesi
giymemelidir. Peygamber efendimiz, erkek kılığına girerek mızrak
kuşanmış bir kadını görünce, (Erkeklere benzeyen kadınlara ve
kadınlara benzeyen erkeklere Allah lanet etsin!) buyurdu. (Taberani)
Resulullah efendimiz, el ve ayaklarını kınalayıp kadınlara
benzemeye çalışan birisini sürgüne göndermiştir. (Ebu Davud)
Bir hadis-i şerif meali:
(Ana-babasına asi olan, erkeklere benzemeye çalışan kadın ve
deyyus Cennete giremez.) [Nesai]
Bu günahları veya başka büyük günahları işleyen bir kimse, eğer
iman ile ölürse, günahlarının cezasını çektikten sonra Cennete girer.
Büyük günaha devam edenlerin, imanlı olarak ölmeleri zordur. Onun
için her günahtan kaçmalıdır!
Erkeklerin saç uzatması
Sual: Erkeğin, kadınlar gibi saç uzatıp, toka, kolye, bilezik ve küpe
takması caiz midir?
CEVAP
116
www.dinimizislam.com
Kadınlara benzemek olur, kesinlikle caiz değildir. Bu konuda din
kitaplarımızdaki bilgiler şöyledir:
Kadının ve erkeğin, tıraşta, giyinmekte karşı cinse benzemesi
haramdır. (S. Ebediyye)
Erkeklerin yanak üzerine saç uzatarak, kadınlara benzemeleri
haramdır. (Hadika)
Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
(Erkeğe benzemeye çalışan kadın, kadına benzemeye çalışan
erkek bizden değildir.) [İ.Ahmed]
Benzemek niyeti olmasa da, erkeğin boynuna kolye, koluna bilezik
ve kulağına küpe takması, kadınlara benzemek olur ve caiz değildir.
Favori bırakmak
Sual: S. Ebediyye’de, (Kadınlara benzemek için sakal kazıtmak,
çeneyi kazıyıp, yanaklar üzerinde uzatmak haramdır. Kadınlara
benzemeyi düşünmeyip, genç ve güzel görünmek için sakal kazımak
mekruhtur) deniyor. Kulaklara kadar favori uzatmak da mekruh olur mu?
CEVAP
Favori uzatan kadınlara benzemiş olmaz. Kitapta, (Yanaklar üzerinde
uzatmak) ifadesi geçiyor. Favori yüzde, sakal biten yerde oluyor. Sadece
favoriye sakal da denmez, ama yine de favori uzatmak uygun değildir.
Erkeklerin, kadınlara benzemek niyetiyle omuzlarına kadar saçlarını
uzatmaları veya Budist rahiplerine benzemek niyetiyle saçlarını tamamen
kazıtmaları tahrimen mekruhtur. Böyle bir niyet olmazsa mekruh olmaz.
Karşı cins elbisesi giymek
Sual: Evde, namaz kılmak gibi herhangi bir ihtiyaç halinde, karı koca
birbirinin elbisesini giymesi caiz midir, karşı cinse benzemek olur mu?
CEVAP
Caizdir, bir ihtiyaç için olunca mahzuru olmaz. Karşı cinse benzemek
olmaz.
Domuzun derisi de necistir
Sual: Bazıları, “Domuzun sadece eti haramdır, yağı, derisi ve gerisi
haram değildir, ayrıca, (Hayvan derisi dabağlanınca temiz olur)
hadisine istinaden domuzun derisi dabağlanınca temiz olur, elbise,
kemer, cüzdan yapılabilir, derisi üzerinde namaz kılınabilir” diyorlar.
Domuzun derisi dabağlansa da temiz olmaz mı?
CEVAP
Domuzun sadece eti pis, yağı, derisi ve gerisi temiz olur mu? Âyet-i
117
www.dinimizislam.com
kerimede (Domuzun idrarı necis) diye bir ifade yok diye, domuzun idrarı
da temiz mi kabul edilir? Bu tür iddiaları din düşmanları yapmaktadır.
Domuzun her şeyi haramdır, derisi dabağlansa da temiz olmaz.
Genelde her şeyin bir istisnası olur. İstisnalar kaideyi bozmaz. Birkaç
örnek verelim:
1- Bütün mucizeler mahlûktur ama, istisna olarak Kur'an-ı kerim,
mahlûk olmayan mucizedir.
2- Herkes bir ana babadan dünyaya gelir, ama Hazret-i Âdem ana
babasız dünyaya gelmiştir.
3- Hazret-i İsa da babasız yaratılmıştır.
4- Âyet-i kerimede Cehennemde kâfirlerin azaplarının hiç
hafiflemeyeceği bildiriliyor. Ancak Ebu Leheb, Resulullah efendimizin
dünyaya geldiğini müjdeleyen cariyesini sevincinden dolayı azat etmişti.
Bunun için, her yıl, o gece, azabı hafifler.
5- Kur’an-ı kerimde (Meyte ve kan size haram kılındı) buyuruluyor.
(Maide 3)
Meyte kesilmeden öldürülen hayvan demektir. Hadis-i şerifte, (Size
iki meyte ve iki kan helal kılındı. İki meyte balıkla çekirgedir, iki kan
ise, karaciğerle dalaktır) buyuruldu. (İbni Mace)
Demek ki boğazından kesilmediği halde balık ve bir kan olduğu
halde dalak yenir.
6- Kadınla erkek yan yana cemaatle namaz kılsa erkeğin namazı
bozulur. Ama Kâbe’de bozulmaz. Bu Kâbe’ye mahsus istisnadır.
7- Müslüman ve fakir olmak şartı ile öğrenciye zekât verilir. Zengin
öğrencilerden biri istisnadır.
Cami-ul-fetava’da bildirilen hadis-i şerifte, (İlim öğrenmekte olanın
kırk yıllık nafakası olsa da, buna zekât vermek caizdir) buyuruldu.
(Redd-ül-muhtar)
8- Müslüman kadın saç ve kollarını açamaz. Cariye bundan
müstesnadır; ona haram değildir.
9- Köpekler, ahirette toprak olacaklardır. İstisna olarak Kıtmir isimli
köpek Cennete girecektir.
10- Herkes miras hakkına sahiptir. Ancak kâfir ise miras alamaz. Bir
hadis-i şerif meali:
([Çok yakını olsa da] Müslüman kâfire, kâfir de müslümana
mirasçı olamaz.) [Buhari] (Mesela gayri müslim bir kadının kocası
Müslüman ise miras alamaz. Müslüman bir babanın oğlu, mürted olsa,
miras hakkına sahip olamaz.
Bunlar birer istisna olduğu gibi, dabağlanan deriler temiz olmasına
118
www.dinimizislam.com
rağmen domuz derisi istisnadır. Din kitaplarında deniyor ki:
Domuz, yılan, fare ve insan derisi dabağlanmakla temiz olmaz.
(Redd-ül-muhtar)
Domuz ve yılan derisi, dabağlansa da temiz olmaz. (Halebi, Hidaye,
Hindiyye)
İmam-ı a’zam, “Domuz derisi dabağlansa da temiz olmaz” dedi.
(Mizan-ül-kübra)
Yılan derisi ile domuz derisi dabağlanmakla temiz olmaz. (Mezahib-il
Erbea)
Hınzırın [domuzun] derisi dabağlanmakla temiz olmaz. (Nimet-i
İslam)
Şafii’de, köpek ve domuz derileri dabağlanmakla temiz olmaz.
(Misbah-un-necat)
Domuz derisi dabağlanmakla temiz olmaz. (Büyük İslam İlmihali)
Zeydiye fırkasına mensup mezhepsiz Şevkani, (Domuz derisi de
dabağlanınca temiz olur) diyorsa da, onun sözü Ehl-i sünnet
Müslümanları için senet olamaz.
Kimyevi değişmeler
Sual: Biz Avrupa’da yaşıyoruz. Domuz yağından yapılan sabunları
ve şarap sirkelerini kullanmak caiz midir?
CEVAP
Kâfir Müslüman olunca tertemiz olduğu, hatta günahları sevaba
çevrildiği gibi, şarap da, tamamen sirkeye dönüşünce, damlası
haramken, tertemiz sirke olur. Kaliteli üzümlerden yapılan bir şarabın,
sirkesi de kaliteli olur. El-fıkhü alel mezahibil-erbea kitabında bildirilen
bir hadis şerifte, (En iyi sirke, şaraptan yapılandır) buyuruluyor.
(Beyheki)
Şarap sirke hâline, domuz yağı da sabun hâline dönüşünce temiz
olur. Bütün kimyasal değişmeler böyledir. (Redd-ül-muhtar, Tahtavi,
Dürer, S. Ebediyye)
Azılı bir kâfir Müslüman olunca, bütün günahları affedilir, tertemiz bir
Müslüman olur. Hatta günahları sevaba çevrilir. (Furkan 70)
Kahramanlığı, yiğitliği meşhur bir kâfir Müslüman olunca, kahraman
bir Müslüman olur. Hazret-i Ömer, tek başına Resulullah efendimizi
öldürmeye giden gözü kara birisiydi. Müslüman olunca, Kâbe'ye gelip
açıktan ibadet etti. Herkes gizli hicret ederken, o gündüz açıktan gitti.
Giderken de haber verdi. (Anasını ağlatmak, karısını dul bırakmak
119
www.dinimizislam.com
isteyen varsa gelsin) diye meydan okudu. (Mirat-ı kâinat)
Evde hayvan beslemek
Sual: Köpek ve kedi beslemek günah mıdır? Komşumuz kedi
besliyor. Evine gittiğimiz zaman bizim kız çocuklar ve anneleri korkuyor.
Kedi mutfakta yiyeceklere ve içeceklere dokunabiliyor. Gezdiği yerlerde
namaz kılınabilir mi? Kızım, teyzesine yardım ederken, kediyi görünce,
korkudan elindeki tepsiyi düşürüyor. Apartman hayatında köpek ve kedi
beslemek uygun mu?
CEVAP
Bir ihtiyaç için köpek beslemek caizdir. Mesela polis köpeği, av
köpeği, çoban köpeği, bekçi köpeği beslenir. Ancak köpek evin içine
sokulmaz. Ayrı yeri veya kulübesi olur. Köpek bulunan odaya rahmet
melekleri girmez.
Kediye gelince, kedi beslemek caizdir. Ancak bugünkü apartman
hayatında zor olur. Çişini, kakasını yapacak yer arar. Kum torbası olsa
da, biraz zordur. Bazı kediler çişi gelince, dışarı gidebiliyor. Kedinin
tüyleri eve hatta yemeklere dökülebilir. Yıkamak temizlemek gerekir.
İtinalı bir şekilde bakmak gerekir. Köy evlerinde fare olurdu, kedi
beslenirdi. Beton apartmanlarda farenin rahatça yaşaması zordur.
Kedi pis değildir. Gezdiği yerlerde namaz kılınır. Sahabeden bir
hanım anlatır:
Abdest alması için bir kaba su koymuştum. Kedi gelip bu kaptan su
içince dayım Ebu Katade biraz daha su içmesi için, kabı kedinin önüne
uzattı. Benim hayretle baktığımı görünce, dedi ki: Niye hayret ettin?
Resulullah efendimiz buyurdu ki:
(Kedi necis değildir. Etrafınızda çok dolaşan [sevimli ] bir
hayvandır.) [Tirmizi, Nesai, Ebu Davud, Muvatta]
Başka bir hadis-i şerifte de, kedi sevgisinin imandan olduğu
bildirilmiştir.
Pis değil diye kedi beslemek gerekmez. Kedilerden hastalık da
geçebilir. Komşular rahatsız oluyorsa eve koymamak uygun olur. Bazı
hanımlar, fareden korkar. Kediden köpekten korkan da olabilir.
Komşularımızın rahatsız olmamaları için kedi sevgimizden feragat ederek
evde kedi beslememek iyi olur.
Sual: Evde kedi köpek, tavşan, bülbül, kanarya gibi kuşları beslemek
ve akvaryumda balık beslemek caiz midir?
CEVAP
Hayvanları eve, kafese hapsetmek günahtır. Evde kediden başka
120
www.dinimizislam.com
hayvan beslenmez.
Ey Oğul kitabında diyor ki:
Bülbülü kafese hapsetmek caiz değildir. Kanarya, muhabbet kuşu
gibi, kafese alışık olanları kafeste beslemek caizdir. Çünkü dışarı
bırakılırsa ölüme terk edilmiş olur. Eve köpek sokmak caiz değildir.
Akvaryumda balık beslemekse balığı hapis değildir. Balık zaten suda
yaşar, mahzuru olmaz.
Sual: Bahçeli bir evde kedi-köpek beslemek caiz midir?
CEVAP
Kedi evde beslenir, dışarıda da beslemek günah olmaz. Köpek evde
beslenmez. Sonra köpeğe ihtiyaç varsa beslenir. Av için, bahçe veya
sürüyü korumak gibi zaruri ihtiyaçlar dışında köpek beslemenin uygun
olmadığı, birçok sevapları yok edeceği hadis-i şerifte bildirilmiştir.
(Müslim)
(Canlı resmi, köpek ve cünüp bulunan eve [odaya] rahmet
melekleri girmez) hadis-i şerifi de köpeği eve sokmanın uygun
olmadığını bildirmektedir. (Nesai)
Sual: Muhabbet kuşu, kanarya gibi kuşları alıp satmak ve beslemek
caiz midir?
CEVAP
Kafese alışmış, serbest bırakılınca hayvanlar tarafından
öldürülebilen kuşları kafeste beslemek ve alıp satmak caiz olur. Bu kuşlar
da bunlara dâhildir.
Sual: Güvercin beslemek caiz midir?
CEVAP
Etini yemek için beslemek caizdir. Eskiden posta işleri yaptırırlardı,
mektup alıp götürürdü. Böyle işler için caiz, oynamak için caiz olmaz.
Sual: Maymun beslemek caiz mi?
CEVAP
Vahşi hayvan beslemek caiz değildir.
Süs köpeği beslemek
Sual: Eshab-ı Kehf’in köpeği Kıtmir Cennete gireceğine göre, köpek
bulunan eve niye rahmet melekleri girmez? Evde süs köpeği beslemek
niye caiz değildir?
CEVAP
Bir ihtiyaç için köpek beslemek caizdir. Mesela polis köpeği, av
köpeği, çoban köpeği, bekçi köpeği beslenir. Ancak köpek evin içine
sokulmaz. Ayrı yeri veya kulübesi olur. Köpek bulunan odaya rahmet
melekleri girmez. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
121
www.dinimizislam.com
(Av köpeği, çoban köpeği gibi bir ihtiyaç dışında köpek
besleyenin, her gün sevabı eksilir.) [Müslim]
Hayvanlara eziyet vermek
Sual: Eti yenen ve yenmeyen vahşi hayvanları herhangi bir maksatla
öldürmek günah mıdır? Mesela sansarı postu için, ceylanı eti için
avlamak caiz midir?
CEVAP
Hiçbir hayvana eziyet, işkence etmek, suda boğarak veya ateşte
yakarak öldürmek caiz değildir. Hayvana işkence etmek, gayrimüslim
vatandaşa işkence etmekten daha büyük günahtır. Gayrimüslim
vatandaşa eziyet etmek de Müslümana eziyet etmekten daha büyük
günahtır. (Dürr-ül muhtar)
Maksatsız olarak bir hayvanı öldürmek caiz değildir. Ahirette (Onu
niçin öldürdün?) diye sorguya çekilecektir. Hayvanları birbiriyle
dövüştürmek de caiz değildir. Hayvanların hakkına riayet etmeli, onlara
acımalıdır. Hadis-i şerifte, (Merhamet et ki, merhamet olunasın!)
buyuruldu. (Şir’a)
Zararlı hayvanları öldürmek caiz olduğu gibi, sansar, porsuk gibi
hayvanları derisi ve kürkü için, geyik, ceylan gibi hayvanları eti için
öldürmek de caizdir. Domuz hariç, eti yenmeyen çeşitli hayvanları para
karşılığı gayrimüslimlere ihraç etmek de caizdir. (Şerh-i Nikaye)
Zararsız hayvanları öldürmek caiz değildir. Zararlıları da eziyetsiz
öldürmek caizdir. (Berika)
Sual: Hayvanlara her türlü eziyet etmek haram olduğuna göre,
kısırlaştırmak haram değil midir?
CEVAP
Lüzumsuz olarak hayvanı kısırlaştırmak, hayvana eziyet olacağı için
haramdır. Fakat bir menfaat için caizdir, günah olmaz. (Hindiyye)
Kısırlaştırılan öküzler, iş yapmada daha verimli olur. Kısırlaştırılan
koçlar, daha yağlı ve etleri de daha lezzetli olur. Peygamber efendimiz,
kısırlaştırılmış bir koç kurban etmiştir. (B. Arifin)
Sual: Hayvanlara da acımak gerekmez mi?
CEVAP
Hayvanlara da acımak ve iyilik etmek gerekir. Peygamber efendimiz,
(Merhametli olmadan imanlı olamazsınız) buyurunca, oradakiler, (Ya
Resulallah, hepimiz merhametliyiz) dediklerinde, (Yalnız insanlara değil,
bütün mahlûkata merhametli olmak gerekir) buyurdu. (Taberani)
Mesela bir hayvan kesecek kimse, bıçağı hayvanın gözü önünde
122
www.dinimizislam.com
bilememelidir. Bir gün bir kimse, bir koyunu kesmek için yere yatırır,
bıçağını bilemeye başlar. Peygamber efendimiz bunu görüp buyurur ki:
(Sen bu hayvanı kesmeden, ona ölüm mü tattıracaksın? Hayvanı
yatırmadan önce niçin bıçağını bilemedin?) [Hâkim]
Bütün hayvanlara iyilik etmeli, eziyet etmekten sakınmalıdır. Hadis-i
şeriflerde buyuruldu ki:
(Bir kadın, bir kediyi kapalı bir yere hapsetti. Kediye yiyecek,
içecek vermedi. Dışarıda bir şey bulup yemesi için serbest de
bırakmadı. Kedi öldü ve kadın da bu yüzden Cehenneme müstahak
oldu.) [Buhari]
(Susuz bir mümin, kuyuya inip su içti. Bir köpek de kuyunun
ağzında susuzluktan bitkin vaziyette bekliyordu. O kimse, bu
hayvana acıyıp, ayakkabılarından birini çıkardı, onunla köpeğe su
verdi. Bu hareketten Allahü teâlâ razı oldu. O kimseyi Cennete
koydu.) [Müslim]
(Yeryüzündeki mahlûklara acımayana, göktekiler acımaz.)
[Taberani]
(Merhameti olmayana merhamet edilmez.) [Buhari]
Eshab-ı kiram dediler ki: Ya Resulallah, hayvanlara iyilikte de, sevap
var mıdır? Peygamber efendimiz, (Her canlı hayvana yapılan iyilikte
sevap vardır) buyurdu. (Buhari)
Sahabeden bir zat anlatır:
(Resulullahın, kedi su içtikten sonra kalanıyla abdest aldığı da
olmuştur.) [Ebu Nuaym]
Sahabeden bir hanım anlatır:
Eshab-ı kiramdan Ebu Katade’nin abdest alması için bir kaba su
koymuştum. Birden kedi gelip bu kaptan su içiverince Ebu Katade biraz
daha su içmesi için, kabı kedinin önüne uzattı. Benim kendisine hayretle
baktığımı görünce, niye hayret ettin ey kardeşimin kızı, Resulullah
efendimiz, (Kedi pis değildir, etrafınızda dolaşır) buyurdu. (Tirmizi)
Hazret-i Ebu Hureyre anlatır:
“Bir gün elbisemin içinde küçük bir kedi taşıyordum. Resulullah
efendimiz beni görünce, “Nedir bu?” buyurdu. Ben de; “Kedicik!” dedim.
Bunun üzerine Resulullah, “Ey Ebu Hureyre” buyurdu. Yani kediyi
seven, onlara ana babalık eden kimse buyurdu.
Bir gün Ahmed Rıfâi hazretlerinin paltosunun eteğinde, kedisi gelip
uyudu. Namaz vakti geldi, kediyi uyandırmaya kıyamadı. Bir süre onu
şefkatle seyretti. Uyanmayacağını anlayınca kedinin yattığı yeri kesip
namaza gitti. Geldiğinde kedi uyanıp oradan gitmişti. Kesik parçayı
123
www.dinimizislam.com
paltosuna dikti.
Ebu Bekir Vasiti hazretleri anlatır:
Bir gün giderken başımın üzerinde bir kuş uçmaya başladı.
Dalgınlıkla kuşu yakaladım. O elimde iken, başka bir kuş daha uçuyordu.
Elimdeki kuşun annesi sanarak kuşu elimden bıraktığım anda, kuş öldü.
Buna çok üzüldüm. O günden sonra bende bir sıkıntı başladı ve bir sene
geçmedi. Bir gece Peygamber efendimizi rüyamda gördüm. Bir senedir, o
kadar çok sıkıntının tesirinde kaldığımı, çok zayıflayıp ayakta namaz
kılamaz hâle geldiğimi arz ettim. O zaman; "Bunun sebebi, o kuşun,
senden şikâyetçi olmasıdır" buyurdu. Evimizdeki kedi yavrulamıştı.
Ben bu sıkıntı içinde düşünürken, bir yılanın kedi yavrularından birisini
yakalamaya çalıştığını gördüm. Bastonumu yılana vurunca, kaçtı.
Kedinin annesi gelip yavrusunu alıp gitti. Ondan sonra iyileştim;
namazlarımı ayakta kılmaya başladım. O gece rüyamda yine Peygamber
efendimizi gördüm. (İyi olmanın sebebi, bir kedinin senin için
teşekkür etmesidir) buyurdu.
Sual: Hayvanlara eziyet etmek büyük günah olduğuna göre, fare,
yılan gibi zararlı hayvanları öldürmek caiz değil midir?
CEVAP
İnsanlara zarar veren karıncayı suya atmadan, yakmadan öldürmek
caizdir. Fare, akrep gibi zararlılarıysa her zaman öldürmek caizdir. Hadisi şeriflerde buyuruldu ki:
(Yılanı ve yırtıcı olan her hayvanı öldürünüz!) [Müslim]
(Zehirli keleri bir vuruşta öldürene yüz, ikinci vuruşta öldürene
daha az, üçüncü vuruşta öldüreneyse bundan daha az sevap verilir.)
[Müslim]
(İbrahim aleyhisselam için yakılan ateşi her hayvan söndürmeye
çalıştı. Fakat keler, ateşin daha fazla yanması için üfledi.) [Nesai]
(Keler, kertenkeledir. Zehirli cinsleri vardır. Eziyetsiz öldürülmelidir!)
Sual: Evdeki ağ yapan örümcekleri öldürmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Kuduzu önlemek için başıboş köpekleri öldürmek caiz mi?
CEVAP
Hastalık ihtimali olunca caiz olur.
Sual: Yılan öldürülürse eşinin öç alacağı söyleniyor. Doğru mudur?
CEVAP
Yılan öldürmekten korkmamalı! Yılan öldürmek sevaptır. İki hadis-i
şerif meali:
124
www.dinimizislam.com
(Her yılanı öldürün! Yılanın öç almasından korkan benden
değildir.) [Nesai]
(Yılandan korkup öldürmeyen bizden değildir.) [Ebu Davud]
[Bizden değil, kâfir manasında değildir. Bizim sünnetimize uymamış
olur demektir.]
Sual: Bahçeden evimize akrep giriyor. Bazen namaz kılarken
seccadenin yanına geliyor. Akrebi öldürmek için namazı bozmak caiz olur
mu?
CEVAP
Bir tehlike halinde namazı bozmak caizdir. Hadis-i şerifte buyuruldu
ki:
(Namazda da olsanız, yılanı, akrebi öldürün!) [Nesai]
Sokmak ihtimali olan, yani yaklaşan yılanı ve akrebi öldürmek
namazı bozmaz ve mekruh olmaz. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Hayvanları öldürmek caiz mi? Mesela sivrisineğin anında
kömür eden bir aletle yakılması da caiz midir?
CEVAP
Hayvanları suda boğarak ve ateşte yakarak öldürmek caiz değildir.
Dinimiz, zararlı hayvanları fazla acı çekmeden öldürmeyi emrediyor.
Mesela kertenkeleyi bir vuruşta öldürene 100 sevap, iki vuruşta öldürene
50 sevap, birkaç vuruşta öldüreneyse çok daha az sevap veriliyor.
Demek ki bir an önce öldürmek gerekir. Sivrisineğin öyle öldürülmesi elle
veya ilaçla öldürmekten daha hafiftir. Bir anda kömür oluveriyor. Ateşe
atmak gibi değil. Caizdir.
Sual: Hayvan hakkını ödemek için tevbe kâfi mi?
CEVAP
Hayvana iyilik etmeye devam etmelidir.
Sual: Ölmüş bir hayvanı ateşe atmakta mahzur var mıdır?
CEVAP
Bir zaruret olmadıkça ölmüş hayvanı da ateşe atmamalıdır. (Berika)
Sual: Kanuni Süleyman han, Zenbilli Ali efendiye zarar veren
karıncaları öldürmek caiz mi diye sormuş, o da caiz değil diye fetva
vermiş diyorlar. Böyle bir şey var mı?
CEVAP
Olayın aslı şöyledir:
Kanuni Sultan Süleyman Han, meyve ağaçlarını karıncaların sarması
üzerine, meseleyi Zenbilli Ali Efendiye şöyle bir beyitle sorar:
Ağaçları sarsa, eğer karınca
Zarar var mı karıncayı kırınca.
125
www.dinimizislam.com
Zenbilli Ali Efendinin cevabı şöyledir:
Yarın Hakkın divânına varınca
Süleyman’dan alır hakkın karınca.
Bu bir fetva değildir. Bir latifedir. Yani demek istiyor ki, (Sen de
bilirsin zararlı hayvanları öldürmek caizdir. Haksız olarak öldürmek caiz
değildir.)
Osmanlı Devletinin onuncu sultânı ve İslâm halîfelerinin 75. si olan
Kanuni Sultan Süleyman han, Babası Yavuz Sultan Selim’in
vazîfelendirdiği devrin büyük âlimlerinden ders alarak yetişmiş, dini
bilgileri çok iyi bilen bir padişah idi.
Din kitaplarının hepsinde, zararlı hayvanları öldürmenin caiz olduğu
yazılıdır. Karınca gibi hayvanları, zarar vermezse öldürmek caiz değil,
zarar verirse caizdir. Fare, akrep, yılan gibi zararlılarıysa her zaman
öldürmek caizdir. Kuduz hayvanları da öldürmek gerekir.
İnsana ve yemeklere zarar veren karıncaları, eziyet etmeden ve suya
atmadan öldürmek caizdir. İçinde karınca bulunan odunu, yere vurup
silkeledikten sonra yakmak caizdir. (Berika)
Hayvanın ölümüne sebep olmak
Sual: Yolda, arabayla normal hızla giderken, bir tavuk veya bir kedi
yola çıkıp çiğnense, biz sorumlu olur muyuz?
CEVAP
Kasıt bulunmadığı için ve ölen şey hayvan olduğu için, sorumlu
olunmaz. Ölen çocuk ve büyük insan olsaydı, bunun kefareti ve diyeti
olurdu. Bir anne, bebeğiyle uyurken, farkında olmadan, çocuk altında
kalıp ölse, kasıt olmamasına rağmen annenin kefaret vermesi gerekir.
Şimdi, kefaret olarak, 60 gün oruç tutulması gerekir.
Sual: Hayvanları dövmek ve öldürmek caiz midir?
CEVAP
İnsana ve yemeklere zarar veren hayvanları, mesela karıncaları,
sinekleri öldürmekte mahzur yoktur. Fare, akrep gibi zararlı hayvanları,
her zaman öldürmek caizdir. Kuduz köpeği ve yırtıcı hayvanları, kesmek,
vurmak veya zehirleyerek öldürmek caizdir.
Hayvanları dövmek caiz değildir. Dövmek terbiye için olur. Hayvanın
aklı olmadığı için terbiye edilmez.
Hiç bir sebeple, hiçbir canlının yüzüne vurmak caiz değildir.
Hayvanlarla helâlleşmek mümkün olmadığı için, onlara karşı daima
iyi muamele etmelidir. Bir hayvana eziyet edilmişse, tevbe etmeli, pişman
olmalı, bir daha hiç bir hayvana eziyet etmemeli, eziyet edilen hayvana iyi
muamele etmeli, sevip okşamalıdır.
126
www.dinimizislam.com
Camiyi kirleten kuşlar
Sual: Güvercinler köyümüzün camisini kirletiyor, bir de yuva
yapmışlar. Öldürmek caiz mi?
CEVAP
Camiyi kirleten kuşları çıkarmak mümkün olmazsa, kesip eti yenir.
Eziyet veren hayvanlar her zaman öldürülebilir.
Sual: Horoz dövüştürmek haram mıdır?
CEVAP
Evet, haramdır.
Elde olmadan öldürmek
Sual: Hayvanları ateşte yakmak ve suda boğmak günah olduğuna
göre, bahçemizi sularken bahçede bulunan çeşitli böcekler, karıncalar
suda boğulup ölüyorlar. Mahzuru var mıdır?
CEVAP
Maksadınız karıncaları ve diğer hayvanları öldürmek değil, bahçeyi
sulamak olduğu için, mahzuru yoktur. İçinde karınca bulunan odunu yere
vurup silkeledikten sonra yakmak caizdir. İçinde görmediğimiz karınca
kalsa da mahzuru olmaz. Biz karıncayı değil odunu yakıyoruz.
Sual: Kuzular ve hayvanlar karışmasın diye kulaklarını keserek
çeşitli işaretler yapmakta mahzur var mıdır?
CEVAP
Uygun değildir. Kesmemeli, boyayla işaretlemelidir.
Ölü hayvanı incelemek
Sual: Almanya’da biyoloji öğretmeniyim. Gözünü veya başka
uzuvlarını keserek, ölü hayvan üzerinde inceleme yapmak dinen günah
mıdır?
CEVAP
Hayır, günah değildir.
Horoz dövüşü, boks ve sirk
Sual: Horoz ve deve dövüşü, boğa güreşlerini ve boks maçlarını
seyretmek, sirke gitmek günah mıdır? Cambaz seyretmek gibi, hayvanat
bahçesini de ziyaret etmek günah olur mu?
CEVAP
Horoz ve deve dövüşleriyle boğa güreşleri, hayvanlara zulüm olduğu
için günahtır. Boğa güreşlerinde insan da ölebiliyor. İnsanları
dövüştürmek de günahtır. Avret yerlerinin açık olması da, bir başka
günah oluyor. Boksta insanın veya canlının yüzüne vurmak da günahtır.
Sirklerde de, genelde tehlikeli gösteriler, cambazlıklar yapılıyor. Sirke
gitmek, bu gösterileri tasvip etmek demektir. Bu günah olan şeyleri
127
www.dinimizislam.com
seyretmek de günahtır, çünkü din kitaplarında deniyor ki:
Cambaz ipten düşüp ölürse, seyirciler de günaha girer, çünkü onlar
seyretmeselerdi, cambaz, tehlikeli gösteriler yapmaz ve ipten düşüp
ölmezdi. Öldürülen kimse, eceli geldiği için ölürse de, öldüren veya
ölümüne sebep olan kimse de, cezasını görür. (S. Ebediyye)
Yabani hayvanları kafese koymak, hapsetmek mesela bir aslanı, bir
fili veya bir ayıyı ormandan alıp dar bir yere koymak hayvana zulüm olur.
Onları seyretmek için gösterildiği yerlere giden, bu zulmü tasvip etmiş
sayılır. Eğer hiç kimse seyretmeye gelmese, o hayvanları oraya
hapsetmezlerdi. Onların hapsine seyirciler sebep oluyor. Dinimiz,
(Günaha sebep olmak, günah işlemek gibidir) buyuruyor. Günah işlenen
ortamlardan sakınmalıdır.
Başkasının malını izinsiz kullanmak
Sual: Samimi bir arkadaşın malını ondan habersiz kullanmak veya
yemek caiz olur mu?
CEVAP
Başkalarının malını izinsiz kullanmak haramdır. Mesela arkadaşının
kalemini ondan habersiz alıp, o kalemle bir mektup yazmak haram olur.
Arkadaşın cebindeki veya masasındaki şeker gibi şeylerini yemek de
böyle caiz olmaz. Ancak çok samimi olduğu ve yüzde yüz izin vereceğini
bildiği bir arkadaşın malını kullanmak veya yemek caizdir. Fakat bugün
böyle arkadaş bulmak çok zordur. Bunun için suizanna sebep olacak
şeylerden kaçmak gerekir.
Feth-i Musuli hazretleri, bir arkadaşının evine gitti. Arkadaşı evde
yoktu. Hizmetçisi vardı. Ondan sandığın anahtarını istedi. Hizmetçi de
tanıdığı için anahtarı verdi. Feth-i Musuli hazretleri sandığı açıp ihtiyacı
kadar parayı alıp gitti. Arkadaşı bunu duyunca çok sevindi. Hemen
hizmetçisini [kölesini] azat etti.
Bu yüksek dereceye varan eski büyükler, paraya ihtiyacı olunca,
arkadaşlarına durumu bildirirler. Arkadaşları da (Ne kadar ihtiyacın var?)
diye sormaz, cüzdanını çıkarıp verirlerdi. Arkadaşları da, ihtiyaçları
kadarını cüzdanından alırlardı. Hatta bazıları, bir arkadaş, kendinden
para istese, (Niye bunun ihtiyacını daha önce fark etmedim, niye onu
istemeye mecbur ettim) diyerek üzülüp, ağlardı. Sık sık arkadaşına,
ihtiyacının olup olmadığını sorarlardı. Zaten arkadaşa (Nasılsın?) demek,
(Ne ihtiyacın varsa, söyle, mümkünse çaresine bakayım) demektir. Laf
olsun diye nasılsın demek hakiki arkadaşlığa sığmaz.
128
www.dinimizislam.com
Başkasının mailini okumak
Sual: Bazı arkadaşların kiminle mailleştiğini, neler yazdığını merak
ediyorum. Herhangi bir yolla veya şifresini kırarak başkasının maillerine,
bilgisayarındaki diğer yazılara ve özel resimlerine bakmak günah mıdır,
kul hakkına girer mi?
CEVAP
Kendisi izin vermişse günah olmaz. İzinsiz bakılırsa büyük günahtır,
kul hakkına da girer. Genel izin verilse bile, bilgisayarında özel şeyler
olacağı için ihtiyaç kadar bakmalı, başka ne var, ne yok diye
araştırmamalı. Dört hadis-i şerif meali şöyledir:
(Arkadaşının yazısına izinsiz bakan, Cehennem ateşine bakmış
olur.) [Taberani]
(Arkadaşının mektubuna izinsiz bakan, ateşe bakmış olur.) [Ebu
Davud]
(İzinsiz bir evin içine bakan, haram işlemiş olur.) [Ebu Davud,
Tirmizi]
(Birinin evine izinsiz bakanın, gözü çıkarılsa yeridir.) [Müslim]
Başkasının özel bilgilerine izinsiz bakmak kul hakkı olduğu gibi, onu
bir başkasına göstermek de, söz taşımaya, gıybete girer. Bunlar da
haramdır. Bir kimseye mail gönderirken, o mailde, kendi
yazdıklarımızdan başka, başkasının yazıları, daha önce verdikleri
cevaplar da varsa, gizli [bcc] kısma başkalarının mail adresini yazarak,
onlara da gizlice göndermek, o yazıları başkalarına göstermek olur.
Böyle bir şey yapılmışsa tevbe etmeli ve o kimseyle helalleşmelidir.
Sual: İşyerinde bilgi-işlem sorumlusuyum. Başkasının yazısına,
bilgisayarına izinsiz bakmak caiz olmadığına göre, benim bakmam da
günah olur mu?
CEVAP
İş gereği bir ihtiyaç olmadan bakmak günah olur. İhtiyaç varsa,
ihtiyaç kadar bakılabilir.
Özel işte kullanmak
Sual: Özel iş yerinde, iş yerinin işinde kullandığımız bir âleti,
yetkilisinden izin almadan, özel işimizde kullanmamız caiz olur mu?
CEVAP
Hiçbir aleti izinsiz kullanmak caiz olmaz. Ancak, iş yerine zararı
dokunmayacaksa ve âdet olan bir şey ise, mesela telefonu şarj etmek, iş
yerinin elektriğini kullanarak, elektrikli tıraş makinesiyle tıraş olmak,
abdest için veya gusül için iş yerinin suyunu kullanmak, bilgisayarında
özel mail yazmak gibi şeylere genelde izin veriliyor. Bu bakımdan izinsiz
129
www.dinimizislam.com
kullanılabilir.
Besmeleyi okunamayacak şekilde yazmak
Sual: Besmeleyi okunamayacak şekilde veya leylek ve başka
hayvan şeklinde yapmak, B’si veya Sin harfinin dişleri olmadan yazmak
caiz mi?
CEVAP
Hiçbiri caiz değildir. Besmelenin B’sinin noktasını koymayan, Sin
harfinin dişlerini yapmayıp düz çeken bir hattatı Hazret-i Ömer
cezalandırmıştır. Hele leylek, hayvan veya insan şeklinde yazmak daha
çirkindir. Tersten simetri olarak yazmak da caiz değildir.
Kur’an-ı kerimi düzgün yazan hattatlar övülmüştür. Dine aykırı
şekilde yazı yazan hattatlar facirdir. (İzhar-ül hak)
Karahisari’nin yazdığı besmele
Sual: Ahmet Karahisari, Osmanlı döneminde yaşamış bir hattat
olduğu halde, yazdığı Besmele hattı niye uygun değildir?
CEVAP
Kur’an-ı kerimde, nimetin kıymeti bilinmezse, elden gideceği
bildirilmektedir. Osmanlı’nın son dönemlerinde, dine aykırı olarak, mezar
taşlarına âyeti kerimeler yazılmıştı, hatta dizden aşağı gelecek şekilde
olanlar mevcuttu. Dine aykırı işler çoğalıp, nemelazımcılık başlayınca da,
koca Osmanlı devleti yıkılıp gitmiştir.
Piyasada
Karahisari’ninkine
benzetmeye
çalışılmış
birçok
Besmeleye benzeyen şekiller vardır. Hiçbirini Besmele olarak asmak caiz
değildir.
Sual: Karahisarinin yanlış yazdığı Besmele hattı duvara asılır mı?
CEVAP
Duvara asmak caiz değildir.
Sual: Kolay okunmayan Besmeleyi, duvara asmak uygun mu?
CEVAP
Uygun değildir. Kolay okunanı asmalıdır!
Vücuttaki kılları temizlemek
Sual: Vücuttaki hangi kılları almak gerekir, hangilerini almak uygun
olmaz?
CEVAP
Koltuk ve kasık kıllarını, her hafta tıraş ederek temizlemek sünnettir.
15 günde bir de temizlenebilir. 40 gün uzatmak, günah olur. Erkeğin
130
www.dinimizislam.com
erkeğe, kadının kadına, göbekle diz arasına bakmaları haram olduğu
için, kendi cinsi de olsa, kasık kıllarını lazerle, epilasyonla, ağda gibi bir
metotla başkalarına aldırmaları caiz olmaz.
Erkeklerin kaş aldırmaları, cemal niyetiyle, yani düzenli görünmek
niyetiyle caiz; süs için, ziynet için olursa, caiz olmaz.
Kadınların, kaşlarını almaları, inceltmeleri caiz değildir.
Alın, yanak, çene ve bıyık bölgesindeki kıllar ile iki kaş arasındaki
kılları almaları, caizdir. Bacaklarındaki ve vücudunun diğer bölgelerindeki
kılları ihtiyaçsız, herhangi bir yolla almaları, tenzihen mekruhtur.
Erkeklerin de, bacaklarındaki, göğüs veya sırtlarındaki kılları,
ihtiyaçsız almaları caiz olmaz.
Kulaktaki kıllar
Sual: Berberler, kulağın iç kısmında biten kılları alkol alevi ile
yakıyorlar. Bu şekilde kılları yok etmek caiz midir?
CEVAP
Caizdir.
Karınca yağı
Sual: Karınca yumurtasının yağını, tüy dökmekte kullanmak caiz
midir?
CEVAP
Evet, caizdir.
Gusülden sonra
Sual: Cünüplükten guslederken veya gusletmeden önce, etek tıraşı
olmak uygun mu? Yoksa gusülden sonraya mı bırakmak gerekir?
CEVAP
Gusletmeden veya gusül bitmeden önce etek tıraşı olmak, cünüp için
mekruhtur. Hayızlı için mekruh değildir.
Pahalı maden
Sual: Kol saatlerinin camlarını çizilmeye karşı dayanıklı olması için
safir'den, kasasını da dayanıklı olması için titanyum'dan yapıyorlar. Bu iki
metal de altın kadar pahalıdır. Bu saatleri kullanmak haram değil midir?
CEVAP
Hiç mahzuru yoktur. Platin de pahalıdır. Altının haram olması pahalı
olduğu için değildir. Gümüş çok ucuz olmasına rağmen gümüş kaşık,
gümüş bıçak da caiz değildir. Demir çok ucuzdur, demirden yüzük caiz
değildir. Bir şeyin haram veya helal olması, dinimizin bildirmesi ile
anlaşılır. Kendi kendimize mukayese ederek, o haram, bunda da aynı
131
www.dinimizislam.com
durum var, öyleyse bu da haram dememiz asla caiz olmaz.
Bone kullanmak
Sual: Fransızlardan gelen ve takılınca eşarbın altından görülebilen
boneyi kadınların kullanması caiz mi? Yahudi marka eşarpları kullanmak
caiz midir?
CEVAP
Hepsi caizdir. Bone, saçları toplamak ve dışarıdan görülmesine mani
olmak için kullanılıyor. Bone takılmazsa eşarp kayar ve saç görülebilir.
Bone uygun bir örtüdür. Eşarbın veya bonenin gayri Müslimlerden
gelmesinin hiçbir zararı olmaz. İbadetlere mahsus olmayan şeyleri
kullanmak caizdir. Peygamber efendimizin papaz ayakkabısı ve Rum
cübbesi giydiği hadis-i şerifle bildirildi. (Mevahib, Tirmizi)
Gösterişli ipek bir eşarbı Müslümanlar da imal etse kullanılması
uygun olmaz. Gösterişsiz yani uygun olanı gayri müslim de imal etse,
mahzuru olmaz.
Şık giyinmek
Sual: Zenginin eski elbise giymesi uygun mudur?
CEVAP
Resulullah efendimiz, eski elbiseli birisine, (Malın yok mu?) diye
sordu. O zat, malının çok olduğunu söyleyince, ona şöyle buyurdu:
(Allahü teâlâ bir mal verince, bu nimetin eseri üzerinde
görülsün.) [Nesai]
Üç hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Allahü teâlâ bir kuluna nimet verdiğinde, o nimetin eserinin o
kulun üzerinde görülmesini sever.) [Taberani]
(Güzel giyinin ki, Allahü teâlânın size verdiği nimetlerin eseri
görülsün!) [Taberani]
(Allahü teâlâ cemildir. Cemal sahiplerini sever.) [Müslim]
Cemal ile ziynet farklıdır. Cemal, çirkinliği gidermek, vakar sahibi
olmak ve şükretmek için, nimeti göstermek demektir. Allahü teâlâ cemal
sahibi olmayı övmektedir. Cemal için temiz, güzel giyinmek mubahtır.
Kibir, gösteriş için giyinmek haram olur. Makam ve mevki sahiplerinin,
zenginlerin, mesela genel müdürlerin, patronların, fabrikatörlerin, içinde
bulundukları durumlarına göre, çok iyi giyinmeleri gerekir.
Hazret-i Ömer, (İki çeşit elbiseniz olsun, biri şık, diğeri de
mütevazı. Elbisenin şık, temiz olması, insanın şerefinin icabıdır)
132
www.dinimizislam.com
buyurdu. İbni Ömer hazretleri de, (Nasıl elbise giyineyim?) diye soran
birine, (Aşağı kimselerin alayına, kültürlü kimselerin de, seni
ayıplamasına sebep olmayacak bir elbise giy!) buyuruyor. İmam-ı azam
hazretleri, 400 altın değerinde çok kıymetli elbise giyerdi. Talebelerine
güzel giyinmelerini emrederdi. İmam-ı azam, (Hazret-i Ömer’in yamalı
hırka giymesi, Emir-ül-müminin olduğu içindi. Güzel giyinseydi, memurları
da güzel giyinirler, fakirleri, milletten zulümle mal alırlardı) buyurdu.
Hazret-i Talha çok zengindi. Şık giyinir, süslü gezerdi. Yüzüğünde çok
kıymetli yakut taşı vardı.
Hikmet ehli, (Öyle bir elbise giy ki, sen ona değil, o sana hizmet
etsin!) buyuruyor. İnsanlara vaaz ve nasihat edecek kimselerin yeni,
temiz elbise giyerek kendilerine cemal vermeleri, ibadet olur. Hürmet
edilmezlerse, sözleri dinlenmez. Çünkü cahiller, insanın zahirine [dışına,
görünüşüne] bakar. İlminden anlamazlar. Süs ve gösteriş için
giyinmekse, haramdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Süsten kaçınmak, imandandır.) [İbni Mace]
(Süs ve gösteriş için giydiği elbiseyi üstünden çıkarmadığı
müddetçe, Allahü teâlâ ona rahmet etmez.) [Taberani]
(Allahü teâlâ, mütevazı elbise giyineni sever.) [Beyheki]
(Kibir ve gösteriş için, şöhret sahibi kimselerin giydiği elbiseyi
giyineni, Allahü teâlâ, o elbiseleri ile birlikte ateşe atar.) [Ruzeyn]
Demek ki, süs ve gösteriş için elbise giyinmek, haramdır.
Makam, mevki sahibi olmayan, sabit gelirli kimselerin, zenginleri
veya makam sahiplerini yahut haddini bilmeyen komşularını örnek alarak
gösterişe kaçmaları, evlerini çeşitli eşyalarla süslemeleri doğru değildir.
Havanı yok sarımsak ezmeye,
Taksi ile gider hep gezmeye.
Sarı ve kırmızı
Sual: Erkeklerin sarı ve kırmızı renkte kıyafet giymesi günah olur
mu?
CEVAP
Hayır, günah değildir. Bir kavle göre tenzihen mekruh olduğu
bildirilmiştir.
Eski elbise giymek
Sual: Kitaplarda eski elbise giymek övülürken, niye yeni ve iyi elbise
giyilmektedir?
CEVAP
Eski ve yeni elbise giymek, niyete göre iyi veya kötü olur. Mubah
olan işlerde niyet önemlidir. Niyet iyi olursa sevab, kötü olursa günah
133
www.dinimizislam.com
olur, fakat haramlar, iyi niyetle de işlense haram olmaktan çıkmaz. Süs
ve gösteriş için yeni ve şık elbise giyinmek haramdır. Hadis-i şeriflerde
buyuruldu ki:
(Süsten kaçınmak imandandır.) [İbni Mace]
(Allahü teâlâ mütevazı elbise giyineni sever.) [Beyheki]
(Süs ve gösteriş için giyen, o elbiseyi çıkartıncaya kadar, Allahü
teâlânın rahmetinden uzak olur.) [Taberani]
(Kibir ve gösteriş için meşhurların giydiği elbiseyi giyineni,
Allahü teâlâ, o elbiseleriyle birlikte ateşe atar.) [Ruzeyn]
(Güzel elbiseye gücü yeterken, giymeyene Allahü teâlâ Cennet
elbiseleri giydirir. Şöhret için elbise giyenlere de Kıyamette zillet
elbisesi giydirir.) [Şir’a şerhi]
Makam, mevki sahibi olmayan, sabit gelirli kimselerin, zenginleri
veya makam sahiplerini yahut meşhurları örnek alarak gösterişe
kaçmaları, evlerini çeşitli eşyalarla süslemeleri doğru değildir.
Övünmek için, fakirlere karşı büyüklenmek ve onları hakir, aşağı
görmek için giyinmek ve bir de kendisini zühd ve takva sahibi göstermek
için eski ve kötü elbise giyinmek, şöhret için giyinmek gibi uygun değildir.
Gücü yetenin pahalı kumaştan güzel elbise giymesi caizdir. Hadis-i
şeriflerde buyuruluyor ki:
(Allahü teâlâ cemildir, cemal sahiplerini sever.) [Müslim]
(Allahü teâlâ sana bir mal verince, bu nimetin eseri senin
üzerinde görülsün.) [Nesai]
(Güzel giyinin ki, Allahü teâlânın size verdiği nimetlerin eseri
görülsün!) [Taberani]
Cemal ile ziyneti birbirine karıştırmamalı! Cemal, çirkinliği gidermek,
vakar sahibi olmak ve şükretmek için nimeti göstermek demektir. Allahü
teâlâ cemal sahibi olmayı övmektedir. Cemal için temiz, güzel giyinmek
mubahtır. Kibir, gösteriş için giyinmek haram olur. (Bahr-ür-raık)
Makam ve mevki sahiplerinin, zenginlerin, mesela müdürlerin,
patronların, fabrikatörlerin, içinde bulundukları durumlarına göre, çok iyi
giyinmeleri gerekir. Allahü teâlânın huzuruna çıkıldığı zaman buna daha
çok dikkat etmeli! (Her namaz kılarken, ziynetli [kıymetli, yeni, temiz,
sevilen, güzel] elbiselerinizi giyin!) mealindeki âyet-i kerimeyle (Güzel
koku gamı, güzel, temiz elbise kederi azaltır) mealindeki hadis-i şerife
uymaya çalışmalı, eski de olsa temiz elbise giymeli! (Edeb-üd-dünya,
Bostan, M. Rabbani)
Hazret-i Ömer, (İki çeşit elbiseniz olsun, biri şık, diğeri de
mütevazı. Elbisenin şık, temiz olması, insanın şerefinin icabıdır)
134
www.dinimizislam.com
buyurdu. İbni Ömer hazretleri de, (Nasıl elbise giyineyim?) diye soran
birine, (Aşağı kimselerin alayına, kültürlü kimselerin de, seni
ayıplamasına sebep olmayacak bir elbise giy!) buyuruyor. İmam-ı
a’zam, (Hazret-i Ömer’in yamalı hırka giymesi, Emir-ül-müminin
olduğu içindi. Güzel giyinseydi, memurları da güzel giyinirler,
fakirleri, milletten zulümle mal alırlardı) buyurdu. Hazret-i Talha çok
zengindi. Şık giyinir, süslü gezerdi. Yüzüğünde çok kıymetli yakut taşı
vardı.
Hikmet ehli, (Öyle bir elbise giy ki, sen ona değil, o sana hizmet
etsin!) buyuruyor. İnsanlara vaaz ve nasihat edecek kimselerin yeni,
temiz elbise giyerek kendilerine cemal vermeleri, ibadet olur. Hürmet
edilmezlerse, sözleri dinlenmez. Çünkü cahiller, insanın zahirine [dışına,
görünüşüne] bakar. İlminden anlamazlar.
İmam-ı a’zam hazretleri, (Cahillerin hakaret etmemeleri ve
düşmanlara azametli, kuvvetli görünmek için, âlimlerin, âmirlerin
elbiselerinin ve binalarının gösterişli olması lazımdır) buyuruyor.
İmam-ı a’zam hazretleri, talebelerine, güzel giyinmelerini emrederdi.
Kendisi de, her derse gelirken, değişik, yeni elbise giyerek gelirdi. Bir
cübbesi 400 altın kıymetindeydi. İmam-ı Muhammed, kıymetli kıyafetler
giyerdi. Resulullah efendimiz de, bin dirhem gümüş kıymetinde Yemen
kumaşından cübbe giyerdi. (Dürr-ül-muhtar, Tahtavi)
Ağaç dikmenin önemi
Sual: Dinimizde ağaç dikmenin önemi nedir?
CEVAP
Meyveli, meyvesiz ağaçların ve ormanların insanlara olan faydaları
sayılamayacak kadar çoktur. İnsanlığa böyle bir hizmet etmenin
dinimizdeki önemi büyüktür. Bu hususta bildirilen hadis-i şeriflerden
bazıları şöyle:
(Dikilen ağaçtan alınacak meyve sayısı kadar dikene sevap
verilir.) [İ.Ahmed]
(Bir kimse, bir ağaç diker, ağaç meyve verene kadar onu
koruyup bakarsa, bu ağaçtan dökülen her meyve, Allah indinde, o
kimse için, bir sadaka olur.) [İ.Ahmed]
(Bir ağaçtan, insanlar, hayvanlar veya kuşlar istifade ederse, o
ağacı diken için bir sadaka olur.) [İ.Şarani]
(Bir ağaçtan yenilen veya çalınan şeyler, o ağacı diken için
sadaka olur.) [Müslim]
135
www.dinimizislam.com
(Şu yedi şeyi yapan, öldükten sonra da devamlı sevap kazanır:
1- [Dine uygun] ilmi bir eser yazan,
2- Bir çeşme yapan,
3- Bir su kuyusu açan,
4- Bir hurma ağacı diken,
5- Bir mescid bina eden,
6- Bir Mushaf yazan,
7- Öldükten sonra kendisine dua edecek salih bir evlat
yetiştiren.) [Beyheki]
Dikilen bir ağacın gölgesinden de istifade edilse, ağacı diken için
sevap vardır. O ağaçtan ne kadar istifade edilirse, sevabı da o kadar çok
olur. (El-Envar)
Haram ve iyi niyet
Sual: Şir’at-ül-İslam kitabının şerhinde, (Kadın kocası için koku
sürünür de, sokağa çıkarken, başka erkeklere kokusunu duyurmak
niyeti olmasa günah olmaz) deniyor. Sokağa koku sürünerek çıkmak
haram değil mi? İyi niyetle haram, helal hale gelir mi?
CEVAP
Şir’at-ül-İslam şerhi, kıymetli bir kitapsa da böyle hataları da vardır.
S. Ebediyye’de de, (Şir’at-ül-İslam kitabını şerh eden, Yakub bin
Seyyid Ali’nin [rahmetullahi aleyh], dua faslına yaptığı ilâvelerde,
“Dualardan sonra, Sübhâne rabbinâ demek, Sübhâne rabbike demekten
daha yerinde olur; çünkü maksat, âyet okumak değil, dua ve senâdır”
demesi yanlıştır. Kur’an-ı kerimdeki duaları okurken değiştirmek, Kur’an-ı
kerimi değiştirmek olur) denilerek, doğrusu bildirilmektedir.
İslam Ahlakı kitabında ise, (Şir’at-ül-İslam) kitabından sadece,
(Kadının koku sürünerek, ziynetlerini göstererek sokağa çıkması
haramdır) kısmı alınmış, bildirdiğiniz kısım alınmamış.
Nikâhta, boşamakta, boşamaktan vazgeçmekte, köle azadında,
adakta, alış verişte, hediyede söz geçerli olup niyet geçersiz olduğu gibi,
haram işlemekte de, iyi niyet geçersizdir. (Ameller niyete göredir)
hadis-i şerifi, taat ve mubahlara niyete göre sevab verileceğini
bildirmektedir. Günahlar, iyi niyetle de işlense, günah olmaktan çıkmaz.
Bir kadın sokağa çıkarken iyi niyetlerle koku sürünse, kolye, bilezik gibi
ziynetlerini gösterse haram işlemiş olur. İyi niyeti onu kurtarmaz. Ben
kolyeyi kocam için takmıştım, kokuyu kocam için sürünmüştüm demesi
günahtan kurtarmaz.
Kadınların sokağa çıkarken koku sürünmeleri haramdır. Birkaç
136
www.dinimizislam.com
hadis-i şerif meali şöyledir:
(Bir kadın koku sürünüp dışarı çıkar ve kokusunu duyurmak için
bir topluluğun yanından geçerse, ona bakana da, kendisine de zina
günahı [göz zinası] yüklenir.) [Nesai]
(Her göz zina edebilir. Koku sürünüp sokağa çıkan kadın da
zaniyedir.) [Tirmizi] (Göz zinası işlemiş olur.)
(Kadın sokağa çıkarken koku sürünmesin.) [Müslim]
(Koku sürünen kadın, sokağa çıkarken, cünüplükten yıkanır gibi
yıkansın!) [Nesai]
Kaş aldırmak
Sual: Layt çıkışlarıyla ünlü birisi, TV’deki bir konuşmasında, kaşları
aldırmanın günah olup olmadığını soran bir bayan okuyucuya, (Ben
berbere kaşlarımı aldırıyorum, bir mahzuru olmaz) diyerek, erkekle
kadını aynı kefeye koydu. Erkeğe caiz olan bir şey, kadına da caiz olur
mu?
CEVAP
Erkeğe caiz olup da, kadına haram olan, kadına caiz olup da, erkeğe
haram olan şeyler çoktur. Birkaç örnek verelim:
Erkeğe caiz olup, kadına caiz olmayanlar:
1-Kaşlarını inceltmek, kadına haramdır, erkeğin kaşlarını
düzeltmesiyse caizdir. (Hindiyye)
Allahü teâlânın yaratmasını değiştirmek haramdır. Eğer kadının
sakalı biterse, onu yok etmesi haram olmaz. Kadının, kocasına veya
başkalarına güzel görünmek için, yaratılışındaki bir şeyi çoğaltması,
eklemesi veya azaltması caiz değildir. Kaşlarının arasındaki tüyleri
alabilir. (Berika)
Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Kaşlarını cımbız veya başka bir âletle alanlar, yüzlerine güzellik
vermek için yanaklarını çizerek Allah’ın kendilerine verdiği şekli
değiştirenler lânetlenmiştir.) [Buhari]
Kadının biri, (Ya Resulallah, evli kızımın hastalık sebebiyle saçları
döküldü. Bir saç takmam uygun mudur) diye sorunca Resulullah
efendimiz, (Hak teâlâ, iğreti saç takanı ve taktıranı lânetlemiştir)
buyurdu. (Müslim)
Kadının, insan saçını, kendi saçı arasına örerek birleştirmeyip de,
kendi saçına iplikle, bez şeritle bağlamasının ve hayvan kılları eklemenin
haram olmadığı, İbni Âbidin’de, Hadika’da ve Fetava-i kübra’da
yazılıdır. İnsan ve hayvan kılından ve naylon gibi ipliklerden yapılmış
137
www.dinimizislam.com
olan, peruk denilen takma saçları kullanmanın caiz olduğu anlaşılıyorsa
da, ihtiyaç ile ziyneti birbirine karıştırmamalı. İhtiyaç için caiz olan şeyi,
süs, gösteriş için takmak caiz değildir. Erkekler arasında başını açmak
zarureti olduğu zaman, kadının başını ve kendi saçlarını perukla örtmesi
caiz ve lazım olur. Zaruret olunca, avret yerlerini mümkün olan her şeyle
örtmek gerekir. Günahı yalnız saçını vermiş olana ve bakanadır. Peruk
takarak sokağa çıkmak, zaruret olmadan caiz değildir; çünkü kadınların
yabancılara süslenmeleri haramdır. (S.Ebediyye)
2- Kürklü, göz alıcı elbise giyerek, ziynetlerini göstererek sokağa
çıkmak, kadına caiz değil; fakat erkeğe caizdir. (S.Ebediyye)
3- Koku sürünüp sokağa çıkmak, kadına ne niyetle olursa olsun caiz
değil; ama erkeğe sünnete uymak niyetiyle caizdir. (Hindiyye)
Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Kadın sokağa çıkarken koku sürünmesin.) [Müslim]
Kadına caiz olup, erkeğe caiz olmayanlar:
1- İpek ve altın, yabancı erkeklere göstermemek şartıyla kadına caiz,
erkek için ise, kimseye göstermese de, ipek ve altın nişan yüzüğü
haramdır. (Tahavi)
Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Altın ve ipek, kadına helal, erkeğe ise haramdır.) [Taberani]
2- Küpe, bilezik, kolye gibi takılar da yabancı erkeklere göstermemek
şartıyla kadına caiz, erkeğin ise bunları takarak kadınlara benzemesi
haramdır. (Redd-ül muhtar)
Çeşitli sual ve cevaplar
Elden ele vermek
Sual: Bıçağı ve makası elden ele vermek uğursuzluğa sebep olur
mu?
CEVAP
Elden ele vermenin bir mahzuru olmaz. Dinimizde uğursuzluk yoktur.
Bıçak, alanın elini kesmesin diye, yere veya masaya konabilir. Başka bir
hikmeti yoktur.
Sual: Yönetici durumundayım. Villada oturuyor, çeşitli elbiseler
giyiniyorum. (Süsten kaçınmak imandandır) hadisi-i şerifini görünce
korktum. Hep aynı elbiseyi mi giyineyim, villadan çıkıp basit bir evde mi
oturayım?
CEVAP
O hadis-i şerif, gösteriş için öyle giyinmenin zararını bildiriyor. İhtiyaç
138
www.dinimizislam.com
için süslü giyinmekte ve villada oturmakta mahzur yoktur. Hatta imkanı
olanın böyle yapması gerekir.
İmam-ı a’zam hazretleri buyuruyor ki:
Cahillerin hakaret etmemeleri ve düşmanlara azametli, kuvvetli
görünmek için, âlimlerin, âmirlerin elbiselerinin ve binalarının gösterişli
olması lazımdır.
Hikmet ehli de buyuruyor ki:
(Öyle bir elbise giy ki, sen ona değil, o sana hizmet etsin!)
Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki:
(Güzel giyinin ki, Allahü teâlânın size verdiği nimetlerin eseri
görülsün!) [Taberani]
(Allahü teâlâ bir kuluna nimet verdiğinde, o nimetin eserinin o
kulun üzerinde görülmesini sever.) [Taberani]
(Allahü teâlânın verdiği nimetin eseri üzerinde görülmelidir.)
[Nesai]
Sual: Arkadaşla ceketleri birkaç günlüğüne değişmek mekruh mu?
CEVAP
Evet.
Tırnakları gömmek
Sual: Kesilen tırnakları ne yapmalıdır?
CEVAP
Toprağa gömmek sünnettir. Basılmayan bir yere, kabir üzerine veya
denize de atılabilir. Biriktirilip herhangi bir yere gömülebilir.
Sual: Kadın tırnak ve saçını gömmek zorsa, yakmak caiz mi?
CEVAP
Biriktirip gömme imkanı varken, yakmak caiz olmaz.
Sual: Cami resmi bulunan havluları satın almak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Dini levhayı alkolle, kolonya ile silmek caiz mi?
CEVAP
Sabunlu su ile silinir. Buna imkan yoksa, caizdir.
Sual: Gıda paketlerinin veya deterjanların içinde bardak, tava gibi
şeyler çıkıyor. Bazılarının içinden bir kağıt çıkıyor. "Bu kağıdı getirene şu
hediye verilecektir" deniyor. Paket içinden çıkan malı ve kağıdı götürüp
verilecek şeyi almak günah olur mu?
CEVAP
Hayır günah olmaz. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Âdetli hazır petleri yıkamadan atmanın bir mahzuru var mıdır?
139
www.dinimizislam.com
CEVAP
Mahzuru yoktur.
Sual: Yatak odasına dini levha asmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Düğmeleri, küflenmemesi için altın suyuna batırmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Hastaya veya misafirliğe giderken çiçek götürmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Şifa âyetlerini muska yaparak üzerimizde taşımak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Talebeye öğretmek için Kâbe maketi yapmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Hacıların getirdiği içi âyet yazılı tastan yiyip yemek caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Cami resmi bulunan kağıtla kitap kaplamak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Zurna çalmak caiz mi?
CEVAP
Hayır. Savaşta caizdir.
Sual: Kabrin üstüne çiçek dikmekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Mezar üstüne çiçek dikmek ölüye faydalıdır, iyidir. Çiçeğe verilecek
parayı, namaz kılan fakire sadaka vermek daha iyidir. Bundan daha iyisi
de, uygun bir din kitabı alıp birine vermektir.
Sual: Tayt giymek uygun değil. Erkeklerin de, kışın pantolonun
altından giydiği ince veya kalın giyecekler var. Bunlara da tayt diyorlar.
Bunlar caiz değil midir?
CEVAP
Bunları imal etmekte ve giymekte mahzuru yoktur. Hatta taytları da iç
kıyafeti olarak giymek caizdir.
Sual: Gece çamaşır yıkamak caiz mi?
CEVAP
140
www.dinimizislam.com
Evet.
Sual: İhramı kefen yapmak ve kefeni zemzemle yıkamak caiz midir?
CEVAP
İhramı kefen yapmak caizdir. Kefeni zemzemle yıkamak ise,
Hanefi’de caiz, Şafii’de haramdır. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Eskiyen seccadeyi yırtıp yer bezi yapmak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Süte okunup içiliyor, caiz mi?
CEVAP
Bir şeye okumak faydalıdır.
Sual: Şifa âyetlerini görünür şekilde PVC yaptırıp taşımak caiz mi?
CEVAP
Açık gibidir. Görünmez şekilde kaplanırsa caiz olur.
Sual: Dini yazı bulunan gazeteyi yerlere atmak mahzurlu mu?
CEVAP
Evet. Okuyunca yukarı koymalıdır.
Sual: Müzik alarmlı kol saati mekruh mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Domuz derisinden kalb kapakçığı taktırmak caiz mi?
CEVAP
Zaruret varsa caizdir.
Sual: Tarladaki sap artıklarını yakıyoruz, içindeki böcekler de
yanıyor. Günah mı?
CEVAP
Hayır. Çünkü siz böceği değil sapı yakıyorsunuz. Sırf böceği
yaksanız caiz olmaz.
Sual: Odunlarda kurt var. Yere vurunca, düşmeyen de olabilir. Bu
odunları böyle yere vurduktan sonra, yakmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Din kitaplarını dolabın içine belden aşağı koymak caiz mi?
CEVAP
Caizdir. Mushafı daima yukarı koymalıdır.
Sual: Kadın saçından fırça yapmak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Hayvan ve insan motifleri işlemek günah mı?
141
www.dinimizislam.com
CEVAP
Evet.
Sual: Battaniyedeki aslan resmi net değildir. Resim hükmünde mi?
CEVAP
Resim hükmünde değil. Fakat, resimli almamaya, dikkat etmeli.
Şüphelilerle meşgul olmak harama sebep olur.
Sual: Halıdaki mübarek bir isim boyansa, kullanmak caiz olur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Mushaf okunmuş rahleyi, tabure olarak kullanmak caiz mi?
CEVAP
Zaruret olursa caizdir.
Sual: Dini yazı bulunan gazeteyi divanın, karyolanın altına koymak
caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Cami resimli çay tabağı kullanmak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Kanlı pamuğu yakmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Âyet-i kerime yazılı gazeteleri ne yapmak lazımdır?
CEVAP
Yakıp külü denize veya ayak basmayan temiz yere dökülür.
Sual: Sahabenin temsili resimlerini yapmak caiz mi?
CEVAP
Değildir.
Sual: İnsan başlı pipo yapmak mekruh mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Donmaması için lağıma tuz koymak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Kiracı ev sahibinden izinsiz evde değişiklik yapabilir mi?
CEVAP
Yapamaz. Musluk gibi şeyleri değiştirebilir.
Sual: Ekmek kırıntılarını, yakmak caiz mi?
CEVAP
142
www.dinimizislam.com
Hayır. Toplayıp denize atılabilir. Kuşlara verilebilir.
Sual: Otobüs altındaki bagajda, paketle mushaf taşımak caiz mi?
CEVAP
Hayır. Otobüsün üstünde de taşımak mümkün.
Sual: İki katlı otobüsün, birinci katının rafında, mushaf taşınır mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Ezan okuyan saatleri kullanmakta mahzur var mıdır?
CEVAP
Okunurken hürmet etmek şartı ile mahzuru olmaz.
Sual: Tekelden hediye edilen içki yerine, çay almak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: (Abdest havlumu herkes kullanabilir) dedim. Caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Evde, karyolanın altına çuvalla un, pirinç koymak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: İspirtolu kalemle, dini yazı yazmak caiz mi?
CEVAP
Caizdir.
Sual: Evde, canlı hayvan biblosu bulundurmak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Tutkallı hamurdan, ağaç gibi şekiller yapmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Mescitteki halıyı, ayakkabıyla girilen yere sermek caiz mi?
CEVAP
Hayır. Ayakkabı ile girilmeyen eve sermek caiz.
Sual: Babamın resmini albümde saklamak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Elimize, yüzümüze kolonya sürünce, ister istemez kokusu
ağzımıza, burnumuza giriyor. Bunun bir mahzuru var mı?
CEVAP
Hayır.
Sual: Mezar taşına Ali oğlu Veli ve miladi tarih yazmak caiz mi?
143
www.dinimizislam.com
CEVAP
Evet.
Sual: Bekçinin izniyle H.Bağdadi türbesinden örtü aldım. Caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Piyasadaki esansları kullanmak caiz mi?
CEVAP
Evet. Esans demek alkolsüz demektir.
Sual: Namaz kitabı ile helaya girilir mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Resimler, yerde olsa oraya rahmet melekleri girmez mi?
CEVAP
Girmez.
Sual: Rahmet meleği girmeyen oda, rahmetten mahrum kalır mı?
CEVAP
Hayır. Meleklerin faydalarından mahrum kalır.
Sual: Kelime-i tevhid yazılı takke ile helaya girmek caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Melek girsin diye, okunan gazeteyi kapalı yere mi koymalı?
CEVAP
Evet.
Sual: Takkeyi pantolonun cebine koymak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Âyet yazılı bozuk kitabı, yakarak imha caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Mezarlıkta teybi açıp çalgı çalmak uygun mu?
CEVAP
Mezarlıkta gülmek uygun olmadığı gibi kaset çalmak da uygun
değildir.
Sual: Süs niyeti ile pastaya mum dikmek mahzurlu mudur?
CEVAP
Mum uygun değildir
Sual: Satın alınan hazır elbiseyi, yıkamadan giyip onunla namaz
kılmakta mahzur var mıdır?
CEVAP
144
www.dinimizislam.com
Eşyada esas olan temizliktir. Necis olduğu kati olarak bilinmedikçe
hepsi temiz kabul edilir. Hatta gayri müslimlerin elbiseleri de temiz kabul
edilir. (Hadika)
Sual: Tıraş fırçalarının domuz kılından yapıldığını duydum,
kullanmamız uygun mu?
CEVAP
Duymakla hüküm verilmez. Yani fırçaları kullanmakta mahzur yoktur.
Sual: Kâfirden kullanılmış ceket alınca yıkamak lazım mı?
CEVAP
Yıkamak gerekmez.
Sual: Şafii mezhebinde bulaşık makinesi ile bulaşık yıkamak veya
çamaşır makinesi ile çamaşır yıkamak caiz midir?
CEVAP
Evet caizdir.
Sual: Üzerinde Allah yazılı tesbihleri kullanmak caiz midir?
CEVAP
Caizdir, fakat bunları yere atmak caiz değildir.
Sual: Almanya'da resmi kurumlar, bazı yerlerde tabutsuz gömme izni
vermiyor. Ölülerimizi tabutla gömmenin mahzuru var mı?
CEVAP
Toprak nemli ise, erkeği tabut ile koymak caiz olur. Toprak kuru ve
sağlam ise, erkeği tabut ile gömmek mekruh olur. Tabut ile gömünce
tabut içine biraz toprak konur. Kadınları, her zaman tabut ile gömmek
efdaldir. Tabutsuz gömme izni verilmeyince, erkeği de tabutla gömmek
mekruh olmaz.
Sual: Eve Âyet-el Kürsi, Fatiha-i Şerif, Yasin-i Şerif, âyet-i kerime
yazılı levhaları asmak caiz mi?
CEVAP
Evet caizdir.
Sual: Âyet-el kürsi yazılı kolyelerle tuvalete girilmesi caiz mi?
CEVAP
Üstü örtülü olursa caizdir. Eğer Âyet-el kürsi çok küçük yazılmışsa
caiz olmaz.
Sual: Bebeğe muska olarak âyât-ı hırz takmakta mahzur olur mu?
CEVAP
Âyât-ı hırz, koruyucu, muhafaza edici âyetlerdir, takılması çok iyi
olur.
Sual: Pardösüye, paltoya kuşak, kemer bağlamak caiz midir?
CEVAP
145
www.dinimizislam.com
Caizdir.
Sual: Gece aynaya bakmak ve tırnak kesmekte mahzur var mı?
CEVAP
Dinen mahzuru yoktur. Tırnak gece veya gündüz her zaman
kesilebilir. Haftanın her günü kesilebilir. Cuma günü, Cuma namazından
sonra kesmek daha iyi olur.
Sual: Hazret-i Osman’ın kabrinden aldığım toprağı kabre koymam
caiz mi?
CEVAP
İyi olur, mağfirete sebep olur.
Sual: Bulunmuş para, bir vakfa nasıl verilir?
CEVAP
Devir ile verilir. Yani önce bir fakire verilir, fakir dilerse vakfa veya
başka yere verebilir.
Sual: Helayı kapatıp mescit yapmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: İhtiyaç halinde otopsi yapmak dinen caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Domuz kılı fırça ile tıraş olan Şafii, yüzünü biri toprakla olmak
üzere 7 kere mi yıkar?
CEVAP
Evet.
Sual: Doktor, burnuna su verme dedi. Sözüne uymam caiz mi?
CEVAP
Fâsık doktora tedavi olunur. İbadeti bozan, harama sebep olan sözü
adil tabibe sormak lazım.
Sual: Ekmek bulunan heybe, motosikletin arkasına konur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Bir yaşlı insan ölmek üzere ise can veriyorsa benim ona serum
vermem bir kaç saat fazla yaşamasını sağlayabilirse, doktor olarak benim
ona serum vermem dinimizce nasıl sayılır?
CEVAP
Can verirken ölmek üzere olanı rahatsız etmek iyi değil. Eziyet
olabilir. Fakat bir doktor olarak, onun yaşama imkanı olacağını tahmin
ediyorsanız, serum vermenizin mahzuru olmaz.
Sual: Yanında taşınması sünnet olan ayna, tarak misvak, iğne iplik
146
www.dinimizislam.com
gibi şeyleri çantamızda taşımakla da sünnet yerine getirilmiş olur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Camilerin üstüne, imam lojmanı yapmak caiz olur mu?
CEVAP
Yapılmış bir caminin, bir mescidin üstüne bina yapmak caiz değildir.
Caminin üstü de semaya kadar cami hükmündedir. Nitekim ceddimizin
yaptığı camilerin üstünde bina yoktur. Mescit yeni yapılırken, üstüne
imam lojmanı yapılması caiz ise de, caiz olan bir şeyi zaruret
bulunmadıkça yapmamak iyi olur. Camilerin altına dükkan yapılabilir.
Sual: Tesbihler bid’at değil midir? Tesbihi numaratörle çekmek caiz
midir?
CEVAP
Tesbih çekmek sünnettir. Tesbih aletinin kendisi bid’at mi diye
soruluyorsa, Peygamber efendimiz zamanında tesbihler, parmakla,
çekirdekle, taşla sayarak tesbih çekiliyordu. Resulullah efendimiz, bir
kadının tesbihleri, çekirdeklerle saydığını görmüş, fakat men etmemiştir.
Âlimler buradan tesbih kullanmanın caiz olduğunu bildirmişlerdir.
Mekanik veya elektronik numaratör denilen alet ile tesbih çekmekte
caizdir. İslam âlimleri de bu izne uyarak tesbih hazırlamışlar, tesbih bid’at
değildir.
Sual: Mescide girerken niçin "itikâfa niyet ettim" deniyor?
CEVAP
İtikâfa niyet edince orada yatmak, yiyip içmek v.s caiz olur. Niyet
etmezsek bunlar yapılmaz.
Sual: "Sakız çiğnemek erkekler için özür değil ise mekruhtur"
deniyor. Acaba stres yüzünden sakız çiğnemek özür sayılabilir mi?
CEVAP
Sakız çiğnemenin herhangi bir faydası varsa, mesela dediğiniz gibi
strese faydası varsa, sakız çiğnemekte mahzur olmaz. Başka faydaları
varsa o fayda için çiğnenebilir.
Sual: Bayanların misvak kullanması uygun mu?
CEVAP
Bayanların misvak kullanması caizdir. Kitaplarda misvak yerine sakız
çiğnemeleri bildirilmiştir.
Sual: İnsan dışkısını toprakla karışınca gübre olarak kullanmak caiz
mi?
CEVAP
Evet.
147
www.dinimizislam.com
Sual: Baston taşımak niyetiyle, şemsiyeyi baston olarak kullanmak
uygun olur mu?
CEVAP
Şemsiyeyi, baston niyetiyle kullanmak iyidir. Hadis-i şerifte buyuruldu
ki:
(Asa taşımak, Enbiyanın sünneti, müminin alametidir.) [Deylemi]
Hasan-ı Basri hazretleri de buyurdu ki:
Asa, salihlerin süsü, hayvanlara karşı silah ve zayıfların
yardımcısıdır. (T. Gafilin)
Sual: Almanya’da yaşıyoruz. Annem uzun zamandır ağır hasta,
doktorların da umudu kalmadı, çok sancılarına karşı morfin kullanılmasını
tavsiye ediyorlar, ben oğlu olarak karar veremiyorum vicdanen. Bana dini
bilgi verirseniz memnun olurum.
CEVAP
Vurmak caiz ise de, ağır hastalara vurmamak daha iyi olur.
Sual: Kadınların el işi yapması, dantel, örgü vs. mubah eğlence
olarak caiz mi?
CEVAP
Örgü işleme gibi şeyler çok iyidir mubahın ötesinde iyidir, sünnettir.
Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Ya Fatıma, ne mutlu o kadına ki, kocası ondan razı olur. Allahü
teâlânın farz kıldığını yapmaktan ve kocasına itaatten sonra kadınlar
için, yün eğirmekten, iplik bükmekten üstün iş yoktur. Bir saat yün
eğirmek, iplik bükmek veya dokumak, el işleri yapmak kadınlar için
bir yıl ibadet etmekten daha sevaptır. Dokudukları her iplik için amel
defterlerine bir şehit sevabı yazılır.) [R. Nasıhin]
Sual: Ekmek hamurunu kıvama getirmek için, hamurun üzerine bez
koyarak üzerine çıkıp çiğneniyor. Böyle çiğnemek caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir.
Sual: Islık çalmak, uygun mudur?
CEVAP
Sesini duyurmak için caizdir. Sebepsiz çalmak, uygun değildir.
Sunî tohumlama
Sual: Hayvanlarda sunî tohumlama caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir.
Sual: Evlerde bulaşık suları ile abdest suları, evin kanalizasyonuna
karışıyor. Günah oluyor mu?
148
www.dinimizislam.com
CEVAP
Zaruret olduğu için, günah olmaz.
Tuvalete dökmek
Sual: Çayın posasını tuvalete dökmek caiz midir?
CEVAP
Çöpe koyma imkânı varken tuvalete dökülmez, mekruh olur.
Duvar saati
Sual: Duvar saatimiz, çan şeklinde çalıyor. Kullanmakta mahzur var
mıdır?
CEVAP
Hayır, bir mahzuru yoktur.
Sual: Böcek koleksiyonu yapmakta mahzur var mıdır?
CEVAP
Mahzur yoktur. (Hadika)
Ateşle dağlamak
Sual: Bir hadiste, (Şu üç şeyde şifa vardır: Bal şerbeti, hacamat,
ateşle dağlama; ama ateşle dağlamadan menederim) deniyor. Şifalı
şey neden yasaklanıyor?
CEVAP
Hasta olmamak için, sağlam insanı ateşle dağlamak, tevekkülü
bozar. Hasta olanın doktor tavsiyesi üzerine yaptırması caizdir. İkincisi
dağlamak tehlikeli yaralara sebep olabilir. Herkese aynı faydayı vermesi
de kesin değildir. Bir de, dağlamanın faydası, başka ilaçlarla da, temin
olunabilir. Bu bakımdan dağlamak tavsiye edilmiyor. (S. Ebediyye)
Beyin ölümü gerçekleşen hasta
Sual: Bir kimseye karaciğer, böbrek veya başka organ nakli
yapabilmek, yani bir başka hastayı kurtarabilmek için, beyin ölümü
gerçekleşmiş bir hastanın, makineye bağlı fişini çekip kalbini durdurmak
caiz midir?
CEVAP
Böyle bir zaruret varsa, beyin ölümü gerçekleşmiş hastanın fişini
çekmek caiz olur; ama sebepsiz yere veya daha fazla acı çekmesin diye,
beyin ölümü gerçekleşmiş hastanın fişini çekmek caiz olmaz.
Sual: Allah kelimesinin İslami hat olarak bir düzü, bir de simetrik
olarak tersi yazılı. Böyle yazmak ve böyle yazılmış bir hattı duvara asmak
caiz midir?
CEVAP
Yazmak da, asmak da caiz değildir.
Sual: Bazı kimseler su, tuz ve ateşin ortak olduğunu, bunları
149
www.dinimizislam.com
komşuya vermek gerektiğini, vermemenin günah olduğunu söylüyorlar.
Böyle bir şey var mıdır?
CEVAP
Böyle bir şey yoktur. Bir kimsenin mülküne başkası ortak olamaz.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Müslümanlar üç şeyde ortaktır: Ot, su ve ateş.) [Ebu Davud]
Hiç kimsenin mülkü olmayan böyle şeylerde Müslümanlar ortaktır
demek, (Ele geçirenin mülkü olur) demektir. Mülkü olunca da, artık
başkalarına vermeye zorlanamaz. Fakat bir kimse, umuma ait bir suyu,
başkalarının kullanmasına mani olamaz. (Mecelle)
Sual: Alkışlamanın hükmü nedir? Katıldığımız toplantılarda şarkı v.s.
söyleniyor ve herkes bunu alkışlıyor hatta şarkı devam ediyorken alkışla
tempo tutuluyor. Böyle bir durumda alkışa istemeyerek katılmanın hükmü
nedir?
CEVAP
Peygamber efendimiz konuşurken, sözü duyulmasın diye müşrikler
alkış yapıyorlardı. Alkış protesto idi. Şimdiki alkışlar ise beğenme
işaretidir. İyi konuşanları alkışlamak caizdir, mahzuru yoktur. Kötü
konuşanları, haramları alkışlamak da onları beğenmek olur.
Beğenmeden, protesto olarak niyet edilse, içinden, Allah ıslah etsin seni
denilse mahzuru olmaz.
Sual: Zikrettiği için, çimenlere basmanın günah olduğunu
söylüyorlar. Çimenler yeşil olduğu için mi zikreder?
CEVAP
Basmanın mahzuru olmaz. Sadece çimenler, yeşil olan bitkiler değil,
bastığımız toprak ve taşlar da, yani canlı cansız her şey tesbih eder,
zikreder. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Yedi kat gökle yer ve bunların içindekiler, Allah’ı tesbih eder.
Hiçbir varlık yok ki, Onu hamdle tesbih etmesin; fakat siz, onların
tesbihini anlayamazsınız!) [İsra 44]
Sual: Bir hadiste, hac veya cihad dışında, deniz vasıtalarına
binilmeyeceği; çünkü denizin altında ateş, ateşin altında da deniz olduğu
söyleniyor. Bu iki iş dışında, mesela seyahat için gemiye binmek, caiz
değil mi?
CEVAP
Gemiye binmekte hiçbir mahzur yoktur. Müteşabih hadis-i şerifleri,
âlimlerin açıklaması olmadan yazmak uygun olmaz.
Sual: İçinde âyet-i kerime meali bulunan dini kitapların üstünde bir
şeyler yazmak, üzerine elini kolunu koymak caiz midir?
150
www.dinimizislam.com
CEVAP
Uygun değildir. Dini yazılara hürmet etmelidir.
Haram ve helal karışırsa
Sual: Çeşitli haram mallar birbirleriyle veya helal malla karışınca bu
para kullanılabilir mi? Mesela, bir camiye yardım edenler arasında,
haram para verenler de olursa, bu camide namaz kılmak caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caiz olur. Gasp, hırsızlık, rüşvet, kumar, alkollü içkilerden
alınan para gibi, haram malı kendi helal malıyla veya çeşitli kimselerden
aldığı haram paraları birbirleriyle karıştırmışsa ve bunları birbirlerinden
kolayca ayıramazsa, o zaman bu karışımlar, kendi mülkü olur. Tayyib
[temiz] olmasa da, kullanması caiz olur. Bu paralarla yapılan camide
namaz kılınır. Tek cins haram parayla yapılan camide namaz kılınmaz.
Mesela tamamı kumar parası, tamamı hırsızlık, tamamı gasp, tamamı
alkollü içkilerden elde edilen para gibi, tek cins haram parayla yapılan
camide namaz kılınmaz.
Bebeğin ölümüne sebep olmak
Sual: Bir kimse, elinden düşürüp bebeği ölse veya bebekle yatakta
yatarken, üstüne yatıp çocuğun ölümüne sebep olsa, bugün için dinen
cezası nedir?
CEVAP
Kasıt olmayıp, hatayla ölümüne sebep olduğu için, 60 gün kefaret
orucu tutması gerekir.
Sirke gitmek, Horoz dövüşü, boks ve sirk
Sual: Horoz ve deve dövüşü, boğa güreşlerini ve boks maçlarını
seyretmek, sirke gitmek günah mıdır?
CEVAP
Horoz ve deve dövüşleriyle boğa güreşleri, hayvanlara zulüm olduğu
için günahtır. İnsanları dövüştürmek de günahtır. Avret yerlerinin açık
olması da, bir başka günah oluyor. Canlının yüzüne vurmak da günahtır.
Sirklerde de, genelde tehlikeli gösteriler, cambazlıklar yapılıyor. Sirke
gitmek, bu gösterileri tasvip etmek demektir. Bu günah olan şeyleri
seyretmek de günahtır; çünkü din kitaplarında deniyor ki:
Cambaz ipten düşüp ölürse, seyirciler de günaha girer; çünkü onlar
seyretmeselerdi, cambaz, cambazlık yapmaz ve ipten düşüp ölmezdi.
Öldürülen kimse, eceli geldiği için ölürse de; öldüren veya ölümüne
sebep olan kimse de, cezasını görür. (S. Ebediyye)
Çiçek ve mendil
Sual: Ceketin üst cebinde, yani yakada, çiçek veya mendil taşımak
151
www.dinimizislam.com
caiz midir?
CEVAP
Ziynet olacağı için, elde veya yakada çiçek taşımak mekruh olur.
Mendil koymak da böyledir.
Hak aranır, beklenmez
Sual: Dilekçeye, zamanında cevap verilmezse, araştırma yapmak
uygun olur mu?
CEVAP
İyi olur. Hak aranır, beklenmez.
Hacizle hakkımızı almak
Sual: Kirasını aylarca ödemeyen kiracıyı mahkemeye verip, haciz
yoluyla hakkımızı almak caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir.
Maaş promosyonu
Sual: Bankaların, maaşlarını kendilerinden alan müşterilerine
verdikleri promosyonları almak caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir.
Uzun pantolon
Sual: Erkeklerin, pantolonu ayaklarını örtecek kadar uzatmaları caiz
midir?
CEVAP
Mekruh olduğu S. Ebediyye’de yazılıdır.
Cami resimli havlu
Sual: Üzerinde cami resmi olan havlulara el yüz silmek caiz midir?
CEVAP
Hayır, caiz değildir, hürmetsizlik olur. Böyle havluları, kullanmak için
satın almak caiz olmaz.
Pirinçte Allah ismi
Sual: Pirinçte Allah ismi yazılı diyorlar, doğru mu?
CEVAP
Evet, İmam-ı Birgivî’nin bir kitabında öyle yazdığını görmüştük.
Gece aynaya bakmak
Sual: Gece aynaya bakmakta bir mahzur var mıdır?
CEVAP
Gece de olsa, gündüz de olsa, aydınlıkta aynaya bakmakta bir
mahzur yoktur. Loş karanlıkta aynaya bakılırsa, aynanın arkasındaki
152
www.dinimizislam.com
madde, yüzdeki parlaklığı gideriyor. Bu tecrübeyle de bildirilmiştir.
Dinî yazıları çöpe atmak
Sual: Dinî yazı bulunan takvim yapraklarını, gazete sayfalarını,
bozuk dinî kitapları ve üzerinde İslami yazılar bulunan gofret
ambalajlarını, kâğıt toplanan geri dönüşüm kutularına atmak uygun
mudur?
CEVAP
Bu kâğıtlar, kâğıt fabrikasına giderek hamur yapıldığı için mahzuru
olmaz.
153