türkücüler s nemacı olunca ben de türkücü oldum
Transkript
türkücüler s nemacı olunca ben de türkücü oldum
sosyal medya ata s03 Sizin Facebook ve Twitter hesabnz var. Peki aracnzn? Eer yoksa onu hemen “garaj. otostart.com” adresine park edin! Arabalarn Facebook’u olmaya aday paylam sitesinde araçlarla ilgili her türlü detay var. Tesettür markalarndan Arabanz bu ‘garaj’a park edin s12 rahat brakn Yarn örencileri s04 Yarn sabah Yüksekörenime Geçi Snav var. Örenciler ne yapp ne yapmayacaklarn biliyor. Peki dierleri? Bata aileler olmak üzere oförlere, inaat içilerine, seyyar satclara ve polislere çok i düecek. Yeni vitrin sosyal rkalar; medya. Markalar; llar ve maaza açllar yeni sezon ürünlerini inden önce web sitelerinden dyada dusosyal medyada unu en yuruyor. Bunu iyi yapanlarr arasnardöda Zühre Pardösü, Aker ve Armittür ne gibi tesettür markalar var. s 14 cumaertes ZAMAN GAZETESNN G A Z E T E SNN ÜCRETSZ ÜCR CUMARTES LAVESDR. 26 MART 2011 CUMARTES SAYI: 278 FOTORAF: M. AL POYRAZ Söz konusu ev dekorasyonu olunca bitmek bilmeyen bir deitirme ve yenileme arzusuna kaplyoruz. çimize sinmeyen bir ey var ama ne? Sakn aydnlatma olmasn! stediimiz eetki belki de ufak tefek k hilelerinde gizli. - brahim Tatlses keke arklarn ve türkülerini söyleyen garip bir türkücü olarak kalsayd! - nsann özgürlüünün karsnda hiçbir güç duramaz. Ergenekon davas bir arnma ve yüzleme vesilesi. TÜRKÜCÜLER SNEMACI OLUNCA BEN DE TÜRKÜCÜ OLDUM - "Bak içime gör beni tut elimden yak beni/ stemezsen bu ak otur, batan yaz beni...” Usta oyuncu Olgun imek'in Kapalçar dizisinde balamas ile söyledii bu türkü dijital ortamda geçen yl en çok satn alnan ve dinlenen ark oldu. Hatta öyle ki listede Tarkan dahil bir- çok müzisyeni sollad. Türkü albümü çkarma niyetinin olmadn belirten imek, “15 yldr albüm teklifi yaplyor. Ama haddimi biliyorum. Böyle bir ahmaklk içinde olmam. Türkücüler sinemac olunca ben de o müzik listesine girdim.” diyor. Türkü söylerken ruhunuza ileyen içli sesi kadar mü- - Türkiye’de tiyatro hâlâ eski yöntemlerle yaplyor. Bu yüzden tiyatroyu samimi bulmuyorum. OLGUN MEK tevaz kiilii ve oynad rollerdeki performansyla da herkesin sevgisini kazanan Olgun imek, gündeme dair “nsann özgürlüünün karsnda Kaddafi de Ergenekon da duramaz. Ergenekon davas ülkemiz için bir arnma ve yüzleme vesilesi...” eklinde konuuyor. H. SALH ZENGN'N RÖPORTAJI SAYFA 8'DE Çnar Aac’nn gölgesinde anneannelerimizi andk - Geçen hafta gösterime giren Çnar Aac filminin muzip ve huysuz kahraman Adviye Hanm, çocuklarnn tahammül snrlarn zorlasa da torunu Bar için bir numara. Kimseyle geçinemeyen ve huzurevi yolu gözüken Adviye Hanm'n hikâyesinden hareketle anneanne, babaanne ve dedenin bir çocuun hayatndaki önemini aratrdk. Çolpan lhan torunu Sadri Alk', Buket Uzuner oluyla annesi arasndaki ilikiyi, genç oyuncu Feride Çetin ise ebeveynlerinin hayatn nasl ekillendirdiini anlatt. SEVNÇ ÖZARSLAN’IN HABER SAYFA 5’TE SELM LER ’nin yazs sayfa 10’da AHMET RASM KÜÇÜKUSTA ’nn yazs sayfa 13’te cuma ERTESI 02 Mücevherde 26 MART 2011 CUMARTES - Kadnlarn vazgeçemedii aksesuarlarn banda gelir mücevherler. Öyle ki kadnlarn bu tutkusu ‘u kadarck bir ey yeter’ sloganyla prlanta üreticilerinin reklam filmlerine bile konu oldu. Fiyatlarn pek de ‘u kadarck’ olmadn 17-21 Mart tarihleri arasnda CNR EXPO’da açlan 32. stanbul Mücevher Fuar’nda görmek mümkündü. Buna ramen kadnlarn özellikle prlantal mücevherlere olan ilgisi ile etiket fiyatlar arasndaki doru orant gözlerindeki ltdan okunuyordu. Bu yl tak trendinden ziyade yaanan hrszlk olayyla gündeme gelen 32. Mücevher Fuar, güvenlik açn da bir kez daha gözler önüne serdi. Geçtiimiz yllarda piyasa deeri yaklak 200 bin lira olan “Shun Feng kula” adl toka ile “Güne Inn Öpücüü” isimli elmas brou çalnmt. Bu yl zayiat çok daha büyük! 1 milyon 500 bin lira deerinde zümrüt ve prlantadan oluan gerdanlk srra kadem deil ama Filipinler’e ayak bast. Tüm bu olaylarn gölgesinde kalan ve modellerin pek de yenilikçi olmad fuar, yine de bu yln rabet gören mücevherlerine dair önemli ipuçlar verdi. Zarafet sadelikle doru oranldr ama taklardaki son trendler tam tersini söylüyor. Zümrüt, yakut, safir ve elmas gibi deerli talar tasarmlarda oldukça abartlm. Hzn alamayan mücevher firmalar erkek alyanslarna bile prlanta döemi. Prlanta halkn arasna karyor Eskiden daha çok üst snfa hitap eden prlantalar imdilerde biraz daha hafifletilmi modellerle halkn arasna karm gibi. Orta snfa hitap eden modelleri hemen her stantta görmek mümkündü. Setlerde daha çok görkemli modellere rastlansa da küçük prlantalarla süslenmi zarif kolye uçlar, bileklikler ve yüzükleri, mücevheri günlük hayatmza çoktan girdiinin göstergesi gibiydi. Daha ulalabilir fiyatlarla satlan bu ürünleri kadnlar ie giderken de özel davetlerde de kullanabiliyor. HABER MERVE TUNÇEL Erkek alyanslarnda bile prlanta var Artk evlilik deyince akla ilk gelen tekta yüzük oluyor. Zen Diamond’dan Sinem Aksöyler, bunun nedenini prlantann kadnlara kendilerini özel hissettirmesiyle açklyor. Aksöyler’e göre altn daha FOTORAF A. TALHA SERTTÜRK çok yatrm amaçl alnrken, prlanta alanlarn amac bu mücevheri ömür boyu takmak. Bu da kadnlarda sahiplik hissini artryor. Kadnlarn bu ilgisi mücevher üreticilerini kesmemi olacak ki; baz firmalar ii abartarak erkek alyanslarna dahi ufaktan ufaa prlanta döemeye balam. Ne diyelim, pes dorusu! Her yerde renkli talar Gözümüze çarpan dier bir nokta ise zümrüt, yakut, safir ve elmas gibi talarn kullanlmasnda bu yl patlama yaandyd. Her bütçeye hitap etmeyen bu modellerin çakma demeyelim de ‘muadili’ olan ürünlerde ise yeil, krmz, mavi, sar ve mor renklerde deerli talar kullanlm. Damla eklinde yeil tal bir yüzük, kolye ve küpeden oluan ‘Hürrem’ taklar hemen her firmann standnda yerini alm. Öyle ki; bir süre sonra sürekli ayn stand geziyormusunuz hissi uyandryordu. Markalar deiiyor ancak ‘Osmanl tak’ modelleri ufak detaylar dnda neredeyse hiç deimiyordu. Altnlar süste ar, pahada hafif Altnn önlenemez yükselii firmalar görünüte ar ancak gramaj düük, hafif ürünleri piyasaya sürmeye zorlam. Gülaylar Altn’dan Levent Uydaolu eskisi gibi ar ve içilii çok olan altnlar piyasada bulmann neredeyse imkansz olduunu söylüyor. ‘Hafifletilmi Fantezi’ modeller gençleri de cezbetmi olacak ki; bu yl sar altn gerçekten de ‘altn ça’n yayor. Saatlerde parlak ‘ta devri’ Renkli ta çlgnl bayan saatlerine de sçram. Her yerde pembe, mavi ve turkuvaz renkte talarla süslü saatler. Kaylar da tan rengine uyum salyor. Tek sra halinde gövdeye ya da kadrana ilenen talar yerine bu yl çift sra ilenmi talar moda. Konyal Saat’ten Çidem Erarslan, ‘Ta ne kadar bolsa, saat o kadar makbul.’ diyerek özetliyor trendi. Daha büyük ve spor modeller yln gözdesi. Ama spor saatlerde bile parlak talara rastlamak mümkün. m.tuncel@zaman.com.tr Çini sanat nevresimlere dokundu - Stk Olçar dünyaca ünlü bir çini ustas. Yurtiçi ve yurtdnda birbirinden deerli çini eserleriyle tannan Stk Olçar’a vefatndan sonra en büyük sayg duruu bir ev tekstil firmasndan geldi. White&Soft, Stk ustann çini motiflerinden oluan koleksiyonunu 19 Mart’ta bir kokteyl ile tantt. Firmann kurucusu ve tasarmcs Cem Akn, salnda Stk usta ile anlaarak hazrlad koleksiyonu vefatndan hemen sonra sergilemek istemediini söylüyor. Aradan bir süre geçtikten sonra tantlan koleksiyona Stk Olçar’n kz Nida Hanm’n da destei büyük. Dünyaca ünlü çini ustas Stk Olçar’n miras imdi de nevresim takmlar ve yastklarla evlere geliyor. Stk ustann birbirinden deerli be motifi ev tekstil ürünlerine ilendi. HABER MERVE TUNÇEL FOTOÐRAF ZEYNEP ÇETİNDAĞ Geleneksel motifler yatak odalarnda Yastk ve nevresim takmndan oluan koleksiyon, yeni evlenecek çiftlere hitap ediyor. Motifler, doal pamuk üzerine kök boyasyla ilenmi. Fabrikasyon deil el içilii ile üretilen parçalarn desenleri birbirinden zarif. Firmann kurumsal iletiim yöneticisi Deniz Albudak, ürünlerin çeyizin en özel parçasn oluturduunu söylüyor. Geleneksel ya da modern, her tarzda döenmi evlere uygun koleksiyonun baka bir ilevi daha var. Deniz Hanm’a göre bu parçalar evlere çini sanatn tayarak geleneksel deerimizin unutulmasn önleyecek kültürel bir misyona sahip. Ürünler el emei göz nuru Ürünler dekorasyon merakllarn cezbettittii kadar hediyelik eya olarak da tercih edililiyor. Gelen olumlu tepkiler sevindirse de taleebin çok olmas firmay biraz ürkütmü. Çünkü kü ürünler el nakyla yaplyor. Motiflerde, müürekkep mavisi ile mercan krmzs ön planda. a. Albudak, iin en zor ksmnn koleksiyona de-er biçmek olduunu söylüyor. El içiliinden dolay fiyatlar biraz yüksek. Stk ustann imzasn tayan yastklar 240-260 lira, nevresim takmlarnn fiyat ise 850-1200 lira arasnda deiiyor. m.tuncel@zaman.com.tr Motifleri Olçar’n kz seçti Bu ürünlerin oluturulma aamasnda en büyük sorumluluk Stk ustann kz Nida Olçar’a dümü. Nida Hanm hem babasnn ansn yaatmak hem de çini sanatnn tantmna katk salamak için projeyi seve seve kabul etmi. Sürece batan sona destek veren Nida Hanm’n seçtii Stk imzal 5 ayr desen maaza vitrinini ve evleri süslüyor. Eyübolu’nun da imzas var Firmann sanat koleksiyonlar Stk usta ile snrl deil. Ünlü ressam ve air Bedri Rahmi Eyübolu’nun motifleri de yastklara özenle ilenmi. Ürünlerde doall korumak için yine kök boyas kullanlm. Koleksiyon Eyübolu’nun torunu Rahmi Bey’in atölyesinde üretilmi. Ünlü sanatçlarn eserlerinden ilham alan White&Soft yetkilileri ilerleyen zamanlarda bu koleksiyonlar daha da zenginletirmeyi planlyor. cumaertes 03 26 MART 2011 CUMARTES Markalarn sosyal medyadaki takipçi says Tessettür markalarndan Armine, Facebook’taki takipçileri arasnda logo ve slogan yarmas balatt. Birinciye para ödülü verilecek. Aker, sayfasn önerenlere earp hediye ediyor. Yeni reklam alan olarak sosyal medyay kefeden markalar arasnda kyasya bir müteri kapma yar var. YAZI KEZBAN KARAGÖZ Yeni nesil eskisi gibi deil. Daha çok aratryor ve yeni iletiim araçlarn çok sk kullanyor. Onlarn da söyleyecekleri, seçimleri, beklentileri var. Onlar dinleyen, kulak veren, iletiim içinde olanlar gelecein kazanan markas olacak. Zühre Pardösü: 82 bin 826 Aker: 80 bin 793 Armine: 74 bin 706 Kayra: 20 bin 719 Tuba Venn: 18 bin 346 Pijamalar pantolon oldu Tesettür markalarndan sosyal medya ata - Modada artk pazarlama yöntemleri deiiyor. ‘Tasarla, dik, maazada sergile’ dönemi yava yava sona eriyor. Yeni nesil müteriler daha fazla eyi bir arada istiyor. Onlar için ‘iyi ürün, iyi fiyat’ yeterli deil. Takip edilmeyi, seslerine kulak verilmesini, önemsenmeyi, fikirlerinin ciddiye alnmasn bekliyor. Dünya markalar bu beklentiyi çok önce fark etti. Müterilerine ve potansiyel müteri adaylarna Twitter, Facebook gibi sosyal medyalardan ulamay baard. Türkiye’deki moda markalar da bunu görmezden gelmedi. Ama hâlâ birçok marka, iyi bir sosyal medya yönetimine sahip deil. Buna karlk tesettür markalar bu kanallar çok yönlü kullanyor. Takipçi saylar her geçen gün artyor. Flo’nun; krmz, fuya, bej, camel, taba, mavi, turuncu, krem ve mor renkli ayakkablar sayesinde kadnlar, sezonun modasndan mahrum kalmazken trend takipçisi erkekler de Flo’nun tasarlad hem spor hem de klasik tarzlardaki modellerle yeni sezonda rengârenk olacak. Fiyatlar 29,99 TL’den balyor. Renkli kahve setleri Hisar, kahveleri stanbul Fincan Seti ile tatlandryor. Bahar aynn renklerini tayan kahve seti, farkl renkte 6 adet kahve fincan ve 6 adet kahve tabandan oluuyor. Halkal çelik saatler Dice Kayek’in ball ifade eden, birbirine geçme halkalardan oluan çelik saat koleksiyonu hem klasik hem de spor giyinen kadnlara hitap ediyor. BAKIM AKSESUAR vitrin@zaman.com.tr Flo’ya bahar geldi MUTFAK GYM VTRN 2 al, 1 öde GIDA Cosmed’in serum, vücut losyonu ve yüz kreminden oluan serisi kl köklerini zayflatrken, younluklarn azaltyor. Bu seriye ‘2 Al 1 Öde’ kampanyasyla sahip olabilirsiniz. Caillou bal kavanozlarnda Yörem Bal çocuklarn sevgilisi Caillou ile birlikte çocuklara bal sevdirme sürecini balatt. Caillou’lu kavanozlarla çocuklarn bal sevmesi ve daha fazla bal tüketmeleri amaçlanyor. Sosyal medya için artk modann yeni vitrini diyebiliriz. Peki neler oluyor, neler yaplyor sosyal medyada? Takipçiler kahvaltda bulutu Dünyann ciddi bir ekonomik krize girmesiyle Türkiye’deki markalar da reklam bütçelerini gözden geçirmek durumunda kald. te sosyal medya bu virajda kefedildi. Televizyon ve dier klasik reklam mecralarnda yer almak için bütçesi yetmeyen firmalar için bu alan bulunmaz nimetti. Ulusal bir kanala reklam veremeyen irketlerin bile Facebook ve Twitter’da kitleleri var. Bu yüzden markalar yaptklar yeni maazalarn açllarn, vitrinlerini, yeni sezon ürünlerini neredeyse web sitelerinden önce sos- yal medyada duyuruyor. Sosyal medya sadece markay takip ettiiniz, yeniliklerden haberdar olduunuz bir alan deil. Facebook ve Twitter kullanan tesettür giyim markalar, her hafta yeni bir yarma düzenliyor. Kimi zaman bir fotoraf, kimi zaman hikayeler yaryor. Kazananlara ürün hediye ediliyor. Bu yarmalara rabet oldukça fazla. Geçtiimiz günlerde Armine, takipçileri arasnda slogan ve logo yarmas balatt. Birinci 10 Nisan’da açklanacak ve kazanan öneri sahibine 500 TL ödül verilecek. Zühre Pardösü de ksa bir süre önce sosyal medya etkinlii gerçekletirdi. 100 takipçi Bakrköy’de k bir mekânda kahvalt etmek için davetiye kazand. ansl kiiler, firmann Facebook sayfasna yorum yazan 20 ve katlarnn srasnda yer alan kiilerdi. Takipçilerin ve marka yetkililerinin bulutuu kahvaltya katlanlar Zühre Pardösü 2011 yaz koleksiyonunu mini bir defileyle herkesten önce görmü oldu. Sayfay arkadalarna öneren kazanyor Markalar özellikle Facebook’ta tam bir takipçi yar içinde. Ne kadar çok takipçi o kadar çok ilgi demek çünkü. Bu yüzden çeitli yarmalar düzenliyorlar. Bunlardan en önemlisi Facebook sayfasn arkadalarna tavsiye etmek. Aker, Facebook sayfasn arkadalarna öneren 7 takipçisine earp hediye etti. Ayrca o ay doum günü veya evlilik yldönümü olanlar da çekilile Aker’den earp kazanyor. 2011 yaz trendlerle dolu. Bazlar var ki insann nutku tutuluyor. Onlardan biri de desenli pijamalar! Geçtiimiz hafta yaptm klasik maaza turlarnda çeit çeit pijama pantolonlar blazerlarla yan yana görünce podyumlarda manzarann aka olmadn fark ettim. Pantolonlarda kullanlan kumalar genellikle ipekli ve ince. Desenler çeit çeit. Lepoar desen de var, çiçekli rengarenk kumalar da, al desenli pantolonlar da. 90’l yllarda herkesin üstünde gördüümüz pijama pantolonlar bu yaz yine görmeye balayacaz. cuma ERTESI 04 26 MART 2011 CUMARTES Bir küçük delik, içi dolu balk - Baltk Denizi donmu, üzerinde onlarca balkç oturuyor. Biri buzda küçük bir delik açp oltasn aaya salyor, biri eli cebinde parkta gezer gibi dolayor. Kafamzda ise onlarca soru iareti: Ya çökerse, boulursak, köpekbal çkarsa... Baltk Denizi ve onu besleyen bütün nehirler donmu. Baz gemiler terk edilmi bir gecekonduyu andryor. Etrafta kimse yok, her taraf bembeyaz. Çok uzaklardan sar bir gemi geçiyor, Rusya açklarna doru. Denizin üzerinde yalnz bir adam. Uzaktan bir nokta gibi görünüyor. Ayaklarmz topraktan ayrmadan yanna yaklamaya çalyoruz. Bir yerden sonra buza adm atmamz gerekiyor. Kafamzda onlarca soru iareti: Ya çökerse, boulursak, köpekbal çkarsa? Tedirginlii bir kenara brakp ayak izlerine basyoruz. Baz yerlerde denizin alt görülüyor. Mesafe arttkça korku artyor. Derin yerde risk fazla. Küçük admlarla askerî mont giymi adamn yanna yaklayoruz. Bizimle beraber yerini deitiriyor. On metre ilerideki balk kutusunu alyor, oltasn hazrlyor. “Bir denizde bir delikten balk nasl tutulur?” sorusuna, göstererek cevap veriyor. Elinde buzu delmeye yarayan eri-bürü bir alet. Ucu sivri mi sivri. Kara saplyor, sonra balyor çevirmeye. Buzun kalnl 50-60 cm. Ksa bir süre sonra alet boa çkyor, buzda koca bir delik açlyor. Tornavidaya benzeyen oltasnn ucuna yemini takyor, suya atyor. Denizin üzerinde balk tutma keyfi balyor. Armands Purins (56), kimi zaman Rusça, kimi zaman Letonca konuuyor: “Emekliyim, Letonya’nn bir kasabasnda yayorum. Sabah 5’te güne çkarken kalkp geliyorum. ki saat balk tutup eve dönüyorum. Balk en çok sabahleyin tutulur. Akamüzeri hava kararrken geldiim de oluyor. Beklemek çok zevkli.” Buzun üzerinde ayaklar donmuyor mu? ki saatten fazla kal- HABER VE FOTORAF AYHAN HÜLAGÜ mamalarnn sebebi bu. Çizmelerinin altna souk geçirmesin diye kaln bir keçe koymu ama yeterli deil. Arada karaya çkp ayaklarn dinlendiriyor. Can sklmasn diye yanna küçük bir radyo alyor, bazen kitap okuyor. 10-15 dakika sonra olta hareket etmeye balyor. Heyecanla çekiyor, küçük bir balk çkyor. Bal inceleyip delie geri atyor. Büyük balk çknca delii genilettiini söylüyor. Ama büyük balk çok nadir çkyor. Kutuyu altna çekiyor, hikâyesini anlatmaya devam ediyor: “Mobilya fabrikasnda ofis malzemeleri üretiyorum. Platone köyünde I. Dünya Sava döneminden kalma bir evde oturuyorum. Lielupe Nehri’nde sk sk balk tutarm. Nehir 300 km’den uzun…” Neler tuttuunu merak ediyoruz. Oltaya en çok alabalk, somon, göl ve tatl su balklar taklyormu. Frnda, zgara ve tavada piiriyorlarm. Türkiye’de ismi cismi bilinmeyen bir balk türü yok. Somonu sabah kahvaltsnda piirmeden sosla yedikleri oluyor. Ayamz buza hafif gömülüyor. Purins’in konumas içimizi rahatlatyor: “Bir ey olmaz. Buraya traktör çkyor.” Belediyenin özel araçlar buzun kaln olduu dönemlerde göl ve denizin üzerindeki kar temizliyor. Bu bir belediye hizmeti. Gençler buz hokeyi oynuyor. Açlan delikler buz tutmu. Güne kara bulutlarn arkasndan çkyor, kendimizi bir an buz kütlesinin altnda düünüyoruz. Kotura kotura karaya atarken, yeni balkçlar parkta yürür gibi eli cebinde buzda geziniyor. Buz kütlesi gemi gibi! Biraz ileriye yürüyoruz, karmza onlarca balkç çkyor. Aralarnda 10-15 metre mesafe, herkes kendi halinde. Yeni bir balkçnn yanna yaklayoruz. Balklarn gösteriyor, fotoraf çekmemiz için ricada bulunuyor. Yanndakilere laf atyor, tuttuu balklarla dalga geçiyor. Özel bir restoranda açlk yapan 4045 yalarndaki adam bandan geçen ilginç bir olay anlatyor: "Birkaç hafta önce Baltk Denizi'nde balk tutarken buzlar çatlad. 20-25 kiilik ekip büyük bir buz parçasnn üzerinde mahsur kaldk. Kütle hareket edip gemi gibi yüzdü. Hemen ilkyardm aradk. Gelenler ime botlarla bizi kurtarmaya çalrken botlar patlad. Talihsizliin bu kadarna pes. Onlar da mahsur kald. lkyardm ekibini ve bizi baka ekipler kurtard.” a.hulagu@zaman.com.tr Yarn örencileri rahat brakn! Yarn Yüksekörenime Geçi Snav yaplacak. Günlerdir televizyon programlarnda uzmanlar, evlerde ebeveynler örencilere tavsiyelerde bulunuyor. Ancak snav günü beklenti yalnz örencilerden deil. Bata aileler olmak üzere, oförlere, inaatçlara, seyyar satclara, ve polislere de görev düüyor. HABER ESRA KESKN - Üniversite snavna girecekler için yarn büyük gün! Aylardr hazrlandklar Yükseköretime Geçi Snav (YGS) geldi çatt. Mide bulantlar, ba arlar, kalp çarpntlar, hak getire. Uykusuz geceler de cabas. Oysaki uzmanlar televizyonlarda bas bas baryor: Erken yatp erken kalkn, snav düzenini imdiden kurun, aman ha salkl beslenin, snav stratejinizi belirleyin, snav günü yannza alacaklarnz imdiden hazrlayn vs. Uzaktan söylemesi kolay tabii! Bir de sizin yerinizde olsalar! Biz size yüklenmeyeceiz, merak etmeyin. Bu yaz YGS’ye girmeyenler için. Biraz da onlar koysun bakalm ellerini bu ar tan altna… ! Kapkaççlar tatil yapsn lk sözümüz hrszlara! Mümkünse 27 Mart gününü kendilerine tatil ilan etsinler. Malum yarn çantalarda ‘Snava giri belgeleri’ olacak. Yani çalnacak olan yalnzca DKKAT YGS VAR çanta deil, örencilerin koca bir yl ve gelecei. oförler korna çalmasn Bilhassa stanbul, Ankara gibi büyük ehirlerde ard arkas kesilmeyen korna sesleri örencilerin kâbusu. Dardan snav salonuna gelen her ses, örencilerde konsantrasyon bozukluuna neden oluyor. Bu yüzden her frsatta elini klaksona götüren oförler yarn bir kez daha düünsün. naatçlar çalmasn Bilirsiniz inaat içilerinin pazar günü kavram pek olmaz. Haftann 7 günü dur durak bilmeden çalrlar. Civardaki bir inaattan gelen çekiç sesini duydukça beyninize çivi çaklyormu gibi hissedersiniz. Her daim sinirimizi bozmaya yeten bu sesleri, snav srasnda duymak ho olmasa gerek. Bu yüzden inaat firmalar yarn en azndan snav süresince, içilerine izin versin. Seyyar satclar barmasn stanbul’da artk çok rastlamasak da küçük ehirlerde devam eden bir gelenek, pazar günleri “Simitçiii…” diye baran sese uyanmak. Tabii “eskiciii” ya da “domates, biber, patlcaaan” eklinde versiyonlar da var. Yarn dikkatli davranmas gereken bir grup da seyyar satclar. Özellikle okul yaknlarndan geçerken… Polisler güler yüzlü olsun Örencileri strese sokan bir uygulama da snav öncesinde üzerlerinin aranmas. Kopyay engellemek ve güvenlii salamak için bu arama art. Ancak polislere önemli bir görev düüyor: Örencilere güler yüzlü davranmak ve onlarn panie kaplmasna neden olmayacak ekilde arama yapmak. Nasihatler son bulsun Elbette ki en büyük görev annebabalarn. Bazen ebeveynler snav günü çocuklardan daha heyecanl davranabiliyor. Günler öncesinden balayan hazrlklar, snav günü çocuklara okunmu pirinç yedirmeler, ‘kalemini, kâdn, giri belgeni aldn m’ tarznda ard arkas kesilmeyen sorular ve ‘snavda heyecan yapma, adn kodlamay unutma, süre bitmeden çkma’ gibi nasihatler… Ailelerdeki bu panik hali çocuklarn daha fazla endielenmesine yol açyor. Yaplmas gerekense, olabildiince sakin davranp çocuklarnza güvendiinizi hissettirmek. e.keskin@zaman.com.tr cumaertes 05 26 MART 2011 CUMARTES Artvin Hopa, 1997 Bursa, 2011 Kafas çalan, akll bir torunum var ÇOLPAN LHAN/SANATÇI: Torunumu aa yukar her gün görürüm. Derslerini, hedeflerini konuuruz, imtihanlarn merak ederim. Çok ilgiliyimdir torunumla, o da bana kar çok scaktr. Üniversite son snfta okuyor. Kafas çalan, durumlar iyi saptayan akll bir çocuk Sadri. Neyi, nerede, ne zaman yapmas gerektiini çok iyi düünüyor. Gelecek planlarn bize mutlaka danyor. Hayat üzerine kafa yoruyor. Bu çok önemli. Gençlerin çou an yaamakla megul. Çocuklarn aileden kopmamas lazm, aile ortamnn scakln, yaknln onlara iyi anlatabilmeliyiz. Babaannem evimizin neesi Soldaki fotoraf 1997 ylnda Artvin Hopa’ya bal Sugören köyünde çekildi. Sol bataki Eren 7, abisi Nuri 8 yanda. ki karde, evlerinin yan bandaki ilkokulda okudular. Öle zili çalar çalmaz ilk ileri koa koa eve gelmek, babaanneleri Melahat Bilgin’in kucana atlamak ve onu doyasya öpmekti. Anneleri Ayten Bilgin’e verdikleri bu Anneanne, babaanne ya da dedenin varl bir çocua ne katar ya da eksiklii ne hissettirir? Bunlar ancak yaayanlar bilir. Bir de pedagoglar açklyor: “Bir çocuun duygusal ve sosyal geliimi için onlarla birlikte büyümesi çok önemli. Anne ve babann eksik brakt duygular büyükler tamamlar.” HABER SEVİNÇ ÖZARSLAN Çnar Aac pozun üzerinden 14 sene geçmi. Bilgin ailesi imdi Bursa’da yayor. Soldaki fotoraf geçen hafta Bursa’daki evlerinde çekildi. Ev ortamlar yine ayn. Babaanneleri gözbebekleri. Onsuz yapamyorlar. Özellikle Nuri, “Babaanne sen olmasan akamlar eve gelmem, arkadalarmla gezmeye giderim.” diyecek kadar ona bal. Melahat Hanm’n da torunlarna güveni, sevgisi baka. Hep beraber ayn oday paylayorlar. Nuri ve Eren, “Gece kkr kkr kaynatrz. Annem babam gülümelerimize uyanr. Ne konutuumuzu merak ederler. Ama aramzda sr. Evimizin ve hayatmzn neesidir o. nsanlara kar scakkanl olmamzda babaannemin etkisi büyük.” diyorlar. Onlar olmadan asla! - Saat gece yarsndan sonra 00.10'u gösteriyor. Geçen hafta gösterime giren Çnar Aac filmini izleyen üç yal teyze ve bir torunuyla birlikte sinemadan çkp asansöre biniyoruz. Teyzelerin gözleri yal. Ellerindeki mendil gözyalarndan burumu. Kendi sonlarnn da filmdeki emekli öretmen Adviye Hanm gibi olmasndan korkmular besbelli. Dört çocuk, torunlar, evden eve tanan çiçekler, plaklar, bir sandk ve gramofon... Ve iki ayda bir gölgesinde piknik yaplan asrlk çnar aac. Adviye Hanm huysuz kiilii ile çocuklarnn tahammül snrlarn zorluyor ama torunu Bar'n hayatndaki en anlaml kii o. Anneanneli günler iple çekiliyor. Uzakta olduunda telefonda masal saatleri yaplyor. Fatura yüksek geldii için annesinden azar iiten Bar, “Zam geliyor anne zam, gizli zam” diye tatlym gibi görünen yalanla kendini savun- Hayatla mücadele etmeyi örettiler NAZIM KARADENZ/ADAMI: Babaanneme ailede herkes Nana (Lazcada anne demek) der. O kadar sahiplenmitir. Çocuklarn yokluk içinde büyütmüler. Büyük dedem 93 Harbi’nde askere gitmi, gidi o gidi. ki karde anneleriyle beraber maya mecbur braklyor. Dört çocuunun evine samayan ve huzurevi yolu gözüken Adviye Hanm'n hikâyesi bize çok uzak deil. Belki kap dibimizdeki komumuzda, belki kar sokaktaki bir evde, hayatmzn tam ortasnda bu hikâyelerle karlayoruz. Üstelik artk daha sk. Eskiden üç kuak ayn evde yaar, darlr, barlr, kaynalr bir ekilde orta yol bulunurdu. Gül gibi geçinip gitmek vard memlekette. Modern yaamn anahtar kelimesi bireysellik, bizi balarmzdan kopardkça kopard, koca çnarlarn gölgesinden uzaa savurdu. Anneanneler, dedeler, nineler evlerden çekiliyor, huzurevi köelerine siniyorlar. Oysa u bir gerçek ki onlarn çocuk dünyasnda farkl bir yeri var. Küçükken anne terliini bertaraf eden koruyucu meleimiz, ergenlikte dert ortamz, biraz daha büyüdüümüzde gönlümüzün maskotu olurlar. air Haydar Ergülen ne güzel anlatm: “Nedir an- kalmlar. Dedem, “Anam günlerce srgan otunu piirip suyunu içirdi. Ekmek nerede o zamanlar, msr ekmei bile zar zor buluyorduk.” diye anlatrd. Onun bu tecrübeleri bana ders oldu. Ortaokuldan beri amcamn yannda inaatlarda çalarak hayat örendim. Aileme yük olmadan, para kazanyordum, bu ekilde ortaokulu, liseyi, üniversiteyi okudum. neanne?/Hüzün ya da hafza mdr?/Yünlü bir sesin dantel baklar mdr?/Akide kokan tatl bir dil midir yoksa? Aynen yazld gibidir AnneAnne/ki kere annedir." ki kere anne olmann pedagojide de bir karl var. Pedagog Adem Güne öyle açklyor: "Annelere nasl bir model olmalar konusunda tavsiyede bulunurken anneanne gibi olmalarn söylüyoruz. Yani o kadar geni ve rahat. Çocuklara torun gibi sahip çkmallar. Çünkü anne mükemmeliyetçi yaps içinde evladnn hata yapmasna izin vermiyor. Yaam anneyi son demlerinde belli bir olgunlua eritiriyor ama bu arada çocuk ypranyor. te bu yprat anneanne azaltyor. Büyükler evin içinde tolere edici bir fonksiyonu eda ediyor.” Pedagog Ali Çankrl ise iyi taraflar olmakla beraber onlarn çok baskn olduu ailelerde mark ve anne sözü dinlemeyen çocuklarn yetiebileceini düünüyor. s.ozarslan@zaman.com.tr mtm. 60 yanda 110 kiloluk kadncaz bir hmla okula gidip müdürün yanna çkt. Öyle bir sahne vard ki hâlâ unutamam. Babaannem, “Bu çocuun önüne altn dök dönüp bakmaz müdür beyyy!” diye barrken, müdürün masasna yumrukla vurmutu. Babaanneme bakp gülümserken içimi scak bir his kaplamt. Beni böylesine savunmas çocuk dünyamda kocaman bir güven denizinde olduumu hissettirmiti. Güven denizinde gidiydim Elenceli bir kadnd MURAT TUNALI/ETMC: 6. snfa gidiyordum. Snfta bir hrszlk olay olmu, toplanan para çalnmt. Akabinde paray çalan kii snf defteri arasna imzasz bir not brakm. Öretmenler, yazlar karlatrp beni zanl konumuna düürmülerdi. Bu suçlama arma gitmi alaya alaya eve gelmi, durumu babaanneme anlat- YELZ KOÇER/TASARIMCI: Babaannemiz komik bir kadnd. Hayatn elenceli yanlarn görmeyi onun sayesinde örendik. 90’l yllarn mehur korku filmi katil bebek Chucky’yi bizimle birlikte seyredip filmin sonunda “Aman yavrum bir daha eve bebek almayn.” diyerek bizi kahkahaya board. Arkadamza gi- deceimiz vakit, Yeilçam’dan referans alarak evde abi varsa sakn ha bir ey içmememiz gerektiini anlatrd. Tedbirin tebessümle verilebileceini büyüdüümüzde anladk. Anneannem idolüm DUYGU KANBUR KAYMAZ/EV HANIMI: Biz 4 kiilik bir aileydik ama anneannem, daymlar ve teyzemlerle ayn apartmanda iç içe büyüdüm. Anneannemle dost gibiyizdir. Bana skntlarn, endielerini anlatr, laf aramzda bazen evlatlarn ikayet eder. u anda salk problemleri olsa da ayakta ve yine evlatlarna kol kanat geriyor. 7 çocuk sahibi, çok genç yata ei ölmü bir kadn ve evlatlarna sonuna kadar sahip çkm bir anne. Benim idolüm yani. Mutlu bir çocukluk geçirmemde en büyük pay sahibi canm anneannemdir. Allah onu bamzdan eksik etmesin. Onlarn eksikliini her zaman hissettim FERDE ÇETN/OYUNCU: Ben babaanne ve dededem uzakta büyüdüm. 16-17 yalarndayken görümeye baladm ve her zaman hayatmda onlarn eksikliini hissettim. Yallar benim için çok önemli. Kiisel geliimde önemli rol oynuyorlar. Dedem ve babaannem öretmendi. Beni okumam için çok tevik ettiler. Kitaplarn hayatmda büyük rol oynamasnn nedeni onlardr. Çok mücadeleci insanlard, ne olursa olsun pes etmemem gerektiini onlar sayesinde gördüm. Büyüklerimizin deneyimleri önümüzü açabiliyor. Mesela anneannemden hayat olduu gibi kabullenmek gerektiini örendim. Olum anneme kar daha sabrl BUKET UZUNER/YAZAR: Geçen hafta annem bir kaza geçirdi ve bir hafta bizde kald. Bu dönemde annemi ve olumu yakndan izleme olanam oldu. Olumun annemin tedavi sürecinde çok efkatli olduunu görmek beni mutlu etti. Onunla ilgilenii, ilaçlarn vermesi, bana göstermedii sabr ona göstermesi beni çok sevindirdi. Bunda olumun karakteri kadar anneannesinin ona masallar ve ninnilerle bebekliinden beri aktard büyüklere sayg, hastaya efkat gibi büyükanne-torun güzelliinin rolü olduuna inanyorum. Olumun anneanneyle iç içe büyümesi onu yetitirmi, besbelli. cuma ERTESI 06 26 MART 2011 CUMARTES ‘Her baarl erkein arkasnda bir kadn vardr’ derler. Ama bu hikâyede roller deiiyor. Baarl olan kadn. En büyük destekçisi ise her gün karsna farkl jestlerle çkan ei. Ona son jesti ise bu haber! ZAMAN GAZETESÝ’NÝN CUMARTESÝ EKÝDÝR Feza Gazetecilik AÞ Adýna Sahibi ALÝ AKBULUT Genel Yayýn Müdürü EKREM DUMANLI Genel Yayýn Müdür Yard. MEHMET KAMIÞ Genel Yayýn Editörü ALÝ ÇOLAK Yayýn Editörü LEVENT KENEZ Gör sel Yönetmen FEV ZÝ YAZI CI Tasarým Koordinatörü SELÝM ÞÝMÞÝROÐLU Say fa Tasarým M. AL GÜMÜ SNAN TAGETREN SEÇL LGÜN Sorumlu Müdür ve Yayýn Sahibinin Temsilcisi HAYR BEER Reklam Grup Baþkaný HAKAN DÝKMEN Reklam Grup Baþkan Yard. ÝSKENDER YILMAZ cumaertesi HABER ESRA KESKN FOTORAF M. AL POYRAZ Yayýn Türü: Yerel Süreli Yönetim Yeri: Zaman Gazetesi 34194, Yenibosna, Ýstanbul, TEL: 0212 - 454 1 454 Faks: 0212 454 14 96, www.zaman.com.tr - Baský: Feza Gazetecilik A.Þ. Tesisleri ESMA-RAHM BAYRAM Bir jestle eini patroniçe yapt - Geçtiimiz hafta aldmz bir e-mail üzerine Pendik yollarna düüyoruz. Mailde diki dikerek vakit geçirmeye çalan bir ev hanmnn, Esma Bayram’n baars anlatlyordu. Gelin çiçekleri yaparak ie hayatna balayan Bayram, 1 yl önce türlü zorluklarla Pendik’te bir butik açm, ardndan ikincisi gelmi, imdiyse üçüncü maazay açmay planlyordu. in en ilginci, maili gönderen ei Rahmi Bayram’d. Amac Esma hanmn baarsn Türkiye’ye duyurup ona ‘ufak’ bir sürpriz yapabilmekti. Esma ve Rahmi Bayram çiftinin tanmas 12 yl öncesine dayanyor. kisi de Bayburtlu ama stanbul’da tanmlar. lk önce ikisi de birbirini beenmemi. imdiyse tarif edemedikleri bir sevgiyle ballar birbirlerine. Yuvalarn enlendirecek bir çocuklar yok henüz ama sürprizlerle dolu hayatlar var. Esma Sultan’a çelenkli sürpriz Esma Hanm’n butik açmak hep hayaliymi. Ama maddî imkânszlklar buna elvermemi. Oto cam iiyle uraan Rahmi Bey’in iflas edip içi olarak çalmaya balamas planlarn sekteye uratm. Esma Hanm, elini tan altna koyarak gelin çiçekleri yapmaya balam. Kazand parayla ald ilk ey tabii ki diki makinesi. Ardndan kumalar, iplikler, aksesuarlar… Evde gelinlik dikimleri, kendini gelitirmek için gittii dikim, çizim ve kalp çkarma kurslar… Esma Hanm’a, Rahmi Bey hep arka çkm, tevik etmi. Öyle ki bir yaknna gelinlik diken eini mutlu etmek için o düüne çelenk göndermi. Çelenkte ne yazyor dersiniz: “Esma Sultan Moda Evi”. Tabii o sralar butik falan yok ortada. Ama hayallerde var ne de olsa! Gerçekletirmek kolay olmasa da o günkü hayal, imdi gerçek. Aslna bakarsanz Rahmi Bey için einin istemesi yeterli. Bir gün, ‘kiralk’ tabelas asl bir dükkânn önünden geçerlerken Esma Hanm’n, “Buras çok güzelmi, tutsak m?” sözü onu harekete geçirmeye yetmi. Dükkân hemen kiralanm. Rahmi Bey’in Esma Hanm’a orada söyledii ilk sözler: “Buras senin oyun alann, cann ne istiyorsa yap, hiçbir eyi kafana takma.” Azdan çkan cümleler bunlar ama o güne kadarki birikim yalnzca 3 bin 500 TL. Bu para ancak dükkânn masrafn karlam. Sonras “Gelecek ayn kirasn nasl ödeyeceim?” diye kara kara düünen Rahmi Bey’i bekleyen uykusuz geceler... O günleri öyle anlatyor: “Esma Sultan artk bakasnn yannda çalmak istemiyordu. Eve geldiinde mutsuzdu, ben de bunu görüyordum. O mutlu olsun diye dükkân açtk. Ona hissettirmiyordum ama korkuyordum, bu çark nasl dönecek diye. Çünkü maam ancak dükkânn ve evin kirasn karlayacak düzeydeydi. Bu yüzden ilk 15 gün hiç uyuyamadm. Gündüzleri telefon elimde, Esma Sultan’dan arama bekliyordum. Neyse ki 2 hafta sonra ilk siparii aldn söyledi. Böylelikle gelecek ayn kirasn ödeyebildik.” Yaadklar skntlar yalnz bunlarla snrl deil. Çevresindekiler Esma Hanm’n çalmasn yadrgam. Rahmi Bey’e ‘Niye çalmasna izin veriyorsun?’ diye söyleyenler çok olmu. O ise kimseye aldr etmemi. “Ben ite kafam datyordum. Onun da datmas gerekiyordu. Çok iyi oldu. Bu i bize ilaç gibi geldi.” diyor. e.keskin@zaman.com.tr Siparileri yetitirmekte zorlanyor ‘Esma Sultan Moda Evi’ artk bir deil iki tane. ki dükkan da Pendik’te birbirine yüz metre kadar uzaklkta. Böyle giderse yaknda bir yenisi daha açlacak. Çünkü müterilere sipari yetitirmekte zorlanyorlar. Esma Hanm’n methini duyan çevre ilçelerdeki gelin adaylar srada bekliyor. Yurtdndan bile sipariler geliyor. Rahmi Bey gururla söylüyor, “Onun kazanc benimkini çoktan geçti.” diye. Esma Hanm ükrünü u sözleriyle özetliyor: “imi o kadar seviyorum ki gelinlikler bittiinde aynann karsna geçip onlar tek tek seviyorum. Müterilerin nazlar bile güzel geliyor bana. Ama eim arkamda olmasayd bu kadarn yapamazdm. Allah’tan ne dilediysem oldu. Küçük bir dükkân istemitim, ölürsem gözüm açk gitmesin diye. Ama daha fazlas varm nasibimizde. 1 yl bile dolmadan bugünlere geldik. ükürler olsun.” Osmanbey’e ne oldu! - Osmanbey mal her zaman kalitenin adresiydi. Bir zamanlar kadnlar için en iyi alveri mekanyd. Fakat zamanla kadnlar kendilerine yeni adresler buldu, esnaf da gözünü d piyasaya çevirdi. Deimeyen tek ey kald. O da Osmanbey malnn kalitesi... HABER RAHİME SEZGİN FOTORAF MÜHENNA KAHVECİ Osmanbey Moda Günleri yaplacak Osmanbey modas kaçnlmaz olarak dünyadakiyle birlikte deiiyor. Fakat bu demek deil ki farkn ortaya koymuyor. Orhan, moda ne kadar dünyada benzer eylerin üretilmesine neden olursa olsun her halükarda Osmanbey malnn ayrt edildiini söylüyor. Ona göre Osmanbey mal, trendlerin üzerin- de bir ey. Hatralarda olanlar, bugün yaanlanlar Osmanbey malnn hakkn teslim ediyor. Fakat gelin görün ki bu kalitesiyle markalaan Osmanbey markasnn patenti daha yeni alnd. Orhan, Osmanbey markasn temsil niteliindeki firmalara vereceklerini söylüyor. Bu adm aslnda ileriki dö- nemde Osmanbey’de atlacak Osmanbey Moda Günleri gibi yeni projelerin de habercisi. Osmanbey’in gözü her ne kadar d piyasaya kaysa da iç piyasay da unutmu saylmaz. u anda üretiminin yüzde 15’ini iç piyasaya yapan Osmanbey belli ki bundan sonraki dönemde bu oran artracak. Genç kzlar, 80’lik Neriman teyzeye iltifatlar yadryor. Giydii her ey sadeliiyle ve klyla göz dolduruyor. Neriman teyzenin cevabysa net: “Genç kzlmdan kalma hepsi, Osmanbey mal.” Bütün her ey bu ifadede sakl: Osmanbey mal... Zamane insanlar çok bilmese de eskiler bilir ki Osmanbey’den alveri yapmak herkesin harc deildi. Oradan giyinmek bir ayrcalkt. Kim ki bir Osmanbey maln alm, evladiyelik bir ürüne sahip olmu demekti. Piyasann en k, en kaliteli ve en pahal kyafetlerinin adresi uzun yllar Osmanbey’di. Aslnda Osmanbey’in hikâyesi 1960’l yllarda Mudo ile balyor. Genç iadam Mustafa Tavilolu, ortayla birlikte Taksim’de bir dükkan açmtr. Fakat bir müddet sonra Osmanbey’e tanrlar. Mudo’nun, Osmanbey’e Ali Ulvi gelii arkasndan baka Orhan dükkânlarn da açlmasnn ilk iareti olur. O yllarda gayrimüslim vatandalarn youn olarak yaadklar bölge, birdenbire tekstil piyasasnn en seçkin yeri olmaya balar. Tabiri caizse 60’larn 70’lerin ve hatta 80’lerin Osmanbey’i, bugünün Kanyon’u ya da stinye Park’ gibi iltifat görür. Zaten fazla çabaya, reklama gerek yoktur. Osmanbey mal farkn kalitesiyle ortaya koyar. Satlarn patlatmak isteyen iportaclarn azndan dümeyen bir slogan vardr: “Bu mallar Osmanbey mal.” Slogan hâlâ varln koruyor ama Osmanbey’de o günlerden bu yana çok ey deiti. Osmanbey, Abdi pekçi olacak! Özellikle 1990’larda yaanan ekonomik kriz Osmanbey esnafn ihracata yönelik üretim yapmaya itti. Toptan satlar balaynca Osmanbey’e alverie giden kadnlar da artk buraya uramaz oldu. Zaten yeni oluan adresler onlara baka seçenekler sunuyordu. Osmanbey ise artk daha çok yabanc ticaret erbabnn yolunu andrd, toptan satlarn yapld bir yer halini ald. Semtte uzun zamandr, kumalar, kadn-erkekçocuk giyim ürünleri toptan satlyor. Bu yüzden de semtin bugünkü ziyaretçileri daha çok k giyinmek isteyen kadnlar deil ticaret yapmak isteyen yabanclar. Osmanbey Tekstilci adamlar Dernei Bakan (OTAD) Ali Ulvi Orhan, bugünkü Osmanbey’in müdavimlerini yllarla birlikte açklyor: “Osmanbey’i önce Araplar kefetti. 80’li yllarda Araplar alveri için buraya gelmeye balad. 90’l yllarda kuzey komularmz ve Türk cumhuriyetleri geldi. 2000’li yllarla birlikte Afrika ülkeleri ön plana çkt.” ç piyasada bir marka haline gelen Osmanbey, uzun süredir d piyasayla har neir. Bölge uluslararas bir yer haline gelince deiim de ister istemez kaçnlmaz oluyor. Yabanc yatrmclarn gözünü diktii, her geçen gün mülk satn ald bölgede otellerin says da artyor. Ali Ulvi Orhan, semtin caddelerinin ve sokaklarnn bir müddet sonra Nianta Abdi pekçi Caddesi’ndeki gibi yaplacan söylüyor. r.sezgin@zaman.com.tr cumaertes 07 26 MART 2011 CUMARTES Oturma odanzn ortasnda futbol maç yapmak ya da araba yarlarna katlmak ister miydiniz? Kinect teknolojisiyle bu mümkün. Uzaktan kumanda kullanmadan oyun oynama özellii salayan Kinect, kasmda piyasaya çkt ve en hzl satlan ürün olarak Guinness Dünya Rekorlar Kitab’na girdi. HABER DENZ ERGÜREL Bu ürünün baars oyun deil Microsoft’un Xbox 360 oyun konsolu için gelitirdii Kinect teknolojisi, oyun sektöründe yepyeni bir sayfa açyor. Ekran karsna geçen kullancnn hareketlerini alglayan Kinect geçtiimiz kasm aynda sata sunuldu ve imdiden oyun dünyasnda bir fenomen haline geldi. Büyük ilgi gören Kinect, bugüne kadar en hzl satlan elektronik ürün olarak Guiness Dünya Rekorlar Kitab’na girdi. Guiness’in onaylad verilere göre 4 Kasm 2010 ile 3 Ocak 2011 arasndaki 60 gün süresince, toplam 8 milyon Kinect satld. Bu ortalama her gün 133 bin adet sat demek. Kinect’in bugüne kadar yapt sat ise 10 milyonu geçmi durumda. iPhone ve iPad’in sat rekorlarn da geride brakt. Uzaktan kumanda kullanmadan oyun oynama özellii salayan Kinect’in en yakn rakipleri Nintendo Wii ve Playstation Move. Bu iki platformda kullanclar özel kumandalar yardmyla farkl hareketler yapp oyuna interaktif bir ekilde katlabiliyor. Kinect bu deneyimi bir üst seviyeye tayarak, sadece vücut hareketleri ve ses komutlaryla oyun oynama imkan veriyor. Kinect nasl çalr? Kinect’in bu özellii Hareket Yakalama (Motion Capture) teknolojisine dayanyor. Yani kullanclarn yapt hareketler özel ekipmanlar yardmyla dijital ortama aktarlyor. Askeriye, tp, eitim ve elence alannda yararlanlan teknoloji Hollywood film endüstrisinde de sklkla kullanlyor. Oyuncular, bilgisayar tarafndan alglanmasna yardmc olan elektronik sensörlerle dolu özel bir kyafet giyiyor. Bu kyafet yardmyla yapt her hareket dijital ortamda kaydediliyor ve filmde sanki bambaka bir sahnedeymi gibi kullanlyor. Ünlü yönetmeni James Cameron bu teknolojiyi Avatar filminin çekimin- de baarl bir ekilde kullanmt. Kinect bu teknolojiyi bir adm öteye tayarak sensörlü kyafete ihtiyaç brakmyor. Özel bir yazlm, derinlik kameras ve 3 boyutlu tarayc teknolojisini kullanan Kinect ile belirli bir mesafedeki tüm hareketler ve sesler cihaz tarafndan alglanp oyuna uyarlanyor. Artk oyunda kumanda siz oluyorsunuz. Sistemi verimli bir ekilde kullanabilmek için yaklak 6 m² geniliinde bir alana ihtiyaç var. Bu alanda yaplan yüz ve kas hareketleri ile konumalar cihaz tarafndan annda alglanabiliyor. Belirli ses komutlar vererek Kinect sistemini kullanmak mümkün. Zenginletirilmi Gerçeklik (Augmented Reality) ve Sanal Gerçeklik (Virtual Reality) teknolojilerini yepyeni bir boyuta tayan Kinect ile birden fazla kii ayn anda oyuna dahil olabiliyor. Tantm için 500 milyon dolar harcand Kinect, Kinetic (Hareket) ve Connect (Balant) kelimelerinin birleiminden oluuyor. 1 Haziran 2009 tarihinde Elektronik Elence fuarnda bir prototip olarak tantld ve 4 Kasm 2010'da sata sunuldu. Prototipin ad ‘Project Natal'd. Latince doum anlamna gelen natal yeni nesil elence biçiminin douunu simgeliyor. Bu teknoloji uzun zamandr Apple'n gerisinde kalan Microsoft'un yeniden douuna belki yardmc olabilir. Microsoft'un tantm için 500 milyon dolardan fazla para harcadn not etmekte fayda var. Bu rakam projenin gelitirilmesi için harcanan paradan daha fazla. Zihinsel hastalklar tespit edebiliyor Bilim çevrelerinde büyük ilgi gören Kinect teknolojisi, salk sektörü aratrmalar için de ilham kayna oldu. Minnesota Üniversitesi'ndeki aratrmaclar, çocuklardaki zihinsel hastalklar, dikkat eksiklii ve hiperaktivite bozukluunun tehis ve analizinde Kinect'i kullanmaya balad. Kinect yardmyla kurulan video izleme ünitesi sayesinde çocuklardaki bu tip rahatszlklar daha kolay bir ekilde tespit edilebiliyor. ERTESI cuma OLGUN MEK 08 26 MART 2011 CUMARTES Baarl bir oyuncu olmasna ramen suskun kalmay tercih eden bir sanatç Olgun imek. Kendini butik bir oyuncu ve köy pazarlarnda hormonsuz sebze-meyve satan köylü kadnlara benzeten sanatçyla türküleri, sinemay, hayata bakn ve gündemdeki olaylar konutuk. “brahim Tatlses keke arklarn ve türkülerini söyleyen garip bir türkücü olarak kalsayd.” diyen imek, Ergenekon davasn ülkenin arnma ve yüzleme vesilesi olarak görüyor ve “Mahsun Krmzgül’ün biraz ondan koy, biraz bundan koy tarz ileri bana hitap etmiyor.” diyor. RÖPORTAJ H. SALH ZENGN FOTORAFLAR M. AL POYRAZ - Olgun imek’in yüzüne baknca her sabah can skntsyla uyanan ve dünyaya adapte olmaya çalan bir görüntü var. Öyle mi? Sabah kalknca evet, nereden canm sksam diye düünüyorum. (Gülümeler) Oyunculuktan sonra m geliti bu düünce? Vard galiba daha önce. Kiilik özellii diyelim. Bursa’da bir köy çocukluu geçmiiniz var. Özlenecek bir ey mi bu? Hayatm genelde köylerde ve küçük kasabalarda geçti. Doaya kar bir ilgim var. Oralarda kendimi daha doru ifade edebildiimi, daha huzurlu olduumu hissediyorum. Bu tek bana olma ihtiyac m? nsan zaten tek bana olabilmelidir. Kendini kefetme tek banalkla olur ya! Bu yüzden mi Olgun imek “Benden uzak dur ey medya.” diyor? Yok, onun baka sebepleri vardr. Medyadan pek holanmadm söyleyebilirim. Medyayla pek ortak noktalarmz yok herhalde. Onlar “Hadi yürü, ko, atla, bir an önce daha farkl bir eyler yap, biz de bunu eelim bükelim, baka yerlere çevirelim, aklmza yatt gibi yanstalm.” istiyorlar. Bunu pek ahlakl bulmuyorum. Çok mütevaz görünüyorsunuz, ama magazin muhabirlerini ezmek için üzerine araba sürebilecek bir öfke de barndryorsunuz içinizde... Öfke var tabii, olmaz olur mu! Öfkeye sahip olmasaydm ben olamazdm belki. Bir insan öfkesi gelitirebilir de, durdurabilir de. Bunu olumlu bir enerjiye çevirirse inanlmaz eyler de yapabilir. Ne öfkelendirir sizi? Genel olarak bir riyaya snmak çok öfkelendirir. Öfkemle ilgili bir denge yakalamaya çalyorum. Son zamanlardaki “Su testisi su yolunda krlr.” muhabbetini azna pelesenk etmi insanlara fena halde öfkeleniyorum. Banza su testisi düsün, diyesim geliyor. Mahsun Krmzgül'ün yaptna sinema diyemiyorum Google'a 'Olgun imek' yazdnzda oyunculuktan çok türküleriniz geliyor. nsan “Ben aslnda müzisyenmiim” duygusuna m kaplyor? Benden her ey olur diye düünen insanlardanm. Müzikle uramay tercih etseydim müzisyen olurdum. Çocukken süpürgeyi balama diye çalardm. Etrafmdakiler müzisyen olacak derdi. Yol deiiklii oldu, oyuncu oldum. nsan hangi ite daha iyiyse onu yapmal. 20 yldr oyunculukla ilgili antrenmanm var. Bu yüzden müzik ikinci planda kald. gerei kullanyorum bazen. Ama MÜYAP'n 2010 dijital platformda en çok satan arklar listesinde Tarkan' bile geçtiniz... Öyleymi, ama bu benim Tarkan'dan daha iyi olduumu göstermez, hakszlk olur. Böyle bir ahmaklk içinde deilim. Türkü söylemek, benim için insann ruhunun yükseldii zamana denk gelen bir eylem. Söylediiniz türküleri bir araya getirseniz bir albümlük malzeme çkar. 'Bir albüm çkaracak kadar hadsiz deilim mi' diyorsunuz? Albüm çkarmak gibi bir hedefim yok. 15 sene önce de yoktu, bugün de yok. Bakas olsayd bu durumu deerlendirip ‘Olgun imek Avrupa Turnesi' eklinde balayp bunu albüme dönütürerek para da kazanabilirdi. (Gülümeler) Haddimi biliyorum. Daha iyi oyunculuk yapabiliyor“Su testisi su yolun- ken neden albüm yapaym? Türkücüler sinemac olunca o listeye da krlr.” muhabgiren ben oluyorum. betini azna pelesenk etmi insanlara fena halde öfkeleniyorum. Banza su testisi düsün, diyesim geliyor. Kendinizle sk sk konuur musunuz? Evet çok sk yaptm bir ey, insan kimseyle konumaynca… (Gülümeler) Uzunca bir zaman diditim kendi kendimle. Sonuç?... Valla öyle bir galibiyet yar gibi bakmamak lazm. Hep hakikat galip gelir. Sonuçta hayatla bir derdi olan kendi kendisiyle konuur. Derdi olmayan her yerde konuur. Hakikati yakalaynca daha m suskun oluyor insan? Bütün problemleri çözecek bir cümle olsa bunu söylemekten çekinmem. Ama yok! Sradan insan olmay tercih ediyorum ama aleladelii deil. Oyunculukta da çok diyalog sevmem. Çok diyalogla kendini tarif eden senaryolardan ve hatta insanlardan kaçarm. Aradan sekiz yl geçti ve sinemada yoksunuz. Gelen teklifler size uygun mu deil? Çok teklif geldi. Ölçülerime uymad demek ki. Sadece bir rolden hareket eden bir oyuncu deilim. Daha çok bütüne bakp karar vermeye çalyorum. Her rolü kabul edecek olsam kendimle çelimi olurum. u an yeni bir proje var m? Pelin Esmer ile austos-kasm aylarnda çekeceim bir sinema filmi var, onun üzerine çalyorum. Dizi ii de sanrm 2012’de olur. Röportajn videosu ve tam metni zaman.com.tr’de Mahsun Krmzgül'den teklif gelse oynar msnz? Günei Gördüm filmi için teklif geldi ama kabul etmedim. O tarz sinema benim ilgimi çekmiyor. Biraz ondan koy, biraz bundan koy tarz iler onlar. Bunlar derin konular. Güneydou meselesini sadece bir filmle anlatabilmek bu kadar kolay olmasa gerek. Böyle durumlarda niyet sanat yapmak m, sanat ad altnda nemalanmak m bunun ayrdna varabilmek lazm. Madem bu konulara bu kadar hakim birisiydin de niye bu kadar zaman bekledin diye sorarlar adama! Sanat dediiniz ey insann içinden gelen, engelleyemediin bir eydir, yapmadan duramazsn. nsanlar tribünlere oynamay seviyor. O da kolay bir ey ya... Bana bir ey ifade etmiyor o tarz filmler, buna sinema diyemiyorum. Türkiye’de tiyatro hâlâ eski yöntemlerle yaplyor, samimi bulmuyorum Bir tiyatro oyununda oynadnz. Sahne kapand m sizin için? Otogargara’dan sonra tiyatro yapmadm. Türkiye’de tiyatronun hâlâ eski yöntemlerle yapldn düünüyorum. Samimi bulmuyorum. Bunu gerçekletiren çok az tiyatro topluluu var. Belki bir gün onlarla çalrm. 93’ten bu yana 18 yl geçti aradan. Olgun imek, oyunculukta olgunlua ulam mdr? (Gülümeler) Valla onun cevabn benim vermem doru olmaz. Ben bir yola girdim, o yolda ilerliyorum. Bunun içinde baar da var, hata yapmak da var. Hayat böyle zaten. Nefes almak için bile nefes vermeniz gerekiyor. Her rolü kabul etmediiniz için size butik bir oyuncu diyebilir miyiz? Böyle tanmlanabilir. Bir sürü rol oynayaym diye bir telam yok. Pazarlarda köyden eci bücü ürünler getirip satan köylü kadnlar vardr. Sabah ilk onlar satlr, daha parlak ve ekli emali yerinde olan ürünler sonraya kalr. Ben o pazardaki köylü kadnlardan olmay tercih ediyorum. Hormonsuz ve az olmak, tad damanda kalan bir ürün olmak... Babanz Kürt, anneniz Yörük. “Açlmn ta kendisiyim” demitiniz. Anne ve babam evlenmiler, ben olmuum. Açlaca kadar açlm ite. (Gülümeler) Ben kendimi tam ortada görüyorum, hiçbir tarafa doru dura- madm açkças. Türkiye’deki sorun bu iki tarafn birbirini tanyamamas ile ilgili bir sorun mu? Evet. ki tarafda birbirleriyle ilgili birtakm kalp cümleler biliyorlar; ‘Türkler öyledir, Kürtler böyledir’ eklinde... Hâlâ ‘Kürtler stanbul’u bozdu’ diyen Türkler de var, ‘Türkler bizi sürekli eziyor’ diyen Kürtler de var. nanlm, altnda hiçbir gerçek bilgi olmayan fikirlerin peinden gidiyor insanlar. Sonra da baralm diye açlm toplantlar yaplyor. Barmak için iki tarafn birbirlerini affedip masaya oturmalar gerekir. Bunu ben çözemem valla! (Gülümeler) Sanatçlarla kahvaltda buluup zeytin-peynir yemekle bu i olmaz. Bu i öfkesiz halledilmeli. Ülkedeki Ergenekon, Balyoz gibi davalarla hesaplamay nasl yorumluyorsunuz? Ülke için bir arnma, yüzleme ve temizlenme vesilesi olarak görüyorum. Yöntemlerinin doruluu ve yanllaryla ilgili tartma yapan birçok insan var zaten. Ama en azndan bir çaba var. Eskiden faili meçhuller vard, imdi failleri çkartlyor. Hakikat hiçbir ekilde gizlenemiyor. Libya ve Msr’daki gelimelere nasl bakyorsunuz? nsan özgürlüüne ak bir yaratk. Bunun önünde Kaddafi de duramyor, Ergenekon da duramyor. Albüm yapmanz için teklif geldi mi? On be yldr teklif geliyor, bo ov'dan beri. Dans da edebilirim, o zaman dans olayna da m el ataym, çalrsam iir de okuyabilirim o zaman bir de iir albümü çkartaym? Her eyi bu kadar kirletmemek lazm. Baz ileri daha iyi bilenlere brakmak lazm. E dost toplantlarnda, ruhumun yükseldii zamanlarmda türkü söylemeyi tercih ediyorum. Hangi türküler ruh yoldanzdr? Alar msnz? Hüzünlü türküler. Hüzünü de biraz seviyorum galiba. Çok hareketli, eller havaya türkülerini pek bilmem. Ben de insanm canm, alamaz mym? En son brahim Tatlses abinin haberini duyunca ne yalan söyleyeyim baya bir hüzünlendim. Ne hissettiniz Tatlses’in vurulduunu duyunca? “Ah brahim abi” dedim. “Sadece arklarn ve türkülerini söyleyen garip bir türkücü olarak kalsaydn! Fakire fukaraya yardm etmek için konser veren biri olsaydn. Bu düzen seni oraya buraya bu kadar çok su tayan bir insan yapmasayd?' diye düündüm. Üzüldüm tabii ki, çok üzüldüm. Yanna gidip bunlar ona da söylemek istedim. s.zengin@zaman.com.tr Oyunculuum Alex gibi, kendi türkümü söylüyorum Bir film ya da diziye balama öncesindeki bo zamanlarnzda ne yapyorsunuz? Hayatn içinde dolanyorum. Bir yerlere kapatmyorum kendimi. nsanlarla diyalog kurmam gerektii zamanlar da kuruyorum ama genel olarak çok kurmak istemiyorum açkças. (Gülümeler) Yeri geldiinde snrlar nazik bir ekilde koruyorum. nsanlarn yllar sonra sizi nasl anmasn istersiniz? Ben öldükten sonra ne olursa olsun hiç umurumda deil. (Gülümeler) Nasl anarlarsa ansnlar, beni ilgilendirmiyor. Yoksa bu, tribünlere oynamaya kadar gider. Ben oyunuma bakarm, biraz Alex gibi taklyorum. (Gülümeler) Alex sinirlenmez, hiç konumaz, oyununa bakar. Bazlar da sahada kendini yerden yere atar, seyirciye ve kameraya koar. Herkes kendi türküsünü kendisine göre söylüyor. Benim türküm de böyle. cumaertes 09 26 MART 2011 CUMARTES Dünyann en deerli yüzüü - Parmandaki yüzüü gösterdi özenle. Moskova'dan almt. Biraz pahalyd ama gümü üzerine mineliydi. Bu ilerden anlayan bir arkada yüzüe bakarken önce gözlerini kst, sonra yüzünü ekitti ve, “Pek kötü bir içilik, keke Kapalçar'ya gitseydin.” dedi. Oysa yüzüü deerli klan onun hikâyesiydi. HABER JÜLİDE KARAHAN FOTOÐRAF ÜSAME ARI lk durak Kapalçar Tacirler Sokak'taki ek Usta. O; her eyi bilir, herkesi tanr. “Mine mi, ne yapacaksn mineyi, farkl bir ey o. Etrafta gördüklerine kanma, çou souk mine onlarn.” dedi ve ekledi Usta: “Scan yapan 5, bilemedin 10 kii ya var ya yok koca çarda. Neden mi? Eee zor i, çok da skc. Küçük küçük boya dur, yetimiyor, para da kazandrmyor pek…” Bahsi geçen 5-10 kiiden biri Tavuk Pazar'ndaki Arif Usta. “Al frçay boya bakalm incecik, elin titremeyecek ama; renkler de karmayacak birbirine.” diyor daha kapda usta. Yapmak isteyen çok oluyormu, onlar içinmi bu ezbere açklama. 52 yanda, 36 senedir çarda. lkokulu bitirmi, ortay terk etmi, o zaman bu zaman mine yapyor tek bana. “Öyle kimseyi alamazsn kolay kolay yanna.” diyor. Hakl, zaman geliyor kilolarca altn giriyor dükkâna. “Batan alalm m” diyoruz. Alyor: “Mine camdr, cam tozu. Cam ile ona yataklk eden metal yani altn, gümü ve bakr; yüksek scaklkta birleir, sertleir, parlar. Cam tozu iyice ezilir, incelir. pince frçalarla metale ilenir. Sonra piirilir. Buras mühim. Çok pierse yanar, sulanr. Az pierse de metalle bir olamaz cam, tutunamaz. Bir sürü püf noktas var da en mühimi düz piirmek. Böyle kaymak gibi pürüzsüz olacak. Scak mine, evladiyeliktir. Bir de souu var, zamanla atar. Eskiden kova kova mal gelirdi, scak mine için. imdi ucuz diye souk mine istiyor herkes.” Arif Usta, tüm bunlar, Kürkçüler Kaps'nn oradaki Berç Usta'dan örenmi. O da Mardiros Usta'dan. O; yurtdnda örenmi, 60'larda dükkânn açm. Bir de rahmetli Garbis Usta varm, of of of… O ne içilikmi! Olu da çok yetenekliymi ama sadece özel iler yapyormu artk. Onun yapt mineyi yapan anasnn karnndan domam daha. Çarnn en genç minecisi 30'a bir iki basama kalan Arda Usta. 13 yanda gelmi çarya; 5 yl onu getir, bunu götür, suyu ta, mineyi ez. imdi eni konu usta. Ona göre sr mr yok; herkes pilav yapar ama içlerinden biri en lezzetlisi... “Önemli olan yeni motifler oluturmak, kendinden bir eyler katmak.” diyor ve ekliyor: “Boyalar genelde Almanya'dan geliyor. Bazen de Fransa'dan. Malzeme pahal ama desen çizmek en zoru. ncecik frçayla resim yapyorsun sonuçta. Herkes yapamaz. Sabr gerekir. Rengi tutturmak önemli. Bazen bir türlü tutturamazsn; o zaman iten soursun. Belki de o yüzden bu kadar az kaldk.” “Hem az kaldnz, hem kimseye öretmeye niyetiniz yok.” diyoruz. Cevabmz alyoruz: “Hobi olarak örenmek isteyen emekli hanmlarla uraamayz. Arif Usta, daha lml: “Ben denedim öretmeyi. Ama hem elleri titriyor hem de sklyorlar. Bir de vakit yok. Marmara Güzel Sanatlar'dan çardlar ama ileri brakp gidemem ki…” Öte yandan mine örenmek isteyen 7'den 70'e bir sürü cam sevdals... Çou zaten cam sanatçs. Gülbün Tuncel mesela. Yllardr vitray yapyor, atölyesi var. Pek çok ulusal ve uluslararas sergiye katld. Günün birinde aklna mine dütü. Arad, tarad, gitti, geldi. Teknii öretecek kimse yok. Tak tasarmcs Elif Kibarolu için de geçerli bu. Mimar Yasemin Aykoç için de…Yetenekleri farkl, istekleri ayn bu hanmlar geçtiimiz günlerde Odak Sanat'ta topland. St. Petersburg'tan gelen Tamara Emsen, hoca; onlar örenci oldu. Ezdiler, boyadlar, piirdiler. imdi her biri kendi hikayesini mineleyecek. Yüzüü deerli klan hikâyeyi de onlar anlatt: “Bir eye deer katan onun öyküsüdür, geçmiidir. Burada bir çnar yapra var dersiniz; anneannenizin bahçesini hatrlarsnz. Dünyann en deerli yüzüüdür o artk.” Bu arada yüzükteki scak mineymi ama pürüzlüsünden… j.karahan@zaman.com.tr Mine yapmay örenmek isteyenler, Cam Oca ve Odak Sanat gibi hobi merkezlerini takip edebilirler. Minenin tarihi eski çalara dayanyor Kuyumculuk ve resimde kullanlan mineleme tekniinin (ince bir cam tabakasnn bir metalin yüzeyine eritilerek yaptrlmas) kökeni eski çalara dayanyor. Eski Msrllar, Keltler ve Romallar tarafndan bilinen minelemenin en güzel örnekleri Bizans sanatndaki ncil kapaklar, kutular, haçlar ve ikonalarda görülüyor. slam sanatnda mine tekniine ilikin bil- gilere El-Biruni'nin yaptlarnda rastlansa da en erken slam eserleri Fatmiler döneminden kalma, altndan yaplma mücevherler. 13. ve 14. yüzyllarda Memluk sultanlarnn Halep, am ve Rakka'ya smarladklar mineli ve yaldzl cami kandilleri biliniyor. am ve Kahire'deki saydam mine örnekleriyse 16. yüzylda slam ülkelerinden Akdeniz çevresine yaylyor. Venedik ve Barcelona'dan sonra Bohemia, Avusturya ve Saksonya'ya ulayor. Venedik'in dünya camclnn merkezi olmasndan sonra ürettii ilk cam örnekleri pembe, mavi ve yeil zemin üzerine mineli ve yaldzl. Osmanl döneminde de uygulanan mine teknii özellikle 17. yüzyln ikinci yarsnda yaygnlayor ve Beykoz ii eyalarn bezemelerinde yaldzla birlikte kullanlyor. cuma ERTESI 10 26 MART 2011 CUMARTES rleri e ft e d n ’ m n a H r â ig air N on dokuz, den -defterlerin asl says çkar. Aydn defterlerin ’ndan ören dilimi olarak karmza rler “yok”mu; Bekirolu zama defte ba baz ’yd. ark ‘stan küsü örüO filmin ad Beklenen kadnnn, üstelik bir airin yola çkarak bir yaamöy n sona bir Osmanl k, Rume- niyordukCahide Sonku’nun erke yakalarz: Mutsuz evlili kez alev bul hayat’n nik yaknlk- yordu. dii bu yaplato getir e klar, kalem çocu , eren güzelliiyle son bir iiyle kada incel Romanc “Beklenen lihisar, Büyü ikle kullanmadm-, , döneminin aydn, alev göründüü film. -‘ak’ sözcüünü özell amöyküsünde, Bekirolu yordu. Arada bir te- lar r’n hangi yalnzid’in tahttan indiriliark”y Zeki Müren söylü ek snf kadn air Nigâ geçen zaman, Abdülham yüks n’a Sulta ye baskl yaama koullat’n huzurunda, Naci levizyonda gösteriliyor… lklar, gönül krklklar, dim: air i, Sultan Rea … bekle ykm luk, kitap r önüne seriyor. bir rator gözle ü impa yllar n Bense, nice rica, savalar, çöke içinde ömür sürdüün (Gerçi günce mi den içtenliiyle anlat- r lara salk veririm. air Nigâr Hanm bütü Nigar Hanm’n güncesi. ‘Jurne Eseri okumam olan , m. neler iyoru daha verem r rolu: “Nigâr bilir kara Beki kim n Defterlerin tümü meliyim, günlük mü, öyle diyordu Naza tercih etmi. Hatr- yor. ve dualar uzar satrlar nal’ karl Ataç ‘günce’yi zenginlikler içeriyor! Hanm’n iç konumas nda e aras gözd ük min günl döne eyle bir n harflerini slatr ve daRuen Eref Ünaydn’ lyorum, Salâh Birsel, günc boyunca. Ve gözyalar karar klmt.) ar yllar sonra biturduu çok sevimli, duraksam, ‘günlük’te en ihtimal ki bütün bunl airlerini, yazarlarn konu trk tmn m, Haya Han r ydi, li bulmakNigâ , acan düünerek tesel rl kitab Diyorlar ki’de Çok uzun yllar önce Her ey- rilerinin okuy nda bir gün çok baa or. sonu çky Yaz mza im. mit kar e edin lk günlerind Hikâyesi’ni .” yal tadr evit’in Hem . Fikre tadr k mak Tevfi daha fazla, evet ama artk her eyden yakn ailecek Âiyan’a gitmitik, Yaklak yirmi yldr, belki bu yaknmaeim dostmn Hikâyesi. Cep den, eki hem söyleisindeki fazla, arkadam, tanm, esind ne. Müzede satlyordu Haya daha günc evet r Nigâ m. a görmütü Nigâr’n defterlerind, nefes ald’. boyu incecik kitab ilk orad tum her yayncya air i, Nigâr lar bende ‘yaa için, r Tabi e. mala r umularla seçm yakn bir m, yaym , den lanr Önce bir deneme yazd Hanm’n defterlerin ü den söz açarm, yaym bilmiyordum. yetinmedim, Daha Dün’ l yayn yönetmenleHanm’n kim olduunu duyla. Yaynclar, gene a usançlar için. Sonra, . s’nd aldm Çar ‘kadyol flar bir e Saha cek kler” de Çiçe saylabile Kitap yeniyetmeliim yazarken “Ate Renkli ri, editörler, kalabalk Yazan: Nigâr binti Osa ilk Enis Batur’a aaal hayatn gerisinyine karma çkacakt. Yap Kredi’deyken galib Dikkat edince, bütün o ro’. yal etli Sebou a kym rken tlarl “Çok çal : skn tm. Olak Yaynclk’la man. ç kapakta bir ithaf de, air Nigâr’n ekonomik zluklar, usanç- söz açm Çava’a. Dodostumuz Abdülhak ortaya çkyordu. Huzursu komumuz, arkadamz, Haznedarolu’na ve Rait tuu nay ekMür Meh zla.” ve a sayglarm ’tayken Zeynep Çalyor’ inasi Hisar’a sevgi ve lar biraz da bu sebeple. malar, Ruen an Kitap mürekkebi imdi iyice , uzayp giden yakn ’e. Oysa kepli kalemle yazlm; Yain met akl. gi okun r’la t esine yol açm rusu Elif Çak r. mza gaye soldu. mza: S. K. Nigâ Arada, Selis Kitaplar’a (do Eref’in byk altndan gülm aaa asl sknty ilgilendiler); Ahmet . Korunmasna çallm Tarih: 6. 4. 59. smail Demirci gerçekten rsoy, Abdülhak bidir a (galiba NaGüle lar’n Çelik Yaym l. etli olma Alkm mi Rahm y döne örtbas etmi son parça eniko- Okta rini alnca son eve lmu, Bekirolu önsöz Hayatmn Hikâyesi’ndeki inasi’nin ölüm habe zan Hanm’a ba vuru a m?- kotuklarysyla Semih lca’d dola s Çam Noto m, ; mi) a’da -Ayaspa can söyle nu ackldr: evtannm bir arivcisa da her yer ve yaza rlayamadm baka yayn n, fakat daha önce gelen “Gündüz arayanlar olmu olduu Gümü’e… Hat unu söylerkrk oldu niyor, ama da ilgile ra alam likle çng yam n içten a l. Herkes ey gibi kapn mizin evi âdet olma de her leri olanda aras o kitaplar iitmedim. di. Hayatmn Hikâyesi s gelmiyor. tmn Hikâyesi daha için titrerken, babamn arka Kap’ya ve Tima’a Dün gece, nöbetlerle maz. Arivci hayatta. Haya En son bavurularm lalar, eyalar arasnda ettii bir yatak mankitap ye an hedi saçl l yayn yönetmeni, kitap önce lüp yl i dökü yirm önce bana m. oldu. Tima’n gene an, bildi sna la onun k Erolu, deerli Sibel Erasl e ladm ve anca Emin hatr n olmal. galn tutku ra lgönü Hisar’a eyle bir kere , allem ettim kallem Rahmetli ükran Kurdakul, nn çökkün- Babacmn aziz ruhunu bu vesil baka dostlar, çay içiyorduk z defterine ustas is ettim.” Nigâr Hanm’n on doku lü ‘kâtip’ olmu. Esiz anlat jlarndan ettim, sözü rmaya balar, daha takd pasa yazd si ak sevgili arkadal ina güze est’te lhak en Ever Abdü zn Çaltm Edebiyatm lük günleri. dim. getir derin a Har sonr Nigâ nür, Köksal’a ikidüü Hisar, air ikler koruyucusu Srma durakalr, taklr, düünür birini, Abdülhak inasi snn estii m, incel baka bir ey benim sevgili kelimeleyazmtr. Bir ‘romans’ hava Nigâr Hanm diyorum, için bir üzüntüyle, “Ne oldu nm birde de ziçi emi Boa r, görk ite o srala r’n güzellii, rime!” dermi. Kurdakul, bu sayfalardan air Nigâ demiyorum. gelip gidenlere ille bir için, has okurlari bitmitir imdi. YorMehtaplar airinin, evine Defterlerin yaymlanmas yansyor. Ama ite heps m snmaya çaetmek istediini söyaka an z im, nice yaz yazdm, ilkya arma bir ek, k verm sou r eyle m artk bunalttn bildi , ba- gun air kitap bir n baza âr; i nice yaznn oralemiti. Herhalde yadig ufakl; defterler meselesin lyor… . Fakat, ken, Nazan Be- irili likör takm… Hayasna burasna sktrdm air Nigâr iyice unutulmu zan bir fotoraf, bazan bir aryle bir eseri böyle ü ürün belki , k g bir arpa boyu yol aladediim gibi, onun macerasna eme tmn Hikâyesi, imzal kitap r zaman öre- kirolu hiçbi yesi hikâ m’n Han çk r n m. mad maan. Elde k tuttu. Nigâ or; imdi son bir umutla yazy nilemeyecek. sa: air Nigâr, yaaH m’n defterlerine Nigâr Han Önsözde dile getirilmi dur“dol r eviyirmi defte çk ak yayncya, yayn hip çkac mndan günler yazm, yl sonra açlmas rii iden teekkür ediyo ne imd mu”. “Ölümünden elli yan yaz çekmecesi rum… sakla alar hatr bu la, casy olu n airi i. edilm net” Âiyan Müzesi’ne ema leri. S. K. Nigâr veriyor bilgi rn, günü gününe te, bugüne kadar o anla lanmasn bekledim. yaym arn tutulmu yazl herhangi bir baka ül1918’de ölen air Nigâr, 1968’de elbette okukede yaasayd, defterleri , günü gününe tutulra sunulurdu. Gelgelelim stanbul’un yükler, dökü mu çiziktirmeler, iç eler, airin ömrünün sek snf hayatndan sahn r yaymlanmad. mele sonuna rastlayan içli öde açacam, deerli NaSadece, birazdan sözünü rla. zan Bekirolu ilgilendi onla eden bir seçme.. Hayatmn Hikâyesi günc n sonu, yirminci yüzyln On dokuzuncu yüzyln - s.ileri@zaman.com.tr 1918’de ölen air Nigâr, herhangi bir baka ülkede yaasayd, defterleri 1968’de elbette okura sunulurdu. Gelgelelim, günü gününe tutulmu çiziktirmeler, iç döküler, stanbul’un yüksek snf hayatndan sahneler, airin ömrünün sonuna rastlayan içli ödemeler yaymlanmad. Sadece, birazdan sözünü açacam, deerli Nazan Bekirolu ilgilendi onlarla. nm igar Ha air N Poet yiyen kaplumbaa - Ürkütücü olan ey bazen sessizce gelir. Gürültüsüz patrtsz gelir. Sradan olaylarm gibi gelir. Magazin haberi gibi gelir. aka gibi gelir. Kimseyi ilgilendirmezmi gibi gelir. Unutu bir kara zaman topra gibi serpilse de onun üstüne o alttan alta göverir sonra da yeeriverir. Dilinde tüy biter bir adamn. Tabiat en yaln fakat en sert diliyle konuur kyda, kyya vuran bir kaplumbaann boaznda. nsan her zaman yapt gibi bütün bu olup bitenlerde pay yokmu gibi davranr, yüzünü çevirir mutluluk çlklar atarcasna ileri koar. Bu kez yine öyle oldu. Bir haber içindeki doal felaketten ziyade asl tad felsefi öz bakmndan atland gitti. Unutua terk edildi. Nasl m? Sahi nasl m? Gazetelerde çkan haberlere göre caretta caretta cinsi bir kaplumbaa, denizanas sand naylon poetleri yedii için ölmekten kurtulamam. Kuadas açklarnda bulunan zavall kaplumbaann boaznda düümlenmi halde naylon parçalarna rastlanm. Ekolojik denge açsndan kaplumbaalarn oynad kritik role vurgu yapm gazeteciler ve denizanas zannyla poetleri u.bozkir@zaman.com.tr yemi olmas özellikle vurgulanm. Bir deniz canlsnn aknl nerede balayp nerede biter bunu bilemeyiz. nsanlar gibi bir anlk dalgnlk sonucunda böyle eyler mi yaparlar o da meçhul. ronik bir yaklamla kaplumbaann naylon poetin tadn merak ettii bile ileri sürülebilir. Bir denizanas ile deniz kaplumbaas arasnda cereyan eden varlk yokluk dengesi bir naylon poetle bir kaplumbaa arasnda nasl ayn denklikte gerçekleebilir ite asl büyük soru hatta sorun budur. nsann bir kaplumbaaya bunu yapabilmi olmasdr mesele. Kaplumbaann ölümüne sebep olan naylon parçacklarnn canlanp birer denizanas görüntüsüne bürünüp kaplumbaay aldatm olmalar hayalin yoklayabilecei ihtimallerden saylmal. Bir deniz kaplumbaasnn su ve hayat tecrübesinin bir madde olan naylon parçacklarndan az ve tedbirsiz olduunu galiba varsayamayz. Yoksa çok çok ackm olmasna, gözünün açlktan dönmü olmasna m balayacaz ölümünü kaplumbaann? Gazetedeki haberi görünce her zaman karlatmz çevreci yorumlarla pek ilgilenmedim. Çevre kavram, bizde ilevsiz ve karlkszdr. nsanmzda yanks yoktur bu kelimenin. Çevre, olguyu karlamaz. Ne soyutlama gücü vardr ne de somuttur. O yüzden de, ne bilgi geliir bu konuda ne bilinç. Haberde kullanlan fotoraf da ilginçti. Gazetelerden birinde sanki kaplumbaann röntgeni çekilmi gibiydi. Karnnn alt yannda beyazlklar vurgulanyor, poet olduu gösterilmek isteniyordu. nternet sitelerinde kullanlan resimlerde ise, kaplumbaann az bir yavru dana az gibi açlm, sanki boazna bir mendil tklm da uçlar orada duruyormu gibiydi. Biraz daha baksanz sizin de boaznza sarlabilir sonra sizi de bo- abilirdi poet parçalar. Anlalan o ki olay ayn zamanda bir denek hüviyeti de tayordu uzmanlar açsndan. Öyle ya bütün bir yaz boyunca oraya buraya atlan naylon poetler, kn rüzgârn, yalarn etkisiyle denizlere dolumakta, sonra da böylesi sonuçlara yol açmaktayd. Ne yaplabilirdi? Sakn naylon atmayn, kaplumbaalarnz öldürmeyin demek mi istenmiti? Bal tutmak için oltann ucuna yem koyan, denize a geren de insand. Tüfekle yaban ördei, yaban kaz, geyik, da keçisi, tavan, tilki avlamay da biliyordu. Bütün bunlar bilerek ve hesaplayarak yapyordu. Ama, imdi kim bilir hangi insann bir marketten özenle seçtii domatesleri doldurduu poet önce bir kuru aaç dalna taklyor, sonra rüzgâr onu bir deniz kysna doru sürüklüyor, denize on metre kala kydaki otlara yapan naylon günlerce orada titriyor, sonra da bir büyük dalga gelip onu denize çekiyor, denizde dolaan poet ufalanyor, parçalara ayrlyor, güzel ve güneli bir günde, prl prl kristal sularn içinde bir deniz kaplumbaasnn akln bandan alyordu. Öyle miydi tam olarak böyle miydi? O poet, o poetin hammaddesi tam olarak nereden çkarlmt? Hangi tezgâhlardan geçerek, hangi güzergâhlar izleyerek oraya, o kaplumbaann boazna doru yol almt? Dünyada hiç kimse bu olay çözemeyecek. Sonsuz sayda anlatma uygun bir hikâye sakl olayda. Denizlerin efendisi saylan ve ar bir zaman seyyah gibi derin sularda yol alan bu deniz kaplumbaasn düünüyorum. Nasl, diyorum nasl, bir naylon poetin bir kaplumbaann gözünde bir denizanasna dönümesi nasl izah edilebilir? Yetinmiyorum, buzdolabndaki poetlere bakyorum. Mutfaktakilere göz gezdiriyorum. Sokaktakilere, market raflarndakilere, aaçlarn dallarna taklm olanlara, urada burada babo titreenlere. nsann hayat etkinliinin bir naylon poetle tamamlanyor olmasnn muhtemel sonuçlarn düünüyorum. ‘Halbuki korkulacak bir ey yoktu ortalkta/Her ey naylondand o kadar’ diye mrldanyorum. Zaten ne var ayrca bunda? Bir kaplumbaann ölümü sonuçta! Belki de bir ressam gerek imdi. Erol Akyava benzeri bir ressam. Anlatmak için o kaplumbaay. nsan. cumaertes 11 26 MART 2011 CUMARTES Müzik eletirmeni Murat Meriç: Anadolu pop 1975’te bitti ne yaparsan yap eskisi gibi olmaz - Murat Meriç; Radyocu, DJ, arivci, müzik yazar, müzik eletirmeni. Türkiye’de pop müziin deiimine tanklk eden bir isim. “Anadolu Pop, 1975’te bitti; ne yaparsan yap, eskisi gibi olmaz.” diyen Meriç ile kendi müzik serüveninin yannda Türk popunun geçmiini ve bugününü konutuk. RÖPORTAJ FATİH VURAL FOTOÐRAF M. BURAK BÜRKÜK Sizi 2000'li yllarn banda TRT'de yaptnz ‘Krkbelik' programyla tandk. 45'lik merak nasl balad? Dedemin bir 45'lik demeti vard. Çanakkale'ye gittiimizde, bütün torunlar, dedenin bana toplanr, dinlerdik. Timur Selçuk, Ajda Pekkan, Yeliz, Füsun Önal ve lhan rem'in plaklar vard. Ben en çok Füsun Önal'la lhan rem'i severdim. zmit'te üniversiteye hazrlanrken deli gibi plak toplamaya baladm. Satlan bütün albümlere bandrol art gelince, eski plaklar kutulara koyup bugünün parasyla tanesi 1 liradan satmaya baladlar. O dönemde plak koleksiyonculuu yok. Herkes elindeki plaklardan kurtulmak istiyor. Ankara'da plak toplayan snrl sayda insan, birbirimizi bulduk. O srada sürekli gidip geldiim Ezgi Plak'n sahibi, arkadalarnn radyo kuracan söyleyip arivimi deerlendirmemi istedi. Böylece Arkada Radyo'ya bulatm. nl Bora'dan yardm istedik. Sevin Okyay' yazmas için ikna etti. Halka geniledi. Ne yapacamz düünürken, Metin bana “Madem bu ileri biliyorsun, otur Türk pop tarihini yaz.” dedi. Nereden balayacam derken kütüphaneye kapanp kendimce bir tarih yazmaya baladm. O yazlarm çok tuttu. Fark ettik ki, bunu ilk yazan biziz. 96 ubat'nda Müzük'ün ilk saysn yaymladk. 6 say çkardk. TRT ile nasl tantnz? O radyoda Metin Solmaz'la tantk. Alper Fidaner'le, 96'da radyoda ‘Çtr Çtr' diye bir program yapmaya baladk. 98'de bitirdik. TRT'den Ahmet Sabuncu bu program televizyonda yapmamz önerdi. Böylece 1999'da TRT'de 11 bölüm yaynlanan Türk Pop Tarihi belgeselinin danmanln ve metin yazarln yaptm. Müzikal yapyla birlikte toplumsal yapy ve tarihi de ezamanl anlatyorsunuz. Çaldnz plaklar da öyle. Hiç bilmediimiz Bar Manço'yu, Cem Karaca'y, Erkin Koray' çalyorsunuz. Alternatif gibi duruyor; ama deil! arklar hayatma dayandrarak sunuyorum! TP yükseliyor, bir köylü hareketi var. Onlarn müziini alp Batllatrmak gerekiyor. Bugün milletin deli gibi dans ettii birçok ark 1974-76 arasnda yaplmtr: Delisin, Sen Gidince Bak Neler Oldu, Son Verdim Kalbimin ine, Bim Bam Bom, Bu Ne Dünya… Bunlarn hepsinin ayn dönemde yaplmasnn bir anlam var. O dönem, Ecevit'in umut olduu, Eurovision'a ilk kez katldmz, Kbrs' ‘aldmz' dönem. Pek çok zafer var! Halk, bir refah seviyesine ulam. Nitekim iki yl sonra sasol çatmas, benzin, ekmek kuyruklar balaynca bu kez Türk popunun arabesk hegemonyasna girdiini görüyoruz. 1990'da Türk popunun yeniden patlamasnn müsebbibi de, Özal'n 80'lerin sonuna doru artk iyice ‘refah'a inandrm olmas. Darbeden yeni çkmz, önümüzde sivil bir iktidar modeli var ki ithalat serbest brakyor, elence hayat yeniden balyor. TRT'de yaptnz ‘Krkbelik' programyla müzikseverler, Türk popunun mimarlarn tanma ans yakalad. Krkbelik'ten önce TRT'de Cumhur Atalay-Mert Özmen ekibinin Çakl Ta, Gökkua ve Yarm Elma gibi üç program vardr. Hayalimde hep Çakl Ta gibi bir program yapmak vard. Krkbelik'te ona biraz yaklatk. Naim Dilmener'in stanbul'da yapt 45'lik geceleri, Radikal ve Gazete Pazar yazlar; Ankara'da yaptmz 45'lik geceleri, Gökhan Aya gibi insanlarn çalmalar, Roll dergisi… Bunlar hep müzik kültürünü yayyordu. Müzik aratrmaclnn temelleri de ayn dönemde mi atld? 95’te ODTÜ bizi bir panele davet etti. Panelist olmamza ramen, izin kâdmz yok diye, ODTÜ'nün kapsndan almadlar. O gün Metin, Alper ve ben, sabahn 9 buçuunda bir kafede oturduk. Çok sinirliyiz. Alper'le aklmzda olan projeyi Metin'e açtk: Bir müzik dergisi yapalm! Hatta o srada önümüzden Kemal Can geçiyordu. Onu çardk, ayn gün içinde ikna ettik. Ta- DJ kimliiniz nasl ortaya çkt? Radyo kapanm ve insanlar ‘Çtr Çtr' yeniden dinlemek istiyor. Türkiye'ye bo CD'ler yeni yeni geliyor. Pla CD'ye kaydedebilir miyiz diye bilgisayarc arkadalar seferber ettik. Kayt yapabildiimizi fark ettik. Bir günde bir CD yazabiliyoruz. O kadar yava. Aralk ayn öyle harcayp 30 CD yaptk. Çoaltp arkadalarmza dattk. O CD, Ankara'da bir efsane oldu. Tülay German, sizin için nerede duruyor? O benim kahramanmdr! 92'de Burçak Tarlas'n Ulus'ta eski bir plakçda buldum ve çarpldm. Sonra Tülay German' aramaya baladm. Tkandm noktada, Bilgi Yaynevi'nden çkan Tülay German kitab imdadma yetiti. Elime Tülay German plaklar alp Kalan Müzik'e Mazhar saçmalamasa daha iyi olacak MFÖ'yü ayrcalkl bir yere koyuyorsunuz. MFÖ, 80'lerde çok apolitik düzlemde ortaya çkt. 84'te çkyor ilk albümleri. Arka arkaya 4 albüm yapyorlar. Ele Güne Kar, Vak The Rock, Peki Peki Anladk ve No Problem. Halka m hitap etsek, istediimiz müzii mi yapsak? kisini bir arada götürmeye çalyorlar. Kendi istediklerini yaptklar albüm, Ele Güne Kar Yapayalnz. Peki Peki Anladk, dorudan halka hitap ettikleri albüm. Vak The Rock, ikisinin birleimi. Bu anlamda Bar Manço'yla Bülent Ortaçgil'in karm gibi gelir MFÖ bana. Peki Mazhar Alanson? Dünya üzerindeki en iyi ark yazarlarndan biri. Herke- si çok iyi biliyor. Çok iir okumu. Çok özümsemi. Çok etkilenmi. Bunlar da arklarna yanstm. ‘Alamadan', ‘Geçiniz' arklar hep öyle. Son dönemde saçmalamasa daha iyi olacak… Cem Karaca? Türkiye'nin gördüü görecei en büyük solist. En iyi hikâye anlatcs. Tamirci Çra, Zeyno, Kavga, Parka o kadar güçlü arklar ki hikâye olarak… Sadece bunlar deil! Cem Karaca'nn üstüne solist yok. Belki Tanju Okan, Ertan Anapa; erkek solistler arasndan ona en yaklaanlar. ‘Anadolu pop' kavramna inanan bir müzik adamsnz. Ayrca ‘Anadolu rock' kavramnn yaygn kullanldn da biliyoruz. Bu kavramlara yönelik itirazlar da gittim. Hasan Saltk'a “Mutlaka CD'sini yapmamz lazm. Telefonu, adresi, plaklar, listesi bu.” derken unutuldu. 2000 ylnda Hasan arad: “Hani senin Tülay German projesini hâlâ istiyorsan gel. Tülay German bizi buldu. CD yapyoruz.” Ve CD çkt. Birkaç yl sonra Hasan arad beni: “Önümüzdeki cuma, stanbul'a gel.” Merak ederek gittim. Bu sefer de “Taksim Hill Otel'e gidiyorsun. Seni lobide bekleyen biri Okuyorum gündüz gece HABER TÜRKAN UYMAZ - Nöbetçi kütüphaneler Atatürk Kitapl (Taksim) Beyolu Belediyesi Turabibaba Kütüphanesi Üsküdar emsipaa lçe Halk Kütüphanesi Kadköy Muhtar Özkaya lçe Halk Kütüphanesi Bakrköy Rfat Ilgaz lçe Halk Kütüphanesi Fatih lçe Halk Kütüphanesi (Kapan saatleri 22.00) stanbul her zaman hareketli, dinamik ve uyumayan bir ehir. Ama bugünlerde daha bir heyecan, hareket var. Krk gün krk gece alveri çlgnlna davet eden Alveri Festivali-Shopping Fest nedeniyle gece yarsna kadar birçok maaza açk. 28 Mart-3 Nisan tarihleri arasnda ise baka yerler de açk olacak. Alveriten kafasn kaldrp kitaplara, kütüphanelere vakit ayrmak isteyenler için küçük bir hatrlatma: Her yl mart aynn son pazartesi günü ‘Kütüphaneler Haftas' olarak kutlanyor ve renkli etkinlikler organize ediliyor. Bu yl, baz halk ve belediye kütüphaneleri maazalar kadar olmasa da gece 22.00'ye kadar açk kalacak. Etkinlikler kapsamnda kütüphaneleri ziyaret eden yetikin ve çocuklara yönelik atölye çalmalar ve film gösterimleri gerçekletirilecek. Drama eitmeni Çidem Odaba, çocuklarda kitap okuma merak uyandrmak için onlarla birebir ilgilenecek. Kütüphanelere ilk kez üye olanlara çekilile hediyeler datlacak. Türk Kütüphaneciler Dernei (TKD) stanbul ubesi ile Kültür Bakanl'nn organize ettii etkinliklerin hepsi ücretsiz. TKD stanbul ubesi Bakan Mehmet Manyas, “Kütüphane-toplum bulumasn salamak bizim için çok önemli.” diyor. www.istanbulkutuphaneleri.org, www.istanbulkutuphaneci.org t.uymaz@zaman.com.tr var. Mesela, Ersan ve Erkut Taçkn'dan… ‘Anadolu pop'u nereye kadar uzatabiliriz? ‘Anadolu pop'u da, ‘Anadolu rock' da ilk kullanan, Moollar'dan Taner Öngür'dür. Hatta Moollar'dr. Ben hâlâ Anadolu pop'un o zaman yaand ve bittii; hatta birileri bunu yeniden yapmaya çalsa da baaramayaca kansndaym. Anadolu pop; Tülay German'n Burçak Tarlas'yla balad varsaylan, 1970'te Da ve Çocuk'la Moollar'n adn koyduu, 74-75 gibi bu ii yapanlarn politize olduklar için sonlanm bir tür bence. Anadolu pop'un içinde kimler var dersen? Haramiler, Silüetler, Selçuk Alagöz-Malabadi Köprüsü'ne kadar-, Moollar, Selda, Cem Karaca… var.” dedi. O kii Tülay German'm! Tantk, daha sonra Paris'te kendisini ziyaret ettim. Kitap çknca Tülay Hanm Kalan'a bir zarf göndermi, benim adma. 15 sayfalk bir mektup. Kitab didik didik okumu. Eletirecek bir ey bulamam, beenilerini bildirmi, bir yerdeki hatay da çok zarif ifade etmi. Bugüne kadar, eski kuaktan o kitab okuduunu bildiim tek insan o ve Nino Varon'dur. Nerede, ne var? “stanbul Kütüphanelerini Kefedin: Her Kütüphane Bir Dünya” adl fotoraf sergisi, 30 Mart-24 Nisan tarihleri arasnda Beyolu’ndaki stanbul Yeminli Mali Müavirler Sanat Galerisi’nde. Hababam Snf ve Rfat Ilgaz Fotoraflar sergisi, 28 Mart-3 Nisan 2011 tarihleri arasnda Ataehir’deki Nuri Cngllolu Lisesi’nde. Okuma Saanaklar sergisi, 28 Mart-15 Nisan 2011 tarihleri arasnda Taksim Metrosu sergi alannda. Fatih’te Millet Kitap Okuyor:” etkinlii 3 Nisan 2011 Pazar günü saat 13.30’da Fatih Millet Yazma Eser Kütüphanesi’nde. Söylei: ‘Cahit Arf 100 Yanda’, Yazar Mucize Özünal’n sunumuyla 29 Mart Sal günü saat 11.00’de Ataehir’deki Nuri Cngllolu Lisesi’nde yaplacak. Beyolu Belediyesi Turabibaba Kütüphanesi’nde 29 Mart Sal günü saat 18.30’da lk ve Ortaöretim örencileriyle zekâ oyunlar oynanacak. Yönetmen Memduh Ün’ün “Zkkmn Kökü” filmi 30 Mart Çaramba günü saat 13.00’te Boaziçi Üniversitesi Mithat Alam Film Merkezi’nde gösterilecek. Yönetmen Pelin Esmer’in “11’e 10 Kala” filmini 31 Mart Perembe günü saat 13.00’te Boaziçi Üniversitesi Mithat Alam Film Merkezi’nde izleyebilirsiniz. cuma ERTESI 12 26 MART 2011 CUMARTES Facebook ve Twitter gibi sosyal alar üzerinden hayatmzn bütün detaylarn paylayoruz. Peki buna arabamzn hiç mi hakk yok? Arabalarn Facebook’u olmaya aday paylam sitesinde araçlarla ilgili her türlü bilgi var. HABER H. SALH ZENGN FOTORAF M.AL POYRAZ Onun Facebook’u var güzel mi güzeeeel! - Sosyal paylam son yllarda hayatmzn merkezine yerleen bir kavram. Artk yaammzn her türlü detayn dostlarmzla, sevdiklerimizle ve hatta tanmadmz milyonlarca insanla Twitter, Facebook gibi siteler üzerinden paylayoruz. Peki bu paylamda kullandmz, beendiimiz veya gözümüze kestirdiimiz araçlara ne kadar yer ayryoruz? Milyonlarca araç kullancsn bir garajda toplamay hedefleyen yeni bir internet sitesi var artk. Bir nevi arabalarn Facebook’u diyebileceimiz Garaj, internet ortamnda kiilerin sahip olduklar ya da olmak istedikleri arabalar üzerinden bakalaryla iletiime geçebildii, içerik paylaabildii, kendisini ifade ettii, arabas ile birlikte var olabildii bir sosyal paylam a. Araçlar ile ilgili bilgi, fotoraf ve tecrübenin üyeler arasnda kolayca paylalabilmesine imkân tanyan Garaj’da, parça ve servis hizmetlerini kaydederek, siteyi aracnzn bakm ajandas olarak kullanmanz mümkün. Siteye üye olduktan sonra hem aracnzn fotoraflarn yükleyebiliyor, hem hayalini kurduunuz arabalar profilinize yükleyerek, sizinle benzer arabalar sevenlerle gruplar oluturarak bilgilerinizi ve hayallerinizi paylaabiliyorsunuz. Bir hafta önce açlan Garaj, Türkiye’nin en büyük yedek parça sitesi otostart.com’un sahibi Erturul Fndk ve Cevat Olçok’un kurduu bir sosyal a. Elbette kurucularnn, otomotiv ve oto yedek parça sektöründe tecrübesi olmasnn bu aa kattklar büyük. Fndk ve Olçok, birçok insann hayal etmekten bile çekindii eyleri teker teker gerçekletirdiklerini belirterek, üç ylda Türkiye’nin önemli markalarndan biri haline gelen sitelerini Garaj ile daha da güçlendireceklerine inanyorlar. Sitenin önümüzdeki günlerde araca ilikin her eyi bünyesinde tayan bir yapya kavuacan belirten Fndk, “Kasko ve trafik sigortas satan acentelerden tutun da, araç sat ilanlarna, “Bütün Kayserili BMW Severler” gibi özel gruplamalardan kullanclarn ellerindeki ikinci el yedek parçay sata çkarabilme imkânna kadar birçok farkl uygulama üyelerimize sunulacak. Tabii ki sitedeki reklamlar hariç bu uygulamalarn tamam kullanclarmz için ücretsiz olacak.” diyor. Site henüz açlmadan 15 günde yaplan duyurularla binlerce üyeye ulalm. Vakit kaybetmeden garajda aracnza yer kapn ve garaj.otostart.com’a doru gazlayn. s.zengin@zaman.com.tr CEVAT OLÇOK “Arabalarn sosyal paylam sitesiyiz!” ERTURUL FINDIK nternette sosyal paylam imkân sunan pek çok a var. Garaj neden çkt? Erturul Fndk: nsanlar vakitlerinin büyük bir çounluunu sosyal alarda geçiriyor. Araçlarn yedek parçalaryla ilgili yenilikçi admlar atan otostart.com'un bu duruma uzak kalmas düünülemezdi. Cevat Olçok: Garaj' ortaya çkaran motivasyonda, bizim sürekli “yaplmayan yapma” isteimizin büyük rolü var. Halihazrdaki sosyal paylam sitelerinde kiminle evli olduumuzu, doum günümüzü, fotoraflarmz paylaabiliyoruz. Ama hayatmzda büyük bir yeri olan arabalarmzla ilgili bir sosyal paylam ortam yok. Facebook'ta veya Twitter'da bulamadmz ne var Garaj'da? E.F.: nsanlar normal hayatta kimliklerini, aile albümlerini kimseye göstermez. Ama arabalar için ayn durum söz konusu deil. Çünkü araba zaten herkesin gördüü bir ey. Garaj'da biz insanlarn normal hayatta paylamaktan çekindikleri hiçbir bilgiyi istemiyoruz. Sistemimizde tüm paylam arabalar, parçalar, aksesuarlar üzerinden. C.O.: Mesela üyemizin biri “Ezel'in Arabas” diye kayt yapm. Markasn, modelini seçmi. Beygir gücünden bahsetmi. Bunu hangi sosyal ortamda yapabilirsiniz? Garaj üyesi olmak için araba sahibi olmak gerekmiyor yani? C.O.: Tabii tabii. Zaten sloganmz “Arabanz, hayalinizdeki arabalar ve bakalarnn arabalar...” Çou ABD’nin en iyi 30 fotorafçsndan biri stanbullu - Pari Dukovic, hâlâ klasik yöntemlerle çalyor ama ABD’nin en iyi otuz fotorafçs listesine girdi. Dukovic’in fotoraflar www.paridukovic.com’dan görülebilir. HABER MEHMET DEMRC stanbullu fotorafç Pari Dukovic, profesyonel fotoraf endüstrisinin en önemli yayn organlarndan “Photo District News” 2011 yl PDN-30 listesine girerek önemli bir baarya imza att. 9 yanda fotoraf çekmeye balayan Dukovic, lise örencisiyken stanbul’da vahi doa fotoraflarndan oluan sergisiyle Zaman’a haber olmutu. The New York Times, Marie Claire, Photo District News, Cent Magazine, Blend, Euroman ve Skylife gibi birçok saygn yayn organnda fotoraflar yaynlanan genç yetenek, sra d tarzyla yüzlerce aday arasndan PDN-30 listesine seçildi. “Anadolu kültürünün daha çok görünür olmas için fotoraf çekiyorum.” diyen Dukovic, ABD’nin önemli fotoraf okullarndan Rochester Institute of Technology’den mezun. Tüm dünyada dijital çlgnlk yaanmasna ramen Dukovic hâlâ klasik yöntemlerle çalyor. Film kullanyor, fotoraflarnn banyo ve bask ilerini kendisi yapyor. Her bir kare için bir gün harcadn anlatan Dukovic’in fotoraflarnn farkl olmasnn nedeni kulland makinede gizli. 20 yl önce çok popüler olan plastik kutu makinelerden Yashica T4’ü kullanan Dukovic, ‘‘Büyük makineler insanlar korkutuyor fakat T4 küçük plastik bir makine. nsanlara istediim kadar yaklayor fakat dikkat çekmiyorum.’’ diyor. Fotorafik olarak Anadolu corafyasnn daha çok anlatlmas gerektiini söyleyen Dukovic, Krkpnar’n 650 yldr devam etmesine ra- men ABD’de tannmamasna anlam veremediini anlatyor ve bu kültürü yanstmak için Krkpnar törenlerini daha sk takip etmeyi planlyor. Çevresindeki birçok kiinin kendisinden doktor ya mühendis olmay beklediini anlatan Dukovic, ‘‘Fotoraf beni mutlu eden yegane kavramd. Çok baarl bir lise örencisiydim. Herkes, doktor ya da mühendis olacam düünüyordu ama ben fotoraf seçtim. Etrafmda, ‘Fotoraf için dört sene okunur mu?’ diyenler bile oldu.’’ diyor ve fotoraf tarzna dair detaylar u ekilde anlatyor: ‘‘Modadan, yemek fotorafna her eyi çektim ama ben bir belgesel fotorafçsym. Arada farkl tarzlara kaysam da fotorafa baladm noktaya yeniden geldim diyebilirim. Yani 9 yanda fotorafa baladm ilk güne. Edinburg Dükü, ben 9 yandayken Patrikhane’yi ziyaret etmiti. Müthi kalabal yararak ayinin ortasnda hiçbir eye aldr etmeden 5 dakika urap fotoraf çekmi, herkesi biraz kendime güldürmü ama güzel bir fotoraf çekmitim. Patrikhane, o fotoraf Düke hediye etti. Tabii bu an benim fotorafik alglaymn balangc oldu. Yani hayat belgelemek.” Dukovic, günümüzün tek tipleen dünyasnda, bireysel yeteneklerimizi kullanarak kültürümüzü korumann, hepimizin görevi olduunu düünüyor. Krkpnar gürelerini görüntüleyerek oluturduu fotoraf koleksiyonunun gelecekte geçmie k tutacak nitelikte görsel bir tarihi belge olmasn umuyor. Pari Dukovic, Krkpnar fotoraflarnn, geçmie k tutacak görsel bir belge niteliinde olduunu söylüyor. üyemiz “ilk arabamz” diye eski arabasn kayt ediyor. Baka arabalarn hayalini kuranlar için esiz bir sosyal etkileim ortam. Sizin sitenin pratik faydas ne? E.F.: Hepimizin arabalarla ilgili merak ettii eyler var. X araba çok yakar m? Y arabas pahal m? Hangi servis güvenilir? Bu tür bilgileri hiçbir katalogda bulamazsnz. Ancak deneyimlerle elde edebilirsiniz. te Garaj, bu deneyimlerin aktarlmasn kolaylatryor. Garaj bakmlar kayt etmenizi ve paylamanz salyor. Kiisel bir araba ajandas görevini görüyor. Garaj, bu konular paylaan forum sitelerinin ilevine mi talip? E.F.: Bir ihtiyac karlyoruz. Araç forum siteleri toplama yeri gibi. Ayn marka araca sahip kiiler bu marka üzerinden bir aidiyet kuruyorlar. Garaj ise çok katmanl bir yap. Tecrübe paylalyor. C.O.: Biz Facebook ve Twitter deiliz. Çok katmanl paylamlarn özgürce yapld platform sunuyoruz. Araç sahipleri burada buluup iletiim kurabiliyorlar m? C.O.: Meselenin özü bu zaten. Garaj'da “ayn araca sahip olma” ya da ayn aracn hayalini kurma üzerinden bir sosyallik vaat ediyoruz. Benim X marka bir aracm var. Baka kimlerde var? Ben fren balata bakmn 100 liraya yaptrdm; acaba o nerede, kaça yaptrd? Aracna hangi aksesuar ald? Bunlar sizin o kiiyle sosyallemenizi salyor. Garaj'da neler olacak? Garaj'da, araçlarnza aldnz parça ve servis hizmetlerini kaydederek, siteyi araçlarnzn bakm ajandas olarak kullanabiliyorsunuz. Siteye http:// garaj.otostart.com veya http://garaj.la/ adreslerinden ulalabiliyor. Üyelerinden gelen önerileri dikkatle analiz edip yeni hizmetler sunacaklarn ifade eden site yetkilileri, baz hizmetleri öyle sralyor: Siteden en uygun araç sigorta poliçesine ulama ve satn alma, üyelerin birbirlerine birinci ya da ikinci el oto yedek parçalarn güvenli bir ticaret döngüsü içinde alp satabilmesi, üyelerin satlk araçlarn etkin ve ilevsel bir ekilde duyurabilmesi, sitede oto yedek parça ve tuning ürün ve hizmeti sunanlarn dükkân açabilmesi. 26 MART 2011 CUMARTES cumaertes 13 a.kucukusta@zaman.com.tr Bu da tbbî eller operasyonu El hijyeni veya temizlii ellerdeki mikroplarn uzaklatrlmas veya imha edilmesidir. Özellikle salgnlar srasnda hastalk yapan bakteri ve virüslerin yaylmasn önlemede en etkili yöntemdir. - El ykama, elin tüm yüzeylerinin lk su altnda sabun köpükleriyle güçlü bir ekilde ovuturulmas ve akarsu altnda iyice durulanmasn ifade eder. Sabun yüzey gerilimini azaltc ve kir, ya ve bakterilere balanma özellikleri sayesinde etkili olur. Su scaklnn ellerdeki bakterilerin azaltlmasna katks yoktur. Hatta scak su baz sabunlarn tahri edici etkilerini de artrabilir. Ellerdeki mikroplarn baka insanlara, yiyeceklere, suya ve dokunulan kap topuzu, küpete, masa ve sandalyeler gibi yüzeylere geçmesinin önlenmesinde ykama süresi çok önemlidir. Etkili bir temizlik için ortalama ykama süresi yirmi saniyedir. Trnak frças mutlaka gerekli deildir, fakat trnak bölgelerinin ve parmak aralarnn temizlenmesine önem verilmelidir. Kurutmak çok önemli Ykamadan sonra en önemli ilem ellerin kurutulmasdr çünkü slak eller, mikroplar kuru ellere göre daha iyi tar. Kurutma süresi yönteme göre farkldr. Birçok kere kullanlan pamuk havlular uygun deildir. Tek kullanmlk kât havlularla eller iki ayr kât havluyla 10 saniye ovularak kurutulur. lk havlu suyun uzaklatrlmasn, ikincisi ise tam kurumay salar. Kurutucu aletlerde eller scak havann altnda bir taraftan ovulurken dier taraftan döndürülerek 30-45 saniye süreyle tutulmaldr. Antibakteriyel sabun, el dezenfektanlar, jeller Son senelerde bir antibakteriyel sabun, dezenfektan, el jelleri modas balad ki sormayn. Zaten u “antibakteriyel” sözü bile, temizlik hastas demeyelim ama, temizlik dükünü anneleri cezbetmeye yeterli. Antibakteriyel ürünlere bakterileri öldüren kimyasal maddeler eklenmitir. Bunlarn virüsler üzerine bir etkisi yoktur. Bu amaçla en çok kullanlan madde de triclosandr. Yüzde 60-85 orannda alkol bulunan el antiseptikleri veya dezenfektanlarnn bakterileri ve baz virüsleri öldürücü etkileri olsa da doru el ykamaya belirgin bir üstünlükleri yoktur. Bunlar su olmayan ortamlarda tercih edilebilir. Bunlara dikkat! Eldeki mikroplarn öldürülmesi kulaa ho gelse de u üç husus mutlaka dikkate alnmal: BR: Antibakteriyel ürünler sadece hastalk yapan mikroplar deil deride yaayan ve hastalk yapmayan faydal mikroplar da öldürürler. Bu da derinin mikrop dengesinin bozulmasna ve antibiyotiklere dirençli mikroplarn ortaya çkmasna yol açabilir. K: Hastalklarn önlenmesinde antibakteriyel sabunlarn kurallara uyularak yaplan el ykamaya göre bir üstünlüü olduu gösterilememitir. ÜÇ: Antibakteriyel kimyasallarn insan sal üzerine olumsuz etkileri olduu gibi tabiatn kirlenmesine de sebep olurlar. DÖRT: Bu ürünler normal sabuna göre çok daha pahaldr. Fazla ykamak zararl El temizliinde arya kaçmak kronik tahrie bal dermatite yani bir tür deri iltihabna yol açabilir. Deri kuru, çatlam, iltihapl ve bazen çok arldr. Günde 10 defadan fazla el ykayanlarda daha çok görülür. Dermatit, derinin bütünlüünü bozar; iltihapl deri daha fazla bakteri barndrr ve böylece enfeksiyonlara ve bunlarn yaylmasna da yol açar. Derinin sürekli slanp kurumas derideki koruyucu maddelerin kaybna sebep olur ve deri yumuar, çatlamas kolaylar. Sabun veya temizlik ürünleri derinin pH’sn deitirerek ve koruyucu ya tabakasn yok ederek tahrii artrrlar. El ykama süresi ve suyun ss da önemlidir. Nemin azl ve souk hava dermatiti kötületirir. Çocukluunda egzamas olanlarn yatknl daha fazladr. Dermatit nasl önlenir? Dermatitin önlenmesi, kaybolan nemlilii yerine getirmek, sabun ve temizlik ürünlerinin tahri edici etkilerini ortadan kaldrmakla mümkün olur. Scak su yerine lk su ve en az tahri yaratan sabun tercih edilmeli ve eller iyice kurutulmaldr. Eller ykandktan sonra su bazl nemlendiriciler kullanlmaldr. El nasl ykanmal? Yüzük, künye, saat ve taklar çkarn. Ilk suyu tercih edin. Normal beyaz sabun kullann. Ellerinizi iyice 20 saniye süreyle köpürtün. El srt, bilekler, parmak aralar, trnaklarnz ykayn. Akan su altnda durulayn. Ellerinizi iyice kurulayn. cuma ERTESI Salon geni gözüksün diye... Öncelikle tarza karar verin. Klasik, spor, k… Sonra eyalarn ve duvarlarn rengine göre ihtiyaç duyduunuz n tonuna… Yemek bölümü için masann üstüne 80-90 cm mesafede bir sarkt aydnlatma kullanmanz uygun olacaktr. Ayrca konsol aynanzn iki yanna aplik yerletirebilirsiniz. Böylece odanz hem daha geni görünür hem de mobilyalarn etkisi artar. Oturma bölümü, gevemek ve dinlenmek için kullandmz alanlar olduundan burada yumuak klar tercih etmeli ve rahatlatc renkler kullanmalsnz. 14 Yatak odasna sarkt lamba 26 MART 2011 CUMARTES Odann güne alma oran, büyüklüü ve yatan yerine dikkat etmelisiniz. Yatak odasn niçin kullandnz önemli. Makyajnz burada yapyorsanz aynann üstüne ya da iki yanna yerletireceiniz apliklerle gölgelenmeyi ortadan kaldrabilirsiniz. Yatak, ayna ve dolaplarda aydnlatma kullandysanz tavana bir ey asmak zorunda deilsiniz ama klk katmak isterseniz hafif kl dekoratif bir sarkt lamba havay epey deitirir. Girilere kuvvetli k Ho bir sarkt lamba ile uygun aplikler yeterli. Onlarn görevi etraf basitçe görmeyi salamak ama evlerin bu ksmlar gün ndan mahrum kaldndan kuvvetli klar daha iyi olur. En büyük ura evinin dekorasyonuydu. Günlük ve misafirlik olarak ikiye ayrrd evdeki her eyi; hallarn yedekleri olur, koltuklara örtü sererdi. Tabaklarn en havals, çatal kaklarn en cafcafls olurdu hep sofrada. Bitmek bilmeyen deitirme ve yenileme arzusu bir memnuniyetsizliin sonucuydu. Tek bir eksik vard aslnda; uygun aydnlatma… HABER ENGÜL TANIRCAN Mutfak klar uyumlu olmal Hangi odaya, hangi k? - Evde deimeyen tek ey aydnlatmayd. Salonun tam ortasndaki gösterili avize, oturma odasndaki küçük avize; mutfak, yatak odas, giri ve banyodaki küçük lambalar hep aynyd. Onlarn sadece ampulleri deiirdi, o da patladkça. Hâlbuki aydnlatma bir ev için o kadar önemli ki… Bitmek bilmeyen deitirme ve yenileme arzusu bir memnuniyetsizliin sonucuydu. çe bir türlü sinmeyen o küçük ama önemli eksiklik ufak tefek k hileleriyle çok daha ucuza halledilebilirdi. öyle ki; fonksiyonel bir gece lambas, büyükçe balkl bir lambader ya da ufak baucu lambalar evin çehresini bir anda deitirip zenginletirir. Ik sadece parlaklkla ilgili bir detay deil üstelik; duygular da etkiler. Binbir emekle dekore edilen evlerin aydnlatmalar için biraz özen gösterilir ve birkaç önemli noktaya dikkat edilirse çok güzel sonuçlar alnr. Dikkat edilmesi gerekenlerin banda tarz ve çizgiyi belirlemek var. Eer eyalar ve duvarlar koyu renkli ise aydnlatmann gücü ve younluu artmal. Açk renk eyalar içinse daha yumuak klar kullanlmal. In rengi, iddeti ve konumlanmas evde istenen havay oluturmann en önemli yardmcs. Odanz küçükse köelere gizli aydnlatmalar yerletirip onu geniletebilir, çok genise belli bölgelere vurgu yapan aydnlatmalarla onu daraltabilirsiniz. Eyalarn konumu, evin gün alma oran ve tavan yükseklii de k seçiminde önemli. Buzdolab, bulak makinesi, frn, masa, küçük mutfak aletleri, dolaplar… Mutfak, bir sürü malzemenin bir arada ve ayn anda kullanld tek yer. Eer küçük bir mutfanz varsa güçlü ve tek bir sarkt aydnlatma iinizi görecektir ancak geni bir mutfaa sahipseniz mutfa bölümlere ayrn. Örnein frn ve ocak alan, lavabo ve bulak makinesi alan, buzdolab ve dolap alan… Dikkat etmeniz gereken bütün klarn birbiriyle uyumlu olmas. Tiyatro tipi sra ampuller Makyaj yapmak, tra olmak ve giyinip kuanmak için ayna çevresinde gölgeleri ortadan kaldracak bol a ihtiyacnz var. Tiyatro tipi sra ampullerle banyonuzda bir film yldznn n yakalayabilirsiniz ama bunun için büyük bir aynaya ihtiyacnz var. Aynanz küçükse üstüne bir geni ya da iki yanna küçük birer aplik yerletirmelisiniz. Banyonuz büyükse bu k yetmeyebilir; ek olarak tavan tipi aplik ve armatürler gerekebilir. Burada en önemlisi buhara dayankl ürünler seçmektir. Bebeiniz göz saln unutmayn Buradaki ihtiyaç minik bebeiniz uyurken onu rahatsz etmeyecek ama ayn zamanda etraf aydnlatacak bir düzenek. Yumuak kl bir gece lambas olmazsa olmaz. Genel aydnlatma ise sar tonlarda olmal. Ik kaynann önünü kapatarak onun gücünü hafifleten bir armatür kullanrsanz bebeinizin göz sal da korunur. cumaertes