Uluslararası Tıp Eğitimi Konferansı 2015 Raporu
Transkript
Uluslararası Tıp Eğitimi Konferansı 2015 Raporu
Uluslararası Tıp Eğitimi Konferansı 2015 Raporu Tıp Eğitimi Çalışma Kolu ’15-‘16 Değerli Tıp Eğitimi Gönüllüleri, 15- 18 Ekim 2015 tarihleri arasında İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde Uluslararası Tıp Eğitimi Konferansı 2015’e Türk Tıp Öğrencileri Birliği , Tıp Eğitimi Çalışma Kolu olarak Öğrenci Gönüllü Ekibimiz ile birlikte katılım gösterdik. ICME(International Conference on Medical Education)’yi kısaca tanıtacak olursak , Riphah Uluslararası Üniversitesi ,Tıp Eğitimi reformlarını başlatan öncü üniversitelerden biri olmuştur.Bu üniversite, 2006 yılında, Riphah Araştırma ve Eğitim Akademisi'ni kurdu. 2009 yılında da, Araştırma ve Eğitim Akademisi'ni ziyaret eden dünyanın başlıca uzmanlarıyla tartışarak ve onlara danışarak Uluslararası Tıp Eğitimi Konferansı'nı her sene düzenlemeye karar verdi. Misyonları ise, özellikle Güney Asya, Orta Doğu ve Afrika'dan gelen Tıp Eğitimi ve Eğitmenleri konusunda dünyanın başlıca uzmanlarını, tıp eğitimindeki güncel değişime ve standartlara adapte olarak geldikleri ülkelerdeki kurumların ürünlerinin de gelişmiş dünya kurumlarındaki ürünlerle eş durumda olabilecek, yarışabilecek hale getirebilmeleri için, bir araya getirecek güven verici ve doyurucu bir platform sağlamaktır. ICME'nin hedefleri aşağıdaki gibidir; Eğitsel bir ilim ve araştırma kültürü inşa ederek uzmanlığın devamını sağlamak Tıp öğrencileri ve profesyonellere etik ve profesyonelliğin öğretilmesinde yardım etmek Pedogojik yetenekler üzerine olan değişimleri ve en iyi uygulamaları keşfetmek ve hayata geçirmek Tıp ve sağlık eğitimindeki başlıca uzmanlarla paylaşımda bulunmak ve onlardan bu alanda bilgikazanılmasını sağlamaktır. Riphah Üniversitesi ,İstanbul Medipol Üniversitesi ve Sağlık Bakanlığı ortaklığında gerçekleştirilen bu organizasyona Avrupa Tıp Eğitimi Birliği (AMEE) ile birlikte ülkemizden birçok üniversite de destek olmuştur.Ayrıca konferansta başta , ülkemizden TEPDAD-UTEAK Başkanı Prof.Dr.İskender Sayek,Türk Tıp Eğitimi Derneği Başkanı Prof.Dr.Melih Elçin ve Avrupa Tıp Eğitimi Birliği(AMEE) Genel Sekreteri ve Mali Koordinatörü Ronald M. Harden konuşmacı olarak katılım göstermişlerdir. Konferansın açılış konuşmasında ise Dr.Sare Davutoğlu ve Sağlık Bakanı Dr.Mehmet Müezzinoğlu yer almışlardır. Ayrıntılı bilgiye http://www.icme2015.com/ adresinden ulaşabilirsiniz. Bu sene dördüncüsü düzenlenen ICME2015’e biz de Birliğimizi temsilen Öğrenci Gönüllü Ekibimiz ile katılım gösterdik.Konferans süresince oturumların işleyişi ve düzeni açısından organizasyona katkıda bulunurken Tıp Eğitimini kapsayan birbirinden farklı konuları ele alan ,toplamda 45 oturumu olan bu konferansta Tıp Eğitimindeki bilgi ve becerilerimizi arttırdık.Konferans esnasında kendi gelişimimizi sağlarken buradan edindiğimiz bilgileri ve tecrübeleri Birliğimize, her şeyden önce Tıp Eğitimine katma düşüncesi ile tüm oturumların raporlarını sizler için hazırladık. Raporlarda da isimlerini okuyacağınız Öğrenci Gönüllü Ekibinde çalışan 24 arkadaşımıza gerek toplantı öncesi ve gerek toplantı esnasındaki gayretlerinden ötürü teşekkürlerimizi sunarız. Ömer GÜRLEK Ulusal Tıp Eğitimi Direktörü 1.GÜN Fundamentals of Educational Leadership skills to lead change in health care Konuşmacı :M.Brownell Anderson Raportör : Zeynep Cemre Çelebi (Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 15.10.2015 Pre Conference Workshop 01 Oturum katılımcıların kendilerini tanıtması ile başladı. Sonrasında Brownell Anderson sunum planını tanıttı. Lider nasıl olmalı? Takım çalışması nasıl olmalı? Takım üyelerinin yapılan çalışmalarda ve takım ile iletişimdeki tutumu nasıl olmalı? Yaptığımız çalışmalara nasıl gönüllü kazandırabiliriz? Yaptığımız çalışmalar sırasında karşılaştığımız zorluklar nelerdir? Yaptığımız çalışmalarda başarılı olduğumuz taraflar nelerdir?, konuları üzerinde konuşuldu.Katılımcıların fikirleri alındı. Katılımcılardan kendi fakültelerinde başarılı buldukları çalışmaları yazmaları istendi.Sonrasında küçük gruplar halinde bu çalışmalar konuşuldu,tartışıldı.En son çıkan çalışmalar bir araya toplandı.Bunlardan bazı örnekler şu şekildedir; Involved all faculty Engaging people Shared sense of responsibility Shared vision/Student participation in scientific research Facilitation Ideas from different disciplines Being given opportunity to lead Identifying challenges Motivation for the team Keep improving forward Empowering others Brownell Anderson, hedeflerimize nasıl ulaşmamız gerektiği konusunda örneklerle bilgilendirmeler yaptı.Doğru hedef belirleyip,adım adım gerçekleştirmemiz gerektiğini vurguladı.Büyük değil,üstüne eklenerek giden küçük hedefler koymamız gerektiğinden bahsetti.Başarılı olmak için yapmamız ve yapmamamız gereken konuları vurguladı ve bunları yaparken bazı örneklerden yararlandı. John Adams:8 themes for successful change Herb Shepard's Rules "How to Lead Education in Times of Change" başlığı altında bir grup çalışması yaptırdı.Örnek bir metin üzerinden karşılaşılan zorluklar ve karşılığında sergilenen tutumlar tartışıldı.Sonrasında yapılan çalışmalar,konuşmalar toparlandı,son katkılar yapıldı.Geri bildirimin alınması ile oturum sona erdi. Simulation Based Education in Healthcare Konuşmacılar :Melih Elçin, Mehmet Emin Aksoy Raportörler : Rıdvan Arda Demirci (Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi),Sena Alptekin(Dokuz Eylül Tıp Fakültesi),Ayşenur Kozlu (Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 15.10.2015 Pre-Conference Workshop 02 Oturumun ilk bölümü Melih hoca tarafından yönlendirildi.İlk olarak tüm konuşmacılar kendilerini tanıttı ve daha sonra da bu oturumdan neler beklediklerini söylediler.Bunlardan birkaç örnek vermek gerekirse simülasyonu daha iyi öğrenmede nasıl kullanabiliriz,verimlilik ve tüm süreç nedir gibi bazı temel sorulardı. Bundan sonra oturumun sunum kısımlarına geçildi.Sunumda tıp eğitimi temelli simülasyon nedir,bunun uygulanışı nasıl ve en son olarak da Türkiye ve diğer ülkeler ülkeler olmak üzere örneklerden gidildi. Sunumda en çok üzerinde durulan kısım “SP” kısmıydı.SP hem “simulation patient” hem de “standardized patient” anlamına gelebileceğini ve bunlar arasında kavram karmaşasını önlemek için genellikle hep kısaltmasını kullandıklarını açıkladı.Genel olarak SP kavramı öğrencilerin yaşlı kesimden veya aktörlerden yararlanılan bir eğitim içerisinde muayene,anamnez alma,ölüm haberi verme,hastaya yaklaşım ve hasta yakınlarıyla iletişim gibi temel konularda tıp dışı alandan kişilerin üzerinde bunu deneyimlemelerine olanak verme temeline dayanır. Melih hocanın kendi üniversitesi olan Hacettepe’den verdiği birkaç örnek ise bu temel simülasyonu bir tık yukarı taşıyor.Temel yaklaşımların yanında doğum sırası ya da intravenöz girişimler gibi hastanın da stres yaşadığı durumlarla başa çıkma gibi deneyimler de kazandırıyor. Sunumun sonunda 25 dakikalık ara verildi. Aradan sonra Mehmet Emin Aksoy simülasyonun tıp dışı alanlarda örnekleriyle bunun aslında ne kadar yaygın ve diğer alanlarda da ne kadar başarılı bir şekilde uygulandığını bize anlattı.Ve kendi üniversitesi olan Acıbadem’de önderliğini üstlendiği simülasyon merkezini diğer katılımcılara anlattı. Merkez 2 kattan oluşuyor ve öğrencilerin klinik hayatlarında hastanede karşılaşabilecekler her türlü vakaya karşı donatılmış odalar var. Bu odalarda maketler üzerinde öğrenciler CPR,intravenöz girişimler,kan gazı alma,EKG çekme gibi temel müdahaleler dışında mikro cerrahi gibi uzman doktorların da çalışabilecekleri makineler ve alanlar var. Hatta merkezin dışında ambulanslar bile var.Paramedik ve tıp doktorlarının beraber çalıştığı alanlar da mevcut yani her şey gerçek hayatta olabileceği gibi. Bu sunumdan sonra katılımcıların böyle bir merkezin ne kadar bir bütçeyle gerçekleştirilebileceğini, ne kadar büyük bir alan gerekiyor gibi sorularla oturum devam etti. Soruların da bitimiyle küçük çalışma gruplarına geçildi. Odada 4 masa vardı ve bunların her biri bir grup olmak üzere hocanın verdiği tıp eğitiminde simülasyonu geliştirme,bunu dizayn etme ve bunun devamlılığı gibi üç konu verdi ve her grup istediği konu üzerinde çalıştı.20-25 dakikalık bir grup çalışması sonunda her grup 5 dakika ile çalışmalarını birbirlerini anlattı. Daha sonra feedbacklerle oturumu bitirdik. Feedbackler genellikle olumluydu fakat yapılan çalışmaların bütçelerinin de sunum sırasında da paylaşılması gibi bir istekte bulunuldu bunun dışında herhangi bir katkı veya olumsuz görüş belirtilmedi. Rıdvan Arda Demirci : Workshop'a girdiğim anda, bilimsel havayı sezebiliyordum. İki moderatörümüz bize kendi okullarındaki 'simulation based education' sistemlerini baz alarak, bu işin tarihçesinden ve gelişiminden bahsetti. Önceden sadece kafamda , buğulu bilgiler olarak bulunan simülasyon labları, hasta aktörler hocalarım sayesinde anlamlı hala geldi. Simülasyon lablarının artık ülkemizde de bazı okullardaki gelişmişliği beni şaşırttı. Ayrıca bu sistemlerin kullanılmasının, öğrencilerin gelişimindeki yerlerinden bahsedildi. Tüm bunların yanında, normal şartlarda pek kullanamayacağım İngilizce dili platformunda, farklı ülkelerden beş farklı hocayla, simülasyon temelli eğitimi tartıştık. Sonunda sunulacak bir paper ortaya çıkardık, ve bir hocamız bunu sundu. Workshop'a üç öğrenci olarak girdik ve bu , hocalarımız tarafından çok güzel karşılandı. Bizden aldıkları feedbackler onları çok mutlu etti, ve özel olarak bir hocam, kendi ülkelerinde düzenleyecekleri sistemin oluşmasında, benim bahsettiğim 'öğrenci bakışlarını' kullanacağını belirtti. Teknik olarak ufak aksaklıkların olduğu organizasyon, genel olarak hocalardan iyi not aldı . Ve anlatılan şeyler güzel karşılandı. TIP EĞİTİMİNDE GERİBİLDİRİM VE ETKİSİ ÇALIŞTAYI Konuşmacılar : Deborah Murdoch Eaton , John Dent Raportörler: Bahar Baş(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi), Şerife Dilara Yozgatlı(İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Tarih : 15.10.2015 Pre-Conference Workshop 03 GİRİŞ Çalıştayımızın giriş bölümünde önce konuşmacılar ardından katılımcılar kendini tanıttı ve neden "Tıp Eğitiminde Geri Bildirim ve Etkisi" çalıştayını seçtiklerini anlattılar. Güney Afrika'dan, Amerika'ya, Pakistan'dan İngiltere'ye kadar bir çok ülkeden 19 katılımcıydık. Katılımcıların bu çalıştayı seçme nedenlerinden bazıları şu şekildeydi: "Yeni bir tıp fakültesi açıyoruz ve tıp eğitimin her aşamasına vakıf olmak için geldik" "Genç bilim adamı yaratmak istiyoruz ve bunun en önemli yollarından biri tıp eğitiminden geçiyor." "Öğrencilerimize konuyu anlatıyoruz. Sınavlardan yüksek alıyorlar. Bu aşamalardan sonra kendileriyle konuştuğumuzda birçok şeyi farklı yapabileceğimizi söylüyorlar. Bu nedenle geribildirime önem veriyoruz." ÇALIŞTAY I. Çalıştaydan beklentilerin alınmasının ardından konuşmacılar geribildirimin temel amacının geleceğe dönük bir etki yaratmak olduğunu söyleyerek çalıştaya başladık. II. Geribildirim konusunda yetkin olmak istiyorsak hem geribildirimi veren hem de alan kişi olmamız gerektiğine değinildi. III. Geribildirim tanımları üzerine konuşuldu ve geribildirimin neleri kapsaması gerektiğine değinildi. Bilgi midir? Reaksiyon mudur? Döngü müdür? IV. Geri bildirimin bireysel olduğundan bahsedildi. Hem veren hem de alan kişiye özel olduğuna değinildi. V. Geribildirim verilirken öğrenciden beklenen –ve öğrenciye özel olması gereken- standart performans ile öğrencinin performansının karşılaştırılması ve geribildirimin aradaki eksikliği kapaması amacıyla verilmesi gerektiği vurgulandı. GERİBİLDİRİMDE KİLİT NOKTALAR 3-4 kişilik gruplar halinde geribildirimde dikkat etmemiz gereken noktaların neler olduğunu konuştuk ve ardından grupça tartıştık. 1. Öğrenci odaklı olmalı- Önemli olan öğrencinin performansı, öğrencinin geribildirimden sonra ne yaptığı. 2. Öğrencinin performansı ile kıyasladığımız dış standartları anlat ki öğrenci kendisinden beklenen performansı bilsin, geribildirimin önemini kavrasın. 3. Standartları öğrenciye özel oluştur- her insan farklıdır. 4. Konuşmacılar geribildirim yerine “İleribildirim (feed-forward) kelimesini ortaya koydu ve geri bildirim verirken esas dikkat etmemiz gereken şeyin “gelecekte yaratmak istediğimiz değişime yönelik” olması gerektiğini söyledi. 5. Zamanında verilmeli. 6. Belli bir konuda verilmeli- her detaya yer verilmemeli. 7. Geribildirim iki tarafın da işbirliği içinde olmalıdır ve karşılıklı anlayış temellerine oturtulmalıdır. 8. Geribildirim bir süreçtir ve öğrenci bu süreç boyunca gözlenmeli, değerlendirilmeli ve çıktılara bağlı olarak yönlendirilmeli. GERİBİLDİRİM PERFORMANSI DÜŞÜRÜR MÜ? NEDEN? Geribildirimin yukarıda belirtilen şartlar ve şekiller çerçeverisinde verilmediği takdirde performans düşüklüğüne sebep olacağı ve istenilen etkinin tam tersini yaratabileceği grup içerisinde ortak görüştü. Bu durumun nedenleri olarak da aşağıdaki maddeler sıralandı: 1. Geribildirim verilirken yalnızca negatif noktalara değinilmesi ve öğrencinin gelişiminden bahsedilmemesi, 2. Geribildirim verilmeden önce durumun ana hatlarının çizilmemesi ve öğrenciden beklenenin belirtilmemesi, 3. Öğrenciyle önceye dayanan bir iletişimin söz konusu olmaması ve öğrencinin yanlış anlayabileceği şekilde gerilbildirim verilmesi, 4. Geribildirimin öğrenciye özel değil de bir topluluk önünde verilmesi, 5. Geribildirimin öğrencinin hazır olmadığı bir zamanda verilmesi, 6. Geribildirim verilirken kelimelerin dikkatli seçilmemesi, 7. Geribildirim veren ile alan arasındaki “gap” (kültürel, yaşsal…) Bu sorunların üstesinden gelebilmek için de aşağıdaki çözüm önerileri sunuldu: 1. Geribildirim önce yeterli bir planlama yapılmalı, 2. Öğrencinin aktif katılımı sağlanmalı, gerekirse sürecin öğrenci tarafından yönlendirilebilmesi, 3. Geribildirimin öğrenci tarafından güvenilen bir kişi tarafından da desteklenmesi, 4. Geribildirimin bireye değil performansa dayalı yapılması, 5. Öğrenci ve öğretmenin geribildirim konusunda eğitilmiş olması, 6. Öğrencinin anlık reaksiyonuna dikkat edilmeli, 7. Algının ön planda tutulması Sorunların ve bu sorunlara çözüm önerisi getirebilecek anlayışın üzerinde duruldu. Bu durum iki farklı tutum karşılaştırılarak açıklandı: Sabit fikirli olmak Gelişime açık olmak Sorunla karşılaşıldığında sorunlardan kaçar sorunları benimser Engelle karşılaşıldığında çabuk vazgeçer Emek harcama konusunda emek sarfetmeyi gereksiz görür emek başarının temelidir Eleştiri karşısında yararlı-negatif görmezden gelir Başkalarının başarılı olması tehdit edilmiş hisseder engellere rağmen ısrarcıdır eleştiriden öğrenir onlardan öğrenmek ister Tüm bu çıktılar göz önünde bulundurularak bir Geribildirim Piramidi oluşturuldu: /\ Kılavuzluk Mentörlük, Koçluk / \ Kendi kendini değerlendirme için zaman / \ İletişim / \ Analitik değerlendirme için gözlem / \ Hazır olmak /_________________\ GERİ BİLDİRİM YÖNTEMLERİ Özellikle zor duruma düştüğümüz ve ne yapacağımızı bilmediğimiz zamanlarda bize yol gösterici olabileceklerini düşündükleri yöntemler bizlerle paylaşıldı: Pendleton’ın Kuralları : Toplantının amacını belirtmek Öğrencinin yapılan iti şeylerden bahsetmesi Öğretmenin yapılan iyi şeylerden bahsetmesi Öğrencinin geliştirilebilecek şeylerden bahsetmesi Öğretmenin geliştirilebilecek şeylerden bahsetmesi Planlanmış ve Sonuç Odaklı Analiz: Öğrenciye ne öğrenmek istediğinin sorulması Özellikle ne konuda yardım istendiğinin belirlenmesi Neyin iyi gittiği ve farklı stratejilerle nelerin geliştirilebileceği konusunun tartışılması Role-play ya da prova yapmak için ortam oluşturulması “GROW” Modeli: “G” Goal setting ( Hedefin belirlenmesi ) “R” Reality checking ( Gerçeklik kontörlü yapılması ) “O” Options ( Seçenekler ) “W” What next, when, whom? ( Bir sonraki adım, nerede, kiminle? ) [N] Next steps ( Sonraki aşamalar ) KAPANIŞ Katılımcılardan son olarak geribildirim alınarak çalıştay sona erdirildi. E-Time: Electronic Tools in Medical Education Konuşmacılar : Saad Naeem Zafar, Rehan Ahmad Khan Raportörler :Buğra Han Egeli (İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) ,Melis Buse Irmak (Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 15.10.2015 Pre-Conference Workshop 04 Gözlemci olarak katıldığım bu çalıştayın amacı tıp eğitiminin zamanla daha kalifiye hale gelmesi gereksinimidir. Kara tahtalardan powerpoint sunularına kadar ilerlemiş sistemin artık daha da internet üzerinden ve interaktif bir hale gelmesi gerekmektedir. Öncelikle çalıştayda temel sosyal medya platformlarının öneminden bahsettik. Facebook, twitter, youtube, linkedin gibi kanalların hem çok kullanılması hem de öğrencilerin hayatlarına yapışmış olması onlara ulaşmada önemli olarak vurgulandı. Daha sonra Edmondo hakkında detaylı sunum yapıldı. Uygulamanın her detayı anlatıldı ve uygulama üzerinden pratik çalışmalar yapıldı. Herkes ya telefonundan ya da bilgisayarından konuşmacının verdiği direktifleri yerine getirdi. Edmodo aslında Facebook’un akademik alana dönüştürülmüş hali. Çeşitli yerlerde üniversite boyutunda veya ders boyutunda aktif olarak kullanılan bu program aslında çok sayıda öğrenciye ulaşma ve anlık geri bildirim özelliğiyle avantajlı ve kullanılması tavsiye ediliyor. İkinci olarak eTime uygulamasından detaylı bahsedildi. Bu uygulamanın ise kısa sürede dönüt alınması ve ufak ara sınavlarla daha bir eğitim havası kazandığı anlatıldı. Bence çalıştayın interaktif olması ve pratiğe yönelik olması en güzel yönlerindendi ama insanların önlerindeki bilgisayara ve telefona yönlendirilmesi onların çok kolay bir şekilde dikkatlerinin dağılmasına (mail, mesaj facebook vs) sebep oldu. Kendi tecrübelerimi de değerlendirmem gerekirse salonun teknik yönlerine çok hakim olmadığım için ışık, cam ve pointer tarzı şeylerde yardımcı olmakta zorlandım. Bunun yanında konuşmacılara sunumları esnalarında kullanmaları için dili ve klavyesi Türkçe olan bilgisayar verilmesi bence yanlıştı. Bu yabancı konuşmacılar için büyük bir engel niteliğindeydi. 2.GÜN Stirring medical schools towards Social accountability: Facilitating change in your institution Konuşmacılar : Ming-Jung Ho, Andre-Jaques Neusy Raportör : Bahar Baş (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 16.10.2015 Pre Conference Workshop 05 GİRİŞ Herkesin kendini tanıtmasından sonra çalıştay süresince edineceğimiz çıktılardan kısaca bahsedildi; -'THEnet' Birliği'nin 'Tıp Fakültelerinin Sosyal Yükümlülükleri' konusunda belirlediği anahtar noktalar -Belirlenen noktaları kendi okullarımıza nasıl adapte edebileceğimiz Amaç - sağlık hizmetlerini yerel toplumların sağlık düzeyini geliştirmek için düzenlemek Halkın ihtiyaçlarının değiştiği ancak okulların hala eski sisteme bağlı kaldıklarına değinildi ve bunun devam edemeyeceği üzerine duruldu. Özellikle yerel halkın ihtiyaçlarının ön planda tutularak müfredatların hazırlanması gerektiği belirtildi. -Sağlığın sadece hastalıklardan ibaret olmadığı, ekonomiden kültüre bir çok ögeleri olduğundan bahsedildi. -Tıp eğitiminin sağlık sistemiyle simbiyotik bir ilişki içinde olması gerektiği söylendi. **Bu konuda ilk kez çalışmalar yapan okulların aslında isimleri duyulmamış ve kırsal ve fakir bölgelerde olan okullar olduğu söylendi. Bu okulların yetiştirdikleri doktorların periferde başarılı olmadıklarını farketmeleri üzerine bir reform hareketi başlattıkları anlatıldı. Aslında bu okulların 'sosyal yükümlülük prensipleri' konusunda bilgileri yoktu ancak vizyonları bu prensipleri takip eder nitelikteydi. Bu konuda yardım arayan okulların bir ortaklık kurduklarına ve kendi çıktılarına bağlı olarak müfredatlar hazırladıklarına da değinildi. -Okulların başarı ve prestiji uzmanlarına, profesör sayılarına, ödüllerine degil de topluma verdikleri hizmetle ölçülmelidir dendi. ANAHTAR NOKTALAR • Önce ihtiyaçlar - Toplum ve öğrenci ihtiyaçları ve sistem ihtiyaçları • İhtiyaçları karşılayacak araştırmalar, yeterlilikler ve davranışları belirleme • Belirlenen müfredatı hizmet verme odaklı olarak oluşturma • İhtiyaçları, süreci, çıktıları ve etkileri değerlendirme • Sağlık sistemine adapte etme **Toplum içinde sürekli temel ihtiyaçları belirleyen araştırmalar yapılmalı ve araştırma sonuçları doğrultusunda somut çalışmalar yapılmalı dendi. **İnisiyatifler doğrultusunda çalışabilen bir müfredat oluşturulmalı dendi. -Üniversitenin kime hizmet ettigini iyi belirlemesi gerektiğinin altı çizildi. Aksi takdirde sadece bi işletme olacağından bahsedildi. **Uzman oldukları alanlarda '5 yıldızlı' doktorlar yetiştirmek değil, perifere indiğinde toplumda dominant olan sorunlarla başa çıkabilen doktorların çok daha verimli bir sonuç olduğu üzerinde duruldu. ~~1973 - Dr. White kendi bölgesinde en çok görülen ve toplum sağlığı üzerinde dominant etki gösteren hastalıkların ekolojisini araştırmış. Daha sonra da aynı bölgelerdeki üniversite hastanelerinde tedavi edilen hastalıkların ekolojisini araştırarak iki sonucu karşılaştırmış. Bu karşılaştırmadan elde ettiği sonuç ise şaşırtıcı; dominant hastalıkların yalnızca %1'i üniversite hastanelerinde tedavi ediliyor. Öğrenciler kendi toplumlarında böylesi etkin görülen hastalıkların yalnızca %1'i hakkında bilgi sahibi olabiliyor. --> Sağlık sistemi dominant hastalıkları kontrol edebilmeye ve bu konuda çalışabilecek insan gücüne ihtiyaç duyar. O halde bizlere 'pratisyen' ya da 'aile hekimi' diye isimlendirdiğimiz primer aşamada çalışacak doktorlar gereklidir. **Küba'daki sisteme göre mezuniyetten sonra 3 sene uzmanlık alanına yönelmenin yasak olduğuna ve bu süre içerisinde mezun doktorların pratisyen veya aile hekimi olarak çalışmaları gerektiği belirtildi. KENDİ OKULLARIMIZA ADAPTE ETME -Okulun karar alma mekanizmaları değerlendirilmeli -Okulun üzerinde etkisi olan kurumların değerlendirilmesi -Paydaşların belirlenmesi -Sürecin planlanması -Ortaklıklar kurma -'Out of box' düşünebilme yetisini geliştirme DEĞERLENDİRME -Bu aşamada yapılması gerekenin toplumdaki yaratılan değişikliğin göz önünde bulundurulması gerektiğinin altı çizildi. -İhtiyaçların karşılanma düzeyinin iyi belirlenmesi gerektiği belirtildi. ÖNERİLER Just in case⁉ ⁉ Just in time⁉ ⁉ - İlke düzgün seçilmeli • Kırsal ve fakir bölgelerde hizmet verecek doktorların yine aynı bölgelerden gelen kişilerden yetiştirilmesi gerektiği vurgulandı. • Profesörlüğün yalnızca akademisyenin yayınlarına bakılarak değil verdiği hizmetlere ve öğretme yeteneklerine de bakılarak belirlenmesi gerektiği söylendi. • Doktor yetiştirmek için yalnızca doktora gerek olmadığı, işinde yetkin hemşireler ve diğer sağlık çalışanlarının da perifer için yetiştirilen doktorlara mentörlük yapabileceği konuşuldu. Mentör olarak belirlenen kişinin iyi bir 'facilitator' olmasına dikkat edilmesi gerektiği söylendi. • Sağlık hizmetlerinin okullarla toplum arasındaki bir ilişkiden oluşması gerektiği söylendi ve sorunların direk kaynağından (toplumdan) öğrenilmesinin çok daha etkili ve uygulanması kolay çözümlere ulaşılmasındaki önemi belirtildi. • Ayrıca okullardan mezun olan doktorların okulları tarafından takip edilmesi gerektiği ve yönlendirilmesi gerektiği de özellikle açıklandı. KAPANIŞ Katılımcılardan alanınan geri bildirimlerle oturum sona erdirildi. Practical Approach to Assessment of Medical Competence and Performance Konuşmacı :Charlotte Ringsted Raportörler :Buğra Han Egeli(İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi), Başak Selin Kara (Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih: 16.10.2015 Pre Conference Workshop 06 Oturumun amacı tıp eğitiminde hem mezuniyet öncesi hem mezuniyet sonrası eğitimde değerlendirmenin yani sınavların önemini, nasıl yapılması gerektiğini hatta yapılıp yapılmaması gerektiğini konuştuk. İlk olarak genel tıp eğitiminde sınamanın olup olmaması gerektiğine ve sınamanın öğrenci, öğretmen, kurum, program ve toplum açısından fayda ve zararlarını tartıştık. Öğrenci açısından baktığımızda değerlendirme öğrenci için geri bildirim niteliğinde ve öğrenciyi çalışmaya itme niteliğindedir. Ama değerlendirmenin öğrenciyi meslek odaklı değil de sınav odaklı çalışmaya ittiğini düşündük. Öğretmen için ise sınamalar öğrencide olduğu gibi öğretmende de geri bildirimi sağlar. Buna rağmen öğretmenler sınavları hazırlarken kontrol ederken çok vakit kaybı yaşarlar ve yeni daha faydalı bir sistemle gelmek istediklerinde büyük bir bürokratik engelle karşılaşırlar. Bu durum onların daha kalifiye değerlendirmeler hazırlamalarında caydırıcı nitelik taşır. Kurum için ise ülke çapındaki sınavlarda başarı kurumun ulusal ve uluslararası alandaki başarısını göstermede bir araçtır, reklam niteliği taşır. Toplumda da sınavların varlığı toplumun ileriki doktor adaylarına duyduğu güveni artırır. Çalıştayın ikinci kısmında ise daha spesifik olarak mezuniyet öncesi ve mezuniyet sonrası pratiğe yönelik tıp eğitimi üzerine ders programı ve değerlendirme esaslı örnek planlamalarda bulunduk. Üç aşamalı (level1, level2, level3) tıp eğitiminden bahsettik. Aşamalar ilerledikçe özelleşip zorlaşıyor. İlk aşama başlangıç seviyesi ikinci aşama ileri başlangıç üçüncü aşama ise kompetandır. Bu 3 aşama ile mezuniyet öncesi eğitimin sadece bilgiye yönelik olması ve mezuniyet sonrası eğitimin de sadece pratiğe yönelik olması sorununun öne geçilmesi amaçlanmaktadır. Buna uygun mezuniyet sonrası eğitim sistemi örneklerini farklı uzmanlık alanlarında tartıştık. Örneğin, pediatrinin neonatal evresi üzerinde 3 aşamalık bir eğitim sistemi tasarladık. Birinci aşama birinci sene, ikinci aşama ikinci sene, üçüncü aşama da dördüncü veya beşinci sene verilmek üzere tasarlandı. Birinci aşamada daha günlük düzende hastanede denetleyici altında yapılan şeylerin aktarılması amaçlandı (anamnez alma gibi). İkinci aşamada yine denetim altında acil müdahalelerin gözlenmesi, gerektiğinde ilaç tavsiyesinde bulunulması amaçlandı. Son olarak üçüncü aşamada ise denetimsiz tamamen etik kuralları çerçevesinde bağımsız bir sağlık hizmeti sunulması ve her türlü kararın verilmesi planlandı. Bu aşamalardaki değerlendirmeler ise sene sonu tüm senenin final sistemleriyle ve blok sonu pratik sınavlarıyla değerlendirilmelidir. Son olarak OSCE- objective structured clinical examination sistemi hakkında detaylı konuştuk. Bu sistem de ülkemizde Cerrahpaşa gibi bazı okullarda (dört okul) işlenmekte ama ülkemize de yeni gelmiş bulunmaktadır. Klinik bilimlerde ve mezuniyet sonrası eğitimde sınavların pratiğe dayalılığını farklı masalar ve standlar açarak her standda farklı bir oyuncunun veya mankenin üzerinde öğrencilerin muayne, tedavi(müdahale) ve anamnez alma yetenekleri test edilip hem bilginin hem de pratik yeteneğin bir sentez halinde test edilmesi amaçlanır. OSCE’nin yanında sınavların test veya yazılı olması yerine tek veya az sayıda soruya kompozisyon yazılması gerektiğini düşündük ve kitap açık yapılmasının faydalı olacağını savunduk. Bu şekilde öğrencinin ezberini değil o anki bilgilerini kullanma, sentezleme ve analitik düşünce yetisini kullanmasını sağlamış oluruz. Çalıştayım özellikle mezuniyet sonrası eğitim konuşulurken bana biraz ağır da gelse çok keyif aldım ve çok şey öğrendim. Farklı alanlarda ufkumu açtı ve bana ders veren insanlarla tıp eğitimi hakkında benzer düşündüğümü anlamamı sağladı. Verebileceğim eleştiri ise çalıştayın değerlendirme hakkında konuştuğumuz kısımlarının daha pratiğe yönelik somut örnekler, vakalar üzerinden ilerlemesinin daha faydalı olacağını düşünüyorum. Curriculum Reforms: Issues, Challenges and Opportunities Konuşmacılar : Matthew C. E. Gwee Raportörler:Aykut Uçar(Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi),Çağrı Orkun Kılıç(Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 16.10.2015 Pre Conference Workshop 07 GİRİŞ Gwee Matthew’un Curriculum Reforms adlı workshopu önce kendini tanıtmasıyla başladı. Ardından çeşitli ülkelerden gelen katılımcıların kendilerini tanıtmasıyla devam etti. 9 akademisyen ve benimle beraber 2 öğrenci bulunuyordu oturumda. Önce ‘Curriculum nedir?’ sorusu ile oturuma başladık. Herkesten farklı tanımlamalar duyulurken başlıca fikirler ‘öğrenciler ve öğretmenler için yol haritası’ ve ‘öğretim sistemi dizaynı’ydı. Ardından curriculum çeşitlerinden bahsedildi. Lisans tıp eğitimindeki bu yöntemler farklı disiplinleri içermesine rağmen ortak bir hedefe sahipler: Tıp öğrencilerini eğitmek. Disiplinler arası farklılıklara rağmen tek bir amaç güderek oluşturulan bu müfredat yöntemi 1961’deki Wisdom of Miller makalesinde ‘unity in diversity’ denerek ifade edilmiştir. ** Bu partta, müfredat reformuna nasıl ve niçin başlamalıyızı tartıştık. Öncelikle nasıl bir değişime ihtiyaç duyduğumuzu tespit etmemiz gerekiyor. Bu tespitten sonra elimizdeki verileri düzgün bir biçimde analiz etmemiz ve ardından bir beyin fırtınası ortamı oluşturmamız gerekiyor. Bu ortamda özellikle öğrencilerin de bulunmasının gerekliliği belirtildi. ** Grup çalışması kısmında, 21.yüzyılda müfredat reformuna ihtiyacımız var mı? sorusunu yanıtlamaya çalıştık. Workshopta bulunan dekanlar ve akademisyenler de dahil hepimiz bu gerekliliği kabul ettik çünkü ortak karar 20.yüzyıl müfredatının 21.yüzyıl için yetersiz olduğuydu. Ardından bu yenilenme için başlıca unsurlar neler olabiliri tartıştık. -Teknoloji bazlı olmalı -Hasta ihtiyaçlarına ve profillerine dayalı olmalı -Her zaman gelişmeye ve değişmeye açık olmalı -Doktor, hasta ve öğrenci ortak çalışması olmalı ** Bu kısımda, müfredat reform sürecinde göz önünde bulundurmamız gereken şeyleri tartışmaya başladığımızda küçük bir beyin fırtınası gerçekleştirdik, iki gruba ayrılıp. Sonunda çıkan fikirleri birleştirdiğimizde elimizde olanlar şunlardı: -Öncelikle öğretmen veya öğrencilerden gelen negatif tepkilere dikkat etmemiz gerek. (Negatif tepkinin nedeni; yürürlülükte olan müfredatın eksik veya yanlış olduğunu gösteren kanıtın olmamasıdır. Kanıtı biz göstermeliyiz.) -Sıfırdan yeni bir müfredat yerine öncelikle elimizde olan müfredatı geliştirmeye gidilmeli. (Sıfırdan bir çalışma ve yenilenme çok fazla tepki çekip aynı zamanda başarısız da olabilir.) -Bu süreçte yer alan söz sahipleri ile bir tartışma ortamı olmalı ve bu sürece uygun bir komite oluşturulmalı. (Öğrencileri de içermeli, bunun için tıp eğitimi reform araştırmalarına yöneltmek ve yetiştirmek gerekli) - Öğretmenlerden bu değişime gelen negatif tepkiler şunlardır; şüphecilik, direnç, nefret. Gwee Matthew tüm bu zorluklar ve gerekliliklerle yüzleşilmesi ve pes edilmemesi gerektiğini belirtti. Şu an için en ideal sistem olan PDÖ için de bu zorlukların yaşandığı ve hala yaşanmaya devam ettiğini söyledi. ** Bir diğer grup çalışmasında ise bu müfredat yenileme sürecinden en fazla faydayı nasıl sağlayabileceğimiz üzerineydi. Yine bir beyin fırtınası ardından kısaca bu yolları şöyle özetledik: -Adım adım ve yavaş ilerlemeliyiz. Bu yeniliğin daha sağlam ve kontrollü olmasını sağlar. -Sürekli bir feedback mekanizmasına sahip olmalıyız. Böylece her yeni adımın işleyişliğini düzgün bir biçimde kontrol etmiş oluruz. -Sürekli bir eğitim sürecinde olmalıyız. Her zaman yenilenmeli ve değişen ihtiyaçları göz önünde bulundurmalıyız aksi halde önceden yapılan hataları tekrar yapmış oluruz. -Kendimize uygun programı bulmalıyız. Sosyal ve ekonomik her koşul göz önünde bulundurulduğunda kendimize en uygun ve yürütülebilir programı sağlamalıyız. ** Oturumun son kısmında Sayın Matthew, ‘Our Iceberg is Melting’ adlı kitaptaki 8 adımdan bahsetti. 1) Aciliyet hissini yarat 2) ‘Değişim Takımı’nı seç 3) Değişim yolunuzu ve stratejini geliştir 4) İlgilileri dahil etmek için bilgilendir 5) Harekete geçmeleri için diğerlerini teşvik et 6) Kısa zamanlı kazanımlar elde et 7) Israrcı ol, pes etme 8) Yeni bir kültür yarat (eskisini yok edecek kadar güçlü olana dek) Aligning the medical school curriculum with WFME Standards Konuşmacılar :Hossam Hamdy, İskender Sayek Raportör: Ayşenur Kozlu(Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 16.10.2015 Pre Conference Workshop 08 World Federeation of Medical Education)Dünya Tıp Eğitimi Federasyonu'nun tıp fakülteleri için belirledikleri standartların ele alındığı workshopumuzda Türkiye Akreditasyon Derneği Başkanı İskender Sayek konuşmacılarımızdan biriydi. Katar Üniversitesi'nden olan Hossam Hamdy ile yaptıkları sunumunda öncelikle konumuz olan standartların sınıflandırmasından bahsedildi. Uluslararası bir akreditasyon sistemi olmamasına rağmen belirlenen bu standartlardan temel olanlar, ulusal düzeyde olan akreditasyon denetimlerinde mutlaka kontrol edilmesi şartı olması en önemli noktalardan biriydi. Iskender Hoca bu konu sırasında Türkiye'de Tıp Eğitimi Akreditasyon'unun WFME tarafından tanındığını ekledi. Iskender Hocanın belirttiği bu nokta aklımızdaki ulusal akreditasyon almış olan okulların uluslararası görünürlüğü ile ilgili aklımızdaki soruların çözülmesini sağladı. Akreditasyon okulların kalitesine onaylayan bir uygulama olduğu için kalitenin ne olduğu tartışıldı. "Amaca uygunluk", "Yapılanın dokümanlara geçirilmesi, dokümanlara geçirilenin yapılması" gibi cevaplar geldi ve kalitenin değişkenliğinden bahsedildi. WFME'nin standartlarında "must" bazılarının "should" problemi konuşuldu. Yani mutlaka sağlanması gereken standartlar ve sağlanması önerilen standartlar ele alındı. Sonrasında bir akreditasyon kurulunun denetlediği bir fakültede kontrol ettiği ilk öğenin kayıtlar ile gerçeklerin uyuşup uyuşmadığı olduğundan bahsedildi. Bundan yola çıkarak grup çalışmalarında da kayıtlara geçirilenlerin gerçekliğinin kanıtlanması kaygısı üzerine de konuştuk. Takım çalışmasında Katar Üniversitesi Proje Direktörü ve yine universitenin Araştırma ve Geliştirme Departmanı'ndan 2 kişi, Bezmi Alem Üniversitesi'nin kurucu üyesi olan bir öğretim üyesi ve yine üniversitenin rektörünün katılımıyla grup çalışmamızı gerçekleştirdik. Takım çalışmalarına WFME'nin sitesinden de ulaşılabilecek olan bir okulun misyon tanımından, müfredat geliştirilirken içerikte bulunması gereken her şeyi içeren görev kağıtlarını gözden geçirerek başladık. Okulların misyonları üzerine konuşurken yalnızca bir doktor değil "şifacı" niteliği taşıyan "hekimlerin" yetiştirilmesi gerektiği konusuna değinildi. Ayrıca okullarda hekimliğin uluslararası yönüne, haksızlığı ve eşitsizliğe karşı olan yönüne dair içeriğin genelde misyonlarda değinilmediğini dikkatimizi çekti. Grup çalışmasında ve tüm workshop boyunca öğrencilerin de bu konuda bilgilenip gerekirse fakülte yönetiminden bu konulara eğilinmesinin gerekliliği konusunda ön ayak olabileceğini gördüm. Uluslararası alanda çalışan çok değerli hocalarımızın, bakanlık çalışanlarının, bir rektörün de katılımı ile gerçekleşen workshopumuzda bir öğrenci olarak bana her zaman söz hakkı verildi. Bu bizim her zaman tıp eğitimi konusunda ceesaretli bir şekilde isteklerimizi dile getirmemiz gerektiğini görmemi sağladı. Raporumun sonucu olarak akreditasyon ve okulumuzun belli standartları sağlaması için gerekli girişimlerde öğrencilerin yalnızca talep eden taraf değil aynı zamanda girişimleri başlatan taraf da olması gerektiğini gördüğümü belirtmek istiyorum. USING EMOTIONAL INTELLIGENCE TO LEAD THE CHANGE IN MEDICAL EDUCATION Konuşmacılar : Fadil Citaku,Yawar Hayat Raportör: Sena Alptekin (Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 16.10.2015 Pre Conference Workshop 09 İlk olarak kendilerini tanıtarak başladıkları eğitime yürütmekte oldukları araştırmaları ve dahil oldukları mezun öncesi ve sonrası programları da ekleyerek tanışma kısmını anlattılar.Katılımcıların hepsi teker teker kendilerini tanıtmadılar. Oturumun ilk yarısını Fadil Citaku başlattı.Daha sonra araştırmalardan çıkan sonuçları ve aslında liderlik özelliğinin tıp eğitiminin her aşamasında aslında ne kadar önemli olduğu konusuna birkaç slaytla değindi.Daha sonra değişim ve duygusal zekanın bağlantısı üzerinde durduk.Burda vurgulanan bizi değişime iten güçlerin neler olduğuydu.İç ve dış olarak ayrılan bu nedenler aslında ekonomik,hükümetle ilişkili veya teknoloji olarak sayabiliriz. Bundan sonra insanların neden değişime direndikleri konusunda konuştuk burdan çıkan en önemli sonuçta insanların sahip oldukları şeyleri kaybetme korkusu ve değişimindeki zayıfların farında olmasıydı.Golemanın teorisi hakkında kısa bir bilgilendirmeden sonra duygusal zekanın iş yerinde neden olduğu konusu hakkında konuştuk.Duygusal zekaya sahip olan liderler diğer liderle göre %8090 daha başarılı oldukları görülmüş ve daha iş bitirenler olarak adlandırılmış.İşte burda iyi lider(good leader) ve iş bitiren lider(effective leader) olan birbiriyle karıştılan iki kavram üzerinde daha sonra Yawa Hayatın sunumunda çokça değinildi. Daha sonra amygdalanın davranışlarımız ve duygu durumumuz üzerinde etkilerini ,basal ganglionun yine bilgiyi depolamada ne kadar başarılı olduğu ve bu bölgenin kesinlikle sözcüklerle alakalı olmadığını ve kesinlikle duygulardan sinyal aldığı konusunda araştırmalardan bahsedildi.Duygusal zeka ölçme testlerinden bahsettikten sonra başarılı liderlerin sıradan bir liderden 3 kat daha fazla gülümsedikleri konusuna değinerek sunum sırasını Yawar Hayat’a verdi. Yawar Hayat,Dr.Citaku2nun altında PhD yaptığı için aldığı derslerden bize bir sunum hazırlamış ve tabiki bu da liderlik hakkındaydı.Aslında oturumun bu kısmı biraz biizm de kurultay ve diğer toplantılarda yaptığımız eğitimler gibiydi.Liderlik nedir, önemi nedir,kapsadıkları gibi temel sorular üzerinde durduk.Daha sonra liderlik çeşitlerinden ve bunlar üzerinde yeni ve çalışılan yeni bir alan olan authentic leadership üzerinde durduk. Bu sunumun sonunda herkese birer makale ve bunları okumak üzere 30 dk’lık bir süreç ve ardından da makalenin altındaki soruları cevaplayarak hazırladığımız sunumları bibirimize sunmamız istendi. Olumsuz Feedback : İki oturum arasında yeterince bağlantı kurulamadığını ve duygusal zekayı biraz daha birleştiren bir liderlik üzerinde durulması gerektiği söylendi. Team-Based Learning Among Multicultural Medical Students Konuşmacılar :Gulam Saidunnisa Begum,Anshoo Agarwal Raportör : Sena Alptekin (Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi),Berfin Gizem Uslu (Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 16.10.2015 Pre Conference Workshop 10 Maalesef katılımcı olmayan eğitimde 1 saatlik bir gecikme yaşandı.Ve Anshoo Agarwal kendi sunumu olan takım çalışması hakkında ben ve berfini bilgilendirdi.Sunumuna Together Everyone Achieves More olarak açtıkalrını anlattı.Ve bunu nasıl uluslararası öğrencilere ve büyük gruplara sahip okullarda nasıl takıma dayalı öğretimde kullanabileceğimiz,bunun faydaları ve uygulamaları neler bunlardan konuştuk. Takıma dayalı çalışmada hocaların geleneksel yöntemdeki gibi sahnede değil öğrencinin yanında daha çok bir yönlendirici olarak bulunduklarını belirtti.Bu da bireysel etkileşim,öğretmen-öğrenci arasındaki ilişkiyi geliştirdiğini anlattı. Daha sonra böyle bir eğitime nasıl hayata geçirebileceğimizi,nasıl bir süreç izlememiz gerektiğini konuştuk.Aynı zamanda kendi üniversitelerinde de uyguladıkalrı bu eğitim şeklini fotoğraflarla bize gösterdiler. Ve eğitimin sonunda 2 tane katılımcı (Ben ve Berfin ) ve moderatör olarak Marshmallow adlı bir oyun oynadık burda bize verdikleri 20 spaghetti çubuğu,bant,makas ve marshmallow ile en az malzemeyei kullanarak marshmallowu en yükseğe 18 dakika içinde yapmamız istenildi.Biz de takım çalışmasında başladık,oyunun sonunda da bu oyundan neler çıkardığımızı ve takım çalışmasının bize nasıl bir katkıda bulunduğunu söylememizi istediler. Feedback : Hocaların ikisi de hiçbir katılımcı olmamasına rağmen sadece iki öğrenciye worksopı gerçekleştirdiler ve bu gerçekten çok değerli bir şey.Ama aynı zamanda aslında tıp eğitiminde yeni yeni yüzeye çıkan bu farklı eğitim şekline duyulan ilgisizlik de şaşırtıcı bir noktaydı. Together Everyone Achieves More TBL(TEAM BASED LEARNİNG) NEDİR? 1970 YILINDA Oklahama’da geliştirilen bu eğitim tarzı kalabalık eğitim kurumlarında daha faydalı olmaktadır. Bu sistemin etkili olabilmesi için olabildiğince çok takıma gerek vardır. Arap Emirliklerinde 7 8 tıp fakültesi olduğu için bir çok ülkeden gelen farklı kültürdeki öğrencileri bir araya getirmek birlikte aynı düzeyde eğitim almaları için bu sistem aktif olarak işliyor. Horward Gardner’ın çoklu zeka kuramına göre; sözel,müziksel,içsel,sosyal,doğasal,varoluşsal,kinestetik,mantıksalmatematiksel,uzamsal zeka tipleri vardır ve bunların hepsi bir insanda bulunmamaktadır bu nedenle takım çalışmasında farklı zeka tiplerini bir araya getirerek amaça yani öğrenme hedefine daha kısa sürede ve daha verimli bir şekilde ulaşmak mümkün.Geleceğin doktorları olarak takım olarak çalışmamız gerekiyor çünkü en iyi kalitedeki tedavi bir çok branştaki doktorun bir arada çalışarak ortaya koyacağı bir ürün olacaktır ve bu sitem ile öğrenci iken alışma olasılığı bulmaktadırlar. TBL’in 4 prensibi; 1.Group must be properly formed and managed 2.Student must be made accountable 3..Team activity must promote both learning and team development 4.Receive frequent immediate feedback GROUP MUST BE PROPERLY FORMD AND MANAGED Team formation 1.Goal create funtional teams 2.Faculty should select 3.Heterogenous selection 4.Size of team 5.Team permanence Reading Assurance 1.Pre-readings 2.Reading assurance 3.Appeals 4.Mini-lecture 5.Application based team exercises TBL iki aşamadan oluşuyor: Phase 1 : öğrenmenin % 40 ı bu aşamada gerçekleşiyor.Bireysel Çalışma öğrencilereönceden gönderilen okuma metnini okuma, verilen referanslara çalışmaktan oluşan bir süreç. · Learners read and study independently outside · Preperation(pre class) individual study Phase 2: inside class , öğrenciler sınıfa gelir gelmez verilen metinden 10 soruluk sınava tabi tutuluyorlar daha sonra aynı soruları takımla birlikte çözüyorlar ve aynı sorulardan iki ayrı sınav olup notlarınıda bu iki sınavın toplamından alıyorlar .Daha sonra derse hazır hale gelen öğrenciler konu ile ilgili derse geçiyorlar. · 10 MCQ · Readiness Assurance (in class)(i-RAT&t-RAT) %70 same question · İmmediate feedback · Mini lecture · Application based exercise %100 Essential Skills in Medical Education (ESME) Konuşmacılar: Ronald M. Harden,John Dent,Patricia Lilley Raportör: Zeynep Cemre Çelebi (Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 16.10.2015 Course 1 Workshop Ronald M.Harden’ın konuşması ile başladı.Sonrasında katılımcıların kendilerini tanıtması ve Tıp Eğitimi ile ilgili çalışmalarını anlatması ile devam etti. Toplantı 4 başlık halinde planlanmıştı. 1)Öğrenciler ne öğrenmeli? 2)Müfredat nasıl organize edilmeli? 3)Öğrenciler en iyi şekilde nasıl öğrenir? 4)Öğrenciler ne öğrendi nasıl bilebiliriz? Ronald M.Harden konuya en etkili öğrenme hangi şartlarda gerçekleşir sorusu ile başladı. İyi Eğitimci-İyi Müfredat En etkili öğrenme şartı İyi Eğitimci-Kötü Müfredat İkinci etkili öğrenme şartı Kötü Eğitimci- İyi Müfredat Kötü Eğitimci-Kötü Müfredat En kötü öğrenme şartı En etkili ve doğru öğrenmenin iyi bir eğitimci ve müfredat ile olacağı konusunda herkes hem fikirdi.Sonrasında programımızın ilk başlığına geçiş yaptık. Öğrenciler ne öğrenmeli? (Çıktılar-Outcomes) Ronald M.Harden eğitimin amacı,içeriği ve öğrenme çıktılarından bahsetti.Verilen eğitimin sonunda alınması gereken çıktıların, öğrenme sisteminden daha önemli olduğunu vurguladı.Tıp Eğitimi’nin çıktılar üzerine standardize edilmesi gerektiğini belirtti.Ve benim aklımda hemen Çekirdek Eğitim Programı(ÇEP) belirdi.ÇEP’te de öğrencinin aldığı eğitim sonunda hangi konuları ne kadar öğrenmiş olması gerektiği belirleniyor ve tıp fakültelerinin bu şartları sağlayarak eğitim sistemlerini kendilerinin şekillendirilmesine olanak sağlanıyordu. Tüm bunlar sırasında önem vermemiz gereken birkaç nokta vardı. 1)Doğru iş Doktor ne yapmalı? (Doingtherightthing ) 2)Doğru yol Doktor uygulamalarını nasıl yapmalı? (Doingthethingright ) 3)Doğru insan Doktor profesyonel olmalıdır. (Right persondoing it) Sonrasında ise çıktıların nasıl olması gerektiğinden bahsedildi. Çıktıların tanımlarının doğru şekilde yapılmış,anlaşılır olması gerekmektedir. Müfredat ile uyuşması gerekmektedir. Çıktıların bu kadar önemli olmasını ise, eğer nereye gideceğinizi bilirseniz,nasıl gideceğinize karar verebilirsiniz cümlesi ile açıklıyor. Bu konu başlığını yaptığımız bir etkinlikle tamamladık. 7-8 kişilik küçük gruplar halinde, 1.sınıfta olan bir tıp fakültesi öğrencisinin 6 haftalık kardiyovasküler sistem komitesinin sonunda neleri öğrenmiş olarak bitirmiş olması gerektiğini tartıştık.Sonucunda birkaç tanesini temel başlıklar halinde belirledik.Kardiovaskuler sistem’de temel beceriler programını düzenleyen grubun önerdiği ders başlıkları şu şekilde: 1)Temel yapı ve fonksiyonları nelerdir? 2) Sağlığı tehdit eden etmenleri ve risk gruplarını tanımak 3) Hastalarla, akrabalarla ve meslektaşlarla iletişim kurma becerisi geliştirme 4)Anamnez alma becerisi geliştirme 5)Hasta değerlendirmenin temel prensiplerini anlamak Müfredat nasıl organize edilmeli? Workshop’a 2.konu başlığımızla devam ettik.Müfredat hazırlanırken dikkat edilmesi gereken noktaları SPICES modeli ile tanımladık. Studentcentred Öğreticinin ne öğrettiğinin önemli olduğu modelden,öğrencinin ne öğrendiğinin desteklendiği modele geçişi tanımlamaktadır. Öğretici direkt öğretecekken, direkt öğrencilerin kendilerinin öğrenmesinin teşvik edilmesi gerektiğini vurgulayan bir sistemdir. Öğrencinin bireysel olarak ihtiyaçları,beklentileri karşılanmaya çalışılmalıdır. Problem based Probleme dayalı eğitim sistemini destekleyerek, teorik ve pratik derslerin birbirlerini tamamlar şekilde sürdürülmesi gerekmektedir. İntegrated Tüm sağlık personelinin birlikte çalıştığı disiplini vurgulamaktadır. Communitybased Toplumun ihtiyaçlarını ve taleplerini gözönünde bulundurarak yapılan bir çalışmadır. Electivedriven Öğrencilerin talepleri dikkate alınmalıdır. Systematic Uygulanan çalışmalar sistematik olarak bir düzen içerisinde ilerlemelidir.İlk önce alınmak istenen çıktılar belirtilmeli sonrasında müfredat planı hazırlanmalıdır. Bu konu başlığını yaptığımız bir etkinlik ile tamamladık. Önceki çalışmadaki grubumuz ile beraber bu sefer bize verilen 6 ayrı problem üzerinde durduk ve bunları tanımladık.SPICES modelini örnek alarak problemlerin neden ve nasıl kaynaklandığını tartıştık.Daha sonra diğer grup ile yaptığımız çalışmaları karşılaştırarak bilgi alışverişinde bulunduk. Öğrenciler en iyi şekilde nasıl öğrenir? 3. konu başlığımızda ise öğretme eyleminin nasıl olması gerektiğinden ve methodlarından bahsettik.Öğretilecek konunun nasıl seçileceği, öğrenciye neyin,ne düzeyde, nasıl aktarılacağı ve nasıl geribildirim verileceği konuları üzerinde durduk.Ve bunları FAİR olarak kodladık. Feedback Good things,Bad things Activity Individualism Relevance 1)Etkili Geribildirim Öğrencilere geribildirim verilirken nelere dikkat edilmesi gerektiği üzerinde durduk. Açıklama yap, sadece puan verme Zamanında ve sık sık olsun Çıktılara özel olsun İleri çalışmalar için yol göster Geribildirimlerin önemsenmesine ve yorumlanmasına yardımcı ol Öğrencilerin kendi kendilerine geribildirim vermelerini destekle 2)Aktivite Öğretilecek konunun hangi modellerde daha kolay aktarılabileceğini tartıştık. Model örnekleri; Öğretmenin ders anlattığı eğitim modeli Öğretmenin konuşmayı yönlendirdiği grup çalışmaları eğitim modeli Öğretmenin sadece gözlemci olduğu,öğrencilerin aktif rol oynadığı grup çalışmaları eğitim modeli Modeller üzerinde yapılan tartışma sonucu, öğretmenin sadece gözlemci olarak katıldığı modeli seçerek öğrencinin de öğretme/öğrenme sürecine aktif bir şekilde katılması gerektiğinde hem fikir olduk. Öğrenme işlemi pasif değil aktif şekilde olmalıdır. Anlamlı olmalıdır. 3)Bireysel Çalışma 4)Uyumluluk Anlatılan konu, başlığıyla ve alınmak istenen çıktılarla bağlantılı olmalıdır.Aktarılan konu öğrencilerde anlamlı şeyler uyandırmalı ve yararlı olmalıdır. Eğitim yararlı olmalı Eğitim öğrenen için anlamlı olmalı Bu konu başlığını yaptığımız bir etkinlik ile tamamladık. İlk yapmış olduğumuz çalışmada elde ettiğimiz veriler üzerine bir çalışma gerçekleştirdik.Küçük çalışma grubumuzla beraber belirlemiş olduğumuz 3 konu başlığımızı FAIR prensibi ile hangi yöntemleri kullanarak daha iyi aktarabileceğimizi tartıştık.(Küçük çalışma grupları,simüle hastalar vb.) Daha sonra elde ettiğimiz verileri diğer grup ile paylaştık. Öğrenciler ne öğrendi nasıl bilebiliriz?/Değerlendirme 4.konumuz olan değerlendirmede ise değerlendirmeyi ne için,nasıl ve neden yaptığımız gibi konuların üzerinde durduk. What? Ne?Değerlendirmenin ne üzerine olacağına karar vermemiz gerekiyor.(Öğrenme çıktıları) How? Nasıl?Değerlendirmenin güvenirliğine,geçerliliğine,pratikliğine ve öğrencide yaratacağı etkiye önem verilmelidir.Değerlendirilecek konuya göre değerlendirme yöntemi ve içeriği seçilmelidir.(Yazarak,OSCE,Portföy) Why? Neden?Değerlendirmenin neden yapıldığı iyi kavranmalıdır.Amaç sadece öğretilenin değerlendirilmesi olmamalı,değerlendirirken de öğretme eyleminin devam etmesi,sağlanmasıgerekmektedir.Değerlendirmenin motivasyonu arttıracağı ve başarıyı getireceği fark edilmelidir. When? Ne zaman? ByWhom? Kim? Where? Nerede? Bu konu başlığını yaptığımız bir etkinlik ile tamamladık. 7-8 er kişilik gruplar halinde,önceki çalışmalarımızda elde ettiğimiz çıktıların ölçme ve değerlendirme metodlarını tartıştık. Kardiovaskule rsistem’de temel beceriler programını düzenleyen grubun önerdiği ölçme ve değerlendirme metodları şu şekilde: 1)Temel yapı ve fonsiyonu anlamakÇoktan seçmeli sorular, Pratik sınav 2)Sağlığı tehdit eden etmenleri ve risk gruplarını tanımakÇoktan seçmeli sorular, Kapsamlı eşleştirme soruları, Klinik Sınav 3)Hastalarla, akrabalarla ve meslektaşlarla iletişim kurma becerisi geliştirme Role-Play (Canlandırma yapmak) ve geribildirim, Klinik Sınav 4)Anamnez alma becerisi geliştirme Hasta başı eğitimi, Simülasyon, 360 derece değerlendirme, Portfolyo hazırlama 5)Hasta değerlendirmenin temel prensiplerini anlamak Simülasyon, E-öğrenme, Klinik sınav, Çoktan seçmeli sorular, Kapsamlı eşleştirme soruları, Küçük Gruplar Halinde Öğrenme, Kısa kolay sorular. Bu eşleştirmenin ardından iki grup olarak belirlediğimiz ölçme ve değerlendirme metotlarını paylaştık. Ardından Mr. Harden ölçme ve değerlendirme metotlarını belirlerken, metotları x eksenine, ulaşmayı hedeflediğimiz çıktıları y eksenine koyduğumuz bir tablo oluşturmanın faydasından bahsetti. Son olarak Mr. Harden her öğrencinin her bir temel becerisinin birbirinden bağımsız olarak değerlendirilmesinin önemini vurguladı. Yani öğrenciyi kümülatif başarısına göre değil, her becerisine göre ayrı ayrı notlandırmak ve bunların bir grafiğini çizerek, gelişimi takip etmek gerektiğini vurguladı. Oturum planlanan saatte sona erdi. Essential Skills on Computer Enhanced Learning Konuşmacı : John Sandars Raportör : Rıdvan Arda Demirci (Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih:16.10.2015 Course 2 ESCEL ''Essential Skills on Computer Enhanced Learning'' programın iki büyük kursundan biriydi. Sabah 9'dan akşam 4.30'a kadar dolu dolu ve interaktif bir çalışma gösterdik. Kursun temel hedefi, teknolojiyi eğitim sistemlerine entegre etmek isteyen hocalara , bu işin temel bilgilerini vermekti. Toplam dört oturumda tamamladığımız kurs, ilk başta öğrenmenin ve öğretmenin temellerini anlattı. İki tip öğrenci vardır: 1)Aktif öğrenci: Derslere hazırlıklı gelir, derslerde sorular sorar ve derslerde öğrendiklerini farklı kaynaklardan sorgular. 2)Pasif Öğrenci: Derse gelir, ve sadece öğretmenin anlattığını alır. Bu iki tip öğrencinin, eğitmen için yansıması da şöyledir: Eğer tamamen hazırlıklı, kendine güvenli ve konuyla ilgili tüm bilgileri biliyorsa, aktif öğrenci eğitmen için çok daha yararlı olacaktır. Keza aktif öğrenci, eğitmeni yeni şeyler öğrenmeye sürükler. Eğer eğitmen, mental olarak hazır değil ve bilgisi konu hakkında sınırlıysa, bu durumda pasif öğrenci eğitmen adına daha iyi olacaktır. Uzun lafın kısası, aktif öğrenci ve eğitmen arasındaki 'mutual learning' pasif öğrenci ve eğitmen arasında gerçekleşmez. Ayrıca Dr.Sandars, öğrenme sürecinde iki tip bellekten bahsetti: 1)Short Term Memory(STM): Bu bellek, yeni şeyler öğrenirken bilgileri kafamızda yazdığımız ilk yer. 2)Long Term Memory(LTM): Bu bellekse, yeterince çalışma sonucu STM'den bilgilerin geçtiği adeta bir 'depo' gibidir. Bu iki bellek arasında geçiş, aktif öğrenme (active learning process) ile gerçekleşir. Eğitmenin buradaki görevi ise, STM-LTM geçişinin teşvik edilmesidir, bunu mini sınavlar, ders içinde eski konulardan soru sorma gibi tekniklerle sağlayabilirler. Bilgisayar teknolojilerinin eğitimde kullanılması , kursun tüm bölümlerinde tartışdığımız bir konu oldu: Gelişmiş ülkelerde dahi , eğitim 'pure online' şeklinde yapılmıyor. Keza Dr. Sandars, bunun tamamen yanlış olduğundan söz ediyor. Eğitimde en önemli ilkelerden birinin, öğrenci-öğretmen etkileşimi olduğunu, ve en azından görüntülü iletişime geçilebilecek basit online sistemlerin bunu sağlamak için kullanılabileceği ayrıca Dr.Sandars dile getirdi. 'Pure online' eğitimlerdense, online ve geleneksel eğitimin bir kombinini kullanmak öğrenme aşamalarını hızlandırdığı gibi, öğrenciye bir esneklikte sunuyor. Nedir bu esneklik? Örneğin, öğrenci sıkışmış ders programlarından kurtuluyor, kendi hızıyla istediği zaman derslerini alabiliyor böylece gün içerisini ekstra işlerini sığdırabiliyor. Böylece geleneksel eğitimde öğrenme hızı farklı olan öğrenciler arasındaki çatışma sona eriyor, eğitim programı aksamıyor. Ancak bu durum beraberinde farklı problemleri de beraberinde getiriyor: Birincisi, ödevler ve sınavların güvenilirliği, öğrencinin görevini kendi başına yaptığını kontrol etmek , online eğitimlerde epey problem arz ediyor. Ancak bunun için geleneksel ve online eğitim kombini(hybrid eğitim modeli) en doğru çözüm. İkincisi ise, öğrencinin konular üzerinden yeteri kadar geçip geçmediğinin kontrol edilememesi. Bu noktada Dr. Sandars, tüm eğitim modellerinin ortasında öğrencinin olduğundan bahsetti. Yani öğrencinin 'Nasıl öğrencini bilmesi' ve aktif bir öğrenci olması, eğitimin kalitesini her anlamda artırıyor. Hibrid eğitim modelleri teoride güzel olsa da , platformun kurulumu aşamasında , maddi olarak eğitim kurumlarına zorluk çıkarıyor ve ekstra mesai gerektiyor. Mesela, tek bir online platformun kurulması için, teknik ekip, bilgisayar ekibi, öğretmenler, videolarla uğraşacak ekip , ve denetçi ekibin olması geerekiyor. Bu da , geleneksel eğitimdeki personel gereksinimini neredeyse ikiye katlıyor. Online eğitim modellerinin tek başına kullanılmasının en önemli sorunlarında bir de, pratik eğitimlerin efektif olarak uygulanamaması. Özellikle çok pratik gereken: acil, cerrahi gibi servisler için yetiştirilen öğrenciler adına , online eğitim yeterli değil. Online eğitimde önemli bir başka husus ise, kullanılacak platformun sadeliği. Bu hususta , açılan PC penceresinde : 1)Bilgiler gereksiz derecede fazla olmamalı 2)Pencereler dikkat dağıtıcı renklerle boyanmamalı 3)Birbirini takip eden pencerelere yönlendirim basit ve anlaşılır olmalı. Bu noktada Dr. Sandars, Dünyanın dört bir yanından online platformlardan örnekler gösterdi, ve bunların çoğu yetersiz olarak değerlendirdik. Buradan çıkan sonuç ise, eğitimin bu alanda henüz emekliyor olduğu. Öğrenme ve öğretme yeteneklerinden bahsederken, bahsettiği en önemli noktalardan birisi de , öğrencinin öğrenirken tek bir öğrenme modelini kullanması , eğitmenin de tek bir öğrenme modeli ile öğretmesi. Peki öğrenme modeli ne demektir? Öğrenme modellerine örnek olarak , görerek öğrenme , işiterek öğrenme, okuyarak öğrenme vs. gösterilebilir. Bu modeller aynı ders içinde parçalar halinde kullanılabilir, ancak hepsi aynı anda olmamalı. Keza bu durumda, öğrenci hiçbirine tam odaklanamıyor böylece neredeyse hiçbir şey öğrenemiyor. Dr. Sandars, kursun sonunda üç hususa özellikle değindi: 1) Teknoloji eğitimde sadece bir araçtır 2) Eğitimin temelinde öğrenci vardır 3) Eğer bir online platform hazırlanıyorsa, server kapasitesinden, pencere rengine kadar her şey eğitmen tarafından değerlendirilmelidir. 3.GÜN Konferans Atölyesi 2(CW 2) yeterli katılımcı olmaması sebebiyle iptal edilmiştir. Curriculum Challenges in New Perspective and Design Konuşmacılar :Charlotte Ringsted,Andre Jacques Neusy,Khalid Bin Abdulrahman Raportör : Sena Alptekin(Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih :17.10.2015 Plenary 02 Oturuma ilk olarak bireysel ve organizasyon düzeyinde yeterliliğin tarihçesini ve anlamını anlatarak başladı.Canada’da yürürlükte olan ve The Dundee Framework,ConMeds gibi öncü çalışmaların işleyişini anlattıktan sonra İtalya’da gerçekleşen kişilerin sınavlardaki başarsız olduğu yönleri saptama ve bunun üzerinde yoğunlaşmaları için destek çalışmaların sağlandığı “In Training Assessment”tan bahsetti. Okuldaki ve sahadaki doktorların farklı şekilde bilgiyi kullanma ve bunu hayata geçirebilmesi gerektiğini ve buna bağlı değerlendirmelerde bulunulmasına değinildi. Öğrencinin aldığı eğitimi kullanabilmesi ve doktorun da bildiği bilgiyi hayata en iyi şekilde geçirebilmesi gibi iki yönlü bir değerlendirme bu.Biri okul odaklı biri ise sahadaki görev üzerindedir. Daha sonra uzmanlık dalları arasındaki değerlendirme ve görevlendirme anlayışındaki farka değinildi.Bazı bölümler üstleri tarafında görevlendirildiğinde daha verimli çalıştıkları diğer bazı bölümler ise kendi değerlendirmeleri sonucu eksik buldukları eyler üzerinde çalışmayı kendilerini daha motive ettiğini söylemişler.Doktor Rinsted bu sonuç doğrultusunda bazı domine olmayan uzmanlık alanlarında üstleri tarafından görevlendirmenin doktorları ve sağlık çalışanlarını daha verimli görmüş. Ve kendi ülkesi olan Danimarka’da bisiklet sürmenin çocuklara çok erken yaşta öğretildiğini bunun bir nevi kültürel bir norm olduğunu ve her ailenin bunu uyguladığından bahsetti.Bunun çocuklara rekabeti ve kendi becerilerinin farkına varmasında yararlılığından bahsetti ve sunumu “What goes where ? and Who should do what ? “ diyerek bitirdi. Daha sonra oturuma Dr.Neusy devam etti.Sunumunda THEnet(Training for health equity network)tan bahsetti.Bu ağın sağlık çalışanlarını toplumun ihtiyaçları doğrultusunda eğitmek ve onlara en iyi hizmet etmek amacıyla oluşturulduğundan bahsetti. Sorumluluk Yaklaşımı olarak belirttiği 5 aşamayı belirtti.Bunlar , Asses(Sorunu Belirle), Identify(Belirle), Deliver(Ulaştır), Evaluate(Değerlendir), Adjust(Uygula) Sağlık çalışanlarının fildişi kulesi tavırlarından toplum odaklı yaklaşıma geçmelerine değindi.Bunu en iyi şekilde yapmanın yolunun ise hizmet edeceğin kitleyi belirlemek, onların ihtiyaçlarını bilmek ve onların sağlık sistemini tanımaktan geçtiğini söyledi. Son olarak Dr.Abdulrahman oturumuna kendi dekanıyla yaşadığı bir problemi yaşarak başladı.Müfredattaki sorundan ve değişim istediğinde kendi dekanına bahsettiğini ama dekanın ona biz müfredatla birçok öğrenci mezun ettik bize bir sorun getirmedi,sorunlu olan bir şeyi düzeltmenin ne anlamı var ? gibi veya onun sözleriyle “ If it’s not broken,don’t fix it.Why to change?” Şeklinde bir dönüt aldığını söyledi. Sözlerine özellikle ilk üç yılda tıp fakültesi öğrencilerinin yaşadığı stresten bahsederek ve öğretmenler olarak bu stresini olabildiğince azaltmaları gerektiğini belirtti.Bunun için de yeni entegre edilmiş müfredatlarla yapılabileceğini ve seçmeli derslere de daha çok önem verilmesi ve bunların müfredat içinde arttırılması gerektiğini belirtti.Daha sonra Portföl ve E-öğrenmenin verimliliğinin arttırılması gerektiği ve bu konu üzerine daha fazla önem verilmesi gerektiğini söyledi.Ve sunumunu öğrencileri ve öğretmenleri araştırma çalışmalarına “More researc h to carry out “ diyerek yoğunluk vermelerini istedi. Practising Professionalism and Ethics: New Dimensions Konuşmacılar: Anis Ahmad, Ming Jung Ho, Usman Mahboob, Osman Erol Hayran Raportör: Nur Köse (Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih: 17.10.2015 Symposium 1 İlk konuşmacı olan Anis Ahmad, Ethical Dimensions of Professionalism adlı konuşmasında professionalism ve commercialism arasındaki farklara değinerek başladı. Tıbbın ticari anlayışın gölgesinden çıkıp hem seküler hem de dindar doktorların sahip olabileceği ortak bir insancıl yaklaşım olması gerektiğinden bahseden Anis Ahmad Kuran’dan çeşitli ayetler göstererek Pakistanlı doktorların bu etik anlayışına kavuşturulması gerektiğinden bahsetti. Konuşmasının son kısmında hastaların kişisel özgürlüklerinin bazen doktorların tıbbi girişimini kısıtladığı ve küreselleşmenin sağlık ve etik alanına olan etkilerinden bahsetti. Sonraki konuşmacı olan Ming Jung Ho, Effects of Hospital Accreditation on Medical Professonalism konulu konuşmasında hastane akraditasyonunun avantaj ve dezavatajlarından bahsetti. Olanakların iyileştirilmesi, hasta sağlığı ve güvenliğinin arttırılması gibi olumlu özelliklerin yanısıra bu akraditasyonların öğrenciler ve hastane çalışanları üzerindeki iş yükünü arttırdığı ve duygusal açıdan onları zayıflattığından bahsetti. 3. konuşmacı olan Usman Mahboob, Multi-Model Approach to Understand Medical Professionalism konulu konuşmasında pek çok modelden bahsetti ve bireysel anlayışın kültür ve toplum anlayışıyla aynı kaynakta değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Son konuşmacı olan Osman Erol Hayran, Cultural Backgrounds of Professionalism and Ethics in Medicine adlı konuşmasında medical professionalismin evriminden bahsetti. - Eskiden çocuklarının ve ailenin sağlık ve bakımından kadın sorumluyken sanayi devrimiyle birlikte sağlık sistemi endüstrileşerek erkeklerin egemenliğine girdi. Uzun bir süre tıp eğitimi sadece üst sınıf erkeklere verildi. 1960’lı yıllardaki feminist hareketten sonra bile kadınların sağlık alanında erkekler kadar baskınlaşamadığından bahseden Hayran, kadın merkezli tıbbın erkek merkezli tıbba geçtiğinden bahsetti. Hastanelerin birer sağlık fabrikası doktorların da birer üniformalı bekçilere dönüşmesinden ve doktorların hastanın yaşam standartlarını yükseltmektense sadece hastalığı tedavi etmeye odaklandığını söylemesiyle konuşmasını sonlandırdı. Professionalism and Ethics Raportör : Sena Alptekin (Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 17.10.2015 Research Paper Oral Presentation-1 A comporative Study : Practice Self-Medication Among Medical Non-Medical Students Konuşmacı :Imran Amjad Araştırma 440 öğrenciyle Güney Hindistan’da başlamış.Araştırma sonuçlarında kendi kendine tedavi orani %78 olarak bulunmuş ve kız öğrencilerin de bu tedavi yaklaşımında büyük çoğunluğu oluşturduğu gözlemlenmiş.Tıp öğrencilerinde bu tedavi yaklaşımı diğer öğrencilere göre çok daha fazla olduğu hatta çoğu zaman bu arkadaşlarını ya da aile bireylerinden birini tedavi etme girişiminde de bulundukları gözlenmiş. Kişilerin bu tedavi yaklaşımını tercih etmeleri genellikle hastalıklarını önemsiz görmelerinden kaynaklanıyor.Ve kullanılan ilaçların çoğunluğunu ateş düşürücü olarak belirlenmiş.Ve öğrencilerin çoğunluğu da bu tedavi yaklaşımını kullanmaktan memnun olduklarını,kendi kendilerini tedavi etmenin onlara güven verdiğini ve bu tedavi yaklaşımının da teşvik edilmesi gerektiği konusunda görüş birliği yapıyorlar. Attitude of Health Care Students Towards Disability: A Comparative Study Konuşmacı :Arshad Nawaz Malik Araştırma 90 tane birinci sınıf tıp öğrencisi arasında gerçekleştiriliyor. Araştırmadaki amaç kişilerin yaşları,kültürel altyapıları,normları ve cinsiyet arasında engelli kişilere davranış bakımından fark mı yok mu cevabını bulmak. Araştırma sonunda yaşın bu davranışlar üzerinde etkisi olmadığını fakat erkek öğrencilerin negatif tutum içinde bulunmalarının çok daha olası olduğu görülmüş.Engelli kişilere yaklaşımda en başarılı olan kişilerin ise geçmişinde böyle bir durumu kendi üzerinde ya da yakın çevresinde yaşayan ve deneyim kazan kişiler olduğu sonucuna varılmış.Doktor Malik aynı zamanda engelin sadece fiziksel ya mental eksiklik değil aynı zamanda günlük hayatta herkesin sahip olduğu ve bizim yapamadığımız yüzme,bisiklete binme gibi gündelik yeteneklerin kişide eksikliği durumlarının da bu kavram içerisinde değerlendirilebileceğini söyledi. Professionalism and Ethics Co-Chair : Khalid Bin Abdulrahman Co-Chair : İskender Sayek Moderatör : Fareesa Waqar Konuşmacılar : Fareesa Waqar,Noreen Zahid Mirza,Osamu Nomura,Akan Karakuş, Muhammad Nadim Akbar Khan,Joel McCay ,Hoda Ahmari Raportörler : Turgut Gürer(İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi),Aykut Uçar(Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih: 17.10.2015 Research Paper Oral Presentation 2 Bu oturum farklı ülkelerden değerli katılımcıların onar dakikalık konuşmalarında yaptıkları araştırmalarını sunmalarını amaçlıyordu. Konuşmalar birbirinden bağımsız araştırmalar üzerinde olmasına rağmen genel tema olarak Profesyonellik ve Etik olarak belirlenmişti. Oturum moderatör Fareesa Waqar’ın konuşmasıyla başladı ve kendisi kısaca oturumun genel amaç ve işleyişinden bahsetti. Ondan sonra oturumun zamanının kısıtlı olması nedeniyle hızlıca yedi konuşmacıdan ilk konuşmacı olarak kendi sunumunu yapmaya başladı. Fareesa Waqar: İlk konuşmacı olan Fareesa Waqar’ın sunumunu yaptığı araştırmasının ismi Research a Necessity or a Burden for undergraduates? What do students feel?’ydu (Araştırma bir gereklilik ya da bir yük? Öğrenciler bu konuda ne düşünüyor?). Konu olarak mezun olmamış tıp öğrencilerinin araştırma yapmasını alan araştırmasında belli başlı kavramları kılavuz aldığından bahsederek bunları açıkladı, belli başlı olanları aşağıdadır: -Araştırma analizin altyapısıdır. -Tıp öğrencilerinin daha önce araştırma yazmamış olmalarından dolayı, metodoloji bilgileri ve araştırma becerileri zayıf kalmıştır. Bu da araştırmalarında daha önceki araştırmaları taklit etmelerine yol açmaktadır. -Öğrencilerin sadece %4’ü daha önce araştırma yapmışlardır. -araştırmaların cross-section olarak pakistanda yapılmasına karar verilmiştir. -Öğrencilere nasıl referans vermeleri, hangi stili kullanmalaerı ve nasıl istatistik analiz yapmları gerektiğini öğretmek gereklidir. SONUÇ: Öğrencilere araştırma yapabilcekleri imkan ve zaman tanınmalı, self-help kavramına bağlı olarak bireysel olarak bağımsız düşüşnecekleri bir ortam sağlanmalıdır. Eğitimde yukarıdan inme, ‘spoon fed’ bir anlayıştan kaçınılmalıdır. Noreen Zahid Mirza: Oturumun bu konuşmasının konusu ‘Reflection as a Tool for personal emprowement’- An insgiht from the college of Medicine. Tıp öğrencilerinin yaşadığı sorunların büyük bir bölümü ve bu sorunların çözümlerinin bulunmamasının en büyük kısmı röflektif düşünme eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Sorunların NE- Öyleyse NE- daha sonra NE olarak sınıflandırılması ve bu üçayak üzerinde çözülmesi araştırmanın önemli bir kısmını oluşturmuştur. Konuşmacıya göre 3 tip düşünme vardır, bunlar: Klinik düşünme- Doktorun bir usta ve tıbbi karar alıcı olarak düşünmesi Bilimsel düşünme- Doktorun uyguladığı sanatı geliştirmek üzerine düşünmesi Kişisel düşünme- Doktorun kendi iç dinamiklerine uygun olarak düşünmesi Veri işlenmesi konusunda adımsal düşünmeyi uygulamayı öngören çalışmada adımlar aşağıdadır: -Self Awareness (Öz-Farkındalık) -Self İmprovement (Öz-Gelişim) -İntegrity (Birbütünlük) -Accountability (Güvenilirlik) -Taking İniativies (Öncecilik alma) Konuşmasının geri kalan kısmında konuşmacı bu saydığı adımları kendi üzerinde yazılı olarak değerlendiren 3 farklı ve gizli tıp öğrencisinin alıntılarından bahsetmiştir. Osamu Nomura: Oturumun 3. Konuşmacısı olarak Japon konuşmacı Osamu Nomura, Tıp Öğrencilerinin birbirlerine iletişim becerilerini aktarmaları üzeirnde yapmış olduğpu araştırmasından bahsetti. Bir yıl boyunca sürdürdüğü araştırmasında karışık olarak uyguladığı metodlar sonucu bir yöntemde karar verdi: -Aşağı olmayan deneme, bu kavram öğrencilerin ast,üst olarak değil akran olarak birbirleriyle iletişim kurmalarını sağlamak üzerinedir. Araştırmanın sürecinde, tutorların tuteelere pratik öneri vermleeri ve ters yönden tuteelerin rol modele sahip olmaları ve fakültenin de bu iletişimdeki elemanların kalitesinde garantör olmasının yararlarına fark edilmiştir. Araştırma ikinci el eğitim deneyiminin altıncı sınıf öğrencilerinin, öğretim yoluyla öğrenmek için ikinci bir fırsat olarak kazanım sağlamasını öngörmüştür. SONUÇ: Röflektif düşünmeyi güçlendirmek için hep öğrenci hem de öğretmen olarak tıp öğrencilerinin akran eğitimi önemlidir. Akan Karakuş: Oturumun bu konuşmasının konusu “Transforming Medical Education: Web-based Simulation in Technology Enhanced Learning” Konuşmacı öncelikle Türkiye’nin tarihinde yatan önemli tıp insanlarına ve dünyaya etkilerine değindi. Buna örnek olarak; John Hopkins Hastanesi’nin mimarisinin Eski Şifahane İç Mekanı ile benzerliğini verdi. Asıl konusuna gelince, gelişen teknoloji ile artık eğitimin sadece sınıflarda alınmadığına dikkat çekerek kendilerinin uyguladığı bir sistemi açıkladı. Oluşturdukları bir web sitesi üzerinden birinci sınıf tıp fakültesi öğrencilerine klinik vaka soruları ve temel terminoloji sorularını içeren küçük quizler yaptıklarını gösterdi. Böylece sınıf dışında da öğrencilerin temel tıp eğitimlerine katkı sağlanabileceğini vurguladı. Muhammad Nadim Akbar Khan: Bu oturumun konusu, “Developing Proffesionalism Among Undergraduate Medical Students-A mixed Method Study Proposal Bunun yapılmış bir çalışma değil sadece ir proje fikri olduğunu söyleyerek oturumuna başladı. Profesyonellİğin temel 3 bileşenini açıkladı. Bunlar; hasta sıhhati, hasta özerkliği ve sosyal adalet. Profesyonelliğin dayandığı 6 nokta; diğergamlık, güvenilirlik, görev, saygı, onur, mükemmellik. Pakistan’da hali hazırda devam eden profesyonellik çalışmalarının tamamen öğrenci algısına ve bakış açısına göre değerlendirdiklerini belirterek sunumunu bitirdi. Joel McCay: Bu oturumun konusu, “A Quality Improvement Project (QIP) on the useof Handover in Accordance with BMA Junior Doctor’s Guidelines and its effect on Patient Safety” Yaşanan olumsuz durumların %15’inin zayıf handover’dan kaynaklı olduğunu orataya koyan çalışmalarının üzerine yaptıkları çalışmanın amacı: Minimum masrafla en etkili ve en güvenli handover sistemini oluşturmak. Bunu yaparken baz aldıkları literatür, Junior Doctors Committee(JDC) Guideline’da temel üç konsept; 1. Handover yapısı 2. Handover bilgisi 3. Handover çıktıları Bunlar doğrultusunda yapmaya çalıştıklarında uygulamada gayet basit bir şekilde Excel kalıplarını ve Sharepoint Erişimini kullanarak neredeyse sıfır masrafı amaçlıyorlar. Sonuçlandırdıkları çalışmada yaptıkları üç temel şey , Yeni bir handover guideline’ı oluşturmak, gayriresmi öğretim metodları geliştirmek ve hastane ortalarında bulunmak. Bu proje dahilinde 2 hastanede 5 klinikte 6 ay süreyle çalıştılar. Sonuçlandırdıkları bu yeni handover sistemini uyguladıkları bu kliniklerden aldıkları geri dönüşler şöyledir: -Yeni sistem hasta güvenliğini artırdı mı? Kayıtlar ve istatistikler dahilinde %64,4 oranında başarı sağlandığı görüldüyse de 2 klinik bu uygulamaya devm etmeyi tercih ederken, geri kalan klinikler hasta güvenliğinden şüphe duyup eski sistemlerine geri döndü. Fakat bunun yanlış bir düşünce olduğunu hasta güvenliğini geliştirdiğini gösteren istatistikler ispatlıyordu. -Yeni sistem kullanışlı ve güncel mi? %58,3 oranında bir olumluluk görünse de bu konuda klinikler yeni sistemi uygun bulmamıştır. -Yeni sistemin de öngördüğü sözlü handover ve çalışanların desteği ise olumlu istatistiklere rağmen ilgi görmemiştir. Teoride çok daha iyi sonuçlar veren bu çalışmanın rağbet görmemesini tamamen bu yeni sistem üzerine olan eğitim eksikliğinden kaynaklandığı sonucuna vardılar. SONUÇ: Bu sistem denemesinden kendi okullarımıza alabileceğimiz fayda ve sistematik bilgi: 1. 2. 3. 4. 5. Proje grubu oluştur Bu konuda ileri eğitim al (JD Teachings) Teknolojik gelişmelerden yararlan Kalıplaşmış uygulamaları değiştir SPONSOR! En önemlisi bu çünkü onların çalışmasında düşük bütçe zorunluluğundan dolayı da işlev kazanamadığını düşünüyorlar. Hoda Ahmari: Bu oturumun konusu, “The Effect of Integration of Role Modeling and Narration Methods on the Midwifery Student’s Performance in Proffesional Ethics Kendi üniversitesindeki öğrencilerle yaptığı bir çalışmadan bahsetti. Hamile bir kadın eşinden gizli kürtaj yaptırmak istiyor. Bu durumda ne yapmalıyız? 1.grup öğrenci; sadece profesyonel etik açısından incelerken; 2.grup öğrenci; etik ve öyküleme açısından inceliyor. Etik açıdan ortak bir sonuca çıkmış olsalar da ikinci grup rol model uygulaması sayesinde daha efektif ve hızlı bir sonuca ulaşmıtır. TÜRKİYE’DE TIP VE DİS HEKİMLİĞİ EĞİTİMİ STANDARTLARI VE AKREDİTASYONU Raportörler : Yağız Uğur Yolcu(Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi),Tuğçe İrem Paşa(Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi), Büşra Öner(Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 17.10.2015 Symposium Sunum 1 Konuşmacı : Dr.Perihan Torun, Bezmialem Vakıf Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Akreditasyon konulu sunumunda Türkiye’deki akreditasyon sürecindeki problemleri, ulusal müfredatın bu akreditasyona ne düzeyde uyum gösterebildiğini açıkladı. Ulusal müfredatı oluştururken diğer ülkelerle veya ulusal çapta diğer üniversitelerle karşılaştırmanın kolay olduğunu; fakat sorunun temelinde tıp eğitiminde ortam ve şartlar göz önünde bulundurulmadan aynılaşmaya gidilmesi olduğunu dile getirdi. Aynılaşmanın da adaptasyon problemlerine yol açtığını özellikle belirtti. Farkli yaklasim isteyip istemediğimiz konusunda fikir birliğine gidilmesi için ulusal çapta tartışılmasının gerekliliğinden bahsetti. Ayrıca akreditasyon konusunda sonuca yönelik çalışmanın asıl sürecin göz ardı edilmesine neden olduğuna değindi Sunum 2 Konuşmacı : Dr.Aynur Eren Topkaya, Namık Kemal Üniversitesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Mezuniyet öncesi eğitim konulu sunumunda, Mezuniyet öncesi eğitimin standartlarından bahsederken, önce iyi bir hekimin nasıl olacağı ve nasıl yetiştirilmesi gerektiği konusundaki fikirlerini belirtti. Tıp eğitimi modelleri ve tarihçelerini Türkiye’deki tıp eğitiminden ve modelleri ilk uygulamaya koyan fakültelerden örnekler vererek bahsetti. 1765- Usta- çırak eğitimi 1861- Disipline dayalı eğitim (klasik eğitim), Alman – Fransız ekolü 1951- Organ /sisteme dayalı eğitim ( entegre eğitim), ABD ekolü 1990 sonrası- Aktif eğitim -probleme dayalı eğitim -topluma dayalı eğitim -yeterliğe dayalı eğitim -öğrenci merkezli eğitim -çıktıya dayalı eğitim -kavrama dayalı eğitim Ayrıca yaptığı durum tespitine göre 2010da 120 üniversite varken 65 tıp fakültesi, 2015te 193 üniversite 89 tip fakültesi (iki dilde de programı olan okullarla beraber 100 program) sayısına ulaştığımızı ifade etti. Ulusal çekirdek eğitim programını kısaca anlattı. Kendisine göre standardizasyonun amacının aynılaştırmak olmadığını öğrencilerin belli yeterliliğe ulaşmasını sağlamak olduğunu belirtti. Tip eğitimi için riskler olduğunu örnekleriyle açıkladı ve verdiği örneklerde özellikle teknolojiye bağımlılık, Tıpta Uzmanlık Sınavı ve performans yönetmeliğinin üzerinde durdu. Sunum 3 Dr Abdullah Sonsuz, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı / Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Genel olarak akreditasyonun gerekliliği üzerinde durdu, ECFMGnin 2023 yılından sonra uygun bir şekilde akredite olmayan okullardan gelen öğrencilere sertifika verilmemesi yönünde aldığı kararı vurguladı. Daha sonra tıp eğitiminde akreditasyonun tarihini anlattı. 2008-TıpDek tarafından UTEAK’ın kurulması 2009-Ulusal mezuniyet öncesi tıp eğitimi stansartlarının kabulü 2010-Akredtiasyon sürecinin başlaması ve TEPDAD’ın kurulması 2011- TEPDAD’ın Yükseköğretim Kurulu tarafından tanınması 2013- TEPDAD’ın Dünya Tıp Eğitimi Federasyonu tarafından tanınması TBMM’nin düzenlediği rapor ile ulusal boyutta çalışmalarına başladıkları akreditsayon süreci boyunca standartları oluşturanın da uygulamaya koyanın da tıp fakülteleri olduğunu hatırlatarak bu konuyu sadece uluslararası mecradaki yeterlilikleri için yapmadıklarının altını çizdi. Sunumun geri kalanında ise detaylı bir şekilde akreditasyon sürecinden bahsetti. Akreditasyon süreci başvurudan sonuca kadar yaklaşık bir seneyi kapsıyor. Bu bir sene boyunca yapılan işlemlerden kendi süreçlerinden örnekler vererek bahsetti. Ayrıca akredite olunması için gereken temel standartlar ve gelişim standartlarını da açıkladı. Sunum 4 Dr. Recep Öztürk, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Mezuniyet sonrası eğitim konulu sunumda, mezuniyet sonrası tıp eğitiminin mevcut durumu ve geleceği hakkında konuşuldu. Konuşmasına uzmanlık eğitiminin tarihçesiyle başlayan hocamız uzmanlık eğitimiyle bağlantılı olarak tıp eğitimindeki akreditasyon kurumlarından, özellikle de ülkemizdeki kurumlardan bahsetti. Daha sonra uzmanlık eğitimi çekirdek müfredatı ve bu müfredatla yetkinliğin temel, girişimsel ve klinik alanda eş zamanlı sağlanması için çaba gösterdiklerini vurguladı. Sunumun son kısmında ise tıpta uzmanlık eğitiminde tartışılması gerekenlere değindi. Eğitici eğitimindeki eksikliklerden bahsederken bu konuya Tıp Eğitimi Edinburgh Bildirgesi’nde de değinildiğini hatırlatarak bizlere araştırılmak üzere yeni kaynaklar sunmuş oldu. Araç gereç sıkıntısı, çalışma saatlerinin yoğunluğu ve hizmete dayalı süreç nedeniyle eğitime zaman kalmaması vurguladığı temel problemlerdi. Sunum 5 Dt. Emir Yüzbaşıoğlu Medipol Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Bu sunumda da diğer sunumlara paralel olarak diş hekimliğinde akreditasyon, Türkiye’de diş hekimliği eğitimi ve mezuniyet öncesi diş hekimliği eğitimi ulusal standartlarından detaylı olarak bahsedildi. Müfredatlarına eklenen tıp dersleri sonrası öğrencilerinin salt ezber yerine beş yıllık müfredatlarını çok daha efektif geçirebilmeleri için gereken hazırlıklara giriştiklerini belirten Emir Yüzbaşıoğlu yakın geçmişte uygulamaya yeni geçirilmiş DUS konusunda TUKMOS ile iş birliği içinde olduklarını, WFME ve Amerika bağlantılarını güçlendirerek standardizasyonu yakalama konusunda en güncele ulaşmak için çalıştıklarını söyledi. Professionalism and Ethics Moderatörler: John Dent, Shahina Yasmin Raportörler:Buğra Han Egeli (İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi), İbrahim Önal (Zirve Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 17.10.2015 Research Paper Oral Presentation 3 Programda görünen sekiz konuşmacıdan altısı konuşmalarını yaptı. Teaching Professional Ethics and Law to Medical Undergraduates in Pakistan: Existing Practice and Future Perspective-Shanina Yasmin Mezuniyet öncesi tıp öğrencilerine profesyonel etik ve hukuk bilgilendirmesi üzerine yapılan araştırmanın sunumunun ana fikri aslında sadece öğrencilere değil öğretmenlere de birtakım kuralların öğretilmesi ve vurgulanması gerektiğinin bilgilendirilmesiydi. Çalışma anketler üzerinden ilerledi ve bunun istatistiksel sonuçları sunum esnasında bizimle paylaşıldı. Pakistan’da yüzde doksanın üzerinde öğrenci ve öğretim görevlisi etik ve profesyonelliğin ders programındaki diğer derslerle entegre hale getirilmesi gerektiğini ve programda somut ve net bir şekilde bir ders niteliğinde tanımlanmış olması gerektiğini düşünüyor. Bunun yanında yüzde on beş gibi bir azımsanmayacak bir çokluk bu etik derslerinin değerlendirilmemesi gerektiğini iddia ediyor. Bu durum aynı zamanda Konuşmacının fikrince etik bulunmadı. Bu anketlerin üzerine çalışmaya başlayan üniversite sabitlenmiş bir program hazırladı ve ondan bahsetti. Öncelikle beş senelik tıp eğitiminn sonunda etik değerlere bağlı en az bir araştırma makalesi şartı konuldu. Her akademik blokta gereken minimal ders sayısı detaylı olarak sunumda belirtildi, blok sınavlarında da değerlendirmeye alınması üzerinde duruldu. Medical Students’ Perception Regarding Professionalism Teaching in the Undergraduate Medical Curriculum- Zaid Sayedalamin Mezuniyet öncesinde öğrencilerin profesyonelliğe bakış açısından bahseden tıp öğrencisi Zaid Sayedalamin sunumunun başında Alpha Omega Alpha Honor Medical Society’den bahsetti. Bu topluluğun profesyonelliğin öğrencilerde baş direği olduğunu anlattı. Bu durumu engelleyen en büyük sebep ise doktorlardaki işletme anlayışının hasta içincilik anlayışının önüne geçmesidir. Araştırmanın metodolojisini birebir röportajlar oluşturuyor. 464 öğrencinin yüzde doksan biri profesyonelliğin çok zor elde edilebileceğini savundu. Yüzde seksen ise önlük giyme törenlerinin profesyonellik göstergesi olduğunu düşündü. Yüzde doksan ise derslerin profesyonellik esasında işlenmesi gerektiğini iddia etti. Arıştırmanın sonucundan bahsederken ise CanMED (Kanada) ekibinin yaptıklarından bahsetti.” Best professionalism curriculum award”dan bahsetti. Moral Reasoning Among Dental Students in Makkah Region, Saudi Arabia- SuadAlsubaihi Konuşmacı Suad Alsubaih katılımcılarla Suudi Arabistan Mekke bölgesindeki diş hekim öğrencileri arasındaki ahlaki muhakeme üzerine yaptığı çalışmayı 10 dakikalık sunumunda ifade etti. Sunumunda Kohlberg basamaklarına değinip Kohlberg’in moral gelişim üzerindeki teorisini anlatan Alsubaih, çalışmasını konveksiyonel düzey öncesi, konveksiyonel dönem ve konveksiyonel düzey sonrası olmak üç basamakta ilerletmiş. Yaptığı 127 anket sonuçlarıyla yön verdiği çalışmasına göre ise ahlaki muhakeme düzeyi konveksiyonel dönemde bariz bir yükseklik ortaya koymuştur. The effects of Intervention Based on Supportive Leadership Behavior on Iranian Nursing Leadership Performance: A Randomized Controlled Trial- Mandana Shirazi Konuşmacı konuşmasına etkileşimci liderlik ve uygun liderlik tanımlarıyla başladı. Bir sağlık personel liderinin özellikleri ve ulaştığı kitleye olan sorumluluklarını anlatan Mandana Shirazi entelektüel uygunluk, kişisel düşünce ve insanlararası etkili iletişim kavramları bağlamında sunumunu bütünleştirdi. Metodundan kısaca bahseden konuşmacı 621 hemşire, 110 baş hemşire ve 16 üst düzey yönetici ile gerçekleştirdiği çalışmasını liderlik özelinde sağlık güvencesi ve sağlık sistemlerinin bütünselliğinin önemimi vurgulayarak aktardı. Video of Behavior Management Techniques as a Tool for Dentistry Students Practice- Renata A. Salvitti de Sa Rocha Bu araştırma ise diş hekimliği öğrencilerinde, eğitim esnasında pratik dersler öncesinde davranış videosu izletilmesi üzerineydi. İzletilen bu kısa video sadece öğrencilerde değil hastalarda da korku ve endişeyi giderecek. Videoda üç tane davranış şeklinden bahsediliyor. Rutin bilgilendirilmesi: Hastaya verilen rutinin en ufak detayına kadar bilgilendirilmesi ve özellikle zaman kavramının üstünde durulması hastadaki endişeyi gideren en önemli faktörlerden birisidir. Dikkat dağıtılması: Bu ise hastanın tedavi edilmesi esnasında diş hekiminin birtakım hikayeler anlatması hastanın dikkatinin dağılmasını sağlar ve tedavinin psikolojik etkisinden uzak tutar. Rahatlama: Tedavi esnasında diş hekiminin ara verip hastadan derin nefes alıp vermesini rica etmesi hastanın rahatlayıp üzerindeki gerginliği atmasını sağlar. Araştırmada örnek pratik derslerden önce bu video izletilince sonunda çoğunluk olarak hem ilk defa izleyenlerin bu maddelere uyduğu hem de daha önceden videoyu izlemiş olanların da hatırlayıp uyduğu dikkat çekti. Bu durumda videonun izletilmesinin faydalı olacağı sonucuna varıldı. Comparison of Communication Skill of Medical Students between Activist and Non ActivistMahdea Kasyiva Endonezya’nın sosyal kültürel yapısını kısaca ifade ederek konuşmasına başlayan Endonezya İslam Üniversitesi tıp fakültesi öğrencisi Mahdea Kasyiva Endonezya’daki tıp öğrencilerinde aktivist olan ve aktivist olmayanlar arasındaki iletişim becerileri üzerine bir karşılaştırma çalışması gerçekleştirmiş. Çalışmasını 2 yılda 110 tıp öğrencisinde yapan Kasyiva eylemci olan aktif tıp öğrencilerinin iletişim becerilerinin daha yüksek olduğunu çalışması ve istatiksel sonuçlarıyla katılımcılara ifade etti. Tıp programından mezun olan öğrencinin hekimlik sanatını icra ederken iletişim becerisinin önemine özellikle vurgu yapan konuşmacı buradan hareketle tıp öğrencisinin eğitim aldığı fakültelerdeki iletişim becerilerine katkı sağlayacak çalışmalar, programlar ve düzenlemelerle aktif eylemci iletişim becerisi yüksek tıp öğrencisi profiline katkı sağlanması gerekliliği vurguladı. Teaching and Learning Raportörler: Ezgi Özdemir (Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih :17.10.2015 Research Oral Presentation 4 The impact of peer assisted learning associated with team based learning in dental education: Konuşmacı: Sausan Al Kawas Ünivesitelerinde IRAT (individual yani bireysel ) ve GRAT (group) diye isimlendirdikleri gruplar kurmuşlar. Asıl amaç öğrencinin, öğrenciye yardım etmesi. Kurulan her grubun başına “tutor” denilen bir lider belirleniyor. Bu liderin görevi gruptaki insanların görevlerini yerine getirdiğinden emin olmak. Daha sonra sistem modüllere bölünmüş şekilde ilerliyor. Örneğin sabah girilen modülde önce IRAT yani bireysel quiz yapılıyor, ödevler kontrol ediliyor. Daha sonra gruba verilen quiz grubun kendi içinde, dayanışma ile yapılıyor. Bilinmeyenler bilenler tarafından tamamlanıyor. Böylece herkes bir yardımlaşma içinde gününü geçiriyor, bilgi paylaşımı yapmış oluyor. Öğrencilere yapılan feedback anketinde görülmüş ki öğrenciler özellikle aralarındaki dayanışmadan çok memnun. Çoğunlukla yarışmacı ruh içine giren tıp öğrencileri birbirinden notları vb. saklamak yerine ortaya koyuyor ve paylaşıyor. Böylece her şey aslında grup için yapılmış oluyor. Bu aynı zamanda bireysel yapılamayı da destekliyor ve başarıyı sağlıyor. The stiuation of bedside teaching Konuşmacı : Quratul Ain Tahira Konuşmanın odak noktası”Medical education cannot be taught in classroms.” Olarak belirlenmişti. Gelecekte hasta ile, insan ile uğraşacak öğrencilerin 4-5. Sınıflara kadar beklemeden hasta il klinik ilişki içinde girmesi amaçlanmış bu üniversitede. Böylece birinci ve ikinci sınıflar farmokoloji, histoloji vb. derslerini öğrenirken bir yandan da verilen klinik dersler ile erkenden hastaya dokunmaya , stetoskoplarını kullanmaya başlıyorlar.Bedside yani hasta yatağının yanında eğitim gözleme, izleme ile de klinik beceri kazanmayı amaçlayan bir sistem. Öğrenci öğrendiği temel bilgileri uygulamaya konulurken izlemeli ve hatta yeri geldiğinde kendisi de dokunarak ve deneyimleyerek öğrenmelidir. Üniversitede kurulan bu sistem ile öğrenciler eğitimlerinin daha ilk yıllarında klinik ile iç içe temel eğitim alıyorlar. Acquisiton of basic surgical skills (BSS) in UK Foundation doctors Konuşmacı katılım yapmadı. Responding to social accountbility with a global perspective- exprience of a competency-based multi-collaborative postgraduate programme Afrika’da Somalli’ de yaşayan 200 milyon populasyona göz hastalıkları branşında hizmet sağlayan hekim sayısı ihtiyacın %1 ini bile karşılamıyor. Dünyada katarakt, gloucoma vb. komplikasyon ve hastalıların sonucu olan körlük, Afrika’da en yoğun şekilde gözleniyor. Buna karşılık göz bakımı çok aşağılarda bu ülkede. Bunun için geliştirilmiş postgraduate bir program , mezun olmuş doktorlara eğitim verip onları göz sağlığında hizmet vermek için Somalli’ye çağırıyor. Bu ve bunun gibi körlük oranın yüksek olduğu ve göz sağlık hizmetlerinin yeterli olmadığı yerlerde bu şekilde projelerin arttığını görmek istemekteyiz. Effect of Preclinical Skill Lab Training on Clinical Skills of Students During Clinical Years Konuşmacı: Saadat Ali Khan Shifa hastanesinde klinik yıllarını geçirecek tıp öğrencileri daha 1. Ve 2. sınıftayken üniversitelerinde kurulmuş preklinik labları sayesinde daha 4. Sınıf olmadan birçok klinik tecrübe ediniyor. Bu labda amaçlanan öğrencilerin kendilerine olan güvenlerinin gelişmesi, hasta önüne çıkılınca hissedilen anksiyete ve heyecanın azaltılması olmuş. Bu lab’da ilk karşımıza çıkan insan maketleri. Her organı ve uzvu bulabileceğiniz bu maketlerde öğrenciler eğitimlerinin ilk yıllarında temel eğitim bilgilerini uygulama alanı buluyorlar. Yıllar içersinde maketler ile tecrübe kazanan öğrenciler yeri geldiğinde gerçek hastalar ile de iletişim kuruyor. Öğrencilere verilen feedback anketlerinde alınan verilerde öğrencilerin korku ve çekincelerinin preklinik lablarda azaldığı ve kendilerini daha çok “doktor” hissettikleri ortaya çıkmış. Kliniğe çıkan 4. Sınıf öğrencilerinde de ilk yıllarda preklinik labı almış olanların daha kendine özgüvenli ve başarılı olduğu görülmüş. 360 degree approach of lecture hall for teaching Konuşmacı: Shahina Yasmin Sınıfların 360 derece dönen masalar şeklinde hazırlanması ile görülen değişimi konu alan bu sunumda, öğrenciler ve professörlerin birbirleri ile yaşadıkları “eye contact” sıklığının arttığı ve bunun aradaki güven ve karşıdaki öğrencilerin de özgüvenini kamçılandığını ortaya çıkarmıştır. Bu üniversitede yapılan feedback çalışması olumlu sonuçlar vermiş ve bu sınıfların arttırılması konusu dönüşülmüştür. Designing Effective CME Consedring Potential Barriers to Practice Change Konuşmacı: Safarnavadeh Maryam Bundan 20 yıl öncesine kadar radyo, televizyon, fotoğraf makinesi.. hepsi kucağa sığamayacak kadar büyük aygıtlar olarak hayatımızda yer etmişti. Ama çok değil 20 yıl içerisinde hepsi cebe sığacak kadar küçüldü ve bunun gerçekleştiği zaman dilimi hepimizi şaşırtacak kadar kısa. Tıp dünyasıda bu hıza gelişiyor ve teknoloji yetişilmesi gereken bir olgu haline geliyor. Peki hemşireler bu koşturmacanın neresinde? Doktorlar ve hastalar arasında asıl köprü olan hemşirelerin tıpta yeri çok büyük ve önemli. Bu demek oluyor ki hemşireler günlük çalışmalarında onlarca teknolojik alet ile haşır neşir oluyor ve onları effektif kullanıyor. Peki bunun için hemşirelere yeterli eğitiö veriliyor mu? Bu karmaşık uzay ve teknoloji çağında teknolojiye yetişmesi çok önemli bir meslek olan hemşireliğin yeterli eğitim ve ulaşılabilirliği alması çok önemli. Bu konuşmada bu konun üzerinde duruluyor ve hemşirelere özel eğitimlerin verilemesi ve bu eğitimlerin özellikle tıp materyallerinin kullanımı üzerinde durularak verilmesi günümüz için çok önemli. Bunu sağlamaya çalışan üniversiteler olmalı ki günümüz artan teknolojinin hızına en küçük sağlık çalışanı yetişebilsin. Teaching and Learning Konuşmacılar (Sunum Sırasına Göre): Jyoti M Nagmoti, Musarrat ul Husnain, Vasanti Jirge, Dhania Novitasari Faradila, Pratibha A.Pathil, Hoda Ahmari (konuşma yapmadı), Fahd Mudassar Hameed Raportör: Başak Selin Kara (Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih: 17.10.2015 Oral Presentation 5 Sunum 1: Effect of Mayer's Multimedia Principles on Learning of Medical Parasitology Konuşmacı sunumuna tıp eğitiminde kullanılabilecek multimedya prensiplerini maddeler halinde vererek başladı. Konuşmacıya göre tıp eğitimde uygulanabilecek multimedya dizaynı prensipleri 10 tanedir. Bunlar uygunluk, parçalara ayırma, anımsatma, modelleme, ön eğitim, gereksiz bilgiden kurtulma, zamansal ve mekansal yakınlık, kişiselleştirme ve multimedia kullanımıdır. Konuşmacı konuşmanın devamında ise bunlardan uygunluk ve parçalara ayırma maddelerini açarak açarak tıp eğitimine uygulanmasını örneklendi. Buna göre uygunluk prensibine göre konuya uyumlu ve öğrenme yeteneğini görsel hafızanın da yardımıyla öğrenimi kolaylaştıracak görsel kullanımı tıp eğitiminde kaliteyi yükseltebilecek uygulamalardandır. Açıkladığı ikinci prensip ise parçalara bölerek anlatım idi. Bölerek anlatıma göre ise eğitimde kullanalıcak animasyonların anlatımı öğrencinin öğrenme seviyelerine göre basitten komplikeye doğru olmadır. Prensipleri verip örnek açıklamalarını bitirdikten sonra konuşmacı bu prensiplerin uygulanmasıyla ulaştığı sonuçlardan bahsetmiştir. Konuşmanın son bölümünde ise konuşmacı yaptığı araştırma ve gözlemlere göre prensipleri eğitime entegre ettikten sonra denek öğrencilerin sınav ve essay ödevlerinde aldığı puanlar arttığını anlatmıştır. Bu önemli bir sonuç olsa da bana göre bu başarının artış oranının verilmemesi ve yapılan değerlendirme, sınav tekniklerinin sonuçlarının koşulsuz olarak kabul edilmesi bence konuşmanın bir eksikliğiydi. Sunum 2:Retention of Life Saving Skills: Examining Feasibility of Overlearning İkinci konuşmada ise gereksiz bilgi öğreniminin öğrencinin öğrenme yeteneğine olan olumsuz etkilerinden bahsedilmiştir. Buna göre olumsuz etki gereksiz bilgi seviyesinin çokluğuna göre dereceli bir biçimde artmaktadır. Yapılan araştırma ise dersin hemen ertesinde ek çalışma ve ya gereksiz bilgi öğrenimi yapılmadan önce uygulanan testlerde öğrencinin 6 hafta sonra ek çalışma yaptıktan sonra yapılan testlerden başlangıca göre çok daha az puan alabildiği göstermiştir. Sunum 3: Introducing Integrated Learning Program in Indian Dental School Konuşmada Hindistan'a kullanılan eğitim sürecinin geliştirilmesi için yapılan öğreticiler arası ietişim ve bilimsel konuşma uygulamalarından bahsedilmiştir. Bu süreçte öğreticiler belirliaralıklarla bir araya gelip alanları hakkında konuşmakta ve bilgi birikimlerini paylaşmaktadır. Bunun sonucunda da hem öğretici öğretme yeteneğini geliştirmekte hem de spesifik konuları daha iyi anlatmaktadır. Böylece öğrencilere daha faydalı bir eğitim verilebilmektedir. Bu sistemin kullanımının gelecek senelerde kullanımında bahsedilecek 11 konunun şimdiden belirlendiği konuşmanın sonunda konuşmacı tarafından belirtilmiştir.Konuşmada bahsedilen çalışmanın araştırmada kalmayıp uygulamaya hemen geçilmiş olması bence araştırmanın en dikkat çekici özelelliklerindendi. Sunum 4:Training ofDegenerative Disease Management For Health Students with Inprofessional Colloborative Approach in Universitas Gadjah Mada, Indonesia Konuşmaya göre yapılan çalışmalarda farklı disiplinlerden öğrenci ve öğretmenlerin de katılımıyla öğrencilere tıp eğitimi verilmiştir. Bu süreç sayesinde farklı konsept ve uygulamaların karşılaştırılması ile öğrenim seviyesi arttırılmıştır fakat yapılan çalışma katılımcı sayısının azlığı nedeniyle sonuç almakta zorlanmıştır. Sunum 5: Identification of Slow-Learner Among the Dental Undergraduate' Konuşmaya yavaş öğrenen bir öğrencinin ağır bir eğitim olan diş hekimliği eğitimde yaşayabilecekleri sorunlar açıklanarak başlanmıştır. Buna göre hızlı ilerleyen bu sistemde yavaş öğrenen öğrenci eğitimini yeterli derecede anlama kapasitesine sahip olsa bile anlayamamaktadır. Bu sorun takım bazlı eğitimle (TBL) aşılabilmektedir. TBL sisteminde ise öğrenciler aynı konu üzerinde ön çalışmalarını yapıp konuyu tekrar tekrar tartıştıklarından yavaş öğreniciler sürecin içerisine rahatça entegre olabilmektedir. Konuşma sonunda sorulan sorular sonucu tıp öğrencileri arasında yavaş öğrenen öğrencilerin oranı sorgulandı ve bu sistemin gerekliliğinin buna bağlanması tartışıldı. Tartışmalarda dinleyiciler tarafından eğitimin topluluğun çok küçük bir kesime göre yapılması eleştirildive sistemin diğer öğrencilere olan olumlu olumsuz etkileri konuşuldu. TECHNOLOGY AND MEDICAL EDUCATION; THE LOVE-HATE RELATIONSHIP Konuşmacı : Mehmet Emin Aksoy Moderator : Muhammed Nadim Akbar Khan Raportörler : Aykut Uçar , Berfin Gizem Uslu (Yeditepe Universitesi Tip Fakultesi) Tarih:17.10.2015 Plenary 3 Oturumun ilk kisminda John Sandars `The Frustration of Technology; Insights Into Why Technology May not Reach its Potential` konulu sunumunu gerceklestirdi. Giris kisminda `Teknolojide efektif ogrenme` adimlarini siraladi. Bunlar; bir cember olusturarak ilerleyen, Ogrenen-Icerik-Yol gosterici yaklasim-Verilecek teknoloji- Baglam ogelerinden olusmaktadir. Bu surecin dijital elemanlari ise; Ekuri (ogretmek icin internet kaynaklarini kullanmak) – Katilim (orn; cevrimici tartismalar) – Dijital okuryazarlik – Uretim (orn; ogretmek icin efektif multimedya uretimi) Butun bu ogeler goz onunde bulunduruldugunda aktiviteyi bizzat yaparak ogrenmenin en iyi yol oldugu ortaya cikmaktadir. Daha sonra bazi onemli terimlerden bahsetti. Bu terimler neden teknoloji kullanimini yayginlastirirken sorunlarla karsilasabilecegimizi anlatiyordu. Bunlardan bazilari soyle; Uygulanabilirlik; bu surec boyunca dikkat edilen oge. Mudahale asamasi. Transfer kabiliyeti; olculen-elde edilen efektiflik. Olceklenebilirlik; Sistemin, baglantinin ya da surecin artan is yukuyle basi cikma yetisi. Tum bu ogelere gore bir uygulama yapildiginda, kurslari web`e koyarken; kursun net amacini, bir yazilim platformunu ve teknolojik zorluklari goz onunde bulundurmamiz gerekiyor. Kisacasi; kucuk bir cocugun buyumesini izlerken nasil aktif rol aliyorsak, yaptigimiz teknoloji bazli calismanin gelisimini izlemek de bizim gorevimizdir. Oturumun ikinci kisminda Deborah Murdoch-Eaton `The Challenge of Getting Faculty to Engage with technology in their Teaching` idi. Giris kisminda ozellikle uzerinde durulan konu, buyuklerin gencler hakkinda surekli sikayet ediyor olusuydu. Oysa ogrenime olan yeni milenyum yaklasiminda ogrenme kulturu, kolektif ogrenme kulturu ile yer degisiyor. Tip ogrencilerinin hicbir zaman uzun metinleri okumayi sevmediginden bahseden konusmaci ogretmenlerin kucuk kisimlar ve kisa videolar iceren dersler hazirlamalari gerektigini soyledi. Bu anlayisi ogrenci merkezli inanis olarak adlandirdi. Bu sistemi uygulamaya calisirken fakultemizden destek gormuyor olsak bile hala yapabilecegimizi vurgulayan konusmacinin uc noktasi vardi bunu basarmak icin; - Ogrenci merkezli inanclar Sorun cozucu zihniyet Cabalayanlar arasinda baglanti Bu yeni uygulamalara ve tekonlojilere erken adapte olabilen ogretmenler gayet uygunken, anaakim ogretmenleri icin bu gecerli degildir. Sonuc; 1. Ogrencilerin modern zamanin yansimalari oldugunu kabul etmeli 2. Onlarla onlarin seviyesinde bulusmali 3. Aktivitelerin amaca yonelik ogrenmeye uygunluguna aciklik getirme (Sacma ve anlamsiz seylerle zaman harcama) 4. Icerik ve ogrenme icin bir standart belirleme (olusan etkileri degerlendir) Ama tum bunlari yaparken olusan gideri asla unutma! (Sadece para degil, zaman, egitim, degerlendirme..) Son konusmaci Hirotaka Onishi`nin konusu `Information technology itself does not facilitate your teaching` idi. Teknoloji bazli ogrenimi gelistirmek adina katki saglayacak ogeleri siralayan konusmaci sunlardan bahsetti; Ogretmen egitimi-web bazli ders uzerine Oz ogrenme-cevrimici moduller ile Multimedya-oyun, simulasyonlar ve kisa videolarla E-ogrenme`nin gerekliligini vurgulayan konusmaci Keller ARCS modelini aciklayaraksunumunu bitirdi. Bu model bu surecte bircok soru isaretini cevaplayan motivasyonu nasil kontroledecegimize yonelikti; Attention-Ozen / Relevance-Uygunluk / Confidence-Guven / Satisfaction-Tatmin 21. YÜZYILDA ÖĞRETME VE ÖĞRENME Konuşmacılar :Melih Elçin Raportör: Büşra Öner(Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 17.10.2015 Sempozyum 02 SİMÜLASYONLA GELİŞTİRİLMİŞ DİSİPLİNLERARASI EĞİTİM Eskiden hekimlerin zihnimizde en sık yaptığı çağrışım steteskopları ve ellerindeki çantaları iken ve bizler onların daha fazlasına ihtiyaç duymayacaklarını düşünürken günümüz hekimleri iş birliği yapmanın, öğrencilerine verdiği yeni eğitim tekniklerinde savundukları pek çok yeni yöntemi kullanmanın avantajlarını yaşıyor. Bunu yaparken de salt meslektaşları ile değil, farklı sağlık disiplerinden görevliler ile aynı masaya oturmayı başarabiliyorlar. Melih Elçin 1980lerde PubMed’de ‘interprofessional education’ başlığını arattığımızda bulabileceğimiz makale sayısı 15-20yi geçmezken şimdilerde 1500den fazla yazıya ulaşabilmemizi olumlu değerlendirse de bu konuya gereken önemin gösterilmediğini düşünmektedir. 21. YÜZYIL SÜPERKOMPLEKSİTE DÜNYASINDA ÖĞRENEN KESİMDEKİ GELİŞME Konuşmacılar : Dr. John Sandars Bilgiyi öğrenmede, aktarmada ve günlük yaşamda giderek daha kompleks yapılarla karşılaşmamızın sebebi üzerine konuşuldu. Belirsizlik, öngörülemezlik ve itiraz edilebilirlik ile üç maddeye indirdiği süperkompleksitenin oluşturduğu karışıklığın bilginin değişim hızından fazlasıyla etkilendiğini, aynı çalışma ortamındaki kişilerin takım olabilmeyi başaramadığı sürece işlerin daha da karmaşık hale geleceğini ve tüm bunları yapmaya çalışırken en çok ihtiyaç duyacağımız şeyin profesyonel bir bakış açısı olduğunu belirten Sandars kabul edilen pek çok doğrunun değişebileceğini ve bizlerin yapması gerekenin değişimleri güçlü kılarak kendi hayatımızın ‘fikir üretebilen’ kısmına geçebileceğimizi vurguladı. PROBLEME DAYALI ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN ENTEGRASYONU Konuşmacı : N.G.Patil Sözlerine ‘öğretmek bitti demek değildir’ diyerek başlayan sayın Patil PDÖ sistemini kullanan eğitimcilerin toplum, vaka ve teknoloji bazlı eğitim konusunda da donanımlı hale gelmeleri gerektiğinin önemini vurgulayarak öğrencilerin sadece kütüphane ayağında çalışabilen kişiler değil; sosyal medyayı olabildiğince efektif kullanabilen, yaptığı gözlemlerdensomut çıktılar elde edebilen bireyler olduğunu belirtti. Teaching and Learning Co-Chair: Fadil Citaku,Bahauddin Colakoglu Moderator: Shahina Yasmin Raportör:Ayşenur Kozlu(Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 17.10.2015 Oral Presentation 6 Farklı ülkelerden hocalarımızın sunumlarıyla gerçekleşen sözlü sunum oturumunda tıp öğrencilerinin öğrenme becerilerini tespit etmek, eğitimde kullanılan sistemlerin bu becerileri arttırmadaki etkisini araştırmak üzere yapılan araştırmaların sunumları gerçekleştirildi. Konuşmacılar özet halinde tablo ve verilerle sunumlarını yaptılar. İlk sunum klinik denetimin tanıtımıyla ilgili bir sunumdu. Florence Nightingale’in başlattığı bu sistem klinik başarının artmasını sağlamak amacıyla klinik çalışmaların verilerinin denetlenmesi, akranların birbirlerinin çalışmalarını gözlemleyip yorumlaması ve hastalardan alınan geri dönüşlerle söz konusu sağlık merkezinden verimin denetlenmesini içeriyor. Bu döngüye öğrencilerin de katılmasının gerekliliğinden bahsedilen sunumda Clinical Audit Project adı altında çalışmaların yürütüldüğü merkez anlatıldı. Sonraki sunumda King Saud Bin Abdul-Aziz Üniversitesi’nde yürütülen öğrencilerin öğrenme alışkanlıkları üzerine olan çalışma anlatıldı. Çalışma 67 sorudan oluşan bir anketin 150 erkek öğrenciye uygulanması ile gerçekleştirilmiş.(Okullarına kız öğrencilerin henüz yeni kabul edilmeye başlandığını söyleyen Abdullah Bey daha üst sınıflardaki öğrencilerin çalışma konusunda kendilerini daha iyi tanıyacaklarını düşünerek henüz 1. Sınıf olan kız öğrencileri ankete dahil etmediklerini belirtti. Çalışmada öğrencilerin konsantrasyon, zaman yönetimi,bilgi işleyebilme, motivasyon, kendi düzenlerini sağlama ve gerginliklerine etki eden okul kaynaklı ve çevresel kaynaklı etkenler tespit edilmesi ve düzenlenme anlatıldı. 3. Sunumda staj yapan öğrencilerin ve asistanlar için e-log book kullanımından bahsedildi.(Log Book öğrencilerin hastalarıyla ilgili bilgileri kaydettikleri defterleridir.) İnternettelog book op6kayıtlarını tutulmasıyla ilgili sunumda, e-logbook’un kayıtların saklanması konusundaki kolaylığı ve logbook’a sonrasında sorumlu hocanın notlar ekleyebilmesi açısından oldukça işlevsel olduğu anlatıldı. Bunun yanı sıra hocaların feedback bırakabilecekleri bir bölüm de olduğu söylendi. Bir sonraki sunumda tıp eğitiminin sahada halk ile iç içe olmasıyla ilgili bir sunum yapıldı. Living the values(değerleri yaşamak) olarak adlandırılan sistemde tıp öğrencilerinin halkın değerlerine uygun birer hekim grekirse lider olarak yetiştilmesi anlatıldı. Halkla iç içe bir eğitim modeli olan LVE(living the values education) öğrencilerin aynı zamanda proje ve araştırma yapmaları için de destekliyor. Yapılan sunumda değerlere dayalı öğretimin okulların vizyon ve misyonunda da yer edinmesi gerektiği belirtildi. Dinlediğim son sunumda ise daha önce pek araştırılmamış ve farklı sonuçlarla karşılaşılan bir çalışmadan bahsedildi. İran’da Mazandaran Üniversitesi’nde yürütülen çalışmada çift dil ile büyüyen öğrenciler ile tek bir anadili olan öğrenciler arasında yapılan bir çalışmanın sunumuydu. Araştırmaya tabi tutulan öğrencilerin hepsi eğitimi İngilizce olan öğrenciler. Yapılan çalışmada çift dilli öğrencilerin öğrenme başarısının yüksek olması beklenirken tam terine tek bir anadili olan öğrencilerin başarılı olduğu görüldü. Sonuç bölümünde bu öğrencilere hassasiyet gösterilmesi gerektiği söylendi. Bunun yanı sıra İngilizce eğitim verilen okullarda öğrencilerin anadili ile önemli yerlerin üzerinden geçilmesi önerisi de katılımcı hocalarımız tarafından dile getirildi. Soruların ardından oturum sona erdi. Teaching and Learning Konuşmacılar(Sunum Sırasına Göre): Simin Taavoni,Ateeba Ayesha Khan,Albena Gayef,Gwiria M.H.Satti,Syed Taha,Noreen Zahid Mirza Raportör: Sena Alptekin (Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 17.10.2015 Oral Presentation 07 1)Sleep Patterns,Quality and Problems and Their Association with Perceived Academic Performance of Male Medical Student Araştırma Afrika’da tıp fakülesinde kız ve erkek öğrencilerinin uyku düzenleri ve erkeklerin kız öğrencilerden bu konu üzerindeki farklı tutumları ele alınmış. İki öğrenci profili de gece uykusu almamış ve dışarıda ya da evde geçirdikleri bu uykusuz geceden sonra okuldaki derslerine katılım göstermiş. Bu koşullar altında kız öğrenciler eve geldiğinde bir önceki uykusuz geceyi telafi etmek için uyuduklarını ama erkeklerde bu davranış tutumunu göremediklerini belirtti. Uykusuz geçirilen günler için erkeklerde bunu telafi tutumuna gidilmemesinin en önemli nedeni ise erkeklerin uykuya gerekli önemi vermediği değer vermemesi olduğu belirtildi. Kızlarda uykusuzluğun çözümü olarak genellikle uyku ilaçlarının kullanıldığını ama erkeklerde böyle bir tutum olmadığını da ayrıca belirtti. 2)Metacognitive Learning Strategies of the the School of Health Students and Effecting Factor Bu araştırmada öğrencilerin kendilerine özgü çalışma şekillerinin sınav notlarına ve okul başarılarına yansıması değerlendirilmiş. Genellikle yüksek hedefleri öncelikleri olan öğrencilerin sınavlarda sınavlara daha az değer veren öğrencilerden daha düşük not aldıkları görülmüş.Bunun açıklaması olarak da sadece okulun verdiği kaynak ile yetinme ve sınav odaklı çalışmanın olduğunu ve bunun da bilginin kalıcılığını azalttığını söyledi.Ama sınav odaklı çalışmayan kişilerin diğer kaynaklara yöneldiğini ve farklı kaynaklardan yaptıkları araştırmalar sonucunda onlar için daha kalıcı ve net bilgilere ulaşmalarının sınav notları üzerinde de olumlu etkiler yarattığını söyledi. İngiltere’den katılımcı olarak katılan bir öğrenci ise bu bilgiyi destekleyici olarak kitaplardan çalışmanın bilginin özünü kavramada daha nitelikli olduğunu ve bunun konuyu anlamada çok daha yararlı olduğunu söyledi. 3)Rationalizing Academic Advising-Removing Redundancies to Foster Pedagogical Resilience Okullarında sistem olarak 10-12 kişilik küçük gruplara gözlemci hocalar atanmış.Hocalar bu öğrencilere hem dersler konusunda hem de okul hayatındaki karşılaşabilecekleri sorunlarda ilk ulaşılacak kişi görevini üstlenmiş.Bu da hem öğretmen öğrenci arasındaki bariyerleri kırmada hem de öğrencilerin okula adaptasyonlarında olumlu bir gellişme kaydetmelerini sağlamış.Fakat üniversitenin uluslararası olmasından dolayı yapılan bu üst görüşün yerli öğrenciler tarafından yeterince algılanamadığı olumsuz feedbackini almışlar.Bu nedenle bu sene gerçekleştirecekleri eğitim atamasında yerli öğrencilere bu süreci daha verimli kullanmaları adına kendi dillerinde konuşan br supervisor atayacaklarını da belirtti. Teaching and Learning Raportör :Aykut Uçar (Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 17.10.2015 Research Oral Presentation 08 1)The Usefulness of a Course in Non-verbal Communication for Optimizing the Team Leader Function with Musical Exercises Konuşmacı : Ture Larsen Ture Larsen, sözlü olmayan iletişimin önemini vurgulayan konuşmasında 5 kişilik bir ekipten oluşan müzikal egzersiz yaptıkları grubun çalışmalarını ve bu grupta edindiği deneyimleri nasıl tıbbi hayata geçirdiğini videolar yardımıyla anlattı. Videolarda özellikle mimiklere ve el hareketlerine dikkat çeken Bay Larsen, aslında günümüzde bu iletişimi sıklıkla kullandığımızı özellikle vurguladı. Tartışma bölümünde ise sözlü olmayan iletişimin toplam iletişimin %93’ünü oluşturduğu özellikle belirtildi. 2)Undergraduate Foreign Medical Students’ Adaption to College: Solution of Problems from the Individual to the Instution Konuşmacı: Nilüfer Demiral Yılmaz Nilifer Yılmaz; Orta Asya, Orta Doğu ve Afrikadan son yıllarda pek çok öğrencinin Türkiyeye geldiğini ve bu öğrencilerin adaptasyon süreçlerinde yoğun bir stres altında olduklarını konu alan konuşmasında, yaptığı çalışmada asıl amacının bu stresle nasıl başa çıkılabileceğini açıklamak olduğunu belirtti. 2014-2015 öğrenim döneminde Ege Üniversitesinde okuyan 127 yabancı tıp öğrencisini kapsayan bu çalışmada Baker ve Siryk tarafından geliştirilen SACQ ve Carver tarafından geliştirilen COPE anketleri kullanılmıştır. SACQ anketinde 4 kriter değerlendirilmektedir: Akademik adaptasyon, sosyal/kişisel adaptasyon, kişisel-duygusal adaptasyon ve kuruma bağlılık. COPE anketinde ise üstesinden gelme, planlama, kurum desteğini kullanma, emosyonel destekten faydalanma, dışavurum, davranışsal olarak ilişkisini kesme, kendine zarar verme, pozitif yenilenme, inkar etme, kabullenme, din, madde bağımlılığı, mizaç ve kendini suçlama kriterleri ele alınmaktadır. Nilifer Yılmaz; yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre stres yaşayan yabancı öğrencilerde en büyük oranı Avrupa’dan gelen öğrencilerin oluşturduğunu, 2. Ve 3. Sırada ise Orta Asya ve Orta Doğudan gelen öğrencilerin yer aldığını belirtti. Sonuç olarak ise dil, sosyal aktivitelere katılamama, tatillerde kendi ülkelerine gidememe ve kendilerini yalnız hissetme faktörleri yabancı öğrencilerin stres nedeniyle adaptasyonlarını zorlaştırdığını vurguladı. 3)Medical Education System in North Korea Konuşmacı : Seok Hoon Kang Seok Kang, Kuzey Korede geleneksel tıptan modern tıbba geçişinden bahsederek başlayan konuşmasında; geleneksel kuzey Kore tıbbının Silla, Koryo ve Choson isimli araştırmacıların çalışmaları sayesinde 3 temel bölümde incelenebileceğini; Modern tıbba geçişin ise Allen ve King Gojong isimli hekimler tarafından sağlandığını belirtti. 1889 yılında Kuzey Korede Seok Young Ju isimli ilk modern tıp fakültesi açılmıştır. 1910 yılından sonra ise 3 tıp fakültesinde Amerikan tarzını Japon tarzına dönüştürülerek tıp eğitimi verilmeye başlanmıştır. Ancak bu uyarlama 1950’de gerçekleşen Kore Savaşına kadar sürmüştür. Kuzey Koreliler 1990’lardan sonra ise 3 temel sorun üzerine yoğunlaşmışlardır. Bunlardan ilkini “tıbbı, tıbbi aletleri, elektrik gücünü ve tıbbi eğitimi sınırlandırma” oluşturmaktadır. 2. ise “Koguryõ Tıbbı” isimli oryantal tıp öğretimini doktorlara aşılama ve son olarak da ülke içerisinde yoğun olarak yaşadıkları toplumsal sağlık sorunlarına yönelme temeline dayanmaktadır. 1990’larda ciddi anlamda sağlık sistemi ve tıbbi eğitim sisteminde sorunlar yaşamaktadır Kuzey Kore ve hayat standartlarının düşük olması nedeniyle toplumun önemli bir kısmı yeterince tedavi olamamaktadır bu nedenle daha önce ülkede görülmeyen Kolera ve Sıtma hastalıkları görülmeye başlanmıştır. Konuşmasını Kuzey ve Güney Kore sağlık sistemlerini açıklayarak devam ettiren Seok Kang, Kuzey Korede daha çok halka yönelik olan tıbbın Güney Korede daha çok özel olduğunu; modern ve geleneksel tıbbın hem Kuzey hem de Güney Kore’de ayrı lisanslara sahip olunarak uygulanabildiğini; Kuzey Kore’de daha çok koruma amaçlı sağlık uygulaması yaparken Güney Kore’nin ise tedaviyi daha ön planda tuttuğunu; Kuzey Korede tedavinin ücretsiz olduğunu ama Güney Korede sağlık sigortasına göre ücretlendiğini ayrıca başka yönlerini, farklılıklarını açıklayarak karşılaştırdı. Son olarak da Kuzey Kore ve Güney Korede tıp eğitimin kısa karşılaştırmasını yaparak konuşmasını bitirdi. 4)Collaborative Inquiry-Based Laboratory Activity Enchances Student Engagement and Learning Konuşmacı: Ciraj Ali Mohammed Ciraj Ali Mohammed, sorgu temelli öğrenimi açık uçlu sorularla, rehber yardımıyla, yapılandırılmış sorgulama, ve sınırlandırılmış sorgulama olarak gruplandırarak açıkladı. Öğrencilere pre ve post quizler, laboratuvar raporları ve sınavlar yaparak; bu sistemden ne ölçüde faydalandıklarını tespit ettiklerini açıkladı ve sonuçların olumlu olduğunu belirtti. 5)Revising Competency Statement to Outline a Roadmap for Curriculum Reform: A Saudi Dental School Experience-Shoroog Agou King Abdulaziz Üniversitesinde Diş mHekimliğinde bulunan konuşmacı; kendi üniversitesini tanıtarak başladığı konuşmasında 2012 yılında başlayarak müfredatlarında nasıl değişiklik yaptıklarını açıkladı. Kendi üniversitelerinde 2012 yılına kadar disipline dayalı eğitimi yeni entegre sistemle birleştirdiklerini ve öğrencilerin öğrenimlerini büyük ölçüde arttırdığını belirtti. 6)Reflecition on Nurse Preceptor Training Courses from the Experiences of Nurse Precetors and Preceptees Konuşmacı : Yu-Mei 7)Teaching Physiology in an Integrated Curriculum Konuşmacı :Arif Siddiqu Arif Siddiqu, Fizyoloji anabilim dalının diğer anabilim dallarıyla ilişkisini “Truly, Madly, Deeply” filmine atıfta bulunarak ilişkilendiren sunumunda tıbbın temelinde aslında fizyoloji olduğunu ve tüm diğer anabilim dallarıyla entegre bir biçimde öğretilmezse öğrencisinin tıbbı kavramasında zorluk yaşayacağını belirtti. Introducing Medical Education Reform in developing countries: Journey of Medical Education in Pakistan Chair: Khalid Masood Gondal Moderator: Rahila Yasmin Konuşmacılar: Muhammad Iqbal Khan, Kamran Hameed, Rahila Yasmeen, Junaid Sarfraz, Rashida Ahmed Raportör:Mehmet Serhat Yıldırım (İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Oral Presentation 9-Pannel Discussion Oturumda Pakistan örneğinden yola çıkarak gelişmekte olan ülkelerde tıp eğitimi reformlarını tartışmak üzere planlanmıştı. Öncelikle Pakistan’daki tıp eğitiminin geçmiş ve güncel durumu ile başlandı. Pakistan'da yakın geçmişte gidilen eğitim modeli değişiminin sonuçları konuşuldu. Artan tıp fakültesi sayısından bahsedildi. Bunun tıp eğitimi üzerindeki etkileri değerlendirildi. Ulusal akreditasyon sistemi ve tıp fakültelerinin güncel durumu konuşuldu. Bunun ardından tıp eğitiminin küresel durumu tartışıldı. Dünyanın değişen ihtiyaçları doğrultusunda gelişen tıp eğitimi standartları ve yeni eğilimler, yaklaşımlar konuşuldu. Belki de oturumun en dikkat çekici kısmı olan, WFME’nin ideal tıp eğitimini tanımlamada eksik kaldığı noktalar tartışıldı. Yerel ihtiyaçların ve koşulların WFME tarafından yeterince dikkate alınmadığı değerlendirmesi yapıldı. Ek olarak, küresel durum ile Pakistan’ın eğitim koşulları karşılaştırıldı. Karşılaştırmanın sonunda Pakistan’ın planladığı yeni eğitim reformunda yer alması gereken başlıklara yer verildi. Oturumun devamında tıp eğitimi müfredatının değişiminden bahsedildi. Bu konuda yakın zamanda değişikliğe gitmiş olan Islamic International Medical College örneği üzerinden konuşuldu. Var olan bir müfredatı değiştirmenin yeni bir müfredat oluşturmaktan çok daha zor olduğu değerlendirmesi yapıldı. Başarılı bir müfredat değişimi için yerel ihtiyaçları dikkate alan, ulusal ve uluslararası düzeyde akredite bir eğitim sistemi hedeflenmesi gerektiği belirtildi. Müfredat değişikliklerinin sadece yapılmasının yeterli olmadığı söylendi ve değişimin etkilerinin de belirlenmesi, mümkünse ölçülmesi ve takip edilmesinin önemi vurgulandı. IIMC’de yapılan değişikliklerin pozitif yanlarına değinildi. Buna karşın değişimin, özellikle öğrencilerin gözünden, oluşturduğu zorluklar ve negatif etkiler değerlendirildi. Müfredat değişim süreçlerinde ulusal kurumların rolü tartışıldı. Üniversiteler, sağlık bakanlıkları, eğitim bakanlıkları, devlet kurumları, sivil toplum kuruluşları ve öğrenci organizasyonları gibi paydaşlarla tıp eğitimini şekillendirme sürecinin çok taraflı olduğu belirtildi. Tıp eğitiminin kalitesini artırmada özellikte tıp fakülteleri arası iletişim ve ortaklaşmanın önemi vurgulandı. Oturumun son kısmında ise Pakistan’da yapılması planlanan tıp eğitimi reformunun neleri içermesi ve nasıl olması gerektiği tartışıldı. Değişimin yalnızca akademik değil kültürel değerleri de temel alması gerektiği yorumu yapıldı. Değişime gidilecek noktaların belirlenmesinde mevcut sistem değerlendirmelerinin büyük bir rol oynadığı söylendi. Reformun hayata geçirilmesinin ise belirli bir plan dahilinde yapılması ve tıp fakülteleri arasındaki iş birliğine dayanması gerektiği belirtildi. Oturum genel olarak sunumlar ve sonrasında mini tartışmalar halinde şekillendi. Zaman yönetiminin zayıf kalması itibarıyla panel tartışması düzenine geçilemedi. Yine de yapılan sunumlar ve ardından gerçekleşen tartışmalar gelişmekte olan ülkelerde tıp eğitimi konusunda yapılabilecek çalışmalara dair önemli katkılarda bulundu. Learning outcomes, Competencies, Milestones and EPAs: Choosing the right Approach Konuşmacılar: Rehan Ahmed Khan, Fareesa Waqar, Fahd Mudassar Hameed Raportör: Nur Köse (Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih: 17.10.2015 Conference Workshop 01 Learnin objectives, learning outcomes , milestones gibi kavramların bizler için ne anlama geldiğini ifade etmemizle başlayan Workshop’ta konuşmacılar öğrenim hedeflerinin oldukça önemli olduğundan ama bizlerin öğrenim sonuçlarına daha fazla odaklanmış olduğumuzdan bahsetti. Genel olarak öğretim görevlilerine yönelik bir workshop olduğundan bir öğrenci olarak çok fazla kazanım elde edemedim. 4.GÜN Konferans Atölyeleri 3-5-6 yeterli katılımcı olmaması sebebiyle iptal edilmiştir. Formative and Summative Assesment: Striking The Balance – Geliştirici ve Özetleyici Değerlendirme: Dengeyi Tutturmak Discussant: John Dent Moderator: Fareesa Wagar Raportörler: Kübra Atay,Dilara Yozgatlı(İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Tarih: 18.10.2015 Plenary 4 Formative Assessment: A Potentially Powerful Tool for Learning Improvement-Geliştirici Değerlendirme: Öğrenmeyi Geliştirmek İçin Potansiyel Bir Güçlü Araç(?) Konuşmacı: Matther C. E. Gwee Matthew Gwee konuşmasına “Değerlendirmeye neden ihtiyaç duyarız?” sorusuyla başladı. Değerlendirmenin sadece ‘neyi’ öğrendiğimizi değil, ‘nasıl’ öğrenmemiz gerektiğini de ölçmesinin doğru yaklaşım olduğunu belirtti. Geliştirici ve özetleyici değerlendirme sisteminin olumlu ve olumsuz yanlarına değindi. Özetleyici değerlendirmenin (Summative Assessment; finallerde olduğu gibi sınavla değerlendirme) geri bildirim mekanizmasının işlerliği yönünden zayıf olduğunu ve sadece puanlandırmaya, ölçmeye dayandığını ; bu yöntemin öğrenciyi bireyselci ve rekabetçi bireyler olmalarına ittiğini anlattı-ölçme değerlendirmedeki temel sorun. Geliştirici değerlendirmenin ise (Formative Assessment) geri bildirim yönünden iyi bir yöntem olduğunu, bu sistem uzun süre uygulanabildiği zaman öğrenciyi özdeğerlendirme yapmaya ittiğini ve bilgiyi hatırlama konusunda verimli sonuçlar doğurduğunu ; fakat resmi bir ölçme değerlendirme sistemi olmadığını belirtti. Ölçme değerlendirme anlayışının amacı ‘sadece öğrencinin ne öğrendiğini ölçmekten öğrenciyi ölçerken ona bir şeyler öğretme’ye kayması gerektiğini belirten Gwee, 21. Yüzyılda geliştirici değerlendirmeyle özetleyici değerlendirme arasındaki dengenin kurulması gerektiğini önemle vurguladı. Eğitim sistemimizin kritik düşünme yetisini kesinlikle kazandırması gerektiğini söyledi. Konuşmasını “Öğrenciler sizin onlardan beklediklerinizi değil; onların kendilerinin gözlemlediklerini öğrenirler.” diyerek sonlandırdı. “Trustworthy” : A New Paradiagram Shift in Formative And Summative Assessment at the WorkplaceKonuşmacı: Hossam Hamdy Hossam Hamdy, konuşmasına ölçme değerlendirmenin, belirlediğimiz sayılardan daha fazlası olduğunu söyleyerek başladı. Konuya nicel ve nitel açılardan bakabileceğimizi,olması gerekenin bu iki bakış açısının kombinasyonu olduğunu ve bunu ancak yetkin rubriklerle sağlayabileceğimizi belirtti. Ölçme değerlendirmede dürüstlüğün ve güvenilirliğin göz ardı edilmemesi gereken noktalar olduğunu ve öğrenmenin ölçümünün daha güvenilir hale gelmesi için neler yapılabileceğini anlattı. Hamdy’e göre daha güvenilir ölçüm sistemi için; Geri bildirim sistemi işlevsel olmalı Gözlem yapılan süre ve gözlem frekansı artırılmalı (Raportörün notu:probleme dayalı eğitim sistemi örnek olarak düşünüldüğünde daha anlaşılır olacaktır.) Sınav yapan kişi/gözlemci sayısı artırılmalı Sınav türü artırılmalı Sınavın uzunluğu (verim de göz önünde bulundurularak) arttırılmalı Öğrencinin bilgilerinin ölçüldüğü sürecin, bir hastalığın teşhiş sürecine benzediği ve bir o kadar önemli olduğu belirtildi. Formative, Summative, Competency-based Assessment: Striking The Balance Konuşmacı: Brownell Anderson Brownell Anderson ölçme değerlendirme yöntemlerinde bahsederken ‘gelecek’ vurgusunu sıklıkla kullandı. Anderon’a göre tıp eğitimde anlamlı değerlendirme için; Karar alma ve psikometrik analizlere sonuçlardan daha çok odaklanılmalı, Öğrenme ve diyalog kurma/geri bildirim alma desteklenmeli, Öğrene ve değerlendirme süreci iyi anlaşılmalı, Öğrenme programları zaman içinde geliştirilmeli. Değerlendirmede izlenmesi gereken aşamalar ise şöyle belirtildi: Adım1:Amacı netleştir. Adım2:Neyin test edileceğini belirle. Adım3:En uygun test yöntemini seç. Adım4:Yönetim ve puanlama konularındaki teknik ve pratik konuları gözden geçir. Adım5:Performans standardını gör. Değerlendirme yöntemlerinin; 1. Öğrencinin nasıl çalıştığını, 2. Fakültenin nasıl eğitim verdiğini doğrudan etkilediğini belirtti. Özetleyici değerlendirmenin objektif olması ve ölçücülüğünün kolaylığı açısından tercih edildiğini ama ‘simülasyon’ ve ‘çalışma-temelli değerlendirme(work-based assessment)’nin öğrencinin yeteneklerini ve performansını ölçmede başarılı olduğunu söyleyen Anderson, bu yöntem için üç yöntemi açıkladı: mini-Clinical Evaluation Exercise(mCEX), Directly Observed Procedures(DOPs), CaseBased Discussion(CbD). Son olarak Brownell Anderson zaman bazlı değerlendirmenin bilgiyi ve performansı ölçmede yetkin olduğunu; bunun yanında çıktı(outcome) bazlı ölçme yöntemlerinin performansı farklı yönlerden ölçtüğü, daha güvenilir olduğunu söyledi. MÜFREDAT HAZIRLAMADA ÖĞRECİNİN ROLÜ Konuşmacılar: Hirotaka Onishi, John Dent, Dan Hunt, N.G.Patil Raportör : Dilara Yozgatlı(İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Tarih :18.10.2015 Sempozyum 03 MÜFREDAT HAZIRLAMADA ÖĞRENCİNİN SESİ Dr. Onishi konuşmasına “Öğrenci ve öğretmen birbirine tüm ön yargılardan uzak ve objektif biçimde yaklaşmalı ve birbirini iste bu tarafsızlıkla değerlendirmeli” diyerek başladı. Öğretmenin öğrenciye aktarmak istediği ile öğrencinin öğrendiği arasındaki farklılıktan bahsetti. Klinikte veya OSCE’lerde öğrencinin kendi performansının farkında olduğunu, bir hasta sunarken olası tanıları atladıklarında veya bir hata yaptıklarında bunun farkına vardıklarını; bu nedenle zaten bildikleri hataları belirterek öğrenciyi suçlamamak gerektiğine değindi. Son olarak öğrencilerin kendilerini dürüst bir biçimde değerlendirmek için insiyatif alması gerektiğini belirtti. Buna hususta öğrencilerin en iyi öğretmeni seçerken kendisine soruları veren öğretmeni değil, dersi iyi öğreten öğretmeni seçmesi örneğini verdi. Sonuç olarak , -Öğretmenin öğrettiğinden farklı olarak öğrencinin öğrendiği “saklı müfredat” -Öğrencileri suçlamanın yanlışlığı -Öğrencinin kendi değerlendirmesini yapma konusunda insiyatif alması gerektiği Konularına değinerek sunumunu bitirdi. Panel konuşmacılarından bir kişi suçlama konusunda farklı bir bakış açısı sundu: -Bu kadar risk barındıran mesleğimizde öğrencilerin yanlışlarının kendilerine net bir biçimde paylaşılmasının önemine değindi. SPICES (BAHARATLAR) MODELİ John Dent SPICES modelinin bir parçası olan Student- Involvement (Öğrenci katılımı) konusu üzerine bir konuşma yaptı. Öğrencilerin kendi eğitimleri ile ilgili daha fazla sorumluluk almaya ve kendilerini gelecek öğrenme deneyimleri için hazırlamaya davet etti. Öğrenci katılımının müfredat hazırlama da dâhil olmak üzere tıp eğitiminin her aşamasında önemli olduğunu, bu nedenle Bologna Süreci’nde de Aspire To Excellence Ödüllerinde de yer aldığını belirtti. Fakültelerin ‘Excellence in Student Engagement’a ulaşmak için “Çalışma Rehberleri” hazırlayabileceklerini belirtti. Öğrencilere yönelik online ESME kuşlarında öğrencilerin kendi müfredatları konusunda fikir ve söz sahibi olmalarını amaçladıklarını belirtti. Bütün katılımcılara “öğrenci merkezli öğretim” “öğretmen merkezli öğretim” doğrusunda kendilerini hangi noktada gördüklerini ve öğrencilerin kendi fakültelerini hangi noktada gördüğünü sordu ve konuşmasını tamamladı. TASARIMCI OLARAK ÖĞRENCİLER Den Hunt konuşmasına öğrencilerin eğitim hayatları boyunca büyüyüp gelişmesini izlemekten büyük keyif aldığını söyleyerek başladı. Yetişkin Öğretiminin Temel Özelliklerinden “kişiye sorumluluk verme” konusunda değindi. Öğrencilere klinik pratikte ve mezun olduklarında ne tür durumlarla karşı karşıya kalacaklarını gösterip, eğitim hayatlarının daha en başında sorumluluk almaları sağlandığında daha iyi öğreneceklerine değindi. Aspire to Excellence ödüllerinden birinin Student Engagement (Öğrenci katılımı) olduğunu anlattı ve şu ana kadar başvuran 25 fakülteden 13 ünün bu ödüle layık görüldüğüne, bu fakültelerin 12 ülkeye yayıldığını anlattı. Öğrenci katılımını sağlama hususunda Arizona Üniversitesi’nde yapılan “Söylemiştiniz- yaptık” uygulamasına değindi. Öğrencilerden alınan her geri bildirime bu şekilde cevap verildiğinde hem öğrenci katılımının artacağını hem de fakültenin gelişeceğini belirtti. ÖĞRENCİLERE KULAK VERİN Hong Konglu Doktor Patic geleceğin hekimleri olan bugünün öğrencilerine eski müfredatla eğitim verildiğini belirterek konuşmasına başladı. Öğrencilerin sosyal medyayı, çevrimiçi platformları kullanıp çok fazla bilgiye sahip olduklarını belirtti. Böyle bir devirde öğretmenlerin de kendilerini geliştirmeleri ve günümüze adapte olmaları gerektiğini belirtti. Öğrencilere soruduğunda -%50 hasta başında -%20 aile ve yakınlara -%10 laboratuvarda -%10 acil durum ünitelerinde -%10 polikliniklerde Eğitim görmeyi doğru bulduklarını belirtti. Öğrencilerin fikirlerini almak için çeşitli kapılar açmamız gerektiğine değindi: -Öğretmenlerle toplantılar -E-forumlar -Sınav sonrası değerlendirme oturumları -Anketler SEMPOZYUM SONUNDA Dan Hunt öğrencilere karşı daha açık ve daha şeffaf olmamız gerektiği mesajını verdi. Osman Erol Hayran eğitim sistemimizde birçok eski kafalı diye tabir edilen öğretmenin olduğunu ve duyarı ve başarılı hekimler yetiştirmek istiyorsak önce eski kafalı hocalarımıza eğitim verip onları örnek alınası rol modellere dönüştürmemiz gerektiğini söyledi. Educational Environment and e-Learning Moderatörler: Süleyman Yıldırım Raportör: Ömer Yasir Boz (İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Tarih:18.10.2015 Research Paper Oral Presentation 10 Sunum 1: Use of Smart Devices Medical Applications Among Medical Students Konuşmacı 1: Mukhtiar Baig Artık teknoloji çağında olduğumuz gerçeğini belirtti. Genel olarak kendi fakültesindeki öğrencilerin akıllı cihazları ne kadar kullandıklarından yola çıkarak yaptıkları çıkarımları ve bu çıkarımların tıp eğitimini nasıl etkilediğinden bahsetti. Öğrenciler de kendi akıllı cihazlarında(telefon, tablet, bilgisayar vs.) kullanılacak tıp eğitimi adına olan uygulamaların farkında olduklarından bahsetti. Ve hatta araştırma yapılan örneklemin %27’sinin günde bir en azından bu uygulamaları kullandıklarını belirtti. Fakültelerindeki yapılan bu araştırmadan sonuç olarak öğretim üyelerinin tıp öğrencilerini akıllı cihazlardaki bu uygulamaları kullanmalarına ikna etmeleri gerektiğini belirtti. Ancak bunu yaparken hocaların da bu uygulamaları bilmeleri gerektiğini belirtti. Nedeni ise oluşabilecek bilgi çöplüğünün önüne geçilerek öğrencileri yönlendirebilmelerini sağlamak olduğunu belirtti. Sunum 2: Association of Perceived Stress Level (PSS), quality of life and coping srategies in physical therapy students of Rawalpindi/Islamabad Pakistan Konuşmacı 2: Furqan Siddiqui Kendi yaptıkları araştırmayı ve metodolojiden bahsettiler. Sonuç bölümünü anlatmaya süreleri yetmedi. Sunum 3: The importance of Nursing Informatics Education as speciality Konuşmacı 3: Asieh Darvish Konuşmacı gelmedi Sunum 4: “Just Google it...” – The internet and its effect on medical knowledge Konuşmacı 4: Javin Singh Sandhu Tıp öğrencisinin öğrenmesi gereken çok fazla bilgi var. Ve tabi ki bu bilgileri hafızamıza kaydetmemiz gerekiyor. Ancak internet sayesinde tıp öğrencilerinin internet ile daha “özel” bir ilişkisi oluyor. İnternet sayesinde daha az bilgiyi hafızamızda daha fazla bilgiyi internette saklıyoruz. Manchester Üniversitesi gelen bütün öğrencilere ipad veriyormuş. Ancak bu yapılan araştırma teknoloji ve internetin tıp eğitiminde kullanıldığında nasıl bir etki oluşturduğunu görmek amacıyla yapılmış. Yapılan araştırmalara göre ise çıkan sonuç ilginç. İnternet ile çok fazla haşır neşir olan öğrenciler kendilerine ardı ardına birkaç tıp sorusu sorulduğunda yavaş yavaş bilgisayarı düşünmeye ve bilgisayardan erişebildikleri siteler üzerinden soruları cevaplamaya başlıyorlarmış. Buradaki sorun şu, belki stres sürecini azaltıyor olsa da acaba bu harici hafızamızı kullanamadığımız durumlar olduğunda da kendimizi hekim olarak sayabilecek miyiz? Sunum 5: Impact of a social network group page on undergraduate medical knowledge Konuşmacı 5: Asıl konuşmacı gelmediği için araştırmanın yazarlarından birisi sundu Facebook artık hayatımızın bir parçası ve hayatımızın bu kadar içinde olan bir platform sayesinde tıp eğitimini okullardan kurtarabilir miyiz düşüncesi ile yola çıkılan bir projenin ürünlerini ve son durumunu anlattı. Asıl konuşmacı gelmediği için genel olarak sönük bir konuşmaydı ancak yapılmış olan gruptaki durumlar ilgi çekici idi. Facebook üzerinden açılan bir grupta hocalar ve öğrencilerin ortak bir platformu oluşturulmuştu. Öğrenciler dilerlerse kişisel hesapları ile dilerlerse de sahte hesaplar ile bu platforma dahil olabiliyorlardı. Öğretim üyeleri mini quizler, derste işleyecekleri konular hakkında ilginç vakaları paylaşıyorlardı. Öğrencilerin geri dönütleri ise bu sayede derse daha ilgili oldukları ve sahte hesapları sayesinde kimliklerini koruyaraktan hocalarına soru sorabildiklerini gösteriyordu. Facebook’tan olan bildirimler sayesinde de ders çalışmaları gerektiğini hatırlıyorlardı. Hiç bir şey yazmayan “lurkers” diye de tanımlanan öğrenciler bile öğrendiklerini belirtiyorlarmış. Sunum 6: 19 Medical Subjects online interactive review for undergraduate medical students in remote locations in India on streaming Live interactive online video class over Mobile phone Konuşmacı 6: Murali Mohan Konuşmacı gelmedi Sunum 7: Student Perception of Educational Environment in Rehman Medical College, Peshawar, Pakistan Konuşmacı 7: Tariq Saeed Mufti Yaptıkları araştırmaya dair istatistikleri belirtmekle yetindi. Sunum 8: Impact of social Media on attitudes & professional growth of physical therapy students of Foundation University Konuşmacı 8: Naureen Tassadaq Yaptıkları araştırmaya dair istatistikleri belirtmekle yetindi. Ülkelerin tıp eğitiminden ziyade zihniyetinin de düzeltilmesi gerektiğini belirtti. Teaching and Learning Moderatör: Komal Zulfiqar Raportör: Kübra Atayİstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Tarih : 18.10.2015 Research Paper Oral Presentation 11 Sunum 1: Assessment of Lecture and Bedside Teaching Compared to Self Learning (Control) In Achieving Competence in Screening for Developmental Dysplasia of Hip Konuşmacı 1: Abdul Kareem Bhurhanudeen Konuşmacı, Gelişimsel Kalça Displazisi örneğinden hareketle yapmış olduğu araştırmada genel olarak koğuş tipi eğitimin doğru olmadığı üzerinde konuştu. Kendi kendine öğrenmenin daha az etkili olduğu ama arada anlamlı fark bulunmadığı belirtilen çalışmanın daha geniş gruplarla tekrarlanması gerekiyor. Sunum 2: Comparing Effectiveness of Lecture and Problem-Based Learning in Nursing Students, at Jahrom University Medical Science Konuşmacı 2: Najafipour Sedigheh Konuşmacı probleme dayalı öğretimin bilgiyi arttırdığını belirtti. Sistemin uygulandığı öğrenci grubu ikiye bölünerek, altı oturumluk bir ders yılının sekiz döneminde amfi dersi şeklinde, diğer sekizinde ise problem dayalı öğretim modelinde(Maastritch Modeli) ders işlenmiş. Öğrenciler probleme dayalı modelde(on beşer kişilik gruplar) daha severek öğrenmişler fakat konferans tipi modelde(amfi/lecture) daha iyi öğrendikleri gözlenmiş. Konuşmacı, eğitimde aktif metodlar uygulamanın öğrencinin sadece öğrenmesini değil; aynı zamanda öğrenme sürecindeki memnuniyetini arttırdığını söyleyerek konuşmasını bitirdi. Sunum 3: New Learning Programs in Emergency Course for 6th Year of Medical Students Öğrenciler Acil Servis bölümünde üç hafta staj görüyorlar ve her stajda üçer saatlik tartışma bölümleri bulunmakta. Çalışmayla ilgili birkaç önemli nokta: ER Interesting Cases: Öğrenciler vakayı kendiilgilerine göre seçiyorlar ve hastanın ilk vizitinden hastaneden ayrılşıına kadar vaka hakkında blgi topluyorlar. Personel, stajyer doctor ve ilgili öğrencilerden oluşan grupta nasıl hızlı tanı koyulacağı, hastaya nasıl yaklaşılacağı, doğru tedavi yöntemleri tartışılıyor. ER spot diagnosis: Öğrenciler pozitif semptom, film ve laboratuvar bulgularını topluyor, bunu küçük çalışma grularında sunuyor ve fikir paylaşımında bulunuyorlar. ER guidelines: Öğrenilenler tekrar gözden geçiriliyor ve kurun öğrenme hedefleri Tayland Tıp Konseyi’nin hedefleriyle eleştiriliyor. Grup tartışıyor ve departmana konu hakkında bir rehber hazırlıyor. ER audit: Geriye dönük performansları değerlendiriliyor, tartışılıp fikirler paylaşılıyor. Sunum 4: While Adapting, What Are The Coping Strategies Used By Foreign Residents? Konuşmacı 4: Nilüfer Demiral Yılmaz Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki yetmiş ikiyabancı tıp öğrencisiyleyrüülen çalışmadan çıkan sonuç, yabancı öğrencilerle Türk olanlar arasında ayrım yapıldığı olmuş. Konuşmacı , çalışma daha başlangıç aşamasında olduğundan bu konuda henüz bir plan yapılmadığını ama yabancı öğrenci dayısı artttıkça insanların bu duruma daha hoşgörülü yaklaşacağını belirtti (ABD örneğindeki gibi). Sunum 5: Learning Habits of Undergraduate Medical Students in Pharmacology Konuşmacı 5: Vasudha Devi Sunum, tıp fakültesindeki öğrencilerin öğrenme alışkanlıklarının kıyaslanması üzerineydi. Araştırmaya ilgili ilginç kısımlardan biri, öğrencilerin beş senelik eğitimlerinin ilk dönemini Manigal,Hindistan’da ; ikinci dönemini ise Malakka,Malezya’da tamamlamalarıydı. Öğrencilerin konuyuniki kez tekrar ederek; grup çalışmaları yaparak iyi öğrendikleri anlatıldı. Öğrenme faaliyetinin çalışılan saatle doğrudan bağlantılı olmadığı ve öğrenciden dönüt(feed-back) almanın önemli olduğu vurgulandı. Konuşmacı, edef belirlemenin, konseptederin anlayış geliştirmenin, konuya önceden hazırlanmanın farmakolojide öğrencinin öğrenmesini geliştirdğini anlattı; Öğrencilerin çalışma verimlerini arttırabilmeleri içn bunları dikkate almaları gerektiğini belirterek konuşmasına son verdi. Sunum 6: Training of Adolescent Reproductive Health: Improving Knowledge About Adolescent Reproductive Health Konuşmacı 6: Rani Rusdiana 196 katılımcının katıldığı çalışmada; katılımcılara üreme sağlığında erken tanı, sağlıklı üreme yaşı, üreme fonksiyonu konularında eğitimler verilmiş; eğitimöncesi ve sonrasında bilgi düzeyleri açısından farklılık görüldüğü gibi kısır bir sonuca ulaşılmış. Faculty Development Co-Chair: Mandana Shirazi, Jyoti Nagmoti Raportör: Aykut Uçar (Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih:18.10.2015 Oral Presentation 12 Sunum 1: Ayesha Rauf, Enhancing the Competencies of Medical School Faculty through Customized, Regular and Mandatory Round of Workshops in Homogeneous Groups Shifa Universitesi her ayın son cumartesi gününü fakülte gelişimine ayırıyor. Ayrıca 2013 yılından beri düzenli yaptıkları workshop çalışmaları mevcut. Fakültenin 3ü alt sınıf 3ü üst sınıflardan oluşan 6 gruba bölünüp altı farklı daldaki workshoplara katılımları sağlanıyor. Workshopların başlıkları; Liderlik, Değerlendirme, Öğretim, Araştırma, Yazılı Değerlendirme, Performans Değerlendirme. Bu workshoplar belirlenirken amaca uygunlukları test edilmiş, belli bir stratejiye oturtulmuş ve fakülte deneyimine uygun olmuş olmaları gerekliydi. Bu workshopların her birinde aynı amaca yönelik kurslar verilirken alınan geri dönütlerden bazıları şunlardır. Örneğin; Yazılı Değerlendirme workshopu sonucunda sınavlarda çoktan seçmeli sorular yanında genişletilmiş eşleştirme sorularının da sorulması kararlaştırıldı. Bu çalışmalar sonucunda yapılan değerlendirmede, katılımcılar workshopların içeriğini kendi deneyim düzeylerine paralel olduklarını belirtti. Ayrıca bunların fakülte gelişimi için yararlı olduklarını söyleyip diğer fakültelere önerebileceklerini belirttiler. Katılımcılar tarafından gelen negatif feedbackler ise şöyleydi; workshoplar bir süre sonra monotonlaştı. Bir workshopa katılan bir gruba diğerlerine katılma şansı verilmediği için eksiklik oluştu. Katılımcıların devamlılığını kontrol etmek zordu. Sunum 2: Abdul Khaliq Naveed Continuing Medical Education Leads to Learning and Change: An Experience of RARE Riphah Bu çalışmanın amacı fakültenin ve çalışanların gelişimini sağlamaktır. (RARE: Riphah Academy of Research and Education , 2006’dan beri) Bu çalışma süresince 3300 ulusal ve uluslararası 3300 fakülte üyesi eğitildi. Sayısız workshop ve seminer gerçekleştirildi. Bu çalışmanın çıkmasındaki en büyük etken, fakülte üyelerinin eğitilmek istemeleriydi. Özellikle istedikleri konulardan bazıları şunlardır; müfredat, değerlendirme, araştırma, öğretim ve öğrenim. Bu seminer ve workshoplar uygulanırken fakültenin ihtiyaç analizleri göz önünde bulunduruldu ve eğitim reformlarını destekleyen, araştırmayı teşvik eden bir amaç güdüldü. Sunum 3: Anand Kukkamalla, Faculty Development Program for Enriching the PBL Process at Melaka Manipal Medical College Şu an zaten ellerinde var olan öğrenci merkezli öğrenme sağlayan PDÖ sistemini iyileştirmek adına sistem bazlı müfredat içinde bazı değişikliklere gidilip uzun süreli hafızaya daha uygun olması adına işbirlikçi öğrenmeyi geliştirdiler. Bu çalışma için ilk baştaki PDÖ sistemi sürecine geri dönüp değerlendirmek ve tekdüze PDÖ anlayışını değiştirmek gerekti. Bu yenileme ve geliştirmeler ardından iki ayrı gruba bölünen fakülteye feedback anketleri, PDÖ vakaları, vaka senaryoları grup tartışmaları sağlandı. Program dahilindeki süreç bitince yapılan feedbackte ise görülen sonuç çalışmanın lehineydi. Fakültenin %60ı bu çalışmayı fakülte gelişimi için çok yararlı bulurken, %19u yararlı buldu. Geri kalan %21 aleyhinde düşünüyor da olsa büyük çoğunluğun isteği doğrultusunda çalışma başarıya ulaştı. Sunum 4: Abdulkader M. Al Juhani, Continuous Proffesional Faculty Development: What is the preferable method? Çalışmanın ana teması olan CPD’yi (Continuous Professional Development) tanımlamak gerekirse, mezuniyet öncesi eğitim dışında kalan her öğrenim ya da doktorların her zaman gelişmekte olmasını sağlayan mezuniyet sonrası eğitim diyebiliriz. Eğitim her zaman özgür olan ve ulaşmamızı kimsenin engelleyemeyeceği bir olgudur. Doktorlar olarak kendimizi güncel tutmak adına bun ihtiyacımız var. CPD’nin CME(Continuous Medical Education)’dan birçok farklı noktası bulunmaktadır. Öncelikle, CPD ömür boyu süren bir gelişme sunarken, CME sadece yaşamın bir bölümünü kapsar. Yine CME klinik olgular üzerine bir dizayna sahipken, CPD liderlik, iletişim yetenekleri, değerlendirme gibi birçok farklı alanda da kendimizi geliştirmemizi sağlar. CPD için yapılan ankette görüldüğü üzere bu uygulamayı gerçekleştirmek için en iyi ve en uygun görünen yol çalışma sırasında alınan eğitimdir(%35). İkinci sırada ise kısa kurslar gelmektedir.(%26) Sunum 5: Riffat Shafi, Impact of Faculty Development Program on Academic Excellence at Shifa College of Medicine Sunum 1’deki içerik ile aynıydı. Ek olarak bu süreçte karşılaştıkları zorluklardan bahsetti. En önemlisi fakülte içindeki bu projeye olan ilgisizlikti. Bunu aşmayı başardıklarında zaten proje başarıya ulaşmış oldu. Sunum 6: Nicola Frank, Pathways for Development Towards University Hospital Status-Experience from Qatar Yeni kurulmuş bir medikal üniversiteden gelen sunumcu yeni PDÖ sistemine uyum sağlama süreçlerindeki farklılıklardan bahsetti. Onları bu süreçte farklı kılan bir üniversite hastanesine sahip olmamalarıydı. Kendilerine ait bir hastane kurup işletebilecek kaynağa sahip olmadıklarından dolayı öğrencilerin eğitimlerinin devamlılığı ve sağlamlığı için farklı eğitim hastaneleri ile anlaşmalar ve ortaklıklar kurdular. Bu oluşumu yaparken, PubMed’de bir tıp fakültesinin kendine ait eğitim hastanesiolmak zorun da mı? Sorusuna yanıt aradıklarında bununla ilgili çalışma olmadığını fark ettiler. Bundan dolayı var olan hastanelerle kendi ortaklıklarını kurdular. Bu çalışmada benzer konumda olan okullar için yol gösterici olmak istediler. Bunun içinde öncelikle göz önünde tutulması gereken durumlar; yüksek kaliteli hasta bakımı, araştırma imkanı, öğretim, ortak strateji, hükümet desteği. Eğer anlaşmalı hastane bu olanakları sağlıyorsa veya bu durumlar bir şekilde karşılanıyorsa bunu yapabilmek için herhangi bir engel kalmıyor. Hastane-doktor-öğrenci arasındaki iyi iletişim ve ortaklık sayesinde yeterli düzeyde bir eğitim sağlanabiliyor. Sunum 7: Fatemah Ahmdinia, Evaluation of Organisational Performance of Faculty of Health in Mazandaran University of Medical Sciences to Enable the Establishment of Quality Improvement Based on EFQM Model 1390 Mükemmelliyetlik üzerine kurulu EFQM sisteminin tıp eğitimine uyarlanmasını anlatan sunumda kendi kendini değerlendirme konusu üzerinde durulurken bu sistemin fakülte gelişimi için yararlarından da bahsedildi. Assessment Co chairs:Matthew C. E. Gwee, Muhammad Luqman Moderatör: Alia Ahmed Konuşmacılar (sırasıyla): Martha Illige, Siang Tong Kew, Humaira Sarfraz, Mostafa Kandil Soliman, Min-Shu Wang, Mohand Alzughaibi, Alia Ahmed Raportör: Başak Selin Kara(Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih:18.10.2015 Oral Presentation 13 Sunum 1: Competencies and Subcompetencies for Assesment and Coaching in Medicine İlk sunumda yapılan araştırma öğrencilerin öğrenim sürelerine göre yeterlilik göstermesi gereken konular seviye seviye irdelenerek hangi sınıfta hangi becerinin elde edilmesi gerektiği ölçülmüştür.Bu yeterlilik öğretici tarafından direkt olarak, farklı kaynaklardan bilgi alınarak ve organize bir görüşme yapılarak ölçülmüştür. Buna ilk seviyede öğrenci örneğin bir hastalıkla ilgili gerekli teorik bilgiyi edinir, ve birkaç teşhis koyar. İkinci seviyede hastalığın ne kadar ilerlediğini ölçer ve aciliyetini tespit edebilir. Bir sonrakinde akut hastalıkların tedavisini bilir, tedavi süreci hakkında bilgilidir. Son seviyede ise lokal sistemler ve endemik nadir hastalıklar hakkında bilgilidir ve tedavi edebilir. Sunumun devamında ise takım bazlı tıp öğrenimi çalışmalarında da bu şekilde konuların seviyelere ayrılarak çalışılmasının öğrenciye sağladığı katkılar 18 yıllık tecrübeye dayanılarak kanıtlanmıştır. Sunum 2:Comparison of MiniCex and Clinical Long Case Assesment in Medical Students Konuşmada MiniCEX isimli bir sistemin tanıtımı ve sonuçları anlatıldı. Sunumun başında MiniCEX’in Amerikan bir şirket tarafından yapılan klinik mini değerlendirme çalışması olduğundan bahsedildi. Yapılan araştırmada ise bu mini değerlendirme sistemiyle uzun süreli değerlendirme sistemlerinden hangisinin faydalı olduğunu bulmayı amaçlamışlardır ve 6. Sınıf öğrencilerine bir anket uygulayarak ve sınav yaparak iki sistemin değerlendirmesini yaptırmışlardır. Araştırmanın sonunda ise öğrencilerin bu MiniCEX sistemini daha az stresli buldukları fakat objektifliğini sorguladıkları gözlemlenmiştir. Testlerde alınan sonuçlarda ise iki öğretim sisteminde de öğrencilerin başarısının kayda değer bir değişim göstermediği görülmüştür. Sunum 3:To Assess Evaluation System in Public Medical Institutions at Under Graduate Level-The Student Perspective (konuşmacı katılım göstermedi) Sunum 4:Practical Skills Assessment Tools in Human Gross Anatomy Konuşmada öncelikle konuşmacının yaşadığı ülkede geleneksel olarak yapılan eğitimde anatomi dalında özellikle uzmanlık eğitiminde kadavra kullanımı ve bulmada zorluk yaşandığından bahsedilmiştir. Yapılan uygulama sınavlarında kadavrayı işaretlemenin sınavda öğrencileri şaşırttığı ve faydalı sonuç alınamadığı söylenmiştir. Yapılan yeniliklerden sonra ise plastisize edilmiş materyallerin kullanımının öğrenciler tarafından daha faydalı bulunduğu ve öğrencilerin başarısını yükselttiği görülmüştür. Sunum 5: The Utility of Formative Objective Structured Clinical Examination in the Training of Six Different Fields of Healthcare Providers- The Experiences in Mackay Memorial Hospital, Taipei,Taiwan Sunumda Tayvan’da OSCE uygulamasının merkezler belirlenerek ve bu merkezler bölgelere ayrılarak,farklı tıp fakültelerinden öğrencileri bir araya getirilerek uygulandığından bahsedilmiştir. Böylece harcamalar aza indirgenerek tüm okulların bu uygulamadan faydalanması sağlanmıştır. Sunum 6: PBL Quizzes and Their Effects on Students Performence Sunumda Suudi Arabistan’da bir üniversitede uygulanan probleme dayalı öğrecinin öğretim sürecine katkısının arttığı PDÖ sisteminin öğrencilere kattığı faydalar anlatılmıştır. Buna göre PDÖ son 40 yılda ivmelenerek tıp eğitiminde kullanımı arttırılmıştır. Yaklaşık 150 farklı dönemlerden öğrencinin katılımıyla yaptığı anketlerin sonucuna göre sürekli quiz uygulanarak yapılan problem bazlı eğitim öğrenimi belirgin bir şekilde arttırmıştır fakat midterm ve final sonuçlarında farklılık görülmemiştir. Sunum 7:Student Self Evaluation of Anterior Crown Preparations; Descriptive Versus Numerical Scale Sunumda öncelikle öğrencilerin kendilerini değerlendirmesinin eğitimdeki öneminden bahsedilmiştir. Bu değerlendirmelerin daha iyi sonuçlar kazandırması için ise doğru şekilde yapılması şarttır. Yapılan araştırmaya göre öğrencilerden sınav ve uygulamalardaki performanslarını 1 den 10 a kadar numaralandırmalarını istediklerinde hepsinin yaklaşık aynı skalada (7-8) cevaplar verdiği ve objektif olamadığı görülmüştür. Her uygulamanın ayrıntılı bir biçimde yazılı olarak değerlendirildiği ve uygunluğunun sorulduğu bu değerlendirmenin uygunluğunun da sınav başarısına eklendiği yeni değerlendirme sisteminde ise hem öğrencilerin daha objektif ve doğru değerlendirme yaptığı hem de öğrenim seviyelerinin arttığı görülmüştür. Bu yeni sistemde aslında sadece öğrenci ve öğretmenin değil halktan bir katılımcı ve teknisyenin de değerlendirici olarak yer almasının çok daha faydalı olacağı da belirtilmiştir. INTEGRATING THE VISUAL ARTS INTO MEDICAL TRAINING Konuşmacı :CAROL F.CAPELLO (Associate Director Office of Curriculum and Educational Development-Associate Professor of Geriatric Education in Medicine) Raportör :Berfin Gizem Uslu(Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih :18.10.2015 Conference Workshop 04 Yeterli katılımcı olmadığı için ben ve hoca ile bire bir resimler üzerinden 20 dakikalık kısa bir konuşma gerçekleştirdik. İnsanların farklı öğrenme stillerinin olduğunu kiminin işitsel kiminin görsel öğrenme yetilerinin olduğunu vurguladı . Görsel olarak öğrenmenin bir çok öğrenci için daha akılda kalıcı olduğunu ve bunun eğitim sistemlerinde kullanılması gerektiğini vurguladı. Daha sonra aşağıdaki resim gibi bir çok resim incelemesi yaptık. Mesela bu resime ilk baktığımızda çoğumuzun aklına kızın bazı şeyler düşündüğünü; kimiine göre mutlu kimine göre hüzünlü olduğu gibi bir çok yorum geliyor. Bana gösterdiği resimlerin hepsinde ne görüyorsun diye sorduğunda hikaye yazacak kadar yorum yaparak cevap verdim ve ‘No interpretation’ diyerek , gördüğün şeyi objektif olarak değerlendirmen gerekir dedi. Burada bir kız yatağın üzerinde oturarak dışarıya bakıyor diyebilirsin fakat ne düşündüğünü bilemezsin. Ve hastalarımızı gördüğümüzde de bu şekilde davranmamız gerektiğini , onları da objektif bir şekilde değerlendirerek sonuca ulaşmamız gerektiğini vurguladı. PROGRAM DEĞERLENDİRME VE AKREDİTASYONSTRATEJİLER VE KARŞILAŞILAN ZORLUKLAR Raportörler : Bahar Baş(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi), Büşra Öner(Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 18.10.2015 Sempozyum 04 AKREDİTASYON PROGRAMININ ÖNEMİ Khalid Bin Abdurrahman Akreditasyonun tanımı yapıldı: “Akreditasyon bir tıp fakültesinin dünya standartlarına ulaştığını gösteren bir süreç çıktısıdır.” Dünya çapında akreditasyon yetkisi olan kurumun WFME olduğundan bahsedildi ve ulusal çapta kurumlar olmayan ülkelerin direk WFME tarafından denetlendiği de eklendi. Akreditasyonun fakültelere ve öğrencilere katkıları sıralandı: -Tıp eğitimi Ana Bilim Dalı dışındaki akademisyenlerin büyük resmi anlayabilmeleri ve olaya daha büyük pencerelerden bakabilmeleri konusunda yardımcı olup fakültedeki eğitim kalitesinin yükseltilmesinde büyük katkı sağlamaktadır. -Akademik kariyerler planlarını yapmakta önemli bir yol gösterici role sahip olup, uluslararası alanlarda görev yaparken akredite bir okuldan mezun olmanın güvenini taşımalarını sağlar. Akreditasyonun avantajları olduğu gibi dezavantajları olabileceğine de değinildi ancak bu fakültenin akredite olduktan sonraki tutumu ile bağdaştırıldı. **Tıp fakültelerinin akredite olmaları gelişimlerindeki bir sonuç değil başlangıç olmalıdır ilkesinin altı özellikle çizildi. AKREDİTASYON SÜRECİ ve KARŞILAŞILAN SORUNLAR Ahmed Rehan Khan Akreditasyonun üç ana aşamadan oluştuğu belirtildi: -Öz Değerlendirme -Saha Ziyaretleri -Akreditasyon Kurumunun Karar Aşaması --Öz Değerlendirme: Fakülte bünyesinde, fakülte akreditasyonuyla bizzat ilgilenecek bir ekibin kurulması, belirlenen ekip tarafından akreditasyon standartlarının incelenmesi ve bu standartların okul bazında değerlendirilmesi için görev dağılımının yapılmasını takiben okulun eksik ve yeterliliklerinin belirlenmesi. “Planlama Geliştirme Hayata Geçirme Geribildirim” ana harita olarak çizildi. --Saha Ziyaretleri: Daha önce de belirtildiği gibi ulusal çapta WFME tarafından akredite edilmiş bir kurum bulunması halinde söz konusu saha ziyaretleri bu ulusal kurumun ekibi, yoksa bizzat WFME’nin oluşturacağı bir ekip tarafından gerçekleştirilir. Saha ziyaretleri sürecinde okulun; Standartlara uygunluğu Ulaşılabilir okul kaynakları Öğrenciler, fakülte ve fiziksel olanaklar değerlendirilir. --Akreditasyon Kurumunun Kararı: 3 çeşittir -Tam akreditasyon -Koşullu akreditasyon -Red **WFME tarafından akredite edilmiş ulusal çaptaki kurumlar sıralandı -LCME (ABD) -TEPDAD (Türkiye) -Karayip Tıp Birliği AKREDİTASYONUN TIP EĞİTİMİNE ETKİSİ Gohar Wajid Geçmiş bilgileri kaynak vererek “akreditasyon” kavramı ortaya çıkmadan önce fakülte sayısı artışının kontrolden çıktığını belirtti. Kurulan onca yeni fakültenin kalitesinin giderek düştüğüne de değindi. Devlet yöneticilerinin uzmanların uyarılarına kulak asmadığından ve ülkenin ihtiyaçlarının çok üzerindeki sayılarda tıp fakültelerini kurmaya devam ettiklerinden yakındı. Akreditasyonun küresel bir standart oluşturmadaki önemine tekrar değinildi ve Akreditasyon belgesinin bir kalite güvence belgesi niteliğinde olduğunu söyledi. AKREDİTASYON ÖTESİ Aqeel Safdar “I have a dream…” şeklinde konuşmasına başlayan Sayın Safdar akreditasyon sonrasında fakültelerin gelişim süreçlerini durdurmamaları gerektiğinden ve akreditasyonu kendilerine bir hedef değil de başlangıç olarak belirlemeleri gerektiğinden bahsetti. Akreditasyon sürecini çok fazla doküman, teknik, jargon içerdiğine ve bir çok fakülte için karmaşık bir süreç olduğuna değinerek, kazanılmış bir akreditasyon belgesinin fakültenin çok daha iyisini başarabileceğinin en iyi göstergesi olduğunun altını çizdi. KAPANIŞ Katılımcılardan alınan ek yorumlar ve geribildirimlerle oturuma son verildi. Assessment Chair: Hirotaka Onishi Moderator: Komel Zulfiqar Raportör:Mehmet Serhat Yıldırım (İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Tarih:18.10.2015 Oral Presentation 14 Konuşmacılar: 1-Team based learning in Pathology: Impact on test scores and student satisfaction Konuşmacılar :Sadia Hameed, Tanzeela Khalid Bu sunumda Hematoloji derslerinde TBL(Team Based Learning) uygulamaları ve takım çalışmasının başarıya etkisi araştırması anlatıldı. Gruplar rastgele biçimde bilgisayarla oluşturuldu. Her gruba 10 tane çoktan seçmeli soru verilip tartışarak ortak cevap vermeleri istendi. TBL uygulamalarının ardından her öğrenciye değerlendirme formu dağıtılarak görüşleri soruldu. Forma verdikleri yanıtlarla öğrenciler TBL uygulamasının; #Takım çalışmasını güçlendirdiğini #Öğrenme motivasyonunu artırdığını #Neden-sonuç ilişki kurma ve fikir yürütme becerilerini geliştirdiğini #Yanlış anlamaları azalttığını belirtti. Öğrencilerin %59’u TBL uygulamasının müfredata dahil edilmesini istediğini söyledi. 2-Factors Influencing Medical Students' Self Assessment Accuracy Konuşmacı :Margaret Elzubeir Öz değerlendirme, öğrencilerin öğrenim hedeflerine ulaşıp ulaşmadığını kendilerinin ölçmesi anlamına gelir. Bu sunumda anlatılan araştırmanın amacı öz değerlendirmeyi etkileyen faktörlerin tespitidir. Sınıf, cinsiyet, sınava hazırlık, öz güven, kaygı gibi faktörler test edildi. 253 öğrenci sınav öncesi anketi doldurdu. Araştırma sürecinde bilimsel olarak anlamlı iki sonuca ulaşıldı: # Kadın öğrenciler daha yüksek not bekliyor ancak tahminlerinde daha çok sapma var. # Sınava hazırlığın artması beklenen notu artırıyor. Bu sonuçlar dışında öğrencilerin kendilerini değerlendirmeleri incelendiğinde orta-kötü öz değerlendirici olduğu sonucuna varıldı. 3-Implementing Multiple Mini Interviews (MMIs) as a complementary strategy for admissions to medical college Konuşmacı : Syed Shoaib Shah Bu araştırmada tıp fakültesine öğrenci alımı yaparken ek olarak kısa görüşmeler gerçekleştirmesi süreci ve sürecin değerlendirmesi sunuldu. Tıp fakültesi öğrenci adaylarıyla 8 dakika süren görüşmeler yapıldı. Bu görüşmelerin içeriğinde iletişim becerileri, akademik yatkınlık, etik karar alma gibi bölümler bulunuyor. Her ne kadar net sonuçlara ulaşmak için erken olsa da yapılan değerlendirmeler sonunda, görüşme sisteminin güvenilir olduğu sonucuna varıldı. Ayrıca bölümler arasında puan olarak bir korelasyon olmadığı gözlemlendi. Aday öğrencilerin değerlendirmesine göre ise görüşme öncesi verilen bilgiler ve hazırlık süreci yeterli, görüşmeler öğrencilerde kaygı oluşturmuyor; öğrenciler görüşmeleri güvenilir buluyor. 4-Evaluation of cognitive levels and Item writing flaws in Pharmacology modular exams MCQs Konuşmacı :Sundus Tariq Bu sunumda anlatılan araştırma çoktan seçmeli sınav soruları hazırlanırken oluşan hataların incelenmesiyle gerçekleştirildi. Farmakoloji anabilim dalının hazırladığı 150 çoktan seçmeli soru incelendi. Zayıf ya da hatalı sorular tespit edildi. Soruların ussallığını zedeleyen faktörler arasında anlamsız çeldiriciler, belirsiz terimler, odaklanılmamış soru kökleri, kelime tekrarları, soyut kavramlar, gereksiz ayrıntılar, uzun açıklamalar, mantıksal ipuçları, grammatik ipuçları gibi kavramlar yer aldı. Değerlendirmeler sonunda ise soruları zayıflatan en büyük etkenin anlamsız çeldiriciler ve belirsiz terimler olduğu tespit edildi. Araştırma sonunda soruları hazırlayan kişileri soru hazırlama eğitimine tabi tutulması gerektiği belirtildi. 5-Students perception of assessment for learning at IIMCT Konuşmacılar : Komel Zulfiqar Bu araştırmada Islamic International Medical College’da sunulan geri bildirimlerin öğrenci gözünden değerlendirilmesi sunuldu. IIMC’de sınavların ardından öğrencilere verilen geri bildirimler hakkında sorular soran bir form rastgele bir biçimde öğrencilere uygulandı. Öğrencilerin değerlendirmeleri etkili bulması ve tavsiye edilen çalışmaları gerçekleştirmesi sorgulandı. 135 öğrencinin 76%sı değerlendirmeyi yerinde buldu. Ancak öğrenciler tavsiye edilen çalışmaların gerçekleşmediğini, gerçekleşmesi için geri bildirimlerin sınavlar arasında uygun bir zamanda verilmesi gerektiğini belirtti. 6-Using tests (SJTs) to evaluate non-academic attributes for entry to medical schools and medical specialties: Evidence from international studies Konuşmacılar :Stuart Martin Bu sunumda tıp fakültesine ve uzmanlık programlarına girişte akademik olmayan özelliklerin değerlendirilmesi anlatıldı. Araştırmada akademik olmayan özelliklerin tanımlanması ve ölçümü sorgulandı. Akademik olmayan özelliklere iletişim yetenekleri örnek verilebilir. Değerlendirmeler için uluslararası öğrenci seçim şekilleri kullanıldı: görüşme, kişisel beyanlar, kişilik ve yetenek testleri, durumsal muhakeme testleri. Durumsal muhakeme testlerinde #Öğrenciye bir olay sunulur. #Öğrenci değerlendirme yapar. #Önceden belirlenmiş seçeneklere göre bir makine öğrenciye puan verir. Araştırma sonunda durumsal muhakeme testlerinin ucuz, öğrenciler tarafından beğenilen, imkanları az olan grupları dezavantajlı konuma düşürmeyen bir yöntem olduğu; ayrıca kadınların durumsal muhakeme testlerinde daha başarılı olduğu tespit edildi. 7- Comparison of effectiveness of Resident student tutors and Experienced Faculty to Conduct PBL Sessions Konuşmacılar :Mahwish Rabia Probleme dayalı öğretim sırasında asistanlar ve tecrübeli öğretim üyelerini karşılaştıran bu çalışmada iki grup eğitmenin verimlilikleri incelendi. Araştırma sonunda; ● ● ● Asistan ve öğretim üyelerinin oturumlarının eşit sürede bittiği Öğrencileri eşit miktarda derste tuttukları Asistanların oturumlar sırasında daha rahat tutumlar sergilediği tespit edildi. Sonuç olarak asistanların da probleme dayalı öğretim oturumlarını yönetebileceği belirlendi. Curriculum Moderatör: Fareesa Waqar Co-chair : Brownell Anderson, Saad Naeem Zafar Raportörler: Buğra Han Egeli, Kübra Atay (İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Tarih: 18.10.2015 Research Paper Oral Presentation 15 Bu sözlü sunumlar esnasında programda belirtilmiş on bir kişiden onu sunumunu gerçekleştirdi. Understanding Caring Through Arts and Medicine Elective Course Konuşmacı :Randa Mostafa Sunumun odak noktasında hümanizm fikri vardı ve anlatılan konu 2010 yılında açılan ve bu zamana kadar başarıyla faaliyet gösteren ‘arts and medicine course’ projesiydi. Üç ay süren otuz beş öğrencilik kontenjanı olan bu ders sanatsal bakış açısı ile tıp eğitimini birleştirmeyi amaçlıyordu. Kursun amacı profesyonellik ve hasta odaklılık kavramlarını filmler üzerinden öğrencilere öğretmektir. Dr. Mostafa dersin işlenişinden de bahsetti. Öğrenciler verilen filmleri dersten önce izleyecek, derse gelince de gruplar halinde bu filmleri ve tıpla ilgili vermeye çalıştığı mesajları tartışır. Sonrasında herkes bireysel kompozisyonlarını yazıp akranları tarafından değerlendirir. Dersin sonunda bütün bu kompozisyonlar öğrencinin portfolyosunu oluşturur. Teaching About Human Milk for Human Babies Konuşmacı:Martha Illige Bu sunumda ise anne sütünün öneminden bahsedildi. Anne sütü kullanımı önündeki sosyokültürel engellerin önemi vurgulandı. Cinsiyetçi yaklaşım açısı yüzünden kadınların bebeklerini emzirmiyor ve bu anne sütünde önemli bir bariyer niteliği taşıyor. Eğer anne sütü tüketimi yüzde yüz gerçekleşseydi 800,000 daha az bebek ölümü olacaktı, 250,000 az meme kanseri vakasıyla karşılaşacaktık. Making Under Graduate Curriculum More Meaningful Konuşmacı :Jan Mohammed A. Memon Sunumun ana fikri yeni uygulanacak olan müfredatın hasta odaklı olması üzerineydi. Sunum esnasında müfredatın dört temel sistem üzerinde inşa edilmesi gerektiğinden ve bu sistemlerin hatalı noktalarından da bahsedildi. Birincisi küçük çalışma gruplarıdır. Bunun yanlış görünen yanı ise gruplardan elde edilecek olan verilerin eşit olmadığıdır. İkincisi sorun odaklı öğrenme şeklidir. Bunun sakıncası da Nutrition Education Curriculum for Training Physicians in Medical Colleges of Pakistan- Sumreena Mansoor Beslenmenin müfredatla entegre hale getirilmesi ile ilgili bir sunum izledik. 2012-2013 yıllarında kötü beslenen çocukların yüzde ellisinde kronik hastalıklar gelişmiş. Pakistan’da en iyi tıp fakültesinde 30 saate yakın beslenme programda yer alırken daha kötü okullarda bu sayı 10’a kadar düşmüş. Mini Phantom Pelvis: An Innovation from Students to Students- Ayu Indah Lestari Bu sunumda yeni geliştirilen bir pelvis modelinin tanıtımı yapıldı: Mithompel. Normal pelvisin 1/3 oranında daha küçüğü ve 40 kat daha hafifi ve dayanıklısı olan bu model, yüzde yetmiş sekiz memnuniyet içeriyor. Embarking a Curriculum Change; Faculty perceptions of a Medical School’s Organiational Readiness- Tanzeela Khalid Bu sunumda bir fakültede program değişikliğine gidilirken dikkat edilmesi gereken hususlardan bahsediliyor. Programın algısı, motivasyonu, fakültenin liderlik yeteneği, dış baskılar ve engeller, otorite eksikliği gibi durumlar program değişikliğine gidilirken dikkat edilmesi gerekenlerdendir. Program Evaluation Raportörler : Yağız Uğur Yolcu(Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi),Tuğçe İrem Paşa(Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 18.10.2015 Oral Presentation 16 “Evaluation Near-Peer Teaching Sessions At İmperial College London” çalışması- Akib Khan Yapılan çalışma üç bölümde incelendi. Amaç ve metotlar Doktorların (7 farklı okuldan) Imperial Collegedaki öğrencilere bir eğitim programı vermesi, Akran eğitiminin etkinliğinin değerlendirilmesi, Yaklaşımlar Eğitim programı: kardiyoloji, solunum, nöroloji, endokrinoloji ve renal, hematoloji ve romatoloji, abdominal ve veri analizi alanlarındaydı Bulgular Öğrencilerin %52si yeni şeyler öğrendiklerini söylerken, %46sı bir çok şey öğrendiğini belirtti ve kalan %2si yeni bir şey öğrenmediklerini belirtti Medical Students Workload: Implication to the EurOral Presentationean Credit Transfer and Accumulation System in Integrated PBL Curriculum- El-Sayed Emad Ahmed Nosair Bu sunumda, önce ECTS sisteminin oluşturulmasındaki gerekçelerden bahsedilirken, öğrencinin üzerindeki işyükü, bu iş yükünün sınıflandırılması ve ECTS sde karşılığının ne olduğu gibi konulara değinildi. Daha sonra kendi üniversitelerinde öğrencilerin öğrenme aktiviteleri için harcadıkları sürelerin hesaplanması ve ECTSye aktarılması amacıyla yaptıkları çalışmadan bahsetti. Öğrenci iş yükü, yapılandırılmış ve bağımsız adlı iki kategori altında toplanırken, bağımsız kategorisi öğrencinin ders dışındaki öğrenme aktiviteleri için harcadığı zamanı tarif etmek için kullanıldı. Çalışmanın sonucunda ise öğrencilerin bağımsız olarak öğrenme aktivitelerine harcadıkları zamanın haftalık 35 saat olduğu bulundu. Faculty and students’ perception of pre-proffesional program in King Saud Bin Abdul Aziz University of Health Sciences using WFME areas- Amal AlShubeki 2005 yılının Nisan ayında, suudi Arabistan’ın Riyad kentinde kurulan bu okulun, lise mezunlarını sağlık konusundaki mesleklere hazırlama amacıyla yaptığı program tanıtıldı. Bunun için “College of Science and Health Proffession” adlı bir kurum kurulduğu anlatıldı. Ayrıca 4 sömestr boyunca ders programlarının neleri kapsadığı da detaylı olarak aktarıldı. Medical Education Development Center,Kerman University of medical science, Kerman, Iran/ Scientific Research Center, Tehran University of Medical Sciences, Tehran, Iran- Atena Rahmati Najarkolai Mezun hemşirelerde öğrenim yaklaşımlarının gözden geçirilmesi ve bunların karekter ile ilişkisini konu alan çalışmasını açıklayan konuşmasında önemli noktanın öğrenme farklılıklarının öğrenme yaklaşımlarına eş anlamda olduğunu vurguladı. Öğrenim yaklaşımlarının; yüzeysel ve derin olmak üzere 2 kategoride incelenebileceğini belirtti. Yapılan çalışmada anketler karakter ve öğrenim yaklaşımlarını içeren 2 kısımdan oluşmaktadır. Kerman Üniversitesinden mezun 83 öğrencide yapılan çalışmada derin öğrenim yaklaşımının %80,7 oranında bulunduğunu ve bunun karakterleriyle ilişkili olmadı ortaya çıkmıştır. Konuşmasının sonunda tercih edilen öğrenim yaklaşımının derin olduğu ve bunun karakterle ilişkili olmadığını tekrar vurgulamıştır. “Linking Medical Faculty Stress / Burnout to Willingness to Implement Medical School Curriculum Change: A Preliminary Investigation” çalışması - Mandana Shirazi Yapılan araştırmanın amacı Tahran Üniversitesindeki yeni ders programı yaklaşımlarının, hocaların üzerinde oluşan stres ve yıpranmayı engelleyip engelleyemeyeceğini test etmekti. Değişimin önündeki bariyerler tespit edildi. Daha sonra da hocalardaki stres ve yıpranma ölçülmeye çalışıldı. 710 klinisyen arasından seçilen ve yaşları 32 ile 73 arasında olan 143 katılımcıya (72 kadın ve 71 erkek), “TUMS Stage of Change” anketi uygulanarak çalışma yapıldı. Sonuç olarak hocalardaki stres ve yıpranmanın artmasının hocaları daha da çok değişime kapalı hale getirdiği bulundu. “Factors Determining the Choice of Specialty Careers in Final Year Medical Students in Pakistan” çalışması -Madiha Sajjad Bu çalışma için Riphah Üniversitesi son sınıf öğrencilerine anket yapılarak, uzmanlık dalları arasında yaptıkları tercihler ve bu tercihleri etkileyene faktörler tespit edilmeye çalışıldı. Çalışmanın sonucuna göre dâhiliye ve cerrahi en fazla öne çıkan branşlar olurken, emin olmayan grubun yüzdesi de bu iki dala çok yakındı. Seçilen alanlar arsında ise 3. Sırayı Kadın Hastalıkları ve Doğum bölümü aldı. Sadece yüzde 1’lik bir kısmın aile hekimliği seçmesi de bir ikilem olarak sunuldu. Bu seçimlerde ana faktör olarak ise ilerideki mesleki tatmin olduğu bulundu. MISC Raportör: İbrahim Önal(Zirve Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih :18.10.2015 Oral Presentation 17 THE FEEDBACKS OF STUDENTS FOR LESSONS ORGANIZED BY THE MEDİCAL EDUCATİON AND INFORMATİCS DEPARTMENT IN TENTH YEAR OF FOUNDATION : Konuşmacı :Nazan Karaoğlu Konuşmacı Karaoğlu ilk 3 yıllık tıp eğitimi kısmında oransal olarak aldıkları geri bildirimlerle konusunu tanıttı. Karaoğlu belli senaryolarla çalışmasını ilerletmiş (ah nerede, can boğazdan gelir, içten içe, çaresiz derdimin, işini eşini aşını, göze mi geldik, ekmek yoksa). Dönem 1 2 3 tıp öğrencilerinin memnuniyet oranlarına da yer ver Karaoğlu; genel sistem, kardiyovasküler, solunum sistemi sinir sitemi anamnez alma gibi klinik becerilerdeki oranları ifade etti. Bu çalışmasının müfredatın bir parçası olduğunu vurgulayıp kurumun onuncu yılındaki geri bildirim raporunu katılımcılarla paylaştı. MEDİCAL STUDENT’S PEREPTİON REGARDING PROFFESIONALISM TEACHING IN THE UNDERGRADUATE MEDİCAL CIRRICULUM Konuşmacı :Zaid Sayedalamin Mezuniyet öncesinde öğrencilerin profesyonelliğe bakış açısından bahseden tıp öğrencisi Zaid Sayedalamin sunumunun başında Alpha Omega Alpha Honor Medical Society’den bahsetti. Bu topluluğun profesyonelliğin öğrencilerde baş direği olduğunu anlattı. Bu durumu engelleyen en büyük sebep ise doktorlardaki işletme anlayışının hasta içincilik anlayışının önüne geçmesidir. Araştırmanın metodolojisini birebir röportajlar oluşturuyor. 464 öğrencinin yüzde doksan biri profesyonelliğin çok zor elde edilebileceğini savundu. Yüzde seksen ise önlük giyme törenlerinin profesyonellik göstergesi olduğunu düşündü. Yüzde doksan ise derslerin profesyonellik esasında işlenmesi gerektiğini iddia etti. Arıştırmanın sonucundan bahsederken ise CanMED (Kanada) ekibinin yaptıklarından bahsetti.” Best professionalism curriculum award”dan bahsetti. LEARNING STYLES AND LEARNING APPROACHES: ARE THEY ASSOCİATED WITH EACH OTHER AND DO THEY CHANGE DURING MEDİCAL EDUCATION? Konuşmacı:Nilüfer Demir Yılmaz Konuşmacı Nilüfer Demiral Yılmaz bilginin giderek arttığını bu artan bilgi yoğunluğuna ek olarak bilginin değişip güncellendiğini vurguladı. Bu durum karşısında kişisel öğrenmenin nasıl ve ne düzeyde olduğunu ayıca bunun önemine vurgu yaparak ifade etti. Öte yandan kişisel olarak bireyin karakter ve kendini tanıması noktasında çok önemli bir parametrenin olduğuna dikkat çekti. Çalışmasının amacını ege Ege Üniversitesi tıp fakültesi öğrencileri üzerinde öğrenme biçimi yaklaşımları üzerine yaptığını ve bu bakımdan görülen farklılıkları tespit etmek olduğunu katılımcılara aktardı. Çalışmasında Chi square, McNemar, ANOVA ile istatiksel verilerini çalıştığını belirten Yılmaz; 354 tıp Fakültesi öğrencisi üzerindeki verilerini bizlerle paylaştı. Öğrenme şeklinde kişisel tercihlerin, öğrenme ortamını n görevlerin ve test sisteminin etkilerini tespit ettiğini sonuç kısmında katılımcılara aktardı. FACULTY DEVELOPMENT PROGRAMS:CHALLENGES AND STRATEGIES TO MEET THE EFFECTİVENESS Raportör : Berfin Gizem Uslu(Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tarih : 18.10.2015 Plenary 5 EXCELLENGE IN FACULTY DEVELOPMENT Konuşmacı : David Daniel Hunt Eğitimi geliştirmek ,fakülte gelişiminin devam eden bir noktasıdır ve aktif destek gerektirir. Core educator roles? 1.teacher 2.mentor& Advisor 3.Curriculum Developer 4.Educational Leader 5.Assesor of Learning Facilitator factors: Mentoring&Coaching-in the workplace Task&Activities Relationship&Networks Participations Context-Organisation,Systems&culture Aspire criteria for excellence 1.Goals&design 2.Scope 3.Resourses 4.Evaluation 5.Scholarship LEADERSHIP, COMPETENCIES IN MEDICAL EDUCATION AND THE EMOTIONAL INTELLIGENCE Konuşmacı: Fadıl Citaku ‘Leadership , competencies identify emprically’ konusunda 100 soruluk bir araştırma yaparak 5 faktor buluyorlar: 1.Social Responsibility 2.Innovation 3.Self-Management 4.Task Management 0.72(En düşük değerde olan faktör) 5.Justice Orientation EMOTİONAL INTELLIGENCE Golema nın EQ için bahsettiği faktörler: 1.Self-Awareness 2.Self-Regulation BİREYSEL 3.Self-Motivation 4.Empathy 5.Effective Relationship OTHERS Bu faktörlerin kendi araştırmalarında buldukları 5 faktörle ilişkili olduklarını düşündüğünü belirtti. ‘’duyguların olmazsa iyi bir lider olamazsın’’ Basal ganglia bilginin depolandığı yer ve bunun verbal korteksle bil bağlantısı yoktu o yüzden kelimelerle ifade edilenden bilineni anlayamazsın duygularada ihtiyacın vardır.Etkili bir lider gülümseyen liderdir. Emeği geçenler Arda Rıdvan Demirci(Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Aykut Uçar(Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi) Ayşenur Kozlu(Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Bahar Baş(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi) Başak Selin Kara(Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi) Berfin Gizem Uslu(Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi) Buğra Han Egeli(Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Büşra Öner(Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi) Çağrı Orkun Kılıç(Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi) Dilara Yozgatlı(Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Emir Çağrı Kiraz(İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi) Ezgi Özdemir(Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi) İbrahim Önal(Zirve Üniversitesi Tıp Fakültesi) Kübra Atay(Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Mehmet Serhat Yıldırım(Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Melis Buse Irmak(Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Nur Köse(Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi) Ömer Yasir Boz(Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Ömer Gürlek(Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi) Sena Alptekin(Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi) Tuğçe İrem Paşa(Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi) Turgut Gürer(Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) Yağız Uğur Yolcu(Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi) Zeynep Cemre Çelebi(Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi)