Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Transkript
Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Kosova Türk Dernekleri Federasyonu Kuruluyor Y odaklý derneklerden sonra, 1990’lý yýllardan sonra çok partili sisteme geçilmesiyle birlikte Kosova Türkleri, Türk Demokratik Birliði partisi yaný sýra çok sayýda eðitim, kültürel, sosyal ve mesleki dernekler etrafýnda teþkilatlandýlar. Bunu özel Türk medyalarý, yayýn basýn birimleri yaný sýra Türkoloji araþtýrmalarý sürdüren merkezin kurulmasý çalýþmalarý izledi. Kosova savaþý sonrasýnda hissedilen siyasi ve temsili boþluðu doldurabilmek amacýyla kurulan Kosova Türk Temsil Kurulu ise, daha sonra çalýþmalarýna son vermiþti. Bugünlerde ise kuruluþ hazýrlýklarý hýzla sürdürülen Kosova Türk Dernekleri ÖZEL SAYI aklaþýk otuz kadar Türk Sivil Toplum Kuruluþunun faaliyet gösterdiði Kosova’da, Kosova Türk Dernekleri Federasyonu (KDTF) kuruluyor. Merkezi Prizren’de bulunacak federasyonun, Türklerin yaþadýðý diðer yerlerde de Türk evleri bünyesinde þubeleri ve temsilcilikleri olacak. Kosova Türk Sivil Toplum Örgütlerinin ortaklaþa baþlattýðý giriþim, tüzük ayrýntýlarýnýn görüþüldüðü ve teknik hazýrlýklarýn sürdüðü aþamada bulunuyor. 1951 yýlýnda kurulan “Doðru Yol” Türk Kültür Sanat Derneði ve ardýndan Ýpek, Priþtine, Výçýtýrýn, Doburçan, Gilan, Mitroviça ve Mamuþa’da kurulan kültür YIL: 10 Federasyonu, çatýsý altýna alacaðý dernekler arasýnda koordinasyonu ve dayanýþmayý saðlamak, mevcut sorunlarý çözebilmek için önceliklerine göre ortaklaþa çalýþmalar yürütmek ve sivil toplum camiasýnýn daha teþkilatlanmýþ, kurumsallaþmýþ bir þekilde tabanýn sesini daha gür bir þekilde duyurmayý hedefliyor. Federasyon, çok etnikli, çok kültürlü ve çok dinli Kosova’da Türk kültür, gelenek ve göreneklerinin, Türk ulusal kimliðinin korunmasýna ve tanýtýlmasýna katkýda bulunmak, Kosova Türk Derneklerinin kalýcý olmalarý ve daha da güçlenmeleri için destek saðlamak, üye derneklerin etkinliklerini artýrmak, kaliteli ve verimli çalýþmak amacýyla kadro eðitmekyetiþtirmeyi amaçlýyor. Ayrýca Kosova’da ‘Uluslararasý Türk Folklor Festivalini’ örgütlemek, Bakan Yazýcýoðlu Kosova’ya geliyor KOSOVA TÜRKLERÝNÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ Pazar , 24 Ağustos 2008 Ücretsizdir Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları’nın Yeni Dönem’e Destek Mektubu K osova — Prizren “Doğru Yol” Türk Kültür Sanat Derneği’nin girişimiyle 29 Temmuz 2008 tarihinde “Doğru Yol” Derneğinde bir araya gelen Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları, “Yeni Dönem” Gazetesinin kapanması konusunu ele almış, “Yeni Dönem” Kosova Türk Medyasının içerisinde bulunduğu durumu değerlendirerek, aşağıda mutabakata vardıkları ortak bildiri metniyle, Yeni Dönem’e gerekli desteğin esirgenmemesi için ilk aşamada yetkili makamları ve kamuoyunu desteğe çağrı mektubuyla paylaşmayı uygun görmüştür: Yeni Dönem gazetesi, 17 Temmuz 2008 tarihli 436. sayısı ile yayın hayatına son verdiğini kamuoyu ile okuyucularıyla paylaşmıştır. Yeni Dönem Gazetesi 1999 yılı Kosova savaşından bu yana yazılı medya olarak Kosova Türk halkına iletişim alanında hizmet vermiş, yeniden yapılanmakta olan Kosova toplumuna katkısını sunmuştur. Demokratikleşmede, yerel ve merkezi kurumsallaşmada, sivil toplumun oluşturulmasında, entegrasyonda, çok uluslu değerlerin yaşatılmasında, eğitim, kültür, dil ve diğer önemli süreçlerde etkili bir rol oynamıştır. Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları, Yeni Dönem Kosova Türk Medyasının bundan böyle de faaliyetlerine devam etmesi için maddi kaynak temininde uzun vadeli bir çözümün bulunmasından yanadır. Kosova’nın bağımsız bir devlet statüsüne ulaşmasıyla Yeni Dönem’in bağımsız bir gazete olarak rolü, sorumluluğu ve katkısı da artmıştır. Bu bağlamda Yeni Dönem Kosova Türk Medyasına uzun vadeli çözümler saptanırken, (bununla beraber çalışan personelin ödenemeyen maaşlarının, devlete ait vergi borçlarının, basımevi masraflarının, kira, elektrik, mazot vs. masraflarının ödenmesiyle birlikte var olan kadronun bir araya gelmesi, yeni kadroların eklenmesi ve iç organizasyonda yeniden yapılanması için) yeniden yapılandırılması da gerekmektedir. Yeni Dönem Kosova Türk Medyası ile Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları arasında var olan işbirliği ve ilişkilerin daha da geliştirilerek, ortak çalışmalarla yüksek düzeye çıkarılması gerekmektedir. Tüm bunların yapılabilmesi için Yeni Dönem Kosova Türk Medyası’na büyük görevler düşmektedir. Kosova Türklerinin savaş sonrası ilk ve tek bağımsız Türk Medyasının ayakta durabilmesi ve desteklenmesi için Kosova kurumlarının ve Kosova’da şu an faaliyet gösteren yerel ve uluslararası kuruluşlarına, özellikle Türkiye kurumlarına büyük görevler düşmektedir. Bütün bunlar sağlanmadığı takdirde Yeni Dönem Kosova Türk Medyası’nın ve onun önemli bir birimi olan Yeni Dönem Gazetesinin yayın hayatına geçmesi mümkün değildir. Yeni Dönem gazetesi bugün kapanırken, Kosova’da tek Türk gazetesi sıfatını tarihe gömmektedir. Kosova’da Türk Kültür Evlerini kurmak, Türk toplumunun yaþadýðý yerlerde Türkçe eðitimi güçlendirmek — Türkçe eðitimin yapýlmadýðý yerlerde Türkçe eðitimin açýlmasý için giriþimlerde bulunmak, faaliyetlerle ilgili gazete, dergi, kitap ve cd-kaset yayýnlamak, konserler ve çeþitli kültürel etkinlikler düzenlemek federasyonun diðer amaçlarý arasýnda yer alýyor. Federasyon, Ýsmail Gaspýralý’nýn ‘Dilde, fikirde, iþte birlik’ ülküsüyle, Kosova Türk sivil toplum camiasýnýn sesini daha gür bir þekilde duyurtmak ve çýkarlarýný savunarak, ayný zamanda yerel, merkezi ile uluslararasý mekanizmalara bir nevi baský-uyarý mekanizmasý görevini de üstlenmesi bekleniyor. Kosova’da faaliyet gösteren ve resmi kaydý bulunan Türk derneklerinin üye olabileceði Kosova Türk Dernekleri Federasyonu, Kosova Türk Toplum yararýna faaliyet gösteren her türlü kurum, kuruluþ, vakýf veya dernekler yönetim kurulu kararýyla federasyona ek üye olarak kabul edilebilecekler. M akedonya Türk Demokratik Partisi’nin (TDP) yeni yerinin açýlýþýna katýlmak üzere 22 Aðustos tarihinde Makedonya’yý ziyaret eden Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bakaný Sait Yazýcýoðlu, 23 Aðustos Cumartesi günü Makedonya’da Yörük festivaline katýldýktan sonra, Kosova’ya geçecek. TÝKA Baþkaný Musa Kulaklýkaya’nýn da eþlik etmesi beklenen ziyarette, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bakaný Sait Yazýcýoðlu, Priþtine’deki temaslarý ardýndan Prizren’e geçmesi ve “Doðru Yol” Türk Kültür Sanat Derneðinde, Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluþlarý, temsilcileri ve önde gelen aydýnlarýyla bir araya gelmesi bekleniyor. Görüþmede, Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluþlarý güncel sorunlarýný, beklentilerini ve çözüm önerilerini Bakan Yazýcýoðlu’yla paylaþmalarý, hayati önem taþýyan konularda Bakan’dan desteðini esirgememeleri talep edilecek. Kosova’da Türkçe’nin yaşatılmasına destek için çocuklarımızı Türkçe sınıflara kayıt yaptıralım... Bugüne kadar medyamıza her konuda destek sunan Mehmetçiğimize teşekkürlerimizi sunmayı bir borç biliriz. Yeni Dönem çalışanları FELEK HER TÜRLÜ ESBAB-I CEFASIN TOPLASIN GELSİN DÖNERSEM KAHPEYİM MİLLET BİR AZİMETTEN *** DİN İÇİN, DEVLET İÇİN, CAN ÇEKİŞEN MİLLET İÇİN AZME HAİL Mİ OLURMUŞ BU ÇÜRÜK TEN KAFESİ NAMIK KEMAL Pazar 24 Ağustos 2008 Teşekkürler dostlar Gazetemizin bu özel sayısını yayımlamak, bir gereksinim olarak ortaya çıktı. Gazetemizin son sayısından sonra, Prizrenliler, Balgöç ve Rumelililer internet sayfalarında günler geçtikçe Kosova’dan, Balkanlardan, Türkiye’den ve Türk Dünyası’ndan kabarık sayıda destek mektuplarını alırken; aynı zamanda “Doğru Yol” Türk Kültür Sanat Derneği girişimiyle de Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşlarından tam destek geldi. 10 yıl sonra, Kosova’da sürekli her hafta çıkan bir Türkçe gazeteyi kapatmak kolay mı sanki? Hiç te değil... Ama maalesef, maddi imkansızlık ve kesilen yardımlar bizi bu duruma düşürdü. Bu zor anlarda bizi yalnız bırakmayan dostlara, derneklerimize ve özellikle Mehmetçiğe teşekkürlerimizi sunarken, inşallah bu misyonu devam etmek için maddi kaynaklar sağlanır ve çok yakında bu gazete yeniden kendi okurlarına ulaşır. Şu anda Kosova’da hiçbir Türkçe gazete yok. Gazetenin kapanması konusunda kendi yalan raporlarıyla ve girişimleriyle Türk toplumunu bu duruma getirenler utansın. Biz gururlu bir şekilde bu işi yaptık. Art niyetsiz hatalarımız da oldu, başarılarımız da... Yayın politikamızı eleştirenler oluyor, olsun biz farklı düşüncelere saygılıyız. Yayın politikamız her zaman Türk toplumu oldu ve bu konuda hiçbir makama, hiç kimseye taviz vermedik. Nasıl başladık 1999 yılında NATO Kosova müdahalesinden sonra, en büyük sorunumuz Türkçe diliydi. “Kosova’da Türk yok, sadece Türkçe konuşanlar var!” denilirken, bu işe giriştik. Temmuz-Ekim 1999 yılında, haftada bazen üç kez Priştine’ye gidip, Türkçe çıkacak olan bir gazete izni alabilmek ve bir an önce bu gazeteyi çıkarmakla uğraştık. Eylül sonu 1999 yılında en nihayet UNMIK’ten bu izni alabildik. Ondan sonra Prizren’deki tüm gazeteci arkadaşları tek tek ziyaret ettim ve kararımı açıkladım. Prizren’den İskender Muzbeg, Raif Vırmiça, Fevzi Karamuço, Altay Suroy, Şecaettin Koka, rahmetli Fahri Mermer, Agim Rifat Yeşeren, Zeynel Beksaç, Güner Ureya, Asım Mongovci, Mediha Yarımhoroz, Deniz Dadale, Figen Kazaz, Ferhat Derviş, Raif Kırkul, Cengiz Curciali, Daver Krasniç, Etem Kazaz, Fikret Kırkul; Priştine’den İbrahim Arslan, Celal İlyas, Zümrüt Süleyman, Ercan Kasap, Turhan Kasap; Gilan’dan Celal Mustafa, Refike Sulçevsi vs. Bir tek Prizren’den Ethem Baymak açıklama vermeden kadroya katılmayı ret etmişti. Böyle güçlü bir kadroyla başladık. Sonradan ayı S l Öze KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ Haftalýk gazete Kurucusu: Mehmet BÜTÜÇ Kuruluş tarihi: 16 Kasım 1999 İlk sayı: 24 Kasım 1999 Yazı İşleri Müdürü: Sencar KARAMUÇO Taner Güçlütürk, Enis Tabak, Atakan Koro, Esin Muzbeg, Erhan Türbedar, Orhan Lopar, Bengi Muzbeg, Sencar Karamuço, Birol Urcan, Alpay İğci, Caner Süleyman, Mürteza Sulooca, Alev Süleyman, İnan Ruma, spordan İsmail Makasçı, Abdülkadir Bıyıklı, spor sayfasıyla Eren Bütüç, kadın sayfasıyla Mediha Bilurdağ, Sezen Haskuka, Arzu Bütüç, çocuk sayfasıyla Emel Striko, Eda Bütüç, Özcan Micalar... Ve Kosova’da Türkçe’nin yasaklanmasına adımlar atılırken, ilk sayımızı 24 Kasım 1999 yılında çıkardık. Türkçe’yi ve Türk toplumunu yok sayanların yüzüne bastık gazeteyi: “BİZ VARIZ, BURALARDA BİZ DE VARIZ” dedik. Ve bugüne kadar devam ettik. TİKA kurumu 2002 yılı mayıs-aralık ayından ayda 1,600 dolarlık bir destek ile başladı. Ocak-Eylül 2003 yılına kadar hiçbir destek sunmadı. Eylül 2003’ten başlayarak Ağustos 2004 yılına kadar 2,000 Avroluk bir destek çıktı. Eylül 2004 yılından sonra destek 2,800 Avro oldu. Ancak daha önce, temmuz ayında Makedonya’ya yönelik Yeni Balkan gazetesini çıkarmaya başladık ve aldığımız desteğin bir miktarını bu gazeteye sunduk. Yeni Balkan gazetesinin 94 sayısı Prizren’de hazırlanıp basılıyordu. Dostumuz Murteza Sulooca ve ekibiyle bunu yaptık. Bu gazete şu anda Makedonya Türklerinin tek gazetesi olarak Üsküp’te sıralı olarak çıkmaktadır. 31 Aralık 2007 tarihine kadar gazetemize 2,800 Avroluk bu destek devam etti. 1 Ocak 2008 tarihinden sonra tatmin edici bir açıklama yapılmadan bu destek kesildi. Kendi başımıza devam ettik... Kimi makamlar verdiği sözlerin arkasında durmadı. Borçlandık ve gazetenin borçlarını ödeyemez duruma geldik. Paramızın bittiği dönemlerde gazetemizden ayrılan kimi kişiler adeta düşman kesildiler. Bir çete kurup, 10 yıldır bu kapatma davasına giriştiler. Biraz kıskançlık, biraz da kompleks. Son yıllarda o çeteye bulaşan kimi makamlar da beraber hareket ederek, kendi makam yetkilerini kullanarak yardımları kestiler. Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO Kültür: Ýskender MUZBEG Yayýn Koordinatörü: Taner GÜÇLÜTÜRK Balkan ve Ankara Muhabiri: Erhan TÜRBEDAR Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK Muhabirler Koordinatörü: Enis TABAK Muhabir: Yüksel POMAK Spor: Ýsmail MAKASÇÝ, Abdülkadir BIYIKLI Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ Neler yaptık Bu 10 yıl içerisinde, gazete olarak her zaman ön planda Türk toplumunun çıkarlarını tuttuk ve hiç kimseye taviz vermeden kendi kimliğimizi savunduk. Tehditler oldu, her taraftan, ama dimdik, Türk kimliğini ön planda tuttuk, Türkçeyi savunduk, Türkiye’yi savunduk, Kosova’daki varlığımıza sahip çıktık, eğitimimize ve dinimize sahip çıktık, Osmanlı kültürünü canlandırdık, diğer milli mensubiyetlerle en iyi ilişkileri sağladık, aydınlarımızla beraber partimize destek sunarak bölünmesini engelledik, kapılarımızı her zaman iyi niyetli ve kendi çıkarlarını ön planda tutmayan kişilere açık tuttuk, Kosova Devletimize bağımsızlığına kadar her tür desteğimiz oldu, sivil toplum kuruluşlarımıza her tür desteği sağladık, kapılarımız gençlere her zaman açıktı ve onlara imkanlarımız dahilinde her zaman destek olduk, kültürümüzü savunduk vs. Bugüne kadar yaptıklarımızdan dolayı hiç pişman değiliz, çünkü dimdik, onurlu ve ak yüzle işimizi yaptık. Yalakalık hiç kimseye hiçbir şekilde yapmadık. Kimliğimizi ve dilimizi hiçbir zaman pazarlığa koymadık, koyanları eleştirdik. Halkımızı her konuda haberdar ettik ve bilinçlendirdik. “Bunu yazamazsınız, bu kişiye destek sunamazsınız, Türkçeden çok daha önemli şeyler var” diyenlere cevabımız hep aynı oldu. Pişman değiliz. Neler yapamadık Az önce vurguladığım gibi tüm baskılara rağmen, yalakalık hiç yapmadık. Türk toplumu adına hiçbir şekilde hiçbir çıkar elde etmedik, Türklüğü hiçbir zaman meslek edinmedik, Türklüğü meslek edinmiş o çete gibi ve o çeteye bulaşan makamlar gibi hiç hareket etmedik. Türklüğü meslek edinen kimi “aydın ve sanatçılarımız” gibi hareket etmedik. Biz hiçbir zaman İstanbul/Laleli’deki Azeri Galerisinde 20 Avroya Prizren, Mostar, Poçitel gibi şehirlerin Osmanlı eserleri fotoğraflardan tablo çizdirip imzamızı atmadık, sahte belgelerle üniversite mezunu olmadık, gençlerimizin diploma tezlerini kopyalayarak sunum yapmadık; biz hiçbir zaman olmadığımız makam gibi kendimizi tanıtmadık, savcı gibi bir yıl Yazýlarda ortaya atýlan fikirler, yazarlara aittir. Gazetemizin resmi görüþü deðildir. Yazýlarýn sorumluluðu yazarlara aittir. e-mail: yenidonem@hotmail.com yenidonem_kosova@yahoo.com Adres: Adem Yaþari No: 8, Prizren/Kosova Tel. 029 623 503 Fax: + 381 (0)29 623 503 Banka: TEB Bankası Priştine Yeni Dönem KTM Hesap No: 2012000002932882 Prizren Şubesi Baský: “ALL COA IMPEX” basýmevi Prizren “Yeni Dönem” Kosova Türk Medyasý yayýnýdýr. 2 daha az hapis için 5,000 Avro rüşvet almadık, avukat olarak 30 yıl önce ölmüş bir Mehmet BÜTÜÇ Sırp’ın sahte belgelerle evini hiç satmadık, uyuşturucu haplar hiç kaçırmadık, fahri doktor hiç olmadık; hiç kimseye düşmanlık yaparak ortalığı karıştırmadık; galerilerde-restoranlarda fitne, fesat, komplo yapmadık; savaş döneminde Türkiye’de yardım paralarıyla hiç araba ve ev sahibi olmadık, Türkiye TV programlarında kamuoyuna yalan söyleyerek hiç çocuklarımızı ağlatmadık ve uçuşan paralarla hiç dilencilik yapmadık... Yapmadığımız çok daha kabarık sayıda olaylar var, ancak yapanlar onlardı ve son yaptıkları ve başardıkları olay da Türkiye’de bazı kurumları ikna ederek yardımları kesmekti. Devlet memuru ve makamı olarak kendilerini kral ilan eden zihniyetler hem kendi devletlerine, ama en fazla bizlere zarar veriyorlar ve verdiler... Neyse, kendi gücümüz bu kadardı ve bu kadar yapabildik. Her zaman anlayışı olmayan insanlardan destek beklenemez; dilenci gözüyle bizlere bakanlardan ancak bunları bekleyebiliriz. Dün Filizler Derneği kira ödeyemediği için evsiz sokakta kaldı, bugün Yeni Dönem gazetesi kapandı, yarın radyo ve televizyon ve diğer dernekler de kapanır, öbür gün sıra Türkçemize gelir ve böylece bu coğrafyadan siliniriz... Sahipsiz kaldık bu fakirlik dönemde. Eskiden öyle değildik, zengindik ve kendi başımıza 90 yıl hiç kimseye bağlı olmadan yaşadık ve yaşattık kimliğimizi... Sevinecekler de olacak bu durumumuza. Olabilir, sevinsinler... Yapamadı diyecekler. Ben bu kadar yapabildim, malımı mülkümü sattım, bugüne kadar yarım milyon avroluk bir sermaye bu misyona harcadık, helal olsun, toplumuma harcadım. Ve hiç pişman değilim... Belki yeni biri çıkar, malını mülkünü satar, yeni bir gazete çıkarır... İnşallah... İlacı olmayan bir hastalığa da kapıldık, hamdolsun Allah’a, kanımız çok şekerli oldu... Aklıma şu anda bu geldi: “Kendini savunmayan toplum yok olmaya mahkumdur.” İnşallah biz o toplum değiliz... Çünkü Mehmet Bütüç bir bireydir, hiç önemli değil, asıl önemli olan Kosova Türk toplumumuz ve geleceğimizdir bu topraklarda... Var dersek var edelim geleceğimizi... Yeni Dönem KTM Þirketi Danýþma Kurulu: Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý) Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk Uzmaný) Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi Sahibi) Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu Avukatý) Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný) Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni) 3 H Pazar 24 Ağustos 2008 Yeni eğitim yılı başlarken aziran sonu Temmuz ayı başlarında Prizren Belediyesi Eğitim Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, bu yıl Prizren’deki ilk okul Türkçe sınıflara yapılan kayıtlarda öğrenci sayısının yetersizliğine dikkati çekilmişti. Vatandaşımızın genellikle son gün kayıt yaptırma alışkanlığını göz önünde bulundurmadan, Türk Sivil Toplum Kuruluşlarıyla birlikte ortaklaşa çalışma başlatan Kosova Türk Öğretmenler Derneği, Türkçe sınıflara öğrenci kayıtlarının artırılması ve gerekli işlemlerin zamanında tamamlanması için ortaklaşa çalışma başlattı. Türkçe eğitim yapılan ilk okulların bulunduğu semtlerde yürütülen çalışmalarda, sorumluluk ve çalışma sahaları dernekler arasında paylaşıldı. Hafta içerisinde birinci sınıfa kaydını yaptıracak öğrencileri, ebeveynleri ve öğretmenleri bir piknikte bir araya getirecek olan Kosova Türk Öğretmenler Derneği, yarın akşam saat 19:30’da “Doğru Yol” Türk Kültür Sanat Derneğinde, Balkan Türkoloji Araştırmaları Merkezi’yle birlikte gelinen aşamada eğitim konularının görüşüleceği ve değerlendirileceği bir açık oturum toplantısı düzenleyecek. Ana okul, ilk okul, lise ile yüksek öğretimdeki eksikliklerin ve ihtiyaçların tespit edileceği toplantıda mevcut sorunlar, eğitim görevlileri, öğretmenler, öğrenciler, ebeveynler ve yetkili makamların katılımıyla masaya yatırılacak. Öte yandan 2008 /2009 öğretim yılı lise ve mesleki liselerin onuncu sınıf öğrenci 2. (Ağustos) dönem kayıt işlemleri 20, 21 ve 22 Ağustos tarihlerinde yapıldı. Kayıt öncesinde Prizren, Mamuşa ve Gilan’da Türkçe liselerde 110 boş yer bulunuyordu. Kayıt sonuç listeleri yarın söz konusu liselerde ilan edilecek. Öğrencilerin kayıt yapabilmeleri için zorunlu öğrenim başarısından 25 puan, ağırlıklı derslerdeki başarısından 15 puan ve testte sağlamış olduğu başarından 60 puan sağlamaları gerekiyordu. Ağustos döneminde, Haziran döneminden Prizren “Con Buzuku” Lisesi Mamuşa uydu sınıfı Fen bölümü 9 öğrenci, Sosyal bölüm için 10 öğrenci, Gilan “ Zeynel Haydini” Lisesi Fen bölümüne 27 öğrenci, Prizren “Ömer Prizreni” Ekonomi Okulu Hukuk asistanı sınıfına 23 öğrenci, Prizren “Gani Çavdarbaşa” Teknik Okulu Merkez ısıtma ustası sınıfına 27 öğrenci ve Prizren “Luciano Matroni” Tıp Okulu Hemşire asistanı 2 öğrenci ve Eczacı asistanı sınıfında 12 öğrenci için boş yer bulunuyordu. Hafta içerisinde açıklamada bulunan Kosova Eğitim Bakanı Enver Hocay ise, 1-5 arası sınıflara 200 bin öğrenciye ders kitaplarının bedava dağıtılacağını duyurmuştu. Diğer taraftan eğitimcilerin maaşlarına bu yıl yapılacak cüzi zam, Eğitim Sendikaları ve çalışanları tarafından memnuniyetsizlikle karşılanmıştı. Yeni eğitim yılına başlanırken kayıtlar, kadro açığı, kitap, araç gereç temini, birinci sınıflara kayıt süreci, yüksek öğretimdeki mevcut sorunları öğrenmek maksadıyla Prizren Belediyesi Eğitim Müdürlüğü Türkçe Eğitim Sorumlusu Orhan Volkan, Kosova Türk Öğretmenler Derneği Başkanı Ferhat Aşıkferki, Balkan Türkoloji Araştırmaları Müdürü ve Priştine Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tacida Hafız’la görüştük. Volkan, “Eğitim yılı memnun edici gelişmelerle başlıyor” Yeni eğitim yılının 1 Eylül tarihinde başlayacağını açıklayan Prizren Belediyesi Eğitim Müdürlüğü Türkçe Eğitim Sorumlusu Orhan Volkan, eksik kadronun giderilmesi için 6 karoluk öğretmen elemanı alımı için iş ilanı açıldığını bildirdi. Eğitimde yeterli derecede kadroya sahip olunduğunu ifade eden Volkan, iki müdür yardımcılığı görevi için açılan personel alımında, adayların üniversite mezun olmasına dikkat edildiğini, şimdiye kadar katılan adayların kimileri üniversite mezunu olmadığı için iş ilanının üçüncü defa iptal edildiğini söyledi. Volkan, yönetmeliğe göre üçüncü defadan sonra birden fazla aday varsa, mülakata başarılı olanın bu göreve kabul edileceğini söyledi. Kitap eksiklikleri söz konusu olunca, 5. ve 9. sınıflar için gerekli ders kitapları açığının bulunduğunu belirtti. Diğer sınıflar için yeterli derece ders kitabının bulunduğunu ifade eden Volkan, Kurila iloklulu yakınlığındaki kırtasiyede yeteri derece Türkçe ders kitabının bulunduğunu vurguladı. Dikte yönteminden kaçınmaları için öğretmenlere çağrıda bulunan Volkan, mevcut ders kitapları yanı sıra öğrencileri yardımcı ders kitapları, kütüphaneler ve internet kaynaklarına yönlendirmelerini de sitedi. Volkan, 6. ve üst sınıflar gerekli kitapların temini için öğrencileri söz konusu semtteki kırtasiyeye yönlendirmelerine çağrı yaptı. 6. ve 9. sınıflarda maddi ve sosyal durumu kötü olan öğrencilere ders kitabı temini için Eğitim Bakanlığı tarafından yardım sunulacağını vurgulayan Volkan, okul müdürleri aracılığıyla bu öğrencilerin tespit edildiğini söyledi. Mayıs-Haziran döneminde ilk okul birinci sınıflara yapılan kayıtların memnun edici olmadığının altını çizen Volkan, söz konusu dönemde yaklaşık 80 kadar öğrencinin şimdiye kadar birinci sınıfa yaptığını açıkladı. Volkan, geçen yıl birinci sınıfa kaydını yapanların sayısının 123 olduğunu kaydetti. Bu rakkamı başarılı bir rakkam olarak nitelendiren Volkan, ebeveynlerde her zaman tatil sonrası kayıt yapma alışkanlığının bulunduğunu ifade etti. Ağustos kayıt döneminin devam ettiğini vurgulayan Volkan, ebeveynlerin ve toplumumuzun Türkçe sınıfa kayıt yapmaları konusunda hassas olmalarını istedi. Liselere de kayıtların devam ettiğini belirten Volkan, bu yıl liselere yeteri derecede sınıf açıldığını, bakanlığın göndereceği yönetmenlik dahilinde daha fazla öğrenci kabul edilebileceğini söyledi. Volkan, ikinci bir sınıfın açılması için ekstra öğretim kadro alımı gerektirdiğini, bunun için de bütçenin yeterli olmadığını kaydetti. Teknik lisesine sadece 1, Ekonomi lisesine ise 9 öğrencinin kayıt yaptığını ifade eden Volkan, diğer liselere kaydını yaptıramayan öğrencilerin bu liselere yönelmelerine çağrı yaptı. Yeterli öğrenci kaydını yaptırmadığı takdirde Teknik ve Ekonomi liselerinde Türkçe sınıfların kapanabileceğine dikkati çekti. 9. sınıflarda yapılan ulusal test sonuçlarına göre, diğer dillere kıyasla Türkçe eğitimdeki başarının memnun edici olduğunu ifade etti. Kimi okullardaki yetersiz altyapı ve Türkçe sınıflarına kötü koşullardaki odaların verdiği konusundaki şikayetlere değinen Volkan, böyle bir ayrımcılığın bile bile yapıldığına inanmadığını söyledi. Abdül Fraşeri ilkokulundaki sorunun okul yönetiminden kaynaklandığını belirten Volkan, o okulda Türkçe sınıfların çok kötü koşullarda eğitim yaptığını söyledi. Söz konusu okul yönetiminin ziyaret edilerek uyarıldığını, yerel ve merkezi idareler yanı sıra AGİT yetkililerinin de konuya dikkati çektiğini ifade eden Volkan, bu yıl söz konusu okula Bakanlık tarafından ek 4 dershanelik bir binanın yapılacağını söyledi. Söz konusu binadaki dershanelerin Türkçe sınıflara tahsis edileceğini vaat etti. Bu ayrımcılığı yapan yöneticilere uyarıda bulunma yetkilerini kullandıklarını ifade eden Volkan, birinci sınıflara kayıt için Türkçe ilanın asılmaması hususuna sert bir şekilde eleştirdiklerini vurguladı. Abdül Fraşeri, Motrat Çiriyazi ve Mustafa Baki ilk okulu ana sınıflarının çalışmalarına devam ettiğini, bu okulların bütçesinin belediye tarafından tahsis edildiğini ve mevcut öğrenci sayının memnu edici olduğunu belirten Volkan, göreve başladığı süre içerisinde herhangi yeni bir ana okulu sınıfı açılmadığını açıkladı. Aşıkferki: “Yeni eğitim yılı sorunlarla birlikte başlıyor” Kosova Türk Öğretmenler Derneği Başkanı Ferhat Aşıkferki, yeni eğitim yılının sorunlarla birlikte başladığını ifade etti. Ders kitapları sorununun bu yıl da tamamiyle çözülmediğini vurgulayan Başkan Aşıkferki, eğitimimizdeki sorunlarla ilgili ilk toplantılarını Haziran ayında Gençlik Merkezinde düzenlediklerini belirtti. Söz konusu toplantıda o tarihe kadar birincisi sınıfa kaydını yapan Türk öğrencisi sayısının sadece 71 olduğunu kaydetti. Türkçe eğitim yapılan bölgelerdeki derneklerle girişim başlattıklarını belirten Aşıkferki, her derneğin kendi sorumluluk sahasında öğrencilerin kaydıyla, ebeveynlerin bilinçlendirilmesi ve Türkçe eğitime teşvik ettiklerini söyledi. Söz konusu çalışmaların devam ettiğini ifade eden Aşıkferki, girişim sonucunda ebeveynler, öğrenciler ve öğretmenlerinin katılımıyla tanışma pikniğinin düzenleneceğini duyurdu. 25 Ağustos Pazartesi akşamı saat 19:30’da Balkan Türkoloji Araştırmaları Merkezi’yle —BALTAM’la birlikte Doğru Yol Derneğinde okul kayıtları, gelinenen aşamada eğitim sorunları ve öğrencilere Yeni Dönem gazetesinin abonmanlığı konusunda ebeveynler ile öğretmenlerin bilgilendirileceğini söyleyen Aşıkferki, yeni eğitim yılına başlanırken fen bilimleri konusunda kadro sıkıntısıyla başlanacağına dikkati çekti. Bu branşla ilgili yetersizliğin bilhassa öğrencilerin ulusal testlerine yansıdığını vurgulayan Aşıkferki, Kosova Türk Öğretmenler Derneğinin yaz boyunca faaliyetlerine ara vermeden sürdürdüğünü dile getirdi ve Aşıkferki, ilgi gösteren öğrencilere ücretsiz olarak yaz boyunca TürkçeMatematik kursları düzenelediklerini açıkladı. Ebeveynlere çağırıda bulunan Aşıkferki, kayıtlar sırasında değişik prpvokasyonlara ve kandırmacalara inanmamaları gerektiğini, her çocuğun kendi anadilinde, dolayısıyla Türkçe okumaya hakkı olduğunun altını çizdi. Hafız: “Yüksek öğretimdeki sorunların çözümü zaman ve üniversite yönetimiyle koordinasyonu gerektiriyor” Balkan Türkoloji Araştırmaları Müdürü ve Priştine Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tacida Hafız, Kosova’da Türkçe yüksek öğretim söz konusu olunca, Filoloji Fakültesi ve Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü ile Eğitim Fakültesi Türkçe Sınıf Öğretmenliği Bölümünde idari, altyapı, eğitim çalışmaları ve programların uygulanması konusunda sorunların mevcut olduğunu bildirdi. Bu sorunların çözümünün zaman gerektireceğini açıklayan Hafız, sorunların aşılması için girişimlerin sadece Priştine Üniversitesi idaresi ve fakülte yöneticeleriyle birlikte koordineli bir şekilde yapılabileceğini vurguladı. Kosova gündemi Sencar Karamuço Çocuklarımızı okula Türkçe kayıt yaptıralım... E ğitim, bir toplum var olabilmesi için en önemli yapı taşlarından birini oluşturmaktadır. Son yıllarda eskiye nazaran eğitim daha da önem kazanmakla birlikte, bir topluluğun gelişmişlik düzeyi o toplumdaki okuma yazma oranı ile eğitim kalitesine göre ölçülür olması, eğitime ve eğitim kalitesine daha fazla önem verilmesine etki etmiştir. Çağdaş toplumlarda bu önem daha belirgin olmakla birlikte, gelişmekte olan veya gelişmemiş ülkelerde ise eğitim konusunda halen ciddi aksaklıklar kendini göstermektedir. Eğitim ile ilgili Kosova örneğine bakacak olursak, Kosova’da son yıllarda eğitim çağdaş toplumlardaki eğitim seviyesi ve eğitim ciddiyetinden çok uzak olduğuna şahit oluruz. Kosova’da eğitim ile ilgili eskiye nazaran önemli aşamalar kat edilmesine rağmen eğitim halen Avrupa standartlarının altında bir seviyede seyir etmektedir. Kosova’nın yeni bağımsızlığını (uluslararası denetim altında) kazandığını kabul edersek, diğer konularda olduğu gibi eğitim konusunda da zamana ihtiyaç duyulduğu konusunda bir fikir birliğine varılabilir. *** Yeni bir okul yılının zillerinin çalmasına ramak kaldı. Yeni eğitim yılı beraberindeki sorunlarla başlıyor. Bu sorunlar, eğitim kalitesi, düşük kadro profili, okulların eğitime uygun olmaması, sınıfların yetersiz kalması gibi en önemli sorunlar olarak karşımıza çıkıyor. Kosova’da uluslararası toplumun da temsiliyet konusunda halen aralarında anlaşamamış olması ve bütün mesailerini bu konuya harcadıklarından dolayı eğitim şu anda Kosova gündeminde arka plana itilmekten kurtulamıyor. Bu da eğitim ile ilgili atılması ve yapılması gereken reformların önünde bir engele olmaya devam ediyor. *** Kosova’daki eğitimin genel hatları ile var olan sorunlarını yukarda özet olarak çizmeye çalıştım. Bu genel sorunların yanında Kosova’da Türkçe eğitimimiz de önemli sorunları içinde barındırmaya devam ediyor. Yıllardan beri Türkçe eğitimde var olan kadro sorunu ve kitap sıkıntısı her geçen gün hafifleye dururken, genel istatistik tablosunda Türkçe okula kayıt olan öğrenci sayısında her geçen yıl düşüyor olması kaygı verici bir duruma tekabül etmektedir. Bu da Kosova’da Türkçe eğitimi bekleyen tehlikenin ne kadar büyük ve kuşku verici olduğunu tüm çıplaklığı ile gözler önüne seriyor. Bu yüzden de gelecek yıl yapılacak olan ve diğer toplulukları olduğu gibi Türk toplumunu da geleceğini yakinen ilgilendiren nüfus sayımı arifesinde çocuklarımızı Türkçe okula kayıt yapalım, yaptıralım, yaptırtalım. Ancak bu şeklide, yani çocuklarımızı okula Türkçe sınıflara yazdırarak, Anayasanın 5’nci maddesi ile resmi olarak garanti altına alınmamış olan Türkçe’mizi geleceğe taşıyabiliriz. Bu noktada herkese büyük görev ve sorumluluklar düşüyor. Sadece velilere değil, partimize, sivil toplumuza, Kosova’daki Türk kuruluşlarına, medyaya, öğretmenlerimize ve öğrencilerimize önemli sorumluluklar düşüyor. Kosova’da Türklüğün ve Türkçe’nin yaşatılması için ele ele verip “Kosova’da Türkçe’nin geleceği için çocuklarımızı Türkçe okulla kayıt yaptıralım” kampanyasına destek çıkmaya davet ediyorum. Yeni Dönem gazetesinin kapanması Türk Dünyasında büyük yankı uyandırdı Pazar 24 Ağustos 2008 17 Temmuz 2008 tarihli 436. sayısı ile yayın hayatına son veren Kosova’nın ve Kosova Türklerinin bağımsız tek Türk gazetesi “Yeni Dönem” gazetesinin kapanması haberi, kamuoyunda büyük yankı uyandırarak, okuyucuları tarafından büyük bir üzüntü ve tepkiyle karşılandı. Kosova’da Türk Toplumu varlığının resmi kabulü ve eğitim ile kültürel haklarının tanındığı 1951 yılından bu yana, Türkçe dili resmiyetinin geçen yıl dil yasası, bu yıl da yeni Kosova Anayasasında eşit haklı kullanımdan kaldırılması olayından sonra, gazetenin kapanması en büyük yankıyı uyandırdı. Balkan Türklüğünün tarihi bir dönemden geçtiği son zamanlarda yaşanan üzücü gelişmeler ardından Kosova’da ‘Yeni Dönem’ gazetesinin de kapanma eşiğine gelmesi ve Kosova Türkleri’nin yegane Türk Medyasının bu durumda bırakılması beklenmeyen tepkilere neden oldu. Prizrenliler, Rumelililer, Balgöç gibi yahoo guruplarına gönderilen internet postaları, Kosova, Türkiye ve Türk Dünyasında gazeteler, internet gazetelersi, ajanslar, radyo ve televizyonlarına taşınan kapanma haberi, bu yıl Yalova’da 11. düzenlenen Türk Dünyası buluşmasında da geniş yankı uyandırdı, yayınlanan sonuç bildirgesiyle destek çağrısı tüm Türk dünyasına ulaştı. AGİT Kosova Misyonu, Kosova’daki etnik topluluk medyalarının durumunu ele aldığı toplantıda Kosova’daki tek Türk gazetesi Yeni Dönem gazetesinin kapanmasını gündeme taşıdı. Aynı konu Kosova’daki yabancı misyon ofis ve büyükelçiliklerinde de gündeme geldi. Diğer yandan Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları ilk aşamada mutabakata vardıkları ortak bir bildiri mektubuyla ‘Yeni Dönem’e destek kampanyası başlatırken, yurt içi ve yurt dışında ‘Yeni Dönem’in kesilen sesi oldular. Yurt dışında da benzeri kampanya hazırlıkları sürdürülürken, Yeni Dönem sevenleri ve dostları, ellerinden gelen destek ve çabayı sürdürüyorlar. Bütün bu desteğin, emeğin ve yankının yanıtsız kalmayacağına inanıyor, Kosova’da Türk Medyası adına çözüm getireceğini umuyoruz. Bu süre içerisinde desteğini esirgemeyen herkese teşekkürler ediyoruz. Ve bu tarihi sürecin ve samimi duyguların belgesi niteliğindeki destek mektuplarını, basında çıkan haberleri, özel yazıları, bu özel sayımızda siz okuyucularımızla paylaşmayı uygun görüyoruz. *** Sayın Mehmet Bütüç, Yazılanları okuyorum. İnşallah okuması gerekenler de okuyorlardır. Rumeli kökenli bir Türk olarak, dün bu sitede kapatma kararını okuduğumdan beri iç dünyamda yaşadığım fırtınayı hayal bile edemezsiniz. Gerçekten çok üzülüyorum ve mensubu olmakla gururların en büyüğünü yaşadığım milletim adına da, bizi temsil iddiasında olanların gafletinden dolayı kahroluyorum. Güzel dostum, gazeteyi kapatmayalım. Hatta yazılı halinin yanında internet ortamında da dünyaya sesinizi duyurur hale getirelim. Gazetenizi ticari amaç olmaksızın Kosova Türk dünyası adına elele verecek dostlarla beraber satın almak istiyorum. Kendinizi özgürce ifade edeceğiniz bir platform olarak imkanımız olduğu müddetçe devam etmeniz gerektiğine inanıyorum.. Kimsenin eline bakmadan yayın hayatını devam ettirecek ve işin ruhu gereği özgürce yayın yapacak bir platform oluşturmayı temel ilke olarak kabul eden dostları elele vermeye davet ediyorum. Detayları katkıda bulunabilecek dostlarla Kosovada veya Istanbulda bir toplantıda ele almakta fayda olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki sayıyı çıkarabilmeniz için ilk etapta gereken katkıyı şahsen karşılayacağım. Saygılarımla Av. Zeki Çalışkan Yazık hem de çok yazık. Birileri bu haber üzerine, kına yakarlar artık. Devletin kurumlarını babalarının çiftliği gibi görüp, şahsi alınganlıklarını ve kaprislerini raporlarına yansıtan kişiler farkındalar mi bilmem ama Rumeli’de Türklüğü bitiriyorlar. Metin ol Mehmet Bütüç diyemiyorum. Çünkü ne çektiysen METİN olanlardan çektin. Selim Mayadağlı Bir gazetenin sadece maddi sıkıntılar yüzünde kapanması beni çok üzdü. Yıllardır içinde bulunduğum basın sektörünün yaşadığı sıkıntıları çok iyi biliyorum. Bu sıkıntılar aşılamayacak sıkıntılar değil tabi ki... Bir kaç iş adamının desteğiyle kolayca çözülebilir. Gazete çalışanlarının elinden geleni yaptığına eminim. Fırsat verilirsede yine yapacaklardır da. Dediğim gibi iş adamları el atarlarsa çözülür bu iş. Bu gibi durumlarda yok böyle iş adamları denir, olanlarda geri çekilip saklanmayı seçerler. Kefenin cebi yok ama ne yaparsınız onlar hep var zannederler. Varsın zannetsinler elbet birileri çıkar, bu gidişe dur der. Hemde kendi yağınla kavrulan esnaf arkadaşlardan çıkar çoğunlukla. Dilerim bu gazetedede aynı olur. Bana, bol keseden atıyor deyebilirler. Varsın desinler yaşasınlar sırça köşklerinde. Beni oralara sokamadılar, sokamazlar da... Ben kendi şahsıma düşeni yapamayı isterim bu konuda. 20 yıllık matbaacıyım, 15 yılım basının içinde geçti. Başka iş yapmadım. Muhabirlikten tutun, sayfa sekreterliği, reklam tasarım, grafikerlik, makinistlik te yaparım. Makinanın markası modeli farketmez. matbaa makinası olsun yeter. Anlayacağınız, bir gazetede yapılabilecek her görevi yapabilirim. Ve eğer ihtiyaç duyulursa Kosovayada gider bu kapanan gazeteyi yeniden hayata geçirebilirim. Orda yanlız kalmayacağımada eminim. Çünkü bu mesleğe girip, adapte olan, bay bayan fark etmez, ayrılamaz bir daha. Ayrılsa bile o özlemle yaşar zaten. Hadi bakalım sayın iş adamları: Halep ordaysa arşın burda. Yeni dönemi yeniden açalım. Var mısınız? Yoksunuz dimi!.... Olmayın bakalım şu anda maddi olarak bişey yapamayacağım için kendimi sürdüm ortaya. Kimbilir belkide kendi makina parkurumu kurarsam bigün dizgi baskı kağıdınıda karşılar burda basıp yollarım. Yaparım bilemessiniz. Kendinize iyi bakın Malit Hüdaverdi Yeni Dönem gazetesinin kapanması bence bir kapristir. Birileri Kosovaya gelince devlet parasıyla buralarda köy ağası olmaya çalışıyor. Bu topraklarda ağalar çoktan yoktur. Bence gazetenin kapatılması ilk olarak Kosova'da sayım öncesinde Türk topluluğuna çok büyük bir darbe olacaktır. Bence ABD ve AB nin de hedefi budur. Bizde bunu yaparken bu göçlerin hedeflerine ulaşmasını daha da hızlandırıyoruz. Paramız yok ama gururumuz çok büyüktür. Kimseye hizmet etmeden davamıza devam edecez. Gücümüz oluncaya kadar savaşacağız.Bundan sonra da Türkiye'ye göç edip hayata devam. Kaybedecek olan da Türk milleti olacaktır. Bizler Türk milleti için canımızı kurban etmeye hazırız.Hep böyleydik yine böyle olacağız. Ama elimizde olmayanları alamıyoruz ama onlardan da vaz geçimiyoruz. Biz olmazsa çocuklarımızın yapmasını isteye- ceğiz. Balknalar Türkiyenin Avrupa bahçesidir. Buraya gelen misyonerler de bundan çok rahatsızlar.Bizler bu bahçenin çiçekleriyiz. Bizim suyumuzu ekmeğimizi keserlerse o zaman tek başına biteriz. Ama içimiz rahat olur teslim olmadık .Bizi bu topraklarda kimsesiz yakalayanlar uzun zamandır yok etmeye çalışıyorlar. Geçen günlerde Srebrenitsa katıliamını izledik. Ama katliamları izledik. Peki o katlimalrı önlemek için neler yaptık acaba. Bence bunu her Türk kendine sormalı. Ben ne yaptım. Bugün Kosova'da biricik Türkçe gazete kapanıyor. Bu, bu güne kadar yapılan katliamların devamıdır. Katliam sadece insanları öldürürken yapılmaz. Bir milletin yok olmassına açılan yollar da katliamdır. Balkanlarda Türklerin yok olması bir katliam değil mi sizce. Daha neler yapılmalı ki biz bazı şeylerin farklında olalım. Dostumuzu ve düşmanlarımızı fark edelim. Bu dünyada kendimizi bilelim yada tanıyalım. Yazıklar olsun ......Hepimize yazıklar olsun... Özellikle buralara gelen ağalara yazıklar olsun.. Saygılar Ferhat Derviş YENİ DÖNEM emekçilerinin bu zor döneminde yanında olduğumu bir kez daha anımsatmak isterim. Bu bağlamda- kosova özelinde yayın yapan yeni dönem gazetesi'ne elimden gelen bütün desteği yapacağımı bildiririm. Şimdilik kaydıyla yayınına ara veren YENİ DÖNEM'e yeni dönemlerde sesinini daha gür ve daha güçlü çıkacağı umudu ile İLHAN KAYA ÇANAKKALE / GAZETECİ Bunu duyduğuma çok üzüldüm şuan Türkiyede görevdeyim.Yaklaşık bundan bir kaç yıl öncesine kadar Prizrende çalıştım. Bugüne yani gazetenin kapanmasına gelene kadar neden Türk taburundan yardım istenmedi ve ya Tika dan.Birkaç ay öncesine kadar güney bölgesi komutanı Türk generaldı keşke onunla konuşulsaydı. Belki bir çözüm yolu bulunurdu. Yazarlarınızla tanışma imkanı buldum. Takip ettiğim bir gazeteydi. Kapanmasına üzüldüm. Fakat elimden geldiğince size destek olmak isterim Türkiyeden gerekli yerlerle konuşup birşeyler yapmaya çalışmak isterim. Veya aylık olarak belkide cüzi bir miktar olacak ama birşeyler yollamak isterim. Çünkü orda kaldığım sur zarfında sizin dostluğunu sevgini ve kardeşliğimizi yaşadım. Prizrene hayran kaldım. Elimden ne gelirse emrinizdeyim. Saygılarımla, Hakan Yiğit Merhaba Sayın Mehmet Bütüç Gazetenizi parasızlıktan çıkaramama durumuna düşmüş olmanıza çok üzüldüm. Benim 6 yıllık radyo deneyimim vardı, 14 defa kapatıldı 3 kez vericilerine el konuldu en sonunda pes etmek zorunda kaldım çünkü yasal frekans alamadık, malesef bizimde en çok uğraştığımız kendi insanımızdı, bir medyanın kapatılma üzüntüsünü çok iyi biliyorum, halkımızında neler kaybettiğini, ve inan o süreç içinde Hiç bir kurumdan 1 kuruş bile para almadık, sadece birkaç şirketimizin verdiği reklamlarla ayakta durabildik. Biz kendi değerlerimize kendimiz sahip çıkmamız gerekiyor, taşıma suyuyla değirmen dönmüyor, eminim Prizren ve Kosova’daki şirket sahipleri size desteklerini esirgemeyeceklerdir. Geçen günler Makedonya ve Kosova ziyaretlerinde bulunan işadamları heyetini organize eden Prizrenliler derneği başkanı sn. Nezih Liman da bu konuda yardımcınız olabilir, gurupları 10 bin üyeye ulaşmış enazın- 4 dan bir kısmı gazetenize abonman olsa çarkı döndürecek paraya ulaşabilirsiniz diye düşünüyorum. saygı ve selamlarımla Kemal Nazım Bu hakikaten çok üzücü bir durum. Eğer Kosova içinde veya Türk Devleti'nin çeşitli organları tarafından bir çözüm üretilemiyorsa, Balkan kökenli Türkler olarak bizler birşeyler yapmaya çalışalım. Gerek sivil toplum örgütleri (Balkan Dernekleri) bazında gerekse medya bağlamında bu olayın gündemde tutulması için çaba sarfetmeliyiz diye düşünüyorum. Naçizane bir önerim var: "Yeni Dönem" adına bir fon oluşturalım, bir banka hesabı açtıralım. Bu konulara duyarlı insanlarımız, Rumeli-Balkan sevdalıları ve hakikaten derginin kapanacak olmasına üzülecek olanların maddi ve manevi desteklerini esirgemeyeceklerdir diye ümit ediyorum... Bu şekilde devam ettirilebilir... Bunlar çok basit ifadeler ama Kosova Türkleri için çok şey ifade eden bir dergiye dahi sahip çıkılamıyorsa, bizim asıl o zaman "Elveda Rumeli" dememiz gerekir. Saygılar.... Kader Özlem Efendim ben Erzurum'dan Mehmet, sitenize abone olmakla doğru bir iş yaptığımı düşünüyorum. Balkanları sadece tarihçi olmam hasebi ile bilmekteyim. Ancak sayenizde çok şey öğreniyorum. Birde şu çekişmeler olmasa daha memnun olacağım. Dostlar eğer gazetenize devam edecekseniz ben abone olmaya hazırım. Yeterki orada devam etsin. Saygılarımla, Mehmet Özmenli Canım Kardeşlerim, Ben Türkiye'de Ankara'da yaşıyorum.Size seslenen tek TÜRK Gazetesinin kapanmak zorunda olması ve sizin duyduğunuz derin üzüntü beni çok sarstı. Biliniz ki Türkiye’de de basın çok zor durumda. Bir çok taraflı haber , yalan haber yazılmakta. Sağlam olan sadece birkaç gazete kaldı. Diğerleri hep dış güçlerin etkisi ile yazan ,satılmış gazeteler.Sağlam olanları ise biz de sadece satın alarak destekleyebiliyoruz. Ben de bir katliamın sadece insanları öldürmekle yapılmadığını söyleyen kardeşim gibi düşünüyorum.Maalesef şu anda tüm dünyadaki Türk kardeşlerimize bilinçli bir şekilde fiziki ve psikolojik şiddet uygulanmaktadır.Türk' un gücünden korktukları icin sadece Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde kalmayan , artık gizli değil aleni bir yönlendirme ve baskı politikası uygulanmaktadır. Bir milletin en önemli unsurlarından biri olan basını yönlendirmek , saptırmaya çaliışmak ve de en kötüsü kapatılmak zorunda bırakılması elbette ki O milletin yok olmasına yol açacak bilinçli bir oyun ve de uzun vadeli bir katliamdır. Biliniz ki bu oyunlar Türkleri sadece Balkanlarda değil tüm dünyada baskılamak ve ellerinden gelse yok etmek için oynanmaktadır.Onlar bu oyunlara zaten alışık değiller mi kardeşlerim? Bize BARBAR diyenler , kendi çıkarlari uğruna birçok milleti geçmiş tarihde de yaptıkları gibi ve halen de BARBARCA katletmiyorlar mı? İNSAN HAKLARINDAN söz edenler bu hakları sadece KENDILERINE hak gördükleri şekilde kullanmıyorlar mı? Kardeşlerim, maalesef TC ve sizler de bu dönemde çıkarcı ve hain aydınların bu oyunları oynayanlarla olan işbirlikçiliği nedeni ile zor dönemlerden geçmekteyiz. Ama bizler kimseye hizmet etmeden davamıza devam edeceğiz. Lütfen umutlarınızı kaybetmeyin... 5 Pazar 24 Ağustos 2008 Ben de Türkiye’ de görev yapan arkadaşım gibi elimden geldiğince size yardım etmek isterim. Her ay bir miktar para gönderebilirim. Eğer bir banka hesabı var ise lütfen bildirin. Elimden geldiği kadar da size destek olacak insanlarla konuşurum. Bir gazetenin maliyeti ne kadardır? Bu konuda da beni bilgilendirirseniz çok sevinirim. Sizleri çok seviyorum Arzu Özok Değerli soydaşım; Kosova’da yaşayan ve onların tek gazetesinin kapanmış olması beni çok üzmüş bulunmaktadır. Bu gazetemezin tekrar faaliyete girmesi için Türkiye’ deki Rumeli goöçmen derneklerinden destek alınamaz mı? En azından derneklere üye zengin iş adamlarımızın böylesine milli bir dava için harekete geçmesi lazımdır. Şu bilinmelidir ki basılı ürün ileriki tarihlere kalmak üzere arşivlenmektedir. Bir millete ait basım ürünü o milletin bulunduğu coğrafyadaki varlığını ve kültürel - elitsel seviyesini gösterir. Bir milletin değerinin ayakta kalması için bazen öz veride bulunmak gerekir.Ne yazık ki Tika'nın bu gazetemize olan desteğini kesmesi milletimizin kendi öz verisiyle bu gazeteyi ayakta tutmasını zorunlu kılmaktadır. Bu hususta ne yapılacagı hususunda bir tavsiyeyi yukarıda verdim, ayrıca gazeteye reklamlar, tebrikler verilerek destek olunmalıdır.Yurd dışında bulunan derneklerimizin (Almanya, Fransa vb g.) bu gazetemize yardımcı olmak için abone olması ve periyodik destek maksatlı ilanlar vermesi gereklidir. Gazete sahibi ve yayımcılarına da buradan seslenmek istiyorum. Bir Yayım kuruluşu olarak yaptıklarınızı ve yapmadıklarınızı yazmışsınız. Sizi tebrik ederim lütfen .Bu seviyeli ve omurgalı davranışınızdan dolayı tebrik ederim, bir Türk olarak tavizsiz duruşunuzdan hiçbir zaman vazgeçmeyin. Gazetenizin en yakın zamanda basımına tekrar başlayacağınız umudu ve talebiyle Allah’a emanet olunuz. Okan Mehmet Bey İnanın çok üzüldüm. Bu mail grubunda her ay 20 avro verecek 1000 kişi bulunabileceğine inaniyorum. Böyle bir para işinizi halledebilirse. Açacagınız bir hesaba lütfen böyle bir para yatıralım. Saygılarmla Neval KONUK Yeni Dönem Kapatılmasın Kosova'da ve Türkiye'de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, basın ve internet medyasında yayın yapan kuruluşlar, Yeni Dönemi kuranlar, kurduranlar, ve Kosova'daki YÜCE TÜRK TOPLUMUNUN temsilcileri bu sese kulak verin, Yeni Dönem kapatılmasın. Zaman birlik olma zamanıdır, söylentileri, dedikoduları, kulaktan kulağa yayılan fısıltı gazetesi haberlerini unutma, organize olma, tek ses olma zamanıdır. Kosova Türk Toplumunun silkelenme ve kendine gelme zamanıdır. Bugün Yeni Dönem kapatılır, yarın sıra Kosova'daki Türk Derneklerine gelir, teker teker onlarda ufak hesaplar uğruna, siyasi emeller uğruna gözden çıkarılır, belkide çıkarılmıştır bile. Türkiye'deki Rumeli - Balkan kökenli Dernekler, sivil toplum kuruluşları, hani nerdesiniz? Maddi ve manevi anlamda sizlere de büyük görevler düşüyor, sizlerde bu sese kulak verin, değerli bir Başkanımızın dediği gibi Derneklerimizi folklörik yapıdan kurtaralım. Bir güç olduğumuzu, yumruğu masaya vurdukmu, masayı kırabileceğimizi gösterelim. Gelin el ele verelim, önce Yeni Dönemi kurtaralım, sonra Balkanlardaki Türk Toplumu için neler yapabiliriz onları masaya yatıralım, henüz çok geç değil. Ama yarın geç kalmış olacağız. Köprüden önceki son çıkıştayız....... Kırmızı Alarm Veriyorum......... Duyan duysun........... Elif Nur Günümüzde gazete çıkarmak büyük külfettir, maddi güç ister, sabır ister, ve en önemlisi yürek ister. bu sebeple bir gazetenin kapanması haberi hep yüreğimde cız eder. Bir gazete çıkarma yürekliliğini gösteren gazete sahiplerinden biri olan Sayın Mehmet Bütüç'ü Yeni Dönem'i günümüze kadar yaşatması sebebiyle kutlarım, görüyorum ki gazeteyi yaşatmak adına kaynaklarını sonuna kadar kullanmış ve yıllardır gazeteye verilen 2800 euroluk sembolik destekte ortadan kalkınca gazete yayımını durdurmak zorunda kalmış Yeni Dönem Gazetesi'ni İstanbul'da yaşıyor olmam hasebiyle internetten okumaya çalışırım. dün akşam gelen mesajlardan "kapanıyor" haber başlığını görünce içim yine cız etti fakat bu seferki cız bir başkaydı, sanki daha fazla acı verdi O, Balkanlar Kosova'da yaşayan Türk varlığının, Evladı Fatihan'ın sesiydi. Türkçe sesti. Fakat umudunuzu yitirmeyin dostlar, her zaman olduğu gibi Mehmet Bütüç'ler, Zeki Çalışkan'lar vb. vb. her zaman var olmuşlardır bundan böyle de var olmaya devam edeceklerdir. Yeni Dönem Gazetesinin yayın hayatına bir şekilde devam edeceği umudumu hala muhafaza etmekteyim Sevgiyle... Macit Şekerci Yeni Dönem gazetesinin bugünkü durumuna üzülmemek mümkün değil ! Gerçekten Sn.Zeynel BEKSAÇ'ın yazdığı gibi Türklerin sesi bundan sonra yok oluyor...! Elbet Anavatandan bu sesi duyan olurda.....! Medya patronları bu işe el atarlar... ondan da ötürü TİKA nın devreye girmesi gerekir Milliyetçi arnavuta su projesi sunacağına Prizrendeki Türklerin sesine kulak versin saygılarımla Şenol GÜRSEL Açizane teklifim burada yaşayan ve oradan gelmiş olan Türk ve benimde dahil olduğum Arnavutlar arasında düzenlenecek yardım kampanyasıyla kendilerinin bir nebzede olsa yaralarını saracağını düşünüyorum. Merak ettiğim bir konuda Kosova'dan gelmiş ve burada yaşayıp ticarete atılan birçok iş adamlarımız mevcut. Neden bunların arasından bir yada bir kaçının sponsor olmaları için kapıları çalınmıyor? Ben Türkiye'de yaşayan Kosova'lı bir Arnavut olarak benim üzerime düşen herhangi bir görev varsa yerine ketirmek beni mutlu eder. Herdaim orada yaşayan Arnavut'ların ve Türk'lerin yanındayım. SAYGILARIMLA ALİ ÇAYLAK Merhabalar Yeni Dönem Gazetesinin kapatılmasıyla ilgili yazıları okurken, 1969 yılından 1999 yılına kadar Kosovada yayın yapan tek Türkçe gazete ve tek enstitü sayılan TAN Gazetesi hatıralarımda canlandı. 30 yıllık başarılı çalışmasından sonra, asılsız suçlamalarauğrayan TAN Gazetesi hiçbir zaman yokmuş gibi mazide kaldı. Buna hepimiz çok üzülmüştük. Onca gazeteci açıkta kaldı. Oysa herkes ekmek parasını bu gazete sayesinde sağlamaktaydı. O dönemlerde TAN Gazetesinin yeniden canlanması için yeni projelerle her nereye başvurduysak hep olumsuz yanıt aldık. Savaştan sonra görev itibarıyla Kosovaya gelen Türk kuruluşları bile vurdum duymazlıktan geçti. Çok geçmeden Yeni Dönem Gazetesi yayın hayatına geçti. En azından Türkçe bir gazete elimize geçiyordu. Maalesef 10 yıllık çalışmadan sonra TAN Gazetesi gibi bilinmedik nedenler yüzünden kapatıldı. Ama fark şu ki, o zamanlar TAN Gazetesinin yeniden açılmasını destekleyenler çok azdı, ama gördüğüm kadarıyla Yeni Dönem Gazetesinin tekrar canlanması için ilgi gerçekten çok büyük. Kosovalı bir Türk vatandaşı olarak Türkiyedeki kardeşlerimiz tarafından gösterilen ilgi dolayısıyla çok mutluyum. Dileğim Yeni Dönem Gazetesinin çok geçmeden tekrar yayın hayatına geçmesidir. Ama tabi ki bunu dilerken, Bağımsız Kosovada ekiden olduğu gibi Başkent Priştinede Kosovalı Türkleri sevindirecek TAN Gazetesinin de tekrar devlet tarafından yayınlanmasını arz etmekteyim. Ve yakın bir gelecekte dileğimin yerine getirileceğine umutluyum. Fırsattan yararlanarak Sayın Mehmet Bütüç ve tüm çalışanlarına bu konuda biraz sabırlı olmalarını diliyorum. Bu kadar ilgi varken umutlarını yitirmeleri yersiz bence. Saygılarımla Liriye Gaş Son günlerde Kosova Yeni Dönem gazetesinin maddi nedenlerle kapanışı haberlerini izlemekteyiz. Kanatimce çok küçük maliyetle hayatını idame ettiren bu gibi özel fonksiyona sahip gazetelerin yaşatılması başta kosovadaki türk topluluğu olmak üzere türkiyede yaşayan kosovadan göç etmiş insanların sorumluluğundadır. Herşeyi devletten bekleme ve birşey yapma yerine feveran etme alışkanlığını terk etmemiz gerekir. Bu anlamda; Avukat zeki çalışkan beyin yeni döneme verdiği desteğe yürekten katılıyorum, ayrıca diğer yardım sever insanları zeki beyi desteklemeye davet ediyorum. Kosova Türk cemaatinin resmi veya sivil kanaat önderlerine bir şeyler yapmaları konusunda çağrıda bulunuyorum. Sanırım zeki beyin liderliğinde bu arızi durum süratle çözümlenecek ve sivil inisiyatif harekete geçecektir. Meseleyi dert edinenlerin bu çağrıya kulak vermesi temennisiyle... Ali Çankaya Zeki Bey ve Neval Hocamın kardeş önerisini sonuna kadar destekliyorum. Böyle bir girişimi gerçekleştirtmek, Kosova medyasına ve Kosova'da birileri tarafınca ölüme mahküm edilen Türkçeye büyük bir destektir,Türk topluluğuna da bu topraklarda hayatını sürdürmek için teşvik olacaktır. Bizim Anaülke dediğimiz budur işte. "Türkün dostu ancak Türktür", büyük önderimizin anlamı da budur. Sizleri cani yürekten tebrik ediyorum. Saygılar Ferhat DERVİŞ Gazetinin kapanmasına bir gazeteci olarak üzüntü duyuyorum. El birliği ile yaşatılması inancındayım.Elimden geldiğince yardımcı olmaya hazırım.Önceliklede Gazetenin Kültür Bakanlığınca desteklenebileceği görüşündeyim bu konuda girişimlerde bulunulursa olumlu sonuç alınabilir. Gazeteci Orhan Doğan Sevgili Dostlar Geçmişten günümüze kadar kurulduğu günden itibaren büyük bir özveri içerisinde çalışmalarını sürdüren YENİ DÖNEM gazetesi ve radyosu prizrende Mehmet BÜTÜÇ arkadaşımızın büyük gayretleri ile bu güne kadar geldi. Ancak görüyoruz ki bu gün kapanma noktasına gelmiş ve kapısına kilit vurulmuş olduğunu öğrenmiş bulunmaktayım. Kosovada Türk varlığının temel iletişim aracı olarak görülen yeni dönemin ayakta duramayışı ve kapanma noktasına gelmesinin nedenlerini de bu arada bir analiz edelim ki bundan sonrası için neler yapılabiliri sağlam temellere oturtalım. Bu yazılı ve görsel yayın merkezi kurulduğu günden itibaren bilen birisiyim. Ancan ne hüzündürki kosovaya gittiğimde ve özellikle de prizrende bizim kendi milletimizin bu gazeteden ziyade diğar yayınları takip ettiğini gördüm. Bakın bu gün ülkemize gelip yerleşmiş bulunan insanlarımızın çoğu dernekleri var. Bu sivil toplum kuruluşları Türkiyenin iç siyasetinde ve ekonomik çıkar içerisinde bir tutum orğanizasyonunda olmak dışında başka bu gibi durumlara çaba göstermiyorlar. Abone olup bu gazeteyi üyelerine dağıtım yapsalar bu bir gelirdir. Devletimiz yani T.C hükümetimiz aklımıza gelmedik bir sürü yabancı gazete dergi kitap aboneliği yapıp kütüphanelere koyuyor. Türkiyede 900 civarında Kültür Bakanlığına bağlı il ve ilçelerde kütüphane var. Kültür Bakanlığı 1000 adet abone olamazmı idi. Bu neden yapılmamıştır. Kosova’da yaşayan dostlarımız insanlarımız kosovanın özellikle bağımsızlık döneminde bu gün daha güçlü olmaları gerekirken neden bir savaş içerisine girerler ve secim dönemlerinde birbirlerini yerler. Oysa birlik içerisinde olmaları gerekmezmi. Türkiyede eğitim görüp ülkesine dönen genç dinamik cesur bilgili çağın teknolojisini yakalamış gençler neden parti içerisinde yer bulamaz ve guruplar savaşı olur. İstanbul izmir ve diğar illerimizdeki prizrenliler, priştineliler, gilanlılar, pirlepliler, kosovalılar, ipekliler, makedonyalılar ve balkanlılar dernekleri neler yapar bu konularda. Buralarda görev alan değerli dostlarımız buna bir eğilse bir saniyede çözümlenir. Ben bunu beklerim. Neval hanıma gelince Neval hanım biz Türk kimliğinin temel esasları içerisinde insanlarımızı bir araya getirme düşüncesi ile milli duygularımızı bir arada tutmak çabasında iken cuma namazlarında cami önünde yardım talebi gibi böyle aylık yahdımlar ile bir yere varamayız. Birde biz Türkiyede dolar avro değil TL kullanmaktayız. Sizin gibi bu konuya duyarlı dostlar esas oluşturulan havuzu bir doldurursak (filistin, lübnan, çeçenistan, vs havuzlarını dolduranlar gibi) bu işte bu yayının ayakta durmasını sağlamada temel olur. Balkan coğrafyası ve Türk Dünyası ile gönül bağı ve fikir düşüncesi ile çabasını bütünleştirenleri buna çağırmalıyız. Yeni gündem kapanamaz ve kapanmamalı Saygılarımla DAVUT COŞAR ANKARA Yeni Dönem gazetesi ile ilgili 10'larca mail geldi. Hepsini aşağı yukarı okudum. Ama Abdullah Uluyurt Bey'in yazısı fark yaratacak üslup ve içerik içerisinde olduğu için tekrar tekrar okudum. Buradan konu ile ilgili mail gönderen herkese saygı duyuyorum ancak bir gerçek var ki geçim sıkıntısına gömülmüş kosova halkı gazeteyi ne yapacak. veya abone olsa da gazete okunmadan çöp olmaktan kurtulacak mı? bunu sorgulamak gerek. Gelelim Türkiye'de yaşayan insanımıza. ey ahali "atı alan üsküdar'ı geçti" misali iş bittikten sonra mı? ayağa kalkarak birşeyleri düzelteceğiz. gazete hakkın rahmetine kavuşmadan neden bu birlik mesajları buradan duyurulmadı tüm dünyaya. ne zaman son bulacak bu durum. 4 yıldır can çekiştiğini TİKA'nın destekleri ve kişisel gayretler içinde ite kaka çıkarılmaya çalışılan bu gazete için neden daha önce adım atılmadı. bunu soralım hep beraber kendimize. ne desteği ne parası dostlar taşıma su ile değirmen dönmediğini gördük tarih boyunca. şimdi hepimiz yardım için para gönderelim gücümüz nispetinde. ama biliyoruz ki gündem değişir değişmez gazete unutulacak. ben diyeyim 3, siz deyin 5 sayı çıkar ya da çıkmaz daha bu zihniyetle. mantıklı fikirlere ihtiyaç var, sisteme ihtiyaç var herşeyden önce. nacizade benim fikrim budur. Saygı ve sevgilerimle Kardeşiniz Ragıp Yeşilırmak / Bursa Sn. Mehmet Bütüç, Öncelikle Uluslararası Kalkınma ve İşbirliği Derneği ( UKİD ) olarak Türkiye'de ve Kosova'da yaşayan Türklere “ BİZ VARIZ, BURALARDA BİZDE VARIZ “ diye seslenen bu değerli yayının kapanmasına karşı duyarsız ve tepkisiz kalanları kınıyoruz. Üzüntümüz büyük, ama üzülmek yerine hep birlikte bu savaşı vermeye hazır olmayılız. Pazar 24 Ağustos 2008 Hazırmıyız ? Biz UKİD olarak Hazırız… Kosova Türk dünyası adına elele verecek bu Sivil platform ‘un en kısa sürede bir araya gelmesi için Ukid üyeleri ve dostları adına, duyarsız kalamıyız. Başkanımızın arkasındayız, her zaman ve en büyük destekçisi olacağız. Saygılarımızla, Esin BELLEK UKİD Yönetim Kurulu Sekreteri YENİ DÖNEM gazetesi son derece üzücü bir örnek. FREKANS gazetesi olarak ta, benzer sıkıntılar içerisindeyiz. Şimdilik ayakta duruyoruz. Bugün için o üzüntülü sözleri söyleyenlerin, hiç birinin halen çıkmakta olan bir gazeteye sahip çıkmadıklarını da iyi hatırlamalarını öneririm! Biz, balkanlardan rotayı avrupaya çeviriyoruz. Bunun yanında da, Balkanlarda Türklüğün sesini duyurmak isteyenler var ise, işbirliğine hazırız. Sayın Mehmet Bütüç ağabeyime de buradan sesleniyorum; bizim gazetemizin sütunları size ve yazarlarınıza sonuna kadar açıktır. Buyurun, birlikte mücadele verelim. herkese sevgi ve selamlarımla. FREKANS gazetesi yazı işleri müdürü Şenol Goncagül Güzel dostlarım, Sayın Bütüç bey Sizin yazınızı okudukça benim kara günlerimi hatırladınız. tam sizlere yaptıkları gibi, yani Yeni Dönem gazetesini kapatma kararı, bana da yaptılar. Romanya da tek Türkçe hakemli Tuna Mektupkları dergisini aynı şekilde kapattılar. Ama ümidimi kesmiyorum. Inşallah yeniden açılır diyorum. Buna rağmen tek bir şey üzüyor beni. Türklerin arasındaki balta sapları. Işte onlar varken Türkün başına her şey gelmesi mümkündür. Ama bizler dik durup yayınlarımıza kapatılmaya izin vermeyeceğiz. Yıkılmadık yıkılmayacağız. El ele verip bir güç oluşturacağımıza eminim. Kolay gelsin çalışmalarınıza. Gülten Abdula, Romanya, Galati, Aşağı Tuna Türk Kültür Merkez başkanı Sevgili dostlarım, Ben Erzurum'dan Hakkı Kocabey. 20002002 yıllarında UNMIK polisi olarak görev yaptığım Prizren'de bir dönem UNMIK polis basın sözcüsü olarak çalıştım. Sevgili Mehmet Bütüç abi ve Taner Güçlütürk dostumun önderliğindeki Yeni Dönem ekibini yakından tanıma ve nasıl bir inanç ve özveriyle çalıştıklarını görme şansım oldu. Birçoğunuzun verdiği tepkide de belirtildiği gibi, "Ne pahasına olursa olsun bu gazete yayın hayatına devam etmelidir." Belki çalışan personel sayısı ve gazetenin sayfa sayısı azaltılarak maliyet düşürme politikası uygulanabilir. Ya da bir arkadaşımızın dediği gibi Türkiye'deki bir yayın organından ya da bazı işadamlarından sponsorluk desteği alınabilir. Fakat bence bunlara gerek kalmadan, bu sitenin üyelerinin internet aboneliği bile yeterli olacaktır. Benim Prizren'de bulunduğum zamanda gazete haftalık çıkıyordu ve fiyatı 1 DM idi, yanlış hatırlamıyorsam tabii. Şu anda gezetenin fiyatının ne olduğunu bilmiyorum ama 1000 kişinin internet aboneliği bu sorunu uzunca bir süre için çözer diye düşünüyorum. Bunun haricinde bir defaya mahsus (ya da gerektiğinde tekrarlanmak üzere) bağış kampanyası da düzenlenebilir. Üzerime düşen her ne olacaksa, her zaman yapmaya hazır olduğumu bildirir, saygılar sunarım. Lütfen Kosova Türklerinin sesinin kesilmesine izin vermeyelim. Hakkı KOCABEY Emniyet Amiri Değerli dostlar,Kosova Türkleri'nin yegane gazetesi "Yeni Dönem"in kapanmak zorunda kalmasını KIBATEK olarak büyük bir üzüntü ile karşılıyoruz.Ne var ki, maalesef (somut olarak) elimizden de bir şey gelmiyor...İnşaallah bir sağduyu sahibi iş adamımız çıkar da bu ciddi soruna (en azından şimdilik) bir ara çözüm üre- tir.Bu bilinçte işadamlarımızın olduğunu düşünüyoruz.Çünkü Kosova'nın gündemindeki siyasi gelişmelerin bu Türk toplumunun gazetesiz göğüslemekte zorlanacağı bir yoğunlukta olduğu da unutulmamalıdır. 2001 yılında İzmir'de gerçekleştirdiğimiz KIBATEK Uluslararası Edebiyat Şöleni'ninde Yeni Dönem'in tanıtımını yapmış ve KIBATEK olarak 2006 yılında Kosova'da gerçekleştirdiğimiz KIBATEK 18.Uluslararası Edebiyat Şöleni'nde de KIBATEK Uluslararası İletişim Ödülü'nü Yeni Dönem gazetesine gururla takdim etmiştik...Bütün bunlar Yeni Dönem gazetesiyle yaşadığımız unutulmayacak güzellikte anılarımız arasındadır.Yakın ve kadim dostumuz Mehmet Bütüç'e şimdiye kadar Kosova Türklerine/Balkan Türkleri'ne ve Türk Dünyası'na yaptığı özverili hizmetleri için şükranlarımızı sunmaktayız. Feyyaz SAĞLAM KIBATEK Onursal Başkanı Değerli Grup Üyeleri, Bu güne kadar grupta yapılan değişik konulardaki tartışmalara aktif olarak katılmadım. Ama iki yıldan fazla bir süredir hemen hemen her gün gruptan gelen tüm e-mailleri zamanım yettiğince okumaya çalışırım. Bu güne dek her ne kadar birçok tartışmanın boş ve gereksiz olduğunu düşünsem de (çünkü birçok tartışma yada çatışma sadece kişisel kuruntular, güncel hayat problemleri ve çekememezliklerden kaynaklandığını düşünüyorum) Yeni Dönem Gazetesinin var olmasının ve devam etmesinin çok zaruri bir konu olduğu kanısındayım. Hem Kosova’da doğup büyümem hem de uzun zamandır Türkiye’de yaşıyor olmam dolayısıyla konuya şu açıdan yaklaşmak istiyorum. Eğer 1999-2008 yılları arasında yayınlanmış olan Yeni Dönem gazetesinin yayınlanmamış olduğunu varsayarsak Kosova Türkleri için büyük bir orandaki yazılı tarihinin olmadığı sonucuna varırız. Dolayısıyla bu noktada Yeni Dönem gazetesinin çok büyük bir iş yaptığını düşünüyorum. Önerim olaya/olaylara yerdeki bakış açısından çok bütünsel olarak biraz daha yukardan, daha yalın ve ortak nokta bularak, toplum çıkarını gözeterek bakmamız gerektiğini düşünüyorum. Pozitif bir bilimci olmam dolayısıyla da konuya pragmatik bir açıdan bakıp somut öneri/öneriler sunmaya çalışacağım. Sn. Neval Konuk ve Sn. Av. Zeki Calışkan'ın önerilerine temelde katıldığımı bildirmek isterim. Önerim Türkiye'de yaşamakta olan ve bu oluşuma destek verebilecek gerçek ve tüzel kişilerdir. 1- Kısa vadeli hızlı çözüm önerileri - Eğer yanlış hatırlamıyorsam Prizrenliler Derneğinin üye sayısı 10.000 kişiyi aşmıştır. Prizrenliler derneğinin öncülüğünde GSM operatörleri ile anlaşıp bir SMS düzenlemesi ile ( miktari 5, 10 yada 20 YTL olarak belirlenebilir) herkes bu kısa vadeli hızlı çözüme katkıda bulunabilir. Bu sistem kurulduktan sonra Prizrenliler derneğinin hatırlatması ile birkaç defa daha tekrarlanabilir. - Türk Ekonomi Bankası (TEB)'de açılacak bir hesaptan da (Hem Türkiye’de hem de Kosova’da) toplanan SMS ücretleri TEB'in Kosova şubesine sanırım kolaylıkla transfer edilebilir. 2- Orta ve Uzun Vadeli Çözüm Önerleri - Prizrenliler derneği çok kısa bir süre içerisinde gerçek ve tüzel kişiler için bir kampanya düzenleyebilir ve bunu üyelerine bildirebilir. Bildirim uzun bir süre devam eder (Buradaki süreden kast ettiğim konu: gazetenin 2-3 yıl devamlılığını sağlayacak bağış birikene kadar devam eder). NOT: Türkiye Dışından Yapılabilecek Yardımlar İçin de, Avrupa ülkelerinde yaşayan soydaşlarımızın benzer uygulamaları yapabilirler. Yeni Dönem Gazetesine Önerilerim: - Eğer ki, bağışlar yada bir başka sebeple yardım toplanır da faaliyetlerinize 2-3 yıl daha toplanmış olan bu yardımlarla devam etme durumunuz söz konusu olursa (ki benim bütün arzum ve temennim bu yöndedir, inşallah böyle olacaktır) hiç vakit kaybetmeden kendinize şimdiden uzun vadeli bir eylem planı hazırlayıp (profesyonel bir işletmeci, pazarlamacı istihdam edebilirsiniz yada danışmanlık alabilirsiniz) bu 2-3 yıldan sonra ayaklarınızın üstünde durmanız gerekecektir. İşletmeci yada Ekonomi uzmanı olmadığım için bu konuda öneride bulunamayacağım. Grup üyelerine de önerim şu yönde olacaktır: Elbette ki gazetenin bu gun geldiği durumu, sebeplerini vs. tartışacağız, ki tartışmamız da lazım burdan ders çıkarılması için. Fakat en nihayetinde lütfen olaylara daha yukardan, toplum çıkarını gözeterek ve işi önem sırasına göre hızlı hareket ederek çözmemiz gerektiğini düşünüyorum. Herkese en derin saygılarımı sunar, çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim. Aşkın KAÇKA Selam, Dil bir milleti ayakta tutan en önemli araçtır. Tarihte ve günümüzde pekçok düşünür, devlet adamı vb bunun farkında olmuştur. Bu nedenle devletler kendi dillerini koruma yoluna gitmektedir. Örn. Fransa ve Almanya'nın bu yöndeki gayretleri kendileri açısından takdire şayandır. Almanya Göte Enstitüleri, Alman Kültür Merkezleri, Konrad Adenaur gibi çeşitli vakıfları ve Almanya'da yaşayan ve yaşayacak olan yabancıların Almanca bilmeleri şartı gibi yollarla dilini korumaktadır. Fransızlar, "Fransa'da Fransızca konuşulur" parolasını kendilerine ilke edinmişlerdir. Keza bugün Arap olan pekçok kişinin (özellikle Kuzey Afrikalıların) Arapça konuşmaları sayesinde sonradan Araplaştıkları bir gerçektir. Dil canlı bir varlıktır. Kullandıkça gelişir, zenginleşir. Türkçe bugün dünyanın konuşulan coğrafi alan olarak en önde (Yavuz Bülent Bakiler'e göre birinci), konuşan nüfus itibariyle de ilk 10'da (kimine göre ilk 5'te) olan bir dildir (Birilerinin belirttiği gibi Afrikadaki soyları tükenmekte olan bir kabilenin diliyle eşit değildir). Ancak dilimiz o kadar hızlı bozulmaktadır ki orta vadeli gelecek yıllarda ilklerde olma ihtimali ne yazık ki azalmaktadır. Bunda medyanın etkisi olmakla beraber, etkin bir dil siyasetimizin olmayışı da etkilidir. TÜRKSAT uydu yayınları dünyadaki Türklerin ve Türkçe konuşanların birbirlerini anlamalarını sağlamıştır. Lakin yukarıda arzettiğim kötü durumu, bırakınız tersine çevirmeyi hatta durdurmayı yalnızca kötü gidişatın hızını yavaşlatmıştır. Dilimizi geliştirmeliyiz, korumalıyız. Gazete dilin korunmasının en önemli araçlarındandır. Yeni Dönem Gazetesinin yaşatılması zaruridir. Kosova'daki Türk varlığının korunması demektir Yeni Dönem ve diğerleri. Bunun simgesel bir anlamı vardır. Bu doğrultuda elimizi taşın altına sokmalıyız. Makul olarak üzerime düşeni yapmaya hazırım. Türkçe yoksa Türkler de yoktur. Bu gerçek unutulmasın. Saygılarımla. Halis AYHAN Kırıkkale Üniv. Yeni Dönem Gazetesi’nin Kapatılması Uzun uzun yazmayacağım. Aslında yazmaktan uzak durmaya çalıştım. Ama yas evine dönen yazılar beni yazmaya itti. TESPİTLER - Yeni Dönem Gazetesi’nin zaten son dört yılda köşe yazarlarına baskılar kurularak içi boşaltılmıştı. - Tika’dan aldığı yardım baskı masraflarını bile kurtarmıyordu. - Mehmet Bütüç’ün inadı ve samimiyeti gazeteyi taşıdı. - Kosova’da yaşayan soydaşlar gazeteye yeterince sahip çıkmadılar. Abone olmadılar - Kosova göçmenleri de öyle - Her eleştiriyi kendilerine taarruz olarak alanlarımız oldu. Türk varlığını korumaktan “dünya insanlığını” korumaya yönelenler “başkasına” 6 güvercin “kendine” şahinlik yaptı. - Aslında “Yeni Dönem’in önce omurgası” kırıldı. Sonra ölümü beklendi. Şimdi birileri “mezarlık mezarlık” Fatiha okuyacak dede arıyorlar. YAPILABİLECEK SEÇENEKLER. - Kosova’da yaşayan her Türk Ailesi bir yıllık gazete abonesi olabilir. - Türk Milletvekilleri ve Bakanı öncülük ederek okullardaki öğrencileri abone eder. - Türkiye’deki Kosova göçmenleri de dernekleri vasıtası ile Kosova’da ücretsiz dağıtılmak üzere gazeteye abone olur. Türkiye’de kaç Kosova göçmeni var bir görelim… Kaç Balkan göçmeni var görelim. (20 000 000 kadar bildiğim. Gerçi en çok göçmenin geldiği Bulgaristan’da da Türkçe gazete yok ya) YENİ DÖNEM Mİ? - Dört yıl öncesi “Yeni Dönem’i çıkacaksa çıksın yoksa Türkiye’de “Balkanlar”a yönelik ya da “Balkan Göçmenlerine yönelik” “Balkan Konfederasyonları”, “Balkan Federasyonları”, “Balkan Dernekleri” tarafından çıkarılan “arzuların ifade edildiği” gazeteler Kosova’ya da gönderilsin… - Yani “şunu yaz, şunu yazma” değil, bildiğini dürüstçe yazacaksan gazete çıksın Mehmet… Yalan tarih yazma… Bir de … A. ULUYURT Öncelikle derin üzüntülerimi ifade ederek yorumuma başlamak istiyorum. Yeni Dönem gazetesinin kapatılması beni derinden üzdü, keşke devam etseydi de biz Türklerin var oluşumuzu gösterseydi. Ama şurda bir konuya değinmek istiyorum. Neden biz Türkler de o gazete için var olmuyoruz? Neden gerekli yardımları toplayıp ayakta durmalarını sağlamıyoruz? Karşı pencereden bakacağına çık sokaktan bak daha iyi görürsün derler ya/işte aynı bi arkadaşımızın yazısını okudum felaket birşey/kalkmış TİKA’yı suçluyor. Neden? Tika 9 sene yardım etti. Şimdi sen elini cebine koy biraz da sen yardım et.Esnaflar derneği yok mu Prizren’de? Hani övünen biz herşeyi yaparız diyen esnaflar nerde? Onlar da Türk değil mi? Onlar da bu Türklük için canla başla çalışmamalı mı? Ha şu konuda haklısınız Arnavut müşteri sonra gelmez, sonra işiniz azalır. Sonra satışınız olmaz. Ya ne yazsam düşüncenizi değiştiremem değiştirmek niyetinde de değilim. Küçük değilsiniz. Hepiniz aklı başında olan insanlarsınız Allah’a sükür, demek istediğim şu eğer elele verirsen inanın bunun üstesinden de gelebiliriz. Ben 2 sene Gilan’da dağıtımını yaptım. Evden eve gittim. Büyüklerimiz sağolsun hiçbiri yok almayacam demed herşey o kadar kolayki (YAPMAK İSTEDİĞİNİZ ZAMAN ) ama yapmak istemiyorsanız...Düne kadar yapanları da kötülemeyin.TİKA düne kadar yardım etti. Şimdi bi su projesi yapıyor büyük iş mi? Bir yorumcumuz demiş ki MİLLİYETÇİ ARNAVUT’A sen de milliyetçi ol sen de gazetene Türklüğüne sahip çık. Saygılar Kenan MAHMUT MERHABA KARDEŞİM MEHMET BEY, Geçmiş olsun dileklerimi iletmek ve derin üzüntülerini sizinle paylaşmak isterim. Değerli Kardeşim, Kosova Savaşından sonra yayın hayatımız sönmüştü.Bin bir güçlükle bunu siz özel gayretlerinizle YENİ DÖNEM ‘le yeniden alevlendirdiniz.Nasılki TAN ve diğer yayınları taşlıyanlar vardı, sizin gazetenizde yani hepimizin gazetesi de belli amaçlı kişilerce, Özellikle kıskananlar tarafından kösteklenmeye ilk günden çalışıldı.Bu zaten bizim huyumuz.En kötüsü de kendilerini aydın tanıtanların yapması.Halbuki bunlar bindikleri dalı kestiklerinin farkında bile değiller. Türk halkının sesini,kültürünü ,sorunlarını ve yeniden varoluşunu duyuran tek sesimiz Yeni Döne idi.Bu sesi kesmeye uğraşanlar şimdilik belki amaçlarına ulaşmışlardır.Ama onlar kendi seslerini kesmişlerdir.Yeni Dönem ve size 7 Pazar 24 Ağustos 2008 oynanan oyunlar sayesinde bir yerlere gelmeye çalışanların sonu hüsrandır.Gazetenin çıkması için Mehmet Kardeşimin nasıl fedakarlıklar gösterdiğini çok iyi bilenlerdenim.Çünkü aynı sıkıntıları genel başkanlığım sırasında yaşamıştım. KDTP başkanı iken savaştan önce Sn.Raif Vırmiça KDTP (TDB) yayınları olarak PRİZREN CAMİLERİ, PRİŞTİNE CAMİLERİ, KOSOVA HAMAMLARI adları kitapları hazırladı.Bu kitapların yayın masraflarını parti olarak karşıladığımız için benzer kişiler tarafından sert eleştirildik.Bu kitapları yayınlamakla ne kadar haklı olduğumuz savaştan sonra daha iyi anlaşıldı. Söz konusu eserlerin çoğu savaşta Sırplar tarafından yakılıp yıkıldı.İç muhaliflerimiz çok.Benim anlamakta güçlü çektiğim tek şey TİKA’ nın bu anlamsız ve sebepsiz yere maddi yardımını kesmesi. Yoksa o da mı muhaliflerin oyununa geldi? Yeni Dönemin 10 yıl içinde Türk Halkına verdiği hizmetler hiçbir zaman küçümsenemez.Hele tek partimiz olan KDTP’ye seçim dönemlerinde verdiği destekler hiç küçümsenemez.Peki bu gazetenin yaşaması için partimiz ne yaptı?KDTP’nin kuruluşundan beri Türk Halkının dilini,dinini,kültürünü ve eğitimini yaşatmak ve ayakta tutmak tek hedefidir.Ama görünen köye kılavuz gerekmez.Koltuk ve mevki her şeyden önemli. Çok üzgün olduğunu biliyorum Mehmet Bey. Çünkü Yeni Dönem senin her şeyindi.O’nun için ata yadigarı malından da oldun.Halkın için elinden gelen her fedakarlığı yaptın.Sen değil,bunu köstekleyenler utansın.Sana oynanan bu oyunların bir benzeri biliyorsun bize de oynandı.Biz de sizin gibi ilacı olmayan şekeri bol olan bir hastalığa kapılmıştık. Mehmet Bey,bugüne kadar gösterdiğiniz fedakarlıklardan dolayı başta zatı aliniz olmak üzere Fevzi kardeşimi ve gazetenizde çalışan tüm personelinizi tebrik ederim,her zaman yanınızdayım.Allaha emanet olun. Cemali TUNALIGİL Değerli soydaşlarım, Böyle bir gazetenin kapatılmasına izin vermemeliyiz. Ben sadece bunu biliyorum, başka varsa gelip biri bana söylesin. Yani, "Biz öyleyiz, biz böyleyiz, şuyuz buyuz" diyoruz ve sonunda da "Böyle bi gazetenin kapanmasına izin veriyoruz" mu diyecez? Bizim köyde bir deyim var: KIZA SÖYLE, GELIN ANLASIN Süleyman Sait Sevgili arkadaşlar Türkiye’den ve Kosovadan bu kadar insan burada YENI DÖNEM GAZETESİ nin kapatılmaması için yazıp çiziyor. %100 insanlar üzüntülerini dile getiriyor. Bir kısmı fikirleriyle, bir kısmı maddi destek anlamında birşeyler yazıyor çiziyor. Peki Kosova Türk Toplumunu temsil iddiasinda olan KDTP Genel Başkanı, ÇEVRE BAKANI, Milletvekili Sayın MAHİR YAĞCILAR halkının bu feryadını duymuyor mu? Neredesin sayın Genel Başkan? Neredesin Sayın Bakan? Neredesin Sayın Milletvekili? Feryad eden senin hemşehrilerin, feryad eden senin arkadaşların. Sen neredesin? Sayın Genel Başkanım, Genel Başkan resmen olunsada fiilen olunamıyor demek ki? Halkından kopuk, medyasından kopuk, Türklerin dertlerinden uzak, çözümlerinden uzak, Türkçesinden uzak KOSOVA TÜRK DEMOKRAT PARTİSİNİN Genel Başkanı olunmaz. Yazıktır temsil ettiğiniz topluma. Hem Bakan olacaksınız, Hem Genel Başkan olacaksınız ama ciddi bir mesele oldugunda ortada olmayacaksınız. Peki sahi ne zaman ortada olacaksınız. Balolarda, şenliklerde, temsillerde mi? Mamuşa’da Türk toplumunu rezil eden, oylara hile karıştırdığı agit raporlarıyla sabit olduğu için bütün oylarımızın iptal olmasına sebep olan kişiyle, ne pazarlıklar yaptığınız ve Mamuşanın oylarını nasıl aldığınız ortaya çıktı. Türk toplumunu temsil için bula bula sahtecilik yaptığı tescilli birini mi buldunuz Bakan Yardımcısı yapacak? Kosova Türk Toplumu sizi böyle hatırlamasın. Sayın Genel Başkanım koltuklar gelip geçici. Koltuk için bu kadar oyuna girmeyin. Değmez vallahi değmez. Selim Mayadağlı Yeni Dönem gazetesini yaşatmak için her alternatifi değerlendirmeliyiz... Yeni Dönem yaşamalı... 10.000 üyesi olan grup değil bir gazeteyi yaşatmak, bir medya kompleksi kurabilir... Yeni Dönem Gazetesi Yaşamalı... SAYGILARIMLA.. Prof. Dr. ABDÜLKERİM DİNÇ Orda bir gazete var uzakta ! Görmesekte, okumasakta o gazete bizim gazetemiz . Ben abone olmak istiyorum, İstanbulda bana ulaşmıyacaksa yerime Kosava’da birine gönderilsin gazete, mümkünse abone olamıyacak durumu olan birine Saygılar Cumhur GURVARDAR İstanbul / TÜRKİYE İyi günler Kosova'lılar Yeni Dönem Gazetesi'nin ekenomik nedenlerle kapanması üzerine Türklüğün ve Türkçe'nin git gide yok olacağı belirtilirken göz ardı edilen önemli bir konu var pasaportlar konusu. Kosova pasoportları Arnavutça, Sırpca ve İngilizce hazırlanmış ve dağıtılmayı bekliyor, pasaportlarda Türkçe nerede. Kimse bunun mücadelesini neden vermiyor. Söz Türklük ve Türkçe'ye gelinince mangalda kimse kül bırakmıyor. Kosova Türk Gazetecileri ve sayın Türk Milletvekilleri ve Bakanım bu konu da Millet olmanın vazgeçilmez unsurlarındandır.Lütfen bu konuyu gündemde tutup pasaportlara Arnavukça, Sırpça, İngilizce gibi Türkçe de yazılmasını sağlayın. Attila Güvenç / İstanbul Ben Prizrenli değilim, Balkanlardan göç eden bir ailenin evladıda değilim. Ben kocaman Türk Dünyasının ufacık bir bireyi olarak her taraftaki kardeşlerimden haberler almaya gayret gösteririm. Prizrenliler gurubuda keyifle takip ettiğim bir sosyal grup. Mesaj gurubu demiyorum çünkü bu oluşumlar artık edebiyat yapılan yapılan mesajlaşma grupları olmaktan çıkmış, birlik ve beraberlik duyguları ile ortak hareket edilen sosyal birliktelikler haline gelmiştir. Artık bu mesaj grupları sayesinde çok ortaklı şirketler kuruluyor, dernek ve vakıfların temelleri atılıyor. Prizrenliler yahoo grup üyeleri de bu konu ile bir karar aşamasına gelmişlerdir. Ya sadece kendi aralarında yazışıp duracak, memleketçilik edebiyatı yapacaklar yada YENİ DÖNEM gazetesi için ellerini taşın altına koyacak, organize edilecek kampanyalarla gazeteyi canlı tutacak ve sosyal bir hareket oluşturacaklar. Son günlerdeki Yeni Dönem konusu on binlerle ifade edilen üye sayısına ulaşmış Prizrenliler gurubunun nereye gideceğini belli edecektir. Memleket edebiyatımı yoksa memleket için icraat mı? Hepimiz bekleyip göreceğiz. Mehmet Özgür DEMİR Demirhan Food Trading Yeni Döonem gazetesinin kapanması ile ilgili haberin çatırtılarını bundan daha önce duydum ama olmaz böyle birşey diye düşündüm, olmamalı... ama ne yazıkki oldu, ve ne yazık ki bu tarz haberlerin ardından da bir vefat haberi almış yakınlarına sabır dilediğimiz gibi birçok mailleri okumak ta çok rahtasız edici oluyor. Birlik gazetesi 60 yıllık gazete kapandı arkasından bir ay geçti ve sonuçta birşey yapılmadı. Yeni Dönem Gazetesi için de en kısa zamanda bir çözüm bulunmalı diye düşünüyorum. Bulunabilir, yapılabilir.... Köprü Derneği olarakta ne gerekiyorsa yanınızdayız. Yeni Dönem Gazetesi kurucuları, sahipleri, çalışanları ve bütün ekibi oturup kesin bir çözüm üretmeli, kapatılmamalı, gerekiyorsa bir sayfalık gazete ile devam edilsin yeter ki Gazete Kapandı haberine bir damla umud olsun. Bize de ne görev düşüyorsa yapalım.... Saygılarımla Leyla Serif Emin Köprü Dergisi Editörü Sayın Üyeler Gerçektende bu gazetenin kapaması benim için çok üzücü bir olay. Fakat gerçektende bence bunun yani gazetenin kapanış sebebini içimizde aramamız lazım. Evet Türk milletinin ihtiyaç duydukları yardım herzaman ana ülke olarak saydığımız Türkiyeden geldi. Fakat artık herşeyi tek kaynkatan bekleme dönemi geçtiğini düşünüyorum . Yani hepimiz burada yeni kaynaklar yaratmamız gerekir. Bu gazetenin kapanması hakkında çok mail okudum ve de sürekli durmadan okuyorum işte ben üye olacam ben üzüldüm. Şunu bilmemiz gerekir acaba üzüldüm diyenlerin kaçı bu gazeteyi alıyordu. Üzülmek bir yana kaç kişi yardım etti. Evet belki bende pek aktif bir okuyucusu değilim ve bundan suçlu buluyorum kendimi. Ama artık geç hayatta olduğu gibi sevdiğimiz şeylerin değerini ancak kaybettikten sonra anlıyoruz... Umarım bu hatadan ders almışızdır. Şahsi olarak ben aldım.... Ertan Keçi ler; Türkçe düşmanlığının arkasındaki gerçek- Yeni Dönem; adı gibi yepyeni bir dönemi kapsıyor. Bu yeni dönemi açıklamadan önce neden yepyenibir dönemi kapatıyorlar diye sormak lazım. 1999 yılı sonrası Kosova’da çıkan hemde oldukça mütevazi imkanlarla çıkan Türk’ün sesi Türkçe neden şimdi susturuluyor? Önce Türkçe anayasada kısıtlandı kamuoyuna Türkçe çığlıklar atan Yeni Dönem haklılığını Türkiyedeki soydaşlarına yeterince duyuramadımı acaba... Yoksa her konuda vurdumduymazlık içinde olan Türkiyedeki soydaşları yine vurdum duymaz bir tutum içinemi girdi. Bunları tarihin derinliklerinde bulacağız. Priştine’de binaların duvarboyu Amerika bayrağına boyandığını, bağımsızlık kutlamalarında Amerikan bayraklı gençler görmüştüm. Bu gençler dedelerinin dilinde konuşabildikleri halde dedelerinin diline savaş açmış, şambabaları Amerikan diline heveslenmiş durumdalar. Belki dedelerinin kemiklerini de sızlatarak... soruyorum Kosova’da kaç kişi abone yada Yeni Dönem gazetesini satın alarak okuyor? Kaç işadamı reklam veriyor, aynı soruyu Türk kimliği taşıyıp, Türk pasaportu ile ticaret yapan kaç işadamı reklam vermeyi düşünüyor? Yada bu gazetenin maaliyeti neki? Bu gazeteyi satın alarak Türkçe’yi Kosova’da susturmayalım diye düşünüyor?. Ben bir öğretmen olarak bu gazetenin yaşaması için hisse satın almak istiyorum. Kendini Türk hisseden herkesinde satın almasını diliyorum. Çünki bu görev dünya Türklerinin sesidir. Susmayacaksak, son nefesimizde dahi Türkçe konuşacağız. Kendi dilimizde dünyaya seslenmenin başka yolu yoktur, küresel güçlrin ortak dili Amerikanca ise Türklerin ortak dilide Türkçedir. Türkçe üzerinde oynanan küresel oyunları bozmanın yoluda bu yeni dönemi kapatmamaktan geçer. Saygıdeğer dostum, vefakar dostum Mehmet Bütüç Bey de inanıyorum ki çok zorda olmazsa bu gazeteyi bu dili son nefesine kadar korur ve bu küresel oyunda bozulur. Kosovalı işadamlarına, kosovalı derneklere, hatta Türkiye’deki tüm türklere sesleniyorum haydi bu yeni dönemi satın alalımki küresel oyun bozulsun Yeni Dönem yepyeni bir dönem olarak Türkler var oldukça Türkçe seslensin... Metin Özkan Bu üzücü yazıyı okuduktan sonra üzüntüyle herkesi selamlamak ve uyarmak gerekiyor bu defa. Derneğimiz YAFEM' in düzenlediği 11’ci Türk Boyları Kültür Şölenine katıldığı için şu an Yalova’da bulunmaktadır. Bu sebeple bu yazıda sadece derneğimizin bu konuyla ilgili üzüntüsünü ve "YENİ DÖNEM"in yanında olduğunu dile getirmek istedim. Derneğimizin yönetim kurulu en yakın bir zamanda resmi görüşünü ortaya koyacaktır. Yeni Dönem gazetesi Mehmet Bütüç'ün değil o hepimizin sesimizdi. Mehmet Bütüç sadece o medyanın gerçek "lideri" olarak kendini, ailesini, varlığını, sağlığını... Bu yolda harcayan abimizdir. TIKA yardımını kesmiş!... Bununla ilgili derneğimizin de diyecekleri vardır ama o yazılı olarak olacaktır "Telefonla" değil. Saygı ve selamlarımla, Tahir Luma "Doğru Yol" Türk Kültür Sanat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kosova'daki gazeteye TİKA'nın şunca yıl yaptığı yardımın kesilmiş olmasına üzülmekten de öte; utanıyorum! Utanıyorum; çünkü bir Anadolu Türk'ü olarak Balkanlar'daki 'sesimizi' kendimiz kestiğimiz için utanıyorum. Kosova'daki kardeşlerimizden basın desteğini çekmek demek; onları Soros'un kucağına atmak demektir. Sanırım amaç ta budur. Çok yazık. Mevlüt Uluğtekin Yılmaz Dergi ve gazete çıkartmak çok zevkli olduğu gibi maddi manevi olarak külfeti ağırdır. Ayrıca, küçük yerleşim yelerinde bu külfet daha da artar. Gelir için en azından abone sistemi düzenli olmadımı, reklam alınamadı mı yayın hayatı daha da zorlaşır imkansız hale gelir. Yeni Dönem gazetesinin yaşaması çok önemliydi. Dergi çıkarttığım, bazı gazetelere katkım olduğu için neler hissettiklerinizi anlıyorum. Umarım daha iyi olanaklarla yeniden yayınlama olanağı bulunabilir. Sevgi ve selamlarımla Turhan Feyizoğlu Merhaba, ben İLESAM'dan Zeliha Oral. Burada web sayfasıyla ilgilenen bir şahısım. Öncelikle gazetenizin kapanmasından dolayı üzüldüğümü belirtmek isterim. Çünkü milletimin, memleketimin sesi soluğu oluyorsunuz. Lakin eğer müşkil bir durumda kalınmışsa eğer bireyler kendi inançlarına sarılmalı ve ayakta kalmalı diye düşünüyorum. Benim güzel ülkem kendi içindeki virüzleri temizlemeye çalışıyor. Malumunuzdur ki insan için ancak çalıştığı vardır. Kolaylıklar diliyorum. Zehra Oral YAFEM’den “Yeni Dönem” gazetesinin kapanmamasına çağrı Y alova’da 22-23 Temmuz tarihlerinde YAFEM’in 11. Türk Boyları çerçevesinde 2. Türk Dünyası Medya Mensupları Buluşması’nda bir araya gelen Türk Dünyası Basın Mensupları, Balkanlar’ın güzide Türk Medyasının birimi olan “Yeni Dönem” Gazetesinin kapanmasını büyük bir üzüntüyle karşıladılar. 2. Türk Dünyası Medya Mensupları Buluşmasından sonra yayınlanan basın bildirisinde, “Kosova’da yaşayan Türklerin tek sesi olan “Yeni Dönem” gazetesinin kapatılması haberine büyük bir teesürle öğrenmiş bulunuyoruz. Bu üzüntümüzün kamuoyuna duyurulması gerektiğine inanıyoruz” denildi. Kaynakları kesilen ve kapanma eşiğine getirilen “Yeni Dönem” Kosova Türk Medyasının ayakta kalmasının, desteklenmesinin ve soydaşlarımızın Balkanlardaki Türkçe sesinin yankılanması için sivil toplumun ve yetkili makamların el birliği içerisinde olunması, gerekli desteğin esirgenmemesi temenni edildi. EFRASYAP Pazar 24 Ağustos 2008 Yeni Dönem okurlarına veda etti! Böyle mi olmalıydı? Zeynel BEKSAÇ Bir gereksinim olarak günyüzü gördü. Kosova’da ilk bağımsız Türk gazetesi oldu. 10 yıl Kosova’da Türklerin sözcü rolünü oynadı. Şimdi de, maddi sıkıntılar yüzünden 17.07.2008 tarihli son sayısıyla okurlarına veda etmek mecburiyetinde kaldı. Balkanlar! O topraklarda gözümüzü açtık. Nice yüzyıllardır oralar bizim. Evlad-ı Fatihan derler adımıza. Bundan da gurur duyarız. 80 küsur yıldır bir avuç olarak kendi yağımızla kavrulduk. El etek açmadık hiç kimseye. Kimliğimize toz kondurmadık. Genelde ders kitaplarımız olmadan ilköğretim, öğretmen okulu, lise ve yüksek okulları bütünledik. Dilimiz diye, kültürümüz sanatımız diye, gelenek göreneklerimiz diye, nice ömürler tükettik. Şiir yazdık, beste yaptık, türküler yaktık. Tiyatro oyunları oynadık, halk oyunlarımızla coştuk. Kitap yazdık, gazeteler, dergiler çıkardık. Durmadık. Hep bir şeyler yaptık! Yılmadık! Dilimizle hala varız diye hoşnut olmayanlar oldu. Aldırmadık. Kimliğimize daha bir sarıldık. Ona hiç ihanet etmedik… Pek te kolay olmadı aslında Balkanlarda bir avuç topluluk olarak zamanın nice fırtınaları karşısında ayakta kalmaya. Makedonya ve Kosova Türkünün alfabe rolünü oynamış, nicelerinin edebiyat aşısını aldığı, Türkçe yazabilmenin tadına vardığı 60 yıllık görkemli varlığıyla önce Birlik Gazetesi tarihe karıştı. Ardından 30 yıllık Tan Gazetesi de aynı kaderi paylaştı. Yitirdiğimiz değerlerden biri de, Türkiye dışında Balkanlarda biricik profesyonel olan Priştine Radyosu Türk Orkestresi’ydi. Sesler, Çevren, Çığ, Kuş, Sevinç,Tomurcuk gibi dergilerin adlarının da geçmişin izlerinde yer alması bizim hikâyemizin içyüzünü en iyi bir şekilde yansıtır diye düşünüyoruz. 1999 Kosova’da yaşanan savaş ardından dilimizin ısrarla unuturulmaya çalışılması, biz Kosovalı Türklerin artık yeni bir konumda olduğumuzun belirtisiydi. Bu zor, sancılı yaşanan günlerin birinde, Mehmet Bütüç Yeni Dönem’i günışığına çıkarıp, incinmiş dilimizin henüz pes etmediğini, bileğinin kolay kolay bükülemiyeceğinin haberciliğini ortaya koyar gibiydi. Bütüç, Yeni Dönem’le Kosova’da bağımsız gazete olarak bir ilke imza atıyordu. Toprağını satmıştı. Gecesini gündüze katıp başlangıçta güçlü bir kadroyla Türklerin önüne engel olarak çıkan sorunların üstüne yürüdü. Okurlar, halk o zor günlerde Yeni Dönem’de çıkan yazıları büyük bir heyecanla okuyor, bu yürekli yazılardan Türkçe’nin bu topraklarda sonsuza dek yankılanacağı gerçeğinden moral depoluyordu. Yeni Dönem, Kosova Türklerinin tek siyasi partisi olan KDTP’ye de her fırsatta sahip çıkıp, onu şahlandıran oldu. N’etsek, neylesek olmuyor. Çark hep bildiğince dönüyor. Sonuçta feryadımız kısır bir döngüde yankılanıp kalıyor diyecektim ki, bugün Av. Zeki Çalışkan’ın internet ortamında ortaya çıkıp: “…Gazetenizi ticari amaç olmaksızın Kosova Türk dünyası adına elele verecek dostlarla beraber satın almak istiyorum. Kendinizi özgurce ifade edeceğiniz bir platform olarak imkânımız olduğu müddetçe devam etmeniz gerektiğine inanıyorum.. Kimsenin eline bakmadan yayın hayatını devam ettirecek ve işin ruhu gereği özgürce yayın yapacak bir platform oluşturmayı temel ilke olarak kabul eden dostları elele vermeye davet ediyorum..” demesi yüreklere tam anlamıyla su serpti, rahatlattı. Yüreğine sağlık sayın Çalışkan. Bu dopinge hem de nasıl gereksinimimiz vardı. Evet, bu böyle olmamalı. Bu durum karşısında sağır davranmamalıyız. Bir misyon gerçekleştirmiş Yeni Dönem ve Mehmet Bütüç’e katıksız destek vermemiz gerek. Gün, el uzatmanın, yürek yüreğe olmanın günüdür. Paylaşılacak nice güzellikler, omuz omuza vereceğimiz nice sorunlar bizi bekliyor. Gelin hep birlikte dilsiz değil; konuşan, düşünen, sorunların peşinden gitmekte ödün vermeyen ve gerçekleri dile getirmekten yılgılara meydan okuyan bir Yeni Dönem’in yaşatılmasına, dolayısıyla bu topraklarda Türkçe’nin yarınına yeni ufukların doğmasına fırsat yaratalım. 8 Kayıplar bizim kaderimiz mi? N eden yine kayıplar? Sanki barışmak gibi bir niyetimiz yok kayıplarla... Bu kurguyu kimler ayarlıyor bize? Adam gibi yürümeye, adam gibi düşünmeye, adam gibi hareket etmeye ve sonuçta adam gibi karar vermeye ille de birilerinin ya da birileri tarafından yönlendirilerek mi hep karar almamız gerekiyor? Bütün yalnızlığımızla, bunca yıl boyumuzdan çok başarıları göğüsleyen, sorunların üstüne yılmadan gürbüzce adımlayan bizler değil de, başka birileriymiş sanki... Aslında isteklerimiz çok değil. Biz bize yeteriz. Yaşamın her alanında yetişmiş kadromuz var. Yeter ki, bu kadroya gerçekçi bir gözlemle yaklaşılsın... Evet, bizim bir tek amacımız, Kosova’nın her yanlı kalkınmasına Kosova Türkleri olarak var gücümüzle katkımızı sunmak ve bu topraklarda eğitilmiş, kültürlü, ekonomisi güçlü, morali yüksek olan, geleceklerini garanti edegençler yetiştirmektir. Bu bilecek kazançlarımızı yeterince var ettikten sonra; onurumuzla, gururumuzla, aile şerefimizle ve zengin geçmişimize saygı göstererek, Kosova’da varlığımızı daha nice yüzyıllara devam ettirmektir. Her zaman Türklüğe katıksız katkı sunanlardan olduk. Böyle eğitti dedelerimiz bizi, kimliğimizi böyle emanet etti... Özellikle bu son 10 yıllık dönemde bu davada katkısı büyük olan, her şeyini ortaya koyan, malını mülkünü bu uğurda harcayan, hatta ve K hatta bazan bu zor yolda Mehmet Bütüç’e karşı onurunu zedeleyebilecek düzeyde uygulanan baskılara rağmen, Yeni Dönem ayakta kalmaya başardı. Sırası gelmişken sorasım geliyor; Yeni Dönem’e destek sunarken, ardından baskılar uygulamakla, kaprislerle hareket etmekle, bu sunulan desteklerin ne anlamı vardı? Hiç abartmıyorum; Yeni Dönem gazetesinin kapanması, şu an Kosova Türklerine verilmiş en büyük zarardır. Bunun adı, kendimiz tarafından varlığımızın yadsınması değil mıdır?... Bu durum karşısında duyarsız kalmayan, buranın hasretiyle yanıp kavrulan, bu toprakları unutmayan, şimdiye kadar sunduğu desteklerden dolayı Avukat Zeki Çalışkan Bey’e en içten teşekkürlerimi sunarım. Sunduğu desteklere verebileceğimiz karşılık, buralarda varlığımızın devamıdır ve bize sadece Zeki Bey’in dedelerinin mezar başında dua edip, böyle evlat yetiştirdikleri için, Allah’tan mekanlarının cennet olmasını dilemektir. Umarım bu girişim sadece Av. Zeki Bey’de kalmaz, Kosova’da tüm sivil toplum örgütleri de bu girişime katılır ve destek sunar. Sadece Kosova’da değil, dünyanın neresinde Türk varsa bu tür olaylarda el ele vererek destek olma mecburiyetindeyiz. Başka seçeneğimiz yok. Saygılarımla Cemil Luma Kosova Demokratik Türk Partisi Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ‘Kosova Türkleri neden susturuldu? osova Türklerinin sadece sesi olmakla kalmayıp aynı zamanda bölgedeki Türklerin varlığının teminatı olan Yeni Dönem Gazetesi kapandı. Bir haftadır Yalova’da devam eden 11. Türk Boyları Kültür Şöleninde Yalova Folklor Eğitim Merkezi’nin (YAFEM)konuğu olduk. Bu şirin şehrimizdeki coşkuya ortak olma fırsatını yakaladık. Ancak daha ilk gün aldığımız acı bir haber Türk dünyasının farklı bölgelerinden gelen birçok gazeteci arkadaşımız gibi bizim de mutluluğumuzu gölgeledi. Bir hafta boyunca aynı odayı paylaştığım arkadaşım, Yeni Dönem Gazetesi yayın koordinatörü Taner Güçlütürk’ün anlattıkları ve gazetenin son sayısında yazılanları bize aktarması acımızı katmerlerken doğrusu bizi hiç şaşırtmadı. Balkanlar’daki Türklüğün ve Türkçenin baltalanması filminin son perdesi olan Yeni Dönemin kapatılmasının önceki bölümlerini Bulgaristan’da ve Makedonya’da daha önce görmüştük. Ancak alışılmış senaryoların final bölümü olarak değerlendirebileceğimiz Yeni Dönem’in kapatılmasını farklı kılan kapatılmanın yerel baskılardan değil Türkiye kaynaklı olmasıdır. Yeni Dönem 1999 yılında Kosova’da yayınlanmaya başlandığı tarihten itibaren bir enformasyon hizmeti sunmakla kendini sınırlamamış, on yayın yıllık hayatı boyunca Türkçenin korunması, kullanılması ve Türkiye ile Kosovalı Türkler arasında bir bağ oluşturmayı temel misyon olarak benimsemiştir. Kosova’da 10 yıl boyunca üstlendiği Türk Kültürünü ve Türk Dilini Yaşatma görevini başarı ile yerine getiren Yeni Dönem’in son sayısı (436.Sayı) elimize ulaştığında okuduğumuz veda yazıları acımız bir kat daha arttırdı. Ancak Kosova’nın çılgın Türkü olarak gördüğümüz, başta dedesinden kalan mirası olmak üzere varını yoğunu kendi çocuğu olarak gördüğü Yeni Dönemi yaşatmaya harcayan gazetenin müdürü Mehmet Bütüç ve arkadaşlarının kararlılığı polyanacılık oynama konusunda bizi biraz da olsa cesaretlendirdi. Ancak ne atadan deden kalan miras ne dişten tırnaktan arttırılan nafaka gazeteyi yaşatmaya yetmedi. Anavatan Türkiye’nin Türkçe konuşan topluluklarla ilişkileri geliştirmek ve onların kalkınmasına katkı sağlamak temel hedefi kurduğu resmi kurumunun desteği de kesilince Yeni Dönem Balkanlarda yüzlerce Türk gazetesi gibi adeta Tarihin tozlu sayfaları arasındaki mahkûmiyeti onaylandı. Kurumumuz 2008 itibarı ile hiçbir gerekçe göstermeden aylık 2 bin 800 avro desteği kesmesi gazetenin sonunu hazırlamakla kalmadı, alışılagelmiş Sırp barbarlığı ve kendilerini yok sayan Arnavut milliyetçiliği karşısında Kosova Türklüğünün adeta kolunu kanadını kırdı. Önceliği Türk konuşulan ülkeler olmasına rağmen Türkçenin ve Türklüğün baltalanmasına seyirci kalan bu kurum bir taraftan Yemen gibi binlerce Türk’e mezar olan coğrafyada Türkoloji enstitüsü kurmakla övünürken diğer taraftan yüzyıllardır kalbi Türkiye için atan, Türkçe ağlayıp Türkçe gülen Kosova’da böyle anlamsız bir karara imza atmak gibi bir çelişkiye düştü. Bu karar düşündürücü olmaktan öteye acı verici bir durumdur. Aslında Kurumun son yıllardaki anlayış değişkeliği ve açılımları (Afrika, Ortadoğu bölgelerine yönelik)ve bu amaçla aktarılan yüz milyonlarca doların arasında bazı ipuçları verse de komik bir meblağ olan 3 bin avro kaynağın kesilmesi nasıl ve ne şekilde açıklanabilir ki? Bizim elimizden bu ağır vebalin altına girmeye cesaret edenleri gösterdikleri cesaretten kutlamaktan başka bir şey gelmiyor. Sadece sormak istiyoruz Yeni Dönem neden susturuldu? Yeni Dönem’i Balkanlardaki Türkçenin son kalesi olarak bağrına basacak olarak tarihin kendilerini nasıl hatırlayacağını bir daha düşünmeleri dileği ile Başın sağ olsun Kosova, başın sağ olsun Türkçem Rıdvan Tümenoğlu 9 Pazar 24 Ağustos 2008 MEHMEDİM Yadigar sana atalarından bu kan, Bilsen ne meziyetler taşır Mehmedim. Her damla; vatan, namus uğruna akan, Şeref olmuş, sana yağmıştır Mehmedim. Yetmez sözler, seni anlatmaya veciz, Gerçek, Mehmedi tanımlamaya aciz, Kalır Şimşekler zayıf, tufanlar naçiz, Sen Türk oğlu Türk, sen kahraman Mehmedim. Bir Anadolu delikanlısı, yağız, Yeryüzünde kim çıksa karşına, cılız, Türk’üz, er meydanında her zaman varız, Düşmana inen kılıç şandır Mehmedim . Bu topraklarda yeşermiş delikanlı, Hayran sana Kafkaslı, hayran Balkanlı, Seninki kadar kimin tarihi şanlı? Vatana meftun, bahadırım Mehmedim. Bir asker, parlayan gözlerinde fer, Güneş gibi parlayan, işlenmiş cevher, Bir ordu düşünün, pırlanta her nefer, İşte Türk’ün Ordusu, işte Mehmedim. Vaktiyle düşmanı kaplamış bir hülya, Ele geçirecekmiş yurdumu güya, Bilmez ki bu emeli rüyadan rüya, Çıkmış karşısına, “Dur!” demiş Mehmedim. Mehmedim, kıvılcımlar saçan bir bakış, İlmik ilmik Anadolu, kutsal nakış, Yıldırımca gürleyiş, şimşekçe çakış, Vay haline düşmanın, yakar Mehmedim. Yıkılsa karşında koca dağlar, değer, Nice ordular ki, kağıttanmış meğer Titremez mi kükresen, karşında her yer? Kudret timsali, serdengeçti Mehmedim. Görülmez yüzünde ne korku ne keder, Toplansın karşına dünya, ne fark eder, Mehmet, koca bir düşman ordusu eder, Senle anlam kazanır, zafer Mehmedim. Mehmedimin göğsünde en kutsal nişan, En büyük asker, vatan aşkıyla coşan, Orduları zaferden zafere koşan, Milletin göz bebeği, cesur Mehmedim. Kızıl kırmızıya boyanmışken toprak, Buluştu üstünde hilalle yıldız, ak, İlham verdi bu sahne, yükseldi bayrak, Can verdi bayrağa, kan verdi Mehmedim. Mehmet ki, şeref dolu, şereften öte, Küçümsemekse onu, en büyük hata, Bu dünyada bir gerçek, hakim hayata, Çelikten iradenle, sensin Mehmedim. Değil mayası, demirden taştan oluş, Sabır dolu, vatan aşkıyla yoğruluş, Kahramanlığa gebe, o cevval duruş, İşte etten tırnaktan, insan Mehmedim. Mehmedime şehadet en büyük paye, Canı, cananı fedaya layık gaye, İlle de vatandır, gerisi hikaye! Vatan borcuysa bahis, koşar Mehmedim. Selam sana, saygı sana yakışır, Yaşayan her kalp sana hayranlık taşır, Söyle, haksızlığa karşı kim savaşır? Adalet savaşçısı, yiğit Mehmedim. Ey köhne Dünya, bu bitmez güçten kork! Tarihin doruklarında, sarsılmaz Türk, Ve Türk’e ışık tutan ulu Atatürk, İzle onun yolunu, yüksel Mehmedim. Dz. P. Ütğm. Murat BALCI Yeni Dönem’den sonra sırada dernek ve okullar mı? K osova savaşından sonra Türkleri bir çatı altına toplamayı başarmış bir gazetenin kapanması her Türk milliyetçisini derinden üzdüğü bilincindeyim. Gazetemizin Türklük mücadelesi konusunda yaptıklarını ne “partimiz” ne de derneklerimiz yapamadı. Bundan dolayı da hani parti yöneticilerinin politikalarını ara sıra eleştirdiğinden maddi sıkıntıya düştü… Değerli kardeşimiz Kenan Mahmut iki yıl Prizren’den hafta sonları Gilan’a geldiğinde kapı kapı dağıtımını yaptı. Kenan’dan sonra Sabit Gaş Prizren’de liseye devam ettiğinde aynı Kenan gibi gazetenin dağıtımın yaptı. Sabit’ten sonra babası rahmetli meslektaşımız Halit GAŞ bu göreve üstlenmiştir. Her gazete okuru memnundu. Bir ara başka biri bu göreve üstlenmiş abonelerden aldığı parayı gazeteye iletmemiştir, konuyla ilgil okur mektuplarından bir yazı da gazetede de yayınlanmıştır. Bu iş gönül işidir. Karşılık beklemeden yapılan bir iştir. Böyle bir gazetenin devamı için başta KDTP sonra da dernek ve Türkçe okullarımızın desteği gerekmektir. Gerçi gazete parti politikasına uyum sağlaması gerekir ki parti desteklesin, ama gazetemiz parti yöneticilerimizin yanlış politikalarına uyum sağlayamadı. Parti yöneticileri çok ılımlı ve taviz kar politikalar ve küçük hesaplar peşinde olduğu için gerçekleri yansıtamadı. Bunun örneğini derneklerimizde de görmek mümkün. Derneklerimiz şu anda kirayı ödeyecek durumda olmadığından kapanmak üzere. Prizren Filizler derneği Kosova’nın en başarılı uluslar arası bir dernek olmasına rağmen kira yüzünden nice nide sıkıntılar içinde. Gilan’da Yarın derneği parti binasını kullandığı dönemde başarısı yanı sıra her geçen gün üye sayısı artarken dönemin Şube başkanı ve derneğin 6 yıl başkanlığını yapmış şahıs parti ofisini başka yere taşımakla derneği kapatma noktasına getirdi. Kendisi dernek başkanıyken “sayımız o kadar az ki hepimizin parti ve dernekte olmalı” sözlerini defalarca tekrarlamıştır. Neden parti dernekten ayrıldı anlayamadık!? Zaten partimizin kuruluş amacı Kosova’da Türkçe eğitimi, Türk Kültürünü ve Türkçe Medyayı desteklemek ve geliştirmektir. Bireylere görev ve makam vermek için kurulmamıştır. Tabi birileri Parti Başkanı, Milletvekilli, bakan, bakan vekili, danışman olur başbakan da olabilirler ama bu görevlere kimse tapuyla gelmez geldikleri gibi gün geldiğinde giderler. Onun için bazıları makama gelemediğinden dolayı hüsrana uğramamalı biraz bek- Caner SÜLEYMAN caner_pr@yahoo.com.tr leyip biraz sabır ve daha çok uğraşı verip zamanla halk yeniden uygun görürse görev verir. Bu iş bir iki kişinin işi değil buna karar veren binlerce kişidir. Ama maalesef son gelişmeler gösteriyor ki makama gelen Kosova Türkleri artık gönül işi için değil şöhret ve çıkar peşinde uğraşı ve çaba sarf ediyor. Yıllarca Türklükle uğraşanlar en zor günlerde Türkçe eğitimi ayakta tutmak için öz be öz evlatlarını göze almış parti üyelerimiz şube seçimlerinde Türklük ve Türkçe’yle yakıdan uzaktan ilgisi olmayanlardan daha az oy almaları demokrasinin bir parçası desem ne kadar doğru bilmem ama bir şey bildiğim gerçektir ki bu tür “insanlar” her rejimde başta olmayı bilenlerdir. Sonuç olarak Gazetemizin, derneklerimizin ve en hayati önemden olan Türkçe’nin, Türkçe eğitimin Kosova’da hayatta kalması için görev KDTP’ye düşmektedir. KDTP yöneticileri bir an önce Programı bir daha okuyup ve tüzükte yapılması ve yazılması gereken değişiklikleri yapmalı. Aksi halde dernek ve okulların kapanması da gündeme gelebilir.Mehmet Bütüç dostuma sabır ve pes etmemesini dilerim. Kendisi ile 15-20 yıl beraber çalışmalarımız olmuştur. Özelikle Yeni Dönem Gazetesinde ara sıra köşe yazarlığı ara sıra Gilan'dan haberler vermişim. Bazen kendisiyle bazı konularda sert tartışmalarımız olmuşsa da her zaman hoş görüyle karşılamıştır. Hiç unutmuyorum gazetemizin ilk sayılarında SULTAN MURAT YAŞADI YAŞIYOR YAŞIYACAK manşetli makalenin yayınlanması çeşitli tepkilere neden olmuştu. Bazı arkadaşlarım aşırı,fanatik milliyetçi, bazıları da çok güzel bu tür yazılara ile çalışmalarına devam et gibi tavsiyelerde bulunmuşlardı. Bizzat Mehmet bey de telefonla arayıp bu yazımdan dolayı kutlamıştı. Kendisini Türklük davasına adamış. Türklükten hiç bir maddi çıkar beklemeden mücadele vermiş. Vereceğine de derin inanmaktayım ne bazı çıkarcı "Türkler" engel olabilir ama onları da aşamaya hazırız. Bizim Kosova Türkleri olara kaderimiz böyle Komunizimden tek partili sistemden kurtulduk diye sevindik. Ama ne ki yine tek partide olmak gayretlerini göstermek mecburiyetinde olacağız. Çünkü ikinci bir parti kurma lüksümüz yok Kosova Türklerinin biricik partisi olan KDTP’nin yazılmış kuralara şimdilik ihtiyaç duyulmaktadır. Celal Mustafa B Özel sayıya birkaç söz… irkaç hafta önce son sayısını çıkartan gazetemiz “Yeni Dönem”in elinizde bulunan bu özel sayısı, eminim birkaç sene sonra gelecek nesiller için, geçmişte yaşanan zorlukları anlama açısından önem arz edecektir. Kafamda uzun süre yazmak isteyip haftalara yazmayı düşündüğüm konulara maalesef bugün bu köşede, bir daha imkân olmaz korkusu taşıyarak kısaca değinmek istiyorum. Kosova vatandaşları olarak yaşadığımız temel sorunlardan birisi olan ve her alanda eksikliği hissedilen Kosova burjuva kesiminin yokluğu ister istemez bizlere de yansıyor. Geldiğimiz rejim itibari ile günümüz manasında kullanılan burjuva kesiminin olmayışı tamamen savaş öncesine dayanmaktadır. Devlet felsefesi ve isleyişi itibari ile buna izin verilmemekte idi. Savaş sonrasında serbest piyasa ekonomisine geçiş ile ya da başka bir ifade ile serbest piyasa ekonomisine itilmesi ile Kosova ekonomisi, yeni doğan bir bebeğin suya atılması gibi çaresiz kaldı. Kapitalizmin arzu ettiği uzmanlaşma kadrosu eksikliği dolayısıyla ekonomisine yeterli derecede uzman kazandıramadı, bu da eğitiminin gelişememesine yansıdı. Tüm bunlar Kosova genelini olduğu gibi, Kosova Türklerini de etkiledi. Burada yasayan etnik grupların bir şekilde bu kargaşa da kendini sağlama alma telaşında Türkler bunu da başaramadı. Çünkü savaş öncesinde Sırp baskısından ve işsizlik sorunu dolayısıyla Kosova’da yaşayan her aileden neredeyse bir kişi yurt dışında çalışmaya gitti. Rastlantı olarak tabir etmekte zorlandığım bir şekilde Kosova Türkleri bu süreçte de statüko durumunu korumuş ve olup bitenleri izlemiştir. Dediğim gibi ekonomimizi sübvanse edecek eğitim kalitesinden de uzak olduğumuz için kısır döngü içinde kaldık. Aynen Rostow`un büyüme teorisinin üçüncü aşaması olan kalkış (take off) aşamasındaki gibi. Bu aşamada toplum yatırım yapmak için harcamalarını kısmak zorunda kalır, fakat gelirinin az olması sebebi ile tasarruf edemez ve bu kalkış aşaması zor geçer. Burası yaşadığımız olayların maddi kısmı olmakla beraber, sorunlarımız aslında bununla sınırlı değil. Ülke olarak savaş sonrası, bağımsızlık süreci ve bağımsızlık sonrası süreç olarak üç kritik dönemden geçtik. Bu karışık donemde toplumumuzu yönlendirecek dinamik bir güç yoktu. Birlik çağrısı yapacak, halkı birleştirecek, yarınlarımızı çizeceğimiz bu önemli günlerde derin fikirlere sahip bir ortam oluşturulamadı. Derneklerimizin bolluğu bize kültürümüzü fazlasıyla tanıttı, fakat bir düşünce ortamı yaratmadı. Dünyayı ve çevremizde olup bitenleri pasif bir şekilde izledik. İpin ucu elimizden kaçtığı anda ise narayı bastık. Aman dedik. Oysa 3-5 yıl sonrasını görebilecek aydınlarımız olsa idi o zaman her şey daha farklı olurdu. Bu arada “aydınlarımız” başlıklı bir konu yazmaya hazırlanırken maalesef gazetenin kapanması gündeme geldi. Yeri gelmişken bu konu hakkında da bir iki kelime edelim. Bati dünyasında aydın kesim genelde kendi iç dünyasının değil, çevresi ile birlikte dünyayı daha yaşanabilir bir sekle kavuşturmak isteyenlere deniyor. Aydınlar toplumlarının önünde yürüyen, yol gösteren, söylediği sözlere kitaplar atfetmek gereken kişilerdir. Bizde aydın var mi yok mu bu bağlamda tartışılır. Ha, bu arada ben batının kriterlerine göre kendimi tanımlamam diyenler varsa, o zaman batıyı gözünde darmadağın etmiş fakat başka bir kaynaktan beslenme durumu icap eder. Bunu da maalesef biz bilmiyoruz. Kurulması öngörülen federasyonun, sadece dernekleri isim olarak birleştirmede değil, yürünecek yolda birleştirmede vakıf olacağına inanıyorum. Yardı faaliyetleri, gösteriler yanı sıra bu toplumun fikriyat duvarının temellerine bir tuğla koymasını temenni ederim. Çünkü Kosova kritik dönemden geçmesine rağmen, alınacak daha çok yol var. Son olarak gazetenin kapanması olayı ile de söylemem gerektiğini hissettiğim bişeyler var. Kosova Türk toplumunun gazetesiz kalması lüksü yoktur. Haftalık çıkan ve okuyucu potansiyeli belli bir gazetenin tirajından medet umup onun arkasında durmamak gibi tavır doğru değil. Bunu “Yeni dönem” için değil ileride bir gazetenin çıkarılması durumunda da aynı ihtiyaç duyulacaktır. Bugüne kadar bu gazetenin destek ile ayakta durduğu da unutulmamalıdır. Bundan önce çıkan “Tan” gazetesi de hatırlatmak gerekirse devlet destekli idi. Fakat kişiler arası anlaşmazlık, kurumlar arası anlaşmazlığa dönüşmüş veya öyle algılanmış olması sonuç olarak her şeyden bihaber olan halkın, okuyucunun zararına olmuştur. Türk dilinde yayın yapan bir gazetenin çıkması gerektiğine odaklandığım için, ve bu açıdan Kosova Türk halkının çıkarları ile örtüştüğünü zannettiğimden dolayı kimseyi haklı veya haksız olarak görme gibi bir durum da söz konusu değil. Yazımı Karadenizli Temel`in bir fıkrası ile bitirip yorumunu yaptıktan sonra bitirmek istiyorum. “Temel memleketinden göç ederken eşyalarını teker teker taşır. Fakat taşıdığı farklı bir nesne etrafındakileri şaşırtmış. Temelin elindeki mezar taşına bakıp sormuşlar bu ne diye? Temel de “Dedemin mezar taşı” demiş, peki bunu niye götürüyorsun diye sormuşlar. Temel de “Gittiğim yerde toprağa koyup, burası benim memleketim diyebilmek için” demiş. Mezar taşları bizim varlığımız ile birinci derecede alakalı olduğundan ve bilinçli bir şekilde yok edilmeye çalışıldığından çıkan gazeteler birkaç yıl sonra ise yarar diye düşündüm. Muhabbetle kalın… Pazar 24 Ağustos 2008 Konu: «Yeni Dönem» Gazetesi'ne destek mektubu Tarih: 22 Haziran 2008 Yer: Priştine Belge num: 7/2008 “Yeni Dönem" Gazetesi'nin kapanış haberini Kosova Türk Gazeteciler Derneği (KTGD) üyeleri olarak büyük bir üzüntüyle karşıladığımızı bildirmek isterim. Gazetenin ilk sayısıyla birlikte yaşadığımız o heyecanı hiç unutmuyorum. Çünkü, gazetenin kokusu, sayfasına elin dokunuşu, gözün manşete, resime bakışı bir başkadır. Gazete, ne radyoya ne de televizyona benzemez. O okunurken kimseyi rahatsız etmez. Güzel bir aynadır. Ama işte o aynadaki gerçekleri kabul edemeyenler, bu sefer önce aynaya çamur atar, arkasından taş atar, çatlatır. Fakat, gün gelir o kırılan aynada kendini görür. Sayın Mehmet Bey'in açıklamsının özetini bu anlayış içinde okudum. Kosova'daki Türk medyasının tarih boyunca (Miloşeviç dönemi dışında) ısrarla bağımsız bir yayın politikası izlediği söylenebilir. Günlük politika veya bireylerin istem ve anlayışları doğrultusunda yayın politikaları daima ömürsüz olmuştur. Bu yüzden Dernek olarak "Yeni Dönem"in bağımsız yayın politikası çabalarını her zaman desteklediğimizi ve bundan böyle de destekleyeceğimizi ifade etmek isterim. Gazetenin maddi sıkıntıları doğrultusunda ortaya atılan çözüm ve kişisel gayretleri takdirle karşıladığımızı belirtirken, Kosova'daki Türklerin Kosova Cumhuriyeti Devleti yurttaşı olduklarını, Cumhurbaşkanları'nın Fatmir Seydiu, Başbakanları’nın Haşim Taçi, milletvekillerinin Mahir Yağcılar, Enis Kervan, Müfera Şinik'in olduklarını unutmamak gerekir. Öyleki, Türk toplumu olarak sorunlarımıza çözümü, öncellikle Kosova kurumları içinde aramamız daha isabetli ve sağlıklıdır. Tabi ki bu arada Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurumlarının, Türk insanının desteği son derece önemlidir. "Tan" Gazetesi 30 yıl sonra 1999 Haziran'ında kapandı, yaşaması için ne Kosova, ne Türkiye, ne de uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından destek göremedi. İşte, o dönemin çok zor ve ağır şartlarında Türk toplumunun Türkçe gazete gereksinimini karşılamak için Mehmet Bütüç kardeşimiz, kollarını sıvadı kişisel girişimiyle, fakat dava adına dost ve genç aydınların desteğiyle "Yeni Dönem" gazetesini çıkarmağa başladı. Her şeyden önce bu destek ve dava anlayışı içinde gazete ancak bugüne kadar yayınlanabildi. Gazete çıkarmak pek de kolay bir iş sayılmaz. Özellikle, Kosova gibi ekonomisi, Türkçe gazetenin ise hem ekonomisi hem de reklam şansı (Dünyada medyaların en büyük para kaynağı reklamlardır) az olan bir ortamda çok zordur. Bu koşulları göz önünde bulundurarak "Yeni Dönem"in iyi bir gazete olduğunu, yağmurun olmadığı bir ortamda dolu rolünü gördüğü belirtilebilir. İnşallah yağmurlu berektli günler gelir, "Yeni Dönem" yağmur gibi haberlerle dolu biz okurların elinde, evinde, işyerinde okunacak gazete olarak yayın hayatına devam eder. Priştine ve Prizren'deki gazeteci arkadaşların girişimiyle Priştine'de "Kosova Haber" Gazetesi çıkmağa baŞladı, ancak 5-6 sayı çıkabildi ve kapandı, ne yazık. "Yeni Dönem" Gazetemizin yayın hayatını sürdürebilmesi için ortaya atılan çok güzel çözüm önerileri (özellikle Av. Zeki Çalışkan'ın) doğrultusunda harekete geçilmesi son derece önemlidir. Bu anlamda Dernek olarak bu yükün bize düşen payını taşımaya hazır olmakla, "Yeni Dönem" Gazetesi'nin yanında olduğumuzu ifade etmekteyiz. İbrahim Arslan KTGD Başkanı 10 Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları’nın Yeni Dönem’e Destek Mektubu Y eni Dönem gazetesi sıradan bir basın-yayın aracı değildir. Sadece bir veya birkaç kişinin kendi özel hareketi değildir, daha doğrusu öyle görülmemelidir. O, Kosova’daki Türk varlığının, Türk kültürünün ve Türkçe’nin en önemli simgelerinden biridir. Türk toplumunun yazılı tarih belgesi ve yazılı arşividir. Kosova Türk Toplumunun sesi olan Yeni Dönem Kosova Türk Medyası kapandığı takdirde Kosova’daki Türk varlığının halen karşı karşıya olduğu erozyon tehlikesi daha da artacak, hayat damarlarından biri kesilmiş olacaktır. Böyle bir gelişme hepimizin ayıbı olarak tarihe not düşülecektir. Aşağıda imzaları bulunan Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları olarak ilgili makam ve kuruluşların Yeni Dönem Gazetesi ve Yeni Dönem Kosova Türk Medyasının yaşatılması, maddi ve manevi desteklenmesi için daha duyarlı olmalarını ve gerekli desteği esirgememeleri için çağrıda bulunuyoruz. Yeni Dönem Kosova Türk Medyası İrtibat Adresleri: Tel: +377 44 144 569 E-mail: yenidonem@hotmail.com Adres: Adem Jashari — 8, 20000 Prizren/ KOSOVA Banka Hesabı: Kosova dışından ödemeler için Bank name: TEB Sh.A. — Prishtina, Kosova Name: Yeni Donem KTM Account: 2012000002932882 Swift code: TEBKRS22 Correspondent Bank: KBC BANK NV. BRUSSEL, BELGIUM Swift code/ BIC: KREDBEBB Saygılarımızla, Kosova Türk Sivil Toplum Kuruluşları Adına "Doğru Yol" Türk Kültür Sanat Derneği Atatürk İlke ve Düşünce Derneği “Aşık Ferki” Türk Kültür Sanat Derneği “Alperenler” Gençlik ve Yardımlaşma Vakfı BALTAM - Balkan Türkoloji Araştırmaları Merkezi “Birlik” Spor ve Kültür Derneği “Çeşme” Kültür ve Spor Derneği “Doğru Yol” Türk Kültür Sanat Derneği “Esnaf” İşadamları ve Esnaflar Derneği “Filizler” Türk Kültür Sanat Derneği “Gerçek” Kültür ve Spor Derneği “Hanımeli” Türk Kadınları Derneği Kosova Türk Aydınlar Ocağı Kosova Türk Yazarlar Derneği Kosova Türk Öğretmenler Derneği Kosova Türk Araştırmacıları Derneği Kosova Çocuk Kültürü ve Edebiyatı Araştırma Derneği — Türkçem Dergisi Kosova Türk Gazeteciler Derneği Kosova Türk Eğitim Derneği — Bahar Dergisi “MESK” Kosova Çokuluslu Derneği “Rumeli” Türk Tiyatro Sanatçıları Derneği Türk Müziği Konservatuarı Türkiye Mezunları Derneği Türkçe Derneği “Yeşeren” Kabare Türk Tiyatrosu “Zübeyde Hanım” Kosova Türk Kadınlar Derneği “Yunus Emre” Yardımlaşma ve Hoşgörü Derneği “Yarın” Türk Kültür Sanat Derneği İletilen makamlar: Kosova Cumhuriyeti Başkanlığı Kosova Cumhuriyeti Başbakanlık Ofisi Kosova Cumhuriyeti Hükümeti Kabinesi Kosova Cumhuriyeti Meclis Başkanı Cumhuriyeti Meclisi Türk Kosova Milletvekilleri Kosova Cumhuriyeti PDK, LDK, AKR, AAK, LDD, SLS, 7+ Parti Gurupları Kosova Cumhuriyeti Meclisi Kamu Hizmetleri, Yerel İdare ve Medyalar Komisyonu Kosova Cumhuriyeti Meclisi Topluluk Çıkarları ve Dönüş Komisyonu Kosova Cumhuriyeti Topluluklar Bakanlığı Kosova Cumhuriyeti Telekomunikasyon ve İletişim Bakanlığı Kosova Basın Konseyi Kosova Bağımsız Medya Komisyonu UNMIK — Birleşmiş Milletler Kosova Misyonu AGİT/OSCE — Avrupa ve Güvenlik İşbirliği Teşkilatı Kosova Misyonu AK — Avrupa Konseyi Kosova Misyonu Eulex — Avrupa Birliği Kosova Misyonu UNDP — Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Kosova Misyonu İnsan Hakları Avrupa Temsilciliği Kosova Demokratik Türk Partisi Kosova Türk Temsil Heyet Başkanlığı Kosova Türk Eşgüdüm Bürosu Kosova Türk Tabur Görev Kuvvet Komutanlığı TİKA Kosova Koordinatörlüğü Kosova - Türkiye Ticaret Odası Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı Türkiye Cumhuriyeti Hükümet Kabinesi Türkiye Cumhuriyeti Genel Kurmay Başkanlığı Türkiye Cumhuriyeti Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği Türkiye Cumhuriyeti Basın Yayın Genel Müdürlüğü Türkiye Cumhuriyeti Milli İstihbarat Teşkilatı Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi Başkanı Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi Siyasi Parti Gurupları Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bakanlığı ve Başbakan Yardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı TİKA - Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı Kosova ile Türkiye Ulusal Yayın Basını ve Haber Ajansları AKP — Ak Parti BBP — Büyük Birlik Partisi CHP — Cumhuriyet Halk Partisi DSP — Demokratik Sol Parti DYP — Doğru Yol Partisi MHP — Milliyetçi Hareket Partisi TOBB, ATO, İTO, TESK Kosova ve Balkan Kökenli Dernek ve Federasyonlar 11 T Pazar 24 Ağustos 2008 Dilde, fikirde, iþte birlik diyerek Türk Birliði’nin yol haritasýný özetleyen Kýrým Türk’ü... Ýsmail Gaspýralý (1851 - 1914) ürk dünyasýnýn büyük düþünce adamlarýndan ve reformistlerinden biri olan Gaspýralý Ýsmail Bey, Kýrým Harbi (1853-1856) bütün þiddetiyle devam ederken, Bahçesaray’a iki saat Avcýköy’de mesafedeki dünyaya geldi. Babasýnýn köye nisbetle doðduðu (Gaspýralý) Gaspirinski lâkabýný alan Ýsmail Bey’in çocukluðu, Kýrým Türk kültürünün beþiði olan Bahçesaray’da geçmiþ ve bu þehir, onun ruhunda, sokaklarý, camileri, evleri ve özellikle Hansarayý ile, silinmez Ýzler býrakmýþtýr. Henüz on yaþýndayken Akmescit lisesine gönderilen Ýsmail, orada Ýki sene kaldýktan sonra Varonej þehrindeki askerî okula nakledildi. Daha sonra Moskova Askerî Ýdadisi’ne gitti. Gaspralý bu dönemde en çok etkisinde kaldýðý olay Ruslar’ýn özellikle Türk karþýtlýðýndan beslenen Panslavizm politikalarýdýr. Genç Ýsmail buna karþý tepki koymak istemektedir. Bu yüzden okuldan ayrýlmýþtýr. Okuldan ayrýlan Gaspralý Zincirli Medresesi’nde Rusça öðretmeni olarak göreve baþladý. Bîr buçuk yýl kadar süren bu görevi sýrasýnda, bol bol okuyarak Rus edebiyatý ve fikir akýmlarý hakkýnda esaslý bilgiler edinen Ýsmail Bey, bir yandan da Rus basýnýný takip ederek politik geliþmeleri ve Rusya’nýn içte dýþta izlediði politikayý daha Ýyi kavramaya çalýþtý. Ýleride kafasýný çok meþgul edecek olan “sosyalizm” hakkýnda da hayatýnýn bu döneminde epeyce bilgi edinen Gaspýralý, 1869 yýlýnda maaþý 600 rubleye çýkarýlarak Yalla’da Dereköy mektebine tayin edildi, burada da iki yýl kaldýktan sonra, Bahçesaray’a dönerek yeniden Zincirli Medresesi’nde Rusça dersleri vermeye baþladý. Gaspýralý, o zamana kadar kafasýnda teþekkül eden “yenilikçi” fikîrleri ilk olarak Zincirli Medresesi’nde uygulamaya çalýþtý, talebelerine, asýl görevi dýþýnda “usul-ü cedid” (yeni metod)‘le Türkçe dersleri verdiði gibi, medreselerde uygulanan “skolastik” eðitim tarzýný da eleþtirmeye baþladý. Fakat bu metod ilk baþlarda tepkiyle karþýlandý. Gaspýralý Ýsmail Bey, 1878 yýlýnda Bahçesaray belediye baþkanlýðýna seçildi; bu görev sayesinde düþündüðü bazý yenilikleri gerçekleþtirebileceðini zannediyordu, ne var ki önüne yine bazý engeller çýktý. Belediye baþkaný olarak görevlerini -bütün imkânsýzlýklara raðmen-yerine getirmeye çalýþýrken, aslý misyonunu da hiç unutmayan Gaspýralý, 1879 yýlýnda, bir gazete çýkarmak için Rus hükümetine müracaat ettiyse de, bu müracaatý reddedildi. Fakat o, mutlaka yayýn yoluyla milletine hizmet etmek istiyordu. 1881 yýlýnda, “Genç Molla” müstear adý ile, ileride kitap olarak da yayýnlanacak olan “Russkoe Musulmanstovo” (Rusya Müslümanlarý) baþlýklý makalelerini yazarak Akmescit’te çýkan “Tavrida” gazetesinde yayýnlandý. Gaspýralý, izin alamamasýna raðmen, gazete çýkarma fikrinden asla vazgeçmemiþtir. Bunun için, zemin yoklamak amacýyla, 1881 yýlýndan baþlayarak “Tonguç”, “Ay”, “Güneþ”, “Yýldýz”, “Mir’ati Cedid” gibi çeþitli adlarla küçük risaleler yayýnlamaya baþladý. Ne var ki, Rus sansürü, bu risalelerin yayýnýný, adlan baþka olsa da gazete hüviyeti taþýdýklarý gerekçesiyle çok geçmeden yasaklayacaktýr. “TERCÜMAN” Gaspýralý, bir gazete çýkarabilmek için tam dört yýl mücadele verdi, defalarca Petesburg’a giderek müracaatlarda bulundu ve nihayet 1883 yýlýnda, Türkçe kýsmý aynen Rusçaya da tercüme edilmek þartýyla “Tercüman-ý Ahval-i Zaman”ý yayýnlama iznini kopardý. Adýný Þfnasi’nin ÝstaNbul’da çýkardýðý “Tercütman-ý Ahval”dan alan bu gazetenin Rusça adý da “Perevotcik” olacaktý. Zühre Haným’ýn ziynet eþyalarýný ve annesinden kalan kýymetli elbiseleri satarak elde ettiði paraya, 300 ruble kadar abone parasýný da ilave ederek eski bir makine ve bir miktar hurufat alan Gaspýralý, ilk nüshayý 10 Nisan 1883’te çýkardý. Türcüman,Rusya’da çýkan ilk Türk gazetesi deðildi, ama yaygýnlýðý ve oynadýðý rol bakýmýndan en önemlisiydi. 1903 yýlýna kadar haftalýk, 1903-1912 arasýnda haftada bazan iki, bazan üç defa, Eylül 1912’den sonra da günlük olarak tam 33 yýl yaþadý ve 1916 yýlýnda kapandý. Küçük boyda dört sayfa olarak çýkmaya baþlayan Tercüman çok geçmeden, devrin þartlarýna ve okur yazarlýk oranýna göre çok yüksek sayýlabilecek tirajlara ulaþtý. Kafkasya, Kazan, Sibirya, Türkistan, Çin, hatta Ýran ve Mýsýr’da satýlan Tercüman’ýn büyük baþarýsý, Gaspýralý’nýn sadece Rusya Türklerinin deðil, bütün müslümanlarýn meseleleriyle yakýnda ilgileniyordu. Bu ayný zamanda Dilde birlik fikrinin hayata geçmesi ayný dilin kullanýlmasýnda önemli bir misyon yerine getirilmesi anlamýna geliyordu.1905 bunalýmýndan sonra Kazan’da, Kafkasya’da, Türkistan’da ve Kýrým ‘da yayýnlanan 35’ten fazla gazete ve dergide, çok sayýda hikâye ve romanda “Gaspýralý dili” kullanýlmýþtýr.Meþrutiyet’in ilanýndan sonra Ýstanbul’a gelmiþ ve büyük bir heyecanla karþýlanmýþtýr (1909). Türkiye Türklüðüne büyük bir ilgi duyan Gaspýralý, Kýrým’da da Rus basýnýna karþý Türkiye’yi savunmaktan, aleyhteki yazýlara cevap vermekten asla çekinmemiþti. Birinci Dünya Savaþý arifesinde Ýstanbul’a tekrar gelerek Türkiye’yi savaþa girmemesi hususunda uyarmaya çalýþan Gaspýralý, Türk dünyasýnýn yetiþtirdiði nadir zekalardan biriydi, büyük bir mücadele adamý ve gerçekten inanmýþ bir idealistti.Gaspýralý Ýsmail Bey, 11 Eylül 1914 Cuma günü Bahçesaray’da vefat etti. Ertesi gün muhteþem bir cenaze töreniyle, Mengligiray Han türbesi civarýnda topraða verilen büyük idealistin ölümü, bütün Ýslâm dünyasýnda çok büyük bir teessür uyandýrdý. Türkçenin Kosova’sý Alpay ÝÐCÝ Kosova’da Türkçe Basın -Yayın Ne Demek? Y eni Dönem’in yayınının durması üzerine çok şeyler söylendi. Söylenenlerden bazıları şahsî, bazılarıysa daha bir genel idi. Biz bugün bu özel sayımızı oluştururken söz konusu destekleri sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bu destekleri sunarken, basın yayının önemine de değinmiş olacağız. Yeni Dönem ne demektir; Kosova’da Türkçe yayının önemi nedir... Şu an Kosova’da Türkçe yayınlanan tek gazete Yeni Dönem gazetesidir. Zaman ne getirir bilinmez ancak, bu cümle, benim yazımda belirteceğim bütün fikir ve aktarımların merkezinde duruyor. Bu cümle, burada anlatılmak istenenlerin ve değinilmesi gerekenlerin, şahıslardan ziyade görevler, konumlar olduğunu ortaya koyuyor. Gazetemizin kapanmakta olduğunun duyulmasıyla beraber, toplumdan gelen mesajlarda şahsa yönelen cümleler oldu. Bu cümleler, kişilerden hareketle olayları yorumluyor, bir veya birden fazla suçlu tespit etmeye çalışıyordu. Suçlu tespit etmek gereklidir ama bu durum, kişi etkinliğinden ötede bir şey. Cümlelerin neler olduğuna girmeyeceğim. Bir kısmı zaten gazetemizin sayfalarında yer alıyor. Bu yorumlar çok çeşitli yerlerden geldi. Kosova içinden de Kosova dışından da çok sayıda yorum geldi. Çeşitli mecralardaki yorumlar içinden, yorumcuların şahıslara yönelik fikirlerine değinmeye burada lüzum yok. Değinilmesi gerekenler, Kosova’da sokakta dolaşırken görüp duyduklarıma veya iletişim aracılığıyla oradan buradan edinilen düşüncelere yöneliktir. Taptaze Kosova Cumhuriyeti’nde Türkçe yayınlanan tek gazete Yeni Dönem gazetesinin yönetici bireyleri ve çalışanları dışında, bir kurum olarak ne gibi bir önemde olduğu, herkesin uzunca düşünmesi ve tartışması gereken bir konudur. Olaya bu şekilde bakıp doğruyu bulmaya çalışmak, kanaatimce en doğru tespitlere ulaşma şansını yaratacaktır. Genel olarak Kosovalılarda ve birincil hedef kitlesi olarak Türkçe konuşan kesimde, Kosova Türklerinde Yeni Dönem’in kapanıyor olması haberi, bütün şahsî tepkilerin dışında, basın yayın hayatında Türkçenin susması durumunu doğurmuş ve bu yönüyle de karamsarlık yaratmıştır. İnsanlar konuya sonuç itibarıyla bu bakımdan yaklaşmaktadırlar; yaklaşmak durumundadırlar. Çünkü bu topraklardan yüzyıllardır insanlar geldi, geçti. Kalanlarsa onların eserlerine dairdi ve şahıslardan önce eserler öndeydi. İşte, genç Kosova Cumhuriyeti’nde Türkçenin sağlam ve kesintisiz yaşantısının devamında Kosova’da yayınlanacak Türkçe gazete ve dergilerin önemi yadsınamayacak kadar büyüktür. Bunda tartışılacak bir durum yoktur. Tartışılması gerekense bu durumun nasıl sağlanacağı ve sürdürüleceğidir. Kosova’da toplum olarak Türkler, her alanda olmaları gereken konumların çok çok altlarında bir yerdeler. Bu hâlin çok çeşitli sebepleri var. Söz konusu hâl, temelde toplumsal bilincin ve bakış açısının niteliğiyle ilişkili düşünülebilir. Bu geniş konunun içinde Kosova’da Türkçe basın yayın, dilsel ve kültürel bir etkinlik demek olduğu için merkezde durmaktadır. Bu yüzden de şahıslardan çok önce, kurumlar düşünülmelidir. İlkin Kosova’dakiler sonra da Kosova dışındaki dostlar bunu iyi bilmelidirler. Yeni Dönem gazetesinin kapanması herkes için bir derstir. Herkes üzerine düşen dersi almalıdır. Hatalar olmuştur. Şimdi, hataları karşılıklı olarak görüp Kosova’daki Türk kültürünün geleceğine yönelik düşünmek zamanıdır. İnsanlar olaylara biraz daha geniş açıyla bakıp büyük resmi görmeye çalışsa, ne demek istediğimi daha iyi anlayacaklardır. Kosova Türkleri, kültürleriyle, yaşayışlarıyla ve bütün özellikleriyle silkinmeye muhtaçtırlar. Burada sadece bir Türkçe gazete meselesinin olmadığı, konunun kültürel temellere dayanıp daha da merkezî bir yere gittiği açıktır. Kosova, Balkanlar içinde bir kısım. Kosova’daki birçok sorun ve durum, Makedonya’da da mevcut, diğer yerlerde de... Burada önemli olan Balkan Türklüğü konusunda neler yapılmak isteniyor? Bunu Kosovalı Türk kendisine; Türkiyeli Türk kendisine sormalı. Daha da merkezdeyse Kosova’nın yönetici kadrolarındaki Türklerle Türkiye’nin yönetici kadrolarındaki kişiler Kosova’da Türkçe yayın yapan bir gazetenin kapanmasından tutun da Mitroviça’daki Türklerin geleceğine kadar her konuda düşünsünler. Fikirler iyiyse, niyetler temizse zaten Balkanlar’da gerilenilmez. Her şey ne istediğini bilip harekete geçmekle başlar. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi, söz konusu vatan ise gerisi teferruattır. Ben de bu bağlamda o güzel cümleyi, söz konusu Türkçe ise gerisi teferruattır, şeklinde söylemek istiyorum. ekdi. der bu bu im zef ýðý runa ah da ini ini rýn tu. rin ini Pazar 24 Ağustos 2008 12 Basında Yeni Dönem’in kapanması... Kosova'nın tek Türk gazetesi kepenk kapattı n tek a p a y n ı y a y a d ' a v o s Ko sıkıntı i d d a m e t e z a g e ç k r Tü yüzünden kapandı sova’daki Türklerin müdahalesi ardından Ko i ak ’d 99 19 un ’n TO NA neme girildiği a kurulan ve yeni bir dö ıyl ad ks ma ak rm yu du olma sesini rilen tek Türk gazetesi ve m” ne Dö i en “Y ine için ism nden kapandı. zete maddi sıkıntı yüzü unvanına sahip olan ga O N yıldır n aralıksız erin yayın yapan i Dönem” buradaki Türkl en “Y n ola i tes ze ga rk Kosova’nın tek Tü lkınma İdaresi . Türk İşbirliği ve Ka idi te ze ga tek ran yu ni belli sesini du n ancak daha sonra nede ne kle ste de an nd afı tar Başkanlığı-TİKA ediği ve işçisilen gazete, destek görem ke mı rdı ya la rar ka bir zetenin olmayan hayatına son verildi. Ga yın ya n içi iği ed em ey lerine maaş öd ıklamada: “Maddi konuyla ilgili yaptığı aç tüç Bü t me eh M n ola teyi kapatsahibi ğımız bu dönemde gaze ldı ka iz ips sah ve ı lay do sıkıntılardan ı maalesef TİKA ığım nedenlerden dolay ad lam An . yız da run zo mak yapmadan bu in edici hiçbir açıklama tm Ta . sti ke i ğin ste de rdu. kurumu da sın masraflarını kapsıyo ba e ec sad k ste de ız ım destek kesildi. Aldığ insanlar uyanır ah ileri de daha duygusal all İnş . idi li ter ye e biz durumAma o da i kaynaklarımız susamış dd ma tüm da an Şu ar. ve bize sahip çık Onun için kapatadı tek evimden mada. lm ka im şey bir hiç ak da, satac üzgünüm” dedi. mak zorunda kaldık çok “Yeni Döneme” Destek Toplantısı Prizren’in “Doğru Yol” Türk Kültür Sanat Derneği’nin girişimiyle 29 Temmuz 2008 tarihinde Yeni Dönem” Gazetesinin m addi durumu görüşüldü. Ya yınını kestiren gazeteye yard ım çağrısında bulunuldu. A ldığımız bir bildiriye göre Prizren’in “Doğru Yol” Türk Kültür Sanat Derneğ i’nin girişimiyle 29 Temmuz 2008 tarihinde “Doğru Yol” Derne ğinde bazı sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla yayını durdu rulan “Yeni Dönem” Gazetesine deste k toplantısı yapılmış. Yeni Dönem gazetes i, 17 Temmuz 2008 tarihli 43 6. sayısı ile yayın hayatına son verdiğini kamuoyu ile okuyucula rıyla paylaşmıştır. Bundan harek et ederek “Doğru Yol” Derneğin de yapılan destek toplantısında siv il toplum kuruluşlarından Kosova ve Türkiye devlet kurum ve kuruluş larına maddi desteğin yapılması çağrısında bulunulmuş. ATO'nun 1999'daki mü dahalesinin ardından Kosova'daki Türklerin sesini duyurmak maksad ıyla kurulan ve yeni bir döneme girildiği için "Yeni Dönem" adı verilen tek Türk gazetesi maddi sık ıntı yüzünden kapandı. yıldır aralıksız haftalık On yayın yapan "Yeni Döne m"in son sayısı dün çık Gazetenin, işçilerine ma tı. aş ödeyemediği için ka patıldığı ifade edildi. 'Ye Dönem'in sahibi olan ni Mehmet Bütüç, konuyla ilgili yaptığı açıklamad "Maddi sıkıntılardan do a, layı ve sahipsiz kaldığım ız bu dönemde gazeteyi kapatmak zorundayız." şeklin de konuştu. Kosovada kı yeganə türk qəze bağlanıb ( ti Y e n i l ə nib) Kosovada yeganə Tü “Y Q rkiyə Tür kçəsi ilə ç ” qəzeti n əşrini day ap olunan andırıb. B qəzetin əm u barədə əkdaşları RİA-ya məlumat əzetdəki veriblər. qaynaqdan aldığımız dayandırm məlumata asına iqtis adi çətinli görə qəz yenidən n etin nəşri k lə ə r səbəb o şrə başlay kampaniya ni a lub. Mətb b ilməsi üçü başladıb, d uu orqanın n Kosovad əstək üçün latlara mü a kı ic Kosovadak raciət edib ı və Türkiy timai təşkilatlar lər. Qəzet noyabr 19 ədəki rəsm 24 99-cu ildə i təşkin başlaya fəaliyyət g ra q östərirdi. eni Dönəm Kosova'nın ilk Türkçe g azetesi kapandı B Kosova'da Türkçe yayın yapan Kosova Türkler inin ilk ve tek ba ğımsız gazetesi Yeni Dö alkanlarda Türkçe yayın nem kapandı lanan gazeteler ardı ard ına kapanıyor. Kosova'da 19 Bi r sür ed ir ma ddi sıkıntı içerisinde bu 99 yılından beri yayın ha lunan gazete y- yönetimi, güçlü ma atında olan Yeni Dönem ddi kaynaklar bulunun gazetesi 17 Temmuz 20 caya kadar 08 tarihli 436'ncı sayısıyla gazetenin yayına ara verdi birlikte kütüphanelerin toz . lu raf ları arasındaki yerini aldı. Ye Türk İş Birliği ve Kalkı ni Dönem Gazetesi, 1999 nma Ajansı TİKA'nın ma yılında, destekleriyle ay NATO'nun Kosova müda ddi akta kalan gazete, bu kurum halesinden sonra "Kosova un 1 Ocak 2008 'da Türk tarihinden itib yok, sadece Türkçe ko aren desteğini çekmesiy nuşanlar var!" denildiğ le birlikte zor günler i günlerde geçiriyordu Mehmet Bütüç'ün imtiy . az sahipliğinde 24 Kasım 1999 tarihinde yayın hayatına ba şlamıştı. Bütüç: Varlığımıza ve dinimize sahip çıktık Balkanlardaki Türk ga zetelerin yayın süreleri kısalıyor Gazetenin imtiyaz sah ibi Mehmet Bütüç, Yeni 1943 yılında Yugoslavy Dönem'in son sayısındak a'da yayınlamaya başla i yazısında, gazete yöne timinin 10 yan yıllık yayın haya (Makedonya-Üsküp) Bi tı boyunca Türklüğü rlik gazetesi 2003 yılınd meslek olarak a yayın görmediğine ha.yatının 60'ıncı yılınd vurgu yapıyor. a; 1969 yılında yine Yugoslavya'da (Sırbı Türk toplumunun çıkarl stan-Kosova) arını ön planda yayımlanan Tan gazetesi tutarak, hiç kimseye tav 1999 yılında iz ve rmeden kimlikyayın hayatının 30'uncu lerini koruduklarını yılında kapanifa de eden Bütüç mıştı. yazısında okuyucularına son ke z şu cümlelPrizren'de 24 Kasım erle seslendi: "Tehditler 1999'da oldu, her taraftan, okuyucularına merhaba ama dimdik, Türk kimliğ diyen Yeni ini ön planda tutDönem Gazetesi'nin ya tuk, Türkçeyi savunduk, yın serencamı Türkiye'yi savunise ilk iki refikinden da duk, Kosova'daki varlığ ha kısa oldu. Sadece 10 ımıza sahip çıktık, yıl gazete eğitimimize bayilerine çıkabildi. ve dinimize sahip çıktık , Osmanlı kültürünü canlandırdık, diğer milli mensubiyetlerle en iyi ilişkileri Gazete maddi sıkıntıla sağladık, aydınlarımızla r yaşıyordu beraber partimize deste k sunarak bölünmesini engelledik, kapılarımızı her zaman iyi niyetli Özelde Kosova Türkleri ve kendi çıkarlarını ön pla nin, genelde Balkanlarda nda tutmayan kişilere açı ki Türk Kosova Devle k tuttuk. toplumunun milli ve ma timize bağımsızlığına nevi hislerine tercüman kadar her tür olarak, desteğimiz old Tuna boylarındaki Müslü u. Sivil toplum kuruluşl manların meselelerine çö arımıza her tür züm yol- desteği sağlad ları arayan Yeni Dönem ık, kapılarımız gençlere gazetesi son yıllarda ma he r zaman açıktı ve dd i im ka n- onlara imkanlarım sızlıklarla boğuşuyordu. ız dahilinde her zaman destek olduk, kültürümüzü savunduk.. ." www.yenidonem.org www.yenidonem.org