REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA BÜRO AMİRLİĞİ AYLIK
Transkript
REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA BÜRO AMİRLİĞİ AYLIK
KASTAMONU POLİS MESLEK YÜKSEKOKULU MÜDÜRLÜĞÜ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA BÜRO AMİRLİĞİ AYLIK BÜLTEN SAYI :6 MART 2015 1 İÇERİK: 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü…….…......3.syf. Yeşilay Haftası…………………………………………………….5. syf Kadına Yönelik Şiddete Dur De!……………………………….6. syf Ders Dışı Faaliyetler……………………………………………9. syf Kıssadan Hisse……………………………………......................10. syf. Karikatür………………………..….……………………………11.syf. Doğum Günü Tebrikleri………………………………………..12. syf. 2 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü Türk savaş tarihine altın harflerle yazılan Çanakkale Zaferi’nin 100. yıldönümünü kutlamanın ve mukaddes vatanımız için canlarını çekinmeden feda eden aziz şehitlerimizin Şehitler Günü’nü idrak etmenin büyük onurunu yaşamaktayız. Türk milletinin elde ettiği bu zafer, sadece kazanılmış bir savaş olarak görülmemeli, etkileri ve sonuçları itibariyle neler götürüp-getirdiğine iyi bakılmalıdır. Bilinmelidir ki! Bu zafer kolay elde edilmemiş, Türk milletinin Anadolu’daki varlığının devamı bu savaşın kazanılması ile mümkün olmuştur. Çanakkale Savaşları, maneviyatın maddiyatı yendiği yer olma özelliği ile dünya tarihi üzerinde de büyük etkilere neden olmuş, asırlardır Avrupalılar tarafından sömürülen ülkelerin bağımsızlık fikrinin kuvvetlenmesine yardımcı olmuştur. Çanakkale Zaferi, Türk milletinin 3 kaderini olumlu yönde değiştirmekle kalmayıp, dünya milletlerinin düşünce yapısının değişimine de büyük etki etmiştir. Tarihimizdeki her savaşın, her muharebenin ayrı bir önemi ve bizim için manevi bir değeri vardır. Fakat hepimiz tarafından görülebileceği üzere Çanakkale Savaşları, başlangıcı, gelişimi ve sonuçları ile dünyada mevcut başka milletler tarafından bile unutulamayan muharebe özelliği göstermiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Çanakkale savaşlarında özellikle Anafartalar civarında askerleriyle verdiği üstün mücadele ve 276 kiloluk top mermisini sırtında taşıyan Seyit Onbaşı ve arkadaşlarının göstermiş olduğu kahramanlık, dünyada çok az milletin gösterebileceği bir kahramanlık destanıdır. Çanakkale Savaşlarını benzersiz kılan, işgalci devletlerin dönemin en muazzam savaş gemileri ve binlerce askeri ile boğazı kuşatıp arsızca saldırması değil, gökten yağmur gibi yağan ateşe göğsünü siper eden Aziz Mehmetçiktir. Çanakkale’yi Çanakkale yapan, bitmek tükenmek bilmeyen düşman mermilerinin sesi değil, yaralı düşman askerini sırtına alarak onu düşman mevzisine kadar götürerek, işgalci askerlere insanlık dersi veren kahraman Mehmetçiktir. Çanakkale’yi Çanakkale yapan, cepheye gönderdiği oğluna “ya şehit ol, ya gazi” demek suretiyle, vatanın her bir karış toprağını evladının canından üstün tutan Türk analarıdır. Üzerinde yaşadığımız bu kutsal vatan topraklarını bizlere armağan eden, milletimizin varlığının, birliğinin ve beraberliğinin ölümsüz sembolleri aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz. Kaynak: http://www.ataturkdevrimleri.com/ 4 1-7 Mart Yeşilay Haftası Yurdumuzda alkollü içki ve uyuşturucu madde kullanmaya karşı olanlar 5 Mart 1920 tarihinde Hilâli Ahdar Derneğini kurdular. Hilâl – ay , ahdar – yeşil anlamındadır. Hilâli Ahdar, daha sonra Yeşilay adını aldı. Yeşilay Derneğinin kuruluş tarihini içine alan 1 – 7 Mart arası ülkemizde Yeşilay Haftası olarak kutlanır. Yeşilay Haftasında alkollü içkilerin, uyuşturucuların topluma, aileye, bireye zararları anlatılır. Uyuşturucu denilince esrar, afyon, kokain, LSD gibi uyuşturma özelliği olan maddeler akla gelir. Alkollü içkiler ise içildiğinde insanı sarhoş eden her tür içkilerdir. Alkollü içki veya uyuşturucu alanlar önce rahatlık, baş dönmesi duyar, sonra sarhoş olurlar. Sarhoşlar doğru düşünüp doğru karar veremezler. Kolay suç işlerler, içkili iken araç sürenler taşıt kazalarına neden olurlar. Alkollü içkiler, uyuşturucular insanda zamanla alışkanlık yaratır. Alkol almayı alışkanlık haline getirenlere alkolik denir. Alkolikler kazançlarını içkiye verirler. Çevrelerini rahatsız ederler. Bu yüzden alkolikler toplum içinde sevilmezler, sayılmazlar. İçki ve uyuşturucu kullanımı aile düzenini bozar. Uyuşturucu ve alkollü içkiler sağlığa da zararlıdır. Vücudumuzda önemli görevler yapan beyin, mide, 5 kalp, akciğer gibi organlar içki ve uyuşturucudan etkilenir. Ülser, siroz, felç gibi hastalıkların nedeni uyuşturucu ve alkollü içkilerdir. Sigara: Toplumumuzda kullanımı yaygın olan bir keyif maddesidir. Sigara iştahı keser, sindirimi güçleştirir, dişleri sarartır, ülsere sebep olur. Akciğerde bronşları doldurur, öksürmeye yol açar. Sigaranın kansere de neden olduğu ileri sürülüyor. Ülkemizde uyuşturucu maddelerin yapımı, satışı, kullanılması, taşınması, bulundurulması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar suç işlemiş olur. Suç işleyenlere ağır hapis cezaları uygulanır. Uyuşturucu maddelerin bir bölümü ilaç yapımında kullanılır. Bu amaçla bazı uyuşturucu maddelerin hükümet belirli koşullarla izin verir. Topluma, aileye, bireye zararlı olan içki ve uyuşturucuların kullanımını eğitim yoluyla engellemek için kurulan Yeşilay Derneği'nin simgesi; beyaz üstünde yeşil bir aydır. Yeşilay Derneği Genel Merkezi, Yeşilay adlı aylık bir dergi yayınlıyor. Bu dergi düzenli olarak alkollü içkilerin, uyuşturucuların, sigaranın topluma ve sağlığa olan zararlarıyla ilgili yayın yapıyor. Kaynak: http://www.forumdas.com/konu/yesilay-haftasi-ile-ilgili-yazi.42767 Kadına Yönelik Şiddete DUR De! Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesine ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ne (İstanbul Sözleşmesi) ilk imzayı atanlardan biri Türkiye, biliyorsunuz. Avrupa Konseyi, kadınları her türlü şiddete karşı korumak ve aile içi şiddeti önlemek, ortadan kaldırmak, cinsiyet ayrımcılığına karşı savaşmak ve şiddet durumunda mağduru korumak adına yapılması gerekenleri 12 6 maddede topladı. Bu 12 maddeden, devlet birimleri, sivil toplum kuruluşları ve bireysel anlamda dersler çıkarmak mümkün. 1. Kadına yönelik şiddeti kınamak ve kadına yönelik şiddetin bir insan hakları ihlali ve kadınlar ile erkekler arasındaki tarihsel eşit olmayan güç ilişkilerinin bir tezahürü olduğunun bilincinde olmak. 2. Eğitim, çalışma ve farkındalık artırma amacıyla toplumsal cinsiyet yaklaşım, rol ve kalıplarını değiştirerek, kadınları güçlendirerek, yetişkin erkekleri ve erkek çocuklarını dahil ederek ve medya ve özel sektörle yeni ortaklıklar kurarak önleyici tedbirlere yatırım yapmak. 3. Ücretsiz ulusal acil telefon yardım hatları işleterek, sığınma evleri, tıbbi, psikolojik ve hukuki danışma ile barınma, finansal meseleler ve istihdam konusunda yardım sağlayarak mağdurlara destek olmak. 4. Acil engelleyici, önleyici ve koruyucu tedbirler alarak ve risk değerlendirme ve yönetimiyle risk altında olan mağdurları korumak. 5. Psikolojik şiddet, ısrarlı takip, fiziksel şiddet, tecavüz dâhil olmak üzere, cinsel şiddet, zorla evlendirme, kadın sünneti, zorla kürtaj, zorla kısırlaştırma ilgili özel ceza hükümlerini kapsayacak ve cinsel tacizi önleyecek şekilde kanunu değiştirmek. 7 6. Bu vakaları ele alan kolluk kuvvetinin, soruşturma ve adli hizmetlerin performansını artırmak. 7. Yargılamalar boyunca desteklenmelerini ve korunmalarını, davanın gidişatı ve dava içindeki rolleriyle ile ilgili olarak bilgilendirilmelerini temin edip, mağdurların seslerinin duyulmasını ve faille karşılaşmak zorunda kalmadan kanıt tedarik etmelerini sağlayıp adli kovuşturmalarda mağdurları güçlendirmek. 8. Uzmanların mağdurları korumak ve onlara destek olmak, olası daha fazla şiddetin önüne geçmek ve kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddet davranışlarında cezadan muafiyete son vermek için hükümetin tüm kolları için bütüncül politikalar tasarlamak. 9. Kadın sığınmacıların mülteci statüsü belirlenirken toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin bir eziyet biçimi olduğunun farkında olmak ve bu durumlarda geri göndermeme ilkesine gözetmek. 10. Her türlü koruma ve destek tedbirinde aile içi şiddetin mağdurları ve tanıkları olan çocukların özel ihtiyaçlarına cevap vermek. 11. Sivil toplum kuruluşlarının ve sivil toplumun kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetle mücadeledeki rollerini tanımak ve uygun finansal kaynakları ve insan kaynaklarını tahsis edip etkili işbirliğiyle bu kuruluşları desteklemek. 12. Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddet ile ilgili bilgi ağını genişletmek için ulusal veri toplamak ve bu konudaki araştırmaları desteklemek. KAYNAK: http://aileicisiddeteson.com/kadina-yonelik-siddetlemucadele-icin-12-adim/ 8 DERS DIŞI FAALİYETLER 9 Kıssadan Hisse (Gerçek bir anı) Çanakkale savaşlarında, Fransız Kuvvetlerine komuta eden General Guro, savaş sırasında bir kolu ile bir bacağını, savaş sahasında bırakarak yurduna dönmüş bir askerdir. Daha sonra anlattığı bir savaş hatırasında şöyle diyor: "Fransızlar, Türkler gibi mert bir milletle savaştıkları için çocuklarınızla daima iftihar edebilirsiniz. Hiç unutmam. Biraz evvel doğa, çevremizde en nefis güzellikteydi. Suçiçekleri, papatyalar, Peygamber çiçekleri, leylaklar bir gökkuşağı âlemi yaratıyordu. Ve şimdi, savaş sahasında dövüş bitmiş, o güzelim tablo kan revan içindeydi. Yaralı ve ölülerin arasında dolaşıyorduk. Az evvel, Türk ve Fransız askerleri süngü süngüye gelip ağır zâyiat vermişlerdi. Bu sırada gördüğüm bir hadiseyi ömrüm boyunca unutmayacağım. Yerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Türk askeri kendi gömleğini yırtmış, O'nun yaralarını sarıyor, kanlarını temizliyordu. Tercüman vasıtasıyla bir konuşma yaptık: Niçin, öldürmek istediğin askere şimdi yardım ediyorsun? Mecalsiz haldeki Türk askeri şu karşılığı verdi: 'Bu Fransız yaralanınca yanıma düştü. Cebinden yaşlı bir kadın resmini çıkardı. Bir şeyler söyledi. Anlamadım!.. Ama herhalde annesi olacaktı. Benimse kimsem yok. İstedim ki, o kurtulsun, anasının yanına dönsün!... Bu asil cevap karşısında hüngür hüngür ağlamaya başladım. Bu sırada, emir subayım Türk Askeri'nin yakasını açtı. O anda gördüğüm manzaradan yanaklarımdan sızan gözyaşlarımın donduğunu hissettim! Çünkü; Türk askerinin göğsünden, bizim askerinkinden çok ağır bir süngü yarası vardı ve bu yaraya bir tutam ot tıkamıştı!.. Az sonra ikisi de öldüler!...' General Guro, Fransız Kuvvetleri Komutanı. 10 Kadın Erkek İlişkisi İle İlgili Karikatürler 11 Doğum Günü Tebrikleri… Yeni bir yaşın önce sağlık, sonra diledikleri tüm mutlulukları getirmesi dileğiyle; Mart ayında doğan bütün personel ve öğrencilerimizin Doğum Günü Kutlu Olsun! NiCE YILLARA... ÖĞRENCİLERİMİZ: 01.03.1994 2/M Emrah TOPCAN 01.03.1995-2/İ Fatih ÇOLAK 01.03.1992-1/C Abdulaziz NESİN 01.03.1996-1/A Ünal ÖZKAN 02.03.1994-2/D Ahmet BOZDEMİR 03.03.1994-1/A Özgür MAZLUM 03.03.1989-1/C Bayram KARAKUŞ 04.03.1995-2/B Sezai DEMİRCAN 04.03.1994-2/B Fuat BATIR 04.03.1995-2/M Alper AKYOL 05.03.1992-2/H Oğuzhan KEÇİCİ 05.03.1993-2/İ Mesut ONAY 06.03.1995-2/İ Mehmet ERSİN 07.03.1994-2/G Muhammet YILDIRIM 08.03.1992-2/N Abdullah KÖROĞLU 12 08.03.1993-2/F Nail ŞAHİN 09.03.1992-2/C Elvan YALVAÇ 10.03.1995-2/A Mesut ÖZTÜRK 12.03.1994-2/F Muhammet BÜYÜKCIBIR 12.03.1993-2/F Eyüp ÖZTÜRK 12.03.1996-1/C M. Şaban DUYMAZ 13.03.1994-1/C Özgür ALAÇAM 13.03.1992-1/C Fatih AÇIKGÖZ 14.03.1995-2/G M. Kutsi GEDİKBAŞ 14.03.1994-2/C M. Bayram TOPKAYA 15.03.1993-2/H Turgay ÖZDEMİR 15.03.1993-2/M A. Ünsal SÖNMEZ 15.03.1991-2/O Ö. Tayfun BOLAT 15.03.1995-2/E Mehmet KAPLAN 15.03.1993-2/C Muhammed SOLMAZ 15.03.1994-2/D Mehmet COŞKUN 15.03.1991-1/B Orhan ALTAN 16.03.1993-2/L Zafer YÜKSEL 13 16.03.1995-2/M İlker ÇELEBİ 16.03.1994-2/E M. Faruk GÜLEÇ 18.03.1995-1/A Sinan GELDİ 18.03.1996-1/A M. Akif GÖTÜRLER 18.03.1994-1/B Emrah GÜNEY 18.03.1995-1/C Miraç ÇOBAN 18.03.1994-2/D İ.Halil DOĞAN 19.03.1993-2/M S. Samet KESKİN 20.03.1994-1/D Sefa TABAK 20.03.1993-2/C M. Emre GÜLER 21.03.1992-2/H Engin GÜNGÖR 21.03.1993-1/D Salih AYGÜN 22.03.1995-2/A O. Bayram ŞİMŞEK 22.03.1994-2/F Ömer SAZLI 22.03.1994-2/M Y. Emre KÖR 23.03.1994-2/M Saim KEMERLİ 24.03.1994-2/C Umutcan TOPAL 24.03.1993-2/E A. Onur OĞUZ 14 25.03.1994-2/M S. Gökhan SAY 25.03.1996-1/A Ramazan ÇAKIN 25.03.1991-2/E Adnan AKBAŞ 25.03.1992-2/D Fatih ONAN 25.03.1994-2/K Kemal KARA 27.03.1996-1/B Ömer AKBABA 27.03.1994-2/C Furkan PAZARLIOĞLU 27.03.1995-2/İ Ö. Faruk YÜCEL 27.03.1995-2/N A. Burak KÜTÜ 28.03.1995-2/G Fatih ÖZÇELİK 29.03.1995-2/İ Eren YILMAZ 30.03.1993-2/E Furkan AKTOGAN 31.03.1995-2/D İlker PATOĞLU 31.03.1994-2/F S. Buğrahan ORAL 31.03.1995-2/K Türker PATOĞLU Hazırlayan: Rehberlik ve Psikolojik Danışma Büro Amirliği 15