Ergene Havzası Koruma Eylem Planı
Transkript
Ergene Havzası Koruma Eylem Planı
T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü MERİÇ - ERGENE HAVZASI KORUMA EYLEM PLANI KASIM 2008 ii İÇİNDEKİLER 1. 2. HAVZANIN GENEL DURUMU........................................................................ 1 1.1. YERLEŞİM ALANLARI..........................................................................................3 1.2. ARAZİ KULLANIMI...............................................................................................5 1.3. SANAYİ.....................................................................................................................8 1.3.1. Edirne’de Sanayi ..............................................................................................10 1.3.2. Tekirdağ’da Sanayi...........................................................................................12 1.3.3. Kırklareli’nde Sanayi .......................................................................................15 1.3.4. Ergene Havzası Sanayisi ..................................................................................16 1.3.5. Organize Sanayi Bölgeleri ...............................................................................23 ÇALIŞMA ALANININ TANIMLANMASI....................................................... 26 2.1. FİZİKSEL ÖZELLİKLER ......................................................................................26 2.1.1. Klimatoloji .......................................................................................................26 2.1.2. Hidroloji...........................................................................................................42 2.1.3. Jeolojik Yapı ....................................................................................................46 2.1.4. Hidrojeoloji...................................................................................................... 48 2.1.5. HİDROGRAFYA...........................................................................................48 2.2. ERGENE HAVZASI SU YÖNETİMİ..................................................................53 2.2.1. Yeraltı Suyu Seviye Değişimleri......................................................................53 2.2.2. Yüzey Suyu Bütçesi .........................................................................................53 2.2.3. Yeraltı Suyu Bütçesi.........................................................................................55 2.2.4. Mevcut Su Kullanımı ve Kullanabilir Su Potansiyali .....................................57 2.2.5. Havza Sınırları İçindeki Hassas Yöreler ve Sorunları....................................58 i 3. SU KALİTESİ .................................................................................................... 64 3.1 KİRLİLİK DURUMU ..................................................................................................64 3.1.1. Akarsu Kirliliği ................................................................................................66 3.1.2. Göl-Gölet-Baraj Kirliliği..................................................................................67 3.1.3. Deniz Kirliliği ..................................................................................................68 3.1.4. Yeraltı Suyu Kirliliği .......................................................................................68 3.1.5. Toprak Kirliliği................................................................................................68 3.2. KİRLETİCİ KAYNAKLARI VE DEĞERLENDİRMESİ...................................70 3.2.1. Evsel Atıksular.................................................................................................71 3.2.2. Endüstriyel Atıksular ......................................................................................78 3.2.3. Tarımsal Atıksular ...........................................................................................81 3.3. ERGENE HAVZASI’NDAKİ KİRLİLİK VERİLERİNİN ANALİZİ...............90 3.3.1. 3.4. Ergene Nehri Su Kalitesi .......................................................................................104 3.4.1. 4. Değerlendirme .................................................................................................97 2007 YILI ÖRNEKLERİ (ARAZİ ÇALIŞMALARI) .................................105 ÇEVRE KORUMA ALTYAPISI ...................................................................... 117 4.1. MEVCUT ARITMA TESİSLERİ ........................................................................117 4.1.1. 4.2. Atıksu Kanalizasyon Durumu ......................................................................118 KATI ATIKLAR ...................................................................................................140 4.2.1. Kırklareli İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar .........140 4.2.2. Edirne İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar ..............140 4.2.3. Tekirdağ İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar...........141 4.2.4. Katı Atıklar ve Depolama Alanları...............................................................142 4.3. DEPOLAMA ALANLARI ..................................................................................155 ii 5. YAPILAN PROJELER..................................................................................... 159 6. KORUMA EYLEM PLANI.............................................................................. 160 7. 6.1. Paydaşlar Listesi .....................................................................................................160 6.2. Metot ve İçerik.......................................................................................................161 SU KAYNAKLARI YÖNETİMİ...................................................................... 163 7.1. 8. Eylem Planı............................................................................................................164 7.1.1. Aşama I (Acil Düzenlemeler-Kısa Vade).......................................................175 7.1.2. Aşama II (Mevcut Durumun İyileştirilmesi-Orta Vade)..............................177 7.1.3. Aşama III (Orta Vade) ...................................................................................183 7.1.4. Aşama IV (Uzun Vade)..................................................................................185 SONUÇLAR VE ÖNERİLER........................................................................ 188 EK-1 MERİÇ - ERGENE HAVZASI KORUMA EYLEM PLANI – TAKVİM iii PROJE ÖZETİ "Meriç-Ergene Havzası"nı kapsayan bu proje ile ülkemizin gerek ekolojik ve tarımsal açıdan, gerekse kentsel ve endüstriyel oluşumlar açısından en önemli alt bölgelerinden olan Trakya bölgesindeki faaliyetlerin ve gelişmelerin çevreye olan etkileri gözden geçirilmiştir. Havza ölçeğinde kirlilikler, bunların kaynakları ve nedenleri incelenip tespit edilerek acil çözümler üzerinde durulmuş, bu çözümlerin uygulanmasında gerek duyulacak teknik, organizasyonel, finansal ve yasal alanlarda atılması gereken adımlar yerel ve merkezi kategorilerde belirlenmiştir. Türkiye’nin en büyük metropol kenti olan İstanbul’un artan sanayi ve nüfus baskısını çevresindeki bölgelere dağıtması, en fazla Meriç-Ergene Havzası’nı etkilemektedir. Bunun yanı sıra Havza’da, plansız ve kontrolsüz bir biçimde gelişen sanayi bölgeleri ve buna bağlı olarak hızla artan nüfus, Ergene Nehri’nin aşırı derecede kirlenmesine neden olmuştur. Endüstriyel, evsel ve tarımsal kökenli atık suların tamamı doğrudan ya da dolaylı olarak Ergene Nehri’ne deşarj edilmektedir. Günümüzde Ergene Nehri’ndeki kirlilik herhangi bir analize gerek duyulmadan gözle görülebilir hale gelmiştir. Bölgede yer alan köy, belde ve ilçe düzeyinde çok sayıda yerleşim merkezinin içinden akan Ergene Nehri’nden tarımsal sulama amaçlı olarak faydalanılmaktadır. Bunun sonucu su kirliliğine ek olarak toprak kirlenmesi, çoraklaşma ve tarımsal ürün kalitesinde bozulma da yaşanmaktadır. Havza içerisinde kirlenmenin durumunun belirlenmesi ve çevre problemlerine kısa, orta ve uzun vadede uygulanabilecek bütüncül çözüm önerileri getirilmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda havzada daha önce yapılmış tüm çalışmalar derlenerek bir coğrafi veri tabanında toplanmıştır. Bu çerçevede oluşturulan Meriç-Ergene Havza Koruma Eylem Planı projesinin temel amaçları: - Havza ölçeğindeki kirletici kaynaklarını tesbit etmek, - Yerleşim yerlerinde ihtiyaç duyulacak olan evsel nitelikteki atıksu arıtma tesislerinin planlamasını yapmak. - Oluşturulan nihai plan çerçevesinde AAT’lerinin türünü, işletmeye alma yılını ve ön maliyetlerini tesbit etmek. - Havza ölçeğindeki faaliyetlerin Eylem Planı çerçevesinde gerçekleştirilmesi için havza sınırları içerisinde sorumlulukları olan tüm kurum ve kuruluşların faaliyetlerini takvime bağlamak. Bu takvim çerçevesinde belirtilen aktivitelerin Çevre ve Orman Bakanlığı liderliğinde gerçekleştirilmesini temin etmek. Evsel nitelikli atıksu arıtma tesislerinin planlaması amacıyla üç temel alternatif çerçevesinde farklı uygulama planları oluşturulmuş ve teknik, coğrafı ve idarı açıdan değerlendirilerek en iv uygun alternatifi belirlenmiştir. Uygulama açısından en uygun bulunan alternatif Ön Fizibilte çerçevesinde daha detaylı şekilde incelenmiştir. - Alternatif 1 kapsamında oluşan belediyesi olan tüm beldelerde tekil AAT’nin kurulması planlanmaktadır. - Alternatif 2 kapsamında planlanan AAT’lerinin sayısı en optimal seviyede olsada coğrafi engellerden dolayı bir çok ilçede terfi zorunluluğunu getirmektedir. - Alternatif 3 kapsamında planlanan sistem kollektör ağının çok uzun mesafelerde ve büyük çaplı borular kullanarak kurulmasını gerektirdiği için maliyeti en yüksek alternatif olmuştur. - Alternatif 4 kapsamında Çerkezköy (Tekirdağ) belediyesi ve bağlı beldeleri haricinde belediyesi olan tüm beldelerde tekil AAT’nin kurulması planlanmaktadır. Çerkezköy (Tekirdağ) belediyesi ve bağlı beldeleri için ortak AAT öngörülmektedir. Alternatif 1,2 ve 3’de belirtilen uygulama planları incelendiğinde inşaat ve işletme aşamalarında daha verimli bir havza koruma plan ve programının uygulanacağı bir sistemin oluşturulması için Alternatif 4 kapsamında bir sistem planlanmıştır. Alternatif 1-4 için öngörülen maaliyetler (ilk yatırım, kollektör hattı ve 30 yıllık işletme) özetlenmiştir. Alternatif 4’deki temel hedef coğrafi engellerden dolayı bağlantısı mümkün olmayan beldelerde tekil arıtma planlayıp, cazibe ile kollektör bağlantısı mümkün olan Çerkezköy ve beldelerinde ortak AAT önererek, uygulama açısından en uygun olan AAT eylem planını ortaya koymaktır. Bölüm 7’de detaylı bir şekilde belirtildiği gibi Biyolojik, İkincil ve Doğal Arıtma tesislerinin uygulanması uygun görülmüştür. Meriç-Ergene Havzası AAT Eylem Planı Karşılaştırması İşletme (30 Yıl) (Net şimdiki zaman değeri) İlk Yatırım (YTL) Alternatif Toplam Maliyet (YTL) Toplam Maliyet 1 Atıksu Kollektör Arıtma Hattı 100.824.024 (Atıksu Arıtma + Kollektör) 6.952.821 v 107.776.845 (İlk Yatırım + İşletme) 112.160.327 219.937.172 2 112.026.694 34.042.523 146.069.217 124.558.744 270.627.961 3 105.227.424 51.968.242 157.195.666 113.836.266 271.031.932 4 115.021.072 13.275.672 128.296.744 126.096.955 254.393.699 Bu Eylem Planı çerçevesindeki temel hedef Meriç-Ergene Havzası’ndaki yerleşim yerleri için planlanan Evsel AAT’lerinin 2012 yılına kadar işletmeye alınarak tüm havza genelinde yerleşim yerlerinden alıcı ortamlara (ör. Meriç ve Ergene Nehirleri) direkt deşarj sonrasında oluşan kirliliğin önüne geçilmesidir. Bu sayede mevcut koşullarda SKKY yönetmeliğine göre IV. Sınıf kalitedeki yükseltilmesidir. vi Meriç-Ergene’nin II. Sınıf kalitesine 1. HAVZANIN GENEL DURUMU Ergene Havzası, Türkiye’nin Marmara Bölgesi içinde yer alan Trakya Alt Bölgesi’nde bulunmaktadır (Şekil 1.1a). Trakya Alt Bölgesi, Marmara Bölgesi’nden Avrupa’ya geçiş alanında, doğuda İstanbul İl sınırı ile başlayan, batıda Bulgaristan ve Yunanistan ülke sınırları ile biten alanı kapsamaktadır. Şekil 1.1.a Ergene Havzası Ergene Havzası Çalışma alanında başlıca yüzey suyu kaynaklarını Meriç ve Ergene Nehirleri ve kolları oluşturmaktadır. Ergene Nehri, havzanın kuzey doğusunda bulunan Istıranca Dağlarındaki Ergene Kaynaklarından doğmaktadır ve Ergene Deresi adıyla KD-GB yönünde akmaktadır Ergene Havzası toplam alanı 12.438 km²’dir. Bu çalışma çerçevesinde planlanan AAT tesisleri Ergene Havzası’nı da kapsayan Meriç Havzası sınırlarındaki (Şekil 1.2.b) tüm yerleşim birimleri (beldesi olan tüm beldeler) dikkate alınarak yapılmıştır. 1 Şekil 1.3.b Meriç Havzası Meriç Havzası 2 1.1. YERLEŞİM ALANLARI İstanbul metropolünün sürekli gelişmesi ve üzerindeki sanayi yükünü çevresindeki bölgelere dağıtmasından dolayı, çalışma alanının nüfusu her yıl artmaktadır. Çalışma alanında Edirne ve Kırklareli illerinin bölge bazında nüfus payı azalırken, Tekirdağ İli’nde sanayinin gelişmesinden dolayı nüfus payında artış olmaktadır. Özellikle Çorlu ve Çerkezköy ilçelerinde organize sanayi bölgelerinin etkisiyle nüfusta artış yaşanmaktadır (Tablo 1.1) Tablo 1.1 Çalışma Alanındaki Nüfus Dağılımı Yıllar Türkiye Marmara Trakya Edirne Tekirdağ Kırklareli 1960 27.754.820 5.181.850 792.431 276.479 274.806 241.146 1965 31.391.421 5.835.624 849.001 303.234 287.381 258.386 1970 35.605.176 6.837.167 876.502 316.425 302.946 257.131 1975 40.347.719 8.064.490 929.118 340.732 319.987 268.399 1980 44.736.957 9.435.210 1.007.436 363.286 360.742 283.408 1985 50.664.458 11.097.514 1.089.477 389.658 402.721 297.098 1990 56.473.035 13.295.607 1.182.953 404.599 468.842 309.512 1997 62.865.574 16.186.673 1.284.387 398.125 567.396 318.866 2000 1.362.774 402.606 628.223 331.945 2007 1.458.114 396.462 728.396 333.256 Şekil 1.4 Ergene Havzası’nda Yer alan İlçeler 3 Tablo 1.2 Ergene Havzası Belediye Nüfusları, 2007 İl-İlçe Merkezleri Edirne Merkez Enez Havsa İpsala Keşan Lalapaşa Meriç Süloğlu Uzunköprü Toplam Kırklareli Merkez Babaeski Demirköy Kofçaz Lüleburgaz Pehlivanköy Pınarhisar Vize Toplam Tekirdağ Merkez Çerkezköy Çorlu Hayrabolu Malkara M.Ereğlisi Muratlı Saray Şarköy Toplam Genel Toplam Toplam 150.717 10.714 21.533 30.240 77.442 8.406 16.959 9.474 70.977 396.462 83.378 51.815 9.128 3.288 130.375 4.586 20.338 30.348 333.256 161.136 131.723 225.244 36.942 56.484 16.970 25.962 44.540 29.395 728.396 1.458.114 4 2007 Nüfusları Kentsel 136.070 3.752 8.547 7.851 54.366 1.864 3.196 5.040 39.123 259.829 59.970 27.631 4.052 1.047 95.466 2.063 10.253 11.908 212.390 133.322 60.907 190.792 18.667 27.416 8.488 18.915 20.312 15.523 494.342 966.561 Kırsal 14.647 6.962 12.986 22.389 23.076 6.542 13.763 4.434 31.854 136.653 23.408 24.184 5.076 2.241 34.909 2.523 10.085 18.440 120.866 27.814 70.816 34.452 18.275 29.068 8.482 7.047 24.228 13.872 234.054 491.573 Şekil 1.5 Ergene Havzası’nda Yer Alan İlçelerin Yoğunlukları 1.2. ARAZİ KULLANIMI Tarım ve Köy işleri Bakanlığı tarafından Landsat uydu görüntüleri (2000 yılı sonrası) üzerinden uzaktan algılama teknikleri kullanılarak havzanın arazi kullanım haritası oluşturulmuştur. Buna göre Ergene Havzası’nın arazi kullanım sınıflaması ve yüzey alanları Tablo 1.3’te verilmiştir. Ergene Havzası arazi kullanımının yüzde olarak dağılımı Şekil 1.4’te verilmiştir. Havzanın önemli bir bölümü tarım arazilerinden oluşmaktadır. Sulu tarım yapılan alanlar havzanın %4.7’sini oluştururken, kuru tarım arazileri havza alanının %43.6’sını kaplamaktadır. Sulama sistemlerinin bulunduğu tarım alanları genel olarak eğimin düşük olduğu akarsu yatakları çevresinde yoğunlaşmıştır. Bu bölgelerde sulamalar DSİ tarafından inşaa edilmiş gölet ve barajlardan sağlanmaktadır. Buna ek olarak bireysel çabalarla Ergene Nehri ve yan kollarından çekilen sularla da sulama yapılabilmektedir. Ergene Nehri’nin Meriç Nehri ile birleştiği Keşan’ın batısında kalan düşük eğimli bölgelerde pirinç tarlaları yoğun olarak görülmektedir. 5 Tablo 1.3 Ergene Havzası arazi kullanım sınıfları Arazi Kullanım Sınıfı Alanı (ha) % 3.535 0.2 24.604 1.5 126.847 7.5 46.682 2.8 8.455 0.5 56.931 3.4 321.193 19.1 41.592 2.5 4.200 0.2 Karışık Ormanlar 32.518 1.9 Karışık Tarım Alanları 81.324 4.8 Kesikli Şehir Yapısı 30.894 1.8 786 0.0 43.409 2.6 207 0.0 13.235 0.8 510 0.0 16.606 1.0 Su Kütleleri 5.817 0.3 Su Yolları 1.209 0.1 732.549 43.6 5.940 0.4 79.867 4.7 3.098 0.2 Bataklıklar Bitki Değişim Alanları Doğal Bitki Örtüsü Doğal Çayırlıklar Endüstriyel Veya Ticari Birimler Fundalıklar Geniş Yapraklı Ormanlar İğne Yapraklı Ormanlar Karayolları, Demiryolları ve İstasyonlar Maden Çıkarım Sahaları Meralar Meyve Bahçelerı Ormanla Karışık Tarım Alanları Sahiller, Kumsallar, Kumluklar Seyrek Bitkili Alanlar Sulanmayan Ekilebilir Alanlar Sürekli Şehir Yapısı Sürekli Sulanan Alanlar Üzüm Bağları Toplam 1.682.008 100.0 6 Şekil 1.6 Ergene Havzası Arazi kullanımı B ataklıklar B itki Değişim A lanları Do ğal B itki Örtüsü Do ğal Çayırlıklar Endüstriyel Veya Ticari B irimler 0.2% 0.4% 4.7% Fundalıklar 2.8% 0.2% 1.5% 7.5% Geniş Yapraklı Ormanlar 0.5% Đğne Yapraklı Ormanlar 3.4% Karayo lları, Demiryo lları ve Đstasyo nlar Karışık Ormanlar Karışık Tarım A lanları Kesikli Şehir Yapısı M aden Çıkarım Sahaları 19.1% 43.6% M eyve B ahçelerı 2.5% 4.8% 0.1% 1.8% 0.3% 0.2% 1.9% 0.0% 1.0% Sahiller, Kumsallar, Kumluklar Seyrek B itkili A lanlar Su Kütleleri Sulanmayan Ekilebilir A lanlar Sürekli Şehir Yapısı 0.0% Sürekli Sulanan A lanlar 0.8% Üzüm B ağları 0.0% Tablo 1.4 Ergene Havzasın’da Arazi Kullanımı Arazi Kullanımı Alan (ha) Tarım Alanları 1.239.102 Çayır ve Meralar ( Yeşil Alan) 109.512 Orman ve Fundalık Araziler 512.380 Kullanılan Ormanla Karışık Tarım A lanları Su Yo lları 2.6% Tarım Dışı (Yerleşim) M eralar Alanlar 31.510 Su Alanları 9.383 Ağır Taşlık ve Diğer Alanlar 2.532 7 Tablo 1.5 Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne illerinin Arazi Kullanma Yetenek Gruplarına Göre Arazi Varlığı ve Kullanma şekilleri (ha) Kullanılma I II III şekli Tarım Arazisi 175.843 605.880 341.718 3.902 37.174 33.608 Çayır- mera 3.721 65.270 113.187 Orman- funda 3.972 14.190 7.229 Tarım dışı arazi Diğer Araziler Su yüzeyi 187.438 722.514 495.742 TOPLAM Tüm alana 9.8 37.9 26.0 oranı IV V VI VII VIII 63.638 605 30.926 20.492 - 1.239.102 10.834 433 13.177 10.384 - 109.512 65.700 - 152.855 111.647 - 512.380 1.406 - 1.279 384 3.050 31.510 - - - - 2.532 2.532 - - - - 9.383 9.383 141.578 1038 198.237 142.907 14.965 1.904.419 7.4 0.1 10.4 7.5 TOPLA M 0.8 1.3. SANAYİ Türkiye’nin sanayideki gelişimi ağırlıklı olarak İstanbul'da başlamış ve öncelikli bölge İstanbul'un doğusu seçilmiştir. Sanayinin yayılması, Gebze'den başlayarak Kocaeli ve Sakarya'ya ulaşmasından sonra, 1970'lerden başlamak üzere İstanbul'un batısına, başka bir deyişle de Trakya'ya sıçramıştır. Bu yayılma 1980'li yıllardan sonra büyük bir ivme kazanmıştır. İllere göre sanayi dağılımına baktığımızda Tekirdağ büyük oranla ilk sırayı almaktadır (Şekil 1.5). Şekil 1.7 Trakya'da illere göre sanayi dağılımı 8 Sanayilerin Đllere Göre Dağılımı Kırklareli 14% Edirne 4% Tekirdağ 82% Trakya Bölgesi’nin Türkiye toplam ihracatı içerisinde önem arz eden bazı ürünleri şunlardır. • • • • • • • • • • Sabun Gıda Şeker ve mamulleri Uçucu yağlar ve rezinoitler Meşrubat, alkollü içkiler ve sirke Cam ve cam eşya Yağlar Elektrikli malzeme ve cihazları Demir-çelik Tekstil Bu ürünler Trakya sanayisinde oldukça büyük yer kaplamaktadır. Ancak bu ürünlerin ihracatı İstanbul ile karşılaştırıldığında Trakya bölgesinde düşük düzeyde kalmaktadır. Bölgede toplam 627 adet tekstil işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerin 542’si Tekirdağ, 10’u Edirne ve 75 adedi ise Kırklareli ilinde bulunmaktadır. Gıda sanayisinin 160’ıTekirdağ, 109’u Kırklareli ve 36 adedi ise Edirne ilinde bulunmaktadır. Bunun yanında çok sayıda da küçük ölçekli süt işletmesi (mandıra) bulunmaktadır. Trakya bölgesinde 48 adet sıvı yağ ve margarin işleyen yağ fabrikası bulunmakta ve ağırlıklı olarak ayçiçeği tohumu işlenmektedir. Bölgedeki işletmeler Türkiye bitkisel yağ sanayi kapasitesinin % 60’ını oluşturmaktadır. Türkiye buğday üretiminin %8-10’u üretilmektedir. Bölgede toplam olarak 75 adet un fabrikası bulunmaktadır. Bölgenin gıda sektöründeki gelişimi de 1950’li yıllara dayanmaktadır. Bölgede buğday ve ayçiçeği tarımının yaygın olması un ve yağ sanayinin gelişmesine yardımcı olmuştur. Yem sektöründe buğday ve ayçiçeğinin işlenmesinde ortaya çıkan artıkların değerlendirilmesi amacı ile kurulmuş ve bölge hayvancılığının gelişmesine de önemli katkılar sağlamıştır. 9 1.3.1. Edirne’de Sanayi Edirne ili Tekirdağ ve Kırklareli illerine göre sanayileşmenin daha az olduğu bir bölgedir. İl 1969 yılında kalkınmada öncelikli iller kapsamına alındıktan sonra tarımsal ürünlerin işlendiği un ve yağ fabrikaları kurulmaya başlanmıştır. Edirne ili 1976 yılında ilin kalkınmada öncelikli iller kapsamından çıkarılması ile yapılan yatırımlar durmuş, bundan sonra mevcut tesislere ilave ve modernizasyon şeklinde olmuştur. Tekstil konusunda faaliyet gösteren işletmeler 1990’lı yıllardan sonra gelişmeye başlamıştır. Edirne ilinde bulunan sanayi işletmelerinin büyük bir bölümü un, yağ ve süt konusunda faaliyet gösteren işletmelerdir. Ayrıca ilde yetiştirilen çeltiğin pirince işlenebilmesi amacıyla çeltik işleme fabrikaları kurulmuştur. Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüklerinin 2008 yılı verilerine göre Tablo 1.6’da görüldüğü gibi ilde 251 adet sanayi işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerden 141 adedi gıda sanayi işletmesi ve 36 adedi metal, otomotiv fabrikasıdır. Edirne ilinde sanayileşmenin en yoğun olduğu ilçe Uzunköprü ve Keşan ilçeleridir. Bunun yanında Merkez, İpsala ve Havsa ilçelerinde de özellikle gıda sanayi konusunda gelişmeler görülmektedir. Tekstil sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin ise Edirne ili Merkez ilçe ve Havsa ilçesinde olduğu görülmektedir. Edirne ilinin Meriç ilçesi Uzunköprünün alt bölgesi olup, ticari ilişkileri daha çok Uzunköprü ilçesine doğrudur. Uzunköprü ilçesi aynı zamanda Kırklareli ili Pehlivanköy ve Babaeski ilçesi ve Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesinden de etkilenmektedir. Bu ilçelerden de Uzunköprüye doğru bir mal ve hizmet akışı olmaktadır. Uzunköprü ilçesinde yağ sanayiinin gelişmiş olması nedeniyle bu ilçelerden Uzunköprü ilçesine ayçiçeği satışı yapılmaktadır. Enez ve İpsala ilçesi ise Keşan ilçesinin alt bölgesidir. Bu ilçelerin kentsel etki alanı Keşan ilçesine doğru yönelmiştir. Bu durumda Edirne ili üç merkezli bir yapı göstermektedir. Bunlar Edirne Merkez, Uzunköprü ve Keşan ilçeleridir. Tablo 1.6. Edirne İlindeki Sanayi Tesislerinin İlçelere Göre Dağılımı (2008) Sektör Merkez Uzunköprü İpsala Keşan Meriç Enez L.Paşa Havsa Toplam Tekstil 10 1 1 5 - - 1 6 24 Gıda 18 61 22 27 4 2 - 7 141 Metal,Otomotiv 8 18 - 9 - - - 1 36 Taş ve Toprak 6 2 - 11 - 3 1 2 25 10 Ambalaj, kağıt 1 - - - - 1 Hayvan yemi 1 3 1 2 Diğer 11 1 - 3 - - Toplam 55 86 24 57 4 6 - 2 - 2 1 8 - 15 17 251 • Dokuma - Giyim Eşyası - Deri Sanayi: 1969-1975 tarihleri arasında bu sektöre olan yatırım artmıştır. Öncelikle iplik ve dokuma olarak yapılan yatırımlar, ülkemizdeki tekstil sektörünün gelişimine paralel olarak revize ve modernize edilmiş olup, son yıllarda konfeksiyon alanındaki yatırımlara bırakmıştır. Yapılan bu sektördeki ihracat ile ülkemize döviz getirisi sağlayan bu sektör özelliği itibari ile yarattığı geniş istihdam ile de Edirne ekonomisinde önemli bir yer tutmaktadır. • Taş ve Toprağa Dayalı Sanayi: Kırsal bölgeden kente göç, Türkiye genelinde olduğu gibi Edirne’de de yaşanmaktadır. Trakya Üniversitesi’nin Edirne de olması da il merkezi nüfusunun son 10 yılda hızla artmasına neden olmuştur. Bu durum, yerleşim sorununu gündeme getirmiştir. Artan yerleşim ihtiyacının karşılanması amacıyla kurulan çok sayıda konut kooperatifi ildeki inşaat sektöründe büyük canlılık yaratmış olup, bu sektördeki yatırımların gerçekleşmesine neden olmuştur. • Metal Eşya, Makine - Teçhizat Sanayi: Bu sektörde faaliyet gösteren sanayi işletmeleri genelde kalorifer kazanı, traktör römorku ve teneke ambalaj imalatı alanında faaliyet göstermektedirler. • Gıda - İçki ve Tütün Sanayi: Edirne’deki tarımsal üretimin öncelikli ürünleri buğday, ayçiçeği ve çeltiktir. Ekilebilir arazilerdeki orana baktığımızda, Edirne ili % 39 ile çeltik ekiminde Türkiye’de birinci, % 21.20 ile ayçiçeği ekiminde ikinci sırada yer almaktadır. Türkiye buğday üretiminin % 3’ü Edirne’den karşılanmaktadır. İlin tarımsal üretim özellikleri gıda sanayinde bu alanlarda yoğunlaşmasına neden olmuştur. • Sınır Ticareti: Bulgaristan ile Ülkemiz arasında sınır ticareti yapılmasına ilişkin karar 19 Mart 1997 tarih ve 22938 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmış ve bu karara göre “Edirne Valiliği Sınır Ticareti Yönergesi” düzenlenerek Edirne’de sınır ticareti 28 Mart 1997 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmıştır. 11 Edirne Đlinde Sanayiinin Iş Yeri sayısına göre sektörel dağılımı Diğer, 6% Hayvan yemi, 3% Tekstil, 10% Ambalaj, kağıt, 1% Taş ve Toprak, 10% Metal,Otomotiv, 14% Gıda, 56% Şekil 1.8. Edirne ilinde mevcut sanayinin işyeri sayısına göre sektörel dağılımı Edirne ilinde sanayinin büyüklük dağılımı Büyük ölçekli 14% Çok küçük ölçekli 24% Orta ölçekli 18% Küçük ölçekli 44% Şekil 1.9. Edirne ilinde sanayini büyüklük dağılımı 1.3.2. Tekirdağ’da Sanayi Tekirdağ ili Çorlu, Çerkezköy ve Muratlı ilçelerinde yoğunlaşan sanayi işletmelerinin önemli bir bölümü tekstil ve konfeksiyon konusunda faaliyet göstermektedir. Trakya bölgesinde sanayi işletmelerinin en yoğun olduğu il Tekirdağ’dır. İl 1931 yılında kurulan Tekirdağ Tekel Şarap ve İçki fabrikası ile başlamıştır. Ayrıca 1950’li yıllardan sonra bölgede un, yağ ve süt işleme tesisi kurulmuştur. Ayrıca Tekirdağ ili Çorlu ilçesinde 12 eski tabakhaneler mevkiinde bulunan deri işleme fabrikaları yine aynı yıllarda faaliyet göstermekteydi. Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesinin 1973 yılında kurulması ile birlikte Çerkezköy ve Çorlu ilçelerinde hızla gelişmeye başlayan sanayileşme, 1980’li yıllardan sonra Muratlı ilçesini de kapsayacak şekilde genişlemiştir. Bölgede bulunan sanayi işletmelerinin önemli bir bölümü Çorlu, Çerkezköy ve Muratlı ilçelerindedir. Tekirdağ ilinde çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren toplam 1284 adet sanayi işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerin sektörlere ve ilçelere göre dağılımı Tablo 1.7’de görüldüğü gibidir. Tablo 1.7. Tekirdağ İlindeki Sanayi Tesislerinin İlçelere Göre Dağılımı (2008) Sektör Merkez Çerkezköy Çorlu Hayrabolu Malkara M. Ereğli Muratlı Saray Şarköy Toplam Gıda-İçki 28 10 36 17 24 2 7 9 47 180 DokumaKonfeksiyon-Deri 8 136 376 1 6 8 17 12 1 565 Orman ÜrünleriMobilya Kağıt 4 11 3 0 0 0 2 1 0 21 0 7 20 0 0 0 1 0 0 28 Kimya-KömürPlastik Taş-Toprak 8 76 63 1 36 1 14 1 0 200 24 6 36 0 0 3 4 2 0 75 Metal 4 13 18 0 0 1 0 0 0 36 Metal Eşya-Makine 12 36 58 13 5 3 7 0 1 135 Diğer 0 14 18 1 1 10 0 0 0 44 Toplam 88 309 628 33 72 28 52 25 49 1284 Bölgede alkol ve alkollü içkiler Tekirdağ’da gelişmiştir. İlde alkol ve alkollü içkiler endüstrisi konusunda faaliyet gösteren işletmeler bulunmaktadır. Bunların en önemlisi Tekirdağ ilinde bulunan Tekirdağ Tekel Şarap ve İçki Fabrikasıdır. Bölgede kimya ve ilaç sanayinde faaliyette bulunan işletmeler sayıca az olmalarına karşın kapasite bakımından oldukça iyi bir konumdadır. Bu işletmeler Türkiye geneline yönelik olarak üretim yapmaktadır. Tekirdağ’da kimya ve ilaç sanayinde faaliyet gösteren işletmeler genellikle Çorlu ve Çerkezköy ilçelerinde yoğunlaşmışlardır. Bölgede bulunan deri sanayi, Tekirdağ ili Çorlu ilçesinin zengin ve kaliteli yer altı su kaynakları, düzgün arazi yapısı, altyapı ve ulaşım olanakları, kalifiye işgücü temini ve pazara yakınlığı nedeniyle dericiliğin burada gelişmesine de yardımcı olmuştur. 13 Tekirdağ Đlinde Sanayiinin Iş Yeri sayısına göre sektörel dağılımı DĐĞER , 3% METAL EŞYA MAKĐNE , 11% GIDA- ĐÇKĐ , 14% METAL , 3% TAŞ - TOPRAK, 6% KĐMYA - KÖMÜR PLASTĐK, 16% DOKUMA KONFEKSĐYON DERĐ, 44% KAĞIT, 2% ORMAN ÜRÜNLERĐMOBĐLYA, 2% Şekil 1.8. Tekirdağ ilinde sanayi tesislerinin işyeri sayısına göre sektörel dağılımı Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesinin Đşyeri Sayısına Göre Sektörel Dağılımı Kimya 25% Tekstil Makine Tekstil 42% Plastik Ambalaj 9% Orman Ürün 2% Gıda Đnşaat Orman Ürün Plastik Ambalaj Kimya Makine 17% Đnşaat 3% Gıda 2% Şekil 1.9. Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesinin işyeri sayısına göre sektörel dağılımı Deri işleme sanayiindeki işletmeler geçmiş yıllarda küçük aile işletmeleri şeklinde iken ihracat olanaklarının artmasıyla orta boy işletmeler haline dönüşme eğilimine girmişlerdir. Türkiye’de üretim değeri ve ihracat olanakları açısından deri sanayi çok önemli bir sektör olup, en fazla döviz sağlayan işletmelerin başında gelmektedir. 14 Bölgede bulunan deri sanayi, Tekirdağ ili Çorlu ilçesinin zengin ve kaliteli yer altı su kaynakları, düzgün arazi yapısı, altyapı ve ulaşım olanakları, kalifiye işgücü temini ve pazara yakınlığı nedeniyle deri sektörünün bu ilçede gelişmesine de yardımcı olmuştur. 1.3.3. Kırklareli’nde Sanayi Kırklareli ilinde sanayileşme Lüleburgaz, Merkez ve Babaeski merkezlidir. Bunun yanında Vize ve Pınarhisar ilçelerinde de sanayi işletmeleri bulunmaktadır. Kırklareli ilinin sanayileşmesi 1926 yılında Alpullu şeker fabrikasının yapılması ile başlamış, bununla birlikte ekonomik aktivite artmaya başlamıştır. İldeki sanayileşme 1990’lı yıllardan sonra hızla gelişmeye başlamıştır. Sanayileşme ilin Lüleburgaz ve Babaeski ilçelerinde yoğunlaşmıştır. İlde gıda (un, yağ, süt ürünleri, vb.) ve tekstil sektörü (tekstil ve konfeksiyon) önemli bir yer tutmakta ve sayıları sürekli artmaktadır. 2001 itibariyle Kırklareli ilinde toplam 46 tekstil fabrikası bulunmaktadır (Tablo 1.8 ). Özellikle Kırklareli ilinin Lüleburgaz ilçesi sınırları içerisinde tarım ilaçları imal eden bir fabrika da bulunmaktadır. Bölgenin Lüleburgaz ve Çerkezköy ilçelerinde insan sağlığı için ilaç imal eden bir fabrikada üretim yapmaktadır (Şekil 1.10-1.11). Tablo 1.8 Kırklareli ilindeki Sanayi Tesislerinin İlçelere Göre Dağılımı (2001) Sektör Merkez Lüleburgaz Vize Babaeski Demirköy Pınarhisar Kofçaz Toplam Gıda 15 25 2 18 - 2 1 63 Tekstil, 10 25 2 6 - 2 1 46 Metal,Otomotiv 1 4 1 2 - - - 8 Ağaç 5 - - 2 1 - - 8 Hayvan yemi 1 2 Ambalaj, kağıt 1 2 - 1 - - - 4 Elektrik, - 2 - 1 - - - 3 Deri 2 - - - - - - 2 Kimya - 2 - - - - - 2 Diğer 4 9 3 - - 2 - 18 Toplam 39 71 8 32 1 6 2 159 Konfeksiyon 2 5 elektronik 15 Kırklareli Đlinde Büyük Ölçekli Sanayinin Sektörel Dağılımı Çok küçük ölçekli 7% Büyük ölçekli 33% Küçük ölçekli 43% Orta ölçekli 17% Şekil 1.10. Kırklareli ilinde Büyük ölçekli sanayinin sektörel dağılımı Kırklareli Đlinde Sanayiinin Iş Yeri sayısına göre sektörel dağılımı Diğer, 11% Kimya, 1% Deri, 1% Elektrik, elektronik, 2% Ambalaj, kağıt, 3% Gıda, 40% Hayvan yemi, 3% Ağaç, 5% Metal,Otomotiv, 5% Tekstil, Konfeksiyon, 29% Şekil 1.11. Kırklareli ilinde sanayi tesislerinin işyeri sayısına göre sektörel dağılımı 1.3.4. Ergene Havzası Sanayisi Ergene Havzası özellikle coğrafi konumu gereği sanayinin cazibe merkezi olmuştur. Özellikle havzanın doğu kesimi sanayileşmenin çok yoğun olduğu bir bölgedir. Bölgede 1990 yılından sonra hızla artan çarpık sanayileşme çok sayıda çevresel sorunu beraberinde getirmiştir. Tekirdağ bölgesinde yoğunlaşan sanayinin takibi çok zor olmakta ve bunun sebebi olarak da firmaların İstanbul merkezli olması gösterilmektedir. Sanayi tesislerinin önemli bir kısmı, Ergene Nehri’nin başlangıcında yer alan Çorlu-Çerkezköy alt havzasında 16 yoğunlaşmakta ve buna bağlı olarak nehirdeki kirlilik de bu bölgede başlamaktadır. Endüstriyel kirlilik kaynaklarını belirleyebilmek ve sanayinin havza içindeki dağılımını ortaya koyabilmek üzere koordinat bilgisi mevcut olan sanayiler haritalar üzerine işaretlenmiştir (Şekil 1.12). Bu haritalara bakıldığında havzadaki endüstriyel yoğunluğun Çerkezköy, Çorlu, Çorlu-Lüleburgaz yolu ve Çorlu-Muratlı arasında olduğu görülmektedir. Havzadaki sanayi tesislerinin önemli bir kısmı Tekirdağ ilinde bulunmaktadır. Bu ildeki sanayi ağırlıklı olarak Çerkezköy, Çorlu, Muratlı ve Lüleburgaz çevresinde gelişmiştir. Sanayinin sektörel dağılımında tekstil sektörü ilk sırayı almaktadır. Daha sonra sırasıyla gıda, kimya, deri ve maden sektörleri gelmektedir (Şekil 1.13). Sanayilerin sektörlerine göre dağılımı incelendiğinde Çorlu’da deri sanayinin yoğunluğu, Çerkezköy ve Muratlı’da ise tekstil sektörünün yoğunluğu göze çarpmaktadır. Şekil 1.14, 1.15, 1.16’da konumları belirlenebilmiş başlıca sektörlerin yoğunluk haritası verilmiştir. Bu haritadan hemen hemen her sektörün en yoğun biçimde Ergene Nehri’nin kaynaklarının bulunduğu Çorlu-Çerkezköy-Muratlı ve Ergene Deresi alt havzalarında yoğunlaştığı görülmektedir. Deri sanayinin sadece Çorlu yöresinde, gıda sanayinin ise Çorlu-Lüleburgaz arasında Ergene Nehri kıyısında yoğunlaştığı görülmektedir. Tekstil, kimya, metal ve maden sanayinin Çorlu-Çerkezköy alt havzasında yoğunlaştığı görülmektedir. Şekil 1.12. Ergene Havzası’ndaki konumları tespit edilebilmiş sanayi tesislerinin sektörel coğrafi dağılımı 17 Çorlu’da sanayi her eksende gelişmektedir. Çorlu-Edirne yolu, Çorlu-Tekirdağ yolu, Çorlu-Çerkezköy yolu, Tabakhaneler (Çorlu kenti ile Sağlık mahallesi arası), Çorluİstanbul-Türkgücü yolu, olmak üzere, Çorlu’da 2008 yılı itibari ile 628 fabrika bulunmaktadır. İstanbul Edirne Karayolu (E5) Çevresi Çorlu-Büyükkarıştıran sanayi bölgesi 1980’li yılların başından itibaren fabrikaların yoğun olarak yer aldığı bir bölgedir. Özelikle tekstil ve deri sanayinin ağırlık kazandığı bölgede ayçiçek yağı, kağıt, makine imalatı dondurma v.b. fabrikalar sıralanmaktadır. Çorlu/Büyükkarıştıran bölgesinde sanayinin gelişim mekanizmasında önemli olan faktörler değerlendirildiğinde İstanbul’a yakınlık ve ulaşım, yeterli arsa, işci temini, suyun temini ve sanayi bölgesi olması gibi nedenlerdir. Bu nedenlerin etkinliği, tesisleri mekan olarak Çorlu’ya bağlamıştır. Tesisler büyük ölçüde İstanbul sanayinin merkezden uzaklaşması sonucunda oluşmuştur. Kentin iç dinamiklerinden çok, bir takım politik kararlarla bugünkü halini alan sanayinin kent içindeki dağılımı kenten bağımsız olarak gelişmektedir. Tesislerin çok büyük bir kısmının merkez büroları ve pazar alanları İstanbul’da bulunmaktadır. Bu yüzdende Çorlu sanayinde yaratılan değerlerin büyük bir kısmı İstanbul’a gitmektedir. İstanbul sanayinin çekim alanı haline gelen Çorlu’da yakın gelecekte büyümenin artarak devam edeceği görülmektedir. Çorlu’ya bağlı Karamehmet köyü sınırları içinde yaklaşık iki milyon metrekarelik bir alan üzerinde kurulmakta olan Trakya Serbest Bölgesi yaklaşık 25.000 kişiye doğrudan istihdam sağlayacaktır. Çorlu ve çevresinden sonra yakın gelecekte tüm Trakya bölgesi, İstanbul sanayinin desantralizasyonun çekim alanı durumuna gelecektir. Bu nedenle, bu gün büyük bir serbestlik içinde kontrolsüz bir yayılma gösteren sanayileşmenin önüne geçebilmek için öncelikle bölge planlama ölçeğinde çekim merkezlerinin belirlenerek yapılması büyük önem taşımaktadır. Şekil 1.13. Ergene Havzası’nda sanayi tesislerinin sektörlere ve illere göre dağılımı (2001) 18 Toplam 3% agac 1% cam 6% 25% deri 32% 3% diger gıda 3% kağıt 5% 9% 1% 12% kimya maden metal 19 Şekil 1.14. Sanayi tesislerinin sektörel yoğunluk dağılımları Tekstil Sanayi Kimya Sanayi 20 Şekil 1.15. Sanayi tesislerinin sektörel yoğunluk dağılımları Deri Sanayi Gıda Sanayi 21 Şekil 1.16. Sanayi tesislerinin sektörel yoğunluk dağılımları Metal Sanayi Maden Sanayi 22 1.3.5. Organize Sanayi Bölgeleri Edirne Organize Sanayi Bölgesi Edirne İlinde Organize Sanayi Bölgesi kurulması için ilk girişim 1973 yılında olmuştur. Sanayi ve Ticaret Bakanlığına yapılan başvurunun uygun görülmesi üzerine 1974 yılında yer tespit çalışmalarına geçilmiş ancak 1976 yılında Edirne’nin kalkınmada öncelikli iller kapsamından çıkarılması sonucu bu konudaki çalışmalara son verilmiştir. Edirne Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) için 11 Ocak 1993 tarihinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na başvuruda bulunulmuş ve talebin bakanlıkça uygun görülmesi üzerine 04.04.1994 tarihinde İl Özel İdare Müdürlüğü, Belediye Başkanlığı, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı ve Edirne Sanayici ve İşadamları Derneği’nin katılımı ile “Müteşebbis Teşekkül” oluşturulmuştur. Belirlenen yerin Edirne Belediye sınırları dışında yer alması nedeniyle ilgili mevzuat gereği Edirne Belediye Başkanlığı’nın müteşebbis teşekkül üyeliği sona erdirilmiştir. EOSB’nin etüt, proje, mühendislik hizmetleri için 05.07.1995 tarihinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nda iş ihale edilmiştir. Yüklenici firma halihazır harita yapımı, İmar ve parselasyon planı, yerleşim amaçlı jeolojik ve jeoteknik etüt raporu, alt yapı zemin araştırma raporu, alt yapı avam projeleri ve uygulama projeleri (Yol, kanalizasyon, içme ve kullanma suyu, A.G.O.G. elektrik şebekesi) yapılması işleri tamamlanmış ve bu projeler bakanlıkça onaylanmıştır. EOSB yeri olarak tespit edilen, Süloğlu İlçesi Domurcalı Köyü sınırları içerisinde yer alan 107 ha büyüklüğündeki arazi üzerine İmar planı çalışmaları tamamlanmıştır. Organize Sanayi Bölgesinde 15 adet 5.000, 11 adet 7.500, 28 adet 10.000 ve 9 adet 15.000 m² ölçülerinde toplam 63 adet sanayi parseli mevcuttur. 1997 yılı birim fiyatlarına göre keşif bedeli 234 milyar 446 milyon lira olan alt yapı inşaatının (yol, su, kanalizasyon) ihalesi 13.03.1997 tarihinde yapılmış ve alt yapı inşaatına başlanılmıştır. Alt yapı ikmal inşaatı işi dahilindeki işlerin tümünün 31.12.1999’da tamamlanması planlanmaktadır. Bölgenin içme suyu ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılan araştırmalar sonucunda, kuyu yerleri tespit edilmiş olup, açılan 1 adet kuyudan 28 m/sn debilik su elde edilmiştir. İkinci bir kuyunun açılması için gerekli protokol de Müteşebbis Teşekkül ve DSİ. XI. Bölge Müdürlüğü arasında imzalanmıştır. 23 Müteşebbis Teşekkül Başkanlığı, İlin yer aldığı coğrafi konum ve sahip olduğu potansiyeli göz önüne alarak, belirlenen 100 ha'lık alanın yetersiz kalacağı düşüncesi ile EOSB yerinin, Yer Seçim Komisyonunca önerilen şekilde 260 ha olarak genişletilmesi Sanayi ve Ticaret Bakanlığından talep edilmiş, Başbakanlığın bu konudaki talebi uygun bulunarak, 22.01.1998 tarih ve 23288 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 1998 yılı Yatırım Programında 97K090090 proje numarası ile EOSB 260 ha olarak yer almıştır. Keşan Organize Sanayi Bölgesi Keşan Organize Sanayi Bölgesi kurulması için Keşan Kaymakamlığı, Keşan Belediye Başkanlığı, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı ve Keşan Genç İşadamları ve Girişimcileri Derneği Başkanlığı 03.01.1995 tarihinde müşterek olarak Valiliğe başvuruda bulunmuş bu başvuru uygun görüş ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına gönderilmiştir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı 16.03.1995 tarih ve 4255 sayılı yazı ile Keşan OSB kurulması ve bu projenin etüt olarak 1995 yılı Yatırım Programına alınmasını Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığından talep etmiş, ancak adı geçen müsteşarlık, İl dahilinde yatırım yapmak isteyen sanayicilerin İl Merkezinde kurulma aşamasında bulunan Edirne Organize Sanayi Bölgesine celbe dilmesinin ekonomik fayda açısından olumlu olacağı, diğer taraftan Başbakanlık Genelgeleri gereğince tasarruf önlemlerine uygunluk açısından 1995 yılı yatırım programına yeni proje alınmasının mümkün görülmediğini bildirmiş, ancak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanarak DPT.’na gönderilen 1997 yılı Yatırım Programı teklifinde Keşan O.S.B. için 300.000.000 lira ödenek önerilmiş olup, Yüksek Planlama Kurulunun 23.06.1997 tarih ve 97/38 sayılı kararı ile 1997 yılı Yatırım Programına 300.000.000 lira ödenek ile “etüt” olarak alınmıştır. Uzunköprü Organize Sanayi Bölgesi Uzunköprü Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı 10.05.1995 tarihinde Edirne Valiliğine başvuruda bulunulmuş, bu başvuru uygun görüş ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına gönderilmiştir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanarak DPT Müsteşarlığına gönderilen 1997 yılı Yatırım Programı teklifinde Uzunköprü OSB. için 300 milyon lira ödenek gönderilmiştir. Kırklareli Organize Sanayi Bölgesi: Kırklareli Organize Sanayi bölgesi Kırklareli Merkez İlçe Kızılcıkdere Köyü Düzyol Mevkiinde bulunmaktadır. 400 Hektar alan karakteristiğinde olup, 367 Hektar yüzölçümündedir. Kırklareli Organize Sanayi Bölgesinde yaklaşık 1.500 kişi çalışmaktadır. Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi: 24 İstanbul metropolitan planı Çerkezköy’ün bir alternatif olarak benimsenmesi ve Çerkezköy’ün coğrafik, jeolojik, hidrografik, iklim, toprak, bitki örtüsü, ziraat, ticari, ekonomik durumları etüt edildikten sonra Bakanlar Kurulunun 23.03.1973 tarih ve 7-6177 sayılı kararnamesi ile Çerkezköy’de Organize Sanayi Bölgesi kurulması kabul edilmiştir. Organize Sanayi Bölgesi 4500 dönümlük arsa üzerine kurulmuş olup, 143 sanayi parseli üretilmiş ve alt yapısı tamamlanarak 118 firmaya satılmıştır. Halen bölgede 89 fabrika üretimde olan 8.000 işçi çalışmaktadır. Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nin bölgede yatırım yapmak isteyen yatırımların taleplerini karşılamaması üzerine bölge dışında sanayi tesisleri kurulmaya başlamıştır. Bunun üzerine Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Tevsii alanı olarak adlandırılan yaklaşık 800 ha. alan Devlet Planlama Müsteşarlığı’nın 15.10.1990 tarih ve 90-5781 sayılı yazı ile Organize Sanayi Bölgesi Tevsii alanları tescil edilmiştir. Bu bölgede halen 34 sanayi tesisi üretimde olup, bu tesislerde 12.000 işçi çalışmaktadır. Organize Sanayi Bölgesi Tevsii alanında küçüklü büyüklü 275 adet sanayi parseli mevcuttur. Birinci Organize Sanayi Bölgesinin merkezi arıtması kurulmuş olup toplam debisinin % 93’ü endüstriye, % 7’si evsel nitelikli atık suları arıtmaktadır. Bu arıtmanın 31.05.1996 tarihinde kesin kabulü yapılmıştır. Malkara Organize Sanayi Bölgesi Malkara Organize Sanayi Bölgesi 22.04.1994 tarihinde kurulmuş olup 100 ha. oluşmaktadır. Organize Sanayi Bölgesinin imar planları hazırlanmış olup Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na gönderilmiş planlar Bakanlıktan geldikten sonra alt yapı çalışmaları yapılacaktır.. Hayrabolu Organize Sanayi Bölgesi: 22.04.1994 tarihinde kurulmuş olup 100 ha. oluşmaktadır. Alt yapı uygulama planları müteşebbis heyetten geçmiş Sanayi ve Ticaret Bakanlığına gönderilmiştir. Bakanlıktan onaylı planlar geldikten sonra alt yapı ihalesi yapılacaktır. Çorlu Deri Organize Sanayi Bölgesi: 15.07.1996 tarihinde kurulmuş olup 132 ha. oluşmaktadır. Deri Organize Sanayi Bölgesinde 150 parsel mevcuttur. Bu parseller üzerinde halen 107 fabrika faaliyet göstermektedir. Deri Organize Sanayi Bölgesinde 2 tane arıtma mevcut olup, bu arıtmalar yetersiz olduğundan yeni bir arıtma yapmak için fizibilite hazırlanmış Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na onaya gönderilmiştir. Şu anda atıksu arıtma tesisinin kaba inşaatı tamamlanmak üzere olup, yakın tarihte devreye alınması planlanmaktadır. 25 2. ÇALIŞMA ALANININ TANIMLANMASI 2.1. FİZİKSEL ÖZELLİKLER 2.1.1. Klimatoloji 2.1.1.1. İklim Karasal iklimin etkisi altında bulunan çalışma alanında, kuzeyi yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve sert geçmektedir. Havzanın güneyinde Akdeniz iklimi hakim olup yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlı geçmektedir. Şekil 2.1’de değişik merkezlerde ölçülmüş günlük sıcaklık değerlerinin yıl içerisinde ortalama değişimi sunulmuştur. Kış aylarında, havzanın güneyinde yeralan Tekirdağ’da daha ılık koşullar hakimken, bahar ve yaz aylarında ise Edirne daha sıcak iklim koşullarına sahiptir. Havzada en az yağış Ağustos ayında gözlenirken en çok yağış Kasım ayında gerçekleşmektedir (Şekil 2.2). Yağışın yıl içerisindeki dağılımı havza içerisinde coğrafi olarak benzerlik göstermektedir. Bahar yağışları tüm havzada ortalama 45 mm/ay civarında gerçekleşmektedir. Şekil 2.1. Ergene Havzası’nda günlük ortalama sıcaklık değerlerinin yıl içerisinde değişimi 26 Şekil 2.2. Ergene Havzası’nda ortalama yağışın aylık dağılımı Trakya bölgesi Türkiye’nin orta yağışlı bölgelerindendir. Trakya’da ortalama toplam yağış 602.18 mm olup, 833.6 mm ile Demirköy en çok, 460.9 mm ile Süleoğlu en az yağış alan yerleşimlerdir. Günlük tespit edilmiş en yüksek yağış 231.7 mm ile Çorlu’ya aittir. Bölgede en uzun süre yağışı 155.2 gün ile Uzunköprü almaktadır. En az yağışlı güne sahip yerleşim ise İbriktepe olarak ölçülmüştür. Bölgede tüm iklim verileri gibi kar yağışı da eşit olmayan bir dağılım gösterir. Yıllık ortalama kar yağışlı gün sayısı 19.16 dır. Şarköy 6.8 gün ile en düşük, Çorlu ise 43.4 gün ortalamayla en yüksek kar yağışlı güne sahip yerleşimdir. En yüksek kar örtüsü kalınlığı en uzun süre yağış alan Uzunköprü’de 78 cm olarak ölçülmüştür. Ülkemizin en sisli bölgesi olan Trakya’da yıllık ortalama sisli gün 38.70’tir. Ege ve Akdeniz bölgelerinde 1-2 gün/yıl olan ortalama bölgenin en az sisli gününe sahip İğneada’da 11.5 gün/yıl olarak saptanmıştır. Uzunköprü ise en uzun sisli süreye sahiptir (97.5 gün/yıl). En hızlı esen rüzgar yönleri esas alındığında bölgede hakim olan rüzgarlar KB ve GB yönündedir. Bölgede en yüksek rüzgar hızı 32.8 m/s ile Uzunköprü’de ölçülmüştür. En düşük ortalama rüzgar hızına sahip yerleşim en yoğun sanayileşmenin görüldüğü Çerkezköy’de 0.6 m/s iken, en yüksek ortalama hız ise 3.5 m/s ile Çorlu’da ölçülmüştür. Ülkemizde yıllık ortalama sıcaklık 4 ile 20 °C arasında değişmektedir. Trakya ortalaması 13°C’dir. En düşük sıcaklık ortalaması Demirköy’de 10.0°C olarak ölçülmüşken, en yüksek sıcaklık ortalaması ise Çerkezköy’e aittir (17.1°C). Trakya’da en yüksek sıcaklık 27 44.6°C olarak Lüleburgaz’da ölçülmüştür. Bölgenin en yüksek sıcaklıklar ortalaması 40°C’tır. Bölge en düşük sıcaklıklar ortalaması -17.9 °C’tır. Ülkemizde ortalama bağıl nem bölgeden bölgeye % 45 ile 80 arasında değişir. Trakya Bölgesi % 71 ortalama ile nemli bir bölge olarak üst sıralarda yer alır. Bölgede en yüksek ortalama bağıl nem % 76 ile Çorlu ve Tekirdağ’da, en düşük ortalama ise % 63 ile Süleoğlu’ndadır. Bölgenin ortalama basıncı 1004.7 hPa’dır. En yüksek basınç ortalamasına sahip yerleşim 1016.1 ile Tekirdağ, en düşük ortalama ise 989 hPa ile Kırklareli’dedir. Ölçüm yapılan istasyonlar temel alındığında bölgede günlük ortalama güneşlenme şiddeti 284 cal/cm2.dak olarak tespit edilmiştir. Türkiye’de ortalama bulutlu günler 3/10 (Güneydoğu), 7/10 (Doğu Karadeniz) arasında değişmektedir. Trakya’da bu ortalama 5.13’tür. En az bulutlu gün ortalamasında Tekirdağ ve Lüleburgaz 4.4/10 ile güneşi en çok gören yerleşimler olarak görülmektedir. En çok bulutlu gün ortalamasında ise Uzunköprü, Şarköy ve Alpullu 5.9/10 ile başta yer almaktadırlar. 2.1.1.2. Sıcaklık Devlet Meteoroloji Müdürlüğü’ne bağlı bölgede yer alan toplam 44 meteoroloji sıcaklık İstasyonundan sadece 8 istasyonun (Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Lüleburgaz, Çorlu, Uzunköprü, Malkara, İpsala) 1975–2006 arası günlük ortalama sıcaklık verisi ve Pınarhisar sıcaklık istasyonun da 1975–2005 yılları arası günlük ortalama sıcaklık verileri kesintisiz mevcut olduğundan bu veriler kullanılarak analizler yapılmıştır. Meteoroloji sıcaklık istasyonlarının harita üzerindeki dağılımı Şekil 2.3’te gösterilmiştir. Şekil 2.4–2.5’de ise sıcaklık değerlerinin aylara göre konumsal dağılımları verilmiştir. 28 Şekil 2.3. Ergene Havzası’nda Sıcaklık Ölçümü Yapılan Istasyonlar ve İstasyonlarda Ölçülen Ortalama Sıcaklıklar 29 2.1.1.3. Yağış Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nün (DMİ) bölgede 44 adet Meteoroloji Gözlem İstasyonu bulunmaktadır (Tablo 2.1). Bu istasyonların gözlem süreleri aynı değildir. DMİ istasyonlardan 8 tanesinin (Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Lüleburgaz, Çorlu, Uzunköprü, Malkara, İpsala) 1975–2006 arası günlük yağış verisi ve Pınarhisar yağış istasyonun da 1975–2005 yılları arası günlük yağış verileri kesintisiz mevcut olduğundan, sadece bu veriler kullanılarak analizler yapılmıştır. Havzada yer alan istasyonların yükseltileri toplam yağış alanının %95’ini temsil etmektedir. Ergene Havzası yağış analizlerinde kullanılan istasyonların yayılımı Şekil 2.4’de sunulmuştur. Tablo 2.1. Ergene Havzası ve çevresinde yer alan DMİ istasyonlarının gözlem süreleri 30 Şekil 2.4. Ergene Havzası’ndaki Devlet Meteoroloji İşleri Gözlem Istasyonlarının Dağılımı Ve Bu Noktalarda Ölçülen Ortalama Yağış Miktarları (mm) 31 2.1.1.3.1 Yağışın Alansal Dağılımı Ergene Havzası’nda yıllık ortalama yağış miktarı, Thiessen yöntemi ile 577 mm olarak hesaplanmıştır. Yıllık ortalama yağış miktarı, Meriç Nehri Havzasında 640 mm ve Türkiye genelinde ise 633 mm değerine sahiptir. Havzada en yüksek yağış, havzanın kuzeydoğusunda yer alan Saray ilçesinin yüksek kesimlerine düşmektedir. Bu bölge aynı zamanda Ergene Deresini oluşturan kaynakların beslenme alanını oluşturmaktadır. Havzanın kuzey doğusunda en yüksek yağış miktarları Kasım – Ocak ayları arasında düşmektedir. Kış yağışları genel olarak bahar yağışlarından daha fazla olmaktadır. Havzanın güneyinde yer alan Hayrabolu Havzası’nda yağış en bol olarak Kasım-Aralık aylarında gözlenmektedir. Hayrabolu Havzası’nın batı sınırı genel olarak orografik bir sınır oluşturmaktadır. Güneybatı ve güneydoğudan gelen yağışın önemli bir kısmı orografik yağış halinde bu yükseltinin eteklerine düşmekte olup yükseklere daha az yağış düşmektedir. Yıllık toplam yağışın alt havzalara göre dağılımı Şekil 2.5’de sunulmuştur. Ergene Nehri’nin güneyinde yer alan havzalar ortalama yağış miktarından daha yüksek yağış almaktadır. Bu havzalar Ergene Nehri’ne, Uzunköprü’nün akış aşağısında drene olmaktadır. Ergene Nehri’nin kuzeyinde yer alan havzalara ise ortalama ya da daha az miktarda yağış düşmektedir. Çerkezköy-Çorlu-Lüleburgaz gibi sanayi ve nüfus artışının en yüksek olduğu bölgelerde yağış miktarı daha az gerçekleşmektedir. 32 Şekil 2.5. Yıllık ortalama toplam yağışın alt havzalara göre dağılımı 33 2.1.1.3.2 Yağışın Zamansal Dağılımı Ergene Havzası’nda Çorlu, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Uzunköprü, Lüleburgaz, İpsala, Malkara, Pınarhisar meteoroloji istasyonların 1975–2006 yılları arasındaki yıllık yağış değerlerinden faydalanılarak, ortalama yıllık yağıştan eklenik sapma grafikleri çizilerek kurak ve yağışlı periyotlar belirlenmiştir. Çorlu ve Uzunköprü meteoroloji istasyonlarının 1975–2006 yılları arası yıllık ortalama yağış verilerine bakıldığında (Şekil 2.6) 1982–1995 yılları arasında uzun bir kurak dönem, 1995–2000 yılları arasında ise kısa bir yağışlı dönem yaşandığı görülmektedir. 2000 yılından sonra tekrar kurak bir döneme geçilmiştir. Bu durum diğer istasyonlarda da açıkça görülmektedir. Son 30 yıllık dönem içerisinde havzaya düşen yağış değerinde belirgin bir azalma izlenmektedir. Uzunköprü Meteoroloji Đstasyonu Ortalama Yıllık Yağıştan Eklenik Sapma Grafiği 1200 1200 Ortalama Yağış (mm) 800 800 600 600 400 200 400 0 200 Eklenik Sapma (mm) 1000 1000 -200 0 -400 1975 1977 1979 1981 1983 1985 1987 1989 1991 1993 1995 1997 1999 2001 2003 2005 Yıllar Çorlu Meteoroloji Đstasyonu Ortalama Yıllık Yağıştan Eklenik Sapma Grafiği 800 800 700 600 400 500 200 400 0 300 Eklenik Sapma (mm) Ortalama Yağış (mm) 600 -200 200 -400 0 -600 19 75 19 76 19 77 19 78 19 79 19 80 19 81 19 82 19 83 19 84 19 85 19 86 19 87 19 88 19 89 19 90 19 91 19 92 19 93 19 94 19 95 19 96 19 97 19 98 19 99 20 00 20 01 20 02 20 03 20 04 20 05 20 06 100 Yıllar Şekil 2.6. Çorlu ve Uzunköprü istasyonlarında ortalama yıllık yağıştan eklenik sapma grafikleri 34 2.1.1.4. Buharlaşma-Terleme Havzada gözlenen sıcaklık değerleri kullanılarak potansiyel buharlaşma-terleme değerleri Thonthwaith ve Penman-Monteith yöntemleri kullanılarak aylık ölçekte hesaplanmıştır. Sıcaklık verileri kullanılarak Thornwaith Yöntemi ile potansiyel buharlaşma-terleme değerleri (Şekil 2.7) hesaplanmıştır. Potansiyel buharlaşma-terleme değerleri yaz aylarında 100 mm’nin üzerine çıkmaktadır. Havza genelinde ortalama yıllık toplam potansiyel buharlaşma değeri 665 mm olarak gerçekleşmektedir. Şekil 2.7. Ergene Havzası’nda aylık ortalama potansiyel buharlaşma-terleme değerlerinin yıl içinde dağılımı 2.1.1.5. Akım Ergene Nehri üzerinde Elektrik İşleri Etüt İdaresi ile DSİ Genel Müdürlüğü tarafından işletilen akım gözlem istasyonları bulunmaktadır (Şekil 2.8). EİE akım gözlem istasyonlarının özellikleri Tablo 2.2’de, DSİ akım gözlem istasyonlarının özellikleri ise Tablo 2.3’de verilmiştir. EİE akım gözlem istasyonlarından sadece Lüleburgaz ve İnanlı istasyonları gözleme devam etmekte olup, diğer istasyonlar kapanmıştır. 1991 yılı öncesi hidrograflarda, yağışlı sezonda akım piki oluşmakta, yağışın azalması ile su yılı sonunda (Eylül ayı) nehirde akım değeri sıfıra yaklaşmakta ya da sıfır olmaktadır. Akım pikleri genellikle bahar aylarının başlangıcında olmaktadır. Buna karşılık pik yağışın pik akımı oluşturma süresi ortalama 5 aylık bir döneme karşılık gelmektedir. 35 Şekil 2.8. Ergene Havzası’nda yeralan DSİ ve EİE akım gözlem istasyonları 36 Tablo 2.2. Ergene Havzası’nda yeralan EİE akım gözlem istasyonlarının özellikleri İstasyon No İstasyon Adı Beslenme Alanı Km² Gözlem Suresi EİE-1 BABAESKİ EİE-2 ERGENE N. - DDY KOP. LÜLEBURGAZ 2794 03.06.1948- 45 EİE-3 ERGENE NEHRİ - İNANLI 1415 22.08.1961- 60 EİE-4 ERGENE N. - UZUNKÖPRÜ 10124 01.05.1952-12.12.1968 18 EİE-5 ÇORLU S. - MURATLI 601 01.09.1959-01.12.1972 70 EİE-6 ÇORLU N. - VELİMEŞE 718 23.08.1961-01.07.1966 75 EİE-7 ERGENE Ç. - UZUNHACILI 395,5 01.09.1959-01.07.1966 112 EİE-8 ERGENE N. - GÜNEŞKAYA 59,2 18.07.1964-01.07.1971 149 EİE-9 ANA DERE - SERVİSİNANLI 273,5 03.09.1959-01.12.1972 100 EİE-10 SÜLOĞLU D. - SÜLOĞLU 222,2 21.08.1961-30.09.1971 141 EİE-11 SÜLOĞLU DERESİ - KAYABOĞAZI 206,9 01.10.1968-28.02.1975 160 EİE-12 LÜLEBURGAZ Ç. - LÜLEBURGAZ 633 25.05.1957-31.07.1978 55 729 37 Kot m 65 Tablo 2.3. Ergene Havzası’nda DSİ tarafından işletilen akım gözlem istasyonlarına ait özellikler İstasyon No İstasyon Adı Yaklaşık Kot Yağış Alanı Açılış Tarihi Anlık Maksimum Değeri m3/s Anlık Maksimum Tarihi 3 Meriç N.-Kirişhane 34 34990 12.02.1950 2200 04.03.1965 4 Meriç N.-Eskiköy 29 37471 1450 22.03.1970 8 Ergene N.-Lüleburgaz 45 904 06.02.1998 12 Lüleburgaz Ç.-Lüleburgaz 55 633 440 12.02.1969 13 Hayrabolu D.- İnecik 146 92.2 11.01.1952 400 29.10.1978 19 Süloğlu D.-Süloğlu 141 222.2 105 14.12.1966 20 Ergene N.- İnanlı 60 1415 330 07.10.1991 24 Beşiktepe-Çeneköy 52 397.4 35 11.02.1966 26 Meriç N.- İpsala Köp. 5 50030 06.08.1962 2900 09.03.1971 27 Kaynarca D.-Yancıklar 136 117.7 11.01.1961 2.9 21.02.1964 28 Harala D.-Harala 20 85.6 14 28.09.1964 29 Muzali D.-Keşan 30 204.6 160 19.12.1964 31 Soğucak D.-Soğucak 283 71.3 07.09.1964 210 12.12.1973 39 Poyralı D.-Poyralı 249 86.4 10.01.1965 230 23.04.1987 41 Süloğlu D.-Kayaboğazı 160 206.9 42 Dokuzdere-Yerlisu 41 33.53 10.01.1969 450 06.03.1971 46 Hamzadere-Kocahıdır 11 69.9 650 05.03.1981 52 Mamikan D.-K.Yoncalı 133 118.3 450 29.10.1978 55 Pravadi D.-Hasanağaköyü 75 198.3 74.3 05.12.1998 56 Kocadere-Keramettin 163 42.3 09.01.1982 1.95 04.03.985 57 Meriç N.-Ferre Köprüsü 50140 10.09.1985 1495 11.02.1999 58 Çömlekdere-Çömlekköy 89 70.13 100 26.06.1992 60 Meşe D.-Kavacık 37,5 32.5 2.25 27.12.1988 61 Çesme D.-Poyralı 120 52.02 01.06.1989 14 21.05.1993 62 Fisine D.-B. İsmailce 55 136 01.01.1998 60.5 23.02.1996 63 Ayvacık D.-Ayvacık 25.8 10.01.1987 34.4 17.12.1998 64 Çakmak D.-Çakmak 28 85 10.01.1989 44 05.12.1988 65 Çayır D.-Çayırdereköy 248 50.5 10.01.1989 51 12.07.1997 66 G.Mehmet D.-Gazimehmet 87 9.6 23.05.1997 67 Kocadere-Küçükyoncalı 141 2794 06.03.1948 13.67 19.6 01.11.1996 38 Şekil 2.9. EİE–2 Lüleburgaz akım gözlem istasyonunda gözlenen akım ve yağış değerleri Şekil 2.10. EİE–3 İnanlı akım gözlem istasyonunda gözlenen akım ve yağış değerleri 1991 yılından itibaren, yağışın olmadığı yaz aylarında akım değerlerinin sıfıra yaklaşmadığı ve nehirde sürekli bir akımın olduğu gözlenmektedir. Nehrin doğal akım mekanizmasından farklı olan bu durum, hidrolojik çevrim dışında yapay bir su katkısının varlığını göstermektedir. Sanayi tesislerinin yoğunlaşması ile bu tesislerin kullandıkları yeraltısuyu ya da şebeke sularını nehire boşaltmaları ve hızlı nüfus artışına bağlı olarak Ergene Nehri’ne deşarj edilen evsel atıksu miktarının artması nedeniyle nehrin doğal akım mekanizması bozulmuş ve yaz aylarında da akım miktarı yüksek değerlere ulaşmaktadır. 39 Şekil 2.11. Lüleburgaz ve İnanlı AGİ Baz Akım Grafiği 40 Şekil 2.12. Ergene Havzası ortalama akımın alt havzalara dağılımı 41 2.1.2. Hidroloji Çalışma alanında başlıca yüzey suyu kaynağını Ergene Nehri ve kolları oluşturmaktadır. Ergene Nehri, havzanın kuzey doğusunda bulunan Istıranca Dağlarındaki Ergene Kaynaklarından doğmaktadır ve Ergene Deresi adıyla KD-GB yönünde akmaktadır (Şekil 2.13). İnanlı Köyü civarında doğudan gelen Çorlu suyu ile birleşerek Ergene Nehri ismini almaktadır. Ergene, kuzeyden Soğucak Dere, Poyralı Dere, Celaliye Dere birleşimi olan Lüleburgaz Çayı’nı, Şeytan Dere, Çimenli Dere ile Süloğlu Dere; güneyden ise Çengelli Dere, Beşiktepe Dere, Hayrabolu Dere ve gibi büyük yan kolları alarak D-B istikametinde akmaktadır. Daha sonra Adasarhanlı köyü güneyinde Meriç Nehri ile birleşmektedir. Ergene Havzası 26’sı büyük olmak üzere toplam 67 alt havzadan oluşmaktadır. Büyük olan alt havzaların alanı Tablo 2.4’de, dağılımları ise Şekil 2.14’de verilmiştir. Ergene Havzası toplam alanı 12.438,2 km²’dir. Uzunköprü çıkışında E.İ.E. nin 105 nolu AGİ da drenaj alanı 10.194,8 km2 dir. İnanlı EİE akım istasyonunu besleyen alt havzanın toplam alanı ise 1.400 km²’dir. Havza içerisinde birçok karstik kaynak bulunmaktadır. Bunlardan Kaynarca Kocakaynak 200 l/sn, Poyralı kaynağı 150 l/sn, Pınarbaşı kaynağı 400 l/sn ortalama debi ile akmaktadır. Ayrıca Pınarhisar-Vize hattı boyunca birçok irili ufaklı karstik kaynak bulunmaktadır. Karstik kaynakların debileri kurak ve yağışlı aylara göre değişmektedir. Bölgede bulunan göller Tekke Gölü, Harmanlı Gölü, Bücürmene Gölü, Dalyan Gölü, Sığırcılı Gölü, Gala Gölü, Gölbaba Gölü, Mecidiye-Tuzla Gölü, Erikli Gölü, Mert Gölü, Pedina Gölü, Hamam Gölü ve Saka Gölüdür. Enez ve çevresinde bulunan Tekke Gölü, Harmanlı Gölü, Bücürmene Gölü, Dalyan Gölü, Sığırcılı Gölü ve Gala Gölü Meriç Nehri ve denize açılır. 42 Şekil 2.13. Ergene Havzası Nehir Kolları 43 Tablo 2.4. Ergene Havzası’nda yeralan alt havzaların alanları Alt Havza Adı Alan km² Hayrabolu 1522.6 Havsa 1507.1 Keşan 1165.7 Babaeski 729.1 Vize 723.7 Çorlu-Çerkezköy 709.7 Saray 673.8 Pınarhisar-Lüleburgaz 653.4 Dambaslar 621.0 Sultanköy 504.2 Lalapaşa 350.4 Soğucak 307.5 Bayramlı 262.3 Bayramdere 247.2 Enez 239.8 Sarıcaali 189.9 Alacaoğlu 171.0 Kızılcıkdere 158.6 Sakızköy 111.4 Çöpköy 109.9 Kırcasalih 105.5 Çavuşköy 97.4 Dereköy 97.0 Kurtbey 89.9 Doğanca 87.6 Beykonağı 68.4 44 Şekil 2.14. Ergene Havzası’nın drenaj ağı ve alt havzaların dağılımı 45 2.1.3. Jeolojik Yapı Türkiye’deki mevcut 13 çökelme havzasından birini oluşturan Ergene Havzası Istranca Masifi ile güneyindeki Biga Masifi arasında büyüme ile oluşmuş bir havzadır. Trakya, Alp Himalaya kuşağı üzerinde yer almaktadır. Türkiye’nin kuzeyinde yer alan Pontid tektonik birliği kuzey batı ucunda yer almaktadır. Havzanın batısında Yunanistan sınırında yüzeylenmekte olan Rodoplar, kuzeyinde Rodop ara masifi ve Balkan kıvrım ekseninin Sakar Strandja tektonik birimleri yer almaktadır. MTA’nın hazırlamış olduğu, Trakya Bölgesinin 1:200.000 ölçekli Jeoloji Haritası EK-8’de, havzanın genelleştirilmiş stratigrafik kesiti ise Şekil 2.15’de verilmiştir Şekil 2.15. Havzanın stratigrafik kesiti (ölçeksiz) Havzada Prekambriyen’den günümüze kadar yerleşmiş stratigrafik, volkanik ve metamorfik kaya toplulukları bulunmaktadır. Havzada yer alan en yaşlı birim, havzanın kuzeyinde yüzeylenen Prekambriyen yaşlı metamorfik birimlerden (gnays ve mikaşist) oluşmaktadır. Bu birimin üzerinde Üst Permiyen yaşlı metagranodiyorit birimleri uyumsuz olarak gözlenmektedir. Havzada Mesozoyik yaşlı birimler gözlenmemektedir. Üst Permiyen yaşlı birimlerin üzerine doğrudan Senozoyik yaşlı birimler gelmektedir. Bu birimler yaşlıdan gence doğru şu şekilde sıralanmaktadır: 46 Üst Eosen: Çalışma alanının güneyinde yüzeylenen birim çakıltaşı, kumtaşı ve çamurtaşı içermektedir. Lütesiyen: Çalışma alanının kuzey batısında yüzeylenen birim kireçtaşından oluşmaktadır. Oligosen: Çalışma alanının güney batısında yüzeylenen birim andezit, tüf ve aglomeradan oluşmaktadır. Üst Oligosen: Çalışma alanının güney batısı ve güney doğusunda yüzeylenen birim çakıltaşı, kumtaşı ve çamurtaşından oluşmaktadır. Orta Miyosen: Çalışma alanının orta kesimlerinde yüzeylenen birim çakıltaşı, kumtaşı ve çamurtaşından oluşmaktadır. Üst Miyosen: Çalışma alanında en fazla görülen birim olup çakıltaşı, kumtaşı ve çamurtaşından oluşmaktadır. Alüvyon: Trakya yöresinde akarsu vadilerinde oluşmuş genç çökeller olup, kalınlıkları akarsuyun yatağının konumuna bağlı olarak değişmektedir. Kalınlığı 2–20 metre arasında değişen birim killi, siltli kum ve çakıl birimlerden oluşmaktadır. Prekambriyen ve Paleozoyik tabanı oluşturan gnayslar ve şistler çok kıvrımlı bir yapı gösterirler. Havzanın kenar kısımları tektonizmadan bir hayli etkilenmiş olmasına rağmen orta kısım yapısal olarak pek bozulmamıştır. Istranca masifinden havzanın içerisine doğru basamaklı sıralar halinde alçalan dikine faylar bulunmaktadır. Başlıcaları Kaynarca’nın kuzeyinde, Vize’nin doğusunda ve kuzeyinde gözlenir. Kaynarca’nın kuzeyindeki faylarla ilgili olarak büyük debili kaynaklar oluşmuştur. Havzanın güney kısmı ise tektonik açıdan oldukça etkinlik göstermektedir. KD-GB doğrultulu birbirine paralel birçok antiklinal ve senklinal vardır. Antiklinaller, yapısal durumu çok karmaşık yapan sayısız fayların etkisi altındadır. Havzanın güneyinde Saros Körfezi İle Marmara Denizi arasında Kuzey Anadolu Fayı’nın uzantısı olan ve 10 km. uzunluğa sahip, diri bir fay olan Saros-Gaziköy Fay’ı bulunmaktadır. 47 2.1.4. Hidrojeoloji 2.1.4.1. Akiferler Ergene Havzası’nda yeraltısuyu taşıyan formasyonlar Üst Miyosen ve Pliyosen yaşlı birimlerden oluşmaktadır. Üst Miyosen serilerinin yüzeylendiği havzanın doğu ve batı bölümünde serbest akifer şartları, bunların üzerine gelen Pliyosen serilerinin yer aldığı orta kesimde ise basınçlı akifer şartları gözlenmektedir. Akifer sınırları fay ve antiklinal gibi yapısal unsurlar tarafından belirlenmiştir. Lüleburgaz Ahmetbey Bölümü: Havza’nın büyük bir bölümünü kaplar. Kuzey kesimde Eosen kireç taşları ve onun üzerinde Pliyosen serileri yer almaktadır. Pliyosenin besleniminin Eosen kireçtaşlarındaki boşalım olduğu düşünülmektedir. Pliyosen serileri havza merkezine doğru gidildikçe kalınlığının artığı ve 160 m.yi bulan killi geçirimsiz Babaeski formasyonu ile başlamaktadır. Pliyosen serileri altında çakıl, kum, silt, ve kilden meydana gelen ve kalınlığı 350 m’yi bulan Çorlu formasyonu yer almaktadır. Pliyosen akiferin büyük bir kısmı basınçlı akiferdir. Çorlu formasyonu içerisinde killi seviyeler düşey ve yatay yöndeki süreksizliğinde dolayı homojen özeliğini taşımaz. Alüvyon kalınlığı değişik vadilerde 5-25 m. arasında değişmektedir. Çerkezköy-Havsa Hayrabolu bölümü: Havza’nın güneydoğu-güney ve batı-kuzeybatı kesimlerini kapsamaktadır. Bu akiferin büyük bir kesimi serbest akifer konumundadır. 2.1.5. HİDROGRAFYA Ergene Havzası, alçak bir topoğrafya ve iyi gelişmiş bir drenaj ağına sahiptir. Ergene Nehri, Uzunköprü ilçesine kadar doğu-batı istikametinde akmakta ve kuzey ve güneyden çok sayıda nehir kolu ile beslenmektedir (Şekil 2.16). Ergene Nehrini besleyen dereler kuzeygüney doğrultulu, ince ve uzun alt havzalar oluşturmaktadır. Uzunköprü’den sonra güneybatıya yönelen Ergene Nehri, Saros körfezine ulaşmadan Meriç Nehrine karışmaktadır. Havza içerisinde başlıca yükseltiler, havzanın kuzeyinde ve güneyinde gözlenmektedir. Havzanın kuzey sınırı 1000 m yüksekliğinde Istranca dağları ile sınırlandırılmıştır. Havzanın güneyinde Keşan ve Malkara arasında doğu-batı istikametinde ve Keşan ile Hayrabolu arasında KD-GB istikametinde uzanan ve kotu 400 m’ye ulaşan yükseltiler bulunmaktadır. Bu yükseltiler, drenaj ağının yönlenmesinde rol oynamaktadır. 48 Uzunköprü’den sonra Ergene Nehri, bu yükseltilere paralel olarak GB yönünde akmaktadır. Ergene Havzası’nın ortalama yükseltisi 130 m’dir. Havza alanının %90’ı 300 m yükseltisinin altında bulunmaktadır. Havzanın kuzeyinde bulunan Istranca dağları, havza içerisinde çok küçük bir alan işgal etmekte ve ortalama yükseltiye önemli bir katkıda bulunmamaktadır. Havzanın eğim haritası (Şekil 2.17) incelendiğinde, havzanın önemli bir kısmının eğiminin 4 dereceden daha küçük olduğu görülmektedir. Nehir yatakları çevresinde eğimin çok küçük olması nedeniyle akarsu akım hızları son derece düşük olmakta ve taşkın dönemlerinde geniş alanlar su altında kalmaktadır. Şekil 2.18’de sunulan bakı haritasında, genel eğim yönünün, Ergene Nehri kuzeyinde kalan bölgelerin güneye doğru olduğu, nehrin güneyinde kalan bölgelerin ise kuzeye doğru olduğu görülmektedir. Keşan-Hayrobolu hattı ise bir su bölüm hattı oluşturmakta ve bu bölgede genel eğim yönünün doğu ve batıya doğru olmasına neden olmaktadır. 49 Şekil 2.16. Ergene Havzası kot dağılımı ve hidrografik ağ 50 Şekil 2.17. Ergene Havzası kot – alan dağılımı 51 Şekil 2.18. Ergene Havzası Eğim ve Bakı Haritası 52 2.2. ERGENE HAVZASI SU YÖNETİMİ Ergene Havzası’nda su kalitesi değişimlerini kontrol eden doğal süreçlerin başında hidrolojik süreçler yer almaktadır. Havzada sanayi ve nüfus artışına bağlı kirlilik yüklerinin artması ile Ergene Nehir akımlarının eş zamanlı olarak azalması kirlenmenin boyutlarının artmasına neden olmuştur. Nehir akımlarının azalmasında, meteorolojik değişimlere bağlı olarak doğal azalmanın yanı sıra, artan su kullanımına bağlı olarak suni azalma da rol oynamıştır. Nehrin taşıyabileceği kirletici yükleri doğrudan nehir akım miktarına bağlıdır. Bu nedenle Ergene Havza’sında “Su Kalitesi Yönetimi”, doğrudan “Su Yönetimi” kapsamında değerlendirilmelidir. Nehrin taşıyabileceği kirletici yük dağılımı, dinamik olarak nehir hidrolojisine bağlı olarak değişim göstermektedir. 2.2.1. Yeraltı Suyu Seviye Değişimleri Ergene Havzası’ndaki yeraltısuyu değişimleri havzanın değişik bölgelerinde bulunan gözlem kuyusu ile izlenmektedir. Bu kuyulardan 1961–1996 yılları arasında Ekim ayı içerisinde ölçülen su seviyeleri Şekil 2.19’da verilmiştir. 1990’lı yıllardan itibaren artan çekimlere bağlı olarak bölgesel olarak su seviyesinde 10-12 m’lik düşümler gözlenmektedir. 2.2.2. Yüzey Suyu Bütçesi Bölgenin Potansiyel buharlaşma miktarı, Rezervuardaki biriken su miktarı, zemin nemindeki aylık değişim, Düzeltilmiş buharlaşma, eksik su ve fazla su miktarları hesaplanarak su bilanço tablosu çıkartılmıştır (Tablo 2.5). Rezervuardaki su miktarı başlangıçta 100 mm alınmıştır. Su bilânçosu çizelgesi dikkate alınarak su bütçesi grafiği oluşturulmuştur. Değerler bölgede bulunan meteoroloji istasyonlarının 1975-2006 sıcaklık ve yağış verileri kullanılarak hesaplanmıştır. 1975–2006 yılları arası eksik su verilerinden yararlanılarak eksik su grafiği çıkartılmıştır. 53 Şekil 2.19. Çerkezköy ve Marmaracık’ta yeraltısuyu seviyesinin zamanla değişimi 54 Tablo 2.5. Ergene Havzası’nda 1975-2006 yıllları arası ortalama su bütçesi Yağış Potansiyel Ep Rezervuarda Biriken Su Miktarı Ocak 60.0 7.8 100.00 Şubat 49.5 9.8 Mart 54.5 Nisan Zemin Nemindeki Değişim Düzeltilmi ş ETp Fazla Su 0.00 7.80 52.17 0.00 100.00 0.00 9.77 39.74 0.00 20.7 100.00 0.00 20.69 33.84 0.00 45.5 43.7 100.00 0.00 43.66 1.89 0.00 Mayıs 44.2 71.3 72.89 -27.11 71.33 0.00 0.00 Haziran 40.7 100.3 13.23 -59.66 100.31 0.00 0.00 Temmuz 26.6 115.3 0.00 -13.23 39.82 0.00 75.50 Ağustos 19.0 112.1 0.00 0.00 18.95 0.00 93.11 Eylül 29.6 86.4 0.00 0.00 29.64 0.00 56.81 Ekim 54.2 56.1 0.00 0.00 54.22 0.00 1.84 Kasım 78.5 29.1 49.38 49.38 29.09 0.00 0.00 Aralık 78.7 13.2 100.00 50.62 13.25 14.86 0.00 581.0 665.8 635.50 438.54 142.51 227.26 TOPLA M Eksik Su Şekil 2.20’de buharlaşma açığı olarak adlandırabileceğimiz Eksik Su değerlerinin yıllara ve yerleşim merkezlerine göre dağılım grafiği sunulmuştur. Bölgede tarımsal faaliyetler için ihtiyaç duyulan sulama suyu miktarı eksik su miktarına eşittir. Yıllık toplam yağışın %40’ı oranında bir sulama suyu açığı bulunmaktadır. 2.2.3. Yeraltı Suyu Bütçesi Havza akiferlerindeki yıllık yer altı suyu akımları, yılda akiferlerde çekilen su miktarları ve toplam boşalım miktarları Tablo 2.6’da gösterilmektedir. 55 Ergene Havzası 1975-2006 Yılları Arası Eksik Su Grafiği 250 Eksik Su (mm) 200 Eksik Su Maximum Değer Minumum Değer 150 100 Ortalama Değer 50 0 1975 1977 1979 1981 1983 1985 1987 1989 1991 1993 1995 1997 1999 2001 2003 2005 Yıl Şekil 2.20. Ergene Havzası’nda eksik su miktarının yıllara ve yerleşim merkezlerine göre değişimi Tablo 2.6. Ergene Havzası Yeraltı suyu bilanço özeti (hm3/yıl) Toplam Akım Beslenim Baz Akım Çekim Yas Akımı Toplam Boşalım 512.3 209.6 194.4 155.6 115.5 271.1 AhmetbeyLüleburgaz 192.1 117.1 107.5 86.0 52.0 138.0 Toplam 704.4 326.7 301.9 241.6 167.5 409.1 Akifer Adı ÇerkezköyHavsaHayrabolu 56 2.2.4. Mevcut Su Kullanımı ve Kullanabilir Su Potansiyali DSİ XI. Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde kalan Ergene ve Meriç Havzaları ie Kuzey Marmara Havzasının toplam yüzey suyu potansiyeli 9461 hm3/yıl olup bunun 5842 hm3/yıl’ı Meriç Nehrinden sağlanmaktadır. Tablo 2.7’de bölgenin toplam su potansiyeli ve illere göre dağılımı verimiştir. Tablo 2.7. Su kaynakları potansiyeli ve illere göre yayılımı Birim Bölge Toplamı Edirne Kırklareli Tekirdağ Yerüstü Suyu hm3/yıl 2.461,0 611,0 1.137,0 713,0 Yeraltı Suyu hm3/yıl 392,7 128,3 94,4 170,0 Toplam Su Potansiyeli hm3/yıl 2.853,7 739,3 1.231,4 883,0 Meriç Nehri (sınır girişi) hm3/yıl 5.842,0 5.842,0 - - Meriç’e Yunanistan kesiminden hm3/yıl 1.158,0 1.158,0 Bölge Top. Su Potansiyeli hm3/yıl 9.853,7 7.739,3 1.231,4 883,0 Doğal Göl Yüzeyleri ha 3.860,0 3.224,0 363,0 273,0 Baraj Rezervuar Yüzeyleri ha 5.551,0 1.433,0 1.907,0 2.211,0 Gölet Rezervuar Yüzeyleri ha 1.781,0 1.584,0 54,0 143,0 Akarsu Yüzeyleri ha 1.250,0 1.136,0 114,0 - Toplam Su Yüzeyleri ha 12.442,0 7.377,0 2.438,0 2.627,0 Bölgede fiili olarak belirlenmiş ve teknik olarak kullanıma sunulma imkanı bulunan yeraltısuyu potansiyeli toplamı 0.392 milyar m3/yıl’dır. Bu miktarın illere göre potansiyeli ve illere göre kullanımları Tablo 2.8’de verilmiştir. Tablo 2.8. Yeraltısuyu Potansiyeli ve illere göre kullanımı Birim Bölge Toplamı Edirne Kırklareli Tekirdağ Rezerv Su Potansiyeli hm3 392.70 128.30 94.40 170.00 Fiili Tahsis Toplamı hm3 318.00 108.00 56.50 153.50 Fiili Tahsis (Sulama) hm3 126.10 85.60 28.20 12.30 Fiili Tahsis (İçme + Kul. + hm3 Sanayi) 191.90 22.40 28.30 141.20 74.20 20.30 37.90 16.50 Kalan Yeraltı Suyu Rezervi hm3 57 2.2.5. Havza Sınırları İçindeki Hassas Yöreler ve Sorunları Havza sınırları içerisinde bulunan hassas yöreler sınıfına giren alanların adı, bulunduğu yerleşim merkezi, koruma statüsü, yüzölçümü ve bu alanları etkileyen çevre sorunları Tablo 2.9 ve 2.10’da verilmektedir. Tablo 2.9 Kırklareli İl Sınırları İçindeki Hassas Yöreler ve Sorunları Hassas Yörenin Sıra No Adı Bulunduğu Yerleşim Merkezi Koruma Statüsü Yüzölçümü (ha) Hassas Yöreyi Etkileyen Çevre Sorunu 1 Saka Gölü Longozu Demirköy Tabiatı koruma Alanı 1345 Ha Turizm 2 Kasatura Körfezi Demirköy-Vize Arası Tabiatı koruma Alanı 329 Ha Tablo 2.10 Edirne İl Sınırları İçindeki Hassas Yöreler ve Sorunları Hassas Yörenin Sıra No Adı Bulunduğu Yerleşim Merkezi Koruma Statüsü* Alanı (ha) 1 Gala Gölü Milli Parkı Enez - İpsala Milli Park (2873) 6090 2 3 4 5 6 Korudağ Yaban Hayatı Koruma Sahası Eğribük ve Gölbaba Sulak Alanı Kaleiçi, Karanfiloğlu Bölgesi Sarayiçi Tavuk Özel Ormanı Söğutlük Devlet Ormanı Keşan Edirne Edirne - Merkez Edirne - Merkez Edirne - Merkez Yaban Hayatı Koruma Sahası (4915) Sulak Alan (I. Derece Doğal Sit Alanı) Kentsel Sit 1. Derece Doğal Sit 2. Derece Doğal Sit 58 Hassas Yöreyi Etkileyen Çevre Sorunu Su kirliliği, yaban hayatı türlerinde azalma, kaçak avlanma, Sulak alanın kurutulması, torf alımı, doldurulması 19862,5 Yangın, kaçak ağaç kesimi 900 Göl ve bataklık drenajı Hava kirliliği Kaçak ağaç kesimi Kaçak ağaç kesimi 7 Saroz Sahili Edirne - Enez 1. ve 3. Derece Doğal Sit Su kirliliği, kaçak avlanma Gala Gölü DSİ’nin Gala Gölü ve çevresi için yapmış olduğu çalışmalar sonucu aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır. Literatür araştırması olarak Edirne Çevre Durumu Raporu’ndan (2005) yararlanılmıştır. Edirne İli Enez ve İpsala İlçeleri hudutları dahilinde bulunan sınırları tespit edilen Küçük Gala Gölü, Pamuklu Göl ve çevresindeki 6090 ha alan, 28.02.2005 tarih 2005/8547 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Milli Park ilan edilmesi kararlaştırılmış olup, 05.03.2005 tarih ve 25746 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Gala Gölü Civarı ve Hisarlı Dağı Civarında: Yeraltı sularının su taşıma özelliği orta derecededir. Edirne İli güneybatısında iyi serbest basınçlı akiferler mevcuttur. Edirne ilinde yer alan göllerin en önemlisi Gala Gölü’dür. Enez İlçesinde yaklaşık 10 km uzaklıkta göl ayağı aracılığı ile Meriç Nehri ve denize bağlantılı alanı 5,6 km², en derin yerinde taban kodu -1.20 m olan bir alüvyon set gölüdür. Göl iki kısımdan ibaret olup, Büyük Gala ve Küçük Gala Gölleri olarak kabul edilmektedir. Küçük Gala’nın derinliği 1–1,5 m.dir. Göl tamamen sazlarla kaplıdır. Her ikisinin toplam alanı 1.700 ha’dır. Gala Gölü dağlardan gelen yağmur ve kar suları ile kış ve yaz aylarında Keşan ve İpsala İlçelerinden gelen sularla beslenmekte olup, en fazla olduğu dönemlerde göl derinliği 1,5–2 m ve sahası en geniş yüzeye erişmekte olup, yaz aylarında ise sahası daralmakta ve derinliği 0.50–1 civarında bulunmaktadır. Ayrıca gölün su ve balık Kaynakları olarak Meriç Nehri ile Gala Gölü ayağında bulunan 10 gözlü menfez ve bu menfezin 20 m. alt tarafında bulunan balık geçicidir. 59 2.21 Gala Gölü’nün 1/25000 Topografik haritadan görünümü Gala Gölü ile Enez Dalyanlarını birleştiren Enez Drenaj kanalı 4 km.lik mesafeli kanal olup; Enez Dalyanları ile denize ve Meriç Nehri ile irtibatlı olup, bu bağlantılı su devir daimi ile bir su sirkülâsyonu sağlanmaktadır. Gala Gölü ve Hisarlı Dağları civarında volkanik tüf, agromera, breş formasyonları görülmekte, yeraltı suları yönünden ise iyi serbest basınçlı akiferler yer almaktadır. Gala Gölü; Büyük Gala ve Küçük Gala olmak üzere iki bölüme ayrılmaktadır. Küçük Gala Gölü göl olma vasfını rusubatla dolduğu için kaybetmiş ve yaz aylarında tamamen kurumaktadır. Gala Gölünde 1961 yılında gölün teknik koşullarına göre yapılan İskandil Haritasının pek sıhhatli olmadığı anlaşılarak, daha sonraları 1985 yılında tekrar İskandil çalışmaları yapılmış ve buna göre göl tabanı -1.26 m bulunmuştur. Gölün yüzeyi +0.00 m kotunda 556 ha olup aynı kotta 6.64 milyon m³ su bulunmaktadır. Gölde bu güne kadar ölçülen max.su seviyesi 2.31 m, Min.su seviyesi ise -0.36 m kotunda çıkarılmıştır. Gala Gölü tahliyesi Meriç Nehri seviyesinin yüksek olduğu zamanlarda kolaylaştırmak için taş yarma kanalı vasıtasıyla sağlanmıştır. Taş yarma kanalı max. kapasiteli (+2.00 kotu) 45.00 m³/sn. su tahliye edilmektedir. Tablo 2.11 Gala Gölü Göl Derinliği, Göl Yüzeyi ve Göl Hacmi Durumu 60 Tablo 2.12 Gala Gölü Muhtemel Taşkınları Gala Gölü’ne gelen taşkınlar Gala Gölü deşarj kanalı ile 10 gözlü menfez balık geçidi menfezlerinden veya taş yarma kanalı vasıtasıyla yapılmaktadır. Meriç Nehri seviyesi Gala Gölü seviyesinden yüksek olduğu zaman deşarj taş yayma kanalından tersi olduğunda menfezlerden yapılmaktadır. Yapılanların Tahliye Kapasitesi: Tas Yarma Menfezi : 42.00 m³/s. Balık Geçidi Menfezi : 7.42 m³/s. 10 Gözlü Menfez : 111,28 m³/s Toplam : 160,70 m³/s. olmaktadır. İhtiyaca göre tesisler kısım kısım veya hepsi birlikte çalıştırılmaktadır. Gala Gölü tahliyesi için, Meriç Nehrine bağlantılı 10 gözlü menfez ve taş yarma kanalı yeterli olmaktadır. Meriç Nehri yoluyla denizden beslenen Gala Gölü’nün suları (Gala Gölü Çıkışı İstasyonunda) elektriksel iletkenliği yüksek oldukça tuzlu su niteliğindedir. Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğindeki “Göller, göletler, bataklıklar ve baraj haznelerinin ötrifikasyon kontrolü sınır değerlerine bakıldığında askıdaki katı madde, azot ve fosfor değerlerinin bu sınırları aşmakta olduğu görülmektedir. Ayrıca göl çıkışında yapılan ölçümlerde kirlenmiş su standartlarına uyan kurşun saptanmıştır. Gala Gölü’nü kirleten etkenler aşağıda görülmektedir. 1- Göl seviyesinin düşmesi sonucu meydana gelen kot farkı nedeniyle göl, deniz suyunun etkisinde kalmakta olup, göl suyunun tuz konsantrasyonu ve elektriksel iletkenliği artmaktadır. Birçok balık türü bu yüksek tuz konsantrasyonuna dayanamayıp ölmektedir. 61 2- Göle drenaj suları ile gelen nitratlı ve fosfatlı gübreler, aynı zamanda göl seviyesinin düşmesi sonucu suyun fazla ısınması, kökü ve gövdesi su içinde bulunan yeşil bitkilerin hızla çoğalmasına, gelişmesine su sathının üstüne kadar çıkarak adacıklar oluşmasına neden olmaktadır. Diğer taraftan da ölen bu bitkilerin hızla bozulmaları, dip çamurunda kokuşmalara neden olmaktadır. Bu durumda dip çamuru içinde bulunan zoobentos büyük oranda telef olmaktadır. Bu da gıdasını kısmen dip çamuru içersindeki bentik organizmalardan temin eden bazı balık türlerini yeterli şekilde beslenmesini engellemektedir. 3- Gölde bu şekilde aşırı çoğalan yeşil bitkiler özümlemede, göl suyundaki karbondioksiti hızla tüketmekte, karbondioksitin çok azalması mevcut dengenin bozulmasına ve pH’ının birden artmasına neden olabilmektedir. 4- Gerek drenaj suları ile gelen katı maddeler ve gerekse gölde hızla çoğalan, bir taraftan da ölen yeşil bitkilerle göl dolmaktadır. Tablo 2.13 1997–1998 Gala Gölü Analizleri Gala Gölü çevresinde tahminen 300 kuş türü görülmektedir. Kışın su altında kalan alanlar Anatidae Türleri için önemli bir beslenme alanı oluşturur. Kış aylarında bu bölgede 100.000 civarında su kuşu kışlar. Uluslar arası kriterlere göre A sınıfında yer alan Eutrophic bir sulak alandır. Gala Gölü, Meriç Deltası ve çevre göllerde Tepeli Dalgıç, Karabatak, Tepeli Pelikan, Balıkçıllar, Gülen Sumru, Sakarmeke, Deniz Kartalı, Küçük Bağırgan Kartal, Su Çullukları, Boz Ördek, Testere Burun, Düdükçünler, Fiyu Bozkan, Kıl Kuyruk, Elmabaş, Macar gibi kuş türleri yer almaktadır. 62 Gala Gölü Çevresinde: 1-Ördekgiller: 100.000 ile 1.000.000 arasında göçmen kuşlar olup, Aralık-Mart ayları arasında görülmektedir. 2-Sülüngiller: Su tavukgilleri, Çullukgiller, Martıgiller, Güvercingiller; bunlar Kasım-Şubat aylarında görülmektedir. 3-Dalgıç, Yumurtapiçigiller, yelkovangiller, Pelikangiller, Karabatakgiller, Balıkçıgiller, Kaşıkçıgiller, Leylekgiller, Flamingogiller, Kartalgiller, Ördekgiller, Doğangiller, Sülüngiller, Turnagiller, Toygiller, Gugukgiller, Baykuşgiller, Kırlangınçgiller vs. Kuş türleri ile yörenin doğal kuş barınağı olarak uygun bir vasat olduğu izlenmektedir. 63 3. SU KALİTESİ Havzada bu güne kadar su kirliliği üzerine farklı kurum ve kuruluşlar tarafından bir çok çalışma gerçekleştirilmiştir. Tüm bu çalışmalar neticesinde Ergene Havzası’ndaki su kaynaklarında özellikle Ergene Nehri ve kollarında aşırı kirlenme tespit edilmiştir. Ergene Havzası’ndaki sanayi yoğunluğu ve buna paralel olarak artan nüfus yoğunluğu su kaynaklarının tüketilmesini ve kirletilmesini hızlandırmıştır. Geçmişte yeraltı suyu ve yüzeysel sular bakımından zengin bir bölge olan Ergene Havzası’ndaki sular evsel, endüstriyel ve tarımsal kirlilik nedenleriyle kirlenmeye maruz kalmış ve izinsiz açılan kuyulardan su çekimleri sebebiyle yeraltı suyu miktarlarında aşırı bir azalma meydana gelmiştir. Evsel ve Endüstriyel atık suların arıtılmadan ve katı atıkların düzensiz olarak alıcı ortamları bırakılması ve bilinçsiz zirai ilaçlama ve gübreleme sonucu yeraltı suları ve yüzeysel sular kirlenmektedir. Havzadaki sanayi yoğunluğunun su kirliliği üzerindeki etkisi diğer tüm kirletici etkenlerden çok daha fazladır. Sanayilerden kaynaklanan atık suların arıtılmadan alıcı ortama verilmesi ile kirlenen sular hem ekolojik dengeyi bozmakta hem de daha sonra sulama suyu olarak kullanıldığında sudaki kirleticiler toprağa ve bitki örtüsüne zararlar verir. Buna bağlı olarak hem su kaynakları kirlenip tükenmekte hem de canlı yaşamı tehlike altına girmektedir. Kentsel yerleşme alanlarında kanalizasyon şebekesinin olmaması veya yetersiz olması, atıksuların alıcı ortama deşarjı öncesi arıtılmaması, düzensiz kentleşme nedeniyle altyapı çalışmalarının sağlıklı gerçekleştirilememesi ve buna bağlı olarak atıksu yönetimi yapılamaması sebebiyle evsel atıksular, yeraltı suyunda ve yüzeysel sularda kirliliğe neden olmaktadır. 3.1 KİRLİLİK DURUMU Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli illerinde 2005 yılında yapılmış olan İl çevre sorunları ve öncelikleri envanteri çalışmasında kirliliğe maruz kalmış su kaynakları ve kirlenme nedenleri ortaya konmuştur (Tablo 3.1,3.2, 3.3) Tablo 3.1 Tekirdağ ili Sınırları İçerisinde Kirliliğe Maruz Kalmış Su Kaynakları ve Kirlenme Nedenleri Su Kaynağı Evsel Sıvı Evsel Katı Sanayi Zirai Denizcilik Diğer Atıkları Faaliyetler Atıklar Atıklar Marmara Denizi X X X Ergene X X X Çorlu Deresi X X X 64 X Çorlu İlçesi Sağlık Mah. X İçme Suyu Kuyuları Muratlı İlçesi Sevindikli İçme Kuyuları Aşağı Suyu X X X Aşırı Çekim X Aşırı Çekim İl Sınırları İçinde Yerleşim Merkezlerinde Atık Sulardan Kaynaklanan Kirliliğin Nedenleri: • • • • • • • • Arıtma tesisi olan sanayilerin arıtma tesislerini verimli çalıştırmamaları Kanalizasyon şebekesinin olmaması veya yetersiz olması, İl merkezinde evsel nitelikli atıksuların arıtılmaması, Küçük sanayilerde toplu arıtmanın mümkün olmaması, Küçük yerleşim merkezlerinde arıtma işleminin yapılmaması, Foseptik çukurların sağlıklı şekilde inşa edilmemesi, Foseptik atıkların vidanjörlerle çekildikten sonra gelişigüzel yerlere boşaltılması, Zirai mücadele ilaçlarının kontrolsüz kullanılması Tablo 3.2 Kırklareli İli Sınırları İçerisinde Kirliliğe Maruz Kalmış Su Kaynakları ve Kirlenme Nedenleri Su Kaynağı Ergene Nehri ve kolları Havsa Deresi Şeytan Deresi Turgutbey Deresi Lüleburgaz Deresi Uğurlu Deresi B. Karıştıran Deresi Evrensekiz Deresi Sazlı Deresi Lişko Deresi Karadeniz Evsel Sıvı Atıklar Evsel Katı Atıklar Sanayi Atıklar ı X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X Zirai Denizcilik Diğer Faaliyetler X X X X X X X İl Sınırları İçinde Yerleşim Merkezlerinde Atık Sulardan Kaynaklanan Kirliliğin Nedenleri: • • Kanalizasyon şebekesinin olmaması veya yetersiz olması, İl merkezinde evsel nitelikli atıksuların arıtılmaması, 65 • • • • • Küçük yerleşim merkezlerinde arıtma işleminin yapılmaması, Foseptik atıkların vidanjörlerle çekildikten sonra gelişigüzel yerlere boşaltılması, Zirai mücadele ilaçlarının kontrolsüz kullanımı, Kimyasal gübre kullanımı, Arıtma tesisi olan sanayilerin arıtma tesislerini verimli çalıştırmamaları Su kirliliğinin en önemli sebebi Ergene Nehri ile taşınan sanayi kaynaklı atıksulardır. Tablo 3.3 Edirne İli Sınırları İçerisinde Kirliliğe Maruz Kalmış Su Kaynakları ve Kirlenme Nedenleri Su Kaynağı Evsel Sıvı Atıklar Evsel Katı Atıklar Sanayi Zirai Denizcilik Diğer Atıkları Faaliyetler Ergene Nehri X X X Meriç Nehri X X X Tunca Nehri X X X Arda Nehri X İl Sınırları İçinde Yerleşim Merkezlerinde Atık Sulardan Kaynaklanan Kirliliğin Nedenleri: • • • • Arıtma tesisi olan sanayilerin arıtma tesislerini verimli çalıştırmamaları İl merkezinde evsel nitelikli atıksuların arıtılmaması Küçük sanayilerde toplu arıtmanın mümkün olmaması Küçük yerleşim merkezlerinde arıtma işleminin yapılmaması 3.1.1. Akarsu Kirliliği Akarsular, kar, yağmur ve kaynak suları ile beslenirler. Akarsuların kirliliğine sebep olan başlıca faktörler endüstriyel atıklar, evsel atıklar,tarımsal faaliyetler sonucu oluşan pestisit ve gübre gibi kimyasal atıklardır. Sular belli bir seviyeye kadar olan kirliliği doğal yollarla arıtma özelliğine sahiptirler. Ancak bu seviye aşıldığında kirlilik suda yaşayan bazı canlıları etkiler. Böylece ekolojik dengenin etkilenir ve suların sahip olduğu kendi kendini temizleme kapasitesini yok olmasına yol açabilir. Kurum ve kuruluşlar tarafından yıllardır havzada yapılan çalışmalar sonucunda alınan kararlarda, Erene Nehri’nin Çevre ve Orman Bakanlığınca yayınlanmış olan Su kirliliği Kontrolü Yönetmeliği’ne göre IV. Sınıf nehir karakterinde olduğu ortaya konmuştur. 66 Özellikle sanayinin yoğunlaştığı bölgelerde kirliliğin artması endüstriyel atıksuların Ergene Nehri kirliliğine olan büyük etkisini gözler önüne sermektedir. Ergene Nehrine deşarj yapan bazı endüstrilerin atıksularında ağır metaller bulunmaktadır. Ağır metaller besin zinciri yoluyla girdikleri canlı bünyelerde birikime uğrayarak toksik etki yaparlar. Ayrıca Ergene Havzası’nın tarıma elverişli olası sebebiyle bölgede zirai faaliyetler de yüksek oranda gerçekleşmektedir. Tarım alanlarının fazla olması nedeniyle bölgede tarımsal kirliliğin de su kirliliğine etkisi büyüktür. Bilinçsiz ilaçlama ve gübreleme, özellikle akarsularda kirliliğe neden olmaktadır. Bölgede nüfusun fazla olması çarpık kentleşmeyi beraberinde getirmiş ve havzada kontrol edilemeyen bir evsel atık su problemini ortaya çıkartmıştır. Bazı belediyeler atıksularını Ergene Nehrine deşarj etmekte ve böylece mevcut kirlilik yükü daha da artmaktadır. 3.1.2. Göl-Gölet-Baraj Kirliliği Göl kirlenmesine sebep olan en büyük etkenler akarsu kirliliği, tarımsal kirlilik, atıksu deşarjları ve atmosferik olaylardır. Atmosferik olayların başında Asit yağmurları yer almaktadır. Asit yağmurları suyun pH’ının düşmesine ve su içindeki metallerin tepkimeye girmesine böylece kirliliğin oluşmasına neden olur. Havzada kurum ve kuruluşlarca yapılmış olan çalışmalarda Ergene Havzası’ndaki göl, gölet ve barajlarda henüz tehlike arz edecek boyutlarda kirlilik olmadığı, ancak bazı göllerde sınır değerlerini aşmamış ağır metallere ve kirletici parametrelere rastlandığı belirtilmektedir. Göl, gölet ve barajların, daha çok akarsularla beslendiği düşünüldüğünde zaman içinde göllerin kirliliklerinin de tehlikeli boyutlara ulaşması muhtemel olduğu belirtilmektedir. Havzada bulunan bazı göllere tarımdan kaynaklanan nitratlı ve fosfatlı gübreler drenaj yoluyla gelmekte, aynı zamanda göl seviyesinin düşmesi ve küresel ısınma sonucu suyun fazla ısınması, su içindeki yeşil bitkilerin populasyonunun artmasına, su sathının üstüne kadar çıkarak adacıklar oluşmasına neden olduğu, diğer taraftan da ölen bitkilerin hızla bozulmaları, dip çamurunda kokuşmalara neden olmaktadır. Bu durumda dip çamuru içinde bulunan zoobentos büyük oranda telef olmaktadır. Bu da gıdasını kısmen dip çamuru içersindeki bentik organizmalardan temin eden bazı balık türlerini yeterli şekilde beslenmesini engellemekte olduğu belirtilmektedir. Havzadaki göllere sanayiden kaynaklanan atıksu deşarjı veya belediyelerden evsel atık su deşarjı yapılmamaktadır. 67 3.1.3. Deniz Kirliliği Ergene Havzası Marmara Bölgesinin alt bölgesi olan Trakya bölgesinde bulunmaktadır. Bu bölgeye baktığımızda bölgenin 3 denize, Karadeniz, Akdeniz ve Marmara Denizi, kıyısı vardır. Havzada yapılan çalışmaların raporlarına göre; özellikle Marmara Denizindeki kirlilik, Marmara Denizinin iç deniz statüsünde olması nedeniyle Karadeniz ve Ege Denizine göre çok daha yoğundur. Havzanın Deniz kirliliğine etkisi, Evsel ve Endüstriyel atıkların arıtılmadan veya kısmen arıtılarak denize deşarj edilmesinden kaynaklandığı belirtilmektedir. Trakya’daki belediyelerin bir kısmı evsel atık sularını denize deşarj etmektedir. Ayrıca endüstriyel, evsel ve tarımsal faaliyetler sonucunda akarsulara karışan kirleticiler de akarsular vasıtasıyla denizlerde kirliliğe sebep olmaktadır. 3.1.4. Yeraltı Suyu Kirliliği Farklı Kurum ve kuruluşlar tarafından Ergene Havzası’ndaki işletme kuyularında mevsim başı ve mevsim sonu yapılan analiz değerlerine göre yağşlı dönemde kalsiyum ve bikarbonat türü olan sular havzanın merkezindeki Babaeski formasyonunun killeri ile teması sonucu sodyum bikarbonatlı sulara dönüşürler ve bölgede RSC ve %Na değerleri yükselmektedir. Kurak mevsimde ise yeraltı suyu seviyesinin düşmesi sonucu RSC değerleri düşerken Ca+Mg>HCO3 olduğu yerlede Na ve Cl değerlerindeki artışlara bağlı olarak tuzlanma olmaktadır. Yeraltı suyu seviyelerinde mevsimsel değişkenliğin yüksek olduğu bölgelerde EC değerleri yüksek olmaktadır. Doğal gaz sondaj işlemleri sırasında yüzeye deşarj edilen rezervuar suyu ve sondaj atıkları içerisinde bulunan Cr, Hg, As, Cd, Zn, Cu gibi ağır metaller ve çeşitli hidrokarbonların sızması ile akiferin kirlenmesi mümkündür. Yeraltı suyundaki bölgesel düşümler bazı kuyularda NO3 konsantrasyonunu yükseltmektedir. Doğal gaz üretimi sırasında yeraltından taşınan organik maddelerin oksidasyonu sonucu yeraltı suyundaki nitrat konsantrasyonu artmaktadır. 3.1.5. Toprak Kirliliği Mevcut durumda tarımın toprak kirliliğine etkisi, ergene nehri suları ile sulanan toprakların ergene nehrine etkisi yanında çok az kalmaktadır. Ne var ki her ne kadar az da olsa tarımda kullanılan zirai ilaçlar ve uygun olmayan gübreler hem toprağa hem de suya kirletici etki yapmaktadır. Tarımsal faaliyetlerde kullanılan pestisitler ve tarımsal ilaçlar, toprak üzerinde birikir ve zamanla toprağın alt katmanlarına kadar geçer. Yağmur suları ve toprak özellikleri 68 doğrultusunda toprakta birikmiş olan kirleticiler, yağmur, sulama suyu vs. sebeplerle, yeraltı ve yerüstü sulara karışabilirler. Ergene Havzası’nda daha önce yapılmış olan çalışmalar göstermiştir ki Ergene Nehrinde çok yoğun bir kirlilik vardır. Bunun büyük kısmı noktasal kaynaklı (evsel ve endüstriyel) kirleticilerden kaynaklanmaktadır. Yayılı kirletici kaynakların (tarım alanları, orman alanları ve Drenaj) etkisi çok daha azdır. Trakya’da yer alan bazı toprak çeşitlerinin ağır metallere karşı davranışları ve yaratabileceği çevresel sorunlara karşı yaklaşımı ortaya koymak için yapılan bir çalışmada aşağıdaki bilgiler elde edilmiştir. Toprak no Tablo 3.4. Trakya Bölgesi bazı topraklarının Önemli Fiziksel ve Kimyasal Analiz Sonuçları pH½,5 Tuz (%) CaCO3 (%) KDK cmol/kg P2O5 Kg/da OM H2O KCl 1 5.70 5.35 0.06 0.0 18.5 6.6 3.8 2 6.20 5.90 0.02 0.0 12.4 0.2 3 6.80 6.20 0.04 0.0 7.4 4 6.30 5.95 0.05 0.0 5 7.10 6.85 0.07 6 5.90 5.23 7 5.04 8 TK(%) Değişebilir Katyonlar (cmol/kg) Tekstür(%) TS Ca + Mg Na K H Kum Silt Kil 26.9 10.6 0.8 3.5 3.6 58.8 25.3 15.9 SL 1.2 19.5 8.1 1.1 2.2 1.0 60.5 11.9 11.9 SL 1.1 1.3 20.2 6.4 1.1 0.9 - 56.4 10.9 10.9 SL 9.5 2.6 1.9 20.5 6.8 1.4 1.6 0.7 44.4 17.1 17.1 L 1.4 27.6 5.1 5.6 35.9 24.3 0.9 2.4 - 36.4 19.7 19.7 L 0.03 0.0 19.3 4.0 1.6 29.7 11.9 0.3 0.4 6.7 51.6 20.4 20.4 SCLL 4.03 0.03 0.0 16.2 5.4 1.8 25.5 9.6 0.7 0.6 5.3 33.8 39.7 39.7 CL 7.12 6.89 0.07 0.2 18.7 2.9 2.4 16.6 13.6 1.4 3.7 - 53.0 17.7 17.7 SL 9 7.40 7.15 0.09 0.2 24.1 3.6 1.2 17.9 19.0 1.6 3.5 - 37.0 36.8 36.8 CL 10 6.88 6.57 0.10 0.0 23.3 5.9 2.7 28.9 20.8 0.6 1.9 - 30.9 40.6 40.6 C 11 7.20 7.10 0.08 11.6 19.5 3.6 4.1 20.3 17.9 0.2 1.4 - 39.2 27.6 27.6 CL 12 6.60 6.50 0.06 0.0 16.7 3.4 0.9 13.5 13.5 1.3 1.4 - 41.5 19.4 19.4 L 13 7.36 7.25 0.11 0.5 41.3 8.6 1.6 30.2 33.5 2.9 4.7 - 32.6 43.7 43.7 C 14 7.50 7.36 0.07 25.7 20.0 15.6 4.5 13.5 16.3 0.8 2.9 39.3 10.9 10.9 L KDK: Katyon Değişim Kapasitesi OM:Organik Madde TK:Tarla Kapasitesi TS:Tekstür Sınıfı Az ve çok az düzeydeki kil minerallerinin varlığı ihmal edilirse; başat ve orta boy düzeydeki kil mineralleri dağılımına göre: Tekirdağ'ın doğusunda Haploxerert büyük toprak grubunda yer alan 13 nolu toprakta smektit başat; Kırklareli Dereköy Udorthent büyük toprak grubunda yer alan 6 nolu toprakta kaolinit başat ve klorit orta bol; Kırklareli Tozaklı Haplumbrept büyük toprak grubunda yer alan 10 nolu toprakta, Kırklareli Poyralı Ustochrept büyük toprak grubunda yer alan 11 nolu toprakta ve Kırklareli Kapaklı 69 Rendoll büyük toprak grubunda yer alan 14 nolu toprakta smektit orta bol; Kırklareli'nin kuzeyinde Xerorthent büyük toprak grubunda yer alan 1 nolu toprakta ve Çanakkale Yenice Ustochrept büyük toprak grubunda yer alan 8 nolu toprakta illit orta bol; Kırklareli Kapaklı Haplustoll büyük toprak grubunda yer alan 5 nolu toprakta, Kırklareli Bulgaristan sınır kapısı Udorthent büyük toprak grubunda yer alan 7 nolu toprakta ve Edirne Keşan Haplustalf büyük toprak grubunda yer alan 9 nolu toprakta kaolinit orta bol; Kırklareli Koruköy Ustorthent büyük toprak grubunda yer alan 4 nolu toprakta vermikulit, klorit ve kaolinit orta bol; Kırklareli Yeniköy Ustorthent büyük toprak grubunda yer alan 12 nolu toprakta kaolinit orta bol ve Kırklareli Demircihalil Xerorthent büyük toprak grubunda yer alan 2 nolu toprakta Mit ve kaolinit orta bol düzeyde belirlenmiştir. Bölgenin çeşitli topraklarında yapılan gözlemlerden elde edilen adsorbsiyon izotermlerine göre: Toprağa artan oranlarda ilave edilen Cd ve Zn dozlarında kloriti orta bol. Miti az ve kaoliniti çok az oranlarda içeren, düşük organik maddeli, kireçsiz, tın tekstür sınıflıdaki Kırklareli Yeniceköy Ustorthent büyük toprak grubunda yer alan 12 nolu toprakta, adsorbe edilen Cd ve Zn oranları en yüksek değerde saptanmıştır. Buna karşın kaoliniti orta bol smektiti az ve Miti çok az oranda içeren, yüksek organik maddeli, düşük kireçli, tın tekstür sınıfındaki Kırklareli Kapaklı Haplustoll büyük toprak grubunda yer alan 5 nolu toprakta adsorbe edilen Cd ve Zn oranları da en düşük değerlerde saptanmıştır. Cd ve Zn için elde edilen sonuçların tersine toprağa artan oranlarda ilave edilen kurşun dozlarında Kırklareli Yeniköy Ustorthent büyük toprak grubunda yer alan 12 nolu topraktan adsorbe edilen kurşun oranları en düşük değerde iken; Kırklareli Kapaklı Haplustoll büyük toprak grubunda yer alan 5 nolu topraktan adsorbe edilen kurşun oranları ise en yüksek değerlerde saptanmıştır . Bölge topraklarında Cd adsorbsiyonuna ait elde edilen tipik özellikler: Kaoliniti daha fazla içeren topraklarda 15 hafta sonra, 15 ppm Cd uygulamasındaki topraklarda adsorbsiyonda artış belirlenmişken; artan dozlardaki kadmiyum uygulamalarında topraklarda, ilave edilen 15–60 ppm arasındaki Kurşun tamamen adsorbsiyona uğramıştır. Yüksek oranda kil yüzdesine sahip kaoliniti orta bol düzeyde içeren topraklar ile vermikulit ve smektiti orta bol düzeyde bulunduran topraklarda 50 ppm'in üzerinde, kurşunun adsorbsiyona uğradığı saptanmıştır. İllit ve kil minerallerini orta bol düzeyde içeren topraklardan asidik karakterde olan Kırklareli'nin kuzeyinde Xerorthent büyük toprak grubunda yer alan I nolu toprakta, nötr reaksiyonlu olan Kırklareli Demircihalil Xerorthent büyük toprak grubunda yer alan 2 nolu toprağa oranla daha düşük adsorbsiyon değerleri bulunmuştur. Bölge topraklarında kurşun daha faza oranda tutulmaktadır ve bunun sonucunda bu elementin profilden aşağı horizona yıkanması daha zor olacaktır. 3.2. KİRLETİCİ KAYNAKLARI VE DEĞERLENDİRMESİ 1- Evsel atıksular, 70 2- Sanayi atıksuları, 3- Tarım alanlarından gelen yayılı yükler, 4- Düzensiz Katı Atık Depolama Tesislerinden gelen sızıntı suları 3.2.1. Evsel Atıksular Evsel atık sular askıda, kolloidal ve çözünmüş halde organik ve inorganik maddeler içerirler. İklimsel şartlar, bölgenin ekonomik durumu, kültürel alışkanlıklar ve insanların yaşam standartları atık su özelliklerini önemli ölçüde etkilemektedir. Çamaşır ve bulaşık yıkama suyundaki deterjanlar suda köpük oluşmasına neden olur. Fosfatların bir kısmı da deterjanlardan kaynaklanmaktadır. Atık sular besin maddesi olan nitratlarla da yüklenebilmektedir. Evsel atık sular bozulmadıkları sürece genellikle açık gri, bulanık ve küf kokuludurlar. Kanallarda çok uzun süre kalan ve atık çöplerle temasları sonucunda sular kokuşmaya ve bozulmaya başlar. Evsel atık suların pH’ı 6.5–7.5 arasındadır. Tablo 3.5’de atık suların arıtılmadan önceki özellikleri verilmiştir. Bu tablodan da anlaşıldığı üzere evsel nitelikli atık sularda organik madde ve mikroorganizmalar yüksek konsantrasyonlarda bulunurlar. Evsel atık sular toplanırken bile biyolojik bozunmaları devam eder. Bu sebeple atık suyun özelliği zaman içinde değişebilir. Havzası sınırları içinde kalan Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne illerinde bulunan belediyelerin evsel nitelikli atıksularının havzadaki etkisini belirleyebilmek üzere yapılan envanter çalışmasında anket sonuçları, İş Temrin Planları ve TÜİK’ten alınan nüfus sayım sonuçlarına bağlı atıksu projeksiyonları kullanılmıştır. Ergene Havzası’nın özellikle doğu bölümünde sanayi yoğunluğu yaşanmaktadır. Havzada yaklaşık 2500 adet sanayi tesisinin varlığı bölgeye büyük bir nüfus yükü bindirmektedir. Nüfus yoğunluğu yaşanan bölgelerde evsel nitelikli atıksuların havza kirliliğine önemli ölçüde etkisi olmaktadır. Bu noktada belediyelere ait evsel nitelikli atık su arıtma tesisleri büyük önem kazanmaktadır. Havza sınırları içerisinde toplam 68 belediye bulunmaktadır. Bu belediyelerden 47 tanesi belde belediyesidir. Belediyeler nüfus yoğunluğuna göre sıralandığında ilk sırada 268.000 kişilik nüfus ile Çorlu Belediyesi gelmektedir. Havzadaki belediyelerin nüfus yoğunluk grafiği Şekil 3.1’de verilmiştir. 71 NÜFUS DAĞILIMINA BAĞLI BELEDĐYE SAYISI 2 3 1 1000-2000 4 2000-5000 20 5000-10000 6 10000-20000 20000-30000 4 30000-60000 60000-100000 100000-150000 9 250000-300000 19 Şekil 3.1 Nüfus Yoğunluğuna Bağlı Belediye Sayısı Şekil 3.2’de belediyelerin nüfus yoğunlukları gösterilmiştir. Nüfusu 25000’den büyük olan belediyelerin isimleri şekil üzerine yazılmıştır. Haritadan da görülebileceği gibi Ergene Nehri üzerindeki nüfus baskısı ağırlıklı olarak Çorlu-Çerkezköy, Muratlı, Lüleburgaz ve Babaeski ilçelerinden kaynaklanmaktadır. GÖSTERİM Şekil 3.2 Ergene Havzası’nda Yer Alan Belediyelerin Nüfuslarının Coğrafi Dağılımı Havzadaki belediyeler içinde yalnızca Kapaklı Belediyesi’nde evsel nitelikli atıksu arıtma tesisi bulunmaktadır. Ancak Çevre ve Orman Bakanlığı’nın çalışması olan iş termin planlarına bağlı olarak hemen hemen tüm belediyeler evsel nitelikli atıksu arıtma tesisi 72 yapımını programlarına almışlardır. Bu yerleşim yerlerinin atıksu artma tesisleri olmadığı için, alıcı ortamı tehdit etmektedir Belediyelerin kanalizasyon ve yağmur suyu varlıkları ile ilgili genel durum Şekil 3.3, Şekil 3.4 ve Tablo 3.5’de sunulmuştur. Yapılan projeksiyon hesapları sonrasında belediyelerin atıksu yüklerinin dağılımı haritası oluşturulmuştur (Şekil 3.5). Bu grafikte atıksu yükü 7000 m3/gün’ün üzerinde bir değere sahip olan belediyelerin isimleri belirtilmiştir. Ergene Nehri üzerindeki evsel atıksu yüklerinin ağırlıklı olarak Çorlu, Çerkezköy, Lüleburgaz, Babaeski ve Uzunköprü ilçelerinden kaynaklandığı görülmektedir. BELEDĐYELERĐN KANALĐZASYON SĐSTEMĐ VARLIĞI 34% olan olmayan bilinmeyen 56% 10% Şekil 3.3 Belediyelerin Kanalizasyon Sistemi Varlığı BELEDĐYELERĐN YAĞMUR SUYU SĐSTEMĐ VARLIĞI 18% 37% olan olmayan bilinmeyen 45% Şekil 3.4 Belediyelerin Yağmur Suyu Sistemi Varlığı 73 Tablo 3.5 Belediyelerin Kanalizasyon Ve Yağmur Suyu Şebekesi Varlığı Kanalizasyon şebekesi var 15 yok 2 Tekirdağ bilinmiyor 7 var 15 yok 2 Kırklareli bilinmiyor 5 var 10 yok 3 Edirne 8 bilinmiyor Yağmursuyu Şebekesi 6 10 8 5 12 5 1 11 9 GÖSTERİM Evsel Atık Su Yükü (m3/g) Şekil 3.5 Belediyelerin atıksu yükleri (m3/gün) dağılımı 74 Tablo 3.6 Bölgede Yer Alan Belediyelerin Atık Su Miktarları ve BOİ5, KOİ, AKM, Toplam Azot ve Fosfor Yükleri 2000 2020 2000 Toplam Nüfus 2020 Toplam Nüfus Atık Su ton/gün BOİ5 kg/gün KOİ kg/gün AKM kg/gün Top. Azot kg/gün Top. Fosfor kg/gün Atık Su ton/gün BOİ5 kg/gün KOİ kg/gün AKM kg/gün Top. Azot kg/gün Top. Fosfor kg/gün 0,17 0,056 0,116 0,059 0,009 0,002 0,17 0,056 0,116 0,059 0,009 0,002 Edirne Merkez 140.830 240.610 23.941 7886,48 16.336,28 8.308,97 1.267,47 281,66 40.903,70 14.195,99 2.165,49 481,22 Enez 11.929 13.060 2.028 668,02 13.83,76 703,81 107,36 23,86 2.220,20 731,36 1.514,96 770,54 117,54 26,12 Havsa 24.027 21.697 4.085 1345,51 27.87,13 1.417,59 216,24 48,05 3.688,49 1.215,03 2.516,85 1.280,12 195,27 43,39 İpsala 33.564 31.866 5.706 1879,58 38.93,42 1.980,28 302,08 67,13 5.417,22 1.784,50 3.696,46 1880,09 286,79 63,73 Keşan 77.637 105.505 13.198 4347,67 90.05,89 4.580,58 698,73 155,27 17.935,85 5.908,28 12.238,58 6.224,80 949,55 211,01 Lalapaşa 10.154 10.889 1.726 568,62 11.77,86 599,09 91,39 20,31 1.851,13 609,78 1.263,12 642,45 98,00 21,78 Meriç 19.052 11.408 3.239 1066,91 22.10,03 1.124,07 171,47 38,10 1.939,36 638,85 1.323,33 673,07 102,67 22,82 Süloğlu 11.927 40.044 2.028 667,91 13.83,53 703,69 107,34 23,85 6.807,48 2.242,46 4.645,10 2.362,60 360,40 80,09 Uzunköprü 73.486 67.001 12.493 4115,22 85.24,38 4.335,67 661,37 146,97 11.390,17 3.752,06 7.772,12 3.953,06 603,01 134,00 Toplam 402.606 542.080 68.443 22545,94 467.02,30 23753,75 3.623,4 5 805,21 92.153,60 30.356,4 62.881,28 8 31.982,72 4.878,7 2 1.084,16 Kırklareli Merkez 80.730 127.961 13.724 4520,88 9.364,68 4.763,07 726,57 161,46 21.753,37 7.165,82 14.843,48 7.549,70 1.151,65 255,92 Babaeski 53.655 61.671 9.121 3004,68 6.223,98 3.165,65 482,90 107,31 10.484,07 3.453,58 7.153,84 3.638,59 555,04 123,34 Demirköy 11.407 8.716 1.939 638,79 1.323,21 673,01 102,66 22,81 1.481,72 488,10 1.011,06 514,24 78,44 17,43 Kofçaz 4.166 4.341 708 233,30 483,26 245,79 37,49 8,33 737,97 243,10 503,56 256,12 39,07 8,68 Lüleburgaz 117.606 214.827 19.993 6585,94 13.642,30 693.8,75 1.058,45 235,21 36.520,59 12.674,79 1.933,44 429,65 Pehlivanköy 5.892 7.291 1.002 329,95 683,47 347,63 53,03 11,78 1.239,47 408,30 845,76 430,17 65,62 14,58 Pınarhisar 22.729 20.280 3.864 1272,82 2.636,56 1.341,01 204,56 45,46 3.447,60 1.135,68 23.52,48 1.196,52 182,52 40,56 Vize 32.276 37.566 5.487 1807,46 3.744,02 19.04,28 290,48 64,55 6.386,22 2.103,70 4.357,66 2.216,39 338,09 75,13 Toplam 328.461 482.653 55.838 18.393,8 38.101,48 656,92 82.051,01 28.476,53 4.343,8 965,31 İl-ilçe Merkezleri 19.379,2 2.956,1 75 1.3474,16 27.910,76 12.030,31 24.919,93 27.028,5 55.987,75 2 0 5 7 8 Tekirdağ Merkez 143.941 336.558 24.470 8.060,70 16.697,16 8.492,52 1.295,47 287,88 57.214,86 18.847,25 39.040,73 19.856,92 3.029,02 673,12 Çerkezköy 84.380 461.531 14.345 4.725,28 9.788,08 4.978,42 759,42 168,76 78.460,27 25.845,74 53.537,60 27.230,33 4.153,78 923,06 Çorlu 178.704 559.736 30.380 1.0007,42 20.729,66 1.0543,54 1.608,34 357,41 95.155,12 31.345,22 64.929,38 33.024,42 5.037,62 1.119,47 Hayrabolu 40.042 41.778 6.807 2.242,35 4.644,87 2.362,48 360,38 80,08 7.102,26 23.39,57 4.846,25 2.464,90 376,00 83,56 Malkara 59.218 72.188 10.067 3.316,21 6.869,29 3.493,86 532,96 118,44 12.271,96 4.042,53 8.373,81 4.259,09 649,69 144,38 M.Ereğlisi 20.125 52.809 3.421 1.127,00 2.334,50 1.187,38 181,13 40,25 8.977,53 2.957,30 6.125,84 3.115,73 475,28 105,62 Muratlı 26.627 75.572 4.527 1.491,11 3.088,73 1.570,99 239,64 53,25 12.847,24 4.232,03 8.766,35 4.458,75 680,15 151,14 Saray 40.972 59.837 6.965 2.294,43 4.752,75 2.417,35 368,75 81,94 10.172,29 3.350,87 6.941,09 3.530,38 538,53 119,67 Şarköy 32.540 44.950 5.532 1.822,24 3.774,64 1.919,86 292,86 65,08 7.641,50 2.517,20 5.214,20 2.652,05 404,55 89,90 Toplam 626.549 1.709.96 1 106.513 35.086,7 72.679,68 4 36.966,3 5.638,9 9 4 1253,10 290.693,3 7 95.757,8 198.355,4 2 8 100.887,7 0 15.389,65 3.419,92 Genel Toplam 1.357.616 2.734.69 4 230.795 76.026,5 157.483,4 0 6 80.099,3 12.218, 4 54 2715,23 464.897,9 8 153.142, 317.224,5 86 0 161.346,9 5 24.612,25 5.469,39 76 Şekil 3.6 İlçelere göre evsel kirletici kaynakları (BOI5) 77 Ergene Havzası’na genel olarak bakıldığında, havzada mevcut toplam nüfus 1.357.616, projeksiyon (2020 yılı) nüfusu ise 2.734.694 olarak kabul edilmiştir Buna göre mevcut nüfusta; • • Eşdeğer atıksu miktarı toplam 230.795 ton/gün, Toplam eşdeğer BOİ5 yükü 76.026 kg/gün, • • • • Toplam eşdeğer KOİ yükü 157.483 kg/gün Toplam eşdeğer AKM yükü 80.099 kg/gün Toplam eşdeğer azot yükü 12.218 kg/gün ve Toplam eşdeğer fosfor yükü 2.715 kg/gün’ dür. Projeksiyon nüfusta; • Eşdeğer atıksu miktarı toplam 464.897 ton/gün, • Toplam eşdeğer BOİ5 yükü 153.142 kg/gün, • Toplam eşdeğer KOİ yükü 317.224 kg/gün • Toplam eşdeğer AKM yükü 161.346 kg/gün • Toplam eşdeğer azot yükü 24.612 kg/gün ve • Toplam eşdeğer fosfor yükü 5.469 kg/gün’ dür. Bu değerlere bakıldığında evsel nitelikli atıksuların havzadaki kirliliğe yoğun bir etkisi olduğu görülmektedir. Buna karşın havza sınırları içerisinde kalan 68 belediyeden yalnızca 1 tanesinde evsel nitelikli atıksu arıtma tesisi bulunmaktadır. 3.2.2. Endüstriyel Atıksular Ergene Havzası coğrafi konumu itibari ile endüstrileşme açısından da çok yüksek bir potansiyele sahiptir. İstanbul’da yaşanan sanayi yoğunluğu zaman içinde Çorlu ve Çerkezköy ilçelerine doğru kaymıştır. Özellikle Çorlu, İstanbul’a yakınlığı ve E-5 karayolu üzerinde oluşu sebebiyle bir çok sanayi kuruluşunu sınırları içerisinde bulundurmaktadır. Havza geneline bakıldığında sanayi yoğunluğu en çok Tekirdağ ilindedir. İkinci sırada ise Kırklareli ili gelmektedir. Edirne Trakya Bölgesinde en az sanayiye sahip kenttir. Tablo 3.7. Sanayi Tesislerinin Mekân Olarak Çorlu’yu Seçme Nedenleri Faktörler % İstanbul’a yakınlık 25 Ulaşım 21 Uygun ve yeterli büyüklükte arsa temini 18 Sanayi Bölgesi olması 7 Pazara yakınlık 5 İşçi temini 2 Kredi teşvikinden faydalanma 2 78 Hammadde temini 2 Kaynak: Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu III, İstanbul Sanayinin Desantralzasyonu ve Bunun Trakya Bölgesi’ne Etkisinin Çorlu-B.Karıştıran Sanayi Alanında Değerlendirilmesi Bölgede yoğunluk gösteren sektörlerin başında deri, tekstil ve kâğıt sektörleri bölgede yoğunluk göstermektedir. Geçmiş yıllarda düzensiz artışlar sebebiyle bölgede sanayiciler tarafından birçok kaçak kuyu açılmıştır. Bunların denetimleri yapılamamsı sonucunda Trakya Bölgesinde yeraltı suyu kaynaklarında azalma meydana gelmiştir. Bölge halkının ifadelerine göre geçmiş yıllarda 15 metreden su çıkarken bugün yeraltı suyu seviyeleri 300 metrelere kadar düşmüştür. Sanayinin deşarjından kaynaklanan etkiyi ise en çok Ergene Nehri ve kolları üstlenmektedir. Ergene Nehrinin en büyük kollarından olan Çorlu Deresi, Çorlu, Çerkezköy ve Muratlı ilçelerindeki daha çok tekstil, deri ve kimya sanayinin atıklarıyla aşırı kirlenmektedir. Sanayi tesislerinin çoğunluğunun arıtma tesisi olmasına rağmen düzenli çalıştırmama, bypass vb. nedenlerle nehir çok büyük kirlilik yüklerine maruz kalmaktadır. Endüstriyel atık suların özellikleri sektörlere göre değişiklik göstermektedir. Proses farklılıkları, farklı hammaddeler ve kullanılan farklı teknolojiler deşarj edilen atık su karakterlerinde farklılıklar oluşturmaktadır. 3.2.2.1. Kirleticilerin Yapıları Ve Tipik Değerleri Yiyecek endüstrisi, indirgendikleri zaman nehirlerdeki çözünmüş oksijen miktarını düşüren organikleri daha çok içerir ve bu da balıkları ve sudaki hayatı olumsuz etkiler. Koku ve anaerobik ortam oluşabilir. Bazı besin endüstrileri sadece mevsimsel olarak çalışır ve genellikle katı atıklar üretirler. İçecek endüstrisi atıkları, yiyecek endüstrisi ve evsel atıklara benzemekle birlikte çok yüksek BOİ değerleri içerebilir. Yemek ve içecek endüstrisi atıkları bitkileri sulama suyu amacıyla kontrollü olarak kullanılabilir. Atıksuda katı madde miktarı ve renk problem olabilir. Biyolojik arıtma sırasında besi maddesi ilavesi gerekebilir. Tekstil endüstrisindeki ana problemler boya bölümünden renk, işleme esnasında NaOH’dan kaynaklanan yüksek pH ve ani oynamalar görülmektedir. Makine yağları, yüksek BOİ, sülfitler ve Zn sektör çeşidine göre diğer kirletici parametrelerdir. Kimya endüstrisi atıksularda ise yağ emisyonları, sülfit ve fenoller, makine yağları, katılar, yüksek pH, fosfatlar ve indirgenemeyen organikler içerebilirler. Tipik etkileri ise tat ve koku problemleri, zehirlenme olabilmektedir. Ayrıca termal kirlenmeye yol açabilir. Metal üretiminden kaynaklanan atıksuda Cr, Cd, CN-, Zn metal kirlilikleri görülebilir. Bazı metaller besi zincirinde kalırlar. Tabakhanelerden kaynaklanan atıksuların tipik yapıları kıl, katı madde, çamur, BOİ, azot, Cr, Sülfit kirliliği, yüksek pH ve kokudur. 79 3.2.2.2. Sanayi Tesisleri Bölgede sanayi 1980’li yıllardan sonra hızla artmaya başlamıştır. Sanayileşmenin bu hızlı artışı, İstanbul’a yakınlık, ulaşım, yeterli arsa, işçi temini, su temini kolaylığı ve özellikle Çorlu’nun sanayi bölgesi olması gibi nedenlerden dolayıdır. Tablo 3.8. Endüstrilerde su ihtiyacı ve atıksu karakteristikleri Endüstri Su ihtiyacı Atıksu karakteristikleri Miktar BOİ Diğer YİYECEK 27 m3/ton (yeniden kullanım yok) 3 m3/ton (yeniden kullanım var) 5 m3/1000 kg canlı hayvan 30 m3/1000 kg canlı hayvan Şeker Pancarı Mezbahalar Et kesimi ve konserveleme Meyve/sebze konserveleme İÇECEK 8-80 m3/ton Kullanılan suyun %89.5’i 1 kg/ton pancar - 500 l/ton 0.6 kg/ton - Kullanılan suyun %96,8’i 15-20 kg /1000 kg konserve et 3-9 kgN/ 1000 kg canlı hayvan Kullanılan suyun %67’si - - 8 g/l bira 0.1-0.5 g N /l bira Bira - 10-15 l/l bira Süt - 2-10 l/l süt Viski Meşrubatlar KÂĞIT Kâğıt hamuru (üretim) Kâğıt hamuru (beyazlatma) Kâğıt üretimi Entegre üretim TEKSTİL - 20 l/l viski 2-5l/l meşr - 40-200 m3/ton - - - 80-200 m3/ton - - - 40-120 m3/ton - - - 190-230 m3/ton 60-165 kg/ton - Pamuk Yün 120-750 l/kg ürün - 0.1-0.2 kg /100 kg süt 600-2000mg/l - - - Kullanılan 80 150 kg/1000 kg 7-15kg N / Suni ipek - Naylon - Polyester - suyun %93’ü 500-600 l /kg ürün 100-150 l /kg ürün 67-133 l /kg ürün ürün 300 kg /ton ürün ton ürün - - - 200 kg/ton ürün - KİMYA Rafineriler 200-400 l (varil başına) - 45 g/varil 4 g/varil Sabun üretimi - 200 m3/ton - - Endüstri Su ihtiyacı Atıksu karakteristikleri Miktar BOİ 13 m3/ton karbon bulamacı: 2500 l/ton NH3 NH3 tesisi: 2000-7000 l/ton Üre tesisi: 30005000 l/ton NH3 1-25 l / l kaplama solüsyonu Deterjanlar - Gübre Metal kaplama Diğer 10-25 kg NH3 /ton üretilen NH3 6-22.5 kg üre/ton NH3 1-15 mg CN /l 3-100 mg Cr /l 0-25 mg Ni/l DİĞERLERİ Tabakhanele r 2-8 m3/kg deri 9 kg/ 100kg deri Askıda katı: 2230kg /100kg Toplam katı: 35-40 kg /100kg 3.2.3. Tarımsal Atıksular Dünya nüfusu sürekli olarak artmakta ve buna bağlı olarak da ihtiyaç duyulan gıda maddesi miktarı çoğalmaktadır. Tarıma tahsis edilen arazi miktarı sınır noktaya geldiğinden, ürünü arttırmanın tek yolu birim alandan daha fazla ürün elde etmektir. Birim alandan daha fazla ürün elde etmek üzere çeşitli kültürel tedbirler uygulanabilir. Gübreleme, bu tedbirler içerisinde en önemlilerinden biridir. Yetersiz bir gübreleme ürünün miktar ve kalitesinde azalmaya yol açar. Aşın gübre kullanımı ise, yine ürünün miktar ve kalitesinde azalmaya ve ekonomik kayıplara yol açabileceği gibi, çevre kirliliğine de sebep olur. 81 Trakya Bölgesi, ülkemizde birim alana en çok gübre kullanılan bir yöremizdir. Bu bölgede, birim alana kullanılan toplam gübre miktarı Türkiye ortalamasının iki katı kadardır. Özellikle son yıllarda, bölgede yer yer bilinçsizce ve fazla miktarda gübre kullanıldığı dikkati çekmektedir. Şu anda pek önemli gibi gözükmemekle beraber, aşın gübre kullanımının uzun vadede bazı sorunları da beraberinde getirmesi doğaldır. Özellikle aşırı azot kullanımı, yeraltı sularının kirlenmesine ve nitrat birikimi sebebiyle canlılarda çeşitli sorunların ortaya çıkmasına yol açar. Toprakta aşırı fosfor birikiminin de, bitki büyümesini engellediği bilinen bir husustur. Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli illerindeki ekili alan ve kullanılan gübreler aşağıdaki tabloda da verilmiştir. Görüldüğü gibi, ekili alan yönünden Tekirdağ birinci sırayı, Edirne ikinci sırayı ve Kırklareli'de üçüncü sırayı almaktadır. Tablo 3.9. 1994 Yılı Verilerine Göre Tekirdağ, Kırklareli Ve Edirne İllerinde Ekili Alan ve Kullanılan Gübre Miktarlan. Kullanılan Gübre (ton) İli Azot Fosfor Potasyum Toplam kg/da Tekirdağ 41881 14170 1311 57308 129 Kırklareli 20250 12240 500 44990 168 Edirne 39970 12579 913 53462 148 Toplam 108101 38 995 8724 155820 145(Ort) Kullanılan gübreler açısından da benzer bir durum gözlenmektedir. Kullanılan gübrelerin çeşitlerine bakıldığında azot birinci sırada, fosfor ikinci sırada ve potasyum da üçüncü sıradadır. Gübre kullanımındaki en objektif ölçü birim alana uygulanan gübre miktarıdır. Bu üç ilimizde hektara uygulanan ortalama gübre miktarı 145 kg'dır. Birim alana en çok gübre Kırklareli ilinde uygulanmaktadır. Bunu Edirne takip etmekte ve Tekirdağ son sırada yer almaktadır. Ortalama değer dikkate alındığında, bu üç ilde birim alana kullanılan gübrenin Türkiye ortalamasının iki katından daha fazla olduğu anlaşılır. Görüldüğü gibi yörede yoğun bir gübre kullanımı söz konusudur. Bu kullanım yıldan yıla da artış eğilimi göstermektedir. 82 Trakya yöresinde mevcut işlenen arazinin yetiştirilen bitki çeşidine göre dağılımı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Buna göre; işlenen arazinin % 53.5'ünde Hububat, % 32.7'inde Ayçiçeği ve % 13.8'inde de Bağ, Şeker Pancarı, Sebze, Mısır, Zeytin, Çeltik ve diğer bitki çeşitleri yetiştirilmektedir. Diğer bitki çeşitlerinin toplam içerisindeki payı % 8.64 civarındadır. Yem bitkilerince tahsis edilen alanın toplam işlenen arazi içerisindeki payı daha da küçüktür. İşlenen arazi içerisindeki en yüksek pay % 86.2 ile buğday ve ayçiçeğine aittir. Yörede sürekli olarak Bugday-Ayçiçeği münavebesi uygulanmaktadır. Bu tarım şeklinde aşırı gübre uygulanmak suretiyle toprak sürekli olarak zorlanmakta ve birim alandan en yüksek verim alınmaya çalışılmaktadır. Bu arada toprak strüktürü bozulmakta, toprak organik maddesi azalmakta, toprağın su-hava düzeni bozulmakta, erozyon teşvik edilmekte ve çeşitli hastalık ve zararlılar için uygun bir ortam hazırlanmaktadır. Tablo 3.10. Trakya yöresinde işlenen arazinin bitki çeşidine göre dağılımı,ha İLİ Hububat Ayçiçeği Bağ Ş.Pancan Sebze Mısır Zeytin Çeltik Diğerleri Tekirdağ 306.849 155.149 6.799 2.370 375 764 414 84 33.361 Edime 163.495 142.700 700 3.304 14.526 1.195 - 24.995 42.995 Kırklareli 154.863 79.950 842 4.015 5.229 1.554 - 170 24.618 TOPLAM 625.207 374.799 8.341 9.689 20.200 3.513 414 25.249 100.974 Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne illerine ait 2005 ve 2006 yılı ilaç ve gübre kullanım miktarları İl Tarım Müdürlüklerinden temin edilmiştir. Kullanılan gübre miktarları ilçe bazında verilmiştir. Corine sınıflandırmasında ortaya çıkan sonuçlara göre havzadaki arazi kullanımları sınıflandırılmıştır (Tablo 3.11). Tablo 3.11 Arazi Sınıflandırması Sınıf_Adı Bataklıklar Uzum Bagları Ormanla Karısık Tarım Alanları Pirinc Tarlaları Diğer Kullanımlar Karısık Tarım Alanları Surekli Sulanan Alanlar Mera Ve Çayırlar Dogal Bitki Ortusu Ormanlar Sulanmayan Ekilebilir Alanlar Alan (m²) % 14437658,83 0,18 1181751,05 0,25 202706,13 0,81 108668353,01 1,67 16686385,82 4,18 134481880,63 5,84 5651385,80 6,21 5865553,62 6,55 12737876,38 10,63 26257212,62 14,04 48148032,36 49,65 Arazi kulanımlarına karşılık İl Tarım Müdürlükleri’nden ilaç ve gübre kullanım miktarları alınmış ve tablosal halde aşağıda verilmiştir. Tarımsal kullanımlara bakıldığında, Ergene Nehri boyunca yoğunlaşmış olan sanayi ve güney bölgelerdeki turizm alanları dışında toprakların büyük bir kısmı tarım arazisi olarak kullanılmaktadır. 83 Trakya'da tarımı yapılan ürünlerin başında buğday (Triticum aestivum L.), ayçiçeği (Helianthus annus L.) ve çeltik (Oryza sativa L.) gelmektedir. Bu ürünlerden başka şekerpancarı (Beta vulgaris L.), susam (Sesamum indicum L.), mısır (Zea mays L.), soğan (Allium cepa L.), sarımsak (Allium sativum L.), fasulye (Phaseolus vulgaris L.), karpuz (Citrullus vulgaris L.), kavun (Cucumis melo L.) çerezlik kabak (Cucurbita spp.) ve bağbahçe bitkilerinin tarımı yapılmaktadır. Trakya, Türkiye Ayçiçeği ekim alanının %70'ni (360.000 ha) ve üretiminin %75'ini (600.000 ton) karşılamaktadır. Diğer önemli bir ürün olan çeltikte ise Türkiye ekim alanının %50'si (35.000 ha) ve üretiminin %50'si (178.000 ton) yine bu bölgede yer alır. Buğdayda durum daha da dikkat çekicidir. Trakya’da, Türkiye buğday ekim alanının yaklaşık % 5'i (630.000 ha) kadar bir alanda buğday tarımı yapıldığı halde üretimin %15'i (2.574.832 ton) yine bu bölgeden karşılanmaktadır. Ergene Nehrinin kirli oluşu tarımı etkilemiş ve havza genelinde kuru tarıma yönelme olmuştur. Pestisit ve gübrenin en çok sulama yoluyla yüzeysel ve yer altı sularına karıştığı göz önünde bulundurulduğunda kuru tarım yapılan alanların tarımsal kirlilik konusunda daha az etkili olduğu görülmektedir. Havzada en çok sulama yapılan üretim çeltiktir. Ergene Havzası’nın batısında yoğunlaşan çeltik yetiştiriciliği Edirne –İpsala hattı boyunca yapılmaktadır. Bu bölgedeki tarlalar genel olarak Meriç Nehri’nden sulanmaktadır. Meriç Nehri’den alınan numune analiz sonuçlarına bakıldığında Ergene Nehri’ne göre çok daha temiz bir su karakterinde olduğu görülmektedir. Tablo 3.12 Ergene Havzası Tarımsal Atıksu Miktarları Arazi Kullanımı Alan (ha) Tarımsal Mera (Çayır ve Otlak) Orman 1.239.102 109.512 512.380 Toplam Azot (kg/yıl) 6.443.330 459.950 1.024.760 84 Toplam Fosfor (kg/yıl) 991.281 14.236 56.362 Tablo 3.13.a Tekirdağ ili 2006 yılı ilçeler üzerinden kimyevi gübre tüketimi (ton) Gübre Cinsi Merkez AS%21 87,00 Çerkezköy Çorlu AS%26 3115,30 AN%33 3283,80 11143,50 523,20 9150,65 1399,90 Üre%46 20.20.0 20.20+Z n 661,33 7122,55 1947,70 16,40 620,60 50,00 7590,05 1449,90 38,15 4216,35 857,45 3085,85 375,80 279,40 1426,10 64,00 656,50 1831,90 865,35 6420,45 4240,35 16575,50 2629,75 85,75 8460,55 1734,35 3153,85 Malakara 1967,20 4610,95 3146,05 15904,90 3171,55 9,90 9521,30 484,65 4418,65 M.Ereğlisi 0,00 1205,45 3,20 1211,20 296,90 Muratlı 99,70 2119,90 410,90 3618,50 987,40 Saray TOPLAM Krom 12.30.12 0,00 Pot.Nitra t 0,00 630,20 Hayrabolu Şarköy 13.24.12+Z r 9,00 TSP 5837,10 15.15.15 3/15+Z n 192,80 DAP 1916,35 48,65 104,65 200,00 2453,45 339,40 675,45 1094,68 3271,86 349,15 2620,58 657,96 14,80 2512,91 263,33 54,95 30,75 53,35 146,96 106,35 17,40 151,15 700,00 67,20 3597,40 41068,81 12886,70 55410,83 11297,51 382,40 35725,66 5089,16 15062,43 0,00 0,00 1,45 22,00 2484,15 9,00 365,40 0,00 Tablo 3.13.b Tekirdağ ili 2005 yılı ilçeler üzerinden kimyevi gübre tüketimi (ton) Gübre Cinsi Merkez AS%21 AS%26 AN%33 Üre%46 DAP TSP 20.20.0 20.20+Zn 15.15.15 3/15+Zn 15.25.15 Pot.Sülfat Pot.Nitrat 336,65 4662,90 3097,35 11113,65 3656,85 33,55 7232,40 340,35 2336,65 124,70 0,00 0,00 0,00 0,00 1097,20 0,00 426,65 98,00 0,00 436,70 15,00 586,50 0,00 0,00 0,00 0,00 Çorlu 333,10 8538,85 1779,25 6090,95 1487,90 66,45 4933,00 648,45 3557,45 76,00 0,00 0,00 0,00 Hayrabolu 451,40 3904,35 1993,10 8178,90 1396,20 13,50 6051,11 532,30 2050,50 71,75 18,80 0,00 0,00 Çerkezköy Malakara 1132,20 3893,90 3108,20 10483,90 3061,55 3,45 6609,80 55,00 4249,25 199,10 0,00 0,00 19,65 M.Ereğlisi 100,00 1237,50 102,50 1483,60 326,40 0,00 2121,00 314,57 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 57,90 1762,15 407,90 2391,35 336,75 0,00 1878,25 41,20 428,65 850,00 0,00 20,00 0,00 100,00 3337,75 316,85 1960,20 706,30 2,00 2545,45 304,85 1011,35 0,00 0,00 0,00 0,00 Muratlı Saray Şarköy TOPLAM 135,85 412,14 327,95 576,10 137,50 4,85 470,10 0,00 552,60 0,00 0,00 0,00 0,00 2547,20 28846,74 11133,10 42705,30 11207,45 123,80 32277,81 14772,95 14772,95 472,40 18,80 20,00 19,65 85 Tablo 3.13.c Tekirdağ ili 2005-2006 yıllarında kullanılan zirai ilaç miktarı(kg/lt) PESTİSİT İNSEKTİSİT FUNGUSİT HERBİSİT AKARİSİT RODENTİSİT VE MOLLUSSİSTLER FUMİGANT KIŞLIK VE YAZLIK YAĞLAR TOPLAM 2005 17705 57032 119841 0 2009 830 57 197474 İlaç Grubu İNSEKTİSİT FUNGUSİT HERBİSİT DİĞER Toplam 2006 81134 1029830 344444 20677 1476087 Tablo 3.14 Kırklareli ili 2006 yılı ilçeler üzerinden kimyevi gübre tüketimi (ton) İlçe Adı Babaeski Kofçaz Lüleburgaz Pınarhisar Pehlivanköy Vize Merkez TOPLAM 20.20.0.Zn 273,25 0 295 20 53,5 82,45 24102 1129,6 12.30.12 142,1 0 0 0 52 21 72,95 288,05 15.15.15. 833,9 26,55 1135,7 348,4 421,65 294,6 1791,8 4852,6 20.20.0 2656,3 219 4692,75 2705 1109,15 1615,7 2622,04 15619,94 %26AN 4183,75 253,95 4338,75 1447,97 1112,1 1288,3 2857,25 15482,07 %33AN 565,75 84,4 498,2 393,4 322,5 214,2 1065,15 3143,6 %21AS 303,3 0 75,2 0 317,05 0 0 695,55 DAP 308,8 104,05 394,71 475,88 85,2 213,15 649,8 2231,59 ÜRE 4195,05 146,85 7074,6 2587,6 1213,4 1079,15 4010,75 20307,4 15.15.15.ZN 833,9 0 21,5 0 0 0 0 855,4 P.NİT. 0 0 0 0 0 0 1,4 1,4 P.Sül 0 0 0 0 0 0 0 0 TSP 0 0 0 0 0 0 21,8 21,8 18.24.12 0 0 0 0 0 0 12,8 12,8 Tablo 3.15 Kırklareli ili 2005 yılı ilçeler üzerinden kimyevi gübre tüketimi (ton) İlçe Adı Babaeski Kofçaz Lüleburgaz Pınarhisar Pehlivanköy Vize Merkez 20.20.0.Zn 363,45 0 345,05 0 7,5 44,5 369,1 12.30.12 200,15 0 255 0 56,85 0 94 15.15.15. 975,3 0 1622,3 238,85 374,45 321,15 1404,15 20.20.0 3680,65 126,75 4450,8 2791,75 1081,85 1888,1 3179,05 %26AN 4373,3 204,45 7060,8 1749,15 1312,2 1587,45 3602,51 %33AN 543,3 115,25 877,7 444,84 321,1 360,55 1204,41 %21AS 224,75 0 42,65 0 255,4 0 10 86 DAP 499,45 6,2 764,79 425,15 48,55 149,3 852,25 ÜRE 3646,2 197,25 6174,85 2508,4 1247,9 945,3 4575,7 15.15.15.ZN 37 0 0 0 0 0 15 P.NİT. 0 0 0,8 0 0 0 0 P.Sül 0 0 3 0 0 0 0 TSP 0 0 0 0 0 0 1,5 18.24.12 0 0 5,65 0 0 0 15,7 TOPLAM 1129,6 606 4936,2 17198,95 19889,86 3867,15 532,8 87 2745,69 19295,6 52 0,8 3 1,5 21,35 Tablo 3.16 Kırklareli ili 2005-2006 yıllarında kullanılan zirai ilaç miktarı(kg) PESTİSİT İnsektisit Fungusit Herbisit Rodentisit Akarisit Fumigant TOPLAM 2005 12707,4 56782,9 211805 21 30 52 281398,3 2006 12246,5 64295,75 238655 37 90,5 315324,8 88 89 3.3. ERGENE HAVZASI’NDAKİ KİRLİLİK VERİLERİNİN ANALİZİ Ergene Nehri üzerindeki noktalarda, 2007 yılının Şubat, Mayıs ve Ağustos aylarında ölçülen değerler kullanılarak üretilen nehir su kalite sınıflarının dağılımı haritaları Şekil 3.73.13’te gösterilmiştir. Ergene Nehri’nin başlangıcında yer alan Çorlu-Çerkezköy sanayi bölgesinin etkileri sonucu, bu bölgede BOİ parametresine göre su kalite sınıfları IV. Sınıftır. Ergene Deresinin ve diğer yan derelerin katılımı ve kirleticilerin çökelmesi nedeniyle dahi su kalite sınıfı değişmemektedir. Ergene Nehri, ancak Meriç Nehri ile birleştikten sonra su kalite sınıfı II. ve III. sınıfa dönüşmektedir. Şekil 3.7 Ergene Nehri, BOİ Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Şubat 2007) Şekil 3.8 Ergene Nehri, BOİ Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Mayıs 2007) 91 Şekil 3.9 Ergene Nehri, BOİ Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Ağustos 2007) Şekil 3.10 Ergene Nehri, NH4-N (Amonyum Azotu) Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Şubat 2007) 92 Şekil 3.11 Ergene Nehri, NH4-N (Amonyum Azotu) Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Mayıs 2007) Şekil 3.12 Ergene Nehri, NH4-N (Amonyum Azotu) Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Ağustos 2007) 93 Ergene Nehri üzerinde DSİ tarafından 2006 yılı içinde 2 ayda bir (Ocak-Mart-MayısTemmuz-Eylül ve Kasım aylarında) ölçülen değerler kullanılarak üretilen nehir su kalite sınıflarının dağılımı haritası Şekil 3.4’te yer almaktadır. Ergene Deresi üzerinde yer alan ve su kalite sınıfı III olan 13 numaralı gözlem istasyonu, Ergene Nehrine karıştığı Muratlı gözlem istasyonundan itibaren IV. sınıfa dönüşmektedir. Ergene Nehri üzerinde, akış yönünün en yukarısında yer alan ve su kalite sınıfı III olan 39 numaralı gözlem istasyonu da Çorlu-Çerkezköy sanayi bölgesinin etkileri sonucu akış boyunca IV. sınıfa dönüşmekte ve Meriç Nehri’ne kadar kalite sınıfı değişmemektedir. Şekil 3.13 Ergene Nehri, BOİ Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (DSİ 2006) 94 Su kirliliği parametrelerine göre Ergene Nehri’nde su kalite sınıflarının zaman içindeki değişimi her bir DSİ gözlem istasyonu için Şekil 3.14’de sunulmuştur. Bu grafiklerden de görüldüğü gibi değişik parametrelere göre su kalite sınıfları 2 ile 4 arasında değişmektedir. 1985 yılından itibaren su kalite sınıfı 2’nin altına hiç inmemiş, çoğu kere tüm parametrelere göre su kalite sınıfı 4 olmuştur. Şekil 3.14. DSİ kalite gözlem istasyonlarinda su kalite sınıflarının zamansal dağılımı (DSİ-13 (Çorlu), DSİ-14 (Çerkezköy), DSİ-15 (Lüleburgaz), DSİ-16, DSİ-17 (Uzunköprü), DSİ-39 (Çerkezköy), DSİ-40 (Çerkezköy) 95 96 3.3.1. Değerlendirme Yapılan arazi çalışmasında akarsu ile ilgili su kalite parametrelerinin sucul fauna açısından değerlendirilmesi yapılmıştır. Daha önce tespit edilen ve bölgeyi temsil eden istasyonlarda yerinde tespit edilen bazı su kalite parametreleri Tablo 3.15’de verilmiştir. Yerinde yapılan incelemeler sonunda mevcut bilgiler (PH, EC (mikro simens), çözünmüş oksijen, doymuş oksijen, tuzluluk, su sıcaklığı) çerçevesinde genel olarak balıkçılık potansiyeline ilişkin değerlendirme yapılmıştır. IV. Sınıf su kalitesine sahip olan istasyonlara ilişkin resimler 97 Tablo 3.15. İkinci arazi çalışması sonucunda yerinde belirlenen su kalite parametreleri (16-17/05/2007) İstasyon Bölge ismi pH EC (mikro simens) Çözünmüş Oksijen (mg/L) Doymuş Oksijen (mg/L) Tuzluluk Sıcaklık (oC) 1 İpsala Sınır Kapısı(Meriç) 7.81 903 3.31 38.6 0.2 22.2 2 Meriç Nehri/Küplü 8.06 537 12.88 147.7 0 23.1 3 Uzunköprü/Köprü Altı 8.34 3.220 0 0 1.7 23.2 4 Alpullu Beldesi/Alpullu Köprü Altı 8.36 4.030 0 0 2.1 24.1 Lüleburgaz Girişi/Tren Yolu Köprüsü Altı 8.34 4.860 0 0 2.6 25 6 İnanlı/Köprü Altı 8.11 5.080 0 0 2.8 27.8 7 Muratlı Deresi /Muratlı Köprüsü Altı 8.34 6.040 0 0 3.3 25.7 8 Ballıhoca/Ergene Köprüsü Altı 7.95 3.750 0 0 2 26.5 9 Çorlu/Deri OSB Deşarj sonrası 8.93 5.205 0 0 2.8 28.5 10 Marmaracık deresiSevim Deresi Birleşim Noktası 11 Velimeşe Girişi/Köprü Altı 9.09 5.860 0 0 3.2 26.4 12 Veliköy 9.50 6.530 0 0 3.6 31.2 13 Çerkezköy içi/Bahçıvan Hasan Uğurlu Köprüsü 7.65 1.015 0.68 7.6 0.4 22.5 Çerkezköy girişi (Çorlu memba) 726 5.48 79.8 0.3 22.2 5 14 8.12 98 Tablo 3.16. Çevre ve Orman Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü Çevre Referans Laboratuvarı Tarafından Analiz yapılan istasyonlar 1. istasyon; Meriç Nehri, İpsala Sınır Köprüsü DSİ Ölçüm İstasyonu EDİRNE 2. istasyon; Meriç Nehri, Ergene Nehri Karışım Öncesi Küplü Mevkii EDİRNE 3. istasyon; Ergene Nehri Çiftlik Köyü Mevkii EDİRNE 4. istasyon; Ergene Nehri Alpullu Mevkii Köprü Altı KIRKLARELİ 5. istasyon; Ergene Nehri Lüleburgaz Girişi Demiryolu Köprüsü altı KIRKLARELİ 6. istasyon; Ergene Nehri İnanlı Mevkii, İnanlı Köprü altı TEKİRDAĞ 7. İstasyon; Muradiye (Çorlu) Deresi, Muratlı Çıkış Köprüsü TEKİRDAĞ 8. istasyon; Ergene Çayı, Ballı Hoca Mevkii Köprü altı TEKİRDAĞ 9. istasyon; Çorlu Deresi, Deri OSB Deşarj Sonrası TEKİRDAĞ 10. istasyon; Çorlu Deresi, Velimeşe Girişi Köprü Altı TEKİRDAĞ 11. istasyon; Çorlu Deresi, Çerkezköy OSB öncesi Veliköy/TEKİRDAĞ 12. istasyon; Çorlu Çerkezköy/TEKİRDAĞ Deresi, Bahçıvan Hasan Uğurlu Köprüsü 13. istasyon; Çorlu Deresi, Çerkezköy Girişi Çerkezköy/TEKİRDAĞ 3.3.1.1. Su Sıcaklığı Su sıcaklığı balıkların aktivitelerini direkt veya dolaylı olarak etkilerler. Sıcaklığın direkt etkisi balığın toplam aktivitesi üzerine ki bunlar kalp atışı, solunum, sindirim, hastalığa karşı mücadele, hormon oluşumudur. dolaylı etkisi suyun oksijen miktarı, bitkilerin ve planktonik organizmaların gelişmesi ile ilgilidir. Tablo 3.15 incelendiğinde, arazi çalışmalarında belirlenen sıcaklık değişimleri özellikle 6. ve 12. istasyonlarda yüksek değerler tespit edilmiştir. Bölgedeki deşarj sularının su sıcaklığını artırıcı bir etkisinin olduğu düşünülmektedir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan 10.03.1995 tarih ve 22223 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin Altıncı Bölüm madde 11’de belirtilen “içsulara ve denizlerdeki istihsal (üretim) yerlerine dökülmesi yasak olan zararlı maddeler ve alıcı ortama ait kabul edilebilir değerlere ilişkin 5 sayılı Ek’ine göre (Anonim 2002), su ürünleri istihsal yerlerine deşarj edilen sıcaklığı ortam sıcaklığını, akarsuda 3 oC den fazla, deniz ve içsularda 2 oC den fazla, bir (1) saatlik zaman aralığında yapılan ölçümlerde ise, 0,5 oC den fazla değiştiren atık sular alıcı suya verilemez. 99 3.3.1.2. Çözünmüş Oksijen Su ürünleri üretiminde su kalitesini en çok etkileyen faktörlerden biri çözünmüş oksijen miktarıdır. Sularda oksijenin başlıca kaynakları atmosfer ve bitkilerin asimilasyonu ile üretilen oksijendir. Atmosferik oksijenin suda çözünebilirliği, suyun sıcaklığına, tuzluluğuna ve atmosfer basıncına bağlı olarak değişir. Atık sulara karışan organik maddeler çözünmüş oksijen miktarının düşmesine neden olurlar. Çözünmüş oksijen sucul yaşam için son derece gerekli bir bileşen olduğu kadar biyokimyasal oksidasyonlar içinde gereklidir. Tatlı sularda sucul yaşam için en az 5 mg/l çözünmüş oksijen olmalıdır. İpsala Sınır Kapısı(Meriç) istayonu (1. istasyon; 3,38) Tatlı sularda sucul yaşam için gerekli değerin altında, Ergene çayının Meriç nehrine karıştığı yer (2. istasyon; 12,88) ve Çerkezköy girişi (Çorlu memba) (14. istasyon; 5,48) Tatlı sularda sucul yaşam için gerekli değerin üstünde bulunmuştur. Çerkezköy girişi (Çorlu memba) 14. istasyon çözünmüş oksijen ve doymuş oksijen açısından değerlendirilecek olursa 2. ve III. Sınıf su grubu arasında yer almaktadır. Balıkçılık potansiyeli bakımından olta balıkçılığının riskte ve değersiz balık türlerinin olduğu sular grubuna girmektedir. Bu istasyonda su debisi oldukça düşüktür. Fakat Tablo 3.15’te belirtilen 3. istasyon ile 13. istasyon (Uzunköprü/Köprü Altı, Alpullu Beldesi/Alpullu Köprü Altı, Lüleburgaz Girişi/Tren Yolu Köprüsü Altı, İnanlı/Köprü Altı, Muratlı Deresi /Muratlı Köprüsü Altı, Ballıhoca/Ergene Köprüsü Altı, Çorlu/Deri OSB Deşarj sonrası, Marmaracık deresi-Sevim Deresi Birleşim Noktası, Velimeşe Girişi/Köprü Altı, Çerkezköy içi/Bahçıvan Hasan Uğurlu Köprüsü) çözünmüş oksijen ve doymuş oksijen değerleri sıfır bulunmuştur. Değerlendirilecek olursa IV. Sınıf (çok kirli sular-polisabrobik) aşırı derecede kirlenmiş balıkçılık potansiyeli ve suda yaşayan canlıların olmadığı ve olamayacağı bölgeler olarak değerlendirilebilir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, su ürünleri üretim alanlarında çözünmüş oksijen değerini 6.0 mg/l den aşağı düşüren atıkların alıcı ortamlara verilemeyeceği bildirilmiştir (Anonim 2002). 3.3.1.3. Askıdaki katı madde Askıda katı maddenin bir kaynaktaki balıkçılık üzerine etkisi tür kompozisyonu yanında değersiz balık türlerinin artması ve söz konusu kaynaktaki balıkçılığın ekonomik önemini yitirmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. İstasyonlara ilişkin bulanıklılık değerleri, askıdaki katı madde değerleri ile birlikte yorumlanabilir. Askıdaki madde miktarı mevsimsel olarak değişmekle birlikte 1. istasyon (10-35 mg/l)), 2. istasyon (9-35 mg/l) ve 3. istasyon (47-120 mg/l) aerasında,12. istasyon (54-136 mg/l) arasında, diğer istasyonlar ortalama 250 ile 1000 mg/l arasında AKM miktarı içermektedir. Türk Çevre Mevzuatında İçsu Kaynaklarının Sınıflarına Göre Su Kalite Kriterlerinde askıdaki katı madde miktarları 10 mg/l aşan sular IV. Sınıf sular olarak belirtilmiştir. 100 Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’ine göre, içsular ve denizlerdeki su ürünleri üretim alanlarına askıda katı madde miktarını 30 mg/l den yüksek değere çıkaran atık sular deşarj edilemez. Aynı yönetmeliğin 6 sayılı Eki’nde sulara boşaltılacak atıklar için tolere edilebilir askıda katı madde değeri ise 200 mg/l’dir. 3.3.1.4. pH Balıklar yalnız belirli pH aralığında yaşayabilirler. Birçok balığın optimum pH değeri, nötral veya hafif alkalidir (pH: 6,5-8). pH değerinin asidik (pH<6,5) veya bazik (pH>8,5) olarak kuvvetli değişimi balıkları olumsuz etkiler. Bu etkiler genelde geri dönüşümlüdür. Ancak uzun dönemde ölüme neden olur. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim alanlarında pH değerini 6,5-8,5 değerleri dışına çıkaran atıkların alıcı suya verilemeyeceği belirtilmiştir. Aynı yönetmeliğin 6 sayılı Eki’nde sulara boşaltılacak atıklar için tolere edilebilir pH değişim aralığı ise 5-9 dur. İpsala Sınır Kapısı(Meriç) istayonu (1. istasyon; 7,31) Ergene çayının Meriç nehrine karıştığı yer (2. istasyon; 8.06) ve Çerkezköy girişi (Çorlu memba) (14. istasyon; 5,48) pH ve oksijen değerleri dikkate alınarak değerlendirildiğinde hafif kirlenmiş II. Sınıf olta balıkçılığının riskte oldu sular kapsamında görülmektedir. Meriç Nehri/Küplü 2. istasyon gözle görülür bir kirlenmenin olmadığı, su kalite parametrelerinden de görüldüğü gibi havzayla bağlantılı en temiz bölgedir. Sucul fauna açısından değerlendirildiğinde kirlenmenin olduğu akarsu ve kollarındaki sucul faunayıda temsil edecek olan bir istasyondur. pH, çözünmüş oksijen, doymuş oksijen, sıcaklık değerleri dikate alınarak yapılan değerlendirmede I. Sınıf, kirlenmemiş ve olta balıkçılığı için uygun sular grubuna girmektedir. 3. ve 13 istasyonlarda çözünmüş oksijen değerleri sıfır ve yer yer bazı istasyonlarda pH değerinin yüksek bulunması IV. Sınıf (çok kirli sular-polisabrobik) olduğunu daha da kuvetlendirmektedir. pH değerleri incelendiğinde 3. istasyondan 9. istasyona kadar pH değerleri orta derecede kirlenmiş, değersiz balıkların bulunduğu III. Sınıf su grubuna girmektedir. Bu tespit bu bölgelerde diğer su kalite parametrelerinin düzeltilmesi halinde III. Sınıf su grubuna girebilmesi açısından önem taşımaktadır. 3.3.1.5. Biyolojik ve kimyasal oksijen ihtiyacı Biyolojik ve kimyasal oksijen ihtiyacı değerlerine göre 1. istasyon (12-46 mg/l) (6-26 mg/l )2. istasyon (10-20 mg/l) (14-38 mg/l) 3. istasyon (44-52 mg/l)(85-138 mg/l)12.(16-56 mg/l)(48-160 mg/l) 13. istasyon (26-36 mg/l)(62-94 mg/l) kabul edilebilir sınırlar içersindeyken diğer istasyon ortalamaları mevsimsel olarak değişmekle birlikte Tarım ve 101 Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 6 sayılı Ek’ine göre belirtilen 170 mg/l ın üzerinde belirlenmiştir. Kimyasal ve biyolojik oksijen ihtiyacı, sularda organik madde oksitlenmesi için gerekli oksijen miktarını yani, dolaylı olarak organik madde konsantrasyonunu ifade eder. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 6 sayılı Ek’ine göre, sulara boşaltılacak atıklar için belirtilen kabul edilebilir biyolojik ve kimyasal oksijen değerleri sırasıyla 50 mg/l ve 170 mg/l dir. 3.3.1.6. Amonyak, nitrit ve toplam fosfat konsantrasyonları İstasyonlarda belirlenen amonyum azotu konsantrasyonu bütün istasyonlarda 0,02 mg/l üzerindedir. Türk Çevre Mevzuatına göre, 1., 2., 8 ve11. istasyonlar I. Sınıf sular grubunda yer almaktadır. Diğer istasyonlarda özellikle kış döneminde (Şubat ayında yapılan analiz sonuçları) su kalitesi IV. Sınıf çok kirli sular sınıfına girmekte, aynı istasyonlarda Mayıs ve ağustos aylarında, 12. ve 13 istasyonlar hariç I. Sınıf sular kapsamına girmektedir. Bu durumun özellikle kış aylarında organik kökenli deşarj sularının bu sulara bırakılmasından kaynaklandığı düşürmektedir. Nitrit azotu bakımından yapılacak değerlendirmede 1. ve 2. istasyonlar 2 sınıf sular kapsamındayken diğer istasyonlar IV. Sınıf sular grubuna girmektedir. Nitrat azotu ynünden bütün istasyonlar 1. ve II. Sınıf sular arsında yer almaktadır. Toplam fosfat konsantrasyonuna ait veriler incelendiğinde 1. ve 2. istasyonlar 1.ve II. Sınıf sular kapsamındayken, diğer istasyonlar IV. Sınıf çok kirli sular olarak değerlendirilebilir. Amonyak, sulara balıkların metabolizma ürünü olarak ve organik maddelerin parçalanması sonucu girer. Amaonyak azotu sularda iyonize olmuş veya iyonize olmamış formlarda bulunur. Su ürünlerinin sağlıklı yetiştiriciliği açısından suda iyonize olmamış amonyak düzeyi genel olarak 0,02 mg/l den az olmalıdır. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’ine göre, su ürünleri üretim alanları için kabul edilebilir amonyum iyonu değeri 0,02 mg/l iken, 6 sayılı Eki’ne göre, sulara boşaltılacak atıklar için tolere edilebilir amonyak azotu değeri 0,2 mg/l dir. Nitrit, nitrifikasyon ve denitrifikasyon reaksiyonlarında ara ürün olduğundan sularda amonyak ve nitrata göre daha düşük oranlarda bulunur. Nitrit, kirlenmemiş yüzey sularında 2-10 µg/l arasında değişir. Nitrit azotunun yüzey sularında 10 µg/l den fazla bulunması lağım suları ile bulaşmanın işareti olarak kabul edilmektedir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim alanlarında nitrit iyonları için tolere edilebilir değer 10 mg/l dir. 102 Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim alanlarında kabul edilebilir fosfat iyonları değeri 15,0 mg/l dir. Aynı yönetmeliğin 6 sayılı Eki’nde sulara boşaltılacak atıklar için tolere edilebilir toplam fosfor konsantrasyonu 1,0 mg/l dir. 3.3.1.7. Demir Demir konsantrasyonu 1. ve 2. istasyonlarda bütün istasyonlarda 1.ve II. Sınıf sular kapsamındayken, diğer istasyonlarda Şubat ve Ağustos ayları analiz sonuçlarına göre1.ve II. Sınıf sular kapsamında olurken, bu istasyonlarda Mayıs ayı ölçümlerinde IV. Sınıf sular kapsamına kirmektedir. Bu dönemde bazı istasyonlarda demir konsantrasyonu 14,5 mg/l oranına kadar yükselmektedir. Demir elementi olmadan canlılar yaşamlarını sürdüremezler, demir kandaki oksijen değişimi açısından önemlidir. Balıklarda demir zehirlenmesi, demir içeriği zengin sulardan ve demir içerikli borulardan gelen demir hidroksit ile olmaktadır. Demir tuzları yüksek konsantrasyonlarda ve düşük pH değerlerinde balıklar için öldürücü olurlar. Oksijenden fakir sular fazla miktarda iki değerli demir içerirler. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim alanlarında kabul edilebilir demir konsantrasyonu değeri 0,7 mg/l dir. 3.3.1.8. Yağ ve gres Yağ ve gres konsantrasyonu bütün istasyonlarda 1,0 mg/l nin üzerindedir. En düşük değer 5,0 mg/l, en yüksek değer 69,0 mg/l olarak belirlenmiştir. Buda sanayiden kaynaklanan bir kirlenmenin göstergesidir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim alanlarında kabul edilebilir yağ ve gres değeri 1,0 mg/l dir. Aynı yönetmeliğin 6 sayılı Eki’nde sulara boşaltılacak atıklar için tolere edilebilir yağ ve gres değeri 10 mg/l dir. Sonuç olarak Havzada belirlenen 1, 2. istasyon dışındaki istasyonlar Türk Çevre Mevzuatında belirtilen IV. Sınıf (Polisaprobik sular; çok kirli sular) su kalitesindedir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde (Anonim 2002), bütün parametreler açından önerilen değerlerin çok üzerinde bulunmuştur. Bu istasyonlardan örnek alımı sırasında yapılan gözlemlerde 1. ve 2. istasyon (Meriç Nehri/Küplü mevki) dışında herhangi bir balık türüne raslanmamıştır. Su kalite sınıflarına göre balıkçılık potansiyeli yoktur. 103 3.4. Ergene Nehri Su Kalitesi Ülkemizde hızla artan çevre sorunlarının başında su kirliliği gelmektedir. Son yıllarda Trakya bölgesindeki hızlı gelişme çevresel sorunların doğmasına neden olmuştur. Bunların en başında Ergene Nehri kirliliği gelmektedir. Ergene Havzası dâhilinde ciddi boyutlarda evsel, endüstriyel ve tarımsal kirlilik yaşanmaktadır. Bunun en büyük sebebi olarak hızla gelişen sanayi gösterilmektedir. Trakya bölgesi, yeraltı kaynaklarının zenginliği, ulaşım kolaylığı, düz arazi yapısı, Yunanistan ve Bulgaristan ile sınıra sahip olması vb. sebeplerle sanayi yatırımı için çok uygun bir bölgedir. Bölgede sanayinin aşırı artışı çevre sorunlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Sanayilerin atık sularını Ergene Nehri ve kollarına deşarj etmeleri sonucu nehrin kirlilik yükü artmıştır. Sanayinin gelişmekte olması bölgeye göçü de beraberinde getirmektedir. Yerleşim yerlerinin nüfuslarının artması belediyelerin evsel atık su miktarlarının artmasına sebep olmuştur. Belediyelerin hemen hemen hiçbirinde arıtma tesis bulunmamaktadır. Birçoğu atık sularını Ergene Nehri ve kollarına deşarj etmektedir. Ergene Nehri kirliliğine etki eden bir diğer kirletici kaynak tarımdır. Ergene Havzası tarıma elverişli topraklara sahiptir. Bölgede özellikle I, II ve III. Sınıf topraklar büyük bir yer tutmaktadır. Bu arazilere IV. Sınıf tarım toprakları da ilave edildiğinde tarım yapılabilecek araziler Trakya bölgesinin yaklaşık %81’ini oluşturmaktadır. (Ergene Nehrindeki Kirliliğin ve Çevreye Etkilerinin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan (10/2,6) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu Raporu)Tarımda kullanılan zirai ilaçlar ve gübreler zaman içinde yeraltı ve yüzeysel sulara karışmaktadır. Bu etkenler de Ergene Nehrinin kirlililiğinde büyük rol oynamaktadır. Bu üç kirlilik kaynağı Havzadaki kirliliğe sebep olan başlıca kirleticileri oluşturmaktadır. Ergene Havzası Çevre Yönetimi Master Planı Projesi kapsamında bu üç kirleticinin Havzadaki su kirliliğine olan etkileri incelenmiş ve konu ile ilgili çözüm önerileri ortaya konmuştur. Ergene nehrine deşarjı olan evsel, endüstriyel ve tarımsal kaynaklı atık suların miktarının, atık su karakterlerinin, deşarj yerlerinin, artıma tesislerinin durumu ve verimi belirlenebilmesi için öncelikle havzada yapılmış çalışmalar derlenmiş ve veri tabanına aktarılmıştır. 104 3.4.1. 2007 YILI ÖRNEKLERİ (ARAZİ ÇALIŞMALARI) Ergene Havzası projesi kapsamında 2007 yılında Şubat, Mayıs ve Ağustos aylarında olmak üzere 3 kez örnekleme yapılmıştır. Örnek noktalarının yerleri Şekil 3.15’de, bu noktalarda gözlenen parametreler ise Tablo 3.18-20’de verilmiştir. Şekil 3.16-21’de nehir boyunca çözünmüş oksijen, nitrat azotu ve askıda katı madde değişimi grafikleri verilmiştir. Bu şekillerden ve Tablo 3.18-20’de görüldüğü üzere Çerkezköy sanayi bölgesinden itibaren kirlenme başlamakta ve Çorlu-Lüleburgaz arasında en yüksek değerlere ulaşmaktadır. Uzunköprü’den itibaren ise su kalitesi iyileşmekte olup Meriç Nehri’nin katılımı ile daha kaliteli değerlere ulaşılmaktadır. 105 Şekil 3.15. Ergene Nehri Üzerinde 2007 Yılı Örnekleme Noktaları Ve Örnekleme Noktalarının Bulunduğu Alt Havzalar 106 Tablo 3.18-20’de parametrelerin değerleri Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliğine bağlı olarak renklendirilmiştir. Kırmızı renkli veriler IV. sınıf değerleri gösterirken, turuncu renkli veriler III, yeşil renkli veriler II, mavi renkli veriler I. Sınıf değerleri göstermektedir. Değerler incelendiğinde tüm parametrelerin en düşük kalite sınıfına Çerkezköy – Çorlu Alt Havzasında, en yüksek kalite sınıfına ise Meriç üzeri ve Enez Alt Havzasında ulaştığı gözlenmektedir. Çerkezköy – Uzunköprü arasında çözünmüş oksijen değerleri 0’a yaklaşmaktadır. pH Sıcaklık Elektriksel İletkenlik Tuzluluk Çiftlikköy Alt Havzası Pehlivanköy Alt Havzası Düğüncülü Alt Havzası Kavak Alt Havzası Ballıhoca Alt Havzası Saray Alt Havzası Çorlu-Çerkezköy Alt Havzası Örnek No Balabancık Alt Havzası (ErgeneMeriç birleşimi) Parametre Enez Alt Havzası Alt Havza Meriç üzeri Tablo 3.18 Şubat 2007 döneminde Ergene Nehri Alt Havzalarında Gözlenen Kirletici Parametreleri E3 E1 E2 E4 E5 E6 E7 E8 E9, E16 E10, E11, E12, E13, E14, E15 8,01 8,23 8,04 7,87 8,04 7,96 8,6 8,17 7,995 8,233 ºC 8,4 8,2 9,4 10,2 10 11,8 12 12,2 11,5 16,533 (μs/cm) 457 663 2130 2100 2330 1835 2550 2940 1045 3587,833 %o 0,1 0,1 0,9 0,9 1 0,7 1,2 1,4 0,35 1,85 (mg/L) 306 444 1427 1407 1561 1229 1708 1969 699,5 2403,333 mg/L 10,87 9,52 2,14 2,91 0,53 2,49 1,18 0,2 4,48 2,258 % 93,9 85,8 19,1 26 4,8 22,9 8,6 0 40,35 21,05 (NTU) 25,8 33,5 110,4 32,1 269,8 94,7 75,9 151,8 54,35 185,433 (mg/L) 14 12 48 52 108 88 142 184 87 240 (mg/L) 10 6 30 44 55 34 90 125 45 115,333 (mg/L) 26 35 53 120 173 454 238 436 91,5 224,833 (mg/L) 0,3 0,7 5 4,8 5,7 5,4 5,8 5,5 1,7 5,85 (mg/L) 0,02 0,03 0,13 0,04 0,03 0,05 0,04 0,22 0,21 0,127 (mg/L) 1,5 2,7 4 1 1,5 1,3 1,5 1,3 1,8 1,95 (mg/L) 0,5 0,5 1,3 1,1 1,2 0,9 1,6 2,1 0,9 2,583 PO4‐P (mg/L) 0,36 0,45 1,2 1,03 0,94 0,2 1,4 1,5 0,525 2,108 Klorür Cl‐) (mg/L) 25 68 354 350 410 305 480 542 170 605 Serbest Klor (Cl2) (mg/L) 0,13 0,13 0,25 0,22 0,26 0,25 0,3 0,33 0,195 0,652 Fenol (mg/L) 0,1 0,1 0,49 0,45 0,67 0,61 1,03 1,68 0,485 1,997 Sülfür (S‐2) (mg/L) 0,1 0,1 0,1 0,1 0,1 0,1 0,1 0,1 0,1 0,133 Sülfit (SO3‐2) (mg/L) 1 1 1 1 1 1 1,7 2,4 1,1 2,817 Sülfat (SO4‐2) (mg/L) 70 76 121 133 132 134 140 143 79,5 261,5 Yüzey Aktif (mg/L) 0,06 0,1 0,66 1,01 1,77 1,75 2,13 2,55 1,12 1,908 TDS Çözünmüş oksijen Doymuş oksijen Bulanıklık Kimyasal Oksijen İhtiyacı Biyokimyasal Oksijen İhtiyacı Askıda Katı Madde (AKM) Amonyum Azotu (NH4‐N) Nitrit Azotu (NO2‐N) Nitrat Azotu (NO3‐N) Toplam Fosfor 107 Yağ ve gres Toplam kjeldahl‐azot u Toplam Koliform Fekal Koliform Çiftlikköy Alt Havzası Pehlivanköy Alt Havzası Düğüncülü Alt Havzası Kavak Alt Havzası Ballıhoca Alt Havzası Saray Alt Havzası Çorlu-Çerkezköy Alt Havzası Örnek No Balabancık Alt Havzası (ErgeneMeriç birleşimi) Parametre Enez Alt Havzası Alt Havza Meriç üzeri Madde (MBAS) E3 E1 E2 E4 E5 E6 E7 E8 E9, E16 E10, E11, E12, E13, E14, E15 (mg/L) 5 20,2 36,5 39,6 25 14,8 47,2 50 15 32,25 (mg/L) 8,5 0,8 0,16 6,94 8,13 8,29 10,85 8,49 1 11,062 7500 15000 500 1500 EMS/100m L EMS/100m L >5000 0 >5000 0 >5000 0 >5000 0 >5000 0 >5000 0 31800 40666,667 >5000 >5000 >5000 >5000 3000 34083,333 Al (mg/L) 0,09 0,134 0,187 0,171 0,911 0,619 0,49 0,76 0,47 0,69 As (mg/L) 0,007 0,003 0,008 0,007 0,006 0,008 0,007 0,005 0,005 0,008 B (mg/L) 0,001 0,101 0,118 0,161 0,079 0,155 0,212 0,06 0,12 0,001 <0,00 1 Cd (mg/L) Co (mg/L) 0,001 Cu (mg/L) Cr (mg/L) Fe (mg/L) <0,00 1 <0,00 1 <0,001 <0,001 <0,001 <0,001 <0,001 <0,001 0,001 0,001 0,001 0,002 0,002 0,001 0,002 0,001 0,001 0,001 0,03 0,006 0,004 0,007 0,01 0,006 0,008 0,005 0,017 0,001 0,023 0,044 0,068 0,333 0,065 0,226 0,872 0,005 0,351 0,154 0,206 0,225 0,604 0,552 0,493 0,73 0,457 0,72 0,096 <0,00 1 Hg (mg/L) Na (mg/L) 20,02 Ni (mg/L) 0,003 Pb (mg/L) Zn (mg/L) <0,00 1 <0,001 <0,001 <0,001 <0,001 41,76 117,1 115,4 122,7 0,004 0,009 0,007 0,009 0,002 0,002 0,001 0,001 0,011 0,018 0,014 0,017 <0,00 1 <0,001 <0,001 <0,001 <0,001 109,7 138 148,6 65,24 142,102 0,01 0,011 0,016 0,011 0,016 0,005 0,189 0,006 0,08 0,005 0,009 0,023 0,021 0,032 0,038 0,015 0,06 Enez Alt Havzası Çiftlikköy Alt Havzası Düğüncülü Alt Havzası Kavak Alt Havzası Ballıhoca Alt Havzası Saray Alt Havzası Örnek No E3 E1 E4 E6 E7 E8 E9 ºC 8,06 23,1 7,81 22,2 8,34 23,2 8,36 24,1 8,34 25 8,11 27,8 7,95 26,5 E10, E11, E12, E13, E14, E15 8,61 27,8 (μs/cm) 537 903 3220 4030 4860 5080 3750 4229,33 %o (mg/L) mg/L % (NTU) 0,1 340 12,88 147,7 8,1 0,2 670 3,31 38,6 7,6 1,7 2120 0 0 28,4 2,1 2530 0 0 120,3 2,6 3204 0 0 62,2 2,8 3520 0 0 322,8 1,9 2320 0 0 170 2,167 2773,67 1,027 14,567 275,73 Alt Havza Parametre pH Sıcaklık Elektriksel İletkenlik Tuzluluk TDS Çözünmüş oksijen Doymuş oksijen Bulanıklık ÇorluÇerkezköy Alt Havzası Meriç üzeri Tablo 3.19 Mayıs 2007 döneminde Ergene Nehri Alt Havzalarında Gözlenen Kirletici Parametreleri Kimyasal Oksijen İhtiyacı (mg/L) 38,00 46,00 138,00 200,00 300,00 314,00 358,00 242,3 Biyokimyasal Oksijen İhtiyacı (mg/L) 20,00 26,00 85,00 90,00 170,00 245,00 170,00 127 108 726 ÇorluÇerkezköy Alt Havzası 265 Saray Alt Havzası 724 Ballıhoca Alt Havzası 730 Kavak Alt Havzası Yağ ve gres Toplam kjeldahl‐azotu Toplam Koliform Fekal Koliform Al As B Cd Co Cu Cr Fe Hg Na Ni Pb Zn Mg 282 Düğüncülü Alt Havzası Yüzey Aktif Madde (MBAS) 47 Çiftlikköy Alt Havzası Amonyum Azotu (NH4‐N) Nitrit Azotu (NO2‐N) Nitrat Azotu (NO3‐N) Toplam Fosfor PO4‐P Klorür Cl‐) Serbest Klor (Cl2) Fenol Sülfür (S‐2) Sülfit (SO3‐2) Sülfat (SO4‐2) 32 Örnek No E3 E1 E4 E6 E7 E8 E9 E10, E11, E12, E13, E14, E15 (mg/L) 0,1 1 11 0,1 0,1 0,1 0,1 0,733 (mg/L) 0,02 0,05 0,05 0,05 0,08 0,11 0,1 0,157 (mg/L) 1,6 10 1,5 1,1 3,8 4,2 1,7 2,55 (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) <0,5 0,19 27 0,09 0,14 <0,10 <1,0 90 <0,5 0,47 92 0,16 0,44 <0,10 <1,0 110 3,2 2,74 420 0,39 1,84 <0,10 <1,0 180 2,9 2,55 355 0,38 1,92 <0,10 <1,0 210 3,5 2,55 540 0,55 1,65 <0,10 1,8 200 3,7 2,71 642 0,77 1,52 <0,10 2,6 210 3,9 2,77 370 0,55 2,57 <0,10 2,1 221 3,833 2,547 660,67 0,87 2,275 0,192 3,283 318,33 (mg/L) 0,38 0,99 2,02 1,88 3,23 1,44 1,83 2,68 (mg/L) 14 19,4 22,75 13,67 16 13 25 20,39 Alt Havza Parametre 35 Enez Alt Havzası (mg/L) Meriç üzeri Askıda Katı Madde (AKM) (mg/L) 0,24 20,16 92,73 115,02 142,4 14,7 130,26 144,69 EMS/100mL EMS/100mL (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) (mg/L) 20000 400 0,3 0,008 <0,001 <0,001 <0,001 0,088 0,001 0,45 <0,001 26,19 0,003 0,004 0,023 14,23 25000 1800 0,338 0,006 <0,001 <0,001 <0,001 0,142 0,024 0,527 <0,001 55,18 0,006 0,003 0,044 14,01 20000 1200 0,817 0,007 0,112 <0,001 0,002 0,007 0,115 1,041 <0,001 146,2 0,014 0,003 0,283 14,27 300000 1500 4,223 0,009 0,268 <0,001 0,005 0,004 1,039 4,359 <0,001 163,1 0,023 0,008 0,315 15,07 >50000 >5000 7,927 0,005 0,454 <0,001 0,008 0,002 3,541 9,312 <0,001 177,6 0,036 0,021 0,348 15,76 >50000 >5000 6,684 0,005 0,424 0,001 0,001 0,004 2,667 9,018 <0,001 184,7 0,029 0,017 0,159 12,79 >50000 >5000 1,529 0,006 0,432 <0,001 0,002 0,004 0,035 1,575 <0,001 160,9 0,019 0,009 0,146 9,625 41671,67 4666,67 5,972 0,01 0,078 0,001 0,007 0,06 0,457 7,342 0,001 150,11 0,032 0,012 0,224 12,99 109 Enez Alt Havzası Çiftlikköy Alt Havzası Düğüncülü Alt Havzası Kavak Alt Havzası Ballıhoca Alt Havzası Saray Alt Havzası ÇorluÇerkezköy Alt Havzası Parametre Alt Havza Meriç üzeri Tablo 3.20 Ağustos 2007 döneminde Ergene Nehri Alt Havzalarında Gözlenen Kirletici Parametreleri Örnek No E1 E2 E5 E6 E7 E8 E9 E10, E12, E13, E14, E15 7,86 8,16 8,36 8,12 8,03 8,28 8,12 8,578 Sıcaklık pH ºC 26 26 27,2 30 32,1 32,2 31,7 30,98 Elektriksel İletkenlik (μs/cm) 723 578 4920 5280 6740 6570 5630 4928,8 Tuzluluk %o 0,3 0,2 2,7 2,9 3,6 3,7 3,1 1,98 TDS (mg/L) 484 387 3296 3537 4515 4400 3770 3302 Çözünmüş oksijen mg/L 4,43 5,08 <0,01 <0,01 <0,01 <0,01 <0,01 0,644 Doymuş oksijen % 51,2 62,5 <0,1 <0,1 <0,1 <0,1 <0,1 8,06 Bulanıklık (NTU) 4,7 4,1 51 26,1 49,2 99 113,5 62,24 (mg/L) 34 35 134 324 494 456 536 330,4 (mg/L) 9 10 48 200 230 270 290 214 (mg/L) 10 9 29 80 384 670 154 157,4 (mg/L) 0,2 0,1 3,9 0,1 0,1 0,1 0,2 1,54 (mg/L) <0,02 <0,02 0,04 0,01 0,05 0,08 0,14 0,126 (mg/L) <0,1 <1 1,2 1,6 1,8 1,6 2,5 1,92 Toplam Fosfor (mg/L) <0,5 <0,5 2,6 3,8 3,7 4,1 5,5 3,96 PO4‐P (mg/L) 0,2 0,18 2,43 3,31 2,89 2,91 3,99 3,352 Klorür Cl‐) (mg/L) 54 20 698 660 758 764 876 710,6 Serbest Klor (Cl2) (mg/L) 0,12 0,11 0,2 0,39 0,42 0,97 0,7 0,644 Fenol (mg/L) 0,28 0,3 1,5 0,93 1,1 1,56 2,06 1,912 Sülfat (SO4‐2) (mg/L) 91 99 140 160 190 220 361,4 Yüzey Aktif Madde (MBAS) (mg/L) 0,1 0,41 1,1 1,9 2,23 2,84 2,05 2,512 Yağ ve gres (mg/L) 15,25 4 9 15 16 10 27 22,64 Toplam kjeldahl‐azotu (mg/L) 2,12 1,64 11,76 27,27 69,32 15,32 36,62 17,306 Toplam Koliform (mg/L) 450 770 >50000 >50000 >50000 >50000 >50000 50000 Fekal Koliform (mg/L) 130 100 >5000 >5000 >5000 >5000 >5000 5000 Al EMS/100mL 0,055 0,059 0,454 0,291 1,113 0,974 0,506 0,71 Cu EMS/100mL 0,003 0,004 0,006 0,003 0,004 0,005 0,005 0,01 Cr (mg/L) <0,001 <0,001 0,111 0,107 0,304 0,413 0,003 0,109 Fe (mg/L) 0,119 0,103 0,471 0,298 1,028 0,875 0,31 0,853 Na (mg/L) 36,06 22,95 176,8 183,2 198,2 198,8 191,6 166,87 Pb (mg/L) 0,006 0,011 0,003 0,003 0,004 0,003 0,004 0,003 Kimyasal Oksijen İhtiyacı Biyokimyasal Oksijen İhtiyacı Askıda Katı Madde (AKM) Amonyum Azotu (NH4‐N) Nitrit Azotu (NO2‐N) Nitrat Azotu (NO3‐N) 110 111 Şekil 3.16 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Sıcaklığın akış yolu boyunca değişimi Şekil 3.17 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Kimyasal Oksijen İhtiyacı (mg/l) miktarının akış yolu boyunca değişimi 112 Şekil 3.18 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Biyolojik Oksijen İhtiyacı (mg/l) miktarının akış yolu boyunca değişimi Şekil 3.19 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Çözünmüş Oksijen (mg/l) miktarının akış yolu boyunca değişimi 113 114 Şekil 3.20 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Nitrat Azotu (NO3-N) (mg/l) miktarının akış yolu boyunca değişimi Şekil 3.21 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Askıda Katı Madde (mg/l) miktarının akış yolu boyunca değişimi 115 116 4. ÇEVRE KORUMA ALTYAPISI 4.1. MEVCUT ARITMA TESİSLERİ Şekil 4.1 Ergene Havzası’ndaki Mevcut Arıtma Tesisleri (Belediyeler ve Sanayi) 117 4.1.1. Atıksu Kanalizasyon Durumu Tablo 4.1 Tekirdağ ve Bu İle Bağlı Olan İlçelerden Alınan Bilgilerin Gösterimi Atık su miktarı Atıksu uzaklaştırma (m3/gün) düzeni Yağmur suyu şebekesi İl/ilçe Nüfus (2007) Saray 20.312 2.800 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok Galata Deresi ve Ergene Nehri Çerkezköy 60.917 12.800 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Var Çorlu Deresi Muratlı 18.915 3.200 Kanalizasyon (%30)+ Fosseptik (%70) Yok Çorlu Deresi Çorlu 190.792 22.400 Kanalizasyon (%99) + Fosseptik (%1) Kısmen Çorlu Deresi Malkara 27.416 4.045 Fosseptik Yok Karaidemir Barajı ve Ergene Nehri Hayrabolu 18.667 3.012 Kanalizasyon (%95)+ Fosseptik (%5) Var Ergene Nehri 3.337.019 48.257 Toplam Deşarj noktası Tablo 4.2 Kırklareli İli ve Bu İle Bağlı Olan İlçelerden Alınan Bilgilerin Gösterimi İl/ilçe Nüfus (2007) Atık su miktarı Atıksu uzaklaştırma (m3/gün) düzeni Yağmur suyu şebekesi Deşarj noktası Kırklareli Merkez 59.970 8.588 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok ince dere, bağlıca dere, haydar dere (mezbaha) Babaeski 27.631 5.130 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok Şeytan deresi (Ergene Nehri) Pınarhisar 10.253 2.270 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok Hamam suyu (Ergene Nehri) Vize 11.908 1.272 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok Ana dere Kofçaz 1.047 Fosseptik Yok Dereye deşarj yapılmıyor. Lüleburgaz 95.466 12.800 Kanalizasyon (%95)+ Fosseptik (%5) Var Ergene Nehri Pehlivanköy 2.063 100 296 Kanalizasyon (%95)+ Var (eski bir Kanlı dere (Ergene Fosseptik (%5) dere) Nehri) 118 Toplam 208.338 30.456 Tablo 4.3 Edirne İli Ve Bu İle Bağlı Olan İlçelerden Alınan Bilgilerin Gösterimi İl/ilçe Nüfus Uzunköprü Sütoğlu Havsa Toplam Atık su miktarı (m3/gün) Atıksu uzaklaştırma Yağmur suyu düzeni şebekesi Deşarj noktası 39.123 6.080 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) 6.546 800 Fosseptik Yok Dereye deşarj yapılmamaktadır. 8.547 4.200 Kanalizasyon (%99)+ Fosseptik (%1) Yok Havsa deresi (Ergene Nehri) 54.216 11.080 Yok Ergene Nehri 4.1.1.1. Saray Atık Su Şebekesi Saray İlçesinde, yağmur suyu ile evsel atık suyun aynı kanalda toplandığı birleşik sistem mevcuttur, ilçenin yerleşim alanının tamamında kanalizasyon şebekesi mevcuttur. Kışın özellikle kar yağdığında karların erimesiyle zaman zaman taşkınlar olmaktadır. Deşarj Deşarj, Saray ilçesinin kuzeybatısında bulunan Ergene Köprüsü, güneydoğusunda bulunan Küçükyoncalı Köprüsü ve güneyindeki Galata Köprüsünden yapılmaktadır. Deşarj, Galata Deresi ve Ergene Deresi'ne yapılmaktadır. Atıksu karakterizasyonu ile ilgili belediyenin herhangi bir çalışması olmamıştır. İçme Suyu Arıtma Tesisi Belediye içme suyunu iyi kalitede kaynak suyundan sağlamaktadır. İlçeye su verilmeden önce su deposunda düzenli şekilde klorlama yapılmaktadır. 119 Atıksu Arıtma Tesisi Saray Belediyesi'nin atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Bu konu ile ilgili herhangi bir çalışma başlatılmamıştır. 120 Tablo 4.4 Atıksuların arıtılmadan önceki özellikleri ATIKLARDA BULUNAN DEĞERİ (gram/kişi-gün) MADDE BOİ5 45 – 54 KOİ 1.6-1.9xBOI5 Toplam Organik Karbon 0.6-1.0xBOI5 Toplam Katı Maddeler 170-220 Askıda Katı Maddeler 70-145 Kum (inorganik, 0.2mm ve yukarısı) 5-15 Madeni yağ 10-30 Alkalinite (kalsiyum karbonat olarak, CaCO3) 20-30 Klorür 4-8 Toplam azot 6-12 Organik azot ≈ 0.4 * toplam N Serbest amonyak ≈ 0.6 * toplam N Nitrit azotu - Nitrat azotu ≈0.0-0.5 * xtoplam N Toplam fosfor 0.6-4.5 Organik fosfor ≈0.3 * x toplam P İnorganik (ortho-polifosfatlar) ≈0.7 * toplam P Potasyum (K2O olarak) 2.0-6.0 Askıda bulunan mikroorganizmalar (100 ml atıksu içinde) Toplam bakteri 109 – 1010 Koliform 109 – 1010 Faecal Streptococci 105-106 Salmonella typhosa 101-104 Protozoa kistleri 103 miktarına kadar Helminth yumurtaları 103 miktarına kadar Virüsler (plak oluşturan birimler) 102 – 104 4.1.1.2. Çerkezköy Atık Su Şebekesi Evsel sularla yağmur sularının farklı kanalla deşarj edildiği ilçede ayrık sistem mevcuttur. 121 İlçede sokak ve caddelerde yolların bozulması ve sel baskınlarına karşı yapılan yağmur suyu hatları 1996 yılından itibaren döşenmeye başlanmıştır. Bu çalışmalar neticesinde ; • • • • • μ 500 mm'lik yağmur suyu hattı:795m μ 600 mm'lik yağmur suyu hattı: 2335 m μ 400 mm'lik yağmur suyu hattı: 4146 m μ 300 mm'lik yağmur suyu hattı:7644 m μ 200 mm'lik yağmur suyu hattı:6026 m döşenmiştir. İlçede zaman zaman taşkınlar görülmektedir. Bu taşkınların sebebi bacalardaki çökmeler, ilçenin jeolojik yapısından dolayı toprağın alüvyonlu oluşu ve bu alüvyonların borularda birikmesi ve fabrika atıklarının boruları tıkamasıdır. Kanalizasyon şebekesi iller Bankası ile ortak çalışma sonucu oluşturulmuştur. İstasyon sırtlan dışında ilçenin % 90'mında atık su şebekesi mevcuttur. Diğer yerlerde fosseptik çukur kullanılmaktadır. İller Bankası 1.Bölge Müdürlüğünce yaptırılan Çerkezköy Pissu Kanalizasyon inşaatında 1. kademedeki hatlar kapsamında μ 200, μ 300, μ 400, μ 500, μ 600 ve μ 1200 mm çaplarında beton borular ve kolektör 43 km olarak döşenmiştir. Hatlar geçici deşarj ile çalışmaktadır. Daha önce toprağın 40 - 60 cm kadar altından geçen PVC borular döşenmiş olup bunların yıpranmasıyla borular yenilenmeye başlamış ve hatlar daha derinden geçirilmiştir. Deşarj İlçede atık su şebekesi ile toplanan evsel atık su, Ergene Irmağının önemli kollarından olan Çorlu Suyuna verilmektedir. Belediyenin atık su karakterizasyonu ile ilgili herhangi bir çalışması yoktur. İçme Suyu Arıtma Tesisi İlçede içme suyunun kalitesi iyi olmadığından dolayı özellikle suyun sert oluşu ve ilçenin kumsal bölgede oluşundan dolayı İller Bankası ile ortak bir çalışma sonucu içme suyu arıtma tesisi yapılmasına karar verilmiştir. Bu konu ile ilgili firmalar tarafından teklif hazırlanmıştır. Yapılacak ihale sonucu kısa zamanda bu konu ile ilgili çalışma başlayacaktır. Atık Su Arıtma Tesisi 122 İlçede şu anda evsel atık suları uzaklaştırmak için arıtma tesisi mevcut değildir. Planlama alanında oluşturulan arıtma tesisinin büyük bir bölümü alanın güneybatı sınırında, Çorlu suyunun kuzeyinde, Karaağaç Mevkii'nde planlanmıştır. Diğer arıtma tesisi yine alanlarıyla içice olacak şekilde kent merkezinin kuzeyinde, organize sanayi bölgesinin doğusunda oluşturulmuştur. Arıtma Tesisi toplam 336.250 m2’lik alan kaplamaktadır. Çerkezköy'de gerek organize sanayi bölgesinde, gerekse diğer sanayi alanlarından kaynaklanan atık sular kaynak özelliklerine bağlı olarak çok değişken kirletici nitelikler taşımaktadır, bu nedenle oluşturulan Nazım imar Planı'nda arıtma tesislerinin alanı genişletilerek kapasitesi arttırılmıştır. Çerkezköy Organize Sanayi bölgesinin kurulmasıyla birlikte sanayinin çevre üzerindeki etkilerini ortadan kaldırmak amacıyla 1987 yılından itibaren merkezi arıtma tesisinin kurulmasına yönelik etüt çalışmalarına başlanmış ve fizibilite raporları hazırlanmıştır. Arıtma Tesisi 1995 yılında devreye alınmış ve 26 milyon marka mal olmuştur. Son çökeltme tanklarına gelen atık su burada çöktürülür ve savaklanan arıtılmış su alıcı ortam olan Çorlu Deresine deşarj edilir. 4.1.1.3. Muratlı Atıksu Şebekesi Belediye 1992 yılı sonunda kendi imkanları ile kanalizasyon inşaatına başlamıştır. İlçenin % 30' unda kanalizasyon vardır. İlçenin diğer kısımlarında atıksular fosseptiklere verilmektedir. Belediyenin 3 tane vidanjörü bulunmaktadır. Ayrıca ilçede kısmi olarak yağmur suyu kanalı mevcuttur. Belediye yetkililerinden alınan bilgiye göre halk son zamanlarda sularını bu kanala vermektedir. Atıksuyu ve yağmur suyunu toplamak ve uzaklaştırmak için inşa edilen kanalizasyon sistemlerine eski çağlarda da rastlansa da son iki yüzyılda bu olgu birtakım gelişmelerle mutlak gerekli hale gelmiştir. Kanalizasyon sistemleri ayrık ve birleşik olarak iki şekilde projelendirilir. Ayrık sistemle atıksuyla yağmur suyu ayrı taşıyıcı elemanlarla alıcı ortamlara iletilir. Birleşik sistemde ise bir tek taşıyıcı eleman söz konusudur. Bu iki sistemin yer yer beraber olduğu kısmi ayrık sistemlere de rastlanmaktadır. Atıksu akımı bütün yıl süreklilik gösteren, günün değişik saatlerinde pik ve minimum değerler alabilen ancak debisi daha önceden belirlenebilen bir akımdır. Taşıdığı maddeler nedeni ile çevre sağlığını tehdit eder nitelikte olup, atıksuyun uygun bir arıtmada geçirilmesi gerekmektedir. Yağmur suyu akımı ise yılın belirli aylarında oluşan tekerrür yıllarına göre farklılıklar gösteren, genellikle atıksu akımları ile kıyaslandığında çok yüksek debilere sahip bir akımdır. Taşıdığı madde oranının çok düşük olması nedeniyle arıtma gereksinimi göstermemektedir, ilçenin atıksu şebekesi ayrık sistemde ve tüm bölgenin mevcut ve müstakbel atıksularım toplayacak şekilde düzenlenmiştir. İmar planı ve imar planı ilavelerinin yeni oluşu nedeni ile atıksu şebekesi imar planı esas alınarak düzenlenmiştir. 123 Muratlı, doğudan batıya doğru hafif eğimli bir arazi yapısına sahip olduğundan atıksu mecraları da bu eğime uyarak batıya doğru akıtılmış, ilçenin çeşitli yerlerinde birbirleriyle bağlantıları sağlanarak kollektöre intikal ettirilmiştir. Şebeke mecralarının derine gömülmesini önlemek amacıyla mecra akış yönleri zemin eğimi yönünde alınmış ve mecralar en kısa yollardan toplayıcı hatlara bağlanmıştır. Toplayıcı hatların geniş yollardan götürülmesine özellikle dikkat edilmiştir. İlçenin güney kısmında Çorlu Deresi' ne yakın kesimlerde kotlar düşük olduğundan bu bölgenin pis suyu en düşük noktada toplanarak terfi edilecektir. Aynı şekilde ilçenin kuzeyindeki düşük kotlu bölgelerin pis suyu da terfi edilecektir. Pis suların kollektöre çıkışları ilçenin iki yerinden sağlanabilmiştir. Bu hatlardan birisi, kuzey-doğu ve kuzey-batı bölgelerinin pis sularını alan toplayıcı hat, beldenin güney ve güney-batı bölgelerinin pis sularını alan taşıyıcı hat ile birleşerek ana kollektörü oluşturmakta ve ilçenin güneybatısında Çorlu suyu kenarında arıtma yeri olarak seçilen alana ulaşmaktadır. Deşarj İlçenin evsel atıksuyunun büyük bir kısmı güneybatıda Çorlu suyuna verilmektedir. Bunun dışında Kurtpınar mahallesi atıksuları Ergene Çayı'na deşarj olmaktadır. İlerleyen yıllarda, ilçenin güneybatısına arıtma tesisi inşaa edildikten sonra Çorlu suyuna ve Ergene Çayı'na deşarj olan atıksular toplanarak arıtma tesisinde arıtıldıktan sonra Çorlu suyuna verilecektir. İçme Suyu Arıtma Tesisi İlçede mevcut bir içme suyu arıtma tesisi yoktur. İçme suyu şebekeye verilmeden önce klorlanmaktadır. Atıksu Arıtma Tesisi ilçe, genelde düz bir arazi üzerinde kurulmuştur. Ancak, şehrin batısı, doğusuna göre daha düşük kotludur; yani doğu-batı yönünde hafif bir eğim vardır. Dolayısıyla atıksuyun toplanma havzası, bölgenin batısı olacaktır. Bu bölgedeki atıksu alıcı ortam, Çorlu suyu olacaktır. Zaten şu anda atıksular bu suya verilmektedir. Çorlu suyu; geçtiği güzergah üzerinde kısmen tarım arazilerinin sulanmasında kullanılmaktadır. Muratlı kanalizasyon şebekesi atıksuların arıtılmasında uzun havalandırmalı havuz tipinin seçilmesine karar verilmiştir. Bunun en önemli nedeni, alıcı ortamın özelliği nedeniyle atıksuların yüksek verimle arıtılması zorunluluğudur. İlk yatırım maliyetinin düşüklüğü, işletme ve bakım kolaylıkları, iklim koşullarının uygunluğu havuzlu sistemlerin uygun görülmesinde etken olmuştur. Arıtma tesisi için seçilen yer, ilçenin batısında, Çorlu suyunun yanındadır. 124 4.1.1.4. Çorlu Atık Su Şebekesi Kanalizasyon şebekesinin oluşturulmasında kullanılan hesaplar temel olarak;sistemin kurulacağı bölgenin nüfusuna ve bu nüfusun ihtiyacı olan su tüketim durumuna bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bilindiği gibi kanalizasyon sistemi esas olarak; • • • • Şebeke ve toplayıcı hatlar ; Kollektör Muayene bacaları Parsel bağlantı hatlarından oluşur. Çorlu ilçesi, kanalizasyon sistemi için daha önce hazırlanan planlarda genel olarak, şebeke ve toplayıcı hatlar, tahmini nüfus, ve bu nüfusa bağlı su tüketimleri uygun bir biçimde hesaplanmadığı için yetersiz kalmıştır. Kanalizasyon sistemlerinin en önemli özelliği, taşınacak yüklere bağlı olarak seçilen şebeke boruları büyüklükleri ve ana hatlardır. Ayrıca kollektörün, nüfusun yoğunluğuna uygun olarak yer seçimlerinin yapılması ve debi büyüklüklerinin de tespit edilmesi gerekmektedir. Çorlu ilçesinin içinde bulunduğu kanalizasyon sistemi sorunları temelde yukarıda belirtilen nedenlerden kaynaklanmaktadır. Belediye imkanları ile döşenen μ 300 mm ve μ 400 mm çapında adi büzlerden oluşan mevcut kanalizasyon şebekesi birleşik sistem olarak çalışmakta ve sürekli artan nüfusun ihtiyacına yanıt vermemektedir. Mevcut kanalizasyon mecralarının hiçbiri bir hidrolik hesap sonucunda döşenmemiştir. Mevcut kanalizasyon mecralarının tümü 0.8 m - 1.50 m arasında değişen derinlikte döşenmiştir. Mecralarda bulunan atıksuların hepsi çatak adı verilen kuru dere yataklarında araziye bırakılmıştır. Bu nedenle adi büzlerden oluşan bu mecraların tümü yeni yapılacak projedeki atıksu mecralarının döşenmesinden sonra yağmur suyuna terk edecektir. Deşarj Çorlu Deresi'nin güneyinde, İstanbul yolunun kuzeyinde bulunan yerleşim alanları, 400 mm 800 mm çaplı kollektör kanalları yoluyla Çorlu Çayına ya da onun yan kolu olan Kumluca Deresine drene olmaktadır. Çorlu Deresinin güneyindeki yerleşim alanları 300 mm - 500 mm çaplı koll3ektör kanalları üzerinden Çataklar denen kuru kanallara drene olmaktadır. Çorlu Deresinin kuzeyinde, belediye alanın geri kalan kısmı, esas olarak gösterilen 500–600 mm çaplı kolektör kanalları üzerinden Çorlu Deresi'ne drene olur. İçme Suyu Arıtma Tesisi 125 Arıtma, ilçedeki çeşitli servis ve toplama depolarında suyun klorlanmasından oluşmaktadır. Atık Su Arıtma Tesisi Şu anda Çorlu ilçesinde mevcut bir arıtma tesisi yoktur. Ancak bu konu ile ilgili ön-fizibilite raporları hazırlanmıştır. Atıksu Arıtma Tesislerinin Yerlerinin Belirlenmesi Bu çalışma kapsamında 6 farklı bölgeye ayrılan Çorlu ve civarından kaynaklanan bütün atıksuların miktar ve karakterleri belirlenip bölgenin coğrafi özellikleri de göz önünde tutularak atıksu arıtma tesisleri yerleri ve miktarları saptanabilir. Buradan hareketle bölgedeki tüm atıksuların toplanarak arıtılacağı 4 adet arıtma tesisi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu tesislerin nerde kurulacağı aşağıda açıklanmıştır. Atıksu Arıtma Tesisi No :1 Çorlu - Edime güzergahının batı bölümünde yer alan endüstrilerinden kaynaklanan atıksuları Ergene çayına deşarj edecek bir arıtma tesisinde arıtılmaları gerekmektedir.Vakıflar ve ulaş köylerinden kaynaklanan evsel atıksular da bu tesiste arıtılacaktır. Atıksu Arıtma Tesisi No :2 Çorlu şehir merkezinin güney batısında , Çorlu Deresi kıyısında seçilecek uygun bir araziye kurulmalıdır. Şehir merkezinin halihazırda atıksularını ana arterler ile Çorlu Deresine deşarj eden kuzey kısmı ile Çorlu - Çerkezköy güzergahından kaynaklanan atıksular da Çorlu Deresi boyunca döşenecek bir toplayıcı kanal ile bu arıtma tesisine ulaşacaktır. Atıksu Arıtma Tesisi No :3 Güney kesiminden kaynaklanan atıksular halihazırda bazı ana arterler yardımı ile Lalahan Deresine deşarj edilmektedir. Bu atıksular, Çorlu - Tekirdağ güzergahı sınırları içinde kalan ve konuta açılan imar alanından kaynaklanacak evsel atıksularla birlikte uygun kuşaklama kolektörleri ile toplanarak arıtma tesisi no 3'de arıtılacaktır. Atıksu Arıtma Tesisi No:4 Bölgenin topoğrafik yapısı nedeniyle kent merkezinin güneyinden kaynaklanan atıksular ile Türkgücü ve Önerler köyleri arasında kalan alandan kaynaklanacak atıksular bir araya getirilememektedir. Dolayısıyla bu tesis bu köylerden kaynaklanan evsel ve endüstriyel sulara hizmet edecektir. Seymen Köyü ve civarındaki evsel atıksular ise kurulacak paket arıtma tesisleri ile arıtılacaktır. 126 4.1.1.5. Malkara Atıksu Şebekesi Bölgenin jeolojik yapısının eğimli olmasından dolayı dereler eğimlidir. Bu eğimden dolayı herhangi bir taşkınla karşılaşılmamıştır. İlçenin % 90'ınında kanalizasyon mevcuttur, diğer yerlerde fosseptik çukur kullanılmıştır. Yağmur suyuyla evsel atıksuyun birlikte deşarj edildiği birleşik sistem mevcuttur. Deşarj Atıksular, Karayıdemir Barajına ve Gerçem Dersine deşarj olmaktadır. Karaidemir Barajı'na fabrika, mezbaha ve mandıradan yapılan deşarjlar civardaki köylüleri rahatsız etmektedir, özellikle balıkçılık etkilenmiştir. İçme Suyu Arıtma Tesisi İlçede mevcut bir içme suyu arıtma tesisi yoktur ancak Kadıköy Barajı civarına bir içme suyu arıtma tesisi yapılması düşünülmektedir. Atıksu Arıtma Tesisi İlçede atıksu arıtma tesisi olmadığı gibi bu konu ile ilgili bir çalışma da yapılmamıştır. 4.1.1.6. Hayrabolu Atıksu Şebekesi İlçenin %90'ında kanalizasyon sistemi vardır. Yağmur suyu ile atıksuyun ayrı kanallarda toplandığı ayrık sistem mevcuttur. Yağmur suyu drenajı ızgaralarla ve basit kanallar ile sağlanmaktadır. Deşarj Atıksu Ergene Nehri' ne deşarj edilmektedir. Fabrika atıksuları da evsel atıksularia aynı noktadan deşarj edilmektedir. İçme Suyu Arıtma Tesisi İçme suyu su deposundan şebekeye verilmeden önce klorlanıp dinlendirilmekte, bunun dışında herhangi bir arıtma uygulanmamaktadır. Atıksu Arıtma Tesisi 127 Belediyeye ait evsel atık suyu arıtmak için bir tesis yoktur. Bu konu ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Tablo 4.5. Tekirdağ ve bu ile bağlı ilçelere ait bilgiler İl/ilçe Nüfus (2007) Atık su miktarı (m3/gün) Atıksu uzaklaştırma düzeni Yağmur suyu Deşarj noktası şebekesi Saray 20.312 2.800 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok Galata Deresi ve Ergene Nehri Çerkezköy 60.917 12.800 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Var Çorlu Deresi Muratlı 18.915 3.200 Kanalizasyon (%30)+ Fosseptik (%70) Yok Çorlu Deresi 190.792 22.400 Kanalizasyon (%99) + Fosseptik (%1) Kısmen Çorlu Deresi Malkara 27.416 4.045 Fosseptik Yok Karaidemir Barajı Ergene Nehri Hayrabolu 18.667 3.012 Kanalizasyon (%95)+ Fosseptik (%5) Var Ergene Nehri 337.019 48.257 Çorlu Toplam ve 4.1.1.7. Kırklareli Atık Su Şebekesi Merkeze bağlı kısmın % 90'ında kanalizasyon şebekesi bulunmaktadır. Diğer kısımlarda ise fosseptik çukurları kullanılmaktadır. Kanalizasyon şebekesinde kaçakların çok fazla olduğu belediye yetkililerince söylenmektedir. Kırklareli'nde atık suların arıtılması için herhangi bir sistem bulunmaktadır. Bu konuyla ilgili çalışma yoktur. Deşarj Kanalizasyon suları İnce Dere ve Bağlıca Dere' ye deşarj edilmektedir. Belediyeye ait olan mezbaha ise Haydar Dere'ye deşarj etmektedir. Haydar Dere’ye mezbaha dışında deşarj yapılmamaktadır (İnce dere il sınırları içerisinde Ergene Nehri'ne karışıyor). Atık Su Arıtma Tesisi Kırklareli'de atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Atık sular arıtma yapılmaksızın derelere deşarj edilmektedir. İlde içme sularının arıtılması için bir arıtma tesisi mevcuttur. 128 4.1.1.8. Babaeski Atık Su Şebekesi Babaeski' de kanalizasyon ve yağmur suyu, aynı şebekede toplanmaktadır. Yağışların aşırı olduğu zamanlarda ve kanallara büyük çapta maddelerin atılması halinde tıkanmalara rastlanmaktadır. ilçenin % 90'ında kanalizasyon şebekesi mevcuttur. diğer kısımlarda fosseptik çukurlar kullanılmaktadır. Belediye tarafından, geleceğe yönelik, gerek kanalizasyon şebekesinin kapasite artırımı, gerekse yağmur suyu şebekesinin ayrı inşa edilmesi ile ilgili herhangi bir proje hazırlanmamıştır. Deşarj Deşarj, Babaeski'nin güneydoğusundan geçen Şeytan Deresine ve üç noktadan yapılmaktadır.Belediye tarafından, derede, atık su karakterizasyonunun belirlenmesi için herhangi bir analiz yapılmamıştır. Şeytan deresi ilçe sınırında Ergene Havzasına karışmaktadır. Atık Su Arıtma Tesisi Babaeski Belediyesi'nin atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Bu konuyla ilgili herhangi bir çalışma başlatılmamıştır. 4.1.1.9. Pınarhisar Atık Su Şebekesi Pınarhisar belediyesinde kanalizasyon ve yağmur suyu şebekesi ayrı değildir. Kanallara ayda 30 000 m3 su verilmektedir, bu suyun %80 inin atık su olarak oluştuğunu kabul edersek, kanalizasyon şebekesine günde yaklaşık 1000 m3 evsel atıksu gelmektedir. Yağmur suyunun değeri bilinmemekle beraber yaklaşık bir değer alınabilir. Tablo 4.6. Pınarhisar Belediyesine Ait Kanalizasyon Sisteminden Alınan Üç Adet Numunenin Analiz Sonuçları Ölçülen Parametre pH Kanalizasyon (Mezbahadan önce) Mezbahadan kanala açılan 1. nokta Mezbahadan kanala açılan 2.nokta 7 8 7 Numunelerin alındığı mezbaha belediyeye aittir. Bunun yanı sıra ilçede, 1'er adet Çimento Fab., Yağ Fab., Un Fab., Kireç Fab., 2 adet Tekstil Fabrikası ve henüz üretime geçmemiş 1 adet de Peynir Fabrikası bulunmaktadır. Bu kuruluşlardan sadece mezbaha belediyeye aittir. Deşarj 129 Pınarhisar Belediyesi'nde, oluşan atık sular hiçbir arıtma yapılmaksızın, Hamam Suyu denilen ve ilçenin güney-batısında bulunan bir dereye deşarj edilmektedir. Atık Su Arıtma Tesisi Belediyenin kontrolünde bulunan kanalizasyon şebekesinde ve ilçe sınırları dahilindeki hiçbir sanayi kuruluşunda atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Arıtma tesisi kurulması konusunda belediyece İller Bankası'na başvuruda bulunulduğu fakat hiçbir sonuç alınamadığı, belediye tarafından, beyan edilmiştir. 4.1.1.10. Vize Atık Su Şebekesi Belediyenin evsel atık suları ve yağmur suları kanalizasyon sistemi vasıtasıyla derelere deşarj edilmektedir. Herhangi bir arıtma sistemi mevcut değildir. Deşarj Atık sular kanalizasyondan, dereye iki noktada deşarj edilmektedir. Deşarj noktaları Tabakhane deresi ve Ana dere üzerindedir. Atık Su Arıtma Tesisi Belediyede arıtma sistemi bulunmamaktadır. Bununla ilgili her hangi bir çalışma yapılmamaktadır. 4.1.1.11. Kofçaz Atık Su Şebekesi Kofçaz ilçesinde kanalizasyon sistemi kullanılmamakta, atık sular her hanede bulunan fosseptik çukurlarında toplanmaktadır. Deşarj Fosseptik çukurlarında toplanan atık sular, zaman zaman, Kırklareli ilinden sağlanan vidanjörierle çekilerek, civardaki tarlalara boşaltılıyor ve buralarda gübre olarak kullanılıyor. Atık Su Arıtma Tesisi İlçede atık su arıtma sistemi bulunmamaktadır. 130 4.1.1.12. Lüleburgaz Atık Su Şebekesi İller Bankası tarafından yaptırılan kanalizasyon projesi 18 Aralık 1985 tarihinde onaylanmıştır. Bu projeye göre yapılan inşaat 1992 yılında inşa edilmiştir. Bu projeye göre; ilçe, şehir merkezi ve istasyon mahallesi olmak üzere iki ayrı yerleşim planlanmıştır. İmar plan sınırları, kuzey-güney istikametinde 61–47 kottan arasında, doğu-batı istikametinde ise 95-78 kotları arasında olup, eğim doğu ve batıdan Lüleburgaz çayırına doğru, kuzeyden de güneye doğrudur. Proje ilçe merkezinde bazı kesimlerin, eğimin çok karmaşık olması nedeniyle azda olsa çukur izlenimi verdiği belirlenmiştir. ilçe nüfusunun 2015 yılında 110300 kişi olacağı kabulüne göre atık su şebeke hesapları yapılmıştır. Kişi başına günde 173,10 It/kişi/gün alınarak toplam pissu debisi 442 İt/sn olarak bulunmuştur. Lüleburgaz'ın % 95'inde kanalizasyon şebekesi bulunmaktadır.kalan % 5'lik kısım ise fosseptik çukurları kullanmaktadır.yağmur suları ayrı bir şebeke vasıtasıyla toplanmakta olup yeterli değildir. Aşırı yağışlarda halk tarafından bir takım yağmur suyu boruları gizlice kanalizasyona verilmekte.bu durumda tıkanmalara neden olmaktadır. Geleceğe dönük projelerde, mevcut yağmur suyu şebekesinin ve kanalizasyon şebekelerinin iyileştirilmeleri ile ilgili hesaplarda yer almaktadır. Deşarj Kolektör hattı güneye doğru eski istasyon yolunu takip ederek istasyon mahallesine ulaşmış ve buradaki şebekeyi de aldıktan sonra yine güneye doğru akıtılarak Ergene nehrine ulaşmaktadır. Atık Su Arıtma Tesisi Lüleburgaz'da mevcut bir atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Durak Mahallesi 28 K 3B paftasında Çakıl Ocakları Mevkiinde 116 ada 155 parselde arıtma tesisi için kurulması planlanan alan istimlak edilmiş, projelendirilmiş, imara hazır durumdadır ve IPA kapsamında AAT yapılması planlanmaktadır. 4.1.1.13. Pehlivanköy Atık Su Şebekesi 131 Pehlivanköy ilçesinde her evde fosseptik çukurlar bulunmakta, bu çukurlar kanalizasyon şebekesine bağlanmaktadır. Belediye yetkilileri böylelikle kanalizasyona gelen yükün azaltıldığını öne sürmektedir. Deşarj Kanalizasyon sularının deşarjı ilçeden geçen Kuştepe deresine yapılmaktadır. Atık Su Arıtma Tesisi Pehlivanköy ilçesinin atık sulan arıtıma tabi tutulmadan deşarj edilmektedir. Tablo 4.7. Kırklareli İli ve Bu İle Bağlı Olan İlçelerden Alınan Bilgilerin Gösterimi İl/ilçe Kırklareli Merkez Babaeski Pınarhisar Vize Kofçaz Lüleburgaz Pehlivanköy Toplam Nüfus (2007) 59.97 27.631 10.253 11.908 1.047 95.466 2.063 208.338 Atık su Yağmur Atıksu miktarı suyu uzaklaştırma düzeni 3 (m /gün) şebekesi Deşarj noktası 8.588 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok ince dere, bağlıca dere, haydar dere (mezbaha) 5.130 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok Şeytan deresi (Ergene Nehri) 2.270 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok Hamam suyu (Ergene Nehri) 1.272 Kanalizasyon (%90)+ Fosseptik (%10) Yok Ana dere 100 Fosseptik Yok Dereye deşarj yapılmıyor. 12.800 Kanalizasyon (%95)+ Fosseptik (%5) Var Ergene Nehri Kanalizasyon Var (eski (%95)+ Fosseptik bir dere) (%5) Kanlı dere (Ergene Nehri) 296 30.456 132 4.1.1.14. Uzunköprü Atık Su Şebekesi İlçenin mevcut kanalizasyon sistemi yağmur suyu şebekesiyle birleşiktir ve ilçenin % 90'ında kanalizasyon sistemi kullanılmakta kalan kısımda ise fosseptik çukurlar kullanılmaktadır. Belediye tarafından yapılması planlanan yeni kanal sisteminin yapımı tamamlandığında, eski kanal sisteminin yağmur sularının uzaklaştırılmasında kullanılması düşünülmektedir. Deşarj Kanalizasyondan Kırkkavak Deresi'ne ve Ergene Nehri'ne deşarj yapılmaktadır. Belediyeden alınan bilgilerin literatürle karşılaştırılması aşağıdaki gibidir. Sonuçlar ilçede su kullanımının çok fazla olduğunu göstermektedir. Atık Su Arıtma Tesisi İlçede belediyeye ait herhangi bir atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır böylelikle atık sular arıtılmadan deşarj edilmektedir. İlçe sınırları içerisinde bulunan 10 adet firmanın çoğu ham yağ sanayidir ve 1 adet belediyeye ait mezbaha tesisi bulunmaktadır. İlçe sınırları içinde bulunan tüm tesislerin arıtma üniteleri mevcuttur. Hamyağ-rafineri tesisilerinin 2 tanesi kapalı sistem çalışmaktadır. Tüm tesisler atıksularını arıttıktan sonra dereye deşarj etmektedirler. 4.1.1.15. Süleoğlu Atık Su Şebekesi İlçede kanalizasyon şebekesi bulunmamaktadır. Her evde fosseptik çukurları bulunmaktadır. Deşarj Her evde bulunan boşaltılmaktadır. fosseptik çukurlarından Su Arıtma Tesisi 133 (Vidanjörler vasıtasıyla) çekilen sular İlçede arıtma sistemi bulunmadığından atık sular arıtılmadan deşarj edilmekte, fakat atık sular fosseptik çukurlarında toplandığı için kısmen dinlendirildiğinden kanalizasyon deşarj noktasında gözle görülür kirlenme bulunmamaktadır. 4.1.1.16. Havsa Atık Su Şebekesi İlçenin % 99' unda kanalizasyon şebekesi bulunmaktadır. Yağmur suları da kanalizasyon şebekesine verilmektedir. Deşarj Atık sular ilçenin içinden geçmekte olan Havsa Dere1 sine deşarj edilmektedir. İlçe sınırları içerisinde iki endüstri tesisi bulunmaktadır. Bunlar; kili fabrikası ve Mamsan Süt Ürünleri fabrikasıdır. Mamsan Süt Ürünleri fabrikasında atık sular kimyasal ve biyolojik arıtmaya tabi tutulmaktadır. Atık Su Arıtma Tesisi İlçede atık suların arıtılması için herhangi bir sistem bulunmamaktadır. Tablo 4.8. Edirne İli ve İlçelerinden Alınan Bilgiler İl/İlçe Uzunköprü Sütoğlu Havsa Toplam Nüfus 39.123 6.546 8.547 54.216 Atık su miktarı 6.080 Atık su Yağmur suyu uzaklaştırma düzeni şebekesi Deşarj noktası Kanalizasyon (%90)+ Yok Fosseptik (%10) Ergene Nehri 800 Fosseptik 4.200 Yok Kanalizasyon (%99)+ Yok Fosseptik (%1) 11.080 134 Dereye deşarj yapılmamaktadır. Havsa deresi (Ergene Nehri) Tablo 4.9. Belediyelerin Atıksu Arıtma Tesislerine Ait Durum, TEKİRDAĞ İLÇE BELEDİYE Nüfus Planlanan AAT İşletmeye Alma Tarihi ÇERKEZKÖY ÇERKEZKÖY 60.907 ÇERKEZKÖY KAPAKLI 41.956 ÇERKEZKÖY KARAAĞAÇ 8.462 ÇERKEZKÖY KIZILPINAR 10.968 ÇERKEZKÖY VELİKÖY 4.712 ÇORLU ÇORLU 190.792 30.04.2010 ÇORLU MARMARACIK 4.780 31.12.2011 ÇORLU MİSİNLİ 2.041 ÇORLU ULAŞ 5.727 ÇORLU VELİMEŞE 6.485 13.08.2016 ÇORLU YENİCE 1.663 2002 HAYRABOLU ÇERKEZMÜSELLİM 3.235 01.05.2015 HAYRABOLU HAYRABOLU 18.667 31.12.2011 HAYRABOLU ŞALGAMLI 1.607 MALKARA BALABANCIK 1.667 MALKARA KOZYÖRÜK 1.690 MALKARA MALKARA 27.416 Arıtma Tesisi (Var) Adı Deşarj İzin Belgesi Var Yok Arıtma Türü Açıklama 31.12.2010 Ortak Arıtma Yapılması Uygun Görüldü 01.01.2017 Yenice Belediyesi AAT 01.12.2011 135 x Fiziksel+Biyolojik MALKARA SAĞLAMTAŞ 2.601 13.04.2017 MARMARAEREĞLİSİ SULTANKÖY 2.050 28.02.2009 MARMARAEREĞLİSİ YENİÇİFTLİK 5.650 Yeniçiftlik Belediyesi AAT x Fiziksel+Biyolojik MARMARAEREĞLİSİ MARMARAEREĞLİSİ 8.488 M.Ereğli Belediyesi AAT x Fiziksel+Biyolojik MERKEZ BANARLI 1.514 MERKEZ BARBAROS 4.855 Barbaros Belediyesi AAT x Fiziksel+Biyolojik MERKEZ KARACAKILAVUZ 3.449 MERKEZ KUMBAĞ 1.886 MERKEZ TEKİRDAĞ 133.322 01.08.2009 MURATLI MURATLI 18.915 01.03.2013 SARAY BEYAZKÖY 2.168 SARAY BÜYÜKYONCALI 9.390 31.12.2015 SARAY SARAY 20.312 01.08.2009 ŞARKÖY HOŞKÖY 2.149 ŞARKÖY MÜREFTE 2.845 ŞARKÖY ŞARKÖY 15.523 31.12.2011 136 Tablo 4.10. Belediyelerin Atıksu Arıtma Tesislerine Ait Durum, KIRKLARELİ İLÇE BELEDİYE Nüfus Planlanan AAT İşletmeye Alma Tarihi Arıtma Tesisi (Var) Adı Deşarj İzin Belgesi Var BABAESKİ BABAESKİ BABAESKİ BABAESKİ BABAESKİ DEMİRKÖY DEMİRKÖY KOFÇAZ LÜLEBURGAZ LÜLEBURGAZ LÜLEBURGAZ LÜLEBURGAZ LÜLEBURGAZ LÜLEBURGAZ MERKEZ MERKEZ MERKEZ MERKEZ PEHLİVANKÖY PINARHİSAR PINARHİSAR PINARHİSAR VİZE VİZE VİZE VİZE ALPULLU BABAESKİ KARAHALİL MANDIRA SİNANLI DEMİRKÖY İĞNEADA KOFÇAZ AHMETBEY BÜYÜKKARIŞTIRAN EVRENSEKİZ KIRIKKÖY LÜLEBURGAZ SAKIZKÖY İNECE KAVAKLI KIRKLARELİ ÜSKÜP PEHLİVANKÖY KAYNARCA PINARHİSAR YENİCE ÇAKILI KIYIKÖY SERGEN VİZE 3.072 27.631 1.880 4.017 1.609 4.052 2.058 1.047 4.443 5.355 2.989 2.031 95.466 1.562 2.310 3.758 59.970 2.532 2.063 2.712 10.253 1.261 2.597 2.220 2.023 11.908 Yok Arıtma Türü Açıklama 30.06.2011 30.05.2010 31.12.2011 İPA (15 AAT) 01.09.2011 30.09.2009 30.09.2011 30.08.2011 31.10.2010 137 Tablo 4.11. Belediyelerin Atıksu Arıtma Tesislerine Ait Durum, EDİRNE İLÇE BELEDİYE Nüfus Planlanan AAT İşletmeye Alma Tarihi ENEZ ENEZ 3.752 15.04.2008 HAVSA İPSALA İPSALA İPSALA İPSALA İPSALA İPSALA İPSALA KEŞAN KEŞAN KEŞAN KEŞAN KEŞAN KEŞAN LALAPAŞA MERİÇ MERİÇ MERİÇ MERKEZ SÜLEOĞLU UZUNKÖPRÜ UZUNKÖPRÜ UZUNKÖPRÜ UZUNKÖPRÜ HAVSA ESETÇE HACI İBRİKTEPE İPSALA KOCAHIDIR SULTAN YENİKARPUZLU BEĞENDİK ÇAMLICA KEŞAN MECİDİYE PAŞAYİĞİT YENİMUHACİR LALAPAŞA KÜPLÜ MERİÇ SUBAŞI EDİRNE SÜLEOĞLU ÇÖPKÖY KIRCASALİH KURTBEY UZUNKÖPRÜ 8.547 2.242 1.716 1.789 7.851 1.183 1.648 3.309 2.216 1.476 54.366 1.108 1.484 1.924 1.864 3.006 3.196 2.206 136.070 5.040 1.554 3.731 1.886 39.123 01.01.2017 01.10.2010 Arıtma Tesisi (Var) Adı Deşarj İzin Belgesi Var Yok Arıtma Türü Açıklama İller Bankası (Proje Bitti) 01.10.2010 01.05.2017 10.05.2017 01.10.2010 01.02.2014 01.10.2010 2007 25.03.2015 20.03.2017 01.08.2010 31.03.2010 01.06.2008 30.06.2011 01.08.2010 01.01.2014 138 İPA (2008) Lalapaşa Belediyesi AAT x Doğal Arıtma UZUNKÖPRÜ YENİKÖY 1.230 139 4.2. KATI ATIKLAR 4.2.1. Kırklareli İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar Kırklareli Merkez, Kofçaz, Demirköy, Pınarhisar ilçe belediyeleri ile Kıyıköy, İğneada, Sergen, Yenice, Kaynarca, Üsküp, Kavaklı, İnece, Karahalil belde belediyelerinin katılımıyla Kırklareli Yerel Yönetimleri Katı Atık Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği (KIRKKAB) Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 01/ 02/ 2006 tarihinde yayımlanmıştır. Birlik nüfusu 116.132 kişi olup atık miktarı 49.170 ton/yıl’dır. 80.000 m2’lik alana sahip tesisin inşaatına 01.04.2006 tarihinde başlanmıştır. Katı atık düzenli depolama tesisi inşatı devam etmektedir. Lüleburgaz, Babaeski, Vize, Pehlivanköy ilçe belediyeleri ile Alpulu, B.Mandıra, Sinanlı, Sakızköy, Ahmetbey, Evrensekiz, B.Karıştıran, Çakıllı, Kırıkköy belde belediyelerinin katılımıyla birlik kurulması planlanmaktadır. Planlanan birlik nüfusu 195.500 kişi, atık miktarı 82.750 ton/yıl’dır. 4.2.2. Edirne İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu ve Lalapaşa Belediyeleri’nin katı atık problemini çözmeye yönelik olarak birlik kurma çalışmaları devam etmektedir. Birlik nüfusu 176.914 kişi ve atık miktarının 74.905 ton/yıl olacağı öngörülmektedir. Katı atık bertaraf tesisi olarak belirlenen mera arazilerinin tahsisi uygun görülmemiştir ve yer seçimi süreci devam etmektedir. Keşan, İpsala, Enez İlçe Belediyeleri ile Beyendik, Çamlıca, Mecidiye, Paşayiğit, Yenimuhacır, Esetçe, Hacı, İbriktepe, Kocahıdır, Sultan, Yenikarpuzlu Belde Belediyeleri’nin katılımıyla Güney Edirne Katı Atık Birliği (GÜNEKAB) kurulmuştur. Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 12/07/2006 tarihinde yayımlanmıştır. Birlik nüfusu 110.532, atık miktarı: 46.799 ton/yıl’dır. 20 yıl hizmet verecek şekilde planlanan 160.400 m² alana sahip Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi Projesinin ÇED süreci devam etmektedir. Uzunköprü, Meriç ilçe belediyeleri ile Çöpköy, Kırcasalih, Kurtbey, Küplü, Subaşı, Yeniköy belediyelerinin katılımıyla birlik kurulması planlanmaktadır. Birlik nüfusunun 54.428 kişi olacağı öngörülmektedir. İldeki Katı Atık Yönetim Birlikleri ırasıyla: - Edirne Katı Atık Yönetim Birliği; Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu ve Lalapaşa Belediyelerinden oluşmakta olup, katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili yer seçimi çalışmaları devam etmektedir. 140 - Güney Edirne Katı Atık Birliği; Keşan, İpsala, Enez ilçe belediyeleri ile Beyendik, Çamlıca, Mecidiye, Paşayiğit, Yenimuhacır, Esetçe, Hacı, İbriktepe, Kocahıdır, Sultan, Yenikarpuzlu belde belediyelerinden oluşmakta olup, katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili ÇED süreci devam etmektedir. - Orta Edirne Katı Atık Birliği; Uzunköprü, Meriç, Çöpköy, Kurtbey, Kırcasalih, Yeniköy, Küplü, Subaşı Belediyelerinden oluşmakta olup, katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili ÇED süreci devam etmektedir. 4.2.3. Tekirdağ İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar Tekirdağ Valiliği koordinasyonunda yapılan çalışmalar neticesinde Tekirdağ 4 bölgeye ayrılmıştır. Tekirdağ İli Çevre Hizmetleri Birliği, Tekirdağ 3. Grup Çevre Belediyeler Birliği, Malkara-Şarköy ve Beldeleri Belediyeleri Katı Atık Yönetim Birliği kurulmuş, Tekirdağ 4. Grup Çevre Belediyeler Birliği kurulma aşamasındadır. Tekirdağ İli Çevre Hizmetleri Birliği Tekirdağ Merkez Belediyesi ile Muratlı ve Hayrabolu ilçe belediyeleri ile Banarlı, Karacakılavuz, Çerkezmüsellim, Kumbağ, Barbaros belde belediyeleri Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 04/ 09/ 2006 tarihinde yayımlanmıştır. Birlik Nüfusu: 216.070, Atık Miktarı: 97.793 ton/yıl Katı Atık Bertaraf Tesisi sahası Tekirdağ merkez bıyıkali köyü sınırları içerisinde yer alan 2. sınıf orman arazisi olup, büyüklüğü 20 ha. dır. Katı atık düzenli depolama tesisi inşaatı tamamlanarak 09.06.2008 tarihinden itibaren atık kabulüne başlamıştır. Tekirdağ 3. Grup Çevre Belediyeler Katı Atık Bertaraf Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği Çorlu ve Marmaraereğlisi ilçe belediyeleri ile Yeniçiftlik, Sultanköy, Yenice, Misinli, Marmaracık, Velimeşe, Ulaş belde belediyeleri Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 12/07/2006 tarihinde yayımlanmıştır. Birlik Nüfusu: 235.774, Atık Miktarı: 105.250 ton/yıl Düzenli Depolama sahası olarak belirlenen Çorlu İlçesi, Hatip Mahallesi, Karatepe mevkiindeki alanın yeterli olmayacağı düşünülerek yeni alan belirleme çalışmalarına devam edilmektedir. Batı Tekirdağ Katı Atık Birliği 141 Malkara, Şarköy ilçe belediyeleri ile Mürefte, Hoşköy, Sağlamtaş, Kozyörük, Balabancık, Şalgamlı belde belediyelerinden oluşmakta olup, katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili yer seçimi yapılmış olup, seçilen ormanlık arazi tahsis çalışmaları devam etmektedir. Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 29/08/2007 tarihinde yayımlanmıştır. Tekirdağ 4. Grup Çevre Belediyeler Katı Atık Bertaraf Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği Kurma çalışmaları devam etmektedir. Üye olması planlanan belediyeler: Çerkezköy ve saray ilçe Belediyeleri, Beyazköy, Büyük Yoncalı, Kapaklı, Karaağaç, Kızılpınar, Veliköy Belde Belediyeleridir. Katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili yer seçimi çalışmaları devam etmektedir. 4.2.4. Katı Atıklar ve Depolama Alanları Katı atıklar vahşi depolandığında halk sağlığı açısından tehlike oluşturması, haşerelerin artması, metan gazı sıkışması sonucu patlama ve yangın, yer altı sularının kirlenmesi gibi sorunlar oluşturmaktadır. Ergene Havzası sınırları içinde yer alan tüm il ve ilçelerde vahşi depolama yapılmaktadır. Vahşi depolama sahalarının çoğunda sızıntı suyu kontrolü ve gaz çıkışı konularında hiç bir önlem alınmamakta ve sızıntı suları yeraltı sularına karışmaktadır. Birçok belediye bahar aylarında böceklenmeyi engellemek amacıyla ilaçlama yapmaktadır. Çok az sayıda belediyede tıbbi atıklar ve evsel atıklar ayrı toplanmaktadır. Ayrıca meteorolojik olaylar sebebiyle çöplerin dağılmasını engellemek amacıyla depolama alanının etrafı çit ile çevrilmek zorundadır. Bu konuda da havzada büyük eksiklik yaşanmaktadır. Vahşi depolama alanlarında katı atıkların içinden süzülen sızıntı suları, bir takım kimyasal, biyolojik ve fiziksel olaylara maruz kalarak oluşur ve katı atıkların muhtevasından kaynaklanan çok sayıdaki kirletici bileşik ve elementi içerir. Bu kirleticiler yeraltı sularına sızarak ciddi boyutlarda kirliliğe neden olurlar. Ergene Havzası sınırları içinde kalan bazı belediyelerde düzenli depolama çalışmaları başlatılmıştır. Ancak havzada vahşi depolamadan kaynaklanan kirlilik büyük önem arz etmektedir. Trakya Üniversitesi tarafından yapılmış olan Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı Projesi kapsamında havza sınırları içinde kalan ve aşağıda belirtilen ilçe merkezlerinden Katı atıklar ve depolama alanlarının mevcut durumları ortaya konmuştur. 142 4.2.4.1. Çerkezköy Çerkezköy’ün katı atık depolama alanına günde 60 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 1,2 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Bununla beraber 1997 yılından itibaren endüstriyel atık alımı durdurulmuştur ve tehlikeli atık kapsamında sadece 50 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yeraltı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin güneydoğusunda ve Domuz dere mevkii nde bulunmaktadır.. Şehre olan uzaklığı 7 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 40.000 m2 (4 ha) olup hacmi 400.000 m3’tür ve hizmet süresi 12 yıldır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. 4.2.4.2. Saray Saray’ın katı atık depolama alanına günde 20 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 1,14 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 50 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin batısında bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 2,5 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 30.000 m2 (3 ha) olup hacmi 120.000 m3’tür ve hizmet süresi 12 yıldır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamaktadır. 143 Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Mayıs ayından itibaren larva ve uçma dönemlerinde ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır.Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. 4.2.4.3. Muratlı Muratlı’nın katı atık depolama alanına günde 25 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 1,23 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 50 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir.. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yüzeysel ve yer altı sularına karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin batısında ve Kayalık mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 4,5 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 15.000 m2 (1,5 ha) olup hacmi 90.000 m3’tür ve 15 senedir kullanılan depolama alanının 5 sene daha kullanılması planlanmaktadır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinin % 25’lik bir kısmı 1 m yüksekliğinde beton çit ile çevrilmiştir. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ve Mayıs ayından ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. 4.2.4.4. Hayrabolu Hayrabolu’nun katı atık depolama alanına yaz aylarında 14,7 ton / gün, kış aylarında ise 31,7 ton / gün çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı yazın 0,76 kg / gün iken, kışın ise bu miktar 1,72 kg / gün’dür. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 100 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir.. Ayrıca, endüstriyel atık, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Depolama alanına günde 1 ton arıtım çamuru dökülmektedir. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır ve depolama alanı killi zemin üzerine kurulmuştur. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. 144 Katı atık depolama alanı, şehrin kuzey batısında ve İhlas Mahallesi, İğrekler mevkiindedir. Şehre olan uzaklığı 3 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Depolama yerinin alanı 5.000 m2 (0,5 ha) olup hacmi 75.000 m3’tür ve 14 senedir kullanılan depolama alanının 20 sene daha kullanılması planlanmaktadır. 2000 yılının 7. ayında katı atık yönetmeliğine göre yapılan çalışma sonucunda gelecek 20 yıl içerisinde 15.625.000 m3 katı atığın depolanması düşünülmektedir. Depolama türü vahşi kümdür fakat çöpler döküldükten sonra düzeltilip üzerleri toprakla örtülmektedir. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde hiçbir önlem alınmamaktadır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için 15 Nisan dan sonra ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. 4.2.4.5. Malkara Malkara’nın katı atık depolama alanına günde 20 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,79 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 150 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yüzeysel ve yeraltı sularına karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin kuzeyinde ve Hayrabolu yolu üzerinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 4 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Eski depolama sahasının alanı 48.843 m2 olup, Hacıevhat Mahallesi, Harmankaya mevkiindedir. Belediyede temizlik işlerinde görevli olan 22 işçi bulunmaktadır. Haftanın 5 günü çalışan belediyede çöp toplayan 11 tane araç vardır. Bir tane arabada 3 işçi görev almaktadır. Bunlardan 2 tanesi çöpleri toplamakta diğeri şoför olarak hizmet vermektedir. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 8.000 m2 (0,8 ha) olup hacmi 200.000 m3’tür ve 8 senedir kullanılan depolama alanının 10 sene daha kullanılması planlanmaktadır. 145 Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinin % 25’lik yola bakan kısmı 5 m yüksekliğinde çinko levhalar ile çevrilmiştir. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. 4.2.4.6. Lüleburgaz Lüleburgaz’ın katı atık depolama alanına günde 110 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 1,37 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 100 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı sularına karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin güneyinde ve Durak mahallesinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 4 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmaktadır ve koku problemi yaratmaktadır. Eskiden kullanılan depolama alanlarının üzerleri toprakla örtülerek kapatılmıştır. Belediyede temizlik işlerinde görevli olan 24 işçi bulunmaktadır. Haftanın 6 günü çalışan belediyede çöp toplayan 15 tane araç vardır. Bu araçlar vardiyalı olarak çalışmaktadır. Bir tane arabada 3 işçi görev almaktadır. Bunlardan 2 tanesi çöpleri toplamakta diğeri şoför olarak hizmet vermektedir. İlçede toplam 250 tanesi 400 lt’lik konteyner vardır, 25304 hanede de poşetleme sistemine geçilmiştir. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 130.000 m2 (13 ha) olup hacmi 400.000 m3’tür ve 15 senedir kullanılmaktadır. Otoban yapımı sırasında malzeme alınması sonucunda açılan yerin gelecekte kullanılması amacıyla mevcut olan alan 1 yıl daha kullanılacaktır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. 146 4.2.4.7. Babaeski Babaeski’nin katı atık depolama alanına günde 15 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,58 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 75 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atıklar alınmayıp sadece hafriyat atıkları alınmaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yeraltı sularına karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Ancak, eskiden kullanılan ve mevcut alanın hemen yanında olan deponi alanında ise gaz birikmeleri ve patlamaları engellemek amacıyla gaz çıkışını sağlayacak bacalar konulmuştur. Katı atık depolama alanı, şehrin doğusunda ve Kırklareli Mevkii askeriye karşısında bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 2 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. 15 sene önce biten döküm alanı imara açılmış bulunmaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 40.000 m2 (4 ha) olup hacmi 400.000 m3’tür ve 12 senedir kullanılmaktadır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Mayıs ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır. Geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. 4.2.4.8. Pınarhisar Pınarhisar’ın katı atık depolama alanına günde 7 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,61 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamındaki tıbbi atıklar Kırklareli ili katı atık depolama sahasına gönderilmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık alınmayıp sadece 0,3 ton/gün’lük hafriyat atıkları alınmaktadır. Deponi alanında sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır ve zeminin kayalık olduğu tespit edilmiştir. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin Kuzeyinde ve Sırtmaçkaya Mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 2 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin 147 merkezine doğru olmaktadır ve koku problemi yaratmaktadır. Eskiden kullanılan depolama alanlarının üzerleri toprakla örtülerek kapatılmıştır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 100.000 m2 (10 ha) olup hacmi 1.500.000 m3’tür ve 6 senedir kullanılmaktadır ve 50 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Otoban yapımı sırasında malzeme alınması sonucunda açılan yerler depolama sahası olarak seçilmiştir. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır. Deponi alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. 4.2.4.9. Vize Vize’nin katı atık depolama alanına günde 10 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,94 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 4 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık alınmayıp sadece hafriyat atıkları alınmaktadır. Deponi alanında sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin Kuzeyinde ve Göztepe Mevkiinde bulunmaktadır Şehre olan uzaklığı 2,5 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Eskiden kullanılan depolama alanlarının üzerleri toprakla örtülerek, peyzaj çalışmalarına rastlanmamıştır. Her iki deponi alanı da ormanlık bölgeye yakınlığından dolayı bir yangın riski içermektedir. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 5.000 m2 (0,5 ha) olup hacmi 10.000 m3’tür ve 1,5 senedir kullanılmaktadır ve 2 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Eski depolama sahasının alanı ise 20.000 m2 (2 ha) olup hacmi 60.000 m3’tür. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır. Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. 148 4.2.4.10. Kırklareli Kırklareli’nin katı atık depolama alanına günde 75 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 1,39 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden ve Gümrük bölgesinin çöpleri alınmaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 250 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde, yaz aylarında kireçlenerek kışın ise herhangi bir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanında ise gaz birikmeleri ve patlamaları engellemek amacıyla gaz çıkışını sağlayacak bacalar konulmuştur. Katı atık depolama alanı, şehrin kuzeyinde ve Dereköy yolu mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 6 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 1.500.000 m2 (150 ha) olup hacmi 9.000.000 m3’tür ve hizmet süresi 1 yıldır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Ancak deponi alanının giriş kısmında yeni yapılan küçük çapta bir ağaçlandırma çalışması vardır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. 4.2.4.11. Uzunköprü Uzunköprü’nün katı atık depolama alanına günde 25 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,68 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 70 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin kuzeydoğusunda ve Pehlivanköy yolu üzerinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 3 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim 149 rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 50.000 m2 (5 ha) olup hacmi 150.000 m3’tür ve hizmet süresi 10 yıl olup 10 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Geri kazanım belli dönemlerde ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. 4.2.4.12. Havsa Havsa’nın katı atık depolama alanına günde 5 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,59 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 5 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin doğusunda ve E-5 karayolu üzerinde, Sinit Göleti mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 4 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 5.000 m2 (0,5 ha) olup hacmi 20.000 m3’tür ve hizmet süresi 1 yıl olup 6 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Mart ayından itibaren ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. 150 4.2.4.13. Süloğlu Süloğlu’nun katı atık depolama alanına günde 5 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,76 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 10 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin kuzeybatısında ve Taş tepeleri mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 2 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 15.000 m2 (1,5 ha) olup hacmi 30.000 m3’tür ve hizmet süresi 6 yıl olup 10 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. 4.2.4.14. Kofçaz Kofçaz’ın katı atık depolama alanına günde 0,7 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,46 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 2 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin güneyinde ve Elmacık Bayırı mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 1 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. 151 Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 20.000 m2 (2 ha) olup hacmi 10.000 m3’tür ve hizmet süresi 50 yıl olup 50 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için herhangi bir ilaçlama çalışması yoktur. Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. 4.2.4.15. Pehlivanköy Pehlivanköy’ün katı atık depolama alanına günde 2 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 0,54 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 2 kg/gün’lük tıbbi atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanında ise gaz birikmeleri ve patlamaları engellemek amacıyla gaz çıkışını sağlayacak bacalar konulmuştur. Katı atık depolama alanı, şehrin batısında ve Mercandere mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 1 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 300.000 m2 (30 ha) olup hacmi 600.000 m3’tür ve hizmet süresi 40 yıl olup 40 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. 4.2.4.16. Çorlu Çorlu’nun katı atık depolama alanına günde 170 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı günde 1,44 kg’dır. Deponi alanına gelen tıbbi atık miktarı 350 kg/gün’dür. Gelen 152 tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Tehlikeli atık miktarı ise;1,09 ton/gün’dür. Endüstriyel katı atık miktarı 18 ton/gün’dür. Deponi alanında oluşan sızıntı suları, yüzeysel ve yeraltı sularına karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Katı atık depolama alanı, şehrin güneyinde ve Durak mahallesinde bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 2,5 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır. Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 160.000 m2 (16 ha) olup hacmi 1.600.000 m3’tür ve 3 yıl daha kullanılacaktır. Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır. Tablo 4.12. Yerleşmelerde Evsel Çöp Ve Tıbbi Atık Miktarları Yerleşim Yerinin Adı Nüfus (2007) Evsel Miktarı (ton/gün) Çöp Evsel Çöp Tıbbı Miktarı Miktarı (kg/kişi/gün) (kg/gün) Atık Çerkezköy 60.907 60 1,2 50 Saray 20.312 20 1,14 50 Muratlı 18.915 25 1,23 50 Hayrabolu 18.667 25 1,24 100 Malkara 27.416 20 0,29 150 Lüleburgaz 95.466 110 1,37 100 Babaeski 27.631 15 0,58 75 Pınarhisar 10.253 7 0,61 - Vize 11.908 10 0,94 4 Kırklareli 59.970 75 1,39 250 Uzunköprü 39.123 25 0,68 70 Havsa 8.547 5 0,59 5 Süloğlu 5.040 5 0,76 10 Kofçaz 1.047 0,7 0,46 2 Pehlivanköy 2.063 2 0,54 2 Çorlu 190.792 170 1,44 350 TOPLAM 598.057 574,7 14,46 1268 153 Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğine göre katı atıkların “Düzenli Depolama Metoduna” göre depolanması gerekirken, Ergene Havzası sınırları içinde bulunan tüm ilçelerde “Vahşi Döküm” yapılmaktadır. Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinin 8. Maddesi uyarınca; tıbbi atıkların evsel atıklarla birlikte depolanması yasak olmasına rağmen Saray, Malkara, Kırklareli, Havsa, Süloğlu, Kofçaz ve Pehlivanköy ilçelerinde herhangi bir önlem alınmadan depolama alanına boşaltılmaktadır. Ancak, Kırklareli ilçesinde sadece yaz aylarında tıbbi atıklar kireçlenerek, ayrı bir bölümde gömülmektedir. Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinin 26. Maddesi uyarınca; sızıntı sularının yüzeysel ve yer altı sularına karışmasını önlemek amacıyla, depo tabanını geçirimsiz hale getirip, tabanda oluşturulan bir drenaj sistemi ile sızıntı sularının toplanarak bir arıtma tesisine gönderilmesi gerekirken, havza sınırları içerisinde kalan tüm ilçelerde bu madde ihlal edilmektedir. Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinin 27. Maddesi uyarınca; depo kütlesinde havasız kalan organik maddenin, mikrobiyolojik olarak ayrışması sonucu çevreye yayılarak, patlamalara, zehirlenmelere sebep olabilecek metan gazı ağırlıklı olmak üzere karbon dioksit, hidrojen sülfür, amonyak ve azot bileşikleri yatay ve düşey gaz toplama sistemi ile toplanır ve kontrollü olarak atmosfere verilir veya enerji üretmek suretiyle değerlendirilmesi gerekirken havza sınırları içerisinde kalan tüm ilçelerde bu madde ihlal edilmektedir. Ancak, Kırklareli ve Babaeski ilçelerinde gaz çıkışını sağlamak için yetersiz miktarda da olsa bacalar konulduğu görülmüştür. Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinin 25. Maddesi uyarınca; poşet vb. maddelerin etrafa yayılmasını engellemek amacıyla depolama tesisinin etrafının bir çitle çevrilmesi gerekmektedir. Ancak, Çerkezköy ilçesi depolama tesisinin % 75’i, Muratlı ve Malkara ilçelerinin ise % 25’inde yetersiz de olsa bir çitlendirme çalışması yapılmıştır. Diğer ilçelerde ise böyle bir çalışmaya rastlanmamıştır. Havzada hiçbir belediyenin düzenli depolama alanı bulunmamaktadır. Mevcut vahşi depolama alanları ile ilgili 16 adet belediyenin depolama alanı bilgisine ulaşılmıştır. Tablo 4.13’de vahşi depolama alanları(ha) ve buna bağlı sızıntı suyu hesabı bulunmaktadır. Bazı katı atık literatürlerinde vahşi depolama alanlarında için Qs=0,9-8,6 m3/ha.gün olarak verilmektedir. Hesaplama yapılırken Qs= 4,5 m3/ha.gün kabul edilmiştir. Tablo 4.13. Yerleşmelerde Depolama Alanlarına Bağlı Sızıntı Suyu Hesabı Merkez m3 ha m3/gün ÇERKEZKÖY 40 4 18 SARAY 30 3 13,5 MURATLI 15 1,5 6,75 HAYRABOLU 5 0,5 2,25 MALKARA 8 0,8 3,6 154 LÜLEBURGAZ 130 13 58,5 BABAESKİ 40 4 18 PINARHİSAR 100 10 45 VİZE 5 0,5 2,25 KIRKLARELİ 150 15 67,5 UZUNKÖPRÜ 50 5 22,5 HAVSA 5 0,5 2,25 SÜLOĞLU 15 1,5 6,75 KOFÇAZ 20 2 9 PEHLİVANKÖY 300 30 135 ÇORLU 160 16 72 4.3. DEPOLAMA ALANLARI TEKİRDAĞ İLİ Üye Belediyeler: Açıklama Tekirdağ ili Çevre Hizmetleri Birliği (TİÇHİB) Muratlı, Hayrabolu İlçe Belediyeleri İle, Banarlı, Karacaklavuz, Çerkezmüsellim, Kımbağ, Barbaros Belde Belediyeleri. Birlik tüzüğü Bakanlar Kurulunda Onaylanmış ve 12.07.2006 tarih ve 26266 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmıştır. Birlik Nüfusu: 207.159 Atık Miktarı: 93.500 ton/yıl Batı Tekirdağ Katı Atık Birliği (BATKAB) Malkara, Şarköy İlçe Belediyeleri, Mürefte, Hoşköy, Sağlamtaş, Balabancık, Kozyörük, Şalgamlı Belde Belediyeleri. 155 Tekirdağ Merkez Bıyıkali Köyü Sınırları İçerisinde 20 ha lık bir alanda planlanan ve inşaatı tamamlanan tesis 09.06.2008 tarihinden itibaren atık kabulüne başlamıştır. Birlik tüzüğü Bakanlar Kurulunda Onaylanmış ve 29.08.2007 tarih ve 26628 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmıştır. Yer seçimi yapılmış olup, seçilen Birlik Nüfusu:55.500 Atık Miktarı: 25.100 ton/yıl Tekirdağ 3. Grup Çevre Belediyeler Katı Atık Bertaraf Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği Çorlu ve Marmara Ereğlisi İlçe Belediyeleri, Yeni Çiftlik, Sultanköy, Yenice, Misinli, Marmaracık, Velimeşe, Ulaş Belde Belediyeleri. Birlik Nüfusu: 242.285 ormanlık arazi tahsis çalışmaları devam etmektedir. Yerseçimi etmektedir. çalışmaları devam Birlik tüzüğü Bakanlar Kurulunda Onaylanmış ve 12.07.2006 tarih ve 26226 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmıştır. Atık Miktarı:110.000 ton/yıl Tekirdağ 4. Grup Çevre Belediyeler Katı Atık Bertaraf Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği Çerkezköy ve saray ilçe Yerseçimi Belediyeleri, Beyazköy, Büyük etmektedir. Yoncalı, Kapaklı, Karaağaç, Kızılpınar, Veliköy Belde Belediyeleri Tahmini 158.875 Birlik çalışmaları devam Nüfusu: Atık Miktarı: 72.000 ton/yıl EDİRNE İLİ Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu ve Lalapaşa Belediyeleri Üye Belediyeler: Açıklama Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu ve Lalapaşa Belediyeleri’nin katı atık problemini çözmeye yönelik olarak birlik kurma çalışmaları devam etmektedir. Birlik nüfusu 176.914 kişi ve atık miktarının 74.905 ton/yıl olacağı öngörülmektedir. Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu ve Lalapaşa Belediyeleri’nin katı atık problemini çözmeye yönelik olarak birlik kurma çalışmaları devam etmektedir. Katı atık bertaraf tesisi olarak belirlenen mera arazilerinin tahsisi uygun görülmemiştir ve yer seçimi süreci devam etmektedir. 156 Güney Edirne Katı Atık Birliği (GÜNEKAB) Keşan, İpsala, Enez İlçe Belediyeleri ile Beyendik, Çamlıca, Mecidiye, Paşayiğit, Yenimuhacır, Esetçe, Hacı, İbriktepe, Kocahıdır, Sultan, Yenikarpuzlu Belde Belediyeleri Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 12/ 07/ 2006 tarihinde yayımlanmıştır. Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi Projesinin ÇED süreci devam Birlik nüfusu 110.532, atık etmektedir. miktarı: 46.799 ton/yıl’dır. 20 yıl hizmet verecek şekilde planlanan alan 160.400 m² Orta Edirne Katı Atık Birliği Uzunköprü, Meriç, Çöpköy, 06.11.2007 tarih ve 26692 sayılı Kurtbey, Kırcasalih, Yeniköy, Resmi Gazetede yayımlanan Küplü, Subaşı Belediyeleri Bakanlar Kurulunun 08.10.2008 tarih Birlik nüfusu 55.932 kişi olup ve 2007/12310 sayılı kararı ile Orta Edirne Katı Atık Birliği atık miktarı 36.500 ton/yıl kurulmuştur. Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi ile ilgili ÇED süreci devam etmektedir. KIRKLARELİ İLİ Üye Belediyeler: Açıklama Kırklareli Yerel Yönetimleri Katı Atık Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği (KIRKKAB) Kırklareli Merkez, Kofçaz, Demirköy, Pınarhisar ilçe belediyeleri ile Kıyıköy, İğneada, Sergen, Yenice, Kaynarca, Üsküp, Kavaklı, İnece, Karahalil belde belediyeleri Kırklareli Yerel Yönetimleri Katı Atık Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği (KIRKKAB) Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 01/ 02/ 2006 tarihinde yayımlanmıştır. 80.000 m2’lik alana sahip tesisin inşaatına 01.04.2006 tarihinde 157 başlanmıştır. Birlik nüfusu 116.132 kişi Atık miktarı 49.170 ton/yıl’dır. Lüleburgaz, Babaeski, Vize, Pehlivanköy ilçe belediyeleri ile Alpulu, B.Mandıra, Sinanlı, Sakızköy, Ahmetbey, Evrensekiz, B.Karıştıran, Çakıllı, Kırıkköy belde belediyeleri Hizmet BiBirliği Lüleburgaz, Babaeski, Vize, Pehlivanköy ilçe belediyeleri ile Alpulu, B.Mandıra, Sinanlı, Sakızköy, Ahmetbey, Evrensekiz, B.Karıştıran, Çakıllı, Kırıkköy belde belediyeleri Lüleburgaz, Babaeski, Vize, Pehlivanköy ilçe belediyeleri ile Alpulu, B.Mandıra, Sinanlı, Sakızköy, Ahmetbey, Evrensekiz, B.Karıştıran, Çakıllı, Kırıkköy belde belediyelerinin katılımıyla birlik kurulması planlanmaktadır. Planlanan birlik nüfusu 195.500 kişi, atık miktarı 82.750 ton/yıl’dır. Şekil 4.2’de Entegre bertaraf tesislerinin bölgesel planlamaya göre kurulacağı yerler ve durumları gösterilmiştir Şekil 4.2 Entegre bertaraf tesislerinin bölgesel planlamaya göre kurulacağı yerler ve durumları (2007) ÇED Safhasında ÇED Safhasında Fizibilite Tamamlandı ÇED Safhasında Mahkeme Sürecinde 158 5. YAPILAN PROJELER 1/100 000 Ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı: Trakya Alt Bölgesi- Ergene Havzası 1/100 000 ölçekli Çevre Düzeni Planı, 2020 yılını hedef alarak, Trakya Bölgesi’nde sürdürülebilir, yaşanabilir bir çevre yaratılmasına; tarımsal, turistik ve tarihsel kimliğinin korunmasını ve Türkiye’nin kalkınma politikası kapsamında sektörel gelişme hedeflerine uygun olarak belirlenen planlama ilkeleri doğrultusunda sağlıklı gelişmeyi ve büyüme hedeflerini sağlamayı amaçlamaktadır. 159 6. KORUMA EYLEM PLANI Ergene Havzası Koruma Eylem Planının, Hedefi: Ergene Havzasında su kalitesinin iyileştirilmesidir. Eylem Planı: - Su Kalitesini etkileyen kirlilik yüklerinin en aza indirilmesi, - İlgili kurum ve kuruluşların ortak çalışmalarını sağlamak maksadıyla görev paylaşımı ile ilgili koordinasyonun yapılması ve gerektiğinde kuruluşların birbirlerinin her türlü imkanlarından faydalanması, - İzleme ve denetim faaliyetlerinin etkin bir şekilde yapılması, - Havzadaki bütün alıcı ortamların birbirleri ile olan etkileşimlerinin incelenmesi, - Su kalitesi modelleri vasıtasıyla su kalitesinin iyileştirilmesi için hangi parametrelerde, hangi ölçüde kısıtlamaya gidileceği ile ilgili bir çalışmanın yapılmasıdır. 6.1. Paydaşlar Listesi Eylem Planında yer alacak olan kurum ve kuruluşlar şunlardır: 1.Çevre ve Orman Bakanlığı - Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü - İl Çevre ve Orman Müdürlükleri - DSİ Genel Müdürlüğü - DSİ IX. Bölge Müdürlüğü - Orman Bölge Müdürlüğü 2. İller Bankası Bölge Müdürlüğü 3. Tarım İl Müdürlükleri 4. İl Özel İdareleri 5. TRAKAB 6. Belediyeler 7. OSB Müdürlükleri 160 6.2. Metot ve İçerik Ergene Havzası Koruma Eylem Planının İçeriği 1. Ergene Havzası Koruma Eylem Planı Stratejisinin Oluşturulması 2. Kurum ve Kuruluşların Koordinasyonunun Sağlanması 3. Atıksu alt yapı yönetimi Atıksu Arıtma Tesisi İş Termin Planlarında verilen tarihlerin öne çekilmesi, Kırsal yerleşimlerin atıksu altyapı ve uygun bertarafı, OSB ve tekil sanayilerin atıksu altyapı ve arıtma durumu, Yağmur suyu alt yapısı, Alıcı ortamlara yapılan deşarjların denetimi, İTP’lerde taahhüt edilen sürelerin takibi 4. Havzada katı atık yönetimi alt yapısı Yeni düzenli depolama tesisi ile pilot kompost, atık toplama merkezleri, transfer istasyonları ve sızıntı suyu arıtma tesisleri, Mevcut düzensiz depolama sahalarının ıslahı, Tehlikeli ve özel atıkların yönetimi (tıbbi atıklar, elektrik ve elektronik cihaz atıkları, piller, v.b.) 5. Yayılı Kaynak Kirlenmesi Yönetimi ve Kontrolü Tarım Alanlarından Gelen Kirlilik Yönetimi 6. Erozyonla Mücadele Çalışmaları 7. Su Kaynaklarının Yönetimi Ergene Nehri su kalitesi izleme ve modelleme sistemi 8. Ergene Havzası Çevre Bilgi Sisteminin Kurulması olarak planlanmıştır. 6.3. Kısa vadede yapılması gerekenler Ergene Nehrinde su kalitesini değiştiren atık suların miktar ve komposizyonları bilinmemektedir. Bu nedenle Ergene Nehrinde su kalite değişimleri ile önlemlerin alınmasında yeni bir kriter geliştirilmelidir. Nehir yatağı, kirletici kaynaklarının türü, boyutu ve atık su komposizyonu dikkate alınarak bölümlere ayrılmalı ve her bölümün akış yukarısında kalan kısıma yapılacak atık su deşarjının, Ergene Nehri Su Kalite Yönetim Modeli ile belirlenmiş maksimum kirletici yükü miktarını aşmaması sağlanmalıdır. Kısa dönemde yapılması gereken çalışmalar 161 - Yerleşim Yerlerinin toplu olacak şekilde AAT lerinin bir an önce yapmaları AATleri olmayan sanayilerin AATlerini bir an önce yapmaları AAT leri olan sanayi tesislerinin AAT lerini iyi işletmeleri için denetimlerin sıklaştırılması Renk için deşarj standartının bir an önce yapılması Orta ve Uzun Vadede yapılması gerekenler Ergene Havzası Koruma Eylem Planında, yapılması gerekenler kısaca özetlenmiştir: Kısa vadede verilen eylemlerin bir an önce hayata geçirilmesi, Eylem Planında havzadaki paydaşlar tarafından verilen taahhütlere uyulup uyulmadığının düzenli olarak takip edilmesi, İlgili kurum ve kuruluşların ortak çalışmalarını sağlamak maksadıyla görev paylaşımı ile ilgili koordinasyonun yapılması, Atıksu alt yapı yönetimlerince verilen İTP’na uyulması, Organik ve iyi tarım uygulamalarının ve tasarruflu sulama metotlarının teşvik edilmesi, Erozyonla Mücadele Çalışmalarının etkin bir şekilde yapılması, Su kullanım önceliklerinin belirlenmesi ve yeraltı suyu çekimlerinin kontrol altına alınması, Arıtılmış atıksuların geri kullanımın sulama vb. maksatlar için yaygınlaştırılması, Arıtma çamurunun toprakta kullanılması ve bertarafına ilişkin çalışmaların yapılması Ana kol ve yan kollarda ıslah çalışmalarının yapılması Alıcı ortamlara yapılan deşarjların denetimi ve izlenmesi Su kalitesi modelleri vasıtasıyla su kalitesinin iyileştirilmesi için hangi parametrelerde, hangi ölçüde kısıtlamaya gidileceği ile ilgili bir çalışmanın yapılması gerekmektedir. 162 7. SU KAYNAKLARI YÖNETİMİ Su kaynakları yönetiminde entegre yönetimin sağlanabilmesi için, öncelikle su kaynakları yönetiminin temel elemanlarının iyi tanımlanması ve bu elemanlar arasında entegrasyonun sağlanması gerekmektedir. Bunlar; • Kısa ve uzun vadedeki su talepleri • Akarsu havzalarının yönetimi • Yüzey ve yeraltı suyu kullanımları • Su, toprak ve orman kaynakları arasındaki etkileşim • Su kalite ve miktar yönetimidir. Söz konusu entegrasyonun sağlanabilmesi için ise: uygun bir kurumsal yapı; su hakları ile diğer ilgili yasalar ve arz-talep ile su kalitesi yönetim stratejilerinin oluşturulmuş olması gereklidir. Aşağıdaki bölümlerde, Ergene Havza Koruma Eylem Planı çerçevesinde gerçekleştirilmesi öngörülen su kaynakları yönetim planının farklı aşamaları değerlendirilmiştir. Türkiye'de entegre yönetim için gerekli kurumsal yapı, sadece merkezi hükümet seviyesinde mevcuttur. Su kalitesi yönetiminde ise, ilgili bakanlıklar arasında benzeri bir koordinasyon bulunmamaktadır. Yüzey su kaynaklarının tahsisi, kullanımı ve korunması hala tutarlı, kalıcı ve rasyonel bir temele oturtulamamıştır. Su kaynakları yönetimine ilişkin mevcut yasaların tümü, bütün sorumluluğu devlete yüklemekte olup, katılımcılıktan uzaktır. Suyu kullananların hiçbir rolü ve sorumluluğu yoktur. İçme suyu sektöründe görev yapan kurumlar arasında istenilen düzeyde koordinasyon sağlanamamış bulunmaktadır. Benzer şekilde; sulama sektöründe aynı ve birbirini tamamlayıcı nitelikteki hizmetlerde proje bazında koordinasyon sağlanamamakta ve bunun sonucu olarak, projelerden istenen fayda elde edilememektedir. 163 7.1. Eylem Planı Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından başlatılmış olan “Ergene Havzası Çevre Yönetimi Master Planı” tamamlanma aşamasındadır. Proje kapsamında, ülkemizin gerek ekolojik ve tarımsal açıdan, gerekse kentsel ve endüstriyel oluşumlar açısından en önemli alt bölgelerinden olan Trakya bölgesindeki faaliyetlerin ve gelişmelerin çevreye olan etkileri gözden geçirilmiştir. Havza ölçeğinde kirlilikler, bunların kaynakları ve nedenleri incelenip tespit edilerek acil çözümler üzerinde durulmuş, bu çözümlerin uygulanmasında gerek duyulacak teknik, organizasyonel, finansal ve yasal alanlarda atılması gereken adımlar yerel ve merkezi kategorilerde belirlenmiştir. "Ergene Havzası"nı kapsayan bu plan ile havza içerisinde kirlenmenin durumunun belirlenmesi ve çevre problemlerine kısa, orta ve uzun vadede uygulanabilecek bütüncül çözüm önerileri getirilmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda havzada daha önce yapılmış tüm çalışmalar derlenerek bir coğrafi veri tabanında toplanmıştır. Ergene Havzasının kirlilikten kurtulması için getirilen öneriler incelenmiş ve tüm bu veri ve önerilerin birlikte değerlendirildiği bir su kalitesi yönetim modeli oluşturulmuştur. Türkiye’nin en büyük metropol kenti olan İstanbul’un artan sanayi ve nüfus baskısını çevresindeki bölgelere dağıtması, en fazla Ergene Havzası’nı etkilemektedir. Bunun yanı sıra Havza’da, plansız ve kontrolsüz bir biçimde gelişen sanayi bölgeleri ve buna bağlı olarak hızla artan nüfus, Ergene Nehri’nin aşırı derecede kirlenmesine neden olmuştur. Endüstriyel, evsel ve tarımsal kökenli atık suların tamamı doğrudan ya da dolaylı olarak Ergene Nehri’ne deşarj edilmektedir. Günümüzde Ergene Nehri’ndeki kirlilik herhangi bir analize gerek duyulmadan gözle görülebilir hale gelmiştir. Bölgede yer alan köy, belde ve ilçe düzeyinde çok sayıda yerleşim merkezinin içinden akan Ergene Nehri’nden tarımsal sulama amaçlı olarak faydalanılmaktadır. Bunun sonucu su kirliliğine ek olarak toprak kirlenmesi, çoraklaşma ve tarımsal ürün kalitesinde bozulma da yaşanmaktadır. Eylem Planı çerçevesinde planlanan aktiviteler ise Ek-1’de detaylı bir şekilde belirtilmiştir. Öncelikli olarak Ergene Havzası’nda evsel atıksu arıtma sularının bertarafını temin edecek olan bu Eylem Planı, buna paralel olarak su ve toprak kaynaklarının yönetimi ve bu çerçevede ilgili 164 planlama faaliyetlerinin belirli bir takvim içerisinde yapılmasını öngören kurumsal bir rehber niteliğinde olacaktır. Eylem Planı’nda belirtilmiş olan faaliyetler ve ilgili takvim bir başlangıç noktası teşkil etmektedir. Bu takvim Çevre ve Orman Bakanlığı liderliğinde Havza içinde faaliyet gösteren tüm kurumlarla istişare içerisinde değerlendirilecek ve nihai şeklini alacaktır. Oluşturulan bu nihai takvim Çevre ve Orman Bakanlığı’nın havza ölçeğinde yapılan çalışmaları takibi ve değerlendirmesi için kullanılacak bir rehber niteliğinde olacaktır. Eylem Planı çerçevesinde Evsel Atıksular’ın bertarafı için dört temel alternatif belirlenmiştir: • Alternatif 1: Belediyesi mevcut olan tüm beldeler’de yeni tekil AAT’leri öngörülmüştür. • Alternatif 2: Bu alternatif kapsamında Ergene Havzasındaki tüm belediyelerin merkezlerinde tekil AAT’leri planlanmıştır. • Alternatif 3: Bu alternatif çerçevesinde havza ölçeğinde belirlenen atıksu toplama merkezlerinde ortak AAT’leri kullanılarak birleştirmeler yapılmıştır. • Alternatif 4 kapsamında Çerkezköy (Tekirdağ) belediyesi ve bağlı beldeleri haricinde belediyesi olan tüm beldelerde tekil AAT’nin kurulması planlanmaktadır. Çerkezköy (Tekirdağ) belediyesi ve bağlı beldeleri için ortak AAT öngörülmektedir. Alternatifler çerçevesinde öngörülen İleri ve İkincil AAT’lerinin proses akım şemaları da aşağıda belirtilmektedir. Havalandırmalı Kum Tutucu Đnce Izgara Parşal Savağı Anaerobik Bio-P Havuzu Aerobik Bölge (Nitrifikasyon) Giriş Anoksik Bölge (Denitrifikasyon) Geridevir Çamuru Süzüntü Suyu Çamur Susuzlaştırma (BeltYoğunlaştırıcı+ Beltfiltrepres) Biyolojik Fazla Çamur Şekil 7.1. İleri Arıtma Alternatifleri için Örnek Proses Akım Şeması 165 Son Çökeltim Tankı Đnce Izgara Yatay Akışlı Kum Tutucu Son Çökeltim Tankı Havalandırma Havuzu Süzüntü Suyu Deşarj Çamur Kurutma Yatakları Şekil 7.2. İkincil Arıtma Alternatifleri için Örnek Proses Akım Şeması Alternatif 1, 2, 3 ve 4 kapsamında planlanan AAT’leri Şekil 7.3, 7.4. 7.5 ve 7.6’da özetlenmiştir. Saha incelemeleri, inşaat ve işletme maliyetleri ve bu faaliyetlere yön verecek idari yapı göz önüne alındığında aşağıdaki tesbitler yapılmıştır. - Alternatif 1 kapsamında oluşan planda en fazla sayıda AAT’nin kurulması özellikle işletme döneminde maliyetlerin artmasına sebep olabilir. - Alternatif 2 kapsamında planlanan AAT’lerinin sayısı en optimal seviyede olsada coğrafi engellerden dolayı bir çok ilçede terfi zorunluluğunu getirmektedir. - Alternatif 3 kapsamında planlanan sistem kollektör ağının çok uzun mesafelerde ve büyük çaplı borular kullanarak kurulmasını gerektirdiği için maliyeti en yüksek alternatif olacaktir. Bu durumda hem maliyetlerin uygun seviyelerde olacağı hem de inşaat ve işletme aşamalarında daha verimli bir havza koruma plan ve programının uygulanacağı bir sistemin oluşturulması ön görülmüştür. Bu çerçevede Şekil 7.6’da belirtildiği gibi Alternatif 4 çalışması yapılmıştır. Bu çalışmanın sonucunda Çerkezköy ve bağlı beldeleri dışındaki tüm yerleşim yerlerine tekil AAT yapılmasının uygun olacağı tesbit edilmiştir. Alternatif 2 ve 3 çerçevesinde AAT inşaası planlanan yerleşim yerine kollektör hattı ile bağlanması öngörülen beldeler belirtilmiştir. 166 Şekil 7.3. AAT Eylem Planı – Alternatif 1 Kofcaz Lalapasa Suleoglu Kavakli Pinarhisar Karahalil Ahmetbey Kirikkoy Evrensekiz Beyazkoy Sinanli Yoncali Kircasalih Pehlivankoy Kapakli Karaagac Cerkezmusellim Kizilpinar Misinli Velimese Velikoy Copkoy Marmaracik Marmaracik Karacakilavuz Banarli Kozyoruk Haci Begendik 167 Enez AAT-4 Şekil 7.4. AAT Eylem Planı – Alternatif 2 AAT-3 AAT-2 AAT-3 AAT-5 AAT- AAT-13 AAT-6 AAT-12 AAT-11 AAT-7 AAT-14 Beyazkoy AAT-17 AAT-9 AAT-18 AAT-10 AAT-15 AAT-19 AAT-20 AAT-16 AAT-21 168 AAT-8 Şekil 7.5. AAT Eylem Planı – Alternatif 3 AAT-2 AAT-3 AAT-1 AAT-4 AAT-7 AAT-5 AAT-8 AAT-6 AAT-11 AAT-12 AAT-9 AAT-10 169 Şekil 7.6 AAT Eylem Planı – Alternatif 4 170 Alternatif 1-4 için öngörülen maaliyetler (ilk yatırım, kollektör hattı ve 30 yıllık işletme) Tablo 7.1’de özetlenmiştir: Tablo 7.2’de belirtilmiş olduğu gibi Alternatif 4 çerçevesinde maliyetlerin yanı sıra planlanan AAT’leri için öngörülen işletmeye alma yılları da belirtilmiştir. Tablo 7.1. Meriç-Ergene Havzası AAT Eylem Planı Karşılaştırması İşletme (30 Yıl) (Net şimdiki İlk Yatırım (YTL) zaman değeri) Alternatif Toplam Maliyet (YTL) Toplam Maliyet (Atıksu Arıtma + Atıksu Arıtma (İlk Yatırım Kollektör Hattı Kollektör) + İşletme) 1 124.455.062 6.952.821 131.407.883 144.722.960 276.130.843 2 112.026.694 34.042.523 146.069.217 124.558.744 270.627.961 3 105.227.424 51.968.242 157.195.666 113.836.266 271.031.932 4 115.021.072 13.275.672 128.296.744 126.096.955 254.393.699 171 Tablo 7.2. Ergene Havzası AAT Planı Atıksu Arıtma Merkez Belediye Belediye Belde Belediye Proje Nüfusu Proje Debisi (m3/gün) EDİRNE M Maliyet (YTL) Türü İşletme Alma Yılı İlk Yatırım İşletme Toplam A Toplam B (30 Yıllık) 16,165,11 17,719,329 16,165,11 33,884,44 2011 1,237,435 1,671,651 1,788,612 3,460,263 1 2011 1,333,083 1,847,079 1,884,260 3,731,339 342 3 2009 71,184 14,237 107,821 122,058 4,202 504 2 2012 479,077 699,323 515,715 1,215,038 Hacı 1,716 172 3 2009 42,900 8,580 79,538 88,118 İbriktepe 1,789 179 3 2009 44,725 8,945 81,363 90,308 Kocahıdır 1,183 118 3 2009 29,575 5,915 66,213 72,128 Sultan 1,648 165 3 2009 41,200 8,240 77,838 86,078 88,910 15,657 1 2010 7,112,768 7,868,404 7,801,739 15,670,14 Yenimuhacir 1,924 192 3 2009 48,100 9,620 84,738 94,358 Çamlıca 1,476 148 3 2009 36,900 7,380 73,538 80,918 Beğendik 2,814 338 3 2009 70,358 14,072 106,996 121,067 Mecidiye 1,108 111 3 2009 27,700 5,540 64,338 69,878 Pasayigit 1,484 148 3 2009 37,100 7,420 73,738 81,158 Lalapaşa 1,864 280 Meriç 4,059 649 2 2012 462,717 686,151 807,202 1,493,353 Küplü 3,818 458 2 2012 435,209 664,003 471,846 1,135,850 Subaşı 2,802 336 3 2009 70,041 14,008 106,678 120,686 6,401 1,024 2 2012 729,691 1,057,902 1,074,177 2,132,078 54,772 9,859 1 2010 4,381,776 5,349,106 5,070,747 10,419,85 Kırcasalih 4,738 569 2 2012 540,174 748,514 596,846 1,345,359 Çöpköy 1,554 155 3 2009 38,850 7,770 75,488 83,258 Kurtbey 1,886 189 3 172 2009 47,150 9,430 83,788 93,218 244,926 48,985 Enez 4,765 762 Havsa 10,855 1,845 2 İpsala 12,818 1,595 Esetce 2,847 Yenikarpuz Merkez Kesan Süloğlu Uzunköp 1 2011 Biyoloj DAT TEKİRDAĞ Yeniköy 1,230 123 3 2009 30,750 6,150 67,388 73,538 Karacakilavuz 4,380 701 2 2012 499,346 715,642 535,984 1,251,626 Banarlı 1,514 151 3 2009 37,850 7,570 74,488 82,058 Çerkezkö 188,276 30,006 1 2011 12,426,20 14,963,787 15,181,38 30,145,16 Çorlu 343,426 68,685 1 2011 22,666,09 21,707,636 23,355,06 45,062,69 Marmaracık 6,071 728 2 2012 692,048 1,027,595 748,720 1,776,315 Ulaş 7,273 873 2 2012 829,155 1,137,982 885,827 2,023,809 Velimeşe 8,236 988 2 2012 938,898 1,226,339 1,005,015 2,231,354 Misinli 2,592 311 3 2009 64,802 12,960 101,440 114,400 Yenice 1,663 166 26,134 4,443 1 2011 2,717,915 2,921,302 2,754,553 5,675,855 Çerkezmüselli 4,108 493 2 2012 468,363 690,697 505,001 1,195,698 Salgamlı 1,607 161 3 2009 40,175 8,035 76,813 84,848 38,382 6,525 1 2010 3,991,770 3,959,767 4,542,947 8,502,714 Sağlamtaş 3,303 396 3 2009 82,582 16,516 119,220 135,736 Balabancık 1,667 167 3 2009 41,675 8,335 78,313 86,648 Kozyörük 1,690 169 3 2009 42,250 8,450 78,888 87,338 Muratlı 26,481 4,502 1 2011 2,754,024 3,178,698 3,305,201 6,483,899 Saray 28,437 4,834 1 2011 2,957,427 3,116,556 3,508,604 6,625,160 B.Yoncalı 11,925 1,610 1 2011 1,240,231 1,808,307 1,309,187 3,117,494 Beyazköy 2,753 330 3 2009 68,834 13,767 105,472 119,239 95,952 17,271 1 2011 7,676,160 7,617,029 8,227,337 15,844,36 Üsküp 3,216 386 3 2012 80,391 16,078 117,029 133,107 Kavaklı 4,773 573 3 2012 119,317 23,863 155,954 179,818 İnece 2,934 352 2 2009 334,442 582,874 371,080 953,953 38,683 6,576 1 2010 4,023,074 3,985,287 4,849,839 8,835,126 Mandıra 5,102 612 2 2012 581,581 938,655 638,253 1,576,908 Alpullu 3,901 468 2 2012 444,764 671,697 481,402 1,153,099 Karahalil 1,880 188 3 2009 47,000 9,400 83,638 93,038 Sinanlı 1,609 161 3 2009 40,225 8,045 76,863 84,908 1,047 157 3 2009 26,175 5,235 62,813 68,048 10,632,38 21,032,63 Merkez Hayrabol Malkara KIRKLARELİ Merkez Babaeski Kofcaz Biyoloj Lüleburga 10,081,21 152,746 30,549 1 173 2011 10,400,251 Kırıkköy 2,579 310 3 2009 64,484 12,897 101,122 114,019 B.Karıştıran 6,801 816 2 2012 775,297 1,094,620 831,969 1,926,588 Ahmetbey 5,643 677 2 2012 643,258 988,312 699,929 1,688,241 Evrensekiz 3,796 456 2 2012 432,747 662,022 469,385 1,131,407 Sakızköy 1,562 156 3 2009 39,050 7,810 75,688 83,498 Pehlivank 2,620 419 3 2009 65,500 13,100 102,138 115,238 Pınarhisar 14,354 2,440 1 2011 1,492,837 1,922,599 2,044,014 3,966,613 Kaynarca 2,758 331 3 2009 68,961 13,792 105,599 119,391 Yenice 1,261 126 3 2009 31,525 6,305 68,163 74,468 16,671 2,834 1 2011 1,733,805 2,119,040 2,284,982 4,404,022 Çakılı 3,298 396 3 2012 82,455 16,491 119,093 135,583 Sergen 2,569 308 3 2009 64,230 12,846 100,868 113,714 128,297,374 254,394,329 Vize TOPLAM Toplam-A: İlk Yatırım + Kollektör Toplam-B: İlk Yatırım + Kollektör + İşletme AAT Türü - 1: Biyolojik Arıtma, 2: İkincil Arıtma, 3: Doğal Arıtma İşletme (30 Yıllık): Net şimdiki zaman değeri Eylem Planı kapsamında işletmeye alınması öngörülen AAT’leri havza ölçeğinde değerlendirildiğinde mevcut koşullarda yok denebilecek seviyelerde olan AAT’lerinden faydalanma oranının 2012 yılı itibariyle Havza ölçeğinde belediyesi olan tüm beldelerin faydalanacağı bir seviyeye ulaşabileceği öngörülmektedir. Bu plan Şekil 7.7’de özetlenmektedir. 174 100% 100% 93% 90% AAT'ye Bagli Nufus (%) 80% 70% 2008 60% 2009 50% 2010 2011 40% 2012 30% 21% 20% 10% 5% 1% 0% YILLAR (2008-2012) Şekil 7.7. Ergene Havzası Evsel AAT’lerinden Faydalanma Oranı Tablo 7.2’de de görüleceği gibi 2009 yılındaki çalışmalar Doğal Arıtma tesislerine verilmiştir. Bu çalışmalara paralel olarak büyük kapasiteli Biyolojik Arıtma tesislerinin planlamasının yapılması ve bunu takiben de 2010 yılında işletmeye alınmaları öngörülmektedir. Eylem Planı çerçevesinde belirlenen tüm bu faaliyetlerin etkin bir şekilde tamamlanması ve Havza bazında Yönetim Modelinin oluşturulup tüm kurumların koordinasyonu sağlanarak sürdürülebilir bir kalkınma ve idare modelinin kurulması için kısa, orta ve uzun dönemdeki hedeflerin belirlendiği planın detayları aşağıdaki bölümlerde tanımlanmaktadır. 7.1.1. Aşama I (Acil Düzenlemeler-Kısa Vade) Kısa vadede acil olarak yapılması gereken çalışmalar mevcut Atıksu ve Katı Atık yönetimlerinin ve buna bağlı olarak yerüstü ve yeraltı sularına olan olumsuz etkilerinin asgari seviyelere indirilmesi çerçevesinde planlanmıştır. • Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından tamamlanan, 175 “Ergene Havzası Çevre Yönetimi Master Planı” çerçevesinde alınan kuralların uygulanmasına özen gösterilmelidir. • Çorlu ve Çerkezköy (Tekirdağ), Uzunköprü (Edirne), Lüleburgaz (Kırklareli) Belediyelerinin atıksu arıtma tesislerinin ivedilikle işletmeye alınmalıdır. • Nüfusu 15.000 den büyük belediyelerin atıksu arıtma sistemlerini en kısa sürede tamamlamalıdır. • Renk için deşarj standartı bir an önce yapılmalıdır. • Arıtma tesisi mevcut olan firmaların düzenli kontrolleri yapılmalı sorunlu olan tesislerde düzeltme veya proses modifikasyonu istenmelidir. • Ergene havzasındaki 2.000 nüfus altı yerleşimlerden gelen evsel atıksuların en azından foseptik ile bertaraf edilmesi gereklidir. • Organize Sanayi Bölgeleri için ortak arıtma tesislerinin kurulması sağlanmalı ve bağımsız kirletici kökenli sanayi tesisleri için de arıtma sistemleri kurulmalıdır. • Bölgedeki sanayilerin çoğunluğunu oluşturan çok su üreten tekstil ve boya fabrikalarının tükettikleri suların geri kazanılması ve proseslerinde tekrar kullanımı konusunda çalışmalar, araştırmalar yapılarak, kirliliğin bir kısmının önlenmesi ve yeraltı su seviyesindeki aşırı düşümlerin önüne geçilmelidir. • Ergene Nehri Havzası’nda bulunan tüm yerleşim birimlerinde öncelikle atık su arıtma tesisleri ile buna paralel olarak kanalizasyon yapımına öncelik verilmesi gerekmektedir. • Bir diğer çözüm önersi olarak önerilen “mevcut sanayi tesislerinin OSB’lere taşınması” önerisinin ise bu aşamada uygulanabilir olup olmadığının belirlenebilmesi için önerinin ilgili taraflarca detaylı olarak incelenmesi gerekmektedir. • Ergene Nehrine ve yan kollarına deşarjı olan sanayi kuruluşlarının atık su arıtma tesislerini kurmalarını, kurulmuş olanların da düzenli olarak çalıştırmaları sağlanmalıdır. • Arıtma tesisleri ile kanalizasyon şebekelerinin yapılması birlikte ele alınmalıdır. • Katı atık depolama projeleri yerüstü ve yeraltı suyu beslenme alanlarına doğrudan etki yapacak sahalarda yapılamalıdır. • Arıtma tesisi ve/veya katı atık bertaraf yöntemlerini belirlemeden sanayi tesisi ruhsatı, su ihtiyaç belgesi, su tahsis belgesi verilmemelidir. Yeraltı suyu işletme kuyusu açma taleplerine olumsuz cevap verilmelidir. 176 • Kaçak sondaj kuyusu açılmasına izin verilmemelidir. • DSİ Bölge Müdürlüklerince sanayicilere, sanayi ve/veya diğer ilgili bakanlıklarca verilen su ihtiyacından fazla tahsis yapılmamalı ve gerektiğinde tahsisler revize edilmelidir. • Su tasarrufu yapılması için gerekli çalışmalara başlanmalıdır. • Rezervin tamamının tahsis edildiği yerlerde yeni tahsis yapılmamalı ve gerektiğinde revize çalışmalarıyla tahsisler tekrar gözden geçirilmelidir. a. Atıksu Altyapı Yönetimi • Çevre Bakanlığı'nın planları çerçevesinde AAT projelerine destek verilmesi. • Tekirdağ - Çorlu, Çerkezköy, Edirne – Uzunköprü, Kırklareli – Lüleburgaz AAT'de dolusavak yapılması ve yağmur suyunun evsel atıksudan ayrıştırılması ve: o Atıksu Arıtma tesisinin verimli bir şekilde işletilmesi. o Dolusavak sisteminin kurularak AAT’ye ulaşan birleşik sistemdeki yağmur sularının ekonomik olarak bertarafı ve Ergene havzası’na deşarjının sağlanması. o Kamu-Özel Sektör işbirliği çerçevesinde AAT işletme hizmetlerinin özel işletmeye devredilmesi. o Çalışanların sayısının arttırılarak eğitimden geçirilmesi. b. Katı Atık Yonetimi • Çevre Bakanlığı'nın planları çerçevesinde Katı Atık projelerine destek verilmesi. • Dere yataklarında ve kıyısında depolama uygulamaların durdurulması. c. Akredite Laboratuvar Bölgeye hizmet verecek şekilde çevre analizlerini yapabilen laboratuvar kurulması. 7.1.2. Aşama II (Mevcut Durumun İyileştirilmesi-Orta Vade) Bu aşamada, acil düzenlemelerin devamı niteliğinde olmak üzere muhtelif çevresel politikaların uygulanmasında daha etkin olunabilmesi için gerekli kurumsal, teknik ve finansal düzenlemelerin yapılması söz konusudur. 177 • Trakya’da ileri teknoloji üreten, daha az kirleten sanayi özendirilmeli ve üretim merkezlerine yatırımlar yapılması sağlanmalıdır. • Özellikle OSB ve bağımsız sanayi kuruluşlarının atık ve artıklarının düzenli kontrolünün ve izlenmesinin sağlanmasını oluşturan bir çerçeve uygulama yönergesinin oluşturulması, ham çamur, işlenmiş arıtma çamuru ve kompostun toprakta uygulamaları için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir. • Kirliliğin önlenmesine yönelik olarak, Organize Sanayi Bölgesi dışındaki sanayi tesislerinin coğrafi olarak uygun olabilenlerin, Organize Sanayi Bölgesi olarak yapılandırılması ve bölgede plansız sanayi tesisi yapılandırılmasına izin verilmemesi gerekir. Yeni yapılacak sanayi tesislerinin de mutlaka Organize Sanayi Bölgelerine yaptırılarak belli bir birlik ve disiplin altında, dünya ile rekabet edebilir altyapı ve lojistik imkânlarının sağlanarak, bu tesislerden kaynaklanan tüm sıvı ve katı atıkların ortak arıtma ve depolama tesisleriyle bertaraf edilmesi sağlanmalıdır. • Sanayi ve yerleşim birimleri için ortak işletilen, ekonomik, kontrollü ve sadece Ergene Nehrini değil tüm çevreyi hızla kirleten tehlikeli ve katı atıkların depolandığı “çağdaş katı atık depolama” tesislerinin yapımı acilen gerçekleştirilmelidir. • Edirne Tekirdağ ve Kırklareli İllerini kapsayan Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı hükümlerinde; • Havzada yer alan suyun tek bir elde toplanması ve korunması amacıyla DSİ yetkili olacaktır. DSİ su dağıtımı konusunda sistem kurulmasına ilişkin entegre proje üretecek, su temininin gelişigüzel açılan kuyularla yapılmaması hususunda denetleme yapacaktır. • Bölgenin en önemli ekolojik değerlerini oluşturan yer altı suyu rezervleri kirlilik durumları D.S.İ. tarafından takip edilerek sürdürülebilirliğinin sağlanabilmesi için alınması gerekli önlemler rapor edilerek Çevre ve Orman Bakanlığı, ilgili Belediyeler ve Valiliklere bildirilecektir.” Hükümleri yer almaktadır. 178 • Ergene Havzası’nda su ve toprak kirliliğinin önlenmesine yönelik “durum tespiti ve çözüm önerileri”nin incelenmesi neticesinde; çözüm önerilerinden biri olarak önerilen “planlanan yeni sanayi yatırımlarının mevcut OSB’lere yönlendirilmesi”. • Kirliliğin devam etmesi durumuna tarımsal alanların verimleri düşecek ve bölgenin tarımsal potansiyeli zarar görecektir. Öncelikle sanayinin yoğun olduğu Çerkezköy, Çorlu civarında ve OSB alanlarında yer alan sanayi kuruluşlarının atık sularının arıtılsa dahi Ergene Nehri’ne vermeyecek ve bu suları toplayacak bölgesel bir arıtma tesisinin kurulması veya bölgede arıtma tesisi olmayan sanayi kuruluşlarının, arıtma tesislerini kurmaları ve mevcut olanların da sıkça denetlenmesi, sanayi kuruluşlarının yeraltı suyu kullanımlarının sınırlandırılması ile bu tesislerin su ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik yeni çözüm önerilerinin getirilmesi ile Ergene Nehri’ni besleyen su kaynaklarının korunması gerekmektedir. (Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı). • Ergene Havzası’nda kirliliğin giderilmesi için, yapılacak en önemli iş, temizleme (remidasyon) planının hazırlanmasıdır. Temizleme işlemine başlamadan önce, temizleme yönteminin seçimi ve bu yöntemin temizlenecek yörede uygulama imkânının araştırılması önem teşkil etmektedir. Bu işlem için kirlenmiş olan yöredeki analitik verilerin toplanması gerekmektedir. Söz konusu verilerin, yörenin jeolojisi ve hidrolojisi hakkında doğru bilgileri vermesinin yanında, kirlenmenin tipi, konsantrasyonu ve kirliliğin gerçek boyutunu da ortaya koyması gerekir. • Bu kapsamda kirlenen yörenin araştırması tamamlanıp, veriler toplandıktan sonra planın hazırlanması gerekmektedir. Bu plan, kirlenmiş yörenin şartları ile önerilen ya da planlanan temizleme yönteminden oluşmaktadır. • Katı atıklardan kaynaklanan sorunların çözümü yalnızca Tekirdağ İli olarak ele alınmamalıdır. Çevre sorunlarının sınır tanımayacağı düşünülerek zaman, atık miktarı, maliyet gibi faktörler göz önüne alınarak Edirne, Kırklareli, Tekirdağ illerini kapsayan bir çözüm getirilmelidir. Çözüm önerisi getirilirken katı atıkların yanında tehlikeli atıklar, tıbbi atıklar da dikkate alınarak İZAYDAŞ’ın bir benzerinin de Trakya’da kurulması gerekmektedir. Ayrıca 179 atıkların bertarafı konusunda yalnızca düzenli depolama tesisleri değil, aynı zamanda ayrıştırma ve geri kazanım tesisleri de düşünülmelidir. • Her il, ilçe ve yerleşim birimlerine ayrı ayrı arıtma tesisi, katı atık bertaraf tesisi veya depo alanı kurmak, bunları çalıştıracak yeterli sayıda eğitilmiş personel istihdam etmek ve bunların ayrı ayrı denetimlerini yapmanın ekonomik ve idari açıdan akılcı olmayacağı düşünülmektedir. • Su temini çalışmalarında yeraltı sularını korumak amacıyla, öncelikle yerüstü suları kullanılmalıdır. • Atık suyun tarımsal alanlarda kullanımı için araştırmalar ve çalışmalar yapılmalıdır. 1. Veri Bankası Yağış-akım rasat istasyonlarından elde edilen kalite ve miktar verileri ile bir veri bankası kurulması. Gerek planlama gerekse işletme kademelerinde su bütçesinin belirlenmesi çok önemlidir. Dolayısı ile gerek kar ve yağmur, gerekse akım (kalite/miktar) rasat istasyonları ağı geliştirilmelidir. 2. İlgili Kuruluşların Güçlendirilmesi Çevre Bakanlığı'nın politika yapıcı ve koordinasyon sağlayıcı rolünü tam olarak yerine getirilebilmesi için organizasyon şeması, kaynak yönetiminde bütünlük sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Bu çerçevede Toprak ve Su kaynaklarından sorumlu kurumların kuruluş kanunlarına göre yetki sorumluluklarının yeniden belirlenerek mükerrer görev alanlarını ortadan kaldırılması ve hizmetlerin bütünleştirilmesi sağlanmalıdır. Eğitim ve Denetleme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi için Çevre İl Müdürlüğü koordinasyonunda ekipler oluşturulmalıdır. 3. Çalışma Grupları İlgili kuruluşlar bünyesinde "çalışma grupları" oluşturularak bilgi toplama ve izleme aktiviteleri programlanmalı, verilerin planlama ve yönetim süreçlerinde kullanılmasını gerekli hale getirecek önlemler alınmalı, ve kurumlar arası koordinasyon kurulmalıdır. Bu kapsamda Çevre İl 180 Müdürlüğü koordinasyonunda ekipler kurularak denetimlerin düzenli bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır. 4. Ormanların Korunması ve Geliştirilmesi Orman köylüsü sosyo-ekonomik yönden kalkındırılarak, orman köylüsünün ormana olan bağımlılığı en alt düzeye indirilerek ormanların korunması sağlanmalıdır. 5. Yeni Sulama Teknolojisi Bölgeye ve ürüne daha uygun sulama teknikleri desteklenmeli ve üretici eğitilmelidir. 6. Sulak Alanların Korunması Altyapı projelerinin ÇED araştırmalarında ve işletme modellerinde sulak alanlar gözönüne alınmalı ve doğal hayata enaz zarar verecek kararlar verilmelidir. 7. Erozyon ve Sedimantasyon Kontrolü Yukarı havzalar ve akarsu yamaçlarının florasının korunması ve geliştirilmesi sağlanmalıdır. DSİ ve Aağaçlandırma Genel Müdürlüğü koordinasyonunda Erozyon Kontrol çalışmalarının sürdürülmelidir 8. Su Kaynaklarının Korunması Su kaynaklarının korunması ile ilgili mevzuat işletilerek havzaların kurtarılması ve korunması sağlanmalı ve bu konuda yaptırımlar kuvvetlendirilmelidir. Bu kapsamda DSİ koordinasyonunda mevcut derelerin ıslahı yapılmalıdır. 9. Toprak Kaynaklarının Korunması Su kaynakları ile ilgili toprak kaynaklarının korunması sağlanmalı ve başka amaçlarla kullanılmaları engellenmelidir. Bu amaçla, gereken yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Tarım İl Müdürlüğü koordinasyonunda toprak tahlillerinin düzenli olarak yapılarak azot ve fosforun azaltımına gidilmelidir. Pestisit ve diğer ziraai ilaçların kontrollü bir şekilde kullanılması için Tarım İl Müdürlüğü koordinasyonunda gerekli eğitim ve denetimler yapılmalıdır. 181 10. Su Kirliliği Kontrolü Su kalite standartlarının Avrupa Birliği ve Dünya Sağlık Teşkilatı standartları ile uyumlu hale getirilmesi için başlatılmış olan çalışmalar ivedilikle tamamlanmalıdır. - “Suyu kirleten öder” prensibi ile tüm kullanıcılar denetim altına alınmalıdır. - Yeraltı suyu, suyun yeniden kullanımı gibi konularda standartlar geliştirilmelidir. Kirlenmenin en aza indirilerek ve Toprak ve Su kaynaklarının korunması için: • Kirlenmiş ve kirlenme riski olan su ve toprak alanlarının tespit edilmesi, • Kirlenmiş alanların risk sınıflamasının yapılması, • Kirlenmiş alan temizlenmesi için gerekli çalışmaların yapılması, • Toprak ve su kirlenmesinin önlenmesi ile ilgili program ve projelerin uygulaması, • Kirlilik riski yüksek olan alanlarda acil müdahale plânlarının yapılması, • Sanayide daha az atıksu üretimi, yeniden kullanım ve geri dönüşüm teknikleri ile temiz üretim teknolojilerinin sağlanması, teşvik edilmesi, • Gübre ve pestisitlerin kontrollü kullanılması, • Kamu ve özel sektör işbirliğinin geliştirilmesi, • Düzenli izleme ağının oluşturulması gerekmektedir. Bu kapsamda AAT'lerindeki işletme ve bakım personeline Belediye koordinasyonunda eğitimlerin verilmesi ve iyi uygulama yöntemlerinin tanıtılması gerekmektedir. 11. Yeraltı Suyu Kontrolü Kirlenme tehlikesinin yanısıra aşırı kullanma ile taban suyu düşmektedir. Bu amaçla Yeraltı Suyu kullanımları izlenmeli ve denetim altında tutulmalıdır. 182 12. Havza Modelleri Havzanın dış çevresiyle de ilişkisini gözönüne alan bir sistem modeli geliştirilmelidir. Bu modellerde normal ve kriz (kuraklık) dönemi şartlarını gözönüne almalı ve gerekli kısıntı esaslarını içermelidir. 13. İşletme Modelleri İşletme modelinde yağış, akış, kalite gibi fiziksel bileşenler bir bütün olarak, sosyal, ekonomik ve çevresel karakteristiklerini içermeli ve çeşitli senaryolarla karar-etki ilişkileri incelenerek sonuç performansları izlenmeli ve kararlar buna dayanarak verilmelidir. Veri bankasından gelen güncel değerlere göre işletme şekilleri gerekiyorsa düzeltilmelidir. 14. Kullanılmış Suların Arıtılması ve Geri Kazanımı Kullanılmış suların geri kazanılması amacıyla teknolojik ve mali olarak yapılabilir en üst kademede arıtılarak aynı veya farklı maksatla tekrar kullanımı sağlanmalıdır. 15. Uzaktan Algılama Teknolojisi Gerek su, gerekse toprak kaynaklarının izlenmesi ve kontrolu için en uygun yöntemlerden biri olan uzaktan algılama, uydu yöntemleri kullanılmalıdır. 7.1.3. Aşama III (Orta Vade) Aşama II’de belirtilen düzenlemelerin devamı niteliğinde, mevcut idari çerçeve içerisinde yapılacak bir takım iyileştirmeler ile entegre yönetime hız verilecektir. - Yatırım planlarını hazırlayan projelerin önceliklerini belirleyen DPT ve İller Bankası bünyelerindeki çevresel ihtisası güçlendirerek, kurumsal yapı içerisinde etkin bir yere oturtulmalıdır. - Yatırım projelerinde çevre-ekonomi dengesi aranacak, bu düzenlemede, Çevre Bakanlığı’nın sahip olduğu ihtisas güçlendirilerek, finansal kaynakları arttırılmalıdır. 183 - Bu çerçevede, Çevre ve Orman Bakanlığı politika yapıcı ve koordinasyon sağlayıcı rolünü gerçekleştirmelidir. Toprak ve Su kaynaklarının toplum yararına korunarak kullanılmasına yönelik gerekli hukuksal düzenlemelerin gerçekleştirilmesi için: • Yeraltı ve yerüstü sularının çok amaçlı kullanımı, korunması ve yönetimi ve ilgili konularda yetkililerin tespiti görev ve sorumlulukların belirlenmeli, • Bu konularla ilgili mevcut ve yeni yapılacak hukuksal düzenlemelerde tutarlılık sağlanmalı, • Kullanıcıların yetki ve sorumluluklarındaki devlet kontrolü kapsamı belirlenmeli, • Miras, alım-satım veya altyapı inşası gibi nedenlerle parçalanmış araziler birleştirilmelidir. “Ergene Havza Eylem Planı“ Paydaş Listesi aşağıdaki kurum ve kuruluşları kapsayacaktır: - Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli Valilikleri: Çevre ve Orman İl Müdürlüğü, Tarım İl Müdürlüğü, Bayındırlık ve İskan İl Müdürlüğü, Muhtarlar Derneği, Özel İdaresi Genel Sekreterliği, - Çevre ve Orman Bakanlığı: Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, DSİ Genel Müdürlüğü, DSI X1. Bölge Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü - Havza Belediye Başkanlıkları - Bayındırlık ve İskan Bakanlığı: İller Bankası Bölge Müdürlüğü - Sanayi ve Ticaret Bakanlığı: Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlıkları, Organize Sanayi Bölgesi Yönetimleri - Üniversiteler - TMMOB Mimarlar Odası Başkanlığı - TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanlığı 184 7.1.4. Aşama IV (Uzun Vade) - Havza yönetim planları hazırlayarak, havzaların hidrolojik ve ekolojik özelliklerine göre suyun ve toprağın rasyonel kullanımını sağlamak; - Belediyeler ve diğer kullanıcılar ile yapılacak işbirliği çerçevesinde, gerçekçi talep yönetimi yapmak; - Yüzey sularını kalite ve sayısal olarak yönetmek; su kalitesini izlemek, gerekirse standartlar belirleyerek uygulamak; - Suyun sektörler arası optimum dağılımını yapmak ve bu sırada ÇED yönetmeliğinin tam anlamıyla uygulanmasını sağlamak; - Belediyeler ve valiliklerle birlikte hizmetlerin fiyatlandırmasını yapmak, cezaları belirlemek (ya da "kirleten öder" ve "suyu koruyan, desteklenir" prensiplerini uygulamak) olacaktır. Bu hedefleri desteklemesi açısından yeterli finansman sağlayarak toprak ve su Kaynaklarının korunması ve geliştirilmesi için: • Devlet bütçesinden su ve toprak kaynaklarının kullanımı ve korunmasına yönelik yatırım ödeneğinin artırılması, • Su ve toprak kaynaklarının geliştirilmesi maksadıyla uygun finansman modellerinin geliştirilmesi, • “Kullanan öder, kirleten öder” prensibi çerçevesinde su ve atık su bedellerinin yatırım ve işletme giderlerini çözecek seviyede belirlenmesi, • Toplanan su ve atıksu paralarının amaca yönelik şekilde kullanılmasının sağlanması, • Su ve toprak kaynakları ile ilgili projeler geliştirilirken maliyet ve fayda analizlerinin gerçekçi bir şekilde yapılması öngörülmüştür. 185 Entegre yönetim biçiminin tam anlamıyla başarılabilmesi ise, bu aşamada gerçekleştirilmesi hedeflenen, havza yönetim modeli için gerekli aşağıdaki faaliyetlerin gerçekleştirilmesi ile mümkün olabilecektir. 1. Kuruluşların Yaklaşımı Su yönetimi ile ilgili çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren kuruluşların havza bazında planlama yaspması sağlanmalıdır. 2. Ara Teknik Eğitim Mevcut mühendis ve vasıfsız işçi kademeleri arasında ara insan gücü geliştirilmelidir. Hizmet içi eğitim programlarına yer verilerek bu ara kademe desteklenmelidir. 3. Halkın Eğitimi Su yönetiminde kullanıcıların aktif ve bilinçli katılımının sağlanabilmesi için, öncelikle eğitim şarttır. Eğitim kurumlarının programlarında yapılan düzenlemeler ve çeşitli yayın araçları ile halka aktarılan düzenli bilgiler sayesinde, tüm kullanıcılar bilgilendirilmelidir. Bu konuda gerekli mali ve kurumsal destekler sağlanarak düzenlemeler yapılmalıdır. 4. Halkın Katılımı Gerek planlama, gerekse işletme kademelerinde havza yönetim birimlerinin alacağı kararlara etkin şekilde kullanıcıların katılımı sağlanmalıdır. Bu şekilde, projelerde tüm kullanıcıların ihtiyaçları ve karşı oldukları noktalar göz önüne alınarak, kullanıcılar tarafından benimsenmiş projeler geliştirilmelidir. Aşama 1’de Kısa Vadeli hedeflerle başlayıp Aşama 4’de Uzun Dönemde halk-devlet ve özel sektör koordinasyonunda bilinçli planlamaların ve doğal kaynaklarımızı koruyucu ve sürdürülebilir kılan uygulamaların kurumsallaştırıldığı bu sürecin sonucunda temel hedef: • Nitelik ve nicelikleri ile birlikte belirlenmiş, sınıflandırılmış, güncellenebilir şekilde kayıt altına alınarak veri tabanı oluşturulmuş, 186 • Günün ihtiyaçları ile birlikte gelecek nesillerin ihtiyaçları da düşünülerek koruma, geliştirme ve verimli kullanma prensiplerine uyarak sadece ekonomik kazanımlar değil, ekolojik, kurumsal ve toplumsal değerler doğrultusunda, bilimsel esaslara uygun olarak plânlanmış, ve • Kullanıcıları katılımcı, örgütlenmiş ve refah düzeyi artmış; ulusal toprak ve su politikası oluşturulmuş Entegre Su Yönetiminin Havza Merkezli bir idari sistem şeklinde oluşumunu sağlamaktır. Bu Yönetim modeli çerçevesinde temel hedef ve politikalar: • Toprak ve su kaynaklarının kullanımı ve yönetiminde ulusal devlet politikası oluşturulması, • Toplum bilincinin yükseltilerek, toprak ve su kaynaklarının korunması, geliştirilmesi ve toplum yararına kullanımının sağlanması, • Toprak ve su kaynaklarının toplum yararına korunarak kullanılmasına yönelik gerekli hukuksal düzenlemelerin gerçekleştirilmesi, • Yeterli finansman sağlanarak toprak ve su kaynaklarının korunması ve geliştirilmesi, • Sürdürülebilir bir havza yönetimi yönünde kurumlar arası eşgüdümün sağlanması, • Toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilir kullanım ve yönetiminde bilimsel sürecin etkinliğinin artırılması, ileri teknolojilerin ve kullanma kültürünün geliştirilmesi, • Yeraltı sularının aşırı çekimi ve buna bağlı kirliliği önlemek amacıyla sanayi ve kentler için yer üstü su kaynaklarından yararlanılması. 187 8. SONUÇLAR VE ÖNERİLER Koruma alanlarının yönetiminde yerel kalkınma hedeflerini de gözönünde bulundurarak düzenleyici ve özendirici tedbirleri bir arada uygulayan stratejilerin daha başarılı sonuçlar elde edeceğine inanılmaktadır. Uygulamaların başarısı için: havza yönetiminde kullanılacak yasal bir çerçeve ortaya çıkarılması; çeşitli tarafların faaliyetlerini koordine edecek, uygulamaların önünü açacak bir kurumsal yapı oluşturulması; korunacak, yönetilecek bölge için politikalar ve stratejilerin net bir biçimde ortaya konabilmesi, hedeflerin bütün taraflarca ölçülebilir olması; entegre yönetim sistemi içinde yer alan tüm kurum ve kuruluşların yükümlülükleri ve sorumluluklarının net olarak tanımlanması; kamuoyunun uygulamaların hedefleri konusunda etraflıca bilgilendirilmesi ve halk desteğinin yüksek tutulması; bölgedeki grupların eğitimi, izleme, denetleme yürütme ve koordinasyon faaliyetleri için yeterli kaynak sağlanması; ve son olarak da havzada uygulamaların başlangıcından itibaren ölçülebilen ve gözle görülebilen gelişmeler ortaya konabilmesi durumlarında havzada yönetimin etkinliğinin şansı artacaktır. Saptanacak hedeflerin gerçekleştirilmesi, uygulama ve izleme için gereken kaynakların ayrılabilmesi başarısı ile doğru orantılı kabul edilmelidir. Hedeflerin gerçekleştirilmesinde rol oynayacak en önemli araçlar ise bu hedeflerin altında oluşturulacak eylem planlarıdır. Bölgenin sahip olduğu değerlerin, korunuyor olarak eylem planları yolu ile yeniden yapılandırılması en uzun vadeli uygulama olacaktır. Bu yapılanma bölgedeki altyapısal ve fiziki önlemlerin alınmış olması ile ilişkilidir. Bölgedeki yerel yönetimler, halk ve yatırımcıların (sanayiciler) kurulacak yeni sisteme uyum sağlamasıyla yeniden yapılanma pekiştirilmiş olacaktır. “Yönetim yapılanma yaklaşımı stratejileri”, bölgede etkin olabilecek kurumsal yapının yerel nitelikte, ancak gücünü merkezden alan; halka yakın, bölgedeki yerel yönetimlerin tümüyle ilişkili, fakat eşit uzaklıkta; güçlü finansal kaynaklara sahip; tüm teknik birimleriyle, araçlarıyla ve personeliyle örgütlenmiş; planlama, koordinasyon, iletişim, denetim, ceza, teşvik gibi araçları bağımsızca kullanabilen; hedefe yönelik teknik yatırımları yapabilen; yetkileri ve görevleri özel yasalarla net bir biçimde belirlenmiş sağlam bir yapı olması gerektiğini tariflemektedir. Bu çerçevede oluşturulacak idarenin temel görevleri: 188 1- Havza koruma ve atık su yönetimi idaresi Ergene Nehrinin korunması, bölgenin atık suyunun planlanması kontrolü ve bertarafına ilişkin her türlü önlemin alınması yetkisine sahip olmalıdır. Bölgenin ana su koruma ve kullanma planını ve bütçesini hazırladıktan sonra yerleşmelerin gelişmeleri ile diğer ulaşım, sanayi,tarım, turizm, vb sektörlerin alanları, nüfusları, kapasiteleri ile gelişme eğilimleri bölge planı ölçeğinde ele alınıp bir projeksiyon dönemi için ana fiziksel uygulama kararları üretilirken kendi su bütçesi, atık suyun bertarafı ve dönüşümü, koruma alanları ve diğer belirlediği teknik verilerle bu planlarda kendi hedefleri doğrultusunda yön verilmesini sağlayabilmeli, belediye ve valiliklerin kendi imar planlarını bu fiziki plana uygun yönlendirdiklerini denetlemek, gerekirse düzelttirmek veya durdurmak konusunda yetkili olmalıdır. 2- Her türlü koruma amaçlı su ve atık su altyapı yatırımlarını koordine etmeli, bu yatırımlar konusunda belediyelere destek olmalı, bölge için koyduğu prensipler ve altyapı master planlarıyla belediye ve valiliklerin kendi altyapı gelişmelerinin uyumlu olup olmadığını denetlemeli, gerektiğinde düzeltmek, düzelttirmek veya yeniden yapmak-yaptırmak konusunda yetkili olmalıdır (yani bu konularda Bakanlığın yetkilerini kullanıyor olmalıdır). 3- Bu plan ve proje çalışmaları için gerekli olan her teknik ve bilimsel gözlemi, araştırmayı, izlemeyi - projelendirmeyi yapabilmeli veya yaptırabilmeli, bunun için diğer kurumlarla koordinasyonu sağlamaya ve yönlendirmeye yetkili olmalıdır. 4- Yörede karar verici kuruluş olarak bulunuyor olması güçlü bir koordinasyon yeteneği ile, halkın, üniversiteler, meslek odaları ve diğer aktörlerin kararlara katılımını sağlamak konusunda gerekli donanıma sahip olması zorunluluğunu doğuracağından, bu konuda da etkin ve yetkili kılınmalıdır. 5- İdarenin finans kaynakları oluşturulurken Bakanlığın ceza yetkilerinin devri ile böyle bir kaynağın bu idarenin kullanımına verilmesi sağlanmalıdır. Bu yetki aynı zamanda idarenin denetim yetkisinin güçlendirilmesine de katkıda bulunmuş olacaktır. 6- İdare, Bakanlığın politikaları, plan ve programlarına göre kendi hedeflerini belirlemelidir. Ancak bu hedefleri ve uygulama programlarını belirlerken bir yerel danışma ve koordinasyon 189 kurulunu oluşturup, bu kurulun görüşünü almalıdır. Yani katılımın müesseseleştirilmesi, kurallarının belirlenmesi ve koordinasyonun yanısıra, katılımcılar arasında bilgi ve veri akışının sağlanması için bir “havza su yönetim kurulu” kurulmalıdır. Bu kurulda yerel yönetimler ve ilgili kamu kurum temsilcilerinin yanısıra yukarıda sözü edilen diğer aktörlerin de yeralması sağlanmalıdır. Arıtma tesislerinin kurulması ve atıkların geri dönüştürülebilir hale getirilmesi için sanayi tesisleri ve isyerleri ile karşılıklı protokollerin hazırlanıp uygulanması gerekmektedir. Ergene’ye atık sularını veren tüm yerleşmeler ve sanayi tesisleri ortak ve münferit arıtma tesisi kurmalıdır. Ergene Havzası’nda yağ sanayi ve hizmet sektörü kaynaklı bitkisel ve hayvansal atık yağların imhası da önemli bir sorundur. Bu yağların kanalizasyon sistemine dökülmesi hem dren sistemini zamanla kullanılamaz hale getirmekte hem de biyolojik arıtma yapan atık su arıtma tesisinin islevini engellemektedir. Bu nedenle kanalizasyon sistemine bitkisel ve hayvansal atık yağlar dökülmemeli, atık yağlar lisanslı toplayıcılara verilmelidir. Aşırı derecede zirai mücadele ilacı (pestisid) ve kimyasal gübre kullanımının kontrol altına alınması gerekmektedir. İl Tarım Müdürlügü ve ziraat odaları kimyasal gübre ve pestisid kullanımı konusunda çiftçileri egiterek, nerede, ne şekilde kullanacağı ögretilmeli ve bilinçsiz kullanımın önüne geçilmelidir. Termal suların kullanım sonrası çevreye, yüzey sularına ve kanalizasyon sistemine doğrudan deşarj edilmesi önlenmeli ve jeotermal suların reenjeksiyonu sağlanmalıdır. a. Ergene Havzası Mevcut Durumu Ergene Havzası’nı kirleten kaynakların büyük bir kısmının insan kaynaklı olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu insan kaynaklı kirliliklerin evsel atıklar, endüstriyel, ve tarımsal kaynaklı atıklar olduğu ve bunların yerleşim birimlerinden geçen akarsulara döküldüğü noktada arıtıma tabi tutulmayan kanalizasyon hatları aracılığı ile yoğun bir kirlenmeye sebep olduğu tespit edilmiştir. Göl, bataklık, sulak alan, vb. su noktalarının, fiziksel ve kimyasal davranışlarını, bölgenin jeolojik, tektonik, hidrolojik ve hidrojeolojik özelliklerinin yanı sıra iklimsel ve çevresel faktörler kontrol 190 etmektedir. Alanda meydana gelen iklimsel olaylar su kaynaklarının kimyasal özelliklerini etkilemektedir. Örneğin yağışlı dönemde aşırı yağışların meydana getirdiği taşkın sularının göle ulaşması göl suyunda seyrelmeye neden olacaktır. Benzer şekilde yağışların meydana gelmediği kurak dönemde ise buharlaşmadan kaynaklanan konsantrasyon artışı gözlenebilecektir. b. Havza Gözlem Merkezinin Kurulması Ergene Havzası’ndaki tüm belediyelerin, kamu kurumlarının, üniversitelerin ve Sivil Toplum Kuruluşlarının desteği ile bir gözlem merkezinin kurulması elzemdir. Yüzey ve yeraltı sularının fiziksel ve kimyasal özelliklerini uzun yıllar gözlemlenmesi, havzanın sürdürülebilir planının oluşturulmasına büyük oranda katkı sağlayacaktır. Bununla birlikte havzadaki akarsuların kimyasal özellikleri ve debisi ile ilgili periyodik çalışmaların yapılması gerekmektedir. Bu çalışmalar sonucu elde edilecek veriler ile havzanın davranışı sağlıklı bir şekilde ortaya konmuş olacaktır. Havza ekolojisinin korunması ve sürdürülebilir yönetim planının oluşturulması amacı ile ölçüm ve analizlerin kurulacak olan gözlem merkezince yapılması ve verilerin arşivlenmesi gerekmektedir. c. Ergene Havzasındaki Yerleşim Birimlerinin Atıksu Arıtma Tesislerinin Durumu Ergene Havzasındaki yerleşim birimlerinden sadece Yenice’de verimli çalışmayan bir atık su arıtma tesisi bulunmaktadır. Mevcut ve ileriki yıllarda faaliyete alınacak olan arıtma tesislerinin örnek analizlerinin yapılacağı ve bütün belediyelerin katılımı ile yapılacak olan ortak bölgesel bir laboratuarın kurulmasında büyük fayda olacaktır Artan nüfus ile birlikte alt yapı ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yapılacak tüm kanalizasyon tesisleri ile birlikte atıksu arıtma tesisleri de mutlaka düşünülmeli ve tesislerin işletmeye alma zamanları birlikte olmalıdır. Ergene Havzası’nda nüfus yoğunluğu olan belediyelerin ilave atıksu arıtma üniteleri ihtiyacı olacaktır. Bununla birlikte Ergene Havzasında yer alan ve atıksularını ileten belediyeler Eylem Plan takviminde belirtilmiş olan iş takvimine göre atıksu arıtma tesislerini işletmeye almalıdırlar. c. Ergene Havzası Yönetim Modeli 191 Bölüm V’de tanımlanan yasal ve kurumsal yapı çerçevesinde, entegre yönetim biçiminin tam olarak hayata geçirilebilme başarısı, su geliştirme projelerinin çevresel boyutlarının çok ciddi değerlendirilerek, su arzı bazında bir yönetimden talep bazında bir yönetime geçebilme ve bu sırada ekonomik enstrümanları efektif olarak kullanılabilmeye bağlıdır. Bu geçiş sürecinde aşağıdaki faaliyetlerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir: • Hedefi ve ekonomik boyutu kesin yatırım programlarının oluşturulması; • Plan kararlarının, talep ve fiyat mekanizmalarına göre alınması; • Tüm yönetim düzeylerinde entegrasyonun güçlendirilmesi; • Su kaynaklarının korunmasına yönelik olarak alınan önlemlerin entegrasyonu; • Fiziksel ve sosyo-ekonomik faktörlere göre suyun optimal kullanımının belirlenmesi; • Halkın yönetime aktif katılımı; • Rasyonel su kullanımı konusunda halkın bilinçlendirilmesi; • Gerektiğinde yeni ve alternatif su kaynakları geliştirilmesi; • Erozyonun kontrolü, ağaçlandırma, örtü geliştirme gibi toprak muhafaza tedbirleri, ve mevcut ormanların geliştirilmesi; • Risk, çevresel ve sosyal etkiler bazında taşkın yönetim modellerinin geliştirilmesi; • Su kalite stratejisi belirlenmesi (su kalite sorunları, su kalite hedefleri ve standartları, mevcut ve muhtemel kirletici kaynakların tesbiti, çözümler vb.); • Kaynaklarında kalite-kantite ilişkisinin kurulması; • Veri tabanı, tahmin modelleri, v.s. nin gelişmesi; Coğrafi Bilgi Sistemleri, uzman sistemler gibi modern teknolojilerin uyarlanması; • Su kaynakları yönetimi konusunda araştırmaların teşviki; • Kullanıcıların, suyun tasarrufu ve atık minimizasyonuna yönlendirilmesi; • Su hizmetlerinin fiyatlandırılması; su fiyatının, suyun temini ile ilgili sermaye, işletme, bakım ve çevre maliyetlerini içerecek ve sermaye maliyetlerinin 25-30 yılda geri dönmesini sağlayacak biçimde ayarlanması; • Kanalizasyon hizmetlerinin benzeri bir yaklaşımla fiyatlandırılması; • Sulama sularının kalitesi izlenerek, üretimin olumsuz şekilde etkilenmesinin önlenmesi; 192 • Tarımsal ilaç ve gübrenin doğru kullanımının sağlanması; • Tarımsal ve endüstriyel faaliyetlerin yüzey ve yeraltı sularını kirletmesinin önlenmesi; • Ormanların, eko-sistemin korunması ile ilgili stratejilerin tesbit edilmesi; • Barajların etüd-proje safhasında, baraj havza ve rezervuarlarında erozyon ve sedimantasyon etkilerinin göz önünde bulundurulması. d. Ergene Havzası Kentsel Kanalizasyon ve AAT Altyapısı Atıksu alltyapısı kapsamında yaşanan en belirgin sorunlar aşağıda sıralanmıştır: • Sektördeki finansman sıkıntısının yanı sıra en önemli dar boğazlardan biri de Belediyelerin mevcut yapılanmalarından kaynaklanmaktadır. Yatırımları gerçekleştirmek tam anlamıyla çevrenin korunması anlamına gelmemektedir. Yapılan bu işlerin devamını sağlamak, yani bu tesislerin işletilmesini sağlamak gerekmektedir. Bugünkü haliyle İller Bankasınca yaptırılan ve işletilmek üzere Belediyelere devredilen tesisler gerek teknik eleman yokluğu gerekse de işletme ve bakım masraflarını karşılamadaki zorluklar nedeniyle kısa sürede büyük problemlere maruz kalmakta ve hatta atıl yatırmalara dönüşebilmektedir. • Arıtma konusunda kamu kuruluşlarında yeterince uzman personel bulunmamaktadır. • Uzun dönemli ve kalıcı olması beklenen planlar kısa vadede plan değişiklikleri ve kaçak yapılaşma nedeniyle delinmekte, bu planları esas alan sistem önerileri güncelliğini yitirerek geri dönüşlerle sonuçlanmaktadır. Plansız yapılaşma çok farklı ele alınabilecek ve çözüme kavuşturulabilecek bir sorunu çok yüksek maliyetlerle çözme sonucuna götürebilmektedir. • Çevre sağlığı ile ilgili tesislerin korunması konusunda halkımız bilinçsizdir. Bu konuda eğitimsizdir. • Küçük ve orta ölçekli belediyelerde projesiz alt yapı tesisleri yapım işine girişilmektedir. • Mevcut tesisler ( sadece kanalizasyon tesisleri değil diğer idarelere ait olanlarda) bir çok kuruluşta kayıt altında değildir. Projelendirmede ve yapım esnasında zorluklara ve hatta yanlışlara yol açan bu durum en öncelikli ele alınması gereken konulardandır. • Bugüne kadar su ve kanalizasyon sektöründe projelendirmede literatür bilgileri kullanılmıştır. İlden ile değişiklik arz edecek yapı; su tüketimi, tüketimdeki eğilimler, 193 kanalizasyona geri dönüş oranları, atık su karakterizasyonu vb. bir çok konuyu etkileyecek ve ayrı kriterler kullanılmasını gerektirebilecektir. Projeler deneysel çalışmalardan ve analizlerden yoksun yapılmaktadır. Bu sorunların kısa ve orta dönemde çözüme kavuşturulması için öngörülen çözümler: • Sektör sorunlarını aşmak üzere gerekli hukuksal ve kurumsal yapı oluşturulmalıdır. • Mevcut kapasitenin etkin kullanımı, planlı yapılaşma, plan ilke ve kararlarından taviz vermeme, kayıt altına alınmış tesisler, deneysel çalışmalarla desteklenmiş projeler, uzmanlaşma, halkın çevre sağlığı konusunda eğitimi, etkin tarifelendirme sistemi, mevcut yerel, özel sektör kapasitesinin verimliliğinin ve sektöre katkısının artırılması, teknoloji seçimlerinin proje alanı özellikleri de dikkate alınarak yapılması ve daha birçok konu hem kendi başlarına birer hedef hem de sektör sorunlarını aşmada diğer aşamaları bütünleyici bir etken konumundadır. • Uzun dönemdeki temel amaçlar halkın çevre sağlığı tesisleri ihtiyaçlarının tam anlamıyla karşılandığı, çevrenin ve doğal hayatın korunduğu uzun dönemli hedeflerin yanında teknolojiyi izleyen, konularında ihtisas sahibi kişilerin artması, entegre planlama mantığının uygulamaya konulması, sonucu çıkan planlara uygulayıcı birimlerin sahip çıkmalarının sağlanması, bu konuda bağlayıcı tedbirler konulması, rasyonel kaynak kullanımı, etkin yatırım geri dönüşü uygulama ve düzenlemeleri, işlerlik kazanmış koordinasyon sistemi ve bu sisteme destek sayısal ortamda kayıtlı, coğrafi olarak referanslandırılmış alt yapı tesisleri bilgileri, tüm bu hedeflerin Büyük şehir bazından ülke geneline yayılması, makro ölçekte bu hedeflerin sürdürülebilir, kalkınma ve bölgesel gelişme hedefleri ile örtüşmesinin sağlanması olarak özetlenebilir. Bu çerçevede yapılması öngörülen Yasal ve Kurumsal Düzenlemeler aşağıda sıralanmıştır: • Kanalizasyon tesislerinde modern işletmecilik esaslarına uygun tarife sistemi uygulanması sağlanmalıdır. Aksi halde büyük emek ve para sarf edilerek meydana getirilecek tesislerin çalıştırılmaları mümkün olamayacaktır. Kanunla, içme suyu tüketim bedelini geçmemek üzere Belediyelere atık su ile ilgili çevre temizlik bedeli tahsilatı olanağı sağlanmıştır. 194 Halbuki yapılacak istatistiksel ve deneysel arazi çalışmaları ile destekli şebeke işletme maliyetleri analizi ve bulunduğu yerlerde atık su arıtma tesislerinin tüm ana maliyet bileşenleri (amortisman giderleri, bakım giderleri, personel ve idare sabit giderleri, değişken işletme giderleri gibi) gerçekçi atık su tarifesi belirlemede baz olmalı ve ona göre bir düzenleme yapılmalıdır. • Ek kapasite olarak önerilebilecek özelleştirme, Yap-İşlet ve Yap-İşlet-Devret modellerinin farklı statülerdeki kamu kurumlarında mevcut hukuki yapı içinde uygulanabilirliliği araştırılarak, (kısa vadede bu aşaması gerçekleştirilebilir) araştırma sonucunda uygulamaya dönük yapısal ve hukuksal düzenleme önerileri mümkün olabilirse (bu ancak etkin koordinasyon ve iletişimle mümkün olabilir ki, burada kuruluşu gereği DPT aktif rol alacaktır) bu plan döneminde, olamadığı takdirde bir sonraki plan döneminde ele alınmalıdır. Aksi takdirde, bu modeller siyasi iradeyi aşabilen yerlere has örnek uygulamalar niteliğinden kurtulamayacaktır. • Kanalizasyon ve arıtma tesisleri konusunda mevzuat dağınıklığını giderecek şekilde bir Atık Su Yasası hazırlanabilir. • Her yıl Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yayımlanan ‘’Uygun Bedel Kriterleri Tebliği’’ mutlak suretle yüksek tenzilatı özendirmeyecek şekilde hazırlanmalıdır. İş azlığından veya nakit kifayetsizliğinden bunalan müteahhitlerin, yüksek tenzilata özendirilmesi hem sektörü ve hem de yapılan işin kalitesini olumsuz etkilemektedir. • Yüksek tenzilatın en uygun fiyat olmadığı kesinlikle bilinmeli ve kabul edilmelidir. • Yatırımcı kuruluşlar tarafından yıllarca önce hazırlanmış genel şartnameler ve genel teknik şartnameler, birim fiyat tarifi ve genel fiyat analizleri gelişen modern teknolojiye göre yeniden hazırlanmalı ve hakkaniyete aykırı tek taraflı hükümler uygulamalardan kaldırılmalıdır. • Belediyelerin teknik kadrolarını güçlendirdikleri takdirde İller Bankası kuruluş yasasında da gerekli düzenlemeler yapılarak belediyelerin işletme sorunlarına belirli ölçülerde eğilebilecek ve Belediye personeline eğitim olanakları sağlamak amacıyla organize olabilecek bir yeniden yapılanma söz konusu olabilir. 195 Bunlara ilave olarak getirilebilecek politikalar şu şekilde özetlenebilir: • Etkin koordinasyon sağlanmalı, entegre planlama mantığı getirilmeli, plan kararlarından taviz verilmemeli, kaçak yapılaşmaya engel olunmalıdır. • Tüm alt yapı tesisleri (sadece su ve kanal sektöründe hizmet veren kurumların değil diğer tüm idarelerinde) coğrafik referanslı olarak sayısal ortamda kayıt altına alınmalıdır. • Sektörde finansman dar boğazını aşmak üzere, yeni kapasiteler olarak önerilen modellerin hayata geçirilmesi için; yapılacak çalışmalar sonunda gerekli yasal ve kurumsal düzenlemeler yapılmalıdır. • Yatırımcı kuruluşlar tarafından hazırlanmış genel şartnameler, genel teknik şartnameler, birim fiyat tarifi ve genel fiyat analizleri teknolojik gelişim doğrultusunda güncelleştirilmelidir. • Öncelik sıraları dikkate alınarak belediye yerleşimlerinin tümünde alt yapı projelerinin arıtma ve deşarj dahil yapılarak projesiz imalatın önüne geçilmesi gerekir. Yapılmış projeler imar değişikliği ve yoğunluğun değişimi ve mevcut kanalizasyon dikkate alınarak yapım aşamasından önce güncelleştirilmelidir. • İller Bankası tarafından yapılıp Belediye’nin işleteceği kanalizasyon şebekelerinin ve atık su arıtma tesislerinin bakımı, onarımı ve işletilmesi için gerekli olan araç gereç ve eğitimli personel ihtiyacının karşılanmasında İller Bankası Belediye’lere yardımcı olmalıdır. • Taşkınların önlenebilmesi amacıyla, yağmur suyunda öncelik derelerin ıslahına verilmeli, drenaj havzalarının doğal deşarjında planlarla yapılaşma önerilmemeli, özellikle buralarda kaçak yapılaşmaya da müsaade edilmemelidir. • Büyük emek ve finansman harcanılarak yapılan halkın sağlığı ile ilgili olan kanalizasyon şebekelerine halkın verdiği zararın önlenmesi için halkın eğitilmesi sağlanmalıdır. • Proje alanındaki atık su karakterizasyonunun belirlenmesine yönelik deneysel arazi çalışmaları ve analizlerin projelendirmede kullanılması sağlanmalıdır. • İhale edilecek işlerin mutlaka projelerinin tam olarak yapılmış olması ve ödeneklerinin önceden tefrik edilmiş olması,işlerin sürüncemede kalmadan süratle bitirilmesini sağlayacaktır. Bu sistem yerleşinceye kadar rayiç ve sabit birim fiyatlar sağlıklı ve gerçeği 196 yansıtacak şekilde özenle hazırlanmalıdır. • Mevcut tesislerde, bakım onarım ve kısmi yenileme çalışmalarının zamanında yapılması sağlanmalıdır. • Kanalizasyon ve arıtma tesislerinin ülke, bölge ve yerleşim koşullarına uyum sağlamasına, uygun teknoloji kullanımına sürekli işlerlik sağlanmasına özen gösterilmelidir. • Belediyelerin su ve kanalizasyon işletmeleri özelleştirilerek, belediyelerin yapım ve işletmeden uzaklaştırılıp, denetleme mekanizması haline getirilmesi teşvik edilmelidir. • Yağmur sularının ayrık sistemde çalışan tesislerimizde atık suya intikali önlenmelidir. • İşleyişe bakıldığında, dış kredi miktarları işlerin ihale bedellerinin en az iki katıdır. Yerli kredili işlerin desteklenmesi gereği bir kez daha vurgulanmalıdır. Yabancı kredi veren kuruluşlar ülkemiz gerçeklerine uygun olmayan işletilmesi zor, çok enerji tüketen, çok fazla mekanik ekipman gerektiren tesisleri tavsiye etmekte, bu arada sağlanan kredinin büyük bir kısmıyla ülkemize pahalı ekipman ve malzeme satmaktadırlar. • Mevzuata göre alt yapı ve hammaddeleri üzerinde yetki sahibi tüm kuruluşların bir araya gelerek oluşturulacak havza planları ile çalışmaya başlamaları faydalı görülmektedir. e. Ergene Havzası Kırsal İçme Suyu ve Kanalizasyon Kırsal alandaki içme suyu ve kanalizasyon ile ilgili sorunlar şu şekilde özetlenebilir: • Su kaynaklarının yönetimi, korunması, geliştirilmesi ve kullanılması ile ilgili su yasasının olmaması, su kaynaklarından sorumlu kurumların fazlalığı, havza bazında değerlendirmenin yapılmaması ve birimler arası işbirliğine, sektörler arası entegrasyona gidilmemesi nedeniyle köklü çözümlere ulaşılamaması. • Kırsal alanda dağınık ve yeni yerleşim yerlerinin kurulması nedeniyle hizmet alanı genişlemekte dolayısıyla ihtiyaçların giderek artması, bu üniteler ile ilgili envanterin sağlıklı yapılamaması ve elde edilen bilgilerin tam ve güvenilir olmaması. • Su kaynaklarının tam olarak değerlendirilememesi nedeniyle özellikle susuz ve yetersiz ünitelerin ihtiyaçları tesbit edilip sorunlarının çözümlenememesi. • Temini ve işletme kolaylığı nedeniyle Yeraltı Su Kaynakları (YAS) rezervinin korunmasına 197 özen gösterilmeden denetimsiz bir şekilde Yerüstü Su Kaynaklarından çok YAS kullanımının yaygın olması. • Kırsal alanda son yıllarda kaydedilen sosyal ve ekonomik gelişmeler sonucu kişi başına günlük su ihtiyacının artması nedeniyle, mevcut tesislerin yetersiz kalması. • Etüt, planlama, proje ve yapım işlerine yeterince önem verilmemesi, siyasi baskıların öne çıkması, yetişmiş teknik eleman sayısının giderek azalması, hizmetiçi eğitime önem verilmemesi. • Tesis yapım, bakım-işletme ve onarım maliyetine faydalananların katılmaması nedeniyle tesis yapımında ekonomik analize önem verilmemesi dolayısıyla sınırlı olan finans kaynaklarının rasyonel bir biçimde kullanılamaması. • Kırsal alanda tarımsal ve evsel atıklarla oluşan çevre kirlenmesine önem verilmemesi nedeniyle su havzalarının kirlenmeye açık olması dolayısıyla suların kirlenmesinin önlenememesi ve halkın bu konuda yeterince bilinçlendirilmemesi. • Tesislerin yapım, bakım, onarım, ve işletme hizmetlerine faydalananların katılımının sağlanamaması nedeniyle bu işleri yürütecek olan su kullanıcı birliklerinin ve köy muhtarlıklarının yeterli miktar ve özellikte personel, ekipman ve finansmana sahip olmaması, yeterince eğitimin verilmemesi, bu konularla ilgili çeşitli yönetmelikler bulunmasına rağmen yaptırım gücü olmaması nedeniyle bunların uygulanamaması olarak sıralanabilir. Üstte belirtilen sorunlarla ilgili çözüm önerilerini ise şu şekilde sıralanabilir: • Herkese yeterli ve sağlıklı içme suyu temin için su kaynaklarının havza bazında sektörler arası entegre bir yaklaşımla korunmasına, kullanılmasına ve geliştirilmesine önem verilmelidir. Bu sorunun çözümü için mevcut yasalar yetersiz kaldığından yeni yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Özellikle içme suyu olarak kullanılan kaynaklar, baraj ve doğal göller kirlenmeye karşı korunmalı, bu koruma sistemli olmalı ve sürekli denetlenmelidir. • Yapımı tamamlandıktan sonra herhangi bir teknik vasfı bulunmayan köy tüzel kişiliğine teslim edilen münferit içme suyu tesislerinin işletimini sağlayacak birimlerin (belediyelere benzer içme suyu büroları) kurulması, bölge okulları veya kooperatif işletmeleri anlayışı ile 198 işletilemeyen bu tesislerin çalıştırılması sağlanmalıdır. • Tesis yapım ve bakım, onarım ve işletme giderlerine köylünün katılımını sağlamak amacıyla gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. • Yetersiz kalan içme suyu tesisleri alternatif su kaynakları ile takviye edilmeli ve kırsal kesimde yaşayan insanlarımızın da çağdaş yaşam standardına ulaşmasına katkıda bulunulmalıdır. • YAS rezervi kontrol altında tutularak seviyesinin korunmasına özen gösterilmeli gerekiyorsa çeşitli yöntemlerle suni besleme yapılmalı özellikle kıyı şeritlerinde tuzlanmanın engellenmesi için YAS’ların kullanımı denetlenmelidir. Öncelikle açılmış olan rezerv kuyularının değerlendirilmesini sağlayacak yatırım planlamaları yapılmalıdır. • Tarımsal kirliliğe neden olan aşırı gübre ve tarım ilacı kullanımı sınırlandırılmalı ve bu konuda kullanıcıların bilinçlendirilmesi için eğitim programları düzenlenmelidir. • Su kalitesi kaynakta ve kullanım noktasında, mevsim değişikliklerinde mutlaka kontrol edilmelidir. Bu işten sorumlu kuruluşların işbirliği içersinde periyodik kontrollerini gerçekleştirmeleri gerekmektedir. • Özellikle kırsal kesimde izin verilenin çok üstünde olduğu belirlenen içme suyu şebeke ve isale hatlarındaki su kaybı oranını en aza indirebilmek için bu konuda geliştirilmiş teknolojilerden yaralanarak su kayıpları önleme projeleri hazırlanmalıdır. • Kanalizasyon tesisleri mutlaka gerekli arıtma ve deşarj tesisleri ile birlikte ele alınmalıdır. Atıklar çevre ve insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde deşarj edilmelidir. Köy ve bağlı yerleşim birimlerinin kanalizasyon atıkları için doğal arıtma ve benzeri teknolojilerin uyarlanmasına imkan verecek çalışmalar başlatılmalıdır. • Su kaynakları kirlendikten sonra büyük masraflarla arıtılması yerine kirlenmeden önce korunması için tedbirler alınmalıdır. Bu amaçla pis suların uzaklaştırılması, bunların arıtılması, katı atıkların toplanması, depolanması veya çevre kirliliği yaratmayacak şekilde imha edilmesi sağlanmalıdır. • Kırsal alana hizmet götüren kuruluşlar arasında iş birliği ve koordinasyon sağlanması kırsal yaşam standardının da kentsel yaşam seviyesine ulaşabilmesi için politikalar ve hizmet kriterleri oluşturulmalıdır. 199 • Kırsal alt yapı planlamalarının daha sağlıklı planlanıp uygulanabilmesi için köylerin halihazır ve yeni yerleşim yeri planlarının alımına öncelik ve önem verilmelidir. Tüm bu sayılan önerilerin suyun, kanalizasyon ve arıtma tesislerinin geleceğimiz açısından çok büyük önemi olduğunu kullanıcılara en iyi şekilde anlatabilmek için tüm kamu kurum ve kuruluşlarının ve sivil toplum örgütlerinin sağlayabildikleri katkılar çerçevesinde eğitim programları düzenlenmelidir. Bu programlar doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığı ve medyanın tüm olanakları seferber edilmelidir. e. Ergene Havzası Katı Atık Yönetimi İyi bir çevre yönetiminin gereği olan katı atık yönetimi, dünyamızın sahip olduğu enerji, hammadde gibi doğal kaynakların kıtlığı ve kullanılmasında maksimum verimin sağlanması zorunluluğu ile teknik, ekonomik ve sosyal disiplinlerle çok yönlü ilişkiler içerisinde olan önemli bir faaliyet dalı olarak açıklanabilir. Atık yönetimi, atıkların geri kazanılmasını, atık miktarını artıran üretim ve tüketim türlerinin sınırlandırılmasını ve istihdam yaratılmasını da kapsayan ve giderek önemi artan bir konu haline gelmiştir. Katı atıkları kaynaklarına göre 4 sınıfta değerlendirebilir: • Evsel katı atıklar: Konutlardan atılan, tehlikeli ve zararlı atık kavramına girmeyen, bahçe, park ve piknik alanları gibi yerlerden gelen katı atıkları ifade eder. • Endüstriyel nitelikli katı atıklar • Tıbbi katı atıklar ve • Özel katı atıklar Katı atık yönetimi; sadece çevre kirliliği boyutuyla ele alınmayıp, kent ekonomi politiği içerisinde üretim, istihdam, kaynakların etkin ve verimli kullanımı, tüketim, yaşam tarzı gibi özelliklerle birlikte değerlendirilmelidir. Katı atık yönetiminin temel ilkeleri; • Atık miktarının azaltılması 200 Atık miktarının ve toksik özelliğinin azaltılması katı atık yönetiminin en temel unsurlarından birisidir. Evsel katı atıkların miktarı, toksik özelliği ve bertaraf maliyetleri arttıkça, atık yönetiminde kaynak azaltmanın da önemi artmaktadır. Ne kadar az atık toplanır, işlenir ve bertaraf edilirse, atık yönetimi ve üretilen atıkların çevreye verdiği zarar da o oranda az olacaktır. Katı atıkların azaltılması pek çok yolla mümkün olmaktadır. Bunlar; imalat sürecinde paket ve ürünlerin yeniden projelendirilmesi; tüketim sürecinde daha az atıklı ürünlerin satın alınması ve yeniden kullanılması; günlük hayata geçirilen bazı kurumsal değişiklikler (kağıdın iki yüzünün de kullanılması gibi); daha dayanıklı ve toksik özelliği az olan ürünlerin satın alınması, endüstrilerde daha az atık üreten teknolojilerin seçilmesi gibi yöntemlerdir. Planlama etkili bir atık azaltma programında en temel unsurlardan birisidir. Plancıların kendi bölgeleri için plan geliştirmeden önce neyi ne kadar azaltacaklarını ve sonuçlarının nasıl ölçüleceğini tesbit etmeleri gerekmektedir. Evsel katı atık planları, etkili kaynak azaltma politikasına, açıkça tanımlanmış amaçlara ve anlamlı ölçüm stratejilerine ihtiyaç duymaktadır. • Üretilen atıkların geri kazanımı Atıkların geri kazanılması; çöpün içerisinden ekonomik değeri olan maddelerin geri alınarak değerlendirilmesi ve böylelikle çöp miktarının azaltılması işlemidir. Bir diğer deyişle, atığın üretim ve tüketim sistemine geri verilmesidir. Geri kazanım, atık alanı ihtiyacını ve kirliliği azaltmak, enerji maliyetinden tasarruf etmek amacıyla uygulanmaktadır. Yeniden kullanım, geri kazanma işleminin en iyi şeklidir. Bunun mümkün olmadığı zamanlarda, geri kazanılan maddeler bir başka ürünün ham maddesi olarak işlenebilir. Geri kazanımın uygulanmasında alınacak tedbirler aşağıda belirtilmiştir. o Hedeflerin belirlenmesi ve gözlem ağının kurulması, o Geri kazanılabilir malzemenin kaynağında ya da ulaşılabilir toplama merkezlerinde ayrılmasının sağlanması, o Kaynakların akılcı bir şekilde fiyatlandırılması ile geri kazanımlı ürünlere pazar sağlanması. 201 • Atıkların çevreye zarar vermeden bertaraf edilmesi Katı atık yönetiminin en önemli unsurlarından birisi de geri kazanılması mümkün olmayan katı atıkların insan ve çevre sağlığına zarar vermeden bertaraf edilmesidir. Bu aşamada bertaraf teknolojileri gündeme gelmektedir. Hangi teknolojinin nerede, nasıl ve hangi kapasitede seçileceği, teknik ve ekonomik araştırmayı gerektiren bir konudur. Teknolojiyi saptayan en önemli parametre ise o yörenin katı atığının özelliğidir. Dolayısıyla katı atığın özelliği iyice araştırılmadan seçilen bertaraf teknolojileri yerel yönetimler ve ülke için büyük maddi zararlar doğurabildikleri gibi çevreyi de olumsuz yönde etkileyebilirler. Katı atıkların yönetiminde yaygın olarak kullanılan en önemli üç yöntem; o Düzenli depolama, o Kompostlama ve o Yakma’dır. Katı atık yönetiminde karşılaşılan en önemli sorunlar aşağıda özetlenmiştir: • Katı atık kompozisyonu ve miktarına ilişkin verilerin eksik ve hatalı oluşu, • Kurumlar arasında sorumlulukların açıkça tanımlanmamış olması, • Ulusal düzeyde katı atık yönetimine öncelik verilmemesi ve bu konuda oluşturulmuş bir politikanın bulunmaması, • Mevcut yasa ve yönetmeliklere uyulmaması, • Her konuda denetim eksikliği, • Ulusal teknik performans ve teknoloji uygulama standartlarının olmaması, • Özel sektörün katılımını ve rekabetini önleyen yasaların bulunması, • Yetersiz eğitim ve bilgilendirme nedeniyle kamuoyu katılımının sağlanamaması, • Çöp toplama ve bertaraf sorumluluklarının farklı belediyelere verilmesi, • Çöplerin kaynağında ayrı olarak toplanmaması, • Geri kazanım programlarının yetersizliği, olanların da bilgilendirme yetersizliğinden 202 nedeniyle tam kapasite çalışmaması, • Katı atığın mülkiyetinin kime ait olduğunun saptanamaması (bertaraftan sorumlu büyük şehir belediyesi ile toplamak ve taşımaktan sorumlu ilçe belediyeleri arasında mülkiyet sorunu doğmaktadır), • ÇED Yönetmeliği’nin katı atık yönetimine tam olarak uygulanamaması, • Belediyelerde katı atıklarla ilgili ekipman eksikliği, • Belediyelerde, teknik konulara vakıf personel eksikliği, • Küçük büyük tüm belediyelerin katı atık yönetimi konusunda bireysel arayışlara yönelmeleri, • Belediyelerde katı atık yönetimine ilişkin ayrı bir muhasebe sisteminin oluşturulmamış olması, • “Vahşi depolama” şeklinde işletilen mevcut çöp döküm sahalarının ciddi çevre problemlerine neden olmasıdır. Bu çerçevede öngörülen çözüm önerileri: • Gerek ulusal gerekse bölgesel bazda katı atık envanterinin oluşturulması ve geleceğe yönelik projeksiyonunun çıkartılması, • Envanter sonuçlarına göre bertaraf yöntemlerinin tesbitinin yapılması, • İlgili yasa ve yönetmeliklerin başta ülke şartları olmak üzere, AB normları da dikkate alınarak, yeniden gözden geçirilmesinin sağlanması; mevzuat, yetki ve sorumluluk karmaşasının giderilmesi, • Katı atık yönetimini düzenleyen yasa ve yönetmeliklere uyulması için denetimin arttırılmasının temini, • Yasa ve yönetmeliklere uymayanlar için etkin bir ceza sisteminin getirilmesi, • “Ulusal Katı Atık Politikası ve Yönetim Planı”nın oluşturulması, • Katı atık yönetimi konusunda standartlaşmaya gidilmesinin sağlanması (çöp toplama ve biriktirme kapları, taşıma araçları, kantarlar, bertaraf tesislerinde kullanılacak ekipman gibi), 203 • Katı atık yönetiminin en temel unsurlarından birisi olan az atık üretimi için gerek evsel gerekse endüstriyel bazda bilinçlendirmenin sağlanması, • Atıkların azaltılmasını temin etmek için öncelikle yönetmelik ve politikalar aracılığı ile doğal kaynakların fiyatlandırılması ve yenilenemeyen kaynakların korunmasının sağlanması, • Geri kazanımın teşvik edilmesi ve atıkların kaynakta ayrı toplanması için pilot projelerin uygulanmaya konulması, • Tüketim alışkanlıklarının değiştirilmesi için gerekli önlemlerin alınmaya başlanması (naylon torbalar yerine kesekağıdı veya geri dönüşümlü torba kullanılması, plastikmetal ambalaj yerine cam malzemelerin kullanılması gibi), • Endüstrilerin ürettikleri atıkları geri kazanmaları için teşvik edilmesi (vergi kolaylıkları gibi), • Yönetmelikte gerekli değişikliklerin yapılarak, kota mecburiyeti kaldırılarak depozito uygulamasının getirilmesi, • Öncelikle Belediye Birliklerinin özendirilerek yöresel/bölgesel bertaraf sahalarının teşvik edilmesi, daha sonra ise zorunlu hale getirilmesi, • Bertaraf sahalarının yerinin imar planlarında gösterilmesinin sağlanması, • Yöresel sahaların oluşturulmasında Yap-İşlet ya da Yap-İşlet-Devret modeline uygun yatırımların teşvik edilmesi, • Bu sistemin uygulanabilmesi için gerekli hukuki değişikliklerin yapılması, • Katı atık yönetimi konusunda gerek halkın bilinçlendirilmesi gerekse yürütülecek diğer çalışmalarda gönüllü kuruluşlar ve sivil toplum örgütlerinin desteğinin alınması, • Devlet – Üretici – Tüketici – Belediye – Gönüllü Kuruluş – Halk birlikteliğinin oluşturulması, • Medyada, bünyesinde katı atıkları da barındıran çevre sorunlarına yönelik programların yapılmasına ağırlık verilmesi, • Katı atık yönetimine özel sektörün girmesinin temini için mevcut yasalarda gerekli düzenlemelerin yapılması (atık toplama ve bertaraf işlemleri “Hizmet” kapsamından çıkartılarak, ihale sürelerinin uzatılmasının sağlanması), 204 • Halen toplanan Çevre Temizlik Vergisi’nin zaman içinde kaldırılarak, üretilen atık bedeline göre para alınmasına yönelik bir sistemin oturtulması ve bedelin belirlenmesinin belediyelere bırakılması, • Katı atıkların uzaklaştırılmasının tüm masraflarının, atık üreticilerinden alınması ve bunun için Çevre Kanunu’na ek bir madde konulması, • Belediyelerde katı atık yönetimine ilişkin ayrı muhasebe sisteminin oluşturulması, • Katı atık yönetimi konusunda belediye personelinin eğitilmesi ve katı atıklara yönelik bir el kitapçığının basılması, • Çevre yatırımları için (düzenli depolama sahalarının inşası ve işletilmesi, mevcut çöp sahalarının rehabilitasyonu, toplama ve taşıma hizmetlerinin iyileştirilmesi, geri kazanım tesislerinin kurulması) yer tahsisi, ucuz elektrik kullanımı, uygun koşullarda kredi sağlanması ve yatırım indirimi gibi teşviklerden faydalanılmasıdır. 205