Biraz Nefes Almak
Transkript
Biraz Nefes Almak
Editörden Kısa Kısa Gündemden Haberler Yankı’dan sinemaya küçük bir yolculuk Öncelikle güzel bir haberle başlayalım; sonunda mezun oldum. Hani böyle dediğime bakmayın, sadece yarım dönem rötar yaptım. Keza Yankı’yı size taşımak o kadar da kolay bir iş değil, ne kadar fazla prosedürle uğraştığımızı bilseniz, yarım dönem gecikmeyi kafanıza takmazsınız bile. Bu sayı biraz daha kulüplerin haberleri ve duyuruları ile dolu bir sayı oldu. Bize özel pek fazla bir bölüm yok. Fakat beyinle ilgili yazıdaki testi yapmanızı tavsiye ederim; ben yaptım ve doğru çıktı. Ekibin söylediğine göre genelde doğru çıkmış. Kendinizi tanımanızda yardımcı olur diye düşünüyorum. Yankı sıradan bir gazete değil. Okulunuzdan bir parça. Onu sıradan bir gazete olarak görmek yapacağınız en büyük hatadır. Burada siz kendinizden bir parça bulmalısınız. Hergün gördüğünüz insanlar, katıldığınız organizasyonlar ve okul hakkında bilmedikleriniz yazılıyor, çiziliyor. Hoş bunları yazmak bu gazeteyi 4-5 senelik üniversite hayatları boyunca açmamış insanlar için bir fark yaratmayacak. Bu sebepten bu konuya fazla takılmadan devam ediyorum. ... Mezun olmak güzel ama işsizlik kötü. Büyük şirketlerin işe alımları Haziran ayında oluyor. Bu süre zarfında beklemek bir bakıma da kendinize bir mola vermek oluyor. Benim gibi yakın zamanda kendi işinin peşinden koşturmak da bir fikir olabilir. Ama işe başlamadan önce kendinize mutlaka bir mola vermenizi tavsiye ederim. Okul bittikten sonra direk işe başlayan arkadaşlarımın yakınmalarından bu sonuca vardım. İşe alınırken not ortalamanız çok fazla etkilemiyor. Çoğu zaman sormuyorlar da zaten görüşmelerde. Ama kendinizi geliştirmeniz önemli. Okuldaki teorik bilgileri, pratikle birleştirmek yine sizin elinizde. Bunun için türlü türlü kurslar açılıyor ve şirketlerle anlaşılarak bu kursların önemi arttırılıyor. Bu kursların hiçbirinde internet ortamında olmayan bir şey gösterilmiyor. En azından giriş ve orta seviye eğitimleri internetten kendiniz de alabilirsiniz. Tabi böyle bir disiplininiz varsa. Sürekli başkalarının size öğretmesini bekliyorsanız bu kurslara gidin. Son zamanlarda üniversite diplomasından daha önemli oldular... Kısa Film Çekmek Son zamanlarda bir nevi hobi olarak yaptığım bu uğraş konusunda bir şeyler yazmalıyım diye düşündüm. Çok süper bir kameraya ihtiyacınız yok. İlk zamanlar otomatik ayarları iyi bir kamera ile işe başlayabilirsiniz. Manuel olarak başlamak, arkadaşlarınızdan oluşan oyuncu ekibini sıkabilir. Henüz odağın nasıl ayarlanacağı, alan derinliği vb. şeyleri bilmeden manuel kamera ayarlarını yaparak ile bir film çekmek aynı sahneyi 50 kere çekmenize neden olabilir. Bu sebepten, öncelikle otomatik ayarlarda eğlenmek için bir film yapın. Hatta siz ve oynayanlar haricinde diğer insanların bunu anlamasına bile gerek yok. Biraz uzmanlaştıktan ve 2 3 film çektikten sonra otomatik çekim modu size yet- 2 memeye ve daha fazlasını istemeye başlayacaksınız. Çünkü kafanızdaki sahneleri canlandırmakta zorlanacaksınız. Ucuza bulabileceğiniz makinaların hemen hemen hiçbirinde otomatik odak ayarında alan derinliğine dikkat etmez makinalar. (Burada bahsettiğim kameralar 2-3 milyara kadar çıkabilen handycam’ler.) Neyse, manuel ayarlara geçtiğinizde ilk dikkatinizi çeken, bir sahnede istediğiniz kareyi daha net anlatabilmek olacak çünkü alan derinliğini ve odağı çok daha iyi kullanabileceksiniz. Tıpkı dizi filmlerde gördüğümüz gibi. Fırsatınız olursa Süha hocadan Contemporary Cinema dersini mutlaka alın. Benim başlangıç noktam o olmuştu. Anlattıkları beni o kadar etkilemişti ki özellikle çekim açıları ile ilgili dersi, beni de manken olarak kullanması sayesinde aklımda kalmış ve çok yararlı olmuştu. Mesela bir uçağın havalanmasını kameranın sağ tarafından çıkacak şekilde çekiyorsanız, inişini de soldan sağa doğru çekmek zorundasınız demektir. Yoksa aynı yere tekrar indirmekten başka bir şey yapmazsınız. Hareketin devamlılığı filmlerde çok önem taşıyor. Filmlerde müziğin önemini ilk montaj tecrübenizde anlayacaksınız. Müzik olmadan film hiçbir şeydir. Özellikle amatör filmlerde müzik bazen hayat kurtarır. Çok kötü bir sahne çektiniz diyelim; müziği-sesi öyle bir eklersiniz ki, sanki orada anlatmak istediğiniz farklıymış gibi gözükür ve sahneyi kurtarırsınız. Kısa film çekmek çok zevkli ve zahmetli bir iştir. İlk zamanlar çekimlerden de öte probleminiz ses olacak. Merak etmeyin kimse sizden mükemmel filmler yapmanızı beklemiyor. Sadece alın elinize kamerayı ve bırakın gerisini o halletsin. Yani zevk alın, eğlenin ve devamı zamanla gelecektir. E tabi arada teknik açıdan gelişmek için bir şeyler okumanızda ve gözlem yapmanızda da fayda var. Kim bilir geleceğin Burton’ı siz olursunuz belki. Yabancı filmler neden bu kadar patlama yapıyor? Bunun için ünlü Fransız’ın bir sözü var: Para para para… Ardından da iyi pazarlama. Geçtiğimiz günlerde Paranormal Activity diye bir film çıktı. Aslında Amerikada 2 sene önce çıkmış bir film ve bütçesi 10 bin dolarcık. Adam bildiğiniz evde çekmiş. Oyunculara da 500 dolar vermiş. Bir yapımcı ben bu filmi iyi pazarlarım demiş ve dünya çapında konuşulur bir film olmuş. Güzel ya da değil, tartışılır ama biz böyle bir film yapsak ne olur sizce? Avrupa sinemasını çok eleştiriyorum. Hayattan kesitler sunmayı çok seviyorlar. Ben ise sinemada kendimden bir parça bulmak değil, olmadığımı görmek, bilmediğimi olmak istiyorum. Amatör bir izleyici olarak tamamı ile doğru kamera açılarındansa beni hayattan kopartacak ve 2 saat boyunca başka bir fantastik dünyaya sokacak filmler istiyorum. Bu sebepten Hollywood filmlerinin bazıları çok hoşuma gider. Alice in Wonderland, Sweeney Todd gibi Tim Burton filmleri, Iron Man, Terminatör gibi aksiyon filmleri ya da Steven Spielberg’ün savaş ya da uzaylı filmleri… bu listem uzar da 10 Mart’ta Ünlü heykeltraş Mustafa 24 Şubat tarihinde Timur Selçuk Top- Tömekçe tarafından yapılan Atatürk Büstü, lum ve Müzik konulu bir söyleşi yaptı. sanatçı tarafından açıldı. gider.(Ama James Bond’u yazmadan da bitmez.) Başarılı Avrupa sineması filmleri de var; pek tabi Slamdog Milyoner’le Hint sinemasını da katmak lazım bunlara. Daha iyi pazarlansa çok daha başarılı olacağını düşündüğüm Türk filmleri de var. Mesela Eşkıya, Babam ve Oğlum, Gora gibi filmler gayet iyi hatta Hollywood’un canına bile okuyabilirler. 30 sene öncenin başarısı yok! Maalesef, Yeşilçam filmlerinin şimdiki filmlere göre bazı noktalarda çok daha iyi olduğunu kabul etmek gerekiyor. Mesela Osmanlı filmleri, yani Battal Gaziler, Malkoçoğulları ya da Tarkan efsaneleri. Şimdi neden böyle filmler yapmaya cesaret edemiyorlar. Ya da yapınca ille belgesel kıvamında çekiyorlar. Koskoca Türk ulusuyuz. 3000 senelik geçmişimiz, destanlarımız, imparatorluklarımız var. Ama elin Amerikalısı geliyor yenildiği savaştan, kendisi ezici olmasına rağmen, kendisini ezilen olarak çıkartıp parayı kırıyor. Biz hala hanzo ya da saçma konusu olan filmler yapmaya devam ediyoruz. Artık paramız da yeterince var, istedik mi gidip başka memleketlerde şampuan-bulaşık deterjanı reklamları bile çekebiliyoruz. Bizimkiler kendi tarihlerini kullanmasını bilmiyor. Bende o para olacak var ya… Çok uçmak da iyi bir şey değil tabii… Velhasıl-ı kelam, lütfen kulüp başkanlarınızı uyarın, neden haberimiz çıkmıyor diye sorun. Çünkü her organizasyona gidecek kadar bir ekibimiz yok; bu gazetede ‘duyuru’ başlığı altında gördüğünüz yazılar tamemen o kulüpler tarafından yazılmıştır. Siz de en azından kulübünüzle ilgili haberleri bize mail atın ki biz de sizi unutmayalım. Önümüzdeki sene sitemizde böyle bir form da olacak ve siz kulübünüz hakkındaki haberleri ya da paylaşmak istediklerinizi buraya yazabileceksiniz. Neyse, her şeyden önce siz gazetenin tadını çıkarın. Gerisini sonra konuşuruz… Doğa Güçlü Yankı Genel Yayın Yönetmeni doga.guclu@isik.edu.tr www.ddguclu.net Not:Gazatenin pdf halini www.ddguclu.net adresinden indirebilirsiniz. 10 Mart 2010 tarihinde Galeri IŞIK Şile’de Köy Enstitüsü Kökenli Sanatçıların resim sergisi açıldı. Köy Enstitülerinin Kuruluşunun 70. Yıldönümü anısı nedeniyle düzenlenen sergiye Köy Enstitüsü’nde eğitim almış, öğretmen olarak görev yapmış 19 sanatçının 80 kadar eseri sergilendi. İç Haber lerinde Eğitim-Öğretim Programları ve Sanat Eğitimi” konulu konferansını öğretim üyeleri ve öğrenciler izlediler. 26 Mart tarihinde Işık Üniversitesi, ÖSYM Başkanı Prof. Yarımağan’ı konuk etti. Feyziye Mektepleri Vakfı Işık Üniversitesi, 26 Mart Cuma günü ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan’ı öğrenci, öğretmen ve velilerle buluşturdu. Yarımağan, üniversiteye giriş sınavıyla ilgili soruları yanıtladığı toplantıya yaklaşık 1000 kadar öğrenci ve öğretmen katıldı. Sabah Gazetesi Eğitim Yazarı Sait Gürsoy’un moderatörlüğünde düzenlenen konferansta Yarımağan üniversite giriş sınavı ve katsayı konusundaki son gelişmeler değerlendirdi. 24 Mart tarihinde Atilla Dorsay, “Türk Sinemasının Önlenemez Yükselişi” konferansını verdi. 8 Nisan 2010 tarihinde GSF Dekanı Prof. Dr. Süleyman Saim Tekcan için veda kokteyli düzenlendi. 13 Nisan’da Köy Enstitüsü Kökenli Sanatçıların Resim Sergisi Maslak Kampüsünde Galeri Işık İstanbul’da açıldı. 25 Mart Perşembe günü Şile Kampüsü’nde Kültür ve Sanat Etkinliği 2010 5 Mayıs’ta Müjdat Gezen ve Muskapsamında düzenlenen konferanslarının ilki tafa Alabora, Tiyatro Söyleşisi için Şile ünlü pedagog-yazar Pakize Türkoğlu tarafın- Kampüsü’nü ziyaret ettiler. dan verildi. Pakize Türkoğlu’nun “Köy Enstitü- Künye Bülten Sahibi:Rektör Prof.Dr.Ekrem Ekinci Sorumlu Yazı İşleri Müdürü:Asil Barış Bağ Genel Yayın Yönetmeni:Doğa Deniz Güçlü Yayın Kurulu Başkanı:Uğur Uzun Yayın Kurulu:Orhun Özbalkan, Cihan bahadır, Gizem Güneş, Ali Cem Ünal, Aygül Eralp, Celal Araz, Merve Mahmutoğlu, Leyla Dokuzbay, İrem Bilgisu, Mert Kızavul Katkıda Bulunanlar:Hülya Sönmem, Asuman Şeker, Ömer Berke Çetin, Tonguç Yavuz, İlayda İnce, Doruk Kuban. Yayın Türü:Bülten Basım:Gria Reklam Yayıncılık Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. Yayınlayan:Işık Üniversitesi Basın Yayın Kulübü, Kumbaba Mevkii Işık Üniversitesi DK binası kat 5 no 515, Şile, İstanbul 34980 Yazılan Yazılardan Yazarlar Sorumludur. Biraz Nefes Almak Hep tüketmenin canımızı sıktığı anlar gelmişti. Artık tüketmenin yerinin üretmeye bırakmasının daha doğru olduğunun farkına vardık hep beraber. Peki, ne yapmalıydık? Günümüzün en büyük sorunlarından biri olan küresel ısınmayı ele aldık. Bu konuyu ele almaktaki asıl amacımız asıl çizgimizin, misyonumuzun dışına çıkmak değil, kendimizi ve misyonumuzu daha iyi anlatmaktı. Biz Işıklı Fenerbahçeliler Kulübü olarak her şeyin spor olmadığını ve sosyal yardım projelerinin hayatımızı olumlu yönde etkilediğinin farkındayız. Yaklaşık 2 yıldır süren yoğun çabalarımızın sonucu olarak 10 Aralık 09 tarihinde Alemdağ mevkisinde 153 leylandi dikilmiştir. Fakat öncelikli olarak bunun bir sosyal bir proje olduğunun bilincinde olan ve bize lojistik anlamda yardım da bulunan Şile Belediyesi’ne sonsuz teşekkürlerimizi iletiriz. Ağaçlandırma projemizin başarı ile sonuçlanması sonucu dikim alanına Çekmeköy Belediye Başkanı Sayın Ahmet Poyraz ve ekibi katılmıştır. Kulübümüzü temsilen ise Kültür İşleri Danışmanı Hülya Sönmem ve Işıklı Fenerbahçeliler Kulübü 2009–2010 Yönetim Kurulu da hazır bulunmuştur. Yapılan bu güzel ve anlamlı tören yerel basında da geniş yer bulmuştur. Fakat en kısa zamanda da geçen sene trajik bir trafik kazası sonucu aramızdan ayrılan Saruhan’ın anısına 4 metre uzunluğundan bir çınar ağacı dikmeyi hedeflemekteyiz. Buradan bir kez daha ailesine ve bütün sevenlerine baş sağlığı dileriz. Fenerbahçe Spor Kulübü A.Ş’nin de izlediği yol olan ulu önder Atatürk’ümüzün çizdiği yoldan ilerlemekteyiz. Onun sözlerini gerçek anlamda yaşatmak için doğaya ve tabiata saygılı birer vatandaş olabilmek uğrundan çalışmalarımızın daha hızlı bir şekilde ilerleyeceğinin teminatını buradan bir kez daha belirtmek isterim. Bu konuda da tam Mustafa Kemal Paşa’nın dediği gibi: Tabiata Saygı aklın vicdanıdır. Bu felsefeyi izlemekten gurur duymaktayız. Işıklı Fenerbahçeliler Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Berke Çetin 3 İç Haber İç Haber Sümerolog M.İlmiye Çığ Işık’taydı! Muazzez İlmiye Çığ gerçekten inanılmaz bir kadın.. Düşünsenize doksan altı yaşındasınız Ankara’ya tekel işçilerine destek vermeye gidiyorsunuz, ertesi gün Şile’ye gelip üniversite öğrencileriyle buluşuyorsunuz. Biraz yorucu gözüküyor ama Muazzez hoca için sıradan bir olaydı herhalde. 17 Şubat Çarşamba günü çok zevk aldığımız bir etkinliğe Şile Çevre Gönülleri Derneği ve Çevre Kulübüyle birlikte imza atık. Muazzez hocamızı üniversitemize getirmek Atatürkçü Düşünce Kulübü olarak bize çok büyük bir onur verdi. Ayrıca bizim için tam bir biçilmiş kaftandı Muazzez Hoca. Neden mi? Yaşı itibariye tüm cumhuriyet tarihine şahitlik etmiş tam bir cumhuriyet kadını kendisi. Ve daha önemlisi dünyaca ünlü bir bilim kadını olarak Türk kadının imkânlar sağlanırsa neler yapabileceğin bir göstergesi. Judocumuzun Başarısı 12-14 Nisan 2010 tarihinde, Kayseri Erciyes Üniversitesi’nde yapılan ve 30 üniversitenin katıldığı Türkiye Judo Şampiyonası’nda sporcumuz Gözde Yıldız, Türkiye 5. oldu. Basketbol Takımımız 1. Ligde Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Basketbol 2.lig müsabakaları 14 - 25 Aralık 2009 tarihleri arasında İstanbul Teknik Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi Kampüsleri spor salonlarında yapıldı. İstanbul’daki 17 üniversitenin katılımıyla gercekleşen müsabakalarda üniversitemiz Erkek Basketbol takımı İstanbul 2.’liği ile 1.lige çıkmaya hak kazandı. Hetbol Takımı 1. Lig’de Üniversitemiz erkek hentbol takımı da büyük başarıya imza atarak 1.lige çıktı. Alaturcaelectronica Konseri Üniversitemiz Tiyatro ve Müzikal Topluluğunun hazırladığı Alaturcaelectronica Konseri’nin galası 10 Mart 2010 Çarşamba günü saat 20.30’da FMV Özel Işık Lisesi Muvaffak Benderli Salonu’nda yapıldı. Konferansımıza gelirsek. Işık Üniversitesi ve Şile halkı konferansımıza çok yoğun bir şekilde ilgi gösterdi. Böylece DMF 114 tarihin en kalabalık günlerinden birini daha yaşamış oldu. Konferansımızı iki bölüme ayırdık; ilk bölümde Muazzez Hocamız bize gerek uzmanlık alanı olan Sümerler ile ilgi, gerekse cumhuriyetimizin ilk yıllarıyla ilgi çok önemli bilgiler verdi. İkinci kısımda ise bizlerden gelen soruları cevapladı. Tabi Muazzez hocanın bizlere anlattığı bazı şeylerin altını çizmek gerekmekte. Hocamıza göre Türkiye Cumhuriyeti ilk 10 yılında çok büyük bir kabuk değişimi geçirmiş. Reformu, Fransız devrimini ve hatta Rönesans’ı bu 10 yıllık sürece sığdırdığımızı söylemekte hocamız. Bariz bir şekilde Türkiye’nin on yılda kalkındığını ve 10 yıl öncesine göre olumlu yönde çok fazla değiştiğini belirmekte. Tabi akla hemen şu soru geliyor, bu bariz gelişme niye günümüze kadar devam etmedi ve biz ulu önderimizin Atatürk’ün bize gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine ulaşamadık? Bence bu konu üstünde biraz düşünmek lazım. Ayrıca Muazzez hoca Atatürk’ün Anadolu medeniyetlerine verdiği önemin üstünde durdu. Eğitimleri için yabancı akademisyenlerin Türkiye’ye getirildiğini ve çağın önde gelen bilim insanlarından eğitim aldıklarını söyledi. Konferansımızın ikinci kısmındaysa genel itibariyle gündeme yönelik sorular yönetildi hocamıza. Gelen sorular içinde benim en çok dikkatimi çeken soru ise erkek egemen top-lumla ile ilgili bir soruydu. Muazzez hocamız kadın erkek eşitliğine dikkat çekti. Bu dikkat çekme sırasında Muazzez hocaya en yakın fizik ki konumdaki erkek olarak korktuğumu itiraf etmek istiyorum. Tatlı gülüşü ve içtenli ile Türk tarihinin en önemli bilim kadınlarında birisi olan dünyaca ünlü Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ bizlerle birlikte oldu. Bu organizasyon da emeği geçen herkese kulübümüz ve kendi adıma çok teşekkür ederim. Ayrıca Muazzez Hocamızın kitaplarını üniversitemizin kütüphanesine ADK olarak bağışladığımızı, kitapları okumak isteyen arkadaşlarımızın kütüphaneden kitaplara ulaşabilirler.Son olarak kulübümüzle ilgili görüş ve önerilerinizi adk@isik.edu.tr adressine iletirseniz mutlu oluruz. Atatürkçü Düşünce Kulübü Başkanı Tonguç Yavuz 4 İşletme Bölümü öğretim üyesi Dr. Hakan Yüksel’in “ Zincirinde İşbirliği’nin İçyüzü: Bileşenleri Üzerine Bir Tutum Araştırması” isimli kitabı yayınlandı. En iyi Bildiri Ödülü İİBF Öğretim üyelerinden Dr. Özlem İnanç Ocak, 2010 da The Clute Institute For Academic Research tarafından ABD’de düzenlenen The 2010 International Applied Business konferansında ‘Product Differentiation and Price Dispersion Across Countries’ adlı bildirisiyle en iyi bildiri ödülünü kazanmıştır. Sağ Kol Türkiye 2.‘si Üniversitemiz Bilek Güreşi takımı sporcumuz, Mühendislik Fakültesi Endüstri Mühendisliği Bölümü 3.Sınıf öğrencimiz Onatkut Varış; Çankırı Karatekin Üniversitesi’nde 26 - 28 Şubat 2010 tarihleri arasında düzenlenen müsabakalarda 86 kiloda Sağ Kol Türkiye 2.si oldu. Galeri Işık İstanbul, Mustafa Tömekçe Retrospektif Sergisine Ev Sahipliği Yapıyor. Ressam ve heykeltraş Mustafa Tömekçe’nin “Retrospektif Sergisi”, 5-25 Mart arasında Galeri Işık İstanbul’da açıldı. Işık Üniversitesi Maslak Kampüsü’nde bulunan Galeri Işık İstanbul, yılların deneyimli plastik sanatlar öğreticisi Mustafa Tömekçe’yi retrospektif sergisi ile ağırladı. TEMÖB’ün iç tüzüğüne göre en az 5 gün sürmesi gereken organizasyonda gündüzleri ev sahibi üniversitenin belirlediği konu hakkında seminerler, geceleri ise tanışmak, sosyalleşmek ve dostluğun vurgulanmasını amaçlayan eğlenceler düzenlenmektedir. Bu sene 1-5 Şubat 2010 tarihleri arasında Gaziantep Üniversitesi’nde düzenlenen 29. TEMÖB’e 32 farklı üniversite katılmıştır. Bu üniversiteler arasından FMV Işık Üniversitesi ve Bahçeşehir Üniversitesi, 31. TEMÖB’e aday olmuşlardır. Sunumların ardından 29. TEMÖB’e katılan üniversitelerin TEMÖB temsilcilerinin oylamaları yapılmıştır. 2 aday üniversite arasından FMV IŞIK ÜNİVERSİTESİ, 2011 yılı şubat ayında gerçekleştirmek üzere 31. TEMÖB’ü düzenlemeye hak kazanmıştır. Hedefimiz 2023! Kitap Hakkında: Tedarik zincirinde işbirliği kavramının irdelenmesine yönelik olarak özellikle son on yılda birçok akademik araştırma yürütüldü. Yürütülen çalışmalar küresel rekabetin baskıları altında içinde bulunduğu çevredeki değişimleri önceden tahmin ve tespit edebilen yenilikçi bir tedarik anlayışının geliştirilmesinin gerekliliğini ortaya koymaktadır. Alman yayınevi VDM Verlag Dr.Müller tarafından yayınlanan ve Amazon’un İngiltere, Almanya ve Japonya sitelerinde satışa sunulan kitap, güven, bilgi paylaşımı ve ilişkiye özgü yatırım kaynaklı bağlılık gibi kavramları kullanarak tedarik zincirinde işbirliğine giden süreçte örgütler arası ilişkilerin rolünü, Türkiye’nin önde gelen sanayi kuruluşlarında bu alanda çalışan yöneticilerin konuya yönelik tutumlarını bir model çerçevesinde irdelemek yoluyla ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Işık Üniversitesi İşletme Bölümü öğrencileri Macaristan’da AB Lifelong Learning Progamme Erasmus Intensive Programme projesi Dahilinde üniversitemizin de partner olarak yer aldığı “ Developing Employability Skills and Exchanging Management Skills in a Simulated European Business Environment” isimli projeye Işık Üniversitesi İşletme Bölümü’nden 10 öğrenci katılacak. Belçika,Fransa,Finlandiya ve Macaristan’da bulunan değişik üniversitelerden 70 öğrenci ve 7 öğretim üyesinin katılımı ile 16 Mart-28 Mart arasında Macaristan’da Szolnok University College bünyesinde gerçekleşecek bu eğitim projesinde öğrencilerimiz uluslarası takımlarda uluslarası pazarda rekabet üzerine kurlu bir pazarlama simulasyonu üzerinde çalışarak profesyonel becerilerini geliştirme fırsatı bulacaklar. 31. TEMÖB (Türkiye Endüstri Mühendisliği Öğrenci Buluşması) FMV IŞIK ÜNİVERSİTESİ’nde Yapılacak Türkiye Endüstri Mühendisliği Öğrenci Buluşması (TEMÖB) Eylül ve Şubat olmak üzere yılda 2 kez düzenlenen Türkiye’deki Endüstri Mühendisliği öğrencilerini buluşturmayı amaçlayan bir organizasyondur. Hedefimiz 2023 diyerek yola çıkan Forum İstanbul Gençlik Platformu, 2006 yılının Mayıs ayında Forum İstanbul’un güçlü katkılarıyla oluşturulan ve çalışmalarını onun bünyesinde yürüten uluslararası bir gençlik hareketidir. Forum İstanbul Gençlik Platformu’nun amacı ise 2023 yılında Türk gençliğinin eleştiriye açık olan, sosyal sorumluluk bilincine sahip şeffaf ilkeler çerçevesinde kendini ispat etmiş ve dünya genelindeki gençler arasında söz sahibi olan bir gençlik dinamizmini yaratmaktır. Bu amacı doğrultusunda; Türkiye’deki sosyal, ekonomik, ekolojik vb. sorunlar için, ulusal ve uluslararası platformda üniversite ve dengi eğitim kurumlarındaki öğrencilerle birlikte konferans, çalıştay, dergi gibi faaliyetlerde bulunarak çözüm önerileri üretip, bu çözüm önerilerine uygulama alanı sağlamaktadır. Platform Türkiye genelinde 83 üniversitede etkinliklerde bulunmaktadır. Üniversite gezileri düzenleyerek gençlerle mesleklerinde duayen olmuş kişilerle buluşturmakta, aynı zamanda 2023 Doğru konferansları ile güncel sorunlara değinmektedir. Her üç ayda bir çıkan süreli yayını olan “Hedef 2023” dergisi 10.000 adet basılarak 83 üniversite ücretsiz olarak dağıtılmaktadır. İsteyen tüm gençlerin yazabildiği dergide Türkiye’nin bu günü ve yarınlarıyla ilgili gençlere söz hakkı verilmektedir. Aynı zamanda Okan Bayülgen gibi isimlerle söyleşiler bulunmaktadır. Gençlik Platformu’nun en önemli etkinliklerinden biriside her yıl mayıs ayında Swiss Otel’de iki gün süreyle düzenlenen Forum İstanbul Kongresi’nde bir oturum düzenlemesidir. Forum İstanbul Kongresi devlet başkanlarının, bakanların ve iş dünyasının önde gelen isimlerinin katıldığı Türkiye’nin Davos’u olarak da anılan bir organizasyondur. Siyasi açıda tarafsız olan Forum İstanbul Gençlik Platformu’nun danışma kurulu başkanlığını Forum İstanbul Enstitüsü’nün başkanı Yavuz Canevi(Eski Merkez Bankası Başkanı) yürütmektedir. Danışma kurulunda KADER SEVİNÇ, REHA DENEMEÇ ve GÜNGÖR URAS gibi üyeler bulunmaktadır. Platformun Işık Üniversitesindeki temsilciğini Forum İstanbul Gençlik Platformunun yönetim kurulu üyelerinden Tonguç Yavuz yapmaktadır. Organizasyon sorumlusu M.Tuna Başaran, dergi sorumlusu Serra Tekay ve halkla ilişkiler sorulunu ben yürütmekteyim. Sizleri de platformumuza katılmaya ve Türkiye’nin yarınları için beraber çalışmaya davet ediyoruz. Ve son olarak mayıs ayında düzenlenecek Forum İstanbul Konferansına katılmak ve (veya) mayıs ayında çıkacak olan Hedef 2023 dergisinin 12 sayısında yazmak isteyen arkadaşlarımızın t.yavuz@hedef2023.org ‘a mail atarak bizlerle irtibata geçe bilirler. (Daha detaylı bilgiye www.hedef2023.org ’da ulaşabilirsiniz.) Forum İstanbul Gençlik Platformu Işık Üniversitesi Halkla İlişkiler Sorumlusu İlayda İnce 5 Müzik Duyuru MÜZİK SENİN HAYATIN, O’NDAN KAÇAMAZSIN!!! “Müzik senin hayatın O’ndan kaçamazsın!”felsefesiyle yola çıkan Müzik Kulübü, hayatın her anında varolan müziği araç edinerek insanların eğlenirken ruhlarını beslemesini amaç olarak benimsemiştir. Müzik Kulübü olarak hedeflerimize çekirdek bir kadro ile başlamış olsak da, kısa bir sürede kulübümüze destek olan arkadaşlarımız arttıkça, daha güzel etkinliklere imza atmaya başladık. Kulübümüz özellikle 2009-2010 döneminde her tarza hitap eden konser ve eğlencelerle herkesin gönlüne taht kurmuştur. Üniversite içerisinde amatör ve profesyonel konserler düzenlemesinin haricinde üniversiteye yakın mekanları da mesken tutarak, kaliteli müziği her alana taşımış; bu vesile ile müzik tutkunlarını da oldukça mutlu etmiştir. Kulübümüz, yaptığı etkinliklerin üniversite öğrencilerine yönelik olduğunu hiçbir zaman unutmayarak organizasyonların ücretsiz olması taraftarı olmuştur. Ücretsiz demişken; müzik ile ilgilenen arkadaşlarımızın kullanımına açık olan bir müzik studyomuz bulunmaktadır. Studyomuzda 2 elektro gitar ve 1 bas gitar amfisi, klavye, davul seti, mikser ve ses sistemi bulunmakla kalmayıp, studyomuzu geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Studyonun kullanımı, kulübümüzün sitesinden alınacak uygun saatler doğrultusunda tüm müzik kulübü üyelerine açıktır. Kulübümüz yalnızca müzik yapan arkadaşlara değil; bir enstruman çalmasa, vokallik yapmasa dahi, tüm dinleyicilere de açıktır. Şu bilinmelidir ki, bizim için öncelik sizlersiniz ve bu kulüpte “siz” ne derseniz o olur. Kulübümüz demokrasi ile yönetilmektedir. Müzik Kulübü müziğe verdiği önemi aynı şekilde sosyal sorumluluk projelerine de vermektedir. Okulumuzda başlatılan Ücra projesi için konser düzenlemenin yanısıra, Batıdan Doğuya IŞIKLIYIZ projesi için de Mirkelam ve Kargo konserinde stand açarak projeyi duyuran ilk kulüp olmuştur. Devamında ise Batıdan Doğuya IŞIKLIYIZ projesinin her bir adımına destek olarak sosyal sorumlulukların önemini Işık Üniversitesi öğrencilerine bir kez daha vurgulamıştır. Yaptığımız Etkinlikler: Işıklı Galatasaraylılar Kulubü yıllardır grup olarak faaliyetlerini sürdürmekle beraber çeşitli organizasyonlarda da adını duyurmuştur.Bu dönem itibariyle kulüp olarak daha nicelerine imza atıcaktır. Sadece futbol maçlarıyla yetinmemekle beraber gerek yemek organizasyonları,basket,voleybol maçları ve sosyal sorumluluk projelerinde de yer almaktayız.Bizim amacımız Galatasarayımızı en iyi şekilde her branşta temsil etmek ve insanlara Galatasaray aşkını aşırılığa kaçmadan aşılamaktır.Geçtiğimiz dönemde de 65kişinin katıldığı bir organizasyonla bu amacımızın merdivenlerini artık daha hızlı çıkmaya başladık.Önümüzdeki günlerde de gerek okul bünyesinde gerekse dışarda çeşitli faaliyetlerimizde olacaktır.Bunlarada katılımlarınızı bekleriz.Resmi olarak ultrAslanında sitesinde adımız geçmekte ve Ali Sami Yen stadımızda artık bizi temsilen bir pankartımız bulunmaktadır.Sizlerinde yardımlarıyla daha güzel günlerde hep beraber olacağımıza inanıyoruz.Biliyorsunuz ki Mayıslar Galatasarayımızındır.Bu dönemde önemli eski futbolcularımızla sizleri buluşturup gelenekseleştirdiğimiz 17 Mayıs belgeselini de yayınlamayı amaçlıyoruz.Sadece futbolcularla yetinmeyip Galatasarayımız için gönül veren önemli insanları da okulumuzda göreceğiz. Sizinde istekleriniz doğrultusunda yapılması gerekenleri elimizden gelenin en iyisiyle yapıcağımızdan emin olabilirsiniz.2008 yılında gerçekleştirdiğimiz 75 kişilik büyük bir maç organizasyonumuzda bulunmaktadır. Galibiyetlerden sonra yürüdük Nevizade gecelerine emin adımlarla, sevincimizi paylaşmayı bildik üzüntümüzü de hep beraber bu yolda. Fanatizmin yanlızca takımını desteklemek olduğunu unutmamak gerekir bu yüzden Işıklı Galatasaraylılar Kulübü olarak her zaman her yerde kendimizi Galatasarayımıza yakışır davranırken bulmalıyız. Söz konusu Galatasaray’sa gerisi teferruattır. Bütün Galatasaraylıları aramızda görmekten gurur ve mutluluk duyarız. Işıklı Kartallar Kimdir? • Pop-Core @ Sosyal Merkez • Chapac @ Sosyal Merkez • Alternans @ Sosyal Merkez • Pardon (Ücra) @ Sosyal Merkez • Bora Öztoprak @ Tutal Pub • Awakening @ Sosyal Merkez • Nil Karaibrahimgil @ Bostancı Gösteri Merkezi • Mirkelam ve Kargo Konseri (Batıdan Doğuya IŞIKLIYIZ) @ Sosyal Merkez • Karaoke Gecesi @ Tutal Pub • Fasıl Gecesi @ Tutal Pub • Dönence @ Sosyal Merkez • Alpcan Utku / Canlı Müzik @ Gençlik Kampı Bu başarıları, bize destek olmuş herkese borçlu olduğumuzu hiçbir zaman unutmayarak önümüzdeki dönem sizleri de aramıza alarak çok daha güzel ve eğlenceli etkinlerde görüşmek üzere, bize istediğiniz zaman http://muzik.isikun.edu.tr adresinden ulaşabilirsiniz... Bol müzikli günler dileriz... Müzik Kulübü Başkanı Doruk KUBAN 6 Işıklı Galatasaraylılar Artık Bir Kulüp! Kuruluşumuz İlk olarak 2000-2001 yılında Işık Üniversitesi Maslak kampüsünde kurulan Işıklı Kartallar Kulübü üniversitemizin kampüsünün Şile’ye taşınmasından sonra 2003 yılında Şile merkezli olarak hayatına devam etti ve 1 Ekim 2009 yılında resmi olarak kulüp hayatına başladı. Kuruluş amacımız tarafını tuttuğumuz Beşiktaş JK’yi desteklemek ve üniversitemiz bünyesindeki bütün Beşiktaşlıları bir çatı altında toplamaktır; aynı zaman da kulübümzün herkes tarafından beğenilen ve takdir edilen sosyal sorumluluk projelerini örnek alıp imkanlar doğrultusunda benzerlerini hayata geçirmektir. Yaptıklarımız Son iki sene içerisnde İnönü Stadı’nda oynanan 11 futbol ve Akatalar Cola-Turka Arena’da oynanan 3 basketbol karşılasmasına katılım gösterdik.Şampiyon olduğumuz 2008-2009 sezonunda futbol takımımıza destek vermek amaçlı Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’ndeki antremanlarına katıldık.Hem takımımızn deplasman maçını izlemek hemde birlikte zaman geçirmek amaçlı ilkine 51 veikincisine 63 üyenin katıldığı iki büyük yemek organizasyonu düzenlendi.Kulübümüzün üyelerine kulüp kartı,polar ve t-shirt yaptırıp dağıtımını sağladık.19 Mart 2009 tarihinde Beşiktaşımızn sembolik doğum gününü kutlamak amaçlı ’HAYATIMIZ SİYAH BEYAZ’ adlı Feridun Düzağaç,Faik Gürses ve Güven Taner’in katıldığı panel yapıldı.AKUT ,Felsefe Kulubü ve TOG ile birlikte hayata geçirilen ‘BİR IŞIKTA SEN YAK’ adlı kitap toplama ve kütüphane onarım yardım kampanyası Şile’deki bir ilk öğretim okulu için düzenlendi.Üniverstemiz bünyesinde yapılan ve altı kulübün katıldığı Kızılay Kan Bağış Haftası’nda rol alındı. 3 kasım çarşmaba günü Kızılay genel başkanın ve Şile Kızılay’ın katıldığı KIZILAY PANELİ’ gerçekleştirildi.2 AralıK 2009 tarihinde müzik kulübü ile birlikte ortaklaşa düzenlenen Pardon grubu konseri organize edildi. Yapmakta Olduklarımız Öğrenci konseyi ve on iki kulübün ortaklaşa düzenlediği Van’ın Başkale ilçesindeki Işıklı İlk Öğretim Okulu’ndaki öğrencilere ve köy halkına yardım amaçlı olarak hayata geçirilen ‘BATIDAN DOĞUYA IŞIKLIYIZ’ isimli sosyal yardım projesininde liderlik görevini üstlenmekteyiz. 7 Dış Haber Canlı Yayınla İnternetten Eğitim Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) Uzaktan Eğitim Merkezi’nde, internet üzerinden 50 lisans ve 10 yüksek lisans öğrencisine, sanal sınıflarda, ses ve görüntüyle iletişim kurularak dersler veriliyor. Üniversite bünyesindeki Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde kurulan ve sınıf şeklinde dizayn edilmiş stüdyoda, Uzaktan Eğitim Bilgisayar Mühendisliği Lisans Programı ve Uzaktan Eğitim Bilgisayar Mühendisliği Tezli Yüksek Lisans Programı dersleri veriliyor. Öğrenciler, öğretim üyelerince stüdyoda verilen dersleri canlı yayında internetten takip edebilmelerinin yanı sıra kamera ve mikrofon bağlantılı bilgisayarları aracılığıyla soru sorabiliyor, sanal sınıftaki diğer arkadaşlarını da görebiliyorlar. Boyu Uzun Olanın Ömrü Kısa İleride hangi hastalıklara yakalanma riskiniz olduğunu merak ediyor musunuz? Parmak uzunluğu İşaret parmağı yüzük parmağından uzun olan kişilerin kireçlenme (osteoartrit) hastalığına yakalanma riski iki kat daha fazla. Arthritis & Rheumatism dergisi tarafından yapılan araştırmaya göre bu kişilerdeki erkeklik hormonu olan östrojen seviyesi daha düşük. Bu da kireçlenmeye neden oluyor. Uzun boy 1.60 cm üzerinde olan kadınlarda 100 yaşına kadar yaşamayı sağlayan genler eksik olabilir. National Academy of Sciences tarafından yapılan açıklamaya göre uzun kadınlar bu nedenle daha kısa ömürlü oluyor... Kötü Anılar Silinebilecek Amerika’da yapılan bir araştırma geçmişten kurtulmak istediğiniz kötü anıları ilaç kullanmadan silmeyi amaçlıyor. ABD’Lİ bilim adamları, hafızadaki kötü anıların ilaç kullanmaksızın silinebildiği bir yöntem geliştirdiklerini açıkladı. Nörobilimci Dr. Elizabeth Phelps, geçen yıl farelerde yapılan deneylerden elde edilen bulguları bu yıl insanlarda denediklerini ve kötü anıların silinmesi yönünde başarıya ulaştıklarını vurguladı. 8 Dış Haber Çok para kazandıran meslekler Newsweek tarafından yapılan araştırmada, kamuoyunda pek bilinmeyen ve özellikle gelişmis ülkelerde yapılan bu mesleklerin sahipleri, yıllık 100 bin doların üzerinde gelir elde edebiliyor. Gelecek bilimci Felsefe, sosyal bilime yeteri kadar hakim olup günlük hayattaki eğilimleri takip edebilen bu kişiler, gelecekte insanlığın ihtiyacını hissedeceği ve satın alacağı şeyleri bulmaya çalışır. Beyaz şapkalı bilgisayar korsanı Sim Kart Derdi Bitiyor Hindistan’nın teknoloji sektöründeki önde gelen isimlerinden Comviva Technologies’ın geliştirdiği “sanal SIM kart”, SIM kart değiştirmeksizin farklı hatlar üzerinden görüşme yapılabilmesine olanak sağlıyor. Sanal SIM kart’a dahil olan kullanıcılar, yanlarında SIM kartlarını taşımasa da, herhangi bir telefon üzerinden kendi Sanal SIM kart’ına bağlanan kullanıcılar, kendi hatları üzerinden görüşme yapabilecek. Sanal SIM kart teknolojisiyle herkes, SIM kart değiştirmeden farklı hatlardan görüşme yapabilecek. Kötü niyetli bilgisayar korsanlarının yöntemlerini kullanarak iyi işler yapan bu bilgisayar dahileri, şirketlerin güvenliklerini sağlayarak , sistemlerindeki açıklarının kapatılması için çalışıyor. Korsanla savaşta yeni bir hamle başlatan Warner Bros, yüksek maaşla stajyer almaya başladı. Çırçır Makinesi Operatörü Warner Bros’un İngiltere şubesinde stajyer ünvanıyla işe başlayacak olan İki yüz yıl once icat edilmiş olan pamuk çırçır makinelerinin operatörlerine hala yüksek miktarda maaş ödeniyor. Golf Topu Toplayıcısı (Dalgıç) Bu mesleği yapanlar, golf sahalarında su göletlerinde bireken topları toplamakla yükümlü ve genelde bu işin karşılığında top başı ücret alıyorlar. Koltukaltı koklayıcılığı Bu işte çalışanlar her gün onlarca erkeğin koltukaltını kokluyor. Çünkü çalıştıkları kozmetik firmalarının piyasaya sürdükleri ürünlerin etkisinin ne kadar sürdüğünü test ediyorlar. Aynı yöntemle ağız kokusu için çalışanlarda var. Bu ilginç mesleklerin içinde; Gökdelen temizlikçiliği , Atlı geçişde temizlik işleri , Fil bakıcılığı gibi ilginç işlerde bulunuyor. Kahve Sarhoş Ayıltmıyor! ABD’de yapılan bir araştırmaya göre içki içildikten sonra bir fincan kahve, ayılmak için belki de yapılacak en kötü şeylerden biri. Philadelphia’daki Temple Üniversitesi’nde fareler üzerinde yapılan ve Behavioural Neuroscience dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, kahve insanın kendine geldiği hissi yaratsa da bu sadece bir yanılsama. Araştırmacılar, aslında kahvenin insanların alkolün etkisinde olduklarını anlamalarını zorlaştırdığını belirtiyor. Araştırmanın başında yer alan Dr Thomas Gould, kahvenin ayıltıcı etkisi bulunduğuna dair efsanenin yanlış olduğunun artık ortaya çıkması gerektiğini belirterek, kafein ve alkolün birlikte kullanımının felaket sonuçlara neden olabilecek kötü kararlar verilmesine yol açabileceği uyarısında bulundu. Oyun Sektörüne, Yüksek Lisanslı Yazılımcılar Yetişiyor Oyun teknolojileri sektörüne uluslararası yazılımcılar yetiştirmek için Türkiye’de ilk kez bir yüksek lisans programı açıldı. Programa katılan öğrenciler, eğlence içerikli bilgisayar oyunlarının yanısıra, eğitim, tedavi ve askeri içerikli oyunların da nasıl yazıldığını öğrenecek. Yeni teknikler geliştirmek için yurtdışındaki bilim adamlarıya bir araya gelecekler. Program kapsamında Türkiye’de bir yaz okulu açılacak. Oyun teknolojileri yüksek lisans programı, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin (ODTÜ) Enformatik Enstitüsü bünyesinde bu yıl açıldı. Avrupa ve Amerika’daki birçok üniversitede bununla ilgili lisans ve yüksek lisans programları olsa da, bu bölüm Türkiye’de ilk kez uygulanıyor. Kabul edilmek için ALES’den (yüksek lisans yapmak isteyenlerin girdiği sınav) 70 ve üzerinde not almak gerekiyor öğrencilerle 12 aylık sözleşme imzalanacak. Warner Bros’un öğrencilerden oluşan bir ekip kurmasının en önemli sebebi korsan paylaşımın en yoğun olaraköğrenciler arasında gerçekleşiyor olması. Warner Bros böylece hedef kitlenin arasına bir bakıma ajanlar yerleştirmiş olacak. Microsoft’un ücretsiz Office hakkında yaptığı açıklama merakları giderdi. Şu anda Beta sürümü yayınlanmış olan Office 2010’un tam sürümü piyasaya çıktığında bizi bir sürpriz bekliyor olacak. Word ve Excel’i de içinde barındıran Office 2010 Starter sürümü ücretsiz olarak kullanılabilecek. Öncelikle bu sürümde her 45 saniyede bir değişen reklam alanı bulunacak. Microsoft’un başkan yardımcılarından Chris Capossela’nın yaptığı açıklamaya göre bu reklam alanlarında gösterilecek reklamlar hiç bir şekilde kullanıcıdan bir bilgi çekilerek yönlendirilmeyecek. Yani siz otomobillerle ilgili bir metin yazarken reklam alanında otomobil reklamları görmeyeceksiniz. Bu ilişkilendirmeyi yapmak yazılan dokümanın içeriğinin taranmasını gerektirdiği için bir bakıma kişisel bilginin gizliliğinin de ihlali anlamına geliyor. Böyle bir tepki almak istemeyen Microsoft, reklam alanında tamamen rastgele reklamlar gösterileceğini ve zaten belli bir süre sadece Microsoft’un kendi reklamlarının döneceğini açıkladı. Bildiğiniz gibi Google, Gmail’e gelen e-postalarımızın içeriğini tarayarak uygun reklamları ekranın sağ tarafında listeliyor. Microsoft böylece rakibi Google’a açık bir gönderme yapmış oldu İş görüşmesini kaybetmenin 15 garantili yolu İstediğinizi giyin. Görüşmeye geç gidin. Hemen ücreti sorun. Form doldurmaya itiraz edin. Cafe latte isteyin. İşte iş görüşmesini kaybetmenin 15 garantili yolu... 1. İstediğinizi giyin… Sonuçta işe gitmiyorsunuz, alt tarafı bir iş görüşmesi. 11. Niteliklerinizi abartın… Sonuçta dereceyle mezun oldunuz, 495 de bir derece. İlla sayı vermek mi lazım? 2. Görüşmeye geç gidin… Trafik sıkışıklığından filan bahsedin. Üstüne üstlük mazeret olarak nasıl akşamdan kaldığınızı anlatın ki tam garantili olsun. 12. Görüşmeciyle tartışın… El mi yaman, bey mi yaman? Yanlış düşünüyor. Yanlış biliyor. Hemen yüzüne vurun. Düşüncesinde ısrar ederse uyarın, olmazsa dövün. Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir. Ne güzel söylemiş atalarımız, değil mi? 3. Hemen ücreti sorun… Öyle ya, o kadar emeğinizi vereceksiniz, karşılığında ne alacağınızı bilmeniz lazım. 4. Form doldurmaya itiraz edin… Özgeçmişinizi gönderdiniz, yok bir de form neyin nesi? Hepsi özgeçmişte yazıyor işte. 5. Cafe latte isteyin… Madem sordular ne içeceğinizi, en çok neyi seviyorsanız onu isteyin. Ciğeriniz yandıysa buz gibi ayran ne güzel gider değil mi? 6. Şikayet edin… Şirketi dağ başına kurmak da neyin nesi. Doğru dürüst bir yer bulamamışlar mı Allah aşkına? Adres karışıklığı da işin cabası yani. 7. Özel sorunlarınızı anlatın… Akşam eşinizle yaptığınız kavga iyi bir giriş olabilir mesela… Oysa evlenmeden önce birbirinize nasıl sevgiyle bakardınız. 13. Yalan söyleyin… Beyaz yalanın kime zararı olmuş ki? Tamam müdür olarak çalışmadınız ama hakkınızı yemeselerdi müdür olacaktınız. 14. Eski işvereninizi kötüleyin… Size yapmadıklarını bırakmadılar, cümle aleme rezil edin onları. Buna da görüşmeciden başlayın. 15. Çok konuşun… Madem çağırdılar görüşmeye, tabi ki dinleyecekler sizi. 8. Sürekli “ben” deyin… Tabii ki kendinizden bahsediyorsunuz, özgeçmişinizin merkezinde de siz varsınız. Mümkünse iki kelimenizden biri “ben” olsun. 9. Görüşmeciyle sohbet edin… Zaten canı sıkılmıştır akşama kadar işten güçten. Onun için de bir değişiklik olur böylece. Hem işe alınınca iş arkadaşı olacaksınız, bu kadar resmiyete ne gerek var. 10. Çelişkili konuşun… Özgeçmişinize her yazdığınızı hatırlamak zorunda değilsiniz. Zaten onu da bir arkadaşınız yazmıştı. Hem bu harala gürele insanda kafa mı bırakıyor? 9 Gelişim Beyninizin Hangi Tarafını Kullanıyorsunuz? Beyninizin sağını mı, solunu mu kullanıyorsunuz? Bir başka deyişle, sezgisel, duygusal, ayrıntılara önem veren biri misiniz, yoksa analitik, mantıklı, aktif ve kazanç odaklı mısınız? Test edin! Eğitim sistemleri, kalıplar ve iş dünyası, insanların daha çok sol loblarını kullanmalarını sağlıyor. Yıllarca insanların düşünce kapasitelerini ölçen IQ’ya son yıllarda en az onun kadar önemli duygusal zeka (EQ) kavramı da eklendi. EQ sağ beyni kullanma kapasitemizin en az sol kadar önemli olduğunu ortaya koydu. IQ ve EQ arasındaki en önemli farklardan birisi, IQ’nuza 7 yaşından sonra yapabileceğiniz hiçbir şeyin olmaması. Ancak sağ beyin kapasitenizi her zaman istediğiniz kadar geliştirebilirsiniz. Aşağıdaki test, düşünce ve hafıza konusunda dünyanın en önde gelen iki ismi Tony Buzan ve Michael J. Gelb’in görüşleri doğrultusunda hazırlandı. Dahilerin düşünce şekillerinin günlük hayata uygulanabilirliğini sorgulayan iki uzmana göre ‘önemli olan beynin her iki lobunu da etkili kullanabilmek.’ Test bireylerin hali hazırda beyinlerinin hangi bölümlerini daha aktif kullandıklarını saptamaya yarıyor. Her iki lobu da aktif kullanmaları halinde çok daha etkili bir yaşam tarzı sürdürebilmeleri konusunda önemli bir farkındalık sağlıyor. TEST: Nasıl düşünüyorsunuz? Aşağıdaki sorularda a ve b şıklarının toplam puan değeri 5. Bu puanın tamamını bir şıkka verebilir ya da şıklar arasında dağıtım yapabilirsiniz. Yani a: 0 - b:5, a:1 – b: 4, a: 2 – b: 3 vb. Unutmayın! Her soruda 5 puanın tamamını şıklar arasında dağıtacaksınız. 20 soruyu yanıtladıktan sonra a ve b şıklarına verdiğiniz puanları toplayın. Çıkan sonuç sizin sağ ve sol beyninizi hangi oranlarda kullandığınızı ortaya çıkaracak. 1.Ayrıntılı bir düzenleme sisteminiz ve her şey için bir yeriniz var mıdır? a.Evet b.Hayır 2.Sınavlarda hangi soru tipini tercih edersiniz/ederdiniz? a.Doğru / yanlış, çoktan seçmeli, eşleme gibi yorum gerektirmeyen soruları b.Ucu açık yorum sorularını 9.Kıyaslayacak olursak, hangisini daha kolay anlarsınız? a.Cebir b.Geometri 10.Hangisini daha kolay hatırlarsınız? a.İsimler b.Yüzler 11.Birisi sizden “Okul” kavramını anlatmanızı istese, duygularınızı çizerek mi yazarak mı ifade etmeyi yeğlersiniz? a.Çizerek b.Yazarak 12.Birisi sizinle konuşurken, neye dikkat edersiniz? a.Sözcük anlamı (söylenen) b.Vurgu ve duygular (nasıl söylendiği) 13.Konuşurken, ellerinizi ne kadar kullanırsınız? a.Çok az kullanırım b.Sürekli kullanırım 3.Bir dans figürü öğrenirken, hangisi öğrenmenizi kolaylaştırır? a.Öğreteni taklit edip müziğin ritmini hissetmek b.Figürü adım adım öğrenip uygulamak 14.Masanız / çalışma alanınız; a.Düzenlidir b.Gerekebilecek malzemelerle dolu ve kalabalıktır 4.Bir tiyatro salonu, amfi ya da sınıfa oditoryuma girdiğinizde (başka etkileyen unsurlar olmadığını varsayarsak) hangi tarafa oturmayı tercih edersiniz? a.Sağ b.Sol 15.Hangisini okumak size kolay gelir? a.Ana fikirler b.Belirgin detaylar 5.Sık sık önsezileriniz olur mu? a.Evet b.Hayır 6.Önsezilerinizi dinler misiniz? a.Evet b.Hayır 7.Mobilyalarınızın yerlerini yılda bir kaç kez değiştirir misiniz yoksa aynı düzende kalmalarını mı tercih edersiniz? a.Değiştirmem b.Değiştiririm 8.Saatiniz olmadan ne kadar süre geçtiğini tahmin edebilir misiniz? a.Evet b.Hayır 10 16.Hangisinde daha iyi düşünürsünüz? a.Otururken b.Hareket halindeyken 17.Hangi tarz şeyleri söylemek kendinizi daha rahat hissettirir? a.Esprili şeyler b.Mantıklı şeyler Gelişim Hesap cetveli (0-5 arasında verdiğiniz puanları “a” ve “b” şıklarının yanına yazın. 5 puanı “a” ve “b” şıkkı arasında paylaştırmanız gerekiyor. Test bitince sütunları toplayın ve beyninizin ne tarafını daha fazla kullandığınızı görün) Sol Sağ 1. a b 2. a b 3. b a 4. a b 5. b a 6. b a 7. a b 8. b a 9. a b 10. a b 11. b a 12. a b 13. a b 14. a b 15. b a 16. a b 17. b a 18. a b 19. a b 20. b a Beynin iki tarafı neleri temsil ediyor Sol Beyin Pozitif Analitik Doğrusal Kesin Sıralı Sözel Somut Mantıklı Aktif Kzanç odaklı Dikkatli Kusursuz Sistematik Yazılı harf-rakam Sağ Beyin Sezgisel İhtiyari İçsel Duygusal Şakacı Sözel değil Ayrıntıcı Görsel-resimsel Sembolik Artistik Fiziksel Hareketleri uyumlu Çocuksu Eleştirel değil Sol lobu baskın olanlar sağ lobu çalıştırmak için ne yapmalı? Sağ lobu baskın olanlar sol lobu •Görselleşmeli, hayal kurmalı •Örneklere bakmalı çalıştırmak için ne yapmalı? •Karşıtları incelemeli •Vücut dilini ve ses tonunu kullanmalı •Çocuğun sağ beynine mesaj vermeli •Empatik olmalı •Vücudunu hareketlendirmeli •Notlar almalı, yazmalı •Organize olmalı, önceliklerini belirlemeli •Fikirleri değerlendirmeli, hedefleri belirlemeli •Vücut dilini ve ses tonunu kontrol etmeli •Daha mantıklı olmalı •Karşılaştırmalı, eleştirmeli •Sorgulayıcı olmalı, gözden geçirmeli 18.Matematikte; a.Sonuca nasıl ulaştığınızı açıklayabilirsiniz. b.Sonuca ulaşırsınız ama nasıl olduğunu açıklayamazsınız. 19.Çocuklarla vakit geçirmek ; a.Sorumluluktur b.Keyiftir 20.Not tutarken; a.Birden fazla renkte kalem kullanırım b.Genellikle tek kalem kullanırım Kaynak: Test, düşünce ve hafıza konusunda dünyanın en önde gelen iki ismi Tony Buzan ve Michael J. Gelb’in görüşleri doğrultusunda, Management Centre Türkiye (MCT) Şirkete Özel Eğitim Çözümleri Danışmanı Kemal İslamoğlu tarafından geliştirilmiştir 11 IŞIK’TA KULÜPLER BOŞ DURMAZ Edebiyat Sizi de bekleriz Masamızın üzerinde gözümüze ilişen kalemimiz ve ufak bir kağıt parçası çoğu zaman herkesten ve herşeyden en yakındır bize.. Yazasınız gelir, hiç sesiniz çıkmadan konuşasınız. Bilirsiniz ki hiç yargılamadan şikayetsiz dinler sizi onlar. Huzurludur kendinizle ruhunuzla böylesi güvenle konuşmak. Kaleminize dökülenlerle yenilenir benliğiniz. Belki de en özgür anlardır bunlar, çünkü düşünürken ne kadar özgürseniz yazarken de öylesinizdir. Siz nerdeyseniz kaleminizde ordadır sizinle birlikte, siz nereye gitmekteyseniz gelir sizinle sınırsızca. Yazanlar bilirler, düşüncelerin kağıda aktığı o zamanların kıymeti bambaşkadır. Onları paylaşmaksa apayrı güzeldir. Çünkü kalemimizle paylaştığımız düşünceler ruhumuzdan gelen en duru en seçilmiş cümlelerdir, onlar çok özeldir ve paylaşıldıkça özel insanlarla, daha da değerli hale gelir. Paylaşıldığında çoğalır düşünceler, ve yazılanlar anlam kazanır yürekten yüreğe ulaştığında.. _________ Bizler de bildiğiniz üzere BasınYayın Kulübü olarak gazetemizde yer verdiğimiz bu kısımda yazdıklarımızı sizlerle paylaşmaya başladık. Geçtiğimiz sayıda ve bu sayıda paylaştıkları yazılarıyla edebiyat köşemize katkıda bulunan arkadaşlarımıza teşekkürler. Eğer siz de bize katılmak, köşemize renk katmak istiyorsanız, yazılarınızı ve güzel düşüncelerinizi bekliyoruz.. Gizem Güneş Basın-Yayın Kulübü Yankı Gazetesi Edebiyat Editörü E-Posta : gizem.gunes@isik.edu.tr İkinci Dünya Savaşı İkinci Dünya Savaşı sırasında Londra’da oturmak zorunda kalan bir kadın İskoçya’daki annesine şöyle bir mektup yazdı: “Sevgili anneciğim, Londra hemen her gün bombalanıyor. Bu bombardımanlar çok korkunç oluyor. Kendimden çok çocuklarım için korkuyorum. Bombardımanlar bitinceye değin çocukları sana gönderiyorum.” Bir hafta sonra İskoçya’daki anneannemden bir telgraf geldi: “Uçakları bize gönder. Çocukları sana gönderiyorum.” Eğlence Doğruluğuna İnanıyorsan Aklınızda bir fikir var.. Nitekim susasınız da.. Ama aklınızın biraz boşlukta olduğu bir anda dilinizin ucuna kadar geliveriyor düşünceniz. Sonra bir an duruyorsunuz, tutuyorsunuz onu sıkıca dudaklarınızın arasında; söyleyemediğiniz o an, çiğneyip ezip bin bir parçaya bölüyorsunuz fikrinizi ve özgürlüğüne kavuşmasına izin vermeden hücrelerinize geri gönderiyorsunuz onu yeniden.. Peki sizce neden? İnsan neden yapar bunu..? Çoğu zaman yanlış anlaşılma endişesi , lafı edeceğin toplum içinde yadırganma hissi kimi zaman ise sadece hata yapmaktan çekinmek oluyor anlamsız sebebiniz.. Bazense sadece düşünceni savunacak gücü bulamamaktan kendinde; yoksa gülünç duruma mı düşersin? Karşı mıdır gerçekten herkes peki sana..? Bırak senin dışındaki herkes gülsün önce haline, sonra karşı çıksınlar.. Ne olacak ki..? Herkesten önce sen gülmelisin hatalarına, sevmelisin hatalarını, önce barışıp onlarla sonra onlardan yepyeni, eskisinden daha da parlak düşünce yıldızları eklemelisin kendi gökyüzüne hep barışık olarak kendi içinle.. Ya da gülmediler de sadece yadırgadılar fikrini.. O zaman ne mi olacak? Sen düşünceni özgürlüğüne kavuşturmuş olacaksın, o an fark etmesen de belki de içlerinden birine ulaşmış, belki çok büyük bir sorunun çözümüne ilk adımı sen atmış, kendini hayata katmış ve en önemlisi ’’paylaşma’’nın o güzel hissini yaşamış olacaksın.. 14 MAYIS CUMA 15 MAYIS CUMARTESI 13:00 - 19:00 Aktiviteler 14:00 - 22:00 Amatör Gruplar 22:00 - 23:00 Namütenahi 23:00 - 00:30 POP-CORE 13:00 - 18:00 Aktiviteler 20:30 - 22:00 Selim Sesler 22:00 - 00:30 Duman 13:00 - 18:00 Aktiviteler 20:00 - 22:00 Gripin 22:00 - 00:00 Candan Erçetin 00:30 - 03:30 Kapanis Partisi Gülmeler sana dokunmayacak o zaman ya da yadırganmalar acıtmayacak canını çünkü sadece huzuru olacak içinde paylaşmanın.. Çünkü paylaşmaktır hayatı her daim güzel ve anlamlı kılan.. Sadece kendine saklayacağın cümlelerin de olmalı elbet; ama gerekenleri paylaşmayı unutmamalı ve kendi düşüncelerini sevmeli aynı zamanda, savunmalı da doğruluğuna yürekten inandığında.. Ki benim bu konuya verebileceğim en güzel örnek Atatürk’tür. O, korkmadı hiçbir haklı düşüncesini paylaşmaktan ve onların arkasında durmaktan.. Eğer başkalarının düşünceleriyle yaşasaydı, kendi kendini yönetmenin güzelliğini ve güvenini bu denli hissetmeseydi ve hissettirmeseydi.. Şimdi ne bir ulusun simgesiydi ne bir milletin kurtarıcısı ne de dünyanın en büyük lideri; sözlerini, yaptıklarını göğsümüzde adeta bir madalya gibi taşıdığımız eşsiz kahraman, öyle değil mi... Paylaşmalı ve yaşatmalı düşünceleri.. ve değişmeye başlamalı her şey daha iyiye daha güzele, mutluluğa.. Leo Rosten der ki: “Hepimiz gizliden biraz deliyiz. Herkes aslında yalnızdır ve anlaşılmak ister ama hiçbir zaman bir başkasını tümüyle anlayamayız ve hepimiz bizi çok sevene bile bir parça yabancı kalırız. Acımasız olanlar güçsüzlerdir, sevecenlik yalnızca güçlülerden beklenebilir. Korkuyu bilmeyenler gerçekte yürekli değildir çünkü yüreklilik düşlenebilene karşı koyma gücüdür. İnsanları çocukmuş gibi görürseniz onları daha iyi anlayabilirsiniz ne denli yaşlı ya da etkileyici olurlarsa olsunlar. Çünkü çoğumuz hiçbir zaman büyümeyiz yalnızca boyumuz uzar. Mutluluğa ancak beynimizi ve yüreğimizi gücümüz yettiğince etkinleştirdiğimizde ulaşırız. Yaşamın amacı önemli olmaktır, saygın olmak, bir şeyi savunmak, boşuna yaşamamış olmaktır.” Gizem Güneş Toscanini’yle Boy Ölçüştü, ”Cüce Kaldı”… Aralarında Toscanini ve Mascagani’nin de bulunduğu sekiz İtalyan orkestra şefi, Verdi’nin onuruna düzenlenen bir festivale davet edilmişlerdi. Toscanini ‘nin ününü kıskana Masgacani, festivalde bir orkestra yönetmeyi ancak, Toscanini’den daha fazla para ödenmesi koşuluyla kabul edeceğini söyledi. “Bana ödenecek ücret Toscanini’nin alacağı ücretten bir liret bile fazla olsa, hiçbir itirazım olmaz.” dedi. “Çünkü benim için önemli olan para değil, ondan daha büyük olduğumun bir kez daha saptanmasıdır.” Festival bittikten sonra Mascagani’ye, içinde ücretini bulunduğu zarf verildi. Tanınmış “Cavalleria Rusticana” operasının bestecisi Mascagani zarfı açtığında, içinde sadece bir liret olduğunu gördü. Çünkü Toscanini, ünlü besteci Verdi’nin onuruna düzenlenen bu festivalde orkestrayı yönetmek için ücret kabul etmemişti. Doğrudan Bir Işık Öyküsü 14 13 MAYIS PERSEMBE Bir Çinli, baltasını kaybetmişti. Onu, komşusunun oğlunun çaldığını sanıyordu. Bunda da yanılmadığına inanıyordu. Çünkü onun yürüyüşü, bir balta hırsızının yürüyüşüne benziyordu. Yüzü, bir balta hırsızının yüzü gibiydi. Konuşması bir balta hırsızının konuşmasından farksızdı. Onun, bir balta hırsızına benzemeyen hiçbir yanı yoktu. Fakat bir gün adam, baltasını bahçenin uzak bir köşesindeki bir hendeğin içinde buldu. Ertesi gün komşusunun oğluna baktı. Yürüyüşü, hiç de bir balta hırsızının yürüyüşü gibi değildi. Yüzü bir balta hırvsızının yüzüne benzemiyordu. Konuşmasının ise, bir balta hırsızının konuşmasıyla en küçük bir benzerliği bile yoktu. Onun, bir balta hırsızına benzeyen hiçbir yanı yoktu. - Işık Üniversitesi Öğrencileri, Mezunları ve Personeli ile Işık Okulları Mezunları ve Personelinin misafir formunu bireysel katılımları için doldurmalarına gerek yoktur. Ancak, misafirleri için formu doldurup, referans kısmına da kendi bilgilerini yazarak kayıt yaptırabilirler. - Referans gösterilen kişi Işık Üniversitesi Öğrencisi, Işık Üniversitesi Mezunu, Işık Üniversitesi Personeli, Işık Okulları Mezunu ya da Işık Okulları Personeli olmalıdır. - Referans gösterilen kişiler misafirlerini nizamiye girişinde karşılamak zorundadır, aksi hale misafirler içeriye alınmayacaktır. - Referans gösterilen kişiler misafirlerinin festival alanındaki herhangi bir olası olumsuz davranışından sorumlu olduklarını kabul etmiş sayılırlar. - Misafirlerin üniversite öğrencisi ya da mezunu olması zorunludur. - IşıkFest davetiyesi olan konuklar için kayıt formu doldurma zorunluluğu yoktur. (Kayıt Formu: http://www.isikfest.com) - 18 Yaş altı katılım kesinlikle yasaktır. 15 Mizah İç Haber Formula G’de biz de varız Sonunda bizim de bir Güneş arabamız var. Apollon ismindeki arabamızın yapımına sene başında başlamışlardı. Şu zamana kadar da geliştirmeye devam etmişlerdi. Geçtiğimiz seneye nazaran bu sene alternatif enerjiye destek veren üniversitelerin sayısı bir hayli artmış gibi gözüküyor. Umalım da yarışlarda Apollon dereceye girebilsin. Tüm çalışma ekibine şimdiden başarılar dileriz. Yarışmaya Katılacak Üniversite Takımları ve Arabaları Anadolu Üniversitesi Güneş Arabası Takımı Ankara Üniversitesi - Hitit Güneşi Takımı Atılım Üniversitesi-Atılım Sollar-Güneş Arabası Takımı Balıkesir Üniversitesi BAÜ Proje Kulübü Güneş Arabası Takımı Balıkesir Üniversitesi-Edremit MYO-Edremit Solar Car Racing Team Bozok Üniversitesi MYO - BOZOK RÜZGARI Güneş Arabası Takımı Celal Bayar Üniversitesi - “MAGNESİA” Güneş Arabası Takımı Dokuz Eylül Üniversitesi Solaris Güneş Arabası Ekibi Ege Üniversitesi Temiz Enerji Topluluğu (EGETET)-EGEFE 2010 Güneş Arabası Takımı Erciyes Üniversitesi-ERFOR-G-Güneş Arabası Takımı Fırat Üniversitesi Teknoloji Kulübü (FÜTEK)-FUSOCAR (Fırat University Solar Car) Güneş Arabası Takımı Gazi Üniversitesi “Gazi Pars” Güneş Arabası Takımı Gazi Üniversitesi - Endüstriyel Sanatlar Eğitim Fakültesi-Endüstriyel Teknoloji Eğitimi Bölümü-The Rise Of DGS’s Güneş Arabası Takımı Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Teknoloji Topluluğu Güneş Takımı Gaziantep Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Topluluğu (Günbat) Güneş Enerjisi Ekibi Gaziantep Üniversitesi MYO.-ZEUGMA GÜNEŞİ Güneş Arabası Takımı Gaziantep Üniversitesi Otomobil Robot ve Enerji Topluluğu (ORET)-Güneş Arabası Takımı Gaziosmanpaşa Üniversitesi Güneş Arabası Takımı - TOGATA Hacettepe Üniversitesi Formula-G Takımı-HUNKAR Harran Üniversitesi Güneş Enerjili Araç Teknolojileri Grubu-(Araç adı=GAPCAR) Hava Harp Okulu “ANKA” Güneş Arabası Ekibi Hitit Üniversitesi-Hİ-GÜ-Güneş Arabası Takımı İnönü Üniversitesi Teknoloji Topluluğu Güneş Arabası Takımı Işık Üniversitesi-Apollon-Güneş Arabası Takımı İstanbul Üniversitesi-SOCRAT (SOlar Car RAcing Team)-Güneş Arabası Takımı 16 Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi-IEEE KSÜ Formula-G Takımı Karabük Üniversitesi Alternatif Enerji Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Kulübü-Güneş Arabası Takımı Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi-Winsun Güneş Enerjisi Grubu-Güneş Arabası Takımı Kocaeli Üniversitesi-Türk Mekatronik-GAYRET-Güneş arabası Takımı Mersin Üniversitesi Tarsus Teknik Eğitim Fakültesi - Sahil Yıldızı Güneş Arabası Takımı Mersin Üniversitesi-ANKA Güneş Arabası Takımı Orta Doğu Teknik Üniversitesi-ODTU Robot Topluluğu-Güneş Arabası Takımı Sabancı Üniversitesi / Mühendislik ve Doğa Bilimleri FakültesiSUSOLAR-Güneş Arabası Takımı Sakarya Üniversitesi İleri Teknolojiler Uygulama Topluluğu SAİTEM- (Araçlar=SAGUAR NL ve SAGUAR X8) Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi-EnerjiK Güneş Arabası Takımı Selçuk Üniversitesi AR-GE ve Girişimcilik Topluluğu-Güneş Arabası Takımı T.C.Yeditepe Üniversitesi-YÜGAT-Güneş Arabası Takımı Uludağ Üniversitesi Makine Topluluğu TİMSAH Ekibi-Güneş Arabası Takımı Uşak Üniversitesi-UYEK-Güneş Arabası Takımı Yaşar Üniversitesi-YAŞARGÜNEŞ-2-Güneş Arabası Takımı Yaşar Üniversitesi-YEN-EN (Yaşar Yenilenebilir Enerji Grubu)Güneş Arabası Takımı Yıldız Teknik Üniversitesi Güneş Enejili Sistemler Kulübü-Güneş Arabası Takımı Yıldız Teknik Üniversitesi- Makine Teknolojileri Topluluğu & Robotik Otomasyon Kulübü-Güneş arabası Takımı Zonguldak Karaelmas Üniversitesi-TUYAK-HELIOS Güneş Arabası Takımı Fıkralarda Hayat Güldüren, güldürmese de düşündüren fıkralar (Belden aşağı olmayan ve biraz da olsun komik olan fıkra bulmak gerçekten zor.) Neyse, bakalım seçtiklerimizi beğenecek misiniz... Yiğitler başlayınca iş başa düşmüş.. İlk önce oğlunu yangının içerisinden çıkarıp dışarda beklemesini söylemiş. Dalmış tekrar duman ve ateşin içerisine, kızını çıkartmış dışarıya. Sonra karısını, sonra köpeği ve kedisini. Daha sonra dışarı hiçbir şey getirmeden 3 kere daha içeri girmiş çıkmış. Onu seyreden komşularından biri sormuş: - Niçin yanan eve girip çıkıyorsun dışarı hiçbir şey getirmiyorsun?” diye. - “Kayinvalidem içeride!” demiş adam; “arada bir girip çeviriyorum!”. Bir gün Cennet’in kapıları şiddetle vurulmuş: - Güm Güm Güm !! İçeriden seslenmişler: - Kim o? Dışarıdan gök gürültüsü gibi bir ses: - Biz Istanbul’u fetheden Fatih’in yiğitleriyiz! İçeriden hoş geldiniz diyerek kapılar ardına kadar açılmış ve yiğitleri içeriye buyur etmişler. Her şey çok güzel gidiyormuş. Ta ki, 40 yıl geçinceye kadar. Bir gün kapılar yine şiddetle çalınmış: - Güm Güm Güm !!! İçeriden sormuşlar: - Kim o? Dışarıdan gök gürültüsü gibi bir ses: - Biz İstanbul’u fetheden Fatih’in yiğitleriyiz! İçeriden hemen cevaplamışlar: - Onlar 40 yıl önce geldi! Dışarıdan yine ses gelmiş: - Biz mehter takımıyız Gelmekdik (Ambulansta...) - Doktor beni nereye götürüyorsunuz? - Morga. - Ama ben daha ölmedim ki?! - Olsun biz de daha gelmedik zaten... Dilenci Rüya Dilencinin biri, Bektaşi’ye: “Bir sadaka ver sana dua edeyim.” Bektaşi on para verdikten sonra dilenciye dönerek: “Duanı istemem.” .... Dilenci sorar: “Neden?” “Eğer duan kabul olsaydı, sen dilenci olmazdın!” Yangın Adamın birinin evinde yangın çıkmış. Komşuları yardıma koşmayıp olayı seyretmeye “Doktor, ne olur bana yardım edin?” “Neyiniz var?” “Bir aydır her gece aynı korkunç rüyayı görüyorum. Yatağıma uzanmışım ve bir anda 5 tane kadın üstüme saldırıyorlar, üstümdekileri parçalıyorlar!” “Peki siz ne yapıyorsunuz o anda!” “Onları itiyorum!” “Anlıyorum. Peki ben nasıl yardımcı olabilirim?” “Kollarımı kırın!!” doktora gitmiş derdini anlatmış. Doktor da adama yanlışlıkla öksürük ilacı yerine müshil ilacı vermiş ve demiş ki: - “Bir hafta boyunca yemeklerden sonra iç ve yanıma gel. ” Adam bir hafta sonra gelince doktor: - “Öksürüğün nasıl oldu?”, deyince adam da: - “Cesaret edip de öksüremiyorum ki!” Nerede Hollywood’da bir parti veriliyor,güzel bir evde. Partinin sahibi partiye heyecan ve değişim katmak için mikrofonu eline alıp başlıyor: -Arkadaşlar akvaryumdaki iki piranayı bu havuza atacağım. Havuza atlayıp karşıya çıkan arkadaş şu gördüğünüz sarışınla sabaha kadar eğlenebilir. Kimsede ses seda yok. -Bu esmeri de sunuyoruz. Yine kimsede ses yok. -Bu kumral bayanı da hediye ediyoruz. Yine ses yok. -Bu i... de veriyoruz. Slaaaaaşş!... Adamın biri suda hızla yüzüyor ve karşıya geçiyor. Tekrar koşup havuzun öbür kenarına geliyor: -Nerede o i...? -Beyefendi o havuzun karşısında.. Adam şaşkın şaşkın: - O değil, Beni havuza iten i... nerede? Korkudan Adamın biri çok kuvvetli öksürüyormuş, Sudoku Apollon’un Sanayi resimleri 17 Köyü Ziyaretimiz ve Yaptıklarımız Türkiye’de yapılan birçok yardım kampanyasının aksine hazırladığımız yardım projesi Doğu illerindeki zorluklarla okuyan öğrencilere maddi ve manevi destek olmaktır. Işık Üniversitesi öğrenci ve öğretim üyelerinden kurulu 24 kişilik bir ekiple Van’ın Başkale ilçesindeki Işıklı Köyüne, proje süresince köy ilköğretim okulu öğretmeninden aldığımız bilgilere dayanarak hazırladığımız ihtiyaç listesi aracılığıyla topladığımız malzemelerle birlikte 2 günlük ziyarette bulunuldu.Ziyaret boyunca yaptıklarımız: - İlköğretim okuluna kitaplık yaptırıldı, kitap ve kırtasiye malzemeleri sağlandı, - Köyde okuyan 13 ilkokul öğrencisinin kışlık ve yazlık kıyafet ihtiyacının sağlandı, - Köyde yaşayan 15 aile için kuru bakliyat, temizlik malzemeleri ve temel ihtiyaçlarının önemli bir kısmı sağlandı, - Ekibin köyde bulunduğu sürece çocuklara ve ailelere eğitimin gelecekleri için ne kadar önemli olduğunu anlatıldı, - Köyün çevresinin yeşillendirilmesini sağlandı.