EDEB‹YAT TAR‹H‹ ‹Ç‹N SOYUT MODELLER
Transkript
EDEB‹YAT TAR‹H‹ ‹Ç‹N SOYUT MODELLER
EDEB‹YAT TAR‹H‹ ‹Ç‹N SOYUT MODELLER -1 GRAF‹KLER, HAR‹TALAR, SECERELER* Franco Moretti gh Burada okuyacaklar›n›z, edebiyat araflt›rmalar›nda bir dönüflümü resmetmeyi amaçlayan, birbiriyle ba¤lant›l› bir makaleler üçlemesinin ilkidir. Edebiyat, o bildik eski ülke; ama s›n›rlar› içinde, ba¤›ms›z metinlerin yak›n bir mercekten okunmas›ndan, soyut modellerin inflas›na do¤ru bir de¤iflim var. Bu soyut modellerin kayna¤›nda ise üç disiplin bulunuyor; niceliksel tarih, co¤rafya ve evrim teorisi: Grafikler, haritalar ve a¤açlar; edebiyat elefltirisinin pek az etkileflim içinde oldu¤u ya da hiç olmad›¤› alanlar, ama bize ö¤retecek çok seyi olan çal›flma tarz›m›z› de¤ifltirebilecek alanlar.1 *) NLR (II) 24, Kas›m-Aral›k 2003. 1) Bu makaleler ilk kez Berlin’de Wissenschaftskolleg’de tasarland›; ilk versiyonlar› Berkeley’de Beckman konferanslar›nda, sonra baflka yerlerde sunuldu. Bu vesileyle, düflüncelerimi netlefltirmeme yard›mc› olan herkese çok teflekkür ederim. 216 Franco Moretti I Krzysztof Pomian, eski tarihsel paradigman›n, ‘tarihçinin bak›fllar›n› s›rad›fl› olaylara yöneltti¤i’ni söylüyor: “Tarihçiler, koleksiyonculara benzer: Her ikisi de yaln›zca nadir bulunan, ilgi çeken nesneleri toplar, s›radan, gündelik, normal görünen fleyleri kâle almazlar.”2 Pomian’a göre bu durumu de¤ifltiren, Annales Okulu’nun öncülü¤ünde ‘s›rad›fl› olaylar’› ele almaktan ayr›l›p, ‘olgular deryas›na’ dal›fl olmufltur; dolay›s›yla, bu makale de bizim bak›fllar›m›z› istisnai metinlerden ‘edebi olgular deryas›’na çevirmemiz halinde neler olabilece¤ini tart›flmaya çal›fl›yor. Bu düflünce birkaç y›l evvel, ulusal bibliyografya araflt›rmalar› sayesinde edebiyat alan›n›n ne kadar dar bir kesimi üzerinde çal›flt›¤›m›z› fark etti¤imde akl›ma gelmiflti: Örne¤in, iki yüz roman›n dahil edildi¤i bir kanon, on dokuzuncu yüzy›l Britanyas› için kula¤a çok kapsaml›ym›fl gibi geliyor (bugünkü kanon düflünüldü¤ünde de kapsaml›d›r), ancak gerçekte yay›mlanan romanlar›n yüzde birine ancak tekabül eder; yirmi bin, otuz bin, belki de daha fazla, asl›nda kimse bilmiyor. Burada yak›ndan okuman›n da bir faydas› olmaz, her gün bir roman, y›l›n her günü bir roman, yüzy›l› al›r... Hem sonra, böyle büyük bir alan münferit vakalarla ilgili bilgi parçac›klar›n› biraraya getirerek anlafl›lamaz, çünkü alan, münferit vakalar›n bir toplam› de¤ildir: ancak bir bütün olarak kavranabilecek kolektif bir sistemdir. Bu makaledeki grafikler bunu yapmaya bafllaman›n bir yoludur. Ya da Fernand Braudel’in Lübeck yak›nlar›nda bir Alman hapishanesinde ahbaplar›na verdi¤i tarih dersinde söyledi¤i gibi: Her bireysel varolufl inan›lmaz say›da, sürekli at›l›p duran zarlar›n hükmündedir, bu zarlarla belirlenir: O halde bireysel tarih alan›nda belirsizlik vard›r; kolektif tarihteyse basitlik ve tutarl›l›k. Tarih, nesnesi olarak bireyleri seçti¤inde, gerçekten de ‘varsay›mlara dayal› zavall› aciz bir bilimdir.’ Ama gruplar›, tekerrürleri inceleyecek oldu¤unda, izledi¤i yol, ortaya koydu¤u sonuçlar itibar›yla daha tutarl›d›r.3 Daha ak›lc› bir edebiyat tarihi. ‹flte, düflüncem buydu. 2) Krzysztof Pomian, “L’histoire des structures”, ed. Jacques Le Goff, Roger Chartier, Jacques Revel, La nouvelle histoire, Paris 1978, s. 115-116. 3) Fernand Braudel, “L’histoire, mesure du monde”, Les Ecrits de Fernand Braudel’de, c. II, Paris 1997. Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 217 II Edebiyata niceliksel yaklafl›m, üslûpla ilgili hesaplamalardan tematik veritabanlar›na, kitap tarihçili¤ine uzanan bir yelpazede birkaç de¤iflik biçimde tezahür edebilir. Burada yerimiz s›n›rl› oldu¤u için, ben McBurney, Beasley, Raven, Garside ve Block’un Britanya, Angus, Mylne ve Frautschi’nin Fransa, Zwicker’›n Japonya, Petersen’in Danimarka, Ragone’nin ‹talya, Marti-Lopez ve Santana’n›n ‹spanya, Joshi’nin Hindistan, Griswold’un Nijerya için yapt›¤› çal›flmalardan hareketle yaln›zca kitap tarihçili¤i üzerinde duraca¤›m. Burada bu isimleri özellikle s›ral›yorum, çünkü niceliksel çal›flma, gerçek bir iflbirli¤idir: yaln›zca verileri toplaman›n ebediyen sürmesi anlam›nda, pragmatik anlamda de¤il, bu bilgiler ba¤›ms›z araflt›rmac›dan ba¤›ms›z oldu¤u, bu yüzden baflkalar›nca da paylafl›labildi¤i, birden fazla biçimde birlefltirilebildi¤i için de. Britanya, Japonya, ‹talya, ‹spanya ve Nijerya’da roman›n yükseliflini gösteren fiekil 1, dikkat çekici bir noktaya iflaret ediyor. fiekillerin birbirine ne denli benzedi¤ini fark ettiniz mi? Befl ülke, üç k›ta, arada iki yüzy›ll›k bir zaman fark›... Gerçekten de ayn› flablonun; o eski, roman›n ‘yükselifli’ metaforunun hayat kazand›¤›n› görüyoruz: Grafik yaklafl›k yirmi y›l içinde (Britanya’da, 1720-1740; Japonya’da, 17451765; ‹talya’da, 1820-1840; ‹spanya’da 1845’ten 1860’lar›n bafl›na dek; Nijerya’da 1965-1980 döneminde) y›lda befl-on bafll›ktan, yani ayda bir ya da iki ayda bir yeni romandan, haftada bir yeni romana do¤ru ilerlendi¤ini gösteriyor. Bu noktada, roman okuma e¤risi de¤ifliyor. Her y›l yaln›zca bir avuç metin yay›mlan›yor; yani roman güvenilmez bir mal: Uzun müddet ortadan yok oluyor, asl›nda okuyan insanlar›n sadakatine hükmedemiyor; edebi bir türden çok bir modaya benziyor. Ancak her hafta yeni bir metnin yay›mlanmas›yla birlikte roman düzenli yenilik, o büyük modern oksimoron haline geliyor: Tüketicilerin onsuz yapamayacaklarm›fl gibi s›kl›kla ve hevesle bekledi¤i ‘beklenmeyen’. William Gilmore-Lehne’nin bir kitab›na at›fta bulunacak olursak roman, ‘hayat›n bir gereklili¤i haline geliyor’, çok geçmeden etraf›nda kopar›lan gürültü de -romanlar okuyucular› tembelli¤e, sefihli¤e, ç›lg›nl›¤a, isyankârl›¤a sürükler- sembolik zaferinin iflaretleri olarak beliriyor. Her y›l yay›mlanan yeni roman say›s›, befl y›ll›k bir ortalamayla. Kaynaklar: Britanya için: W.H. McBurney, A Checklist of English Prose Fiction, 1700-39, Cambridge, MA 1960 ve J.C. Beasley, The Novels of the 1740's, Atina, GA 1982; ikisi de k›smen James Raven taraf›ndan yeniden düzenlenmifl olan British Fiction 1750-70: A Chronological Check-List of Prose Fiction Printed in Britain and Ireland, Londra 1987. Japonya için: Jonathan Zwicker, “Il lungo Ottocento del romanzo giapponese”, Il romanzo'da, cilt III, Storia e geografica, Torino 2002. ‹talya için: Giovanni Ragone, “Italia 1815-70”, Il romanzo'da, cilt III. ‹spanya için: Elisa Marti-Lopez ve Mario Santana, “Spagna 18431900”, Il romanzo, cilt III. Nijerya için: Wendy Griswold, “Nigeria 1950-2000”, Il romanzo, cilt III. “Edebiyat tarihlerimize yeni birkaç tarihsel ayr›nt› daha eklemek... anlams›z olacakt›r: De¤iflmesi gereken fley önvarsay›mlard›r, maksad›n kendini dönüfltürmesi gerekir. Bireyi edebiyattan ç›karmak! Bu tam bir kesip biçme olur aç›kças›, hatta bir paradoks. Ancak bir edebiyat tarihi, ancak bu bedeli ödemeyi göze alarak mümkündür.” (Roland Barthes, “History or Literature?”) fiekil 1: Roman›n yükselifli, 18'inci yüzy›ldan 20'inci yüzy›la Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 219 III O halde, roman›n yükselifli; ya da daha iyi bir deyiflle, tarihte, yüzy›llar öncesinden bafllam›fl bir yükselifl, Britanya’da 1710 ile 1850 aras›nda yay›mlanan yeni romanlara iliflkin verilerin de aç›kça ortaya koydu¤u gibi, birkaç h›zlanma döneminden daha geçecek olan bir yükselifltir (fiekil 2). Burada, her biri kendi içinde önce h›zl› bir büyüme, sonra bir istikrar dönemine ayr›lan, hepsi de roman›n toplumsal rolünü belli bir biçimde de¤ifltiren üç dönemin öne ç›kt›¤› görülüyor. 1720’den yaklafl›k 1770’lere dek süren ilk dönem, yukar›da tart›fl›lan dönemdir: 1720-1740 döneminde bir s›çrama, izleyen y›llarda da bir istikrar, sa¤lamlaflma gözlenir. 1770’den yaklafl›k 1820’lere dek süren ikinci dönemdeyse, yeni bafll›klar›n say›s›ndaki art›fl, kitlelerin merceklerini flimdiye ayarlamalar› gibi ciddi bir yönelimi bafllat›r. O zamana dek romana özgü ‘yo¤un’ okuman›n -birkaç metni s›kl›kla ve yo¤unlaflarak okumak yerine, birçok metni, bir kere, yüzeysel olarak okumak- y›lda yay›mlanan bafll›k say›s›n› kolayca aflabilece¤ini, okuyucular› e¤lence için geçmifle dönmek zorunda b›rakabilece¤ini söylemek istiyorum: Nitekim bu dönemde, Britanya’da oldu¤u kadar, d›flar›da yay›mlanan on sekizinci yüzy›l çoksatarlar›n›n yeniden bas›mlar› ve özetleri, art› eski romanlar, hatta türün birkaç kadim klasi¤i de okunuyordu. Fakat yeni romanlar›n toplam say›s› bir önceki döneme k›yasla iki kat›na ç›kt›¤›nda -bu rakam 1788’de 80 iken 1796’da 91, 1808’de 111 oldu- eski kitaplar da birden popülerliklerini yitirdi ve yenilikçi kitleler, gözlerini azimle (ve geri dönülemez biçimde) içinde bulunulan sezona çevirmeye bafllad›.4 1820 civar›nda bafllayan, benim maalesef ilk otuz y›l›n› izleyebildi¤im üçüncü dönem, piyasan›n iç kompozisyonunun de¤iflti¤i dönemdir. O zamana dek tipik roman okuyucusu, Thibaudet’nin Le liseur de romans’da hakk›nda bir parça horgörüyle bahsedece¤i gibi bir ‘genelci’ ‘eline ne geçerse her fleyi okuyan’ biri- olmufltu.5 Ama art›k piyasan›n büyümesi, ‘uzman’ okuyucular ve edebi türler için her çeflit bölmeyi haz›rl›yordu (denizcilik hikâyeleri, spor romanlar›, okul hikayeleri, gizemli 4) Giovanni Ragone, “‹talya’da on dokuzuncu yüzy›l›n ilk yirmi y›l›nda, bir önceki yüzy›lda çoksatanlar›n hemen hemen tamam› ortadan kaybolmufltu,” diye yaz›yor. “Italia 1815-1870”, Il romanzo’da, c. III, s. 343-354. Benzer bir de¤iflim, Fransa’da da olacakt›r, ancak burada devrimin yaratt›¤› duraklama güçlü bir alternatif aç›klama sunar. Elbette ki ‘geçmiflin geçmifl olmas›’ flimdiye yönelimden en fazla sorumlu olan iki türün -goti¤in, sonra da tarihsel romanlar›n- kilit mesaj›d›r. 5) Albert Thibaudet, Il lettore di romanzi [1925], Napoli 2000, s. 49. 220 Franco Moretti fiekil 2: Britanya'da roman›n üç yükselifl evresi Her y›l yay›mlanan yeni roman say›s›, befl y›ll›k bir ortalamayla. Kaynaklar: McBurney, Checklist of English Prose Fiction, 1700-39; Beasley, The Novels of the 1740's; Raven, British Fiction 1750-70; ed. Peter Garside, James Raven ve Rainer Schöwerling, The English Novel 1770-1829, iki cilt, Oxford 2000; Andrew Block, The English Novel, 17401850, Londra 1961. romanlar: on dokuzuncu yüzy›l›n ikinci çeyre¤inde kentli iflçileri ya da delikanl›lar›, bir sonraki kuflakta genç k›zlar› hedef kitle olarak benimseyen kitaplar, yüzy›l sonunda detektif romanlar›n›, sonra da bilim kurguyu ortaya ç›karan daha uzun bir sürecin en göze çarpan örnekleriydi. Edebiyat tarihi için soyut modeller... burada da kesinlikle bir soyutlama yap›yoruz (Pamela, The Monk, The Wild Irish Girl, Persuasion, Oliver Twist, neredeler? fiekil 2’de yer alan grafikte befl küçük nokta yaln›zca.) Fakat grafikler, model de¤ildirler; grafikler sonraki iki makalede görece¤imiz gibi, haritalara, (özellikle de) evrimsel secerelere benzer tarzda teorik bir yap›n›n basitlefltirilmifl versiyonlar› de¤ildirler. Niceliksel araflt›rmalar›n, fikir itibar›yla yorumdan ba¤›ms›z olan veriler sa¤layaca¤›n› söylemifltim daha önce, ama bunun da s›n›rlar› vard›r elbette: Niceliksel araflt›rmalar veri sunar, yorum de¤il. fiekil 2’nin önce bir ‘yükselifl’e (roman›n hayat›n bir gereklili¤i haline geldi¤i dönem), sonra ikinci bir e¤ilime (geçmiflten flimdiye yönelim), daha sonra bir üçüncü e¤ilime (piyasa örneklerinin ço¤almas›) iflaret etmesi, bana verilere iliflkin iyi bir de¤erlendirme olarak görülüyor, ancak bunun kaç›n›lmaz Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 221 bir yorum olmad›¤› da kesindir. Niceliksel veriler bize, Britanya’da ne zaman ayda bir, haftada bir ya da gün afl›r› ya da saat bafl› yeni bir roman yay›mland›¤›n› söyleyebilir, ancak bu süreklilik içinde önemli dönüm noktalar›n›n nerelerde yatt›¤› -ve bunlar›n sebepleri- farkl› bir temelde de¤erlendirilmesi gereken sorulard›r. IV Roman›n -çok aflamal›- yükselifli. Fakat ilginç bir de gerileme vard›r, özellikle fiekil 3’teki Japonya örne¤inde göze çarpan bir gerileme: 1740’larda ayda bir roman›n bas›lmas›ndan, yirmi y›l sonra haftada bir roman›n bas›lmas›na (hatta izleyen y›llarda daha fazla roman bas›l›r: 1750 ile 1820 aras›nda Japonya’da bas›lan roman say›s› Britanya’ya k›yasla daha fazlad›r; iyi bir aç›klamay› gerektiren bir olgu!) uzanan yükseliflin ard›ndan 1780-1790, 1810’lardan 1830’lara uzanan dönem ile 1860-1870 döneminde ayn› derecede h›zl› gerilemeler gözlenir. Roman›n düflüflü. Bu gerilemelerin ard›ndaki gerekçenin her zaman ayn› oldu¤u görünür: siyaset: Kansei ile Tempo dönemlerinde uygulanan do¤rudan, düflmanca bir sansür vard›r; Meiji Islahat›’na uzanan, kitap ticareti üzerinde do¤rudan bir bask›n›n yaflanmad›¤› dönemde de bu sansürün dolayl› etkileri hissedilir; dolay›s›yla bu kriz, muhtemelen siyasal krizlerin ritmiyle romanlar›n yaz›m› aras›ndaki daha genel bir uyumsuzluktan kaynaklanmaktad›r. Napolyon savafllar› s›ras›nda Danimarka’da da (fiekil 4) benzer bir durum gözlenir ya da benzer durumlarda Fransa ve ‹talya’da (daha do¤rusu Milano’da) da ayn› olguya rastlan›r (fiekil 5): 1789 sonras› Frans›z romanlar›n›n bas›m›nda yüzde 80 oran›nda bir gerileme olur; ilk Risorgimento Savafl› sonras› Milano’daki gerileme oran› yüzde 90’a var›r: 1849’da yaln›zca 3 roman bas›l›r, oysa 1842’de bu say› 43’tür. Bu kal›ba uymayan tek istisna, bildi¤im kadar›yla Priya Joshi’nin grafi¤e aktard›¤› üzere Britanya’da bas›lan kitaplar›n Hindistan’a ithalidir; 1857 isyan›ndan sonra bu oranda ciddi bir yükselme gözlenir; fakat Joshi’nin de iflaret etti¤i üzere, sömürge iliflkisinin mant›¤› tersine çevrilmifltir, bu yükselifl de Britanya’n›n sembolik egemenli¤e a¤›rl›k verip h›z kazand›rmas›n›n bir iflaretidir; krizin sona ermesinin ard›ndan Hindistan’a Britanya’dan kitap ak›fl› da 1857 öncesi düzeye döner. 1740 1760 1780 1800 1820 1840 “[Matsudaira] Sadanobu, popüler roman›n kamu ahlâk›na zararl› oldu¤unu düflünüyordu, özellikle de yazarlar›n hükümete fazla gizleyip saklamadan elefltiriler yöneltmelerini... Yay›nc›lar›n ve yazarlar›n onu ciddiye almas›n› sa¤lamak için 1781'de, Sadanobu'nun sansürcüleri, zaman›n en be¤enilen popüler roman yazarlar›ndan Santo Kyoden'de denendi; Kyoden, yasalar› çi¤nemekten tutukland› ve elli gün boyunca kelepçe alt›nda tutuldu.” (Conrad Totman, Early Modern Japan) 1860 1880 “Tempo döneminin (1830-1844) sonlar›na do¤ru, ticari yay›nc›l›k, kabuki aktörlerini ya da sanatç›lar›n› resmeden a¤aç bask›lar›n yasaklanmas›yla bafllayan yasal bir sald›r› alt›nda kald›. Gokan diye bilinen hafif romanlar da, olaylar›n, çizimlerin kabuki tiyatrosuyla yak›ndan alakal› oldu¤u, lüks renkli kapaklar› ve kaplar› oldu¤u gerekçesiyle yasakland›. Yazarlar›n halk edebiyat› gelene¤ine yabanc› konular olan evlatlar›n dindarl›¤› ve namusa dair ruhu okflayan hikâyeler yazmalar› istendi. Bu yeni düzenin ilk edebi kurban›, ninjoboon olarak bilinen romantik romanlar oldu.” (Peter Kornicki, The Book in Japan) Her y›l yay›mlanan yeni roman say›s›, befl y›ll›k bir ortalamayla. Kaynak: Zwicker, “Il lungo Ottocento del romanzo giapponese”, Il romanzo, cilt III. Ayr›ca bkz. Totman, Early Modern Japan, Berkeley 1993: Kornicki, The Book in Japan, Leiden 1998. 1720 0 20 40 60 80 100 120 140 fiekil 3: Roman›n düflüflü: Japonya 222 Franco Moretti Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 223 fiekil 4: Roman›n düflüflü: Danimarka 60 50 40 30 20 10 0 1800 1805 1810 1815 1820 1825 Her y›l yay›mlanan yeni roman say›s›, befl y›ll›k bir ortalamayla. Kaynak: Erland Munch-Petersen, Die Überzetsungsliteratur als Unterhaltung des romantischen Lesers, Wiesbaden 1991. fiekil 5: Roman›n düflüflü: Fransa, ‹talya 200 Fransa 160 120 “Roman›n siyasetle ve toplumsal hareketlerle karars›z bir iliflkisi vard›r. Radikal yazarlar daha ziyade daha k›sa, kamuya daha yak›n biçimleri seçerler; oyunlar, fliirler yazarlar, gazetecilik yaparlar, k›sa hikâyeler yazarlar. Romanlar ise zaman al›r... 1917 sonras›nda patlak veren devrimci hareketlere iliflkin büyük romanlar, ancak 1950'ler ve 1960'larda, bu hareketlerin siyasal enerjisinin erimeye bafllad›¤› y›llarda ortaya ç›km›flt›r.” (Michael Denning, “L'internazionale dei romanzieri”, Il romanzo'da, cilt III) 80 ‹talya 40 0 1760 1780 1800 1820 1840 1860 Her y›l yay›mlanan yeni roman say›s›, befl y›ll›k bir ortalamayla. Kaynaklar: Fransa için: ed. Angus Martin, Vivienne G. Mylne ve Richard Frautschi, Bibliographie du genre romanesque français 1751-1800, Paris 1977. Milano için: Giovanni Ragone, “Italia 181570”, Il romanzo'da, cilt III ve Catalogo dei libri italiani dell'Ottocento, Milano 1991. 224 Franco Moretti fiekil 6: Hindistan'a kitap ithalat› 300 250 200 150 100 50 0 1850 1860 1870 1880 1890 1900 Bin sterlin. Kaynak: Priya Joshi, In Another Country: Colonialism, Culture and the English Novel in India, New York 2002. V Siyaset ile roman aras›nda bir z›tl›k. Yine de roman üretimindeki bütün krizlerin, siyasetten kaynakland›¤›n› söylemek tuhaf kaçar: Fransa’da 1790’larda keskin bir gerileme gözlenir, ama 1750’ler’de, 1770’lerde de gerilemeler olmufltur; Britanya’da oldu¤u gibi, üstelik kurumsal istikrar›n daha güçlü olmas›na karfl›n. Raven ile Garside, kapsaml› bibliyografik araflt›rmalar›nda 1775-1783 ile 1810-1817 dönemlerindeki gerilemelerin (bunlar fiekil 2’de çok aç›kça görülmektedir) pekâlâ Amerikan ve Napolyon savafllar›yla aç›klanabilece¤ini söylüyor, ama sonra siyasal etkenlere, ‘on y›l boyunca bas›lan romanlar›n zay›fl›¤›’, ‘yeniden bask›lar’, ‘kurgusal baflka formlar›n görece daha gözde olmas›’, ‘basit romanlara karfl› tepki’, k⤛t fiyatlar›n›n yüksek olmas› gibi etkenleri de ekler.6 Olas› nedenler ço¤ald›kça insan merak ediyor: Burada neyi aç›klamaya çal›fl›yoruz, birbiriyle ilgisiz iki münferit vakay› m› yoksa tekrarlanan yükselifl ve gerile6) James Raven, “Historical Introduction: the Novel Comes of Age” ve Peter Garside, “The English Novel in the Romantic Era: Consolidation and Dispersal”, ed. Garside, Raven ve Schöwerling, The English Novel 1770-1829’da, 2 cilt, Oxford 2000; c. I, s. 27, ve c. II, s. 44. Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 225 me izleklerinde gözlenen iki durumu mu? Çünkü, gerilemeler münferit vakalarsa e¤er, münferit sebepler (Napolyon, yeniden bask›, k⤛d›n maliyeti, vs.) aramak anlaml›d›r, ancak e¤er bunlar›n hepsi bir izle¤in, bir e¤ilimin parçalar›ysa, o zaman aç›klamam›z gereken bir bütün olarak bu izlektir, bu e¤ilimdir, onun safhalar›ndan biri de¤il. Bir bütün olarak izlek, e¤ilim ya da baz› tarihçilerin deyifliyle bir bütün olarak döngü için Braudel, longue durée’yle ilgili makalesinde “Zaman›n çeflitlili¤i içinde... giderek daha aç›kça beliren düflünce,” diyor. Geleneksel tarihçilik k›sa zaman aral›¤›na, bireye ve olaya ilgisi hasebiyle çoktand›r bizi, anlat›s›n›n pald›r küldür, dramatik, nefes kesen h›z›na al›flt›rd›... Yeni iktisadi ve toplumsal tarih, döngüsel hareketi, araflt›rmalarda ön plana ç›kar›yor... geçmiflin büyük kesimleri, on, yirmi, elli y›l aç›mlan›yor... Bunun da ötesinde çok daha uzaklara... yüzy›llarla ölçülebilecek uzaklara... uzun, hatta çok uzun bir zaman aral›¤›na, longue durée’ye uzanabilecek bir tarihle karfl›lafl›yoruz.7 Olay, döngü, longue durée: edebiyat çal›flmalar›nda haklar› adaletsizce da¤›t›lm›fl üç ayr› zaman çerçevesi. Birçok elefltirmen ilkine daha aflinad›r, yani olay›n, münferit vakan›n s›n›rlanm›fl alan›na daha aflinad›r; teorisyenlerin birço¤u, zaman yelpazesinin karfl› ucunda, neredeyse hiç de¤iflmeyen yap›lar›n uzun zaman aral›¤›nda kendilerini daha rahat hisseder. Ama ikisinin ortas›, edebiyat tarihçilerinin neredeyse hiç araflt›rmad›¤› bir aland›r; mesele bu zaman çerçevesi içinde çal›flmamam›z de¤il, onun özgüllü¤ünü; demek istedi¤im, döngülerin tarihsel ak›fl içinde geçici yap›lar oluflturmas› olgusunu tam anlam›yla kavrayamam›zd›r. Sonuçta, Braudel’in üçlü ayr›m›n›n gerisindeki gizli mant›k da budur: K›sa zaman aral›¤› hep ak›flt›r, yap›ya hiç yer yoktur; longue durée ise hep yap›d›r, ak›fla yer yoktur, döngüler de ikisi aras›ndaki -istikrars›zs›n›r bölgesidir. Yap›d›rlar, çünkü tarihe tekrar›, dolay›s›yla düzenlilik, kal›p getirirler; geçicidirler, çünkü k›sad›rlar (on, yirmi, elli y›l; bu teoriye ba¤l›d›r.) ‘Geçici yap›lar’, bu türler için de iyi bir tan›ma benziyor; türler, yani zaman içinde süreklilik tafl›yan, fakat hep sadece bir süre varolan morfolojik düzenlemeler. Janus’a benzer yarat›klar, bir yüzleri tarihe, di¤er yüzleri forma dönük; bu yüzden de türler, edebiyat tarihinin bu 7) Fernand Braudel, “History and the Social Sciences. The longue durée”, On History’de, Chicago 1980, s. 27. Ekonomik döngülerin kapsaml› olarak ilk de¤erlendirilmesi, elbette ki 1922 ile 1928 aras›nda yaz›lm›fl, Nikolai Kondratiev’in The Long Wave Cycle’›yd›. 226 Franco Moretti orta düzeyinin, ak›fl ile formun bulufltu¤u bu daha ‘ak›lc›’ düzeyin gerçek kahramanlar›d›r. 1760’dan 1790’a dek, mektuplaflma tarz›ndaki romanlar, 1790’dan 1815’e dek gotik romanlar, sonra da 1815’ten 1840’lara dek tarihsel romanlardan oluflan üç ayr› dalgan›n gözlendi¤i, 7. ve 8. flekillerdeki düzenliliklerdir. Her dalgada y›lda afla¤› yukar› ayn› say›da roman üretilmifl, her dalga yaklafl›k 25-30 y›l devam etmifl, her biri bir öncekinin gözden silinmeye bafllamas›n› takiben kendini göstermifltir (görüyorsunuz, yükselifl ve gerileme e¤ilimleri 1790 ile 1815’te kesifliyor). fiklovski, “Yeni form, sanatsal yarar aç›s›ndan miad›n› doldurmus eski formun yerini almak üzere ortaya ç›kar,” diye yazm›fl, burada öyle görünüyor ki hâkim türün düflüfle geçmesi, halefinin yükselmesi için bir önkofluldur hatta. Peki, türlerin tarihinin ilk dönemlerinde o tuhaf ‘kuluçka evreleri’ni hangisi aç›klayabilir? Pamela 1740’ta yay›mlan›r, The Castle of Otranto ise 1764’te, ancak 1760 ile 1790 aras›nda kaleme al›nan mektuplaflma tarz›ndaki ya da gotik roman say›s› pek azd›r. Neden böyle bir a¤›rl›k olmufltur? Çünkü hegemon form ‘sanatsal aç›dan yarar›’n› yitirmedi¤i müddetçe, rakip bir formun yapabilece¤i fazla da bir fley yoktur: Evet, her zaman istisnai bir metin varolabilir, ancak istisna, sistemi de¤ifltirmeyecektir. Kuhn, The Structure of Scientific Revolutions’ta ancak Batlamyuscu astronominin bir ‘canavarl›¤›n’ üstüne di¤erini do¤urmas›n›n ard›ndan ‘rakibine bir flans tan›ma zaman›n›n geldi¤i’ni yaz›yor; burada da ayn› fley geçerlidir: Castle Rackrent gibi 1800’de (ya da Waverley’nin bir kenara at›lm›fl ilk tasla¤› gibi 1805’te) yaz›lm›fl tarihsel bir roman, gotik roman›n gerilemesinin 1814’te Waverley’e tan›d›¤›, edebi alan› yeniden flekillendirme f›rsat›n› yakalam›fl de¤ildir.8 8) Bir formun ‘sanatsal yararl›l›¤›’n› neden yitirdi¤i, sonra da yok olup gitti¤i üzerine birkaç söz daha. fiklovski’ye göre, bunun sebebi tümüyle sanat›n yarat›c› yabanc›l›kla bafllayan, ard›ndan kendili¤inden sona eren içsel diyalekti¤idir: “Sanat›n her formu, do¤umdan ölüme, nesnenin her detay›n›n tad›n›n ç›kar›ld›¤› görme ve duyusal alg›dan, formun duyular›m›z›n mekanik olarak kaydetti¤i s›k›c› bir epigon, sat›n alan›n dahi göremedi¤i bir meta parças› haline geldi¤i yaln›zca tan›maya do¤ru giden o kaç›n›lmaz yolu izler.” (Bu pasaj The Knight’s Move’da yer alan bir makaleden al›nm›fl, Victor Erlich taraf›ndan Russian Formalism’de al›nt›lanm›flt›r, New Haven 1955, s. 252.) Ancak bu süreç, ‘Kuhncu’ bir okumaya aç›kt›r; tür potansiyelini tüketir -ve rakibine bir flans tan›mas›n›n zaman› gelir-, içsel biçimi art›k güncel gerçekli¤in en önemli yönlerini yans›tam›yordur: Ya tür gerçeklik ad›na kendi biçimine ihanet eder, böylece çözülür ya da biçim ad›na gerçekli¤e ihanet eder, s›k›c› bir epigon haline gelir. (Bu noktay›, The Way of the World’ün yeni bask›s›na yapt›¤›m eklemelerde gelifltirdim, “A useless longing for myself”: Avrupa Bildungsroman’›n krizi, 1898–1914”, Londra 2000.) Ancak birazdan, formlar›n kaybolufluna dair daha korkutucu baflka bir aç›klama görece¤iz. 227 Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 40 35 30 25 20 15 10 5 0 1740 1800 Gotik fiekil 7: Britanya'da hegemon formlar, 1760-1850 1780 Mektuplaflma tarz› Mektuplaflma tarz› romanlar›n 1770'lerde düflüfle geçmesinde gözlenen anormallik, çok aç›k olmakla birlikte kolayca aç›klanabilir: Bu y›llarda düflüfle geçen her türlü roman yay›nc›l›¤›d›r, ayr›ca, asl›na bakarsan›z fiekil 8' de de görüldü¤ü üzere mektuplaflma tarz› roman bu tarihlerde piyasaya daha bir egemendi; örne¤in 1776'da yeni bafll›klar›n inan›lmas› imkâns›z bir oran olan yüzde 71'i, mektuplar halindeki romanlardan olufluyordu. 1760 Tarihsel 1820 1840 Her y›l yay›mlanan yeni roman say›s›. Mektuplaflma tarz› roman için: James Raven, “Gran Bretagna 1750-1830”, Il romanzo'da, cilt III, s. 311-312. Gotik roman için: Maurice Lévy, Le roman 'gothique' anglais, Paris 1995. Tarihsel roman için: Rainer Schöwerling'in sundu¤u listeyi [“Sir Walter Scott and the tradition of the historical novel before 1814”, ed. Uwe Böker, Manfred Markus, Rainer Schöwerling, The Living Middle Ages, Stuttgart 1989] adl› çal›flmay› temel ald›m, Lévy'nin Gotik roman için verdi¤i bibliyografyada yer alanlar› ç›kard›m; daha sonraki dönemler için Block'un kaleme ald›¤› The English Novel, 1740-1850 isimli eseri de kulland›m. 0 1760 10 20 30 40 50 1770 1780 1800 1810 Gotik 1820 1830 1840 Tarihsel 1850 Yay›mlanan roman say›s› her y›l bir öncekine göre artarken, tek bir türün mutlak egemenli¤inden bahsetmek giderek zorlafl›r: Mektuplaflma tarz› romanlar 25 y›l boyunca piyasan›n yüzde 30'una ya da daha fazlas›na hâkim oldu (1770 sonras› yüzde 50'nin üzerine ç›kt›); Gotik romanlar yüzde 30 efli¤ini ancak birkaç y›ll›¤›na aflabildi, genelde yüzde 20 civar›nda dolan›p durdular, tarihsel romanlar›nsa daha kötü bir sicili oldu. Daha önce belirtti¤im gibi, piyasan›n farkl› bölgelere ayr›lma, parçalanma e¤iliminde oldu¤una dair her iflaret mevcut. (Ancak tüm bask›lar›n ve yeniden bas›mlar›n tümüyle hesaba dahil edilmesi bu tabloyu de¤ifltirebilir.) Yay›mlanan romanlar›n yüzdesi, 3 y›ll›k ortalama. 1790 Mektuplaflma tarz› “Yaln›zca parodiler de¤il, bütün sanat eserleri ya bir modele paralel ya da antitez olarak ortaya ç›kar. Yeni form, yeni bir içerik ortaya koymak için de¤il, sanatsal yararl›l›kta vadesini doldurmufl eski formun yerini almak üzere ortaya ç›kar.” (Viktor fiklovski, A Theory of Prose) fiekil 8: Britanya'da hegemon formlar›n piyasa kotalar›, 1760-1850 228 Franco Moretti Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 229 VI Münferit vakalardan dizilere, dizilerden döngülere, sonra da bunlar›n morfolojik olarak cisimleflmifl hali olan türlere. Bu üç janr, baz› ekonomistlerin deyifliyle düzenli bir ‘hayat döngüsü’ izlemifl görünüyor. Bu türler mi, yoksa bütün türler mi? Bu edebiyat tarihinde bir tür gizli bir sarkaç, dalga benzeri bir e¤ilim mi? Burada verilerin toplanmas›n›n son derece kritik önemde oldu¤u aflikar, ben de tümüyle baflka insanlar›n yapt›¤› çal›flmalara yaslanmaya karar verdim: Hepimiz arad›¤›m›z› bulmaya can att›¤›m›zdan, araflt›rma programlar› tümüyle farkl› olan baflka akademisyenlerin toplad›¤› kan›tlar› kullanmak, insan›n heveslerinin sa¤lamas›n› yapmas› için her zaman iyi bir f›rsatt›r. Önce Stanford’dan Brad Pasanek, sonra da ben, 1740 ile 1900 y›llar› aras›nda Britanya’daki edebi türlerle ilgili yüzü aflk›n araflt›rmay› inceledik; elbette baz› müphem vakalar, dönemlere ay›rmayla ilgili ters düfltü¤ümüz baz› (çok da önemli olmayan) noktalar var;9 bu özellikle zaman aral›¤›n›n iki ucunda, hâlâ ilerlemekte olan bir çal›flmaysa da, fiekil 9’da görülen 44 tür, baz› düflünceleri destekleyecek kadar genifl çapl› kan›t dizisi sunuyor. 160 y›lda 44 tür; ancak dört y›lda bir yeni bir tür ortaya ç›km›fl de¤ildir; türlerin üçte ikisi, alt› büyük yarat›c›l›k dalgas› halinde otuz y›la yay›lm›flt›r: 1760’lar›n sonu, 1790’lar›n bafl›, 1820’lerin sonu, 1850 ve 1870’lerin bafl›, 1880’lerin ortas›. Ayr›ca türler, gruplar halinde gözden kaybolma e¤ilimindedir: 1790-1810 dönemindeki çalkant›lar istisna olmak üzere, gayet düzenli bir nöbet de¤iflimi gerçekleflmifl, yar›m düzine tür çarçabuk sahneyi terk ederken, bir o kadar› ortaya ç›km›fl, sonra yaklafl›k bir yirmi befl y›l sahne onlar›n olmufltur. O halde sistemin her zaman ve bir seferde pek az de¤iflmesi de¤il, y›llarca ayn› kalmas›; k›sa süreli yenilik patlamalar›yla ‘kesintiye u¤ramas›’ söz konusudur: Formlar bir kerede h›zla de¤iflir, sonra yirmi-otuz y›l kendilerini tekrarlar: bu duruma, Kuhn’un normal bilimine benzeterek, ‘normal edebiyat’ diyebiliriz. Ya da Jauss’un ‘beklentiler çevren’ini düflünün: Yaln›zca ‘olumsuz’ anlam›yla kullanmaya meyletti¤imiz -verili bir metin belli bir ufku aflt›¤›nda9) Uzmanlar görüfl ayr›l›¤›na düfltü¤ünde, ben hep daha ikna edici olan morfolojik tar- t›flmadan do¤an dönemlemeyi tercih ettim: Örne¤in sanayi romanlar›yla ilgili olarak Cazamian yerine Gallagher’in izinden gittim, halbuki Cazamian’›n 1830-1850 fleklindeki dönemlemesi benim sav›ma, Gallagher’in 1832-1867 fleklindeki dönemlemesinden daha fazla uyuyordu. Ayr›nt›lar için bkz. ‘Biçimlerin S›n›fland›r›lmas› Üzerine Not’. 230 Franco Moretti fiekil 9: Britanya'da roman türleri, 1740-1900 Kailyard ekolü Yeni Kad›n romanlar› Saray goti¤i Natüralist roman Çöküfl romanlar› Hizmetçi hikâyeleri Bölgesel romanlar Cockney ekolü Ütopya ‹flgal edebiyat› Saray aflklar› Okul hikâyeleri Çocuk maceralar› Fantezi Sansasyon romanlar› Taflra romanlar› Aile romanlar› Dini romanlar Bildungsroman Çok sahneli romanlar Gizemli hikâyeler Çartist roman Spor romanlar› Sanayi romanlar› Din de¤ifltirme romanlar› Newgate roman› Denizcilik hikâyeleri Askeri romanlar Sosyete romanlar› Romantik karmafla Tarihsel roman Evanjelik romanlar Köy hikâyeleri Ulusal hikâyeler Anti-Jakoben romanlar Gotik romanlar Jakoben romanlar Daldan dala atlayan romanlar ‘Casus’ romanlar› Duygusal roman Mektuplaflma tarz› romanlar Do¤u hikâyeleri Pikaresk romanlar Kur romanlar› 1750 1750 1800 1850 Kaynaklar için, “Formlar›n S›n›fland›r›lmas› Üzerine Not”a bak›n›z. 1900 Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 231 , grafiklerinse nas›lsa öyle, ‘olumlu’ olarak sundu¤u bir metafordur bu: 7. ve 8. flekiller, egemen çevrenin gücünü gösterir, fiekil 9 ise iç ço¤ullu¤unu vs. Bir baflka deyiflle, grafikler edebi alandaki s›n›rl›l›k ve süreklilikleri gösterir; tahayyül edilebilenin s›n›rlar›n›. Onlar da tarihin bir parças›d›r. VII Normal edebiyat yaklafl›k bir yirmi befl y›l sahnede kal›yor... Ama bu ritmin kayna¤›nda ne var, nereden geliyor bu ritm? fiklovski’nin varsay›m› (de¤ifltirilmifl olsa da) bunu aç›klam›yor, çünkü eski bir formun gerilemesiyle yenisinin yükselifli aras›ndaki ba¤lant›, bu yer de¤ifltirmenin düzenlili¤iyle ilgili hiçbir fley söylemiyor bize. Bu yayg›n bir düzenlilik: Yaln›zca egemen birkaç tür de¤il, belli bir dönemde etkin olan (neredeyse) bütün türler, görünüfle bak›l›rsa gizli bir ritme göre birlikte yükseliyor ve topluca gözden kayboluyorlar. ‹lk bak›flta esrarengiz görünen bu de¤iflimin eflzamanl›l›¤› muhtemelen çözümün de anahtar›. Bir tür, di¤erinin yerini ald›¤›nda, bunun sebebinin söz konusu iki türden kaynakland›¤›n›, tarihsel bir özgüllük tafl›d›¤›n› düflünmek akla yak›nd›r: Sözgelimi, aflk mektuplar› tarz›ndaki romanlar devrim y›llar›n›n travmalar›n› yakalamakta yetersiz kalm›fl, gotik romanlarsa bunda daha baflar›l› olmufltur. Fakat birkaç tür birden edebiyat sahnesinden silinip gidiyor, sonra onlar› baflka bir grup, sonra bir di¤eri izliyorsa e¤er, gerekçenin daha farkl› olmas› gerekir, çünkü bu formlar›n hiçbiri de birbirinden ba¤›ms›zca, eflzamanl› olarak çözümlenemez sorunlara sürüklenmifl olamazlar; tesadüfü aflan bir fley olur bu. Dolay›s›yla, türlerin d›fl›nda iflleyen, hepsinin de paylaflt›¤› bir nedensel mekanizma olmas› gerekir: Ekosistemlerinin birden, topyekûn de¤iflimi gibi. Demek oluyor ki: okuyucular›n›n de¤iflimi. Kitaplar okunurlarsa hayatta kal›rlar, okunmazlarsa kalmazlar; tüm bir türsel sistem birden ortadan kalk›yorsa, en muhtemel aç›klama, okuyucular›n da birden ortadan kaybolmas›d›r. fiu 25-30 y›ll›k zaman dilimi de buradan geliyor herhalde: kuflaklardan. Bu asl›nda benim çok sevdi¤im bir mefhum de¤il, ama görünüfle bak›l›rsa fiekil 9’u anlamland›rabilecek tek mefhum da bu. Hatta Mannheim’›n 1927 tarihli o büyük makalesinde tezini dayand›rd›¤› kan›tlar›n en iyileri, tam da estetik alan›ndan gelir: Birkaç y›l önce yay›mlanan, 232 Franco Moretti Mentré’nin Les générations sociales’in ard›ndan, “Kuflaklar›n pefl pefle birbirini izlemesinde bir ritm oldu¤u,” diye yazar. séries libres alan›nda -salonlar ya da edebi çevreler gibi serbest insan gruplar›- ço¤unlukla ya talimatlarla ya da kolektif sorumluluklar›n örgütlenmesiyle kal›c› bir davran›fl kal›b› ortaya koyan, böylece yeni kufla¤›n orijinalli¤ini a盤a vurmas›n› engelleyen kurumlar alan›na k›yasla, çok daha aç›kça göze çarp›yor... Estetik alan, muhtemelen zihinsel iklimdeki de¤iflimlerin tamam›n› yans›tmaya en uygun oland›r.10 Zihinsel iklimdeki de¤iflimlerin tamam›; Britanya’da roman alan›nda 1740 ile 1900 aras›nda meydana gelen befl, alt› de¤iflim. Ama insanlar, yirmi befl y›lda bir de¤il, her gün do¤arlar; peki o zaman, biyolojik süreklilik hangi temelde farkl› birimlere ayr›labilir? Yine Mannheim: Her y›l, otuz y›lda bir, yüzy›lda bir, yeni bir kuflak üslûbunun ortaya ç›k›p ç›kmayaca¤› ya da bu tarz›n ritmik olarak belirip belirmeyece¤i, tümüyle toplumsal ve kültürel süreçteki tetikleyici harekete ba¤l›d›r... Dolay›s›yla, ancak bir kufla¤›n üyeleri aras›nda, dinamik bir istikrars›zl›k sürecinin toplumsal ve entelektüel emarelerine maruz kalmalar› hasebiyle somut bir ba¤ olufltuysa e¤er, bir kuflaktan bir gerçeklik olarak bahsedebiliriz.11 Dinamik bir istikrars›zl›k sürecinden kaynaklanan bir ba¤; 1968’de 18 yafl›nda olanlar anlar. Fakat yine, bu da, ‘istikrars›zl›klar’›n düzenli olarak yirmi befl otuz y›lda bir ortaya ç›kt›¤› varsay›lmazsa -saçma olur ama- e¤er, kuflaksal yer de¤ifltirmedeki düzenlili¤i muhtemelen aç›klamaz. Öyleyse, burada bir kafa kar›fl›kl›¤›n› not düflüyorum; faute de mieux, görünüfle bak›l›rsa bir tür kuflaksal mekanizmaya baflvurmak, roman döngüsündeki düzenlili¤i aç›klaman›n en iyi yolu olabilirmifl gibi görünüyor; fakat ‘kufla¤›n’ kendisi son derece sorgulanabilir bir kavramd›r. Aç›kças›, daha iyisini yapmam›z gerekir.12 10) Karl Mannheim, “The problem of generations”, Essays on the Sociology of Knowledge’da, Londra 1952, s. 279. 11) Essays on the sociology of knowledge, s. 303, 310. 12) Olas› bir çözüm: Bir noktada, özellikle önemli bir ‘istikrars›zl›k’, sahneyi 20-30 y›l boyunca iflgal edecek, biraz daha genç ya da yafll› baflka bireyleri de yörüngesine çekecek, onlar› kendi kal›b›na dökecek aç›kça tan›mlanm›fl bir kufla¤›n ortaya ç›k›fl›na mahal verir. Biyolojik yafl bu kufla¤›, kültürel sistemin çeperlerine do¤ru itti¤inde, istikrars›zl›k yüzünden ya da de¤il sadece yapabildi¤i için ortaya ç›kan yeni bir kufla¤a da yer aç›l›r; böylece devam eder. Dolay›s›yla düzenli diziler, her yeni kuflak için ‘tetikleyici bir eylem’ olmaks›z›n da ortaya ç›kacakt›r: Kuflaklar›n saati bir kez kuruldu mu, bildi¤i gibi iflleyecektir, en az›ndan bir süre. (Asl›nda Mentré’nin soruna yaklafl›m› budur, özellikle de 1515 ile 1915 aras›nda Frans›z edebiyat›ndaki, parçalanmaz bir kuflaklar dizisi çizdi¤i o uzun bölümde.) Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 233 VIII Normal edebiyat, bir kuflak boyunca ya da ona yak›n bir süre sahnede kal›r... 44 edebi türü, sahnede kalma sürelerine göre yeniden düzenleyen, türlerin üçte ikisinin 23 ila 35 y›l devam etti¤ini gösteren fiekil 10’daki merkezi grup, normal edebiyatt›r.13 En büyük istisnay›, yelpazenin sol ucundaki türler -dokuz, on, on iki y›l sürenler- oluflturur: Peki, neden o kadar k›sa ömürlü olmufllard›r? Bunun sebebinin siyasal oldu¤u neredeyse kesindir: Yüzy›l dönümündeki Jakoben, anti-Jakoben, evanjelik romanlar, 1840’lar›n Çartist ve dini anlat›lar›, 1890’lar›n Yeni Kad›n romanlar›... Siyaset ile roman aras›nda hep oldu¤u gibi, sonuçta ortaya ç›kan bir dizi ideolojik manifesto dizisi olmufltur: Gary Kelly’nin deyifliyle, kötü kahramanlar›n ‘tart›flma ve ak›l yürütmeyle’ de¤ifltirilmeye çal›fl›ld›¤› Jakoben romanlar. Marylin Butler da Jane Austen and the War of Ideas’ta Hakl› Ak›l diye ekliyor; sonra da ‘hayret verici’ bir tercih, bir form olarak Jakoben roman›n›n ‘kaç›rd›¤› büyük f›rsat’ diye devam ediyor. Kaç›r›lm›fl f›rsat, evet, ama hayret verici mi, muhtemelen hay›r: Bir roman siyaset alan›yla do¤rudan hafl›r neflir olmak istiyorsa e¤er, anlat›sal bak›mdan ne kadar s›k›c› olsa da, belirsizlikten uzak, apaç›k bir dizi aç›klamay› s›ralamak, mükemmel derecede ak›lc› bir tercihtir. Sonra, ideolojik al›flverifl Braudel’in deyifliyle ‘olay›n dramatik h›z›’n› yakalaman›n, bir kitab›, 1790’lar›n moda altbafll›klar›ndan birkaç›n› s›ralarsak e¤er, A Tale of the Times’a (Devrin Hikayesi), A Tale of the Day’e (Günün Hikayesi), The Philosophy of the Day’e (Günün Felsefesi) çevirmenin kolay bir yoludur. Ancak bu ba¤lant› iki yönde ifller: E¤er okuyucular›n ilgisini en fazla çeken günün dram›ysa, o halde o gün geçer geçmez, roman da geçer... 13) On yedinci yüzy›l ile on dokuzuncu yüzy›l aras›ndaki Frans›z edebiyat›na ilk bak›flta, anlat›sal türlerin ço¤unun benzer bir 30 y›ll›k döneme yay›ld›¤› söylenebilir: Pastoral romanlar, kahramanl›k romanlar›, nouvelle historique, romans galants ve contes philosophiques, duygusal romanlar, Bildungsroman, roman gai, roman-feuilleton’un iki temel aflamas› (‘kahramanl›k’ ve ‘duygusal’) gibi... Öte yandan, Sandra Guardini Vasconcelos ile Brezilyal› baflka edebiyat tarihçileri, bir ülke romanlar›n›n büyük bölümünü ithal etti¤inde, Anglo-Frans›z kuflaklar›n düzenli yer de¤iflimlerinin yerini daha h›zl› ve muhtemelen daha eflitsiz bir tempoya b›rakt›¤›na dikkat çekerler. E¤er hakl›larsa -ben hakl› olduklar›n› düflünüyorum- Bat› Avrupa’daki durum, dünya edebiyat›n›n bir kural› olmaktan çok yine bir istisna olacakt›r. 0 10 20 30 40 50 60 70 80 90 Kaynaklar için, “Formlar›n S›n›fland›r›lmas› Üzerine Not”a bak›n›z. Bu grafikte en çarp›c› istisna, Katherine Sobba Green'in 'kur romanlar›'n› 80 y›ll›k bir döneme yerlefltirmesidir. Ancak birçok tarihçiye göre (k›smen Green'e göre de) bu tür iki farkl› aflama geçirmifltir: ‹lki, namus gibi aflk›n bir ilkenin hâkim oldu¤u 1740 ile 1780 aras›d›r. ‹kincisi ise temelde her yerde gözlenen tav›rlar›n, davran›fl biçimlerinin hâkim oldu¤u 1780'den (ya da daha do¤rusu Burney'nin Cecilia'da mektuplaflma tarz›n› terk etti¤i 1782'den) 1820'ye dek devam eden dönemdir. Bu ayr›m kabul edilirse, tuhafl›k kalmaz. fiekil 10: Britanya'da roman türleri, 1740-1915 (süreleri) 234 Franco Moretti Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 235 IX Britanya’da neden edebi türlerin ço¤u 25-30 y›l, baz›lar› da yaln›zca 10 y›l sürmüfltür acaba? Öyle zannediyorum ki, bu ‘siyasal’ biçimler, anlat›n›n mant›¤›n› k›sa zaman aral›¤›n›n temposuna tabi k›ld›¤›ndan, k›sa zaman aral›¤›yla birlikte onlar da ortadan kalkt›; umar›m, kula¤a makul gelen bir aç›klamad›r bu. Ancak burada as›l önemli nokta, özgül aç›klamadan çok, sorunun ve çözümün genel heterojenli¤idir: Niceliksel verileri anlamland›rabilmek için, niceliksel evreni terk etmem, yüzümü morfolojiye dönmem gerekiyor: fiekilleri aç›klayabilmek için forma baflvurmal›y›m. “Planet Hollywood”da (New Left Review 9) Amerikan filmlerinin etkisini incelerken, ayn› sorunla karfl›laflt›m: Bulgular, Amerikan komedilerinin yurtd›fl›nda görece baflar›s›z oldu¤unu aç›kça gösteriyordu, ama bunun neden böyle oldu¤una iliflkin hiçbir ipucu sunmad›klar›ndan, bu verileri anlamland›rman›n tek yolu, formel bir varsay›m gelifltirmekti: Bugünün komedileri daha çok sözlü espriye dayand›¤›ndan, espriler de çeviride kaynay›p gitti¤inden, Amerikan komedileri, Japoncada, Arapça’da ya da ‹spanyolca’da ‹ngilizce’de oldu¤undan daha az komik olur. (Komedi filmlerinin -Chaplin, Keaton, Lloyd, Laurel ve Hardy- uluslararas› çapta gözde oldu¤u ça¤lar›n, sessiz sinema dönemine denk gelmesi sebepsiz de¤ildir.)14 O halde niceliksel ölçüm sorunu ortaya koyar, form ise çözüm önerir. fiunu da ekleyeyim: fiansl›ysan›z e¤er. Çünkü nicel explanandum (aç›klanan) ile nitel explanan (aç›klama) aras›ndaki asimetri, sizi son derece aç›k bir sorunla karfl› karfl›ya b›rak›r; çözüme dair de hiçbir fikriniz yoktur. Örne¤in “Planet Hollywood”da örneklerin seçildi¤i on y›lda gifle rekoru k›ran ‹talyan filmlerin tümünün kesinlikle komedi oldu¤u ortaya ç›kt›; fakat bunun sebebi, kesinlikle belirsizdi. Bir fley söylemem gerekti¤ini düflündüm ve bir ‘aç›klama’ sundum; New Left Review da müsamaha gösterip yay›nlad›; ama bu benim aptall›¤›md›, çünkü sundu¤um verilerin en ilginç yönü, kesinlikle hiçbir çözüm getiremedi¤im bir sorunla karfl›laflm›fl olmamd›. Bizimki gibi, yaln›zca cevab›n› ön14) Burada niceliksel bir edebiyat tarihi ayn› zamanda -ve özellikle araflt›rma sürecinin bafl›nda ve sonunda- formalist bir karakter kazan›r. Sonunda, çünkü verileri aç›klamas› gerekir; bafl›nda, çünkü formel bir bak›fl genellikle ilk bak›flta nicellefltirmeyi mümkün k›lar: Bir dizi homojen objeden oluflmas› gerekti¤i için, bu tür bir homojenli¤in sa¤lanmas› morfolojik bir kategoriye -‘roman’, ‘anti-Jakoben roman’, ‘komedi’, vb.- ba¤l›d›r. 236 Franco Moretti ceden bildi¤imiz sorular› sormaya al›flm›fl oldu¤umuz bir alanda ihtiyac›m›z olan da, çözümü olmayan sorunlard›r. Brecht’in Herr Keuner’i, “Fark ettim ki, bir sürü insan› ö¤retimizin d›fl›nda b›rak›yoruz, çünkü bizde her fleyin cevab› var. Propaganda hayr›na, bize tümüyle çözümsüz görünen sorunlar›n bir listesini ç›karamaz m›y›z acaba?” der. X ‹ki k›sa teorik sonuç. ‹lki, yine edebiyat tarihinde gizli bir e¤ilim olarak, döngüyle ilgili. William Werner, Licensing Entertainment’ta, “Roman›n yükseliflinin ortaya ç›kmas› için, gizli aflk maceralar›n› anlatan romanlar›n ortadan kalkmas› gerekmifltir,” diye yazar; April Alliston bunun on sekizinci yüzy›l›n ortalar›ndaki ‘Cinsiyetlerin Büyük Yer De¤iflimi’ oldu¤unu ekler: Kad›n yazarlar›n kaleme ald›¤› ilk kurgular gözden kaybolurken, erkek romanc›lar›n say›s› artm›flt›r. Ve, o ‘the’ d›fl›nda hepsi de do¤rudur.* Tuchman ile Fortin, Edging Women Out’ta on dokuzuncu yüzy›l›n üçüncü çeyre¤inin, roman alan›n›n kad›n rakiplerini ‘kenara iten’ erkek yazarlarca ‘iflgal edildi¤i dönem’ oldu¤unu yazar.15 Ancak, Viktorya dönemi ortas›ndaki bu ‘iflgal’in olabilmesi için, 1740’larda cinsiyetlerin roman alan›na egemenliklerindeki de¤iflimin tersine dönmüfl olmas› gerekir. Asl›na bakarsan›z, tarihsel kay›tlar da buna iflaret eder: 1750 ile 1780 y›llar› aras›nda ilk de¤iflimin sonucu olarak erkekler, kad›nlar›n yay›mlad›¤› romanlar›n iki kat› kadar roman yay›mlasalar da, 1780’lerin sonunda, ikinci bir de¤iflim cinsiyetlerin oran›n› tersine çevirir, Garside’›n, k›sa süre sonra gelen (fiekil 12), kad›n romanc›lar›n (aralar›nda Radcliffe, Edgeworth, Austen da yer al›r) ço¤unlu¤u oluflturdu¤u, erkeklerin öne ç›kt›¤› (Scott, sonra Bulwer, Dickens ve Thackeray) 1820’lerdeki üçüncü bir de¤iflime dek süren döneme iliflkin analizinde de görülür bu. Ard›ndan yüzy›l ortas›nda yine kad›nlar›n (Brontë kardefller, Gaskell, Braddon, Eliot) öne ç›kt›¤› dördüncü bir de¤iflim olur, sonra 1970’lerdeki beflinci de¤iflim -’kenara itme’- gelir. Fransa, ‹spanya, ABD için de benzer verilere ulafl›lmaktad›r; *) Yazar burada the’n›n ça¤r›flt›rd›¤› tekilli¤e itiraz ediyor. (ç.n.) 15) William B. Warner, Licensing Entertainment. The Elevation of Novel Reading in Britain, 1685–1750, Berkeley 1998, s. 44; April Alliston, “Love in Excess”, Il romanzo’da, c. I, La cultura del romanzo, Torino 2001, s. 650; Gaye Tuchman ve Nina Fortin, Edging Women Out, New Haven 1989, s. 7-8. Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 237 fiekil 11: ABD komedileri, gifle rekoru k›ran ilk beflin yüzdeleri, 1986-1995 USA 20% ABD'deki orandan fazla ABD'deki oranla ayn› ABD'deki orandan daha az En düflük oranlar: S›rbistan Malezya Tayvan fiili Meksika M›s›r ‹spanya Japonya Jamaika En yüksek oranlar: Çek Cumhuriyeti Macaristan Avusturya ‹srail Bulgaristan Kolombiya Danimarka Slovakya Porto Riko Britanya ayr›ca, araflt›rmac›lar›n asl›nda gökyüzünde dönenip duran ayn› kuyruklu y›ld›z› izlerken, benzersiz bir durumu (cinsiyetlerin yer de¤iflimi; roman›n yükselifli; orta s›n›flaflma; yüksek olanla, afla¤› olan›n icad›; kad›nlaflma; duygusal e¤itim, iflgal...) tarif ettiklerine nas›l inanm›fl olduklar›n› görmek de çok çarp›c›d›r. Cinsiyetin ve edebi türlerin muhtemelen birbirine denk düfltü¤ü (askeri romanlar, denizcilik hikâyeleri, à la Scott tarihsel romanlar erkek yazarlar› cezbederken, kad›n yazarlar aileyi, taflray› anlatmaya, duygusal romanlar, vs. kaleme almaya meyillidir) ayn› edebiyat döngüsü izlenmektedir. fiimdi, aç›kças›, bu araflt›rmalar›n ayn› edebiyat döngüsünün dönüfllerini tarif etti¤ini söylemek bir itiraz de¤ildir: Tam tersine, benim tezim onlar›n bulgular›na dayan›yor; hatta, ba¤›ms›z, paralel geliflmelere iflaret ederek onlara katk›da bulunuyor. Fakat flu da bir gerçek ki, münferit vakalar›n bir döngünün parçalar› olarak yeni bir çerçeveye oturtulmas› halinde, sorular›n do¤as› da de¤iflir: “Olaylarda Lucien Febvre’in ilgisini çeken benzersizlikleri de¤ildi, bir dönem boyunca hep var olan, sabit kalan bir çat›flmadaki dönemsel de¤ifliklikleri a盤a ç›karan, dizi- 0 10 20 30 40 50 60 70 1800 1805 1815 1820 Erkek 1825 Kaynak: ed. Garside, Raven ve Schöwerling, The English Novel 1770-1829. 1810 Bilinmeyen Kad›n 1830 “1810'lar kad›nlar›n egemenli¤inin aç›kça görüldü¤ü y›llard›r; kad›n yazarlar her y›l erkek yazarlardan daha fazla kitap yazm›fllar, 1810 ile 1817 aras›ndaki sekiz y›l›n alt›s›nda piyasadaki bafll›klar›n yüzde 50'sini kaleme alm›fllard›r... Bu rakamlar›n da gösterdi¤i gibi, Jane Austen'›n romanlar›, ayk›r›l›k sonucu ortaya ç›km›fl de¤ildir; kad›n yazarlar›n yükselifle geçti¤i y›llarda kaleme al›nm›flt›r. Scott'›n ilk tarihsel romanlar›n›n da erkek yazarlar›n normalin daha alt›nda bir baflar› gösterdi¤i dönemde kaleme al›nm›fl olmas› ayr›ca dikkat çekicidir.” (Peter Garside, “The English Novel in the Romantic Era” fiekil 12: Yeni romanlar›n yazarlar›, Britanya 1800-1829: Cinsiyetlerin seyri (yüzde) 238 Franco Moretti Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 239 leri oluflturan birimler olarak gördü¤ü için onlarla ilgileniyordu,” diye yazar Pomian.16 Sabit kalan bir çat›flmadaki de¤ifliklikler: Döngü düzeyinde ortaya ç›kan budur; e¤er çat›flma sabitse, o zaman mesele flu ya da bu sürtüflmeden kimin galip ç›kt›¤› de¤il, tam tersidir: Hiçbir zafer kesin de¤ildir, ne erkek ne de kad›n yazarlar Britanya’da roman alan›n› tümüyle, sonsuza dek ‘iflgal’ etmifllerdir, form da iki grup aras›nda ileri geri sal›n›p durur. Kula¤a hiçbir fley olmuyor gibi mi geliyor, hay›r, olup biten bu sal›n›md›r, roman›n yeteneklerin ve formlar›n çifte havuzunu kullanmas›n›, böylece verimlili¤ini art›rmas›n› sa¤layan ve ona birçok rakibi karfl›s›nda üstünlük kazand›ran, sal›n›md›r. Fakat bu süreç, yaln›zca döngü düzeyinde yakalanabilir: Münferit evreler, onu mühürleme, üstünü örtme e¤ilimindedir, ancak soyut izlek, flablon, tarihsel e¤ilimi a盤a ç›kar›r.17 XI Döngüler ve türler roman›n tarihine dair her fleyi aç›klar m›? Elbette ki hay›r. Ancak onun gizli temposuna ›fl›k tutarlar, onun iç flekli diyebilece¤imiz fleye iliflkin baz› sorular ortaya atarlar. Demek istedi¤im, edebiyat tarihçilerinin birço¤u, ‘roman’la, çeflitli ‘romans› (alt)türler’ aras›nda kategorik bir farkl›l›k görür: Roman, formun özüdür ve kapsaml› bir genel teoriyi hak eder; alt-türler ise daha çok tesadüfidir, onlar›n incelenmesi ne kadar ilginç olsa da, nitelikleri itibariyle lokaldirler, gerçek teorik sonuçlar do¤uramazlar. fiekil 9’da görülen 44 tür, roman›n tekil bir oluflum olarak geliflmedi¤i -burada ‘roman’ nerede?-, ancak bütün bir türler dizisini, sonra bir baflkas›n›, ard›ndan bir di¤erini ortaya ç›kard›¤› dönemsel olarak farkl› bir tarihsel tablo ortaya koyu16) Pomian, “L’histoire des structures”, s. 117. 17) Eflzamanl› varolufllar›, roman tarihinin genelde görmezden gelinse de, iyi bilinen bir gerçe¤i olan Yüksek ve Afla¤› biçimler aras›nda da benzer bir sal›n›m ifllemektedir muhtemelen: Helenistik bafllang›çtan (‘edebiyat alt›’ ve ‘ideallefltirilmifl’ türler ayr›m›) ortaça¤a, on yedinci yüzy›la (Bibliothèque Bleue ile aristokrat romanlar›), on sekizinci yüzy›la (Warner’›n ‘e¤lence’ ve ‘yükselme’ ayr›m›), on dokuzuncu yüzy›la (feuilletons, demiryolu romanlar› ve ‘ciddi realizm’) ve yirminci yüzy›la (pulp fiction –modernist deneyler) uzanan bir sal›n›m. Burada da roman›n gücü, iki konumdan birinde de¤il, ikisi aras›ndaki ritmik sal›n›m›ndad›r: Roman, Yüksek Kültür’e girdi¤i için egemen de¤ildir (evet, elbette girmifltir, ama bu gerçe¤in korkutaca¤› kadar profesörlere aittir), hakimiyeti tam tersi bir gerekçeye dayan›r: Asla yaln›zca Yüksek Kültür’de olmam›fl, kaba sabayla rafine olan›n neredeyse birbirinden ayr›lamaz oldu¤u çifte do¤as›n› koruyarak iki masada da oynamay› sürdürmüfltür. 240 Franco Moretti yor. Roman, hem senkronik hem de diyakronik bak›mdan türler sistemidir: Bütün bir grafiktir, grafi¤in ayr›cal›kl› bir parças› de¤ildir. Baz› türler, morfolojik bak›mdan, formel olarak daha önemlidir elbette, daha popülerdir ya da her ikisidir; bunu hesaba katmal›y›z: Fakat sanki tek var olan onlarm›fl gibi düflünmemeliyiz. Romanla ilgili bütün büyük teoriler, roman› yaln›zca temel bir forma indirir (realizm, diyalojik, aflk, meta-romanlar...); bu indirgeme onlara seçkinlik ve güç kazand›rsa da edebiyat tarihinin onda dokuzunu silip atar. Biraz fazla. Bu makaleye nicel verilerin, yorumdan ba¤›ms›z olduklar› için yararl› olduklar›n› söyleyerek bafllam›flt›m; sonra bir yorum gerektirdikleri için ilginç olduklar›n› gördük; flimdiyse, çok daha radikal olarak nicel verilerin mevcut yorumlara meydan okudu¤unu, ‘roman’ için o kadar de¤il ama, bütün bir romans› formlar ailesi için bir teori gerektirdiklerini görüyoruz. Bir çeflitlilik teorisi. Bunun ne anlama geldi¤i, üçüncü makalemin konusu. FORMLARIN SINIFLANDIRILMASI ÜZER‹NE B‹R NOT 9. ve 10. flekillerdeki türleri, afla¤›da flu flekilde s›ralanm›flt›r: Bugünkü tan›m; bafllang›ç ve bitifl tarihi; seçti¤im dönemlendirmeyi (her zaman yeterince aç›k olmayan) ald›¤›m elefltirel çal›flma. Her iki flekil de, çok genifl bir alan›n, sonraki çal›flmalarla gelifltirilecek ilk panoramas› olma niteli¤i tafl›d›¤›ndan, birkaç uyar›da bulunmakta fayda var. Öncelikle, nicel veriler ya da kapsaml› bibliyografyalara ulafl›labilen (nadir) vakalar d›fl›nda, bafllang›ç tarihi, türün gerçek yükseliflinden çok ilk kayda de¤er örne¤ine aittir; türün yükselifli genelde birkaç y›l sonra gerçekleflir; bu yüzden de bilgimiz derinlefltikçe, roman türlerinin kronolojik da¤›l›m›n›n burada verilenden daha k›sa süreli oldu¤unun anlafl›lmas› muhtemeldir. Di¤er taraftan, birkaç tür, ilk yükselifllerinin ard›ndan, k›sa süreli ama yo¤un dirilifller yaflam›flt›r: Örne¤in, 1819-1825 döneminde öne ç›kan Do¤u hikâyeleri ya da 1885’ten sonra Gotik roman ya da tarihsel romanlar (bir kereden fazla) gibi. Bu, Drakula’y› and›r›r dirilifllerin nas›l de¤erlendirilebilece¤i ilginç bir konudur, ancak flimdilik baflka bir zamana kal›yor. Son olarak grafik, her iki tür de modern formlar›na 1890’larda ulaflm›fl, 1920’lerde genel izle¤e uygun olarak köklü bir de¤iflimden geçmifl olsalar da, detektif romanlar›n› da, bi- Edebiyat Tarihi ‹çin Soyut Modeller -1 241 lim kurgu romanlar›n› da kapsam›yor; öyle görünüyor ki bu türlerin uzun sürelilikleri farkl› bir yaklafl›m› gerektirmekte. Kur romanlar›, 1740-1820: Katherine Sobba Green, The Courtship Novel 1740–1820, Kentucky 1991. Pikaresk romanlar, 1748-1790: F. W. Chandler, The Literature of Roguery, Londra 1907. Do¤u hikâyeleri, 1759-1787: Ernest Baker, The History of the English Novel, Londra 1924, c. V. Mektuplaflma tarz› romanlar, 1766-1995: James Raven, “Historical Introduction”, ed. Garside, Raven ve Schöwerling, The English Novel 1770-1829, c. I. Duygusal roman, 1768-1790: John Mullan, “Sentimental Novels”, ed. John Richetti, The Cambridge Companion to the Eighteenth-Century Novel, Cambridge 1996. ‘Casus’ romanlar›, 1770-1800: Christopher Flint, “Speaking Objects: The Circulation of Stories in Eighteenth-Century Prose Fiction”, PMLA 113 (2), Mart 1998, s. 212226. Daldan dala atlayan romanlar, 1773-1790: Simon Dickie, The MidCentury ‘Ramble’ Novels, doktora tezi, Stanford 2000. Jakoben romanlar, 1789-1805: Gary Kelly, The English Jacobin Novel 1780-1805, Oxford 1976. Gotik romanlar, 1790-1820: Peter Garside, “The English Novel in the Romantic Era”, ed. Garside, Raven ve Schöwerling, The English Novel 1770-1829, c. II. Anti-Jakoben romanlar, 1791-1805: M.O. Grenby, The Anti-Jacobin Novel, Cambridge 2001. Ulusal hikâyeler, 1800-1831: Katie Trumpener, “National Tale”, ed. Paul Schellinger, The Encyclopedia of the Novel, Chicago 1998, c. II. Köy hikâyeleri, 18041832: Gary Kelly, English Fiction of the Romantic Period, 1789-1830, Londra 1989. Evanjelik romanlar, 1808-1819: Peter Garside, “The English Novel in the Romantic Era”. Tarihsel romanlar, 1814-1848: Nicholas Rance, The Historical Novel and Popular Politics in Nineteenth-Century England, New York 1975. Romantik karmafla, 1822-1847: Gary Kelly, English Fiction of the Romantic Period. Sosyete romanlar›, 18251842: Alison Adburgham, Silver Fork Society, Londra 1983. Askeri romanlar, 1826-1850: Peter Garside, “The English Novel in the Romantic Era”. Denizcilik hikâyeleri, 1828-1850: Michael Wheeler, English Fiction of the Victorian Period: 1830-1890, Londra 1985. Newgate roman›, 1830-1847: Keith Hollingsworth, The Newgate Novel, 1830-47, Detroit 1963. Din de¤ifltirme romanlar›, 1830-1853: Sarah Gracombe, Anxieties of Influence: Jewishness and English Culture in the Victorian Novel, doktora tezi, Columbia University 2003. Sanayi romanlar›, 1832-1867: Cat- 242 Franco Moretti herine Gallagher, The Industrial Reformation of English Fiction, Chicago 1985. Spor romanlar›, 1838-1867: John Sutherland, The Stanford Companion to Victorian Literature, Stanford 1989. Çartist roman, 1839-1852: Gustav Klaus, The Literature of Labour, New York 1985. Gizemli hikâyeler, 1846-1870: Richard Maxwell, The Mysteries of Paris and London, Charlottesville, 1992. Çok sahneli romanlar, 1846-1872: Crisi Benford, The Multiplot Novel and Victorian Culture, doktora tezi, Stanford 2003. Bildungsroman, 1847-72: Michael Minden, “Bildungsroman”, ed. Schellinger, The Encyclopedia of the Novel, c. II. Dini romanlar, 1848-1856: Wheeler, English Fiction of the Victorian Period. Aile romanlar›, 18491872: Sutherland, Stanford Companion to Victorian Literature. Taflra romanlar›, 1850-1873: Ian Duncan, “The Provincial or Regional Novel”, ed. Patrick Brantlinger ve William Thesing, A Companion to the Victorian Novel, Oxford 2003. Sansasyon romanlar›, 1850-1876: Nicholas Rance, Wilkie Collins and Other Sensation Novelists, Londra 1991. Fantazi, 1850-1895: C.N. Manlove, Modern Fantasy: Five Studies, Cambridge 1975. Çocuk maceralar›, 1851-1883: Sutherland, Stanford Companion to Victorian Literature. Okul hikâyeleri, 1857-1881: Isabel Quigly, The Heirs of Tom Brown, Londra 1982. Saray aflklar›, 1868-1902: Joseph Bristow, Empire Boys, Londra 1991. ‹flgal edebiyat›, 1871-1914: I.F. Clarke, The Tale of the Next Great War, 1871-1914, Liverpool 1995. Ütopya, 1872-1901: Wheeler, English Fiction of the Victorian Period. Cockney ekolü, 1872-1897; Sutherland, Stanford Companion to Victorian Literature. Bölgesel romanlar, 1873-1896: Duncan, “The Provincial or Regional Novel”. Hizmetçi hikâyeleri, 1876-1906: Gillian Avery, Nineteenth Century Children, Londra 1965. Çöküfl romanlar›, 1884-1906: A.A. Mandal, “Decadent Novel”, ed. Schellinger, The Encyclopedia of the Novel, c. I. Natüralist roman, 1885-1915: William Frierson, L’influence du naturalisme français sur les romanciers anglais de 1885 à 1900, Paris 1925. Saray goti¤i, 1885-1916: Patrick Brantlinger, Rule of Darkness, Ithaca 1988. Yeni Kad›n romanlar›, 1888-1899: Ann L. Ardis, New Women, New Novels, New Brunswick 1990. Kailyard ekolü, 1888-1900: Sutherland, Stanford Companion to Victorian Literature. (Türkçesi: Ebru K›l›ç)