PDF İndir - Adnan Menderes Üniversitesi
Transkript
PDF İndir - Adnan Menderes Üniversitesi
Tralleis Elektronik Dergisi http://dergi.etralleis.com e-TRALLEIS 3 (2014) 24-30 ©ADÜ Kuşkonmaz (Asparagus officinalis L.) Yetiştiriciliğinde Ülkemizin ve Dünyanın Durumu Özlem AKAN Adnan Menderes Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Güney Kampusü, 09100, AYDIN ESER BİLGİSİ Derleme - Tarım Bilimleri Sorumlu Yazar: Özlem AKAN, oserdaroglu@adu.edu.tr Yayına Kabul Tarihi: 10.04.2014 Özet: Kuşkonmaz (Asparagus officinalis L.), Liliaceae familyasının nadide bir üyesi, oldukça değerli, işçiliği yüksek, çok yıllık ve gurme ürünü olan bir sebze olarak tanımlanmaktadır. Beyaz ve yeşil sürgünleri taze pazarlanabildiği gibi konserve ve dondurulmuş olarak da işlenebilen bir sanayi ürünüdür. Yeşil ve beyaz sürgünleri hasat edilebilen kuşkonmazın yeşil sürgünleri genelde taze tüketilir. Çin dünyanın en büyük kuşkonmaz üreticisi ve tüketicisidir, Peru ise dünyanın en büyük ihracatçısıdır. Son zamanlarda gelişmiş ülkelerin yıl boyu taze kuşkonmaz tüketim isteğinde artışlar olduğu dikkat çekmekte, bu talebi karşılamak için de yeni yetiştiricilik metotları ortaya çıkmaktadır. Bu derlemede amaç, dünyanın kuşkonmaz üretimini, üretimle ilgili yeni teknikleri ortaya koymak ve yurt içi üretimimizi değerlendirmektir. Anahtar kelimeler: Kuşkonmaz, yetiştiricilik, sürgün, pençe Situation of World and Turkey on Asparagus Cultivation Abstract: Asparagus (Asparagus officinalis L.) is a member of Liliaceae family, high-value, labour intensive, perennial vegetable, and it is decribed as a gourmet product. The vegeatble is sold in three type of products like fresh spears, canned spears and frozen spears. White and green spears can be harvested and green spears consumed mainly as fresh. China is the largest producer and consumer in the world while Peru is the world’s leading exporter. Recently, developed countries fresh asparagus demand is all year round and this necessity brings out new cultivation methods. This review aims to put out the world’s situation of asparagus production and new cultivation technics and evaluate domestic production. Key words: Asparagus, cultivation, spear, crown Giriş Kuşkonmaz tarımı ülkemiz için çok yeni bir konu olmamasına rağmen, yaygınlaşamamış bir üretim modeli olarak kalmıştır. Batı Anadolu kuşkonmazın anavatanı olmasına ve 70’li yılların başında kültür kuşkonmazının üretimine başlanmış olmasına rağmen, üretimi ve tüketimi yaygınlaşamamış, ülkemizde hak ettiği dikkati çekememiş bir bitki olan kuşkonmazın üretimi, hem iç tüketimdeki talep nedeniyle, hem de yabancı sermayeli firmaların yurtdışına ihracat yapmaları nedeniyle artmaya başlamıştır. Ülkemize gelen turist sayısındaki artışın da kuşkonmaz tüketimindeki payını göz ardı etmek kuşkusuz mümkün değildir. Çok düşük olan iç üretimin yetmediği dönemlerde özellikle Peru’dan ithalat yapılmaktadır. 24 Ö. AKAN Kuşkonmazın besleyici değeri ve sağlığa olumlu katkılarıyla ilgili bilinçlenen halkımızın bu sebzeye ilgisi günden güne artmaktadır. 100 g çiğ kuşkonmaz sürgününün besin değerleri: 13-16 kalori; 2.2 gr protein; 3.6 gr karbonhidrat; 0 kolesterol; 0.2 gr yağ; 0.7 gr lif; 50 m gr. P; 21 mg Ca; 0.6 mg Fe; 1 mg Na; 110 mg K; 900 IU A vitamini: 0.16 mg B1 vitamini; 0.15 mg B2 vitamini; 1.4 mg B3 vitamini: 26 mg C vitamini ve 0.56 mg E vitamini düzeyindedir. Bunların yanı sıra anti-oksidan içeriğine zengin olan kuşkonmaz sürgünlerinde lutein, zea-xanthin, carotenes ve crypto-xanthin bulunmaktadır. Ayrıca kuşkonmaz sürüngenleri folik asit açısından oldukça zengindir ve bu sürüngenlerin, yeni doğan bebeklerin gelişiminde çok önemli katkılar sağladığı tespit edilmiştir(Akan ve Çıtak, 2013; Anonim, 2014a; Anonim, 2014b). karıştırmamak gerekir. Bazı bölgelerde kedirgen “tatlı sarmaşık” ismiyle de tanınmaktadır (Akan ve Çıtak, 2013). Bu güzel sebzemizdeki hareketlilik üreticilerin dikkatini çekmekte ve kuşkonmaz üretimine yönelik ilgi özellikle son yıllarda artmaktadır. Ülke geneline bakıldığında belli lokasyonlarda sınırlı miktarlarda üretim olduğu izlenmektedir. Örneğin Balıkesir’de 1992 yılında 40 da ile yapılan üretim günümüze gelindiğinde 18 da’a inmis ve 2013 verilerine göre 7 ton ürün hasat edilmiştir. Dönem dönem Muğla, Edirne ve Tokat gibi illerimizde yetiştiricilik yapıldığı kaydedilmiştir. Yine 2013 yılı verileri incelendiğinde Eskişehir’in Sarıcakaya ilçesinde 175 da arazide kuşkonmaz üretiminin başladığı ve 61 ton hasat yapıldığı görülmektedir (Anonim, 2014). Hak ettiği ilgiyi göremediğini söylediğimiz bu sebzenin yabanisi olan kedirgen Ege bölgesinde pek kıymetlidir. Ege halkı mart-nisan aylarında doğadan topladığı kedirgenleri (Şekil 1) hem keyifle tüketir, hem de oldukça iyi fiyatlarla pazarlar (Bir demet kedirgenin fiyatı 2014 yılı için ortalama 4-5 TL’dir). Manisa’da bir firma tarafından Hollanda ortaklı bir proje ile 2009 yılında 408 da alanda kültür kuşkonmazı üretimi yapılmaya başlanmış ve ürünler doğrudan yurt dışına ihraç edilmiştir. Ancak 2010 yılında 245 ton, 2011 yılında 122 ton ürün hasat edildikten sonra firmanın yaşadığı başka sıkıntılar nedeniyle üretim durdurulmuştur. Şekil 1. Aydın’ın Yenipazar ilçesinde hasat edilmeyi bekleyen kedirgen sürgünü (halka içerisinde işaret edilmiştir) ve hasattan sonra pazara sunulmuş (sarmaşık bitkisiyle beraber) demetler (Fotoğraf, Özlem AKAN). (sağdaki Ayrıca istatistiklerde henüz yerini almamış bazı üretim faaliyetlerinin olduğu da çiftçilerle yapılan görüşmeler yoluyla bilinmektedir. Örneğin, Tire’nin Akçaşehir köyünde bir miktar kuşkonmaz üretimi yapılmaktadır. Derebaşı köyünde ise 2013 yılında üretim çalışmaları başlamıştır. Aydın ve civarında bazı ilgili çiftçilerin küçük çaplı üretim faaliyetlerine girdikleri bilinmektedir (Akan ve Çıtak, 2013). İstanbul’un Silivri ilçesinde’de kuşkonmaz üretimi yapılmaktadır fotoğraf), Ülkemizdeki, üreticilerin yetiştiricilik konusunda çok fazla tecrübeye sahip olmaması ve yeterli çalışma yapılmamış olması nedeniyle ha başına verim dünya ortalamasının altındadır. Çizelge 1’de görüldüğü gibi FAO verilerine göre 1961 yılında dünya ortalaması 2.65 ton iken 2011 yılı ortalaması 5.57 ton olmuştur. Ülkemizin 2011 yılı ortalama verimi ise 3.25 ton‘dur, 2012 yılı dünya kuşkonmaz üretimi ise 8.301.482 ton olarak belirlenmiştir (Anonim, 2014c). 1961 yılından bu yana veriler irdelendiğinde dünya kuşkonmaz üretim alanlarının iki katından fazla arttığı, verimin neredeyse iki katına çıktığı söylenebilir. Ege halkının kedirgene olan ilgi ve sevgisi Ege çiftçisinin kuşkonmaz üretimine ilgi duymasına sebebiyet vermektedir. Özellikle yöresel ürünler sunan restoran sahiplerinin kuşkonmaz talebini karşılayamadıkları yönündeki yakınmalar, bu bölgelerdeki çiftçilerin kuşkonmaz üretimine ilgisini uyandırmaktadır. Yöresel yemekleriyle ünlü olan bölge restoranları kedirgen ve kuşkonmaz için oldukça iyi fiyatlar vermektedir. Kedirgeni aynı zamanda hasat edilen ve birlikte satıldığı sarmaşık bitkisiyle 25 Ö. AKAN Dünya kuşkonmaz üretiminde söz sahibi olan ülkelerin kuşkonmaz üretim alanlarına bakıldığında Çin’in günden güne üretim alanlarını arttırdığı (Anonim, 2014c), ancak üretime hâkim olan diğer ülkelerin alanlarında küçük de olsa daralmalar olduğu görülmektedir (Çizelge 2). Çizelge 1. Dünya kuşkonmaz verim ortalaması, üretim alanları ve üretim miktarları (1961 yılından itibaren her on yılda bir değerler alınmıştır (Anonim, 2014c) Yıllar 1961 1971 1981 1991 2001 2011 Verim Alan (ton/ha) (ha) 2.65 640.003 3.8 324.828 3.80 381.131 3.45 619.833 4.46 1.116.385 5.57 1.471.920 Üretim (ton) 1.695.701 1.231.942 1.354.656 2.138.649 4.972.695 8.205.831 Çizelge.2 Kuşkonmaz üretiminde büyük paya sahip bazı ülkelerin üretim alanları (Anonim, 2014c) Ülkeler 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 Alan (ha) Alan (ha) Alan (ha) Alan (ha) Alan (ha) Alan (ha) Alan (ha) Peru 20041 23547 29758 29467 30896 33144 33063 Meksika 14260 13900 15800 17000 20700 21400 16233 6371 6588 5615 6607 6307 5226 4881 1200871 1250733 1265685 1270635 1280576 1320585 1350600 Fransa 5590 5525 5365 5005 4879 4817 4560 İspanya 11999 11012 10243 10387 10178 11047 10700 Arjantin 1790 1800 2255 2232 2332 2527 2650 17483 15621 13030 11820 11330 11050 10240 1349094 1397710 1412166 1418183 1432078 1471920 1496685 İtalya Çin ABD Dünya Çin’in ekonomik işçilik avantajını kullanarak kuşkonmaz üretimini arttırdığı görülmektedir. 1961 yılında 520.000 ha olan üretim alanı 2012 yılına gelindiğinde 1.350.600 ha olmuştur. Veriler incelendiğinde yıllar itibarıyla bu artışı düzenli bir biçimde sağladığı görülmektedir. (Anonim, 2014c), gelmiştir (Çizelge 3). Çin’in en büyük rakibi olan Peru ile arasındaki üretim farkı çok açıktır, ancak dünya kuşkonmaz ticareti konusunda Peru ve Çin piyasayı etkileyen ülkelerdir. Çin dünyanın en büyük üreticisi, Peru ise lider ihracatçısı olarak nitelendirilmektedir. Çin bile Peru’dan kuşkonmaz (özellikle taze) ithal etmektedir. Kuşkonmaz üretim maliyetleri Peru’da hala dünya ortalamasının altındadır (Cannock, 2011). Aynı değişim, üretim miktarlarına da yansımış ve Çin dünya kuşkonmaz üretiminin lideri konumuna Çizelge 3. Bazı ülkelerin ve dünyanın toplam kuşkonmaz üretim miktarları (ton) (Anonim, 2014c) ÜLKELER 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 259.954 284.103 328.374 313.880 335.209 392.306 376.645 Peru 59.621 60.000 68.000 73.000 89.000 92.000 119.789 Meksika 42.790 45.202 37.363 44.577 43.973 33.022 29.914 İtalya 6.104.413 6.253.141 6.352.667 6.502.479 6.602.657 7.253.056 7.353.200 Çin 18.055 18.157 18.284 19.110 18.665 22.330 19.940 Fransa 56.210 35.396 44.169 46.324 50.362 58.421 45.400 İspanya 7.100 7.200 8.293 7.926 8.504 9.875 10.500 Arjantin 52.299 60.010 43.180 40.780 36.240 38.100 34.520 ABD 6.928.326 7.089.487 7.205.469 7.359.306 7.483.585 8.205.831 8.301.482 Dünya 26 Ö. AKAN Peru’ yu kuşkonmaz üretiminde ABD ve Meksika takip etmektedir. Ancak ABD’nin üretiminin önemli miktarda azaldığı izlenmektedir. 2005 yılında 70 bin ton olan üretim, 2012 yılına gelindiğinde 35 bin ton’a düşmüştür. Bunun nedeni uzun süredir devam eden, ABD’nin kuşkonmaz üreticilerini rahatsız eden, Peru’dan yapılan ithalat olarak gösterilmektedir (Anonim, 2004). ABD’de özellikle California ve Washington’da da kuşkonmaz üretimi yoğun olarak yapılmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri’ nde taze kuşkonmaz yerine işlenmiş kuşkonmaz üretimi daha yaygındır (Donelly, 1993). Ayrıca ABD’nin 2002 yılından itibaren Kanada ve Meksika’da önemli büyüklükte üretim alanları oluşturduğu bilinmekte, ülke içindeki üretimin dışarıya kaydırıldığı izlenmektedir (Jones ve ark. 2008). Kültürel Uygulamalar Üretim aşaması biraz zahmetli olan ve dolayısıyla maliyetli olan kuşkonmazlar, plantasyon doğru tesis edildikten sonra çok fazla bakım gerektiren bitkiler değildir. Dioik (çift evcikli) olan kuşkonmaz bitkilerinde, dişi bitkiler daha az üretken oldukları ve göreceli olarak daha kısa ömürlü olduklarından pek tercih edilmezler. Erkek bitkilerin sürgünleri daha ince ve kaliteli olabilmektedir. Kuşkonmaz çeşit geliştirme programlarında süper erkek diye tanımlanan çeşitlerin geliştirilmesi ağırlık kazanmıştır. Bitkinin ilk iki yıllık bakımı çok önemlidir, çünkü bu dönemin bitkinin uzun yıllar performansına etkisi büyüktür (Haynes, 1987). İlk üç yıl bakım işleriyle geçer, bitki güçlendirilir ve üçüncü yıldan itibaren sürgün hasatları başlar. Toprak hazırlığı ve dikim iyi yapılması gereken işlemlerdir. Toprak açısından seçicidir, iyi işlenmiş ve killi olmayan tınlı hafif topraklar kuşkonmaz üretimi için daha uygundur. Direk tohum ekimiyle üretilmesi pek tavsiye edilmez, tohumdan fide üreterek fide ile dikim yapılmalı ya da pençe (kuşkonmazın toprak alı üretim materyali) üreterek, pençelerle dikim yapılmalıdır. Pençe ile dikim yaparken bitkinin büyüme yönü dikkate alınmalı tüm pençeler aynı yönde ve sıralara paralel olacak yönde dikilmelidirler. Aksi halde, çok yıllık olan kuşkonmaz plantasyonlarında birkaç yıl sonra sıralar birbirine girer ve hoş olmayan, yabancı otla mücadelesi ve bakımı çok zor olan bir bahçe ortaya çıkmış olur. Pençeler çiftlik gübresiyle hazırlanmış harç içerisine dikilirse daha iyi sonuç alınır. Bitki yaşının ve pençe ağırlığının etkisine bakıldığında, artan bitki yaşının fotosentez yapan sürgün sayısını arttırdığı, kökün kuru ağırlığını, brix değerini ve toplam karbonhidrat miktarını olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir. Artan pençe ağırlığı ile sürgün sayısı ve sürgün ağırlığı arasında pozitif bir korelasyon olduğu belirlenmiştir (Krzesinski ve ark., 2008). Dolayısıyla yeni kurulacak plantasyonlarda sağlıklı ve iri pençeler kullanmanın avantaj sağlayacağını söylemek doğru olacaktır. Kuşkonmazlar susuzluğa dayanıklı sayılan bitkiler arasındadır (Wilson ve ark., 1996), ancak plantasyonun ilk tesis edildiği yıl genç bitkileri susuz bırakmamak gerekir ve sulama genç bitkinin gelişimini ve kalitesini arttırır (Drost and WilcoxLee, 1997). Fazla suya dayanıklı olmayan bu bitkide su seviyesi optimumun üzerine çıktığında bitki gelişmesinde gerileme, sürgün adedi ve çapında azalma görülür (Hartman, 1981). Ayrıca kuşkonmaz soğuğa toleransı (Kim, 2014), kurağa toleransı (Wilcox-Lee, 1997) ve tuzluluğa toleransı nedeniyle (Francois, 1987), dünyada yaygın olarak çeşitli iklim kuşaklarında yetiştirilebilen çok yıllık sebze türlerinden biridir (Drost, 1997). Slovenya’da dört lokasyonda beş farklı çeşitle yürütülen bir denemede en yüksek verim bir Hollanda çeşidi olan ‘Boonlim’ çeşidinden, en düşük verim ise bir Fransız çeşidi olan ‘Staline’ çeşidinden elde edilmiştir. Farklı lokasyonlarda çeşitlerin performansı oldukça fazla değişmiştir. Örneğin üç lokasyonda çok iyi sonuç veren ‘Franklim’ çeşidi, bir lokasyonda son derece kötü performans sergilemiştir. ‘Boonlim’ çeşidi çok iyi verim değerlerine ulaşmış olmasına rağmen, Celje lokasyonu için iyi bir çeşit olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Novo mesto lokasyonunda ise çeşitler arasında istatistikî olarak önemli bir fark bulunmamıştır (Jakse and Kacjan Marsic, 2005). Bu sonuçlar, bölgelere göre çeşitlerin performanslarının ne kadar değişken olduğunu 27 Ö. AKAN işaret etmekte ve çeşit tavsiye etmeden önce adaptasyon denemelerinin ne kadar önemli olduğunu tekrar hatırlatmaktadır. ise ısıtılan serada kuşkonmaz üretimi sık kullanılan, klasik bir uygulama haline gelmiştir. Hatta sadece seraların değil, kuşkonmaz yataklarının da ısıtıldığı bilinmektedir. Bu yöntemle Japonya’da geç sonbahardan erken ilkbahara kadar seralarda kuşkonmaz hasadı yapılabilmektedir (Yamaguchi, 2012; Araki ve ark., 2012). Japonya’da yapılan bir başka çalışmada, kış süresince beyaz kuşkonmaz üretimi için bir yıllık kuşkonmaz pençeleri kullanılarak bir deneme oluşturulmuş ve sonuçta bazı çeşitlerin dormansi ihtiyacının daha düşük olması nedeniyle daha verimli olduğu (UC-157 çeşidi, verim: 4,553-5,138 kg/ha-1) ve kışın beyaz kuşkonmaz üretiminde kullanılabileceği tespit edilmiştir. Bu çeşitlerin üretiminde antosiyan birikimi olduğu görülmüş ve bu durumun önlenmesi için hasat sırasında karanlık koşullar sağlayan yüksek tünellerin kullanılması durumunda, antosiyan birikiminin ortadan kalktığı tespit edilmiştir (Jishi ve ark., 2012). Aynı çalışmada kuşkonmaz üretiminin diğer sebzelerde olduğu gibi tek yıllık bir üretim modeliyle başarıyla yapılabildiği ortaya konmuştur. Modelde fideler 100 günlük olduklarında mayıs-haziran aylarında araziye dikilmekte, 6 ay arazide büyüdükten sonra sökülüp (kasım ayı civarında) sıcak yastıklara aktarılmakta ve bu yastıklarda gelişmelerine devam edip, kışın ortasında sürgün vererek hasat edilmektedirler. Söz konusu denemede malçlı ve malçsız parsellerin karşılaştırılması sonucunda malçlamanın etkisi istatistiki olarak önemli ve olumlu bulunmuştur. Malçsız parselde çeşitlerin verim ortalaması 5.27t ha-1 olurken, malçlı parselde 6.25t ha-1 olarak tespit edilmiştir (Jakse and Kacjan Marsic, 2005). Aynı denemede malçlama uygulamasının sürgün sayısına etkisinin olmadığı tespit edilmiştir, 11m2’lik parsellerde ortalama sürgün adedi 158 adet olarak rapor edilmiştir. Dolayısıyla malçlamanın sürgün ağırlığını arttırdığı belirlenmiştir. Gonzalez, (2012) ise Şili’de yaptığı çalışmada sürgün adetlerinin en yüksek 25 adet/m2 (NJ978 çeşidi) ve en düşük 10 adet/m2 (NJ1119 çeşidi) olduğunu tespit etmiştir. Jakse and Kacjan Marsic, (2005) yaptıkları çalışmada hasat döneminin bölge ve çeşitlere göre değişmekle beraber ortalama 38-46 gün civarında sürdüğünü, hasat sayısının ise 24 ile 31 hasat civarında gerçekleştiğini tespit etmişler, Şili’de 21 çeşitle yapılan bir başka denemede ise hasat periyodunun ortalama 38 gün sürdüğü belirlenmiştir (Gonzalez, 2012). Uganda’da 14 çeşitle yapılan çalışmada hasat 7 hafta sürdürülmüş, hasadın pik yaptığı dönemlerin ikinci ve altıncı haftalar olduğu belirlenmiştir (Bakka ve ark., 1999). Bitki başına sürgün verimi ve sürgün ağırlığı açısından Ginjlim, sürgün çapı ve kapalı sürgün ucu karakteri açısından Atlas çeşidi en iyi performans gösteren çeşitler olmuştur (Bakka ve ark. , 1999). Taylan’da organik kuşkonmaz üretimi konusunda yapılan bir çalışmada deniz yosunu ve çiftlik gübresi kombinasyonunun verimi önemli ölçüde arttırdığı tespit edilmiştir. Organik gübre dozu arttıkça verimde artış kaydedilmiştir. Ancak verim artışının ilk yıl değil ancak plantasyonun üçüncü yaşından itibaren kendini göstermeye başladığı belirtilmiştir. Bir başka çalışmada organik sistemde verim artışı sağlanamayışının nedeninin yanlış çeşit seçimi olduğu belirtilmiştir (Murphy, 2007). Gelişmiş ülkelerde, yıl boyu, taze kuşkonmaz tüketim talebinde yaşanan artış, üretim teknikleri konusunda yapılan çalışmaları genişletmiş ve kuşkonmaz ithalatını arttırmıştır. İthalat fiyatlarının yüksekliği ve ithal edilen ürünlerin kalitesinin yeteri kadar iyi olmayışı, konteynırlarda, seralarda, izole edilmiş binalarda kuşkonmaz üretimini potansiyel bir konu haline getirmiştir (Nichols, 2002). Arjantin’de, ağırlıklı olarak İtalyan erkek kuşkonmaz çeşitleriyle yapılan denemede, ülke koşullarında erkenci ürün elde etmek için ısıtmasız sera kullanımının bazı çeşitlerde önemli avantaj sağladığı tespit edilmiştir (Castagnino ve ark., 2012). Japonya’da Kaliforniya’da yapılan çeşitli çalışmalarda, kuşkonmaz plantasyonlarındaki bitki yoğunluğunun artma eğiliminde olduğu tespit edilmiştir. Klasik dikim sisteminde 3000 bitki/acre yoğunluğu kullanılırken, çalışmalardan elde edilen sonuçlarla karlılığın daha yüksek olduğu belirlendiği için 25.000 bitki/acre ya da 56.000 bitki/acre gibi yoğunluklar kullanılmaya başlanmıştır. Sık dikimin avantajı ilk yıllarda daha 28 Ö. AKAN yüksek ürün elde edilmesidir. Ancak ilerleyen yıllarda verim klasik sisteme göre düşer. Ayrıca bitki sıklığı nedeniyle havalanma konusunda sorunlar ortaya çıkar. Ancak, zamanın para olduğunu dikte eden günümüz ekonomisinde, sık dikim sistemi kabul gören bir uygulama olmuştur (Brock, 2012). olduğunu söylemek mümkündür. Kuşkonmazlarda erkencilik sağlamak ve beyaz sürgün hasat edebilmek için malçlama uygulaması yapılabilir. Pençelerin olduğu kümbetler plastik malçlarla ya da organik materyallerle malçlandığında hem erkencilik sağlanmış, hem yabancı otla mücadele edilmiş, hem de beyaz sürgün hasadı gerçekleştirilmiş olur. Ege bölgesinde (Aydın, İzmir) ortalama olarak hasat mart ayının ortasından itibaren başlar, bu hasat zamanı ihracat için oldukça avantajlı bir zamanlamadır. Malçlama gibi önlemlerle hasadı daha erkene çekmek ve ürünleri daha yüksek fiyatlara pazarlamak da mümkündür. Fiyatların daha yüksek olduğu kış ayları için ise yukarıda bahsedilen tekniklerle ve örtü altı üretim metodu kullanılarak üretim yapmak, organik kuşkonmaz üretimi konusunu değerlendirmek ülkemiz ve bölgemiz için iyi bir potansiyeli işaret etmektedir. Organik kuşkonmaz yetiştiriciliği son yıllarda önem arz eden bir konu haline gelmiştir. Lorlowhakarn ve ark., (2008.) yaptıkları çalışmada organik ve konvansiyonel kuşkonmaz yetiştiriciliğini karşılaştırmışlardır, elde edilen bulgulara göre verim ve kalite açısından organik kuşkonmaz yetiştiriciliğinin dikkate değer bir alan olduğu ve bu konuda Tayland’da ulusal bir strateji belirlemenin faydalı olacağı sonucuna varmışlardır. Kuşkonmaz ile ilgili önemli konulardan biri gen kaynaklarıdır. Gen kaynaklarının toplanması ve korunmasının önemine ilişkin bir çalışma yapılmış ve kültürü yapılan kuşkonmazların genetik tabanının oldukça dar oluşunun bu konunun önemini çok fazla arttırdığı sonucuna (özellikle yükselen hastalık yayılması riski nedeniyle) varılmıştır (Jermyn and Cross, 1999). Bu konuda çalışmasını yürüten ülke ve kuruluşlar incelendiğinde örneğin ABD’nin ulusal germplazm sisteminde 80 civarında kaynağın muhafaza edildiği görülmektedir (Anonim, 2014d). Bu konu kuşkonmazın anavatanları arasında yer olan ülkemiz için de oldukça önemli bir konudur. KAYNAKLAR: Akan, Ö., Çıtak, F. 2013. Kuşkonmaz ve kedirgen mevsimi. Tarım Gözlem, 4 (23):21. Anonim, 2014. Bitkisel İstatistik Verileri. www.tuik.gov.tr Erişim: Ocak 2014. Anonim, 2004. World asparagus situation & outlook. www.agecon.ucdavis.edu/people/.../FASasp04.pdf. Erişim: Aralık 2013 Anonim, 2014a. Asparagus. http://www.uky.edu/Ag/CDBREC/introsheets/aspar agus.pdf Erişim:Ocak 201 Anonim 2014b. Asparagus extracts, best alkaline agent for beter health. http://www.chihealth.co.uk/Asparagus_Extract,pdf Erişim: Ocak 2014 Anonim, 2014c. FAO, 2014. FAOSTAT Data. http://faostat.fao.org/ Erişim: Ocak 2014. Anonim, 2014d. http://www.ars-grin.gov/cgibin/npgs/html/taxon.pl?300050 Erişim: Ocak 2014 Araki, H., Nakano, H., Takamushi, S., Ichikawa, S., Jishi , T., Hoshino, Y., Yamagata, S., Kamide , M., Yamakoshi, Y. and Yamada, A. 2012. Evaluation of asparagus fern and rhizome residues as bioenergy source. Acta Hort. (ISHS) 950:201-206. Bakka, E.; Ssonko, R.; Makumbi, V.; Singh, B. P., 1999: Vegetative growth and spear yield of exotic asparagus cultivars grown in Uganda. Acta Hort. ( 479): 169-175 Brock, D.E. 2012. High density planting of asparagus. Acta Hort. (ISHS) 950:33-35. Cannock, G. 2011. Peru and China as competitors in world markets: the asparagus case. FAO Workshop on Agricultural Trade Linkages between Latin America and China. Rome, September 2011. Cannock, G. 2011. Peru and China as competitors in world markets: the asparagus case. FAO Workshop on Agricultural Trade Linkages between Latin America and China. Rome, September 2011. Sonuç Ülkemizin Peru’dan kuşkonmaz ithal ettiği düşünüldüğünde (yaklaşık 500 ton yıl), potansiyelimizi değerlendirmek konusunda ne kadar zayıf olabildiğimiz ortaya çıkmış oluyor. Alternatif ürün arayışındaki çiftçilerimiz (bir takım değerlendirmeler yapıldıktan, doğru bölge ve çeşitler seçildikten sonra) bu ürünün yetiştiriciliğine yönlendirilirse, tüketimin artışı nedeniyle ithalatının artacağını öngörebileceğimiz kuşkonmazda ihracatçı olabilme şansımız mevcuttur. Plantasyonun kuruluş aşaması biraz pahalı ve teknik olsa da yaklaşık 15 yıl aynı plantasyondan ürün hasat edileceği ve kuşkonmaz fiyatları düşünüldüğünde oldukça karlı bir alternatif 29 Ö. AKAN Castagnino, A.M., Sastre Vázquez, P., Urricariet, P., Copello, M., Azpelicueta, J., Rosini, M.B. and Falavigna, A. 2012. First fruit production of hybrid asparagus in Argentina. Acta Hort. (ISHS) 950:153-164. Donelly, M., 1993. The Ausralian Asparagus Industry. April. Technical bulletin (Northern Territory. Department of Primary Industry and Fisheries) no. 201. 24p. ISBN: 0724528229. Drost, D., and Wilcox-Lee, D. 1997. Soil water deficits and asparagus: I. shoot, root and bud growth during two seasons. Sci. Hortic. (Amsterdam). 70:131-143. Drost, D. T. 1997. Asparagus. In: H. C. Wien(ed.). The Physiology of Vegetable Crops. CAB International, New York, USA, pp 621–649. Francois, L. E. 1987. Salinity effects on asparagus yield and vegetable growth. Journal of the American Society for Horticultural Science. 112: 432–436. González, M.I. 2012. Result of the third international asparagus cultivar trial at hillan, Chile. Acta Hort. (ISHS) 950:109-115. Hartman, H.D. 1981. The influance of irrigation on the development and yield of asparagus. Acta Hort. 119:309-316. Haynes, R. 1987. Accumulation of dry matter and changes in storage carbonhydrate and amino acid content in the first 2 years of asparagus growth. Sci. Hortic. (Amsterdam), 32:17-23. Jakse, M., Kacjan Marsic, N. 2005. Comparison of asparagus (Asparagus officinalis L.) cultivars and the effect of covering beds. Acta Agriculturae Slovenica, 85-2, P:313-320. Jermyn, W. A., Cross, R. J. 1999. Action needed on asparagus germplasm conservation: a workshop. Acta Horticulturae ( 479): 65-66. Jishi, T., Maeda, T., Shiga, Y., Araki, H. 2012. Winter production of white asparagus from one-year- old rootstocks by forcing culture. Acta Hort. (ISHS) 950. Jones, T., Woods, T., Strang, J. 2008. Commercial asparagus production. University of Kentucky, Cooperative Extention Services. Kim, J., 2014. Cold-acclimation attributes among genotypes of asparagus (Asparagus officinalis L.) under controlled and field conditions, Master Thesis. University of Guelph, Ontario, Canada. P:171. Krzesinski, W., Gasecka, M., Stachowiak, J., Zurawicz, A., Knaflewski, M., Golinski, P., 2008. The effect of plant age and crown size of asparagus on fern growth in terms of carbohydrate balance. Acta Scientiarum Polonorum. 3: 93-102. Lorlowhakarn, S., Piyatiratitivorakul, S., Cherdshewasart, W., 2008. Organic asparagus production as a case study for implementation of the national strategies for organic agriculture in Thailand. Thai Journal of Agricultural Science. 41 (1-2):63-74. Murphy, K.M., K.G. Campbell, S.R. Lyon, S.S. Jones. 2007. Evidence of varietal adaptation to organic farming systems. Field Crop Res. 102: 172-177. Nichols, M.A. 2002. Year-round asparagus production. ISHS Acta Horticulturae 589: X International Asparagus Symposium.Niigata, Japan. Wilcox-Lee, D. 1997. Soil matric potential, plant water relations, and growth in asparagus. HortScience 22: 22–24 Wilson, D., Sinton, S., Fraser-Kavern, H. 1996. Irrigation responses of established asparagus. Acta Hort. 415:333-341. Yamaguchi, T. 2012. Effects of short-day photoperiod on the growth of asparagus in autumn. Acta Hort. (ISHS) 950:253-260. 30