haberi 4. sayfada
Transkript
haberi 4. sayfada
Mustafa Kemal Atatürk’ün Hacýbektaþ’ý geliþinin 86. yýlý kutlandý. 86.Yýl kutlandý Mustafa Kemal Atatürk’ün 22 Aralýk 1919’da Hacýbektaþ’ý ziyaretinin 86. yýlý anlamlý þekilde anýldý ve kutlanýldý. Anma etkinlikleri Atatürk Anýtý önünde yapýlan törenle baþladý. Saat 10.00’ da Valilik, Kaymakamlýk, Garnizon Komutanlýðý ve Belediyece hazýrlanan çelenkler Atatürk anýtýna protokol sýrasýna göre konuldu. Bütün daire amirleri törene katýldý. HABERÝ 3. SAYFADA ÝÇERÝDE NE VAR! Taþýmalý Eðitim Ýhale Nedeniyle Yolda Kaldý Taþýmalý eðitim, ihale nedeniyle yolda kaldý Hacýbektaþ Milli Eðitim Müdürlüðü’nün açmýþ olduðu taþýmalý eðitim için acýlan ihale sonuçlanamadý. Konuyla ilgili olarak, taþýyýcýlar kooperatifi baþkaný Cafer Mutlu ile bir görüþme yaptýk. Konuyla ilgili þu bileðileri aktardý. HABERÝ 3. SAYFADA Sanayi ve Ticaret Ýl Müdürlükleri elemanlarý, 2005 yýlýnýn ilk 11 ayýnda, Türkiye’deki 15 bin benzin istasyonunda 69 bin akaryakýt sayacý ve 6 bin gaz pompasýný denetledi. Denetimler sonucunda 1960 istasyon kapatýldý, sahiplerine 100 trilyon lira ceza yazýldý. Benzin istasyonlarýnda usulsüzlüðün en fazla depo doldururken yapýldýðý ortaya çýktý. Pompacýlar depolara bazen benzin ve dizel yerine hava dolduruyor. Yoksulluk endiþe verici raporda, yeni iþ sahalarý kurmayý amaçlayan küreselleþmenin büyük bir baþarýsýzlýk yaþadýðý vurgulandý HABERÝ 6. SAYFADA Belediye’den su deposu ve itfaiye aracý kampanyasý Hacýbektaþ Belediye Baþkanlýðý tarafýndan su deposu yapýmý ve bir itfaiye aracý alýmý ile ilgili kampanya açýldý. HABERÝ 6. SAYFADA Atatürk’ün Hacýbektaþ’a geliþinin 86. yýlýný anma ve kutlama proðramý kapsamýnda “Atatürk’ün Hacýbektaþ’a geliþi, Cumhuriyetin Kazanýmlarý” konulu konferans verildi. Konferansa konuþmacý yazar M. Kemal Palaoðlu katýldý. HABERÝ 3. SAYFADA Araç sahipleri DÝKKAT Uluslararasý Çalýþma Örgütü (ÝLO) küreselleþme süreciyle artan yoksulluðun endiþe verici boyutlara ulaþtýðýný belirtti. Gelir daðýlýmýn gittikçe adaletsizleþtiðine dikkat çekilen Konferans Benzin niyetine hava basýyorlar HABERÝ 4. SAYFADA GAZETEMÝZDE DÜZENLÝ REKLAMINIZ OLSUN Gazetemizde iþyerinizi tanýtýmý için çok ucuz fiyatlý bir reklam tarifesi uygulayacaðýz. Reklamlarý bir ay boyunca yayýnlayacabileceðiz. Bunun karþýlýðý olarak reklamverenlerin ödeyeceði reklam bedeli 20 YTL (KDV dahil) Yýlbaþý ilanlarý: Ýki hafta sonra yeni yýla giriyoruz. Yeni yýlda gazetemizde “Yeni Yýl Kutlama Ýlanlarý” yayýnlatmak isteyenler, þimdiden gazetemizle iliþkiye geçmelidirler. Yýlbaþý reklam tarifesi ise þöyle: Tam sayfa: 100 YTL, 1/2 sayfa 60 YTL, 1/4 sayfa 35 YTL, 1/8 ve daha küçük 20 YTL. Bu fiyatlara KDV dahil. e-mail: sulucakarahoyuk@gmail.com Taþýyýcýlar Koop. Baþkaný ile Söyleþi 2. sayfada Benzin niyetine hava basýyorlar Haberi 4. sayfada AB ülkelerinde ‘Asgari Ücret’ karþýlaþtýrmasý Haberi 4. sayfada Nice Ýnsanlar Meriç Yerlikaya’nýn yazýsý 5. sayfada Yoksulluk endiþe verici Haberi 6. sayfada Onbinlerce Kýz Çocuðu ‘Modern Köle’ Haberi 6. sayfada Durumlar Korkut Atasoy’un yazýsý 7.. sayfada 2 Taþýmalý eðitim, ihale nedeniyle yolda kaldý Ýlce Milli eðitim müdürlüðünün açmýþ olduðu taþýmalý eðitim için acýlan ihale sonuçlanamadý. Konuyla ilgili olarak, taþýyýcýlar kooperatifi baþkaný Cafer Mutlu ile bir görüþme yaptýk. Konuyla ilgili þu bileðileri aktardý. Taþýmalý eðitim için ihaleye katýldýnýz ve teklifiniz kabul edilmedi. Neden? Cafer Mutlu: Biz kooperatif olarak %5 artýþla bir teklif verdik. Teklifimiz kabul edilmedi. Biz teklifimizi köylere km mesafesinde ve günlük ücret üzerinden teklif vermiþtik. 5 km’lik bir köye, 32–33 YTL civarýnda fiyat belirlemiþler. (25 km’ lik bir köye ne ve nasýl bir ücret belirleyecekler bilmiyoruz.) Bu nasýl belirleniyor? Cafer Mutlu: Asgari ücreti temel alarak belirlemiþler. 2005 Eylül’ünde, mazot 2080 YTL’ idi. Þimdi 3 Krþ düþüþ göz önüne alýnarak, bizim fiyatlarda %10 gibi bir düþüþ yapýlmýþ. 3 Krþ’ luk düþüþ geçicidir. Biz teklifi altý aylýk verdik. Bu arada altý aylýk zammýn bize yansýtýlmayacaðýný düþünerek, %5 artýþla teklifimizi verdik. Asgari ücret uygulamasý (yüzde 8) biz teklife yansýtmadýk. Belirlenmemiþti. Biz teklifi vermiþtik. Devleti, esnafýmýzý ve çocuklarýmýzý düþünüyoruz. Kimsenin maðdur olmasýný istemiyoruz. Ýhale edilen köyler var mý? Cafer Mutlu: Has Hacýbektaþ Þirketi’ne tek bir köyün (Karaburç Köyü) ihalesi verildi. Ýlçemize baðlý kaç köy taþýmalý eðitimle çocuklarýný okutuyor. Cafer Mutlu: Toplam 34 köy taþýmalý eðitimden yararlanýyor. Birisi ihaleyle verildi. Geriye kaldý 33 köyümüz. Bu 33 köy bu durumda ne yapacak? Bu köylerdeki çocuklar taþýt sorunun nasýl çözüyorlar? Cafer Mutlu: Çocuklarýmýzýn ulaþým “Amaç birebir ihale vererek, kooparatifimizi daðýtmaktýr. 43 aracýmýz var. 33 köy taþýmalý köy var. Yeterli aracýmýz var. Kooperatifimiz baþka yerlere de araç verecek durumdadýr. Kooperatifi daðýttýrmayacaðýz.” sorununu çözmeyen bir yaklaþým söz konusudur. Çocuklar, bu koþullarda ancak özel arabalarla gelebilir. Baþka seçenekleri yok. Ama her çocuðumuzun bu þansýda yok. Milli eðitimin bu ihaleyi yapmamasý bence bir eksikliktir. Ýhalenin iptal edildiði de bize bildirilmedi. Bu durumdan nasýl haberdar oldunuz? Cafer Mutlu: Ýhale mektuplarý bize bildirilmeden iptal edilmiþtir. Ýki gündür ihalenin iptal edildiðine dair bir bilgi bize verilmedi. Biz ihalenin iptal edildiðini komisyon üyelerinden duyduk. Bu durumu siz nasýl açýklýyorsunuz? Cafer Mutlu: Amaç birebir ihale vererek, kooparatifimizi daðýtmaktýr. 43 aracýmýz var. 33 köy taþýmalý köy var. Yeterli aracýmýz var. Kooperatifimiz baþka yerlere de araç verecek durumdadýr. Kooperatifi daðýttýrmayacaðýz. Milli eðitim müdürü Çarþamba günü, (21 Aralýk) araçlarýmýzý kontrol etmiþtir. Yolcularýn kontrolünü Ýlçe Milli Eðitim müdürü yapýyor artýk. Kooperatif ilçemiz için gerekli ve biz kooperatifi yaþatmak için kararlýyýz. Ýlgili kurum ve kiþilerden, konuyla ilgili çözüm beklentiniz var mý? Cafer Mutlu: Milli Eðitim Mürdümüz, eðitimin sorunlarýna çözüm üretecekse, çocuklarýn taþýmalý eðitim sorununu da saðlýklý ve adilane çözmelidir. Verdiðnizi bilgiler için teþekkür ederiz. Cafer Mutlu: Kooperatifimizin ve taþýmalý eðitimden yararlanan çocuklarýmýzýn sorunlarýný kendi gündeminize aldýðýnýz için, asýl biz gazete çalýþanlarý olarak sizlere teþekkür ederiz. HABER 23 Aralýk 2005 Cuma 86.Yýl kutlandý Mustafa Kemal Atatürk’ün 22 Aralýk 1919’da Hacýbektaþ’ý ziyaretinin 86. yýlý anlamlý þekilde anýldý ve kutlanýldý. Anma etkinlikleri Atatürk Anýtý önünde yapýlan törenle baþladý. Saat 10.00’ da Valilik, Kaymakamlýk, Garnizon Komutanlýðý ve Belediyece hazýrlanan çelenkler Atatürk anýtýna protokol sýrasýna göre konuldu. Bütün daire amirleri törene katýldý. Saygý duruþunun ardýndan, Atatürk Ýlkokulu müzik öðretmeni Aylin Ölmez yönetiminde Ýstiklal marþý söylenerek, bayraklar göndere çekildi. Burada yapýlan törene bütün okullarýn temsilci gruplarý, kamu çalýþanlarý katýldýlar. Programýn sunuculuðunu, Çok Programlý Lisesi Edebiyat öðretmeni Ertuðrul Baltacý yaptý. Mustafa Kemal Atatürk’ün Hacýbektaþ’a geliþini temsilen, atletler tarafýndan taþýnan küçük bayrak, büyük bayrak korteji tören alanýna geldi. Küçük bayraðý taþýyan atlet “Sayýn Valimiz, yurdumuzun kurtarýcýsý cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ilçemize geldiler” diyerek, bayraðý üç kez öptü ve valiye hediye etti. Daha sonra Atatürk evi ziyaret edilerek, Hacýbektaþ Veli Kültür Merkezi Salonuna geçildi. Tören’den sonra Atatürk Evi gezildi. 3 Konferans Atatürk’ün Hacýbektaþ’a geliþinin 86. yýlýný anma ve kutlama proðramý kapsamýnda “Atatürk’ün Hacýbektaþ’a geliþi, Cumhuriyetin Kazanýmlarý” konulu konferans verildi. Konferansa konuþmacý yazar M. Kemal Palaoðlu katýldý. Konuþmasýna kendini tanýtarak baþlayan Palaoðlu Hacýbektaþ’a onuncu kez geldiðini, 1965 yýlýnda siyasetin içinde olduðunu ve dört dönem Sivas millet vekilliði yaptýðýný belirterek, bu toplumun insaný olduðunu söyledi. 1953 Siyasal Bilðiler Fakültesi mezunu olan Palaoðlu, Kýrþehir, Mucur, (1954) Kozaklý (1956)’da kaymakamlýk vekilliði yaptýðýný belirterek, “Bu topraklarýn insanlarýnýn sevgisi buraya yönelik hafýzamý diri tuttu” dedi. Paloðlu konuþmasýnda; “Brüksel, Kopenhag, AB yol haritasý çok kullanýlýyor, Asýl kalýcý harita Atatürk’ün yol haritasýdýr. Cumhuriyet devrimi yol haritasý yolda çizilmedi. Laik, anti emperyalist, tambagýmsýzlýkcý yol haritasýnda Hacýbektaþ vardý. Ana fikre yakýn olduðu için Atatürk buraya geldi. Anadolu yol haritasýnda olduðu için deðil, cumhuriyet fikrinin yol haritasýna uygun olduðu için Atatürk’ün Hacýbektaþ’a uðradýðýný” söyledi. Hacýbektaþ’ýn Cumhuriyetin önemli karargahlarýndan biri olduðunu belirten Palaoðlu, “tam baðýmsýzlýk için baðýmsýzlýðý düþünmek gerek, baðýmsýzlýðý düþünebilmek içinde baðýmsýz olmak gerek sevðili gençler”diyerek, gençlere seslendi. Palaoðlu; Atatürk’ün Cumhuriyet kurduðu için Cumhuriyetci olmadýðýný, Cumhuriyetçi olduðu için Cumhuriyeti kurduðunu beliterek; Atatürk ‘ün mutlak monarþiden daha çok, meþrutiyetten nefret ettiðini belirtti. Konuþmasýný tamalayan Palaoðlu’na Vali Alaattin Turhan taþ iþlemeciliðinin ürünü ðüvercin maketini verdi. Ardýndan, Docent doktor Adnan Ataç’ýn gösterime hazýrladýðý,” Anadolu’dan Görüntüler” slayt’ý sunuldu. Adnan Ataç adýna plaketi Hacýbektaþ kaymakamý Elif Nur Bozkurt Tandoðan, Naki Selmanpakoðlu’na verdi. 4 23 Aralýk 2005 Cuma Benzin niyetine hava basýyorlar Sanayi ve Ticaret Ýl Müdürlükleri elemanlarý, 2005 yýlýnýn ilk 11 ayýnda, Türkiye’deki 15 bin benzin istasyonunda 69 bin akaryakýt sayacý ve 6 bin gaz pompasýný denetledi. Denetimler sonucunda 1960 istasyon kapatýldý, sahiplerine 100 trilyon lira ceza yazýldý. Benzin istasyonlarýnda usulsüzlüðün en fazla depo doldururken yapýldýðý ortaya çýktý. Pompacýlar depolara bazen benzin ve dizel yerine hava dolduruyor. Sanayi ve Ticaret Bakanlýðý yetkilileri, her usulsüzlükte benzin istasyonu sahiplerini suçlamanýn doðru olmadýðýný, ihlallerin genellikle çalýþan pompacýlarýn tavrýndan kaynaklandýðýný, ama yasa ve yönetmelikler gereðince cezanýn istasyona kesilmek zorunda kalýndýðýný belirterek, “Bu durumu dikkate alarak istasyon sahiplerinin çalýþtýrdýklarý kiþilerin niteliklerine dikkat etmeleri ve onlarý sürekli olarak denetlemeleri yerinde olacaktýr” dediler. Diðer yandan, benzin istasyonlarý çeþitli kuruluþlarýn ilgi ve denetim alanýnda bulunuyor. Maliye Bakanlýðý, istasyonlarý satýlan benzin, dizel ve gaz için fiþ verip vermediði konusunda denetim yapýyor. Maliye’nin yaptýðý bir diðer denetim de satýlan akaryakýt ürünlerinin rafinerilerden mi geldiði yoksa kaçak yollardan mý istasyona ulaþtýðýný denetlemek. Benzin istasyonlarý, sayaçlarýn, depolarýn nizami olup olmadýðý yönünden de Sanayi ve Ticaret Bakanlýðý tarafýndan denetleniyor. Ýstasyonlarýn çevre saðlýðý açýsýndan tehdit oluþturup oluþturmadýðý konusu da Saðlýk Bakanlýðý elemanlarýnýn yaptýðý denetimlerle gözleniyor. Ýçiþleri Bakanlýðý istasyonlarýn trafiði aksatmayacak bir konumda bulunmasý ve çalýþmasý üzerinde dururken, belediyeler de istasyonlarýn temizlik kurallarýna dikkat edip etmediði, çevreyi kirletip kirletmediði, gürültüye neden olup olmadýðý gibi konularda denetim yapýyor. (sesonline.net) AB ülkelerinde 'Asgari Ücret' karþýlaþtýrmasý Türkiye’de asgari ücretin 265 Euro olmasýna karþýn Yunanistan’da 605 Euro olduðu ortaya çýktý. DYP Araþtýrma Merkezi’nin verilerine göre, asgari ücret Ýspanya’da 537, Fransa’da 1173 Euro olarak uygulanýyor. Belçika’da asgari ücretliler 1317 Euro alýrken, bu rakam Lüksemburg’da 1466 Euro’yu buluyor. Bazý Avrupa ülkelerinde ise asgari ücret yok. Çalýþanlarý ücretleri toplu sözleþmelerle belirleniyor. Danimarka, Finlandiya, Almanya, Ýtalya ve Ýsveç’te ise asgari ücret uygulamasý yok. Bu ülkelerde ücretler toplu sözleþmelerle karþýlanýyor. Türkiye bir yandan Avrupa Birliði’ne girmeye uðraþýrken diðer yandan Avrupa Birliði’nin normlarýnýn çok altýnda ücretler belirleyerek çalýþanlarý adeta açlýða mahkum ediyor. Türkiye, Uluslar arasý Çalýþma Örgütü’nün 26 nolu sözleþmesini onaylamýþ bir ülke. Bu sözleþmede, asgari ücret, “Ýþçilere kendilerine yetecek kadar ücret verilmesi” olarak tanýmlanýyor. Buna raðmen Türkiye sözkonusu sözleþmedeki yükümlülüðünü yerine getirmiyor, bunun yerine IMF yetkililerinin telkinleriyle hareket ediyor. IMF Baþkan Yardýmcýsý Anne Kruger, bir süre önce yaptýðý açýklamada, “Türkiye’de asgari ücretin yüksek olduðunu, bu kadar yüksek asgari ücretle iþsizliðin azaltýlmasý ve istihdam artýþýnýn önüne set çekilmesinin mümkün olmadýðýný” belirtmiþ, birçok insanýn kayýtdýþý sektörde asgari ücretin altýnda ücret alarak geçimini saðladýðýný öne sürmüþtü. Hükümet, asgari ücreti belirlerken öyle anlaþýlýyor ki, IMF kriterlerine uyuyor. (sesonline.net) 5 KÜLTÜR - SANAT 23 Aralýk 2005 Cuma Nice insanlar Meriç Yerlikaya Anadolu tarih boyunca nice insanlar yetiþtirdi? Üstelik evrensel nitelikte düþünceler ve kimlikler anlamýnda… Bektaþ-Veliler, Pir Sultanlar, Börklüceler, Nesimiler, Þey Bedrettinler, Yunus Emreler, Nazým Hikmetler, Yýlmaz Güneyler, Denizler, Uður Mumcular, Turan Dursunlar, Ruhi Sular, Aziz Nesinler, Yaþar Kemaller… Yaþamlarý boyunca dil, din, ýrk farký gözetmeksizin çalýþmayý, paylaþmayý, kardeþliði, dostluðu, sevgiyi, haksýzlýða karþý durmayý (özellikle din ve siyaset anlamýnda) hayatlarýnýn en önemli görevleri sayýp bu yola çýkmýþlardýr. Bizler onurlu ve erdemli bir yaþamý onlardan öðrendik. Karnýmýz yerine kafamýzý doyurmayý yine onlardan öðrendik. Karanlýklardan korkulmayacaðýný, hatta yenik düþeceðimizi bile bile, yine de savaþmamýz gerektiðini yine onlardan öðrendik. Zaman zaman iç geçirsek de düzenin iç çamaþýrlarýna ortak olmuþ zengin ama aslýnda yoksun, gösteriþli ama içi boþ insanlar Soldan Saða: 1) Açýklamalar - Dökme demir. 2) Tanýnan süre – (tersi) beddua. 3) Dikey olma durumu – Bir iþi yapmaya istekli. 4) (tersi) Bir uzunluk ölçü biriminin kýsa yazýlýþý. 5) Halk dilinde evet – Bir mutfak aracý. 6) Çekinceli davranan – Yýl. 7) Yunan halayý – Ýlave. 8) (tersi) Arkanýn karþýtý – Hayvansal gýda. 9) Caydýrýcý güç. 10) Uzaklýk anlatýr – (tersi) yassý cisimlerin dar kenarý – 11) Yeni liberal akýmdan yana olan. 12) Bir þeyin niteliklerini tanýmlama. 1 olmadýk. Piþmanlýk duymadýk hayatýmýzdan bilincimiz ve ilimin ýþýðýnda. Düþünceleri tutsak edip kitaplarý yakarken, sokaklarýn ortasýnda biz ekurþun sýkarken, kalem kýrýp sorgusuzca bize hüküm verirken, özgürlüðün þarkýsýný haykýrarak ölürken, vurulduk aðlamadýk, döüþtük deðiþmedik, kaçmadýk tükenmedik… Ey halkým unutma bizi, unutma bizi, unutma bizi… Daha iyi bir dünya için, mücadele veren nice insanlarýn ortak duygularýný unutmayalým. Onlarý yaþatmak ve bizlere ýþýk olmasý dileðiyle… 2 3 4 5 6 7 8 9 10 1 2 3 4 5 6 Yukarýdan Aþaðýya: 7 1) Kerbela þehidi olan imam. 2) Karakýþtan sonra gelen kýþ ayý. 3) Günümüz Afrodit’inin ön adý – Simgesi KR olan element. 4) Söz 8 söyleme sanatý – Ýkincil. 5) Hile – kanaat – evcil bir hayvan. 6) 9 Çorba kasesi – Gözü kapatarak oynanan çocuk oyunu. 7) Ölçü ve kurallara uygun olmayan – Memleket, diyar. 8) TV sistemlerinden 10 biri – (tersi) Kanaatkarlýk ünlemi – Bayan Butlan 9) Hainlik; ün, 11 þan. 10) Kelebeðin halk dilindeki adý – (tersi) Eleme aracý. 12 DÜNKÜ BULMACANIN ÇÖZÜMÜ Soldan Saða: 1) BEKTAÞÝ – ÜM 2) AYRAN / SARA 3) LEOHAR – MEK 4) SINAMA 5) MG – NAMUSLU 6) SÜ – ASA – YAT 7) ULAK - ZAAF 8) LH – KAR – AM 9) TARZAN – AZE 10) ANI – AZAT 11) ZAM – FÝNO 12) RA ALÝM Yukarýdan Aþaðýya: 1)BALIMSULTAN 2) EYE - GÜLHAN 3) KROS – RIZA 4) TAPINMAK 5) ANANAS – KARMA 6) RAMAZAN 7) ÝS – MU – AR – AFÝ 8) AMASYA – AZÝM 9) ÜRE – LAFAZAN 10) MAKSUT - METOT TARÝHTE BUGÜN - 23 aralýk 1888. Aðýr depresyon geçiren Hollandalý ressam, dýþavurumculuk akýmýnýn öncüsü, Vincent van Gogh kulaðýný kesti. 1928. Þair Nazým Hikmet 3 yýl 3 ay hapse mahkûm oldu. 1930. Menemen'deki dinci ayaklanmada yedek subay öðretmen Kubilay öldürüldü. 1948. Japonya'nýn savaþ dönemi baþbakaný General Toco ve o dönemin liderlerinden 6 kiþi Tokyo'da asýldý. 1958. Cumhurbaþkaný Celal Bayar Bütçe Komisyonu görüþmelerine "Demokrat Parti bastonu" ile geldi. Cumhurbaþkanýnýn bu yandaþ tutumu eleþtirildi. 1967. Fransýz düþünür Babeuf'un Devrim Yazýlarý adlý eserinin Türkçe'ye çevrilmesi kovuþturmaya uðramýþ ve kitap toplatýlmýþtý. Bu durumu protesto etmekten yargýlanan Yaþar Kemal, Melih Cevdet Anday, Demir Özlü, Þükran Kurdakul, Edip Cansever, Arif Damar, Memet Fuat, Orhan Arsal, Hüsamettin Bozok, Sabri Altýnel idi. 1975. 21 Aralýk"ta Viyana'da OPEC görüþmeleri sýrasýnda 11 petrol bakaný rehin alarak Cezayir'e giden silahlý kiþiler ellerindeki rehineleri býraktýktan sonra Cezayir makamlarýna teslim oldular. 1980. Ankara'daki Mýsýr Büyükelçiliði'ni basan 4 Filistinli gerilla idama mahkûm edildi. 1986. 6 yýldýr süren Devrimci Ýþçi Sendikalarý Konfederasyonu (DÝSK) davasý sona erdi. DÝSK kapatýldý.1477 sanýktan 264'ü için15 yýla kadar varan hapis cezalarý verildi. Ayný gün Sovyet yönetimi sürgünde bulunan muhalif Andrey Saharov'u serbest býraktý. 1990. Yugoslavya'nýn üç cumhuriyetinden biri olan Slovenya'da referandum yapýldý; halk baðýmsýzlýk kararý aldý. 1993. 10 Aralýk günü polis18 Özgür Gündem gazetesi çalýþanýný gözaltýna almýþtý.16 çalýþan serbest býrakýldý; müessese müdürü ile genel yayýn yönetmeni tutuklandý. 1996. Bergama halký siyanürlü altýn aranmasýný protesto amacýyla çýplak yürüyüþ yaptý. Bugün Doðanlar: 1867. ABD"nin ilk siyah kadýn milyoneri olarak bilinen iþ kadýný ve hayýrsever Sarah Breedlove Walker. 1918. 1974-82 arasýnda Almanya Baþbakaný olan Sosyal Demokrat politikacý ve etkin haftalýk gazete Die Zeit"ýn yayýmcýsý Helmut Schmidt. Bugün Ölenler: 1834. Ýngiliz iktisatçý Thomas Malthus. 1931. Romancý Mehmet Rauf Bey. 6 DÜNYA 23 Aralýk 2005 Cuma Yoksulluk endiþe verici Onbinlerce Kýz Çocuðu Uluslararasý Çalýþma Örgütü (ÝLO) küreselleþme süreciyle artan yoksulluðun endiþe verici boyutlara ulaþtýðýný belirtti. Gelir daðýlýmýn gittikçe adaletsizleþtiðine dikkat çekilen raporda, yeni iþ sahalarý kurmayý amaçlayan küreselleþmenin büyük bir baþarýsýzlýk yaþadýðý vurgulandý Dünya ekonomisinin büyümesinin gittikçe fakirliðin artmasýna neden olduðu vurgulanan raporda yoksullukla mücadele için hükümetlere bir dizi öneri yapýldý. Çalýþanlarýn yarýsýnýn yaþamlarýný idame ettirecek düzeyde bir gelire sahip olmadýðýna dikkat çekilen raporda, ‘’iþçilerin büyük bir çoðunluðu günde ortalama 2 ABD Dolarý'nýn altýnda bir gelirle yaþýyor. Ýþçilerin uzun süre çalýþýyor, fakat karþýlýðýnda ise çok az kazanýyor’’ denildi. ÝLO raporunda, Asya'nýn bazý bölgelerinde ekonomik patlamanýn kalýcý bir büyümeyi beraberinde getirdiði, ancak Afrika ve Latin Amerika gibi ülkelerde çalýþma þartlarýnýn oldukça olumsuz olduðu belirtildi. Raporda, geliþmekte olan ekonomilerin büyük çoðunluðunda, insanlara yaratýcý iþ imkaný saðlanmadýðý tespiti yapýlýyor. Dünyanýn bazý bölgelerinde ekonomik büyüme yaþanmasýna raðmen yeni iþ sahalarýnýn açýlmadýðýna dikkat çekilen raporda, çalýþma imkanlarýnýn gittikçe olumsuz bir durum aldýðý belirtildi. ÝLO raporunda, ekonomik büyümenin iþ büyütme anlamýna gelmediðine de dikkat çekiyor. Raporda, Ortadoðu, Kuzey Afrika ve Sahra Altý Afrika'da yeni iþ imkanlarýnýn yüzde 0.5 ile yüzde 0.9 arasýnda olduðuna dikkat çekiliyor. Raporda ayrýca maaþlar arasýndaki eþitsizliðin 1990-2000 yýllarý arasýnda arttýðýna dikkat çekildi. Eþitsizlik kadýn ile erkek maaþlarý arasýndaki farktan ziyade kalifiye olmayan iþçi ile kalifiye olan iþçi arasýnda fark bulunduðu da belirtiliyor. (sendika.org) 'Modern Köle' Kuzey Afrika ülkelerinden Fas'ta boþanmýþ çiftlerde kýz çocuklarýna nafaka verilmemesinden dolayý onbinlerce küçük kýz çocuðu evlerde hizmetçi olarak çalýþtýrýlýyor. Konuya iliþkin bir rapor hazýrlayan Ýnsan Haklarý Ýzleme Örgütü (HRW) çalýþtýrýlan kýz çocuklarýnýn ekonomik, fiziki ve psikolojik olarak saldýrýya maruz kaldýðýna dikkat çekti. Fas yasalarý evlerinde çalýþtýrdýðý kýz çocuklarýna kötü uygulamayý hiçbir þekilde cezalandýrmýyor. HRW tarafýndan hazýrlanan 60 sayfalýk raporun ismi ise "Yasalarýn boþluðunda, evlerde: Hizmetçi olarak çalýþtýrýlan çocuklara kötü muamele" olarak belirlenmiþ. Raporda aralarýnda yaþlarý 5'i bile bulmayan ve günlüðü 4 Fas drahmisine haftada 100 saatin üstünde zorla çalýþtýrýlan, izin günleri olmayan çocuklarýn zor koþullarda altýnda olduðunu belirtti. Görüþlerine baþvurulan çocuklarýn fiziki þiddet, küfür, gýda ve tedaviden yoksun býrakýldýðýný belirtilen raporda, küçük kýz çocuklarýnýn cinsel þiddete de maruz kaldýðýna dikkat çekilerek,‘’Çocuklar dövülerek çalýþýtýrýlýyor, yaptýklarý iþin karþýlýðýný, yani paralarý bile almýyorlar’’ denildi. HRW Çocuk Haklarý araþtýrmacýsý Clarisa Bencomo rapora iliþkin yaptýðý açýklamada "Bir mitolojiye göre, kýzlar çalýþarak mükemmeleþir. Fakat gerçekte ise, bu kýz çocuklarý fiziki ve psikolojik zarara maruz kalýyor" dedi. Bu çocuklarýn kendilerine yardým edecek kesimlere ulaþmada zorlandýðý belirtilen raporda, zorla çalýþtýrýlan çocuklarýn okula gitmek baþta olmak üzere hemen hemen hiç dýþarýya çýkma imkaný olmadýðý da belirtildi. Çocuklarýn ara sýra alýþ veriþ için dýþarý çýkarýldýðý da vurgulanan raporda, "Þimdiye kadar birkaç tane kýz çocuðu bütün riskleri göze alýp kaçmayý denedi, baþardý. Fakat çoðunluðu kötü uygulamalara yeterince parasý olmadýðýndan ya da evine nasýl gidileceðini bilmediðinden dolayý katlanýyor" denildi. Fas'taki çalýþma yasalarýnýn evlerde hizmetçi olarak çalýþtýrýlanlarý herhangi bir þekilde korumadýðýna vurgu yapýlan raporda, "inceleme yapanlarýn insanlarýn evlerine girip araþtýrma yapmasýna imkan tanýmýyor" denildi. Polis ve hakimlere de ceza yasasýný uygulama konsunda çok yetersiz kaldýðý eleþtirisi de yapýldý. HRW, Fas hükümetine, çocuklarýn çalýþtýrýlma yaþýný 15'e çýkarmasý konusunda uyarý yaptý. Ev hizmetçilerine diðer iþçilerle eþit haklarýn tanýnmasý gerektiði vurgulanan raporda, çocuklarýn en kötü þartlar altýnda çalýþtýrýlmasýnýn önüne geçilmesi istendi. (sendika.org) 7 Durumlar Niyetim hiç de kendimi anlatmak deðil. Niyetim önemli bulduðum durumlardan bazýlarýný siz yerel bir gazete çýkaran Hacýbektaþlýlarla paylaþmak. Doðrusunu isterseniz sizden binlerce mil uzakta, bu yaþta, hepsinden güçlüsü de böylesi bir kiþisel tarihi yaþadýktan sonra yazýiþlerinin anlattýklarýna inanacak deðilim. Galiba bana email gönderen arkadaþ olasý bir gelecekle, içinde yaþadýðý aný, ki gazetenin baþlangýç anýdýr, bilerek karýþtýrýyor. Tamam, buna benim de itirazým yok. Ama ütopyasý olmakla, bir kasabada kapitalizmin 2005 sonlarýndaki hali içinde yaþamanýn farkýný herkes bilmeli. Bunlardan birini yitiren bence ötekini de yitirmeye baþlamýþtýr. Ya da deðil. Galiba burada her þeyi bilen köþeyazarlarýna özendim. Hani onlar demezler mi; "ya içindesin çemberin/ ya da dýþýnda" Yahu bu yoksa bir þarký mýydý? Yarýþaka söylersek ikililerle düþünme insanlar için tam bir zihinsel saplantý. Burda ikililere uymayan binlerce þey sayabilirim. Kalsýn. Ýkililerden kastým -yahu ingilizcesini söylemek istemiyorum. 1980'lerde ikide bir ingilizce sözcükleri sýralayan odtülülere çok kýzardým- durumlarýn, olgularýn, olaylarýn nedenlerini, oluþlarýný, varlýklarýný, süreçlerini ve yokoluþlarýný ikili nedene baðlamak. Birini söyler söylemez öteki nedenin onun gölgesi gibi zihnimize, dilimize... düþmesi. Elbet diyalektik düþünce de ikililere girebilir. Ama her ikililerle düþünme diyalektik düþünce olmaz. Yani güncel kapitalizmi, türkçedeki çaðdaþ anlamýnda kullanýyorum: 2005 kapitalizmi/postmodern kapitalizmi, sadece üretim ve tüketimle açýklamak. Ya da arz Korkut Atasoy ve taleple açýklamak. Ya da emek ve sermaye ile... bu basitleþtirme ve þematize etmede olduðu gibi üretimin ikizi ve ikili içindeki öteki elamaný tüketimdir. Çektiðim bu konferans için gerçekten baðýþlayýn beni. Zaten lüzumsuzluðunun farkýnda olmamýn verdiði sýkýntý anlatmamý engelledi. Ama niyetim yereli düþünürken, zihinsel alýþkanlýk gereði evrenseli de düþünmek; bunlarýn dýþýnda hiçbir þeyi önemsememe durumuna dikkatinizi çekmekti. Somut durumlarý, bunlarýn çözümlemelerini, insaný önemsemeyen bir yöntem ya da yöntemsizlik çok eksik kalacaktýr. Evrenselliði düþünürken gözlerimizin önünden gitmeyen Newyork, Ýstanbul, Sydney, Pekin, Moskova büyük oranda yenildiðimiz ve yitirdiðimiz yerlerdir. Orada postmodernin dýþýnda kalmýþ/kaldýrýlmýþ insanlar var. Ama insanlara bi þey kalmamýþ bir durum: insanýn bittiði yerde baþka canlýlar da bitebilir. Gelecek, insanlarýn da þeyleþtiði, nesneleþtiði ya da Marxsist çaðlarda denildiði gibi metalaþtýðý/yabancýlaþtýðý bir gelecektir. Gelecek Matrix filmlerindeki temalardýr. Bundan dolayý yerelliðe vurgu yapmayan, yereli hiçbir þeyi ertelemeden yaþanýlmasý gereken bir insansal mekan olarak örgütliyebilme olanaðýný kavramayan bir düþünce de bir hayli eksiktir zannediyorum. Efendim; Suva'da yerel bir gazeteye yazdýðýmdan sizin yazýiþlerine bahsetmiþtim. Birazcýk da gazetenin yazýiþlerinden... Gazetenin adý yerli dilde olmayan bir sözcük: tarih. Çünkü onlarýn tarihi yok. Çünkü tarih denilen þeyi orayý fethetmeye gelen Captain Cook'lar yazmýþ. Orayý sömürmeye, orayý sömürgeleþtirmeye, orayý yeni sömürgeleþtirmeye ve en sonunda orayý küreselleþtirmeye gelenler... Doðrusu yerli aydýnlar, melez aydýnlar böyle düþünüyorlar. Benim cümlelerimden hemen anladýnýz, onlarýn aydýn düþüncesi bir hayli gramsici... eðer gramsicilikte tarihi, en azýndan egemenlerin yazdýðý tarihi reddediþ ve zorunlu kalýnca kendi tarihini yazma varsa. Tabii sorun sadece reddetme deðil. Yeni bir durumu nasýl yaratacaðýnýz ve bunu belirleyen yeni durumun/durumlarýn ne olduðu. Suva'da gazetenin yazýiþleri billahi ilkokulun birinci sýnýfý gibi. Ama dýþarýdan içeri giren biri önce ak saçlý birine sonra da kir pas içinde çok güzel bir kýza göz atar. Diðerleri normallerdir görünüþte. Konuþtukça her normalin ne kadar normal olmadýðýný anlarsýnýz. Burada espiri yapmaya çalýþmýyorum billahi. Çünkü benim de normal anlayýþým avro/amerikan. Yani Türkiye'de yaþarken de öyleydi. Gazete mutfaðýndan bir örnek: adamýn biri kalemle yazdýðý haberi okuyacak birini arýyor. Aranýlanlar iki bilgisayar masasýnýn en yakýnlarýna oturmuþ insanlar oluyor. Bilgisayar masalarýnýn çevresinde en azýndan üç dört sandalye sýrasý var. En sondaki sandalye, bilgisayardan ve onun çevresindekilerden en uzak olaný. Elinde haber yazýlý adam baðýra çaðýra yerli dilinde bi þeyler söylüyor. Bilgisayara en yakýn iki sýra ona aldýrmýyor. S....r çekiyorlar. Üçüncü, dördüncü sýradakiler bir sandalye çekip oturmasýný ve sýrasýný beklemesini söylüyorlar. Sonunda adamýn yerli dilinde konuþmasýna raðmen elindeki haberi Ýngilizce yazmýþ olduðunu görüyorum. Çok komik ve normal olmayan bir haber. Tanrým, þehrin dýþýndaki çiftliklerden birinde çalýþan bir yerli çiftin üçüncü oðullarý olmuþ. Oðlana ailenin 4. dipkuþaktan dedesi olan Nuha'nýn adýný vermiþler. Haberde bu giriþten sonra Nuha ve tanrý kral inancý, Avrupalýlarýn fetihleri, sömürgecilik dönemi, Britanya dönemi ve son zamanlardaki askeri darbeler kýsaca anlatýlýyor. Bu haber þimdi "normal" mi? Sonra ak saçlýnýn masasýnýn çevresine atýlan sandalyeler azaldýkça benim sandalye öne itiliyor. Herkes gidiyor. Çünkü çýkýþ alýndý. Birinci sýnýftakiler evlerine gittiler. Orada konuþacak takatleri kalmadý belki. Belki de yemek bile yemeden yattýlar. Belki de üstlerine bir pike atacak anneleri bile yok. Ak saçlý adam dünya bankasýnda çalýþmýþ bir melez. Gazete fikrini o çýkarmýþ. Beþ kuruþu yokken hem de. Dünyanýn bankasýndan nasýl beþ kuruþsuz geldiðini pek kýsa anlatýyor. Kanser tedavisi hikayesi. Þimdi iyiymiþ. "iyiyim ve hayatýn her an bitebileceðini biliyorum. Ama bu sadece benim hayatým olacak. Ana tarafýmýn inancý ise daha deðiþik. Onlarda biten bir hayat yok. Hayatlarýmýz çocuklarýmýzýn bedenlerinde, yeðenlerimizin, akrabalarýmýzýn ya da bizi tanýyan bir insanýn bedeninde sürecek. Bu ne devrimci bir düþünce! bir düþünsene..." Adam dünya bankasý Ýngilizcesinden unutmaya çalýþtýðý anadiline geçmeye çalýþýyor ama, beceremiyor. Çünkü unutmaya çalýþtýðý, utandýðý bir çocukluk var arkasýnda. Yeni Zelandalarda okumuþ olsa da kimsenin bilmez göründüðü o geçmiþ, derisinin rengine nakþedilmiþmiþ... Beyaz saçlý adam insanlarý bir araya toplayarak matbaayý kurduðu gibi, o adada –Fiji'deki adalarýn sayýsýný kimse bilmiyortýpký atalarý gibi sessizce yaþayabilecekleri bir hayatý yaratabileceklerine inanýyor. "Yeter ki" diyor, "bu sefer de tersinden yürüyelim. Bu bizim için çok kolay olacak. Çünkü geldiðimiz yollarý çok iyi hatýrlýyoruz. Çünkü ayak izleri var yollarýn bir yerlerinde. Sesler, görüntüler, gülüþler... Beyaz saçlý melez adamla tesadüfen tanýþtýðým, bir bardak berbat viskiyle kandýrýlýp orada býrakýldýðým için kendimi çok þanslý sayýyorum. Vatan özlemi? Kaçabilmeyi beceremesek ne olurdu kimbilir? Ama insan doðduðu evi, köyü, kasabayý hani "aura" der ya Benjamin, onu özlüyor. O da çok güzel bir özlem doðrusu. Not: Suva 22 derece güney, iþe bak Greenwich'in tam arkasýnda: 180 derece doðu? Tanrým, batý desek de olur... Ýþte bizim gerçeðimiz bazen böyle. Bazen? Sahibi: Hacýbektaþlýlar A.Þ. adýna Naci Özçelik Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü: Aydýn Þimþek Genel Yayýn Yönetmeni: Osman Çoban Yönetim Yeri: Hacý Bektaþ Veli Sevgi Yolu, Karayalçýn Parký Giriþi, Sol Kapý Kat: 1 Hacýbektaþ/ Nevþehir Tel-Faks: 0384 441 39 47 E-mail:sulucakarahoyuk@gmail.com Þirket e-mail hacibektaslilar@gmail.com E-groups: hacibektaslilar@googlegroups.com Web: www.hacibektaslilar.com Baský: Hacýbektaþlýlar A.Þ. Matbaasý Pazar günleri yayýnlanmaz.Yayýn Türü: Yerel Süreli Yayýn Belediye’den su deposu ve itfaiye aracý kampanyasý Hacýbektaþ Belediye Baþkanlýðý tarafýndan su deposu yapýmý ve bir itfaiye aracý alýmý ile ilgili kampanya açýldý. 500 tonluk su ihtiyacý için gerekli olan su deposu ve 25 metreye kadar yükselebilme olanaðý olan itfaiye aracý alýmý için açýlan kampanyaya destek vermek isteyenler katýlýmlarýný Ziraat Bankasý’nda açýlan hesaba yatýrabilecekler. Konuyla ilgili Hacýbektaþ Belediye Baþkaný Ali Rýza Selmanpakoðlu, gazetemize gömderdiði yazýlý açýklamada þu bilgileri verdi: “Serçeþme’miz, Hacýbektaþ’ýmýzýn su sorununa köklü çözümler getirme çalýþmalarýmýz sürdürülmektedir. Þimdi de 500 tonluk su deposuna ihtiyaç vardýr. Hacýbektaþ Belediyesi’nin elinde bulunan yangýn söndürme aracýnýn eski olmasý nedeniyle yaklaþýk 1500 evin çatýsýna ulaþma olanaðýmýz yoktur. Acilen hidrolikle çalýþan 25 m’ye kadar yükselebilme merdivenli yangýn söndürme aracýna gereksinme vardýr. Su deposunun yapýmý ve yangýn aracý için yardým kampanyasý baþlatmýþ bulunuyoruz. “Yaþam için bir dramla su ve bir soluk nefes için yardým de siz verin” kampanyamýza katýlýn. Banka Hesabý: Hacýbektaþ Ziraat Bankasý Þubesi Hesap No: 30831667 – 5004 Yardým ve katkýlarýnýzý bekliyoruz.” HAVA DURUMU Öðle sonrasý bulutlu En Yüksek 0C En Düþük 0C Rüzgar Hýzý Rüzgar Yönü Nem Çið Noktasý -3 -8 17,66 km/s K.- K.Batý 70 % -8 0C Esnaf meslek deðiþtiriyor Sanayi ve Ticaret Bakaný Ali Coþkun, Meclis’te bir soruyu yanýtlarken, birçok esnafýn ekonomik zorluklar nedeniyle mesleði býraktýðýný ya da meslek deðiþtirdiðini söyledi. Coþkun, 2005’te kapanan, kaydý silinen ya da emekli olan esnaf sayýsýnýn 153 bin 857 olduðunu belirtti. Bakan’ýn bu açýklamalarý, ekonominin iyiye gittiðini söyleyenleri yalanlar nitelikte. Ekonomistler, esnafýn yaþadýðý ekonomik sýkýntýlarýn arkasýnda yatan gerçekleri þöyle sýralýyorlar : Son yýllarda iþsizlik arttý, halkýn alým gücü iyice azaldý. Bu durum esnafa olumsuz bir þekilde yansýdý, onlarýn iþlerinde de büyük azalma oldu. Arka arkaya büyük maðazalarýn açýlmasý ve tüketicinin ihtiyaçlarýný genellikle bu maðazalardan gidermeye baþlamasý esnafý zora soktu. Esnafýn geliri sürekli düþerken, iþyeri kiralarý artýþýný sürdürdü. Bu da esnafý yaptýðý iþten soðuttu, baþka iþlere yönelmesine yol açtý. Vergi yükü çok aðýr. Esnaf, Devlete, çeþitli adlar altýnda çok sayýda vergi ödemek yükümlülüðü ile karþý karþýya. Ýþyeri açmak da, bu iþyerini ayakta tutmak da giderek güçleþiyor. Esnaf, uygun koþullarla kredi bulmakta zorluk çekiyor, bu da ayakta kalmasýný, iþini büyütmesini zorlaþtýran etkenlerden biri. Emekli ''açlýk sýnýrýnýn'' altýnda Türkiye Ýþçi Emeklileri Derneði (TÝED) Ankara Þubesi'nce yapýlan araþtýrmaya göre, SSK kapsamýndaki emekli, dul, yetim ve maðdur gruplarýnda bulunanlarýn yaklaþýk yüzde 73'ü, ''açlýk sýnýrýnýn'' altýnda aylýk alýyor. TÝED Ankara Þubesi, SSK'ya kayýtlý emekli, dul, yetim ve maðdur gruplarýnýn içinde bulunduðu ekonomik sýkýntýya dikkati çekmek amacýyla bir araþtýrma hazýrladý. Araþtýrmaya göre, SSK'dan aylýk almakta olan 4 milyon 257 bin emekli, dul, yetim ve maðdurun yüzde 72.67'si ''açlýk sýnýrýnýn'' altýnda gelire sahip. Emeklilerin, taban aylýklarý 449.75 YTL, ortalama aylýklarý ise 492.95 YTL düzeyinde bulunuyor. Her iki aylýk dilimi de Türk-Ýþ'in, 529.79 YTL olarak açýkladýðý ''açlýk sýnýrýnýn'' altýnda kalýyor. Dul ve yetimler ile maðduriyet durumlarýnda sigortalýnýn yýllýk kazancýna baðlý olarak baðlanan aylýklarýn önemli bir bölümü de ''açlýk sýnýrýna'' ulaþamýyor. ''Açlýk sýnýrý'' altýnda aylýk alanlarýn sayýsý 3 milyon 93 bini 760'ý bulurken, bu düzeyinin altýnda bir gelirle geçimini saðlayanlarýn sayýsý aile bireyleriyle birlikte 5 milyonu aþýyor.