Slayt 1 - Balıkesir Tabip Odası
Transkript
Slayt 1 - Balıkesir Tabip Odası
BALIKESİR TABİP ODASI TEMMUZ 2016 ÇALIŞMA RAPORU Hep beraber mücadele ederek Balıkesir’imizin kömür solumasına doğamızın, suyumuzun Zehirlenmesine izin vermeyeceğiz. 1.07.2016 tarihinde Tabip Odasında yapmış olduğumuz basın açıklaması metni aşağıdadır. • Bir yılı aşkın süredir başta Paşaköy Mahallesi halkı olmak üzere Balıkesir halkı ile akademik odaların, demokratik kitle örgütlerinin Albayraklar grubunun SEKA arazisi üzerinde yapmak istediği; günlük 525 ton kömür kullanımı planlanan enerji santraline karşı Balıkesir İdare Mahkemesi’nde açılan davada, mahkemenin 06.05.2016 tarih ve 2015/1837 E,2016/713 K. Sayılı ilamı ile ÇED İPTALİNE karar verilmiştir • Albayraklar Grubu Şirketlerinden Varaka Kağıt Sanayi A.Ş. tarafından Çed iptali kararına karşın hukuka aykırı şekilde sürdürülen kömürle çalışacak enerji santrali inşaatı, Balıkesir şehir merkezine 10 km.; tarım ve hayvancılık merkezi olan 20’ye yakın köyün tam ortasında, Balıkesir Üniversitesi Yerleşkesi’ne ve Tıp Fakültesi Hastanesi’ne 2 km; yapım aşamasında olan Balıkesir Devlet Hastanesi’ne ie yaklaşık 8 km. mesafededir. • Kömürle çalışan enerji santralleri, santral çevresinde yaşayanlarda rahatsızlanmaya, hastalanmaya ve ölümlere yol açan doğrudan sağlık etkilerinin yanında, küresel ısınma ve iklim değişikliklerine katkıları nedeniyle yaralanma, hastalanma ve ölümler gibi dolaylı sağlık etkilerinin oluşmasına da katkıda bulunmaktadır. Kömürle çalışan enerji santrallerinin çevre, insan ve toplum sağlığına yol açabileceği, geri dönüşümü olmayan zararları, hastalık riskleri, toprak ve hava kirliliğinin yanı sıra su kaynaklarının kirlenmesi ve doğa tahribatı önemli halk sağlığı sorunlarına yol açtığı açıktır. • Ülkemizde her yıl 7.900 kişi Kömürle çalışan enerji tesislerinin olumsuz sağlık etkileri sonucu hayatını kaybetmektedir. Türkiye’de sadece bu nedenle oluşan kirlilik nedeniyle her yıl binlerce erken ölüm olduğu bilimsel verilerle kanıtlanmıştır. • Halk sağlığına, çevreye ve tarım arazilerine, yer altı ve yer üstü kaynaklarına geri dönüşü olmayan zararlar verecek olan kömür ile çalışan söz konusu enerji santralinin inşasına karşı Paşaköy halkının başlattığı mücadele, Büyükbostancı, Ovaköy olmak üzere çevre köylere ve giderek Balıkesir halkına ulaşmış ve demokratik kitle örgütlerince sahiplenilerek güçlenmiştir. Paşaköy halkı ile birlikte başlatılan imza kampanyasına iki hafta gibi bir sürede Balıkesir ve köylerinden 10.000’in üzerinde katılım gerçekleşmiş, Çed sürecinin tamamlanması üzerine söz konusu santralin yapımının yol açacağı tahribatı durdurabilmek için hukuki mücadele başlatılmıştır. ÇED sürecindeki eksiklikler nedeniyle mahkemece verilen iptal kararıyla birlikte kömürle çalışması planlanan enerji santraline karşı verilen mücadele bu aşamada başarılı olmuş, Balıkesir halkı kazanmıştır. • Ancak Albayraklar grubuna ait olan söz konusu enerji santralinin inşaatı, Balıkesir halkının kararlı mücadelesi ile iptal edilen ÇED kararına rağmen hukuk dışı bir anlayışla halen göz göre göre sürdürülmektedir. • Hukukun üstünlüğünün esas kabul edildiği bir ülkede içinden geçtiğimiz şu günlerde ne vahimdir ki bizler mahkeme kararlarına uyulması için çağrıda bulunmak zorunda kalmış durumdayız. Albayraklar grubu hukuki süreci alenen ve rahatça göz ardı edebilmekte; halkın haklı tepkisine ve hukuki engellere rağmen kömürlü enerji santralinin inşasına devam etmektedir. Bu mücadelenin bileşenleri olarak Mahkeme kararının uygulanması ve sonraki mücadele sürecini sonuna kadar takip edeceğimizi buradan ilan ediyoruz. • Buradan Albayraklar grubuna sesleniyoruz. Devam etmekte olan inşaatı derhal durdurun. Mahkeme kararlarına ve Balıkesir halkının temiz bir çevrede yaşama hakkına saygılı olun. • Bileşenler olarak mahkeme kararının uygulanması için hukuki süreci sonuna kadar takip edeceğimizi, temiz ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakkımızı sonuna kadar korumak için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğimizi buradan ilan ediyoruz. • Mahkeme kararını uygulamak ve takip etmek yükümlülüğünde olan kamusal idareler Çevre İl Müdürlüğü, Balıkesir Valiliği ve Balıkesir Belediyesini görevlerini yapmaya ve hukuk dışı bir anlayışla devam etmekte olan inşaatın yapımını durdurmaya çağırıyoruz. • Hep beraber mücadele ederek Balıkesir’imizin kömür solumasına, doğamızın, suyumuzun zehirlenmesine izin vermeyeceğiz.01.07.2016 • AKOB(AKADEMİK ODALAR) BİLEŞENLERİ • TÜKODER BALIKESİR • PAŞAKÖY HALKINDAN DAVACILAR • Süt izni kullananlardan ek ödeme kesintisi yapılacağına dair işlemin iptali istendi Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü, il sağlık müdürlüklerine gönderdiği yazıyla süt izni kullandığı sürelerin “çalışılmayan süre” olarak işlenerek döner sermaye ek ödemelerinde buna göre kesinti yapılmasına dair yazı göndermiştir. Anayasa ve Türkiye’nin tarafı olduğu sözleşmelere aykırı işlemin iptali için Türk Tabipleri Birliği ve Türk Dişhekimleri Birliği tarafından dava açılmıştır. Davada, hakkının kullanan kadın çalışanların cezalandırılması niteliğindeki işlemin iptali istenmiştir. Davada ayrıca süt iznine ilişkin Sağlık Bakanlığı ile Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu’nun “Ek ödeme” konulu yazılarının ve bu işlemlere dayanak gösterilen Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Personeline Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 4. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendi ve Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumuna Bağlı Sağlık Tesislerinde Görevli Personele Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 4. maddesinin birinci fıkrasının (t) bendinin de iptali istenmiştir. Davada ayrıca bu işlemlerin dayanağı olduğu belirtilen 657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 104. Maddesinin (G) bendinde yer alan “fiili çalışma süresine bağlı her türlü ödemeler hariç” ibaresinin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması istenmiştir. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM’I ÖZÜR DİLEMEYE DAVET EDİYORUZ !!! • 2 gün önce Sayın Başbakanın Acil Servisle ilgili yaptığı açıklamalar, insanların can derdi ile müracaat ettiği Acil servislere, kız bakmak için gidiyorlar tarzı söylemi tüm meslektaşlarımız ve sağlık çalışanlarında derin bir üzüntü ve şaşkınlığa yol açmıştır. • • Hem sağlık çalışanlarımıza, hem de Acil servislerdeki yoğun emeğe yönelik bu söylemlerin sahibi sayın Başbakanımıza sormak istiyoruz: • • Acil servislere acil olmayan nedenlerle yığılmaların 2002’den beri uygulanmakta olan Sağlıkta Dönüşüm Programı ile tavan yaptığını, • • Türkiye’de yıllık acil servis vaka sayısının 115 milyonu, yani mevcut nüfusumuzun bir buçuk katını bulduğunu, bu haliyle Türkiye’nin dünyadaki “nadir” ülkelerden biri olduğunu, • • Cepten ödemelerin her geçen gün arttırıldığı sağlık sisteminde, başta Genel Sağlık Sigortası prim borçluları olmak üzere, sağlık güvencesi olmayan pek çok yurttaşımızın sıklıkla acil olmayan sebeplerle soluğu acil servislerde almak zorunda kaldığını, • • Sağlıkta akıl almaz boyutlara ulaşan şiddet olaylarının en çok 112 ve acil servislerde yaşandığını, • • Fiziksel ve ruhsal yıpranma oranlarının en çok acil servislerde görevli sağlık çalışanlarında görüldüğünü, Acil Tıp Anabilim Dalında görevli Asistan Dr. Melike Erdem’in yaşadığı tükenmişlik nedeniyle hayatına son verdiğini, • • Sağlık iş kolundaki iş kazalarının en yoğun yaşandığı yerlerin acil servisler olduğunu, Dr. Mustafa Bilgiç’in acil servis görevinde iken geçirdiği iş kazası nedeniyle 28 yaşında hayatını kaybettiğini, • • Ağır iş yükü, ardı sıra nöbetler, yanlış kadro politikaları, döner sermaye ve performans kaygıları nedeniyle Acil Tıp Anabilim Dallarında asistan eğitiminde kabul edilemez eksiklikler olduğunu, • • Ve hepsinin ötesinde, sarf ettiği bu sözlerin kadın emek gücünün en yoğun olduğu iş kollarından biri olan sağlık iş kolunda, başta kadın sağlık çalışanlarını olmak üzere, acil servislerde görevli sağlık çalışanlarını cinsel nesne haline getirdiğini biliyor mu? • Acil servislerdeki sorunları, şiddet olaylarını, hak kayıplarını defalarca dile getirdik, haykırdık, belgeledik, iş bıraktık, hukuki yollarla mücadele verdik. Bugün ne yazık ki Başbakan tarafından sarf edilen bu talihsiz sözler sözün bittiğini ortaya koyar niteliktedir. • Artık yeter, ülkemizin sağlık ortamı ile ilgili gayrı ciddi hiçbir yorum ve uygulamaya sessiz kalmayacağımızı tekrar hatırlatıyor, Başbakan’ı acil servislerde görevli sağlık çalışanlarından özür dilemeye davet ediyoruz. • BALIKESİR TABİP ODASI YÖNETİM KURULU BASINDA TABİP ODAMIZ DARBE'YE HAYIR DAHA FAZLA ÖZGÜRLÜK, DAHA FAZLA DEMOKRASİ • 15 Temmuz günü hepimiz kötü bir korku filmine tanıklık ettik. • Korkuyoruz, üşüyoruz, soluğumuz kesiliyor. • Bu ülke, yıllarını darbeler yüzünden kaybeden bu ülke; • Bu toplum, gencecik evlatları idam sehpalarında kurban edilen, onbinlerce evladı cezaevlerinde yıllarını yitiren bu toplum, • Artık darbe sözcüğünü duyduğu anda dahi irkiliyor, korkuyor, tepki gösteriyor • Balıkesir Tabip Odası yönetim kurulu olarak bizler, parlamenter sisteme tehdit oluşturan, demokrasi düşmanı bu girişimi asla kabullenmiyor, şiddetle reddediyor ve bu girişimde bulunanları kınıyoruz. Bu tür girişimlerin bir daha hiç yaşanmamasını temenni ediyor ve bu girişimlere karşı azami kararlılıkla demokrasiyi savunacağımızın bilinmesini istiyoruz. • Öte yandan son derece haklı bir gerekçeyle darbeyi protesto eden insanların arasına karışmış ve amacının darbeyi protesto etmek olmadığı net olarak belli olan “karanlık” grubun yaptıklarını da dehşetle izledik. • Bu toplum, bugüne kadar gencecik askerlerinin silahlarını teslim ettiği halde linç edildiğine, işkence ile öldürüldüğüne hiç tanıklık etmemişti, • Bu toplum Suriye ve Irak gibi ülkelerde barbar örgütlerin gerçekleştirdiği kafa kesme görüntülerini ekran başında bile izlemeye tahammül edemezken, kendi ülkesinde suçsuz bir askerinin kafasının vahşice kesilip görüntüleneceğini hayal dahi edememişti, • Bu toplum her türlü siyasi, dini, mezhebi farklılıklarına rağmen tek sesle darbeye karşı dururken, meclis ya da Genelkurmay Başkanlığı önünde hilafet bayrakları görmeyi arzu etmemişti, • Bu toplum mecliste tüm partiler darbeye karşı ortak açıklama yapılmasını alkışlar ve kendisi de darbeye karşı sokağa çıkar iken “laikçileri yok etmeye gidiyoruz” diyen çağdışı silahlı İslami örgüt militanlarının, bu darbeye karşı duran “milli irade”, “özgürlük yanlısı halk” olarak lanse edileceğini aklının ucundan dahi geçirememişti. • Balıkesir Tabip Odası olarak buradan bir kere daha darbe girişimcilerini, ona destek olan iç ve dış bozguncularını şiddetle kınayıp buradan çağrıda bulunuyoruz: • Tüm darbeciler yargılansın, • Gencecik erlerimizin kafasını kesen, onlara işkence eden, hepimizin bakmaya bile cesaret edemediği o görüntülerin müsebbibi kişilerin tamamı yargılansın. • Toplumsal barışımız için daha çok demokrasi, daha çok özgürlük, her türlü darbenin ve darbeden nemalanan kötülüklerin panzehiri olacaktır. • Saygılarımızla… • Balıkesir Tabip Odası Yönetim Kurulu MESLEKTAŞIMIZ DR.DENİZ ÖZGE ÖZENGİ'YE ŞİDDET • 17.07.2016 Pazar günü Ayvalık Devlet Hastanesi Acil polikliniğinde yine bir meslektaşımız fiziksel şiddete uğradı. • Meslektaşımız Dr. Deniz Özge ÖZENGİ'nin yanı sıra hastane güvenlik görevlisini de darp eden hasta yakınları hakkında meslektaşımız tarafından beyaz kod verilerek şikayette bulunulmuştur. • Hastane acil Servisine “kız bakmaya“ değil “öfke saçmaya“ gelen hasta yakınları kadın meslektaşımızı acımasızca darp ederek acil serviste terör yarattılar. • Nöbetlerinde 1000’e varan sayıda hastaya bakan zor koşullarda fedakarca görevini yerine getirmeye çalışan hekimlerimize yönelik bu çağ dışı saldırıyı kınıyor, tüm yetkilileri duyarlı olmaya ve önlem almaya çağırıyoruz. • Meslektaşımıza ve sağlık camiamıza geçmiş olsun diliyoruz. • Odamızca hukuksal yardımda bulunulmuş olup,konu tereddütsüz sonuna kadar takip edilecektir. Balıkesir Halk Sağlığı Müdürlüğü’nün 28.06.2016 tarih ve E.353 sayılı; İl Sağlık Müdürlüğü ve Halk Sağlığı Müdürlüğü kadrolarında görevli hekimlere ölüm belgesinin düzenlenmesi görevinin iptaliyle ilgili TTB’ye başvurulmuştur. • Tabip Odamız tarafından AKTÜEL amaçlı batoAKTUEL DERGİSİ'nin ilk sayısı çıkmıştır. Hekim,Eczacı,Diş hekimi ve Veteriner Hekim öncelikli ancak herkese açık abonelik sistemi ile dağıtılacaktır. • BatoAKTUEL dergimizin ilk aboneleri; Yönetim Kurulu üyeleri ve Yayın Kurulu üyeleri olmuştur. • Ağustos sayısı olarak çıkarılan dergimizin Temmuz ayı sonu itibarı ile abone sayımız 50‘e ulaşmıştır. ÖNCELİĞİMİZ MESLEKİ HAKLARIMIZ