ajanda 2020
Transkript
ajanda 2020
2020 TÜRKøYE GERONTOLOJø AJANDASI 2020 Türkiye’de Bilim ønsanlarÕnÕn Gözünde YaúlÕlÕk SorunlarÕ: Görüúler, Planlar, Talepler, Tutumlar Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Prof. Dr. øsmail Tufan 1 øçindekiler ùEKøLLER .................................................................................................................. 3 TABLOLAR ................................................................................................................ 3 ABSTRACT ................................................................................................................ 4 GøRøù .......................................................................................................................... 5 1 GERONTOLOJø: ARAùTIRMALARDA GÜNCEL DURUM VE TEORø .............. 6 1.1 UluslararasÕ Perspektif ........................................................................................................................... 6 1.2 Türkiye’de Durum .................................................................................................................................. 7 1.3 Ajanda2020’nin Teorik Model............................................................................................................... 9 2 ARAùTIRMANIN SORULARI VE HøPOTEZ ..................................................... 12 3 METOT .............................................................................................................. 14 3.1 AraútÕrma DizaynÕ ................................................................................................................................ 14 3.2 Ölçüm AracÕ ve Ölçek........................................................................................................................... 16 3.3 Denekler ................................................................................................................................................. 17 4 BULGULAR ...................................................................................................... 18 4.1 Deskriptif østatistikler .......................................................................................................................... 18 4.2 Reliabilite, Faktör Analizi, Korelasyon Analizleri ............................................................................. 18 5 TARTIùMA VE GELECEöE YÖNELøK GÖRÜùLER ....................................... 25 6 KAYNAKÇA ...................................................................................................... 27 7 EK ..................................................................................................................... 29 7.1 Tablolar ................................................................................................................................................. 29 7.2 Ek ùekiller ............................................................................................................................................. 34 7.3 Soru Ka÷ÕdÕ ........................................................................................................................................... 39 7.4 Uzmanlara Gönderilen YazÕ ................................................................................................................ 49 2 ùekiller ùekil 1: Teorik model ............................................................................................................... 11 ùekil 2: KatÕlÕm-paradoksu teorisi............................................................................................ 13 ùekil 3: Eylem planÕ ................................................................................................................. 15 ùekil 4: Likert-ölçe÷i. ............................................................................................................... 17 ùekil 5: Deskriptif istatistikler.................................................................................................. 18 ùekil 6: AçÕklanabilen varyans oranlarÕ ................................................................................... 20 ùekil 7: KatÕlÕm paradoksu: Problemi görme, planlar üretme, kararlar alma, taleplerde bulunma. ........................................................................................................................... 23 ùekil 8: Çözüm uygulamalarÕna katÕlamama e÷ilimi. .............................................................. 24 Ek'teki ùekiller ùekil 9: Deneklerin cinsiyete göre da÷ÕlÕmÕ ............................................................................. 34 ùekil 10: Deneklerin yaú gruplarÕna göre da÷ÕlÕmÕ................................................................... 34 ùekil 11: Bireysel yeterlik ........................................................................................................ 35 ùekil 12: Ekonomik yeterlik ..................................................................................................... 35 ùekil 13: AltyapÕ birikimi ......................................................................................................... 36 ùekil 14: Sosyal birikim ........................................................................................................... 36 ùekil 15: Çerçeve koúullarÕ ...................................................................................................... 37 ùekil 16: Öngörüler .................................................................................................................. 37 ùekil 17: Planlar, Talep, Kararlar ............................................................................................. 38 ùekil 18: KatÕlÕm paradoksu ..................................................................................................... 38 Tablolar Tablo 1: Ajanda2020’ye katÕlan uzmanlarÕn çalÕúma alanÕ ve cinsiyeti................................... 17 Tablo 2: Ajanda2020’ye katÕlan uzmanlarÕn yaú grubu ve cinsiyeti ........................................ 17 Tablo 3: Item’lerin reliabilite analiz sonuçlarÕ. ........................................................................ 19 Tablo 4: Tutumlarda yaú, cinsiyet ve uzmanlÕk alanÕnÕn etkileri. ............................................ 21 Tablo 5: KatÕlÕm paradoksu (korelasyon hesaplarÕyla). ........................................................... 22 Ek'teki Tablolar Tablo 6: Deskriptif istatistikler (devamÕ bundan sonraki iki sayfadadÕr)................................. 29 Tablo 7: Yaú faktörüne ba÷lÕ korelasyonlar (devamÕ arka sayfadadÕr). ................................... 32 3 Abstract Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020, farklÕ alanlarda çalÕúan uzmanlardan oluúan bir denek grubu üzerinde yapÕlan ampirik araútÕrmadan ve bu uzmanlarla yapÕlacak bir toplantÕdan meydana gelen bir çalÕúmadÕr. Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü tarafÕndan tasarlanÕp yürütülmüútür. Burada iki standart soru ka÷ÕdÕnÕn ikisini de cevaplandÕran 210 uzmanÕn yaúlanma ve yaúlÕlÕkla ba÷lantÕlÕ tutumlarÕ Likert-ölçe÷i ile yönetilen sorulara verilen cevaplara dayanÕlarak analiz edilmektedir. Ön araútÕrma üniversite ö÷rencileri arasÕnda yapÕlmÕútÕr. Bu araútÕrmada kullanÕlan ve tutum ölçümü açÕsÕndan uygun sorulardan oluúturulan 8 adet Item-bataryasÕ ile uzmanlarÕn tutumlarÕ belirlenmiútir. AraútÕrmanÕn bir bölümünü içeren bulgular burada sunulmaktadÕr. Uzmanlar yöneltilen sorular, yaúam durumu modeli ve katÕlÕm-paradoksu-teorisi olarak adlandÕrÕlan iki tezin kavramlarÕndan hareket edilerek yöneltilmiútir. Sorularda, yaúlÕlarÕn bireysel ve ba÷lamsal yeterlikleri ve çerçeve koúullarÕ üzerine uzmanlarÕn ne düúündü÷ü ve geronolojik çalÕúmalar katÕlma iste÷i belirlenmeye çalÕúÕlmaktadÕr. østatistiksel analizler, denek grubunda, ampirik verilerle uyumsuz abartÕlÕ pozitif bir yaúlÕ görüntüsünün belirginleúti÷ini göstermiútir. Gerontolojik sorunlarÕ algÕlama, bunlara yönelik plan ve önerilerde bulunma, kararlar katÕlÕmda istekli görünen uzmanlar, araútÕrmanÕn stratejisi olarak kullanÕlan gerontolojik çalÕúmalara “ça÷rÕya” olumsuz yanÕt vermiúlerdir. Denek grubundaki bireylerin yaúÕ yükseldikçe, çalÕúmalara katÕlÕm iste÷inde belirgin azalma meydana geldi÷i saptanmÕútÕr. AraútÕrmanÕn hipotezi úudur: Türkiye’de yaúlÕlarÕn her yönden (ekonomik, fiziksel, sosyal, psiúik) çok olumsuz görünen durumu, buna yönelik çözüm giriúimi yapabilme olana÷Õ bulunan aktörlerdeki, yaúlanma ve yaúlÕlÕ÷Õ görmezlikten gelme e÷ilimiyle (tutumuyla) ba÷lantÕlÕdÕr. Bulgular, bu hipotezin kesin kanÕtÕnÕ de÷il, fakat dikkate alÕnmasÕnÕ gerektiren yöndedir. Ortaya çÕkan sonuç, uzmanlara daha yo÷un úekilde gerontolojik bilgi transferinin gerçekleúmesi gerekti÷ine iúaret etmektedir. 4 Giriú Yaúam süresinin uzamasÕ Türk toplumunu gelecek yÕllarda belirgin úekilde de÷iútirecektir. Bu de÷iúimden günlük yaúamÕn pek çok alanÕ etkilenecektir. Yaúam süresinin uzamasÕ (bunun her türlü izi Türkiye’de vardÕr) nedeniyle meydana gelen sosyodemografik de÷iúimler, yaúlÕlardan toplumun beklentilerini de de÷iútirecektir. YaúlÕlarÕn, toplumun sÕrtÕndaki maddi ve manevi yük olarak görülmeleri için bugünden baúlayarak aktif úekilde yaúlÕlarÕn yaúam durumunu düzeltmeye çalÕúmak gerekmektedir. Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 (Ajanda2020), Antalya kentindeki Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü tarafÕndan hazÕrlanmÕútÕr. Bilim adamlar1Õ arasÕnda yürütülmüú ampirik araútÕrmanÕn adÕdÕr. AraútÕrmaya denek olarak katÕlan bilim adamlarÕnÕn, yaúlanma ve yaúlÕlÕkla ilgili tutumlarÕnÕ da içermektedir. Ocak –A÷ustos 2008 döneminde derlenen verilerin analizine dayanmaktadÕr. AraútÕrmanÕn sadece bu kÕsmÕyla ilgili bulgular burada tartÕúÕlacaktÕr. Gerontolojik literatürü biraz karÕútÕrÕnca ister istemez “kazanÕlan yÕllar” sözü ile karúÕlaúÕlÕr. BatÕ ülkelerindeki yaúlÕlar açÕsÕndan bakÕldÕ÷Õnda yaúam süresinin uzamasÕna ek olarak büyük ölçüde sa÷lÕklarÕnÕ uzun süre koruyabildikleri, ekonomik güvenlik altÕna alÕnmÕú olduklarÕ, sa÷lÕk ve bakÕm hizmetlerinden önemli ölçüde yararlanabildikleri gibi sebepler, kazanÕlan yÕllardan söz edilmesini haklÕ çÕkarmaktadÕr. Fakat Türkiye’deki yaúlÕlarÕn genel durumu buna hiç uymuyor. Türk yaúlÕsÕ açÕsÕndan bakÕldÕ÷Õnda yaúlÕlÕk daha çok “kaybolan yÕllara” benziyor. Bunun sebebi yaúam süresinin daha kÕsa oluúu de÷ildir. Aksine yaúam süresi hÕzlÕ bir tÕrmanÕú göstermektedir. øleri yaúlÕlÕk Türk toplumunun da gerçeklerinden biridir. Ancak yaúam süresinin uzamasÕyla kazanÕlan yÕllarÕ, kazançlÕ yÕllar olarak nitelendirmek genellikle mümkün de÷ildir. Bir Türk atasözü der ki: “Komúu komúusunun kaybolan merkebini ÕslÕk çalarak arar.” Henüz 2006 yÕlÕnda kurulan Gerontoloji Bölümü’nün vizyonu, yaúlÕ insanlarÕn, e÷er bu resimde kalacak olursak, kaybolmuú yÕllarÕnÕ úimdiye dek yapÕlmamÕú bir ciddiyetle “aramaktÕr”. Sadece “nerede” oldu÷u merak edildi÷i için de÷il, aksine “neden” kayboldu÷unu bulup, bir daha olmamasÕnÕ sa÷layacak müdahalelerde bulunabilmek içindir. Kurt Lewin’in úu sözü AJANDA2020’nin temel çÕkÕú noktasÕdÕr: “Kitap ortaya koymaktan baúka bir úey yapmayan araútÕrmalar, yeterli de÷ildir” (alÕntÕ: Hinte & Karas, 2003)2. Ancak bu yol takip edilirse yaúlÕlÕ÷Õ Türkiye’de de kazançlÕ yÕllara dönüútürülebilme úansÕ yükselir. Durum tespiti için incelenen veriler, yaúlÕlarÕn her yönden olumsuz bir tablo çizdiklerini göstermiútir. Analiz edilen veriler T.C. BaúbakanlÕk østatistik Kurumu’na aittir. Toplam 68 milyon kiúiyi kapsamaktadÕr (TÜøK, 2002)3. Türk yaúlÕsÕnÕn en önemli sorunlarÕnÕn hastalÕk, engellilik, bakÕma muhtaçlÕk, yoksulluk ve yaúlÕ kadÕna özgü sorunlar oldu÷u kesinlik kazanmÕútÕr (Tufan, 2007)4. Bunlar dikkate alÕndÕ÷Õnda “klasik” yaúlÕ görüntülerinin Türk toplumunda yaygÕn oldu÷undan hareket edilebilir. Türkiye’nin nüfusu BatÕ ülkeleriyle karúÕlaútÕrÕldÕ÷Õnda çok gençtir. Fakat bu durum aynÕ zamanda yanlÕú bir düúüncenin ayakta kalmasÕna da yol açmÕútÕr. YaúlÕlÕk ve yaúlanmanÕn, toplumsal sorun olarak algÕlanmasÕna 1 Bilim adamÕ: Türkçeye yrleúmiú kavram olarak bunu kullanmayÕ tercih ediyorum, fakat tabii ki bilim kadÕnlarÕnÕ da bu kavramÕn içinde görüyorum. 2 Hinte, W. & Karas, F. Die Aktionsforschung in der Gemeinwesenarbeit, Handbuch Aktivierende Befragung : Konzepte, Erfahrungen, Tips für die Praxis. Ed: M.Lüttringhaus & H. Richers. Arbeitshilfen für Selbsthilfe- und Bürgerinitiativen, Nr. 29. Stiftung Mitarbeit: Bonn, (2003). Pp: 36-54. 3 T. C. BaúbakanlÕk østatistik Kurumu, Ankara, (2002). 4 Tufan, ø. Birinci Türkiye YaúlÕlÕk Raporu, GeroYay: Antalya, (2007). 5 engel teúkil etmiútir. Bu yüzden Gerontoloji Bölümünün hedefi, toplumsal yaúlanmayÕ görmezlikten gelme e÷iliminin ortadan kalkmasÕnÕ sa÷lamaktÕr. Bunun için iki gruba ulaúabilmek gerekir: Birincisi sosyal politikalarÕn aktörleridir, di÷eri ise bilim insanlarÕdÕr. Bu giriúimlerden biri olan Ajanda2020, bilim camiasÕnda “nabÕz yoklama” niteli÷i taúÕmaktadÕr. FarklÕ alanlarda çalÕúan uzmanlarÕn yaúlanma ve yaúlÕlÕkla ilgili düúünceleri nedir? YaúlÕlÕk problemine yönelik nasÕl bir tutum içersindedirler? YaúlÕlÕ÷Õn gelece÷i ve yaúlÕlarÕn güncel durumunu nasÕl de÷erlendirmektedirler? Bu sorulardan hareket ederek hazÕrlanmÕútÕr. 1 Gerontoloji: AraútÕrmalarda Güncel Durum ve Teori 1.1 UluslararasÕ Perspektif BatÕ ülkelerinde 1920’li yÕllarÕn ortalarÕnda gerontolojik araútÕrmalara geçilmiútir (Wahl, 2004)5. BaúlangÕçta tÕbbi perspektif ön planda yer almÕútÕr. 1950’li yÕllardan sonra yaúlanmanÕn psikolojisi ve sosyolojisi araútÕrÕlmaya baúlanmÕútÕr (Wahl, 2004). Bugün disiplinler arasÕ bilim olarak kabul edilmektedir (Kruse & Martin, 2004)6. YaúlanmanÕn biyolojik, tÕbbi, psikolojik, sosyal yönlerini araútÕrmaktadÕr (Owald et. al. 2006)7. Amaç, yaúlanma süreçlerine yapÕlan müdahalelerle yaúlÕlÕkta yaúam kalitesini yükseltmektir. Biyoloji, TÕp, Psikoloji ve Sosyolojinin yanÕ sÕra Antropoloji, Pedagoji, BakÕm Bilimi gibi pek çok alanda yaúlanma araútÕrÕlarak, bu hedef ulaúÕlmaya çalÕúÕlmaktadÕr. YaúlanmanÕn çok boyutlulu÷unu ve yönlülü÷ünü dikkate alan konseptleriyle Gerontoloji BatÕ ülkelerinde yaúlÕlarÕn yaúam kalitesinin yükselmesine önemli katkÕlarda bulunmuútur (Wahl & Heyl, 2004)8. Bu geliúmelerin dÕúÕnda kalan Türkiye’de, görülecektir ki, yaúlÕlarÕn durumu, BatÕlÕ yaúlÕdan belirgin úekilde ayrÕlmaktadÕr. Bu yüzden Türkiye’de de Gerontolojiden beklenen “disiplinler arasÕ bakÕú” (Lehr, 2006)9 ve “gerontologlarÕn yetiúmesine katkÕsÕ olan kurumlardan, farklÕ disiplinlerin teorilerini, konseptlerini, metotlarÕnÕ ve bulgularÕnÕ dikkate almalarÕ ve en azÕndan bunlarÕ tezlerine entegre etmeleridir” (Kruse & Martin, 2004)10. Gerontolojinin, uygulama alanlarÕna yaptÕ÷Õ olumlu etkiler, yaúlÕlarÕn yaúam koúullarÕnda kanÕtlanabilir pozitif de÷iúimlere yol açmÕútÕr. Bunu günlük yaúamda kendi gözlemlerimizden de bilmekteyiz. Gerontolojik uygulama alanlarÕ BatÕ ülkelerinde giderek ço÷almaktadÕr (Wahl & Tesch-Römer, 2002)11. Nitekim Wahl ve Heyl (2004), henüz ilk cümlede buna dikkat çekmekte, sayÕlarÕ giderek ço÷alan genç gerontologlardan bahsetmektedirler. 5 Wahl, H.-W. Entwicklung gerontologischer Forschung, Enzyklopädie der Gerontologie: Alternsprozesse in multidisziplinärer Sicht, Ed: A. Kruse & M. Martin. Huber: Bern, Göttingen, Toronto, Seattle, (2004). Pp: 29-48. 6 Kruse, A. & Martin, M. Enzyklopädie der Gerontologie: Alternsprozesse in multidisziplinärer Sicht. Huber: Bern, Göttingen, Toronto, Seattle, (2004). 7 Oswald, W.D., Lehr, U., Sieber, C. & Kornhuber, J. Gerontologie: Medizinische, psychologische und sozialwissenschaftliche Grundbegriffe, 3., vollständig überarbeitete Aufl., Kohlhammer: Stuttgart, (2006). 8 Wahl, H.-W. & Heyl, V. Gerontologie: Einführung und Geschichte. Kohlhamer: Stuttgart, (2004). 9 Lehr, U. Alternstheorien – Einführung, Gerontologie: Medizinische, psychologische und sozialwissenschaftliche Grundbegriffe, 3., vollständig überarbeitete Aufl., Ed: W.D. Oswald, U.Lehr, C. Sieber, J. Kornhuber. Kohlhammer: Stuttgart, (2006). Pp: 19-20. 10 Kruse, A. & Martin, M. Vorwort, Enzyklopädie der Gerontologie: Alternsprozesse in multidisziplinärer Sicht, Ed: A. Kruse & M. Martin. Huber: Bern, Göttingen, Toronto, Seattle, (2004). Pp: 9-10. 11 Wahl, H.-W. & Tesch-Römer, C. Angewandte Gerontologie in Schlüsselbegriffen. Kohlhammer: Stuttgart, (2002). 6 BatÕ toplumlarÕnda Gerontoloji ve gerontolojik uygulamalar arasÕndaki ba÷lantÕlarÕn daha iyi sa÷lanmasÕ için çerçeve koúullarÕnÕn daha iyi düzeye gelmesine de çalÕúÕlmaktadÕr. BakÕma muhtaç yaúlÕlarÕn hukuksal haklarÕ (Klie, 2006)12, Gerontoloji ve BakÕm Bilimi arasÕnda ortak çalÕúma alanlarÕnÕn belirlenmesi ve giriúimler (Klie & Brandenburg, 2003)13 ya da kuúaklar arasÕ iliúkiler (Lüscher & Liegle, 2003)14, ama yanÕ zamanda yaúlÕlar için sosyal politik bilimsel çalÕúmalar (Schulz-Nieswandt, 2006), Gerontolojinin BatÕdaki yüksek konumunu ortaya birkaç örnektir. YaúlanmanÕn çok boyutlulu÷u, yaúlanma süreçlerine müdahalelerde demografik de÷iúimlerin, birey, toplum ve sosyal güvenlik sistemlerinin, sosyal politikalarÕn ve kültürel perspektiflerin dikkate alÕnmalarÕnÕ gerekli kÕlmaktadÕr. Moleküler Biyolojiden Gerontopsikiyatriye, sosyal hizmetlerden göçmenli÷e, yaúlÕlÕkta dinden yaúlÕlÕ÷Õn kültürel yorumlarÕna kadar her açÕdan araútÕrÕlan yaúlanma (bkz. Kruse & Martin, 2004), BatÕlÕ yaúlÕsÕ açÕsÕndan bakÕlÕnca, yaúlÕlÕk anlamlÕ ve kazançlÕ bir yaúam dönemi olarak karúÕmÕza çÕkmaktadÕr. Tabii yaúlÕlÕ÷a tozpembe gözlükle bakmamak, aksine zorluklarÕnÕ, risklerini göz önüne almak gerekir. Fakat yaúÕ 70 ve üzerinde olan yaúlÕlar daha ne kadar yaúamak isterlerdi sorusu yöneltilmiú, günlük yaúamÕnda kÕsÕtlÕ olmayanlarÕn %90’nÕ en az 6 ile 20 arasÕnda ve daha fazla yaúamak istediklerini söylemiútir. Hatta bir bakÕmevinde yatalak durumdakilerin %12’si 6 ile 20 yÕl, aynÕ orandaki di÷erleri 20 yÕlÕn üzerinde yaúamayÕ arzu etti÷ini söylemiútir (Martin & Kliegel, 2005)15. Bu bulgulardan hareket ederek, BatÕlÕ yaúlÕlarÕn önemli ölçüde anlamlÕ yaúam sürdürdü÷ü düúünülebilir. Bununla Türk yaúlÕsÕ açÕsÕndan tam tersinin geçerli olmasÕ gerekmez. ønsanÕn en zor koúullarda dahi kendine anlam çÕkarak bir varlÕk oldu÷u da bilinmektedir (Oerter & Montada, 2002). Fakat bundan daha iyisi, iyi koúullarda algÕlanabilen anlamlardÕr. Bu yüzden Türk yaúlÕsÕ ne durumda, kÕsaca da olsa, buna bakmak lazÕm. 1.2 Türkiye’de Durum Türkiye’deki temel sorun sadece gerontolojik tezlerin noksanlÕ÷Õ de÷ildir, aynÕ zamanda gerontolojik hedefler takip eden disiplinler arasÕ araútÕrma ve uygulamalara da rastlanmamaktadÕr. Bu yüzden Gerontolojinin kendisinden beklenenlere yanÕt verme úansÕ pek fazla de÷ildir. Ajanda2020, farklÕ alanlardan gelen bilim adamlarÕnÕ, yaúlanma ve yaúlÕlÕkla ilgilenmeye yönelten bir araútÕrmadÕr. Türkiye sÕnÕrlarÕ içinde úimdiye kadar tek gerontologun yetiúmemiú olmasÕ tesadüften çok, yaúlanma ve yaúlÕlÕ÷a ilgisizli÷in sonucudur. Psikolojide “tutum ve ilgi” tesadüfen birlikte ele alÕnan kavramlar de÷illerdir. Tutumlar, davranÕúlarÕ idare eden “kuvvetlerdir” (Toman, 1973)16. DolayÕsÕyla tutumlarÕ, insanÕ, içinden ilgi duydu÷u úeylere sürüklemektedir. Türk bilim camiasÕnda son birkaç yÕla kadar yaúlÕlara yönelik giriúimlerin yok denilecek kadar az oldu÷u dikkate alÕnÕrsa, yaúlÕlarÕn, bilimin ve hizmet sektörlerinin ilgi alanlarÕ dÕúÕnda algÕlandÕklarÕ söylenebilir. 12 Klie, T. Rechtskunde, 8. überarbeitete und aktualisierte Aufl., Vincentz: Hannover, (2006). Klie, T. & Brandenburg, H. Gerontologie und Pflege: Beiträge zur Proffessionalisierungsdiskussion in der Pflege alter Menschen, Vincentz: Hannover, (2003). 14 Lüscher, K. & Liegle, L. Generationenbeziehungen in Familie und Gesellschaft, UVK Verlagsgesellschaft: Konstanz, (2003). 15 Martin, M. & Kliegel, M. Psychologische Grundlagen der Gerontologie. Kohlhammer: Stuttgart, (2005). 16 Toman, W. Einführung in die Psychologie. Band 2: Affektivität, Motivation, Persönlichkeit, Soziale Kontexte. Rombach: Freiburg, (1973). 13 7 Türkiye Gerontoloji alanÕna henüz yeni girdi. YaúlÕlÕk araútÕrmacÕlÕ÷Õ Türkiye’de tam olarak bilinen bir alan olmadÕ÷Õ gibi “gerontolojik bakÕúta” da büyük eksiklik vardÕr. Türk yaúlÕsÕnÕn durumu bunun en belirgin göstergesidir. Türkiye’de yaúlÕlÕk ve yoksulluk arasÕnda sÕkÕ ba÷lantÕlarÕn bulundu÷u, yaúlÕlarÕn hem erken hem de a÷Õr kronik hastalÕklara yakalandÕklarÕ saptanmÕútÕr. YaúÕ 60-64 arasÕndaki bireylerin %27’si, 80 yaúÕn üzerindekilerin %54’ü engellidir. 2002 yÕlÕnda 80.000’den fazla yaúlÕnÕn ev kazalarÕ sonucu engelli kaldÕ÷Õ belirlenmiútir. YaúlÕlarÕn neredeyse %50’nin sa÷lÕk hizmetlerin yararlanamadÕ÷Õ, 10 yaúlÕdan 3’nün sosyal güvenlikten yoksun oldu÷u, 10 yaúlÕdan 9’nun hiçbir geliri olmadÕ÷Õ belirlenmiútir. %80’den fazlasÕnÕn 5 yÕllÕk temel e÷itimden yararlandÕ÷Õ, hatta %40’ÕnÕn daha da az okula gitti÷i, bu yüzden okuryazarlÕk oranÕnÕn yaúlÕlar arasÕnda çok düúük oldu÷u da ortaya konulmuútur (TÜøK, 2002; Tufan, 2007). YaúlÕlar arasÕnda kadÕnlarÕn ve engelli yaúlÕlarÕn durumu de÷il sadece, gençler arasÕnda da yaygÕn olan engellilik ve genç kadÕnlarÕn e÷itim ve çalÕúma alanlarÕna entegre edilememeleri, gelece÷in yaúlÕlarÕ açÕsÕndan çok olumsuz bir gidiúatÕn göstergeleri olarak kabul edilmelidir. 20-59 yaúlarÕ arasÕnda yaklaúÕk 15 Milyon “ev kadÕnÕ” emekli olamamÕú gelece÷in yoksul ve ba÷ÕmlÕ kadÕnlarÕnÕ meydana getirecektir ve yoksullu÷un, hastalÕklarÕn, engelliliklerin ve bakÕma muhtaçlÕ÷Õn yaygÕn olaca÷Õna dair göstergeler mevcuttur. Demografik yaúlanmanÕn hÕzlÕ bir süreç içersinde geliúti÷i de saptanmÕútÕr. 1960’tan bu yana 60+ kuúa÷Õ %57, buna karúÕn 80+ kuúa÷Õ %266 ço÷almÕútÕr. Kesin rakamlarÕ bilinmeyen Alzheimer hastasÕ yaúlÕlarÕn sayÕsÕ minimum 250.000’dir. Yine eldeki eksik veriler ve uluslar arasÕ bulgulardan hareket ederek hesaplanan bakÕma muhtaç yaúlÕ sayÕsÕnÕn minimum 600.000 oldu÷undan hareket etmek gerekir (Tufan, 2007). Fakat Türkiye’nin yaúlanmayla ba÷lantÕlÕ en büyük sorunlarÕ yaúlÕlar de÷il, aslÕnda gençliktir. Gençlerin nüfustaki yüksek oranÕ, aynÕ zamanda yaúlanan insan sayÕsÕnÕn çok fazla oldu÷u anlamÕna gelmektedir. Bunlar seri dalgalar halinde art arda yaúlanacaklardÕr ve onlarÕn durumu göstermektedir ki yaúlanma süreçlerine gerontolojik-bilimsel bulgulara ve teorilere dayanan müdahaleler yapÕlmadÕ÷Õ takdirde gelecekteki yaúlÕlarÕn durumu bugünkü yaúlÕlardan çok daha iyi olmayacaklardÕr. YaúlÕ 30 ve aúa÷ÕsÕnda 40 milyona yakÕn insanÕn yaúadÕ÷Õ Türkiye’de toplumsal yaúlanmanÕn güçlü etkileri 2050 yÕllarÕnda iyice kendisini hissettirecektir. Kaba tahminlerden hareket ederek 2020’ye kadar 60+ kuúa÷ÕnÕn nüfustaki payÕnÕn en az %15’e ve 2050’de %30’a yükselece÷inden hareket etmek gerekir. Bugün 72 milyonluk nüfusta yaúlÕlarÕn payÕ %9’u aúmÕútÕr; 2050’de 100 Milyona ulaúaca÷Õ tahmin edilen nüfusun 30 Milyonunu 60 yaúÕn üzerindeki bireyler meydana getirecektir. Henüz 6 milyon yaúlÕsÕnÕn ihtiyaçlarÕnÕ karúÕlamakta zorlanan Türkiye’nin sosyal güvenlik sistemi, úimdiden finansal çöküú tehlikesiyle burun buruna gelmiútir. YaklaúÕk 6 milyon yaúlÕdan 2,1 milyonunun sosyal güvenli÷i olmadÕ÷ÕnÕ, bunlarÕn 1,2 milyonunun kadÕn oldu÷unu dikkate alÕrsak, sanki yaúlÕ kadÕnlarÕn sosyal güvenlik açÕsÕndan erkeklere göre daha avantajlÕ olduklarÕ intibaÕ uyanabilir. Fakat bunun sebepleri aslÕnda kadÕnÕn yaúlanma sürecinde daima karúÕ karúÕya kaldÕ÷Õ dezavantajlardÕr ve Türk kadÕnÕnÕn ekonomik ba÷ÕmlÕlÕ÷ÕnÕn göstergelerinden biridir. Bütün yaúlanan toplumlarda oldu÷u gibi Türkiye’de de kadÕnlarÕn ortalama yaúam süresi erkeklerden daha uzundur. Yeni do÷an bir kÕz ortalama 72, erkek 68 yÕllÕk yaúam beklentisine sahiptir (TÜøK, 2005)17. Bu durum yaúlÕ nüfusta kadÕnlarÕn ço÷almasÕna yol açarken, dul kadÕnlara, eúi emeklilik maaúÕ alÕyorduysa, dulluk maaúÕ ba÷lanmaktadÕr. Böylece daha önce eúi üzerinden sosyal güvenlik kapsamÕnda yer alÕrken, eúi öldükten sonra da yine onun sayesinde bu olanaktan yararlanmaya devam 17 T. C. BaúbakanlÕk østatistik Kurumu, Ankara, (2005). 8 etmektedir. Öte yandan dul kadÕnlara, eúi öldükten sonra, eúi emekli de÷ildiyse, ama kadÕnÕn babasÕ emeklilikten yararlanÕyorduysa, bu kez dul kadÕna (erkeklere bu olanak tanÕnmamÕútÕr) yetim maaúÕ ba÷lanmaktadÕr. KadÕn yaúamÕ boyunca ekonomik açÕdan hep erke÷e ba÷ÕmlÕdÕr, ba÷ÕmlÕlÕ÷Õ eúine, hatta babasÕna kadar gerilere uzanmaktadÕr. Bugünün “ev kadÕnlarÕ” gelecekte aynÕ duruma düúecektir (TÜøK, 2002; Tufan, 2007). Sosyal güvenlik gelecekte de yaúlÕlarÕn sorunlarÕnÕn baúÕnda gelecektir. Çünkü Türkiye’de 72 milyonu çalÕúan 14 milyon kiúi beslemektedir. Kamu sektöründe çalÕúanlarÕn (2,9 milyon) sadece %3’ü sigortasÕzdÕr. Buna karúÕn özel sektörde çalÕúanlarÕn (5,8 milyon) %29’u, kendi hesabÕna çalÕúanlarÕn (4,2 milyon) %52’si, ücretsiz iúçi olarak aile iúletmesinde çalÕúanlarÕn (1 milyon) %62’si ve iúveren konumundaki bireylerin (0,35 milyon) %21’inin sosyal sigortasÕ yoktur. Burada birkaç yüz bin “çocuk iúçi” konusuna dahi girmeye gerek yoktur, çünkü saydÕ÷ÕmÕz, ampirik verilerle kanÕtlanmÕú bütün veriler gelece÷in yaúlÕlarÕ açÕsÕndan adeta alarm sireni çalmaktadÕr (Tufan, 2007). Ampirik verilerle ileri yaúlÕlÕk olgusunun ortaya çÕktÕ÷Õ, 1960 yÕlÕndan bu yana yaúlÕlar arasÕnda en hÕzlÕ ço÷alan kesimin yaúÕ 80’nin üzerindeki bireyler oldu÷u saptanmÕútÕr. YaúÕ 60’Õn üzerindekiler aynÕ dönemde %57’lik, fakat 80+ kuúa÷Õ %266’lÕk artÕú göstermiútir 19602002 döneminde nüfusun %25, buna karúÕn yaúlÕ nüfusun toplam nüfustaki artÕúÕnÕn %628 oldu÷u görülmüútür (Tufan, 2007). Öte yandan Türkiye’de nüfusun %12’den fazlasÕ engellidir (Türkiye Özürlüler AraútÕrmasÕ, 2002)18. Her ne kadar yaúlÕlar arasÕnda engellilik ve bakÕma muhtaçlÕk oranÕ hat safhaya eriúse de, mutlak sayÕlarÕ daha çok olan genç ve çocuk engellileri özellikle dikkate alan bir Gerontlojiye de Türkiye’de acilen ihtiyaç vardÕr. Her ne kadar 2008 yÕlÕ baúÕnda yasallaúan “sosyal güvenlik reformu” toplumsal yaúlanmaya yönelik bir önlem olarak kabul edilebilse de sadece emeklilik yaúÕnÕ yükseltmekle sÕnÕrlÕ kalan bu reform(!) problemin özüne dokunmamÕútÕr. YaúlÕlarÕn sa÷lÕk sorunlarÕnÕn yanÕ sÕra, psiúik ve sosyal sorunlarÕ, topluma katÕlÕmdaki dezavantajlarÕ, algÕlanan ve algÕlanamayan bariyerler, yaúlÕlÕ÷Õ Türkiye’de kalitesiz bir yaúam dönemine dönüútürmektedir. 1.3 Ajanda2020’nin Teorik Model Bilim adamlarÕndan Türk yaúlÕsÕnÕ ekonomik, sosyal ve psiúik yeterlikleri bakÕmÕndan de÷erlendirmeleri istenmiútir. Hans Thomae (1998)19, yaúlÕlarÕn sosyal durumunun tarifinden ba÷ÕmsÕz olarak, yaúlÕlarÕn farklÕ yeterliklerine yönelik taleplere özellikle dikkat çekmektedir. Schulz-Nieswandt’Õn (2006)20 yaúam durumu modelinde, ekonomik, sosyal ve psiúik yeterlikler, günlük yaúam yeterli÷i olarak kabul edilmektedir. Yaúam durumu, birey ve çevre arasÕndaki iliúkilere dayanan, birikimlerle (rezerv) açÕklanan bir teoridir. Bireyin, günlük yaúam yeterli÷inin yanÕ sÕra, kognitif ve psiúik yeterli÷i, bireysel birikimler olarak tanÕmlanmaktadÕr. Çevreye ait nitelikler olarak ekonomik, altyapÕsal ve sosyal birikimler ba÷lamsal birikimler olarak tanÕmlanÕr. Bireysel ve ba÷lamsal birikimlerin yanÕ sÕra bireyin sa÷lÕk durumu, konut ve konut çevresi, trafik sistemi, teknik-ayni-çevre ve T. C. BaúbakanlÕk Türkiye østatistik Kurumu, Türkiye Özürlüler AraútÕrmasÕ. YayÕn NumarasÕ 2913. DøE MatbaasÕ: Ankara, (2002). 18 19 Thomae, H. Probleme der Konzeptualisierung von Alternsformen, Psychosoziale Gerontologie, Band 1: Grundlagen. Jahrbuch der Medizinischen Psychologie 15. Ed: A. Kruse. Hogrefe, Verlag für Psychologie: Göttingen, Bern, Toronto, Seattle, (1998). Pp: 35-50. 20 Schulz-Nieswandt, F. Sozialpolitik und Alter. Kohlhammer: Stuttgart, (2006). 9 yerleúimsel altyapÕ özellikleri de çerçeve koúullarÕ kavramÕ altÕnda toparlanmÕútÕr (SchulzNieswandt, 2006, S.14ff.). Türk yaúlÕsÕyla ilgili veriler, bireysel ve ba÷lamsal rezervlerinin çok düúük oldu÷una iúaret ederek, bunlarÕ düzeltme olanaklarÕ bulunan aktörlerin, yaúlÕlÕ÷Õ toplumsal sorun olarak tanÕmlamaktan kaçÕnmalarÕ, çerçeve koúullarÕnÕn da olumsuz bir görünüm çizmesine yol açmaktadÕr. Türkiye’nin hedefleri kesin tanÕmlanmÕú bir yaúlÕlÕk politikasÕ dahi olmadÕ÷Õ dikkate alÕnÕrsa, toplumsal yaúlanmayÕ sosyal sorunlar çerçevesinde algÕladÕ÷Õ söylenemez. Bu yüzden yaúlÕlÕkla ba÷lantÕlÕ sorunlarÕn, genellikle bireysel ve ailesel sorunlar kategorisinde algÕlanmaya devam edilmektedir. Yeterlik, de÷iúimleri, geliúmeleri veya kayÕplarÕ kognitif, duygusal davranÕúlarla iúleme koyma kapasitesidir. Schulz-Nieswandt’Õn (2005) dedi÷i gibi bilgi veya enformasyona indirgenemez. Baúka bir deyiúle, bilgi, yeterlik açÕsÕndan gerekli, fakat belirleyici tek koúulu de÷ildir. Kognitif yeterlik, tutumlarla ba÷lantÕlÕdÕr, yani duygu yüklü düúünce ve davranÕú boyutlarÕna sahiptir. DavranÕúlarÕn tutumlar tarafÕndan yönlendirildi÷ine (Toman, 1973) de÷inmiútik. Di÷er taraftan düúünme yetene÷inin özelliklerinden biri, algÕlananÕ düzene koymak, olgu ve davranÕúlara anlam yüklemektir. DolayÕsÕyla sosyal kognisyon, yani sosyal düúünce ve davranÕúlarÕn sebepleri, kiúinin kendisi ve baúkalarÕ tarafÕndan bunlarÕn bilinçli algÕlanÕúÕna ve de÷erlendiriliúine dayanÕr (attribution). BunlarÕn içine bireyin baúkalarÕ tarafÕndan algÕlanÕúÕ, çevredeki nesnelerin algÕlanÕúÕ (sosyal algÕlama) ve sosyal açÕdan önemli unsurlarÕn algÕlanÕúÕ girmektedir (Pöppel, Bullinger & Härtel, 1994, S.231)21. Demek ki kognitif yeterlik, yaúlÕlarÕn tutumsal yeterli÷ini kast etmektedir ve kendi sosyal düúünce ve davranÕúlarÕ da bunun içinde yer almaktadÕr. Fakat burada bizi ilgilendiren yaúlÕlarÕn kendilerini nasÕl algÕladÕklarÕ de÷il, aksine baúkalarÕ tarafÕndan nasÕl algÕlandÕklarÕdÕr. “BaúkalarÕ” kavramÕnÕn anlamÕ ise araútÕrmaya denek olarak katÕlan bilim adamlarÕdÕr. Schulz-Nieswandt’Õn (2006) yaúam durumu modelinden hareket ederek, aúa÷Õda úematik olarak “yeterlik” kavramÕnÕn göstergeleri belirlenmiútir. AmacÕmÕz yaúlÕlarÕn bireysel ve ba÷lamsal yeterliliklerini ve çerçeve koúullarÕnÕ tespit etmek de÷il, aksine, bilim adamlarÕnÕn yaúlÕlarÕ bu açÕlardan nasÕl algÕladÕklarÕdÕr. DolayÕsÕyla amacÕmÕz bilim adamlarÕnÕn sosyal algÕlamalarÕna ulaúmak, bunlarÕn ardÕndaki olumlu veya olumsuz tutumlarÕ görünür hale getirmektir. Türk yaúlÕsÕnÕn objektif yaúam koúullarÕndan kaynaklanan olumsuz görüntüsünün ardÕnda, daha çok olumsuz beklentilerin yattÕ÷Õndan hareket edilmiútir. 21 Pöppel, E., Bullinger, M., & Härtel, U. Medizinische Psychologie und Soziologie. Chapman & Hall, (1994). 10 ùekil 1: Teorik model (Kaynak: Schulz-Nieswandt, 2004) Yeterlik Bireysel Günlük yaúam yeterli÷i Kognitif yeterlik Çerçeve Koúulu Ba÷lamsal Psiúik yeterlik YaúlÕlarÕn bilim insanlarÕnÕn sosyal algÕlamalarÕna dayanan görüntüleri Ekonomik birikimler Meslek Gelir Servet AltyapÕsall birikimler Tesisler: Eriúilebilirlik, girilebilirlik, mevcudiyet, Benimsemek, hizmet Sosyal birikimler Eú, çocuklar, akrabalar, tanÕdÕklar vs. Sa÷lÕk Fiziksel, Psiúik sa÷lÕk (ojektif), sübjektif sa÷lÕk økamet Hukuki Konut, konut çevresi, mimari yapÕlar (örn. kurumlar) TeknikAyni Çevre Örn. bakÕm yasasÕ 11 2 AraútÕrmanÕn SorularÕ ve Hipotez Ajanda2020 her ne kadar iddialÕ bir kavram gibi görünse de, bu giriúimin temel sebebi, böyle bir ajandanÕn Türkiye’de gerçekleútirilebilirli÷i konusundaki kaygÕlarÕmÕzdÕr. Çünkü yaúlanma ve yaúlÕlÕk dikkate de÷er bir konu olarak algÕlanmamaktadÕr. Bunun gerekçesi olarak nüfusun genç oluúu gösterilemez. Çünkü Gerontolojinin ortaya çÕktÕ÷Õ dönemlerde BatÕ toplumlarÕ da genç bir nüfus yapÕsÕna sahiplerdi. Hatta 19. yüzyÕlda Quetelet ve Galton, 20. yüzyÕlÕn hemen baúÕnda Metschinikoff gibi isimlerin yaúlanmayla ilgilenen öncüler olduklarÕ düúünülürse, Türk aydÕnlarÕnÕn hala “genç nüfus” kavramÕyla hareket etmeleri, úüphesiz bir tutum meselesidir ve yaúlÕlÕ÷a ve yaúlanmaya ilgisiz kalan bir tutumla açÕklanabilir. Bu negatif çÕkÕú noktasÕnÕn gerekçeleri sadece bilimsel alandaki ilgisizlikle sÕnÕrlÕ da de÷ildir. Genel bir ilgisizlikten rahatlÕkla söz edilebilir. Türkiye’ye ilk defa gelen bir yabancÕ büyük kentleri saran beton apartmanlarÕn arasÕndaki “swimmingpool”’leri ve “tenis kortlarÕnÕ” görünce, Türkiye’de yüzmeye ve tenise çok büyük bir merak ve ilgi oldu÷unu zannedebilir. Oysa üç tarafÕ denizle çevrili bu ülkenin yüzme ve tenis dallarÕnda olimpik bir madalyasÕ veya ünlü bir sporcusu yoktur. Buna karúÕn yoksul, hasta ve bakÕma muhtaç yaúlÕsÕ hem çok, hem de ço÷almaktadÕr. Yaúlanma ve yaúlÕlÕ÷Õn Türkiye’de sosyal problem olarak görülmedi÷ine dikkat çekildi. Bunun sebepleri Ritter ve Hohmeier’e (1999)22 göre iki davranÕúla açÕklanabilir: Ya çözüm giriúimlerine yönelme ya da çözüm giriúiminden kaçÕnma durumlarÕyla ba÷lantÕlÕdÕr. Çözüm giriúimleri, uygun úartlar yaratÕlÕncaya kadar sürebilir veya problemle hiç ilgilenilmez ve kalÕcÕ hale gelebilir. Sorunlara pasif davranÕúla tepki veriliyorsa ya da çözüm giriúimlerine yönelme olmuyorsa, bu durumda da üç davranÕú gözlemlenmektedir. AsÕl soruna çözüm aramak yerine, baúka sorunlar yaratarak bunlara çözüm aramak veya sorunu görmezlikten gelmek, gizlemek veya algÕlayamamak, hatta inkara varan davranÕúlar ortaya çÕkmaktadÕr. Türkiye’de úimdiye kadar toplumsal yaúlanma yoktur diyen olmamÕútÕr. Bu yüzden toplumun giderek yaúlanaca÷ÕnÕ algÕlama konusunda kanÕmÕzca bir sorun yoktur. Daha ziyade bu sorunu tanÕmlamaktan kaçÕnma e÷ilimleri algÕlanmaktadÕr. Ama sosyal sorunlar tanÕmlanmadÕklarÕ sürece var olduklarÕndan söz edilemez. Bu yüzden úimdiye dek çözüm olanaklarÕna sahip olan aktörler, tanÕmlanmayan sorunu da yok sayÕyor gibi bir izlenim yaratmaktadÕrlar. Sosyal problemlerin tanÕmlarÕnÕ ise daima “iktidar yapÕlarÕ” belirlemektedir, bunun ardÕnda daima çÕkarlar yatmaktadÕr. Sorunla karúÕ karúÕya kalanlarÕn ise “iktidar özellikleri çok azdÕr” (Cloerkes 200123: Tufan, 200624). DolaysÕsÕyla Türk yaúlÕsÕnÕn kendi sorunlarÕnÕ tanÕmlamasÕ mümkün de÷ildir. SayÕlarÕ giderek ço÷aldÕ÷Õ halde sosyal problem olarak tanÕmlanmayÕúÕn ardÕnda ise yaúlÕlarÕn sosyoekonomik zayÕf gücü vardÕr. Türkiye’de taúlanma ve yaúlÕlÕk, toplumsal sorun olarak tanÕmlanmaya çalÕúÕlalÕ, aradan henüz çok az bir süre geçmiútir. Kesin tarih verilemez, fakat 2000’li yÕllarÕn baúlangÕcÕnda henüz toplumsal yaúlanmadan söz eden yoktu. 2005 yÕlÕnda Antalya’da düzenlenen Birinci UluslararasÕ Sosyal ve UygulamalÕ Gerontoloji Sempozyumu ile kamuoyuna bu sorun duyuruldu. ùimdiye kadar üç sempozyum yapÕldÕ. Fakat hiçbirine davet edilen yüksek düzey politikacÕlar katÕlmadÕ. Bunun sebebi tanÕmlamaktan kaçÕnma olabilece÷i gibi ardÕnda sorunu 22 Ritter, U.P. and Hohmeier, J. Alterspolitik. Oldenbourg Verlag: München, Wien, (1999). Cloerkes, G. Soziologie der Behinderten. Eine Einführung, 2.Aufl.. Edition “S”. Univ. Verlag Winter: Heidelberg, (2001). 24 Tufan, ø. Türkiye’de Yaúlanmak ve YaúlÕlÕk, GeroYay: Antalya, (2006). 23 12 algÕlayamama durumuna yatabilir. Muhtemelen her ikisinden de biraz alÕrsak, tanÕmlama olanaklarÕna sahip aktörlerin tutumlarÕnÕ daha iyi anlayabiliriz. Bilim camiasÕnÕn sosyal sorunlarÕ tanÕmlamadaki gücü inkar edilemez, hatta sosyal sorunlarÕ ilk tanÕmlayanlar genellikle “aydÕnlar” olmaktadÕr. Geriatri dÕúÕnda son yÕllara kadar yaúlanma olgusunu inceleyen, sorunu ciddi úekilde tartÕúmaya açan, önerilerine eylemlerini de katan Türk aydÕnlarÕnÕn sayÕsÕ, bunu yapmayanlardan çok azdÕr. Özellikle sosyal bilimciler konuya çok yabancÕ kalmÕú görünmektedir. Siyasi partilerin programlarÕnda da toplumsal yaúlanma ve yaúlÕlÕk, emeklilikle sÕnÕrlÕ tutulmaktadÕr. Oysa Türkiye’deki emeklilerin ortalama yaúÕ 45 civarÕndadÕr (Tufan, 2007). Listeyi daha fazla uzatmaya gerek yoktur. Belirtilen sebepler araútÕrmanÕn hipotezi için yeterlidir: Türkiye’de yaúlÕlarÕn her yönden (ekonomik, fiziksel, sosyal, psiúik) çok olumsuz görünen durumu, buna yönelik çözüm giriúimi yapabilme olana÷Õ bulunan aktörlerdeki, yaúlanma ve yaúlÕlÕ÷Õ görmezlikten gelme e÷ilimiyle (tutumuyla) ba÷lantÕlÕdÕr. ùekil 2: KatÕlÕm-paradoksu teorisi (Kaynak: Palm, 1987; alÕntÕ yapÕlan kaynak: Reinert, 1998). KatÕlÕm Problemi AlgÕlama Çözüm planlarÕ Çözüm kararlarÕ Çözüm getirecek uygulamalar Bu e÷ilimin var olup olmadÕ÷Õ sorunun yanÕ sÕra, varsa, devam edip etmeyece÷i sorusu da Türk yaúlÕsÕnÕn gelecekteki durumu açÕsÕndan büyük bir önem kazanmaktadÕr. KatÕlÕmParadoksu olarak adlandÕrÕlan bir teoriden hareket ederek bu tespit edilmeye çalÕúÕlmÕútÕr. (Tomas Palm, 198725; alÕntÕ yapÕlan kaynak: Reinert, 199826). Buna göre bireyler problemlere çözüm giriúimlerinin farklÕ aúamalarÕnda farklÕ davranÕúlar ortaya koymaktadÕrlar. Daha önceki bilgileri de dikkate alÕrsak, çözüm eylemlerinin aúamasÕna göre bireylerde tutumlarÕn “gücü” yön de÷iútirmekte, davranÕúlar buna ba÷lÕ olarak belirgin úekilde de÷iúmektedir. 25 Tomas Palm, Information – för bättre demokrati, ekonomi och folkhälsa, Informationens möjiligheter. Ed: Malle Jöever. Stockholm, (1987). 26 Reinert, A. Mobilisierung der Kompetenz von Laien – Die Methode der Planungszelle/Bürgergutachten, Wege zur Zukunftsfähigkeit – ein Methodenhandbuch. Arbeitshilfen für Selbsthilfe- und Bürgerinitiativen Nr. 19. Ed: H. Apel, D. Dernbach, T. Ködelpeter & P. Weinbrenner. Stiftung Mitarbeit: Bonn, (1998). Pp: 115 – 126. 13 Çözüm süreçlerine en çok katÕlÕmÕn problemi algÕlama safhasÕnda oldu÷u görülmektedir. Günlük gazeteler bir sürü toplumsal problemden “úikayetçi” olan “aydÕnlarla” doludur. Genel olarak herkes özel yaúamÕnda politik, sosyal veya sportif sorunlarÕ tartÕúÕr, yani sorunlarÕ en azÕndan kendi perspektifinden algÕlar. Buna karúÕn soruna çözüm arayÕúÕ veya plan safhasÕnda katÕlÕmÕn belirgin úekilde azaldÕ÷Õ görülür. Bunu takip eden çözüm yollarÕndan hangisinin seçilece÷i karar aúamasÕna gelindi÷inde katÕlÕmda yine azalma olmaktadÕr. En düúük katÕlÕm ise kararÕ uygulamaya sÕra geldi÷inde yaúanmaktadÕr. 3 Metot Türkiye’de yaúlÕlar açÕsÕndan önemli görülen sorunlardan ve gerontolojik literatürde yer alan güncel konular arasÕndan yapÕlan seçimle, araútÕrma sorularÕ tasarlanmÕú ve ön araútÕrma kapsamÕnda teste tabi tutulmuúlardÕr. øki aúamadan meydana gelen standart soru ka÷ÕtlarÕyla yapÕlan ampirik araútÕrmada 7-kademeli Likert-Ölçe÷i kullanÕlmÕútÕr. Türk bilim insanlarÕnÕn kendi alanlarÕndan yaúlÕ, yaúlanma ve yaúlÕlÕkla ba÷lantÕlÕ sorunlarÕ algÕlayÕúÕndan kaynaklanan tutumlarÕ belirlenmeye çalÕúÕlmÕútÕr. Üçüncü ve son aúamada uzmanlarla görüúme yapÕlacaktÕr. AraútÕrmanÕn bir bölümüyle sÕnÕlÕ olan bulgular birinci ve ikinci aúamalara aittir. Mart -MayÕs 2008 döneminde gerçekleútirilen birinci aúamanÕn ardÕndan Temmuz-A÷ustos 2008 döneminde ikincisi tamamlanmÕútÕr. AralÕk ayÕ çersinde yapÕlmasÕ düúünülen üçüncü aúamada Ajanda2020’ye katÕlan uzmanlar Antalya’ya davet edilecek ve Türkiye’nin yaúlÕlÕk sorunlarÕ disiplinler arasÕ boyutta tartÕúmaya açÕlacaktÕr. Amaç, yaúlÕlarÕn yaúam koúullarÕnda uzun vadede olumlu de÷iúim sa÷layacak önerileri masya yatÕrmak ve gerontolojik alanda disiplinler arasÕ çalÕúmalar için bir platform yaratabilmektir. Finansal destek almadan gerçekleútirilen, tasarÕm, yürütme, verilerin bilgisayara aktarÕmÕ ve analizleri tarafÕmdan yapÕlan bu araútÕrmada üniversite ö÷rencileri üzerinde denenen sorularla tasarlanan ve farklÕ alanlardan çalÕúan bir uzman grubunun cevaplarÕna dayanan bulgularÕ hem karúÕlaútÕrma olana÷Õ olmadÕ÷Õndan hem uzman popülasyonunu yansÕmadÕ÷Õndan genelleme yapmamak gerekir. 3.1 AraútÕrma DizaynÕ Literatür taramasÕ ve yaúlÕlarÕn Türkiye’de durumu ile ilgili analizlerle baúlayan Ajanda2020 araútÕrmasÕ önceden tasarlanan belli bir eylem planÕ dahilinde yürütülmektedir. Yürütülmektedir denilmesinin nedeni henüz son aúamasÕ olan araútÕrmaya katÕlan bilim insanlarÕyla yapaca÷ÕmÕz toplantÕnÕn AralÕk 2008 ortalarÕnda gerçekleútirilecek olmasÕdÕr. Literatür taramasÕ ve yaúlarÕn durumuyla ilgili analizler devam ederken, araútÕrmaya ça÷rÕ ve araútÕrma hakkÕnda bilgi veren bir metin hazÕrlanarak, farklÕ üniversitelerde çalÕúan 750 civarÕnda bilim insanÕna ulaútÕrÕldÕ. Yani henüz ilk soru ka÷ÕdÕ ellerine geçmeden önce Ajanda2020 hakkÕnda bilgi sahibi oldular. Bununla amacÕmÕz hem konunun önemini vurgulamak, hem de yaúlanma ve yaúlÕlÕk üzerine düúünmelerini sa÷lamaktÕ. Literatür taramasÕ ve durum analizleri yapÕldÕktan sonra bunlara dayanan sorularÕn tasarÕmlarÕ baúladÕ. Bu aúamada aynÕ zamanda kavramlarÕn tanÕmÕ ve indikasyonlar üzerine çalÕúmalar yapÕldÕ. TasarladÕ÷ÕmÕz sorularÕ ön araútÕrma kapsamÕnda 40 kiúilik bir ö÷renci grubu üzerinde denedik. Bunlara eriúmekte fazla bir sorun yaúanmamÕútÕr. Akdeniz Üniversitesi ö÷rencileri arasÕndan seçti÷imiz, farklÕ bilim dallarÕnda ö÷renim yapan ö÷rencilere 150 14 sorudan oluúan ve 7-basamaklÕ Likert-Ölçe÷iyle cevaplamalarÕ istedi÷imiz sorularÕ denemiú olduk. Ön araútÕrma, asÕl araútÕrmada kullanaca÷ÕmÕz Likert-Ölçe÷inin tasarÕmÕ açsÕndan önemliydi. Faktör analizi yönetimi ve reliabilite testleriyle ön araútÕrmadan çÕkan sonuçlara dayanarak uygun görünen 66 sorunun kullanÕlmasÕna karar verilmiútir. Bu sorularÕn 33’ü burada sunulan bulgularla ilgilidir. AraútÕrma süreci üç aúamadan oluúmaktadÕr: 1. Birinci soru ka÷ÕdÕyla ilgili verilerin derlenmesi 2. økinci soru ka÷ÕdÕyla ilgili verilerin derlenmesi ve 3. Her ikisine de katÕlan bilim insanlarÕyla yapÕlacak olan toplan. Soru ka÷ÕtlarÕ denek adaylarÕna internet üzerinden gönderildi. Birinci soru ka÷ÕdÕ yaklaúÕk 750 kiúiye gönderildi, bunlardan 327’si cevaplanmÕú olarak geri döndü. økinci soru ka÷ÕdÕ sadece bu 327 kiúiye gönderilmiútir. Bunlardan cevaplanmÕú olarak 210’nu geri döndü. DolayÕsÕyla AralÕk ayÕ ortalarÕnda yapÕlmasÕ düúünülen Ajanda2020-ToplantÕsÕ “teorik” olarak bu 210 kiúiyle gerçekleútirilecektir. Ancak toplantÕya, gerekçelerini aúa÷Õda sunaca÷Õm, araútÕrmanÕn hipotezlerinden birini oluúturan sebepten ötürü toplantÕya bu rakamdan belirgin úekilde daha az uzmanÕn katÕlmasÕnÕ beklemekteyiz. ùekil 3: Eylem planÕ AJ ANDA2020 Literatür TaramasÕ ÖN ARAùTIRMA Denek: 40 kiúi Akd. Üniv. ö÷rencileri SorularÕn HazÕrlanmasÕ, TanÕmlamalar, øndikasyonlar Soru ka÷ÕdÕnÕn denenmesi LøKERT-ÖLÇEöø TasarÕmÕ Ön araútÕrma verilerilerinin analizleri, soru ka÷ÕdÕna sorularÕn seçimi Türkiye’deki yaúlÕlarla igili Analizler øki soru ka÷ÕdÕ tasarlandÕ Bilim ønsanlarÕ AJANDA2020 AJANDA2020 hakkÕnda bilgi, katÕlÕma ça÷rÕ metni Nihai Rapor Geri dönen cevaplar Bilim insanlarÕyla ToplantÕ @ 2. Soru ka÷ÕdÕ internetten gönderildi Analizler & Ara Rapor Verilerin kayda geçilmesi x 1. Soruka÷ÕdÕ 1. Soru ka÷ÕdÕ internetten gönderildi Sadece 1. Soru ka÷ÕdÕnÕ cevaplayana Birinci soru ka÷ÕdÕ: YaúlÕlarÕn güncel ve gelecekteki durumlarÕ de÷erlendirilmektedir. 15 x x økinci soru ka÷ÕdÕ: Beú sorudan ibarettir. ølk soru ka÷ÕdÕnda fikirlerini dile getiren bilim insanlarÕ, bu kez aktif olmaya ça÷ÕrÕlmaktadÕr. Üçüncü aúama: AralÕk 2008’de yapÕlacak toplantÕdÕr. AmacÕmÕz sadece hipotezi kontrol etmek de÷ildir. AynÕ zamanda bilim camiasÕnda yaúlanma ve yaúlÕlÕk konularÕna dikkat çekmek, bilimler arasÕ çalÕúmalarÕn baúlamasÕ için bir temel atmaktÕr. Sorular bilerek genel görüúlere yönelik olarak tasarlanmÕúlardÕr. Uzmanlarla yapÕlacak toplantÕda, bu görüúlerin ardÕndaki gerekçeler tespit edilecektir. Yaúlanma ile ilgili gelece÷in kosepsiyonlarÕnÕ tasarlayabilmek için izlenen yol üç adÕmdan meydana gelmektedir: x x x Durum tespiti: Ajanda2020 kapsamÕnda yapÕlan durum tespiti, Türkiye’de uzman görüúlerine dayanan yaúlanma ve yaúlÕlÕkla ilgili bir bilanço niteli÷indedir. Hedef perspektifi: Uzmanlarla bir araya geldikten sonra yaúlÕlarÕn yaúam durumlarÕnÕ genel olarak düzeltecek acil giriúimler belirlenecektir ve gelecek dönemlerde Akdeniz Üniversitesi Gerontoloji Bölümü açÕndan bunlar hedef perspektifleri olarak kullanÕlacaktÕr. Önlem ve Stratejiler: Hedef perspektiflerine yönelik olarak yapmayÕ düúündü÷ümüz bilimsel araútÕrma ve çalÕúmalardan çÕkacak sonuçlara göre yaúlÕlÕk politikalarÕ için önlemsel ve stratejik öneriler ortaya konulacaktÕr. 3.2 Ölçüm AracÕ ve Ölçek Her ne kadar bilim insanlarÕndan yaúlÕlarÕn durumunu de÷erlendirmeleri istendiyse de, sa÷lÕklÕ de÷erlendirme yapabilmek için gerekli olan ampirik bilgilerde çok büyük eksiklik vardÕr. Ajanda2020 aslÕnda bu eksikli÷e dikkat çeken bir çalÕúmadÕr. ArdÕnda ise yaúlanma ve yaúlÕlÕk olgularÕyla ilgili tutumlarÕn yattÕ÷Õ varsayÕmÕndan hareket etmektedir. DolayÕsÕyla talep edilen de÷erlendirmeler aslÕnda bir tutum ölçümü olarak düúünülmüútür. Diekmann’a (2007, S.241)27 göre basit ve kullanÕmÕ kolay olan Likert-Ölçe÷i, aslÕnda bir ölçek yöntemi de÷ildir. Çünkü Likert-tekni÷inde detaylÕ úekilde tanÕmlanmÕú bir ölçüm modeli koúulu aranmamaktadÕr. Rating-ölçe÷i türlerinden biri olan Likert-ölçe÷inde soru yerine bir görüú belirtilir ve deneklerden bu görüúe “bipolar” cevap ölçe÷iyle katÕlÕp katÕlmadÕklarÕnÕ belirtmeleri istenir. Likert-ölçe÷inin avantajÕ farklÕ içerikte çok sayÕda “Item”in aynÕ ölçekle tasarlanabilmesine sa÷ladÕ÷Õ olanaktÕr. Ama dezavantajÕ, cevaplarÕn birden fazla anlama gelebilece÷idir. Likert-ölçe÷inden söz edebilmek için ölçülmek istenilen tutumun bir tek Item ile de÷il, birden fazla Item, yani bir “Item-bataryasÕ” ile tespit edilmesi ve farklÕ sayÕsal de÷ere sahip cevaplarÕn kurallÕ bir hesaplama ile toplam de÷erinin belirlenmesidir Hesaplama kuralÕ genellikle Item-skorlarÕnÕn basit ortalamasÕna dayanmaktadÕr. Bütün ifadeleri içeren Item-bataryasÕ sistemi ve hesaplama kuralÕ birlikte “Likert-ölçe÷i” olarak tanÕmlanmaktadÕr (Borg & Staufenbiel, 2007, S.21-22)28. Ajanda2020 kapsamÕnda kullanÕlan Likert-ölçe÷i 7-basamaklÕdÕr, yani bipolar skala üzerinde yedi cevap alternatifi yer almaktadÕr. Aúa÷Õda Ajanda2020’nin ilk sorusu örnek olarak verilmiútir. 27 Diekmann, A. Empirische Sozialforschung: Grundlagen, Methoden, Anwendungen, 18.Aufl., Rowohlt: Reinbek bei Hamburg, (2007) 28 Borg, I. & Staufenbiel, T. Theorien und Methoden der Skalierung, 4.vollständig überarbeitete und erweiterte Aufl., Huber: Bern, (2007). 16 ùekil 4: Likert-ölçe÷i. Kesinlikle do÷ru 1. YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú YaúlÕlar günlük yaúam ödevlerinin üstesinden gelme konusunda baúarÕlÕ bir tablo çiziyorlar. 3.3 Denekler Elektronik posta yoluyla Türkiye’nin farklÕ üniversitelerinde çalÕúan 750 uzmana gönderilen birinci soru ve ikinci soru ka÷ÕtlarÕnÕn ikisine 210’u cevap vermiútir. AraútÕrmanÕn denek grubu bunlardan meydana gelmektedir. Sosyoloji, Psikoloji, Siyasal Bilimler, Pedagoji, Hukuk, Ekonomi, Sa÷lÕk Bilimleri, Tarih ve Felsefe alanlarÕnda çalÕúan uzmanlarÕn 139’u erkek, 71’i kadÕndÕr. Böylece %66,2’sini erkekler, %33,8’ni kadÕnlar meydana getirmektedir. Deneklerden kendileri hakkÕnda fazla bilgi vermeleri istenmemiútir. Birbirimizi tanÕmadÕ÷ÕmÕz, sadece internet üzerinden ulaútÕ÷ÕmÕz uzmanlarda ortaya çÕkabilecek olasÕ bir güvensizli÷i göz önüne alarak demografik verileri cinsiyet, yaú, unvan, medeni durum, çocuk sayÕsÕ gibi sorularla sÕnÕrlÕ tutup, güvensizlik yaratabilecek, örne÷in ekonomik durumlarÕ hakkÕnda bilgi vermeleri istenmiútir. Tablo 1: Ajanda2020’ye katÕlan uzmanlarÕn çalÕúma alanÕ ve cinsiyeti UzmanlÕk AlanÕ Toplam SayÕ Sosyoloji Psikoloji Siyasal Bilimler Pedagoji Hukuk Ekonomi Sa÷lÕk Bilimleri Tarih Felsefe Toplam 39 32 26 23 22 21 17 16 14 210 % 18,6 15,2 12,4 11,0 10,5 10,0 8,1 7,6 6,7 100,0 Erkek KadÕn SayÕ 24 25 18 15 14 13 12 10 8 139 % 17,3 18,0 12,9 10,8 10,1 9,4 8,6 7,2 5,8 100,0 SayÕ 15 7 8 8 8 8 5 6 6 71 % 21,1 9,9 11,3 11,3 11,3 11,3 7,0 8,5 8,5 100,0 Tablo 2: Ajanda2020’ye katÕlan uzmanlarÕn yaú grubu ve cinsiyeti Yaú Grubu 25 – 29 30 – 34 35 – 39 40 – 44 45 – 49 50 – 54 >=55 Toplam Toplam Erkek KadÕn SayÕ Yüzde SayÕ Yüzde SayÕ Yüzde 15 22 46 62 27 28 10 210 7,1 10,5 21,9 29,5 12,9 13,3 4,8 100,0 10 17 29 37 22 16 8 139 7,2 12,2 20,9 26,6 15,8 11,5 5,8 100,0 5 5 17 25 5 12 2 71 7,1 10,5 21,9 29,5 12,9 13,3 4,8 100,0 17 4 Bulgular AraútÕrma hipotezinin denek grubunda geçerli olup olmadÕ÷Õ çalÕúmalarÕna ilk önce deskriptif istatistiklerle baúlandÕ. Daha sonra faktör analizleri, korelasyon (Speraman Rho), reliabilite (Cronbach-Alpha) ve çapraz tablo hesaplarÕ (Ki-Kare hesaplarÕ ve Phi) ile veriler üzerinde daha detaylÕ analizler uygulandÕ (Bu istatistik yöntemleri için örne÷in bkz. Bortz, 2005)29. Aúa÷Õda bu çalÕúmalardan elde edilen bulgular iletilmiútir. 4.1 Deskriptif østatistikler Toplam 33 soru yöneltilen deneklerin 7-basamaklÕ Likert-Ölçe÷ine dayanan cevaplarÕnÕn deskriptif da÷ÕlÕmlarÕ aúa÷Õdaki grafikte toplu halde görülmektedir. Sorularda dile getirilen düúünceye katÕlma e÷ilimine iúaret eden 1,2 v3 de÷erleri grafikte “pozitif”, katÕlmama e÷ilimine iúaret eden 5,6 ve 7de÷erleri ise “negatif” kavramÕyla ifade edilmiútir. Ölçe÷in merkezini ifade eden 4 de÷eri ise “kararsÕz” olarak tanÕmlanmÕútÕr. Aúa÷Õda sorularda yer alan ifadeler ve kodlarÕ, Likert-ölçe÷ine dayanan da÷ÕlÕmlarÕ bölüm Ek’te verilmiútir. Yerden kazanmak için tablolarda sadece kodlar kullanÕlacaktÕr. Grafikten hemen algÕlandÕ÷Õ gibi pozitif de÷erlendirmeler ço÷unluktadÕr. Sadede grafi÷in alt bölümünde durumun terse döndü÷ü dikkat çekmektedir. AraútÕrma hipotezinin do÷ru olabilece÷ine dair ilk sinyal, tutumlarda ortaya çÕkan bu “terse dönüú” ile algÕlanmÕútÕr. ùekil 5: Deskriptif istatistikler. 0% 10% 20% 30% 40% 50% 60% 70% 80% 90% 100% Günlük yaúam yeterli÷i Kognitif yeterlik Psiúik yeterlik Ekonomik yeterlik Mesleki biyografi Gelir durumu Tesis mevcudiyeti Tesislere eriúebilirlik Tesislerin uygunlu÷u Tesislerin benimsenirli÷i Hizmet "anlayÕúÕ ÇocuklarÕyla iliúkiler Komúuluk iliúkileri E÷itimin soyutlanma riskini azaltmasÕ E÷itim düzeyi yükselecek, topluma katÕlÕm artacak Gelecekte bireysel yeterlik Gelecekte ba÷lamsal yeterlik Gelecekte çerçeve koúullarÕ YaúlÕlara uygun altyapÕ eksikli÷i YaúlÕlarÕn sorunlarÕnÕ algÕlama noksanlÕ÷Õ Disiplinler arasÕ çalÕúmalar yapÕlmalÕ Bilim insanlarÕna danÕúÕlmalÕ Bilim insanlarÕ yönetimde etkin olmalÕ Yerleúim bölgeleri yaúlÕlara göre uyarlanmalÕ BakÕm sigortasÕ gerekli YaúlÕlara uygun trafik sistemi gereksiz YaúlÕ çalÕúmalarÕna katÕlma iste÷i Sempozyuma katÕlma iste÷i Derne÷e üyelik AjandaAjanda2020 toplantÕsÕan aktÕlma iste÷i Gönüllü çalÕúma iste÷i Gerontolojik faaliyetlere genel ilgi Pozitif KararsÕz Negatif 4.2 Reliabilite, Faktör Analizi, Korelasyon Analizleri Tutum ölçümünde sekiz item-bataryasÕ oluúturulmuútur. AltÕsÕ yaúam durumu teziyle (bireysel yeterlik, ba÷lamsal yeterlik ve çerçeve koúullarÕ), ikisi katÕlÕm-paradoksu teziyle ba÷lantÕlÕdÕr. Ön araútÕrmada uygun görülen sorulardan oluúturulan item-bataryalarÕnÕn reliabilitesi, yani cevaplardaki tutarlÕlÕk Cronbach-Alfa de÷eriyle belirlenmiútir. 29 Bortz, J. Statistik für Human- und Sozialwissenschaftler, 6. Aufl., Springer: Heidelberg, (2005). 18 Genel olarak sosyal araútÕrmalarda 0,8 de÷eri yeterli kabul edilmektedir (Diekmann, 2007). Toplam-skor ile her item’in korelasyon de÷erleri de hesaplanmÕútÕr. Bunun sonucunda bazÕlarÕnÕn toplam-skor ile daha düúük bir korelasyona sahip olduklarÕ saptanmÕútÕr. Bu durumda, koralsyon de÷eri küçük olan item’i devre dÕúÕ bÕrakarak Cronbach-alfa de÷eri yükseltilebilmekte, yani cevaplar arasÕndaki tutarlÕlÕk artmaktadÕr. Bu da tutum ölçümlerinin daha sa÷lÕklÕ olmasÕnÕ sa÷lamaktadÕr. Tabloda (*) iúaretli de÷erler di÷erlerine göre bir hayli küçüktür. Beú tane olduklarÕ görülen bu itemlerden ikisi devre dÕúÕ bÕrakÕlarak, Cronbach-Alfa de÷erlerinde belirgin bir yükselme sa÷lanmÕútÕr. Tabloda hangilerinin analizlerin dÕúÕna çekildi÷i de gösterilmiútir. TutumlarÕ iyi ölçemedi÷i anlaúÕlan item’leri analizlere katmayarak, baúlangÕçta 33 olan soru sayÕsÕ, 31’e indirilmiútir. Tablo 3: Item’lerin reliabilite analiz sonuçlarÕ. Item_Nr SK1Bø SK2Bø SK3Bø SK4BA1 SK5BA1 SK6BA1 SK7BA2 SK8BA2 SK9BA2 SK10BA2 SK11BA2 SK12BA3 SK13BA3 SK14BA3 SK15BA3 SK16ÖG SK17ÖG SK18ÖG Item_Nr SK19KP1 SK20KP1 SK21KP1 SK22KP1 SK23KP1 SK30ÇK SK31ÇK SK32ÇK SK33ÇK Item_Nr SK24KP2 SK25KP2 SK26KP2 SK27KP2 SK28KP2 SK29KP2 Cronbach-Alfa BøREYSEL YETERLøK 0,84 BAöLAMSAL YETERLøK – 1 0,80 BAöLAMSAL YETERLøK – 2 0,79 BAöLAMSAL YETERLøK – 3 0,80 YETERLøKLER ÜZERøNE ÖNGÖRÜLER 0,79 Cronbach-Alfa KATILIM PARADOKSU -1 ÇERÇEVE KOùULLARI 0,83 0,61 Cronbach-Alfa KATILIM PARADOKSU -2 0,80 Item-Total Correlation Uygun görünmeyen (*) 0,72 0,76 0,63 0,63 0,67 0,63 0,49* 0,64 0,56 0,60 0,59 0,66 0,73 0,69 0,37* 0,63 0,67 0,62 Item-Total Correlation Uygun görünmeyen (*) 0,67 0,68 0,62 0,61 0,54 0,53 0,56 0,59 0,02* Item-Total Correlation 0,47* 0,57 0,48* 0,61 0,63 0,54 Item-Total Correlation Uygun görünmeyen (*) devre dÕúÕ bÕrakÕldÕktan sonra 0,72 0,76 0,63 0,63 0,67 0,63 Item 7’nin çÕkarÕlmasÕ kazanç sa÷lamadÕ, Æ De÷iúiklik yapÕlmamÕútÕr. 0,73 0,80 0,67 ÇÕkarÕldÕ 0,63 0,67 0,62 Item-Total Correlation Uygun görünmeyen (*) devre dÕúÕ bÕrakÕldÕktan sonra 0,67 0,68 0,62 0,61 0,54 0,61 0,70 0,67 ÇÕkarÕldÕ Item-Total Correlation Item 24 ve Item 26’nÕn çÕkarÕlmasÕ kazanç sa÷lamadÕ, Æ De÷iúiklik yapÕlmamÕútÕr Cronbach-Alfa Uygun görünmeyen (*) devre dÕúÕ bÕrakÕldÕktan sonra 0,84 0,80 0,79 0,86 0,79 Cronbach-Alfa Uygun görünmeyen (*) devre dÕúÕ bÕrakÕldÕktan sonra 0,83 0,81 0,80 Reliabilitenin yanÕ sÕra ölçülmek istenilenin ölçüp ölçmedi÷i de önemlidir. østatistiksel açÕdan bunun anlamÕ, tutumu ölçmeye çalÕúan istem-bataryasÕnÕn tek boyutlu olmasÕnÕn gerekti÷idir. østatistik açÕsÕndan cevaplanmasÕ gereken soru, item bataryasÕndaki tüm sorularÕ tek faktöre indirgemenin mümkün olup olmadÕ÷ÕdÕr. DolayÕsÕyla tek faktörle açÕklanabilen varyans oranÕna bakmak gerekir. Faktör analizleri, bütün item-bataryalarÕnda tek faktöre indirgeme yapÕlabildi÷ini göstermiútir. Faktör analizlerinde uygulan farklÕ yöntemlerden burada kullanÕlanÕ “temel faktör metodu” olmuútur. KatÕlÕm paradoksunu ölçmeye çalÕúan item’de 19 boyut indirgemesi sonucunda tek faktörle açÕklanabilen varyans oranlarÕnÕn bir hayli düúük olduklarÕ dikkat çekmektedir. Di÷erlerinde ise yeterince yüksektirler (Faktör analizleri için örn. bkz. Bortz & Döring, 2006)30. ùekil 6: AçÕklanabilen varyans oranlarÕ (Faktör Analizi; Temel Faktör Metodu) Item Tek Faktörle açÕklanabilen Varyans Yorum Bireysel Yeterlik %75 Tatmin edici düzeyde Ba÷lamsal Yeterlik 1 %71 Tatmin edici düzeyde Ba÷lamsal yeterlik 2 %55 Düúük düzeyde Ba÷lamsal Yeterlik 3 %78 Tatmin edici düzeyde Öngörüler %71 Tatmin edici düzeyde Çerçeve KoúullarÕ %73 Tatmin edici düzeyde KatÕlÕm Paradoksu 1 %59 Düúük düzeyde KatÕlÕm Paradoksu 2 %49 Düúük düzeyde Reliabilite ve faktör analizlerinin yanÕ sÕra deneklerin cevaplarÕna yaú, cinsiyet ve uzmanlÕk alanlarÕnÕn etkileri korelasyon hesaplarÕ ve ki-kare testiyle belirlenmiútir. øki kategoriden meydana gelen cinsiyete ba÷lÕ olasÕ etkiler “Phi” katsayÕsÕ hesaplanarak belirlenmiútir. Aúa÷Õdaki tabloda bunlarÕn sonuçlarÕ topluca verilmiútir. Boú bÕrakÕlan yerlerde istatistiksel manidarlÕk p0,05 düzeyinin üzerindedir. Korelasyon hesaplarÕn “*” ve “**” iúaretleriyle gösterilen istatistiksel manidarlÕk düzeyi tabloda verilmiútir. Görüldü÷ü gibi cevaplara cinsiyetin ve uzmanlÕk alanÕnÕn etkisinden söz edilemez. økisinde de sadece iki soruda buna rastlanmÕútÕr. DolayÕsÕyla úimdilik bunun tesadüfen ortaya çÕktÕ÷Õndan hareket edilmesinde daha do÷ru olur. Buna karúÕn denelerin yaúÕyla cevaplarÕ arasÕnda ba÷lantÕ bulundu÷unu kabul etmeyi gerektiren bulgular elde edilmiútir. Korelasyon hesaplarÕ, neredeyse bütün cevap da÷ÕlÕmlarÕnÕn yaú faktörüyle ilgileúim içersinde oldu÷unu göstermiútir. SPSS programÕyla yapÕlan analizler, bu programÕn sundu÷u bir olanakla güvenilirli÷i artmaktadÕr. 10.000 adet örneklemi temel alarak “çapraz-tablo” da÷ÕlÕmlarÕ üzerinde uygulanan ki-kare-testleri 31 sorunun 11únde yaúa ba÷lÕ istatistiksel manidarlÕ÷Õn bulundu÷unu göstermiútir. Bunlardan hareket ederek, deneklerin yaúlÕyla, yaúlÕlÕk ve yaúlanmaya yönelik tutumlarÕ arasÕnda tesadüfe dayanmayan bir e÷ilimin varlÕ÷Õndan söz edilebilir. 30 Bortz, J. & Döring, N. Forschungsmethoden und Evaluation für Human- und Sozialwissenschaftler, 4. überarbeitete Aufl., Springer: Heidelberg, (2006). 20 Tablo 4: Tutumlarda yaú, cinsiyet ve uzmanlÕk alanÕnÕn etkileri. Item_Nr SK1Bø SK2Bø SK3Bø SK4BA1 SK5BA1 SK6BA1 SK7BA2 SK8BA2 SK9BA2 SK10BA2 SK11BA2 SK12BA3 SK13BA3 SK14BA3 SK16ÖG SK17ÖG SK18ÖG SK19KP1 SK20KP1 SK21KP1 SK22KP1 SK23KP1 SK30ÇK SK31ÇK SK32ÇK SK24KP2 SK25KP2 SK26KP2 SK27KP2 SK28KP2 SK29KP2 Yaúa ba÷lÕ istatistiksel manidarlÕk BøREYSEL YETERLøK BAöLAMSAL YETERLøK –1 BAöLAMSAL YETERLøK – 2 BAöLAMSAL YETERLøK – 3 YETERLøKLER ÜZERøNE ÖNGÖRÜLER KATILIM PARADOKSU -1 ÇERÇEVE KOùULLARI KATILIM PARADOKSU -2 Ki-Kare-Testi (Monte-CarloMetoduyla) (p) < 0,05 <0,05 <0,05 <0,05 <0,05 <0,05 <0,05 <0,05 <0,05 <0,05 <0,05 - Yaúa ba÷lÕ korelasyonlar istatistiksel manidarlÕk Spearman-Rho * p=<0,05 ** p=<0,01 0,26** 0,29** 0,15* 0,16* 0,20* 0,20* 0,07 0,17* 0,11 0,08 0,14* 0,27** 0,31** 0,19** 0,25** 0,25** 0,24** 0,21** 0,19** 0,21** 0,15* 0,17* 0,22** 0,21** 0,22** -0,06 -0,127* -0,257** -0,09 -0,20** -0,21** UzmanlÕk AlanÕna göre Ki-Kare-Testi (Monte-CarloMetoduyla) (p) <0,05 <0,05 - Cinsiyete ba÷lÕ istatistiksel manidarlÕk Phi-Testi (Monte-CarloMetoduyla) (p) <0,05 <0,05 - Korelasyon katsayÕlarÕna bakÕldÕ÷Õnda en alttaki altÕsÕnÕn negatif olduklarÕ ve ikisi dÕúÕnda kalan dördünün üçünde istatistiksel manidarlÕk düzeyinin p0,01 oldu÷u görülmektedir. Bunun anlamÕ, bireylerin yaú yükseldikçe sorularda dile gelen ifadelere katÕlma e÷iliminde belirgin bir artÕúÕn ortaya çÕktÕ÷ÕdÕr. KatÕlÕm paradoksuyla ba÷lantÕlÕ sorularda saptanan yaúa ba÷lÕ negatif korelatif iliúki, bireylerin yaúlÕlara yönelik uygulamalara ve çalÕúmalar pratik olarak katÕlmamaya e÷imli olduklarÕdÕr. Faktör analizleri tek faktöre indirgeme açÕklanabilen varyans oranÕnÕn düúük oldu÷unu, bu yüzden katÕlÕm paradoksunu açÕklamada yetersiz kaldÕ÷ÕnÕ göstermiútir. Di÷erlerindeki kadar belirgin olmayan tutum paradoksu, çok dikkatli yorumlanmalÕ, daha ziyade ölçe÷in, bu tutumlarÕ iyi ölçemedi÷inden hareket edilmeli, daha iyi ölçekler tasarlanarak yeni ölçümlere baúvurulmalÕdÕr. 21 Tablo 5: KatÕlÕm paradoksu (korelasyon hesaplarÕyla). SK1 SK2 0,72 SK3 0,56 SK2 SK4 SK5 SK7 SK8 SK9 SK10 SK12 SK13 SK16 SK17 SK19 SK20 SK21 SK22 SK23 SK30 0,57 SK6 0,49 0,36 SK9 0,36 0,51 SK10 0,37 0,49 0,50 SK11 0,37 0,52 0,39 0,47 0,72 0,59 SK28 0,66 SK17 0,57 SK18 0,48 0,56 SK20 0,60 SK21 0,53 0,48 SK22 0,44 0,49 0,49 SK23 0,41 0,44 0,42 0,47 SK31 0,58 SK32 0,57 SK24 SK29 SK27 Problem görmek Plan yapmak Karar almak, taleplerde bulunmak SK14 SK28 SK26 KATILIM PARADOKSU SK13 SK27 SK25 0,55 SK8 SK26 SK24 0,61 SK5 SK25 SK31 KATILIM PARADOKSU Uygulamaya katÕlmamak! Uygulama ile ilgili de÷iúenlerin hepsi problem, plan ve karar de÷iúkenleriyle negatif ilgileúim gösteriyor. 0,68 - 0,40 -0,39 -0,43 -0,44 -0,43 -0,26 -0,30 -0,33 -0,40 -0,33 0,37 -0,34 -0,36 -0,40 -0,32 -0,45 0,38 0,42 -0,32 -0,36 -0,34 -0,41 -0,34 0,43 0,55 0,36 -0,29 -0,28 -0,34 -0,34 -0,31 0,35 0,42 0,44 0,48 -0,33 -0,34 -0,37 -0,33 -0,31 0,36 0,39 0,29 0,47 22 0,46 ùekil 7: KatÕlÕm paradoksu: Problemi görme, planlar üretme, kararlar alma, taleplerde bulunma. KatÕlÕm Paradoksu 1 Planlar, Talepler, Kararlar 80 70 67,6 66,7 62,4 61,4 61,4 60 % 50 40 30 20 19,5 17,1 21 18,1 16,2 15,3 17,2 20,5 17,6 18,1 10 0 Uygun altyapÕ úart Problemi görebilmek gerek Disiplinler arasÕ iúbirli÷ine ihtiyaç var Evet KararsÕz Bilim insanlarÕna sorulmalÕ Uygulamalarda bilim insalarÕ görev almalÕ HayÕr 23 ùekil 8: Çözüm uygulamalarÕna katÕlamama e÷ilimi. KatÕlÕm Paradoksu 2 Uygulama 70 62,3 59,5 59,1 60 58,6 57,7 57,2 50 % 40 30 24,8 24,3 23,8 21,9 20 16,3 16,3 17,7 15,8 23,4 23,3 19 19,5 10 0 ÇalÕúmalara katÕlma iste÷i Gerontoloji Derne÷in çalÕúmalarÕna Ajanda2020 toplantÕsÕna Gönüllü çalÕúma iste÷i sempozyumuna katÕlma gelir mi katÕlma iste÷i iste÷i østekli KararsÕz Di÷er faaliyetlere katÕlma iste÷i østeksiz 24 5 TartÕúma ve Gelece÷e Yönelik Görüúler Sosyal sorunlarÕ tanÕmlama olana÷Õna sahip aktör Türkiye’de yaúlanma ve yaúlÕlÕ÷Õ sosyal sorun olarak tanÕmlamaktan kaçÕndÕklarÕ hipotezinden hareket ederek, böyle bir tutumun var olup olmadÕ÷ÕnÕ ölçmeye çalÕútÕ÷ÕmÕz Ajanda2020’nin bulgularÕ genel olarak de÷erlendirilirse, bu tutumun varlÕ÷ÕnÕ kanÕtladÕ÷Õ söylenemez. Fakat düúündürücü izlerine rastlanmÕútÕr. KatÕlÕm-paradoksu teorisinin ileri sürdü÷ü uygulama safhasÕnda katÕlÕm iste÷indeki azalmanÕn varlÕ÷Õ algÕlanmÕú, ancak kesinlik kazanmamÕútÕr. Buna karúÕn yaúlÕlarÕn objektif yaúam durumlarÕnÕn çok olumsuz oldu÷u bilinen Türkiye’de araútÕrmaya katÕlan denek grubunun abartÕlÕ bir iyimserlik içersinde olduklarÕ söylenebilir. Yaúam durumu modelinin bütün boyutlarÕnda 10 kiúiden 6’sÕ yaúlÕlarÕ günlük yaúam yeterli÷i açÕsÕndan olumlu algÕlamaktadÕr. Bunu olumlu bir yoruma tabi tutacak olursak, uzmanlar arasÕnda yaúlÕ görüntülerinin pozitif oldu÷u söylenebilir. Fakat ampirik verilere dayanan bulgular, Türk yaúlÕsÕnÕn bu kadar olumlu bir de÷erlendirmeye tabi tutulmasÕnÕn mantÕklÕ olmadÕ÷Õna iúaret etmektedir. Kronik hastalÕklar, engellilikler, bakÕma muhtaçlÕk, konut, çalÕúma,gelir, meslek veya yaúlÕ kadÕnlarÕn sorunlarÕ, bu de÷erlendirmenin ardÕnda baúka sorunlarÕn yatabilece÷ine iúaret etmektedir. En iyimser tahminle, ilk defa böyle bir konuyla bilimsel bir ilgileniú gösterdikleri, gerontolojik bilgilerin noksanlÕ÷Õndan ötürü ve belki de biraz gurur meselesi yaptÕklarÕ kabul edilerek, gerçek tutumlarÕnÕ gizledikleri varsayÕmÕndan hareket edilebilir. Özellikle yaúÕ yükseldikçe yaúlÕlarÕ olumlu de÷erlendirme e÷ilimin arttÕ÷Õ görülmektedir. Bunun bir taraftan bireysel yaúlanmayla ba÷lantÕlarÕ olabilir. Sosyoekonomik statüsü yüksek olan bu denek grubunun “yaúlÕlarÕ”, kendilerinden yola çÕkarak genel yaúlÕ popülasyonunu de÷erlendirirken, kendileriyle iliúkili pozitif yaúlÕ görüntülerinin, toplumda yaygÕn oldu÷unu kabul etmiú olabilirler. Baúka bir neden olarak gençlere nazaran daha uzun süreden beri kendi uzmanlÕk alanlarÕnda görev yapmalarÕ da kabul edilebilir. Olumsuz bir de÷erlendirme bu göreli uzun uzmanlÕk süresi zarfÕnda yaúlanan toplumu dikkate almamayÕ kabullenmek anlamÕna geliyor úeklinde yorumlanmÕú, bu yüzden bir bakÕma suçu gizleme e÷ilimi göstermiú olabilirler. Her ne kadar katÕlÕm paradoksu sorularÕ, gerontolojik çalÕúmalara yönelik katÕlÕm iste÷ini tam manasÕyla ortaya koyacak özelliklere sahip de÷ilse de, yaú yükseldikçe çalÕúmalara katÕlmama iste÷inin arttÕ÷ÕnÕ göz ardÕ etmemek yerinde olur. Bundan sonraki araútÕrmalarda bu konunun daha detaylÕca incelenmesinde yarar vardÕr. Öte yandan böyle bir e÷ilimin varlÕ÷Õ, sevindirici olarak da kabul edilebilir. Çünkü genç uzmanlarda yaúlÕ çalÕúmalarÕna katÕlma iste÷inin daha fazla oldu÷u anlamÕna gelmektedir ve gelecek yÕllarda Gerontoloji Bölümü de ö÷retime geçince, Türkiye’de ilk gerontolog nesil, gençler meydana gelecektir. Bu da genç kuúak gerontologlarÕn iúlerine “dört elle” sarÕlaca÷Õ umudumuzu kamçÕlamaktadÕr. Yine de denek grubunda abartÕlÕ bir iyimserli÷in yaygÕn oldu÷u görülmüú, Türkiye’de uzmanlara yönelik, gerontolojik bilgi aktarÕmÕnÕn gereklili÷ine iúaret etmiútir. ùimdiye kadar daha çok kamuoyuna yönelik çalÕúmalar yapmaya çalÕúan Gerontoloji Bölümü, Ajanda2020’nin uzmanlarÕn tutumlarÕnÕn ölçüldü÷ü bölümünden kendine yen bir görev türetmiútir. Önümüzdeki yÕllarda Gerontoloji alanÕnda Türkiye’de disiplinler arasÕ iúbirli÷inin baúlayabilmesi için bilim adamlarÕnÕn Gerontolojinin önemi, amaç ve hedefleri, farklÕ bilimler açÕsÕndan yarattÕ÷Õ olanaklar üzerine detaylÕ úekilde bilgilendirilmeleri gerekmektedir. 25 Fakat Gerontolojinin Türkiye’deki algÕlanÕúÕ kaygÕ vericidir. Bir taraftan kendisini bilim camiasÕna tanÕtmasÕ, di÷er taraftan yaúlanma süreçlerinin tek bilimin (örn. TÕbbÕn) alanÕ olmadÕ÷ÕnÕ kabul ettirmesi kolay olmayacaktÕr. Gerontolojide ilerlemiú ülkelerde bile Gerontolojiye olumsuz yaklaúÕmlar devam etmektedir. Gazeteci-yazar Schirrmacher’in (2005)31 sözleri buna iúaret etmektedir: “Onlar [Babyboomer] bizi (…) Gerontoloji ile ilgilenmeye zorlayacaklardÕr” (S.72). YaúlÕlara yardÕmcÕ olmaktan çok yaúlÕlardan úikayetçi olmak anlamÕna gelen söz, Türkiye’de Gerontolojinin hedefini göstermektedir: YaúlÕlar, sosyal sorunlarÕ tanÕmlama olana÷Õ olan aktörleri, yaúlÕlÕ÷Õ toplumsal sorun olarak tanÕmlamak isteseler de istemeseler de, onlarÕ buna zorlayacak derecede sosyoekonomik güce sahip olmalÕdÕrlar. Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020’ye baúlarken uzmanlarÕn yaúlanmayla iliúkili görüú ve tutumlarÕ hakkÕnda hiçbir úey bilmiyorduk. ùimdi ise biraz bir úeyler ö÷rendik ve bunlarÕn denli yetersiz olduklarÕnÕ artÕk biliyoruz. AraútÕrmacÕlÕk, bilgisizli÷in bilincine varmakla baúlar. Ajanda2020’nin asgari faydasÕ bu olmuútur. 31 Schirrmacher, F. Das Methusalem-Komplott, Heyne: München, (2005). 26 6 Kaynakça Borg, I. & Staufenbiel, T. Theorien und Methoden der Skalierung, 4.vollständig überarbeitete und erweiterte Aufl., Huber: Bern, (2007). Bortz, J. & Döring, N. Forschungsmethoden und Evaluation für Human- und Sozialwissenschaftler, 4. überarbeitete Aufl., Springer: Heidelberg, (2006). Bortz, J. Statistik für Human- und Sozialwissenschaftler, 6. Aufl., Springer: Heidelberg, (2005). Cloerkes, G. Soziologie der Behinderten. Eine Einführung, 2.Aufl.. Edition “S”. Univ. Verlag Winter: Heidelberg, (2001). Diekmann, A. Empirische Sozialforschung: Grundlagen, Methoden, Anwendungen, 18.Aufl., Rowohlt: Reinbek bei Hamburg, (2007) Hinte, W. & Karas, F. Die Aktionsforschung in der Gemeinwesenarbeit, Handbuch Aktivierende Befragung : Konzepte, Erfahrungen, Tips für die Praxis. Ed: M.Lüttringhaus & H. Richers. Arbeitshilfen für Selbsthilfe- und Bürgerinitiativen, Nr. 29. Stiftung Mitarbeit: Bonn, (2003). Pp: 36-54. Klie, T. & Brandenburg, H. Gerontologie und Pflege: Beiträge zur Proffessionalisierungsdiskussion in der Pflege alter Menschen, Vincentz: Hannover, (2003). Klie, T. Rechtskunde, 8. überarbeitete und aktualisierte Aufl., Vincentz: Hannover, (2006). Kruse, A. & Martin, M. Enzyklopädie der Gerontologie: Alternsprozesse in multidisziplinärer Sicht. Huber: Bern, Göttingen, Toronto, Seattle, (2004). Kruse, A. & Martin, M. Vorwort, Enzyklopädie der Gerontologie: Alternsprozesse in multidisziplinärer Sicht, Ed: A. Kruse & M. Martin. Huber: Bern, Göttingen, Toronto, Seattle, (2004). Pp: 9-10. Lehr, U. Alternstheorien – Einführung, Gerontologie: Medizinische, psychologische und sozialwissenschaftliche Grundbegriffe, 3., vollständig überarbeitete Aufl., Ed: W.D. Oswald, U.Lehr, C. Sieber, J. Kornhuber. Kohlhammer: Stuttgart, (2006). Pp: 19-20. Lüscher, K. & Liegle, L. Generationenbeziehungen in Familie und Gesellschaft, UVK Verlagsgesellschaft: Konstanz, (2003). Martin, M. & Kliegel, M. Psychologische Grundlagen der Gerontologie. Kohlhammer: Stuttgart, (2005). Oswald, W.D., Lehr, U., Sieber, C. & Kornhuber, J. Gerontologie: Medizinische, psychologische und sozialwissenschaftliche Grundbegriffe, 3., vollständig überarbeitete Aufl., Kohlhammer: Stuttgart, (2006). Pöppel, E., Bullinger, M., & Härtel, U. Medizinische Psychologie und Soziologie. Chapman & Hall, (1994). Reinert, A. Mobilisierung der Kompetenz von Laien – Die Methode der Planungszelle/Bürgergutachten, Wege zur Zukunftsfähigkeit – ein Methodenhandbuch. Arbeitshilfen für Selbsthilfe- und Bürgerinitiativen Nr. 19. Ed: H. Apel, D. Dernbach, T. Ködelpeter & P. Weinbrenner. Stiftung Mitarbeit: Bonn, (1998). Pp: 115 – 126. Ritter, U.P. and Hohmeier, J. Alterspolitik. Oldenbourg Verlag: München, Wien, (1999). Schirrmacher, F. Das Methusalem-Komplott, Heyne: München, (2005). Schulz-Nieswandt, F. Sozialpolitik und Alter. Kohlhammer: Stuttgart, (2006). T. C. BaúbakanlÕk østatistik Kurumu, Ankara, (2002). T. C. BaúbakanlÕk østatistik Kurumu, Ankara, (2005). T. C. BaúbakanlÕk Türkiye østatistik Kurumu, Türkiye Özürlüler AraútÕrmasÕ. YayÕn NumarasÕ 2913. DøE MatbaasÕ: Ankara, (2002). Thomae, H. Probleme der Konzeptualisierung von Alternsformen, Psychosoziale Gerontologie, Band 1: Grundlagen. Jahrbuch der Medizinischen Psychologie 15. Ed: A. Kruse. Hogrefe, Verlag für Psychologie: Göttingen, Bern, Toronto, Seattle, (1998). Pp: 35-50. Toman, W. Einführung in die Psychologie. Band 2: Affektivität, Motivation, Persönlichkeit, Soziale Kontexte. Rombach: Freiburg, (1973). Tomas Palm, Information – för bättre demokrati, ekonomi och folkhälsa, Informationens möjiligheter. Ed: Malle Jöever. Stockholm, (1987). 27 Tufan, ø. Birinci Türkiye YaúlÕlÕk Raporu, GeroYay: Antalya, (2007). Tufan, ø. Türkiye’de Yaúlanmak ve YaúlÕlÕk, GeroYay: Antalya, (2006). Wahl, H.-W. & Heyl, V. Gerontologie: Einführung und Geschichte. Kohlhamer: Stuttgart, (2004). Wahl, H.-W. & Tesch-Römer, C. Angewandte Gerontologie in Schlüsselbegriffen. Kohlhammer: Stuttgart, (2002). Wahl, H.-W. Entwicklung gerontologischer Forschung, Enzyklopädie der Gerontologie: Alternsprozesse in multidisziplinärer Sicht, Ed: A. Kruse & M. Martin. Huber: Bern, Göttingen, Toronto, Seattle, (2004). Pp: 29-48. Wahl, H.-W. Entwicklung gerontologischer Forschung, Enzyklopädie der Gerontologie: Alternsprozesse in multidisziplinärer Sicht, Ed: A. Kruse & M. Martin. Huber: Bern, Göttingen, Toronto, Seattle, (2004). Pp: 29-48. 28 7 Ek 7.1 Tablolar Tablo 6: Deskriptif istatistikler (devamÕ bundan sonraki iki sayfadadÕr). Item_Nr BøREYSEL YETERLøK SK1Bø YaúlÕlar günlük yaúam ödevlerinin üstesinden gelme konusunda baúarÕlÕ bir tablo çiziyor. (GÜNLÜK YAùAM, FøZøKSEL ÖZELLøKLER) Sürücülerin belli bir yaútan sonra ehliyetleri alÕnmalÕdÕr düúüncesi saçmalÕktÕr. (KOGNøTøF YETERLøK) (KOGNøTøF YETERLøK) YaúlÕlar toplum açÕsÕndan önemli bir psikolojik potansiyel meydana getiriyorlar (PSøùøK YETERLøK) BAöLAMSAL YETERLøK – 1 Ekonomik Birikim Yoksulluk Türkiye’de genel bir sorun, yaúlÕlarÕn daha dezavantajlÕ olduklarÕ söylenemez (EKONOMøK YETERLøK) Türkiye’nin úartlarÕnÕ ve son yarÕm asÕrlÕk dönemi dikkate alarak de÷erlendirecek olursa mesleki biyografi açÕsÕndan yaúlÕlarÕn durumundan úikayetçi olmamak gerekir. (MESLEKø BøYOGRAFø) Türkiye’nin koúullarÕ içersinde de÷erlendirmek kaydÕyla yaúlÕlarÕn gelir durumu, di÷er gruplarÕnkinden daha olumsuz de÷ildir (GELøR DURUMU) BAöLAMSAL YETERLøK – 2 AltyapÕsal Birikim YaúlÕ sayÕsÕnÕn az oldu÷u Türkiye’de yaúlÕlara hizmet sunan tesislerin sayÕsÕ yeterlidir. (MEVCUDøYET) Tesislere eriúme konusunda yaúlÕlar önemli bir sorun yaúamÕyorlar (ERøùEBøLøRLøK) Tesisler yaúlÕlarÕn fiziksel özelliklerine büyük ölçüde uygundur (UYGUNLUK) Tesisler yaúlÕlar tarafÕndan büyük ölçüde benimsenmektedir SK2Bø SK3Bø SK4BA1 SK5BA1 SK6BA1 SK7BA2 SK8BA2 SK9BA2 SK10BA2 Kesinlikle do÷ru YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú 11,4 30,5 22,4 11,0 9,5 9,0 6,2 9,0 26,2 20,0 21,4 13,8 4,8 4,8 13,8 29,5 13,8 18,1 18,6 4,8 1,4 15,2 4,8 Kesinlikl e yanlÕú 3,3 Kesinlikl e do÷ru 7,1 40,5 13,8 YarÕ yarÕya 15,2 11,0 34,8 21,4 13,8 10,5 6,7 1,9 14,3 26,7 20,5 13,3 9,0 12,4 3,8 9,0 4,3 Kesinlikl e yanlÕú 5,2 Kesinlikl e do÷ru 9,0 32,9 26,2 YarÕ yarÕya 13,3 6,7 27,1 22,9 18,6 19,0 4,3 1,4 9,5 21,4 13,8 20,5 11,9 13,8 9,0 15,7 17,6 24,3 11,4 17,6 8,6 4,8 29 SK11BA2 SK12BA3 SK13BA3 SK14BA3 SK15BA3 SK30ÇK SK31ÇK SK32ÇK SK33ÇK SK16ÖG SK17ÖG SK18ÖG (BENøMSENøRLøK) Hizmet sektöründeki geliúmeler yaúlÕ hizmeti sunan personelin hizmet anlayÕúÕnÕ da olumlu úekilde etkiledi (HøZMET ANLAYIùI) BAöLAMSAL YETERLøK – 3 Sosyal Birikim YaúlÕlarÕn yetiúkin çocuklarÕyla iliúkileri olumlu bir çizgide ilerliyor (ÇOCUKLARIYLA øLøùKøLERø) Komúuluk iliúkilerine toplum olarak ne denli önem verdi÷imizi düúünürse, yaúlÕlarÕn bu kapsamda sosyal çevreye gayet iyi úekilde entegre edildiklerinden haret etmek gerekir (SOSYAL øLøùKø) Topluma katÕlÕmda zorluk yaúayan yaúlÕlar öncelikle e÷itim düzeyi düúük olanlardÕr (EöøTøM VE TOPLUMA KATILIM) E÷itime verdi÷imiz önem gelecekte daha fazla yaúlÕnÕn topluma katÕlabilece÷ini gösteriyor (KATILIM) ÇERÇEVE KOùULLARI Sa÷lÕk-Konut-Hukuk –Trafik Türkiye’de yaúlÕlara uygun bir kentleúme úart. (YERLEùøM BÖLGELERø) Sosyal güvenlik sistemimize BAKIM SøGORTASI eklemeliyiz (YASA). YaúlÕlara uygun bir trafik sistemi pahalÕ olur (TRAFøK SøSTEMø). YaúlÕlara yönelik özel yasalar uyun de÷il, eúitlik ilkesine aykÕrÕ, hukukta yaúlÕ-genç ayrÕmÕ olmaz (HUKUK) ÖNGÖRÜLER Bireysel yeterlik-Ba÷lamsal yeterlik-Çerçeve koúullarÕ Bugünden gelece÷e bakÕnca ülkemizde aktif ve zinde yaúlÕlarÕn ço÷aldÕ÷Õ bir toplumu görüyorum (BøREYSEL YETERLøK) Gelecekte gençleri bilgi ve tecrübeleriyle yönlendiren yaúlÕlarÕn ço÷aldÕ÷Õ bir toplum bekliyorum (BAöLAMSAL YETERLøK) Böyle giderse gelecekte yaúlÕlarÕn özelliklerine uygun fiziksel çevreleri ço÷almÕú bir Türkiye bekliyorum 18,1 22,4 19,0 Kesinlikle do÷ru 10,5 16,7 9,5 YarÕ yarÕya 3,8 Kesinlikle yanlÕú 11,0 33,3 25,2 11,4 8,1 7,1 3,8 13,3 31,0 15,7 19,5 10,0 7,6 2,9 18,6 28,1 13,8 15,7 15,2 5,7 2,9 8,6 33,3 19,0 16,7 8,1 6,2 8,1 11,4 7,6 Kesinlikl e yanlÕú 3,3 Kesinlikl e do÷ru 9,5 27,6 22,9 YarÕ yarÕya 17,6 11,9 24,8 23,8 17,1 14,3 5,2 2,9 11,0 24,8 24,8 16,2 11,9 6,7 4,8 10,0 22,4 21,4 13,8 14,3 9,0 9,0 15,7 4,3 Kesinlikl e yanlÕú 3,3 Kesinlikl e do÷ru 9,0 37,6 15,2 YarÕ yarÕya 14,8 11,9 32,9 21,9 15,2 8,6 7,1 2,4 15,7 26,7 19,5 14,8 9,5 10,0 3,8 30 (ÇERÇEVE KOùULLARI) KATILIM PARADOKSU -1 SK19KP1 SK20KP1 SK21KP1 SK22KP1 SK23KP1 Item_Nr SK24KP2 SK25KP2 SK26KP2 SK27KP2 SK28KP2 SK29KP2 YaúlÕlara uygyun altyapÕlara ihtiyacÕmÕz var Yetki sahibi aktörler toplumsal boyutlara eriúen yaúlÕlÕk problemini görememektedir Toplumsal yaúlanma bizi disiplinler arasÕ çalÕúmalara yöneltmelidir YaúlÕlÕk sorunlarÕ en iyi úekilde bilim insanlarÕnÕn danÕúmanlÕ÷Õnda çözülebilirler YaúlÕlara yönelik hizmetler daima uzmanlar tarafÕndan yönetilmelidir KATILIM PARADOKSU -2 YaúlÕ çalÕúmalarÕndan haberdar ediliyor olsam bunlara hemen katÕlÕrÕm. Uluslar arasÕ Sosyal ve UygulamalÕ Gerontoloji Sempozyumuna katÕlmak itiyorum. Ulusal Sosyal ve UygulamalÕ Gerontoloji Derne÷i üyesi olmak istiyorum. AjandaAjanda2020 toplantÕsÕ listesine adÕmÕ yazabilirisiniz. Ulusal Sosyal ve UygulamalÕ Gerontoloji Derne÷i’nin yaúlÕlar için düzenleyce÷i kursalarda gönüllü çalÕúmak istiyorum. Gelecekte yapaca÷ÕnÕz gerontolojik faaliyetler için listeye adÕmÕ kaydediniz. Kesinlikl e do÷ru 9,0 10,0 34,8 25,7 YarÕ yarÕya 17,1 19,5 10,5 11,9 4,8 5,2 Kesinlikl e yanlÕú 1,0 23,8 26,7 12,4 23,3 31,0 16,2 12,9 2,4 1,9 12,4 23,8 25,2 21,0 11,4 5,7 ,5 11,9 22,4 27,1 20,5 12,4 4,3 1,4 23,8 21,0 Kesinlikl e yanlÕú 14,3 Kesinlikl e do÷ru 1,0 4,3 11,0 YarÕ yarÕya 24,8 1,0 4,8 10,5 24,3 22,9 27,6 9,0 1,0 3,8 11,0 21,9 27,1 23,3 11,9 2,9 2,9 6,2 4,8 8,6 15,7 23,8 19,0 21,0 21,0 26,2 25,7 11,4 11,0 2,9 5,2 15,2 19,5 18,6 24,8 13,8 31 Tablo 7: Yaú faktörüne ba÷lÕ korelasyonlar (devamÕ arka sayfadadÕr). Yaú GruplarÕna Göre Korelasyon Item_Nr BøREYSEL YETERLøK SK1Bø SK2Bø Genel olarak yaúlÕlar günlük yaúam ödevlerinin üstesinden gelebilecek durumdadÕr (GÜNLÜK YAùAM, FøZøKSEL ÖZELLøKLER) YaúlÕ sürücülerin belli bir yaútan sonra ehliyetlerinin geri çekilmesi düúüncesi saçmalÕktÕr (KOGNøTøF YETERLøK) (KOGNøTøF YETERLøK) ønsanlar yaúlandÕkça yaúam tecrübelerinden edindikleri bilgiler artÕyor; olaylarÕ daha sakin ve mantÕklÕ analiz edebiliyorlar; gençlerin ço÷unlukta oldu÷u toplumumuz açÕsÕndan yaúlÕlar önemli bir psikolojik potansiyel meydana getiriyorlar (PSøùøK YETERLøK) BAöLAMSAL YETERLøK – 1 Ekonomik Birikim SK3Bø SK4BA1 SK5BA1 SK6BA1 SK7BA2 SK8BA2 SK9BA2 SK10BA2 SK11BA2 SK12BA3 SK13BA3 SK14BA3 SK15BA3 Yoksulluk genel bir sorun, yaúlÕlarÕn bu açÕdan daha dezavantajlÕ olduklarÕ söylenemez (EKONOMøK YETERLøK) Son 50 yÕl dikkate alÕndÕ÷Õnda, mesleki biyografi açÕsÕndan yaúlÕlarÕn tatmin eden bir görüntü sunduklarÕ söylenebilir (MESLEKø BøYOGRAFø) YaúlÕlarÕn gelir durumu genelinkinden daha olumsuz de÷ildir (GELøR DURUMU) BAöLAMSAL YETERLøK – 2 AltyapÕsal Birikim Nüfusumuzun içinde yaúlÕ sayÕsÕnÕn az oldu÷unu dikkate alÕrsa, yaúlÕlara hizmet sunulan tesislerin sayÕsÕ yeterlidir (MEVCUDøYET) YaúlÕlara hizmet sunulan tesislere yaúlÕlarÕn eriúme konusunda çok önemli sorunlarla karúÕ karúÕya olduklarÕ söylenemez.(ERøùEBøLøRLøK) YaúlÕ hizmeti sunulan tesislerin yaúlÕlarÕn fiziksel ve psiúik özelliklerine büyük ölçüde uygun olduklarÕ söylenebilir (UYGUNLUK) YaúlÕlara hizmet sunulan tesislerde yaúlÕlarÕn ihtiyaçlarÕna cevap verilmeye çalÕúÕldÕ÷Õ düúünülürse, bu tesislerin yaúlÕlar tarafÕndan büyük ölçüde benimsendikleri söylenebilir (BENøMSENøRLøK) Turizm ülkesi Türkiye’de hizmet anlayÕúÕnda olumlu bir geliúme yaúandÕ ve her alana yansÕdÕ, bu bakÕmdan yaúlÕ hizmeti sunan personelin de hizmet anlayÕúÕ tatmin edici bir düzeye ulaútÕ (HøZMET ANLAYIùI) BAöLAMSAL YETERLøK – 3 Sosyal Birikim YaúlÕlarÕn çocuklarÕyla iliúkileri büyük ölçüde olumlu bir çizgide ilerliyor (ÇOCUKLARIYLA øLøùKøLERø) Türk toplumunda komúuluk iliúkilerine ne denli önem verildi÷ini dikkate alÕrsak, yaúlÕlarÕn sosyal çevreyle iliúkilerinin tatmin eden düzeyde iyi oldu÷undan hareket edilebilir (SOSYAL øLøùKø) YaúlÕlarÕn e÷itim düzeyinin düúük oluúu, sosyal yaúama katÕlma úanslarÕnÕ azaltÕyor (EöøTøM VE TOPLUMA KATILIM) SpearmanRho 0,260** 0,290** 0,150* 0,160* 0,198** 0,197** 0,072 0,168* 0,111* 0,084 0,143* 0,270** 0,309** 0,187** 0,137* ÇERÇEVE KOùULLARI 32 SK30ÇK SK31ÇK SK32ÇK Sa÷lÕk-Konut-Hukuk –Trafik Sa÷lÕksÕz kentleúmenin Türkiye’nin önemli bir problemi oldu÷u herkesçe malum, fakat sayÕlarÕ zaten çok fazla olmayan yaúlÕlar için özel bir kentleúme planlarÕ yapmak uygun de÷ildir (YERLEùøM BÖLGELERø) KonutlarÕn genel olarak yaúlÕlara uygun oldu÷u söylenebilir (KONUT). 0,215** 0,214** Trafik sistemimizin iyi iúlemedi÷ini biliyoruz, ancak yaúlÕlara uygun bir trafik sistemi pahalÕ oldu÷u için hiçbir ülke böyle bir yatÕrÕma giriúmez (TRAFøK SøSTEMø). YaúlÕlar için yasal düzenlemeler yersiz bir giriúim olur, eúitlik ilkesi nedeniyle hukuka yaúlÕ-genç ayrÕmÕ ters düúer (HUKUK) ÖNGÖRÜLER Bireysel yeterlik-Ba÷lamsal yeterlik-Çerçeve koúullarÕ Bugünkü durumu göz önüne alarak gelece÷e bakÕnca aktif ve zinde yaúlÕlarÕn ço÷aldÕ÷Õ bir Türk toplumu bekliyorum (BøREYSEL YETERLøK) Bugünkü durumu göz önüne alarak gelece÷e bakÕnca ö÷renme yeteneklerine sahip gençleri bilgi ve tecrübeleriyle yönlendiren yaúlÕlarÕn ço÷aldÕ÷Õ bir Türk toplumu bekliyorum (BAöLAMSAL YETERLøK) Bugünkü durumu göz önüne alarak gelece÷e bakÕnca yaúlÕlarÕn özelliklerine uygun bir fiziksel çevreyi yaratabilmiú bir Türkiye bekliyorum (ÇERÇEVE KOùULLARI) KATILIM PARADOKSU -1 0,219** SK19KP1 SK20KP1 SK21KP1 SK22KP1 SK23KP1 Item_Nr YaúlÕlara altyapÕlara ihtiyacÕmÕz var YaúlÕlarÕn durumu, yetkililerin yaúlÕlÕk problemini görememesinden kaynaklanÕyor Toplumsal yaúlanma bizi disiplinler arasÕ çalÕúmalara yöneltmelidir YaúlÕlÕk sorunlarÕ bilim insanlarÕnÕn danÕúmanlÕ÷Õnda çözülebilir YaúlÕlara yönelik hizmetler bilim insanlarÕnÕn yönetiminde sunulmalÕdÕr KATILIM PARADOKSU -1 0,206** 0,191** 0,209** 0,152* 0,160* SK24KP2 SK25KP2 SK26KP2 SK27KP2 SK28KP2 SK29KP2 ÇalÕúmalara katÕlma iste÷i * Gerontoloji sempozyumuna katÕlma iste÷i?* Derne÷in çalÕúmalarÕna gelir mi* Ajanda2020 toplantÕsÕna katÕlma iste÷i* Gönüllü çalÕúma iste÷i* Gelecekte di÷er faaliyetlere katÕlma iste÷i* SK33ÇK SK16ÖG SK17ÖG SK18ÖG -0,030 0,245** 0,246** 0,238** -0,062 -0,127 -0,257** -0,092 -0,198** -0,225** 33 7.2 Ek ùekiller ùekil 9: Deneklerin cinsiyete göre da÷ÕlÕmÕ Denekler N=210 30 25 25 24 20 Kiúi SayÕsÕ 18 15 15 15 14 13 12 10 10 8 8 8 8 8 7 6 6 5 5 0 Sosyoloji Psikoloji Siyasal Bilimler Pedagoji Hukuk Erkek Ekonomi Sa÷lÕk Bilimleri Tarih Felsefe KadÕn ùekil 10: Deneklerin yaú gruplarÕna göre da÷ÕlÕmÕ Denekler N=210 35 29,5 30 26,6 25 21,9 20,9 % 20 15,8 15 13,3 12,9 12,2 11,5 10,5 10 7,2 7,1 5,8 4,8 5 0 25 – 29 30 – 34 35 – 39 40 – 44 45 – 49 50 – 54 >=55 Yaú Grubu Erkek KadÕn 34 ùekil 11: Bireysel yeterlik BøREYSEL YETERLøK 2020 100 90 YaúlÕlar toplum açÕsÕndan önemli bir psikolojik potansiyel meydana getiriyorlar Sürücülerin belli bir yaútan sonra ehliyetleri alÕnmalÕdÕe düúüncesi saçmalÕktÕr. 80 YaúlÕlar günlük yaúam ödevlerinin üstesinden gelme konusunda baúarÕlÕ bir tablo çiziyor 29,5 70 % 60 50 13,8 26,2 18,1 40 18,6 20 30 13,8 21,4 20 9 13,8 30,5 4,8 1,4 4,8 4,8 22,4 10 11,4 11 Kesinlikle do÷ru YarÕ yarÕya 9,5 9 6,2 0 Kesinlikle yanlÕú ùekil 12: Ekonomik yeterlik EKONOMøK YETERLøK 2020 120 Türkiye’nin koúullarÕ içersinde de÷erlendirmek kaydÕyla yaúlÕlarÕn gelir durumu, di÷er gruplarÕnkinden daha olumsuz de÷ildir 100 Türkiye’nin úartlarÕnÕ ve son yarÕm asÕrlÕk dönemi dikkate alarak de÷erlendirecek olursa mesleki biyografi açÕsÕndan yaúlÕlarÕn durumundan úikayetçi olmamak gerekir. 26,7 % 80 Yoksulluk Türkiye’de genel bir sorun, yaúlÕlarÕn daha dezavantajlÕ olduklarÕ söylenemez 60 34,8 20,5 40 13,3 9 14,3 21,4 40,5 20 13,8 10,5 12,4 11 13,8 15,2 7,1 6,7 4,8 0 Kesinlikle do÷ru 15,2 YarÕ yarÕya 3,8 1,9 3,3 Kesinlikle yanlÕú 35 ùekil 13: AltyapÕ birikimi ALTYAPI BøRøKøMø 2020 140 Hizmet sektöründeki geliúmeler yaúlÕ hizmeti sunan personelin hizmet anlayÕúÕnÕ da olumlu úekilde etkiledi 120 Tesisler yaúlÕlar tarafÕndan büyük ölçüde benimsenmektedir 22,4 100 Tesisler yaúlÕlarÕn fiziksel özelliklerine büyük ölçüde uygundur Tesislere eriúme konusunda yaúlÕlar önemli bir sorun yaúamÕyorlar 19 YaúlÕ sayÕsÕnÕn az oldu÷u Türkiye’de yaúlÕlara hizmet sunan tesislerin sayÕsÕ yeterlidir 17,6 80 24,3 % 21,4 10,5 60 13,8 16,7 11,4 18,1 17,6 27,1 20,5 40 22,9 11,9 15,7 9,5 8,6 20 18,6 9,5 32,9 6,7 19 26,2 13,3 9 9 0 Kesinlikle do÷ru 3,8 4,8 13,8 9 1,4 5,2 4,3 4,3 YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú ùekil 14: Sosyal birikim SOSYAL BøRøKøM 2020 140 E÷itime verdi÷imiz önem gelecekte daha fazla yaúlÕnÕn topluma katÕlabilece÷ini gösteriyor 120 Topluma katÕlÕmda zorluk yaúayan yaúlÕlar öncelikle e÷itim düzeyi düúük olanlardÕr 33,3 100 Komúuluk iliúkilerine toplum olarak ne denli önem verdi÷imizi düúünürse, yaúlÕlarÕn bu kapsamda sosyal çevreye gayet iyi úekilde entegre edildiklerinden haret etmek gerekir YaúlÕlarÕn yetiúkin çocuklarÕyla iliúkileri olumlu bir çizgide ilerliyor 80 % 28,1 19 60 16,7 8,6 31 13,8 40 15,7 18,6 8,1 15,7 15,2 20 19,5 13,3 6,2 5,7 33,3 10 25,2 11 11,4 Kesinlikle do÷ru YarÕ yarÕya 0 8,1 7,6 7,1 8,1 2,9 2,9 3,8 Kesinlikle yanlÕú 36 ùekil 15: Çerçeve koúullarÕ ÇERÇEVE KOùULLARI 2020 120 YaúlÕlara yönelik özel yasalar uyun de÷il, eúitlik ilkesine aykÕrÕ, hukukta yaúlÕ-genç ayrÕmÕ olmaz YaúlÕlara uygun bir trafik sistemi pahalÕ olur 100 Sosyal güvenlik sistemimize BAKIM SøGORTASI eklemeliyiz Türkiye’de yaúlÕlara uygun bir kentleúme úart. 22,4 21,4 80 % 24,8 60 24,8 13,8 14,3 16,2 40 24,8 10 23,8 11,9 11 17,1 9 20 14,3 11,9 27,6 22,9 17,6 11,4 9,5 6,7 9 5,2 4,8 2,9 3,3 7,6 0 Kesinlikle do÷ru YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú ùekil 16: Öngörüler BøREYSEL ve BAöLAMSAL YETERLøK VE ÇERÇEVE KOùULLARI ÜZERøNE ÖNGÖRÜLER 2020 120 100 Böyle giderse gelecekte yaúlÕlarÕn özelliklerine uygun fiziksel çevreleri ço÷almÕú bir Türkiye bekliyorum Gelecekte gençleri bilgi ve tecrübeleriyle yönlendiren yaúlÕlarÕn ço÷aldÕ÷Õ bir toplum bekliyorum 26,7 % 80 Bugünden gelece÷e bakÕnca ülkemizde aktif ve zinde yaúlÕlarÕn ço÷aldÕ÷Õ bir toplumu görüyorum 60 32,9 19,5 40 14,8 15,7 9,5 21,9 15,2 20 37,6 8,6 10 11,9 15,2 9 14,8 Kesinlikle do÷ru 15,7 7,1 4,3 0 YarÕ yarÕya 3,8 2,4 3,3 Kesinlikle yanlÕú 37 ùekil 17: Planlar, Talep, Kararlar PLANLAR, TALEPLER, KARARLAR 2020 160 YaúlÕlara yönelik hizmetler daima uzmanlar tarafÕndan yönetilmelidir 140 YaúlÕlÕk sorunlarÕ en iyi úekilde bilim insanlarÕnÕn danÕúmanlÕ÷Õnda çözülebilirler 27,1 Toplumsal yaúlanma bizi disiplinler arasÕ çalÕúmalara yöneltmelidir Yetki sahibi aktörler toplumsal boyutlara eriúen yaúlÕlÕk problemini görememektedir 120 YaúlÕlara uygyun altyapÕlara ihtiyacÕmÕz var 22,4 25,2 100 % 23,8 80 21 23,3 60 12,4 11,9 40 20,5 31 12,4 25,7 11,4 26,7 12,9 19,5 12,4 20 10 16,2 34,8 23,8 11,9 17,1 10,5 9 0 Kesinlikle do÷ru 4,3 5,7 2,4 5,2 4,8 YarÕ yarÕya 1,4 0,5 1,9 1 0 Kesinlikle yanlÕú ùekil 18: KatÕlÕm paradoksu KATILIM PARADOKSU 2020 160 140 24,8 120 19,5 18,6 19 21 23,8 21 26,2 21,9 27,1 23,3 25,7 % 100 80 15,2 60 13,8 11 15,7 11,4 40 8,6 20 0 2,9 2,9 2,9 1 1 5,2 4,8 6,2 3,8 4,8 4,3 Kesinlikle do÷ru ÇalÕúmalara katÕlma istiyorum Ajanda2020 toplantÕsÕna katÕlmak istiyorum 24,3 22,9 27,6 11,9 11 10,5 9 24,8 23,8 11 YarÕ yarÕya Gerontoloji sempozyumuna katÕlmak istiyorum Gönüllü çalÕúmak istiyorum 21 14,3 Kesinlikle yanlÕú Derne÷in çalÕúmalarÕna katÕlmak istiyorum Gelecekte yapÕlacak faaliyetlere katÕlmak istiyorum 38 7.3 Soru Ka÷ÕdÕ 2020 AJ ANDA2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü 2020 AJ ANDA2020 Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 Soru Ka÷ÕdÕ (1) Doç. Dr. øsmail Tufan Antalya 2008 39 2020 AJ ANDA2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü SayÕn MeslektaúÕm! øúlerinizin ne kadar yo÷un oldu÷unu tahmin edebiliyorum. Gerekçelerini size ayrÕ bir metin halinde daha önce gönderdi÷im Aj a n d a 2020 adlÕ araútÕrmaya göstermiú oldu÷unuz ilgiye ve ayÕrdÕ÷ÕnÕz vakte çok teúekkür ederim. ZamanÕnÕzÕn ne kadar de÷erli oldu÷unu bildi÷im için fazla vakit almayacak úekilde hazÕrladÕ÷Õm sorularÕ dikkatle okuduktan sonra uygun gördü÷ünüz cevabÕ “X” ile iúaretleyiniz. Tabii ki araútÕrmalarÕn hepsinde oldu÷u gibi kimli÷inizi belirtmeniz gerekmiyor ve verdi÷iniz her bilginin ve yanÕtlarÕn anonim kalaca÷Õ ve sadece bilimsel amaçlÕ kullanÕlacaklarÕ garantisini veriyorum. Tekrar teúekkür eder, çalÕúÕlmalarÕnÕzda baúarÕlarÕnÕzÕn devamÕnÕ dilerim. Doç. Dr. øsmail Tufan Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü BAùKAN Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 1 40 AJ ANDA2020 2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Beyaz alanlarÕ doldurunuz. Nr. 2 0 0 8 Tarih: Görevli oldu÷unuz üniversitenin adÕ: ÜnvanÕnÕz: Cinsiyetiniz: Erkek UzmanlÕk alanÕnÕz: KadÕn Görev yaptÕ÷ÕnÕz úehir: YaúÕnÕz (yÕl): Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 3 41 AJ ANDA2020 2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Kesinlikle do÷ru 1. YaúlÕlar günlük yaúam ödevlerinin üstesinden gelme konusunda baúarÕlÕ bir tablo çiziyorlar. 2. Sürücülerin belli bir yaútan sonra ehliyetleri alÕnmalÕdÕr düúüncesi saçmalÕktÕr 3. YaúlÕlar toplum açÕsÕndan önemli bir psikolojik potansiyeldir. 4. Yoksulluk genel bir sorun, yaúlÕlarÕn bu bakÕmdan daha dezavantajlÕ olduklarÕ söylenemez. 5. Türkiye’nin úartlarÕnÕ ve son yarÕm asÕrlÕk dönemi dikkate alarak de÷erlendirecek olursa mesleki biyografi açÕsÕndan yaúlÕlarÕn durumundan úikayetçi olmamak gerekir. 6. Türkiye’nin koúullarÕ içersinde de÷erlendirmek kaydÕyla yaúlÕlarÕn gelir durumu, di÷er gruplarÕnkinden daha olumsuz de÷ildir. 7. YaúlÕ sayÕsÕnÕn az oldu÷u Türkiye’de yaúlÕlara hizmet sunan tesislerin sayÕsÕ yeterlidir. 8. Tesislere eriúme konusunda yaúlÕlar önemli bir sorun yaúamÕyorlar Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú SK1Bø SK2Bø SK3Bø SK4BA1 SK5BA1 SK6BA1 SK7BA2 SK8BA2 4 42 AJ ANDA2020 2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Kesinlikle do÷ru 9. Tesisler yaúlÕlarÕn fiziksel özelliklerine büyük ölçüde uygundur YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú SK9BA2 10. Tesisler yaúlÕlar tarafÕndan büyük ölçüde benimsenmektedir SK10BA2 11. Hizmet sektöründeki geliúmeler yaúlÕ hizmeti sunan personelin hizmet anlayÕúÕnÕ da olumlu úekilde etkiledi SK11BA2 12. YaúlÕlarÕn yetiúkin çocuklarÕyla iliúkileri olumlu bir çizgide ilerliyor 13. Komúuluk iliúkilerine toplum olarak ne denli önem verdi÷imizi düúünürse, yaúlÕlarÕn bu kapsamda sosyal çevreye gayet iyi úekilde entegre edildiklerinden haret etmek gerekir 14. Topluma katÕlÕmda zorluk yaúayan yaúlÕlar öncelikle e÷itim düzeyi düúük olanlardÕr 15. E÷itime verdi÷imiz önem gelecekte daha fazla yaúlÕnÕn topluma katÕlabilece÷ini gösteriyor Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 SK12BA3 SK13BA3 SK14BA3 SK15BA3 5 43 AJ ANDA2020 2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Kesinlikle do÷ru 16. Bugünden gelece÷e bakÕnca ülkemizde aktif ve zinde yaúlÕlarÕn ço÷aldÕ÷Õ bir toplumu 17. Gelecekte gençleri bilgi ve tecrübeleriyle yönlendiren yaúlÕlarÕn ço÷aldÕ÷Õ bir toplum bekliyorum 18. Böyle giderse gelecekte yaúlÕlarÕn özelliklerine uygun fiziksel çevreleri ço÷almÕú bir Türkiye bekliyorum 19. YaúlÕlara uygyun altyapÕlara ihtiyacÕmÕz var 20. Yetki sahibi aktörler toplumsal boyutlara eriúen yaúlÕlÕk problemini görememektedir 21. Toplumsal yaúlanma bizi disiplinler arasÕ çalÕúmalara yöneltmelidir 22. YaúlÕlÕk sorunlarÕ en iyi úekilde bilim insanlarÕnÕn danÕúmanlÕ÷Õnda çözülebilirler 23. YaúlÕlara yönelik hizmetler daima uzmanlar tarafÕndan yönetilmelidir Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú SK16ÖG SK17ÖG SK18ÖG SK19KP1 SK20KP1 SK21KP1 SK22KP1 SK23KP1 6 44 AJ ANDA2020 2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Kesinlikle do÷ru 30. Türkiye’de yaúlÕlara uygun bir kentleúme úart. 31. Sosyal güvenlik sistemimize BAKIM SøGORTASI eklemeliyiz 32. YaúlÕlara uygun bir trafik sistemi pahalÕ olur 33. YaúlÕlara yönelik özel yasalar uyun de÷il, eúitlik ilkesine aykÕrÕ, hukukta yaúlÕ-genç ayrÕmÕ olmaz Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú SK30ÇK SK31ÇK SK32ÇK SK33ÇK 7 45 2020 AJ ANDA2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü 2020 AJ ANDA2020 Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 Soru Ka÷ÕdÕ (2) Doç. Dr. øsmail Tufan Antalya 2008 46 AJ ANDA2020 2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Özür dileriz! Göndermeyi unuttu÷umuz altÕ soruyu yanÕtlarsanÕz memnun oluruz. Beyaz alanlarÕ doldurunuz. Nr. 2 0 0 8 Tarih: Görevli oldu÷unuz üniversitenin adÕ: ÜnvanÕnÕz: Cinsiyetiniz: Erkek UzmanlÕk alanÕnÕz: KadÕn Görev yaptÕ÷ÕnÕz úehir: YaúÕnÕz (yÕl): Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 9 47 AJ ANDA2020 2020 Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Kesinlikle do÷ru 24. YaúlÕ çalÕúmalarÕndan haberdar ediliyor olsam bunlara hemen katÕlÕrÕm. 25. Uluslar arasÕ Sosyal ve UygulamalÕ Gerontoloji Sempozyumuna katÕlmak itiyorum. 26. Ulusal Sosyal ve UygulamalÕ Gerontoloji Derne÷i üyesi olmak istiyorum. 27. Ajanda2020 toplantÕsÕ listesine adÕmÕ yazabilirisiniz. 28. Ulusal Sosyal ve UygulamalÕ Gerontoloji Derne÷i’nin yaúlÕlar için düzenleyce÷i kursalarda gönüllü çalÕúmak istiyorum. 29. Gelecekte yapaca÷ÕnÕz gerontolojik faaliyetler için liseteye adÕmÕ kaydediniz. YarÕ yarÕya Kesinlikle yanlÕú SK24KP2 SK25KP2 Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 SK26KP2 SK27KP2 SK28KP2 SK29KP2 10 48 7.4 Uzmanlara Gönderilen YazÕ 49 2020 TÜRKøYE GERONTOLOJø AJANDASI 2020 Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü Doç. Dr. øsmail Tufan 50 Giriú Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümünün misyonu ve vizyonu do÷rultusunda tasarlanan Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020’nin çÕkÕú noktasÕndaki düúünce úudur: “Hiçbir araútÕrmacÕ tek baúÕna bilgeli÷i parsellemiú de÷ildir, daha ziyade, o, durumu iyileútirebilecek olan çözüm arama sürecindeki di÷erleriyle eúit bir ortaktÕr” (Hinte & Karas, 2003, 37)32. Ülkemizin yaúlanma ve yaúlÕlÕkla ilgili sorunlarÕnÕn çözüm arama sürecine sizi davet ediyor, sizi eúit orta÷ÕmÕz olarak kabul etti÷imizi vurguluyoruz ve gerekçelerini de aúa÷Õda açÕklama gere÷ini duyuyoruz. Yaúam süresinin uzamasÕ, «yaú» faktörünün farklÕ úekillerde yorumlanmasÕna yol açmÕútÕr. BunlarÕn do÷ru/yanlÕú úeklinde derlendirmesinden ziyade, yaúlanma ve yaúlÕlÕ÷Õn farklÕ yönlerini algÕlatan niteliklerine dikkat etmek gerekir. Yaú, önemli bir sosyal kategoridir, ama yaúlÕlÕ÷Õn üst düzeydeki de÷iúkenli÷i, yaúÕ, randÕman, yaúantÕ ve davranÕú konularÕyla iliúkili öngörülerde ölçüt olarak almamayÕ gerektirmektedir. Yaúam planlarÕnda kullanÕlan «Sosyal Saat» olarak kabul edilmektedir, fakat kronolojik yaúla, her úeyi açÕklamak mümkün de÷ildir. YaúlÕlÕk, bireyin yaúÕyla de÷il, aksine karmaúÕk bir süreç oluúuyla açÕklanmalÕdÕr. Yaú sÕnÕrlarÕ (çocukluk, gençlik, yetiúkinlik, yaúlÕlÕk), sosyal rollere giriúi ve çÕkÕúÕ sa÷layan bir araçtÕr. Ancak bireylerin sadece yaúÕndan hareket ederek yaúlÕlÕ÷a yönelik önlem almak yerinde bir davranÕú de÷ildir. Çünkü belli bir sürecin ardÕnda (örn. Alzheimer hastalÕ÷Õ) sadece kronolojik yaúÕ algÕlarsak, bundan hareket ederek, bu süreci de÷iútirebilecek önlemlerin türetilmesi zorlaúmaktadÕr. Kronolojik yaú, yaúam sürecini anlamlÕ safhalara ayÕrmada kullandÕ÷ÕmÕz bir yardÕmcÕdÕr, zamanla de÷iúen anlamlar kazanmaktadÕr. AçÕklayÕcÕ de÷iúkenlerden sadece biri olabilir, istatistiksel analizler de, di÷er faktörlerin yanÕnda yaúÕn dikkate alÕnmasÕnÕn gerekli oldu÷unu göstermektedir. Di÷er taraftan yaúamÕ, yaúa göre sÕnÕflara ayÕrÕrken dikkatli olmak gerekir. Özellikle yaúam süreçlerinde ve yaúam stillerinde meydana gelen farklÕlaúma, yaúÕn önemini azaltmaktadÕr. Sa÷lÕklÕ ve sa÷lÕksÕz yaúlanma gibi kavramlarÕ kullanÕrken de dikkatli davranmak gerekir, çünkü abartÕlÕ normlardan hareket etme tehlikesi ortaya çÕkmaktadÕr ve yaúlÕlÕ÷Õn yanlÕú de÷erlendirilmesine yol açabilmekte, yaúlÕlarÕn toplumdan soyutlanma riskini arttÕrmaktadÕr. DolayÕsÕyla kronolojik yaútan hareket ederek «genç nüfus» kavramÕnÕn çok sÕk kullanÕldÕ÷Õ toplumumuzun gelece÷ini, yaú faktöründe aramak yerine, demografik de÷iúimlerin yarattÕ÷Õ ve yarataca÷Õ sorunlarÕ ve fÕrsatlarÕ görebilmek gerekir. Demografik de÷iúimler teori de÷il, tam tersine somut bir gerçektir. Yaúam süresinin 40 yÕl civarÕnda oldu÷u dönemlerde, yaúlanma ve yaúlÕlÕk, toplumun sÕra dÕúÕ konularÕndan biriydi. Yaúam süresinin uzamaya baúlamasÕyla durum de÷iúti. Bugün en önemli temalarÕndan biri haline gelmiútir. Politik, ekonomik ve toplumsal etkileri nedeniyle «demografik devrim» olarak adlandÕrÕlan geliúmelerin Türkiye’deki ilk belirtileri 1930’lu yÕllarÕnda ortaya çÕkmÕú, fakat dönemin sosyal, politik ve ekonomik úartlarÕ, dikkate alÕnmasÕna engel olmuútur. 32 Hinte, W. & Karas, F. Die Aktionsforschung in der Gemeinwesenarbeit, Handbuch Aktivierende Befragung: Konzepte, Erfahrungen, Tipps für die Praxis, Ed: M. Lüttringhaus & H. Richers. Stiftung Mitarbeit: Bonn, (2003). Pp: 36-54. 51 Bugün, yaúlÕlarÕn lehine geliúen demografik de÷iúimlerin bütün izlerine rastladÕ÷ÕmÕz Türk toplumunda, yeni giriúimlere ihtiyaç do÷muútur. Kronolojik yaú günümüzde soyutlanma, eúitsizlik, adaletsizlik kavramlarÕyla iliúkilendirilerek ele alÕnmaktadÕr. Gerontoloji ise bunlarla ba÷lantÕlÕ sorularÕ incelemekte ve cevaplandÕrmaya çalÕúmaktadÕr. Geniú perspektiften bakarak, yaúlanma olgusuyla iliúkili sorularÕ cevaplarken yaúlanma ve yaúlÕlÕ÷Õn karmaúÕk ve çok boyutlu oluúunu göz ardÕ etmeyip, cevaplarÕn, bilimler arasÕ iúbirli÷iyle verilmesi gerekti÷ini vurgulamaktadÕr. Türkiye’de yeni bir bilim kolu olarak Gerontolojiye düúen görev bir taraftan kendisini Türk bilim camiasÕna tanÕtmasÕ, di÷er taraftan yaúlanma süreçlerinin yarattÕ÷Õ sorunlarÕn çözümünde ortak giriúimlere gereksinim duyuldu÷unu göstermesidir. Çünkü Gerontoloji disiplinler arasÕ bilim dalÕdÕr, disiplinler arasÕ çalÕúmalarla bulgularÕna ulaúÕr, uygulama alanlarÕnda bilimler arasÕ çalÕúmalara önem verir (Wahl & Heyl, 2004, S.41)33. Gerontoloji yaúlanma süreçlerinin tespiti, açÕklanmasÕ ve gerontolojik müdahalelerde “disiplinler arasÕ bakÕúÕn” (Lehr, 2006, S.20)34 gerekli oldu÷unu vurgular. “Bugün (…) yaúlÕlÕk araútÕrmalarÕndan ve gerontologlarÕn yetiúmesine katkÕsÕ olan kurumlardan, farklÕ disiplinlerin teorilerini, konseptlerini, metotlarÕnÕ ve bulgularÕnÕ dikkate almalarÕ ve en azÕndan bunlarÕ tezlerine entegre etmeleri” beklenmektedir (Kruse & Martin, 2004, S.9)35. Olumsuz duruma ra÷men Türkiye’de yaptÕ÷ÕmÕz gerontolojik çalÕúmalar yavaú da olsa meyve vermeye baúlamÕútÕr. 2005 yÕlÕnda baúlayan ve 2009 yÕlÕnda sona erecek olan Birinci Türkiye Gerontoloji AtlasÕ araútÕrmasÕ T.C. BaúbakanlÕk Devlet Planlama TeúkilatÕ’nÕn finansal deste÷iyle yürütülmektedir. Fakat bilim camiasÕna yapÕlan ça÷rÕlarÕmÕza bugüne dek kulaklar tÕkanmÕú, Gerontolojinin varlÕ÷Õ görmezlikten gelinmiútir. Böyle dezavantajlÕ bir platformdan hareket ederek gerçekleútirilen Ajanda2020’nin hedefi, Türk bilim camiasÕnÕn yaúlanma ve yaúlÕlÕk konusuna ilgisini çekmek ve ortak çalÕúmalara ihtiyacÕmÕz oldu÷unu vurgulamaktÕr. Böylece Türkiye’de ilk defa farklÕ alanlarda çalÕúan bilim insanlarÕndan, Türk toplumundaki yaúlanma ve yaúlÕlÕ÷Õ, uzmanlÕk alanlarÕnÕn perspektifinden de÷erlendirmeleri istenmiútir. Bu çalÕúma, bu araútÕrmanÕn bulgularÕnÕ özetle sunmaktadÕr. Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020 Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020, Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü’nün tasarlayÕp yürüttü÷ü bir giriúimdir. Türkiye’nin yaúlanma ve yaúlÕlÕk olgularÕyla ba÷lantÕlÕ sorunlarÕna «disiplinler arasÕ» iúbirli÷i ile çözümler üretmeyi hedef almaktadÕr. Toplumsal gelece÷i ilgilendiren demografik geliúmelere uygun cevaplar verebilmek için uzmanlarÕn bilgi ve tecrübelerini, gerontolojik platformda yo÷unlaútÕrarak toplumsal yaúlanmanÕn yarattÕ÷Õ ve yarataca÷Õ sorunlara ve fÕrsatlara, ortak görüúlere dayanan cevaplar aramaktadÕr. 1970’li yÕllarÕn baúlarÕnda Ursula LEHR’in (1973)36 kendi ülkesinin bilim camiasÕna yaptÕ÷Õ ça÷rÕyÕ Ajanda2020 bugün Türk bilim camiasÕna yapmaktadÕr: «Yaúlanma sürecinin uygun úekilde kavranabilmesi (…) úüphesiz, bilimlerin kendi sÕnÕrlarÕnÕn ötesinde ve 33 Wahl, H.-W. & Heyl, V. Gerontologie: Einführung und Geschichte. Kohlhamer: Stuttgart, (2004). Lehr, U. Alternstheorien – Einführung, Gerontologie: Medizinische, psychologische und sozialwissenschaftliche Grundbegriffe, 3., vollständig überarbeitete Aufl., Ed: W.D. Oswald, U.Lehr, C. Sieber, J. Kornhuber. Kohlhammer: Stuttgart, (2006). Pp: 19-20. 35 Kruse, A. & Martin, M. Vorwort, Enzyklopädie der Gerontologie: Alternsprozesse in multidisziplinärer Sicht, Ed: A. Kruse & M. Martin. Huber: Bern, Göttingen, Toronto, Seattle, (2004). Pp: 9-10. 36 LEHR U. Gerontopsychologie. Stellung und Aufgabe der Psychologie innerhalb der Gerontologie, Münchener Medizinische Wochenschrift, 115, 1885-1890, (1973). 34 52 çok boyutlu bakÕú açÕsÕndan araútÕrÕlmasÕnÕ, somatik, sosyal ve psiúik yönlerinin dikkate alÕnmasÕnÕ bizlerden talep etmektedir.» Ülkemizin de÷iúen demografik yapÕsÕnda yaúlanma ve yaúlÕlÕk, sÕra dÕúÕ konular arasÕndan çÕkarÕlmalÕ, toplumun bugününü ve gelece÷ini belirleyecek konular arasÕna girmelidir. Gerontoloji de÷il, aksine yaúlanmakta olan «40 milyon genç», yaúlanma ve yaúlÕlÕk olgularÕnÕ, ortak gelece÷imizi belirleyecek konular arasÕnda görmeye bizi zorlamaktadÕr. Demografik de÷iúimlerin ekonomiye, politikaya, sosyal güvenlik sistemine, sa÷lÕk sistemine, aile yapÕsÕna ve di÷er alanlara etkileri dikkate alÕnmadan, toplumun 21.yüzyÕldaki ihtiyaçlarÕna cevap verebilme olasÕlÕklarÕ azalmaktadÕr. Bu noktadan hareket ederek, sizi, TÜRKøYE GERONTOLOJø AJANDASI 2020 giriúimine katÕlmaya davet ediyoruz. Uygulama Ajanda2020 giriúiminde «Delphi-Yöntemi» uygulanacaktÕr. Literatür taramasÕ ve yaúlanma süreçlerine olumlu katkÕ sa÷layacak unsurlarÕn belirlenmesi, ardÕndan tanÕmlanmasÕyla baúlayacak süreç, Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü tarafÕndan yürütülecektir. Siz nasÕl katÕlacaksÕnÕz? Ajanda2020, tüm bilim insanlarÕmÕza, ülkemizin yaúlanma ve yaúlÕlÕk sorunlarÕna çözüm üretme açÕsÕndan bir fÕrsat sunmaktadÕr. Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Gerontoloji Bölümü’nün bilimsel literatürde yer alan güncel konularla iliúkili sorularÕ, internet üzerinden size ulaútÕrÕlacaktÕr. SorularÕ, kendi çalÕúma alanÕnÕzÕn perspektifinden bakarak, cevapladÕktan sonra yine internet üzerinden bize geri göndermeniz, yeterli gelecektir. Bu yolu seçmemizin nedeni, maksimum düzeyde katÕlÕmÕ sa÷lamak, en kÕsa sürede cevaplara ulaúmak ve minimum masrafla sonuca varmaktÕr. Sorulara detaylÕ cevap vermeniz gerekmiyor. SorularÕ 7-kademeli Likert-Ölçe÷iyle cevaplamanÕz yeterlidir. Böylece verileri istatistiksel analizlere tabi tutma olana÷Õ do÷acaktÕr. Ortaya çÕkarmaya çalÕútÕ÷ÕmÕz úudur: x Türk bilim insanlarÕ, kendi bilimsel alanlarÕ içersinde, demografik de÷iúimleri nasÕl de÷erlendiriyor? x Hangilerini önemli veya önemsiz görüyor? x Hangi önlemlerin alÕnmasÕnÕ öneriyor? UzmanlarÕmÕzÕn ortak görüúünü yansÕtan cevaplar, Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020’yi oluúturacaktÕr ve bu görüúler do÷rultusunda hazÕrlanacak bir «önlem ve giriúim paketi» ortaya konulacaktÕr. Bu giriúime katÕlanlarla, analizler tamamlandÕktan sonra bir toplantÕda bir araya gelmek istiyoruz. Hem tanÕúmak, hem de yaúlanma olgusunun Türkiye’de do÷urabilece÷i sorunlarÕ detaylÕca ele alÕp, bundan sonra atÕlmasÕ gereken ortak adÕmlarÕ masaya yatÕrmak üzere düzenlenecek toplantÕ hakkÕndaki bilgiler, Türkiye Gerontoloji AjandasÕ 2020’ye katÕlanlara, daha sonra iletilecektir. 53 Literatür taramasÕ Uzman paneli iki aúamada indikasyonlarÕ ölçüyor øndikasyon ve tanÕm listesi 1.Aúama: Diyalog yok 2. Aúama: Panel toplantÕsÕ % uygulama: • Uygun • Belirsiz • Uygun de÷il Geriye yönelik: Mevcut kayÕtlarla karúÕlaútÕrma øleriye yönelik: Giriúimler için karar Kriterler: • Uygun • Belirsiz • Uygun de÷il Uygun artÕú Katma De÷er Disiplinler arasÕ nitelikteki bu giriúim, bilimlerin bilgi ve tecrübelerinden hareket ederek, tatmin edici yaúam úartlarÕnda yaúlanma olanaklarÕnÕn ço÷altmasÕna katkÕ sa÷layacaktÕr. Yaúlanma süreçlerine müdahale olanaklarÕmÕzÕ artÕracak, yaúlÕlÕkta da kaliteli ve anlamlÕ bir yaúam için uygun koúullarÕ yaratma úansÕmÕz ço÷alacaktÕr. YaúlÕlÕkla ba÷lantÕlÕ sorunlara etkin çözümler üretmenin yanÕ sÕra, demografik de÷iúimlerden kaynaklanan yeni olanaklarÕn algÕlanmasÕna da yardÕmcÕ olacaktÕr. Uzun vadede yeni istihdam alanlarÕ, hizmet sektörleri ve kurumsal organizasyonda yeni bir yapÕlanma açÕsÕndan giriúimlerin baúlamasÕna yardÕmcÕ olacaktÕr. Bilimde yeni temel araútÕrma alanlarÕnÕn ve uygulamalarÕn baúlamasÕna katkÕda bulunarak, bilim camiasÕnda da bir yenilenme ve aktifleúme etkileri ortaya çÕkacaktÕr. 54