İndir
Transkript
İndir
TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM EDİTÖR: PROF. DR. YUSUF KENAN HASPOLAT TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Prof. Dr. Yusuf Kenan Haspolat Tür Araştırma Sayfa Tasarımı Ensari Özdoğan Birinci Baskı Ocak 2015 (e-kitap) Bu kitabın her türlü yayın hakkı Prof. Dr. Yusuf Kenan Haspolat’a aittir. Tanıtım amacıyla yapılacak kısa alıntılar dışında yazarın yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz. ISBN: 978-605-9064-12-5 e-mail:khaspolat@hotmail.com TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM EDİTÖR: PROF. DR. YUSUF KENAN HASPOLAT Yusuf Kenan Haspolat • 1954 yılında Diyarbakır’da doğmuştur. Çocuk Hastalıkları, Çocuk Acil, Gelişimsel Pediatri ve Çocuk Endokrin dallarında profesör olan yazar halen Dicle Üniversitesi Çocuk Hastanesinde Anabilim Dalı Başkanı, Dahili Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı olarak görev yapmaktadır. Yazar evli ve iki çocuk babasıdır. Yazarın Diyarbakır'la ilgili 25.000 sayfa eseri ayrıca tıbbi 700 yayını ve 500 atıfı vardır. Yayınlanmış Eserleri Bedüzzaman ve Diyarbakır Dicle İlçesi Diyarbakır Ekonomi Tarihi (2 Cilt) Diyarbakır Sosyokültürel Tarihi (3 Cilt) Diyarbakır Yeraltı Kaynakları Diyarbakır Yerüstü Kaynakları (2 Cilt) Diyarbakır'da Çevre ve Doğa (Sempozyum) Diyarbakır'da Doğal Hayat, Su, İklim, Enerji, Maden Eğil ve Turizm Ergani İlçesi ve Turizm Gül Şehri - Diyarbakır Sempozyumu Hani İlçesi Her Yönüyle Diyarbakır İlçeleri Karacadağ Peygamberler, Sahabeler ve Evliyalar Kenti Diyarbakır (4. Baskı) Sema (Şiir) Tabiattan Fısıltılar (Şiir) Ümit (Şiir) Gökteki ışıltılar(Şiir Hazırlanıyor) Toplumdan esintiler (Şiir Hazırlanıyor) Tarih - Kültür - İnanç Kenti Diyarbakır Tüm Yönleriyle Çermik İlçesi ve Turizm Tüm Yönleriyle Diyarbakır Kulp İlçesi Ve Turizm Tüm Yönleriyle Çüngüş İlçesi Ve Turizm Diyarbakır Surları Diyarbakır İlçelerinde Kaleler Diyarbakır’ın Tarihi Evleri Diyarbakır İlçe Evleri, Köşkler, Saraylar, Küçeler Diyarbakır’ın Tarihi Yemek Ve Gıda Mekanları Diyarbakır’da Kamu Yapıları Diyarbakır’da Tarihi Ve Kültürel Mekanlar (2 Cilt) Tüm Yönleriyle Kocaköy İlçesi Ve Turizm Diyarbakır Cami Ve Mescitleri Diyarbakır Türbe, Medrese, Kiliseleri Diyarbakır El Sanatları (3 Cilt) Diyarbakır’ın Tarihi Ekonomik Mekanları Diyarbakır’da Tarihte Ekonomi(2 Cilt) Tüm Yönleriyle Hazro İlçesi Ve Turizm Tüm Yönleriyle Çınar İlçesi Ve Turizm İÇİNDEKİLER Sayfa No. Hazro İlçesi Tarihi Hazro İlçesi ve Coğrafyası Yıllıklarda ve Kaynaklarda Hazro İlçesi Hazro İlçesi ve Atatürk Hazro İlçesi ve Kültür Hazro ve Turistik Mekanları Beyler Konağı Kutsal Mekanlar Hazrolu Ünlüler Tarihten günümüze Hazro ilçesi ekonomisi Diyarbakır Hazro Bölgesi Jeolojisi. Doç. Dr. Orhan Kavak Hazro İlçesinde Tarım Ve Hayvancılık Veysel Saruhan, Sait Kılıç 7 15 47 57 65 81 97 115 135 151 163 177 HAZRO İLÇESİ TARİHİ HAZRO TARİHİ Hazro’nun yerleşim tarihçesi Yontma taş devrine kadar uzanmaktadır. Yontma taş devrine ait en güzel yerleşim çekirdekleri Hazro’nun güneyindeki Büyük Biber dağı’nda kayalar oyulmuş oda şeklindeki inlerdir. Ayrıca Hazro’nun kuzeyinde bugünkü Yatılı bölge okulunun hemen yanındaki mağaralarda da taş devrine ait yerleşim izlerine rastlanılmıştır.(1) Asurlular zamanında yörede kurulan "HATARO" adlı Tercil Kalesi'nden adını alan Hazro, ilk çağlardan bu yana sırasıyla Perslerin, Makedonya Krallığı'nın Roma ve Bizans İmparatorluklarının idaresinde bulunmuştur. İslamiyet'in Anadolu'ya yayılmasıyla birlikte Hz. Ömer zamanında Müslümanların eline geçen Hazro, bu tarihten itibaren bölgede kurulan Müslüman beylik ve emirlikler arasında sık sık el değiştirmiştir.(2) Tercil Beyliği “Bu beyliğin kurucusu Zırkanlı Şeyh Hasan oğlu Seyyid Hüseyin’dir. Seyyid Hüseyin, Emir Artuk’un kızıyla evlenmiş ve kendisine Tercil ve yöresinin yönetimi verilmişti. Seyyid Hüseyin ölünce, yerine oğlu Ömer bey geçti. Kendisi Uzun Hasan’la çağdaştı. Onun güven ve sevgisini kazanmış bir beydi. Uzun Hasan, Ömer Bey’in kızıyla evlendi. Bu karısından Zeynel adlı bir oğlu oldu. Zeynel gelişip büyüyünce, Mihrani ve Nuşat (“Boşat” olmalı) yöreleri de Tercil’e bağlanarak yönetimi kendisine verildi. Ömer Bey de Bitlis ilinin vali ve muhafızlığına atandı. Ömer Bey ölünce, yerine oğlu Budak Bey geçti. Uzun Hasan’dan sonra Akkoyunlu hükümdarı olan Sultan Yakub döneminde de bu görevi sürdürdü. Tercil ve buraya bağlı yerlerin yönetimi de kendisine bağlanmıştı. Budak Bey 43 sene yaşadı. 1506’da ölünce yönetimi, oğlu Ahmed Bey aldı. Şah İsmail, 1508’de Diyarbekir bölgesini istila ederken yapılan savaşlardan birinde şehit oldu. Yerine kardeşi Ali Bey, onun da ölümüyle yerine HAZRO İLÇESİ TARİHİ ║ 9 diğer kardeşi Şemsi Bey geçti. Çaldıran savaşından sonra Safeviler’le yapılan savaşlara katıldı. Osmanlı birliğine katılmayı isteyenler arasında Şemsi Bey de vardı. Yavuz Sultan Selim Tercil Kalesinin yönetimini bir fermanla yine kendisine verdi. Ölünce yerine oğlu Haydar Bey geçti. Haydar Bey, Kızılbaşlar tarafından öldürüldü. Beyliği Serdar Mustafa Paşa tarafından oğlu Budak Bey’e verildi. Bir süre sonra Budak öldü. Yerine oğlu Haydar Bey geçti. Haydar Bey’in saltanatı 15 yıl sürüdü. Ölünce yerine oğlu Hüseyin Bey geçti. Ancak 8 ay beylik yapabildi. Ölümüyle yerine kardeşi İsmail Bey beyliği yönetti. İsmail Bey’de dört yıl sonra öldü. Yönetim, kardeşi Ömer Bey’e kaldı. Sultan Murad (III.Mahmud) Han’ın emirnâmesiyle Tercil Beyliğini yürüten Haydar Bey oğlu Ömer Bey, Şeref Han’a göre <alicenap ve iyi ahlâkla nitelenen bir gençtir ve Türklerle geniş ölçüde ilişki halindedir. Sürekli olarak Diyarbekir Beylerbeyinin hizmetinde bulunmakta; Âmid Divanı’nda, Diyarbekir’e bağlı Kürt beylerinin işleri ve sorunları konusunda kendisine başvurulmaktadır. Tercil, Hazro’nun beş kilometre güneydoğusunda bulunmaktadır. Halen harap bir durumdadır. Hazro beyleri, Tercil beylerinin soyundan gelmektedir. Tercil (Hazro) beylerinin torunları günümüzde “Budak” soyadını taşımaktadırlar.”(3) Tercil beylerine (Zerki) derler. Şerefhan bu sülâlenin Arap olduğunu ve neseblerinin Şam Arap aşiretlerine dayandığını söyler. Güya, Şeyhhasan bin Seyit Abdürrahman adında birisi vatanını bırakarak Mardin’e gelmiş ve orada bir müddet ibadetle meşgul olmuş, daima mavi elbise giydiği için halk arasında Şeyh Ezrakî’ye tanınmış, belki de Araplar mavi gözlülere ezrak dediklerinden Şeyh’e bu yüzden böyle lakap takılmış ve kesreti istimal ile ezrak elimesi zerkî biçimine girmiştir. Şerefhan bundan sonra şu masalı söyler: Şeyh Hasanın Zühdü Tekva ile yayılan şöhreti üzerine Mardin ileri gelenlerinden birçoğu şeyhin mürit ve mutekidi olmuşlardır. O asrın padişahı bundan kuşkulanarak şeyhi Mardin kalesine hapsettirdi. Bir kaç gün sonra şeyhin keşif ve kerameti görüldü, dervişlerin cezbesi padişahı da şeyhe mürit yaptı. Hemen onu hapishaneden özürlerle çıkarıp fazla tazimatta bulundu. Ve kızını şeyhe nikâh etti. Bu cihetten şeyh Hasanı Zerkiye o diyar halkının itikadı ziyadeleşti. 10 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Mardin Sultanının vefatından sonra yerine bu şeyh geçti ve oğullarını etraftaki emaretlere göndererek her biri bir tarafa hakim oldu. Şerefhan’ın, bu sülalenin Araplığı hakkındaki sözü sıhhatten ari olduğu gibi Artukoğlu’larının malûm olan tarihleri önünde böyle ne idüği belirsiz ve adı sam olmayan biri gelip Mardin tahtını alıvermesi de o derece itimada şayan değildir. Artukoğlu’larıyla İnanoğluları arasında sihri bir münasebet olduğu mazbut ise de böyle bir şeyhin gelip de Artukoğlu’larının tarihi mukadderatını değiştirecek bir kudret elde eylediğine dair itibar ve itimat edilecek hiç bir kayıt ve vesika yoktur. Şerefhan Zerki beylerini dört şubeye ayırır 1 - Derzini Beyleri 2 - Gerdikân Beyleri 3 -Atak Beyleri 4 -Tecil Beyleri Atak ve Tercil beyleri vilâyetimizi alâkadar etmekte olduğundan önce Tercil beylerinden ve Lice kazası hakkında verilecek malûmat sırasında dahil Atak beylerinden bahsedilecektir. Zerkilerin Tercildeki Kolu Zerki beylerinin bir şubesi olan Tercil beyleri Hazro yanındaki Tercil kalesinde oturuyorlardı. Tercil’in yanında. Dar'in adında bir kale daha vardı.(7) Şerefban, bu aile için uzun bir şecere yazmıştır: Seyithan Bin Seyit Abdurrahman, Bin Seyit Ahmet, Bin Seyit Kasım bin Seyit Ali, Bin Seyit Tabir, Bin Seyit Cafer katil, Bin Seyit Yahya Uknu, Bin Seyit İsmail Ekber, Bin Seyit Cafer, Bin İmam Mehmet Bakır, Bin imam Zeynelabidin, Bin İmamı Hüseyin,. Bin Aliyelmürteza. Şeyh Hasan’ın, ilkin Şam’dan Mardin’e gelerek orada şöhret kazandığı söylendikten sonra böyle bir şecerenin ortaya çıkması calibi dikkat ve şüphedir. HAZRO İLÇESİ TARİHİ ║ 11 Bu şecereye göre Zerki Beylerinin Şiî bir Türk ailesine mensub olmaları icab eder. Şerefhan’ın biraz aşağıda bu ailenin Uzun Hasan’la da sihri karabet peyda eylediklerini rivayet eylemesine göre, bir Türk menşeden olması ihtimali kuvvetli görünüyor. Zer- kî kelimesinin elbise ve göz renginden değil, bir şehir veya bir Türk adının Arap dilinde kılığı değiştirilmiş bulunması birçok emsali gibi varit olduğuna göre işi bu noktadan da araştırmak gerektir. Şerefhan kitabında da itiraf eylediği veçhile bu aileler hakkındaki malûmat mensuplarından birinin sözlerinden başka bir vesikaya müstenit olmadığı ve ifadenin, tarihî vakayı ile telif kabul etmez bir mahiyette bulunması itibariyle keyfiyeti tahlil etmek münasib olur: Şah İsmaili Safevî gibi bir tacidarın, ancak altı göbeğe kadar soyu sopu belirtilebilirken bu şeyhin Şerefhan tarafından kendisi ile görüşen Ömer Beyden yukarıya doğru tam yirmi dokuz kuşaktan yani şöyle böyle bin seneden fazla bir şecereden bahsetmesi uydurma bir keyfiyet olduğunun en büyük delilidir. Bu aile içinde Şerefhan’ın muasırı olan Ömer beyden ilerlere doğru sekizinci kuşakta ( Budak ) adında birinin Bayinderi Uzun Hasana muasır olarak hattâ kızını da Uzun Hasana vermesi 've Uzun Hasanın da bilmukabele Ömer Beye Mihranı, Boşat nahiyelerini de Tercil ve Ataka ilhak ederek vermesi (Şeyh Hasan Hikâyesinin ) Uzun Hasan zamanına ait ve Emir Artığın da yine hükümdardan başka biri olmadığım, binaenaleyh bu aile tarihinin ancak bu devirden başladığını göstermektedir. Diyarbekir eyaletinin on dokuz sancağından biri olan Tercil kalesi Hazro’nun garbına düşen yalçın tepeler arasındaki ova parçasının alın yüzüne düşen iki tepeden yükseği üzerindedir. Buranın Subartolar, Komuk ve Asurlar zamanında mükim bir kale olduğu ve Akoyunlulardan Safevîler’in eline geçerek en sonunda Yavuz tarafından alındığı malûmdur. (4) Türklerin 1015 tarihinden sonra Anadolu'ya yaptıkları keşif hareketlerinin uğrak yerlerinden biri olan Hazro, Malazgirt Savaşı'ndan sonra ilk Türk yerleşim bölgelerinden birisi olmuştur. XI. yüzyılın sonlarına doğru Büyük Selçuklu İmparatorluğu'na bağlanan bölge daha sonra Selçuklulara bağlı Anadolu Beylikleri tarafından yönetilmiştir. Tarih boyunca birçok devletin hâkimiyetine geçen ilçede en önemli tarihi eser ULU CAMİİ'dir. Eyyubiler zamanında 13. yüzyılda yapılan bu cami; ilçenin merkezinde, il12 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM çeye hakim bir tepede inşa edilmiştir. İlçe sınırları dahilinde harabe haline gelmiş tarihi bir medrese ve bir de kilise bulunmaktadır.(2) 14. yüzyılın başlarında Anadolu'daki Selçuklu hâkimiyeti sarsılınca İlhanlı Devleti'ne bağlı Mardin Artuklularının eline geçen yöre toprakları; 1393"te Timur'un Anadolu seferi sonucunda Akkoyunlu Devleti'nin idaresine verilmiştir. 1502 tarihinden itibaren Safevilerin eline geçen Hazro ve çevresi Yavuz Sultan Selim'in 1515'te başlattığı Mısır Seferi esnasında Osmanlı Devleti'nin yönetimine girmiştir. İlk önceleri Diyarbakır eyaletine bağlı bir sancak olan Hazro uzun bir süre bu statüsünü korumuştur. Tanzimat devrinde Mustafa Reşit Paşa zamanında Silvan'a bağlı 63 köylü bir bucak haline getirilmiştir. (2) Birinci Dünya Savaşı'na kadar bu durumunu koruyan Hazro Güney Cephesi'nde görevli olan Mustafa Kemal tarafından ziyaret edilmiştir. 1917 (Rumi 1333) tarihinde bir alay askeriyle Hazro'ya gelen Mustafa Kemal, bölgenin ileri gelen beylerinden olan Mehmet BUDAK tarafından ağırlanmıştır. O günün savaş şartlarında da vatanseverliğini gösteren Mehmet BUDAK, Mustafa Kemal'le askerlerine yiyecek, buğday, birkaç kesim hayvan, para ve altın vermiştir. Atatürk Cumhuriyetin kuruluşundan sonra Mehmet BUDAK'ın bu iyiliğini unutmamış, kendisini meclise Millet Vekili olarak almıştır.(2) Ortada oturan Mehmet Budak Bey HAZRO İLÇESİ TARİHİ ║ 13 Cumhuriyet Dönemi'nin başlarında küçük bir bucak olan Hazro'da 1943'te belediye teşkilatı kurulmuş, ardından ilçe, Haziran 1954 tarihinde Silvan'dan ayrılarak Diyarbakır iline bağlı bir ilçe olmuştur. (2) KAYNAKLAR 1- Murat Şehir. Hazro’nun Fiziki Coğrafya Özellikleri. Diyarbakır. 2001.s.3 2- www.hazro.gov.tr 3- Vedat Güldoğan. Diyarbakır Tarihi. Kripto yay.Ank.2011.s79 4-Hasan Basri Konyar. Diyarbakır Yıllığı. III. Ulus matb.Ank.1936 14 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI Cumhuriyet Döneminin başlarında küçük bir bucak olan Hazro’da 1943'te belediye teşkilatı kurulmuş, ardından ilçe Haziran 1954 tarihinde Silvan’dan ayrılarak Diyarbakır iline bağlı bir ilçe olmuştur. Hazro ilçesi ve komşuları( (1) Diyarbakır-Silvan karayolunun 57. km’de yol ayrımı ile 17 km’de kuzey yönüne doğru asfalt bir yol ile ulaşılan Hazro, Diyarbakır’ın küçük yerleşim yerlerinden biridir. İlçenin 1970'lerden 1990'lı yıllara kadar nüfus grafiğine bakıldığında, hızlı bir artış gözlenirken 1990'dan sonraki 10 yıllık zaman diliminde nüfusun yaklaşık % 50 ‘sinin olaylar nedeniyle göç ettiği anlaşılmıştır. Hazro ilçesinde 1970-1980 yılları arası kent nüfusunda bir değişim yaşanmazken 1980-1990 yılları arası kent nüfusu ikiye katlanmış, 2000'li yıllara doğru ise ikiye katlanan bu nüfusun %40’nın ilçe dışına göç ettiği anlaşılmıştır. 2000 yılından sonra ise Hazro merkez nüfusunun, yörenin güven ortamına kavuşmasıyla tekrar artmaya başladığı gözHAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 17 lenmiştir. İlçe kırsalında ise 1970’lerde 1990’a kadar nüfus düzenli olarak artarken 19901997 yılları arasında kent merkezinde yaşanan yaklaşık %40’lık azalmaya benzer oranda azalmıştır. 1997-2000 yılları arasında artma eğilimi göstererek, kaybettiği nüfusu 3 yıllık zaman diliminde geri çekmiştir. (2) Hazro şehir nüfusu 1970 yılında 4321 iken 1980’de 4426, 1990’da 8048, 1997’de 5997 olarak açıklanmıştır. 2000’de yapılan nüfus sayım sonuçlarına göre ise merkez nüfusu artarak 6130’a çıkmıştır. Kırsal nüfus ise 1970’te 11.989, 1980’de 14.548, 1990’da 15.923 iken 1997’de 10.113’e düşmüştür. 2000’de yapılan resmi nüfus sayımı sonuçlarına göre ise artarak 12.566’ya çıkmıştır. 1990 yılında toplam nüfusu 23.971, 1997’de 16.110 olan Hazro’nun 2000 yılı resmi nüfus sayım sonuçlarına göre nüfusu 18.678 olmuştur. İlçede tarımın ve hayvancılığın istihdam payı içindeki oranı %75 iken, ticaret, sanayi ve resmi kurumlarda çalışanların oranı %20 kayıp işgücü oranı ise %5’tir. 18 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Nüfus Yıl 1965[3] 1970[4] 1975[5] 1980[6] 1985[7] 1990[8] 2000[9] 2007[10] 2008[11] 2009[12] 2010[13] 2011[14] 2012[15] 2013[16] Toplam 14.680 16.310 18.308 18.974 21.656 23.971 18.755 18.386 18.798 17.501 17.567 16.893 16.977 17.220 Şehir 3.483 4.321 4.896 4.426 5.405 8.048 6.189 5.478 5.277 4.554 4.488 4.442 4.536 17.220 Kır 11.197 11.989 13.412 14.548 16.251 15.923 12.566 12.908 13.521 12.947 13.079 12.451 12.441 - Hazro merkez harita HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 19 Havadan görünüm (T.Budak) Coğrafya İlçenin güneyi ovalık kuzey kısmı ise çok dağlık bir yapıya sahiptir. Çevresine göre yüksekte bulunan ilçe merkezi daha fazla yağış alıp yazları daha serin ve kışları daha çok kar yağışlı görülür. Denizden yüksekliği 1030 m olan Hazro, Uzuncaeski dağı eteklerinde kurulmuştur. İlçenin kuzeyinde Lice, Doğu ve Güneydoğusunda Silvan, batısında Kocaköy, Güneybatısında Diyarbakır kent merkezi bulunmaktadır. Karasal iklimin hüküm sürdüğü Hazro ilçesinin en önemli akarsuyu olan Zuğur Çayı, Zergüş mevkiinde doğarak Bismil ilçesi yakınlarında Dicle nehrine karışmaktadır(3) İlçemiz Diyarbakır İl merkezinin Kuzeydoğusunda Uzuncaseki (Hacertum) Dağı'nın eteklerinde kurulmuştur. Yüzölçümü 419 km2 olan İlçenin denizden yüksekliği 1030 metredir. 20 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM İlçe güneyinde kil ve çakıllardan yapılı yükseltisi 750-800 metre arasında oynayan platolar ve kuzeyde çekirdeği 1. Zamana ait bulunan Hacertum Dağı (1560 m) faylı ve antiklinali olmak üzere iki farklı topoğrafik üniteye sahiptir. Kuzeyinde Lice, Doğu ve Güneydoğusunda Silvan, Batısında Kocaköy, Güneybatısında Diyarbakır İl merkezi bulunur. İlçe merkezine Zuğur adıyla anılan bir boğazdan geçilerek gidilir. Bu boğazın bir tarafından Biler Dağı, diğer tarafında ise Horoz Dağı bulunur. İlçede karasal iklim hüküm sürmektedir. En önemli akarsuyu Zuğur Çayı'dır. Zergüş mevkiinde doğar ve Bismil İlçesi yakınlarında Dicle Nehri'ne karışır İlçeye karasal iklim hakimdir. Yazları sıcak ve kurak, kışları nispeten soğuk ve yağışlıdır. İlçenin kuzeyindeki Hacertun Dağı'nın varlığı kuzeyden gelen soğuk hava kütlelerini engellediği için kışlar fazla sert geçmez. Yıllık yağış miktarı 550-600 mm. civarındadır. Sonbahar ve ilkbahar aylarında yağmur, kış aylarında ise kar yağışları görülür. Kar yağışları daha ziyade ilçenin dağlık olan kuzey ve doğu kesimlerinde görülür. Güneydeki platolarda ise kar fazla kalıcı olmaz. Tabi bitki örtüsünü antropojen stepler oluşturur. Çevredeki dağların yüksek kesimlerinde yer yer meşe ormanlarına rastlanır. Fakat orman varlığı her geçen gün azalmaktadır. Meşe ve ardıç hakim türleri olmuştur. Güney kesimlerinde daha ziyade yaz kuraklığından etkilenen ve yaz başlarında hemen kuruyan ot toplulukları bulunur. 1-MADENCİLİK İlçemizde toplam 1.800.000 tonluk linyit rezervi bulunduğu tahmin edilmektedir. Özel sektör tarafından işletilen Çökeksu Mahallesi ve Dadaş Köyündeki linyit ocaklarında ki üretim çalışmaları 1992 yılından sonra durmuştur. İlçemize bağlı Kırmataş ve Meşebağları Köyleri civarında 1, Bağyurdu, Yazgı ve Bayırdüzü Köyleri civarında ise 2 adet mermer ocağı mevcuttur. Şu an itibarıyla Kırmataş Köyü civarındaki 1 adet mermer ocağı faal durumdadır. HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 21 2-TARIM Bitkisel Tarım: İlçemizde sulama suyunun azlığından dolayı çiftçilerimizin büyük çoğunluğu kuru tarım yapmakta bu da tarımda verimliliği düşürmekte ve alternatif ürün yetiştirme olanaklarını azaltmaktadır. Münavebeye girecek bitki çeşidi kısıtlı olduğundan araziden istenen verim alınamamaktadır. Bitkisel tarım; düz arazilerde makine ile yapılmakta, makinelerin giremediği arazilerde basit aletlerle yapılmaktadır. Sulu alanlarda ise genelde sebze, meyve ve tütün yetiştirilmektedir. 2007 yılı D.G.D. Projesinden 1359 çiftçi yararlanmış olup 125.552 dekar arazi destekleme amaçlı kayıt altına alınmıştır. Tarımsal Ürünler: İlçemizde yetiştirilen ürünler susuz arazilerde buğday, arpa, mercimek, nohut, kavun, karpuz ve bağlarda üzüm yetiştirilmektedir. Suyun olduğu bölgelerde daha çok meyve bahçeleri, tütün, çeltik, yonca sebze vb. ürünler yetiştirilmektir. Sarıçanak ve Yazgı köylerinde bulunan seralarda sebze yetiştirilmektedir. İlçemiz merkez ve köylerinde çiftçilere yapılan ziyaretlerle zirai eğitim ve yayım çalışmaları yapılmıştır. Çiftçiler teknik konularda aydınlatılmaya çalışılmaktadır. İl Müdürlüğümüzün Yatırım Projelerinden olan İl Özel İdare Destekli ‘Yabani Antep Fıstığı Aşılama Projesi Kapsamında ‘ İlçemizde Dadaş, İncekavak, Ülgen ve Hazro Merkezde Yabani Antep Fıstığı aşılamasında yabani melengiç ağaçlarına 4500 aşı gözü kullanılarak toplam 1300 ağacın aşılaması yapılmıştır. Üretilen buğdayın büyük bölümü T.M.O ne satılmaktadır. Diğer ürünler iç piyasaya satılmakta veya iç tüketimde kullanılmaktadır. Bağlarda yetişen üzümlerden kaliteli üzüm pekmezi, pestil sucuk ve şıra yapılmaktadır. 3-HAYVANCILIK Hazro İlçesindeki hayvan varlığı genellikle yerli ırklardan oluşmaktadır. Fakat İlçemizde aktif suni tohumlama çalışmaları sayesinde yerli ırktan kültür ırkına geçiş süreci hızlanmaktadır. Bu geçiş sürecinde melez hayvanlar önemli bir sayı teşkil etmektedir. 22 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM İlçemizdeki Kurum Türleri ve Sayıları * Kurum Türleri Anaokulu (Bağımsız Anaokulu) 8 Yıllık İlköğretim Okulu 5 yıllık Sayılar 1 6 31 Kız Meslek Lisesi 1 Halk Eğitim Merkezi 1 Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu 1 Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi Toplam K Bağımsız Anaokulu: Kardelen Anaokulu 1 42 8 Yıllık İlköğretim Okulları: Atatürk(Merkez), Cumhuriyet(Merkez), Dadaş(Köy), Gözlüköyü(Köy), Kırıkkaşık(Köy), Kırmataş(Köy) Kurum Türleri, Yerleşim Yeri ve Cinsiyete Göre Öğrenci Sayıları * Genel Müdürlük Yerleşim Yeri Erkek Genel Müdürlük Kız Yerleşim Yeri Erkek Kız Köy 1575 1554 Şehir 663 573 Kız Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü Şehir 0 54 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü Şehir 228 51 İlköğretim Genel Müdürlüğü * Veriler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 2011-2014 yıllarını kapsayan stratejik planından alınmıştır.(4) HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 23 HAZRO KÖYLERİ (5, 6, 7) Bu kategoride toplam 25 sayfa bulunmaktadır ve şu anda bunların 25 tanesi görülmektedir. 1889 yılında yayınlanan Şemseddin Sami’nin Kamusu Alam isimli c.3.s.1964’de Hazronun 80 köyü olduğu ifade edilmektedir. Ağartı Bayırdüzü Bağyurdu Dadaş Gözebaşı Gözlü Gürlek Hazro Kavaklıboğaz Kırkkaşık Kırmataş Koçbaba Kulaçtepe Meşebağları Mutluca Ormankaya Sarıerik Sarıçanak Terdöken Uzunargıt Varınca Yazgı Çitlibahçe Ülgen İncekavak 24 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro köyleri AĞARTI Ağartı, Diyarbakır (Amed) ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Tarihçe köy 80 yıl önce Sofi Süleyman adında soyu seyit (muhteber Allah dostu bir zat 4 oğlu 2 kızı) ile köye gelmiş ve yaklaşık 10 sene sonra vefat etmiş tahmini 5-10 sene sonra oğulları köyün bir kısmını yapmış oldukları hayvancılık vesilesiyle eski sahipleri olan Salim Bey ve ailesinden satın almışlar ve zamanla bütün köyü satın almışlar şuan işletme halen Süleymanoğlu ailesi elindedir ve aile kendi bölgelerinde (Mala Apo) adıyla anılan büyük bir ailedir. Köyün Kürtçe ismi(Cirnoqî)'dir. Kültür Mala Apo köklü bir Kürt ailesi olduğundan olacak kültür çağdaş geleneklerinden taviz vermemişlerdir. Köy bölgelerinde misafir perverlikleri ile ve dini bütünlükleriyle tanınıp aynı zamanda saygı duyulan insanlardırlar. Aile bireyleri dışarıdan yapılan tüm kışkırtmalara rağmen birliklerini korumaktadırlar. Bunu da aile büyüklerinin geçmişten beri kendilerine gösterdikleri dini ve insani öğretiler ile başarmışlardır. Hayata Bakış Aile (ırka, cinsiyete ve sosyal statüye yönelik her türlü ayrımcılığa karşı olup, ırk ve cinsiyetin ''insan'' gerçeğini değiştirmediğini, kimsenin kimseden üstün olmadığını, insanları üstün eden düşüncelerinin olduğunu savunmaktadırlar.) Coğrafya Diyarbakır iline 70 km Hazro ilçesine 17 km uzaklıktadır. Köyün düz ve büyük bir coğrafyası vardır arazisi yaklaşık 13.000 dönüm olup tahmini 5.000 dönümü sulu arazi olarak kullanılmaktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Toprakları bereketli olup toprak bakımını en üst düzeye taşımışlardır. HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 25 Nüfus Yıllara göre köy nüfus verileri 2013 2000 1997 255 boşaltılmıştı boşaltılmıştı BAYIRDÜZÜ Bayırdüzü, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Diyarbakır iline 80 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır. Bayırdüzü köyünün diğer adı da Bazmardır bu köyde mermer ocağı bulunmaktadır İle Uzaklığı: İlçeye Uzaklığı: Rakım: 81km 7km 1110m Nüfus Yıl 2012 2011 2000 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 265 137 258 136 160 75 Erkek 128 122 85 ÇİTLİBAHÇE Tarihçe Köy eskiden bir ermeni köyü olması sebebiyle halen arsa, ova ve mevki isimleri Ermenicedir. Köy’e yerleşmeler olmuştur ilk köye giriş yapan mehla jorin (yukarı mahhale)köy sakinleridir 26 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Köyün çevrelerindeki dağların geneli Defne ağaçlarıyla kaplıdır. Ve çevre köylere nazaran su bakımından bayağı zengindir ve toprakları da elverişlidir. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 320 156 333 166 384 165 1.321 645 1.235 589 Erkek 164 167 219 676 646 Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. DADAŞ Dadaş, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Diyarbakır iline 80 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır. Köyün iklimi, karasal iklimin etki alanı içerisindedir. Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 1.485 741 1.530 767 2.067 1.048 1.837 947 1.940 973 Erkek 744 763 1.019 890 967 HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 27 GÖZEBAŞI Diyarbakır iline 96 km, Hazro ilçesine 24 km uzaklıktadır. Yıl 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 539 273 521 251 580 290 Erkek 266 270 290 GÖZLÜ Gözlü, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Bingöl'ün Genç ilçesinden gelen Zaza-Kürtleri tarafından kurulmuştur. Tarihçe Köy Kavaklıboğaz Köyü (Eyndarê/Ayndar)'nden gelenler tarafından yaklaşık 100 yıl önce kurulmuş olup, Gomeyê Eyndarî adı Kürtçede Eyndarê/Ayndar (Kavaklıboğaz)ın köyü(gözü)nden gelmektedir. Mıstan, Botiyan, Az, Murtezan Aşiretleriyle aynı köktendir. Yemekler keskerun, kenker, bulgur pilavı, bulgur çorbası, et- ciğer haşlama, patates yemeği. Coğrafya Diyarbakır iline 85 km, Hazro ilçesine 20 km uzaklıktadır. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 1.047 537 1.090 562 1.279 646 1.143 563 1.068 524 28 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Erkek 510 528 633 580 544 İklim Köyün iklimi, karasal iklimin etki alanı içerisindedir. GÜRLEK Diyarbakır iline 94 km, Hazro ilçesine 22 km uzaklıktadır. İle Uzaklığı: İlçeye Uzaklığı: Rakım: 84km 12km 835m Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Sağlık Evi Sağlık Ocağı Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 755 353 987 470 692 340 1.226 636 1.131 541 Yok Yok PTT Şubesi Yok PTT Acentası Yok Erkek 402 517 352 590 590 İlköğretim Okulu Var / Faal Değil Taşımalı Eğitim Yapılmıyor Su Şebekesi Kanalizasyon Su Kontrolü Yok Var Yapılmıyor KAVAKLIBOĞAZ Tarihçe Kavaklıboğaz köyü’nün insanları aslen Bingöl’ün Genç ilçesinden gelmektedir. Kürtçe'nin Zazakî lehçesinde ismi Eyndar dır. Mıstan, Botiyan, Az, Murtezan aşiretleri ile aynı köktendir. Köy halkı Kürt Milleti'nin Zaza koluna mensup olup, köy halkının ana dili Kurdî-Zazakî (Dimilkî)'dır. HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 29 Bu köyden en az beş altı köy oluşmuş. Köyde tarihi eserler bulunmaktadır. Eskiden kalma mağaralar ve tarihi eserler bulunur. Kültür Kürt kültür gelenek ve görenekleri yaşanmaktadır. Gelenekleri eskiye dayalıdır. Coğrafya Diyarbakır iline 84 km, Hazro ilçesine 16 km uzaklıktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 773 398 771 399 658 316 626 300 583 270 Erkek 375 372 342 326 313 Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. KIRMATAŞ Kırmataş, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Tarihçe Kırmataş köyünün orjinal ismi Zoxbrim'dir.bu ismin nerden geldiğini ve niçin Zoxbrim diye adlandırıldığını açıklayacağız. Bu köyün kurucusu Zor Brimdir. Bu isim 5.yy 30 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM da Mayafarqinbatkan aşiretinden, askeri komutan olarak Zoxbrime bir kale yapıp yerleşmiştir. Köyün ismini de Farsça kendi adını vermiştir. Zor Brim Çetin İbrahim anlamına gelir. Zor Brim'den bugüne köyde yaşayan aileler kabilelere ayrılmıştır. 1-Abbas ailesi 2-Avdılakya ailesi 3-Guro ailesi 4-Amera ailesi 5-Şemsihankiya ailesi 6-Sofi ailesi olarak bu aileler köyün ilk kuruluşundan beri ikametgâhlarını Zoxbrimde devam ettirmektedirler. Zaman zaman bu aileler içerisinde küçük sebeplerden dolayı kan davaları olmuştur neticede köy halkının barışa ve kardeşliğe vermiş olduğu önemden dolayı civar köylerdeki gibi uzun süreli ve intikam güderek sürdürülmemiştir. Bir kez barıştığı zaman ikinci kez kesinlikle kardeşlik, sevgi ve hoşgörünün dışına çıkılmamıştır. Köyün tarihi sosyoekonomik geliri hayvancılık ve tarıma dayalıydı. Son yıllarda teknolojinin gelişimiyle mermer ve çok değerli taş ocaklarının keşifleriyle yeni ekonomik yarar sağlamıştır. Kırmataş köyünde ilköğretim okulu, bir sağlık ocağı, bir ziraat odası bulunmaktadır. Kültür Köyün gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur. Coğrafya Diyarbakır'a 70 km, Hazro'nun 20 km uzaklıkta olup Hazro'nun batısında yer almaktadır. Köy dağın yamacında yer alır önü ova, arkası ormanlıktır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 1.127 549 1.102 539 947 465 714 346 884 434 Erkek 578 563 482 368 450 HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 31 Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Köyde bulunan mermer taş ocaklarında yaklaşık otuz kişi çalışmaktadır. KOÇBABA Koçbaba, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Tarihi Köyün eski ismi Hondof olup cumhuriyetle birlikte Koçbaba ismi verilmiştir. Kültür Köyün gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur. Coğrafya Diyarbakır iline 82 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. KULAÇTEPE Tarihçe Eski adı ( Gündey Reşit Keya dır)Gome Şikeftan'dır. 32 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Kültür Köyün en meşhur yemeği tırşık(güveç) pirinç pilavı ve kavurma dır köy peyniriyle meşhurdur. Coğrafya Diyarbakır iline 82 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 140 73 124 69 159 81 Erkek 67 55 78 Ekonomi Köyün ekonomisi genelde toprak üzerinedir. Bunun yanın da hayvancılık da geçim kaynağıdır. MEŞEBAĞLARI Tarihçe Ermenice eski ismi Şikefta olan köyün daha sonra bademi üzümü ile meşhur köye yakışan ismi vatandaşların isteğiyle bu şekilde değiştirmiştir. Kültür Köyün görenek ve hakkında bilgi yoktur. Tek bilgi eceli ile nadir insan öldüğüdür. Kan davası nedeniyle geçmişten günümüze 100 kadar insanın öldüğü tahmin ediliyor. HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 33 Coğrafya Diyarbakır iline 81 km, Hazro ilçesine 23 km uzaklıktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimin etki alanı içerisindedir. Nüfus Yıllara göre köy nüfus verileri 2007 2000 1997 782 511 590 MUTLUCA Tarihçe Köyün Kürtçe adı BERBUŞ olup daha sonra değiştirilerek Mutluca olacak günümüzde resmi olarak geçmektedir. Berbuş un anlamı Kürtçedeki 'ber beroşk'tan gelmektedir. Ber beroşk güneşi gören anlamındadır. Kültür Martın son haftası ve nisanın ilk haftası kara çarşamba denilen günlerinde herkes toplanıp güzel kokan dağ esintisinde meşhur otlu bulgur pilavı pişirilip topluca yenilmektedir. Ayrıca kış aylarında gebol denilen güzel yemeği de yapılmaktadır. Coğrafya Diyarbakır iline 84 km, Hazro ilçesine 12 km uzaklıktadır. Koyun ortasından tek yol geçmektedir. Koyun çıkışında eşsiz bir manzarası olan boğazı vardır. Bu boğaz o bölgede diğer ilçelerle olan tek bağlantı yoludur. Bu yüzden koy coğrafi konum açısından bölgede çok önemli bir yere sahiptir. 34 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Köy dört mevsimi de yaşamaktadır. Nüfus Yıl 2012 2011 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 21 7 19 8 377 182 365 171 Erkek 14 11 195 194 ORMANKAYA Tarihçe Köyün çevresinde yıkık bir kilise bulunmaktadır Kültür Köyün gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur. Coğrafya Diyarbakır iline 94 km, Hazro ilçesine 18 km uzaklıktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 685 355 724 370 503 243 814 398 728 350 Erkek 330 354 260 416 378 HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 35 Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. İle Uzaklığı: İlçeye Uzaklığı: Rakım: 79km 21km 1180m Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Sağlık Evi Sağlık Ocağı Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 454 223 443 222 366 176 329 170 475 237 Yok Yok PTT Şubesi Yok PTT Acentası Yok Erkek 231 221 190 159 138 İlköğretim Okulu Var / Faal Değil Taşımalı Eğitim Yapılmıyor Su Şebekesi Kanalizasyon Su Kontrolü Yok Var Yapılmıyor SARIÇANAK Tarihçe Köy 1915 yılına kadar. Müslüman Kürtlerin ve Ermenilerin birlikte yaşadığı bir köydür.1915 Ermeni tehcirinden sonra sadece Müslüman Kürtlerin yaşadığı bir köy olarak günümüze kadar varlığını sürdürmüştür. Sarıçanak köyünün Kürtçe ismi Xıncika dır.1980 ihtilalinden sonra ismi Sarıçanak olarak değiştirilmiştir. Coğrafya Diyarbakır iline 63 km, Hazro ilçesine 9 km uzaklıktadır. Köy ana yola 1 km uzaklıkta ve Hazro çayı kenarındadır. Çayın bulunduğu çukurdadır. Bu yüzden yazları çok sıcak 36 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM olur. Yaz aylarında dere suyu çeltik tarlalarını sulamak için köyün batısındaki tepelere kanallar yardımı ile aktarılır bu yüzden dere yaz aylarında kurur. Köy Dicle nehrinin bir kolu olan Hazro çayının kenarında bulunan bir küçük tepenin üstüne yerleşmiştir. Etrafında da çok yüksek olmayan tepelerle çevrilidir. Kuzeyinde Hazro, güneyinde Düzevler, batısında Varınca, doğusunda ise Silvan yer alır. Deniz seviyesinden 550 metre yüksekliktedir. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 290 144 297 151 349 182 580 269 436 210 Erkek 146 146 167 311 226 Köyde 5 aile yaşamaktadır; Bu aileler Yenikan, Mazak, Dilsiz, Çetin, Arca aileleridir. Köyün % 50'sini Arca ailesi oluşturmaktadır. Köyün köklü ailesi Yenikan ailesidir Köyde Ermeni ve Müslümanların beraber yaşadığı tarihten bu yana çok fazla değişiklik olmamıştır Lice depremi esnasında köye gelenlere Hacı Abdülhamit Yenikan (Hacı Hamo ) tarafından arazi verilerek yerleşmeleri sağlanmıştır. Köyden kentlere çok göç olduğu için nüfusu pek değişmemektedir. İş alanları olmadığı için her sene aileler Diyarbakır’a veya başka şehirlere göç ederler. Bu yüzden köyün nüfusunda fazla bir değişiklik olmamaktadır. Köye bağlı bir mezra vardır. Düzevler; Düzevlerin nüfusu 100 kişi kadardır. Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Köyde 2006 yılında bir hayvan çiftliği kurulmuştur. Bu çiftlikte sığırlar yetiştirilmektedir. HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 37 Köyde tarım hayvancılıktan daha fazla yapılır bu yüzden köyün geçimi genellikle tarıma dayanır. Nohut, mercimek, arpa, buğday, tütün, pirinç, bahçe tarımı yapılır. Sarıçanak 98 isimli makarnalık buğday çeşidi bu köyde ıslah edilmiştir. Köyde ilköğretim okulu vardır. Köyün içme suyu olan eski şebeke Y.S.E. MÜD tarafından 1968 tarihinde yaptırılan köy çeşmesi* son zamanlarda kuraklıktan nasibini alarak azaldı ve yeni içme suyu şebekesi 2005 te yapılmıştır PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur ancak bir sabit telefon santrali vardır. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalttır elektrik ve sabit telefon vardır. Köyde ortaokul ve lise olmadığı için öğrenciler ortaokulu ve liseyi Hazro veya Diyarbakır’da okuyor. Köyde Güneydoğu Tarımsal Araştırma'nın 3 adet deneme alanı mevcuttur(buğday arpa, mercimek nohut, yem bitkisi denemeleri). TERDÖKEN Coğrafya Diyarbakır iline yaklaşık olarak 70 km, Hazro ilçesine 23 km uzaklıktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Nüfus Yıllara göre köy nüfus verileri 2007 2000 1997 150 120 84 Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. 38 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Osmanlı vakıf kayıtlarına göre 1500 yılında Şeyh Şehabeddin’in savaş kazanması üzerine Osmanlı bu ve 11 köyü Şeyh Şehabettin’e vermiştir. UZUNARGIT Coğrafya Diyarbakır iline 70 km, Hazro ilçesine 4 km uzaklıktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 126 60 116 58 153 74 575 283 666 319 Erkek 66 58 79 292 347 Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. VARINCA Tarihçe Köyün eski ismi Küfercin'dir ve Köyün tarihi eskilere dayanır buna işaret olarak köyde var olan eski ev harabeleri, eski yazma mezarlar ve köyde çıkan bazı küp benzeri ev eşyalarıdır. Köy eskiden Ermenilerin yaşadığı bir yerdir. Birinci dünya savaşıyla Ermenilerin terk ettiği köye hayvancılıkla yaşayan göçebe aileler ve kan davalarından kaçan aileler yerleşmiştir. HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 39 Kültür Köyde pişirilen birçok yöresel yemek vardır; tırşık, mastawe, meftune, borani, cimilig, gebol Köyde erkekler eskiden şalvar, puşu ve küm denilen bir şapka giyerlerdi.Halen de giyenler vardır. Köy kadınları ise (şal)var, lastik ayakabı, beyaz bir tülbent(şerık) (işlemelerinde yeşil, kırmızı, sarı ve beyaz gibi renkler ağırlıktadır) ve el işlemeli bir hırka giyerler. Coğrafya Diyarbakır iline 64 km, Hazro ilçesine 10 km uzaklıktadır. İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Nüfus Köyde 11 aile yaşamaktadır; ekici, hasanoğlu, kabaiş, kağanarslan, ocaktan, ütenkuş, söyler, şamar, ülken, yaşedici, (?) Nüfus Yıl 2012 2011 2000 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 395 211 402 215 410 198 496 245 392 194 Ekonomi Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. 40 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Erkek 184 187 212 251 198 ÜLGEN Tarihçe Köy ismini Mergafarkin (Silvan) beylerinin tatil ve dinlenme yerleri olarak kullanıldığı için Merani (erkeklerin yeri) anlamında adı almıştır. Resmi Osmanlı kayıtlarında Yavuz Selim döneminde eyalet olduğu ve beylikle yöneltildiği kayıtlarda mevcuttur. 1950 yıllara kadarda Silvan ilçesinin nahiyesiydi. Hazro, 1950 yılında ilçe olunca, Ülgen köyü Hazro'ya bağlanmıştır. Kültür Köyün düğünlerde kayış oyunu, kurt kuzu oyunu, yüzük bulma oyunu vardır. ve yemekleri kürtçe "Helise" denilen sövürme, Kürtçe "Gebol" adı verilen yemek ve Kürtçe "mehir" denilen ayran çorbaları vardır. Köy’de bulunan ziyaret felçli hastaları iyileştirdiğine inanılır özellikle perşembe günleri ziyaretçi akınına uğrar. Köyde Merani ziyareti vardır. Coğrafya Diyarbakır iline 85 km, Hazro ilçesine 13 km uzaklıktadır. Yukarısında Nergiz suyu yer alır. Meraları dağınıktır özellikle Kaniya Püşkülün üst tarafında bulunan gölet mezre mükemmeldir. Hodik de eşsiz bir doğaya sahiptir İklim Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Dağlarda ufak tefek ormanlar yer alır. Nüfus Yıl 2012 2011 1990 1985 Nüfus Bilgileri Toplam Kadın 268 124 262 120 568 274 694 340 Erkek 144 142 294 354 HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 41 Ekonomi Köyün ekonomisi tarım; nohut, mercimek, buğday, kavun yetiştirilmektedir. Hayvancılığa; Küçükbaş (keçi, koyun), büyükbaş(dana, inek) ve kümes hayvancılığı (ördek, kaz, tavuk, hindi) geçim kaynaklarıdır. YAZGI Yazgı, Diyarbakır ilinin Hazro ilçesine bağlı bir köydür. Eski Adı Barkuş olan köyün üç mezrası vardır. Diyarbakır iline 72 km, Hazro ilçesine 8 km uzaklıktadır. Köyün iklimi, karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Altyapı bilgileri Köyde, yeni yapılmış 8 derslikli bir ilköğretim okulu vardır ve çevre köylerden de bu okula öğrenci gelmektedir. Köyün içme suyu şebekesi vardır ayrıca kanalizasyon şebekesi, sağlık ocağı ve sağlık evi vardır. Köy’e ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır. Köyde modern tuvalet, yas evi ile yas evi meydanı ve imam evi köylülerin imecesiyle yapılmıştır. Nüfus Yıllara göre köy nüfus verileri 2009 2007 868 556 KAYNAKLAR 1-http://tr.wikipedia.org 2- https://www.google.com/maps/@38.2042624,40.7745561,10z 3- http://tr.wikipedia.org/wiki/Hazro 4-http://www.hazro.gov.tr/default_b0.aspx?content=180 5-http://tr.wikipedia.org/ 6-http://nedir.antoloji.com/ 7-http://www.yerelnet.org.tr/ 42 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM HAZRO PANAROMASI (Doç. Dr. Meki Bilici) HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 43 44 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM HAZRO İLÇESİ VE COĞRAFYASI ║ 45 YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ 1936 Yılı Hazro HAZRO NAHİYESİ Silvan kazasının iki nahiyesinden biri olan Hazro Nahiyesi 47: köylü 6646 Nüfuslu büyük bir nahiyedir. Merkezi Hazro köyüdür. Diyarbekir'e 60 ve Silvan'a 25 kilometre mesafede ve Şiııışim Dağının eteğinde bulunan Kekân, Zoğnuç, Kobik, Ayniibrik, Tahtan ve Şeyh Şahap adındaki küçük köylerle sarılmış bir ovaya nazırıdır. Başnıktan ayrılan yolla 20 kilometrelik bir mesafededir. Başnıktan sonra solda Tercil Kalesini bırakarak uzun bir boğazın eteklerinde bulunan Zoğnuç köyünden bir az yukarıdadır. Keferem karyesi geçilip de ağaçlıklı bir yokuş tırmanıldı mı Hazroya ulaşılır. Hazro beş mahalleli büyük bir kasabadır. Mahalleleri şunlardır: Topala, Cami, Bahçe, İşkal, İlhan. 684 evli ve 1300 Nüfusludur. 10 Dükkân ve 2 resmî daire vardır. Evlerin çoğu taş yapı ve iki katlıdır. Sokakları dar ve çamurludur. Kasabanın ortasında bir kaya üzerine bina olunmuş ve sonra minaresiyle birlikte büyük bir tamir görmüş olan tek kubbeli bir cami vardır. Bu camiye de Silvan’dakiler gibi (Acem) camii denilmektedir. Hazroya bir kilometrelik mesafede ve adını taşıyan bir tepenin üzerinde (Şahabüddin) yatırı ve yine bu nahiye dâhilinde ( Şeyh Şapur ) un mezarı vardır. YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ ║ 49 Hazro beylerine ait harem ve selâmlık kısımlarını ihtiva eden iki muazzam yapı köyün en güzel bir yerine kurulmuştur. Geniş bahçesinde çiçeklerin her türlüsü yetiştirilmektedir. Hazro’da beş ve dışında 20 ye yakın çeşme sayılır. Nahiyenin havası mutedil ise de çok pirinç yetiştirilmekten mütevellit bataklıklar mezrağı hastalıkların hüküm sürmesine sebebiyet veriyor. Halkın medeniyete kabiliyetleri ve hükümete sadakatları çoktur. Çobanlık, çiftçilik ve mekkârecilikle mayişetlerini temin ederler. Ziraî mahsulâtı Nahiyede en fazla buğday, arpa, nohut, tütün, pirinç, pamuk ve darı yetişir. Odun ihtiyacı Honduf, Şimşim, Halhal, Dadaş, Ayındar, Resûl- ayin köylerindeki eşhasa ait baltalıklardan temin olunur. Nahiyede erik, elma, zerdali, badem, armut ve üzüm yetişir. Hayvanatı En ziyade koyun, ikinci derecede keçi, inek öküz, manda, at, katır ve eşektir. Yağ ve peynir yapılmakta isede iptidai usullerledir. Kaba yün; ile pamuktan bez ve kilim gibi şeyler dokunur. Hububat ve hayvanatın bir kısmı Diyarbekir, Urfa, ve Muşa ihraç olunur. İdhalâtı da Avrupa eşyasıdır. Yine bu merkezler vasıtasile celbolunur. Hazronun, Handuf köyü civarında kükürtlü bir demir madeni keşî olunmuşsa da işletilmemiştir. Nahiyenin bazı yerlerinde kömür' madeni, lüle çamuru ile çoktan beri metriik çakmak taşı madni ve değirmen taşı ocağı vardır. Hazro nahiyasinin 1296 tarihinde usulü tahriri hitam bularak yeni vergisinin bir yük, 6974 kuruş 18 paraya baliğ olduğu eski kayıtların tetkikinden anlaşılmıştır.(2) 50 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM 1973 yılı Hazro ilçesi(1) HAZRO ILCESI Hazro kasabası, Güneydoğu Torosların güneye uzayan kollarından biri olan Girihabo Dağının meyilli ve engebeli yamaçlarında kurulmuştur. Rakımı 1030 m. dir. Kasabanın etrafı dağlarla çevrilidir. Ovaya, güneyde bulunan ve Zuğur denen dar boğazla açılır. Bu boğazın sağ tarafında Biler Dağı doğuya doğru uzanır, sol taraftaki Kabil dağı ise batıya doğru yöneliktir. Kuzeyde bulunan Çoban dağları, Biler dağına batı-doğu istikametinde paralel bir durumda bulunur. Hazro'nun güneybatısında ve 3-4 Km. mesafede tarihî Tercil Kalesi bulunur. Asurlular zamanında buraya Hataro denildiği ve Hazro adının da bu Hataro'nun bozma bir şeklinden geldiği söylenir. Diyarbakır bölgesi Osmanlı topraklarına katıldığı zaman Hazro'nun bu eyâlete bağlı 24 sancaktan birini teşkil eylediği bilinen bir gerçektir. 1871 (H. 1277) tarihli «Diyarbekir Salnamesi» Hazro'yu, Silvan'a bağlı bucak olarak göstermektedir. 1954 te ilce olan Hazro, yeniden kalkınmaya, gelişmeye Cumhuriyet döneminde başlamıştır. 1995 yılında Hazro GENEL DURUM Silvan'm Kuzeybatısrnda ve yakın zamana kadar Silvan'ın bir bucağı olan Hazro ilçemiz son yıllarda giderek büyümektedir. Diyarbakır'la ilişkisini D.Bakır-Siirt şosesinden sağlar. İlçede Tercil Kalesi, Şahabuddun ve Şapur Türbeleri ve Derebeyi Saray kalıntıları önemli tarihi zenginliklerindendir. Bu tarihi zenginliği yanında bölgenin taşkömür ihtiyacını karşılayan önemli bir kömür bölgesi de vardır. İlçenin çevresinde zengin petrol, demir ve kükürt yatakları da bulunuyor. İlçenin köyleri daha çok ilçenin orta kesimindeki dağ eteklerinde toplanmıştır. İlçe merkezi engebeli bir alanda Uzuncaseki Dağı eteğinde kurulmuştur. YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ ║ 51 Yüzölçümü Merkez Nüfusu Köy Nüfusu Toplam Nüfus Bucak Adedi Mahalle Adedi Köy Adedi Mezra Adedi 419 m2 8.048 15.923 23.971 1 (Merkez) 6 24 36 Hazro Belediyesi 1943'te kurulmuştur. TARİHÇESİ Kuruluş tarihi çok eski olan Hazro'nun Asur tarihindeki adı "Hataro" idi. Daha sonra "Hacra" denilmeye başlanmışta;. Bugün "Hazro" şeklini almışta. İlçe sınırları içinde yer alan Tercil Kalesi bir zamanlar bölgenin en önemli yeriydi. Diyarbakır Bölgesi Osmanlı Devletine katıldığında Hazro, bu eyalete ait 24 sancaktan biriydi. 1871 Diyarbekir Salnamesi'nde Hazro. Silvan'a bağlı bir bucak olarak görünüyordu. 1945'te ilçe olan Hazro için Şemseddin Sami şunları yazmışta: "Diyarbakır İli Merkez Sancağı'nda, Silvan İlçesine bağlı bucak merkezi, 80 köyü olan bir bucakta..." Basri Konyar ise şunları yazmaktadır: "Diyarbekir'e 60 ve Silvan'a 25 kilometre mesafede ve Şimşin dağı'nın eteğinde bulunan Kekân, Zoğnuç, Kobik. Ayniibrik, Tahtan ve Şeyh Şahap adındaki küçük köylerle sarılmış bir ovaya nazırdır. Hazro beş mahalleli büyük bir kasabadır. Mahalleleri şunlardır: Topalan, Elhuvan. Cami, Bahçe, İşkal, İlhan. 684 evli ve 1300 nüfusludur. Evlerin çoğu taş yapı ve iki katlıdır. Sokaklar da dar ve çamurludur." (1936). Hazro Bucağı 1954 yılında ilçe olmuştur. Hazro ilçesinin bağlı bulunduğu Diyarbakır merkez ilçeye olan uzaklığı 72 km. dir. 52 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro ilçesinin 1990 yılı genel nüfus sayımına göre toplam nüfusu 23.971 dir. Bu nüfusun 8.048'i ilçe merkezinde geri kalan 15.923'ü de köylerde yaşamaktadu. Yani nüfusun % 34'ü ilçe merkezinde, %66'sı köylerde yaşamaktadır. İlçe merkezinde yaşayan 3.984'ü kadın, geri 4.154'ü erkeklerden oluşmaktadır. İlçeye bağlı 24 köy ve 36 mezrası mevcut olup, nahiyesi yoktur.(3) ERMENİ KAYNAKLARDA HAZRO Hazro Hazro, Hızro, Khazru. Batı Ermenistan’ın Diyarbekir (Diyarbakır) Vilayeti’nde, Diarbekir (Amid, Amit) şehrinin 70 km. kuzeydoğusunda, Khaçerdum Dağı’nın güney eteğinde, bağlarla kaplı, buz gibi pınarlarıyla zengin bir bölgede bulunan kasaba. İlk defa, Taron bölgesinin Surb (Aziz) Hovhannes (Yeğırdut) Manastırı’nın 1445 tarihli dini fermanında “Hazrav” (klasik Ermenicede “o” harfi “av” şeklinde yazılmaktaydı) şekliyle bu isme rastlanmaktadır. XVI.-XIX. yüzyılda Tarcili (Tırcıli) Kürt yönetimi bünyesinde (daha geç dönemde Silvan Kazası’nın Hazro köy topluluğu merkezi olarak) bulunmuştur. XX. yüzyıl başında Hazro’da zanaatlar, ticaret ve bağcılıkla uğraşmakta olan 400 hane Ermeni yaşamaktaydı. Ermeniler, 2 kilise (Surb Şımavon/Şımşamonik ve Surb Astvadsadsin) ile Surb Astvadsadsin kilisesine bitişik olan İstanbul Birleşmiş Derneklerinin kurmuş olduğu bir okula sahipti. Hazro çevresindeki tarihi-mimari anıtlardan Aynırbırığ, Tarcal ve Çıkhır manasrırlarını sayabiliriz. Hazro köy topluluğunun, Ermenilerle meskûn yaklaşık 30 köylerinden en büyükleri Agrak, Başneğ, Dersil, Hodnov, Cırnokh, Sıleman ve Kufercin’di. Bu yerleşim yerlerinin zanaatkârları ve özellikle dokumacıları ün salmıştı. 1895–96 Ermeni kırımları esnasında Hazro ve çevre köyleri talan edilmiş, 1915 Soykırımında ise Ermeniler tamamen yok edilmişlerdir.(4) YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ ║ 53 Bir Generalin Anı Defterinden Hazro 1836 -1839 yılları arasında Osmanlı Ordusunda danışman olarak çalışan ve 1858 1888 Prusya Devleti Genelkurmay Başkanlığı yapmış olan Feldmareşal Helmut Von Moltke Osmanlı ordusunda danışmanlık yaptığı sıralarda Hazro'dan geçmiş ve Hazro'yu "Türkiye Mektupları" adlı kitabında şöyle anlatmıştır: ".... Akşama doğru, yani hemen hemen yirmi dört saatlik at yolculuğundan sonra yine nefis bir dağ deresine vardık. Kıyısı boyunca yukarı çıkarak dağların içine saptık ve bir tepenin üze-rinde, etrafı bağlarla çevrili, çınarlar, ceviz ağaçları ve kavaklarla gölgelenmiş sevimli Hazro Kasabacığını ve zarif camiini gördük..."" ".... Kavaklar, sulanabilen her yerde inanılmayacak kadar çabuk, muazzam bir büyüklüğe varıyor. Hazro'da narin gövdeleri bir buğday tarlası gibi birbirine sokulmuş kavaklardan bir suni koruya hayran kaldım.(5) Diyarbakır salnamelerinde Hazro 1806 yılına ait bir belgede Hazro çevresinde çok verimli ve iyi ürün veren tarlalar, meyve bahçeleri vardır. Buğday, pirinç, üzüm bol ve harikadır’ denmektedir (6) 19.Yüzyıl Hazro ilçesi ekonomik envanteri için Diyarbakır salnamelerine bakacağız Silvan Kazasına Tabi Hazro Nahiyesi Hükümet Konağı Cami-i Şerif 1 2 Dükkân 6 Fırın 2 Tekke 1 Medrese 2 Hane 619 Kilise Manastır Mekteb-i Gayr-i Müslim Samanlık 2 1 2 1 Ahır 25 Göm 4 Köşk 1 Çeşme 13 Su Kuyusu 1 Arsa 18 Oda 6 Gasilhane 2 Mağaza 2 54 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Çamaşırhane 3 Değirmen Kudretbuzu Mağarası 16 1 İncirlik 2 Bademlik 5 Çalılık 2 Palutluk 4 Harap değirmen 1 Tarla 424 Köprü 4 Bahçe 94 Ayvalık Kavaklık Çınarlık 1 63 6 Meşelik 4 Yoncalık 3 Harman 3 Bağ 1189 Söğütlük Dutluk 7 1 Sebzelik 14 Susamlık 4 Mera 4 KAYNAKLAR 1-(1973 il yıllığı) 2-Hasan Basri Konyar. Diyarbakır Yıllığı. III. Ulus matb. Ank.1936 3-2000’e 5 kala Diyarbakır İl yıllığı 4- Küçük Ermeni Ansiklopedisi, III. cilt, Yerevan, 1999. Bölümler: Batı Ermenistan’ın Şehirleri Bati Ermenistan Ve Bati Ermenileri Sorunlari Araştirmalar Merkezi Köklere dönüş: Bazıları için Batı Ermenistan’a, diğerleri için Ermeniliğe http://akunq.net/tr/?attachment_id=7505. 2011/06/06 5- www.hazrom.net 6- Ömer Tellioğlu(ed). Diyarbakır Salnameleri. DBB yay.1998 2/-188 YILLIKLARDA VE KAYNAKLARDA HAZRO İLÇESİ ║ 55 HAZRO İLÇESİ VE ATATÜRK Mustafa Kemal ve Hazro Hazrolu Seyfeddin Budak’tan alınan iki hatıra: “Mustafa Kemal Paşa 16. Kolordu Komutanı olarak Silvan’a geldiği günden itibaren onu meşgul eden önemli işlerden biri de ordunun erzak ve iaşe durumu idi. Paşa, ailemizden en çok Mehmet Bey’le muhabere eder, Hazro’ya geldikçe ona misafir olurdu. Bir gün yine karargâh subaylarıyla birlikte Hazro’ya geldi ve Mehmet (Budak) Bey’e misafir oldu. O gün, öğle yemeğinde çok çeşitli ve nefis yemeklerle ağırlanan Paşa, sofraya davet edildiği zaman: ‘Asker cephede aç iken ben bu nefis yemekleri yiyemem’ diyerek sofraya oturmaz. Mehmet Bey hemen ortaya atılır: ‘Paşam, askerin bir aylık ekmek ihtiyacını üzerime alıyorum. Siz yeter ki bizi bu şereften mahrum etmeyin’ deyince hep birlikte yemeğe otururlar. Hemen o gün Mehmet Bey 800 kile (bir kile buğday 300 kilodur), Hatip Bey 400 kile, durumu müsait olan halktan da 500 kile buğday toplanarak Levazım Müdürü Şevki Bey’in emrine verilir. Mehmet ve Hatip Beyler bölgeyi dolaşarak kolordunun ekmek ihtiyacının bir aylığını HAZRO İLÇESİ VE ATATÜRK ║ 59 temin ederler.”, “Yine bir gün Paşa, Mehmet Bey’le sohbeti sırasında sorar: ‘Yine bir gün bu taraflara gelirsem Hazro dağları beni saklar mı?’ Mehmet Bey şu cevabı verir: “Biz de Hazro dağları da emrinizdeyiz paşam” Mehmet Bey bu hâtırasını anlatırken, hep şöyle derdi: ‘Düşünüyorum, gerçekten Paşa buraya gelseydi verdiğimiz sözü tutabilecek miydik?” (1)(2) 16.Kolordu komutanı olarak Silvan’da görev yapan M. Kemal askerin iaşesini düşünüyordu. Paşa bir gün Hazro’da Mehmet Budak’a karargah subayları ile misafir olur. Öğle yemeği çok mükemmeldi. Ancak paşa asker açken sofraya oturamam dedi. Mehmet Budak Bey sofraya oturun, askerin 1 aylık ekmek ihtiyacı benden dedi. Mehmet Budak Bey 240 ton buğday, Hatip bey 120 ton buğday ve halk da 150 ton buğday hibe etti.(3)(4)(5) 1936 yılında tüm Diyarbekir buğday mahsulünün 7235 ton olduğunu hatırlarsak bu verilen buğday miktarının çok önemli olduğu görülür.(6) Mustafa kemal, Milli mücadelenin başlangıcında Hazro’da Memet Bey’in evine misafir olur. Bir gün Memet Bey’e sorar.’Hazro dağları beni korur mu diye’. İşler yolunda gitmezse, güvenli bir yer arayışı bu. Tabii diyor ki Memet Bey Atatürk’e, ’Paşam Hazro dağları sizi korur’ (7)(8) M. Kemal’in bölge eşrafına çektiği telgraflar Abdullah Beyzade Sadık, Hazro’lu Hatip Bey, Bedri Beyzade Mehmet Nuri, Hacı Reşit Ağazede, Ali Beylere 16/3/35 tarihli telgrafnamenizle şahsıma gösterilen itimat ve muhabbet ve amal-i mukaddesimiz için izhar edilen itimat ve muhabbet ve amal-i mukaddesemiz için izhar edilen azim ve teminat bil vucuh mucib-i şükranımdır. Zaten sizin gibi kahraman ve vatanperver arkadaşlarımdan başka türlüsünü beklemezdim. Şimdilik kongrenin in’ikadına intizaren Ordu ve Milli teşkilatını aynı hedef ve gaye etrafında tutmak yani hiçbir vechile, hiçbir ecnebi boyunduruğuna girip esaret kabul etmemek vatanımızdaki milel-i İslamiyeyi makamı hilafet ve saltanat etrafına toplu tutmak ve milletlerimizin inkişafı ve saadeti müstakbelesine el birliği ile ve her türlü mümkinat dairesinde çalışmak gibi vatan ve istiklalimize hakim bir gayeyi tahtı emniyete almak için maddi ve manevi her türlü hazırlıklarımızı yapalım… Mustafa Kemal. 60 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Mustafa Kemal Paşa’nın Hazrolu Mehmet Bey’e Yazdığı Mektup HAZRO İLÇESİ VE ATATÜRK ║ 61 Hazro Eşrafından Mehmet Beyefendi’ye Efendim ...Zatı alileri gibi vatanperver dindaşlarımızın vatani ve fedakarane olan muavenet ve hizmetleriyle vatanımızın ve makam-ı hilafetimizin tahrisine matuf mesai-i meşruanızda ergeç naili muvafakiyat olacağımız hakkındaki kati kanaatım layetezelzeldir. Ankarip ümmet-i İslamiyenin Avrupalı müstevlilerden tahlisi hususundaki muvafakiyat haberlerini zatı alinize inşallah tebliğ ederim. Ahvalı mahalliye hakkında beni sık sık tenvir ve öteden beri devam edegelen hidamatı vataniyede ve bilhassa ahalimizin irşadı hususunda kemal-i azm-u sebat ile devam buyurmanızı rica eder, gözlerinizden öperim efendim Büyük Millet Meclisi Reisi M. Kemal (9) Silvan-Hazro eşrafından Mehmet Bey’e İd-i said-i adhayi büyük millet namına tebrik eder, bu vesile ile de vatan ve milletimizin tamamıi-i tahlisine matuf mesa-i milliyede nail-i milliyede nail-i muvaffakiyet etmesini Cenab-ı Kibriyadan tazarru eylerim efendim Büyük Millet meclisi Mustafa Kemal(9) 62 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM AVNİ DEDE ATATÜRK'ÜN DİYARBAKIR'A GELİŞİNİ ANLATTI İlçemize Bağlı Hazro Nahiyesinde 1920 Yılında Doğan Avni Budak, Babasının Dostu Olan Atatürk'ün, 16. Kolordu Komutanı İken Diyarbakır'a geldiğini Söyledi. Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılma sürecine girdiği, yurdun her tarafının düşman orduları tarafından işgal edildiği ve savaşın en yıkıcı dönemi olan 1920 yılında dünyaya gelen Diyarbakırlı Avni Budak, milli mücadele dönemine ilişkin aile büyüklerinin hatıralarını anlattı. Zirkan aşiretinin yaşayan en büyük varislerinden olan 88 yaşındaki Avni Budak, Atatürk'ün, babasının dostu olduğunu ifade ederek, "Babam Mehmet Nuri Bey'in namı tüm memlekete yayıldığı için Mustafa Kemal Atatürk, kurmay albay iken babamla tanışmış daha sonra 16. Kolordu Komutanı olduğu sırada ilişkilerini sürdürmüşler" dedi. Babası Mehmet Nuri Bey'in Kuvayi Milliye Harp Fırkası'nda 2. dönem şartsız ve maaşsız 4 yıl milletvekilliği yaptığını söyleyen canlı tarih Avni Budak, "Mustafa Kemal Atatürk babam ile dost oldukları için sık sık Hazro'daki aşiret evine gelir konaklanırdı. Atatürk'ün bu ziyaretlerin birinde ağalar ve beylerle yemek yerken söylediği, 'Ağalar ordu aç karına cephede savaşıyor. Biz burada muazzam yemek yiyoruz bu yanlış değil mi' sözleri üzerine babam ve ailemin büyükleri askerlerin 1 aylık gıda masrafını üstlenmiştir. Babam, Atatürk'ün yanında savaşa girerek mal varlığını ve hayatını ortaya koymuştur. Milli mücadele döneminde bölgenin en büyük aşireti olan Zirkan aşireti lideri babam Mehmet Nuri Bey hayatını ve bütün mal varlığını ortaya koydu. Bu mücadele toprak için, vatan için, namus içindi. Birlik beraberlik içinde vermiş olduğumuz mücadele başarıyla sağlandı ve babam cumhuriyet kurulduktan sonra 1925 yılında henüz 41 yaşındayken hayata veda etti. O tarihlerde ben 5 yaşındaydım ama herşeyi çok iyi algılıyordum" şeklinde konuştu. Milli mücadele temelinin Diyarbakır'da atıldığını söyleyen Budak, "O tarihlerde memleketin dört bir tarafı işgalci devletler tarafından kuşatılmış ve Mustafa Kemal Atatürk, bölgenin en büyük aşiret lideri olan babama, 'Mehmet Nuri Beyefendi, memleketimizin dört bir yanı yabancı devletler tarafından işgal edilmiştir, önce onlarla cihada kalkışacak sonra inkılap yapacağım, şayet muvaffak olamazsam beni bu Hazro dağlarında muhafaza edeceğinize namus sözü verir misiniz' demesi üzerine babam Mehmet Nuri Bey ise “Biz de Hazro dağları da emrinizdeyiz paşam” demesi üzerine Atatürk buna çok sevinmiş, daha sonra bölgedeki diğer beylerden de destek almıştı. Silvanlı Sadık Ağa da milli mücadeleye destek veren aşiret reislerinden birisidir. Diyarbakır'ın bütün eşrafları ve beyleri milli mücadele döneminde destek vermiş, tek yürek olarak bu ülkeyi koruHAZRO İLÇESİ VE ATATÜRK ║ 63 muşlardır. Benim elimdeki belgeler bunu kanıtlıyor. Milli mücadele öncesi ve sonrası yalnızca bizim aşiretimiz değil bütün aşiretler birlik berberlik içerisinde destek verdi. Atatürk memleketteki bütün ağa ve beylerle görüştü ve daha sonra Sivas ve Erzurum kongresini gerçekleştirdi. Savaş sırasında bile Atatürk babamla sık sık telgraf ile haberleşir, savaş cepheleri hakkında karşılıklı bilgi alış verişinde bulunurdu" dedi. (10) KAYNAKLAR 1-Şevket Beysanoğlu, Cumhuriyetin 50. Yılında Diyarbakır, 1973 İl Yıllığı, Ankara 1973, s. 95-97; 2-Şevket Beysanoğlu, Atatürk ve Diyarbakır, 1981, s. 84-86. 3 -KaraAmid Dergisi.1981.Atatürk sayısı. s:53— 4-Şevket Beysanoğlu(ed)Müze Şehir Diyarbakır. 1998.YKY yays:70 5-Şevket Beysanoğlu: M. Kemal Atatürk’ün Diyarbakır’daki Kafkas Cephesi Komutanlığı.Atatürk Araitrma Merkezi Dergisi. c.II. Sayı 5.Mart.1986.s.496 6- Usman Eti. Diyarbekir.Diyarbekir matb.1937.s.23 7-Orhan Miroğlu: Canip Yıldırım’la Hevsel Bahçesinde Bir Dut Ağacı.İletişim yay.İst.2005.s.82 8-Şevket Beyzanoğlu: M. Kemal Atatürk’ün Diyarbakır’daki Kafkas cephesi Komutanlığı. Atatürk Araştırma merkezi dergisi. c.II.Mart 1986.sayı.5 s.)496 9-KaraAmid Dergisi.1981.Atatürk sayısı..s 59.,60 10- http://www.malabadigazetesi.com 64 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR KÜLTÜR Geleneksel Halk Oyunları: İlçemizde depki ve el vuruşturma figürlü oyunlar yaygındır. Oyunların çoğu halay türün-dedir. Çepik, Lorke, Çaçan, Esmer, Tik, Girani halaylarda bir fasıla sırası vardır. Halay en az üç kişiyle oynanır, davul zuma eşlik eder. Ölçülü devinimlerle oynanır. Ritim canlıdır. Halay iki bölümde oynanır. Birincisi sıralanmaktadır. İkincisi yürümedir. DELİLO (GIRANİ) Üretimde birlik, dayanışma içinde harcanan emeğin karşılığının alınmasından doğan sevinci yansıtır. Davul zurna eşliğinde oynanır. Oyunda Delilo, Selimo, Tuh, Anne, Ayvanda yatan oğlan gibi yöre türkü ve manileri okunur. Delilo yalnız kız ve erkeklerce oynandığı gibi karışıkta oynanır. ESMER (HERRANİ) Sevginin vurgulandığı bir halk oyunudur. Figürlerde incelik ve yumuşaklık vardır. Ara müziği Herrani türküsü ile Esmerim'dir. Esmerini biçim biçim Ölürüm esmer için Alem bana düşmandır Esmer sevdiğim için Hele yar yar kibar yârim esmerim. Sen güzelsin esmerim, sen benimsin esmerim. Esmer bugün ağlamış. Ciğerimi dağlamış. Kara kasın üstüne Siyah peçe bağlamış. HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 67 NENİ: Yörede çok sevilen bir halay türüdür. Özellikle düğünlerde oynanır. Kadınlı erkekli halay çekilir. Mani söylenir. ÇAÇAN: Halaya benzer hızlı bir oyundur. TEK AYAK: Halay türündedir. Tek ya da karşılıklı iki grup ta oynanır. İKİ AYAK: Çaçan oyunuyla coşanların sol ayaklarını iki kez vurup çekerek oynadıkları bir oyundur. ÇEPİK: Kavga, savaş ve çekişmeyi simgeler. El çırpılır, üç bölümdür; kabadayı, hücum ve çarpışma. Erkek erkeğe, kız kıza oynanır. KOÇERİ: (Delilonun iki ayaklı yavaş oynanışıdır. Oyuncular kol kola girerek mendil sallayarak oynarken şu türküyü söylerler; Dama çıkmış bir güzel. Damı etrafın gezer. Elinde bir deste gül. Kendi gülünden güzel. II. SEYİRLİK OYUNLAR: TEŞİ-BERİ: Müzikli ya da müziksiz oynanır. Teşi, yün eğirmeye yarayan bir araçtır. Beri ise köy kadınlarının süt sağmak için toplandıkları yerdir. KURT-KUZU: (Guru-Pez): Oyunda yaylada toplanan sürüye kurdun saldırması anlatılır. Çoğunlukla bayram ve düğünlerde oynanır. III. ÇOCUK OYUNLARI: KALE (Kal'a): Erkek çocuklar oynar. On beş kişi iki grup halinde oynar. Kaleyi savunma oyunu olup gruplarda kazanmak için bir yarış vardır. Dik - Mirişk (Horozla Tavuk): Horozla tavuk oyunu 9-10 çocukla oynanır. Oyunculardan ikisi tavuk, biri de horoz olur. Tavuk olan çocuklar ayakta, birbirlerinin 68 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM karşısında kollan birbirine bağlı olarak ayakta beklerler. Dik olan çocuğun görevi tavuk olan çocuğun yanında beklemek ve diğer oyuncuların tavukların sırtına binmelerini engellemektir. Ancak diğer çocuklarda tavukların sırtına binmeye kararlıdırlar. Bunun için çocuklardan bir kaçı diki oyalarken diğerleri de tavukların sırtına binmeye çalışırlar. Dik, çocukları tavukların sırtına binmeden önce veya tavukların sırtından inişleri esnasında yakalarsa yakalanan çocuklar tavukların yerine geçerler. Oyun: Tavuk ve dikin etrafını yaklaşık iki metre çevreleyecek şekilde oynanır. Bu oyun tavukların değişmesiyle devam edip gider. Kevirkillı: Bu oyunda üçer kişiden oluşan iki grup vardır. Yani toplam 6 çocuk tarafından oynanır. Bu iki grup arasında 10 m. lik mesafe ayarlanır. Oyuncular kendi yerlerinde birer metre ara ile üç taş dikerler. Oyunun amacı karşı grubun diktiği taşları devirmektir. Taşlan deviren karşı tarafın oyuncusu tarafından sırtında taşınır. Oyunda taşı deviren oyuncu tekrar taş atma hakkına sahiptir. Devrilen taşlar tekrar yerine dikilir ve oyun devam eder. Xiçe (Düğün Oyunu): Xiçe genellikle düğünlerde, kapalı bir mekânda en az 10 kişi tarafından oynanır. Bir kişi ebe olur. Bir metal parçası (Para) ebenin gözetiminde elden ele dolaştırılır. Ebe kimin eline metal parçasını koyduğunu sorar. Soru sorulan kişi doğru cevap veremezse ebe tarafından cezalandırılır. Bu ceza ebenin oyuncunun eline kemerle vurması şeklinde olur. Soru sorulan kişi doğru cevap verirse bu sefer o kemerden silahı eline alır ve kendisi sormaya başlar. Böylece oyun devam eder... Make (Bir Top Oyunu): Amerikan beyzboluna benzer bir oyundur. 8-10 oyuncu tarafından oynanır. Önce bir çukur kazılır. Çukurdan 3-4 m. uzağa bir top veya taş bırakılır. Oyuncular arasından bir ebe seçilir. Ebenin görevi topu çukura sokmaktır. Diğer oyuncular ise ellerindeki sopalarla topu mümkün olduğu kadar çukurdan uzağa atmaya, ebenin topu çukura sokmasına engel olmaya çalışırlar. Oyuncular topa sopa ile vururken ebe topu eliyle çukura sokma hakkına sahiptir. Oyunun tekerlemesi ise şöyledir: Oyuncular sopalarını yan yana bırakıp "kin e min e dâre kefede kin e" (kısa mısa kimin sopası daha kısa) diye tekerlemeyi tekrarlarlar. Atış sırasını sopaların çukura olan uzaklık kısalığına göre belirlerler. HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 69 Çavgirtini (Körebe): Çavgirtini en az 6-7 kişi ile oynanan bir çocuk oyunudur. Bu oyun daha fazla çocuk tarafından da oynanabilir. Çocuklardan bir tanesi ebe, bir tanesi de ebenin yanında sesleyici, hakem olur. Diğer çocuklarda saklanırlar. Sesleyicinin görevi; saklanan çocukları ebenin isteğine göre ses vermesini sağlamaktır. Mesela ebe çocuklardan birinin ses vermesini ister. Sesleyici de o çocuğun ismini çağırarak ses vermesini ister. Bu arada saklanan çocuk saklandığı yerden o sesi çıkarır. Ebe de sesin geldiği yönden saklanan çocuğu bulmaya çalışır. Ebe saklanan çocuğun bulunduğu yere doğru tahmin ederse bu sefer o çocuk ebe olur. Eğer ebe doğru tahminde bulunmazsa sesleyici-ye başka bir çocuğun ismini söyler. Sesleyicide ismi söylenen çocuğun ıslık çalmasını ister. Böylece ebe ıslık sesinden saklanan çocuğun yerini bulmaya çalışır. Bulduğu zaman saklanan çocuk yeni ebe olur. Böylece oyun sürer gider... Hazro Kaymakamlığı: Zuğur’un ötesi. Hazro.1998 KADIN GİYİMLERİ Kadın kıyafetleri çok şatafatlı ve renklidir. Dipa, atlas, canfes, martin, denen ağır ve yünlü kumaşlardan yapılan entari giyerler. Yörede entariye fistan ya da zebun denir. Bellerine gümüş kemer bağlarlar. Varlıklıların entarileri gümüş tellerle işlenmiştir. Kışın kadife, ağır ve yünlü kumaşlardan atlastan entari üzerine işlemeli hırkalar giyilir. Ancak yeni tür giysiler uçları fırfırlı bol eteklidir. Önlük, şal, kuşak ve bel bağı giyimi tamamlar. Bunlar çoğunlukla el dokuması-dır. El örgüsü yün çoraplar günümüzde de kullanılır. Başlarını "Fitoz" ve kundak başı denen şekillerde bağlarlar. Etrafı oyalı çift "Yazma" veya oyalı "Garz" (bir nevi krep) kullanılır. Başlıklarda yüksek ya da basık olabilir. Yüksek başlıkların çevresine gökkuşağı renklerinde pu-şi bağlanır. Gümüş tepelik ve yanaklara gümüş zülüf batakılır. Evli olanlar başlığın üstüne ak tülbentten "Kıtan" denilen başörtüsünü bağlarlar. Kıtanın uçları arkaya bırakılır. Ya da bel bağına tutturulur. Saç örüklerinin sonunda "saç bağı" denilen altından yapılmış zinet sallanır. Boyunlarına altın haplar yahut dört beş sonrada korlu kişnif gerdanlık ve kollarına Diyarbakır'ın ünlü hasır bileziğini takarlar. Gezmelerde gümüş işlemeli ya da sade mantin çarşaf örtünürler ve yüzlerine peçe çekerler. Fakirler gündelik kıyafet olarak yazın uzun don (Tuman) üzerine basmadan; kışın pazenden yapılmış entari giyerler. 70 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM ERKEK GİYİMLERİ Erkek giyimleri de meslek gruplarıyla gelir durumuna göre değişir. Genellikle erkekler Şa'ri, yezit vari, morel, medin, mantin ve haki denilen kumaştan yapılmış önü yırtmaçlı entari giyerler. Bellerine yazın agabani, kışın şal-ku-şak bağlarlar. Entarinin altından mantin gömlek görünür. Bir kısım halk ta şalvar giyer. Üstünde işlik denen gömlek ve kırk düğme yelek bulunur. Başlarına ise dalfes ya da fes koyarlar. Fesin etrafına agabani sarık veya puşi sararlar. Kışın da elbisenin üstüne kürk, hırka, bir kısmı da aba giyer. Ayaklarına kalıç fotin, foçikli kundura veya yemeni giyerler. Yakın bir geçmişe kadar erkek çocuklar küpe takarlardı. Bunu takmadaki amaç özgürlük sembolüymüş. Bir başka söylentiye göre de erkek çocuklar kız gibi görünüp nazardan korunsun.. Hazro Kaymakamlığı:Zuğur’un ötesi. Hazro.1998 DÜĞÜNLER Evlilik çağma gelen delikanlıyı evlendirmeye karar veren ailesi ona uygun bir eş aramaya başlar. Alınacak kızda genellikle şu özellikler aranır. Önce kızın ailesi oğlana denk olmalı, sonra kız sir evi idare edebilecek nitelikte, çalışkan-düzenli, görgülü, namuslu, büyüklerine saygılı olmalı, ayrıca oğullarının beğeneceği güzellikte olmalı. Oğlan anaları hamam, düğün, mevlit gibi yerlerde kızı beğenir. Beğenilen kızı yakından incelemek için oğlanın yakınlarından bir kaç kadın kızın evine görücüye gider. Hatırı sayılır, yaşlı bir kadın kızın annesine münasip bir dille durumu anlatır. Cevap almak için üç gün sonra yine geleceğini söyler. Bu üç günlük süre, kız tarafına oğlan hakkında bilgi edinmek için ve bu konuda düşünmek içindir. Kız tarafı da oğlanda şu vasıfları arar: Denk bir aileye mensup mudur? Kızlarını normal bir hayat içinde geçindirebilecek bir iş ve geliri var mıdır? Kumar ve içki düşkünü müdür? Hoş görülmeyen alışkanlıkları; aşırı bir cimriliği veya müsrifliği var mıdır? Kaynana olacak annesi, görümce olacak kız kardeşinin durumları nasıldır? Kızları bu evlilikte iyi ve huzurlu bir hayata kavuşabilecek mi? HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 71 Kız tarafı bu evliliği uygun bulduğu takdirde üç gün sonra gelen kadına evet cevabı verir. Bunun üzerine oğlanın babasıyla yakın akrabaları kızı istemeye gider. Hal hatırdan sonra oğlanın babası veya bu işi yüklenen erkeklerden birisi, hayırlı bir işi için geldiklerini Allah'ın emri Peygamberin kavliyle kızlarını, oğullarına eş olarak istediklerini söylerler. Kızın babası da "Allah mesut etsin" der. Bu defa "Kesi-Biçi" yapılır. Yani kıza verilecek başlık parası konuşulur. Söz kesiminden sonra dua okunur. Saadet temenni edilerek kalkılır. Sonra bir hafta içinde kız tarafına şeker ve şerbet gönderilir. Şeker renkli kâğıtlardan yapılmış külahlara konur. Külahlar bir kreple sarılarak bir tepsiye konur. Hazırlanan şerbet şişelere doldurulur. Kreple sarılıp kurdele ve güllerle süslenir. Şeker ve şerbetin gönderilmesinden üç gün sonra oğlan tarafı şerbet içimine davet edilir. Şerbet içiminin de ayrı bir şenliği vardır. Şeker ve şerbet tepsisi ortaya götürülerek davetlilere gösterilir. Armağanları kız evine getirecek alayın önünde ilahi okuyan biri yürür. Çevresinde birkaç aminci çocuk bulunur. Arkalarında "akbaşlı" denen yaşlı bir kadın vardır. Bu kadın oğlan yanının temsilcisidir. Bunun yanı sıra kız evinde de ayrı bir eğlence vardır. Gelenleri bir kaç kadın karşılar. Armağanlar davetlilere gösterilir. Oğlan tarafından gelenlere kahve ve şerbet ikram edilir. Ak-başlıya bir top kumaş hediye edilir. Sonra oğlan yanı şerbet içmeye çağrılır. Oğlanın yakınları topluca kız evine giderler. Daha önce gönderilen şerbet içilir. Bundan sonra başlık ve nişan gönderilir. Bunları oğlan evinden bir erkek getirir. Başlığın ardından kız yanı çeyiz hazırlıklarına başlar. Kız tarafı mağaza mağaza dolaşarak kumaşlar beğenir, elbiseler için terziye ölçüler verilir. Atlastan yatakları; yünlü, pamuklu, allı, mavili yorganlar, rengârenk işlemeli yastıklar yapılır. Daha sonra çeyiz eşyasından sayılan gümüş takımların teminine çalışılır. Çeyiz hazırlama işi de bitince, düğün tarihi tespit edilir. Düğün gününden bir hafta önce kız evine mum ve kına gönderilir. Çeyiz serimine sıra gelir. Gelinin eşyası bir veya bir kaç odada sergilenir. Çeyiz çarşafları, hamam takımları, krepler, seccadeler, hırkalar iplere asılır. Yatak ve yastıklar sedirde sergilenir. Nalınlar, terlikler, çoraplar, peçeteler, şamdanlar, cezveler bir siniye konur. Buna gelin sinisi denir. Çeyizin en önemli takımları gümüş takımlardır. Gümüş çekmece, gümüş kupa, gülaptan, gümüş işlemeli ayna, gümüş kaplı nalın, hamam tası, çatal; kaşık, bıçak gibi. Çeyiz üç gün süreyle sergilenir. Pazartesi günü oğlan tarafı çeyiz kaldırmaya törenle oğlan evine götürmeye gelir. Gelen erkeklerden birisi fincan çalmaya gayret eder. Artık düğün hazırlığına başlanır. Uygun bir veya bir kaç kadın tutularak düğüne davet gönderilir. Bu kadınlara "indekçi denir. Çarşamba günü akşama kına gecesi yapılır. Çalgıcı 72 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM kadınlar temin edilir. Türlü yemişler - çörek- 1er yenir. Türküler, maniler, mayalar söylenir. Gelin bir odada giydirilir. Süslenir. Koluna giren iki kadın eşliğinde odasından çıkarılır. Önde bir kadın, çevresinde mumlar yanan kına tepsisini taşır. Gelin büyüklerin ellerinden öper. Başından şeker ve para serpilir. Türküler okunur. Gelinin annesi ve yakınları ağlar, gelin avluda dolaştırıldıktan sonra odadaki özel yerine oturtturulur. Eğlenceler devam ederken gelinin parmaklarına kına yakılır. Daha sonra misafirler dağılmaya başlarlar. Perşembe günü düğündür. Öğleye doğru oğlan evinden bir kadın (Akbaşlı) kız evine gelinlik takımı (sağdıç katı) getirir. Bu takım gelinlik rob, duvak, tel, iç çamaşırlar ve çoraptan oluşur. Gelin bir siniye oturtularak giydirilir. İkindiye doğru oğlan evinden bir hanım topluluğu gelini almaya gelir. Toplulukta yaşlı bir kadın içinde geline ait iskarpin, çorap, çarşaf, şemsiye bulunan bir bohçayı taşır. Kız evi gelen misafirleri çalgı ile karşılar. İkramlarda bulunur. Gelin yine avluda dolaştırılır. Büyüklerin eli öptürüldükten sonra, misafirlerin bulundukları odaya getirtilir. Çarşaf bohçası açılır. Oğlan evinden iki genç kadın gelini çarşaflamaya başlar. Yüzüne peçe yerine al bir yazma örülür. Gümüşle işlenmiş Bağdat kârf ve kemmerbent tabir edilen telli bir çarşaf giydirilir. Başına şemsiye açılarak biri kız, biri oğlan tarafına mensup iki hanım gelinin koluna girerek vedalaşılır. Gelin evin dış kapısına çıkıncaya kadar çalgı çalınır. Türkü söylenir, başına şeker ve para serpilir. Sessiz bir kalabalık gelini oğlan evine getirir. Gelin oğlan evi kapısında eline verilen su dolu bir testiyi yere çarpar ve kırar. Testiyi kırıp suyu dökmek aydınlığa işaret olarak benimsenir. Kapıdan girerken ayağının altına bir koyun postu serilir. Postun altına da gizlice bir gem konulur.Post, gelinin koyun gibi; uysal olması; gem ise isyankâr ve serkeş olmaması içindir. Gelin evden içeri girince bu defa leğen ve ibrik getirilir. Sağ eli ile sol ayağı veya sol eli ile sağ ayağı yıkanır. Bunun da uğur getireceğine inanılır. Sonra gelin gümüş nalınlarını giyerek mutfakta kaynanasının elini öpmeye getirilir. Kaynananın elinde iki şeker vardır. Birini geline verir diğerini ise dişiyle ikiye böler; yarısını geline verir diğer yarısını ise yer. Gelin de aynısını yapar. Sonra gelin kaynanasının elini öper. Bu hareket iki tarafın dilini tatlılaştırmak, karşılıklı sevgi ve saygıya dayalı bir ilişki kurmak için yapılır. Daha sonra gelin kilere götürülerek eli un küpüne sokulur. Bu da evin bereketi için yapılır. Daha sonra gelin odaya getirilerek büyüklerin elleri öptürülür. Kendisi için yer sofrası konulur. Oyunlar oynanır. Akşam yemeğinden sonra gelin odasına getirilirken kapı önünde durur. Bir hanım başının üzerinde bir kılıç tutar. Gelinin eline bir yumurta verilir. Gelin bu yumurtayı kapının eşiğine çalarak kırar ve içeri girer. HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 73 Bu arada başka bir evde damat hazırlanmaktadır. Damadın misafirleri bir odada eğlenirken, ayrı bir odada da damat hususi berberine tıraş olur. Yanında sağdıcı ve bir kaç arkadaşı bulunur. Damat giydirilir. Yatsıdan sonra koluna biri bekar, diğeri evli iki arkadaşı girerek yola çıkarılır. Önünde iki meşale taşınır. İlahiler ve na-atlar okunur. Eve geldiğinde sağdıç damadın beline bir yumruk vurarak içeri iter. Güvey içeri girince annesinin ve büyüklerinin ellerini öper, kız kardeşi yoksa mahremlerinden biri başının üstüne Kur'an tutarak, onu odasına götürür. Damat içeri girerken evvelce kız evinden çalınan fincanı yere çarparak kırar. SÖZ ÜRÜNLERİ AĞITLAR: NİNNİ Yukardan indim aşağı. Belimde lahur kuşağı. Beni vuran koç uşağı. Uy uy sebebim uy, uy uy sebebim uy. Bebeğin beşiği çamdan. Sallar iken düştü damdan. Haber gelmez bey babamdan. DEYİMLER Zengin ve gün görmüş bir kimseyken yoksul düşen soylu bir kişi için "Devlet Düşkünü". Zayıf ve bitkin kimseler için "dilenci değneğine dönmüş.". Aşırı kuşkulu kişiler için "Kıldan nem kapan". Ansızın içinden çıkılması güç bir duruma düşen kişiye "Şap demeden şapa oturdu". Çevresine hiçbir yararı dokunmayan kimseler için "zil zurna kör kandil" deyimleri kullanılır. HAYIR DUALARI -Ayakları kıbleye erişe. -Bastığın yerde güller bite. -Gözlerin yarmiye. -Kabir azabı görmiyesen 74 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM -Rabbim kimseye el açtirmiye -Rabbim kolan kuvvet, kesene bereket vere. İLENÇLER (BEDDUALAR): -Allah belanı versin, köpek selam okusun, -Biri ala seni, biri itler kimi parça parçaliye seni. -Kızıl turt ye. -Sütüm sahan heram, it kanı ola. -Zıkum yiyesen. NİNNİ (Erkek Çocuklar İçin) Oğlım oğlım yürıdi Turna nini süridi Tez büyi, ağıt ağlim tarlayı tiken buridi Uyısin büyısin nenni Tıpış tıpış yürüsün nenni, KIZLAR İÇİN Kızım kızım kızana Kızımı vermem hizana Kızımın bir poto eşiği var bine gide zozana Uyısin büyüsün nenni Tıpış tıpış yürüsün nenni MANİLER Ataş koydum mangala. Zülüf değdi çankala. Sen orda ben burda. Diyarbakır dört köşe İçinde bellor şişe, Ataş koydum mangala. Zülüf değdi çankala. Sen orda ben burda. Nasıl bende can kala. Diyarbakır dört köşe İçinde bellor şişe. Allah sabırlar versin. Yarından ayrılmışa. ATASÖZLERİ Atasözleri halkın dünya görüşünü ve deneylerini yansıtmaktadır. Halk anlatmak istediklerini pekiştirmektedir. -Altun leğenin kan kusana ne faidesi var. HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 75 -Başın sağlığı dünya varlığı. -Canı acıyan eşek atı geçer. -Bezi herkesin arşununa vermezler. Hazro Kaymakamlığı:Zuğur’un ötesi. Hazro.1998 HAZRO EFSANELERİ Mezre Celil efsanesi Bu efsane Hazro’nun Ülgen köyünde anlatılan bir efsanedir... Derler ki “Mezir çeşmesi” nin hemen yanında bir var vardır ve bu evin sahibi et pişirmektedir.. O esnada hamile bir hanım geçmektedir. Etin kokusuna hamile kadın dayanamaz ve etin pişirildiği evin kapısını çalar... Ve ev sahibinden sadece bir parça talep eder.. Çünkü kadın hamiledir dedik ya... Hamilelerde bu tip olaylara çok sık rastlanır. Bazı kadınlar vardır ki, hamile olmadıkları zamanlarda sevmedikleri bir şeyi hamile olduklarında arzu eder ve yemek isterler. Çünkü bu arzuları ellerinde olmayan bir istektir ve dayanılmazdır ki, kadıncağız evin kapısını çalıyor ve bir parça et talep ediyor. Ama gelin görün ki, eti pişiren ev sahibi öylesine cimri birisiymiş ki, kokusu çıktığı ve bütün köyde duyulduğu halde inkar ediyor “sen yanlış koku almışsın” diyor çünkü bizde et falan pişmiyor sözlerini ekliyor konuşmasına... Hamile kadın öylesine üzülüyor ki ne deyeceğini şaşırıyor ve gözü o anda evin arkasındaki “Mezir Dağı” na ilişiyor... Gayri tabii olarak dilinden şu sözler dökülüyor “Eğer yalan söylüyor iseniz bu dağ köyünüzün üstüne düşsün” bu bedduanın ardından çok zaman geçmemiş... bir gün yerin sarsıldığını görmüş köylüler ve o sarsıntı ile Mezir Dağı köyün üstüne düşmüş... Anlattığımız efsanede gördük ki, beddua edildiğinde ve haklı bir gerekçesi varsa yerini buluyor ve kabul edildiği içinde insanlara zarar dokunduruyor. Halbu ki, ne vardı o kadına bir lokma et verseydi o ev sahibi o köy o felaketi yaşamasaydı değil mi? Efsanede olsa, bazı şeyler var ki insan inanmadan duramıyor. Bakın şu olay da Çermik taraflarında efsaneleşmiş bir olay ve dillerde dolaşıyor. Tıpkı et vermeyen ev sahibinin olayına benziyor. 76 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Derler ki, bir çoban koyunlarını sağım için bir tepeye getirmiş. Koyun sağıcılarına o havalide Berivan derlermiş. Onlar koyunları sağarken yanlarına oldukça fakir bir kadın çıka gelmiş. Her halinden bellidir ki o kadın günlerdir bir lokma bir şey yememiş ve açtır. Ve kadının yanında da üç tane de çocuğu var. Onlarda açlık ve perişanlık içindedirler. Kadın Berivanlara yalvarır “Ne olursunuz” der. “Ben ve çocuklarım günlerdir bir şey yemedik. Açız. Çok değil bize bir tas süt verirseniz açlığımızı gidermiş olursunuz ve hem de büyük bir sevap işlemiş olursunuz.” Gel gör ki, taştan ses çıkar, berivanlardan ses çıkmaz, çıksa da vermeyiz derler. Asık suratları ile kadını ve çocuklarını terslerler. Kadın çaresizdir. Bir çocuklarına bakar, bir de berivanların elindeki süt kovalarına, dayanamaz : “Siz de koyunlarınız da taş olasınız İnşallah” der. Beddua hemen syer bulur ve kabul edilir. O anda berivanlar ve koyunları hap taş kesilmişlerdir. Efsaneye göre, şu anda bu tepedeki oturan insanlara ve koyunlarına benzeyen taşlar varmış ve onlar olduğu söylenirmiş. Böylesi Efsanelerde Var Hazro ilçemizin bir köyü var ki adına “kavaklıboğaz” derler. Bu köyde yaşayan kelimenin tam anlamıyla cennetlik insanlar. Çünkü çok saf ve temiz imişler. Bu köylüler sabah güneş doğarken tarlaya gider, akşam güneş batarken evlerine dönerlermiş. Böyle olunca da hep güneşe karşı yürürlermiş. Kışın neyse ama, yazın çok rahatsız olurlarmış. Bu rahatsızlıklarını da köyün beyi Seyfettin beye iletmişler. Seyfettin Bey köylünün safiyetini ve temiz inancını biliyor ve diyor ki: “Ben bunların derdine çare bulacağım” demiş ve ertesi gün “Tamam demiş, ben güneşle konuştum, köylüler Hazro’ya akşam gelip, sabah dönsünler, o zaman onları rahatsız etmem” diyor demiş. Bu çözüm karşısında köylülerin beylerine güvenleri ve saygıları bir kat daha artmış. Halkın dilinde böylesi efsanelerde anlatılıyor işte ne denir. HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 77 TAŞ EFSANELERİ Çiftlibahçe köyünden kalkan bir gelin alayı Hazro’ya doğru gidiyor. Alaydakiler akşam bastırmadan, karanlık çökmeden varalım diye hayli acele ederlermiş. Kendi aralarında adeta güneşle yarış yaparlarmış. Ve şöyle derlermiş: “Güneş batmadan önce Hazro’ya varırsak güneş taş olsun, eğer biz varmadan önce güneş batarsa biz taş olalım” demişler. Demişler ama, bütün gayretlerine rağmen, acele etmelerine rağmen yarışı kaybetmişler. Güneş batamadan Hazro’ya varamamışlar. Tam Hazro’nun girişine gelmişler ki, güneş batmış. Ve kendi yaptıkları dua sonucu başta gelin-damat olmak üzere düğün alayında kim varsa hepsi taş olup yerlerinde kalmışılar. Ve efsaneye göre bu taşlara şimdi gelin-güvey taşları denir olmuş. (M.Mergen) Şeyh Hasan Ezraki Türbesi Şeyh Hasan, aslında Hazro'nun Ülgen köyündenmiş. Gidip Şam'a yerleşmiş. Bir süre sonra oradan da Mardin’e göç etmiş. Keramet sahibi bir kişi olduğu için ünü tüm bölgeye yayılmış. Zamanın Mardin hükümdarı, onun gücünden korkup, yakalatmış ve tabanı su içinde, çıkılması çok zor olan bir zindana attırmış. Bir gün nöbetçi Şeyh'i bahçedeki çeşmede abdest alırken görünce şaşkınlıktan dona kalmış. Aynı gün, padişahta Şeyh'i camide namaz kılarken görmüş. Yaklaşıp konuşmak istemiş fakat şeyh ortadan kaybolmuş, yine zindana dönmüş. Şeyh'in zindana sızan güneş ışıklarının hüzmesine katılarak zindandan çıktığını ve yine aynı şekilde döndüğünü anlayan hükümdar Şeyh'i serbest bırakmış. Şeyh oradan ayrılıp Lice'nin Dibek Köyü'ne yerleşmiş ve ölünce de oraya gömülmüş. Bu türbeye gelen hastalar sağlık dilerler, adak adarlar. YEMEKLER Atatürk’ün Diyarbakır Mutfağına hayranlığı: Hazro’lu Mehmet Budak Bey’in oğlu anlatıyor: ‘Mustafa Kemal Atatürk Babamı Çankaya köşküne yemeğe davet etmiş, yemekte Latife hanıma der ki: Mehmet Beyin evinde, sofralarında yediğim mütenevvi ve mütelezziz taam senin sofranda yoktur’ 78 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM (Kara Amid dergisi. Atatürk Yılında Diyarbakır. 56) Gebol: Buğdayın türevinden yapılan bir çorba çeşididir. Kullanılan Malzemeler: Dövülmüş buğday ve kurutulmuş yağlı çökelek. Dövülmüş buğday önce hafif ateşte pişirilir. Pilav kıvamına gelince ateşten alınır. Daha sonra çökelek su ile ayrıştırılır. Elde edilen bu ayran (dew) servise hazır olan harcın ortasına dökülür. Daha sonra bu ayranın içersine sos olarak; başka bir tavada hazırlanan nane. biber, yağ dökülür. Cimilik (Bir tatlı çeşididir): Yörede oldukça sevilen bir tatlıdır. Bu tatlımızda kullanılan malzemeler şunlardır: Pekmez-Tereyağ-Tandır ekmeği. Derince bir kapta önce pekmezimiz koyulaşıncaya kadar pişirilir. Daha sonra bu karışımın içine yağımız ilave edilir. Bu işlem bittikten sonra lokma lokma doğranmış tandır ekmeği bu karışıma yavaş yavaş ilave edilir. İki veya üç dakika ateşte kaldıktan sonra sıcak olarak servis yapılır. Bu tatlımızın yanında ayran veya yoğurt içecek olarak ikram edilir. Mâlîz (Bir tatlı çeşididir.): Yöremizde iki türlü yapılır. Birinci türde yapılan mâlîzda kullanılan malzemeler şunlardır: Pekmez, un, tereye önce hafif ateşte pekmez ve tereyağı pişirilir. Salep kıvamına gelince azar azar içine un ilave edilir. Yine bir süre pişirilir. Daha sonra ateşten alınır. Bu tatlımız servise hazırlanırken ortası açılır ve içine eritilmiş tereyağı dökülerek sıcak servis yapılır. İkinci türde yapılan matizde kullanılan malzemeler: Su -şeker- un - tereyağı. Su ve şeker koyulaşıncaya kadar kaynatılır. Daha sonra bu koyu şurubun içine azar azar un ilave edilip salep kıvamında bulamaç elde edilir. Daha sonra servis yapılırken bulamacın ortası açılıp eritilmiş tereyağı konularak sıcak servis yapılır. Baran i: Malzemeler: Yoğurt - Balkabağı -Biber - Sarımsak - Yağ. HAZRO İLÇESİ VE KÜLTÜR ║ 79 Yapılışı: Kare şeklinde kesilen kabaklar haşlanarak soğumaya bırakılır. Soğuduktan sonra geniş bir tepsiye alınarak üzerine yoğurt dökülür. Ayrı bir yerde ateşte hazırlanan yağ, kırmızıbiber, sarımsak karışımı yoğurdun üzerine dökülür. Yemeğimiz servise hazırdır. Deulevut: Malzemeler: İnce pide (saç) ekmeği, yoğurt, biber, yağ, tuz. Yapılışı: Saçta yapılan ekmek soğumaya bırakılır. Soğuyan ekmek geniş bir kaba küçük parçalara bölünerek bırakılır. Ekmeğin üzerine yoğurt bırakılır ve bir süre beklenilir. Yemeğimiz hazırlanan yağlı biber karışım üzerine dökülerek servis edilir. Nanı Torakı (Çökelek ekmeği): Malzemeler: çökelek, soğan, hamur karışımı. Yapılışı: Geniş bir tahta üzerinde istenilen büyüklükte iki hamur açılır. Bu hamurlardan birisi tahta üzerine yayılarak içine soğan ve çökelek karışımı serpiştirilir. Daha sonra önceden açmış olduğumuz diğer hamur malzemenin üzerini örtecek şekilde yayılır. Hazırlamış olduğumuz bu hamur karışımı istenilen büyüklükte kesilerek saç üzerinde pişirilir. Pişmiş olan çökelek ekmeğinin üzerine eritilmiş tuzlu tereyağı sürülerek sıcakken servis yapılır. Kış Güveci: Malzemeler: Yazın kurutulmuş olan domates, biber, bamya ve soğan. Yapılışı: Domates, biber, bamya sıcak suda haşlanarak yumuşatılır. İstenilen kıvama geldiğine karar verilince bu malzemeler doğranır. Tencerede yağda öldürülmüş olan soğan üzerine malzemeler dökülür. İsteğe göre baharat bırakılır. Güvecimiz sıcak olarak servis yapılır. Kavurma: Tüm yöre halkınca kışa hazırlık olarak yapılır. Kışın yapılan yemeklerin içerisine bırakılır. Hazro Kaymakamlığı: Zuğur’un ötesi. Hazro.1998 80 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI Kaleler Tercil Kalesi İlçe sınırları içerisinde yer alan Tercil Kalesi bir zamanlar bölgenin en önemli yeriydi. Diyarbakır bölgesi Osmanlı Devletine katıldığında Hazro bu eyalete ait 24 sancaktan biriydi. Tercil Hazro’nun beş km. güneydoğusunda bulunmaktadır. Hazro Beyleri Tercil Beylerinin soyundan gelmektedir. (1) 19.yüzyıl Diyarbakır salnamesi bu konuya temas eder.3/315 Hazro nahiyesi ki, Tercil nam kale-i meşhuredir. İnkılabât-ı zaman bunu da ufacık bir karye haline getirmiş ve bu nahiye haylice bağ ve bahçeyi ve teferrüce şâyân güzel mevkiler câmi' bulunmuştur. Orada bulunan Hud nam cebel derûnunda müte'addid mağaralardan seyelân eden sular mevsim-i sayfda incimâd ederek billur gibi parlak ve sâfi nız olur. Kış mevsiminde âdetâ su gibi erir. 1936 yılında Hasan Basri Konyar şu şekilde konuyu ele alır(2) Diyarbekir eyaletinin on dokuz sancağından biri olan Tercil kalesi Hazro’nun garbına düşen yalçın tepeler arasındaki ova parçasının alın yüzüne düşen iki tepeden yükseği üzerindedir. Buranın Subartolar, Komuk ve Asurlar zamanında mübim bir kale olduğu ve Akoyunlulardan Safevîlerin eline geçerek en sonunda Yavuz tarafından alındığı malûmdur. HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 83 Tercil eski surunun yalnız temellerini saklamakta ve garp kısmı burçlarından bir kaçının enkazını da ihtiva etmektedir. Yarım kalmış camii, aşağıdaki çeşmeden su alınmak üzere açılan gizli yolu halâ durmaktadır. Diğer aksam büyük bir yıkıntı şeklinde serilip yatmaktadır. Derebeylerine ait eski sarayın duvarları kâmilen yıkılmış, oda ve salonlar yer yer çukurluklar peyda etmiştir. Bu saray enkazı arasında renk renk miicellâ ve güzel çini parçalarına tesadüf edilmektedir, öyle anlaşılıyor ki saray baştanbaşa çini ile döşeli bulunuyordu. Ancak bunun enkazına malik olanlar tarafından tesahup edilmemesi bu çinilerin sökülüp götürülmesine yol vermiştir. Sarayın şimâl tarafı altlarında bu gün dolmuş büyük bir sahrınç vardır. Kalenin garp tarafı altında eski bir kilise enkazı görülmektedir. Fakat ehemmiyete şayan bir yapı değildir. Resmîmiz Tercil kalesi nin yüksek cephesi üstünde kurulmuş olan harap camii göstermektedir.(2) Tercil kalesi 84 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Tercil kalesi HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 85 1936 yılı Tercil Kale Camii (Konyar) Tercil Beyliği: Bu beyliğin kurucusu Zırkanlı Şeyh Hasan oğlu Seyyid Hüseyin'dir. Seyyid hüseyin, Emir Artuk'un kızıyla evlenmiş ve kendisine Tercil ve yöresinin yönetimi verilmişti. Seyyid Hüseyin ölünce, yerine oğlu Ömer Bey geçti. Kendisi Uzun Hasan'la çağdaştı. Onun güven ve sevgisini kazanmış bir beydi. Uzun Hasan, Ömer Bey'in kızıyla evlendi. Bu karısından Zeynel adlı oğlu oldu. Zeynel gelişip büyüyünce, Mihranî ve Nuşat ("Boşat" olmalı) yöreleri de Tercil'e bağlanarak yönetimi kendisine verildi. Ömer Bey de Bitlis ilinin vali ve muhafızlığına atandı. Ömer Bey ölünce, yerine oğlu Budak Bey geçti. Uzun Hasan'dan sonra Akkoyunlu hükümdarı olan Sultan Yakub döneminde de bu görevi sürdürdü. Tercil ve buraya bağlı yerlerin yönetimi de kendisine bağlanmıştı. Budak Bey 43 sene yaşadı. 1506'da ölünce yönetimi, oğlu Ahmed Bey aldı. Şah İsmail, 1508'de Diyarbekir bölgesini istila ederken yapılan savaşlardan birinde şehid oldu. Yerine kardeşi Ali Bey, onun da ölümüyle yerine diğer kardeşi Şemsi Bey geçti. Çaldıran savaşından sonra Safeviler'le yapılan savaşlara katıldı. Osmanlı birliğine katılmayı isteyenler arasında Şemsi Bey de vardı. Yavuz Sultan Selim Tercil kalesinin yönetimini bir fermanla yine kendisine verdi. Ölünce, yerine oğlu Haydar Bey geçti.Tercil, Hazro'nun beş kilometre güneydoğusunda bulunmaktadır. Halen harap bir durumdadır. Bugünkü Hazro beyleri, Tercil beylerinin soyundan gelmedir(3) Hazro Kavak köyü Andak kalesi(Müze md) 86 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro Ülgen köyü Sansar kalesi(Müze md) Mehrani Kalesi Ülgen Köyünde bulunan ve Tercil Beylerine ait olduğu söylenen kaleden günümüzde sadece taş yığınları kalmıştır. (1) KÖPRÜLER Hazro Köprüsü Diyarbakır Silvan yolunda, Hazro nehri üzerinde yapılmıştır. İbnü’ı Azrak Efkari’ye göre, bu köprüyü XI. Yüzyılın başında Mervanilerden Nasır’ın babası Ahmed yapmıştır. (4) Kaya Mezarları Hazro Bağyurdu kaya mezarı(Müze md) HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 87 Hazro Tendöken Kaya mezarı(Müze md) Hazro Kırmataş kaya mezarları(Müze md) Hazro Teknebaşı kaya yerleşimleri(Müze md) Hazro Mutluca kaya mezarları(Müze md) 88 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro Ülgen köyü Kopku puçuk kaya mezarı(Müze md) Hazro Yerhisar kaya mezarı(Müze md) Hazro Bağyurdu piramidal kaya mezarı(Müze md) Hazro Çitlibahçe köyü Kaniya Helhel çeşmesi(Müze md) HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 89 Hazro Ülgen köyü Kobidank piramidal yapı(Müze md) Hazro kiliseleri Hazro-Tercil kilisesi Eğil Şahveliyan kilisesi bazikal plan şemasını yansıtmaktadır. Kilise, apsise dik uzanan bir nef ve yarım daire planlı apsis bölümünden ibarettir. Şahveliyan kilisesi, bazilikal plan şeması bakımından Ergani Meryem Ana kilisesi, Silvan Hasuni kilisesi, Hazro Tercil kilisesi ile benzeşmektedir.(5) 90 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Küçük Ermeni ansiklopedisine göre Hazro’da Ermeniler, 2 kilise (Surb Şımavon/Şımşamonik ve Surb Astvadsadsin) ile Surb Astvadsadsin kilisesine bitişik olan İstanbul Birleşmiş Derneklerinin kurmuş olduğu bir okula sahipti.Hazro çevresindeki tarihi-mimari anıtlardan Aynırbırığ, Tarcal ve Çıkhır manastırlarını sayabiliriz.(6) Hazro Yerhisar köyü kilisesi(Müze md) HÖYÜKLER 1936 yıllığına göre Bu nahiye dahilinde belli başlı Kefercin, Versil, Yukarı Fen- ter adında üç hüyük vardır. En mühimmi Kefercin 'büyüğüdür.(7) ÇEŞME VE DEĞİRMENLER 1873-1876 yılında Hazro’da 13 çeşme,1 su kuyusu,16 değirmen vardı(8) Şahap Çeşmesi: Hazro ilçe merkezinde bulunmaktadır.2007 yılında kaymakamlık tarafından onarılmıştır. Halk tarafından suyunun sarılık hastalığına iyi geldiğine inanılmaktadır. Sarılık hastalığı olan insanların bu çeşmeden su içtiklerinde ve havuzunda yıkandıklarında hastalığa deva olacağı ümit edilmektedir.(1) HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 91 Oyuklu Köyü(Süni)-Hazro arası Hondof köyü de çok güzeldir. 92 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM DOĞA Hazro Kulp’ta büyük kanyonlar (Taşköprü) ve su kaynakları büyük potansiyeldir. Bu kanyonda resimlerin olduğu tarihi mağaralar da vardır. Bugüne kadar yerli turistlerin bile giremedikleri yerler vardır. HAZRO ORMANLARI Yüz sene evveline kadar Diyarbakır bölgesinin büyük bir kısmı ormanlıktı. Hazro dağlık mıntıkaları baştanbaşa meşe ormanıyla örtülü idi. Köylerimiz bağ ve bahçelerle donatılmıştı (9) Basri Konyar 1936’larda Eğil’i anlatırken’ ‘.Tahtalık ağaçlar maden köylerinden ve Hazro’dan alınır. Ve ekseriya Eğil’de kesilip Diyarbekire sevkedilir. Orada biçilir. Diyarbekirde kale içinde görülen tahtalar hep eğilin sevkiyatıdır. Harpten evvel elli altmış bin kütük bulunurdu. Şimdi yılda oniki bin kütüğün geldiği bildirilmektedir. (7) 1670 yılında Ömer paşa’nın en önemli gelir kaleminin orman ürünlerinden olduğunu anlıyoruz. Gelirler Tercil kazasından odun akçesi. (10) HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 93 Tercil kalesinden gurub Oyuklu –Hazro arası Giresor dağlarının kıpkırmızı olduğunu görüyoruz 94 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Oyuklu –Hazro arası Giresor dağlarının kıpkırmızı olduğunu görüyoruz HAZRO VE TURİSTİK MEKANLARI ║ 95 MAĞARALAR Şikefta (Meşebağları) köyünde bir çok mağara vardır.Bu mağaralara Cemaleddin’in mağaraları deniyor. Kabl Mağarası: Hazroya yakın Kabl dağındadır. İnsanlar tarafından kazılmış bir tüneldir. Bu mağara yaklaşık 4 km. uzunluktadır. İçinde taştan oyulmuş bir çok yol, oda ve salon vardır(11) KAYNAKLAR 1-İhsan Işık(ed)Diyarbakır Ansiklopedisi. Elvan yay. Ank. 2013.3/22-27 2-Hasan Basri Konyar. Diyarbakır Yıllığı. III. Ulus matb. Ank.1936 3-- Prof. Dr. Kenan Haspolat. Hazro ilçesi. Bütün Yönleriyle Diyarbakır İlçeleri. 2012 4-www.kenthaber.com 5- İrfan Yıldız: Eğil'in Kültürel Mirası. Diyarbakır.2012.s.126 6-Küçük Ermeni Ansiklopedisi, III. cilt, Yerevan, 1999. 7- Hasan Basri Konyar. Diyarbakır Yıllığı. III. Ulus matb. Ank.1936 8- Diyarbakır İl Yıllığı-1967.s.XIX. 9-A. Bilal Altunboğa:Diyarbakır Folklorundan kesitler.Büyükşehir belediye yay.İst.1999.s.30,31 10- İ.Metin Kunt. Bir Osmanlı valisinin gelir-gideri. Diyarbekir. 1670-71. Boğaziçi Ün yay. No.162 s.64 11-Amed Tigris, Yıldız Çakar. Amed. DBB yay. 2013. s.516 96 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM BEYLER KONAĞI HAZRO BEYLERİ VE KONAKLARI Kurtuluş savaşı sırasında Mehmet Budak beyin, Kolordu komutanı M. Kemali misafir ettiği konaktır. Hazro ve arka planda konak BEYLER KONAĞI ║ 99 Beyler Konağı 100 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Beyler Konağı BEYLER KONAĞI ║ 101 Konak 102 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Konak ve Süsleme BEYLER KONAĞI ║ 103 Beyler Konağı 104 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Beyler Konağı BEYLER KONAĞI ║ 105 Hazro Budakların(Beyler) Konağı 106 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Konaktan tarihi fotoğraflar BEYLER KONAĞI ║ 107 Beyler Konağı TERCİL BEYLERİ Zırkanlıların kökeni aslında Tercil ve Atak'tir. Tercil Amid'e yakın bir bölgedir. İki kalesi vardır. Tercil Kalesi ve dar-ayrı (daracın). Derzini ve Gırdıktan ise Tercil ve Atak'ın iki koludur. Zırkan'ın ilk hükümdarının soyu Seyyid Hasan Bin Seyyid Abdurrahman Bin Seyyid Ahmed Bin Sefil Bin Seyyid Kasım Bin Seyyid Ali Bin Seyyid Tahir Bin Seyyid Cafer El Katip Bin Seyyid Yahya El Ekna Bin Seyyid İsmail El L.K-Ber Bin Seyyid Cafer Bin İmam Hüseyin Bin İmam El Murteza Ali'ye - Allah hepsinden razı olsun- ulaşır. Seyyid Hasan Şam Ülkesinden Mardin vilayetine gelindiğinde Atak nahiyesine yerleşti ve ibadetle, dindarlıkla ve kanaatkârlıkla meşgul oldu. Bu durum o ülke halkının çevresinde toplanmasına ve kendisine inanmasına vesile oldu. Bir rivayete göre mavi gözlü olduğu, diğer bir rivayete göre devamlı mavi elbise giydiği için "Şeyh Hasan Ezraki" 108 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM adını aldı. Bu Selçukluların en büyük kumandanlarından biri olan Artuk Bin Eksem'in Selçuklu sultanı adına Amid, Mardin, Harpın, Micingerd Ve Hasankeyf Hükümetini yönettiği dönemdeydi. Bu beyin güzel ve son derece zeki bir kızı vardı. Kız sevdaya tutulmuş ve delilik derecesine varmıştı. Mütehassıs tabipler ve mahir hekimler bu kızın tedavisinden aciz kalmışlardı. Bu durum günden güne şiddetleniyordu. Bu durum karşısında Emir Artuk'ım Şeyh Hasan Ezraki'yi çağırıp kendisinden Allah'ın kızına şifa vermesi için dua etmesini istemekten başka çaresi kalmadı. Şeyh bazı dualarla suya okumaya başlar. Sonra bu suyu hasta kızın başına döktü. Yüce Allah’da bu temiz şeyhin himmetiyle kıza şifa verdi. Bunun üzerine emir, kızı şeyhe nikahlamak İstedi. Şeyh bunu reddedince de kızı şeyh'in oğlu Hasan'la evlendirdi. Sonrada kendisine Tercil Nahiyesi'nin hükümdarlığını verdi. Detayları daha ince Derzini Beyleri bölümünün girişinde de geçti. Seyyid Hasan ve Oğulları Ahmet Bin Seyyid Hasan, Süleyman Bin Kasım, Yusuf ve Hüseyin bir süre Tercil ve Atak'ta hüküm sürdüler Ömer Bey Bini Masan Bey Bu Bey Seyyid Hüseyin'in yerine geçti. Kendisi Bayındırlı Uzun Hasan'ın çağdaşıydı. Uzun Hasan kendisine çok yüceltir ve saygı gösterirdi; kızıyla evlendi ve Tercil İle Atak'a ek olarak Mihrani ve Nuşad nahiyelerini de verdi, Uzun Hasan'ın bu karısından olan oğlu büyüyüp gelişince, babası tarafından doğu ve güneydoğu anadolu'nun bazı şehirleri istila edildiğinde Tercil ve Atak'a Bey tayin edildi. Ayrıca adı geçen Ömer Bey'e Bedlis vilayetinin yönetimi verildi. Budak Bey Bini Hasan Bey Budak Bey'in bahasının ölümünden sonra Bedlis Beyliği Uzun Hasan tarafından kendine verildi. Hasan Bey'in oğlu Yakup Bey İran tahtına çıkınca Tercil ve Atak vilayetlerini eski usul gereğince 888 (1454) yılında Budak Bey'e verdi. Budak Bey burasını uzun süre yönettikten sonra 911 (1506) yılında Allah'ın rahmetine kavuştu BEYLER KONAĞI ║ 109 Ahmet Bey Bini Budak Bey Babasının ölümünden sonra onun yerine geçti. Sonra 913 (1508) yılında salı İsmail'in çıkardığı ve Diyarbekir'i istila ettiği çarpışmada şehit edildi. Bu, Beyliğin hükümdarlığını eline almasından iki yıl sonraydı. Ali Bey Bini Budak Bin Kardeşinin ölümünden sonra beylik tahtına çıktı ve ölünceye kadar yönetimi 22 Yıl sürdü. Şemsi Bey Doğu ve güneydoğu anadolu'nun beyleri ve hükümdarları Kızılbaşların zalim davranışlarına son derece öfkelenip de Osmanlı sarayı'na gidip Sultan Selim'e itaatlerini sununca Tercil Beyliği Şemsi Beye verildi. Diyarbekir vilayetinin Kızılbaşların elinden kurtarılması konusunda sultanın emri çıkınca Tercil vilayeti de onların egemenliğinden kurtarıldı. Bu beyin ölümünden sonra yerine Haydar Bey geçti. Haydar Bey Bin Şemsi Bey Sultan Selim Han'ın Emir Namesi gereğince babasının beyliği görevi kendisine verildi uzun süre hükümdarlık görevini yaptıktan sonra yöre beylerinden ve hükümdarlarından bir grupla birlikte Çıldır çarpışmasında Kızılbaşlar tarafından öldürüldü. Bu serdar Mustafa Paşa’nın Gürcistan ve Şirvan fethi için yaptığı sefer sırasındaydı. Beyliği Serdar Mustafa Paşa tarafından oğlu Budak Bey'e verildi. Budak Bey Bini Haydar Bey Bu Bey babasının yerine geçerek 15 yıl süreyle beyliği yönetti. Sonra ölüp yönetimi oğlu Hüseyin Bey'e bıraktı. Hüseyin ve İsmail Bey Babasının yerine beyliği sekiz ay yönettikten sonra öldü ve yönetimi kardeşi İsmail Bey'e bıraktı. İsmail Bey ülkenin yönetiminde kardeşinin yerine geçti ve devri dört yıl sürdü. Sonra öldü. Ve yönetim kardeşi Ömer bey'e geçti. 110 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Ömer Bey Bini Haydar Bey Sultan Murad Han'ın (III. Murat) emirnamesi gereğince tercil beyliği kendisine verildi. Kendisi alicenap ve iyi ahlakla nitelenen bir gençtir ve Osmanlı taifesiyie ilişki halindedir. Sürekli olarak Diyarbekir Beylerbeyi'nin hizmetinde bulunmakta ve Amid divanında Diyarbekir'e bağlı yöre beylerinin işleri ve sorunları konusunda kendisine başvurulmaktadır.(1) Bu aile peygamber soyundandır. Prof. Dr. Turgay Budak’ın verdiği secere ve devletin bu aileye verdiği önemle ilgili belgeler aşağıdadır Sultan Abdülhamid’in Budak ailesinden Seyfeddin paşaya hediye ettiği kılıç BEYLER KONAĞI ║ 111 Hazro’da Budakların(Tercil) seyid olduğunu gösteren seçere İran savaşlarında Diyarbakır, efsanelere de konu olmuştur. IV.Murat’ın Bağdad seferinde (o zaman Bağdat’da İranlılara karşı savaşılıyordu) 112 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Telli İbrahim Bey: Tercil beylerinden(Bugünkü Hazro bölgesi) İbrahim bey yiğit, yürekli bir beymiş. Askerleriyle beraber IV.Murat’ın yanında Bağdat seferine katılmış.Savaşın en sıkışık bir anında ,kahramanlığı ve gücüyle tanınmış düşman komutanlarından birisini atından çekip alarak padişahın önüne fırlatmıştır. Bu boğuşma sırasında, düşman komutanı yere düşmeden önce bıçağıyla İbrahim beyi kolundan yaralamış. Bunu gören padişah,hemen cebinden altın tel işlemeli mendilini çıkararak İbrahim beyin yarasını sarmış. Bu olaydan sonra İbrahim bey’e ‘ Telli İbrahim bey’ denmiş ve saygınlığı bir kat daha artmış Şimdi, bu Yiğit Beyin mezarı Hazro-Tercildedir.(2) KAYNAKLAR 1- Hazro Kaymakamlığı: Zuğur’un ötesi. Hazro.1998 2- Muhsine Helimoğlu Yavuz. Diyarbakır efsaneleri. Cumhuriyet ktb. İst. 2007s.354 BEYLER KONAĞI ║ 113 KUTSAL MEKANLAR KUTSAL MEKANLAR CAMİLER Hazro Ulucamii KUTSAL MEKANLAR ║ 117 Hazro Ulucami 118 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro Ulucami KUTSAL MEKANLAR ║ 119 Hazro-1970-Adil Tekin Hazro Ulucami 120 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro Ulucami KUTSAL MEKANLAR ║ 121 Minare 122 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro Ulucami Ulu Camii (HAZRO) Hazro ilçesi içinde, ilçeye hakim bir tepe üzerindedir. Çeşitli onarım ve eklerle asli hüviyetini büyük ölçüde yitirmiştir. Arazinin eğimi nedeni ile caminin batı kanadı iki katlıdır. Tek kubbeli küçük bir cami olan ilk yapı doğu, batı ve kuzeyine yapılan ilavelerle genişletilmiştir. Bugünkü şekli ile cami harimi, ortada, kubbe ile örtülü bir mekan, doğu ve batıda çapraz tonozlarla örtülü mekanlar, kuzeyde ise doğu-batı yönünde uzanan tonozlu bir mekandan oluşmaktadır. Kubbeli mekanın kuzey batı köşesinde yer alan minareye basık kemerlerle örtülü bir kapıdan girilmektedir. Yapıda görülen süsleme unsurları, taç kapıyı ve mihrap nişini çerçeveleyen mukarnas şeritlerle gömme sütuncukların gövdelerini süsleyen geometrik örneklerden ibarettir. Taç kapının köşelerinde yer alan gömme sütuncukların görevlerini süsleyen örnekte yatay KUTSAL MEKANLAR ║ 123 ve dikey hatlar boyunca uzanan ve belirli aralıklarla düğümlenen sathi düz kaytanlar görülüyor. Kaytanların arasında oluşan sekiz kollu yılları andıran boşluklar, kabartma çiçek örnekleri şekline konulmuştur. Tek kubbeli küçük bir cami iken sonraki onarımlar sırasında yapılan eklerle genişletilerek bozulan yapının inşa tarihi belli değildir. Bazı kaynaklarda XIII. yüzyılda Eyyubiler döneminde yapıldığı belirtilmektedir. Bazı kaynaklarda da Osmanlı mimarisine benzerliğinden ötürü XVI. XVII. yüzyıllarda yapıldığı belirtilmektedir. Dikdörtgen planlı bir yapı olup, kesme taştandır. Giriş kapısı ve mihrap nişi mukarnas ve geometrik bezemelerle görkemli bir konuma getirilmiştir. Ön cephesi iki katlı olup sivri kemerli alternatif taş döşeli görünümü ile dikkati çekmektedir.(1) Taşkapı, kuzey duvarının ortasında olup iri mukarnaslardan bir çerçeve içine alınmış bulunmak-tadır. Kırık kemerli giriş aralığının dış köşelerinde iki gömme sütuncuk vardır. Caminin minaresi, kubbeli mekânın kuzeybatı köşesindedir. Minare kaidesi üzerin-deki bezemeler, taş işçiliğinin güzel bir örneğini oluşturur. Minareye basık kemerle örtülü bir kapıdan girilmektedir. Son onarımı 1974 yılında yapılan caminin XVI. yüzyılın sonlarında veya XVII yüzyılın başlarında inşa edildiği kabul edilmektedir.(2) Yapıda süsleme malzemesi olarak taş kullanılmıştır. Siyah bazalt ve sarı kalker tasının bir arada kullanıldığı süslemelerde cephelere hâkim olan iki renkli isçilik ile hareketli bir görünüm sağlanmıştır. Bunun yanı sıra hem dıs mimari, hem de iç mekânda süsleme, ağırlıklı olarak kalker yüzeyine uygulanmıştır. Bu uygulamalarda oyma-kabartma tekniğinin kullanıldığı yüzey bezemeciği tercih edilmiştir. Dış Mimari Dış mimaride süsleme cephelerde ve minarede kullanılmıştır Yapının güney, kuzey ve batı cephesine iki renkli taslarla oluşturulan polikromik bir görünüm hâkimdir. Özellikle batı cephede belirgin olan bu görünüm yatay tas sıralarının yanı sıra alt kat pencerelerini sınırlayan siyah bazalt çerçeve ve sivri kemer alınlıklarını meydana getiren sarı kalker kullanımı ile de güçlendirilmiştir. 124 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Kuzey cephe giriş cephesi olarak tasarlanmıştır. Bu cephe üst katta iki pencere açıklığı ve üç revak gözü ile dışa açılmaktadır. Revakları oluşturan sivri kemerler kenarlarda birer gömme sütun, ortada ise çift düzenlemiş ikişer sütun üzerine oturmaktadır. Sütunların silindirik gövdeleri sade tutulmuştur. Gövdeden kaval silmeli bilezikle ayrılan altlık ve baslıklar gövdeye doğru daralan küp formunda düzenlenmiştir. Küpün yüzeyleri her kenarda dairesel, damla ya da üçgen kabartmalarla hareketlendirilmiştir Yapının kuzey cephesinde cami iç mekânına geçit sağlayan kapının yan taraflarında devşirme olarak kullanıldığı anlaşılan daire madalyonlara yer verilmiştir. Çift diş sırası ile çevrelenen madalyonun yüzeyine altı kollu yıldızlardan gelişen bir kompozisyon işlenmiştir. Doğu cephe diğer cephelerin aksine tek renkte sarı kalker tası ile inşa edilmiştir. Bu yönüyle sade bir görünüm sunan cephede pencerelerde kullanılan süsleme tek hareketlilik unsuru olarak dikkat çekmektedir. Doğu cephede iç mekânı aydınlatan iki pencere sivri kemer alınlıklı nişler içine düz atkı taslı olarak yerleştirilmiştir. Sivri kemerin oturduğu sütunçelerde altlık, gövde ve baslıklarda süsleme kullanılmıştır. Güneydeki pencerenin sütunçe altlıkları üst köseleri pahlanmış kare prizmal formda düzenlenmiştir. Pahlanan köseler her kenarın yarım dairesel şekil almasına neden olmuştur. Üste doğru sivriltilen bu yarım daire yüzeylere birer madalyon işlenmiştir. Madalyonlar yarım daire hatlı on dilimden meydana getirilmiştir. Yüzeyleri merkezde odaklaşan ve dairelere denk gelen ışınsal yivlerle hareketlendirilmiştir. Altlık üzerinde yükselen silindirik sütunçe gövdelerinin yüzeyi örgü kaplama ile dolgulanmıştır. Düzenleme yarım yuvarlak profilli altı çubugun belirli aralıklarda birbiri ile örülmesine dayanmaktadır. Örgü hareketi dışında çubuklar dikey olarak düz şekilde devam etmektedir. Gövdeden tek dis sırası ile ayrılan baslıklar iki bölümlüdür. Altta yukarıya doğru genişleyen ilk bölüm yer alır. Bu bölümün köselerine birer dairecikle birlesen yaprak motifi işlenmiştir. Motiflerin arasına konsolvari yivli çıkıntılar yerleştirilmiştir. Baslığın üst bölümü kare prizma seklindedir. Prizmanın görünen yan yüzeyleri iki şeritli zikzak örgü ile zenginleştirilmiştir Doğu cephenin kuzey tarafındaki pencerenin sütunçe formu güney taraftaki pencereyi tekrarlamaktadır. Kullanılan motiflerde küçük farklılıklar dikkat çekmektedir. Altlıkların yüzeylerine Mühr-ü Süleyman ve gülbezekler yerleştirilmiştir. Gövdeleri süsleyen dikey örgüler yüzeysel olarak işlenmiştir. Bu teknik, gövdenin, diğer pencere sütunçeleri ile aynı düzenleme kullanılmış olmasına karsın, plastik etkisini zayıflatmaktadır. Baslıkların alttaki silindirik bölümünün yüzeyine lale motifleri işlenmiştir. KUTSAL MEKANLAR ║ 125 Caminin kuzeydoğu kösesinde yükselen minare kare kaideli ve silindirik gövdelidir. Minarede süsleme kaide, pabuç, gövde ve şerefe altında kullanılmıştır. Sonraki dönemlerde yapılan ilavelerle iç mekân sınırları içine dahil edilen kaidenin kuzey, güney ve doğu cephesinde birer süsleme panosuna yer verildiği anlaşılmaktadır. Günümüzde bir bölümü görülebilen panoların diğer kısımları eklemelerle kapatılmış durumdadır. Görülebilen kısımlardan süslemeler hakkında bilgi edinmek mümkündür. Panolar düz, kaval ve yarım oluk silmelerden meydana gelen bir çerçeve ile sınırlandırılmıştır. Pano yüzeyine her üç tarafta aynı kompozisyon işlenmiştir. Kompozisyon altı kollu yıldızlardan gelişmektedir. Tek yivli zikzak şeritler dikey ve diyagonal eksenlerde kesişerek ortada altı köseli yıldız ve bu yıldızı çevreleyerek kolları oluşturan eşkenar altıgenleri meydana getirmektedir. Silindirik gövde kaval silmeli iki bilezikle sınırlandırılmıştır. Alt bilezik iki yandan, yüzeyi kaidedeki süsleme kompozisyonunu tekrar eden düzenleme ile kaplanmış iki kuşakla çevrelenmiştir Şerefe dört sıralı mukarnas altlık üzerine oturmaktadır. İlk sıra küçük topaçlara bağlı olarak gelişen dört dilimli yelpazelerle başlamaktadır. İkinci sıra yelpaze dilimlerinin devamı niteliğinde sivri yuvalar ile aralarda üçgen dolgulu yuvarlak kemer formlu bölümlerden oluşmaktadır. Üçüncü sırada yelpazelerin üstüne bir sivri kemer formu yuvacık, aralarda küçük sivri yuvacıklara yer verilmiştir. mukarnas en üstte dilimli tepe nişleri ve ararlındaki yüzeysel basit ikişer yuvadan oluşan sıra ile tamamlanmaktadır İç Mekân İlk yapımında kare planlı olan caminin dış cepheleri, güney cephe dışında, sonraki dönemlerde yapılan ilaveler sırasında iç mekân sınırları içinde kalmıştır. Cephelerdeki kapı ve pencereler ek mekânlara geçilen açıklıklar olarak düzenlenmiştir. Kuzey cephede ortada taçkapı ve bunun iki yanında birer pencere açıklığı bulunmaktadır. Ortadaki kapı açıklığı sivri kemerlidir. Kemer köselerdeki iki sütunçe ile taşınmaktadır. Sütunçeler üst köseleri pahlanmış kare prizma altlıklar üzerinde yer almaktadır. Prizmanın görünen kenarlarında sivri kemer formlu yüzeyler oluşmuştur. Bu yüzeylerde zikzak çerçeve ile sınırlandırılan bölümlere birer dairesel madalyon işlenmiştir. 126 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Madalyonlar altı dilimli gülbezeklerle dolgulanmıştır. Silindirik sütunçe gövdeleri geometrik bir kompozisyonla kaplanmıştır. Kompozisyon yatay ve dikey eksenlerdeki ikili zencereklerin kesişmesiyle oluşan dört kollu yıldız ve aralarda sekiz köseli yıldızlardan meydana gelmektedir. Gövdeden bir bilezikle ayrılan baslıklar alta silindirik olarak başlamakta ve yukarıya doğru genişleyerek kare prizmal formlu bölümle sonlanmaktadır. Başlığın silindirik bölümü gövde ile aynı kompozisyonla hareketlendirilmiştir. Kapı üç yönden mukarnaslı bir bordürle çevrelenmiştir. Bordür alt kesimde içe doğru dönerek açıklığa kadar devam ettirilmistir. Mukarnaslar üç sıradan meydana gelmektedir. İlk sıra küçük topaçlara bağlı üç dilimli açık yelpazelerin belli aralıklarda sıralanması ile oluşmaktadır. İkinci sıra yelpazelerin devamı niteliğinde üçgen çıkıntılar ile bunların arasında yer alan es boyutlu yuvacıklardan, üçüncü sıra dilimli tepe nişi ile aralardaki yüzeysel sivri kemer formlu yuvalardan meydana gelmektedir. Kapı açıklığının iç mekâna bakan güney köselerine de birer sütunçe yerleştirilmiştir. Bu sütunçeler dış köselerdeki sütunçe formunu tekrarlamakla birlikte gövde bezemesi olarak dikey çubukların belli aralarla örülmesine dayanan örgü sistemi tercih edilmiştir. Kapının iki yanındaki pencere açıklıkları üç dilimli kemerli olarak düzenlenmiştir. Sol açıklığın süslemeleri belli olmayacak derede tahrip olmuştur. Sağdaki açıkta üç dilimli kemerin oturduğu köse sütunçeleri üst köseleri pahlı kare altlıklar üzerinde silindirik gövdeli olarak yükselmektedir. Gövdeler dikey çubukların meydana getirdiği örgü süslemelerle kaplanmıştır. Baslıklar kapı sütunçeleri ile aynı formdadır. Yüzeylerinde palmet-rumi bitkisel düzenlemeler yer almaktadır. Kapı açıklığında sivri kemer köseliklerine konsol seklinde birer kabartma yerleştirilmiştir. Konsollar iki bölümlü düzenlenmiştir. Altta bir dairecik ve eşkenar dörtgene bağlı olarak gelişen sivri formda yarım küre, üstte dörtgen prizmal bölüme bağlanmaktadır. Doğudaki pencere açıklıkları sivri kemerlidir. Sivri kemerleri taşıyan sütunçeler süslemeli düzenlenmiştir Kuzey taraftaki pencere sütunçelerinde altlıklar üst köseleri pahlı kare küp formundadır. Altlığın görünen iki kenarında sivri kemer formlu yüzeyler oluşturulmuştur. Bu yüzeylerde yarım yıldızlarla çevrelenmiş bölümlere birer gülbezek işlenmiştir. Gövdelerin yüzeyini kaplayan süslemeyi yan yana dikey sıralanan ikili zencerek sıraları meydana getirir. Gövdeden tekli diş sırası ile ayrılan baslıkların silindirik alt bölümü dört kollu yıldız ile aralarda sekiz köseli yıldızlardan alınan bir kesit sunar. Baslığın üst bölümünde kare prizmanın görünen yüzeylerine ikili zikzak örgü işlenmiştir. KUTSAL MEKANLAR ║ 127 Güney taraftaki açıklıkta sütunçe gövdeleri, görünen yüzleri daire madalyonlarla dolgulanmış kare prizma altlıklar üzerinde yükselmektedir. Gövdelerin yüzeyinde yuvarlak profilli plastik çubuklar belli aralıklarda birbiri ile örülmektedir. Baslıklarda alt kesimdeki silindirik bölümün köseleri üstteki daireciğe bağlanan yapraklarla hareketlendirilmiştir. Yaprakların arasında iki kademeli yivli çıkıntılara yer verilmiştir. Üst kesimde başlığın görünen kenarlarına gülbezekler belirli aralıklarda yerleştirilmiştir. Batıdaki açıklıklardan kuzey tarafta yer alanında sütunçe altlıkları kare prizmal formdadır. Köselerin pahlanmasıyla prizmanın görünen kenarlarında sivri kemer formlu yüzeyler oluşturulmuştur. Bu yüzlere birer mühr-ü Süleyman motifi işlenmiştir. Silindirik sütunçe gövdeleri kaydırılmış eksenlerde üst üste yer alan yarım daire hatların meydana getirdiği balıksırtı kaplama ile zenginleştirilmiştir. Yarım dairelerin kesişme yerlerindeki birer damla kabartma düzenlemeye hareket katmaktadır. Baslıklar aynı formdadır. Köselere yine daireciklere baglı yapraklar ve aralara konsolvari çıkıntılar işlenmiştir. Güney taraftaki pencere doğu cephenin güney penceresi ile aynı tarzda düzenlenmiş sütunçelere sahiptir. İç mekânda süsleme unsuru taşıyan diğer bir eleman mihraptır. Güney duvarda orta eksenden hafif doğuya kaydırılan mihrap, yüzeyden 0.15 m çıkıntı teşkil eden 1.90x2.85 m ölçülerinde dikdörtgen bir yüzey olarak tasarlanmıştır. Tamamen tastan yapılan mihrap yüzeyi günümüzde pembe, mavi ve yeşile boyanmış durumdadır. Dikdörtgen yüzeyin ortasına duvar kalınlığından da faydalanılarak açılan mihrap nişi beş kenarlı düzenlenmiştir. Nişi kapatan mukarnas kavsara altı sıradan meydana gelmektedir. İlk sıra altı küçük yelpazeden meydana gelmektedir yelpazeler dört dilimli olup küçük topaçlara bağlı olarak gelişmektedir. İki, üç ve dördüncü sıralar yelpazelere bağlı olarak üçgen çıkıntılar ve aralarındaki geniş yuvarlak kemer formlu yuvalardan oluşmaktadır. Besinci sırada aynı düzen daha daraltılarak tekrar edilmiştir. Üstte yuvarlak kemer formlu düzenlenen kalın tutulmuş niş istiridye kabuğu şeklinde yivlendirilerek hareketlendirilmiştir. Mihrap nişinin dış köselerine birer sütunçe yerleştirilmiştir. Sütunçelerin silindirik gövdeleri dikey zencerek sırlarının yan yana dizilmesiyle hareketlendirilmiştir. Baslık ve altlıklar sadedir. Nişin çokgen iç yüzeyinde kenarların kesişen yerlerinde dikey olarak yerleştirilen silmeler birer sütunçe niteliğinde baslıkla sonlandırılmıştır. Baslıklar mukarnas kavsaranın alt kesiminde oluşturulan sivri kemerleri taşımaktadır. Mihrap en dışta mukarnas bordür ile üç yönden kuşatılmıştır. Mukarnas üç sıralı düzenlenmiştir. Altta yelpazelerden mey128 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM dana gelen ilk sıra, ortada yüzeysel yuvalar ve üstte dilimli tepe nişleri ile aralarda yüzeysel basit yuvalar yer almaktadır.(3) HAZRO İLÇESİNDEKİ TÜRBE VE ZİYARET YERLERİ Hazro ilçesi Mirani köyünde özellikle Perşembe günleri 300-400 arabanın geldiği, felçli hastaların götürüldüğü Şeyh Hasan Ezraki ziyaretine gidiyoruz. Bağdattan Mardine gelen Şeyh Hasan, Mardin’de halkın rağbetine uğrar. Vali çekinir, hapse atar. Ancak şeyh namaz saatleri valinin de bulunduğu camide namaz kılar. Vali kerameti görünce pişman olur. Şeyh Hasan Ezraki daha sonra Hazro’ya gelir. Ancak burada yatan kişinin Hasan Zerraki neslinden olduğu da ifade edilir Mirani köyü ve ziyaret KUTSAL MEKANLAR ║ 129 Felçli ve Yatalak Hastalar Türbeye Akın Ediyor Diyarbakır'ın Hazro İlçesinde Bulunan Şeyh Hasan Ezraki Türbesi'ni Günde Yüzlerce Felçli ve Yatalak Hasta Ziyaret Ederek Şifa Arıyor. 130 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Diyarbakır'ın Hazro ilçesi yakınlarında bulunan ve 'Mireni' ziyareti olarak bilinen Şeyh Hasan Ziraki Türbesi'ne Türkiye'nin dört bir yanından gelen felçli ve yatalak hastalar burayı ziyaret ederek iyileşeceklerine inanıyorlar. Özellikle felçli romatizması olan ve vücudunun herhangi bir yeri tutmayan hastaların akınına uğrayan türbeye başta Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük kentlerde bulunan hastalar akın ederek türbede şifa arıyor. Yaklaşık 500 yıllık tarihi olan türbeye gelen felçli ve yatalak hastalar yakınları tarafından ya omuzlarda ya da sedye ile getiriliyor. Türbenin içine giren hastalar, Şeyh Hasan Ziraki' ye ait olduğu bilinen büyük tespihleri vücutlarının her tarafına sürerek hastalıklarına şifa arıyorlar. (4) Bu kabire Lice'lilerin itirazı var. Şöyleki: Seyid Şeyh Hasani Zeraki Bağdat'ın Zerak mahallesinde dünyaya gelmiştir. Babası Seyid Abdulrahman dedesi Şeyh Ahamettir. seceresi 4.İmam Zeynel Abidin'e ulaşır. Abbasi Halifesi tarafından İslam Mareşali olarak görevlendirilir, önce Medineye giderek Resullullahın Kabrini ziyaret eder oradan da Mardine gelerek Artuklular hükümdarı Emir Artuk Bin Ekser ile işbirliği yaparak Güneydoğu ve Doğu Anadoluyu Bizanslardan temizler ve Harputa geçerek Malatya serdarıyla işbirliği yapar. Bölgede 18 kaleyi Feth eder. Keban İlçesinin Zırkan Bölgesinde Bizanslılar ve Moğollar tarafından pusuya düşürülerek 70 silah arkadaşıyla beraber şehit edilir. Maiyetindeki ordu komutanları cenazesinin nereye gömüleceği yer konusunda itilafa düşerler sonra Licenin Dibek (Derhust) köyüne defn edilmesi konusunda hemfikir olurlar fakat Şeyh Hasan’ın Elazığ İli Keban İlçesinin Zırkan Bölgesinde de temsili türbesi mevcuttur. Seyid Şeyh Hasani Zeraki'nin tek amacı Amcası'nın oğlu olan Seyyid Battalgazi'nin öcünü Konstantin'den almaktı. Seyid Osmani Zeraki'nin üç oğlu bir kızı vardır. Bir oğlu Abdulrahman(bahdat tahteKUTSAL MEKANLAR ║ 131 revan mevkiinde meftumdur) İkinci oğlu Hüseyin(Lice İlçesi Dibek Köyü eski ismiyle Derhust köyünde meftundur) Üçüncü oğlu Abdulnasır Gazi( Lice ilçesi Dibek Köyü eski ismiyle Derhust köyünde meftundur) Kızı Fatima Şehribanu'nun nerede vefat ettiği bilinmemektedir. Ayrıca Lice ilçesinde bulunan Vakıf Ahmet beg Camisini yaptıran Aynı zamanda Zırkan Beyi Vakıf Ahmet Beg, Şeyh Hasani Zeraki'nin onuncu göbekten torunudur. Hazro ilçesi Meyrani (Ülgen) köyünde medfun olan zatın Seyyid Şeyh Hasani Zerakinin yirminci göbek torunu olan Şeyh Osman olduğu T.C Nüfus kayıt örnekleriyle, T.C Diyarbakır Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2006/416 nolu kararı, soy seceresi ve T.C Tapu sicil kayıtlarıyla tespit edilmiştir. Şeyh Hasanı Ezraki Mezarı- Dibekköyü(Derhust)-Lice 132 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Şeyh Hasanı Ezraki Mezarı- Dibekköyü(Derhust)-Lice Şeyh Şapur ziyareti Türbe Hazrodadır.1898 tarihli Salnamei Diyarbekirde ‘Eizze-i kiramdan Şeyh Şapur’un Hazro ilçesinin Şeyhan/Terdöken köyünde medfun olduğu kayıtlıdır. Şeyhan köyü ve Ayındar denilen mezrasının gelirlerinin ‘Şeyh Şapur zaviyesi vakfına ait olduğu bu gelirler ile zaviye ve mescidin tamirine sarfolacağı, Cemziyelevvel 974/1566 tarihli vakfiyesinde yazılıdır. Şeyh Şapur’un hayatı hakkında bilgi edinilememiştir. Aynı bölgede hayatı hakkında bilgi edinilemeyen Şeyh Şehabeddin’in mezarı da bulunmaktadır(5) Şeyh Zeydin Ziyareti Hazro merkezine yakındır(6) KUTSAL MEKANLAR ║ 133 Şeyh Şabedin Ziyaretgâhı Hazro dağının tepesindedir. Nisan ayı ziyaret dönemidir.Hazro ve çevresinden bir çok insan bu ziyaret alanına gelir ve burası festival alanına döner Şeyh Fahri Ziyaretgâhı Şeyh Sait isyanında Hazro-Kulp arasında vurulur. Halk onu alır, yıkar ve Hazro mezarlığına gömer(6) KAYNAKLAR 1- www.kenthaberkurulu. 2- Ali Melek, Abdullah Demir. Dinî ve tarihî değerleriyle Diyarbakır Diyarbakır, 2009 3-- Gülsen Bas. Diyarbakır’daki İslam Dönemi Mimarisinde Süsleme Doktora Tezi. T.C. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sanat Tarihi Anabilimdalı Van-2006 4- http://www.malabadigazetesi.com/ 5- İhsan Işık(ed): Diyarbakır ansiklopedisi. Elvan yay.Ank.2013.3/27 6- Amed Tigris, Yıldız Çakar. Amed. DBB yay. 2013. s.51 134 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM HAZROLU ÜNLÜLER HAZROLU ÜNLÜLER T.B.M.M. 2. Dönem Mebusu Hazrolu Mehmet Nuri (Budak)Bey Tarih kitaplarında kendilerinden "Tercil Beyleri" diye bahis edilen ve uzun müddet, bölgenin idaresi kendilerine verilmiş bulunan, Bağdat seferinde tüm askerleriyle padişah IV. Murat'ın yanında çarpışan kumandan Telli İbrahim Bey soyundan Seyfettin Paşa'nın yeğenidir. Hazrolu Mehmet Nuri Bey, vaktinin büyük kısmını evindeki kütüphanesindeki kitaplarıyla geçiren, Fars, Arap ve Türk kültürüyle kendisini iyi yetiştirmiş, medeni, münevver, kibar, zarif ileri görüşlü ve "Hazro Beyleri"denen ailenin, Budak'ların en yaşlı zati olarak çok geniş bir çevrece sevgi, saygı gören bir zattır. Bu özelliklerinden dolayı I. Dünya Savaşı sonlarına doğru Hazro'ya teşriflerinde kısa süredeki misafirliklerine rağmen Mustafa Kemal ve İsmet Paşa'larla büyük dostlukları olmuştur. Mustafa Kemal Paşanın daha o zamanlardan, gelecek için ber şeyler tasarladıklarının delili olan "Mehmet bey, bir gün gerekirse bu dağlar beni korur mu?" sorusuna: “Biz de Hazro dağları da emrinizdeyiz paşam” cevabını vermişti. Daha sonra, Mustafa Kemal Paşa'nın Bölge Komutanı olarak Silvan'daki görevleri sırasında dostlukları daha da artmış, Paşa'nın orada ikamet etme arzusu üzerine Silvan'daki büyük konağını beraberce paylaşmışlardı. O bina şimdi Gazi İlkokulu ve Atatürk Müzesidir. HAZROLU ÜNLÜLER ║ 137 Mustafa Kemal Paşa'nın Nuri beye olan sevgisi, beğenisi, dostluğu, İstiklal Savaşı süresince niz. Başarılar dilerim" mealinde çekmiş olduğu telgrafıyla, Mecliste de beraber olmayı arzuladığını göstermiştir. Seçimi kazanarak Kemal Paşa'yla Ankara'da tekrar buluşan, mebusluk müddetince tüm maaşlarını kızılaya bağışlayan Mehmet Nuri bey Hazro'dan seçilmiş olan ilk milletvekilidir. Prof. Dr. Turgay Budak 15.07,1946 tarihinde Diyarbakır İli Hazro ilçesinde doğdu. İlköğrenimini Hazro Merkez İlkokulunda 1957'de, Orta öğrenimini Diyarbakır Maarif Kolejinde 1964'te, Yükseköğrenimini Atatürk Üniversitesinde 1968'de tamamlamıştır. Üniversite öğrenciliği sırasında Ziya Gökalp Üniversitesini gerçekleştirme ve Yaşatma Demeğinin çabalarına Talebe Cemiyeti Başkanı olarak katılmıştır. 26.02.1969' da Ankara Üniversitesi Diyarbakır Tıp Fakültesi Biyoloji Kürsüsüne, açılan sınavı kazanarak Asistan olarak atanmıştır. Böylece Dicle Üniversitesinin ilk kadrolu öğretim elemanı olmuştur. Aralık 1972' de Bilim Doktoru, 29.04.1982 tarihinde Üniversite Doçenti unvanlarını almıştır. 31.10.1988' de profesör olmuş, Ekim 1988-Mayıs 1989 tarihinde D.Ü.Rektör Yardımcılığı, 1988-1992 tarihleri arasında Üniversiteler arası kurul üyeliği, 1989-1995 tarihleri arasında D.Ü Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü Başkanlığı yapmıştır. 1982 yılından bu yana D.Ü. Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Başkanlığı yapmış ve 2013 yılında emekli olmuştur. Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu 1955 Diyarbakır doğumludur. Diyarbakır, Siirt ve Malatya'da ilkokul eğitimini tamamladı. 1981 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni tamamladı. Aynı 138 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Fakültede Hadis Ana Bilim dalında "Kur'an-ı Kerim'in Anlaşılmasında Hadislerin Rolü" adlı çalışmasıyla doktor, 2000 yılında Doçent, 2012 Yılında da Profesör oldu. 1985-1987 yılları arasında Mısır'da Arapça üzerine eğitim gördü. İmam-Hatip, Kur'an Kursları Müdürlüğü görevlerini yaptı. Şu anda Dicle Üniversitesi ilahiyat Fakültesi Hadis Ana bilim dalı Öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Programları Türkiye'de birçok radyo ve televizyonda yayınlanmaktadır.2011 yılından itibaren bir ulusal özel kanald başlayan programları ile Ramazan programı ve sonrasında da haftalık programları devam etmekdir. Kırk civarında yayınlanmış kaset, CD, VCD'si bulunmaktadır. Yurtiçinde ve yurtdışında seri konferansları devam etmektedir. Yazı makaleleri, panel, Diyanet Dergisi, İslami Araştırmalar ve benzeri dergilerde yayınlandı. Hatipoğlu evli ve üç çocuk babasıdır. Doç. Dr. Meki Bilici 1973 Yılında Diyarbakır’ın Hazro ilçesinde dünyaya geldi. İlk, Orta ve Lise öğrenimini Diyarbakır’da tamamladıktan sonra 1998 yılında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğrenimini tamamladı. Dicle Üniversitesinde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları alanında 2003 yılında uzman oldu. 2010 yılında Çocuk Kardiyolojisi Üst ihtisasını tamamlayan Doktor Bilici 2012 yılında Doçent olmuştur. Dr. Meki Bilici’nin Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Çocuk Kardiyolojisi alanında çok sayıda Ulusal ve Uluslararası çalışması mevcuttur. Türkiye Çocuk Kardiyolojisi Derneği İnvaziv Kardiyoloji, Disritmi ve Ekokardiyografi çalışma gruplarına üyedir. Doktor Bilici, Pediatri Uzmanlık Akademisi Diyarbakır temsilciliği de yapmaktadır. 2013 yılından beri Dicle Üniversitesi Tıp Eğitim komisyonu üyeliği, Tıp Fakültesi Dönem 6 koordinatörlüğü ve Çocuk Kardiyolojisi Bilim Dalı Başkanlığını yürütmektedir. Evli üç çocuk babası olan Bilici 2012 yılından itibaren Dicle Üniversitesinde Öğretim Üyesi olarak, 2013 yılından itibaren de Kalp Hastanesinden Sorumlu Başhekim Yardımcısı olarak görev yapmaktadır. HAZROLU ÜNLÜLER ║ 139 Muzaffer Budak Şair ve yazar. 1934 yılında Haz-ro'da doğdu İstanbul Maçka İlkokulu ve Nişantaşı Ortaokulu mezunudur. Diyarbakır Ziya Gökalp Lisesini bitirdi. İstanbul Üniversitesi İkdi-sat Fakültesi Sosyal Siyaset Bölümü'nde yüksek öğrenimini yaptı. Uzun yıllar Sanat Dünyası, Yelken, Çağrı, Güney, Diriliş, Ankara Sanat, Sanat Çerçevesi ve benzeri dergilerde şiirleri, yazıları yayımlandı. Şiirleri: Haksız Acılar (1967), Özlem (1971) Sümer Menekşeleri (1985), Mavi Sözcükleri (1996) İncelemeleri: Sinema Eleştirileri (1973), Tiyatro, Opera, Operet, Bale yazıları (1985), Sinema Yazıları(1986) Opera ve Bela'de Diyalektik (1993) isimli kitaplarda toplamıştır. Sabahattin Savcı 1925' te Diyarbakır'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini müteakip ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesine girdi. 1947 yılında "Ziraat Yüksek Mühendisi" diploması alarak mezun oldu. 1953 yılında Diyarbakır Teknik Ziraat müdürü oldu. Bu görevi, 1959 yılına kadar devam etti. "Ziraat Bilgileri"adlı aylık bir dergi yayınladı. 1958 yılında AID teknik yardım fonundan yararlanarak Tarım Bakanlığınca Birleşik Amerika Devletine gönderildi. Teksas ve Montana üniversitelerinde ve tarım kuruluşlarında incelemelerde bulunda. 1959 yılında Tarım Bakanlığı Teşfik Kurulunda müfettiş olarak görevlendirildi. 1960 1964 yıllarında Erzurum İli Teknik Ziraat Müdürlüğü görevlerini sürdürmekte iken Atatürk Üniversitesi Ziraat Fa-kültesinde"ZiraiYayım ve Haberleşme Dersi" ni okuttu. Erzurum radyosunda haftada bir "Tarım Sohbetleri" adıyla konuşmalar yaptı. 1966'da Tarım Bakanlığı Teknik ve İstişare Kurulu'nda bakanlık müşaviri ve T.M.M.O. Birliği Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi iken Türkiye Ziraat odaları Birliği Genel sekreterliğine seçildi. Aynı yıl, Tarım Bakanlığından yetkili heyetle birlikte Almanya, İtalya, İspanya ve İsviçre'de Dağ Ekonomisi ve Halk Orman iliş kileri konusunda incelemelerde bulundu. Ziraat Odaları Birliği'nin yayın organı olan "Çiftçinin Sesi" gazetesinde birçok başyazıları yayınlandı. 1969'da Diyarbakır milletvekili seçilen Savcı, 1973 yılında yasama görevinin sona ermesi üzerine Köy İşleri Bakanlığı müsteşar yardımcılığına atandı. 1975 yılı senato seçimlerinde Diyar-bakor senatörü olarak T.B.M.M.'ne girdi. Kurulan Demirel hükümetinde (1977 - 1978) Orman Bakanı oldu. Evli ve üç çocuk babasıdır. 140 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Eserleri: 1- Halk-Orman Münesebetleri ve Dağ Ekonomisi Konusunda İsviçre, İtalya, İspanya ve Almanyada Yapılan Etüdlere Ait Heyet raporu, Orman Genel Müdürlüğü yayını, Ankara 1967. 2-Zirai Yayım ve Haberleşme dersleri(Teksir) 1964. 3-Güneydoğu İllerimizde Süne ve Kımıl Haşereleriyle Mücadele Metodları (Teksir) 1967 4-Türkiye'de Çiftçinin Teşkilatlanması ve Ziraat Odalarının Önemi(Teksir)1968. 5-Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinin Kalkınmasıyla İlgili Rapor, (Teksir) 1973. Ömer Vehbi Hatipoğlu Eğitimci, yazar, gazeteci. 1953 yılında Hazro'da doğdu. Diyarbakır Eğitim Enstitüsünü 1973'te bitirdi. Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsünden 1982'de mezun oldu. Milli Eğitim Bakanları Eğitim Uzmanı, Bakan Müşaviri, Talim Terbiye ve Yayınlar Dairesi Başkanlığı görevlerinde bulundu. İnançlarına aykırı davranışa zorlanınca 1987'de istifa etmek zorunda kaldı. 1989' da PANEL dergisini çıkarmaya başladı. Ayrıca Milli Gazete'de yazılan yayımlandı. Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO Genel Müdürü iken son seçimlerde Diyarbakır'dan milletvekili seçildi. Evli 4 çocuk babası olan Hatipoğlu'nun basılmış eserleri şunlardır. 1. Tevhid Mücadelesi, 2. Müslümanın Müslü-manlaşması, 3. Medeniyetimizin Kökleri, 4. Yaşadığımız Çelişkiler, 5. Düdük Çalacaksa Eğer Mehmet Kahraman Latif oğlu, 1943 doğumlu, Hazro Elhuvan Mahallesi nüfusuna kayıtlı. İlkokul öğrenimini Hazro'da, orta ve lise öğrenimini ise Diyarbakır'da yaptıktan sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Avukatlık stajını müteakkip askerlik hizmetini Disiplin Subayı olarak yaptı. 1973 1975' te Hazro Kömürleri İşletmesi Limited Şirketi Genel Yöneticiliğini yaptıktan sonra 1975 yılında Serbest Avukatlık mesleğini icra etmeye başladı. HAZROLU ÜNLÜLER ║ 141 1976 yılında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Diyarbakır İl Yönetim Üyeliği, 1984 - 1985 Halkçı Parti (HP) Diyarbakır İl Başkanlığını, Halkçı Parti ile Sosyaldemokrasi Partisinin (SO-DEP) birleşmesiyle oluşan Sosyaldemokrat Halkçı Partisinin (SHP) Diyarbakır İl Başkanlığı görevini 1985-87 yılları arasında sürdürdü. 1987 ve 1991 Milletvekili Genel Seçimlerinde SHP Diyarbakır 18. ve 19. Dönem Milletvekili seçildi. 1991 yılının Kasım ayında kurulan Sosyaldemokrat Halkçı Parti ile Doğru Yol Partisi koalisyonunun 49. ve 50. Hükümetlerinde 1994 yılı Haziranına kadar insan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanlığı görevini yaptı. Koalisyon protokolünde yer alan İnsan Hakları Bakanlığı kurulamayınca bakanlıktan istifa etti. Milletvekilliği ve Bakanlığı sürecinde SHP'nin Meclis Grup Yönetim Kurulu Üyeliği, Genel Sekreter Yardımcılığı görevini yaptı. SHP'nin CHP ile birleşmesinde CHP Parti Meclisi Üyeliğini, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliğini, Genel Başkan Yardımcılığını yaptı. 28. Olağan Kurultayı'nda tekrar CHP Parti Meclisine seçilen Mehmet Kahraman; evli ve dört çocuk babası olup, yabancı dil olarak Fransızca bilmektedir. Molla Zahit 1935 yılında Hazro'da doğdu. Orta öğrenimini Diyarbakır'da tamamladı. Özel dersler aldı. Herdubat adlı Kürtçe mevlidi 1990'da basılmıştır. Hayat ve eserleri hakkında başka bilgimiz yoktur. Hazrolu Seyda-i (Yazıcı) Efendi Hicri 1308 (1892) Hazro- Uzunargıt köyü doğumlu olup, küçük yaştan itibaren medrese tahsiline başlamıştır. 16 yaşındayken dayısı molla Abdullah ile beraber hacca gittiği için molla yerine hacı olarak anılagelmiştir. Üstün bir zekaya sahip olduğu için medrees arkadaşları arasında temayüz etmiştir, Hazro’da önce dayısı Molla Abdullah'tan daha sonra sırasıyla Diyarbakır Tilalo Köyü 142 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM İmamından, Lice İlçesi Müderrisleri Molla Muhammed Hadi ve Molla Abdullah Meylani'den , Kozluk ilçesi Cezni Köyü İmamı Molla Reşitten ve son olarak Silvanlı Meşhur Müderris Molla Hüseyin KÜÇÜK'ten ders alarak ilmi icazet almıştır. Kendisi Müstahikkin-i İlmiye sırafatıyla devletten sembolik bir maaş almaktaydı. 1920' li yıllarda din alimlerini askerlikten muaf tutmak için Silvan'da yapılan imtihanı kazanarak askerlikten muaf tutulmuştur. 50 yılı aşkın süre Hazro'da evine bitişik bulunan Medresede talebe okutmuştur. Haklı olarak çevresinde büyük bir şöhrete sahip olmuştur. 1954 yılında Hazro ilçe olunca aldığı ilmi icazatnameye istinaden Müftü olması kendisine teklif edilmişse de kabul etmemiştir. Çeşitli ilimlerde otorite olması yanında çok kuvvetli bir edebiyata da sahipti ayrıca farklı dillerde yazdığı şiirleri mevcuttur. Arapça kadar Frasçayı da biliyordu. Bununla beraber tasavvufla da iç içeydi. 10 yılı aşkın süre Hezanlı Şeyh Selim Efendi nezdinde hizmet vermiştir. Yetiştirdiği öğrenciler arasında 1946-1960 yıları arasında Diyarbakır İl Müftüsü olan M.Halil Özaydın, Kardeşinin oğlu eski Şanlıurfa Vaizi Derviş Yazıcı, Dayısının oğlu eski Hazro ilçe Müftüsü Abdullah Düşünücü, Eski Lice Müftüsü Ahmet Meylanı, Eski İzmir Müfütüsüo ve Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu eski üyelerinden merhum Haydar Hatipoğlu, eski Müftülerden Abdulmecit Güllü, Mahfuz Aksu, emekli Elbistan müftüsü Ahmet Bilici, emekli Tatvan müftüsü Mehmet Bilici ve emekli Silvan Müftüsü M. Sait Ergin, eski vaizlerden Sabri İlhan, M.Zahit Meylani, Kozluklu İmam Molla Sabri İnal, Ankara Merkez vaizi M.Selim Yılmaz, Molla Mansur ve daha nice imam olan öğrencileri vardır. Kendisi tasavvuf mizaçlı olup nefis, enaniyet, şöhret, riya ve gösterişten kaçardı, gayet mütevazi olup gülümser ve nurani bir çehreye sahipti. 83 yıl yaşamıştır, ancak ömrünün son 7 yılını yüksek tansiyon nedeniyle kendisine arız olan yarı felçten dolayı yatakta geçirmiştir. 21 Şubat 1975 Cuma günü vefat etmiş olup, Hazro Kabristanına defnedilmiş, halen kabri ziyaretgah olarak çevre halkı tarafından ziyaret edilmektedir. Basılmamış Hediyet-üs sıbyan adında imam ve ibadete dair arapça bir eseri vardır, ayrıca çeşitli dillerde (Arapça, Farsça ve Kürtçe) yazılmış şiir ve kasideleri vardır.(1) HAZROLU ÜNLÜLER ║ 143 Molla Abdurrahman El-Kümesrevi 1883 yılında Hazro Cami Mahallesinde doğmuştur. İmamlar ailesi -Mala mama- diye tanımlanan ilahiyatçı bir ailenin soyundandır. Babası molla Ahmettir. Annesi Medine hanım Hazrolu Şeyh Muhammed (şeyh efendi)’ in torunudur. Silvanlı Seyda molla Hüseyin Küçük’ün yanında icazet aldıktan sonra babasının Hazro’daki medresesinde vefat edinceye kadar ders verdi. Hazro’nun yetiştirdiği yetkin İslam alimlerindendir. Silvanlı Seydayé molla Hüseyin Küçük’ün yanında ders aldığı esnada Seyda-i (yazıcı) efendi’yi de yanına alarak birlikte ders almaya devam ettiler. Dedeleri Osman efendinin, Envar Kitabı üzerine şerh olarak yazmış olduğu Kümesra kitabından dolayı El-Kümesrevi diye anılırdı. (Kümesra miladi 1310 yılında yazılmıştır). Yetişdirdiği bazı talebeler: Liceli müftü molla Ahmet meylani, Hezan’lı molla Arif, Hazro’lu molla Sibgatullah , Dedaş’lı molla İbrahim. Seyda molla Abdurrahman 1939 yılında Hazro’da vefat etmiştir. Hazrolu Ali Efendi: Şafii Müftüsüdür. Asıl adı: Ali. B. Muhammed el Hazrovi el Amİdi. Eserlerde Ali el. Amidi diye de geçer. 01:1210/1795. Eserleri: 1-Ta'likat (alâ Tefsiri Sureti'n Nebe'min Envâri't Tenzil. 2- Tefsır-i Âyet el Kürsi. Ta'lika 'a/â Tefsir el Beydâvî, 3- Haşiye âlâ Tefsîr-i Sûret-i Yâsîn miri envâri't Tenzil 4- Tefsîr-u Sureti'i Fatiha. 5- Şerhu Kelam et Tezhib.(2) 144 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Molla Abdullah Hazrovi Adı: Abdullah. Babası: Ahmet. Dedesi: Abdullah. Dedesi: Ahmet. Yukardaki Ahmet ve Abdullah isimleri 6.cı babaya kadar devam edip ondan sonrası değişirler. Doğum tarihi ve yeri: Diyarbakır’ın Hazro Kazası. 1875. İlim tahsiline daha küçük yaşlarda babasının yanında başlar, ancak sonradan çeşitli alimlerin yanında devam eder ve nihayet yine babasının yanında tamamlayarak ondan icazet alır. Tasavvufi amelini meşhur Nakşi Şeyhi Seydâye Tâhi' nin halifesi olan Şeyh Abdülkadii Hezani’nin yanında yapar ve hilafetini de ondan alır. Tüm hayatı boyunca geçimini kendi elleri ile bağ ve bahçe işleri ile uğraşarak temin eder. Denildiğine göre ömrünün sonuna doğru çok yaşlılık halinde bile bahçesinin sulama işlerini kendi elleri ile yapıyormuş. Molla Abdullah tasavvufi amelini bitirip hilafet alınca, şeyhi kendisine Diyarbakır’ın Çermik kazasında irşad görevi verir ancak, Molla Abdullah şeyhinden rica ile bu işin ağırlığının altından kalkamayacağı korkusu ile kendisinin affedilmesini ve mümkünse ömrünün sonuna kadar böyle kalmasını rica eder. Şeyhi de ona “gizli olan şeyler daha makbuldür, sen bunu kendin ve Rabbin arasında sakladın, ALLAH (c.c.) ona göre ecrini versin.” der ve kararını destekler. Dolayısıyla bu zat birçok ilim talebesi yetiştirdiği halde tasavvufi amel yaptırmadığı için halife bırakmamıştır. Bu 2 erkekten biri olan Molla Abdullah Düşünücü de babasının ilim ve amel yolunu takip ederek hem iyi bir Molla, hem de iyi bir Nakşi Halifesi olmuştur Tüm çocuklarından yalnız 6 tanesi büyüyebilmiştir, bunların 2 si erkek, 4 dü kızdır(3) HAZROLU ÜNLÜLER ║ 145 Şeyh Hasan–I Ezraki Eldeki belgelere göre Seyyid olduğu anlaşılan Şeyh Haşan Zerraki’nin Hz. Peygamber’e ulaşan kolu hakkında ise; elimizde bulunan üç vesikadaki isimler hakkında da küçük te olsa, bazı farklılıklar var. Önce elimizdeki vesikaları verelim: 1- Şerefname. 2- Kara Amid Dergisi, 1956, yıl: 11-111, Sayı: 2- 4. sayfa: 370-375. 3- Osmanlı Arşivlerinden alınan -Silsilename.- 1-Şerefhame'deki soy kütüğü şöyledir: a- Seyyid Haşan Zerraki (veya Zırki.) b- Babası: S. Abdurrahman. c-: S. Ahmed. d-: S. Sıfil. e-: S. Kasım. f-: S. Ali. g-: S. Tahir ğ-: S. Ca’fer el Ketil. h-: S. Yahya el Ekna. ı-: S. İsmail Ekber. i-: S. Ca’fer es Sadık j-: S. İmam Muhammed Bakır. k-: S. İmam Zeynel Abidin. 1-: S. İmam Hüseyin, m-: Hz. Ali. 2- Kara Amid Dergisi’ndeki soy kütüğü ki; bu kütük aktarılır“Bu yoldaki kaynağımız, bu aileden en aydın kişi sayılan Diyarbakır Erkek San’at Enstitüsü Marangozluk öğretmeni; Sela- haddin Isık’ın elinde bulunan ve Hicri: 865(146061). tarihli - Menşur’ul Cedit- e aktarıldığı belirtilen, Hicri: 555 (1160) tarihli Menşur’ul Atik- ten geçirilen şecereyi gösteren 1- Cumad’ul Ahir 931 (26 Mart 1525) tarihinde Ceylan derisine yazılı Arapça Seyyidlik Soy kütüğü .” îşte bu kütüğün içindeki sıralama da aşağıdaki listedir: a- Seyyid Haşan Zerraki (veya Zırki.) b-: Abdurrahman. 146 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM c-: Ahmed. d-: Sa’id e-: Ahmed. f-: Kasım. g-: Ali. g-: Tahir. h-: Ca’fer-ül Ketil. ı-: Yahya, i: İsmail Ekber. j-: İmam Ca’far es Sadık k-: Muhammed Bakır. 1-: Ali. m-: Zeynel Abidin. n-: İmam Hüseyin, o-: Hz.Ali b. Ebi Talib. -Osmanlı Arşivlerinden alman belgedeki silsilenamede ise isim listesi şöyledir: a- Seyyid Haşan Zerraki (veya Zırki). b-: Abdurrahman. c-: Ahmed. d-: Kasım. e-: Tahir.(3) Molla Abdullah Düşünücü Adı: Abdullah. Soyadı: Düşünücü. Babası: Abdullah. (Molla Abdullah-i Hazrovi.) Doğum yeri ve tarihi: Diyarbakır’a bağlı -Hazro- kazası 1929. Küçük yaşta ilim tahsiline başlar, önceleri babasının yanında ders alır, ancak daha 15 yaşlarında iken babası vefat edince, tahsiline yörece meşhur Hazrolu Seydaye Haci Fettah’ın yanında devam eder. (Hocası aynı zamanda halasının oğludur.)Bu tahsili icaze alıncaya kadar sürer ve me’zun olur. HAZROLU ÜNLÜLER ║ 147 Ardından hemen tasavvufi amele başlar, o zamanlar yörede en fazla tanınan tasavvufi aile; Norşin’deki “Şeyda”gülerdir. İşte bu ailenin o dönem şeyhlik postunda oturan “Şeyh Maşuk” efendiye bağlanır. Amelini aşağı yukarı tamamlar, nihayet şeyh efendi (artık gidip de dönemeyeceği) son hac seferine çıkarken yolculama ya gelen Molla Abdullah’a şöyle der: “Sana bütün konularda izin verdim ancak Teveccüh yapabilmen için hacc dönüşümü bekle.” Gidiş o gidiş olmuş ve orada vefat. Bunun ardından Molla Abdullah Efendi, Şeyh Maşuk’un oğlu Molla Bedreddin’in yanında amele devam edip birkaç ay gibi kısa bir müddet sonra tam hilafet alır. Molla Abdullah, Diyanette görev alarak uzun yıllar Hazro, Çınar, Keban, Silvan ve Bulanık’ta müftülük yapmıştır. Bilahare görevinin son yıllarında Urfa merkez vaizliğinde bulunmuş ve oradan da emekli olmuştur. Gerek müftülük zamanlarında ve gerek vaizlik dönemlerinde birçok talebe okutmuştur. Hazro’lu Molla Derviş, Molla Ahmet Yalar, Molla Cevat gibi seçkin hoca efendiler bunlardandır. Molla Abdullah daha 17 yaşlarında iken yörenin geleneği üzere genç yaşta hemen evlenmiş, bu evlilikten de 2 erkek 4 kız olmak üzere 6 çocuğu olmuştur. Molla Abdullah herhangi bir eser bırakmamıştır. Halife de bırakmamıştır.(3) Şeyh Muhammed Hazrovî (Şeyh Efendi) Sonraları durumu öğrenen eski hocası bir gün kendisini şehirde gördüğünde, “Demek sen bizi bırakıp Kasım’a gittin, ha!” diye serzenişte bulununca, cevaben: “Hocam, siz büyük bir üstadsınız, ama Şeyh Kasım da iyi bir alimdir.” der ve durumu yumuşatır. Şeyh efendi, hilâfet aldıktan sonra, Diyarbekir Hazro’ya gelir, artık irşad emri ile sohbete başlar. Birgün Diyarbekir Ulucami- inde sohbet edince, müridlerinden biri bağırarak; “ben şimdi Şeyhimin başındaki tacının göklere değdiğini görüyorum” der. Bunu duyan Şeyh Efendi, hemen başındaki sarığı çıkarıp, doğruca Mardin’e Şeyh Hamıd’in yanma gelir ve: “efendim, müridler benim için şöyle şöyle söylemeye başladılar. Sizden isteğim şu ki; 148 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM eğer şeyhlik benim için yalnız talebe yetiştirmek ve tedrisat olarak kabul edilirse, şeyhliği kabul ediyorum. Yok, eğer bu tip sofilerle uğraşmak ise, lütfen emanetinizi benden alınız.” der, Şeyh Hamıd; “Sen yalnız tedrisat yap yeter” deyip gönderir.(3) Molla Derviş-ê Hazrovi Hazro ilçesi. 1932 Molla Derviş, tasavvufi amelini Diyarbakır'ın merkez köylerinden Karaz'da bulunan Şeyh İsmetullah’ın yanında yapmış ve bu zattan hilafet almıştır. Tasavvufi silsilesi şöyledir: 1- Molla Derviş 2- Molla lsmetullah. 3- Şeyh Yahya-i Çokreşi. 4- Şeyh Abdurrahman-i Çokreşi. 5- Şeyh Muhammed Diyauddin (Hazret) 6- Şeyh Fethullahi Verkanisi. 7- Şeyh Abdurrahman-i Tâhi. 8- Seyyid Sıbğatullahi Arvasi. 9-Seyyid Tâhâ. 10- Mevlana Halid. Molla Derviş tahsilini tamamladıktan sonra resmi olarak Diyarbakır'ın Palu (Safa) camiine tayin olur. Bir yandan imamlık görevini devam ederken, bir yandan da camiyi adeta bir medreseye çevirir. Burada hem çocuklara, hem de büyüklere dersler verir. Diğer taraftan imam Hatip Okuluna dışardan Arapça derslerine girer ve ücretli hoca olarak ders verir. 1956 yılında evlenmiş ve bu evlilikten 5’i kız, l’i erkek altı çocuk sahibi olmuştur. 1963 yılında Şanlıurfa merkez vaizliğine atanmış ve vefatına kadar burada kalmıştır. Molla Derviş, Sıla-i Rahim’e çok önem verir, dost ve akrabalarını devamlı sorardı. Toplum içinde birlik beraberlikten yana, uzlaştırıcı olup, tefrikaya son derece karşıydı. Çocukları bir işe giriştiği zaman önce ona danışırdı, oda; “bu işte uhrevi bir kazancımız var mı? Yok mu?” diye sorar ve eğer varsa “yapın” derdi.(3) HAZROLU ÜNLÜLER ║ 149 YAZARLAR Hilmi Akyol 1960 yılında Dersil köyünde doğdu.2 şiir kitabı; ortaklaşa yazdığı 3 kitabı vardır. Ayrıca kaydettiği 15 folklorik eseri vardır. Bütün çalışması folklorik eserlerin toplanmasıdır. Dengbej evinde çalışmaktadır Muharrem Erbey 1969’da Hazro’da doğdu. Hukuk tahsili yapmıştır. Kayıp Secere adında bir hikaye kitabı vardır. Tevfik Heja 1973 yılında Hazro’da doğdu. Şiirleri dergi ve gazetelerde yayınlandı.Diyarbakır adında bir şiir kitabı vardır Mehmet Dicle 1977 yılında Hazro’da doğdu. İ.Ü.Coğrafya bölümünden mezun oldu. Bir çok dergi ve gazetede yazıları yayınlandı. Asus ve Nara adında iki itabı yayınlandı(4) DENGBEJLER Ehmede Bezike(Ahmet Yorulmaz) 1895’de Hazro’da doğdu. 20 yaşından beri stran söyler. Sevdin Paşa ailesinin dengbejliğini yapmıştır. Hüsnü Ergen 1936-‘da Hazro’da doğdu. 1995’de Diyarbakır’da öldü. Dengbejlik yaptı. Düğünlerde stran söyledi. 150 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Emin Baygutalp 1941’de Hazro’da doğdu, Hazroda stran söylüyor Hasan Ekinci 1966’da Kufercin’de doğdu. DBB korosunda yer aldı. Arif Sefer 1971’de Helhel köyünde doğdu. Stran döylüyor Hacı Söğütlü 1952’de Hazro’da doğdu. Stran söylemektedir Seyfeddin Söyler 1951’de Kufercinde doğdu. Stran söyler Haşim Akyol 1953’de Dersilde doğdı.1993’de öldü. Stran söyler Cabar Aslankılıç Hazro’da doğdu.1954’de Hazroda öldü. Male Paşe’ye dengbejlik yaptı Cemil Yetişir 1916’da Hazro’da doğdu.1988’de Hazroda öldü. Stran söyler Ali Tekin 1909’da Şikeftanda doğdu,1987’de öldü. Stran ve hikaye söyler HAZROLU ÜNLÜLER ║ 151 Emin Güngörüç 1953’de Gome Tetan köyünde doğdu. 20 yaşından beri stran söyler(4) KAYNAKLAR 1-Hazro Kaymakamlığı: Zuğur’un ötesi. Hazro. 1998 2-M. Şefik Korkusuz. Diyarbekir. Kadı, Müftü, Hattat ve Musikişinasları.2013 3- M. Şefik Korkusuz. Tezkire-i Meşayih-i Amid. Kent yay. İst. 2004 4- Amed Tigris, Yıldız Çakar. Amed. DBB yay. 2013. s. 516 152 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ TARİHTEN GÜNÜMÜZE EKONOMİSİ 1973 yılı Hazro TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 155 1995 yılında Hazro 2003 YILI Bitkisel Tarım: İlçemizde sulama suyunun azlığından dolayı çiftçilerimizin büyük çoğunluğu kuru tarım yapmakta buda tarımda verimliliği düşürmekte ve alternatif ürün yetiştirme olanaklarını azaltmaktadır. Münavebeye girecek bitki sayısı da kısıtlandığından araziden istenen verim alınamamaktadır. Bitkisel tarım düz, arazilerde makine ile yapılmakta, makinelerin giremediği arazilerde basit aletlerle yapılmaktadır. Sulu alanlarda ise genelde sebze, meyve ve tütün yetiştirilmektedir. 2003 yılı D.G.D. Projesinden 1289 çiftçi 137.530 dekardan yararlanmıştır. 2002-2003 yılı arasındaki arazi dekar farkı 63.004 olup parasal açıdan 1.257.000.000.000.TL’dır. Tarımsal Ürünler: İlçemizde yetiştirilen ürünler susuz arazilerde buğday, arpa, mercimek, nohut, badem, kavun, karpuz ve bağlarda üzüm yetiştirilmektedir. Suyun olduğu bölgelerde daha çok meyve bahçeleri, tütün, çeltik, yonca sebze vb. ürünler yetiştirilmektir. Sarıçanak ve Yazgı köylerinde bulunan seralarda sebze yetiştirilmektedir. İlçemiz merkez ve köylerinde çiftçi ziyaretleri yapılarak zirai eğitim ve yayım çalışmaları yapılmıştır. Çiftçiler teknik konularda aydınlatılmaya çalışılmıştır. 156 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Üretilen buğdayın büyük bölümü D.M.O’ne satılmaktadır. Diğer ürünler iç piyasaya satılmakta veya iç tüketimde kullanılmaktadır. Bağlarda toplanan üzümlerden kaliteli üzüm pekmezi, pestil sucuk ve şıra yapılmaktadır. Ekim Alanları ve Ekim Biçimleri: Ekilen ürünler ve arazi dağılımı şöyledir. Buğday Arpa Mercimek Nohut Bağ Meyve Tütün Kavun-Karpuz Sebze Çeltik Susam Yonca-Korunga-Fiğ Nadas 96.000 Dekar 38.000 Dekar 34.000 Dekar 18.000 Dekar 10.000 Dekar 4.300 Dekar 580 Dekar 350 Dekar 380 Dekar 320 Dekar 280 Dekar 450 Dekar 26.210 Dekar Ekim düz arazilerde mibzerle veya gübre atma makinesiyle, dağlık alanlarda ve küçük arazilerde elle serpme şeklinde olmaktadır. Ekim ayı içerisinde toprak hazırlığı ve ekim kontrolleri yapılarak yapılan hazırlıklar üzerinde durularak çiftçilere gerekli teknik bilgiler verilip, uygulanması için gerekli kontroller yapılmıştır. Ekim sırasında görülen fazla gübre kullanımının zararları hakkında çiftçiler bilgilendirilmiştir. Tarımda Verimlilik ve Sulama: Tarımda verimliliğin sağlanması için sertifikalı tohumun kullanılması, hastalık ve zararlılarla zamanında mücadele edilmesi, verimi yüksek tohum kullanılması, münavebeye girecek bitki çeşidinin arttırılması, sulamanın doğru zamanda ve miktarda yapılması, sulama alanlarının arttırılması için sondaj çalışmalarının yapılması, eğitime önem verilmesi ve ekim-bakım-hasadın tekniğine uygun yapılması gerekmektedir. Ayrıca toprak analizleri yapılarak analiz sonucuna göre gübrenin verilmesi sağlanmalıdır. TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 157 İlçemizde su göletlerinden ve sondaj çalışmaları sonucu çıkarılan suyla araziler karık sulama şeklinde yapılmaktadır. Sulu tarım12.500 dekarda yapılmaktadır. Sulu tarımda verim çok daha yüksek olmakta bazı ürünlerde %100’e varabilmektedir. Haziran ayında biçerdöver kayıplarını en aza indirebilmek için gerekli önlemler alınmış, çiftçilere bu konuda bilgiler verilmiş ve hassasiyetle kontroller yapılmıştır. Zirai Mücadelenin Verime Yansıyan Yönü: İlçemizde yapılan süne mücadelesinin etkin ve yerinde yapılması için çalışmalar yapılıp bu kontroller sonucunda özellikle ilçemizde süne zararı en aza indirilmiş kaliteli ürün ve verimde artış sağlanmıştır. Bitki, hayvan hastalık ve zararlı taramaları yapılıp gerekli tavsiye ve aşılamalar yapılmış olup alınacak tedbirler için çiftçilere yardımcı olunmuştur. Tarımsal Üretim Merkezleri: İlçemizde Dört Adet fırın Faaliyet göstermektedir. Bazı köylerde değirmenler hizmet vermektedir. Düzevler mevkiinde bulunan gölete il Müdürlüğümüzden getirilen balıklar atılarak, su ürünleri üretim projesi başlatıldı. Göletin etrafının kapatılması ve havuz yapılması planlanmaktadır. Hayvancılık Hazro İlçesindeki hayvan varlığı yerli ırklardan oluşmaktadır. 2004 yılı itibariyle ilçedeki hayvan varlığı şöyledir. Hayvan Adı: Yerli: Melez Kültür Toplam Sığır 6.470 1.145 128 7.743 Manda 450 450 At-Katır 220 220 Eşek 1.605 1.605 Koyun-Keçi 31.250 31.250 Kovan (Fenni) 660 Kovan (Sepet) 98 Kanatlılar 47.750 158 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro İlçesinde ve köylerinde ekonomik hayat tarım ve hayvancılığa dayandığından, ilçede hayvancılığın geliştirilmesi anlamında yerli ırklar kültür ırkına dönüştürülüp verimlilik yakalanmalıdır. Bu kapsamda yöre halkına teşvikler verilerek kültür ırkı yetiştiriciliği geliştirilmelidir. Geçim kaynakları İlçemiz ekonomisi genel olarak tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Ayrıca yöre yer altı kaynakları bakımından zengin bir rezerve sahiptir. Bunun yanında Sümer Halı A.Ş. ile Hazro Halk Eğitim Merkezinin işbirliği sonucu açılan halı atölyeleri ilçe ekonomileri bakımından önemli bir yere sahiptir. İlçemizde tarım faaliyetleri en önemli uğraş alanını teşkil eder. Özellikle güneydeki verimli tarım alanlarında bağcılık ve tarım üretimi yaygındır. Kuzeydeki dağlık alanda kıl keçisi yetiştiriciliği ayrı bir öneme sahiptir. Güneydeki platolarda ise koyun ve sığır yetiştiriciliği yapılmaktadır. İlçemiz yer altı kaynakları bakımından zengin bir rezerve sahiptir. Varolan kömür yataklarının işletilmesi durumunda yörede işsizlik sorunu önemli ölçüde çözülmüş olacaktır. Yöredeki mermer ocakları işletilmekte olup bu mermer yatakları ilçe ekonomisi için ayrı bir önem arz etmektedir. Ayrıca Sümer Halı A.Ş., Fırat Halı A.Ş. ile Hazro Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünün işbirliği sonucu açılan toplam 8 halı atölyesinde 11 Usta öğretici ve 352 kursiyer istihdam edilmekte olup yıllık halı üretimi 4500m²’dir. İlçemizdeki halı atölyeleri Diyarbakır ve çevresindeki en kaliteli ve üretim açısından en verimli atölyelerdir. Yer altı-yer üstü zenginlikleri Yöre yer altı kaynakları açısından zengindir. İlçede zengin linyit ve mermer yatakları mevcuttur. Ayrıca ilçenin doğusunda bakır madenine, antikninal yapıdan dolayı ise muhtelif yerlerde petrol yataklarına rastlanmıştır. Linyit yatakları ilçenin doğusundaki Çökeksu ve Koçbaba, batısındaki Dadaş ve Kuzeyindeki Işık Mezrasında bulunmaktadır. Bu yataklar 1960’tan itibaren “Hazro Taş Kömürü İşletmeleri Limitet Şirketi” tarafından işletilmektedir. Yapılan analizlere göre bu kömürlerin %1.83 oranında su, %31.12 oranında kül, %30.21 oranında uçucu madde ve %36.84 oranında saf karbon ihtiva ettiği TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 159 anlaşılmıştır. Buda linyitlerin çok kaliteli olduğunu göstermektedir. Mümkün rezervi 1800.000 ton olup, günümüzde işletilmemektedir. Jeolojik yapı itibariyle yörenin çeşitli yerinde mermer yataklarına rastlanmıştır. Ancak en önemli yataklar ilçenin batısındaki Kırmataş Köyü civarında olup özel şahıslar tarafından ruhsat alınmak suretiyle işletilmektedir. Mermerler pembe ve açık pembe (bej) renkte olup serttir. Kalınlık yaklaşık 20-30m olup rezervi oldukça fazladır. Yaklaşık olarak 900.000m³ rezerve sahiptir. Saha ekonomik olarak 15-20 yıl işletme özelliğine sahip olup kalitesi oldukça yüksektir.(2) Diyarbakır'ın Hazro ilçesinde Badem Yetiştiriciliğini Geliştirme Projesi kapsamında 25 proje sahibine fide dağıtılmıştır (3) 2002 yılı üzüm üretimi İLÇELER Hazro Meyve Elde Edilen Meyve Veren Sofralık Kurutmalık Vermeyen Kuru Üzüm Yaştaki (ha) Üzüm (ton) Üzüm (ton) Yaştaki (ha) (ton) 910 8 4550 550 100 Hazro'dan görünüm 160 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro’ya genel bakış TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 161 Hazro’ya genel bakış GÜNÜMÜZDE HAYVANCILIK Hazro ilçesi büyükbaş hayvan ve ürünleri (TUİK, 2012) İlçe Adı Hazro Hayvan Adı Sağılan GençYetişkin Toplam hayvan sayısı Süt (Ton) Yavru (baş) Sığır (Kültür) 339 121 460 191 743,972 Manda 521 104 625 254 240,968 Sığır(Melez) 2.917 699 3.616 1.757 4.896,12 Sığır(Yerli) 3.440 1.210 4.650 2.071 2.600,67 162 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Diyarbakır İli küçükbaş hayvan ve ürünleri (TUİK, 2012) Hayvan Adı Koyun Keçi(kıl) Sağılan Kırkılan Yün kıl İlçe Gençhayvan Süt hayvan tiftik Adı Yetişkin Yavru Toplam sayısı (baş) (Ton) sayısı (baş) (ton) Hazro 2.080 950 3.030 1.276 104,632 3.030 5,251 Hazro 2.800 1.390 4.190 1.344 141,12 2.800 1,68 GÜNÜMÜZDE SOSYO-EKONOMİK HAYAT İlçe halkının temel geçim kayağı tarım ve hayvancılığa Tarım faaliyetleri en önemli uğraş uğraş alanı teşkil etmektedir. Özelikle güneydeki verimli tarım alanlarında bağcılık ve tarım ürünleri yaygındır. Kuzeydeki dağlık alanlarda kıl keçisi yetiştiriciliği ayrı bir öneme sahiptir. Güneydeki platolarda ise koyun ve sığır yetiştiriciliği yapılmaktadır. İlçede ortalama 8.500 büyük baş hayvan, 16.100 küçükbaşı hayvan, 1.050 Binek hayvanı. Ve 19.950 kümes hayvanı yetiştirilmektedir. Hazro, yer altı kaynakları bakımından zengin bir rezerve sahiptir. Var olan kömür yataklarının işletilmesi durumunda yörede işsizlik sorur çözülmüş olacaktır. Yöredeki mermer ocakları işletilmekte olup bu mermer yatakları ilçe ekonomisi ç arz etmektedir, ilçeye bağlı kırma taş ve Meşe bağları Köyle civarında 1, Bağ yurdu, Yazgı ve Bayırdüzü köyleri civarında ise 2 adet mermer ocağı mevcuttur. Ayrıca AS Halıcılık ve Fırat Halıcılık ile Hazro Halk Müdürlüğü’nün iş birliği sonucu açılan toplam 5 halı atölyesinde 100 dokuyucu istihdam edilmektedir ev yıllık 335 m halı dokunmaktadır. Kentteki halı atölyeleri Diyarbakır ve çevresindeki en kaliteli ve üretim açısında atölyelerdir. Burada dokunan Herke tipi halıların büyük bir kısmı ihraç edilmektedir. Tarım İlçede sulama suyunun dolayı çiftçilerin büyük çoğunu kuru tarım yapmakta bu da te düşürmekte ve alternatif ürün yetiştirme olanaklarını azaltmaktadır. Bitkisel tarım düz, arazilerde makine ile yapılmakta, makinelerin girmediği arazilerde basit aletlerle yapılmaktadır. Sulu alanlarda ise genelde sebze, meyve tütün yetiştirilmektedir. İlçede susuz arazilerde buğday, arpa, mercimek, nohut, badem, kavun, kapuz ve bağlat dirilmektedir. Suyun olduğu bölgelerde daha çok meyve bahçeleri tütün, çeltik, yonca sebze vb. ürünler yetiştirilmektir, Sarıçanak ve Yazgı köylerinde bulunan seralarda sebze yetiştirilmektedir. Son yıllarda ilçe merkez ve köylerinde çiftçiler ziyaretleri yapılarak TARİHTEN GÜNÜMÜZE HAZRO İLÇESİ EKONOMİSİ ║ 163 zirai eğitim ve yayım çalışmaları yapılmaktadır ve çiftçiler teknik konularda aydınlatılmaktadır. İl Tarım Müdürlüğünün Yatırım Projelerinden olan İl Özel İdare Destekli Yabani Antep fıstığı Aşılama projesi kapsamında İlçede Dadaş ince kavak ve Hazro merkezde yabani Antep fıstığı aşılamasında yabani melengiç ağaçlarına 4500 aşı gözü kullanarak toplam 1300ağacın aşılaması yapılmıştır. Üretilen buğday büyük bölümü Toprak Mahsulleri Ofisine satılmıştır. Diğer ürünler iç piyasaya satılmakta veya iç tüketimde kullanılmaktadır. Bağlarda toplanan üzümlerden kaliteli üzüm pekmezi, pestil sucuk ve şıra yapılmıştır. Ekim düz arazilerde mibzerle veya gübre atma makinesiyle dağlık alanlarda ve küçük arazilerde elle serpme şeklinde olmaktadır. Ekim ayı içerisinde toprak hazırlığı ve ekim kontrolleri yapılarak yapılan hazırlıklar üzerinde durularak çiftçilere gerekli teknik bilgiler verilip uygulanması için gerekli kontroller yapılmaktadır. Tarımda verimliğini sağlanması için sertifikalı tohumun kullanılması, hastalık ve zararlılarla zamanında mücadele edilmesi verimi yüksek tohum kullanılması münavebeye girecek bitki çeşidini artırılması, sulamanın doğru 'zamanda ve miktarda yapılması, sulaması alanlarının artırılması için sondaj çalışmalarının yapılması, eğitime önem verilmesi ve ekim –bakım hasadın tekniğine uygun yapılması gerekmektedir, Ayrıca toprak analizleri yapılarak analiz sonucuna göre gübrenin verilmesi sağlanmalıdır. itlerinden ve sondaj u çıkarılan suyla araziler karık sulama şeklinde yapılmaktadır. Sulu tarıml2.500 dekarda yapılmaktadır. Sulu tarımda verim çok daha yüksek olmakta bazı ürünlerde %100’e varabilmektedir. İlçede su göletlerinde ve sontaj çalışmaları sonucu çıkarılan suyla arazilerde karık sulama şeklinde yapılmaktadır. Sulu tarım 12.500dekarda yapılmaktadır. Sulu tarımda verim çok daha yüksek olmakta bazı ürünlerin %100’e varabilmektedir. İlçede dört adet fırın Faaliyet göstermektedir. Bazı köylerde değirmenler hizmet vermektedir. Düzevler mevkiinde bulunan gölekte Tarım il Müdürlüğümüzden getirilen balıklar atılarak, su ürünleri üretim projesi başlatılmıştır. (4) KAYNAKLAR 1-2000’e beş kala Diyarbakır il yıllığı 2- http://www.hazro.gov.tr 3-21 Mayıs 2009. www.diyarinsesi.org 4- İhsan Işık(ed)Diyarbakır Ansiklopedisi. Elvan yay. Ank. 2013.3/22-27 164 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ Doç. Dr. Orhan Kavak DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİNİN KÖMÜR POTANSİYELİNİN ÖZELLİKLERİ Doç. Dr. Orhan KAVAK* (Jeoloji Yüksek Mühendisi) Özet Güneydoğu Anadolu Bölgesi jeolojik yapısı sonucu, gerek yeterince su, gerekse petrol, bakır, krom, demir, fosfat gibi yer altı kaynaklarına sahip olup, ülkemizin her bölgesinde var olan kömür yatakları açısından pek de iç açıcı değerler sunmamaktadır. Ülkemizin kömür formasyonları daha ziyade Batı, Orta Anadolu ve Trakya’da yaygınca bulunmaktadır(Şekil 1). Diyarbakır’daki kömür oluşukları ise Hazro ilçesinde Hazro antiklinali içinde yüzeyleşmektedir. Üst Permiyen yaşlı Gomaniibrik formasyonu burada en önemli formasyondur. Şeyl, kumtaşı Ardalaşmasından meydana gelen ve gölsel nitelikte olduğu belirtilen formasyon iki önemli kömür seviyesi içermektedir. Yapılan detaylı etüt ve sondajlar sonucunda buradaki kömür, 0,2 – 1,9 metre kalınlığında, % 1,2 nem, % 30 kül içeriğine, 5100 Kcal/kg ortalama kalorifik değere ve 2,3 milyon ton toplam rezerve sahiptir. * Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü Genel Jeoloji Anabilim Dalı 21280-Diyarbakır; kavakorhan@gmail.com DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 167 Şekil-1. Ülkemiz Kömürlerinin Büyük Rezerve Sahip Yatakları ve Ana Tektonik Hatları. Giriş Önemli enerji kaynaklarından biri olan kömür, insanoğlunun hayatında önemli bir yere sahiptir. Teknolojinin gelişimine paralel olarak, insanlar bu enerji kaynağından daha iyi bir şekilde yararlanma ihtiyacı duymuştur. Bu kaynak çeşitli şekillerde kullanılmaktadır. İlk olarak M.Ö. Çinliler tarafından kullanıldığı bilinmektedir. Kömür işletmeciliğine ait dökümanlar 12. yüzyıla aittir. Kömürün yoğun olarak kullanımı ise 18. yüzyılın ikinci yarısına rastlar. Özellikle gelişen sanayi ve endüstri kömür kullanımını arttırmış kömürü önemli bir mineral haline getirmiştir. Kömür demir-çelik sanayinin hammaddesi olarak kullanılmış ve buharlı motorlarda yakıt olarak kullanılmıştır. Bugün çıkarılan kömürün büyük bölümü ise elektrik üretimi ve çeşitli alanlarda kullanılmaktadır. Türkiye’de ve Dünyada kömürün kullanım alanları incelendiğinde, endüstride ve ev ihtiyaçlarında, kok üretilecek pik demir üretiminde, gaz üretiminde, termik santrallerde elektrik üretiminde kullanıldığı görülmektedir. Kömür, katmanlı tortul çökellerin arasında bulunan katı, koyu renkli ve karbon bakımında zengin kayaç kömür tortugillerden gelmiştir (Şekil–2). 168 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Şekil–2. Kömürün Genel Görüntüsü Dünya nın çoğu bölgesinde bulunan kömüre, Yer’in yüzeye yakın bölümlerinde ya da çeşitli derinliklerde rastlanır. Kömür çok miktarda organik kökenli maddenin kısmi ayrışması ve kimyasal dönüşüme uğraması sonucunda oluşan birçok madde içerir. Bu oluşum sürecine kömürleşme denir. Kömür bataklıklarda uygun nem ve sıcaklığın oluşması ortamın asit miktarının artması gerekli organik maddelerin ortamda bulunmasıyla bozunmuş çürüyen bitkilerin su altına inmesi bataklığın zamanla üstünün örtülmesi gibi olaylar sonucu oluşur. •Deltalar (en kalın kömür damarlarının oluştuğu ortamlardır) •Göller (Göl kıyıları, kalın kömür damarlarının meydana geldiği uygun bataklık ortamlardır) DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 169 •Lagünler (Deniz etkisinin olduğu ince kömür damarcıklarını meydana getirirler) •Akarsu taşma ovaları (İnce kömür damarcıklarını oluştururlar) Jeolojik tarihte iki büyük kömür oluşum çağı vardır. Bunlardan daha eski olanı Karbonifer (345-280 milyon yıl önce) ve Permiyen (280-225) dönemlerini kapsar. Kuzey Amerika'nın doğusu ile Avrupadaki taşkömürü yataklarının çoğu Karbonifer döneminde; Sibirya, Asya’nın doğusu ve Avustralya'daki kömür yatakları Permiyen döneminde oluşmuştur. İkinci büyük kömürleşme çağı ise Kretase (tebeşir) Döneminde başladı ve Tersiyer dönemi sırasında sona erdi. Dünyadaki linyitlerin ve yağsız kömürlerin çoğu bu dönemde oluşmuştur. Kömürlerin türediği bitkilerden geriye çok az iz kalmıştır. Kömür katmanlarının altında ve üstünde yer alan kayaçlarda eğreltiotları, kibrit otları, atkuyrukları ve birçok bitki fosiline rastlanabilir. Kömürler yoğunluk, gözeneklilik, sertlilik ve parlaklık bakımından farklılık gösterebilir. Genellikle kömür türleri bazı inorganik maddeler, genellikle de killer, sülfürler ve klorürler içerir. Bunlarda az miktarda civa, titan ve manganez gibi bazı elementlere de rastlanır. Milyonlarca yıl önce bataklıkların dibinde kalan bitkiler, üzerindeki katmanların etkisiyle ısınıp sıkışarak kömürleşmiştir. Kömürler çeşitli şekillerde sınıflandırılabilir. Üç tip kömür vardır: antrasit, taş kömürü ve linyit. Antrasit en değerli kömür türüdür. %95 i karbondan oluşur. En sert kömür türü olup yandığında diğerlerinden daha fazla ısı verir. Taş kömürünün %70’i, Linyitin %50'sinden daha az bir kısmı Kömürler organik olgunluklarına göre linyit, alt bitümlü kömür, bitümlü kömür ve antrasit tiplerine ayrılırlar. Linyit ve kısmen alt bitümlü kömürler genellikle yumuşak, kolayca ufalanabilen ve mat görünüştedirler. Bu tip kömürlerin ana özelliği göreceli olarak çok yüksek nem içerirler ve karbon içerikleri düşüktür. Antrasit ve bitümlü kömürler ise genellikle daha sert, dayanıklı, siyah renkli ve camsı parlak görünüştedirler. Göreceli olarak nem içerikleri daha düşük olup, karbon oranları daha yüksektir. Jeolojik olarak kömürlerin yaşları 400 milyon yıl ile 15 milyon yıl arasında değişir. Genellikle yaşlı kömürler daha kalitelidir. Kömürler mikroskobik homojen bileşenlerine göre çeşitli kayaç tiplerine de ayrılır. Bu sınıflandırma kömürün türediği malzemeyi ve kömürleşme süreçlerini ele aldığından, aslında genetik bir sınıflandırmadır. Bu sistemde kömür dört temel tipe ayrılır: vitren, klaren, düren ve füzen. Bir başka sınıflandırma sistemi de kömürün ticari değerine yer verir madde içeriğine ve içerdiği katışıklar dikkate alınır. 170 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Kömür; çok eskilerden beri enerji üretiminde, sentetik boyaların çözücülerin, ilaçların hazırlanmasında ara madde olarak ve çeşitli hoş kokulu maddelerin elde edilmesinde kullanılmaktaydı. Ayrıca kömürün yakılmasıyla elde edilen gazlardan yakıt olarak yararlanılır. Türkiye de ilk taşkömürü madenciliği Uzun Mehmet’in 1829 yılında Ereğli’de kömürü bulmasıyla başlamıştır. İlk fiilî üretim ise 1848 yılında Hazine-i Hassa tarafından havzanın Galata sarraflarına kiralanmasıyla gerçekleşmiş ve bu idare altında çok ilkel bir çalışma ile 40–50 bin ton civarında kömür üretilmiştir. Kırım Harbi’nin başlaması ile idare İngilizlere geçmiş, 1864 yılında ise devrin Kaptan-ı Deryası’na devredilmiş ve bir maden nazırlığı kurulmuştur. Bu devrede havzada büyük gelişmeler olmuş, tren ve dekovil hatları döşenmiş havzanın sınırları tespit edilmiş, kok, briket, ateş tuğlası ve çimento fabrikaları gibi tüketici tesisler kurulmuş ve üretim muntazam artışlarla 1907 yılında 735.000 ton’a erişmiştir. 1. Dünya Savaşı sırasında faaliyet tekrar gerilemiş savaşın sonunda ise havza Fransızlar tarafından işgal edilmiştir. Bu idare altında istihsal 1920 yılında 570.000 ton’a erişmiştir. Şekil–3. Önemli Kömürlü Basenler, Tektonik Ve Volkanik Alanlar Türkiye’de antrasit içeren kömür yatağına rastlanmamıştır. En çok rastlanan kömür çeşidi ise linyittir. Türkiye linyit bakımından oldukça zengin bir ülkedir ve toplam 8,4 milyon ton linyit rezervine sahiptir. Fakat bu rezervin %68’inin ısıl değeri az olduğundan, üretilen linyitler genellikle termik santrallerde kullanılır. Çeşitli derinliklerdeki taşkömürü yatakları ile Ereğli Zonguldak havzası Türkiye’nin en önemli taşkömürü DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 171 havzasıdır. Taşkömürü rezervi ise toplam 1.35 milyar ton dur ( Şekil–3). Bu çalışma çeşitli kaynaklardan derlenmiş bir çalışmadır. Bu konu da kamu bilinci geliştirilmesi için bilgilendirme amacını kapsamaktadır. Diyarbakır–Hazro yöresi kömürleri Diyarbakır-Hazro-Dadaş oluşumları Hazro antiklinali içinde yüzeylenmektedir. Antiklinal geniş bir Tersiyer havzası ortasında yüzeylenen Paleozoyik yaşlı birimlerden oluşmaktadır(Şekil–4). Devoniyen’den başlayan ve Permiyen’ e kadar çıkan birkaç kaya birimi ile temsil edilen yaşlı formasyonlar Hazro Antiklinali’ nin çekirdeğini oluşturmaktadırlar. Alt Siluriyen-Alt Devoniyen yaşlı ve koyu gri yer yer kahverenkli ve dolomitik kireçtaşı ara bantlı şeyl-kçt-kumtaşı ardalanmasından oluşan Dadaş Formasyonu, bu sahada temel konumundadır. Bunun üzerine Alt Devoniyen yaşlı beyaz renkli, yer yer asfalt dolgulu kumtaşı mercekleri içeren gri, yeşilimsi gri renkli şeyl ve marnlarla temsil edilen Hazro Formasyonu yer almaktadır. DİYARBAKIR-HAZRO TAŞKÖMÜRÜ SAHASI HARİTASI Şekil–4. Diyarbakır- Hazro, Dadaş Taş Kömürü Yatağı Bulduru Haritası. 172 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Şekil 5 ve 6. Hazro Antiklinalinin Jeoloji Haritası ve Kesitleri (Lebküchner, 1976’dan eliştirilmiştir,) Hazro Formasyonunun üst kısımlarında alan genellikle kömürlü şeyl, siltaşı, kumtaşı oluşan, Üst Permiyen yaşlı Kaş Formasyonun da kömür oluşumları yer alır. Üst Permiyen yaşlı Gomaniibrik Formasyonu burada birkaç kömür seviyesi içeren en önemli formasyondur. Altta açık gri, gri renkli az petrol emareleri içeren kumtaşı ile başlayan, orta kesimde gri renkli, kömür seviyeleri içeren şeyl bulunan ve üste doğru kırmızımtrak sarı renkli silttaşı, kumtaşı ile devam eden formasyon kömür içermesi nedeniyle en önemli birim konumdadır. Kömür seviyeleri Alt ve üst gölsel horizon halinde, iki seviyeden oluşmaktadır. Gomaniibrik Formasyonu Hazro’nun kuzey dogusundaki Gomaniibrik DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 173 (Çokek su) köyü yöresinde en geniş yayılımı sunarak batıya doğru Dadaş köyüne kadar uzanmaktadır. Kömür seviyelerini içeren formasyon sığ deniz-fluviyal-gelgit etkili delta düzlüğü ve gölsel kıyı bataklığı ortamında çökelmiştir. Hazro kömürün genel özellikleri aşağıda verilmiştir. Orijinal kömürde: % Su : 8-10 Kül: 60-65 Uçucu Madde: 20-30 Toplam Kükürt: 0.10-1.00 Üst-Allt ID: 2000-3000 Kcal/kg Petrografik analiz sonuçları : % 70 Huminit, % 5 Liptinit, % 9 İnertit, % 7 Pirit, % 9 kil ve silikat minerallerinden oluşmaktadır. Yapılan detaylı etüt ve sondajlar sonucunda, 0,2-1,9 metre kalınlığında, 0,1 milyon ton Görünür, 0,4 milyon ton muhtemel, 1,8 milyon ton mümkün olmak üzere toplam 2,3 milyon ton kömür rezervi tespit edilmiştir. Bölgede ilkel usullerle yapılan işletmelerden elde edilen kömür evlerde ısınma amacıyla kullanılmaktadır. Bölgede çıkarılan tüm kömürler değişik kullanım imkanları olmasına rağmen sadece evlerde ısınmada kullanılmaktadırlar. Bölgede yüzeyleyen Jeolojik birimler oluşum ortamları nedeniyle daha geniş bir kömür oluşumuna imkan tanımamaktadır. (Şekil 4;6). Hazro antiklinali içinde yüzeylenmekte olan kömür geniş bir Tersiyer havzası ortasında yüzeylenen Paleozoyik yaşlı birimlerden oluşmaktadır. Karbonifer Hazro bölgesinde Devoniyen ile Permiyen arasında pek gelişmemiştir. 70 km2 büyüklüğünde olan, Devoniyen’den başlayan ve Permiyen’e kadar çıkan birkaç kaya birimi ile temsil edilen yaşlı formasyonlar Hazro Antiklinali’ nin çekirdeğini oluşturmaktadırlar. Alt SiluriyenAlt Devoniyen yaşlı ve koyu gri, yer yer kahverenkli ve dolomitik kireçtaşı ara bantlı şeylkireçtaşı-kumtaşı ardalanmasından oluşan Dadaş Formasyonu, bu sahada temel konumdadır. Bunun üzerine Alt Devoniyen yaşlı beyaz renkli, yer yer asfalt dolgulu kumtaşı mercekleri içeren gri, yeşilimsi gri renkli şeyl ve marnlarla temsil edilen Hazro Formasyonu yer almaktadır. Hazro Formasyonunun üst kısımlarında kömür oluşumları yer alır. Kömürlü seviyeler daha ziyade lakustrin-lagüner ortam ürünleri olup, Üst Permiyen yaşlı Gomaniibrik Formasyonu içinde birkaç seviye şeklinde yer alırlar (Şekil 7, 8). 174 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Şekil-7. Diyarbakır- Hazro, Dadaş Taş Kömürü Yatağı Şekil-8. Diyarbakır- Hazro, Gomaniibrik Taş Kömürü Yatağı DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 175 Altta açık gri, gri renkli az petrol emareleri içeren kumtaşı ile başlayan, orta kesimde gri renkli, kömür seviyeleri içeren şeyl bulunan ve üste doğru kırmızımtrak sarı renkli silttaşı, kumtaşı ile devam eden formasyon, kömür içermesi nedeniyle en önemli birim konumdadır. Dadaş Köyünden Gomaniibrik köyüne kadar uzanan bir hat içinde kömürler mostra vermekte, üst damar Dadaş bölgesinde ama alt damar Gomaniibrik bölgesinde işletilebilecek potansiyellere sahiptir. Üç kömür damarından oluşmuş kömürlerin orta damarı işletilmek için uygun kalınlık ve özellikte değildir. Kömür içeren Karbonifer yaşlı formasyonun kalınlığı yaklaşık 80 metre olup, üst kömürün kalınlığı 0,80-1,20 metre, alt kömürün kalınlığı ise 0,20-1,90 metre arasında bir kalınlık göstermektedir. Gomaniibrik bölgesinde işletilmiş olan seviye alt kömür seviyesidir. Bölgede bu kömürün işletilmesi bir özel sektör tarafından uzun zaman yapılmış, ama şu anda yapılmamaktadır. Bu kömürün kimyasal özellikleri Tablo 1’de sergilenmiştir. Kalorifik değeri yüksek olan bu kömürlerin (5000 Kcal/kg), kül değeri % 25’ler civarındadır ve nemi çok düşüktür (% 2 civarı). Bu kömürlerin tek düşündüren yanı, kükürt bileşenlerinin nispeten yüksek oluşudur. Analizler Değişim Aralıkları Kalorifik Değer (AID) (Kcal/kg) 5049 – 5588 % Nem 1,17 - 2,34 % Kükürt 5,66 – 10 % Kül 23 – 30 Tablo 1. Diyarbakır Hazro Kömürlerinin Bazı Kimyasal Özellikleri (Lebküchner, 1961). Karbonifer yaşlı Hazro kömürümüzün görünür rezervi 12.500 ton, muhtemel rezervi 400.000 ton 1,8 milyon ton mümkün olmak üzere toplam 2,3 milyon ton kömür rezervi tespit edilmiştir. Bölgede ilkel usullerle yapılan işletmelerden elde edilen kömür evlerde ısınma amacıyla kullanılmaktadır ( Gümüşsu,1988 ). Sonuçlar Diyarbakır-Hazro-taşkömürleridir. 2,3 milyon ton taşkömürü ve 4000-4900 kcal/kg alt ısıl değerli 80 milyon ton civarı bir asfaltit rezervine sahiptir. Bölgede çıkarılan tüm kömürler değişik kullanım imkânları olmasına rağmen sadece evlerde ısınmada kulla176 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM nılmaktadırlar. Bölgede yüzeyleyen Jeolojik birimler oluşum ortamları nedeniyle daha geniş bir kömür oluşumuna imkân tanımamaktadır. Yeni araştırmalarla rezervlerinin artışı söz konusu olabilecektir. Kaynaklar 1 ) Gümüşsu, M., 1988. Diyarbakır Hazro Maden Kömürünün Jeolojisi ve Madenciliği, MTA Genel Müdürlüğü, Rapor No : 2745, 22 s. 2) O. Kavak, 2005. “GAP Bölgesinin Kömür Potansiyeline Genel Bir Bakış” Doğu ve Güneydoğu Anadolu Maden Kaynaklarının Değerlendirilmesi Sempozyumu, Diyarbakır, Türkiye, Bildiriler Kitabı, 81–86, 21–23 Nisan. 3) Lebküchner, F. R., 1961. “Kömür bakımından ümitli olan Hazro / Diyarbakır Antiklinali Sahasında Yapılan Detay Jeolojik Etütler ve Madencilik Çalışmaları Hakkında Rapor”, MTA Genel Müdürlüğü, Derleme Rapor No. (H.Ö.) : 2944, 48 s. 4) Lebküchner, R.F. 1969, Occurrences of the asphaltic substances in Southeastern Turkey and their genesis. Bulletin of the Mineral research and Exploration Institute of Turkey 72, 745) Lebküchner, F. R., 1976. Güneydoğu Anadoludaki Hazro Antiklinalinin Paleozoyik Çekirdeği Hakkında Ek Bilgiler, MTA Dergisi, Sayı 86, s 1-14. DİYARBAKIR HAZRO BÖLGESİ JEOLOJİSİ ║ 177 HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK Veysel Saruhan - Sait Kılıç HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK Veysel SARUHAN¹, Sait KILIÇ ², Özet Güneydoğu Anadolu Bölgemizde bulunan Diyarbakır İlimizin 17 ilçesinden biri olan Hazro İlçesine ait konumu, tarihi, coğrafi bilgileri, iklim, Tarım ve hayvancılık ile ilgili bilgiler bu çalışmada sunulmuştur. Abstract In our region, our province of Diyarbakır in southeastern Anatolia Hazro District is one of 17 districts of the location, date, geographic information, climate, agriculture and animal husbandry and related information presented in this study. İlçenin Konumu Hazro İlçesi idari olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bulunur. İlçemiz Diyarbakır İl merkezinin Kuzeydoğusunda Uzuncaseki (Hacertum) Dağı'nın eteklerinde kurulmuştur. Kuzeyinde Lice, Doğu ve Güneydoğusunda Silvan, Batısında Kocaköy, Güneybatısında Diyarbakır İl merkezi bulunur. İlçe merkezine Zuğur adıyla anılan bir boğazdan geçilerek gidilir. Bu boğazın bir tarafından Biler Dağı, diğer tarafında ise Horoz Dağı bulunur. İlçede karasal iklim hüküm sürmektedir. En önemli akarsuyu Zuğur Çayı'dır. Zergüş mevkiinde doğar ve Bismil İlçesi yakınlarında Dicle Nehri'ne karışır (1). 1. Doç., Dr., Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü, 21280, Diyarbakır. 2. Zir. Yük. Müh. Dicle Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Anabilim Dalı Doktora Öğrencisi, 21280, Diyarbakır HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 181 Tarihi Hazro, İlçe sınırları içinde bulunan Tercil, Ayındar ve Mihrani kalelerinin kalıntıları yöre tarihinin çok eskilere dayandığını göstermektedir. Asurlular zamanında yörede kurulan "HATARO" adlı Tercil Kalesi'nden adını alan Hazro, ilk çağlardan bu yana sırasıyla Perslerin, Makedonya Krallığı'nın Roma ve Bizans İmparatorluklarının idaresinde bulunmuştur. İslamiyet'in Anadolu'ya yayılmasıyla birlikte Hz. Ömer zamanında Müslümanların eline geçen Hazro, bu tarihten itibaren bölgede kurulan Müslüman beylik ve emirlikler arasında sık sık el değiştirmiştir. Cumhuriyet Dönemi'nin başlarında küçük bir bucak olan Hazro ilçesinde 1943'te belediye teşkilatı kurulmuş, ardından ilçe 01 Haziran 1954 tarihinde Silvan ilçesinden ayrılarak Diyarbakır iline bağlı bir ilçe olmuştur. 6325 sayılı kanun ile 10.03.1954 tarihli ve 8654 sayılı resmi gazete de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir (2). Yüzey Biçimleri Yüzölçümü 419 km olan İlçenin denizden yüksekliği 1030 metredir. İlçe güneyinde kil ve çakıllardan yapılı yükseltisi 750-800 metre arasında oynayan platolar ve kuzeyde çekirdeği 1. Zamana ait bulunan Hacertum Dağı (1560 m) faylı ve antiklinali olmak üzere iki farklı topoğrafik üniteye sahiptir (1). İklim İlçede etkili olan iklim, İlçeye karasal iklim hakimdir. Yazları sıcak ve kurak, kışları nispeten soğuk ve yağışlıdır. İlçenin kuzeyindeki Hacertun Dağı'nın varlığı kuzeyden gelen soğuk hava kütlelerini engellediği için kışlar fazla sert geçmez. Yıllık yağış miktarı 550-600 mm. civarındadır. Sonbahar ve ilkbahar aylarında yağmur, kış aylarında ise kar yağışları görülür. Kar yağışları daha ziyade ilçenin dağlık olan kuzey ve doğu kesimlerinde görülür. Güneydeki platolarda ise kar fazla kalıcı olmaz. Tabi bitki örtüsünü antropojen stepler oluşturur. Çevredeki dağların yüksek kesimlerinde yer yer meşe ormanlarına rastlanır. Fakat orman varlığı her geçen gün azalmaktadır. Meşe ve ardıç hakim türleri olmuştur. Güney kesimlerinde daha ziyade yaz kuraklığından etkilenen ve yaz başlarında hemen kuruyan ot toplulukları bulunur. (1). 182 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Nüfus 2000 yılı nüfus verilerine göre çizelge 1’de Hazro İlçesinin nüfusu ilçe merkezi 6.394 kişi, köy ve beldeler 12.514 kişi olup toplam 18.908 kişiden oluşmakta olup İl toplam nüfusu 1.382.732’dir. 2014 yılı nüfus verilerine göre çizelge 2 ile 3’te Diyarbakır il genel nüfusu 1.607.437, Hazro İlçesi merkezi ve köyleri mahalle olması sebebiyle nüfusu 17.220 kişi olup 12 yıl boyunca il nüfusunda artış, ilçe nüfusunda azalış görülmüştür (3). İLÇE 65.555 16.056 13.059 48.079 10.097 4.730 49.152 13.282 6.394 6.759 17.675 14.596 65.001 290.235 TOPLAM BİSMİL 112.089 ÇERMİK 45.570 ÇINAR 61.676 ÇÜNGÜŞ 14.996 DİCLE 40.553 EĞİL 21.724 ERGANİ 88.393 HANİ 36.346 HAZRO 18.908 KOCAKÖY 14.161 KULP 43.430 LİCE 27.626 SİLVAN 118.448 TOPLAM 643.920 GENEL TOPLAM 1.382.732 Çizelge 1: 2000 Yılı Nüfus Sayımı Sonuçlarına Göre İlçe ve Köylerin Nüfusu ( DİE, 2001) HAZRO ERKEK 8.719 KÖY 43.534 29.514 48.617 10.117 30.456 16.994 39.241 23.064 12.514 7.402 25.755 13.030 53.447 353.685 KADIN 8.501 TOPLAM 17.220 İL GENEL TOPLAMI 809.791 797.646 1.607.437 Çizelge 2: 2014 Yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine Göre Hazro İlçe Merkezi ve Köyleri ile İlin Nüfusu (TÜİK, 2014) HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 183 MAHALLE İSMİ ESKİ İSİM Ağartı Cirnika 67 Bağyurdu Küluk 269 Bahçe NÜFUS 494 Bayırdüzü Bazmar Cami 166 813 Çitlibahçe Halhal Çökeksu Dadaş 327 665 Dadaşköy Elhuvan 1.475 557 Gedikalan Kekan 252 Gözlü Gözlü 1.034 Gürlek Zogleşer 339 Hürriyet İncekavak 1.112 Gomitercil İskar 761 545 Kavaklıboğaz Ayindar 772 Kırkkaşık Barkuş 1.262 Kırmataş Zogbirim 1.140 Koçbaba Hondof 55 Kulaçtepe Şikeftanireşit 138 Meşebağları Şikeftaniosmaletin 617 Mutluca Berbuş 27 Ormankaya Şimşim 760 Sarıçanak Hıncıkan 307 Sarıerik Kanderhal 472 Terdöken Şeyhan 514 Topalan 455 Uzunargıt Zugur 128 Ülgen Mihrani 243 Varınca Küfercin 388 Yazgı Barkuş 1.066 Genel Toplam 17.220 Çizelge 3: 2014 Yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine Göre Hazro İlçesine Bağlı Mahallelerin Nüfusu (TÜİK, 2014) 184 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro ilçemizde yaşayan halkın tarım sektörü dışında diğer sektörlerde her hangi bir geliri olmaması ve nüfus artış oranının bir miktar yüksek olması nedeni ile genç nüfus başka yerlere göç etmektedir. Özellikle 1990 yılından itibaren başta Diyarbakır merkez olmak üzere ülkenin diğer illerine göç artmıştır. Son yıllarda köylere geri dönüş ile ilçelerde bir canlılık oluşmuştur. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler Agro-ekolojik bölgelendirme, arazinin çevresel özellikleri, potansiyel verim ve arazi uygunluğu benzer olan özelliklere sahip alt alanlara bölünmesini ifade eder. Agro-Ekolojik bölge, iklim, Arazi formu, toprak yapısı ve yetiştirilen ürün guruplarına göre yani arazi örtüsüne göre belirlenir. Bu nedenle Diyarbakır ili 4 alt Agro-Ekolojik bölgeye ayrılmış ve haritalandırılmıştır. Çizelge 4‘de görüldüğü üzere, Tarımsal ürünlerin yetiştirildiği arazilerin toprak yapılarına ve bunun yanı sıra tarım alanlarının arazi kabiliyet sınıflarına göre ayrıldığında 1-4. sınıf arazilerin bulunduğu, yetiştirme periyodu baz alındığında ise tarımsal açıdan en iyi koşula sahip olan bölgenin I.Alt bölge olduğu anlaşılmaktadır. II. , III. ve IV. alt bölgelerin ise arazi yapılarının engebeli, dağlık alanların daha çok olduğu ve önem sırasına göre tarımsal açıdan düşük sınıf arazilere sahip oldukları görülmektedir. 5 ve 8. sınıf arazi kabiliyet sınıfı bakımından ise I. ve II. Alt bölge ile III. ve IV. Alt bölgeler arasında değerlere sahipler. Hazro ilçemiz II. Alt bölge değerlerine sahiptir. I.ALT BÖLGE 1.Bismil 3.Silvan 5.Kayapınar 7.Yenişehir 2.Çınar 4.Ergani 6.Sur 8.Bağlar II. ALT BÖLGE 1.Hazro 2.Kulp 3.Lice III. ALT BÖLGE 1.Dicle 2.Eğil 3.Hani 4.Kocaköy IV. ALT BÖLGE 1.Çüngüş 2.Çermik Çizelge 4: Diyarbakır İlinin Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri (TİM, 2005) HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 185 İlçenin Geçim Kaynağı Hazro ilçesinde geçim tamamen tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Bitkisel üretimde buğday, arpa, mercimek, nohut, kavun, karpuz ve üzüm yetiştirilmektedir. Suyun olduğu yerlerde sebze ve meyvecilik, özellikle menengiç ağaçlarına Antep fıstığı aşılaması ile ürün farklılığına gidilmiştir. İlçe merkezinde özel sektöre ait iki adet linyit ocakları faaliyetini durdurmuş, 3 adet mermer ocağından Kırmataş mahallesindeki mermer ocağı faaliyettedir. Tarım Tarım, ilçenin en önemli gelir kaynağıdır. İlçede yetiştirilen tarım ürünleri; Tahıllar başta gelmektedir. Buğday, arpa, mercimek, nohut, vb. dir. Sebzecilik, Meyvecilik ve hayvancılık önemli gelişme göstermektedir. Son yıllarda sondajlarla susuz olan arazilerde sulu tarıma geçilmiştir. Tarım Alanları Dağılımı Alan (Dekar) Tahıllar ve Diğer Bitkisel Ürünlerin Ekilen Alanı 131.092 Sebze Bahçeleri Alanı 3.208 Meyveler, İçecek ve Baharat Bitkilerinin Alanı 10.159 Nadas Alanı 1.043 Toplam Alan 145.502 Çizelge 5: Hazro İlçesine Ait Arazi Dağılımı ( TUİK, 2014) Tarım Alanları Dağılımı Alan (Dekar) Tahıllar ve Diğer Bitkisel Ürünlerin Ekilen Alanı 5.469.928 Sebze Bahçeleri Alanı 169.481 Meyveler, İçecek ve Baharat Bitkilerinin Alanı 254.999 Nadas Alanı 120.766 Toplam Alan 6.015.174 Çizelge 6: Diyarbakır İline Ait Arazi Dağılımı ( TUİK, 2014) 186 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro İlçesinde tarım arazisinin dağılımı: Çizelge 5 ve 6’da görüldüğü gibi Hazro ilçesinde Tahıllar ve Diğer Bitkisel Ürünlerin Ekilen Alanı Diyarbakır iline ait tahıllar ve diğer bitkisel ürün ekili alanların %2.4’ünü oluşturmaktadır. Yine Hazro ilçesindeki Meyveler, İçecek ve Baharat Bitkilerinin Alanı Diyarbakır ilinin %3.1’ini, sebzciliğin %1.9’unu oluşturmaktadır. Toplam tarım alanlarında Diyarbakır ilinin %2.4’ünü oluşturmaktadır. Diyarbakır İli ve Hazro İlçesinde Buğday ile Arpa Üretimi Beslenmede taşıdığı büyük önem nedeniyle dünyanın en stratejik ürün grubunu oluşturan hububat, dış ticarette ülkemiz için büyük önem taşımaktadır. 1980’li yıllara gelinceye kadar tüm hububat ürünlerinde net ihracatçı olan ülkemiz artık buğdayında ithalatçısı bir ülkedir. Türkiye uzun yıllardır kaliteli buğday açığını kapatmak için gerçekleştirdiği ithalatı artık stok açığını kapatmak için de gerçekleştirmektedir. Diyarbakır ilinde tarım alanlarının büyük çoğunluğunu tahıllar oluşturmaktadır. Özellikle sulama imkanı bulamayan ve Dicle havzası dışında kalan alanların çoğunluğunda tahıl ekilişi mevcuttur Bazen sulama alanlarında da sulu tahıl üretimleri yapılmaktadır. İlimizde kurulan sanayi tesislerinin çoğunluğu tahıl ürünlerini işlemeye yönelik kurulmuşlardır. Çizelge 8 ’de görüldüğü gibi ilçemizde de en çok ekimi yapılan buğday (Durum) 1.378 da ve buğday (Diğer) 114.778 da olup en çok üretimi yapılan ürünü buğday oluşturmaktadır. BUĞDAY BUĞDA,Y 1999 Hasat Edilen Alan (ha.) 2000 2001 2002 2003 2004 2005 281.320 286.800 281.650 289.000 308.195 313.900 321.654,40 Üretim Miktarı (ton) 454.833 604.570 897.020 912.435 941.213 902.084 2006 2007 2008 2009 2010 2011 941.760 2012 Hasat Edilen Alan (da.) 2.758.826 2.827.463 1.595.801 3.469.377 3.670.610 3.627.842 3.479.550 Üretim Miktarı (ton) 780.657 820.265 249.629 953.810 1.031.031 1.113.989 1.042.182 Çizelge 7: Diyarbakır İlinde Buğday Üretim Miktarları 199-2012 Yılları (TİM, 2005) HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 187 Ürün Adı Buğday (Durum) Buğday (Diğer) Ekilen Hasat Edilen Alan (Da) Alan(da) 1.378 114.778 Üretim (Ton) 1.138 114.778 Verim (kg/da) 443 38.920 321 339 Çizelge 8: Hazro ilçesinde Önde Gelen Ürünlerden Buğdayda 2013 Yılı Verilerine Göre Üretim Miktarları (TÜİK, 2014) Ekilen Hasat Edilen Ürün Adı Alan (Da) Alan(da) Üretim (Ton) Verim (kg/da) Buğday (Durum) 1.595.995 1.595.995 548.863 344 Buğday (Diğer) 2.134.461 2.134.461 699.823 328 Çizelge 9: Diyarbakır İlinde Önde Gelen Ürünlerden Buğdayda 2012 Yılı Verilerine Göre Üretim Miktarları (TÜİK, 2014) Çizelge 8 ve 9’da görüldüğü gibi İlçemiz Durum buğdayda % 0,08 diğer buğdayda ise %5.38 oranında Diyarbakır ilinin toplam ekilen alanını oluşturmaktadır. Toplam üretimde ise %3.15’lik bir katkıyı ilçemiz buğday üretiminde sağlamaktadır. Diyarbakır İlinde Buğday Pazarlama Kanalları BUĞDAY PAZARLAMA KANALLARI Üretici Tüccar TMO İşleme Sanayi Toptancı ve Perakendeciler Diğer İşleme Sanayi Tüketici 188 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Buğday Üretiminin Fırsatları şöyle sıralayabiliriz; 1. Sertifikalı tohumluk kullanımına verilen desteğe devam edilmelidir. 2. Kaliteli ürün için üreticiler gerek devlet gerek sanayici tarafından daha etkin bir şekilde teşvik edilmelidir. Buğday Üretiminin Kısıtlarını da şöyle sıralayabiliriz; 1 Sertifikalı tohumluk kullanımının sınırlı olması, 2 Girdilerin buğday fiyatına nazaran fazlaca artan maliyetleri, 3 Kaliteli ürün bilincinin yeterince oluşmamış olması. Hayvan beslenmesinde taşıdığı büyük önem nedeniyle dünyanın en önemli ürün gruplarından birini Arpa oluşturmaktadır. Diyarbakır ilinde tarım alanlarının büyük çoğunluğunu tahıllar oluşturmaktadır özellikle sulama imkanı bulamayan ve Dicle havzası dışında kalan alanların çoğunluğunda tahıl ekilişi mevcuttur. Arpa üretimi ilimizde ve ilçemizde buğday üretiminden hemen sonra gelmektedir. Genellikle kullanım alanı yem hammaddesidir. İlimizde kurulan yem sanayi tesislerinin çoğunluğunun arpa ihtiyacı bölge içerisinden karşılanmaktadır. Diyarbakır ilinde Tahıl ekili alanların %9.4’ü gibi önemli bir kısmını arpa oluşturmaktadır. ÜRÜNLER Arpa Arpa 2000 214.699 2006 401.673 2001 507.225 2007 377.122 2002 14.880 2008 60.732 2003 414.632 2009 129.791 2004 417.634 2010 180.864 2005 400.725 2011 172.198 Çizelge 10: Arpa Üretimi (Ton), (TİM, 2005). Ürün Adı Arpa Ekilen Alan (Da) 6.000 Hasat Edilen Alan(da) 6.000 Üretim Verim (Ton) (kg/da) 1.788 298 Çizelge 11: Hazro ilçesinde Önde Gelen ürünlerden Arpada 2013 Yılı Verilerine Göre Üretim Miktarları (TÜİK, 2013) Ürün Adı Arpa Ekilen Alan (Da) 514.000 Hasat Edilen Üretim Verim (Ton) (kg/da) Alan(da) 514.000 182.115 354 Çizelge 12: Diyarbakır İlinde Önde Gelen Ürünlerden Arpada 2012 Yılı Verilerine Göre Üretim Miktarları (TÜİK, 2013) HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 189 Çizelge 11 ve 12’de görüldüğü gibi İlçemiz Diyarbakır ilinin arpa ekili alanının % 1.17’sini oluşturmaktadır. Toplam üretimde ise %0.98’lik katkıyı ilçemiz arpa üretiminde sağlamaktadır. Hazro İlçesine ait Makine Alet Ekipman Varlığı İlçemizde tarıma elverişli alanların bir kısmı sulanabilir durumda olup özellikle Pamuk Çayı kısmında sulanabilir arazi üzerinde genel olarak pamuk, Çeltik, tütün ve sebze üretimi yapılmaktadır. Halkımızın kendi imkanları dâhilinde arazilerine kuyu açarak tarlalarını sulama yoluna gitmektedirler. Sulanabilir arazinin artırılabilmesi için gerek İl Özel İdare’sine gerekse Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğü’ne büyük görevler düşmektedir. Makine Alet Ekipman Çeşidi Traktör Biçerdöver Yağmurlama tesisi Damla sulama tesisi Toplam Pulluk Kültüvatör Kombine Hububat Ekim Makinesi Traktörle Çekilen Çayır biçme Makinesi Yem hazırlama Makinesi Balya makinası Sırt Pülvarizatörü Motorlu Pülvarizatörü Sap toplama ve saman yapma Makinesi Taş Toplama Makinesi Ot silaj Makinesi Römork Su Tankı Adet 203 33 10 20 222 144 100 33 10 2 70 4 12 1 150 20 Çizelge 13: Hazro İlçesine Ait Makine Alet Ekipman Varlığı ( TÜİK, 2014) 190 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Tarımsal Desteklemeler Tarım İlçe Müdürlüğünce 2014 yılı itibariyle tarımsal desteklemelerde; Mazot, Gübre ve Toprak analizi, bitkisel ve hayvansal üretim desteklemelerinde işletmelere destek sunulmuştur. Yine ilçe için önemli olan yem bitkileri desteği ve sertifikalı tohum desteği, Bağcılık ve meyvecilik kapsamında işletmeciler desteklenmiştir. Yabani fıstık aşılama projesi kapsamında ilçe köylerinde melengiç ağaçlarına Antepfıstığı aşılama çalışmaları son yıllarda yapılmaktadır. Dadaş, İncekavak, Ülgen ve Hazro merkeze bağlı mahallelerinde 4500 aşı gözü ile 1300 menengiç ağacına antepfıstığı aşılanmıştır (4). GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığınca ilçede %70 hibe destekli Hazro Çilek Üretimini Geliştirme ve Yaygınlaştırma projesi kapsamında 12 da alanda çilek üretimi yapılmıştır. Şekil 1.’de yapılan çalışma gösterilmiştir. (4) Şekil 1.: Hazro İlçesinde Çilek Üretimi (Diyarbakır İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, 2014) HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 191 Tarım İl Müdürlüğü kapsamında 2013 yılında 7 kişiyle 17 pakette başlanılan ipek böceği yetiştiriciliği 2014 mayıs ayı itibariyle 14 kişiye ve 31 pakette çalışmalarına ipek böcekçiliği yetiştirme için destekleme projesi uygulanmıştır (4). Tarım ilçe müdürlüklerince Hazro ilçesinde organik bağcılık kapsamında üreticilere, organik bağcılığın geliştirilmesi konusunda destek sağlanmaktadır Diyarbakır Siirt Batman Kalkınma Projesi kapsamında Hazro ilçemizde yapılan desteklenmelerde örnek bahçe faaliyeti, Tarımsal alet ve ekipmanlar, %50 hibe katkılı tarımsal üretim ve sulama projeleri ile kırsal altyapı inşaat işleri başlıklarında üreticilerimiz desteklenmiştir. % 50 Hibe Katkılı Tarımsal Üretim ve Sulama Projeleri Hibe Programları; 2009 yılında çıkılan hibe programı sonucunda Sarıçanak mahallesinde 1 çiftçiye süt sektöründe , 2010 yılında Sarerik mahallesinde 1çiftçimize 16 dekarlık alanda Badem (600 fidan-Ferragness, Ferraduel) meyve bahçesi kurulmuştur. 2011 yılında Sarıerik mahallesinde 1çiftçimize 12.2 dekarlık alanda Badem (488 fidan-Ferragness, Ferraduel) meyve bahçesi kurulmuştur. İncekavak mahallesinde 1 çiftçimize 20 dekarlık alanda Badem (800 fidan-Ferragness, Ferraduel) meyve bahçesi kurulmuştur. 2012 yılında Sarıerik mahallesinde 1 çiftçimize 7 da alanda muhtelif safralık üzüm fidanından (1079) bağ oluşturulmuştur. 2012 yılında Sarıerik mahallesinde 2 çiftçimize 11 da alanda 420 fidan, 8 da alanda 320 fidanlık (fidan-Ferragness, Ferraduel) badem meyve bahçesi kurulmuştur. (5). Tarımsal Hizmetler Tarımsal üretimi destekleme hizmetleri (Tarımsal Teknoloji, Hayvan Sağlığı, Tohum ve Damızlık gibi Girdi dağıtımı ve Pazarlama) büyük ölçüde Devlet Kuruluşları, Kooperatifler, Sivil Toplum Örgütleri, Özel Sektör Kuruluşları tarafından sağlanmaktadır. Diyarbakır İlinde çok sayıda ve dağınık yerleşim yerinin olması sadece ekonomik hizmetlerin değil aynı zamanda sosyal hizmetlerin sağlanmasında da aksaklıklar yaşanmaktadır. Diyarbakır İlinde tarıma destek veren kuruluşlar ve sağladığı hizmetler tabloda gösterilmiştir. Gıda Tarım ve Hayvancılık ilçe müdürlüğü tarafından Çiftçilerimize yönelik zirai konulardaki yayın çalışmaları sürdürülmektedir. Yıl içinde meyve ağaçlarında kışlık budama, bağda budama, toprak işleme, gübreleme, bitki hastalık ve zararlıları konularında köylerimizde yayın çalışması yapılmıştır. 192 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Verilen Hizmetler Yayım- Eğitim Araştırma İlgili Kurum Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü T.K.B, Araştırma Enstitüleri, Üniversiteler DSİ (Büyük ölçekli), İl Özel İdare (Büyükşehir Belediyesi) (Küçük ölçekli) Orman Köylerini Kalkındırma Orman Bakanlığı Sulama Veteriner Hizmetleri Sun’i Tohumlama Damızlık Tarımsal Girdiler (tohum, gübre, zirai mücadele ilaçları) Tarımsal Kredi Ürün Pazarı Canlı Hayvan Ticareti Bal Pazarlama Süt Pazarlama Et İşleme Para Kaynakları Hibe Projeleri Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü ve Özel Veteriner Hekimler Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü ve diğer çiftçiler Özel Şirketler, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü, diğer çiftçiler T.C. Ziraat Bankası, TKK TMO, Tüccarlar Tüccarlar Tüccarlar Küçük Aile İşletmeleri Et-Balık Kurumu(Özelleştirildi),Özel Et Entegre Tesisi KOBİ, TEMA Vakfı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, K.H.G.B, İl Özel İdaresi (Büyükşhir Belediyesi), S.Y.D.V. Karacadağ Kalkınma Ajansı, TKDK, BSDKP, Çizelge 14: Tarımsal Organizasyonların Fonksiyonları ve Sorumlulukları (TİM, 2005). Organik Tarım Tarımsal kapasite ve kirlilik parametreleri açısından organik tarım sistemine en uygun alanların tespit edildiği çalışmada; Diyarbakır ilinin % 74.35’sı organik tarıma 1. derecede uygun alanlardır. Ağırlıklı olarak ilin kuzey kesiminde Kulp, Lice, Hani, Dicle, Ergani, kuzeybatı da Hazro, batıda Çermik ilçeleri ve güneyde Karacadağın Çınar ilçesi sınırlarında kalan kısımları ile Silvan ilçesinin kuzeyinde yer alan ve Kulp ilçesine sınır HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 193 olan alanlar ile Silvan ilçesinin güneyinde yer alan ve Batman Çayı ile sulanmayan alanları ile birlikte Bismil ilçesinin kuzey kesimi ve Hazro ilçesinin büyük bir kısmından oluşmaktadır. Karacadağ bölgesi dışında kalan bölgeler arazi kullanım kabiliyeti düşük, küçük parçalı, dağınık, ağırlıkla ekstansif tarımın yapıldığı, kimyasal girdi kullanımının az olduğu alanlardır. Hazro ilçemiz 1. Derece organik tarıma uygun alan olmakla birlikte 2. Derecede de uygun alanlardan oluşmaktadır (6). Diyarbakır ilinde organik tarıma uygun alanların belirlendiği ve haritalama çalışmaları ile söz konusu alanlarda uygun organik ürün deseni ve planlamasının yapıldığı bu çalışmada Hazro ilçesinde Anason, Arpa, Ayçiçeği, Ekmeklik Buğday, Mısır, bir kısım yerlerde Patates ve Nohut tarımına uygun olduğu tespit edilmiştir. Yine Elma, Kayısı, Kiraz ve Üzüm meyveciliğine uygun olduğu belirtilmiştir (6). Bağcılık İlçe, bağcılık için son derece verimli topraklara sahip olması, iklimi, uzun süre güneşlenmesi, kırsal kesimlerde modern tarıma geçilmemesi bağcılığa olan yönelmeyi oldukça artırmıştır. İlçede birçok üzüm çeşidi yetiştirilmektedir. Bağ asmaları yüksek olmayıp, yerden 1 veya 1,5 metre yüksekliktedir. Asmanın kökü yerden 30 veya 40 cm yüksek olup, üç-dört ana kola ayrılır. 40 veya 50 cm’lik bu kollardan ise üzüm çubukları uzanır. Mart ayının başlarında budanan daha önce dayanıklı ağaçlardan (meşe, kavak) yapılan adına ‘serbıne’ denilen çatallı, boyu 1 metre ile 140 cm arasında değişen 3-4 cm kalınlığında ince, düz çubuklara sarılan üzüm çubukları sabitleştirilir. Üzüm çubukları dörtsekiz kol arasında değişir (4). En yaygın yetiştirilen şire üzümünün çeşidi beyaz ve yuvarlaktır. Olgunlaşmış bir üzümün çapı 1-2’cm dir. Don olmamak kaydıyla soğuğa karşı dayanıklı bir üzüm çeşididir. Bazen uygun ve bakımlı bağlarda bu üzümler kesilmeyip güzün son aylarına kadar bekletilir. Kış bağı olarak da değerlendirilir. Bu üzüm çeşidi ilçe merkezinde ve Diyarbakır şehir merkezine satılmaktadır. Bu üzümden pekmez, pestil, sucuk, kesme vb. kışlık yiyecekler yapılır. Arıcılık Hazro ilçesinde modern arıcılığı yaygınlaştırmak için yetiştiricilerin gerekli olan fenni kovana geçişini sağlamak, hastalıklara karşı yetiştiricileri bilinçlendirmek, yöreye uygun 194 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM arı ırklarını tespit edip yetiştirmek gerekir. Bu koşullar yerine getirildiği taktirde yörede arıcılık gelişecek ve birçok aile geçimini bu alandan sağlamış olacaktır. Böylelikle yöre ekonomisine büyük bir katkı sağlanmış olacağı su götürmez bir gerçektir. Kovan Varlığı 2004 yılı verilerine göre Diyarbakır ilinde 3.185 adet ilkel kovan, 23.120 adet fenni kovan olmak üzere toplam 26.305 adet kovan bulunmaktadır. Hem kovan sayısı hem de bal üretimi miktarı bakımından Diyarbakır ilinin Türkiye içerisindeki payı çok düşüktür. Grafik 1’de görüldüğü üzere kovan sayısı I.Alt bölge olan Merkez-Silvan Alt bölgesinde en yüksektir. Grafik 1: Diyarbakır İlinin Alt Bölgeler Bazında Arı Kovanı Dağılımı ( Adet).(TİM, 2005) Diyarbakır ili zengin nektar kaynaklarına sahip olmadığından göçer arıcılar için de cazip değildir. Ancak çok az miktarda göçer arıcı bulunmakla birlikte üretilen bal ikinci ek gelir ve öz tüketime dayalıdır. HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 195 Ürün Bal Bal mumu Et (B.Baş) Et (K.Baş) I.Alt Bölge 131.1 09.Oca 7.267 7.483 Üretim (ton) II.Alt III.Alt Bölge Bölge 27.Haz 25.Şub 03.Şub 02.Nis 43 0 69 0 IV.Alt Bölge 90.8 01.Haz 9 21.Şub Toplam 274.7 16.Mar 7.319 7.573 Çizelge 15:.Diyarbakır İli Hayvansal Üretim Değerleri, (TİM,2005). Çizelge 15’de görüldüğü üzere Diyarbakır ili bal üretimi 274.7 ton ve bal mumu üretimi 16.3 ton dur. Alt bölgeler bazında karşılaştırma yapıldığında I.Alt bölgenin ilin toplam bal üretiminin % 48’ ini ve bal mumunun % 56’ sını gerçekleştirmekte olduğu görülmektedir. II.Alt Bölge İl genelinin Bal üretiminin %10 unu ve bal mumunun % 20’ sini üretmektedir. III. Alt bölge bal üretiminin % 10’unu ve mal mumu üretiminin ise % 15‘ ini karşılamaktadır. IV.Alt bölgede ise toplam balın %33 ‘ünü ve balmumunun %10’ unu üretmektedir. Hazro İlçesi Diyarbakır İli Köy sayısı 3 416 Toplam Kovan sayısı 680 90.953 Bal üretimi (Ton) 9.520 1.439.041 Balmumu Üretimi Ton) 0.680 73.853 Çizelge 16:.Diyarbakır İli ve Hazro İlçesi Hayvansal Üretim Değerleri (TÜİK, 2014). Çizelge 16 ‘da görüldüğü gibi 2014 verilerine göre Hazro ilçesi bal üretiminde Diyarbakır ilinin % 0.66’sını oluşturmaktadır. Sebzecilik ve Meyvecilik İlçede karasal iklimden dolayı yaz sebzeciliği yaygındır. Yetiştirilen sebzelerin bir kısmı tüketim için yapılmakta ya da kurutulup kışın yenilmektedir. Yetiştirilen sebzeler, domates, biber, patlıcan, salatalık, kabak, fasulye, karpuz ve kavundur. Yetiştirilen sebzelerin bir kısmı ilçe içinde, bir kısmı da Diyarbakır’da satılmaktadır. Son zamanlarda kuyu açma ve sondajla su çıkarma ile sebzecilik daha da yaygınlaşmıştır. Yetiştirilen ürünlerden ceviz, elma, nar, badem, şeftali, kayısı, erik daha çok tüketime yöneliktir. 196 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM I.Alt Ürün Bölge B.Lahana 0 Hıyar 600 Patlıcan 935 Domates 2275 Biber (dolma) 335 Biber (sivri) 470 Taze Soğan 45 Kavun 2.750 Karpuz 5.700 Üretim Alanı (ha.) II.Alt III.Alt IV.Alt Bölge Bölge Bölge 0 1 1 56 39 220 40 55 420 133 95 162 113 20 118 59 26 58 1 0 2 31 480 255 71 420 70 Toplam (ha.) 2 915 1450 2665 586 613 48 3.516 6.261 Çizelge 17: Diyarbakır İli Alt Bölgeler Bazında Yoğun Üretimi Yapılan Sebze Üretim Alanları, (TİM, 2005). Türkiye genelinde tarım alanlarının %3’ünde sebze üretimi yapılmaktadır. Diyarbakır ilinde sebze üretimi Çizelge 18’da görüldüğü gibi Kavun, Karpuz, Domates ve Patlıcan ağırlıklı yapılmaktadır. Bu sebzelerin üretimi özellikle I. Alt Bölgede yoğunlaşmaktadır. Diyarbakır ilinde yetiştirilen tüm sebzelerin üretim alan toplamları 18.149 ha. dır. Sebze üretimi de meyve üretimi de daha fazla ek gelir getirici ve öz tüketim amacıyla yapılmaktadır. Yılı 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 Çeşit Domates ( Sofralık) Domates (Salçalık) Hıyar (Sofralık) Biber (Salçalık) Biber (Dolmalık) Biber (Sivri) Patlıcan Kabak ( Sakız) Fasulye (Taze) Kavun Karpuz Soğan Ekilen Alan (da) 600 Üretim (Ton) 1.679 250 500 180 50 150 20 5 1.200 750 3 270 70 255 36 2 1.800 2.250 2 Çizelge 18:Hazro İlçesinde Sebze Üretim Değerleri (TÜİK, 2014). HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 197 Çizelge 18’de görüldüğü gibi farklı sebze üretimleri yapılmaktadır. Domates ve biber üretimi ilçemizde gelişmektedir. Yılı 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 2013 Çeşit Elma (Golden) Elma (Starking) Elma (Diğer) Ayva Şeftali (Nektarin) Erik Kayısı Kiraz Dut Nar Üzüm (Sofralık-çekirdekli) Üzüm (Sofralık-Çekirdeksiz) Badem Ceviz Antepfıstığı Ekilen Alan (da) Üretim (Ton) 18 11 46 16 40 45 25 0 30 9.000 144 511 36 46 22 7 4 21 14 1.605 167 87 49 16 Çizelge 19:Hazro İlçesinde Meyve Üretim Değerleri (TÜİK, 2014). İlçemizde çizelge 19’da görüldüğü gibi Üzüm, Badem, Antepfıstığı, Kiraz, Nar bahçeleri kurulmuş ve üretim aşamasına yeni geçilmiştir. Grafik 2: Diyarbakır İli Meyve Ağacı Sayılarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı (TİM,2005). 198 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Türkiye genelinde meyve üretimi yapılan alanlar tarım alanlarının %5’ini oluşturmaktadır. İl de genel olarak elma, erik, kaysı, kiraz, dut, incir, üzüm üretimi yapılmaktadır. Kiraz, üzüm, incir, ceviz ve badem yetiştiriciliğinin geliştirilmesi için uygun potansiyel vardır. Ancak I. ve IV. Alt bölgeler dışında meyve üretimi daha çok öz tüketime yönelik yapılmaktadır. 2004 yılı verilerine göre il genelinde meyve veren ağaç sayısı 831.321 adettir. Meyvecilik II. ve III. Alt bölgelerde daha çok tahıl üretimi ve hayvan yetiştiriciliğinin yanında aile ihtiyacını karşılamaya yönelik bir uğraş olarak yapılmaktadır. Yem Bitkileri Hayvansal üretimin gelişmiş olduğu ülkelerde yem bitkileri, ekili alanların %2530’unu teşkil ederken, bu oran ülkemizde ancak % 3,25 dolayındadır. Bu durum yem bitkileri yetiştiriciliğinin yetersizliğinin açık bir ifadesidir. İlimizde üretilen Fiğ’in (Yeşil Ot) %0,28’i ilçemizde üretilmektedir. Fiğ (Yeşil Ot) Burçak (Yeşil Ot) Yonca (Yeşil Ot) Korunga (Yeşil Ot) Mısır (Silajlık) Ekilen Alan Hasat Edilen Alan (Da) (Da) 17.230 17.147 1.120 4.445 500 25.177 1.120 4.438 500 25.177 Üretim (Ton) 12.798 Verim (Kg/da) 746 760 6.289 300 74.196 679 1.401 600 2.947 Çizelge 20.:.Diyarbakır İli Saman ve Ot Üretim Değerleri (TÜİK, 2014). Fiğ (Yeşil Ot) Ekilen Alan (Da) 800 Hasat Edilen Alan (Da) 800 Üretim (Ton) 528 Verim (Kg/da) 660 Çizelge 21.:-.Hazro İlçesi Saman ve Ot Üretim Değerleri (TÜİK, 2014). Yem bitkileri ekiliş alanları itibariyle alt bölgeler bazında karşılaştırılacak olursa; Fiğ üretim alanlarının büyük kısmı Alt bölgede olup, II. ve VI. Alt bölgede ise daha düşüktür. III. Alt bölgede ise ekiliş alanı bulunmamaktadır. Korunga üretim alanları I. ve II ve III. Alt bölgede yapılmakta olup en fazla III. Alt Bölgede gerçekleşmiştir. IV. Alt Bölgede ise ekilişi yoktur. Yonca üretim alanları ise IV. Alt bölgede yoğunlaşmış olup, sırasıyla IV, I, III, ve II. Alt bölgede ekimi yapılmaktadır. HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 199 Hazro İlçesinde toplam 800 da alanda yem bitkileri yetiştirilmekte, 528 ton üretim gerçekleştirilmekte ve dekar başına 660 kg verim alınmaktadır. Grafik 3: Diyarbakır İli Yem Bitkileri Ekim Alanlarının Alt Bölgelere Göre Dağılımı, (TİM, 2005). Ürün Korunga Fiğ (ot) Burçak(ot) Yonca Üretim (ton) I.Alt Bölge II.Alt Bölge III.Alt Bölge IV.Alt Bölge 7 977 100 1.000 0 0 76 240 570 180 200 450 0 64 0 2.780 Toplam (ton) 577 1.221 376 4.470 Çizelge 22: Diyarbakır İli Yem Bitkileri Üretiminin Alt Bölgelere Göre Dağılımı, (TİM, 2004). Yem bitkileri üretim miktarları alt bölgeler bazında karşılaştırıldığında yonca üretimi il genelinde toplam 4.470 ton olup, bunun 2.780 ton’ u IV. Alt bölgede, 1.000 ton’u I.Alt bölgede, 450 ton’ u III. Alt bölgede ve en az 240 ton ile II. Alt bölgede gerçekleşmiştir. Korunga üretimi İl genelinde 577 ton olup bu üretimin 570 ton’u III. Alt bölgede, Alt, 977 ton’u ise I.Alt bölgede gerçekleşmiştir. Burçak üretimi 100 ton ile I.Alt bölgede, 200 ton ile III. Alt bölgede, II alt bölgede76 ton olarak gerçekleşmiştir. 200 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Fiğ üretimi özellikle I.Alt bölgede yoğunlaşmış olup 977 ton üretim gerçekleştirilmiştir. Bu bölgeyi 64 ton ile IV. Alt bölge ve 180 ton ile II. Alt bölge takip etmektedir. Hayvancılık İlçedeki yeryüzü şekilleri-iklim, hayvancılık için çok elverişlidir. İlçedeki hayvancılığın kışın artmakta yazın azalmaktadır. Bunun nedeni, halkın besi hayvancılığı yapmasıdır. Engebeli olduğu yerlerde daha çok küçükbaş kıl keçisi yetiştirilmektedir. Düzlük alanlarda ise, büyükbaş ve koyunculuk yetiştirilir. Hayvan yetiştiriciliği geleneksel yöntemlerle yapılmaktadır. Hayvanlardan elde edilen verim çok düşüktür. Yazın yapılan mera hayvancılığı, kışın ahır hayvancılığı şekline dönüşmektedir. Hayvancılığı geliştirmek için soyların ıslahı, kredi verilmesi, hayvansal ürünleri değerlendirecek kurumların olması gerekir. Süt ve süt ürünlerini değerlendirecek ve ekonomik değerini yükseltecek fabrikaya ihtiyaç vardır. Bu etkenler gerçekleştiğinde hayvancılık gelişecek, ilçe ekonomisi büyük bir canlılık kazanacak, iş imkanları sağlanacaktır. Böylece ilçede yoğun olan göç de önlenmiş olacaktır. Hayvancılıkta elde edilen gelirin düşük olmasının bir nedeni de yem fiyatlarının yüksek olmasıdır. Koşullar iyileştirildiği taktirde ilçe ekonomi ve halkın refah düzeyi yükselecektir. Büyükbaş Hayvan Varlığı Çizelge 23’de belirtildiği gibi Hazro ilçesi Yerli sığır sayısında İlin %4.46’sını, Melez sığır sayısında %1.14’ünü ve Kültür sığırı sayısında ise ilin %0.46’sını ini oluşturmaktadır. Diyarbakır ili sahip olduğu büyükbaş hayvan varlığı açısından Türkiye’de sıralamaya girmekte olup, son on yılda Büyükbaş hayvan sayısı artmakta olup hayvancılık önemli bir tarım sektörü halini almıştır. 2013 yılında canlı hayvan değeri bakımından 1.210 milyon TL ile 12. sırada yer almaktadır. Yalova ili 46 milyon TL ile en düşük canlı hayvan değerini almaktadır. Hayvan ırkları olarak, Holstayn, Montofon, Simantal, Holstayn Melezi, Montofon Melezi, Simantal Melezi, GAK (Güneydoğu Anadolu Kırmızısı), DAK (Doğu Anadolu Kırmızısı), Yerli Kara, Manda, Gak Melezi hayvancılığı yapılmaktadır (4). HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 201 Toplam Sağılan Süt Verimi Yetişkin Genç-Yavru Hayvan Sayısı Hayvan Sayısı (Ton) Hazro 2002 Sığır(Yerli) 3.535 Hazro 2002 Sığır (Melez) 717 Hazro 2002 Sığır (Kültür) 196 Hazro 2013 Sığır(Yerli) 3.916 Hazro 2013 Sığır (Melez) 2.948 Hazro 2013 Sığır (Kültür) 370 Hazro 2013 Manda 527 Diyarbakır 2013 Sığır(Yerli) 108.923 Diyarbakır 2013 Sığır (Melez) 85.336 Diyarbakır 2013 Sığır (Kültür) 64.521 2.850 6.385 3.045 2.752,68 563 1.280 175 371 164 385,917 1.200 4.616 2.062 2.589,75 705 3.653 1.766 4.920,79 128 498 200 797,789 104 631 250 243,504 34.078 143.001 42.518 53.504 26.893 112.229 35.661 99.352 15.215 79.646 28.816 112.008 609 1019,466 Çizelge 23.: Diyarbakır İli ve Hazro İlçesi Büyükbaş Hayvan Sayısı Değerleri (TÜİK, 2002-2014) Grafik 4: Yıllara Göre Diyarbakır İli Hayvan Varlığı Karşılaştırması, (TİM, 2005). 202 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Grafik 5: Diyarbakır İlinde Alt Bölgeler Bazında Büyükbaş Hayvan Varlığı (Adet- % ), (TİM, 2005). Grafik 5’den de anlaşılacağı üzere Diyarbakır’ın I.Alt bölgesinde hayvan yetiştiriciliği yüksek oranda yapılmaktadır. Bu bölge Diyarbakır ilinin en büyük yüzölçümüne (896.226 ha.) sahip alt bölgesidir. Büyükbaş hayvan varlığı bakımından I.Alt bölgeyi sırasıyla III. Alt bölge, II. Alt bölge IV. Alt bölge izlemektedir. Grafikten de görüleceği gibi yerli ve melez hayvan sayısının en yüksek olduğu Alt bölge I.Alt bölge olan Merkez-Silvan Alt bölgesidir. Diyarbakır ilinde Manda sayısı 2003 yılı verilerine göre 3.512 adet iken 2004 yılında toplam 3.670 adet olmuştur. Hazro ilçesinde 2002 yılında Manda sayısı 344 adet, 138 adetinden süt alınmakta olup 119,508 ton süt üretimi yapılmakta, Manda sayısı 527 adet ile 2013 yılında manda yetiştiriciliği ve 243,504 ton süt üretiminde artış görülmüştür (3). HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 203 Grafik 6: Alt Bölgelerde Irklara Göre Büyükbaş Hayvan Varlığını (2003 Yılı), (TİM, 2004). Diyarbakır ili sığır populasyonunun genetik kalitesinin yükseltilmesi amacıyla Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Tarım İl Müdürlüğü personelince bedelsiz yürütülen suni tohumlama çalışmaları 1995 yılında yapılan yasal değişiklik sonucunda bedelli hale dönüştürülmüş, böylece özel sektör kuruluşları için de çekici hale getirilmiştir. Diyarbakır ilinde yürütülen havyan ıslahı çalışmalarının %7.3’ ü tabii tohumlama, %98.7’ si ise suni tohumlama yöntemi kullanılmıştır. Yıllar itibariyle yapılan hayvan ıslah çalışmaları doğrultusunda Diyarbakır’ın B.Baş hayvan populasyonunda genotip değişiminin sağlanmasında kültür melezi ve kültür ırklarında artış olduğu eldeki verilere göre tespit edilmiştir. Küçük Baş Hayvan Varlığı Aşağıdaki çizelgede görüldüğü üzere Hazro İlçemizde 2002 yılında koyun(yerli) sayısı 19.674, kıl keçisi sayısı (baş) 7.250 iken bu sayı 2013 yılında 2.145 koyun (yerli) ve 2.935 baş kıl keçisi mevcudiyetine düşmüştür. 204 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Yetişkin Hazro 2002 Koyun(Yerli) 13.087 Hazro 2002 Keçi (Kıl) 4.050 Hazro 2013 Koyun(Yerli) 2.145 Hazro 2013 Keçi (Kıl) 2.935 Diyarbakır 2013 Koyun(Yerli) 534.129 Diyarbakır 2013 Keçi(Kıl) 162.495 Genç Yavru Toplam Sağılan Süt Verimi Hayvan Sayısı Hayvan Sayısı (Ton) 6.587 19.674 8.437 598,996 3.200 7.250 2.772 224,532 980 3.125 1.320 108,24 1.420 4.355 1.403 147.294 207.183 741.312 311.847 25.571 68.920 231.415 82.581 8.671 Çizelge 24: Diyarbakır İli ve Hazro İlçesi Küçükbaş Hayvan Sayısı Değerleri (TÜİK, 2014). Grafik 7: Diyarbakır İlinde Alt Bölgeler Bazında Küçükbaş Hayvan Varlığı, (TİM, 2005). HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 205 Grafik 7’de I. Alt bölgede küçükbaş hayvan varlığının diğer alt bölgelere oranla yüksek olduğu görülmektedir. İl de yetiştirilen koyunların çoğunu yerli koyun ırkı olan Ak karaman, bir kısmını da Merinos ırkı olan koyunlar, keçilerin ise tamamına yakınını yerli ırk olan kıl keçisi oluşturmaktadır. Tarım İl Müdürlüğü verilerine göre 2004 yılında Diyarbakır’ da küçükbaş hayvan varlığı 717.156 adet tir. Grafik 7’de görüldüğü üzere Tarım İl Müdürlüğü verileri; son 10 yıllık dönemde Türkiye geneli küçükbaş hayvan varlığında önemli ölçüde azaldığını göstermektedir. Son yıllarda Küçükbaş hayvan populasyonunda meydana gelen hızlı azalma mer’a ya olan baskının azalması nedeniyle mevcut populasyon için mera olanaklarının belli ölçüde de olsa iyileşmesi sonucunu doğurmuştur. Bu durum sektörden pazara yönelik hayvansal üretimin artacağı beklentisini doğurmaktadır. Artış gerçekleştiğinde ise ıslah çalışmalarına olan talebin artması beklenebilir. Diyarbakır ilinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu ve Tarım İl Müdürlüğü kaynaklı projelerle damızlık koyun ve koç dağıtımı yapılarak, eldeki mevcut koyun ırkının daha yüksek verimli ırklara dönüşümü teşvik edilmektedir. Kanatlı Hayvan Varlığı Ülkemizde diğer sektörlerle karşılaştırıldığında, gelişmiş ülkelerdeki standartlara en yakın hayvancılık dalı tavukçuluktur. Kurulu kapasite itibarıyla, iç tüketim karşılandıktan sonra ihracat imkanlarımız da mevcuttur. Ancak, tam kapasite ile üretim yaparak tavukçuluk ürünleri ihracatını sektörde yer alan sorunlar nedeniyle yeterince gerçekleştirilmemektedir. Sektördeki gerek damızlık materyal ve gerekse kanatlı kümes hayvanlarının beslenmelerinde kullanılan karma yem hammaddelerinin önemli bir kısmı dövize endeksli olarak ithal edilmektedir. Bu hammaddelerin önemli oranda ülkemizde sulu tarım alanlarında yetiştirilmeleri mümkündür. 206 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Hazro 2013 Hazro 2013 Hazro 2013 Hazro 2013 Diyarbakır 2013 Diyarbakır 2013 Diyarbakır 2013 Diyarbakır 2013 Kümes Hayvancılığı Yumurta Tavuğu Ördek Hindi Kaz Yumurta Tavuğu Ördek Hindi Kaz Adet 6.900 60 3.200 230 461.605 15.993 65.830 15.350 Çizelge 25:.Diyarbakır İli ve Hazro İlçesi Kümes Hayvancılığı Değerleri (TÜİK, 2014). Çizelge 25’te Hazro ilçesi Diyarbakır ilinin Bölgenin yaz aylarında çok sıcak olması nedeniyle yumurta tavukçuluğu yeterince geliştirilememiştir. Broyler (et tavuğu) yetiştiriciliği ise sıcak yaz ayları dışında yapılmakta fakat gereksinimi karşılamaktan yoksun bir üretim söz konusudur. Diyarbakır ilinde, özellikle entansif hindi eti üretiminin artırılabilmesi için entansif hindi yetiştiriciliğine önem verilmesi ve ayrıca ilimiz koşullarının bıldırcın ve deve kuşu yetiştiriciliğine uygun olması bakımından bu tür hayvanların yetiştiriciliğinin de arttırılması için çalışmaların yapılması gerekmektedir. Grafik 8: Türkiye ve Diyarbakır İlinin Kanatlı Hayvan Varlığı (Adet), (TİM, 2005). HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 207 Diyarbakır’da rakımın yüksek olduğu yerlerde tavukçuluk geliştirilebilir. İlimizde hindi etine karşı talep diğer illerle karşılaştırıldığında yüksektir. Ancak üretim yeterince geliştirilmemiştir. Kanatlı hayvan üretimi artırılarak, tavuk, hindi, bıldırcın ve ördek başta olmak üzere kanatlı kümes hayvanları üretimi, tüketimi ve ihracatı özendirilmelidir. Grafik 9: Diyarbakır İlinin Alt Bölgeler Bazında Kanatlı Hayvan Varlığı, (TİM, 2005). Diyarbakır ilinde ticari olarak et ve yumurta üretimi yapan işletmelerin sayısı ve kapasiteleri düşük olup, I.Alt bölgede yumurtacı, broiler ve diğer kanatlı sayısında artış olup üretim bu bölgede diğer Alt bölgelere göre fazladır. İlçenin Tarımsal Sorunları Tarım İlçe Müdürlüğü ile yaptığımız bütün çalışmalarda üreticilerle organizasyon sıkıntısı, çiftçi eğitim ve yayım çalışmalarında kullanılacak alet ve ekipmanların yetersiz olması. Üreticilerin çağın gerektirdiği tarımsal mekanizasyonu ve teknolojiyi kullanmamaları. Tarım arazilerinin sulama çalışmalarının tamamlanamamasından dolayı kullanılamaması. İlçemizde ürün işleme ve pazarlamaya dönük tesislerin bulunmaması. Birlik ve Kooperatif gibi çiftçi örgütlenmelerinin olmayışı. Çiftçilerimiz daha çok küçük ölçeklerde tarımsal faaliyetler yürüttüklerinden pazara yönelik kaliteli ve yeter ölçüde üretimin olmaması. Hazro ilçemizin temel tarımsal sorunlarını oluşturmaktadır. 208 ║ TÜM YÖNLERİYLE DİYARBAKIR HAZRO İLÇESİ VE TURİZM Sonuç Tarımsal açıdan desteklenen Hazro ilçemizde, özellikle Tahıl üretimi, Bağcılık, Sebzecilik, Meyvecilik ve Hayvancılığın yapılması üreticilerimizin gelirlerinin artmasında büyük katkı sağlayacaktır. KAYNAKLAR (1)Anonim 2014. www.Hazro.gov.tr. Erişim Tarihi:24.11.2014 (2)Anonim 2014 http://www.illeridaresi.gov.tr/ortak_icerik/illeridaresi/ilveilce/ %C4%B0L%20VE%20%C4%B0L%C3%87E%20KURULU%C5%9E%20TAR%C4 %B0HLER%C4%B0.pdf (3)TUİK, 2013. Türkiye istatistik kurumu. (4)Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı Hazro İlçe Müdürlüğü verileri 2013 (5)Diyarbakır, Siirt, batman kalkınma Projesi (UNDP), Diyarbakır, 2013. (6)KKA., 2010. Diyarbakır İlinde Organik Tarıma Uygun Alanların Belirlenmesi ve Haritalanması Projesi 2011. 2010 Yılı Doğrudan Faaliyet Mali Destek Programı Karacadağ Kalkınma Ajansı , TRC2-10-DFD/30, 2010. DİE, 2001. Devlet istatistik enstitüsü verileri 2001 DİE, 2002. Devlet istatistik enstitüsü verileri 2002 TÜİK, 2013 Devlet İstatistik enstitüsü verileri 2013 TİM, 2004. Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü verileri, 2004. TİM, 2005. Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü verileri, 2005 Yılı master planı, 2005. DSBKP, 2013. Diyarbakır, Siirt, batman kalkınma Projesi (UNDP), Diyarbakır, 2013. HAZRO İLÇESİNDE TARIM VE HAYVANCILIK ║ 209