economıc agenda
Transkript
economıc agenda
22 Mart 2013 TÜRKİYE’DE BU HAFTA Son ekonomik gelişmeler... Merkez Bankası, imalat sanayinde kapasite kullanım oranının (KKO) Mart ayında, geçen yılın aynı ayına göre 0.4 puan azalarak yüzde 72.7 seviyesinde gerçekleştiğini açıkladı. KKO Şubat ayında ise yüzde 72.2 seviyesinde gerçekleşmişti. Hazine Müsteşarlığı merkezi yönetim brüt borç stokunun Şubat sonu itibariyle 536.4 milyar lira olduğunu açıkladı. Hazine açıklamasına göre, borç stokunun 390.8 milyar TL tutarındaki kısmı Türk Lirası cinsi, 145.5 milyar TL tutarındaki kısmı döviz cinsi borçlardan oluştu. Yılbaşından bu Enerji Bakanı Taner Yıldız, yılın başından bu yana yapılan özelleştirmelerin 5.7 milyar yana 5.7 milyar dolara ulaşarak hedefin aşıldığını, elektrik sektöründeki özelleştirmelerin büyük dolarlık hidroelektrik santraller kapsam dışında tutularak üretim santralleriyle devam edeceğini özelleştirme söyledi. Yıldız, yılın başından bu yana toplam 5.7 milyar dolarlık özelleştirme yapıldığını yapıldı... ve bunun ortaya konulan hedefin üzerinde olduğunu belirterek, son özelleştirme ihalelerinde yatırımcıların tekliflerinin arkasında durmalarını temenni ettiğini belirtti. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından geçen hafta Cuma günü gerçekleştirilen Ayedaş, Toroslar, Vangölü ve Dicle EDAŞ ihalelerine verilen en iyi tekliflerin toplamı 3.457 milyar dolar olmuştu. Nihai pazarlık görüşmeleri yapılan bu özelleştirmeler için Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun onay vermesi gerekiyor. Hükümet bütçeye bu yıl 4 milyar lira tutarında özelleştirme geliri hedefi koymuş, yılın hemen başında 4.2 milyar liralık aktarım gerçekleştirilmişti. Bankacılık sektöründe krediler 8 Mart haftasında yıllık %19.6 artışla 829.4 milyar lira oldu... Bankacılık sektörü kredileri 8 Mart itibarıyla 829.4 milyar lira ile yıllık bazda yüzde 19.57, haftalık bazda yüzde 0.19 arttı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, kredilerde geçen yıl sonuna göre artış ise yüzde 2.95 oldu. Bankacılık sektöründe kredi toplamı, 1 Mart haftasında 827.8 milyar lira, geçen yıl sonunda da 805.7 milyar lira seviyesindeydi. Reel kesim güven endeksi Mart'ta 4.6 puan artarak 112.1 oldu... Merkez Bankası (TCMB) reel kesim güven endeksi Mart ayında bir önceki aya göre 4.6 puan artarak 112.1 seviyesinde gerçekleşti. Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi ise bir önceki aya göre 0.9 puan artarak 108.7 seviyesinde gerçekleşti. TCMB'den yapılan açıklamada, gelecek üç aydaki üretim hacmi, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, mevcut toplam sipariş miktarı, genel gidişat, son üç aydaki toplam sipariş miktarı, gelecek üç aydaki toplam istihdam, sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, mevcut mamul mal stok miktarına ilişkin değerlendirmelerin ise endeksi değiştirecek etkisi olmadığı belirtildi. Alternatifbank'ın %70.84'ünün Commercial Bank of Qatar'a satışı için sözleşme imzalandı... Alternatifbank'ın hakim ortağı Anadolu Endüstri Holding (AEH) ile Commercial Bank of Qatar (CBQ) arasında, banka sermayesinin yüzde 70.84'üne karşılık gelen kısmının CBQ'ya satışı konusunda hisse satış sözleşmesi imzalandı. Bankadan KAP'a yapılan açıklamada, hisse satın alma bedeli Banka'nın 30 Haziran 2013 tarihli konsolide finansal tablolarında yer alan bağımsız denetimden geçmiş UFRS'ye göre tespit edilen ana ortaklığa ait özkaynaklarının 2 katı olarak saptanacak. Açıklamaya göre, Abank'ın 31 Aralık 2012 tarihli konsolide finansal tablolarında yer alan bağımsız denetimden geçmiş UFRS'ye göre tespit edilen ana ortaklığa ait özkaynakları 585.08 milyon TL seviyesinde bulunuyor. Abank'ın toplam değeri 1.17 milyar liraya, yüzde 70.84 hissesinin değeri ise 1 828.9 milyon liraya (yaklaşık 460 milyon dolar) denk geliyor. Bankadan KAP'a yapılan açıklamada, ayrıca, Alternatif Finansal Kiralama'daki yüzde 95.82'deki hissenin CBQ'ya satışı konusunda da anlaşıldığı kaydedildi. Alternatif Finansal Kiralama'da yüzde 95.82 hissesinin satın alınması işlem değeri de aynı yöntemle 1.8 katı olarak saptanacak. Açıklamaya göre, gerekli izinlerin alınmasının ardından pay devirleri tamamlandığında, Çelik Motor, Anadolu Motor, Efpa ve Özilhan Sınai'nin Abank'taki hisselerinin tamamı CBQ'ya satılmış olacak. AEH ise Abank sermayesi içerisinde 105 milyon liralık pay ile yüzde 25 oranında ortak olarak kalmaya devam edecek. Öcalan’dan PKK’ya İmralı'da hükümlü bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan, PKK'ya yaptığı çağrıda silahların çekilme çağrısı... susmasını, siyasetin öne çıkmasını ve örgütün silahlı güçlerinin sınır dışına çekilmesini istedi. Diyarbakır'daki Nevruz Bayramı kutlamaları kapsamında Kürtçesi BDP Milletvekili Pervin Buldan, Türkçesi ise BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder tarafından okunan açıklamasında Öcalan, "Artık silahlar sussun, siyaset öne çıksın. Silahlı güçlerimiz sınır dışına çekilsin; bu bir son değil yeni bir dönemin başlangıcıdır" dedi. Açıklamasında "Bugün silahlı direniş sürecinden demokratik siyaset sürecine kapı açılıyor" diyen Öcalan, "Silahlı unsurlarımızın sınır ötesine çekilme aşamasına gelinmiştir... Bizi bölmek isteyenlere karşı bütünleşeceğiz, bizi ayrıştırmak isteyenlere inat birleşeceğiz" dedi. Öcalan açıklamasında, yeni mücadelenin zemininin demokratik siyaset olduğunu da vurguladı. DÜNYA’DA BU HAFTA ABD ekonomisinde gelişmeler... ABD Merkez Bankası (Fed) son dönemde ekonomide gözlenen iyileşmeye rağmen etkin destek politikalarının devam ettirileceğini açıkladı. Fed ülkede hâlâ yüksek seviyede süren işsizlik oranı, mali anlaşmazlıklar ve dış kaynaklı risklere dikkat çekti. Fed'in iki günlük Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından yapılan açıklamada, aylık 85 milyar dolar tutarındaki varlık alımlarına devam edileceği belirtildi. FOMC, ABD ekonomisine ilişkin göstergelerin iyileştiğini kabul etse de Fed Başkanı Ben Bernanke sıkıntılı istihdam pazarında henüz anlamlı değişiklikler görmediğini söyledi. Bernanke sıkı mali politikanın, merkez bankasının bu kadar etkin politika yürütmesinin nedenlerinden biri olduğunu ifade etti. Ekonominin güçlenmesine bağlı olarak tahvil alımlarının hızının yavaşlatılabileceğini belirten Bernanke, ancak bunun sadece istihdam pazarının sürdürülebilir iyileşme göstermesi durumunda yapılabileceğini ifade etti. Bernanke tahvil alımlarının maliyetleriyle ilgili olarak da, "Bu maliyetler yönetilebilir olmaya devam ediyor, ancak biz izlemeye devam edeceğiz. Varlık alımlarının büyüklüğü, hızı ve kompozisyonunu belirlerken onları uygun bir biçimde dikkate alacağız" şeklinde konuştu. Faizleri 2008 sonundan beri sıfıra yakın seviyede tutan Fed tüketim, yatırımlar ve işe alımları desteklemek için 2.5 trilyon doların üzerinde tahvil alımı gerçekleştirdi. Ekonomideki iyileşme işaretlerine dikkat çekilen, ancak Washington'da izlenen sıkı mali politikadan kaynaklanan sıkıntıların da altı çizilen Fed açıklamasında, "Komite ekonomik görünüme ilişkin aşağı yönlü riskler görmeye devam ediyor" denildi. Fed yetkilileri ayrıca, Aralık'ta yüzde 2.3-3.0 aralığında açıklanan ABD ekonomisi büyüme beklentisini yüzde 2.3-2.8 aralığına düşürdüler. Şubat'ta yüzde 7.7 seviyesinde açıklanan işsizlik oranının ise yılın son çeyreğinde ortalama yüzde 7.3-7.5 dolayında yer alması bekleniyor. Fed yetkilileri işsizlik oranının, merkez 2 bankasının faiz oranını değiştirmek için hedef olarak koyduğu seviyeye 2015 yılında gelmesini beklerken, bu yıl istihdam piyasasında daha hızlı bir gelişme beklediklerini söylediler. ABD merkez bankası yetkilileri işsizlik oranının 2014 yılının son çeyreğinde yüzde 6.7 veya yüzde 7 ortalama tutturacağı tahmininde bulunurken, bu oranın 2015 yılında yüzde 6 ve yüzde 6.5 arasında olacağını dile getirdiler. Benzer bir şekilde 19 Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) üyesinin 13'ü faiz oranlarındaki ilk artışın 2015 yılında gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini belirttiler. Geri kalan üyelerden 4 tanesi 2014 yılında faiz oranının değiştirileceği tahmininde bulunurken, bu rakam Aralık ayında 3 olmuştu. Yetkililerden 11 tanesi 2015 yılı sonuna doğru gösterge faiz oranının yüzde 1 veya altında olacağı tahminini yaparken, bu rakam Aralık ayında 12 olmuştu ABD'de Senato, Washington hükümetinin önümüzdeki hafta kısmi olarak kapanmasını önleyecek tüzüğü geçirerek, 2 büyük siyasi partinin federal harcamalarda ender görülür bir şekilde bir konu üzerinde anlaşılabildiğini ortaya koydu. ABD Senatosu, Temsilciler Meclisi'nin 30 Eylül'e kadar ülkedeki resmi kurumları açık tutacak önlemi 73'e 26 oy ile kabul etti. Yönetim birimlerini fonlayan mevcut yasanın süresi 27 Mart'ta dolacak ve Kongre'de anlaşma sağlanılamazsa ajanslar parasız kalacak. Temsilciler Meclisi Tasarruf Birimi Başkanı Hal Rogers, her iki partinin liderlerinin hükümetin kapanmasını önlemek istediğini belirtti. Senato Tasarruf Komitesi Başkanı Barbara Mikulski ise, bir konuda iki partinin de anlaştığını göstermek açısından iyi bir hamle olduğunu söyledi. ABD'de yeni konut inşaatları Şubat'ta 917,000 adet ile beklentiler seviyesinde, inşaat ruhsatları ise 946,000 adet ile beklentilerin üzerinde açıklandı. Şubat'ta yeni konut inşaatlarının 915,000, ruhsat sayısının 925,000 olması tahmin ediliyordu. Daha önce Ocak'ta 890,000 adet olarak açıklanan yeni konut inşaatları 910,000'e revize edilirken, 904,000 olarak açıklanan inşaat ruhsatlarında revizyon yapılmadı. ABD'nin Philadelphia Fed endeksi Mart'ta daralma beklentilerinin aksine 2 değerini alarak bölgede imalat sektörünün büyüdüğüne işaret etti. Şubat'ta eksi 12.5 değerini alan endeksin eksi 2'ye yükselmesi bekleniyordu. Ayın açıklanan ilk üretim faaliyeti verilerinden olan Philadelphia Fed endeksinin artı bir değer alması doğu Pennsylvania, güney New Jersey ve Delaware'den oluşan bölgede üretim faaliyetinin arttığı anlamına geliyor. ABD'de ikinci el konut satışları Şubat'ta yıllık bazda 4.98 milyon adete yükselerek beklentilere paralel açıklandı. kinci el konut satışlarının 5 milyon adet olması bekleniyordu. Daha önce 4.94 milyon adet olduğu açıklanan Ocak ayı satışları 4.92 milyona revize edildi. ABD'de işsizlik maaşı başvuruları 16 Mart'ta sona eren haftada 336,000'e yükselerek beklentilerin altında açıklandı. ABD Çalışma Bakanlığı tarafından açıklanan işsizlik maaşı başvurularının 342,000 olarak açıklanması bekleniyordu. Bir önceki hafta için 332,000 olarak açıklanan işsizlik maaşı başvuruları 334,000'e revize edildi. AB ekonomilerinde AB: gelişmeler... Euro bölgesi maliye bakanları, geçen Cumartesi günü Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni iflastan kurtarmak için 10 milyar euroluk bir kurtarma planı üzerinde anlaşmaya vardı. Bu programa göre Güney Kıbrıs, borcunun gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranını 2020 yılında yüzde 100'e düşürebilecek. Finansal yardım paketinin ana hatları aşağıdaki gibi. 3 Rum Yönetimi'nden bir kerelik olmak üzere bankalardaki hesapların 100,000 euro üstündekilerden yüzde 9.9, daha düşük mevduatlardan yüzde 6.75 oranında vergi kesmesi ve bu uygulamaya 19 Mart tarihinden başlaması isteniyor. Mevduat sahiplerinin kayıplarını telafi etmek için bankalardan hisse verilmesi mümkün ancak buna Güney Kıbrıs kendisi karar verecek. Mevduattan elde edilen faiz gelirinden de yüzde 20 ila 30 arasında vergi kesilecek. Sermayesi güçlendirilmesi gereken Güney Kıbrıs bankalarındaki küçük hissedarlar paralarını kaybedecek ki bu miktar 1.4 milyar euro olarak hesaplanıyor. Ancak 200 milyon euro kadar tahvile sahip olan büyük hissedarlar zarar görmeyecek. Rum Yönetimi nominal kurumlar vergisini 2.5 baz puan artırarak yüzde 12.5'a çıkaracak. Bu yolla yılda 200 milyon euro gelir elde edilebilir. Uluslararası Para Fonu'nun da kurtarma paketine katkı yapması bekleniyor ancak bunun miktarı henüz belirlenmedi. Rusya programın finansmanına, Güney Kıbrıs'a verdiği 2.5 milyar euroluk yardımın süresini beş yıl uzatmayla 2021'e çekerek ve halen yüzde 4.5 olan faiz oranını düşürerek katkıda bulunacak. Rum Yönetimi telekom şirketini, elektrik şirketini ve limanlar idaresini özelleştirmek zorunda kalabilir. Kaynaklara göre özelleştirmelerden 1.4 milyar euroluk gelir katkısı gelebilir. Güney Kıbrıs bankacılık sektörünü küçülterek 2018 yılına kadar AB ortalamasına indirmek zorunda. Güney Kıbrıs'ın bankacılık sektörü, ekonominin sekiz katı büyüklüğünde. AB'de ise bu oran 3.5 kat. Avrupa Merkez Bankası (ECB), Güney Kıbrıs Merkez Bankası'nın ülkedeki bankalara nakit desteği verdiği Acil Likidite Desteği (ELA) imkanının Pazartesi gününe kadar devam etmesine izin verdi. Güney Kıbrıs'ın devlet tahvilleri sahip oldukları düşük kredi notu nedeniyle ECB'nin bankalara likidite sağladığı operasyonlarda kullanılamadığı için ülkedeki bankalar sadece merkez bankasından nakit alabiliyorlar. Euro bölgesi üyesi bir ülkenin merkez bankasının ELA imkanını kullanmasına ECB'nin yönetim kurulu karar veriyor. ECB'nin yönetim kurulu tarafından alınan kararda, "25 Mart 2013'ten sonra ELA, ancak programı kullanan bankaların borç ödeme gücünü garanti altına alacak bir AB/IMF programı olması halinde devreye sokulabilir" denildi. İrlanda ve Portekiz'in kemer sıkma programlarına bağlılıklarını desteklediklerini gösteren Euro Bölgesi Maliye Bakanları, iki ülkenin kurtarma kredilerinin vadesini iki yıl uzatarak, bütçe şartlarını gevşetti. Avrupalı maliye bakanları, detayların Euro Bölgesi'ndeki kurtama paketlerini denetleyen Troyka Heyeti ve Avrupa Finansal İstikrar Mekanizması'nca çalışılacağını söyledi. İrlanda ve Portekiz, yükselen borçlanma maliyetlerinin 2010 ve 2011'de iki ülkenin piyasa girişlerini engellemesinin ardından yeniden tahvil piyasalarına dönmeye çalışıyor. İrlanda bu hafta kurtarma yardımı almasından bu yana ilk kez 10 yıllık tahvil sattı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's İspanya, İtalya, Portekiz ve Fransa'da işsizlerin kemer sıkma önlemlerine giderek daha çok karşı çıkmaları nedeniyle, gerekli reformların sürdürülememesi riskinin yüksek olduğu görüşünü belirtti. S&P'nin Almanya'daki biriminin başında bulunan Torsten Hinrichs, İspanya ve Portekiz'de halkın tasarruf tedbirlerine katlanmaya razı olduklarını, ancak bunun sonsuza kadar devam edemeyeceğini belirtti. Hinrichs, İtalya'da da yeni kurulacak hükümetin büyümeyi güçlendirmek için hâlâ gerekli olan reformları yapacak güçte olamayabileceğine dikkat çekti. 4 Euro bölgesinde açıklanan Mart ayı imalat ve hizmetler PMI öncü verileri beklentilerin altında kaldı ve Şubat ayına göre geriledi. Markit'in hazırladığı euro bölgesi imalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Mart'ta 46.6 seviyesinde açıklandı. Endeks Şubat'ta nihai 47.9 değerini almıştı. Euro bölgesi imalat PMI endeksinin Mart'ta 48.2 seviyesinde açıklanması bekleniyordu. Yine Markit'in hazırladığı euro bölgesi hizmetler PMI, Mart'ta beklentilerin altında 46.5 değerini aldı. Şubat'ta 47.9 seviyesinde açıklanan hizmetler PMI'ın Mart'ta 48.2 seviyesinde geleceği tahmin ediliyordu. Almanya: Alman yatırımcılarının ülke ekonomisinin görünümüne ilişkin eğilimlerini gösteren ZEW endeksi, Mart'ta 48.5'e yükselerek beklentileri aştı. Endeksin Mart'ta 48 değerini alması bekleniyordu. Eğilim endeksi Şubat'ta 48.2 değerini almıştı. Almanya'da Mart'ta imalat ve hizmetler PMI öncü verileri beklentilerin altında değerler aldı. Markit'in hazırladığı Almanya imalat sanayi satın alma yöneticileri (PMI) öncü endeksi Mart'ta beklentilerin altında 48.9 olarak açıklandı. Şubat'ta 50.3 nihai değerini alan imalat sanayi PMI endeksinin Mart'ta 50.5 olarak açıklanması bekleniyordu. Markit'in hazırladığı Almanya hizmetler PMI öncü endeksi Mart'ta yine beklentilerin altında 51.6 olarak açıklandı. Şubat'ta nihai 54.7 seviyesinde açıklanan endeksin Mart'ta da 55 değerini alacağı düşünülüyordu. Ifo'nun verilerine göre, Alman iş dünyası eğilim endeksi Mart'ta 106.7'ye gerileyerek beklentilerin altında bir değer aldı. İş dünyası eğilim endeksinin Mart'ta 107.6 değerini alması bekleniyordu. İngiltere: İngiltere Maliye Bakanı George Osborne, merkez bankasına (BOE) ekonominin hız kazanmasına katkı sağlamak için daha fazla adım atması çağrısında bulundu. Bütçenin sunumu sırasında parlamentoda konuşan Osborne 2013 ve 2014'e ilişkin büyüme beklentilerinin düşürüldüğünü de açıkladı. Osborne İngiltere ekonomisinin bu yıl sadece yüzde 0.6 büyümesinin beklendiğini söyledi. Bu beklenti üç ay önce açıklanan tahminin yarısına denk geliyor. İngiltere'de büyümenin 2014'te ise yüzde 1.8'e yükselmesi bekleniyor. Osborne tasarruf tedbirlerinin devam ettirileceğini de belirtti. Osborne, Merkez Bankası'nın enflasyon hedefinin yüzde 2 seviyesinde kalacağını, ancak bunun yeterli olmadığını ifade etti. İngiliz politika yapıcıların çoğunluğunun daha fazla tahvil alımının, merkez bankasının kredibilitesini azaltabileceğini ve sterlini zayıflatabileceğini söylemesiyle İngiltere Merkez Bankası Mervyn King, teşvikleri artırma mücadelesinde ikinci yenilgisini aldı. İngiltere Merkez Bankası'nın 6-7 Mart tarihli toplantısının tutanaklarına göre Para Politikası Komitesi (MPC) tahvil alım programını 375 milyar sterlinde bırakılması için 6'ya 3 oy kullandı. King, David Miles ve Paul Fisher, tahvil alımlarının 25 milyar sterlin artırılmasını istiyordu. MPC'nin çoğunluğu enflasyonun merkez bankasının yüzde 2 hedefinin üzerinde seyretmesinden ötürü daha fazla teşviğin enflasyon beklentilerini yukarı tırmandırabileceğini savundu. MPC yetkilileri ayrıca orta vadede düşük enflasyonun korunması bağlılığının yetersiz olduğu şeklinde yorumlanması hâlinde tahvil alımlarının sterlinin gerekçesiz değer kaybına neden olabileceğini söyledi. İngiltere Merkez Bankası, sterlinin, ekonomide yeniden dengelemenin gerekmesi ya da güvenli varlıklara kaçış gibi riskleri yansıtan zayıflığından kaynaklanan enflasyon üzerindeki ilk tur etkisini desteklemeyi uygun bulmaya devam ettiklerini söyledi. Ancak banka, kurdaki hareketlerin para politikasının 5 aşırı esnek olduğu ya da fiyat istikrarı hedefinden çok uzaklaşıldığı algısına neden olması hâlinde durumun değişebileceğini not düştü. İngiltere'de perakende satışlar Şubat'ta yüzde 2.1 ile beklentilerin üzerinde arttı. Perakende satışların Şubat'ta yüzde 0.5 artması bekleniyordu. Ocak'ta yüzde 0.6 olarak açıklanan perakende satışlardaki düşüş yüzde 0.7'ye revize edildi. İtalya: İtalya'da Beppe Grillo liderliğindeki 5-Yıldız Hareketi'nden bir yetkili, Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano'dan hükümeti kurmak için talepte bulunduklarını söyledi. Yetkili, hükümet programında euro bölgesi üyeliği konusunda referandum yapılmasını isteyeceklerini de bildirdi. Grillo ise partisinin, 5-Yıldız Hareketi'nin liderlik etmeyeceği hiçbir hükümete güvenoyu desteği vermeyeceğini söyledi. Eski Başbakan Silvio Berlusconi de, yeni bir hükümet kurulabilmesi için tek seçeneğin, kendi merkez sağ bloğu ile Pier Luigi Bersani liderliğindeki merkez sol arasında oluşturulacak bir koalisyon olacağını söyledi. Parlamentonun alt kanadında çoğunluğu bulunan, ancak bunu Senato'da sağlayamayan Bersani tek başına iktidara gelebilecek güce sahip değil. Ancak Bersani, Berlusconi ile ittifak yönünde gelen teklifleri defalarca geri çevirmişti. Napolitano, İtalya'da geçen ay yapılan seçimlerin ardından siyasi parti liderleriyle hükümet kurma görüşmelerine bu hafta başlamıştı. İspanya: İspanya 3, 5 ve 10 yıl vadeli tahvil ihracıyla 4.5 milyar euro borçlanırken 3 ve 10 yıllık borçlanma maliyetleri düşüş kaydetti. İspanya'nın 1.16 milyar euro borçlandığı 2015 vadeli tahvil ihalesinde oluşan ortalama getiri bir önceki ihalede oluşan yüzde 2.54 düzeyinden yüzde 2.275'e gerildi. İspanya'nın 1 milyar euro borçlandığı 2018 vadeli tahvil ihalesinde ortalama getiri yüzde 3.557 ile bir önceki ihalede oluşan yüzde 3.572'ye yakın düzeyde oluşurken, 10 yıl vadeli tahvil ihalesinde oluşan getiri yüzde 4.917'den yüzde 4.898'e geriledi. Macaristan: Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's Macaristan'ın kredi notu görünümünü 'durağan'dan 'negatif'e düşürdü. S&P görünümün aşağı çekilmesinde, Avrupa Birliği'ndeki bazı politikacılar ve ABD tarafından anti-demokratik olarak nitelendirilen bazı kurumsal değişikliklerin etkili olduğunu da belirtti. S&P, Macaristan merkez bankası yönetimindeki kapsamlı değişikliklerin ve yapılan anayasal düzenlemelerin, hükümetin finansman maliyetlerinde artışa ve zaten yatırım yapılabilir seviyenin altında yer alan kredi notunda düşüşe neden olabileceği uyarısında bulundu. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi: Güney Kıbrıs Rum Yönetimi parlamentosu bu hafta yaptığı oylamada, banka mevduatlarından AB yardımı karşılığında vergi kesilmesi önerisini tek bir kabul oyu çıkmadan reddetti. Euro bölgesi krizinden etkilenen Rum Yönetimi'ni kurtarmak için sürdürülen uluslararası çabalar, bu gelişmeyle dağılmış oldu. Rum parlamentosunun kararı 17 üyeli euro bölgesinde şok etkisi yaparken, blokun diğer üyeleri finans krizinin yeniden yayılacağı korkusunu taşıyor. Son üç yılda AB'den yardım isteyen Yunanistan, Portekiz, İrlanda, İspanya ve İtalya parlamentoları, yardım karşılığında istenen tasarruf önlemlerini kabul etmişlerdi. Oylamada iktidar partisi çekimser kalırken, geri kalan 36 milletvekilinin tümü hayır oyu kullandı. Euro bölgesi ülkeleri, Güney Kıbrıs'ta banka mevduatı sahiplerinin, küçük mudiler de dahil olmak üzere, kurtarma operasyonunun maliyetine katılmalarını istermiş, aksi halde vereceği 10 milyar euroluk yardımı geri çekeceğini açıklamıştı. Avrupa Merkez Bankası (ECB) de Rum bankalarına 6 acil kredi yardımını kesebileceğini bildirmişti. Avrupa Birliği, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne uluslararası kurtarma yardımı karşılığında istenen gereken miktarı sağlaması için Pazartesi gününe kadar süre tanıdı. Aksi halde finansal sistemi çökebilecek olan Rum Yönetimi euro bölgesinden de çıkmak zorunda kalacak. En kötü duruma hazırlıklı olmak için Rum hükümeti de sermaye denetimi yetkisi almak için girişimde bulundu. Hükümet, bu hafta kapalı kalan bankalar gelecek hafta açıldığında, eğer bir anlaşma yapılmamışsa, yaşanacak para kaçışını önlemek istiyor. Milletvekilleri bugün parlamentoda yapılacak toplantıda hükümetin önerdiği kriz önlemlerini görüşecekler. Ancak Avrupa Birliği'nin önerdiği gibi 10 milyar euroluk AB/Uluslararası Para Fonu (IMF) kurtarma yardımı karşılığında hükümetin sağlaması istenen 5.8 milyar euronun, bu gibi önlemlerle elde edilmesi olası görülmüyor. Avrupa Merkez Bankası (ECB), anlaşma olmazsa Pazartesi gününden itibaren Güney Kıbrıs bankalarına nakit desteğini keseceğini açıklamıştı. Üst düzeyli bir AB yetkilisi, euro bölgesinin, genel AB ekonomisine zarar gelmesi yerine, Güney Kıbrıs'ın ortak para bloğundan çıkmasını tercih edeceğini söyledi. Bu arada Rusya'dan alınan kredinin koşullarını iyileştirmek ve yeni bir finansman paketi oluşturmak amacıyla Rusya'da iki gündür görüşmeler yapan Maliye Bakanı Michael Sarris'in başarısız olduğu ve Lefkoşa'ya döneceği bildirildi. Görüşmelerde Rumların daha önce Rusya'dan aldığı 2.5 milyar euroluk kredinin vade ve faiz koşullarının iyileştirilmesi konusunda bile uzlaşmaya varılamadığı belirtiliyor. Rum hükümeti, uluslararası kreditörleri tatmin etmek için parlamentodan bir "dayanışma fonu" oluşturulması için yetki istedi. Gelecekte sağlanması beklenen doğalgaz gelirleri de dahil olmak üzere kamu varlıklarının yer alacağı bu fon, acil tahvil ihracı için temel oluşturacak. Hükümetin aynı zamanda bankalara sermaye kontrolu uygulamak için yetki almak istemesi ise Güney Kıbrıs'ın beş yıl önce euro bölgesine katılmasından bu yana hiç başvurulmamış bir yöntem. Brüksel'de üst düzeyli bir AB yetkilisi, ECB desteğinin kesilmesiyle Güney Kıbrıs'ın en büyük bankalarının kapanacağını böylece korunmaya çalışılan büyük mevduatların silineceğini ve muhtemelen eurodan çıkış gerekeceğini söyledi. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, G.Kıbrıs bankalarının Yunanistan'daki birimlerinin ayrılması konusunda Yunanistan ile anlaşma sağlandığı belirtildi. Bankacılar ve hükümet yetkilileri daha önce yaptıkları açıklamada en az iki büyük Yunan bankasının bu birimlerle ilgilendiklerini belirtmişlerdi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's, Güney Kıbrıs'ın kredi notunu CCC+'dan CCC'ye düşürerek yatırım yapılamayan seviyenin iyice altlarına çekmiş oldu. Diğer ekonomilerde Japonya: gelişmeler... Japonya Merkez Bankası'nın (BOJ) kısa süre önce göreve gelen yeni başkanı Haruhiko Kuroda düzenlediği basın toplantısında BOJ’un sağladığı parasal desteği hem aldığı varlıkların hacmi bakımından hem de hedeflediği varlık tipi bakımından artırması gerektiğini söyledi. BOJ'un yüzde 2'lik enflasyon hedefini iki yıl içinde yakalamak için çalışacaklarını söyleyen Kuroda, bu hedefin tutturulabilmesi için daha etkili gevşemeye ihtiyaç duyulmakta olduğunu belirtti. Japonya'da dış ticaret, ihracatın Şubat'ta düşmesiyle son 30 yılın en uzun süreli açık dönemini kaydetti. Maliye bakanlığının verilerine göre Japonya'da ihracat Şubat'ta yıllık bazda yüzde 2.9 düştü. İthalat ise yüzde 11.9 arttı. Japonya Şubat'ta 777.5 milyar yen dış ticaret açığı verdi. Petrol ve likit doğalgaz ihtalatı, Japonya'nın toplam ithalatına Ekim 2011'den bu yana en büyük artışını 7 kaydettirdi. Japonya Şubat'ta sekizinci. kez dış ticaret açığı vererek 1980'den bu yana en uzun süreli ticaret açığına işaret etti. Çin: Çin'in büyük imalat sektörü, ay takvimine göre bu yıl Şubat'a rastlayan yeni yıl tatili nedeniyle görülen gerilemenin ardından Mart'ta yeniden hız kazandı. Çin'de açıklanan öncü veriye göre, Şubat'ta 50.4 seviyesinde yer alan HSBC PMI Mart'ta 51.7'ye yükseldi. Ancak yine de yılın başında 52.3 ile görülen iki yılın en yüksek seviyesinin altında kalmayı sürdürdü. Çin'de doğrudan yabancı yatırımlar 9 aydır ilk kez artış kaydederek, ülkedeki güven ve büyümenin sıçramayı sürdüreceği iyimserliğini destekledi. Ticaret Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, ülkeye giren yatırımlar yıllık bazda yüzde 6.3 artışla 8.21 milyar dolara, finans dışındaki sınır dışı yatırımlar da yılın ilk iki ayında yüzde 147 yükselerek 18.4 milyar dolara çıktı. Çin'in görevine yeni başlayan başbakanı Li, yüzde 7.5 büyüme hedefine ulaşmak için ekonomiyi hükümet denetiminden kurtararak, daha piyasa odaklı hâle getireceğini söyledi. Pekin hükümeti 5 Mart'ta finansal dışı doğrudan yabancı yatırımların bu yıl yüzde 1.2 artışla 113 milyar dolara ulaşacağını öngördü. Ülkeye giren doğrudan yabancı yatırımlar 2012'de yüzde 3.7 azalarak 111.7 milyar dolara geriledi. Hindistan: Hindistan Merkez Bankası, yatırımları artırmak ve son 10 yılın en zayıf büyümesini gösteren ekonomiyi desteklemek için bu yıl ikinci kez faiz indirimine gitti. Ancak Banka, ilave parasal gevşeme potansiyelinin sınırlı olduğunu kaydetti. Hindistan Merkez bankası Başkanı Duvvuri Subbarao, politika faizi olan repo oranını yüzde 7.75'ten yüzde 7.50'ye çekti. Hindistan Maliye Bakanı Palaniappan Chidambaram, geçen hafta, fiyat baskılarını gidermeye yardımcı olmak için, bütçenin son altı yılın en düşük açığını hedeflemesinin ardından, daha ucuz borçlanma maliyetleri çağrısında bulunmuştu. Hindistan 2013 yılında faiz indirimine giden tek büyük ekonomi. Hindistan merkez bankası, faiz kararı sonrası yaptığı açıklamada, "Politika duruşu halen büyümeye yönelik riskler üzerinde odaklanıyor, ancak ilave parasal genişleme oldukça sınırlı kalmaya devam ediyor" değerlendirmesinde bulundu. BU HAFTA PİYASALAR Kur G.Kıbrıs; faiz Hafta başında Güney Kıbrıs'a yardım planı kapsamında mevduata getirilmesi planlanan Hazine ihalelerinin vergi nedeniyle tüm küresel piyasalarda görünüm bozulurken, riskten kaçışın artmasıyla etkisiyle yükseldi... yurtiçinde de kur ve faiz yükseldi. Dolar/TL paritesi 1.81’in üzerine çıkarken, gösterge tahvilde bileşik faiz bir süredir devam eden yükseliş eğiliminin ardından Hazine ihalesinde getirilerin beklentilerin üzerinde çıkması sonrası Ocak ortasından beri en yüksek olan %6 bileşik seviyesinin üzerine çıktı. Hazine haftanın ilk iki günü düzenlediği ihalelerle Mart ayı borçlanma programını tamamlarken yabancı ilgisinin düşük kaldığı ihalelerin ardından ikincil piyasada faizler yükseldi. Güney Kıbrıs'ta parlamentonun önerilen yardımın koşullarını kabul etmemesinin ardından küresel riskten kaçışla dolar/TL Eylül 2012'den bu yana en yüksek seviyeye yükseldi. Dolar/TL paritesi euro/dolar’daki gerilemenin de etkisiyle 1.82’nin üzerine yükseldi. Gösterge tahvilin bileşik faizi ise %6.15’in üzerine çıktı. Fed toplantısından sonra kurda önemli bir değişim gözlenmedi. Faizde ise yukarı yönlü eğilim devam etti. Sepet bazında TL 2.08’in 8 üzerinde seyretti. Perşembe günü ise İmralı'da hükümlü bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan'ın PKK'ya silahların susması ve örgütün silahlı güçlerinin sınır dışına çekilmesi çağrısı yapmasının barış sürecini hızlandıracağı ve bunun ekonomiye orta ve uzun vadede olumlu yansıyacağı beklentisiyle kur ve faiz hafif geriledi. Haftanın son gününde piyasalarda Güney Kıbrıs'a ilişkin gelişmeler izlenmeye devam ederken; kur ve faizde önümüzdeki hafta yapılacak PPK toplantısı öncesi sakin bir seyir vardı. Tahvil/bono piyasası gösterge faiz oranları (07.01.15 tahvili, % bileşik) % 25 23 21 19 17 15 13 11 9 7 26.10.2005 23.12.2005 23.02.2006 20.04.2006 16.06.2006 11.08.2006 09.10.2006 07.12.2006 06.02.2007 03.04.2007 31.05.2007 26.07.2007 21.09.2007 20.11.2007 18.01.2008 14.03.2008 12.05.2008 08.07.2008 02.09.2008 03.11.2008 05.01.2009 02.03.2009 28.04.2009 25.06.2009 20.08.2009 19.10.2009 17.12.2009 11.02.2010 06.04.2010 03.06.2010 28.07.2010 27.09.2010 29.11.2010 24.01.2011 21.03.2011 13.05.2011 08.07.2011 07.09.2011 02.11.2011 02.01.2012 27.02.2012 24.04.2012 20.06.2012 15.08.2012 15.10.2012 13.12.2012 08.02.2013 5 Öte yandan, Hazine'nin 14 Şubat 2018 itfalı, sabit kuponlu, 6 ayda bir yüzde 3.15 kupon ödemeli tahvili yeniden ihracında bileşik faiz yüzde 6.54 ile beklentilerin üzerinde oluşurken 11 Mart 2020 itfalı değişken faizli altı ayda bir kupon ödemeli tahvilin ilk ihracında ise fiyat 98.210 TL ile 98.550 TL olan beklentilerin altında kaldı. Sabit kuponlu tahvilde net satış 687.8 milyon TL, nominal teklif 2,192.9 milyon TL olurken; FRN'de net satış 972.3 milyon TL, nominal teklif 4,278.7 milyon TL olarak gerçekleşti. Hazine'nin 7 Ocak 2015 itfalı, sabit kuponlu, altı ayda bir yüzde 3.25 kupon ödemeli gösterge tahvili yeniden ihracında ise bileşik faiz yüzde 6.17; 8 Mart 2023 itfalı 10 yıl vadeli, altı ayda bir yüzde 3.55 kupon ödemeli sabit kuponlu tahvili ilk ihracında bileşik faiz yüzde 7.23 oldu. Her iki ihalede de faizler beklentilerin üzerinde oluştu. Gösterge tahvilin yeniden ihracında net satış 1,200.5 milyon TL olurken, nominal teklif 1,609.3 milyon TL olarak gerçekleşti. Sabit kuponlu 10 yıllık tahvilde net satış 1,671 milyon TL, nominal teklif 3,208.3 milyon TL oldu. Böylece Hazine bu hafta düzenlediği iki ihale ile Mart ayı borçlanma programını tamamlarken yabancı ilgisinin düşük kaldığı ihalelerin ardından ikincil piyasada faizler yükseldi. Hazine bu haftaki ihalelerle birlikte Mart ayında 8,203 milyon TL'si piyasadan 1,495 milyon TL'si kamudan 9,698 milyon TL borçlandı. Hazine Mart ayında toplam 11.4 milyar TL'lik iç borç servisine karşılık 7.9 milyar TL'si piyasadan toplam 10 milyar TL'lik iç borçlanma yapmayı planlıyordu. Sonuçta 15 Mart’ta Merkez Bankası gösterge kuruyla 1.8117 olan dolar/TL paritesi, Cuma günü itibariyle 1.8207 TL’ye çıktı; 2.3651 TL düzeyinde olan euro/TL paritesi 2.3553 TL’e indi. 15 Mart’ta %5.93 olan gösterge bononun ortalama bileşik faizi ise bu haftanın son günü %6.20 oldu. Döviz, petrol altın fiyatları... ve Döviz: Euro Güney Kıbrıs'a yardım planının mevduat sahiplerinin vergilendirilmesi gibi başka ülkelerde de bankalardan para kaçışına yol açabilecek kadar tehlikeli bulunan bir koşulu da içerdiğine ilişkin haberlerin ardından hafta başında geriledi, Japon yeni ise değer kazandı. Euro dolar karşısında 1.29’un altına indi. Dolar/yen paritesi ise hafta başında 95.5 seviyesindeydi. Euro hafta içinde Güney Kıbrıs'ta parlamentonun önerilen yardımın koşullarını kabul etmemesinin ardından son dört ayın en düşüğüne yakın seviyede işlem gördü. Euro/dolar paritesi 1.2875’e geriledi. Japon yeni, merkez bankasının (BOJ) yeni başkanı Haruhiko Kuroda'nın 3-4 Nisan'daki planlı toplantı öncesinde acil bir toplantı ihtimalinden söz etmemesinin ardından yatay işlem gördü ve dolar/yen paritesi 9 95 civarında seyretti. Fed’in para politikası toplantısından çıkan sonuçlar döviz piyasasını fazla etkilemedi. Euro ise İspanya'nın talebin yüksek olduğu ve borçlanma maliyetinin düştüğü tahvil ihalesinden destek buldu. İspanya ihalesi, yatırımcıların Güney Kıbrıs'taki sorunların euro bölgesine yayılmasını beklemediklerine işaret etti; euro/dolar paritesi tekrar 1.29’un üzerine çıktı. Haftanın son gününde euro yatay seyrederken; yen dolara karşı değer kazandı. G.Kıbrıs bankalarının Yunanistan'daki birimlerinin ayrılması konusunda Yunanistan ile anlaşma sağlandığı haberi euroya biraz değer kazandırdı. Japonya Merkez Bankası'nın yeni başkanı Haruhiko Kuroda'nın yeni teşvik önlemleri açıklamamasının ardından yen, dolar ve euroya karşı değer kazandı. Cuma günü itibariyle Euro/dolar paritesi 1.2945; Dolar/yen paritesi 94.95 düzeyindedir. Petrol: Brent ham petrolünün varil fiyatı, Güney Kıbrıs'a sağlanacak yardımın alışılmışın dışında koşullar içermesiyle hafta başında düşerek 109 dolar seviyesinin altına geriledi. ABD hafif ham petrolü de 92 dolar düzeyindeydi. Hafta içinde Brent ham petrolünün varil fiyatı Güney Kıbrıs’taki krizin sürmesiyle 108 doların altına geriledi. Çin'de açıklanan güçlü PMI verisinin yakıt talebi görünümünde iyileşmeye işaret etmesi ise petrol fiyatlarını biraz destekledi. ABD'nin ham petrol stoklarında ise dokuz haftadır ilk kez düşüş gözlendi. Fed toplantısının piyasalara fazla etkisi olmadı. Haftanın son gününde ise Brent petrolünün varil fiyatı 107 dolar düzeyinden seyrederken; ABD ham petrolü 93 doların üzerindeydi. Cuma günü itibariyle Brent ham petrolünün varili 107.60 dolar düzeyinde; ABD hafif ham petrolünün varili 93.10 dolar düzeyinde seyretmektedir. Altın: Altın hafta başında Güney Kıbrıs'a ilişkin radikal yardım planının içerdiği euro bölgesine ilişikin riskler içermesi üzerine yatırımcıların güvenlik arayışına girmeleriyle iki haftadan uzun süredir ilk kez 1600 doların üzerine yükseldi. Euro bölgesinin yardım önerisi euroya değer kaybettirirken doların yükselmesine neden oldu. Altın Güney Kıbrıs parlamentosunun mali yardımın koşullarını geri çevirmesiyle endişelerin artmasına bağlı olarak hafta içinde 1615 dolara yaklaştı. Altın fiyatı haftanın son gününde de Güney Kıbrıs'taki duruma ilişkin kaygılarla gelen güvenli liman alımlarının sağladığı destekle 3.5 haftanın en yükseğine yakın seviyede işlem gördü, daha sonra bir miktar geriledi. Cuma günü itibariyle altının spot fiyatı ons başına 1608 dolar civarındadır. DÖVİZ KURLARINDAKİ GELİŞMELER (1) 31.12.12 ABD doları/TL* Euro/TL* Döviz Sepeti ** Euro-dolar paritesi (2) 28.02.13 (3) 22.03.13 1,8207 2,3553 2,0880 (2)/(1) % değişim 0,7 0,2 0,4 (2)/(1) reel % değişim -1,2 -1,8 -1,5 (3)/(2) % değişim 1,2 -0,2 0,4 1,7862 2,3565 2,0714 1,7988 2,3603 2,0796 1,3193 1,3122 1,2936 -0,5 - -1,4 * TCMB döviz satış kuru. ** 0,5 dolar + 0.5 euro. *** Reel % değişim için tüketici fiyat endeksi kullanılmıştır. 10 PARA PİYASALARINDA GELECEK HAFTA G.Kıbrıs ve Euro Bu haftanın küresel piyasalar için en önemli gündem maddeleri kuşkusuz Güney Bölgesi mercek Kıbrıs’taki kriz ve Fed’in para politikası toplantısıydı. İflas durumundaki G.Kıbrıs için altında... kurtarma paketi onaylayan AB ülkeleri, bu pakette banka mevduatlarına da vergi kararı alınca G.Kıbrıs parlamentosu bunu reddetti ve ülkedeki kriz ağırlaştı. Bankalar gelecek haftaya kadar kapalı durumda. Rusya’da görüşmeler yapan Rum Maliye Bakanı da eli boş geri döndü. Ancak bir off-shore merkezi olan ülke bankalarında milyarlarca dolarlık Rus parası bulunmakta ve bu da Rusya’yı endişelendirmekte. Bu hafta sonu gerek G.Kıbrıs’ın, gerek AB tarafının kriz için yeni formüller düşünmesi gerekmekte. Ancak AB tarafı ve özellikle Avrupa Merkez Bankası haftaya kadar bir çözüm bulunmazsa ve G.Kıbrıs kurtarma paketini kabul etmezse, bu ülke bankalarına yönelik acil yardım hattını devreden çıkaracağını açıkladı. Kısaca, G.Kıbrıs’ta ve Euro Bölgesi’nde durum yine karışık. Bu krize çözüm bulunsa bile, diğer zayıf Euro olan İspanya ve İtalya’ya olabilecek olumsuz etkilerinden korkulmakta. Ayrıca, AB ülkeleri bankalarda olan mevduattan vergi almakla iyi bir sınav vermediler ve bu gelecek için kaygıları artırdı. Sonuçta, euro diğer para birimleri karşısında değer kaybettti ve önümüzdeki günlerde de bu sarsıntının etkileri sürebilecek. Diğer taraftan, Fed’den gelen açıklamalar bir sürpriz yaratmadı. Fed, parasal genişleme önlemlerine devam edeceğini açıkladı. ABD ekonomisine ilişkin veriler de olumlu eğilimini sürdürmekte. Bu arada, Japon Merkez Bankası Kuroda’nın ekonomi için yeni teşvik önlemleri açıklamaması Japon yeninin değerlenmesine yol açtı. Japon Merkez Bankası’nın Nisan başında yapacağı toplantı piyasalar tarafından ilgiyle takip edilecek. Haftaya G.Kıbrıs’tan ve Euro Bölgesi’nden gelebilecek açıklamalar izlenecek. G.Kıbrıs’taki kriz petrol fiyatlarını aşağı çekerken, altın güvenli liman yatırımlarıyla tekrar yükseldi. Euro/dolar paritesi 1.2945 civarında seyrederken; dolar/yen paritesi 94.95 dolaylarında. Altının onsu 1608 dolar düzeyinde. Brent ham petrolünün varili 107.60, ABD hafif ham petrolünün varili ise 93.10 dolar civarında. Bu hafta Türkiye’de önemli bir ekonomik veri yoktu. Açıklanan Mart ayı imalat sanayi kapasite kullanım oranı ise hafif bir düzelmeye işaret etti, ancak yılın ilk çeyreği itibariyle sanayi üretimindeki düşük büyümenin sürdüğünü gösterdi. Merkez Bankası’nın reel kesim güven endeksi ise Mart ayı için ekonomide hafif bir iyileşmeyi göstermekte. G.Kıbrıs’taki kriz kur ve faizi yükseltici etkide bulundu. Ayrıca Hazine ihalelerine gelen talebin düşüklüğü de faizlerin yükselmesini tetikledi. PKK lideri Öcalan’ın silahların susması yönünde yaptığı açıklamalar ise piyasalarda genel olarak olumlu karşılandı. Küresel piyasaların gergin olduğu ve TL üzerinde baskıların sürdüğü bir ortamda, haftaya 26 Mart’ta düzenlenecek olan Merkez Bankası PPK toplantısından yeni bir faiz kararı beklememekteyiz. Ancak Merkez Bankası’nın kredilerde hızlı artışın devam etmesini gözönüne alarak TL ve döviz zorunlu karşılıklarda hafif bir artırımda bulunabileceğini tahmin ediyoruz. Önümüzdeki hafta küresel piyasalardaki olumsuz ortam ve risk iştahındaki azalma nedeniyle kur ve faizlerdeki mevcut yükselme eğiliminin sürebileceğini düşünmekteyiz. Merkez Bankası’nın PPK toplantısından sonra yapılacak açıklamalar da önemli olacaktır. Döviz kuru daha çok G.Kıbrıs ve Euro Bölgesi’’deki duruma bağlı olarak değişebilecek euro/dolar paritesine odaklı bir seyir gösterecektir. Eurodaki düşüş eğilimi sürdüğü takdirde dolar/TL paritesininin 1.82 seviyesinin üzerine çıkması olasıdır. 11 Gösterge tahvilin bileşik faizinin de %6.10-%6.30 aralığında hareket edebileceğini tahmin ediyoruz. Daha fazla bilgi için: Dr. M.Veyis Fertekligil, Baş Ekonomist e-posta: veyis.fertekligil@tbank.com.tr Tel: 0212 – 368 35 20 UYARI NOTU: Bu rapor Turkland Bank A.Ş. (T-Bank) tarafından güvenilir olduğuna inanılan kamuya açık kaynaklardan elde edilen bilgiler kullanılmak suretiyle, sadece bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, hiçbir şekilde finansal enstrümanların alım veya satımı konusunda tavsiye veya finansal danışmanlık hizmeti sağlanması olarak yorumlanmamalıdır. T-Bank bu raporda yer alan bilgilerin doğru ve tam olması konusunda herhangi bir şekilde garanti vermemektedir. T-Bank bu raporda yer alan bilgilerde herhangi bir bildirimde bulunmaksızın değişiklik yapma hakkına sahiptir. Bu rapor ve içindeki bilgilerin kullanılması nedeniyle doğrudan veya dolaylı olarak oluşacak zararlardan T-Bank hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. 12